ISSN

Transkript

1 ISSN Yıl: 65 Sayı: Cuma Fiyatı: 75 Krş. (KDV Dahil) Kurucusu: Turgut Dizdar 430 gündür sayfa 2 de direnişe devam Yeniköy, Kemerköy, Yatağan Santrali nin özelleştirilmemesi için işletmelerde çalışan işçiler ve aileleri yürüyüş yaptı. Maden - İş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Süleyman Girgin; Özelleştirmeler açısından Milas ve Yatağan Çanakkale dir. Bizim cesedimizi çiğnemeden asla giremeyecekler Yeniköy, Kemerköy, Yatağan Santrali'nin özelleştirilmemesi için işletmelerde çalışan işçiler ve aileleri Çarşamba akşamı bir süpermarket önünde toplanarak Halil Bey Bulvarı'ndan Atapark Meydanı'na doğru yürüdü. Slogan atarak yürüyen grup, Atatürk heykeli önünde toplandı. Maden - İş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Süleyman Girgin, santral ve kömür ocaklarının özelleştirilmemesi için 430 günden beri direnişte olduklarını söyledi. Sanayileşme için enerjinin mutlaka yerli, ucuz ve güvenilir olması gerektiğini, ancak enerji üretiminde çevreye saygılı olunması gerektiğini savunan Girgin, Bir taraftan yine termik santraller kurulmasın derken, bir taraftan da hazırdakileri peşkeş çekmeyelim diye Milas'ta ortak kavgayı hep beraber yürüttük. Yıllarca zehir soluduk, kanser olduk. Zeytinlerimiz kurudu ve tarlalarımız istimlak edildi. Ama bir günden bir güne isyan etmedik. 'Devlet' diye her cefaya katlandık. Sadece insana, çevreye saygı gösterilsin, daha sıhhi bir ortamda yaşayalım istedik. Geldiğimiz noktada hepimiz için doğrudan ya da dolaylı ekmek kapısı olan, deyim yerindeyse asla vazgeçemeyeceğimiz özürlü evlatlarımız olan santrallerimiz ve kömür ocaklarımız 50 yıllık yetecek kömür rezerviyle, Kemerköy Limanı'yla, lojmanıyla, ambardaki civatasına kadar peşkeş çekiliyor diye konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde Marmaris'te sendika yöneticileriyle birlikte bir toplantı yaptıklarını, o görüşmede özelleştirme aşamasındaki santrallerle kömür ocaklarının kar getiren kurumlardan olduğunu anlattıklarını hatırlatan Girgin; Bizler her zaman kamu kurumlarının verimli olmasını istediğimizi söyledik. Çünkü '76 milyonun hakkı var üzerimizde' dedik. devamı 3 te Öğrenciler ekmek israfına dur dedi Ekmek israfının önlenmesi ve israfa neden olan kayıpların önüne geçilmesi konulu şiir, kompozisyon ve resim yarışmasında dereceye girenler ödüllerini aldılar. 11 ülke arasında en başarılısı Birleşmiş Milletler Küresel Çevre Fonu (GEF)-Küçük Destek Programı (SGP) tarafından, Satoyama Girişimi Toplum Geliştirme ve Bilgi Yönetimi nin COMDEKS in insan ve doğanın ortak yaşam alanlarını korumaya yönelik strateji çalışmaları kapsamında, Datça ile Bozburun bölgesinde desteklenen, dokuz farklı projenin tanıtımı Datça da yapıldı. sayfa 5 te Bulvarda göçük oluştu Milas taki Atatürk Bulvarı nda büyük bir göçük meydana geldi. Zeminin gevşek olduğuna dikkat çeken vatandaşlar, herhangi bir güvenlik önlemi alınmamasını eleştirdi. 3 te sayfa 8 de Başkan adayları genel merkezde görüşme yaptı 20 Aralık ta gerçekleştirilecek olan AK Parti Olağan Kongresi öncesinde dilekçe veren 4 başkan adayı, genel merkezde görüşme yaptı. 3 te 2 bin 223 km yolun bakım ve onarımı tamamlandı Muğla Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı 30 Mart yerel seçimlerinden bugüne kadar bütün ilçelerde toplam 2 bin 223 kilometrelik yolun bakım ve onarımını gerçekleştirdi

2 Zeybekoğlu Eczanesi NAMAZ VAKİTLERİ ÖNEMLİ TELEFONLAR En Yüksek: En Düşük: 18 o 9 o Hacıilyas Mh. Ulusal Egemenlik Cd. No:12 Milas GÜNEŞ 06:46 ÖĞLE 12:01 İKİNDİ 14:40 AKŞAM 17:05 YATSI 18:23 Öğrenciler ekmek israfına dur dedi Ekmek israfının önlenmesi ve israfa neden olan kayıpların önüne geçilmesi konulu şiir, kompozisyon ve resim yarışmasında dereceye girenler ödüllerini aldılar. Muğla Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlen Ekmek israfının önlenmesi ve israfa neden olan kayıpların önüne geçilmesi konulu şiir, kompozisyon ve resim yarışmasında dereceye girenler düzenlenen törenle ödüllerini aldılar. Menteşe 75 Yıl Ortaokulu konferans salonunda İzmir'de düzenlenen Gıda ve Tarım Fuarına katılan, aralarında Sudan Tarım Geliştirme Bakanı Abdelgabar Hüssein Osman Abdelrahman'ın da bulunduğu Sudan'lı bir heyet Bodrum'a geldi. Ülkelerinde Gıda ve tarım sektöründe faaliyet gösteren firmaların sahibi 22 iş adamının da aralarında olduğu bir heyet ile birlikte Bodrum'a gelen Sudan Tarım ve Geliştirme Bakanı Abdelrahman, Özel Merter Eğitim Kurumlarını ziyaret etti. Özel Merter Ortaokulu ve İlkokulu binalarındaki bazı derslikleri gezen heyet, gördükleri karşısında hayranlık ve şaşkınlıklarını gizleyemedi. Özel Merter Eğitim Kurumları yöneticilerinin ev sahipliğinde ilk olarak bir dersliği ziyaret eden Sudan heyeti, akıllı tahtada yapılan işlemleri görünce şaşkına döndü. Daha sonra İlkokul bölümüne geçen heyetteki bazı işadamları ve Bakan Abdelrahman okul bahçesinde kısa süre basketbol oynadı. Ebru sanatı eğitimi verilen bir dersliği gezen heyette bulunanlar yapılan işlemleri görünce hayran kaldılar. Heyette bulunan bir kişi Ebru Eğitmeni ile birlikte bir çalışma yaptı. gerçekleştirilen törene, Menteşe, Kavaklıdere, Seydikemer, Datça, Yatağan ve Köyceğiz İlçe Milli Eğitim Müdürleri, öğretmenler ile öğrenciler ve aileleri katıldı. Yarışmaya şiir, kompozisyon ve resim dalında Datça, Ula, Köyceğiz, Ortaca, Yatağan ve il merkezindeki ilk ve ortaokullarından çok sayıda öğrenci katıldı. Ödül töreninin açılış konuşmasını yapan Türkçe Öğretmeni Ebru Yıldız Çarpar, Tahıla dayalı beslenmenin hâkim olduğu ülkemizde her yıl yaklaşık 44 milyar ekmek üretilmekte ve 40 milyar ekmek tüketilirken 4 milyar ekmek israf Çalışma sonrasında Sudanlılar, Ebru öğretmenini kendilerine bu sanatı öğretmesi için bir aylığına Sudan'a davet ettiler. Bol bol hatıra fotoğrafı çeken heyettekileri Sudan'dan gelen bazı basın mensupları da takip etti. Tarım Geliştirme Bakanı Abdelgabar Hüssein Osman Abdelrahman, Bodrum'a ve ziyaret ettiği okula hayran kaldıklarını ifade ederek şunları söyledi; "Bodrum çok güzel, temiz bir şehir. Bembeyaz evleriyle yeşillik ve deniz bir arada. Binaların beyazlığı ve gezdiğimiz bu okul ilçeye ayrı bir renk katmış. Bu güzel insanlara teşekkür ediyorum" Geçtiğimiz aylarda açıklanan, Türkiye'nin tarım için Sudan'da 5 milyon dönüm arazi kiralama çalışmaları hakkındaki sorumuzu da yanıtlayan Sudanlı Bakan şöyle konuştu; "Öncelikle Sudan ve Türkiye arasındaki tarihi bağlarımız çok eskiye dayanıyor. Sudanlı ve Türkiyeli işadamları bu geçmişteki bağları güçlendirmek adına ticari konularda da yatırım yapıyorlar. Bunun son örneği, Türkiye ve Sudan devletleri arasındaki arazi kiralama olayıdır. İnşallah bu sene sonunda bu anlaşma faaliyete geçecek ve tarlalar tahsis edilecek. Sudan toprakları tarıma son derece elverişli bir zemine ve suya sahip. Bizler de geldiğimiz bu fuarda Türkiye'nin tarımda ne kadar geliştiğini gördük. Türkiye, tarımdaki edilmektedir. İsraf edilen ekmek ülke ekonomisine yaklaşık 300 milyon lira kayıp vermektedir. Ekmeği ihtiyacımız kadar almalıyız. Her yıl çöpe atılan ekmekle köprü olur, okul, yol, hastane olur. Böylece hem kendimiz hem de ülke ekonomisi kazanmış olur. Bu nedenle tüm katılımcılarımız duyarlı olmaya davet ediyorum Konuşmanın ardından yarışma kapsamında şiir, resim ve kompozisyon dalında ilk 3 dereceye giren öğrencilere Menteşe, Kavaklıdere, Seydikemer, Datça, Yatağan ve Köyceğiz İlçe Milli Eğitim müdürleri tarafından hediyeleri verildi. Birincilik ödülünün tablet, İkincilik ödülünün mp4 ve üçüncülük ödülünün mp3 olduğu yarışmada, birinciliğe layık görülen öğrenciler şiirlerini ve kompozisyonlarını okudu. Kompozisyon dalında birinci Ortaca Güzelyurt Şehit Asteğmen Tayyar Milat İlkokulu öğrencisi Beril Emine Karakuş, İlkokullar arası şiir dalında birinci Menteşe Emirbeyazıt İlkokulu öğrencisi Ömer Taşkaya, ortaokullar arası şiir dalında birinci Ula Kızılyaka Ortaokulu öğrencisi Ceren Köklüce oldu. Ödül töreninin ardından ekmek israfının önlenmesi ve israfa neden olan kayıpların önüne geçilmesi konulu resim sergisi açıldı. Öğrencilerin eserlerini gören aileler ve öğretmenler mutlu anlar yaşadı. Sudanlı bakan ve iş adamları Bodrum'da bu teknolojik gelişmeleri Sudan'a aktarırsa her iki ülke için de büyük ekonomik katkılar sağlanacağına inanıyoruz" Sudanlı misafirleri ağırlamaktan son derece memnun kaldıklarını ifade eden Özel Merter Ortaokulu Müdürü Osman Sargın ise şunları söyledi; "Sınıflarımızı dolaştık, birlikte Ebru çalışması yaptılar. Labratuvardaki çalışmaları incelediler. Sınıflarımızdaki akıllı tahta donanımları çok ilgilerini çekti. Öğrencilerimizle aralarında güzel bir diyalog yaşandı. Onlar için de değişik bir gezi oldu sanırım. Bu gezinin, ülkeler arasındaki diyaloğu geliştirme adına da çok güzel bir katkı sağlayacağına inanıyoruz" İki gün boyunca Bodrum'da kalacak olan heyet, Bodrum Ticaret Odasını ve bazı işletmeleri de ziyaret edecek. MİLAS TA HALİ HAZIRDA İŞLEYEN, KOMPLE HAZIR MUTFAK VE MARANGOZ İMALATHANESİ DEVREN SATILIKTIR. SHOWROOM TEŞHİR ÜRÜNLERİDE VERİLECEKTİR. Tel : Kaymakamlık Cumhuriyet Savcılığı Garnizon Komutanlığı Jandarma Komutanlığı Emniyet Müdürlüğü Askerlik Şubesi Milas Belediye Başkanlığı Ören Belediyesi Güllük Belediyesi Selimiye Belediyesi Bafa Belediyesi Beçin Belediyesi Milas Bld. Zabıta Amirliği Bölge Trafik D.İ. Amirliği Toplum Sağlığı Merkezi Milas Devlet Hastanesi 1 No lu Aile Sağlığı Merkezi 2 No lu Aile Sağlığı Merkezi Basın ve Hakla İlişkiler Elektrik Arıza Su Arıza Telefon Arıza Polis İmdat Jandarma İmdat İtfaiye Orman Yangın Milas Hava Limanı Vergi Dairesi İlçe Tarım Müdürlüğü Muğla Barosu Metro Otobüs İşletmesi Pamukkale Otobüs İşletmesi Kamil Koç Bilinmeyen Numaralar Kemerköy TKİ Yeniköy Yeniköy Elektrik Ahmet Gazi Öğrenci Yurdu Yerel Süreli Yayın Günlük Siyasi Gazete Yıl: 65 Sayı: KURULUŞ İmtiyaz Sahibi : N&D Yayıncılık Reklam Organizasyon Basın Tanıtım Hizmetleri Paz. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Nazmi DOĞRU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü : Gülçin SARIKAYA Sayfa Editörü : Yunus Emre DEMİRTAŞ Genel Yayın Yönetmeni- İnternet Editörü : Nil AZAKLI Muhabirler : Mustafa EMRE, Bülent AKMAN İdare Adresi : Hacıilyas Mahallesi Kadıağa Cad. No: 15 (Türk Hava Kurumu Üstü) MİLAS Telefon : milasmedya48@hotmail.com Baskı : MİLBASSAN - Milas Basım Sanayi Tel : İlan Tarifesi : Resmi İlan Sütun Santimi: 8.90 TL.dir. KDV oranları gazete aboneligi için %1, diğer ilanlar için %18 dir. Abone Ücretleri: Yıllık: TL. - 6 Aylık: TL - Posta Gideri Dahil Abone ücretleri: Yıllık: TL - 6 Aylık: TL - ISNN Gazetemiz Basın Yayın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir. Gazetemiz ve Eklerinde Yayınlanan Yazılar, Haber ve Fotoğraf Kaynak Gösterilerek Kullanılabilir. Yazıların Sorumluluğu Yazarlarına Aittir.

3 gündür direnişe devam 1. sayfadan devam...şu anda işyerlerimizde 4 kişinin yapacağı işi 1 kişi iş kazası riskine rağmen yapıyor. Canhıraş biçimde çalışıyor. İş yerlerimiz yine de karlılıkta en üst seviyelerde yer alıyor AK Parti'nin iktidar olduğu günden bu yana ortalama her gün 4 işçinin hayatını kaybettiğini ileri süren Girgin, İşçi ölümleri çok olağan hale geldi. Sermayeyle el ele veren AK Parti iktidarı çalışanlar açısından bu ülkeyi cehenneme dönüştürdü. Bunların hesabını elbette soracağız. 7 Aralık itibariyle Yatağan Termik Santrali'nin ve kömür ocaklarının devir süresi sona eriyor. 26 Aralık'ta da Milas'taki termik santrallerin ve kömür ocaklarının devir süresi sona eriyor. Firmalar devralmadıkları takdirde ikinci sıradakilere hak doğuyor. Buradan alıcı firmalara sesleniyoruz yılındaki Yatağan ve Milas'taki direnişi tekrar bir incelesin ve görsünler. Özelleştirmeler açısından Milas ve Yatağan Çanakkale'dir. Bizim cesedimizi çiğnemeden asla giremeyecekler. Bunu böyle bilsinler. ifadelerini kullandı. Grup, açıklamanın ardından dağıldı. Yeniköy Kemerköy A.Ş. nin Yönetim Kurulu Başkanından açıklama; Çalışanların tüm hakları korunacak Öte yandan Yatağan ve Kemerköy deki termik santrallerini 18 Nisan 2014 tarihi itibariyle milyon dolara satın alan Yeniköy Kemerköy A.Ş. nin Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen de Yeniköy-Kemerköy maden çalışanlarının tüm haklarının korunacağına dair açıklamalarda bulundu. Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen, Çalışanlarımızın her türlü kazanılmış haklarına saygımız sonsuz olup bunun aksine hareket etmek gibi bir düşüncemiz yok. Kadrolu personelimizin yanında hizmet alımı yoluyla istihdam edilenler de işlerine devam edecek Endişe duyacak bir durum yok Muğla da yüzlerce kişinin istihdam edildiği Kemerköy ve Yeniköy Termik Santralleri nin özelleştirilmesinin ardından gerek çalışanların gerekse yakınlarının endişe duyacakları hiçbir durumun söz konusu olmadığını belirten Yönetim Kurulu Başkanı Çeçen soruları cevapladı. Bölgede santral ve maden işletmelerinde çalışan işçilerin ve mevcut sendi- Milas taki Atatürk Bulvarı nda büyük bir göçük meydana geldi. Zeminin gevşek olduğuna dikkat çeken vatandaşlar, herhangi bir güvenlik önlemi alınmamasını eleştirdi. Daha önce altyapı ve kanalizasyon çalışması yürütülen ve ardından kapatılan Atatürk Bulvarı nın bir bölümünde göçük meydana geldi. Gün geçtikçe çapı genişleyen göçüğe dikkat çeken vatandaşlar, acilen bir önlem alınmasını istedi. Yolda oluşan göçüğün 20 Aralık ta gerçekleştirilecek olan AK Parti Olağan Kongresi öncesinde dilekçe veren 4 başkan adayı, genel merkezde görüşme yaptı. AK Parti nin 21 Ara- kaların zaman zaman özelleştirmeye karşı direnişleri hakkındaki düşünceleri ve devralma sürecinde çalışanlarınıza yönelik nasıl bir yaklaşımları olacağı konusundaki sorulara cevap veren Serhat Çeçen, Burada çok açık yüreklilikle şunu belirtmek isterim; bu işletmelerde çalışan kardeşlerimizin, mesai arkadaşlarımızın endişe etmelerine neden olacak hiçbir düşüncemiz ve uygulamamız yoktur ve olmayacaktır. Kendilerinin her türlü kazanılmış haklarına saygımız sonsuz olup bunun aksine hareket etmek gibi bir düşüncemiz yok. Ayrıca devir süreci ve sonrasında izlenecek süreçler hem kanun koyucu hem de ihale şartnamesinde çok net bir şekilde tanımlanmıştır, dolayısıyla işçi kardeşlerimizin bu konularla ilgili zaman zaman yapılacak kötü niyetli, trafik kazalarına davetiye çıkardığını belirten vatandaşlar; Uzun süredir yolda bir göçük vardı. Bu göçük daha sonra büyümeye ve yol çökmeye başladı. Çukurun etrafında tek bir güvenlik önlemi alınmadı. Bu çukur vatandaşların can ve mal güvenliğini tehdit ediyor. diye konuşarak yetkililerden yardım istedi. Öte yandan Akkent Si- lık Cumartesi günü gerçekleştirilmesi planlanan olağan genel kurulu öncesi, belediye meclisi ve yönetim kurulu üyesi 4 kişi adaylık dilekçesi verdi. Mevcut başkan Av. Bülent Demir in genel seçimlerde milletvekili aday adayı olma düşüncesi nedeniyle tekrar adaylığını açıklamadığı AK Parti Milas İlçe Teşkilatı, önümüzdeki ay yeni başkan ve yönetimini seçecek. Genel merkez kararıyla uzlaşı sistemiyle gidilmesi kararlaştırılan kongreler öncesi, AK Parti nin Milas Belediye Meclis Üyesi Hürol Önder, Levent Akyer, ayrıca ilçe yönetim kurulu üyeleri Mustafa Turan ve Abdullah Kıbrıslı aday olabilmek için il başkanlığına dilekçe verdi. Dilekçelerin ardından önceki gün AK Parti Genel Merkezi ne davet edilen 4 aday, partinin teşkilatlanmadan sorumlu yöneticileriyle görüşme olumsuz spekülasyonlara itibar etmemelerini rica ediyorum. Firma çalışanları da işlerine devam edecek Firmada kadrolu çalışanların yanı sıra hizmet alımı yoluyla da çok sayıda çalışanın bulunduğunu ve bu çalışanların da işlerine devam edeceğini belirten Çeçen, Üretimin sürekliliğini sağlamak için hizmet alımı yoluyla yani taşeron sistemi ile istihdam edilen personelin katkılarının ne denli önemli olduğu açıkça görülmektedir. Dolayısıyla geçmişte olduğu gibi devirden sonra da bu çalışanlarımıza ihtiyaç duyulacak ve üretimin vazgeçilmez unsuru olmaya devam edeceklerdir. Samimiyetle belirtmek istiyorum ki endişeye kapılmalarına gerek yoktur diyerek tüm çalışanların rahat olmasını ve herkesin işine devam edeceğini belirtti. Bulvarda göçük oluştu tesi ndeki kapalı pazar yerinin karşısındaki sokakta da büyük bir göçük meydana geldi. Yolların genel durumunun çok kötü olduğunu belirten mahalleli, altyapı çalışmaları sonrasında kullanılan dolgu materyallerinin gözden geçilmesini, gerekli uyarı levhalarının uygun noktalara konularak güvenlik önlemlerinin alınmasını istiyor. Başkan adayları genel merkezde görüşme yaptı yaptı. Görüşmelerden çıkan ismin, önümüzdeki günlerde ilçe başkan adayı olarak açıklanması bekleniyor. AK Parti Milas İlçe Başkanı Demir, genel merkezin eğilimine göre tek listeyle üzerinde mutabakat sağlanan adayla seçime gidilmesinin planlandığını ifade etti. Demir, daha önce yer alan haberde bir aday üzerinde uzlaşma sağlandığı yönündeki ifadelerin gerçeği yansıtmadığını kaydetti.

4 SİNANSAL Sinan KIYANÇ Zeytin İnsanoğlunun gelmiş geçmiş en zengin coğrafyalarından birisi Anadolu dur. Bu topraklar üzerinde onlarca devlet, onlarca medeniyet hüküm sürmüştür. Anadolu nun her köşesinde bu medeniyetlerin izleri bulunmaktadır. Peki insanoğlu bu coğrafya da ne buldu? Neden bu kadar güçlü medeniyetler kurdular ve neden varlıklarını korumak için bunca mücadele verdiler? İşte bu soruların cevabı tabi ki de bu coğrafya da ki Varlık tır. Bu varlıklardan en değerlisi Zeytin dir. Zeytin insanoğlu için sadece bir besin kaynağı değil aynı zamanda bir şifa kaynağıdır. MÖ 6000 yıllarına kadar uzanan bir geçmişi bulunmaktadır. Zeytin in anavatanı Anadolu dur. Kahramanmaraş, Mardin ve Hatay da yapılan kazılarda bunun somut kanıtlarına ulaşılmıştır. Zeytin in anavatanından dünyaya yayılması 16.yy kadar sürmüştür. Günümde İspanya, Portekiz, İtalya kıyılarına kadar zeytin Anadolu dan çeşitli dönemlerde gitmiştir. Zeytin dünyaca bir değer olması insanoğlunun yaşantısında da son derece önemli bir yere sahip olması neticesindedir. Mitolojik olarak Zeytin; Eski Mısır da İsis zeytin tanrıçasıdır. Mısır a zeytini ve zeytinin işlenmesini öğretildiği kabul edilmiştir. Bu nedenle Eski Mısır ayinlerinde kötülüklerden arınmak için Zeytinyağı kullanılırdı. Yunan mitolojisine göre Deniz Tanrısı Poseidon ile Bilgelik Tanrıçası Athena arasında bir şehir üstüne anlaşmazlık yaşanır. Baş tanrı Zeus da bu anlaşmazlığı gidermek için ikisi arasında bir yarışma düzenler. İnsanlar hangisinin verdiği hediyeyi seçerse buraya onun ismi verilecektir. Poseidon üç dişli çatalını kayaya vurur ve denizlerden 4 muhteşem at çıkarır. Bu atlarla dünyanın her yerine gider, ordular kurar, fetihler yaparsınız der. Athena ise mızrağını yere saplar ve zeytin ağacını çıkarır. Bu ağaç yüzyıllarca yaşar, meyvesini yeşilken de siyahken de yersiniz. Meyvesinden yağ yapar, yağından ateş yakarsınız der. İnsanlar Athena'nın hediyesini seçer. Şehire de onun ismi verilir. Homeros Zeytinyağı nı sıvı altın olarak tanımlamıştır. Solon un kanunlarında Zeytin ağacı kesmek yasaklanmış ve kesenler cezalandırılmıştır. Zeytin sadece mitolojide değil dini kitaplarda da önemli bir yere sahiptir. Eski Ahit e göre Nuh Peygamber Tufan ın bittiğini anlamak için geminin penceresinden bir güvercin salar ve güvercin geriye zeytin dalı ile döner. İsa Peygamber in göğe yükseldiği tepeye Zeytin Tepesi olarak adlandırılmaktadır. Halen bu tepede zeytin ağaçları ile süslenmektedir. Kuran-ı Kerimde ise Zeytin İncirle beraber insanlığa bir hediye olarak Sina Dağı na cennetten indirildiği yazmaktadır. Kuran-ı Kerimin birçok yerinde geçmektedir. Dünya zeytin üretiminde 2013 verilerine göre ilk sırayı İspanya ton ile çekmektedir. Bu verilerde Türkiye ton ile ikinci sırada yer almaktadır. Zeytinyağı üretiminde 2013 verilerine göre 1.536,60 bin ton ile İspanya birinci sırada yer almaktadır. Türkiye 180 bin ton ile dördüncü sırada yer almaktadır. Dünya zeytin tüketiminde ise 2013 verilerine göre Türkiye 355 bin ton ile ilk sırada yer almaktadır. Yine aynı verilere göre Zeytinyağı tüketiminde 600 bin ton ile İtalya ilk sırada yer alırken; Türkiye 150 bin ton ile beşinci sırada yer almaktadır. Dünya zeytin ihracatında ise 2013 verilerine göre İspanya 220 bin ton ile ilk sırada yer alırken; Türkiye 70 bin ton ile beşinci sırada yer almaktadır. Yine aynı verilere göre Zeytinyağı İhracatında İtalya 243 bin ton ile ilk sırada yer alırken; Türkiye 50 bin ton ile beşinci sırada yer almaktadır. Yukarıda verilen bilgiler de Zeytin in dünya mirası bakımından ne kadar büyük bir değere sahip olduğu göstermektedir. Ülkemizde son yıllarda yapılan çalışmalar ile Zeytin ve Zeytinyağı üretiminde önemli gelişmeler olmuştur. Ancak daha iyi sonuçlar alabilmek için bu çalışmaların hızla devam etmesi gerekmektedir. Böylece Zeytin ve Zeytinyağı bakımından anavatanına değer bir yapı elde edilmiş olabilir. Milas Kaymakamlığı tarafından organize edilen Milas Hasat Şenliği bu alanda son derece önemli bir adımdır. Didim, Ayvalık, Girne, Edremit, Orhangazi de aynı festivaller yapılmaktadır. Böylece zeytinin sadece bir üretim aracı olmaktan öte bir kültürel değer haline gelmesini sağlayabiliriz. Böylesine önemli bir adıma herkesin destek vermesi gerekmektedir. Zeytincilik alanında eksiklerimizi görebilir ve kısa zamanda çözüm bulabiliriz. Kim bilir belki birgün dünya çapında Milas Zeytin ve Zeytinyağı markası kurulmuş olur. Bodrum Mozelesi yeniden yapılıyor Selçuk ta yaşayan yontu sanatçısı Dursun Köroğlu kelimenin tam anlamı ile iğne ile taşı oya gibi işliyor. Artemis Tapınağını ve Zeus Sunağını bitiren sanatçı Köroğlu 1,5 yıldan bu yana Bodrum Mozelesi ne çalışıyor ve 2015 yaz döneminde bitirecek. Selçuk ta yaşayan yontu sanatçısı Dursun Köroğlu Dünyanın 7 Harikasından birisi olan Bodrum Mozolesini 1/40 ölçekli olarak yontuyor. Kelimenin tam anlamı ile taşı iğne ile şekillendiren ve oya gibi işleyen Köroğlu Dünyanın yedi harikası olan 1/100 ölçekli Artemis T.C. MİLAS 1. İCRA DAİRESİ 2014/405 TLMT. TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin %50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 04/11/ İhale Tarihi 2.İhale Tarihi İhale Yeri : 11/12/2014 günü, saat 14:00-14:10 arası. : 30/12/2014 günü, saat 14:00-14:10 arası. : Karakoyun Otoparkı - Milas Bölge Trafik Arkası, 9 Eylül No:25 Beçin MİLAS MUĞLA - No Takdir Edilen Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) Değeri TL %1 34UT876 Plakalı, 2011 Model, FORD Marka, JA8-FIESTA TREND 1.4 Tipli, Muhtelif çizikler mevcut, beyaz renkli anahtarı var ruhsatı yok. (İİK m.114/1, 114/3) * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 63'e karşılık gelmektedir. Resmi İlanlar de tapınağının mermerden benzerini iki buçuk yılda tamamladı. Köroğlu daha sonra İzmir in Bergama ilçesinden Berlin'e götürülen Zeus Sunağı nı yine doğal taştan benzerini 25 ay gibi bir sürede yontarak tamamladı yılında yapmaya başladığı Artemis Tapınağının doğal taşla yapılan tek örnek olduğunu ve yapımının 2,5 yıl sürdüğünü ifade eden yontu sanatçısı Köroğlu Tapınağın aslının yapımında kullanılan detay figürler beni çok zorladı. Orijinalinde kullanılan tekniğin, günümüz teknolojisinden daha ileri bir teknoloji kullanılarak yapılmış. Zeus Sunağı Bergama Belediyesi Tarafından Sergileniyor Doğal Taş Resim ve heykel sanatçısı olan Dursun Köroğlu aslına uygun minyatür eserler yaparak yaşamını Selçuk ta sürdürüyor. Köroğlu geçmiş dönemdeki çalışmalarını şöyle anlattı; Dünyaya mal olmuş tarihi ve kültürel miraslarımızı mermer ve doğal taşlar kullanarak, kendime özgün bir teknik ile çalışıyorum. derken bu güne kadar dünyanın yedi harikasından biri olan Efes Artemis Tapınağını 1/100 ölçekli doğal taşla çalıştı. İki buçuk yıl süren bu çalışma özgün olup şu ana kadar dünyada başka bir örneği yok. Ardından Orjinalı Almanya da bulanan Bergama Zeus Sunağını 1/25 ölçekli doğal taşla çalışan sanatçının iki yıl üç ay (25 ay) süren bu eseri şu anda Bergama Belediyesi tarafından sergileniyor. Sırada Bodrum Mozelesi Var Doğal Taş Resim ve heykel sanatçısı Köroğlu, son bir buçuk yıldır dünyanın 7 harikasından biri olan Bodrum Mozolesini 1/40 ölçekli çalıştığını ve bu sanatın ayakta kalabilmesi için mutlaka maddi desteğin şart olduğunu ifade ederek Doğal taşla bu tarz çalışan tek sanatçıyım. 40 yıldır doğal taş el sanatları üzerinde çalışıyorum ve 34 yıldır da Selçuk ta yaşamaktayım. Uzun bir süre mozaik tarzında el sanatları üzerinde çalıştım, daha sonra ise taşları döverek bulgur tanecikleri haline dönüştürüp resim yapamaya başladım. Bodrum Mozolesi ile ilgili yapmış olduğum kaynak arayışlarında birçok arkeoloji müzesi ile görüşmesine rağmen hiçbir kaynağa ulaşamadım, ancak Muğla Üniversitesi nde 1850 lerde Danimarkalıların yazmış olduğu 440 sayfalık bir kitaptan yararlanarak bu çalışmayı başlattım. Tarih Merakı İle Taş Yontmaya Başladı yıllarında tarihe merak sardığını belirten Dursun Köroğlu, meydana getirdiği eserlerin tarihsel araştırmasını yaparak bire bir benzeri olan maketlerini yaptığını söyleyen Köroğlu, yaklaşık 15 aydır dünyanın yedi harikasından biri (Basın-1799) olan Bodrum Mozolesi ni 1/40 ölçekli birebir maketini çalışıyor. Bu çalışmanın yaklaşık 3 yılda tamamlanmasını hedefleyen Köroğlu, maketin yarıya yakın bir bölümün tamamlandığını, 2015 yaz başında tamamen sonlanacağını söyledi. Bu Sanatın Ayakta Kalması İçin Maddi Desteğe İhtiyacı Var Yapmış olduğu bu önemli ve değerli çalışmalarından dolayı maddi anlamda oldukça sıkıntı yaşadığını, ancak kendini tarih çalışmalarına adadığı için bu çalışmaları zor şartlarda da olsa yürütmeye çalıştığını belirten Köroğlu, Tabi benim bu çalışmalarımı daha çok Kültür ve Turizm Bakanlığı başta olmak üzere, müzeler ve yerel yönetimlerin değerlendirmesi lazım. Çünkü bu çalışmaların bir ikincisini yapma olanağım yok. Bu çalışmaları yaparken yaklaşık 2-3 yılınızı veriyorsunuz ve bunu istekle yapıyorsunuz, oldukça uzun süren bir iştir bu. Tabi bunlar çok değerli tarihsel çalışmalar ve aynı zamanda uzun süren bu çalışmalar doğal olarak beni maddi sıkıntılara sokuyor. Çünkü bu konuda herhangi birinden destek alamıyoruz. - Dursun Köroğlu Kimdir? Sanatçı Dursun Köroğlu 1956 Sivas doğumlu. 40 yıldır doğal taşlar ve resim üzerine çalışıyor. 34 yıldır İzmir in Selçuk ilçesinde yaşıyor. Doğal taş ve mineraller üzerine el sanatları üretiyor. Kişisel Sergiler: 2006 Kuşadası Kültür ve Sanat Evi, 2007 Efes Crisler Kütüphanesi Selçuk, 2008 Selçuk Efes Müzesi, 2009 Selçuk Efes Müzesi, 2011 Resim Heykel Müzesi Konak İzmir Katıldığı Yarışmalar: 2001 Kültür ve Turizm Bakanlığı (DÖSİMM) Doğal taş el sanatları tasarım yarışması, 2002 Kültür ve Turizm Bakanlığı (DÖSİMM) Doğal taş el sanatları tasarım yarışması, 2003 Kültür ve Turizm Bakanlığı (DÖSİMM) Doğal taş el sanatları tasarım yarışması.

5 ülke arasında en başarılısı Birleşmiş Milletler Küresel Çevre Fonu (GEF)-Küçük Destek Programı (SGP) tarafından, Satoyama Girişimi Toplum Geliştirme ve Bilgi Yönetimi nin COMDEKS in insan ve doğanın ortak yaşam alanlarını korumaya yönelik strateji çalışmaları kapsamında, Datça ile Bozburun bölgesinde desteklenen, dokuz farklı projenin tanıtımı Datça da yapıldı. Ege nin Kadın Balıkçıları, Hacet Evi Tepesi, Sorumlu Balıkçılık, Korumada Öncelikli Memeli Hayvan Türleri, Hayalet Ağ Avcıları, Datça Hurması ve Sığla Ormanları, Datça ve Bozburun un Doğası gibi konuların yer aldığı dokuz proje ile ilgili çalışmaların, 11 ülke arasında gerçekleştirilen benzer projeler arasında en başarılıları olduğu açıklandı. Birleşmiş Milletler Küresel Çevre Fonu (GEF) Küçük Destek Programı (SGP) Ulusal Koordinatörü Gökmen Argun, Datça Kazım Yılmaz Meslek Yüksekokulu nda düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Datça-Bozburun yarımadasında 9 projenin desteklendiğini hatırlatarak, Bu projeler, kısa dönemli ve küçük bütçeli projelerdi. Çalışmalar yaklaşık 1 yılda tamamlandı. COMDEKS programı dünyada 11 ülkede uygulandı. İçersinde Türkiye ile birlikte Sri Lanka, Endonezya, Meksika, Hindistan gibi ülkeler yer alıyor. Türkiye de, denizel ve kara alanlarındaki insan ve doğanın ortak yaşam alanlarını korumak adına yapılabilecek çalışmalar için ulusal yönlendirme komitemiz Datça-Bozburun yarımadasını seçti Dünyada devam eden projelerle karşılaştırıldığında, COMDEKS programında proje değerlendirme safhasına gelen tek ülkenin Türkiye olduğunu hatırlatan Argun, Türkiye bu konuda diğer ülkelere örnek olacaktır COMDEKS programı uygulanırken Türkiye adına önemli bir gelişmenin yaşandığına dikkat çeken Argun, Türkiye, kısıtlı ve çok küçük bütçelerle bu dokuz projenin gerçekleştirilmesini sağlayarak büyük bir başarıya imza attı. COMDEKS programı içersinde 11 ülke için ayrılan genel bütçeden arta kalan 200 bin doların en başarılı ülkeye aktarılmasına karar verildi. Datça-Bozburun bölgesinde yapılan çalışmaları beğendikleri ve takdir ettikleri için, COM- DEKS programı içerisinde genel bütçe içersinde kalan 200 bin doların Türkiye ye aktarılmasına karar verildi ve bütçe aktarım işlemleri tamamlandı diye konuştu. Eğitim Bir-Sen'de nöbet değişimi Yoğun bir katılım ve ilgiye mazhar olan Eğitim Bir-Sen Muğla Şubesi il başkanlığı ve yönetim kurulu seçimlerini; daha önce Muğla İl Milli Eğitim Müdür Yardımcılığı görevinde bulunan Önder Uçak ve listesi kazanmıştı. Muğla Öğretmen evinde yapılan devir teslim töreninde bir önceki Başkan Sebahattin Akkır dan Önder Uçak görevi devraldı. Törene, Eğitim Bir sen İlçe başkanları eski ve yeni yönetim kurulu üyeleri katıldı. Düzenlenen törende; eski başkana şimdiye kadar yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür eden yeni başkan Önder Uçak; Yıllardır görevi sürdüren yönetim kurulu başkan ve üyelerine teşekkür ediyorum. Muğla eğitimine hizmet eden, özverili çalışmalarından dolayı saygılarımı sunuyorum. Kendisini her zaman minnet duyguları ile anacağız. Destek ve dualarını yanımızda hissedeceğiz. Görevi devreden eski başkan Akkır, Arkadaşlarımız, sendikamızda eksiksiz uygulanan demokrasinin bir göstergesi sonucu yeni yönetimi tercih ederek, Önder Bey kardeşimize görevi verdiler. Hizmetten onur duyduğum sendikama ve sizlere elimizden geldiği kadar katkıda bulundum. Artık görevi devretme zamanı, hayırlı uğurlu olsun, yeni yönetime başarılar diliyorum. Yeni yönetim çok büyük sorumluluklar ve görevler üstlendi; sendikal bilgimiz ve gücümüzü ile kendilerini destekleyeceğiz. Muğla Eğitim Bir-Sen Başkanı Önder Uçak; Seçim sürecini yoğun katılımlı demokratik bir ortamda tamamladık. Bize bu görevi veren tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Seçim sürecini artık geride bıraktık. Tüm delege ve üyelerimiz ile işbirliği yaparak; enerjimizi, bundan sonra kısa ve uzun vadeli hedeflerimizi gerçekleştirmek için harcayacağız. Bir nakkaş ve kuyumcu hassasiyetiyle ilimizde eğitim öğretim çıtasının yükseltilmesi için çalışacağız. Yönetim olarak hizmete hazırız, yapacağımız işlerle ilgili yol haritamız ve plânlarımız mevcut. Plânlarımız doğrultusunda istişareye ve tabanın sesine önem vererek, Muğla eğitimine katkılarda bulunmak istiyoruz. Üye sendikacılığı değil, kitle sendikacılığı yapacağız. Muğla Eğitim Bir Sen in kurucu başkanı Mehmet Mersin de törende bir konuşma yaptı. Mersin; Eğitim Bir-Sen in Muğla'da 14 Mart 2002 de ilk üyesiydim. Bu sendikanın Muğla da bugünlere gelmesinde emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür eder, başarılar dilerim. Amacımız sendikamızı en iyi yerlere getirmektir. Bundan sonra da desteklerimiz devam edecektir. Tören sonunda Önder Uçak bir önceki Başkan Sebahattin Akkır a teşekkür plaketi verdi.

6 NUR PENCERESİ İbrahim KUL Güzel manalı yazılar...bir an dalgınlaştı; Gerçi, gelin bizle geçinmeye çalışmıyor ama. Derin bir nefes aldı: Boş ver canım, ne de olsa torunlarımın annesi. Eşine, çocuklarına iyi baksın da.biraz da kendini teselli etmek için söylendi; biz bu gün varız, yarın yoğuz.evine yaklaşınca yine durgunlaştı: Bakalım hanım ne diyecek? Gelin gelip-gitmiyor diye biraz kırgın ama.düşünceler içinde zili çalarken, güler yüzlü olmaya çalıştı; Yook, iyi oldu canım. Biz ölünce oğlan rahat edecek, kötü mü? Hanımı kapıyı açtı. Gülümsemesini bozmamaya çalışarak hanımına; Hanım bu gün nasılsın bakalım? Hanımı elindeki çiçek suladığı kabı gösterdi; Ne yapayım, bir iki çiçekle uğraşıyorum yeşillik olsun diye. Eve girerken devam etti; İnsan şehirde özlüyor çiçeği, yeşilliği. Eee köy gibi olmaz buralar tabii. Kadının durgun yüzünde acı bir tebessüm dolaştı; Köy gibi olmaz dimi? Şimdi köyde olsak ne güzel olurdu.ihtiyar adam bir an yüzüne baktı hanımının; Sen köyü pek sevmezdin! Geçen sene bir ay kalalım demiştim de Ben torunları özlerim. diye tutturmuştun.kadın, yüzünü çiçeklere doğru döndü; Ne bileyim ben, düşündükçe bunalır oldum buralarda. İnsan çocukluğunun geçtiği yerleri özlüyor. Ağaçların altında, bahçelerde yürümeyi özlüyor. Allah -Allah! Tamam, hanım gideriz. Sen iste yeter ki. Hele havalar ısınsın biraz gideriz Havalar kim bilir ne zaman ısınır. Beklemek şart mı? Yahu hanım, bunca yıllık eşimsin hala seni tam anladım diyemiyorum. Bir gün köye gitmem diye tutturuyorsun, bir gün de hemen gidelim diye. Dur da bu gün ne oldu anlatayım. Kadın endişeyle baktı kocasına; Noldu, oğlanı mı gördün? Yok, canım nerden göreyim! Koltuğuna oturdu, koynundaki tapu kâğıdını çıkardı. Bu nedir biliyor musun? Hayırdır? Hanım, yarın ne olacağı belli olmaz, vademiz gelir de ölürsek, oğlumuz kapı kapı uğraşmasın, diye evin tapusunu onun üstüne yaptım. Hanımının tepkisini beklerken, onun yüzündeki acı gülüşü gülümseme sandı. Hanımı fısıldar gibi söylendi; Oğlumuz da bu gün buraya gelmişti, öğleden önce. Öylemi, vay hayırsız!. Demedin mi, uzun zamandır niye gelmiyon diye. Seni üzülmesin diye söylemiyordum ama bizi unuttu, diye kızmaya başlamıştım. Torunları da getirdi mi? Murat ı getirmiş. O da -Sıkıldım, gidelim. deyip durdu. Vay kerata vay! Akşam gelse de ben de görseydim. Neyse, hayırdır, gündüz vakti niye gelmiş? Hanımı elindeki kapta suyu bitmiş olduğu halde, çiçekleri sular gibi durarak masadaki kâğıdı gösterdi; Şu kâğıdı getirmiş. İhtiyar adam, hanımının sesinde bir titreme hissetti ama emin olamadı. İçindeki sevinci kaybetmemeye çalışarak masadaki kâğıda uzandı. Bir mahkeme kararı olduğunu gördü. Yaşlı kadın kızaran gözlerini kocasının görmemesine dikkat ederek, eşinin kolundan tuttu koltuğa oturmasını sağladı, tekrar çiçeklere doğru uzaklaştı.ihtiyar adam, yakın gözlüğünü çıkardı ve içinden yavaş yavaş okudu. Yaşı ilerlediği ve aklı muhakemesi yerinde olmadığına ve ekonomik varlığını idare ve idame edemeyeceği, ekteki doktor raporuyla da tespit edildiğinden, taşınır ve taşınmaz varlıklarının, resmi varisi oğlu Süleyman tarafından idaresine karar verilmiştir. Resmi kâğıt, yaşlı adamın elinden yavaşça yere kaydı. Başını yere eğdi, kâğıda boş boş bakmaya başladı. Hanımı, gözlerini sildikten sonra çiçeklerin başından ayrılıp yanına geldi. Eşinin titreyen ellerini tuttu. İhtiyar adam, oğlunun neden kendini doktora götürdüğünü anlamıştı. Yüreğindeki sızıyı bastırmaya çalışarak; Üç senedir uğramadık, köydeki ev ne haldedir? Canım ne olacak, bir gün de temizlerim ben. O evde, dizlerin üşürdü senin.ihtiyar kadın, daralan göğsünü hafifçe bastırdı, Yüreğimin üşümesi daha kötü diye düşündü. Merak etme, üşümem... üşümem. Yarın mı gidelim diyordun? Sen bilirsin bey. Eşyaları bir taksiye atarsak, Son otobüse yetişiriz. Olur.. Köyde zaten iyi kötü eşya var, ben hemen hazırlanırım.hazırlan. Şu kağıdı da tapuyla beraber masaya koyuver, oğlan gelince aramasın.ihtiyar adam, içinden düşünüyordu, Dünya fani, Allah Yar.İhtiyar kadın, birileri gelmeden gitmek ister gibi telaşla hazırlanıyordu. Giysileri bir çantaya tıkıştırdı. Fotoğrafları duvardan toplarken oğlununkine bir an baktı, aldı, bir an düşünüp çantaya koymaktan vazgeçti. Masadaki kâğıtların üstüne ters olarak bıraktı. En son duvardaki bir küçük patiği aldı, öptü. Bu büyük torununa ördüğü ama küçük gelmeye başlayınca hatıra olarak sakladığı mavi patiklerdi. Çantaya, fotoğrafların üstüne yerleştirirken, mavi patiklerin üstüne düşen gözyaşlarını yavaşça sildi!. Sorumluluk Vaktiyle her türlü maddi imkâna sahip olmasına rağmen can sıkıntısından, hayatın yaşanmaya değmez olduğundan yakınan bir şehzade varmış. Kardeşleri, arkadaşları gezip eğlenirken o odasına kapanır; sürekli düşünürmüş. Oğlunun bu haline, hükümdar babası çok üzülürmüş. Bir gün hükümdar, ülkesinin en bilge kişisini sarayına çağırtıp ona oğlunun durumunu anlatmış, buna bir çözüm bulmasını istemiş ve bilgeye bir hafta mühlet vermiş. Yaşlı bilge, üç beş gün düşünüp taşınmış, aklına hiç bir çözüm yolu gelmemiş. Koskoca hükümdarın verdiği görevi yerine getiremedim. Hükümdarın ve insanların yüzüne nasıl bakarım? Kimse benim ilmime değer vermez, bana saygı duyan olmaz bundan böyle diye düşünerek ülkeyi terk etmeye karar vermiş....devam edecek Sağlık Bakanlığı'nın hazırladığı ilaç raporu korkunç gerçeği gözer önüne seriyor. Bakanlık tarafından hazırlanan raporda her Türk ün 15 günde bir 1 kutu ilaç kullandığı ülke genelinde ise yılda yaklaşık 2 milyar kutu ilaç tüketildiği ortaya çıktı. Vatandaşların bir yılda ilaca ödediği para ise 16 milyar 300 milyon lirayı buluyor. Sağlık Bakanlığı Türkiye nin ilk ilaç raporunu hazırladı. Buna göre Türkiye de yılda yaklaşık 2 milyar kutu ilaç tüketiliyor. Bu da nüfusumuzun 76.6 milyon kişi olduğu düşünülerse bebek, genç, yaşlı demeden kişi başına yılda yaklaşık 26 kutu ilaç tükettiğimiz anlamına geliyor. Yani her Türk iki haftada bir kutu ilaç tüketiyor. İlaca ödediğimiz bedel ise 2013 yılı sonu itibariyle 16.3 milyar TL ye ulaşmış durumda. Üstelik yıllık bazda ilaç tüketimimiz hem kutu bazında hem de maliyet bazında yüksek bir hızla artıyor. Kutu bazında ilaç tüketimimiz son beş yılda yüzde 21.8 artarken ilaca ödediğimiz bedel de yüzde 20.8 yükseldi. Ağustos 2014 te hazırlanan raporu, sağlık bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Sağlık Teknolojileri Değerlendirme biriminin, Türkiye de 2008 ile 2013 yılları arasında ilaç piyasasındaki gelişmeleri incelemek için hazırladı. Rapor özellikle kamu kaynaklı düzenlemeler eşliğinde değerlendirilmesi ve ilaç politikaları hakkında daha nesnel kriterlere dayalı bir değerlendirme yöntemi oluşturması nedeniyle önem taşıyor. Rapora göre, tükettiğimiz ilacın çok önemli bir bölümü ise ithal. Türkiye de 2008 de ithal ilaca ödediğimiz bedel yüzde 49 unu oluştururken bu oran 2013 de yüzde 54 e ulaştı. Yani yerli ilaç kullanımı son beş yılda 5 puan azalarak yüzde 46 ya geriledi. İthal ilaca 2008 de ödediğimiz bedel 1.7 milyar lira olmuştu te bu 2.5 milyar liraya yükseldi. Yerli ilaca harcadığımız para ise aynı sürede 1.1 milyar liradan 850 milyon liraya geriledi. Dışa bağımlıyız TÜİK verilerine göre 2000 de eczacılık ürünleri ihracatı 101 milyon dolar, ithalatı 1 milyar 35 milyon dolar iken 2011 de sırasıyla 567 milyon dolar ve 4 milyar 697 milyon dolara yükseldi. İthalat ihracat farkı ise 2000 de 934 milyon dolar iken 2011 de fark 4 milyar 131 milyon dolara fırladı. İthalatın ihracatı karşılama oranı; 2000 ile 2009 yılları arasında yüzde 10 düzeyinde iken 2013 te yüzde 18 e ulaştı. Çoğu ilaçlardan oluşan eczacılık ürünlerinde dışa bağımlılığımız ortaya çıktı. Devletin sağlık harcaması düşük Eleman ilanı MİLBASSAN da çalıştırılmak üzere Tabela ve Kaynakçı elemanlar alınacaktır Tel: Antibiyotik rekor kırdı OECD verilerine göre Türkiye de toplam sağlık harcamasının Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya (GSYH) oranı 2008 yılı için yüzde yılı için ise ABD yüzde 17.7 ile en fazla sağlık harcaması yapan ülke iken Türkiye de sağlık harcamaları 2011 yılı için yüzde 9.3 olan OECD ortalamasının ve yüzde 9 olan Avrupa Birliği(AB) ortalamasının altında gerçekleşti. Rekor antibiyotikte Akılcı ilaç kullanımı eylem planında antibiyotiklerin öncelikli grup olduğu belirtilen raporda Reçete Bilgi Sistemi nden yararlanılarak birinci basamakta, 2011 de düzenlenmiş reçeteler değerlendirildiğinde, toplam 439 milyon kutu ilacın reçeteye yazıldığı ve bunun yüzde 12.7 sinin yani 56 milyon kutusunun antibiyotiklerden oluştuğu tespit edildi. Düzenlenmiş reçetelerin maliyet analizleri yapıldığında ise genel maliyetin yüzde 14.1 in antibiyotikler oluşturuyor. Ar-Ge merkezi ihtiyaç Rapora göre incelenen ilk 100 ilaçta, orijinal (referans) ilaç hâkimiyeti bulunuyor. Orijinal (referans) ilaçların yüzde 58.9 unun jenerikleri (eşdeğer) piyasada mevcut. İncelenen 100 ilacın 40 ını imal, 60 ını ise ithal ilaçların oluşturduğu düşünüldüğünde, Türkiye de ilaç Ar-Ge ve üretim politikalarının hızla gözden geçirilmesine ihtiyaç olduğu belirtildi. İlaçta fiyatlandırma politikası yanlış Raporda, Ülkemizde izlenen ilaç fiyatlandırma ve ödeme politikaları yoluyla yapılan müdahaleler daha çok imal ilaçlar üzerinde olumsuz bir etki yaratmıştır. Çok uluslu firmaların ruhsat sahibi olduğu ithal ilaçlar ise genellikle müdahalelerden ya hiç etkilenmemiş veya anlık olarak etkilenmiştir. Bu durum cari açık üzerindeki baskıyı artırmaktadır denildi. Akılcı ilaç kullanımı yeter mi? Asıl konumuza gelmeden bazı rakamları hatırlamakta yarar var. OECD nin geçen yılki verilerine göre, Türkiye de kişi başına yıllık ilaç harcaması 121 dolar. Bu oranın OECD ortalaması 497 dolar. İlaç harcamasının tutarı gelişmişlikle de ilgili. Örneğin ABD de kişi başına yılda 995, Kanada da 752, Fransa da 641, İrlanda da 648, Japonya da 652. İsviçre de 474, İspanya da 536 dolar. 33 OECD ülkesi içinde kişi başına en az ilaç harcaması yapan ülkeyiz. Bize en yakın ülke yılda kişi başına 197 dolar harcama yapılan Şili. Öte yandan, yıllar içinde kişi başı kutu ilaç tüketimi artışı inanılmaz de kişi başına yılda 10 kutu kadar ilaç tüketilirken, 2013 de bu oran 23 kutuyu geçti yılının ilk 11 ayında 305 bin 879 reçete yazıldı de toplam ilaç harcaması 14.5 milyar TL iken 2014 sonunda bu rakamın milyar TL ye ulaşması bekleniyor yılı öngörüsü ise 23 milyar TL. Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Bayazıt İlhan, ilaç tüketimindeki çılgın artışın ilaç maliyetlerine yansımadığını hatırlatıyor. Gerçekten de Sağlık Bakanlığı nın ilaçta referans fiyat uygulaması çok büyük düşüşlere yol açtı. Buna rağmen hala ilaç maliyetlerini konuşuyorsak başka yerlere de bakmamız gerekiyor. Yılda ortalama 8.2 kez doktora başvuruyoruz. Oysa OECD ülkelerinde bu rakam ortalama 6.5. Dr. İlhan, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile çok fazla doktora gidilen ve çok ilaç tüketilen bir ülke haline geldik. Hastalar doktor doktor geziyor. Her doktor da reçete yazıyor. Hastalar buna rağmen tedavi olamıyor. Hastaneler, aciller, doktorlar tıklım tıklım dolu. Hastasına yeterli zaman ayıramayan doktorlar çok fazla sayıda ilaç vermek zorunda kalıyor diyor. En büyük baskı doktora Sağlık hizmetlerinin tüketim nesnesi haline dönüştürüldüğünü, kamudaki doktorun performans, özeldekinin ise ciro baskısı altında ezildiğini söyleyen Dr. İlhan, İlaç fiyatları baskılandığı için bazı kanser ilaçları ve antibiyotikler piyasada yok. Ucuza ilaç üretiliyor ama sektör ilaç kalitesinde düşme olduğuna dair açıklamalar yapıyor. Tüm bunlar bozuk sağlık sisteminin yansımaları diyor. Peki Sağlık Bakanlığı nın Akılcı İlaç Uygulamaları Programı işe yarar mı? Dr. İlhan, Akılcı olmayan bir sistemde akılcı ilaç kullanılmaz diyor. Akılcı ilaç kullanırsak Dünya Sağlık Örgütü nün tahminlerine göre, ilaçların yüzde 50 sinden fazlası uygun olmayan şekilde reçeteleniyor, temin ediliyor veya satılıyor. Tüm hastaların yarısı ise ilaçlarını doğru şekilde kullanmıyor. Hiç kuşku yok ki bu da maliyetleri arttıran bir etken. Bunun için doğru sağlık politikaları kadar, doktor, eczacı, hasta ve hasta yakını, ilaç sektörü, ilgili meslek örgütlerine kadar herkese akılcı ilaç kullanımı için toplum bilinci oluşturulmasında rolü var. Eleman ilanı NECİPOĞLU odun kömür ofisinde, her türlü işi yapabilecek olan B ve E sınıfı ehliyetli bay elemanlar aranıyor Tel:

7 SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- AFDK, Muğlaspor a para cezası verdi TFF Amatör Futbol Disiplin Kurulu Yeşilova maçı ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede Muğlaspor Kulübü ne 650 lira para cezası verdi. Muğlaspor Kulübü TFF-AFDK tarafından sık sık verilen cezalardan bir türlü kendini kurtaramıyor. Bugüne kadar gerek kart ve gerekse takım halinde sportmenliğe ve yaşanan saha olayları sebebiyle sık sık ceza verilen Muğlaspor Kulübü ne yeni bir para cezası daha geldi. Kulübe verilen para cezaları yaşanan maddi sıkıntıları arttırdığı gibi futbolculara verilmekte olan kart cezaları ise takımın gücünü olumsuz yönde etkiyor. 9 Kasım 2014 Pazar günü Atatürk Stadyumu nda oynanan Muğlaspor-Yeşilova maçına ilişkin olarak görevlilerce verilen raporların sonuçları belli oldu. 18 Kasım 2014 tarihinde toplanan AFDK (Amatör Futbol Disiplin Kurulu) Muğlaspor-Yeşilova maçının görevlilerce verilen raporları değerlendirdi konu hakkında TFF tarafından yapılan açıklamada, 19- Muğla Spor Klb. Hakkında; tarihinde oynanan Muğla Spor-Yeşilova Spor BAL müsabakasında takım halinde sportmenliğe aykırı harekette bulunmasından dolayı 650.-TL. para cezası verilmesine denildi. Akça dan Muğla ya destek çağrısı Bu hafta sonu kendi sahasında Muratpaşa Belediyespor ile mücadele edecek olan yeşil beyazlılar maçın hazırlıklarına başlarken, Başkan Vekili Av. c, Tüm Muğla halkını takımımıza daha çok sahip çıkmaya davet ediyoruz Muğlaspor camiasında sevinç ve üzüntü bir arada yaşanıyor. Geçtiğimiz Pazar günü zorlu deplasmanda liderden bir puan alan Muğlaspor, camiasına sevinç yaşatırken, kaçan galibiyetin de üzüntüsü yaşanıyor. Son Uşak deplasmanındaki maçın ilk devresini 3-1 mağlup tamamlayan Muğlaspor, kentte üzüntüye sebep olurken, maçın 3-3 sona ermesiyle Muğla halkını derin nefes aldırdı. Akça: Biz inanmış bir takımız sonuç sürpriz değildir Muğlaspor Kulübü Başkan Vekili Av. Gültekin Akça şunları söyledi: Uşak Sportif Gençlikspor da bizim gibi şampiyonluk mücadelesi veren bir takım. Bu nedenle işimizin beklenenden çok zor olacağını biliyorduk. Maçın ilk yarısında şans, ev sahibi takımdan yanıydı. Ama ikinci yarıda yılmadık, aslanlar gibi mücadele ederek mağlup durumdan maçın 3-3 berabere tamamlanmasını sağladık. Burada tüm futbolcularımıza, bizi yalnız bırakmayan taraftarlarımıza ve bize yakın ilgi gösteren Uşak halkına çok teşekkür ediyoruz. Zorlu maçta 3-1 geriden gelerek maçı berabere tamamlamamız takımımızın şampiyonluk yolunda ne kadar inanmış olduğunun göstergesidir. Muğlaspor olarak hedefimiz her maçta galip gelmektir. Eğer kendi futbolumuzu sahaya yansıttığımız zaman aşamayacağımız engel, yenemeyeceğimiz takım yok. Şu unutulmasın ki BAL da çok sürpriz sonuçlar alınıyor. Her takım birbirinden puan alabilecek güçte. Bunu şimdiye kadar gerek Muğla da ve gerekse deplasmanlarda oynadığımız maçlarda gördük ve yaşadık. Zaten grubumuzda maçların sonuçları bunu kanıtlıyor Muğla halkı takımımıza daha çok sahip çıkmalıdır Av. Gültekin Akça daha sonra şunları söyledi: Bu takımın amatör lige yakışmadığını ve yerinin profesyonel lig olduğunu herkes biliyor. Biz de yönetim kurulu olarak bu inanç ve bilinçle şampiyon adayı iyi bir kadro oluşturduk. Bu yönde mücadelemize inançlı ve istikrarlı şekilde devam ediyoruz. Bu mücadelemiz sezon sonuna kadar aynen devam edecek. Ancak biz yönetim kurulu, teknik heyet ve takım olarak şampiyonluk mücadelemize devam ederken halkımızdan daha çok destek bekliyoruz. Her gittiğimiz deplasmanlarda görüyoruz ki maçlar en az 4-5 bin taraftar önünde oynanıyor. Biz Muğla da aynı tabloyu neden yaşamayalım? Bize bugüne kadar destek olan yanımızda olan tüm kişi, kurum ve kuruluşlara ve taraftarlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Muğlaspor olarak bu yıl mutlaka şampiyon olmak istiyoruz. Ancak bu mücadelemizi yaparken genel anlamda söylüyorum tüm Muğla halkının kulübümüze ve takımımıza daha çok sahip çıkmasını, bizlere daha çok destek olmasını istiyor ve bekliyoruz. Ben buradan tüm Muğla kamuoyuna bir kez daha bu yönde çağrıda bulunuyorum. Muratpaşa Belediyespor maçı hazırlıkları Daha sonra bu hafta sonu Muğla Atatürk Stadyumunda oynanacak olan Muratpaşa Belediyespor maçı hazırlıklarına değinen Akça, bu konuda da şunları söyledi: Bu hafta sonu kendi sahamızda Muratpaşa Belediyespor ile mücadele edeceğiz. Futbolcularımız önceki gün toplanarak maçın hazırlıklarına başladı. Maçın önemini yukarıda dile getirdiğim gibi hiçbir maç hiçbir takım için kolay değil. Pazar günkü maçta bunlardan birisi olacak ancak biz inanmış kadromuzla maçı kazanacak güçteyiz. Pazar günü Atatürk Stadyumu nda bir kez daha bayram sevinci yaşamak ve yaşatmak istiyor ve tüm Muğla kamuoyunu Pazar günü maça davet ediyoruz. -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR- -SPOR-