Düşünceler ve Öneriler III

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Düşünceler ve Öneriler III"

Transkript

1 OCAK/ȘUBAT sayı: 10 Eğitim Haklarıı Geişletilmesi Üzerie Susa Hopgood Eğitim Eterasyoali Başkaı Avustralya Eğitim Sedikası Federal Sekreteri - (AEU) EĞİTİM HAKLARININ GENİŞLETİLMESİ BİR SİYASİ İRADE KONUSUDUR Gelişmekte ola ülkeleri birçoğuda düşük gelirli aileleri hedefleye kâr amaçlı, ücretli okullar yalızca sosyal eşitsizliği arttırmaya yarıyor. Bu edele hükümetlere sorumluluklarıı aımsatmak ve haklara dayalı bir eğitim alayışı tartışmasıı güçledirmek içi, kamusal eğitim sistemide özelleştirmeye ve ticarileştirmeye karşı bir kampaya başlattık. SAYfA 3 Birleşmiş Milletler İsa Hakları Bildirgesi 1948 Düşüceler ve Öeriler III Niurka María Gozález Orberá Harmalamış öğretimde kalite değerledirmesi: KENDİ DİNAMİKLERİ İÇİNDE BİR MEYDAN OKUMA Ülkemizde üiversite formasyou oldukça öemli gücel süreçlerde birii oluşturmaktadır, bu formasyo devrimi bir getirisi ola Yükseköğretim düzelemesideki politik iradede ilham almaktadır. Söz kousu formasyo harmalamış öğreme formları olarak belirlemiştir, bu formlar kedi karakteristikleri dolayısıyla özel taımlamalar gerektirirler ve öğrecileri sosyal çevresi dahilide kapasitelerie ve iradelerie yabacı değildirler. SAYfA 4-5 Mary Cathry Ricker Amerika Öğretmeler Federasyou (AFT) Geel Başka Yardımcısı BM İNSAN HAKLARI BİLDİRGESİ NDE EĞİTİM HAKLARININ GENİŞLETİLME- SİNE İLİŞKİN DÜŞÜNCELER VE ÖNE- RİLER Gittikçe bağlatılı hale gele ve ekoomik olarak farklılaşa bir düyada İHEB'deki eğitim beyaıı bugüe uygu hale getirmek üzere icelemesi ve yeilemesi gerektiği açıktır. Birlikte ücretsiz, yüksek itelikli bir eğitime erişim idealii daha fazla taımlamamız ve bua yöelik çalışmak üzere kolektif olarak kedimizi adamamız lazım. SAYfA 6 Camila Rojas Şili Üiversitesi Öğreci Federasyou (FECh) Başkaı Roberto Álamos Şili Üiversitesi Öğreci Federasyou Çalışma Merkezi (CEFECh) Yöeticisi EĞİTİM HAKKI İÇİN SOSYAL MÜCADELELER Şili li kadı ve erkek öğreciler olarak eğitim pazarıı geriletmek içi harekete geçtik ve Evresel İsa Hakları Beyaamesi i gerçek alamda uygulamasıı yollarıı aradık, başka bir deyişle, isalığı gelişimii, isa haklarıı ve temel özgürlüklerii garatileyecek ve bütü uluslar, etik ve dii gruplar arasıda tolerası, dostluğu ve alaşmayı destekleye bir eğitim hakkı talep ettik. SAYfA 7 Göçme Sivil Toplum Kuruluşlarıda Çocuklar içi Nitelikli Çalışmaları Yapıladırılması Üzerie Safter Çıar TÜRKİYE KÖKENLİ İNSANLARIN FEDERAL ALMANYA DAKİ ÖRGÜTLENME SÜRECİNE KISA BİR BAKIŞ 1990lı yıllarda ilk göçme kuruluşları oluşmaya başlayıp politik partilerle/politikacılarla bir araya gelidiğide olarda şu klasik cümleyi duyardık: Öce siz Türkler bir araya geli, sora kouşalım. Kuşkusuz, kedilerii bile iamadığı bu söylem bizleri başlarıda atmak çabasıda başka bir alam taşımıyordu. SAYfA 5 Bilge Yöreç ATÖF Ba ka Vekili EĞİTİM VE SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNİN EĞİTİMDEKİ ÖNEMİ Sivil toplum örgütleri olarak çocuklarımızı eğitimi içi çok yölü çalışmalar yaparak, eğitim sistemideki soruları yalızca dile getirmek değil, uzu vadeli çözüm bulma sürecie aktif olarak katılmamız gerekmektedir. Ayrıca her sivil toplum örgütü geel alamda çocuklarımızı eğitimii kültürel, saatsal ve sportif aktivitelerle destekleyebilir. SAYfA 8 Prof. Dr. Seyha Hasırcı SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ ÇOCUK VE GENÇLER İÇİN NİTELİKLİ SPOR ÇALIŞMALARI YAPILANDIRILMASINDAKİ ROLÜ İşte burada samimi ve göüllülük bazıda toplumsal faaliyet yürütmekte ola derekleri itelikli çalışmaları yapılmasıyla göçmeleri spor alaıda da çağdaşlaşmasıa katkı suacağıda hiç kimsei şüphe duymaması gerekir, acak bu itelikli çalışmaları plalı ve programlı bir şekilde hayata geçirilmesi gerekmektedir.. SAYfA 9 Cuma Ulusa TÜBİ e.v. NİTELİKLİ ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARI HANGİ AMAÇLARLA VE NASIL YAPILMALI? Almaya'da hagi topluluğa hagi katmaa ait olursa olsu ae-babaları eredeyse tamamı çocuklarıı itelikli bir eğitim almalarıa karşı değildir, aksie hali vakti biraz daha iyi olalar belirli bir bütçeyi eğitim içi ayırmaktalar. E küçüklerde başlayarak eğitime ek olarak Türkçe kurslarıı yaıda Türkçe spor, tiyatro, müzik, resim vb. kurs ve etkilikler suulmalıdır. SAYfA 10

2 Sayfa: 2 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Çeviri: PoliTekik Fırat Yıldırım Öğreci Wuppertal Üiversitesi Eğitim Hakkı ile Adalet(sizlik) Arasıda Kısa bir Durum Değerledirmesi Her isa eğitim hakkıa sahiptir, 1948 tarihli İsa Hakları Evresel Bildirgesi i 26. maddeside bu yazılı. Birleşmiş Milletler üyesi ve sözleşmede imzası yer ala 193 ülkei bu hakkı taıyor olmasıa rağme, düyaı birçok bölgeside bu hakka tatmi eder düzeyde sahip çıkılması ve uyulması hâlâ yetersiz. Eğitim hakkıı hayata geçmesii ve böylece yaşam fırsatlarıı iyileştirilmesii öüdeki e belirgi egeller, görüüşe göre siyasi istikrarsızlığı varolduğu ya da salt gerekli mali kayağı yetersiz olduğu yerlerde karşılaşılmaktadır. Eğitim hakkıı kou ala ulusal ve uluslararası söylemleri odağıa, bu edele, başta geri ülkeleri hukuk devleti ilkelerii desteklemeyi sürdürmei, bir diğer ifadeyle söz kousu devletlere eğitim bütçesiyle yardım etmei yerleşmesi pek eder rastlaa bir durum değildir. Bu düşüüşü adeta bir ya ürüü olarak, birçok isaı kafasıda, sağlıklı demokrasilerde eğitim hakkıı tüm hedeflerii rahatlıkla hayata geçtiği, gerek UNESCO eğitim raporu gerekse de OECD i yıllık icelemeleri açıkça aksi bir görütü çizse de, bu yüzde durumu yeide gözde geçirilmesie gerek olmadığı izleimi yaygılaşmıştır. Her iki rapor ayı aa fikri paylaşıyor: Tam da öde gele saayi ülkeleride, bilidiği üzere Almaya da bua dahil, eğitime erişim eşit dağıtılmamıştır ve dolayısıyla yalızca sözümoa gelişmekte ola ülkeleri bir soruu olarak görülemez. Öyle ki burada da her öğrecii sosyal kökei, kişii devleti suduğu eğitim kayaklarıda hagi orada yararlaacağıı korkuç bir ölçüde etkilemektedir. Bua göre zayıf sosyoekoomik statü ve/ya da göç kökelilik gibi belirleyiciler (Determiate) eğitim fırsatlarıı sıırlaya bir etkide buluurke, öreği eğitime yakı bir geçmişe sahip aileler, bu belirleyicileri ek olarak tetiklemektedir. Bu kabataslak bir durum değerledirmesidir. Bu kötü koşulları sıralamaı kamuoyuu e derece dikkatii çektiği ve/ ya da bu durumda etkili kurumlar üzeride e deli geel bir reform baskısı oluştuğu sorulduğuda ise, verilecek yaıt pek tatmi etmeyecektir: Özellikle toplumu ayrıcalıklı olmaya kesimleride soru bilicii olmaması egemedir, bu, mağdur edileleri hoşutsuzluğuu, kalıcı bir direiş ve böylece değişim içi fırsat oluşturmak üzere ÖzelliKle TOplUmU AyrıCAlıKlı OlmAyA Kesimleride soru BiliCii OlmAmAsı egemedir... öemseecek bir potasiyele döüşmesii zorlaştırmaktadır. Dolayısıyla reform girişimleri güçlü itkiyi farklı yölerde almak zorudadır. Bu bağlamda hagi seçeekler tartışma kousudur? Ulusal eğitim stratejisii tümüyle yeilemesi aslıda uzu süredir güdemde ve bu ülkede statükou savuucuları şu a her e kadar güçlü bir lobiye sahip ve başarıyla kedilerii savuuyor olsalar da, bu yeilemei uzu vadede egellemesi olaaksızdır. Pekiyi sosyal isa haklarıı hukuksal yöde köklü bir değer artışıa tabi tutulması eyi ifade ederdi? Öreği eğitim hakkıı uluslararası ölçekte daha yoğu bir stadartlaştırmaya tabi tutulması, öemli sorumlulukları otaya çıkmasıa ve buları böylece ulusal süreçlere olumlu bir etkide bulumasıa ek katkı suabilir mi? Şu a gerçekte de büyük ölçüde bu yöde ilerleye, kısme hararetli tartışmalar yaşıyoruz. Çükü UNESCO Eylem Plaı Educatio for All içi belirlee hedeflere ulaşılamaması, salt sembolik siyaset ile gerçekliği durağa yapılarıa karşı koulamayacağıı bir kez daha hepimizi gözleri öüe serdi. Dolayısıyla gelecek yıllarda farklı hukuk kayakları arasıda oluşacak etkileşimi, devam ede maevi çağrıları yaı sıra, eğitim hakkıa kararlılıkla uyulmasıa da etkide buluup buluamayacağıı ve asıl bir etki yapabileceğii merakla bekleyebiliriz. İÇİNDEKİLER 1. SAYfA - Birleşmiş Milletler İsa Hakları Bildirgesi Eğitim Haklarıı Geişletilmesi Üzerie Düşüceler ve Öeriler III - Göçme Sivil Toplum Kuruluşlarıda Çocuklar içi Nitelikli Çalışmaları Yapıladırılması Üzerie 2. SAYfA Fırat Yıldırım Eğitim Hakkı ile Adalet(sizlik) Arasıda Kısa bir Durum Değerledirmesi 3. SAYfA Susa Hopgood Eğitim Haklarıı Geişletilmesi bir Siyasi İrade Kousudur SAYfA Niurka María Gozález Orberá Harmalamış öğretimde kalite değerledirmesi: Kedi diamikleri içide bir meyda okuma Safter Çıar Türkiye kökeli isaları federal Almaya daki örgütleme sürecie kısa bir bakış 6. SAYfA Mary Cathry Ricker BM İsa Hakları Bildirgesi de Eğitim Haklarıı Geişletilmesie İlişki Düşüceler ve Öeriler 7. SAYfA Camila Rojas ve Roberto Álamos Eğitim Hakkı İçi Sosyal Mücadeleler SAYfA Göçme Sivil Toplum Kuruluşlarıda Çocuklar içi Nitelikli Çalışmaları Yapıladırılması Üzerie Bilge Yöreç Eğitim ve Sivil Toplum Örgütlerii Eğitimdeki Öemi Prof. Dr. Seyha Hasırcı Sivil Toplum Kuruluşlarıı Çocuk ve Geçler içi Nitelikli Spor Çalışmaları Yapıladırılmasıdaki Rolü Cuma Ulusa Nitelikli Örgütleme Çalışmaları Hagi Amaçlarla ve Nasıl Yapılmalı? 11. SAYfA Prof. Dr. Volker Lehart Eğitim Hakkıı (İçii Doldurmaı) Geişletilmesi 12. SAYfA Büşra Gügör: Babaaem (Öğretme Adayları Duisburg Esse Üiversitesi Türkçe Öğretmeliği Bölümü) 13. SAYfA Marti Schek Ama Ösavaş Ne Zama Başlayacak? Etegrasyo Tartışmasıı Kültürselleştirilmesi 14. SAYfA Prof. Dr. Wolfgag Kaschuba Kouk İşçiler ve Sığımacılar: Eski ve Yei Yei Almalar mı? 15. SAYfA Prof. Dr. Joche Oltmer federal Almaya Gücel Olarak Küresel Mülteci Hareketlerii Nede Hedefi Halie Geldi? 16. SAYfA Prof. Dr. Selçuk Uygu Türkiye'de farklı Bir Okul Modeli Olarak Köy Estitüleri KÜNYE IMPRESSUM İki aylık Türkçe Gazete Türkische Zeitug Erscheiugsweise: Alle zwei Moate Uetgeltlich Ücretsiz ISSN Yayımlaya Kurum/ Herausgeber: Çokyölü Eğitim Dereği e.v. Verei für Allseitige Bildug e.v. Geel Yayı Yöetmei/ Visdp / Chefredakteur: Zeyel Korkmaz (Duisburg Esse Üiversitesi) Posta adresi: Postfach Düsseldorf Iteret adresi: İleti im/kotakt ifo@politekik.de Baskı/Druck: Hürriyet Gaz. ve Matbaacılık A.. Zweigiederlassug Deutschlad A der Brücke Mörfelde Walldorf Gestaltug/Grafik Tasarım Atelier Grafik & Illustratio Ömer Yaprakkıra

3 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Sayfa: 3 Susa Hopgood Çeviri: PoliTekik Eğitim Eterasyoali Başkaı Avustralya Eğitim Sedikası federal Sekreteri - (AEU) Eğitim Haklarıı Geişletilmesi bir Siyasi İrade Kousudur Birleşmiş Milletler i 1948 tarihli İsa Hakları Bildirgesi e sabitlee eğitim hakkı, güümüzü giderek karmaşıklaşa küresel gerçekliği karşısıda yei bir vaatte buluulmasıa hiçbir döemde olmadığı kadar gerek duyuyor. Her e kadar so 15 yılda eğitime erişimde büyük ilerlemeler sağlamış olsa da, 60 milyo çocuk okula gidemiyor, ilkokulu bitiremeye yüz bilerce çocukta söz etmeye dahi gerek yok. Eğitimi bir isa hakkı ve kamusal bir değer olarak kabul edilmiş olmasıa rağme, siyasi çaba ve irade eksikliği birçok isa içi başlıca egel olmaya devam ediyor... Eğitim hakkı giderek bir sıava tabi tutuluyor. Arta eşitsizlik, bütçe kısıtlamaları ve her zama olduğuda daha gücel olarak çatışmalarda kaça ve yerküreye yayıla isa akımı. Suriye ve Irak gibi kriz bölgeleride yaşaa kitlesel göç, mutlaka bir eğitim garatisi gerektire, zor durumdaki sosyal sistemleri hem gelişmekte ola hem de saayi ülkeleride karşı karşıya kaldığı aşırı görevleri güyüzüe çıkardı. Milyolarca isa yurtlarıda kaçmak ve dayaılmaz koşullara katlamak zoruda kalırke, diğerleri eşitlemek ve eşit haklara kavuşmak oktasıda ürkütücü bir egellemeyle karşı karşıyadır. Bizim, siyasi irade ve çaba üzeride yüksele ve ülke aayasaları, yasal düzelemeler ve ilkelerle, yeterli mali araç ve kayaklarla, hesap verilebilirlik açısıda ve eğitimde fırsat eşitliğii kapsamlı olarak ele alıması içi uygu bir yöetim ve deetim çerçevesi yoluyla hayata geçirile, haklara dayalı bir eğitim alayışıı korumamız gerekiyor. Eğitim hakkı eğitime erişimi, eğitimi koruması ve tamamlamasıı ötesie geçer. Haklara dayalı bir yaklaşım bütüsel ve çokboyutlu bir eğitim alayışıı gerektirir: Birşeyleri sorgulamak, tasarlamak ve yerel ve küresel ölçekte oluşa soruları çözmek içi belirleyici ola ve toplumları demokratik ve sürdürülebilir kalkımasıa katkı sua bilgi, beceri, değer ve tutumları aktarımı. Gelecek 15 yılda Birleşmiş Milletler i sürdürülebilir kalkıma içi yei güdemi ve çerçeve plaı, eğitimi temel bir isa hakkı ve kamusal bir değer olarak taıyor. Bütüleyici, adil, üst düzey bir eğitimi garati edilmesi ve herkesi kapsaya yaşam boyu öğreim hedefi, aslıda eğitimi bu alayışa yakılaştırıyor, acak bu yeterli değil. Haklara dayalı bir alayış, eğitim hakkıı, eğitimdeki hakları ve eğitim yoluyla hakları güvece altıa almak zorudadır ve bu alayış bütçeledirme, hazır buludurma, yöetim, müfredat ve eğitim süreçlerii tamamıda, siyasi şekilledirmei tüm görüümleri ve düzlemleri üzeride etkide buluur. Bu edele eğitim hakkı eğitime erişimi, eğitimi koruması ve tamamlamasıı ötesie geçer, çükü eğitim hakkı isa kişiliğii ve ou ouruu bilicii tüm yöüyle açımasıı hedeflemek ve isa hakları ve temel özgürlüklere saygıyı güçledirmek zorudadır. Eğitim hakkı içi verilecek çaba, e çok dışlaa çocuk ve geçleri, e az dışlaaları sahip olduğu iyi bir eğitime erişmelerii sağlayacak ölemleri alımasıı gerektirir. Öte yada eğitim hakkı öğretme haklarıa ayrılmaz bağlarla bağlıdır, çükü elverişli koşullarda çalışa, uygu araç ve kayaklara erişimi ola ve adil iş koşullarıa sahip ve uygu bir ücret ala itelikli ve motivasyolu öğretmelere gerek duyar. Öğretmeleri yüksek kaliteli ders suabilmesi içi, ayrıca doğru meslek stadartlarıa göre uygu bir eğitim alması, öğretme merkezli değerledirmeler yapması, mesleki bir gelişimde geçmesi ve bir eğitimci olarak yöetici işlevi üstlemesi gerekmektedir. Birleşmiş Milletler i, itelikli öğreim ve ders içi eyi gerekli olduğuu taımlayarak, eğitimi bir hakta öteye geçtiğii gösterdiği sürdürülebilir kalkıma hedefi aracılığıyla, birlikte eğitim hakkıı sağlamlaştırdık. Her çocuğu yüksek itelikli eğitim hakkı ise hâlâ bir dizi görev ve tehlike edeiyle eğitimi Bir isa hakkı ve KAmUsAl Bir değer OlArAK KABUl edilmiş OlmAsıA rağme, siyasi çaba ve irade eksikliği BirçOK isa içi BAŞlıCA egel OlmAyA devam ediyor.... aşıdırılmaktadır, bular arasıda yer alalar: Hükümetleri kötü yöetilmesi ve sorumlulukları yerie getirilmemesi, ki bu eğitim sistemii sürekli mali kayak yetersizliği çekmeside ve so yıllarda tasarrufa gidilmeside ifadesii bulmuştur; eşitsizliği derileştirme tehlikesi doğura, eğitim pazarlarıı ve özel sektör arzıı ve de eğitim sistemideki etkiliklerii artarak desteklemesi ve giderek ölçülebilir eğitim souçlarıyla eşit tutula eğitim kalitesii dar yorumlaışı. Gelişmekte ola ülkeleri birçoğuda düşük gelirli aileleri hedefleye kâr amaçlı, ücretli okullar yalızca sosyal eşitsizliği arttırmaya yarıyor. Bu edele hükümetlere sorumluluklarıı aımsatmak ve haklara dayalı bir eğitim alayışı tartışmasıı güçledirmek içi, kamusal eğitim sistemide özelleştirmeye ve ticarileştirmeye karşı bir kampaya başlattık. Eğitim hakkıı sıırladırılmaksızı hayata geçmesi eşitliğe bağlıdır. Kâr amaçlı okulları kamusal eğitimi olmadığı alaları doldurmasıa izi verdiğimizde, çoğu kez toplumlarda varola deri eşitsizlikleri yasıta, eşit olmaya okul başarımları daha da derileşecektir ve yüksek kaliteli eğitime daha iyi bir erişim sağlamak içi hükümetler ve uluslararası örgütler bu durumu göğüslemek zoruda kalacaktır. Eğitim hakkıı hayata geçmesii öüdeki bir diğer tehlike de öğretme mesleğii kedisie yöeltile ve artarak devam ede saldırılardır. Başarım odaklı ücretledirme, arta değerledirme ve sözde eğitimi iyileştirmeyi hedefleye stadartlaştırılmış sıav yötemleri gibi siyasi reformlar, öğretmeleri çalışma alaıı ve özerkliğii etkiledi, bu edele bu meslek yeteekli geç isalar içi çekiciliği giderek azala bir meslektir. Sürdürülebilir kalkıma hedefii, ou belirlediği amaçları ve göstergeleri hayata geçirmek içi, itelikli eğitim hakkıı, siyasi iradei kamusal eğitim sistemii fiase etmeye, geiş zemili bir müfredat oluşturmaya, uygu altyapısı, tesis ve kayakları bulua ve de saygı iş hakları korua, itelikli ve iyi desteklee öğretme kadrolarıa sahip güveli öğreim çevreleri kurmaya hazır olmasıa bağlı olduğuu kabul etmek kaçıılmazdır. Bazılarıı eğitim sistemlerii itelikli işgücü yetiştirmekte gösterdiği başarısızlığa dayadırdığı küresel ekoomik kriz, eğitim sistemii başarımıa odaklı ve ou sayeside bir dizi siyasi ölemi ve bütçe kısıtlamasıı gerekçeledirildiği, souçta eğitim hakkıı uygulamasıı zayıflata, geel olarak verimlilik ve hesap verme sorumluluğu etkisideki bir kültürü gelişmesie katkı sudu. Bugü sığımacı krizi eğitim hakkıı ede bir isa hakkı olarak kabul edildiğie çarpıcı bir örektir. Kitlesel göçe ede ola çatışmalar, eğitim suularıı ihmal edilmesii elere yol açabileceğii düyaya göstere bir uyarı olmalıdır. Bu durum, salt 2030 güdemii küresel hedeflerie ulaşmak içi değil, daha iyi bir düya yaratmak içi, eğitimi temel bir hak ve kamusal bir değer olduğuda ve kalitesi yüksek eğitimi herkese suulması gerektiğide hareket ede, haklara dayalı bir alayışı sağlaması hükümetleri siyasi irade ve çabasıı gerektiriyor.

4 Sayfa: 4 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Niurka María Gozález Orberá Çeviri: PoliTekik Özet: Ülkemizde üiversite formasyou oldukça öemli gücel süreçlerde birii oluşturmaktadır, bu formasyo devrimi bir getirisi ola Yükseköğretim düzelemesideki politik iradede ilham almaktadır. Söz kousu formasyo harmalamış öğreme formları olarak belirlemiştir, bu formlar kedi karakteristikleri dolayısıyla özel taımlamalar gerektirirler ve öğrecileri sosyal çevresi dahilide kapasitelerie ve iradelerie yabacı değildirler. Yukarıdaki hususlar, çokkültürlü bütülemeler olarak üiversite süreçlerie bağlaırlar, buu karşısıda, belirli bir zamada ve belirli bir mekada özel bağlamlara ve öğrecileri bireysel bağlamlarıa ekleirler, bütü bular bağlamsallaştırılmış, matıklı ve özel bir formasyo meydaa getirir. Bu durum, süreçleri çelişkilerie dayamaktadır, bir sürekli gelişim süreci içeriside işa edile ve yeide işa edile yölere sahiptir, bireysel formasyo ile birlikte taımlaır, bireysel formasyo ise üiversite eğitimi hususuu bağlamsallaştırılması içi ifade edile teorik yaklaşımı destekler. Abstract: The uiversity formatio i our coutry costitutes oe of the processes of great relevace i cotemporary times, ispired by the political will with which the Cuba Revolutio marked Higher Educatio. This formatio has bee idetified as semipresecial, ad due to its peculiarities it is ecessary to develop special didactic cosideratios give the diverse ways i which it is expressed. They are ot alie to the will ad capacities of studets i their social eviromet. The previous cosideratios are based o the coceptio of uiversity processes as a multicultural whole, i which we recogize the peculiar of the cotexts ad the sigular of the studets, i a time ad space which determie a characteristic logic of cotextualized formatio. This is based o the cotradictios of the processes, with aspects of the whole that are built ad rebuilt i a costatly developig process, idetified with the idividual formatio from the cotext, which supports the theoretical approximatio with which it is expected to express the uiversity cotextualizatio. SNTECD Ulusal Sekreterlik Üyesi stecd@stg.ctc.cu Harmalamış öğretimde kalite değerledirmesi: Kedi diamikleri içide bir meyda okuma Giriş Üiversite eğitimii gelişimi, üiversite reformuda bu yaa sosyal alamda öemli ilerlemeler göstermektedir ve temel olarak devrimi yükseköğretim alaıdaki politik iradeside ilham alır. Söz kousu formasyo harmalamış öğreme formları olarak belirlemiştir, bu formlar kedi karakterlerie uygu eğitimsel taımlamalar gerektirirler, buula birlikte, bireysel ve sosyal arasıda bir ilişki geliştirerek, bu şekilde, özellikle öğrecileri eğitimii yöetilmesi ve davraışlarıda karşılık bula profesyoel döüştürücü kapasitelerii geliştirilmesi ve akademik ve profesyoel performaslarıı arttırılması hedefleir. Bu eğitim-öğretim süreci örgütleme tarzları, eğitime ilişki özellikleri edeiyle, sııfta ders modelleri veya daha çok bilie taımıyla güdüz dersleri olarak kabul edilmemelidir, zira öğrecileri bilişsel ve değiştirici faaliyetleri, komüitelerde ve öğrecilerde temsil edile değerledirici ve iletişimsel zıtlıkları beraberide getirir, çükü ifade edile farklı formlar öğrecileri kedi çevreleri içeriside iradelerie ve kapasitelerie yabacı kalmamaktadır. Buula alatılmak istee, bu feomeleri yorumlaması sırasıda isa faktörüü ve gelişe bağlama dair özel faktörleri işlemesii de gerekli olmasıdır. Bağlam, toplumsal ve bireysel varlık arasıdaki ilişkide öğrecileri profesyoel eğitimlerii geliştirdikleri, güçledirdikleri ve boyutladırdıkları alam ve algılama ilişkiside ifadesii bulur. Üiversite eğitimi süreci geişleyerek, diğer öğrecileri ve başka süreçlerle ilişkileri, sosyal aktörleri, aileyi, toplumu, topluluğu ve bütü buları kültürel, sosyal, doğal ortamıda gelişmekte ola ve kompleks bir karakter ürete maddi ve maevi koşullarıı da kapsamaya başlar. Söz kousu süreçleri karmaşıklığı, bu süreçleri ihtiyaç duyduğu zegilik ve çeşitlilik içeriside diyaloğu zorlaştırmaktadır, bu durum ise, süreçleri çok boyutluluğuu yorumlamasıı alamı varlığıı kabul ede disiplilerarası bir tarzda gerçekleştirilmesii gerektirir, yorumlamalar farklı disiplilerde paylaşılabilir ve öğrecileri gelişimie katkı sağlayabilir. Yukarıdaki hususlar, çokkültürlü bütülemeler olarak üiversite süreçlerie ve belirli bir zamada ve belirli bir mekada özel bağlamlara ve öğrecileri bireysel bağlamlarıa ekleirler, bütü bular bağlamsallaştırılmış, matıklı ve özel bir formasyo meydaa getirir. Bu durum, süreçleri çelişkilerie dayamaktadır. Sürekli gelişim süreci içeriside işa edile ve yeide işa edile yölere sahiptir. Bireysel formasyo ile birlikte taımlaır, bireysel formasyo ise üiversite eğitimi hususuu bağlamsallaştırılması içi ifade edile teorik yaklaşımı destekler. Gelişim Harmalamış öğretim programlarıda formasyo ve gelişim Matıklı bir bakış açısıyla, farklı eğitim-öğretim süreçlerii birbirleri arasıdaki bağlatıları, diyalektik olarak birbirie bağlaa eğitim koularıı ele alımasıa gereksiim duyulur. Buula birlikte sürdürülebilir formasyo süreçlerii değişimi ve yorumlaması da gereklidir. Bu durum öğrecileri, harmalamış öğreme formasyouu gelişimii göstere bağlamsal çeşitliliği somutlaştırır. L. Fuetes'i (2006) harmalamış öğreme formasyou üzerie araştırmasıda, içerikleri derileştirilmesi ve kültürü değerledirilmeside sürdürülebilirliğe sahip ola bağlam araştırmaları ve diyalog aracılığıyla sağlaa bireyselleştirilmiş matıksal formasyoa duyula ihtiyacı öemi vurgulamıştır, H. Fuetes (2009) araştırmalarıda pedagoji ve yüksek eğitimi didaktiği üzeride durarak bağlamlaştırılması gereke yöelimsellik ve eğitimi sistemleştirme kategorileri üzeride durur ve öğreci formasyouu özgülüğüü ve gelişmesii kayaklarıı vurgular. Söz kousu eğitim ihtiyaçlarıı karşılaması, kültürel sistematikleştirme olaaklarıyla ilişkili süreçlerdir, sadece kültürel ihtiyaçları karşılaması somut durumda eğitimde bir diamo işlevi görmeyecektir. İlgili öğreciler tarafıda sistemleştirme olasılığıı buluması bir gerekliliktir, öğreciler döüştürücü faaliyetlerle kültürü geliştirme ve ihtiyaçları karşılama yeterliliğie sahiptir, buula, süreci kedie özgü ola kültürü sistemleştirme ihtiyacı ve olasılığı arasıdaki diyalektik birlik vurgulamaktadır. Bu sistemleştirme öğrecileri özgü kültürüü etegrasyouu gerektirir, öğreciler sistemleştirme sürecii içeriside bu etegrasyou gerçekleştirirler. İsalar gelişimleri ve formasyoları sırasıda kültürel çevrelerii, tarihsel koşullarıı, geleeklerii, iaçlarıı taırlar, bütü bu çerçeve öğrecileri bilimsel bilgi işa etme potasiyelleri, gelişimleri ve mesleklerii profesyoel icra etmeleri kousuda bir sistematik oluşturur. Bütü kültürel sistemleştirmeler, öğreciler kedi sistemleştirme kriterlerii ortaya çıkardıkça, yei bir bilimsel bilgii işasıa götürür. Ayı durum, tarihsel alarda, tek bir öğrecide veya daha fazla öğrecide farklı seviyelerde de olsa, evresel bir sistematikleşme elde edilecek şekilde tekrarlaır. Bu tarz bir ilişki, bağlam kültürüü ve evresel kültürü setezi ola bir eğitim sürecide, eseklik, üstülük, sosyal ve mesleki bağlılık gibi vatadaşlık değerlerii geliştirilmesie ve döüştürülmesie yöeltir. Gerçek sorular bağlamıdaki ihtiyaçlar farkı kültürler aracılığıyla farklı olarak yorumlaır ve ifade edilir, bu edele söz kousu olabilecek soruları çözümüde disiplilerarası yoğulaşma gereklidir. Bağlam içerisideki kültürel olasılık ve kültürel gereklilik arasıdaki çelişki, disiplilerarası bir kültürü sistematikleştirilmesii gerekli kılar, gerçek soruları çözümüü, çelişkileri ortaya çıkardığı souçta olduğuu kabul eder. Bu, disiplilerarası kültürü, bölgedeki ihtiyaçlar ve kültürel olaaklar arasıda bir setez olarak ortaya çıktığı alamıa gelir, bu edele süreci caladırıcı gücü ve ihtiyaçları karşılamasıı ve eğitimi sürekliliğii bir göstergesi kabul edilir. Bu, bağlamda çıka ve bağlamda ifade edile harmalamış öğremei üiversitelerdeki gelişimii, öz gelişime götüre sürekli gelişimi üretilmesi amacıyla destekler. Bağlamlaştırılmış kültür ihtiyacı ve olasılığı arasıdaki diyalektik ilişki eğitimi tekilleştirir ve buula harmalamış öğreme sürdürülebilirlik kalitesii ortaya çıkarır. Ardıda, öğrecilerde eğitimi geliştirilmesii tekilleştirilmesi ve bağlam içeriside eğitim başarılarıı değerledirilerek bağlamsallaştırılması ihtiyacı ortaya çıkar, acak bu, gücel kriterleri eğitim sürecie ve ou özgülüklerie etegre bir diamiği gerektirir. Eğitim öğretim sürecide bir diğer öemli husus, diamikleri birleştirilmesi ve eğitim öğretim sürecii değerledirilmesi ve müfredat tasarımı birimii oluşturulmasıdır, bu, süreci bütü bağlatılarıı ve temel ilişkilerii geliştirildiği birici sistemleştirme kademesidir. Süreci tamamlamasıyla öğrecileri hareketlerideki ayırt edici iteliksel kriterleri, temel olarak ortaya sudukları bilme ve yapma eylemlerii değişimi bekleir, böylelikle öğreciler sadece kısmi ve kısa vadeli görevleri yerie getirmekte kurtulur. Bu durum e farklı bağlamlarda ve şartlarda oluşabilir, buu içi gerekli ola, öğrecileri katılımıı ve uygu bir etkileşimi desteklemesi, kültürü beimsemesi ve epistemolojik ve metodolojik sistemleştirme yoluyla içerikleri derileştirilmesi sürecideki çelişkileri alaşılması, sistemleştirmei yöledirilmesi ve öğrecilerde gelişe formasyou geelleştirilmesidir. Yapısal olarak, süreci içerdiği etkilikleri hem kurum içide hem kurum dışıda birbirii takip ede şekilde gerçekleştirmek öemlidir, bu etkilikler arasıda şular buluabilir; semierler, koferaslar, atölyeler, yuvarlak masa çalışmaları, koservatuarlar, projeleri geliştirilmesi, üretim ziyaretleri. Bu faaliyetleri ortak oktası bir soruu yaıtı olmalıdır, bu sorular gerçek, modellemiş, teorik, üretim pratiği, hizmet, araştırma sorularıda herhagi biri ya da başka sorular olabilir. Harmalamış eğitim - öğretim sürecii geliştirilmesi içi metodolojik hususlar

5 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Sayfa: 5 Karakterize etmek Karakterize etme hususu ile eğitimi rolü ve yeri ve elde edilmesi gereke becerileri tespit edilmesi, metodoloji içi koşulları belirlemesi gerekir, bu şekilde etkide bulua faktörler değerledirilir ve metodolojii pratiğie katkı sağlaır. E öemli hususlarda bazıları şulardır: - Öğretim üyelerii tekik ve teorik kapasitasyou. - Öğretim üyelerii özel içeriği araştırma hazırlıkları. - Öğretim üyelerii metodolojik hazırlığı. - Maddi kayakları, özellikle eğitim araçlarıı, varlığı ve durumu. - Öğrecileri ve öğretmeleri içide buludukları eğitim-öğretim süreciyle ilgili yöelimleri. - Eğitim araçlarıı hazırlaması da dahil olmak üzere, öğretim persoelii olası değişiklikleri kabul etmesi. Diğer tarafta, metodolojii harmalamış eğitim-öğretim sürecie uygulaması, öğrecileri içide geldiği sosyal, kültürel bağlamı ve eğitim sürecide ortaya çıka bağlamları değerledirilmesii gerekli kılar. Bu, kouları içeriğii sistemleştirilmeside yata potasiyeli belirlemesii gerektirir, zira sistem oluşturacak bir yöledirmei beslediği okta bu olacaktır. Bu kritik sistemleştirme içi koulabilecek kriterler, e azıda, aşağıdakiler olabilir: - Bağlamı gerçekliği içeriside faaliyeti başarıya ulaşması içi, amaçiçerik uyumuu sağlaması. - Öğrecileri, gerçek yaşamda karşılaşabilecekleri durumlara da kullaabileceği içerikleri üretilmesi. - İş ve sosyal yaşama uygulaabilecek metodolojileri, tekikleri, prosedürleri (içeriği oluşturulması) kullaımıı destekleyici ola içerikleri geçerliliği. - İçeriği mesleki ve bağlamsal bakımda belirlemesi (içeriği işlevselliği). Bu bakış açısıa uygu olacak şekilde, bir bakımda, bir tarafta kültürü içeriğe uygulaacak ola epistemolojik ve metodolojik sistemleştirilmesi gerçekleştirilirke diğer tarafta içeriği sistemleştirilmesi aşamaları sıırlaır. Buula birlikte, bahsedile bu içerik sistemleştirme aşamaları ve başarılar; eğitim-öğretim sürecii, öğrecileri geçmiş deeyimleri, kültürleri ve içeriği karakterii göz öüde buludurularak alaşılması, yorumlaması, motive edilmesi ve üretilmesi ile somutlaşır. Sistemleştirici yöledirmeyi geliştirmek içi öğretme, grupları ve her bir öğrecii karakteristikleri üzeride çalışmalıdır, bu şekilde öğrecii gelişimi ve süreci boyutlarıı etleştirerek çalışma stratejisii oluşturmalı, öğrecii kültürel olarak gerçekleşmesi ve eğitimi e geel ve temel seviyede verilmesii sağlamalıdır. Söz kousu ola ilerleye ve sürekli olarak gelişe karmaşık bir süreçtir, öğretme tarafıda, öğrecileri bildiklerii suma, kabiliyetler, değerler ve oluşturacak değerler vs. gibi yöleri de dikkate alıarak gerçekleştirile yöledirmeyi gerektirir, bu süreç bir bütü olarak öğreciye kedi araştırma yolua girme olaağı sağlar, kedi bağlamıı oluşturmasıı destekler diğer tarafta öğretme öğreciyi sistemleşmeye doğru yöledirmek içi uygu plalama, esek içerikler sumakta, değerledirmeler yapmakta, bu şekilde bağlam oluşturma ve uygulama işlemleri birbiri arkasıda gerçekleştirilebilmektedir. Değerledirme sistemii karakterizasyou Değerledirmei alam ve duyuları oluşturulması süreci olduğu ve kedi özgülüğü içeriside olması gerekliliği hesaba katıldığıda, değerledirme sistemii metodolojisi öğrecileri eleştiri, özeleştiri, bağımsızlık ve yaratıcılık kapasitesie katkıda bulumalıdır, bu edele aşağıdaki özelliklere sahip olmalıdır: - Eğitim-öğretim sürecii öğretici olmasıı yaı sıra eğitici ve geliştirici olmasıı da sağlayacak yüksek alamda katılımcı ve yapıcı bir karakterde olmalıdır. - Öğrecileri döüştürücü kapasitelerideki döüşümler aracılığıyla eğitimi gelişim seviyesii desteklemek. - Katılımcıları birlikte değerledirilmesi ve özdeğerledirme yapmasıı sağlaya araştırmacı, eleştire, düşüe, değişime yöelik ve bağımsız bir düşüce yapısıı geliştirilmesii desteklemesi. - Eğitim-öğretim sürecii, eğitime araştırmacı ve uzmalaştırıcı bir içerik sağlayacak ola epistemolojik ve metodolojik sistemleştirme temelide, alamları ve duyuları işa edildiği bir ala olarak geliştirilmesi. - Değerledirmei, öğreciler üzeride herhagi bir korkuya yol açmaması veya öğretme otoritesi aracılığıyla hiyerarşiye döüşmemesi içi uygu ortamı geliştirilmesie katkıda buluması. Gelecek sayıda devam edecek Safter Çıar Türkiye kökeli isaları Federal Almaya daki örgütleme sürecie kısa bir bakış İlk yıllar Almaya daki hak ve çıkarlara yöelik ilk göçme örgütlemeleri olarak 1970 li yıllarda İspayol ve Yua Veli derekleri ve federasyoları oluştu. Türkiye kökeli isaları Almaya daki hak ve çıkarları içi örgütlemeleri oldukça geç başladı, ciddi bir örgütlemei 1980 li yılları ortasıda gelişmeye başladığıı söylemek herhâlde yalış olmaz. Gerçi çalışmak içi Almaya ya geleler daha 1960 lı yıllarda derekler ve de federasyolar kurdular, acak buları heme hepsi Türkiye deki partileri/politik akımları yakılık duyar kuruluşları idiler. Bu dereklerde isalara buradaki sorularıa yöelik bazı hizmetler verilse bile aa hedef Türkiye ye yöelik politikalar üretmek ve taraftar toplamak idi. Bu gelişmei esel ve özel edeleri vardı. Bir ede isaları - Federal hükümeti de yıllar boyu savuduğu üzere - kedilerii Almaya da geçici olarak algılamaları, diğer bir ede ise Türkiye deki ati-demokratik politik ortama gösterile duyarlılık idi. Almaya daki hak ve çıkarlara yöelik örgütlemeler 1973 yılıda itibare aile birleşimii gerçekleşmesi, Almaya da doğa çocukları sayısıı giderek artması, Türkiye deki olumsuz politik ve ekoomik gelişmeler (12 Eylül askeri darbesi vd.) zamala geçiciliği kalıcıya döüşmesi sürecii başlattı. 28 Kasım 1983 tarihli Geri Döüşü Teşvik Yasası da (tüm yabacılar itibariyle) acak yaklaşık kişii yararlamış olması, kalıcılığı algılamaya başlamasıı bir göstergesi olarak kabul edilebilir li yılları ilk yarısıda Almaya daki hak ve çıkarları savuulmasıı öe çıkara örgütleme girişimleri başladı. İlk aşamada oluşa tek tek derekler daha sora eyalet çapıda çatı kuruluşlarıda birleşmeye başladılar lı yıllarda ise Almaya çapıda federasyolar oluştu, hatta bazı federasyolar bir üst çatıya üye oldular. Bu gelişmeye bir örek vermek gerekirse: Kuzey Re Westfalya Türk Veli Derekleri Federasyou ve Aşağı Saksoya Türk Veli derekleri Federasyou adı geçe eyaletlerdeki tek tek veli dereklerii eyalet çapıda çatı kuruluşlarıdır. Bu eyalet federasyoları başka eyaletlerdeki tek tek veli kuruluşları ile birlikte Almaya Türk Veli Derekleri Federasyou (FÖTED) üyesidir. FÖ- TED ise Almaya Türk Toplumu (TGD) üyesidir li yıllarda sayıları giderek arta hemşeri derekleri de çok kez bu çatıları içide yer almaktadırlar. Bu gelişmelere paralel olarak çoğuluk toplumu mesupları ile ortak örgütlemeler de oluşmaya başladı (Türk- Alma Ticaret ve Saayi odası /TDHK gibi) lu yıllarda ise göçme kökeliler Federal Almaya ya özgü kuruluşlar kurma çabasıa girdiler. Bu aladaki öemli bir gelişme sosyal hizmetler (Wohlfahrtspflege) alaıdaki girişimlerdir yılıda 11 farklı kökede Almayalıları oluşturduğu Çokkültürlü Sosyal Hizmetler Kurumu 1 ( Verbad für iterkulturelle Wohlfahrtspflege, Empowermet ud Diversity - VIW) kuruldu. Alma İslam Koferası çerçeveside bir İslam Sosyal Yardım Kurumu (Islamischer Wohlfahrtsverbad) oluşturma çalışmaları yapılmaktadır. Örgütlemei farklı alaları, temelleri ve birliktelik Türkiye kökelileri Almaya daki hak ve çıkarları savumak içi oluşturduğu kuruluşlar/çatılar farklı temellerde kuruldu: Partiler üstü - Politik/ideolojik Türkiye politikalarıa ağırlık vere - etik - disel/mezhepsel mesleksel (Öğretmeler, Sağlık meslekleri mesupları gibi) Spor - işvereler/girişimciler - ilgi alaları örgütleri (öreği, saat) vd. gibi lı yıllarda ilk göçme kuruluşları oluşmaya başlayıp politik partilerle/politikacılarla bir araya gelidiğide olarda şu klasik cümleyi duyardık: Öce siz Türkler bir araya geli, sora kouşalım. Kuşkusuz, kedilerii bile iamadığı bu söylem bizleri başlarıda atmak çabasıda başka bir alam taşımıyordu. Acak, örgütlememizi giderek güçlemesi, Türkiye kökeli seçme sayııı artması vd. bu tutumu tamame değiştirdi - artık göçme kuruluşları ile ciddi ilişkiler kurulmada politika yapılamayacağı kavradı. Burada hareketle kuşkusuz tüm bu kuruluşları varoluş edei vardır. Çoğulcu bir toplumda Türkiye kökelileri de çoğulcu bir örgütleme yapısı olacaktır. Soru/soru Federal Almaya daki sayısal ve örgütsel yapımızı temelide daha güçlü bir çıkar savuması asıl gerçekleştirilebilir? Federal Almaya politikasıda istemlerimizi e büyük bölümü özüde örtüşüyor, e öemli farlılıklar Almaya daki İslam a bakış ve bua yöelik tavırlarda var gibi gözükmekte. Bir olayda ortak bir tavır sergilemişti: 2007 yılıda bir yada Uyum Zirvesi çerçeveside sivil toplum kuruluşları ile politika ayı masada kouları tartışırke, ayı tarihte Federal Parlameto öemli sertleşmeler getire Göç yasasıı karara bağlıyordu. Heme tüm kuruluşlar bu ikiyüzlü tutumu protesto etmek içi uyum zirvesii boykot etmişlerdi. Ayı doğrultudaki temel istemleri birlikte savumak olası olabilmeli. Böyle bir yaklaşım başka platformlarda farklılıkları üslubua uygu olarak dile getirip savumaya egel olmamalı. Hatta somut: Ortak bir bası toplatısıda ortak görüşleri yaı sıra farklı görüşleri de ortaya koymak olabilir. Kuşkusuz şu gülerde bu çok zor görüüyor: Türkiye de tekrar gerilmiş ola ortam, Almaya ya da yasıyor, doğal olarak doğruda Türkiye politikaları yapmaya örgütlerde bile yöeticileri/üyeleri bir bakışı var, bu ise Türkiye deki gelişmelere farklı baka kuruluşları bir araya gelmesii e azıda zorlaştırmakta. Tüm bulara karşı Federal Almaya daki ortak çıkarlarımız/istemlerimiz temelide birlikte hareket etmei yol ve yötemlerii diyaloğuu sürdürmek gerekiyor. 1

6 Sayfa: 6 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Mary Cathry Ricker Çeviri: PoliTekik Amerika Öğretmeler federasyou (AfT) Geel Başka Yardımcısı BM İsa Hakları Bildirgesi de Eğitim Haklarıı Geişletilmesie İlişki Düşüceler ve Öeriler Tüm çocuklar içi ücretsiz ve zorulu eğitime yöelik ilk küresel çağrı ola Birleşmiş Milletler İsa Hakları Evresel Bildirgesi, temel eğitim hakkıı resmi olarak dile getire bir kilometre taşıdır. Hiç şüphe yok ki İHEB kabulüde bu yaa, altmış yıl boyuca, yüksek itelikli kamusal eğitime erişimde muazzam gelişmelere yol açmıştır. Acak Birleşmiş Milletler i beyaı beimsediği 1948 de güümüze eğitim alaıda çok fazla değişiklik olmuştur. Bugü isa hakları ve eğitim hakkıa düya çapıda her gü saldırı olmaktadır. Sağlaa kazaımlara rağme, kolektif isa hakları ve yurttaşlık hakları mücadeleside ihai oktaya erişmekte çok uzağız. İHEB i eğitim beyaı, kız çocuklarıı eğitim hakkıa ve yaı sıra tüm çocukları erke çocukluk eğitimi ile orta öğretim haklarıa özel vurgu yapacak şekilde, daha iddialı ve spesifik amaçlar geliştirmek üzere yeilemeli ve moderleştirilmelidir. İHEB herkesi eğitim hakkıa sahip olduğuu söylese de, cisiyet ve diğer özelliklerde bağımsız olarak tüm isaları bildirgede öe sürüle her hakka sahip olduğuu açıkça belirtmiş olsa da, çoğu ülkede hale eğitimde ciddi düzeyde cisiyet eşitsizliği mevcut. Bugü, düya çapıda 60 milyoda fazla kız çocuğu okula gitmemektedir. So yıllarda Nobel Ödüllü Malala Yousafzai gibi bazı aktivistler, kız çocuklarıı eğitim hakkıı savudukları içi saldırılara maruz kalmıştır. Ve Nijerya da kız çocuklarıı eğitimie karşı ola terörist grup Boko Haram, tümü orta öğretimdeki 276 kız öğreciyi kaçırmıştır. İHEB, büyük adımları atıldığı harika bir başlagıç oktası sağladığı halde kız çocukları eğitim hakkıı daha iyi koruyacak ve garatileyecek gücellemiş bir bildirge gerekmektedir. İHEB ayrıca eğitim, e azıda ilköğretimde ve temel düzeyde ücretsiz olmalıdır ve ilköğretim zorulu olmalıdır şeklide ifade eder. Öte yada, Birleşmiş Milletler i yei Sürdürebilir Kalkıma Hedefleri şuu vurgular; 2030 yılı itibariyle kız ve erkek tüm öğreciler ücretsiz ilköğretim ve ortaöğretime erişecektir. Bu, İHEB ve BM'i Mileyum Kalkıma Hedefleride kullaıla dilde öemli bir iyileştirmedir. İHEB, ortaöğretimi temel bir isa hakkı olarak beya edecek şekilde gücellemelidir. İHEB i oayladığı 1948 de bu yaa düyamız daha küresel ve ekoomik açıda daha liberal hale geldi. Bu değişiklikler özel, kâra dayalı şirketleri serbest piyasa uygulamalarıı kamusal eğitime uygulamasıa ve eğitime bir isa hakkıda ziyade bir meta olarak yaklaşmasıa imkâ verdi. Öreği Filipiler de hükümet, öğrecilere hak ettikleri eğitimi sumak yerie İgiliz çağrı merkezleri gibi küresel emek piyasasıdaki ticari parterlerii iş ihtiyaçlarıı karşılayacak şekilde tasarlamış okullar yaratmak içi Pearso la alaşma yaptı. Dahası bu okullar düşük maliyetli olarak pazarladığı halde kayıt ücretleri geellikle düşük gelirli aileleri karşılayamayacağı ölçüde pahalı. İHEB tüm çocukları ücretsiz, yüksek itelikli ortaöğretime erişmesi gerektiğii beya ederek bu trede karşı koyabilir. İHEB eğitim haklarıı erke çocukluk eğitimii kapsayacak biçimde geişletmelidir. Eğitim hakkı doğumla başlar, bu edele evresel okul öcesi programları savumak ve temel eğitim olaaklarıa sıırlı erişimi arzulaya ödül çekleri ile burslara karşı çıkmak bizim yükümlülüğümüzdür. Brezilya da zorulu okul öcesi, erke çocukluk eğitimie katılımda muazzam bir artış sağladı. İHEB bu beyaı yapmış olsaydı, daha fazla çocuk ilköğretime ve başarılı bir eğitim hayatıa hazırlamış olurdu. Şu ada, düyada 60 milyou üzeride yeride edilmiş isa mevcut, İkici Düya Savaşı da bu yaa e yüksek rakam ve buları yarısıda fazlasıı çocuk ve geç olduğu tahmi ediliyor. Bu korumasız grupları erke çocukluk ve ortaöğretim aşamaları da dahil ücretsiz, yüksek itelikli eğitime özellikle erişmesi gerekiyor. Gücellemiş bir İHEB beyaı, öreği mültecileri ülkei eğitim sistemie etegre etmek üzere çalışa ve kültürel alamda daha ilgili bir müfredat içi kampaya yürüte Almaya Eğitim ve Bilim Emekçileri Sedikası gibi gruplara da destek sağlayabilir. Bu öerile İHEB gücellemeleri bir gerekliliktir ve öreksiz değildir. Birleşmiş Milletler daha öce başarılı bir isa hakları çalışması işa etmiş ve kılavuz ilkelerii geişletmişti. Esase BUgü isa hakları ve eğitim hakkıa düya çapıda her gü saldırı OlmAKTAdır. sağlaa KAzAımlArA rağme, KOleKTif isa hakları ve yurttaşlık hakları mücadeleside ihai OKTAyA erişmekte çok UzAğız. İHEB de Dört Özgürlüğü bir evrimidir; ifade özgürlüğü, korkuda kurtulma özgürlüğü, iaç özgürlüğü ve yoksullukta kurtulma özgürlüğü. Bular, müttefikleri İkici Düya Savaşı sırasıda birlikte savaşma motivasyou olarak beimsemişti. İHEB de kutsamış ilkeler, sedikalar ve diğer örgütleri düya geelide, eğitime erişim de dahil isa haklarıı teşvik etmelerie yardımcı olmuştur. Öreği Birleşik Devletler de Siyahları Gelişmesi içi Ulusal Birlik (NA- ACP), ayrı fakat eşit eğitim politikalarıı tersie çevrilmeside, İHEB de belirtile temel özgürlükler temelide bir yurttaşlık hareketii tetiklemede başarılı olmuştur. O zamalar çoğu emek aktivisti tüm öğrecileri eğitime eşit şekilde eriştiğii garatilemek üzere gösterile çabalara dahil oluyordu. İHEB uluslararası düzeyde, sömürgeleştirilmiş Afrika uluslarıı sömürgecileride özgürleşme arayışlarıa daha fazla meşruluk kazadırmıştır. Bireyler ve gruplar İHEB i bir kılavuz olarak kullaarak, isa haklarıı garati altı- a almak ve korumak üzere topluluk ve uluslarıı örgütleyebilmişlerdir. Gittikçe bağlatılı hale gele ve ekoomik olarak farklılaşa bir düyada İHEB'deki eğitim beyaıı bugüe uygu hale getirmek üzere icelemesi ve yeilemesi gerektiği açıktır. Birlikte ücretsiz, yüksek itelikli bir eğitime erişim idealii daha fazla taımlamamız ve bua yöelik çalışmak üzere kolektif olarak kedimizi adamamız lazım. Neyse ki, birlikte çalışmaya sevk edebileceğimiz yeterli sayıda müttefikimiz mevcut. Bugüü ilericiler ağı, düya çapıda topluluk temelli öğretme sedikaları, yerel ve uluslararası sivil toplum örgütleri sayeside, daha ilişkili bir eğitim beyaı İHEB i esas vaadii ve çok daha fazlasıı sağlamak üzere bize ekse suacaktır.

7 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Sayfa: 7 Camila Rojas Çeviri: PoliTekik Şili Üiversitesi Öğreci federasyou (fech) Başkaı Roberto Álamos Şili Üiversitesi Öğreci federasyou Çalışma Merkezi Yöeticisi Eğitim Hakkı İçi Sosyal Mücadeleler Şili de, so o yılda gelişe öğreci hareketleri ve sosyal hareketler eğitimi bütü yurttaşlar olarak bir hak olarak alıması ihtiyacıı doğurmuş ve bu görüş üzeride geiş ve deri tartışmalar üretmiştir. Geçerli eğitim sistemimiz yılları arasıda ülkemize egeme ola askeri-sivil diktatörlük sırasıda oluşturulmuş ve gerçek bir eoliberal devrimi destekleyerek eğitimi pazar halie getirilmesie yol açmıştır: Şili de, yüksek eğitimi %80 ide fazlası özel alada gerçekleşmektedir. Okul seviyeside, pazar mekaizmaları öğreciler arasıda aşırı bir ayrımcılık üretmiş bu durum ise gerçek eğitim gettolarıı ortaya çıkara güçlü bir sosyal ayrışmaya ede olmuştur. Güümüzde, okul düzeyide eğitimi %40 ı kamu okullarıda verilmektedir. Bir öceki durum üiversitelerde görülmektedir: Üiversitelere girmek içi gerçekleştirile gücel sıav sadece aileleri sahip olduğu satı alma gücüü göstermektedir. Yüksek öğretimde, bu ayrışma paoraması geleeksel devlet üiversiteleri, özel üiversiteler (1981 yılıda diktatörlük tarafıda gerçekleştirile üiversite reformuda sora kurulmuştur) ve tekik eğitimde de yeilemektedir. Kapsam so yıllarda katlaarak artmaktadır, bu kurumlara daha iyi fırsatlar elde edebilmek içi başvura geçler yüksek vergilerle borçladırılmış ve düşük istihdam ve yüksek okul bırakma oralarıyla hayal kırıklığıa uğramaktadır. Bu bakımda, Şili Devleti, gerçek bir eğitim hakkıı sağlaması ve garati edilmesi sorumluluğuu yerie getirmediği gibi, tersie, Şili vatadaşlarıı eğitim hakkıı taımak yerie, kedi çıkarlarıı amaçlaya ve kâra öcelik taıya şirketleri eğitim alaıa hakim olduğu bir eğitim pazarıı işa edilmesie olaak taımıştır. İsa Hakları Evresel Bildirgesi uyarıca, eğitim haklarıı etkiliği her bir devleti kedi iisiyatifiyle karar vererek aldığı ölemlere dayamaktadır, bu ölemler birçok durumda söz kousu bildirgede belirtile evresel karaktere zıt içerikte olmaktadır. Nede? Toplumu büyük bir kısmıı dışlaya ölemler aracılığıyla, evresel bir isa hakkıı garati edilmesii zor olduğuu düşüüyoruz. Devletleri eğitim hakkıı etkileştirmesii sağlayabilecek bu politikalar sadece İsa Hakları Evresel Bildirgesi yle sıırlamakla kalmayıp, ayı zamada, Ekoomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi gibi diğer isa hakları sözleşmeleride de tekrarlamaktadır. Sosyal haklar sağlamayı amaçlaya ölemleri garati edilmesi içi e tür ölemler alıacağıa dair bir söylem bulumadığıda, birçok hükümet yukarıda belirtildiği gibi, bu garatileri evreselliğii egelleye politikaları uygulamasıı zorlaştırmaktadır. Eğitim hakkıı evresel karakterie müdahalede bulua bazı kamu politikalarıa örek olarak kamu harcamalarıı burslar, krediler ve eğitim hibeleri olarak odaklaması gösterilebilir. Bu tür ölemler, geliri sadece toplumu bir kesimie sumaları edeiyle, evresel eğitim hakkıa erişimi toplumu geri kalaıa sağlamazlar, bu durum sadece eğitim alaıda değil, ayı zamada sağlık, sosyal güvece ve diğer alalarda da yaşamaktadır. Devleti bu türde bir faaliyet gerçekleştirmesii soucu olarak, birçok ülkede, farklı sözleşmeler ve beyaamelerle eğitim hakkıı taımış olmasıa rağme, bu hakka erişim söz kousu garati sağlayıcıları sosyo-ekoomik durumua ve ödeme kapasitesie bağlı kalmaktadır. Sözleşmeler ve beyaameleri sadece somut ölemler alma zorululuğu göz öüe alıdığıda, eğitim hakkıı evreselliği birçok kez devlet kayaklarıı etki kullaımı adı altıda sıırlamaktadır, yai, Beyaame tarafıda sağlaa eğitim hakkıyla ilgili gerekli görevler yerie getirilmemektedir. Şili li kadı ve erkek öğreciler olarak eğitim pazarıı geriletmek içi harekete geçtik ve Evresel İsa Hakları Bildirgesi i gerçek alamda uygulamasıı yollarıı aradık, başka bir deyişle, isalığı gelişimii, isa haklarıı ve temel özgürlüklerii garatileyecek ve bütü uluslar, etik ve dii gruplar arasıda tolerası, dostluğu ve alaşmayı destekleye bir eğitim hakkı talep ettik. demokrasii gelmesiyle Özel eğitim, diktatörlük döemide BAŞlAdığı Büyümeye devam etti, BUU Bir soucu OlArAK KAmUsAl eğitim KAdemeli OlArAK parçaladı. So döemde gösterdiğimiz hareketlilik Şili eğitim sistemii radikal bir şekilde döüştürme ihtiyacı üzerie toplumda bir tartışmayı başlattı. Parasız, kamusal ve kaliteli bir eğitim içi verdiğimiz mücadele sadece söylemde kalmadı. Birçoğu sosyal hakları, özellikle eğitim hakkıı, özelleştirilmesii destekleye geleeksel Şili politik güçlerii içide geçmekte olduğu deri temsiliyet krizii ortasıda, kedimizi bir değişim gücü olarak suduk. Demokrasii gelmesiyle özel eğitim, diktatörlük döemide başladığı büyümeye devam etti, buu bir soucu olarak kamusal eğitim kademeli olarak parçaladı. Öğreciler arasıda birici kategori ve ikici kategori şeklide ayrım yapmaya, ayrımcı yöü ilerlemiş ola ülkemize sosyal uyum kata, etegrasyou sağlaya bir eğitim fikrii temel alarak kamusal sistemi destekleye gerçek bir eğitim hakkıı sağlamaı devleti sorumluluğu olduğuu söylüyoruz. Eğitim özgürlüğü, özel kurumları hagi öğrecii hagi üiversiteye erişim hakkı olacağıa karar vermediği, buu yerie çocuklarıı asıl bir eğitim alması gerektiğie aileleri karar verdiği bir sistem arayışıdayız. Buula birlikte, aileleriyle geçirmeleri gereke süre içeriside dersleri hazırlaya, sıavları değerledire ve aşırı yük altıda bualmış durumda ola kadı ve erkek öğretmelerimizi, bugü sadece öğrecileri stadart testleri yaıtlamasıa idirgemiş ola, eğitim sürecide oyamaları gereke temel rolü oyamaları içi gerekli koşulları oluşturulmasıı istiyoruz. Yüksek öğretimi, pazar içi eğitilmiş borçlu tekisyeler ve profesyoeller ürete bir araç olmaması gerektiğie, gerekli olaı ulusu gelişmesie yardımcı ola kurumları işasıa ve sosyal ihtiyaçları hizmetide ola bilgii işa edilmesie odaklamak olduğua iaıyoruz. Eğitimi sosyal bir hak olduğua karar verdiğimizde, eğitim sürecide masrafları kimi ödediği oktasıyla kedimizi sıırlamıyoruz, aksie bu hakka ayrıcalıksız, şirket sahiplerii ticari faaliyetlerii destekleme amacı gütmeye bir yolda erişimi asıl sağlaacağı üzerie de düşüüyoruz.

8 Sayfa: 8 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Bilge Yöreç ATÖf - Geel Başka Vekili Eğitim ve Sivil Toplum Örgütlerii Eğitimdeki Öemi Eğitimle kişilerde aydılamaı temelii atmak kolaydır; e var ki geç isaları böyle düşümeye erkede alıştırmak gerekir. Immauel Kat 1 Habermas a göre Sivil toplum az ya da çok kediliğide oluşmuş birlikler, örgütler ve hareketlerde meydaa gelir. Bular toplumsal soruları özel yaşam alalarıda doğurduğu yakıyı kaydederek yoğulaştırır ve kamuoyua aktarırlar. Sivil toplumu çekirdeğii, toplumu ilgiledire soruları çözümüe yöelik tartışmaları kamusal alalar çerçeveside kurumlaştıracak birlikler, topluluk ağı oluşturur. 2 Bu oluşum, sivil toplum örgütleri aracılığı ile siyasi sürece dahil ola ve bu süreci tümüyle beimsemiş biliçli bireyleri kedi kaderlerii kedilerii belirlemeleri amacıyla oluşturmuş oldukları bir siyasi proje olarak betimleebilir li yıllarda Almaya da toplumsal sorulara etkili ve uzu vadeli çözüm bulma sürecie aktif olarak katıla ve politikacıları bu çözümleri yaşama geçirecek politikalar üretmeye yöledirmek içi çalışa farklı göüllü gruplar örgütlemeye başladılar. Bu gruplar birbirie bağımlı ama kavramları, görüşleri, değerleri açısıda farklı iteliktedirler. Bu göüllüler grubu bu gü toplumu ayrılmaz bir parçasıdır ve sivil toplum örgütleri olarak yaşadıkları toplumda devleti yetersiz kaldığı alalarda faaliyet göstererek sosyal alada öemli işlevler görmektedir. Sivil toplum örgütlerii işlevlerii özetle şöyle sıralayabiliriz: Toplumsal soruları çözümü içi çalışmak, sorulara çözüm üretmek amacıyla yasal düzelemeleri yapılmasıı sağlamak. Maddi olaaklarda veya sosyal güvecede yoksu kişileri öreği eğitim ve sağlık gibi koularda ihtiyaçlarıı gidermeye çalışarak sosyal hayatı düzelemeside olumlu katkılar sumak. Kamu kurum ve kuruluşları ile ortak projeler yapmak, akademik çevreyle birlikte aydılatıcı kogre, koferas, semier, toplatı gibi etkilikler düzelemek. Toplumu yararıa görmedikleri koularda karar alıcı mercileri etkileyerek farklı kararlar almalarıa veya alıa kararları tekrar gözde geçirilmesii sağlamak. Toplumu öcelikli hedeflerie ulaşmasıda kamuoyu desteği sağlamak içi medya ve diğer iletişim araçlarıyla güdem oluşturmak; yayı ve yayımlar yapmak. İşlevlerde görüldüğü gibi sivil toplum örgütlerii varolma sebebi toplumsal fayda oluşturmaktır. Almaya da yaşaya Türk toplumuu, eğitimsizlik, ayrımcılık ve dışlamaya maruz kalma gibi büyük soruları bulumaktadır. Kültürel, sosyal, saatsal alalarda topluma yararlı çalışmalar yapa sivil toplum örgütlerii eğitim kousuda da öemli bir rol oyadıkları veya oyayabilecekleri aşikârdır. Durkheim e göre eğitim, yetişki esiller tarafıda, sosyal hayata heüz hazır olmayalara tatbik edile bir tesirde ibarettir. Bu durumda eğitim; yetişki esli, bir pla ve gayeye göre yetişmekte ola esilleri gelişimii sağlamaktır. Eğitim kasıtlı kültürleme süreci 3 olarak da taımlaır. Kültürleme bireyi doğumuda ölümüe kadar geçe süreçteki elde ettiği kazaımları içere bir durumdur. Kültürleme faaliyetide toplum kedisii oluştura bireyleri bir takım bilgi, beceri, tecrübe ve alışkalıklarla doatmaya çalışır. Koumuz açısıda ailei eğitim ve sosyalleştirme görevlerie değiecek olursak; aile çocuğa ilk eğitimi verildiği yerdir. Her şeyde öce aile, bir okul öcesi eğitim kurumu olarak kabul edilir. Ailei bu işlevii bir kısmıı çocuklar belli bir yaşa gelice eğitim kurumları üstlemektedir. Acak aile, hiçbir zama çocuğu eğitimide kedii bütüüyle soyutlayamaz. Çocuk, okul yaşamıa başladığıda da aile, çocuğu eğitimi kousuda oa yardımcı olmak, yol göstermek, yöeltmek, yöledirmek, okulla işbirliği yapmak zorudadır. Toplumsallaştırma işlevi aile içide çocuğu doğruda etkileye bir süreçtir. Aile içideki toplumsallaştırma özellikle, kültür aktarımıda öem kazamaktadır. Okula gidiceye kadar çocuk, ailede toplumsallaşır. Bu bakımda çocuğu kişilik gelişimi ailede şekillemeye başlar. Toplumsal ormlar ailede öğreilir. Tezca 4 çocuğu ilk ödülledirilmesi ve cezaladırılmasıa, çocuğu kedisii dolaylı olarak ifade ettiği ilk davraış öreklerie, aile içide deeyim kazaıldığıa ve bütü buları, çocuğu temel kişilik gelişimie yardım ettiğie dikkat çeker. Eğitim sürecii büyük bir kısmı okullarda örgü eğitim olarak verilir. Plalı, programlı ve düzelidir. Belli yötemlere göre uygulaır. Belli bir yaş grubudaki bireylere, eğitimi dairesii amaçları doğrultusuda hazırlamış eğitim programları ile bir eğitim kurum ola okul çatısı altıda gerçekleşir. Okulöcesi öğretim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim örgü eğitim sistemii meydaa getirir. Buu yaı sıra okul dışıda gerçekleşe ve bireyi çevresideki bireylerde veya iletişim araçlarıda etkileerek kazadığı iformal eğitim, sivil toplum örgütlerii çatısı altıda suulabilir. Almaya daki sivil toplum örgütleri değişik alalarda öreği bilimsel, kültürel, saatsal, sportif öemli faaliyetler göstermektedirler. Aktif üyeler çoğulukta erkeklerdir, kadılar derek çalışmalarıda heüz ağırlıklarıı koyamamışlardır. Evde kalıp çocuklarıı bakımı ve eğitimi ile ilgileirler. Acak öğretmeler dereği olarak eğitim kousuda yaşaa sorularda bilhassa aeleri çok aktif bir rol üstlediğii gözlemliyoruz. Okulla ilgili soruları ola aeler daışma olaaklarıı, bilgiledirme toplatılarıı öemsemekte. Öreği çocuğua lise tavsiyesi verilmemişse, ae bu kouda destek talebide buluur. Okuldaki soruları sııf öğretmei ile kouşmaya giderke de dereklerde refakat talep eder. Baba her e kadar derek çalışmasıda üye olarak aktif bir rol oyuyorsa da, aeler bilhassa okulla ilgili koularda sivil toplum örgütlerii desteğie başvurmaktalar. Okul dıșı eğitim söz kousu oluca derekler, çalışmalarıda çocuklar ve çocukları eğitimi kousuda daha duyarlı ve aktif olabilirler. Almaya daki okullarda Türkçe aadili eğitimi yetersiz olduğu içi, dereklerde çocuklara yöelik Türkçe kursları, Türkçe okuma ve şiir etkilikleri, Türkçe kompozisyo yarışmaları düzelemektedir. Bu olaakları daha fazla çocuğa suulabilmesi içi her sivil toplum örgütüü eğitim kousuu asıl işlevleri arasıa alması gerekir. Yukarıda değiildiği üzere eğitim çok yölüdür ve farklı alalarda gerçekleşir. Derekleri saatsal, kültürel veya sportif amaçlı etkilikleri de bulumaktadır. Bu etkiliklere çocuklar daha çok izleyici olarak katılmaktadırlar. Maalesef birçok aile zama darlığıı ede olarak göstererek çocuklarıı dereklerdeki değişik etkiliklere kayıt ettirmemektedir. Çocuk korosu ve çocuklar içi halk dasları gibi etkiliklere ağırlık vere derekler, çocuk katılımıı azlığıı dile getirmektedir. Oysa bu tür etkilikler çocuğu kedi kültürüü daha iyi öğremesii ve dolayısı ile kültürel eğitim almasıı sağlar. Ayrıca bu tür etkilikleri çocuklar üzeride çok olumlu etkisi vardır; çocuk bir artısı olduğuu algılar, daha cesur ve özgüveli olur. Spor amaçlı çalışa derekler çocukları okul dışıda spor eğitimi almalarıı destekleyebilirler. Çükü spor sadece fiziksel gelişimde ibaret değildir. Spor, çocukları erke yaşlarda disipli kazamalarıı, arkadaşlarıyla başarılı ilişkiler yürütebilmelerii ve özgüve kazamalarıı sağlar. Spor yapa bir çocukta stres, öfke ve eerji fazlalığı az görülür. Çocuklar erke yaşlarda itibare disipli kazamış olurlar. Bir hedef koyup ilerlemek, oları ileriki yaşamlarıda da başarılı olmalarıı ve hayatlarıı düzelemelerii sağlar. Bu yüzde spor amaçlı kurulmuş ola derekleri çocuklar içi de etkilikler düzelemeleri çok öemlidir. Çocuklara yöelik jimastik, yüzme, basketbol, voleybol veya futbol gibi değişik spor dalıa yöelik kurs olaaklarıa ihtiyaç çok fazladır. Büyük şehirde yaşaya, güü büyük bir kısmıı evde geçire dolayısıyla sosyal gelişim açısıda eksiklik yaşaya çocuklar içi tiyatro kursları öemli bir gelişim alaıdır. Tiyatro çocukları hem Türkçe kelime haziesii geliştirmelerii sağlar; hem de dileme, birlikte çalışma becerisi, yaratıcılık, hayal gücü, bireysel cesaret, duygularıı taıma ve değerledirme gibi kişisel faaliyetlerii geliştirmeye yöelik oyu ve emprovizasyo ağırlıklı bir eğitimdir. Almaya da yaşaya Türk kökeli çocukları ve geçleri yarılarıı aydılık olmasıı ö koşulu, olara her alada e iyi şekilde eğitim vermektir. Alma eğitim sistemi kayak yetersizliğii ve yapısal soruları vurgulayarak, fırsat eşitliğii sağlama kousudaki görevlerii yıllarda beri ihmal etmiştir. Sivil toplum örgütleri olarak çocuklarımızı eğitimi içi çok yölü çalışmalar yaparak, eğitim sistemideki soruları yalızca dile getirmek değil, uzu vadeli çözüm bulma sürecie aktif olarak katılmamız gerekmektedir. Ayrıca her sivil toplum örgütü geel alamda çocuklarımızı eğitimii kültürel, saatsal ve sportif aktivitelerle destekleyebilir. Sivil toplum örgütleri olarak, gelecekte geç esillere ihtiyacımız vardır. Çükü çocuklarımız yarıı derek temsilcileri olabilirler. Uutmayalım Eğitime yatırım, e iyi faizi verir (Bejami Frakli). 1 Was heißt: Sich im Deke orietire? Habermas, Jürge (1993): İdeoloji Olarak Tekik ve Bilim, Yapı Kredi Yayıları, İstabul 3 Ada Boyacı: Eğitimle İlgili Temel Kavramlar, Aadolu Üiversitesi, home.aadolu.edu.tr/~aboyaci/ders/eb/tkavramlar. pdf (PDF Datei) 4 Tezca, Mahmut (2011): Eğitim Sosyolojisi, Akara

9 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Sayfa: 9 Prof. Dr. Seyha Hasırcı Sivil Toplum Kuruluşlarıı Çocuk ve Geçler içi Nitelikli Spor Çalışmaları Yapıladırılmasıdaki Rolü 21. yüzyılımızda her geçe gü daha da arta isa üfusu edeiyle, düya coğrafyasıda bulua ülkeleri, yei kayaklar yaratmaı yoluu aramaya devam ederke, bir yada da daha sağlıklı yaşayabilmei edişesi içeriside olduklarıı gözlemleyebiliyoruz. Daha iyi bir hayat stadartıı yakalayabilmek kuşkusuz bir ülkei sosyoekoomik ve politik yapısı ile de yakıda ilgilidir. Daha iyi bir eğitimi ve sağlıklı bir beslemei arkasıda, kaliteli bir yaşam arama faktörü yatmakta olduğuu düşüüyoruz. Güümüzde spor, toplumsal, ekoomik, sağlık ve siyasi boyutları ola oldukça öemli bir kurumdur. Buu yaıda spor, ayı zamada takım ruhu ve diamizmi, dayaışma, hoşgörü, toplumsallaşma, paylaşım, demokratikleşme, sağlıklı bir kuşak yetiştirme ve bağlılık gibi öemli değerleri de içeriside taşır. Ayrıca kişisel gelişim ve başarıya katkıda bulua öemli bir araç olarak da algılaabilir. Sporu eğitimsel, kültürel, sağlıksal ve politik alalardaki öemii kısaca bu şekilde özetledikte sora, sivil toplum kuruluşlarıı bu alada çocuklarımız içi yükleeceği sorumluluğu e şekilde olması gerektiği üzerie tartışacağız. Çükü bugü Almaya da yaşaya ve sayıları yedi milyoa ulaşa göçmeleri ve dolayısıyla da Türk isaıı hayat stadartlarıı tıpkı Alma vatadaşları gibi yükseğe çekilmesie ortam hazırlayacak bir kouu tarafımızca bilimesi ve göçme vatadaşlarımızla paylaşılması kaımca bu kouu daha ilgi çekici bir hale gelmesie ede olacaktır. Sivil toplum kuruluşları bilidiği üzere devleti resmi kurumlarıı dışıda ve bularda bağımsız olarak çalışa, politik, sosyal, kültürel, hukuki ve çevresel amaçları doğrultusuda lobi çalışmaları, ika ve eylemlerler yapa, üye- ta tesadüfe değil de, bu ülkei köklü geçmişi ola kulüplerii alt yapısıda yetiştikleri bir gerçektir (Özil, Klose, Khedira, Boateg, Podolski, Hamit ve Halil Altıtop kardeşler vs gibi). Ayrıca bu katılım çok dar bir alada (Futbol, Kıck-Boks vs.) kalmaktadır. Yabacıları spora katılmamalarıı birçok edei (ailei geçim soruları, spor yapabilecek yerlere yöledirilmeme, okul ve eğitim sorularıyla boğuşma, tekolojii ve bilgisayar oyularıı daha etkili olması vb.) vardır. İşte burada samimi ve göüllülük bazıda toplumsal faaliyet yürütmekte ola derekleri itelikli çalışmaları yapılmasıyla göçmeleri spor alaıda da çağdaşlaşmasıa katkı suacağıda hiç kimsei şüphe duymaması gerekir, acak bu itelikli çalışmaları plalı ve programlı bir şekilde hayata geçirilmesi gerekmektedir. larda başlamak ile ilgili bilgiledirme yapmak; çocukları güümüzde artık sayıları oldukça arta farklı spor dallarıda deeyim kazama şaslarıı sağlayarak, yeteeklerii erke yaşta saptamasıa katkı sumak; bireyleri yetişmeside sporu ve egzersizi uygulamalı olarak öemii göstermek ve buları özedirmek gibi bir işlevi hem kulüpler bazıda hem de yerel yöetimler bazıda desteklemesii plalamak; yeteeklerie göre çocukları çevredeki köklü spor kulüplerie yöledirilmesie ve kabul görmesie ö ayak olmak vb. Sivil toplum kuruluşlarıı yapacağı itelikli çalışmalar içi, kamuu spor alaıda federal ve yerel düzeyde suduğu olaakları araştırılması, kamu kuruluşlarıyla ilişki ağı oluşturulması, derekleri bu amaçla birbiriyle etkileşime geçeceği ortak bir çalıştay düşü- So yıllarda sporu, Avrupa da bir sosyal amaç olarak ilgili devletler ve burada bulua sivil toplum kuruluşları (derek ve vakıflar) tarafıda desteklemesi, bu alamda bir ülkedeki bireyleri hem fiziksel gelişimie, hem de erdemliliğie ola katkıları edeiyle oldukça öemli bir yer tutmaktadır. Ayrıca spor, farklı kültürel yapıya sahip isaları birarada ayı etkiliği yapabilmelerie olaak sağladığıda da toplumsaldır. Spor ekoomisii ulaştığı yer so yıllarda özellikle turizm, teksil ve gıda sektörüü de geçerek çok büyük bir ekoomik ala olarak yerii almıştır ve özellikle profesyoel spordaki sermayei büyüklüğü gözler öüdedir. Sporu sağlık boyutu oldukça öemlidir. Düya Sağlık Örgütü (WHO) sağlığı bireyi kedisii fiziksel, duygusal (psikolojik) ve sosyal yöde mutlu hissetmesidir diye taımlar. Bu da sadece ve sadece bir ülkede yaşaya bireyleri büyük ölçüde spora katılımları ile mümkü olabilmektedir. Gelişmiş ola ülkelerde, egzersiz yapa bireyleri tümü, sporu ya da egzersizi sağlığa ola katkısıı çok yakıda bilmektedirler, yie sporu politik yapısıa ilişki olarak, ülkelerii yöete liderler, sporda uluslararası alalarda başarılı olmuş bireyler üzeride siyaset yapmayı bir alışkalık halie getirmiş ve bu şampiyo sporcuları ülkei öemli bir ayası olarak hep ö plaa sürmüşlerdir, bu edele sporu siyaset ile yakıda ilişkisi vardır. lerii ve çalışalarıı göüllülük usulüyle ala, kâr amacı gütmeye ve gelirlerii bağışlar ve/veya üyelik ödemeleri ile sağlaya kuruluşlardır. Politik, sosyal ve kültürel alalardaki duyarlı çalışmalarıı yaı sıra spor kousuda da üstüe düşe her türlü sorumluluğu yüklemektedir. Bu yazımızda, sporu farklı boyutlarıı siz değerli okurlarımla paylaşarak özellikle Almaya da yaşaya siz göçmeleri spor yaşamıa, dolayısıyla hayat stadartıı yükseltilmesie katkı sumayı amaçlıyoruz. Yapıla birçok araştırma souçlarıa göre özellikle Almaya da bulua göçmeleri spora katılımıı çok düşük orada olduğu ve özellikle de spora katılıp da başarılı olaları sokak- Spor dallarıı kedi özelliklerie göre belirli bir süresi, kuralı, değerledirmesi ve hakemi, atreörü vs. vardır ve devletleri sistemleri içeriside yer alıp, orgaize edilmektedir. Ülke bazıda bu faaliyetler spor federasyoları ve spor kulüpleri tarafıda örgütleir. Acak sadece devleti kayakları bu uygulamaları tam alamıyla yerie getirmeye yetmeyebilir! İşte o zama sivil toplum kuruluşlarıı burada öemli bir sorumluluğu yüklemesi gerekmektedir. Sivil toplum kuruluşları müzik, siema, tiyatro, okuma-yazma (literacy) vb. alalarda yaptıkları çalışmaları spor alaıda da yapabilirler. Bu alada yürütecekleri itelikli çalışmaları yapıladırılmasıı kısaca şu şekilde özetleyebiliriz: Öcelikle kedi üyelerie faklı spor dallarıa erke yaş- cesi içi duyarlı kılıması, uzmaları dereklerle böylesi bir çalıştayda işbirliğie girmek üzere sürece kazaılması ve itelikli çalışma alaları içi uzmalar ve STK ları taslak programlar geliştirmesi, derek ve uzmalar tarafıda bu süreci koordie edilmesi içi bir kurul (YAPI) oluşturması öerilebilir. Bu açıda baktığımızda spor yapılabilecek fiziki alalara, uygu sportif giysilere, o spor dalıa özgü malzemeye gerek vardır. Bir ülkede üfusu büyük bir oraı hareket ve egzersiz içerisie e kadar çok çekilebiliyorsa, sağlıklı kişiler sağlıklı bir toplum olma yoluda öemli bir yolu kat etmiş oldukları gibi, bu kadar geiş kitlede yeteekli çok sayıda sporcuu da daha kolay elde edebileceği uutulmamalıdır.

10 Sayfa: 10 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Cuma Ulusa TÜBİ e.v. Nitelikli Örgütleme Çalışmaları Hagi Amaçlarla ve Nasıl Yapılmalı? Kuşkusuz her sivil toplum örgütü toplumdaki bir eksikliği gidermeyi ya da iyileştirmeyi amaçlaya bir misyo geliştirir. Üstlediği görevi, ister siyasal, ister toplumsal amaçlı olsu, belirli bir yapıya bürüdürüp gerekli kayaklara ulaşarak, hedefe ulaşmak içi çaba harcar. E azıda kağıt üzeride ya da kuramsal olarak bu böyle kabul edilir. Almaya'da şu a etki ola Türk STK'lar bu ışıkta icelediğide, buları birkaç öbek içide toplayıp Almaya da yaşaya Türkleri bir gereksiim psikogramı ortaya çıkarılabilir. Almaya'da öde gele Türk STK'ları kuşkusuz iaca dayalı örgütlemelerdir. Buları birçoğu ise özellikle so yıllarda siyasi kamplara bölümüş kuruluşlar görüümüdedir. Öte yada veli derekleri, hemşeriliği esas ala örgütlemeler de öe çıkmaktadır. Diğerleri ise öreği öğretme derekleri gibi mesleki ya da ticari, saayi örgütlemeleridir. Hepsi de elleride gele çabayla amaçları yöüde az ya da çok, öce kedi üyelerie, daha sora da topluma yarar sağlayacak çalışmalara yöelerek ilerlemekteler. Sözü edile STK'lar özüde ayı ya da bezer alayış ve yaşam biçimii paylaşa görüşdaşlarıa çeşitli iaç ve kültür hizmetleri sumaı yaı sıra, Alma devleti, kamuoyu ve kurumları karşısıda çıkarlarıı temsil etme çabası gütmektedir. Siyasal amaçları dışıda kala örgütlemelerse eğitimi, yaşlıları, ırkçılığı-ayrımcılığı, doğayı ve sporu, dolayısıyla sağlığı gözöüde buludurma misyou içide ola örgütlemelerdir. Almaya'ı Türk STK örgütlemeleride iaç ve siyaset odaklı kuruluşları yoğulukta olduğu, eğitim ve kültür amaçlı örgütlerise buları geriside seyrettikleri dikkat çekmektedir. Bu da Almaya'daki Türkleri başlıca hizmet taleplerii siyasal, iaçsal ve ekoomik olduğu yaılsamasıı açık bir göstergesidir. Oysa Almaya da Türk topluluğuu gereksiimlerii kalıcı, sağlam ve sağlıklı bir temele oturtmak içi özellikle güçlü eğitimsel, kültürel ve bilimsel kuruluşlara gereksiim var. Çükü ulaşılması gereke ihai çözüm her koşulda eşit katılım ve paylaşımdır. Buu içi de daha sağlam ve etki kuruluşlara ihtiyaç oluğu gibi, herşeyde öce bu temel istemi ele almak içi var ola yapıları biraraya gelmesi kaçıılmazdır. Acak öde gele örgütleri yapılamaları, kemikleşmiş iaçsal, ideolojik ve siyasal edişelerle birlikte Türkiye'de güdüle ve hâlâ Türkiye kaygılarıı baskı olması edeiyle ortak paydalara odaklamaları şu a içi olaaksız gibi durmaktadır. Bua rağma kouya toplumsal-ruhsal açıda bakılıp, Maslov'u Gereksiimler Silsilesi'ce değerledirildiğide biraraya gelise de gelimese de itelikli ve kalıcı çalısmaları öce hagi eksikliği, hedefi kedie amaç edimesi gerektiğii ve erede başlaacağıı saptamak mümkü olacaktır. Maslov'a göre her bireyi, dolayısıyla topluluğu ve toplumu davraışlarıda iki aa çıkış oktası vardır: Biricisi, her davraış belli bir gereksiimi karşılamaya yöeliktir. İkicisiyse bu ihtiyaçları bir silsilesi olmasıdır. Bu geresiimler silsilesii aşamalarıysa şulardır: - Besel-ruhsal gereksiimler: Yai yemek, içmek, uyumak, solumak, cisellik gibi temel dürtüsel ve içgüdüsel ihtiyaçlardır. - Sevgi-Aitlik gereksiimi: Sevme, sevilme, bir öbeğe ait olma, yardımlaşma, şefkat gibi gereksiimlerdir. - Saygılık gereksiimi: Sevmek-sevilmek dışıda bireyleri kedilerie saygı duyulması ihtiyacı. Taıma, sosyal statü sahibi olma, başarı elde etmek, takdir edilmek gibi gereksiimleri de kapsar. - Kedii gerçekleştirme gereksiimi: Alt kategorilerdeki ihtiyaçlarıı karşıladıkta sora kedii geliştirmek, zorlu hedefleri başarmak ve kapasiteyi arttırmak gibi ülküleri ve yeteekleri gerçekleştirme ihtiyaçları duyulur. Her bireyi, topluluk ve toplumu, Maslov'u piramidiyle açıklayabileceğimiz gereksiim silsilesie tabi olduğu kabul edilirse, şu soruları sorulması gerekir: Kedii baskı dili, kültürü, iacı ve kökei edeiyle Almaya'ı Türk topluluğua ait göre ya da bu topluluğa ait görüle kişiler hagi gereksiim aşamasıdadır ve bir üst aşamaya asıl ulaşır ve ulaştırılır? Öcelikle diğer topluluklar gibi Türkleri de bedesel-ruhsal sevgiaitlik aşamalarıda seyrettiği açıktır. Zama içeriside bu öbeğe mesup birçok kişi maddi doyuma erişti belki, ama maevi doyumda söz edilmesi heüz pek mümkü değil. Dolayısıyla şu a e yumuşak karı aitlik ve saygılıktır. Türkler ister yetişki olsu ister çocuk, ister akademisye, ister yalı bir yurttaş; deyim yerideyse ağızlarıyla kuş tutsalar oyua geelde 2:0 yeik başlamıyorlar mı? Bu elbette çok edeli bir olgudur ve bu olgu birkaç yıl içeriside gelişmediği içi kısa bir sürede de çözüme kavuşturulacak bir durum değildir. Acak eksikliği e belirleyici kayaklarıda biri doaım yetersizliğidir ve işe buula başlaması akılcıdır. Dolayısıyla gerek Alma dilie ve kültürüe, gerek kedi kök bileşeleri ola dil ve kültüre yeterice egeme olmak belirleyicidir. İçleride büyük çoğuluk belirli bir derecede Almacaya egeme olsa bile, özellikle kedi çekirdeğii oluştura bileşelerii sağlıklı bir biçimde ortaya koymakta güçlük çekmekte. Hatta kedii dalsız budaksız doğruda ait olduğu kültür, dil, iaç ve köke edeiyle Türk olarak taımlamakta bile sıkıtı çekilmektedir. Bu güvesizlikse Türk kültürüü diğerlerie ayı derecede sıkıtılı ve güveilmez olarak algılatmaktadır. Bu öemli bir eksikliktir. Elbette Almaya kamuoyuu ve kurumlarıı da buda payı az değildir, acak olara yöelmede Türkiye ve diğer ülkelerde gele toplulukları öce kedilerii toparlaması daha akıllıca olacaktır. Ne yazık ki hem yetişkiler hem de çocuklar özellikle aitlik ve saygılık kousuda, hele de geçlerimiz, so derece muzdariptir. Oysa toplumsal saygılık belirli bir düzeye ulaştırıldığıda toplumsallaşmaları çok daha elverişli geçekleşecektir. Çocuk yuvalarıda küçükleri bir İgiliz ya da Fırasız çükü UlAŞılmAsı gereke ihai çözüm her KOŞUldA eşit KATılım ve paylaşımdır. çocuğua yakı bir muamele görmeside tutu da daha itelikli okullara gitmeleri, okullarda daha fazla övgü alarak takdir görüp başarılarıı artmasıa kadar hak edile ilerleme daha rahat gerçekleşecektir. Üstelik hepisii daha sağlam kişilik ve belik geliştirmeleri söz kousu olacaktır. Kuşkusuz daha yüksek itibar gördükleride kedilerie daha fazla güveerek daha motivasyolu, geleceklerie daha umutlu ve iyimser baka bireyler gelişecektir. Özetle toplumsal saygılık hem doğruda hem dolaylı biçimde dil, kültür gibi temel öğelere ve de sağlıklı ve sağlam bir be alayışıı iteliğiyle ilitilidir. Öyleyse toplumsal saygılık STK'lar büyeside kalıcı bir biçimde asıl yükseltilebilir? Daha öce belirtildiği gibi gerek itelikli ve kalıcı eğitim, gerek kültür ve özellikle bilim odaklı örgütlemeleri daha etki devreye girmesi ve diğerlerii mutlaka bu koulara da öcelik vermesiyle ilerlemek mevut yöelimlerde daha fazla gelecek vaat etmektedir. Elbette buları gercekleştirmek kolay değil. Acak kolay olmaması tamamıyla kısa süreli gereksiimlere yöelip, eredeyse sürekli yeride saymak sürdürülmemeli. Nihai hedefe doğru ilerlemek Almaya daki birçok Türkü ve diğer toplulukları her alada kedilerii istedikleri gibi gerçekleştirmesie yol açacak çalışmalarla olacaktır. Saygılığı arttırılmasıa, toplumsal bilici, eğitimi yaymak ve iteliğii arttırmakla başlaabilir. Bu da çocukları, geçleri, hatta yetişkileri kedi özlerii okşaya kedi aadilleri Türkçeyi geliştirmeleriyle bağlatılı olacaktır. Bilidiği gibi ebeveyleri Türk ola çocuklarda bilişsel ve ruhsal gelişmelerii olmazsa olmaz usuru, toplumsallaşma dilleri, ayı zamada Türkçedir. Elbette Almaca ve diğer diller de olar içi öemlidir. Acak üst düzey bir Almaca içi Türkçe de gereklidir. Bu edelerle itelikli bir örgütleme çalışmasıda bir başka olgu daha göz öüde buludurulmalıdır. Almaya'da hagi topluluğa hagi katmaa ait olursa olsu ae-babaları eredeyse tamamı çocuklarıı itelikli bir eğitim almalarıa karşı değildir, aksie hali vakti biraz daha iyi olalar belirli bir bütçeyi eğitim içi ayırmaktalar. Bu edele ilk aşamada, mevcut derekler ve diğer örgütlemelerde e küçüklerde başlayarak örgü eğitime ek olarak Türkçe ae/baba-çocuk oyu kursları gibi her yaşa yöelik Türkçe kurslarıı yaıda Türkçe spor, tiyatro, müzik, resim vb. kurs ve etkilikler suulmalıdır. Ayrıca öğrecilere ev ödevi ve ders yardımları düzelemelidir. Öğrecilere de, velilerie de eğitim daışmalığı suulmalı, gittikçe ağırlaşa ve karmaşıklaşa eğitim ve iş hayatı içi kılavuzluk edilmelidir. Souç olarak düzeli olarak çocuklar ve aileleri çokyölü eğitime tabi tutulmalıdır ki, birkaç yıl sora geiş doaıma sahip, kedie ve çevresie duyarlı ve güçlü çok sayıda birleyle toplumsal ve siyasal talepler uzu soluklu olarak elde edilebilsi. Sözü edile bir örgütleme pratikte asıl işler diye merak edilirse sayfasıa göz atılabilir ya da Köl'deki Türkçe Eğitim ve Arastırma Estitisü'ü (TÜBİ) merkezii ziyaret edip yeride iceleme yapılabilir.

11 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Sayfa: 11 Prof. Dr. Volker Lehart Çeviri: PoliTekik ve Heidelberg Üiversitesi Ders Grubu: Thea Herde, Valeti Stöltzel, Stefa Wick, Robert Kayser, Nicolas Bott, Julia Greier, Sofia-Elisavet Tsiampali ve frederik Eckerle Eğitim Hakkıı (İçii Doldurmaı) Geişletilmesi Asgari ölçekte ve belirli kalitede bir eğitime erişim, Düya Eğitim Koferası ı Seegal i başketi Dakar da, 2000 yılıda yayıladığı Educatio for All 2000 Assessmet gibi düya eğitim durumua ilişki siyasi belgelerde açıkça bir isa hakkı olarak adladırılmaktadır. Demek ki eğitim 1960 ları Federal Almayası da -Ralf Dahredorf tarafıda vurgulaa yurttaşlık hakkı parolasıyla sıırlı değildir, aksie buu ötesie işaret ede geel bir isa hakkıdır. Bir isa hakkı olarak eğitim küresel ölçekte geçerli uluslararası örfi hukuk ve uluslararası atlaşmalar hukuku belgeleride belirlemiştir: İsa Hakları Evresel Bildirgesi Eğitimde Ayrımcılığa karşı Sözleşme Ekoomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişki Uluslararası Sözleşme Çocuk Haklarıa Dair Sözleşme Egelli Hakları Sözleşmesi BM İsa Hakları Eğitimi Bildirgesi Buradaki soru, düzgüü geişletilmesie mi çalışılması, yoksa eğitim hakkıı yasal çerçeveye sahip mevcut yöergeler kapsamıda daha iyi uygulaması içi vurgu yapılmasıa mı odaklaılması gerektiği sorusudur. Buu düşüürke eğitim hakkıı salt diğer isa haklarıda etki olarak yararlamaı değil, aksie güümüzde ayı zamada bilgi toplumu olarak da adladırılması gereke düya toplumuu ekoomi, siyaset, kültür alalarıdaki fiili uygulamalarıa katılımı ökoşuluu oluşturduğu dikkate alımalıdır. Düzgüleri içii daha iyi doldurulmasıa karar verildiğide, düya geelide aşılması gereke eksikleri varolduğu beş ala göze çarpar: 1. Yetişkilere telafi amaçlı okuma-yazma öğretimi EFA 2015 Küresel İzleme Raporu so o yılı farklı aket souçlarıı özetliyor: Yaklaşık 781 milyo okuma yazma bilmeye yetişki bulumaktadır. Okuma yazma bilmeme oraı 2000 yılıda %18 ike 2015 te %14 e gerileyerek biraz düşüş göstermiştir. Okur yazarlıkta cisiyet eşitliğie doğru ilerleme gerçekleşmiştir yılıda her 100 erkeğe karşılık 90'da az okur yazar kadıı olduğu ülkeler daha eşit bir görüüme doğru gelişmiştir, acak 2015 itibariyle hiç biri tam alamıyla eşit bir görüüme erişmeyecektir... Burada okur-yazar olmayalar deildiğide kastedileler, gülük yaşamlarıyla ilgili basit bir sözü alayarak okuma ve yazma durumuda olmaya kişilerdir. 781 milyo düya yetişki üfusuu %20 sii oluşturuyor. Hiç okuma-yazma bilmeyeleri çoğu küresel Güey de bulua ülkelerde yaşıyor. Öerile ölemler de bulara yoğulaşıyor: - Okuma-yazma bilmemei aşağıda aşılacak şekilde çocuk ve geçleri ilköğreimii geişletilmesi ve kalıcılaştırılması. - Siyaseti ivme kazadırdığı kitlesel kampayalar - Kapsamlı arz programları - Ağırlıklı oktaları ele ala küçük, yerel programlar Bu ölemler arasıda kitle kampayaları kalıcılığı e düşük başarılar göstermiştir. 2. Barış eğitimi Şu a devam ede 223 silahlı çatışmada uluslararası örgütler, ulusal kurumlar, devlet dışı kuruluşlar ve yerel girişimler eğitim yoluyla barışı sağlamaya ve düşma tarafları uzlaşmasıa katkı sumaya çalışmışlardır. Ölem modelleri ya biçimsel, bir diğer ifadeyle okula odaklı ya da biçimsel olmaya, biçimsel eğitim kurumlarıı dışıda gerçekleşe türdedir. Biricisi içi etegre, içselleyici eğitim kuruluşları birer örektir. Farklı dilerde, kültürlerde, uluslarda çocuk ve geçler, derslerde, ayı ortamda birlikte öğreiyor. Çoğulukla iki ve çokdilli çalışa çocuk yuvaları ve okullar öğreim görelere kedi geleek ve özdeşlikleri hakkıda erkede düşüme olaağı suuyor. Diğerlerii kaılarıı ve kültürel özgülüklerii hoşgörülü olmaya yetkileştire tarzda dikkate alıması da öğretilmekte/ buu alıştırması yapılmakta. Biçimsel olmaya ölem modeli içi, düzelemiş kültürlerarası ve topluluklararası karşılaşmalar bir örektir. Etkilikler çocuk ve geçler içi toplama yerleride, geçlik kamplarıda, barış bilgisayar merkezleride gerçekleştiriliyor. Raftig ve barış içi spor yarışmaları gibi deeyimsel-pedagojik serüvelerde biraraya geliiyor. Etkilikleri barışçıl bir etkileşim içi ortamlar yaratması ve böylece diğerii taıyarak, öyargıları aşılmasıa katkı suması amaçlaıyor. 3. Sığımacıları eğitime etegrayou 2015 te düya geelideki mülteci sayısı 61 milyoa vardı. Batı Avrupa da, özellikle de Almaya da, Suriye, Irak, Afgaista gibi kriz bölgeleride gele sığımacılar edeiyle bu sorusalı özel olarak bilicie varıldı. Etegrasyo çabaları zorulu olarak bir eğitim öğesi içeriyor: Yei geleler içi dil kursları, meslek eğitimie erişim, çocuk ve geçleri okullara katılımı, üiversiteleri sığımacı öğrecilere açılması. Okula etegrasyo içi Almaya da şu ölemler var: Öğreim düzeyi testleri, hazırlık sııflarıı oluşturulması, öğretmeleri kültürel farklılığa duyarlı kılıması, ikici dil Almaca içi öğretmeleri mesleki eğitimi. Okul çevrelerii gettolaşması egellemelidir. Sığımacı çocuklarıı, zate mağdurlarda oluşa öğreci kitlesiyle ilgilemek zoruda kala okul bölgelerii eğitim kuruluşlarıa arta orada katılması yöüde bir eğilim var. Geleeksel göç pedagojisi daha çok işgücü göçüü bakış açısı temelie dayadırılarak geliştirilmiştir. Sığımacı göçü ile daha az ilgilemiştir. Bu alada eğitimbilimii telafi etmesi gereke bir eksiği olduğu saptaabilir. 4. Teröre karşı bir ölem olarak eğitim Küresel terör tehdidi güümüzde herşeyde öce IŞİD, El Kaide, Boko Haram, El Şebab Milisleri gibi İslamcı gruplarda geliyor. Geç isaları gerek Müslüma gerekse Batılı toplumlarda terör grupları tarafıda kazaılmaması içi alıması gereke öemli bir karşı ölem, teröre karşı ola İslam teolojisii ve oa dayalı bir di dersii öe çıkarılmasıdır. Öreği Mısır 2015 te teröristleri asıl Kura ı ve İslami hadisleri yalış yorumladıklarıı göstere bir üiversite bölümü kurmayı plaladı. Bua göre öğreciler gözde geçirile ders plalarıyla terörist akımları İslam la bir ilgisi olmadığıı kavraması hedeflemiştir. Ürdü de okul ve camilerde verile di dersleride reforma gidiliyor, yei okul kitapları hazırlaıyor ve eğitim bakaıa göre bu kitaplar asıl ılımlı Müslüma oluabileceğii, diğerlerie asıl saygı duyulabileceğii ya da farklı ulusları ve etik grupları kapsaya bir ortamda asıl yaşaabileceğii gösteriyor. Ürdü yalızca miarelerde eza okua değil, kilise çalarıı da ayie davet etmesie izi vere bir ülkedir. Bade-Württember de ilkokular içi İslam di dersii yöetmeliğide Cihat kavramı ölümcül savaşkalıkta ayrı tutuluyor: (Öğreciler) Cihat kavramıı iyiye doğru değişimi kapsamlı bir çabası olduğuu biliyorlar: Allah rızası içi, iyi bir isa olmam, egomu bastırmam, diğerlerie destek olmam, özgürlük, adalet içi, toplumdaki sosyal olumsuzluklara karşı çalışmam içi (o) bireyde başlar. 5. Kayıtdışı sektör içi meslek eğitimi Eğitim hakkı kousuda, bu hakkı meslek eğitimie erişimi de içerdiği sıklıkla gözde kaçar. Elbette e tam vardiyalı okula odaklı meslek eğitim kurumları e de ikili sistemi (Almaya da başarılı olduğu şekliyle) şematik aktarımı, küresel güeydeki çalışaları çoğuluğua ulaşmıyor. Orada tarımda sora kayıtdışı ekoomi sektörü, hâlâ e çok istihdam olaağı sua ve yalızca isaları birçoğu içi erişilebilir ürü ve hizmetleri ortaya çıkara sektör değildir, o ayı zamada e büyük meslek eğitim kurumudur. Mesleki vasıfladırmaı kayıtdışı ekoomi koşullarıda desteklemesi, GIZ de (Alma Uluslararası İşbirliği Kurumu) özetlee Alma kalkıma işbirliğii başarı vaadede, kısme de sıamış ölemlerii bir malzeme çatasıı biraraya getirdi. - Kayıtdışı ediilmiş yeterlikleri taıması - İş bulmak - İstihdama yölimli meslek ve meslekiçi eğitim - Serbest mesleğe geçişte meslek eğitimi - Toplu temelli eğitim - Fiasma hesaplaması - Kayıtdışı çalışalar içi yeşil beceriler (doğayı ve kayakları koruya üretim içi yetkileştirmek) - Kayıtdışı ekoomii kurumları - Öğreim ağları - Hareketli meslek eğitimi - Meslek eğitimi merkezlerii açılımı - Düzeltilmiş geleeksel çıraklık eğitimi - Yaşam becerilerii aktarımı Bu ağırlık oktaları şuu gösteriyor: Düya toplumu tarihsel karşılaştırmada varolduğu tartışma götürmez ilerlemelere rağme, eğitim hakkı düzgüsüü içii doldurmakta hâlâ çok uzak.

12 Sayfa: 12 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Büşra Ügör Öğretme Adayı Duisburg-Esse Üiversitesi Türkçe Öğretmeliği Bölümü Babaaem* Köigstraße de butikte çalışırke, Cemile haımı kızı içi bir elbise dikmiştim, Nihal i düğüüde giysi diye. Tam hastalığıma dek gelmişti. Bilirsi Esracım, ayakta bile duramıyorum o zama. Almaya ya gelirke de hastaydım aslıda. Buraya gelebilmek içi sağlam raporu gerekliydi. E asıl olacak? Gülse teyzele birlikte.... Yeter ae ya! Kaçıcı baskı bu?! Yıllardır ayı hikayeyi alatıyorsu!. Oğluu tepkisie alışmış olduğu içi daha fazla irdelemede, İyi be kalkayım o zama, çocuk da uyusu deyip üst kattaki evie geçti. Ertesi gü okulda eve geldiğimde apartma girişide bir şeyleri ters olduğuu fark ettim. Merdivelerde üst kata babaemi dairesie çıkarke, aem ağlayarak bei karşıladı. O ada bir çok şey geçti aklımda. Korkuyla aeme e olduğuu sordum, aldığım cevap karşısıda doup kaldım. Sabaha karşı babaaem vefat etmiş. Yatağıda casız bedeii bulmuşlar. Azrail uğramış evimize. İlk defa ölüme bu kadar yakılaşmıştım. Be kedimi bildim bileli babaaem hastaydı zate. Birçok kez kriz geçirip hastaeye kaldırılmıştı. Neredeyse her seferide doktorlar sadece birkaç ay dayaır demişlerdi. Bua rağme yie her seferide babaem kefei yırtmayı başarmıştı. Zate ou kadar hayata sımsıkı tutua bir isala daha karşılaşmamıştım, yıllar geçti hala daha karşılaşmadım. Saçları her zama permalı, yüzüde allığı ve boyuda uzu kolyeleri eksik olmazdı. Hep kedi diktiği elbiseleri altıa ucu sivri ve açık ayakkabılar giyerdi. Hatta ayak parmakları yamulmuştu bu yüzde. Zayıf ve güçsüz bedeie rağme, yeride durmaya alışkı olmadığı içi vefatıda kısa bir süre öce bile, duvar kağıtlarıı değiştirmeye kalkmıştı. Ve buları yapa 72 yaşıda hasta bir kadı. Sarıldığı zama çok zayıf olduğu içi her tarafıma batardı kemikleri, yaaklarımda öptüğüde ıslak ıslak öperdi. Nefesii deri ve sesli bir şekilde alıp verir, yürüdüğüde belii hafif bükerek yürürdü. Her zama öce bozuk paraları harcar, asla bir şeyi kolay kolay atmazdı. Böylelikle evide birçok şey birikmişti: Kumaşlar, kedi diktiği elbiseler, avo ürüleri sattığı zamada kalma eşatiyo ruj ve kokusu uçmuş parfümler, babamı ilkokul kareleri, defterleri, resimleri, fotoğraf albümleri, plaklar, bir sürü süs eşyası Babaaemi yatak odasıa gire ufak bir geçmişe yolculuk yapıp geri döebilirdi. Tüm hatıraları, tıklım tıklım dolu ola dolapları ardıda gizliydi. Herkesi öleceğii bilmeme rağme, babaaemi ölmesie gerçekte çok şaşırmıştım. Ölümü oa yakıştıramıyordum galiba, oysa şimdi 14 yıl sora acaba gerçekte de yaşamış mı yoksa hayalimi ürüü mü diye düşümekte alamıyorum kedimi. Bir gü be de öldüğümde ardımda böyle mi düşüülecek? Hiç yaşamamış gibi mi olacağım? Bir isa edir ki? Okyausta ufak bir damla... Olsa da olur olmasa da. Ama deizi deiz yapa da ufak damlalar değil midir? Babaaem de düya deizide ufacık bir damlayke buharlaşıp uçup gitmişti. Yıllar sora hatıralar yağmuruyla geri dömüştü ama. Babamı, aemi ve halamı babaaemde bahsetmeleriyle, saki yıl yie 1929, yer yie İzmir Tuzla ve babaaem yei doğmuştu. Gözlerii Makedoya göçmei bir ailei ilk çocuğu olarak açmış. Aesi, Saiye Kayacık, yai beim de büyük aeaem, ilk eşii kaybettikte sora tekrar evlemiş. İkici eşi ola Nuri Kayacık, yai babaaemi babası ve beim de büyük dedem, babaaem yaşlarıdayke vefat etmiş. Aeae, mesleki eğitimi olmadığı içi, çalışamamış. Babaaem o yaşıda ailesii geçimii üstlemek içi, terzii yaıda çırak olarak işe başlamış. Bu şekilde kardeşlerie ve aesie bakmış. Yirmili yaşlara gelice rahat ederim diye terzii karşısıdaki bakada çalışa Mehmet Talat Ügör, yai dedem ile evlemiş. Kedisi memur, babası avukat ola bu eş başta gayet cazip bir talip olarak görüse de ilerleye yıllarda farklı sebeplerde dolayı babaaemle pek alaşamamışlar. Evlilikleride birkaç see sora halam ve kısa bir süre sora da babam düyaya gelmiş. Altmışlı yılları başıda kalp rahatsızlığı teşhisi koa babaaeme, tedavi olmaı yollarıı ararke, İgiltere yolları görümüş. Acak dedemi şas oyularıdaki ısrarlı talihsizliği sebebiyle yeterli parayı dek getiremeyice, babaaem siirleip Almaya'ya misafir işçi olarak ismii kaydettirmiş. Tek bir soru varmış ortada; o da Almaya'ı sadece sağlık testide geçebile isaları işçi olarak kabul etmesiymiş. Ama babaaem vazgeçmemiş ve vücuduu diçleşmesi içi çeşitli doğal ilaç, macu ve ballarla beslemiş. Nasıl başarmış bilmiyorum, ama bir şekilde sağlam raporu alarak 1963'te Müih'e gitmiş. İki çocuğuu da halalarıa emaet etmiş. Bir yada fabrikada calışırke, öte yada da amıı duyduğu doktoru peşie düşmüş. Bückeburg, Berli derke e ihayetide Düsseldorf'a yerleşip ameliyat olabilmiş. Düsseldorf'a yerleşice profesyoel terzilik eğitimi alıp, atölye şefi olarak işe başlamış. Bu esada babamı ve halamı yaıa aldırmış. Bir süre sora halam Krefeld'deki meslek yüksek okuluda tekstil mühedisliği bölümüü kazaıca, Krefeld'e yerleşmişler. Ardıda babam da ayı okulda ayı bölüme yazılmış. Babaaem ise Krefeld'i meşhur alışveriş caddeside bir butikte terzi olarak calışmaya başlamış. Kedi ayakalarıı üstüde dura bu kadı, düşmemek içi asla durmamış. Para kazasa bile geçirdiği dar güleri travmasıyla parasıı harcayamamış. Yıllarıı geçirdiği Krefeld'de öce Terzi Emie Haım, ardıda Terzi Emie Abla ve e souda Terzi Emie Teyze olarak aılmış ve hala aılmakta. Yaşadığı zorluklara rağme fotoğraflarda hep gülümsüyor babaaem. Kıt kaaat geçidiği topraklarda ve çocuklarıda ayrılmak zoruda kalsa da her zama hüzüü içide yaşamış. Yaşamış yaşamasıa da vücudu bu kadarıa daha fazla dayaamamış. Doksalı yılları başıda itibare sık sık hastaelerde kalmış. Ve e souda 2001'de yorgu düşe bedei daha fazla savaşamayıp, düyaı gelmiş geçmiş e değişmez kauua yeilmiş. Babaaem başta soa göç dolu bir isadı. Göçme bir ailede doğup yie kedisi de göç etmiş, çocukları da toruları da. Bütü mutlu aileler birbirlerie bezerler, her mutsuz ailei ise kedie özgü bir mutsuzluğu vardır demiş Tolstoy. Ama bece her göçme ailei mutsuzluğu da birbirie bezer. Ömer Seyfetti'i Forsa adlı öyküsüdeki yaşlı adam gibi bir umutla ufuk gözleir her gü, olur da bir gü döebilir miyim diye. Rumeli türküleri kadar hüzülüdür isaları gülümsemeleri. Bayramlar her daim buruk geçer. Geride bırakıla akrabalar evleir, çocuklar büyür, büyükler yaşlaır, yaşlılar ölür. Ve aca ceazelerie yetişilir e çok sevileleri. So istek ise bu isaları yaıa gömülüp bir daha da ayrılmamaktır. Toprağı üstü gurbet, altı da vuslat demektir. Babaaem de İzmir'de aesii mezarıı yaıa gömüldü. Bir daha ayrılmasılar diye. 27 Mayıs 2001 * PoliTekik i 9. sayısıda yayılaa Göç Üzerie Metiler bu sayıda devam ediyor: Duisburg-Esse Üiversitesi Türkistik Estitüsü de yapıla meti üretimi dersi kapsamıda hazırlaa bu yazılarda, öğretme adayları birici ve ikici kuşakta yakı çevreleriyle gerçekleştirdikleri söyleşilerde hareketle hikayelerii kaleme almış ve kuşaklararası bir çalışma öreği sumuşlardır. Yașadığımı İtiraf Ediyorum Pablo Neruda Çevire: Ahmet Arpad Berli Aleksader Meydaı Alfred Döbli Türkçesi: Ahmet Arpad Palyaço Heirich Böll PoTe_10

13 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Sayfa: 13 Marti Schek 1 Ama Ösavaş Ne Zama Başlayacak? Etegrasyo Tartışmasıı Kültürselleştirilmesi Bu isterik bir tartışma. Başka hiçbir tartışma, özel alada ve kamuoyuda göçmeleri ve sığımacıları etegrasyou kousu kadar duygusal boyutta ve esellikte uzak yürütülmüyor. Ve tüm tarafları burada öe attığı yarım doğrular ve yaılgılar soruları kalıcılaştırıyor ve derileştiriyor: Göreciliği (Relativismus) hoşgörüyle karıştırılması, özdeşlik ve dii aidiyeti siyasileştirilmesi, sosyo-ekoomik soruları kültürselleştirilmesi ve toplumu (statü) kırgılığıa uğratılması ve acizlik duygusu karşısıda sergilee cehalet. Çatışmaları arkasıda yata öemli sorular böylece yutulmuş oluyor: Eğitim, sağlık, iş piyasası, kout, isa hakları, sosyal hiyerarşi, sosyal yöde gerilemek, acizlik, kabul görmek. Dolayısıyla diğerlari hakkıda daima farklı ola şeklide kouşuluyor, göçmeler olduklarıda daha da yabacı ve buradakiler olduklarıda çok daha yerli olarak gösteriliyor. Yoksa diğerleri romatik tarzda bir kültüralizm aracılığıyla lezzetler olarak ağızda eriyebilir mi. Herşey «kültür». Biz kültür delisi ve bağıtı uutkaıyız. «Kültür» hakkıda çok fazla ve bağıtılar hakkıda çok az kouşuyoruz: İş piyasası, yükselebilme fırsatları, eğitim ve para. Sosyal uzaklık Reddetmek ve «yabacı düşmalığı» büyük ölçüde toplumdaki hiyerarşi içi yürütüle bir güç oyuudur. Kedisiyle sosyal uzaklık olması istee kişi yabacı oluyor. Diğerlerii kalıcı yoksulluğu kadar sosyal açıda yükselmeleri de daha iyi koumdaki gruplar tarafıda ayı orada bir tehdit olarak yorumlaıyor. Sosyal açıda yükselmek e deli düşükse, o deli kaygıladırıcı. Herkes içi. İsaları iyi ve kötü olarak ayrımı içi geçerli özellik şu: Para. Oa sahip ola yabacı değil, kimde para bitiyorsa o yabacıya döüşüyor. Kim sürekli «altta» kalıyorsa, o, isaları kedi köke kültürleride gele ve daha yüksel bir yaşam biçemie sahip olada daha yabacıdır. Yabacılaşmayabacılaştırma böylece artıyor. Kimi «yabacı» olarak taımlaacağı sürekli değişiyor. Yüz yıl öce Viyaa da «yabacılar» Çekler di. Özellikle uyum eksiklikleride, geri olmalarıda, oturdukları yerleri «pisliğide» ve kökelerii tarıma dayamasıda («beceriksiz köylü») şikâyet ediliyordu. Alma miliyetçileri «keti Çekleşmesii kültürel gerilemeyle eş» olduğuu ve öte yada Viyaa yolları Çek ayak takımı tarafıda güvesiz hale getirildiğide turizmi zayıflayacağıı belirtiyorlardı (Hama 1998). Stadford Üiversitesi de (Freema 2011) yapıla bir deeyi katılımcılarıda, bilgisayarda kedilerie gösterile isa yüzlerie bakarak, buları hagi etik kökede geldiklerii saptamaları istemiştir. Takım elbise giye ve kravat taka, işdüyasıyla bağlatıladırıla kişiler, daha çok «beyaz» olarak sııfladırılmıştır; kapıcı ve hizmetçiler düyasıda giysiler giye isaları yüzleri daha çok «siyah» olarak sııfladırılmıştır. Acak yüzler ayıydı. Yalızca sosyal statüleri ve meslek pozisyoları bazılarıı diğerleride «daha siyah» ya da «daha beyaz» yapmıştır. Kültürselleştirici kısa devre Özel detektif, müşterisii Taylad kökeli bir kadı ola Sri Dao ya yaptığı evleme teklifi karşısıda kadıı öfkelemesii kadıı kültürüyle ilişkiledirdiğii gördüğüde, «Orta Avrupa dışıdaki tüm isaları eylemleri içi edeleri değil, aksie kültürleri olması gerekir...» diye düşüceye dalıyor. Krimial roma yazarı Jakob Arjoui kültürselleştirmei elere ede olacağıı figürüe keski bir dille söyletiyor: Kültür sesi, her söylediği kültür, sei se yapa kültür, yaptığı herşeyi açıklaya kültür. Buu dışıda bir edei yok. Nobel ödüllü ve ekoomi bilimci Amartya Se (2007) herşey ya da hiçözdeşliğie sahip olma zorululuğuu çoğulcu moo-kültüralizm olarak adladırmıştır. Bu, üfusu oluştura grupları tamamıı, herkesi uyması gereke tek bir kültürde ve tek bir özdeşlikte çıktığıı ifade eder. O, ka, köke ve di tarafıda belirlemiş olabilir. Mülti-kültüralizmi savuulması çoğu kez çoğulcu moo-kültüralizmi savuusuda başka birşey değildir, burada söyleelere daha iyi kulak verilmeli ve daha ayrıtılı bakılmalı. Ama iaalar haklarıı isa oldukları içi ediirler, bir die, kültüre ya da kökee ait oldukları içi değil. Bu tersyüz edildiğide kültüralizm kapaıa sıkışılır. Ne olarak doğduysa öyle kalırsı. Bir kez yabacı daima yabacı. O, bu edele, etegrasyo kavramıı da kültürselleştirici tarzda ele almaktadır. Nemli, düşük stadartta olmaya koutlara erişim böylece bir kültürel hak olarak taımlaır temel bir sosyal hak olarak değil. Ayı şeyler aile birleşimi, sosyal yardım, sosyal açıda yükselme fırsatları, katılım içi de geçerli. Böylece yoksulistalılar daima dışaristalılar olur. Disel kültüralizm ırkçı kültüralizm gibi işlemektedir: Hagi iaca göre doğduysa oa iaırsı. Ama isalar (dii) köke ya da geleeklere dayalı yöergeleri reddedebilme özgürlüğüe sahip olmak zorudadır. Bu demokratik aayasaya dayaa bir toplumu temelidir. İster tarıya, Jahve ye ya da Allah a dua etsi, tüm iaalar ayı zamada kadı ve erkektir, yoksul ve zegi, seçki ve mağdur, güçlü ve aciz. Bu öemli, çükü isa olarak biz kedi öykümüzle, kedi cisiyetimiz, katmasal aidiyetimiz, mesleğimiz ile birde çok özdeşliğe sahibiz. Ve isalar etik ya da kültürel aidiyetlerii, siyasi kaılarıda ya da mesleki bağlatılarıda veya bir kadı olarak üstlediği rolde ya da seçtiği arkadaşlıklarda daha az öem taşımasıa karar verebilmeli. Etegrasyo kavramıı kültürselleştirilmesi isa ve yurttaşlık haklarıda kouşmak zoruda kalmamaya yarar. İsa hakları üzerie kouşulmaması içi kültürde söz edildiği şüphesi uyaıyor. Zorla evilik, sıırdışı gözaltılarıdaki isa hakları durumu gibi tartışılabilmelidir, sözümoa töre ciayeti aile içide erkekleri uyguladığı şiddet gibi, yetersiz eğitsel fırsatlar yabacı polisi tarafıda ayrıla iki uluslu çiftler gibi tartışılabilmelidir. Özdeşsel ya bu-ya o ayrımı e zararsız haliyle bile savaşı tohumuu içide barıdırır. Christa Wolf u (1984) Troja kralıı kızı ve bir kâhi ola Kassadra ya, savaşı e zama başlayacağı biliebilir sözlerii söylettiği ve ayı adı taşıya öyküsü şöyle: Ama ösavaş e zama başlayacak?. Çoğulcu moo-kültüralizm özüde kökte dicileri savaş programıda farklı değildir. Çükü her ikisi de birbiriyle dost düşmalardır. Pekiyi öcü kültür, Batı, bizim isalarımız sözleri e olacak? Filozof Isolde Charim e göre bular yeide oluşturumu (Rekostruktio) bir parçasıdır. Nitekim ulusal topluluk, ulusal bağ değiştiği içi bu yeide oluşturmaya gerek duyuluyor. Özellikle tam ulusal, dii ve kültürel özdeşlikler işe yaramadığıda, yoğu bir karşı akım oluşuyor. Böylesi bir akımı her iki tarafı kültürcüleri arasıda görmek olaaklı: Çoğuluk ve de azılık toplumlarda. Psiko-aalizci Sama Maai soruyor, acaba özdeşlik, bugüü ızdıraplarıı ilacıı arayıp bulmayı umduğu geçmişteki yerde, daha çok bu ızdırapları edeleriyle karşılaşmayacak mı?. Öreği yoksuluklarla karakterize ola bugülerde kurtulmak umuduyla, şalı geçmişi özlemii çeke İslamcı gericilikte olduğu gibi. Pekiyi özlemi çekile bu şalı yeri, yoksuluklarla dolu bir yer olduğu ortaya çıkarsa, kurtulamamış, ölü bir yer? O zama özlemi çekile o yer kabulleilmeye şüpheciliği yeridir, kişisel acizliği yalızca yaşaya umutsuz öfkesidir. Ve güçsüz bir tarıya sorulmaya bir soruu: Bizi ede terketti? Çeviri: PoliTekik İsaları belirli yaşam koşullarıda sergilediği eylemler Kültür ayrıca siyasi ihmalleri ya da sistematik eksikleri yapıla açıklamalarla silmeye hizmet eder. Sağlık dairesii bir çalışaı, eredeyse tamamı Türkiye de gele çok sayıda hasta ailede söz ediyor. Pedagog Aita Kalpaka (2009) buu edelerii soruyor. Sağlık daireside çalışa kadı koutları kötü, duvarları emli olmasıı, hasta ede işlerde çalışmalarıı ede olarak sıralıyor. Ve destek olarak, olarla daha iyi ilgileebilmek içi dileri ve kültürleri hakkıda daha fazla bilgi edimek istiyor. Ama elii kültüre uzatması aileleri soruuu çözmüyor, yie de uzakta siyasi, yapısal olaı hedefe oturtmakta, yai koutları kötü durumuu değiştirmekte daha olası, daha yakı görüüyor. Bu örek kültürü eredeyse isaı doğası olarak düşüüldüğüü ortaya koyuyor. Aita Kalpaka kültürü artık ayı ada hem soru hem de yaıt olduğuu belirtiyor. Yaşam koşulları, ilişkiler, somut, sistematik bağlatılar yarı yolda kalıyor. Bağıtılar kousuda susmak içi kültür üzerie kouşuyoruz. So yıllarda tartışmada eşitsizlik farklılığa ve toplum kültüre döüştürüldü. Bir öğretme öğrecileride köke ülkeleri içi tipik kahvaltılıkları beraberide getirmelerii istiyor. Bir gü sora öğrecileri tümü kültürel kökelerie göre kahvaltı sofrasıı hazırlıyor. Ama soru çocukları öğretme ve diğer öğreciler tarafıda temsilcisi olarak görüldükleri köke ülkelerii hiç taımıyor olmasıydı. Öğretmei düşücesi içi uygu bir ifade şu olabilirdi: Evde kahvaltıda e yiyorsuuz? Bularda yarı okula da birşeyler getiri. Böylesi bir görev ile çocukları gerçekte e yaptığı dile getirilmiş olur, bir ulusu temsilcileride bekleeleri yapmaları değil. Böylece gerçek kahvaltı alışkalıkları, ama ayrıca farklı ükelerde gele diğer isalar üzerie, öreği ebeveyleri gece vardiyası ya da bebek yaştaki kardeşler hakkıda vs. kouşulabilir. Sosyalbilimci Mark Terkessidis okulda daima Yuaista ı hava durumuda sorumlu olduğuu ve öğretmeii kedisii Atik Yua uzmaı yaptığıı alatıyor. Bezer deeyimleri siyah teli öğreciler aktarıyor: Gösterişe suulmak üzere daima davul çalma görevie veriliyorlar. Kültürselleştirme alamak istemei bir biçimidir. Acak bu biçimde temi edilmek ve etlik kazamak, somut isaları zararıa ve oları sergilediği tutumu edelerii ayrıtılı olarak algılama fırsatıı aleyhie gerçekleşir. Acak özellikle çocuk yuvaları çalışaları, öğretme ve bakıcılar içi varsayıla kültür yerie, isaları belirli yaşam koşullarıda sergilediği eylemlerde hareket edilmesi kaçıılmazdır. İsalar bu şekilde calaır, sürekli kurba ya da kültür kuklaları ya da yardımları esesi olarak değil, eylemde bulualar, özeler olarak ve ayı zamada sosyal ve yapısal yaşam koşulları da calaır. 1 Studium der Psychologie a der Uiversität Wie, Sozialexperte & stv. Direktor der Diakoie Österreich, Mitbegrüder der Armutskoferez, Lehrbeauftragter am Fachhochschul- Studiegag Sozialarbeit am Campus Wie, Buchautor, Blog: Kayak: Bachiger, eva ud schek, marti (2012): Die Itegratioslüge. Atworte i eier hysterisch geführte Auseiadersetzug. Charim, ısolde (2012): Lebesmodell Diaspora: Über modere Nomade. freema, Joatha B. et al. (2011): Lookig the Part: Social Status Cues Shape Race Perceptio. Brigitte hama (1998): Hitlers Wie, S Kalpaka, Aita (2009): Pädagogische Professioalität i der Kulturalisierugsfalle i: Rudolf Leiprecht ud Ae Kerber (Hrsg.): Schule i der Eiwaderugsgesellschaft, S.388. maai, sami (2015): Respektverweigerug. Warum wir fremde Kulture icht respektiere sollte. Ud die eigee auch icht. se, Amartya (2007): Die Idetitätsfalle. Warum es keie Krieg der Kulture gibt, S.127 Wolf, Christa (1984): Kassadra.

14 Sayfa: 14 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Çeviri: PoliTekik Prof. Dr. Wolfgag Kaschuba Berli Humboldt Üiversitesi Kouk İşçiler ve Sığımacılar: Eski ve Yei Yei Almalar mı? Ocak 2016 ı bu haftalarıda Stefao ve Abdullah oldukça huzursuz. Yalıca kış tatili edeiyle, kış da bir kez daha ara verdiği içi değil, Alma Futbol Ligi de ara tatile girdiği içi huzursuzlar. Ve her iki arkadaşım da Herta BSC i Noel öcesi gösterdiği beklemedik başarıya yei yılda da devam edip etmeyeceğii bilmeyi çok istiyor. Hayır, bu Ocak güleride de hala gelmekte ola birçok Suriyeli ve Afgaistalı sığımacıı Berli deki geel durumu e olacağı sorusu da herşeyde öce oları huzursuz ediyor. Bu, hem keti hem de Stefao ve Abdullah ı meşgul ede bir kou olmaya devam ediyor: Bu kadar yei isa ve yei şeyler kete yerleştiğide, bu yıl, bu yaz Berli asıl bir yer olacak? Aslıda her ikisi de yei olmaı e alama geldiğii çok iyi biliyor. Abdullah geç bir adam olarak 1970 te İzmir de Berli e kouk işçi olarak geldi: Yabacı ve ürkmüş, kısıtlı Almacası ve yeterli olmaya meslek deeyimiyle. Bugü Kreuzberg de bir lokataı sahibi. Stefao ise 1980 li yıllarda Güey İtalya daki köyüü, soraları Batı Berli de ve değişik meslek duraklarıı ardıda burayı taksi şoförü olarak yurt edimek üzere, Stuttgart istikametide terk etmişti. Dolayısıyla her ikisi de yabacılık yaşadı. Özellikle Almaya daki yaşlı isaları görüüşe göre kökei ve aadilii şu tümceye hala iaacak kadar öemsediklerii her ikisi de deeyimleride biliyor: Alma olumaz, kişi ya Almadır ya da değildir. Bir diğer ifadeyle, kişi yalızca doğumla ve soyla Almadır. Ve bilidiği üzere e doğum e soy geriye döük müdahalelerle düzeltilemez. Bua rağme her ikisi de Alma oldular. 100 yıldır klasik bir göç ülkesi olup da, birkaç yıl öcesie kadar ısrarla buu ikâr ede bu Almaya daki birçokları gibi olar da itekim yei Almalar oldular lerde itibare Ruhr Havzası daki yüz bilerce Poloyalı, yalızca Batı Almaya da, 1945 sorası gele 12 milyo sığımacı ve yurtlarıda sürgü edile isalar ve 1960 lı ve 1970 li yıllarda gele yaklaşık 10 milyo kouk işçi : Bular 20. yüzyılda yaşaa büyük göç hareketleriyle ilgili yalızca açık rakamlardır. Ve salt bu rakamlar demek ki kaç Almaı göç kökei buluduğuu ve Almaya ı e deli geiş bir göç deeyimie sahip olduğuu göstermektedir. Bugükü gibi durumlarda, geçmişte yapıla hataları bir kez daha tekrarlamamak içi bu deeyimler, bu bilgi çok öcede kullaılabilirdi: Yai sığımayı ve göçü tehlike belirte yıkıcı dalgalar ve çığlar şeklide resimlerle yeide tartışmamak, yerlileri biyolojik Almalar olarak yabacıları karşısıa koymamak, kampları ve yurtları birer varoş olarak işletilmemesi ve etegrasyou tek yölü bir yol gibi kavramaması. Buu yaparak geçmişte bile iyi bir yol katetmedik ve güümüzde de katedemiyoruz. Abdullah ve Stefao da böyle düşüüyor, çükü olar şehir kearlarıda kaldıkları yurtlardaki ve koteyer evlerdeki eski yaşamlarıı pekala aımsayabiliyor. Acak olar ayı zamada Almaya daki toplumsal durum içi olduğu kadar, kedileri içi de tehlikeler görüyor büyük sığımacı rakamlarıyla bağladırdıkları tehlikeler. Buula ilgili bazı edeler ortada duruyor. Çükü restaurat ve taksi işleri göçmeler içi iş piyasasıa geçiş yapabildikleri klasik iki iş alaıı temsil ediyor. Abdullah ve Stefao u aslıda işlerii kaybetmekte korkmasıa gerek yok, acak rekabeti artacağıı düşüüyorlar. Kout pazarıda olduğu gibi: Her ikisi de aileleriyle birlikte kirada oturuyor. Ve kira baskısı kout pazarıı alt bölümüde, Berli ketide sosyal kira yardımıa muhtaç yüz bilerce ailei ve tek başıa yaşaya isaı, üiversite öğrecisii üzerie ila arasıda sığımacı eklediğide, elbette artacak. Ve dii açıda kedilerie yaklaşa şeyi e olduğuu da pek kestiremiyorlar. Her ikisi de, e de olsa olara cami ya da kilise yoluu tutmalarıı pek sağlamaya Müslümalık ve Katolik iaçlarıyla aslıda rahat bir ilişki içerisideler. Sığımacıları, yeileri iaçlarıyla böyle rahat bir tutum sergileyip sergilemeyeceğii ise bilmiyorlar. Dolayısıyla her ikisi de diğer birçokları gibi şuu soruyor: Almaya da bu kadar çok sığımacıyı e yapacağız? Ve bu soru şu edele çok ilgiçtir ki her ikiside yazıı bu oktasıda ayrılıyoruz -, bu biz Almaya da sözü şimdi bir ada ve eredeyse arkamızda dolaarak yei bir etegrasyo formülüe döüştü. Biz Almaya da : Bu söz şimdi her zama ya da e azıda daha ÖzelliKle geç KUŞAKlArdA müzik ve moda zevki, iteret düyası ve AğlAr, yemek KülTürü ve selfi ArTıK gerçekte ÖzdeŞliK KAzAdırA OrTAK gülük yapılar rolüü OyUyOr. öcede burada olaları kastediyor. Ve her zama ile daha öce arasıdaki uçurum görüüşe göre giderek daralıyor, çükü her ikisi de - yeiye karşı - biraz birbirie yakılaşa eski sakileri taımlıyor. Bu refleks alışılmadık bir durum değil. Bu eskide de böyleydi: 1950 leri soua doğru daha yabacı ola kouk işçiler Almaya ya geldikleride, - kedi ebeveylerimde olduğu gibi i sığımacıları ve yurtlarıda sürüle kesimler yavaşça ait olalar olarak kabul gördü. Ve itekim o a, beim gibi burada doğmuş çocuklar içi, açıkça sığımacı deilerek hakarete uğramadıkları ve dışlamadıkları bir döem başladı. Gerek ebeveylerim gerekse be e azıda artık dışarıdakiler olmadığımız içi de mutluyduk. Ve biz de o zamalar İtalya, Türk ve İspayol işçilere miettardık. Ama öte yada yerlileri bu yei göçü aşırı yabacılaşma olarak görmeleride ve heme biz eski yeileri bir kez daha dışlamasıda korkuyorduk. pegıda yadaşları, AslıdA Öüde hıristiya BATı yı savumak istedikleri Bir Kiliseyi içeride pek TAımıyOr ve AslıdA Bir sığımacıyı da BizzAT Kedi gözleriyle de pek görmedi. Bugükü durum farklı değil. Tüm toplumlarda ve özellikle de Alma toplumuda köke ve dil, di ve vatadaşlık gibi kavramları içere şablocu düşüüş kesilikle aşılmış değil. Türkçe ya da Arapça kouşa bir kimse, eredeyse otomatik olarak bu edele doğru Almaca kouşamadığı şüphesiyle ilişkilediriliyor. Kulağa yabacı gele adlar işe ve kouta erişimi öemli ölçüde zorlaştırıyor bu durum kedii bir düya keti olarak göre Berli de dahi geçerli. Etik sıırlara ya da cisel eğilime çapraz ilişki ve evlilikler hala sorusuz olmakta uzak gerçi bu açıda Bio-Alma ve göçme çevreler birbirie oldukça bezer çevrelerdir. Nitekim so yıllarda yaptığımız araştırmaları ortaya koyduğu bulgular buu açıkça gösteriyor. Bua rağme birçok şey değişti. Almaya da toplum, güümüzde yeileri ve 1945 teki sığımacılarda ve de 1960 larda gele kouk işçilerde farklı olarak birçok açık kapı da bulabildikleri çok daha açık bir mazarayı ifade ediyor. Özellikle ketlerde üfus karışımları çokta gerçekleşti ve bular köke ve vatadaşlık farklarıyla zama kaybetmiyor, daha çok özel çıkar ve yaşam biçemleri arasıdaki ortaklıkları sorguluyor. Özellikle geç kuşaklarda müzik ve moda zevki, iteret düyası ve ağlar, yemek kültürü ve selfi artık gerçekte özdeşlik kazadıra ortak gülük yapılar rolüü oyuyor. Çükü itekim gülük yaşamı bu açık kültürü 1960 lı yıllarda çok farklı olarak güümüzde bizi birbirimizle tekrar tekrar ilişkiye soka ve birbirimize bağlaya şeydir. Elbette bu kültür aksi yöde ayrıma da ede olabilir. Göç toplumlarıdaki alaşmazlıklar da ayı şekilde gülük yaşamdır. Kouk işçi kuşağı buu yeterice yaşadı. Ve alaşmazlıklar bugü de devam ediyor. Baze hala oldukça aşırı biçimde: PEGIDA yadaşları, aslıda öüde Hıristiya Batı yı savumak istedikleri bir kiliseyi içeride pek taımıyor ve aslıda bir sığımacıyı da bizzat kedi gözleriyle de pek görmedi. Ama her e olursa olsu korkularıı ve öyargılarıı başta tutaağa geçmek ve yaşamak istiyor buu memuiyet duyduğu saldırgaca bir tavırla da yapıyor. Bua karşı geçmişte olduğuda daha fazlasıı yapmalıyız: Bizim ortak göç toplumumuzu Almaya alayışımızı merkezie ve iatçı Bio-Almaları ou kearıa yerleştirmeliyiz. Buula beraber so yıllarda hep birlikte öemli ölçüde bir Almaya başardığımızı uutmamalıyız. Bu edele sığımacı tartışmalarıda bu boyut kolayca gözde kaçıyor birçok isa ülkemize gelmek istiyor.

15 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Sayfa: 15 Çeviri: PoliTekik Prof. Dr. Joche Oltmer Osabrück Üiversitesi Federal Almaya Gücel Olarak Küresel Mülteci Hareketlerii Nede Hedefi Halie Geldi? Sığımacılar 1951 de kabul edile Mültecileri Hukuki Durumua Dair Ceevre Sözleşmesi e göre (GFK), hayatları, fiziki dokuulmazlıkları, özgürlük ve hakları doğruda ya da gerçekleşmesi kesilikle beklee tehditler edeiyle, şiddette kaçarak ülke sıırlarıı aşa göçmelerdir. 145 devlet Ceevre Sözleşmesi i imzaladı ve mültecileri,»ırkları, dileri, uyrukları, belirli bir sosyal gruba aidiyetleri veya siyasi görüşleri«edeiyle takip edildiklerii kaıtlamaları durumuda, oları mülteci olarak taıma yükümlülüğüü kabul etti. BM Mülteciler Yüksek Komiseri (UNHCR) 2015 yılı ortasıda 20,2 milyo mülteci olduğuu saptadı, bu rakam ile so çeyrek yüzyılı e yüksek düzeyie ulaşılmış oldu (1992: 20,5 milyo). Bir devlet sıırları içeriside yaşaa şiddet ve takipte kaça 38,2 milyo ülkeiçi mülteci de bu sayıya eklemiştir. Şiddetle yüzyüze kalmaı ede olduğu göç, çoğulukla savaş, içsavaş ya da otoriter siyasi sistemleri uygulamalarıı bir soucudur. Tarihte herşeyde öce Birici ve İkici Düya Savaşları şiddete dayalı göçü temel katalizatörlerii yarattı. Azılıklar içi ve olara karşı yürütüle çatışmalar, siyasi sistemi şekilledirilmesi içi yürütüle (silahlı) ihtilaflar ve de devleti dayadığı üfusu homojeleştirilmesi çabaları, İkici Düya Savaşı da bu yaa, kapsamlı mülteci hareketlerie ve isaları yurtlarıda sürülmesie ede ola uzu bir süreci kapsaya dekoloizasyou da ayrıca karakterize etmiştir. Buu öteside küresel sistemler çatışması olarak Soğuk Savaş 20. yüzyılı ikici yarısıda şiddet kayaklı göç olayı üzeride temel souçlar doğurmuştur. O zamada bu yaa, özellikle düyaı birçok kesimide savaş, içsavaş ve devlet yapılarıı çökmesi searyoları bağlamıda ortaya çıka çok sayıda kapsamlı mülteci hareketleri bua eklemiştir Avrupa da (Yugoslavya), Orta Doğu da (Lüba, İra, Irak, Suriye, Yeme), Doğu Afrika da (Etiyopya, Somali, Suda/Güey Suda), Batı Afrika da (Kogo, Fildişi Sahilleri, Mali, Nijerya), Güey Asya da (Afgaista, Sri Laka) ya da Lati Amerika da da (Kolombiya) olduğu gibi. Sığımacılar geelde ağırlıklı olarak küresel güeyde yer ala kedi köke bölgeleride güvelik arayışı içerisideler, çükü çoğulukla kısa sürede ülkelerie dömeye gayret gösteriyorlar. Öte yada birçoğuu sığımacı olarak uzu mesafe katetmek içi yeterli mali kayakları yok, ayrıca geçiş güzergahı koumudaki ya da hedeflee ülkeler çoğu kez göçü egelliyor. Afga sığımacıları (2015 ortasıda: 2,6 milyo) %95 i bu yüzde komşu ülkeler ola Pakista ve İra da yaşıyor. Bezer durum Suriyeliler içi de geçerli: Suriyeli sığımacıları büyük bir bölümü, yaklaşık 4,2 milyo, Türkiye (2015 ortasıda: 1,8 milyo), Ürdü ( ), Irak ( ) ve Lüba (1,2 milyo) gibi komşu ülkelere kaymıştır. Küresel güeyde yer ala devletleri bu durum karşısıda, 2014 te düya geelide kayıt altıa alımış ola sığımacıları ve ülkeiçide sürgü halideki kesimleri %86 sıı barıdırmış olmaları şaşırtıcı değil bu, küresel Kuzey e düşe yapla karşılaştırıldığıda yıllardır artış göstere bir eğilimdir. Ülkeiçide sürgü halideki kesimlerde farklı olarak, so yıllarda mülteci sayısıda öemli bir artış yaşamadı. Bua rağme Federal Almaya ı FederAl AlmAyA Bir BAKımA yedek sığıma ülkesie ve BöyleCe Küresel sığıma OlAyıı yei hedefie döüştü te geçmiş yıllara kıyasla mülteci hareketlerii ede daha sık hedef ülkesi halie döüştüğü sorusu akıllara geliyor. Karmaşık bir ilişkii altı öğesii burada aa hatlarıyla belirtmiş olalım: 1. Mali kayaklar: (Geiş) mali kayaklar göç içi belirleyici bir ökoşuldur. Sayısız araştırmalar buu belgeliyor: Yosulluk hareket alaıı olağaüstü boyutta daraltıyor, isalığı büyük bir bölümü uzu mesafeli bir göçü maliyetii karşılayabilecek durumda değil te ise sığımacı olarak Almaya ya geleleri köke ülkeleri coğrafi açıda oldukça yakı ülkelerdi (Suriye, Irak, Güeydoğu Avrupa). Bu bölgelerde geleler içi sığıma gayreti demek ki maliyeti sıırlı bir girişimdi e azıda Batı ve Doğu Afrika, Güey Asya ve Lati Amerika gibi Avrupa ya ulaşmaya diğer küresel çatışma bölgelerideki hareketlerle karşılaştırıldığıda bu böyledir. 145 devlet Ceevre sözleşmesi i imzaladı ve mültecileri,»ırkları, dileri, UyrUKlArı, Belirli Bir sosyal gruba AidiyeTleri veya siyasi görüşleri«edeiyle TAKip edildiklerii KAıTlAmAlArı durumuda, OlArı mülteci OlArAK TAımA yükümlülüğüü KABUl etti. 2. Ağlar: Göç özellikle akraba ve taıdıkları oluşturduğu ağlarda gerçekleşiyor. Almaya ı 2015 te mülteciler içi Avrupa daki e öemli hedefleride biri olmasıı edei, burada uzu süredir varola oldukça kapsamlı köke topluluklarıı, savaş, içsavaş ve otoriter sistemlerde kaçmış isalar içi başlıca birer uğrak halie döüşmüş olmasıdır. Ve göçme ağları yei göç olasılığıı arttırdığıda, Federal Almaya ya gele sığımacıları göçü so aylarda gözlemleebile diamiğie kavuştu. 3. Kabul edilme perspektifleri: Devletler göçmeleri ülkeye girişi ve sığımacı olarak kabul edilecekleri statüleri hakkıda kedi takdirlerie bağlı geiş bir hareket alaıda karar vermekteler. Koruma sumaya hazır olmak, daima, ilişkileri, çıkarları, kategorileştirmeleri ve uygulamaları sürekli döüşe bireyleri, kolektifleri ve (devlet) kurumlarıı çok katmalı pazarlıklarıı bir soucudur. Göçü sürekli değişe siyasi, idari, yayıcılık, bilimsel ve kamuoyu algısı ile bağlatılı olup, döüşüme uğraya bir soru da, kimi hagi koşullarda sığımacı olarak kavraabileceği ve kime hagi kapsamda ve hagi süreyle koruma ya da sığıma hakkı taıacağı sorusudur ları ilk başlarıda ve 2015 e dek uzaa yıllarda, Federal Almaya da isaları kabul etmeye oldukça hazır bir otam olduğuu gözlemlemek olaaklı. Buu edei, ekoomi ve iş piyasasıdaki elverişli duruma dayalı, siyaset, ekoomi ve toplumda varola olumlu gelecek bekletisiydi. Yıllarda beri itelikli işgücü ve demografik değişiklikler alaıda yürüye kapsamlı tartışma, ayrıca isa hakları stadartlarıı kabul edilmesi gibi bir açılıma yol açtı ve göüllü çalışmalara büyük bir ilgi gösterilmesiyle souçlaa özellikle Suriyeli sığımacıları koruması zorululuğuu beimsemesii sağladı. 4. Göç egellerii kaldırılması: AB i ö ala koruması, yai mülteci hareketlerii uzak tutma sistemi, Arap Baharı, bir diğer ifadeyle AB i kear ülkelerideki sayısız devleti istikrarsızlaşması edeiyle çöktü. AB i hareketlilik ortaklıkları ve Avrupa göç politikasıı Libya, Mısır, Tuus, Fas, Aravutluk ya da Ukraya ile varola çokbiçimli işbirliği 1990 lı yıllarda bu yaa sığımacıları AB sıırlarıa ulaşmasıı ve sığıma talebide bulumalarıı egellemişti. Siyasi sistemleri istikrarsızlaştırılması 2007 düya ekoomik krizii köklü souçlarıyla birlikte etkili olmuş ve AB e sıır ülkelerde toplumsal çatışmaları derileştirmiş, devletleri müdahale olaaklarıı kısıtlamış ve de AB ile işbirliği yapma istemii ve bu işbirliğii kapsamıı e aza idirmiştir. 5. Düya ekoomik krizi sığımacılara karşı ö ala korumasıı iç çemberie kadar yasıdı lı yıllarda geliştirile Dubli Sistemi biliçli olarak AB i çekirdek ülkelerii ve özellikle de Federal Almaya yı küresel ölçekli mülteci hareketlerie karşı korumayı amaçlıyordu. Bu sistem uzu süre başarılı oldu. Acak düya ekoomik krizi edeiyle Avrupa ı birçok sıır ülkesi, özellikle de Yuaista ve İtalya, Dubli Sistemi i yüküü kaldırmaya ve AB e ulaşa sığımacıları kayıt altıa almaya ve kedi ulusal sığıma hakkı süreçlerie yerleştirmeye artık istekli değildi. 6. Düya ekoomik krizi, AB içeriside Frasa ya da Büyük Britaya gibi sığımacı kabul ede klasik ve çok öemli ülkeleri sığımacılara koruma sağlama isteklerii çok zayıflamasıa yol açtı. Bu bağlamda Federal Almaya bir bakıma yedek sığıma ülkesie ve böylece küresel sığıma olayıı yei hedefie döüştü.

16 Sayfa: 16 OCAK / ŞUBAT 2016 Sayı: 10 Prof. Dr. Selçuk Uygu Akdeiz Üiversitesi Eğitim fakültesi Türkiye'de Farklı Bir Okul Modeli Olarak Köy Estitüleri lı Bir Okul Modeli Olarak Köy Estitüleri başlığıı koymakta imtia edilmemiştir. Köy Estitüleri, sadece farklı veya yei bir okul arayışıı soucu olarak ortaya çıkmamıştır. Bu okulları ortaya çıkara edeler, özetle maddeler halide şöyle özetleebilir: Öğretme ihtiyacı Mevcut İlköğretme okullarıı ve programlarıı yetersizliği Ekoomik yetersizlikler Köy veya kırsal alaı kedie has özellikleri ve ihtiyaçları Köy isaıı eğitecek öğretme ve diğer meslek mesuplarıı eksikliği ve yetersizliği Cumhuriyet devrimlerii kırsal ala halkıa ulaştırılması ve köyleri kalkıdırılması amacı Bazı eğitim ve yöeticileri görüş ve kararları Çevre, yöetim ve kojektürel şartları dayatmaları Avrupa da gelişe iş okulu akımıı popüleritesi Köy Estitüleri, 17 Nisa 1940 ta çıkarıla 3803 sayılı Köy Estitüleri Kauu ile kurulmuştur. Ardıda 1942 de çıkarıla 4274 sayılı Köy Okulları ve Estitüleri Teşkilat Kauu ve bu kurum ve mezularıa mahsus çıkarıla mevzuatlarla bu okullar, Türk eğitim sistemi içide farklı bir okul modeli olarak yıllarıa kadar varlığıı korumuştur. Türkiye de ilk defa Çok Partili siyasî yaşama geçildikte (1947) sora da Köy Estitüleri amaç, yöetim ve programlarıda yapıla değişikliklerle 1954 tarihide çıkarıla 6234 sayılı Öğretme Okulları ile Köy Estitülerii Birleştirilmesi Hakkıda Kau çıkarılıcaya kadar varlığıı kısme korumuştur tarihide Köy Estitüleri ismii de kaldırılmasıyla bu okullar, Türk eğitim tarihide eğitim-öğretimle ilgili gülük, politik ve akademik tartışmalarda yerii hep korumuştur. Köy Estitülerii amacı, köy öğretmei ve köyü ihtiyacı ola diğer meslek elemalarıı yetiştirmek olarak taımlamıştır. Kırsal alalarda kurula bu okulları sayısı 21 olup ülke geelide belli bölge veya vilayetleri temsil edecek şekilde dağılım göstermektedir. Öreği Aksu Köy Estitüsü, ilk açıldığıda Akdeiz bölgesii; vilayet olarak da Atalya, Burdur, Isparta gibi vilayetlerdeki köy veya köy kökeli çocukları öğreim göreceği bir okul olarak açılmıştır. Estitülere öğreci alımıda ise, bu bölgesel dağılıma ilişki dege de gözetilmeye çalışılmıştır. Köy Estitüleri, esas öğretme yetiştirmeye odaklasa da çok amaçlı okullardır. Ou içi program, ders ve uygulamaları klasik okullarda farklıdır. Beş yıllık ilkokul mezuu kız ve erkekleri gidebildiği yatılı Köy Estitülerii beş yıllık öğretim program- Okul, eğitim-öğretim topluluğuu bir araya getire bir kurumdur. Bu kurum, e azıda toplumsal yapı kadar çeşitlilik arz eder. Bu yöüyle okullar, örgüt yapısı, amaç, çalışma türü, uygulama vb. özelliklerie göre farklı şekillerde tasif edilebilir. Her tasif içeriside farklı türde okullarda söz edilebilir. Öreği, labarotuvar okulları, deeme okulları, geleeksel okullar, moder okullar, çok amaçlı okullar, iş okulu, Decroly okulu vb. adladırmalar okul türlerii ifade ettikleri gibi bu adladırmalarda bazıları okul modellerii de oluşturur. Okul modeli, bir okulu yapı ve işleyişii belirleye ve okul bileşeleri içeriside öğeler arası ilişkileri ve öğeleri bütüle ola ilişkisii ortaya koya belirgi özelliklerdir. Türkiye de geleeksel okullar, medreseler olarak biliir. Öreği, medrese kedie has özellikleri ola bir okul modelidir. Medreseler işlevii zamala yitirmesiyle, yerii eğitimde ilk yeileşme hareketleri döemide (1876) başlayarak, Tazimat (1839) ve Meşrutiyet (1908) döemleride geçerek ve Cumhuriyet döemide Tevhid-i Tedrisat (Öğretim Birliği) Kauu (1924) esas alıarak Batı tarzıda okul alayışıa bırakmıştır. Bu okul alayışı, Batıdaki çağdaş okul özellikleride de kısme farklılaşarak klasikleşmiştir. Çükü bu okul üzeride medresei de etkisi bir şekilde sürdüğüde, geleeksel okullara alteratif olarak ileri sürüle yei okul alayışı, hiçbir zama tam alamıyla moder okullara döüşememiştir. Ou içi Cumhuriyet döemide yei bir okul arayışı hep sürmüştür. Cumhuriyet Türkiye side bu arayış, bir tarafta Batı tarzıda açıla okulları moderizasyou şeklide sürerke diğer tarafta da Köy Öğretme Okulları ( ) şeklide yei deeme okulları, ardıda yie 1937 de ilk defa yie deeme mahiyetide açıla ve 17 Nisa 1940 ta Köy Estitüleri modeli şeklide ortaya çıkmıştır. Köy Estitüleri, Türkiye de farklı bir okul modeli olarak değerledirilebilir. Köy Estitülerii farklı kıla özellikleri bu okulları kuruluş, amaç ve işleyişleride görmek mümküdür. Acak sistem yaklaşımı içeriside bu okulları tam alamıyla bir model oluşturduğuu söylemek de güçtür. Ama yie de klasik okullarda farklı olduğu içi makalei başlığıı Türkiye de Farkları resmî olarak ilk defa 1943 yılıda hazırlamıştır. Kuruluşlarıda da bezer eğitim-öğretim yapa Estitüleri programlarıda dersler üç gruba ayrılmıştır: Kültür dersleri (toplamda 114 hafta, haftada 22 saat) Tarım dersleri ve çalışmaları (toplamda 58 hafta, haftada 11 saat) Tekik dersleri ve çalışmaları (toplamda 58 hafta, haftada 11 saat) Haftada 44 saat olarak belirlee dersleri hafta içi veya gülük dağılımlarıı e şekilde yapılacağı, Estitü müdürlüklerie bırakılmıştır. Estitü müdürlükleri haftalık, aylık veya mevsimlik çalışma plalarıı her estitüü özelliğie, işleri durumua, öğrecileri sayı ve seviyelerie, öğretme özelliklerie, iş araç ve alalarıı durumlarıa, vb. özel durumlarıa göre düzeleyebilme serbestliğie sahiptir. Bu esek program alayışıa uygu olarak Estitüler haftalık çalışma plalarıı yarım gü, tam gü, hafta veya olağaüstü ihtiyaçlar esasıa göre düzeleyebilmiştir. Öreği yarım gü esasıa göre program ve etkilikleri düzeleye estitülerde yarım gü öğleye kadar kültür dersleri, öğlede sora da tarım veya tekik ders ve çalışmalarıa yer verilmiştir. Baze bu etkilikleri kayaştırıldığı da olmuştur. Köy Estitülerii klasik okullarda farklı kıla e öemli özelliği iş eğitimi ilkesii eğitim-öğretim faaliyetleride rehber ilke olarak alma çabasıdır. İş eğitimi, Batıda Pestalozzi ( ), Kerschesteier ( ), J. Dewey ( ) gibi eğitimcileri savuduğu ve 20. yüzyılı e yaygı eğitim akımıdır. Bu okul taraftarları eski okulu okuma veya kitap okulu olarak itelemişlerdir. Bua alteratif olarak da, öğrecileri etkiliğie dayalı iş okulu düşücesii geliştirmişlerdir. Köy estitüleride, iş eğitimi bir ilke olarak kabul edilse de döemi koşulları içeriside kedie has özellikleri içide barıdırmaktadır. Bu okullar, herhagi bir eğitim düşüürüü ileri sürdüğü veya herhagi bir ülkede uygulaa eğitim modeli değildir. Süreç ve kedi koşullarıda gelişmiş ve tarihe mal olmuş farklı okullardır. Bu okulları, e Batıdaki iş okulu örekleriyle e de Sovyet Rusya da uygulaa üretim okulu veya politekik okullar ile izah etmek mümküdür. Köy Estitülerii kuruluş ve işleyişide etkili ola ve ismi bu okullarla özdeşleşe iki öemli yöetici vardır. Bularda ilki, döemi Kültür (Eğitim) Bakaı Hasa Âli Yücel; diğeri de, ortaöğretim kurumu ola estitüleri de doğruda kedisie bağlı bulua İlköğretim Geel Müdürü İsmail Hakkı Toguç tur. Yücel, Köy Estitülerideki iş eğitimii şöyle yorumlamıştır: Gayemiz bir çiftlik değil, bir öğretme okulu yapmaktır. Fakat buu köy şartlarıı içide kurup yürütmek olduğu içi; mesela bir yıllık et ihtiyacıı karşılamak düşücesiyle sürüler beslemek elbette mâkul görülemez. Kedi ihtiyaçlarıı kedilerii sağlaması esasıı, öğreciye, okulda çıktıkta sora gidecekleri işte başarılı olmak içi gerekli bili ve becerileri kazadırma esası ile telif etmek zaruretide olduğumuzu bilmek lazımdır. Caladırılacak Köy (1947), İş ve Meslek Eğitimi (1974) gibi kitapları da bulua İsmail Hakkı Toguç ise, iş eğitimii iş içide, iş aracılığıyla, iş içi eğitim şeklide özetlemiştir. Oa göre bir kültür dersi olarak bilie matematik dersi sııfta teorik olarak değil, uygulama içeriside bir iş başıda yaparak yaşayarak öğreilmelidir. Acak köy estitüleride belli bir eğitim ilkesi çerçeveside bir model oluşturacak türde tek düze bir eğitimöğretim yapıldığıı iddia etmek güçtür. Klasik okul alayışıı baskı olduğu bir döemde öğreci merkezli, yaparak yaşayarak, aktivite ve üretim odaklı eğitim düşü ve uygulamalarıı öe aldığı içi Köy Estitüleri muadilleride farklı bir okul türüdür. Köy Estitülerii farklı kıla diğer bazı özellikleri ise, maddeler halide şöyle sıralaabilir: Sadece köy ve köy kökeli çocukları alıdığı kız ve erkeklere açık yatılı okullardır. Şehir merkezleride uzak kırsal bölgelerde geiş araziler üzeride açılmış okullardır. Okul hizmetleride, bua tarım, işaat ve atölye çalışmaları dahil öğrecileri işgücüde yararlaıldığı okullardır. Okul içideki eğitim-öğretim faaliyetlerii yaıda kır ve yurt gezilerii de öğreme sürecie dahil edildiği okullardır. Pratik beceri ve saat eğitimii öemsediği kurumlardır. Serbest okuma saatlerii öemsediği ve düya klasiklerii tavsiye edildiği okullardır. Köy kalkımasıı hedeflemiş ve tek parti ideolojisii yasıta okullardır. Köy Estitüleri içi bu özellikleri her biri ayrı tartışmayı gerektirir. Türk eğitim tarihide kuruluş, amaç, işlev, ortam, öğreme-öğretme süreçleri ve çıktıları boyutları tartışmalara ede olacak özellikleri içide barıdıra bu kurumlar hakkıda, haklarıda birçok yayı yapılmasıa rağme, bilimsel itelikte yei araştırma, yayı ve okumalara hala ihtiyaç duyulmaktadır. Yalız bu ihtiyaç bile, Köy Estitülerii farklı bir okul modeli olduğu iddiasıı güçledirir iteliktedir.

OLASILIK VE TÜMEVARIM*

OLASILIK VE TÜMEVARIM* OLASILIK VE TÜMEVARIM* Yaza: Has Reichebach** Çevire: Hasa Aydı*** Tümevarım Soruu: Sık sık yieleme şeklideki olasılık yorumu, olasılık kuramı içeriside iki işleve sahiptir. İlki, sık sık yieleme bir olasılık

Detaylı

Öğrenci Numarası İmzası: Not Adı ve Soyadı

Öğrenci Numarası İmzası: Not Adı ve Soyadı Öğreci Numarası İmzası: Not Adı ve Soyadı SORU 1. a) Ekoomii taımıı yapıız, amaçlarıı yazıız. Tam istihdam ile ekoomik büyüme arasıdaki ilişkiyi açıklayıız. b) Arz-talep kauu edir? Arz ve talep asıl artar

Detaylı

BİLGİNİN EĞİTİM TEKNOLOJİLERİNDEN YARARLANARAK EĞİTİMDE PAYLAŞIMI

BİLGİNİN EĞİTİM TEKNOLOJİLERİNDEN YARARLANARAK EĞİTİMDE PAYLAŞIMI The Turkish Olie Joural of Educatioal Techology TOJET July 2005 ISSN: 106521 volume Issue Article 16 BİLGİNİN EĞİTİM TEKNOLOJİLERİNDEN YARARLANARAK EĞİTİMDE PAYLAŞIMI Yard. Doç. Dr. Bahadti RÜZGAR Marmara

Detaylı

Kırsal Kalkınma için IPARD Programı ndan Sektöre BÜYÜK DESTEK

Kırsal Kalkınma için IPARD Programı ndan Sektöre BÜYÜK DESTEK KAPAK KONUSU Kırsal Kalkıma içi IPARD Programı da Sektöre BÜYÜK DESTEK Kırsal Kalkıma (IPARD) Programı Kırmızı Et Üretimi ve Et Ürülerii İşlemesi ve Pazarlaması alalarıda gerçekleştirilecek yatırımları

Detaylı

Ki- kare Bağımsızlık Testi

Ki- kare Bağımsızlık Testi PARAMETRİK OLMAYAN İSTATİSTİKSEL TEKNİKLER Prof. Dr. Ali ŞEN Ki- kare Bağımsızlık Testi Daha öceki bölümlerde ölçümler arasıdaki ilişkileri asıl iceleeceğii gördük. Acak sıklıkla ilgileile veriler ölçüm

Detaylı

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Makine Mühendisliği Bölümü

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Makine Mühendisliği Bölümü BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ Makie Mühedisliği Bölümü 1 STAJLAR: Makie Mühedisliği Bölümü öğrecileri, öğreim süreleri boyuca 3 ayrı staj yapmakla yükümlüdürler. Bularda ilki üiversite içide e fazla 10 iş güü süreli

Detaylı

ÖzelKredi. İsteklerinize daha kolay ulaşmanız için

ÖzelKredi. İsteklerinize daha kolay ulaşmanız için ÖzelKredi İstekleriize daha kolay ulaşmaız içi Yei özgürlükler keşfedi. Sizi içi öemli olaları gerçekleştiri. Hayalleriizi süsleye yei bir arabaya yei mobilyalara kavuşmak mı istiyorsuuz? Veya özel güler

Detaylı

A dan Z ye FOREX. Invest-AZ 2014

A dan Z ye FOREX. Invest-AZ 2014 A da Z ye FOREX Ivest-AZ 2014 Adres Telefo E-mail Url : Büyükdere Caddesi, Özseze ş Merkezi, C Blok No:126 Esetepe, Şişli, stabul : 0212 238 88 88 (Pbx) : bilgi@ivestaz.com.tr : www.ivestaz.com.tr Yap

Detaylı

Tümevarım_toplam_Çarpım_Dizi_Seri. n c = nc i= 1 n ca i. k 1. i= r n. Σ sembolü ile bilinmesi gerekli bazı formüller : 1) k =1+ 2 + 3+...

Tümevarım_toplam_Çarpım_Dizi_Seri. n c = nc i= 1 n ca i. k 1. i= r n. Σ sembolü ile bilinmesi gerekli bazı formüller : 1) k =1+ 2 + 3+... MC formülüü doğruluğuu tümevarım ilkesi ile gösterelim. www.matematikclub.com, 00 Cebir Notları Gökha DEMĐR, gdemir@yahoo.com.tr Tümevarım_toplam_Çarpım_Dizi_Seri Tümevarım Metodu : Matematikte kulladığımız

Detaylı

OKUL ÖNCESİ DÖNEMİ İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA MÜZİK EĞİTİMİ 3

OKUL ÖNCESİ DÖNEMİ İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA MÜZİK EĞİTİMİ 3 The Joural of Academic Social Sciece OKUL ÖNCESİ DÖNEMİ İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA MÜİK EĞİTİMİ 3 ÖET Ece KARŞAL 1 Tüli MALKOÇ 2 Bu çalışmada, Okul öcesi döem işitme egelli çocuklara müzik eğitimi verilmiş

Detaylı

ISF404 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ

ISF404 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ .4.26 5. HAFTA ISF44 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ Mekul Kıymet Yatırımlarıı Değerlemesi Doç. Dr. Murat YILDIRIM muratyildirim@karabuk.edu.tr 2 Temel Değerleme Modeli Mekul Kıymet Değerlemesi

Detaylı

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı Dicle Üiversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Aabilim Dalı TARİHÇEMİZ Dicle Üiversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji aabilim dalı 1969 yılıda kurulmuştur. 1982 yılıa kadar Histoloji

Detaylı

(3) Eğer f karmaşık değerli bir fonksiyon ise gerçel kısmı Ref Lebesgue. Ref f. (4) Genel karmaşık değerli bir fonksiyon için. (6.

(3) Eğer f karmaşık değerli bir fonksiyon ise gerçel kısmı Ref Lebesgue. Ref f. (4) Genel karmaşık değerli bir fonksiyon için. (6. Problemler 3 i Çözümleri Problemler 3 i Çözümleri Aşağıdaki özellikleri kaıtlamaızı ve buu yaıda daha fazla soyut kaıt vermeizi isteyeceğiz. h.h. eşitliğii ölçümü sıfır ola bir kümei tümleyei üzeride eşit

Detaylı

ISF404 SERMAYE PİYASALARI VE MENKUL KIYMETYÖNETİMİ

ISF404 SERMAYE PİYASALARI VE MENKUL KIYMETYÖNETİMİ 8. HAFTA ISF404 SERMAYE PİYASALARI VE MENKUL KIYMETYÖNETİMİ PORTFÖY YÖNETİMİ II Doç.Dr. Murat YILDIRIM muratyildirim@karabuk.edu.tr Geleeksel Portföy Yaklaşımı, Bu yaklaşıma göre portföy bir bilim değil,

Detaylı

AYDIN İLİNDE YAŞ SEBZE ve MEYVE TOPTANCI HALLERİNİN İNCELENMESİ* Mehmet Hakan ÇOŞKUN1, Renan TUNALIOĞLU2

AYDIN İLİNDE YAŞ SEBZE ve MEYVE TOPTANCI HALLERİNİN İNCELENMESİ* Mehmet Hakan ÇOŞKUN1, Renan TUNALIOĞLU2 Ada Mederes Üiversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 205; 2(2) : 83-2 Joural of Ada Mederes Uiversity Agricultural Faculty 205; 2(2) : 83-2 Araştırma / Research AYDIN İLİNDE YAŞ SEBZE ve MEYVE TOPTANCI HALLERİNİN

Detaylı

BASAMAK ATLAYARAK VEYA FARKLI ZIPLAYARAK İLERLEME DURUMLARININ SAYISI

BASAMAK ATLAYARAK VEYA FARKLI ZIPLAYARAK İLERLEME DURUMLARININ SAYISI Projesii Kousu: Bir çekirgei metre, metre veya 3 metre zıplayarak uzuluğu verile bir yolu kaç farklı şekilde gidebileceği ya da bir kişii veya (veya 3) basamak atlayarak basamak sayısı verile bir merdivei

Detaylı

DENEYĐN AMACI: Bu deneyin amacı MOS elemanların temel özelliklerini, n ve p kanallı elemanların temel uygulamalarını öğretmektir.

DENEYĐN AMACI: Bu deneyin amacı MOS elemanların temel özelliklerini, n ve p kanallı elemanların temel uygulamalarını öğretmektir. DENEY NO: 7 MOSFET ÖLÇÜMÜ ve UYGULAMALARI DENEYĐN AMACI: Bu deeyi amacı MOS elemaları temel özelliklerii, ve p kaallı elemaları temel uygulamalarıı öğretmektir. DENEY MALZEMELERĐ Bu deeyde 4007 MOS paketi

Detaylı

ANADOLU ISUZU ANALİST SUNUMU. Mart 2016

ANADOLU ISUZU ANALİST SUNUMU. Mart 2016 ANADOLU ISUZU ANALİST SUNUMU Mart 2016 İçerik ve Akış A. B. C. D. E. F. 1 Aadolu Isuzu Hakkıda Varlık Nedei Kısaca Aadolu Isuzu Üretim İsa Kayakları Ar-Ge Merkezi Ödüller A. B. C. 2 Ürüler ve Faaliyet

Detaylı

P.O. Number Terms Rep Ship Via F.O.B. Project. Quantity Item Code Description Price Each Amount 6. 5. 2011. Total

P.O. Number Terms Rep Ship Via F.O.B. Project. Quantity Item Code Description Price Each Amount 6. 5. 2011. Total P.O. Number Terms Rep Ship Via F.O.B. Project Quatity Item Code Descriptio Price Each Amout Geç Taı Ala Aomalilerde Yaklaşım 6. 5. 2011 Prof. Dr. H. Alper Tarıverdi Ada Mederes Üiversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

BÖLÜM 3 YER ÖLÇÜLERİ. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER

BÖLÜM 3 YER ÖLÇÜLERİ. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER BÖLÜM 3 YER ÖLÇÜLERİ İkici bölümde verileri frekas tablolarıı hazırlaması ve grafikleri çizilmesideki esas amaç; gözlemleri doğal olarak ait oldukları populasyo dağılışıı belirlemek ve dağılışı geel özelliklerii

Detaylı

İNTERNET SERVİS SAĞLAYICILIĞI HİZMETİ SUNAN İŞLETMECİLERE İLİŞKİN HİZMET KALİTESİ TEBLİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

İNTERNET SERVİS SAĞLAYICILIĞI HİZMETİ SUNAN İŞLETMECİLERE İLİŞKİN HİZMET KALİTESİ TEBLİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM 17 Şubat 01 CUMA Resmî Gazete Sayı : 807 TEBLİĞ Bilgi Tekolojileri ve İletişim Kurumuda: İNTERNET SERVİS SAĞLAYICILIĞI HİZMETİ SUNAN İŞLETMECİLERE İLİŞKİN HİZMET KALİTESİ TEBLİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam,

Detaylı

TOPOLOJİK TEMEL KAVRAMLAR

TOPOLOJİK TEMEL KAVRAMLAR TOPOLOJİK TEMEL KAVRAMLAR 1.1. Kümeler ve Foksiyolar A ı bir elemaıa B i yalız bir elemaıı eşleye bağıtıya bir foksiyo deir. f : A B, Domf = U A ve ragef B dir. Taım 1.1.1. f : A B foksiyou içi V A olsu.

Detaylı

TĐCARĐ MATEMATĐK - 5.2 Bileşik Faiz

TĐCARĐ MATEMATĐK - 5.2 Bileşik Faiz TĐCARĐ MATEMATĐK - 5 Bileşik 57ÇÖZÜMLÜ ÖRNEKLER: Örek 57: 0000 YTL yıllık %40 faiz oraıyla yıl bileşik faiz ile bakaya yatırılmıştır Bu paraı yılı souda ulaşacağı değer edir? IYol: PV = 0000 YTL = PV (

Detaylı

LİNEER OLMAYAN DENKLEMLERİN SAYISAL ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ-2

LİNEER OLMAYAN DENKLEMLERİN SAYISAL ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ-2 LİNEER OLMAYAN DENKLEMLERİN SAYISAL ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ SABİT NOKTA İTERASYONU YÖNTEMİ Bu yötemde çözüme gitmek içi f( olarak verile deklem =g( şeklie getirilir. Bir başlagıç değeri seçilir ve g ( ardışık

Detaylı

TOPLUMDA ERKEK HEMŞİRE ALGISI

TOPLUMDA ERKEK HEMŞİRE ALGISI TOPLUMDA ERKEK HEMŞİRE ALGISI Meryem Saatçı * Özet Amaç: Toplumu erkek hemşirelerle ilgili düşüce ve görüşlerii belirlemesi. Yötem: Kesitsel türde yapıla çalışma 100 kişi üzeride, yüz yüze görüşülerek

Detaylı

MÜHENDİSLİK MEKANİĞİ (STATİK)

MÜHENDİSLİK MEKANİĞİ (STATİK) MÜHENDİSLİK MEKANİĞİ (STATİK) Prof. Dr. Meti OLGUN Akara Üiversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü HAFTA KONU 1 Giriş, temel kavramlar, statiği temel ilkeleri 2-3 Düzlem kuvvetler

Detaylı

Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar

Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar Lütfi ĠNCĠROĞLU Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdür Yardımcısı GiriĢ Nüfusunun yarısı kadın olan ülkemizde, kadınların işgücü piyasasına

Detaylı

Okul Temelli Mesleki Gelişim Nedir?

Okul Temelli Mesleki Gelişim Nedir? Okul Temelli Mesleki Gelişim Nedir? Okul Temelli Mesleki Gelişim (OTMG), okul içinde ve dışında öğretmenlerin mesleki bilgi, beceri, değer ve tutumlarının gelişimini destekleyen, etkili öğrenme ve öğretme

Detaylı

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar:

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar: Kadın Dostu Kentler Projesi İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün ulusal ortağı ve temel paydaşı olduğu Kadın Dostu Kentler Projesi, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu-UNFPA ve Birleşmiş Milletler

Detaylı

Doç. Dr. M. Mete DOĞANAY Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ

Doç. Dr. M. Mete DOĞANAY Prof. Dr. Ramazan AKTAŞ TAHVİL DEĞERLEMESİ Doç. Dr. M. Mee DOĞANAY Prof. Dr. Ramaza AKTAŞ 1 İçerik Tahvil ve Özellikleri Faiz Oraı ve Tahvil Değeri Arasıdaki İlişki Tahvili Geiri Oraı ve Vadeye Kadar Geirisi Faiz Oraı Riski Verim

Detaylı

Cebirsel Olarak Çözüme Gitmede Wegsteın Yöntemi

Cebirsel Olarak Çözüme Gitmede Wegsteın Yöntemi 3 Cebirsel Olarak Çözüme Gitmede Wegsteı Yötemi Bu yötem bir izdüşüm tekiğie dayaır ve yalış pozisyo olarak isimledirile matematiksel tekiğe yakıdır. Buradaki düşüce f() çizgisi üzerideki bilie iki oktada

Detaylı

Diziler ve Seriler ÜNİTE. Amaçlar. İçindekiler. Yazar Prof.Dr. Vakıf CAFEROV

Diziler ve Seriler ÜNİTE. Amaçlar. İçindekiler. Yazar Prof.Dr. Vakıf CAFEROV Diziler ve Seriler Yazar Prof.Dr. Vakıf CAFEROV ÜNİTE 7 Amaçlar Bu üiteyi çalıştıkta sora; dizi kavramıı taıyacak, dizileri yakısaklığıı araştırabilecek, sosuz toplamı alamıı bilecek, serileri yakısaklığıı

Detaylı

35 Yay Dalgaları. Test 1'in Çözümleri. Yanıt B dir.

35 Yay Dalgaları. Test 1'in Çözümleri. Yanıt B dir. 35 Yay Dalgaları 1 Test 1'i Çözümleri 1. dalga üreteci 3. m 1 2m 2 Türdeş bir yayı her tarafıı kalılığı ayıdır. tma türdeş yay üzeride ilerlerke dalga boyu ve hızı değişmez. İlk üretile ı geişliği büyük,

Detaylı

Sevdiğiniz her şey güvence altında

Sevdiğiniz her şey güvence altında HAKKINDA Sevdiğiiz her şey güvece altıda Baksaş Sigorta 1994 yılıda Türkiye i öemli saayi şirketleri arasıda yer ala Bakioğlu Holdig büyeside kurulmuştur. Bakioğlu Holdig; Ambalaj Grup Şirketleri yaıda;

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

Mekânsal Vatandaşlık (Spatial Citizenship-SPACIT) Yeterlilik Modeli

Mekânsal Vatandaşlık (Spatial Citizenship-SPACIT) Yeterlilik Modeli (Spatial Citizenship-SPACIT) Yeterlilik Modeli eğitimi ile öğrencilerin sahip olmaları beklenen temel bilgi, beceri ve tutumları göstermek üzere bir model geliştirilmiştir. Yeterlilik Modeli olarak adlandırılan

Detaylı

T.C. ATILIM ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SAĞLIK KURUMLARI İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI HEMŞİRELİK HİZMETLERİNDE YÖNETSEL VE

T.C. ATILIM ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SAĞLIK KURUMLARI İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI HEMŞİRELİK HİZMETLERİNDE YÖNETSEL VE T.C. ATILIM ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SAĞLIK KURUMLARI İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI HEMŞİRELİK HİZMETLERİNDE YÖNETSEL VE ORGANİZASYONEL SORUNLARIN İNCELENMESİ: GATA HEMŞİRELİK HİZMETLERİNDE

Detaylı

A A A A A. FEN ve TEKNOLOJİ TESTİ. 3. Ankara'da yaşayan Göktürk ve Ata tek yumurta. 1. Oktay'ın günlüğüne yazdığı birkaç olay

A A A A A. FEN ve TEKNOLOJİ TESTİ. 3. Ankara'da yaşayan Göktürk ve Ata tek yumurta. 1. Oktay'ın günlüğüne yazdığı birkaç olay FEN ve TEKNOLOJİ TESTİ 1. Oktayı gülüğüe yazdığı birkaç olay aşağıda verilmiştir. Elimi kesmiştim, iyileşmesi 5 gü sürdü. Babamı bahçeye diktiği gül dalı tomurcuk açtı. Beslediğim kertekelei kopa kuyruğuu

Detaylı

Bölüm 5 Olasılık ve Olasılık Dağılışları. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER

Bölüm 5 Olasılık ve Olasılık Dağılışları. Doç.Dr. Suat ŞAHİNLER Bölüm 5 Olasılık ve Olasılık Dağılışlaı Doç.D. Suat ŞAHİNLE Olasılık ve Olasılık Dağılışlaı Olasılık: Eşit saşla meydaa gele tae olayda A taesi A olayı olsu. Bu duumda A olayıı meydaa gelme olasılığı;

Detaylı

ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (ÇAKUZEM)

ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (ÇAKUZEM) ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (ÇAKUZEM) 2015 YILI FAALİYET RAPORU ÇANKIRI - 2016 SUNUŞ Uzaktan Eğitim, geleneksel öğrenme-öğretme yöntemlerindeki sınırlılıklar

Detaylı

IFLA İnternet Bildirgesi

IFLA İnternet Bildirgesi IFLA İnternet Bildirgesi Bilgiye engelsiz erişim özgürlük, eşitlik, küresel anlayış ve barış için temeldir. Bu nedenle, Kütüphane Dernekleri Uluslararası Federasyonu (IFLA) belirtir ki: Düşünce özgürlüğü,

Detaylı

Bilimsel Araştırma ve Proje

Bilimsel Araştırma ve Proje Bilimsel Araştırma ve Proje Prof.Dr. Mehmet AY 16 Haziran 2009 Bilim Nedir? Bilimsel bilgiyi üretme ve kullanma işlevi! Bilimsel bilgi nedir? Bilimsel yöntemler kullanarak sağlanan değerlendirilebilir/anlamlı

Detaylı

OKUL ÖNCESİ DÖNEM İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA MÜZİK EĞİTİMİNİN SÖZEL AÇIKLAMA BECERİLERİNE ETKİSİ

OKUL ÖNCESİ DÖNEM İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA MÜZİK EĞİTİMİNİN SÖZEL AÇIKLAMA BECERİLERİNE ETKİSİ OKUL ÖNCESİ DÖNEM İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLARDA MÜZİK EĞİTİMİNİN SÖZEL AÇIKLAMA BECERİLERİNE ETKİSİ Yrd. Doç. Dr. Tüli Malkoç Marmara Üiversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi, Göztepe, tmalkoc@marmara.edu.tr Fuda

Detaylı

DÖNEM I BİYOİSTATİSTİK, HALK SAĞLIĞI VE RUH SAĞLIĞI DERS KURULU Ders Kurulu Başkanı : Yrd.Doç.Dr. İsmail YILDIZ

DÖNEM I BİYOİSTATİSTİK, HALK SAĞLIĞI VE RUH SAĞLIĞI DERS KURULU Ders Kurulu Başkanı : Yrd.Doç.Dr. İsmail YILDIZ DÖNEM I BİYOİSTATİSTİK, HALK SAĞLIĞI VE RUH SAĞLIĞI DERS KURULU Ders Kurulu Başkaı : Yrd.Doç.Dr. İsmail YILDIZ ARAŞTIRMADA PLANLAMA VE ÇÖZÜMLEME (03-09 Ocak 014 Y.ÇELİK) Araştırma Süreci (The research

Detaylı

Türk kamu ihale kanununda fiyat ile birlikte fiyat dışı unsurların da dikkate alındığı ihale için tedarikçinin çoklu teklif hazırlama stratejisi

Türk kamu ihale kanununda fiyat ile birlikte fiyat dışı unsurların da dikkate alındığı ihale için tedarikçinin çoklu teklif hazırlama stratejisi İstabul Üiversitesi İşletme Fakültesi Dergisi Istabul Uiversity Joural of the School of Busiess Cilt/Vol:43, Sayı/No:1, 2014, 55-69 ISSN: 1303-1732 - www.ifdergisi.org 2014 Türk kamu ihale kauuda fiyat

Detaylı

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI Sayın Katılımcılar, değerli basın mensupları Avrupa Konseyi

Detaylı

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI!

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI! BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI! Birleşmiş Milletler Genel Kurulu; kooperatiflerin sosyo-ekonomik kalkınmaya, özellikle yoksulluğun azaltılmasına, istihdam yaratılmasına ve sosyal bütünleşmeye olan

Detaylı

Proje Hazırlama. Prof. Dr. Hasan Efeoğlu. Mühendislik Fakültesi E&E Müh. Bölümü

Proje Hazırlama. Prof. Dr. Hasan Efeoğlu. Mühendislik Fakültesi E&E Müh. Bölümü Proje Hazırlama Prof. Dr. Hasan Efeoğlu Mühendislik Fakültesi E&E Müh. Bölümü PROJE Kısa Orta ve Uzun vadede planlanaması olan Bilimsel / Endüstriyel manada AR-GE (Araştırma-Geliştirme ) faaliyetleri birer

Detaylı

ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ İLE KREDİ DERECELENDİRME ANALİZİ ÜZERİNE BİR MODEL ÖNERİSİ

ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ İLE KREDİ DERECELENDİRME ANALİZİ ÜZERİNE BİR MODEL ÖNERİSİ ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ İLE KREDİ DERECELENDİRME ANALİZİ ÜZERİNE BİR MODEL ÖNERİSİ Doç. Dr. Göktuğ Cek AKKAYA Dokuz Eylül Üiversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü cek.akkaya@deu.edu.tr

Detaylı

Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması Projesi

Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması Projesi Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması Projesi 2005-2008 Gerçekleştirmek istediğimiz hedeflerimiz var... Birleşmiş Milletler Bin Yıl Hedefleri: Tüm kız ve erkek çocuklarının ücretsiz,

Detaylı

1. GRUPLAR. 2) Aşağıdaki kümelerin verilen işlem altında bir grup olup olmadığını belirleyiniz.

1. GRUPLAR. 2) Aşağıdaki kümelerin verilen işlem altında bir grup olup olmadığını belirleyiniz. Sorular ve Çözümleri 1. GRUPLAR 1) G bir grup olmak üzere aşağıdaki eşitlikleri gösteriiz. i) e G birim elema olmak üzere e 1 = e. ii) a G olmak üzere (a 1 ) 1 = a. iii) a 1, a 2,, a G içi (a 1 a 2 a )

Detaylı

ULUSLARARASI SAĞLIK KURULUŞLARI

ULUSLARARASI SAĞLIK KURULUŞLARI ULUSLARARASI SAĞLIK KURULUŞLARI Hanife TİRYAKİ ŞEN İstanbul Sağlık Müdürlüğü İnsan Kaynakları Şube Müdürlüğü Personel Eğitim Birimi 19/11/2012 Aday Memur Eğitimleri-2012 1 ULUSLARARASI SAĞLIK KURULUŞLARI

Detaylı

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları PA 101 Kamu Yönetimine Giriş (3,0,0,3,5) Kamu yönetimine ilişkin kavramsal altyapı, yönetim alanında geliştirilmiş teori ve uygulamaların analiz edilmesi, yönetim biliminin

Detaylı

ANA NİRENGİ AĞLARINDA NİRENGİ SAYISINA GÖRE GPS ÖLÇÜ SÜRELERİNİN KURAMSAL OLARAK BULUNMASI

ANA NİRENGİ AĞLARINDA NİRENGİ SAYISINA GÖRE GPS ÖLÇÜ SÜRELERİNİN KURAMSAL OLARAK BULUNMASI TMMOB Harita ve Kadastro Mühedisleri Odası 13. Türkiye Harita Bilimsel ve Tekik Kurultayı 18 22 Nisa 2011, Akara ANA NİRENGİ AĞLARINDA NİRENGİ SAYISINA GÖRE GPS ÖLÇÜ SÜRELERİNİN KURAMSAL OLARAK BULUNMASI

Detaylı

Günlük Bülten. 31 Ocak 2013. Turizm gelirleri 2012 yılında %1.8 arttı. HSBC Takipteki Şirketler 4Ç 2012 Finansal Tahminleri

Günlük Bülten. 31 Ocak 2013. Turizm gelirleri 2012 yılında %1.8 arttı. HSBC Takipteki Şirketler 4Ç 2012 Finansal Tahminleri 31 Ocak 2013 Perşembe Gülük Bülte İMKB verileri İMKB 100 78,982.9 Piyasa Değeri-TÜM ($m) 315,056.7 Halka Açık Piyasa Değeri-TÜM ($m) 90,359.1 Gülük İşlem Hacmi-TÜM ($m) 2,603.21 Turizm gelirleri 2012 yılıda

Detaylı

İSTATİSTİK 2. Tahmin Teorisi 07/03/2012 AYŞE S. ÇAĞLI. aysecagli@beykent.edu.tr

İSTATİSTİK 2. Tahmin Teorisi 07/03/2012 AYŞE S. ÇAĞLI. aysecagli@beykent.edu.tr İSTATİSTİK 2 Tahmi Teorisi 07/03/2012 AYŞE S. ÇAĞLI aysecagli@beyket.edu.tr İstatistik yötemler İstatistik yötemler Betimsel istatistik Çıkarımsal istatistik Tahmi Hipotez testleri Nokta tahmii Aralık

Detaylı

Dağlık alanda yaşayan insanlar ve yaşadıkları çevreler için birlikte çalışmak

Dağlık alanda yaşayan insanlar ve yaşadıkları çevreler için birlikte çalışmak Dağlık alanda yaşayan insanlar ve yaşadıkları çevreler için birlikte çalışmak BİZ KİMİZ? Dağ Ortaklığı bir Birleşmiş Milletler gönüllü ittifakı olup, üyelerini ortak hedef doğrultusunda bir araya getirir.

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Ön Söz Polinomlar II. ve III. Dereceden Denklemler Parabol II. Dereceden Eşitsizlikler...

İÇİNDEKİLER. Ön Söz Polinomlar II. ve III. Dereceden Denklemler Parabol II. Dereceden Eşitsizlikler... İÇİNDEKİLER Ö Söz... Poliomlar... II. ve III. Derecede Deklemler... Parabol... 9 II. Derecede Eşitsizlikler... 8 Trigoometri... 8 Logaritma... 59 Toplam ve Çarpım Sembolü... 7 Diziler... 79 Özel Taımlı

Detaylı

NİĞDE İLİ RÜZGAR ENERJİSİ POTANSİYELİ WIND ENERGY POTENTIAL OF NIGDE PROVINCE

NİĞDE İLİ RÜZGAR ENERJİSİ POTANSİYELİ WIND ENERGY POTENTIAL OF NIGDE PROVINCE Niğde Üiersitesi Mühedislik Bilimleri Dergisi, Cilt 1, Sayı, (1), 37-47 NİĞDE İLİ RÜZGAR ENERJİSİ POTANSİYELİ Uğur YILDIRIM 1,* Yauz GAZİBEY, Afşi GÜNGÖR 1 1 Makie Mühedisliği Bölümü, Mühedislik Fakültesi,

Detaylı

Gençlerin Katılımına ilişkin Bildirgenin tanıtımı Gençlerin Yerel ve Bölgesel Yaşama Katılımına İlişkin Gözden Geçirilmiş Avrupa Bildirgesi

Gençlerin Katılımına ilişkin Bildirgenin tanıtımı Gençlerin Yerel ve Bölgesel Yaşama Katılımına İlişkin Gözden Geçirilmiş Avrupa Bildirgesi Gençlerin Katılımına ilişkin Bildirgenin tanıtımı Gençlerin Yerel ve Bölgesel Yaşama Katılımına İlişkin Gözden Geçirilmiş Avrupa Bildirgesi Barış sosyal birlik beraberlik kültürler arası diyalog katılım

Detaylı

TAHMİNLEYİCİLERİN ÖZELLİKLERİ Sapmasızlık 3.2. Tutarlılık 3.3. Etkinlik minimum varyans 3.4. Aralık tahmini (güven aralığı)

TAHMİNLEYİCİLERİN ÖZELLİKLERİ Sapmasızlık 3.2. Tutarlılık 3.3. Etkinlik minimum varyans 3.4. Aralık tahmini (güven aralığı) 3 TAHMİNLEYİCİLERİN ÖZELLİKLERİ 3.1. Sapmasızlık 3.. Tutarlılık 3.3. Etkilik miimum varyas 3.4. Aralık tahmii (güve aralığı) İyi bir tahmi edici dağılımı tahmi edilecek populasyo parametresie yakı civarda

Detaylı

Türkiye de Sivil Havacılık Eğitimleri

Türkiye de Sivil Havacılık Eğitimleri ANALİZ Türkiye de Sivil Havacılık Eğitimleri Bu makalede, ekoomi ile arasıda etkilee-etkileye ilişkisi edei ile kamuoyuu sürekli güdemide yer ala, küresel ve ulusal gelişim oraı edei ile so yıllarda daha

Detaylı

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir. İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN nin Entegre Sınır Yönetimi Eylem Planı Aşama 1 Eşleştirme projesi kapanış konuşması: Değerli Meslektaşım Sayın Macaristan İçişleri Bakanı, Sayın Büyükelçiler, Macaristan

Detaylı

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ 2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ TEPAV EPRI Dış Politika Etütleri AB Çalışma Grubu 9 Kasım 2005 Ankara Zeynep Songülen

Detaylı

TUTGA ve C Dereceli Nokta Koordinatlarının Gri Sistem ile Tahmin Edilmesi

TUTGA ve C Dereceli Nokta Koordinatlarının Gri Sistem ile Tahmin Edilmesi TMMOB Harita ve Kadastro Mühedisleri Odası, 5. Türkiye Harita Bilimsel ve Tekik Kurultayı, 5 8 Mart 5, Akara. TUTGA ve C Dereceli Nokta Koordiatlarıı Gri istem ile Tahmi Edilmesi Kürşat Kaya *, Levet Taşcı,

Detaylı

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi Sivil Yaşam Derneği 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi GİRİŞ Sivil Yaşam Derneği 21-23 Ekim 2016 tarihleri arasında Konya da 4. Ulusal Gençlik Zirvesi ni düzenlemiştir. Zirve Sürdürülebilir Kalkınma

Detaylı

POLİNOMLAR. reel sayılar ve n doğal sayı olmak üzere. n n. + polinomu kısaca ( ) 2 3 n. ifadeleri polinomun terimleri,

POLİNOMLAR. reel sayılar ve n doğal sayı olmak üzere. n n. + polinomu kısaca ( ) 2 3 n. ifadeleri polinomun terimleri, POLİNOMLAR Taım : a0, a, a,..., a, a reel sayılar ve doğal sayı olmak üzere P x = a x + a x +... + a x + a x + a biçimideki ifadelere x e bağlı reel katsayılı poliom (çok terimli) deir. 0 a 0 ax + a x

Detaylı

28.02.2011 1. Çocuk Hakları Kongresi, 25-27 Şubat 2011, Istanbul

28.02.2011 1. Çocuk Hakları Kongresi, 25-27 Şubat 2011, Istanbul Okulöncesi Eğitimde Fırsat Eşitliği Uzm. Dilek EROL SAHĐLLĐOĞLU MEB Öğretmenim Anaokulu Müdür Yardımcısı 1 Sunu Planı Okulöncesi Eğitimin Tanımı Okulöncesi Eğitimin Önemi Eğitim Hakkı Sayılarla Okulöncesi

Detaylı

Teknolojik Gelişmeler ve Türkiye nin Teknoloji Geliştirme Koşul ve Olanakları

Teknolojik Gelişmeler ve Türkiye nin Teknoloji Geliştirme Koşul ve Olanakları TMMOB Ketsel ve Kırsal Ala Gelişme Stratejileri Semieri 13-14 Ocak 1996 Akara Tekolojik Gelişmeler ve Türkiye i Tekoloji Geliştirme Koşul ve Olaakları H. Aykut Göker, Aralık 1995 Giriş Tartışacağımız kou,

Detaylı

Klinik Araştırma. Şenol Emre, Haluk Emir, Sinan Celayir. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, İstanbul

Klinik Araştırma. Şenol Emre, Haluk Emir, Sinan Celayir. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, İstanbul Çocuk Cerrahisi Dergisi (-):-, 0 doi:0./jtaps.0.0 Kliik Araştırma Tıp fakültesi beşici sııf öğrecilerii çocuk cerrahisi stajı içi düşüceleri: Geribildirim aketlerii ve sıav başarı oralarıı değerledirilmesi

Detaylı

Türkiye de Bölge Politikalarının Evrimi ve Bölgesel Kalkınma Ajansları. Korel GÖYMEN

Türkiye de Bölge Politikalarının Evrimi ve Bölgesel Kalkınma Ajansları. Korel GÖYMEN Türkiye de Bölge Politikalarıı Evrimi ve Bölgesel Kalkıma Ajasları Korel GÖYMEN Cumhuriyet i başlagıcıda bu yaa, Türkiye i bölgesel politikalar ı sadece iç toplumsal ve ekoomik gelişmelerde değil, ay ı

Detaylı

G20/OECD Kurumsal Yönetim İlkeleri IX. Kurumsal Yönetim Zirvesi İstanbul 14 Ocak 2016

G20/OECD Kurumsal Yönetim İlkeleri IX. Kurumsal Yönetim Zirvesi İstanbul 14 Ocak 2016 G20/OECD Kurumsal Yönetim İlkeleri IX. Kurumsal Yönetim Zirvesi İstanbul 14 Ocak 2016 Bekir Sıtkı ŞAFAK OECD Kurumsal Yönetim Komitesi Başkan Yardımcısı SPK Kurul II. Başkanı Kurumsal Yönetimin Amaçları

Detaylı

ISF404 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ

ISF404 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ 4. HAFTA ISF44 SERMAYE PİYASALAR VE MENKUL KIYMETLER YÖNETİMİ PARANIN ZAMAN DEĞERİ VE GETİRİ ÇEŞİTLERİ Doç. Dr. Murat YILDIRIM muratyildirim@karabuk.edu.tr 2 Paraı Zama Değeri Paraı Zama Değeri Yatırım

Detaylı

UNESCO Sosyal ve Beşeri Bilimler Sektörü. Sema AKMEŞE/ İrem ALPASLAN UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Sosyal ve Beşeri Bilimler Sektör Uzmanı

UNESCO Sosyal ve Beşeri Bilimler Sektörü. Sema AKMEŞE/ İrem ALPASLAN UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Sosyal ve Beşeri Bilimler Sektör Uzmanı UNESCO Sosyal ve Beşeri Bilimler Sektörü Sema AKMEŞE/ İrem ALPASLAN Sosyal ve Beşeri Bilimler Sektör Uzmanı 31 Ekim - 1 Kasım 2014, Antalya UNESCO Sosyal ve Beşeri Bilimler Sektörü Günümüz toplumlarında

Detaylı

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK-MİMARLIK FAKÜLTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAKİNA ELEMANLARI LABORATUARI DENEY FÖYÜ

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK-MİMARLIK FAKÜLTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAKİNA ELEMANLARI LABORATUARI DENEY FÖYÜ SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK-MİMARLIK AKÜLTESİ MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAKİNA ELEMANLARI LABORATUARI DENEY ÖYÜ DENEY I VİDALARDA OTOBLOKAJ DENEY II SÜRTÜNME KATSAYISININ BELİRLENMESİ DERSİN

Detaylı

ISSAI UYGULAMA GİRİŞİMİ 3i Programı

ISSAI UYGULAMA GİRİŞİMİ 3i Programı ISSAI UYGULAMA GİRİŞİMİ 3i Programı 3i Programme Taahhütname ARKA PLAN BİLGİSİ Temel denetim alanları olan mali denetim, uygunluk denetimi ve performans denetimini kapsayan kapsamlı bir standart seti (Uluslararası

Detaylı

ALTERNATİF SİSTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

ALTERNATİF SİSTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI µ µ içi Güve Aralığı ALTERNATİF İTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMAI Bezetimi e öemli faydalarıda birisi, uygulamaya koymada öce alteratifleri karşılaştırmaı mümkü olmasıdır. Alteratifler; Fabrika yerleşim tasarımları

Detaylı

(09-11 Mayıs 2016, Ankara) Kıymetli İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Temsilcileri, Değerli Katılımcılar,

(09-11 Mayıs 2016, Ankara) Kıymetli İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Temsilcileri, Değerli Katılımcılar, SESRİC-GED İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Mesleki Eğitimin Modernizasyonu Projesi Hazırlama Amacı ile Yapılacak Çalıştay da Sayın Bakanımızın yapacağı konuşma (09-11 Mayıs 2016, Ankara) Kıymetli

Detaylı

Neden iş hayatında kadınlara fırsat eşitliği istiyoruz?

Neden iş hayatında kadınlara fırsat eşitliği istiyoruz? Neden iş hayatında kadınlara fırsat eşitliği istiyoruz? Kadınların iş gücüne katılım oranının %24 ten %29 seviyesine yükselmesi durumunda gelirlerde sağlanacak artış oranı Türkiye de çalışma yaşındaki

Detaylı

EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ

EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ 1990 sonrasında peş peşe gelen finansal krizler; bir yandan teorik alanda farklı açılımlara hız kazandırırken bir yandan da, küreselleşme süreci ile birlikte,

Detaylı

Türkiye de Erken Çocukluk Gelişimi ve Binyıl Kalkınma Hedefleri Yolunda Gelişmeler. Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı Yıldız YAPAR.

Türkiye de Erken Çocukluk Gelişimi ve Binyıl Kalkınma Hedefleri Yolunda Gelişmeler. Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı Yıldız YAPAR. Türkiye de Erken Çocukluk Gelişimi ve Binyıl Kalkınma Hedefleri Yolunda Gelişmeler Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı Yıldız YAPAR 12 Ekim 2010 Sunuş Planı Erken Çocukluk Gelişimi (EÇG) Nedir? Binyıl

Detaylı

SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ

SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ T.C. SÜLEYMAN DEMĐREL ÜNĐVERSĐTESĐ SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ ĐŞLETME ANABĐLĐM DALI KURULUŞ YERİ SEÇİMİ ANALİZİ: BATI AKDENİZ BÖLGESİNDE BİR KÖPÜK SABUN ÜRETİM TESİSİNİN KURULUŞ YERİNİN BELİRLENMESİ Pıar

Detaylı

İSTANBUL SANAYİ ODASI 12. SANAYİ KONGRESİ. 30 Nisan 2014

İSTANBUL SANAYİ ODASI 12. SANAYİ KONGRESİ. 30 Nisan 2014 İSTANBUL SANAYİ ODASI 12. SANAYİ KONGRESİ 30 Nisan 2014 15 MAYIS 2014 Geçmişten bugüne sadece sanayinin ve sanayicinin sorunlarına yönelik dar bir bakış açısına sahip olmayı asla uygun görmedik. Geçmiş,

Detaylı

Seyahat ve Turizm Araştırmaları Dergisi, Güz 2008

Seyahat ve Turizm Araştırmaları Dergisi, Güz 2008 Seyahat ve Turizm Araştırmaları Dergisi, Güz 2008 Aalitik Hiyerarşi Süreci (AHS) Yötemiyle Tedarikçi Seçimii Etkileye Faktörleri Öem Düzeylerii Belirlemesi: Otel İşletmeleride Bir Araştırma Lütfi ATAY*

Detaylı

G20 BİLGİLENDİRME NOTU

G20 BİLGİLENDİRME NOTU G20 BİLGİLENDİRME NOTU A. Finans Hattı Gündemi a. Büyüme Çerçevesi Güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme için küresel politikalarda işbirliğinin sağlamlaştırılması Etkili bir hesap verebilirlik mekanizması

Detaylı

Hertfordshire Petrol Deposu Yangını, İngiltere

Hertfordshire Petrol Deposu Yangını, İngiltere Hertfordshire Petrol Deposu Yagıı, İgiltere Derleyeler O.Meti İlkışık ve Nilay Özeyralı Ergeç İstabul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordiasyo Merkezi, AKOM 1 Hertfordshire Petrol Deposu Bucefield Kompleksi

Detaylı

Hipotez Testleri. Parametrik Testler

Hipotez Testleri. Parametrik Testler Hipotez Testleri Parametrik Testler Hipotez Testide Adımlar Bir araştırma sorusuu belirlemesi Araştırma sorusua dayaa istatistiki hipotezleri oluşturulması (H 0 ve H A ) Hedef populasyoda öreklemi elde

Detaylı

NETCAD e-bldy Bilgiye Dayalı Yerel Yönetim

NETCAD e-bldy Bilgiye Dayalı Yerel Yönetim NETCAD e-bldy Bilgiye Dayalı Yerel Yöetim Firma taıtımı NETCAD ; Ulusal CAD & GIS Çözümleri A.Ş. tarafıda 1989 yılıda geliştirilmeye başlamış, 20 yılı aşkı süredir kamu ve özel sektör ihtiyaçlarıı karşılaya,

Detaylı

AMAÇ ve ARAŞTIRMA SORULARI

AMAÇ ve ARAŞTIRMA SORULARI AMAÇ ve ARAŞTIRMA SORULARI Bu projei temel amacı, Türkiye deki ilköğretim okullarıda atisosyal davraıģları ölemeye yöelik kültürümüze uygu ve özgü bir erke eğitim programı (BaĢarıya Ġlk Adım-BĠA) kazadırmaktır.

Detaylı

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNE GİRİŞ VE IK PLANLAMASI PELİN BURUK

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNE GİRİŞ VE IK PLANLAMASI PELİN BURUK İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNE GİRİŞ VE IK PLANLAMASI PELİN BURUK İÇERİK Personel Yönetiminden İnsan Kaynaklarına Geçiş Değişen Dünyada İnsan Kaynaklarının Stratejik Rolü İnsan Kaynakları Yönetiminin Kapsamı

Detaylı

TÜRKİYEDE YÖNETİŞİM VE SİVİL TOPLUM TARTIŞMALARI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

TÜRKİYEDE YÖNETİŞİM VE SİVİL TOPLUM TARTIŞMALARI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME TÜRKİYEDE YÖNETİŞİM VE SİVİL TOPLUM TARTIŞMALARI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME Faruk ATAAY ÖZET: Bu makalede, Türkiye de eleştirel bir yaklaşımla ele alıa yöetişim literatürü etrafıda döe demokrasi tartışmalarıı

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 26 Kasım 2014 İstanbul, Sabancı Center TÜSİAD İş Dünyası Bakış Açısıyla Türkiye de

Detaylı

Sentez Araştırma Verileri

Sentez Araştırma Verileri Eğitim, Görsel-İşitsel & Kültür Yürütme Ajansı Eğitim ve Kültür Genel Müdürlüğü Yaşam Boyu Öğrenim Programı İnternet Üzerinden Kişisel İşgücünü Geliştirin Leonardo da Vinci LLP (Yaşamboyu Öğrenim Programı)

Detaylı

Venn Şeması ile Alt Kümeleri Saymak

Venn Şeması ile Alt Kümeleri Saymak Ve Şeması ile lt Kümeleri Saymak Osma Ekiz Bu çalışmada verile bir kümei çeşitli özellikleri sağlaya alt küme veya alt kümlerii ve şeması yardımıyla saymaya çalışacağız. Temel presibimiz aradığımız alt

Detaylı

Karakter Eğitiminin On Bir Temel Prensibi 2. Karakter Eğitiminin On Bir Temel Prensibi 1 DEĞERLER/KARAKTER EĞİTİMİ. Prof. Dr. Halil EKŞİ 17.3.

Karakter Eğitiminin On Bir Temel Prensibi 2. Karakter Eğitiminin On Bir Temel Prensibi 1 DEĞERLER/KARAKTER EĞİTİMİ. Prof. Dr. Halil EKŞİ 17.3. Temel insanî değerlerin kazandırılması toplumun okuldan beklentileri arasındadır. DEĞERLER/KARAKTER EĞİTİMİ Temel değerlerin kazandırılması hem eğitim felsefesi hem de okulların misyonu temeline dayanmaktadır.

Detaylı

AKIŞKAN BORUSU ve VANTİLATÖR DENEYİ

AKIŞKAN BORUSU ve VANTİLATÖR DENEYİ AKIŞKA BORUSU ve ATİLATÖR DEEYİ. DEEYİ AMACI a) Lüle ile debi ölçmek, b) Dairesel kesitli bir borudaki türbülaslı akış şartlarıda hız profili ve eerji kayıplarıı deeysel olarak belirlemek ve literatürde

Detaylı

{ 1 3 5} { 2 4 6} OLASILIK HESABI

{ 1 3 5} { 2 4 6} OLASILIK HESABI OLASILIK HESABI Bu derste, uygulamalarda sıkça karşılaşıla, Olasılık Uzaylarıda bazılarıa değieceğiz ve verilmiş bir Olasılık Uzayıda olasılık hesabı yapacağız. Ω. Ω solu sayıda elemaa sahip olsu. Ω {

Detaylı

(Sopphie Germain Denklemi) çarpanlarına ayırınız. r s + t r s + t olduğunu ispatlayınız. + + + + olduğunu. + + = + + eşitliğini ispatlayınız.

(Sopphie Germain Denklemi) çarpanlarına ayırınız. r s + t r s + t olduğunu ispatlayınız. + + + + olduğunu. + + = + + eşitliğini ispatlayınız. Sayılar Teorisi Kouları Geel Sıavları www.sbelia.wordpress.com SINAV I(IDENTITIES WITH SQUARES) 4 4. a 4b (Sopphie Germai Deklemi) çarpalarıa ayırıız.. 4 4 = A ise A ı sadece = durumuda asal olduğuu ispatlayıız..

Detaylı

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ 1 AB İLETİŞİM STRATEJİSİ (ABİS) NEDİR? Türkiye - AB müzakere sürecinin üç ayağı: 1- Siyasi reformlar 2- AB yasal düzenlemelerinin kabul edilmesi ve uygulanması

Detaylı

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş IX. Kurumsal Yönetim Zirvesi Açılış Konuşması 14 Ocak 2016

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş IX. Kurumsal Yönetim Zirvesi Açılış Konuşması 14 Ocak 2016 Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş IX. Kurumsal Yönetim Zirvesi Açılış Konuşması 14 Ocak 2016 Sayın başkanlar, iş dünyamızın ve basınımızın değerli temsilcileri, yurt dışından gelen kıymetli

Detaylı