MANTIĞINIZI VE DUYGULARINIZI KONTROL ETMELİSİNİZ.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "MANTIĞINIZI VE DUYGULARINIZI KONTROL ETMELİSİNİZ."

Transkript

1 Genç Yöneticiler Grubunun Başkanı Burak Çelik oldu. İNTES Genç Yöneticiler Grubunun 3. Genel Kurulu 11 Şubat 2014 Salı günü gerçekleşti. Genel Kurul da İNTES Genç Yöneticiler Grubu 12. Dönem Başkanı Asude Öztürk Camadan açılış konuşması yaptı. Camadan, konuşmasına başkanlık dönemi süresince kendisine destek olan Başkan Yardımcıları Burak Çelik ve Emrah Yaykıran a teşekkür ederek başladı. Ey yükselen nesil! Gelecek sizindir... Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası Gazetesi Yıl 2014 Sayı: 35 / Yıl: 10 ISSN: MANTIĞINIZI VE DUYGULARINIZI KONTROL ETMELİSİNİZ. Bu ay Duayen köşemizde, EMT Erimtan İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Erimtan ın konuğu olduk. Erimtan, iş hayatı yolculuğuna en baştan başlayıp yönetim kurulu başkanlığına kadar ulaşmış, başarıyı yaşayarak öğrenmiş çok önemli bir isim. İş hayatında başarılı olmak için şans kadar, çalışmanın da önemini vurguladı. Erimtan; Selvi kökünden yıkılıveriyor, ama kavak dayanıyor. Bu demek değil ki, kişiliğinizden feragat edin; ve demek değil ki fazilet duygularınızı kenara atın. Ama iş hayatında olduğunuz sürece, biraz böyle hareket etmek mecburiyetindesiniz. diyerek bize başarıya açılan kapıları da gösterdi. Yüksel Erimtan ile gerçekleştirdiğimiz bu önemli röportajı ilerleyen sayfalarımızda okuyabilirsiniz. tamamı sayfa 6 Onlara mükemmel bir kariyer fırsatı öneriyorum. Türkiye nin en önemli devlet üniversitelerinden biri olan Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. K. Suha Aydın göreve başladığı günden bugüne kadar Mersin Üniversitesi ni eğitim alanında bir marka konumuna getirmek için vargücüyle çalışan çok önemli bir isim. Gerek öğrenci profili, gerekse akademik kadrosu ile dikkat çeken Mersin Üniversitesi, Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı ndan Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız belgesi almaya hak kazandı. Aydın bu konuyla ilgili ise şu açıklamalarda bulundu; EFQM in Beş Aşamalı Avrupa Mükemmelliğe Yolculuk Programı nın ikinci aşaması olan Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız belgesi, başarılı biçimde yönetilen ve mükemmel kurum olma yönünde ilerleyen kurumlara verilmektedir. İlk başvurusunda 4 yıldız alma başarısını gösteren ilk üniversite olan üniversitemiz, gelecekte Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü nü almayı kendine hedef olarak koymaktadır. Prof. Dr. K. Suha Aydın ile Mersin Üniversitesi nin dünü, bugünü ve yarınını konuştuk. Adrenali Yüksek Bir Röportaj! Irak ta Başarıya Atılan Bir İmza; Dorçe Irak Projesi... Dorçe Holding dünya çapında gerçekleştirdiği projeleri ile adından başarıyla söz ettiren bir firma. Dorçe Holding in kuruluşu Dorçe Irak ise Irak ın çehresini değiştiren projelerine ara vermeden devam ediyor. Irak ta gerçekleştirdiği projeleri ile Irak a yeni artılar ekleyen firma şimdi ise Dorçe Irak Konut Projesi ile sektördeki iddiasını daha ileriye taşıyor. Bu ay Proje bölümümüzde Irak ın parlayan yıldızı Dorçe Konut Projesi ne ve bu başarıya imza atan Dorçe Irak a sizler için yakından baktık. tamamı sayfa 10 tamamı sayfa 16 Seden Güzel ve Serpil Kalaycı, içimizden iki kadın İş hayatlarında yakaladıkları başarının yanında motosiklet tutkuları da onları standartların dışına taşıyor. Çocuk yaşta ailelerinin de desteği ile motosikletle tanışan ve bu tutkuyu hayatlarının merkezine alan kızkardeşler yaptıkları motosiklet gezileri ile de yaşamlarını renklendiriyorlar. Seden Güzel ve Serpil Kalaycı ile motosiklete başlama öyküleri, motosiklet gezileri ve gelecekteki planları ile ilgili keyifli ve macera dolu bir söyleşi gerçekleştirdik. tamamı sayfa 4

2 2 İGY DEN HABERLER Genç Yöneticiler Grubunun Başkanı Burak Çelik oldu. İNTES Genç Yöneticiler Grubunun 3. Genel Kurulu 11 Şubat 2014 Salı günü gerçekleşti. Genel Kurul da İNTES Genç Yöneticiler Grubu 12. Dönem Başkanı Asude Öztürk Camadan açılış konuşması yaptı. Camadan, konuşmasına başkanlık dönemi süresince kendisine destek olan Başkan Yardımcıları Burak Çelik ve Emrah Yaykıran a teşekkür ederek başladı. İNTES Genç Yöneticiler Grubu (İGY) nda Başkanlık yapma onurunu yaşadığı için çok mutlu olduğunu ifade eden Camadan Ben bu grubun bir parçası olmanın gururunu yaşıyorum. Üye olduğum ilk günden beri çalışmalar içerisinde aktif olarak yer alma gayretini gösterdim. dedi. Camadan, başkanlık yapmış olduğu dönemde faaliyetlere ilişkin bilgileri aktardı. Yeni yönetime başarılar dileyen Camadan, konuşmasını şöyle tamamladı: Bugün İGY Başkanlığını Burak Çelik e devrediyorum. Kendisinin İGY ye yeni bir dinamizm getirerek etkinliklerimizi artıracağına içtenlikle inanıyorum. Emrah Yaykıran kendi dönemimde olduğu gibi yeni başkanımızın çalışmalarında en önemli destekçisi olacak. Ancak, tekrar altını çizerek belirtmek isterim ki üyelerimizce etkinliklerimize katılım daha fazla faaliyette bulunmak için bizleri motive etmektedir. Bu kapsamda katılımlarınız ile yeni yönetimimizi desteklemenizi rica ediyorum dedi. Genel Kurul da Divan Başkanlığına oy birliği ile H.Necati Ersoy, katip üyeliğe ise Emrah Yaykıran seçildi. Başkanlık görevini Burak Çelik devir aldı Divan başkanının seçiminden sonra görüşmelerine geçildi dönemi yönetim kurulu ve bütçesinin ibrasının ardından yeni başkan Burak Çelik bir konuşma yaptı. Konuşmasına 2006 yılından beri üyesi olduğu İGY grubunda üyeleri tanımış olma fırsatı elde etmekten büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek başlayan Çelik şunları söyledi: Yedi yıllık İGY üyeliğimin son iki yılında Başkan Yardımcılığı görevini üstlendim. İlk olarak Mehmet Göçen Başkan ve 2013 yılında da Başkanımız Asude Öztürk Camadan ın yardımcısı olarak çalıştım. Her iki başkanımızın çalışma performansı ve hepsinden öte heyecanı sayesinde bugün İGY aktif bir grup haline gelmiştir. Şimdi yeni görevim Başkanlık ile önemli bir sorumluluğu taşıyorum. Daha fazla mesai harcamam gerektiğini biliyorum. Çünkü, görevi etkin ve dinamik bir ritim ile sürdüren Başkanım Asude Öztürk Camadan dan devir alıyorum. Bu ritmi aynı hızla sürdürmek için çalışacağım. Çelik, İGY üyelerinin birlikte hareket etmesinin önemine de değindi ve tüm faaliyetlere beraber katılımın önemini vurguladı. Çelik yeni dönemde yapılacak faaliyetlere ilişkin üyelerin görüşlerini de aldı. Genel kurulda hedef Pazar gezilerinin sürdürülmesine, duayen ziyaretlerinin devam ettirilmesine, şantiyeye dönüyoruz etkinliğinin sürdürülmesine karar verildi. Yeni bir toplantı serisi olarak farklı alanlarda uzmanlık dalı olan kişiler ile sohbet toplantıları yapılması konusunda görüş birliğine varıldı. Bu yıl Genel Kurulda alınan bir karar ile İGY nin logosuna kuruluş yıldönümü olan 2002 ibaresinin eklenmesine karar verildi. Yeni yönetim belirlendi İGY yeni başkan yardımcısı Özdemir İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Emre Güray oldu. İGY başkanlık sisteminde Başkan Yardımcısı seçimi gerçekleşiyor. Yönetim bir başkan ve iki başkan yardımcısından oluşuyor. İki yıl süre ile başkan yardımcılığı görevini sürdüren üye, başkanlık görevine geliyor. Buna göre 2011 yılında Başkan Yardımcısı olarak seçilen İsmail Çelik İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Burak ÇELİK İGY 11. Dönem Başkanı Mehmet GÖ- ÇEN ve İGY 12. Dönem Başkanı Asude ÖZTÜRK CAMADAN döneminde başkan yardımcılığı görevini yaparak, başkanlık görevini devir aldı yılında birinci başkan yardımcılığı görevini ise 2013 yılında üyelerin oybirliği ile seçilen Eko İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Emrah YAYKIRAN devam edecek. Üçüncü Genel Kurul da İGY tüzüğünde yapılan bir değişiklik ile İGY üyeleri tarafından karar verilen faaliyetlerin yürütülmesini denetlenmek amacıyla Teşkilat Sorumlusu atanmasına karar verildi. Teşkilat sorumlusu olarak Şerefoğlu İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi İrem ŞEREFOĞLU seçildi. Genel Kurul sonunda 11. Dönem Başkanı Asude Öztürk Camadan İGY kütüğüne ismini çakarak Çelik ve Yaykıran tarafından kendisi için özel olarak hazırlanan teşekkür plaketini aldı. Genel Kurula 12. Dönem Yönetimin yanı sıra üyelerden Ali Ceylan, Elif Güray Kaya, Emre Güray, Esra Öztürk, İrem Şerefoğlu, Leyla Nasıroğlu, Mehmet Göçen, Mert Yıldızhan, Murat Güleç, Nazlı Hürmeydan, Seda Öztürk katıldı.

3 BAŞKAN DAN 3 BURAK ÇELİK İGY Dönem Başkanı Yeni bir merhaba, 2014 yılında gerçekleşen Genel Kurulumuzda Üyelerimizce İNTES Genç Yöneticiler Grubumuzun on üçüncü dönem başkanı görevine layık görülerek, Genç Yönetici okurlarımıza hitap etmeninin mutluluğunu yaşıyorum. Üstelik iletişim teknolojisindeki baş döndürücü gelişmeler nedeniyle uluslararası pazarda, her hangi bir noktada yapılacak olan ihale haberinden tüm dünyadaki inşaat firmaları haberdar olabiliyor. dev müteahhitleri Türk Müteahhitlerimizin klasik pazarlarına girme eğilimindedirler. Rekabet edebilmek için nitelikli insan kaynağı ve finansman alt yapımızı daha da güçlendirmemiz gerekmektedir. Dünyanın en büyük müteahhitlik firmalarına bakıldığında Türk inşaat firmalarının genel yapısından farklı olarak, birçok şirketin birleşmesinden meydana geldiği görülmektedir. Bunların arasında birden fazla alt inşaat grubu, projeci ve müşavir olabilmektedir. Bu yapının göstermiş olduğu başarı dikkate alındığında ise, dünyada işleyen ve doğru olan düzenin bu olduğu da açıkça görülmektedir. İşte amacımız güç birliği yaparak dünyanın en büyük firmaları ile rekabet edebilmektir. Dayanışma ile neler mi kazanacağız? Türk inşaat sanayinin pazar alanlarını genişleteceğiz. Birbirimiz ile rekabet etmeyerek, hem kâr marjlarımızın azalması hem de piyasa fiyatlarını düşürmeleri önlenecektir. Firmaların gücü artacak, gidilen ülkenin hükümetleri nezdinde kredibilitesi güçlenecektir. Kâr paylaşıldığı gibi maliyet ve riskler de paylaşılacaktır dönemi İGY başkanımız sevgili Asude Öztürk Camadan a grubumuza yaptığı katkılardan dolayı bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. İGY'de başkanlık görevi, dönemseldir ve 1 yıl için geçerlidir. Bu sorumluluğu alan her arkadaşımız İGY'nin dinamik ve genç yapısıyla ortaya koyduğu vizyonu izlemek ve ileriye taşımak için gereğini yapmaktadır. Bu yarışta esas olan grubun tüm üyelerinin ortak katkısıdır. Zaten sivil toplum örgütlerinin de başarısı dayanışma ve birlikte hareket etmekten geçer. Yani, takım ruhu anlayışı ile yaratacağımız sinerji, başarımızın temel ölçütünü oluşturur. Genç Yöneticiler Grubuna 2006 yılında üye olduğumda benden önceki üye arkadaşlarımın ifade ettiği, hep ortak hareket etmenin ve paylaşmanın ne denli önemli olduğu idi. O dönemde İGY olarak hedefimiz Tek Yumruk adını verdiğimiz birlikte hareket etme olgusu ile işler gerçekleştirmekti. Tek yumruk ne anlama geliyordu? Türk inşaat sanayicilerinin bir dayanışma sistemi içerisinde güç birliği yaparak dünyanın en büyük inşaat firmaları ile doğrudan rekabet içine girebilmelerini hedeflemekti. Neden mi tek yumruk? Çünkü, dünyada tüm sektörlerde kıyasıya bir rekabet var. Konu inşaat sektörü ve alt yapı olunca bu rekabet ortamı daha da kızışıyor. Öte yandan Avrupa; Amerika gibi Dünyanın kalkınmış bölgelerinde faaliyet gösteren firmalar, gelişmiş teknolojileri ve güçlü finansman imkanından da yararlanarak varlıklarını devam ettirmek amacıyla uzak coğrafyalarda yeni Pazar arayışlarına girmişlerdir. Dolayısıyla Dünya taahhüt pazarı piyasalarında alt ve üst yapı ihalelerine çok yoğun bir talep bulunmaktadır. İhalelere çok yoğun talep olması, korumacılığı arttırdığı gibi, kimi idarelerin fiyat beklentilerini düşürürken, kimilerinin de günümüzdeki finansman temin koşullarına da bağlı olarak kalite beklentilerini arttırmıştır. Dolayısıyla Dünyanın bugünkü düzeninde ayakta kalacak firmalar her türlü inşaat imalatı için gerekli tecrübe, nitelikli iş gücü ve yüksek maddi güç ve ciroya sahip, uzmanlaşmış rekabet kabiliyeti yüksek dev inşaat şirketleri olacaktır. Türk İnşaat Sanayisine baktığımızda yurt içinde ve yurt dışında örnek olabilecek başarılı projeler gerçekleştirdiğimizi görüyoruz. Her türlü ölçek ve teknik özellikte dev enerji santralleri, demiryolları, konut kompleksleri inşa ediyoruz. Havalimanlarında dünyada markalaşmış firmalarımız gurur kaynağımızdır. Cezayir de, Libya da, Rusya da, Türkmenistan da, Kuzey Afrika topraklarında ve daha pek çok ülkede Türk İnşaat Sanayi eserleri inşa ediliyor. Bugün Avrupa nın, ABD nin Çin in, Dünya piyasalarında son yıllarda dalgalanmaların durağan seyrine geldiğini söylemek güçtür. Dünyada doğal kaynaklar hızla yok olmaktadır. Nüfus hızla çoğalmakta, enflasyon sarmalı, borçlanma oranları yükselmektedir. Tasarruf oranlarının düşüklüğü ve genç nüfusun işsizliği tüm ülkelerin mücadele etmesi gereken sorunlar olmaktadır. Bu durumda yeni iş alanları çok değer kazanmaktadır. Bu nedenle rekabet edebilmek için öncelikle müteahhitlerimizin bilgi tabanlı bir endüstriye ulaşmaları ardından finansal yapılarını güçlendirmeleri gerekmektedir. İGY olarak üyelerimiz ve aramıza katılan yeni dostlarımız ile bu amaçlarımız doğrultusunda ilerlerken faaliyetlerimizi daha etkin kılmaya çaba göstereceğiz. Amacımız İGY'nin her aktivitesinin sürekli olmasıdır. Amacımız, İNTES in 30 yıldır devam eden Geleneksel toplantıları, 24 yıldır yayın hayatında olan İnşaat Sanayi Dergisi gibi, Seminerlerimiz, Genç Yöneticiler Gazetesi, Şantiyeye Dönüyoruz etkinliğini yıllara yayarak sürdürülebilir olmasını sağlamaktır. Genç Yöneticiler Grubu olarak inşaat sektöründe genç kuşakların sesi ve öncüsü olmak istiyoruz. Günceli takip etmek, sektör sorunlarımızı ön planda tutarak yaratıcı ve kaliteli fikirler ile faaliyetlerimizi sürdürmeyi amaçlıyoruz. Benim başkanlık dönemimde Başkan Yardımcılarım Emrah Yaykıran ve Emre Güray, Teşkilat Sorumlumuz İrem Şerefoğlu ile bu amaçlar doğrultusunda etkin ve dinamik bir hizmet vereceğimize olan inancım tamdır. Önümüz bahar, yaz aylarıyla birlikte sektörümüzü hareketli günler bekliyor. Umarız şantiyelerimizde çekiç, keser sesleri devam eder. İNTES GENÇ YÖNETİCİ GAZETESİ Basım Tarihi: Sayı: 35 (Ocak-Şubat) Yıl: 10 ISSN: İNTES Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası Adına Sahibi: Celal Koloğlu Sorumlu Müdür: H. Necati Ersoy YAYIN KURULU ASUDE ÖZTÜRK CAMADAN BAŞAR GÜVENSOY BURAK ÇELİK BURÇİN KARGIN CAN ADİLOĞLU CEM ADİLOĞLU CENK KANAT ÇİĞDEM KURT DORUK COŞKUNSU EBRU ÇELİK CEYLAN ELİF GÜRAY ELİF YAVUZ YAMAN EMRAH YAYKIRAN EMRE GÜRAY ESRA ÖZTÜRK IŞIL GÜVENSOY İDİL FIRAT İREM ŞEREFOĞLU KEMAL CEYLAN KORAY KARADUMAN LEYLA NASIROĞLU MERT YILDIZHAN MERİÇ AYDENİZ MEHMET GÖCEN MURAT GÜLEÇ NAZLI HÜRMEYDAN ÖZGÜR HAŞEMOĞLU SEDA ÖZTÜRK SELAHATTİN ÖNEN SELİM AKIN TUVANA AYDINER TOLGA KOLOĞLU UĞUR KOÇOĞLU YÖNETİM YERİ 4. Cadde 719. Sok. No: 3 Yıldız/Çankaya- Ankara Tel: Faks: intes@intes.org.tr Editör: Aslı Kutlucan Kaptan Yapım: Gergedan Tanıtım Sanat Yönetmeni: Levent Kaptan Grafik Tasarım: Timuçin İpek Baskı: Tiremat Matbaacılık Kazım Karabekir Cad. Kültür Çarşısı No:7/7 Altındağ - ANKARA Tel: İki ayda bir yerel süreli yayın olarak yayımlanır ve abonelerine ücretsiz olarak gönderilir. PARA İLE SATILMAZ Gazetede yayımlanan yazılar, yazarların kişisel görüşü olup hiçbir şekilde İNTES tüzel kişiliğinin görüşü olarak mütalaa edilmez.

4 4 GEZİ İKİ KIZKARDEŞ, İKİ MACERACI RUH VE BİR MOTOSİKLET ÖYKÜSÜ... Kadın, macera ve adrenalin çoğu zaman biraraya gelemeyecek üç kelime olarak görülür. Kadınların yapması gereken işler, hobiler nedense hep kadının fiziki ve manevi gücüyle ilgili görülmüştür. Ama işler her zaman düşünüldüğü gibi seyretmeyebilir. Aynı Seden Güzel ve Serpil Kalaycı nın motosiklet öyküleri gibi... Çocuk yaşta tanıştıkları motosikleti, bir tutku haline dönüştüren kız kardeşler sadece motokrosda gösterdikleri başarıları ile değil, aynı zamanda gerçekleştirdikleri motosiklet gezileriyle de isimlerinden söz ettirmeye devam edecekler... Okuyucularımıza kendinizi tanıtarak, motosiklet sevdasına nasıl başladığınızı aktarabilir misiniz? SERPİL KALAYCI: 1970 yılında Ankara da doğdum. Eğitim hayatımı Ankara da tamamladım. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü nü bitirdikten sonra altı yıl Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanlığı Termik Santraller Daire Başkanlığı nda Uzmanlık ve Mühendislik yaptım. Daha sonraki meslek hayatım Amerika da devam etti senesinde Türkiye ye kesin dönüş yaptım. Halen aile şirketimizde çalışmaktayım. Seden GÜZEL Motosiklet tutkum ailemde de bu sporla ilgilenenlerin olması ile başladı. Rahmetli babam Hasan Kalaycı, arası yedi yıl boyunca Türkiye motokros, 1981 Ralli-Otokros ve pist şampiyonudur. Annem Tuna Kalaycı ise, Türkiye nin ilk kadın otomobil yarışçılarındandır, aynı zamanda ralli-pist ve otokros şampiyonudur. Erkek kardeşim de eski milli motocross yarışçılarındandır ve faal olarak bu sporu sürdürmektedir. Ben de Türkiye nin ilk lisanslı motocross kadın yarışçısıyım yılları arasında çeşitli uluslararası yarışmalara katıldım. İlk motosiklet tecrübem ilkokul öncesinde başladı. Öncelikle bisiklet kullanmayı çok küçük yaşta öğrendik. Motosiklet sevdasına ise babamın yurt dışından getirttiği küçük motosikletleri kullanarak başladık. Bizim için küçük yaşta motosiklete binmek yemek içmek gibi gayet doğal bir hareketti. Farklılığını o zamanlar algılayamıyorduk. Kardeşlerimle otomobil ehliyeti almadan önce birer A2 ehliyeti edindik. Erkek kardeşimin motosiklet yarış hayatı başladığında, geri kalmamam için babam beni de antrenmanlara götürdü ve yarışlara girmeye teşvik etti. O zamanlar hiçbir bayan sürücü yoktu. Bu kadar profesyonel yarışçılarla start bile almak büyük bir olaydı. Tüm bu yaşadığım heyecanları, zevkleri ve tecrübeyi tamamıyla rahmetli babama borçluyum. O cesaret vermeseydi kesinlikle pistlere çıkamazdım. Hatta o zamanlar bu kızın bu pistte ne işi var diye itiraz eden yarışçılar bile olmuştu. Hayatımızın her döneminde her tür motosikleti kullandık. Motosikletle ilgili aile içi aldığımız eğitim ve donanımlar dışında Amerika da safety (güvenli sürüş eğitimi) programını tamamladım. Motosiklet tutkusu hayatımda sadece gezi odaklı olarak kalmadı. Lisanslı sporcu olarak gerek motocross yarışlarında gerekse arazi binişlerinde sürüş tekniklerimizi inanılmaz geliştiren tecrübeler kazandım. Tüm arazi biniş tekniklerini kardeşimin ve babamın antrenörlüğünde öğrendim. SEDEN GÜZEL: Ankara da doğdum. Gazi Üniversitesi İktisat Bölümü mezunuyum. Aile şirketimizde finansman bölümü sorumlusuyum. Evli ve iki erkek çocuk annesiyim. Motosiklet geçmişim anne karnında başladı diyebilirim. Kardeşimin de dediği gibi motosiklet ve motor sporları tutkunu bir aileden gelmekteyim. Küçük yaşlarda babamın teşvikiyle kardeşlerimle birlikte motosiklete başladık. Babamın aldığı küçük bir motosiklet ile ilk motor maceramız ilkokulda başladı. Daha sonra üniversiteyi kazandığım yıl babam bana ilk plakalı ve vitesli motorumu hediye etti. Okula motosikletimle gidip gelmeye başladım. O tarihlerde hem motor azdı hem de kadın sürücü hiç yoktu. Daha sonra daha büyük motosikletlere binmeye başladım. Üniversitede eşimle tanışıp evlendik. Eşimde aynı hobiye sahip olduğu için bu işi hep ilerlettik. İki çocuk sahibi olmam da bu hobime engel olmadı. Eşim ve kardeşlerimle birlikte bu hobimizi ilerleterek, yurt dışı seyahatlerine başladık. TMF nin lisanslı sporcusuyum. Motokros yarışlarına giriyorum. İki oğlumda aynı şekilde lisanslı sporcu. Ailecek yarışlara giriyoruz. Bu yıl büyük oğlum üniversite sınavına hazırlandığı için ara verdi. Küçük oğlumla birlikte yarışlara girmeye ise devam edeceğiz. Motosiklet ile yapmış olduğunuz gezileri aktarabilir misiniz? S.K.: Türkiye'de Karadeniz, Ege ve Batı Bölgeleri başta olmak üzere tüm yurdu kapsayan uzun ve kısa mesafeli pek çok gezimiz oldu. Bu seyahatlerimizin yanı sıra yurt dışı Amerika Birleşik Devletleri, Arizona ve Pennsylvania eyaletlerinin tümü, Root 66 ve pek çok eyaletin turistik bölgeleri ile Rusya Gürcistan, Avrupa ülkeleri, Balkanlar gezi güzergâhlarımın arasında bulunmaktadır. S.G.: İlk olarak eşimle birlikte kendi motosikletlerimizle Yunanistan yolculuğu yaptık. Benim için çok keyifliydi. İkinci uzun gezimiz İran-Ermenistan- Gürcistan oldu. Bu gezimizi planlarken herkes güvenlik konusunda endişeliydi. Özellikle benim gitmemi onaylamıyorlardı. Babama konuyu açtığımda her zaman olduğu gibi beni desteklemişti. Fakat bu konuşmadan kısa bir süre sonra babamı elim bir trafik kazasında kaybettik. Vefatından iki ay sonra bu geziyi babamın anısına bitirdim. Üçüncü gezimiz Bulgaristan-Romanya oldu. Bu da çok keyifli bir geziydi. Sonraki yıl tekrar Gürcistan gezisi yaptık. Devamında da Hindistan dan motosiklet kiralayarak Hindistan-Nepal gezisini gerçekleştirdik yılında ise eşimle birlikte Ata yurdu İran-Türkmenistan-Özbekistan- Tacikistan-Kazakistan-Kırgızistan-Rusya-Ukrayna olarak devam etti. Geçen sene de eşim Tankut Güzel ile tekrar Hindistan gezisi yaptık. Bu sefer Himalayaları geçtik. Dünyanın çatısı 5602 metreye motosikletlerimizle çıktık. Bu son gezimiz benim için gerçekten çok zorlu bir geziydi. Mesleğinizi sürdürürken motosiklete ve yarışmaya nasıl zaman ayırıyorsunuz? S.K.:Eğer bir şeyi çok seviyorsanız muhakkak onu yapmak için zaman buluyorsunuz. Okul hayatımda motosiklet, okula ulaşım aracı oldu. İş hayatı başladı, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı nda çalışırken büyük güçteki

5 GEZİ 5 Serpil KALAYCI motorumun yanı sıra formal giyime uygun olabilmesi için işe 250 lik bir vespa ile gidip geliyordum. Önce yadırganmasına rağmen zamanla herkes alıştı. Daha sonraki iş hayatımda hafta içi yaz ve bahar mevsiminde işe gidiş gelişlerde motosiklet kullandım. Esas motosikleti kullandığımız zamanlar hafta sonudur. Motosiklet festivalleri, endro kampları, herhangi bir etkinlik yoksa pazar günleri Ankara ya yakın yerlere ufak geziler ve senede bir ya da iki kez izin durumuna göre planladığımız yurt dışı gezileri yapıyorum. Genelde bayram tatillerini de motosiklet gezileri ile dolduruyoruz. Kısaca hava müsait olduğu sürece işten arta kalan zamanın çoğunda motosiklet, hayatımızda oluyor. S.G.: Benim de iş hayatı dışındaki boş zamanlarım motosikletle geçiyor. Hafta sonları Ankara Ballıkpınar motokros pistinde küçük oğlumla antrenman yapıyoruz. Yaz aylarında işe motosikletle gidiyorum. Şehir içinde de küçük ve rahat olduğu için scoter tipi motoru tercih ediyorum. Balkanlar Turu olarak dört bin kilometre projesinde gittiğiniz ülkelerde Türkiye nin tanıtımı ile ilgili hangi yörelerimize öncelik verdiniz? Sizlere olan ilgi nasıldı? S.K, S.G: Biz iki bayan olarak motor gezisi yapıyoruz. Ailemiz ve arkadaşlarımızla olan gezilerimizi erkek sürücülerle gerçekleştiriyoruz. Ancak yıllardır iki kardeş olarak neden bayan bayana bir gezi yapmıyoruz ve tek başımıza bu işin altından kalkıp kalkamayacağımızı görmüyoruz dedik. Bu nedenle de güvenli, yakın mesafede bulunan Balkanlar gezisini yapma kararı aldık. Aynı zamanda Balkanlar ın tarihi ve kültürel bölgelerini gezmek ve orada yaşayan insanları yakından tanıma fırsatını yakalayacaktık. Gezi güzergâhımız 9 gün 9 ülke ve 4500 km yi içeren Balkanlar olarak planlandı. Daha önce Afrika, Amerika gibi kilometrelerce uzaklardaki bölgelere zorlu ve uzun tecrübelerimiz olmasına rağmen sınırlarımız yakınlarındaki Balkanlar da görmediğimiz yerler olduğunu hatırladık. Gezimiz tamamlandıktan sonra, bu güzergâhta ne var siz nerelere gittiniz, bu size kolay gelir gibi yorumlar aldık ama amacımız uzun ve zorlu bir yol değil kısa, güvenli hem de tatil amacını güdebilecek bir güzergâhtı. Yolculuktan önce görev paylaşımı yaparak güzergâh belirleme üzerine bayağı ders çalıştık. Seçtiğimiz yollar, Balkanlar da otoban yollar az olduğu için mecburi dağ yollarıydı. Güzergâhımızda Bulgaristan, Sırbistan, Bosna Hersek, Hırvatistan, Karadağ, Arnavutluk, Kosova, Yunanistan yer aldı. Kosova annemim esas vatanı olduğu için vazgeçilmezlerden biriydi ve orda harika ağırlandık. Özellikle Prizren sanki küçük Türkiye gibiydi. Herkes Türkçe konuşuyordu. Şehirde bayan nüfusu ağırlıktaydı. Türk ve motosikletli olmamıza şaşırmalarından dolayı bol bol ikramlar alıyorduk, sıklıkla fotoğraf çektirmek isteyenler oluyordu. Sırbistan da ve Arnavutluk ta daha önce gidenlerden duyduklarımızdan dolayı çekincelerimiz vardı ama yine herkes çok misafirperverdi. Türk olduğumuzu duyunca çok şaşırıyorlardı ve yine inanılmaz bir ilgi ile karşılanıyorduk. Bosna Hersek te Müslüman ve Türk olduğum için çok iyi karşılanacağımı zannetmiştim ama biraz hayal kırıklıkları ile geçti. Özellikle sınırlarda yanlış yol tarifleri, sınır kapı zorlukları bizi bayağı bunalttı. Hırvatistan ında buradan farklı bir yanı yoktu. Karadağ ise güzellikleri açısından herkesin görmesi gereken bir yer. Yunanistan kendimi hiç yabancı hissetmediğim harika insanların olduğu bir yerdi. Selanik te kaldığımız otelden ayrılırken sokağın esnafı yanımıza ev yapımı kurabiyeler ve su verdiler. Ve yaşlı amcalar bir baba sıcaklığında bizi uğurladılar. Çok sıcak ve cana yakınlardı. Özetle bayan ve yalnız iki sürücü gittiğimiz için çoğu yerde çok ilgi ve yardım aldık. Uzun ve kısa mesafeli birçok geziye çıkıyorsunuz. Türkiye de kültür turizmi açısından baktığımızda sizi en çok etkileyen yer ya da yerler ve yapılar hangileri oldu? S.K.: Türkiye içinde beni en çok etkileyen yer Karadeniz Bölgesi, Tosya, Dipsiz Göl, Ürgüp Göreme deki çok keşfedilmemiş köylerdir. Ege, Akdeniz ve Marmara Bölgeleri nde de eminim harika yerler vardır. Ama keşfedilmemiş, daha bakir yerler her zaman için daha çok beni içine alıyor. Sırada Mardin, Urfa var. Eminim bizim için bir numara olacaklar. Motosiklet gezilerinde amacımız sadece yol kat etmek değil. Aslında gittiğiniz yerin insanını, yemeklerini, kültürünü her şeyini tanıyorsunuz. Bu ayrı bir zevk. O nedenle Karadeniz benim için bir cennettir. Özellikle yaylalar. Uzun geziler dışında dağlarda yaylalarda gerçekleştirdiğimiz endro motosiklet kampları. Biraz daha doğa ile iç içe... S.G.: Türkiye deki gezilerimizde ayrım yapmak çok zor çünkü Türkiye mizin her köşesi ayrı güzellikte gerçekten. En çok etkilendiğim yerler; Doğu Karadeniz ve yaylaları. Mardin in de ayrı bir yeri var bende. Tekrar tekrar gitmek istediğim yerlerden biridir. Kapadokya da sevdiğim yerler arasında. Her yıl mutlaka gideriz. Yarışlarınız esnasında hafızalarınızda kalan bir anınızı bizimle paylaşır mısınız? S.K.: Bir anda düşünüyorum o kadar çok anım var ki. Yarışlarla ilgili olan hatırladıkça güldüğüm bir anımı okurlarınız ile paylaşmak isterim. Sanırım 1990 senesiydi. İstanbul Gaziosmanpaşa pistindeyiz. Yarış öncesi, yarışa katılmayı henüz düşünmemiştim. Erkek kardeşim Necati katılıyor ve başa koşuyor, ben de onu kıskançlıkla takip ediyorum. Babama yüzümü astığımı hatırlıyorum. Babam dayanamadı, son anda hadi sen de Neco nun antrenman motoru ile yarışa gir dedi. O heyecanla giyinip, nasıl starta gittiğimi anlatamam. Ama pisti bir kere bile dolanmamıştım. Start alındı, sanırım üçüncü olarak kalktım. Ben o kadar heyecanlı, o kadar parçalıyorum ki kendimi size anlatamam ama bir aksilik var... Arkamdan gelen tüm motosiklet sesleri bir anda kesildi. İçimden Serpil herhalde bu kadar arayı açacak kadar iyi gidemezsin dedim. Bir de baktım koca bir seyirci kitlesi bana koşuyor. Ben de alkışlıyorlar ya da tezahürat yapıyorlar sanıyorum. Meğerse, Ablaaa! Esas pist yanda demeye çalışıyorlarmış. Ben kendi kendime diğer pistte dolanıyormuşum. Bayağı güldük tabi. Ama fatura biraz yüksek oldu bana. Babam bir aya yakın bir süre konuşmadı benimle. Yol anılarımız ise tamamıyla çok ilginç. Son gezide Türk sınır kapısına geldik. Dönüşte motosikletlerden indik, Merhaba dedik. Görevli İngilizce konuşuyor. Biz Türküz. dedik. Görevli, Aaaa nerde öğrendiniz, Türkçeyi ne güzel öğrenmişsiniz. diyor. Uzun bir süre adam Türk olduğumuzu algılayamadı. Yine birgün yola sabah saatlerinde çıktık. O kadar yorgunuz ki ellerimiz motoru kavramaktan nasır tutmuş. Gezinin son günlerine gelmişiz. Botlar ayaklarımı acayip sıkıyor. İçimden dedim ki bu kadar mı şişmiş ayaklarım. Benzinlikte durduk, bir baktım ablamın botları kocaman. Meğerse botlarımızı karıştırmışız. Yazık 37 numara giyen ablam 40 nolu botla geziyor. Ben de nasıl becerdiysem 37 nolu bota 39 nolu ayaklarımı bir şekilde sokmuşum. Epey gülmüştük. Bundan sonraki rotanız neresi olacak? S.G.: Bu yaz da Hindistan gezisi planlıyoruz. Zamanımız kısıtlı olduğundan motorları oradan kiralayacağız. Rota üzerinde çalışıyoruz. Kendimi şanslı gördüğüm konulardan biri de eşim Tankut Güzel in yapacağım gezilerde beni destekliyor olması. Bu konu biz kadınlar için çok önemlidir.

6 6 DUAYEN VAZGEÇİLMEZ İLKENİZ DÜRÜSTLÜK İLE SÖZÜNÜN ERİ OLMAKTIR. EMT Erimtan İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Erimtan iş hayatında gerçekleştirdiği projeleri ile tanınan çok değerli bir isim. 85 yaşında, çalışmaya devam eden, iş hayatında edindiği tecrübeleri gençlerle paylaşmaktan çekinmeyen Erimtan ın her söylediği başucu kitabı niteliğinde çok önemli. Erimtan;...muvaffak olmak da olmamak da yüzde yüz insanın kendi elinde değil. Ama, şüphesiz ki şans her şey değil, çalışmak birinci faktördür. Yılmamak, öğrenmek önemlidir. Ayrıca, danışmak da önemli. Mesela, hiçbir zaman Ben her şeyi biliyorum demedim, bildiğim konuyu dahi danıştım. Yüksel Erimtan ile gerçekleştirdiğimiz bu keyifli röportajda hayattan, başarıdan, anılardan, geçmişten ve gelecekten konuştuk. Keyifle okuyacağınıza inanıyoruz. Her insan farklı farklı kaynaklardan geliyor. Bu kaynakların etkileri kişilerin meslek yaşamında, iş hayatında, evliliğinde, kısacası her şeyinde rol oynuyor. Onun için, yaşam insanın elinde değildir. Kişinin kendisi tarafından tespit edilmiyor. Yakın bir tarihte Mozambik e gittim, oradakilere baktım, kendi kendime düşündüm Ben burada da doğabilirdim dedim. Fazla mütedeyyin bir adam değilim, ama bir gücün, bir kudretin mevcut olduğuna inanıyorum. Yaşım ilerledikçe de öyle bir gücün mevcudiyetine inancım daha da arttı. O zaman diyorum ki kendi kendime: Tesadüfler var, bu bizlerin kontrolü altında değil, doğuştan başlıyor. Bu güç, bütün hayatımız boyunca da etkiliyor, bazı kişilerin kapasite, adaptasyon kabiliyeti fazla. Hemen bakıyor, kendisinin fazlası, eksiğini muhitine uydurabiliyor. Umarım hepiniz öyle olacaksınız. Bazı kişiler daha şanslılar iş hayatında. Haydar Paşa Lisesi nde okudum. Orada bir hocam Efendim, selvi gibi dimdik durmayın, biraz kavak gibi olun, yumuşak hareket edin demişti. Buna pek benziyor, benim söylediklerim. Selvi kökünden yıkılıveriyor, ama kavak dayanıyor. Bu demek değil ki, kişiliğinizden feragat edin; ve demek değil ki fazilet duygularınızı kenara atın. Ama iş hayatında olduğunuz sürece, biraz böyle hareket etmek mecburiyetindesiniz. Mantığınızı ve duygularınızı kontrol etmeniz gerekli....kendinizi doğduğunuz şartlardan sonra, mevcut yaşayacağınız şartlara biraz uydurmanız gerekir. Benim babam ekonomistti. Fransızca ve Almanca bilirdi. Bankaların, büyük sanayi yatırımlarında, önemli rol oynamış bir insan. Annem de çok akıllı bir kadındı, piyano çalardı. Fransızca bilirdi. O zamanların Kadınlar Cemiyetinin kurucularındandı. Bana derdi ki: Mantığınızla duygularınızı kontrol edemezseniz hem etrafınız için hem kendiniz için tahripkâr olursunuz. Yani, zarar verici olursunuz. Bu o kadar doğru ki, yani; sevgi de böyledir. Aşık olursun, kontrol edemezsen katil olursun, intihar edersin, deli olursun. Para hırsı da öyledir; kontrol edemezsen mahvolursun, etrafını da mahvedersin, kendini de, aileni de. Kıskançlık da böyledir. Çünkü, bunlar doğuştan senin içine girmiş duygular. Bulunduğunuz muhitte bazıları şiddetleniyor, bazısı tahfif ediliyor. Onun için, kendinizi doğduğunuz şartlardan sonra mevcut yaşayacağınız şartlara biraz uydurmanız gerekir....şüphesiz ki şans her şey değil, çalışmak birinci faktördür. Yılmamak, öğrenmek önemlidir. Ben, 1951 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Yüksek Mühendisi olarak mezun oldum. Mezun olduğum yıllarda Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü nün kuruluş yılları idi. Üniversiteden arkadaşlarım oralarda işe başlıyordu. O zamanın parası ile 450 TL gibi iyi ücretlerle işe başlanıyordu. Ancak ben Sümerbank tan burs almıştım. Bu nedenle mezun olduktan sonra bunu ödemek için hemen Sümerbank a gittim, çalışmaya başlamak istediğimden söz ettim. Görüşmeye gittiğim Saim Bey adındaki İnşaat Müdürü, Çok iyi bizim genç inşaat mühendisine çok ihtiyacımız

7 DUAYEN 7 var., Karabük e gider misin? dedi. Ben Karabük ü hiç görmediğim bir yerdi ama hemen Olur, giderim. dedim, personel müdürüne telefon etti. Saim Bey, Almanya da eğitim görmüş bir inşaat mühendisi idi. 141 lira ücret vereceklerinden söz ettiler. Saim Bey çok hoş bir adamdı. Dedim ki: Saim Beyciğim, Karayolları, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü nde işe başlayan arkadaşlarım lira alıyorlar, ben burada çalışmaya başlarsam 141 lira alacağım. Biraz haksızlık değil mi? Kendisi Sen dur bakayım dedi, ardından 421 lira ile işe başlayacağımı söyledi. Böylece iş hayatıma 1951 yılında Karabük Demir Çelik İşletmeleri Kontrol Amir Yardımcısı olarak çalışmaya başladım. Karabük Demir Çelik İşletmeleri benim şantiyecilik hayatımda muazzam bir deneyim oldu. Çok büyük bir şantiye idi. Üniversitede çok güzel teorik bilgiler alıyoruz, ama tatbikat olarak çok yetersiz bilgiler alınıyor. Kısa sürede aldığımız stajlar da yetersiz oluyor. Hiçbir zaman Ben her şeyi biliyorum demedim, bildiğim konuyu dahi danıştım. Teknik Üniversite den mezun Remzi Ağabey orada Proje Müdürü idi. Ben ondan çok şey öğrendim. Kendisi dış görünüş olarak çok derbederdi, ama muazzam bir mühendislik bilgisi vardı. Onun sayesinde öğrendiğimiz teorik bilgilerin pratikte nasıl olabileceğini gördüm, pek çok mühendislik bilgisini ondan öğrendim. Bu benim için büyük bir şanstır. İnsanın hayatında da en büyük faktörlerden bir tanesi de şans bana göre. Biliyorsunuz, her gün önümüze birtakım yollar çıkıyor. O yolun ne olduğunu bilmiyorsun, bir yolu seçiyorsun. Ben başarıda şansa da çok inanırım. Kadercilik çok kabul edilen bir fikir değil, ama ben kadere inanıyorum. Bunu kimisi enerji diye adlandırır, kimisi Allah der, kimisi de kendisine göre bir ifade bulur. Ama inanıyorum ki, O gücün hepimiz üzerinde bilmediğimiz bir etkisi var. Yani, o bizi böyle bir yerlere doğru götürüyor. Onun için, muvaffak olmak da olmamak da yüzde yüz insanın kendi elinde değil. Ama, şüphesiz ki şans her şey değil, çalışmak birinci faktördür. Yılmamak, öğrenmek önemlidir. Ayrıca, danışmak da önemli. Mesela, hiçbir zaman Ben her şeyi biliyorum demedim, bildiğim konuyu dahi danıştım. Karabük Demir Çelik İşletmeleri nde mecburi hizmetimi tamamladıktan sonra, daha çok para kazanacağım bir yerlerde çalışmam gerektiğine inanıyordum. O zaman 1950 li yıllarının başlarında NATO Hava Meydanları İnşaatları vardı. Bu işleri de genellikle yabancılar alırdı. Fransızlar, Hollandalılar işleri paylaşmışlardı. Türk müteahhitleri henüz bu işlere girmiyordu. İlk girenler de Veziroğulları, Tevfik Kuyaş gibi müteahhitlerdi. Onlar da önce taşeron olarak girmeye başladılar. Ben Diyarbakır Kontrol Amirliğine tayin edildim. Fransız Müteahhitlerinin Kontrolu oldum. Bu sırada da epey lisanımı ilerlettim. Orada, zemin mekaniğini öğrendim, laboratuvar tecrübesi edindim. Burada edindiğim tecrübeler sayesinde 1955 yılında Akhisar NATO Havaalanı İnşaatı Kontrol Amirliği ne tayin edildim. Ama, ben bir süre sonra şantiyede kalmaktan sıkıldım. Bana ayrılma dediler. Ayrıca, babamın bir takım davaları için Ankara da kalma mecburiyetim vardı. Ardından Ankara ya geldim. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ne girdim. Genç mühendis Süleyman Demirel ile tanıştım, o zaman bir daireden bir daireye geçerken, dairenin muvafakat vermesi gerekirdi. Demirel bana İngilizce biliyor musun? diye sordu. Biraz okulda öğrenmiştim, ama Diyarbakır da Fransızlar ile pratik yapınca ilerletmiştim. Sonra Demirel hemen beni Amerikalı bir mühendis ile İngilizce konuşturdu, mühendis de mükemmel dedi. Demirel in dil sınavından geçince hemen işe alındım. Böylece 1956 yılında Devlet Su İşleri Barajlar Dairesi nde işe başladım. O zaman Demirel e çok hayran olmuştum. Amerika ya gitmiş, iyi bir tahsil görmüştü. Arıkovanı gibi çalışıyordu. Devlet Su İşleri Türkiye nin ilk barajlarını inşa ediyordu. Muazzam çalışan bir kuruluş idi. Hani derler ya, Türk müteahhitlik sektörünün temelleri burada atılmış diye. İşte yaşadıklarım bunu doğruluyordu. Türkiye haritasının üstünü her tarafı kırmızı, yeşil işaretlerle doldurmuşlar. Öncelikli olan barajlar, önceliği olmayanlar. Her birine ölçüm istasyonları kuruyorlar. Herkes olağan üstü bir çabayla çalışıyor. Arazi sınıflandırma haritaları yapıyorlar. Müthiş bir laboratuvarları var. Demirel, müthiş bir sistem kurmuştu. Dediğim gibi onunla çalışırken kendisine hayranlığım artmıştı. Ama, ben de gençtim, bir sene sonra yine orada çalışmaktan da sıkıldım. İşte yine bir şans, tesadüf. Gazetede bir ilan gördüm. Gazetedeki ilan İstanbul Darülaceze yanındaki IETT Kooperatifi İnşaat ına proje müdürü aranıyordu. Çok büyük bir proje idi, öyle ki İstanbul un en büyük projesi idi. Proje için Emlak Bankası tarafından İstanbul İmar Limitet Şirketi diye bir şirket kurulmuştu. İlanı görünce kalktım gittim. Müdür ile konuşmak istediğimi söyledim. Odayı gösterdiler, sekreter yoktu, direk odaya girdim. Ufukta bir adam gözüküyor, öksürerek yaklaştım, sonra gördü beni, kaldırdı kafasını. Hayrola, ne istiyorsun? dedi, Gazetede ilan görmüştüm onun hakkında geldim dedim, yaklaştım sakin sakin. Adam, Seni kim gönderdi? dedi. Onun üzerine kan tepeme çıktı, Beyefendi, eğer birinin göndermesi gerekiyor idiyse bu gazeteye niye ilan verdiniz? dedim ve döndüm. Dönerken çağırdı, Gel gel dedi. Bakın, şans diyorum hayatta her şey. Şuraya otur dedi, oturdum, anlatmaya başlayınca beni dinledi, Ben İstanbul dayım, Göztepe de oturuyoruz, Sokağın şu köşesindeki ev derken, Ha, orası Kemal Ziya Bey in evi dedi, O benim babam dedim, Öyle mi? dedi. Açtı telefonu birisine, Ben Proje şefimi tayin ettim dedi. Babam ona bir tarihte bir iyilik yapmış meğer. Sonra 1957 yılında özel sektöre geçiş günlerim başladı. Kız kardeşim Gama nın Onursal Başkanı Erol Üçer bey ile evlendi. Tabi o da mühendis idi. Kendisi ile üniversiteden tanışırdık. Mecburi hizmetini tamamladı. Ben son Akhisar işimden de ayrılınca o da ayrıldı. Kars ta bir müteahhit firma Raif Mumcu ile çalışmaya başladı. İller Bankası nın, Kars-Ardahan içme suyu işlerini yapıyorlardı. Ama daha çok iş üstlenelim, işleri büyütelim demişler. O zaman Karadeniz in ilk sahil yolunun ihaleleri açılıyordu. İşin içerisinde köprü inşaatları oluyordu. Bir tane Yeşilırmak üzerinde, bir tanede Samsun çıkışında ufak bir köprü işi vardı. O zamanlar da işler büyük tenzilatlarla ihale ediliyordu. Raif Mumcu da işe teklif vermiş. Sonra işi almışlar. Ama, sonra da nasıl yapacaklarını düşünmeye başlamışlar. Çünkü, Yeşilırmak o zaman dolu dolu akıyormuş. Firmanın patronu stresten kalp krizi geçirmiş. İşi devir edecek adam aramaya başlamışlar. Kız kardeşimin eşi Erol Üçer Gel bu işi yapalım dedi. Bana ortaklık teklif etti. İhtiyacımız olan parayı da babamdan istedik. Babam bize Sen oğlumsun, sen damadımsın, tabi veririm dedi. Ama, bir sözü hatırlattı akrabayla ye iç, alışveriş et fakat ortaklık yapma. Onun için, aranızda iyi bir mukavele yapın, dedi. Birimiz oğlu, diğerimiz damadı idik. Bunu ve istediğimiz parayı vereceğini söyledi.

8 8 DUAYEN Sonra işi devir almaya gittik. Raif Mumcu nun Ulus Posta Caddesi ndeki ofisine gittik. Kendisi ile konuşmaya başladık. Konuşurken bize güveni arttığından mı nedir, Hadi üçümüz beraber yapalım dedi. Ve işe üç ortak başladık. Yine şans bizden yana idi. Yazın Yeşilırmak çekiliverdi, o koca taşkın nehir yatağı küçücük kaldı. Biz kuruda çalıştık rahat rahat. İşi de karlı bitirdik. Büyümek için parası olan işe girmek lazımdı. NATO işlerine girmeye niyetlendik. Aslında NATO işlerinin en karlıları alınmıştı. En sonunda biz bir tane Batman Pist Uzantısı işi aldık. Ben, Erol Üçer, Raif Mumcu. Yüzde 40 benim, yüzde 30 diğer ortakların oluyordu. Şantiye şefliğini de ben yapıyordum. Üç ortak işlere devam ettiriyorduk. Sonra Erol da çocukluktan beri arkadaşı, benim de İstanbul da Teknik Üniversite den bir arkadaşımızı aramıza katmak istedi. Ama, bazen hayatta bazılarına kalbiniz bağlanmaz, herkes ile aynı fikirde samimiyette olunmaz. Benim de öyle olmuştu. Ama, Erol un isteği oldu. Dördüncü ortak Uğurhan Tunçata nın katılımı ile yüzde 25 pay ile dört ortak işlere devam ettik. Böylece, üniversiteden beraber mezun olduğumuz Uğurhan Tunçata, Erol Üçer ve müteahhit Raif Mumcu nun katılımı ile dört ortak 1958 yılında GAMA yı kurduk. Yani, Türkiye nin en büyüklerinden olacak taahhüt grubunun temelini attık. O zamanlar ihalelerde fiyat analizi ve malzeme fiyatlarının da proformalarını istiyorlardı. İstanbul da yaşayan Türkçesi gayet iyi biri vardı. Bu işleri yurt dışından ayarlıyor, Proforma Faturaları hazırlıyor, iyi de para kazanıyordu. Dfirmaya biedim ki bu işi biz kendimiz yapalım. Gama da Erol Özman adında bir mühendis bizimle çalışmaya başlamıştı. Kendisi çok iyi çalışıyordu. Ona çok güveniyordum. Sağ kolum gibi olmuştu. Erol Özman a Almanya da Frankfurt a gidelim, bu işi kendimiz çözelim dedim. Uğurhan Tunçata bu işe biraz karşı çıktı, ama biz bir kere gitmeye karar vermiştik. Frankfurt a gittik. Metropol adında bir otele yerleştik. Otel hemen garın yanında idi. Bir ofis açtık. Daktilo aldık. Telefon ile malzemeleri soruyoruz. Erol sürekli gidip geliyor. Bayağı güçlü çalışıyoruz. O zamanlar dışarıya öyle istediğin kadar para çıkaramıyorsun. Kısıtlı para vardı yanımızda. Bir hafta on güne işleri toparlarız dedik. Ama iş biraz uzadı. Paramız azalmaya başladı. İş için her gün taksiye binen Erol, tramvayla gidip gelmeye başladı. Sonra baktık ofise para ödeyemeyeceğiz, daktilomuzu aldık tak tak kendimiz yazmaya başladık. Paramız hızla tükeniyordu. İkimiz aynı odada kalıyorduk Erol ile. 3 Mayıs yaş günümdü. Yakında bir kumarhane vardı. Aslında kumar oynama alışkanlığım yoktu, hiçbir zaman da olmadı. Ama, ben gideceğim biraz şansımı deneyeceğim dedim. Erol, Yahu saçmalama, zaten beş kuruş paramız kalmadı, o da yok olup gidecek dedi. Hakikaten de kala kala 100 mark paramız kalmıştı. Dinlemedim, kalktım gittim kumarhaneye. Krupiye: şer koydum, zaten daha fazla da koyamadım. Tüm param 100 mark idi. 36 geldi, sonra da 3 geldi. Önüme birden para yığıldı. Yanımdakiler oyunlardan ne kadar şanslı olduğumu söylediler. Beni evlerine, oyunlara davet ettiler. Ama, tabii aldığım gibi parayı Erol un yanına gittim. Erol yine daktilo önünde ağır ağır yazı yazıyordu. Ne oldu? dedi, Maalesef gitti dedim, Ayy, demedim mi ben sana filan derken, çıkardım paraları, atıverdim odanın etrafına. İklimiz de çok sevinmiştik. Sonra GAMA Türkiye nin ilkleri ile büyümeye devam etti. İşler iyi idi, ama kurumsallaşmamız gerektiğine de inanıyordum. Biz biraz alaturka gidiyorduk. Teyzemin damadı maliye müfettişi idi. İsmi Ferit Melen di. Ona dedim ki: Bizim bir mali müşavire ve hukuk müşavirine ihtiyacımız var. O da arkadaşları ile bir ofis açmış. Sait Naci adında bir ortağı vardı. O da Maliye Bakanlığı Müsteşarıymış. Kalktım gittim, hakikaten onlar sayesinde kurumsallaşmaya doğru başladık. Biz bir sürü işler yapmak istiyoruz ama ne tavsiye edersiniz? diye sordum. Ferit Melen bana dedi ki: Gelişmekte olan ülkelerin en birinci ihtiyacı enerjidir. O işe yönelmenizi tavsiye ederim. dedi. Melen, bunu ta o tarihlerde öngörmüştü. Türkiye de faaliyetlerini yürütmek isteyen bir Amerikan enerji firması vardı. Ben onlara bir rapor hazırlamıştım. Firmaya size mühendis gönderelim, orada başlangıçtan, montaj safhasına kadar yetiştirin, sonra Türkiye de sizin de bildiğiniz kişilerle burada birlikte enerji işlerine girelim diye yazdım. Adamların bu hoşuna gitmiş. Benim raporumu okuduktan sonra işi size vereceğiz, ama raporu yazan Erimtan la tanışmak istiyorum demişler. Telefon ediyorlar, Ben Di-

9 DUAYEN 9 yarbakır Pirinçlik Amerikan Üssündeki işte idim. Yahu ben niye geleyim kardeşim, benim işim gücüm çok dedim. Hayır mutlaka gel, seni görmek istiyorlar dediler. Ben kalktım Ankara ya geldim. Adam sonra yanıma geldi, sevimli, temiz yüzlü bir Amerikalı. Elinde benim de mektubum vardı, konuştuk, sohbet ettikten sonra Bu mektubu sen mi yazdın? dedi, Evet, ben yazdım dedim. Sonra bana İngilizce yazdığım bir hatayı gösterdi. Hata da tesadüfen müstehcen olmuş. Epey güldük. Sonra bu komik olay iyi bir dostluğa döndü. Onlarla iyi işler yaptık. Oradan edindiğimiz deneyimle tek başına Dünya Bankası nın finanse ettiği bir enerji işine girdik. Ortaklık evlilikten zordur. Sonra dört ortak ayrı ayrı grup şirketi kurmaya karar verdik. Ben imalat ve montaj işleri ile ilgilenmek istedim. GAMA Endüstri İmalat ve Montaj Anonim Şirketi ni kurdum. Şirket çok büyük işler yaptı. Soma Santrali ni bu firma yapmıştır. Firma o kadar büyüdü ki, büyüdükçe ortaklığı yürütmekte zor olmaya başladı. Ortaklık evlilikten zordur. Çünkü evlilikten fazla iş hayatında beraber oluyorsunuz. Mantık ve duygularım çatışmaya başlayınca 1990 yılında GAMA Grubu nun içindeki tüm şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Murahhas Azalığı ndan ayrılarak grup şirketlerindeki aktif görevimden ayrıldım. Hep şans diyorum ya. Size bir örnek daha vermek istiyorum. İzmit teki Yuvacık Barajı İhalesine Gama İnş. İştiraka hazırlanmış. Bir gün ofise geldim. İhaleye iştirak edecek arkadaşlar bana gelip İhaleye giriyoruz, bana bir tenzilat rakamı söyleyin dediler. Ne rakamı diye sordum. Israr üzerine, daha önce yapılan ihalelerin hangi tenzilatla üstlenildiğini sordum. Bazı tenzilat rakamlarını verdiler. Ben de kafadan bir rakam söyleyiverdim. O tarihlerde ihalelerde, en yüksek ve en düşük teklifleri atıp, bir ortalama buluyorlar ve bu ortalamaya en yakın gelene işi veriyorlardı. Benim verdiğim rakam en uygun teklif olmuş. İşi GAMA İNŞAAT aldı. Bu baraj işi devam ederken GAMA İnşaat ın yaptığı Lassa Fabrikası nın açılış merasiminde, o tarihlerde Başbakan olan Turgut Özal Bey beni yanına çağırdı. Yanındaki zatı gösterip, bu Bey İzmit Belediye Başkanı Safa Sirmen, bizden değildir ama çalışkan biridir dedi. Ve İzmit in Su ya ihtiyacı var, Siz Yuvacık Barajını inşa ediyorsunuz, kredi bul, hem barajı bitir, suyun bir kısmını tasfiye etmeden halen kuyulardan ve Sapanca Gölü'nden alan Sanayi tesislerine ver, bir kısmını da tasfiye ederek hem İzmit e, hem de pompaj ile Gebze ye ver, dedi. Sonra bu proje Kredi bulan bir İngiliz Firması ile gerçekleşti. MİR in hikayesi Biz Çeklerle Soma Santralını yaparken, Finlilerin de Santralda ufak bir işleri vardı. Finliler o tarihlerde sık sık Rusya ya gidiyorlar ve orada yaptıkları işlerden bahsediyorlardı. Onlara bizim de kendilerine bazı taşeronluk hizmeti verebileceğimizi, bizi yanlarına almalarını defalarca söylememe rağmen, bizi atlatıyorlardı. Sonradan Helsinki ye gittim, bunların tepedeki adamlarından bir tanesiyle oturuyorum. Helsinki de güneş batmayan günlerden biri idi. Fazla da içiyorlardı. Ama ben içermiş gibi yapıyorum, kontrollüyüm. Alkolün etkisiyle bana dedi ki Bu Nokia nasıl yapıldı biliyor musun? Nasıl? dedim, Biz Siemens ile anlaşma yaptık, bütün elektrik malzemelerini ondan alacağız diye, ama bazı fabrikaları da bizim Finlandiya da kuracaksın, dedik. Onları kurduktan sonra elli yıllık know how unu verecekti bize. O şartla kurdular. İşte Nokia öyle oldu. Bir vesile ile bunu Turgut Özal Bey e anlattım, Biz bunlardan gaz alacağız, o zaman inşaat işleri isteyelim onlardan dedi. Birgün devrin Maliye Bakanı beni davet etti. Aynısını ona da anlattım. Finliler FINSTROY diye bir Şirket kurmuşlar. Devlet destekliyor. Ve tüm Fin Firmalarına iş dağıtıyorlar, Aradan bir süre geçti, Maliye Bakanlığı ndan bir davet daha geldi. Bakan Kurtcebe Alptimuçin Başkanlığında, ismini bildiğim bilmediğim Türk Müteahhitlerinin çağrıldığı bir toplantıya girdim. Bakan parti propagandası yaptıktan sonra, 6 inşaat işini Rusların Türk Firmalarına vereceği vaadinin alındığını söyleyerek herkesin fikrini sordu. Ben kendisine daha evvel de anlattığım gibi, TURKSTROY diye tüm toplantıda bulunan firmaların da istifade edeceği bir Kuruluşa, Devletin destek olmasını önerdim. Ama bu gerçekleşmedi. Ben Türkiye nin bilinen muteber 5 firması ile MİR Şirketini kurdum. Yönetim Kurulu Başkanı oldum. Ve Rusya da Moskova da ki, Dışişlerinin Diplomatlara tahsis etmek üzere planladığı Park Place adındaki binanın Yapım Sözleşmesini imzaladım. Bu Moskova daki Rusya daki Dışişlerinin bir kuruluşu ile imzalanan ilk sözleşme olmuştur. Burada amacım birkaç grup olarak bu pazara girelim, birbirimizle anlaşarak gidelim, aksi halde bu pazarı mahvederiz diyordum. Ama ben Gama dan ayrılınca MİR den de ayrıldım. Sonra kurucu firmaların hepsi de dağıldılar. EMT firması yola devam edecek Hala yorulmadan çalışmaya ve çabalamaya devam ediyorum. Konuşmamım başında dediğim gibi Mozambik e gittim. Çünkü, oranın çok zengin doğal gaz kaynakları, petrol rezervleri var. Amerikalılar, İtalyanlar, Malezyalılar gaz işini paylaşmışlar, ama oranın önemli bir iş adamı ile tanışma fırsatı elde ettim, kendisi ile işbirliği yapıyorum. Peki, hala niye çalışıyorum? 85 yaşındayım. Amacım beraber olduğum arkadaşlara bir iş sahası açmak. Biz EMT olarak büyük işler yaptık. Aslında başlangıçta şirketin daha ziyade müşavirlik yönünün ağır basmasını öngördük. Ama, kuruluşumuzun ikinci yılında Rusya da taahhüt işlerine başladık. Çünkü, Rusya da bizi tanıyorlardı. Bizi davet ettiler yılında, Ankara da inşaatına başlanan Portaş I Konut Projesi ile gayrimenkul yatırımına girdik. Daha sonra Portaş II ve İstanbul daki Azer İş Merkezi ile gayrimenkul yatırımlarına devam ettik. Türkiye deki işlerimiz devam ederken Rusya da da imzaladığımız sözleşmeler ile EMT sürekli büyüdü. Hem Türkiye ve hem de Rusya da büyük başarılara imza attık. Moskova daki, Marriott Grand Hotel, Marriott Tverskaya, Marriott Avrora Otelleri ile, çeşitli konut ve iş merkezleri öne çıkan projeler oldu. Türkiye de ise, Manavgat Su Temin Projesi, Pamukova Hidroelektrik Santrali, EGS Business Park-İstanbul Dünya Ticaret Merkezi Projesi gibi önemli projeler hayata geçirildi. 25 yıla yakın Rusya da çalıştıktan sonra 2000 li yıllarda ise Azerbaycan da faaliyete başlandık. Orada Schlumberger firmasının Bakü Tesisleri gerçekleştirildi. Moskova Üniversitesi Ekonomi ve Hukuk Fakülteleri projeleri, Holiday Inn Sokolniki, Dobri Konut ve Ofis Kompleksi, Gelincik 5 yıldızlı Kempinski Grand Otel ve Apart Hotel Kompleksi projeleri öne çıkan projeler oldu. Diyebilirim ki, Rusya nın en güzel otellerini yaptık. Soçi de olimpiyatlar için iki tane otel bitirdik. Putin in ile yakın çalışan bir yetkili bizim oteli göstererek İşte, bir tek otel bu demiş. Sochi ye çok otel yapıldı. Ama tek VİP otel EMT nin yaptığı bu otel oldu. Kolleksiyonerlikten, tarihe ve kültürümüze sahip çıkma 1960 lı yıllarda Mersin de idim. Josef adında bir kuyumcunun ufacık bir dükkân vardı. O dükkana zaman zaman uğrardım. Sahibiyle bir gün dükkânda oturup kahvemizi içiyorduk. İki tane köylü geldi, ellerinde ufak taşlar gördüm. Ne olduklarını sorunca Yüzük taşı dedi. Benim de babamdan kalma benzer taşlar olduğunu, sakladığımı söyledim. O da bana ben sana bunlardan toplarım dedi ve gelenleri bana sattı. Tabi bizim ülkemiz arkeolojik açıdan çok zengin o zamanlar köylüler yağmurdan sonra ören yerlerini dolaşır, oradan bronz ve sikkeler bulurlarmış. Josef benim de koleksiyon yapma merakım olduğunu anlayınca sana toplarım dedi. Biz, sadece muhafazasını yapıyoruz. Bu eserler korunsun, çocuklarımıza kalsın diye. Tabii, daha şirketi yeni kuruyoruz. Kazandıklarımızı şirkete sermaye olarak koyuyoruz. Yani o devrede elime fazlaca para geçmiyor. Tam o devrelerde bir gün bir parçaya fazla para verdim. Benim hanım bana çok kızmıştı. Birikimimizi buralara yatırıyorsun. dedi. Sonra aldığımın kıymetli olduğunu anlayınca pek bir şey söylemedi. Fakat, ben yüzük taşı toplama derken, giderek koleksiyonumu genişlettim. Sonra yurt dışına gidip geldikçe müzelerde bizden kaçırılmış eserleri gördükçe çok üzüldüm. Koleksiyon yapan arkadaşları topladım, dedim ki: Bir koleksiyonlar derneği kuralım. Böylece Kültür Varlıkları Koleksiyoncuları Derneği ni kurduk. Derneğin Başkanı oldum. Rahmi Koç da bizim üyemiz. Sonra bizim bu varlıkları koruduğumuzu duyanlar dışarı kaçırılmalarını önlemek için bizlere, getirmeye başladılar. Ama, maalesef ülkemizde bu işte de önüne gelene Koleksiyonerlik sertifikası veriyorlar, toprağı kazıp eserleri buluyorlar. Yasa dışı, eserlerimizin dışarı kaçırılıp, çok yüksek paralara satılmasını üzüntüyle izliyorum. Bizim müzelerimize de sahtelerini koyup, orijinalleri yurt dışına kaçırıldığı söyleniyor. Biz eserleri Türkiye mirası olarak saklıyoruz. Bunlar aslında bizim malımız değil. Her şey devlete ait. Biz, sadece muhafazasını yapıyoruz. Bu eserler korunsun, çocuklarımıza kalsın diye. Yüksel Erimtan ın hayatına merak edenler de tanık olacak Yaşadıklarımı anlatıyorum. Ali Bilge adında bir ekonomist bana geldi sizinle sohbet ederek bir kitap yapalım dedi. Önce itiraz etmiştim. Çünkü, ben dedim çok çalışıyorum vakit bulamayız sohbete. Sonra beni ikna etti. Birkaç yıldır, vakit buldukça görüşmeye başladık. Son zamanlarda kitabı bir hayli hızlandırdık. Bu sohbetler yakında kitap haline gelecek gibi. Genç Yöneticilere çok önemli tavsiye Sizin vazgeçilmez ilkeniz dürüst olmak olmalıdır. Yani arkanızdan bu adam sözünün eridir dedirttin.

10 10 GENÇLİK GENÇLERE TAVSİYEM; ÇITALARINI YÜKSEK TUTSUNLAR VE KENDİLERİNE HER ZAMAN YÜKSEK HEDEFLER KOYSUNLAR. Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. K. Suha AYDIN, bu ayki Gençlik bölümü konuğumuz. Mersin Üniversitesi için gerçekleştirdiği projeleri ile önemli başarılara imza atan Prof. Dr. K. Suha AYDIN, röportajımız sırasında gençlere önemli tavsiyelerde bulundu. Aydın; Gençlerin üzerine düşen temel görev ve sorumluluğun ise; Atatürk ilke ve devrimlerine bağlılık, çalışkanlık, evrensel değerleri, bilimin ve aklın üstünlüğünü benimsemek olduğuna inanıyorum. dedi. Prof. Dr. K. Suha AYDIN ile Mersin Üniversitesi nde gerçekleştirmeyi düşündüğü yeni projeleri ve hedefleri hakkında konuştuk. Üniversite, kuruluşunuzu aktarabilir misiniz? Mersin Üniversitesi, TBMM nin 3 Temmuz 1992 tarihinde kabul ettiği 3837 sayılı Kanun ile kurulmuş, 10 Kasım 1992 tarihinde faaliyete geçmiştir eğitim-öğretim yılında Fen-Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, Mersin Meslek Yüksekokulu, Gülnar Meslek Yüksekokulu, Mut Meslek Yüksekokulu, Tarsus Meslek Yüksekokulu ile lisansüstü programlarını yürütecek Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri Enstitülerine öğrenci alarak eğitim-öğretime başlamıştır. Mersin merkezinde 3 kampüste eğitim-öğretim yapan Mersin Üniversitesi, merkez Çiftlikköy olmak üzere, Yenişehir ve Tece Kampüsleri ile şehir merkezinde ve çeşitli ilçelerde yerleşmiş durumdadır. Bugün itibarıyla fakülte sayımız 14 e, yüksekokul sayımız 8 e, meslek yüksekokulu sayımız 12 ye, enstitü sayımız 5 e, araştırma merkezi sayımız ise 20 ye yükselmiştir. Üniversitenizde eğitim verilen fakülteler, akademik personel ve öğrenci profilleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Mersin Üniversitesi, lisans, ön lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde öğrenci yetiştiren bir devlet üniversitesidir. Fen, sağlık, eğitim ve sosyal bilimler ile güzel sanatlar alanlarında eğitim sunan Mersin Üniversitesi'nde bugün itibarıyla; Denizcilik, Eczacılık, Eğitim, Fen-Edebiyat, Güzel Sanatlar, İktisadi ve İdari Bilimler, İletişim, Mimarlık, Mühendislik, Su Ürünleri, Teknik Eğitim, Teknoloji, Turizm ile Tıp fakülteleri bulunmaktadır. Ayrıca dört yıllık Devlet Konservatuvarı, Beden Eğitimi ve Spor, Uygulamalı Teknoloji ve İşletmecilik, Sağlık, Takı Teknolojisi ve Tasarımı yüksekokulları ile iki yıllık eğitim veren 12 yüksekokulumuz vardır. Akademik birimlerde örgün öğretim gündüz ve ikinci öğretim şeklinde yapılmaktadır. Üniversitemizin öğretim dili Türkçedir. Ancak derslerinin yaklaşık %30 unu yabancı dilde yürüten birimler de bulunmaktadır. Bu birimlerin öğrencileri için yabancı dil hazırlık programı sunulmaktadır. Üniversitemizde, 70 alanda lisans, 102 alanda ise ön lisans programı yürütülmektedir. Programların diğer programlarla ilişkilerinin sağlanması amacıyla lisans programlarında yan dal ve çift ana dal programları düzenlenmektedir. Seçkin bir öğretim elemanı kadrosuna sahip üniversitemiz bünyesinde; 210'u profesör, 130'u doçent, 292'si yardımcı doçent olmak üzere 1525 öğretim elemanı vardır eğitim-öğretim yılında öğrenci sayımız e ulaşmıştır. Bu rakamın 1854'ünü yüksek lisans ve doktora öğrencileri oluştururken 15 bin 451'ini lisans öğrencileri, 16 bin 498'ini ön lisans öğrencileri oluşturmaktadır. Öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayımız ortalama 57.17, öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayımız ise dır. Üniversitenin Mersin in ekonomik ve sosyal yaşamına katkılarını aktarabilir misiniz? Mersin Üniversitesi, kuruluş gerekçesine uygun olarak bölge ve ülke kalkınmasına katkıda bulunmak amacıyla; Üniversite-Sanayi ve Üniversite- Kent işbirliği çerçevesinde projeler de uygulamaya geçirmektedir. Bu işbirliği çerçevesinde önemli adımlar atan ve kentteki kuruluşlar ile meslek örgütleriyle yan yana duran Mersin Üniversitesi, ülke ve bölge insanına önemli katkılarda bulunmaktadır. Kurucuları arasında Mersin Üniversitesi nin de bulunduğu Mersin Teknoparkı Projesi, bu katkının en önemli örneklerinden biridir. Firmaların bölgede teknoloji üretmeleri ve araştırmageliştirme çalışmaları yapabilmelerine olanak sağlayan Teknopark ile Mersin ilinde ileri teknolojiye yönelik Ar-Ge sonuçlarının ekonomik değere dönüştürülmesi ve teknoloji yeteneklerinin geliştirilmesi sağlanmaktadır. Son yıllarda gösterilen yoğun çaba sonucu üniversite ile kent arasındaki ilişkiler üst düzeye çıkarılmıştır. Başbakanlık Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Türk Standartları Enstitüsü, Gümrük Müşavirleri Derneği, Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası, Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği, Uluslararası Nakliyeciler Derneği, Ekonomi Platformu, Mersin İş-Kur gibi çeşitli kurum ve kuruluşlar ile yaptığımız işbirliği protokolleriyle üniversitemizin kent dinamikleri ile olan ilişkileri ivme kazanmıştır. Yürütülen projelerle çeşitli toplum kesimlerine, özellikle dezavantajlı gruplara yönelik faaliyetler yürütülmekte ve bu kapsamda kentteki sorunların çözümüne yönelik katkılar sağlanmaktadır. Üniversitemizin hizmet üretiminde en etkin birimlerinden birisi olan Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Hastanesi, Mersin ilinin sağlık ihtiyaçlarını karşılanmasında önemli bir role sahiptir. 26 dalda poliklinik hizmeti veren, her türlü ileri tetkik ve tedavi olanaklarına sahip, üst düzeyde girişimleri başarıyla gerçekleştiren hastanemiz deneyimli ve geniş kadrosuyla 15 yıldır sağlık hizmeti vermektedir. Mersin Üniversitesi, tüm ile yayılan yaklaşık 30 bini aşkın öğrencisi, 3 bine yakın akademik ve idari personeli ile bölgeye her yıl önemli oranda ekonomik girdi sağlamaktadır. Ayrıca Mersin Üniversitesi nin varlığı, bölgede her geçen yıl yeni iş alanları açılmasını sağlamakta ve bölgeye canlık katmaktadır. Gençlerimizin üniversitenizde faydalanabileceği sosyal imkanları anlatabilir misiniz? Kampüste yaşam nasıl geçmekte?

11 GENÇLİK 11 Değişik illerden ve değişik sosyal yapılardan Mersin'e gelen binlerce öğrenci, üniversitemizin en önemli paydaşlarından biridir. Üniversite olarak eğitim-öğretim faaliyetlerinin yanında, bu faaliyetleri destekler nitelikte çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Öğrencilerimize; kendilerini bilimsel, kültürel ve sportif anlamda geliştirebilecekleri ortamlar yaratıyoruz. Üniversitemizde spor, bilim, sanat, doğa, tarih, kültür ve benzeri alanlarda kurulan 50'yi aşkın öğrenci topluluğu bulunmaktadır. Toplulukların düzenlediği etkinlikler, hem sosyal yaşamı hareketlendirmekte hem de öğrencilere etkileşim, paylaşım ve doğru iletişim kurma şansı yaratmaktadır. Kültürel ve sosyal yaşama katkı sağlamak amacıyla her yıl nisan-mayıs aylarında Kültür ve Spor Şenliği düzenlenmektedir. Şenliklerde, spor karşılaşmaları, konferanslar, paneller, tiyatro ve dans gösterileri, konserler, film gösterileri gibi etkinlikler yer almakta; açılan standlar, düzenlenen yarışma ve turnuvalar öğrencilerin gönüllerince eğlenmesine olanak sağlamaktadır. Ayrıca öğrencilerimizin, ilgi, istek ve beklentilerine yönelik olarak pek çok uygulama hayata geçirilmiştir. Üniversite Yaşamına Giriş, Ortak Seçmeli Ders gibi uygulamalar, öğrencilerimizin kişisel-sosyal gelişimine katkı sağlayabilmek amacıyla geliştirilen programlardır. Akademik personelinizin bilimsel çalışma yapabilme imkanları ve araştırma geliştirme çalışmalarına olan katkılarından söz edebilir misiniz? Üniversitemizin övünç kaynaklarından birisi de, yürüttüğümüz araştırma-geliştirme projeleri ve toplumsal projelerdir. Mersin Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (MEÜ BAP) desteğiyle her yıl yüzlerce araştırma, yüksek lisans, doktora, tıpta uzmanlık projeleri desteklenmekte bunun yanı sıra TÜBİTAK, Çukurova Kalkınma Ajansı, SODES, DPT desteğiyle çeşitli projeler hayata geçirilmektedir. Üniversitemiz geçtiğimiz yıllarda Kalkınma Ajanslarından hibe alan Türkiye deki tüm üniversiteler arasında ilk sırada; Avrupa Birliği nden hibe alan Türkiye deki tüm üniversiteler arasında ise 6 ncı sırada yer almıştır. Tüm bu projelerin gerçekleşmesi, öğretim elemanlarımızın bilimsel çalışmaya teşvikiyle olagelmiştir. Bu kapsamda fiziki alt yapı olanaklarımız neredeyse tamamlanmış durumdadır. Fen, sağlık ve mühendislik alanlarında araştırma ve uygulama laboratuvarlarımızın yanı sıra İleri Teknoloji Eğitim, Araştırma ve Uygulama Merkezi bünyesinde faaliyet gösteren Merkezi Araştırma Laboratuvarı da üniversitemizdeki tüm araştırmacıların kullanabileceği ileri teknolojik cihazların yer aldığı ortak bir laboratuvar özelliği taşımaktadır. Üniversiteniz için yeni projeleriniz var ise paylaşabilir misiniz? Engelli öğrencilere destekleyici ve iyi kaynaklarla donatılmış bir ortam sağlamak amacıyla, üniversitemiz bünyesinde Engelsiz Yaşam Birimi Kurulu faaliyet göstermektedir. Bu kurul hem akademik engellerin hem de fiziksel ve sosyal engellerin kaldırılması amacıyla çeşitli projeler yürütmektedir. Bu projelerden biri de Mersin Üniversitesi Erişebilirlik Haritası'dır. Web sayfamızda yayınlanan bu harita ile üniversitemiz birimlerine ulaşılabilirliliğin izlenmesi sağlanmıştır. Türkiye deki üniversiteler arasında ilk uygulama özelliği de taşıyan projemiz, Sesli Ders Kitabı projesi ile birlikte Türkiye Engelsiz Bilişim Platformu tarafından Engelsiz Eğitim Ödülü'ne layık görülmüştür. Gençlerimizin öğrenim hayatlarını gelecek yaşamlarına hazırlayabilmeleri için kendilerine önerileriniz nelerdir? Vizyon, teknoloji ve rekabet anlayışı ile ilgili genç nesillere nasıl bir mesaj verebilirsiniz? Öğrencilere çağdaş bir üniversite ortamında eğitim-öğretim olanağı sunan bir üniversite olarak öğrencilerimizin toplumun değerlerine ve kültürüne sahip çıkan uygar insanlar olarak yetişmesini arzuluyor; onların, çağdaş ve bağımsız bir toplumun yaşatılmasında katkısı olsun istiyoruz. Bunun için değişim ve gelişime açık olmak gerekiyor. Kendine güven ve hedefte kararlılık, tüm bunların yanında iletişim ve etkileşim önemlidir. Gençlere tavsiyem; çıtalarını yüksek tutsunlar ve kendilerine her zaman yüksek hedefler koysunlar. Gençlerin üzerine düşen temel görev ve sorumluluğun ise; Atatürk ilke ve devrimlerine bağlılık, çalışkanlık, evrensel değerleri, bilimin ve aklın üstünlüğünü benimsemek olduğuna inanıyorum. Üniversiteniz meslek yüksek okullarında çok sayıda genç yetiştiriyor. Mesleki yeterlilik sisteminin örgün ve yaygın eğitim programlarına yansıtılması ve bunun gereği konusundaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Türkiye nin sanayileşme ve Avrupa Birliği sürecinde meslek elemanlarının önemi belirgin hale gelmiştir. Bu elemanların eğitim ihtiyacı meslek yüksekokulları ile giderilecek şekilde planlamalar yapılmaktadır. Meslek yüksekokulları üç ana öğe üzerine oturmuştur. Bunlar sırasıyla mesleki yeterlilik bilgisi, bilgilerinin uygulamalı eğitimle zenginleştirilmesi ve sektör ile ilişkiler oluşturulmasıdır. Bizler Mersin Üniversitesi olarak bu öğeleri öğrencilerimize kazandırmaya çalışmaktayız. Meslek yüksekokullarında temel amacımız nitelikli mesleki eğitim vermek ve sektörün istediği insan kaynağını üretebilmektir. Öğrencilerimizin istihdam alanlarına girerken bir adım önde başlamaları bizim için en önemli kazançtır. Üniversiteniz Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız belgesi almaya hak kazanmıştır. Bu ödülden söz edebilir misiniz? Hem akademik hem idari birimlerinde TS EN ISO 9001: 2008 Kalite Yönetim Sistemi Belgesi alarak, ülkemizde bu belgeye sahip ilk üniversitelerden biri olan Mersin Üniversitesi; ulusal ve uluslararası düzeyde vereceği eğitim-öğretim, üreteceği bilgi, teknoloji ve sanatla öğrencilerini, mezunlarını, çalışanlarını ve toplumu yaşam boyu öğrenmeyle bütünleştiren, kalite odaklı, engelsiz ve uluslararası tanınırlığa sahip bir üniversite olma vizyonu çerçevesinde mükemmelliğe erişmeyi kendine hedef olarak koydu. Mükemmellik çabalarına EFQM mükemmellik modelinin büyük bir ivme kazandıracağı düşüncesinden yola çıkan üniversitemiz, modeli uygulama kararı aldı. Eylül 2013 de EFQM Mükemmellik Modeli nin mükemmellikte yetkinlik programına başvuran üniversitemiz, yapılan değerlendirmeler sonucunda Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı ndan Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız belgesi almaya hak kazandı. EFQM in Beş Aşamalı Avrupa Mükemmelliğe Yolculuk Programı nın ikinci aşaması olan Mükemmellikte Yetkinlik 4 Yıldız belgesi, başarılı biçimde yönetilen ve mükemmel kurum olma yönünde ilerleyen kurumlara verilmektedir. İlk başvurusunda 4 yıldız alma başarısını gösteren ilk üniversite olan üniversitemiz, gelecekte Türkiye Mükemmellik Büyük Ödülü nü almayı kendine hedef olarak koymaktadır. Son olarak eklemek istedikleriniz var ise bizler ile paylaşabilir misiniz? Üniversitemiz, modern ve evrensel değerlere sahip bir üniversite olarak öğrencilerimize eğitim-öğretimin yanı sıra her türlü sosyal ve kültürel olanağı da sağlamaktadır. İnternet teknolojileri, üniversitemizde aktif olarak kullanılmakta, kampüslerdeki açık alanlar ve parklar ile kafeterya, yemekhane ve kütüphane gibi bir çok noktadan kablosuz internet erişimi sağlanmaktadır. Kütüphane hizmetleri, metrekare alanda, 294 kişi oturum kapasitesiyle hizmet vermektedir. Serbest erişimli internet salonları ile kütüphane hizmetlerine internet üzerinden de ulaşılabilmektedir. Kampüslerde bulunan kapalı spor salonları, tenis kortları, jimnastik ve aletli kondisyon salonları, futbol, basketbol ve voleybol sahaları, atletizm pistleri, olimpik stadyum, mini golf alanı, rekreasyon alanları ve yüzme havuzundan öğrenci ve personelimiz dilediği gibi faydalanabilmektedir. Çok sayıdaki öğrenci topluluğu yıl içinde pek çok kültürel, sosyal, sanatsal ve sportif etkinlik düzenlemektedir. Üniversitenin bütün kampüs ve birimlerinde, her gün düzenli olarak dört farklı yemekten oluşan öğle yemeği verilmektedir. Çiftlikköy Kampüsü nde bulunan alışveriş merkezinde; kitap evi, restoran, kafeterya, oyun salonları, banka, kırtasiye, internet kafe, market, sinema gibi öğrenci ve personele yönelik sosyal mekanlar bulunmaktadır. Ayrıca Çiflikköy Kampüsü'nde Kredi ve Yurtlar Kurumu na ait 1000 kişi kapasiteli erkek ve 3 bin 500 kişi kapasiteli kız yurdu, öğrencilerimize konforlu barınma imkanı sunmaktadır. Tüm bu olanakları ve daha fazlasını öğrencilerimize sunmakla gurur duyuyor, onlara mükemmel bir kariyer fırsatı öneriyorum. Aydın ve elit bir birey olmak isteyen herkesi Mersin Üniversitesi ailesine katılmaya davet ediyorum.

12 12 YATIRIM YENİLENEBİLİR ENERJİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Son yıllarda sıklığı ve etkileri giderek artan ekonomik ve çevresel problemler nedeniyle uluslararası aktörler dikkatlerini sürdürülebilir kalkınma çerçevesi altında yeşil büyüme, yeşil ekonomi, düşük karbonlu ekonomi, sürdürülebilir üretim ve tüketim gibi konulara vermektedirler. Avrupa Birliği, yeşil ekonominin sürdürülebilir üretim-tüketim, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kullanımı ile insan refahının artırılması arasında yakın ilişki bulunduğunu öne sürmektedir. Birbiriyle bağlantılı olan bu meseleler içinde Türkiye nin sıklıkla işittiği ve tartıştığı konunun yenilenebilir enerji ve özellikle hidrolik enerji olduğunu söylemek yanlış olmaz. Hemen hemen her gün yenilenebilir enerji kaynakları ve kaynaklar ile kurulan santraller ile ilgili birçok bilgiye ve habere maruz kaldığımız halde, neyin ne olduğu ya da olumlu ve ya olumsuz yönlerinin neler olabileceği konusunda bilgi gürültüsü içinde kaybolup gitmekteyiz. Bu yazının amacı, okuyucuya yenilenebilir enerji konusunu ekonomik, politik ve çevresel çerçevede tanıtmaktır. Hande GÖZÜM Gözüm Enerji A.Ş. Yön. Kur. Bşk. Yrd. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), yenilenebilir enerjiyi tüketildiklerinden daha hızlı yenilenen doğal süreçlerde varolan enerji akışından elde edilen enerji şeklinde tanımlamaktadır. Bu kaynaklar güneş ışığı, rüzgâr, su, biokütle ve jeotermal olarak sıralanabilir. Yenilenebilir enerjinin kalıcı olarak tüketilmesi mümkün görünmemektedir; diğer bir ifadeyle güneşten ya da rüzgardan elde edilen enerji ile çalışan bir teknoloji bu enerjiyi tüketir, fakat tüketilen enerji kaynağın kendi enerjisinin yanında çok küçük kalır. Öte yandan, enerji üretiminde büyük ölçüde kullanılan kömür ve doğal gaz gibi fosil yakıtların ekonomiye ve doğaya olumsuz etkilerinin yanı sıra, özellikle doğal gazın dışa bağımlılığa neden olduğu da bilinen bir gerçektir. Bu nedenle yerel ve doğal konumunda olan yenilenebilir temiz enerji kaynakları gelişmiş ülkelerde yüksek oranlarda devlet teşvikleriyle kullanıma özendirilmektedir. çerçevesinde, enerjide dışa bağımlılığın azaltılması ve arz güvenliğinin sağlanması amacıyla yatırımcıya sağlanan teşvikler ile yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artırılması ve 2023 yılı için yenilenebilir kaynaklardan enerji üretiminin %30 a çıkarılması hedeflenmektedir. Bu hedefin gerçekleşmesi de ancak teşvikler ile mümkün görünmektedir. Enerji piyasasında yatırımcıya sağlanan teşvikler, genel hatlarıyla 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun (YEK Kanunu) ve ilgili ikincil mevzuatta düzenlenmiştir. YEK Kanunu nda, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğe devlet desteği ve alım garantisi verilmiş, diğer teşviklerle de yatırımcı desteklenmiştir. Teşvik rakamları ABD doları türünden belirlenmiş olup, bu rakamlar yenilenebilir enerji kaynak türlerine göre farklılık göstermektedir. Söz konusu Kanunla, 31 Aralık.2015 ten önce (18 Mayıs 2005 tarihinden 31 Aralık 2015 tarihine kadar) devreye girmiş olmak kaydıyla, devreye girişlerini müteakip 10 yıl için uygulanmak üzere, güneş enerjisine (fotovoltaik ve yoğunlaştırılmış güneş enerjisine) ve biyokütleye dayalı üretim tesisi (çöp gazı dahil) için 13.3 USD cent/kwh, hidroelektrik ve rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisleri için 7,3 USD cent/kwh ve jeotermal enerjisine dayalı üretim tesisi için 10,5 USD cent/kwh sabit fiyat garantisi getirilmiştir. Ancak, bütün bu iyi niyetli destekler yine de yatırımcılar açısından özellikle güneş enerjisi yatırımcısı açısından çok da teşvik edici değildir. Yenilenebilir enerji çeşitleri arasında Türkiye de en yaygın kullanılan hidrolik enerjidir ve bu nedenle kamuoyunda sürekli hidroelektrik santrallerin (HES) doğal, sosyoekonomik, tarih ve kültürel etkileri tartışılmaktadır. HES lerin olumlu ve olumsuz etkilerini tartışmak daha detaylı bir yazının konusudur. Ancak, fikir vermesi açısından Türkiye de enerji ihtiyacı büyüyen ekonomi ve artan nüfus göz önünde bulundurulduğunda her geçen yıl artmaktadır. Elektriğe duyulan ihtiyacı azaltmak olası görünmediğine göre Türkiye açısından en rasyonel seçimin dışa bağlılığın azaltılarak kendi doğal kaynaklarının etkili kullanımı ile üretim gerçekleştirebilmesidir. Ve fakat, doğal kaynakların azami biçimde kullanılması gerekliliği doğanın, kültürün, tarihin yok edilmesinin meşru olabileceği anlamına gelmemektedir. Yanlış, alelacele hazırlanmış çevresel değerelendirme raporları ile kurulan santrallerin yenilenebilir enerji tanımına aykırı biçimde dere yataklarını kuruttuğu, biyolojik çeşitliliği yok ettiği bilinen bir gerçektir. Devletin HES ler ile ilgili yasal mevzuatı AB nin öngördüğü standartlara getirmesi, konuyla ilgili yönergeleri tavizsiz uygulaması ve mutlaka yatırımcıları kamu yararı ve sürdürülebilirlik konularında bilinçlendirmesi gerekmektedir. Türkiye de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı na bağlı olarak kurulan Yenilenebilir Enerji Kaynakları Genel Müdürlüğü, yenilenebilir enerji kaynakları hakkında en doğru bilginin alınacağı ilk adres olması itibariyle yatırımcıların başlangıç noktası olmaktadır. Kısa adı YEGM olan Yenilenebilir Enerji Kaynakları Genel Müdürlüğü nün hedefleri arasında enerji kaynakları potansiyelinden azami ölçüde yararlanılması, elektrik sistemine sorunsuz olarak entegrasyonunun sağlanması, mevcut ve planlanan enerji tesislerinden elde edilecek enerjinin artırılması amacıyla hibrit sistemlere dayalı pilot projeler geliştirilmesi ve demonstrasyon uygulamalarının yapılması konuları yer almaktadır. Yenilenebilir enerji kaynakları üzerine çalışmalar yapan böyle bir kurumun olması yatırımcılar için büyük bir şans, ancak elbette yatırımcılar açısından işin bir de finansal boyutu bulunmaktadır Sayılı Yenilenebilir Enerji Kanunu

13 TARİHTEN 13 TARİH, IŞIK, RENK ve KADIN; CAHİDE TAMER AKSEL Tarihe iz bırakan kadın silüetlerinin arasında yaptığımız yolculukta şiiri, resmi kadın yüreği ile keşfettiğimiz bu bölümümüzde bu sayımızda mimari ve restorasyona Türkiye'nin ilk kadın restoratörü ve tarihsel yapıların onarımı konusunda da çalışan ilk mimar olan Cahide Tamer Aksel in hayatından, onun unutulmaz dokunuşlarıyla bakacağız. Cahide Tamer Aksel, restorasyonu bir cümleyle anlatır; "Yaptıklarımı sevgiyle nakış gibi işledim." Öyle ki restorasyon kelime anlamıyla ne kadar hoş gözükse de, uygulamada o kadar zor bir daldır. Ve kendisi dönemin kısıtlı olanaklarıyla imkansızı gerçekleştirebilmiştir yılında başlar yolculuğu Cahide Tamer Aksel in Lise öğrenimini Erenköy Kız Lisesi'nde tamamladı. Güzel Sanatlar Akademisi'nde resim, Türk Tezyini Sanatlar Okulu'nda tezhip, çini bölümlerinde bir süre öğrenim gördü yılında GSA Mimarlık Bölümü'nü bitirdi arasında Milli Eğitim Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü bünyesinde restorasyon murakıbı yüksek mimar olarak İstanbul Rölöve Bürosu, Ankara Merkez, İstanbul Ayasofya Müzesi, Topkapı Sarayı ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde görev yaptı döneminde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Eski Eserler Koruma Encümeni mimarı olarak çalıştı. Bu görevi sırasında Yedikule Altın Kapı ve Küçük Altın Kapı'yı restore etti yılları arasında İstanbul Vakıflar Başmüdürlüğü bünyesinde çeşitli tarihsel yapıların onarımlarını gerçekleştirdi. 30 yılı aşkın meslek yaşamında onarımını gerçekleştirdiği yüzden fazla yapıt arasında külliye, saray, hisar, sur, kale, su kemeri, cami, medrese, türbe, tekke, imaret, kervansaray, sıbyan mektebi, kilise, sebil, hamam gibi çeşitli türde yapılar bulunmaktadır. Yedikule, Rumelihisarı gibi önemli onarımlara imza atmıştır. 1961'de Fransız Hükümeti Kültür Bakanlığı tarafından "Chevalier de l'ordre des Arts et des Lettres" nişanı ile ödüllendirilmiştir. Aksel, 2005 yılında yolculuğu sona erdiğinde geride bir tarih bırakır. Bu iş şiir yazmak gibidir. (...) Hissedeceksiniz. Ben bir eski eseri tamir öncesi gördüğümde bunu nasıl restore ederim diye, hayal ederim (...) yılında Yapı Dergisi ne verdiği röportajında böyle anlatmıştı Aksel işini ve aslında işini ne kadar da çok sevdiğini Çok zor koşullarda sürdürülen bu mesleğin ilklerinden biri olan Cahide Tamer Aksel, zamana karşı yenilediği ve yeniden hayat verdiği yapılar ile sonsuza kadar 22 Mayıs 1929 Cahide Aksel (solda) kızkardeşi İhsane ile. yaşamaya devam edecektir. Cahide Tamer Aksel in gerçekleştirdiği restorasyon çalışmalarından birkaçı; 1699 yılında inşa edilmiş Boğaziçi'nin en eski yalısı Amcazade Hüseyin Paşa Yalısı'nı kurtarma projesi,yedikule Hisarı restorasyonu, Sultan Selim Medresesi restorasyonu, Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi Restorasyonu, Topkapı Sarayı restorasyonu, Rumeli Hisarı restorasyonu ve hisar içindeki tiyatro sahnesi yapımı, Khora Manastır ve Kilisesi (Kariye Camisi) restorasyonu, Aya İrini Kilisesi restorasyonu.

14 14 SPOR NEW YORK CITY MARATONU -II Serap YAVUZ KILINÇ Nur İnşaat San. A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Maraton koşmak benim hayalim miydi? Yoo Ama sonra, unuttuğum bir anım gözümün önüne geldi. TED de lisedeyim, 1 ay önce bir arkadaşımın peşinden katıldığım atletizm takımı ile 10 km yarışında koşuyorum. Ciğerlerim patlamak üzere Sonrası ise kayıp. Belli ki bitirememişim ve o anıyı resmen hafızamdan silmişim. Sonra, ODTÜ İnşaat ta koşucu bir arkadaşımla, bir design projesi haftasında, arka yollardan koşuşum aklıma geldi. Ciğerler yine patlıyor gerisi kayıp. Belli ki sonu hüsran. Yani bir niyet var da, hazırlık ve azim yok gibi. Seneler sonra New York a taşınınca, uzun zaman, akşam işten omuzları düşmüş, yorgun argın dönen ve birkaç dakika sonra ise dimdik şort, t-shirt, lastik ayakkabı giymiş huşu içinde 2 saat koşan Amerikalıları bunlar deli diye seyrettikten sonra, birgün bir telefon geldi. Eniştem Roberto birkaç İtalyan arkadaşı ile birlikte New York Maratonu nu koşmaya karar vermişler ve benden de oradaki organizasyonlara yardımcı olmamı rica ediyorlar. Sportif bir adamdır eniştem ama maraton bu..! Kaç yaşındaki adamlar maratona hazırlanıyor bari ben de biraz koşayım deyip attım spor salonuna kendimi. Hava -20, donmayım şimdi dışarda di mi! İlk kilometremde yine ciğerlerim patlıyor, dayan dedim. Sonunu hatırladığım ilk koşu maceram oldu. Sonunda başardım! O sene ara sıra koştum eniştemlerin maraton tarihine kadar. Ve o maraton haftası muhteşemdi. Son andaki bir sakatlanmayla üç yerine iki kişinin koşacağı kesinleşti. Aileleriyle ve bizimle birlikte 12 kişilik kalabalık bir ekip olduk. Programlar yapıldı. Maraton öncesinde, expodan numaraların alınması, maraton hattının arabayla gezilmesi, beli tutulanlara iğne yapılması ve son gece karbonhidrat yüklemesi amaçlı Soho nun meşhur Venedik orijinli Cipriani Downtown ında makarna ziyafeti, müthiş bir heyecan içinde geçti. Ama maraton havası tariflenecek gibi değildi. Tam bir şenlik Ve parçası olmak, seyirci olarak da olsa, inanılmazdı. Belirli noktalarda moral vermek üzere eniştemi ve arkadaşlarını takip etmeye çalıştık. Bir web aplikasyonu sayesinde zar zor yakaladık. Ve sonunda iki Roberto da peşpeşe bitirdiler. O gece ilk defa farkettim ki, tüm New York maratonu kutluyor. Empire State, ışıklarını maratonun şerefine onun renkleri olan, turuncu-beyaz-laciverte çevirmiş. Maratonculara Starbucks bedava kahve veriyor. İnsanlar sokaklarda, maratoncuları kutluyor, alkışlıyorlar. Belli ki bu panayır havası birkaç gün devam edecek O gece kutlama partimizi, maratoncuların protein alma ihtiyacını gözönünde bulundurarak, daha sonra maraton akşamları gelenek haline gelecek olan, Park Avenue ve 22. Street deki lezzetli dry-aged etleriyle meşhur, BLT Prime da yaptık. İtalyan-Türk karışımı bol sesli, bol kahkahalı bir akşam geçirdik. O hafta sokaklarda, restaurantlarda sıkca karşılaşacağımız gibi, her iki Roberto da madalyaları boyunlarında, yüzlerinde ilk defa maraton bitirenlere has tuhaf bir gülümseme, maraton sırasında başlarından geçen maceraları anlatırlarken, seyirci olarak katılan bizlerin maceraları da ayrıca paylaşıldı. Masalar arası diğer maratoncularla kutlamalar bile yapıldı. Maratoncuları madalyalarından tanımasanız bile, birkaç gün boyunca New York sokaklarında ağır aksak, ayaklarını sürüye sürüye yürümelerinden, merdiven inip çıkmalarından hemen tanırsınız zaten Bu tecrübeyle koşu sevdası kanıma girdi. Maraton sevdası ise, birgün daldırıp 7 mil (11.26 km) koştuktan sonra neden yarı maraton yapmayım dememle başladı. Önce doldurdum kitapları başladım okumaya. Tek amaç maratonu bitirmek. Bu arada New York Maratonu da en zor maratonlardan biri. Öyle düzayak falan da değil. Yani ölmemek için adam gibi bir plan, program, çalışma lazım. Mutlak bir spor hekimin, ortopedistin, spor masajinda uzman kasları iyi bilen bir masajcın olması lazım ve bu kişilerin de kendileri maraton yapmış olmalı derim ben. Aksi taktirde yardımcı olmaları çok zor. Sadece vücuttaki kaslarla ilgili oluşabilecek rahatsızlıkları önlemek ve oluşanları tedavi etmek değil, küçük görünen ancak antrenmanlarını aksatıp, iyi bakılmazsa ciddi problemler yaşatabilecek diğer detaylar için de hem kendin okumalı, hem de bu konuda tecrübeli bir çevre yaratmalı maratoncu kendine. Komik ama, ayak tırnağın düşerse, kan oturursa vs. gibi konuları bilmek, öğrenmek önemli. Maraton amaçlı beslenme hakkında bilgili değilsen, okumalı, ya da mümkünse maratoncu bir beslenme uzmanına gitmen gerekir. Antrenman öncesi, sonrası ve antrenman süresince yediklerin, içtiklerin de en az antrenmanın kendisi kadar etkili bu konuda. Özellikle 1 saati geçen antrenmanlarda yeterli ve doğru sıvı alımı, hem sağlık hem de antrenmanın faydası açısından çok kritik. Maratoncunun yattığı saat ve uyku süresi, kasların antrenman ve yarışlar sırasında yıpranmalarının en önemli tedavisi ve yeni kas oluşumunun destekleyicisidir. Bu ve benzeri kurallara uymadan ve yeterli eğitimi, calışmaları yapmadan ne kadar fit olursan ol maratonu sağlıklı bitirme ihtimalin azalır. Sakatlanma durumunda da, önemlilerini doktorlara bırakmakla birlikte, küçük sakatlanmalarla maratoncu başedebilecek hale gelmelidir. En basiti buz-ayakları havada tutma-dinlenme üçlüsü, hem tedavi hem de önlem amacıyla maratoncunun hayatının bir parçası olur. Evde hiç durmadan camaşır yıkanır, her yer tiger balm/bengay kokularıyla dolar, etraf yeni denenmiş lastik ayakkabılarla doludur. Allah tan Amerika da bu ayakkabıları test edip iade etme imkanı var, yoksa ev ayakkabı mezarlığına dönerdi. Böyle bile aynı anda 2-3 ayakkabı kullanmak zorundasınız. İtalyan ekiple seyirci olarak yaşadığım maraton maceramdan 6 ay sonra, NYC Maratonu na hazırlık niteliği taşıyan NYRR Half Marathon Grand Prix sinin Brooklyn ayağını koşuyorum millik (21km) bu koşu hattındaki o dik yokuşlar insanın gözünü korkutuyor. Ama yola çıktık bir kere Annem ve babam, benim bu maraton sevdamdan tedirgin, enişteme de gizliden gizliye kızıyorlar bu kızın aklına düşürdü diye. En yakın arkadaşım İzmir den, bir kısım arkadaşım New York dan, İtalyan ekip Torino dan ve annem-babam da Ankara dan dört gözle sağ salim yarışı bitirme haberini bekliyorlar Kamu dan. Yarışı, yokuşlarında az sürünsem de, tek parça halinde ve başım dik bitirirken, eşim Kamu ve tanımadığım bir ton insanın alkışlarıyla tamamladım. Daha sonra anne-babama çerçeveletip yolladığım, benim ve tek bacağı olmayan bir atletin bitiş çizgisindeki bu enteresan fotoğraf karesi ise, imkansız diye birşeyin olmadığının kanıtı oldu. 6 ay sonra, New York City Maratonu nun bir gece öncesinde heyecandan uyuyamadım. Zaten sabah 3:30 gibi de uyanmam lazımdı. Ne zaman yatıcam

15 SPOR 15 ki, ne zaman uyanayım Neyse ki bu konuda uyarmışlardı ve önceki gecelerde iyi uyumuştum. Son gece herzaman ki mükemmelliyetciliğimle, aman iyi buz yapayım da yarın bir sıkıntı çıkmasın derken daldırıp biraz fazla tutmuşum, alt bacağımda bildiğin buz yanığına sahip olmayı başardım. E artık hafif bir diz sakatlığı, iki düşmüş tırnak, kan oturmuş bir taban ve bir de enteresan buz yanığım ile maratona hazırdım. Motivasyon amacıyla, sevgili kuzenimin önerisiyle her bir mili bir kuzenim için koşmaya karar verdim. 25 tane kuzenim olduğuna gore, 25 mil kuzenlerin, 1 mil kalbime en yakınların, bana da kala kala son 0.2 mil kaldı ki e onu da koşmazsam ayıp Bu sefer ben yarışıyordum. New York un 5 borough, yani bölgesinde, Staten Island dan başlayıp, Queens, Brooklyn, Manhattan, Bronx ve nihayet tekrar Manhattan da tamamlayacağımız 42 km nin her noktası film şeridi gibi gözümün önünden geçiyordu. Kafamda milyonlarca soru uçuşuyordu. Heyecan, endişe, koşuşturma, ODTÜ de sınavlardan hemen önceyken hissettiğim sakinlik ve konsantrasyona dönüştü derken Staten Island i Brooklyn e bağlayan Verrazano Köprüsü nden çıkışla birlikte Allah ım o ne cümbüş, bir an gerçekten bir panayırdayım sandım. Her taraf seyirci dolu, izdiham resmen. Herkes formamın üzerinde yazılı olan adımı bağırıyor, Sirap, Sirap. Arada bir de üstümdeki ayyıldızlı kırmızı formamı görenlerden Turkey ya da Turkiya sesleri geliyor. Diğer tarafta bir konserde Rocky filminin meşhur müziği Gonna Fly Now ve Eye of the Tiger çalıyor. Farkına varmadan ayakların hızlanıyor. Her semtte ayrı bir konser ve New York un kozmopolit kalabalığı. İtalyanlar, İrlandalılar, Meksikalılar, Polonyalılar, Afrikalılar, Karayipliler, Perulular, Cinliler, yani dünyanın her milleti seni izlemeye gelmiş gibi. Her mahallenin kendine özgü müzikleri var. Maratonun 42 kilometresi boyunca 100 adet konser eşliğinde 40,000 kişi yarışıyor. Kimi yerde rock, kimi yerde samba, bir başkasında rap konseri var. Hatta Bronx da gospel eşliğinde ayaklarımın yerden kesildiğini hissettiğim bile oldu Her bir köprü geçişinde, New York un yeni bir bölümüne girerken, görüntüler, binalar, insanlar, etnikler değişiyor, dolayısıyla müzikler de. Ama en enteresan yer Brooklyn in bir semtine yerleşmiş olan Hasidic Jewish lerin yaşadığı bölge oldu. Eski bir yüzyıldan geçiyormuş gibiydik. İnsanların giyinişleri, görünümleri bugüne ait değil gibi. Kimse yüzümüze bile bakmıyor ve 40,000 maratoncunun pat pat ayak sesleri ve nefes alıp verişleri dışında çıt çıkmıyor. Konserin olmadığı tek semt 8. milde Brooklyn de, tam da maraton hattının üzerinde, kızkardeşim Elif in en yakın arkadaşının restaurantı var. Maraton da koşacağımı duymuşlar, bana moral vermek için bekliyorlardı. Deniz e sarıldığımda arkasında bir an Elif i gördüm zannettim. Aaa Elif mi burada deyince, Deniz hemen Maratoncu, koşu başına vurdu galiba, Elif in ne işi var burada dedi ve hızla yoluma yolcu etti. Ancak köşeyi dönünce algıladım, Elif ti o. Belli ki sürpriz yapmış gelmiş. Gözlerim doldu, zaten nefes nefeseydim, birden nefesim daraldı. Sonra dedim ki kendi kendime, Bak bu maratonu tamamlayamazsan, yine hatırlayamayacağın bir anın olacak. Sakin ol!. Neyse ki hemen kendime geldim ve yola devam. Ancak tüm maraton boyuncaki heyecanım ve o bol şekerli buz gibi enerji içeceği Gatorade, beni her mildeki portatif tuvaletleri kullanmaya mecbur etti. Babam o tuvaletleri kullandığımı görse beni evlatlıktan reddeder. 9. milde yanıma bir maratoncu yaklaştı. Türksünüz değil mi? dedi üzerimdeki Türk bayraklı kırmızı t-shirt ümü göstererek. Ben daha yeni kardeşimin şokunu atlatmışım, konsantre olmaya çalışıyorum, adam sohbete gelmiş Evet deyince, Ben de Ermeniyim. Sizin Cumhurbaşkanınız ülkemizi ziyarete geldi. Ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında? demez mi. Yahu 40 yıl konuşsak bitmez ki bu konu. Ne diyim, şimdi çelme takar falan, cevap da vermekte zorlandım çünkü iade-i ziyaret kelimesinin İngilizce karşılığını o kafayla bulamadım ki Cumhurbaşkanınızın iade-i ziyaretini bekleriz diyebileyim. Kafamı sallayıp gülümseyerek devam ettim. 15. mildeki Queensborough köprüsü, Queens i Manhattan a bağlar. Maraton hattındaki sıkıntılı noktalardan biridir. Çünkü bu köprü üzerinde bir yoğunlaşma olur ve normal hızının altında koşmak zorunda kalabilirsin. Bu da bazen zaten epeyce yol gelmiş yorgun bacaklarda kramplara sebebiyet verebilir. Tam köprünün ortalarındayken, hemen önümde bir adam yere yığıldı. Üzerinde Brasil yazan formalar giymiş bir grubun içerisindeydi. Bir anda bir sürü arkadaşı etrafına toplandı ve koşuşturmaya başladılar. İlk yardım ekibi geldi hemen. Daha sonra maalesef öldüğünü öğrendik. O sene maratona katılan 40,000 kişiden kaybettiğimiz tek kişiydi. Her ne kadar maraton hattı boyunca her adımbaşı ambulans ve sağlık ekibi olması dolayısıyla, normal olarak yolda yürürken kalp krizi geçiren birinin kurtulma şansına göre burada bu şans daha yüksek olsa da, yine de en problemli yerler bu köprüler. Ambulansın ulaşması ve hastanın hastaneye yetiştirilmesi, bir de bu kadar kalabalıkta çok sıkıntılı 17. milde eşim Kamu ve oğlum Ahmet Yavuz ellerinde koca bir Türk bayrağı beni karşıladılar. Tuvalet maceralarımdan dolayı web aplikasyonundan beni takip eden diğerleri gibi, ben aralarda durmak zorunda kalınca bana birşey oldu diye tedirgin olmuşlar. Neyse, moralimi aldım ve fazla durmamak için yola devam ettim. 20. mil maratonun en kilit yeri. Tüm maratoncuların korkulu rüyası, Hitting the Wall sendromunun en muhtemel noktası. Hitting the wall dediğimiz, birden duvara çarpmış gibi kıpırdayamayacak hale gelme, enerjinin komple bitmesi durumu. Genelde maratonun son çeyreğinde oluşma ihtimali vardır. Esas mesele, karaciğer ve kaslardaki glycogen in, yani vücudun enerji ateşlemesini yaptığını söyleyebileceğimiz deponun tükenmesi ile aşırı yorgunluk ve enerji kaybının oluşması. Eğer doğru antrenman yapıldıysa, maraton öncesi glycogen i destekleyecek şekilde beslenildiyse, maraton boyunca doğru sıvı alımı sağlandıysa ve gereksiz yere normal hızın çok üstünde ilk yarıyı koşmadıysak böyle bir problem yaşanmaz. 15 ile 20 mil arasında gittikçe artan oranda sürünen maratoncu gördüm. Birden yanıma birisi geldi. Türksünüz herhalde dedi. İstanbul dan gelmiş. Yapılı ve belli ki uzun yıllar spor yapmış bir adam. Ama zor koşuyor. Hazırım sanmıştım ama hafife almışım. Bitiremiyeceğim galiba ben bu yarışı dedi. Şimdi ne desem bilemedim. Bak dedim olmadı şimdi. Ben 1 sene öncesine kadar hayatımda spor yapmamış biriyim. Ben yaparsam sen de yaparsın. Beni gözden kaçırma yeter. Ayyıldızı takip et! dedim ve içimden adama dua edip yoluma devam ettim 22. milde Bronx da gospel eşliğinde koşuyorum. Bacaklar nasıl da direniyor. Kural olarak yarış öncesinde en fazla koştuğum mesafe bu. Sonrasını düşünmek yerine mental training deki happy place çalışmamı yapmaya devam ettim. Yani mutlu olduğunuz bir yer hayali ile hedefe doğru devam etmek ki benim için o yer o noktada Karayip Adaları değil. Bitişte gideceğim spor salonum Chelsea Piers Sports Club in duşu ve havuzu. Havuzun soğuk sularında kulaç atıp yüzüşüm ve jakuzide ağrıyan yorgun bedenimin rahatlayışı hayali artık daha gerçek. 24. mil Central Park a giriş noktası. Bütün vücudun ağrıyor ama sen belli bir tempodan aşağıya düşmek istemiyorsun Hani ya durur da bir daha devam edemezsem diye. Zaten artık ruh bedenden ayrılmış, kendi başına koşuyor desem yeridir En azından ilk maratonum benim için öyleydi Aklınla, kafanla koşuyorsun diye tercüme edenler de var. Olsun, o da olur Zaten her zaman aklım bedenimden daha kuvvetli olmuştur Etrafimda tirtir titreyerek yürüyenler de var (bu arada hava neredeyse donma seviyesinde), hiçbirsey olmamış gibi bir enerjiyle koşanlarda. Ama artık yüzlerde endişeden ziyade son bir azim ve umut var. Central Park a girmiş olmak, maratonu bitirebileceğinin bir simgesi gibi. Hepimizin alışık olduğu, devamlı koştuğumuz yer Mekanımız 26. milde, bir blok, meşhur Plaza Oteli nin önünden Central Park ın dışına çıkarak koşuyoruz, seyirciler çılgınca alkışlıyorlar. Bir polis Sen benim kahramanımsın diye sırtıma vuruyor. İnsan kendini Kenyalı koşucular gibi hissediyor Sanırsın birinciyim Sonra bitiş noktasına doğru Central Park a giriş yapıyoruz. Son bir yokuş daha Ve ufukta bitiş çizgisini görüyorum. Hemen öncesinde de kocaman güzelim bayrağımızı sallayan çılgın bir üçlü; eşim, oğlum ve kardeşim. Kısa bir kucaklaşmadan sonra kollarım havada bitiş çizgisini geçiyorum. Tam madalyayı takacaklar derken arkadan birisi koşarak gelip boynuma sarılıyor, ben şok Son 6 mil seni ve ayyıldızı takip ettim. Çok teşekkürler diyor ve gidiyor 20.mildeki adam Bakakalıyorum Ve nihayet boynuma madalyamı takıyorlar. Üşümemem için üstüme verdikleri örtüyü ise ancak çok sonra farkediyorum. Elim madalyada ve yüzümde o tuhaf tebessüm ve benim gibi binlercesinin daha yüzünde İmkansızı başardık Başarının beraberce paylaşıldığı nadir ortamlardan birinde Ulaşım sayfası: Facebook Page Marathon-Triathlon 101 by SYK

16 16 DÜNYADAN PROJELER Irak ta Gözkamaştırıcı Bir Proje: DORÇE BASRA AL-SABKH TOPLU KONUT PROJESİ Irak ın her yerine iş yapıyoruz sloganıyla da iddiasını gösteren ve Irak ta gerçekleştirdiği projeler ile isminden söz ettiren Dorçe Prefabrik Yapı ve İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş., 1989 de kurulan, dünya çapındaki tecrübesi ile en zor iklim koşulları altında yüksek kalite ile Mühendislik, Tedarik ve İnşaat servisleri (EPC) veren Türk Ana Müteahhitlik firmasıdır. gerçekleştirilen ve %65 i tamamlanan bu projenin toplam saha inşaat alanı; 677, m² ve bina alanı ise 385, m² dir. dahil olduğu Basra Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastahanesi projesi de, Dorçe nin Irak da öne çıkan özellikli projelerindendir. Dorçe aynı anda farklı ülkelerde, ağır şartlar altında, hızlıca mobilize olup faaliyet gösterme gücü ile ön plana çıkmaktadır. Müteahit firma olmasının yanı sıra Dorçe AŞ., Dünya da ki en büyük prefabrik çelik yapı üretim tesislerinden birine sahiptir. Üretim tesisi Türkiye Ankara da olup, m 2 alanı kapalı olmak üzere toplam m 2 alanda ayda 160,000 m 2 Panel Sistemli Prefabrik Bina Üretimi veya 3,600 adet modüler Ünite (Yaşam Konteynerleri) veya 1,900 ton Ağır Endüstriyel Çelik Bina üretim kapasitesine sahiptir. Dorçe nin Dünya çapında farkı ülkelerde sahip olduğu 11 yurt dışı şirketi mevcuttur. Bu ülkeler içerisinde Irak da Basra, Bağdat ve Erbil olmak üzere toplam 3 şubesi ve ofisi bulunmaktadır Dorçe Irak da başarılı bir şekilde yürüttüğü birçok projenin arasında öne çıkanlardan biri Basra Al Sabkh Toplu Konut Projesi dir. Basra da inşaatı Irak Cumhuriyeti - Bayındırlık ve İskân Bakanlığı adına yürütülen bu proje kapsamında; 1416 adet konut, 11 adet sosyal tesis (anaokulu, ilkokul, lise, sağlık merkezi, alışveriş merkezi, pazar alanı, kültür merkezi, cami yapıları) ve tüm sahanın toprak işleri, altyapı işleri, inşaat işleri, asfalt yollar ve peyzaj uygulamaları yer almaktadır ve şehit aileleri tarafından kullanlacaktır. %60 i Irak yerel, %20 si hintli ve %20 si Türk olmak üzere, 2000 kişiyi de iş imkanı sunmaktadır. Ayrıca, Basra da inşaatı devam etmekte olan ve devlet üst düzey yönetim tarafından Basra nın incisi olarak anılan ve tamamlandığında Basra nın en yüksek binası olacak, (bodrum + zemin) 16 katlı, 446 yatak kapasiteli, bir kısım medikal ekipmanlarının da Dorçe nin Irak ta tamamladığı Araç Muayene İstasyonları projesi, Irak İç İşleri Bakanlığı na yapılmış olup, proje aynı anda İmar Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü tarafından denetlenmiştir. Irak ın 17 farklı şehrinde aynı anda inşaatı yapılıp, tek seferde 2,800 kişiyi istihdam eden Araç Muayene İstasyonları projesi, Irak ın en sıkıntılı ve riskli olduğu dönemde, bombaların altında, devamlı olarak sahalar arası geçiş yapılarak sorunsuz bir şekilde başarı ile tamamlanmıştır. Ayrıca Dorçe, Irak genelinde bulunan petrol ve gaz sahalarında Eni, Shell, BP, Exxonmobil gibi Dünya çapında ki firmalara bir çok altyapı ve üst yapılı proje tamamlamıştır ve inşa etmeye devam etmektedir.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

zaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΕΘΝΙΚΗΣ ΠΑΙ ΕΙΑΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM

Detaylı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Hayallere inanmam, insan çok çalışırsa başarır Pelin Tüzün, Bebek te üç ay önce hizmete giren Şef makbul Ev Yemekleri nin

Detaylı

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktin soğuk geciktim kış geciktiniz kış mevsiminde uç, sınır, son, limit bulunuyor/bulunur

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Şubat 03, 2017-5:56:00 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi'nin ve yapımı tamamlanan

Detaylı

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

Sevgi evlerinde kalan kardeşlerimize konser düzenledik. Huzurevi ziyaretlerimiz ara sıra oluyor,gönül Köprüsü diye bir proje de yer alıyoruz.

Sevgi evlerinde kalan kardeşlerimize konser düzenledik. Huzurevi ziyaretlerimiz ara sıra oluyor,gönül Köprüsü diye bir proje de yer alıyoruz. Hitit Üniversitesi Aktif Yaşam Kulübü olarak,engelli kardeşlerimize farklı eğlenceler düzenledik. Farkındalık programları yaptık, 2 yılda 5 okula kitap yardımında bulunduk. Sevgi evlerinde kalan kardeşlerimize

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI T105004 ADI SOYADI NOSU UYRUĞU SINAV TARİHİ ÖĞRENCİNİN BÖLÜM Okuma Dinleme Yazma Karşılıklı Konuşma Sözlü Anlatım TOPLAM

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Mayıs 2010 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Mayıs 2010 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙ ΕΙΑΣ, ΙΑ ΒΙΟΥ ΜΑΘΗΣΗΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Eğitim, Hayatboyu Öğrenme ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri

Detaylı

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf

http://www.ilkyar.org.tr/izlenimler/140717%20nasil%20destek%20olabilirsiniz.pdf ilk yar'larımızın sevgili dostları, ilkyar desteklerinizle giderek büyüyen bir aile olarak varlığını sürdürüyor. Yeni yeni ilk yar'larımızla tanışırken bir taraftan fedakar gönüllülerimizi, ve bir zamanlar

Detaylı

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ 9.11.2017 Sayın Bakanım, STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 1 İş Dünyamızın Değerli Temsilcileri, Kıymetli Basın Mensupları, Global

Detaylı

Gürkan Genç, 1979 yılının Ocak ayında dünyaya geldi. Hemen hemen her çocuk gibi en büyük tutkusu bisikletiydi. Radyo-Televizyon-Sinema bölümünden

Gürkan Genç, 1979 yılının Ocak ayında dünyaya geldi. Hemen hemen her çocuk gibi en büyük tutkusu bisikletiydi. Radyo-Televizyon-Sinema bölümünden 2 Gürkan Genç, 1979 yılının Ocak ayında dünyaya geldi. Hemen hemen her çocuk gibi en büyük tutkusu bisikletiydi. Radyo-Televizyon-Sinema bölümünden mezun oldu. Farklı kurumlarda çalıştıktan sonra 2 arkadaşı

Detaylı

Gümüşlükspor Futbol Okulu açıldı

Gümüşlükspor Futbol Okulu açıldı Gümüşlükspor Futbol Okulu açıldı Nejat İşler in başkanı olduğu Gümüşlükspor Kulübü Futbol Yaz Okulu nun açılışına, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon yanı sıra ünlü teknik direktör Aykut Kocaman da

Detaylı

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

SORU-- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? İşitme Engelliler Milli Hentbol Takımının en genç oyuncusu Mustafa SEMİZ : Planlı çalışarak, disiplinli çalışarak zamanını ve gününü ayarlayarak nerede ve ne zaman is yapacağıma ayarlarım ondan sonra Her

Detaylı

Bir Ödülün Hikayesi. Yazan: Meltem AKAN. Jeofizik Mühendisi

Bir Ödülün Hikayesi. Yazan: Meltem AKAN. Jeofizik Mühendisi Bir Ödülün Hikayesi Yazan: Meltem AKAN Jeofizik Mühendisi Üniversite sınavının ardından, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği bölümünü kazandım. Başlarda bir bayan mesleği gibi gözükmeyen

Detaylı

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon un davetiyle Bodrum a gelen Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor. Van Mustafa Cengiz Ortaokulu Mor Menekşeler

Detaylı

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ KONUKLARIMIZ K.R. RAVINDRAN U.R. Başkanı 2015 16 Canan ERSÖZ U.R. 2430. Bölge Guvernörü 2015 16 Firuz Harbiyeli 3. Grup Guvernör Yardımcısı Hüseyin MURSAL (Başkan) Süleyman ÇOLAKOĞLU (Asbaşkan) Okşan HALEFOĞLU (Kulüp

Detaylı

Einstufungstest / Seviye tespit sınavı

Einstufungstest / Seviye tespit sınavı Einstufungstest / Seviye tespit sınavı Dil: Türkçe Seviye: A1/A2 1. Günaydın, benim adım Lavin, soyadım Çeşme. (a) Günaydın ben adım Lavin, soyadım Çeşme. Günaydın benim ad Lavin, soyad Çeşme. 2. Ben doktorum,

Detaylı

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir? Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir? Hayatımızın en değerli varlığıdır anneler. O halde onlara verdiğimiz hediyelerinde manevi bir değeri olmalıdır. Anneler için hediyenin maddi değeri değil

Detaylı

GÖLCÜK MESLEK YÜKSEK OKULU 7. DÖNEM ÖĞRENCİLERİ KOCAELİ FABRİKAMIZDA BECERİ EĞİTİMİNE BAŞLADI Sabahattin Gücin Eğitim Uzmanı İnsan Kaynakları Direktörlüğü 2001 yılında Ford Otomotiv Sanayi A.Ş. ile Kocaeli

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. TATÍLDE Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. Ízin zamanı yaklaşırken içimizi bir sevinç kaplar.íşte bu yıl da hazırlıklarımızı tamamladık. Valizlerimizi

Detaylı

Turkiye' ye dönmeden önce üniversiteyi kazandığımı öğrenmistim. Hayatımın en mutlu haberini de orada almıştım.

Turkiye' ye dönmeden önce üniversiteyi kazandığımı öğrenmistim. Hayatımın en mutlu haberini de orada almıştım. Meraba, Ben Asena Ünğan. 19 yaşındayım. 1-22 Eylül 2016 tarihinde Güney Kore'de, Incheon, Seoul,Jeonju,Gyeonju ve Busan da bulundum. Güney Kore topraklarına sevdam 9 yaşında iken, Taekwondo ile başladı.

Detaylı

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Çankaya Üniversitesi Bilgi İşlem Departmanı nda çalışan ve 2007 Bilgisayar Mühendisliği Bölümümüzden mezun olan Hakan Yurduseven ile bilgilendirici bir söyleşi gerçekleştirdik. ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM

Detaylı

BODRUM DA ENDURO HEYECANI BAŞLADI

BODRUM DA ENDURO HEYECANI BAŞLADI BODRUM DA BAŞLADI ENDURO HEYECANI Bodrum da, Türkiye Enduro Şampiyonası nın Dünya süpersport şampiyonu Kenan Sofuoğlu nun adı verilen 6 ncı ve son ayak yarışları magazin startı ile başladı. TMF (Türkiye

Detaylı

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu -KAPANIŞ KONUŞMASI- M. Recai KUTAN 7 Kasım 2014 I. DÜNYA SAVAŞININ 100. YILDÖNÜMÜ ULUSLARARASI

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ : 2014 2015 Μάθημα : Τουρκικά Επίπεδο : Ε1 Διάρκεια : 2 ώρες

Detaylı

Herkese Bangkok tan merhabalar,

Herkese Bangkok tan merhabalar, Herkese Bangkok tan merhabalar, Başlangıcı Erasmus stajlarına göre biraz farklı oldu benim yolculuğumun aslında. Dünyada mimarlığın nasıl ilerlediğini öğrenmek için yurtdışında staj yapmak ya da çalışmak

Detaylı

Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti

Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti Türkiye Sutopu Federasyonu na bağlı Bodrum Yarımada Su Sporları Kulübü sporcuları, elde ettikleri başarının ardından Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon

Detaylı

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ İngiltere de Şubat ayından beri yüksek ateş, epileptik atak ve şiddetli ağrı şikayeti İle defalarca İngiltere deki hastanelere

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΞΙ ( 6 ) ΣΕΛΙΔΕΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΟ ΕΞΕΤΑΣΤΙΚΟ ΔΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΤΕΛΕΙΤΑΙ ΑΠΟ ΕΞΙ ( 6 ) ΣΕΛΙΔΕΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ 2011-2012 Μάθημα: Τουρκικά Επίπεδο: 1 Διάρκεια: 2 ώρες Ημερομηνία:

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. SOKAK - DIŞ - GÜN ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. Batu 20'li yaşlarında genç biridir. Boynunda asılı bir fotoğraf makinesi vardır. Uzun lensli profesyonel görünşlü bir digital makinedir. İlginç

Detaylı

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ 2014 OCAK SEKTÖREL YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ Nurel KILIÇ Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri sektörü, ekonomiye döviz girdisi, yurt dışında istihdam imkanları, teknoloji transferi ve lojistikten ihracata

Detaylı

FUAR SONUÇ RAPORU İSTANBUL. Eş Zamanlı: labtechmed. 26-29 Mart 2015. www.expomedistanbul.com

FUAR SONUÇ RAPORU İSTANBUL. Eş Zamanlı: labtechmed. 26-29 Mart 2015. www.expomedistanbul.com Supported by: İSTANBUL 2015 26-29 Mart 2015 Avrasya ve Türkiye nin önemli karar vericilerini, dünyadan tedarikçilerle aynı platformda bir araya getiren lider medikal fuar FUAR SONUÇ RAPORU Eş Zamanlı:

Detaylı

Özel gereksinimli çocuklar

Özel gereksinimli çocuklar Özel gereksinimli çocuklar Spor becerileri yolu ile toplumsal yaşama uyum ve katılımlarını sağlamak Mutlu ve üretken bireyler olmalarına yardımcı olmak. Programımıza yaklaşık 70 sporcu devam etmektedir.

Detaylı

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik.

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik. Sizi tanıyabilirmiyiz? 1953 Söke doğumluyum. Evli, 2

Detaylı

22-27 EYLÜL 2014 FİNLANDİYA GEZİMİZ 22,09,2014 PAZARTESİ - BULUŞMA VE PISA 23.09.2014 SALI - ALVAR AALTO SAĞLIK VE SPOR FAKÜLTESİ

22-27 EYLÜL 2014 FİNLANDİYA GEZİMİZ 22,09,2014 PAZARTESİ - BULUŞMA VE PISA 23.09.2014 SALI - ALVAR AALTO SAĞLIK VE SPOR FAKÜLTESİ 22-27 EYLÜL 2014 FİNLANDİYA GEZİMİZ 22,09,2014 PAZARTESİ - BULUŞMA VE PISA Gece geç saatlerde Helsinki yolculuğumuz başlayacak. Uzun bir uçak yolculuğu yapacağız.ardından bir saatlik bir uçuş sonunda Jyvaskyla

Detaylı

Çukurören Köyü-Çamlıdere (10 Mayıs 2009) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr)

Çukurören Köyü-Çamlıdere (10 Mayıs 2009) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr) Çukurören Köyü-Çamlıdere (10 Mayıs 2009) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr) 10 Mayıs 2009 Pazar günü, Ahmet Bozkurt un öncülüğünde Fotoğraf Sanatı Kurumu nun organize ettiği Çamlıdere

Detaylı

Beyni geliştirmek ve zekâmızı parlatmak mümkün. Beyin, yeni bilgiler ve beyin faaliyetleri ile gelişir ve büyür.

Beyni geliştirmek ve zekâmızı parlatmak mümkün. Beyin, yeni bilgiler ve beyin faaliyetleri ile gelişir ve büyür. Beyni geliştirmek ve zekâmızı parlatmak mümkün. Beyin, yeni bilgiler ve beyin faaliyetleri ile gelişir ve büyür. Kullanılmayan beyinde kısmi ve genel büzülme meydana gelir. Bilim adamlarının araştırmaları,

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

Beykoz Yerel Basını: Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ - Özgün Haber

Beykoz Yerel Basını: Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ - Özgün Haber Beykoz Yerel Basını: "Yılın Öğretmen Çifti, Adife& Bayram YILDIZ" Tüm Ülkede kutlanan Öğretmenler Günü Beykoz'da da coşkuyla kutlanırken, bu özel günde öğretmenlerimiz için çeşitli etkinlikler ve ziyaretler

Detaylı

PET HOLDİNG`den BODRUM`a 23 Nisan Armağanı

PET HOLDİNG`den BODRUM`a 23 Nisan Armağanı 23.04.2010 PET HOLDİNG`den BODRUM`a 23 Nisan Armağanı Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı... KUTLU OLSUN, NİCE... NİCE... NİCE... Türkiye nin en köklü Petrol Madencilik - İnşaat- Turizm ve

Detaylı

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü nden 2006 da lisans derecesini alarak aynı bölümde 2009 yılında yüksek lisansını tamamlayan H. Emre Akkuş ile Çankaya Üniversitesi ve sektör hakkında

Detaylı

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu B.B. Bodrumspor ile Ortakent Yahşi mahallesinde bulunan Bimeks Teknoloji Mağazaları arasında sponsorluk anlaşması yapıldı. B.B. Bodrumspor un Gümbet Mahallesinde

Detaylı

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE Portal Adres AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE : www.gorelesol.com İçeriği : Gündem Tarih : 06.10.2014 : http://www.gorelesol.com/haber/haber_detay.asp?haberid=19336 1/3 AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE 2/3 AHMET ÖNERBAY

Detaylı

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek Tarih: 19.01.2013 Sayı: 2014/01 İSMMMO dan Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı Raporu Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek İSMMMO nun Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı adlı

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

CHP DE GENÇLİK KOLLARI KONGRESİNDE İKİ ADAY

CHP DE GENÇLİK KOLLARI KONGRESİNDE İKİ ADAY CHP DE GENÇLİK KOLLARI KONGRESİNDE İKİ ADAY Salih Yanık adaylığını açıkladı. 13 Aralık Pazar günü yapılacak olan Bodrum CHP Gençlik Kolları Seçimi için ikinci olarak adaylığını açıklayan Salih Yanık oldukça

Detaylı

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014 Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye ile Kürdistan arasındaki ekonomik ilişkiler son yılların en önemli rakamlarına ulaşmış bulunuyor. Bugünlerde petrol anlaşmaları ön plana

Detaylı

Kulüp sayesinde tanınan, bilinen bir insan oldum - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Kulüp sayesinde tanınan, bilinen bir insan oldum - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Cumhuriyet Üniversitesi Genç Akademi Kulübü Başkanı Çağrı Aktaş Kulüp sayesinde tanınan, bilinen bir insan oldum. Üniversite öğrencileri kulüplere üye olarak kulüplerden faydalansınlar SORU-Bize kısaca

Detaylı

Phone Didim Marina YSR Yatching Services HABERLER

Phone Didim Marina YSR Yatching Services HABERLER Phone +90 533 704 13 07 www.didimmarina.com Didim Marina YSR Yatching Services HABERLER DOĞUŞ GRUBU NUN TÜRKİYE DEKİ İKİNCİ MARİNASI D-MARİN DİDİM RESMEN HİZMETE AÇILDI Turizm sektöründe derinleşme ve

Detaylı

Nepal Gezisi (Holi Festivali'nde Nepal'e gidiyoruz!)

Nepal Gezisi (Holi Festivali'nde Nepal'e gidiyoruz!) Tur Başlık: Nepal Gezisi (Holi Festivali'nde Nepal'e gidiyoruz!) Tur İçeriği: Günümüz insanı neden sürekli bir gezme isteği ile yanıp tutuşur? The Patika olarak bu soruya verilebilecek tek bir doğru cevap

Detaylı

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ

ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΠΡΟΦΟΡΙΚΟ ΛΟΓΟ (70005Γ) DİNLEME İSTEKLER (9) Metinleri dinleyelim

Detaylı

Geleneksel Gymkhana Etkinliği

Geleneksel Gymkhana Etkinliği Riders of Bilkent Bilkent Üniversitesi nin ilk resmi motosiklet topluluğu olan Riders of Bilkent, 2012 yılı sonbaharında kurulmuş ve bünyesinde gerek okulda faal halde motosiklet kullanan insanları birleştirmeyi,

Detaylı

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz PROF. DR. 133 Prof. Dr. Alaattin AKÖZ SÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Hiç unutmadım ki! Akademik olarak hem yüksek lisans, hem de doktora

Detaylı

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına

23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına 23 Yılllık Yazılım Sektöründen Yat Kaptanlığına Bodrum da 3 yıl önce kaptanlığa başlayan Gül Yavuz, 23 yıl yazılım sektöründe çalıştıktan sonra nasıl yat kaptanı olduğunu ve denizlerde kadın kaptan olmanın

Detaylı

Ateş Ülkesi'nde Ateşgâh Ateşgâh ı anlatmak istiyorum bu hafta sizlere. Ateş Ülkesi ne yolculuk ediyorum bu yüzden. Birdenbire pilot, Sevgili yolcular

Ateş Ülkesi'nde Ateşgâh Ateşgâh ı anlatmak istiyorum bu hafta sizlere. Ateş Ülkesi ne yolculuk ediyorum bu yüzden. Birdenbire pilot, Sevgili yolcular Ateş Ülkesi'nde Ateşgâh Ateşgâh ı anlatmak istiyorum bu hafta sizlere. Ateş Ülkesi ne yolculuk ediyorum bu yüzden. Birdenbire pilot, Sevgili yolcular hazır olun düşüyoruz diyor. Düşüyoruz ama ben dâhil

Detaylı

MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ

MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ MEZUNLARIMIZIN OKULUMUZ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ Onur BİÇER Yüksekokulumuza 2006 yılında görevime başlamış olup 2008 yılında kazanmış olduğum muhasebe ve vergi uygulamaları (İÖ) Programını okuyup 2010 yılında

Detaylı

Benimle Evlenir misin?

Benimle Evlenir misin? Benimle Evlenir misin? Bodrum sokakları ilginç bir evlenme teklifine daha sahne oldu. Bodrumlu genç kaptan Ali Özbaylan 9 yıl önce tanıştığı kız arkadaşı Tuba Cihat a, Milta Marina da bulunan bir kafede

Detaylı

İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN DIŞ PİYASALARDAKİ DURUMU

İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN DIŞ PİYASALARDAKİ DURUMU İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN DIŞ PİYASALARDAKİ DURUMU Nurel KILIÇ Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri, doğrudan hizmet ihracatını gerçekleştirmenin yanısıra, mal ve servis ihraç eden birçok sektörün yeni pazarlar bulmasına

Detaylı

SOSYALLEŞEBİLEN ÖĞRENCİNİN İLETİŞİMİ DE GÜÇLÜ OLUYOR

SOSYALLEŞEBİLEN ÖĞRENCİNİN İLETİŞİMİ DE GÜÇLÜ OLUYOR 2007 yılında Çankaya Üniversitesi İşletme Bölümü nden birincilikle mezun olan, ayrıca Uluslararası Ticaret Bölümümüzde çift ana dal yapan, 2010 yılında da İşletme Yönetimi Yüksek Lisans Programı ndan mezun

Detaylı

Akıllı ve Çevreci Hastane Yatırımları

Akıllı ve Çevreci Hastane Yatırımları AKILLI VE ÇEVRECİ BİNA ÇÖZÜMLERİ HABERORTAK.com Mayıs 2015 Sayı: 02 Akıllı ve Çevreci Hastane Yatırımları Mimar Serter Karataban Danışman Cemil Yaman DANIŞMANDAN l CEMİL YAMAN 6 Biz Danışmanlar, Yatırımcıyı

Detaylı

RKMD UNIRC TÜRKİYE NİN 7 RENGİ SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ

RKMD UNIRC TÜRKİYE NİN 7 RENGİ SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ RKMD UNIRC TÜRKİYE NİN 7 RENGİ SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ Biz kimiz? Robert Kolej Mezunlar Derneği nin bünyesinde kurulmuş Üniversiteli Robert Kolejliler Komitesi olarak 2008 yılında Karadeniz den 40 Yağmur

Detaylı

Onceki izlenimdeki sevgi titresimleri sevgili Ugurcan'in izleniminde devam ediyor...

Onceki izlenimdeki sevgi titresimleri sevgili Ugurcan'in izleniminde devam ediyor... 23 Nisan gecti hala kendimizi toparlayamadik; bir sure daha ruyalarimizi susleyecekler... Ama her zaman onlarin en guzel basarilarla buraya gelmelerini heyecanla bekleyecegiz... Onceki izlenimdeki sevgi

Detaylı

Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi.

Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi. Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi. TESK Otelde gerçekleştirilen toplantıya Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş

Detaylı

Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda.

Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda. TÜRKÇE 12-13: OKUMA - ANLAMA - YAZMA OKUMA - ANLAMA 1: Rezervasyon Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda. Duşlu olması şart. Otel görevlisi: Tek kişilik odamız kalmadı

Detaylı

OSNABRÜCK KARDEŞ KENT ELÇİMİZ VE ÇANAKKALE BELEDİYESİ KÜLTÜR SANAT BİRİMİ TEMSİLCİMİZ RESMİ TOPLANTIMIZDA KONUĞUMUZ OLDU

OSNABRÜCK KARDEŞ KENT ELÇİMİZ VE ÇANAKKALE BELEDİYESİ KÜLTÜR SANAT BİRİMİ TEMSİLCİMİZ RESMİ TOPLANTIMIZDA KONUĞUMUZ OLDU OSNABRÜCK KARDEŞ KENT ELÇİMİZ VE ÇANAKKALE BELEDİYESİ KÜLTÜR SANAT BİRİMİ TEMSİLCİMİZ RESMİ TOPLANTIMIZDA KONUĞUMUZ OLDU Osnabrückte bulunan Rotary Kulüplerimiz ile iletişimimizi güçlendirme programı hazırlayan

Detaylı

Üç nesil Anneler Günü

Üç nesil Anneler Günü Üç nesil Anneler Günü Mayıs 10, 2015-11:45:00 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hotar, siyasete başladığında 1,5 yaşında olan ve adeta "parti içinde büyüyen" 15 yaşındaki kızı Ayşe ve her zaman kendisine

Detaylı

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu Toplantısı TOBB Plaza da

Detaylı

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ Ben Didem Altunkılıç. 22 yaşındayım. Yaşar Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı bölümünde 4. Sınıf öğrencisiyim ve 3. yılımı Erasmus programı dolayısıyla gittiğim İtalya nın Napoli şehrinde Accademia

Detaylı

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ II ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΠΡΟΦΟΡΙΚΟ ΛΟΓΟ (70005Γ) ÖZEL GÜNLER Aşağıdaki önemli günlerden

Detaylı

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz? Nerelerde çalıştınız bugüne kadar?

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz? Nerelerde çalıştınız bugüne kadar? İSTANBUL TOKAT PAZARLILAR YARDIMLAŞMA DERNEĞİ BAŞKANI CENGİZ ÇEVİK DERNEK OLARAK DAĞITTIĞIMIZ KİŞİSEL GELİŞİM DERGİLERİ ÖĞRENCİLERİMİZDE İNANILMAZ GELİŞMELERE SEBEP OLMUŞ 2014 YILINDA 10.000 KİŞİSEL GELİŞİM

Detaylı

BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ

BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ Bodrum Ak Parti İlçe Başkanı Çiğdem Demiral, önümüzdeki Belediye Başkanlığı seçimlerinde Bodrum Belediye Başkanlığını almak

Detaylı

Uluslararası Buluşma Türkiye Fotohaber, Sayfa 1

Uluslararası Buluşma Türkiye Fotohaber, Sayfa 1 Türkiye 2011 Uluslararası Buluşma/ Türkiye 21 Ekim 30 Ekim Uluslararası Buluşma Türkiye Fotohaber, Sayfa 1 Alman Türk Buluşması Bizi bekleyen gezi nedeniyle hepimiz heyecanlıydık. Uçuş öncesi, bekleme

Detaylı

ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΙΓΡΤΜΑ ΓΙΑΥΔΙΡΙΗ ΑΠΟΓΔΤΜΑΣΙΝΩΝ ΚΑΙ ΒΡΑΓΙΝΩΝ ΔΠΙΜΟΡΦΩΣΙΚΩΝ ΠΡΟΓΡΑΜΜΑΣΩΝ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ

ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΙΓΡΤΜΑ ΓΙΑΥΔΙΡΙΗ ΑΠΟΓΔΤΜΑΣΙΝΩΝ ΚΑΙ ΒΡΑΓΙΝΩΝ ΔΠΙΜΟΡΦΩΣΙΚΩΝ ΠΡΟΓΡΑΜΜΑΣΩΝ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ ΤΠΟΤΡΓΔΙΟ ΠΑΙΓΔΙΑ ΚΑΙ ΠΟΛΙΣΙΜΟΤ ΙΓΡΤΜΑ ΓΙΑΥΔΙΡΙΗ ΑΠΟΓΔΤΜΑΣΙΝΩΝ ΚΑΙ ΒΡΑΓΙΝΩΝ ΔΠΙΜΟΡΦΩΣΙΚΩΝ ΠΡΟΓΡΑΜΜΑΣΩΝ ΚΡΑΣΙΚΑ ΙΝΣΙΣΟΤΣΑ ΔΠΙΜΟΡΦΩΗ ΣΕΛΙΚΕ ΕΝΙΑΙΕ ΓΡΑΠΣΕ ΕΞΕΣΑΕΙ ΥΟΛΙΚΗ ΥΡΟΝΙΑ: 2012-2013 Μάθημα: Σοσρκικά

Detaylı

BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK

BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK BİR ÇOCUĞUN KALBİNE DOKUNMAK Ceylan Işık, Hacettepe Türkçe Öğretmenliği Biliyor musunuz, ben bir çocuğun kalbine dokundum? Hatta bir değil birçok çocuğun kalbine dokundum. Onların sadece ellerine, yüzlerine

Detaylı

7AB 2 nd SEMESTER TURKISH FINAL REVIEW PACKET. 1. A: Adın ne? B:... a) Adım Alex b) Adın Alex c) Adımız Alex d) Adları Alex

7AB 2 nd SEMESTER TURKISH FINAL REVIEW PACKET. 1. A: Adın ne? B:... a) Adım Alex b) Adın Alex c) Adımız Alex d) Adları Alex 7AB 2 nd SEMESTER TURKISH FINAL REVIEW PACKET ADI SOYADI: SINIF: TARIH:.. 1. A: Adın ne? B:. a) Adım Alex b) Adın Alex c) Adımız Alex d) Adları Alex 2. Senin adın ne? a) Benim adım Sana b) Senin adım Sana

Detaylı

IUA. Ortak yönetim kültürünü paylaşan ülkelerdeki devlet taşra temsilcileri arasında bilgi birikimi ve. Uluslararası. İdareciler Birliği IUA

IUA. Ortak yönetim kültürünü paylaşan ülkelerdeki devlet taşra temsilcileri arasında bilgi birikimi ve. Uluslararası. İdareciler Birliği IUA Uluslararası IUA İdareciler Birliği Ortak yönetim kültürünü paylaşan ülkelerdeki devlet taşra temsilcileri arasında bilgi birikimi ve tecrübe paylaşımına zemin hazırlamak amacıyla 21-23 Kasım 2012 tarihlerinde

Detaylı

Almanya'da Yaşayan Trabzonsporlu Taraftarın 61 Plakanın İlginç Azmin Hikayesi

Almanya'da Yaşayan Trabzonsporlu Taraftarın 61 Plakanın İlginç Azmin Hikayesi Almanya'da Yaşayan Trabzonsporlu Taraftarın 61 Plakanın İlginç Azmin Hikayesi Yüksekova ve Cizre nin il yapılacağı duyuldu, 70 küsur ilçe Ben de istiyorum diye ayağa kalktı. Akhisar, Tarsus, Nazilli, Alanya,

Detaylı

MÜKAD Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği

MÜKAD Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği Sayı: 1 2018 MÜKAD MÜKAD Haber Bülteni +90 312 434 44 38 www.mukad.org.tr Kültür Mah.Dr. Mediha Eldem Sok. No:62/16 Yenisehir Çankaya/ANKARA KÜNYE Değerli dostlar merhaba, Şu an okumakta olduğunuz bülten,

Detaylı

Tarih: 13 Temmuz 2012 Daha fazla bilgi için Nurgül Usta Genel Md. Yardımcısı Tel: 0212 349 48 50 E mail:nurgul.usta@dorinsight.

Tarih: 13 Temmuz 2012 Daha fazla bilgi için Nurgül Usta Genel Md. Yardımcısı Tel: 0212 349 48 50 E mail:nurgul.usta@dorinsight. BASIN BÜLTENİ Tarih: 13 Temmuz 2012 Daha fazla bilgi için Nurgül Usta Genel Md. Yardımcısı Tel: 0212 349 48 50 E mail:nurgul.usta@dorinsight.com Hitay Yatırım Holding firmalarından Türkiye nin en büyük

Detaylı

http://www.trthaber.com/foto-galeri/balikesirdeki-yerli-helikopter-projesi/13610/sayfa-1.html Balıkesir Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) yerli helikopter üretimi için Ar-Ge çalışmalarına başlayan firmanın

Detaylı

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya Hiroşima da büyüdüm. Ailem ve çevrem Budist ti. Evimizde küçük bir Buda Heykeli vardı ve Buda nın önünde eğilerek ona ibadet ederdik. Bazı özel günlerde de evimizdeki

Detaylı

iyi günler sevgili ilk yar'larımızın değerli dostları, Bugün geçmişlere gideceğiz, çünkü yakınlarda kulaklarını çok çınlatmıştık... Ne kadar güzel bir örnek çalışmaydı öğretmenlerimizin sevgili Ahmet Hocamızın

Detaylı

Jamie Foxx J

Jamie Foxx J Jamie Foxx J - - - - - - - - - - - - - 62 Corinne Foxx 63 Biz müzik ve sinemayı bir araya getiren bir aileyiz. Babam hem eğitimli bir müzisyen hem de bir oyuncu. Gerçekten çok şanslıyım! Corinne Foxx Jamie

Detaylı

Türkler Kendi işinin patronu olmak istiyor!

Türkler Kendi işinin patronu olmak istiyor! Amway Avrupa nın Dünya Girişimcilik Haftası na özel 16 Avrupa ülkesinde yaptırdığı Girişimcilik Anketi sonuçları açıklandı! Türkler Kendi işinin patronu olmak istiyor! Amway Avrupa tarafından yaptırılan

Detaylı

2- Takside. Türk kadınla Alman kadın aynı yerden taksiye bindiler aynı mesafeyi gidip aynı yerde indiler.

2- Takside. Türk kadınla Alman kadın aynı yerden taksiye bindiler aynı mesafeyi gidip aynı yerde indiler. Alman televizyon kanalı RTL de pazartesi akşamı yayınlanan Ekstra Magazin (Extra-Das RTL-Magazin) adlı program, bir Türk ve bir Alman kadını Türkiye ye tatile gönderdi ve yaşadıklarını başından sonuna

Detaylı

Mesleki eğitim tanıtım ve işbirliği protokolü

Mesleki eğitim tanıtım ve işbirliği protokolü http://www.iha.com.tr/balikesir-haberleri/mesleki-egitim-tanitim-ve-isbirligi-protokolu-balikesir- 1685591/ Mesleki eğitim tanıtım ve işbirliği protokolü Meslek lisesi Organize Sanayi Bölgesi ile İl Milli

Detaylı

Türkiye de üniversiteye giremeyen öğrenciler Fas ta üç dil öğreniyor

Türkiye de üniversiteye giremeyen öğrenciler Fas ta üç dil öğreniyor Türkiye de üniversiteye giremeyen öğrenciler Fas ta üç dil öğreniyor Türkiye deki üniversite imkanlarının zorluğu ve kontenjan sıkıntısı öğrencileri değişik arayışlara itiyor. Her yıl 50 binin üzerinde

Detaylı