Sevgi ve hoşgörü kenti BREMEN

Transkript

1 İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen "Sevdiklerinizi Unutmayın, Birlikte Hatırlayalım" konulu panelde konuşan Ulusal Azheimer Vakfı ve Geropskiyatri Derneği Başkanı Prof. Dr. Engin Eker, hastalığı önleyen formülleri anlattı Prof. Dr. Eker, Bir insanda ne kadar fikir yoğunluğu varsa, Alzheimer hastalığına da yakalanma riski azalıyor. Yükselmiş olan kolestrol arasında olanlarda bile sadece kalp için değil, bunama için de risk faktörüdür. Sigara içenler arasında Alzheimer hastalığı oranı çok yüksek. Yapılan çalışmaların sosyal iletişimin önemli olduğunu gösteriyor. Yalnızlık gerçekten yüksek beyin fonksiyonlarını bozuyor. Yalnızlığı tercih etmeyin. Zengin bir çevre, fiziksel aktivite ve beslenme çok önemli. Akdeniz diyeti, yüksek fiziksel aktivite hastalık riskini azaltıyor. Yeşil çayın hastalığı öneyebildiği ve hastalığı geciktirdiğine yönelik yayınlar bulunuyor. İşlenmemiş zeytinyağı da faydalı" dedi. devamı 8 de 2009 seçimleri öncesinde de aynı oyunların oynandığını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Manipülasyonun sonu yok. CHP ile AKP arasında 4 puan fark var diyorlar. 4 puan fark yok. 2 kat fark var dedi AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, "İzmir in ismi büyük ama katma değeri zayıf. Kars iline nüfusunun 3 katı insan giderken, İzmir e nüfusunun yarısı kadar ziyaretçi gelmiyor. Bu kentin sorunu dışa kapalı olmak diye konuştu 16 Şubat 2014 Pazar

2 SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 16 Şubat 2014 Pazar Sevgi ve hoşgörü kenti BREMEN KADİR DEMİREL B u kez de yolum, Almanya nın kuzey eyaletlerinden olan, Bremen e uzandı sevgili dostlar. Geçmişten bu güne denizciliğe önem verilen bu kentte, bugün modern bir hayat yaşanmaktadır. İnsanlarının cömert ve hoşgörülü olduğu söylenen Bremen, hepimizin belleğine, çocuklukta dinlediğimiz bir masal ile yerleşmiştir. Bu nedenle ilk fırsatta Breemen Mızıkacıları nın heykelini bulmak istedim. Kent meydanında gördüğüm heykel ise beni tatmin etmedi. Daha görkemli bir heykel bekledim ama yok. Eşek, kedi, köpek ve horozun müzik yapmak için geldikleri Bremen, tarihi dokusu itibarıyla, tam bir ortaçağ kenti. Tarihi doku çok iyi korunmuş. Öyle ki, ikinci dünya savaşı sırasında, bombalardan etkilenmesin diye, Mark Platz Rathhaus Meydanı nındaki tarihi binalar sökülüp, savaş sonrası yeniden orijinal yerine inşa edilmiş. Eski şehir Alte Stadt sit alanı olarak korumaya alınmıştır. Turistlerin en çok gezdiği yerlerden biri de burasıdır. Altta bira i- malatı, üstte birahane, yüzlerce yıl öncesinin nostaljisiyle sunuluyor turustlere. Yüz yıllar önce insan gücüyle nehirler genişletilmiş, Kuzey Denizi nden gemilerle dünyaya açılmış Bremen. İleri görüşlü insanlardan oluşan Bremen de Hitler hiç seçim kazanamamıştır. Ekonomik yönden Almanya nın yoksul eyaletlerinden olan Bremen, sosyal yönden çok iyi durumdadır. Almanca'nın en iyi ve en düzgün konuşulduğu eyalettir. Yılanın yaşamadığı söylenen kent, Almanya nın Kuzey inde buzullar sonrası oluşumuyla, dağı tepesi olmayan bir düzlük. Dağ ve yükselti özlemi yer adlarında kendini bulmuş. Hala Kentin, tüm köşe başlarında, elinde kemanı, davulu, gitarı çellosu, bağlaması olan kişiler, tüm dünya müziğinden örnekleri sergilediklerini görürsünü Şehrin merkezinde çok büyük bir park var. Bürger Park Rivayete göre, yüzyıllar önce kentin belediye başkanı, topal bir vatandaşa bir arazi gösterir, bir başlama noktası gösterir, Bremen in nüfusu, 650bin civarında, 35bin i Türk. Türklere ait birçok iş yeri var, on dört cami ve bir çok spor kulübü var. Bunlardan en önemlisi Vatan Spor. Bremen, Almanya Federal Cumhuriyeti'nde büyük, işlek bir liman ve sanayi kentidir. Kuzey Denizi'nden 77 km içeride, Weser Irmağı kıyısındaki kent Bremen eyaletinin başkentidir. Bremen ve Kuzey Denizi'nden yalnızca 16 km içeride olan Bremerhaven, ülkenin Hamburg'dan sonraki önde gelen limanlarıdır. Bremerhaven limanı, Bremen'e ulaşmak için Weser Irmağı'ndan geçemeyecek kadar büyük gemiler için 1827'den sonra yapılmıştır. Her ay bu limana yüzlerce gemi yanaşır ve bu gemilerdeki yükler mavnalarla Bremen'e taşınır. Tersane, atölye ve doklar kilometrelerce y- er tutar. Demiryolları kenti Federal Almanya'nın belli başlı sanayi kentlerine bağlar. Bremen'e ilk olarak 787'de, Şarlman'ın yönetimi sırasında yerleşildi. Kentin Weser Irmağı'nın sağ kıyısındaki bölümü iş merkezidir. Dolambaçlı parke sokaklarda, sivri çatıları ve kafesi pencereleriyle 500 yıllık tuğla evler, yeni antrepler ve işyerleri yan yanadır. Kent Rönesans döneminden kalma belediye binası, 800 yıllık St. Peter Katedrali ve eski Schütting ya da tüccarlar eviyle ünlüdür. Kentin banliyölerinde, örneğin Weser Irmağı'nın sol kıyısındaki yeni kentte, şirin ve güzel evler vardır. Üç şeritli bulvarları ve çiçek tarlalarıyla bu kesim "Avrupa'nın bahçe kenti" olarak anılır. Dış ülkelere sattığı belli başlı ürünler pamuk, yün, pirinç, tütün, kömür, tahıl ve şaraptır. Bremen Kuzey Avrupa'nın en önemli sanayi kentlerinden biridir. Bremen de dünya çapında önemli firmaların fabrikaları bulunmaktadır. Daimler Chrysler Mercedes o- tomobil üretimi, Hella Beck&Co Beck s Bira fabrikası, EADS, Airbus, Atlas Elektronik, Kellog s, Kraft FOODS, Mars Food and Petcare, Vitakraft Bremen ayrıca İzmir in kardeş şehridir. Bremen ve Bremerhaven kardeş şehirleri ziyaretçilerini etkileyici dünyalarıyla, alışılmışın dışında deniz iklimleriyle, tarihi turistik yerleriyle, sanatı ve kültürüyle etkiliyor yıllık geleneği ve açık görüşlülüğü Bremen i Weser kıyısındaki Hansa şehri haline getiriyor. Weser Rönesansı stilindeki heybetli Belediye Sarayı ve tarihi pazar meydanındaki Roland In (UNESCO Dünya mirası) saygıdeğer şekli buranın değişmeyen sembolleridir. Elbette ki Grimm Kardeşler'in masalındaki dünyaca ünlü Bremen Mızıkacıları da buradadır. Heyecan dolu macera dünyaları ve Bilim Merkezi, gelecek vaat eden teknolojilere bir bakış - Bremen sayısız projeleri ile bilimin sıkıcı olması gerekmediğini kanıtlamaktadır. Bremen Üniversitesindeki bilim dünyası, b- otanik ve Überseemuseum elle tutulur bir bilim üretiyor. EADS Astrium'da ziyaretçiler uzay boşluğundaki astronotlar gibi yemek yiyip, uyuyup duş alabiliyor. Almanya'nın en eski halk festivali, Freimarkt, Müzik festivali, Müzikal ve tiyatro aktiviteleri, önemli sanat sergileri, Weserpromenade'deki Schlachte-Zauber ile geleneksel Noel pazarı... Bremen hayat ve deneyim doludur! Liman şehri Bremerhaven Weser'in in de Kuzey Denizi'ne döküldüğü yerde Almanya'nın Kuzey D- enizi kıyısının en büyük şehri durur; Bremenhaven. Duygusal oyunlar ve heyecanlı bilgi paylaşımları Havenwelten Bremerhaven büyülü kılıyor. Deutschen Auswandererhaus'da göçebe hayatı hala devam ediyor, K- limahaus Bremerhaven 8 Ost'da ise dünyanın farklı iklim bölgelerine seyahat ediyorsunuz. Alman Gemicilik Müzesi'nde dünyanın en eski yelkenli gemisini ve deniz kenarındaki hayvanat bahçesinde ise kutup ayılarını ve penguenleri görebilirsiniz. Okyanus gemileri liman şehrine geliyor, müze gemileri kıyıda sergileniyor ve Hafen- Bus-Tour deniz aşırı limanlardaki araba ve konteyner nakliyesini izleyebiliyorsunuz. Tarihi Bremerhaven müzesi turistleri bu sahillerin eski çalışma ve yaşama dünyalarına götürüyor ve balıkçı limanının penceresinden balıkları canlı olarak deneyimleme olanağı tanıyor: AKM ünlü piyanisti ağırlayacak Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi (AKM) birbirinden başarılı sanatçıları ağırlamaya devam ediyor. Hollanda doğumlu şarkıcı, piyanist, besteci ve söz yazarı olan Karsu Dönmez, İzmirli klasik müzik ve caz severler için AKM de sahne alacak. Genç yaşta yeteneği ve başarısı ile dikkat çeken ünlü piyanist Karsu Dönmez 18 Şubat 2014 Salı günü da AKM Yunus Emre Salonu nda sevenleri ile buluşacak. (EGE AJANS) Yıl: 3. Sayı: Şubat 2014 Pazar İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN Yazı İşleri Müdürü Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Salih ASLAN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 3 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ Şubat Pazar Perşembe Mahkemeden altı üstü hemşire parçası sözüne 7 bin liralık ceza! Ankara 14. Sulh Ceza Mahkemesinde görülen hemşireye sözlü sataşma duruşmasında, sanığın üzerine atılı hakaret suçunu işlediği anlaşıldığından 7 bin 80 TL adli para cezası ile cezalandırıldı Ankara Sağlık Müdürlüğü, hukuki yardım verilen şiddet mağduru sağlık çalışanlarının sonuçlanan davalarını açıkladı. Dr. Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesinde hasta yakını çocuğunun tedavisi sırasında hemşire sağlık çalışanı ile tartıştı. Hasta yakınının Altı üstü hemşire parçası diyerek hakarette bulunması üzerine Ankara 14. Sulh Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, sanığın üzerine atılı hakaret suçunu işlediği anlaşıldığından 7 bin 80 TL adli para cezası ile cezalandırıldı. Ankara Sağlık Müdürlüğü hukuki yardım verilen şiddet mağduru sağlık çalışanlarının sonuçlanan davalarını açıkladı. İl Müdürlüğü nün yılında hukuki yardım verdiği 20 davadan 3 ü duruşmada müşteki-sanık şikayetinden vazgeçtiği için dava düştü. Diğer 17 dava da ise hakaret, yaralama ve kamu malına zarar verme gibi suçlardan toplam 55 bin 460 lira para cezası kesildi. Hakaret ve yaralama suçu nedeniyle bazı sanıklara 1 aydan 11 ay 20 güne kadar hapis cezası verildi. Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesinde 2012 yılı Ekim ayında Acil Tıp Teknisyeni Sağlık Çalışanına Sözel /Fiziksel Şiddet hakaret, mala zarar verme, basit yaralama ile ilgili dava açıldı yılı Ekim ayında Acil Tıp Teknisyeni (ATT) sağlık çalışanının yönetimindeki ambulans ile acil yardım ekibi iki aracın çarpıştığı trafik kazasına gitti. Yaralılardan birinin ambulansa alınarak tedavisinin yapıldığı sırada, diğer kişi oğlunun yere düşerek kalp krizi geçirdiğini derhal müdahale edilmesi gerektiğini beyan ederek sürücü ATT sağlık çalışanının Yakasına yapıştığı, kendisini tartakladığı, üniformasının kolunu yırttığı, kolundaki saati yere atarak tekmelemek suretiyle kırdığı ve kendisine küfür ederek hakarette bulunduğu iddia edildi. Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada; sanığın yaralama suçu sabit görüldüğünden 2 bin TL, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan 4 bin 40 TL ve mala zarar verme suçundan bin 320 Tl olmak üzere toplam 7 bin 360 TL adli para cezası ile cezalandırılması hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetim süresine tabi tutulmasına karar verildi. Resmi İlanlar: de Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesinde hekim sağlık çalışanına sözel hakaret, basit tehdit ile ilgili dava açıldı. Dava, 2012 yılı Ağustos ayında Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi poliklinikte yaşanan şiddet olayı nedeniyle açıldı. Poliklinikte görevli hekim sağlık çalışanı hastayı muayene ettiği sırada aralarında meydana gelen tartışma üzerine hastanın hekim sağlık çalışanına hitaben Doktor müsvettesi, senin buradan ayağını kaydıracağım şeklinde sözler ile hakaret ve tehdit edip, odasından, kapısını çarparak dışarı çıktığı beyan edildi. Ankara 9.Sulh Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada; sanığın üzerine atılı hakaret suçunun karşılıklı olarak gerçekleştiği anlaşıldığından ceza verilmesine yer olmadığına, vuku bulan şikayetten vazgeçme sebebi ile sanıklar hakkında açılan tehdit davasının ayrı ayrı düşürüldü. SENİN GÜNÜNÜ GÖSTERECEĞİM HAKARETİNE 11 AY HAPİS CEZASI Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesinde hekim sağlık çalışanına sözel şiddet hakaret, görevi yaptırmamak için direnme ile ilgili açılan dava sonuçlandı. Şiddet olayı 2012 Ağustos ayında S- incan Ağız ve Diş Sağlığı Merkezinde gerçekleşti. Olay günü daha önce tedavisi yaptırdığı hekim sağlık çalışanına muayene olmak için gelen hastanın, hekim sağlık çalışanına hitaben Sen benim dişimi sararttın, dilimi de kestin bir şey demedim beceriksiz, madem beceremeyecektin niçin yaptın dişimi mahvettin diye hakaret edip bağırdığı bu sırada hastane güvenliğinin hastayı dışarı çıkarttığını belirtildi. Daha sonra hastanın muayene için tekrar geldiğinde hekim sağlık çalışanının kanal tedavisi yapılması gerektiğini belirttikten sonra üzerine yürüyerek Senin peşini bırakmayacağım, senin gününü göstereceğim, seni bildim diyerek tehdit ettiği beyan edildi. Ankara Sincan 3. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada; sanık kamu görevlisine hakaret suçundan 11 Ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırıldı. Ankara 14. Sulh Ceza Mahkemesinde hemşire sağlık çalışanına sözel şiddet hakaret ile ilgili açılan dava da şiddet olayı 2012 yılı Eylül ayında yaşandı. Dr. Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim KURU ERZAK VE GIDA MADDELERİ ALIMI İZMİR 1 NOLU F TİPİ YÜKSEK GÜVENLİKLİ KAPALI CEZA İNFAZ KURUMU ADALET BAKANLIĞI MÜSTEŞARLIK Kuru erzak ve gıda maddeleri alımı alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : KIRIKLAR KÖYÜ KARAKEÇİLİ SOK BUCA/İZMİR b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : ofmecin@hotmail.com ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : Kuru erzak ve gıda maddeleri alımı Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : Kurum mutfağı c) Teslim tarihi : İdarenin yazılı olarak yapacağı peyder pey taleplerine müeakip 3 iş günü içerisinde teslim edilecekitr. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : İzmir 1 Nolu F Tipi Ceza İnfaz Kurumu Kırıklar Köyü Mevkii Buca İZMİR b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bu lunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Meslekî ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı İzmir 1 Nolu F Tipi Ceza İnfaz Kuru mu Satın Alma Birimi adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar İzmir 1 Nolu F Tipi Ceza İnfaz Kurumu Satın Alma Birimi adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulu nan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat verecekler dir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 30 (otuz) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Sondakika 16/2 Basın:1849 Araştırma Hastanesinde gerçekleşen olayda tedavi için hasta odasına giren hemşire sağlık çalışanına, hasta yakınının çocuğunun tedavisi sırasında hemşire sağlık çalışanı ile tartışıp Altı üstü hemşire parçası diyerek hakarette bulunduğu beyan edildi. Ankara 14.Sulh Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada; sanığın üzerine atılı hakaret suçunu işlediği anlaşıldığından 7 bin 80 TL Adli Para Cezası ile cezalandırıldı. Dr. Sami Ulus Kadın Doğum ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesinde 2012 yılı Ekim ayında hasta yakınının hekim sağlık çalışanına hitaben Sen işini yapsana, sen ne içtin şeklinde sözler söyleyerek hakaret ettiği beyan edildi. Ankara 12.Sulh Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada; sanığın kamu görevlisine hakaret suçundan 7 bin 80 TL Adli Para Cezası ile cezalandırıldı. 'BIÇAKLA SALDIRDI' 2013 yılı Haziran ayında Acil Sağlık Hizmetleri emrinde görevli acil yardım ambulansı vaka başında iken yaralanma olayı yaşandı. Olay günü acil yardım ambulansı düşme vakası ile ilgili verilen adrese gittiğinde orada bulunan ve o- laydan yarım saat önce aynı vakaya gitmiş oldukları hasta ile karşılaştıklarını ambulans sürücüsünün kişiye hitaben Sana daha öncede geldik sen oradan ne çabuk buraya geldin, seni arıyoruz dediğinde şahsın cüzdanından çıkarmış olduğu bıçakla saldırdığını ve daha sonrada sürücüye hitaben Senin adını öğreneceğim, ailene zarar vereceğim diyerek tehdit ettiği beyan edildi. Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada; sanığın sübut bulan yaralama suçundan eylemine uyan TCK 86/2 maddesine göre suçun işleniş özelliklerine göre sanığın güttüğü amaç ve saik göz önünde bulundurularak takdiren 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildi YILINDA SONUÇLANAN DAVALAR: Ankara Kızılcahamam Sulh Ceza Mahkemesinde Hekim Sağlık Çalışanına Fiziksel Şiddet kasten yaralama ile İlgili açılan dava da sanığın sübut bulan yaralama suçunu işlediği s- abit bulunduğundan 2 bin 240 TL adli para cezası verildi. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesinde iki Acil Tıp Teknisyeni(ATT) ve bir Ambulans Acil Bakım Teknikeri (AABT) sağlık çalışanına sözel şiddet basit yaralama ile ilgili açılan dava da sanığın müşteki ATT sağlık çalışanına yönelik kasten yaralama suçundan 3 bin TL, diğer müşteki ATT sağlık çalışanına yönelik kasten yaralama suçundan da 3 bin TL doğrudan adli para cezası ile cezalandırıldı. Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesinde hekim sağlık çalışanına sözel şiddet hakaret, basit tehdit ile ilgili açılan davada sanığa Basit Tehdit Suçundan bin TL Adli Para Cezası verildi. Ankara 1. Sulh Ceza Mahkemesinde hekim sağlık çalışanına sözel şiddet basit tehdit ile ilgili açılan dava müşteki hekim sağlık çalışanı şikayetinden vazgeçtiği için düştü. Ankara 1.Sulh Ceza Mahkemesinde hekim sağlık çalışanına sözel şiddet hakaret ile ilgili açılan dava da sanık 10 ay hapis cezası ile cezalandırıldı. (CİHAN) 3,40X3,50 ÖLÇÜLERİNDE 5 ADET PREFABRİK MUHTARLIK BİNASI YAPIM İŞİ BUCA BELEDİYESİ FEN İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ 3,40X3,50 ÖLÇÜLERİNDE 5 ADET PREFABRİK MUHTARLIK BİNASI YAPIM İŞİ yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır. İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : VALİ RAHMİ BEY MENDERES BUCA/İZMİR b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : ziya.camsarilioglu@buca.bel.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : 2-İhale konusu yapım işinin a) Niteliği, türü ve miktarı : 5 Adet 3,40X3,50 ÖLÇÜLERİNDE PREFABRİK MUHTARLIK BİNASI YAPIM İŞİ Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şart nameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : İzmir-Buca İlçesi sınırları içerisindeki mevcut parkların içerisi. c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 5 gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır. ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 75 (yetmişbeş) takvim günüdür. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Buca Belediyesi Menderes Caddesi No:85 Buca-İZMİR b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar Odası veya ilgili Meslek Odası Belgesi Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf ve sânatkar odasından veya ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bu lunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve dü zenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyim belgeleri: Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen bedelin % 50 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik ve mimarlık bö lümleri: Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: Tarih ve Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Ya pım İşlerinde Benzer İş Grupları Listesindeki B-III GRUBU İŞLER Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri: İnşaat Mühendisliği ya da Mimarlık 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı Buca Belediyesi Hizmet Binası 4.Kat 406 Nolu Oda adresinden satın alınabilir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Buca Belediyesi Hizmet Binası Fen İşleri Müdürlüğü 406 Nolu Oda adresine el den teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 45 (kırkbeş) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13. Diğer hususlar: İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1 Sondakika 16/2 Basın:1816 Resmi İlanlar: de

4 16 Şubat 2014 Pazar Maliye Bakanı Şimşek, "Esnafımız, ülkemizin temel direğidir. O nedenle, Maliye Bakanlığı olarak, KOSGEB üzerinden olsun, Halk Bankası üzerinden olsun, birçok mekanizmaları devreye sokarak elimizden geldiğince güçlü destek veriyoruz. Bu destekleri her bütçede artırıyoruz, artırmaya da devam edeceğiz" diye konuştu Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, hiçbir mükellefi artık vergi dairelerinde dolaştırmak istemediklerini belirterek, "Her şeyi elektronik ortamda yapmaya çalışıyoruz. Elektronik fatura, elektronik beyanname, elektronik arşiv... Dolayısıyla hiç fiziki mekan olarak da (vergi dairesi) olmasına gerek yok" dedi. Şimşek, Afyonkarahisar'da İscehisar Esnaf ve Sanatkarlar ile Şoförler ve Otomobilciler Odası'nın Zafer Kalkınma Ajansı'ndan destek alarak başlattığı "Güçlü Oda, Güçlü Esnaf" projesinin kapanışına katılarak, o- daya ait bir toplantı salonunun da açılışını yaptı.şimşek, yaptığı konuşmada, İscehisar'ın dünya mermerinin bir merkezi olduğunu, Roma'da ve Kuzey Afrika'daki Roma Dönemi'ne ait yapıların pek çoğunda, bu bölgeden çıkan mermerlerin kullanıldığını ifade etti. İscehisar'ın, bir anlamda dünya mermerciliğinin merkezi ve okulu olduğunu dile getiren Şimşek, "Bu da şu anlama geliyor; esnaf geleneğimiz çok köklü. Bugün buradan Çin'e ihracat yapılıyor. Burası önemli bir ihracat merkezi. Burada vergi rekortmenlerimiz de var. İlçedeki madenlerden mermerler sadece bloklar halinde çıkartılmıyor, onları kesen makineler de burada üretiliyormuş. Gerçekten çok etkilendim, çok gururlandım. Sizleri, tebrik ediyorum. Burası benim de ziyaretimi hak ediyor. Buraya özel olarak gelmem lazım. Onun sözünü vereyim" diye konuştu.ilçede vergi dairesi beklentisinin olduğunun iletilmesi üzerine Şimşek, bu konuyu değerlendireceklerini söyledi. Hiçbir mükellefi, artık vergi dairelerinde dolaştırmak istemediklerine vurgu yapan Şimşek, şöyle konuştu: "Hiçbir mükellefimizi artık vergi dairelerinde dolaştırmak istemiyoruz. Her şeyi elektronik ortamda yapmaya çalışıyoruz. Elektronik fatura, elektronik beyanname, elektronik arşiv... Dolayısıyla hiç, fiziki mekan olarak da (vergi dairesi) olmasına gerek yok. (Türkiye Esnafa ve Sanatkarları Konfederasyonu Genel Başkanı) Bendevi Palandöken'i tebrik etmek istiyorum. Allah kendisinden razı olsun, o vesile oldu, sizlerle bir araya gelmeme vesile oldu. Valimiz ile birlikte geldik. Çok kısa oldu ama şunu samimiyetimle söylüyorum tekrar gelmeyi çok istiyorum. Çünkü buradan geçerken gördüm, buradaki ekonomik potansiyeli, yaratılan katma değeri, onun için inşallah tekrar geleceğiz."esnafın sorunlarını bildiklerini dile getiren Şimşek, şunları kaydetti: "Bizim her zaman kapımız açık. Elimizden geldiğince destek veriyoruz, destek vermeye de devam edeceğiz. Sorunlar olabilir ama ortak akılla hep birlikte bunu çözeceğiz. Esnafımız, ülkemizin temel direğidir. İstihdam eden, hizmet sektörü açısından, birçok açıdan, hakikaten esnafımız çok büyük bir fedakarlıkla, çok önemli bir vazifeyi ifa ediyor. O nedenle, Maliye Bakanlığı olarak, KOSGEB üzerinden olsun Halk Bankası üzerinden olsun birçok mekanizmaları devreye sokarak elimizden geldiğince güçlü destek veriyoruz. Bu destekleri her bütçede artırıyoruz, artırmaya da devam edeceğiz. Belki biliyorsunuz, eskiden belli bir büyüklüğe vardıktan sonra tekrar esnafa dönemiyordunuz. Biz onu mümkün hale getirdik yakın dönemde. Daha önemlisi esnaf stratejimiz kapsamında şimdi belli meslek gruplarına, belli alanlara biz vergi muafiyet belgesi de veriyoruz. O da önemli bir adım."maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Siyasi motivasyonla yapılan operasyonların mutlaka bir miktar yansıması olabilir ancak bunlar geçici. Kamuoyu yoklamaları, siyasi istikrarın devam edeceğini, bu anlamda AK Parti ve AK Parti hükümetlerine çok güçlü desteğin devam edeceğini gösteriyor" dedi. Şimşek, bir dizi programlara katılmak için geldiği Afyonkarahisar'da, beraberinde Vali İrfan Balkanlıoğlu, Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ve AK Parti İl Başkanı Mehmet Zeybek ile esnaf ziyaretinde bulundu. Şimşek, Afyonkarahisar'a özgü olan "Afyon Ekmeği"nin satıldığı stantlara uğrayarak, ekmek satın aldı. Bir tatlıcı da gördüğü halka tatlıları basın mensuplarına ve beraberindekilere ikram eden Şimşek, bu tatlıları çok beğendiğini, çocukken sürekli satın aldığını anlattı. Yolda karşılaştığı vatandaşlarla da sohbet eden Şimşek, onların sorunlarını dinledi. Beyaz eşya satışı yapan bir bayiyi ziyaret eden Şimşek, yaptığı konuşmada, şunları kaydetti: "Siyasi motivasyonla yapılan operasyonların mutlaka bir miktar yansıması olabilir ancak bunlar geçici. Kamuoyu yoklamaları, siyasi istik devam edeceğini, bu anlamda AK Parti ve AK Parti hükümetlerine çok güçlü desteğin devam edeceğini gösteriyor. O nedenle inşallah, mart sonu itibariyle varsa bir belirsizlik tamamen ortadan kalkar" ifadelerini kullandı. (AA) Türkiye nin Amerikan Merkez Bankası (FED) tarafından ekonomisi en kırılgan 15 gelişmekte olan ülke arasında gösterilmesinin kimseyi şaşırtmaması gerektiği belirtildi. Manisa'da kurulan iki avlağın turizm amaçlı av sahası yapılması hedefleniyor. Orman ve Su İşleri Manisa İl Şube Müdürü Uğur Bayil, yaptığı açıklamada, Manisa da ilk kez 2 devlet avlağı kurulduğunu, buralarda avlanmak isteyen avcıların sisteme girerek kota almaları gerektiğini söyledi.

5 SAYFA 5 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>5 EKONOMİ Şubat Pazar Perşembe TANAP ile hem özgür hem de güçlü olacağız! EWE Enerji AŞ Genel Müdürü Bekir Acar, Türkiye'nin sadece bölgesinin değil Avrupa'nın büyüme kaydeden en büyük pazarlarından biri olduğunu belirterek, "Türkiye bu tempoyla giderse, önümüzdeki senelerde Avrupa'nın en büyük 3 gaz pazarından biri olacak" dedi. Hazar Strateji Enstitüsü'nün (HASEN), enerji şirketlerinin yöneticileriyle düzenlediği "Türkiye'nin Enerji Merkezi Olma Yolunda TANAP'ın Rolü" toplantısında Acar, Türkiye pazarına, piyasanın görünümüne, şu anki koşullarına ve TANAP'ın piyasaya katkısına ilişkin değerlendirmeler yaptı. Türkiye'nin geçtiğimiz yıllarda tüm dünyada en fazla performans gösteren enerji piyasalarından biri olduğunu belirten Acar, şebekelerin gazla nisp daha geç tanışması ve yatırımların da son 10 yıllık dönemde gerçekleşmesi sonucunda 20 milyar metreküp seviyelerinden milyar metreküp bandına gelindiğini aktardı. Türkiye'de hala büyüme potansiyelinin olduğunu ve hala Anadolu'da ağ penetrasyon oranlarının yüzde 50-60'lar seviyesinde bulunduğunu dile getiren Acar, "Önümüzdeki dönemde tahminlerimize göre 10 milyon yeni konut abonesi şebekeye bağlanacak. Aynı şekilde elektrik sektöründen de talep artışının devam edeceğini öngörüyoruz. Türkiye'yi, önümüzdeki yıllarda, geçmişteki kadar büyük adımlarla büyüme olmasa da istikrarlı bir şekilde büyüyerek, 10 yılın sonunda 60 milyar metreküpe çıkarabilecek bir talep dinamiği var" diye konuştu. Yüksek talep artışının ve gelecekteki potansiyel büyümenin Türkiye'yi cazip bir pazar haline getirdiğini, civardaki yeni gaz kaynaklarının en büyük hedef pazarlarından birinin de Türkiye olduğunu belirten Acar, Türkiye'nin sadece bölgesinin değil Avrupa'nın da büyüme kaydeden en büyük pazarlarından biri olduğunu dile getirdi. "Türkiye bu tempoyla giderse, önümüzdeki senelerde Avrupa'nın en büyük 3 gaz pazarından biri olacak" diyen Acar, piyasanın gelişmesi ve ileride enerji Hub'ı olması önünde bulunan sorunları ve yapılması gerekenleri şöyle özetledi: "Bunların başında geleni, fiyat reformunun gerçekleştirilmesi konusu... Bunun dışında uzun zamandır beklediğimiz yapısal ve hukuki düzenlemeler var. Bunların en önemlisi BOTAŞ'ın ayrıştırılması, enerji borsasının kurulması konusu. Bizi kısıtlayan diğer bir konu da iletim şebekesi üzerindeki kısıtlar ve genel olarak şebekenin erişilebilirliği konusu. Bütün bunlar piyasanın bir sonraki aşamaya geçmesi konusunda engel oluşturuyor." (AA) Hükümetin uluslararası enerji politikasını değerlendiren EWE Enerji Genel Müdürü Acar, "Türkiye bu tempoyla giderse, önümüzdeki senelerde Avrupa'nın en büyük 3 gaz pazarından biri olacak. Türkiye büyümeye devam edecek" dedi Bakan Yılmaz: 10 yıl içerisinde 9 kat artırdık 600 milyon liralık hibe kredi müjdesi Üreticinin her zaman yanında olduklarını söyleyen Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker, "2014 yılında tarım sektörüne yönelik nakdi karşılıksız hibe desteği 9,7 milyar lirayı aşacak. 1,5 milyar liralık şubat ayı destekleri bugün itibariyle ödenmeye başlandı" dedi Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, bu yıl tarım sektörüne yönelik nakdi karşılıksız hibe desteğinin 9,7 milyar lirayı aşacağını söyledi. Eker, Genişletilmiş Bakanlık Koordinasyon Toplantısı'nın kapanışında, Çevre Amaçlı Tarım Arazilerinin Korunması (ÇATAK) Projesini 30 ilde başlattıklarını ve bu yıl il sayısını artıracaklarını belirterek, aspir ve kanola üretimine yönelik projeler kapsamında, anıza ekim yöntemini bu yıl 1 milyon hektar alanda uygulayacaklarını i- fade etti. Bu yıl tarım sektörüne yönelik hibe desteğinin 9,7 milyar lirayı aşacağını vurgulayan Bakan Eker, bu kapsamda 1,5 milyar liralık şubat ayı desteklerinin bugün itibariyle ödenmeye başladığını i- fade etti. Sürü yöneticisi ve çoban sayısının azaldığına dikkati çeken Eker, Bakanlığın, özel eğitim programına katılarak sertifika alanları istihdam eden sürü sahiplerine de destek vereceklerini bildirdi. DAP, GAP, KOP ve DOKAP gibi meraların yoğunlukta olduğu bölgelerde bulunan toplam 33 ilde etçi veya kombina ırklarla tohumlanan anaç hayvanlara ve doğacak buzağılara destek vereceklerini anlatan Eker, yüksek nitelikli et verimini hedeflediklerini söyledi. Bu yıl 6 tarımsal araştırma merkezini hizmete açacaklarını belirten Eker, Et ve Süt Kurumu tarafından uygulanan sözleşmeli besicilik uygulamasını gelecek yıl yaygın hale getireceklerini kaydetti. Güvenilir gıda konusunda projeler geliştirdiklerine de değinen Eker, şöyle konuştu: "Bazı gıda maddelerindeki tuz ve şeker oranlarının azaltılmasına yönelik faaliyetler gerçekleştireceğiz. Vatandaşların sağlığı açısından denetimlere devam etmemiz gerek. Gıda i- malathaneleri satış yerleri gibi alanlar bu açıdan önemli. Buralardaki riski mutlaka sıfır düzeyine indirmemiz gerekiyor. İ- malathane ve yemekhaneler gibi yerleri düzenli aralıklarla denetleyeceğiz. Hijyenik olması için çalışmalıyız. Bu çerçevede 14 şubat 2009'da ALO 174'ü devreye soktuk. Burada vatandaşlarımızın gıdayla ilgili şikayetlerini dinliyoruz. Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğümüz halk sağlığına zarar veren, halkı yanıltan kurumları vatandaşa bildiriyor. Kimsenin daha fazla para kazanacak diye vatandaşımızı kandırmaya yeltenmesine, iyi niyetini suistimal etmesine hakkı yok, böyle bir şeye imkan ve fırsat veremeyiz." Eker, kırsal kalkınma destekleriyle kurulan tarıma dayalı sanayi tesisi sayısını 2015 sonunda 6 bine çıkaracaklarını belirterek, "Tarımsal Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu 2014 yılında toplam 5 bin proje destekleyecek. Bu projelere 600 milyon lira hibe desteği ödemeyi öngörüyoruz" diye konuştu. Arazilerin miras yoluyla bölünmesi Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Türkiye'de tarımın 90 yıldır en büyük sorununun, arazilerin miras yoluyla bölünüp küçülmesi olduğunu söyledi. Eker, Genişletilmiş Bakanlık Koordinasyon Toplantısı kapanışındaki konuşmasında, her yıl bakanlığın il müdürleriyle bir değerlendirme toplantısı yaptıklarını, burada 2013 yılı değerlendirmesinin ve 2014 yılında yapılacak çalışmaların ele alındığını ifade etti. Bakan Eker, Türkiye'de yaklaşık 3 milyon tarım işletmesiyle, 6 milyonun üzerinde tarım sektörü çalışanıyla ve tüketici boyutuyla 76 milyon vatandaşın, doğrudan hayatını ilgilendiren bir hizmet alanını koordine ettiklerine dikkati çekti. Tarım sektörü açısından geçen yılın verimli geçtiğini belirten Eker, bu alanda birçok rekora imza atıldığını söyledi. Tarım sektörünün geçen yılın 9 ayında yüzde 3,9 büyüdüğünü ifade eden Eker, şöyle konuştu: "Avrupa Birliğinin (AB) tarım sektörünün 10 yıllık büyümesi, ortalama yüzde 0,2 ama Türkiye'de bu oran yüzde 2,2'dir yılında tarımsal ihracatımız rekor kırdı, 17,7 milyar dolarlık tarım ürünü ihracatı gerçekleştirdik. Geçen yıl, tarımsal ham maddeler dahil olmak üzere, 832 milyon dolarlık bir dış ticaret fazlası verdik. Türkiye'nin gıda maddeleri dış ticaret fazlası 6 milyar dolara ulaştı. Tarımla ilgili hazırladığımız strateji belgelerimizle tarımı günübirlik politika alanı değil, kalıcı ve uzun vadeli, gerçek manada sektörel derinliği olan bir faaliyet o- larak benimsedik, sektörü bu şekilde yapılandırdık." Eker, geçen yıl itibariyle çiftçilere yaklaşık 17 milyar liralık tarımsal kredi kullandırıldığını, söz konusu kredilerin geri dönüş oranının yüzde 98 olduğunu kaydetti. Türkiye'nin polikültür tarımının yapıldığı bir ülke olduğuna dikkati çeken Eker, yağlı tohum üretimini artırılması gerektiğini söyledi. Anadolu'- da yerli ürün olan, kuraklığa dayanıklı aspir bitkisinin tohumunun geliştirilmesi ve ekiminin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar yaptıklarını anlatan Eker, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile yapılan protokol kapsamında, üreticilerinaspir ve kanolanın satışına yönelik endişelerini ortadan kaldırmaya çalıştıklarını ifade etti. Türkiye'de tarımın 90 yıldır en büyük sorununun, arazilerin miras yoluyla bölünüp küçülmesi olduğunu vurgulayan Eker, bu konuda önemli düzenlemeler yaptıklarına da değindi. Eker, 2016 yılında, 160 yıllık dünya EXPOtarihinde, Türkiye'nin ilk kez Antalya ile EXPO'ya evsahipliği yapacağına dikkati çekerek, düzenlenecek Dünya Botanik EXPO'sunun temasının "çiçek ve çocuk" olarak belirlendiğini sözlerine ekledi. (AA) Trinidad-Tobago'nun başkentinde düzenlenen ''Karayip Devletleri Birliği 19. Olağan Bakanlar Konseyi Toplantısı''na katılan Kalkınma Bakanı Yılmaz, ''Türkiye'nin bölgesel ve küresel konular, kritik ve hızlı değişen alanlar ile küresel barış ve güvenlik alanlarında dünyaya katkı sunacağı önemli değerleri olduğuna i- nanıyoruz'' dedi Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin bölgesel ve küresel konular, kritik ve hızlı değişen alanlar ile küresel barış ve güvenlik alanlarında dünyaya katkı sunacağı önemli değerlerinin olduğuna inandıklarını söyledi. Yılmaz, Trinidad-Tobago'nın başkenti Port of S- pain'de düzenlenen ''Karayip Devletleri Birliği 19. O- lağan Bakanlar Konseyi Toplantısı''nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Karayipler'e ilgisinin yeni olmadığını, ilişkilerin 15 yıla yakın bir geçmişinin bulunduğunu belirtti. Latin Amerika ve Karayipler'e 2006'dan bu yana ekonomik ve siyasal ilişkiler temelinde yüksek seviyeli ziyaretler düzenlendiğini dile getiren Yılmaz, 2009'dan bu yana bölgedeki Türk büyükelçiliklerin sayısının iki katına çıktığına dikkati çekti. Yılmaz, Panama ve Kosta Rika ile karşılıklı olarak bu yıl büyükelçilikler açılacağını, Guatemala'nın da Ankara'da büyükelçilik açacağını vurguladı. Bölgeyle ticaretin 10 yıl içerisinde 9 kat artarak 8 milyar dolara çıktığını kaydeden Yılmaz, Türkiye'nin Şili ile Serbest Ticaret Anlaşması'nın olduğunu ve bunu diğer ülkelerle gerçekleştirmek için görüşmelerin devam ettiğini belirtti. Bakan Yılmaz, Türk Hava Yolları'nın Sao Paolo ve Buenos Aires'e direkt uçuşlar yaptığını, bu yılın sonuna kadar Latin Amerika bölgesinde dört direkt hattın açılmasını amaçladıklarını ifade ederek, bu gelişmelerin Karayipler ile karşılıklı ilişkileri destekleyeceğini dile getirdi. Dönem başkanlığını Kosta Rika'nın üstlendiği Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu nun (CELAC) ikinci toplantısının bu yıl İstanbul'da yapılması için çalışmaların devam ettiğini belirten Yılmaz, Karayip Ülkeleri Topluluğu'nun (CARICOM) dışişleri bakanları seviyesindeki ''Türkiye-CARICOM Danışma ve İşbirliği Mekanizması'' Toplantısı'nın İstanbul'da yapılması için de uygun tarih beklendiğini bildirdi. - Türkiye'nin insanı yardımları artıyor Türkiye'nin dünyanın en büyük 16, Avrupa'nın ise 6'ncı büyük ekonomisi olduğunu belirten Yılmaz, Küresel İnsanı Yardım Raporu'nun geçen yılki rakamlarına göre, 1 milyar dolarlık bağışıyla Türk hükümetinin 2012 yılında dünyada en fazla insanı yardım yapan 4'üncü ülke olduğuna dikkati çekti. Bakan Yılmaz, ''Türkiye'den yapılan yardımlar düzenli bir şekilde artıyor. Özellikle yılları arasında iki katına çıktı. Amacımız, dış politika bağlamında gelişmekte olan kırılgan ülkelerin FATF'ın bildirisinde Türkiye, koyu gri listedeki yerini korudu. Raporda, Türkiye'nin kaydettiği ilerleme memnuniyetle karşılandı. Kenya ve Tanzanya, Türkiye'nin bulunduğu koyu gri listeden çıktı. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) bünyesinde faaliyet gösteren ve kara para aklama ile mücadele edilmesi için kurulan Mali Eylem Görev Gücü'nün (Financial Action Task Force - FATF) bildirisinde, Türkiye'nin kara listeye alınmadığı, koyu gri listedeki yerini koruduğu bildirildi. FATF'in internet sitesinde yayımlanan bildiride, Türkiye'nin kara para aklama ve terörün finansmanı konusunda koyu gri listeden çıkamadığı görülürken, ülkenin FATF tavsiyelerini yerine getirmede gösterdiği çabanın memnuniyetle karşılandığı belirtildi. Bildiride, mevzuat konusunda yaşanan ilerlemelere karşın, terörün finansmanını tespit etme ve mal varlığını dondurma konusunda hala bir takım endişeler taşındığına vurgu yapıldı. FATF, Türkiye'nin bu konudaki eksiklerini tamamlama ve eylem planını uygulamaya devam etmesi konusunda tavsiyede bulundu. Türkiye, 2011'den bu yana bulunduğu koyu gri listeden Tanzanya ve Kenya'nın çıktığı daha geniş çerçevede görünmesini sağlamak. Bu bizim uzun dönemli ve yüksek seviyede öneme sahip hedefimiz'' diye konuştu. Yılmaz, kalkınma işbirliği açısından Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı'nın (TİKA) zaten Karayipler'deki projelere destek vermeye hazır olduğunu belirtti, Türkiye'nin işbirliğini geliştirme arzusunun bir ifadesi olarak Karayipler Kalkınma Fonu'- na 6 milyon dolar katkıda bulunduğunu kaydetti. - Türkiye'nin G-20 dönem başkanlığı Türkiye, Dominik Cumhuriyeti, Katar'ın ortak organizasyonluğunda gerçekleştirilen HOPEFOR Girişimi kapsamında farklı alanlarda işbirliğinin geliştirilmesi gerektiğini dile getiren Yılmaz, HOPEFOR girişiminin özellikle doğal afetlere karşı mücadele etme noktasında birlikte çalışma imkanı sunarak etkili bir işbirliği imkanı oluşturacağını anlattı. Bakan Yılmaz, bu yılın küçük ada ülkelerinin kalkınma noktasında önemli olduğunu, ''3. Küçük Ada Ülkeleri Kalkınma Toplantısı''nın sonbaharda Samoa'da düzenleneceğini ve söz konusu ülkelerin politikalarını belirleme noktasında önemli fırsatlar sunacağını kaydetti. Küresel iklim değişikliğine değinen Bakan Yılmaz, ''Bu sorun sadece küçük ada ülkeleri için değil, hepimiz için öncelikli bir konu. Bu, bizim ajandamızda önemli bir yeri kaplıyor. Bu önemli konuyla mücadele etmek için kesinlikle zaman kaybetmememiz gerekiyor. Tüm taraflar ortak bir temelde ve yeni bir sistemde taahhütler ortaya koymalı'' dedi. - Türkiye'nin BMGK üyeliği için yoğun görüşmeler Bakan Yılmaz, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine aday olduğunu hatırlatarak, "Özellikle Türkiye'nin 2015'te G-20 dönem başkanlığını üstlenmesi ve 2016'da ilk defa düzenlenecek İnsani Yardım Zirvesi gözönüne alındığında, Türkiye'nin bölgesel ve küresel konular, kritik ve hızlı değişen alanlar ile küresel barış ve güvenlik alanlarında dünyaya katkı sunacağı önemli değerleri olduğuna inanıyoruz. Türkiye'nin sizin bölgenize olan taahhütleri, güçlü, çok yönlü ve uzun solukludur. Karayip ülkeleriyle uzun dönemli bir ilişkiye önem veriyoruz'' şeklinde konuştu. Kalkınma Bakanı Yılmaz ayrıca Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi adaylığına destek amacıyla Karayip Devletleri Birliği Bakanlar Konseyi toplantısı bağlamında birlik üyesi ülkelerle yoğun ikili görüşmeler de gerçekleştiriyor. (AA) Kara listeye alınmadık bildirildi. Uzmanlar, daha önce, FATF bildirisiyle ilgili Türkiye hakkında olumsuz bir tablo öngörülmediğini açıklamış ve Türkiye'nin kara listeye alınmasının teknik açıdan mümkün olmadığını vurgulamıştı. Mevzuat değişikliğindeki katedilen mesafeye rağmen, Türkiye'nin uygulama eksiği nedeniyle koyu gri listedeki yerini koyuyacağı belirtilirken, uygulama sorununu aşması halinde bu listeden çıkmasının da metodolojik olarak en az 1 yıl süreceği ifade edilmişti. - Eleştirilen kanun, Türkiye'nin elini güçlendirdi FATF'ın 2007 yılında yapılan 3. tur değerlendirmesinde, Türkiye'nin kara para aklama ve terörün finansmanın önlenmesi noktasında bir takım eksiklerinin bulunduğu tespit edilmişti. Türkiye, 2010'da terörün finansmanın önlenmesiyle ilgili bir eylem planı sunmuş ve bir kanun tasarısı hazırlamıştı. Kanunun yürürlüğe girmesinde gecikme yaşanmış, Türkiye "gri listeden", "koyu gri listeye" alınmıştı. Ancak yaşanan gecikmeye rağmen Türkiye'nin, geçen yıl çıkarılan söz konusu kanunla, konuyla ilgili mevzuat eksiklikleri tamamlanmış oldu. (AA)

6 17 16 Şubat Per Pazar embe AK Parti Karabağlar Belediye Başkan Adayı Necip Kalkan, Karabağlar'ın ekonomisini geliştirecek esnafı güldürecek projelerle geliyoruz dedi. İzmir'de Balkanlardan göçle gelen çok sayıda kişi yaşadığını, bunların içinde Arnavut asıllı olanların da önemli bir yer tuttuğunu kaydeden Idrizi, Arnavut nüfusunun yoğun olduğu yerlerde AK Parti'nin seçim kampanyasına katkı sağlayıp, destek isteyeceklerini belirtti Arnavutluk Adalet Entegrasyon ve Birlik Partisi (PDIU) Genel Başkanı Shpetim Idrizi ve beraberindeki heyet AK Parti İzmir İl Başkanlığını ziyaret etti. AK Parti İzmir Milletvekili Rifat Sait'in misafiri olarak İzmir'de bulanan Arnavut heyetin AK Parti İzmir İl Başkanlığını ziyaretine Idrizi'nin yanı sıra PDIU Milletvekili Tahir Muhedini, Tiran İl Başkanı Galip Taho, Medya Tanıtım Genel Sekreteri Ilir Dizdari ve bazı partililer de katıldı.burada konuşan PDIU Genel Başkanı Shpetim Idrizi, AK Parti ile yakın ilişki içinde olduklarını ifade etti. AK Parti'nin büyük hizmetler yaptığını, Türkiye'nin ekonomik kalkınmasına katkı sağladığını kaydeden Idrizi, Türkiye'nin güçlü bir ülke olmasının Arnavutluk için de bir gurur kaynağı ve güvence olduğunu belirtti. Türkiye ve Arnavutluk'un tarihi ve kültürel bağlarının olduğunu vurgulayan Idrizi, AK Parti iktidarı ile birlikte Arnavutluk'la Türkiye arasındaki ilişkilerin sadece tarihi ve kültürel boyutta kalmadığını, ekonomik ve ticari ilişkilerin de geliştiğini söyledi. AK Parti'nin 30 Mart yerel seçimlerinde çok büyük bir başarı yakalamasını temenni ettiklerini belirten Idrizi, "AK Parti'nin bu seçimlerden de büyük bir başarı ile çıkacağını düşünüyorum. Biz de AK Parti'nin seçim çalışmalarına destek vermek için İzmir'e geldik" dedi. İzmir'de Balkanlardan göçle gelen çok sayıda kişi yaşadığını, bunların içinde Arnavut asıllı olanların da önemli bir yer tuttuğunu kaydeden Idrizi, Arnavut nüfusunun yoğun olduğu yerlerde AK Parti'nin seçim kampanyasına katkı sağlayıp, destek isteyeceklerini belirtti. Idrizi şöyle konuştu: "Bizim dedelerimiz topraklarından sırf müslüman ve Arnavut oldukları için kovuldular. Bu doğrultuda bizim amacımız bu haksızlıkların bir daha yaşanmaması için çalışıyoruz. Onun içindir ki özellikle de Türkiye'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve parti yöneticileri ile iyi ilişkiler içinde olmak bizim bir öncülüğümüzdür. Bu bağlamda biz parti olarak da AK Parti'ye bu yerel seçimlerde destek vermek için üzerimize düşeni yapacağız. AK Parti'ye katkı sağlama amacındayız. Ben kuruluşunda da partinizin sembolünü merak etmiştim, dikkatimi çekmişti. Gerçekten bu ampul Allah'ın nurudur, ışığıdır. Bu ışık sizi doğru yola iletecektir. Bu ampulün bütün Türkiye'de daha güçlü bir şekilde parlamasını dileriz." AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay da Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın Balkanlar ve Ortadoğu'ya özel önem verdiğini, bu sayede tarihe dayanan köklü dostlukların yeniden kurulmaya başlandığını, bunun da kendilerini mutlu ettiğini dile getirdi. Akay, Arnavutluk PDIU yetkililerinin AK Parti'ye verdiği manevi desteği önemsediklerini ve teşekkür ettiklerini sözlerine ekledi. "Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır" atasözünü hatırlatan Akay, PDIU Genel Başkanı Shpetim Idrizi'ye kahve fincanı hediye etti. (AA) Karabağlar'da CHP'den adaylığı açıklanmasının ardından çalışmalarını hızlandıran Harita Mühendisi Muhittin Selvitopu, İzmir Mobilyacılar Marangozlar Odası'nı ziyaret etti. Ziyarette Selvitopu, Oda yönetimi tarafından övgü dolu sözlerle karşılandı AK Parti Seferihisar eski İlçe Başkanı ve belediye başkan aday adayı Ümit Cingöz, parti yönetiminden 14 kişi ve 400 üyeyle birlikte istifa ettiğini açıkladı. İstifa dilekçeleriyle birlikte açıklama yapan C- ingöz, Sevgisiz, saygısız ve samimiyetsiz sürecin sonunda, ben ve dava arkadaşlarım bu kararı almak zorunda kaldık. dedi

7 SAYFA 7 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>7 SİYASET Şubat Pazar Perşembe Bakanlıktaki fezlekeleri kaplumbağa bile getirirdi Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili D- eniz Baykal, "Adalet Bakanlığı'ndaki fezlekeler Meclis'e gelemiyor. Kaplumbağanın sırtına koysan, kaplumbağa bile getirirdi" dedi. Baykal, yerel seçim çalışmaları kapsamında ziyaret ettiği Kemer ilçesinde Atatürk Caddesi esnafını selamladı. Daha sonra partisinin seçim ofisine geçen Baykal, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de çok önemli bir süreç yaşadığına işaret etti. Cumhuriyet tarihinin en büyük gerginlikleri ve çatışmalarının bu dönemde yaşandığını belirten Baykal, devletin temel kurumlarının çok ciddi bir sarsıntı yaşadığını savundu. Türkiye'nin, önemli bir devlet krizinden geçtiğini savunan Baykal, şöyle konuştu: "Sükunetle bakalım, bekleyelim konumunda ne yazık ki değiliz. Yapılan açıklamalar sonucunda 4 bakan aniden istifa etti. 'Yok böyle bir şey, kabul etmiyoruz' diyen olmadı. Bakanların çocukları tutuklandı. Adalet Bakanı, İzmir'deki başsavcıya telefon açtı ve 'O dosyayı kapat' dedi. Bu nedir? Bakanın yargıya, savcıya, adalete müdahale etmesidir. Anayasamızın 138. maddesi diyor ki, 'Hiçbir yetkili, hiçbir adli makama emir ve talimat veremez'. Dışarıdan müdahale olursa, hak, hukuk ve adalet bir kenara bırakılır, siyasi irade yargının kararını belirlemeye başlar. O zaman bu, yargı ve adalet olmaktan çıkar, siyaset adaletin y- erine geçer. Siyasetin adaletin önüne geçmesi, hepimiz için tehlikedir, tehdittir." - "Yaşananlar Türkiye'ye yakışmıyor" Baykal, yaşananların önüne geçecek bir devlet kurumunun kalmadığını öne sürdü. Yaşananların "Türkiye'ye yakışmadığını" belirten Baykal, "Her ülkede yolsuzluk olur. Önemli olan yolsuzluk karşısında o toplumun nasıl tavır takındığıdır" dedi. 17 Şubat soruşturmasıyla ilgili Adalet Bakanlığı'ndaki fezlekelerin TBMM'ye üç aydır gelmediğini de kaydeden Baykal, şöyle konuştu: "Adalet Bakanlığı'ndaki fezlekeler, 800 metre ilerideki TBMM'ye hangi yoldan geliyor? Akay Yokuşu'nun oraya geldi mi? Yoksa bir başka uzun güzergah mı tutturdu? Ne zaman gelecek? Adalet Bakanlığı'ndaki fezlekeler Meclis'e gelemiyor. Kaplumbağanın sırtına koysan, kaplumbağa bile getirirdi. Üç aydan önce gelirdi. Niye gelmiyor? Devlet çalışmıyor mu? Bunlar normal değil. Bu böyle olmaya devam ederse Türkiye için iyi olmaz. Devlet çalışmalı ve hesap sorulmalı. Bir daha böyle şeyler olmaması için önlemler işletilmelidir. Bu iyi bir tablo değil. Bu gidişatın sonu yok. İktidar giderek, suçluların iktidarı haline dönüşmeye başladı. Suçları bertaraf edecek bir iktidar olması gerekirken, bizim iktidar MHP Genel Başkan Yardımcısı Atila Kaya, 30 Mart tarihi, bu iktidardan, bu Recep Tayyip Erdoğan dan hesap sorma günü olacaktır. Bu seçimler, AK Parti nin sonunun başlangıcı olacaktır dedi. Kaya, partisinin Bartın İl Başkanlığınca Belediye Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, ülkede son günlerde bir 17 Aralık sürecinden bahsedildiğini belirtti. "AK Parti'liler, milletvekilleri, bakanları, ayakkabı kutularından çıkan milyon dolarları hiç konuşmak istemiyorlar" diyen Kaya, şöyle devam etti: "Bakanlarının kollarına takmış oldukları 700 bin liralık saatlerin konuşulmasından hiç hoşlanmıyorlar. Bir paralel suçluların iktidarı haline dönüşüyor. Türkiye'ye yakışmıyor." Deniz Baykal ve beraberindekiler daha sonra Kuzdere Mahallesi'ndeki bir kahvehanede vatandaşlarla bir araya geldi. Kemerlilere güvendiğini söyleyen Baykal, partiye yeni üye olanlara rozetlerini taktı. Baykal, Kemer ziyaretinin ardından Kumluca'ya geçti. (AA) Milliyetçi hareket fırtına gibi geliyor yapıdır tutturmuş gidiyorlar. Bu paralel yapı Mars tan mı geldi, nereden geldi? 11 yıldır iktidardasınız, devletin bütün kurumlarına nüfus ediyorsunuz. Ey başbakan, eğer devletin içinde bir paralel yapı varsa onu bul, ortaya çıkar, getir. Mahkemeler var, savcılar ve hakimler var. Getir onların önüne yargılasınlar. Devletin içinde başka başka devletler olmaz. Aslında bunu söyleyenler kendi yetersizliklerini, beceriksizliklerini de itiraf etmiş oluyorlar." Kaya, AK Parti nin devlet düzenini dikkate almadığını, devlet düzeninin bozulması, tahrip olması gibi bir endişesinin olmadığını iddia ederek, "AKP nin ve o- nun genel başkanının tek bir derdi var, o da kurmuş oldukları yolsuzluk düzenini, hırsızlık düzeninin bozulmamasıdır. 10 bine yakın polis, yüzlerce savcı hakimin görev yerleri değiştiriliyor. Bugün evinde ayakkabı kutularından 4,5 milyon dolar çıkan Halk Bankası genel müdürü tahliye edilmiş. Yavaş yavaş iş, bakan çocuklarına geliyor ama bunların sonu çok kötü olacak" diye konuştu. Milliyetçi hareketin "sel ve fırtına gibi" geldiğini ifade eden Kaya, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu mahalli idareler seçimleri çok önemlidir. 30 Mart tarihi, bu iktidardan, bu Recep Tayyip Erdoğan dan hesap sorma günü olacaktır. Bu seçimler, AK Parti nin sonunun başlangıcı olacaktır. AK Parti iktidarının teslimiyetçi, tavizkar tutumu çerçevesinde PKK, kendi tarihinin hiçbir döneminde olmadığı kadar güçlü bir hale gelmiştir. Bir paralel devlet ülkemizin Güneydoğu Anadolu Bölgesi nde kurulmuş. Eğer gerçekten bir paralel devlet endişen varsa işte sana paralel devlet, gücün yetiyorsa onların üzerine git, onların sesini kes." Kaya, törende partisinin Bartın Belediye Başkan adayı Cemal Akın ve belediye meclis üyesi adaylarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi. (AA) İnternet düzenlemesi taraflı BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, yeni internet yasasına ilişkin, "Eğer bu işe bir düzenleme getirilecekse, tarafsız bir kurul tarafından, özgürlükler kısıtlanmadan, bunun yanında da kişilerin özel hayatına müdahale etmeden bir düzenleme yapılabilirdi. Ben bu düzenlemeyi bu haliyle doğru bulmuyorum. Taraflı buluyorum. Sayın Cumhurbaşkanı'nın da geri göndermesini talep ediyorum" dedi Partisinin yerel seçim çalışmaları kapsamında Düzce'ye gelen Destici, yaptığı açıklamada, olumlu düzenlemelerin yanında olduklarını belirterek, kendileri için ahlak ve maneviyatın herşeyin üzerinde olduğunu söyledi. Destici, çocukların, küresel emperyalizmin her türlü kötü alışkanlıklarından korunması konusunun birinci önceliklerden olması gerektiğini vurgulayarak, "Toplumdaki en büyük problemlerden biri ahlaki yozlaşma ve maneviyat kaybıdır. Bu gerçekten çok önemli. Bunu bir tarafa koyuyorum. Bununla ilgili biz tabiiki olumlu düzenlemelerin yanında oluruz" diye konuştu. İnternetle ilgili yapılan yeni düzenlemenin 17 Aralık operasyonundan sonra tedbir a- maçlı yapıldığını savunan Destici, şunları kaydetti: "Nasıl hukukla ilgili düzenleme, emniyetle ilgili birtakım düzenlemeler, atamalar, yer değiştirmeler, bürokrasinin diğer ayaklarında düzenlemeler yapılıyorsa, internette de bu yapılıyor. Düzenlemenin içeriğine baktığınız zaman elbetteki kişilik haklarına ve özel hayata müdahale edilmemesi lazım. Tedbirler alınırken bunun hukuk içerisinde olması lazım. Bunun milletin de, insanların da özgürlüğünü engellememesi lazım. Özgürlükleri genişletmek ve demokrasiyi ileri taşımak lazım." Destici, bu düzenlemede, özgürlüklerin kısıtlanması ve fişleme olduğunu ve internet kullanıcılarının verilerinin 2 yıl boyunca saklanacağını iddia ederek, şöyle devam etti: "Bu süre içinde bununla ilgili iki yıl içerisinde bununla ilgili işlem yapacaksınız. Peki bunun sorumlusu kim? Bütün yetkileri bir başkana devrediyorsunuz. Yani tek elde topluyorsunuz. Halbuki bunun yeri hukuktur. Bununla ilgili karar vermesi gerekenler hukukçulardır ve hukuk kurallarıdır. Öbür taraftan bu düzenlemede yine bir keyfilik hissediyoruz. Yetkiyi elinde bulunduranlar, istedikleri kişileri buradan takip edebilecek, istedikleri kişilerin buradaki faaliyetlerini kayıt altına alacaklar, istediklerine işlem yapacaklar, istediklerine yapmayacaklar." Destici, bunu doğru bulmadığını vurgulayarak, "Bu işe bir düzenleme getirilecekse tarafsız bir kurul tarafından, özgürlükler kısıtlanmadan, bunun yanında da kişilerin özel hayatına müdahale etmeden bir düzenleme yapılabilirdi. Ben bu düzenlemeyi bu haliyle doğru bulmuyorum. Taraflı buluyorum. Sayın Cumhurbaşkanı'nın da geri göndermesini talep ediyorum" dedi. (AA) Minare kılıfa sığmadı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı odaklı olaylar sırasında Kabataş ta başörtülü bir kadına saldırıldığı iddiasıyla ilgili, "Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha suçüstü yakalanmış oldu. Çünkü, bu gökkubbenin altında hiçbir şey gizli kalmaz" ifadesini kullandı. Kılıçdaroğlu, yazılı açıklamasında, Başbakan Erdoğan'ın geçen yıl haziran ayında Meclis'teki konuşmasında, "kucağında çocuğu bulunan örtülü bir hanımın İstanbul Kabataş ta, Başbakanlık Ofisi nin yakınında saldırıya uğradığını, yerlerde süründürüldüğünü, taciz edildiğini" söylediğini belirtti. Bu açıklama sonrası Başbakan Erdoğan'ı kaynak alan bir çok gazetede, "insanlıktan nasibini almamış, üzerleri çıplak, elleri deri eldivenli, başları tuhaf bantlı kadar insanlık müsveddesinin saldırdığı, örtüsünü başından çektiği, bebek arabasını parçaladığı, hatta kendine geldiğinde üzerinden idrar kokusu geldiğini fark ettiği" şeklinde haberler yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, kendisinin de "Eğer doğruysa elbette korkunç ve insanlık dışı" dediğini aktardı. (AA) "Her konuda destan yazıyoruz" Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "IMF ye 23.5 milyar dolar borç vardı. Şimdi ise IMF ye 5 milyar dolar borç vermek için protokol imzaladık. Artık bütün dünyada başı dik bir Türkiye var'' dedi. Eroğlu, partisinin Osmaniye Seçim İrtibat Bürosu'nun açılışında yaptığı konuşmada, Merkez Bankası'nın kasasında 130 milyar dolar döviz olduğunu söyledi. Başbakanı'ndan bakanına kadar hükümetin millet için çalıştığını ifade eden Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Millete hizmet için şevk ve heyecanla çalışan, Başbakanından bakanına kadar 'Biz milletimizin efendisiyiz diyen değil, biz milletimizin hizmetkarıyız' diyen bir hükümet var. Enflasyon canavarı gitti. Koalisyon hükümeti Merkez Bankası'nın içini boşaltmıştı. Şimdi Merkez Bankası'nın kasasında 130 milyar dolar döviz var. İşte Türkiye bu. Siz hiç geçmiş dönemde dev tesisin bir anda tek düğmeye basılarak açıldığını duydunuz mu? Geçmiş dönemde bir kulübenin açılışına Bakanlar Kurulu'nun geldiğini biliyorum. Ama Başbakanımız artık temel atmaya bile gelmiyor. IMF ye 23.5 milyar dolar borç vardı. Şimdi ise IMF ye 5 milyar dolar borç vermek için protokol imzaladık. Artık bütün dünyada başı dik bir Türkiye var. Bu halkımızın sayesinde, AK Parti sayesindedir." Eroğlu, bakanlığı döneminde bin 763 tesisin açılışının yapıldığını, bu tesislerin 268 inin Türkiye de en yüksek barajlar olduğunu belirtti. Ülkede yatırımların hızla devam ettiğini ifade eden Eroğlu, "Ben sanıyordum ki sadece İstanbul da susuzluk var. 76 şehrimizde su problemi varmış. Bu 76 şehrin suyunun tamamını 2050 yılına kadar çözdük. Çünkü biz büyük düşünüyoruz. Sadece sağlıkta, u- laştırmada değil, TOKİ nin yatırımları gibi her konuda destan yazıyoruz. Büyük hedeflerimiz var" diye konuştu yılına kadar Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına taşımayı planladıklarını aktaran Eroğlu, ''Ülkemiz, 500 milyar dolar ihracat, kişi başına 25 bin dolar gelirle dünyanın en büyük 10 ekonomisinde mutlaka yerini alacak. Bunun için kararlıyız, azimliyiz. Hiç merak etmeyin 21. asra mührünü bu millet vuracaktır. Buna inanıyoruz''ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Eroğlu, AK Parti Seçim İrtibat bürosunun açılışını yaptı. (AA)

8 SiYAH 17 Şubat 2013 Perşembe 17 Şubat 2013 Perşembe 16 Şubat 2014 Pazar 16 Şubat 2014 Pazar Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, her yıl olduğu gibi bu yıl da Sevgililer Günü nde İzmirlilerle kucaklaştı. Kentin dört bir yanında parklarda, Sevgi Yollarında ve Alsancak ın yedi farklı noktasında düzenlenen müzik dinletileriyle Konak ta sevgi, sokaklara yayıldı. Kırmızı balonlardan oluşturulan dev kalplerin bulunduğu Sevgi Köşeleri sevgililerin en çok ilgi gösterdiği duraklar oldu. Sevgililer Günü nedeniyle özel konserler de düzenlendi. Mehtap Mahallesi ndeki Mehtap Parkı nda Grup Mügemmel Roman Bandosu konseri ilgiyle izlendi, mahallede yaşayanlar şarkılara eşlik etti. Burada da karanfil ve şiir dağıtıldı. Fotoğraf çekim köşesi bir hayli ilgi çekti. Başkan Tartan, bu yıl da geleneği bozmadı ve Dr. Selahattin Akçiçek Eşrefpaşa Kültür ve Sanat Merkezi nde bir çiftin nikahını kıydı. Kent merkezindeki sokaklarda mini dinletiler gerçekleştirildi. Meksika, Gül Sokak, Kıbrıs Şehitleri Caddesi, Dominik Caddesi, Güzelyalı Parkı ve Mustafa Kemal Sahil Bulvarı üzerindeki kafeteryaların önündeki mini dinletileri, özellikle gençler ilgiyle dinledi. Akşam saatlerinde ise Ahmed Adnan Saygun Kültür Merkezi nde Golden Trombone Sevgililer Günü konserinde yaklaşık bin kişi Frank Sinatra nın aşk şarkılarına eşlik etti. Şef Tuncay Kayış yönetiminde Golden Trombone Orkestrası İzmirlilere unutulmaz bir gece yaşattı. A dan Ş K ya (Aşk Hakkında Herşey) Mehmet Çoşkundeniz ile sohbet etmek isteyenler Konak Belediyesi Güzelyalı Kültür Merkezi ni tıklım tıklım doldurdu. Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, Sadece sevgililer için değil, herkes için sevgi günü, kardeş, abla, ağabey, baba ve anne için özel bir gün. Her yıl olduğu gibi bu yıl da bu özel günü birlikte, şiirlerle ve müzikle kutluyoruz dedi. (HABER MERKEZİ) İzmir Büyükşehir Belediyesi nin düzenlediği Alzheimer paneli büyük ilgi gördü; izleyiciler merdivenlere ve sahneye taştı. Uzmanlar, her 68 saniyede bir kişinin yakalandığı bu hastalığa karşı yapılması gerekenleri şöyle özetledi: Yalnızlık yerine zengin bir çevre, Akdeniz diyeti ve fiziksel aktiviteler, hastalık riskini azaltıyor. Kolestrol ve sigaraya dikkat! Dünya genelinde hızla yaygınlaşan ve kesin tedavisi henüz bulunamayan Alzheimer hastalığı konusunda "Sevdiklerinizi Unutmayın, Birlikte Hatırlayalım" konulu bir panel düzenlendi. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Alzheimer Vakfı işbirliğinde düzenlenen Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'ndeki panele oldukça yoğun bir katılım gerçekleşti. Panele eşi veya yakınları Alzheimer olan vatandaşların yanı sıra hastalık hakkına bilgi sahibi olmak isteyen vatandaşlar da katıldı. Panelde konuşan uzmanlar, dünyada her 68 saniyede bir kişinin Alzheimer a yakalandığını vurgulayarak, hastalıktan korunmak için sosyal iletişimin, sağlıklı beslenmenin ve fiziksel aktivitenin önemine işaret etti. Sevgi ve şefkat vurgusu Panelin açılış konuşmasını, Ege Geriatri Derneği kurucu üyelerinden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu nun eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu yaptı. Konuşmasında yaşlıların sevgi ve şefkata ihtiyacı olduğunun altını çizen Kocaoğlu, Unutkanlık hepimizin yaşadığı bir sorun. Bu sorunun ileri yaşlarda hastalık haline dönüşmemesi için gereken tedbirlerin alınması için mücadele etmemiz, farkındalık yaratmamız sağlıklı bir toplum için olmazsa olmazımızdır. İzmir Büyükşehir Belediyesi nin kapılarını yaklaşık 1 sene önce açtığı Alzheimer Demans Hasta ve Aileleri Buluşma Danışma Merkezi bu misyonla hizmet ediyor. Bu merkezde birinci ve ikinci evre Alzheimer ve Demans hastaları yararlanabiliyor. Hastaların sosyal-psikolojik, sağlık ihtiyaçlarının karşılanmasını destek oluyoruz. Yaşam kalitesini artırmayı hedefliyoruz. Bu tamamlayıcı etkinliklerle sağlıklı yaş almaya dair farkındalık artacak, uzun vadede bize katkı koyacaktır. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak yaşlılarımızı kucaklamayı sürdüreceğiz. Toplum sağlığı için yaşlı Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamaları Birliği Başkanı Mehmet İşler, "Yılbaşı, sömestir tatilinde dolu dizgin çalışarak Türkiye ekonomisine kan veren turizm sektörü 14 Şubat'ta da hareketlendi, restoran ve otellerdeki doluluk oranı yüzde 90'a ulaştı" dedi sağlığının önemini her fırsatta dile getireceğiz diye konuştu. Dünyadan çarpıcı veriler Dokuz Eylül Üniversitesi İç Hastalıkları Geriatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Turan Işık, 65 yaşından sonra her 5 yılda hastalığın sıklığının artığını belirterek, hastaların büyük bir kısmının tanısız bir şekilde toplumda yaşamaya devam ettiğini vurguladı. Her Demans hastasının Alzheimer olmayacağını söyleyen Işık, Türkiye'de 100 bin kişiden 2.8 kişisi Alzheimer tarafından vefat ediyor. Dünyada her 68 saniyede bir Alzheimer hastasına tanı konuyor yılında AB- D de bu hastalık için harcanan para 203 milyar dolar. Bu hastalık zengin milletlerin hastalığıdır diye konuştu. Kolestrol çok önemli Ulusal Azheimer Vakfı ve Geropskiyatri Derneği Başkanı Prof. Dr. Engin Eker, panelde Alzheimer Hastalığına Risk Faktörleri ve Hastalıktan Korunma konusunda bir sunum yaptı. Hastalığın oluşumunun aydınlatılamadığını ancak genetik, çevresel ve yaşam stiline bağlı faktörlerin rol oynadığına işaret eden Eker, Risk faktörleri yaş, cinsiyet, ciddi kafa travması, düşük eğitim düzeyi, kolestrolün yüksek olması ve orta yaştan itibaren yüksek tansiyonla yakından ilgili. Şeker hastalığı, sigara, alkol, fiziki aktivitenin olmaması, 20 li yaşlardan itibaren geçirilen depresyon ve şişmanlık da risk faktörleri arasında. 75 yaş üstüne yüzde 23, 85 yaş üstünde yüzde oranında hastalık riski artıyor. Ailede ve yakın aile fertlerinde Alzheimer görünmesi hastalık riskini yüzde 10 artırıyor dedi. Eker, hastalık riskini azaltmak için şu alınması gereken önlemleri ise şöyle sıraladı: Bir insanda ne kadar fikir yoğunluğu varsa, Alzheimer hastalığına da yakalanma riski azalıyor. Yükselmiş olan kolestrol arasında olanlarda bile sadece kalp için değil, bunama için de risk faktörüdür. Sigara içenler arasında Alzheimer hastalığı oranı çok yüksek. Yapılan çalışmaların sosyal iletişimin önemli olduğunu gösteriyor. Yalnızlık gerçekten yüksek beyin fonksiyonlarını bozuyor. Yalnızlığı tercih etmeyin. Zengin bir çevre, fiziksel aktivite ve beslenme çok önemli. Akdeniz diyeti, yüksek fiziksel aktivite hastalık riskini azaltıyor. Kahve ve yeşil çayın hastalığı öneyebildiği ve hastalığı geciktirdiğine yönelik yayınlar bulunuyor. İşlenmemiş zeytinyağı da faydalı. Panelin sonunda dinleyicilerin sorularına yanıt verildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Gürçeşme Zübeyde Hanım Huzurevi sakinlerinin gündelik yaşamından kareler sunan Hafızalardaki Huzur isimli fotoğraf sergisinin açılışı da panelin hemen ardından gerçekleştirildi. Büyükşehir den Yaşlılara özel İzmir Büyükşehir Belediyesi dayanışmayı ön plana çıkaran Gençler Yaşlılar El Ele projesi, yaşlı ve hasta bakım kursları, aşevi, Gürçeşme Zübeyde Hanım Huzurevi nde sunulan hizmetler, Sağlıklı Yaş Alma Merkezi, Alzheimer ve Demans Hastaları Buluşturma Merkezi, Eşrefpaşa Hastanesi nin sosyal uygulamaları, Buca Sosyal Yaşam Kampusü ve Müyesser Turfan Güçsüzler Evi gibi çalışmalarının yanı sıra, 2013 yılında IFA (Uluslararası Yaşlılık Federasyonu) ve Türkiye Yaşlılık Konseyi tarafından düzenlenen Uluslararası İstanbul Yaşlılık Girişimi Fuarı'nda "Yaşlı Dostu Kent" ödülüne layık görüldü. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Üniversitesi iş birliği ile Aralık 2013'te Yaşasın Yaşlanıyorum sloganıyla Sağlıklı ve Başarlı Yaşlanma Paneli düzenlenmişti. Büyükşehir Belediyesi tarafından bilgilendirme amaçlı panellerin devam etmesi hedefleniyor. (HABER MERKEZİ) Hipertansiyon ile Mücadele Derneği ve Karşıyaka Belediyesi Sevgililer Günü dolayısıyla ilçede yaşayan vatandaşlara kalp, damar ve tansiyon hastalıklarıyla ilgili bilgi verdi, tansiyon ölçümü ve EKG çekimi yaptı. Derneğin Yönetim Kurulu Üyesi Kalp ve Damar Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Ercan, sosyal sorumluluk projesi yürüttüklerini belirtti. Karşıyaka Belediyesi işbirliğiyle gerçekleştirdikleri çalışma kapsamında ilçede yaşayanlara kalp, damar ve tansiyon hastalıklarına ilişkin bilgi verdiklerini, felç ve inmeye karşı uyardıklarını anlatan Ercan, "Sevgililer Günü her zaman kalp ile ifade ediliyor. Biz de kalp doktorları olarak vatandaşlarımızın sağlığına daha çok değer vermesini istiyoruz" dedi. Stantlarda kalp şeklinde balon dağıttıklarını ve belediye binasında da tansiyon ölçümü ve EKG çekimi yaptıklarını anlatan Ercan, şöyle konuştu: "Burası Sevgililer Günü'nü kutlamak için iyi bir yer mi bilmiyorum ama sevdiklerimizle daha çok vakit geçirmek için yapılması gerekenler var. Öncelikle doktor tavsiyelerine uyulması gerekiyor. Tuz, şeker ve yağın kısıtlanması yeşil sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeye önem verilmesi şart. Kalp hastalıkları konusunda risk altında olanlarında rutin kontrollerini atlamamasını öneriyoruz." Karşıyaka Belediyesi önündeki stanttan kalp şeklinde kırmızı balon alan 66 yaşındaki Aynur Tunç, "Bugün galiba Sevgililer Günü. Kalbi çağrıştırdığı için balonlar dağıtılıyor. İnsan her gün sevgili olmalı. Bizden artık geçti de çocuklarımız mutlu olsun" dedi. (AA)

9 SAYFA 10 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI Gözler Gül'de ama... Cumhurbaşkanı Gül'ün deyimiyle 'İnsan gerçekten hayret ediyor.. Ülkenin başbakanı illegal dinlemelerle seçim kampanyası yürütüyor. Bir yandan da yeni iddialar ortaya atıp herhangi bir delil sunmuyor. 17 Aralık'tan bu yana sürdürdüğü nefret söylemine yenileri eklendi. Geçtiğimiz hafta sonu ise CHP ve MHP'ye yönelik kaset komplolarının Cemaat tarafından organize edildiğini iddia etti. Kamuoyu bu iddianın delilini beklerken dün de TBMM'de aynı iddiaları tekrar etti. Üstelik bu kez daha kesin ifadeler de kullandı. Bu durumda 'Başbakan'ın, faillere ulaştığını, elindeki bilgi ve belgeleri de savcıyla paylaştığını' düşünebiliriz. Aksi halde 'yargıdan bilgi saklamış' sayılır. Ya da 'elinde delil olmadan politik fayda için iftira atmış' olur ki her iki durumu şahsen Başbakan'a yakıştıramam. Görünen o ki, muhalefete yönelik kaset komploları önümüzdeki günlerin de gündemi olacak. Daha önce defalarca 'kaset komploları çözülmeden siyaset normalleşemez' diye yazmıştım. Bir önceki yazıda ise "faillerin Cemaat ile ilgili olmadığını, hükümetin 'en güvendiği bürokratının' bu konuda farklı bilgilere sahip olduğunu" anlatmıştım. Başkentin bir diğer hararetli gündemi ise internet yasası. İnternete sansür getireceği iddia edilen yasa Cumhurbaşkanı Gül'ün önünde. Ankara kulislerinde, hükümet çevrelerinde 'imzalar' fikri yaygın. Bu teze sahip olanların uzun analizleri de var. 'İmzalamaz' diyenler ise yeni yasanın "hem fişlemeye imkan tanıdığını hem de hükümetin yolsuzluk dosyalarının yayılmasını önlemek için 'özel hayat' adı altında istediği tüm sitelere erişimi Aslı Aydıntaşbaş MİLLİYET GAZETESİ Peki, kim galip gelecek? Hükümet ve Gülen cemaati arasındaki mücadeleyi bir demokrasi savaşı değil de bilek güreşi olarak gördüğümü haftalar önce yazmıştım. O zaman da Buradan demokrasi çıkmaz düşüncesindeydim, şimdi de öyleyim. Gelin temel aktörlere bakalım. Cemaatin demokrasi karnesindeki çok göze batan bir kırık not var; o da, iddia edildiği gibi y- olsuzluk operasyonlarının zamanlaması değil, geçmişte hukuk adına yapılan usulsüzlük ve mağduriyetlere ses çıkarmamış olması. Bugün birçok aydının camiaya kuşkuyla bakmasının altında yatan, gazetecilerin yargılanması gibi temel bir konuda ifade özgürlüğü değil tutuklamayı savunmuş olmaları. Şeffaflık meselesi de işin cabası... İktidar deseniz, orada daha bariz, daha büyük megafonla konuştuğu için daha göze batan bir demokrasi açığı var. Yukarıda cemaat için saydığım maddeleri koyun, bir de buna işine geldiğinde otoriterizme meyletme dürtüsünü ekleyin. Karar mekanizmalarındaki tekadamlaşma ve şu anda uygulanan olağanüstü hal koşulları da var. Askerler geçmişte sık sık vatanı, milleti tehdit ettiği iddia edilen büyük heyulalara karşı sıra dışı yetkiler kullanırdı. Hükümet de hâkim-savcıları görevden almadan tutun da internet yasaklarına kadar Paralel devletle mücadele ediyorum mazeretini kullanıp gayrimeşru zemine kaymaktan hiç mi hiç çekinmiyor. Bu durumun büyük mücadeleler olmadan kendi kendine dengeli ve demokratik bir noktaya gelebileceğinin garantisi var mı? Peki, sonunda ne olacak? Tahminim, bu Fetret Devri, cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar devam eder, ondan sonra herkes bitap, kan revan içinde, ayakta kalanlarla zoraki ve kaçınılmaz bir toparlanma sürecine gireriz. Önce kaos, ardından muhtemelen Abdullah Gül ün başbakanlığında gerçekleşecek bir cins restorasyon dönemi. Sonu tahmin ediyorum da buradan orada nasıl gideceğimizi ve ne kadar acı çekileceğini kestiremiyorum. Nereden enerji bulacağız da milletçe 6 ay daha kavga edeceğiz? Bu süreçte kurumlarda, devlette, toplumda nasıl bir tahribat olacak? İşin ilginç yanı, ben bu satırları tırnaklarımı yiyerek yazarken hükümet de cemaat de çok rahat gözüküyor. İktidar, 17 Aralık sonrası panik halini atlatmış, Başbakan ipleri eline almış gözüküyor. Bu noktaya nasıl gelindiği ortada: 6-7 bin devlet memurunun görev değişimi, yargıda bağımsızlığın gölgelenmesi, uluslararası medyada oluşan nahoş imaj ve yapılamayan yolsuzluk operasyonları... Yine de iktidar panik havasını attı. Yüzünde alaycı bir tebessüm var: N apcan? Karşı Taraf da eşit derecede rahat gözüküyor. Devlette kâğıt, poliste operasyon kaybolmaz havasındalar. Birinci operasyon, ikinci operasyon derken yolsuzluk iddialarının muhakkak hükümetin ayağına dolanacağını söylüyor, devleti tanıyor olmanın verdiği bir edayla Bunların üstü örtülemez diyorlar. Neden örtülemesin, bal gibi örtülür; görmüyor musunuz polis operasyon yapmıyor, Ak Parti de ciddi oy kaybı yok, iddialar birer Twitter lakırdısına dönüştü, diyorsunuz. Mümkün değil diyorlar. Peki, bu ortamda biz iki kalabalığın da dışında kalan demokratlar ne yapacağız? Tabii ki öncelikle ilkeleri, demokrasiyi, şeffaflığı ve hukuk devletini savunacağız. Ezilenleri unutmayacağız. Hesap verilebilirlik için ısrarcı olacağız. Kâh onu kâh bunu eleştireceğiz. Düzgün durmaya çalışacağız. Ama en önemlisi, sabredeceğiz SONDAKiKA GAZETESİ >> 10 DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ Şubat Pazar Perşembe engelleyeceğini" iddia ediyor. Gül için zor bir karar olacağı muhakkak. Çünkü AK Parti ve Erdoğan ile çatışmak istemeyecektir. Ama internet bir barometre. Batılı ülkeler internet ve basın özgürlüğü konusunu bir demokratik gelişmişlik göstergesi kabul ediyor. Eğer bu yasayı imzalarsa Gül'ün prestiji de darbe yiyecek. Bir de HSYK yasası önüne gelecek. Bu yasaya tepkisi herkesin malumu. Dolayısıyla Gül'ü çok zor bir süreç bekliyor. Susurluk günlerine doğru 17 Aralık yolsuzluk operasyonu sonrası hükümet kendini korumak için yargıya müdahale etmekten çekinmedi. Polisi dağıttı. Şimdi de ÖYM ve HSYK yasaları ile kendine ekstra koruma getirecek. Erdoğan ve kurmayları, mevcut veya gelecekte ortaya çıkması muhtemel dosyaları önlemek için radikal adımlar atıyor. Özellikle de poliste. Öyle ki emniyetin tüm birikimi 1,5 ayda silindi. 6 binden fazla polis yerlerinden edildi. İstihbarat, terör, kaçakçılık, mali suçlar gibi çok kritik birimler lağvedildi. Özellikle de 'istihbarat elemanları' ve 'muhbirler' kaybedildi. Apar topar görevden alınan polisler, çok uzun yıllara dayanan ve güven ilişkisinin esas olduğu muhbirlerini başka isimlere devredemeden yeni yerlerine gittiler. Ertuğrul ÖZKÖK HÜRRİYET GAZETESİ NE diyorlardı o kibir dolu belagatleri... O mağrur, yukarıdan bakan kalemleri... O, tarihi 2002 yılında başlatacak kadar şişmiş egoları... Neydi onların gözünde, Cumhuriyet ilkelerine bağlı insanlar? Yani bizler... Eski Türkiye... Güya onlar Yeni Türkiye ydi.. Bizler ise köhne, geride kalmış, eskimiş püskümüş Türkiye... Güya ileri demokrasiyi onlar temsil ediyordu... Bizlerse eski Türkiye nin bütün kötü alışkanlıklarını... Güya onlar Türkiye nin önünü açıyordu... Bizlerse kapatıyorduk... Güya onlar 21 inci yüzyılı temsil ediyordu, bizler 19 uncu yüzyılı... Güya onlar sınıfın birincisiydi, bizlerse en tembelleri... Güya onlar yeni ahlakı temsil ediyordu... Bizlerse kokuşmuş bir düzeni... Güya onlar değer sahibi yeni Türkiye nin insanlarıydı... Bizlerse ilkesiz, kuralsız, darbeci, Ergenekoncu, şucu bucu demode hödükler... ** Bir Gezi sabahı gördük o yeni Türkiye yi... Sırf çevreyi korumak amacıyla bir araya gelen üç-beş gencin çadırını başına geçiren, yakan yıkan yeni bir Türkiye... Sadece haysiyet isteyen gencini öldüren, kolunu bacağını kıran, sakat bırakan bir yeni Türkiye... Gencini öldüren, ezen polisine Destan yazdın diye madalya takan bir yeni Türkiye... Demokrasinin en temel hakkı sayılan, toplanma ve gösteri hakkını terör diye gösteren, toplanan insanına terörist muamelesi yapan bir yeni Türkiye... *** Adem Yavuz ARSLAN BUGÜN GAZETESİ Bu muydu sizin 'Yeni Türkiye'niz Sonra bir 17 Aralık sabahı, o yeni Türkiye nin yeni bir yüzünü daha gördük. Evleri banka kasasına dönen bakan oğullarının illegal aracı firmalara dönüştüğü bir yeni Türkiye... Devlet bankası müdürlerinin, ayakkabı kutularında üç-beş milyon dolar para istifledikleri bir yeni Türkiye... Nesebi ve kaynağı belli olmayan 100 milyon dolarların gizli eller tarafından ne olduğu belli olmayan vakıfların kapılarına bırakıldığı bir yeni Türkiye... İktidar gazetesi yaratmak için devletin ihale verdiği iş insanlarından, karşılığında salma yoluyla paraların toplandığı, havuzların doldurulduğu bir yeni Türkiye... Başbakanların gazete sahiplerini, yöneticilerine tahtakurusu muamelesi yaptığı bir yeni Türkiye... Polisin yargıyı, yargının polisi, polisin polisi, yargının yargıyı, iktidarın hem polisi ve yargıyı, yargının ve polisin iktidarı tanımadığı bir Türkiye. ** 12 yıl boyunca bizi böylesine sahte, yalan dolan, entrikacı, kumpasçı, bir Yeni Türkiye hayali ile kandırdılar. Şimdi haykırıyoruz. Asıl eski, köhnemiş, bitmiş, harap olmuş Türkiye sizsiniz... Ve artık şuna inanıyoruz. Bir Gezi sabahı ile bir 17 Aralık sabahı arasında çöken bu yeni Türkiye yalanının altından gerçek yeni Türkiye çıkacak. Yaşadığımız bu ara rejim de tarihe AK- HC olarak geçecek. Ayakkabı Kutusu-Havuz Cumhuriyeti... Muz cumhuriyeti bile bundan daha iyidir... Normalde devir teslim birkaç ay sürer. Bırakın anormal durumları normal şartlarda bile bu devir teslimlerde frekans uyumu sorun olur. Hatta bu durum Başbakanlık Teftiş Kurulu raporlarına da yansıdı. Hrant Dink suikastı ile ilgili çalışan BTK raporunda yer alan uyarılar şöyle: Yardımcı İstihbarat Elemanı (YİE) prosedür olarak bir polisle çalışıyor. Fakat bir süre sonra o polis tayin oluyor ya da askere gidiyor. Dink cinayetinin en kritik sanığı Erhan Tuncel'de de böyle oldu. Yasin Hayal'in McDonalds eylemi sonrası Erhan Tuncel 17 Kasım 2004'te muhbir yapıldı. Muhbirlikten çıkarıldığı 23 Kasım 2006'ya kadar farklı isimlerle çalıştı. Muhittin Zenit, 2004'ten 2006 Haziran'a kadar Tuncel'le çalıştı. Haziranda tayini çıktı. Erhan'ı komiser Özkan Mumcu devraldı. 2 ay sonra Mumcu askere gidince bu kez Mehmet Ayhan'a devredildi. Jandarma Erhan'ı keşfedip üzerine yatırım yaparken polis adım adım Erhan'ı kaybetti. Polisin konsantrasyonunun kaybı çok pahalıya patladı. BTK 'hassasiyet isteyen bir sürecin sağlıklı yürütülmediği' tespitini yapmış. Raporda polis muhbir ilişkisine dair başka ayrıtılar da var. Bu hatırlatmayı yaptım çünkü yolsuzlukları unutturmak için emniyetle pervasızca oynarsanız çok büyük güvenlik zaafları yaşamak kaçınılmaz olur. Ayrıca, yolsuzluk dosyalarını kapatmak için terör örgütleri ve organize suç örgütleriyle mücadelede önemli katkısı olan yasaları da kaldırırsanız çok değil birkaç ay sonra tekrar Susurluk günlerine döneriz Başı örtülülerin kocalarına zulüm dönemi mi başlıyor BUGÜNLERDE bazı şeyleri çok merak ediyorum. Mesela, yargıda ve poliste işinden atılan, oraya buraya sürülen insanların kaçının eşi başörtülüdür... Mesela önümüzdeki Yüksek Askeri Şûra da, Cemaatçi veya Paralel yapıcı diye ordudan atılacak kişiler kimler olacaktır? Mesela önümüzdeki Milli Güvenlik Kurulu nda kararlaştırılacak Paralel devleti imha planında neler olacak, kimler fişlenecek? Başbakan ın rüşvet tarifini her yerde aradım bulamadım BAŞBAKAN Erdoğan, El Cezire televizyonuna verdiği mülakatta Halk Bankası Genel Müdürü nün evinde ayakkabı kutusundan çıkan para yolsuzluk sayılmaz demişti. Bahaneye bakar mısınız? Çünkü devletin kasasından para çıkmamış. Bu durumda ortada bir rüşvet de yok demekmiş... Vallahi böyle bir bahaneye hangi saf i- nanır bilemem ama ben yutmam. Benim bildiğim rüşvet, devletin kasasından çıkan para değil, memurun veya siyasetçinin cebine giren paradır. Türkçe, İngilizce ve Fransızca dillerini yazacak, konuşacak kadar biliyorum. Acaba yanılıyor muyum diye bu dillerdeki sözlüklere baktım. TÜRK DİLİ SÖZLÜĞÜ: Yaptırılmak istenen bir işte yasadışı kolaylık ve çabukluk sağlanması için bir kimseye mal veya para olarak sağlanan çıkar. BÜYÜK TÜRKÇE SÖZLÜK: Bir işin yasadışı olarak daha kolay ve çabuk yapılması için o işte görevli kişiye sağlanan aynî ve parasal çıkar. O kesmedi bir de İngilizce sözlüğe baktım. Bribe (İngilizce): To give or promise a reward or consideration to (a judge, juror, legislator, voter or person in a position of trust) with a view to prevent the judgement or corrupt the conduct; to induce or influence by a bribe. (Bir hâkimi, jüri üyesini, milletvekilini, seçmen veya mevki sahibi bir kişiyi karar vermekten alıkoymak veya yanlış karar vermesini sağlamak amacıyla, ödül vaadinde bulunmak veya vermek; telkin veya rüşvetle nüfuz uygulama.) El Cezire muhabiri ne düşündü bilmiyorum ama bu sözleri Batılı bir gazeteciye söyleseydi, herhalde kahkahalarla gülerdi. Çünkü o tariften giderseniz, Almanya Cumhurbaşbakanı nın istifa etmesine de hiç gerek yoktu. Çünkü Alman devletinin cebinden çıkan para yoktu. İspanya Kralı nın kızının yargılandığı olayda da devletin cebinden çıkmış para yok. Adam hâlâ o fabrikayı devlet ihalesi zannediyor KÖŞE yazarı benim 17 yıl önce yayınlanan telefon konuşmasına takmış, ondan medet umuyor. Olayın ne olduğunu araştırmaya bile lüzum görmemiş. Diyor ki Aydın Doğan ın karton fabrikası ihalesi... Neresini düzelteyim ki: BİR: Devletin açtığı bir ihale değil, k- endimizin kurmak istediği bir karton fabrikası. İKİ: Kurulacak fabrikanın arsası hibe değil, kendi paramızla aldığımız arsa. ÜÇ: Bu fabrika için Türkiye de ne özel bir bankadan ne de kamu bankasından alacağımız tek kuruş kredi yok. Krediyi çok elverişli koşullarla Güney Kore Eximbank ından almışız. DÖRT: Hükümetten istediğimiz tek şey, makinelerin ithali için izin belgesinin verilmesi. Yani Kendi paramızla fabrika kuracağız. Makine getireceğiz. Kanuna göre bu makinelerin bir bölümü vergiden muaf. BEŞ: O gün illegal dinlenmiş telefon konuşmalarımızın yayınlanmasından sonra Aydın Doğan ın gönlü kırıldı ve bu y- atırımdan vazgeçti. Ne mi oldu? Bugün 1200 kişiye istihdam sağlayan bu fabrika kurulamadı. Ama bu fabrikanın kuruluşunu devlet ihalesi zanneden ve bugün 600 milyon dolara doldurulan ihale havuzlarında boğulan kafaya bunu nasıl anlatacağım ki Ali BAYRAMOĞLU YENİŞAFAK GAZETESİ Bula bula Sarıgül'ü bulmak... Çeşitli kamuoyu araştırmaları yayınlanıyor ve tartışılıyor. Seçimlerde AK Parti'nin oy oranı ne olacak? Siyasi iktidar iki büyük sarsıntıdan, 'Gezi hadiseleri' ve '17 Aralık'tan yara alacak mı? Ne kadar? Sorular bunlar... Veriler ve eğilimler gösteriyor ki, AK Parti her iki sarsıntıdan da en azından, oy oranı ya da toplumsal destek itibariyle 'dayanıklı' çıkacak. Oyları arkasından geleni ikiye kat- layarak yüzde 43-48'lik bir band içinde hareket edecek. Şüphe yok ki, böyle bir muhtemel 'oran' siyasi iktidara hem cemaatle çatışması açısından hem cumhurbaşkanlığı seçimleri için güç verecek. Bu güç nasıl ve ne istikamette kamusal ve siyasal hayata yansır? Böyle olursa (elbette tersi de olabilir ama) arzu edilen siyasi gerginliğin düşmesi, demokratik iklimin özellikle Kürt meselesi ve yumuşayacak siyasi üslup üzerinden geri dönmesidir. Peki AK Parti'nin sınırları çizdiği ve merkezi yer aldığı bu siyasi daire dışında, seçimler sonrasına ilişkin anlamlı olan başka kim ve ne var? Şöyle de sorabiliriz soruyu: AK Parti'nin karşısında alternatif, özellikle siyasi alternatif o- larak ne var? AK Parti dışında siyasi oyunu belirleyecek kim var? Madde madde gidelim AK Parti'nin son dönemlerde mikro siyasi a- landa attığı muhafazakar adımlar, katılımcı talepler karşısındaki katı tutumu, toplumsal hareketlere tahammülsüz ve sert davranması, son günlerde ortaya atılan yolsuzluk iddiaları, iktidar bloğu içinde yaşanan, cemaat baskınına yol açan denetim kavgası, siyasi iktidara karşı 'çok katmanlı muhalefet dalgası'nın kabarmasına yol açtı. 2. Bugün bu muhalefet dalgası, daha doğrusu AK Parti'ye yönelen itiraz dalgası, dün de yazdım, 'amorf ve heterojen bir siyasi alan' oluşturuyor. Bu alan içinde başta çeşitli renkteki u- lusalcılar olmak üzere eski düzenin tüm aktörleri, AK Parti'ye uzun yıllar destek vermiş olan yeni dönem aktörleri, liberaller, sol demokratlar, Gülen cemaati ve dünün medyatik ve ekonomik merkezi bulunuyor. 3. Bu grupların taşıyıcısı yok. Ve hemen hepsi dolaylı ya da doğrudan bir şekilde AK Parti'yi bertaraf edebilecek, zayıflatacak bir aktör, temsilci peşinde koşuyorlar. Ana muhalefet partisi bile aynı psikolojide, kendisini AK Parti'yle yarıştırabilecek bir lider, taşıyıcı arayışında görünüyor. Yerel seçimlerde Türkiye genelinde bunu bulmak zor. Ancak il bazında beklentiler var, özellikle İstanbul bu açıdan önemli bir beklenti ve umut havuzu oluşturuyor. Ve bu çerçevede amorf muhalefet katmanın seçmen davranışı olarak istikameti Sarıgül gibi görünüyor. Siyasi alternatif sorusunun yanıtı simgesel o- larak Sarıgül ise, üzerine düşünülmesi gereken çok şey var demektir. Bula bula Sarıgül'ü bulmak... Üstelik yolsuzlukları dilinden düşürmeyen, y- olsuzluklar üzerinden siyasallaştığı ifade edilen bir kitlenin hemen her yönüyle 'ağır etik sorun'u temsil eden Sarıgül'e sarılması Türk siyasal sistemi açısından hüzün vericidir. 'Denize düşen yılana sarılır ya da Sarıgül' başlıklı yazıda dile getirmiştim: 'Erdoğan, Bahçeli ya da Kılıçdaroğlu'yla ilgili sorular, sorunlar, memnuniyetsizlikler temel o- larak 'siyasi'dir. Sarıgül ise popülist ve en alt düzeyde ve her tür güç merkeziyle ilişki içerisindeki klientelist tavrıyla, özetle bugünkü kadar gösterdiği performansla siyasi değil, etik bir sorunu temsil etmektedir. Sarıgül'ün muhtemel başarısı bu etik meselenin parlamenter hayata taşınması, farklı bir düzey sorununun ortaya çıkması demektir...' Türkiye sadece hakim tek parti modelini inşa etmiyor, aynı zamanda bunun krizini yaşıyor. Hakim tek partiyle yükselişi yaşadık. Peki iniş mümkün mü?

10 SAYFA 11 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>11 GÜNCELetPuzu0t30r r6tpuzu0t30r bt7 4t7u2um m1 a z İzmir'i AKPli belediyelerin düzeyine taşıyacağız!" AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, AK Partili belediyelerin olduğu yerlerdeki gelişmenin kendini fark ettirdiğini belirterek, "İzmir'i AK Partili belediyelerin bugün yönetimde olduğu yerler düzeyine taşıyacağız" dedi timiz var. Halkımıza seçime kadar durmadan dinlenmeden hizmetlerimizi anlatmalıyız. Farkındalığı hatırlatmamız lazım" diye konuştu. AK Parti'nin yerel seçimler için de muhalefet partileri gibi hayali vaatlerde bulunmadığını, 12 yıldır yaptıkları hizmetler gibi yapacaklarını anlattığını kaydeden Hotar, Binali Yıldırım öncülüğünde kente çok önemli hizmetlerin yapılacağını belirtti. Esnaf ziyareti de yapan Hotar'a bir çiçekçi orkide hediye etti. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, "Yaklaşık 12 yıldır tek başına iktidarda olan AK Parti'nin, Türkiye'yi ülkeler liginde getirdiği nokta, oluşturduğu güven ve istikrar ortamı belli" dedi. Hotar, AK Parti Karabağlar Belediye Başkan Adayı Necip Kalkan ile İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Celil Anık'ı ziyaret etti. Burada konuşan Hotar, İzmir'in beklentilerini AK Parti'nin belediyecilik anlayışına uygun kişilerden oluşturmaya çalıştıklarını, takdirin İzmir halkının olduğunu belirtti. İzmir'deki meslek odaları, sivil toplum kuruluşlarının desteğinin büyük önem taşıdığına dikkati çeken Hotar, şöyle konuştu: "Yaklaşık 12 yıldır tek başına iktidarda olan AK Parti'nin, Türkiye'yi ülkeler liginde getirdiği nokta, oluşturduğu güven ve istikrar ortamı belli. Belediyecilik hizmetini uygulama şansına sahip olduğu yerlerde de belediyecilik hizmetleri belli. Denizli'ye, Gaziantep'e, Konya'ya gidin, AK Partili belediyeciliğin olduğu nereye giderseniz gidin oradaki farklı belediyecilik anlayışını görürsünüz. Birazcık vicdanı olan herkes bu hakkı teslim eder. Belediyeciliği çok iyi bilen genel başkanımız ve başbakanımız var. İzmir'de de AK Partili belediyecilik hizmetini İzmir yönetimine taşımak adına adaylarımızla talip olduk. İzmir'in de artık biraz daha belediyecilik hizmeti adına daha fazla şeyler hakettiğini düşünüyoruz. Biz bunları yapacağımıza inanıyoruz. Bu şansı bizim adayımıza, partimize vermenizi ve desteklemenizi rica ediyoruz." İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Celil Anık ise ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. (AA) Hotar, yaptığı açıklamada, eski U- laştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı ve AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım'ın, AK Parti hükümetleri döneminde en uzun süre görev yapan ve en başarılı bakanların başında geldiğini, yaptığı hizmetlerin tüm halka dokunduğunu anlattı. "Bu kadar başarılı, değerli bir bakanın İzmir için aday gösterilmiş olması, hem sayın Başbakanımızın İzmir'e verdiği önemin hem de sayın Binali Bey'in İzmir'e vermek istediği katkının bir göstergesi" i- fadelerini kullanan Hotar, İzmirliler'in bu durumu takdir edeceğine ve Yıldırım'a teveccüh göstereceğine i- nandığını kaydetti. AK Parti'nin 2002 seçimlerinden bu yana İzmir'de sürekli oylarını artırdığına, İzmirliler'in hizmetleri gördükçe kendilerine olan desteği artırdığına dikkati çeken Hotar, şöyle konuştu: "Bu seçimlerde de vatandaşlarımızın AK Parti belediyecilik anlayışını İzmir'e taşımak, İzmir'i daha gelişmiş, güzel, marka şehir yapma, Ege'nin incisi olduğu gibi dünyanın da bir incisi yapmak adına, hizmetler görebilmek adına bize katkı, destek vereceğini biliyorum, buna inanıyor ve diliyorum. İzmir çok güzel bir şehir. Birçok donanıma, potansiyele sahip. Geçmişinde önemli özellikleri taşımış. Liman şehri olmuş, ticarette önemli yerlere gelmiş, Türkiye'nin batıya açılan kapısı olarak çok önemli konumda olan şehir. Tekrar bu potansiyellerini harekete geçirmek ve İzmir'e ciddi ivme kazandırmak gerekiyor. Şu ana kadar değerli hizmetler mutlaka yaptılar ama biz belediyeciliği çok iyi bildiğimizi birçok ilde ispat ettik ve bu konuda iddialıyız. Bunu çok iyi bilen bir belediye başkanı örneğini vermiş genel başkanımız ve başbakanımız var. Bu tecrübeyi, donanımı, denenmişliği İzmir'e de yansıtmak istiyoruz. Çünkü İzmir bu sahip olduğu turizm, kongre, bilim merkezi, ticaret merkezi olma potansiyelini çok fazla kullanamıyor. Aynı şekilde sosyal donatı alanlarıyla, parklarıyla, yürüyüş yolları, spor sahalarıyla çok fazla potansiyellerini harekete geçiremiyor. Biz bu konularda İzmir'in sorunları başta olmak üzere yeni bir vizyon ve misyonla hem o sorunları giderme hem de bu yeni vizyon ve misyonu İzmir'e taşıma adına bu görevlere talibiz. Bu anlamda değerli İzmirliler'den sayın Binali Yıldırım'a ve ilçe belediye başkan adaylarımıza desteklerini esirgememelerini diliyorum." - "Kaybedilen yıllar Yıldırım ile kazanılacak" İzmir'in son 10 yılda kaybettiği yılların Binali Yıldırım ile çok kolay kazanılacağını dile getiren Hotar, "İzmir'i AK Partili belediyelerin bugün yönetimde olduğu yerler düzeyine taşıyacağız. Çünkü AK Partili belediyelerin olduğu yerlerdeki gelişmeleri yakından izleyince farkı da görmek mümkün" dedi. Yaklaşık 12 yıldır tek başına iktidar olan AK Parti'nin yaptıklarının ortada olduğunu, "Yapacağız, edeceğiz" değil, "Yaptık, ettik" dediklerini vurgulayan Hotar, "Sayın Binali Yıldırım'ın da kayıp olarak nitelendirilebilecek ya da daha fazla hizmetin yapılabileceği ama yapılamadığı son 10 yılı çok kısa sürede telafi edip çok daha bunun üzerine katkı koyacağına eminim" diye konuştu. - Metro çalışmaları ve CHP'de a- daylık sürecindeki olaylar İzmir'de yıllardan bu yana süren metro sorununa da değinen Hotar, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun "1 milimetre bile ilerleyemedik" dediğini i- fade ederek, "1 milimetre bile ilerleyip kente katkı sağlayamıyorsa o zaman bakanlığa devret, bakanlık yapsın. Bunun Türkiye genelinde örnekleri var. İzmir halkı da büyükşehir olmanın artık keyfini yaşasın. En azından u- laşımda metrosu olsun, bu sorunu çözmüş olsun. Bütün bunları bilgi ve deneyim sahibi Binali Yıldırım ile İzmir'e en kısa sürede kazandıracağız" dedi. Hotar, CHP'nin ilçe belediye başkan adaylarının açıklanmasının ardından yaşanan olayların vatandaşlarca iyi değerlendirilmesi gerektiğini, bu tür olayların AK Parti'de olmayacağını söyledi. Nükhet Hotar, şunları kaydetti: "Her zaman sadece hizmet için yola çıkmış k- işiler olarak, koltuk kavgası yapmayan, bunu çok üst düzeyde yaşamayan, içinde birtakım kırgınlıklar yaşasa bile ülkesini ve partisinin geleceği ve çıkarları için bunu çok fazla gündeme taşımayan ekibin mensuplarıyız. Vatandaşlarımızdan, diğer partilerde bir koltuk için yaşanan bu o- layları biraz daha dikkatle değerlendirip bu yönde de partimizi değerlendirmeye alıp desteklemelerini rica ediyoruz." AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, "Alnımız ak, başımız dik, cebimiz hizmet doludur" dedi. Hotar, AK Parti Karabağlar İlçe Başkanlığını, esnafı ve 15 Eylül 2012 tarihinde Hakkari'nin Çukurca ilçesinde askeri konvoyun geçişi sırasında düzenlenen saldırıda şehit olan Uzman Çavuş Mehmet Çiftçi'nin Karabağlar ilçesindeki ailesini ziyaret etti. İlçe başkanlığında konuşan Hotar, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'ın İzmir için önemli bir şans olduğunu belirtti. Türkiye'nin 12 yıl öncesi ile şu anı arasında 120 yıl geçmiş gibi bir farkın olduğunu, bunları uzaydan birilerinin gelerek yapmadığını dile getiren Hotar, "Bunları genel başkanımız ve başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde AK Parti hükümetleri, kadroları yaptı. K- endimizden eminiz. Alnımız ak, başımız dik, cebimiz hizmet doludur. Halkımıza anlatacağımız yüzlerce, binlerce hizme- Soldan sağa 1. Atomla uğraşan kimse... Denizli iline bağlı ilçelerden biri Eski Bulgar para birimi... Büyük yük üzerine konulan küçük yük... Karışık renkli, çok renkli, alaca Radyoaktif cisimlerde ölçü birimi... İnsan ve toplumla ilgili her tür olayı konu alarak abartılı bir biçimde veren, düşündürücü ve güldürücü resim Yanlış, hata (halk ağzı)... Ölüm veya bir felaketten doğan acı ve bu acıyı belirten davranışlar, matem... Y- eryüzündeki altı büyük kara parçasından her biri, ana kara Lorentiyum elementinin simgesi... Söz dinleme, boyun eğme, buyruğa uyma... Çizgi im İran dili ve kültürü ile uğraşan kimse... Ses... Protaktinyum elementinin simgesi Ihlamurgillerden, Hindistan ve Bangladeş'te yetişen, ip ve çuval yapımında kullanılan, liflerinden yararlanılan bir bitki... Baryum elementinin simgesi... Bir kimse bulunmadığı sırada yapılan, verilen Yücelme (eski)... "Düşüncesizce ve hesapsızca harcamak, bol bol harcayıp tüketmek" anlamlarındaki "... vurup harman savurmak" deyiminde geçen bir söz... Kakmak işi İki veya daha çok aday arasında bir sıralama, bir ayırma yapılacağı zaman her birinde bir tek ad yazılı kâğıtları bir araya getirip karıştırdıktan sonra birini çekerek veya özel bir bilgisayar yazılımıyla adları belirleme, ad çekme... Eden, yapan, işleyen (eski)... Açıklık, açık ve kesin yargı (eski) At, eşek, öküz vb. yük hayvanlarının tırnaklarına çakılan, ayağın şekline uygun demir parçası... İki şey arasında bulunan herhangi bir bağlılık, ilişki, alaka, taalluk, aidiyet... Dava edilen (kimse), müddeialeyh Hastalıklı, sakat (eski)... Çalkamak işi... Pamuk, yün vb.nden iplik eğirmekte kullanılan, ortası şişkin, iki ucu sivri ve çengelli olan, ağaçtan yapılmış araç, eğirmen, kirmen Açık tohumlulardan, parklarda süs bitkisi olarak yetiştirilen, yurdu Güney Asya olan, palmiyelere benzer ağaç ve ağaççıkları içine alan bir familya... Temmuz (halk ağzı) Dek, değin, kadar, beri vb. edatlarla birlikte kullanılarak bir fiilin, bir hareketin, bir yerin, bir şeyin başladığı veya sona erdiği noktayı, zaman ve uzaklık bakımından abartmalı bir biçimde anlatan bir söz... Mehterhanede yer alan, birbirine bağlı iki yarım küre benzeri ve iki değnekle vurularak çalınan bir tür davul... Ermiş İnsanda iğrenme duygusu uyandıran, tiksindiren, müstekreh... Yalıtkan Şeker ve limonla içilen sıcak su... Üzerinde çıkarıldığı yılın tarihi bulunan, 7 gram ağırlığında, cumhuriyet altınına göre daha yayvan ve iri olan altın sikke... İplik... Yukarıdan aşağıya 1. Birtakım aletler kullanılarak yapılan jimnastik, araçlı jimnastik Dikkafalılık, kafa tutma, direnme (eski)... İzmir iline bağlı ilçelerden biri Yumurta biçiminde olan, yumurtamsı, söbe, beyzi... Çabukluk, çeviklik... Radon elementinin simgesi Canfese benzeyen bir tür ipekli kumaş (eski)... Lütesyum elementinin simgesi... Tanrı'nın sevgi ve ilgisinden yoksun olma, beddua Gerçekten öyle olmadığı hâlde öyle sayılan, saymaca, fiktif... Ulan İyi, güzel... Para veya değerli eşya saklamaya yarayan çelik dolap... Oldukça alçak Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça... Binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan... Suya batma, boğulma (eski) Saydam... Aymaz... Elin parmak dipleriyle bilek arasındaki iç bölümü, avuç içi Dara (halk ağzı)... Yan yana, art arda olan şey veya kimselerin tümü, dizi... Koro için yazılmış dinî ezgi Başkan... İdare etmesini bilen, iyi yöneten İçinden su akıtmak için toprağı kazarak yapılan açık oluk, arık... Adaklamak işi... İridyum elementinin simgesi Kan veya evlilik yoluyla birbirine bağlı olan kimseler, hısım... İnek derisinden bir tür ince meşin Ekmekle karın doyurmak gerektiğinde, ekmeğe katılan peynir, zeytin, helva vb. yiyecek... Bir konuda birinin inanmasını sağlama, inandırma, kandırma... Temiz, münezzeh Değerlendirilemeyen veya boşa giden pas... Maliye işlerinde uzman olan veya devletin maliye kuruluşlarında çalışan kimse Bütün gücünü kullanarak... > > Dünkü bulmacanın cevap anahtarı

11 ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka Kadifekale Bornova Bostanlı Buca Karabağlar Çamdibi Çiğli Balçova Evka Evka Gaziemir Hatay Narlıdere Güzelbahçe HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa N.S. İşgören Alsancak Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı Alsancak Diş Hast Atatürk Devlet Behçet Uz Bornava Dev. Hast Bozyaka Eği. Hast Buca S.D. Hastanesi Çeşme A. Çizgenakat Foça Göğüs Hastanesi Konak Diş Hastanesi Karşıyaka Çiğli Dev. Hastanesi Menemen Dev. Hast Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi Selçuk Dev. Hast Urla Dev. Hastanesi Tepecik Dev. Hast Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi Agora Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Atakent Tıp Merkezi Atagöz Göz Hastalıkları Atafizik, Fizik Ted. Mer Batıgöz Hastanesi Bornova Tıp Merkezi Bornova Özel Tıp Mer Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi Buca Tıp Merkezi Buca Sağlık Merkezi Central Hospital Can Tıp Merkezi Caner Göz Merkezi Çağdaş Tıp Merkezi Çankaya Tıp Merkezi Çesav Tıp Merkezi Çeşme Sissus Has Çınarlı Hastanesi Çiğli Özel Sağ Diyabet Hastanesi Diamed Dah. Dal Mer Doğa Tıp Mer Dr. Sıhhat Tıp Merkezi Efes K.B.B. Merkezi Ege Sağlık Hastanesi Ege Tüp Bebek Merkezi Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi Ekol K.B.B. Dal Mer Ekol K.B.B. Şube El ve Mikro Cerrahi Gazi Kent Tıp Merkezi Gaziemir Tıp Merkezi Hayat Hastanesi İzmir Hastanesi İrenbe Tüp Bebek Mer Karataş Karşıyaka Tıp Merkezi Şubat Perşembe Pazar Şişhane-Haliç Metro Geçiş Köprüsü-Yenikapı Metro Hattı bağlantılı Yenikapı Marmaray İstasyonunun açılış töreninde konuşan Başbakan Erdoğan, "Elinde bira şişesiyle başörtülü kızlarımıza saldıranlarla o malum paralel yapı birlikte hareket ediyor, bir arada operasyon yapmaya çalışıyorlar. Bunlardan uzak durun" dedi -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara Danışma Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova Afm Park Bornova Afm Forum Bornova Afm Ege Park Afm Passtel Avşar Palmiye Cinebonus Cinebonus Cinebonus (Ykm) Cinecity Kipa Çiğli Çeşme Hollywood Çamlıca Deniz Karşıyaka Batı Sineması Çınar Sineması Karaca Sineması Kipa Hollywood Menemen Kültür Şan Konak Çınar Center Sema Sineması Konak Sineması Desem Sineması Karşıyaka Sineması İzmir Sİneması Tiyatro- Konak Sahnesi Ragıp Haykır Sahn İzmir Devlet Tiyat Uğur Mumcu Sahnesi İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi İsmet İnönü Sanat Merkezi POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi Bornova Yeni Yaşam Bozyaka Halk Bozyaka Dispanseri Buca Çözüm Cansu Karabağlar Çamdibi Derman Polik Çizgi Polik Deniz Sağlık Polik Ege Sağlık Egeform Fizik Eşrefpaşa Ö.Sağ Eşrefpaşa Zinde Polik Gaziemir Dr. Polik Gazi Kent Polik Halk Polik Hatay Özel Sağlık İhtisas Polik Karşıyaka Park Sağlık Mevlana Polik Mersinli Özel Sağlık Neron Psikiyatri Nergiz Özel Sağlık Onur Polik Özel 9 Eylüllüler Polik Özel Altındağ Özel Brn Dr. Dispanseri Özel Çiğli Polik Özel Eylül Polik Özel Gülhan Polik Özel İrem Sağlık Polik Özel İzmir Polik Özel Pınarbaşı Polik Özel Sarnıç Polik Özel Seferihisar Polik Özel Serin Polik Özel Yedigöller Polik Özel Yenişehir Polik Park Sağlık Polik Sevgi Özel Sağlık Şöferler Odası Sağlık Polik Teos Polik Vefa Polik Yeşiltepe Polik Yıkık Cami Halk Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi Kara Hastanesi ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi Dokuz Eylül Ünv Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik Ege Üniversitesi İlaç ve Zehir Dan Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak Konak Doğum Evi Tepecik Doğum Hast Kan Merkezleri- Kızılay Çocuk Hastanesi Ege Üni Tepecik Kan Merkezi ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları THY Rezervasyon Basm. Rezervasyon Alsancak Gar Santral Garaj Körfez Ulaşım İskeleler- Konak Karşıyaka Alsancak Bostanlı Bayraklı İskele Pasaport İskele Göztepe İskele Üçkuyular İskele Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb Buca Çiğli Karşıyaka Bornova Narlıdere Eşrefpasa Gaziemir Güzelbahçe Konak Çeşme

12 SAYFA 13 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>13 SAĞLIK r6tpuzu0t30r4t7u2um r etpuzu0t30r bt7 m1 a z Fit görünüm için en iyisi PiLATES Yanlış uygulanan Pilates programlarının bugüne kadar omurga kırıklarından tansiyon sorununa kadar pek çok önemli rahatsızlığa neden olduğuna değinen İzmir Üniversitesi Fizyoterapi Bölümü öğretim görevlisi Uzm. Fzt. Hülya Özlem Şener, Televizyonda Pilates yapan birbirinden fit ünlüleri gören bir ev kadını, programa denk geldiği gün Pilates yapmaya başlıyor. Ancak asla böyle olmamalı. Pilates yapacak kişi ilk önce bir fizyoterapist kontrolünden ve değerlendirmesinden geçmeli dedi. Kardiyovasküler ve diğer tüm sistemleri açısından kontrolden geçmiş ve egzersiz yapmasına engel bir sağlık sorunu olmayan bireyin fizyoterapist tarafından kısalık ve esneklik testleri, kas testleri, eklem yapısı değerlendirmeleri yapıldıktan sonra Pilates yapmaya başlamasının uygun olacağını belirten Uzm. Fzt. Şener, Herkesin bireysel test sonuçları farklı olmakla birlikte benzer profillerden bir grup oluşturulup toplu halde de Pilates yapılabilir dedi. Şener, Pilates in özellikle boyun, sırt ve bel ağrısı olanlar, genel kuvvetlendirmeye ihtiyaç duyanlar ve s- porcuların rehabilitasyonunda uzun yıllardır kullanılan bir yöntem olduğunu söyledi. Pilates in yararları Şener, Pilates in yararları hakkında şu bilgileri verdi: Pilates, vücut farkındalığı yaratır, duruşu düzelterek duruş bozukluğunun neden olacağı kas iskelet sistemi problemlerinden korur, ağrıların ve şikayetlerin tekrarlanmasının önüne geçer, vücuda esneklik kazandırır. Denge ve koordinasyonu artırarak özellikle başta omurga olmak üzere tüm eklem hareketleri üzerinde kontrol sağlar. Kasların kuvvet ve dayanıklılığının artmasına paralel günlük hareketler sırasında yaşanan yorgunluğu ortadan kaldırır. Keyif alarak yapın Görev bilinci ile bir an önce tamamlama isteği ile yapılan Pilates egzersizleri boyunca nefes, konsantrasyon, merkezleme, kararlılık ve akıcılık prensiplerinin yerine getirilemeyeceğini hatırlatan Şener, Gün aşırı olmak kaydıyla haftada 3 kez ya da yürüyüşle desteklenmek kaydıyla haftada iki kez yapılabilir. Ancak önemli olan, keyif alınan bir zamanda, örneğin sevdiğiniz diziyi seyrederken ya da eşinizle sohbet ederken bunu yapmanızdır dedi. Para tuzaklarından kaçının Pilates egzersizi sırasında yapılan yanlış uygulamalar nedeni ile bel bölgesine ait o- murga kırıklarına kadar pek çok sorun yaşayan hastanın tedavi amacıyla kendisine başvurduğunu söyleyen Uzm. Fzt. Şener, Eğitimini ve sertifikasını fizyoterapistlerden almamış bir kişinin yaptıracağı uygulama ciddi sakatlıklara neden olmaktadır. Ancak bu eğitimi her fizyoterapist de veremez. Temel prensiplerin kişiler tarafından tam o- larak öğrenildiğine kanaat getirilirse ki bu da yaklaşık haftada 3 gün olacak şekilde 1 aylık bir süreç sonunda ancak elastik bant kullanımına ve yeterli geri bildirimlerin alınmasının ardından da uygun zamanda top kullanımına geçilebilir. Ancak görüyoruz ki ticari kaygılarla daha ilk günden topla Pilates yaptırmaya çalışan salonlar var diye konuştu. Hamileler özellikle dikkat etmeli Hülya Şener, hamilelerin de Pilates yapabileceğini ancak hamileliğin en başında doğum zamanına kadar gelişim sürecinin takip altında tutulması gerektiğini söyledi. Pilates hakkında doğru bilinen yanlışlar Pilates zayıflatır: Pilates zayıflatmaz. Stabilizasyonu sağlayarak doğru kasların kullanımıyla, kasların düzgün kasılarak uzamasını sağlayan Pilates, beden olarak küçülmeyi sağlar. Ancak yürüyüş ve diyetle birlikte yapılması durumunda zayıflamaya neden olur, fit bir görüntü elde edilir. Pilatesi belli bir süre yapmak fit görünüm için yeterlidir: İnsan vücudundaki kaslar eğer kullanılmazsa, 1 saat içinde görevini bırakmaya başlar. Yani bir yaşam biçimi haline getirilmediği sürece Pilates yaparak elde edilen fit görünümün sürdürülmesi mümkün değildir. Haftada bir kez Pilates yapmak yeterlidir: Pilates in haftada 3 kez yapılması en uygun olanıdır, her gün bile yapılabilir. Yürüyüşle desteklendiği sürece haftada 2 kez yapmak da yeterli olabilir. Herkes Pilates yapabilir/yaptırabilir: Pilates, akıl ve vücut birlikteliğini sağlayan bir koordinasyon egzersiz sistemidir. Bu nedenle Pilates e başlamadan önce mutlaka bir fizyoterapist kontrolünden ve belli sağlık testlerinden geçilmesi gerekmektedir. Bu nedenle Pilates eğitimi veren kişinin fizyoterapi kökenli ya da fizyoterapistten eğitim almış bir kişi olması çok önemlidir. (HABER MERKEZİ) İzmir Üniversitesi Fizyoterapi Bölümü öğretim görevlisi Uzm. Fzt. Hülya Özlem Şener, son yılların moda zayıflatma programı olarak tanıtılan Pilates in yürüyüş ve diyetle beslenmediği sürece kilo kaybına neden olmayacağını ancak akıl ve vücut birlikteliğinin sağlanması ile vücudun farkındalığının artacağını ve fit görünüm için en doğru bir egzersiz sistemi olduğunu söyledi Alkol ve sigara, ağız kanseri riskini artırıyor Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Umur Sakallıoğlu, erkeklerde kadınlara oranla iki kat daha fazla ağız kanseri görüldüğünü, bunun nedenlerinin başında alkol ve sigara tüketiminin geldiğini bildirdi Sakallıoğlu, yaptığı açıklamada, diş çürüğü ve diş eti hastalığı bulunan erkeklerde kansere yakalanma riskinin yüksek olduğunu söyledi. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO), en ölümcül 8 kanser türü arasında ağız kanserini de saydığını belirten Sakallıoğlu, "WHO'nun araştırmasına göre dünyada her yıl 40 bin vakaya ağız kanseri tanısı konuluyor. Bu rakam yıldan yıla artış gösteriyor. Ağız kanseri nedeniyle bir yılda hayatını kaybeden hastaların sayısı 12 binin üzerinde" dedi. Ağız kanserlerinin, yaklaşık yüzde 3'lük bir sıklıkla en az görülen kanser tiplerinden olduğunu vurgulayan Sakallıoğlu, hastalığın en çok orta ve ileri yaşlardaki erkeklerde görüldüğünü anlattı. Sağlıklı bir yaşam için sağlıklı bir ağız ortamının şart olduğuna dikkati çeken Sakallıoğlu, şöyle konuştu: "Ağız içindeki herhangi bir bölgede 2-3 hafta içinde geçmeyen yaralar, derin veya yüzeysel sertleşmeler, iyileşmeyen diş çekim boşlukları, ağız dışından da hissedilebilen büyümeler ve Yapılan inceleme ve araştırmalar sonucunda aşkın kompulsif (saplantızorlantı) ve obsesif (takıntılı) bozukluğa benzer bir durum olarak görülebileceği bildirildi Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Özyıldız Güz, yaptığı açıklamada, aşkın yapısı, ömrü, hormonlar ve beyinle olan ilişkisini anlattı. Aşkın biyolojisini anlamak için birçok araştırma ve inceleme yapıldığını ifade eden Güz, şöyle konuştu: yaralar görüldüğünde ağrı, kanama veya başka bir belirti olsun olmasın hemen diş hekimine başvurulmalı. Ağız kanseri oluşumuna etki edebilecek risk faktörleri arasında güneş ışığına fazlaca maruz kalma, tütün ve tütün mamullerinin değişik şekillerde tüketilmesi, alkol kullanımı büyük etkendir. Erkeklerde kadınlara o- ranla iki kat daha fazla ağız kanseri görülmesinin nedenlerinin başında, alkol ve sigara tüketimi geliyor." Sigara kullanan kişilerde diş eti hastalıklarının, içmeyenlere göre çok daha yüksek oranda görüldüğüne değinen Sakallıoğlu, şunları kaydetti: "Sigara içenlerde diş taşı oluşumu çok daha hızlı gelişir. Ağız kokusu kaçınılmazdır. Sigaranın kan dolaşımının üzerindeki köklü etkisi nedeniyle diş eti hastalıklarının en önemli belirtisi olan kanama engellenir. Bu da diş etlerinde çekilmeler, dişleri saran kemiklerde erimeler sonucunda dişlerin aşırı sallanarak kendiliğinden düşmesi ya da çekilmesine neden olur. Yüksek miktarlarda sigara ve özellikle alkol birlikte kullanıldığında, ağız içi kanseri riski 10 kat daha fazla artmaktadır." Prof. Dr. Sakallıoğlu, ağız ve diş sağlığı konusunda toplum olarak bilinçli davranılmadığını savunarak, ağız kanserlerinde erken tanının önemli olduğunu, bu nedenle düzenli olarak her yıl ağız ve diş sağlığı bakımı yaptırılması gerektiğini sözlerine ekledi. (AA) "Aşk, 'takıntılı' bir durum olarak görülebilir" Kahvaltı, kalp damar hastalıkları riskini azaltıyor Kahvaltının, kalp damar hastalıkları riskini azalttığı belirlendi. İsveç'teki Umea Üniversitesinden bilim adamlarının araştırması, besleyici gıdaların tüketildiği, dengeli kahvaltının metabolik sendromun gelişmesini önlediğini gösterdi. Bilim adamları, gençken kahvaltı yapmayan ya da kahvaltıyı besleyici olmayan yiyeceklerle geçiştirenlerin yetişkinlikte metabolik sendroma yakalanma riskisinin daha fazla olduğunu, sendromun kalp krizi, damar hastalıkları ve diyabeti tetiklediğini belirtti. Beslenme alışkanlıklarına, özellikle kahvaltıda ne yediklerine ilişkin ayrıntılı anketi dolduran kişilerden 27 yıl sonra kan örneği alan bilim adamları katılımcıların sağlık durumunu değerlendirdi. (AA) "Yapılan araştırmalar ve aşık olanlar ile olamayanların incelenmesi sonucunda aşkın obsesif ve kompulsif bozukluğa benzer bir durum olduğu kanısına varıldı. Obsesyon, k- işinin aklına istenmeden gelen, uygunsuz o- larak yaşanan, belirgin sıkıntıya neden olan, yineleyici özellikte sürekli düşünceler, dürtüler, hayal, düşlemler olarak tanımlanır. Bunlara bağlı olarak gelişen kişinin yapmaktan kendini alıkoyamadığı yineleyici davranışlar veya zihinsel eylemler de kompulsiyondur. Aşkta kişi sürekli sevdiği kişiyi düşünür, onunla ilgili hayaller kurar, sürekli o- larak onu görmek için çaba sarf eder. Bu açıdan bakıldığında aşk da bir yerde saplantı-zorlantı bozukluğu olarak değerlendirilebilir." Serotonin maddesinin saplantı zorlantı bozukluğu yaşayan insanlarda olduğu gibi aşıklarda da düşük olduğunu vurgulayan Güz, şöyle devam etti: "Serotonin, insanın duygularını, mutlu ve canlı hissetmesini, cinselliğini, hatta iştah ve uykusunu düzenleyen bir maddedir. Yapılan araştırmalarda aşık olanlardaki serotonin düzeyi normal kişilerle karşılaştırıldığında yüzde 40 oranında düşük olduğu görülmüştür. Aşıklarda dopamin denilen bir beyin maddesinde de değişiklik oluşuyor. Dopamin ise beynin haz-ödül merkezini a- yarlayan bir maddedir ve aşık olunca kişinin hep o kişiyi düşünmesi, onu düşününce haz alması, dikkatini ona yoğunlaştırması dopamin sayesinde olur. Dopaminin bozulduğu hastalıkların başında şizofreni gelir. Şizofrenide de kişi hayal ve gerçeği ayırt edemez, saplantılı düşünceleri olur, hep aynı konuyu düşünür, hayaller görür, sesler duyar. Aşık olan kişi de aşık olduğu kişiyle ilgili gerçekleri görmez, kabul etmez, hep onu hayal eder, nereye baksa onu gördüğünü, onu hissettiğini söyler." - "Aşkta abartılı tutku, sevgide şefkat ve hoşgörü var" Aşkta abartılı bir tutku, sevgide ise şefkat ve hoşgörünün bulunduğunu dile getiren Güz, "Aşkın içinde tutku, tutkunun içinde ise cinsellik, özlem, hayatları birleştirme isteği, devamlı o kişiyle meşgul olma durumu vardır. Son zamanlarda bilimsel araştırma yollarının artmasıyla, aşkla ilgili çalışmalarda da artma olmuştur. Görüntüleme yöntemleri, nörobiyolojik çalışmalarda aşkın neden oluştuğuna dair çalışmalar yapıldığı gibi psikolojik açıdan da hangi durumlar altında daha çabuk aşık olunacağı, aşkı oluşturan etmenlerin neler olabileceği gibi araştırmalar yapılmıştır. Aşk ve sevgi ilişkilerinin limbik sistemle ilişkili karmaşık bir süreç olduğu, oksitosin, dopamin, serotonin, vazopressin, endorfin ve endojen Günde bir asprin, yumurtalık kanseri riskini azaltabilir Günde bir aspirin yumurtalık kanserinin önlenmesine yardımcı olabilir.abd'deki Ulusal Sağlık Enstitüsü'nden bilim adamları daha önce yapılmış, yaklaşık 20 bin kadının katılığı 12 araştırmanın sonuçlarını inceledi. Araştırma, her gün düşük doz (100 miligramdan az) bir asprin içen kadınların yumurtalık kanserine yakalanma riskinin, haftada bir kez içenlerden yüzde 20 az olduğunu gösterdi. Bilim adamlarından Britton Trabert, sonuçlar şaşırtıcı olsa da bazı kişilerde kanamalara yol açabileceğinden asprinin doktora danışılarak alınmasının önemine dikkati çekerek mekanizmanın belirlenmesi için başka araştırmaların da yapılması gerektiğini vurguladı. (AA) opiatların değişime uğradığı gösterilmiştir" dedi. - "Aşk kalpte değil beyinde" Tüm organlara yön veren organın beyin olduğunu vurgulayan Güz, şunları söyledi: "Aşık olduğumuz kişiyi gördüğümüzde kalbimizin hızlı hızlı atması, beynimizin verdiği komut ve sonrası adrenerjik sistem gibi devrelerin araya girmesi ile olur. Zaten k- işiye bu anlamı yükleyen de beyindir. Bazı yazarlar aslında aşkın bir psikoz hali olduğunu, kişideki gerçeği değerlendirme duygusunun yok olmaya başladığını, kişiyi idealleştirip görmek istediğimiz gibi gördüğümüzü, algılamada bozukluk olduğunu söyler. Bazı araştırmacılar da aşkın aynı bir obsesif kompulsif bozuklukta olduğu gibi takıntı olduğunu, kişinin bazen saçma olduğunu bilmesine karşın bu takıntıdan kurtulamadığını ve bu nedenle kaygıya kapıldığını, hatta aşık olan kişilerde obsesif k- işilerdeki gibi serotonin sisteminin bozulduğunu ispatlamışlardır." - "Aşk üç yılda sevgiye dönüşür veya biter" Prof. Dr. Güz, birbirini tanıyan kişilerin farklı yönlerini görmeye başladıklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Bu şekilde yüceleştirdikleri kişinin gerçek yönlerini kabul edip etmemek durumunda kalıyorlar. Aşkın üç yıl sürmesini bilim insanlarının yaptığı araştırmalara göre sinir büyüme faktörüne bağlamıştır. Bu maddenin 3 yıl içinde azaldığını ileri süren araştırmacılar bu nedenle eski arzu, heyecan duygusunun azaldığını belirtmişlerdir. Bu süre bazen daha da kısa sürebilir. Çünkü aşk zamanla yerini sevgiye bırakır. Farklılıklar az ise doyumun ardından sevgi oluşur." (AA) "Isınmadan yapılan spor bel ve boyun fıtığına sebep olabilir" Acıbadem International Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. İbrahim Sun ısınmadan yapılan sporun bel ve boyun fıtığına yol açabileceğini belirtti. Acıbadem International Hastanesi tarafından yapılan açıklamaya göre, Yrd. Doç. Dr. İbrahim Sun, beyin ve sinir cerrahisi polikliniğine başvuran hastalarda, ısınmadan yapılan sporun oluşturduğu patolojilerin en sık bel ve boyun ağrıları şeklinde olduğunu bildirdi. Bel ve boyun ağrısıyla başvuranlarda ortalama 10 hastanın birinde spor sırasında yapılan bir egzersizle başlayan ağrılar görüldüğünü anlatan Sun, bu hastalarda en sık kas ağrısı görüldüğünü ifade etti. Sun, omurganın kişiye göre değişen bir dayanma gücünün olduğuna dikkati çekerek, bu gücün farkında olmadan aşılması durumunda belde birtakım patolojilerin oluşabileceğini kaydetti. Omurların çevresindeki bağların yırtılması ile listezis oluşabilirken, diskin zorlanması sonucu da fıtıklar gelişebileceğini aktaran Sun, kırıkların omurda yükseklik kaybı şeklinde olduğu gibi eklem bileşkesinde bütünlüğü bozacak şekilde de gerçekleşebileceğini belirtti. Sun, iki türlü ısınma şekli olduğunu, ilkine ağır sporlardan 1 ay önce başlandığını, diğer ısınma şekline ise spora başlamadan dakika önce başlandığını ifade etti. Ağrı varken spor yapılmasının zor olduğunu vurgulayan Sun, egzersiz sırasında ağrının geçtiği düşünülerek vücut için zararlı yüklenmeler olabileceğini ve bunun sonucunda el ve boyun fıtıkları, listezis, kırıklar, bağ kopmaları ve eklem bozuklukları oluşabileceğini kaydetti. Sun, spor yaparken ağrı oluştuğu taktirde egzersizi bırakmak gerektiğini vurgulayarak, bu süre içinde dinlenilmesi ve kasların bağların kendilerini toparlamaları için zaman ayırılması gerektiğini aktardı. Sun, ağrının rahatsız edici düzeyde olması durumunda nöroşirürji uzmanına başvurulması gerektiğini bildirdi. (AA)

13 16 Şubat,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, 2014 Pazar Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı, CHP Genel Merkezi nden halen görev beklediğini belirtti, Verildiğinde rakibime 50 bin oy fark atmazsam mazbatamı bırakırım şeklinde konuştu Nazım Hikmet Ran'ın, Ağa Camisi için yazdığı şiirin bir bölümünü okuyan Arınç, şiirin yazarının Nazım Hikmet olduğunu öğrendiğinde "kulaklarına inanamadığını" belirtti. Arınç, "Hepimizin gençliğimizde taşıdığımız o güzel duyguları zaman zaman şiirlere aksettiren, çok güzel insanlar gördük. Bu insanlardan birisinin de daha 20 yaşının baharında Ağa Camisi için gönlünden geçenleri yazdığı bu şiirini burada okumak da kısmet oldu" diye konuştu Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Beyoğlu'ndaki Hüseyin Ağa Camisinin iyi bir restorasyon çalışması geçirdiğini belirterek "Şadırvanı, iç mimarisi ve çevresiyle çok güzel bir eser ortaya çıktı. Değerli iş adamımız sayın Demirören'e, onun kıymetli evlatlarına, eşine, çocuklarına, torunlarına Allah'tan hayırlı uzun ömürler diliyorum. Kendilerine teşekkür ediyorum" dedi. Arınç, Demirören Holding sponsorluğunda, İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü kontrolünde restorasyon çalışmaları tamamlanan Beyoğlu'ndaki Hüseyin Ağa Camisi'nin hizmete açılması dolayısıyla düzenlenen törene katıldı. Arınç burada yaptığı konuşmada, Hüseyin Ağa Camisi'nin restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının kendilerini çok mutlu ettiğini belirtti. Caminin kurallarına uygun bir restorasyon geçirdiğini ve eski ihtişamlı günlerindeki haline döndüğünü ifade eden Arınç, şöyle devam etti: "Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak, hamdolsun ki 11 yıllık hükümetimiz döneminde alnı açık başı dik kurumlardan birisiyiz. Ecdadımızın yüzlerce, binlerce vakfıyesini, camiler, medreseler, külliyeler, i- maretler okullar ve insanlara faydalı olsun diye, hatta onu da aşarak bütün mahlukata yararlı olsun diye yaptığı vakıf eserlerini tekrar ayağa kaldırıyoruz. Bugüne kadar harcadığımız para 3 katrilyondur. 11 yıl içinde kendi özel bütçesiyle hizmet veren bir kuruluşuz. İstanbulumuz vakıf zengini bir şehir. Vakıf medeniyetinin en güzel örneklerini yaşayan İstanbul'da yüzlerce eseri tekrar ayağa kaldırdık. Yüzyıllar sonrasına insanlığa ortak bir hediye olarak takdim ettik. İtiraf etmeliyiz ki; bizim imkanlarımızla bunların hepsine ulaşmak, yapmak mümkün değil. Bizim takriben 500 milyondur yıllık bütçemiz. Gelirimiz ne kadarsa o kadar da harcama yapabiliyoruz ama vakıf olduğu için işin içinde bereket var. Bir ondan yararlanıyoruz, ikincisi de son yıllarda çıkardığımız kanunlarla vakıf eserlerini ayağa kaldırmak amacıyla hayırseverlerimizden de sponsorluk kabul ediyoruz." İstanbul'da Erdoğan Demirören, Mehmet Ali Aydınlar ve Hüsnü Özyeğin, Kuveyt Türk Finans firması tarafından vakıf eserlerinin ihyası çalışmalarına değinen Arınç, şunları söyledi: "Bunun gibi pek çok değerli hayırsever iş adamlarımız vakıfları ayağa kaldırmak üzere bizim bütçemizi etkilemeden kendi kaynaklarıyla bu hizmeti yapıyorlar. Buna müteşekkiriz. Çünkü bunlar hepimizin ortak malıdır. Geçmişte değerli insanlar bunları bize vermişlerdi, biz de bunları geleceğimize taşımak zorundayız. Takriben 2,5 milyonluk bir katkıyla-eski deyimle 2,5 trilyon- Hüseyin Ağa Camisini, 600 yıla yaklaşan bir emaneti fevkalade güzel bir restorasyonla İstiklal Caddemiz'e, Beyoğlumuz'a, İstanbulumuz'a, Türkiyemiz'e ama insanlığa... İnsanlığa diyorum çünkü İstiklal Caddesi, Beyoğlu hemen hemen bütün milletlerin bir araya gelip, huzur içinde, barış içinde -umarım ki öyledir, sözün gelimi söylemiyorum-, burada bu eseri görmeleri ve burada ibadet edilecekse bu ihtiyaçlarını gidermeleri için çok güzel bir örnektir. Şadırvanı, iç mimarisi ve çevresiyle çok güzel bir eser ortaya çıktı. Değerli iş adamımız sayın Demirören'e, onun kıymetli evlatlarına, eşine, çocuklarına, torunlarına, Allah'tan hayırlı uzun ömürler diliyorum. Kendilerine teşekkür ediyorum. İnşallah işlerinde bereketli günler temenni ediyorum. Bu güzel örnek gibi sadece vakıflarda değil, eğitim alanında da engellilere hizmet alanında da daha evvelki katkılarını bildiğim için söylüyorum, büyük hizmetler yaptığı için bunun bütün iş adamlarımıza örnek olmasını da temenni ediyorum." Arınç, 11 yılda 3 bin 600 vakıf eserini ihya edip ayağa kaldırdıklarını da belirterek, "Vakıflarla övünebilirsiniz. İftihar edebilirsiniz. Biz de sizden aldığımız destekle Sayın Başbakanımızın talimatlarıyla vakıflara, bu eserlere sahip çıkmaya çalışıyoruz" dedi. Arınç konuşmasında Hüseyin Ağa Camisi'ne ilişkin bir hatırasını da paylaştı. Tuzla Piyade Okulu'nda 1971 yılında yedek subay öğrencisiyken, bölüklerinde Hüseyin Ağa Camisi'nin iki imamının da bulunduğunu ifade eden Arınç, o dönemde hafta sonları çıktıklarında bu camide ibadet ettiklerini aktardı. Bu kişilerden Hüseyin Tunç'un da törene katıldığını öğrenen Arınç, 40 yılı aşkın zaman sonra askerlik arkadaşıyla aynı camide bulunmaktan duyduğu memnuniyeti de dile getirdi. Necip Fazıl Kısakürek'in de "O ve ben" isimli eserinde bu camide yaşadığı hatıralarını aktardığını ifade eden Arınç, "Üzerimizde çok emeği bulunan, bizim gençliğimizin bizim neslimizin çok sevdiği ve itibar ettiği rahmetli Necip Fazıl Kısakürek'in 'O ve ben' isimli eserinde buraya ait çok güzel hatıraları var. Takriben 1934 yılında Şeyh Abdülhakim Arvasi Hazretleri burada cuma sohbetleri veya cumanın dışında sohbet yaptığı rivayet ediliyor. Abdülhakim Arvasi hazretleri Bağlum'da yatıyor. Cenabı Hak, şefaatlerine nail etsin. Onun sohbetleriyle, onun gösterdiği yolla hidayetine vesile olduğunu söylüyor. Demek ki biraz sonra cuma namazını kılacağımız bu Ağa Camisi'nin içinde, kürsüsünde, Abdülhakim Arvasi efendi hazretleri de sohbetlerde bulunmuş. Böyle bereketli bir şey" dedi. (AA)

14 SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR Şubat Perşembe Pazar Galatasaray Liv Hospital mağlup Basketbol THY Avrupa Ligi Top 16 turu F Grubu'ndaki maçta Galatasaray Liv Hospital, CSKA Moskova ya yenildi. TIBBİ GÖRÜNTÜLEME HİZMETİ ALINACAKTIR KAMU HASTANE BİRLİĞİ (KUZEY) SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU İZMİR İLİ KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ KUZEY GENEL SEKRETERLİĞİNE BAĞLI MENEMEN İLÇE DEVLET HASTA- NESİNİN 2014 YILI İHTİYACI RENKLİ DOPPLER VE GRİ-SKALA ULTRASON TETKİK ÇEKİM VE RAPORLAMA HİZMET ALIM İŞİ hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/ İdarenin a) Adresi : Poligon Mah.123/11 Sok.No:6 Güzelyalı KARABAĞLAR/İZMİR b) Telefon ve faks numarası : c) Elektronik Posta Adresi : khb35k.malisatinalma@saglik.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : 2-İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : RENKLİ DOPPLER VE GRİ-SKALA ULTRASON TETKİK ÇEKİM VE RA PORLAMA HİZMET ALIM İŞİ : ÇEKİM Ayrıntılı bilgiye EKAP ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartna meden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Genel Sekreterliğimize bağlı Menemen Devlet Hastanesi Görüntüleme Mer kezi-uğur Mumcu Mah.1249 Sk.No:11 Menemen/İzmir c) Süresi : İşe başlama tarihi , işin bitiş tarihi İhalenin a) Yapılacağı yer : İZMİR İLİ KAMU HASTANELER BİRLİĞİ KUZEY SEKRETERLİĞİ EĞİTİM SALONU - POLİGON MAH.123/11 SOKAK NO:6 KARABAĞLAR/İZMİR b) Tarihi ve saati : :00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk ilan ve ya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, İhale konusu işin yerine getirilmesi için alınması zorunlu olan ve ilgili mevzuatında o iş için özel olarak düzenlenen sicil, izin, ruhsat vb. belgeler, İstekliler Sağlık Bakanlığı ndan alınmış görüntüleme hizmetine ait çalışma belgesi (ruhsatı) teklif ekinde sunacak lardır Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve dü zenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İş deneyim belgeleri: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 25 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: Bu hizmet alım işinde resmi veya özel sektöre yapılan her türlü radyolojik görüntüleme hizmet işi benzer iş olarak kabul edilecektir 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı Döküman Satış Bedeli İdaremizin Halk Bankası İzmir Şubesi nezdindeki TR İBAN Nolu Hesabına (Firma Bilgileri ve Ver gi Numarası belirtilerek) veya İdaremiz veznesine yatırılarak, döküman bedelinin İdarenin hesabına yatırıldığına iliş kin dekont ile birlikte POLİGON MAH.123/11 SOKAK NO:6 KARABAĞLAR/İZMİR adresindeki İzmir İli Kuzey Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği Satınalma Biriminden İhale Dökümanı alınabilir. adresinden satın alınabilir. İhale dokümanının posta yoluyla da satın alınması mümkündür. Posta yoluyla ihale dokümanı almak isteyenler, pos ta masrafı dahil yurtiçi için 120 TRY (Türk Lirası), yurtdışı için 150 TRY (Türk Lirası) doküman bedelini Halk Bankası İzmir Şubesi TR İBAN Nolu Hesabı yatırmak zorundadır. Posta yoluyla ihale doküma nı satın almak isteyenler, ihale doküman bedeline ilişkin ödeme dekontu ile ihale dokümanının gönderileceği adresin de belirtildiği ihale dokümanı talep başvurularını yukarıda yer alan faks numarasına veya yazılı olarak idareye ihale tarihinden en az beş gün önce göndermek zorundadır. İhale dokümanı iki iş günü içinde bildirilen adrese posta yo luyla gönderilecektir. İhale dokümanının posta yoluyla gönderilmesi halinde, postanın ulaşmamasından veya geç ulaşmasından ya da dokümanın eksik olmasından dolayı idaremiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Dokümanın postaya verildiği tarih, dokümanın satın alma tarihi olarak kabul edilecektir İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar İZMİR İLİ KAMU HASTANELER BİRLİĞİ KUZEY SEKRETERLİĞİ SATIN AL MA BİRİMİ - POLİGON MAH.123/11 SOKAK NO:6 KARABAĞLAR/İZMİR adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kale minin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fi yat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat verecekler dir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (Doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Sondakika 16/2 Basın:1844 Resmi İlanlar: de BASKETBOL THY Avrupa Ligi Top 16 turu F Grubu'ndaki 6. hafta maçında Galatasaray Liv Hospital, Rusya'nın CSKA Moskova takımına yenildi. Karşılaşmaya hızlı başlayan CSKA Moskova, Krstic ve Hines'in sayılarıyla 3. dakika içinde 8-2 öne geçti. Ancak Mensah Bonsu, Cenk Akyol ve Erceg ile sayılar bulan Galatasaray Liv Hospital, periyodun bitimine 4 dakika 53 saniye kala eşitliği sağladı. Bu dakikadan sonra karşılıklı sayılarla devam eden maçta periyodun bitimine 2 saniye kala Kaun'un basketiyle CSKA Moskova, birinci periyodu önde tamamladı. Maça Arroyo, Hairston, Cenk Akyol, Erceg ve Mensah Bonsu ilk 5'i ile başlayan Galatasaray Liv Hospital'da başantrenör Ergin Ataman, ilk periyotta oyuncu değişikliği yapmadı. Ataman, ilk oyuncu değişikliğini ikinci periyodun bitimine 7 dakika 41 saniye kala Cenk'in yerine Ender Arslan'ı alarak gerçekleştirdi. İkinci periyoda Fridzon, Jackson ve Micov'un basketleriyle 10-0'lık seriyle başlayan CSKA Moskova, 14. dakikada farkı 12 sayıya (21-33) çıkardı. Bu periyotta ilk sayısını çeyreğin bitimine 5 dakika 10 saniye kala Sinan Güler'in 3 sayılık basketiyle bulan Galatasaray Liv Hospital, Hairston'un sayılarıyla farkı azaltmaya başladı. Periyodun sonunda Ender Arslan'ın arka arkaya iki 3 sayılık basketiyle sarı-kırmızılı ekip, devrenin bitimine 1 dakika 6 saniye kala farkı 3 sayıya kadar (34-37) indirdi. Periyodun son dakikasında Teodosic'in 3 sayılık basketine yine Ender 3 sayılık basketle karşılık verince, ilk yarı CSKA Moskova'nın üstünlüğüyle sona erdi. Çaykur Rizespor'da Uğur Tütüneker dönemi başladı Rüştü Reçber istifa etti TÜRKİYE Futbol Federasyonu (TFF), eski milli kaleci Rüştü Reçber'in, Milli Takımlar Genel Koordinatörlüğü görevinden istifa ettiğini duyurdu. Yapılan açıklamada, Milli Takımlar Genel Koordinatörü olarak görev yapan Rüştü Reçber'in istifa ettiği belirtilerek, "Rüştü Reçber, bugün sunduğu istifa mektubunda, 'bana bu görevi layık gören başta TFF Başkanı Sayın Yıldırım Demirören'e, yönetim kuruluna ve görevde olduğum süre içerisinde benimle birlikte olan çalışma arkadaşlarıma tåeşekkür ederim' dedi" i- fadeleri kullanıldı. SPOR Toto Süper Lig ekiplerinden Çaykur Rizespor, teknik direktör Uğur Tütüneker ile sezon sonuna kadar anlaşma sağladı. Kulüp Basın Sözcüsü Aykut Ferah, yaptığı yazılı açıklamada, teknik direktör Rıza Çalımbay'ın görevden ayrılmasının ardından Gaziantespor maçına takımı teknik sorumlu Mehmet Ali Karaca'nın hazırladığını, Gaziantespor karşısında alınan 5-1'lik galibiyetin kendilerini mutlu ettiğini belirtti. Gaziantespor maçı öncesi takımın konsantrasyonunun bozulmaması için yeni teknik direktörü açıklamadıklarını kaydeden Ferah, şu ifadeleri kullandı: "Maçın ardından yaptığımız yönetim kurulu toplantısında Uğur Tütüneker ile sezon sonuna kadar anlaşma sağladık. Yeni hocamıza görevinde başarılar diliyoruz. Uğur Tütüneker en kısa sürede takımın başında görev alarak çalışmalara başlayacaktır." Ferah, teknik sorumlu Mehmet Ali Karaca'nın da Tütüneker'in kadrosunda aktif görev alacağını belirtti. 120 saniyede değişiklik TÜRKİYE Futbol Federasyonu (TFF) Yönetim Kurulu Üyesi ve Basın Sözcüsü Mete Düren, TFF Hukuk Kurulu tarafından çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle yapılan sevkler ile ilgili açıklamada bulundu. "Türkiye Futbol Federasyonu olarak '120 saniye hakaretten sonra cezai müeyyide başlar' şeklindeki kuralın değiştirilmesine, 'Maç oynanırken kural değişmez' şeklinde bakılmasını doğru bulmuyoruz" diye konuşan Düren, federasyonun internet sitesinde yer alan açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Bize göre bu kural değil, bir kural boşluğunun suistimal edilmesidir. Zira kimsenin kimseye 119 saniye hakaret etme özgürlüğü olamaz. Dolayısıyla 119 saniye hakaret etme hakkı, kazanılmış bir hak olarak görülemez. Esasen bugüne kadar belki de bu kuralın değiştirilmesinde geç kalmış da olabiliriz. Ancak sporda özellikle futbolda şiddet ve düzensizliğin önlenmesinde en önemli hususlardan biri olacak e-bilet (elektronik bilet) sisteminin tüm statlara entegre edilmeye başlandığı şu günlerde, bu koruyucu ve düzenleyici sistemin mevcut kural boşluğu ile çatıştığı ve çeliştiği gözlendi. Bu göz önüne alındığında bu tablonun bir an önce düzeltilmesi kaçınılmaz görüldü. Kamuoyu tarafından yanlış bilinen ve yanlış anlaşılan husus şudur; siyasi tercihlere veya toplumsal olaylara yönelik tepki ve sloganlar hiçbir şekilde hukuk kurulumuz tarafından Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK)'na sevk edilmemektedir."

15 SAYFA 16 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI Başkan Kocaoğlu anketlerle manipülasyon yapıldığını söyledi 16 Şubat 2014 Pazar 4 puan değil, 2 kat fark var İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, son günlerde yayımlanan bazı anketlerle kamuoyunun yanıltılmaya çalışıldığını belirterek, Dilin kemiği, manipülasyonun sonu yok seçimlerinde CHP ile AKP arasında 6 puan fark var dediler.. Sonuç 26 puan çıktı. Şimdi 4 puan fark var diyorlar. En az iki kat fark çıkacak. İzmir de CHP nin oyu İzmirli hemşehrilerimizin desteğiyle yüzde 60 dan yukarı çıkacak dedi. Başkan Kocaoğlu, 30 Mart akşamı tabloyu gördüğü zaman herkes İzmir e şapka çıkaracak. diye konuştu İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Ödemiş Belediyesi nin ortak hizmet projesi kapsamında yapımı tamamlanan Yeni Otogar törenle açıldı. Aynı törende daha önce yine Büyükşehir Belediyesi nin desteğiyle hayata geçirilen Yeni Hal Tesisi nin de 2. etabının temeli atıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ilçede çifte bayram yaşatan törenin yapıldığı otogar tesisine Ödemiş Belediye Başkanı Bekir Keskin in kullandığı otobüsle gelirken, Ödemişliler tarafından büyük coşkuyla karşılandı. İzmir Aziz dir Aziz kalacak sloganları ve yoğun sevgi gösterileri arasında tören alanına güçlükle ulaşabilen Başkan Kocaoğlu na bölge halkı İzmir sensiz olmaz pankartlarıyla desteğini gösterdi. 10 yılda çok şey değişti İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu törende yaptığı konuşmada, 10 yıl önce k- endilerine bağlanan ilçelerde çok önemli yatırımlar gerçekleştirdiklerini belirterek şunları kaydetti: Yerelde kalkınma cümlesiyle başlattığımız süreci sürdürmeye devam edeceğiz. 10 yıl önceki İzmir e, Ödemiş e, Bayındır a Selçuk a baktığınızda ne dediğimi saha iyi anlayacaksınız. Hafızalarınızı 10 yıl öncesine götürün. Küçük Menderes teki değişimi ve Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde başlatılan tarımda, kırsal da kalkınma hamlesini düşünün. Yapılan yolları, sosyal tesisleri düşünün. Torbalı da yapılan kültür tesisi Türkiye nin hiçbir ilçesinde yok. Çalışmalarımıza İzmirli hemşerilerimizden aldığımız güçle birlikte devam edeceğiz. Üretim değil rant politikası izleniyor Başkan Aziz Kocaoğlu, Türkiye nin sahip olduğu birçok zenginliğe rağmen üretemediğini, üretim değil rant politikası izlediğini vurgulayarak, hükümetin yapişlet-devret anlayışıyla ülkenin 30 yıllık geleceğini ipotek altına aldığını söyledi. AKP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ın İzmir e 7 bin 70 proje yaptıkları iddiasını da yanıtlayan Başkan Aziz Kocaoğlu, Biz sayıyoruz, 10 taneyi bulamıyoruz. İzmir e 21 milyar yatırım yaptık diyorlar, ama 5 milyar 300 milyon liralık yatırım yapmışlar devletin rakamları bunu gösteriyor diye konuştu. İzmir Büyükşehir Belediyesi bütçesinin yüzde 37 sini yatırıma harcadığını dile getirdi. Onların 3 liraya yaptırdığı işi 1 liraya yaptırıyoruz Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kısıtlı kaynaklarla büyük işler yaptıklarını ifade ederek şöyle devam etti: Sayısız projeyi nasıl yapıyorsun kaynağı nereden buluyorsun diye soruyorlar.. Adam gibi ihale yapıp kuruşa yaptırıyoruz karşı taraf 3 liraya yaptırıyor. Biz 3 iş yaparken karşı taraf 1 iş yaptırıyor. Ondan İzmir Büyükşehir Belediyesi nde kaynak bitmiyor. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin aldığından daha düşük faizle borçlandım. Ayağı yere basmayan uçuk projelerle kent yönetilmez.. Anket manipülasyonu devam ediyor İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, son günlerde yayımlanan bazı anketlere de değinerek şunları kaydetti: Dilin kemiği yok. Manipülasyonun şaşırtmanın sonu da yok seçimlerinde CHP ile AKP arasında 6 puan fark var dediler. Sonuç 26 puan. Şimdi dört puan fark var diyorlar. 4 puan fark yok. 2 kat fark var. İzmir de CH- P nin oyu İzmirli hemşehrilerimizin desteğiyle yüzde 60 ı bulacak AKP nin oyu yüzde 30 dan aşağı inecek. 30 Mart akşamı tabloyu gördüğünüz zaman herkes İzmir e şapka çıkaracak. Bu anketlerle uğraşan şirketlerin de ne işlerle meşgul olduğunu hep birlikte göreceğiz. Ak koyun kara koyun ortaya çıkacak. Hastaneyi biz yaptık, açılışı hükümet yapt İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, geçtiğimiz günlerde AKP İzmir Büyükşehir adayı tarafından Gaziemir de bir hastanenin açılışının gerçekleştirildiğini hatırlatarak şunları dile getirdi: Arsayı Gaziemir Belediyesi verdi, hafriyata gücü yetmedi ben yaptım. Salih İşgören de hastaneyi yaptı. Hükümet ne yaptı? Açılışı yaptı. Bu siyasete sığmaz, bakanlığa sığmaz. Böyle memleket idare edilmez. Bütün sistem manipülasyon üzerine kurulmaz. Vali iktidar partisinin il başkanı değildir İzmir in bir valisi var, adayla açılışlara gidiyor, geceleri de kendine göre tweetle uğraşıyor. İzmir in trafik sorunu var. Vali bununla ilgilenmek zorundadır. İktidar partisinin il başkanı değildir. Türkiye Cumhuriyeti nin valisidir. Tarafsız olmak eşit davranmak zorundadır. O zaman vali değildir, valiliği sorgulanır. Görevini yapacaksın. İl Özel İdaresi nin malına el uzatmayacaksın. İzmirlinin malı İzmir de kalacak. Küçük Menderes e büyük yatırım İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 10 yılda Küçük Menderes havzasına 361 milyon liralık yatırım yaptıklarını da belirterek, Bayındır ın problemlerini bitirdik. Ödemiş te şu aşamada yaptıklarımız ciddi bir yer tutuyor. Buyursunlar merkezi hükümet ne yapmış, gelsin anlatsın. İzmir e ne yaptın, nasıl baktın? İzmirliye ne dedin? Korkmaz a özel teşekkür Başkan Aziz Kocaoğlu, önümüzdeki dönem için yeniden aday gösterilmeyen Kiraz Belediye Başkanı İsmet Korkmaz a teşekkürlerini dile getirdi. Başkan Kocaoğlu, törene katılan Korkmaz ın partililiğini, i- nancını herkese gösterdiğini söyledi. Burası efelerin diyarı Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, 30 Mart ta yapılacak seçimlerde İzmir in iktidar partisine en güzel cevabı vereceğini vurgulayarak şöyle devam etti: Bir kente gavur imasında bulunarak o kent kazanılamaz. Bir kente eli yüzü kir içinde, sümüklü diyerek o kent kazanılamaz. Bir kente faşist diyerek o kent kazanılamaz. Hicap duyuyorum diyen aday burada kazanamaz. Bir kente irfanı eksik diyen adam, bu kentin gönlünü kazanamaz. İzmir AKP ye, İzmir Binali Yıldırım a muhtaçtır diyen Başbakan burada seçim kazanamaz. Burası İzmir. Burası Ege. Burası efelerin diyarı. Burası köpeksiz köy değil.. Siz önce bunu bileceksiniz, önce bizi sayacaksınız. Sevmeniz çok zor da önce sayacaksınız. İzmir dendiği zaman ayağa kalkacaksınız. Bizimle uğraşarak 17 Aralık ı unutturamazlar Daha konuşacak çok şey var. Ufak tefek bize yandaş medya tarafından zarf atıyorlar, onlarla meşgul o- lalım diye. Bunun amacını biliyor musunuz? 17 Aralık tan sonrasını unutturmak için yapıyorlar. Önce aklanmak zorundasınız. Evinde 4,5 milyon dolar bulunan banka müdürü 57 günde serbest bırakılıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri 22 ay yattı. Bu ne biçim adalet? Biz bunlara hesap sormak zorundayız. Hesabı da 30 Mart ta sormak zorundayız. Öyle bir oyla gümbür gümbür gelmeliyiz ki, bir daha İzmir in adını anamasınlar. Hasan Tahsin attığı ilk kurşunla nasıl kurtuluş mücadelesini başlattıysa, yine İzmir 30 Mart ta AKP den kurtulma mücadelesini başlatacaktır. Bu seçim mazlumların seçimidir. Zalimlerin seçimi olmayacaktır. Kime oy verirseniz verin namuslu, onurlu, şahsiyetli insanlara oy verin. Başkan Kocaoğlu na Küçük Menderes teşekkürü Ödemiş Belediye Başkanı Bekir Keskin, yaptığı konuşmada, Türkiye de ve dünyada örnek bir şehir oluşturmak için çalışan İzmir Büyükşehir Belediyesi nin gücünü hissetmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Henüz Büyükşehir Belediye Yasası uygulanmaya başlanmadan Büyükşehir Belediyesi nin birçok projelerine destek verdiğini dile getiren Keskin, Sayın Aziz Kocaoğlu na tüm Küçük Menderes adına teşekkürlerimi sunuyorum. Yeni projelerimizle bir çok alanda ödemişin şekillenmesinde öncülük sağladık. Doğru projeleri doğru zamanda gerçekleştirerek ilçemizin gelişmesine yardımcı olduk. Ödemişin enerjisi İzmir Büyükşehir Belediyesi nin olanaklarıyla artıyor daha da artacaktır dedi. Modern otogara nostaljik proje Konuşmaların ardından Başkan Aziz Kocaoğlu ve davetliler otogar açılışı ile birlikte yeni hal tesisinin 2. etabının temel atma törenini gerçekleştirdi. Ödemiş in şehir içindeki trafik yükünü azaltması hedeflenen Yeni Otogar 9 bin metrekare alan üzerine kuruldu. Yeni O- togar, 1948 yılında projesi hazırlanan ve 1954 yılında hizmete giren Ulus Meydanı ndaki otogardan esinlenilerek hazırlandı. Yeni otogarın kapısı 1948 yılında hazırlanan projeye göre inşa edildi. Ödemiş in şehir içindeki trafik yükünü azaltması 9 bin metrekare alan üzerine kurulan Yeni Otogar projesi için Büyükşehir Belediyesi, 1 milyon 473 bin TL maddi destek verdi. 24 saat görevimizin başında olacağız A K Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, İzmir e yapılan yatırımlara rağmen ziyaretçi sayısının düşük olduğunu kaydetti. Kentin dış dünyaya kapalı olduğunu ifade eden Yıldırım, İzmir in ismi büyük ama katma değeri zayıf. Kars iline nüfusunun 3 katı insan giderken, İzmir e nüfusunun yarısı kadar ziyaretçi gelmiyor. Bu kentin sorunu dışa kapalı olmak diye konuştu. Yıldırım, İzmirlilerin yaşam tarzına müdahale konusuna da değinerek İzmirli hemşehrilerimiz bunun doğru olmadığını biliyor. 11 yıl boyunca bunu çağrıştıracak bir şey gördünüz mü? Beceriksiz, iş yapamayan yerel yönetimlerin hizmetsizliği kapatmak adına ürettikleri sanal dedikodular bunlar ama artık bunları vatandaşımız görüyor şeklinde konuştu. İzmir in herşeyi var ama hizmet odaklı çalışma anlayışı yok İzmir Kars Iğdır Ardahanlı İşadamları Derneği üyeleriyle sabah kahvaltısında biraraya gelen Binali Yıldırım, İzmir in geri gittiğini dile getirdi. Türkiye de diğer ülkelerle karşılaştırıldığında işsizlik oranının yüzde 10 seviyesinde ve düşük olduğunu İzmir in ise işsizlik oranının yüzde 14,5 olduğunu sözlerine ekleyen Yıldırım, Ülkemizin kalkınırken, İzmir geri gidiyor. Türkiye ticaretini 3 kat artırmış, istihdamı katlamış, ama İzmir de oran 14,5. Neden? İzmir de imkan mı yok? İzmir in denizimi yok? İzmir Türkiye ye ticareti öğreten şehir. Tarımın en verimli kullanılacağı şehirdir. Tarih, turizm burada. Ama maalesef sonuç yok. Niye yok? Bunun İzmirliler tarafından sorgulanması gerek. İzmir nüfusta 3 üncü ama diğer göstergeler İzmir i 3 üncü göstermiyor. Hükümet bize destek vermiyor söylemi kolaycılıktır. Yatırımın 8 katı buraya gelmiş. 15,5 katrilyonluk yatırım yapıldı. Elle tutulur, gözle görülür tüm yatırımları biz yaptık. Burası İzmir artık havacılığın 3. Transfer merkezi haline geliyor. İzmir den Anadolu kentlerine uçuş yoktu. Şimdi 23 vilayetimize var. Kars a da var. İşadamları olarak siz bir gün kazanıyorsunuz. Siz bir günün ne anlama geldiğini iyi bilirsiniz. İzmir in herşeyi var ama hizmet odaklı çalışma anlayışı yok. Biz farklıyız, biz İzmirliyiz, yaparız söylemleri var. Adı üstünde söylem. E yapsaydın önüne duran mı var? Yağmur yağınca herkes nereyi su basacak diye korkuyor. Akşam güneş batınca şehirde aydınlatma görünmüyor. Sadece 3 ayda bir kaldırım yenilemekle bu iş olmuyor. Biraz yukarı çıkın, Kadifekale ye, Onur mahallesine gidin. Gerçek İzmir i görün. İzmir i sizler kurtaracaksınız İzmir in heryerini karış karış gezdiğini ve kendisine olan ilgiden memnun olduğunu sözlerine ekleyen Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: Herkes Sayın Bakanım, bizi bunlardan kurtarın diyorlar. Ben kurtarmayacağım. Ben herkese söylüyorum. Sizler kurtaracaksınız. Biz ekibimizle hazırız. Şu anda belediyelerle işi olup da yapabilen yok. Duvara söyle daha iyi, karşımıza duvar çıkıyor diyorlar. Seçimden sonra kimse ortada yok. Bizde bürokrasi yok, 24 saat emrinizdeyiz Taleplere her zaman kapılarının açık olacağını kaydeden Yıldırım, Ben burada söz veriyorum. Haklı talepleriniz, her zaman sonuna kadar bizzat takibimde olacak. Öyle mesai saatinde değil, her zaman. 24 saat. Bizde bürokrasi olmaz. Çözüm odaklı çalışma var. Çözüm odaklı anlayışla mazeret üretmeksizin çalışırız. Tercih sizin. Eğer şikayet etmek istemiyorsak, iyi gitmediğini düşünüyorsanız, altın fırsat önünüzde duruyor. Her zaman söylüyorum, 5 yılınıza karar vermeden önce lütfen 5 dakika düşünün. Biz hayallerimizi anlatmıyoruz. Arkamızda bıraktıklarımızı anlatıyoruz. Daha iyi bir gelecek için daha iyi bir hayat için buradayız, emrinizdeyiz dedi. Yaşama tarzına müdahale diye bir şey yok İzmirlilerin yaşam tarzına müdahale edileceği yönündeki söylemlerin doğruyu yansıtmadığına da dikkati çeken Yıldırım, şöyle konuştu; İzmirli hemşehrilerimiz bunun doğru olmadığını biliyor. 11 yıldır kimin yaşam tarzına müdehale etmişiz. 11 yıl boyunca bunu çağrıştıracak bir şey gördünüz mü? Asla ve asla karışmadık, asla da karışmadım. Biz bir tek hizmetten anlarız. Müdahale etsem evimdekilere ederim. Bizde başı kapalı da var açık da. Bu tamamen beceriksiz iş yapamayan yerel yönetimlerin sanal olarak uydurdukları dedikodular. Ama İzmirliler artık buna kanmıyor. İzmirliler bir çıkış yapmanın artık acil hale geldiğini biliyor. İzmirliler artık korku siyasetine müsaade etmeyecek. Bu söylemleri çıkaranlar yeni mazeretler bulup, yeni korkular üretsinler. Artık üretemezler, altyapı sorunu ortada, kendi itfaiyesini bile selden kurtaramayan bir irade bu kente nasıl hizmet edecek. Kenti bu hale getirenler utansın Kars, Iğdır ve Ardahan a Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı döneminde 2,5 katrilyon liralık yatırım yaptıklarını sözlerine ekleyen Yıldırım, Kars da büyük bir lojistik merkez kurduklarını, Kars, Tiflis Bakü projesi ile beraber çalışacaklarını kaydetti. Dernek üyesi bir işadamının İzmir otogarının çevresinin çok kötü olduğundan ve bundan utanç duyduğundan yakınması üzerine Yıldırım, Sen niye utanıyorsun kardeşim, bu kenti bu hale getirenler utansın, utanmalı. Siz hiç merak etmeyin yaparız. Şunun şurasında 2 aydan az bir süre kaldı diye konuştu.