HABER BÜLTENĐ. Haber Özetleri

Transkript

1 HABER BÜLTENĐ 19 Kasım 2004 Haber Özetleri Ortadoğu Uluslararası Kızılhaç Örgütü, ABD'nin önderliğindeki güçlerin son 10 gündür operasyon düzenlediği Irak'ın Felluce kentindeki sivillerin durumu hakkında kaygılarını dile getirdi. Irak hükümeti, kentte insani bir kriz yaşandığı yönündeki uyarıları önemsememişti. Amerikalılar da, kent halkının ihtiyaçlarını karşıladıklarını belirtmişlerdi. Ancak Kızılhaç Örgütü, kentte bağımsız bir değerlendirme yapılması gerektiğini söylüyor. Felluce'ye girmesi engellenen Irak Kızılay Örgütü, kent dışına kaçan ve kötü koşullarda yaşadıkları belirtilen yaklaşık iki yüz bin kişiye yardım malzemeleri dağıtmaya başladı. Bağdat'ta bulunan BBC muhabiri, Felluce'ye hala elektrik ve su verilemediğini belirtiyor. Kızılhaç'a göre de, siviller tıbbi yardım alamıyor ve kentteki ana su arıtma tesisi de çalışmıyor. Tesisin Amerikan ve Irak güçlerinin kontrolünde bulunduğunu belirten Kızılhaç, tesisin yeniden çalışabilmesi için yapılması gereken tek şeyin jeneratöre yakıt sağlanması olduğunu söylüyor. Örgütün bir sözcüsü de sivillerin güvenliği hakkındaki kaygıları dile getirdi. Sözcü, çatışmalar devam ettiği sürece insanlara tıbbi yardımın ulaştırılamayacağını belirtti. Irak Geçici hükümeti, Kızılhaç'ın bu uyarıları yapmasının ardından, Felluce'ye gıda ve tıbbi yardım ekipleri göndereceklerini açıkladı. Hükümet, Felluceli her ailenin yaklaşık yüz bin dolar tutarında bir tazminat alacaklarını da açıkladı. Irak'taki üst düzey bir Amerikan deniz kuvvetleri komutanı, Felluce'de ABD güçleri öncülüğünde düzenlenen operasyonla direnişin belkemiğinin kırıldığını söyledi. ABD'li general John Sattler, operasyonun direnişçileri barınaklarından kaçırdığını ve dağıttığını söyledi. ABD'li komutan, operasyonda 51 Amerikan ve 8 Irak askerinin öldüğünü söyledi. Sivil ölümler konusunda ise bilgisi olmadığını belirtti. Operasyonun başından bu yana 1200 kadar direnişçinin de öldüğü bildiriliyor. Felluce'de Amerikan askerlerinin yanında bulunan ve haberleri sansüre tabi olan bir BBC muhabiri, isyancıların evlerde saklanarak Amerikan askerlerinin evleri aramasını beklediklerini, bazı evlerde bubi tuzakları olduğunu, bazılarında isyancıların pusu kurduklarını belirtiyor. Kentte hoparlörlerle teslim olunması çağrılarının yapıldığını belirten muhabirimiz, bu çağrıya uyan isyancı sayısının ise fazla olmadığını ifade ediyor. Öte yandan, Irak'ın başkenti Bağdat'ın batısında patlayıcı yüklü bir araç infilak etti. Patlamada iki kişi öldü, 5 kişi yaralandı. Polis, patlamanın Yarmuk karakolu yakınlarında bir Amerikan zırhlı aracının geçmekte olduğu sırada meydana geldiğini belirtti. (BBC) 1

2 Đran Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi; Mısır Şarm El-Şeyh te Irak a komşu ülkelerin katılacağı toplantıyı çok sıcak karşıladı ve Đran, Amerika Birleşik Devletlerine Irak ta battığı bataklıktan kurtarmak için her türlü yardımı yapmaya hazırız Đran ın Irak konusundaki tahminleri doğru çıktı. Irak ın işgali sadece Amerika nın değil zavallı Irak halkının da başını belaya soktu... Amerikalılar, Irak a komşu ülkeler ve BM Güvenlik Konseyi üyelerinin Irak meselesini incelemek üzere toplanması gerektiği sonucuna vardı... Şarm El- Şeyh toplantısı Tahran ve Washington arasında bir toplantı değildir.gündemimizde Washington la özel müzakereler yapmak yer almaktadır Amerika Đran la müzakereye girmeden önce davranış yöntemlerini değiştirmelidir Bunun karşılığında Đran, Irak halkının çıkarlarını gözeterek Irak krizini çözmek için elinden geleni yapmaya hazırdır Đran ın isteklerinden biri Irak işgalinin sona ermesi, Irak halkına kendi geleceğini belirleme hakkının tanınması ve seçimlerin yapılmasıdır Đran, Irak halkına en az zarar veren çözümlerden yanadır dedi. (EL- HAYAT GAZETESĐ) KDP ve KYB liderleri Süleymaniye Dokan da yaptıkları toplantıdan sonra basına yaptıkları açıklamada Kerkük ve Musul şehirlerinde Kürtlere karşı işlenen cinayetler önünde sessiz kalmayız dedi. Talabani ve Barzani bu toplantıyı perşembe günü Dokan da Irak siyasi gruplarını kapsayacak toplantının bir hazırlığı olarak yapmışlardır. ( Yüksek Seçim Komiserliği seçime katılmak üzere 91 siyasi partinin onay almak için başvurduğunu ve bunlardan 63 partiye oy onay verildiğini açıklarken, Bağdat ta Irak ın siyasi ve güvenlik durumunu görüşmek için Sünni, Şii, Türkmen ve Hıristiyanları kapsayan bir toplantı yapıldı. Amerika nın Felluce ve diğer Irak şehirlerine yaptığı saldırıları protesto ederek 46 parti seçimlere katılmayacağını açıkladı. ( Irak Kurucu Kongresi adı altında toplanan 15 Iraklı siyasi parti ve kuruluş bir bildiri yayınlayarak Ocak ayında yapılacak Irak genel seçimlerine katılmayacağı, bu seçimlerin adil ve dürüst olmayacağı açıkladı. Amerika nın Felluce ye yaptığı askeri operasyonun seçimlerin önünde bir engel olarak nitelendirdi tarihinde yayınladığımız açıklamayı esas alarak bu seçimlere katılmayacaklarını bildirdiler. Çünkü bu seçim halkımızın bağımsızlık ve egemenlik isteklerini yansıtmıyor. Bu seçimler bir çok siyasi ve dini merci tarafından reddedilen geçiş dönemi için Irak devleti yönetim yasasını esas almaktadır Biz Irak kurucu kongresi olarak özgür, dürüst bir seçimden yanayız... Tüm Irak halkını Ocak ta yapılacak seçimlere katılmamaya çağırıyoruz...bildiriyi kongrenin genel sekreterlik üyeleri (El-Şeyh Muhammed Cevat El- Halisi kongre genek sekreteri, Dr. Vamiz Cemal Nazmikongre resmi sözcüsü, Đslam Bilginleri Hareketi Arap Milliyetçi Akımı Hareketi, Đmam El- Halisi Camiası Demokratik Reform Partisi,Ulusal Birleşik Hareketi, Irak Türkmen Cephesi, Irak taki Đslamcı Kesim, Ayetullah Ahmet El- Hasani El-Bağdadi nin bürosu, Ayetullah Kasım El-Tay, Irak Hukukçular Birliği,Đnsan Hakları Yüksek Konseyi, Irak Kadınlar Derneği) açıkladı. (ALQUDS GAZETESĐ) Ancak Türkmeneli televizyonunun yayınladığı bir habere göre Irak Türkmen Cephesi Başkanı Faruk Abdullah Abdurrahman ve Türkmen meclisinin başkanı Sadettin Ergeç in katılmış olduğu, toplantıda, Türkmen partilerinin seçime katılma konusunda kararlı oldukları beyan edildi. El- Cezire Arap 2

3 kanalının Türkmen partilerinin seçime katılmayacağı yönündeki haberi yalanladı. Dokan da toplanan Irak ve Kürdistan toplantısında aşağıdaki noktalar üzerinde anlaşmaya varıldı: 1- Seçim Yüksek Komiserliğinden siyasi parti, şahıslar ve koalisyonlar aday listelerini sunma tarihini 30/11/2004 den 15/12/2004 tarihine alma talebinde bulunmak. 2- Đlgili siyasi taraflarla (koalisyon güçleri, hükümet kurumları ve BM dahil) seçimler, vatandaşların güvenliği, özgürlük ve güvenlik durumunu iyileştirmek konularında hükümeti desteklemek ve koordine içerisinde olmak. Seçimlerin nasıl yapılacağı, Saddam ve yandaşlarını yargılamak meselelerini incelemek üzere bir komisyon kurulması. 3- Yüksek komiserlikten, Kerkük teki farklı durumlardan dolayı, geçiş dönemi Irak devleti yönetim yasasının 58. maddesi uygulanana kadar Kerkük il konseyinin seçimlerinin ertelenmesi talebinde bulunmak. Kerkük te siyasi, sosyal ve idari durumu normalleştirmek için gayret etmek. 4- Irak ulusunu oluşturan tüm Irak halkını seçimlere katılabilmesi için uygun zemin sağlamak. 5- Irak ın demokratik, federal, çoğulcu, birleşik ve bağımsızlığına inanan güçleri kapsayan ulusal bir liste üzerine anlaşmaya çalışmak. 6- Dönüşümlü görüşmelere devam etmek ve genişletmek. 7- Komisyonun, Kürt partisi, Đslamcı Parti, Dr. Adanan El- Paçacı, Çalışma Örgütü ve El-Refik Ebu Davut temsilcilerinden oluşması. ( Bazı Iraklı kaynaklar, akın günlerde, Ürdün ün başkenti Amman da yüksek düzeyde bir Sünni kongresi yapılacaktır. Kongrede Musul, Ramadi ve Rabia nın güvenlik durumları ve Şii Sünni görüş birliği mutabakatı gibi konular ele alınacaktır. Đsmini açıklamak istemeyen kaynaklar Şuanda Amman da bu kongreye katılacak kişilerin (özellikle Felluce, Musul, Ramadi, Rabia temsilcileri) isimlerini belirlenmekte ve kongrenin diğer hazırlıkları yapılmaktadır. Đslam Bilginler Kurumu genel sekreteri Musanna Haris El- Zari nin kontrolünde yapılacaktır şeklinde açıklama yaptı. ( Irak Ulusal Konseyi, Amerikan güçlerinin tutuklamış bulundukları Irak Ulusal Konseyi (Geçici Irak Parlamentosu) başkan yardımcısı Nasir Ayıf ı serbest bırakılması talebinde bulundu. Ulusal Konsey çıkardığı bildiride mesele kanuni tutum belirlemek üzere konseye gönderilmeli şeklinde konuştu. Ayıf geniş tabana sahip Sünni Irak Đslami Partinin konsey üyesidir. Söz konusu kişi geçen salı Amerikan güçleri tarafından tutuklanmış. Irak Đslami Partisi, Ameikan güçlerinin Felluce ye karşı yürüttüğü askeri operasyondan dolayı hükümetten çekildi. Irak Đslami Partisinin (1960 da kuruldu) 100 kişiden oluşan Irak Geçici Ulusal Konseyinde 4 üyesi vardır. Söz konusu parti Saddam zamanında bastırıldı. Bu da parti üyelerinin Irak tan kaçmasına neden oldu. (ALQUDS GAZETESĐ) El-Sadr ın yardımcısı Abdülhadi El-Durraci, Sadr ın Necef bürosu sorumlusunun Amerikan güçleri tarafından tutuklanması olayının arkasından Reuter haber ajansına verdiği demeçte bu gibi tutuklamalar yeni krizlere yol açar... Sadr akımı lider kesimini hedef alan bu gibi davranışlar Sadr akımının siyasi hayata katılmasını olumsuz etkiler... Bildiğime göre Amerikalıların bu 3

4 tutumu Sadr akımının Felluce olayları ile ilgili tutumlarından dolayıdır Biz, Felluce olaylarından dolayı gelecek sene yapılacak seçimlere katılmamızı sadece askıya aldık. Bu da siyasi hayata katılmamız önünde bir engel olacağına inanmıyorum Necef büro başkanımız El-Şeyh Haşim Ebu Garif in tutuklanması Şii lider El- Sistani nin açıkladığı barış anlaşması ile çelişir. dedi. Sadr ın Necef büro başkanı perşembe günü Amerikan güçleri tarafından tutuklanmış. (ALQUDS GAZETESĐ) Đran Đslam Cumhuriyeti yüksek yönlendiricisi Ayetullah Ali Hameneyi kendi tabirine göre Felluce şehrinde kafirlerin vatandaşlara karşı işledikleri suçları kınadı. Hameneyi Đran TV kanalında yayınlanan resmi bildiride Çocuk, kadın ve binlerce sivil hakkında işlenen suçlar yaralıları idam etme, ev ve camileri yıkma tüm Müslümanlar için endişe kaynağıdır Amerikalılar Felluce de yaptıklarını Irak ın diğer bölgelerine özellikle Musul, Samarra ve Bakuba ya yaymak istiyorlar... Đslam ülkeleri baskıcı kafirlerin işlediği suçları kınamalıdır dedi. Hameneyi Irak halkından yükselen yardım çağrısına eli kolu bağlı kalan Arap ve Đslam ülkelerini eleştirdi. (ALQUDS GAZETESĐ) New York Times gazetesinin yayınladığı Amerikan ordusuna özel gizli bir belgesinde Amerika nın Felluce de yaptığı operasyonlar kesin bir başarı elde edememiştir. Amerikan güçleri bölgeden çekilince silahlı gruplar güçlü bir şekilde bölgenin kontrolünü tekrar ele geçirebilir şeklinde bir yorum yayınlanmıştır.(el-hayat GAZETESĐ) Đran, gizli nükleer tesisi olduğu iddiasını reddetti. Đran hükümetinin nükleer enerjiden sorumlu yetkilisi Hüseyin Musaviyan, sözkonusu tesisin nükleer çalışmalarla bir ilgisi olmadığını söyledi. Musaviyan Đran ın tüm nükleer tesislerinin kamuoyuna açıklandığını bildirdi. Tahran daki Đslamcı rejimi devirmeye çalışan bir Đran muhalefet örgütü, Đran ın gizli bir tesiste uranyum zenginleştirdiğini iddia etmişti. Đran Ulusal Direniş Konseyi adlı, sürgündeki örgüt, Đran ın elinde nükleer silah planları ve silah üretiminde kullanılabilecek kalitede uranyum bulunduğunu öne sürmüştü. Đran'ın balistik füzeler geliştirdiği yolunda çıkan haberler bu füzelerle Đran'ın nükleer teknoloji programı arasında bağlantı olabileceği yolunda kaygılara yol açıyor. Amerika Dışişleri Bakanı Colin Powell son günlerde Đran'ın füze programını, bu ülkenin, nükleer silah sahibi olmaya çalıştığını gösteren bir kanıt olarak niteledi. Uluslararası Atom Enerji dairesinin son raporunda ise Đran'ın silah programı için görünürde nükleer malzeme üretmediği ancak bu alanda gizli çalışmaları olabileceği belirtiliyordu. Öte yandan Pakistan, Đran a nükleer silah planları ve zenginleştirilmiş uranyum sağladığı yolundaki iddiaları reddetti. Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mesut Han iddiaların asılsız olduğunu söyledi ve soruşturma açılması halinde ülkesinin yardıma hazır olduğunu duyurdu. Pakistan hükümetinin kendi soruşturması, Pakistanlı bilimadamı Abdülkadir Han ın aracılar vasıtasıyla Libya ve Kuzey Kore ye nükleer teknoloji sattığını ortaya çıkarmıştı. Pakistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, iç soruşturmayla ilgili tüm bilgilerin Birleşmiş Milletler e bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Kuruma devredildiğini de sözlerine ekledi.(voanews) Fransa, geçtiğimiz hafta vefat eden Filistin lideri Yaser Arafat'ın tıbbi kayıtlarını Arafat'ın yeğenine vermeye hazır olduklarını açıkladı. Fransız yetkililer, şu ana 4

5 kadar Fransa yasalarına göre kayıtları görmeye sadece Arafat'ın ailesinin hakkının bulunduğunu belirterek, bunları Filistinli yetkililere vermeyi reddetmişlerdi. Paris, şimdi, Arafat'ın yeğeni ve Filistinin Birleşmiş Milletler'deki gözlemcisi Nasır El Kidva'nın Arafat'ın yakın akrabalarından biri olarak değerlendirildiğini ifade ediyor. Geçen hafta Paris'teki bir hastanede ölen Arafat'ın ölüm nedeni hakkında bir açıklama yapılmamıştı. Bu durum, Filistin liderinin zehirlenmiş olabileceği yönündeki spekülasyonlara neden olmuştu. Fransız yetkililer bu söylentileri yalanlamış, Fransız yasalarının ölüm nedenini açıklamalarına izin vermediğini belirtmişlerdi. Arafat'ın ölüm nedeninin kamuoyuna açıklanıp açıklanmamasına, ailesi karar verecek.(bbc) Kafkasya-Orta Asya Gürcistan'ın ayrılıkçı Abhazya bölgesinde polis kuvvetleri, geçen ayki tartışmalı başkanlık seçimini tanımadığını açıklayan hükümetin emirlerine uymayacaklarını söylüyor. Polisin hükümete kazan kaldıran mektubuna bölgedeki üst düzey emniyet yetkililerinden çoğu imza attı. Gözlemciler polisin amacının, Abhazya'da düzenlenen ilk başkanlık seçimlerini muhalefet lideri Sergey Bagapş'ın kazanmasıyla doğan krizden uzak durmak olduğunu bildiriyor. Hükümet, Rusya'nın desteklediği aday Raul Hacimba'nın yenildiği seçimin sonuçlarını tanımadığını açıklamıştı. Bölgedeki bağımsız bir gazetecinin BBC'ye verdiği bilgiye göre şimdi Abhazya'da pek çok kişi, Başbakan Nodar Haşba'nın Rusya'dan askeri müdahale isteyebileceğini düşünüyor. Yaklaşık iki bin polisin imzaladığı mektupta, mevcut istikrarsızlığın ciddi bir hesaplaşmaya dönüşebileceği uyarısı yapılıyor. Ayrıca gerginliğin tırmanmasını engellemek amacıyla özel başkanlık korumaları ile içişleri bakanlığına bağlı birliklerin silahsızlandırılması isteniyor. Seçim sonrası huzursuzluğun artması üzerine her iki grup da alarma geçmişti. Polislerin tavrının, popüler muhalif lider Bagapş'ı güçlendirmesi bekleniyor. Moskova'nın ve Abhazya yönetiminin seçimi yineleme baskılarına direnen Bagapş, gelecek ayki yemin töreni için hazırlıklarını sürdürüyor. Sergey Bagapş, Rusya'nın isteklerini Abhazya'ya dikte ettirmesine izin vermeyeceğini söylüyor. 90'lı yılların başındaki savaş sonrası Gürcistan'ın denetiminden çıkan Abhazya'nın tek can damarı olan Rusya, bölge siyasetinde ve günlük yaşamında büyük nüfuz sahibi. Kremlin, çözüm sağlanamadığı takdirde Abhazya'daki soruna müdahale edeceğini söylüyor.(bbc) Avrupa Birliği Avrupa Parlamentosu nda Turkiye raporuna ilişkin uzlaşı arayışları sürüyor. Raportör Camiel Eurlings, koşullu müzakereden vazgeçmiyor. Bu arada Avrupa Birliği Komisyonu da Avrupa Parlamentosu ndan beklediği onayı aldı. Avrupa Parlamentosu ndaki Türkiye tartışması bitmek bilmiyor. Hollandalı Hıristiyan Demokrat parlamenter Camiel Eurlings in hazırladığı Türkiye raporuna yaklaşık 500 değişiklik önergesi verilmesi uzlaşı çabalarını yoğunlaştırdı. Bugün Avrupa Parlamentosu siyasi grup yetkilileri olası uzlaşı yöntemlerini masaya yatırdı. Edindiğimiz bilgiye göre de yoğun tartışmalar sonucunda da 12 adet uzlaşı önergesi üzerinde anlaşıldı. Bu uzlaşılarda öne çıkan noktayı ise Avrupa Parlamentosu nun, müzakerelerin başlamasını 5

6 önermesi ancak bunu çeşitli koşullara bağlaması durumunun devam etmesi oluşturuyor. Başka bir deyişle bu uzlaşılardaki tek yeni unsuru Avrupa Parlamentosu müzakerelere başlanmasını önerir ifadesi oluşturuyor. Ancak bunun kesinleşmesi için 17 Aralık kararı öncesinde Avrupa Parlamentosu genel kurulu tarafından onaylanması gerekiyor. Türk Dışişleri de Eurlings raporu konusunda tavrını sertleştiriyor. Eurlings e gönderilen ve uyarı niteliği taşıyan yedi sayfalık bir mektupta raporda alternatif çözüm arayışının kabul edilemez olduğu vurgulandı. Mektupta müzakerelerin nihai hedefi sadece ve sadece Türkiye nin Avrupa Birliği ne üyeliğidir ifadeleri yer aldı. Avrupa Parlamentosu nun Türkiye yle müzakerelere başlanması için net bir tavsiye kararı almasını savunan çok sayıda parlamenterin de bu mektubu desteklediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Avrupa Parlamentosu kaynakları rapora ilişkin 2 Aralık ta yapılması öngörülen tartışmanın zirvenin hemen öncesinde Strasbourg da yapılacak oturuma bırakılma ihtimalinin belirdiğini ifade ediyorlar. Bu arada Avrupa Parlamentosu bugün bir başka önemli karara da imza attı. Jose Manuel Durao Barroso başkanlığındaki Avrupa Birliği Komisyonu sonunda Avrupa Parlamentosu ndan onay alabildi. Đtalyan üye Rocco Buttiglione nedeniyle Barroso nun ilk ekibine yeşil ışık yakmayan Avrupa Parlamentosu, yapılan değişiklikler sonucunda ikna oldu. Yapılan oylamada Barroso nun yeni ekibine 449 'evet' ve 149 'hayır' çıkarken 82 parlamenter çekimser kalmayı tercih etti. Yeni Avrupa Birliği Komisyonu pazartesi günü göreve başlıyor. Barroso nun yeni ekibinin göreve başlamasıyla Türkiye konusu da Günter Verheugen den Finlandiya temsilcisi Olli Rehn in yetki alanına geçecek. Türkiye konusu, futbol tutkunu ve daha şimdiden ülkeyi daha iyi anlayabilmek için Atatürk le ilgili olanlar başta olmak üzere çeşitli kitaplar okuyan Rehn in en önemli dosyası olacak. (VOANEWS) Avrupa Parlamentosu, Kuzey Kıbrıs'a mali destek vermek amacıyla Avrupa Birliği Komisyonu tarafından hazırlanan tüzüğe, genel kurul oturumunda bugün yapılan oylamada onay verdi. Oylamada, 618 üye ''evet'', oyu kullanılırken 39 üyeden ''hayır'' oyu çıktı. Kuzey Kıbrıs'a 3 yıl içinde 259 milyon euro tutarında mali yardım yapılmasını öngören tüzüğün yürürlüğe girebilmesi için, Avrupa Birliği Konseyi'nin de onaylaması gerekecek. Mali yardım, Avrupa Birliği bünyesinde Balkan ülkelerine yönelik faaliyet gösteren ''Avrupa Yeniden Yapılanma Ajansı'' aracılığıyla yapılacak. AB Komisyonu, dün yaptığı açıklamada, Kuzey Kıbrıs'a yapılacak mali yardımda önceliğin, altyapı, yol, su, enerji çevre alanlarına verileceğini bildirmişti. Kıbrıs'ta Birleşmiş Milletler barış planıyla ilgili yapılan referandumda Türk kesiminin ''evet'', Rum kesiminin ise ''hayır'' demesinden sonra AB Konseyi, KKTC üzerindeki ekonomik izolasyonun kaldırılmasına karar vermişti. Komisyon da, Kıbrıslı Türklerin ekonomik tecritten kurtarılmasını hedefleyen öneri paketini Temmuz ayında açıklamıştı. Bu paket çerçevesinde Kuzey Kıbrıs ile Avrupa Birliği arasında doğrudan ticaret yolları açılırken Kıbrıslı Rumların veto yoluyla bu konudaki gelişmeleri engellemelerinin de önünü kesecek formül sunuldu. Adanın kuzeyinde kurulacak büro aracılığıyla projelere ve ticari işbirliği çalışmalarına kapıları açacak olan AB, bu alanda Kıbrıs Hükümeti'ni devreden çıkarıyor ve yetkileri Kıbrıs Türk Ticaret Odası'yla paylaşıyor. Pakette ticarette AB'ye sadece tamamı Ada'nın kuzeyinde üretilmiş malların ihraç edilebileceği ve bunlara dolaylı vergi uygulanmayacağı belirtiliyor. Avrupa Birliği Konseyi'nin onayladığı bu pakete göre, komisyon Kuzey'e 2004'te 6, 2005'te 114, ve 6

7 2006'da 139 milyon Euro aktarılmasını öngörüyor. Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Eli Erel, Parlamento'nun kararıyla ilgili olarak BBC Türkçe Servisi'ne yaptığı açıklamada, "Yardım ile ilgili nihai karar Avrupa Konseyi'nde ele alınacak. Bu nedenle Parlamento'nun kararı bağlayıcı değildir. Fakat, bu konuda Konsey'de genel bir uzlaşma söz konusudur. Yani Rumların engellenmesi artık söz konusu değil" dedi. Erel mülakatta şunları söyledi: "Biz, mali yardımın Kuzey Kıbrıs'ta üretilen malların Avrupa pazarına doğrudan satılmasını sağlayacak ticaret tüzüğüyle birlikte çıkarılmasını istiyorduk. Daha önce 23 Kasım'da yapılması planlanan fakat 17 Aralık sonrasına erteleneceği anlaşılan Konsey toplantısında doğrudan ticaret ile ilgili tüzüğün başka bir tarihte ele alınacağının açıklanmasını bekliyoruz." (BBC) Gazete Başlıkları Üç hafta gecikmeyle onay alan Avrupa Komisyonu'nun geleceği Avrupa basınının ortak konusu olmuş. Ancak gazeteler Avrupa Parlamentosu'nun vetoya yaklaşması üzerine komisyon üyeleri listenin geri çekilmesi ve üç değişiklikle ve üç hafta gecikmeyle yeniden sunulmasından kimin karlı çıktığı konusunda pek hemfikir değil. Almanya'da Die Welt, bu süreçte asıl kaybedenin üye ülkeler olduğunu, çünkü komisyon üyelerini aslında onların belirlediğini belirtiyor. "Komisyon Başkanı Jose Manuel Barroso'nun kararına kalan, sadece kimin hangi görevi alacağıydı. Yani bu geçici kilitlenme konusunda suç üye ülkelerdeydi." Gazete Barroso'nun pek de tanımadığı komisyon üyeleriyle işe başlayacak olmasını 'tanımadığınız biriyle çıkmak gibi' diye niteleyerek Portekizli liderin milletvekilleri arasında sempati topladığını belirtiyor. Avusturya'dan Der Standard, yaşanan tartışmalarda kaybeden tarafın Barroso olduğu görüşünde. "Barroso devlet başkanlarının ellerinde tuttuğu iplerden kendisini kurtarmayı başaramadı. Liderler sadece bir-iki üyeyi değiştirdi. Bunda bile istediğini yapamadığı düşünülürse, Barroso'nun Avrupa ekonomisinin canlandırılması gibi temel hedeflerinde nasıl başarı sağlayacağını düşünmek zor." Die Tageszeitung da aynı benzetmeyi kullanıyor ve şöyle diyor: "Barroso, Avrupa hükümetlerinin elinde kukla olmak istemiyorsa, parlamentonun desteğini arkasına almalı. Parlamento şimdi Avrupa Konseyi ve Avrupa Komisyonu karşısında gücünün daha fazla bilincinde." Der Tagesspiegel, yeni listenin eskisine göre daha iyi olmadığını, bilinmedik bir grup siyasetçi yerine bir başka bilinmedik grubun oluştuğunu söylüyor. "Maalesef, Avrupa izafiyet teorisine göre, en küçük ortak paydaya ulaşma ilkesi hala geçerli; ki aslında zaten Barroso da bu ilke uyarınca seçilmişti," diyor gazete. Financial Times Deutschland, 'seçilmiş ve zayıflamış' manşeti altında komisyonun ulusal hükümetlerle milletvekilleri arasında sıkışıp kaldığını belirtiyor. "Bütçe müzakereleri, Đstikrar Paktı reformu ve Türkiye'nin üyeliği gibi zorlu konuların tartışılacağı bir dönemde, komisyon önce kendi hakları için mücadele etmek zorunda kalacak." Đngiltere'de yayımlanan Financial Times da 7

8 Barroso'nun üye listesini tepkilerin başında değiştirmeyerek yetkin olmadığı izlenimi yarattığı görüşünü aktarıyor. Gazeteye göre Barroso daha masasına oturmadan balayı günleri bitti. Guardian'da yer alan bir diğer habere göre ise Irak'ta Ocak ayında seçim yapılması ihtimali gitgide uzaklaşıyor. Başbakan Đyad Allavi'nin yardımcısı Đbrahim Cenabi, "Önümüzdeki sürede her şeyi yapmamız mümkün değil, seçimleri ertelemek yapmaktan daha olası" diyor. Gazete Irak'taki tüm siyasi grupların, Kuzey Irak'taki Dukan'da iki günlük bir görüşme için bir araya gelerek seçimin akıbetini kararlaştırmaya çalıştığını kaydediyor. Sünniler erteleme isterken, Şiiler ve Irak Ulusal Konseyi'nden Ahmed Çelebi takvimin uygulanmasından yana. Tek sorun güvenlik ve boykot tehditleri de değil. Oylama için seçim bölgeleri oluşturulmayacak bu nedenle ulusal listelerin nasıl hazırlanacağının da karara bağlanması gerekecek. Bu arada Financial Times, Đran'ın Felluce'deki saldırıları kınamakla birlikte 'Irak bataklığı'ndan çıkışa yardım etmek için öneride bulunduğunu bildiriyor. Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi ayrıntıya girmemekle birlikte, gelecek hafta Irak'ın geleceği konusunda Mısır'da yapılacak konferansta işbirliğine hazır olduklarını kaydediyor. ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın Đran'ın nükleer silah geliştirmeye çalıştığı suçlamaları bugün de yankı bulmaya devam ediyor. Times, uzmanların sözü edilen silahın, Lefkoşa ve Ankara'yı da menzili içine alan Şahab-3 füzesine yerleştirilecek bir başlık olduğu tahminini aktarıyor. Bunun, AB ile anlaşmaya varan Đran'ı baskı altına almak için bir bahane olduğunu savunanlar da var. Ancak Independent'a konuşan Irak'taki eski BM silah denetçisi David Kay, "Đran'ın atom bombası peşinde olması olası. Ama Irak'taki olaylardan sonra Avrupalıları ve Atom Enerjisi Kurumu'nu buna ikna etmek zor olacak" diyor. 8