Romantik Bilkent. Romantic Bilkent. 22 Kasım November, Cumartesi Saturday, Bilkent Konser Salonu Concert Hall

Transkript

1 Romantik Bilkent Romantic Bilkent Josep Caballé-Domenech şef conductor Ingolf Wunder piyano piano F. Chopin P.I. Tchaikovsky Piyano Konçertosu No.1, Mi minör, Op.11 Concerto for Piano No.1 in E minor, Op.11 Senfoni No.6, Si minör, Op.74 Pathétique Symphony No.6 in B minor, Op.74 Pathétique 22 Kasım November, 2014 Cumartesi Saturday, Bilkent Konser Salonu Concert Hall

2 Değerli Dinleyicilerimiz, Gittikçe artan sayılarla yeni dinleyicilerimizin aramıza katılmasından mutluluk ve gurur duyuyoruz. İzleyicilerimizin beğenilerini içten alkışlarıyla sergilemeleri, bizler için paha biçilmez bir destek. Konserlerimizde ses ve görüntü kaydı yapılmaktadır. Seslendirilen eserlerin bazıları birkaç bölümden oluşmaktadır. Eserin tümü bittikten sonra alkışlamanız bizlere kolaylık sağlayacaktır. Aynı nedenle konser esnasında cep telefonlarınızı tamamen kapatmanızı ve flaşla fotoğraf çekmemenizi rica ederiz. Dear Listeners, We are happy and proud to perform to a growing audience. The applause we receive from the audience is an invaluable expression of appreciation. All our concerts are audio-visually recorded. Some of the works performed by the artists are composed of several parts. It would be highly convenient if the listeners hold their applause until the end of the work. For the same reason, we kindly ask our listeners to turn off their cell phones and not to take any photographs with flash during the concert.

3 Program F. Chopin Piyano Konçertosu No.1, Mi minör, Op.11 Concerto for Piano No.1 in E minor, Op.11 I. Allegro maestoso II. Romanza: Larghetto III. Rondo: Vivace ara interval P.I. Tchaikovsky Senfoni No.6, Si minör, Op.74 Pathétique Symphony No.6 in B minor, Op.74 Pathétique I. Adagio, Allegro non troppo II. Allegro con gracia III. Allegro molto vivace IV. Finale: Adagio lamentoso Zorunlu durumlarda program değişikliği yapılabilir. Programs may be subject to changes due to reasons beyond our control.

4 Josep Caballé-Domenech, şef conductor Kısa bir süre önce Almanya daki Staatskapelle Halle nin Genel Müzik Direktörü olarak atanan Josep Caballé-Domenech, Halle deki Filarmoni Orkestrası nın ve Opera nın sorumluluğunu üstlenecek ve Birleşik Devletler deki Colorado Springs Filarmoni Orkestrası nın Müzik Direktörü olarak üçüncü sezonunu geçirecek. Josep Caballé-Domenech, İspanya nın Barselona kentinde müzisyen bir ailede dünyaya gelmiştir. Piyano, vurmalı çalgılar, şan ve keman dersleri alan Caballé-Domenech, Aspen Müzik Festivali nde David Zinman ve Jorma Panula dan, ayrıca Sergiu Commissiona dan, Viyana Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi nde orkestra şefliği dersleri almıştır. Caballé-Domenech, aralarında Londra daki Royal Filarmoni Orkestrası, Tonhalle Zürih, WDR Cologne, İsveç Radyosu Senfoni, Çek Filarmoni, Deutsches Simfonie Orchester Berlin, Münih Radyosu Orkestrası, Staatsoper Stuttgard, Baden Baden Filarmoni, Milan daki Giuseppe Verdi Senfoni Orkestrası, Trondheim Senfoni, New Japan Filarmoni, Houston Senfoni, San Antonio Senfoni ve OFUNAM Meksika Orkestrası nın bulunduğu pek çok orkestrayı yönetmiştir. Placido Domingo ve RSO Viyana ile birlikte Theater an der Wien de Torroba nın Luisa Fernanda sını, Barcelona Gran Teatre del Liceu da Enric Palomar ın La Cabeza del Bautista sını, Viyana Volksoper de Puccini nin Tosca sının yeni bir prodüksiyonunu yönetmiş, Londra daki Royal Albert Salonu ndaki ilk konserinin ardından Kraliyet Filarmoni Orkestrası yla birlikte Onyx Classics için, Respighi nin Roman Trilogy sinin bir kaydını yapmıştır. Caballé-Domenech, Norrköping Senfoni Orkestrası nı birinci konuk şef olarak yönetmiştir. Caballé-Domenech, yakın zamanda, 60. Uluslararası Granada Festivali nde Enric Palomar ın Negro Goya balesinin prömiyerini yapmış, ilk kez sahne aldığı Semperoper Dresden de Mozart ın Figaro nun Düğünü yapıtını yönetmiş, ayrıca, Berlin deki Kömische Oper de, Paris teki Teatre Royal du Versailles da, Montpellier de, Amsterdam da Radyo Oda Orkestrası yla Concertgebouw da, Euskadi Senfoni Orkestrası yla, Brezilya da Belo Horizonte Filarmoni yle,

5 Finlandiya da Tampere Filarmoni yle performanslar sergilemiştir. Yaz aylarında ise Aspen Müzik Festivali nde, Houston daki Teksas Müzik Festivali nde ve Amerika Birleşik Devletleri nde Wintergreen Festivali nde sahneye çıkmıştır. Caballé-Domenech, yakın gelecekte, Dresden deki Semperoper Operası nda Bizet nin Carmen inin yeni bir prodüksiyonunu, Berlin deki Staatsoper de Rossini nin Sevil Berberi ni ve Mozart ın Figaro nun Düğünü yapıtını, Puccini nin La Boheme ini yönetecek, ayrıca Essen ve Toulouse daki yeni prodüksiyonlarda yer alacaktır. Josep Caballé-Domenech, Aspen deki Amerika Orkestra Şefliği Akademisi tarafından Aspen Ödülü ne layık görülmüştür. Ayrıca, Rolex Usta ve Öğrenci Sanat Girişimi nin ilk yılında ( ) Sir Colin Davis öğrencisi seçilmiştir. Newly appointed General Music Director of the Staatskapelle Halle (Germany), where he will be in charge of the Philharmonic Orchestra and the Opera House, and now in his third Season as Music Director of the Colorado Springs Philharmonic (USA), Josep Caballé-Domenech was born in Barcelona, Spain, into a family of musicians. He studied piano, percussion, singing and violin and took conducting lessons with David Zinman and Jorma Panula at the Aspen Music Festival, Sergiu Comissiona, and also at Vienna s University of Music and Scenic Arts. He has conducted orchestras such as the Royal Philharmonic in London, Tonhalle Zurich, WDR Cologne, Swedish Radio Symphony, Czech Philharmonic, Deutsches Simfonie Orchester Berlín, Munich Radio Orchestra, Staatsoper Stuttgart, Baden Baden Philharmonic, Giuseppe Verdi Symphony Orchestra in Milan, Trondheim Symphony, New Japan Philharmonic, Houston Symphony, San Antonio Symphony, and OFUNAM México, among others and includes the production of Torroba s Luisa Fernanda at the Theater an der Wien with Plácido Domingo and the RSO Wien, the World Premiere of Enric Palomar s La Cabeza del Bautista at the Barcelona Gran Teatre del Liceu, Puccini s Tosca new production at the Vienna Volksoper, debut at the Royal Albert Hall London and a recording of Respighi s Roman Trilogy for Onyx Classics with the Royal Philharmonic Orchestra. He has been Principal Guest Conductor of the Norrköping Symphony Orchestra. Recent Highlights includes the premiere of E. Palomar ballet Negro Goya at the 60th International Granada Festival, debut at the Semperoper Dresden with Mozart s Nozze di Figaro, Kömische Oper Berlin, Teatre Royal du Versailles/ Paris, Montpellier, Concertgebouw Amsterdam with the Radio Chamber Orchestra, Euskadi Symphony Orchestra,

6 Belo Horizonte Philharmonic/Brasil, Tampere Philharmonic/ Finland, and returns to summer festivals like Aspen Music Festival, Texas Music Festival Houston and Wintergreen Festival in the USA, among others. Future engagements incluyes a new production of Bizet s Carmen at the Semperoper Dresden and performances of Rossini s Barbier and Mozart s Nozze di Figaro, Puccini s Boheme at the Staatsoper Berlin and new productions in Essen and Toulouse. Josep Caballé-Domenech was awarded the Aspen Prize from the American Academy of Conducting at Aspen. He was selected to be Sir Colin Davis Protégé in the first Rolex Mentor and Protégé Arts Initiative s inaugural cycle ( ). Ingolf Wunder, piyano piano Ingolf Wunder, 2010 yılında Varşova da düzenlenen Uluslararası Chopin Piyano Yarışması nda En İyi Konçerto ve Polonaise-Fantasie için birincilik ödülünün yanı sıra genel sıralamada ikincilik ödülü ve birkaç özel ödüle layık görülmesinin ardından dünya çapında üne kavuştu. Bu yarışmada ödül kazanan biri olarak, aralarında Martha Argerich, Krystian Zimerman, Vladimir Ashkenazy, Mitsuko Uchida ve Maurizio Pollini nin bulunduğu dünyaca ünlü piyanistlerin izinden gitmektedir. Wunder in sezonunda gerçekleştireceği etkinlikler arasında öne çıkanlar Londra Oda Orkestrası, NDR Sinfonieorchester Hamburg ve Varşova Filarmoni Orkestrası ile vereceği konserler, Tayvan ve ABD de yapacağı resital turneleri, Wiener Konzerthaus, Porto Casa da Música ve Schubertiade Hohenems performanslarıdır. Avrupa, Asya ve Amerika da sık sık konser vermiş, Zürih te Tonhalle, Viyana da Konzerthaus, Hamburg da Laeiszhalle, Baden-Baden de Festspielhaus, Varşova Ulusal Filarmoni, Stuttgard da Liederhalle, Berlin Filarmoni ve Tokyo da Suntory Hall gibi önemli sahnelerde performanslar sergilemiş, La Roque d Anthéron, Klavier Festival Ruhr ve Hohenems Schuvertiade gibi festivallere katılmıştır. Wunder, Viyana Senfoni, Varşova Filarmoni, Berlin RSO, NHK Senfoni Orkestrası, Frankfurt ta Sinfonieorchester, Tonkünstler- Orchester Niederösterreich, Brüksel Filarmoni, Tenerife

7 Senfoni Orkestrası, Valencia Orkestrası ve Haydn Orkestrası Bolzano ile konserler vermiş, Güney Amerika da bir resital turnesi yapmıştır. Ingolf Wunder yalnızca Deutsche Grammophon a kayıt yapmaktadır. İlk kaydı, 2011 de çıkan bir Chopin resitalidir. Onu, 2013 te çıkan 300 CD si izlemiştir. Geleceğe yönelik projeleri arasında, 2014 te St. Petersburg Filarmoni eşliğinde, Vladimir Ashkenazy ile birlikte çıkartacakları bir konçerto kaydı bulunmaktadır. Avusturya da doğan Ingolf Wunder, dört yaşındayken keman çalmaya başlamış, ancak daha sonra piyanoya olan yeteneğini keşfetmiştir. Klagenfurt ve Linz konservatuarlarında okuduktan sonra Viyana daki Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi ne devam etmiş ve burada 1955 teki Chopin Piyano Yarışması nın birincisi olan Polonyalı piyanist Adam Harasiewicz ile çalışmıştır. Wunder ilk performansını 14 yaşındayken Wiener Konzerthaus un Schubert Salonu nda sergilemiştir. İki yıl sonra Prokofiev in Üçüncü Piyano Konçertosu nu, Paris teki Theatre des Champs-Elysées de Fransa Ulusal Orkestrası ve Emmanuel Krivine ile çalmıştır. Wunder Chopin ödüllerinin yanı sıra, çeşitli yarışmalarda ödüller kazanmıştır. Bunlardan bazıları, Turin (Avrupa Müzik), Hamburg (Steinway), Feldkirch ( Prima la Musica ), Asti (Concours Musical de France), Casarza ( VI Trofeo Internazionale ) ve Budapeşte (Liszt) ödülleridir. Ingolf Wunder achieved worldwide recognition at the 2010 International Chopin Piano Competition in Warsaw, winning several special awards including Best Concerto and Best Prize for Polonaise-Fantaisie, as well as second prize overall. As prize-winner he follows in the footsteps of some of the world s greatest pianists: Martha Argerich, Krystian Zimerman, Vladimir Ashkenazy, Mitsuko Uchida and Maurizio Pollini. Highlights of Wunder s 2014/15 season include his London concerto debut with the London Chamber Orchestra, performances with the NDR Sinfonieorchester Hamburg and a return to the Warsaw Philharmonic Orchestra. On tour, he performs recitals in Taiwan (October 2014) and the US (February 2015). Other notable performances include the Wiener Konzerthaus, Porto Casa da Música and Schubertiade Hohenems. Internationally Wunder has performed extensively at many of the world s leading venues such as the Zurich s Tonhalle, Vienna s Musikverein and Konzerthaus, London s Wigmore Hall, Théâtre du Palais-Royal Paris, National Philharmonie

8 Warsaw, Berlin s Philharmonie and Suntory Hall in Tokyo. His debut in London s International Piano Series led The Guardian to note: It s a long time since a young pianist made such an impression on his debut in the Queen Elizabeth Hall. Wunder seems a fearless player, with a totally secure technique that he never flaunts unnecessarily, and the musical intelligence to put it to good use. Festival performances have included La Roque d Anthéron, Klavier Festival Ruhr and the Hohenems Schubertiade. Wunder performs with orchestras such as the Wiener Symphoniker, Tonkünstler-Orchester Niederösterreich, Warsaw Philharmonic, Rundfunk-Sinfonieorchester Berlin, NHK Symphony Orchestra and hr-sinfonieorchester. Ingolf Wunder records exclusively for Deutsche Grammophon. His acclaimed first recording - an all-chopin recital disc - was released in June 2011 and his second CD, 300, in January His latest recording, Concertos by Tchaikovsky and Chopin in collaboration with Vladimir Ashkenazy and St. Petersburg Philharmonic Orchestra, was named Classic FM s Album of the Week. Born in Austria, Ingolf Wunder s musical talent was discovered at the age of four. He studied at Klagenfurt and Linz conservatoires and subsequently at the University of Music and Performing Arts in Vienna. He remains in close contact with his mentor, Polish pianist and winner of the 1955 Chopin Piano Competition Adam Harasiewicz. In addition to the Chopin awards, Ingolf Wunder has won several other competitions including first prize at the Steinway Competition in Hamburg, Prima la Musica competition in Austria, and the Concours Musical de France. He also received the City of Budapest Prize at the 36th International Liszt Competition in Budapest in Program Notları Program Notes Frédéric CHOPIN ( ) Piyano Konçertosu No.1, Mi minör, Op.11 Concerto for Piano No.1 in E minor, Op.11 Chopin, piyanonun müzikteki yerini belirleyen ve sağlamlaştıran bestecilerin en önde gelenlerindendir. Soyluların emrinde çalışan saygın, entelektüel bir orta sınıf ailesinden gelen Chopin sanat yaşamına, bir harika çocuk olarak başlamıştır. Henüz sekiz yaşındayken eserleri yayınlanmaya başlanmış, verdiği konserlerin ünü Varşova nın

9 dışına taşmıştır yılında, lise mezuniyetinin hemen ardından Viyana da konserler vermiş ve hem müziği, hem de piyanistliği büyük hayranlıkla karşılanmıştır. Chopin kariyerine yeni başladığı bu yıllardan itibaren büyük kalabalıklar için konser vermek yerine daha küçük gruplara sesleneceği salon konserlerini tercih etmiştir. Özellikle Paris te yaşadığı dönemlerde kentin zenginleri tarafından desteklenerek bu şansı elde etmiş; böylelikle oldukça detaylı piyano yazısına odaklanmış ve on dokuzuncu yüzyılın öncü müzisyenleri arasına girmiştir. Besteci bu yaklaşımı ile bağlantılı olarak orkestral türlerden uzak durmuş, piyanonun teknik ve ifadesel olanaklarını araştırabileceği Noktürn, Balad, Polonez, Mazurka gibi 19. yüzyılda ortaya yeni çıkmış olan türler üzerine yoğunlaşmıştır. Chopin iki piyano konçertosunu Varşova yı kalıcı olarak terk etmeden önce yazmış; daha sonra bu türe geri dönmemiştir. Chopin in piyano konçertoları bu türün önemli eserleri arasında görülmez, ancak bestecinin erken dönem eserlerinden olmalarına rağmen onun müziğinin tüm dönemleri için geçerli özelliklerini içlerinde barındırır. Chopin 19. yüzyılda öncü romantik bir besteci olarak çığır açmış olmasına rağmen müziğinin en çarpıcı özellikleri konçertolarında tam olarak ortaya çıkmaz. Bunun nedeni bu eserlerin bestecinin erken döneminde yazılmış olması değil; bestecinin orkestra yazısına, geniş kitlelere hitap eden konser türlerine uzak olmasıdır. Mi minör tonundaki konçertoda da orkestra pasajları bestecinin özgün kimliğini yansıtmaktan uzaktır. Birinci bölümde orkestral girişin ardından solistin müziğe dahil olması ile müziğin havası bambaşka bir kimliğe bürünür ve Chopin in özgün kimliği güçlü bir biçimde ortaya çıkar. Bu andan itibaren besteci orkestra ile solist arasındaki dengeyi de göz ardı eder. Orkestra piyanoya alçakgönüllü bir biçimde eşlik eder hale gelir. Bu durum ikinci bölümde daha açık bir biçimde ortaya çıkar. Bu bölümdeki etkileyici duygusallık kesintisiz olarak son bölümün hareketli havasına dönüşür. Son bölüm, piyanistin ustalığının en üst seviyeye çıktığı canlı bir rondo finaldir. Frédérick Chopin is one of the leading composers who helped the piano gain and maintain a central position in music. Born into a prestigious and intellectual family working for the nobility, Chopin started his musical career as a child prodigy. He started giving concerts when he was only 8 and his fame quickly spread outside Warsaw. In 1829, immediately following his graduation from high school, he started performing in Vienne, where his music and performance as a pianist drew great admiration.

10 From these early years of his career onwards, Chopin preferred performing to small groups of listeners in salons to giving concerts to large audiences. When he was living in Paris, the support of the rich in this city afforded him this pleasure, as a result of which he found the chance to focus on detailed piano writing and became one of the leading composers of the nineteenth century. In the same vein, the composer stood aloof from orchestral genres and concentrated his energies on the novel genres of the nineteenth century like Nocturnes, Ballades, Polonaises, and Mazurkas which enabled him to explore the technical and expressive aspects of the piano. Chopin wrote only two piano concertos in his lifetime, both before he left Warsaw for good. Although these piano concertos are not regarded among the masterpieces of the genre, they contain the characteristics of his music that mark all the stages in his career. Although Chopin as a Romantic composer blazed a trail in the 19th century music, the most impressive characteristics of his music are not salient in his concertos. This is not because these works were written in his early period, but because he kept his distance from orchestra writing and concert genres addressing wide audiences. The orchestral passages in this concerto written in E minor are far from reflecting the composer s original identity. Following the orchestral introduction, involvement of the soloist transforms the whole mood of the piece, making Chopin s original identity strongly evident. After this moment, the composer neglects the balance between the orchestra and the soloist, and orchestra becomes a humble accompanist to the piano. This lack of balance is more manifest in the second movement. The impressive emotionality in the second movement is replaced by a lively mood in the final movement, which is an energetic rondo-finale demonstrating the complete mastery of the pianist. Piotr Ilyich TCHAIKOVSKY ( ) Senfoni No.6, Si minör, Op.74 Pathétique Symphony No.6 in B minor, Op.74 Pathétique Tchaikovsky döneminin ilerici merkez Avrupa akımlarıyla, Rusya da etkin olan ulusçu eğilimlerini dengeleyerek özgün bir dil yaratmayı başarmış bir bestecidir. Sanatçı yaşadığı coğrafyanın seslerine her zaman kulak vermiş, yerel müzikler üzerine derin çalışmalar yapmıştır. Ancak kullandığı teknikler açısından her zaman Avrupa nın merkezinde yer alan akımlara bağlı olmuştur. Bu durum Tchaikovsky nin sanata olan bakışı ile özdeştir. Bu bakış açısı merkeze kendi ruh halini koyar. Nihai amacı ulusal bir müzik dili geliştirmek değil kendini ifade

11 edebilmektir. Bu bağlamda Tchaikovsky nin tüm romantik dönem bestecileri içinde öznelliği en uç noktalara taşımış bestecilerden biri olduğu söylenebilir. Romantik anlatım biçimlerini herhangi bir felsefi veya siyasi düşünceyi değil kendini anlatmak için kullanmıştır. Tchaikovsky nin klasik formlara bağlılığının yanı sıra öznellik konusundaki bu radikal yaklaşımı onu 19. yüzyılın en özgün bestecilerinden birisi yapar. Hem klasisist yaklaşımı, hem de söylemini kendi psikolojisi üzerine kurması nedeniyle Liszt ve Wagner in avangart yaklaşımından; melodiyi her zaman eserlerinin merkezinde tutması ile dönemin öncü klasisist bestecisi Brahms dan ayrılır. Tchaikovsky senfoni türünü, çocukluğundan beri tutkunu olduğu şarkı ve opera aryaları ile birleştirerek çok farklı bir estetik boyuta taşımıştır. Özellikle 5. ve 6. senfonilerindeki psikolojiye odaklanan bakış açısı, Beethoven den bu yana süre gelen heroic (kahramanca) yaklaşımdan uzaklaşarak yeni bir yönü işaret eder. Onun için senfoniler bir duygusal gerçeklik arayışının yansımalarıdır. Bu bağlamda 5. Senfoni nin sonunda yer alan Mi majör tonundaki parlak zafer aldatıcıdır. Bu zafer yalnızca imgesel bir zaferdir ve bu uzun romanın asıl finali bestecinin son eseri olan 6. Senfoni ile tamamlanacaktır. Besteci Pathétique ismiyle de bilinen son senfonisine 1893 yılının Nisan ayında başlayıp, yaz aylarında tamamlamıştır. Ekim 1894 tarihindeki ilk seslendirilmesinden aylar önce yeğeni Vlademir Davidov a yazmış olduğu bu senfoninin bir anlatısı (program) olduğunu ancak bunun bir bilmece olduğunu ve kimseye açıklamayacağını ifade eder. Kendi yönettiği ve dinleyicilerin eseri tam olarak kavrayamadıkları ilk seslendirmeden bir hafta kadar sonra, 6 Kasım günü besteci yaşama veda eder. Ölümünün hemen ardından Tchaikovsky nin kimilerince bir intihar notu olarak görülen 6. Senfoni sinde önce anıtsal bir zafer yaratıp sonra onu yok etmesi, bir manifesto olarak görülür ve yapıt bu kez büyük bir heyecanla karşılanır. Yapıtın üçüncü bölümünde Beethoven den beridir geliştirilen tekniklerle ustalıkla inşa edilen doruk noktası, final bölümünün yakıcı hüznüyle yıkılmış; maharetle adım adım yapılandırılan zafer kendini imha edecek olan acıları içinde barındırmıştır. Bu yapıt aracılığı ile Tchaikovsky dünyaya son sözünü söylemiş, böylece müziğin geleceğine dair önemli bir yeni pencere açmıştır. Tchaikovsky is a composer who created an original language by striking a balance between the progressive movements of the central Europe and the nationalist tendencies dominant in Russia. The artist has always been receptive to the sound

12 of his land and studied its local music in depth. However, the techniques he used always followed the movements central to Europe. This approach was actually congruous with his artistic perspective which placed his own mood at the center. His ultimate goal was not to develop a national musical language, but to express himself. In this context, among all Romantic period composers, Tchaikovsky can be considered the one who enjoyed the greatest degree of subjectivity, as he used the forms of Romanticism to express himself rather than any philosophical or political idea. His commitment to classical forms along with his radically subjective approach makes Tchaikovsky one of the most original composers of the 19th century. By adopting a classicist approach while building his discourse on his own psychology, he diverges from the avant-garde styles of Listz and Wagner on one hand and by giving a central place to melody in his works he is distinct from the pioneering classicist composer of the time, Brahms, on the other. Combining the symphony genre with the songs and opera arias, about which he had been passionate since his childhood, Tchaikovsky added a very distinctive esthetic dimension to the genre. His psychologically oriented perspective particularly in Symphonies No.5 and 6 points to a new direction that detaches itself from the heroic approach that can be traced back to Beethoven. Symphonies are, to Tchaikovsky, reflections of an emotional search for reality. In this context, the glorious victory played in E major in the last movement of Symphony No.5 is actually misleading, since this is but an imaginary victory, as the finale of this long novel will culminate in Symphony No.6, the last work of the composer. Tchaikovsky started writing this last symphony, which is also known as Pathétique, in April 1893 and finished the work in summer. Months before the work s premiere in October 1894, he told his nephew Vladimir Davydov that the symphony he had written had a program, which was in fact an enigma he would not explain to anyone. About one week after the premiere where he conducted the work himself and the audience failed to have a full grasp of it, the composer died on 6 November. Considered a suicide note by some commentators, Symphony No.6, marked with the creation of a monumental victory and the subsequent destruction thereof was perceived as a manifesto and received with great enthusiasm. The climax built with mastery using the techniques developed since Beethoven in the third movement was shattered with the

13 deep sorrow of the final movement and it turned out that the victory painstakingly constructed step by step had already contained the seeds of its own destruction. Through this work, while putting in his last word about the world, Tchaikovsky opened up new horizons for the future of music. Yard.Doç.Dr. Onur Türkmen

14 Bilet ve Ulaşım Bilgileri Ticket and Transportation Information Bilkent Konser Salonu Bilkent Concert Hall Bilkent - Ankara Gişe - Ticket Office : (312) mybilet.com Ücretsiz Servis Free Transportation Tunus Caddesi ve Milli Kütüphane den, konserden bir saat önce ve konser sonrasında From and to Tunus Street via National Library one hour prior to concert time and after the concert. BSO konserlerini Radyo Bilkent Klasik Müzik Kuşağı nda dinleyebilirsiniz. You may listen BSO concerts on Radio Bilkent Classical Music Hours. Pazartesi Monday Bilkent Üniversitesi kültür ve sanat faaliyetidir. Cultural and artistic activity of Bilkent University.

15 Bilkent Senfoni Orkestrası Bilkent Symphony Orchestra I. Keman 1 st Violin Toğrul Ganiyev, konzertmeister Irina Nikotina, konzertmeister yard. asst. Suzanna Bezhani Bahar Kutay Refik Zamanalioğlu Adilhoca Aziz Vseslava Kudinova Süreyya Defne Eda Delikçi Davut Aliyev Elena Postnova Arif Möhsünoğlu II. Keman 2 nd Violin Feruza Abdullayeva, grup şefi principal Rasim Bağırov Elena Rihsi Marina Görmüşoğlu Adelya Ateşoğlu Nil Cetiz İskender Okeev Ferhat Gülmehmet Seyran Ahundzade Ferhad Mehmet Viyola Viola Cavid Cafer, grup şefi principal Elena Gnezdilova Sema Hakioğlu Uluğbek Rihsi Ece Akyol Svetlana Simolin Elif Onay Barış Simolin Laura Manko Viyolonsel Violoncello Hayreddin Hoca, grup şefi principal Serdar Rasul Artur Rahmatulla Adil Babacan Yiğit Ülgen Verda Çavuşoğlu Salim Gayıblı Kontrbas Double Bass Sergey Margulis, grup şefi principal Dritan Gani Zurab Tsitsuachvili Burak Noyan Şalva Gagua Flüt Flute Albena Sezer, grup şefi principal Zita Zempleni Ebru Aykal Obua Oboe Selçuk Akyol, grup şefi principal Violetta Lupu Klarnet Clarinet Nusret İspir, grup şefi principal Leonid Volkov Fagot Bassoon Ozan Evruk, grup şefi principal Ezgi Tandoğan Korno Horn Laszlo Gyarmati, grup şefi principal Güloya Altay Barış Bayer * Tayfun Avcıoğlu * Trompet Trumpet Julian Lupu, grup şefi principal Krassimir Koniarov Trombon Trombone Cem Güngör, grup şefi principal Peter Körner Aleksey Medvedev Tuba Noriyoshi Murakami Vurmalı Çalgılar Percussion Aydın Mecid, grup şefi principal Hakan Yağuş * Atalay Altınok * * Misafir Sanatçı Guest Artist

16 Gelecek Programlar Next Programs 26 Kasım Çarşamba, November 26, Wednesday, 8.00 pm Piano Duos Arzu ve Gamze Kırtıl, piyano ikilisi piano duo F. Chopin Rondeau, Op.73 F. Mendelssohn Bir Yaz Gecesi Rüyası, Uvertür A Midsummer Night s Dream, Overture M. Ravel Rapsodie Espagnole J. Brahms Souvenir de la Russie, Op.151 D. Shostakovich Konçertino, Op.94 Concertino, Op.94 I. Stravinsky Petrushka 29 Kasım Cumartesi, November 22, Saturday, 8.00 pm Bohemian Rhapsody Vladimir Kulenovic, şef conductor Aniello Desiderio, gitar guitar Katica Illényi, keman, teremin, vokal, step dans violin, theremin, vocal, step dance Csaba Illényi, keman violin B. Smetana J. Rodrigo C. Porter J. Gade E. Piaf N. Rimsky-Korsakov G. Gershwin L. Schifrin A. Piazzolla G. Puccini E. Morricone F. Liszt J. Jacobs-S. Secunda V. Monti 3 Aralık Çarşamba, December 3, Wednesday, 8.00 pm Chopin den Nirvana ya From Chopin to Nirvana AyşeDeniz Gökçin, piyano piano L. van Beethoven Ay Işığı Sonatı No.1, No.3 Moonlight Sonata No.1, No.3 Nirvana Albümünden Seçmeler (Düzenleme: AyşeDeniz Gökçin) arranged by AyseDeniz Gökçin F. Chopin Sonat No.3, Si minör, Op.58 Sonata No.3 in B minor, Op.58