SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DİSİPLİNİNDE İNSAN HAKLARI KAVRAMI: ANLAM VE ÇÖZÜMLEME. Doç. Dr. Süha Atatüre

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DİSİPLİNİNDE İNSAN HAKLARI KAVRAMI: ANLAM VE ÇÖZÜMLEME. Doç. Dr. Süha Atatüre"

Transkript

1 SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DİSİPLİNİNDE İNSAN HAKLARI KAVRAMI: ANLAM VE ÇÖZÜMLEME Doç. Dr. Süha Atatüre Plajyolu Sokak Yaşarbey Apt No 1 D 5 Caddebostan Kadıköy/İstanbul Gsm; İş; Fax; ; satature@gmail.com

2 Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Disiplininde İnsan Hakları Kavramı : Anlam ve Çözümleme Bu makalede, insan hakları kavramı ile siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplini arasındaki ilişki incelenmiştir. Bu ilişkide amaç, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler tarihinin değişim süreci ile insan haklarının gelişim sürecinin örtüşüp örtüşmediği, örtüşüyorsa bunun ne düzeyde olduğunu belirlemeye dönük olmuştur. Bu çerçevede; insan haklarının gelişim süreci, hem düşünsel hem de hukuksal metinler boyutunda incelenmiştir. Bundan sonra da, devletin gelişimine de bağlı olarak, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplininin değişim süreci; ideoloji, teori, düzen, toplum, diplomasi ve uluslararası hukuk kavramları ile incelenmiş, ilişki de bunlar arasında kurulmuştur. Çalışmada (1) Devletin egemenliği ile birey haklarının karşıtlığı, (2) Devletin karışılmazlık ilkesi, (3) İnsan haklarının görecelilik sorunu, (4) Uluslararası düzen-insan hakları (5) Uluslararası toplum-insan hakları ve (6) İnsan hakları-dış politika ilişkisi siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplini ile insan hakları kavramı arasındaki ilişkiler dikkate alınarak incelenmiştir. Anahtar kelimeler; Uluslararası düzen, uluslararası hukuk, doğal hak, karışılmazlık ilkesi, Manga Carta. 1. GİRİŞ İnsan hakları, başka pek çok bilim için de geçerli olmakla birlikte, özellikle (1)siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler, (2)hukuk ve (3)toplumbilim disiplinlerini yakından ilgilendiren bir alan olmuştur. İnsanlık tarihi kadar eski bir olgu olmasına karşın, bu uzun süreçte hak kavramı farklı şekilde algılanmış, uygulamalara hep iktidarların kısıtlı tutma ve kontrol edebilme mantığı ile yaklaşılmıştır. Kuşkusuz bunun politik, ekonomik, kültürel ve ideolojik nedenleri vardır. Ancak ayrıntılı açıklamalarını ileride verecek olsak da, insan hakları ihlallerinin merkezi devlet-toplumbirey arasındaki iktidar (egemenlik alanı) mücadelesidir. Bu mücadele tarihsel süreçte ne kadar zor, sancılı ve düşük ivmeli bir gelişme göstermiş olursa olsun devletin alanından birey ve toplum 2

3 alanına ve yararına doğru bir genişleme ve evrimleşme olduğu açıktır. Bu tarihsel gerçek yakın ya da orta vadeli gelecekte de insan hakları olgusunun bugünkünden daha farklı algılayışlara sahne olacağını ve kapsamının da genişleyeceğini gösterir. İnsan hakları ile ilgili süreçte mücadele; devlet, toplum, birey arasında sürerken bunun tarafları bir yanda devlet ise diğer yanda da teorisyenler, uluslararası örgütler ve hükümet dışı insan hakları kuruluşları olmuştur. Böylece birey ve toplum hakları, bir tarafta devletin baskısı, diğer tarafta ise insan hakları savunucularının düşünce ve eylemleriyle uygulama alanına çekilmiştir. İnsan hakları sorunu hem siyaset bilimi hem de hukuk ve sosyoloji kapsamında yalnızca devletten (egemenden) alınacak bir hak meselesi ile kalmamış, tüm taraflar için bir de ödev kavramını (Hobbes, Locke, Doyle ve Gardner) ortaya çıkarmıştır. Zaten hak ve ödev ilişkisi yüklediği karşılıklı sorumluluklar nedeniyle sürecin yavaş gelişmesine neden olmakla birlikte sağlıklı evrilmesine de katkı sağlamıştır. Aslında insan hakları evrimleşme sürecinin çok uzun ve sancılı oluşu, devletin gelişim ve evrimleşmesinin de uzun bir süreç izlemesine bağlanmalıdır. Yani devlet; ilkel köleci devlet, erken devlet, kent devleti, feodal devlet, mutlakıyetçi devlet ve ulus devlet olarak evrimleşirken değişip dönüşen nitelikleri ile 1 insan haklarının genişlemesini kabule yaklaşmıştır. Nitekim yoğun mücadele, 17nci yüzyılda başlamış, değişiklikler 18nci yüzyıldan itibaren anlamlı hale gelmiş, 19ncu yüzyılda gelişmiş, en etkin dönüşümler ise 20nci yüzyılın ikinci yarısından sonra gerçekleşmiştir. Bu radikal değişimin nedenini de, uluslararası düzenin oluşturulmasında rol oynayan güç politikalarının yanı sıra düşünsel gelişim ve sözleşmelere dayalı kurumlar ve örgütlerde aramak gerekir. Bu genel düşün ya da değerlendirmelerden sonra iyimser olmamakla birlikte açıklayıcılığı nedeniyle şu çarpıcı yargıya varılabileceği kanaatindeyim. İnsan hakları; iktidarı elinde tutan ve bunu sürdürmek isteyen egemenler ya da siyasi iktidarlar ile, konuya siyasi, insani, hukuki ve ekonomik çerçevede yaklaşan insan hakları savunucularının arasına sıkışmıştır. Öyle ki insan hakları, insana ait olanın siyasi iktidarlarca sınırlandırıldığı, hatta gasp edildiği ancak uluslararası toplumun baskısı ile kabul ettirilmiş, üzerinde pazarlık yapılabilen ve uygulamalar temelinde sürekli izlenmesi gereken bir konuma indirgenmiştir. Bu nedenledir ki uluslararası düzeyde yapılan anlaşmalar bir dış politika aracı olarak hükümetlere baskı amacıyla kullanılmıştır. 3

4 2. İNSAN HAKLARI KAVRAMININ TARİHSEL GELİŞİMİ 2.1. Düşünsel Boyutta (Düşün Adamları) İnsan Hakları Kavramı İlkel Toplumdan 17nci Yüzyıla İnsan Hakları İnsan hakları, toplum ve bireyin egemen irade ile olan hak mücadelesi sürecidir. Voltaire, iktidarı; başkalarını benim tercih ettiğim biçimde eylemeye mecbur etmekten ibarettir şeklinde tanımlarken, C.Wrigth Mills, tüm siyaset, iktidar mücadelesinden ibarettir; iktidarın nihai biçimi şiddettir derken ve Max Weber devleti İnsanın insan üzerinde meşru, yani meşru olduğu iddia edilen şiddet araçları yoluyla egemenlik kurması diye tarif ederken 2, bu sürecin siyaset bilimi açısından teorik açıklamasına vurgu yapmaktadırlar. Siyaset bilimi Antik Yunan ve Roma döneminden itibaren düşün ve bilim adamlarının, iktidarın kime ait olduğu ve bunun nasıl kullanılması gerektiğine dönük çalışmalarıyla doludur. Platon, Aristoteles, Salisbury li John, Aquinum lu Thomas, Çiçero, İbn-i Rüşd, İbn-i Haldun, Dante, Padovalı Marsilius, Luther, Thomas Münzer ve Calvin Rönesans öncesi düşünürler olarak bunun önde gelen örnekleridir. Bu çalışmalar zamana göre egemenin iktidarına karşı ya bir direniş, ya bir eleştiri, ya da bir düzenleme amacıyla yapılmış siyasi ve sosyal yaşamı derinden etkilemiştir. Dolayısıyla Ortaçağ Avrupa sında düşün adamlarının üzerine gittikleri iki temel sorundan söz edilebilir. Birincisi ilahi hak(hukuk)-doğal hak (hukuk) sorunu, ikincisi ise iktidarın kime ait olduğu tartışmasıdır. En basit anlamıyla hak, belli bir şekilde faaliyette bulunma veya işlem görme anlamını taşır 3. İnsanın hukuki kişiliği bakımından ve pozitivist bir anlayışa dayalı olarak yapılacak tanımla da hak; hukuk düzeninin kişiye, çıkarlarından yararlanmak için tanıdığı irade hakimiyetidir. 4 İnsan hakları ise; bütün bireylerin insan olmalarından dolayı görmeleri gereken muameleler hakkındaki ilkesel düşünceler bütünüdür. Hak kavramı gerek taşıdığı anlam gerekse de geldiği kaynak bakımından devletin gelişim sürecine de bağlı olarak değişik şekillerde algılanmış ve uygulanmıştır. İlahi hakkın kaynakları Hıristiyanlığın kutsal metinlerine ve Tanrı birliğine dayanmaktadır. Bundan dolayı Hıristiyanlık bu düşünceyi tüm insanlara kabul ettirme amacını güden evrensel bir din olma iddiasında olmuş 5 ve Ortaçağda da en baskıcı ve acımasız yönü ile görülmüştür. İlahi hukukun ve hakkın kutsal niteliği, kralın otoritesini de kutsal, mutlak ve tartışılmaz kılmış, tanrı yeryüzündeki bütün krallıkların yöneticisi iken krallar da kendi uyruklarını tanrının iradesine göre yönetmişlerdir 6. Benzer durum Osmanlı Devleti için de böyle 4

5 olmuştur. Osmanlı Padişahları da Peygamberin halifesi değil, Tanrı nın halifesidirler 7. Sonuç olarak, 16ncı yüzyıl öncesinde hak kutsaldı ve tanrı tarafından yöneticiye geçirilmişti. Birey olmadığı için bireyin hakkı da olamazdı. Doğal hak ise, her insanın kendi varlığını yani yaşamını koruması için kendi gücünü dilediği gibi kullanma ve kendi muhakemesi ve aklı ile bu amaca ulaşmaya yönelik en uygun yöntem olarak kabul ettiği her şeyi yapma özgürlüğüdür 8. Bunlar insanların sadece insan oldukları için sahip oldukları haklardır. Tanrı tarafından verilmiş oldukları için doğaldırlar ve devredilemezler. Çünkü insanlar bu hakları insan olma erdemiyle elde ederler. Bu haklar insandan koparılamadığı gibi, gerçek bir insani var oluşu sürdürebilmenin de zorunlu koşulu olmaktadır nci Yüzyıldan Günümüze İnsan Hakları Doğal hak ve hukuk kavramları bu temel anlayışın üzerine yeni düşüncelerle kavramsallaştırılmış, özellikle 17 nci yüzyıldan itibaren birey, toplum ve devletin konusu olmuştur. Bu kapsamda Hugo Grotius ( ) doğal hukukun insanın kendini korurken başkalarına zarar vermemeyi ama böyle bir koruma için zor kullanmayı haklı görürken 10, Thomas Hobbes ( ), anarşik ortamda insanların mutlu bir yaşam sürebilmelerini sağlamak için bireyi öne çıkararak liberal bir anlayış sergiler ve insanı korumak için karma yönetim yerine monarşik bir yönetimi önerir 11. John Locke a göre, insanlar haklarını doğal halden almakta ve siyasi toplumu oluştururken bu hakları korumaya devam etmektedirler. İnsanların hem doğal durumda hem de sözleşmeyle oluşturdukları toplum hayatında sahip oldukları bu haklar; özgürlük, eşitlik, mülkiyet ile babanın çocuğu üzerindeki iktidarı gibi haklardır 12. Benedict Spinoza ( ) ise, haklar kuramını eşitlenmiş bireyler üzerine, mutlakıyetçi keyfiliği de aşan ve bireyi öne çıkaran bir anlayışla kurduğu için hem Hobbes dan hem de Locke dan daha modern bir kuram geliştirmiştir 13. J. J. Rousseau, insanların eşitliğini ve devlet ile bireyler arasındaki sözleşmeyi öne çıkarır ve sözleşmenin garantisini, bireylerin haklarını isteyerek devrettiği ve onların korunmasını sağlamakla yükümlü gördüğü devlete bağlar 14. John Rawls ise, eşit hak ve özgürlüklere dayanan yurttaşlık anlayışını modern toplumların ortak bir standardı değil, belli özel tarihsel ve kültürel koşullara sahip toplumlara uygun düşecek bir düzenleme olarak görür 15. Rawls un sıraladığı 5

6 haklar bugün uluslararası insan hakları hukukunca evrensel olarak kabul edilen standartların çok altında bir eşik belirlemekle kalmaz, İnsan Hakları Evrensel Bildirisi nin birinci maddesinde yer alan özgürlük ve haklarda eşitlik prensibini liberal toplumlarla sınırlayarak bu hak anlayışının özüne müdahale eder 16. Bu görüşlerin karşısında bazı düşünürler, insan haklarını siyasi hayal ürünü olarak değerlendirmektedir. Alasdair Macintyre ye göre: Gerçek oldukça basittir; Bu gibi haklar bulunmamaktadır, Hakların olduğunu savunan ve buna inanan her türlü gerekçe varlığını yitirmiştir... Doğal haklar ve insan hakları... hayal ürünüdür 17. Bireylerin kendi çıkarlarını gerçekleştirmek için mücadele verdikleri bir toplumda erdem temeli üzerine oturan sosyal ahlak anlayışı modern devletle birlikte hak odaklı bir ahlak anlayışına dönüşmüştür. Hakların iyi anlayışından daha üstün tutulduğu bu toplumlarda devletin görevi ortak akla uygun bir takım ahlak kuralları icat etmek ve bu kurallara uyulmasını sağlamaktır 18. Nozick in haklar teorisi oldukça güçlü güvenceler sunmaktadır: Mutlaklık anlayışına göre bir hakkın ihlal ediliyor olması hareketi yasaklamak için yeterli bir neden teşkil etmektedir 19. Önleyicilik ilkesiyle Nozick kişinin mülkiyet hakkı ihlal edilecekse, başkalarının da aynı şey üzerinde hakkı olduğunu ileri sürerek yeniden dağılımın yapılamayacağını iler sürer 20. Takdir yetkisi ise, bireylerin hakları üzerindeki yetkilerinin oldukça geniş olmasını işaret eder 21. Kısaca, geleneksel yaklaşımlar hakları gerekçelendirirken temel ihtiyaçlar ve çıkarları öne sürmektedir. Nozick e göre ise bireyler haklara bu kavramlara başvurmadan öylesine sahip olabilirler 22. Böylece 17nci yüzyıldan itibaren birey ortaya çıkarılırken, eşitlenmiş bireylerin sözleşmeyle oluşturdukları devlet düşüncesi hakkın da modern bir çerçeve içinde ilk kez düşünülmesini sağlamaktadır. Ancak bu hak, Akal ın da belirttiği gibi egemenin iradesiyle belirlenen, verdiğinde hak olan, vermediğinde de olmayan görece bir nitelik taşıyordu. Doğal haklar günümüzde insan hakları anlamında kullanılmaktadır. Ayrıca, iktidarın kime ait olduğu bahsi de geçmişten günümüze siyaset felsefesi üzerine çalışma yapanların temel sorunsallarından biri olmuştur. Özetle belirtecek olursak düşünürler, birey ve devlet kavramlarının bir yandan bireyin özgürlüğü öte yandan devletin kendisi ile bireyin haklarını koruyacak nasıl bir yapıya sahip olması gerektiği üzerinde durmuşlardır. Tarihsel süreçte bu hep bireyin haklarının daha genişletilmesi şeklinde görülmüştür. 6

7 2. 2. Sözleşmeler (Hukuksal Metinler) Boyutunda İnsan Haklarının Tarihsel Süreci İlkel Dönemden Birleşmiş Milletler e İnsan Hakları Dünya siyasal tarihinde önceleri birey ya yoktu ya da eşit değildi, dahası ne birey ne de bireyin hakkı söz konusu idi. Örneğin Çin de ilkel kandaş toplumun parçalanması ve bir devlet oluşumunun ortaya çıkışı İ.Ö li yıllarda idi ve İn-Oo-Şan ilk köleci devletti 23. Antik Yunan ve Roma kent devleti düşünürlerinin gözünde hak ve hukuk insanların ortak yaşamını kurmak ve düzenlemek; hukukun amacı ise kent yaşamında insanların yerini ve görevini belirtmektir. Yurttaş ın hakları vardır ama bunlar birey olma özelliği değildir 24. Nitekim Atina demokrasisinde kölelik, kadınlar ve yabancılarla birlikte tam da böylesi bir yurttaş olmama kategorisini tanımlamaktadır 25. İnsan haklarını tam içermese de anlamlı sayılabilecek ilk anlaşma İ.Ö.1295 yılında Hitit lerle Mısır arasında yapılan ve çivi ve hiyeroglif olmak üzere iki dilde yazılan Kadeş Anlaşması dır. Bu anlaşma metnindeki bir maddede ölüm cezasını gerektiren suçlarda suçluların geri verilmesi sorunu ve onlara nasıl muamele yapılacağına ilişkin bilgiler bulunmaktaydı 26. Bundan sonra bir sözleşme ile yönetici yetkilerinin sınırlandırılmasına 1023 yılında Avrupa da feodal üretimin yerleştiği dönemde rastlarız. Bu, Beauvais ve Soissons piskoposlarının kendi bölgelerindeki dindar insanlar adına Reims Bölgesindeki fief sahiplerinden istedikleri andiçme töreninde yapılan içerik değişikliğidir. Fief sahipleri andiçme töreninde bundan böyle zor kullanarak hiçbir kiliseye ya da kilise vakfına, barışı bozan bir kişi ya da katili yakalamak amacı dışında girmeyeceğini, hiçbir köylüyü, karısını veya bir tüccarı hapsetmeyeceğini, onların özgürlüklerini fidye vererek satın almaya zorlamayacağını, evlerini yakıp yıkmayacağını, üzüm bağlarını köklerinden söküp atmayacağını, şaraplara el koymayacağını taahhüt ediyordu 27. Egemenlerin yetkilerinin sınırlandırılması kapsamında İngiltere deki önemli adımlardan biri de 1215 yılında Kral Yurtsuz John un feodal lordların isteklerini yerine getirmek için imzalamak zorunda kaldığı Büyük Şart (Magna Carta Libertatum) tır. Bu bir haklar bildirgesi olmamakla birlikte şu temel özellikleri kapsıyordu. Özgür kişi ülke yasalarına aykırı olarak ve doğal hakimi tarafından verilmiş yasal bir hüküm olmadan tutuklanamayacak, hapsedilemeyecek, öldürülemeyecek, Kral haksız vergi salamayacak 28, bir borçlunun eğer borcunu karşılayabilecek malı varsa ve o bu borcunu ödeyeceğini öneriyorsa bundan böyle toprağına ve gelirlerine el koyulamayacaktı 29. Magna Carta da belirtilen bu yasaklar ve haklar 1628 Haklar Dilekçesi (Petition of Rights) nde de dile getirilmiş ve 1679 tarihli kişi haklarını güvence altına alan Habeas 7

8 Corpus Act ve 1689 tarihli Haklar Bildirgesi (Bill of Rights) ile pekiştirilmiştir. Amerika Birleşik Devletlerinde ise 1619 yılında, bir Hollanda gemisi ile Afrika dan Virginia ya getirilen yirmi kadar siyah insan ile başlayan kölelik 30, 1791 yılında Amerikan Haklar Bildirgesi ile Anayasada yapılan on değişiklikle getirilen çeşitli haklara rağmen kurum olarak korunmuş ve ancak dört yıl süren Amerikan İç Savaşı nın zahiri nedeni olduktan sonra yılında resmen kaldırılmıştır 32. Bu dönemde Ada Avrupa sı ve Amerika da insan haklarına dönük olarak gerçekleştirilen bu gelişmeler kıta Avrupa sına oldukça geç gelmiş, üstelik 1789 yılında Fransa İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi yayınlanıncaya kadar insanlık Katolik kilisesinin benzerine rastlanmamış katılık ve kıyımına sahne olmuştur. Ortaçağ Katolik kilisesi bu tutumunu hem politik hem de dinsel bir tabana dayayarak uygulamıştır. Politik anlamda yönetim yeni ve daha geniş bir Roma İmparatorluğu gibi davranırken, dinsel taban gücünü bağnaz Hıristiyan öğretisinden almıştır 33. Şiddetin en katı şekliyle ekonomide, adetlerde ve hukukta da yaşandığı bu dönemde acı sahnelere çok az duyarlı olan, sonsuzluğa ulaşmadan önce geçici bir aşama olarak gördükleri dünyevi yaşama karşı duyarsız bu çağ insanları 34 için şiddeti azaltma amacıyla yapılan her sözleşme neredeyse insan hakları sözleşmesi kadar değerli olmalıdır. Bir tehdit olarak kabul edilen Yahudiler toptan işkence ve kıyımdan sonra 1492 de İspanyadan sürülürken, Waldeler Napoli de canlı olarak kazığa çakılmıştır. Daha büyük tehdit olan Fransız Protestanları Huguenotlar ise, 24 Ağustos 1572 de Paris te St. Bartholomew de tarihin en büyük kıyımına maruz kalmış, katledilen Hugueno sayısı on binin üzerine çıkmıştır. Huguenotlar ancak eski bir Huguenot olan Henry Navarre nin kral olması ve Onun çıkardığı Nant Fermanı (Nantes Edict) ile 1598 de tapınma özgürlüğüne kavuştularsa da bitmeyen sorunlar nedeniyle bu hak da ellerinden XIV Louis nin 1685 fermanıyla geri alınmıştır 35. Almanya da ise 1555 yılında Ausburg Anlaşmasıyla Katolik ve Protestanların tapınma özgürlüğü üzerine barış yapılmış olmasına karşın gerçek barış ancak tarihleri arasındaki Otuz Yıl Savaşı nda Alman nüfusun üçte birinin yok olmasından sonra sağlanabilmiştir yılında Büyük Güçler arasında gerçekleştirilen Viyana Kongresi (The Congress of Vienna) sonuçlarına göre köle ticaretinin yasaklanması zorunluluğu kabul edilirken, 1890 Brüksel Sözleşmesi (Brussel Convention) ile köle ticareti kaldırılmış, 1926 Kölelik Sözleşmesi (Slavery Convention) ile de yasadışı ilan edilmiştir 37. Kuşkusuz bütün sözleşme ya da uluslararası 8

9 anlaşmaların uygulanması bu dönemde daha da artıyor ve uluslararası hukuk anlaşmazlıkların giderilmesi için zemin hazırlıyor olsa da bir uygulama mekanizmasından yoksundur. Bunun için 1899 yılında yapılan Hague Sözleşmesi ile Hague da sürekli bir hakem mahkemesi (Permanent Court of Arbitration) kurulması kararlaştırılmıştır 38 ; ancak bu mahkemenin ve hâkimlerin tarafsız olamaması sorunu 1907 yılında yapılan ikinci Hague Konferansının 39 ana konusu olmasına karşın yine de bir çözüme ulaşılamamıştır 40. Uluslararası Çalışma Örgütü (International Labor Organization) ve Milletler Cemiyeti (League of Nations) Birinci Dünya Savaşı nın yıkımının getirdiği daha liberal ama ulus devletlere daha müdahaleci bir tutumla 1919 yılında kuruldu. Milletler Cemiyeti bir insan hakları sözleşmesi değildi ancak tam bir idealist anlayışla ve böylesi bir ortam yaratmak amacıyla, dünyanın barış içinde yaşaması ve bunun devamlılığının sağlanması için oluşturulmuştu 41. Bunun ortak güvenlik (collective security) anlayış ve yöntemiyle sağlanabileceği düşüncesi ise MC nin en zayıf yönü olmuş ve İkinci Büyük Savaşı engelleyememişti. Bununla birlikte Milletler Cemiyetinin en önemli özelliği Birleşmiş Milletler (United Nations) Örgütünün altyapısını hazırlamış olmasıdır ki bu insan hakları sürecinin en önemli eşiği sayılmalıdır Birleşmiş Milletler den Günümüze İnsan Hakları Hiç kuşku yok ki 25 Haziran 1945 tarihinde Birleşmiş Milletler, barışı yeniden inşa etmek ve devam ettirmek amacıyla kurulmuş, uluslararası hukuk ve insan hakları konusunda geçmiş yıllarda elde edilmiş bütün birikimlerin veciz bir söylemle kaleme alındığı temel sözleşme olmuştur. Birleşmiş Milletler Şartı (UN Charter) imzacı devletleri, bir yandan onların eşitliğini ve egemenliklerini öne çıkarırken diğer yandan da sözleşmeye uymalarını örtük bir zorlayıcılıkla hissettiren bir metindir 42. Birleşmiş Milletler Şartının yürürlüğe girmesinden sonra kurulan ulusal, uluslararası, hükümetlerarası ve hükümet-dışı örgütler insan hakları ile özel olarak ilgilenir olmuşlardır. Bu dönemde BM Ana Sözleşmesine dayalı olarak insan haklarının gelişimine ilişkin üç ana öğeden söz edilebilir. Bunların birincisi insan haklarına dönük çok değişik konu ve boyutta yapılmış olan sözleşmelerdir. İkincisi bu sözleşmelerin üye ülkelerce uygulanmasına ve hakların korunmasına dönük araçlar, üçüncüsü ise, insani müdahale hukuku ile devletin egemenliğine sınırlamalar getirmesi hususudur 43. Sözleşmeler içinde en önemli olanı, 1948 yılında BM Genel Kurulu nda da onaylanan 9

10 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi dir (The Universal Declaration of Human Rights-İHEB). Bu bildiri BM Sözleşmesi ruhuna dayandırılmış olup insan hakları konusundaki bütün sözleşmelerin kilit taşı durumundadır. Bu bildiri geleceğin uluslararası insan hakları rejiminin de temeli ve başarının ortak standardı olarak değerlendirilmelidir 44. İHEB e göre üç kuşak haktan söz etmek mümkündür. Bunlar; (1) geleneksel özgürlükler ve yurttaşlık haklarını içeren konuşma özgürlüğü, din özgürlüğü, basın özgürlüğü, işkenceye uğramama özgürlüğü gibi maddeler kapsamında birinci kuşak haklar, (2) çalışma hakkı, eğitim hakkı, insan onuruna yakışır hakça bir gelir elde etme ve sosyal güvenlik gibi ikinci kuşak haklar ve (3) toplumların dayanışmasına, azınlık haklarına, ulusların kendi kaderlerini belirleme, barış ve çevre gibi değerleri yayma, ekonomik gelişme ve kendi etnik ve kültür değerlerini bütünleştirmelerine dönük üçüncü kuşak haklardır 45. Bunlardan birinci ve ikinci kuşak haklar toplu hareket ve toplumun düşüncesi gibi algılanırsa da temelde bu iki kuşak hak da bireysel hakları açıklamaktadır. Ancak üçüncü kuşak haklar, bireysel olarak ele alındığında kıymetini bilemeyeceğimiz ve bozacağımız, topluma dönük, bütün toplumu kapsayan topluluk haklarıdır 46. Değişik sözleşmeler bu üç kuşak hakkı kapsama amacındadır. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine dayalı olarak hazırlanmış ikiz yasa(lar) bunun en önemli örneğidir. Bunlar; Uluslararası Sivil ve Politik Haklar Sözleşmesi ile Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmeleridir. Her iki sözleşmeye, daha sonradan çıkarılmış çok sayıda tamamlayıcı sözleşme eklenerek geliştirilmeleri sağlanmıştır Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (The European Convention on Human Rights), 1978 Amerika İnsan Hakları Sözleşmesi (The American Convention on Human Rights), ve 1983 Afrika İnsan ve Halkların Hakları Sözleşmesi (The African Charter on Human and People s Rights), bölgesel boyutta yayınlanmış sözleşmelerdir. İnsan haklarının, bu sözleşmelere uygun olarak ülkeler tarafından uygulanması ve korunmasına dönük geliştirilmiş araçlar ise ikinci ögedir. Temel araçlar, gözleme ve izleme mekanizmaları ile hükümet dışı örgütlerdir. Başta gelen mekanizma değişik komiteler oluşturmadır. BM Şartına dayalı bir komite olan İnsan Hakları Komitesi, 1970 yılında çıkarılan 1503 sayılı kararla(resolution) İnsan Hakları Komisyonu (The Commissison on Human Rights- CHR) olarak devletlerin temel insan hakları ihlalleri durumlarını izlemeye başlamıştır den sonra ise yeni bir sorgulama mekanizmasıyla insan hakları ihlali yapan devletleri bir liste altına alarak ihlalleri de konularına göre değerlendirerek yıllık raporlar yayınlamaya başlamıştır

11 yılında ve yine BM Şartına dayalı olarak kurulan İnsan Hakları Yüksek Komiserliği 27 ülkede ülke içinde yerleşik bürolar kurarak ihlalleri izlemiştir. Bunların yanısıra sayıları son yıllarda 6000 e yaklaşan hükümet dışı sivil toplum örgütleri denetim ve uyarı amacının en etkili mekanizması olmaktadır yılında Viyana da toplanan Dünya İnsan Hakları Konferansına 1500 ün üzerinde hükümet dışı örgütün bireyle katıldığı ve 1995 Beijing Kadınlar Konferansına 180 ülkeden gelen in üzerinde kadının, yerel katılımcılar dışında hazır bulunduğu 48 düşünülürse bunların hükümetlerin taahhütlerini yerine getirmeleri konusundaki dış baskısının gücü ve önemi daha iyi anlaşılır. Nitekim 1975 Helsinki Sonuç Belgesi ne imza koyan hükümetlerin BM Şartı ve İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ne de uymaları zorunluluğu doğmuştur. Böylece Sovyetler Birliği ve Çin de buna uymayı taahhüt etmiş olmaktadır 49. İnsan haklarının korunmasında birinci öğe sözleşmeler ve bunların uygulanması için geliştirilen araçlar (mekanizmalar) da ikinci öğe iken, üçüncü öğe ise Uluslararası İnsani Müdahale hakkıdır 50. Bu, Birleşmiş Milletlerin, insan hakkı ihlali yapan ve yapmayı sürdüren devlete karşı kullandığı bir yetki olmaktadır. Ne kadar tartışmalı bir konu olsa da bu, egemen devletin kendi egemenliğini, yurttaşlarının özgürlüğü ile Uluslararası örgütün ve uluslararası toplumun gücü arasında sıkıştırmaktadır. BM nin yetkisi içindeki insani müdahale hakkı, bugüne kadar ki uygulamalarında gerek yönetsel, gerek askeri gerekse de hukuki birtakım sorunları da beraberinde getirmişse de önemli örnekleriyle bir yandan soykırıma varacak insan hakları ihlallerini önlerken diğer yandan da BM nin gücünü ortaya koymaktadır. Devletlerin, insan hakları ihlallerinin nedenlerini siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplini çerçevesinde politik, ekonomik, ideolojik ve kültürel boyutta açıklamak mümkündür. Politik boyutta açıklama; devletin rejimi ile ilgili olup rejimin özellikle bir iç harp veya uluslararası bir savaş tehdidi algılaması, ülke içinde ayrılıkçı hareketlerin yaygınlaşması ya da böyle düşünülmesi halinde başvurduğuna odaklanmakta, doğrudan devletin egemenliğini koruma refleksiyle ilgili olmaktadır. Ekonomik boyutta açıklama devletin egemenliğinin ekonomik anlamda tehlikede olduğunu algılamasına odaklanmaktadır. Bu kapsamda ham madde eksikliği, yoksulluk ya da küreselleşmenin getirdiği olumsuz etkiler insan haklarının sınırlanması ile sonuçlanan etkiler yapabilmektedir. İdeolojik ve kültürel boyutta açıklama ise, toplumların geçmişten gelen düşmanlıklarının ortaya çıkması, ideolojik rekabet ve öç alma duygularının kışkırtılması ile yönetimlerin şiddete başvurmasına dayanır. 11

12 3. SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DİSİPLİNİNE YAKLAŞIM Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler disiplininin değişik pek çok tanımı yapılabilmektedir. Dolayısıyla burada buınlardan birinin belirtilmesi ne kadar zor olsa da açıklayıcılığı ve basitliğini düşünerek siyaset bilimi ve uluslararası ilişkilerin tanımlarını ayrı ayrı verip sonra bunları birleştirmenin uygun olacağını düşünüyorum. Bir toplumda, güç ve nüfuz kullanılarak belirli değer ve çıkarların elde edilmesi ve geliştirilmesini sağlama ve bunu toplumda kimin, ne zaman ve nasıl alacağını belirleme faaliyet ve/veya olgusuna siyaset, siyaset olgusunu anlama ve bunu açıklığa kavuşturmak amacıyla geliştirilen teknikler, kavramlar ve yaklaşımlar setine de siyaset bilimi diyoruz 51. Siyaset biliminin amacı; siyasal olayların ardındaki neden sonuç ilişkilerini ortaya koyarak barışı sağlamaktır 52. Bu kapsamda devlet, toplum ve birey siyasetin aktörleri olmakta, siyaset bilimi bu aktörlerle ilgili faaliyetleri incelemektedir. Uluslararası (Devletlerarası) ilişkiler ise, egemen devletler arasındaki ilişkilerin bilimsel temelli incelenmesi olup bu inceleme kapsamına; siyaset bilimi, uluslararası siyaset (diplomasi) ve uluslararası hukuk girer. Uluslararası ilişkiler literatüründe egemen devlet kavramı; devletlerin karşılıklı olarak birbirlerinin eşitliğini, egemenlik ve bağımsızlıklarını ve her bir devletin kendi toprakları üzerinde tartışılmaz hak sahibi olduklarını kabul ettikleri anlamına gelmektedir 53. Egemen devlet kavramı Westphalia Anlaşmasıyla bu temel ilkelere dayanırken, 1648 tarihi de bu nedenle devletler arasındaki ilişkilerin uluslararası nitelik almasını sağlamıştır tarihi uluslararası ilişkilerin başlangıç tarihidir. Bu tanımlamaları dikkate alarak siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplinini, belirli kavramlarıyla, iki işlevsel parçadan oluşmuş bir bütün (disiplin) olarak düşünebiliriz.bu bütünün parçalarından biri olan siyaset bilimi bir altyapı, diğeri uluslararası ilişkiler ise üstyapı nitelikli parçalardır. Üstyapı; hukuk (iç ve uluslararası) ve diplomasi (pazarlık, anlaşma, barış, savaş, bağlaşma, hakemlik vb.), altyapı ise; ideoloji, teori, düzen ve toplum kavramlarını içermektedir. İşte altyapısını Siyaset Bilimi, üstyapısını da Uluslararası İlişkilerin oluşturduğu bu disiplin, herhangi bir devletlerarası olayın öncesi, anı ve sonrasında her iki yapıyı da kullanmaktadır. Devletlerarası ilişkilerde bir olayın; ideolojik ve teorik boyutunun ne olduğu, hangi devletlerarası düzen de ve nasıl bir devletlerarası toplum içinde oluştuğu ya da oluşturulduğunu analiz etmeden yalnızca devletlerarası hukuk ve diplomasi temelinde devletlerarası ilişkileri doğru olarak anlamak 12

13 mümkün değildir. Altyapı üstyapı kavramları da birbirlerini bu anlamda tamamladıkları için bu şekilde kullanılmaktadır. Bu yapısıyla Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler disiplini; bilardo masasında (altyapı) satranç (üstyapı) oynamayı gerektiren bir yapı göstermektedir. Bu aynı zamanda disiplinin uygulamada ne kadar zor olduğu ve uygulayıcıların da o derece yetkin kişiler olması ve köklü örgütler gerektirdiğini işaret etmektedir. Disiplini oluşturan ve birbirleriyle çok sıkı bir ilişki içindeki bu kavramları konumuzla ilgili olduğu kadar kısa tutarak şu şekilde açıklayabiliriz. Siyaset biliminin bir temel kavramı olarak oldukça kapsamlı, açıklayıcı ve bütüncül bir tanımla İdeoloji; mevcut iktidar sistemini korumaya, biraz değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya yönelmiş örgütlü siyasal eylem için zemin oluşturan, az çok tutarlı fikir kümeleridir. Bundan dolayı tüm ideolojiler; (a) genellikle dünya görüşü biçiminde mevcut düzene ait bir açıklama sunarlar, (b) arzulanan geleceğe ilişkin bir model, bir iyi toplum görüşü geliştirirler ve (c) siyasal gelişme ya da dönüşümün nasıl yapılacağı ve nasıl yapılması gerektiğini, mevcut düzenden -(a) dan- arzulanan düzene - (b) ye- geçişin nasıl olacağını açıklarlar 54 şeklinde tanımlanabilir. İdeolojiler devletlerarası siyasetin oluşmasında ve uygulamasında yaptıkları güçlü etki ile önem kazanırlar. Teori; Genel bir doğru olarak kısaca ideolojilerin inançlarla ilgili iken teorilerin gerçeklerle ilgili olduğu söylenebilir. Viotti ve Kauppi ye göre teori, dünyayı ya da dünyanın bir parçasını daha iyi ve daha açık bir şekilde anlamamızı sağlayan bir yol olarak tanımlanır 55. Dünyaya bakışı açıklayan teorik görüşlerle devletlerarası ilişkiler bu disiplini ve anlamı kavramaya çalışır. Teori, dünyaya bakışın, dünyayı algılayışın, birbirleriyle ilişkilendirilmiş gerçekler kullanılarak tanımlanmasıdır. Siyasi tutum ve davranışların belirleyicisi olarak disiplinin temel kavramıdır. Düzen; Genellikle büyük dünya olayları arasında, devletlerarası ilişkilerin, kısa ya da uzun süreli olarak, görece bir denge içinde olduğu, tutarlılık gösterdiği ve bu dönemde devletlerin davranışlarının kestirilebilir olduğu bir yapıdır. Bu yapı, özgünlüğü ile kendisinden önceki ve sonraki düzenlerden de farklılıkları ile ayrılır. Ortak noktalar, denge, tutarlılık ve kestirilebilirliktir. Düzen; güç dengesi niteliğini, -temel anlaşmalara, sözleşmelere bağlı olmak üzere- bazen yalnızca askeri güçle, bazen hem askeri hem de ekonomik güçle sağlar li yıllardan itibaren oluşan yeni düzende güç dengesi öğelerine, ortak değer ve normların ve kültürel gücün, kısaca yumuşak gücün de katıldığı görülmektedir. Siyasal anlamda düzen; hangi yapıda olursa olsun devletler arasındaki düzendir. Bunlar da kendi içlerinde dönemlere ayrılabilir ve dönemler kendi karakterlerini düzene yansıtırlar. Çok kutupluluk, iki kutupluluk, tek 13

14 kutupluluk ya da Bull un belirttiği gibi 56 karmaşık veya basit ya da Little ın belirttiği gibi 57 dostça veya düşmanca olabilir. Düzen; politik olarak devletin içinde hiyerarşik yapıdaki iç düzen ile, devletlerarası ilişkilerde anarşik yapıdaki dış düzen (uluslararası, küresel) 58 olarak iki ana kolda görülür. Bunların birbirleriyle ilişkileri karşılıklıdır ve etkileşimleri birbirinin niteliğini değiştirebilir. Toplum; Siyaset bilimi disiplininde egemen devletlerin sınırları içindeki topluma ulusal toplum, devletler arasındaki ilişkilerden doğan topluma devletlerarası toplum ve devletlerle birlikte devlet dışı örgütlerin ve bireylerin bir bütün olarak birbirleriyle ilişkilerinden doğan topluma da küresel toplum denir yılından bu yana süregelen devletlerarası düzen ve devletlerarası toplum, Westphalia nın getirdiği nitelikler nedeniyle uluslararası söylemini almıştır. Söylemin uluslararası olması da Westphalia devletler düzeninde egemen devletlerin birbirlerini karşılıklı olarak tanımalarından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla uluslararası söylemi, yalnızca Westphalia Devletler Düzen i ve Toplum u için kullanılan bir terimdir. Bu anlamda uluslararası toplum da, uluslararası düzenin bir ürünü olmalıdır. Düzen oluşturulurken, dengeleri tutacak mekanizmaları da ortaya koyar ve bu mekanizma, güçlerin yanısıra tüm taraf devletlerin uymak zorunda oldukları araçları da belirler. Bunlar uluslararası anlaşmalar olabilir, uluslararası organizasyonlar veya benzer yapılar olabilir. Bunun çarpıcı örneği Birleşmiş Milletler Şartıdır. Birleşmiş Milletler Şartı iki temel sonucu da beraberinde getirmiştir. Birincisi; BM Şartı bir organizasyon yaratmıştır. Şartın gereklerinin yapısal olarak yerine getirilmesi böyle bir organizasyonu zorunlu kılmıştır. Bu yapı Habermas a göre 59 BM nin kapsayıcılığı ve hukukun evrenselliği dolayısıyla devletlerin kendi iç düzenlerini de etkilediğinden bağlayıcı ve uluslararası bir nitelik kazanmıştır. Zaten BM nin devletlerarası düzende yer alması ve düzeni kurma ve dengeleme gücü de böylece doğmuştur. İkincisi; BM Şartı bir kurumsal algı yaratmıştır. Kurumsal algı, yapısal bir özellik taşımayan, ancak akdedilmiş anlaşma ve sözleşmelerin anlamı ya da ruhunun ürettiği standartlar, ilkeler, normlar ve değerlerin bireyler ve toplum tarafından ortak olarak algılanması ve benimsenmesidir. Bu kurumsal algı, yalnızca bir ulusun içinde olursa ulusal topluma, bölgesel birliklerde olursa bölgesel topluma, diğer devletlerdeki halkların aynı algılamaları benimsemesi halinde uluslararası topluma, iletişimin sınırsız olanaklara kavuşarak etkileşimin küresel boyutta gerçekleşmesiyle de küresel topluma ait olur. İnsan hakları, çevre ya da hayvan hakları gibi konularda çeşitli sözleşmelerin (Kadınlara Karşı Her Türlü Ayırımcılığı Yok eden Sözleşme, Çocuk Hakları Sözleşmesi, Kyoto Sözleşmesi vb) yarattığı kurumsal algının 14

15 ulusal, bölgesel, uluslararası veya küresel olması bunu açıklar. Sözleşmelerden doğan kurumsal algının, değişik toplumlar arasındaki etkileşimlerle aynı algılayışları üretmesi onun soyut niteliğini, devletdışı örgütler şeklinde görünmesi de onun somut niteliğini gösterir. İşte, bu denge sağlayıcı ve koruyucu araçlar bir yandan düzenin dengesini sağlarken, bir yandan da ürettiği değerler, yeni normlar ve standartlarla bireylerde ve devlet dışı örgütlerde düzenin dışında bir ortak algı ve anlayış oluşturur. Bu ortak algının yarattığı toplum uluslararası toplumdur. Bu özet açıklamalardan sonra Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler disiplini kavramlarından, düzen ve toplumu tarihsel sürece paralel olarak; devletiçi, bölgesel, devletlerarası ve küresel alt kavramlarıyla genişlettiğimizde, ideoloji ve teoriyi de; yeni geliştirilmiş ve dominant olarak kategorileştirdiğimizde karşımıza, bu kavramların birbirleriyle ilişkisini de ortaya koyan bütüncül bir görünüm (altyapı) çıkmaktadır. Bunlar şöylece sıralanabilir. (1) Düzen; devletiçi düzen, bölgesel düzen, uluslararası düzen, küresel düzen (2) Toplum; devletiçi toplum, bölgesel toplum, uluslararası toplum, küresel toplum (3) İdeoloji; yeni geliştirilmiş ideoloji, dominant ideoloji ve (4) Teori; yeni geliştirilmiş teori, dominant teori. Siyaset Biliminin bu altyapı kavramları, Uluslararası İlişkilerin üstyapı kavramları olan Diplomasi ve Uluslararası Hukukla birleştiğinde oluşan yapı ya da disiplin de, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler olmaktadır. Disiplinin bütüncül bir şekilde anlaşılmasını açıklayan bu modele Chess Game on the Billiard Tabel ya da Bilardo Masasında Satranç Oyunu diyorum. Bu tanımlamaların şematik olarak gösterimi Tablo 1 dedir. 15

16 Tablo - 1 SİYASET BİLİMİ ve ULUSLARARASI İLİŞKİLER DİSİPLİNİNDE BİLARDO MASASINDA SATRANÇ YAKLAŞIMI TOPLUM KÜRESEL TOPLUM BÖLGESEL TOPLUM ULUSLARARASI TOPLUM ULUSAL TOPLUM TEORİLER YENİ GELİŞTİRİLMİŞ BAŞAT TEORİLER ULUSLARARASI HUKUK ULUSAL DÜZEN DİPLOMASİ BAŞAT İDEOLOJİLER YENİ GELİŞTİRİLMİŞ İDEOLOJİLER ULUSLARARASI DÜZEN BÖLGESEL DÜZEN KÜRESEL DÜZEN DÜZEN 19 Bu duruma göre siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplininde belirttiğimiz kavramlarla birlikte temel iki kavram olan düzen ve toplum işlevsel bir bütün oluştururlar ve ideoloji, teori, hukuk ve diplomasi ile birlikte politik sistemi yaratırlar. Dolayısıyla özetle şunu söyleyebiliriz; İdeoloji, teori, hukuk ve diplomasi ile birlikte, devletlerarası sistem; devletlerarası düzen ve devletlerarası toplumdan, uluslararası sistem; uluslararası düzen ve uluslararası toplumdan oluşur. Küresel sistem ise, küresel düzen ve küresel toplumdan oluşacaktır. 4. SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DİSİPLİNİ İLE İNSAN HAKLARI KAVRAMI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN TEMELLENDİRİLMESİ 4. 1 Westphalia öncesi Erken Devletten Günümüze Düzen ve Toplum ile İnsan Hakları İlişkisi Bu çalışmanın ikinci bölümünde insan hakları kavramı düşünsel boyutta düşün adamları ve hukuksal metinler boyutunda sözleşmeler temelinde incelenmiştir. Üçüncü bölümde ise Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler disiplini; ideoloji, teori, düzen, toplum, hukuk ve diplomasi kavramlarıyla açıklanmıştır. Bu bölümde de insan hakları kavramı, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplini ile ilişkilendirilecektir. Bu ilişkilendirme; (a) siyaset tarihi boyunca görülen devlet türleri (b) bu devletlerin görüldüğü dönemlerdeki devletlerarası ilişkilerdeki düzen, 16

17 toplum, ideoloji, teori, hukuk ve diplomasi kavramlarıyla bakılması ve (d) bunlara göre de anılan her bir dönemde nasıl bir insan hakları kesitinin ortaya çıktığının değerlendirilmesi şeklinde olacaktır. Bu ilişkilendirmede dönemler; (1) Westphalia Öncesi Dönem, (2) Westphalia Dönemi ve (3) Westphalia Sonrası Dönemler olmak üzere üç dönem olarak belirlenmiştir. Westphalia sonrası dönem de kendi arasında (a) , (b) , (c) ve günümüz alt dönemleriyle değerlendirilecektir. Burada üzerinde durulan husus, anılan dönemlerdeki düzen, toplum, ideoloji ve teorilerin bir bütün olarak nasıl bir yapı ortaya koyduğunu bir sonuç, bir değerlendirme şeklinde özet olarak tanımlamak ve bu yapının da insan haklarına ne tür bir biçim verdiğini göstermek olacaktır. Uluslararası ilişkilerin başlangıç noktası; devletlerin, yani, belirli bir insan nüfusu ile dünyanın belirli bir toprak parçası üzerinde, egemenliği ve kendine ait bir yönetimi olan bağımsız politik toplumların varlığı olmaktadır 60. Devletler bu temel yapılarıyla kendi sınırları içindeki tüm görev ve işlevlerinde sahip oldukları otorite ve üstünlükleriyle iç egemenliğe, bağımsızlıklarının onlara sağladığı yetkiler dolayısıyla da diğer devletlerle ilişkiye girmeye dönük dış egemenliğe sahiptir. Devletler bu özel durumlarına 1648 tarihli Westphalia Anlaşması sonucunda sahip olmuşlar, bağımsız devletler merkezli uluslararası sistem ya da Westphalia devletler sistemi de böylece doğmuştur. Bu kapsamda; erken devlet, kent devleti, feodal devlet ve mutlakiyetçi devleti Westphalia öncesi dönem devlet türleri olarak belirtirken, ilk modern devleti Westphalia dönemi ve ulusal devleti de Westphalia sonrası dönem devlet türleri olarak belirtebiliriz 61. Bu temel yaklaşımla; Westphalia Öncesi Dönemde Erken Devlette, Kent (Site) Devletinde, Feodal Devlette ve Mutlakıyetçi Devlette Düşün Adamları ve Hukuksal Metinler kapsamında Devletlerarası Düzen ve Toplum ile İnsan Hakları İlişkisi aşağıda verilen Tablo - 2 de, Westphalia Sonrası Dönemdeki ilişki de Tablo - 3 de gösterilmiştir. Tabloların sonunda ise her dönemin Inci, IInci ve IIIncü kuşak insan hakları (bakınız sayfa 9) nı günümüze göre hangi düzeye kadar karşıladığı temsili olarak gösterilmiştir. 17

18 Tablo - 2 SBUİ disiplini çerçevesinde insan hakları evrimi ve ilişkisi Erken Devlet Kent Devleti Dönem Düşünürler Sözleşmeler Düzen Toplum İ.Ö İ.Ö Socrates Plato Aristotle Cicero St.Augustine Farabi -Egemenin tanrısal iktidarı -Devletlerarası ilişkilerde Anarşizmin egemen olması -Egemenin mutlak iktidarı -Devletlerarası ilişkilerde işbirliği -İktidar ile uyrukları arasındaki ilişkinin kaynağının mitossal ant olması -Belirgin ve geçişken olmayan sosyal sınıfların varlığı -İktidar ile uyrukları arasındaki İlişkinin vergi gibi kimi yükümlülüklere dayandırılması -Sınıflar arasında belirgin hiyerarşi I II III Feodal Devlet İbn-i Haldun St.Aqunias 1023 Reims Sözleşmesi 1215 Magna Carta -İktidarın kilise,feodal Lordlar Ve kral tarafından paylaşılması -Feodal devletler arasında Ticaret ilişkileri -Feodal lordlara ve aynı zamanda kiliseye tabiyete dayanan yurttaşlık anlayışı -Yükümlülüklerin(angaryaların) yerine getirilmesiyle elde edilen kimi haklar Mutlakiyetçi Devlet Thomas Hobbes Hugo Grotius Spinoza John Locke J.J.Rousseau 1555 Ausburg Ant Nantes Edict 1628 Halklar Dilekçesi 1648 Westphalia Ant Habeas Corpus Act 1689 Haklar Bildirgesi 1789 İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi -Kralın mutlak egemenliği -Merkezi örgütlenme -Krala ait topraklar -Merkezileşmenin aracı olarak ortak dil -İktidar ile uyrukları arasındaki İlişkinin kaynağını hukuktan alması, Hakkın hukukileşmesi -İlk yurttaşlık bilinci; birey in oluşumu ve iktidar karşısında kimi haklar elde etmesi Bu tablolar oluşturulurken kaynak olarak, (Mumford, 2007: 96), (Claessen, Skalnik, 1993: 305), (Bloch, 1983, 133 5), (Göze, 1995: 426), (Watson, 2003: 169, 257-8, , 282), (Clark, 1993: 114, 137, 147), (Habermas, 2005: 179), (Gordon, 1965: 172, 176, ) un eserlerinden yararlanılmıştır. 18

19 Tablo - 3 SBUİ disiplini çerçevesinde insan hakları evrimi ve ilişkisi Dönem Düşünürler Sözleşmeler Düzen Toplum İngiltere Reform Yasası 1884 İngiltere Reform Tasarısı 1890 Brüksel Sözleşmesi 1899 Hague Sözleşmesi - Uyum a dayanan Uluslararası Düzen -Çok kutupluluk -Avrupa nın oluşturduğu değerlerin dünyaya yayılmaya başlaması, -Ortak değerlerle Uluslararası toplumun oluşması I II III Ulus Devlet John Rawls Alasdair Macintyre Nozick 1901 Fransa Dernekler Yasası 1919 Milletler Cemiyeti 1926 Kölelik Sözleşmesi 1945 BM nin kuruluşu 1948 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi 1953 Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 1976 İkiz Yasalar 1978 Amerika İnsan Hakları Sözleşmesi 1983 Afrika İnsan ve Halkların Hakları Söz. -Yeni aktörlerin katılımına -Milletler Cemiyeti ile birlikte rağmen Avrupa merkezli azınlık/grup haklarının ön bir düzenin devamlılığı plana çıkması -Köleliğin sonu -İki temel ideolojinin ortaya -Çalışma hayatını düzenleyen çıkışı ve düzeni şekillendirme hakların gelişimi -II.Dünya Savaşı sonrasında ABD ve Sovyetler birliği ekseninde İki kutuplu düzenin varlığı -NATO ve Varşova Paktı oluşumları -Sivil toplumun gelişimi -İletişim toplumunun gelişimi -Haklarının farkındalığına ulaşmış bir uluslararası toplum, -Birleşmiş Milletler ile bireysel hakların gelişimi? Çevre, kadın, çocuk ve engelli haklarına ilişkin sözleşmeler -Belirsizlik, arayışın sürmesi, düzenin oluşması için geçiş dönemi yaşanması, -Bölgesel oluşumların etkinliği, -Bilişim toplumunun gelişmesi -I, II ve III ncü kuşak hakların önemli ölçüde elde edilmesi, ancak uygulamada sorunların artması, 4.2 İdeoloji ve Teori ile İnsan Hakları İlişkisi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler tarihinde, özellikle ulus devletlerin etkin rol oynamaya başladığı 19ncu yüzyıldan itibaren düzenin kurucu güçleri, bir yandan ulusal çıkarlarını korumanın kendileri için kaçınılmazlığı, diğer yandan da Westphalia Devletler düzeninin dayanağı olan ulusların egemenliği ve karışmazlık ilkesi gereği bir çıkmaz içine girmişlerdir. Bu çıkmaz ya da ikilem, düzen kurucu güçlerin kendi çıkarları için devletlerin egemenliği ve karışmazlık ilkesine karşın onların iç işlerine nasıl müdahale edebilecekleri üzerinde yoğunlaşmıştır. Düzen kurucu güçler bunu ne yazık ki ana amaçlarını gizleyip amaç olarak öne çıkardıkları insan haklarını sömürerek gerçekleştirmişlerdir. Yani 19ncu yüzyılda insan hakları, büyük devletlerin çıkarlarının gerektirdiği, devletlerin iç işlerine karışma yolu, yöntemi ya da diplomasisi olarak kullanılmıştır. Bu çelişki, ya da ikilemin de iki temel sonucu olmuştur. Bunlar, 19

20 (1) Devletlerarası düzene olan güvensizlik, ya da dengenin kırılganlığı, (2) İnsan hakları gelişiminin yavaşlatılmasıdır. Kuşku yok ki burada sözü edilen durum bir ideolojik ve teorik tavrın açıklanmasıdır. 19ncu yüzyılda devletler arasında sürdürülen ve ulusal çıkarlara dayanan bu diplomasi, kaynaklarını 17nci yüzyıldan, Kardinal Rechelieu diplomasisinden almaktadır 62. Dolayısıyla insan hakları, uzun yıllar realist yaklaşımların etkisi altında kısıtlı bir gelişim göstermiştir. Ancak 20nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren gücünü arttıran liberal ve yapısalcı yaklaşımlarla insan haklarında yeni bir aşamaya geçilmiş sayılmalıdır. Tablo -4 de realist, liberal ve yapısalcı anlayışlarda kabul ettikleri ana aktörler ile, normların oluşum, gelişim, uyum ve başarı durumlarına ilişkin değerlendirmeler gösterilmiştir. Tablo -4 normların oluşumu, gelişimi, uyumu ve başarı etkeni Aktörler Oluşum Gelişim Uyum Başarı Re aliz m Devletler Egemen devlet ya da devletler Güçlü demokrasilerin hakimiyeti Egemen aktörlerin zorlayıcı uygulamaları Güçlü ve daha baskıcı devletlerden oluşan demokratik bir kampın varlığı Lib era liz m İşbirliği içindeki devletler Çıkar odaklı ve rasyonal davranan devletlerin gönüllü işbirliği Liberal toplum modeli Yerel düzeyde yasal düzenlemeler yoluyla Mevcut yerel yapıya uyum sağlama Ya pıs alcı lık Değer ve Normlar Değer ve normların dünya kültürü nü oluşturması Devlet odaklı mimetik taklitçilik/devlet dışı aktörlerin önemi Ülkelerarası ağlar yoluyla/yerel ve uluslararası baskılar sonucunda Devlet ve devlet dışı aktörler arasında uyumun sağlanması Buna göre tabloda görülen husus, insan haklarıyla ilgili bir normun realist, liberal ve yapısalcı yaklaşımlarda nasıl algılandığı ve yaşam döngüsünün nasıl sürdüğü, sonuçta da uluslararası bir niteliğe ulaşma başarısının koşulu açıklanmaktadır. Örmeğin, göçmen işçilere bulundukları ülkelerde yurttaşlık hakkının verilmesi normunun realist anlayışta oluşumu, egemen devlet ya da devletler tarafından, gelişimi, güçlü demokrasilerin hâkim olduğu yapılarla ve uyumunun, bu egemen aktörlerin yani devletin zorlayıcı belki sınırlayıcı uygulamalarıyla yapılırken, normun başarılı bir şekilde yaygınlaşması da yine güçlü ve baskıcı bir demokratik devletler kampının 20

İNSAN HAKLARI SORULARI

İNSAN HAKLARI SORULARI 1. 1776 Amerikan ve 1789 Fransız belgelerine yansıyan doğal haklar öğretisinin başlıca temsilcisi kimdir? a) J. J. Rousseau b) Voltaire c) Montesquieu d) John Locke 4. Aşağıdakilerden hangisi İngiliz hak

Detaylı

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ 209 ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 20 Aralık 1993 tarihli ve 47/135 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

İNSAN HAKLARI HUKUKU

İNSAN HAKLARI HUKUKU İNSAN HAKLARI HUKUKU I-KAVRAMLAR A-İnsan Hakları İnsanın sırf insan olmasından kaynaklanan yetkileri, hakları, daha doğrusu özgürlüğü ifade eder. İnsan hakları geniş bir kavramdır, pozitif hukuku da kapsar

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R İ Ç İ N D E K İ L E R ÖN SÖZ.V İÇİNDEKİLER....IX I. YURTTAŞLIK A. YURTTAŞLIĞI YENİDEN GÜNDEME GETİREN GELİŞMELER 3 B. ANTİK YUNAN-KENT DEVLETİ YURTTAŞLIK İDEALİ..12 C. MODERN YURTTAŞLIK İDEALİ..15 1. Yurttaşlık

Detaylı

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI Uluslararası Arka Plan Uluslararası Arka Plan Birleşmiş Milletler - CEDAW Avrupa Konseyi - Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Detaylı

Siyaset Sosyolojisi Araştırma Konusu Nedir Siyaset Nedir Siyasi Olan Devlet Nedir Devlet türleri Devletsiz siyaset olur mu

Siyaset Sosyolojisi Araştırma Konusu Nedir Siyaset Nedir Siyasi Olan Devlet Nedir Devlet türleri Devletsiz siyaset olur mu Siyaset Sosyolojisi Araştırma Konusu Nedir Siyaset Nedir Siyasi Olan Devlet Nedir Devlet türleri Devletsiz siyaset olur mu Siyaset Sosyolojisi Genel sosyolojinin bir alt dalı. İktisat, din, aile, suç vb

Detaylı

YENİ YAYIN ULUSLARARASI ÖRGÜTLER HUKUKU: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SİSTEMİ

YENİ YAYIN ULUSLARARASI ÖRGÜTLER HUKUKU: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SİSTEMİ YENİ YAYIN ULUSLARARASI ÖRGÜTLER HUKUKU: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SİSTEMİ Yazar : Erdem Denk Yayınevi : Siyasal Kitabevi Baskı : 1. Baskı Kategori : Uluslararası İlişkiler Kapak Tasarımı : Gamze Uçak Kapak

Detaylı

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...IX İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR... XIX TABLO LİSTESİ... XXI

Detaylı

İnsanların, sadece insan olması nedeniyle sahip oldukları devredilemez ve vazgeçilemez haklardır.

İnsanların, sadece insan olması nedeniyle sahip oldukları devredilemez ve vazgeçilemez haklardır. İNSAN HAKLARI İNSAN HAKLARI İnsanların, sadece insan olması nedeniyle sahip oldukları devredilemez ve vazgeçilemez haklardır. Bu haklara herhangi bir şart veya statüye bağlı olmadan doğuştan sahip oluruz

Detaylı

1. İnsan Hakları Kuramının Temel Kavramları. 2. İnsan Haklarının Düşünsel Kökenleri. 3. İnsan Haklarının Uygulamaya Geçişi: İlk Hukuksal Belgeler

1. İnsan Hakları Kuramının Temel Kavramları. 2. İnsan Haklarının Düşünsel Kökenleri. 3. İnsan Haklarının Uygulamaya Geçişi: İlk Hukuksal Belgeler 1. İnsan Hakları Kuramının Temel Kavramları 2. İnsan Haklarının Düşünsel Kökenleri 3. İnsan Haklarının Uygulamaya Geçişi: İlk Hukuksal Belgeler 4. Birinci Kuşak Haklar: Kişi Özgürlükleri ve Siyasal Haklar

Detaylı

1: İNSAN VE TOPLUM...

1: İNSAN VE TOPLUM... İÇİNDEKİLER Bölüm 1: İNSAN VE TOPLUM... 1 1.1. BİREYİN TOPLUMSAL HAYATI... 1 1.2. KÜLTÜR... 3 1.2.1. Gerçek Kültür ve İdeal Kültür... 5 1.2.2. Yüksek Kültür ve Yaygın Kültür... 5 1.2.3. Alt Kültür ve Karşıt

Detaylı

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

Detaylı

ANAYASAL ÖZELLİKLER. Federal Devlet

ANAYASAL ÖZELLİKLER. Federal Devlet ANAYASAL ÖZELLİKLER Ulus devlet, belirli bir toprak parçası üzerinde belirli bir nüfus ve egemenliğe sahip bir örgütlenmedir. Ulus-devlet üç unsura sahiptir: 1) Ülke (toprak), 2) Nüfus, 3) Egemenlik (Siyasal-Yönetsel

Detaylı

MEHMET AKİF ETGÜ Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi KAMU HUKUKUNDA MÜLKİYET HAKKI VE AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ NİN MÜLKİYET HAKKINA BAKIŞI

MEHMET AKİF ETGÜ Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi KAMU HUKUKUNDA MÜLKİYET HAKKI VE AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ NİN MÜLKİYET HAKKINA BAKIŞI Ayrıntılı Bilgi ve On-line Satış için www.hukukmarket.com MEHMET AKİF ETGÜ Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi KAMU HUKUKUNDA MÜLKİYET HAKKI VE AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ NİN MÜLKİYET HAKKINA BAKIŞI

Detaylı

ULUSLARARASI ÖRGÜTLER

ULUSLARARASI ÖRGÜTLER DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ULUSLARARASI ÖRGÜTLER KISA ÖZET KOLAYAOF

Detaylı

1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN

1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1 1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN I. KENDİ KADERİNİ TAYİNİN ANLAMI...5 A. Terim Sorunu...8

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS Genel Kamu Hukuku I Law 151 1 2+0 2 2 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Türkçe Dersin Seviyesi Dersin Türü Dersin Koordinatörü Dersi Verenler Lisans Zorunlu

Detaylı

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ 215 DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 25 Kasım 1981 tarihli ve 36/55 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi Sayı : Tarih : 11.1.2017 Diploma Program Adı : HUKUK, LİSANS PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) Akademik Yıl : 2016-2017 Ders Adı GENEL KAMU

Detaylı

ITU Maritime Faculty-MSC.2016 International Organisations

ITU Maritime Faculty-MSC.2016 International Organisations ITU Maritime Faculty-MSC.2016 International Organisations İki tip uluslar arası örgütten bahsedilebilir. Bunlar; Hükümetler Arası Örgütler Hükümet Dışı Örgütler Genel Olarak Uluslar arası örgütlerin sayıca

Detaylı

YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır.

YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır. YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır. Ortak yönetim- birlikte yönetmek anlamına gelir ve içinde yönetimden

Detaylı

Ümit GÜVEYİ. Demokratik Devlet İlkesi Çerçevesinde. Seçimlerin Yönetimi ve Denetimi

Ümit GÜVEYİ. Demokratik Devlet İlkesi Çerçevesinde. Seçimlerin Yönetimi ve Denetimi Ümit GÜVEYİ Demokratik Devlet İlkesi Çerçevesinde Seçimlerin Yönetimi ve Denetimi İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XI GİRİŞ...1 Birinci Bölüm Teorik Boyutuyla Genel Kavramsal Çerçeve

Detaylı

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Dr. Serdar GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR... XVII TABLOLAR LİSTESİ... XIX ŞEKİLLER LİSTESİ...XXIII GİRİŞ...1 Birinci Bölüm

Detaylı

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ Yazarlar Prof.Dr.Önder Kutlu Doç.Dr. Betül Karagöz Doç.Dr. Fazıl Yozgat Doç.Dr. Mustafa Talas Yrd.Doç.Dr. Bülent Kara Yrd.Doç.Dr.

Detaylı

ULUSAL İNSAN HAKLARI KURUMLARI ULUSLARARASI STANDARTLARA UYGUNLUĞUN YORUM İLKELERİ

ULUSAL İNSAN HAKLARI KURUMLARI ULUSLARARASI STANDARTLARA UYGUNLUĞUN YORUM İLKELERİ Doç. Dr. Abdurrahman EREN İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ULUSAL İNSAN HAKLARI KURUMLARI ULUSLARARASI STANDARTLARA UYGUNLUĞUN YORUM İLKELERİ İÇİNDEKİLER

Detaylı

SİYASET NEDİR? Araştırma Soruları

SİYASET NEDİR? Araştırma Soruları Kentsel Siyaset - 2 Doç. Dr. Ahmet MUTLU SİYASET NEDİR? Araştırma Soruları 1. Siyaset ve politika ne demektir? 2. Siyaset ne zaman ortaya çıkmıştır? 3. Siyaset-devlet ilişkisi nasıldır? 4. Geçmişten bugüne

Detaylı

İÇİNDEKİLER EDİTÖR NOTU... İİİ YAZAR LİSTESİ... Xİ

İÇİNDEKİLER EDİTÖR NOTU... İİİ YAZAR LİSTESİ... Xİ İÇİNDEKİLER EDİTÖR NOTU... İİİ YAZAR LİSTESİ... Xİ BİRLEŞMİŞ MİLLETLER GÜVENLİK KONSEYİ NİN SURİYE KRİZİNDEKİ TUTUMU... 1 Giriş... 1 1. BM Organı Güvenlik Konseyi nin Temel İşlevi ve Karar Alma Sorunu...

Detaylı

BM Güvenlik Konseyi nin Yeniden Yapılandırılması

BM Güvenlik Konseyi nin Yeniden Yapılandırılması Dr. Selman ÖĞÜT Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi 21. Yüzyılda Uluslararası Hukuk Çerçevesinde BM Güvenlik Konseyi nin Yeniden Yapılandırılması İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...

Detaylı

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır:

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır: İLTİCA HAKKI NEDİR? 27 Ekim 1946 tarihli Fransız Ana yasasının önsözü uyarınca özgürlük uğruna yaptığı hareket sebebiyle zulme uğrayan her kişi Cumhuriyet in sınırlarında iltica hakkına başvurabilir. 13

Detaylı

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (1) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (1) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (1) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi HUKUKTA KAYNAK KAVRAMI MADDÎ KAYNAK-ŞEKLÎ KAYNAK MADDÎ KAYNAK: Hukuk kuralının kaynağı nedir? (Neden

Detaylı

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 ÜNİTE:1 Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2 Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 Millî Güvenlik Konseyi Rejimi, 1982 Anayasası nın Yapılışı ve Başlıca Özellikleri

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2014 2015 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.09.2014 TANIŞMA DERSİ TANIŞMA DERSİ 17.09.2014 22.09.2014

Detaylı

Devletin Yükümlülükleri

Devletin Yükümlülükleri Yrd. Doç. Dr. Özge Yücel Dericiler Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sosyal Haklar ve İnsan Hakları Hukuku Çerçevesinde Devletin Yükümlülükleri Refah Devletinin Krizi Ekseninde Bir İnceleme İÇİNDEKİLER

Detaylı

Faruk TURİNAY. Suçta ve Cezada. Kanunilik İlkesinin Anayasal Temelleri

Faruk TURİNAY. Suçta ve Cezada. Kanunilik İlkesinin Anayasal Temelleri Faruk TURİNAY Suçta ve Cezada Kanunilik İlkesinin Anayasal Temelleri İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...VII KISALTMALAR...XIII GİRİŞ...3 Birinci Bölüm Kanunilik İlkesinde Terminoloji ve Kavramların İncelenmesi

Detaylı

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ÇERÇEVE SUNU Gülçiçek ÖZKORKMAZ Başkanlık Baş Danışmanı Mukim Özel Temsilciler Direktörü ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI ve TÜRKİYE ÜZERİNE

Detaylı

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiyenin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ V GİRİŞ 1 A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5 BİRİNCİ BÖLÜM: AVRUPA SİYASAL TARİHİ 1 2 I.

Detaylı

AVRUPA KONSEYİ İNSAN HAKLARININ KORUYUCUSU ÖZET

AVRUPA KONSEYİ İNSAN HAKLARININ KORUYUCUSU ÖZET AVRUPA KONSEYİ İNSAN HAKLARININ KORUYUCUSU ÖZET Avrupa Konseyi üyesi olmayan devlet (Belarus) ÜYE ÜLKELER KURULUŞUN MERKEZİ VE BÜROLARI BÜTÇE Almanya, Arnavutluk, Andorra, Avusturya, Azerbaycan, Belçika,

Detaylı

İNSAN HAKLARı. Kısa Tarihi ve Felsefi Temelleri. Doç. Dr. Doğan Göçmen Adıyaman Üniversitesi-Felsefe Bölümü Adıyaman Üniversitesi 10 Aralık 2010

İNSAN HAKLARı. Kısa Tarihi ve Felsefi Temelleri. Doç. Dr. Doğan Göçmen Adıyaman Üniversitesi-Felsefe Bölümü Adıyaman Üniversitesi 10 Aralık 2010 İNSAN HAKLARı Kısa Tarihi ve Felsefi Temelleri Doç. Dr. Doğan Göçmen Adıyaman Üniversitesi-Felsefe Bölümü Adıyaman Üniversitesi 10 Aralık 2010 İnsan hakları düşüncesi tamamlanmamış bir düşüncedir İnsan

Detaylı

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI 1 DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI Örgütte faaliyette bulunan insan davranışlarının anlaşılması ve hatta önceden tahmin edilebilmesi her zaman üzerinde durulan bir konu olmuştur. Davranış bilimlerinin

Detaylı

1 1. BÖLÜM ASKERLİKTE ÖZELLEŞTİRMENİN TARİHİ

1 1. BÖLÜM ASKERLİKTE ÖZELLEŞTİRMENİN TARİHİ İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... iii KISALTMALAR...xiii TABLOLAR LİSTESİ... xv ŞEKİLLER LİSTESİ... xvii GİRİŞ... 1 1. BÖLÜM ASKERLİKTE ÖZELLEŞTİRMENİN TARİHİ 1.1. ANTİK VE ORTA ÇAĞ... 9 1.1.1. Antik Çağ... 9 1.1.2.

Detaylı

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI SİYASAL DÜŞÜNCELER TARİHİ YARD. DOÇ. DR. MUSTAFA GÖRKEM DOĞAN 7. ERKEN MODEN DÖNEMDE SİYASAL DÜŞÜNCE 7 ERKEN MODEN DÖNEMDE

Detaylı

4 -Ortak normlar paylasan ve ortak amaçlar doğrultusunda birbirleriyle iletişim içinde büyüyen bireyler topluluğu? Cevap: Grup

4 -Ortak normlar paylasan ve ortak amaçlar doğrultusunda birbirleriyle iletişim içinde büyüyen bireyler topluluğu? Cevap: Grup 1- Çalışma ilişkilerinin ve endüstriyel demokrasinin başlangıcı kabul edilen tarih? Cevap: 1879 Fransız ihtilalı 2- Amerika da başlayan işçi işveren ilişkilerinde devletin müdahalesi zorunlu kılan ve kısa

Detaylı

6. Hafta: Farklı Devlet Oluşumu Yaklaşımları-2

6. Hafta: Farklı Devlet Oluşumu Yaklaşımları-2 6. Hafta: Farklı Devlet Oluşumu Yaklaşımları-2 İktidar Yoğunlaşması Merkezli Yaklaşımlar Tarihsel olarak Avrupa da Orta Çağ sona ererken oluşmaya başlayan ilk merkezi otoritelerin ortaya çıkışı ile ilgili

Detaylı

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir.

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir. Sevgili Meslektaşlarım, Kıymetli Katılımcılar, Bayanlar ve Baylar, Akdeniz bölgesi coğrafyası tarih boyunca insanlığın sosyal, ekonomik ve kültürel gelişimine en çok katkı sağlayan coğrafyalardan biri

Detaylı

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...v GİRİŞ... 1 Birinci Bölüm Antik Demokrasi I. ANTİK DEMOKRASİNİN

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX BİRİNCİ BÖLÜM ANAYASAL ÇERÇEVE I. ANAYASA VE ANAYASACILIK...1 II. ANAYASACILIK TARİHİNDE İLETİŞİM...3 A. Batı Tarihi...3 1. Magna Carta Libertatum...4 2. Petition

Detaylı

SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ (TAR222U)

SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ (TAR222U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ (TAR222U) KISA

Detaylı

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2 Öğretmenlik Meslek Etiği Sunu-2 Tanım: Etik Etik; İnsanların kurduğu bireysel ve toplumsal ilişkilerin temelini oluşturan değerleri, normları, kuralları, doğru-yanlış ya da iyi-kötü gibi ahlaksal açıdan

Detaylı

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları PA 101 Kamu Yönetimine Giriş (3,0,0,3,5) Kamu yönetimine ilişkin kavramsal altyapı, yönetim alanında geliştirilmiş teori ve uygulamaların analiz edilmesi, yönetim biliminin

Detaylı

AVRUPA GÜVENLİK VE İŞBİRLİĞİ KONFERANSI SONUÇ BİLDİRGESİ (HELSİNKİ BELGESİ)

AVRUPA GÜVENLİK VE İŞBİRLİĞİ KONFERANSI SONUÇ BİLDİRGESİ (HELSİNKİ BELGESİ) 439 AGİK Sonuç Bildirgesi AVRUPA GÜVENLİK VE İŞBİRLİĞİ KONFERANSI SONUÇ BİLDİRGESİ (HELSİNKİ BELGESİ) 3 Temmuz 1973'te Helsinki'de açılan ve 18 Eylül 1973'ten 21 Temmuz 1985'e kadar Cenevre'de süregelen

Detaylı

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ CEDAW Nedir? CEDAW sekiz temel Birleşmiş Milletler insan hakları sözleşmesinden biridir. BM İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMELERİ Medeni ve Siyasi

Detaylı

KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U

KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U 2 Sayfa 2 1.Ünite Temel Kavramlar ve Anayasal İlkeler KAMU GÖREVLİLERİ Türkiye de Kamu Görevlilerinin Soyağacı Kamu Görevlileri Kamu i Seçilmişler Yükümlüler Gönüllüler

Detaylı

Biyoetik İhtisas Komitesi Prof. Dr. Meral Özgüç

Biyoetik İhtisas Komitesi Prof. Dr. Meral Özgüç Biyoetik İhtisas Komitesi Prof. Dr. Meral Özgüç UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi, Temel Bilimler ve Biyoetik Komiteleri Başkanı Komite Başkanı: Prof. Dr. Meral ÖZGÜÇ Temel Bilimler ve

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

ÇOCUK HAKLARI HAFTA 2

ÇOCUK HAKLARI HAFTA 2 HAFTA 2 Bu haftaki ders önü sorularımız: 1. Size göre hak kavramı nedir? Çocukluğunuzu da göz önünde tutarak sahip olduğunuz/olmadığınız veya kullanabildiğiniz haklarınızı tartışınız. 2 Geçmişte çocuklar

Detaylı

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ..i. İÇİNDEKİLER.iii. KISALTMALAR..ix GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DEMOKRASİ - VESAYET: TEORİK VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ..i. İÇİNDEKİLER.iii. KISALTMALAR..ix GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DEMOKRASİ - VESAYET: TEORİK VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE iii İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ..i İÇİNDEKİLER.iii KISALTMALAR..ix GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DEMOKRASİ - VESAYET: TEORİK VE KAVRAMSAL ÇERÇEVE 1.1. DEMOKRASİ TEORİSİNİN KAVRAMSAL ÇÖZÜMLENMESİ VE TARİHSEL GELİŞİMİ...9

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi Sayı : Tarih : 1.1.216 Diploma Program Adı : SOSYOLOJİ, LİSANS PROGRAMI, (AÇIKÖĞRETİM) Akademik Yıl : 21-216 Yarıyıl

Detaylı

SAĞLIK KURUMLARI MEVZUATI

SAĞLIK KURUMLARI MEVZUATI SAĞLIK KURUMLARI MEVZUATI KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKAT Burada ilk 4 sayfa gösterilmektedir. Özetin tamamı için sipariş veriniz www.kolayaof.com 2 Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 2 İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE- MEVZUAT

Detaylı

İş Yeri Hakları Politikası

İş Yeri Hakları Politikası İş Yeri Hakları Politikası İş Yeri Hakları Politikası Çalışanlarımızla olan ilişkilerimize değer veririz. İşimizin başarısı, küresel işletmemizdeki her bir çalışana bağlıdır. İş yerinde insan haklarının

Detaylı

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI Sayın Katılımcılar, değerli basın mensupları Avrupa Konseyi

Detaylı

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19 09/04/2010 BASIN BİLDİRİSİ Anayasa değişikliğinin Cumhuriyetin ve demokrasinin geleceği yönüyle neler getireceği neler götüreceği dikkatlice ve hassas bir şekilde toplumsal uzlaşmayla değerlendirilmelidir.

Detaylı

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSDİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİŞLER BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSDİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİŞLER BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSDİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİŞLER BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI I. ULUSLARARASI İLİŞKİLER I (3.0.3) Uluslar arası sistem/ Temel Kavramlar/ Devlet/ Sivil Toplum Örgütleri/

Detaylı

BİRİNCİ KİTAP DENETİM MEKANİZMASI (KURUMSAL HÜKÜMLER) BirinciBölüm GİRİŞ

BİRİNCİ KİTAP DENETİM MEKANİZMASI (KURUMSAL HÜKÜMLER) BirinciBölüm GİRİŞ BİRİNCİ KİTAP DENETİM MEKANİZMASI (KURUMSAL HÜKÜMLER) BirinciBölüm GİRİŞ I. İNSAN HAKLARI KAVRAMI 3 II. İNSAN HAKLARININ ULUSLARARASI DÜZEYDE KORUNMASI 4 1. Birleşmiş Milletler Örgütü 4 2. İkinci Dünya

Detaylı

MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ

MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ İÇİNDEKİLER TAKDİM...VII ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR... XVII GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM Başlangıç Kavramı

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015 2016 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 28.09.2015 30.09.2015 05.10.2015 07.10.2015 12.10.2015 TANIŞMA

Detaylı

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları TEMEL HUKUK Sosyal Düzen Kuralları Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri ve kullanacakları yetkileri belirten kurallara, sosyal düzen kuralları veya sadece sosyal

Detaylı

Türk-Alman Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Ders Bilgi Formu

Türk-Alman Üniversitesi. Hukuk Fakültesi. Ders Bilgi Formu Türk-Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ders Bilgi Formu Dersin Adı Dersin Kodu Dersin Yarıyılı Devlet Kuramı HUK 310 6 ECTS Ders Uygulama Laboratuar Kredisi (saat/hafta) (saat/hafta) (saat/hafta) 3 2

Detaylı

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI 3.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER HUKUKUN KAYNAKLARI Yargı organları kararlarını, hukuka dayanan, hukuktan kaynaklanan, hukukun gerektirdiği kararlar olarak sunarlar. Bu açıdan yargı

Detaylı

Dr. Serkan KIZILYEL TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KISITLANMASINDA KAMU GÜVENLİĞİ ÖLÇÜTÜ

Dr. Serkan KIZILYEL TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KISITLANMASINDA KAMU GÜVENLİĞİ ÖLÇÜTÜ Dr. Serkan KIZILYEL TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN KISITLANMASINDA KAMU GÜVENLİĞİ ÖLÇÜTÜ Yay n No : 3075 Hukuk Dizisi : 1512 1. Baskı Şubat 2014 İSTANBUL ISBN 978-605 - 333-102 - 5 Copyright Bu kitab n bu

Detaylı

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00 HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI 2018-2019 GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI --- 17 Ocak 2019 saat 11.00 1. 1982 Anayasasında

Detaylı

ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI

ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI ANAYASA DERSĐ (41302150) (2010-2011 GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI ANLATIM SORULARI 1- Bir siyasal düzende anayasanın işlevleri neler olabilir? Kısaca yazınız. (10 p) -------------------------------------------

Detaylı

1.4.Etik Sistemleri Etik ilkelerin geliştirilmesinde temel alınan yaklaşımlar hakkaniyet ilkesi, insan hakları, faydacılık ve bireysellik

1.4.Etik Sistemleri Etik ilkelerin geliştirilmesinde temel alınan yaklaşımlar hakkaniyet ilkesi, insan hakları, faydacılık ve bireysellik 1.4.Etik Sistemleri Etik ilkelerin geliştirilmesinde temel alınan yaklaşımlar hakkaniyet ilkesi, insan hakları, faydacılık ve bireysellik ilkeleridir. Hakkaniyet, bütün kararların tutarlı, tarafsız ve

Detaylı

ÜNİTE:1. Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2. Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3. Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4

ÜNİTE:1. Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2. Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3. Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4 ÜNİTE:1 Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2 Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3 Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4 Aile ve Toplumsal Gruplar ÜNİTE:5 1 Küreselleşme ve Ekonomi

Detaylı

JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI

JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI 1. ve Terörizm (UGT) Yüksek Lisans (YL) Programında sekiz

Detaylı

Genel Devlet Teorileri (LAW 423) Ders Detayları

Genel Devlet Teorileri (LAW 423) Ders Detayları Genel Devlet Teorileri (LAW 423) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Genel Devlet Teorileri LAW 423 Güz 3 0 0 3 4 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili

Detaylı

ULUSLARARASI ÇEVRE MEVZUATI

ULUSLARARASI ÇEVRE MEVZUATI ULUSLARARASI ÇEVRE MEVZUATI 1. Viyana Anlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (1969) Viyana Anlaşmalar Hukuku Sözleşmesi (The Vienna Convention on the Law of Treaties, 1969 (VCLT)), uluslararası hukuk araçlarının

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı Adalet Meslek Etiği Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı Adalet Meslek Etiği Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO Adalet Programı Adalet Meslek Etiği Dersleri ÜNİTE III GENEL-EVRENSEL ETİK KAVRAMI VE DÜZENLEMELERİ 1. Genel-Evrensel Etik Kavramı: Genel-evrensel etik kavramı

Detaylı

SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457)

SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457) T.C. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü SİYASAL İDEOLOJİLER (SBK457) 2. Hafta Ders Notları - 25/09/2017 Araş. Gör. Dr. Görkem

Detaylı

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANAYASASI

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANAYASASI İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANAYASASI Türkiye'deki Tek Üniversite İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANAYASASI Biz, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi nin paydaşları; gelecek kuşaklara daha yaşanabilir

Detaylı

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ...

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ... ÖRNEK SORU: 1 1914 yılında başlayan Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı Devleti açısından, 30 Ekim 1918 de, yenilgiyi kabul ettiğinin tescili niteliğinde olan Mondros Ateşkes Anlaşması yla sona erdi. Ancak anlaşmanın,

Detaylı

İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ

İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ 203 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217 A(III) sayılı Kararıyla ilan edilmiştir. 6 Nisan 1949 tarih ve

Detaylı

ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRUİYETİ

ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRUİYETİ Yrd. Doç. Dr. Taylan BARIN Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRUİYETİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...

Detaylı

ULUSLARARASI ŞEFFAFLIK DERNEĞI

ULUSLARARASI ŞEFFAFLIK DERNEĞI ULUSLARARASI ŞEFFAFLIK DERNEĞI Uluslararası Şeffaflık Derneği, siyasette, kamu yönetiminde, ihale süreçlerinde ve iş dünyasında şeffaflığı teşvik etmek için kamu, sivil toplum, özel sektör ve medyadan

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ Haklarımız, Özgürlüklerimiz 15 temel maddeyi içeren T-şörtler Haklarımız, Özgürlüklerimiz Madde 2 Yaşama hakkı İnsan hakları herkese aittir: her erkeğe, kadına ve çocuğa

Detaylı

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. SİYASAL PARTİLER Siyasi Parti Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. Siyasi partileri öteki toplumsal örgütlerden ayıran

Detaylı

187 SAYILI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİ GELİŞTİRME ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ, 2006

187 SAYILI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİ GELİŞTİRME ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ, 2006 187 SAYILI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİ GELİŞTİRME ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ, 2006 ILO Kabul Tarihi: 15 Haziran 2006 Yürürlüğe Giriş Tarihi: 20 Şubat 2009 Uluslararası Çalışma Örgütü Genel Konferansı, Uluslararası

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ I SDT

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ I SDT DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ I SDT203 3 3 + 0 3 4 Ön Koşul Dersleri Yok Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR III. Sınıf Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Risk Gruplarına Yönelik Sosyal Politikalar Dersi Notları-VI Doç. Dr. Şenay GÖKBAYRAK İçerik Engellilere

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET

İÇİNDEKİLER GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III GİRİŞ ANAYASA HUKUKU HAKKINDA GENEL BİLGİLER I-ANA YASA HUKUKUNUN KONUŞU VE ÖNEMİ...1 II-ANAYASA HUKUKU VE SİYASİ KURUMLAR...2 III-ANAYASA HUKUKUNUN METODU VE KAYNAKLARI...4 1-

Detaylı

ULUSLARARASI HUKUK TEMEL METİNLER

ULUSLARARASI HUKUK TEMEL METİNLER Prof. Dr. SELAMİ KURAN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Uluslararası Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Marmara Üniversitesi AB Enstitüsü AB Hukuku Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Derya AYDIN OKUR İstanbul Kültür

Detaylı

EĞİTİMİN HUKUKSALTEMELLERİ. 7. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL

EĞİTİMİN HUKUKSALTEMELLERİ. 7. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL EĞİTİMİN HUKUKSALTEMELLERİ 7. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL EĞİTİM VE HUKUK HUKUKUN AMAÇLARI HUKUKUN DALLARI EĞİTİM HUKUKU HUKUKUN KAYNAKLARI ULUSLARARASI BELGELERDE

Detaylı

9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim. 3.Ünte Toplumsal İletişim HUKUK KURALLARI / İNSAN HAKLARI 21.Hafta ( / 02 / 2014 )

9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim. 3.Ünte Toplumsal İletişim HUKUK KURALLARI / İNSAN HAKLARI 21.Hafta ( / 02 / 2014 ) 9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim 3.Ünte Toplumsal İletişim HUKUK KURALLARI / İNSAN HAKLARI 21.Hafta ( 17-21 / 02 / 2014 ) HUKUK KURALLARI 2 HUKUK : Bir toplum içinde yaşayan insanların;.) Birbirleriyle

Detaylı

İnsanlık ailesinin tüm üyelerinde bulunan onuru ve onların eşit ve ayrılmaz haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu,

İnsanlık ailesinin tüm üyelerinde bulunan onuru ve onların eşit ve ayrılmaz haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu, İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ* İnsanlık ailesinin tüm üyelerinde bulunan onuru ve onların eşit ve ayrılmaz haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu, İnsan haklarının

Detaylı

Devam Eden Çatışma Şartları Altında Geçiş Dönemi Adaleti: Mekanizmalar, Dünya Deneyimi ve Türkiye 30 Eylül - 2 Ekim Armada Hotel - İstanbul

Devam Eden Çatışma Şartları Altında Geçiş Dönemi Adaleti: Mekanizmalar, Dünya Deneyimi ve Türkiye 30 Eylül - 2 Ekim Armada Hotel - İstanbul Devam Eden Çatışma Şartları Altında Geçiş Dönemi Adaleti: Mekanizmalar, Dünya Deneyimi ve Türkiye 30 Eylül - 2 Ekim Armada Hotel - İstanbul Uluslararası terminolojide geçiş dönemi adaleti tanımı hem otoriter

Detaylı

Yard. Doç. Dr. Sezgin Seymen ÇEBİ. Uluslararası Antalya Üniversitesi Hukuk Fakültesi. SOSYAL ADALET Tarihsel ve Kuramsal Bir Bakış

Yard. Doç. Dr. Sezgin Seymen ÇEBİ. Uluslararası Antalya Üniversitesi Hukuk Fakültesi. SOSYAL ADALET Tarihsel ve Kuramsal Bir Bakış Yard. Doç. Dr. Sezgin Seymen ÇEBİ Uluslararası Antalya Üniversitesi Hukuk Fakültesi SOSYAL ADALET Tarihsel ve Kuramsal Bir Bakış İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX GİRİŞ...15 Birinci Bölüm Antik

Detaylı

12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017)

12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017) 12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017) ÜNİTE: 2-KLASİK MANTIK Kıyas Çeşitleri ÜNİTE:3-MANTIK VE DİL A.MANTIK VE DİL Dilin Farklı Görevleri

Detaylı

Uluslararası Anlaşmalar İhtisas Komitesi

Uluslararası Anlaşmalar İhtisas Komitesi Uluslararası Anlaşmalar İhtisas Komitesi Sina Baydur UTMK Başkan Vekili Uluslararası Anlaşmalar İhtisas Komitesi Başkanı Komite Başkanı: Sina BAYDUR UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi,

Detaylı

KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ. Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı. 1.Giriş

KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ. Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı. 1.Giriş KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ 1.Giriş Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı Kamu idarelerinin mali yönetimini düzenleyen 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu 10.12.2003

Detaylı