OCAK BORUHATTI

Transkript

1 OCAK BORUHATTI Yolumuz uzun, hedef hep ileri

2 2 İçindekiler Borusan Mannesmann Boru iletişim dergisidir. Para ile satılmaz. Üç ayda bir yayımlanır. BORU HATTI Ocak 2010 Yıl: 5 Sayı: 17 Borusan Mannesmann Boru adına sahibi: Bülent Demircioğlu Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu): Fırat Akkemik Sakaryalı Yayın Kurulu Mustafa Vatansever, Harun Kilci, Arif Öner, Daniş Ekim, Aylin Ganiç Yayın Türü Yerel, süreli, 3 aylık İçerik ve Tasarım Uygulama İndeks İçerik İletişim Danışmanlık Ltd. Şti. Kore Şehitleri Caddesi, Atılım İş Merkezi No: 28 Kat: 4 D:4 Zincirlikuyu-İstanbul Tel: Faks: Web: indeks@indeksiletisim.com 01 Sunuş 02 Bizden Haberler 04 Söyleşi: Bülent Demircioğlu 07 Mesaj: Asım Kocabıyık 08 Haber: BMB yatırımlar 09 Çevre: Gönüllülük Platformu 10 Proje: Trump Tower 13 Ustalar Kulübü 14 Atatürk 16 Müşteri: Gülez Tesisat/ Güven Endüstri 18 Hobi: Sinan Tarakcı 20 Bayiler: Mega Metal/Sayar Boru 22 6 Sigma 23 VoC 24 Sağlık: GDO 26 Kültür Sanat 27 Borusan Kültür Sanat 28 Çevre Kopenhag İklim Zirvesi 29 Basında BMB Baskı Ömür Matbaacılık Beysan Sanayi Sitesi Birlik Caddesi No: 20 Haramidere / İstanbul Tel: Dergi Yönetim Yeri Borusan Mannesmann Boru Meclisi Mebusan Cad. No: Salıpazarı / İstanbul Telefon: Faks: E-posta: bmb@borusan.com Boru Hattı Dergisi nin içerik ve tasarımı İndeks İçerik İletişim Danışmanlık tarafından yaratılmış olup, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası kapsamında eser olarak koruma altındadır. Boru Hattı Dergisi nde yayınlanan yazı ve fotoğrafların yayma hakkı ve Boru Hattı markası ve logosu Borusan Mannesmann Boru ya aittir. Kaynak gösterilse dahi, hak sahiplerinin yazılı izni olmaksızın ticari amaçlarla kullanılamaz. Dergide yayınlanan yazılar, yazarların kişisel görüş, yorum ve tavsiyelerini içermektedir. İndeks İçerik İletişim Danışmanlık veya Borusan Mannesmann Boru, yazılarda yer alan bilgi, görüş ve tavsiyeler nedeniyle doğabilecek maddi veya manevi zararlardan hiçbir şekilde sorumlu değildir. 24

3 Sunuş 01 Yolumuz uzun, hedef hep ileri 2009 u tamamladık ve yeni umutlarla yeni bir yıla yelken açtık; Hoşgeldin Merhaba, Geçen yıl, olumsuz şartlar ve piyasadaki daralmaya rağmen, yeni bir takım inisiyatiflere imza atıp, yeni projeler, yalın dönüşüm ve benzeri birçok konuda önemli ilerlemeler sağladık. Bozulan moraller ve yıpranan umutlar yeniden düzelmeye başladı. Borusanlı olmanın en temel farkının sürekli gelişmek ve öğrenmek olduğuna inanıyorum. Şirketin, girdiğim günden beri, sürekli yenilenen gündemi, aynı işi yaparken bile değişen iş yapış şekli veya yapısı sebebiyle sürekli değişimden beslendiği bir yapısı var. Bu sayıda Kurucu ve Şeref Başkanımız Asım Kocabıyık ile Yönetim Kurulu Başkanımız Bülent Demircioğlu nun 2009 değerlendirmeleri ve geleceğe bakışları var. İşimizi yaparken yaratıcı ve yalın yaklaşım bekleniyor bizlerden. Farklı bir göz, farklı bir değerlendirme ve uygulamada fark yaratmak. Bu hususlar, bu sayımızda yer verdiğimiz bayi ve müşterilerimizin de vurguladığı önemli hususlar. Bu sayıdaki röportajlara bakınca benim kendimce çıkardığım özet: Yolumuz uzun; hedef hep ileri, hep yeni. Bu sayıda fotoğraf merakı ile sayımıza dahil ettiğimiz Sinan Tarakcı nın fotoğraflarından birini kapakta kullanmak istedik. Çektiği fotoğraflar arasında, kapakta göreceğiniz yol fotoğrafını çok sevdim. Çünkü yol; gitmek istediğim yön, görebileceğim yeni bir yer, macera, değişiklik, yeni fırsatlar vb. çağrışımlar yaptı un yeni bir yön ve yeni bir yol olduğunu düşünerek bu fotoğrafı 17. sayının kapağına seçtik, umarım siz de görüşlerimi paylaşırsınız. Yeni bir yıl, yeni hedef ve umutlar demek. İş dışında belirlenecek kişisel hedefler de çok önemli. Uzun zamandır yapmak istediğim ancak yapmayı hep ertelediğim bazı konuları, kendi kişisel hedefim olarak 2010 da gerçekleştirmeyi planladım. Böyle bir karar alınca, gerçekleştirebilmek için kararlılıkla ilerlemek mümkün oluyor, ulaşmak için küçük ama emin adımlar atılabiliyor; herkese öneririm. Montaigne in, Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım edemez, İtalyan Yazar Ignazio Silone un Hedefsiz hayat; kaza ve kadere boyun eğmektir sözlerini aklınızdan çıkarmayın un ilk sayısında sizlerle 2010 yılı beklentilerini, yönetim görüşünü, müşteri bakış açısını, Borusan ın ve Borusanlının sosyal ve kültürel yönünü anlatan bir içerik paylaşmaya çalıştık. Önümüzdeki sayılarda yer almasını istediğiniz konu ve konuklar için bana yazmanızı rica eder, 2010 un tüm okuyucularımız için sağlıklı, mutlu ve başarılı bir yıl olmasını dilerim. Saygı ve sevgilerimle, Fırat Akkemik Sakaryalı İnsan Kaynakları Müdürü / fsakaryali@borusan.com

4 02 Bizden haberler Dünya boru sektörü temsilcileri İstanbul da buluştu İstanbul, 2-3 Kasım 2009 tarihlerinde dünya boru sektörünün temsilcilerinin önemli bir buluşmasına ev sahipliği yaptı. Uluslararası Boru Derneği nin (ITA) Kalite, Üretkenlik ve Karlılık İçin Teknoloji başlığı ile düzenlediği İstanbul Boru Konferansı, WOW Kongre Merkezi nde gerçekleştirildi. ITA nın 30. kuruluş yıldönümünü de kutladığı konferansın sponsorluğunu Borusan Mannesmann Boru üstlendi. İstanbul Boru Konferansı nın açılış konuşmasını Yönetim Kurulu Başkanımız Bülent Demircioğlu yaptı. Demircioğlu konuşmasında şunları söyledi: Boru sektörünün güçlü yapısını koruyabilmesinde, gelişimini sürdürebilmesinde bilgi paylaşımı ve sektörel bağların güçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Buna en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde, ITA nın 30. yılını kutladığı İstanbul Boru Konferansı na ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz. İki gün süresince sektörümüzün duayenlerini dinleme, dünya ekonomisindeki ve sektörümüzdeki son gelişmeleri birlikte değerlendirme şansı bulduk. Türkiye boru sektörünün lideri Borusan Mannesmann Boru olarak destek verdiğimiz konferansın sektörümüzün gelişmesine önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz. ITA bugüne kadar çeşitli ülkelerde 40 ın üzerinde teknik konferans, seminer ve sempozyum düzenledi. Bu etkinliklere daha önce Prag, Veracruz, Bilbao ve Toronto gibi kentler ev sahipliği yaptı. İki yılda bir düzenlenen konferansların son halkasını oluşturan İstanbul Boru Konferansı ise aynı zamanda ITA nın 30. kuruluş yıldönümüne denk geldiği için önem taşıyor. Konferans Amerika Birleşik Devletleri nden Ukrayna ya, Almanya dan İtalya ya uzanan geniş bir coğrafyadan boru sektörünün temsilcilerini, önemli konuşmacıları iki gün boyunca İstanbul da bir araya getirdi. Dünya pazarlarındaki gelişmelerle birlikte, sektörel teknik konular da konferansta ele alındı. Gemlik Fabrika Gezisi İstanbul Boru Konferansı kapsamında Gemlik fabrikamıza da bir gezi düzenlendi. Rusya, Ukrayna, Almanya, İtalya, İngiltere ve ABD den gelen 45 yabancı firma yetkilisi, şirket sunumundan sonra dört ayrı grup halinde işletme içinde üretim hatlarını gezerek işletme mühendisleri tarafından bilgilendirildi. Yemekhanemizde verilen yemek sonrası misafirlerimiz fabrikadan ayrıldı. Organizasyonda emeği geçen Gemlik fabrikası çalışanlarına teşekkür ederiz. Tanıtım toplantılarımız devam ediyor Firma ve ürün tanıtım toplantılarımız tüm hızıyla devam ediyor. İlk olarak 16 Kasım da Mersin Taksim Oteli nde Borusan Sera Boruları tanıtım toplantısı düzenledik. 150 sera imalatçısıyla bir araya geldiğimiz toplantıda Adana Bölge Müdürümüz Mehmet Pekmezci galvanizli sera borularıyla ilgili yaptığı tanıtımda, boruların teknik özelliklerini ve kullanım alanları ile şekillerini anlatarak, seminere katılanların sorularını yanıtladı. Toplantı sonrasında akşam yemeğine geçildi ve yapılan çekiliş sonrasında katılımcılara çeşitli hediyeler dağıtıldı. Mersin in ardından 8 Aralık ta Tokat Grand Ballıca Otel de, 9 Aralık ta ise Amasya da Harşena Otel de firma ve ürün tanıtım toplantıları düzenledik. Tokat taki seminere 75 kişi, Amasya daki seminere 30 kişi katıldı. Seminerde Pazarlama ve Kurumsal İletişim Birim Yöneticimiz Daniş Ekim ve Plastik Boru Segmenti Birim Yöneticimiz Ahmet Kağanoğlu doğal gaz borusu ve plastik boru ürünlerimizin kullanım kuralları ile ilgili bir sunum yaptı ve gelen soruları yanıtladı. Toplantı sonrasında akşam yemeğine geçildi ve yapılan çekiliş sonrasında katılımcılara çeşitli hediyeler dağıtıldı. Son olarak 25 Aralık ta Rize de Dedeman otelde son kullanıcılarımızla bir araya geldik. 75 tesisat ustasının katıldığı toplantıda Borusan Mannesmann Boru doğal gaz boruları ve üretim teknikleri ile ilgili katılımcıları bilgilendirdik. Toplantıya Ankara Bölge Müdürümüz Serdar Koçak, Samsun Şube Müdürümüz Şemsettin Ateş, ve Plastik Boru Segment Birim Yöneticimiz Ahmet Kağanoğlu da katıldı.

5 03 İMSAD, 25 inci yaşını kutladı İnşaat malzemesi sanayisinin Türkiye deki en önemli temsilcisi olan İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD), 25. kuruluş yıldönümünü kutlamak amacıyla 2 Aralık akşamı Esma Sultan Yalısı nda bir gece düzenledi. Borusan Mannesmann Boru gibi inşaat sektörünün büyük oyuncularının kurduğu ve bugüne gelene kadar birçok aşamadan geçen İMSAD, 2006 yılında yapılanarak Türkiye de benzeri olmayan bir örgütsel yapıya ulaştı. İMSAD, hem Türkiye de hem de inşaat sektöründe 2009 yılında birçok ilke imza attı. Gecede konuşma yapan İMSAD Başkanı Orhan Turan; Tüm dünyayı etkisi altına alan ekonomik krizden Türk inşaat sektörü de büyük darbe aldı. Sektörün yeni bir anlayışa ve vizyona ihtiyacı olduğu gerçeğinden yola çıkarak, 2010 yılında yol haritamızı tüm paydaşlarımızla birlikte çizmeyi planlıyoruz. Bu gece kriz günlerinin üzerimizde yarattığı olumsuz havayı bir kenara bırakarak 2010 yılını daha dinamik karşılamak üzere bir araya geldik da lokomotif bir sektör olarak, Türk ekonomisinin büyümesini ateşlemeyi diliyoruz dedi. Bugün 76 sanayici firma üyenin yanı sıra 23 sektörel derneği de üye profilinde bulunduran Borusan Mannesmann Boru gecede İMSAD ın 25 yıllık üyesi olarak bir de plaket aldı. Satış Gücü eğitimindeydik Borusan Mannesmann Boru müşteri temsilcileri ve satış planlama uzmanlarını, Halkalı fabrikamızdaki üretimimizle ilgili bilgilendirdik. Radisson Sas Airport otelde, Halkalı Fabrikası Kalite Uzmanı Erduran Erdem in verdiği eğitimde; hammadde, ürün normları, standart dışı ürünler, yönetim sistemleri ve sertifikalar, sipariş alınırken dikkat edilmesi gereken noktalar, müşteri şikayet yönetimi ve yalın dönüşüm ana başlıklar idi. 25 müşteri temsilcisi ve satış planlama uzmanının katıldığı eğitimden sonra Halkalı fabrikasına gidildi. Erduran Erdem, eğitimle ilgili şu bilgileri verdi: Kapsamlı ve anlaşılabilir şekilde konulara değindik. Çelik hammaddenin üretiminden başlayarak, geçtiği tüm prosesler, boru-profil normları ve müşteri memnuniyeti için dikkat etmemiz gereken noktalardan söz ettik. Fabrikada yaptığımız turda Yalın Dönüşüm çalışmalarının, görsel açıdan fabrikayı çok değiştirdiğini göstermiş olduk. Yalın Zirve nin sponsoruyduk Yalın Enstitü tarafından iki yılda bir düzenlenen Yalın Zirve ye bu yıl rekor düzeyde ilgi vardı.7-8 Aralık ta Bursa da dördüncüsü düzenlenen organizasyona, yüzde 40 ı otomotiv sektöründen olmak üzere 120 nin üzerinde firma ve 500 ün üzerinde izleyici katıldı. Organizasyon, 12 firma ve 12 basın-yayın kuruluşunun sponsorluğunda yapıldı. Yalın dönüşüm hareketinin ilk başladığı tesis olan Halkalı fabrikamızla ilgili Halkalı Fabrika Müdürümüz Eray Ulugül, yalın dönüşüm yolculuğunun ilk 10 aylık seyrini, bu süre sonunda gelinen noktayı ve elde edilen kazanımları 20 dakikalık bir sunum ile özetledi. Sunum kapsamında, Halkalı fabrikası çalışanları ile yapılan röportaj filmleri de yer aldı. İki gün boyunca, içlerinde Türkiye nin sayılı kuruluşlarının CEO ve yönetim kurulu başkanları da dahil olmak üzere 26 şirket yöneticisi, yalın üretim ve yalın dönüşüm liderleri, grup ve şirketlerindeki yalın dönüşüm uygulamaları, elde ettikleri gelişim sonuçları ve deneyimlerini içeren sunumlar yaptı. İçlerinde tedarikçilerimiz ve müşterilerimiz de bulunan bu kuruluşlardan bazıları; Coşkunöz Holding, MAN, TIRSAN Treyler, Honda ve Matay Otomotiv idi. Zirveye Borusan Mannesmann Boru dan diğer katılımcılar ise; Teknoloji ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Erol Akgüllü, Yönetim Sistemleri Müdürü Tülin Şahin, Gemlik Fabrika Müdürü Koray Yaşar, Halkalı ve Gemlik Fabrika Yöneticileri, Teknoloji Ofisi çalışanları ve siyah kuşaklarımızdı. Ayrıca Borusan Holding Yalın 6 Sigma Ofisi nden de MBB düzeyinde katılım oldu. Zirvenin son seansında, Toyota Marketing Başkanı Riichiro Chikuma iki saatlik sunum yaparak; dünyanın nasıl en çok üretim ve satış yapan şirketi noktasına geldiklerini, buna ulaşmanın nasıl bir tarz ve çalışma kültürü ile mümkün olduğunu, bu yolculuklarında edindikleri deneyim ve öğrenme süreçlerini zirve katılımcıları ile paylaştı. Bir sonraki zirvenin de 2011 yılında, yine Bursa da inşa halinde olan yeni Kültür Sarayı nda çok daha yüksek bir katılımla yapılması planlanıyor.

6 04 Söyleşi İyimser, yalın ve yaratıcı bir yıl Ekonomik kriz, hemen her sektörde olduğu gibi demir çelik sektöründe de olumsuz etkisini hissettirdi. Türkiye deki demir çelik sektörünün ana oyuncularından Borusan Mannesmann Boru ise 2009 da hedefleri tutturdu. Şimdi yeni hedeflerin peşinde Bülent Demircioğlu 2009 da tüm dünya zorlu ve belirsiz bir yılı geride bıraktı. Türkiye nin de derinden etkilendiği bu süreçte, üretim ve ihracat rekor seviyede geriledi. İşsizlik Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Bu durumdan en çok etkilenen sektörlerden biri demir çelik. Sektörün öncülerinden olan Borusan Mannesmann Boru, her ne kadar zor bir süreç olsa da temkinli ve planlı yaklaşımı sayesinde, hedeflediği satış oranını yakaladı. Tüm Borusan çalışanlarının fedakarlık yaptığı 2009 yılı, her şeye karşın iyi tamamlandı. İnsanların beklentisinin negatiften pozitife döndüğünü dile getiren Borusan Mannesmann Boru Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Demircioğlu, 2010 un 2009 dan daha iyi olacağına inanıyor un sonuna doğru, ölçülebilir iyileşmelerin başlayacağını, 2012 de ise dünya ekonomisinin normale döneceğini düşünen Demircioğlu, Hem yeni pazarlar hem de satış konusunda daha yaratıcı olmamız gerekiyordu. Bu anlamda 2009 da başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü makul ve mantıklı kar elde ettik. Hedeflediğimiz rakamlara ulaşabildik. Bu başarımızın birinci göstergesi. İkincisi ihracatımızı artırdık un son çeyreğinde ABD de petrol sanayisinden önemli siparişler aldık diyor da stratejik planlarını revize ederek 2015 hedeflerini belirlediklerini söyleyen Demircioğlu, enerji, hassas ve soğuk çekme borularında büyüyeceklerini belirtiyor için şu mesajları veriyor: Bu yılın birinci mesajı iyimserlik. Bu yıl kişiler daha iyimser. Bunun olumlu etkilerini göreceğiz. İkinci mesajımız yalın dönüşümle ilgili. Biz işimizi hızlı, basit, ekonomik ve yaratıcı şekilde yapmak felsefesini benimsiyoruz. Bu

7 un 2009 dan daha iyi olacağını düşünüyorum un sonuna doğru ölçülebilir iyileşmelerin başlayacağını söyleyebilirim te normale döneceğini düşünüyorum. amaçla yalın dönüşüm projesini Halkalı fabrikasında başlattık. Çok başarılı olduk. Diğer fabrikalarımızda da uygulayacağız. Üçüncü mesajımız inovasyon. Tüm süreçlerimizde yaratıcılığımızı artırmamız şart. Çalışanlarımızdan daha katılımcı, daha yaratıcı olmalarını bekliyoruz yılını nasıl geçirdik? 2009 da Türkiye ekonomisi bence beklenenden daha çok etkilendi. AB ülkeleri ve gelişmekte olan ülkelere kıyasla Türkiye de etkisi daha çok görüldü. Türkiye de yüzde 6 dolayında bir küçülme oldu. Birkaç ülke dışında bizim gibi etkilenen başka ülke yok. ABD krizin başladığı ülke olarak yüzde 2 dolayında küçüldü. Bize benzer şekilde küçülen ülkeler Japonya, Almanya ve İngiltere. İktisatçılar bunun nedenini o ülkelerin ihracat bağımlısı olmalarına bağlıyor. İhracat pazarları kaybolduğu için, Türkiye diğer ülkelere nazaran daha çok etkilendi. Bunun en önemli neticesi, bir ara yüzde 16 lara çıkan, şu an yüzde 14 seviyesinde olan işsizlik. İş aramaktan vazgeçenleri de eklediğinizde, bu oran yüzde 20 leri geçiyor. Bugün Türkiye nin en büyük sorunu bu için öngörünüz nedir? 2009 da merkez bankalarının ve hükümetlerin aldığı tedbirlerle yaranın kanaması durdu. Ancak yara iyileşmiş değil da da ne olacağını ne yazık ki kimse bilmiyor. Ancak insanların beklentisi negatiften pozitife döndü. Tek olumlu gösterge bu. Bu beklenti, iyi şeyler getirecektir un 2009 dan daha iyi olacağını düşünüyorum un sonuna doğru ölçülebilir iyileşmelerin başlayacağını söyleyebilirim te normale döneceğini düşünüyorum. Bu süreçte de sanayi önemli bir kapasite fazlasıyla karşılaşacak. Çünkü tüm dünyada üretim kapasitesi 2007 den itibaren arttı. Arz talep dengesi yeniden kuruluncaya kadar sıkıntılar yaşanacak. Siz bu dengeyi nasıl sağladınız? Dünyada demir çelikle uğraşan, üreticiden tüccara kadar herkes, talep düşüşü nedeniyle sarsıldı. Hem gelir gider tabloları hem de bilançolar bozuldu. Şirketler bilançolarını yeni yeni toparlamaya başladı. Biz demir çelik işi yapmamıza karşın, siparişle çalışıyoruz. Müşteri ne kadar talep ederse, o kadar üretim yapıyoruz. Spekülasyon yapmadığımız için çok sto- Müşteriye gitmek gerekiyor Yurtiçinde satışlarımızı bayiler aracılığıyla yapıyoruz. Değişen şartlara kendimizi adapte etmeye çalışıyoruz. Aynı şekilde bayilerimizin de değişen şartlara kendilerini adapte etmek için bir dönüşüm içinde olmalarını bekliyoruz da pazar payımızı makul ölçülerde artırmayı düşünüyoruz. Bunun için bayilerimize görev düşüyor. Kendilerini farklılaştırmalarını istiyoruz. Bayilerimizle sürekli toplantılar gerçekleştirip bu konuda fikir a- lışverişi yapıyoruz. Bayilerin öncelikle takipçi olmaları gerekiyor. Günümüzde müşteri artık gelmiyor, müşteriye gitmek gerekiyor. Onların da kendilerine göre stratejilerinin olması çok önemli. Planlı ve programlı çalışmalarını, müşterileriyle yakın ilişkiler kurmalarını, piyasalarını ve rakiplerini sıkı takip etmelerini istiyoruz. Yurtdışında ise satıcı ve temsilcilerimiz bulunuyor. Bu yıl olmayan yerlerde yeni temsilcilikler, irtibat büroları açacağız.

8 06 Söyleşi 2010 için hedefleriniz neler? 2009 da stratejik planımızı revize ederek 2015 hedeflerimizi tespit ettik. Önümüzdeki günlerde çalışanlarımızla paylaşacağız un ilk çeyreğinde harekete geçeceğiz. Enerji, hassas ve soğuk çekme borularında büyüyeceğiz. Diğer ürünlerde de konsolide olacağız daki bütçe hedefimizi belirledik. Bunu da tutturacağımıza inanıyorum. Gemlik te büyük çaplı enerji borularında yeni bir üretim teknolojisi ile kapasite yatırımı yapıyoruz in son çeyreğinde tamamlanacak. İzmit teki mevcut üretim tekniğinden farklı bir teknikle üretim yapacağız. O yatırımın altyapı, inşaat süreçlerinde yeni istihdam yaratacağız da yalın dönüşümü başlattık. Bu, aşağıdan yukarı doğru gelen bir yönetim sistemi. İlk olarak Halkalı fabrikasında uygulamaya başladık. Çok iyi sonuçlar aldık. Fabrikanın görüntüsü dahi değişti sonunda da Gemlik fabrikasında uygulamaya geçildi. ğumuz olmadı. Önümüzdeki yıllarda da böyle bir sıkıntı yaşamayacağız. Yeni pazarlara gidebildiniz mi? Geçen yıl Türkiye, krizin daha geç gittiği hem Körfez hem Afrika ülkelerinden istifade etti. Türkiye nin tüm ihracat firmaları için iyi pazarlar oldu. Ancak kriz oralara da gitti. Yine de 2009 sonu, 2008 in sonundan daha iyiydi. Biz pazarlarımızı çok değiştirmiyoruz. Bizim işimizin ekonomik coğrafyası ve taşınabilirliği kısıtlı. Ekonomik pazarlarımız Akdeniz, AB, ABD ve Ortadoğu. Çin, Hindistan gibi ülkeler hedefimiz içinde değil. Rusya ya da şu an için sıcak bakmıyoruz, halen çok korumacı bir pazar. Komşularla iyi ilişkiler politikalarının size olumlu yansımaları oldu mu? Suriye ile ilişkiler çok yeni. Onu değerlendirmek için altı ay beklemek gerek. Irak ise iyi bir pazar. Savaşın getirdiği tahribat ve yeniden yapılanma bizler için önemli bir fırsat. İnşaat, petrol, doğal gaz, sanayi konusunda önemli işlerimiz olacaktır. Azerbaycan ile çalışıyoruz ama küçük bir pazar ve Rusya ile de çalışıyor. Yunanistan eskiden beri iş yaptığımız bir yer. Bu yıl ABD de önemli projeleriniz oldu Evet ABD önemli bir pazar. Kriz öncesi orada birtakım yatırımlar yapılmıştı. Bunlar 2009 da devreye girdi. Bu nedenle kapasite fazlası oluştu ve zor bir pazar haline geldi. ABD bizim hedef pazarımız arasında li yılların sonunda üretimin tahtı yıkıldı. Müşterilerin tahtı kuruldu. Demir çelikten otomotive tüm üreticiler için hayat zorlaştı. Biz de gerekli mücadeleleri yaparak işimizi büyütmeye çalışacağız. İnovasyonu ön plana çıkararak pazarda daha yaratıcı olma hedefiniz vardı da bu konuda başarılı oldunuz mu? İnovasyon konusunda kat edilecek çok yol var. Yaratıcı, yenilikçi bir toplum olmak için yapılması gerekenleri öğrenip uygulamak gerekiyor. İnovasyonun karşısındaki en büyük engel, pederşahi kültür. Onu kırmak gerekiyor. İnsanların ruhunu serbest bırakmak önemli. Yoksa inovasyonun sihirli bir formülü yok. Okuldan, eğitimden gelen bir olgu. Tabii insanın içinden gelen sanatsal yönü de var. Bizim için yaratıcılık, üründe ve süreçte olabilir. Demir çelik ürünlerinde yaratıcı olmak daha zor. Bizim yaratıcı olmamız gereken konu, iş süreçlerimiz. Hem yeni pazarlar hem de satış konusunda daha yaratıcı olmamız gerekiyor. Bu anlamda 2009 da başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü makul ve mantıklı kar elde ettik. Hedeflediğimiz rakamlara ulaşabildik. Bu başarımızın birinci göstergesi. İkincisi ihracatımızı artırdık un son çeyreğinde ABD de petrol sanayisinden önemli siparişler aldık. Bu yıl da ABD deki işlerin arkası gelecek. ABD de, Çin e damping geldiği için önemli bir fırsat doğdu da ağırlık verdiğiniz konuların biri Yalın Dönüşüm Hareketi. Bu projeyde ne tür uygulamalar yaptınız? Biz işimizi hızlı, basit, ekonomik ve yaratıcı şekilde yapmak felsefesini benimsiyoruz. Bu felsefeye en yakın yaklaşım, yalın yönetim felsefesi. Bu nedenle 2009 da bu projeyi başlattık. Bu, aşağıdan yukarı doğru gelen bir yönetim sistemi. İlk olarak Halkalı fabrikasında uygulamaya başladık. Çok iyi sonuçlar aldık. Fabrikanın görüntüsü dahi değişti sonunda Gemlik fabrikasında uygulamaya geçildi in başında da merkez fonksiyonlarında bu sistemi uygulayacağız. Bunun bir alışkanlık haline gelmesini istiyoruz. Projeden beklentileriniz neler? Günlük işlerimizi daha basit yaparak zamanımızı iyi kullanmak, hem işimizi hem kendimizi ileriye dönük geliştirmek için zaman yaratmak. Ağaçları değil ormanın tamamını görmeye başlamak. Bir de şirketin her konuda verimliliğini artırmak. Halkalı fabrikasında ölçülebilir derecede iyileşmeler oldu. Yalın yönetim fabrikada yavaş yavaş alışkanlık haline gelmeye başladı. Kimse bu süreçte zorlanmadı.

9 Hedef hep ileri Mesaj 07 Türkiye nin başına gelen ekonomik hadiseler, beklenmedik menfi neticeler verdi. Bundan dünya etkilendi, biz de etkilendik. Ancak krizin etkileri yavaş yavaş hafifliyor. Ben, altı ay içinde bunun izinin kalmayacağını tahmin ediyorum. Tüm dünyayı etkileyen ekonomik krizden biz de etkilendik. Bir de ayrıca dünyanın etkilenmediği, finansla ilgisi olmayan başka bir krize maruz kaldık. Bu da demir çelik sektöründe yaşanan krizdi. İki hadise birden geldi. Borusan bunun ikisine de bir dereceye kadar maruz kaldı. Birincisi Amerika da bankaların ve finans kuruluşlarının rekabet için konut alıcılarına büyük krediler vermesi, bunların geri gelmemesi; dünyada böyle bir krize meydan verdi. Krizin etkileri yavaş yavaş hafifliyor. Ben altı ay içinde bunun izinin kalmayacağını tahmin ediyorum de demir çelik fiyatları dünyada görülmemiş bir seviyeye çıktı. Yıllarca Dolar olan, bizim kullandığımız yassı mamüller 500 Dolar dan 1200 Dolar a kadar çıktı. Bu kriz başlayınca, üç yılda yükselen bu fiyatlar, üç ayda üç yıl öncesinin seviyesine düştü. Elimizde pahalı alınan mallar vardı Dolar a alınan malları, imal ettikten sonra 600 Dolar a satmak zorunda kaldık. Bu muazzam bir fiyat farkıdır. Tüm demir çelik sektörü bunun zararını gördü. Çünkü biz stok malzemesi temin etmekle mükellefiz. Devamlı bizden mal bekleyenimiz var. Bunun etkisi elimizdeki pahalı malların bitmesi ile yılbaşında ortadan kalktı. Şu an böyle bir zararın içinde değiliz. Dünya finans piyasasından gelen zarar, tesadüfen bizi etkilemedi. Çünkü krediye sıkışık durumda değildik. Temkinli ve akıllı politikalar neticesinde 2009 u iyi bir şekilde bitirdik. Şirketimizi yöneten arkadaşlar, ellerinden gelen gayreti gösterdi. Şimdi de yönetimimiz çok dikkatli ilerliyor. Bu iş için tasarruf gerekiyordu, ona riayet ettiler. Lüzumsuz harcamalardan kaçındılar. Böylelikle 2010 yılına geldik da bu hadiselerin tamamen ortadan kalkması için piyasanın krizden evvelki aktivitesine ulaşması gerekiyor. Ben bunu 2010 da görmüyorum in başındaki seviyeye gelemeyeceği için, biraz daha beklememiz gerekiyor. Şuna eminim ki ilk altı ayda epey normale çok yaklaşmış olacağız. Ümit ediyorum ki, yıl sonunda tamamen normale yaklaşalım. Normale yaklaşmak derken, bütün şartlarıyla normale dönmesini kast ediyorum. İnsanlar böyle bir kriz anında, tasarrufa riayet ediyor. Bu tasarrufta tensikat de devreye giriyor. Bizim müessesemiz öncelikle emekliliği gelmiş çalışanların çıkışını yaptı. Türkiye genelinde düşününce her müessese Borusan la aynı değildir. Daha iyisi, daha faali de vardır. Bir şirket çalışandan tasarruf ettikten sonra, yeniden işi eski seviyesine gelse de, eski seviyesinde personel kullanmıyor. Tasarrufa alışmışken onu devam ettirmek istiyor. Ben bunu söylediğimde herkes şaşırıyor. Krizden önce 5 bin ya da 20 bin kişi çalışıyorsa, krizden sonra da öyle olacağı zannediliyor. Hayır Asım Kocabıyık öyle olmuyor. Ben bunu Amerika daki demir çelik sektöründeki bir krizden sonra gördüm. Ofisler boşaldı, eksik elemanla aynı üretimi yapmaya başladılar. Daha iyi imalat yapmak için, biraz çalışan sayısını artırdılar. Bunu gördüğüm için, Türkiye de de böyle olacağını tahmin ettim. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan a da bu fikrimi açıkladım. Bunun tedbirini almamız gerekiyor. Türkiye nin en büyük sıkıntısı işsizlik. Bugün 27 milyona yakın insan çalışmak istiyor. Bunun 6 milyonu işsiz. Bu, yalnızca Türkiye nin değil dünyanın problemi. Bu konuda en büyük problemle karşı karşıya kalan ülke İspanya. Pek bir önlem alamıyorlar. Onları yakından takip ediyorum. Benzer durumda bizim nasıl etkileneceğimizi düşünüyorum. Yakın tarihimizi ve cumhuriyet tarihini iyi değerlendirmek gerekiyor. Dünya nüfusu 70 yılda üç kat, Türkiye nin nüfusu beş kat arttı. Bu durum Türkiye nin de dengesini bozdu. Kapasite artırmak suretiyle sanayide istihdam yaratmak kolay görünmüyor. Bugün faaliyet gösteren sanayi müesseseleri kapasite itibarıyla doyum noktasına gelmiştir. İleri ve yeni teknolojiler bulmadan bu sahada bir imkan yaratmak kolay görünmüyor. Yeni ve sofistike teknolojiler pahalı çözümlerdir. Hatta bu teknolojilere sahip yabancı firmaların ortaklığını temin etmeden de bazı konulara girmek mümkün değildir. Yine de yabancı sermaye ile ileri teknolojilerde yatırım yapmak, tarımda kullanmadığımız imkanları tekrar devreye sokmak ümit verici çözüm yollarıdır. Asım Kocabıyık Borusan Holding Kurucu ve Şeref Başkanı

10 08 Haber BMB den 90 milyon Dolar lık yatırım Çelik boru sektörünün lideri Borusan Mannesmann Boru önemli bir yatırıma imza atıyor. Kuruluşun en büyük üretim tesisi olan Gemlik kampüsüne yıllık 250 bin ton üretim kapasitesine sahip bir tesis kurulacak. Çelik boru sektöründe Avrupa nın önde gelen üreticileri arasında yer alan, Türkiye de ise pazar lideri olan Borusan Mannesmann Boru yeni bir yatırıma hazırlanıyor. Gemlik kampüsüne, mevcut ve gelecekteki potansiyel enerji hat borusu taleplerine daha iyi yanıt verebilmek için yıllık 250 bin ton üretim kapasitesine sahip bir tesis kuracak. Toplam 90 milyon Dolar a mal olması beklenen tesis, petrol ve doğal gaz hatlarında kullanılacak büyük çaplı hat borularının üretimini gerçekleştirecek. Yatırım; kullanılan teknoloji, üretim kapasitesi, yerleşim düzeni, üretim elastikiyeti ve deniz kenarındaki stratejik yeri açılarından bugün için dünyanın en iyisi olacak şekilde tasarlandı yılında devreye alınması planlanan tesis, Borusan Mannesmann Boru nun Gemlik kampüsündeki araziye kurulacak. Tesisin, Gemlik te yer alan Borusan Limanı nın yanında yer alacak olması, lojistik maliyetleri açısından da verimlilik artışını beraberinde getirecek. Ayrıca stok yönetiminde de önemli ölçüde kazanımlar elde edilecek. Hedeflediği pazarlarda, mevcut kapasitesinin üstünde bir potansiyel proje hacmini takip eden Borusan Mannesmann Boru, rekabet gücünü daha da artırmak için bu yatırımı yapma kararı aldı. Borusan Mannesmann Boru nun stratejik hedeflerinden birini yüksek katma değerli ürün gruplarına yatırım yaparak büyümek ve paydaşlarına yarattığı katma değeri artırmak şeklinde ifade eden Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Demircioğlu, yeni yatırımla ilgili şu bilgileri veriyor: Bizim için gelecek vaat eden hat borusu pazarında bugün ve gelecekte ortaya çıkacak fırsatları değerlendirmek üzere bu iş koluna ek yatırım yapma kararı aldık. İçinde bulunduğumuz coğrafyada Bakü-Tiflis- Ceyhan boru hattının ardından, Nabucco ve Güney Akım gibi birçok önemli proje gündemde. Bunun yanında geliştirdiğimiz ihracat pazarlarında da birçok önemli projenin içinde yer alarak bu sektördeki yerimizi sağlamlaştırdık. Aldığımız bu yatırım kararı sonrasında uluslararası düzeyde daha güçlü ve daha rekabetçi olacağız. Bu yatırım, kullanılan teknoloji, üretim kapasitesi, yerleşim düzeni, üretim elastikiyeti ve deniz kenarındaki stratejik yeri açılarından bugün için dünyanın en iyisi olacak şekilde tasarlandı. Bugüne kadar gösterdiğimiz güçlü performansımızı artırarak sürdüreceğiz. Kriz ortamında yaptığımız bu yatırım çelik boru sektörünün, Türkiye nin ve şirketimizin geleceğine olan inancımızın somut bir göstergesidir. Uluslararası pazarda çok deneyimli Borusan Mannesmann Boru bugüne kadar önemli boru hattı projelerine imza attı. Bakü- Tiflis-Ceyhan, Şahdeniz, Mavi Akım, Iran- Türkiye doğal gaz boru hattı gibi uluslararası projelerde görev alan kuruluş, yüksek kalite doğal gaz ve petrol borusu üretiminde çok önemli deneyimler kazandı. Şirket bu deneyimini dış pazarlara yayarak başta İran, Cezayir, Avrupa ve son olarak ABD pazarlarındaki çok önemli enerji hattı projelerinin boru teminini başarıyla gerçekleştirdi.

11 Yazı: Asu Uysal Öçalır/Okyanus Gönüllüler Platformu BMB Ekip Lideri Çevre 09 Gönüllüler buluştu Borusan Okyanus Gönüllüler Platformu tarafından, Belgrad Ormanı nda, Özel Sektör Gönüllüler Derneği ve TEMA Vakfı İstanbul 1. Bölge Gönüllüleri nin desteği ile meşe palamudu toplama günü düzenlendi. Çevre konusundaki duyarlılığımızı gönüllülük kavramı ile hayata geçirdiğimiz Borusan Okyanus Gönüllüler Platformu nun ilk etkinliğinde 8 Kasım Pazar günü meşe palamudu toplamak için 236 kişilik ekibimizle Belgrad Ormanı nda buluştuk. Kadıköy ve Taksim den kalkan servisler ve kendi araçlarıyla gelen ekibimizle Neşet Suyu mevkiinde buluştuk. Bize destek olan TEMA Vakfı temsilcileri ve Özel Sektör Gönüllüler Derneği haricinde Deniz Temiz Turmepa Derneği de Bolluca Çocuk Köyü nden gelen 25 öğrenci ile ekibimiz de yer aldı. Katılımcılarımız çöp poşetlerini ve eldivenlerini alıp kendi gruplarındaki liderlerinin peşinden işe koyuldu. Başlangıç noktamıza geri dönenler ellerindeki poşetleri, ne kadar iyi topladıklarını ispatlamak için organizasyon yetkililerine gösteriyordu. Ödül de doğaya yaptığımız katkının bize verdiği pozitif enerjiydi. Sandviçlerimizi alıp hem biraz dinlendik hem de sohbet ettik. Meşe palamutlarının çoğunu, ekim için verimli olanlarını ayrıştırmak amacıyla su dolu kovalara atıp dibe çökenlerini ayırdık ve toprak doldurduğumuz bardaklara ektik. Bardakların bir kısmını filizlendirmek için biz aldık, bir kısmını da TEMA ya teslim ettik. Şimdi elimizdekilere evlerimizde ya da ofislerimizde bahara kadar bakacak ve sonra da toprakla buluşturacağız. Okyanus Gönüllüler Platformu nu, Borusan Grubu şirketlerinden birer temsilci olarak katılımımızla kurumsal ve bireysel bilgi, beceri ve birikimlerimizi toplumla paylaşmak için kurduk. Gönüllülük temelli çalışmalarımızı kurum genelinde koordineli, odaklı ve organize bir şekilde yürütmenin sadece sosyal paydaşlarımıza değil kendi kişisel gelişimimize de büyük katkı sağlayacağına eminiz. Yaptığımız anket sonucunda çalışmalarımızı eğitim, çevre ve kültürsanat alanlarına odaklamaya karar verdik. İlk organizasyonumuz da Meşe Palamudu toplama Günü oldu. Bundan sonra sırada Okul Dostu Projemiz yer alıyor. Amacımız şirketlerimizin bulunduğu lokasyonlara yakın, yardıma ihtiyacı olan ilköğretim okullarındaki öğrencilerin çevre, kültür-sanat ve mesleki konular gibi farklı alanlarda bilinçlendirilmesi. Borusan Kocabıyık Vakfı nın burslu öğrencilerine yönelik; iş hayatı, kentsel yaşam ve kültürsanat konularında sosyal sorumluluk projeleri hazırlamak üzere çalışıyoruz. Atık ayrıştırma konusunda da grup olarak bilincimizi arttırmaya yönelik yapabileceklerimizi planlıyoruz. Bütün bunları her şirketin içinde gönüllü ekipler kurarak gerçekleştirebiliriz. Bu nedenle isteyen herkesin bize katılmasını bekliyoruz. adresinden platform ile ilgili bilgilere ulaşabilirsiniz. Bir sonraki organizasyonumuzda görüşmek dileğiyle...

12 10 Proje Trump Tower da BMB imzası New York, Chicago ve Las Vegas tan sonra şimdi de İstanbul un kalbi Şişli de yapımı devam eden Trump Towers İstanbul ile kente yeni bir soluk getirilmesi planlanıyor. Bu önemli projenin mekanik tesisatında BMB nin boruları kullanıldı. Son yıllarda gözümüzü nereye çevirirsek çevirelim, yeni bir yaşam ya da alışveriş merkezi inşaatıyla karşılaşıyoruz. Mimarisi, sunduğu imkanlar ve ayrıcalıklarıyla tüketicileri cezbetmeye çalışan projelerden biri de Trump Towers. Dünyaca ünlü gayrimenkul şirketi Trump Organizasyon un Avrupa nın ilk projesi olma özelliğini taşıyan Trump Towers İstanbul, 39 ve 37 katlı iki kuleden oluşuyor. Yatırımcılığını Doğan Grubu şirketlerinden D-Yapı nın üstlendiği projede, rezidans, ofis ve alışveriş bölümleri yer alıyor. Beyaz eldiven Trump Towers, lüksü doruklarda yaşamak isteyenler için konut konseptine yeni bir soluk getiriyor. Hiçbir şey imkansız değildir anlayışıyla sunulan Beyaz Eldiven Konsiyerj Hizmeti kapsamında, daire sahiplerinin her ihtiyacı anında karşılanacak. Aylar önce tüm biletleri bitmiş bir gösteriye davetiye bulmak, bir müzeyi ziyaret saatleri dışında açtırmak, 10 günlük rezervasyon listesi dolu olan bir gece kulübü ya da restorana yer ayırtmak gibi ilk etapta imkansız denilebilecek pek çok istek, bu hizmet sayesinde 7 gün, 24 saat boyunca anında gerçekleştirilebilecek. Rezidans dairelerinin 2011 in ikinci çeyreğinde teslim edilmesi planlanıyor. Metrekare fiyatları 6 bin 500 Dolar olan dairelerin satış fiyatları ise 500 bin dolar ile 5,5 milyon dolar arasında değişiyor. Trump Towers İstanbul ofisleri ise zamanlarının çoğunu iş yerinde geçiren ve burada ekonominin geleceğini belirleyecek kararlara imza atan profesyonellerin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlanmış. VIP ulaşım servisinden catering hizmetli toplantı salonlarına kadar fonksiyonel bir çalışma ortamı sağlamaya yönelik her tür hizmet ve özel alan, ofis katlarında bulunuyor. Trump Towers İstanbul un mekanik tesisatı için Borusan Mannesmann Boru nun boruları tercih edildi. Mekanik projeyi yapan firmalardan Sönmez Metal in Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Bozyel, Hem kalitesi hem de güvenilirliği nedeniyle ilk günden beri Borusan la çalışıyoruz. Pazarın önemli bir kısmı Borusan Mannesmann Boru nun elinde. Üretimi çok ciddiye alıyor. Bugüne kadar hiçbir sorun yaşamadık diyor. Sönmez Metal in kuruluşu ve çalışmalarıyla ilgili bilgi verir misiniz? Orta ölçekli bir aile şirketiyiz. Ben şirketin Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi yim. Şirketimizin kurucusu, İTÜ Makine Mühendisliği bölümü mezunu Olgun Sönmez. Şu an Yönetim Kurulu Başkanlığı nı yapıyor. Mekanik sektörde faaliyet gösteriyoruz. Binaların ısıtma, soğutma, havalandırma, yangın, sıhhi tesisatlarını yapıyoruz. Endüstriyel tesislerde mekanik ekipmanların montajı konusunda da çalışıyoruz. Bu alanda tanınmış iki eski firma var. Olgun Bey, 1960 lı yıllarda bunlardan birinin üretim müdürlüğünü yapmış. Fabrika müdürlüğünden istifa edip bu şirketi kurmuş. Hep havalandırma konusundaki ekipmanları üretmiş. 40 yılın üstünde bu sektörde tecrübesi var. Bu yıl 30. yılımızı kutluyoruz. Hangi sektörlere yönelik çalışıyorsunuz? yılları tekstil sektörünün çok geliştiği dönemler. Sönmez Metal olarak bu dönemde 400 ün üzerinde tekstil fabrikasının mekanik

13 11 tesisatını yapmışız. Ardından endüstriyel işlerde atılım yapmışız. Şirketin dönüm noktalarından biri, 1990 lı yılların başında Eczacıbaşı nın Kartal ve Bozöyük teki fabrikaların mekanik tesisatını yapması. Oldukça başarılı bir çalışma olmuş. O günden bu yana Eczacıbaşı ile çalışıyoruz. İlaç fabrikaları yapmışız. Bu da önemli bir iş kolu. Hijyen çok önemli olduğu için, mekanik tesisatın çok iyi olması gerekiyor. Bu konuda da önemli çalışmalar yapmışız. Endüstriyel kollarda pek çok çalışmamız oldu. Son dönemde ise alışveriş merkezleri, ofis projeleri çok arttı. Şu an ağırlıklı olarak bu tür projelerde yer alıyoruz. Yurtdışında projeleriniz var mı? Romanya, Bulgaristan, Irak, Özbekistan, Kazakistan gibi ülkelerde projelerimiz oldu. Şu an Türkmenistan a yoğunlaşmış durumdayız. Orada projelerimiz var. Bir de Tunus ta TAV a havalimanı yapıyoruz. Kaç kişilik bir ekipsiniz, organizasyon yapınız nasıl? Merkezimizde 30 mühendisimiz var. Bunun dışında projelere göre, çalışan sayımız 100 ile 3 bin kişi arasında değişkenlik gösteriyor. Rezidans daireler, hizmetler ve ortak alanlar 110 m 2 ile 650 m 2 arasında değişen büyüklüklerde Boğaz, Tarihi Yarımada ve Belgrad Açık/kapalı yüzme havuzu, fitness center 600 m 2 lik özel lounge Ormanları manzarasına hakim 202 rezidans ve SPA dan oluşan 3 bin 500 m 2 lik sağlıklı ünitesi yaşam alanı Farklı yaşam ihtiyaçlarına ve zevklere hitap Rezidans sahiplerinin tüm ihtiyaçlarını karşılamak için oluşturulmuş Beyaz Eldiven Kon- edebilecek üç farklı tarzda iç mimari tasarım seçenekleri siyerj Hizmeti Kullanımı kolay, tek bir tuşla kontrol edilebilen ev otomasyonu sistemi Ortak mekanlarda kapalı devre kamera Özel imkanlara sahip Trump Card Her oda için bağımsız kontrol edilebilen sistemi, kontrollü geçiş, erken uyarı ve gizli ve aynı zamanda merkezi-iklimlendirme, her alarm sistemi mekanda açılabilir camlar Yangın, duman güvenlik otomasyon sistemleri Tüm daireler ve ortak mekanlar için kesintisiz yedek enerji jeneratörleri, hızlı internet, uydu televizyon sistemleri Her rezidansa özel ayrılmış şarap kavı Her rezidansa özel depo alanı Hizmetler ve ortak alanlar Ev sahiplerinin kullanımı için kütüphane, bar, şömineli oturma bölümü, iş merkezi, çocuk oyun alanları ve toplantı salonlarından oluşan

14 12 Proje Borunun kalitesi mekanik tesisatta çok önemli. Hem kalitesi hem de güvenilirliği nedeniyle ilk günden beri Borusan la çalışıyoruz. Pazarın önemli bir kısmı Borusan Mannesmann ın elinde. Üretimi çok ciddiye alıyor. Bugüne kadar hiçbir sorun yaşamadık. Mehmet Bozyel Mekanik tesisat projesi ve uygulamasının, bir bina için önemi nedir? Bir inşaatta; kaba inşaat, elektrik, mekanik ve ince işler müteahhitleri vardır. Türkiye de genellikle kaba inşaat müteahhidiyle işi bitirme anlayışı hakimdir. Kaba inşaat bittiğinde de inşaatın bittiği düşünülür. Oysa bina mekanik ve elektrik sistemleri olmadan yaşayamaz. Bu sistemler, bir vücudun akciğer ve kan dolaşım sistemi gibidir. Asansör, aydınlatma, havalandırma gibi unsurlar olmadan bir binanın yaşanabilir olması mümkün değil. Kalite yaklaşımınızı öğrenebilir miyiz? Tabii ki çok önemli bir konu. Tüm projelerimizde kaliteli malzeme ve işçiliğe özen gösteriyoruz. İşverenlerimize kaliteli ürünleri tercih etmelerini tavsiye ediyoruz. Uluslararası standartlara uygun çalışıyoruz. Örneğin şu an en büyük işimiz olan Türkmenistan daki projede, 15 kişilik kaliteden sorumlu bir ekip var. Bizim bir de üretici tarafımız var. Kendi işimizde kullandığımız klima santralleri, hava kanalları, aksiyel fanlar gibi havalandırma ekipmanlarını üretiyoruz. Orada ISO belgelerimiz var. 30 kişilik bir ekiple üretim yapıyoruz. Mekanik tesisatta borunun önemi nedir? Borunun kalitesi mekanik tesisatta çok önemli. Hem kalitesi hem de güvenilirliği nedeniyle ilk günden beri Borusan Mannesmann Boru yla çalışıyoruz. En güzel alışkanlığımız Borusan Mannesmann Boru ürünlerini kullanmak Borusan Mannesmann Boru nun ürünlerinin kalitesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Borusan Mannesmann Boru ya sektörde herkes güveniyor. Kalitesi ve verdiği hizmet çok iyi. Kimsenin şüphe duyduğu bir konu olduğunu düşünmüyorum. Biz de çok memnunuz. En güzel alışkanlığımız Borusan Mannesmann Boru ürünlerini kullanmak. Borusan Mannesmann Boru ile ilişkileriniz ne zaman, nasıl başladı? Bizim bayimiz Sesa. Firma sahibi Süha Bey le 10 yıldan fazla bir süredir beraber çalışıyoruz. Bize her türlü esnekliği sağlıyor. Hiçbir zaman alternatif firma arayışına girmedik. Ofisler Toplam m 2 alana sahip, 187 m 2 ile 761 m 2 arasında değişen toplam 85 ofis Ofis alanlarında 2 si dubleks, 12 adet özel balkon/teraslı ofis 700 m 2 lik kiralanabilir ortak toplantı odaları ile toplantı öncesi ve sonrası için dinlenme alanları Fonksiyonlara göre bölünebilir alt yapı Her ofis için bağımsız kontrol edilebilen ve aynı zamanda merkezi dört borulu fancoil sistemine bağlı merkezi iklimlendirme Maksimum güvenlik için tasarlanmış yatay ve dikey sirkülasyon Geniş otopark alanı Tüm ofisler ve ortak mekanlar için kesintisiz yedek jeneratörler Hangi projelerinizde Borusan Mannesmann Boru nun ürünlerini tercih ediyorsunuz? Yangın, soğuk ve sıcak su tesisatlarının tamamında Borusan Mannesmann Boru ürünlerini kullanıyoruz. Yurtdışındaki projelerimizde de Borusan Mannesmann Boru ürünlerini tercih ediyoruz. Trump Tower projesi için nasıl bir çalışma yapıyorsunuz? İşverenimiz D Yapı. Ağustos 2009 da kontratımızı imzaladık. Mekanik işlerini iki firma yapıyor. Biz alışveriş merkezi ve otoparkların mekanik tesisatlarını üstlendik. Yaklaşık 180 bin metrekarelik bir alan. Orada, mühendisler de dahil 90 kişilik bir ekiple çalışıyoruz. Yangın, ısıtma, soğutma ve sıhhi tesisatlarını yapıyoruz. Şu an hangi aşamadasınız? Otoparklar bitmek üzere. Toplam işin yüzde 30 unu tamamladık. Ardından alışveriş merkezine geçeceğiz. Bir yıllık bir sözleşme yaptık. Ağustos ayında tamamlamayı planlıyoruz. Ancak proje genelindeki aksaklıklar nedeniyle biraz uzayabilir.

15 Ustalar BMB den şaşmasın 13 Boru sektöründe Türkiye nin dört bir yanındaki tesisat ustalarına ulaşan Ustalar Kulübü, üyelerinin alımlarını daha avantajlı hale getirirken 2010 yılında da puan kazandırmaya devam ediyor. Bu sayede çeşitli hediyeler kazanan dört üye mutluluklarını bizimle paylaşıyor. Süleyman Değer/Afyon Çalışmaya başladığım 1995 yılından bu yana Borusan Mannesmann Boru nun ürünlerini kullanıyorum ve çok memnunum. Kalorifer ve su tesisatı işleri yapıyorum. Ustalar Kulübü nü ise iki yıl önce Borusan Mannesmann Boru nun Afyon da verdiği seminerde öğrendim ve üye oldum. Tesisat ustalarını bir araya getiren ve bilgi paylaşımı yapan bir kulübümüz olduğu için mutluyum. Web sitesinden kulübün çalışmalarını ve eğitimlerini takip edebiliyoruz. Kazandığım puanlarla ilk tercihim ekmek kızartma makinesi oldu. İkinci hedefim ise plazma televizyon kazanmak. Tarık Tanrıkulu/Kütahya 16 yıldır güneş enerjisi, kalorifer, doğal gaz ve sıhhi tesisat işleri yapıyoruz. İlk günden beri Borusan Mannesmann Boru nun çelik borularını kullanıyoruz. Bu alanda Borusan Mannesmann Boru Türkiye nin bir numarası. Plastik Boruları da çok iyi, son derece memnunuz. Kaliteden ödün vermeyen bir firma. Plastik boru sektöründe sıklıkla reklamı dönen bir çok firmadan çok daha iyi. Bizim sektörde işi bilmek, işinin ehli usta olmak çok önemlidir. Bu nedenle Ustalar Kulübü nün çeşitli illerde düzenlediği toplantıları da çok yararlı buluyorum. Borusan Mannesmann Boru da Ustalar Kulübü de boru sektörünün kaliteli bir şekilde gelişmesini sağlıyor. Üyeleriniz olarak çalışmalarınızı çok takdir ediyoruz. Ben 2008 yılında kulübe üye oldum ve biriktirdiğim usta puanlarla da ilk olarak üç kişilik çadır kazandım. Cumhur Özçelik/Bolu 35 yıldır inşaat sektöründeyiz. Borusan Mannesmann Boru çok önemli bir marka, sektörün en kaliteli ürünlerini üretiyor. Güvenle kullanıyoruz ve birlikte çalıştığımız kişilere öneriyoruz. Ben iki yıl önce kulübe üye oldum ve iki yıldır da hem yeni kampanya ve organizasyonlardan herkesten önce haberim oluyor hem de alım yaptıkça usta puan kazanıyorum. Ustalar Kulübü hediye kataloğunda çok geniş yelpazede hediyeler var. Şimdiye kadar dört farklı hediye kazandım. Bence Türkiye genelindeki tüm tesisat ustaları Ustalar Kulübü ne üye olmalı, çok faydasını göreceklerini düşünüyorum. İbrahim Büyüktokatlı/Konya 1975 yılından beri bu sektörün içindeyim. O günden bu yana Borusan Mannesmann Boru yu ve ürün kalitesini iyi biliyorum, ürünlerini rahatlıkla kullanıyorum. Altı yıldır Yıldırım Isı A.Ş. de çalışıyorum. 30 kişilik bir ekibiz. Kalorifer, doğal gaz ve sıhhi tesisat işleri yapıyoruz ve yüklü miktarlarda Borusan Mannesmann Boru ürünleri kullanıyoruz. Yüz güldüren bir marka. Çalıştığım firmadaki ustalarla birlikte Ustalar Kulübü ne üye olduk. Ben alımlarım sonucunda kazandığım usta puanlarla saç kurutma makinesi ve tost makinesi talep ettim. Tüm ustalar Borusan Mannesmann Boru yu takdir ediyor, ürünlerini beğeniyor. Ustalar Kulübü nün, üyelerine her zaman desteğini bekliyoruz.

16 14 Atatürk Büyük Çanakkale Zaferi I. Dünya Savaşı, İstanbul u alarak Boğaz ı ele geçirmek isteyen İtilaf Devletleri, cesaretli bir komutan ve emrindeki gözü pek askerler Ve Türk ordusunun zaferi Çanakkale Savaşı acı kayıpları, zaferi ve askerleriyle tarihe kazındı. Viyana kapılarına dayanmış bir imparatorluğun kan kaybetmesi ve I. Dünya Savaşı nın ortasında kalmasıyla dünyadaki dengeler değişti. İtilaf Devletleri ve İttifak Devletleri arasında kanlı bir mücadeleye sahne olan I. Dünya Savaşı, İtilaf Devletleri nin lehine sonuçlandı. Savaş sonunda Osmanlı İmparatorluğu ağır şartları olan Sevr Anlaşması nı imzaladı. Bu bir yenilgi gibi görünüyordu. Oysa Çanakkale Cephesi nde bir tarih yazan Türk ordusunun zaferi hem de Türk milletinin bağımsızlığına olan düşkünlüğü bir kahraman yarattı ve yeni zaferler doğurdu. Çanakkale Savaşı yıllarında I. Dünya Savaşı sırasında hem karada hem de denizde yürütüldü. İtilaf Devletleri İstanbul u işgal edip Boğaz ları kontrol altına alarak müttefikleri olan Rusya ile bağlantı kurmak istiyordu. Almanya nın müttefiklerinden birini de saf dışı bırakarak İttifak Devletleri ne güç kaybettirmek istiyorlardı. Alman Goeben muharebe gemisi ve Breslau ağır kruvazörünün Amiral Sukon komutasında 10 Ağustos 1914 günü Çanakkale Boğazı nı geçerek İstanbul a gelmeleri İtilaf Devletleri tarafında büyük bir gerginlik yaratmıştı. Çünkü anlaşmalara göre Boğaz lardan savaş gemilerinin geçişi yasaktı. Osmanlı İmparatorluğu bu gemileri satın aldığını bildirdi ve gerginlik bu şekilde yatıştırıldı. Ancak Yavuz ve Midilli olarak adı değiştirilen gemilerin Amiral Souchon komutasında 27 Ekim 1914 günü Karadeniz kıyılarındaki Rus limanlarını bombalamasının ardından hem Rusya İmparatorluğu hem de Birleşik Krallık, Osmanlı Devleti ne savaş ilan etti. Bu şekilde savaşa giren Osmanlı İmparatorluğu Çanakkale Cephesi nde hem karada hem denizde birçok muharebede yer aldı. İlk Çanakkale saldırısı 19 Şubat günü, güçlü Fransız kuvvetleri ile İngiliz Queen Elizabeth savaş gemisinin Osmanlı sahil bataryalarını bombalamasıyla ilk Çanakkale saldırısı başlatılmış oldu. Nusret Mayın Gemisi nin mayınları sayesinde İtilaf Devletleri nin gemilerinin ağır hasar görmesi ve bir kısmının batmasından sonra 18 Mart 1915 te, deniz mayınları ve kıyılardaki Osmanlı topçu bataryalarının isabetli atışları denizden geçişin mümkün olmayacağını gösterdi. İtilaf Devletleri Gelibolu Yarımadası na asker çıkararak Boğaz topçu bataryalarını etkisiz hale getirmeyi hedefledi ve 75 bin kişilik bir kuvvet oluşturdu. İttifak Devletleri de bu planı öngörerek hem Türk hem de Alman komutanlardan oluşan 84 bin kişilik bir kuvvet oluşturdu. İki tarafın kuvvetleri Seddülbahir Cephesi, Arıburnu Cephesi ve Anafartalar Cephesi nde karşı karşıya geldi. Seddülbahir Çıkarması, 25 Nisan 1915 tarihinde Seddülbahir bölgesine beş ayrı noktadan yapıldı. Her iki tarafın da ağır kayıpları ile sonuçlanan saldırılarda Haziran ayının sonlarında Osmanlı güçleri ilerlemeyi durdurdu ve çıkarma başarısız sonuçlandı. Daha sonra bu bölgede savaşın sonuna kadar kısıtlı ve etkisiz siper çatışmaları devam etti. Kurmay Albay Mustafa Kemal ordusuyla geliyor Mücadelenin en çetin geçtiği Arıburnu ve Anafartalar cephesi, savaşın sonucunu belirleyen cepheler oldu. Bu cephelerde karşılıklı taarruzlar meydana geldi. Arıburnu Cephesi nde 25 Nisan 1915 sabahı çıkartma yapan Anzak Kolordusu, Osmanlı nın yoğun taarruzlarına hedef oldu ve ciddi kayıplar verdi. Mustafa Kemal komutasındaki Osmanlı ordusu

17 15 10 Ağustos sabahı Conk Bayırı nda taarruza geçti ve Anzak birliklerini püskürtmeyi başardı. Seddülbahir ve Arıburnu Cephesi ndeki mücadelenin ardından 1915 yılının Temmuz ayı sonlarında cepheler kilitlendi ve çatışmalar mevzi harbine dönüştü. 6 Ağustos 1915 tarihinde Suvla Koyu na yapılan çıkartmayla Çanakkale Savaşı bu bölgeye kaydı. Gelibolu Yarımadası nın müttefik kuvvetlerce tahliyesine kadar asıl çatışmalar bu bölgede oldu. Anafartalar Cephesi nde karşılıklı taarruzlar ve her iki tarafın verdiği büyük kayıpların ardından Mustafa Kemal komutasındaki ordu, genel bir taarruza geçti ve ardından devam eden küçük çatışmalar sonucunda Çanakkale Savaşı son buldu. Bu savaş askeri bir dehanın, Mustafa Kemal in liderliğinde, karşı birliklerin kuvveti karşısında dezavantajlı olmasına karşın ustaca bir yönetimle Osmanlı ordusu zaferi kazandı. Ancak bu savaş her iki tarafın da ağır kayıplarıyla sonuçlandı. Yüz binlerce asker şehit oldu, yaralandı ve sakat kaldı. Osmanlı eğitilmiş gençlerini kaybetti ve bu nedenle Cumhuriyet döneminde eğitilmiş insan sıkıntısı çekildi. Her iki taraf da büyük ölçüde malzeme zayiatı verdi. Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal, Conk Bayırı Anafartalar ve Arıburnu nda yaptığı görevlerle tarihe adını yazdırdı. Üstün askeri dehası savaşın dönüm noktasını Türk ordusu lehine çevirdi. Mustafa Kemal in cephelerdeki başarısı onun Anafartalar Kahramanı olarak adını tarihe yazdırdı. Bu savaşta Mustafa Kemal in oynadığı rol, İngiliz yazar Alan Moorehead, Gelibolu adlı kitabında şöyle anlatıyor: O genç ve dahi Türk şefinin, o esnada orada olması müttefikler bakımından en acı darbelerden biridir. İngiltere Kralı 5. Edward ise Mustafa Kemal in başarısını Mustafa Kemal bir milyon askere bedeldir. şeklinde değerlendirdi. Çanakkale zaferi ağır kayıpları beraberinde getirmiş olsa da Türk ulusunun kurtuluş mücadelesini ateşleyen bir etki yarattı. Mustafa Kemal in kurtuluş mücadelesinde göstereceği azim ve başarının bir örneği ve umut verici bir başlangıcı oldu. Dağılan bir imparatorluktan bir ulus devlet kuran önder en büyük mirasını, bağımsızlığı Türk ulusuna armağan etti. Çanakkale Savaşı için söylenenler Benimle beraber burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki, bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım. Mustafa Kemal Atatürk Harpte iki uğursuz şey vardır. Bunlardan biri taş duvara körü körüne yüklenmek, diğeri kuvvetleri birtakım ayrı ve bağlantısız harekata dağıtıp körletmektir. Biz bu iki ahmaklığı yapmanın tehlikesiyle karşı karşıyayız. İngiliz Başbakanı Asquith Türkler, Çanakkale yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına a- deta bir kale gibi dikilmişlerdir. Churchill Çanakkale de her şeyimiz kusursuzdu. Fakat başarılı olmadık. Zira Türkler, yuvalarına girilmiş aslanların hiddet, cesaret ve kahramanlığı ile savaşıyorlardı. Böyle bir millet görmedim. Sör Kombet

18 16 Müşteri BMB sektöründe lider Ağırlıklı olarak mekanik tesisat işleri yapan Gülez Tesisat Ltd. Şti. nin sahibi Memduh Gülez, Borusan Mannesmann Boru nun ürünleri ile diğer firmaların ürünleri arasında belirgin bir kalite farkı bulunuyor diyor. İzmir de hizmet veren Gülez Tesisat Ltd. Şti., her türlü buhar tesisatları, yangın tesisatları, kazan dairesi montajları, ısıtma ve soğutma tesisatları proje ve taahhüt işleri yürütüyor. İşlerinin her aşamasında kaliteye önem verdiklerini söyleyen Gülez Tesisat Ltd. Şti. nin sahibi Memduh Gülez, Müşterilerimiz ile iyi ilişkiler kurarak, karşılıklı güven içinde ve daima dürüstlükle hizmetlerimizi sürdürüyoruz diyor. 20 yıldır çalıştıkları Borusan Mannesmann Boru nun kalitesine güvendiklerini vurgulayan Gülez, Borusan Mannesmann Boru yla ve bayileriyle ilişkilerimiz herhangi bir sorunla karşılaşmadan gayet sağlıklı bir şekilde devam ediyor diyor. Firmanızın kuruluş hikayesini dinleyebilir miyiz? Şirketimiz 1990 yılında Megü Tesisat Ltd. Şti. adı altında, bir aile şirketi olarak kuruldu yılları arasında tesisat taahhüt işlerinde yoğunlaştık yılına kadar Megü Tesisat olarak çalışmalarımıza devam ettik yılında, Gülez Tesisat Ltd. Şti. adında yeni bir şirket kurduk ve tüm faaliyetlerimizi bu şirkete devrettik. Şu an Gülez Tesisat Ltd. Şti. olarak tesisat ve taahhüt işlerine devam ediyoruz. Ne tür hizmetler veriyorsunuz? Ağırlıklı olarak fabrikaların mekanik tesisat işlerini yapıyoruz. Her türlü buhar tesisatları, kazan dairesi montajları, yangın tesisatları, ısıtma ve soğutma tesisatları proje ve taahhüt işlerini yürütüyoruz. Kaç kişilik bir ekibiniz var? Üçü mühendis, 25 i montaj ekibi olmak üzere 28 kişilik bir ekibiz. Hangi bölgelere hizmet veriyorsunuz? Ağırlıklı olarak Ege bölgesinde hizmet veriyoruz. İstanbul ve Akdeniz bölgesi ile yurtdışında da zaman zaman işlerimiz oluyor. Şu an İSKİ Ataköy Arıtma Tesisi şantiyesi, Alman WTE firmasına çamur kurutma tesisi montajını ve atık ısı geri kazanım sistemini yapıyoruz. Hizmet verdiğimiz Ege bölgesinde, genellikle Manisa organize bölgesinde çalışmalarımız bulunuyor. Hizmet verdiğiniz bölgede nasıl bir piyasa var? Piyasalarda durgunluk devam ediyor. Ancak son günlerde hareketlilik arttı. Memduh Gülez Nasıl bir kalite politikanız var? İşimizin her aşamasında kaliteye önem veriyoruz. Müşterilerimiz ile iyi ilişkiler kurarak, karşılıklı güven içinde ve daima dürüstlükle hizmetlerimizi sürdürüyoruz. Borusan Mannesmann Boru yla kaç yıldır çalışıyorsunuz? Borusan Mannesmann Boru ile 20 yıldır çalışıyoruz. Kalitesine güveniyoruz. İzmir de Demirdağ ve Seyrek Boru firması ile iyi diyaloglar ve iyi ilişkiler içerisinde çalışmalarımız ve ilişkilerimiz devam ediyor. Borusan Mannesmann Boru nun hangi ürünlerini kullanıyorsunuz? Borusan Mannesmann Boru nun ağırlık olarak dikişli siyah ve galvaniz borularını kullanıyoruz. Yangın ve su hatları ağırlıkta olduğu için, ihtiyaçlarımızı Demirdağ firması anında karşılıyor. Borusan Mannesmann Boru nun ürünlerinin kalitesini nasıl buluyorsunuz? Borusan Mannesmann Boru nun ürünleri ile diğer firmaların ürünleri arasında belirgin bir kalite farkı bulunuyor. Kesinlikle diğer firmaların ürünlerini kullanmıyoruz. Borusan Mannesmann Boru yla ve bayileriyle ilişkilerimiz herhangi bir sorunla karşılaşmadan, gayet sağlıklı bir şekilde devam ediyor. Sanayi sektöründe ağırlığı hissedilen, ciddi, güvenilir, iyi ve kaliteli ürün yelpazesi ile sektöründe lider bir kuruluş olan Borusan Mannesmann Boru firmasıyla güvene ve sevgiye dayalı, sağlıklı ilişkilerimiz daha uzun yıllar devam edecek.

19 BMB ile avantaj yakaladık 17 Ağırlıklı olarak hazır beton makineleri yedek parçaları üretimi yapan Güven Endüstri Makine İmalat Sanayi, 2005 ten bu yana üretimlerinde BMB nin beton borularını kullanıyor de kurulan Güven Endüstri Makine İmalat Sanayi, ağırlıklı olarak hazır beton makineleri yedek parçaları üretimi yapıyor. Ankara 1. Organize Sanayi Bölgesi ndeki 6 bin metrekaresi kapalı olmak üzere 10 bin metrekare alan üzerine kurulu tesislerinde, 45 kişilik ekibiyle üretimlerini sürdüren Güven Endüstri Makine İmalat Sanayi nin sahiplerinden Metin Aydar, Borusan Mannesmann Boru ile beton borusu üretimine başladığı 2005 ten bu yana çalıştıklarını söylüyor. Firmanızın tarihçesini anlatır mısınız? Firmamız 1968 de babamız Mehmet Aydar tarafından kuruldu. Bir süre muhtelif torna işleri ve yedek parça imalatı üzerine çalıştıktan sonra Türkiye de hazır beton imalatının başlamasıyla birlikte hazır beton makineleri için yedek parça üretimine geçtik. Daha sonraki yıllarda Ostim e taşındık ve üretimimizi genişleterek yurtdışı pazarlara açıldık. Bugün kardeşim Mustafa Aydar ile birlikte çalışıyoruz.ağırlıklı olarak hazır beton makineleri yedek parçaları üretiyoruz. Kalitemiz, ürün çeşitliliğimiz ve güvenilirliğimizle gerek iç pazarda gerekse dış pazarda tanınıyoruz den bu yana ihracat yapıyoruz. Başta Almanya, İtalya, Fransa, İspanya, tüm Ortadoğu ülkeleri ve Amerika ya ihracat yapıyoruz. Kaç kişilik bir ekibiniz var? Şu an 45 kişilik bir ekip ile çalışıyoruz. İkisi makine mühendisi, dördü meslek yüksek okulu mezunu olan bir ekibimiz var. Üretim ve satış konusunda faaliyet gösteriyoruz. Türkiye de uzun yılların vermiş olduğu tecrübe ile bütün bölgelere ürün satabiliyoruz. Kalite politikanız nedir? En önemli ilkemiz müşterilerimize en uygun ve en kaliteli malzemeyi, en kısa sürede teslim edebilmek. Bunun için en kaliteli üretimi yapabilmek adına, her türlü teknolojik yatırımı yapmaya devam ediyoruz. Kalite ve dürüstlüğü ön planda tutarak üretim yapıyoruz. BMB ile çalışmaya nasıl karar verdiniz? Borusan Mannesmann Boru yla 2005 ten itibaren çalışıyoruz. Borusan Mannesmann Boru nun beton borusu üretimine başlaması ile birlikte biz de onlarla çalışmaya başladık. Daha önceleri yurtdışından aldığımız bu ürünlerin Türkiye de üretilmeyi başlanması en çok Mustafa Aydar, Metin Aydar bizleri memnun etti. Çünkü yurtdışından alıp tekrar ihraç ettiğimizde gerek fiyat yönünden gerekse teslim süresi ve kalite açısından oldukça zorlanıyorduk. Ancak Borusan Mannesmann Boru nun beton borusu üretimine girmesiyle birlikte, fiyat ve kalite yönünden çok ciddi bir avantaj yakalayarak özellikle yurtdışı pazarlarda büyük avantaj ve rekabet şansı elde etmeye başladık. BMB ile nasıl bir işbirliğiniz var? Borusan Mannesmann Boru nun adına ve kalitesine inandığımız için ürünlerini kullanmaya başladık. Kendi garantimizi de vererek piyasada ürünün sorunsuz olarak kullanılmasına ve yaygınlaşmasına katkı sağladık. Tamamen ithalata dayalı bir ürünün ülkemizde üretilmesi ve kalitesi ile diğer ülke ürünleri ile rekabet edebilmesi bizim gibi ihracatçı bir firma yönünden gurur kaynağı oldu. Borusan Mannesmann ın sektöre katkıları konusunda ne düşünüyorsunuz? Borusan ın ve tabii ki Asım Kocabıyık ın ülkemizin ve insanlarımızın geleceği için başka sanayiciler gibi daha kolay şekilde, arsa, alışveriş merkezi gibi para kazanma yollarını seçmeden büyük ve ağır sanayi yatırımlarına girmiş olması bizler için de daima örnek oldu. Bizleri de üretmeye ve yatırım yapmaya teşvik etti. Kısacası günümüz ekonomik koşullarında ülkemiz için en önemli şart olan üretim ve üretmeye her zaman destek olan Borusan Mannesman ın ve Asım Kocabıyık ın sektöre katkılarının devamını temenni ediyorum.

20 18 Hobi Fotoğraf hayatı sevdirir BMB çalışanlarından Sinan Tarakcı, tam bir fotoğraf tutkunu. Onun için fotoğraf çekmek hobiden de öte bir uğraş. Tarakcı, fotoğrafa ilgisini ve yaptığı çalışmaları anlatıyor. Borusan Mannesmann Boru da Mali Planlama ve Kontrol Bölümü nde görev yapan Sinan Tarakcı nın iş dışındaki en büyük uğraşı fotoğraf çekmek. Gezi sayfalarındaki fotoğraflardan etkilenerek bu işe merak salan Tarakcı, İFSAK ta aldığı eğitim ve araştırmacı özelliği sayesinde bu alanda kendisini geliştirmiş. Doğayı, tarihi mekanları ve hayvanlar alemini fotoğraflamayı seven Tarakcı için, iyi bir fotoğraf karesi bir el işi yapılan motife benziyor; ciddi emek ve göz nuru istiyor. Bir fotoğraf karesinin hayata bakışınızı ifade ettiğini dile getiren Tarakcı, Fotoğraf size hayatı sevdirir ve bakış açınızı önce değiştirir ve sonra geliştirir diyor. Fotoğrafa ilginiz ne zaman, nasıl başladı? Gezi dergilerinin sayfaları arasında gezinmek, o fotoğraflarda gördüğüm yerlere gitme isteği bende büyük bir heyecan yaratıyordu. Gezemezsem bile görmek de güzeldi. Zamanla dergilerdeki fotoğraflardan daha fazla fotoğraf keşfetme isteği, beni internetteki gezi sitelerine ve fotoğraf sitelerine yöneltti. Çok fazla gezemiyordum ama bir yerlere gidip geldikten sonra bir şeylerin eksik kaldığını hissediyordum. Böylece fotoğrafa olan ilgim başladı. Bu konuda kendinizi nasıl geliştirdiniz? Herhangi bir eğitim aldınız mı? Aslında fotoğrafı makine çekmiyor. Siz deklanşöre basmakla yetiniyorsunuz ve işte fotoğraf. Ne yazık ki hiç de böyle değil. Fotoğraf makinesinin kaliteli olması fotoğraf çekmek için yeterlidir düşüncesinin bir süre sonra yanlış bir düşünce olduğunu fark ediyorsunuz. Kendi açımdan bu konuda en doğru kararı verdiğimi düşünüyorum başında İFSAK ta fotoğraf eğitimi almaya başladım. Başlarken bu eğitimin yaklaşık iki aylık bir dönemde ve hafta sonu olacağını düşünmüştüm. Asıl eğitim, iki ayın sonunda başlayan bir yıl süren proje çalışması ile oldu. Proje sorumlumuz Fatih Aydın dan fotoğrafı sevdiren ve fotoğraf konusunda kendimi geliştiren değerli bilgiler aldım. Bunun dışında bazı temel fotoğraf kitaplarını okudum ve hala da okuyorum. Ayrıca internet bu konuda geniş bir yardımcı ders kitabı gibi, oradan da fazlasıyla yararlandım. Fotoğrafın sizin için ne ifade ettiğini öğrenebilir miyiz? Bazen bir tramvayın peşine takılır, zamanda yolculuk yaparsınız. Dünyanın her yerine gidememenize karşın sizi alıp gezdirir, yeni insanlarla tanıştırır, o yörelerin kendine has özelliklerini keşfettirir. Bir saniyede kendinizi anlatın deseler ne yapardınız bilemem ama bir karede her şeyi anlatmanız ve sığdırmanız gerekir. O saniyeyi iyi değerlendirmelisiniz. Çünkü hayat o an kadar kısadır. Fotoğraf karesi hayata bakışınızdır. Size hayatı sevdirir ve bakış açınızı önce değiştirir ve sonra geliştirir. Hangi makineyi kullanıyorsunuz? 2007 nin sonunda, ilk DSLR fotoğraf makinemi almaya karar verdim. Zamanla fotoğraf bilgim arttıkça, lensin fotoğraf makinesinden daha önemli olduğunu fark ettim un sonunda her fotoğrafçının hayali olan DSLR fotoğraf makinemi aldım. Ne tür fotoğraflar çekiyorsunuz? En çok hangisini seviyorsunuz? Fotoğraf benim için; tabiatla baş başa kalıp o