Türkiye nin petrolü meyve-sebze. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Türkiye nin petrolü meyve-sebze. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi"

Transkript

1 Türkiye Odaları Birliği Aylık Yayını TZOB UN UYARILARI ETKİLİ OLDU Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ramazan öncesi ve Ramazan ortasında TZOB tarafından yapılan uyarıların etkisini gösterdiğini, gıda fiyatlarında önemli artışlar yaşanmadığını bildirerek, Talep artışını fırsatçılığa dönüştürmeden, sağduyulu hareket eden tüm taraflara göstermiş oldukları hassasiyetten ötürü ayrıca teşekkür ederiz dedi. >>Sayfa 4 Yıl: 5 Sayı: 56 AĞUSTOS EĞİTİME "YUVA" KURULUYOR TZOB EĞİTİM MERKEZİ NİN TEMELİ TÖRENLE ATILDI TZOB Genel Başkanı Bayraktar: 7 ay gibi kısa bir zamanda hizmete girecek tesisimizde, 500 kişilik seminer/konferans, 350 kişilik yemek ve 50 şer kişilik gruplara hitap edecek 3 adet eğitim salonu yer alacak. Türkiye Odaları Birliği nin Eğitim Merkezi ve Sosyal Tesisi nin temeli, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik in katılımıyla Ankara Yenimahalle de atıldı. >>Sayfa 2 YEŞİLOVA ZİRAAT ODASI HİZMET BİNASI AÇILDI FINDIK BAHÇESİNDEN OKUL SIRALARINA... >>Sayfa 6 MEYVE ÜZÜMDE 2012 KAMPANYASI >>Sayfa 13 KAYISI MİLLİ ÜRÜN OLMALI >>Sayfa 13 MEYVE DEPOSU AKDENİZ >>Sayfa 13 ÜLKEMİZ MEYVE ÜRETİMİNDE Türkiye nin petrolü meyve-sebze Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Kafkaslar a, Kuzey Afrika ya, Ortadoğu ya, Asya ve Avrupa ülkelerine baktığımızda bu bölgede gıda fiyatları artmayan ve gıda güvencesini sağlayan tek ülke Türkiye. Bunu da Türk çiftçisine borçluyuz dedi. >>Sayfa 5 Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye nin tarımda olağanüstü bir potansiyel barındırdığını sadece meyve ve sebzenin bile ülke için önemli bir kazanç kapısı olduğunu bildirerek, Türkiye nin petrolü meyve sebze döneminde 58,7 milyar dolarlık yaş meyve, sebze, kuru meyve, fındık ve mamulleri ihracatı yapıldı dedi. >>Sayfa 9 SORUNLAR VE ÖNERİLER >>Sayfa 14 TÜRKİYE DE MEYVECİLİK EKONOMİSİ VE TZOB dan balıkçılarımıza "rastgele" DESTEKLEME POLİTİKALARI >>Sayfa 14 TÜRKİYE DE MEYVECİLİK >>Sayfa 15 ÇİLEK, NAR VE SİLİFKE >>Sayfa 15 UYMSİB PAZAR YELPAZESİNİ GENİŞLETİYOR >>Sayfa 16 KİVİ YETİŞTİRİCİLİĞİ >>Sayfa 17 TİRE DE ŞEFTALİ YETİŞTİRİCİLİĞİ >>Sayfa 17 AMASYA DA KİRAZ YETİŞTİRİCİLİĞİ >>Sayfa 18 >>Sayfa 11 Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, su ürünleri av yasağının 1 Eylül Pazar günü sona erdiğini bildirerek, balıkçılığımız açısından 2012 yılı iyi geçmedi. Yeni av sezonu balıkçılarımız için bol ve kazançlı olsun dedi. >>Sayfa 10

2 2 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 [ SESLENİŞ] Odalarımızın değerli mensupları, sevgili çiftçi dostlarım, Mübarek Ramazan Bayramı nı idrak ettik. Başta ülkemizin gıda üretimini bu sıcaklara rağmen sürdüren çok değerli üreticileraimiz olmak üzere herkesin bayramını bir kez daha tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını bir kez Cenabı Allah tan niyaz ediyorum. Değerli arkadaşlarım, Ramazan ayının başında, her yıl yaptığımız gibi, gıda tüketiminin artmasından dolayı fiyatların spekülatif yönde yükseltilmesini önlemek için yürüttüğümüz çalışmaları devam ettirdiğimizi sizlerle paylaşmış, üretici, hal, pazar ve market fiyatları analizini, ürün bazında Ramazan boyunca takip edeceğimizi, haksız kazanca yönelik fiyat artışlarını ilgililerle ve vatandaşlarımızla paylaşacağımızı ilan etmiştik. Ramazan ayı boyunca sürdürdüğümüz çalışmalar ışığında gördük ki, Ramazan fırsatçılığı yapılmasın uyarılarımız etkili oldu. Suni fiyat artışları önlendi. Ramazanda artan gıda talebini fırsatçılığa dönüştürmeden, sağduyulu hareket eden bütün taraflara göstermiş oldukları hassasiyetten ötürü ayrıca teşekkürlerimizi sunuyoruz. Kıymetli Çiftçi Dostlarım, Şu gerçeği artık çok iyi biliyoruz ki tarım ancak, eğitimle kazanılan bilgiyle en ideal şekilde yapılabiliyor. Verimlilik eğitimle artırılabiliyor; en uygun ürün, en mükemmel zamanlamayla, en iyi şekilde yetiştirilip, pazarlanabiliyor. Ve tabii eğitimle, başta toprak ve su olmak üzere doğal kaynaklarımız en etkili şekilde korunabiliyor ve sürdürülebilir tarımla gelecek nesillere aktarılabiliyor. Bu bilinç ve çalışmalarımızın temeline koyduğumuz felsefeyle Türkiye Odaları Birliği olarak eğitimi herşeyin üzerinde tutuyoruz. Her fırsatta ve hemen her alanda eğitim çalışmaları yapıyor, bunu bütün yurt sathımıza yaymanın gayretini gösteriyoruz. Eğitim çalışmalarımıza katkısının son derece büyük olacağına inandığımız, ihtiyacını her zaman hissettiğimiz eğitim ve sosyal tesislerimizin temelini bu ay içinde attik. Ankara Yenimahalle de TZOB arsası üzerinde 7 ay gibi kısa bir süre içinde hizmete girecek tesisimizin temel atma törenine Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Sayın Mehdi Eker, Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Erdoğan Bayraktar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sayın Faruk Çelik de katıldılar. Kendilerine katılımlarından dolayı bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum. Değerli arkadaşlarım, Birliğimizi, ihtiyacı bulunan bir eğitim tesisine kavuşturmak amacıyla yapılan araştırmalarımız sonucu, Sosyal Güvenlik Kurumu mülkiyetindeki arsayı, 2 Nisan 2010 tarihinde satın aldık. TZOB Eğitim Merkezi ve Sosyal Tesisi çok amaçlı hizmet verecek şekilde projelendirildi. Toplam 3 bin 318 metrekare arsa üzerinde inşa edilecek olan binamız, toplam 8 katlı olacak. Tesisimizin, 200 yatak kapasitesine sahip 104 odası bulunacak. 7 ay gibi kısa bir zamanda hizmete girecek tesisimizde, 500 kişilik seminer/konferans salonu, 350 kişilik yemek salonu ve 50 şer kişilik gruplara hitap edecek 3 adet eğitim salonu yer alacak. Eğitim Merkezimiz, Odalarımızın personel eğitimi için kullanılacak, Ankara ya gelecek oda mensuplarımızın konaklama ihtiyaçlarını da karşılayacak. Tesisimizde, misafirlerin her türlü sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak üniteler de bulunacak. Geceli gündüzlü sürdürdüğümüz çalışmalarla, çiftçimizi hak ettiği yere bir adım daha yaklaştırabilmenin gayretini sürdürmekteyiz. Gelişmiş ülkelerde Odalarının, çiftçiyi temsil görevleri yanında, meslek hizmetleri alanında da çok aktif olduklarını görüyoruz. Bu ülkelerde özellikle tarımsal araştırma, çiftçi eğitimi ve tarımsal danışmanlık faaliyetleri geniş çapta Odaları tarafından yerine getiriliyor. İşte biz de bu çerçevede vizyonumuzu değiştiriyor ve geliştiriyoruz. Buna bağlı olarak son yıllarda, Odalarımızda önemli gelişmeler sağladık. Odası sayımız 757 ye ulaştı. Bir diğer ifadeyle il ve ilçelerimizin yüzde 86 sında oda kurmuş durumdayız. Tarımsal girdi temin eden, tarımsal laboratuvarlar, kurutma tesisleri, depolama tesisleri ve makine parkları vasıtasıyla çeşitli hizmetleri çiftçilerimize sunan Odası sayımız önemli ölçüde arttı. Bugün, Odalarımızın yüzde 65 i kendi binalarında faaliyet gösteriyor. Odalarımızın 75 inde toprak tahlil laboratuvarı var. Yine odalarımızın yüzde 44 ünün tarımsal araç ve makine parkı bulunuyor. Çiftçimize hizmet için bu imkânların daha da artırılması için çalışıyoruz. Odalarımızın talepleri doğrultusunda çeşitli projeler hazırlandı ve uygulandı. Odalarımız ve Birliğimiz tarafından kırsal kalkınmayla ilgili 200 projenin 108 i onaylandı ve bu suretle Avrupa Birliği hibelerinden çiftçilerimizin daha fazla faydalanması sağlandı. Birlikte, el ele, gönül gönüle yaptığımız çalışmaların eseri olan bu sonuçlarla elbette yetinmiyoruz. Daha birlikte yapacağımız çok şey olduğunu belirtiyor, hepinize sağlık, mutluluk, başarı ve bol kazançlar temenni ediyorum. EĞİTİME "YUVA" KURULUYOR TZOB EĞİTİM MERKEZİ NİN TEMELİ TÖRENLE ATILDI Türkiye Odaları Birliği nin Eğitim Merkezi ve Sosyal Tesisi nin temeli, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik in katılımıyla Ankara Yenimahalle de atıldı. Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ankara nın Yenimahalle İlçesi Çamlıca Mahallesi nde bulunan TZOB arsasına inşa edilecek TZOB Eğitim Merkezi ve Sosyal Tesisi temel atma töreninde yaptığı konuşmada, bilgi çağında yaşanıldığını, bilgiye ulaşmanın tek yolunun da eğitimden geçtiğini belirtti. Türkiye Odaları Birliği olarak eğitimi herşeyin üzerinde tuttuklarını bildiren Bayraktar, şunları söyledi: Şunu iyi biliyoruz ki tarım, ancak eğitimle kazanılan bilgiyle en ideal şekilde yapılabiliyor. Eğitimle verimlilik artırılabiliyor. En uygun ürün, en mükemmel zamanlamayla, en iyi şekilde yetiştirilip, pazarlanabiliyor. Ve tabii eğitimle, başta toprak ve su olmak üzere doğal kaynaklarımız en etkili şekilde korunabiliyor ve sürdürülebilir tarımla gelecek nesillere aktarılabiliyor. Tarım sektöründe gereken kalkınmayı sağlamak için yani tek tek tarımsal işlet- İmtiyaz Sahibi TZOB Adına M. Nuri Şeyda Sorman Genel Yayın Müdürü Bekir Şinasi Özdemir Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ebru Mine Esen Yayın Kurulu M. Hikmet Yavuzyiğit Metin Türkyılmaz Ömer Kaya Salim Altay Hasan Hüseyin Coşkun Prof. Dr. Mevhibe Albayrak Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu Prof. Dr. Erdoğan Güneş Dr. Özden Hiçbirol Yayın Türü Yaygın Süreli Yayın Yönetim Yeri Türkiye Odaları Birliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü GMK Bulvarı No: 25 Demirtepe/ANKARA Tel: (Pbx) Fax: tzob.basin@gmail.com Yapım Ajansı Kurumsal Yayıncılık Pazarlama İletişimi Baskı Arkadaş Basım San. Ltd. Şti. Kazım Karabekir Caddesi Sütçüoğlu İşhanı No: 37/4 Ulus / ANKARA Tel: Basım Tarihi Dağıtım PTT Kargo Odaları aylık yayını basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Yayımlanan yazıların sorumlulukları sahiplerine ait olup, Birliğimiz görüşlerini yansıtmamaktadır. Dergide yayımlanan yazılar, kaynak gösterilmek koşuluyla, diğer yayın organlarında yayımlanabilir. Gönderilen yazılar iade edilmez.

3 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS melerin karlı çalışabilmesi için çiftçi eğitiminden önce onlarla sürekli yüz yüze olması gereken yayımcıların eğitilmesi fevkalade önemlidir. Eğitimler sürecek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın huzurlarında, 14 Mayıs 2012 tarihinde, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile imzaladıkları protokoller kapsamında, tarım danışmanlarına ve kadın çiftçilere yönelik eğitim faaliyetlerine başladıklarını bildiren Bayraktar, bu eğitim faaliyetlerinin belirli bir program dahilinde sürdürüleceğini belirtti. Bayraktar, Tarımda, çevrenin korunması fevkalade önemli. Çevre ve Şehircilik Bakanımız Erdoğan Bayraktar da uygun bulurlarsa, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile de bir eğitim programına başlayabiliriz dedi. İl ve ilçelerin yüzde 86 sında oda kurmuş durumdayız Gelişmiş ülkelerde Odalarının, çiftçiyi temsil görevleri yanında, meslek hizmetleri alanında da çok aktif olduklarını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti: Bu ülkelerde özellikle tarımsal araştırma, çiftçi eğitimi ve tarımsal danışmanlık faaliyetleri geniş çapta Odaları tarafından yerine getiriliyor. Biz de bu çerçevede vizyonumuzu değiştiriyor ve geliştiriyoruz. Buna bağlı olarak son yıllarda, Odalarımızda önemli gelişmeler sağladık. Odası sayımız 757 ye ulaştı. Bir diğer ifadeyle il ve ilçelerimizin yüzde 86 sında oda kurmuş durumdayız. Ancak Odası bulunmayan ilçelerin tamamı en yakın ilçedeki Odası çalışma alanına dâhil edildiğinden, esasen teşkilatımız tüm ülke çapında örgütlenmesini tamamlamış durumdadır ve tüm çiftçilerimize hizmet etmektedir. Tarımsal girdi temin eden, tarımsal laboratuvarlar, kurutma tesisleri, depolama tesisleri ve makine parkları vasıtasıyla çeşitli hizmetleri çiftçilerimize sunan Odası sayımız önemli ölçüde arttı. Bugün, Odalarımızın yüzde 65 i kendi binalarında faaliyet gösteriyor. Odalarımızın 75 inde toprak tahlil laboratuvarı var. Yine odalarımızın yüzde 44 ünün tarımsal araç ve makine parkı bulunuyor. Çiftçimize hizmet için bu imkânların daha da artırılması için çalışıyoruz. Odalarımızın talepleri doğrultusunda çeşitli projeler hazırlandı ve uygulandı. Odalarımız ve Birliğimiz tarafından kırsal kalkınmayla ilgili 200 projenin 108 i onaylandı ve bu suretle Avrupa Birliği hibelerinden çiftçilerimizin daha fazla faydalanması sağlandı. Tesis 7 ayda bitecek Eğitim vermek için bir eğitim tesisi ihtiyacı doğduğunu belirten Bayraktar, tesisle ilgili şu bilgileri verdi: Birliğimizi, ihtiyacı bulunan bir eğitim tesisine kavuşturmak amacıyla yapılan araştırmalar sonucu, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) mülkiyetindeki bu arsayı, 2 Nisan 2010 tarihinde satın aldık. Alınan bu arsa üzerinde, Birliğimize bir eğitim tesisi ve sosyal tesis Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker de Türkiye de şehirlerin büyüyüp geliştiğini, kentsel dönüşüm projeleri uygulandığını, eskiden şehirlerin kıyısında yapılan tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin, şehirlerin sınırlarının büyümesiyle şehir içinde kaldığını vurguladı. Eker, tarım ve hayvancılık zarar görmeyecek şekilde imar faaliyetlerinin düzenlenmesi gerektiğini, perspektifleri içinde bunun da olduğunu bildirdi. 21. yüzyılda toplumların gıda, su ve enerjiden oluşan 3 sahada mücadele edeceklerine ilişkin öngörülerin bulunduğunu belirten Eker, şunları söyledi: Suyun yüzde 75 i tarımda kullanılıyor. Suya ilişkin mücadele de aslında gıdanın alanına giriyor. Gıdaya, diğer nesne ve eşyalardan farklı olarak her zaman muhtacız. Gıda ve tarım sektörü çalışanları olan çiftçilere, sektörün daha verimli hale getirilmesi için eğitim verilmesi gerekir. Türkiye nin en büyük çiftçi ailesi olan TZOB a milyonlarca çiftçi üye. Ne kadar iyi eğitim verilirse tarımda bunun faydası o kadar çok olacak. Türkiye tarımını dünyada 7 inci, Avrupa da birinci sıraya çıkardıklarını, bugün itibarıyla 62,5 milyar dolarlık tarımsal üretim yapıldığını vurgulayan Eker, Bu sene çiftçiye nakdi karşılıksız destek veriyoruz. 14 Ağustos itibarıyla desteklerin yüzde 77 sini, yani 7 milyar lirayı ödedik. Önümüzdeki bir hafta içinde 281 milyon lira daha ödeme yapacağız. Çoğunluğu büyükbaş hayvancılık destekleri olmak üzere Eylül ayında da süt primi gibi ödemeler yapacağız. Yıl sonunda 9 milyar lirayı bulacağız. Bu tesis hükümetin çiftçiye, çiftçi örgütü olan TZOB a verdiği önemi göstermesi bakımından önemli. kurmak için proje çalışmaları yaptırdık ve temel atma aşamasına getirdik. TZOB Eğitim Merkezi ve Sosyal Tesisi çok amaçlı hizmet verecek şekilde projelendirildi. Toplam 3 bin 318 metrekare arsa üzerinde inşa edilecek olan binamız, toplam 8 katlı olacak. Projeye göre yapılacak tesisin, 200 yatak kapasitesine sahip 104 odası bulunacak. 7 ay gibi kısa bir zamanda hizmete girecek tesisimizde, 500 kişilik seminer/ konferans salonu, 350 kişilik yemek salonu ve 50 şer kişilik gruplara hitap edecek 3 adet eğitim salonu yer alacak. Eğitim Merkezimiz, Odalarımızın personel eğitimi için kullanılacak, Ankara ya gelecek oda mensuplarımızın konaklama ihtiyaçlarını karşılayacak. Tesisimizde, misafirlerin her türlü sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak üniteler de bulunacak. Bugün temelini atacağımız tesisimiz, bu bölgeye de çok önemli ve anlamlı değer katacak, yeni bir çekim merkezi oluşturacak. Bayraktar, başta Bakanlar olmak üzere törene katılan bütün konuklara ayrı ayrı teşekkür etti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik de tarımın, 76 milyon ve bütün dünyayı ilgilendiren çok önemli bir konu olduğunu söyledi. Eğitimin ihmal edilmemesi gereken en önemli alanlardan olduğuna vurgu yapan Çelik, şunları söyledi: Kalkınan ve gelişen ülkelerin başarılarının altında eğitim sorununu çözmeleri yatıyor. Japonya örneği var. Meiji dönemindeki eğitim yatırımlarının kalkınmasına etkisi var. Eğitim zinciri, tarım ve üretimdeki kalitenin artması açısından son derece önemli bir tablo arz ediyor. Eğitim, kayıt dışılığın önlenmesi açısından da önemlidir. Türkiye de son 10 yılda yapılan yoğun çalışmalar neticesinde istihdamdaki kayıt dışılık yüzde 52 den yüzde 36 lara gerilemiştir. Bu gerileme, önemli bir oranı ortaya koymaktadır. Düşüş önemlidir ancak halen yüzde 36 olduğu düşünülürse ve bunun da önemli ölçüde tarım sektöründe gerçekleştiği ifade edilirse bu merkezlerin ne kadar önemli olduğunu çok daha iyi anlarız. Tesisin, kayıt dışılığın önlenmesine de önemli katkı sağlayacağına inanıyorum. Törene, bakanların yanı sıra, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Kutbettin Arzu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Fatih Acar, Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Yadigar Gökalp İlhan, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfedarasyonu (TESK) Genel Başkanı, SGK Yönetim Kurulu Üyesi Bendevi Palandöken, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Pakdil, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, TARSİM Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kadak, Gıda Kontrol Genel Müdürü İrfan Erol, Bitkisel Üretimi Geliştirme Genel Müdürü Mevlüt Gümüş, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Personel Genel Müdürü Nizamettin Ekinci, Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürü Durali Koçak, Tarım Reformu Genel Müdürü Gürsel Küsek, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdür Yardımcısı Ali Osman Sarı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı AB Dış İlişkiler Daire Başkanı Kenan Yalvaç, Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Ali Koyuncu, Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Bülent Tunç, Su Ürünleri Yetiştiricileri ve Üretici Merkez Birliği Başkanı Faruk Coşkun, Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Genel Başkanı Cemalettin Özden, Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Genel Sekreteri Hüseyin Velioğlu, SGK Yönetim Kurulu Üyeleri Rahmi Cıbıroğlu, Salih Kılıç, Kazım Ergün, Sinan Özkan, Halit Ortaköy, Mehmet Açıkel, TZOB Yönetim Kurulu üyeleri, ve Ankara daki Odası Başkanları katıldı. Konuşmaların ardından TZOB Genel Başkanı Bayraktar, bakanlar Eker, Çelik, Erdoğan Bayraktar ve protokolde yer alanlar, butona basarak tesisin temelini attılar. Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Türkiye nin, dünyanın en zor coğrafyasının merkezinde, çevresindeki bütün olumsuzluklara rağmen istikrarlı gelişmesini sürdürdüğünü bildirdi. Türkiye de, ülkenin coğrafi konumu ve yapısı gereği kırsal kesimdeki nüfusun azalmaması gerektiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti: Bunun yolu da şehirde ne varsa onları köylere de tesis etmekten, temin etmekten geçiyor. Dünya genelinde bilim, iletişim, ulaşım ve sanayi son derece ilerledi. Beslenme ve barınma ise insan yaşamı için önemini koruyor. Dünya gelişirken gıda üretimi ve kalitesi her geçen gün daha da önem kazanıyor. Türkiye, birçok özelliğinin yanı sıra aynı zamanda bir tarım ülkesi. Dünyada şehirlerin nüfusu artarken, kırsal kesimin nüfusu azalıyor. Türkiye de, coğrafi konumu ve yapısı gereği kırsal kesimdeki, köylerdeki nüfusu tutmamız lazım. Bunun bir yolu da şehirde ne varsa köylere de onları tesis etmekten, temin etmekten geçiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, tören öncesi basın mensuplarının Suriye de kimyasal silah kullanımıyla ilgili sorusu üzerine, Suriye deki olaylara sessiz kalanlar, Suriye deki diktatörün yapmış olduğu bu vahşet durmazsa, dünyadaki bütün ülkelerin huzuru bakımından kendi vicdanlarının çok rahatsız olacaklarının, kendi insanının yüzüne bakamayacaklarının net göstergesidir dedi.

4 4 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 TZOB UN UYARILARI ETKİLİ OLDU kaynaklanmaktadır. Geçen sezon yaşanan pazarlama problemleri nedeniyle fiyatı çok düşen patatesin bu yıl az ekilmesiyle patates ekim alanlarında bir miktar daralma yaşanmıştır. Rekoltede düşüş beklenmektedir. Patates rekoltesindeki düşüşün yanı sıra içinde bulunduğumuz dönemde yazlık patates çeşitlerinin hasadı devam etmektedir. Piyasada yer alan patatesler yazlık çeşitlerdir. Bu durum doğal olarak patates fiyatlarına yansımıştır. Ramazan ayı öncesinde fiyatı en fazla artan domateste ve diğer sebze ve meyvelerde hasadın yoğunlaşmasıyla Ramazan ayında fiyatlar düşmeye devam etmiştir. Mevsim itibarıyla sebze ve meyve hasadının yoğunlaşması ile en ucuz, en lezzetli, en kaliteli üretildiği bir döneme girmemiz nedeniyle halkımız bu ürünleri bol miktarda, afiyetle tüketebilir. Akdeniz bölgesinde kuru soğan üretiminin fazla gerçekleştiği Reyhanlı ilçesinde hasadın erken tamamlanması, İç Anadolu Bölgesinde ise henüz tam olarak hasadın başlamaması nedeniyle piyasada kuru soğan arzının azalmasına bağlı olarak 18 Temmuz itibarıyla artan fiyatlar, hasat edilen ürün miktarının artması ile birlikte düşmeye başlamıştır. Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ramazan öncesi ve Ramazan ortasında TZOB tarafından yapılan uyarıların etkisini gösterdiğini, gıda fiyatlarında önemli artışlar yaşanmadığını bildirerek, Talep artışını fırsatçılığa dönüştürmeden, sağduyulu hareket eden tüm taraflara göstermiş oldukları hassasiyetten ötürü ayrıca teşekkür ederiz dedi. Bayraktar, TZOB Genel Merkezi nde yaptığı basın toplantısında, Ramazan dan önce, Ramazan ortası üretici ve market fiyatlarıyla 31 Temmuz 2013 de tespit edilen üretici ve market fiyatlarını karşılaştırdı, 2007 yılından bu yana her Ramazan ayında gıda tüketiminin artmasından dolayı fiyatların spekülatif yönde yükseltilmesini önlemek için yürüttüğümüz çalışmalara bu yıl da devam ettiklerini bildiren Bayraktar, ilgili kurumların gereken hassasiyeti gösterdiğini, asılsız haberlerle suni fiyat artışlarının engellendiğini belirtti. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yapılan gıda denetimlerinin de artırıldığını, halkın mağduriyetinin önlenmeye çalışıldığını vurgulayan Bayraktar, Talep artışını fırsatçılığa dönüştürmeden, sağduyulu hareket eden tüm taraflara göstermiş oldukları hassasiyetten ötürü ayrıca teşekkür ederiz dedi. En son açıklama yaptıkları 18 Temmuz 2013 tarihinden bu yana gıda fiyatlarında önemli artışlar yaşanmadığını bildiren Bayraktar, Bu süreçte, üretici fiyatlarında ve marketlerde özellikle yaş meyve ve sebzede indirimlerin olduğu görülmektedir. Ramazan ayında zam yapıldığı iddia edilen tavuk etinde de indirim gerçekleşmiştir. Ramazanda tüketimi artan baklagillerden kuru fasulye, nohutta market fiyatlarında düşüş olması halkımızın daha rahat tüketimi açısından sevindirici olmuştur diye konuştu. Et fiyatları Son günlerde bir takım çevreler tarafından et fiyatlarının arttığı gerekçe gösterilerek et ithalatı yapılmasını sağlamaya yönelik maksatlı haberlerin basında yer almasının kendilerini ziyadesiyle üzdüğünü belirten Bayraktar, şöyle devam etti: Söylenildiği gibi et fiyatları artmamış aksine olsa azalmıştır. Birliğimiz tarafından yapılan çalışmaya göre marketlerde dana eti fiyatları, Ramazan ayında yüzde 3,41 oranında düşmüştür. Kuzu etinde yüzde 1,32 gibi çok düşük oranda artış olmuştur. Tavuk etinde ise yüzde 10,25 gibi önemli bir oranda düşüş görülmüştür. İthalatın bu ülkeye fayda sağladığını, bu işten menfaati olanlar haricinde kimseden duyamazsınız. Buradan elde ettikleri tatlı kazanca özlem duyan kesimler, her fırsatta bu konuyu gündeme getirmekte, tüketici fiyatları artıyor, daha da artacak, dünyanın en pahalı etini yiyoruz gibi söylemler ile halkı tedirgin etmektedirler. Bu söylemlerini gerekçelendirecekleri elle tutulur tek dayanak bulamazsınız. Şemsi Bayraktar, gümrük vergilerinin yükseltilmesinin ülkeye ucuz kalitesiz et girmesini engellediğini, teşviklerle birlikte de üretimde artışlar gerçekleştiği bilgisini verdi. Geçen yıl yem fiyatlarının yükselmesine rağmen bu artışın önemli bir başarı olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları söyledi: İthalattan kolay para kazanmak isteyenlerin piyasayı tedirgin edici söylemlerini bırakmaları halinde, üreticiler, daha rahat üretim yapabilecekler, devletin vereceği destekler ve gümrük vergilerindeki önlemlerle halkımızın ihtiyacını rahatça karşılayabileceklerdir. Bunun aksini iddia edenler, gerekçelerini kamuoyuna açıklamak zorundadırlar. Yapılan baskılar milyonlarca dolarlık dövizin dışarı çıkmasına neden olmaktadır. İthalat isteyenler kamuoyuna ve yetkililere; Ne kadar et ihtiyaçları olmuşta ülke içinde bu kadar eti bulamamışlar? Fiyatların artacağını hangi verilere dayanarak söylemektedirler? sorularının cevaplarını vermek zorundadırlar. Fiyat gelişmeleri Basın açıklaması yaptıkları, Temmuz arasındaki 13 gün içinde fiyatlardaki gelişmelere baktıklarında market fiyatlarında; 12 üründe fiyat değişimi görülmezken, 12 üründe azalma, 14 üründe ise fiyat artışı olduğunu belirten Bayraktar, şöyle devam etti: Sivri biber, patlıcan, yeşil soğan, elma, yeşil mercimek, kuru incir, antepfıstığı, yumurta, süt, zeytinyağı, ayçiçek yağı ve patates fiyatlarında değişim yaşanmamıştır. Fiyat düşüşü yüzde 25,08 oran ile en fazla domateste görülmüştür. Domatesteki fiyat düşüşünü yüzde 4,30 ile nohut, yüzde 3,93 ile tavuk eti izlemiştir. Bu üç ürünü, yüzde 3,41 ile kuru kayısı, yüzde 3,34 ile limon, yüzde 2,07 ile zeytin izlemiştir. Üretici fiyatlarında ise 16 üründe fiyatlar değişmezken, 11 üründe azalma, 7 üründe ise fiyat artışları olmuştur. Salatalık, sivri biber, yeşil fasulye, marul, yeşil soğan, karpuz, kuru fasulye, nohut, yeşil mercimek, pirinç, kuru kayısı, kuru üzüm, kuru incir, süt, zeytin ve zeytinyağı fiyatlarında değişim meydana gelmemiştir. Fiyat düşüşü yüzde 21,35 oran ile en fazla domateste görülmüştür. Domatesteki fiyat düşüşünü yüzde 13,86 ile kavun, yüzde 13,75 ile maydanoz izlemiştir. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 16,43 oran ile yumurtada görülmüştür. Yumurtadaki fiyat artışını yüzde 10,94 ile patates, yüzde 5,54 ile kuzu eti takip etmiştir. Fiyatı en fazla artan ürünler Temmuz arasındaki 13 günlük süreçte marketlerde fiyatı en fazla artan kiraz ve pirinç olurken, üreticilerde fiyatı en fazla artan ürünlerin yumurta ve patates olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti: Bayram öncesi artan talep yumurta fiyatlarına yansırken, patateste görülen fiyat artışı da arzdaki daralmadan Nitekim yapılan basın açıklamamızda da hasadın yoğunlaşması ile fiyatlarda gerileme beklendiği ifade edilmiştir. Birliğimizin tespitlerinin ne denli isabetli olduğu açıkça görülmektedir. 28 Haziran-31 Temmuz arasındaki fiyat gelişmeleri Ramazan ayının sonuna gelindiği şu günlerde Ramazan ayı öncesine göre fiyatlardaki gelişmelere baktıklarında, 28 Haziran - 31 Temmuz döneminde market fiyatlarında; 3 üründe fiyat değişimi görülmezken, 22 üründe azalma, 13 üründe ise fiyat artışı olduğunu vurgulayan Bayraktar, şöyle devam etti: Kuru incir, antepfıstığı ve toz şeker fiyatlarında değişim yaşanmamıştır. Fiyat düşüşü yüzde 44,21 oran ile en fazla domateste görülmüştür. Domatesteki fiyat düşüşünü yüzde 19,05 ile sivri biber, yüzde 15,64 ile marul takip etmiştir. Markette en fazla fiyat artışı ise yüzde 24,9 oran ile kavunda görülmüştür. Kavundaki fiyat artışını yüzde 21,49 ile karpuz, yüzde 17,10 ile kiraz izlemiştir. Üretici fiyatlarında ise; 14 üründe fiyatlar değişmezken, 12 üründe azalma, 8 üründe ise fiyat artışları olmuştur. Yumurta, salatalık, yeşil soğan, kuru fasulye, nohut, yeşil mercimek, pirinç, kuru kayısı, kuru üzüm, kuru incir, süt, zeytin, zeytinyağı ve kabak fiyatlarında değişim meydana gelmemiştir. Fiyat düşüşü yüzde 43,09 oran ile en fazla domateste görülmüştür. Domateste-

5 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS ki fi yat düşüşünü yüzde 40,80 ile sivri biber, yüzde 23,47 ile patlıcan izlemiştir. Üreticide en fazla fi yat artışı yüzde 41,38 oran ile karpuzda görülmüştür. Karpuzdaki fi yat artışını yüzde 33,33 ile fındık, yüzde 12,66 ile kuru soğan takip etmiştir. Karpuz, fındık, kirazdaki fiyat artışlarının nedenleri Bayraktar, karpuzda görülen fi yat artışında, 2012 yılında 4 milyon 22 bin 296 ton olan üretimin, fi yatların çok düşmesi nedeniyle 2013 yılı ilk tahmin sonuçlarına göre yüzde 6 oranında gerileyerek 3 milyon 781 bin 870 ton olarak beklenmesinin ve Ramazan ayının yaza denk gelmesi nedeniyle artan talebin etkili olduğunu belirtti. Bu sene, Karadeniz Bölgesinde görülen kuraklık nedeniyle fındık rekoltesinin düşmesi beklenmesinin, önemli ihraç ürünümüz olan fındık fi yatlarının artmasına neden olduğunu bildiren Bayraktar, Ramazan öncesine göre kıyaslama yaptığımızda artış görülen kuru soğan fi yatları artan hasatla birlikte düşme eğilimine girmiştir. Kiraz da ise hasat yoğunluğunun azalması ile arzdaki daralmaya bağlı olarak fi yatlar bir miktar yükselmiştir. Ramazan ayı öncesinde yaptığımız basın toplantısında; bu yılki Ramazan öncesi fi yat araştırmamızın, tarla ürünlerinin piyasaya tam olarak çıkmadığı sera üretiminin de sona erdiği ürünlerin az olduğu geçiş dönemine rastladığını, hasat edilen ürün miktarının artmasıyla birlikte özellikle yaş sebze meyve fi yatlarında düşüş beklediğimizi ifade etmiştik. Düşen fi yatlar bu öngörümüzü doğrulamış; üretici fi yatlarında ve marketlerde fi yatı en fazla düşen ürün grubu yaş sebze ve meyve olmuştur dedi. Üreticiden tüketiciye varıncaya kadar tüm tarafl arın sadece Ramazan ayında değil, Ramazan Bayramı öncesinde de hassasiyet göstermesi gerektiğini ifade eden Bayraktar, Hedefi mizin iyi anlaşılması lazım. Üretici fi yatlarını baskılamak gibi bir hedefi miz yok. Hasat mevsimindeyiz. Ürün tarlada bol ve ucuz. Üretici düşük bir fi yatla, bazı ürünlerde zararına elinden çıkarıyor. Hedefi miz aracılar ve satış noktasında bulunanlar, üreticiden ürünü ucuza kapatıp pahalı satanlardır. Çiftçimiz, girdi fi yatlarındaki yüksekliğe rağmen, neredeyse maliyetin altında fi yatlarla üretimini sürdürmektedir diye konuştu. Mazot, gübre, elektrik fiyatlarındaki artışlar döneminde mazot fi yatları yüzde 47,1, gübre fi yatları çeşitlerine göre (yüzde 21 amonyum sülfat, yüzde 26 amonyum nitrat, yüzde 33 amonyum nitrat, üre, DAP ve kompoze gübre) yüzde 37,3 ile yüzde 74,9 arasında artmıştır. Elektriğin birim fi yatı, döneminde yüzde 124,4 yükselmiştir yılı Ocak ayında litresi 2 lira 91 kuruş olan katkısız mazot fi yatı, şu anda illere göre 4 lira 28 kuruş ile 4 lira 46 kuruş arasında satılmaktadır. Ülkemiz, tarımda dünyanın en pahalı mazotunu kullanan ülkeler arasındadır. Ne yazık ki, mazottaki fi yat artışlarına ürün fi yatları yetişememektedir. Şemsi Bayraktar, soru üzerine, çiftçinin yeterli miktarda ürettiğini, ancak gübre ve mazot fi yatlarından da şikayetçi olduğunu bildirerek, Bu konuda girdi maliyetleri düşürülmeli. Bu kalemlerde destek miktarı artırılmalı dedi. Bayraktar, şu bilgileri verdi: Haziran ayı enfl asyonu verilerine göre, yıllık bazda genel üretici enfl asyonu yüzde 5,33, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 3,18 iken, tarımda bu rakamlar yüzde 4,28 ve yüzde 0,33 de kalmaktadır. Tüketici fi yatları yıllık bazda yüzde 5,23, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 3,18 artmıştır. Tarımda üretici fi yatlarının, tüketici fi yatlarının altında artması, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 0,33 ile yerinde sayması, çiftçimiz açısından sıkıntı vericidir. Sürdürülebilir değildir. Fiyatlarda istikrar istiyoruz Bayraktar, fi yatlarda istikrar istediklerini, fi yatların bir sene dibe inerken, diğer sene aşırı yükselmemesi, çiftçiyi maliyetinin altında ürün satar hale getirmemesi gerektiğini vurguladı. Çiftçi de kazanmalı, tüketici de pahalı ürünle karşı karşıya kalmamalıdır diyen Bayraktar, bunun da yolunun tarımın yapısal sorunlarının çözülmesinden, örgütlenmeden geçtiğini, aksi takdirde üretici ile tüketici arasında domates, salatalık, sivri biber, patlıcan, kabak, elma, armut, sütte olduğu gibi yüzde 200 lerin üzerinde hatta maydanozda olduğu gibi yüzde 570 i aşan fi yat farkları oluşmasının önüne geçilemeyeceğini bildirdi. YEŞİLOVA ZİRAAT ODASI HİZMET BİNASI AÇILDI Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Kafkaslar a, Kuzey Afrika ya, Ortadoğu ya, Asya ve Avrupa ülkelerine baktığımızda bu bölgede gıda fi yatları artmayan ve gıda güvencesini sağlayan tek ülke Türkiye. Bunu da Türk çiftçisine borçluyuz dedi. Bayraktar, Burdur un Yeşilova ilçesinde Yeşilova Odası yeni hizmet binası ile Toprak, Yaprak ve Su Analiz Laboratuvarı nın açılış törenine katıldı. Şemsi Bayraktar burada yaptığı konuşmada, Türkiye nin her yerinde açılışlar gerçekleştirdiklerini, önümüzdeki 3-4 ay içinde yaklaşık 80 açılış daha yapacaklarını söyledi. Türkiye Odaları Kanunu nun değişmesinden sonra odaların idari ve mali yönden güçlendiğini anlatan Bayraktar, bugün gelinen noktada odaların yüzde 65 inin kendi hizmet binalarına kavuştuğunu kaydetti. Bayraktar, odaların yarısında makine parkı bulunduğunu, 70 laboratuvarın açıldığını, 200 e yakın Avrupa Birliği Kırsal Kalkınma projesini hayata geçirdiklerini ve kaynak bulduklarını vurguladı. Mazot ve gübre fiyatlarının aşağı çekilmesi noktasında talebimiz var Çiftçiden gelen paranın alın teri olduğunu ve bu alın terini son kuruşuna kadar çiftçiye çeviremedikleri takdirde bunun vebalini taşıyacaklarını belirten Bayraktar, şöyle konuştu: Tabii bazı sorunlarımız da var. Bugün en büyük sorunumuz; girdi maliyetleri yüksek. Bunları aşağı çekmeye çalışıyoruz. Özellikle hükümetimizden mazot ve gübre fi yatlarının aşağı çekilmesi noktasında talebimiz var. Gerçekten dünyanın en pahalı mazotunu kullanan ülkelerden birisiyiz. Elektrik fi yatları fevkalade yüksek görünüyor. Bunların aşağı çekilmesi ve yapılandırılması konusunda taleplerimiz var. Ama bütün bunları hallettiğimizde, çok daha önemli olan yapısal sorunları da bunların arkasından halletmemiz gerekiyor. 20 milyar doların üzerinde ihracat Bütün bu sorunlara rağmen, bugün tarım, gıda ve orman ürünlerini de kattıklarında 20 milyar doların üzerinde ihracat yaptıklarını anlatan Bayraktar, ülke nüfusunu ve 30 milyonu aşkın turisti besleyen bir tarım sektörü ve bu tarım sektöründe üretim yapan Türk çiftçisinin bulunduğunu bildirdi. Bu nedenle Türk çiftçisine bu ülkenin şükran borcu olduğuna işaret eden Bayraktar, Çünkü bölgemizde, Kafkaslar a, Kuzey Afrika ya, Ortadoğu ya, Asya ve Avrupa ülkelerine baktığımızda bu bölgede gıda fi yatları artmayan ve gıda güvencesini sağlayan tek ülke Türkiye. Bunu da Türk çiftçisine borçluyuz. Allah Türk çiftçisinden razı olsun dedi. Konuşmaların ardından Yeşilova Odası hizmet binası ile Toprak, Yaprak ve Su Analiz Laboratuvarı nın açılış kurdelesi kesildi. Bayraktar, TZOB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Nuri Sorman, TZOB Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Mustafa Hepokur ve beraberindekiler hizmet binası ve laboratuvarı gezdikten sonra ilçeden ayrıldı. BAYRAKTAR ANTALYA İL KOORDİNASYON KURULU TOPLANTISINDA Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Kadınlarımızın tarım alanında daha fazla yer alacağını görüyoruz. Kadınların eğitimi noktasında protokol yaptık. Pilot bölgelerden başladık, inşallah Antalya da da bu eğitimi vermek istiyoruz dedi. Antalya da Denizimpark Restaurant ta gerçekleştirilen Antalya Odaları İl Koordinasyon Kurulu toplantısına katılan Bayraktar, toplantı öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, Antalya nın sadece turizm alanında değil, tarım alanında da önemli bir il olduğunu kaydetti. Yaş sebze ve meyve ihracatında Antalya nın önemli bir yere sahip olduğunu belirten Bayraktar, Antalya nın tarım potansiyelini değerlendiren bir il olduğunu, TZOB olarak kendilerinin de bu potansiyelin gelişmesine katkı sağladıklarını ifade etti. Bayraktar, Antalya da da üreticilerin bazı sorunları olduğunu ve düzenledikleri bu toplantıda Antalyalı üreticilerin sorunlarını da konuşacaklarını dile getirerek, sorunların başında girdi fi yatlarının yüksekliğinin yer aldığını söyledi. Şemsi Bayraktar, Mazot ve gübre fi - yatlarının bir miktar daha düşürülmesi, elektrik fi yatlarının düşürülmesi ve borçlara yapılandırma isteniyor dedi. TZOB olarak çiftçilerin daha verimli üretim yapmalarını hedefl ediklerini belirten Bayraktar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık ile Aile ve Sosyal Politikalar bakanlıklarıyla eğitim çalışmaları yapıyoruz. Kadın çiftçilerimizin eğitim projesi. Bunu Antalya da da uygulayacağız. Kadınlarımızın tarım alanında daha fazla yer alacağını görüyoruz. Kadınların eğitimi noktasında protokol yaptık. Pilot bölgelerden başladık, inşallah Antalya da da bu eğitimi vermek istiyoruz diye konuştu. Bayraktar, Türk tarımının hedefl erinin çok büyük olduğunu vurgulayarak, 80 milyon nüfus ve 50 milyon turisti besleyen büyük bir tarım sektörünü hedefl ediklerini söyledi. Tarım sektöründe ihracatlarını 15 milyar doların üzerinde olduğunu bunu 40 milyar dolara çıkarmak istediklerini anlatarak, şöyle devam etti: Bunun için de bazı tedbirleri almak gerekir. 80 milyon nüfusu, 50 milyon turisti besleyen büyük bir tarım sektörü hedefl iyoruz. Bu hedefl ere ulaşmak için de saydığımız sorunların çözümüne önem veriyoruz. Antalya da da arazi parçalanması çok fazla. Bu, verimliliği engelleyen hususlardan biri. Bu manada bakanlığın yaptığı miras hukuku çalışmalarına destek veriyoruz. İşletmeleri belli bir büyüklüğe getirmemiz lazım. Öte yandan, basına kapalı gerçekleşen ve Antalya daki ziraat odalarının başkanları ile yönetim kurulu üyelerinin katıldığı koordinasyon kurulu toplantısında, odaların çalışmaları, projeleri ve üreticilerin sorunlarının görüşüldüğü öğrenildi.

6 6 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 KADIN ÇİFTÇİLERİMİZE POZİTİF AYRIMCILIK YAPILMALI Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Yönetim Kurulu üyesi Şemsi Bayraktar, tarımda üreticilerin sattıkları ürün bedellerinden yapılan SGK prim kesintisi işlemini SGK nın, 1 Ekim 2013 ten itibaren e-kesinti adı verilen bilgisayar programıyla kağıt ortamından elektronik ortama taşıyacağını bildirdi. Bayraktar, Muafi yet belgesi olanlar ile prim borcu olmayan üreticilerin, ürün bedellerinden kesinti yapılmayacak. Kesinti oranı, 2014 ten itibaren %2 olarak uygulanacak dedi. Bayraktar, SGK Sakarya İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen SGK Bilgilendirme Toplantısı nda yaptığı konuşmada, 2006 yılında yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu nun, sosyal güvenlik sisteminde bir reform olduğunu ve önemli gelişmeler sağladığını, ancak kanunun sosyal tarafl arın tüm sorunlarını çözdüğünü söylemenin yanlış olacağını bildirdi. Halen bazı kanun, yönetmelik ve tebliğlerle aksayan yönlerin düzeltilmeye çalışıldığını belirten Bayraktar, Tarım sektörünün de bazı sorunları var. Bu sorunların bir kısmını kanun ve yönetmeliklerle çözmeye çalıştık. Ancak en büyük kayıt dışılığın tarım sektöründe olduğunu gördük. 2 milyon çiftçimizi kayıt altına almamız gerekiyor. Tarımda çalışan çiftçinin sigortalı olması için SGK priminin bir kısmının devlet tarafından ödenmesi zorunluluğu var. Kadın çiftçilerimize pozitif ayrımcılık yapılarak SGK primlerinin yüzde 60 ının devlet tarafından karşılanması gerekiyor diye konuştu. Kadın çiftçilerin de diğer sigortalı kadınlarda olduğu gibi doğum borçlanmasından yararlanabilmesi ve hamilelikte çalışamadığı süreler için borçlanabilmesi gerektiğini vurgulayan Bayraktar, Çiftçilerin malulen emekli olabilmeleri için istenen prim gün sayısı, diğer sigortalılarla eşit olmalı. Tarımsal işletmelerde çalışan işçilerde, işveren priminin yüzde 50 sinin devlet tarafından karşılanması gerekir. Bunları yaparsak tarım sektörünün kayıtdışılığını azaltmış oluruz. SGK nın e-kesinti programı Bayraktar, tarımda üreticilerin sattıkları ürün bedellerinden yüzde 1 ile yüzde 5 arasında değişen oranda sigorta prim kesintisi yapıldığını, SGK nın 1 Ekim 2013 tarihinden itibaren e-kesinti adı verilen bilgisayar programıyla bu işlemi kağıt ortamından elektronik ortama taşıyacağı ve bu şekilde sistemi yürüteceği bilgisini verdi. Bayraktar, Alınacak şifreyle girilecek sistemde yapılan sorgulama sonucu prim borcu olanlardan, borç tutarını geçmemek üzere kesinti yapılacak. Bu kesinti, SGK hesabına süresi içinde yatırılacak. Muafi yet belgesi olanlar ile prim borcu olmayan üreticilerin, ürün bedellerinden kesinti yapılmayacak bilgisini verdi. Basında yıpranma hakkının 1 Ekim 2008 de kalktığını, 10 Ocak 2013 tarihinde sarı basın kartı olanlara yeniden yıpranma hakkı getirildiğini de anımsatan Bayraktar, Zor şartlarda hayatlarını sürdüren yerel basının ayakta kalması için yerel basın mensupları ve işverenlerinin çıkacak prim borçları yapılandırılmalıdır dedi. Toplantıya Adapazarı Ticaret Borsası mensupları, Adapazarı Odası ve Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası başkanları, serbest muhasebeci ve mali müşavirler katıldı. FINDIK BAHÇESİNDEN OKUL SIRALARINA... SGK Yönetim Kurulu Üyesi Şemsi Bayraktar da uygulamanın Sakarya dan tüm Türkiye ye yayılması gerektiğini söyleyerek şunları kaydetti: Çok başarılı bir proje olduğunu gördük. Güneydoğu dan gelen işçilerimiz ufak çocuklarına bakmakta zorluk çekiyordu. Onlara nasıl bakacaklarını düşünüyorlardı. Çocukları fındık bahçelerinde çalıştırıyorlardı. Biz de bununla ilgili bir çalışma başlattık. Belli bir yaşın altındaki çocukların fındık bahçesinde çalışması yasaklandı. Bu çocuklarımızı SGK, Halk Eğitim Merkezi ve Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğünün katkısı ile eğitime aldık. Burada resim yapıyorlar, satranç öğreniyorlar, oyun parkında hoşça vakit geçirerek kitap okuyorlar. Eğitimlerine de devam etmiş oluyorlar. Bu uygulamayı tüm ülkeye yaymak lazım. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Fındık bahçelerinde çalışmak için gelen aileler de uygulamadan çok memnun olduklarını söyleyerek başta SGK olmak üzere emeği geçenlere teşekkür etti. Bayraktar ve Canbasoğlu sınıfl ardaki eğitimin ardından oyun bahçesinde gönüllerince vakit geçiren Güneydoğulu çocukları salıncakta sallayarak çeşitli ikramlarda bulundu. TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Belli bir yaşın altındaki çocukların fındık bahçesinde çalışması yasaklandı. Bu çocuklarımızı SGK, Halk Eğitim Merkezi ve Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğünün katkısı ile eğitime aldık. Pilot uygulamanın başlatıldığı köyü ziyaret eden Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı ve SGK Yönetim Kurulu Üyesi Şemsi Bayraktar, SGK Sakarya İl Müdürü Nurten Canbasoğlu ve beraberindeki heyet, verilen eğitimin çok önemli ve örnek olduğunu belirtti. Avrupa Birliği nin çocuk işçi çalıştırıldığı gerekçesi ile Türkiye den fındık alımına karşı olması nedeniyle Sakarya da örnek bir uygulama hayata geçirildi. Güneydoğu dan Sakarya ya fındık toplamak için gelen işçilerin 15 yaş altındaki çocuklarına Hendek ilçesine bağlı Sümbüller Köyü İlköğretim Okulu nda Halk Eğitim Merkezi tarafından görevlendirilen resim öğretmeni Adem Bulut tarafından ders veriliyor. Anne ve babaları fındık bahçesinde fındık toplarken zamanlarını okulda eğitim alarak geçiren çocuklar, resim yapmayı çok sevdiklerini ve fındık bahçesi yerine okulda olmayı tercih ettiklerini söyledi. Uygulamanın yapıldığı köydeki okulu ziyaret eden TZOB Genel Başkanı ve

7 TZOB dan Başbakan Erdoğan a ayçiçeği mektubu Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS Bayraktar: Mektupta, ayçiçeğinde içinde bulunulan durumu anlattık, çözüm önerilerimizi sunduk Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan a, ayçiçeği konusunda mektup gönderdiklerini bildirerek, Başbakan Erdoğan a gönderdiğimiz mektupta, ayçiçeğinde içinde bulunulan durumu anlattık, çözüm önerilerimizi sunduk dedi. Bayraktar, sorunun çözümü için yağlık ayçiçeğinde kilogram başına 24 kuruş olan desteğin artırılması, ayçiçeği hasadı döneminde Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında, ürün ithalatı yapılmaması gerektiğini belirtti. Şemsi Bayraktar, Başbakan Erdoğan ın, TZOB tarafından gerçekleştirilen bölge toplantılarına katılarak sorunları oda başkanlarından dinlediğini ve anında çözüm getirilmesi için talimat verdiğini, TZOB un yeni hizmet binası açılış törenine ve tören sonrası Yönetim Kurulu toplantısına katıldığını, Yönetim Kurulu üyelerinin kendi bölgeleriyle ilgili aktardıkları sorunlara yakın ilgi gösterdiğini bildirdi. Ayçiçeği üreticisi büyük sıkıntılarla karşı karşıya Hasat döneminin başladığı bugünlerde ayçiçeği üreticisinin büyük sıkıntılarla karşı karşıya kaldığını, Başbakan Erdoğan ın göstereceği irade ve destekle diğer sorunlarda olduğu gibi ayçiçeği üreticisinin sorunlarını da çözeceğine inandıklarını belirten Bayraktar, mektubunda şu görüşlere yer verdi: Ülkemizin, hemen hemen her bölgesi yağlı tohumlar üretimine elverişli olmasına rağmen, yağlı tohumlu ürünlerde net ithalatçı ülke konumundayız. Ülkemizde üretilen yağlı tohumlardan elde edilen yağ miktarı 655 bin ton, toplam yağ tüketimimiz ise 2 milyon 145 bin tondur. Yağ ihtiyacımızın sadece yüzde 30,5 i ülkemizde üretilen yağlı tohumlarla karşılanmakta, yüzde 69,5 i ise ithal edilmektedir. Şöyle ki; 2012 yılında yağlı tohum ithalatı 2 milyon 131 bin ton, bitkisel yağ ithalatı 1 milyon 325 bin ton ve bunların işlenmesi sonucu arta kalan küspelerin ithalatı ise 1 milyon 880 bin ton olmuştur. Bütün bu ithalat kalemlerine ödediğimiz döviz tutarı ise 3,6 milyar doları bulmuştur. Üreticilerimizi adeta boğan ithalatımız, yıllar içinde sürekli artmıştır. Ülkemizde; ayçiçeği, kanola, pamuk, mısır, fındık ve soya yağı olmak üzere toplam 950 bin ton yemeklik sıvı yağ tüketilmektedir. Halkımız yemeklik olarak sıvı yağ tüketiminde öncelikle ayçiçeğini tercih etmektedir. Toplam 950 bin ton yemeklik sıvı yağ tüketiminin yüzde 80 ini ayçiçeği oluşturmaktadır. Rakamlar göstermektedir ki, ayçiçeği yağı halkımız için olmazsa olmaz gıdalar arasında yer almaktadır. Yağlı tohumlu bitkilerdeki açığın kapatılmasına yönelik alınan tedbirler ile birlikte en önemli ilerleme ayçiçeği üretiminde yaşanmış, önemli artışlar kaydedilmiştir. Nitekim, 2000 yılında 800 bin ton olan ayçiçeği üretimi, 2012 yılında 1 milyon 200 bin tonu yağlık, 170 bin tonu çerezlik olmak üzere 1 milyon 370 bin tona yükselmiştir yılında ise 1 milyon 350 bin tonu yağlık, 150 bin tonu çerezlik olmak üzere toplam 1 milyon 500 bin tona çıkacağı beklenmektedir. Geçen yıla göre, yağlık ayçiçeği üretimimiz yüzde 12,5 artış göstermiştir. Fiyatı, 95 kuruşa kadar düştü Bu hasat döneminde oluşan ayçiçeği fi yatlarının, geçen yılki fi yatlara göre oldukça düşük düzeyde seyrettiğini bildiren Bayraktar, şöyle devam etti: Ayçiçeği fi yatlarının düşmesinde, dünyadaki gelişmeler de etkili olmuştur yılında dünya ayçiçeği üretimi 36,3 milyon ton iken, 2013 yılında 40,3 milyon tona yükselmiştir. Dünya ayçiçeği üretiminin yüzde 25 ini Ukrayna, yüzde 22 sini Rusya, yüzde 20 sini Avrupa Birliği (AB) yapmaktadır. Ukrayna Rusya ve AB, dünya üretiminin yüzde 67 sini gerçekleştirmektedir. Ülkemizin, dünya ayçiçeği üretiminden aldığı pay ise yüzde 3,7 dir. Ayçiçeğinde ithalatçı ülke olmamız nedeniyle, dünya piyasalarındaki fi yat değişimleri ülkemizi doğrudan etkilemektedir. Üretim rakamlarının artması ile dünyada da ayçiçeği fi yatları düşmüştür yılında, dünya piyasalarında tonu 700 dolar olan ayçiçeği fi yatı, bu yıl 400 dolara gerilemiştir. Ayçiçeği hasadının Çukurova gibi güney bölgelerimiz dışında yeni başlamasına rağmen, üretici, fi yatlar karşısında hüsrana uğramıştır. Geçen sezon kilogramı 1 lira 50 kuruş olan ayçiçeği fi yatı, bu sezon 95 kuruşa kadar düşmüştür. Ayçiçeği fi yat düşüşünde etkili olan diğer unsur ise, ihracat amacıyla Dahilde İşleme Rejimi kapsamında ülkemize yüzde 0 (sıfır) gümrükle giren ayçiçeği ve ürünlerinin kontrolünün yeterince yapılamamasıdır. Ayrıca, boya sanayiinde, yem ve margarin üretiminde belli oranlarda kullanılmak üzere yine yüzde 0 (sıfır) gümrükle ülkemize giren ayçiçeği ham yağının kontrolü iyi bir şekilde yapılmalıdır. Bu şekilde ülkeye girişi yapılan ham yağın ithalat amacına uygun olarak kullanılması sağlanmalı, başka yerlerde kullanılması önlenmelidir. ÖNERİLER Ülkemizde ayçiçeği fi yatlarının gerilemesinde önemli diğer bir etken ise ayçiçeği ithalatında uygulanan gümrük vergi oranlarının üreticilerimizi koruyamamasıdır. Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına göre, uygulayacağımız en yüksek gümrük vergi oranları, ayçiçeği tohumunda yüzde 27, ham ayçiçeği yağında ise yüzde 36 dır. Bu vergi oranları, üreticilerimizi korumakta yetersizdir. Üreticilerimiz düşük vergi oranları ve yüksek girdi maliyetleri karşısında rekabet etmekte zorlanmaktadır. Destek 2010 dan bu yana sadece 1 kuruş artırıldı Üretimin sürdürülebilmesi için dünya ile rekabet edecek üretim ortamı sağlanması, üreticinin dünya fi yatlarından girdi kullanabilmesi gerektiğini bildiren Bayraktar, Yağlık ayçiçeğinde kilogram başına destek miktarı 2006, 2007 yıllarında 20, 2008 yılında 18,9, 2009 yılında 21, 2010 ve 2011 yılında 23, 2012 yılında 24 kuruş olarak uygulanmıştır yılında da destek miktarı, 2012 yılına göre değiştirilmeyerek 24 kuruş olarak belirlenmiştir. Kilogram başına destek miktarı 2010 yılından bu yana sadece 1 kuruş artırılmıştır. Destek miktarı, üreticimizin dünya fi yatlarıyla rekabet edebilmesi için yeterli değildir. Bu miktarın artırılması soruna kısa vadede çözüm getirecektir dedi. Gerekli tedbirler alınmadığı takdirde, düşük fi yat nedeniyle mağdur olan üreticinin önümüzdeki sezon ayçiçeği ekimden vazgeçmesi halinde, ithalat miktarının artacağını ve yağ açığıyla ilgili sorunun daha da derinleşeceğini vurgulayan Bayraktar, bu durumun, sadece yağ sektörünü değil, küspede dışa bağımlılığı da artıracağından hayvancılık açısından önemli bir risk oluşturacağına dikkati çekti. Bayraktar, ayçiçeği fi yatlarının, üreticileri mağdur etmemesi için alınması gereken acil tedbirler konusundaki önerilerimizi ise şöyle sıraladı: Yağlık ayçiçeğinde kilogram başına 24 kuruş olan destek artırılmalıdır. Ayçiçeği hasadı döneminde Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında, ürün ithalatı yapılmamalıdır. Hasat dönemi dışında Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında yapılacak ürün ithalatında kontroller sıkı tutulmalı, ihracat amacıyla alınan bu ürünlerin, iç piyasada kullanılması engellenmelidir. 22 Ağustos 2013 tarihli Resmi Gazete nin mükerrer sayısında yayınlanan Ekonomi Bakanlığı nın İthalatta Gözetim Uygulamasına İlişkin Tebliğ (Tebliği No: 2009/8) de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliği ne göre, yağlık ayçiçeği, ayçiçeği tohumu unu, kaba unlarında tonuna CIF (mal bedeli, sigorta ve navlun dahil) 675 dolar, ayçiçeği tohumu yağına 1500 dolar gözetim uygulaması belirlemesi sorunu çözmekten uzaktır. Kanaatimizce bu rakam, üreticiyi korumakta yeterli olmayacaktır. Bu amaçla gözetim uygulaması fi yatı, mümkün olan en yüksek seviyeye çıkarılmalıdır. Gözetim uygulaması fi yatının, 850 dolar/tona yükseltilmesi halinde üreticimizin ucuz ithalata karşı korunmasının mümkün olabileceğini öngörüyoruz. Üreticimiz dünya fi yatlarından girdi kullanabilmelidir. Ürün fi yatlarında yaşanan gerilemenin önlenmesi amacıyla yıllarında ayçiçeği, ayçiçeği ürünleri ithalatında bir yöntem olarak kullanılan tarife kontenjanı, bu yıl da uygulanmalıdır. Tarife kontenjanı ile ihtiyacının bir bölümünü iç piyasadan karşılayan sanayiciye, düşük gümrük vergisi ile ithalat izni de verilmektedir. Bu uygulama ile alıcıların üreticilere yönelmesi sağlanmalıdır. Boya sanayiinde, yem ve margarin üretiminde belli oranlarda kullanılmak üzere yine 0 (sıfır) gümrükle ülkemize giren ayçiçeği ham yağının kontrolü iyi bir şekilde yapılmalıdır. Bu şekilde ülkeye girişi yapılan ham yağın ithalat amacına uygun olarak kullanılması sağlanmalı, başka yerlerde kullanılması önlenmelidir.

8 8 TZOB'UN medya İnternet-TV İnternet medyasında, TZOB kaynaklı, Temmuz ayında 2 bin 278, Ocak-Temmuz döneminde 13 bin 859 haber yer buldu. Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 BAŞARISI Medyada Temmuz ayının lideri TZOB oldu Medya takip ajansı Interpress in internet sitesinde bulunan ve ekonomiye yön veren kurum ve kuruluşların haber sayıları ve haberlerin yayınlandığı gazetelerin tirajlarının yer aldığı analiz verilerine göre, Türkiye Odaları Birliği (TZOB), Temmuz ayında, meslek kuruluşları, birlik, konfederasyon, odalar ve dernekler arasında hem tarım, hem de genel ekonomi haberlerinde birinci sırada yer aldı. Interpress in analiz sonuçlarından yapılan değerlendirmeye göre, medyada Temmuz ayının lideri TZOB oldu. Yazılı basında Temmuz ayında TZOB kaynaklı 2 bin 592 haber yer buldu. Temmuz ayında TOBB kaynaklı 2 bin 183, MÜSİAD kaynaklı 848, Türk-İş kaynaklı 847, TESK kaynaklı 833, KESK kaynaklı 679, Eğitim Bir Sen kaynaklı 671, DİSK kaynaklı 606, Kamu-Sen kaynaklı 601, TÜSİAD kaynaklı 471, Hak-İş kaynaklı 348, TİSK kaynaklı 56 haber yer buldu. Tarım ve gıdada yıllık ihracat 16,2 milyar doları geçti TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Temmuz ayı itibarıyla tarım ve gıdada yıllık ihracat 16 milyar 232 milyon dolar, ithalat 11 milyar 71 milyon dolar oldu. Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Temmuz ayı itibarıyla tarım ve gıdada yıllık ihracatın 16 milyar 232 milyon dolar, ithalatın 11 milyar 71 milyon dolar olduğunu bildirerek, Tarım ve gıda 5 milyar 160 milyon dolar dış ticaret fazlası vererek, ekonomimize büyük katkı yaptı dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, tarım ve gıdada ihracatın, Temmuz ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 18,48 artışla 1 milyar 91 milyon dolardan 1 milyar 292,6 milyon dolara, Ocak-Temmuz döneminde ise 2013 yılında, 2012 yılı aynı dönemine göre yüzde 11,6 artışla 8 milyar 456 milyon dolardan 9 milyar 437 milyon dolara çıktığını belirtti. Ocak-Temmuz döneminde fasıllar arasında en fazla ihracatın 1 milyar 915 milyon 798 bin dolarla meyve, turunçgiller, kavun ve karpuz faslında görüldüğünü, bu faslı 937 milyon 335 bin dolarla sebze, meyvelerden elde edilen ürünler faslının takip ettiğini bildiren Bayraktar, sebzelerde Ocak-Temmuz döneminde 704 milyon 169 bin, hayvansal ve bitkisel yağlarda 852 milyon 940 bin, hububat, un, TZOB kaynaklı haberlerin yer aldığı yazılı basın kuruluşlarının Temmuz ayı toplam tirajı 78 milyon 201 bin 666 oldu. Ocak-Temmuz Ocak-Temmuz 2013 e bakıldığında, TZOB, TOBB un ardından ikinci sırada yer aldı. Bu dönemde yazılı basında TOBB kaynaklı 18 bin 441, TZOB kaynaklı 14 bin 772, KESK kaynaklı 8 bin 360, MÜ- SİAD kaynaklı 7 bin 144, DİSK kaynaklı 6 bin 988, Türk-İş kaynaklı 5 bin 723, Eğitim Bir Sen kaynaklı 5 bin 512, Kamu-Sen kaynaklı 5 bin 121, TÜSİAD kaynaklı 4 bin 976, Hak-İş kaynaklı 2 bin 153, TİSK kaynaklı 799 yer buldu. TZOB kaynaklı haberlerin yer aldığı yazılı basın kuruluşlarının toplam tirajı Ocak-Temmuz 2012 dönemi için 416 milyon 127 bin 201 e ulaştı. pastacılık ürünlerinde 863 milyon 150 bin, tütün ve tütün yerine geçen işlenmiş ürünlerde 609 milyon 869 bin dolarlık ihracat yapıldığına dikkati çekti. İthalattaki artış hızı ihracatın altında TZOB Genel Başkanı Bayraktar, tarım ve gıdada ithalatın, Temmuz ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5,93 artışla 915 milyon dolardan 969,2 milyon dolara, Ocak-Temmuz döneminde ise 2013 yılında, 2012 yılı aynı dönemine göre yüzde 5,26 artışla 6 milyar 402 milyon dolardan 6 milyar 738,7 milyon dolara çıktığını bilgisini verdi. Bayraktar, Ocak-Temmuz döneminde fasıllar arasında en fazla ihracatın 1 milyar 246 milyon 592 bin dolarla hububat faslında olduğunu, bu faslı 1 milyar 90 milyon 200 bin dolarla hayvansal ve bitkisel yağlar, 1 milyar 68,1 milyon dolarla yağlı tohum ve meyveler ithalatının izlediğini belirtti. Bayraktar, Temmuz ayında ihracatın yüzde 18,48, ithalatın yüzde 5,93; Ocak- Temmuz döneminde ihracatın yüzde 11,6, ithalatın yüzde 5,26 arttığını, ithalattaki artış hızının ihracatın altında kaldığını vurguladı. Televizyonlarda, TZOB kaynaklı Temmuz ayında 38, Ocak-Temmuz döneminde 332 haber yayınlandı. Basında TZOB Genel Başkanı Medya takip ajansı Interpress in verilerine göre, Temmuz ayında TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar kaynaklı 823 haber yer aldı. Şemsi Bayraktar haberlerinin bulunduğu basın kuruluşların Temmuz ayı toplam tirajı 23 milyon 994 bin 4 oldu. Ocak-Temmuz döneminde TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar kaynaklı 3 bin 640 haber basında yer buldu. Şemsi Bayraktar haberlerinin yer aldığı basın kuruluşlarının Ocak-Temmuz dönemi toplam tirajı 118 milyon 358 bin 664 oldu. Medya Takip Merkezi verilerine göre, medyada öne çıkan işadamları listesinde de Temmuz ayında 774 haberle TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ilk sırada yer aldı. Listede Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu 642 haberle ikinci, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken 504 haberle üçüncü, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı 482 haberle dördüncü, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş 267 haberle beşinci oldu. Temmuz itibarıyla 12 aylık pamuk ithalatı 2,8 milyar doları aştı 7 aylık dönemde, 1 milyar 877 milyon 448 bin dolarlık pamuk ithal edildiğini bildiren Bayraktar, Bu dönemdeki pamuk ihracatımız ise 1 milyar 125 milyon 959 bin dolar oldu. Temmuz ayı itibarıyla son bir yıllık dönemde pamuk ihracatı 1 milyar 937 milyon 169 bin dolar olurken, ithalat 2 milyar 803 milyon 573 bin dolara ulaştı. Pamukta ithalat çok hızlı artıyor. Üretim alanları artırılmalı, stratejik bir ürün olan pamukta ithalata bağımlılık azaltılmalı dedi. Bayraktar, Türk çiftçisinin ihracat yapmaya devam ettiğini, 12 aylık dönemde kronik bir şekilde dış ticaret açığı veren ülke ekonomisine 5 milyar 160 milyon dolarlık dış ticaret fazlasıyla olağanüstü bir destek verdiğini belirtti. Şemsi Bayraktar, yapısal sorunların çözülmesi, çiftçiye desteğin artırılması halinde, tarım ve gıdada milyar dolarlık ihracat rakamlarının gerçekleştirilmesinin hayalden gerçeğe dönüşeceğini vurguladı. Tarımda üretici tüketici arasındaki makas açıldı Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarım ve gıdada üretici ve tüketici arasındaki makasın açıldığını bildirerek, Gıda ve alkolsüz içeceklerde yıllık enfl asyonun yüzde 12,72 arttığı bir ortamda, tarımda üretici fi yatlarındaki artışın yüzde 4,26 da kalması üretici market fi yatları arasındaki dengesizliği gösteriyor. Rakamlar, sektörde aracıların daha fazla para kazandığını ortaya koyuyor dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, üretici fi yatlarının Temmuz ayında yüzde 0,99 artarken, tarımda artışın yüzde 0,25 de kaldığını, yıllıkta üretici fi yatlarının tarımda yüzde 4,26 artmasına karşın, genel ÜFE nin yüzde 6,61 i bulduğunu bildirdi. Şemsi Bayraktar, üretici fi yatları endeksinde (ÜFE) genel enfl asyonun Temmuz ayında yüzde 0,99, tarımın genelinde yüzde 0,25, tarımın alt kalemleri olan tarım, avcılıkta yüzde 0,40 arttığını, ormancılık, tomrukçulukta yüzde 2,01, balıkçılıkta yüzde 3,24 azaldığını belirtti. Genel enfl asyonun ÜFE de, Temmuz ayı itibarıyla yıllık bazda yüzde 6,61 artarken, tarımın genelinde yüzde 4,26, tarımın alt kalemleri olan tarım, avcılıkta yüzde 5,07 arttığını belirten Bayraktar, Ormancılık, tomrukçulukta yüzde 14,84, balıkçılıkta yüzde 1,46 geriledi dedi. Şemsi Bayraktar, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) rakamlarına göre, tüketici fi yatları endeksinde (TÜFE) Temmuz ayında fi yatların yüzde 0,31, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 0,22 yükseldiğini bildirdi. Aynı ay itibarıyla son bir yıllık dönemde genel enfl asyon yüzde 8,88 artmasına karşın, gıda ve alkolsüz içeceklerde artışın yüzde 12,72 yi bulduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti: Gıda ve alkolsüz içeceklerde Temmuz ayı itibarıyla yıllık artış yüzde 12,72 yi buldu ama tarımda ÜFE de yüzde 4,26 da kaldı. 12 aylık ortalamalara bakıldığında, TÜFE de genel enfl asyonun yüzde 7,47 olmasına karşın, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 7,92 oldu. Oniki aylık ortalamalara göre, üreticide genel enfl asyon yüzde 3,23 artarken, tarımda yüzde 0,18 geriledi. Tarımın alt kalemlerinden olan tarım, avcılıkta yüzde 0,33, ormancılık ve tomrukçulukta yüzde 1,30 gerileme görülürken, balıkçılıkta yüzde 8,28 artış meydana geldi. Tarım ve gıdada üretici ve tüketici arasındaki makasın açıldığını bildiren Bayraktar, Üretici ile tüketici arasındaki zincir kırılmalı, üretici de kazanmalı, tüketici de uygun fi yatla gıdaya ulaşabilmeli dedi.

9 Mısır Hasadı Başladı Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mısır üretiminin bu yıl, geçen yıla göre yüzde 7,6 artışla 4 milyon 950 bin tona ulaşacağını, Toprak Mahsulleri Ofi si (TMO), mısır alım fi yatını, maliyetleri de göz önüne alarak üreticiyi mağdur etmeyecek şekilde belirlemeli dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, TMO nun satış fi yatını da alım fi yatıyla birlikte açıklamasının önemli olduğunu, satış fi yatının yüksek olması durumunda tüccarın, çiftçiye yöneleceğini, piyasa fi yatında düşüş olmayacağını belirtti. Şemsi Bayraktar, ürünün tesliminde bir sorun yaşanmaması için TMO nun alım merkezlerinde hızlı alım yapması halinde üreticinin tüccarın insafına kalmayacağını ve piyasanın rahatlayacağını vurguladı. Bayraktar, bu sene dünyada ve Türkiye de hububat üretiminde altın yıl yaşandığını, dünya hububat üretiminin 2 milyar 313 milyon tona ulaşmasının beklendiğini belirtti. Mısır üretiminin de geçen yıla göre dünyada ve Türkiye de önemli miktarda arttığını vurgulayan Bayraktar, 2012 yılında 855 milyon 48 bin ton olan dünya mısır üretiminin, Temmuz 2013 tahminlerine göre, bu yıl yüzde 12,3 oranında artarak 959 milyon 835 bin tona ulaşacağının tahmin edildiği bilgisini verdi. Dünya mısır üretiminin yüzde 59 unu ABD ve Çin den Mısır üretiminde önde gelen ülkelerin ABD, Çin, Brezilya, Avrupa Birliği, Arjantin ve Ukrayna olduğunu bildiren Bayraktar, ABD, 354 milyon 835 bin tonluk üretimle dünya mısır üretiminin yüzde 37 sini karşılıyor. Bu ülkeyi 211 milyon tonluk üretimiyle dünya mısır üretiminden yüzde 22 pay alan Çin takip ediyor. İki ülke dünya mısır üretiminin yüzde 59 unu karşılıyorlar. Brezilya 72 milyon tonla üçüncü, AB 65 milyon 625 bin tonla dördüncü, Arjantin 27 milyon tonla beşinci, Ukrayna 26 milyon tonla altıncı sırada yer alıyor. Türkiye ise dünya mısır üretiminin yüzde 0,5 ini karşılıyor. Dünya mısır üretiminin yüzde 59 unu üreten ABD ve Çin in, toplam ekim alanlarındaki payı yüzde 20 de kalıyor. Bu yıl ABD mısır üretimi rekor düzeyde artış gösterdi. Geçen yıl yaşanan kuraklık nedeniyle üretim düşük gerçekleşmişti. Geçen yıl 273 milyon 832 bin ton olan ABD mısır üretiminin, bu yıl iklim koşullarının da iyi gitmesiyle 354 milyon 346 bin tona ulaşması bekleniyor. ABD nin mısır üretimi, yüzde 29,4 gibi olağanüstü bir düzeyde artacak gibi görünüyor. Ekim alanları yüzde 2 artmasına karşın yüzde 26,9 luk verim artışıyla bunu sağlayacak dedi. Türkiye de de iklim koşulları mısır veriminde artışa yol açtı Bu yıl Türkiye de de iklim koşullarının iyi olmasının verimde artışa yol açtığını belirten Bayraktar, şöyle devam etti, Türkiye İstatistik Kurumu nun ilk tahmin sonuçlarına göre, mısır üretimimiz bu yıl, yüzde 7,6 artışla 4 milyon 950 bin tona ulaşacak. Ekim alanlarındaki artışın yanında verim miktarlarındaki artış da mısır üretiminin önemli düzeyde artmasını sağladı. Son 10 yılda mısır ekim alanları yüzde 11, mısırdaki verimlilik yüzde 50 arttı. Ülkemiz mısır üretiminde birinci sırada olan Akdeniz Bölgesi toplam üretimin yüzde 37 sini karşılamaktadır. Bu bölgeyi yüzde 22 oranında payla Güneydoğu Anadolu, yüzde 16 payla Ege Bölgesi, yüzde 15 payla Marmara Bölgesi izlemektedir. Son yıllarda ikinci ürün yetiştiriciliğinin artması ile ekolojik olarak ikinci ürün yetiştiriciliğine uygun olan Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Ege Bölgesinde mısır üretimi de artmıştır. Türkiye de mısır tüketimi hızlı artıyor Kanatlı sektörü başta olmak üzere hayvancılığın gelişmesiyle mısır tüketiminin de hızlı arttığına, Türkiye de mısır üretiminde yaklaşık yüzde 20 oranında üretim açığı bulunduğuna dikkati çeken Bayraktar, Açığın giderilmesi için 2012 yılında 807 bin 480 ton ithalat yapıldı dedi de ithalatın yüzde 60 dan fazlası Rusya dan yapıldı Türkiye nin her yıl yoğun olarak ABD den mısır ithalatı gerçekleştirirken, 2012 yılında bu ülkeden sadece 124 ton mısır ithalatı yapıldığını bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: GDO lu mısır üretiminin en fazla gerçekleştirildiği ABD den ithalatın azalması olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. Bu yıl da mısır ithalatı en fazla Rusya dan yapılmıştır yılında ithal edilen toplam 807 bin 480 tonluk ürünün yüzde 60 dan fazlası, 487 bin 914 tonu Rusya dan alınmıştır. Ayrıca Macaristan, Romanya, Ukrayna ve Bulgaristan dan ithalat yapılmıştır. Toplam ithalatın yüzde 96 sı bu 5 ülkeden gerçekleştirilmiştir. Bu yıl mısır hasadının bereketiyle ilk olarak Akdeniz Bölgesinde başladığını, hasadın önümüzdeki günlerde diğer bölgelerde de yoğunlaşacağını bildiren Bayraktar, Üretimin fazla olması ithalata fazla gerek duyulmayacağını göstermektedir. Özellikle mısır hasadı tamamlanıncaya kadar ucuz fi yatlı ürün ithalatına izin verilmemelidir dedi. Bayraktar, açıklamasında, mısır üreticilerinin bol, bereketli ve sorunsuz bir hasat dönemi geçirmelerinin herkesin temennisi olduğunu vurguladı. Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye nin tarımda olağanüstü bir potansiyel barındırdığını sadece meyve ve sebzenin bile ülke için önemli bir kazanç kapısı olduğunu bildirerek, Türkiye nin petrolü meyve sebze döneminde 58,7 milyar dolarlık yaş meyve, sebze, kuru meyve, fındık ve mamulleri ihracatı yapıldı dedi. Türkiye nin petrolü meyve sebze Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2000 yılı dahil 2013 yılı ağustos ayına kadar geçen 13 yıl 7 ayda tarımdaki toplam ihracatının 148,1 milyar dolara, bitkisel ürünlerdeki toplam ihracatın ise 111,4 milyar dolara ulaştığını, buna göre tarımdaki toplam ihracatın yüzde 40 a yakını, bitkisel ürünlerdeki ihracatın ise yarıdan fazlasının yaş meyve, sebze, kuru meyve ve fındık ve mamullerinden oluştuğunu belirtti. Şemsi Bayraktar, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) rakamlarına göre, (Ocak-Temmuz) döneminde 18,2 milyar dolarlık yaş meyve sebze, 17,3 milyar dolarlık fındık ve mamulleri, 11,7 milyar dolarlık meyve ve sebze mamulleri, 11,5 milyar dolarlık da kuru meyve ve mamulleri ihracatı yapıldığını vurguladı. Yaş meyve ve sebze üretimi 45,6 milyon ton Türkiye nin yaş sebze ve meyve üretiminden yüzde 2,4 payla dünyanın önde gelen yaş sebze ve meyve üreticilerinden biri olduğunu, 2012 yılında 45,6 milyon ton yaş sebze meyve ürettiğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: döneminde 396 milyon 750 bin dolar olan yaş meyve ve sebze ihracatı 2 milyar 335 milyon 772 bin dolara, 362 milyon 318 bin dolar olan meyve ve sebze mamulleri ihracatı 1 milyar 204 milyon 331 bin dolara, 418 milyon 923 bin dolar olan kuru meyve ve mamulleri ihracatı 1 milyar 370 milyon 830 bin dolara, 587 milyon 910 bin dolar olan fındık ve mamulleri ihracatı 1 milyar 759 milyon 111 dolara çıktı yılında, 2011 yılına göre, yaş meyve sebze ihracatı, yüzde 6,46 azalarak 2 milyar 184 milyon 807 bin dolara, kuru meyve ve mamulleri ihracatı yüzde 0,24 düşüşle 1 milyar 367 milyon 830 bin dolara inerken, meyve ve sebze mamulleri ihracatı, yüzde 4,80 artarak 1 milyar 262 milyon 119 bin dolara, fındık ve mamulleri ihracatı yüzde 2,65 artarak 1 milyar 805 milyon 461 bin dolara yükseldi. Bu yılın Ocak-Temmuz dönemi verilerine göre, ihracatta yaş meyve ve sebzede yüzde 0,09, fındık ve mamullerinde yüzde 1,59 azalma, meyve sebze mamullerinde yüzde 5,13, kuru meyve ve mamullerinde yüzde 11,39 artış görüldü. Yıllık ihracat 6,6 milyar doların üzerinde Türkiye nin 2010 yılında 6 milyar 86 milyon 429 bin dolarlık, 2011 yılında 6 milyar 670 milyon 44 bin, 2012 yılında ise 6 milyar 619 milyon 981 bin dolarlık yaş meyve, sebze, kuru meyve, fındık ve mamulleri ihracatı gerçekleştirdiği bilgisini veren Bayraktar, şöyle devam etti: Türkiye, tam anlamıyla meyve sebze cenneti. Üretici maliyetleri düşürülür, destek ve teşvikler artırılırsa, uygun rekabet koşulları sağlanırsa ve bilinçli tarım yapılırsa şu anda 6,6 milyar doları aşan yıllık ihracat, rahatlıkla üçe-dörde katlanır. Brezilya, çoğunluğu portakal suyu olmak üzere sadece meyve suyu ihracatından 2010 yılı verilerine göre, 2,3 milyar dolara yakın döviz kazanmaktadır. Türkiye, neden kazanamasın. Türkiye nin potansiyeli fevkalade yüksek, pazarlara da Brezilya dan daha yakın. Dünyada ilk 10 da 37 meyve ve sebzemiz var Ülke olarak fındık, kayısı, incir, kiraz, vişne, ayvada dünya üretiminde birinci sıradayız. Karpuz, kavun, çilek, pırasada ikinci, elma, salatalık, yeşil biber, yeşil fasulye, kestane, Antepfıstığında üçüncü, domates, mandalina, ıspanak, cevizde dördüncü, patlıcan, böğürtlen, keçiboynuzunda beşinci, üzüm, kuru soğan, şeftalide altıncı, armut, limon, greyfurt, yeşil soğanda yedinci, bademde sekizinci, kabak, marul ve kivide dokuzuncu, havuç, portakal, karnabaharda onuncuyuz. İlk 10 da, 37 meyve ve sebze ürünümüz var. Meyve ve sebzedeki dünya sıralamamız, Türkiye gibi, yüzölçümünde orta boyutlu, dünya karasal yüzölçümünün yüzde 0,5 ini oluşturan bir ülke için inanılmaz bir çeşitlilik ve zenginliğimizin bir sonucudur. Çok değerli, iyi bir pazarlamayla dünya piyasalarında önemli yer edinecek ürünlerimiz var. Yeter ki değerlendirelim. Şemsi Bayraktar, üreticilerin rekabet gücünün artırılması bakımından maliyetlerin düşürülmesi, gübre, mazot, ilaçlama, depolama, ambalajlama, nakliye gibi unsurların mutlak surette desteklenmesi, girdilerdeki katma değer vergisi (KDV) oranlarının indirilmesi gerektiğini bildirdi.

10 10 Toprağın korunması herkesin sorunu Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Anayasa Uzlaşma Komisyonu ndaki Meclis te grubu bulunan 4 partinin de tarımın, hayvancılığın ve bu üretim dallarında çalışanların korunması konusunda uzlaşmalarının memnuniyet verici olduğunu bildirerek, Toprağın korunması herkesin sorunu. Toprağımızı koruyalım, çocuklarımızın geleceğiyle oynamayalım dedi. Şemsi Bayraktar, sınırlı bir kaynak olan, üretilemeyen toprakların diğer bir ifadeyle tarım arazilerinin korunmasında başarılı olan gelişmiş ülkelerin, bu konuya yeteri kadar özen gösteremeyen ülkelerle karşılaştırıldığında; beslenme, sağlık yaşam standartlarının yükseltilmesi gibi konularda ciddi mesafeler aldıkları vurguladı. Kentsel yapılaşma, kaliteli tarım arazilerinde yoğunlaşıyor Ülkemizde kentsel yapılaşmanın kaliteli tarım arazileri üzerinde yoğunlaştığını belirten Bayraktar, Sanayi, çoğunlukla verimli araziler üzerinde kuruldu. Endüstriyel kuruluşların çevresindeki şehirleşme, vasıfl ı tarım arazilerinin niteliklerinin bozulmasına neden oldu dedi. Amaç dışı kullanımın tarım arazilerinin geri dönüşümü olmayan şekilde elden çıkmasına yol açtığını vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi, Zorunluluk olmadıkça ve alternatif alanlar mevcutken, nitelikli tarım arazilerinin kullanılması savurganlıktır. Sanayi, turizm gibi ekonomik faaliyetlerin arazi kullanım biçimlerini belirlemesi ve tarım dışı kullanımın verimli tarım arazilerinin bulunduğu yerlerde yoğunlaşması konunun ciddiyetini daha da artırıyor. Alternatif alanlara, tarım arazilerinin niteliklerine dikkat edilmeden yapılan şehir planları tarımın geleceğini tehdit ediyor. Tarım alanlarının imara açılması yerine mevcut yerleşim alanlarında kentsel dönüşüm projeleri yapılarak, insanların bu alanlarda ikamet etmeleri sağlanmalıdır. Yasal altyapı gözden geçirilmeli Tarım dışı arazi kullanımı konusunda yasal altyapının gözden geçirilmesinin önemini vurgulayan Bayraktar, Tarım arazilerinde amaç dışı kullanım izni verme sürecinde, alternatif arazi konusuna özen gösterilmelidir. Kamu yararı kavramına açıklık getirilmelidir. İllerde kurulan Toprak Koruma Kurulları üyelerinin çoğunluğu resmi kurumlardan oluşmaktadır. Tarım arazileri söz konusu olduğunda, oluşturulacak kurulda mutlaka Odalarından bir yetkili bulunması gerekir. Mevcut durumda odalarımızın çok az bir kısmı oluşturulan kurullarda yer alıyor dedi. Taviz vermeyeceğiz TZOB olarak bu konuda taviz vermeyeceklerini belirten Bayraktar, Taviz vermemek, tarım arazisi konut, turizm, sanayi gibi alanlara hizmet etmesin demek değildir. Verimli ovalarımızın etrafını dolaşmak yerine ortasından yollar yapmak ya da alternatif alanlar varken sanayi bölgelerini bu yolların etrafında projelendirmek şu an için ekonomik görülebilir ama ilerleyen zamanlarda bunun dönüşü olmayan hata olduğu anlaşılacaktır. Bir santimetre kalınlığındaki toprağın oluşabilmesi için yüz ile bin yıllık bir süreç gerektiği unutulmamalıdır. Birliğimiz, oda başkanlarından tarım arazilerinin korunması için, Toprak Koruma Kurullarında etkin bir şekilde faaliyet göstermeleri, ikna çalışmaları yapmaları talep edilmiştir. Toprağı korumak için yargıya gitmek zorunda kalmayalım. Birlik ve Odalar olarak; biz bunu yapmazsak, tarım arazilerimiz elden çıkmaya devam Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Toprağımızı koruyalım çocuklarımızın geleceğiyle oynamayalım edecektir. Toprağımızı koruyalım, çocuklarımızın geleceğiyle oynamayalım. Tarım konusunda uzlaşma TBMM Uzlaşma Komisyonu nun, yeni Anayasa da Tarım, Hayvancılık ve Bu Üretim Dallarında Çalışanların Korunması başlıklı maddede devletin topraksız köylüye toprak vermesini de Anayasal güvence altına alınması konusunda uzlaştığı haberlerinin basında yer aldığını hatırlatan Bayraktar, Uzlaşılan maddeye göre ayrıca devlet, toprağın verimli işletilmesini sağlayacak, tarım arazileri ve meraların amaç dışı kullanımını ve tahribini önlemekle de yükümlü olacak dedi. Yeni anayasada Türkiye nin tarım gelirini artırmak için tarımsal üretimin planlanması ve türlerin çeşitliliğinin korunması, hayvansal üretimin arttırılması başlıklarında mutabakata varıldığının öğrenildiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti, Buna göre, tarımsal üretimin planlanması ve yerli türlerin çeşitliliğinin korunması için bitkisel ve hayvansal üretimi artırmak da devletin görevi arasında sayılacak. 4 partinin bu konularda uzlaşmış olması memnuniyet verici. TZOB dan balıkçılarımıza "rastgele" Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, su ürünleri av yasağının 1 Eylül Pazar günü sona erdiğini bildirerek, balıkçılığımız açısından 2012 yılı iyi geçmedi. Yeni av sezonu balıkçılarımız için bol ve kazançlı olsun dedi. TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, su ürünleri av yasağının 1 Eylül de sona ermesiyle ilgili yaptığı açıklamada, 2012 yılında toplam su ürünleri üretim miktarının, 2011 yılına göre, yüzde 8,34 azalarak 703 bin 545,2 tondan 644 bin 852 tona indiğini hatırlatarak, 2011 yılında 432 bin 246 ton olan deniz balıkları üretiminin 2012 yılında yüzde 26,98 düşerek 315 bin 636,5 tona indiğini, içsu ürünleri üretiminin yüzde 2,63 düşerek 37 bin 96,8 tondan 36 bin 120 tona gerilediğini, buna karşın diğer deniz ürünleri üretiminin yüzde 77,67 gibi olağanüstü bir büyümeyle 45 bin 412,4 tondan 80 bin 685,5 tona yükseldiğini vurguladı. Toplam su ürünleri üretiminde yüzde 8,34, avcılıkla elde edilen su ürünleri üretiminde yüzde 15,99, deniz balıkları üretiminde yüzde 26,98 gibi düşüşler yaşanması nedeniyle 2012 nin iyi geçmediğini belirten Bayraktar, deniz ürünlerini sofralara ulaştıran balıkçıların sorunlarının çözülmesinde Bakanlıklardan kooperatifl ere, birliklerden balıkçılara kadar tüm sektörün iş birliği içinde çaba göstermesi gerektiğini kaydetti. Su ürünlerinin, tarım sektörünün ana alt sektörlerinden olduğunu, sanayiye ham madde sağlaması, istihdam yaratması ve yüksek ihracat potansiyeli nedeniyle önemli olduğunu bildiren Bayraktar, Ülkemizde denizlerden avcılıkla yapılan üretim kıyı balıkçılığına dayanmaktadır. Yeterli altyapı oluşturulamadığı için açık deniz balıkçılığı maalesef yapılamamakta bu nedenle de av baskısı kıyı sularımızda yoğun olarak görülmektedir. Ülkemizde avcılık yoluyla elde edilen üretim miktarının avlanabilir stok büyüklüğünün sınırına eriştiği kabul edilmektedir dedi. Su ürünleri avcılığında sınırsız ve kuralsız avcılığın kontrol altına alınması ve her geçen gün artan biyolojik yok oluşun engellenmesi gerektiğine dikkati çeken Bayraktar, şöyle devam etti: Avcılıkta gerekli denetimler mutlak suretle yapılmalı ve kota sistemi uygulanmalıdır. Avlanma konusunda yasaklara ve kurallara uyulmalı, balıklar yumurtalarını bıraktıktan sonra avlanmalı ve böylece stoklar korunmalıdır. Denizlerimizde yetiştiricilik için uygun olan alanlar değerlendirilerek, yetiştiricilikte istenilen düzeye ulaşmak mümkündür. Yetiştiricilik yapmak isteyen üreticiler için ruhsat alınması prosedürü karmaşık ve zaman alıcıdır. Sektörün gelişmesi için destek ve teşviklere ihtiyaç vardır. Kaynakların rasyonel kullanılabilmesi için su ürünleri eğitim merkezleri kurularak, eğitimler yapılmalı ve Ar-Ge çalışmaları desteklenmelidir. Kaliteli yumurta ve yavru üretimi amacıyla uzmanlaşmış damızlık işletmelerinin kurulması ve mevcut işletmelerin geliştirilmesi teşvik edilmelidir. Yetişmiş eleman eksikliği giderilmelidir. Dondurma, tuzlama, konserve ve paketleme tesislerinin kurulması ekonomik anlamda sektöre katkı sağlayacaktır. Avrupa ya ihraç edilen tek hayvansal tarım ürünü olan balığın (su ürünlerinin) uluslararası pazarlarda daha iyi rekabet edebilmesi için desteklemeler günün şartlarına göre artırılmalıdır. Bayraktar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nın bünyesinde Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü nün kurulmasının önemli olduğunu bildirerek, Bakanlığın, su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilirliğin sağlanması amacıyla yaptığı çalışmaların devam etmesi önem arz etmektedir dedi.

11 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS etinden oluştuğunu, kırmızı et üretiminin ise yüzde 87,36 sının sığır, yüzde 10,36 sının koyun, yüzde 2,25 inin keçi etinden meydana geldiğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: Türkiye, özellikle küçükbaş hayvancılıkta çok önemli bir potansiyeli barındırıyor. Toplam et üretiminde koyun etinin payı yüzde 3,68 e, keçi etinin payı yüzde 0,8 e inmiş durumda. Kırmızı et içinde koyun etinin payı yüzde 10,36, keçi etinin payı yüzde 2,25. Son yıllarda koyun ve keçi sayısı artsa da yeterli değil. Türkiye, rahatlıkla 60 milyon küçükbaş hayvanı besleyebilir. Sığırda kültür ırkı oranı gittikçe yükseliyor. Bu da verimi sürekli artırıyor. Kanatlı sektörü zaten çok modern tesislerde üretim yapıyor. Küçükbaş hayvancılıkta da verimi süratle artırmalıyız. Türkiye, hemen her bölgede ama özellikle Doğu Anadolu da çok önemli bir küçükbaş hayvan üretme potansiyeline sahip. Bu değerlendirilmeli, küçükbaş hayvan etinin, kırmızı et üretimindeki payı yüzde 12,61 gibi düşük düzeyde kalmamalı, yüzde lere çıkarılmalıdır. Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Haziran ayı itibarıyla son bir yıllık döneme bakıldığında kırmızı ve beyaz et üretiminin 2,76 milyon tonu aştığının görüldüğünü bildirerek, Yıllık et üretimi 3 milyon tona doğru gidiyor. Bu rakam, bir önceki dönemde 2,5 milyon tonun altındaydı dedi. Bayraktar, Türkiye nin et üretim rakamlarını, et gerçeğini açıklarken, Rakamlar ışığında etteki ithalat lobisinin amacının hızla artan et üretiminin önünü kesmek, hedefi nin Türkiye yi ithalatçı yapmak, ithalata mahkum etmek olduğu açıktır. İthalat lobileri Türkiye ye değil, yabancı ülkelere hizmet etmek istiyor dedi. Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Haziran ayı itibarıyla son bir yıllık dönemin (2012 Haziran-2013 Haziran arası), bir önceki bir yıllık dönemle karşılaştırıldığında (2011 Haziran-2012 Haziran arası), et üretimindeki artışın dönemsel etkiler de dışarıda bırakıldığı için daha net olarak değerlendirileceğini belirtti. Sığır eti üretiminde olağanüstü artış var TZOB Genel Başkanı Bayraktar, buna göre, bu yıl Haziran itibarıyla son bir yıllık dönemde sığır eti üretiminin, bir önceki döneme göre yüzde 27,01 gibi olağanüstü bir artışla 676 bin 71 tondan 858 bin 652 tona, koyun eti üretiminin yüzde 1,07 artışla 100 bin 705 tondan 101 bin 780 tona çıktığını, keçi eti üretiminin ise yüzde 1,37 azalışla 22 bin 392 tondan 22 bin 86 tona indiğini bildirdi. Bayraktar, aynı dönemlerde tavuk eti üretiminin yüzde 3,97 artışla 1 milyon 673 bin 88 tondan 1 milyon 739 bin 459 tona yükseldiğini, Haziran itibarıyla son bir yıllık dönemde 39 bin 756 ton da hindi eti üretildiğini belirtti. Sığır, koyun, keçi ve manda etinden oluşan kırmızı et üretiminin Haziran ayı itibarıyla son bir yıllık dönemde bir önceki döneme göre, yüzde 22,57 artışla 801 bin 869 tondan 982 bin 845 tona yükseldiğini ve 1 milyon ton sınırına dayandığını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti: Tavuk ve hindi eti üretiminden oluşan beyaz et üretimi, Haziran ayı itibarıyla son bir yıllık dönemde bir önceki döneme göre, yüzde 5,14 artışla 1 milyon 692 bin 240 tondan (2011 hindi eti rakamları dahil değil) 1 milyon 779 bin 215 tona yükseldi. Kırmızı ve beyaz etteki toplam üretim de Haziran ayı itibarıyla son bir yıllık dönemde bir önceki döneme göre yüzde 10,74 artışla 2 milyon 494 bin 109 tondan (2011 hindi eti rakamları dahil değil) 2 milyon 762 bin 60 tona çıktı. Son bir yıllık dönemi, bir önceki bir yıllık dönemle karşılaştırdığımızda sığır etinde 182 bin 581 ton, tavuk etinde 66 bin 371 ton, koyun etinde 1075 ton artış var. Üretim rakamları içinde çok önemli yer tutmayan, toplam et üretiminin yüzde 2,25 ini oluşturan keçi, manda, hindi eti üretim rakamlarında düşüş görülüyor. Et üretiminin yüzde 63 ü tavuk, yüzde 31,1 i sığır etinden oluşuyor Et üretiminin yüzde 62,98 inin tavuk, yüzde 31,09 unun sığır, yüzde 3,68 inin koyun, yüzde 1,44 ünün hindi, yüzde 0,8 inin keçi, yüzde 0,012 sinin manda Et üretimindeki artış nüfus artışının çok üzerinde Son bir yıllık dönemde sığır eti üretimi yüzde 27 den fazla artarken, et ithalatı istenmesinin bir gerekçesi olamayacağını belirten Bayraktar, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) projeksiyonlarına göre, Türkiye nüfusunun 2013 yılında, 2012 yılına göre yüzde 1,1298 artışla 75 milyon 627 bin 384 den 76 milyon 481 bin 847 ye çıkacağı bilgisini verdi. Bayraktar, Buna göne, 2013 yılında 76 milyon 50 bin dolaylarında olacağı tahmin edilen yıl ortası nüfus esas alındığında, kişi başına yıllık, kırmızı et üretimi 12,9 kilograma, beyaz et üretimi 23,4, toplam et üretimi ise 36,3 kilogramı bulacak. Nüfus geçen yıla göre yüzde 1,13 artacak. Et üretimi, son 6 aylık dönemde yüzde 6,52, son bir yıllık dönemde yüzde 10,74 arttı. İthalata ne gibi bir bahane bulunabilir dedi. TZOB olarak et ithalatına kesinlikle karşı olduklarını, fi yatlarda bir yükselme beklemediklerini, ette ithalat lobileriyle geçmişte olduğu gibi bugün de mücadeleyi sürdüreceğini bildirdi. TARIM PARTİLERİ BİRLEŞTİRDİ Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Anayasa Uzlaşma Komisyonu na sundukları sektörle ilgili önerilerin dikkate alınması, grubu olan 4 parti tarafından kabul görüp, üzerinde uzlaşılmasının kendilerini memnun ettiğini bildirdi. Bayraktar, Tarım, TBMM de grubu bulunan 4 siyasi partiyi birleştirdi, uzlaştırdı. Görüşlerimizin dikkate alınması bizi memnun etti. Zira tarım sadece çiftçinin değil herkesin meselesidir. Ulusal bir konudur dedi. Şemsi Bayraktar, uzlaşmayı çok olumlu bulduklarını, 4 siyasi partinin diğer maddelerde de uzlaşmalarını ve yeni bir anayasaya kavuşmayı arzu ettiklerini belirtti. Bayraktar, tarım arazilerinin korunması ve Anayasal güvence altına alınmasını, çayır ve meraların korunması ve amaç dışı kullanılmaması için daha etkin önlemler alınmasını da içeren sektörle ilgili taleplerini yeni Anayasa çalışmaları esnasında Uzlaşma Komisyonu na ilettiklerini hatırlattı. Bu konuda Meclis te grubu bulunan 4 partinin uzlaştığını memnuniyetle gördüklerini bildiren Bayraktar, Toprağın korunması ve tarım ulusal bir mesele. Ülkemizin geleceğini ilgilendiren en önemli konulardan biri. Bu konuda herkes sorumluluk almalı, sorumlu hareket etmelidir. 4 partinin de bu konuda uzlaşmaları sorumlu hareket ettiklerini gösteriyor dedi. Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Uzlaşma Komisyonu nun, yeni Anayasa da Tarım, Hayvancılık ve Bu Üretim Dallarında Çalışanların Korunması başlıklı maddede uzlaştığı haberlerinin basında yer aldığını, bundan Türk çiftçisi adına memnuniyet duyduklarını belirtti. Edinilen bilgiye göre, devletin topraksız köylüye toprak vermesinin de Anayasal güvence altına alınması konusunda uzlaşmanın sağlandığını bildiren Bayraktar, şunları kaydetti: Türkiye Büyük Millet Meclisi Uzlaşma Komisyonu, organik tarım ve hayvancılığı teşvik etmek amacıyla tarım ve hayvancılıkla uğraşanların özel olarak desteklenmesini Anayasa kapsamına almış. Organik tarım ve hayvancılıkla uğraşanların işletme araç, gereç ve diğer girdilerinin sağlanması kolaylaştırılacak. Uzlaşmaya göre, devlet, toprağın verimli işletilmesini sağlayacak, tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanımını ve tahribini önlemekle de yükümlü olacak. Türkiye nin tarım gelirini artırmak için tarımsal üretimin planlanması ve türlerin çeşitliliğinin korunması, hayvansal üretimin arttırılması başlıklarında mutabakata varılmış. Tarımsal üretimin planlanması ve yerli türlerin çeşitliliğinin korunması için bitkisel ve hayvansal üretimi artırmak da devletin görevi arasında sayılmış. TZOB un bunun için temel anayasal sorunların geniş katılımlı topluluklarca tartışılmasına, görüş ve öneriler sunulmasına yönelik olarak başlatılan Anayasa Platformu Girişim Gurubu nun başlangıcından beri organizasyon komitesinde yer aldığını ve Anayasa Uzlaşma Komisyonu na görüşlerini sunduğunu bildiren Bayraktar, sunulan metinde genel önerileri dışında sektörle ilgili önerileri de olduğunu hatırlattı. TZOB un sunduğu öneriler Bayraktar, toprak ve su konusunda aşağıdaki önerileri sunduklarını bildirdi: Türkiye, verimli tarım arazilerini yapılaşma ve erozyon nedeniyle kaybediyor. Aslında Türkiye geleceğini kaybediyor. Toprağın vatan olduğu unutulmadan tarım arazileri korunmalı, Anayasal güvence altına alınmalıdır. Toprağın verimli olarak işletilmesi için tarım işletmelerine uygun bir sınırlama, tarım arazilerinin miras ve sair yollarla bölünerek küçülmesini önleyecek kesin kurallar getirilmelidir. Yok olma noktasında olan çayır ve meraların korunması ve amaç dışı kullanılmaması için daha etkin önlemler alınmalıdır. Tarımsal sulamada ve temiz içme suyuna ulaşmakta zorlanıyoruz. Bu, sürdürülebilir bir durum değildir. Su kaynaklarının korunması hayati önemi haiz olduğu için Anayasal güvence altına alınmalı ve gelecek nesiller kurtarılmalıdır.

12 12 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 MANDA YETİŞTİRİCİLİĞİ ESKİ GÜNLERİNE DÖNMELİ TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, döneminde dünyada manda sayısının yüzde 60,8 artarken, Türkiye de yüzde 91,9 azaldığını bildirerek, Bir zamanlar 1 milyon başın üzerinde olan manda sayısı 2011 de 85 binin altına inmiş 2012 de yüzde 26,8 artarak 107 binin üzerine çıkmıştır. Manda kaymağı ve yoğurdu tarih olmamalı. Bu lezzet kaybedilmemeli dedi. Bayraktar, açıklamasında, dünyada artan manda yetiştiriciliğinin Türkiye de can çekiştiğini, mandanın zengin içerikli, az kolesterollü sütü, diyete uygun eti olduğunu, düşük kaliteli yemlerden daha çok yararlanması ile sosyo-ekonomik yapıya katkıda bulunduğunu belirtti. İtalyanlar mandaya siyah altın diyor Gübresinin toprağı zenginleştirmesi, özelikle Asya ülkelerinde çeki hayvanı olarak kullanılması ile dünyada mandaların önemli bir hayvan türü olarak yer aldığını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti: Manda deyince ülkemizde kaymak ve yoğurt, İtalya da ise mozzarella akla gelir. İtalyanların dünyaca ünlü peyniri, pizzanın vazgeçilmez lezzeti mozzarella manda sütünden yapılıyor. İtalya da manda sütü o kadar değerlidir ki, mandaya Siyah Altın adını vermişler. Manda sütünün renginin beyaz ve kuru madde oranının da yüksek oluşuyla sütlü mamullerde tercih edildiğine dikkati çeken Bayraktar, Manda sütü; tereyağ, kaymak, sert ve yumuşak peynir, dondurma, yoğurt ve pasta ürünleri gibi birçok üründe kullanılmaktadır. Manda eti de taze tüketildiği gibi; pastırma, döner ve salam gibi ürünlere işlenmektedir. Ayrıca ülkemizde, fermantasyon süresini kısaltması ve kaliteyi artırması nedeniyle sucuk üretiminde belli oranlarda katılmaktadır. Manda eti tercih sebeplerinden birisi de sığır etine göre daha az kolesterol, daha az kalori, daha fazla protein ve daha fazla mineral içermesidir. Daha az doymuş yağ içermesi ve organik ürünlere talebin artıyor olması da manda etinin son yıllardaki tercih sebeplerini oluşturmaktadır. Manda, şap ve brusellozis başta olmak üzere birçok hastalığa karşı sığırlardan daha dayanıklıdır. Deli dana hastalığının (BSE) mandalarda görülmemesi dikkat çekici bir unsurdur dedi. Dünyada manda sayısının 1980 yılında 121,5 milyon baş iken 2011 yılında yüzde 60,8 oranında artarak 195,4 milyona yükseldiğini bildiren Bayraktar, manda yetiştiriciliği yapan seçilmiş ülkeler incelendiğinde hayvan sayısının yılları arasında yüzde 333,5 lere varan oranlarda arttığının görüldüğünü belirtti. İlk 3; Hindistan, Pakistan ve Çin Bayraktar, şunları kaydetti: 195 milyon 397 bin 515 başlık dünya manda varlığının yüzde 57,8 i Hindistan da, yüzde 16,2 si Pakistan da, yüzde 12 si ise Çin de bulunmaktadır. Türkiye 1980 yılında dünya manda varlığından aldığı yüzde 0,86 lık pay ile 11 inci sırada yer alırken, 2011 yılında 22 nci sıraya gerilemiş ve toplamdan aldığı pay da yüzde 0,04 olmuştur yılı itibariyle dünya manda sütü üretimi 95 milyon 811 bin 113 ton olduğunu, toplam süt üretiminde ilk sırayı yüzde 68 lik payla Hindistan ın aldığını, bu ülkeyi, yüzde 24 lük payla Pakistan, yüzde 3,2 lik payla da Çin i izlediğini bildiren Bayraktar, Türkiye 40 bin 372 tonluk üretimle dünya üretiminden yüzde 0,04 lük payla 10. sırada yer almaktadır yılı itibarıyla dünya manda eti üretimi 3 milyon 520 bin 544 tondur. Toplam üretimde ilk sırayı yüzde 42,7 lik payla Hindistan almakta, bu ülkeyi yüzde 22 lik payla Pakistan, yüzde 11,2 lik payla da Mısır izlemektedir. Türkiye 1615 tonluk üretimle dünya üretiminde yüzde 0,05 lik payla dünya sıralamasında 18 nci sırada yer almaktadır. Yapılanlar ve çözüm önerileri Türkiye de geçmiş yıllarda mandacılığın yaygın olduğunu hatta Mandacılık Araştırma Enstitüsü nün bile kurulduğunu ve yıllarca faaliyette bulunduğunu, yetiştiricilikte dramatik gerilemeyle birlikte bu enstitünün de kapatıldığını belirten Bayraktar, son yıllarda yapılanları ve eski günlere dönülmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: Manda yetiştiriciliğinin korunması ve ıslahına yönelik halk elinde manda ıslah projesi başlatıldı, Damızlık mandalara hayvan başına destek verildi, Manda sütüne teşvik verildi, Bankası ve Tarım ve Kredi Kooperatifl eri kanalıyla üreticilere düşük faizli kredi kullandırıldı, Besilik erkek mandaya karkas kilogram başına destek verildi, Manda yetiştirici birlikleri kuruldu ve merkezi örgütlenmesi tamamlandı, Kocatepe Üni. Mandacılık Uygulama ve Araştırma Merkezi kuruldu. Bütün bu güzel gelişmelere ilave olarak mandacılığın eski günlerine dönebilmesi için: Desteklerin artarak devam etmesi, Markalaşarak ülke içi ve dış pazarlara girilmesinin sağlanması, İşletme ölçeklerinin ticari hale dönüştürülmesine yönelik projelerin hayata geçirilmesi, Yetiştirici örgütlerinin desteklenmesi, büyük önem arz etmektedir. Ülkemizi Pamuk ve Ayçiçeğinde Yaşanan İstiladan Korumalıyız Türkiye Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ayçiçeği ve pamukta 4 milyar doları aşkın ithalat olduğunu bildirerek, Sektörümüzü ve ülkemizi ayçiçeği ve pamukta yaşanan istiladan korumalıyız dedi. Bayraktar, yaptığı açıklamada, ayçiçeğinde gümrük vergilerinin düşük kaldığını, pamukta ise gümrük vergisi olmadığını Dünya Ticaret Örgütü kararları ve Gümrük Birliği anlaşmasının Türkiye de ayçiçeği ve pamuk üretimini sınırladığını, bunun sonucu 2012 yılında 4 milyar doları aşkın dövizin ayçiçeği ürünleri ve pamuk ürünleri ithalatı için harcandığını belirtti yılında 2 milyar 377 milyon 563 bin dolarlık pamuk ithal edildiğine dikkati çeken Bayraktar, yine 2012 yılında 988 milyon 462 bin 631 dolarlık ayçiçeği yağı, 438 milyon 660 bin 298 dolarlık ayçiçeği tohumu, 185 milyon 71 bin 408 dolarlık ayçiçeği küspesi, 21 milyon 936 bin 765 dolarlık ayçiçeği tohumu unu ve 5 milyon 298 bin 642 dolarlık ayçiçeği tohumluğu ithalatı olduğu bilgisini verdi. Bayraktar, ayçiçeği ürünlerinde toplam ithalatın 1 milyar 639 milyon 429 bin 744 doları bulduğunu, bu rakama pamuğun dahil edilmesiyle 4 milyar 16 milyon 992 bin 744 dolara ulaştığını, soya gibi diğer yağlı tohumların dahil edilmesiyle de 6 milyar dolara yaklaştığını belirtti. Ayçiçeği ve pamukla iştigal eden üretici korunmalı, desteklenmeli Kronik bir şekilde cari açık veren Türkiye nin ayçiçeği ve pamuğa verdiği 4 milyar doları aşkın, diğer yağlı tohumlarla birlikte yağlı tohumlar ve pamuğa ödediği 6 milyar dolara yakın dövizin ülkede kalması için bu ürünle iştigal eden üreticinin korunması ve desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti: Türkiye, hemen hemen her bölgesi yağlı tohumlar üretimine elverişli iken, halen yağlı tohumlu ürünlerde net ithalatçı ülke konumunda. Ülkemizde üretilen yağlı tohumlardan elde edilen yağ miktarı 655 bin ton iken, toplam yağ tüketimimiz 2 milyon 145 bin tona ulaşıyor. Yağ ihtiyacının sadece yüzde 30,5 i ülkemizde üretilen başta ayçiçeği olmak üzere yağlı tohumlarla karşılanıyor yılında yağlı tohum ithalatı 2 milyon 131 bin ton, bitkisel yağ ithalatı 1 milyon 325 bin ton ve bunların işlenmesi sonucu arta kalan küspelerin ithalatı ise 1 milyon 880 bin ton oldu. Yağlı tohum, bitkisel yağ ve küspe ithalatına ödenen döviz miktarı yıllık 3,6 milyar doları buluyor. Yağlı tohumlu bitkilerdeki açığın kapatılmasına yönelik alınan tedbirler ile birlikte en önemli ilerleme ayçiçeğinde yaşandığını, 2000 yılında 800 bin ton ayçiçeği üretiminin 2012 yılında 1 milyon 200 bin tonu yağlık, 170 bin tonu çerezlik olmak üzere 1 milyon 370 bin tona yükseldiğini bildiren Bayraktar, 2013 yılında ise üretimin 1 milyon 350 bin tonu yağlık, 150 bin tonu çerezlik olmak üzere toplam 1 milyon 500 bin tona çıkacağı tahmin ediliyor dedi. Bayraktar, Türkiye nin 2012 yılında 2 milyar 377 milyon 563 bin dolarlık da pamuk ithalatı yaptığını bildirdi. Yerli üretimi yok edecek kadar aşırı ithalat, bir şekilde önlenmeli Yerli üretimi yok edecek kadar aşırı yapılan ithalatın bir şekilde önlenmesi gerektiğini belirten Bayraktar, şöyle devam etti: Dünya Ticaret Örgütü ve Gümrük Birliği nin engelleyici kurallarını aşmak ve yerli üretimi korumak için birçok ülke, hatta Avrupa Birliği tarife dışı engeller uyguluyor. Üreticilerini ve üretimlerini bu yolla koruyorlar. Türkiye nin de çiftçisini yaşatmak için tarife dışı engeller koyması gerekiyor. Çünkü gümrükleri artıramıyorsunuz. Çok ucuz ithalattan kendinizi koruyamıyorsunuz. Ayrıca dahilde işleme rejimi kapsamında sıfır gümrükle ithal edilen ürünlerin iyi denetlenmesi gerekiyor. Bu ürünler iç piyasaya girince, üretimi, üreticiyi ve iç piyasayı perişan ediyor. Bunun önüne geçilmesi, bu ürünlerin takibi ve denetimi zorunluluğu var. Üreticinin ve üretimin korunması için iç desteklerin artırılması ve üreticinin üretmesinin sağlanması gerektiğini bildiren Bayraktar, sulama yatırımlarının bitirilerek üretim ve verim artırılmasının bu konuda büyük önem taşıdığını vurguladı. Bayraktar, Gerekli tedbirler acil bir şekilde alınmadığı takdirde ayçiçeği ve pamuk üreticimizin feryatları kesilmez. Ülkemiz bu ürünlerde ithalatçı, ham tarım ürünlerinde dış ticaret açığı vermeye devam eder dedi.

13 AYIN AYIN MEYVE SEKTÖRÜ AYIN AYIN AYIN 2012 Kampanyası Çekirdeksiz kuru üzüm, dünya üretiminde ve ticaretinde söz sahibi olduğumuz geleneksel birkaç ürünümüzden biridir. Ege Bölgesi nde yüz bin ailenin geçim kaynağıdır. Ülke ekonomisine getirisi 500 milyon dolarlara ulaşmıştır. Odaları 2005 yılından bu yana yapmış olduğu, Ürününe Sahip Çık, Teşkilatına Sahip Çık, Ülkene Sahip Çık kampanyası sayesinde 2005 yılında tonu 900 dolar olan üzüm fi yatları 2012 yılında tonu 3 bin dolara, özel satışlarda yine tonu 3 bin AYIN M. Nuri Sorman TZOB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Manisa Odası Başkanı 500 dolara yükselmiştir. Geçmiş yıllarda görevi rekolte yapmak olmayan bazı kuruluşlar rekolte miktarlarını saptırarak hem ülke ekonomisine hem de üreticilerimize büyük ekonomik zararlar getirmişlerdir. Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS AYIN Aziz üreticiler, 2005 yılından bu yana yapmış olduğumuz kampanyaya sahip çıkmanız, dik durmanız neticesinde üzüm fi yatları tonu 900 dolardan 3 bin dolara yükselmiştir. Sizleri kutluyorum, hiçbir hükümetin ve kooperatifi n yapamadığı bu fi yat artışını sizin kendi kendinize yapmanız, sizin kendinizden başka dostunuz olmadığını açıkça göstermektedir yılında da olumsuz hava şartları, başta don olayı, dolu ve sel afetleri genel olmasa bile lokal olarak bazı bölgelerde yaşanmıştır yılında aşırı sıcaklar yaşanması tanelerin büyümesini olumsuz etkilemiş ve 40 0 C derece üstündeki sıcak günlerde asmaların çalışması durmuştur. Son dönemlerde ise salkım güvesi ve uç kuruması hastalığı yaşanmaktadır. Her yıl Odası, TARİŞ ve Tarım İl Müdürlüğü nden oluşan rekolte tespit ekibimiz, 2012 rekoltesini 247 bin 500 ton olarak tespit etmiştir yılı 1 kg çekirdeksiz kuru üzüm maliyeti 3.56 TL olup, tavsiye ettiğimiz satış fi yatı % 30 çiftçi kârı ile beraber 4.62 TL dir. Değerli üreticiler, ülkemizde ve dünyada yaşanan doğal afetler neticesinde dünya çekirdeksiz kuru üzüm stokları devamlı düşmektedir. Nitekim bu yıl 2005 lerde 70 bin ton olan ülke stoğumuz sıfır stoğa düşmüştür. AYIN Dünyada gıda fi yatları da devamlı yükselmektedir. Bunun yanı sıra ülkemizdeki şarap fabrikaları kapasitesi devamlı artmakta ve yeni tesisler kurulmaktadır. Bütün bunları da göz önünde bulundurarak; Piyasaya mal arzını dengeli yapabilmemiz ve piyasanın fi yat hareketlerini sağlayabilmemiz için piyasaya ihtiyacınız kadar mal satmalısınız, Ürünlerinizi kesinlikle emanete vermeyiniz, Dış fi yat bağlantılarının yapıldığı Kasım ayı sonuna kadar ürününüze çok iyi sahip çıkınız, Geçmiş yıllarda olduğu gibi odamız, deposu olmayan üreticilere depo tutacaktır. Ürününe Sahip Çık, Teşkilatına Sahip Çık, Ülkene Sahip Çık kampanyasına bu yıl da sahip çıkmanızı bekliyoruz yılı hasat döneminin üreticilerimize ve ülkemize hayırlar, bereketler getirmesini temenni ediyorum. Kampanyamız hayırlı olsun. Kayısı; kuru, dondurulmuş, konserve, pulp, nektar, konsantre, reçel, marmelat, pestil gibi çeşitli ürünlere işlenebildiği gibi çekirdeğinden badem yağı, esans, ve yakacak olarak da faydalanılmaktadır. İçerdiği mineral maddeler ve vitaminler bakımından, beslenmedeki önemi büyüktür. Dünyada sınırlı sayıda ülkede kayısı üretimi yapılmakta olup, buna bağlı olarak Bekir Şinasi Özdemir TZOB Yönetim Kurulu Üyesi Elazığ Odası Meclis Başkanı kuru kayısı üreten ülke sayısı da oldukça azdır. Dünya kuru kayısı üretimi ve ticaretinin % 80 i ülkemiz tarafından yapılmaktadır. Ülkemiz ve bölgemiz üreticileri bugün pek çok sorunla karşı karşıyadır: Rekolte artışı yaşanan yıllarda fi yat düşerken, rekolte düşük olduğu zaman da tüccarların elde ürün olduğu gerekçesi ile azalım yapması üreticiyi mağdur etmektedir. Taze kayısı ihracatına destek verilerek kuru kayısıda fi yat düşüşleri önlenmelidir. Bölgemiz üreticileri için en önemli risk ilkbahar geç donları olup, tarım sigortası; kayıpların karşılanması ve üretimde süreklilik açısından önem taşımaktadır. Kurutma işlemi gün kurusu veya kükürtleme ile yapılmaktadır. Kurutma süresini kısaltmak, tabii rengi korumak, böceklenmeyi önlemek ve muhafaza süresini artırmak amacıyla kükürtleme işlemi daha çok tercih edilmektedir. Kükürtlemede nem ve kükürt oranları konusunda eğitimler verilmelidir. Dış ticarette potansiyelimizin değerlendirilmesi için İyi Tarımsal Uygulamalar (GLOBAL-GAP), HACCP, ISO 9000 gibi gıda güvenliği ve kalite yönetim sistemleri yaygınlaştırılmalı, bu kapsamda üretim teşvik edilmelidir. Organik tarıma talebin arttığı günümüzde alternatif üretim şekillerine gidilmeli, dış pazarlarda rekabet gücü artırılarak daha fazla pay alma imkanı sağlanmalıdır. Malatya dan büyük paketler halinde ihraç edilen kayısı, yurt dışında değişik ürünlere işlenerek veya küçük ambalajlarla yüksek değere satılmaktadır. Ambalajlamaya ve markalı ürüne gereken önem verilmelidir. Ayrıca depolama koşulları iyileştirilmelidir. Kaçak yolla kuru kayısı girişi önlenmelidir. Üreticilerin hak ve menfaatlerinin korunması, bakımından örgütlenmeye gereken önem verilmelidir. Kayısıya da fındık gibi destek sağlanmalı; kayısı milli ürünler statüsünde değerlendirilmeli ve önemsenmelidir. Kayısı milli ürün olarak görülmeli mutlak surette desteklenmeli ve kilogram bazında prim verilmelidir. Tanıtım faaliyetleri yapılarak gerek kuru, gerekse taze kayısı iç tüketim miktarı artırılmalıdır. Ürün çeşitlemesine gidilerek, gıda sanayicilerimizin bu ürüne ilgi göstermesi ve bu ürüne yatırım yapması sağlanmalıdır. MEYVE DEPOSU AKDENİZ Bölgemiz meyve üretiminde yüzde 30,6 oranla Mersin ilimiz ilk sırada olup, bu ilimizi yüzde 22,2 payla Antalya, yüzde 18 payla Adana, yüzde 15,3 payla Hatay, yüzde 6,4 payla Kahramanmaraş, yüzde 4,3 payla Gaziantep, yüzde 1,9 payla Osmaniye, yüzde 1,3 payla Kilis illeri izlemektedir. Ahmet Bahadır Sezgin TZOB Yönetim Kurulu Üyesi Osmaniye Odası Başkanı Türler bazında bölge dağılımına baktığımızda, toplam meyve üretiminin yüzde 23,9 unu portakal, yüzde 12,5 ini üzüm, yüzde 11,6 sını mandarin, yüzde 11,2 sini limon, yüzde 6,5 ini yağlık zeytin, yüzde 6,4 ünü elma, yüzde 3,9 unu greyfurt, yüzde 3,6 sını çilek, yüzde 3,6 sını muz, yüzde 3,3 ünü nar oluşturmaktadır. Bölgemizde üretilen meyvenin yüzde 50 sini narenciye grubu oluşturmaktadır. Ülkemiz narenciyesinin yüzde 84 ü bölgemizde üretilmektedir. Narenciyenin ardından ülke nar ve çilek üretimimizin %60 ı bölgemizde gerçekleşmektedir yılında 59 bin ton olan Türkiye üretimi, 2012 yılı itibarıyla 315 bin tona ulaşmıştır. Artış sevindirici olmakla birlikte pazarlama sorunları nedeniyle üreticimiz zarar edebilmektedir. Ülke ekonomisine önemli katkı sağlayan bir diğer ürünümüz ise muzdur. Ülkemiz muz üretiminin tamamı bölgemizde yapılmaktadır yılında 64 bin ton olan üretimi 2012 yılında 208 bin tona ulaşmıştır. Bölgemizde meyvecilikte karşılaşılan sorunların çözümü ve sektörün daha da ileri gitmesi açısından; Girdi destekleri artırılmalı tarımda kullanılan gübre, mazot, elektrik ve ilaç gibi girdilerdeki KDV oranı düşürülmelidir, İhracat iadeleri bir an önce ilan edilmeli, iyi tarım uygulamaları kapsamında üreticiye ihracat desteği verilmelidir, Örgütlenmeye önem verilmelidir, Tarımsal Üretici Birlikleri fi nansman yönünden güçlendirilmelidir, Depolama imkânları artırılmalıdır, Meyve işleme sanayisine gereken önem verilmelidir, Alıcı ülkelerin standartlar ve kalite düzenlemeleri takip edilerek üreticiler bilgilendirilmeli, ihracat artışı sağlanmalıdır, İhracatta istenen analizlerin ücretleri düşürülmeli, laboratuvar denetimleri artırılmalıdır, Üretimden pazarlamaya kadar eğitim ve yayım faaliyetlerine önem verilmelidir, Narenciye iç tüketimi artırılmalıdır, Markalaşmaya gereken önem verilerek marka oluşturulmalıdır.

14 14 konu kısaldığından başlığın değişmesi gerekli Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 Hatice Çakır TZOB Teknik Müşavir Ülkemiz ekolojik yapısı ve iklim özellikleri bakımından bazı tropik türler dışında birçok bitki türünün yetiştirilmesine elverişli olup, özellikle yaş meyvede önemli bir potansiyele sahiptir. Meyveciliğin sağladığı istihdam, yarattığı katma değer ve döviz getirisinin yanı sıra beslenmedeki önemi de büyüktür. Sorunlar ve öneriler Meyvecilikte karşılaşılan sorunların çözümü sektörün daha da ileri gitmesi açısından önem arz etmektedir. Başta pazarlama olmak üzere, tarımsal girdilerde dışa bağımlılık, girdi fi yatlarındaki artış nedeniyle üretim maliyetlerinin yüksekliği, üreticinin maliyetin altında ürün satmak zorunda kalması gibi genel sorunlar meyveciliğimizin de temel sorunlarıdır. Üreticilerimiz binbir emekle ürettikleri üründe yeterince söz sahibi değillerdir. Üreticilerimizin kendi ürettiği üründe söz sahibi olabilmesi, sahip oldukları hakları etkin bir şekilde kullanabilmesi ancak örgütlenme ile mümkündür. Üreticilerimiz tam olarak örgütlenemediğinden herhangi bir pazarlık gücü de bulunmamaktadır. ÜLKEMİZ MEYVE ÜRETİMİNDE SORUNLAR VE ÖNERİLER AB ülkelerinde pazarlanmanın büyük bir çoğunluğu üretici örgütlerince yapılmaktadır. Sorunun çözümüne yönelik olarak üreticilerin örgütlenmesi ve örgütlenme bilincinin oluşması eğitim ve yayım faaliyetlerine daha fazla ağırlık vermekle mümkündür. Bunun yanı sıra, Tarımsal Üretici Birlikleri ne gerekli kaynak aktarılarak fi nansman bakımından güçlendirilmelidir. Birliklerin birer müdahale kurumu gibi çalışmaları sağlanmalıdır. Ülkemizde soğuk hava depoları yeterli değildir. Bunun sonucunda hasadın yoğun olduğu dönemde pazara talebin üzerinde ürün sunulmakta, bu da üretici fi yatlarında düşüşe neden olmaktadır. Arzın uzun döneme yayılması bakımından depolama imkanlarının artırılması gerekmektedir. Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı Kapsamında tarımsal ürünlerin işlenmesi, depolanması ve paketlenmesine yönelik tesislerinin yapımı, tesislerin kapasite artırımı ve teknoloji yenilenmesine yönelik yatırımlar yüzde 50 hibe yoluyla desteklenmektedir. Ancak bu konuda arzu edilen seviyeye gelinememiştir. Meyvecilikte de elde edilen ürünlerin değerlendirilmesi, katma değerin artırılması için meyve işleme sanayine gereken önem verilmelidir. Dünya ticaretinde gıda güvenliği ve kalitesi gibi unsurlar ticaret yapabilmenin ön koşulu haline gelmektedir. Bu nedenle, organik tarım, iyi tarım uygulamaları (GLO- BALGAP) gibi gıda güvenliğini sağlamaya yönelik üretim sistemleri yaygınlaştırılmalı, bu standartlar kapsamında üretim yapılması için verilen teşvikler artırılmalı, entegre mücadeleye ağırlık verilmelidir. İhracat miktarının artırılması için alıcı ülkelerin kalite ve standartlarla ilgili düzenlemeleri takip edilmeli, üreticiler bilgilendirilmelidir. İhracatta istenen analizlerin ücretleri düşürülmeli, analiz laboratuvarlarındaki denetimler artırılmalıdır. İhracat iadelerinin yeterli miktarda verilmesi sağlanmalıdır. Üreticilerimizin rekabet gücünün artırılması için maliyetler düşürülmeli, gübre, mazot gibi üretim girdilerinin desteklenmesinin yanı sıra, ilaçlama, depolama, ambalajlama, nakliye gibi unsurlar da desteklenmeli, girdilerdeki KDV oranları indirilmelidir. Yeni bahçe kurmak ve çeşit değiştirmek isteyen üreticinin yatırım masrafl arının bir nebze olsun karşılanması, sertifi kalı fi dan kullanımının yaygınlaştırılması bakımından önemli ve olumlu gelişmelerdir. Desteklerin beklenen faydayı sağlaması bakımından, virüs ve virüs benzeri hastalıklardan ari, anaç-kalem uyuşması iyi, doğru anaç üzerine pazara uygun çeşitlerin aşılandığı, nematod, fungal hastalıklar gibi toprak kökenli patojenlerden ari, adına doğru sağlıklı fi danlar ile bahçelerin kurulması sağlanmalıdır. Ekonomik önemini kaybetmiş çeşitlerin neler olduğu, türler ve çeşitler bazında çeşit tavsiye listeleri hakkında üreticiler bilgilendirilmelidir. Sertifi - kalı fi dan kullanımının taşıdığı önem dikkate alındığında, araştırma enstitüleri ile ziraat fakültelerinin ortaklaşa yürüteceği çalışmalar sonucunda geliştirilen hastalık ve zararlılara dayanıklı, iklim ve toprak koşullarına en iyi uyum sağlayan çeşitler üreticilere tanıtılmalı ve üreticilerimizin bu fi danları temin etmesi sağlanmalıdır. Sektörün daha ileri gitmesi için, üretimden pazarlamaya kadar olan bütün aşamalarda eğitim ve yayım faaliyetlerine gereken önem verilmeli, tanıtım faaliyetleri ile iç tüketim artırılmalı, markalaşmaya gereken önem verilerek marka oluşturulmalıdır. Üzerinde önemle durulması gereken hususlardan biri de anaç ve çeşit geliştirme çalışmalarıdır. Bugün dünyada meyvecilikte anaç ve çeşit geliştirme çalışmaları ticari değeri olan çok önemli bir sektördür. Meyvecilik bakımından büyük bir tür ve çeşit zenginliğine sahip olan ülkemizde meyveciliğimizin geleceği açısından ıslah çalışmalarına ağılık verilmelidir. Yaş sebze ve meyve ticaretinin işleyişinde yaşanan aksaklıkların giderilmesi ile üretici ve tüketici hak ve menfaatlerinin korunmasını amaçlayan 5957 sayılı Kanun, 26 Mart 2010 tarihli Resmi Gazete de yayımlanmıştır. Kanun gereğince bildirim yükümlülüğü getirilmiştir. Bildirimde bulunulabilmesi için üreticilerin Çiftçi Kayıt Sistemi ne (ÇKS) kayıtlı olması zorunlu kılınmıştır. Bu durumda ÇKS ye kayıt olamayan üreticilerimiz adına bildirimde bulunulamadığından ürün sevkiyatında zorluklarla karşılaşılmaktadır. ÇKS kaydı yaptıramayan üreticilerimizin ürünlerine dair bildirimciler tarafından bildirimde bulunulması sağlanmalı, üreticilerimizin mağdur olması engellenmelidir. Sonuç Son yıllarda meyvecilik birçok kesimin ilgi alanı haline gelmiş, çok sayıda kapama bahçeler kurulmuştur. Burada dikkat edilmesi gereken önemli husus artan üretimin nasıl değerlendirileceğidir. Ülkemizin sahip olduğu potansiyelin en iyi şekilde değerlendirilmesi, meyveciliğin ülke ekonomisine ve üreticilerimize olan katkısının artırılması en büyük temennimizdir. Hüsnü Ege TZOB Teknik Müşavir Meyvecilik ekonomisi Türkiye de meyvecilik üretim değeri 2012 yılı için 29,2 milyar TL olmuştur. Bu üretim değerinin toplam bitkisel üretim değeri içindeki payı yüzde 33 ve toplam tarımsal üretim değeri içindeki payı yüzde 21 dir. Diğer bir ifadeyle meyvecilik üretim değeri toplam bitkisel üretim değerinin 3 te 1 ini ve toplam tarımsal üretim değerinin 5 te 1 ini teşkil etmektedir. Tahıllar ve diğer bitkisel ürün değeri, döneminde 60 kat, sebze üretim değeri 127 kat, meyvecilik üretim değeri 146 kat artmıştır. Meyvecilik destekleme politikaları Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, meyveciliğe yatırım yapacaklar için destekler vermektedir. Alan bazlı destek olarak, mazot ve gübreye, sertifi kalı fi dana, iyi tarım ve organik tarım uygulamalarına, fındığa ve biyolojik mücadele yapacak çiftçilere verilen destekler bulunmaktadır üretim yılında meyve üreticilerine dekara 4 lira 30 kuruş mazot desteği, 5 lira 50 kuruş gübre desteği verilecektir. TÜRKİYE DE MEYVECİLİK EKONOMİSİ VE DESTEKLEME POLİTİKALARI Fidan desteği olarak bodur ve yarı bodur meyve türleri ile bahçe tesisinde, standart fi danlarda dekara 150, bodur sertifi kalı fi danlara dekara 350, yarı bodur sertifi kalı fi danlara dekara 300 lira destek verilecektir. Narenciye bahçelerinde aşılama ile çeşit değiştiren üreticilere sertifi kalı fi dan kullandıklarında dekara 250 lira fi dan desteği sağlanıyor. Bağ ve diğer meyve türleri ile bahçe kuranlar, standart tip fi danlar için dekara 100, sertifi kalı fi dan için 230 lira destek alacak. Virüsten ari standart tip fi danlarla bahçe tesis edenlere ilave olarak dekara 50, virüsten ari sertifi kalı fi danla bahçe tesis edenlere ise ilave olarak dekara 100 lira destek sağlanıyor. Sertifi kalı çilek fi desi desteği olarak dekara 300 lira ödenecek. Zeytinde yağlık çeşitler ile bahçe tesisinde standart fi dan için 50, sertifi kalı fi dan için 100 lira destek sağlanacak. İyi tarım uygulamaları çerçevesinde üretim yapan çiftçilere dekar başına 25, organik tarım kapsamında üretim yapan çiftçilere dekar başına 50 lira destek sağlanmaktadır. Meyve bahçeleri için biyolojik destekleme verilmektedir. Örtü altına toplamda dekar başına 430 ve açık alana ise 60 lira destek sağlanmaktadır. Kırsal kalkınma programı işleme, depolama ve paketleme tesisleri yatırımlarında, sigorta primlerinin ödenmesinde ve IPARD meyve işleme ve pazarlama yatırımlarında yatırım tutarının yüzde 50 si oranında destek verilmektedir. Sertifi kalı fi dan üreten ve bahçe tesisinde sertifi kalı fi dan kullananlara, Bankası nın işletme ve yatırım kredilerinde yüzde 50 faiz indirimi sağlanmaktadır. Yatırım teşvikleri kapsamında, seracılık üretimi ve soğuk hava deposu gibi yatırımlara vergi indirimi, KDV istisnası, sigorta primi işveren hissesi, faiz desteği gibi kalemlerde teşvik getirilmiştir. İhracat iadesi destekleri Dünya Ticaret Örgütü ne taahhütlerimiz doğrultusunda yetersiz kalmaktadır. İhracatçılar, meyveler ve sert çekirdekli meyveler (pişirilmemiş, buharda veya suda kaynatılarak pişirilmiş, dondurulmuş) ve dondurulmuş meyve ile meyve işleme sanayine dayalı gıda maddeleri reçel, jöle, marmelat, meyve veya sert kabuklu meyve püreleri veya pastaları, meyve suları ve meyve nektarlarının ihracatında ihracat iadesi alırken, bu gibi ihraç edilecek ürünlerin bünyesinde kullanılan tarım ürünlerinin üretimi ve ihracatçıya teslimi ile ilgili olarak, ihracatçı ile üretici arasında, ürünün idrak tarihinden asgari üç ay önce yapılan ve ilgili İhracatçı Birliğine teslim edilen İhracat Bağlantılı Tarım Üretim Sözleşmesi ihracat iadesinden yararlanma imkanı sağlamaktadır. Bu bağlamda verilen ihracat iade miktarları ve azami ödeme oranları % 100 oranında artırılır. Bu suretle hesaplanacak % 100 lük artış tutarının % 50 si üreticiye nakit ödenir, % 50 si ise, ihracatçı adına açılmış olan mahsup hesabına alacak kaydedilmektedir. Yapılması gerekenler Meyvecilikte işletme ölçeklerinin büyütülmesi maliyetleri düşüreceğinden büyük ölçekli meyve bahçesi kuracaklara dekar başına daha fazla destek verilebilir. Ülkemizde, sanayiye yönelik cins ve türlerin üretiminin teşviki önemlidir. Fidan destekleri verirken bu konuda bahçe kurmak isteyenlere ayrı bir destek düşünülebilir. Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli nin, işlenmiş ürün olarak, üretim ve ihracat potansiyeli yüksek olan meyveler için uygulanması gerekir. Bu sistemde ürün havzalarında işleme tesislerinin de teşvik edilmesi ve sözleşmeli üretimin de cazip hale getirilmesi gerekecektir. İhracatçılarla sözleşmeli üretim yapanların ihracat iadelerinin verilmesi, ürününü sanayiciye teslim eden çiftçilere prim verilmesi üretim ve ihracatı teşvik edecektir. Sonuç olarak, tarım ekonomisi ve dolayısıyla genel ekonomiye son derece katkısı olan sektörde meyve üretim ve ihracatına verilen desteklerin meyve üretim ve pazarlama politikalarıyla birlikte düşünülmesi gerekmektedir.

15 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS TÜRKİYE DE MEYVECİLİK Yüksel Tavşan TÜSEMKOM Yönetim Kurulu Başkanı Türkiye, pek çok meyve türünün ana vatanıdır. Küçük aile işletmeciliğinin temeli olan bağ bahçe uğraşıları yurdumuzun tamamında yaygındır. Ülkemiz, fındık, incir, ayva, kiraz ve kayısı üretiminde dünyada ilk sıradadır. Bu birincilik diğer ürünlerimiz için de alıcılara güven vermektedir. Meyvecilikte en önemli husus, üretimin modern koşullarda, üreten ve tüketenlere zarar vermeden, birim alandan en fazla ve en kaliteli ürünü almaktır. Küçük üreticilerimizin büyük bir bölümü meyveleri peşin para ile anında satabilmekte, geçimlerinin büyük bir kısmını meyve hasılatından karşılayabilmektedirler. Ülkemizin coğrafi konumu, her mevsimde bir bölgemizin üretim bölgesi olmasına imkân vermektedir. Bu sebeple Akdeniz sahilinde tropikal ürünler sınıfından muz, Ege, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde turunçgiller, yenidünya, zeytin, incir, nar, fındık bol miktarda yetiştirilmektedir. Diğer taraftan elma, armut, ayva, erik, kiraz, vişne, şeftali, kayısı, zerdali, badem, üzüm, antepfıstığı, ceviz, fındık, kestane gibi meyveler yurdumuzun tüm bölgelerinde yetiştirilebilmektedir.. Ülkemizde üreticilerimiz çok küçük alanlarda tarım yapmakta, bu küçük arazilerin bir bölümünde de meyve üretmektedirler. Bu sebeple çok yakın tarihe kadar meyve üretiminin tamamına yakın miktarı küçük aile işletmelerinde üretilmekteydi. Hayat standartlarının yükselmesi ile birlikte artan meyve tüketimi, üretilenin iyi fi yata ve peşin paraya satılması, üreticilerimizi yeni arayışlara yöneltmiştir. Bu çerçevede, meyvelerde aşılı türlere, uzun ağaçlar yerine bodur ağaçlarda üretime geçilmiştir. Halen bodur kiraz, bodur elma, bodur ceviz türleri meyve üreticilerince tercih edilen çeşitler olmaktadır. Türkiye nin yaş meyve ve sebze üretim alanı ve miktarının dünya toplamındaki payları yaklaşık %2-2,5 düzeyindedir. Yılda ortalama 28 milyon ton sebze ve 18 milyon ton meyve üretiliyor. Bu üretimim yaklaşık yüzde 5 i doğrudan ihraç ediliyor. Geri kalanı ise iç pazarda sofralık veya sanayide tüketiliyor. Türkiye sebze ve meyve ticareti T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca yayımlananan kamuoyunda Haller Kanunu olarak bilinen kanun ile düzenlenmektedir. Bu kanun hükümlerince; sebze ve meyve toptan ticareti toptancı hallerde veya kanun da belirtilen koşullar içinde toptancı hallere bildirmek şartıyla hal dışında yapılmaktadır. Kanuna uygun olarak üretici; ürününü dilerse komisyoncu marifeti ile satılması için toptancı hal komisyoncularına kendi adına gönderebilir, dilerse perakende satılmak şartıyla perakendeciye satabilir. Toptancı hallere bildirim ürünlerin ve ticaretin kayıt altına alınması için gerekli bir zorunluluktur. Ayrıca üretici ve üretici örgütleri de kanunun onlara verdiği öncelik ve sağladığı imtiyazlar ile toptancı hallerde yer alarak ürünlerini pazarlayabilirler. Türkiye de meyve üretiminin yaklaşık % 62 sini oluşturan üzüm, elma ve portakalın toptancı hallerde işlem görme oranı üzümde %5, elmada %11 ve portakalda ise %29 düzeyindedir. Toptancı hallerde işlem gören meyve oranı % 22 düzeyinde olmakla beraber, çeşitli ürünlerde bu oranlar değişmektedir. Ülkemizde meyve ticareti üretim bölgelerinde çoğunlukla bağda, bahçede, tarlada dalında ve toptan olarak tohur denilen sistemle satılmaktadır. Bu gerçek kamuoyunca pek de bilinmemektedir. Örnek vermek gerekirse Mersin de üretilen narenciyenin sadece % 5 i toptancı hallerinde işlem görmekte, üretilenin % 95 i dalında üretici tarafından satılmaktadır. Ülkemizde üretilen yaklaşık 2,5 milyon ton elmanın yine % 10 u toptancı hallerinde % 90 ı bahçelerde toptan üreticimiz tarafından satılmaktadır. Bu örnek diğer bazı meyve türleri içinde geçerlidir armut, nar, kiraz, vişne, ayva vb. yine bahçelerde dalında satılmaktadır. Bazı meyvelerin hasat zamanının kış aylarına gelmesi, çalışacak işçi bulunamaması, işçi ücretlerinin yüksek, üreticilerimizin para beklemeye tahammülü olmaması, toplanacak ürünlerin depolamasına müsait yerlerinin olmadığı gibi, soğuk hava depolarının kira ücretlerinin yüksek olması gibi sebepler üreticimizi ürününü dalında satmaya yönlendirmektedir. Bu uygulamanın üreticilerimiz açısından nakit girdi sağlaması ve risk almaması gibi faydalı yönleri de bulunmakla birlikte; fi yat artışlarını alamaması gibi önemli bir mahsuru da bulunmaktadır. Hasattan paketlemeye, depolamadan, taşımaya, toptan ve perakende satıştan, sofraya kadar teknolojinin etkin kullanılamaması ve yeterli bilgininin oluşmaması bu aşamalarda ürünün % arasındaki kayıplarına sebep olmaktadır. Bu sorunların üreticilerimiz ile ilgili bölümünde; kuracakları üretici birlikleriyle önceliklerini satış işleminden daha çok bu hizmetlere vererek ürünlerde standartlaşma ve markalaşmayı sağlamalıdırlar. Satış daha sonra kendiliğinden kolayca gelecektir. Üretici örgütleri ve toptancı haller iş- birliği içerisine girerek, üreticilerimizin toptancı hallerden daha fazla faydalanması sağlanmalıdır. Ülkemiz meyve tüketimi bakımından dünyanın sayılı ülkeleri arasındadır. İç tüketime ilaveten meyve ve sebze ihracatımız her geçen gün artmaktadır yılında tarımsal ürün ihracatımızın % 38 ini meyve ve sebzeler oluşturmuştur. Benzer ürünleri üreten ülkelerin uyguladığı yüksek teşvikler yabancı pazarlarda rekabet gücümüzü engellemektedir. Ayrıca ihracata konu olan ürünlerin uluslararası piyasalarda talep edilen çeşitlere uygun olmayışı, kalıntı sorunları nedeniyle ürünlerimizin gümrük kapılarından dönmesi ise büyük maddi zararların yanı sıra prestij kaybına da neden olmaktadır. Üretim girdilerinin yüksek olduğu gerçeği her geçen gün daha yüksek sesle dile getirilmektedir. Özellikle tarım yapılan arazi miktarlarının küçüklüğü, gerekli bakımların yapılamaması ve birim alandan alınan verimin düşüklüğü, Kanımızca üreticilerin desteklenerek yerlerinde muhafaza edilmeleri, üretimin devamlılığının sağlanması yanında büyük şehirlere olan vasıfsız insan göçünü de azaltacaktır. Üreticimizden başlamak üzere sektörde yer alan oyuncuların problem yaşadıkları konularda desteklenmesinde fayda görülmektedir. Yeni sezonda üreticilerimize bol verimli ürünler ve tatmin edici fi yatlar diliyorum. oldu. Üretici, zarar ederim düşüncesiyle çilek ekimini tercih etmedi. yılında 65 bin da iken 2008 yılında %60 lık bir artışla 176 bin 197 da a ulaşmıştır. ve Silifke Silifke Odası kayıtlarına göre 15 bin da alanda çilek yetiştiriliyor. Çilek çeşitlerini ise rubygem, fortuna, festival, camarosa, sabrina, amiga, sabrosa oluşturuyor. Silifke de yaklaşık 3 bin aile, geçimini çilek üretimi yaparak sağlıyor. Çilek toplama sezonunda Silifkelilerle birlikte Şanlıurfa ve Kahramanmaraş başta olmak üzere çevre illerden gelen işçiler de çalışıyor. Bu da Silifke de önemli bir istihdam sağlıyor. Mahire Can Silifke Odası Başkanı İlçemizde çilek paketleme ve ön soğutmasını yapan çok sayıda tesis bulunuyor. Bu da üreticinin, araziden topladığı ürünü soğuklama tesislerine götürerek raf ömrünü uzatmasını sağlıyor. Silifke de bu sezon çilek fi delerinin dikimi Ağustos un ortalarında yapıldı. Geçen yıl 10 bin dönüm araziye yeni fi de ekimi yapılırken bu yıl yeni çilek ekim alanı azaldı. Bunun nedeni ilaç, gübre, fi de ve işçilik gibi girdi maliyetlerinin yükselmesi. Geçen yıl hasat sezonunda zaman zaman yağışların olması nedeniyle çilek fi yatları 40 kuruşa kadar düştü. Buna bir de girdi maliyetlerinin yükselmesi eklenince bu yıl ekim alanında önemli bir azalma Bu yıl 10 dönümü geçen yıl, 5 bin dönümü de bu yıl yeni ekim olarak toplam 15 bin dönüm arazide 60 bin ton çilek hasadı yapılması bekleniliyor. Bu yıl ilk hasadın örtü altında Kasım ayı sonunda yapılması hedefl eniyor. Geçen yılki rekoltenin yüzde 25 ine denk gelen 20 bin ton çilek, Moldova, Ukrayna, Romanya, Rusya, Polonya, Macaristan, Irak ve İran a ihraç edildi. 60 bin ton ürün ise iç piyasada tüketildi. Nar üretimi Dünyada toplam nar üretiminin yaklaşık yarısına karşılık gelen 1 milyon 140 bin ton üretimle Hindistan birinci sırada gelmektedir. Bu ülkeyi 705 bin ton ile İran, 127 bin 760 ton ile Türkiye ve 110 bin ton ile ABD izlemektedir. Üretimdeki bu fazlalığa karşın, adı geçen ülkelerde ihracat miktarı oldukça düşüktür. Ülkemizde ekolojik koşullarının uygunluğu ve arazi miktarının çokluğu ile dış-iç talepler üretimimizi hızlı bir şekilde artırmaktadır. Türkiye toplam nar alanı 2004 Üretim miktarı da toplam alana bağlı olarak artış göstermiş ve 2008 yılında 127 bin 760 ton olmuştur. Toplam ağaç sayısı özellikle 2006 yılından sonra belirgin bir artış göstermiştir. Ağaç başına ortalama verim kg arasında değişim göstermiştir. Türkiye de ise Mersin, 8 bin 257 tonla birinci sırayı almaktadır. Silifke mizde de Türkiye nin tek sofralık narı olan Silifke aşısı narı başta olmak üzere, Hicaz narı ve erkenci çeşit Caner çeşidi yetiştiriliyor. Bu yıl geçen yıla oranla rekolte yüksek ve uygun kalitede ancak ürün pazarlama olanaklarının iyi olmaması nedeniyle kuruş arasında alıcı buluyor. Girdi maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle, bu düşük fi yat üreticinin yaptığı masrafı karşılayamıyor. Bundan dolayı fi yatı üreticiyi memnun edecek düzeye getirecek uygun pazar olanaklarının sağlanması büyük önem taşıyor.

16 16 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 Salih Çalı UYMSİB Yönetim Kurulu Başkanı Türk yaş meyve ve sebze ürünlerini dünya pazarlarına açmayı hedefl eyen Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), faaliyetlerini yoğun bir şekilde sürdürüyor. Yurtdışında çeşitli temaslarda bulunarak Türk meyve ve sebzesini dünya pazarlarında tanıtmaya ve ihracatını artırmaya çalışan UYMSİB, pazar yelpazesini genişletiyor. Avrupa Birliği ve Ortadoğu ülkelerinde yaşanan siyasi ve ekonomik istikrarsızlık yüzünden yönünü ABD, Japonya, Çin gibi ülkelere çeviren Türk yaş meyve ve sebzecileri, Türkiye-Çin Halk Cumhuriyeti arasında geçtiğimiz günlerde imzalanan Gıda Güvenliğine İlişkin Mutabakat Zaptı ile birlikte Çin pazarının kapısını Türk meyve sebzesine açacak. Hollanda ilk sırada Çin in önemli bir pazar olduğunu vurgulayan UYMSİB Başkanı Dr. Salih Çalı, birlik olarak yılın dokuz ayında en fazla ihracat yaptıkları ülkeleri şöyle sıraladı: Hollanda, Almanya, Birleşik Krallık, Norveç ve Belçika ya toplam 35 milyon 442 bin 931 dolarlık yaş meyve sebze ürünü ihraç ettik. Bu 5 ülkeye yapılan ihracatın, birliğin toplam ihracatının yüzde 41 i olduğunu bildiren Çalı, Hollanda taze meyve ihracatı yaptığımız ülkeler arasında birinci sıradadır. Bu yıl Hollanda ya yapılan ihracat bir önceki döneme oranla yüzde 16 artış göstererek, 9 milyon 79 bin 779 dolara yükseldi diye konuştu. İhracat yapılan ülkelere her yıl yenisini ekleyen UYMSİB, ihracat rakamlarını da yıldan yıla büyütüyor. UYMSİB Başkanı Dr. Salih Çalı, ülke genelinde yılın ilk dokuz ayında yaş meyve sebze ihracatının toplam 87 milyon 206 bin 873 dolar olduğunu belirterek, Birlik olarak meyve sebze UYMSİB Pazar Yelpazesini Genişletiyor ihracatımızı yüzde 8,6 artırarak, 47 milyon 260 bin 985 dolara yükselttik dedi. 25 milyonun üzerinde kiraz ihracatı Çalı, UYMSİB de en fazla meyve ihracatı yapılan ürün grubunun kiraz olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu: Bu yıl toplam 25 milyon 417 bin 873 dolar kiraz ihracatı gerçekleştirdik. Kirazdan sonra en fazla ihracat yaptığımız ürülerimiz ise, Bursa siyah inciri, armut, kayısı ve şeftalidir. Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), incir ihracatının lokomotifi Bursa siyah incirini tüm dünyaya yayma ve ihracatını artırma yönündeki çalışmalarının meyvelerini aldı. UYMSİB in yılın ilk dokuz ayında Bursa siyah inciri ihracatı, toplam yaş meyve sebze ihracatından yüzde 18 pay aldı. UYMSİB de tarihi incir rekoru Bursa siyah inciri ihracatı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan UYMSİB Başkanı Dr. Salih Çalı, UYMSİB in incir ihracatında tarihi rekora imza attığını vurguladı. Türkiye nin 2012 yılında 29 milyon 816 bin dolar incir ihracatı gerçekleştirdiğini hatırlatan Salih Çalı, 2013 yılının başından 26 Eylül e kadar olan dönemde 2012 yılında gerçekleştirilen ihracatı yüzde 8,5 artırarak, 32 milyon 357 bin dolar ile tarihi bir rekora imza attık. UYMSİB olarak da aynı başarılı tabloyu izledik yılında 13 milyon 346 bin dolar olan Bursa siyah incir ihracatını birlik olarak 2013 yılında yüzde 14 lük artışla 15 milyon 158 bin dolara çıkardık. Bu rakamlar hem Türkiye hem de birliğimiz için incirde kırılan tarihi rekordur dedi. Birlik olarak incir ihracatını artırmak için büyük çaba gösterdiklerini belirten Çalı, Bu yılın ilk dokuz ayında UYMSİB olarak Birleşik Krallık, Almanya, Fransa, Hollanda ve İsviçre ye 13 milyon 738 bin dolarlık incir ihracatı gerçekleştirdik diye konuştu. AB ilaç kalıntıları ve gıda güvenliği konusu yakın takipte Tarımsal ürünler ile çeşitli gıdaların ihracatında ilaç kalıntıları ve gıda güvenliği konusunun stratejik bir öneme sahip olduğunu belirten Dr Salih Çalı, Tarımda gıda güvenliği ve ilaç kalıntıları konusu bilimsel ve insan sağlığında olduğu gibi uluslararası ticarette de hayati bir öneme sahip. Bu açıdan düşündüğümüzde UYMSİB olarak, AB ülkelerinde gıda güvenliği konusunda karar alıcı mekanizmaların içinde bulunmak; AB de gıda güvenliği konularındaki güncel gelişmeleri yakından takip etmek üzere birliğimiz ve Türk tarım sektörü adına önemli hamlelerde bulunuyoruz diye konuştu. Ürün yılları 2009 yılında armut ihracatında tarım ilacı kalıntıları nedeniyle AB ülkelerinde yaşanan zorluklar doğrultusunda 2011 yılını Armut Yılı ilan ettiklerini belirten Dr. Salih Çalı, AB ülkelerine armut ihracatımızdaki bu hayati sorunun çözümü ve bozulan imajımızı düzeltmek için yoğun çalışmalar yapıyoruz. UYMSİB olarak konuyla ilgili çok sayıda panel ve konferans düzenledik. İhracatta ülkelere göre kullanılabilecek ilaçlar ve programlar hakkında broşür, afi ş hazırlayarak üreticilere dağıttık. Bu çalışmalar bazı fi rmalarımız tarafından yürütülen yoğun analiz programlarıyla desteklendi. Yaşananlardan ders alarak yalnızca armutta değil, diğer tarım ürünlerimizde de tarım ilacı kalıntıları ve genel olarak gıda güvenliğiyle ilgili önlemlerimizi almak zorundayız. dedi. Bursa Valiliği öncülüğünde, Bursa İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Uludağ Üniversitesi Fakültesi Dekanlığı, Bursa Gıda ve Yem Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Mühendisleri Odası, Odaları ve diğer ilgili tarım kuruluşlarının katkılarıyla Bursa nın nadide meyve ve sebzelerinin ürün bazında tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine yönelik çalışmalarını sürdürdüklerini belirten UYMSİB Başkanı Çalı, Bu doğrultuda 2010 Bursa Siyah İnciri Yılı, 2011 Armut Yılı, 2012 nin Domates, Biber ve Şeftali yılı ilan edilmesinin ardından gerçekleştirdiğimiz başarılı çalışmalar sonrasında; 2013 ü de Kiraz yılı ilan ettik. UYMSİB olarak tarım ilacı kalıntısı sorunu ve gıda güvenliği konusunda Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Bursa Valiliği, Bursa Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, Uludağ Üniversitesi Fakültesi Dekanlığı, Gıda ve Yem Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Mühendisleri Odası, Odaları, köy muhtarlıkları, ilaç fi rmaları ve bayileri ile diğer kuruluşların da desteğini alarak önlemlerimizi artırıyoruz dedi. Çocuğunuza yediremediğinizi, başkasına yedirmeyin İhracatta Güvenilir Ürün için imaj güçlendirmesinin, yeni pazarlara erişimin sağlanması ve gıda güvenliği konusuna yoğunlaşmakla mümkün olduğunu söyleyen Dr. Salih Çalı, 2013 yılında kurumsal kimlik çalışmaları çerçevesinde UYMSİB olarak yeni bir logo kullanmaya başladıklarını ve yeni logoda, tarım sektörünün rengi olan yeşilden esinlendiklerini; üretim süreçlerinde ve ihracatta temel hedef olarak belirledikleri Çocuğunuza yediremediğinizi, başkasına yedirmeyin sloganını seçtiklerini belirtti. Herhangi bir sorun yaşamadan, proaktif olarak ülkemizin ürünlerini her yönüyle korumak ve dünyaya tanıtmak için mücadele verdiklerini ifade eden Çalı, Birlik olarak yaş meyve sebze ihracatımızın daha da artması ve tüketicilerin daha sağlıklı ve güvenli gıdalara ulaşabilmesi için, geleneksel değerlerimize sahip çıkıp, gelişen dünya düzeninde son teknolojileri de takip ederek sektörümüzün gelişmesi için hem sektörümüzün hem de ihracatın fonksiyonunu en iyi şekilde anlatan yeni logomuz ile faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. dedi. Halil Sarıçobanoğlu Finike Odası Başkanı FİNİKE PORTAKALI şahıslar hakkında yaptırım uygulanması için çalışmalara başlamıştır. Biz de Finike Odası Başkanlığı olarak bu işlerin uygulanması için Birliğimizle beraber hareket etmekteyiz. Finike Ovası nda ağırlıklı olarak yetiştirilen çeşitler Washington Navel, Valencia ve Finike yerlisi olarak sıralanmaktadır. Dünyanın birçok yerinde yetişme imkânı olan bu çeşitlerin Finike deki kaliteye ulaşamamasının nedenlerinin başında Finike Ovası nın alüvyonlu toprak yapısıyla beraber kendine has rüzgarı, havası ve suyu gelmektedir. Bunun yanında C ve A vitaminleri, potasyum ve kalsiyum mineralleri açısından çok zengin bir üründür. Kendine has ince lif yapısıyla tüketimi en kolay portakaldır. Eşsiz bir lezzeti vardır, sofralık bir portakal olmasına rağmen özsu miktarı oldukça yüksektir. Ülkemizde ve dünyada portakallar diyarı olarak bilinen Finike nin meşhur portakalı, California Üniversitesi nin dünya çapında yaptığı bilimsel araştırmada birinci oldu. California Üniversitesi araştırmacıları California da yetişen ve dünyanın en kalitelisi sayılan portakalın eş değerinin olup olmadığını araştırdı. Araştırmalar sonunda Finike nin Turunçova beldesinde yetişen portakalın California portakalından daha kaliteli olduğu saptandı. Finike portakalı nostalji değil bir markadır. Finike, havası, suyu, toprağı ile narenciye cenneti, özellikle Washington portakalı için yaratılmış bir cennettir. Türkiye genelinde yetişen Washington portakalının %13 ü, Antalya Bölgesinin ise %60 ı yaklaşık 200 bin tonu ilçemizde yetişmektedir. Türkiye genelinde bütün bölgelerde yetişen ürünün tamamının Finike portakalı adı altında pazarlanması ilçemiz Finike ekonomisine direkt olarak olumsuz yansımaktadır. Bu durum esnaf ve üreticimizi negatif yönde etkilemektedir. Finike portakalının diğer bölgelerde yetişen portakallardan ayrı bir özelliği ve fi yat farkı olması gerekmektedir. Bu durumu düzeltmek adına Finike Meyve Üreticileri Birliği bünyesinde gerçekleştirilen başvuruda Finike Portakalı, Türk Patent Enstitüsü tarafından Coğrafi İşaret olarak tescillenmiştir. Birliğimiz bu yıldan itibaren Finike Portakalı adı altında satılan diğer portakalları satan kurumlar ve

17 Kivi, Güney-Doğu Asya'nın yerli bitkilerindendir. Orman altlarında doğal olarak yetişen bu bitki, kışın yaprağını döken, meyveli asma formunda kuvvetli ve sarılıcı olarak gelişmektedir. Tümü Güney-Doğu Asya orijinli olmak üzere 50 dolayında türü vardır. Meyveleri için üretilen türlerin en kalitelisi Actinidia chinensis türü olup Kivi adıyla bilinmektedir. Yaklaşık bir tavuk yumurtası iriliğinde ( g) ve kabuğu kahverengi tüylerle kaplı olan kivi meyvesi, kaba dış görünümü ile meyve içinin güzelliğini yansıtmamaktadır. Ferahlatıcı ve hoş bir tada sahip olan meyve, taze tüketilebildiği gibi, meyve salataları ve tatlılarda, özellikle yaş pastalarda tüketilmektedir. Yüksek oranda C vitamini içermesi, proteinler ve minerallerce zengin olması nedeniyle sağlık meyvesi de denilmektedir. İklim ve toprak istekleri Kışları ılık, yazları sıcak ve yağışlı iklimi sever. Yıllık ortalama sıcaklığın C ve vegetasyon boyunca hava nispi neminin %50-70 olması gereklidir. Sürgünler gevrek ve kırılgan olduğu için rüzgardan çabuk etkilenirler. Açık rüzgara kapalı, güneş yönünde hafi f eğimli, soğuk havanın kolayca akıp gittiği araziler kivi için en uygun alanlardır. Kışın 6 ve C derece arasında bitkiler, ilkbaharda C derecede sürgünler, sonbaharda 2 0 C derecede meyveler zarar görür. Kivi soğuğa duyarlı olmasına karşın C derecenin altında saat soğuklama ister. Su tüketimi oldukça fazladır. Toprak yönünden oldukça seçicidir. Derin, geçirgen, su tutma kapasitesi iyi, kireçsiz, organik maddece zengin toprakları sever. Su tutan, ağır bünyeli topraklardan hoşlanmaz. En uygun toprak ph'sı olmasına rağmen ph aralığında da yetişmektedir. Bitki özellikleri Kivi asmaları üçüncü yaştan itibaren meyve vermeye başlarlar. Ekonomik ömrü yıldır. Asmalar bölgelere göre değişmekle birlikte nisan başında yaprak- lanır, mayıs sonunda çiçek açarlar. Hasat ise genellikle ekim sonunda yapılmaktadır. Yapraklar iklim gidişi ve yetiştiği bölgeye bağlı olarak aralıkta dökülürler. Bahçe kurulması Kivide fi dan dikim aralık ve mesafesi toprak özellikleri, uygulanacak terbiye sistemi ve çeşide bağlı olarak değişmektedir. Diğer yandan kivi yetiştiriciliğinde en çok kullanılan T-Direk terbiye sisteminde sıra arası m, sıra üzeri m olarak önerilmektedir. Dikimde iki yaşlı fi danlar tercih edilmelidir. Fidan dikiminde dikkat edilecek diğer bir nokta arazi uygunsa sıraların kuzey-güney yönünde düzenlenmesidir. Bu şekilde sıraların iki tarafı güneşleneceğinden verimlilik ve ürün kalitesi artar. Kivi iki evcikli (diocie) bir türdür. Yani erkek ve dişi bitkiler ayrı ayrıdır. Bu nedenle bahçe kurulurken belli oranda tozlayıcı (erkek) bitkiye mutlaka ve düzenli şekilde yer verilmelidir. Erkek/dişi oranın 1/7-1/8 arasında olması uygundur. Dikim bölgelere göre ilkbahar/sonbaharda yapılabilir. Terbiye şekli budama ve yıllık bakım Kivi uzun ömürlü, kuvvetli ve yayılıcı asma olduğundan uygun destek sistemiyle desteklenmelidir. Kivi asmalarına budama yolu ile şekil verilmekte ve bu şekil korunmaktadır. Kivi yetiştiriciliğinde T-Direk terbiye sistemi en yaygın kullanılanıdır. T-Direk terbiye şeklinde direklere yerden 1.80 m yükseklikte 1.50 m Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS Kivi Yetiştiriciliği uzunluğunda çapraz bir destek bağlanır. Çapraz desteğin uçlarından birer, ortasından da bir olmak üzere 3 adet tel çekilir. Gerektiğinde bunların ortalarından birer tel geçirilerek 5 sıra tel çekilebilir. Orta tel üzerinde sabit kordonlar oluşturulur. Bu terbiye şeklinde gövde tellerin bulunduğu 1.80 m yüksekliğe kadar dik ve düzgün olarak büyütülür. Taşıyıcı telin hemen altından gövde taçlandırılarak sağa ve sola birer adet sabit kordon oluşturulur. Ürün çubukları bu sabit kordonlar üzerinde cm aralıklarla ve cm uzunlukta bırakılırlar. Bırakılan bu çubuklar uçlarından dıştaki tellere bağlanır. Ürün çubuklarından çıkan o yılın sürgünleri ise serbest olarak büyütülürler. Bu sistemde havalanma ve güneşlenme daha iyi olmaktadır. Kivide budama değişik zamanlarda farklı amaçlarla yapılmaktadır. Bunlar şekil budaması, kış (ürün) budaması ve yaz budamasıdır. Şekil budaması genç bitkilere şekil vermek için yapılır. Amaç dik ve sağlam büyüyen ve ana tele kadar tek gövdeli bir şekil elde etmektir. Asmalar ana telden sağa ve sola olmak üzere iki sabit kordon oluşturularak taçlandırılırlar. Kış budaması düzenli verim almak için yapılır. Kivide meyveler bir yaşlı sürgünlerden çıkan o yılın sürgünlerinden alınır. Bu nedenle her yıl düzenli ve sert budama yapılmaktadır. Kış budamasında bir yaşlı sürgünlerin yaklaşık 1/3-2/3'ü çıkarılır. Geriye Nurettin İnce Pazar Odası Başkanı kalan yıllık ürün çubukları yeterli miktarda ürün verirler. Bu ürün çubukları sabit kordonlar üzerinde cm aralık ve cm (8-10 gözlü) olacak şekilde bırakılırlar. Kış budaması yaprak dökümü ile gözlerin uyanması arasındaki bir zamanda yapılmaktadır. Ancak bitkinin yoğun dinlenme dönemine denk gelmesi en uygunudur. Yaz budaması 6-7 yaşlarındaki asmalarda aşırı sürgün yükünün aralanması amacıyla yapılır. Bunun için gereksiz oburlar, uzun sürgün uçları alınarak havalanma ve güneşlenme koridorları açılır. Kivide gübreleme yaprak ve toprak analizleri esas alınarak yapılmaktadır. Su tüketimi oldukça yüksek bir tür olduğundan, bahçe kurulmadan yeterli miktarda ve uygun kalitede sulama suyu temin edilmelidir. Kivi için bilinen çok yaygın bir hastalık ve zararlı yoktur. Bununla birlikte toprak kaynaklı fungal hastalıklar (Phytophora, Rhizoctania, Fusarium) ile kök ur nematotları zarar yapmaktadır. Hasat ve muhafaza Hasat genellikle Ekim sonu Kasım başında yapılmaktadır. Ortalama verim ton/da olur. Kivi klimakterik bir meyve türüdür. Hasat edildiği anda yeme olumunda değildir. Hasat olumunda SÇKM oranı en az %7, yeme olumunda ise %14-15 olmalıdır. Meyveler soğutmasız koşullarda 3 ay, soğuk hava depolarında 6-9 ay muhafaza edilebilmektedir. İlçemizde şeftali yetiştiriciliği hızla gelişmektedir. İlçemiz 2000 li yıllara kadar pamuk üretimiyle öne çıkmakta iken, pamuk üretiminin neredeyse tamamen bitmesiyle üreticimiz alternatif ürün olarak şeftali üretimine başlamıştır yılından sonra da dikim alanları hızla artmıştır. Bunda, Çeşitlerin değişik ekolojilere uyma kabiliyetinin, Bu türün erken meyveye yatmasının, Tarımsal sanayiye önemli bir ham madde kaynağı oluşturmasının, Meyvelerinin gösterişli ve besin içeriği yönüyle zengin olmalarının büyük oranda etkisi vardır. Şeftali için toprak isteği söz konusu olunca mutlaka kullanılan anacın isteği, göz önüne alınmalıdır. Şeftali anacı, süzek, kumlu, killi, tınlı, milli, çakıllı ve çabuk ısınan alüviyal toprakları sever. Kumlu topraklarda yeterli sulama ve iyi gübreleme ile şeftali yetiştirmek mümkündür. Ağır topraklarda kökler yüzlek gelişim gösterirken, kumlu topraklarda derin gelişirler. Fazla kumlu topraklarda meyveler küçük kalır, sürgün gelişmesi geriler. Bu yeterli sulama ve iyi gübrelemeyle giderilebilir. Ağır bünyeli topraklarda da ağaç büyüyemez ve kısa ömürlü olur. Toprakta kireç oranı fazla olduğunda kloroz görülmektedir. Taban suyunun yüksek olduğu yerlerde kökler devamlı suyla yetiştiriciliği temas ettiğinden ağaçlar kurumaktadır. Şeftali tuzlu toprakları sevmemektedir. Şeftali toprak yorgunluğuna karşı çok hassastır. Halil İbişoğlu Tire Odası Başkanı Ayrıca yıl içerisinde devamlı olarak 5 ay pazara taze şeftali sevk etmek mümkündür. Çünkü çok erkenci ve geçici olmak üzere 70 in üzerinde, olgunlaşma tarihi farklı şeftali çeşidi ilçemize girmiş bulunmaktadır. Şeftali taze olarak tüketildiği gibi; meyve suyu konsantresi, pulp olarak, kurutularak ve derin dondurma yöntemleriyle uzun süre saklanabilmektedir. Ayrıca reçel ve marmelat gibi mamûl hale getirilebilmekte, bu yöndeki sanayiye ham madde teşkil etmektedir. İlçemizde 7 bin 500 dekar şeftali ekim alanı mevcuttur. Bu alandan ton/yılda meyve üretilmektedir. Şeftali üretimi gerek aile tarımı gerekse istihdam bakımından ilçemizde önemli ekonomik değere sahiptir.

18 18 İsmail Pehlivan Bayramiç Odası Başkanı Bayramiç beyazı dünyada ve Türkiye de sadece Bayramiç ilçesinde yetişen, ender meyve türlerinden birisidir. Yapılan araştırmalarda, Bayramiç beyazı nektarinleri yörede tamamen çekirdekten yetiştirildiği, bu nedenle yetiştirilen tiplerin çok farklı özelliklere sahip olduğu ortaya konmuştur. Şeftali ve nektarinin anavatanı Çin olarak gösterilmesine rağmen, Bayramiç beyazının, başka bir yörede bulunmaması, yöreye ayrı özellik kazandırmaktadır. Tüysüz Beyaz Şeftali meyvesi; son yıllarda ülkemizde pazarlama imkânlarının da artması sonucu, kısa sürede tanınan ve talep edilen bir ürün haline gelmiştir. Bayramiç beyazının tescili ve coğrafi işaret alımı için Bayramiç Odası ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü ortaklaşa yürüttükleri çalışmaları tamamlamışlardır. Aynı zamanda, Prof. Dr. Kenan Kaynaş danışmanlığında, lisansüstü Meyvede Bir Marka: BAYRAMİÇ BEYAZI çalışmalar yapılmış ve Bayramiç beyazının, şeftali ve nektarin türlerinden oldukça farklı özelliklere sahip olduğu belirtilmiştir. Morfolojik özellikleri bakımından şeftali ve diğer nektarinlere çok benzemesine karşın, Bayramiç beyazı meyve özellikleri bakımından büyük farklılıklar sergilemektedir. Bu farklılığın, sert çekirdekli meyve türleri arasında karşılıklı doğal melezlenmesinden ileri geldiği uzmanlar tarafından iddia edilmektedir. Şeftali ve nektarine göre daha bodur ağaçlara sahip olan Bayramiç beyazı, daha sık dikime izin vermekte, birim alandan tatminkâr ürün elde edilebilmektedir. Aynı zamanda, şeftali ve nektarinden farklı olarak çekirdekten yetiştirilmekte, ana bitkinin meyve özelliklerine yakın meyve vermektedir. Bu özellik, sert çekirdeklilerin hiç birinde yoktur. Dolayısıyla Bayramiç beyazının üretimi ve çoğaltımı, bahçe tesisi son derece kolaydır. Her ne kadar çekirdekten yetiştirme kolaylığına sahip ise de, aynı çeşitten bile olsa aşı yapıldığında daha kaliteli meyve almak mümkündür. Bayramiç beyazı diğer meyve türlerinden farklı olarak çok erken meyveye yatmaktadır. Çekirdekten ektikten sonra, üçüncü yılda emeği koruyacak meyve verimi elde edilmektedir. Kaliteli meyve elde etmek için tozlayıcı çeşit kullanımına da gerek duyulmamaktadır. Kendi çiçek tozuyla tozlaştığı için, hemen her türlü hava şartlarında meyve tutabilmektedir. Kurağa dayanıklı bir meyve türü olması da, az suyla yüksek verim elde etmede önemli bir avantaj sağlamaktadır. Bayramiç ilçesi genel olarak Marmara Bölgesi nin iklim özelliklerini göstermektedir. Bayramiç yöresinde yazlar sıcak ve kurak; kışlar ise yağışlıdır. Yağışlar genel olarak yağmur şeklinde olup, Ocak Şubat aylarında kar yağışı görülmektedir. Bu nedenle Ege Bölgesi ne göre daha soğuk kış mevsimi yaşanmaktadır. Bayramiç yöresine lokalize olmuş Bayramiç beyazı, kendine has kokusu ve aroması ile hemen bütün etli meyvelerden ayrılmaktadır. Kuru madde içeriği yönünden en sert şeftali çeşitleri ile aynı gurupta yer almaktadır. Bu özelliğiyle uzun süre depolanabilmekte ve uzun mesafelere taşınabilmektedir. Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS 2013 Normal eriklerden daha büyük meyvelere sahip olan Bayramiç beyazının meyveleri ortalama 50 gram gelmektedir. Ağaç başına 50 kilograma kadar meyve alınabilmektedir. Meyve kabuğu sarı-yeşil tonlara sahip olup, meyve eti rengi beyaz ile açık sarı arasında değişmektedir. Hem şeftali hem de erik tadı alınabilmektedir. Bayramiç te her geçen gün Bayramiç beyazı üretimi artmakta olup üretimi 10 bin tonun üzerine çıkmıştır. Farklı aroması ve tadıyla Bayramiç üreticisinin yüzünü güldürmektedir. Üzerinde yapılacak araştırmalarla daha da geliştirilmesi beklenen Bayramiç beyazı, gelecek yıllarda, yöresinin ismini daha geniş kitlelere duyuracak bir üründür. Bu meyanda yörenin stratejik ürünlerinden bir tanesidir. İlçemizde de sevinçle karşılanan, Bayramiç Beyazı Coğrafi İşareti alındıktan sonra marka ve tescil, ürünün değerini daha da artırmıştır. Kilosu 1,50 TL den, 5,00 TL ye kadar satılmaktadır. İlçemizde ürün bu yıl pik noktasını yaşatmaktadır. Bayramiç beyazı, ilçe de elma üretiminden sonra en fazla üretilen ürün haline gelmiştir. Ulusal düzeyde ve tüm platformlarda tanıtmaya çalıştığımız ürünümüz bu yıl Rusya ya da ihraç edildi. Bu da bizim adımıza, ilçe adına oldukça sevindiricidir. Bayramiç beyazı nı başta Bakanlarımıza, milletvekillerimize TZOB Genel Başkanımıza, bütçe görüşmeleri sırasında ikram ettik. Tam not alması bizleri çok sevindirdi. Açıkçası Marka farklı ekonomik değer kazandırdı. Odamız olarak diğer ürünlerimiz için de marka kazandırmaya çalışıyoruz. Mehmet Baş Amasya Odası Başkanı kiraz Amasya da yetiştiriciliği İlimiz kiraz yetiştiriciliği açısından ülke genelinde 7. sırada yer almaktadır. İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü nün verilerine göre 2013 yılında bin 868 dekarda 23 bin 128 ton üretim gerçekleştirilmiştir. İlimizde metre rakımlar arasında kiraz üretimi yapılmaktadır. Dolayısıyla hasat dönemi Mayıs ayında başlamakta ve yaklaşık 2 ay sürmektedir. Kiraz yetiştiriciliğinin temel esaslarına kısaca değinecek olursak; Nerelerde kiraz yetiştirelim? Meyilli ve yamaç yerler tercih edilmelidir. Taban arazilere kiraz dikilecekse don tabakası tehlikesi oluşturmayacak yerler planlanmalıdır. Geçirgen, derin ve kolay işlenen kumlu tınlı topraklarda kiraz iyi gelişir. Kiraz bahçesi tesis edilirken Taban suyu yüksek yerlerde, don tabakası oluşturan yerlerde, yeterli toprak derinliği bulunmayan yerlerde kiraz bahçesi tesis edilmemelidir. Kullanılan anaçlar Kuş Kirazı Yaygın olarak kullanılan bir anaçtır. Verimli, derin, sulama imkânı iyi olan taban arazilerinde tercih edilmelidir. İdris (Mahlep) Fakir, kireçli ve sulama imkânı az olan meyilli arazilerde tercih edilmelidir. İdris anaçlarından da sarı idris tercih edilmelidir. Bodur ve Yarı Bodur Anaçlar Bu anaçlar ülkemiz için yeni anaçlardır. Bunlardan Gisel A 5, Gisel A 6, Maxima 14 ümit vaat eden anaçlar olarak görülmektedir. Dikkat edilecek hususlar Bahçe kurulacak olan arazinin toprağı analiz yaptırılmalıdır. Arazinin tesviyesi yapıldıktan sonra toprak derince (60-70 cm derinliğinde) sürülmelidir. Uygun çeşit seçimi yapılmalıdır. Tozlayıcı çeşit dikimde planlanmalıdır. Derin dikimden kaçınılmalıdır.

19 Yıl:5 Sayı: 56 AĞUSTOS AYÇİÇEĞİ EDİRNE DE MASAYA YATIRILDI MENEMEN ZİRAAT ODASI NDAN İLÇEDE BİR İLK Edirne Odası Türkiye Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Tuncer Başoğlu ve Marmara Bölgesinin Odası başkanları Edirne de ayçiçeği konusunu görüşmek üzere bir araya geldi. Edirne Odası salonundaki toplantıda üretici için ellerinden geleni yapacaklarını ifade eden TZOB Yönetim Kurulu Üyesi Tuncer Başoğlu, Eğer devlet ayçiçeği ithal etmeye devam ederse üreticinin beklediği fi yat, asla beklediği rakamlara ulaşamayacak dedi. Bu yıl Türkiye de 1,5 milyon ton ayçiçeği beklentisi içerisinde olduklarını dile getiren Başoğlu, şunları belirtti: Fiyat beklentisi içinde olan üretici ayçiçeğini biçmiyor. Geçen sene ayçiçeği fi yatı 1,50 TL iken bu sene 95 kuruş ila 1,08 kuruş arasında değişmektedir. Ayçiçeği sezonu çok buruk başladı. Hasat döneminde ayçiçeği ithal fi yatlarının çok aşağıya inmesi üreticiyi olağanüstü etkilemektedir. Bizim bugün amacımız üzüm yemek. Bağcıyı dövmek gibi bir amacımız yok. Tek istediğimiz alın terimizin karşılığını almak. Önümüzdeki sezon ayçiçeği üreticisi üretiminden vazgeçtiği durumda ithalat artacak, yağ açığımızla ilgili sorun daha da derinleşecektir. Bu durum sadece yağ sektörünü değil, hayvancılığı da olumsuz bir şekilde etkileyecektir. Çiftçimizin mutlaka yurt dışından ülkemize gelen ucuz ithalattan korunması gerekir. Ülkemize ithal olarak gelen ayçiçeğinin önü kapatılmalıdır. Şu anda tahmin ettiğimiz ayçiçeği üretimi Şubat ayına kadar ülkemizin yağ ihtiyacını karşılamaktadır. Biz içerideki kendi ürettiğimizi, dışarıdan olan ithalatı kapatmazsak ayçiçeği fi yatlarımız beklediğimiz seviyeye gelmeyecektir. Geçen seneki fi yatlara ulaşma gibi bir imkânımız da olmayacak. 675 dolar çıkartılan gözetim fi yatı da üreticimizin sıkıntısını çözmemektedir. Daha yüksek fi yatlara çıkmalıdır. Eğer fi yatlarda düşüşlerin önüne geçilmezse üretici seneye ayçiçeği ekemeyecek. KAHTA YA ZİRAAT FAKÜLTESİ İSTEĞİ Menemen Odası Menemen Odası Başkanlığı ilçedeki traktör sahibi çiftçilerden gelen talep üzerine araç muayene istasyonu TÜVTÜRK ile yaptığı işbirliği sonucunda bin 470 çiftçinin traktörüne, bulunduğu köy ya da mahallesinde uygulamalı araç vizesi yaptırdı. Odaya kayıtlı traktör sahibi çiftçiler traktörlerine, fırsat ve zaman bulamadıklarından vize yaptıramadıklarını ve bu konuda huzursuz olduklarını ifade ederek Odasından bu konuda destek istediler. Bunun üzerine, Menemen Odası Başkanlığı ile TÜVTÜRK araç muayyene istasyonu işbirliği ile çiftçilerin traktör vize işlemlerinin köylerde yapılması konusunda çalışma başlatıldı ve uygulamaya geçildi. Menemen Odası Başkanlığı tarafından köylere duyuru yapılarak, 6 pilot bölgede vize çalışması başlatıldı. Çalışmalar son olarak Emiralem Mahallesi nde noktalandı. Yaklaşık 3 ayda bin 470 traktörün eksiklerini tamamlayarak vize uygulamasından geçtiğini ifade eden Oda Başkanı Arif Metin Karagöl, Traktörlerin vize işlemlerinin ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Bu sebepten çiftçilerimizden de gelen talep üzerine TÜVTURK ile irtibata geçerek bizlere bir ekip tahsis edilmesini sağladık. Gezici ekibi belirlediğimiz 6 pilot bölgeye götürerek çiftçilerimizin ayağına vize işlemini getirdik. Çiftçilerimiz de bu uygulamamızdan çok memnun kaldı. Bu çalışmanın yapılmaması halinde çiftçimiz ya Aliağa ya ya da Çiğli ye gitmek zorunda kalacaktı. Bu da hem zaman kaybı hem de maddi külfet olacaktı diye konuştu ÜLKE GENELİNDE SAMAN BOLLUĞU YAŞANIYOR Kahta Odası Muş Odası Odası Başkanı Rüştü Turanlı, Kahta da ve Doğa Bilimleri Fakültesi açılması için girişimde bulunduklarını bildirdi. Adıyaman Üniversitesi ne de başvuruda bulunduklarını söyleyen Kahta Odası Başkanı Turanlı, konuya ilişkin şunları söyledi: Adıyaman, bereketli Mezopotamya toprakları içerisinde yer almış ve büyük medeniyetlerin birleştiği kavşak noktadadır. Birçok endemik bitkiye ev sahipliği yapmış, doğal ve yaban hayatı yönüyle araştırılması ve incelenmesi gereken bir kenttir. Güneydoğu Anadolu Projesi ile birlikte gerek Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü nün ve gerekse İl Özel İdaresi tarafından yapılan çalışmalarla sulanabilir tarım alanlarının miktarında önemli düzeyde artış sağlanmıştır. Buna paralel olarak ilimizde son dönemlerde bitkisel ve hayvansal üretim ile ilgili devlet destekli alınan kredi ve hibelerle tarımsal üretim çeşitliliğinde önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Faaliyetlerin bilinçli, sağlıklı ve eğitimli yapılması açısından Üniversite- Sivil Toplum Örgütleri-Halk işbirliğini önemsiyoruz. Bu nedenle özellikle Adıyaman gibi bakir doğal ve tarım alanlarına sahip bir kentin bilimsel yönden araştırılacak birçok özelliği bulunmaktadır. İlimizde kurulacak ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile birçok konu projelendirilecek ve gün ışığına çıkarılacaktır. Fakültenin kurulması ile ilgili olarak biz de bir çalışma başlattık. Gerekli yerlere başvurumuzu yaptık. En kısa zamanda Kahta da bu bölümlerin açılmasını istiyoruz. Muş ta geçen yıl kilogramı 1 TL den satılan ve bulunmadığı için ithal edilen saman, bu yıl üreticinin elinde kaldı. Samanın kilogram fi yatı bu yıl 45 kuruşa kadar düştü. Muş Odası Başkanı Hakim Yıldırım, bu yıl bahar yağışlarının fazla olmasıyla birlikte verimde artış olduğunu kaydederek, verimin beklenin de üzerinde olduğunu kaydetti. Buna bağlı olarak saman temininde bu yıl sıkıntı yaşanmadığını ifade eden Yıldırım, Hububat tarlalarında verim oldukça iyiydi. Ürün iyi olunca sapı da iyi oldu. Saman, tabir yerindeyse doldu taştı. Hayvan üreticisi şimdiden ihtiyacını karşıladı dedi. Geçen yıl yaşanan kuraklıktan dolayı ilk kez saman ithal edildiğini hatırlatan Hakim Yıldırım, Geçen yıl samanın kilogramı 90 kuruşları gördü. Buğday sapından yapılan samanın fi yatı 90 kuruştu. Bu yıl ise hasadın bereketli geçmesi nedeniyle sadece bölgemizde değil, ülke genelinde saman bolluğu yaşanıyor diye konuştu.

20 TZOB Türkiye Odaları Birliği Ücretsiz Yaygın Süreli Gazetesidir Yıl: 5 AĞUSTOS 2013 Sayı:56 Yönetim Yeri GMK Bulvarı No: 25 Demirtepe/ANKARA Tel: (Pbx) Fax:

İÇİNDEKİLER HABERLER TZOB DİYOR Kİ! 26 TZOB'UN MEDYA BAŞARISI 28 MISIR HASADI BAŞLADI 6 TZOB EĞİTİM MERKEZİ NİN TEMELİ TÖRENLE ATILDI

İÇİNDEKİLER HABERLER TZOB DİYOR Kİ! 26 TZOB'UN MEDYA BAŞARISI 28 MISIR HASADI BAŞLADI 6 TZOB EĞİTİM MERKEZİ NİN TEMELİ TÖRENLE ATILDI İÇİNDEKİLER HABERLER 6 TZOB EĞİTİM MERKEZİ NİN TEMELİ TÖRENLE ATILDI 26 TZOB'UN MEDYA BAŞARISI 28 MISIR HASADI BAŞLADI 30 TÜRKİYE NİN PETROLÜ MEYVE SEBZE 32 TOPRAĞIN KORUNMASI HERKESİN SORUNU 36 ÜZÜM 12

Detaylı

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur Sosyal Güvenlik Kurum Başkanlığı ve Türkiye Ziraat odaları Birliği tarafından düzenlenen bilgilendirme, toplantısında konuşan Ziraat odaları

Detaylı

Seçilmiş ürünlerde 30 Haziran 2015 tarihi itibarıyla ortalama üretici, hal, pazar ve market fiyatları:

Seçilmiş ürünlerde 30 Haziran 2015 tarihi itibarıyla ortalama üretici, hal, pazar ve market fiyatları: Seçilmiş ürünlerde tarihi itibarıyla ortalama üretici, hal, pazar ve market fiyatları: Üretici Hal Pazar Market Hal/ Üretici Pazar/ Üretici Market/ Üretici Fiyat Farkı Fiyat Farkı Fiyat Farkı Domates 0,58

Detaylı

1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA 17.09.2014

1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA 17.09.2014 1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA 17.09.2014 Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, yumurta, tereyağı ve kırmızı et tüketiminin kalp ve damar hastalıklarını

Detaylı

GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ

GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ Bekir ENGÜRÜLÜ Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Tarım Sigortaları ve Doğal Afetler Daire Başkanı Haziran 2016 SUNUM PLANI DÜNYADA TARIMIN GÖRÜNÜMÜ TÜRKİYE TARIMINA BAKIŞ

Detaylı

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK: Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK: -BU FORUM KASIM AYINDA KATAR DA DÜZENLENECEK DÜNYA SOSYAL GÜVENLİK FORUMU NA IŞIK TUTACAKTIR -TÜRKİYE BUGÜN DÜNYANIN

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel gıda

Detaylı

Mısır alım fiyatı açıklandı

Mısır alım fiyatı açıklandı Mısır alım fiyatı açıklandı Ağustos 28, 2012-1:42:57 Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) mısırın tonunu 595 liraya almaya hazır olduğunu bildirerek, bunun geçen

Detaylı

TAHİR BÜYÜKHELVACIGİL - BYSD BAŞKANI

TAHİR BÜYÜKHELVACIGİL - BYSD BAŞKANI TAHİR BÜYÜKHELVACIGİL - BYSD BAŞKANI Dünyada Ham Yağ Üretimi (Milyon ton) Hammadde ihtiyacımızın yüzde 75 ini ithalatla karşılıyoruz. Bitkisel yağ sektörü, ayçiçeğinde hammadde yetersizliği nedeniyle dışa

Detaylı

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı Mart 08, 2012-7:46:36 Bakan Eker, tarımın zannedildiği gibi sadece üreticilerle değil, gıdadan dolayı toplumun tamamını ilgilendiren bir konu olduğunu,

Detaylı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya da 400-450 un değirmeni olduğu biliniyor. Bu değirmenlerin yıllık toplam kapasiteleri 6 milyon tonun üzerine. Günde 100 tonun üzerinde üretim gerçekleştirebilen

Detaylı

TARIMSAL DESTEKLER DEVLET DESTEKLERİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI

TARIMSAL DESTEKLER DEVLET DESTEKLERİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI TARIMSAL DESTEKLER DEVLET DESTEKLERİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI Ankara -21 Ekim 2015 TARIMSAL DESTEKLER Sunum Planı 1- Türkiye Tarımı Genel Bilgiler 2- Tarımsal Destekleme Mevzuatı 3- Destekleme Kalemleri

Detaylı

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR Halil AGAH Kıdemli Kırsal Kalkınma Uzmanı 22 Kasım 2016, İSTANBUL 1 2 SUNUM PLANI TARIMDA KÜRESELLEŞME TÜRK TARIM SEKTÖRÜ VE SON YILLARDAKİ GELİŞMELER TARIMDA

Detaylı

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan 3. Yaş Baharı Kongresine Katıldı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: - SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ BİTKİSEL ÜRETİM BİLGİ NOTU 2015 Yılı Türkiye İstatistik Kurumu 25/12/2015 tarihinde 2015 yılı Bitkisel haber bültenini yayımladı. 2015 yılında bir önceki yıla göre üretim miktarları; Tahıllar ve diğer

Detaylı

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI YAŞ MEYVE VE SEBZE SEKTÖR RAPORU

TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI YAŞ MEYVE VE SEBZE SEKTÖR RAPORU YAŞ MEYVE VE SEBZE SEKTÖR RAPORU DÜNYADA YAŞ MEYVE VE SEBZE ÜRETİMİ FAO nun verilerine göre; 2012 yılında dünyada 57,2 milyon hektar alanda, 1,1 milyar ton yaş sebze üretimi yapılmıştır. Domates yaklaşık

Detaylı

/ Ocak Sayı : YÖNETMELİK. Tarımsal Üretici Birliklerinin Kuruluş. Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik BİRİNCİ BÖLÜM

/ Ocak Sayı : YÖNETMELİK. Tarımsal Üretici Birliklerinin Kuruluş. Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik BİRİNCİ BÖLÜM 16.01.2005 / 25702 16 Ocak 2005 Resmî Gazete Sayı : 25702 YÖNETMELİK Tarımsal Üretici Birliklerinin Kuruluş Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve

Detaylı

TARSUS TİCARET BORSASI

TARSUS TİCARET BORSASI TARSUS TİCARET BORSASI Ülkemizde yetiştirilen tarımsal ürünlerden, tarımsal üretimin bir kısmı doğrudan tüketilirken, bir kısmı sanayide hammadde olarak işlenerek değişik gıdalara dönüştürülmektedir. Tarımsal

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ BİTKİSEL ÜRETİM BİLGİ NOTU 2014 YILI Türkiye İstatistik Kurumu 25/12/2014 tarihinde 2014 yılı Bitkisel haber bültenini yayımladı. 2014 yılında bitkisel üretimin bir önceki yıla göre; Tahıllar ve diğer

Detaylı

ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU

ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU Ağustos 2013, Adana Hazırlayanlar Sabahattin Yumuşak; Adana Güçbirliği Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Sinem Özkan Başlamışlı; Çiftçiler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi

Detaylı

Mobil SGK Araçları Yollarda

Mobil SGK Araçları Yollarda Mobil SGK Araçları Yollarda ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK: -SOSYAL GÜVENLİKTEKİ GÜVENSİZLİK DÖNEMİNİ KAPATIP, SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİ YENİDEN İNŞA ETMİŞ BULUNMAKTAYIZ -HEDEFİMİZ CUMHURİYETİMİZİN

Detaylı

Türkiye nin üretim profiline ve kişi başına tüketimini ise şöyle değerlendirmek mümkündür:

Türkiye nin üretim profiline ve kişi başına tüketimini ise şöyle değerlendirmek mümkündür: Gıdaya erişim her geçen gün gittikçe zorlaşmaktadır. Dünya nüfusu önümüzdeki 33 yılda, 2 milyar daha artarak 2050 de 9,6 milyara yükselecektir. Bu nüfusu beslemek için gıda üretiminin yüzde 60-70 oranında

Detaylı

TARIMSAL VERİLER Mart 2015

TARIMSAL VERİLER Mart 2015 T.C. GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Tarımsal Ekonomi ve Politika Geliştirme Enstitüsü TARIMSAL VERİLER Mart 2015 İÇİNDEKİLER Gayrisafi Yurtiçi

Detaylı

HUBUBAT. T.C. SAMSUN TİCARET BORSASI HAFTALIK BORSA BÜLTENİ. Tarih: Sayı: - 28/09/2018. Sayfa: 1-11 Miktarı Br. Tutarı İşlem Sayısı

HUBUBAT. T.C. SAMSUN TİCARET BORSASI HAFTALIK BORSA BÜLTENİ. Tarih: Sayı: - 28/09/2018. Sayfa: 1-11 Miktarı Br. Tutarı İşlem Sayısı HUBUBAT. ARPA ARPA YEMLİK T.C. Sayfa: 1-11 ARPA YEMLİK 2018 MTS 0.80 0.93 0.8575 413,340.00 KG 354,422.10 7 ARPA YEMLİK 2018 TTS 1.00 1.10 1.0034 747,120.00 KG 749,632.00 2 ARPA YEMLİK ı: 1,104,054.10

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel gıda

Detaylı

AR&GE BÜLTEN. İl nüfusunun % 17 si aile olarak ifade edildiğinde ise 151 bin aile geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır.

AR&GE BÜLTEN. İl nüfusunun % 17 si aile olarak ifade edildiğinde ise 151 bin aile geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır. İzmir İlinin Son 5 Yıllık Dönemde Tarımsal Yapısı Günnur BİNİCİ ALTINTAŞ İzmir, sahip olduğu tarım potansiyeli ve üretimi ile ülkemiz tarımında önemli bir yere sahiptir. Halen Türkiye de üretilen; enginarın

Detaylı

81 İl Müdürü Ankara da (1)

81 İl Müdürü Ankara da (1) 81 İl Müdürü Ankara da (1) SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: -PERSONELİMİZ OLMADAN BİZİM GERÇEK BİR BAŞARIYA ULAŞMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL. PERSONELİMİZE DEĞER VERMEMİZ GEREKİYOR -CEZALANDIRMA,

Detaylı

SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU

SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU HAZIRLAYAN DOÇ.DR.BERRİN FİLİZÖZ TOBB SİVAS İLİ AKADEMİK DANIŞMANI Sivas İli 28.6 bin metrekarelik toprağı ile ülkemizin toprak büyüklüğü sıralamasında 2. sıradadır.

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ BİTKİSEL ÜRETİM BİLGİ NOTU 2. TAHMİN 2016 Türkiye İstatistik Kurumu 28/10/2016 tarihinde 2016 yılı 2. Tahmin Bitkisel haber bültenini yayımladı. 2016 yılında bitkisel üretimin bir önceki yıla göre artacağı;

Detaylı

Yönetmelik. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Yönetmelik. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Yönetmelik Tarım ve Köyişleri Bakanlığından: Tarımsal Üretici Birliklerinin Kuruluş Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik Amaç ve kapsam BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Madde 1 Bu Yönetmeliğin

Detaylı

14.12.2011 TARİHLİ BURSA KARACABEY ZİRAAT ODASI HEYETİ NİN GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI SN. MEHMET MEHDİ EKER E SUNUMU

14.12.2011 TARİHLİ BURSA KARACABEY ZİRAAT ODASI HEYETİ NİN GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI SN. MEHMET MEHDİ EKER E SUNUMU 14.12.2011 TARİHLİ BURSA KARACABEY ZİRAAT ODASI HEYETİ NİN GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI SN. MEHMET MEHDİ EKER E SUNUMU Neden bu sunumu yapıyoruz? Bugün bölge çiftçilerimizin en güncel problemlerinden

Detaylı

TÜRKİYE DE YAĞLIK AYÇİÇEK TOHUMU VE AYÇİÇEĞİ YAĞI ÜRETİMİ, ARZ TALEP DENGESİ

TÜRKİYE DE YAĞLIK AYÇİÇEK TOHUMU VE AYÇİÇEĞİ YAĞI ÜRETİMİ, ARZ TALEP DENGESİ TÜRKİYE DE YAĞLIK AYÇİÇEK TOHUMU VE AYÇİÇEĞİ YAĞI ÜRETİMİ, ARZ TALEP DENGESİ HAKAN ÇALEN GENEL MÜDÜR V. Yağlı Tohumlu Bitkiler ve Bitkisel Yağlar Konferansı 2016 / İSTANBUL Türkiye yağlı tohum üretimi

Detaylı

En Yüksek Prim Ödeyen 10 İşverene Ödül Verildi

En Yüksek Prim Ödeyen 10 İşverene Ödül Verildi En Yüksek Prim Ödeyen 10 İşverene Ödül Verildi SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: -2008 YILINDA YAŞANAN OLUMSUZLUKLARA ARTIK RASTLAMIYORUZ -PLAKET VERDİĞİMİZ İŞVERENLER DÜZENLİ PRİMLERİNİ ÖDEYEN,

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ Sayfa 1 Gözden Geçirme Notları 2010 Yılı Bitkisel Üretim ve Bitkisel Ürün Denge İstatistikleri I. Bitkisel Üretim Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 25/03/2011 tarihinde açıklanan, 2010 yılı Bitkisel

Detaylı

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Düzce Üniversitesi

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ BİTKİSEL ÜRETİM BİLGİ NOTU 2. TAHMİN 2014 Türkiye İstatistik Kurumu 23/10/2014 tarihinde 2014 yılı 2. Tahmin Bitkisel Üretim haber bültenini yayımladı. 2014 yılında bitkisel üretimin bir önceki yıla göre;

Detaylı

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı.

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı. Basın Bülteni Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı. Şişecam, Yenişehir Cam Kompleksi nde yer alan Anadolu Cam Fabrikası 4. Cam

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ BİTKİSEL ÜRETİM BİLGİ NOTU 1. TAHMİN 2014 Türkiye İstatistik Kurumu 22/05/2014 tarihinde 2014 yılı 1. Tahmin Bitkisel Üretim haber bültenini yayımladı. 2014 yılında bitkisel üretimin bir önceki yıla göre

Detaylı

4. Ünite ÜRETTİKLERİMİZ

4. Ünite ÜRETTİKLERİMİZ 4. Ünite ÜRETTİKLERİMİZ Ekonomi: İnsanların geçimlerini sürdürmek için yaptıkları her türlü üretim, dağıtım, pazarlama ve tüketim faaliyetlerinin ilke ve yöntemlerini inceleyen bilim dalına ekonomi denir.

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ Sayfa 1 Gözden Geçirme Notları 2011 Yılı (1. Tahmin Sonuçlarına göre) Bitkisel Üretim ve Bitkisel Ürün Denge İstatistikleri I. Bitkisel Üretim Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 26/08/2011 tarihinde

Detaylı

1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!- 03.09.2014

1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!- 03.09.2014 1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!- 03.09.2014 Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON) Yönetim Kurulu ve Değerlendirme Toplantısı, Küçükbaş hayvan yetiştiriciliği alanında Türkiye'nin en

Detaylı

BAKLİYAT DOSYASI. 4 TÜRKİYE ABD 240 Kaynak: FAO

BAKLİYAT DOSYASI. 4 TÜRKİYE ABD 240 Kaynak: FAO BAKLİYAT DOSYASI Dünya üzerinde tarımı çok eski yıllardan beri yapılmakta olan yemeklik dane baklagillerin diğer bir deyişle bakliyat ürünlerinin insan beslenmesinde bitkisel kaynaklı protein gereksiniminin

Detaylı

1- Üreticiye prim desteği isteği Tekirdağ Şafak

1- Üreticiye prim desteği isteği Tekirdağ Şafak 1- Üreticiye prim desteği isteği Tekirdağ Şafak 10.07.2015 2-20 Milyonluk Yatırım Türkiye Erzurum Baskısı - 11.07.2015 3- Et Fiyatları Esnafı Zorluyor HaberTürk Ank. 13.07.2015 4- Bayraktar Ciddi fiyat

Detaylı

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry ARALIK 2015 Afyonkarahisar AFYONKARAHİSAR Chamber of Commerce TİCARET VE and Industry SANAYİ ODASI 2015 ARALIK / AFYONKARAHİSAR İHRACATI İlimizin

Detaylı

İzmir İktisat Kongresi, 30-31 Ekim 2013 Oturum 7D: Tarım ve Gıda Sektöründe Dönüşüm. Panel Başkanı: Vedat Mirmahmutoğlları, GTHB Müsteşarı

İzmir İktisat Kongresi, 30-31 Ekim 2013 Oturum 7D: Tarım ve Gıda Sektöründe Dönüşüm. Panel Başkanı: Vedat Mirmahmutoğlları, GTHB Müsteşarı İzmir İktisat Kongresi, 30-31 Ekim 2013 Oturum 7D: Tarım ve Gıda Sektöründe Dönüşüm Panel Başkanı: Vedat Mirmahmutoğlları, GTHB Müsteşarı Panelistler: Erdoğan Güneş (Ankara Üniversitesi), Abdullah Kutlu

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN KARABÜK

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN KARABÜK T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN KARABÜK Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel

Detaylı

SGK Mutfağına Gıda Güvenliği ve Yönetimi Kalite Belgesi

SGK Mutfağına Gıda Güvenliği ve Yönetimi Kalite Belgesi SGK Mutfağına Gıda Güvenliği ve Yönetimi Kalite Belgesi SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: - ŞUANDA TÜRKİYE DE ÖRNEK ALINMASI GEREKEN BİR KURUM VARSA BU SOSYAL GÜVENLİK KURUMUDUR - BU BELGEYİ ALMAMIZA

Detaylı

20/09/2018 ABD Tarım Bakanlığının 12/09/2018 Tarihli Ürün Raporları Mısır:

20/09/2018 ABD Tarım Bakanlığının 12/09/2018 Tarihli Ürün Raporları Mısır: 20/09/2018 ABD Tarım Bakanlığının 12/09/2018 Tarihli Ürün Raporları ABD Tarım Bakanlığınca 12 Eylül 2018 tarihinde yayımlanmış tahıl ve yağlı tohumlar raporlarında, ABD nin yanı sıra dünya üretimi ve ticaretine

Detaylı

2023 VİZYONU ÇERÇEVESİNDE TARIM POLİTİKALARININ GELECEĞİ

2023 VİZYONU ÇERÇEVESİNDE TARIM POLİTİKALARININ GELECEĞİ 2023 VİZYONU ÇERÇEVESİNDE TARIM POLİTİKALARININ GELECEĞİ SUNUM İÇERİĞİ Türkiye de Tarım Tarımsal girdi politikaları Tarımsal kredi politikaları Tarımsal sulama politikaları Tarımda 2023 Vizyonu 2 TÜRKİYE

Detaylı

2003 yılında tarımın milli gelirlerimizdeki payı yüzde 12,6 iken, 2006 yılında yüzde 11,2 ye indi.

2003 yılında tarımın milli gelirlerimizdeki payı yüzde 12,6 iken, 2006 yılında yüzde 11,2 ye indi. Tarım Sektörünün İhracattaki Yeri ve Önemi Şebnem BORAN Ülkemizde son yıllarda önceliğin sanayi sektörüne kayması sonucu ekonomimizde göreceli olarak tarım ürünlerinin ihracatımızdaki ağırlığı giderek

Detaylı

Ekonomik Rapor Tablo 57. Kişi Başına Gayri Safi Yurt İçi Hasıla. Yıllar Nüfus (1) (000 Kişi) Türk Lirası ( )

Ekonomik Rapor Tablo 57. Kişi Başına Gayri Safi Yurt İçi Hasıla. Yıllar Nüfus (1) (000 Kişi) Türk Lirası ( ) Tablo 57. Kişi Başına Gayri Safi Yurt İçi Hasıla Yıllar Nüfus (1) (000 Kişi) Türk Lirası ( ) Cari Fiyatlarla (2) Sabit (1998 Yılı) Fiyatlarla Değişim ABD Doları ($) Değişim Türk Lirası ( ) Değişim 2009

Detaylı

TÜRKİYE VE DÜNYADA KANATLI SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU

TÜRKİYE VE DÜNYADA KANATLI SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU TÜRKİYE VE DÜNYADA KANATLI SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU Resim 1: Bakanlığımızca Geliştirilen Yerli Hibritlerimiz (ATAK S). 1. Kanatlı sektörü ile ilgili üretim, tüketim ve istihdam Bakanlığımız, 1930 lu yıllarda

Detaylı

HAYRABOLU TİCARET BORSASI 2014 YILI FAALİYET RAPORU

HAYRABOLU TİCARET BORSASI 2014 YILI FAALİYET RAPORU HAYRABOLU TİCARET BORSASI 2014 YILI FAALİYET RAPORU Türkiye Muharip Gaziler Derneği Hayrabolu Temsilci Ali Güz Borsamızca Derneklerine yapılan yardımlardan dolayı Borsamız Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya

Detaylı

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı Nüfus ve İşgücü Katkısı Üretim ve Verim Katkısı Toplum Beslenmesine Katkı Sanayi Sektörüne Katkı Milli Gelire Katkı Dış Ticaret Katkısı Nüfus ve İşgücü Katkısı

Detaylı

T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ARPA YEMLİK İHR , KG 12,000.

T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ARPA YEMLİK İHR , KG 12,000. HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK T.C. Sayfa: 1-16 ARPA YEMLİK İHR 0.30 0.30 0.3000 40,000.00 KG 12,000.00 1 ARPA YEMLİK MTS 0.30 0.2269 69,280.00 KG 15,720.00 3 ARPA YEMLİK MS 0.29 0.30 0.2997 46,460.00 KG 13,922.40

Detaylı

BİTKİSEL YAĞ SEKTÖRÜNDE İTHALATA BAĞIMLILIK SÜRÜYOR

BİTKİSEL YAĞ SEKTÖRÜNDE İTHALATA BAĞIMLILIK SÜRÜYOR BİTKİSEL YAĞ SEKTÖRÜNDE İTHALATA BAĞIMLILIK SÜRÜYOR Gözde SEVİLMİŞ Giderek artan nüfusa paralel olarak gıda maddeleri tüketimi ve dolayısıyla bitkisel yağ tüketimi artmaktadır. Diğer yandan artan gıda

Detaylı

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2017 0 YAŞ MEYVE VE SEBZE DÜNYA ÜRETİMİ Dünya Yaş Sebze Üretimi Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) nün en güncel verileri olan 2013 yılı verilerine göre;

Detaylı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ BİTKİSEL ÜRETİM BİLGİ NOTU 2013 YILI Türkiye İstatistik Kurumu 27/12/2013 tarihinde 2013 yılı Bitkisel Üretim İstatistikleri haber bültenini yayımladı. 2013 yılında bitkisel üretim bir önceki yıla göre

Detaylı

AYÇİÇEĞİ VE YAĞLI TOHUMLAR POLİTİKASI

AYÇİÇEĞİ VE YAĞLI TOHUMLAR POLİTİKASI AYÇİÇEĞİ VE YAĞLI TOHUMLAR POLİTİKASI Türkiye de tarımı yapılan yağlı tohumlar; ayçiçeği, çiğit, susam, kolza, soya, yerfıstığı ve haşhaştır. Ancak bu yağ bitkileri içerisinde tohumundan ortalama % 38-50

Detaylı

BAKANLAR KURULU TOPLANTISI ADALET BAKANI VE HÜKÜMET SÖZCÜSÜ ÇİÇEK, KOBİ LERİN BORÇLARININ YEN

BAKANLAR KURULU TOPLANTISI ADALET BAKANI VE HÜKÜMET SÖZCÜSÜ ÇİÇEK, KOBİ LERİN BORÇLARININ YEN BAKANLAR KURULU TOPLANTISI ADALET BAKANI VE HÜKÜMET SÖZCÜSÜ ÇİÇEK, KOBİ LERİN BORÇLARININ YEN Kasım 20, 2006-12:00:00 BAKANLAR KURULU TOPLANTISI ADALET BAKANI VE HÜKÜMET SÖZCÜSÜ ÇİÇEK, KOBİ'LERİN BORÇLARININ

Detaylı

Sağlıklı Tarım Politikası

Sağlıklı Tarım Politikası TARLADAN SOFRAYA SAĞLIKLI BESLENME Sağlıklı Tarım Politikası Prof. Dr. Ahmet ALTINDĠġLĠ Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü ahmet.altindisli@ege.edu.tr Tarım Alanları ALAN (1000 ha)

Detaylı

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata 02.12.2016 / Ankara TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata 1/6 geçirilecek olan KOBİ lere Nefes Kredisi için imzalar, Başbakanlık Çankaya Köşkü nde düzenlenen lansman

Detaylı

http://www.yeniasir.com.tr/surmanset/2017/02/21/istihdam-icin-sahaya-indiler Cumhurbaşkanı Erdoğan ın istihdam seferberliği çağrısına Balıkesir den tam destek geldi. Balıkesir Valisi Yazıcı, Sanayi Odası

Detaylı

TOBB da Akdeniz Bölge Toplantısı yapıldı

TOBB da Akdeniz Bölge Toplantısı yapıldı TOBB da Akdeniz Bölge Toplantısı yapıldı Akdeniz Bölgesi ndeki oda ve borsaların katılımıyla TOBB İkiz Kuleler de gerçekleştirilen istişare toplantısında konuşan TOBB Başkanı M. Rİfat Hisarcıklıoğlu, ekonomide

Detaylı

TARIMSAL DESTEKLER. Burhan DEMİROK Daire Başkanı

TARIMSAL DESTEKLER. Burhan DEMİROK Daire Başkanı TARIMSAL DESTEKLER Burhan DEMİROK Daire Başkanı İstanbul -18-Aralık-2014 TARIMSAL DESTEKLER Sunum Planı 1- Türkiye Tarımı Genel Bilgiler 2- Tarımsal Destekleme Mevzuatı 3- Destekleme Kalemleri 4- Destekleme

Detaylı

YAĞLI TOHUMLU BİTKİLER & BİTKİSEL YAĞ SEKTÖRÜ TAHİR BÜYÜKHELVACIGİL - BYSD BAŞKANI

YAĞLI TOHUMLU BİTKİLER & BİTKİSEL YAĞ SEKTÖRÜ TAHİR BÜYÜKHELVACIGİL - BYSD BAŞKANI YAĞLI TOHUMLU BİTKİLER & BİTKİSEL YAĞ SEKTÖRÜ TAHİR BÜYÜKHELVACIGİL - BYSD BAŞKANI ULRKNEGAĞO.83DSYB rm71032at A NR K Dünyada Yağlı Tohum Üretimi (Milyon ton) 600 500 EN BÜYÜK YAĞLI TOHUM ÜRETİCİLERİ 0

Detaylı

FAO GIDA FİYAT ENDEKSİ

FAO GIDA FİYAT ENDEKSİ FAO GIDA FİYAT ENDEKSİ FAO gıda fiyat endeksi, uluslararası gıda emtia fiyatlarına ilişkin değişimleri aylık olarak ölçen bir endekstir. 5 emtia grubuna (et, mandıra, şeker, hububat ve yağ) dahil toplam

Detaylı

Türkiye Bitkisel Yağlar Ticaret Dengesi

Türkiye Bitkisel Yağlar Ticaret Dengesi Türkiye Bitkisel Yağlar Ticaret Dengesi Faik Genç AgriPro Ltd. FOI 2010 -Fats& Oils Istanbul 2-3 Aralık 2010 Ana Başlıklar 1. Dünya Yağ ve Yağlı Tohumlar 2. Türkiye 3. TR Yağ ve Yağlı Tohum Ticaret Dengesi

Detaylı

Torba Yasa Bilgilendirme Toplantısı Yapıldı

Torba Yasa Bilgilendirme Toplantısı Yapıldı Torba Yasa Bilgilendirme Toplantısı Yapıldı Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü ve Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü işbirliğiyle, 6552 Sayılı Kanun kapsamında bulunan borçların yeniden yapılandırılması

Detaylı

Kuruca, Sanayici ve İşadamlarıyla Biraraya Geldi

Kuruca, Sanayici ve İşadamlarıyla Biraraya Geldi Kuruca, Sanayici ve İşadamlarıyla Biraraya Geldi SGK BAŞKAN YARDIMCISI MUSTAFA KURUCA: - SİSTEM ETKİSİNİ, 2048 YILINDA TAM OLARAK GÖSTERECEK - EĞER BÜTÇENİZ SAĞLAM DEĞİLSE 'BEN BU BÖLGENİN LİDERİYİM' DEMEK

Detaylı

ABD Tarım Bakanlığının 12/07/2018 Tarihli Ürün Raporları

ABD Tarım Bakanlığının 12/07/2018 Tarihli Ürün Raporları 17/07/2018 ABD Tarım Bakanlığının 12/07/2018 Tarihli Ürün Raporları ABD Tarım Bakanlığınca 12 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanmış tahıl ve yağlı tohumlar raporlarında, ABD nin yanı sıra dünya üretimi ve

Detaylı

Kamuda Dijital Dönüşüm Çalıştayı Yapıldı

Kamuda Dijital Dönüşüm Çalıştayı Yapıldı Kamuda Dijital Dönüşüm Çalıştayı Yapıldı KALKINMA BAKANI CEVDET YILMAZ: -YENİ BİR BİLGİ TOPLUMU STRATEJİSİ VE EYLEM PLANINI TAMAMLAMIŞ DURUMDAYIZ, BU EYLEM PLANIMIZ BÜYÜME VE İSTİHDAM ODAKLI -EYLEM PLANINDA

Detaylı

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: -KAYIT DIŞI İSTİHDAMLA İLGİLİ HER BİREYİN VE TOPLUMUN BİR TAKIM ÇALIŞMALARDA BULUNMASI

Detaylı

Detay Fuarcılık Organizasyon ve Tanıtım Hizmetleri Ltd. Şti

Detay Fuarcılık Organizasyon ve Tanıtım Hizmetleri Ltd. Şti Detay Fuarcılık Organizasyon ve Tanıtım Hizmetleri Ltd. Şti HAKKIMIZDA Detay Fuarcılık Organizasyon & Tanıtım Hizmetleri Limited Şirketi TOBB- Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği nin Y-276 numaralı Yurtiçinde

Detaylı

HUBUBAT T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2013. Tarih: Sayı: - 31/12/2013 Satış Şekli. Sayfa: 1-18 Miktarı Br. Tutarı İşlem Sayısı

HUBUBAT T.C. IĞDIR TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2013. Tarih: Sayı: - 31/12/2013 Satış Şekli. Sayfa: 1-18 Miktarı Br. Tutarı İşlem Sayısı HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK T.C. Sayfa: - 8 ARPA YEMLİK MTS 0.52 0.52 0.5200 2,000.00 KG,040.00 ARPA YEMLİK TTS 0.58 0.65 0.6453 997,574.00 KG 643,733.00 2 ARPA YEMLİK ı: 644,773.00 3 ARPA BEYAZ ARPA BEYAZ

Detaylı

MANİSA TİCARET BORSASI

MANİSA TİCARET BORSASI MANİSA TİCARET BORSASI KANATLI SEKTÖR RAPORU 2015 EĞİTİM ARAŞTIRMA BİRİMİ TÜRKİYE VE DÜNYADA KANATLI SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU T.C. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nca Geliştirilen Yerli Hibritler (ATAK

Detaylı

BALIKESİR SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

BALIKESİR SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ BİTKİSEL ÜRETİM 2. TAHMİN 2014 2014 yılında bitkisel üretimin bir önceki yıla göre; Tahıllar ve diğer bitkisel ürünler üretiminin % 6,5 düşüşle 59,6 milyon ton, Sebze üretiminin % artışla 28,7 milyon ton,

Detaylı

İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü TARIMDA DEĞİŞİM Dünyada 1970 li yıllarda; Tüketicilerin bilinçlenmesi, 1990 lı yıllarda

Detaylı

T.C. GÖNEN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ÇELTİK 2.63 1.0911 204,943,926.0 KG 223,621,943.

T.C. GÖNEN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ÇELTİK 2.63 1.0911 204,943,926.0 KG 223,621,943. HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK T.C. Sayfa: - 6 ARPA YEMLİK MTS 0.38 0.85 0.587 987,275.00 KG 579,628.90 39 ARPA YEMLİK TTS 0.52 0.75 0.6478 29,240.00 KG 42,027.90 8 ARPA YEMLİK TTS 24.75 29.70 28.8536,47.00

Detaylı

T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat. Ortalama Fiyat ARPA YEMLİK TTS , KG 45,470.

T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat. Ortalama Fiyat ARPA YEMLİK TTS , KG 45,470. HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK 01/0/2007 T.C. Sayfa: 1-13 ARPA YEMLİK TTS 0.30 0.46 0.3347 13,860.00 KG 4,470.00 12 ARPA YEMLİK ı: 4,470.00 12 ARPA ı 4,470.00 12 MISIR MISIR MISIR YEMLİK MTS 0.31 0.46 0.3710

Detaylı

MUAMELE GÖREN MADDELERİN FİYATI (YTL.) SATIŞ MUAMELE CİNS VE NEVİLERİ AŞAĞI YUKARI ORTALAMA MİKTARI BİRİM TUTARI ŞEKLİ ADEDİ

MUAMELE GÖREN MADDELERİN FİYATI (YTL.) SATIŞ MUAMELE CİNS VE NEVİLERİ AŞAĞI YUKARI ORTALAMA MİKTARI BİRİM TUTARI ŞEKLİ ADEDİ RİZE TİCARET BORSASI YILLIK BÜLTEN 2010 BÜLTEN NO : 1 SAYFA NO : 1 MUAMELE GÖREN MADDELERİN FİYATI (YTL.) SATIŞ MUAMELE CİNS VE NEVİLERİ AŞAĞI YUKARI ORTALAMA MİKTARI BİRİM TUTARI ŞEKLİ ADEDİ ÇAY YAŞ ÇAY

Detaylı

ABD Tarım Bakanlığının 08/03/2018 Tarihli Ürün Raporları

ABD Tarım Bakanlığının 08/03/2018 Tarihli Ürün Raporları 12/03/2018 ABD Tarım Bakanlığının 08/03/2018 Tarihli Ürün Raporları ABD Tarım Bakanlığınca 8 Mart 2018 tarihinde yayımlanmış tahıl ve yağlı tohumlar raporlarında, ABD nin yanı sıra dünya üretimi ve ticaretine

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN GÜMÜŞHANE

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN GÜMÜŞHANE T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN GÜMÜŞHANE Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel

Detaylı

HUBUBAT HUBUBAT. Toplam HUBUBAT MAMÜLLERİ T.C. TARSUS TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Tarih: Sayı: - 31/07/ Maddelerin Cins ve Nev'ileri

HUBUBAT HUBUBAT. Toplam HUBUBAT MAMÜLLERİ T.C. TARSUS TİCARET BORSASI AYLIK BORSA BÜLTENİ. Tarih: Sayı: - 31/07/ Maddelerin Cins ve Nev'ileri HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK 01/0/2015 T.C. Sayfa: 1-10 ARPA YEMLİK MTS-V 0.59 0.60 0.592 8,900.00 KG 52,493.60 25 ARPA YEMLİK TTS-V 0.1 0.1 0.129 22,000.00 KG 15,683.44 2 ARPA YEMLİK TTS 0.62 0.62 0.6200

Detaylı

T.C. GÖNEN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ARPA TOHUMLUK , KG 606,612.

T.C. GÖNEN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ARPA TOHUMLUK , KG 606,612. HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK T.C. Sayfa: 1-20 ARPA YEMLİK MTS 0.87 0.7378 1,573,107.00 KG 1,160,623.67 61 ARPA YEMLİK TTS 0.68 1.05 0.7505 741,060.00 KG 556,193.50 28 ARPA YEMLİK ı: 1,716,817.17 89 ARPA BEYAZ

Detaylı

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi Isparta Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce düzenlenen Sosyal Güvenlik Reformunun

Detaylı

Enflasyon arttı, ihracat yavaşlıyor

Enflasyon arttı, ihracat yavaşlıyor AYLIK RAPOR Enflasyon arttı, ihracat yavaşlıyor İlk dört ayda enflasyon MB nin sene sonu hedefine yaklaştı. İhracatta düşüş sürüyor. EKONOMİK VE SEKTÖREL GELİŞMELER Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine

Detaylı

SAKARYALILAR ANKARA İFTAR YEMEĞİNDE BULUŞTU

SAKARYALILAR ANKARA İFTAR YEMEĞİNDE BULUŞTU Doğu, diğer bölgeleri traktörle geçti >>Sayfa 11 Türkiye Odaları Birliği Aylık Yayını www.tzob.org.tr Yıl: 5 Sayı: 55 TEMMUZ 2013 "RAMAZAN FIRSATÇILIĞI YAPILMASIN" Bayraktar: Halkımızın ağız tadını bozmayalım.

Detaylı

TOBB SEKTÖREL HABER BÜLTENİ

TOBB SEKTÖREL HABER BÜLTENİ 2010 TOBB SEKTÖREL HABER BÜLTENİ Türkiye Hayvancılık Meclisi 02.11.2010 HAYVANCILIK SEKTÖRÜ HABER BÜLTENİ BEYAZ ET İHRACATININ LOKOMOTİFİ IRAK OLDU (KÜRESEL ANA HABER) Türkiye'nin çiğ kanatlı eti ihracatı

Detaylı

Bazı gözlemler ve Haber Özetleri

Bazı gözlemler ve Haber Özetleri Kuzey yarım kürede buğday hasadı devam ediyor. Akdeniz çevresindeki ülkelerde buğday hasadı büyük ölçüde tamamlanmışken, Karadeniz çevresindeki ülkelerde ise sürüyor. Ancak bazı bölgelerde aşırı yağışlar

Detaylı

KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI

KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI 2015 TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI TÜRKİYE DE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ Ülkemiz coğrafi özellikleri bakımından her türlü hayvansal ürün üretimi için uygun

Detaylı

T.C. BOLVADİN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ÇAVDAR , KG 3,494.

T.C. BOLVADİN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ. Ortalama Fiyat. Enaz Fiyat. Ençok Fiyat ÇAVDAR , KG 3,494. HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK 0/0/203-3/2/203 T.C. Sayfa: - 2 ARPA YEMLİK MTS 0.45 0.73 0.564 5,665,638.00 KG 3,95,783.60 502 ARPA YEMLİK MTS 720.00 720.00 720.0000 7.00 TON 2,240.00 ARPA YEMLİK TTS 0.53 0.70

Detaylı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%) 2016/17 Global İhracat-Büyüme Tahminleri Kaynak : EDC Export Credit Agency - ÜLKE ANALİZLERİ BÜYÜME ORANLARI ÜLKELERİN YILI BÜYÜME ORANLARI (%) Avrupa Bölgesi; 1,5 % Japonya; 0,50 % Kanada ; 1,30 % Amerika;

Detaylı

KÜRESEL PERSPEKTİFTEN TÜRKİYE TARIMI VE PROJEKSİYONLAR

KÜRESEL PERSPEKTİFTEN TÜRKİYE TARIMI VE PROJEKSİYONLAR KÜRESEL PERSPEKTİFTEN TÜRKİYE TARIMI VE PROJEKSİYONLAR TÜRKİYE EKONOMİ ZİRVESİ 22 24 ARALIK 2017, ŞANLIURFA TARIMIN TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ ÖNEMİ YAKLAŞIK 850 MİLYAR DOLAR EKONOMİK BÜYÜKLÜKLE, DÜNYANIN

Detaylı

İşte bu noktada, ülkemizin önemi ortaya çıkmaktadır. Türkiye, tarımsal potansiyeliyle açlığa son verecek ülkeler arasındadır.

İşte bu noktada, ülkemizin önemi ortaya çıkmaktadır. Türkiye, tarımsal potansiyeliyle açlığa son verecek ülkeler arasındadır. 2017 EKONOMİK RAPORU Tarım ve hayvancılık artan nüfus ve insanların yeme-içme tercihlerinin değişmesi nedeniyle ağırlığı her geçen gün artan, stratejik sektörler arasında ilk sıradaki yerini korumaktadır.

Detaylı

HUBUBAT T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2014. Tarih: Sayı: - 31/12/2014 Satış Şekli

HUBUBAT T.C. KARAMAN TİCARET BORSASI YILLIK BORSA BÜLTENİ 01/01/2014. Tarih: Sayı: - 31/12/2014 Satış Şekli HUBUBAT ARPA ARPA YEMLİK 0/0/204 T.C. Sayfa: - 9 ARPA YEMLİK MTS 0.40 0.83 0.6900 26,836,288.00 KG 8,57,554.2 8 ARPA YEMLİK TMS 0.57 0.58 0.5736 06,740.00 KG 6,230.30 5 ARPA YEMLİK TTS 0.84 0.692 22,870,728.00

Detaylı

ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı

ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı MİLLİ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ: -VATANDAŞLAR ALO 170 HATTI SAYESİNDE HER TÜRLÜ SORU VE SORUNLARINI OLDUKLARI YERDEN BİR TELEFONLA ÇÖZEBİLİYORLAR -AÇILAN ÇAĞRI

Detaylı

ORHANGAZİ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

ORHANGAZİ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN ORHANGAZİ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN MAYIS 2017 GÜNDEM - TOBB 73. Genel Kuruluna katıldık. -İstanbul Yapı Fuarı na katıldık. - KOSGEB Kredisini en çok kullandıran ilçe olduk. - 666 aileye Ramazan

Detaylı

2011 yılı dünya buğday üretimi, bir önceki yıla göre 42 milyon tonluk rekor bir artışla 695 milyon ton olarak gerçekleşmişti.

2011 yılı dünya buğday üretimi, bir önceki yıla göre 42 milyon tonluk rekor bir artışla 695 milyon ton olarak gerçekleşmişti. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehmet Mehdi EKER'in 2012 Dönemi Hububat Politikaları Kamuoyu Açıklaması Değerli Basın Mensupları ve Değerli Katılımcılar, 2011 yılı dünya buğday üretimi, bir önceki

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Milli Tarım Projesi toplantısında konuştu

Başbakan Yıldırım, Milli Tarım Projesi toplantısında konuştu Başbakan Yıldırım, Milli Tarım Projesi toplantısında konuştu Kasım 14, 2016-5:20:00 Başbakan Binali Yıldırım, "Hayvancılıkta açığımızı et ithal ederek sürdürülebilir hale getiremeyiz. Mutlaka ve mutlaka

Detaylı