DERMATOLOG OLMAYANLAR İÇİN DERMATOLOJİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "DERMATOLOG OLMAYANLAR İÇİN DERMATOLOJİ"

Transkript

1 İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Sempozyum Dizisi No: 76 DERMATOLOG OLMAYANLAR İÇİN DERMATOLOJİ Editörler Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN - Doç. Dr. Burhan ENGİN 8 Yazar Katılımıyla 2012 İSTANBUL

2 İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Sempozyum Dizisi No: 76 Dermatolog olmayanlar için Dermatoloji Editör: Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN - Doç. Dr. Burhan ENGİN 2012 Bu kitabın bütün hakları İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Komisyonuna içeriğinde yer alan bilgi ve görsel materyal ile ilgili her türlü sorumluluk yazarlara aittir. Kitabın tamamı ya da bir bölümü yazılı izin alınmaksızın elektronik ya da mekanik yöntemlerle kopya edilemez, çoğaltılamaz ve yayınlanamaz. Kaynak olarak belirtilmesi koşuluyla alıntı yapılabilir. Birinci Basım Mart 2012 İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Komisyonu Başkan Barış İlerigelen Kardiyoloji Anabilim Dalı Üyeler Prof. Dr. M. Rıza Altıparmak İç Hastalıkları Anabilim Dalı Prof. Dr. Ertuğrul H. Aydemir Prof. Dr. Salim Çalışkan Prof. Dr. Oktay Demirkıran Prof. Dr. Nur Ahmet Erözenci Prof. Dr. Ertuğrul Gazioğlu Prof. Dr. Emel Taşdelen Gür Prof. Dr. Meral Erdemir Kızıltan Prof. Dr. Haşim Mutlu Prof. Dr. Gül Öngen Prof. Dr. Recep Öztürk Prof. Dr. Sabahattin Saip Prof. Dr. Hakkı Oktay Seymen Prof. Dr. Abdullah Sonsuz Prof. Dr. Öner Süzer Prof. Dr. Yakup Tuna Dermatoloji Anabilim Dalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı Üroloji Anabilim Dalı Genel Cerrahi Anabilim Dalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Nöroloji Anabilim Dalı Kardiyoloji Anabilim Dalı Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Nöroloji Anabilim Dalı Fizyoloji Anabilim Dalı İç Hastalıkları ve Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Anatomi Anabilim Dalı Baskı öncesi hazırlık Kapak tasarımı Baskı ve Cilt Doyuran Matbaası Alemdar Caddesi Güzel Sanatlar Sokak No: 5 Cağaloğlu / İstanbul Tel.: (0212) Faks: (0212) Adet basılmıştır.

3 ÖNSÖZ Tıp bilimleri düşünüldüğünde dermatolojik hastalıkların pratik uygulamaların büyük çoğunluğunu oluşturduğu hekimlerin malumudur. Aile hekimliği uygulamasının yaygınlaşması ile deri hastalıklarının bir kısmını doğru tanıma ve bazılarını da sevk etme büyük bir önem kazanmıştır. Bu nedenle sürekli tıp eğitimi komisyonu faaliyetlerine dermatolog olmayanlar için dermatoloji konusunun eklenmesi planlanmıştır. Basılan kitapçığın hacmi içerisine sıkıştırılabilecek dermatolojik tanı ve en çok karşılaşılan hastalıklar istifadeye sunulmuştur. Hekim arkadaşlarımızın pratik uygulamalarına yardımcı olmak dileği ile Editörler Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN Doç. Dr. Burhan ENGİN 3

4 4

5 Yazarlar Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Prof. Dr. Ertuğrul H. AYDEMİR İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Prof. Dr. M. Cem MAT İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Prof. Dr. Server SERDAROĞLU İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Prof. Dr. Oya OĞUZ İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Doç. Dr. Burhan ENGİN İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Uzm. Dr. Özer PEHLİVAN Serbest Dermatolog 8 Yazar Katılımıyla 5

6 6

7 İÇİNDEKİLER Psoriasis Vulgaris... 9 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN Prekanseröz Hastalıklar Prof. Dr. Ertuğrul H. AYDEMİR Deri Kanserleri Prof. Dr. Ertuğrul H. AYDEMİR Yerel Tedavi Prof. Dr. Ertuğrul H. AYDEMİR Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerinde Lokalizasyonuna Göre Deri Hastalıkların Ayırıcı Tanısı Prof. Dr. M. Cem MAT Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Prof. Dr. Server SERDAROĞLU Ekzemalar Prof. Dr. Oya OĞUZ, Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY Dermatolojide Temel Konular Doç. Dr. Burhan ENGİN Derinin Bakteriyel İnfeksiyonları Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY, Uzm. Dr. Özer PEHLİVAN 7

8 8

9 İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Dermatolog olmayanlar için Dermatoloji Sempozyum Dizisi No: 76 Mart 2012; s PSORİASİS VULGARİS Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN TANIM Psoriasis çoğunlukla diz, dirsek, saçlı deride ve gövdede keskin sınırlı eritemli skuamlı plaklarla karakterize, yaygın görülen kronik inflamatuar bir deri hastalığıdır. Lezyonlar genellikle eritem üzerinde gümüş renkli skuamlar şeklindedir. Skuamların renginden dolayı halk arasında Sedef hastalığı adıyla anılmaktadır (1). TARİHÇE Psoriasis ile ilgili ilk bilgiler Celsus a (MÖ 25-MS 45) aittir. Hippocrates (MÖ 460-MS 375) skuamöz döküntüler olarak sınıfladığı psoriasise benzer lezyonları tanımlamıştır ve bunları lopoi (lepo, deskuamasyon) olarak adlandırmıştır. Ondokuzuncu yüzyılın başlarında Willian psoriasisin tanımını yapmıştır ve farklı klinik tiplerini belirlemiştir de Ferdinand von Hebra psoriasisin Hansen hastalığından ayırımını yapmıştır (2). EPİDEMİYOLOJİ Psoriasis dünyanın her yerinde görülebilir, ancak sıklığı çevresel ve coğrafik faktörlere bağlı olarak değişir. Psoriasisin toplumda görülme sıklığı % 1-3 arasındadır. Dermatoloji polikliniklerine başvuran hastaların %6-8 ini oluşturur. Her iki cinsi eşit oranda tutar fakat kadınlarda başlangıç yaşı daha erken olma eğilimindedir. Psoriasis vulgaris olgularının yaklaşık üçte biri pediyatrik yaş grubunda görülür. Psoriasis insidansı hem çocuklarda hem erişkinlerde olmak üzere beyaz ırkta en fazladır. Raychaudri nin 2000 yılında 707 psoriasis hastasıyla yaptığı çalışmada hastaların % u hastalığın 16 yaşından önce başladığını belirtmiş- 9

10 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN lerdir. Almanya da yapılan bazı çalışmalarda akrabası etkilenen kişilerde psoriasis gelişme riskinin arttığı bulunmuştur, pozitif aile hikayesi olanlarda prevelans % 14 ken pozitif aile hikayesi olmayanlarda prevelans % 3 olarak bulunmuştur. Diğer bir çalışmada erişkin psoriasis hastalarının % 37 sinde, pediyatrik psoriasis hastalarının % 49 unda pozitif birinci derece akraba hikayesi olduğu görülmüştür. İkizlerde yapılan çalışmalarda monozigotik ikizlerde % 75 e varan konkordans olduğu görülmüştür (3-6). ETYOPATOGENEZ Psoriasisin patogenezi tam olarak açıklığa kavuşmamıştır, ancak çocukların %23.4 ile % 71 inde pozitif aile hikayesi olması ve monozigot ikizlerden birinde varsa diğerinde de çok yüksek oranda ortaya çıkması nedeniyle genetik bir temeli olduğu düşünülmektedir (6-8). Genetik yatkınlık altıncı kromozom üzerinde bulunan sınıf 1 ve sınıf 2 major doku uygunluk antijenleriyle ilişkilidir (9). Hastalığın başlangıç yaşına ve eksprese edilen insan lökosit antijeninin tipine göre psoriasisin iki alt tipi belirlenmiştir. Tip 1 erken başlangıçlı ve HLA-Cw6, -B57 ve DR7 ile ilişkilidir fakat tip 2 geç başlangıçlı ve HLA-Cw2 ile ilişkilidir. Psoriasisin genetik temelini inceleyen çalışmalar kromozom 6 dışındaki kromozomlarda da psoriasise yatkınlık genlerinin olduğunu ortaya çıkarmıştır (10). Monozigotik ikizlerde yapılan çalışmalar psoriasisin ortaya çıkışında çevresel faktörlerin rol aldığını göstermiştir. Bunlar arasında travma, infeksiyonlar, ilaçlar, aşılar, psikolojik ve emosyonel faktörler, endokrin ve metabolik bozukluklar, sigara, alkol ve iklim ve mevsimsel değişiklikler yer alır (2, 11). Çocuklarda üst solunum yolu infeksiyonları psoriasis başlangıcında yaygın görülen bir faktördür. Çocukların % 14.8 inde (7, 8) üst solunum yolu infeksiyonları tesbit edilmiştir ve % 21.3 ünde farenks kültüründe grup A beta hemolitik streptokok (streptococcus pyogenes) pozitifliği görülmüştür. Olguların 2/3 ünde guttat psoriasis inflamatuar bir odakla ilişkili bulunmuştur ancak bunlarda grup A beta hemolitik streptokokların özel 10

11 Psoriasis Vulgaris bir alt tipi saptanmamıştır, hastalığın konağa özgü bir yanıt nedeniyle geliştiği tespit edilmiştir. HIV infeksiyonu psoriasise neden olabilir veya psoriasisi şiddetlendirebilir (5, 12). Normal deride travmaya bağlı yeni psoriatik lezyonların oluşması izomorfik yanıt veya Köbner fenomeni olarak bilinmektedir. Fiziksel, kimyasal, termal, inflamatuar veya cerrahi travmalar psoriasisin şiddetlenmesine neden olabilir. Erişkin hastalarda B-bloker ajanlar ve lityum iyi bilinen tetikleyici faktörler iken çocuklarda antimalaryal ilaçlar ve oral ve yerel kortikosteroidlerin kesilmesi psoriasis gelişmesinde önemli rol oynar (1, 13). Psoriasisin başlangıcında veya alevlenmesinde psikolojik ve stres gibi psikosomatik faktörlerin de etkili olduğu bazı çalışmalarda gösterilmiştir (14). Psoriasis patogenezinde aktive T hücreleri ve psoriatik plaklarda bulunan aktive dendritik hücreler merkezi rol alır. Bu hücrelerden proinflamatuar sitokinlerden olan TNF-alpha, IL-17, IL-23 ve interferon gama salınır, bu sitokinler de IL-1, IL-6, IL-8, nükleer faktör KB aktivasyon ürünleri (NFkB activation products), adezyon molekülleri ve vasküler endotelyal büyüme faktörü salınmasına neden olur ve sonuçta keratinosit hiperprolifersyonu oluşur. Psoriatik plaklarda TNF-alfa düzeyi psoriasisten etkilenmemiş deriye ve normal kişilere göre artmıştır. Psoriatik hastaların T hücrelerinde normal kişilere göre artmış IFN-gama ekspresyonu olduğu ve IFN-gama nın psoriatik plak gelişimine neden olduğu bildirilmiştir (15). Psoriasis otoimmün bir hastalık olarak sınıflandırılır. Psoriasis hastalarının çoğunda özellikle deriyle ilgili otoimmün hastalıklardan olan morfea, vitiligo ve diğer otoimmün hastalıklar da gelişebilir (16, 17). Psoriatik artritli hastalarla yapılan bir çalışmada bu hastalarda kendi yaş grubundaki sağlıklı kişilere göre tiroit hastalığı insidansında bir artış tesbit edilmiştir. Bu artış cinsiyet erkekse veya romatoid artrit eşlik ediyorsa daha belirgin olmuştur (18). 11

12 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN KLİNİK ÖZELLİKLER Başlangıç lezyonu genellikle eritemli makül veya makülopapüller olup, 2 mm gibi çok küçük çapta olabilirler. Bu lezyonların giderek genişlemesiyle sonunda üzeri skuamla kaplı büyük plaklar ortaya çıkar. Bu lezyonlar normal deriden keskin bir kenar ile ayrılırlar. Psoriatik skuamın rengi gümüş beyazı, gümüşümsü gri veya sedef rengi olarak tanımlanmıştır (1, 3). Skuam hafifçe kazınacak olursa gevrek ve tozumsu bir hal alır (Mum lekesi belirtisi). Skuam tamamen kaldırılırsa altında nemli, ince, saydam bir deri tabakası görülür. Lezyon bir sonraki tabakaya ulaşılana dek kuru kalır. (İnce zar belirtisi) Kazıma sürdürülür ve küçük kanama odakları gözlenir (Auspitz belirtisi) (19). Bu kanama alanlarının uzamış dermal papillların uçlarına uyduğu söylenir (1, 3). Başlangıçtaki papül oluştuktan sonra çevreye doğru genişlemeye başlar. Genişleyen psoriatik lezyonlar çeşitli şekiller meydana getirebilirler. Bazı plaklar ortalarından iyileşme göstermeye başlar, bunun sonucunda sirsine veya ark şeklinde lezyonlar ortaya çıkar. Bu değişik şekiller serpijinöz, annüler, girat, guttat (damla şeklinde) ve rupial (midye kabuğu şeklinde) gibi isimler alırlar. Plakların uzun sürdüğü durumlarda deri kalınlaşır, çatlaklar meydana gelir ve eskimiş psoriasisi tanımlayan kalın skuamlar lezyonları örter. Psoriasis plaklarının yerleşmediği bir deri alanı olmamakla birlikte, lezyonların özellikle bazı bölgeleri seçtikleri gözlenir. Karakteristik olarak dizler, dirsekler, lumbosakral bölge, saçlı deri ve genital bölge, en sık olarak tutulan alanlardır (3). Psoriatik lezyonlar iyileştiği zaman, çoğu post-inflamatuar durumda olduğu gibi hiperpigmentasyon, hipopigmentasyon veya depigmentasyon ortaya çıkar. Hipopigmente zon sık gözlenir ve Woronoff halkası adını alır (3, 20). 12

13 Psoriasis Vulgaris PSORİASİS VULGARİSTE KLİNİK TİPLER Guttat Psoriasis Guttat psoriasis daha çok çocuklarda görülen psoriasis tipidir ve sıklığı çeşitli çalışmalarda %6.4, % 9.7 ve % 44 olarak bulunmuştur (8, 22, 23). Çoğu zaman grup A beta-hemolitik streptokokun neden olduğu faranjitden sonra veya daha az olarak perianal streptokok dermatitinden sonra aniden ortaya çıkan, minimal skuamlı nokta şeklinde papüllerle karakterizedir (24). Guttat psoriasiste papüler lezyonlar özellikle gövdede, ekstremitelerin proksimalinde, yüzde ve saçlı deride görülür (25). Genellikle 3-4 ayda geriler ancak bazen lezyonlar büyüyüp plak psoriasis karakterini alabilir (26). Numuler Psoriasis En sık görülen psoriasis formu olup plaklar daha çok diz, dirsek, kalça, gövde ve saçlı deride yerleşir. Anüler Psoriasis Anüler psoriasis, kenarlarında eritem ve deskuamasyonun eşlik ettiği püstüllerden oluşan sirsine şekilli lezyonlardan oluşur ve çocuklarda erişkinlere göre daha sık görülür (27). Lineer psoriasis Nadir rastlanan bir tiptir ve varlığı tartışmalıdır. Blaşko çizgilerini takip eden eritamoskuamöz lezyonlar doğuştan beri vardır. Bu lezyonların İLVEN (inflamatuar lineer verükoz epidermal nevüs) den ayrımında subjektif olarak kaşıntının daha az veya hiç olmaması, histolojisine psoriasiform patern saptanması ve psoriasis için aile öyküsü pozitifliği önemlidir (29). Eritrodermik Psoriasis Psoriatik eritrodermi çocuklarda erişkinlerden daha nadir görülür, tüm deri yüzeyinde yaygın eritem vardır, ödem ve deskuamasyon da eşlik 13

14 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN eder. Tetikleyici faktörlerin araya girmesi, tedaviye bağlı komplikasyonlar veya sistemik steroid tedavisinin kesilmesi, altın, ultraviyole, penisilin, klorokin, yerel kortikosteroidlerin fazla kullanılması gibi tedaviler sonucu olabileceği gibi direkt olarak da başlayabilir. Tırnak değişiklikleri çok şiddetli olabilir. Dermatopatik lenfadenopati ve şiddetli pruritus görülebilir. Erirodermik bir olguda yer yer küçük sağlam deri alanlarının bulunuşu psoriatik eritroderma veya pitriyazis rubra pilaris eritroderması için ipucu olarak değerlendirilmelidir. Spesifik bir laboratuar bulgusu yoktur. Generalize püstüler psoriasiste olduğu gibi, sedimentasyon artışı, lökositoz, lenfopeni, negatif azot dengesi, hipoalbuminemi görülebilir. Hipertermi, hipotermi, kardiyak debide azalma, karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozulma eşlik edebilir. Kardiyovasküler şok ve septik şok gelişme riski olduğu için bu olguların hastanede yakın takip edilmesi gerekmektedir. Erken dönemde psoriasis histolojisi görülürken uzamış olgularda nonspesifik eritroderma histolojisi izlenir (1, 3, 9). Püstüler Psoriasis Püstüler psorisis, steril püstüllerle seyreden inatçı bir klinik tablodur. Lokalize ve generalize olmak üzere iki klinik tipi vardır. Generalize tipi akut generalize püstüler psoriasis (von zumbusch tipi) ve anüler püstüler psoriasisi içerir. Lokalize püstüler psoriasis; parmak ve tırnak tutulumu olan akrodermatitis kontinua of Hallopeau, palmoplantar püstüler psoriasis (Barber-Koenigsbeck tipi) ve üzerinde püstüllerle karakterize plak psoriasisden oluşur (1, 3). Generalize püstüler psorisis (Zumbusch tipi): Oldukça nadir görülen, fatal seyredebilen bir durumdur. Generalize püstüler psoriasisi, psoriasis vulgaris hastasında sistemik kortikosteroidin kesilmesi, hipokalsemi, infeksiyon veya lokal irritanlar tetikleyebilir. Döküntü ani başlangıçlı ve generalizedir, genel durumda kötüleşme, halsizlik, poliartralji, yüksek ateş ve lökositoz eşlik eder, sıklıkla birkaç haftada geriler bazen eritrodermik psoriasise dönüşebilir (2). Hızla tedavi edilmesi gereken ağır bir tablodur. Ayırıcı tanıda impetigo ve subkorneal püstüler dermatoz düşünülmelidir (1, 3). 14

15 Psoriasis Vulgaris Palmoplanter püstüloz (Barber in püstüler psoriasisi): En sık yaş grubunda kadınlarda daha sık görülür. El içi, ayak tabanında bilateral ve simetrik yerleşimli, eritemli zeminde 2-4 mm çaplı püstüllerle karakterizedir. Püstüller yaklaşık 1 haftada açılmadan kurur, deskuamasyon ve keratoz ile iyileşir. Ayırıcı tanıda tinea pedis et manum, infekte ekzemalar akla gelmelidir (1, 3). ÖZEL LOKALİZASYONLAR Psoriasis lezyonları vücudun farklı yerlerinde değişik şekilde görülebilir. Saçlı Deri Psoriasisi Psoriasis sıklıkla saçlı deride de görülür ve özellikle frontotemporal bölge tutulumu belirgindir. Keskin sınırlı ve şiddetli skuamlı yamalar şeklinde olup lezyonlar saçlı deri sınırının 1-2 cm dışına yayılma eğilimindedir. Sadece saç tutulumu olduğunda seboreik dermatitten ayırımı zordur (Sebopsoriasis). Tanı, histopatolojik olarak Munro mikroabselerinin görülmesi ile konur. Genellikle alopesiye neden olmaz. Ancak uzun süreli yaygın skuamlı von Zumbusch tipi generalize püstüler psoriasiste ve eritrodermik olgularda toksik kaynaklı diffüz saç kaybı oluşabilir (1, 3). İntertriginöz (İnvers) Psoriasis Sıcak ve terleme bozukluğu sonucu izomorfik irritasyona bağlı olarak gluteal yarık, inguinal, aksiller bölge, umblikus ve meme altı gibi intertriginöz alanlarda oluşan psoriasis tipidir. Buradaki psoriasis lezyonlarında sürtünme ve nem nedeni ile skuamlar izlenmez. Muayenede keskin sınırlı ve hafif infiltre eritemli yer yer masere, fissure plaklar saptanır. Fissürlü plakların keskin sınırlı olması, psoriasis için tanı koydurucudur. Ayırıcı tanıda; ekzema, kandidoz ve masere tinea inguinalis düşünülmelidir (1, 3). 15

16 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN 16 Penil Yerleşim Penis genç hastaların büyük bir kısmında hastalığın ilk başlangıç yeri olabilir. Nadir vakada tek başına penis tutulumu mevcuttur. Penisteki psoriasis lezyonu hafif skuamlı, parlak yüzeyli, infiltre bir plaktır. Ayırıcı tanıda liken planus, zoon balaniti, bowen hastalığı, bowenoid papüloz ve kandidiyazis düşünülmelidir (1, 3). El ve ayaklar Bu bölgelerdeki psoriasis lezyonları sınırları net, simetrik, eritemli yer yer hiperkeratozik plaklar ve ağrılı fissürlerle karakterizedir. Ayırıcı tanıda ön planda kronik el ayak egzemaları ve kronik dermatofit infeksiyonu düşünülmelidir. Artrit, üretrit, konjunktivit triadı ile karakterize Reiter sendromunda da benzer deri bulguları saptanabilir (1, 3). Oral mukoza Psoriasisde mukoza tutulumu nadir olup özellikle generalize püstüler psoriasisde hastaların dillerinde ve ağız mukozasında anüler, kıvrımlı, beyaz yama tarzı lezyonlar (coğrafik dil şeklinde) ortaya çıkar (9, 28). Tırnak Bozuklukları Tırnak tutulumu genelde psoriasis tanısında önemli bir ipucu olup hastaların %10-80 inde saptanabilmektedir. Tırnaklar çoğu zaman simetrik şekilde tutulur. Tırnağın matriks, tırnak yatağı ve paronişyum gibi anatomik bölgelerinin tutulumuna bağlı tırnakta çeşitli şekil bozuklukları ve görünüm saptanır. Matriks tutulumunun en tipik bulgusu pitting olup, matriksteki bölgesel parakeratoz sonucunda oluşur. Psoriasis için spesifik olmayıp alopesi areata gibi çeşitli hastalıklarda da saptanabilmektedir. Diğer bir sık gözlenen belirti, tırnak plağının üzerine yağ dökülmüş gibi bir izlenim veren yağ damlası (hiponikyum ve tırnak yatağında biriken glikoproteine bağlı) işaretidir. Ayrıca onikolizis (tırnak plağının tırnak yatağından ayrılması), subungual hiperkeratoz, tırnak plağı anomalileri ve splinter hemorajiler de psoriasiste gözlenebilir. Psoriasisin tırnak bozuklukları en çok tırnağın mantar hastalıklarını taklit eder (1, 3, 4, 24, 28).

17 Psoriatik Artrit Artropati, psorisisin tek sistemik belirtisidir. Artrit %75 olguda deri tutulumdan sonra görülür, %10 olguda ilk belirti, %15 olguda ise deri tutulumu ile birliktedir. HLA B27 doku grubuna sahip olanlarda sıklığı artmıştır. Sıklığı hakkında kesin bir görüş yoktur ancak psoriasisli olgularda %5-8 oranında artrit geliştiği kabul edimektedir. Tüm psoriasis formları artrite eşlik edebilir genellikle deri tutulumunun şiddetiyle artrit gelişim prevelansı birbiriyle doğru orantılıdır. Kadınlarda biraz daha sıktır. Her yaşta ortaya çıkabilir ancak erken başlayanlarda seyir daha hızlıdır. En sık distal interfalangial eklemler, diğer küçük eklemler ve sakro-iliak eklem tutulur. Monoartrit veya oligoartrit tipinde asimetrik, seronegatif spondilartritlerdendir. Beş ayrı klinik tablo halinde görülür. Psoriasis Vulgaris 1. Asimetrik oligoartrit: En sık görülen tip olup, diz, ayak bileği gibi büyük eklemlerle birlikte, birkaç interfalangial eklemi tutar. 2. Simetrik poliartrit: Romatoid artrite benzer şekilde el ve ayakların küçük eklemleri, el ve ayak bilekleri, diz ve dirsek eklemleri simetrik olarak tutulmuştur. 3. Distal interfalangial tip: Genellikle tırnak tutulumu da eşlik eder. 4. Spinal tip: Psoriatik olgulan yaklaşık 1/3 ünde asemptomatik sakroileit gelişmektedir. Genellikle asimetrik olup, spondilit de eşlik edebilir. 5. Artritis mutilans: Nadir görülür, ancak psoriatik artritin en ağır formudur. Destruktif eroziv artrit sonucu, klinik olarak deforme, dizilimi bozulmuş eklemlerle karakterizedir. Psoriatik artrit tanısında eşlik eden deri lezyonları ve tırnak tutulumu önemlidir. Romatoid faktör negatifliği önemli bir bulgu olmakla birlikte %5-15 olguda düşük titrelerde pozitif olabileceği unutulmamalıdır. Ayırıcı tanıda diğer seronegatif artritler ve romatoid artrit düşünülmelidir (1, 3, 21). 17

18 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN TANI Tanı klinik görünüm ve histopatolojik inceleme ile konulur (30). Perilezyonel hipopigmente alana Woronoff halkası denir ve psoriasis için oldukça spesifiktir fakat nadiren görülür (31). Lezyonsuz deriye travma uygulanmasıyla yeni lezyonlar oluşmasına izomorfik yanıt veya Köbner fenomeni denir (32). Mum lekesi ve Auspitz fenomeni tanıda, Köbner fenomeni ise hastalığın aktivasyonunu belirlemede önemlidir. Psoriatik plağa travma uygulanmasıyla lezyonun gerilemesi ve yerini normal derinin almasına Renbök fenomeni veya ters Köbner denir. Psoriasisin tanısında özel bir laboratuar bulgusu yoktur. Histopatolojik olarak hiperkeratoz, parakeratoz, akantoz, epidermal uzantıların düzenli biçimde parmaksı uzaması (testere dişi görünümü), stratum granulozumda incelme, papillomatozis, retelerde çomaklaşma, epidermisin suprapapiller bölgesinde incelme görülür. Stratum korneumda Munro mikroabseleri (parakeratotik alanlarda polimorfonükleer lökosit birikimi) ve papiller dermiste lenfohistiyositer hücre birikimi karakteristiktir (1, 3, 28). 18 AYIRICI TANI Psoriasisin ayırıcı tanısına seboreik dermatit, atopik dermatit, numuler dermatit, sekonder sifilis, pitriyazis rubra pilaris, liken planus, tinea korporis, tinea kapitis, pitriyazis rozea, inflamatuar lineer verüköz epidermal nevüs, kronik kutanöz lupus eritematozus, akrodermatitis enteropatika, irritan diaper dermatiti, eritrazma, subkorneal püstüler dermatoz, eritema anülare santrifüj girer (3). TEDAVİ Psoriasis in etyoloji ve patogenezinin tam belirlenememiş olması bu hastalığın tedavisinde çok çeşitli tedavi stratejilerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur (33, 34). Tedavide amaçlanan DNA sentezini inhibe ederek mitozu baskılamak, epidermal döngüyü normal hıza getirmek ve antiinflamatuar etkinlik oluşturmaktır. Şu an yeni gelişen tedaviler T hücre ve T hücre kaynaklı sitokinlere yöneliktir. En uygun tedavi yöntemini

19 Psoriasis Vulgaris belirlemek için hastanın yaşı, cinsiyeti, psoriasisin klinik prezentasyonu, yaygınlığı, süresi, tipi, eşlik eden semptomlar, hastalıklar, daha önce uygulanan tedaviler göz önüne alınmalıdır (2). Hastalık şiddeti ve tedavinin belirlenmesinde vücut yüzey alanı tutulum yüzdesi ana gösterge olarak kullanılsa da şiddet sınıflamasında ortak bir görüş bulunmamaktadır. Bu şiddetin belirlenmesinde PAŞİ, SPAŞİ gibi farklı yöntemler geliştirilmiştir. Amerika da National Psoriasis Foundation VYA (Vücut Yüzey Alanı) na göre şiddet derecelendirilmesini yapmaktadır. Bu sınıflamaya göre %3 e kadar hafif, %3-10 orta, %10 dan fazla şiddetli hastalık olarak tanımlanır. Avrupa da ise EMEA (European Medicines Agency) %20 üzerindeki olguları şiddetli kabul etmektedir (36). Halen en sık kullanılan tedavi yöntemleri yerel kortikosteroidler, immunosupresifler (genellikle siklosporin), psoralenle birlikte veya salt ultraviyole irradyasyonu, sistemik retinoidler ve sistemik metotreksattır (33-35). Günümüzde psoriasis tedavileri şifa sağlamamakta, hastalar yaşam boyu tedavi gereksinimi gösterebilmektedir. Bu nedenle, nisbeten daha kolay uygulanabilir olan yerel kortikosteroid ve keratolitik gibi tedaviler ilk olarak kullanılmakta, bunlar etkisiz kaldığında daha efektif ancak yan etkileri daha fazla olan sistemik tedavilere başlanabilmektedir. Tedavi amacı lezyonların kaybolmasıdır. Ancak, geniş hasta serilerinde en etkili sistemik tedavilerin dahi olguların önemli bölümünde etkisiz kalabildiği gösterilmiştir (33). Belirgin yan etkiler ortaya çıkabildiğinden tam remisyonun gerçekçi bir beklenti olmadığı da vurgulanmıştır (34). Pratikte, daha etkili tedavilerin uzun süre kullanımı, oluşturabildikleri şiddetli yan etkiler nedeniyle (siklosporin-nefrotoksisite ve şiddetli immun supresyon; metotreksat-hepatotoksisite, ultraviyole irradyasyonu-mutagen ve karsinogen) mümkün olmamaktadır. Bununla birlikte, günümüzde psoriasis tedavisinde en fazla kullanılan tedavi modeli olan yerel kortikosteroidler de uzun süreli kullanımlarında belirgin yan etkiler oluşturmaktadır. Mevcut tedavi yöntemlerinin, tedavi başlangıcından klinik regresyona kadar, genellikle birçok hafta uygulanmaları gerekli olmaktadır (34). 19

20 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN YEREL TEDAVİLER Psoriasisin hafif formunda monoterapi veya kombine rejimler şeklinde kullanılan yerel tedaviler yeterlidir, orta veya şiddetli psoriasis olgularında yerel tedavi fototerapi ve/veya sistemik tedavilerle kombine edildiğinde iyileşmeyi hızlandırır ve kaşıntıyı azaltır (2, 36). Yumuşatacılar ve/ veya nemlendiriciler (vazelin, seramidler, amonyum laktat veya mineral yağı) ve hiperkeratozik lezyolarda keratolitik ajanlar (salisilik asit-%3-6, üre-% 5-20) tüm tedavi şekillerinde destekleyici olarak, aktif maddelerle dönüşümlü olarak veya asemptomatik evrede dahi kullanılmalıdır (2, 36). 20 Kortikosteroidler Yerel kortikosteroidler halen en temel tedavi yöntemini oluşturmaktadırlar. Antiinflamatuar, antiproliferatif (antimitotik), immunsupresif, vazokonstriktör ve antipruritik etkileri ile etki ederler. Losyon, krem, yaglı (emollient) krem, pomat, jel ve sprey bazlarında uygulama yanında kortikosteroid emdirilmiş teypler de mevcuttur. Kullanılan kortikosteroidin potensi ve formu uygulanacak olan bölgeye göre seçilir, orta ve yüksek potent kortikosteroidler saçlı deri, ekstremite ve gövde lezyonlarında kullanılırken, düşük potensli olanlar yüz, periauriküler bölge, aksiller ve inguinal katlantılar ve genital bölgede kullanılır. Yan etkileri kortikosteroidlerin kullanımını sınırlamaktadır. ABD dışındaki ülkelerde kortikosteroidler daha az kullanılmaktadır. Orta güçte kortikosteroidlerde dahi hipotalamus-hipofiz-adrenal aksı suprese olabilmektedir. Küçük çocuklarda bu yan etki daha kolay oluşmaktadır (37). Nadiren iatrojenik Cushing sendromu da görülebilmektedir. Daha sık olarak lokal yan etkiler ortaya çıkmaktadır. Yüz ve intertriginöz alanlarda uzun süreli kortikosteroidlerin aşırı miktarlarda kullanımı epidermal atrofi, telengiektazi ve minör travmalar sonucu purpura gelişimiyle sonuçlanmaktadır. Dermal konnektif dokudaki değişiklikler ise geri dönüşümsüz stria gelişimiyle sonuçlanmaktadır. Bir diğer komplikasyon ise tekrarlayan uygulamalar sonucu taşifilaksi gelişmesidir (38). Yan etkileri önlemek için klinik olarak iyileşme sağlandıktan sonra daha az potent steroitlere geçilmeli, aralıklı veya dönüşümlü tedavi uygulanmalı veya diğer tedavi yöntemleriyle kombine olarak kullanılmalıdır (2, 9, 25).

21 Psoriasis Vulgaris Çocuklarda psoriasis tedavisinde FDA tarafından onaylanan iki steroid mometazon furoate ve alklometazon dipropionate dir. Mometazon furoate 2 yaş ve üzerinde alklometazon dipropionate 1 yaş ve üzerinde kullanılır. Yüz, bez bölgesi ve intertrijinöz alanlarda düşük potent steroitler mesela % 1 lik hidrokortizon kullanılabilir (4, 9). Katran Kömür katranı antipsoriatik, antiseboreik, antipruritik ve keratolitik etkilere sahiptir ve psoriasis tedavisinde kullanılan en eski ajandır ancak günümüzde hoş olmayan kokusu, rengi ve leke yapma özelliği nedeniyle kullanımı sınırlanmıştır. Katran kalın skuamlı plaklarda ve saçlı deri psoriasisinde % 5-10 oranında şampuan şeklinde kullanılmaktadır. Akne, folikülit, irritan ve kontakt dermatit gibi yan etkiler gelişebilir. Katranın plak psoriasisde UVB ile birlikte kullanımı Goeckerman tekniği olarak bilinir. Kömür katranı çocuklarda kontrendike değildir ancak karsinojen potansiyeli olması nedeniyle Almanya da kullanımı yasaklanmıştır (9, 39). Antralin (Ditranol) Psoriasis tedavisinde 100 yılı aşkın süredir kullanılmaktadır, etkisini sitostatik olarak ve mitotik aktiviteyi azaltarak göstermektedir. Yerel D vitamini analoglarının kullanıma girmesiyle, Avrupa da boyama ve irritasyon yan etkileri nedeniyle antralin kullanımı azalmıştır. Püstüler psoriasisde kullanılmamalı daha çok plak tipi psoriasisde kullanılmalıdır. Şimdilik FDA tarafından sadece yetişkin psoriasisinde onaylanmıştır. Katrandan daha etkilidir ancak ilacın yol açtığı irritasyon ve deri ve giysileri boyaması kullanımını kısıtlar. Düşük konsantrasyonlarda (% ) 24 saat süreyle veya yüksek konsantrasyonlarda (%1-3) dakika boyunca uygulanır. İrritan bir madde olduğu için intertrijinöz bölgelere, göz çevresine mukozalara ve perilezyonel sağlam deriye uygulanmamalıdır, erozyon, vezikül ve bül gelişebilir (9, 39). 21

22 Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN Topikal D vitamini analogları Kalsipotriol, kalsitriol ve takalsitol vitamin D3 analoglarıdır, keratinositlerin diferansiasyonunu indükleyerek ve proliferasyonunu inhibe ederek etki gösterirler ların başından beri kullanımda olan D vitamini analogu kalsipotriol, % konsantrasyonda klas II kortikosteroidlerle kıyaslanabilir etkinlik göstermekte, antraline, klinik etkinlik üstünlüğü ve daha az irritan oluşu yanında boyama özelliğinin bulunmaması ile tercih edilmektedir (40). Kalsipotriol vücut yüzey alanının % 30 dan azı tululan hafif veya orta derece psoriasisi olan hastalarda efektif ve güvenli bir tedavi seçeneğidir. Çok güçlü kortikosteroidler kadar etkili olmamalarına rağmen bunlarla kombine edildiklerinde her birinin tek başına kullanımlarına göre üstünlük göstermektedirler (41, 42). Kalsipotriyolün UVB, PUVA ile kombinasyonları tedavi etkinliğini arttırmaktadır (43, 44). Kalsipotriyolün sık görülen yan etkisi uygulama alanında gelişebilen irritan kontakt dermatittir. Lezyonel, perilezyonel ve yüzde irritasyon en sık görülen yan etkilerdir, yüze uygulanmamalıdır. Yüz ve intertriginöz alanlar özellikle duyarlı olup bu alanlarda görülme oranı % 20 ye ulaşabilmektedir (45). Geniş alanlarda yüksek miktarlarda kullanımı sonucu hiperkalsemi gelişimi de bildirilmiştir (46). Retinoidler Tazarotenenin % 0.05 ve % 0.1 lik jel ve kremleri kullanılmasına rağmen % 0.1 lik konsantrasyonda daha fazla olmak üzere uygulama alanında irritasyon yüksek sıklıkta gelişmektedir. Bu nedenle yerel çok güçlü, güçlü ve orta güçte kortikosterodlerle alterne edilerek kombinasyonları denenmekte, böylelikle irritasyon oranı azalırken etkinlik artmaktadır. Tazarotenin kortikosteroid atrofisini deride azalttığı da gözlenmiştir (47, 49). UVB ile tazaroten kombinasyonu salt UVB uygulamasına göre üstünlük arzetmekle birlikte tazarotenin stratum korneumu incelltiği ve yanık gelişimi olasılığını arttırdığı belirlenmiştir. Tazarotenin çocuk psoriasisinde kulanımı FDA tarafından onaylanmamıştır ve çocuk psoriasisinde kullanımına dair yeterli etkinlik ve güvenlik çalışmaları yoktur. Tazaroten X kategorisindedir hamilelerde ve emziren annelerde kullanılmamalıdır (2, 9, 25). 22

Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN*, Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY*, Dr. Tuba ZARA*, Doç. Dr. Burhan ENGİN*

Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN*, Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY*, Dr. Tuba ZARA*, Doç. Dr. Burhan ENGİN* Çocukluk Çağı Psoriasisi Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN*, Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY*, Dr. Tuba ZARA*, Doç. Dr. Burhan ENGİN* * İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim

Detaylı

Prof. Dr. Cengizhan Erdem Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı

Prof. Dr. Cengizhan Erdem Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Cengizhan Erdem Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı LĐKEN PLANUSTA TEDAVĐ KUTANÖZ LİKEN PLANUSTA TEDAVİ Az sayıda kutanöz asemptomatik LP papülühasta ısrar etmedikçe tedaviyi

Detaylı

YENİ TEDAVİ SEÇENEKLERİ

YENİ TEDAVİ SEÇENEKLERİ ROMATOLOJİDE KULLANILAN YENİ TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR ESEN KASAPOĞLU GÜNAL İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ GÖZTEPE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ROMATOLOJİDE YENİ TEDAVİ SEÇENEKLERİ SENTETİK İLAÇLAR LEFLUNOMİD

Detaylı

Çocukluk Çağı Psoriasis Hastalarının Klinik ve Demografik Özelliklerinin Retrospektif Olarak Değerlendirilmesi

Çocukluk Çağı Psoriasis Hastalarının Klinik ve Demografik Özelliklerinin Retrospektif Olarak Değerlendirilmesi Özgün Araştırma / Original Investigation Turk J Dermatol 2013; 7: 13-7 DOI: 10.4274/tdd.1349 13 Ayşe Serap Karadağ, Serap Güneş Bilgili*, Ömer Çalka*, Yuhanize Taş Demircan* Çocukluk Çağı Psoriasis Hastalarının

Detaylı

Prof. Dr. NĐHAL N. LTESĐ HREVĐ HASTALIKLAR ANABiLiM DALI

Prof. Dr. NĐHAL N. LTESĐ HREVĐ HASTALIKLAR ANABiLiM DALI Prof. Dr. NĐHAL N KUNDAKÇI ANKARA ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTES LTESĐ DERĐ VE ZÜHREVZ HREVĐ HASTALIKLAR ANABiLiM DALI ETYOLOJĐ? Patogenik hipotez Keratinositler Sinir son uçlaru ları Fibroblastlar Mast hücreleri

Detaylı

Psoriasis (Sedef) Hastalığı Hasta Bilgilendirme Formu Amaç Siz psoriasis (sedef) hastalarına ve yakınlarınıza hastalığınız ile ilgili yararlı

Psoriasis (Sedef) Hastalığı Hasta Bilgilendirme Formu Amaç Siz psoriasis (sedef) hastalarına ve yakınlarınıza hastalığınız ile ilgili yararlı Psoriasis (Sedef) Hastalığı Hasta Bilgilendirme Formu Amaç Siz psoriasis (sedef) hastalarına ve yakınlarınıza hastalığınız ile ilgili yararlı bilgiler vermektir. Sedef hastalığının ne olduğu, sebepleri,

Detaylı

Arşiv Kaynak Tarama Dergisi

Arşiv Kaynak Tarama Dergisi Arşiv Kaynak Tarama Dergisi Archives Medical Review Journal Psöriazisin Yönetiminde Tedavi Seçenekleri Treatment Options in Management of Psoriasis Gülbahar Saraç 1, Tuba Tülay Koca 1, Hatice Gamze Demirdağ

Detaylı

Romatizma BR.HLİ.066

Romatizma BR.HLİ.066 Nedir? başta eklemler olmak üzere, birçok organ ve dokunun doğrudan ya da dolaylı olarak zarar görmesine yol açabilen hastalıklar grubudur. Kanda iltihap düzeyinde yükselmeye neden olup olmamasına göre

Detaylı

%20 En sık neden cilt kuruluğu Gebeliğe özgü cilt hastalıkları İntrahepatik kolestaz İlaç ve diğer allerjik reaksiyonlar Sistemik hastalıklara bağlı

%20 En sık neden cilt kuruluğu Gebeliğe özgü cilt hastalıkları İntrahepatik kolestaz İlaç ve diğer allerjik reaksiyonlar Sistemik hastalıklara bağlı %20 En sık neden cilt kuruluğu Gebeliğe özgü cilt hastalıkları İntrahepatik kolestaz İlaç ve diğer allerjik reaksiyonlar Sistemik hastalıklara bağlı kaşıntılar (kc, bb, troid) Pemfigoid gestasyones Gebeliğin

Detaylı

Prof.Dr.Kemal NAS Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon AD, Romatoloji BD

Prof.Dr.Kemal NAS Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon AD, Romatoloji BD Prof.Dr.Kemal NAS Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon AD, Romatoloji BD Kronik enflamatuar hastalıklar, konak doku ve immun hücreleri arasındaki karmaşık etkileşimlerinden

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin; KRİYOGLOBÜLİN Cryoglobulins; Soğuk aglutinin; Kriyoglobülin kanda bulunan anormal proteinlerdir ve 37 derecede kristalleşirler. Birçok hastalık sırasında ortaya çıkabilirler ancak vakaların %90ı Hepatit

Detaylı

JÜVENİL SPONDİLOARTROPATİLER. Özgür KASAPÇOPUR İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı

JÜVENİL SPONDİLOARTROPATİLER. Özgür KASAPÇOPUR İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı JÜVENİL SPONDİLOARTROPATİLER Özgür KASAPÇOPUR İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Jüvenil spondiloartropatiler 16 yaş altındaki çocuklarda, özellikle

Detaylı

5 Pratik Dermatoloji Notları

5 Pratik Dermatoloji Notları AİLE HEKİMLERİ İÇİN 5 Pratik Dermatoloji Notları En Sık Görülen Dermatolojik Hastalıklar İçindekiler Vitiligo Eritema Multiforme Ürtiker Uyuz Tahta Kurusu / Pire Isırığı Kaposi Sarkomu 2 Vitiligo 3 Vitiligo

Detaylı

PSORİASİS GÜNCEL YAKLAŞIMLAR. Editörler

PSORİASİS GÜNCEL YAKLAŞIMLAR. Editörler PSORİASİS GÜNCEL YAKLAŞIMLAR Editörler Editörler Doç. Dr. Mustafa ÖZDEMİR Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi, İstanbul Doç. Dr. Erol KOÇ Gülhane Askeri Tıp Akademisi, Tıp Fakültesi Ankara PSORİASİS

Detaylı

Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm

Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm BAZAL HÜCRELİ KARSİNOM Epidermal bazal hücrelerden veya kıl folikülünün dış kök kılıfından köken alan malin deri tm Nadiren met. yapar fakat tedavisiz bırakıldığında invazif davranış göstermesi,lokal invazyon,

Detaylı

Deri Kanserleri Erken Tanı ve Korunma

Deri Kanserleri Erken Tanı ve Korunma 4. Ankara Aile Hekimliği Kongresi 08-09 Ekim 2016, Ankara Deri Kanserleri Erken Tanı ve Korunma Prof. Dr. Gonca Elçin Hacettepe Üniveristesi Deri ve Zührevi Hastalıklar AD. Sunum Planı BCC ve SCC Melanom

Detaylı

BCC DE GÜNCEL Prof. Dr. Kamer GÜNDÜZ

BCC DE GÜNCEL Prof. Dr. Kamer GÜNDÜZ BCC DE GÜNCEL Prof. Dr. Kamer GÜNDÜZ Celal Bayar Üniversitesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı-MANİSA Bazal Hücreli Kanser (BCC) 1827 - Arthur Jacob En sık rastlanan deri kanseri (%70-80) Açık

Detaylı

Prof Dr Hayriye Sarıcaoğlu Uludağ Üniv Tıp Fak BURSA 2014

Prof Dr Hayriye Sarıcaoğlu Uludağ Üniv Tıp Fak BURSA 2014 Prof Dr Hayriye Sarıcaoğlu Uludağ Üniv Tıp Fak BURSA 2014 Tetikleyici faktörleri dışlamak Fokal enfeksiyonlar, ilaçlar ve psikolojik stres Alkol tüketimi, sigara alışkanlığı ve obezite Endokrin bozukluklar

Detaylı

BİRİNCİ BASAMAKTA PRİMER İMMÜN YETMEZLİK

BİRİNCİ BASAMAKTA PRİMER İMMÜN YETMEZLİK 1 İmmün sistemin gelişimini, fonksiyonlarını veya her ikisini de etkileyen 130 farklı bozukluğu tanımlamaktadır. o Notarangelo L et al, J Allergy Clin Immunol 2010 Primer immün yetmezlik sıklığı o Genel

Detaylı

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI Gebelikte ortaya çıkan fizyolojik değişiklikler Sodyum ve su retansiyonu Sistemik kan basıncında azalma Böbrek boyutunda artma ve toplayıcı sistemde dilatasyon Böbrek kan

Detaylı

FORMÜLÜ 1 gram Locasalene Merhem; 0.2 mg flumetazon pivalat, 30 mg salisilik asit ve diğer yardımcı maddeler yanında propilen glikol içermektedir.

FORMÜLÜ 1 gram Locasalene Merhem; 0.2 mg flumetazon pivalat, 30 mg salisilik asit ve diğer yardımcı maddeler yanında propilen glikol içermektedir. Locasalene Merhem FORMÜLÜ 1 gram Locasalene Merhem; 0.2 mg flumetazon pivalat, 30 mg salisilik asit ve diğer yardımcı maddeler yanında propilen glikol içermektedir. FARMAKOLOJĐK ÖZELLĐKLERĐ Farmakodinamik

Detaylı

Juvenil SPondiloArtrit/Entezit İle İlişkili Artrit (SPA-EİA)

Juvenil SPondiloArtrit/Entezit İle İlişkili Artrit (SPA-EİA) www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Juvenil SPondiloArtrit/Entezit İle İlişkili Artrit (SPA-EİA) 2016 un türevi 1. JUVENİL SPONDİLOARTRİT/ ENTEZİT İLE İLİŞKİLİ ARTRİT (SPA- EİA) NEDİR? 1.1 Nedir?

Detaylı

1g losyon, 1.0 mg Metilprednisolon aseponat içerir (% 0.1).

1g losyon, 1.0 mg Metilprednisolon aseponat içerir (% 0.1). 1 ADVANTAN M Losyon Formülü 1g losyon, 1.0 mg Metilprednisolon aseponat içerir (% 0.1). Yardımcı maddeler Benzil alkol Polioksietilen-2-stearil alkol Polioksietilen-21-stearil alkol Disodyum edetat Farmakolojik

Detaylı

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ Prof.Dr.Ayşe Kılıç draysekilic@gmeil.com AMAÇ Lokomotor sistemin temel yapılarını ve çocuklarda görülen yakınmalarını, öykü, fizik muayene ve basit tanı yöntemlerini öğrenmek

Detaylı

Eylül 2015-Eski ş ehir

Eylül 2015-Eski ş ehir Eylül 2015-Eskişehir Kimlere verilmeli Problemli durumlarda çözümler Psoriasiste biyolojik ajan kullanım rehberi Nelere dikkat edilmeli Hangi ajan nerde üstün Nasıl takip edilmeli Kimlere verilmeli Orta

Detaylı

DERİ VE ZÜHREVİ HASTALIKLAR STAJI

DERİ VE ZÜHREVİ HASTALIKLAR STAJI DERİ VE ZÜHREVİ HASTALIKLAR STAJI STAJIN TANITIMI EĞİTİM DÖNEMİ STAJ SÜRESİ YERLEŞKE EĞİTİM BİRİMLERİ DERSHANE : Dönem V : 10 iş günü : İbni Sina Hastanesi : Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Kliniği,

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. İlgili uyarılar için, 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri bölümüne bakınız. Yardımcı maddeler için, bölüm 6.1 e bakınız.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. İlgili uyarılar için, 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri bölümüne bakınız. Yardımcı maddeler için, bölüm 6.1 e bakınız. KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI KETODERM Krem % 2 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: KETODERM Krem % 2 her bir gramında 20 mg ketokonazol içerir. Yardımcı maddeler: 1 gram krem;

Detaylı

3 Pratik Dermatoloji Notları

3 Pratik Dermatoloji Notları AİLE HEKİMLERİ İÇİN 3 Pratik Dermatoloji Notları Tablolarla Cilt Lezyonlarının Tanımlamaları İçindekiler Tanımlayıcı Dermotolojik Testler Lezyon Dizilişini Tanımlayan Terimler Sık Görülen 6 Cilt Hastalığında

Detaylı

mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3

mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3 24 P. I. AĞRAS ve Ark. GİRİŞ Ürtikeryal vaskülit histolojik olarak vaskülit bulgularını gösteren, klinikte persistan ürtikeryal döküntülerle karakterize olan bir klinikopatolojik durumdur (1). Klinikte

Detaylı

Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY*, Dr. Özge KARAKUŞ*, Doç. Dr. Burhan ENGİN*, Prof. Dr. Server SERDAROĞLU*

Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY*, Dr. Özge KARAKUŞ*, Doç. Dr. Burhan ENGİN*, Prof. Dr. Server SERDAROĞLU* Psoriasis: Klinik Tiplere Göre Tedavi Yaklaşımı Uzm. Dr. Zekayi KUTLUBAY*, Dr. Özge KARAKUŞ*, Doç. Dr. Burhan ENGİN*, Prof. Dr. Server SERDAROĞLU* * İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Deri

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği SUNU PLANI Tanım ve Epidemiyoloji Adrenal bez anatomi Etiyoloji Tanı Klinik Tedavi TANIM-EPİDEMİYOLOJİ Adrenal

Detaylı

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş 12.06.2010. Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE):

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş 12.06.2010. Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE): Pulmoner Emboli Profilaksisi Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD m Pulmoneremboli(PE): Bir pulmonerartere kan pıhtısının yerleşmesi Distaldeki akciğer parankimine kan sağlanaması Giriş Tipik

Detaylı

ÜRÜN BİLGİSİ. ETACİD, erişkinler, 12 yaş ve üzerindeki adolesanlarda mevsimsel alerjik rinitin profilaksisinde endikedir.

ÜRÜN BİLGİSİ. ETACİD, erişkinler, 12 yaş ve üzerindeki adolesanlarda mevsimsel alerjik rinitin profilaksisinde endikedir. ÜRÜN BİLGİSİ 1. ÜRÜN ADI ETACİD % 0,05 Nazal Sprey 2. BİLEŞİM Etkin madde: Mometazon furoat 50 mikrogram/püskürtme 3. TERAPÖTİK ENDİKASYONLAR ETACİD erişkinler, adolesanlar ve 6-11 yaş arasındaki çocuklarda

Detaylı

ÇOCUKLARDA HAREKET SİSTEMİ MUAYENESİ (ROMATOLOJİK MUAYENE) Özgür KASAPÇOPUR

ÇOCUKLARDA HAREKET SİSTEMİ MUAYENESİ (ROMATOLOJİK MUAYENE) Özgür KASAPÇOPUR ÇOCUKLARDA HAREKET SİSTEMİ MUAYENESİ (ROMATOLOJİK MUAYENE) Özgür KASAPÇOPUR HAREKET SİSTEMİ Üç ana yapı taşı Kemikler Kaslar Eklemler Oynamaz eklemler (Kafa tası) Yarı oynar eklemler (Omurga) Oynar eklemler

Detaylı

www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro İlaç Tedavisi 2016 un türevi 13. Biyolojik ilaçlar Son birkaç yılda, biyolojik ajanlar olarak bilinen maddeler sayesinde yeni bakış açıları kazanılmıştır.

Detaylı

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bruselloz Brucella cinsi bakteriler tarafından primer olarak otçul

Detaylı

Prof. Dr. Aynur Akyol Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı

Prof. Dr. Aynur Akyol Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Prof. Dr. Aynur Akyol Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı SINIFLANDIRMA Atopik dermatit Seboreik dermatit Numuler ekzema El ve ayakların veziküler ekzeması Staz

Detaylı

Tedaviyi İzleyen Değişiklikler ve Değerlendirme Zorlukları. Prof. Dr. Duygu Düşmez Apa Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD

Tedaviyi İzleyen Değişiklikler ve Değerlendirme Zorlukları. Prof. Dr. Duygu Düşmez Apa Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD Tedaviyi İzleyen Değişiklikler ve Değerlendirme Zorlukları Prof. Dr. Duygu Düşmez Apa Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD Sunum planı Giriş: Mikozis fungoides tanısındaki yöntem ve zorluklar

Detaylı

Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant)

Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) 1 Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) 2 Prospektüs 3 Zoladex LA 10.8 mg Depot (Subkütan Implant) Steril,apirojen Formülü Beher Zoladex LA Subkütan implant, enjektör içinde, uygulamaya hazır, beyaz

Detaylı

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili;

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; KORONER RİSK TESTİ Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; Koroner kalp hastalıklarına yol açan kolesterol ve lipit testleridir. Koroner risk testleri

Detaylı

Biyolojik İmmünojenitesi

Biyolojik İmmünojenitesi Biyolojik İmmünojenitesi Doç.Dr.Savaş Yaylı Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar AD, Trabzon III.Dermatoonkoloji Günleri, Bakü, 05.09.2014 İmmünojenite: Sunu planı &

Detaylı

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde

Detaylı

ROMATİZMAL HASTALIKLARDA SİTOKİN HEDEFLİ TEDAVİLER

ROMATİZMAL HASTALIKLARDA SİTOKİN HEDEFLİ TEDAVİLER ROMATİZMAL HASTALIKLARDA SİTOKİN HEDEFLİ TEDAVİLER H. Direskeneli Marmara Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı İnflamasyon Doku Yanıtı (McInnes, Nature Clin Prac Rheumatol 2005; 31) RA da Sitokin Ağı (Firestein,

Detaylı

Tularemi Tedavi Rehberi 2009. Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Tularemi Tedavi Rehberi 2009. Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği Tularemi Tedavi Rehberi 2009 Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği 1 Rehber nasıl hazırlandı? Güncel kaynaklar 5 rehber, İnternet

Detaylı

YENİ AJANLARLA YAN ETKİ YÖNETİMİ NASIL OLMALIDIR?

YENİ AJANLARLA YAN ETKİ YÖNETİMİ NASIL OLMALIDIR? YENİ AJANLARLA YAN ETKİ YÖNETİMİ NASIL OLMALIDIR? Doç. Dr. Saadettin KILIÇKAP 23.02.2013 Adana İPİLİMUMAB İPİLİMUMAB Anti- CTLA4 Tamamen insan kaynaklı Rekombinant IgG1 antikorudur İPİLİMUMAB Klinik çalışmalarda

Detaylı

FUCİDİN %2 KREM KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BESERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. FUCİDİN % 2 krem 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

FUCİDİN %2 KREM KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BESERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. FUCİDİN % 2 krem 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BESERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI FUCİDİN % 2 krem 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Bir gram krem 20 mg Fusidik Asit içerir. Yardımcı maddeler:bir gram krem 0.04 mg bütilhidroksianisol,

Detaylı

PSORİASİS HASTALARINDA HELICOBACTER PYLORI ENFEKSİYONUNUN ROLÜ

PSORİASİS HASTALARINDA HELICOBACTER PYLORI ENFEKSİYONUNUN ROLÜ T.C. İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSORİASİS HASTALARINDA HELICOBACTER PYLORI ENFEKSİYONUNUN ROLÜ UZMANLIK TEZİ Dr. Dursun TÜRKMEN DERMATOLOJİ ANABİLİM DALI TEZ DANIŞMANI Doç.Dr. Hamdi ÖZCAN MALATYA

Detaylı

III. BÖLÜM EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

III. BÖLÜM EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ III. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE

Detaylı

ÜRÜN BİLGİSİ. CLAVOMED FORTE 250 mg / 62,5 mg Oral Süspansiyon Hazırlamak İçin Kuru Toz

ÜRÜN BİLGİSİ. CLAVOMED FORTE 250 mg / 62,5 mg Oral Süspansiyon Hazırlamak İçin Kuru Toz 1. ÜRÜN ADI ÜRÜN BİLGİSİ CLAVOMED FORTE 250 mg / 62,5 mg Oral Süspansiyon Hazırlamak İçin Kuru Toz 2. BİLEŞİM Etkin madde: Her 5 ml de; Amoksisilin Klavulanik asit 250.00 mg 62.5 mg 3. TERAPÖTİK ENDİKASYONLAR

Detaylı

Dr. Servet ALAN Memorial Sağlık Grubu

Dr. Servet ALAN Memorial Sağlık Grubu Dr. Servet ALAN Memorial Sağlık Grubu Olgu 1 56 y, Erkek Karaciğer sirozu, hepatit B, C, ve HCC Hepatik ensefalopati KC alıcı VDRL: + TPHA: + (1/640) Anti-TP : + Olgu 1 Preoperatif 10 gün seftriakson 1x1

Detaylı

Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Testler farklı amaçlarla uygulanabilir: - Tanı, tarama, doğrulama,

Detaylı

Mugla Sitki Kocman Universitesi Egitim ve Arastirma Hastanesi, Deri ve Zuhrevi Hastaliklar Klinigi, Mugla, Turkey

Mugla Sitki Kocman Universitesi Egitim ve Arastirma Hastanesi, Deri ve Zuhrevi Hastaliklar Klinigi, Mugla, Turkey Olgu Sunumu dermatoloji North Clin Istanbul doi: 10.14744/nci.2015.95914 Ankilozan spondiliti olan hastada etanersept kullanımına bağlı gelişen püstüler erüpsiyon: Nadir bir yan etki Asude Kara, 1 Emine

Detaylı

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK Uveitler - Prognoz %22 sinde en az bir gözde kanuni körlükle sonuçlanmakta Morbidite İMMÜN MEKANİZMA Ön Üveit: MHC class I/CD8+ sitotoksik

Detaylı

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI FUCİBEST % 2 krem 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: Bir gram krem 20 mg Fusidik asit içerir. Yardımcı maddeler: Bir gram krem 150 mg Propilen

Detaylı

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta M. Bülent ERTUĞRUL, M. Özlem SAYLAK-ERSOY, Çetin TURAN, Barçın ÖZTÜRK, Serhan SAKARYA Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi, İnfeksiyon

Detaylı

Normal değerler laboratuarlar arası değişiklik gösterebilir. Kompleman seviyesini arttıran hastalıklar nelerdir?

Normal değerler laboratuarlar arası değişiklik gösterebilir. Kompleman seviyesini arttıran hastalıklar nelerdir? KOMPLEMAN C3 ve C4 Complement components; C3; C4; Kompleman 9 proteinden oluşan immün sistemin önemli bir parçasıdır. C3 kompleman sisteminin 3. proteinidir. C3 ve C4 en sık bakılan kompleman proteinleridir.

Detaylı

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ Sağlık hizmeti veren, Doktor Ebe Hemşire Diş hekimi Hemşirelik öğrencileri, risk altındadır Bu personelin enfeksiyon açısından izlemi personel sağlığı ve hastane

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

Romatoid Artritte TNF-Alfa Blokerleri İle tedavi

Romatoid Artritte TNF-Alfa Blokerleri İle tedavi Romatoid Artritte TNF-Alfa Blokerleri İle tedavi Dr. Fatih Sarıtaş Sağlık Bilimleri Üniversitesi İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Romatoid Artrit Primer olarak eklemleri etkileyen,

Detaylı

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ Mine SERİN 1, Ali CANSU 1, Serpil ÇELEBİ 2, Nezir ÖZGÜN 1, Sibel KUL 3, F.Müjgan SÖNMEZ 1, Ayşe AKSOY 4, Ayşegül

Detaylı

HĐPERPĐGMENTASYONLA SEYREDEN HASTALIKLAR

HĐPERPĐGMENTASYONLA SEYREDEN HASTALIKLAR HĐPERPĐGMENTASYONLA SEYREDEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Seher Bostancı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Hiperpigmentasyon; güneş ışığına maruziyet, çeşitli ilaç veya kimyasal maddelerle

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI STAFİNE krem %2 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM. Bir gram kremde;

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI STAFİNE krem %2 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM. Bir gram kremde; KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI STAFİNE krem %2 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Bir gram kremde; Etkin madde: Fusidik asit 20,00 mg (fusidik asit anhidr olarak) Yardımcı madde(ler): Butilhidroksianisol

Detaylı

6 ay önce kadavradan kalp nakli olan 66 yaşındaki kadın hastada inguinal bölgede 3X3 cm da lenf düğümü saptandı. Lenf düğümü cerrahi olarak eksize

6 ay önce kadavradan kalp nakli olan 66 yaşındaki kadın hastada inguinal bölgede 3X3 cm da lenf düğümü saptandı. Lenf düğümü cerrahi olarak eksize 6 ay önce kadavradan kalp nakli olan 66 yaşındaki kadın hastada inguinal bölgede 3X3 cm da lenf düğümü saptandı. Lenf düğümü cerrahi olarak eksize edildi. CD20 CD10 Bcl-6 Bcl-2 Ki-67 MUM-1

Detaylı

REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD REHBERLER: TEDAVİYE NE ZAMAN BAŞLAMALI? Dr. Behice Kurtaran Ç.Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD 1 2 3 4 ANTİRETROVİRAL TEDAVİ HIV eradiksayonu yeni tedavilerle HENÜZ mümkün değil

Detaylı

TANIM. Ankilozan Spondilit (spondilartrit) Spondilit = vertebraların (omurların) inflamasyonu

TANIM. Ankilozan Spondilit (spondilartrit) Spondilit = vertebraların (omurların) inflamasyonu ANKİLOZAN SPONDİLİT TANIM Ankilozan Spondilit (spondilartrit) Spondilit = vertebraların (omurların) inflamasyonu Nedeni belli olmayan, kronik gidişli, ilerleyici karakterde inflamatuvar bir hastalıktır.

Detaylı

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi Uzm. Dr. Sinem AKKAYA IŞIK Sultan Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi AIDS CMV; nadir ölümcül İlk vaka 1983 Etkili ART sıklık azalmakta, tedavi şansı

Detaylı

Ultralan Crinale Solüsyon KISA ÜRÜN BİLGİLERİ 1. TIBBİ FARMASÖTİK ÜRÜNÜN ADI. 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF TERKİBİ 1 ml alkollü eriyik içerisinde,

Ultralan Crinale Solüsyon KISA ÜRÜN BİLGİLERİ 1. TIBBİ FARMASÖTİK ÜRÜNÜN ADI. 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF TERKİBİ 1 ml alkollü eriyik içerisinde, KISA ÜRÜN BİLGİLERİ 1. TIBBİ FARMASÖTİK ÜRÜNÜN ADI 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF TERKİBİ 1 ml alkollü eriyik içerisinde, 5 mg Fluokortolon-21-pivalat 10 mg Salisilik asit 573.3 mg Etanol 299.8 mg Demineralize

Detaylı

ANEMİYE YAKLAŞIM. Dr Sim Kutlay

ANEMİYE YAKLAŞIM. Dr Sim Kutlay ANEMİYE YAKLAŞIM Dr Sim Kutlay KBH da Demir Eksikliği Nedenleri Gıda ile yetersiz demir alımı Üremiye bağlı anoreksi,düşük proteinli (özellikle hayvansal) diyetler Artmış demir kullanımı Eritropoez stimule

Detaylı

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Tedavisi: Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi Hipertansiyon Sıklık Yolaçtığı sorunlar Nedenler Kan basıncı hedefleri Tedavi Dünyada Mortalite

Detaylı

Kronik ürtikerde güncel tedaviler

Kronik ürtikerde güncel tedaviler Kronik ürtikerde güncel tedaviler Dr. Emek Kocatürk Göncü İstanbul Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi Sunum akışı EAACI/GALEN/EDF/WAO Ürtiker Kılavuzu Amerikan Allerji İmmunoloji Akademisi Ürtiker Kılavuzu

Detaylı

Dr. Özlem Erdem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 22. ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ

Dr. Özlem Erdem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 22. ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ Dr. Özlem Erdem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 22. ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ OLGU 45 yaşında erkek hasta Yaklaşık 1,5 yıldan beri devam eden alt ekstremite ve gövde alt kısımlarında daha

Detaylı

Uzm. Dr. Nur Benzonana

Uzm. Dr. Nur Benzonana Uzm. Dr. Nur Benzonana Orf Koyun ve keçi Dudak Burun delikleri Meme Ayak Proliferatif papüloveziküler lezyonlar Bazı ülkelerde endemik Zoonoz Orf Kelime kökeni tam olarak bilinmemekte Hrufa Eski norveççe

Detaylı

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Travma ve cerrahiye ilk yanıt Total vücut enerji harcaması artar Üriner nitrojen atılımı azalır Hastanın ilk resüsitasyonundan sonra Artmış

Detaylı

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011 KRONİK HASTALIK ANEMİSİ IX. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU GİRİŞ VE TANIM Kronik

Detaylı

İçindekiler I.KISIM Genel Bilgiler İlaç Erüpsiyonları ile İlgili Genel Bilgiler

İçindekiler I.KISIM Genel Bilgiler İlaç Erüpsiyonları ile İlgili Genel Bilgiler İçindekiler I.KISIM Genel Bilgiler 1. İlaç Erüpsiyonları ile İlgili Genel Bilgiler 3 İlaç Erüpsiyonlarının Karakteristik Özellikleri 4 Makülopapüler İlaç Erüpsiyonu 4 İlaca Bağlı Anjioödem/Ürtiker 7 Ekzematöz

Detaylı

AKUT GRAFT VERSUS HOST HASTALIĞI. Hemş.Birsel Küçükersan

AKUT GRAFT VERSUS HOST HASTALIĞI. Hemş.Birsel Küçükersan AKUT GRAFT VERSUS HOST HASTALIĞI Hemş.Birsel Küçükersan Graft vs Host Hastalığı (GVHH) Vericinin T lenfositlerinin alıcıyı yabancı olarak görmesi ve alıcının dokularına karşı reaksiyon göstermesi Allojenik

Detaylı

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler MEME KANSERİ Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler KANSER NEDİR? Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak kötü klinik

Detaylı

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI Akut tonsillofarenjit veya çocukluk çağında daha sık karşılaşılan klinik tablosu ile tonsillit, farinks ve tonsil dokusunun inflamasyonudur ve doktora başvuruların

Detaylı

Psoriasis Hastasında, Staz Dermatiti Tarafından Maskelenen Kaposi Sarkomu

Psoriasis Hastasında, Staz Dermatiti Tarafından Maskelenen Kaposi Sarkomu Psoriasis Hastasında, Staz Dermatiti Tarafından Maskelenen Kaposi Sarkomu Hilal Kaya Erdoğan 1, Işıl Bulur 1, Zeynep Nurhan Saraçoğlu 1, Tekden Karapınar 1, Deniz Arık 2 1 Eskişehir Osmangazi Üniversitesi,

Detaylı

PSODERM %0.05 SAÇ LOSYONU

PSODERM %0.05 SAÇ LOSYONU PSODERM %0.05 SAÇ LOSYONU FORMÜLÜ: 1 şişe içeriği; Klobetazol-17-propionat 0.0125 g (% 0.05 a/h) Yardımcı maddeler: İzopropil Alkol FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ: Farmakodinamik özellikler: Kortikosteroid ilaçlar,

Detaylı

TIRNAK TUTULUMU OLAN VE OLMAYAN PSORİASİS OLGULARINDA ALT EKSTREMİTE VENÖZ SİSTEMİNİN DOPPLER ULTRASONOGRAFİK İNCELENMESİ

TIRNAK TUTULUMU OLAN VE OLMAYAN PSORİASİS OLGULARINDA ALT EKSTREMİTE VENÖZ SİSTEMİNİN DOPPLER ULTRASONOGRAFİK İNCELENMESİ T.C. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DERMATOLOJİ ANABİLİM DALI Tez Yöneticisi Prof. Dr. Adnan GÖRGÜLÜ TIRNAK TUTULUMU OLAN VE OLMAYAN PSORİASİS OLGULARINDA ALT EKSTREMİTE VENÖZ SİSTEMİNİN DOPPLER ULTRASONOGRAFİK

Detaylı

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ Engraftman Sendromu Veno- Oklüzif Hastalık Engraftman Sendromu Hemşirelik İzlemi Vakamızda: KİT (+14)-

Detaylı

EXELDERM KREM KISA ÜRÜN BİLGİLERİ. : % 1 Sulkonazol nitrat

EXELDERM KREM KISA ÜRÜN BİLGİLERİ. : % 1 Sulkonazol nitrat KISA ÜRÜN BİLGİLERİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI EXELDERM krem 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMİ Etkin madde : % 1 Sulkonazol nitrat Yardımcı maddeler : Propilen Glikol Stearil alkol Setil alkol 5.000

Detaylı

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün; Epilepsi bir kişinin tekrar tekrar epileptik nöbetler geçirmesi ile niteli bir klinik durum yada sendromdur. Epileptik nöbet beyinde zaman zaman ortaya çıkan anormal elektriksel boşalımların sonucu olarak

Detaylı

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit NEFRİT Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Genel Bilgiler Böbreğin temel fonksiyonlarından birisi idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) vardır. Bir nefron

Detaylı

Tırnaklarımız: Hastalıkları & Muayenesi www.pfizer.com.tr www.ufakbirara.com

Tırnaklarımız: Hastalıkları & Muayenesi www.pfizer.com.tr www.ufakbirara.com AİLE HEKİMLERİ İÇİN 2 Tırnaklarımız: Hastalıkları & Muayenesi İçindekiler Tırnak Yatağını İnspekte Edin Tırnakları Çomaklaşma Açısından Muayene Edin Tırnakları Pitting Açısından Muayene Edin 2 Tırnak Yatağını

Detaylı

Ankilozan Spondilit BR.HLİ.065

Ankilozan Spondilit BR.HLİ.065 Gençlerde Bel Ağrısına Dikkat! Bel ağrısı tüm dünyada oldukça yaygın bir problem olup zaman içinde daha sık görülmektedir. Erişkin toplumun en az %10'unda çeşitli nedenlerle gelişen kronik bel ağrıları

Detaylı

Tekfin Sprey Dermal % Kısa Ürün Bilgileri Aralık 2008

Tekfin Sprey Dermal % Kısa Ürün Bilgileri Aralık 2008 1- TIBBİ ÜRÜNÜN ADI TEKFİN DERMAL SPREY % 1, 30 ml 2- KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMİ Her 30 ml lik solüsyon; 300 mg Terbinafine hydrochloride içermektedir. Yardımcı maddeler için, Bkz. 6.1 3 FARMASÖTİK

Detaylı

Prognostik Öngörü. Tedavi Stratejisi Belirleme. Klinik Çalışma Dizaynı

Prognostik Öngörü. Tedavi Stratejisi Belirleme. Klinik Çalışma Dizaynı Prognostik Öngörü Tedavi Stratejisi Belirleme Klinik Çalışma Dizaynı Prognostik faktörlerin idantifikasyonu ve analizi Primer tumor; BRESLOW Tumor kalınlığı Mitoz oranı Ulserasyon CLARK seviyesi Anatomik

Detaylı

Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta

Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller Dr. Dilara İnan 04.06.2016 Isparta Hepatit B yüzey antijeni (HBsAg) HBV yüzeyinde bulunan bir proteindir; RIA veya EIA ile saptanır Akut ve kronik HBV

Detaylı

FORMÜLÜ: Bir gram kremde 1 mg mometazon furoat ve boyar madde olarak da titanyum dioksit içerir.

FORMÜLÜ: Bir gram kremde 1 mg mometazon furoat ve boyar madde olarak da titanyum dioksit içerir. MOMECON Krem % 0.1 FORMÜLÜ: Bir gram kremde 1 mg mometazon furoat ve boyar madde olarak da titanyum dioksit içerir. FARMAKOLOJĐK ÖZELLĐKLERĐ: Farmakodinamik Özellikler: Mometazon furoat belirgin antiinflamatuvar,

Detaylı

Gebelik ve Trombositopeni

Gebelik ve Trombositopeni Gebelik ve Trombositopeni Prof.Dr. Sermet Sağol EÜTF Kadın Hast. ve Doğum AD Gebelik ve Trombositopeni Kemik iliğinde megakaryosit hücrelerinde üretilir. Günde 35.000-50.000 /ml üretilir. Yaşam süresi

Detaylı

Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı. Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi

Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı. Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Akut ve Kronik Hepatit B Aktivasyonunun Ayrımı Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit Aktivasyonunun Ayrımı Neden AHB ve KHB-A karışır? Neden AHB ve KHB-A

Detaylı

ARTRİT Akut Romatizmal Ateş. Dr. Gülendam Koçak Maltepe Üniversitesi

ARTRİT Akut Romatizmal Ateş. Dr. Gülendam Koçak Maltepe Üniversitesi ARTRİT Akut Romatizmal Ateş Dr. Gülendam Koçak Maltepe Üniversitesi Sunum Planı Akut Romatizmal Ateş Romatizmal Poliartrit Olgu sunumları ile ayırıcı tanı ARA ARA-Yaş ARA GAS Tonsillofarenjiti Yetersiz

Detaylı

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar Dr. Dilek Çolak 10 y, erkek hasta Olgu 1 Sistinozis Böbrek transplantasyonu Canlı akraba verici HLA 2 antijen uyumsuz 2 Olgu 1 Transplantasyon öncesi viral

Detaylı

DERMATOLOG OLMAYANLAR ĠÇĠN DERMATOLOJĠ

DERMATOLOG OLMAYANLAR ĠÇĠN DERMATOLOJĠ DERMATOLOG OLMAYANLAR ĠÇĠN DERMATOLOJĠ Editörler Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN - Doç. Dr. Burhan ENGĠN 2012 ĠSTANBUL ĠÇĠNDEKĠLER Psoriasis Vulgari Prof. Dr. Yalçın TÜZÜN Prekanseröz Hastalıklar Prof. Dr. Ertuğrul

Detaylı

Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı. Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi

Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı. Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi Uz.Dr. Servet ÖZTÜRK Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalaıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Detaylı

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 DERMATOLOJİ STAJ TANITIM REHBERİ

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 DERMATOLOJİ STAJ TANITIM REHBERİ İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi 2018-2019 Eğitim Öğretim Yılı Dönem 5 DERMATOLOJİ STAJ TANITIM REHBERİ Hazırlayan: Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı 1 DERMATOLOJİ STAJI TANITIM REHBERİ

Detaylı