International Journal of Language Academy SOME ADJECTIVES DETECTED IN KUTADGU BİLİG

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "International Journal of Language Academy SOME ADJECTIVES DETECTED IN KUTADGU BİLİG"

Transkript

1 ISSN: DOI Number: Volume 6/2 June 2018 p. 13 / 38 SOME ADJECTIVES DETECTED IN KUTADGU BİLİG Article History: Received 31/03/2018 Received in revised form 31/03/2018 Accepted 14/05/2018 Available online 20/06/2018 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar Serpil SOYDAN 1 Abstract Kutadgu Bilig is the first work of Islamic period Turkish literature. It was completed by Yusuf Has Hacib in a thousand sixty-nine years and Tabgaç Buğra Han, the ruler of Karahanlı, was presented. This poetic work, composed of six thousand six hundred and forty-five couplets, is a didactic and allegoric work that shows the nature of advice and politics. Yusuf Has Hacib personified four abstract concepts in this work. These concepts are justice, happiness, reason, opinion. The traits that develop human beings such as acquiring knowledge, reading, writing beautifully, having various sciences are remarkable. It is seen that the work has depth and richness not only in content but also in terms of language, style and grammar. The purpose of this article is to distinguish the adjectives identified in Kutadgu Bilig from their genres and to evaluate them in terms of etymology, syntactic, meaning, and their use in different missions other than those known as adjectives. Kutadgu Bilig I (Text) belonging to Reşit Rahmati Arat and Kutadgu Bilig (Translation) of Reşit Rahmeti Arat for the explanations of the couplets were used to determine the adjectives used in the work and examples of these adjectives. Examples of adjectives and adjectives used in the work have been determined by screening. Adjectives are classified as sub-headings by being classified under general headings as adjectives of designation and qualification. Adjectives are also classified according to their use in terms of syntax with other words. Adjectives are evaluated in terms of etymology and semantics. When we examine the examples obtained from this study on the adjectives of only vocabulary types, it is necessary to state that Kutadgu Bilig is a work rich in word type. Key words: Kutadgu Bilig, adjectives, meaning, etymology. Özet Kutadgu Bilig, İslami dönem Türk edebiyatının ilk eseridir. Yusuf Has Hacib tarafından bin altmış dokuz yılında tamamlanarak, Karahanlı hükümdarı Tabgaç Buğra Han a sunulmuştur. Altı bin altı yüz kırk beş beyitten oluşan bu manzum eser, nasihatname ve siyasetname özelliği gösteren didaktik ve allegorik bir eserdir. Yusuf Has Hacib, bu eserinde dört soyut kavramı kişileştirmiştir. Bu kavramlar, adalet, saadet, akıl, kanaat kavramlarıdır. Eserde, bilgi edinmek, okumak, güzel yazmak, çeşitli bilimlere sahip olmak gibi insanı geliştiren özellikler dikkati çekmektedir. Eserin sadece içerik bakımından değil, dil, üslûp ve gramer bakımından da derinlik ve zenginliğe sahip olduğu görülür. Bu makalenin amacı, Kutadgu Bilig de tespit edilen sıfatları, türlerine ayırıp etimolojik, söz dizimi, anlam açısından değerlendirmek ve sıfatların bilinenin dışında farklı görevlerde kullanımları varsa göstermektir. Eserde kullanılan sıfatları ve bu sıfatlara ilişkin örnekleri tespit etmek için Reşit Rahmeti Arat a ait olan Kutadgu Bilig I (Metin), beyit açıklamaları için, Reşit Rahmeti Arat ın Kutadgu Bilig (Çeviri) adlı eserinden yararlanılmıştır. Eserde kullanılan sıfatlar ve sıfat çeşitlerine ilişkin örnekler tarama yapılarak tespit edilmiştir. Sıfatlar, belirtme ve niteleme sıfatları olarak genel başlık altında sınıflandırılarak alt başlıklara ayrılmıştır. Ayrıca sıfatlar, cümlede diğer sözcüklerle söz dizimi açısından kullanılışa göre tasnif edilmiş, etimolojik ve semantik açıdan değerlendirilmiştir. Sadece sözcük türlerinden sıfatlar üzerine yapılan bu çalışmada elde edilen örnekler incelendiğinde Kutadgu Bilig in sözcük türü bakımından zengin bir eser olduğunu ifade etmek gerekir. Anahtar Kelimeler: Kutadgu Bilig, sıfatlar, anlam, etimoloji. 1 Dr. Öğr.Üyesi, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü,orcid.org/ ,srp_syd78@hotmail.com.

2 14 Serpil SOYDAN Giriş Kutadgu Bilig, İslami Türk edebiyatının XI. yüzyıldaki en önemli eserlerindendir. Adı mutluluk veren bilgi anlamına gelen eser, sâde bir üslupla kaleme alınmıştır. Mesnevî nazım şekliyle yazılmış, 6645 beyitten meydana gelen bu eserde, Kün Togdı (adalet), Ay Toldı (saadet), Ögdülmiş (akıl), Odgurmış (kanaat ve akıbet) adı verilen dört sembolik şahıs konuşturulur. Bu konuşmalarda din, dünya, sosyal düzen, terbiye, siyaset, idareye ait sorunlar değerlendirilir. Bu yönüyle eser, bir nasihatname ve siyasetname özelliği taşımaktadır (Çetinkaya, 2001: 5). Türk dili ve edebiyatının olduğu kadar, Türk kültürünün de önemli eserlerinden biri olan Kutadgu Bilig in, Viyana (Herat), Kahire (Mısır) ve Fergana olmak üzere üç nüshası bulunmaktadır (Temizsoylu, 2002: 8; Ercilasun, 2011: 295). Kutadgu Bilig ile ilgili, Türk Ansiklopedisi (1975: 388) ve İslam Ansiklopedisinde (1967: 1044), şu açıklamalara yer verilir: Karahanlı Dönemine ait eserlerden olup, ilk olarak 1825 yılında Amedee Jaubert tarafından yazılmış ve journal Asiatique de yayımlanan makale ile ilim dünyasına tanıtılmış, H.Vambery, W. Radloff, L. Benelli, S. E. Malov tarafından incelenmiş ve çevirisi yapılmaya çalışılmıştır. Bunun dışında Türk dilinin ve Türk medeniyet tarihinin önemli dil yadigârlarından olan Kutadgu Bilig ile ilgili ilim dünyası tarafından pek çok çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalardan bazıları şöyledir: Çetinkaya, Bayram. (2001). Kutadgu Bilig deki Deyimlerin Semantik ve Sentaktik İncelemesi; Türk, Vahit, Özalan, Uluhan.(2014). Kutadgu Bilig deki Sanı Edatı Üzerine; Nalbant, Mehmet Vefa.(2002).Kutadgu Bilig de Kısaltma Grupları; Dinar, Talat. (2010).Kül Tigin Abidesi ve Kutadgu Bilig deki Ortak Fiillerin Tamlayıcı İlişkisi Açısından İncelenmesi; Öztürk, Faruk. (2005).Kutadgu Bilig de Bitki Adları; Bayraktar, Fatma Sibel.(1992).Kutadgu Bilig deki İsim ve Zamir Çekimi; Köroğlu, Yıldız, Ayşe.(2011). Kutadgu Bilig de İsim Tamlamalarının İncelenmesi; Şahin, Hatice. ( ).Kutadgu Bilig de Tasvirî Fiiller; Maımaıtıaılı, Nuerjıamalı.(2013).Kutadgu Bilig in Sözvarlığı Açısından Açıklamalı Sözlüğü; Gedik, Şahabettin. (2015). Kutadgu Bilig in Kahire Nüshası (1b-98a) (İnceleme-Metin-Dizin- Tıpkıbasım); Uçar, Erdem.(2017).Kutadgu Bilig Dizinindeki Bir Kelime Hakkında II: alık kötü, fena Üzerine; Taş, İbrahim. (2009).Kutadgu Bilig de Söz Yapımı; Dilaçar, Agop. (2016). Kutadgu Bilig İncelemesi. Bu çalışmalar arasında, fonetik, morfolojik, semantik, sentaktik gibi gramer incelemeleri ve ad bilim, sözlük üzerine değerlendirmeler vardır. Ayrıca Maımaıtıaılı (2013: 3), Kutadgu Bilig in, üç bine yakın sözcük çeşidiyle İslamiyet sonrası Türkçenin ilk ve en zengin edebî eserlerinden olduğunu belirtir. Bu makalede, bu sözcük çeşitlerinden biri olan sıfatlar değerlendirilmeye çalışılmıştır. Makalenin amacı, Kutadgu Bilig de yer alan sözcük türlerinden sıfatları, türlerine göre gruplandırarak etimolojik, söz dizimi ve anlam bakımından değerlendirmektir. Eserde kullanılan sıfatları ve bu sıfatlara ilişkin örnekleri tespit etmek için Reşit Rahmeti Arat a ait olan Kutadgu Bilig I (Metin), beyit açıklamaları için Reşit Rahmeti Arat ın Kutadgu Bilig (Çeviri) adlı eserinden yararlanılmıştır. Eserde kullanılan sıfatlar ve sıfat çeşitlerine ilişkin örnekler tarama yapılarak tespit edilmeye çalışılmıştır. Sıfatlar, belirtme ve niteleme sıfatları olarak iki gruba ayrılarak, her bir sıfat alt başlıkta incelenmiştir. Niteleme sıfatlarını alt başlıkta gruplandırırken tanımda verilen özellikler dikkate alınarak tasnif yapılmıştır. Buna göre, sıfat ve sıfat çeşitleri konusunda bazı araştırmacıların yaptığı tanımlar ve açıklamalar şöyledir: Ad soyundan sözcüklerin bir bölüğünü, geleneksel dil bilgisinde sıfat adını alan sözcükler oluşturur (Aksan, 1976: 67). Sıfatlar, tek başlarına birer isim olan kelimelerdir. Cümle içerisinde kendilerinden sonra gelen bir ismi, sıfatı ya da sıfat fiilleri belirterek veya niteleyerek tamamladıklarında sıfat görevi yüklenirler (Ergin, 1993: 232; Türkseven, 1994: 90, Banguoğlu, 1998: 341; Korkmaz, 2014: 335, Bayraktar, 2008: 152, Karahan,

3 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar : 49). Sıfat, nesnenin adı değil, özelliklerinin adıdır. Sıfatlar, tek başlarına ortak isimlerdir. İsim, nesnenin bütününü karşıladığı halde, sıfat sadece nesnenin belli bir özelliğini karşılar (Eraslan, 2012: 171). Eraslan, Banguoğlu ve Ergin in vasıflama ya da vasıflandırma olarak ifade ettiği niteleme sıfatları, nesnelerin özelliklerini belirten sıfatlardır. Belirtme sıfatları ise, nesneleri işaret, sayı, soru yoluyla veya belirsiz bir hâlde niteleyen sıfatlardır (Eraslan, 2012: ). Korkmaz, sıfatları; nitelik sıfatları, belirtme sıfatları olarak gruplandırır. Belirtme sıfatlarını da işaret sıfatları, sayı sıfatları, soru sıfatları, belirsizlik sıfatları şeklinde değerlendirir (Korkmaz, 2014: ). Ergin, sıfatları, vasıflandırma ve belirtme sıfatları (Ergin, 1993: ) başlığı altında; Banguoğlu ise, vasıflama ve belirtme sıfatları olarak değerlendirir (Banguoğlu, 1998: ). Ergin ve Banguoğlu nun belirtme sıfatları ile ilgili yaptığı tasnif, Korkmaz ın yaptığı tasnifle aynıdır. Bu çalışmada tespit edilen sıfatlar; Ergin, Banguoğlu ve Korkmaz ın eserleri ile Azer (2010), Erkınay (2010), Yılmaz (2011), Çalışkan (2012), Çorbacı (2012), Aysal ın(2014) yüksek lisans ve doktora tez çalışmalarında yaptığı tasnifler göz önünde bulundurularak gruplandırılmıştır. Ayrıca sıfatlar, etimolojik, söz dizimi, anlam açısından değerlendirilmiştir. Eserde tespit edilen sıfat ve sıfat çeşitlerine ilişkin örnekler şöyledir: 1. Belirtme Sıfatları Kullanılış bakımından birbirlerine ve vasıflama (niteleme) sıfatlarına benzemekle beraber kaynakları ayrıdır ve anlamca farklı kavram sınıflarına girerler. Gösterme, soru, belirsizlik, sayı sıfatları olarak dört grupta değerlendirilir (Banguoğlu 1998: 351). Banguoğlu nun gösterme sıfatları olarak değerlendirdiği sıfatlar makalede işaret sıfatları başlığı altında değerlendirilmiştir İşaret Sıfatları Nesneleri işaret yoluyla karşılayan, belirten sıfatlardır. Bunlar aslında tek başına işaret zamiridirler. İşaret zamirlerinin ancak teklik şekilleri işaret sıfatı olarak kullanılır. (Eraslan, 2012: 174). İşaret sıfatları bu, şu ve ol dur. Banguoğlu ise (1998: 351), işaret sıfatlarını gösterme sıfatları başlığı altında değerlendirir ve şöyle açıklar: Gösterme sıfatları, sıfat olarak kullanılan gösterme zamirleridir. Adlara geldiklerinde nesneyi göstererek belirtirler ve ona mekânda, zamanda veya tasavvurda uzaklığına göre bir yer tayin ederler, şeklinde açıklamaktadır. Metinde tespit edilen ve seçilen bazı işaret sıfatları şöyledir: Bu Yakında bulunan bir nesneyi işaret için kullanılan işaret sıfatıdır (Eraslan, 2012: 175). Eserde tespit edilen örnekler şöyledir: İsimden Önce Gelenler Yime bu kitab ol idi ök aziz biliglikge bolgay biligdin tengiz (KB: B-72/9) (Yine bu kitap çok aziz bir kitaptır; bilen için bir bilgi denizidir.) Kamug bu kitabnı alıp özlemiş, hazine içinde urup kizlemiş (KB: B-72/13) (Hepsi bu kitabı benimsemiş, hazinelerine koyup gizlemişler.) Tejikler ayur anı efrasiyâb, bu Efrasiyâb tuttı eller talap (KB. D-134/280) (İranlılar ona Efrâsiyâb derler; bu Efrâsiyâb akınlar salıp, ülkeler zaptetmiştir.) Bu Kün togdı tigli törü ol köni, bu ay toldı tigli kut ol kör anı (KB. D-144/355) (Bu Kün-Toğdı dediğim doğrudan doğruya kanundur; Ay-Toldı ise, mutluluktur.)

4 16 Serpil SOYDAN İsim Tamlamasından Önce Gelenler Bu maşrık ilinde kamug Türk-ü çin, munı teg kitab yok ajunda adın (KB: B-74/19) (Türk, Çin ve bütün bu doğu illerinde, dünyada bunun gibi başka kitap yoktur.) Ayur kör negü teg itingü hile, bu düşman çerigin sıguka tile (KB: B-78/45) (Düşman ordusunu yenmeyi dile, ne gibi çarelere başvurulacağını söyler.) Tümen yılda berü tul erdim tulas, bu tul tonı suçlup ürüng kedtim as (KB: D-104/84) (Ben binlerce yıldan beri duldum, benzim solmuştu; bu dul giysisini çıkarıp beyaz kakımdan gelinlik giydim.) Bu yalnguk atı boldı yangluk üçün, bu yangluk uruldı bu yalnguk üçün (KB: D-122/197) (Bu insan adı yanıldığı için verildi; yanılmak insan için yaratıldı.) Bu nimet idisi unıtur özin, munıng şükri bilse evürmez yüzin (KB. D-210/757) (Bu nimet sahibi çok defa kendisini unutur; fakat bunun şükrünü bilirse, nimet ondan yüz çevirmez.) Kayunı ayurlar könilik yolı, negü teg bolur bu könilik ulı (KB. D-228/861) (Hangi yola doğruluk yolu derler; bu doğruluğun aslı nedir?) Belirtisiz İsim Tamlamasından Önce Gelenler Bu Buğra han vakiti içre anı, yime han tilinçe bu aymış munı (KB: B-74/23) (Yazar bunu Buğra Han zamanında ve yine bu han diliyle bunu söylemiştir.) Sıfat Tamlamasından Önce Gelenler Sıfat tamlamaları bir ad gibi sıfat eki alarak yahut sıfat görevinde bir ad olarak başka bir adın önünde yeniden sıfat olabilirler. Bir sıfatın sıfat niteliği kazanabilmesi için, mutlaka bir adın önünde bulunması ve birleştiği adla bir sıfat tamlaması oluşturması gerekir. Bu nedenle, sıfat tamlamaları, sıfatların cümle içindeki olağan kullanım biçimleridir (Korkmaz, 2014: 347). Eserden tespit edilen örnekler şöyledir: Bu türlüg fazayil ukuşlar bile, areste ol ermiş yorımış küle (KB: B-78/55) (Bu türlü faziletler ve meziyetlerle kendini süslemiş ve mutlu bir hayat sürmüş.) Törüttüng tümen ming bu sansız tirig, yazı tag tengiz kötki oprı yirig (KB: D-94/21) (Sen bu sayısız, yüzbinlerce canlıyı yarattın, ovaları, dağları, denizleri, tepe ve çukurları.) Bu kökteki yulduz bir ança bezek, bir ança kulavuz bir ança yezek (KB: D-110/128) (Bu gökteki yıldızların bir kısmı süs, bir kısmı kılavuz, bir kısmı da öncüdür.) Ay mungsuz idim sen bu munglug kulug, suyurkap keçürgil yazukın kamug (KB: D- 96/28) (Ey gönlü tok rabbim, sen bu muhtaç kulunun bütün günahlarını şefkatle affet.) Ay mungsuz idim mengü tutçı tirig, ölümke törüttüng bu sansız tirig (KB. D-148/378) (Ey ölümsüz ve ihtiyaçtan kurtulmuş rabbim, bu sayısız canlıyı ölüm için yarattın.) Bu Türkçe koşuglar tüzettim sanga okırda unıtma dua kıl manga (KB: B-82/75)

5 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar 17 (Bu Türkçe beyitleri senin için düzenledim; ey okuyucu, okurken unutma, bana dua et.) Edat Grubundan Önce Gelenler Yalın veya çekim ekleri almış bir adla bir edatın oluşturduğu edat grubunun, başka bir ad önünde sıfat görevi yüklenmesinden türemiş sıfatlardır (Korkmaz, 2014: 351). Eserden tespit edilen örneklerden bazıları şöyledir: Ulugluk bile bul üküş ilke erk, bu erk birle beglik ulı bolsu berk (KB. D-242/942) (Kudret ve azametle birçok illere hâkim ol; beyliğinin temeli, bu kuvvet sayesinde, sağlam olsun.) Bilig belgüsi kör iki neng-turur, bu iki bile er kızıl eng urur (KB. D-250/992) (Bak, bilginin iki alâmeti vardır; bu iki şey ile insan bahtiyar olur.) Yigitlik kaçar ol tiriglik uçar, bu tüş teg ajundın özüng terk keçer (KB: D-126/231) (Gençlik kaçar ve hayat uçar; bu düş gibi dünyadan çabuk göçersin.) Ol Uzakta bulunan bir nesneyi işaret için kullanılan sıfattır (Eraslan, 2012: 175) İsimden Önce Gelenler Şeker teg süçiyü barır ol kişi, sevinçlig bolur anda yazlur kaşı (KB. D-220/813) (O insan benden şeker gibi tatlı tatlı ayrılır; sevinir ve yüzü güler.) Bu begler isiz bolmagınça, isiz ol ilde sevinçin kızartmaz mengiz (KB. D-234/892) (Bu beyler kötü olmadıkça, o memlekette kötülerin yüzü sevinçle parlamaz.) İsim Tamlamasından Önce Gelenler Keçürdüm men anda sening özrüngi, agırladım ötrü ol erdem tengi (KB. D-218/798) (Ben senin kusurunu orada affettim ve sana o erdem benzeri (erdemin oranında) saygı gösterdim.) 1.2. Sayı Sıfatları Sözcük ve sözcük gruplarını sayı yoluyla karşılayan kelimelerdir. Türkçede, sayıların isimleri olan kelimeler, yalın hâlde kullanıldıkları zaman sadece birer isimdirler; fakat bu hâlde başka bir ismi niteliyorsa o zaman sayı sıfatı görevini yüklenirler (Hacıeminoğlu, 1996: 62, Korkmaz, 2014: 377). Sayı sıfatlarına ilişkin örnekler şöyledir: Asıl Sayı Sıfatları Yalın olan sayı isimleri kendilerinden sonra gelen herhangi bir ismi nitelediklerinde asıl sayı sıfatı adını alırlar. Türkçede sayılar sıfırdan başlayıp sonsuza kadar uzanan onlu bir basamak sistemine dayanır. Bu sistem içinde yer alan sayılar, büyük birliklerden küçük birliklere doğru uzanan, yani sağdan sola doğru büyüyen bir niteliğe sahiptir: yirmi iki, on beş bin üç yüz vb. Dilimizin bağlı bulunduğu bu basamaklı sayı sistemi içinde yer alan ve birden ona kadar sayılar ile yirmi, otuz, kırk, tümen (on bin) gibi tekli sayılar, adla sıfat tamlaması kuran sayılar, yani sayı sıfatlarıdır (Korkmaz, 2014: 377). Türkçede sayılar, tek kelime, sıfat tamlaması ve sayı grubu olarak üç şekilde karşılanmaktadır (Ergin, 1993: 369). Eserde tespit edilen sayı sıfatları örnekleri şöyledir: Bir

6 18 Serpil SOYDAN Her varlık bir sayısıyla gösterildiği için varlıkların sonsuz dizisi bir sayısından ortaya çıkar. Eşyanın özü, sayıdır, sayının özü de birdir (Weber, 1991: 25). Bu sayı teklik, mutlaklık bildirmektedir (Schimmel, 2001: 51, Bozkurt, 2012: 719). Metinde bir sayı sıfatının isimden önce kullanımı şöyledir: Tiledi törütti bu bolmış kamug, bir ök bol tidi boldı kolmış kamug (KB. D-92/4) (Diledi ve bütün varlıkları yarattı; bir kere ol dedi, bütün dilekleri oldu.) Bularda eng üstün sekentir yorır, iki yıl sekiz ay bir evde kalır (KB. D-112/131) (Bunlardan en üstte Satürn dolaşır; iki yıl sekiz ay bir burçta kalır.) Ukuşka turur bu agırlık itig, ukuşsuz kişi bir avuçça tetig (KB. D-136/297) (Bütün bu hürmet ve itibar akıl içindir; akılsız kişi bir avuç kadar zeki.) İki Yaratan ve yaratılan ikiliğini gösterir. Mekân ve zaman ancak yaratma eylemiyle varlık alanına gelir. Allah da kendini, gece ve gündüzün değişmelerinde, nefes alıp vermelerde, kalp atışlarında, elektrik akımını meydana getiren pozitif ve negatif kutuplarda celal ve cemal sıfatlarının ardından gösterebilir. Kur ân besmele ile başlar. B harfinin sayısal değeri ikidir. Bu da yaratılmış her şeydeki içkin ikiliği temsil eder (Özköse, 2014: 113). Metinde iki sayı sıfatının isimden önce kullanımı şöyledir: Fida kıldı barın nengin hem özin, yalavaç angar birdi iki kızın (KB. D-100/56) (O bütün malını ve kendisini feda etti; Yalvaçta ona iki kızını verdi.) Ajun tuttı tavgaç ulug bugra han, kutadsu atı birsü iki cihan (KB. D-106/88) (Tavgaç ulu Buğra han dünyaya hâkim oldu; adı kutlu olsun, Tanrı onu her iki cihanda da aziz etsin.) Bularda eng üstün sekentir yorır, iki yıl sekiz ay bir evde kalır (KB. D-112/131) (Bunlardan en üstte Satürn dolaşır; bir burçta iki yıl sekiz ay kalır.) Üç Şamanizm de âlem, yeryüzü (orta dünya); yer altındaki karanlık dünya (aşağıdaki dünya); gökteki nûr âlemi (yukarıdaki sema) olmak üzere üç bölümden meydana gelmektedir (Sarıtaş, 2017: 4). Nevruzda bayram üç gündür ve Nevruz da, erkenden suyun üzerinden üç defa atlamak için yarışa girilir (Kalafat, 2000: 67). Tabiatta mevâlid-i selâse adı verilen üç doğurucu öz ün bulunduğu inancı vardır: 1. Cemâdât (Madenler), 2. Nebâtât (Bitkiler), 3. Hayvânât (Canlılar, Diriler). Bedenin dışında insanın gölgesi gibi daima yanından ayrılmadığına inanılan manevî ruhların sayısı da üçtür (Gökalp, 1963: 41). Oğuz Kağan destanında; üç gün üç gece anne sütü emmeme, üç gece üst üste bir rüya görme gibi motifler vardır (Durbilmez, 2008: ). Metinde üç sayı sıfatının isimden önce kullanımı şöyledir: Kamug üç adaklıg emitmez bolur, üçegü turur tüz kamıtmaz bolur (KB. D-218/802) (Üç ayak üzerinde olan hiçbir şey yana meyletmez; her üçü düz durdukça, taht sallanmaz.) Kalı üç adakta emitse biri, ikisi kamıtar uçar ol eri (KB. D-218/803) (Eğer üç ayaktan biri yana yatarsa, diğer ikisi de kayar ve üzerinde oturan yuvarlanır.)

7 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar Tört Dört sayısı mitolojide, halk inançlarında, destanlarda, masallarda vb. oldukça yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bu yaygınlığın sebebi, İslâm dininden kaynaklanan kabullere ve inanışlara dayanmaktadır (Durbilmez, 2009: 53). Türkler eski dönemlerde dünyayı dikdörtgen veya kare olarak düşünmüşlerdir (Çoruhlu, 1996: 228). Dört, karenin ve düzenli evrenin sayısıdır. Dört yön, dört öğe, dört sayısının bu düzen koyucu gücüyle ilgili bilinen en iyi örneklerdir. Mânevî anlamda dört baş melek bulunması gibi, veliler hiyerarşisinde de dört evtad sütun bulunmaktadır. Dört kitap; Tevrat, Zebur, İncil ve Kur ân-ı Kerîm vardır (Özköse, 2014: ). Eserde dört sayı sıfatının isimden önce kullanımına ilişkin örnekleri şöyledir: Tözü tört eşinge tümen ming selâm, tegürgil kesüksüz tutaşı ulam (KB. D-96/31) (Onun dört arkadaşının her birine aralıksız, devamlı sayısız selâm eriştir.) Bu tört neng azın azka tutma negü, bügü sözlenmiş söz eşitgü ögü (KB. D-138/306) (Hakîmlerin sözünü dinle, düşün ve şu dört şeyin azını azımsama.) Sekiz Dinler tarihinde, ebedi mutluluğun, kemal ve sonsuzluğun sayısıdır. Allâh ın Arş ı sekiz melek tarafından kaldırılmaktadır: Melek(ler) onun kenarlarındadır. O gün Rabbinin arşını, bunların üstünde sekiz (melek) taşır (Hâkka, 69/17). Camilerin avlusundaki sekizgen çeşmeler, Semavî Arş ın hatırlatıcısıdır. Cennetin, Cehennemden bir tane fazla olmak üzere sekiz kapısının olması, Allâh ın merhametinin azabından fazla olmasıdır. Cüneyd-i Bağdâdî (ö.297/909), tasavvuf yolunda sekiz tavsiyede bulunmaktadır. Özellikle bir türbenin etrafındaki bahçeler, Cenneti hatırlatması için sekizgen biçimde düzenlenir. Bununla birlikte, Gülistan (Gül Bahçesi) veya Baharistan (Bahar Bahçesi) adlı kitapların her birisi ideal bahçe biçimini hatırlatan sekizer bölümden oluşur (Özköse, 2014: ). Metinde sekiz sayı sıfatı isimden önce kullanılmıştır. Örneği şöyledir: Bularda eng üstün sekentir yorır, iki yıl sekiz ay bir evde kalır (KB. D-112/131) (Bunlardan en üstte Satürn dolaşır; bir burçta iki yıl sekiz ay kalır.) Yiti Yedi sayısı Anadolu da ve bütün Türk boylarında kutsal sayılmaktadır. Altay Türklerine göre, ayın tutulması yedi başlı dev yüzündendir. Ailede soy yedi göbeğe kadar çıkarılır (Sarıtaş, 2017: 10). Örneği şöyledir: Evin teg yarır bu yiti kat köküg Adırttı seçim teg yir erse kaşı (KB. D- 290/2787) (O yedi kat göğü bir tane gibi yarar; ova ve tepeleri ise, saçma tanesi gibi birbirinden ayırır.) On Askeri birlikler (Eski Roma da olduğu gibi) on ve katlarına göre düzenlenmiştir. On sayısı Pisagorcuların zamanından beri mükemmellik ve tamlığın sayısı olagelmiştir. Araplar ve Müslümanlar onlu sistemi kullanmışlardır. Askeri birlikler (Eski Roma da olduğu gibi) on ve katlarına göre düzenlenmiştir (Özköse, 2014: ). Eserde tespit edilen örnek şöyledir: Bayat birdi emdi kamuġ edgülük

8 20 Serpil SOYDAN Sini birdi artuk adın on ülük (KB D-319/3122) (Tanrı bana bugün bütün iyilikleri ihsan etti; bir de bunlardan on misli fazla değerde olan seni verdi.) Kırk Schimmel (2000: ), kırk sayısını hazırlama ve tamamlama sayısı olarak adlandırır, büyük sayılar arasında en büyüleyici sayı olarak Orta Doğu da, özellikle İran ve Türkiye de yaygın biçimde kullanıldığını belirtir. Ayrıca Hz. Muhammed ilk vahiyi kırk yaşında almıştır. Dünyanın sonu yaklaştığında Mehdi kırk yıl yeryüzünde kalacaktır. İslamî gelenek olarak, ölünün defnedilmesinden sonra, kırkıncı günde Kur an okutulup yemek dağıtılır. Kırk, yuvarlak sayı olarak kullanılır: kırk gün kırk gece, kırk macera gibi (Schimmel, 2000: 270). Oğuz Kağan kırk günde büyür ve yürür (Yüksel, 1981: 17, akt. Durbilmez, 2008: 223). Eserde geçen örneği şöyledir: Kişi kırú yaşap öz tadu bilmese Tükel yılkı ol bu neçe sözlese (KB D-465/4637) (İnsan kırk yaşına gelir ve kendi tabiatını bilmezse, nutuk sahibi olmasına rağmen, o tam bir hayvandır.) 1.3. Soru Sıfatı Sözcük ve sözcük gruplarını soru yoluyla karşılayan kelimelerdir. Soru sıfatlarına ilişkin eserden tespit edilen örnekler şöyledir: Kayu Kayu hangi, hani, nice (DLT I-31/14), kañu/ kayu hangi, ne anlamındadır (EDPT 1972: 632), < kani hani <* ka+n+ı (TTSKBS, 2011: 458), kâyû/ kanyu/kanu hangi, kim (Gabain, 1988: 279). Kayu üdte erse bu künde burun, biliglig+ke tegdi bedükrek orun (KB. D-124/220) (Hangi çağda olursa olsun, bugüne kadar daha yüksek yer dâima bilgiliye kısmet olmuştur.) Yana ukturayın iligke bu söz, kayu kün körüngü kaçan kelgü öz (KB. D-168/510) (Sonra ben bu meseleyi hükümdara arz edeyim; ne zaman geleceği, hangi gün huzura çıkacağı saptansın.) Kayu işke ivse uzar keç kalur, ive kılmış işler ökünçlüg bolur (KB. D-176/556) (Hangi işte acele edilirse, o iş uzar ve gecikir; acele yapılan işler pişmanlıkla neticelenir.) Kayu evke kirse bu ay terk çıkar, çıkarı üçün terk yatarın yıkar (KB. D-208/745) (Bu ay hangi eve girerse, oradan çabucak çıkar; çabuk çıkabilmek için de, yattığı yeri yıkar.) Kayu neng talu bolsa üdrüm agır, anıng kılmakı barça özke agır (KB. D-234/900) (Hangi şey seçkin, nadir ve değerliyse, onu gerçekleştirmek hiç de kolay değildir.) 1.4. Belirsizlik Sıfatları Sözcük ve sözcük gruplarını belli belirsiz bir şekilde karşılayan kelimelerdir. Yalnız başlarına birer belirsizlik zamiri olan bu kelimeler kendilerinden sonra gelen isimleri

9 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar 21 belirttikleri zaman belirsizlik sıfatı görevini yüklenirler (Hacıeminoğlu, 1996: 64, Korkmaz, 2014: 383). Bu sıfatlarla ilgili tespit edilen örnekler şöyledir: Barça (Bar+ça) Bir kalıplama ile meydana gelmiş olan kelimelerden biri, tarihî ve yaşayan bütün Doğu Türkçesi lehçelerinde, Kıpçak grubunda ve küçük bir ses değişmesi ile Eski Anadolu Türkçesinde rastlanan barça dır. Barça sıfat olarak kullanılışlarında bütün, her anlamlarında belirsiz miktar sıfatı olur. Barça kelimesi iyelik ve çekim ekleri alarak bir isim gibi kullanılır. Bu takdirde hepsi anlamını veren belirsizlik zamiri yerindedir. Lehçe ve metinlerde çok defa tamamen, büsbütün, her anlamlarında miktar zarfı yerindedir (Korkmaz, 1988: 48). Barça bütün, hepsi (EDPT 1972: , < bar var +ça eşitlik eki (Tietze, 2016: 586). Bu çalışmada da kelimenin Kutadgu Bilig de sıfat olarak tespit edilen örneklerine yer verilmiştir İsimlerden Önce Gelenler Ay sırka yakın ay köngülke ediz, tanuk ol sanga barça sûret bediz (KB. D-94/20) (Ey her sırra yakın, ey her gönül için yüce Tanrı, bütün suret ve şekiller sana tanıktır.) Basutçı kerek barça işni bilir, bilip işlese er tilekke tegir (KB. D-156/428) (Bütün işleri bilir bir yardımcı gereklidir; insan bilerek hareket ederse, dileğine erişir.) İsim Tamlamasından Önce Gelenler İveklik turur barça yangluk başı, amulluk turur barça edgü işi (KB. D-190/633) (Bütün yanlışlıkların başı aceleciliktir; bütün iyi işler ileriyi düşünerek yapılan işlerdir.) Sıfat Tamlamalarından Önce Gelenler Bayat birdi barça tilemiş tilek, bayat ok bolu birsü arka yölek (KB. D-106/90) (Tanrı verdi bütün dilediğin dilekleri; bundan sonra da daima sana arka ve destek olsun.) İlig köz kulak tuttı ilde kamug, açıldı angar barça beklig kapug (KB. D-156/436) (Hükümdar bütün memlekete göz kulak kesildi; ona bütün kilitli kapılar açıldı.) Birkaç Belirsizlik sıfatı olarak kullanılan kelimenin isimden önce kullanıldığı örnekleri şöyledir: Bu birkaç neng ol kör kişike yavuz, munı bilse yalnguk ılıkar et öz (KB. D-142/337) (Bak, şu birkaç şey kişi için kötüdür; kişi bunları bilirse, kendini korur.) Bu ay toldı aydı manga berk kişen, bu birkaç neng ol kör bireyin nişan (KB. D-202/702) (Ay-Toldı dedi ki: Benim için bağ ve köstek olacak birkaç şey vardır; bak, onları belirteyim.) Kaç Soru sıfatı olan kaç sözcüğü bu örneklerde soru anlamını karşılamamaktadır. Belirsizlik ifadesi ve görevinde birkaç sözcüğüyle benzer görevde kullanılmaktadır. Eraslan (2012: 205) bu kelimenin etimolojisini kaç < * ka+ ç kaç, birkaç şeklinde verir. İsimden önce kullanımlarına ilişkin örnekleri şöyledir:

10 22 Serpil SOYDAN Bu kaç neng birikse biregü öze, anıngdın yırar ol ıduk kut teze (KB. D-142/343) (Bu kaç şey birinin üzerinde toplanırsa, kutlu mutluluk ondan kaçar, uzaklaşır.) Yarayın tise sen manga belgülüg, bu kaç neng özüngdin yırat ay külüg (KB. D-226/852) (Sen gerçekten benim işime yaramak istiyorsan, bu birkaç şeyi kendinden uzak tut; ey namlı insan.) Kamug Kamug bütün, hep, hepsi, herkes (DLT -I 44/1), kamag /kamuğ/kamu gibi farklı şekillerinde kullanıldığı da görülmektedir (EDPT 1972: 627). Eraslan (2012: 206), bu kelimenin etimolojisinin kamag < Orta Farsça hamâg bütün, hep şeklinde olduğunu belirtir. Eserde tespit edilen örnekleri şöyledir: İsimden Önce Gelenler Kamug kadgusı erdi ümmet üçün, kutulmak tiler erdi râhat üçün (KB. D-98/40) (Bütün kaygusu ümmetiydi; rahat etmek için, onun azaptan kurtulmasını dilerdi.) Başı erdi öngdün kamug başçıka, kedin boldı tamga kamuğ savçıka (KB. D-98/45) (O bütün rehberlerin önünde baştı; sonra da bütün habercilerin sonuncusu oldu.) Ukuş birle işle kamug iş küdüg, bilig birle bekle bu bulmış üdüg (KB. D-116/161) (Bütün işini gücünü akıl yoluyla yap; eline geçen bu zamanı israftan bilgiyle koru.) Kamug sözni yıgsa ukuş taplamaz, kerek sözni sözler kişi kizlemez (KB. D-120/185) (Her sözü saklamayı da anlayış hoş görmez; insan lüzumlu olan sözü söyler, gizlemez.) Kamug edgülükler bilig asgı ol, bilig birle buldı mesel kökke yol (KB. D-124/207) (Bütün iyilikler bilginin faydasıdır; bilgiyle göğe bile yol bulunur.) Sıfat Tamlamalarından Önce Gelenler Kamug törlüg erdem tükel ögrenip, yorır erdi erdem eligke alıp (KB. D-160/465) (Her türlü erdemi tamamen öğrenmişti; hiçbir zaman erdemi elden bırakmazdı.) Kişike kerek tegme yirde biliş, biliş birle itlür kamug türlüg iş (KB. D-166/497) (Kişiye her yerde tanıdık gerekir; her türlü iş tanıdık aracılığıyla yoluna girer.) Kamug eski nengler irinçig bolur, irinçig yüki kör yirinçig bolur (KB. D-200/687) (Bütün eskimiş şeyler yıpranmış olur; yıpranmış şeylere tahammül etmek insana sıkıntı ve tiksinti verir.) Ming Yüz ve bin sayısı kültürel değer taşıyan iki sayı olarak görülmektedir. Gerçek sayısal değerlerinin dışında sembolik anlamlar taşımaktadır. Onlu sisteme göre yüz ve bin sayısı kuşatan konumdadır (Schimmel, 2001: 296). Ming sayı sıfatı metindeki örneklerde binlerce anlamıyla belirsizlik sıfatı olarak isimden önce kullanılmıştır. Örnekleri şöyledir: Öküş ögdi birle tümen ming sena, uğan bir bayatka angar yok fena (KB. D-92/2) (Kadir ve bir olan Tanrıya çok hamd ve binlerce sena olsun; onun için fânilik yoktur.)

11 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar 23 Kayusı togardın tutar ming tanguk, kayusı batardın tapugçı anuk (KB. D-106/99) (Kimi doğudan binlerce armağan sunar; kimi batıdan hizmetine koşar.) Talu neng tanguk tuttı ming ming elig, munu kıl tangukı kutadgu bilig (KB. D-108/112) (Binlerce el, hediye olarak, ona çok nadide şeyler sundu; işte sen de bu Kutadgu Bilig'i hediye et.) Ming erdem kerek bu cihan tutguka, kür arslan kerek bu kulan basguka (KB. D- 134/284) (Bu cihana hâkim olmak için, bin türlü erdem gerek; yaban eşeğini alt etmek için, arslan olmak gerek.) Ne Ne soru sıfatının aşağıdaki örneklerde soru anlamında değil, derece bildirmek için kullanıldığı görülür Sıfat Tamlamasından Önce Gelenler Ne kutlug kut ol erke edgü atı, bu edgü atı bardı mengü kutı (KB. D-160/456) (İyi ad insan için ne kadar kutlu mutluluktur; onun bu iyi adı ve mutluluğu ölümsüz oldu.) Yayıglık yok erse bu irselliking, ne edgü iş erdi sening kelmeking (KB. D-204/715) (Bu kararsızlığın ve bu hercâyiliğin olmasaydı, senin gelmen ne iyi iş olurdu.) Ne edgü söz aymış köni er tili, köni er tili urdı sözke ulı (KB. D-240/921) (Doğru insan ne (kadar) güzel söz söylemiş; değerli söze temel atan doğru insanların dilidir.) Neçe (Ne+çe) Ne soru zamirinin +ça eki ile kalıplaşmasından meydana gelen neçe, bünyesindeki soru nüansını kaybederek ne kadar, nice, hepsi, bütün anlamları ile munça, anca vb. ne benzer belirsizlik sıfatı olmuştur. Bu sıfatın kullanılışı Uygur, Karahanlı, Harezm, Çağatay Türkçelerinde çoktur (Korkmaz, 1988: 52). Gabain (1988: 195), neçe kelimesinde miktar ifadesinin eşitlik ekinden gelmekte olduğunu belirtir İsimden Önce Kullanılanlar Neçe yunçıg özke yüz ursa özüm, baru körki artar keser-men sözüm (KB. D-208/736) (Ne kadar düşkün olursa olsun, ben birine yönelirsem, onun ahvâli, muhakkak, gittikçe düzelir ve güzelleşir.) Tapug beg tapısı öze bolmasa, yaramaz bu tapgı neçe emgese (KB. D-224/840) (Hizmet beyin arzusuna göre olmadıkça, ne kadar zahmet çekilmiş olursa olsun, beğenilmez.) Sıfat Tamlamasından Önce Gelenler Neçe ked kişi bolsa özke yakın, özinde bagırsak bolur mu sakın (KB. D-170/517) (Ne kadar iyi ve yakın biri olursa olsun, düşün, kişiye başkası kendisinden daha candan olabilir mi?)

12 24 Serpil SOYDAN Öküş Öküş/üküş /öğüş çok anlamındadır (EDPT, 1972: 118, DLT -I 62/4). Eraslan (2012: 208), öküş /üküş kelimesinin etimolojisini <* ök-ü-ş çok, ziyade şeklinde olduğunu belirtir. Metinde sıfat tamlamasından önce kullanımına ilişkin örnekleri şöyledir: Meningdin bularka öküş ming selâm, tegürgil idim sen kesüksüz ulam (KB. D-102/61) (Ey rabbim, sen bunlara benden sonsuz selâmları devamlı olarak ulaştır.) Tegme teg- her, hiç ve gibi anlamında kullanılır. Osmanlı Türkçesinde de aynı anlamda degme /deyme şeklinde < te- fiiline -gme sıfat-fiilinin getirilmesiyle oluşmuştur (EDPT, 1972: 482) İsimden Önce Gelenler Kişike kerek tegme yirde biliş, biliş birle itlür kamug türlüg iş (KB. D-166/497) (Kişiye her yerde tanıdık gerekir; her türlü iş tanıdık aracılığıyla yoluna girer.) Başıngnı tilese tilingni küdez, tiling tegme künde başıngnı yanur (KB. D-246/967) (Başını kurtarmayı istersen, dilini gözet; dilin her gün senin başını tehdit eder.) İsim Tamlamasından Önce Gelenler Bu tegme biri asgı yası telim, kayusı birim teg kayusı alım (KB. D-138/309) (Bunlardan her birinin faydası ve zararı çoktur; bazısı borç, bazısıysa alacak gibidir.) Tümen Dilimizin bağlı bulunduğu bu basamaklı sayı sistemi içinde yer alan ve birden ona kadar olan sayılar ile yirmi, otuz, kırk, yüz, bin, milyon, tümen (on bin) gibi tekli sayılar, adla sıfat tamlaması kuran sayılar, yani sayı sıfatlarıdır (Korkmaz, 2014: 377). Tümen sayı sıfatının belirsizlik sıfatı görevinde isimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Tümen yılda berü tul erdim tulas, bu tul tonı suçlup ürüng kedtim as (KB. D-104/84) (Ben on binlerce yıldan beri duldum, benzim solmuştu; bu dul giysisini çıkarıp beyaz kakımdan gelinlik giydim.) Üküş sözleme söz birer sözle az, tümen söz tügünin bu bir sözde yaz (KB. D /) (Sözü çok söyleme, az ve birer birer söyle; on binlerce sözün düğümünü bu bir sözde çöz.) Tümen ming Yüz bin Tümen ming yüz bin anlamındadır. Metinde yüz binlerce anlamıyla sayı sıfatı olarak değil, belirsizlik sıfatı olarak kullanıldığı görülmektedir. Metinde tespit edilen örnekleri şöyledir: İsimden Önce Gelenler Öküş ögdi birle tümen ming sena, uğan bir bayatka angar yok fena (KB. D-92/2) (Kadir ve bir olan Tanrıya yüz binlerce hamd ve sena olsun; onun için fânilik yoktur.) Sıfat Tamlamalarından Önce Gelenler Törüttüng tümen ming bu sansız tirig, yazı tag tengiz kötki oprı yirig (KB. D-94/21)

13 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar 25 (Yüzbinlerce, bu sayısız canlıyı, bu sayısız ovaları, dağları, denizleri, tepe ve çukurları yarattın.) Tümen ming tü erdem öküş ögdiler, ukuş birle kılmış üçün ögdiler (KB. D-138/304) (Binlerce çok erdem ve birçok alkışlanan iş akıl ile yapılmış olduğu için övülmüştür.) 2. Niteleme Sıfatları Nesnelerin özelliklerini belirten sıfatlara denir. Bu sıfatlar, nesnenin bünyesinde bulunan bir özelliği, bir kısmı da nesnenin durumu ve hareketi ile ilgili bir özelliği belirtir (Eraslan, 2012: 172). Fatma Erkman Akerson ve Şeyda Ozil, Türkçede Niteleme Sıfat İşlevli Yan Tümceler (1998: 93) adlı eserde nitelemeyi şöyle açıklarlar: Bir adı, bir özelliği göz önüne alarak, aynı kümede yer alan öteki adlardan ayırmaya ya da bu ad hakkında ek bilgiler vermeye yarayan kavramlardır. Tespit edilen niteleme sıfatları ve bu sıfatlarla ilgili örnekler şöyledir: 2.1. Özellik ve Nitelik Bildiren Niteleme Sıfatları Canlı Varlıklara Ait Özellik ve Nitelik Bildirenler Akı Akı cömert, açık elli anlamındadır (EDPT 1972: 78, DLT-I 90/6). İsimden önce gelen kullanım örnekleri şöyledir: Akı suretin kim köreyin tise, kelip körsü hakan yüzini usa (KB. D-108/104) (Kim cömert yüzü görmek isterse, gelsin, hakanın yüzünü görsün.) Alçak Alçak yumuşak, nazik, ılımlı anlamındadır (EDPT 1972: 129, DLT-I 44/11). Sıfat tamlamasından önce gelen kullanımlarına ilişkin örnekler şöyledir: Tüzün kılkı alçak, bağırsak köngül, köreyin tise kel munı kör amul (KB. D-108/107) (Asîl, alçak, cömert gönüllü, şefkatli ve yumuşak huylu birini görmek istersen, gel onu gör ve gönül rahatına kavuş.) Aslı Asıl kelimesinin en başta, her şeyden evvel, hassaten ya da güzel anlamında kullanıldığı görülmektedir (Tıetze, 2016: 453). Asl kelimesi ise Arapça kökenli kök, çıktığı yer, kaynak, orijinal, hakikaten, esas anlamındadır (Tıetze, 2016: 453, Develioğlu, 2016: 49). İsimden önce gelen örnekleri şöyledir: İki törlüg ol kör bu aslı kişi, biri beg biri bilge yalnguk başı (KB. D-132/265) (Bak, iki türlü asil kişi vardır; biri bey, biri bilge; bunlar insanların başıdır.) Azıglıg az- yolunu kaybetmek, doğru yoldan ayrılmak (EDPT, 1972: 279),-ı-g doğru yoldan çıkmış (DLT I 66/9, EDPT, 1972: 283) -lıg anlamındadır. Bu sözlüklerdeki anlamın Kutadgu Bilig de tespit edilen örneklerdeki cesur, yiğit anlamıyla örtüşmemektedir. Clauson (EDPT, 1972: 284) azığlığ kelimesi için tehlikeli ve güçlü diş ve tırnaklara sahip yaratık. anlamını vermektedir. Clauson un bu kelime için verdiği anlam bir bakıma

14 26 Serpil SOYDAN güçlü ve cesur anlamına çağrışım yapmaktadır. Kelimenin zaman içinde anlam kaymasına uğradığı söylenebilir. Sıfat tamlamasından önce kullanımı şöyledir: İdi yakşı aymış azıglıg kür er, azıglıg eren berk tügünler yazar (KB. D-134/283) (Cesur, yiğit er çok yerinde söylemiş; cesur insan sıkı düğümler çözer.) Bagırsak bagırsa- merhametli, nazikçe -k (EDPT, 1972: 319), bağırsak merhametli, gönül alıcı (DLT-I 502/4)anlamındadır. İsimden önce kullanımına ilişkin örnekler şöyledir: Tüzün kılkı alçak bagırsak köngül, köreyin tise kel munı kör amul (KB. D-108/107) (Asîl, alçak, cömert gönüllü, şefkatli ve yumuşak huylu birini görmek istersen, gel onu gör ve gönül rahatına kavuş.) Ukuş ol sanga edgü andlıg adaş, bilig ol sanga ked bagırsak kadaş (KB. D-138/317) (Akıl senin için iyi ve yeminli bir dosttur; bilgi senin için çok merhametli bir kardeştir.) Bilge bil- bilmek. (DLT II-22/12, EDPT, 1972: 331,Tietze, 2016: 703), -ge bilge, hakîm, akıllı; âlim, bilgin (DLT I-11/16, EDPT, 1972: 340, Tietze, 2016: 711). Negü tir eşit emdi bilge tetig Özi bardı kodtı bizinge bitig (KB. D- 92/755) (Şimdi dinle, kendisi gitmiş, fakat bize eserini bırakmış olan zeki ve âlim insan ne der.) Biliglig Biliglig <bil- bilgi -(i)g akıl, bilgelik, elde edilmiş bilgi,-lig öz bilgi, bilgili, akıllı anlamındadır (EDPT, 1972: ). İsimden önce kullanımına ilişkin örnekleri şöyledir: Neçe kördüm erse isizler işi, ozu bolmadı ay biliglig kişi (KB. D-128/248) (Ey bilgili kişi kaç defa gördümse, kötülerin işi asla ileri gidemedi.) Ukuşlug ked er övke özdin yırat, biliglig beg er buşma edgü kıl at (KB. D-140/322) (Ey akıllı iyi yiğit, öfkeyi kendinden uzaklaştır; ey bilgili bey yiğit, hiddetlenme, iyi ad kazan.) Biligsiz Biliglig <bil- bilgi -(i)g akıl, bilgelik, elde edilmiş bilgi EDPT 1972: 339), -siz bilgisiz, anlamaktan yoksun. anlamındadır (EDPT, 1972: ). İsimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Biligsiz kişi barça iglig bolur, igig emlemese kişi terk ölür (KB. D-116/157) (Bilgisiz kişi hep hastalıklı olur; hastalık tedavi edilemezse, kişi çabuk ölür.) Ukuşlug kişike işi tap ukuş, biligsiz kişike atı tap söküş (KB. D-140/320) (Akıllı kişi için akıl yeterli bir eştir; bilgisiz kişi için hakaret tam bir addır.) Ersig Ersig yiğit, kahraman, cesur, erkek (KB III/158), ersi/ersig erkeksi < er- sig/-si (EDPT, 1972: 238, Tietze, 2016: 634).

15 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar 27 Ongayın ilig tuttı tersi manga Kemişmegil emdi ay ersig tonga (KB. D- 208/1908) (Kolayını hükümdar aldı, ey yiğit kahraman, güç olanı şimdi bana bırakma.) Kiçig Kiçig /kiçik küçük, küçüklük anlamında bir kelimedir (EDPT, 1972: 696, DLT- I 227/11). kiçi /kiçig küçük (Tietze, 2016: 308). Eserde tespit edilen isimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Kiçig oglanıg kör ukuşka ulam, yaşı yetmeginçe yorımaz kılâm (KB. D-136/293) (Küçük çocuğa bak, ona akıl ulaşacaktır; fakat yaşı gelmedikçe kalemler yürümez.) Körklüg Körk güzel -lüg iyi, gösterişli, güzel, güzellik (EDPT, 1972: 743; DLT I 45/19) anlamındadır. Tietze de (2016: 267) görk güzellik, görklü güzel, iyi, hoş şeklinde belirtilmiştir. Eserde isimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Usallık mini alktı öknür özüm Odunġıl usal bolma körklüg yüzüm (KB. D-138/1209) (Gaflet beni mahvetti, ben peşimanım; sen uyanık dur, gâfil bolma, ey güzel yüzlüm!) Kür Kür cesaretli, cesur, yiğit, yürekli anlamındadır (EDPT 1972: 735, DLT-I 324/26). Eserde tespit edilen isimden önce kullanım örnekleri şöyledir: İdi yakşı aymış azıglıg kür er, azıglıg eren berk tügünler yazar (KB. D-134/283) (Cesur ve yiğit er çok yerinde söylemiş; cesur insan sıkı düğümler çözer.) Sınamış sına- test etmek, denemek,-mış sıfat-fiil ekiyle denemiş, test etmiş anlamına gelmektedir (EDPT, 1972: 835). İsimden önce kullanıldığı görülmektedir. Örnekleri şöyledir: Mungar mengzetür söz sınamış kişi, sınamış kişi bildi el kün işi (KB. D-128/245) (Tecrübeli kişinin sözü buna benzer; tecrübeli kişi elin günün işini bilir.) Negü ter eşitgil sınamış karı, sınamış karılar sözi söz korı (KB. D-206/723) (Dinle, tecrübeli ihtiyar ne der; tecrübeli ihtiyarların sözü, sözlerin mayasıdır.) Silig Silig temiz, ince; nazik, tatlı dilli (KB III/398, DLT-I 390/3) Silig erke devlet singimlig bolur Silig bolsa kutka tegimlig bolur. (KB. D- 258/2446) (Nâzik insan saâdeti hazmeder; insan nâzik olursa, devlete lâyık olur.) Süçig

16 28 Serpil SOYDAN Süçi- tatlılanmak ve güzelleşmek. (DLT- III 258/3, EDPT 1972: 795), -k tatlı; içilecek şey, şurup. (DLT-I 157/11, EDPT 1972: 796). Küler yüz süçig söz silig öz kerek Kılınçı bularka tükel tüz kerek (KB. D- 224/2072) (O güler yüzlü, tatlı sözlü, yumuşak huylu olmalı ve bütün hareketlerinde de bunlara uygun davranmalıdır.) Ukuşlug Uk anlamak, bulmak, işitmek (EDPT, 1972: 77), -uş anlamak, akıl, kabiliyetli (EDPT, 1972: 97), -lug akıl, anlama. (EDPT, 1972: 97)anlamındadır. İsimden önce kullanıldığı görülmektedir. Örnekleri şöyledir: Ukuşlug kişi kör karısa munar, ukuş kitti tip hem kalem me tınar (KB. D-136/294). (Akıllı kişi de yaşlanınca bunar; akıl gittiği için kalem de susar.) Ukuşlug kişike işi tap ukuş, biligsiz kişike atı tap söküş (KB. D-140/320). (Akıllı kişi için akıl yeterli bir eştir; bilgisiz kişi için hakaret tam bir addır.) Ukuşsuz Ukuş anlamak, kabiliyetli (EDPT, 1972: 97) -suz anlamayan, bilgisiz anlamında bir kelimedir (EDPT, 1972: 98). Bu sıfatla ilgili eserde tespit edilen örnekler şöyledir: Ukuşka turur bu agırlık itig, ukuşsuz kişi bir avuçça tetig (KB. D-136/297) (Bütün bu hürmet ve itibar akıl içindir; akılsız kişi bir avuç kadar zeki.) Amulluk siliglik ukuş kılkı ol, ukuşsuz kişiler kamug yılkı ol (KB. D-182/585) (Sükûnet ve zarafet aklın niteliğidir; akılsız kişiler hayvan sürüsüne benzer.) Usal Usal gafil, iş bilmeyen (KB III/498, DLT- I 122/20). TTSKBS de (Gülensoy, 2011: 971) usa halk dilinde tasa, üzüntü ve usa- tasalanmak < us +a-, anlamında kullanılmıştır. Usal er teger köz usalın udır Usal bolma saklan ay kılkı kadır (KB. D- 59/447) (Gafil adam gözünü kapar ve gafletle uyur; ey sert huylu insan, gâfil olma, ihtiyatlı ol.) Cansız Varlıklara Ait Özellik ve Nitelik Bildirenler Agır Ağır ağır, önemli, ayrı tutmak (EDPT 1972: 88), agır ağır, değeri ağır şey anlamındadır (DLT- I/52). İsimden önce gelen kullanımlarına ilişkin örnekler şöyledir: Agır neng kamugı agır kılguka, kılumaz bu işni biligsiz buşı (KB. D-236/906) (Değerli şeylerin hepsinin yapılması güçtür; bilgisiz ve değersiz kişi bu işi yapamaz.) İsizke katılma kara edgüsi

17 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar 29 İsiz boldı kılkı agır yüdgüsi (KB. D- 240/2257) (Kötüye katılma, onun işi kara, huyu fenâ olur; bu ağır yükü kolay yüklenemezsin.) Aziz Azîz, Arapça kökenli sayılan, sevilen dost; muhterem, sayın anlamındadır (Tıetze, 2016: 529, Develioğlu, 2016: 65). Metinde değerli, yüce anlamında kullanılmıştır. İsimden önce kullanımına ilişkin örnekleri şöyledir: Ajunda yayılmış turur bu aziz kitap tört ulug agır ul öze bina (KB. A-70/24) (Dünyaya yayılmıştır. Bu aziz kitap dört ulu ve önemli temel üzerine bina edilmiştir.) Edgü Edgü/edhgü iyi, cömert (EDPT, 1972: 53, DLT-I 34/11). Karahanlı Türkçesindeki Ģ sesi, Kök-Türkçedeki d sesinden, daha sonraki y sesine bir geçiş değerindedir. Kelime, Kök-Türkçe edgü > Karahanlı Türkçesi eģgü > Türkiye Türkçesi eyü >> iyi şeklinde kullanıma geçmiştir (Dilâçar, 2016: 54-55). İsimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Okıglınıng köngli açılıp musannifni edgü dua birle yâd kılsun tip (KB. A-70/31) (Okuyanın gönlü açılıp yazarı hayır dua ile yâd etsin diye.) İki neng bile er karımaz özi, bir edgü kılınçı bir edgü sözi (KB. D-120/181) (Kişi iki şey ile kendini yaşlanmaktan kurtarır; biri iyi iş, diğeri de iyi söz.) Ajunka apa enmişinde berü, ukuşlug uru keldi edgü törü (KB. D-124/219) (Âdem in dünyaya inişinden beri iyi düzen dâima anlayışlılar tarafından kurulmuştur.) Kişi körki söz ol bu söz ök telim, yorı edgü sözlüg kişig ög tilim (KB. D-132/272) (Kişinin süsü sözdür ve bu söz de çok çeşitlidir; haydi, ey dilim, iyi sözlü kişiyi öv.) Törü tüz yorıttı bayudı budun, atın edgü kıldı ol edgü ödün (KB. D-136/291) (Yasayı doğruluk ile uyguladı ve halk zenginleşti; o iyi bir devirde iyi bir nam bıraktı.) Eski Eski büyük, yaşlı; olayların önceki dönemi (EDPT, 1972: 246, DLT -I 129/17). İsimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Kamug eski nengler irinçig bolur, irinçig yüki kör yirinçig bolur (KB. D-200/687) (Bütün eskimiş şeyler yıpranmış olur; yıpranmış şeylere tahammül etmek insana sıkıntı ve tiksinti verir.) İsiz İsiz kötü, fena, hayırsız; kötülük, fenalık (KB III/201,DLT- II 91/10) İsiz işke yakma sanga kılga kor İsizlik yılan ol sini tikge kör (KB. D- 147/1297) (Kötü arkadaşa yaklaşma, sana zarar getirir; kötülük yılandır, dikkat et, seni sokar.) Katıg

18 30 Serpil SOYDAN kat- sert, güçlü, zor, kesin değişmez (EDPT, 1972: 597) -ı-g sert, kaba, kararlı anlamları verilir. kattığ/ katı/ kattı/ kattu değişimleri gösterilir (EDPT, 1972: 597). Eserde tespit edilen isimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Öküş edgü sözler tilin sözledi, işing itge men tep katıg kur badı (KB. D-174/542) (Pek çok iyi sözler söyledi ve işini yapacağım diye kesin söz verdi.) Kurug Kurug kuru; asılsız < kurı- kurumak (DLT- II 206/1,EDPT 1972: 646,Tietze 2016: 447) -g /-k (DLT -I 12/24) Kurug öl yimiş ya cülengbin cülab Özi katgu tutgu bu barça serab (KB. D- 301/2904) (Kuru, yaş meyva veya gül balı, gül şurubu, bütün bu içkileri kendisi yapmalı ve muhafaza etmelidir.) Körksüz Körksüz çirkin < körk güzel -süz (EDPT 1972: 743, DLT II 340/19). Eserde tespit edilen isimden önce kullanım örnekleri şöyledir: Kisi alġu toġsa oġul kız öküş Oġulsuz tise erke körksüz söküş (KB. D 340/ 3371) (İnsan evlenmeli ve pek çok çoluk çocuk sahibi olmalıdır, insana evlatsız dense çirkin hakarettir.) Mengü Menğgü sonsuz, ebedî, daimî, sonsuzluk (DLT- I 44/18, KB III/313) Ne kutlug kut ol erke edgü atı Bu edgü atı bardı mengü kutı (KB. D-59/456) (İyi ad insan için ne kadar mübarek bir saadettir; onun bu iyi adı ve ebedî saadeti vardı.) Yakşı yakşı güzel, iyi (DLT I 64/14, KB III/516)(<* yak- hoşa gitmek -(ı)ş-ı iyi, güzel TTSKBS, 2011: 1033), < yaxşı güzel, iyi, mutlu < yakış- (EDPT 1972: 908) Bilig yakşı sözler munga mengzetü Sözi ma ni birle angar yangzatu (KB. D- 556/5606) (Bilgili insan, sözü anlamıyla kabul ederek, buna kıyas ederek güzel sözler söylemiş.) Yavlak yavlak kötü, fena, değersiz, düşkün (KB III/532, DLT- I 432/24). <* yaw-la-k kötü, fena, düşkün (TTSKBS, 2011: 1091, EDPT, 1972: 876), ET yablak / yawlak (Gabain, 1988: 307). Ne yavlak neng ol bu ölüm tarmakı Ne yavlak erür bu kişig urmakı (KB. D- 135/1179)

19 Kutadgu Bilig de Tespit Edilen Bazı Sıfatlar 31 (Bu ölüm pençesi ne kötü bir şeydir; onun insana çarpması ne kadar fena oluyor.) Yavuz Yawuz kötü, fena (DLT-I 84/14,< * yav- kötü, kötülemek EDPT 1972: 881, -ız, TTSKBS 2011: 1093 < ET yabız /yawaz / yawız TSKBS 2011: 1093, Gabain 1988: 309) Bu edgü agış teg agır agguka Yavuz neng iniş ol ucuz bulguka (KB. D- 107/903) (İyi yokuş tırmanmak gibidir, güçtür; kötü şey iniş gibidir, kolayca elde edilir.) Durum bildiren niteleme sıfatları Yaruk Yaruk < yaru- ışık, parlak, aydınlık (EDPT, 1972: 962) -k parlaklık, parlayan ışıltı anlamında bir kelimedir (EDPT, 1972: 963). Eserde tespit edilen örnekleri şöyledir: Yaşıl kök bezeding tümen yulduzun, kara tün yaruttung yaruk kündüzün (KB. D-94/22) (Mavi göğü sayısız yıldızlarla bezedin, karanlık geceyi ışıklı gündüz ile aydınlattın.) İrinçig kışıg sürdi yazkı esin, yaruk yaz yana kurdı devlet yasın (KB. D-102/65) (Bahar esintisi eziyetli kışı sürüp götürdü; parlak bahar yine mutluluk yayını kurdu.) Yaşıl kök yarattı öze yulduzı, kara tün törütti yaruk kündüzi (KB. D-110/127) (Mavi göğü ve üzerinde yıldızları yarattı; karanlık geceyi ve aydınlık gündüzü var etti.) 2.2. Unvan niteliğinde olan niteleme sıfatları Alp Alp alp, kahraman, cesur, yiğit (DLT- I 41/10, EDPT, 1972: ,Tietze, 2016: 359) Mungar mengzetü aydı alp er açuk Anıng ma nisi kör bu sözke tanuk (KB. D. 85/ 691) (Bir cesur insan buna benzer apaçık bir sözü vardır, onun mânası bu söylediklerime şâhittir.) Aziz Azîz, Arapça kökenli sayılan, sevilen dost; muhterem, sayın anlamındadır (Tıetze, 2016: 529, Develioğlu, 2016: 65). Sıfat tamlamasından önce kullanımı şöyledir: Mustafa öze bolsun takı ma anıng işleri aziz agırlıg sahabeler öze (KB. A-68/6) (Mustafa ile onun arkadaşı olan aziz, muhterem ashabına sayısız selam ve sena olsun.) Ulug Unvan grubu; bir şahıs ismiyle, bir unvan veya akrabalık isminden meydana gelen kelime grubudur. Şahıs ismi önce, unvan veya akrabalık ismi sonra gelir. Her iki unsur da hiçbir ek almaz. Doğrudan doğruya yan yana getirilir (Ergin, 1993: 367). Eserde unvan grubundan önce gelen kullanımı şöyledir: Ajun tuttı tavgaç ulug Bugra han, kutadsu atı birsü iki cihan (KB. D-106/88)

Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi / Journal o f Turkish World Studies, Cilt: VI, Sayı 2, Sayfa: , İZMİR 2006.

Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi / Journal o f Turkish World Studies, Cilt: VI, Sayı 2, Sayfa: , İZMİR 2006. Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi / Journal o f Turkish World Studies, Cilt: VI, Sayı 2, Sayfa: 289-296, İZMİR 2006. KUTADGU B İLİG DE KÜ * K ü in Kutadgu-Bilig Özet Bu yazıda şöhret anlamına gelen KÜ

Detaylı

KUTADGU BİLİGDE ḳıl- YARDIMCI FİİLİNİN FİİL+FİİL ŞEKLİNDE KURULAN BİRLEŞİK FİİL YAPILARINDAKİ KULLANIMI ÜZERİNE

KUTADGU BİLİGDE ḳıl- YARDIMCI FİİLİNİN FİİL+FİİL ŞEKLİNDE KURULAN BİRLEŞİK FİİL YAPILARINDAKİ KULLANIMI ÜZERİNE KUTADGU BİLİGDE ḳıl- YARDIMCI FİİLİNİN FİİL+FİİL ŞEKLİNDE KURULAN BİRLEŞİK FİİL YAPILARINDAKİ KULLANIMI ÜZERİNE Mustafa YILDIZ * ÖZET Türk dilinin çeşitli devir ve dönemlerinde isim+fiil şeklinde kurulan

Detaylı

KUTADGU BİLİG'DE"KÜ" "Kü" in "Kutadgu-Bilig"

KUTADGU BİLİG'DEKÜ Kü in Kutadgu-Bilig 289 Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi i Journal ofturkish World Studies, Cilt: VL Sayı 2, Sayfa: 289-296, İZMİR 2006. KUTADGU BİLİG'DE"KÜ" "Kü" in "Kutadgu-Bilig" ErdoğanBOZ Özet Bu yazıda "şöhret" anlamına

Detaylı

KUTADGU BİLİG DEKİ HÜKÜMDAR KÜNTOGDI TİPİNE GÖSTERGEBİLİMSEL AÇIDAN BİR YAKLAŞIM DENEMESİ

KUTADGU BİLİG DEKİ HÜKÜMDAR KÜNTOGDI TİPİNE GÖSTERGEBİLİMSEL AÇIDAN BİR YAKLAŞIM DENEMESİ KUTADGU BİLİG DEKİ HÜKÜMDAR KÜNTOGDI TİPİNE GÖSTERGEBİLİMSEL AÇIDAN BİR YAKLAŞIM DENEMESİ Dr. Ahmet DEMİRTAŞ * Özet: ler, kendileri dışında temsil ettikleri olgu veya nesnelerin yerini alarak toplumsal

Detaylı

TÜRKİSTANLI BİR BİLGE: YUSUF HAS HACİP

TÜRKİSTANLI BİR BİLGE: YUSUF HAS HACİP Türk Dünyası Bilgeler Zirvesi: Gönül Sultanları Buluşması Ferruh AĞCA * AĞCA, Ferruh (2014). Türkistanlı Bir Bilge: Yusuf Has Hacip. Türk Dünyası Bilgeler Zirvesi: Gönül Sultanları Buluşması. 26-28 Mayıs

Detaylı

KUTADGU BĐLĐG DE AHLAKLILIK, SOYLULUK VE SEÇKĐNLĐK ĐFADE EDEN SÖZLER

KUTADGU BĐLĐG DE AHLAKLILIK, SOYLULUK VE SEÇKĐNLĐK ĐFADE EDEN SÖZLER KUTADGU BĐLĐG DE AHLAKLILIK, SOYLULUK VE SEÇKĐNLĐK ĐFADE EDEN SÖZLER Tuncay BÖLER ÖZET Türk dili ve kültürünün en önemli eserlerinden biri olan Kutadgu Bilig de devlet, yurttaşlık, yasa, saray örgütü,

Detaylı

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER) İnci GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER) Hoca ESERLERİN ORTAK ÖZELİKLERİ Hem İslâmiyet öncesi kültürü hem de İslâmî kültür iç içedir. Aruzla hece, beyitler dörtlük birlikte kullanılmıştır. Eserler

Detaylı

KUTADGU. Yusuf Has Hacip

KUTADGU. Yusuf Has Hacip KUTADGU BĐLĐG Yusuf Has Hacip A BĐSMĐLLAHĐRRAHMANĐRRAHĐM A2 ı hamdu sırasü minnet ve öküş ögdi tengri azze ve 2 celleka kim uluğluk idisi tükel kudıgtlng padjşah turur 3 yirli kökli yaratğan kamuğ tınlnglarka

Detaylı

YÛSUF HÂS HÂCİB. Kutadğu Bilig Metin. Hazırlayan Mustafa S KAÇALİN

YÛSUF HÂS HÂCİB. Kutadğu Bilig Metin. Hazırlayan Mustafa S KAÇALİN YÛSUF HÂS HÂCİB Kutadğu Bilig Metin Hazırlayan Mustafa S KAÇALİN KUTADGU BİLİG 1 T. C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI KÜTÜPHANELER VE YAYIMLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 3137 KÜLTÜR ESERLERİ 420 ISBN 978-975-17-3359-7

Detaylı

Kutadgu Bilig Dizini YAZITLAR GÖKTÜRKÇE TÜRKLER. 1. I Tanrı Azze Ve Cellenin Medhini Söyler. 2. II Peygamber Aleyhi's Selâmın Medhini Söyler

Kutadgu Bilig Dizini YAZITLAR GÖKTÜRKÇE TÜRKLER. 1. I Tanrı Azze Ve Cellenin Medhini Söyler. 2. II Peygamber Aleyhi's Selâmın Medhini Söyler YAZITLAR GÖKTÜRKÇE TÜRKLER Kutadgu Bilig Dizini 1. I Tanrı Azze Ve Cellenin Medhini Söyler 2. II Peygamber Aleyhi's Selâmın Medhini Söyler 3. III Dört Sahabenin Medhini Söyler 4. IV Parlak Bahar Mevsimini

Detaylı

Adjectives in Turkish Language. . Abstract

Adjectives in Turkish Language. . Abstract [433] Adjectives in Turkish Language Abstract Adjectives in Turkish Language come before the nouns An adjective is known by the word which explains the meanings of nouns, its characteristics and things

Detaylı

Words of Revenge in The Divanu Lugat-it Turk and Kutadgu Bilig

Words of Revenge in The Divanu Lugat-it Turk and Kutadgu Bilig ACTA TURCICA Çevrimiçi Tematik Türkoloji Dergisi Online Thematic Journal of Turkic Studies www.actaturcica.com Yıl III, Sayı 1/2, Ocak 2011 Kültürümüzde İntikam, Editörler: Emine Gürsoy Naskali, Hilal

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz. Söylenen her söz, içinden çıktığı kalbin kılığını üzerinde taşır. Ataullah İskenderî Söz ilaç gibidir. Gereği kadar sarf edilirse fayda veriri; gerektiğinden fazlası ise zarara neden olur. Amr bin As Sadece

Detaylı

KUTADGU BİLİG İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR

KUTADGU BİLİG İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ KARAHANLI TÜRKÇESİ DERS NOTLARI 3. Sınıf - 1. Dönem İsa SARI www.isa-sari.com KUTADGU BİLİG Kut, mutluluk anlamına gelmektedir (günümüzde baht, şans anlamındadır). Kut kelimesine

Detaylı

Cümle içinde isimlerin yerini tutan, onları hatırlatan sözcüklere zamir (adıl) denir.

Cümle içinde isimlerin yerini tutan, onları hatırlatan sözcüklere zamir (adıl) denir. ZAMİR (ADIL) Kitapları dolabın diğer rafına koyalım. Bunları dolabın diğer rafına koyalım. Yukarıdaki cümlelerde koyu yazılmış sözcükleri inceleyelim: ilk cümlede "kitap" sözcüğü bir varlığı kar şıladığından

Detaylı

KÜL TİGİN ABİDESİ VE KUTADGU BİLİG DEKİ ORTAK FİİLLERİN TAMLAYICI İLİŞKİSİ AÇISINDAN İNCELENMESİ

KÜL TİGİN ABİDESİ VE KUTADGU BİLİG DEKİ ORTAK FİİLLERİN TAMLAYICI İLİŞKİSİ AÇISINDAN İNCELENMESİ KÜL TİGİN ABİDESİ VE KUTADGU BİLİG DEKİ ORTAK FİİLLERİN TAMLAYICI İLİŞKİSİ AÇISINDAN İNCELENMESİ Talat DİNAR * ÖZET Türk dilinin ana kaynakları arasında yer alan Kül Abidesi ve Kutadgu Bilig hem içerik

Detaylı

SIFATLAR. ÖN ADLAR (Sıfatlar)

SIFATLAR. ÖN ADLAR (Sıfatlar) SIFATLAR ÖN ADLAR (Sıfatlar) Varlıkları niteleyen, onların durumlarını açıklayan, onları değişik yollarla belirten kelimelere ön ad (sıfat) denir. Ön ad, isim soylu bir kelimedir. Bir isim başka bir ismi

Detaylı

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN 1) XI. Yüzyıl dil ürünlerinden olan bu eserin değeri, yalnızca Türk dilinin sözcüklerini toplamak, kurallarını ve

Detaylı

KUTADGU BİLİG İ PEK, ÇOK ANLAMLI SÖZCÜKLER BAKIMINDAN DEĞERLENDİRME *

KUTADGU BİLİG İ PEK, ÇOK ANLAMLI SÖZCÜKLER BAKIMINDAN DEĞERLENDİRME * AVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi Cilt : 6 Sayı : 15 Sayfa: 435-452 Kasım 2018 Türkiye Araştırma Makalesi KUTADGU BİLİG İ PEK, ÇOK ANLAMLI SÖZCÜKLER BAKIMINDAN DEĞERLENDİRME * ÖZ Prof. Dr. İ. Gülsel

Detaylı

ŞAMANİZM DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2

ŞAMANİZM DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 ŞAMANİZM Şamanizmin tanımında bilim adamlarının farklı görüşlere sahip olduğu görülmektedir. Kimi bilim adamı şamanizmi bir din olarak kabul etse de, kimisi bir kült olarak kabul

Detaylı

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ a. 14.Yüzyıl Orta Asya Sahası Türk Edebiyatı ( Harezm Sahası ve Kıpçak Sahası ) b. 14.Yüzyılda Doğu Türkçesi ile Yazılmış Yazarı Bilinmeyen Eserler c.

Detaylı

Kutadgu Bilig Dizini. Baş Orhun Yazıtları Türkler Gök Türkçe. 1. I Tanrı Azze Ve Cellenin Medhini Söyler

Kutadgu Bilig Dizini. Baş Orhun Yazıtları Türkler Gök Türkçe. 1. I Tanrı Azze Ve Cellenin Medhini Söyler Baş Orhun Yazıtları Türkler Gök Türkçe Kutadgu Bilig Dizini 1. I Tanrı Azze Ve Cellenin Medhini Söyler 2. II Peygamber Aleyhi's Selâmın Medhini Söyler 3. III Dört Sahabenin Medhini Söyler 4. IV Parlak

Detaylı

TÜRKÇE BİÇİM KISA ÖZET. www.kolayaof.com

TÜRKÇE BİÇİM KISA ÖZET. www.kolayaof.com DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. TÜRKÇE BİÇİM BİLGİSİ KISA ÖZET www.kolayaof.com

Detaylı

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali Aşağıda verilen isimleri örnekteki gibi tamamlayınız. Örnek: Ayakkabı--------uç : Ayakkabının ucu İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali Kalem sap Çanta renk Araba boya Masa kenar Deniz mavi Rüzgar şiddet

Detaylı

Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, SAMSUN

Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, SAMSUN KUTADGU BİLİG İN BİLGESİ Doç. Dr. Serkan ŞEN Günümüzde milli romantizmin de tesiriyle Orta Asya nın kadim sakinleri olan atalarımızı, yalın kılıç cenk eden akıncılar şeklinde tahayyül etme eğilimi hayli

Detaylı

ÜNİTE TÜRK DİLİ - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ

ÜNİTE TÜRK DİLİ - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ HEDEFLER İÇİNDEKİLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ Türk Dilinin Dünya Dilleri Arasındaki Yeri Türk Dilinin Gelişmesi ve Tarihî Devreleri TÜRK DİLİ - I Bu üniteyi çalıştıktan sonra; Türk dilinin dünya dilleri

Detaylı

Yusuf Has Hâcib ve Kutadgu Bilig

Yusuf Has Hâcib ve Kutadgu Bilig Yusuf Has Hâcib ve Kutadgu Bilig Karahanlı ve İslâm devri Türk edebiyatının ilk büyük eseri olan Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hâcib tarafından Balasagun'da yazılmaya başlanmış, 1069-1070'te Kâşgar'da tamamlanmış

Detaylı

Karahanlı Eserlerindeki Söz Varlığı Hakkında

Karahanlı Eserlerindeki Söz Varlığı Hakkında Akademik İncelemeler Cilt:3 Sayı:1 Yıl:2008 Karahanlı Eserlerindeki Söz Varlığı Hakkında Emek Üşenmez 1 fahemek@gmail.com ÖZET Karahanlı Türkçesi Türk dilinin önemli devrelerinden birisini oluşturmaktadır.

Detaylı

KUTADGU BİLİG DE DİLİN FELSEFESİNE DAİR UNSURLAR

KUTADGU BİLİG DE DİLİN FELSEFESİNE DAİR UNSURLAR KUTADGU BİLİG DE DİLİN FELSEFESİNE DAİR UNSURLAR THE ELEMENTS ABOUT THE PHILOSOPHY OF LANGUAGE IN KUTADGU BİLİG Hanifi VURAL * ÖZET Türk diliyle kaleme alınmış ilk önemli eserlerden biri olan Kutadgu Bilig,

Detaylı

MİT VE DİN İLİŞKİSİ. (Kutsal Metinlerle İlişkisi) DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

MİT VE DİN İLİŞKİSİ. (Kutsal Metinlerle İlişkisi) DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 MİT VE DİN İLİŞKİSİ (Kutsal Metinlerle İlişkisi) DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Mit ve Din Mitolojiler genel olarak dinsel, ruhani ve evrenin ya da halkların oluşumu gibi yaratılış veya türeyiş gibi temaları içerirler.

Detaylı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2 İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 ÖNSÖZ DİL NEDİR? / İsmet EMRE 1.Dil Nedir?... 1 2.Dilin Özellikleri.... 4 3.Günlük Dil ile Edebî Dil Arasındaki Benzerlik ve Farklılıklar... 5 3.1. Benzerlikler... 5 3.2. Farklılıklar...

Detaylı

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir.

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir. Hiçbir müzisyen, bülbülün ötüşünden daha güzel bir şarkı söyleyemez. Bütün bu güzel şeyleri Allah yapar ve yaratır. Allah ın güzel isimlerinden biri de HAMÎD dir. HAMÎD, övülmeye, hamd edilmeye, şükür

Detaylı

Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür.

Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür. İsimler (Adlar) Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür. Özel İsimler Özel adlar, benzerleri bulunmayan, yaratılışta tek olan varlıklara verilen adlardır. Kişi

Detaylı

yuvarlak masa yeşil erik üç kalem ihtiyar adam

yuvarlak masa yeşil erik üç kalem ihtiyar adam VARLIKLARIN ÖZELLİKLERİNİ BELİRTEN KELİMELER yuvarlak masa yeşil erik üç kalem ihtiyar adam şu otobüs birkaç portakal Yuvarlak masa : Yuvarlak sözcüğü varlığın biçimini bildiriyor. Yeşil erik : Yeşil sözcüğü

Detaylı

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler Hani, Rabbin meleklere, Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım demişti. Onlar, Orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi yaratacaksın? Oysa biz sana hamd

Detaylı

Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman

Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: Bob Davies ve Tammy S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children

Detaylı

KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı. Azarya ve şarkının üç Yahudi duası

KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı. Azarya ve şarkının üç Yahudi duası www.scriptural-truth.com KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı Azarya ve şarkının üç Yahudi duası Azarya dua {1:1} ve yangının ortasında yürüdüler öven Tanrı ve Tanrı nimet. {1:2}

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: Bob Davies ve Tammy S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children

Detaylı

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar 1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar İÇİNDEKİLER KUR AN NEDİR? KUR AN-IN AMACI? İNANÇ NEDİR İBADET NEDİR AHLAK NEDİR KISSALAR AYETLER KUR AN NEDİR? Kur an-ı Hakîm, alemlerin Rabbi olan Allah ın kelamıdır.

Detaylı

Ve Brahman bir felsefedir ve o çeşit anlamlarıyla felsefi ve edebi yazılarda kullanılır.

Ve Brahman bir felsefedir ve o çeşit anlamlarıyla felsefi ve edebi yazılarda kullanılır. Prana Sanskritçe den nefes-nefes alma ve devamlı hareket şeklinde çevrilir. Bu Hint felsefesinde-tıbbında ve teolojisinde genel bir anlamı ifade eder. Dil uzmanları kelimeye bu anlamları yanında hayat

Detaylı

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55 Ramazan Manileri // Ahmet ağa uyursun uyursun Uykularda ne bulursun Kalk al abdest, kıl namaz Sabahleyin cenneti bulursun Akşamdan pilavı pişirdim Gene karnımı şişirdim Çok mani diyecektim ama Defteri

Detaylı

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir.

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir. ÖRNEKLER DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHL. BİLGİSİ ÜNİTE: 1. ÜNİTE (KADER İNANCI) KONU: KAZA VE KADER İNANCI KADER: Kelime olarak KAZA: Kelime olarak kader; bir şeye gücü kaza, hükmetmek, - Su 100 yetmek, biçimlendirmek,

Detaylı

Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ

Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Ahmet AKÇATAŞ Doğum Tarihi: 22 Şubat 1970 Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edeb. Öğr. Selçuk Üniversitesi 1992 Y.

Detaylı

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır.

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır. İçindekiler 1 Efsane Nedir? 2 Efsanenin Genel Özellikleri 3 Efsanelerin Oluşumu 4 Oluşumuyla İlgili Kuramlar 5 Efsanelerin Sınıflandırılması 6 Efsanelerde Konu ve Amaç 7 Efsanelerde Yapı, Dil ve Anlatım

Detaylı

CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE

CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE YÜKLEM Cümlede işi, oluşu, durumu bildiren öğeye yüklem denir. Diğer öğeleri bulmak için bütün sorular yükleme yöneltilir. Dilimizde her türlü sözcük ve söz öbeği yüklem

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ KURBAN: AYET ve HADİSLER Biz, her ümmet için Allah ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanların üzerlerine onun adını anarak kurban kesmeyi meşru kıldık. İlahınız,

Detaylı

(TÜRKÇE) I. (Ana sayfada görünecektir.)

(TÜRKÇE) I. (Ana sayfada görünecektir.) (TÜRKÇE) I. (Ana sayfada görünecektir.) Adı Soyadı (Unvanı) Akartürk Karahan (Yrd.Doç.Dr.) Doktora: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2009 E-posta: (kurum/özel) akartrk@yahoo.com Web sayfası

Detaylı

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI DEĞERLER EĞİTİMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Bir milletin ve topluluğun oluşumunda maddi

Detaylı

ZAMİR Varlıkların veya onların isimlerinin yerini geçici veya kalıcı olarak tutabilen, isim gibi kullanılabilen, isim soylu kelimelerle, bazı eklere zamir denir. Zamirlerin Özellikleri: İsim soyludur.

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

Dilin Tanımı DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ

Dilin Tanımı DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ Dilin Tanımı 2 Türkçe Sözlükte; İnsanların düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için kelimelerle veya işaretlerle yaptıkları anlaşma, lisan. (1998/I:

Detaylı

TÜRKÇE DİL BİLGİSİ KURALLARI-Dil Yapısı

TÜRKÇE DİL BİLGİSİ KURALLARI-Dil Yapısı Pazar, 27 Eylül 2009 0949 - Son Güncelleme Pazar, 27 Eylül 2009 0950 TÜRKÇE DİL BİLGİSİ KURALLARI-Dil Yapısı Dil İnsanların duygu, düşünce ve isteklerini anlatmak için kullandıkları ses ya da işaretler

Detaylı

Edib Ahmed Yüknekî ve - Atabet ül Hakaayık

Edib Ahmed Yüknekî ve - Atabet ül Hakaayık Edib Ahmed Yüknekî ve - Atabet ül Hakaayık Atabet ül-hakaayık 12. asrın ilk yarısında, Yüknekli Edîb Ahmed bin Mahmud tarafından yazılmış manzum bir ahlâk kitabıdır. Türk ve Acem ülkelerinin meliği- emîr-i

Detaylı

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR

BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR ÖTÜKEN Ârif Nihat Asya BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR Şiirler: 1 BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR Servet Asya ya Armağanımdır. DESTAN O zaferler getiren atların Nalları altındanmış; Gidişleri akına, Gelişleri akındanmış.

Detaylı

Adlar ADLAR (İSİMLER) Bütün sözcük türleri,iki gruba ayrılarak değerlendirilir. A)Ad Soylu Sözcükler: 1)Ad (İsim) 2)Sıfat (Önad) 3)Zamir (Adıl)

Adlar ADLAR (İSİMLER) Bütün sözcük türleri,iki gruba ayrılarak değerlendirilir. A)Ad Soylu Sözcükler: 1)Ad (İsim) 2)Sıfat (Önad) 3)Zamir (Adıl) Adlar ADLAR (İSİMLER) Bütün sözcük türleri,iki gruba ayrılarak değerlendirilir. A)Ad Soylu Sözcükler: 1)Ad (İsim) 2)Sıfat (Önad) 3)Zamir (Adıl) 4)Zarf (Belirteç) 5)Edat (İlgeç) 6)Bağlaç 7)Ünlem B)FİİLLER

Detaylı

KUTADGU BİLİG DE DİLE GELEN İKTİDAR

KUTADGU BİLİG DE DİLE GELEN İKTİDAR Türk Dünyası Bilgeler Zirvesi: Gönül Sultanları Buluşması Özgür Kasım AYDEMİR * AYDEMİR, Özgür Kasım (2014). Kutadgu Bilig de Dile Gelen İktidar. Türk Dünyası Bilgeler Zirvesi: Gönül Sultanları Buluşması.

Detaylı

25/12/2014 Bilgilendirme: Nur 24/35 Allah, semaların/boyutların ve arzın nuru/ışığı/enerjisidir. Onun nurunun misali, içinde çerağ bulunan bir kandile benzemesidir. Kandil, bir sırça içerisindedir. Sırça,

Detaylı

PROF. DR. HÜLYA SAVRAN. hsavran@balikesir.edu.tr. 4. ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

PROF. DR. HÜLYA SAVRAN. hsavran@balikesir.edu.tr. 4. ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans PROF. DR. HÜLYA SAVRAN ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı Hülya SAVRAN İletişim Bilgileri Adres Telefon Mail Balıkesir Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Bölümü 10145 Çağış Yerleşkesi / BALIKESİR 0 266 612 10 00

Detaylı

Sıfat Tamlaması Tanımı. Sıfat Tamlamalarının Özellikleri. Yazı Menu. - Sıfat Tamlaması Nedir. - Sıfat Tamlamalarının Özellikleri

Sıfat Tamlaması Tanımı. Sıfat Tamlamalarının Özellikleri. Yazı Menu. - Sıfat Tamlaması Nedir. - Sıfat Tamlamalarının Özellikleri Yazı Menu - Sıfat Tamlaması Nedir - Sıfat Tamlamalarının Özellikleri - Sıfat Tamlaması Örnekleri SIFAT TAMLAMASI: İsimlerin sıfatlarla oluşturdukları tamlamalara SIFAT TAMLAMASI denir. Bir sıfat tamlamasında

Detaylı

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016 EN GÜZEL İSİMLER O NUNDUR Aziz Müminler! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah tır. Güzel isimler O nundur.

Detaylı

II.Ünite: KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

II.Ünite: KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI) II.Ünite: KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI) A. KAVRAM, TERİM - Kavramlar Arası İlişkiler - İçlem - kaplam ilişkisi - Beş tümel - Tanım B. ÖNERMELER - Önermeler Arası İlişkiler C. ÇIKARIM Ve Türleri - Kıyas

Detaylı

DERSLER VE AKTS KREDİLERİ

DERSLER VE AKTS KREDİLERİ DERSLER VE AKTS KREDİLERİ 1. Yarıyıl Ders Listesi TDP-101 TOPLUMSAL DUYARLILIK PROJESİ I Zorunlu 1+0 1 1 YDBI-101 İNGİLİZCE Zorunlu 2+0 2 2 TDE-155 KLASİK TÜRK EDEBİYATI TEMEL BİLGİLER-I Zorunlu 2+0 2

Detaylı

Dua ve Sûre Kitapçığı

Dua ve Sûre Kitapçığı Dua ve Sûre Kitapçığı Hazırlayan: Melike MÜFTÜOĞLU instagram.com/oyunveetlinliklerledinogretimi SÜBHANEKE DUASI Allah ım! Sen eksik sıfatlardan pak ve uzaksın. Seni daima böyle tenzih eder ve överim. Senin

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Yüksek Lisans Tezi: Çin in Ming Döneminde Yapılmış olan Türkçe-Uygurca Sözlük: Ġdikut Mahkemesi Sözlüğü (1997 Ankara)

ÖZGEÇMİŞ. Yüksek Lisans Tezi: Çin in Ming Döneminde Yapılmış olan Türkçe-Uygurca Sözlük: Ġdikut Mahkemesi Sözlüğü (1997 Ankara) ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Mağfiret Kemal YUNUSOĞLU 2. Doğum yeri ve tarihi: DT, Gulca 3. Çalıştığı kurum: T.C. Beykent Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü 4. Unvanı: Yar.Doç.Dr. 5. Öğrenim Durumu:

Detaylı

Fiilden İsim Yapma Ekleri

Fiilden İsim Yapma Ekleri Fiil kök ve gövdelerinden, isimler yapmakta kullanılan eklerdir. Bu eklerin sayıca çok ve işlek olması, Türkçenin fiilden isim yapmaya elverişli bir dil olduğunun da göstergesidir. 1. -gan, -gen; -kan,

Detaylı

OĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM

OĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM Uygur Harfli OĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM FERRUH AĞCA Ankara / 2016 TÜRK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ YAYINLARI Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, 2016. Türk Kültürünü Araştırma

Detaylı

Konumuz CÜMLENİN ÖĞELERİ çocuklar.

Konumuz CÜMLENİN ÖĞELERİ çocuklar. Konumuz CÜMLENİN ÖĞELERİ çocuklar. Mustafa Öğretmenim, cümlenin asıl öğeleri Yüklem ve Özne dir. Öğretmenim, Zarf Tümleci, Dolaylı Tümleç ve Nesne (Belirtili Nesne Belirtisiz Nesne) de yardımcı öğeleridir.

Detaylı

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma KURAN'I KERİM TÜRKÇE MEALİ (DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI) 50-KAF SURESİ Mekke'de inmiştir. 45 (kırkbeş) âyettir. "Kaf" harfi ile başladığı için bu adı almıştır. Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla. 1.

Detaylı

Test 6 TÜRKÇE. İSİMLER-İSİM TAMLAMALARI 1. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde topluluk adı yoktur?

Test 6 TÜRKÇE. İSİMLER-İSİM TAMLAMALARI 1. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde topluluk adı yoktur? İSİMLER-İSİM TAMLAMALARI 1. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde topluluk adı yoktur? A) Misafirlerimizi bahçe kapısına kadar uğurladık. B) Bu kümenin elemanları sembollerden oluşuyor. C) Komutan, taburu toplayıp

Detaylı

Azrail in Bir Adama Bakması

Azrail in Bir Adama Bakması Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen

Detaylı

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE?

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE? ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? Prof. Dr. Mukim SAĞIR ÖZET Bu makalede ana dil ve ana dili terimlerinin kullanımları üzerinde durulacaktır. Aralarında nüans olan bu iki terimin Türkçe ve Türk Dili öğretiminde

Detaylı

gösteren gösterilen biçim anlam

gösteren gösterilen biçim anlam Anlam ve Kavram Her kelime bir göstergedir. Bir gösterge gösteren ve gösterilen olmak üzere iki ögeden oluşur. Gösteren, kelimenin kulakla işitilen sesi, yani kelimenin dış yapısıdır. Gösterilen ise kelimenin

Detaylı

qwertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq

qwertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq q Sıfatlar Bilgisayar I 10.12. Salim Erer 0 1. Ünite Hakkında Genel Bilgi Sözcükler tür bakımından üç ana gruba ve sekiz ayrı türe ayrılır. A. AD SOYLU SÖZCÜKLER 1. İsim (Ad) - İsim Çekim Ekleri 2. Sıfat

Detaylı

Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel minna inneke entessemiul alim.

Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel minna inneke entessemiul alim. DUA Eudhu Billahi Minessaytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdulillahi Rabil-alemin Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel

Detaylı

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Kur ân-ı Kerim de Oruç Ey müminler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de sayılı günler içinde Oruç tutmanız farz kılındı. Umulur ki, bu sayede, takva mertebesine

Detaylı

EN ESKİ İNANÇLARDAN BİRİ OLAN ZERDÜŞTLÜK VE ZERDÜŞT HAKKINDA 9 BİLGİ

EN ESKİ İNANÇLARDAN BİRİ OLAN ZERDÜŞTLÜK VE ZERDÜŞT HAKKINDA 9 BİLGİ EN ESKİ İNANÇLARDAN BİRİ OLAN ZERDÜŞTLÜK VE ZERDÜŞT HAKKINDA 9 BİLGİ Kültürü sanatı ve gelenekleriyle çok köklü bir geçmişi olan İran Zerdüşt ve onun öğretisi Zerdüştlük e de ev sahipliği yapmıştır. Zerdüşt

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

Mitoloji ve Animizm, Fetişizm. Dr. Süheyla SARITAŞ 1

Mitoloji ve Animizm, Fetişizm. Dr. Süheyla SARITAŞ 1 Mitoloji ve Animizm, Fetişizm Dr. Süheyla SARITAŞ 1 Animizm Canlıcılık olarak da bilinin animizmin mitolojinin gelişmesinde önemli rolü vardır. İlkel devirde, eski insanlar her bir doğa olayının, eşyanın,

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ TDE729 1 3 + 0 6 Sosyal bilimlerle ilişkili

Detaylı

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص Ünlü İslam bilgini Taberi, tefsirinde, mukattaa harfleri ile ilgili, Abdullah b. Abbas, Said b. Cübeyr ve Abdullah b. Mesud dan şu görüşü nakletmiştir: Her bir

Detaylı

Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir.

Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir. CÜMLENİN ÖĞELERİ Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir. Cümle içindeki sözcüklerin tek başlarına ya da

Detaylı

Şirvan Kalsın * Bu çalışmada Kutadgu Bilig, metinselliğin temel ölçütü olarak düşünülen bağdaşık- folklor/edebiyat, cilt:22, sayı:88, 2016/4

Şirvan Kalsın * Bu çalışmada Kutadgu Bilig, metinselliğin temel ölçütü olarak düşünülen bağdaşık- folklor/edebiyat, cilt:22, sayı:88, 2016/4 folklor/edebiyat, cilt:22, sayı:88, 2016/4 Bağdaşıklık ve Kutadgu Bilig de Sözcük Bağdaşıklığı Şirvan Kalsın * Giriş 1069-1070 yılında Balasagunlu Yusuf tarafında Karahanlı Türkçesiyle yazılmış olan Kutadgu

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi...13 BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...27 5 İKİNCİ BÖLÜM Husrev ü Şirin Mesnevisinin İncelenmesi...57

Detaylı

2014 2015 DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ

2014 2015 DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ 2014 2015 DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ 1. Alp Er Tunga öldi mü Issız ajun kaldı mu Ödlek öçin aldı mu Emdi yürek yırtılur

Detaylı

Vakıfların toplumsal yaşamımızdaki hizmetlerini şöyle sıralayabiliriz. 1. Dini hizmetler. 2. Sağlık hizmetleri. 3. Eğitim ve öğretim hizmetleri

Vakıfların toplumsal yaşamımızdaki hizmetlerini şöyle sıralayabiliriz. 1. Dini hizmetler. 2. Sağlık hizmetleri. 3. Eğitim ve öğretim hizmetleri Bir hizmetin sürüp gidebilmesi için, kişilerin kendi istekleriyle bağışladıkları para ve mülklere Vakıf denir. Bağışlanan mülklerin, eserlerin geleceğe sağlıklı kalabilmeleri korunmalarına bağlıdır. Geçmişin

Detaylı

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!..

Bir başka ifadeyle sadece Allah ın(cc) rızasına uygun düşmek için savaşmış ve fedayı can yiğitlerin harman olduğu yerin ismidir Çanakkale!.. BABAN GELİRSE ÇAĞIR BENİ OĞUL.. Çanakkale destanının 99. yıl dönümünü yaşadığımız günlere saatler kala yine bir Çanakkale k ahramanının hikayesiyle karşınızdayım.. Değerli okuyucular; Hak için, Hakikat

Detaylı

Bir duygu, düşünce veya durumu tam olarak anlatan sözcük ya da söz öbeklerine cümle denir. Şimdi birbirini tamamlayan öğeleri inceleyeceğiz.

Bir duygu, düşünce veya durumu tam olarak anlatan sözcük ya da söz öbeklerine cümle denir. Şimdi birbirini tamamlayan öğeleri inceleyeceğiz. CÜMLENİN ÖĞELERİ Bir duygu, düşünce veya durumu tam olarak anlatan sözcük ya da söz öbeklerine cümle denir. Şimdi birbirini tamamlayan öğeleri inceleyeceğiz. Bir cümlenin oluşması için en önemli şart,

Detaylı

G D S MART. Sınıf Ders Ünite Kazanım BETİMLEYİCİ (TASVİR ETDİCİ) ANLATIM. 4. Betimleyici metinler yazar. 10. sınıf Dil ve Anlatım

G D S MART. Sınıf Ders Ünite Kazanım BETİMLEYİCİ (TASVİR ETDİCİ) ANLATIM. 4. Betimleyici metinler yazar. 10. sınıf Dil ve Anlatım G D S 4 2013 MART Sınıf Ders Ünite Kazanım BETİMLEYİCİ (TASVİR ETDİCİ) 4. Betimleyici metinler yazar. SIFAT 3. Metinden hareketle sıfatları türlerine göre gruplandırır. SIFAT 4. Farklı sıfat türlerini

Detaylı

Bu gerçeği bilen Atatürk, Türk Dil Kurumunu kurdu. ( Aşağıdaki ilk üç soruyu parçaya göre cevaplayın.)

Bu gerçeği bilen Atatürk, Türk Dil Kurumunu kurdu. ( Aşağıdaki ilk üç soruyu parçaya göre cevaplayın.) Dil ve kültür birbirini tamamlar. Biri olmadan diğeri olmaz. Dil, ulusal olduğu ölçüde ulusal kültür oluşur. Biraz Fransızca, biraz İngilizce çokça Arapça sözcüklerle dolu bir dil ile ulusal kültür oluşmaz.

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I ÖMER SEYFETTİN ( 1884 1920 ) Milli Edebiyat akımının ve çağdaş Türk öykücülüğünün öncülerindendir. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız bir hale getirmiştir. Türk edebiyatında

Detaylı

DALGALANDIM DA DURULDUM. ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA ve KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ

DALGALANDIM DA DURULDUM. ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA ve KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ DALGALANDIM DA DURULDUM ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA ve KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ DALGALANDIM DA DURULDUM ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA VE KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ 1-7 ŞUBAT 2013 / CEMAL REŞİT

Detaylı

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI KİŞİSEL BİLGİLER Doğum Yılı : Doğum Yeri : Sabit Telefon : Faks : E-Posta Adresi : Web Adresi : Posta Adresi : 1977 DÖRTYOL T: 32233860842443 3223387528 F: ecetin@cu.edu.tr

Detaylı

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var)

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Yazan: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen Ne varmış, ne çokmuş, gece karanlık, güneş yokmuş. Her kasabada kabadayı insanlar varmış.

Detaylı

1) Eğer tartı eksik gelmişse, bu benim hatam değil, onun hatasıdır.

1) Eğer tartı eksik gelmişse, bu benim hatam değil, onun hatasıdır. 1) Eğer tartı eksik gelmişse, bu benim hatam değil, onun hatasıdır. Cümlesinde altı çizili kelimenin zıt anlamlısı hangi cümlede vardır? 1. A. Bugün çok çalıştım. 2. B. Akşamları az yemek yemeliyiz. 3.

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İsa nın Doğuşu

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İsa nın Doğuşu Çocuklar için Kutsal Kitap sunar İsa nın Doğuşu Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: M. Maillot Uyarlayan: E. Frischbutter ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010

Detaylı

DOÇ. DR. SERKAN ŞEN İN ESKİ UYGUR TÜRKÇESİ DERSLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE

DOÇ. DR. SERKAN ŞEN İN ESKİ UYGUR TÜRKÇESİ DERSLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE DOÇ. DR. SERKAN ŞEN İN ESKİ UYGUR TÜRKÇESİ DERSLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE Kuban SEÇKİN 1. Doç. Dr. Serkan Şen in Öz Geçmişi 09.04.1976 Samsun doğumlu olan Şen, Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Dili

Detaylı