BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ BEYSAD 1 TÜRKİYE A+'YA GEÇECEK 2 KEBAN'LIK TASARRUF GELECEK

Transkript

1 TÜRKİYE A+'YA GEÇECEK 2 KEBAN'LIK TASARRUF GELECEK Siemens Enerji Mükemmeliyeti Direktörü Christian Salmen, 'Temmuz ayından itibaren 15 milyon eski soğutucu A+ enerji verimliliğine sahip ürünlerle değiştiğinde Keban Barajı'nın yıllık enerji üretimi kadar tasarruf yapılacak' dedi. Türkiye'de Temmuz ayından itibaren beyaz eşya üretim ve satışında yeniliğe gidilecek. A sınıfı beyaz eşyaların yerini A+ ve üstü kalitedeki ürünler alacak. Siemens Enerji Mükemmeliyeti Direktörü Christian Salmen, 'Türkiye'de enerji tüketiminin yüzde 24'ü evlerde gerçekleşiyor. Temmuz ayındaki yenilikle beraber, hâlihazırda sadece evlerdeki 15 milyon eski soğutucu A+ enerji verimliliğine sahip ürünlerle değiştiğinde Keban Barajı'nın yıllık enerji üretimi kadar tasarruf yapılacak' dedi. Salmen, Elektrikli ev aletlerinin enerji tüketim miktarlarında 1990'lı yılların ortalarından bu yana, ileri teknolojinin sunduğu olanaklar da kullanılarak su ve enerji tasarrufunda önemli gelişmeler yaşandığına dikkat çekti. Enerjide önemli Salmen, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Hâlihazırda sadece evlerdeki 15 milyon eski soğutucu A+ enerji verimliliğine sahip ürünlerle değiştirilecek olursa Keban Barajı, A++ enerji verimliliğine sahip ürünlerle değiştirilirse Atatürk barajı, A+++ soğutucularla değiştirilirse 2 Keban barajının ürettiği elektrik miktarı kadar tasarruf sağlanabiliyor.' Enerji tasarruflu ürünlerin fiyatı düşecek Bu tarihten itibaren A, B ve C sınıfı ürünlerin üretilmesi de ithali de yasaklanıyor. Enerji tasarrufu konusundaki çalışmalarıyla tanınan ve Almanya'da Enerji Mükemmelliği departmanı kuran A Plus, A++ ve A+++ ürünlerin mimarı Siemens, Türkiye'deki yatırımlarını hızlandırıyor. BSH Enerji Mükemmeliyeti Direktörü Christian Salmen, özellikle ev aletlerinin enerji tüketimindeki payının Türkiye'de yüzde 37 civarında olduğunu söyledi. Tüketim içinde buzdolabının payının oldukça büyük olduğunu belirten Salmen, "Türkiye'deki bütün buzdolaplarını değiştirdiğinizi düşünün. Bunun yerine A plus ürün koyun. 1 yılda Keban Barajı'nın ürettiği enerji miktarı kadar tasarruf sağlanıyor. A+++ ürün koyduğunuzda Keban Barajı'nın iki misli enerji tasarrufu mümkün." dedi. Enerji etkinliği açısından Türkiye'de potansiyel bulunduğunu kaydeden Salmen, özellikle bulaşık makinesinin kullanımı konusunda yapılması gerekenler olduğu görüşünde. Dünya genelindeki gidişata bakıldığında ise enerji kullanımı oranının ciddi düştüğünü, bulaşık makinelerinin yüzde 50 daha az elektrik ve yüzde 50 daha az su tükettiğini aktaran Salmen, bu ürünlere talebin artmasıyla fiyatların da düşeceğini dile getirdi. Salmen, tasarruflu ürünlere yönelik çalışmaların devam ettiğini ve 2014'te başka ürünlerin de piyasaya çıkacağını söyledi. Siemens'in Türkiye'deki çalışmaları ile ilgili bilgi veren Pazarlama Müdürü Ayşe Özkaya da tüketicilerin bilinçlenmesine yönelik şirket olarak sosyal sorumluluk projelerine imza attıklarını kaydetti. Beyaz eşya pazarı bu yaz enerjide sınıf atlayacak Sürdürülebilirlik ve enerji tasarrufu alanındaki çalışmalarını dün İstanbul da düzenlenen basın toplantısı ile açıklayan Siemens, pazardaki değişimler ile ilgili de bilgi verdi. Siemens Ürün Müdürü Müfit Kıvanç, 1 Temmuz 2012 itibari ile yeni ürünlere geçişin başlayacağını kaydetti. A+ ürünlerin A sınıfı ürünlere oranla yüzde 30 daha pahalı olduğunu belirten Kıvanç, bu fiyat farkının, üretim adedi arttıkça kapanacağını söyledi. Kıvanç, A+ ürünlerin A sınıfına oranla yüzde 20 daha avantajlı olduğunu ve halen piyasadaki buzdolaplarının yüzde 56 sının, çamaşır makinelerinin yüzde 16 sının ve bulaşık makinelerinin yüzde 78 inin A sınıfı olduğunu kaydetti. BEYSAD 1

2 VESTEL ELEKTRONİK TEN YEŞİL HAMLE Vestel Elektronik, 2011 yılında çevresel gözden geçirme çalışmaları çerçevesinde su, elektrik, atık, hurda, plastik hammadde gibi pek çok alanda önemli düşüşler kaydederek sektördeki diğer firmalar için model alınabilecek sonuçlar elde etti. Şirket yetkilileri bu kapsamda aldıkları sonuçları şu şekilde anlattı: 2011 de üretilen birim ürün başına elektrik tüketiminde yüzde 17, su tüketiminde yüzde 24, ısı enerjisi tüketiminde yüzde 26, tehlikeli atık oluşumunda yüzde 24, ambalaj atığı oluştu, boya tüketiminde yüzde 3 azalma sağlandı. Faaliyet raporunda genel sektör değerlendirmesi de yapıldı. TV segmentinde, CRT TV den LCD TV ye kayış trendinin iç piyasada güçlü talep yarattığının da altını çizen yetkililer, 2011 yılında Avrupa daki talebin ise daraldığını kaydettiler. Satışın yüzde 77 si ihracat LCD TV tarafındaki kapasite kullanım oranının 2011 de yüzde 79 a çıkarıldığını da aktaran yetkililer Vestel Elektronik in 60 milyon 94 bin dolar, beyaz eşyanın ise 50 milyon 20 bin dolar olmak üzere 111 milyon 14 bin dolar yatırım yaptıklarını açıkladı. TEŞVİKİ ALAN YERLİ DARAĞACINA DA RAZI OLMALI Stratejik alanlarda yerli yatırımcının teşvik edilmesi gerektiğini belirten Vestel İcra Kurulu Başkanı Yüngül, Ama bu karşılıksız teşvik değil, belirlenen hedefleri tutturamazsa da darağacına razı olmalı, biz razıyız dedi. Vestel Şirketler Grubu İrca Kurulu Başkanı Ömer Yüngül, elektronik gibi stratejik alanlarda yerli yatırımcıların teşvik edilmesi gerektiğini, bunun başarısının Samsung, LG, Hyundai gibi markalar yaratan Güney Kore de test edildiğini söyledi. Yüngül, Ama bu tabii ki karşılıksız, sonrası ne olacağı belli olmayan bir teşvik değil. Bir hedef koyulur, ihracat hedefi, üretim hedefi. Bunu tutturamazsanız da darağacına razı olacaksınız, biz razıyız diye konuştu. Yüngül, Fatih Projesi nin de buna bir örnek olduğunu ifade ederek, tablette yerli üretim şartının da bu anlamda değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. 5 ve 6 ncı bölgede yatırım çok zor Yüngül, yeni açıklanan teşvik sistemini stratejik sektörlerin belirlenmesi ve desteklenmesi anlamında çok olumlu bulduğunu kaydederek, buna rağmen kendi sektörlerinde yatırımcıların 5 ya da 6 ncı bölgeyi tercih etmeyeceklerine inandığını anlattı. Teşvik sistemi, tekstil gibi emek yoğun sektörlerin yatırım planını etkileyebilir, bu anlamda destekliyoruz, ancak bizim gibi nitelikli işgücü ve lojistik kolaylığının önemli olduğu sektörlerde yine aşina coğrafyalar tercih edilecektir diye devam eden Yüngül, Vestel olarak 2012 yılı için 100 milyon dolarlık bir yatırım bütçeleri olduğunu dile getirdi. Yüngül, 2012 için 9 milyon adetlik televizyon üretim hedefi koyduklarını hatırlatarak, şöyle devam etti: Ama gözüküyor ki milyon adedi zorlayacağız. Beyaz eşyada da milyon adete ulaşacağız. Bu büyüme, ağırlıklı dış pazar kaynaklı olacak. Ortadoğu, Kuzey Afrika gibi yeni pazarlar da heyecan verici ama hala riskli, ana pazarımız hala Avrupa ve bir süre daha Avrupa olacak. Doğu Avrupa ya gidenlerin hepsi bize geri döndü Ömer Yüngül, son yıllık dönemde Polonya ve Macaristan gibi Doğu Avrupa ülkelerinin Türkiye den yatırım çaldığını hatırlatarak, son dönemde ise bu ülkelerde istenen başarının yakalanamaması nedeniyle müşterilerin yeniden Türkiye de üretim yapmaya başladığını söyledi. Yüngül, İstisnasız hepsi oralardaki üretimlerini kapatıp bize döndü diyerek, şunları kaydetti: Tüm dünya teknolojisi tüplü televizyondan LCD üretimine geçerken gitmişlerdi Türkiye den, şimdi aklınıza kim gelirse geri dönüyor. BEYSAD 2

3 Üretimin %70 ini Türkiye yapacak Türkiye de altyapımız sağlam, KOBİ türü firmalar tecrübeli, bu güçlü bir birliktelik sağlıyor. Bu dayanıklı tüketimde de böyle. Bana göre, önümüzdeki 5 yıl içerisinde Avrupa da dayanıklı tüketimin yüzde 70 ini Türkiye yapacak. Şu an bu oran yüzde lerde, çok hızlı ve sağlam bir büyüme bekliyoruz. Sony bile zarar etmiş bizimki çok mu? Vestel Elektronik in zararını değerlendiren Yüngül, Sektörün devleri çok büyük zarar açıkladı. Yılların Sony si buna dahil. Bizimkini çok görmemek lazım dedi. Yüngül, Elektronikte marka yatırımı değil, ürüne yatırımın peşindeyiz diye konuştu. SİPİL PLASTİK ÜRETİMİNİ 2,5 KAT ARTTIRDI Sipil A.Ş. bir BEYSAD üyesidir. Beyaz eşya, otomotiv, ısıtma, soğutma, havalandırma, elektrik ve elektronik sektörlerine plastik parça üretimi gerçekleştiren, merkezi Manisa da bulunan Sipil A.Ş. ne bağlı 2010 yılında üretime geçen Eskişehir İşletmesi üretim kapasitesini 2,5 kat arttırdı. 6 Nisan 2010 tarihinde hizmete giren Eskişehir İşletmesi üretim alanını 3 bin m2 den 5 bin 500 m2 ye, makine sayısını ise 13 den 30 a çıkardı. Çalışan sayısı da üretim artışına paralel olarak 45 kişiden 110 kişiye yükselecek. Sipil Plastik Eskişehir İşletmesi Genişletme Projesi için bir tören düzenlendi. Törene Arçelik A.Ş. Satınalma Direktörü Polat Şen, Eskişehir Buzdolabı Fabrikası Ürün Direktörü Nihat Bayız ın yanı sıra çeşitli birimlerde görev yapan çok sayıda üst düzey yönetici de katıldı. Sipil A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Hakkı Bayraktar, Başkan Vekili Nuran Bayraktar ve Sipil A.Ş. üst düzey yöneticilerinin katıldığı açılış töreninde projenin 6 ay gibi kısa bir sürede tamamlamasının mutluluğu paylaşıldı. Sipil Plastik te bu inancı gördük Açılış konuşmalarında Arçelik A.Ş. Satınalma Direktörü Polat Şen Arçelik in önündeki 5 yılda katlanarak büyüme hedefinde olduğunu, bu yolda uzun erimli çalışma gerçekleştirmeyi amaçladıklarını vurguladı. Kağıda imza atmak yetmiyor. Bu iş gönül işi, biz Sipil Plastik te bu inancı gördük. Genişletme projesine karar verdik. Bugün bu gururu paylaşıyoruz ve tüm Sipil ekibine teşekkür ediyoruz dedi. Kısa sürede 2,5 kat büyümek önemli Arçelik A.Ş. Eskişehir Buzdolabı Fabrikası Ürün Direktörü Nihat Bayız da, kısa dönemde Eskişehir e fabrika kurma kararı alan Sipil Plastik in bu kararının önemine vurgu yaparak 2 yıl gibi kısa bir sürede 2,5 kat büyüyüp 30 makineye ulaşmak daha da önemli dedi. Stratejik hedeflerine ulaşma yılında Sipil A.Ş. ni yanlarında görmekten mutluluk duyacağını belirten Bayız, Sipil A.Ş. Yönetimini ve çalışanlarını kutladı. Başarılı olmayı temel ilke edindik Sipil A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Hakkı Bayraktar ise Sipil A.Ş. nin başarılı olmayı temel ilke edindiğine ve başarının en önemli göstergesinin sürdürülebilir büyüme olduğuna değindi. Sipil Plastik in Manisa ve Eskişehir üretim merkezlerinde her yıl ortalama yüzde 35 oranında büyüme gerçekleştiğini, Eskişehir de ise 2 yılda 2,5 kat büyümenin Dünya Markası Arçelik in Sipil A.Ş. ne güveniyle oluştuğunu ifade etti. Dün olduğu gibi yarın da bu güvene layık üretim gerçekleştirme heyecanlarının sürekli varolduğunu vurgulayan Bayraktar Yönetim ekibimiz ve çalışanlarımızla birlikte amacımız ülkemiz sanayileşmesine, kalkınmasına ve istihdamına katkıda bulunmaktır. Bize bu ortamı yaratan başta ana sanayilerimiz olmak üzere tüm ekibimize teşekkür ediyorum dedi. BEYSAD 3

4 ERDEMİR NET KARDA DÜNYA LİDERİ Erdemir bir BEYSAD üyesidir. Geçen yıl 1 milyar TL ile tarihinin en yüksek karını elde eden Erdemir Grubu, dünyadaki rakipleri arasında net kar marjında ilk sıraya yerleşti. Geçen yıl 1 milyar TL ile tarihinin en yüksek karını elde eden Erdemir Grubu, dünyadaki rakipleri arasında net kar marjında ilk sıraya yerleşti. Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tar, dünyadaki 8 dev rakibine göre, hem net kar marjında yüzde 12.5 ile hem de faiz vergi ve amortisman öncesi karda yüzde 25 ile Eylül 2011 itibariyle ilk sırada olduğunu söyledi. Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tar, yanında grubun Pazarlama Direktörü Başak Tav ve Baş Danışmanı Kemal Özden olmak üzere ekonomi gazetecileriyle bir tanışma toplantısı düzenledi. Türkiye nin dev kuruluşunun bugünü ve geleceğe ilişkin planlarının konuşulduğu toplantıda verilen bilgiler özetle şöyle: 16 bin çalışanıyla, Türkiye nin ham çelik üretiminin yüzde 22 sini gerçekleştiren Erdemir, 3 milyar kw/saat ile Türkiye elektriğinin 1.5 ini tek başına tüketiyor. Grup, kullandığı elektriğin yüzde 65 ini ise kendisi üretiyor. Bu üretim Türkiye nin elektrik üretiminin yüzde 1 ini buluyor. Erdemir ve iştiraki İsdemir 12.4 kilometrekarelik bir alanda kurulu. Bir başka ifadeyle, tam bin 264 futbol sahasını içine alacak büyüklükte. İki demir-çelik fabrikasının içerisinde, üzerinde 20 kadar lokomotifin çalıştığı toplam 108 km uzunluğunda ray hattı bulunuyor. Erdemir Grubu nun lojistik mal hacmi yıllık 20 milyon tona ulaştı cirosu 5.3 milyar dolar olan Erdemir 931 milyon dolarlık ihracat gelirine sahip dönemlerinde 3.9 milyar dolar vergi ödeyen şirket geçen yılı 602 milyon dolar net karla tamamladı ve 300 milyon lira temettü dağıtmaya hazırlanıyor. Yeni yatırımlar 1.5 milyar dolar Erdemir, önümüzdeki dönemde 1.5 milyar dolarlık yatırım yapacak. Bu yatırımların bir kısmı mevcut hatlarının iyileştirilmesine ve verimlilik artışına yönelik olacak. Ancak, grubun yatırımları arasında, 500 milyon doların üzerinde yatırım planladığı Hasan Çelebi Demir Cevheri Zenginleştirme ve Peletleme tesisi ve üçüncü soğuk haddehane gibi önemli yeni yatırımlar da bulunuyor. Katma değeri yüksek ürünlere yöneldiklerini belirten Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tar, "Yeni yatırımlarla bu konuda önemli adımlar atıyoruz. Müşterilerimizin ihtiyacı bizi bu yöne sevk ediyor. Otomobil galvanize döndü. Yerli otomobilde ne istenirse verebiliyoruz. Türkiye otomotiv sanayinin ihtiyaçlarının yüzde 40 ını karşılıyoruz. Ancak kapasitemiz yeterli değil. O eksiklerimizi giderecek yatırımlar yapıyoruz. Ayrıca soğuk haddehane planımız var. Teneke hattına da ilave yapacağız" bilgisini verdi. Dampingli ürün ve vergi isyanı Erdemir yetkililerinin verdiği bilgiye göre, Türkiye ithal ettiği demir-çelikten sadece yüzde 0.89 vergi alabiliyor. Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tar, "Türkiye deki üretici için koruma istemiyoruz. Ama haksız rekabet mutlaka engellenmeli" diyor. Demir-çelik ürünlerinin bazen teşvik belgesi ile bazen Dahilde İşleme Rejimi (DİR) ile Türkiye ye vergisiz sokulduğunun altını çizen Tar, "AB dışında, Çin, Güney Kore, Japonya gibi ülkelerden ithalat yüzde 5-9 vergiye tabi. Ancak Türkiye ye yapılan ithalatın yüzde 90 ı vergisiz giriyor. Türkiye nin yüzde 11 lik, gümrük vergisi uyguladığı ülkelerden yapılan ithalatta dahi oran yüzde 8 in altında kalıyor. Bu konuda tam bir gariplik yaşanıyor. Mesela 1 buçuk metrelik ruloları getirdiğinizde yüzde 9 vergi var. Ama ruloyu santimlik dilimlere kestirip getirirseniz, yasalardaki boşluktan yararlanarak sıfır gümrükle Türkiye ye sokabiliyorsunuz. Bu Türkiye ye çifte zarar veriyor. Vergiden kayıp yetmiyormuş gibi, BEYSAD 4

5 sektör de iş kaybı yaşıyor. Oysa Türkiye de 7.5 milyon kesme kapasitesi var" diye konuştu. Rusya, Ukrayna, Romanya Verilen bilgilere göre, Güney Kore, Japonya, Ukrayna ve Rusya iç piyasalarında sanayicilere 770 ila 800 dolara sattıkları ürünleri Türkiye ye 600 dolara veriyorlar. Özellikle, Rusya ve Ukrayna dan yapılan ithalattan rahatsızız. Romanya ile birlikte bu ülkelerden yaptığımız ithalat 4 milyon tona ulaşıyor. Türkiye nin toplam çelik tüketiminin yılda 13 milyon ton olduğu göz önüne alındığında sorun ortada. Türkiye, demir-çelikte ithal cenneti haline gelince, fabrikalar tam kapasite ile çalışamıyor. Erdemir yetkilileri, "Bizim kapasite oranımız yüzde 75 civarında. Ama gidin birçok üreticinin kapasitesinin yüzde lar seviyesinde olduğunu göreceksiniz" diyor. Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tar, "Eskiden Erdemir sektördeki tek oyuncuydu. Canımız yandığında kimse anlamıyordu. Ama artık üretim yapan birçok fabrika var ve onların da canları yanıyor. Herhalde bıçak kemiğe dayanınca tedbir alınacak" dedi. Şu anda yerli üretici açısından aleyhte bir ticaret sisteminin olduğu sektörde kar ve kapasite baskısının, çözümleri getireceğine inandığını belirten Tar, "Bize yılda yüz binlerce tonluk mal satan Ukrayna ya Erdemir olarak 6 aydır 5 bin ton ürün bile satamadık. Ve şu anda Ukrayna ile serbest ticaret anlaşması yapılıyor. O bizi yorabilir" endişesini dile getirdi. Erdemir yetkilileri, sorular üzerine, kısa bir süre önce ortağı olduğu Erdemir deki hisselerinin bir bölümünü satan Arcelor-Mittal in de benzer bir uygulama yaptığını açıkladılar. Romanya ve Ukrayna da büyük çapta üretim yapan Arcelor-Mittal in bu ülkelerden malı Türkiye ye soktuğunu, katma değerin Türkiye yerine bu ülkelere gittiğine dikkat çeken Erdemir yetkililerine göre, 700 dolar Ukrayna ve Romanya ya giderken, sadece 60 dolarlık haddeleme işinin parası Türkiye de kalıyor. Malatya da maden yatırımı planlıyor Erdemir, Malatya Hekimhan daki Hasançelebi bölgesindeki demir cevherinden dünya standartları üzerinde demir peleti üretmeyi planlıyor. Fatih Tar, Malatya da bir Ermaden üzerinden planladıkları yatırım için son açıklanan teşviklerden yararlanabileceklerini ancak bunun için detayların netleşmesini beklediklerini söyledi. "Çıkarılacak madenin Erdemir in yüzde lerde olan hammadde ithalatını yüzde 30 lara kadar düşürebileceğini" kaydeden Tar, "Yapılan anlaşma nedeniyle AB ülkeleri ve Türkiye demir-çeliğe teşvik veremiyor. Ancak bu madenleri kapsamıyor" bilgisini verdi. Bir soru üzerine, maliyetlerini düşürmek amacıyla yurtdışında da birçok ülkede yatırım yapabileceklerini kaydeden Tar, "Yurtdışı yatırımla ilgiliyiz ama girişimde bulunamıyoruz. Çünkü birçok yerde siyasi riskler var ve biz buralarda devlet güvencesi olmadan yatırım yapamayız. Diyelim ki, madeni çıkardık. Yerel hükümet el koyarsa ne olacak? Sigorta çözüm olabilir. Eximbank aracılığıyla bir sigortalama sistemi geliştirilmesi faydalı olur" açıklamasında bulundu. KERİM ÇELİK, HEDEF PAZARLARINDA YENİ TESİS YATIRIMI PLANLIYOR Kerim Çelik bir BEYSAD üyesidir. Ürün gamlarını genişletmeye ve müşterilerine farklı hizmet paketleri sunmaya devam ettikleri 2011 de 420 bin tonluk satış gerçekleştirdiklerini söyleyen Kerem Çakır, böylece bir önceki yıla göre yüzde 10 oranında büyüme sağladıklarını dile getirdi. Çakır, yatırım planları paralelinde hedef pazarlarındaki yeni kapasite ve tesis fırsatlarını takip etmeyi sürdüreceklerini belirtti. Dünya ekonomisindeki gelişmeleri dikkate alarak 2012 yılı hedeflerini belirlediklerini aktaran Kerim Çelik Genel Müdürü Kerem Çakır, firma olarak son yıllarda istikrarlı bir büyüme temposu yakaladıklarını ifade etti. Bu yıl da Türkiye ekonomisinin üstünde bir büyüme performansı BEYSAD 5

6 göstermeyi beklediklerini vurgulayan Çakır, yatırımlarını bu doğrultuda gerçekleştireceklerini kaydetti. Yatırım planlarını paralelinde hedef pazarlarındaki yeni kapasite ve tesis fırsatlarını takip etmeyi sürdüreceklerini belirten Çakır, geçtiğimiz yıl içinde ürün gamlarını genişletmeye ve müşterilerine farklı hizmet paketleri sunmaya devam ettiklerini aktardı. Bu bağlamda 2011 yılı sonunda satışlarının 420 bin ton olarak gerçekleştiğini söyleyen Çakır, Her bir şubemiz rekor sevkiyat ve ciro rakamlarına ulaştı. Yayılmaya ve servisimizi geliştirmeye yönelik yatırımlarımızı sürdürdük ve yılsonuna doğru Adana şubesini hizmete açtık. Özellikle otomotiv ve beyaz eşya gibi hedef sektörlerimizde sevkiyatlarımızı artırarak müşterilerimizle olan ilişkilerimizi pekiştirdik diye konuştu. Borusan Holding in Yassı Çelik Grubu şirketlerinden biri olarak, dünya standartlarında çelik servis merkezi hizmetlerinin Türkiye deki ilk uygulayıcılarından olduklarını anlatan Kerem Çakır, 50 yılı aşkın süredir Türkiye de faaliyet gösterdiklerini dile getirdi. Çelik servis merkezleri ile üretim zincirinde çelik üreticisi ve nihai ürün arasında önemli bir aşamaya oluşturduklarına dikkat çeken Çakır, müşterilerine sahip oldukları coğrafi yakınlığın avantajıyla hizmet verdiklerini kaydetti. Bu avantajla başta beyaz eşya, otomotiv ve yan sanayileri, inşaat, makine ve yedek parça, radyatör, aydınlatma, ısıtma-havalandırma, çelik mobilya imalatçıları, mobilya aksesuarı ve kablo taşıma sistemleri olmak üzere pek çok sektöre hizmet sunduklarını aktaran Çakır, 2005 yılında Manisa şubelerini faaliyete geçirdiklerini ifade etti. Yine 2005 yılında Sefaköy deki merkez şubelerini Tuzla ya taşıdıklarını belirten Çakır, 2006 yılından beri dünyanın en büyük çelik üreticilerinden ArcelorMittal ve Borusan Holding ile olan ortaklıklarını sürdürdüklerinin altını çizdi. Buna ek olarak 2008 yılında Bursa şubelerini de açtıklarını söyleyen Çakır, son olarak 2011 yılı olarak Ekim ayında dördüncü şubelerini Adana da faaliyete geçirdiklerini aktardı. Böylece toplam 580 bin tonluk üretim kapasitesine ve 200 kişilik istihdama ulaşmış olduklarına vurgu yapan Çakır, Ürün gamımızda soğuk sac (CR), sıcak daldırma galvanizli sac (HDG), asitlenmiş yağlanmış sıcak sac (P&O) boyalı sac (CC) bulunuyor. Modern yönetim anlayışımızla ve çelik servis merkezlerimizle nihai kullanıcılara istedikleri kalitedeki ürün ve hizmetleri zamanında ulaştırma hedefimizle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz dedi. Çelik servis merkezleri, müşteri ve tedarikçi ile entegre çalışmalı Türkiye deki çelik servis merkezlerinin daha önceki dönemlerde sadece yassı sac alım satımı olarak kendilerini konumlandırdıklarını vurgulayan Kerem Çakır, bazılarının bu yaklaşımdan kendilerini arındırdıklarını ifade etti. Böylece gerek müşteri beklentileri, gerekse birbirleri ile hizmet yarışına girmeleri sonucu uygun hizmet ve kalite servisini ön plana çıkarmaya başladıklarını söyleyen Çakır, müşterilerinin de çelik servis merkezlerinden ne talep edebilecekleri ve ne tür hizmete ihtiyaç duydukları konusunda daha bilinçli olmaya başladıklarını kaydetti. Dolayısıyla geçmişe göre ülkemizde daha profesyonel ve hizmet odaklı bir yapıya geçişin söz konusu olduğunu söyleyebiliriz diyen Çakır, Çelik servis merkezlerinin kalite ve lojistik açısından müşteri beklentilerine uygun hizmeti verebilmeleri ve değişen müşteri taleplerine en kısa sürede uyum sağlayabilmeleri için hem müşteri hem tedarikçi ile entegre halde çalışmaları gerekiyor şeklinde konuştu. Servis ihtiyacı olan müşterilerin yassı çelik tedariki konusunda sorun yaşamamayı hedefleyerek bu işin yönetimi konusunda çelik servis merkezlerinden destek alabileceklerini söyleyen Kerem Çakır, bununla birlikte hammadde üreticilerinin dağıtım ağlarını genişletmesi ve daha fazla müşteriye ve sektöre ulaşması gerektiğini dile getirdi. Bunun için hammadde üreticilerinin çelik servis merkezlerini bir araç olarak görmeye başlamaları ile daha etkin bir yapı sağlanacağını vurgulayan Çakır, sektörün spekülasyon üzerinden kazanç yerine sunulan hizmet ve üründen kazanca odaklanması gerektiğinin altını çizdi. Bunun hammadde üreticisinden nihai kullanıcıya kadar olan tedarik zinciri yapısının verimli yürümesi açısından büyük önem taşıdığına dikkat çeken Çakır, sözlerine şöyle devam etti: Hizmetten çok malzeme ve nakit akışına odaklanan bir yapı, işini ciddi BEYSAD 6

7 bir şekilde yapmak isteyen firmaları olumsuz yönde etkiliyor. Spekülasyon odaklı ve müşterileri ile sağlam temeli olmayan, sürekli ilişki kuramayan firmaların sektörde kalıcı olmadığını görüyoruz. Sektöre yatırım yapmak isteyenlerin bu durumu göz önünde bulundurarak hareket etmesi durumunda sorunun orta vadede çözülebileceğine inanıyoruz. Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği nin verilerine göre Türk Çelik sektörünün 2011 yılında bir önceki yıla göre 2 puanlık artışla yüzde 17 büyüme sağladığı bilgisini veren Kerem Çakır, Türkiye nin, geçen yıl dünyanın en büyük 30 çelik üreticisi arasında yer aldığını ifade etti. Bununla birlikte Türkiye nin çelik üretimini en hızlı artıran ülke olduğuna vurgu yapan Çakır, bu yıl ham çelik üretiminin yüzde 11 oranında artmasının beklendiğini kaydetti. Demir çelik ürünleri ihracatının miktar açısından yüzde 8 ve yurtiçi çelik ürünleri tüketiminin de yüzde 8 oranında artmasının öngörüldüğünü söyleyen Çakır, Türkiye de başlatılması planlanan kentsel dönüşüm ve altyapı projelerinin çelik talebini artıracağını dile getirdi. Yeni kapasitelerin çelik tüketen yeni sanayi kollarının oluşmasını teşvik edeceğini belirten Çakır, Son iki yıldır yükselmeye devam eden demir çelik ürün fiyatlarının 2012 yılında dünya ekonomisindeki belirsizlikler ve talepteki daralmaya rağmen hammadde kaynaklı olarak yükselmeye devam edeceği öngörülüyor dedi. HAIER, GÜNEYDOĞU ASYA'DA SANYO SATIN ALMASINI TAMAMLADI Haier Group Corp. ve Sanyo Electric Company, Haier'in Sanyo'nun Japonya, Endonezya, Malezya ve Filipinler'deki buzdolabı, çamaşır makinesi ve diğer tüketici elektronik ürünleri şirketlerini satın almasının tamamlanışını kutlamak üzere Singapur'da bir organizasyon düzenledi. Temmuz 2011'de yapılan satın alma anlaşması ile bu pazarlarda Sanyo'nun beyaz eşya operasyonları ve müşteri destek/satış sonrası hizmet operasyonları Haier'e devredildi. Haier'in çift marka stratejisi artık bu pazarlarda uygulanıyor. Haier'in Asya'daki genel merkezi artık Japonya'da yerleşik olacak ve Haier ile Aqua markalarının pazarlamasını yürütecek. Haier markası Vietnam, Endonezya, Filipinler ve Malezya'da kullanılacak ve Haier, bir süreliğine bu pazarlarda Sanyo ticari markasını lisans kapsamında kullanmaya devam edecek. Haier Grup Başkanı Du Jingguo konu hakkında şunları dile getirdi: "Sanyo Electric, Japonya'da ve Güneydoğu Asya'da halihazırda Ar-Ge çalışmaları, ürün gamı ve pazarlama ağı ile güçlü bir prestije sahip. Çift marka stratejimiz Sanyo Electric'in rekabet avantajını kullanırken Haier'in yenilikçilik, kalite ve tasarım alanlarındaki üstünlüğü aracılığıyla yeni pazarlardaki sunumları iyileştirmek üzere tasarlandı. Haier'in bu pazarlardaki tüketicilere yüksek kaliteli yeni seçenekler sunmasını ve daha eğlenceli yaşam sürmelerine yardımcı olmasını umuyoruz." WHIRLPOOL, TENNESSEE'DE 200 MİLYON DOLARLIK TESİSİNİ AÇTI Whirlpool Corp. premium sınıf pişirme cihazları üretmek üzere Cleveland, TN'de 200 milyon dolarlık tesisini resmen açtı. Yeni tesis yaklaşık 93 bin metrekarelik ileri teknoloji üretim alanı ve 37 bin metrekarelik dağıtım merkezinden oluşuyor. Whirlpool, tesisin dünyadaki en büyük premium sınıf pişirme cihazları fabrikası olduğunu söylüyor. Whirlpool, tesisi enerji açısından oldukça verimli ve üst düzey teknolojili üretim süreçlerine sahip olacak şekilde tasarladı ve şirket, ABD Yeşil Bina Konseyi'nin tesise LEED altın sertifikası vermesini bekliyor. BEYSAD 7

8 Cleveland'da Benton Pike ve Durkee Road'daki yeni tesis yakındaki King Edward Avenue üzerindeki 123 yıllık eski bir fabrikayı ikame etti. Yeni tesise taşınmanın tam olarak 2013 yılının ortalarına kadar tamamlanması öngörülüyor. Bu tesis ile Cleveland'daki şirketin mevcut iş gücünün 130 kişi daha artması bekleniyor. Whirlpool Corporation başkanı ve CEO'su Jeff Fettig konu hakkında şunları dile getirdi: "Tüm büyük rakiplerimizin toplamına kıyasla Whirlpool'un ABD'deki üretim istihdamı sayısı daha yüksek ve bugünkü tören de şirketin Cleveland, Tennessee ve genel olarak ABD'deki üretim operasyonlarına yönelik güvenini kanıtlıyor. Bu tesisteki gelişmiş üretim süreçleri premium sınıf pişirme cihazları segmentindeki büyümemizi destekliyor. Bu segmentteki ürünlerimiz piyasadaki en yenilikçi fırın, ocak ve setüstü ocakların bazılarını oluşturuyor. Fettig ve ABD Ticaret Bakanı John Bryson 10 Nisan 2012 tarihindeki açılış törenindeki ana konuşmacılardı. Diğer resmi yetkililer de törende hazır bulundular ve Tennessee Vali Yardımcısı Claude Ramsey ve Tennessee Ekonomik ve Toplumsal Kalkınma Yöneticisi Bill Hagerty de bunların arasındaydı. ABD Ticaret Bakanı John Bryson törende şunları söyledi: "100 yıldır burada Amerika'da üretim yapan tüm Whirlpool çalışanlarını tebrik etmek istiyorum. Bugün, gerek ABD'deki gerekse yurtdışındaki CEO'lar Cleveland, Tennessee gibi yerleri gördüklerinde bir sonraki fabrikalarını buraya açmak istiyorlar. Çünkü Ar-Ge çalışmalarımız, tedarik zincirimiz, ürünlerimizin kalitesi ve yetenekli işgücümüz onları etkiliyor. Bu anlamda gerçekten mukayese kabul etmez bir üstünlüğümüz mevcut. Amerikan yenilikçiliği ve Amerikan rekabetçiliği tam gaz devam ediyor." Whirlpool'un ürettiği ürünlerden ABD'de satılanların %80'i yine ABD'de üretiliyor. Whirlpool'un yılları arasında ABD'de yapmayı planladığı 1 milyar dolarlık yatırım şunları kapsıyor: * Benton Harbor, MI'daki genel merkezinde yeni 85 milyon dolarlık ofis alanı. * Ottowa, OH'daki eski WC Wood fabrikasının satın alınması ve yaklaşık 400 kişilik istihdamın devralınması, böylece Ohio'daki çalışan sayısının yaklaşık 'e çıkarılması ve burasının ABD'deki en büyük beyaz eşya üretim tesisi yapılması. * Şirket'in Clyde, OH'daki çamaşır makinesi tesislerine 175 milyon dolarlık yatırım yapılması. * Verimliliği artırmak için Amana, IA'daki buzdolabı tesisine 20 milyon dolarlık yatırım yapılması. AEG/ELECTROLUX, RED DOT TASARIM ÖDÜLLERİNE LAYIK BULUNDU Electrolux'ün hem AEG markası hem de Electrolux markası red dot (kırmızı nokta) tasarım ödülü aldı. Kazanan ürünler arasında Avrupa pazarına yönelik AEG markalı MaxiSense setüstü ocak yer almaktaydı. Farklı şekillerdeki tavalar endüksiyonlu pişirme yüzeyinin hemen hemen herhangi bir noktasına koyulabiliyor. Pişirme bölgesinin boyutu, tavanın ölçülerine eşleşecek şekilde otomatik olarak ayarlanıyor. Entegre Direkt Kontrol imkanı pişirme esnasında maksimum kontrolü sağlıyor. Diğer bir ödüllü ürün ise Electrolux'ün Lampshade Island davlumbazı idi. Davlumbaz, asılı bir lamba tasarımına sahip. Avrupa'daki mutfaklarda davlumbaz lambalarının en önemli aydınlatma aracı olduğunu gösteren tüketici araştırmalarının sonucunda bu tasarım ortaya çıktı. AEG'nin Gazlı Cam setüstü ocağı da onur ödülüne layık görüldü. Ürün, verimli gazlı ocak gözlerini, LED ışıklandırmayı ve şık tasarımı bir arada sunuyor. BEYSAD 8

9 AEG ProFresh ankastre dondurucu ve ankastre buzdolabı da onur ödülünü kazandı. Bu buzdolapları ise yüksek enerji verimliliği dereceleri ve Frostmatic (hızlı dondurma fonksiyonu), Coolmatic (hızlı soğutma fonksiyonu) ve NoFrost (buzsuz dondurma teknolojisi) gibi işlevleri ile beğeni topladı red dot tasarım ödülleri resmi olarak 2 Temmuz 2012 tarihinde sahiplerine verilecek. Ödüller, Essen, Almanya'daki Design Centre NRW tarafından organize edilmektedir. Ürünler, yenilikçilik, işlevsellik, kalite ve ekolojik uyumlarının ölçüsüne göre değerlendirilmektedir. PROJE PAZARINA DA BAHAR GELİYOR İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği, bünyesinde topladığı altı birliğin çalışma konularına giren ürünlerde ihracatın artırılması çalışmalarında bulunuyor. Bu çerçevede İMMİB bünyesindeki altı birlikten birisi olan Turkish Electro Tecnology (TET) Elektrik Elektronik, Makine ve Bilişim sektörlerine yönelik olarak faaliyet gösteriyor. TET, 7 bin 500 üyesi ve 12,5 milyar doları aşan ihracat hacmi ile ülkemizin en büyük ihracatçı birlikleri arasında. Türkiye nin en büyük Ar-Ge merkezlerine sahip, ihracat ve patent şampiyonu şirketleri birliği üyeleri arasında yer aldıklarını anlatan İstanbul Elektrik Elektronik Makine ve Bilişim İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve BEYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Atilla Eren, TET in başlıca amaçlarını; üyelerinin mesleki ahlak ve dayanışmasını korumak, ihracatın artırılması, ihraç ürünlerinin çeşitlendirilmesi ve ürünlere rekabet gücü kazandırılması için çalışmalarda bulunmak, ihracatçıların çalışmalarına yardımcı olmak, üyelerinin menfaatlerini korumak olarak özetledi. Bu anlamda TET, birçok farklı alanda üyelerine destek olmak ve sürdürülebilir ihracat artışını sağlayabilmek amacıyla faaliyetler yürütüyor, TET Proje Pazarı da bunlardan biri. Ticarette başarı sırrı Ar-Ge de Proje Pazarı fikrinin ortaya çıkışı sürecinden bahseden Eren, dünyada ticaretin her geçen yıl biraz daha katma değeri yüksek ürünler yönünde kaymakta olduğunu, dış ticarette mücadelenin artık yalnızca uygun fiyat parametresi ile değil ürünün kalitesi, içerdiği yüksek Ar-Ge ve bilgi birikimi ile yapıldığını vurguladı. Eren, Sektörümüz, kendi ihracat potansiyelinin yanı sıra yüksek teknoloji barındıran ve yüksek katma değer sağlayan tüm üretim ve ihracat kalemlerinin bel kemiği durumunda. Sektörde sağlanacak gelişmeler, üretim ve ihracat yapan tüm sektörlere katkı sağlayacak ve topyekûn ihracat ürün skalasının yüksek katma değerli ürünler yönünde kaydırılmasının önünü açacak. Bu anlamda sektörümüzde yüksek katma değerli üretimin yaygınlaştırılması için Üniversite-Sanayi işbirliği kültürünün geliştirilmesi, sanayi kuruluşlarının temsilcileri, üniversiteler, Ar-Ge kuruluşları ve teknoparklar ile araştırmacıları bir araya getirerek aralarındaki iletişimi artırmak stratejik bir önem kazanıyor. TET Proje Pazarı, bu birliktelikleri destekleyecek bir platform yaratmak amacıyla organize ediliyor. Hedefimiz uluslararası pazarda daha rekabetçi ürünlerin üretilip ihraç edilebilmesini sağlayabilmek diye sözlerini bitirdi. Birincilik ödülü kazanan projeye 50 bin TL ödül TET Ar-Ge Proje Pazarı ile projelerini hayata geçirerek ekonomiye kazandırmak isteyenler için uygun ortaklar ve yatırımcılar bulunması hedefleniyor. Etkinlikte proje sunanlar ve proje arayanlar devletin ve ilgili kuruluşların sağladığı geniş destekler hakkında da anında bilgi edinip projelerini hayata geçirmek için destek başvurularını yapabilecekler. TET Proje Pazarı katılımcıları, istedikleri takdirde projelerini ödül kategorisinde de değerlendirmeye sokarak yarıştırabilecekler. Yarışma sonucunda birincilik ödülünü kazanan projeye 50 bin TL, ikincilik ödülü kazanan projeye 30 bin TL, üçüncülük ödülünü kazanan projeye ise 20 bin TL verilecek. BEYSAD 9

10 CREE İLE ORTAKLIK KURAN VESTEL 50 MİLYON DOLARLIK YATIRIM YAPACAK Amerika Cree ile kurduğu teknolojik ortaklıkla aydınlatma sektörüne 2011 in son çeyreğinde giriş yapan Vestel, 2012 te Türkiye LED aydınlatma pazarında yüzde 50 pazar payına sahip olmayı hedefliyor itibarıyla tüm LED aydınlatma ürünlerinin sistemi ve armatür üretimlerine Manisa daki Vestel City de başlayan firma, iki yılda bu alanda 50 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirmeyi planlıyor. Vestel olarak, bu yıl aydınlatma konusunda proje üretme gibi başlıklarda atılımlar yapmayı planladıklarını dile getiren Vestel LED Aydınlatma Satış ve Pazarlama Genel Müdürü Serkan Özkök, LED aydınlatmanın Türkiye de ve dünyada iyice yaygınlaşacağını düşündükleri 2013 te, Türkiye pazarında yüzde 50 pazar payına sahip olmayı hedeflediklerini açıkladı. LED aydınlatma işine girdiklerinden beri elektrik ve aydınlatma sektörünün önde gelen firmalarından talepler almaya başladıklarına dikkat çeken Özkök, gelen talepleri iş ortaklarıyla birlikte değerlendirdiklerini kaydetti. Vestel olarak, LED aydınlatma alanında armatür ve optik film başlıklarında yatırıma yöneldikleri söyleyen Özkök, 2012 yılıyla birlikte tüm LED aydınlatma ürünlerinin sistem ve armatür üretimlerini Manisa daki Vestel City de gerçekleştirmeye başladıklarını aktardı. Vestel in LED aydınlatma ürünleri için Manisa daki TV ve beyaz eşya üretiminde kullanılan, Avrupa nın en büyük plastik enjeksiyon tesisine ek yatırımlar yaptığını ve yapmaya devam ettiğini söyleyen Özkök, Metal pres hatlarını aydınlatma ve armatür üretimi için yeniden yapılandırdık. Vestel LED prototip atölyesini hayata geçirdik. Böylece tasarımı bitmiş ürünlerin bir gün içinde sahada çalışır modelini elde etmeye başladık. Bu alanda iki yılda 50 milyon dolarlık yatırım hedefliyoruz yılında LED paketleme yatırımına da başlamayı hedefliyoruz açıklamasını yaptı. Aydınlatma laboratuvarları kuracak Vestel de LED aydınlatma çözümleri için ilk aşamada yaklaşık 70 kişilik bir kadro oluşturulduğu bilgisini veren Serkan Özkök, endüstriyel tasarımın yanı sıra mekanik tasarım, elektronik devre tasarımı, güç katı tasarımı ve optik tasarım için Ar-Ge departmanlarında özel proje takımlarının kurulduğunu söyledi. Vestel in LED aydınlatma yatırımları doğrultusunda atacağı bir diğer adımın da aydınlatma laboratuvarları olduğuna dikkat çeken Özkök, İstanbul Teknik Üniversitesi Enerji Enstitüsü nde kurulacak Vestel Aydınlatma Laboratuvarları nda, LED ürünlerin Ar-Ge çalışmaları, yeni ürün ve tasarım geliştirme faaliyetleri ile kalite kontrol ve güvenlik testleri yürütülecek. Laboratuvarlar sadece Vestel e değil, LED aydınlatma sektörünün geneline hizmet verecek. Nisan ayı itibarıyla Manisa daki Vestel City de ikinci laboratuvar kurulmuş olacak. Vestel LED aydınlatmada optik, mekanik ve power tasarım grupları kurarak Ar-Ge çalışmalarına başladı. Aydınlatma laboratuvarları Ar-Ge çalışmalarımızda önemli yer tutacak diye konuştu. Vestel in şu anda güvenilirlik ve güvenlik testlerini gerçekleştirdiği laboratuvarlarının bulunduğunu açıklayan Özkök, aydınlatma laboratuvarlarıyla birlikte tüm performans testlerinin Türkiye de yapılabileceğine dikkat çekti. Şu anda bu testleri Türkiye de yapabilecek bir kuruluşun olmadığını savunan Özkök, Vestel in LED aydınlatma ürünlerini patentli ve dünya standartlarına uygun bir şekilde piyasaya sunacağını bildirdi. Firma olarak, hedeflerini çok yüksek belirlediklerinin altını çizen Serkan Özkök, Trendler ve standartlar üzerinde söz sahibi, aydınlatma piyasasının ana oyunculardan biri olmak istiyoruz açıklamasını yaptı. İlk aşamada Türkiye pazarına odaklanacaklarını kaydeden Özkök, orta vadede ise çevre coğrafya ve devamında Batı Avrupa ile Afrika bölgesinin hedef pazarlarındaki satış kanallarını kullanmanın yanı sıra aydınlatma sektöründe deneyimli ve uzman firmalarla da görüşeceklerini kaydetti. Vestel LED Aydınlatma olarak, aydınlatmanın ihtiyaç duyulduğu her alanda çözüm sunmayı hedeflediklerine vurgu yapan Özkök, Son kullanıcının talep ettiği retrofit lambalar, profesyonel tüketicilerin kullandığı armatürler ya da yol aydınlatmasında kullanılan dış ortam şartlarına dayanıklı armatürler. İş modelimizi komple çözüm sunmak üzerine kurduk ve Manisa daki tesislerimiz de projelere özel ürün tasarlayıp sunabilecek esneklikte şeklinde konuştu. Çoğu sektörde olduğu gibi aydınlatma sektöründe de fiyat odaklı ve kalite odaklı BEYSAD 10

11 müşteriler olmasının doğal olduğunu belirten Özkök, ancak ucuz ve ekonomik kavramlarının birbirine karıştırılmaması gerektiğine dikkat çekti. LED aydınlatmanın yeni ve çabuk gelişen bir teknolojiye sahip olduğuna işaret eden Özkök, Maalesef yanlış uygulamalar yüzünden LED algısının doğru anlaşılmadığını görüyoruz. İşte biz bu belirsizlik ortamında standartları belirleyerek, trendlere yön vererek aydınlatma sektöründeki ana oyunculardan biri olmayı hedefledik. Manisa Vestel City de gerçekleştirdiğimiz tüm üretim bandı ve laboratuvar yatırımları bu hedefimize yönelik atılımlar dedi. Cree olarak piyasaya sunulmayan ürünler Vestel le birlikte sunulacak Kurulan ortaklık sonucu Cree nin yürüttüğü LED Ar-Ge çalışmalarından Vestel i de haberdar edip destekleyeceğini açıklayan Serkan Özkök, firmanın daha önce Cree olarak piyasaya sunmadığı LED ürünlerini Vestel le birlikte sunacağını aktardı. Vestel in LED aydınlatma alanında Cree ile işbirliğinin Ağustos 2011 de başladığı bilgisini veren Özkök, şunları söyledi: Sadece LED aydınlatma çözümlerini kapsayan bu birliktelik teknoloji ortaklığı olarak tanımlanıyor. Vestel, Cree den aldığı LED çözümleri, kendi sistem ve armatür tasarımlarıyla tüketicilere sunuyor. Cree, LED aydınlatma alanında bir devrime öncülük etti ve bu alanda her yıl farklı yeniliklere imza atıyor. Cree nin LED aydınlatma alanında şu an onaylanmış bin 551, onay bekleyen ise 2 bin 241 patenti var. Bugün Cree, laboratuvar ortamında elde ettiği 231 lümen/watt lık ışık değeriyle LED ışıktaki verimlilik rekorunu elinde bulunduruyor. LED aydınlatma alanında en önemli başlıklardan bir tanesi de patent. Vestel LED aydınlatma ürünlerini patentli ve dünya standartlarına uygun bir şekilde piyasaya sunacak. Ayrıca anlaşma çerçevesinde Cree yürüttüğü Ar-Ge çalışmalarını altı ay öncesinde Vestel le paylaşarak eşgüdüm sağlayacak. Bu, Vestel in özgün ürün ve tasarım geliştirme konusunda avantajlı bir konuma sahip olmasına yarayacak. BEYSAD 11