OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Vergi Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Vergi Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz"

Transkript

1 KMU İİBF Dergisi Yıl:11 Sayı:17 Aralık/2009 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Vergi Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz Nihat Işık Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, İİİBF, İktisat Bölümü Efe Can Kılınç Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, İİİBF, İktisat Bölümü Özet Devletin asli fonksiyonlarını yerine getirebilmek için yapması gereken harcamaların finanse edilebilmesi için en önemli gelir kalemini vergiler oluşturmaktadır. Vergiye alternatif gelir kaynakları ülkelerin borç sarmalına girmesi, enflasyonist baskılara maruz kalması vb. sorunlar içermektedir. Bu bağlamda verginin tabana yayılmış olması ve basit, anlaşılır, sık sık değişmeyen bir vergi sisteminin varlığı son derece önemlidir. Bu durum bir ülke ekonomisinin en önemli sorunlarından olan ve ülkelerin gelişmişlikleri açısından bir gösterge olarak da kullanılan kayıtdışı ekonominin azaltılması açısından da bir zorunluluk taşımaktadır. Vergi mükelleflerinin vergi ödemeyi bir yük gibi görmeleri anlayışını en aza indirebilmek için verginin adil dağılması gerekir. Bu kapsamda verginin daha adil dağıldığı gelişmiş ekonomilerde kurumlar vergisi, gelir vergisi gibi doğrudan vergilerin payının, KDV, özel iletişim vergisi vb. gibi dolaylı vergilere göre çok daha yüksek oranlarda olduğu görülmektedir. Ülkemizde ise dolaylı vergilerin oranı doğrudan vergilere kıyasla çok daha yüksek düzeylerdedir. Bu durum mükellefleri vergi kaçırma, vergiden kaçınma gibi yollara sevk etmekte ve vergi hâsılatı istenen düzeyde gerçekleşmemektedir. Vergi sisteminin oldukça gelişmiş olduğu ve verginin daha adil dağıtıldığı OECD ülkeleri ile vergi sistemi ve adaleti açısından henüz kat etmesi gereken epey yol olan Türkiye nin vergi yükü ve vergi türleri açısından karşılaştırmalı bir analizinin yapıldığı bu çalışmada, ülkemizin bahsedilen eksiklikler nedeniyle vergi hâsılatı açısından OECD ülkeleri arasında arka sıralarda yer aldığı görülmektedir. Anahtar Kelimeler: Vergi Yükü ve Vergi Türleri, OECD Ülkeleri, Türkiye. Tax Burden and Tax Types in OECD Countries: A Comparative Analysis Abstract Taxes are the most important revenue sources to finance expenditures of states which for achieving state s actual functions. Other revenue sources that are alternative to taxes consists some problems such as inflationist effects and because of those resources countries may enter into debt scroll. In this addition existing of a tax system which doesn t change very often and easy to implement and spreading of taxes to the bottom are essential. Providing such a system is also an obligatory in terms of decreasing informal economies that are used as an indicator in terms of countries development level. Fair distribution of taxes is necessary to decrease tax payers perception that evaluates taxpaying as a cost burden. In this concept it seems that rates of direct taxes such as corporation tax, income tax are

2 148 Nihat Işık Efe Can Kılınç more than indirect taxes such as value added taxes, communication taxes in developed countries which have relatively more fair tax system. In Turkey, rates of indirect taxses are comparatively more than direct taxes rates. Because of this, tax payers tend to follow illegal ways like tax evasions, tax avoidances and tax revenues can t be reached to a desired level. In this study a comparative analyze in the view of tax burden and tax types is made between OECD countries which have highly developed taxpaying and fair tax distribution systems and Turkey which has a long way to get over in the way of tax system and tax justice, it is seen that Turkey takes last places within OECD countries in terms of tax revenue because of the shortcomings which are mentioned above. Keywords: Tax Burden and Tax Types, OECD Countries, Turkey. 1.Giriş Asli fonksiyonlarını yerine getirebilmek için harcama yapmak zorunda olan devletin, bu harcamalarının finansmanında kullanacağı en önemli gelir kaynağı vergilerdir. Devletin cebren ve karşılıksız olarak vatandaşlarından topladığı vergiler; gelir, harcama ve servet üzerinden alınmaktadır. Vergi haricinde diğer önemli gelir kaynakları arasında sayılan emisyon ve borçlanma ekonomide birçok olumsuzluklara neden olabilmektedir. Vergi ile ilgili en önemli unsurlar arasında; sağlıklı işleyen, basit ve anlaşılır, sık sık değişmeyen, yeterli ve kalifiye elemanın olduğu bir vergi altyapısının olup olmaması, verginin adil dağılıp dağılmaması ve vergi bilincinin yerleşmiş olup olmaması sayılabilir. Nitekim, sürekli değişen, af, istisna ve muafiyetlerin çok fazla olduğu, dil ve içerik açısından karmaşık, cezaların caydırıcı olmadığı hantal bir vergi sistemi, mükelleflerin güvenini sarsmakta ve vergi ödememelerine zemin hazırlamaktadır. Vergi sistemiyle ilgili devletin yukarıda değinilen sorunları ortadan kaldırmaya yönelik girişimleri aynı zamanda mükelleflerde vergi bilincinin oluşmasına da yardımcı olacaktır. Vergi bilinci, verginin gerekliliğini kavramakla ilgilidir. Vergi bilincinin yerleşmediği toplumlarda vergi oranlarının yüksek olması vergi mükelleflerinin vergiden kaçınmasına neden olmaktadır. Yani, vergi bilinci ile vergi gelirleri arasında pozitif bir ilişki söz konusudur. Türkiye de gelir ve kurumlar vergisinin toplanmasında bir takım zorluklar olduğu bilinmektedir ve gelir vergisinin önemli bir kısmı stopaj yoluyla ücretlilerden alınmakta, buna karşılık kârlar ise nispeten düşük vergilendirilmektedir. Ücretlere uygulanan vergi stopaj yoluyla alındığı için, ücretlilerin vergiden kaçması zor iken, sermaye gelirlilerinin vergiden kaçması kolaydır. Türkiye de vergi dairelerinin teknik ve idari yetersizlikleri, sağlıklı ve güvenilir bir muhasebe sisteminin olmaması gibi nedenlerden dolayı gelir vergisinin toplanmasında bir takım sıkıntılar yaşanabilmektedir. Vergiler dolaylı ve dolaysız vergi şeklinde ikili bir ayrıma tabi tutulmaktadır. Gelir ve servet üzerinden alınan vergiler dolaysız vergi

3 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 149 kapsamında yer alırken; katma değer vergisi (KDV) ve özel tüketim vergisi (ÖTV) gibi vergi türleri ise dolaylı vergiler arasında sayılmaktadır. Doğrudan vergiler artan oranlı olarak mükelleflerin gelirine göre alındığı için daha adildir. Oysa en fakir insan da en zengin insan da zorunlu ihtiyaç maddelerini tüketmekte ve aynı vergiyi ödemektedir. Bu durum da doğal olarak verginin dağılımında adaletsizliğe yol açmaktadır. Bu nedenle bir ülkede verginin adil dağılıp dağılmadığının göstergesi olarak vergi yükü içerisinde dolaylı ve dolaysız vergilerin oranına bakılmaktadır. Gelişmiş OECD ülkelerinde; kurumlar vergisi, gelir vergisi ve motorlu taşıtlar vergisini kapsayan dolaysız vergilerin oranları, katma değer vergisi, özel tüketim vergisi gibi vergileri kapsayan dolaylı vergilere göre daha yüksektir. Dolaylı vergi oranları gelişmekte olan ülkelerde daha fazla olduğu için bu ülkelerde vergi yükünün dağılımı da adaletsizdir. İnsanlarının refah seviyesini arttırarak daha mutlu ve huzurlu bir ülke olma hedefi doğrultusunda olan Türkiye nin, iyi ve adil işleyen bir vergi sitemine sahip olan, kayıtdışı ekonominin nispeten çok daha makul düzeylerde olduğu, vergi bilincinin yerleşmiş olduğu gelişmiş OECD ülkeleri ile kıyaslandığında reform niteliğinde adımlar atılması gerektiği görülmektedir. Nitekim vergi hâsılatı açısından da ülkemiz yukarıda değinilen eksiklikler nedeniyle OECD ülkeleri arasında arka sıralarda yer almaktadır. Bu çalışmada Türkiye ile diğer OECD ülkelerindeki vergi yükünün yılları arasındaki dağılımı karşılaştırmalı olarak analiz edilecek, vergi yükünün bu ülkelerde neden farklılıklar gösterdiği konusu üzerinde durularak, Türkiye de vergi yükünün daha adil dağılımının sağlanabilmesi için bazı önerilerde bulunulacaktır. Çalışma, beş kısımdan oluşmaktadır. İkinci kısımda kavramsal çerçeve üzerinde durulacaktır. Üçüncü kısımda, OECD ülkelerinde vergi gelirlerinin ve vergi yükünün ele alınan dönem itibariyle izlediği seyir; gelir, servet, mal ve hizmetler ve tüketim üzerinden alınan vergiler ve bunların farklı bileşenleri dikkate alınarak incelenecektir. Dördüncü kısımda ise Türkiye açısından durum ortaya konulacak ve bir OECD ülkesi olan Türkiye nin anılan göstergeler bakımından diğer OECD üyesi ülkelerle karşılaştırmalı bir analizi yapılacaktır. Çalışma sonuç ve değerlendirme kısmıyla tamamlanacaktır. 2. Kavramsal Çerçeve ve Literatür Vergiler, toplumsal ihtiyaçları karşılamaya yönelik olarak devletin sunduğu kamu hizmetlerinin finansmanını sağlamada ve devletin başta ekonomik istikrar olmak üzere, büyüme, kalkınma ve gelir dağılımı adaletini sağlama gibi makroekonomik amaçlarını gerçekleştirmede yararlandığı önemli bir gelir kaynağıdır. Dolaylı ve dolaysız olarak ayrılan vergiler aynı zamanda verginin tahsil edilmesinde kullanılan yöntem dikkate alınarak spesifik ve advalorem olarak da ikiye ayrılır. Spesifik vergilerde miktar esası vardır. Örneğin TV üzerinden TV başına şu kadar

4 150 Nihat Işık Efe Can Kılınç vergi alınsın gibi. Basit olmasına rağmen mallar arasında kalite, fiyat farklılıklarını göz ardı etme gibi eleştirilerin de yapıldığı spesifik vergi uygulaması günümüzde ABD de uygulanmaktadır. Advalorem vergilerde ise vergi belirlenmiş olan bir oran üzerinden alınır. Örneğin TV den %18 vergi alınması gibi. Burada fiyat ve kalite de dikkate alınmış olmaktadır. KDV bu vergi türünün en bilinenlerindendir. Bir ülkede ödenen toplam vergi miktarının GSYH ye oranı olan vergi yükü, iktisadi kaynakların ortaklaşa tüketim ve yatırım harcamalarına tahsis edilen bölümüdür. Vergi yükü, bireylerin veya sosyal kesimlerin katlanmak zorunda oldukları yükün belirlenmesi açısından olduğu kadar ekonomik büyüme, gelir dağılımı ve ekonomik istikrarın gerçekleştirilmesi gibi makro hedeflerin belirlenmesi açısından da önemlidir (Arıkan, 2009: 64). Vergi yükünü etkileyen en önemli faktörlerden biri vergi oranıdır. Vergi oranının yükseltilmesi, yeni veya ek vergi konulması gibi uygulamalar mükelleflerde psikolojik bir baskı meydana getirerek, vergiden kaçınma veya vergi kaçırmaya yönlendirmektedir. Vergi yükünü daha da fazla arttıran yüksek vergi oranları, girişimcilerin yatırım kararlarını etkilemekte ve sermaye yatırımlarını azaltmaktadır. Bir ülkede, vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı açısından dolaylı ve dolaysız vergilerin karşılaştırılması gerekmektedir. Çünkü dolaysız vergilerde artan oranlı vergi tarifeleri, indirim gibi uygulamalara yer verildiğinden vergi adaletini sağlamada daha etkili olabilmektedir. Dolaylı vergilerde ise vergilerin uygulandığı mal ve hizmetlerin, düşük gelirlilerin bütçesindeki payı, yüksek gelirlilere göre daha fazla olmakta ve vergi yükü asıl olarak düşük ve sabit gelirlilerin üzerinde kalabilmektedir (Armağan, 2007: 239). Vergi gelirleri ve vergi oranları ile ilgili bir çalışması bulunan Amerikalı ekonomist Arthur Laffer e göre, vergi oranları yükseldiğinde vergi mükellefleri vergiden kaçınmaya çalışacaklardır. Örneğin, vergi mükellefleri daha az çalışarak veya gelir ve mal varlıklarını beyan etmeyerek vergiden kaçınma yoluna gidebilirler. Vergi oranları ile vergi gelirleri arasındaki ilişkiyi gösteren Laffer eğrisinde, vergi düzeyindeki artış belli bir noktaya kadar devletin vergi gelirlerinin artmasını sağlarken, vergilerin daha da yükseltilmesi bireylerin vergi ödemekten kaçınma eğilimi göstermesine, dolayısıyla devletin vergi gelirlerinin azalmasına yol açmaktadır 1. 1 Yüksek vergi oranlarının mutlaka yüksek vergi hâsılatı anlamına gelmeyebileceği, hatta tam tersine insanlarda çalışma şevkini kırması ve vergi kaçırma eğilimini güçlendirmesi gibi nedenlerle vergi hâsılatını daha da düşürmesinin muhtemel olduğu görüşünün Arz-Yanlı İktisat okulunun temel önermesi olduğunu ve konuyu ilk kez Mukaddime adlı ünlü eserinde dile getirmiş olan Ibn Haldun ile konuyu 20. yüzyılda popüler hale getirmiş olan Laffer e izafeten Haldun-Laffer etkisi olarak iktisat literatürüne geçmiş olduğunu

5 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 151 Şekil 1 de vergi gelirleri ile vergi oranları arasındaki ilişkiyi gösteren Laffer eğrisi yer almaktadır. Şekilden de görülebileceği gibi, başlangıçta vergi oranları sıfır olduğu için gelir elde eden bireyler vergi ödeyemeyeceklerinden devletin vergi gelirleri de sıfır olacaktır. Vergi oranlarının yüzde yüz olması durumunda ise bireyler gelirlerinin tamamını vergi ödemek için kullanacağından bireylerin çalışma ve gelir elde etme isteği ortadan kalkacak ve devletin vergi gelirleri yine sıfır olacaktır. Şekilden x noktasında devletin vergi oranlarının maksimum olduğu, x noktasına kadar vergi oranlarındaki yükselmelerin vergi gelirlerini arttıracağı ve x noktasından sonra vergi oranlarındaki yükselmelerin vergi gelirlerini azaltacağı bilgisine ulaşılabilir (Karabulut, 2003: ). Şekil-1: Laffer Eğrisi Johansson vd.(2008) ne göre, OECD ülkelerinde vergiler konularına göre; gelir ve kazanç üzerinden alınan vergiler, maaş ve işgücü üzerinden alınan vergiler ve bunların dışında kalan diğer gelirler üzerinden alınan vergiler şeklinde sınıflandırılmaktadır. Ülkelerarası vergi yapısı farklılıklarına rağmen, çoğu OECD ülkesinin vergi gelirleri üç ana kaynaktan oluşmaktadır. Bunlar; kişisel gelir vergisi ve kurumlar vergisi, sosyal güvenlik katkı payları ve mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerdir. OECD bölgesinde son otuz yılda kurumlar vergisi ve sosyal güvenlik katkı paylarında bir artış meydana gelirken, kişisel gelir vergisinden elde edilen vergi gelirlerinde bir azalma meydana gelmiştir. Benzer bir şekilde, toplam vergi gelirleri içerisinde tüketim üzerinden alınan vergilerin payında da azalma olmuştur. Bununla birlikte, özel mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerden daha çok kullanılan genel tüketim vergilerine doğru belirgin bir kayma olmuştur. Bu dönemde servet ve çevre ile ilgili vergilerin oranlarında ise fazla bir değişiklik hatırlatalım. Bu çerçevede vergi oranının güç yetirilebilir nitelikte olması, vergi hâsılatının tahakkuk aşamasında kalmayıp tahsilât aşamasına geçebilmesi açısından hayati önem taşımaktadır (Işık ve Acar, 2003: ).

6 152 Nihat Işık Efe Can Kılınç olmamıştır.1970 yılından itibaren kişisel gelir vergisinin azalmasına paralel olarak toplam gelir vergisi oranlarında da azalmalar meydana gelmiştir. Aynı şekilde gelir vergisindeki bir azalmanın sonucu olarak kâr payları üzerindeki toplam marjinal vergi oranları 2 da azalmıştır yılları arasında OECD bölgesinde vergi düzeyi (vergi/gsmh) ortalama olarak yıllık yüzde 4,1 artmıştır. Birinci petrol şokuna kadar ( ) kuvvetli, neredeyse aralıksız gelir artışı vergi düzeyinin tüm OECD ülkelerinde artmasını sağlamıştır li yılların ortalarında kişisel gelir vergisi oranları azaltılmıştır, ancak bu oranların düşürülmesini sağlayan vergi reformları sınırlı kalmıştır. Çünkü vergi oranlarındaki düşme sonucu vergi hâsılatı azaldığı için çoğunlukla vergi muafiyetleri azaltılarak ya da arttırılarak dengeleme yoluna gidilmiştir li dönemlerde savaş sonrası işsizlik oranlarına benzer bir işsizlik oranı ile karşı karşıya kalınması, OECD ülkelerinin makroekonomik performansında büyük bir düşüş yaşanmasına yol açmıştır. Ortaya çıkan bu manzarayla ilgili olarak o dönemde birçok gazeteci ve politikacı, vergi oranlarının mümkün olduğu kadar doğal ve düşük seviyelerde olması gerektiği düşüncesinde olmuşlardır lı yıllarda OECD ülkeleri büyük bütçe açıklarıyla karşı karşıya kalmışlardır. Açıkları kapatmak birçok ülkenin temel önceliklerinden bir tanesi olmuştur. Bu yıllarda hükümetler toplam vergi gelirlerinde artış sağlayabilmek için özelleştirmeler yapmış ve hükümet harcamalarını azaltmıştır (Messere vd., 2003: 9) yılları arasında vergi oranlarının GSYH içerisindeki payı yeniden artmaya başlamıştır döneminde ise OECD bölgesinde vergi düzeyi yaklaşık olarak yüzde 0,7 artmıştır (Johansson vd., 2008:8). Aşağıda OECD ülkelerinde seçilmiş yıllar itibariyle vergi yükünün dağılımı ve toplam vergi gelirlerinin GSYH içerisindeki payları hakkında bilgi verilecektir Vergi Yükü nün Dağılımı Vergi yükünün ve toplam vergi gelirlerinin yüksek olduğu OECD ülkeleri; Almanya, İsveç, Norveç ve Danimarka gibi gelişmiş ülkelerdir. OECD bölgesinde vergi yükü 1975 yılında yüzde 29, 1990 yılında yüzde 33, 2000 yılında yüzde 36 ve 2007 yılı tahmini rakamlarına göre ise yüzde 37 civarındadır. OECD toplamında vergi yükü 2005 yılında yüzde 35,8 iken 2006 yılında bu oran yüzde 35,9 a yükselmiş, vergi yükü OECD üyesi ülkelerin 17 sinde artarken, 12 sinde düşmüştür (OECD, 2009). OECD ülkeleri içinde yılları arasında vergi yükü oranları incelendiğinde, bu oranın en yüksek olduğu ülkenin yaklaşık yıllık ortalama yüzde 49 ile İsveç olduğu görülmektedir. İsveç i; Danimarka Belçika, Finlandiya ve Norveç takip etmektedir. Birinci petrol şokuna 2 Marjinal vergi oranı, her birim ek gelire uygulanan vergi oranıdır.

7 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 153 kadar bütün OECD ülkelerinde hemen hemen gelirin güçlü ve kesintisiz bir şekilde artmasıyla birlikte vergi gelirlerinde de artış görülmüştür. Bu OECD ülkelerinde vergi yükü oranlarının yüksek olmasının arkasında, bu ülke vatandaşlarının Kişi Başı Milli Gelir (KBMG) seviyelerinin yüksek olması, İskandinav ülkelerindeki sosyal refah devleti uygulamaları ve devletin ekonomideki payının yüksekliği gibi nedenler bulunmaktadır. Zira bir ülkenin sosyal ve ekonomik gelişmişlik düzeyi ile toplam vergi yükü arasında yakın bir ilişki vardır. Vergi yükünün yüksek olması nedeniyle bu tip ülkeler sosyal ve ekonomik alt yapılarını kolaylıkla tamamlayabilmişlerdir. OECD ülkelerinde vergi yükü mali ortamdan etkilenmektedir. Döviz kuru değişimi, enflasyon ve bütçe açığı konusunda politika üretmek zorunda olan devletler için vergiler önemli bir rekabet aracı olmaktadır (Arıkan, 2009: 62). Uluslararası vergi yükü karşılaştırmalarında iki ülkede yüzde itibariyle aynı olan vergi yükünün bu ülkelerdeki gelir düzeylerinin aynı olmamaları halinde birbirine eşit olmadığına değinmek gerekir. Zira bir ülkede GSYH nin yüzde 15 i nispetindeki vergi yükü gelir seviyesi çok yüksek bir diğer ülkede yüzde 25 oranındaki vergi yükünden daha ağır olabilir. Bu husus özellikle gelişmiş ülkelerle az gelişmiş ülkeler arasındaki vergi yükü karşılaştırmalarında önem kazanmaktadır (Erdem, 1998:226). Maliye Bakanlığı tarafından oluşturulan yıllık ekonomik rapora göre, Türkiye de vergi yükünün dağılımı, orta gelir sahiplerinin üzerine daha fazla yüklenilmesi şeklinde adaletsizdir. Maliye Bakanlığı 2008 yılının sonunda Türkiye de vergi yükünün yüzde 17,7 olduğunu, bu oranın son on yıl içerisinde çok az değişikliğe uğradığını belirtmiştir. Ancak bu oran son on yıl içerisinde dalgalanmalar göstermiştir. Öyle ki, 2001 krizi esnasında yüzde 20,1 ile en uç noktasına ulaşmış ve 2001 yılının sonunda yüzde 17 ile en düşük düzeye inmiştir. Bu orana en yakın değer ise 1999 yılında yüzde 17,3 tür (Maliye Bakanlığı, 2008). Türkiye de vergi yükünün dağılımı OECD ülkelerindeki vergi yüküne göre adaletsizdir. Vergi yükü, Türkiye de orta gelir sahipleri için yüzde 36,5 iken, OECD de bu oran yüzde 27,1 dir. Burada bir noktanın altını çizmek gerekir: Önemli olan vergi oranları değil vergi oranlarının dağılımıdır. Bazı gelir sahipleri hiç vergi ödemezken, bazı gelir sahipleri büyük miktarlarda vergi ödemektedirler. Birçok ülkede olduğu gibi Türkiye de de ücret kazancı sahipleri yüksek vergi yükü ile karşı karşıya bırakılmıştır. Bu durum yüksek gelir sahiplerinin vergi yüklerinin nispi olarak düşük olması şeklinde kendini göstermektedir 3. Tablo 1, arası OECD ülkelerinde vergi yükünün yüzdesel dağılımını göstermektedir. Tablo 1 den de görüleceği gibi, 3

8 154 Nihat Işık Efe Can Kılınç Türkiye 1975 yılında vergi yükü bakımından yüzde 11,9 ile yirmi beş OECD ülkesi arasında son sırada bulunmaktadır. Bu, Türkiye de ödenen vergilerin GSMH ye oranının, OECD ülkelerinde ödenen vergilerin GSMH ye oranına göre düşük olduğunu göstermektedir. Yine benzer bir biçimde Türkiye de vergi yükü oranları; 1985 yılında yüzde 11,5, 1990 yılında yüzde 14,9 ve 1995 yılında yüzde 16,8 dir ve Türkiye bu yıllarda da 1975 yılında olduğu gibi vergi yükü oranları bakımından son sırada yer almaktadır. Vergi yükünün özellikle Meksika da ve Türkiye de düşük olması bu ülkelerde vergi kaçakçılılığının ve vergiden kaçınmanın diğer OECD ülkelerine kıyasla daha fazla yaşandığını, ayrıca bu ülkelerde vergi kapasitesinin sınırlandırıldığını göstermektedir 4. Vergi kapasitesini sınırlandıran etmenler ise ekonominin gelir düzeyi, kişi başına düşen gelir düzeyi ve hızlı nüfus artışıdır. Vergi kaçakçılığı bu yola başvuran kişilerin vergi yükünü azaltırken, devleti ise gelir kaybına uğratır. Vergi kaçırma, öncelikle, devletlerin en temel gelir kaynağı olan vergilerin eksik ödenmesi ya da hiç ödenmemesi suretiyle devletleri gelir kaybına uğratarak bütçe açıklarına ve dolayısıyla ekonomik büyüme üzerinde olumsuz sonuçlara yol açar (Altuğ, 1999:259). Tablo ya göre, yılları arasında OECD ülkelerinde vergi yükü artmıştır. Bu yıllar arasında vergi yükünün artmasının nedeni, hız kazanan ekonomik büyüme nedeniyle şirket kârlarının artması, kişilerin daha zenginleşerek üst gelir dilimlerine çıkmalarıdır. Yani, OECD ülkeleri zenginleştikleri, büyüdükleri için daha fazla vergi verirlerken, Türkiye de ise yılları arasında KBMG nin düşük seviyelerde olması ve vergi oranlarının yüksek olması gibi nedenlerle vergi mükellefleri daha az vergi ödemişlerdir. Kısaca, bu yıllar arasında vergiden kaçınma söz konusudur yılından itibaren Türkiye de vergi yükü azalmaya başlamıştır. Bu yılda vergi yükü bakımından Türkiye yirmi ikinci sıra ile konumunu korurken, 2005 yılında yirmi dokuzuncu sıraya gerilemiştir yılında OECD bölgesinde vergi yükü ortalaması yüzde 36 civarındadır. Aynı yılda Türkiye de vergi yükü tablo dan da görüleceği gibi yüzde 24,5 tir. 4 Vergi kapasitesi, bir ekonominin veri üretim düzeyinde ve mevcut vergi yasaları çerçevesinde sağlayabileceği vergi geliridir.

9 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 155 Tablo 1: OECD Ülkelerinde Vergi Yükü (Yüzde) * Kanada 32 32,5 35,9 35,6 35,6 33,6 33,6 33,4 33,3 33,3 Meksika ,3 16,7 18, ,9 20,6 20,5 ABD 25,6 25,6 27,3 27,9 29,9 25, , ,3 Avustralya 25,8 28,3 28,5 28,8 31,1 30,7 31,1 30,8 30,6 - Japonya 20,9 27,4 29,1 26, ,7 26,3 27,4 27,9 - Kore 15,1 16,4 18,9 19,4 23,6 25,3 24,6 25,5 26,8 28,7 Y.Zelanda 28,5 31,1 37,4 36,6 33,6 34,4 35,5 37,5 36,7 36 Avusturya 36,7 40,9 39,6 41,2 42,6 42,9 42,8 42,1 41,7 41,9 Belçika 39,5 44, ,6 44,9 44,7 44,8 44,8 44,5 44,4 Çek Cum ,5 35,3 37,6 38,3 37,5 36,9 36,4 Danimarka 38,4 46,1 46,5 48,8 49,4 47,7 49,3 50,7 49,1 48,9 Finlandiya 36,5 39,7 43,5 45,7 47,2 44,6 43,4 43,9 43,5 43 Fransa 35,4 42, ,9 44,4 43,1 43,5 43,9 44,2 43,6 Almanya 34,3 36,1 34,8 37,2 37,2 35,5 34,8 34,8 35,6 36,2 Yunanistan 19,4 25,5 26,2 28,9 34,1 36,3 27,1 31,3 31,3 - Macaristan , ,1 37,6 37,2 37,1 39,3 İzlanda 30 28,2 30,9 31,2 37,2 37,8 38,3 40,7 41,5 41,4 İrlanda 28,7 34,6 33,1 32,5 31,7 28,7 30,2 30,6 31,9 32,2 İtalya 25,4 33,6 37,8 40,1 42,3 41,8 41,1 40,9 42,1 43,3 Lüksemburg 32,8 39,5 35,7 37,1 39,1 38,2 37,9 37,8 35,9 36,9 Hollanda 40,7 42,4 42,9 41,5 39, ,4 38,8 39,3 38 Norveç 39,2 42, ,9 42,6 42,9 43,3 43,5 43,9 43,4 Polonya ,2 31,6 34,9 33,4 32,9 33,5 - Portekiz 19,7 25,2 27,7 31,7 34, ,8 34,7 35,7 36,6 Slovakya ,8 31,2 31,6 31,8 29,8 29,8 İspanya 18,4 27,6 32,5 32,1 34,2 34,3 34,7 35,8 36,6 37,2 İsveç 41,2 47,3 52,2 47,5 51,8 50,1 49,9 49,5 49,1 48,2 İsviçre 23,9 25,5 25,8 27, ,4 29,1 29,2 29,6 29,7 Türkiye 11,9 11,5 14,9 16,8 24,2 32,8 31,3 24,3 24,5 23,7 İngiltere 35,2 37,6 36,1 34,5 37,1 35,4 35,6 36,3 37,1 36,6 OECD ort. 29,4 32,7 33,8 34,8 36,1 35,8 35,5 35,8 35,9 36,8 Kaynak: OECD, Revenue Statistics of OECD Member Countries, Paris, 2008, * 2007 yılı geçici vergi yükü rakamları 2007 yılında en yüksek vergi yüküne sahip olan üç OECD ülkesinin sırasıyla; Danimarka, İsveç ve Belçika olduğu görülmektedir yılında Dünya Bankası nın Atlas metoduyla 5 hazırlamış olduğu rakamlara göre, KBMG; Danimarka da 55440, İsveç de ve Belçika da dolardır. Türkiye de ise bu rakam 8030 dolar civarındadır. Bu rakamlardan 5 Atlas Metodu, Dünya Bankası nın ülke ekonomilerinin büyüklüğünü göreceli olarak karşılaştırmak ve ülkeleri düşük, orta ve yüksek gelirli ülkeler biçiminde sınıflandırmak için kullandığı bir milli gelir hesaplama yöntemidir.

10 156 Nihat Işık Efe Can Kılınç Danimarka da veya Belçika da bir vergi mükellefinin, gelirinin yüksek olmasına bağlı olarak vergi ödeme yükümlülüklerini Türkiye deki bir vergi mükellefine kıyasla daha fazla yerine getirdiği sonucuna ulaşılmaktadır 6. Tablo 1 de 2007 yılı gelir bilgileri tahmini olarak gösterilmiştir. Otuz OECD ülkesinden yirmi altısının 2007 yılındaki tahmini istatistiklerine ulaşılmıştır yılıyla karşılaştırıldığında 2007 yılında vergi yükü on bir OECD ülkesinde artmış, on üç OECD ülkesinde düşmüş, iki ülkede ise değişmemiştir yılında OECD tarafından yayınlanan gelir istatistikleri raporunda genel olarak OECD ülkelerinin vergi gelirlerindeki artışın vergi oranlarının artırılmasından değil söz konusu ülke ekonomilerindeki gelişmeden kaynaklandığı belirtilmiştir. Buna göre, ülkelerdeki üretimin artmasıyla birlikte şirketlerin kârı ve şirket çalışanlarının gelirlerinin son dönemlerde hızla arttığı gözlemlenmiştir. Bunun sonucunda devletin gelir vergisi başta olmak üzere topladığı vergilerde önemli artışlar gözlemlenmiştir. Raporda vergi gelirlerinde gözlemlenen artışa bir gerekçe olarak da vergi toplama konusunda ülkelerin işi çok sıkı tutmaları gösterilmiştir. Türkiye, 2006 itibarıyla cari fiyatlarla ve satın alma gücü paritesine göre 639,7 milyar dolar olan gayri safi yurt içi hâsılasıyla OECD nin onuncu büyük ekonomisi olmasına rağmen, kişi başına düşen milli geliri, 2006 itibarıyla cari fiyatlarla ve satın alma gücü paritesine göre 8 bin 766 dolar ile en düşük olan ülke konumundadır. OECD ortalaması aynı yıl itibarıyla 31 bin 469 dolardır. Toplam vergi gelirlerinin yurt içi milli hâsılaya oranı OECD ortalaması olarak 2005 itibarıyla yüzde 36,2 dir. Bu oran, Türkiye de 2006 itibarıyla yüzde 24,5 dir. Tüm bu verilerden elde edilebilecek açık bir sonuç, Türkiye de vergi oranlarının yüksek olmasına karşın, KBMG nin düşük olması sebebiyle vergi gelirlerinin GSYH içindeki payının yüksek oranlarda olmadığıdır. Türkiye deki vergi yükünün seyri OECD deki vergi yükünün seyri ile karşılaştırıldığında, 2003 ve 2004 yıllarında Türkiye nin OECD ortalamasına yaklaştığı, ancak bu yıllar dışında OECD ortalamasının gerisinde kaldığı tespit edilebilir. Grafik 1 de, 2006 yılında OECD ülkelerinde vergi yükünün büyükten küçüğe sıralanışı yer almaktadır yılında en yüksek oranı yüzde 49,1 ile Danimarka ve İsveç in paylaştığı görülmektedir. Aynı yıl Türkiye de vergi yükü yüzde 24,5 dir

11 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 157 Şekil 2: 2006 yılında OECD ülkelerinde vergi yükünün büyükten küçüğe sıralanışı Kaynak: Arıkan, A.N. (2009a), Vergi Dünyası, Sayı: 331, s.61, Ankara. 4. OECD Ülkelerinde Vergilerin Kompozisyonu Bu bölümde sırasıyla; kişisel gelir vergisi ve kurumlar vergisini içeren gelir vergilerinin, mal ve hizmetler ve tüketim üzerinden alınan vergileri içeren harcama vergilerinin ve servet üzerinden alınan vergilerin seçilmiş yıllar itibariyle GSYH ve toplam vergi gelirleri içerisindeki paylarına değinilecektir. Ayrıca, toplam vergi gelirleri ve kişi başına düşen vergi geliri hakkında da bilgi verilecektir Kişisel Gelir ve Kurum Gelirleri Üzerinden Alınan Vergiler Tablo 2 de OECD ülkelerinde kişisel gelir üzerinden alınan vergilerim GSYH ve toplam vergi gelirleri içerisindeki payları yer almaktadır. Veriler, OECD ülkelerinde bu tür vergilerin son yıllarda GSYH nin yüzde 11 i civarında oluştuğu ve istikrarlı olduğunu göstermektedir. Aynı oran Türkiye de yüzde 2,6-7,8 arasında gerçekleşmiş olup, yılları arasında ise dalgalı bir seyir izlemiştir (Bıyık, 2002: 2). Türkiye de, kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payı en yüksek seviyesine 2001 yılında ulaşmıştır. Genel olarak kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin toplamının Türkiye de OECD ülkelerine kıyasla düşük seviyelerde kaldığı görülmektedir. OECD ülkelerinde bu oranın yüksek olması GSYH ve KBMG nin yüksek olmasına bağlanabilir yılında Türkiye de kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin payında 2000 yılına göre yüzde 2 civarında bir düşüş meydana gelmiştir yılında ise bu oran aynı kalmıştır yılında OECD bölgesinde söz konusu oran yüzde 13 tür. Tablo da yer alan veriler, kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin son yıllarda toplam vergi gelirleri içerisindeki payının OECD ülkelerinde ortalama yüzde 35 civarında oluştuğunu, bu oranın da çok dalgalı olmadığını göstermektedir. Aynı oran Türkiye de yüzde arasında

12 158 Nihat Işık Efe Can Kılınç gerçekleşmiş olup, oranın büyüklüğü veya küçüklüğünden çok, yüksek dalgalanma dikkati çekmektedir. Kişisel gelir vergisinin toplam vergi gelirleri içerisindeki oranı Türkiye de 1965 yılından 1980 yılına kadar olan dönemde genelde bir artış eğilimi göstermiş, 1980 yılı sonrasında 1995 yılında yüzde 46 ya gerilemiş, 1998 yılında artmış, 1999 yılında ise azalmıştır. Tablo 2: Kişisel Gelir Üzerinden Alınan Vergilerin Toplam Vergi Gelirleri ve GSYH İçerisindeki Payları* (Yüzde) Yıllar Ülkeler GV GKG GV GKG GV GKG GV GKG GV GKG GV GKG GV GKG GV GKG GV GKG GV GKG Kanada 39 9, Meksika ,8 22 3,8 27 4,7 25 4, ,8 25 5,2 A.B.D Avustralya Japonya ,4 45 9, ,4 34 9,3 35 9,9 Kore ,7 26 4,4 26 4,3 35 6,5 32 6,2 29 6,8 29 7,5 30 7,9 Y.Zelanda Avusturya 26 8,6 25 8,5 26 9, Belçika 28 8, Çek Cum , , Danimarka Finlandiya Fransa 16 5,4 17 5,8 16 5,6 17 6,7 16 6,8 16 6, Almanya , Yunanistan 9 1,6 12 2,4 13 2,6 19 4,2 18 4,5 20 5,2 22 6,4 27 9,3 25 7,9 24 7,5 Macaristan ,6 24 9,2 24 8,8 25 9,1 İzlanda 21 5,6 21 5,9 23 6,8 26 7,6 23 6,4 30 9, İrlanda 26 6,4 27 7,7 30 8, İtalya 18 4,6 17 4,5 22 5,4 31 9, Lüksemburg 36 9, Hollanda Norveç Polonya ,7 20 6, Portekiz 25 3,9 24 4,4 18 3,4 20 4,5 26 6,5 26 7,1 25 7,9 28 9,6 24 8,2 24 8,5 Slovak Cum ,7 19 5,8 İspanya 25 3,6 20 3,2 22 4,1 26 5,9 25 6, ,4 29 9, İsveç İsviçre 41 7,2 44 8, Türkiye 30 3,1 34 3, ,9 37 4, ,8 30 7,1 22 5,3 22 5,3 İngiltere Kaynak: alınıp tarafımızca düzenlenmiştir. *GV: Kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payları, GKG: Kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payları ve 2006 yıllarında Türkiye de kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payında 2000 yılına göre bir azalma meydana gelmiştir. Aynı yıllarda OECD bölgesinde gelir üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payında da

13 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 159 (Türkiye deki kişisel gelir vergisinin toplam vergi gelirleri içerisindeki payı kadar olmasa da) bir azalma meydana gelmiştir 7. Tablo nun ortaya koyduğu sonuç, kişisel gelir üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payının istikrarlı bir çizgide olmadığı, vergi sisteminin bazı olumsuzluklar taşıdığıdır. Bunlardan en önemlisi vergi kanunlarında sıkça yapılan değişikliklerdir. Türkiye de kişisel gelir vergisinin yükünü düşük gelir grupları yani ücretliler taşımaktadır. Ücretlilerin vergisi stopaj yoluyla hemen vergilendirilip ödenirken, sermaye sahiplerinin gelirlerinin büyük bir kısmı elde edildiği yılı izleyen takvim yılı içerisinde vergilendirilmektedir (Yakar, 1995: 90). Tablo 3 de kurum gelirleri üzerinden alınan vergilerin GSYH ve toplam vergi gelirleri içerisindeki payları yer almaktadır. Kurumlar vergisinin GSYH içerisindeki payı, yılları arasında bir artış trendi içerisindedir yılında OECD bölgesinde kurumlar vergisinin GSYH içerisindeki payı yüzde 2,3 iken, Türkiye de bu oran yüzde 0,6 dır yılı oranları incelendiğinde OECD bölgesinde bu oranın yüzde 3,6 olduğu görülmektedir yılında Türkiye de kurumlar vergisinin GSYH içerisindeki payı yüzde 1,8 ile en yüksek seviyesine ulaşmıştır yılında OECD bölgesinde kurumlar üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payı en üst seviyeye ulaşmıştır. Kurumlar vergisine ilişkin olarak son yıllarda gerek Türkiye de gerekse diğer OECD ülkelerinde (Avustralya, Avusturya, Finlandiya, Almanya, İzlanda, İrlanda, Portekiz, İspanya ve Amerika) vergi teşviklerinin daraltılması ya da yürürlükten kaldırılması yoluyla vergi tabanının genişletilmesi ve buna karşılık vergi oranlarının düşürülmesi gündeme gelmiştir. Burada vergi teşvikleri, özel sektörler veya bölgeler için yatırım kredileri ve vergi korumalarını içermektedir 8. Türkiye de 5520 sayılı kanunla kurumlar vergisi yüzde 30 dan yüzde 20 ye düşürülmüştür. Ekonomide yaşanan olumlu gelişmeler sonucu enflasyonun düşmesi ve vergi oranlarındaki bu önemli indirimler mükelleflerin vergi kaçırma veya vergiden kaçınma gerekçelerini de büyük ölçüde azaltmıştır Vergi korumaları, devletlerin ve federal hükümetlerin de dahil olduğu, vergi toplama birimlerine yapılan ödemelerin azalması ile sonuçlanan vergilendirilebilir geliri azaltan bütün metotlardır.

14 160 Nihat Işık Efe Can Kılınç Tablo 3: Kurum Gelirleri Üzerinden Alınan Vergilerin Toplam Vergi Gelirleri ve GSYH İçerisindeki Payı* (Yüzde) Yıllar Ülkeler KV KVG KV KVG KV KVG KV KVG KV KVG KV KVG KV KVG KV KVG KV KVG KV KVG Kanada 15 3,8 11 3,5 14 4,3 12 3,6 8 2,7 7 2,5 8 2,9 12 4,4 11 3,5 11 3,7 Meksika A.B.D ,6 11 2,9 11 2,8 8 1,9 9 2,4 10 2,9 9 2, ,3 Avustralya 16 3,4 17 3,6 12 3,2 12 3,2 9 2, ,2 20 6, ,6 Japonya ,2 21 4,3 22 5,5 21 5,7 22 6,5 16 4,3 14 3,7 16 4,2 17 4,7 Kore ,3 11 1,9 11 1,9 14 2,5 12 2,4 14 3,3 16 4,1 14 3,8 Y.Zelanda ,6 12 3,4 8 2,4 8 2,6 7 2,4 12 4,4 12 4,2 17 6,3 16 5,8 Avusturya 5 1,8 4 1,5 4 1,6 4 1,4 4 1,4 4 1,4 3 1, ,2 5 2,2 Belçika 6 1,9 7 2,2 7 2,7 5 1,9 5 2, ,3 7 3,2 8 3,5 8 3,7 Çek Cum ,6 10 3,5 12 4,5 13 4,8 Danimarka 5 1, ,2 3 1,4 5 2,2 4 1,7 5 2,3 7 3,3 8 3,9 9 4,3 Finlandiya 8 2,5 5 1,7 5 1,7 3 1,2 3 1, ,3 13 5,9 8 3,3 8 3,4 Fransa 5 1,8 6 2,1 5 1,8 5 2,1 5 1,9 5 2,2 5 2,1 7 3,1 6 2,4 7 3 Almanya 8 2,5 6 1,8 4 1, ,2 5 1, ,8 5 1,7 6 2,1 Yunanistan 2 0,3 2 0,3 3 0,7 4 0,8 3 0,7 6 1,4 6 1,8 12 4,1 10 3,2 9 2,7 Macaristan ,8 6 2,2 6 2,1 6 2,3 İzlanda 2 0,5 2 0,6 3 0,8 3 0,7 3 0,9 3 0,9 3 0,9 3 1, ,4 İrlanda 9 2,3 9 2,5 5 1,4 5 1,4 3 1,1 5 1,6 9 2,7 12 3,7 11 3,4 12 3,8 İtalya 7 1,8 7 1,7 6 1,6 8 2,3 9 3,1 10 3,8 9 3,5 7 2,9 7 2,8 8 3,4 Lüksemburg 11 3,1 19 4,5 16 5,1 16 5, ,6 18 6, , Hollanda 8 2,6 7 2,4 8 3,1 7 2, ,2 8 3, ,8 9 3,4 Norveç 4 1,1 3 1,1 3 1,1 13 5,7 17 7,3 9 3,7 9 3,8 21 8, Polonya ,8 8 2,4 6 2,1 7 2,4 Portekiz ,2 8 2,4 11 3,9 8 2,8 8 3 Slovak C ,6 9 2,8 10 2,9 İspanya 9 1,4 8 1,3 7 1,3 5 1,1 5 1,4 9 2,9 5 1,7 9 3,1 11 3,9 12 4,2 İsveç 6 2,1 4 1,7 4 1,8 3 1,1 4 1,7 3 1,6 6 2,8 8 3,9 8 3,7 8 3,7 İsviçre 8 1,3 8 1, ,6 7 1, ,8 9 2,7 9 2, Türkiye 5 0,5 6 0,6 5 0,6 4 0,6 10 1, ,1 7 1,8 7 1,7 6 1,5 İngiltere 4 1,3 9 3,2 6 2,2 8 2,9 13 4,7 10 3,6 8 2,8 10 3,6 9 3, Kaynak: (GİB, 2009a), den alınıp tarafımızca düzenlenmiştir. *KV: Kurumlar vergisi üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payları, KVG: Kurumlar vergisi üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payları. Tablo incelendiğinde, 1990 yılında kurum gelirleri üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payının OECD bölgesinde

15 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 161 yüzde 8 civarında olduğu görülmektedir yılında bu oran değişmemiş; 2000, 2005 ve 2006 yıllarında yüzde olarak sırasıyla; 10,1; 10,3 ve 10,7 ye yükselmiştir. OECD ülkelerinden Norveç te bu oran aşırı dalgalanmalar göstermiştir. Bu ülkede 1975 yılında kurumlar vergisi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içerisindeki payı 2,9 iken 1980 yılında 13,3 e; 1995 yılında 9,2 iken 2000 yılında yüzde 20,9 a yükselmiştir. Bu yıllarda kurumlar vergisi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içerisindeki payının azalması vergi reformları ile ilgilidir. Örneğin 1992 yılında yapılan vergi reformuyla çifte vergilendirmeyi önlemek için kurumlar vergisinin oranları yaklaşık yarı yarıya indirilmiş (28,2 ye), buna karşılık sermaye ve ücret kazançları üzerinden alınan vergiler arttırılmıştır (Sorensen, 2003:3) yılı itibariyle kurumlar vergisi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içerisindeki payı en yüksek olan ülke Norveç tir. Bu yılda Norveç i sırasıyla; Avustralya, Japonya ve Yeni Zelanda takip etmektedir. Türkiye de kurumlar vergisi oranları yüksek olmasına rağmen, toplam vergi gelirleri içerisindeki payı düşüktür ve dalgalı bir seyir izlediği görülmektedir. Ülkemizde kurumlar vergisinden elde edilen gelirin toplam vergi gelirleri içerisindeki payının düşük olması kayıtdışı faaliyetlerden kaynaklanmaktadır. Özellikle ülkemizde küçük ve orta ölçekli işletmelerin oranının yaklaşık yüzde 99 olduğu dikkate alındığında bu işletmelerin izlenilmesi ve vergilendirilmesinin zorluğu da ortaya çıkmaktadır. Çünkü küçük ölçekli işletmelerde; profesyonel yönetim anlayışının olmaması, girdi maliyetlerin yüksek olması, bilgi eksikliği ve bürokratik engeller vb. nedenlerden dolayı maliyetler yüksek olduğu için bu işletmelerde kayıtdışılık yüksek boyutlara ulaşmaktadır. Kayıtdışılık, üretimden elde edilen gelirin vergilendirilememesine ve sonuçta kurumlar vergisi hasılatının düşük kalmasına yol açmaktadır. Ancak, kayıtdışı elde edilen gelirden doğrudan bir vergi geliri elde edilemese de, kişilerin ve kurumların elde ettiği gelirlerin bir kısmının tüketime yani dolaylı vergilere gittiği göz önüne alındığında, devletin kasasına belli bir vergi gelirinin gireceğini belirtmekte fayda vardır Servet Üzerinden Alınan Vergiler Servet vergileri, toplumsal adaletin sağlanması açısından savunulmakla birlikte, özellikle ekonomik gelişmişlik düzeyi düşük olan ülkelerde, siyasi yapıdan ve servetin hesaplanma güçlüğünden kaynaklanan nedenlerle yeterince etkin bir şekilde kullanılamamaktadır. Servet vergileri mali amaçlardan çok sosyal amaçlara hizmet etmektedir. Servetten sağlanan gelir ile servet vergisinin miktarı arasında bir ilişkinin olmadığı bir ortamda gelir getirmeyen servet unsurları vergiden etkilenmemektedir. Çünkü gelir getiren servet ile getirmeyen servetten vergi alınması serveti üretime sokma yönünde harekete geçirmeye neden olur (Türk, 1992:199).

16 162 Nihat Işık Efe Can Kılınç Tablo 4: Servet Üzerinden Alınan Vergilerin Toplam Vergi Gelirleri ve GSYH İçerisindeki Payları* (Yüzde) Yıllar Ülkeler STV SG STV SG STV SG STV SG STV SG STV SG STV SG STV SG STV SG STV SG Kanada ,5 3 9,1 3 9, , ,4 Meksika ,9 0 0,5 0 1, ,4 0 1,6 0 1,6 0,3 A.B.D ,1 Avustralya ,8 2 7,8 2 7, ,8 3 8,6 3 9,1 2,8 Japonya 8,1 2 7,6 2 9,1 2 8,2 2 9,7 3 9, ,7 3 9,1 2,5 Kore , , ,5 Y.Zelanda ,2 3 7,9 2 7,4 2 6, ,3 2 4,9 2 5,2 1,9 Avusturya 4 1 3,7 1 3,1 1 2,9 1 2,4 1 2, ,3 1 1,3 1 1,4 0,6 Belçika 3,7 1 3,8 1 2,9 1 2,9 1 2,5 1 3, ,2 2 4,7 2 5,1 2,3 Çek Cum ,4 1 1,2 0 1,2 0,4 Danimarka ,1 2 5,8 3 4,3 2 4, ,2 2 3,7 2 3,8 1,9 Finlandiya 4 1 2,2 1 1,9 1 1,9 1 2,7 1 2, ,4 1 2,7 1 2,5 1,1 Fransa 4,3 2 4,8 2 5,1 2 4,8 2 5,8 3 6, , ,5 Almanya 5,8 2 4,9 2 3,9 1 3, , ,3 1 2,5 1 2,5 0,9 Yunanistan 9,7 2 9,3 2 9,7 2 4,6 1 2,7 1 4, ,2 2 4,3 1 4,4 1,4 Macaristan ,7 1 2,3 1 2,2 0,8 İzlanda 4 1 4,5 1 5,1 2 6,3 2 7,3 2 8, ,9 3 6,5 3 5,3 2,2 İrlanda ,7 3 5, , ,5 2 7,9 2 9,1 2,9 İtalya 7, ,3 1 3,7 1 2,5 1 2, , ,1 2,1 Lüksemburg 6,2 2 6,7 2 5,2 2 5,7 2 5,6 2 8, ,5 3 9,3 3,3 Hollanda 4,4 1 3,3 1 2,4 1 3,6 2 3,5 2 3, ,3 2 5,3 2 4,7 1,9 Norveç 3,1 1 2,4 1 2,3 1 1,7 1 1,9 1 2, ,3 1 2,6 1 2,7 1,2 Polonya , ,7 1,2 Portekiz ,5 1 1,4 0 1,9 1 2, ,2 1 3,1 1 3,1 1,1 Slovak C ,8 1 1,6 1 1,5 0,5 İspanya 6,4 1 6,5 1 6,3 1 4,6 1 5,9 2 5, ,5 2 8, ,3 İsveç 1,8 1 1,5 1 1,1 1 0,9 0 2,3 1 3, , ,4 İsviçre 9,9 2 9, ,3 2 9,3 2 8, , ,4 Türkiye ,9 1 5,4 1 4,6 1 2, ,2 1 3,3 1 3,6 0,9 İngiltere , ,6 Kaynak: OECD, Revenue Statistics of OECD Member Countries, Paris, 2008 adlı kaynaktan alınıp tarafımızca düzenlenmiştir. * STV: Servet üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payları, SG: Servet üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payları.

17 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 163 Tablo 4 de OECD ülkelerinde yılları arasında servet unsurları üzerinden alınan vergilerin GSYH ve toplam vergi gelirleri içerisindeki payları gösterilmiştir. Tablo dan 1965 yılında, bu payın en yüksek olduğu ülkelerin sırasıyla; İngiltere, İrlanda ve ABD olduğu görülmektedir. Aynı yılda Türkiye de bu oran yüzde 1,1 dir. Tablo dan da görüleceği gibi, servet unsurları üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payının yılları arasında en yüksek ve en istikrarlı olduğu ülkeler; ABD, Kanada, İrlanda, İngiltere ve Yeni Zelanda dır yılında OECD ülkelerinde bu oran ortalama yüzde 1,5 civarındadır ve 1975 yıllarında en yüksek oranlara sahip olan ülkeler ise; ABD, Kanada, İngiltere ve İrlanda dır yılında ise çoğu OECD ülkesinde servet üzerinden alınan vergilerin GSYH içindeki payında önemli kırılmalar olduğu göze çarpmaktadır. İrlanda da bu oran 1975 yılında yüzde 2,8 iken, 1980 yılında yüzde 1,6 ya, Yunanistan da yüzde 1,9 dan yüzde 1 e, ABD de ise yüzde 3,6 dan yüzde 2,8 e gerilemiştir yılında OECD ülkelerinde servet unsurları üzerinden alınan vergilerin GSYH içindeki paylarının ortalaması yüzde 1,3 civarındadır. Dolayısıyla 1990 da genel olarak OECD ülkelerinde servet üzerinden alınan vergilerin GSYH içindeki payının düştüğü görülmektedir. Türkiye de de benzer bir eğilim izlenmiştir yılında Türkiye de yüzde 1,1 olan bu oran sürekli azalmış ve 1990 yılında yüzde 0,3 olmuştur yılından itibaren artmaya başlamış ve 2006 yılında yüzde 0,9 oranına kadar yükselmiştir. Bu ise; 1994, 1999 ve 2001 yılları haricinde Türkiye ekonomisinin sürekli olarak büyümesinden kaynaklanmaktadır. Ayrıca 2005 ve 2006 yıllarında Türkiye servet üzerinden alınan vergilerin GSYH içindeki payı bakımından OECD ülkeleri arasında yirmi dördüncü sırada yer almıştır. Bu durum sıralama bakımından da bir ilerleme kaydedildiğini göstermektedir yılında Türkiye de toplam vergi gelirlerinin GSYH içerisindeki payı yüzde 24,2 dir. Bu oranın GSYH ye kıyasla yüzde 0,8 lik kısmını servet üzerinden alınan vergiler oluşturmaktadır yılında da yine benzer bir durum söz konusudur. Toplam vergi gelirlerinin GSYH içerisindeki payı 2005 yılına göre 2006 yılında yüzde 0,2 artış göstermiştir. Bu dönemde servet üzerinden alınan vergiler de yüzde 0,1 artmış ve toplam vergi gelirlerinin yüzde 0,9 luk kısmını oluşturmuştur. Sonuç olarak, 2000 ve 2006 yıllarında toplam vergi gelirlerinin ve servet üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payının artış ya da azalış bakımından paralellik gösterdiği söylenebilir.

18 164 Nihat Işık Efe Can Kılınç Tablo 4 den servet üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payının yıllar itibariyle dağılımına bir göz atıldığında, 1965 yılında servet üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payının OECD ülkelerindeki ortalaması yüzde 7,9 olduğu, Türkiye nin yüzde 10,5 ile bu oranın üzerinde yer aldığı görülmektedir yılında Türkiye de bu oran yüzde 10,8 e yükselmiş, takip eden yıllarda sürekli azalmıştır.1990 yılından sonra servet üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payı Türkiye de tekrar artmaya başlamış, bu artış trendi 2006 yılına kadar devam etmiştir Mal ve Hizmetler Üzerinden Alınan Vergiler Tablo 5 de OECD ülkelerinde mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin GSYH ve toplam vergi gelirleri içerisindeki payları yer almaktadır. OECD ülkelerinde mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payında son dönemlerde çok az değişiklik olmuştur. Mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin payının ağırlıksız ortalaması; 1965, 1980, 1995 ve 2005 yıllarında yüzde olarak sırasıyla; 9,6; 9,8; 10,5 ve 11,3 tür yılında en yüksek paya sahip ülkeler sırasıyla; İzlanda, Danimarka ve Macaristan dır. Türkiye için yapılan OECD hesaplamalarında mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin içine; dâhilde alınan katma değer vergisi, özel tüketim vergileri, ithalde alınan katma değer vergisi, gümrük vergileri, diğer dış ticaret gelirleri, özel iletişim vergisi dahil edilmektedir (Arıkan, 2009: 68) yılları arasında Türkiye de mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payı dalgalı bir seyir izlemiştir. En büyük dalgalanma ise yılları arasında yaşanmıştır. Zira 1995 yılında bu oran yüzde 6,3 iken, 2000 yılında yüzde 10,1 e çıkmıştır yılında Türkiye de mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin GSYH içindeki payı tüketim, servet ve gelir üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payından daha fazladır yılında OECD ülkelerinde mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin GSYH içindeki payının ağırlıksız ortalaması yüzde 11,1, Türkiye de ise yüzde 11,9 dur. Mal ve hizmetler üzerinden alınan vergiler 1960 lı yılların ortalarında yalnızca yüzde 14 iken, günümüzde bu gelirler toplam gelirlerin yüzde 19 unu oluşturmaktadır. Katma değer vergisinin öneminin artması aslında özel tüketim vergisi ve gümrük vergisi gibi tüketim vergilerinin payının azalmasına neden olabilmektedir.

19 OECD Ülkelerinde Vergi Yükü ve Türleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz 165 Tablo 5: Mal ve Hizmetler Üzerinden Alınan Vergilerin Toplam Vergi Gelirleri ve GSYH İçerisindeki Payı* (Yüzde) Yıllar Ülkeler MV MHG MV MHG MV MHG MV MHG MV MHG MV MHG MV MHG MV MHG MV MHG MV MHG Kanada , , ,6 25 8,5 24 8,1 Meksika , , , A.B.D. 23 5,6 20 5, ,7 19 4,8 17 4, ,8 18 4,8 17 4,7 Avustralya 35 7,3 32 6,9 29 7,6 31 8,3 33 9,3 28 7,9 29 8,4 29 8,9 28 8,6 27 8,3 Japonya 26 4,8 22 4,4 17 3,6 16 4,1 14 3, ,2 19 5,2 19 5,3 19 5,2 Kore , ,7 47 8,8 43 8, ,8 33 8,7 Y.Zelanda 28 6,7 27 7,1 24 6,9 22 6,8 23 7, Avusturya Belçika Çek Cum Danimarka Finlandiya Fransa Almanya ,2 27 9,9 26 9,3 27 9, Yunanistan 49 8,7 48 9,6 47 9,1 41 8, Macaristan İzlanda İrlanda İtalya ,9 29 7,4 27 7,9 25 8, Lüksemburg 25 6,9 21 4,8 21 6,8 22 7,7 24 9,6 25 8,8 27 9, Hollanda 29 9,4 28 9,9 24 9, Norveç Polonya Portekiz 48 7,6 47 8,7 43 8, Slovak Cum İspanya ,7 24 4,5 21 4,7 28 7,8 28 9,2 29 9, ,9 İsveç İsviçre ,8 22 5,3 23 5,7 22 5,6 21 5,5 22 6,1 23 6,7 24 6,9 23 6,8 Türkiye 54 5,7 49 4,6 41 4,9 26 3,4 36 4,1 28 4,2 38 6, İngiltere , Kaynak: OECD, Revenue Statistics of OECD Member Countries, Paris, 2008 adlı kaynaktan alınıp tarafımızca düzenlenmiştir. *MV: Mal ve hizmetler üzerinden alınan toplam vergi gelirleri içerisindeki payları, MHG: Mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin GSYH içerisindeki payları. Mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki paylarına bakıldığında, 1965 yılında mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payının en yüksek olduğu ülkenin yüzde 62,7 ile İzlanda olduğu görülmektedir. İzlanda yı yüzde 53,9 ile Türkiye takip etmektedir yılından sonra Türkiye de bu oranda düşüşler yaşanmıştır. Nitekim 1965 yılında yüzde 53,9 olan oran 1970 yılında yüzde 49,4, 1975 yılında yüzde 41,3 ve 1980 yılında yüzde 25,6 olmuştur. Özellikle 1970 yılında yüzde 49,4 olan bu oranın 1980 yılına kadar yaklaşık olarak yüzde 50 oranında düşmesi dikkat çekicidir yılında oran yüzde 36 ya çıkmış, 1990 yılında

20 166 Nihat Işık Efe Can Kılınç tekrar yüzde 27,9 a düşmüştür yılından sonra ise mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payı tekrar artmaya başlamıştır yılı istatistiklerine göre mal ve hizmetlerden alınan vergilerin toplam vergi gelirleri içerisindeki payının en yüksek olduğu ülkeler sırasıyla; Meksika, Türkiye ve İzlanda dır Tüketim Üzerinden Alınan Vergiler Tüketim vergileri; üretilen, satılan ya da tüketilen mal ve hizmetler üzerine konulan vergiler olarak nitelendirilir. Bu vergiler, ödeme gücünün başka bir göstergesi olarak gelirin harcanması sırasında vergilendirilmesini amaçlar. Ülkeler arasındaki vergi yapısı farklılıklarına rağmen son 35 yılda OECD ülkelerinde genel tüketim vergilerine doğru bir kayma yaşanmıştır. Özellikle katma değer vergisi, mal ve hizmetler ile kişisel gelir vergisi ve kurumlar vergisinden daha fazla bir yer edinmiştir. Yeni Zelanda ve Türkiye de bu durumun etkileri daha belirgindir. Yeni Zelanda da kişisel gelir vergisinin toplam vergi gelirleri içerisindeki payı 1985 yılında yüzde 60 iken, 1990 yılında yüzde 46 ya düşmüştür. Türkiye de de aynı oran 1980 yılından 1985 yılına kadar yüzde 44 ten yüzde 28 e inmiştir. Japonya da da benzer bir durum yaşanmıştır 9. Türkiye için yapılan OECD hesaplamalarında genel tüketim üzerinden alınan vergilerin içerisine, özel tüketim vergileri, banka ve sigorta muameleleri vergisi, şans oyunları vergisi, özel iletişim vergisi, gümrük vergileri ve diğer dış ticaret gelirleri dâhil edilmektedir. Burada mal ve hizmetler üzerinden alınan vergilerden farklı olarak, genel tüketim üzerinden alınan vergilerin içine dâhilde alınan katma değer vergisi, ithalde alınan katma değer vergisi ve motorlu taşıtlar vergisi gelirleri dâhil edilmemektedir (Arıkan, 2009: 69). Tablo 6 incelendiğinde, 1965 yılında tüketim vergilerinin GSYH içindeki payının en yüksek olduğu ülkenin İzlanda olduğu görülmektedir. İzlanda yı, Fransa, Finlandiya ve Avusturya takip etmektedir. Türkiye aynı yılda İsviçre ile birlikte 27. sırayı paylaşmaktadır yılında OECD bölgesinde tüketim vergilerinin GSYH içerisindeki payı ortalama yüzde 10,6 civarındadır. Türkiye de aynı yılda bu oran yüzde 9,8 dir. İsviçre, Japonya ve ABD bu ortalamayı düşüren, Danimarka, İzlanda, Portekiz ve Finlandiya gibi ülkeler ise yükselten ülkelerdir. 9 rdens.html

TEKNOLOJİ EKONOMİ POLİTİKA - III TÜRKİYE DEKİ AR-GE VE YENİLİK FAALİYETLERİ

TEKNOLOJİ EKONOMİ POLİTİKA - III TÜRKİYE DEKİ AR-GE VE YENİLİK FAALİYETLERİ TEKNOLOJİ EKONOMİ POLİTİKA - III TÜRKİYE DEKİ AR-GE VE YENİLİK FAALİYETLERİ Musa Yaşar Bilimsel ve teknolojik faaliyetler, ülkelerin kalkınmasında büyük bir öneme sahip olup, ulusal gelirden bu tür faaliyetlere

Detaylı

PETROL FİYATLARINDA KAYDEDİLEN DEĞİŞİMLERİN MAKROEKONOMİK BÜYÜKLÜKLER ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN İNCELENMESİ

PETROL FİYATLARINDA KAYDEDİLEN DEĞİŞİMLERİN MAKROEKONOMİK BÜYÜKLÜKLER ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN İNCELENMESİ PETROL FİYATLARINDA KAYDEDİLEN DEĞİŞİMLERİN MAKROEKONOMİK BÜYÜKLÜKLER ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN İNCELENMESİ Veysel SARICI Nazif Hülâgü SOHTAOĞLU İ.T.Ü. Elektrik Mühendisliği Bölümü Özet: Bu çalışmada, petrol

Detaylı

Sağlıkta Maliyet Kavramı. Doç. Dr. Sedat ALTIN Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Sağlıkta Maliyet Kavramı. Doç. Dr. Sedat ALTIN Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlıkta Maliyet Kavramı Doç. Dr. Sedat ALTIN Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Sektörü (Piyasası) Sağlık sektörünü diğer sektörlerden ayıran temel farklılık,

Detaylı

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Gazi Erçel Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 1 Nisan 1998 Ankara I. Giriş Ocak ayı başında

Detaylı

VERGİ POLİTİKASI ANALİZ ARACI OLARAK KATMA DEĞER VERGİSİ GELİR RASYOSU

VERGİ POLİTİKASI ANALİZ ARACI OLARAK KATMA DEĞER VERGİSİ GELİR RASYOSU VERGİ POLİTİKASI ANALİZ ARACI OLARAK KATMA DEĞER VERGİSİ GELİR RASYOSU Dr. Hasan AYKIN I. GİRİŞ Katma Değer Vergisi (KDV), 1980 lerin ortalarından itibaren pek çok ülkede temel vergi kalemi niteliği kazanmıştır.

Detaylı

II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI

II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI Türk mali sektörü 27 yılının ilk altı ayında büyümesini sürdürmüştür. Bu dönemde bankacılık sektörüne yabancı yatırımcı ilgisi de devam etmiştir. Grafik II.1. Mali Sektörün

Detaylı

SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM

SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM 1 SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM Temmuz 2018 Sağlık harcamaları ekonomik kriz sonrası yaşadığı düşüşten sonra artma eğilimi göstermiştir. 2016 yılında sağlık harcamaları, 2017 yılında beklenenden daha

Detaylı

BÖLGELERE GÖRE DEĞİŞMEKLE BERABER İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 30 U AŞIYOR

BÖLGELERE GÖRE DEĞİŞMEKLE BERABER İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 30 U AŞIYOR 19/04/2008 2008/9 BASIN BÜLTENİ BÖLGELERE GÖRE DEĞİŞMEKLE BERABER İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 30 U AŞIYOR Dünyada işsizlik oranı istihdam halinde olmayan, son üç ay içinde iş aramış ve 15 gün içinde iş başı yapabilecek

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Aralık 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

(THE SITUATION OF VALUE ADDED TAX IN THE WORLD IN THE LIGHT OF OECD DATA)

(THE SITUATION OF VALUE ADDED TAX IN THE WORLD IN THE LIGHT OF OECD DATA) H OECD VERİLERİ IŞIĞINDA DÜNYADA KATMA DEĞER VERGİSİNİN DURUMU * (THE SITUATION OF VALUE ADDED TAX IN THE WORLD IN THE LIGHT OF OECD DATA) Yusuf ARTAR (Vergi Müfettişi/Tax Inspector) ÖZ Dünyada ilk olarak

Detaylı

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME Niyazi ÖZPEHRİZ FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME 1. Giriş Finansal sistemin işleyişi, ekonomik büyüme üzerinde önemli etkilere sahip olabilmektedir. İyi işleyen bankacılık sistemi ve menkul

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Mayıs 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 NİSAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Detaylı

Asgari ücretli her 100 lirasının 30 unu vergi olarak veriyor

Asgari ücretli her 100 lirasının 30 unu vergi olarak veriyor Tarih:10.01.2010 Sayı: 2010/1 Asgari ücretli her 100 lirasının 30 unu vergi olarak veriyor Vergi ve prim yükü çalışanı canından bezdirdi. 2007 de bin 500 lira maaş alan bir çalışan her 100 liranın 50 lira

Detaylı

TÜRKİYE'NİN GSYH PERFORMANSI TARİHSEL GELİŞİM ( )

TÜRKİYE'NİN GSYH PERFORMANSI TARİHSEL GELİŞİM ( ) TÜRKİYE'NİN GSYH PERFORMANSI TARİHSEL GELİŞİM (196-215) 1. Giriş Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla (GSYH) ülkelerin ekonomik büyümelerini dönemsel olarak ölçmek için kullanılan ve ülkelerin ekonomik büyümeleri

Detaylı

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2012/2013 Ağustos)

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2012/2013 Ağustos) Rapor No: 213/18 Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (212/213 Ağustos) Ağustos 213 OSD OICA Üyesidir OSD is a Member of OICA 1. Otomobil Pazarı AB () ve EFTA ülkelerinde otomobil pazarı 212 yılı

Detaylı

GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ

GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ Hazırlayan: Fethi SAYGIN Mart 2014 Kaynak :DESTATIS (Alman İstatistik Enstitüsü) GENEL DEĞERLENDİRME Ekonomi piyasalarındaki durgunluk ve sorunlara rağmen,

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr TİSK AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ- MART 2016 (SAYI: 85) GENEL DEĞERLENDİRME 31.03.2016 Ekonomi ve İşgücü Piyasası Reformlarına Öncelik Verilmeli Gelişmiş ülkelerin çoğunda ve yükselen ekonomilerde büyüme sorunu

Detaylı

LÜTFEN KAYNAK GÖSTEREREK KULLANINIZ 2013

LÜTFEN KAYNAK GÖSTEREREK KULLANINIZ 2013 OECD 2013 EĞİTİM GÖSTERGELERİ RAPORU: NE EKERSEN ONU BİÇERSİN (4) Prof. Dr. Hasan Şimşek İstanbul Kültür Üniversitesi (www.hasansimsek.net) 5 Ocak 2014 Geçtiğimiz üç hafta boyunca 2013 OECD Eğitim Göstergeleri

Detaylı

Artan Sağlık Harcamaları Temel Sağlık Göstergelerini Nasıl Etkiliyor? Selin Arslanhan Araştırmacı

Artan Sağlık Harcamaları Temel Sağlık Göstergelerini Nasıl Etkiliyor? Selin Arslanhan Araştırmacı Artan Sağlık Harcamaları Temel Sağlık Göstergelerini Nasıl Etkiliyor? Selin Arslanhan Araştırmacı TEPAV Değerlendirme Notu Temmuz 1 19 191 19 193 19 195 19 197 19 199 199 1991 199 1993 199 1995 199 1997

Detaylı

HALI SEKTÖRÜ 2015 ŞUBAT AYI İHRACAT PERFORMANSI

HALI SEKTÖRÜ 2015 ŞUBAT AYI İHRACAT PERFORMANSI 2015 HALI SEKTÖRÜ Şubat Ayı İhracat Bilgi Notu Tekstil, Deri ve Halı Şubesi İTKİB Genel Sekreterliği 03/2015 Page 1 HALI SEKTÖRÜ 2015 ŞUBAT AYI İHRACAT PERFORMANSI Ülkemizin halı ihracatı 2014 yılını %

Detaylı

5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101]

5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101] 5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101] KARAR ADI NO E 2011/101 Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri ĠLGĠLĠ DĠĞER KARARLA R T...... 2005/201 Ulusal Bilim ve Teknoloji Sisteminin

Detaylı

International Journal of Academic Value Studies (Javstudies) ISSN:

International Journal of Academic Value Studies (Javstudies) ISSN: International Journal of Academic Value Studies (Javstudies) ISSN:2149-8598 www.javstudies.com Vol: 3, Issue: 14, pp. 30-38 Javstudies@gmail.com Disciplines: Business Administration, Economy, Econometrics,

Detaylı

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2011/2012 Ekim)

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2011/2012 Ekim) Rapor No: 212/23 Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (211/212 Ekim) Kasım 212 OSD OICA Üyesidir OSD is a Member of OICA 1. Otomobil Pazarı AB (27) ve EFTA Ülkeleri nde otomobil pazarı 211 yılı

Detaylı

TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ

TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ SANAYİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Ocak 2010 1 İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ... 3 2. MEVCUT DURUM... 4 2.1. Dünya İş Makinaları Pazarı... 4 2.2. Sektörün Türkiye deki Durumu... 4

Detaylı

Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği

Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği Amaç İstatistikî veriler ve karşılaştırmalarla dünyada ve Türkiye deki İSG durumu hakkında bilgi sahibi olmak. 2 Öğrenim hedefleri ILO İSG verileri, WHO meslek

Detaylı

Büyüme Rakamları Üzerine Karşılaştırmalı Bir Değerlendirme. Tablo 1. En hızlı daralan ve büyüyen ekonomiler 3. 2009'da En Hızlı Daralan İlk 10 Ekonomi

Büyüme Rakamları Üzerine Karşılaştırmalı Bir Değerlendirme. Tablo 1. En hızlı daralan ve büyüyen ekonomiler 3. 2009'da En Hızlı Daralan İlk 10 Ekonomi POLİTİKANOTU Mart2011 N201126 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Sarp Kalkan 1 Politika Analisti, Ekonomi Etütleri Ayşegül Dinççağ 2 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri Büyüme Rakamları Üzerine

Detaylı

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0 Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0 ŞEKERLİ VE ÇİKOLATALI MAMULLER SITC No : 062-073 Armonize No : 1704-1806 TÜRKİYE DE ÜRETİM Türkiye de şekerli ve çikolatalı mamuller sektörünün başlangıcı,

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ağustos 2017 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 7 Ayında

Detaylı

Ücretler yüzde 12 eridi, çalışan yoksullaştı

Ücretler yüzde 12 eridi, çalışan yoksullaştı 25.10.2009 2009/21 Ücretler yüzde 12 eridi, çalışan yoksullaştı Ekonomik krizden en fazla etkilenen ülkeler arasında yer alan Türkiye, bu süreçte işsizler ordusunu en fazla büyüten ülkelerden biri olurken

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Kasım 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

DÖKÜM VE DÖVME ÜRÜNLERĠ DEĞERLENDĠRME NOTU (MART 2009)

DÖKÜM VE DÖVME ÜRÜNLERĠ DEĞERLENDĠRME NOTU (MART 2009) DÖKÜM VE DÖVME ÜRÜNLERĠ DEĞERLENDĠRME NOTU (MART 2009) Döküm ve dövme ürünleri, otomotivden beyaz eşya sanayine, demir-çelik sanayinden çimento sanayine, savunma sanayinden gemi inşa sanayine, tarımdan

Detaylı

OECD Ülkelerinde Çalışanların Sosyal Güvenlik Kesintileri ve Vergisel Yükümlülükleri*

OECD Ülkelerinde Çalışanların Sosyal Güvenlik Kesintileri ve Vergisel Yükümlülükleri* OECD Ülkelerinde Çalışanların Sosyal Güvenlik Kesintileri ve Vergisel Yükümlülükleri* SOCIAL SECURITY CONTRIBUTIONS AND TAX RESPONSIBILITIES OF THE WAGE EARNERS IN OECD COUNTRIES (2012) Doç. Dr. Selda

Detaylı

BÜYÜMEDE 110, ENFLASYONDA 134 ÜLKE BİZDEN DAHA İYİ DURUMDA

BÜYÜMEDE 110, ENFLASYONDA 134 ÜLKE BİZDEN DAHA İYİ DURUMDA Umut Oran Basın Açıklaması 12.5.2013 İşte görmezden gelinen IMF verilerinin ortaya koyduğu gerçek: EKONOMİDE MAKYAJ NAFİLE, BAŞARI HİKAYE BÜYÜMEDE 110, ENFLASYONDA 134 ÜLKE BİZDEN DAHA İYİ DURUMDA TÜRKİYE,

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran: Türkiye ile AB arasındaki gelir uçurumu azalmadı arttı Tarih : 14.12.2012 2011 DE HIZLI KALKINMA MASALINA ULUSLARARASI YALANLAMA TÜİK, EUROSTAT ve OECD işbirliğiyle

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MART AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MART AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MART AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Nisan 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 MART İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Detaylı

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2013/2014 Şubat)

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2013/2014 Şubat) Rapor No: 1/ Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (13/1 Şubat) Şubat 1 OSD OICA Üyesidir OSD is a Member of OICA 1. Otomobil Pazarı AB (7) ve EFTA ülkelerinde otomobil pazarı 13 yılı Şubat ayında

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2011 OCAK - ARALIK İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2011 OCAK - ARALIK İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2011 ARALIK AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Ocak 2012 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2011 OCAK - ARALIK İHRACAT

Detaylı

5.1. Ulusal Bilim ve Teknoloji Sistemi Performans Göstergeleri [2005/3]

5.1. Ulusal Bilim ve Teknoloji Sistemi Performans Göstergeleri [2005/3] Ek Karar 5.1. Ulusal Bilim ve Teknoloji Sistemi Performans Göstergeleri [2005/3] KARAR NO Y 2005/3 Ulusal Bilim ve Teknoloji Sistemi Performans Göstergeleri Ülkemizin bilim ve teknoloji performansı, aşağıdaki

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 HAZİRAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 HAZİRAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 HAZİRAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Temmuz 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA

Detaylı

Sayfa 1 Kasım 2016 ULUSLARARASI SIRALAMALARINDA BELARUS UN YERİ

Sayfa 1 Kasım 2016 ULUSLARARASI SIRALAMALARINDA BELARUS UN YERİ Sayfa 1 Kasım 2016 ULUSLARARASI SIRALAMALARINDA BELARUS UN YERİ Dünya Bankası tarafından yayınlanan İş Yapma Kolaylığı (Doing Business) 2017 yılı raporuna göre Belarus, iş yapma kolaylığı açısından 190

Detaylı

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU TARTIŞMA METNİ 2003/6 http://www.tek.org.tr 2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ Zafer Yükseler Aralık, 2003

Detaylı

OECD VE AB KAPSAMINDA EN ELVERİŞSİZ YATIRIM ORTAMI TÜRKİYE DE TABLO 1

OECD VE AB KAPSAMINDA EN ELVERİŞSİZ YATIRIM ORTAMI TÜRKİYE DE TABLO 1 OECD VE AB KAPSAMINDA EN ELVERİŞSİZ YATIRIM ORTAMI TÜRKİYE DE TABLO 1 OECD VE AB ÜLKELERĠNDE YATIRIM ORTAMININ ÇEKĠCĠLĠK SIRALAMASI, 2005 Yeni Zelanda ABD Kanada Norveç Avusturalya Danimarka İngiltere

Detaylı

KALKINMA BAKANLIĞI KALKINMA ARAŞTIRMALARI MERKEZİ

KALKINMA BAKANLIĞI KALKINMA ARAŞTIRMALARI MERKEZİ Yükseköğretim Sisteminin Uluslararasılaşması Çerçevesinde Türk Üniversitelerinin Uluslararası Öğrenciler İçin Çekim Merkezi Haline Getirilmesi Araştırma Projesi KALKINMA BAKANLIĞI KALKINMA ARAŞTIRMALARI

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 OCAK AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 OCAK AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2016 OCAK AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Şubat 2016 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2016 OCAK İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME 2016 Ocak Ayında Sektörel

Detaylı

AVRUPA OTOMOTİV PAZARI 2014 YILI OCAK AYINDA %5 ARTTI.

AVRUPA OTOMOTİV PAZARI 2014 YILI OCAK AYINDA %5 ARTTI. 28 Şubat 2014 BASIN BÜLTENİ AVRUPA OTOMOTİV PAZARI 2014 YILI OCAK AYINDA %5 ARTTI. AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomotiv pazarı 2014 yılı Ocak ayında 2013 yılı aynı ayına göre %5 büyüdü ve toplam

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2018 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU ARALIK 2018 İTKİB GENEL SEKRETERLİĞİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON AR-GE ŞUBESİ

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2018 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU ARALIK 2018 İTKİB GENEL SEKRETERLİĞİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON AR-GE ŞUBESİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2018 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU ARALIK 2018 İTKİB GENEL SEKRETERLİĞİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON AR-GE ŞUBESİ İçindekiler Yılın İlk On Bir Ayında %4,8 Artış Gerçekleşti...

Detaylı

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2015-16. 3 Mart 2015. Toplantı Tarihi: 24 Şubat 2015

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2015-16. 3 Mart 2015. Toplantı Tarihi: 24 Şubat 2015 Sayı: 2015-16 BASIN DUYURUSU 3 Mart 2015 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 24 Şubat 2015 Enflasyon Gelişmeleri 1. Ocak ayında tüketici fiyatları yüzde 1,10 oranında artmış ve yıllık

Detaylı

Araştırma Notu 14/161

Araştırma Notu 14/161 Araştırma Notu 14/161 22 Ocak 2014 EĞİTİM KALİTESİNDE YÜKSEK AMA YETERSİZ ARTIŞ Seyfettin Gürsel * ve Mine Durmaz ** Yönetici Özeti Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2012 yılı raporunu

Detaylı

Çok tatil yapan ülke imajı yanlış!

Çok tatil yapan ülke imajı yanlış! Tarih: 19.05.2013 Sayı: 2013/09 İSMMMO nun Türkiye de Tatil ve Çalışma İstatistikleri raporuna göre Türkiye tatil günü sayısında gerilerde Çok tatil yapan ülke imajı yanlış! Türkiye, 34 OECD ülkesi arasında

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2018 AĞUSTOS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU EYLÜL 2018 İTKİB GENEL SEKRETERLİĞİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON AR-GE ŞUBESİ

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2018 AĞUSTOS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU EYLÜL 2018 İTKİB GENEL SEKRETERLİĞİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON AR-GE ŞUBESİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2018 AĞUSTOS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU EYLÜL 2018 İTKİB GENEL SEKRETERLİĞİ HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON AR-GE ŞUBESİ İçindekiler Yılın İlk Sekiz Ayında %4 Artış Gerçekleşti...

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MAYIS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MAYIS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MAYIS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Haziran 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 MAYIS İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Detaylı

Ekonomik Rapor 2011 I. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.

Ekonomik Rapor 2011 I. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org. Ekonomik Rapor 2011 I. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ 67. genel kurul 5 6 1. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ Küresel ekonomiyi derinden etkileyen 2008

Detaylı

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk iki ayının

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2013 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2013 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2013 HAZİRAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Temmuz 2013 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2013 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 ŞUBAT AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 ŞUBAT AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 ŞUBAT AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Mart 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 ŞUBAT İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Detaylı

Özel sektör tasarrufları Hanehalkı Şirketler kesimi Kamu sektörü tasarrufları

Özel sektör tasarrufları Hanehalkı Şirketler kesimi Kamu sektörü tasarrufları Türkiye Ülke Ekonomik Raporu Özel sektör tasarrufları Hanehalkı Şirketler kesimi Kamu sektörü tasarrufları 1. Tasarruf ve büyüme ilişkisi 2. Tasarruf trendleri 3. Tasarrufun belirleyicileri 4. Mali piyasaların

Detaylı

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Cahit YILMAZ Kültür Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İstanbul c.yilmaz@iku.edu.tr Key words:kredi,büyüme. Özet Banka kredileri ile ekonomik büyüme arasında

Detaylı

YATIRIMLAR Yatırımların Sektörel Dağılımı a) Mevcut Durum

YATIRIMLAR Yatırımların Sektörel Dağılımı a) Mevcut Durum 1.2.2. YATIRIMLAR 1.2.2.1. Yatırımların Sektörel Dağılımı a) Mevcut Durum Kamu kesimi sabit sermaye yatırımlarının 2018 yılında reel olarak yüzde 1,4 oranında artması beklenmektedir. Bu dönemde, kamu kesimi

Detaylı

Sayı: 2006-34 26 Mayıs 2006. Toplantı Tarihi: 25 Mayıs 2006

Sayı: 2006-34 26 Mayıs 2006. Toplantı Tarihi: 25 Mayıs 2006 Sayı: 2006-34 26 Mayıs 2006 PARA POLİTİKASI KURULU DEĞERLENDİRMELERİ ÖZETİ Toplantı Tarihi: 25 Mayıs 2006 1. Para Politikası Kurulu (Kurul), kararlarını enflasyonun orta vadeli hedeflerle uyumlu olmasını

Detaylı

A - gelişmekte olan ülkeler. B - gelişmiş ülkeler

A - gelişmekte olan ülkeler. B - gelişmiş ülkeler TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI ÖDEMELER DENGESİNDE NET HATA VE NOKSAN KALEMİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME Hazırlayan: Uğur Çıplak Ekonomist Yardımcısı Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü Yapısal

Detaylı

JAPON EKONOMİSİNİN ANA BAŞLIKLAR İTİBARİYLE ANALİZİ

JAPON EKONOMİSİNİN ANA BAŞLIKLAR İTİBARİYLE ANALİZİ JAPON EKONOMİSİNİN ANA BAŞLIKLAR İTİBARİYLE ANALİZİ Bu çalışmada, Japon ekonomisini temel bazı kalemler bazında iredelemek ve Japon ekonomisin gelişim sürecini mümkün olduğunca tarihi ve güncel perspektiften

Detaylı

HABER BÜLTENİ Sayı 88

HABER BÜLTENİ Sayı 88 NİSAN AYINDA TEPE, SON 99 AYIN EN DÜŞÜĞÜNDE HABER BÜLTENİ 03.05.2017 Sayı 88 Şubat 2016 dan bu yana aralıksız negatifte bulunan perakende güveni, -20,2 ile Nisan ayında son 99 ayın en düşük seviyesini

Detaylı

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında çalışanların en az boş zamana sahip olduğu ülke!

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında çalışanların en az boş zamana sahip olduğu ülke! Türkiye de İnsanlar Zaman Yoksulu, Kadınlar Daha da Yoksul 1 KEİG Platformu 3 Ocak 2019 Zaman kullanımı ile ilgili karşılaştırmalı istatistiklere bakıldığında, Türkiye özel bir konuma sahip. İstihdamda

Detaylı

BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015

BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015 Sayı: 2015-34 BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 22 Nisan 2015 Enflasyon Gelişmeleri 1. Mart ayında tüketici fiyatları yüzde 1,19 oranında artmış ve yıllık

Detaylı

FİYAT İSTİKRARI ACI KAHVE

FİYAT İSTİKRARI ACI KAHVE FİYAT İSTİKRARI ACI KAHVE Sevinç Karakoç Raziye Akyıldırım Yasemin Ağdaş Duygu Çırak NELER ANLATILACAK? FİYAT İSTİKRARI NEDİR? FİYAT İSTİKRARININ YARARLARI NELERDİR? TÜRKİYE DE FİYAT İSTİKRARI Bir toplumu

Detaylı

PAZAR DEĞERLENDİRME ARALIK 2010

PAZAR DEĞERLENDİRME ARALIK 2010 PAZAR DEĞERLENDİRME ARALIK 21 TÜRKİYE OTOMOTİV PAZARI 21 yılı Aralık ayında geçen yılın aynı ayına göre toplam pazar %69,3 artarak 154.734 adete, üretim %19,2 artarak 111.792 adete, ithalat %98,7 artarak

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EYLÜL AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi Ekim 2017 Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017

Detaylı

Türkiye nin TL cinsinden yatırım yapma açısından

Türkiye nin TL cinsinden yatırım yapma açısından 1 16-30 Eylül 2011 Sayı: 21 MÜSİAD Araştırmalar ve Yayın Komisyonu GÜNCEL EKO-YORUM: TÜRKİYE NİN KREDİ NOTU NİHAYET ARTIRILDI Türkiye nin TL cinsinden yatırım yapma açısından kredi notu, 20 Eylül de S&P

Detaylı

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2015-65. 28 Ekim 2015. Toplantı Tarihi: 21 Ekim 2015

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2015-65. 28 Ekim 2015. Toplantı Tarihi: 21 Ekim 2015 Sayı: 2015-65 BASIN DUYURUSU 28 Ekim 2015 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 21 Ekim 2015 Enflasyon Gelişmeleri 1. Eylül ayında tüketici fiyatları yüzde 0,89 oranında artmış ve yıllık

Detaylı

Türkiye: Verimlilik ve Büyüme Atılımının Gerçekleştirilmesi

Türkiye: Verimlilik ve Büyüme Atılımının Gerçekleştirilmesi : Verimlilik ve Büyüme Atılımının Gerçekleştirilmesi 1 ANA BULGULAR Ekonomik atılım ile Kişi başına düşen GSYİH 2015 e kadar iki katına çıkarılabilecektir 6 milyon yeni istihdam olanağı yaratılabilecektir

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ...

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ... 1 A. Kayıt Dışı Ekonominin Tanımı ve Kapsamı... 1 B. Kayıt Dışı Ekonominin Nedenleri... 4 C. Kayıt Dışı Ekonominin Büyüklüğü...

Detaylı

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ Mayıs - 2018 Hazırlayan: Aslı VAZ İÇİNDEKİLER 1. TÜRKİYE'YE VE DÖRT İLİMİZE GELEN ZİYARETÇİLERİN YILLARA VE AYLARA GÖRE DAĞILIMI... 1 1.1. TÜRKİYE YE GELEN YABANCI ZİYARETÇİLERİN

Detaylı

İÇİNDEKİLER 2 YÖNETİCİ ÖZETİ 3

İÇİNDEKİLER 2 YÖNETİCİ ÖZETİ 3 İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER 2 YÖNETİCİ ÖZETİ 3 Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler 3 Türkiye Genel İhracatı ve Deri Sektörünün Payı 3 Ülke Grupları Bazında Deri ve Deri Mamulleri İhracatı 4 Ürün Grupları

Detaylı

Türkiye de Sağlık Harcamalarının Finansal Sürdürülebilirliği

Türkiye de Sağlık Harcamalarının Finansal Sürdürülebilirliği Sağlık Nedir? Dünya Sağlık Örgütü sağlığı şöyle tanımlanmıştır: Sağlık insanın; bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam iyilik halidir. Türkiye de Sağlık Hakkı (T.C.Anayasası 56.Madde) Herkes sağlıklı ve dengeli

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr TİSK AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ- MAYIS 2014 (SAYI: 63) 04.06.2014 GENEL DEĞERLENDİRME BÜTÇE AÇIĞI İKAZ EDİYOR Küresel ekonomi krizden çıkış sinyalleri verdi. Hem OECD hem de AB ülkelerinde GSYH arttı. OECD

Detaylı

Türkiye de Yabancı Bankalar *

Türkiye de Yabancı Bankalar * Bankacılar Dergisi, Sayı 52, 2005 Türkiye de Yabancı Bankalar * I. Giriş: Uluslararası bankacılık faaliyetleri, geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren uluslararası ticaret akımlarının ve doğrudan yabancı

Detaylı

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ Eylül - 2018 Hazırlayan: Aslı VAZ İçindekiler 1. TÜRKİYE'YE VE DÖRT İLİMİZE GELEN ZİYARETÇİLERİN YILLARA VE AYLARA GÖRE DAĞILIMI... 1 1.1. TÜRKİYE YE GELEN ZİYARETÇİLERİN YILLARA

Detaylı

Bütçeye Dair Kritik Sorular

Bütçeye Dair Kritik Sorular Makro Tematik Rapor Emir Talu +90 (212) 384 1122 etalu@garanti.com.tr Bütçeye dair kritik sorular 2016 ya girerken piyasalarda makro ekonomiye dair oluşan sorulardan bir tanesi de seçim vaatleri ve teşvikler

Detaylı

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2009 yılında ülkemiz halı ihracatı % 7,2 oranında düşüşle 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk çeyreğinin sonunda

Detaylı

1. Demiryolu Karayolu Denizyolu Havayolu Taşımacılığı Satın Almalar ve Birleşmeler... 12

1. Demiryolu Karayolu Denizyolu Havayolu Taşımacılığı Satın Almalar ve Birleşmeler... 12 Sektörel Görünüm: Yük Taşımacılığı ve Limancılık Ağustos 2018 I İÇİNDEKİLER 1. Demiryolu... 6 2. Karayolu... 7 3. Denizyolu... 8 4. Havayolu Taşımacılığı... 11 5. Satın Almalar ve Birleşmeler... 12 1.

Detaylı

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ www.tisk.org.tr TİSK AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ- OCAK 2016 (SAYI: 83) GENEL DEĞERLENDİRME 28.01.2016 Sanayinin Rekabet Gücünü Artıracak Düzenlemeler Acilen Yürürlüğe Konulmalı Dünya ekonomisi 2016 yılına gelişmekte olan ülke

Detaylı

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2016-25. 31 Mayıs 2016. Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2016-25. 31 Mayıs 2016. Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016 Sayı: 2016-25 BASIN DUYURUSU 31 Mayıs 2016 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016 Enflasyon Gelişmeleri 1. Nisan ayında tüketici fiyatları yüzde 0,78 oranında artmış ve yıllık

Detaylı

1 Şekil-1. TEPE (Şubat 2016 Şubat 2017) 1

1 Şekil-1. TEPE (Şubat 2016 Şubat 2017) 1 HABER BÜLTENİ 03.03.2017 Sayı 86 GELECEĞE DAİR UMUTSUZLUK PERAKENDE GÜVENİNİ DÜŞÜRÜYOR 2016 yılını negatif seyirle tamamlayan perakende güveni, yeni yılın ilk iki ayında da bu eğilimine devam ederek son

Detaylı

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2015-76. 29 Aralık 2015. Toplantı Tarihi: 22 Aralık 2015

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2015-76. 29 Aralık 2015. Toplantı Tarihi: 22 Aralık 2015 Sayı: 2015-76 BASIN DUYURUSU 29 Aralık 2015 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 22 Aralık 2015 Enflasyon Gelişmeleri 1. Kasım ayında tüketici fiyatları yüzde 0,67 oranında artmış ve

Detaylı

Türkiye Bilişim Sektörü:

Türkiye Bilişim Sektörü: TÜBİSAD Raporu Tanı1m Toplan1sı TÜRKİYE NİN DİJİTAL EKONOMİYE DÖNÜŞÜMÜ Türkiye Bilişim Sektörü: Yeri, Önemi, Evrimi ve Yetenekleri Yılmaz Kılıçaslan Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümü Eskişehir 14 Şubat

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2012 NİSAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2012 NİSAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Mayııs HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN NİSAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA

Detaylı

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu) ZİRAAT BANKASI 2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI (40 Test Sorusu) 1 ) Aşağıdakilerden hangisi bir kredi derecelendirme kuruluşudur? A ) FED B ) IMF C ) World Bank D ) Moody's E ) Bank

Detaylı

KÜRESEL TİCARETTE TÜRKİYE NİN YENİDEN KONUMLANDIRILMASI-DIŞ TİCARETTE YENİ ROTALAR

KÜRESEL TİCARETTE TÜRKİYE NİN YENİDEN KONUMLANDIRILMASI-DIŞ TİCARETTE YENİ ROTALAR KÜRESEL TİCARETTE TÜRKİYE NİN YENİDEN KONUMLANDIRILMASI-DIŞ TİCARETTE YENİ ROTALAR T.C. Ekonomi Bakanlığının gerçekleştirdiği Küresel Ticarette Türkiye nin Yeniden Konumlandırılması-Dış Ticarette Yeni

Detaylı

OECD Gelir ve Kazançlar Üzerinden Alınan Vergiler/GSYH (2011) (Mahalli İdare Vergi Gelirleri Dahil)

OECD Gelir ve Kazançlar Üzerinden Alınan Vergiler/GSYH (2011) (Mahalli İdare Vergi Gelirleri Dahil) Danimarka Norveç Yeni Zelanda İzlanda İsveç Finlandiya Belçika Avustralya Kanada İtalya Lüksemburg İsviçre İngiltere Avusturya ABD OECD İrlanda Almanya Hollanda AB 27 Fransa İsrail İspanya Şili Japonya

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2012 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2012 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2012 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Ağusttos 2012 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2012 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI

Detaylı

DEVLETE ÇALIŞIYORUZ ( ) ÜLKELERİN KRİZ KARNESİ ( ) TÜRKİYE NİN SIKIŞAN KENTLERİ ( ) KADINIM, İŞSİZİM, MUTLUYUM

DEVLETE ÇALIŞIYORUZ ( ) ÜLKELERİN KRİZ KARNESİ ( ) TÜRKİYE NİN SIKIŞAN KENTLERİ ( ) KADINIM, İŞSİZİM, MUTLUYUM DEVLETE ÇALIŞIYORUZ (10.01.2010) ÜLKELERİN KRİZ KARNESİ (24.01.2010) TÜRKİYE NİN SIKIŞAN KENTLERİ (14.02.2010) KADINIM, İŞSİZİM, MUTLUYUM (07.03.2010) HAYATIMIZ SINAV (28.03.2010) TÜRKİYE DE VERGİ BİLİNCİ

Detaylı

MAKİNE VE TEÇHİZATI HARİÇ; METAL EŞYA SANAYİİ Hazırlayan Mustafa TOSUN Kıdemli Uzman 450 1. SEKTÖRÜN TANIMI Makine ve teçhizatı hariç; metal eşya sanayii, ISIC Revize 3 sınıflandırmasına göre, imalat sanayii

Detaylı

tepav OECD Beceri Stratejisi ve UMEM Projesi Aralık2011 N201161 POLİTİKANOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav OECD Beceri Stratejisi ve UMEM Projesi Aralık2011 N201161 POLİTİKANOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı POLİTİKANOTU Aralık2011 N201161 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Ayşegül Dinççağ 1 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri OECD Beceri Stratejisi ve UMEM Projesi Başta ABD ve Avrupa Birliği ülkeleri

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2010 OCAK - MART İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2010 OCAK - MART İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2010 OCAK - MART İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatı İlk Üç Ayda 14,2 Arttı yılının Ocak-Mart döneminde Türkiye den 4

Detaylı

Türkiye Ekonomisi 2014 Bütçe Büyüklükleri ve Bütçe Performansı Raporu

Türkiye Ekonomisi 2014 Bütçe Büyüklükleri ve Bütçe Performansı Raporu Türkiye Ekonomisi 2014 Bütçe Büyüklükleri ve Bütçe Performansı Raporu HAZIRLAYAN 18.11.2013 RAPOR Doç. Dr. Nazan Susam Doç. Dr. Murat Şeker Araş. Gör. Erkan Kılıçer Türkiye Ekonomisi Bütçe Büyüklükleri

Detaylı

AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER

AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI MÜSTEŞARLIĞI AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER AB ile İlişkiler Genel Müdürlüğü Şubat 2007 AB ÜYESİ ÜLKELERDE VE ADAY ÜLKELERDE EKONOMİK GELİŞMELER Selin

Detaylı

Reel Efektif Döviz Kuru Endekslerine İlişkin Yöntemsel Açıklama

Reel Efektif Döviz Kuru Endekslerine İlişkin Yöntemsel Açıklama Reel Efektif Döviz Kuru Endekslerine İlişkin Yöntemsel Açıklama İstatistik Genel Müdürlüğü Ödemeler Dengesi Müdürlüğü İçindekiler I- Yöntemsel Açıklama... 3 2 I- Yöntemsel Açıklama 1 Nominal efektif döviz

Detaylı

HALI SEKTÖRÜ. Mart Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1

HALI SEKTÖRÜ. Mart Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1 2017 HALI SEKTÖRÜ Mart Ayı İhracat Bilgi Notu TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği Page 1 HALI SEKTÖRÜ 2017 MART AYI İHRACAT PERFORMANSI 2017 yılı Ocak-Mart döneminde Türkiye nin toplam ihracatı

Detaylı

AVRO BÖLGESİ NDE YENİ KORKU: DEFLASYON Mehmet ÖZÇELİK

AVRO BÖLGESİ NDE YENİ KORKU: DEFLASYON Mehmet ÖZÇELİK Mehmet ÖZÇELİK Bilgi Raporu Ekonomik Araştırmalar ve Proje Müdürlüğü KONYA Şubat, 2016 www.kto.org.tr 0 GİRİŞ 2008 küresel ekonomik krizinin ardından piyasalarda bir türlü istenilen hareketliliği yakalayamayan

Detaylı

Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü

Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü Tıp sürekli ilerliyor sözündeki aslan payı bize göre; Tıbbi Malzeme Alt Sektörüne ait. Nitekim; tıbbi malzemeden yoksun sağlık sektörünün eli

Detaylı