STENTSİZ BİYOLOJİK AORT KAPAK KULLANIMININ AKUSTİK KONFORU

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "STENTSİZ BİYOLOJİK AORT KAPAK KULLANIMININ AKUSTİK KONFORU"

Transkript

1 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İSTANBUL KARTAL KOŞUYOLU YÜKSEK İHTİSAS EĞİTİM ve ARAŞTIRMA HASTANESİ KOŞUYOLU KALP CERRAHİSİ MERKEZİ KALP ve DAMAR CERRAHİSİ KLİNİĞİ STENTSİZ BİYOLOJİK AORT KAPAK KULLANIMININ AKUSTİK KONFORU Kalp ve Damar Cerrahisi İhtisas Tezi Dr. Eyüp Murat Ökten İSTANBUL

2 İÇİNDEKİLER Özet 3 Abstract 4 Giriş 5 Tarihçe 6 8 Genel Bilgiler 9 23 Materyal Metod Sonuçlar Tartışma Kaynaklar

3 ÖZET Amaç: Mekanik kapak replasmanı yapılan hastaların ortak şikayetlerinden biri de kapak sesinin hastalara vermiş olduğu rahatsızlıktır. Yapılan bu çalışmadaki amaç biyolojik kalp kapaklarının sağladığı akustik konforun hastaların yaşam kalitesini etkileyip etkilememesidir. Materyal ve Metod: Bu çalışmada Ocak 2005 ile Aralık 2005 tarihleri arasında 10 hastaya stentsiz aortik biyoprotez kapak replasmanı ve aynı dönemde kontrol grubu olarak 10 hastaya da mekanik aort kapak replasmanı uygulandı. Biyolojik aort kapak replasmanı uygulanan hastaların yedisi erkekti ve yaş ortalamaları 64 ± 14 idi. Mekanik kapak replasmanı yapılan hastaların dördü erkekti ve yaş ortalamaları 68 ± 16 idi. Aort kapak replasmanı sonrasında hastalar kontrole çağrılarak Lutron SL-4022 dijital ses seviyesi ölçüm cihazı ile kapak ses düzeyleri ölçüldü ve hastalar kapak sesi ile ilgili ankete tabi tutuldu. Bulgular: Hasta anket formundan elde edilen bilgiler ışığında mekanik kapak replasmanı uygulanan hastaların yedisi kapak sesini duymakta idi. Mekanik kapak takılan hastaların üçünde operasyon öncesinde olmayan uyku bozukluğu mevcuttu. Hastaların üçü gün içerisinde kapak sesinden rahatsız olurken, hastaların dördü daha düşük sesli kalp kapağına sahip olmak isteyeceğini belirtti. Biyolojik kapak takılan grupta ise tüm hastalar, akustik konforun psikolojilerini olumlu etkilediğini belirttiler. Sonuç: Kalp kapak hastalıklarının cerrahi tedavisinde optimal durabilite, daha düşük tromboembolik risk ve antikoagülan kullanımı gerektirmemesi bakımından uygun olgularda biyoprotez kullanımı ileri yaşlarda tercih edilmektedir. Herhangi bir ses çıkarmamaları nedeni ile biyolojik kapakların yaşam kalitesine olumlu katkısı, yapay kapak seçiminde sadece cerrahın değil, hasta ve ailesinin de vereceği kararda etkili olabilmektedir. 3

4 ABSTRACT Background: The noise of the new valve is one of the common complaintments of the patients who underwent mechanical valve replacement procedure. In this study we aimed to evaluate the quality of life of patients who underwent biological valve replacement procedure, by the means of acustic comfort provided by biological heart valves. Methods: In this study, between January 2005 and December 2005, 10 patients underwent stentless aortic bioprosthetic valve replacement procedure and at the same time interval randomly selected 10 patients underwent mechanical valve replacement procedure as a control group. Seven of the patients in the study group were male and mean age of the all patients were 64 ± 14. Four of the patients in the control group were male and mean age of the all patients were 68 ± 16. Following 15 days of discharge patients were called for control to measure their valve noise level with digital sound level meter (Lutron-SL-4022) and applied an inquiry test. Results: According to the inquiry, the seven of ten patients who underwent mechanical valve replacement was hearing the valve noise. Three patients were complaining of new onset sleeplessness. The click sound was disturbing three of patients in daily life and four patients declared they would be pleasured in case they had less noisy valve. In study group all the patients declared they were positively effected by the accustic comfort that was provided by biological valves. Conclusion: In the surgical management of heart valve diseases; optimal durability, less tromboembolic risks and anticoagulation free follow-up are the properties of biological valves to be preferred in elderly. Positive effect of biological valves to quality of life with their noiseless properties, would determine not only surgeons but also patients and their families decisions. 4

5 GİRİŞ Kalp kapak hastalıklarının cerrahi tedavisinde son 30 yılda görülen hızlı ilerlemeye karşın, günümüzde kalp kapakçıklarının yerini tutacak ideal bir yapay kapak hala geliştirilememiştir. İdeal hemodinamik fonksiyon, sınırsız durabilite ve minimal tromboembolizm riski elde etmek amacıyla protez kapaklar üzerinde yapılan çalışmalar hala devam etmektedir. Mekanik kapaklar mükemmel akım özellikleri göstermelerine karşın, tromboembolizm riski nedeni ile sürekli antikoagülan kullanımı gerektirir [1-4]. Mekanik kapakların bir diğer dezavantajı da gürültü oluşturmalarıdır. Kapak replasmanı uygulanan hastaların taburcu olduktan sonra poliklinik kontrollerinde doktorlara söyledikleri ilk şikayet, mekanik kapak sesinin vermiş olduğu rahatsızlıktır. Mekanik kalp kapağına sahip hastalar, hayatlarının geri kalan kısmında mekanik kapağın kapanma sesine alışmak zorundadırlar. Aortik mekanik kapaklardaki kapanma sesi, sol ventrikül relaksasyon oranı (dp/dt) ve aort kökünde depolanan potansiyel enerji gibi hemodinamik parametrelerle ilişkilidir [5]. Bu nedenle aynı kapak tipine sahip olsalar bile, ses basınç düzeyleri hastadan hastaya fark edebilir. Bu değişiklik vücut yapısı ve hemodinamik duruma bağlanmaktadır. Stentsiz biyoprotez kapakların kullanımı, antikoagülan gerektirmemesi ve daha konforlu bir yaşam sunması nedeni ile teşvik edilmektedir. Biyolojik yapay kapak alanındaki yeni teknolojik gelişmeler, erken dejenerasyon ve bu nedenle reoperasyon riskinin az olduğu 65 yaşın üstündeki hastalarda biyoprotez kapakların bir seçenek olmasını sağlamıştır [6,7]. Stentsiz kapakların implantasyonu daha karmaşık bir cerrahi yaklaşım gerektirir, fakat kapak yaprakçıkları doğal ortamında kalır ve non-obstrüktif merkezi akım sağlar. Stentin eliminasyonu sonucu doku bölümünde azalmış mekanik gerilime ilave olarak, antimineralizasyon ajanları ile birlikte sıfır basınç altında fiksasyon metodlarının kullanılması durabiliteyi uzatmaktadır. 5

6 TARİHÇE Aort kapak lezyonlarının düzeltilmesi için açık kalp cerrahisi metodları geliştirilmeden önce bazı kapalı ameliyat teknikleri denenmiş, fakat sonuçta başarısızlığa uğranıldığı görülerek terk edildi yılında Paris te Tuffier [8], ilk kez aort darlığı olan bir hastada aort duvarından parmak sokarak aort kapağında dilatasyon yapılmasını tanımladılar de Smity ve Parker [9] aort kapak cerrahisinde deneysel bir çalışma bildirdiler yılında Bailey ve arkadaşları [10] valvüler aort darlığını düzeltmek amacı ile triangüler şekilli bir dilatatör ile aortadan retrograd olarak veya apeksten transventriküler yolla kommissürotomi yaptılar. Fakat bu metod, sık sık aort disseksiyonu ve akut aort yetersizliği gelişmesi nedeniyle kısa sürede terkedildi. Aort yetersizliğinin kapalı teknikle düzeltilmesi için de yine aynı yıllarda Circumclusion metodu ortaya atıldı [11]. Bu ameliyatta koronerlerin altından geçecek şekilde aort kökü etrafına yerleştirilen sütür materyali ile kapak anülüsü büzülmekte ve böylece yetmezlik miktarının azaltılması amaçlanmakta idi. Fakat bu teknik de kısa zamanda yararsız bulunarak bırakıldı. Valvüler kalp hastalıklarında ilk başarılı protez implantasyonunu 1952 de Hufnagel ve Harvey [12] tarafından kapalı metodla gerçekleştirdi. İleri derecede bir aort yetersizliği vakasında inen aortaya yerleştirilen top-kafes bir kapak, bu hastalıkların tedavisinde yeni bir dönemi başlattı. İlk yapay kapak fikri ve kapak şekli bu şekilde ortaya çıktı. Aortik kapak hastalığının etkin cerrahi tedavisi, 1954 de Gibbon [13] tarafından kardiyopulmoner bypass tekniğinin geliştirilmesiyle başladı yılında Dwigt Harken in aortaya subkoroner pozisyonda implante ettiği top-kafes kapak ile 7 vakadan ikisini yaşatabilmesi, bu konuda yapılmış büyük aşamaların başlangıcı olarak kabul edilebilir. Harken valvinin sakıncalı yönleri göz önüne alarak Star ve arkadaşları [14] yeni bir top-kafes kapağı (Star-Edwards) geliştirdiler ve 1961 yılından itibaren seri halde kullanmaya başladılar. Elde edilen başarılı sonuçlar üzerine daha sonraki yıllarda bir çok yapay kalp kapağı yapıldı. 6

7 Aort kapak replasmanı için pratik bir mekanik kapak yapma çalışmaları ile hasta aort kapağını biyolojik doku kapaklarıyla değiştirme çabaları aynı döneme rastlamaktadır de Lam ve arkadaşları [15] bir köpeğin inen aortasına aortik bir homogreft implante ettiklerini bildirdiler da Murray [16], daha sonra Beall ve arkadaşları [17] insan inen aortasına homogeft aort kapağı implantasyonu yaptılar de Bigelow ortotopik pozisyonda bir homogreft implantasyonu yapmış, fakat hasta erken postoperatif dönemde koroner trombozdan ölmüştü de Heimbecker bir aortik homogreft ile mitral kapak replasmanı yapmış, fakat hasta 4 hafta sonra akciğer enfeksiyonundan kaybedilmişti de tek dikiş hattı metodu kullanarak bir homogreftin subkoroner implantasyonu tekniği bildirildi [18]. Aynı yıl bir insanda ilk başarılı ortotopik homogreft aort kapağı replasmanı Ross [19] ve kısa bir süre sonra Barratt-Boyes [20] tarafından yapıldı. Daha sonra 6 hafta formalinde saklanmış bir homogreft implantasyonu gerçekleştirildi [21]. Zamanla birçok kalp cerrahı homogreft ile aortik kapak replasmanı uyguladı [22-24]. Mekanik kapaklar sonsuz durabilite sağlarken, ilk homogreft koruma teknikleri erken klinik dejenerasyona neden oluyordu [25-28]. Ayrıca uygun homogreft temini sınırlıydı ve gerekli olduğunda uygun boyutta bir kapak her zaman bulunamıyordu. Henüz miyokardiyal koruma yöntemlerinin yeterince gelişmediği bir dönemde homogreftler, hemodinamik üstünlüklerinin çok az anlaşılmış olmasına karşın ciddi bir alternatif olarak görülmekteydi. İmplantasyon kolaylığı için bir desteğe yerleştirilmiş homogreftler ile laboratuar deneyimi yayınladı [29] ların sonlarında Angell [23] aort, mitral ve triküspit replasmanı için stente yerleştirilmiş homogreft kullandı. Bu kapaklar çok küçük aortik anuluslar hariç hemen hemen tüm olgularda kolay implante edilebiliyordu. Homogreftlerin stent ile birlikte kullanımı, aortik homogreftlerde görülen %20-30 erken postoperatif aort yetersizliğinde belirgin bir azalma meydana getirdi [30,31]. Bununla birlikte, stent yerleştirilen homogreftlerde orta dönem durabilitenin de sınırlı olduğu gösterildi de 7

8 Senning [32] otojen fasya lata grefti ile üç yaprakçıklı bir biyolojik kapak oluşturarak subkoroner pozisyonda freehand tekniği ile yerleştirdi. Ionescu [33] ve Ross [34] bir destek üzerine yerleştirilmiş otolog fasya latalı (daha sonra perikard) bir biyoprotez kullandılar. İlk defa 1960 da pulmoner kapak yaprakçıkları inen aortaya deneysel olarak implante edilerek, otojen pulmoner kapak ile aortik replasman imkanı araştırılmaya başlandı [35] de Ross [36] hastalarda pulmoner otogrefti kullandı, fakat bu metod operasyonun karmaşıklığı nedeni ile kardiyoplejik arrest döneminden önce yaygın olarak kullanılamadı. Bir insana stentli porcine kapak replasmanı ilk defa Duran ve Gunning [37] tarafından 1964 de gerçekleştirildi de merkürokrom ve formalin ile muhafaza edilmiş stentli heterogreftler ile erken sonuçlar bildirildi [38] da O Brien [39] formalin ile korunmuş domuz ve dana aortik heterogreftleri ile dokuz hastada, 1968 de Carpentier ve arkadaşları [40] stentli heterogreft ile mitral ve triküspit kapak replasmanlarında deneyimlerini bildirdiler. Ionescu ve Wooler formalin ile fiske edilmiş B-propionolakton ile sterilize edilerek dondurulup kurutulmuş heterogreftleri aort ve mitral kapak replasmanında kullandılar. Formalin fiksasyonu ile başlangıç sonuçlarının iyi olmasına rağmen, orta dönem durabilite sonuçları olumsuzdu. Bu problem 1968 de glutaraldehit fiksasyon yönteminin kullanılması ile çözüldü [41]. Glutaraldehit ile fiske edilmiş stentli porcine kapaklar ticari olarak kolayca bulunur hale geldi ve büyük bir talep oldu. Takılması kolay ve akım özellikleri ilk-kuşak mekanik kapaklardan daha iyi idi ve ayrıca antikoagülan kullanımı da gerekmiyordu. Bu nedenle çoğu cerrah stentli biyoprotezleri tercih etmeye başladı ve stentli biyoprotez kapakların gelişimi stentsiz biyoprotezlerin kullanımının önüne geçti. Ancak, stentli biyolojik kapaklara ait uzun dönem yüksek dejenerasyon oranlarının bildirilmesi üzerine stentsiz tasarımlar son onyılda tekrardan gündeme geldi. Homogreftlerin temin edilemediği durumlarda bir alternatif olabileceği düşünülen stentsiz biyoprotez kapakların üretim teknolojisinde 1990 lı yıllarda büyük ilerlemeler oldu. 8

9 GENEL BİLGİLER Gürültü Gürültü, insanların işitme sağlığını ve duyusunu olumsuz yönde etkileyen, fizyolojik ve psikolojik dengesini bozan, iş verimini azaltan, çevrenin hoşluğunu ve sakinliğini azaltarak veya yok ederek niteliğini değiştiren, gelişigüzel bir spektruma sahip istenmeyen seslerden oluşan önemli bir problemdir. A. Frekans Spektrumuna Göre Gürültü Türleri 1- Sürekli geniş band gürültüsü Birçok gürültü sürekli bir spektruma sahiptir. Yani gürültüyü meydana getiren sesin frekansı, tüm frekans boyunca yayılmıştır. Tabiatta mevcut bulunan bütün renklerin karışımı nasıl beyaz ışığı meydana getirirse, bütün frekans aralıklarına sahip sürekli spektrumlu sesler de "Beyaz Gürültü"yü meydana getirir. Beyaz gürültüye en iyi örnek makine gürültüsüdür. 2- Sürekli dar band gürültüsü Böyle seslerde birkaç frekans yoğun olarak yer alır. Örnek olarak dairesel testerenin çıkardığı ses özellikle yüksek frekansları ihtiva eder ve bu sınıf içinde yer alır. B. Zamana Bağlı Olarak Gürültü Türleri (Kararsız Gürültü) Gözlem süresince gürültü seviyesinde önemli değişiklikler görülen gürültülerdir. a) Dalgalı Gürültü: Gözlem süresince seviyesinde sürekli ve önemli ölçüde değişiklikler olan gürültüler. b) Kesikli Gürültü: Gözlem süresince seviyesi aniden ortam gürültü seviyesine düşen ve ortam gürültü seviyesi üzerindeki değeri bir saniye veya daha fazla sürede sabit olarak devam eden gürültüdür: trafik gürültüsü, durup yeniden çalışan vantilatörler. 9

10 c) Vurma Gürültüsü (Anlık Gürültü): Herbiri bir saniyeden daha az süren bir veya birden fazla vuruşun çıkardığı gürültüdür: çekiç ve perçin makinası gürültüsü. Gürültünün İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri a) Psikolojik: Davranış bozuklukları, öfkelenme, genel rahatsızlık duygusu, sıkılma. b) Fiziksel: Geçici veya kalıcı işitme hasarları. c) Fizyolojik: Vücut aktivitesinde değişiklikler, kan basıncında artış, dolaşım bozuklukları, solunumda hızlanma, kalp atışlarında hızlanma, ani refleksler. d) Performans: İş veriminde azalma, konsantrasyon bozukluğu, hareketlerin engellenmesi Meydana getirdiği olumsuz etkilere bağlı olarak gürültü seviyeleri bazı araştırmacılar tarafından derecelendirilmektedir (Tablo 1). Bunlara ek olarak, gürültü kişilerde bitkinliğin kronikleşmesine neden olmakta ve vücudun direncini azaltarak hastalıklara yakalanma ihtimalini arttırmaktadır. Son araştırmalara göre fetus ve prematüre doğumlar üzerinde gürültünün olumsuz etkileri olduğu anlaşılmaktadır. Duyma hassasiyetimiz düşük ve yüksek fekanslarda daha kötüdür. Bu sebeple ses seviye ölçümlerinde insan kulağı gibi davranan filtreler kullanılmalıdır. Bu filtreleme işlemine weighting denir. Halihazırda en sık kullanılan frekans-weighting eğrisine A-weighting denir. Birimi db (A) olarak verilir ve insan kulağına en yakın özelliğe sahiptir. Diğer bir eğri ise C- weighting olarak adlandırılır. Bu tip daha yüksek ses seviyeleri veya düşük frekanslı seslerin ölçümünde kullanılır. 10

11 Tablo 1. Gürültü seviye derecelendirmesi. 1. Derece 30 db (A) - 65 db (B) Konforsuzluk, rahatsızlık, öfke, kızgınlık, uyku düzensizliği, konsantrasyon bozukluğu 2. Derece db (B) Fizyolojik reaksiyonlar, kan basıncı artışı, kalp atışlarında ve solunumda hızlanma, beyin sıvısındaki basıncın azalması, ani refleksler 3. Derece db (B) Fizyolojik reaksiyonların artması, baş ağrıları 4. Derece 120 db (B) İç kulakta devamlı hasar, dengenin bozulması 5. Derece 140 db (B) Ciddi beyin tahribatı Mekanik kapaklarda gürültü nedenleri 1- Mekanik kapaktan kaynaklanan intrinsik sebepler 2- Kardiyak hemodinami Hastanın duyduğu kapak sesinin büyük bölümü izovolumetrik faz sırasında oluşmaktadır. Hızlı basınç değişiklikleri ve kavitasyon oluşumu gibi diğer pek çok neden kardiyak yapı ve sıvı dolaşımında değişikliklere neden olarak ses basınç spektrumunu etkiler. Teorik olarak kapakta oluşan kalsifikasyon, trombüs formasyonu, ayrılma gibi nedenler kapakların açılma ve kapanma sırasında ses değişikliğine neden olur. Bu yüzden kapak seslerinin analizi kapak bütünlüğü hakkında bilgi verir. Bazı araştırmacılar yüksek frekanstaki ses düzeyinde meydana gelen azalmayı mekanik kapaktaki fonksiyon bozukluğuna bağlarkan, bazıları bunun sadece göğüs ve iç organ yapısı ile farklılık gösterebileceğini bildirmiştir. Mekanik kapak sesinin oluşumunun kapanma karakteristiğini değerlendirmek üzere, fizyolojik basınç ve akım durumunu yansıtan kardiyovasküler simülatörlerden faydalanılmıştır 11

12 [42]. Biyolojik ve mekanik kapak sesleri karşılaştırılmış ve kapak sesleri total duyulabilir frekans aralığında (20 Hz - 15 KHz) yükseltici kullanılarak kaydedilmiş, kardiyovasküler simülatör tam bir doğal ventrikül gibi akım ve basınç sağlamıştır. Carpentier Edwars domuz aortik biyoprotez hemen hiç ses çıkarmamıştır. Bu ölçüm esnasında kalp atım hızı 70/dak, ortalama akım hızı 5 L/dak, sol ventrikül peak basıncı 120 mmhg olacak şekilde düzenleme yapılmıştır. Araştırmacılar simultane kayıt ile intrakardiyak ve torasik fonokardiyogramların analizi üzerine yapılan köpek çalışmasında kalp/toraks akustik sisteminin zaman değişken özellikleri incelemişlerdir. İntrakardyiak fonokardiyogramda instrumental gürültü kaydedilmiştir. Köpeklerde yapılan bu çalışmayla kalp/toraks akustik sisteminin aortta, mitralden daha fazla zayıflama gösteren bandpass filtresine benzediği ortaya konmuştur. Kapak çapı, çıkan ses basıncı ile doğru orantılı bulunmuştur. Araştırmalar sonucunda mekanik kapak sesinden rahatsızlık duyan hastalar daha çok genç, daha iyi duyma kapasitesine sahip ve genellikle sinüs ritmine sahip hastalardı. Stentsiz Aortik Biyoprotezler Stentli porcine xenogreftler biyolojik ve mekanik yapılardan oluşur ve böylece biyoprotez olarak adlandırılır. Santral akım özelliğine sahip olmakla beraber stent kısmen obstüksiyona ve türbülan akıma yol açar. Hemodinamik özellikleri birinci kuşak mekanik kapaklar ile homogreftler arasında yer alır. Uzun dönem sonuçları homogreftlerden iyi değildir. Özellikle çocuklarda ve genç hastalarda dejenerasyon, kalsifikasyon ve erken dönemde yaprakçık yırtılmasına eğilim vardır [43,44]. Durabilitedeki bu fark, ideal olmayan kapak geometrisi ve yaprakçıklar üzerindeki gerilimin uygunsuz dağılmasına yol açan stent ile açıklanabilir. Stentli aortik homogreftlerdeki dejenerasyon oranı da buna benzerdir [45]. Biyoprotez hazırlama metodlarının durabilitedeki farklılıkta etkisi olmasına karşın, hızlandırılmış yetersizlik testleri biyoprotez stentlerinin biyolojik komponente yansıyan gerilim 12

13 için major bir faktör olduğunu gösterdi [1,2]. Gluteraldehit ile fiske edilen bir porcine xenogreft için en iyi stent nativ aort köküdür. Sinüslerin yapısı, yüksek aortik basınçta yaprakçıklar kapandığında mekanik gerilimleri dağıtır. Bu insanda aortik kapak replasmanı için kullanılan stentli aortik homogreft ile frehand aortik homogreft arasındaki durabilite farkını açıklayabilir. Aortik pozisyonda stentli porcine xenogreftlerin ortalama dejenerasyon süresi, implante edildiği yaşla değişiklik göstermekle birlikte genellikle sekiz yıldır [46,47]. Stentsiz olanlarda bu süre 12 yılı aşar. Çıkarılan biyolojik protezlerin patolojik özellikleri, dejenerasyonun mekanizmaları hakkında fikir edinilmesini sağlar. Kalsifikasyon, yaprakçık yırtıkları ve perforasyonlar dejenerasyonun en belirgin şeklidir. Kommissüral stent ayrılması 27 mm den büyük kapaklarda sık oluşur. Fleksible bile olsa yapay bir stentin eliminasyonu doku gerilimini azaltır ve durabiliteyi düzeltir. Bir stent ve dikiş halkasının yokluğu, transvalvüler basınç gradiyentini düşürür. Nativ aortik kök ve sinüsler, yüksek basınçta yaprakçıklar kapandığı sırada mekanik stresi dağıtır [48,49] de David [50] glutaraldehit ile fiske edilmiş stentsiz aortik xenogreftlerin kullanımını hem deneysel olarak, hem de in vivo yeniden inceledi. Bu ilk implantlarda çok düşük istirahat gradiyenti ve minimal aort yetersizliği görüldü. Düşük basınç ile kapak ve aortik sinüslerin fiksasyonu için subanüler dokuları yaprakçıkların tabanının mm altından kesti. Koyunlara implante edilen bu kapaklarda önemli derecede kapak ayrılması olması ve dokunun kısmen frajil olması nedeniyle bir Dacron kumaş ile desteklendi. Bu aynı zamanda insan dokusu ile porcine kapak arasında bir ayrım düzeyi sağlar (muhtemel bir reoperasyonda bu değerlidir). Bu kumaş ile kaplama, septal kas bandının reabsorbsiyonunu önler. Düşük basınç fiksasyonu, yaprakçıkların elastikiyetinin ve kollejeninin doğal yapısının korunmasını sağlar. Bu kapakların takılmasını takiben 1 ay süre ile 5 yıl süre içinde reoperasyon yapılan 4 hastada kapağın morfolojik bulguları tanımlandı. Pannus dikiş hatlarını kaplamış, valsalva sinüslerine komşu kommisüral alanlara ve yaprakçık tabanlarına uzanmıştı. 13

14 Bu homogreftlerdeki bulgulara benzer bir sonuçtu. Yaprakçık dokusu yumuşak ve pliable kalmıştı, önemli kalsifikasyon ya da yırtılma yoktu, fakat aortik duvarda kalsifikasyon başlamıştı. Daha sonra diğer gruplar tarafından aort kök replasmanı için gluteraldehit ile muamele edilmiş porcine aortik kök xenogreftler hazırlandı. Gluteraldehit ile muamele edilmiş aortik kökler, taze insan ve domuz sinüslerinden anlamlı derecede daha az genişleyebilme özelliğine sahiptir. Taze aortik köklerin çapı, iç basıncın sıfırdan 120 mmhg ya yükselmesiyle %45 artar, aksine gluteraldehit ile muamele edilmiş aortik köklerde bu oran %10 dan azdır. Sonuç olarak, gluteraldehit ile muamele edilmiş aortik kökler, taze homogreftler ile karşılaştırıldığında, belirgin olarak yüksek akım ve düşük basınç özelliklerine sahiptir. 14

15 BİYOPROTEZ KAPAKLARIN KLİNİK KULLANIM ÖZELLİKLERİ Biyoprotez Kapakların Hazırlanışı Porcine biyoprotezler, domuzlardan taze doku olarak elde edilir. Birkaç saat içerisinde aort dokusu etraf dokulardan temizlenerek aort kökü şeklinde eksize edilir, incelenir ve bundan sonra gluteraldehit solüsyonu ile fiksasyon ve sterilizasyon işlemlerine geçilir. Aort kapağını kapalı halde fiske etmek için aort içine hidrostatik basınç uygulanır. Aortik root biyoprotezlerin hem giriş, hem de çıkış bölümüne eşit miktarda karşılıklı basınç (40 mmhg) uygulanır. Dolasıyla yaprakçıklar düzeyinde net basınç farkı sıfırdır. Yaprakçıklar sıfır basınç altında fiske edilir. Bu metod ile aort kök basıncı altında yaprakçıkların ve aort duvarının doğal yapısı korunur. 2 mmhg veya hatta daha düşük basınçlarda bile, fiske edilen yaprakçıklarda gerilme ve düzleşme oluşarak doğal yapının değiştiği histolojik olarak gösterilmiştir. Biyoprotezler, doğal olarak oluşan bir yağ asidinin (olek asit) derivesi olan alfa amino oleik asit (AOA) ile muamele edilir. Bu yaprakçık kalsifikasyonunu azaltır. Hayvan deneylerinde AOA ile muamele edilen domuz kapaklarında yaprakçık kalsifikasyonunun azaldığı gösterilmiştir. Hazırlanmış aortik biyoprotezin miyokard ve giriş bölüm kenarları ince tek tabaka Dacron kumaş ile kaplanır, daha sonra da tamponlanmış %2 gluteraldehit solüsyonunda steril saklanır. Aortik kök biyoprotezlerinin koroner arterleri, daha sonra operasyonda hastanın koroner arterlerinin implante edilmesini kolaylaştırmak amacıyla 5-6 mm lik bir bölüm bırakılarak bağlanır. Kapağın giriş bölümünün yaklaşık 2 mm alt kısmına konan 5-0 yeşil dikiş hattı aynı zamanda cerrahın dikiş hattıdır. Her bir kommissürün alt hizasına denk gelecek şekilde, Dacron kumaş üzerine 120 derecelik eşit aralıklarla yerleştirilmiş yeşil renkli üç adet işaret noktası vardır. Bunlar implantasyon esnasında cerrahın kılavuz noktalarıdır. Biyolojik kapağın stentinin kaldırılması ile durabilitenin uzadığına inanılmaktadır. 15

16 Biyoprotez Kapağın Hemodinamisi İn vitro pulsatil akım hidrodinamik çalışmalar ile, stentsiz biyoprotezlerin şu anda klinik kullanımda olan stentli biyoprotezlerden daha fazla efektif orifis alanı (EOA) sağladığı gösterilmiştir. Ayrıca, en küçük çaplarda bile (19 mm, 21 mm, 23 mm) akım özellikleri standart bileaflet mekanik kapaklardan daha iyi bir koaptasyon sağladığı görülmüştür. Hem kapağın büyüklüğünün, hem de implantasyon tekniğinin gradiyent ve regürjitasyonu anlamlı derecede etkilediği görülmüştür. 23 mm kapağın 21 mm aortaya takılması, bütün implantasyon tekniklerinde en fazla orifis alanı sağlamıştır. Özellikle root replasman ve inklüzyon tekniği ile en yüksek EOA elde edilmiştir. En düşük EOA, total scalloped implantasyon tekniğinde gözlenmiştir [48]. Aortik Kompleks Aort kökü, sol ventrikül ile asandan aorta arasında tüpe benzeyen bir bileşke yeridir [51-53]. Aort kökü, aort kapak yaprakçıklarını içerir ve sıklıkla aortanın bir parçası olarak incelenir, ancak sol ventrikül çıkım yolunun bir parçası olarak da dikkate alınmalıdır. Aort kökünün 2/3 alt kısmı interventriküler septumla birleşir, geri kalan 1/3 lük kısmı mitral kapağın aortik veya anterior yaprağının fibröz dokusuna yapışır. Aort kökünün üst kısmı ise asandan aorta ile birleşir. Aort kapağın kendisi kompleks bir yapı olup, şu anatomik yapıları içerir: Anulus, kapak yaprakçıkları, Valsalva sinüsleri, Sinotübüler bileşke ve aortik duvar. Bu yapılar kapağın kompetansını sürdürebilmek için sinerji içinde çalışır. Aortik kompleks 4 düzeyde incelenirse: Anulus: Aort kapağın tabanı kaslar tarafından desteklenir. Bu kas yapıları kardiyak siklus süresince kapağın genişleme ve gevşemesine izin verir. Bu durumu ventrikülün sistolik ve diyastolik paterni takip eder. Gerçek bir taban ya da anulus olmadığı söylenebilir, ama yerine 16

17 aortik kompleksin içinde bir plan mevcuttur. Bu temel olarak kapak yaprakçıklarının daha altındaki bölümler tarafından oluşturulan anuler bileşkedir ve aort kökünün içinde sol ventrikül çıkım yolunda inlet kısma karşılık gelir. Kapak yaprakçıkları: Sinetubuler bileşkede aort duvara tutunurlar. Her bir yaprakçık koaptasyon yüzeyi ve menteşe noktası içerir. Normal aort kapak yaprakçıklarının tabanı serbest uçlarının 1.5 katı genişliğindedir. Yaprakçıklar küspis oluşturan semilunar şeklinde aortik duvara ilişki kurarlar ve yaprakçıklar arası üçgenler komşu kapak yaprakçıklarının birbiri ile kıvrık ilişki oluştururlar. Herbir yaprakçık aortik duvara yarım ay biçiminde tutunur ve üç yaprakçıklı kapak oluşur.yaprakçıklar arası üçgenler birbirine komşu yaprakçıkların kavisli olarak tutunmasından dolayı oluşur.bu üçgenlerin tepeleri kommissür adını alır. Valsalva Sinüsleri: Sinotubuler bileşke ve distal yaprakçık bağlantı yerlerinin proksimalinde yer alan bülböz alanlardır. Koroner arterler sinüslerden orijin alır. Sağ ve sol koroner ostiumlar sinüs çıkıntılarının altında bulunur. Sinüsler türbülan akımların oluştuğu bölge olması itibari ile önemlidir. Sistolün erken fazında aortik kapak yaprakçık ve sinüs duvarı arasında laminer olmayan bir akım oluşturur. Kan sinotübüler bileşkenin kenarından girer, duvar etrafında dolaşır ve aortik kompleksin sabit akımına geri döner. Kapak açıldığı zaman türbülan akımlar yaprakçıkların aortik duvar ile temasını engeller. Sistolün en tepe noktasından sonra (aortik peak sistol) türbülan akımlar yaprakçıkların aort duvarından uzaklaşmasına yardımcı olur. Sinüslerin şekli yaprakçıklardaki stresin yayılmasını sağlar. Bu yapılanma ile, diyastol esnasında yaprakçıkların taşıdığı stresin sinüslerdeki stresin dört katı kadar olabileceği gösterilmiştir. Bu, yaprakçıklardaki yükün bir bölümünün sinüs duvarları tarafından taşındığı anlamına gelir. Yaprakçık stresi sinüslerce paylaşılmasaydı sinüs duvarı diyastolde içeri doğru çekilirdi. Tersine sinüs duvarları dışa doğru hareket etmektedirler. Bu dağılım veya paylaşım 17

18 yaprakçıklar üzerindeki gerilme ve yırtılma olasılığını azaltmaktadır. Sonuç olarak sinüsler aortik kompleksin fonksiyonel bir ünitesi olarak kabul edilmelidir. Sinotübüler bileşke: Sinotübüler bileşke, sinüslerin sonu ve aortanın başlangıcını ayıran bir kavşaktır. Sinotübüler bileşke, kapak yaprakçıklarının stabilizasyonunda önemli rol oynayan kollejen ve elastinden oluşmaktadır. Son zamanlarda aort kapağını koruyan girişimlerde, stentless kapak implantasyonlarında sinotübüler bileşke önem kazanmıştır. Sağlıklı bir insanda sinotübüler bileşke anulusdan yaklaşık %10-15 daha küçüktür. Yaşla beraber sinotübüler bileşkenin çapı da büyür. Bunun nedeni, bu bölgedeki elastin ve kollajen liflerin yapısal değişikliğe gitmesidir. Sol ventrikül çıkım yolu: Aort kapak fonksiyonları, mitral kapağın fonksiyonel durumu ve sol ventrikül miyokardı göz önünde bulundurulmadan değerlendirilemez. Sol ventrikül çıkım yolunu oluşturan kısımlar müsküler komponent, interventriküler septum, mitral kapak ve aort kapak arasındaki bölgeden oluşan fibröz komponenttir. Aortik kapağın yaprakçıkları kısmi olarak mitral kapağın anterior yaprakçığı ile bitişiktir. Bu indirekt olarak sol ventrikül miyokardına bitişiktir. Bu nedenle aort kapak fonksiyonları kısmen mitral kapak aparatusu ve sol ventrikül miyokardının fonksiyonel durumuna bağlıdır. Sağ ventrikül çıkım yolu: Aort kökü ile çevre yapılarının ilişkilerini bilmek önemlidir. Çünkü kalp içinde merkezi yerleşimli olan sinüsler hem iki atriyumla, hem de sağ ventrikül çıkım yolu ile ilişki içindedirler. Küspislerin yakınlık ilişkisi de önemlidir. Sağ koroner küspis, sağ ventrikül çıkım yolu ile ilişkilidir. Non-koroner küspis kommisürel birleşime yakın kısmı ile sağ atriumla ilişkilidir. Non-koroner küspis her iki atriumla ilişkilidir. Sol koroner küspis sol atriyumla ilişkilidir ve pulmoner gövde ile sol atriyal appendiks arasındaki keseciğe bakar. 18

19 Ayrıca her iki non-koroner ve sol koroner küspisler mitral kapağın anterior yaprakçığı ile ilişkilidir. İMPLANTASYON TEKNİKLERİ a. Subkoroner implantasyon tekniği b. Modifiye subkoroner implantasyon (Aortik Root İnklüzyon Tekniği) c. Aort kök implantasyonu (Total Root Replasmanı) 1) Subkoroner implantasyon tekniği Sinotübüler bileşkenin cm üzerinden transvers aortotomi yapılır. Aort kapak rezeke edildikten sonra aortik anulus ve sinotübüler bileşkenin çapları dikkatliçe ölçülür. Hastaların çoğunda bu iki çap benzerdir (1ya da 2 mm farklılık ile). Sinotübüler bileşke ile aynı çapta bir kapak seçilmelidir ve implantasyon için hazırlanmalıdır. Sadece aort anulusuna yerleştirilen stentli biyoprotezlerin aksine, stentsiz biyoprotezlerin hastanın aort köküne tamamen yerleştirilmesi çok önemlidir. Stentsiz biyoprotez daha çok bir silindire benzer, proksimal ve distal seviyelerde çapları yaklaşık aynıdır. Temelde hastanın aort anulusunun ve sinotübüler bileşkesinin çaplarının aynı olması önemlidir. 4-0 polyester tek tek dikişler (20-25 adet), aort anulusunun en alt seviyesinde, horizantal planda, sol ventrikül çıkım yolundan geçilir. Bu dikişler aortik anulusun scalloped şeklini izlememelidir, fakat aynı horizontal planda olmalıdır. Nonkoroner aortik sinüs sıklıkla sağ ve sol aortik sinüslerden daha aşağı seviyede uzanır. Bu durumlarda nonkoroner sinüsün arteriyel duvarı dikişlerle birleştirilebilir ya da kapak bu bölümde supraanüler pozisyonda yerleştirilebilir. 19

20 Üç kommissürünün uzaysal ilişkisi bu kapağın fonksiyonunun nasıl iyi olacağını belirleyecektir. Bu dikiş sinüsün en alt seviyesine gelinceye kadar devam eder, burada durulmalıdır. Sağ aortik sinüsün diğer kommissürü aort duvarına benzer şekilde yerleştirilir ve sağ aortik sinüsün dikiş hattı tamamlanır. Nonkoroner yaprakçığın kommissürleri yerleştirildikten sonra, biyoprotez nonkoroner aortik sinüse dikilir. Biyoprotezin aort köküne dikilmesi sırasında kapak yaprakçıklarının cerrahi aletlerden ve dikiş iğnelerinden zarar görmemesine aşırı dikkat edilmelidir. Eğer bir yaprakçık hasara uğrarsa, kapak çıkarılmalıdır. Eğer sinotübüler bileşkenin çapı biyoprotezin çapından büyük ise ya kapak kommissürlerini hemen üzerinden asendan aortayı pilike ederek veya bu seviyede dışarıdan aortun çevresinde bir Dacron şerit sarıp dikerek bu çap azaltılmalıdır. 2) Modifiye Subkoroner implantasyon (Aortik Root İnklüzyon Tekniği) Aortotomi sinotübüler bileşkenin ve sağ koroner arterin çıkışının 5 mm üzerinden transvers olarak yapılır. Bu sayede aort silindirik pozisyonda açık tutularak içerisine yerleştirilecek olan porcine ksenogreft pozisyonu doğru ayarlanabilir ve kommissürlerin distorsiyonu önlenir. Nativ aortik silindir ile ksenogreft silindir arasında iyi bir uyum elde edilmelidir, bu açıdan ksenogreftin ölçüsü önemlidir. Uygun ölçüde kapak seçildikten sonra, aort anulusu ksenogreftin yerleştirilmesini tek bir planda tutacak şekilde yerleştirilir. Daha sonra sadece ksenogreftin koronerlerinin nativ koronerlere karşılık gelen sinüsler bölgesindeki aort duvarları koroner ostiumları da içine alacak şekilde U şeklinde kesilirken, nonkoroner sinüs tarafı intakt bırakılır. Stentsiz biyoprotez kapak implantasyonunun en önemli yönü, biyoprotezin kommissürleri ile nativ kommisürlerin aynı hizaya getirilmesidir. Teknik hatalar yaprakçıklarda artmış doku gerilimine ve aort yetersizliğine yol açar. Çok küçük aort kökleri için aortik kök replasmanı yapılabilir. Özellikle aort kökü küçük (< 23 mm) kadın hastalarda 20

21 daha yüksek gradiyentler gözlenmektedir. Ancak, erken postoperatif yüksek ölçülen gradiyentler perivalvüler hematomun ve inflamasyonun rezolüsyonu, nativ sinüslere göre ksenogreft kökün uyumu ve genişlemesi, septal hipertrofinin gerilemesi ile çıkım yolu gradiyentinin azalması gibi faktörlerden dolayı zamanla anlamlı oranda düşer. Transvalvüler gradiyent stentli kapaklardan anlamlı derecede düşüktür ve sol ventrikül hipertrofisinin gerilemesi çok hızlıdır [ 54,56]. Hem sıfır basınç ile yaprakçık fiksasyonu, hem de alfa-amino oleik asit muamelesi ile antikalsifikasyonun sağlanmasına rağmen, ksenogreft aort duvarı zamanla kalsifiye olmaya başlar ve elastikiyeti kaybolur. 3) Aortik Kök İmplantasyonu (Total Root Replasmanı) Aort, sinotübüler bileşkenin hemen üzerinden kesilir. Her iki koroner ostium aort duvarından geniş butonlar şeklinde mobilize edilir.valsalva sinüsünün geri kalan dokusu ve nativ aort kapağı rezeke edilir. Ksenogreft aort köküne implante edilir, koroner ostiumlar anastomoz edilir ve distal aort anastomozu yapılır. Biyoprotez Kapakların Endikasyonları [56,58] yaşın üzerinde olan ve antikoagülan tedavinin kontrendike olduğu hastalarda idealdir (Homogreft olmadığı zaman) 2. Sürekli antikoagülan tedaviyi uygulamayan, bu konuda isteksiz davranan ya da izlenemeyeceği düşünülen gelişmekte olan ülkelerde yaşayan hastalar 3. Genç (< 40 yaş), özellikle çocuk sahibi olmayı düşünen kadınlar (pulmoner otogrefte alternatif olarak) 4. Aktif endokarditli hastalar (homogreft mevcut olmadığı zaman) 5. Küçük aortik anuluslu hastalar 21

22 Biyoprotez kullanımı için mutlak bir kontrendikasyon yoktur. Ancak aortik anulus ve sinotübüler bileşkenin çapları arasında büyük bir fark (asimetrik aortik kök), total scalloped subkoroner impantasyon için rölatif bir kontrendikasyondur. Aortik Stentsiz Bioprotezin Klinik Sonuçları Mortalite Çeşitli stentsiz biyoprotez kapaklar ile çok merkezli çalışmalarda erken mortalite %3-8 arasındadır [56]. Total root replasmanında bu oran %10-15 arasında bulunmuştur.mortalite nedenleri çeşitli serilerde değişiklik göstermekle beraber; endokardit, sepsis, kardiak arrest, perioperatif miyokard infarktüsü, ritim bozuklukları, postoperatif kanama, multiorgan yetmezliği sayılabilir.mortalite ileri derecede yaşlı, hepatik ve renal fonksiyonları bozuk olan hastalarda daha çok görülmüştür.özelikle aktif endokardit ile karşılaşılan hastalarda postoperatif endokardit, paravalvüler kaçak ve reoperasyon oranları daha fazla görülmüştür. %1967 de O Brien ve arkadaşları [57] 23 vakalık ilk serisini yayınlamışlar, iki erken ve bir geç mortalite bildirmişlerdir. Yaşayan 20 hastadan birisinde 14 ay sonra ani aort yetersizliği gelişmiş ve reoperasyon uygulanmıştı. Stentli biyoprotezlerin geç dönem sonuçlarının iyi olmaması üzerine dikkatler tekrar stentsiz biyoprotezlere çevrilmiş ve 1988 yılında David ve arkadaşlarının [5] ilk deneysel ve klinik çalışmaları yayınlamaları ile yeni bir dönem başlamıştır. Daha sonra 1990 lı yıllarda stentsiz biyoprotez kapak teknolojisinde büyük ilerlemeler olmuş ve çeşitli firmalar tarafından, çeşitli stentsiz biyoprotez kapaklar üretilmiştir. İlk uzun dönem (10 yıllık ) klinik deneyim 1998 de David tarafından bildirilmiştir [50]. Morbidite Tromboembolik komplikasyonlar %1-2 arasında görülmüştür. Daha çok, mitral kapak cerrahisi yapılan ve atrial fibrilasyon olan hastalarda görülür.kalıcı nörolojik sekel %1 civarındadır. Bunların yarısında karotis arter hastalığı belirlenmiştir 22

23 Kapak sesi Pek çok mekanik kalp kapağı, kapak kapandığı sırada maksimum ses basınç düzeyine erişerek, sessiz bir odada hastanın yaklasık 1-2 metre uzağından duyulabilecek şekilde sese neden olur [60]. Aynı kapak tipine sahip olsalar bile ses basınç düzeyleri hastadan hastaya fark edebilir. Bu değişiklik, vücut yapısı ve hemodinamik duruma bağlanmıştır. Aortik mekanik kapaklardaki mekanik kapanma sesi sol ventrikül relaksasyon oranı (dp/dt) ve aortik kökteki depolanan potansiyel enerji gibi hemodinamik parametrelerle ilişkilidir. Moritz ve arkadaşları [61] yaptıkları bir çalışmada 1 metre uzaklıktan değişik kapak markalarına ait ses basınç düzeyleri ölçmüşler ve sonuç olarak; Duramedics Edward: Db, St.Jude Medical: db, Carbomedics: db Bjork Shiley Monostrut: db lik ses basınç düzeyleri elde etmişlerdir. Aynı literatürde Duromedics-Edwards protez en fazla ses çıkaran, St.Jude ise en az ses çıkaran kapak markası olarak bulunmuştur. 23

24 MATERYAL ve METOD Bu çalışmamızda Ocak 2005 ile Aralık 2005 tarihleri arasında Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştıma Hastanesi nde stentsiz biyoprotez replasmanı uygulanan 10 hasta ile aynı dönemde kontrol grubu olarak mekanik aort kapak replasmanı uygulanan 10 hasta karşılaştırıldı. Biyolojik aort kapak replasmanı uygulanan hastaların yedisi erkek, üçü kadın idi. Kontrol grubunda hastaların altısı kadın ve dördü erkek idi. Her iki gruptaki hastaların yaş ortalaması 68.8 ± 18 dı. Biyoprotez takılan hastalara ait preoperatif demografik özellikler, yaş, cinsiyet, elektrokardiyografi, fonksiyonel sınıflaması, ek kardiyak patoloji ve ek sistemik hastalıkları Tablo 2 de belirtilmiştir. Tablo 2. Biolojik AVR uygulanan hastaların preoperatif demografik bulguları. Hastalar Yaş Cinsiyet EKG NYHA Sis.Has. EKP Hasta 1 81 E AF 3 - AAA Hasta 2 80 K sinüs 4 - KAH Hasta 3 69 K sinüs 4 - KAH Hasta 4 65 E AF 3 KOAH PHT Hasta 5 65 E sinüs 3 DM Hasta 6 80 E AF 4 - KAH Hasta 7 65 E sinüs Hasta 8 71 E sinüs Hasta 9 71 E sinüs 3 DM KAH Hasta K sinüs 3 - MD AAA = Asandan aort anevrizması; AF = Atrial fibrilasyon; DM = Diabetes mellitus; EKP = Ek kardiyak patoloji; KAH = Koroner arter hastalığı; KOAH = Kronik obstrüktif akciğer hastalığı; NYHA = NewYork Heart Assosiation; PHT = Pulmoner hipertasyon; Sis. Has = Sistemik hastalık. 24

25 Biyoprotez kapak takılan hastaların preoperatif ekokardiografik özellikleri ise Tablo 3 de belirtilmiştir. Mekanik kapak replasmanı altı hastada St. Jude, üç hastada Carbomedics, bir hastada Bjork Shiley ile gerçekleştirildi. Tablo 3. Biolojik AVR uygulanan hastaların preoperatif ekokardiografik bulguları. Hastalar Max. Grad Mean LVSSÇ LVDSÇ EF Septum AKA AY Arka Ek (mm-hg) Grad (cm) (cm) % (cm) (cm 2 ) Duvar Bulgu 1.Hasta Dej. 2.Hasta Kal. 3.Hasta Kal. 4.Hasta Dej. 5. Hasta Dej. 6.Hasta Dej. 7.Hasta Dej. 8.Hasta Dej. 9.Hasta Kal. 10.Hasta Kal. AKA = Aort kapak alanı; AY = Aort yetmezliği; Dej = Dejeneratif; Kal = Kalsifik; LVDSÇ = Sol ventrikül diyastol sonu çapı; LVSSÇ = Sol ventrikül sistol sonu çapı Tablo 4 de ise mekanik kapak takılan hastaların yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi, primer patoloji, takılan kapak ölçüsü, takılan kapak markası, duyma kaybı derecesi, operasyon sonrasında ölçülen kapak ses frekansı gösterilmistir 25

26 Tablo 4. Mekanik Kapak Takılan Hastaların Pre- ve Postoperatif Özellikleri. Hastalar Yaş Cinsiyet Vücut Kitle Ritim Primer Kapak Kapak Duyma İndeksi Patoloji Ölçüsü Markası kaybı Hasta 1 68 K 29.0 AF AD 19 St. JUDE N Hasta 2 73 E 22.7 sinüs AD 21 Carbo-Med H Hasta 3 35 E 20.4 sinüs AY 23 Bjork-Shiley N Hasta 4 67 K 27.3 AF AD 21 St. JUDE H Hasta 5 65 E 21.8 sinüs AD-AY 23 St. JUDE H Hasta 6 74 K 20.8 sinüs AD 21 St. JUDE İ Hasta 7 73 K 22.6 sinüs AD 21 St. JUDE H Hasta 8 65 E 25.8 AF AY 23 Carbo-Med N Hasta 9 71 K 23.7 sinüs AD 23 Carbo-Med H Hasta K 26.7 sinüs AD 21 St. JUDE N Postoperatif dönemde tüm hastalara hastanede kalış süreleri içerisinde kapak fonksiyonlarını değerlendirmek üzere transtorasik ekokardiyografi yapıldı. Mekanik kapak takılan hastalar postoperatif dönemde Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kulak Burun Boğaz Kliniği nde bilateral odyometre muayenesinden geçirildi Hz ile < 30 db duyma kaybı normal, db hafif, db orta, >90 Db ileri duyma kaybı olarak değerlendirildi. Daha sonra biyomedikal labaratuvarına davet edilen hastalar burada kendilerine önceden tarafımızdan hazırlanan ve Tablo 5 de gösterilen, hastaların kapağa bağlı ses rahatsızlık düzeylerini değerlendiren bir anket formu dolduruldu. Ardından Lutron marka SL-4022 Dijital Ses Seviyesi Ölçüm cihazı ile mekanik kapak takılan hastaların kalp kapak sesleri oturur pozisyonda, sesten yalıtılmış bir ortamda, torasik duvardan bir metre uzakta iken in vitro olarak ölçüldü. Ölçüme ait ses frekans düzeyleri Tablo 6 da karşılaştırıldı. 26

27 Tablo 5. Hastalara ait kapağa bağlı ses rahatsızlık anket formu. KARTAL-KOSUYOLU YÜKSEK İHTİSAS EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ MEKANİK AORT KAPAK REPLASMANI YAPILAN HASTALARIN KAPAĞA BAĞLI SES RAHATSIZLIK DÜZEY ANKET FORMU HASTA AD-SOYAD: YAŞ: HASTANE PRO.NO: SORU 1: Mekanik kapak sesinden rahatsız oluyor musunuz? a) Olmuyorum b) Çok az rahatsız oluyorum c) Oldukça fazla rahatsız oluyorum SORU 2: Kapak sesine bağlı ameliyat öncesinde olmayan uyku problemi yaşıyor musunuz? a) evet b) hayır SORU3: Eşiniz uyku sırasında kapak sesinden rahatsız oluyor mu? a) evet b) hayır SORU4: Kapak sesinden duymuş olduğunuz rahatsızlıktan dolayı yeni bir ameliyatla sessiz bir kapağa sahip olmak ister miydiniz? a) evet b) hayır c) kararsızım 27

28 SONUÇLAR Yapılan bu çalışmada toplam 20 hastaya takılan farklı kalp kapak protezlerinin klinik olarak erken dönem sonuçlarının yanında esas olarak mekanik kapak replasmanı uygulanan hastaların akustik konforu incelenmiştir. Mortalite Biyolojik kapak replasmanı yapılan hastaların birinde erken dönemde mortalite gerçekleşti. Bu hastada postoperatif 6. gün solunum sıkıntısı, hipotansiyon ve bradikardi gelişmesi üzerine yoğun bakım ünitesine alınarak hastaya acil olarak transtorasik ekokardiyografi ile kardiyak tamponad teşhisi konuldu. Acil olarak operasyona alınan hastanın perikardiyal efüzyonu drene edildi. Yoğun bakım takiplerinde hemodinamisi bozulan hastaya medikal destek tedavisinin yanında mekanik destek (İABP) sağlandı. Hasta postoperatif 10. günde multiorgan yetmezliği sonrasında kaybedildi. Morbidite Tromboembolik komplikasyonlar: Mekanik kapak takılan bir hastada geçici serebrovaskuler hadise gelişti. Endokardit: Hastaların hiçbirinde klinik veya ekokardiyografik olarak endokardit gelişmedi. Perikardiyal efüzyon: Bir hastada kalbi çepeçevre saran ve tamponad bulgusu veren cm lik perikardiyal efüzyon saptandı ve bu kaybedilen hasta idi. Aort Yetmezliği: Klinik ve ekokardiyografik olarak hiçbir hastada aort yetmezliği görülmedi. 28

29 Ritm Sorunları: Biyolojik kapak takılan bir hastada preoeratif dönemde olmayan hızlı geçişli atriyal fibrilasyon saptandı ve amiodarone tedaisi ile sinüs ritmine döndü. Hastaların hepsi postoperatif 7-10.gün taburcu edildiler. Hastaların Akustik Konforu: Hasta anket formundan elde edilen bilgiler ışığında mekanik kapak replasmanı uygulanan hastaların %70 i kapak sesini duymakta idi. Mekanik kapak takılan hastaların %30 unda operasyon öncesinde olmayan uyku bozukluğu mevcuttu. Hastaların %30 u gün içerisinde kapak sesinden rahatsız olurken, %40 ı daha düşük sesli kalp kapağına sahip olmak istediğini belirtti. Vücut kitle indeksi yüksek olan hastalarda daha düşük frekanslı kalp kapak sesi elde edildi. Yüksek ses basıncına sahip olan hastalarda rahatsızlık bu basınçla orantılı olup, uyku problemi bu hastalarda daha fazla idi. Rahatsız olan hastalar nispeten yaş olarak daha genç, daha iyi duyma kapasitesine sahip ve genellikle sinüs ritminde idiler. Çıkan ses kapak çapı ile doğru orantılıydı. Çıkan sesin boyutu ile herhangi bir kapak markası ilişkili değildi. Tablo 6 da hasta karakteristikleri ile desibelmetre ile ölçülen kapak ses düzeyleri gösterilmiştir. Buna ilave olarak Grafik 1 de St. Jude aortik mekanik protez takılan bir hastanın toraks duvarından bir metrelik uzaklıktan mikrofon aracılığıyla ölçülen 10 kalp atım süresince kaydedilen zaman-ses basınç diyaframı gösterilmiştir. 29

30 Tablo 6. Hasta Karakteristikleri ile Ölçülen Kapak Ses Düzeyleri * Hastalar Vücut kitle Cinsiyet Kapak Kapak Markası Ölçülen kapak indeksi Ölçüsü sesi (db) Hasta K 19 St. JUDE 30 Hasta E 21 Carbo-Med 43 Hasta E 23 Bjork-Shiley 44 Hasta K 21 St. JUDE 34 Hasta E 23 St. JUDE 43 Hasta K 21 St. JUDE 44 Hasta K 21 St. JUDE 43 Hasta E 23 Carbo-Med 38 Hasta K 23 Carbo-Med 42 Hasta K 21 St. JUDE 39 * Desibel cinsinden verilmis olan ölçülen kapak ses seviyeleri A modunda ölçülmüştür. Grafik 1. St. Jude aortik mekanik protez kaydedilen zaman-ses basınç diaframı 30

31 TARTIŞMA Hem in vitro, hem de in vivo biyoprotez kapağın ideal akım performansı implantasyon tekniğine ve kapağın büyüklüğünün belirlenmesi kriterlerine bağlı olacaktır. Kalp cerrahisinde 40 yılı aşkın bir süredir kullanılmakta olan kapak protezleri uygun hasta grubunda semptomları azaltmakta ve yaşam süresini önemli ölçüde arttırmaktadır. Her sene dünyada yaklaşık 100,000 hastaya prostetik kalp kapağı takılmaktadır. Günümüzde kullanılan bir çok farklı protez kapak tipi vardır. Teknolojideki gelişmeler ile yeni jenerasyon kapaklar öncekilere göre önemli üstünlüklere sahip olmaktadır. Buna karşın kalp kapak replasmanı gereken hastaların tamamında tüm cerrahlar tarafından kullanılabilecek, mükemmel bir hemodinami sağlayan, erken ve geç komplikasyon riski olmayan ve istenildiği an bulunabilen ideal bir protez kapak yoktur ve büyük bir olasılıkla gelecekte de olamayacaktır. Her protez tipinin kendine özgün avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Bu yüzden kapak seçimi konusu her hasta ve hastalık için ayrı olarak değerlendirilmelidir. Kapak seçiminde belirleyici olan özellikler hastanın yaşı, cinsiyeti, sosyokültürel durumu, kapağın patolojisi, annulus boyutu, antikoagulasyon, endikasyon ve kontrendikasyon durumu, hastanın tercihi ve cerrahi ekibin deneyimleridir. Mekanik kalp kapağına sahip olan hastalar hayatlarının geri kalan kısmında kapak sesine alışmak zorundadırlar. Her ne kadar takılan mekanik kapağa bağlı rahatsızlık hastaların sosyal hayatını ciddi şekilde etkilese de, bu konuda yapılan çalışma sayısı oldukça kısıtlıdır. Literatürde mekanik kapak sesine dayanamayıp ikinci bir operasyonla daha önceden takılmış olan kapağın biyoprotezle değiştirildiği vakalar bildirilmiştir [59]. Pek çok mekanik kalp kapağı, kapak kapandığı sırada maksimum ses basınç düzeyine erişerek sessiz bir odada yaklaşık 1-2 metre uzaklıktan duyulabilecek şekilde sese neden olur [60]. Aynı kapak tipine sahip olsalar bile ses basınç düzeyleri hastadan hastaya fark edebilir. Bu değişiklik, vücut yapısı ve hemodinamik duruma bağlanmıştır. Aortik mekanik kapaklardaki mekanik kapanma sesi sol ventrikül relaksasyon oranı (dp/dt) ve aortik kökteki depolanan 31

32 potansiyel enerji gibi hemodinamik parametrelerle ilişkilidir. Yapılan bu çalışmada biyoprotez ve mekanik kapak replasmanı yapılan toplam 20 hastanın erken dönem klinik sonuçlarının yanında esas olarak mekanik kapakların oluşturduğu gürültünün hastaların yaşam kalitesini ne derecede etkilediği araştırılmıştır. Moritz ve arkadaşları [61] yaptıkları bir çalışmada bir metre uzaklıktan değişik kapak markalarına ait ses basınç düzeyleri ölçmüşler ve sonuç olarak Duramedics Edward 33.5 ± 6 Db, St. Jude Medical 24 ± 4 db, Carbomedics 25 ± 6 db, Bjork Shiley Monostrut 31 ± 4 db lik ses basınç düzeyleri elde etmişlerdir. Aynı literatürde Duromedics-Edwards protez en fazla ses çıkaran, St. Jude ise en az ses çıkaran kapak markası olarak bulunmuştur. Oysa bu çalışmada her ne kadar hasta sayısı kısıtlı olup istatistiki olarak anlamlı olmasa da. ölçülen kapak sesleri (A mod) daha yüksek düzeyde idi (30-44 Db). Diğer taraftan pek çok çalışmada St. Jude markalı kapaklarda daha düşük ses düzeyi elde edildiği belirtilmişse de [62-64], yapılan bu çalışmada kapak markaları arasında ses düzeyleri bakımından bir farklılık gözlenmemiştir. Johansen ve arkadaşlarının [5] daha önceden bu konu ile ilgili yaptığı çalışmalara paralel olarak bu çalışmada da mekanik kapak replasmanı uygulanan hastaların %70 i kapak sesini duymakta idi. Laurens ve arkadaşlarının [60] yaptığı diğer bir çalışmada ise hastaların %14.2 sinde uyku bozukluğu, irritasyon, sinirlilik ve korku gözlenmesine karşın, bizim çalışmamızdaki mekanik kapak takılan hastaların %30 unda operasyon öncesinde olmayan uyku bozukluğu ortaya çıktı. Hastaların %30 u gün içerisinde kapak sesinden rahatsız olurken, %40 ı daha düşük sesli kalp kapağına sahip olmak istediğini belirtti. Vücut kitel indeksi yüksek olan hastalarda daha düşük frekanslı kalp kapak sesi elde edildi. Yüksek ses basıncına sahip olan hastalarda rahatsızlık bu basınçla orantılı olup, uyku problemi bu hastalarda daha fazla idi. Rahatsız olan hastalar nispeten yaş olarak daha genç, daha iyi duyma kapasitesine sahip ve genellikle sinüs ritminde idiler. Çıkan ses valf çapı ile doğru orantılıydı. Thulin ve arkadaşları [63] yaptıkları in vitro çalışmada kalp kapak sesinin sistemik kan basıncı, kapağın pozisyonu ve 32

Stentsiz biyolojik aort kapak kullanımının akustik konforu

Stentsiz biyolojik aort kapak kullanımının akustik konforu Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi Turkish Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery Stentsiz biyolojik aort kapak kullanımının akustik konforu Acoustic comfort of using biological prosthetic

Detaylı

Aort Kapak Darlığı Dr.Mustafa SAÇAR Tarihçe

Aort Kapak Darlığı Dr.Mustafa SAÇAR Tarihçe Aort Kapak Darlığı Dr.Mustafa SAÇAR 17.03.2008 Tarihçe v 1914: Tuffier Dijital yolla aort kapak dilatasyonu v 1952: Bailey LV den dilatör ile yaklaşım v 1954: Gibbon KALP AKCİĞER MAKİNASI Aortik valvotomi

Detaylı

TRİKUSPİT KAPAK CERRAHİSİ. Doç.Dr.Aşkın Ender TOPAL

TRİKUSPİT KAPAK CERRAHİSİ. Doç.Dr.Aşkın Ender TOPAL TRİKUSPİT KAPAK CERRAHİSİ Doç.Dr.Aşkın Ender TOPAL Kazanılmış triküspit kapak hastalığı organik veya fonksiyoneldir. Organik hastalık hemen hemen tamamen romatizmal hastalık veya endokarditin sonucudur.

Detaylı

AORT KAPAK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

AORT KAPAK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. AORT KAPAK HASTALIKLARI Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. AORT STENOZU Valvular Subvalvular Supravalvular VALVULAR STENOZ Romatizmal AS Akut romatizmal

Detaylı

Kalp Kapak Hastalıkları

Kalp Kapak Hastalıkları BR.HLİ.085 içerisinde kanın bulunduğu dört odacık vardır. Bunlardan ikisi sağ, ikisi ise sol kalp yarımında bulunur. Kalbe gelen kan önce sağ atriuma gelir ve kalbin sağ kulakcığı ve sağ karıncığı arasında

Detaylı

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011 Trakea Rüptürü Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011 1 Klinik Öykü Ş.Ş., 75 yaş, erkek, Asenden Aort Anevrizması

Detaylı

ATRİYAL FİBRİLASYON Atriyal fibrilasyon En sık görülen aritmi Epidemiyoloji Aritmiye bağlı hastaneye yatanların 1/3 ü AF li. ABD de tahmini 2.3 milyon, Avrupa da 4.5 milyon insan AF ye sahip. Sıklığı

Detaylı

KAPAK HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

KAPAK HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR? KAPAK HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR? Prof.Dr. Batuhan Özay İstanbul MedicineHospital, Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği Kapak hastalıkları hastalığın başvuru anındaki ciddiyeti ve hasta profiline

Detaylı

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Kahramanmaraş 1. Biyokimya Günleri Bildiri Konusu: Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Mehmet Aydın DAĞDEVİREN GİRİŞ Fetuin-A, esas olarak karaciğerde

Detaylı

2.Valvüler kalp hastalıklarına cerrahi yaklaşım: Aort,Mitral, Trikuspit (2 saat)(yrd.doç.dr.şenol Gülmen)

2.Valvüler kalp hastalıklarına cerrahi yaklaşım: Aort,Mitral, Trikuspit (2 saat)(yrd.doç.dr.şenol Gülmen) Kalp Damar Cerrahi Dönem 4 2012-2013 Öğretim Yılı Teorik Dersler 12.11.2012-16.11.2012 Staj Grubu(4) 1.Kardiyopulmoner Baypas, İntraaortik Balon Pompası, Yapay Kalp (1 saat) Yrd.Doç.Dr.Şenol 2.Valvüler

Detaylı

MİTRAL DARLIĞI. Yrd. Doç. Dr. Sinan DEMİRTAŞ

MİTRAL DARLIĞI. Yrd. Doç. Dr. Sinan DEMİRTAŞ MİTRAL DARLIĞI Yrd. Doç. Dr. Sinan DEMİRTAŞ Mitral darlığı Kaç yaprakçık var? Anterior Posterior Anüler çevresi 10 cm Kapak alanı 5-6 cm2 NORMAL MİTRAL KAPAK ANATOMİ Mitral anülüs fibröz ve müsküler dokunun

Detaylı

Dr Alpay Sezer 18 Şubat 2017 İstanbul Girişimsel Kardiyoloji Kursu

Dr Alpay Sezer 18 Şubat 2017 İstanbul Girişimsel Kardiyoloji Kursu İSKEMİK FONKSİYONEL MİTRAL YETERSİZLİĞİ Mitral kapağa girişim için sınırı nasıl çizelim? Dr Alpay Sezer 18 Şubat 2017 İstanbul Girişimsel Kardiyoloji Kursu İskemik Mitral Yetersizliği (İMY) Kordal gerilme

Detaylı

ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNDEKİ GÜRÜLTÜ SEVİYELERİNİN ÖLÇÜLMESİ TO MEASURE NOISE LEVELS IN SHOPPING CENTERS

ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNDEKİ GÜRÜLTÜ SEVİYELERİNİN ÖLÇÜLMESİ TO MEASURE NOISE LEVELS IN SHOPPING CENTERS 5. Uluslararası İleri Teknolojiler Sempozyumu (IATS 09), 13-15 Mayıs 2009, Karabük, Türkiye ALIŞVERİŞ MERKEZLERİNDEKİ GÜRÜLTÜ SEVİYELERİNİN ÖLÇÜLMESİ TO MEASURE NOISE LEVELS IN SHOPPING CENTERS Sezgin

Detaylı

ACİL TIPTA EKO. Doç. Dr. A. Sadık GİRİŞGİN NEU Meram Tıp Fakültesi Acil Tıp AD.

ACİL TIPTA EKO. Doç. Dr. A. Sadık GİRİŞGİN NEU Meram Tıp Fakültesi Acil Tıp AD. ACİL TIPTA EKO Doç. Dr. A. Sadık GİRİŞGİN NEU Meram Tıp Fakültesi Acil Tıp AD. Kardiak Ultrasonografi Hangi durumlarda? Cihaz ve problar Yönler ve normal görüntüler Çeşitli patolojiler Hangi durumda EKO

Detaylı

TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI

TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI Kardiyovasküler olaylar tüm dünyada en önemli ölüm nedenidir. İnsan ömrünün uzaması kardiyak sorunu olan

Detaylı

İnvaziv Girişimler. Sunum Planı. SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar. SANTRAL VENÖZ KATETER İşlem öncesinde

İnvaziv Girişimler. Sunum Planı. SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar. SANTRAL VENÖZ KATETER İşlem öncesinde Sunum Planı İnvaziv Girişimler Santral Venöz Kateter Uygulamaları Kardiyak Pacemaker Arteriyel Kanülasyon SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar iv yol Uzun süreli iv yol ihtiyacı Hemodinamik monitorizasyon

Detaylı

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI KARDİYOJENİK ŞOK-TANIM Ø Kardiyojenik şok (KŞ), kardiyak yetersizliğe bağlı uç-organ hipoperfüzyonudur. Ø KŞ taki hemodinamik

Detaylı

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER***

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER*** Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER*** Süleyman Demirel Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji AD*, Biyokimya AD**, Kalp Damar Cerrahi

Detaylı

Hipotetik vaka sunumu: yüksek kanama riski ve komorbiditeleri olan hastada strok riskinin ve çarpıntının tanımlanması ve yönetimi

Hipotetik vaka sunumu: yüksek kanama riski ve komorbiditeleri olan hastada strok riskinin ve çarpıntının tanımlanması ve yönetimi Hipotetik vaka sunumu: yüksek kanama riski ve komorbiditeleri olan hastada strok riskinin ve çarpıntının tanımlanması ve yönetimi Dr. Mustafa Akçakoyun Kartal Kosuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma

Detaylı

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan Kalp Kapağı Hastalıkları Nelerdir? Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD. Giriş

Detaylı

EBSTEİN ANOMALİSİ. Uzm. Dr. İhsan Alur

EBSTEİN ANOMALİSİ. Uzm. Dr. İhsan Alur EBSTEİN ANOMALİSİ Uzm. Dr. İhsan Alur 1866 da W. Ebstein tarafından tanımlandı. 1964 te Lillehei tarafından ilk başarılı valvuloplasti ameliyatı yapıldı. Triküspit kapağın septal ve posterior lifletlerinin

Detaylı

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ Nagihan KARAHAN*, Murat AKSUN*, Senem GİRGİN*, Tevfik GÜNEŞ**, Levent YILIK**, Ali GÜRBÜZ** * İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi II. Anesteziyoloji

Detaylı

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ Erhan Çalışıcı, Birgül Varan, Mahmut Gökdemir, Nimet Cındık, Özge Orbay Başkent Üniversitesi Çocuk Sağ.Has.ABD Göğüs ağrısı, çocukluk ve adölesan

Detaylı

Atriyal Fibrilasyonda Akılcı İlaç Kullanımı. Dr Özlem Özcan Çelebi

Atriyal Fibrilasyonda Akılcı İlaç Kullanımı. Dr Özlem Özcan Çelebi Atriyal Fibrilasyonda Akılcı İlaç Kullanımı Dr Özlem Özcan Çelebi Akılcı İlaç Kullanımı Kişilerin klinik bulgularına ve bireysel özelliklerine göre; uygun ilacı uygun süre ve dozda en uygun maliyetle ve

Detaylı

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire Dokuların oksijen ve besin ihtiyacını karşılayan, kanın vücutta dolaşmasını temin eden, kalp ve kan damarlarının meydana getirdiği sisteme dolaşım

Detaylı

İÇERİK. Giriş Kapak Anatomisi Kapak Fizyolojisi Kapak Hastalıkları Kapak Darlıkları Kapak Yetmezlikleri Bulgular Teşhis Tedavi Hemşirelik Bakımları

İÇERİK. Giriş Kapak Anatomisi Kapak Fizyolojisi Kapak Hastalıkları Kapak Darlıkları Kapak Yetmezlikleri Bulgular Teşhis Tedavi Hemşirelik Bakımları İÇERİK Giriş Kapak Anatomisi Kapak Fizyolojisi Kapak Hastalıkları Kapak Darlıkları Kapak Yetmezlikleri Bulgular Teşhis Tedavi Hemşirelik Bakımları GİRİŞ Endüstrileşmiş ülkelerde kalp kapak hastalığı (KKPH),koroner

Detaylı

Doç.Dr.Mehmet Birhan YILMAZ Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sivas, 2011

Doç.Dr.Mehmet Birhan YILMAZ Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sivas, 2011 Doç.Dr.Mehmet Birhan YILMAZ Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sivas, 2011 Önceden kapak cerrahisi uygulanmış olan bireyler, KAH bulunan hastaların önemli bir bölümünü (Avrupa

Detaylı

Dolaşım Sistemi Dicle Aras

Dolaşım Sistemi Dicle Aras Dolaşım Sistemi Dicle Aras Kalbin temel anatomisi, dolaşım sistemleri, kalbin uyarlaması, kardiyak döngü, debi, kalp atım hacmi ve hızı 3.9.2015 1 Kalbin Temel Anatomisi Kalp sağ ve sol olmak üzere ikiye

Detaylı

DÖNEM IV DERS PROGRAMI

DÖNEM IV DERS PROGRAMI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KALP VE DAMAR CERRAHİSİ A.D. BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KALP VE DAMAR CERRAHİSİ KLİNİĞİ 2013-2014 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV

Detaylı

Mitral Yetmezliği. Mitral aparatus; Mitral leaflet ler Korda tendinialar Papiler kaslar Mitral annulus LV LA

Mitral Yetmezliği. Mitral aparatus; Mitral leaflet ler Korda tendinialar Papiler kaslar Mitral annulus LV LA Mitral Yetmezliği Mitral aparatus; Mitral leaflet ler Korda tendinialar Papiler kaslar Mitral annulus LV LA Akut Mitral Yetersizliğinin Nedenleri Mitral Annulus Patolojileri İnfektif endokardit (abse

Detaylı

Asendan AORT ANEVRİZMASI

Asendan AORT ANEVRİZMASI Asendan AORT ANEVRİZMASI Aort anevrizması, aortanın normal çapından geniş bir çapa ulaşarak genişlemesidir. Aorta nın bütün bölümlerinde anevrizma gelişebilir. Genişlemiş olan bölümün patlayarak hayatı

Detaylı

Mustafa GÜLER, Kaan KIRALİ, Veysel KUTAY, Esat AKINCI, Ali Rıza CENAL, Turan BERKİ, Cevat YAKUT

Mustafa GÜLER, Kaan KIRALİ, Veysel KUTAY, Esat AKINCI, Ali Rıza CENAL, Turan BERKİ, Cevat YAKUT İntravenöz Uyuşturucu Bağımlılığı Sonucunda, Aortik Kapak Endokarditine Sekonder Gelişen Paraannüler Abse ve Sinüs Valsalva Ruptürünün Cerrahi Tedavisi Mustafa GÜLER, Kaan KIRALİ, Veysel KUTAY, Esat AKINCI,

Detaylı

Konno -Rastan Operasyonu ile Sol Ventrikül Çıkım Yolu Rekonstrüksiyonu

Konno -Rastan Operasyonu ile Sol Ventrikül Çıkım Yolu Rekonstrüksiyonu Konno -Rastan Operasyonu ile Sol Ventrikül Çıkım Yolu Rekonstrüksiyonu Tayyar SARIOĞLU, Mehmet S. BİLAL, Barbaros KINOĞLU, Ayşe SARIOĞLU, Atıf AKÇEVİN, Ahmet ÖZKARA, Rüstem OLGA, Aydın AYTAÇ İ. Ü. Kardiyoloji

Detaylı

Kalp ve Damar Cerrahisi. Anabilim Dalı

Kalp ve Damar Cerrahisi. Anabilim Dalı Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KALP VE DAMAR CERRAHİSİ ANABİLİM DALI MEZUNİYET SONRASI UZMANLIK EĞİTİM (İHTİSAS) DERSLERİ KALP VE DAMAR CERRAHİSİ ANABİLİM

Detaylı

AORT STENOZUNDA TAVİ AÇISINDAN EKOKARDİYOGRAFİK DEĞERLENDİRME Prof. Dr Saide Aytekin Florence Nightingale Hastanesi

AORT STENOZUNDA TAVİ AÇISINDAN EKOKARDİYOGRAFİK DEĞERLENDİRME Prof. Dr Saide Aytekin Florence Nightingale Hastanesi AORT STENOZUNDA TAVİ AÇISINDAN EKOKARDİYOGRAFİK DEĞERLENDİRME Prof. Dr Saide Aytekin Florence Nightingale Hastanesi TAVİ de EKOKARDİYOGRAFİNİN YERİ TAVİ öncesi (TTE+ TÖE) 1 Aort kapak morfolojisi (biküspid/triküspid,kalsifikasyon

Detaylı

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma

TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma TDB AKADEMİ Oral İmplantoloji Programı Temel Eğitim (20 kişi) 1. Modül 29 Eylül 2017, Cuma Oral İmplantolojide Temel Kavramlar, Teşhis ve Tedavi Planlaması 13.30-15.00 Dental implantların kısa tarihçesi

Detaylı

ENFEKTİF ENDOKARDİT: KLİNİK VE EKOKARDİYOGRAFİ BULGULARI

ENFEKTİF ENDOKARDİT: KLİNİK VE EKOKARDİYOGRAFİ BULGULARI ENFEKTİF ENDOKARDİT: KLİNİK VE EKOKARDİYOGRAFİ BULGULARI Dr. Sadık Açıkel Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniği Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Detaylı

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi 1 Çevre Koşullarının İnsan Üzerindeki Etkileri Çevre: Bir elemanın dışında çeşitli olayların geçtiği

Detaylı

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyak Yoğun Bakım Sertifika Programı

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyak Yoğun Bakım Sertifika Programı Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyak Yoğun Bakım Sertifika Programı Tanım: Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Ankara Hastanesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalında uygulanacak olan 2 yıllık kardiyoloji

Detaylı

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK TORAKAL EPİDURAL ANESTEZİ VE FEMORAL BLOK YÖNTEMİ A.DOSTBİL*, H.BAŞEL**, Ö.TEKİN***, M.ÇELİK*, A.AHISKALIOĞLU*, AF.ERDEM* *ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

ÖĞRETĠM YILI KALP DAMAR CERRAHĠ ANABĠLĠM DALI SEMĠNER PROGRAMI

ÖĞRETĠM YILI KALP DAMAR CERRAHĠ ANABĠLĠM DALI SEMĠNER PROGRAMI 2011-2012 ÖĞRETĠM YILI KALP DAMAR CERRAHĠ ANABĠLĠM DALI SEMĠNER PROGRAMI Tarih Saat Yer KonuĢmacı Konu BaĢlığı 07.09.2011 08:00-14.09.2011 08:00-21.09.2011 08:00-28.09.2011 08:00-05.10.2011 08:00-12.10.2011

Detaylı

GEBELİK VE PULSATİL AKIM EŞLİĞİNDE KARDİYOPULMONER BAYPAS

GEBELİK VE PULSATİL AKIM EŞLİĞİNDE KARDİYOPULMONER BAYPAS GEBELİK VE PULSATİL AKIM EŞLİĞİNDE KARDİYOPULMONER BAYPAS Gamze SARKILAR, *Cüneyt NARİN, Elmas KARTAL, *Erdal EGE Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD *Selçuk Üniversitesi

Detaylı

Biyoprostetik Aort Kapak Replasmanı

Biyoprostetik Aort Kapak Replasmanı Biyoprostetik Aort Kapak Replasmanı Stentli Perikardiyal ve Domuz Kapağı Dr.Mustafa SAÇAR Öğrenme Hedefleri vavr de kullanılan stentli biyoprotezler vavr endikasyonları vklinik sonuçlar ışığında Kapak

Detaylı

UYKU. Üzerinde beni uyutan minder Yavaş yavaş girer ılık bir suya. Hind'e doğru yelken açar gemiler, Bir uyku âleminden doğar dünya...

UYKU. Üzerinde beni uyutan minder Yavaş yavaş girer ılık bir suya. Hind'e doğru yelken açar gemiler, Bir uyku âleminden doğar dünya... UYKU Üzerinde beni uyutan minder Yavaş yavaş girer ılık bir suya. Hind'e doğru yelken açar gemiler, Bir uyku âleminden doğar dünya... Sırça tastan sihirli su içilir, Keskin Sırat koç üstünde geçilir, Açılmayan

Detaylı

Takiplerde hastalarda hangi özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini

Takiplerde hastalarda hangi özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini Dönem IV Kardiyoloji Stajı Konu: Atrial fibrilasyonlu hastaya yaklaşım Amaç: Bu dersin sonunda dönem IV öğrencileri atrial fibrilasyonu tanımlayabilecek, hastaya yaklaşımdaki temel prensipleri belirtebileceklerdir.

Detaylı

Transözefagial Ekokardiyografi. M Serdar Küçükoğlu İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü

Transözefagial Ekokardiyografi. M Serdar Küçükoğlu İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü Transözefagial Ekokardiyografi M Serdar Küçükoğlu İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü Endikasyonlar -I Nondiagnostik TTE Doğal kapakların değerlendirilmesi Protez kapakların değerlendirilmesi İnfektif

Detaylı

Periferik arter hastalıklarının tanısını ve yaklaşım stratejilerini öğrenecek.

Periferik arter hastalıklarının tanısını ve yaklaşım stratejilerini öğrenecek. Dönem IV Kalp Damar Cerrahisi Stajı Konu: Periferik Arter Hastalıkları Amaç: Bu dersin sonunda dönem IV öğrencileri Periferik Arter Hastalıklarının neler olduğunu öğrenecekler. Periferik arter hastalıklığı

Detaylı

Hemorajik Şok Tedavisinde İntraaortik balon pompası. Doç. Dr. Halil DOĞAN Bakırköy Dr Sadi Konuk EAH Acil Tıp Kliniği

Hemorajik Şok Tedavisinde İntraaortik balon pompası. Doç. Dr. Halil DOĞAN Bakırköy Dr Sadi Konuk EAH Acil Tıp Kliniği Hemorajik Şok Tedavisinde İntraaortik balon pompası Doç. Dr. Halil DOĞAN Bakırköy Dr Sadi Konuk EAH Acil Tıp Kliniği Sunu Planı IABP Nedir? Endikasyonları Kontraendikasyonları Komplikasyonları IABP Ekipmanı

Detaylı

Türkiye de Klinik Kalite Çalışmaları

Türkiye de Klinik Kalite Çalışmaları Türkiye de Klinik Kalite Çalışmaları Dr.Hasan GÜLER Uluslararası Hasta Güvenliği ve Sağlık Finansmanı Araştırmaları Merkezi(UHGSfam) Kalite ve Akreditasyon Sempozyumu 1 Aralık 2017, İstanbul İçerik Sağlıkta

Detaylı

Kulağın anatomik yapısı ÇEVRE FAKTÖRLERĐNĐN. iş yerinde çevre faktörleri. klima aydınlatma gürültü mekanik titreşimler ve zararlı maddeler

Kulağın anatomik yapısı ÇEVRE FAKTÖRLERĐNĐN. iş yerinde çevre faktörleri. klima aydınlatma gürültü mekanik titreşimler ve zararlı maddeler ÇEVRE FAKTÖRLERĐNĐN ĐŞ YAŞAMINA ETKĐSĐ iş yerinde çevre faktörleri klima aydınlatma gürültü mekanik titreşimler ve zararlı maddeler MAK4091 Ergonomi 1 Ses; SES elastik bir ortam olan havada, mekanik titreşimlerden

Detaylı

RENAL ARTER DARLIĞI VE HİPERTANSİYON TEDAVİSİ Medikal tedavi daha iyi

RENAL ARTER DARLIĞI VE HİPERTANSİYON TEDAVİSİ Medikal tedavi daha iyi RENAL ARTER DARLIĞI VE HİPERTANSİYON TEDAVİSİ Medikal tedavi daha iyi Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi, Nefroloji Bilim Dalı Renal arter stenozu Anatomik bir tanı Asemptomatik Renovasküler hipertansiyon

Detaylı

Hemodiyaliz Hastalarında Atriyal Fibrilasyon Sıklığı ve Tromboembolik İnmeden Koruma Yönelimleri

Hemodiyaliz Hastalarında Atriyal Fibrilasyon Sıklığı ve Tromboembolik İnmeden Koruma Yönelimleri Hemodiyaliz Hastalarında Atriyal Fibrilasyon Sıklığı ve Tromboembolik İnmeden Koruma Yönelimleri Nuri Barış Hasbal, Yener Koç, Tamer Sakacı, Mustafa Sevinç, Zuhal Atan Uçar, Tuncay Şahutoğlu, Cüneyt Akgöl,

Detaylı

Hazırlayan ekip : Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çalışma Grubu. Üyeler - Dr.Baktash Morrad - Dr.Ayşe Hüseyinoğlu - Dr.

Hazırlayan ekip : Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çalışma Grubu. Üyeler - Dr.Baktash Morrad - Dr.Ayşe Hüseyinoğlu - Dr. Genç Kardiyologlar Grup Sorumlusu - Prof.Dr.Oktay Ergene Bilimsel İçeriğin Değerlendirilmesi, Son Düzenleme - Prof.Dr. Recep Demirbağ Düzenleme, Gözden Geçirme - Uz.Dr.Rida Berilğen - Uz.Dr.Barış Düzel

Detaylı

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV Sunu planı NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON DOÇ. DR. HAKAN TOPAÇOĞLU İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Neden Endikasyonlar Kontrendikasyonlar Hasta seçilmesi Komplikasyonlar Solunum yetmezliği IMV

Detaylı

VARİS TEDAVİSİNDE KONFORUN YENİ ADI. Endovenöz Radyofrekans Ablasyon

VARİS TEDAVİSİNDE KONFORUN YENİ ADI. Endovenöz Radyofrekans Ablasyon VARİS TEDAVİSİNDE KONFORUN YENİ ADI Endovenöz Radyofrekans Ablasyon Varis ve venöz yetersizlik toplumda en sık görülen belki de bu nedenle kanıksanabilen ciddi bir hastalıktır.venöz yetersizliğin ana nedeni

Detaylı

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler Anestezi Uygulama II 2017-2018 Bahar / Ders:9 Anestezi ve Emboliler Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI Emboli Nedir? Damarlarda dolaşan kan içerisine hava ya da yabancı cisim girişine bağlı olarak, dolaşımı engelleyen

Detaylı

FETAL EKOKARDİYOGRAFİ PROF.DR. A.RUHİ ÖZYÜREK

FETAL EKOKARDİYOGRAFİ PROF.DR. A.RUHİ ÖZYÜREK FETAL EKOKARDİYOGRAFİ PROF.DR. A.RUHİ ÖZYÜREK EÜTF Pediatrik KARDİYOLOJİ BD 2016 KONJENİTAL KALP HASTALIKLARI Toplumda görülme oranı 1000 Canlı doğumda 8-12, Yaklaşık %1 Fetal EKOKARDİOGRAFİ endikasyonları

Detaylı

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU TÜRKİYE YÜKSEK İHTİSAS HASTANESİ GASTROENTEROLOJİ CERRAHİSİ KLİNİĞİ DR.TAHSİN DALGIÇ GİRİŞ Laparoskopik kolorektal cerrahi son

Detaylı

PULMONER BANDİNG OPERASYONUNUN ERKEN VE ORTA DÖNEM SONUÇLARI, NİHAİ OPERASYON AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

PULMONER BANDİNG OPERASYONUNUN ERKEN VE ORTA DÖNEM SONUÇLARI, NİHAİ OPERASYON AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ PULMONER BANDİNG OPERASYONUNUN ERKEN VE ORTA DÖNEM SONUÇLARI, NİHAİ OPERASYON AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ Ersin Erek, Yusuf K. Yalçınbaş, Yasemin Mamur, Kazım Öztarhan*, Ayşe Çolakoğlu, Ayşe Sarıoğlu,

Detaylı

Acil serviste pacemaker kullanımı. Uzm.Dr.Şükrü YORULMAZ S.B.Ü ANKARA EAH ACİL TIP KLİNİĞİ

Acil serviste pacemaker kullanımı. Uzm.Dr.Şükrü YORULMAZ S.B.Ü ANKARA EAH ACİL TIP KLİNİĞİ Acil serviste pacemaker kullanımı Uzm.Dr.Şükrü YORULMAZ S.B.Ü ANKARA EAH ACİL TIP KLİNİĞİ Tarihçe 1950 li yıllarda bradikardi ve asistoli hastalarında transcutanöz pace etkinliği gösterilmiş 1960 lı yıllarda

Detaylı

Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi (CRT)

Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi (CRT) Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi (CRT) Dr. Sabri Demircan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji ABD September 20, 2014 Kardiyoloji Semineri 2009 1 Kalp Yetersizliğinin Ciddiyeti Ölüm Nedenleri

Detaylı

ÇEVRE KORUMA GÜRÜLTÜ. Öğr.Gör.Halil YAMAK

ÇEVRE KORUMA GÜRÜLTÜ. Öğr.Gör.Halil YAMAK ÇEVRE KORUMA GÜRÜLTÜ Öğr.Gör.Halil YAMAK 1 Gürültünün Tanımı İnsanların işitme sağlığını ve algılamasını olumsuz yönde etkileyen, fizyolojik ve psikolojik dengeleri bozabilen, iş performansını azaltan,

Detaylı

Venocuff II. Ekzovasküler Cuff

Venocuff II. Ekzovasküler Cuff Venocuff II Ekzovasküler Cuff Venocuff II Ekzovasküler Cuff 1 2 3 4 5 6 7 Silikon ile kuvvetlendirilmiş dacrondan oluşan valvüler kaftır. Venöz Yetmezliğin olduğu stratejik Valf bölgelerine implante edilir

Detaylı

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ Prof. Dr. Feridun ŞAKLAR ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ BAŞARI ORANLARI Kök kanal tedavisindeki başarı oranlarının belirlenmesi için bu güne kadar çok sayıda çalışma yapılmıştır.

Detaylı

hasta EĞİTİMİ Bel fıtığını anlamak ve Anüler Kapama için Barricaid Protezi

hasta EĞİTİMİ Bel fıtığını anlamak ve Anüler Kapama için Barricaid Protezi hasta EĞİTİMİ Bel fıtığını anlamak ve Anüler Kapama için Barricaid Protezi İçindekiler Bel fıtığı nedir? 4 Bel fıtığı teşhisi nasıl yapılır? 6 Bel fıtığı tedavisi nasıl yapılır? 7 Barricaid için bir aday

Detaylı

Doç.Dr.Barış Ökçün İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü

Doç.Dr.Barış Ökçün İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü BALONU KORONERDEN GERİ ÇEKERKEN KILAVUZ KATETERİN LMCA YA İLERLEMESİ SONUCU GELİŞEN LMCA DİSSEKSİYONU Doç.Dr.Barış Ökçün İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü 33 yaşında erkek hasta 4 hafta önce

Detaylı

PDF created with pdffactory Pro trial version

PDF created with pdffactory Pro trial version BİLİFLET MİTRAL KAPAK PROLAPSUSUNA BAĞLI MİTRAL KAPAK YETERSİZLİĞİNİN CERRAHİ OLARAK DÜZELTİLMESİNDE YENİ BİR YÖNTEM: MİTRAL AĞ APARATI (İnvitro çalışma) E.Erek, K.Pekkan*, Y.K.Yalçınbaş, E.Salihoğlu,

Detaylı

TEMEL EKG. Prof.Dr.Hakan KültK. Kardiyoloji Anabilim Dalı

TEMEL EKG. Prof.Dr.Hakan KültK. Kardiyoloji Anabilim Dalı TEMEL EKG Prof.Dr.Hakan KültK ltürsay Ege Üniversitesi, Tıp T p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı EKG Elektro Kardiyo Gram: Kalp atımları sırasında oluşan elektriksel değişikliklerin vücut yüzeyine konan

Detaylı

Çalışmaya katılan hasta sayısı: 7601 (7599 hastanın datası toplandı)

Çalışmaya katılan hasta sayısı: 7601 (7599 hastanın datası toplandı) Sevgili Arkadaşlarım, CANTAB için en önemli çalışmamız CHARM Çalışmasıdır.. Eğitimlerde söylediğim gibi adınız-soyadınız gibi çalışmayı bilmeniz ve doğru yorumlayarak kullanmanız son derece önemlidir.

Detaylı

U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi

U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi Tarihçe Tarihsel olarak ilk extrakorporeal dolaşım ve kardiyopulmoner bypas(kbp)larda prime volumu

Detaylı

Kan Akımı. 5000 ml/dk. Kalp Debisi DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ VII. Dr. Nevzat KAHVECİ

Kan Akımı. 5000 ml/dk. Kalp Debisi DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ VII. Dr. Nevzat KAHVECİ MERKEZİ SİNİR SİSTEMİNİN İSKEMİK YANITI DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ VII Dr. Nevzat KAHVECİ Kan basıncı 60 mmhg nın altına düştüğünde uyarılırlar. En fazla kan basıncı 1520 mmhg ya düştüğünde uyarılır.

Detaylı

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar Kalp kası beyinden sonra en fazla kana gereksinim duyan organdır. Kalp kendini besleyen kanı aortadan ayrılan arterlerden alır. Bu arterlere koroner

Detaylı

Abdominal Aort Anevrizması. Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK

Abdominal Aort Anevrizması. Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK Abdominal Aort Anevrizması Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Giriş ve tanım Epidemiyoloji Etyoloji Patofizyoloji Klinik Tanı, ayırıcı tanı Tedavi Giriş ve Tanım Anevrizma,

Detaylı

İşyerinde oluşan hastalığa neden olan, sağlık ve

İşyerinde oluşan hastalığa neden olan, sağlık ve MESLEKİ RİSKLER VE İŞ HİJYENİ İş Hijyeni; İşyerinde oluşan hastalığa neden olan, sağlık ve iyilik ilik halini i bozan, işçiler il ve toplumdaki bireyler arasında önemli ölçüde huzursuzluk ve verimsizlik

Detaylı

GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır

GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ankara Ayşegül Özgök, Ümit Karadeniz, Dilek Öztürk, Dilan Akyurt, Hija Yazıcıoğlu GİRİŞ Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen

Detaylı

GÜRÜLTÜ KĠRLĠLĠĞĠ. Çevre Mühendisliğine Giriş

GÜRÜLTÜ KĠRLĠLĠĞĠ. Çevre Mühendisliğine Giriş GÜRÜLTÜ KĠRLĠLĠĞĠ Çevre Mühendisliğine Giriş GÜRÜLTÜ Ġnsanlar üzerinde olumsuz etki istenmeyen ve dinleyene bir anlam ifade etmeyen hoşa gitmeyen seslere gürültü denir. Ses ve gürültü arasındaki ayırım

Detaylı

YOĞUN BAKIM EKİBİNDE HEMŞİRE VE HASTA BAKIMI BURCU AYDINOĞLU HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ

YOĞUN BAKIM EKİBİNDE HEMŞİRE VE HASTA BAKIMI BURCU AYDINOĞLU HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ YOĞUN BAKIM EKİBİNDE HEMŞİRE VE HASTA BAKIMI BURCU AYDINOĞLU HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ 2007 Yoğun Bakım Üniteleri Hasta bakımının en karmaşık Masraflı Teknoloji ile içiçe Birden fazla organı ilgilendiren

Detaylı

Dehidrate Sığır Perikart Yaması (Tutopatch) ile Ekstansif Sağ Ventrikül Rekonstrüksiyonu Sonrasında Erken Dejenerasyon ve Anevrizma Oluşumu

Dehidrate Sığır Perikart Yaması (Tutopatch) ile Ekstansif Sağ Ventrikül Rekonstrüksiyonu Sonrasında Erken Dejenerasyon ve Anevrizma Oluşumu Dehidrate Sığır Perikart Yaması (Tutopatch) ile Ekstansif Sağ Ventrikül Rekonstrüksiyonu Sonrasında Erken Dejenerasyon ve Anevrizma Oluşumu Dr.Ersin Erek, Dr.Yusuf Kenan Yalçınbaş, Dr.Yasemin Mamur, Dr.

Detaylı

ÇOCUK YOĞUN BAKIMDA ULTRASONOGRAFİ EŞLİĞİNDE SANTRAL KATETER UYGULAMALARI

ÇOCUK YOĞUN BAKIMDA ULTRASONOGRAFİ EŞLİĞİNDE SANTRAL KATETER UYGULAMALARI ÇOCUK YOĞUN BAKIMDA ULTRASONOGRAFİ EŞLİĞİNDE SANTRAL KATETER UYGULAMALARI Uzm. Dr. Orkun TOLUNAY Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği Çocuk Yoğun Bakım Ünitesi

Detaylı

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM YOĞUN BAKIMA HASTANIN KABULÜ Açık kalp ameliyatı yapılan hastaların ameliyathaneden yoğun bakıma transferi entübe

Detaylı

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER Varlık Erol, Cengiz Aydın, Levent Uğurlu, Emre Turgut, Hülya Yalçın*, Fatma Demet İnce* T.C.S.B. Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi,

Detaylı

UZMANLAR İÇİN AKTİVİTE KARNESİ KİŞİSEL BİLGİLER Ünvanı, adı ve soyadı Doğum yeri ve tarihi Medeni durumu Bildiği yabancı dil / diller ve derecesi Yazışma adresi ŀ Telefon Elektronik posta adresi EĞİTİMİ

Detaylı

Hastanemizde Kardiyoloji ve Kalp Damar Cerrahisi Bölümlerinde SGK anlaşması geçerli olup, diğer bölümlerimizde özel sağlık sigortanızı kullanabilir veya bireysel ödeme yapabilirsiniz. Özel TOBB ETÜ Hastanesi

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü Amaç Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Uyku Bozuklukları Laboratuvarı nda tetkik edilen 86 hastanın klinik ve polisomnografik

Detaylı

HİPERTANSİYON & EGZERSİZ

HİPERTANSİYON & EGZERSİZ HİPERTANSİYON & EGZERSİZ HTN %27.8 (ABD DE) 140/90 mmhg PREHİPERTANSİYON SBP:120-139 mmhg DBP:80-89 mmhg Kan basıncı sınıflaması Sistolik kan basıncı(mmhg) Diyastolik kan basıncı (mmhg) İdeal

Detaylı

KARŞIYAKA HİPERTANSİYON PREVALANS VE FARKINDALIK (KARHİP) ÇALIŞMASI

KARŞIYAKA HİPERTANSİYON PREVALANS VE FARKINDALIK (KARHİP) ÇALIŞMASI KARŞIYAKA HİPERTANSİYON PREVALANS VE FARKINDALIK (KARHİP) ÇALIŞMASI Hipertansiyon (HT) çağımızın en önemli sağlık sorunu olup mortalite ve morbidite nedenlerinin başında gelmektedir. Türkiye de de tüm

Detaylı

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. Endotel zedelenmesi ATEROSKLEROZ Monositlerin intimaya göçü Lipid yüklü makrofajlar Sitokinler İntimaya kas h. göçü

Detaylı

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü Prof.Dr.Mitat KOZ DOLAŞIMIN SİNİRSEL KONTROLÜ Doku kan akımının her dokuda ayrı ayrı ayarlanmasında lokal doku kan akımı kontrol mekanizmaları

Detaylı

HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ

HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ RESİRKÜLASYON NEDİR? Diyaliz esnasında, diyaliz olmuş kanın periferik kapiller dolaşıma ulaşmadan arter iğnesinden geçen

Detaylı

VAKA SUNUMU. Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi

VAKA SUNUMU. Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi VAKA SUNUMU Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi ÖYKÜ 58 yaşında, erkek hasta, emekli memur, Ankara 1989: Tip 2 DM tanısı konularak, oral antidiyabetik

Detaylı

Düşüğe Neden Olan Bir Hipertansif Fibromusküler Displazi Vakası. A Case of Hypertensive Fibromuscular Dysplasia Leading To Abortus

Düşüğe Neden Olan Bir Hipertansif Fibromusküler Displazi Vakası. A Case of Hypertensive Fibromuscular Dysplasia Leading To Abortus Düşüğe Neden Olan Bir Hipertansif Fibromusküler Displazi Vakası A Case of Hypertensive Fibromuscular Dysplasia Leading To Abortus Mehmet Mustafa TABAKCI1, Cüneyt Toprak1, Anıl Avcı1, Ramazan Kargın1 1

Detaylı

AF ve kalp yetmezliğinde ablasyon mu, konvansiyonel tedavi mi? Prof. Dr. Fethi KILIÇASLAN Medipol Üniversitesi

AF ve kalp yetmezliğinde ablasyon mu, konvansiyonel tedavi mi? Prof. Dr. Fethi KILIÇASLAN Medipol Üniversitesi AF ve kalp yetmezliğinde ablasyon mu, konvansiyonel tedavi mi? Prof. Dr. Fethi KILIÇASLAN Medipol Üniversitesi Pulmoner ven izolasyonu Pulmoner ven izolasyonu AF ablasyonunun temel taşıdır. Hedef PV ile

Detaylı

KARS İL MERKEZİNDEKİ GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİNİN ORTAÖĞRETİM KURUMLARININ BAŞARISI ÜZERİNE ETKİSİNİN ARAŞTIRILMASI 1 M. Ş. BÜLBÜL

KARS İL MERKEZİNDEKİ GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİNİN ORTAÖĞRETİM KURUMLARININ BAŞARISI ÜZERİNE ETKİSİNİN ARAŞTIRILMASI 1 M. Ş. BÜLBÜL KARS İL MERKEZİNDEKİ GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİNİN ORTAÖĞRETİM KURUMLARININ BAŞARISI ÜZERİNE ETKİSİNİN ARAŞTIRILMASI 1 M. Ş. BÜLBÜL Kafkas Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Fizik Eğitimi A.B.D., Kars, Türkiye msahinbulbul@gmail.com

Detaylı

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Mustafa Altay 1, Nihal Özkayar 2, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Murat Alışık 4, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2 1 Ankara Numune Eğitim

Detaylı

AORT STENOZLU HASTALARDA FARKLI PROTEZ KAPAKLARLA GERÇEKLE

AORT STENOZLU HASTALARDA FARKLI PROTEZ KAPAKLARLA GERÇEKLE AORT STENOZLU HASTALARDA FARKLI PROTEZ KAPAKLARLA GERÇEKLEŞTİRİLEN AORT KAPAK REPLASMANLARINDAN SONRA SOL VENTRİKÜL KÜTLE GERİLEMESİ ORANLARININ KARŞILAŞTIRILMASI Dr. M. Kerem ORAL Tez Danışmanı: Prof

Detaylı

KAN BASINCI (TANSĐYON) Prof. Dr. Erdal ZORBA

KAN BASINCI (TANSĐYON) Prof. Dr. Erdal ZORBA KAN BASINCI (TANSĐYON) VE SAĞLIK Prof. Dr. Erdal ZORBA KAN BASINCI (TANSĐYON) VE SAĞLIK Kalbimiz günde 24 saat hiç durmamaksızın kan pompalama görevini yerine getirir. Kan basıncı, kalbin kanı vücudun

Detaylı

YOĞUN BAKIMDA GİRİŞİMSEL İŞLEMLER

YOĞUN BAKIMDA GİRİŞİMSEL İŞLEMLER YOĞUN BAKIMDA GİRİŞİMSEL İŞLEMLER Geçici Kalp Pili Takılması Dr. Sabri Demircan İstanbul Bilim Üniversitesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Kalbin dışarıdan elektrik akımı ile uyarılabileceği, ilk kez olarak

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Tarkan SANDALCI. TAŞIT ve ÇEVRE

Yrd.Doç.Dr. Tarkan SANDALCI. TAŞIT ve ÇEVRE TAŞIT ve ÇEVRE Gürültünün Tarihçesi Gürültü; insanların işitme sağlığını ve duyusunu olumsuz yönde etkileyen, fizyolojik ve psikolojik dengesini bozan, iş performansını(verimini) azaltan, çevrenin hoşluğunu

Detaylı

BRADİARİTMİLERE YAKLAŞIM DOÇ. DR. TAYFUN AÇIL ACIBADEM INTERNATIONAL HOSPITAL ISTANBUL

BRADİARİTMİLERE YAKLAŞIM DOÇ. DR. TAYFUN AÇIL ACIBADEM INTERNATIONAL HOSPITAL ISTANBUL BRADİARİTMİLERE YAKLAŞIM DOÇ. DR. TAYFUN AÇIL ACIBADEM INTERNATIONAL HOSPITAL ISTANBUL 3. Atriyal Fibrilasyon Zirvesi 31 Mayıs 2014 Antalya Kalbin elektriksel anatomisi Bradiaritmilerin patofizyolojisi

Detaylı