AK PARTİ GENEL MERKEZ DIŞ İLİŞKİLER BAŞKANLIĞI TÜRKİYE GÜNDEMİ... 3

Transkript

1 İÇİNDEKİLER TÜRKİYE GÜNDEMİ... 3 Sınavlar artık yazılı olacak... 3 Erdoğan: Çipras daha temkinli olmalı... 3 THY seferleri iptal... 4 CHP İstanbul İl binasında eylem şüpheli sınır dışı edildi... 4 Tek meclisli başkanlık... 5 Türkiye sınırında yakalanan şüpheli Fransa'ya iade edildi... 5 DEİK Afrika ile büyüyecek... 5 AFRİKA GÜNDEMİ... 5 Afrika büyük bir demografik dönüşümün eşiğinde... 5 AMERİKA - İNGİLTERE GÜNDEMİ... 6 Ben Charlie Değilim Diyen Çocuk Sorgulandı... 6 Almanya'ya göç eden Suriyeliler... 7 İsrailli kadın aktivistler davayı kazandı... 7 Sosyal medyada basın özgürlüğü mücadelesi... 7 Türkiye'ye Otoriter Yönetime Kayma Eleştirisi... 9 Amerika, Gülen i Deport Etmeli Türkiye Başbakanı'ndan Akıllıca Sözler İsrail Varlığını Devam Ettirebilir Mi? IŞİD ilk Lübnan 'emri'ni atadı Kobani'deki zafer IŞİD'in zayıflığını göstermiyor Hizbullah-İsrail çatışması IŞİD Ve El Nusra Tunus'ta seçimler Boko Haram'ın kaçırdığı kızlar Libya petrolü tehlikede İngiltere'nin Afganistan misyonu Kobani'den gelen cenaze Boko Haram'ın tutsakları Washington'da soğuk duş İtalya alarmı

2 ASYA - PASİFİK GÜNDEMİ Uygurlar, telefonlarına konulan yazılımla fişleniyor Japonya'da Müslümanlar rehine için dua etti Gorbaçov'dan şimdi de 'sıcak savaş' uyarısı Afgan askeri ABD'lileri taradı Filipinler lideri: Barış süreci korunmalı İran'la nükleer müzakereler İstanbul'da sürüyor Rusya, Vietnam'a üçüncü denizaltısını da gönderdi MH370'un kaybolması kaza kabul edilecek Tacik aktivist Moskova'da kaçırıldı IŞİD Afganistan ve Pakistan'a yerleşiyor AVRUPA GÜNDEMİ Küçük kıza ırkçı yumruk Londra da ırkçı suçlar patladı Pegida nın kurucusundan bilmece gibi tutum Almanya: Yunanistan Avrupa'ya yük olmamalı ABD'den Almanya'daki vatandaşlarına 'Pegida' uyarısı Hedefte çok yer varmış Dil sınavı inatı bitiyor İşte karın doyurmuyor Almanya 2015 te daha da büyüyecek SPD den yeni uyum çalışması Dokuz can alan bakteri 30 kişide daha görüldü Katalonya'da bağımsızlık için 'kamuoyu yoklamasına' engel girişimi Aşırı sağ fırsat buldu Almanya'da 'İslam Cemaati-NRW' kuruldu AB liderlerinden Türkiye'ye 'Kıbrıs' tepkisi Avrupalı bankaların beşte biri stres testini geçemedi Dışişleri Bakanı Steienmeier Nijerya yolcusu SORUNLU İTTİFAK - Süddeutsche Zeitung - Georg Mascolo BİR HALK GİDEREK HUZURA KAVUŞUYOR - Frankfurter Allgemeine Zeitung - Thomas Petersen JULIA KLÖCKNER VE HİTLER SELAMI - Der Spiegel-Internet - Kristiana Ludwig ORTADOĞU GÜNDEMİ Tunus'ta yeni hükümet pazartesi açıklanacak

3 Yeni Suudi kral hızlı başladı Moskova görüşmeleri gelecek ay devam edecek Mısır'da bombalı saldırılar; 30 ölü Ürdün IŞİD'den 'kanıt' istedi Tunus ta Nida Tunus önde Kobani ye giden PKK lılar artıyor Kobani den koalisyona çağrı: Hava saldırılarını arttırın Mursi den Müzakereleri redediyorum mesajı Tunus güvenli bir şekilde seçimini yaptı. Oran ortalama %60 ı aştı Lübnan kaynakları: Destekçiler Emirlik ve deniz çıkışı istediler Sibsi: Kimseyle ittifak kurmayacağım ABD: Şiddetli rahatsızlık duyuyoruz Batı Şeria da ki Hamas Sözcüsü gözaltına alındı Nahda tek parti dönemine dönüşe izin vermeyecek TÜRKİYE GÜNDEMİ Sınavlar artık yazılı olacak Milliyet Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) geçtiğimiz günlerde Tıpta Uzmanlık Sınavı'nı (TUS) 'Yazılı Teknik' ile yapacağını açıklamıştı. Bu sınavın nasıl yapılacağına ilişkin ayrıntılar da netleşmeye başladı. Yazılı sınavda soruların iki yöntemi olacak.kısa cevaplı sorular: Cevabı tek kelime, tek bir sayı, tarih veya bir cümle ile oluşturulabilecek. Cevabı sınırlandırılmış açık uçlu sorular: Adaydan, verilen sınırlamalara uygun cevap yazması beklenecek. "Sebep sonuç ilişkisini açıklayın", "ilgili hipotezi oluşturun", "yöntem ve süreçleri belirtin" gibi cevabın niteliği, uzunluğu veya organizasyonu ile ilgili olabilecek. Bu sorularda dereceli puanlama anahtarı kullanılacak. Cevaplar daha önce sınav uzmanları tarafından hazırlanan 'dereceli puanlama anahtarı' ile karşılaştırılarak değerlendirme güvenilir yapılacak. Erdoğan: Çipras daha temkinli olmalı Milliyet 3

4 Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan'da seçimleri kazanan Çipras hakkında konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çipras'ın seçim kampanyasında ülkenin dış borcunu ödemeyeceğini vaad etmesine ilişkin "bazı mesajlarda daha temkinli olmalı" uyarısında bulundu. THY seferleri iptal ALJAZEERA Meteorolojinin üç günlük fırtına uyarısı nedeniyle THY'nin iç ve dış seferlerdeki 103 uçuşu iptal edildi. Çanakkale'de öğleden sonra beklenen kuvvetli lodos fırtınası nedeniyle de bugünden itibaren 3 gün boyunca Gökçeada ve Bozcaada'ya deniz seferleri iptal edildi. CHP İstanbul İl binasında eylem ALJAZEERA CHP'li Sarıyer Belediyesi'nin Park ve Bahçeler Müdürlüğü bünyesinde taşeron şirkette çalışırken işten atıldıklarını ve tazminatlarını alamadıklarını söyleyen 16 işçi, Levent'teki CHP İl Başkanlığı binasının önünde toplandı. Baskıların kalkması ve tazminatların ödenmesini yönündeki pankartları binanın duvarına asan işçiler, daha sonra binaya girerek, giriş kapısını içeriden zincirleyip kilitledi. Kapıya, "Bu bina Sarıyer Belediyesi işçileri tarafından işgal edilmiştir" dövizi yapıştıran işçiler, belediyeden ve taşeron şirketten tazminat ve sosyal haklarını alana kadar eyleme devam edeceklerini belirtirken, işçiler binadaki parti yetkililerinin çıkmasına izin verdikten sonra bir süre daha eylemlerini sürdürdü. 200 şüpheli sınır dışı edildi SABAH Avrupa ülkelerinden başta olmak üzere Suriye'deki çatışma bölgelerine gitmek amacıyla havayoluyla Türkiye'ye gelenlerin yakalanması amacıyla bazı havalimanlarında "risk analizi" uygulamasına geçildiği ve özellikle İstanbul, Ankara, İzmir, Gaziantep ve Şanlıurfa havalimanlarında "şüpheli uçaklar" ile "şüpheli yolcular" üzerinde takip uygulaması yapıldığı öğrenildi. Uygulama kapsamında 200'e yakın şüpheli yolcunun ülkeye girişi yapılmadan sınır dışı edilmesi sağlanırken, MİT'in de deniz sınır kapılarında özel uygulama yaptığı kaydedildi. 4

5 Tek meclisli başkanlık YENİ ŞAFAK Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkanlık sisteminde tek meclisli model üzerinde durduklarını açıkladı. Bu sistemde denetim yetkisinin Meclis te olacağını ifade eden Erdoğan, Başkanın belli yetkisi oluyor. Meclis in vereceği yetkileri de kullanıyor. Başbakan, başbakan olarak değil başkan 1. yardımcısı, 2. yardımcısı olarak görev alıyor dedi. G20 ülkelerinden başkanlık sistemiyle yönetilen 10 tanesini de örnek gösteren Erdoğan, çok başlılığın süreci ağırlaştırdığına dikkat çekti. Türkiye sınırında yakalanan şüpheli Fransa'ya iade edildi BBC Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'ya yapılan saldırı ile bağlantısı olduğu iddia edilen ve Bulgaristan sınırından Türkiye'ye giriş yapmak isterken yakalanan bir kişi Fransa'ya iade edildi. Fransız vatandaşı olan Fritz-Joly Joachin dergiye saldıran kişileri tanıdığını itiraf etmiş, ancak saldırı planlarından haberdar olmadığını öne sürmüştü. Fransız adli makamlarından kaynaklar Fransız Haber Ajansı (AFP)'ye Joachin'in Perşembe günü ülkeye geldiğini ve gün içerisinde sorgusunun yapılacağını söyledi. Joachin terör örgütü üyesi olmak ve Suriye'ye savaşçı gönderen bir ağla bağlantılı olmakla suçlanıyor. DEİK Afrika ile büyüyecek AA Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, "İş Konseylerini aktif hale getirmek için yeni arkadaşlar takviye yapabiliriz. Yüksek İstişare Heyetleri ve Danışmanlar Kurulu gibi yeni oluşturacağımız organlarımızda, hem mevcut yapımızdan hem dışarıdan bize katkı sağlayacak arkadaşlarla birlikte olmak istiyoruz" dedi. AFRİKA GÜNDEMİ Afrika büyük bir demografik dönüşümün eşiğinde Dünya Bülteni 5

6 Afrika nüfus yapısının önemli değişiklikler göreceği ifade ediliyor. Afrika nüfusunun yaklaşık 1 milyar 800 milyonu yaşları arasında. 1950'de bu rakam 721 milyondu. Artmaya devam eden tarihi rekor niteliğindeki bu rakamlar büyük bir dönüşümü içinde barındırıyor. Dünyanın büyük bir demografik dönüşümün eşiğinde olduğu ifade ediliyor. Yaşlı nüfusun oransal fazlalığı sadece batılı ülkelerde değil (1970'ler itibariyle gündemde olan) ve sadece gelişmekte olan ülkelerde de değil (1990'lardan beri etkisi gözlemlenen), aynı zamanda daha yoksul ülkelerde de etkisini hissettiren bir olgu. Le Monde'de yer alan haberde, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun (UNFPA) 18 Kasım'da yayınladığı yıllık rapora göre, bu demografik dönüşüm özellikle Afrika'yı etkileyeceği belirtiliyor. Afrika kıtasında doğum oranları şu an itibariyle genel olarak düşüyor olsa da dünya ölçeğinde nüfusu gençleşmeye devam eden ülke sayısı (beşi Afrika'da) altı civarında. UNFPA, bu demografik dönüşüm potansiyel açıdan eşsiz bir fırsat, özellikle eğitim ve doğum kontrolü gibi alanlarda gerekli yatırımların gerçekleştirilmesi koşuluyla. UNFPA Temsilcisi Babatunde Osotimehin demografik dönüşümün "milyonlarca insanın hayatını değiştirebilecek büyük bir imkan" olduğunu belirtiyor. AMERİKA - İNGİLTERE GÜNDEMİ Ben Charlie Değilim Diyen Çocuk Sorgulandı Independent Habere göre, dün sekiz yaşında bir çoccuk "Ben Charlie değilim. Ben teröristlerden yanayım" dediği için polis tarafından sorgulandı. Ülkedeki İslam dernekleri, Ahmet adındaki çocuğun ve babasının sorgulanmasını, Paris saldırılarından sonra ülkede yaşanan "toplu histeri"yi kanıtladığını söyledi. Eğitim Bakanı Nejat Vallaud Belkacem ise, öğretmenlerinin çocuğun tavrını yetkililere ve polise bildirerek "tam olarak doğru şeyi yaptığını" söyledi. Belkacem, çocukla ilgili bir hukuki işlem başlatılmasının söz konusu olmadığını belirtti ve şikayetin çocuğun babasının okulda çalışanlara yönelik "kaba" davranışları üzerine ileri sürüldüğünü ifade etti. Ancak Ahmet'in sorgulanması Fransa'da sosyal medyada en çok konuşulan konu oldu. Baba ve oğulun Çarşamba günü Nice kentindeki polis merkezine giderek ifade vermesi istenmişti. Ahmet'in, Charlie Hebdo'ya yapılan saldırının ardından ülke çapında yapılan iki dakikalık saygı duruşuna katılmayı reddettiği belirtildi. Ahmet'in hem sınıfta hem de oyun parkında "Ben Charlie değilim. Ben teröristlerin yanındayım. Müslümanlar kesinlikle haklıydı. O gazeteciler ölmeyi hak ettiler" dediği kaydedildi. Polisin çocuğu 30 dakika boyunca sorguladığı, daha sonra çocuğun oyuncaklarıyla oynarken babasının sorgulandığı 6

7 bildirildi. Ahmet'in sorgu sırasında "terörist" kelimesinin anlamını bilmediği yanıtını verdiği öğrenildi. Babanın oğlunun sorgulanması nedeniyle polis hakkında şikayette bulunduğu belirtildi. Independent gazetesinde aktarıldığına göre ailenin avukatı Sefen Guez Guez "Bu delilik. Bu yakpılan hiçbir şekilde orantılı değil. Sekiz yaşında, ne söylediğini bilmeyen bir çocuğun sözlerini ciddiye alıyorlar" dedi. Almanya'ya göç eden Suriyeliler Times Gazete, Halep'ten Almanya'ya göç eden bir ailenin hikâyesini aktarıyor. Birleşmiş Milletler programı kapsamında 20 bin Suriyeli mülteci kabul edeceğini açıklayan Almanya'ya, yaklaşık 10 bin kadar Suriyeli'nin gittiği belirtiliyor. Ancak bunun yanı sıra insan kaçakçıları vasıtasıyla 2011 yılından bu yana 55 bin Suriyeli'nin Almanya'ya gitmeyi başardığı kaydediliyor. Fadi Salem ve abisi Feras'ın bu program kapsamında Almanya'ya geldiği, saatlerce ücretsiz Almanca dersinin aynı sıra, Almanya'da yaşam, siyaset, ekonomi, tarih ve benzeri konularda da ders aldığı belirtiliyor. Yalnızca Aralık ayında 4,910 Suriyeli'nin Almanya'ya sığındığı ve ülkedeki en büyük sığınmacı grup oldukları kaydediliyor. "Kota kapsamında" kabul edilen mültecilere hükümet kalacak yer sağlıyor ve iş bulmalarına yardımcı oluyor. İsrailli kadın aktivistler davayı kazandı Guardian Gazetede Kudüs'te kadınların kapalı giyinmelerini söyleyen duvar yazıları ve işaretlerine dair dava ele alınıyor. Dört kadın aktivistin açtığı davada, mahkemenin "belediyenin, kadınların toplum içinde kapalı giyinmesini söyleyen yasadışı ve tehditkâr mesajları ortadan kaldırmadığı" gerekçesiyle, kadınlara tazminat ödenmesine karar verdiği belirtiliyor. Hâkimin söz konusu duvar yazılarının kadınların medeni haklarını ihlal ettiği ve bu nedenle kaldırılması gerektiğine hükmettiği kaydediliyor. Kararda söz konusu yazıların ayrımcı, zarar veren ve aşağılayıcı olduğu ifade ediliyor ve kadınların manevi zararının tazmin edilmesi gerektiği söyleniyor. Sosyal medyada basın özgürlüğü mücadelesi Daniel Dombey, Financial Times Gazetede bugün Ankara'nın Twitter'ı yasaklayacak bir yasa tasarısı üzerinde çalıştığı haberi yer alıyor. Gazete Türkiye'de sosyal medyanın basın özgürlüğü için ana mücadele alanına döndüğünü belirtiyor. 7

8 Daniel Dombey imzalı habere göre, Twitter'ın bazı gazetecilerin hesaplarına erişimi engellememesi nedeniyle hükümet Twitter'a erişimi engelleyen bir yasa üzerinde çalışıyor. Haberde şu ifadeler yer alıyor: "Sedef Kabaş'ın kapısını polis çaldığında hala geceliğiyleydi. Polisin Kabaş'ı gözaltına almasına neden olan şey, daha önce ettiği birkaç sözdü. Kabaş bu sözler nedeniyle 10 yıla kadar hapis cezası alabilir. Arama iznini uzatan polisler, Kabaş'ın telefonuna ve dizüstü bilgisayarına el koydular ve kendisini polis merkezine götürdüler. Ardından savcılığa sevk edilen Kabaş, en son mahkemeye çıkarıldı. 30 Aralık'ta yapılan bu polis baskının sebebi, Kabaş'ın bir ay önce attığı bir tweet'ti. Eski televizyon sunucusu 'Korkmadım. Ama biraz öfkelendim' diyor ve 'Türkiye'de olan biten her şey, yolsuzluk, rüşvet, suçlar... Ve onlar benim bir tweet'im nedeniyle, 140 karakterlik bir sözüm nedeniyle peşimdeler' ifadelerini kullanıyor." Yazıda, Türkiye'deki basın özgürlüğü tartışmalarında sosyal medyanın ilkesel bir çatışma alanı haline dönüştüğü belirtiliyor. Buna göre hükümet, bazı internet sayfalarını önceden kapatabileceği bir yasa tasarısı ile Twitter'ın Türkiye'de bazı gazetecilerin profillerine erişimi engelleyeceği davalar üzerinde çalışıyor. "Anayasa Mahkemesi geçen yıl Twitter ve Facebook'a erişim kararlarını iptal etmişti. Ancak hükümeti eleştirenler, internete erişime kısıtlamalar getirildiğini savunuyor ve geleneksel medyadaki kısıtlamalar nedeniyle insanların internete güvendiğini belirtiyor. Türkiye hükümeti, 2010'dan bu yana 150 konu hakkında medya yayın yasağı getirdi, bunların arasında yolsuzluk soruşturması yürütülen dört bakanın dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmaması da vardı. Kabaş da 'Sosyal medya insanların nefes alabildiği birkaç alandan biri çünkü ana akım medya boğuluyor' diyor. Kabaş'ın gözaltına alınmasına neden olan tweetinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgisi bulunan kişiler hakkındaki yolsuzluk soruşturmasının delil yetersizliği nedeniyle düşürülmesi konu ediliyordu. Kabaş, soruşturmayı düşüren savcıyı kast ederek 'Bu adamı ASLA UNUTMAYIN' yazmıştı. Kabaş, üzerinde çok konuşulan bir dava hakkında yorum yaptığını söylüyor, 'Soruşturmanın bir yere varmasına izin vermediler - yalnızca durdurdular' diyor. Polisin geldiği gün Kabaş'ın hangi diğer sosyal medya platformlarını kullandığı soruluyor ve savcılardan biri Kabaş'ı hangi terörist örgütün yolsuzluk davası hakkında konuşmasını istediğini soruyor. Kabaş bu soruya şüpheyle yaklaştığını söylüyor. Geçen hafta Türk hakim, Kabaş'ın tweeti ile yolsuzluk davasındaki savcıyı hedef gösterdiği ve tehdit ettiği suçlamasıyla, davasının ilk duruşmasının Nisan ayında görülmesine hükmetti. Yetkililer eski sunucunun beş yılla yargılanmasını talep etti. Ancak bu hafta getirilen yeni suçlamalarla, Kabaş'ın polisin geldiği gün yetkilileri kapıda beklettiği öne sürülüyor ve ayrıca bu suçtan da beş yılla yargılanması isteniyor." 8

9 "Her ne kadar Erdoğan dünyanın 'en özgür' medyası dese de, Türkiye medyasının geleceği için mücadele internette devam ediyor. Kısa bir süre önce AK Parti, başbakan ve diğer bakanlara, mahkeme kararı olmaksızın internet sitelerine erişimi yasaklama imkanı tanıyan yasa tasarısını duyurmuştu. Şu anda mecliste tartışılan yasa, hükümetin internet üzerindeki kontrolünü artırmaya yönelik üçüncü ve en hırslı yasama girişimi. Öte yandan Facebook, bu hafta verilen ve Muhammed Peygambere hakaret eden içeriklerin yasaklanması yönündeki mahkeme kararını uyguladı.kararda erişimin engellenmemesi halinde siteye erişimin engellenebileceği uyarısı yer alıyordu. Bir başka mahkeme ise, çoğu gazeteciler tarafından atılan 300 kadar tweete erişim yasağı getirdi. Bu karar, hâkimlerin siyasileşmiş davalardaki rollerine örnek teşkil etti. Twitter ve YouTube yasaklarının Anayasa Mahkemesi'nde iptalini sağlayan iki avukat, şu anda tamamen Twitter'a odaklanmış durumda. Avukatlar şirkete yazdıkları mektupta, gelecekte atılacak hukuki adımlara atıf yapıyor ve ABD şirketi olarak Türkiye hukukuyla bağlı olmadıklarını hatırlatıyor, ayrıca bu tür uygulamaların ifade özgürlüğüne zarar vereceğine dikkat çekiyor. Avukatlar, Twitter'daki bazı tweetlere erişim yasağı yönündeki mahkeme kararlarının 2013'te sekiz iken, geçen yılın son altı ayında 186'ya kadar yükseldiğini belirtiyor ve hükümet yanlısı hesapların bundan etkilenmediğini vurguluyor. Twitter bu konuda yorum yapmaktan kaçınıyor. Twitter'ın destekçileri, şirketin Türk mahkemelerinin kararlarına uymak zorurunda olduğunu ya da siteye erişimin toptan yasaklanmasını göze alması gerektiğini ancak bunun ifade özgürlüğüne çok daha fazla zararı olabileceğini söylüyor. Bu kişiler baskıların ve kısıtlamaların yalnızca Haziran'daki genel seçimler öncesinde artacağını ileri sürüyor." Türkiye'ye Otoriter Yönetime Kayma Eleştirisi HRW İnsan Hakları İzleme Örgütü yayınladığı 2015 Dünya Raporu nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve kurucusu olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi'nin insan hakları ve yasaları hiçe sayarak Türkiye nin son on yılda yakalamış olduğu başarıları zedelediğini öne sürdü. Rapora göre AKP hükümeti daha önce görülmemiş bir şekilde Türk yargı sistemini kontrol altına almaya, sosyal medya ile internete birçok kez sansür getirip gazetecileri hapisle korkutarak Türk medyasını sindirmeyi çalışıyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü nün Türkiye uzmanı Emma Sinclair-Webb e göre, Seçimden zaferle çıkmak, Türkiye Hükümetine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan a son on yılda yapılan reformları ve Türkiye yi bir demokrasi ülkesi yapan kurumları zayıflatmak için bir mazeret olmamalı. "Webb, yargı sisteminin hükümet kontrol altına alınması, polisin yetkilerini arttırırken denetlenmemesi ve basının susturulmasının ülkenin uluslararası itibarını zedelediği görüşünde. 9

10 Amerika, Gülen i Deport Etmeli TURKISHNY Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fethullah Gülen ile ilgili, "Benim için iadesinden öte, deport edilmesi çok daha isabetli olur" dedi.cumhurbaşkanı Erdoğan, Fethullah Gülen ile ilgili, "Benim için iadesinden öte, deport edilmesi çok daha isabetli olur. Deport edilsin ve Amerika, en azından 'Stratejik ortağım' veya 'Model ortağız' dediği Türkiye'ye karşı görevini yerine getirsin. Şu anda Milli Siyaset Belgesi'ne girmiş olan böyle bir örgütün başı, artık bu noktada Amerika'da tutulmamalıdır. Çünkü Amerika-Türkiye ilişkileri açısından bu önemlidir" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda ciddi manada Türkiye'den kaçış var. Geçenlerde bir gazetede, imamlar yayınlandı. Bu imamların bir kısmı şu anda Türkiye'yi terk etmiş durumdalar, kaçıyorlar. Madem suçlu değilsiniz niye kaçıyorsunuz Yakayı artık ele veriyorlar" dedi. Türkiye Başbakanı'ndan Akıllıca Sözler The Washington Post Lally Weymouth un Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu ile yaptığı mülakatta yer alan İslam a hakaret hakkı yok. ifadesini, ABD politikasının Irak ve Suriye de neden başarısız olarak İslam Devletinin yükselmesine yol açtığı konusuyla ilgilenen birisi zorunlu olarak okumalıdır ların sonlarında Türkiye ve Suriye ye gittim, buralarda çalıştım, 2003 te Irak taydım ve 1977 den 1979 a kadar İran da çalıştım. Amerika Birleşik Devletleri nin Orta Doğu da işleyen bir koalisyon oluşturamaması, Orta Doğu da sürekli değişen meseleleri ele almada ortaklarımızla birlikte çalışamama ve kendi fikirlerimizi onlarınkine entegre edemeyişimize kadar uzanır. Bu yönetimin uzlaşma fikri ya benim yolumla ya da hiç şeklinde. Mülakat ayrıca Türkiye nin ABD nin başarısız Irak ve Suriye politikalarıyla ilgili görüşlerine odaklanıyordu. Belki de Başbakan ın bu mülakatı vermedeki asıl amacı buydu. İsrail Varlığını Devam Ettirebilir Mi? Chicago Tribune İsrail, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki tek liberal demokrasidir. Sekiz milyon İsraillinin etrafı yirmiden fazla ülkedeki dört yüz milyon Müslüman tarafından çevrilidir. İsrail'in komşularının neredeyse hepsi İsrail karşıtı diktatörlükler, monarşiler ya da teokrasilerdir. Radikal İslam'ın yükselişi göz önüne alınıp Orta Doğu'nun petro-dolar zenginliği ve orantısız demografi de eklenince, akıllara, "İsrail bugüne 10

11 kadar nasıl hayatta kaldı?" sorusu geliyor. Örneğin neden Birleşmiş Milletler 70 yıl önce İsrail'e kaçan Filistinlilere bu kadar çok ilgi gösteriyor da Hindistan'dan zorla çıkarılan Müslümanları ya da Orta Doğu'daki şehirlerden etnik olarak temizlenen Yahudileri göz ardı ediyor? Neden Dünya Lefkoşa'nın Kudüs'ten daha bölünmüş bir şehir olmasından endişelenmiyor veya Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'ı ya da Çin'in Tibet'i işgalini? Obama'nın zamanında dünya liderleri arasında en yakın arkadaşlarından birisi olarak bahsettiği bir Başbakana (Recep Tayyip Erdoğan) sahip Türkiye, açık bir şekilde laik olmayan ve İsrail karşıtı bir ülkeye dönüştü. IŞİD ilk Lübnan 'emri'ni atadı Times Gazetede IŞİD'in Lübnan'a yönelik saldırılarını artıracağıyla ilgili bir haber yer alıyor ve örgütün, Lübnan'a yeni saldırıları yönetecek bir 'emir' atadığı yazıyor. "IŞİD'in kaçak bir Selefi şeyhi, yeni saldırılar için ilk Lübnan emiri olarak atadığı haberleri geliyor. Bu da örgütün Lübnan'da ilerlemek isteğinin yarattığı korkuyu artırıyor. Şeyh Ahmet Esir'in örgütün Lübnan emiri olarak atanması, IŞİD'in Suriye-Lübnan sınırında, Lübnan topraklarına yaptığı baskından birkaç gün sonra gerçekleşti. Saldırıda sekiz Lübnan askeri hayatını kaybetmişti." Gazete, son Lübnan saldırısının, Ağustos'ta yapılan ve 20 Lübnan askeri ve polisinin kaçırıldığı baskından bu yana en ciddi saldırı olduğunu belirtiyor. Örgütün asker ve polis kaçırma baskınından bu yana Suriye'deki Kalamun Dağları'nda güçlendiği, ılımlı İslamcı örgütlerden çok sayıda katılan olduğu ifade ediliyor. Lübnan güvenlik merkezi başkanı Abbas İbrahim, bu ay yaklaşık 700 militanın klendi örgütlerinden ayrılarak IŞİD'e katıldığını öne sürüyor. İbrahim, IŞİD'in Lübnan sınırındaki köyleri ele geçirerek, Suriye'deki pozisyonunu güçlendirmeye çalıştığını ve Esad'a destek veren Hizbullah'ı alt etmeyi planladığını belirtiyor. Iraklı kaynaklar da, örgütün Diyala'daki mevzilerine düzenlenen operasyonlar sonrasında, IŞİD'in Lübnan, Ürdün ve Suriye'de ilerleme planlarına dair belgelere ulaştıklarını söylüyor. Belgelere göre IŞİD, bu ülkelere sınır ötesi saldırılar düzenlemeyerek uluslararası koalisyonun Irak ve Suriye'deki ilgisini dağıtmayı hedefliyor. Örgüt, Suudi Arabistan sınırında üç güvenlik görevlisinin öldüğü intihar saldırısını üstlenmişti. Lübnan İçişleri Bakanı Nohad Maçnuk da, Tripoli kentindeki iki bombalı saldırıdan IŞİD'in sorumlu olduğunu söylemişti. Kobani'deki zafer IŞİD'in zayıflığını göstermiyor Patrick Cockburn, Independent 11

12 Cockburn, IŞİD karşıtlarının ortak bir planı olmadığı sürece örgütün pes etmeyeceğini söylüyor. Gazeteci, IŞİD'in var olduğu sürece, rehineleri öldürme tehdidiyle siyasi ve medya gündemini meşgul etmeye devam edeceğini belirtiyor. Cockburn'e göre örgüt, Japon ve Ürdünlü rehineleri kullanarak, tanınırlık kazanıyor ve genel olarak teröre ilham veriyor. IŞİD'in Kobani'den çıkarıldığını belirten gazeteci, öte yandan örgütün Suriye'nin Humus kentinde, Şam'ın güneyinde ve Kalamun dağlarında güçlendiğini ve ilerlediğini sözlerine ekliyor. Irak'ta hükümet güçlerinin örgüte karşı ilerlediği ancak Bağdat Uluslararası Havalimanı'na giden bir uçağa kurşunlar isabet ettiğinden, büyük firmaların uçuşları durduğu da belirtiliyor. Cockburn, Batı'nın siyasi, askeri ve güvenlik politikalarının farklı yönlerde ilerlediğini ve birbirleriyle çeliştiğini belirtiyor. ABD ve müttefiklerinin hem IŞİD'i yenmeyi hem de Esad'ı devirmeyi amaçladığını belirten gazeteci, Esad'ın devrilmesinin hem IŞİD hem de Nusra cephesini güçlendirebileceğini ileri sürüyor. Türkiye'nin IŞİD'e karşı önemli bir müttefik olduğunu kaydeden gazeteci, geçen hafta Independet'a konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Suriye sınırını kapatamayacakları" sözlerini hatırlatıyor. IŞİD'in askeri ve ekonomik olarak sıkıştırıldığını belirten Cockburn, yine de örgütün gerilediğine dair hiçbir belirti olmadığını söylüyor. Hatta Kobani'deki yenilginin bile zayıflık göstergesi olarak kabul edilemeyeceğini ifade ediyor. Hizbullah-İsrail çatışması Financial Times Hizbullah'ın İsrail ordusuna yönelik saldırısını konu alan gazete, Golan tepelerindeki ölümcül saldırılara karşılık olarak Hizbullah'ın İsrail ordusuna saldırdığını yazıyor. Saldırıda bir Birleşmiş Milletler "barış kuvveti"nin öldürüldüğü bildiriliyor. Haberde İsrail Savunma Kuvvetleri'nin "Bir füzenin konvoyu hedef aldığı, iki askeri öldürdüğü ve yedi askeri yaraladığı" açıklamasına yer veriliyor. İkinci saldırıda ise havan topu ile saldırıldığı, ölü veya yaralanan olmadığı ancak bölgeye yakın kayak merkezinin İsrail tarafından boşaltıldığı ifade ediliyor. Gazete, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun saldırılarla ilgili Lübnan hükümeti ile Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ı suçlayan sözlerini aktarıyor. IŞİD Ve El Nusra Robert Fisk, Independent Fisk, İdlib'de atağa geçen IŞİD ve El Nusra militanlarının vilayet binasına saldırdığını ve rejime bağlı üst düzey görevlileri öldürdüğünü belirtiyor. Buna göre kenti neredeyse ele geçiren militanlar, çoğu üst düzey en az 70 askeri başlarını keserek öldürdü. Yazıda, özellikle Lazkiye ve Halep arasındaki İdlib'in stratejik önemine dikkat çekildi ve kentin düşmesinin Suriye rejimi için yıkıcı sonuçlar doğurabileceği belirtildi. 12

13 Tunus'ta seçimler Financial Times Haberde, ülkenin seküler partisi Nida Tunus'un meclisteki 217 koltuktan en az 83'ünü kazandığı belirtiliyor. Gazete ayrıca ana muhalefet partisi Nahda'nın mecliste 65 koltuğu garantiye aldığını yazıyor. Seçimi izleyen uluslararası kuruluşların barışçıl ortamı takdir ettiği vurgulanan haberde, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunun ise önümüzdeki ay yapılacağı ifade ediliyor. Boko Haram'ın kaçırdığı kızlar Times Times gazetesinde bugün Boko Haram'ın kaçırdığı kız öğrencileri ellerindeki rehineleri öldürmeye zorladığı yazıyor. Gazete, İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün raporuna yer veriyor. Buna göre örgütün, 2009 yılından bugüne kadar 500 kadın ve kız çocuğunu kaçırdığı belirtiliyor. Raporda, kaçırılan bazı kızların yem olarak kullanıldığı, bazılarının temizlik ve yemek işlerinde çalıştırıldığı ve neredeyse tüm kaçırılanların fiziki, psikolojik ve cinsel şiddete maruz bırakıldığı ifade ediliyor. Libya petrolü tehlikede Daily Telegraph Gazete, Mısır'ın İslamcı militanlarla ilgili uyarılarına değiniyor. Buna göre İslamcı militanlar, Libya'daki petrol tesislerini ele geçirmeye hazırlanıyor. Londra'ya ziyaretinde konuşan Mısır Dışişleri Bakanı'nın şu sözlerine yer veriliyor: "Bizim mücadelemiz benzer örgütlere karşı devam ediyor. Müslüman Kardeşler gibi terörist ideolojileri olan bu örgütler birbirlerini destekliyor. IŞİD'in terörünün Irak ve Suriye'den Nijerya'ya kadar nasıl ilerlediğini gördük. Bu örgütlerin aralarındaki bağlantı görülmeli." İngiltere'nin Afganistan misyonu Daily Telegraph, Times Daily Telegraph, Camp Bastion üssünde İngiltere bayrağını gönderden indiren askerlerin fotoğrafı yanında, ''Uzun bir savaş sessizce sona erdi'' diye yazıyor. Gazete, orta sayfasında 2001'den 2014'e dek süren Afganistan operasyonunda ölen 453 askeri adları ve fotoğraflarıyla sıralayarak anıyor. Ancak bu askerlerden birinin annesi olan Patricia Quinlan, Daily Telegraph'a ''Oğlumun hayatına değmezdi, yazık oldu.'' diyor. Times gazetesinin Afganistan tahlili de çok farklı değil. ''Yüzlerce can verildi, milyarlar harcandı, ama Afganistan'a barışın geldiğinin işareti yok'' diyor gazete. 13

14 Kobani'den gelen cenaze Guardian Guardian'ın bugün Afganistan'ın yanısıra manşete çıkardığı bir başka yer var: Portsmouth. İngiltere'in güney sahilindeki bu liman kentini özel kılan neden ise, Suriye'de IŞİD'in yanında savaşırken ölen dördüncü genç cihatçının da Portsmouth kentinden geldiğinin ortaya çıkması. Guardian, donanma üssüne ev sahipliği yapan Portsmouth'taki Bangladeş kökenli toplum üzerinde Müslüman gençlerin radikalleşmesine çözüm bulunması yönünde baskının arttığını bildiriyor. Gazete, 19 yaşındaki Mıuhammed Mehdi Hasan'ın Kobani'de Kürt güçlerine karşı çarpışırken öldüğünün bu haftasonu Portsmouth'taki ailesine bildirildiğini aktarıyor. Guardian, ölen gencin Suriye'ye Portsmouth'tan beş arkadaşıyla birlikte seyahat ettiğini belirtiyor. Gazeteye göre şu ana kadar bu altı kişilik gruptan dördü IŞİD için savaşırken öldü, bir tanesi geri döndüğü İngiltere'de hapis yatıyor, birinin ise halen Suriye'de savaştığı düşünülüyor. Boko Haram'ın tutsakları Guardian Kızların tutulduğu kamplardan kurtulmayı başaranlar, ''Şiddet, terör, tecavüz ve psikolojik işkenceye'' maruz kalıyor. 2009'dan bu yana 500'ü aşkın kadın ve kız çocuğunun Boko Haram tarafından esir alındığını yazan Guardian, aralarından birçoğunun ya okula gittiği ya da Hristiyan olduğu için örgüt tarafından kaçırıldığını belirtiyor. Guardian, İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (Human Rights Watch) yılları arasında kamplardan kaçmayı başaran 30 kadın ve çocukla görüştüğünü yazıyor. Ayrıca kaçırma olaylarının görgü tanığı 16 kişinin ifadelerine de başvuran Human Rights Watch, Nijerya hükümetine sunduğu raporda, Boko Haram'a karşı daha güçlü önlemler alınmasını, kadın ve kız çocuklarının daha sıkı biçimde korunmasını istiyor. Washington'da soğuk duş Daily Telegraph Daily Telegraph, Amerikan-İsrail ilişkilerinde yaşanan gerginlik hakkında da yazmış; hatta İsrail kabinesinden bir bakanın ifadesiyle, ''bir kriz'' söz konusu. Gazeteye göre, İsrail'in katı tutumlu Savunma Bakanı Moşe Yalon'un Washington'u ziyareti sırasında görüşme talep ettiği Başkan Yardımcısı Joe Biden, Dışişleri Bakanı John Kerry ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice tarafından ''randevu defterleri çok dolu olduğu için'' geri çevrilmesi, diplomatik planda hayli soğuk bir karşılama anlamına geliyor. Daily Telegraph, normal koşullarda İsrail'den bir savunma bakanı Washington'a uğradı mı Amerikan hükümetinin bu derece üst kademeleri ile bir araya gelmesinin standart gelenek sayıldığını yazıyor. İsrail'in Maliye Bakanı Yair Lapid, kabine arkadaşı Moşe Yalon'un muhatap olduğu muameleyi öğrenince, ''Bu bir kriz'' 14

15 değerlendirmesinde bulunmuş. Daily Telegraph, Beyaz Saray'ın böyle bir tavır koymasını İsrailli Savunma Bakanı Yalon'un bu yıl geçiğimiz aylarda Obama hükümeti hakkında sarfettiği sözlere bağlıyor. Yalon, Amerikan Dışişleri Bakanı John Kerry'yi Filistinlilerle barış konusunda ''saplantılı'' bulduğunu söylemiş, Washington'un dış dünyaya güçsüzlük mesajı yayan bir politika izlediğini belirtmişti. İtalya alarmı Financial Times Son olarak Financial Times'ın manşete çektiği bir ekonomi haberi var. Euro bölgesinde bankaları ''stres kontrolünden'' geçiren Avrupa Merkez Bankası müfettişlerinin dün yayımladığı raporu yazan Financial Times, dokuz bankası testi geçemeyen İtalya üzerindeki artan baskılara dikkat çekiyor. Gazete, İtalyan Merkez Bankası'nın savunmaya geçtiğini ve euro bölgesi çapında bankaların sermaye gücünü test eden parametrelerin İtalyan kurumları için aşırı sert tutulduğundan şikâyetçi olduğunu yazıyor. Financial Times, bir yılı aşkın süre boyunca euro bölgesindeki bankaları mercek altına alan ve binlerce maliyecinin katkısıyla gerçekleştirilen inceleme neticesinde 25 bankanın stres testini geçemediğinin anlaşıldığını ve bunlardan dokuzunun da İtalya'da yer aldığını kaydediyor. ASYA - PASİFİK GÜNDEMİ Uygurlar, telefonlarına konulan yazılımla fişleniyor Dünya Bülteni Çin, Doğu Türkistan'da iletişim araçları satışında kimlik bilgilerini zorunlu kıldı, İletişim araçlarına ülke yönetiminin ulaşab,ileceği bir yazılım yüklendiği ve kullanıcıların takip edildiği belirtiliyor Çin işgali altındaki Uygur Özerk Bölgesi'nde iletişimi sağlayan elektronik eşyaları kimlik ibrazıyla satın alma zorunluluğu getirildi. İletişim araçlarına güvenlik güçlerinin ulaşabileceği bir yazılımın yükleneceği belirtiliyor. Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) resmi yayın organlarından Global Times'ın haberine göre, Çin'in kuzeybatısındaki Uygur Özerk Bölgesi'nde iletişim sağlayan cep telefonu ve bilgisayar gibi elektronik eşyaların kimlikle satın alınması zorunluluğu getirildi. Elektronik mağazaların sistemlerine, bilgi depolama ve yayma gibi özelliklere sahip elektronik eşyaları satın alan şahıslar ve aldıkları ürün bilgilerine güvenlik güçlerinin erişebileceği bir yazılımın yükleneceği kaydedildi. Daha önce bu özelliklerde satılan ikinci el elektronik eşyaların eski ve yeni şahıs bilgilerinin kontrol edilerek polis veri tabanına kaydettirilmesi istenirken, kayıtların sürekli güncelleneceği ve en az iki yıl veri tabanında kalması gerektiği belirtildi. 15

16 Kaydı olmayan ikinci el ürünlerin kullanılmasının "kesinlikle yasak" olduğu açıklandı. Ayrıca, yeni kural çerçevesinde mağazalara güvenlik kamerası kurulması ve kamera kayıtlarının 30 gün saklanması zorunluluğu getirildi. Bu yasağın getirilme amacının, Pekin yönetiminin ''zararlı ve aşırı'' olarak gördüğü fikirlerin bölgede insanlar arasında yayılmasını engellemek olduğu ifade edildi. Diğer yandan iki hafta önce, Uygur Özerk Bölgesi'nde havai fişeklerin kimlik gösterilerek satılması kuralı getirilmişti. Bu kuralla amaçlananın, "saldırgan" olarak nitelendirilen kişilerin havai fişeklerden patlayıcı madde yapmasını engellemek olduğu açıklanmıştı. Çin, son dönemde bölgedeki önlemleri artırırken, Uygur Özerk Bölgesi başta olmak üzere ülkenin bazı yerlerinde patlama ve bıçaklı saldırı gibi olaylar Pekin yönetimi tarafından doğrudan "radikal gruplar" ile ilişkilendiriliyor, ancak yaşanan birçok olayla ilgili net bilgi verilmiyor. Ülkede geçen yılın başında yürürlüğe giren terörle mücadele yasası kapsamında bölgede geniş güvenlik önlemleri alınırken, uluslararası gözlemci kuruluş ve yabancı gazeteciler bölgede "güvenlik gerekçeleri" nedeniyle bağımsız çalışmalarda bulunamıyor. Japonya'da Müslümanlar rehine için dua etti Dünya Bülteni Japonya da Müslümanlar, Cuma namazında IŞİD in elinde rehin olan Japonya vatandaşının kurtulması için dua etti. Tokyo daki Tokyo Camii'nde Müslümanlar, IŞİD in kaçırdığı Japon vatandaşı Kenji Goto nun sağ salim kurtulması ve ailesine kavuşması için dua etti. Gorbaçov'dan şimdi de 'sıcak savaş' uyarısı Dünya Bülteni Sovyetler Birliği'nin son lideri Mikhail Gorbaçov, Ukrayna krizindeki çatışmalarda artan ölü sayısı ve Avrupa Birliği'nin Rusya'ya yönelik yaptırım kararı üzerine "sıcak savaş" uyarısında bulundu. Rus haber ajansı Interfax'a konuşan Gorbaçov, Batı ile Rusya arasındaki gerginliğin giderek arttığını ve Avrupa ülkelerinin Rusya'yı resmen savaşın içine sürüklediğini ifade etti. Gorbaçov, Ukrayna'daki saldırılar sebebiyle Batı'nın Rusya'yı sorumlu tutması ve yaptırım planlarıyla Avrupa pazarından Rusya'yı koparmaya çalışmasının, dünya genelinde vahim sonuçlar oluşturabileceğini savundu. Durumdan endişelendiğini belirten Gorbaçov, "Soğuk savaş zaten açık şekilde devam ediyor. Maalesef bu durumun bir sıcak savaşa dönüşmeyeceğini söyleyemem" dedi. 16

17 Gorbaçov daha önce de Ukrayna kriziyle alakalı "Yeni bir nükleer savaş çıkabilir" uyarısında bulunmuştu. Afgan askeri ABD'lileri taradı Dünya Bülteni Afganistan ın başkenti Kabil deki Askeri Havaalanında bir Afgan askerinin düzenlediği silahlı saldırıda 3 Amerikan vatandaşının öldürüldüğü, 4'ünün de yaralandığı bildirildi. Saldırının dün akşam geç saatlerde Afganistan Hava Kuvvetlerine danışmanlık hizmeti veren ABD vatandaşlarına düzenlendiği, saldırganın öldürüldüğü belirtildi. Öldürülen Amerikan vatandaşlarının ABD Savunma Bakanlığı ile anlaşmalı çalıştığı öğrenildi. Afganistan Savunma Bakanlığı sözcülerinden Devlet Vaziri, yaptığı açıklamada, Afgan Hava Kuvvetleri mensuplarına danışmanlık hizmeti veren ABD vatandaşlarına silahlı saldırının yapıldığını doğruladı. Vaziri, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü gerekçesiyle ayrıntılı bilgi vermedi. Afgan Talibanı Sözcüsü Zabiullah Mücahet ise yaptığı yazılı açıklamada, saldırıyı üstlenerek, Kabil Askeri Havaalanında Taliban üyesi İhsanullah tarafından Amerikan askerlerine silahlı saldırı düzenlendiğini açıkladı. Sözcü Mücahet, saldırıyı düzenleyen İhsanullah ın daha önce Taliban ın talebi üzerine Afgan ordusunda asker olarak göreve başladığı ve Talibanla ilişkisi olduğunu savundu. Filipinler lideri: Barış süreci korunmalı Dünya Bülteni Filipinler Devlet Başkanı Benigno Aquino, geçen hafta sonu çıkan çatışmada 50 polis memurunun öldürüldüğü ülkenin güneyinde, barış sürecinden vazgeçilmemesini istedi. Aquino, televizyondan yayınlanan halka sesleniş konuşmasında, "çatışmanın, hükümetle Moro İslami Kurtuluş Cephesi arasındaki barış anlaşmasını bozmasına izin verilmemesi" gerektiğini söyledi. "Müslüman Mindanao için uzun süredir istediğimiz barışta çok yol katettik. Tüm taraflar bu noktaya varmak için büyük özveri ve güven ortaya koydu" diyen Aquino, Mampasano'da çıkan çatışmanın bu güveni yıkmak, barış sürecine zarar vermek isteyenlere koz verdiğini ifade etti. 17

18 SÜRECİN BAŞARISI BANGSAMORO TEMEL YASASINA BAĞLI Barış sürecinin başarısının Bangsamoro Temel Yasası'nın geçmesine bağlı olduğunu ifade eden Aquino, yasa en kısa sürede geçmezse, barış sürecinin sekteye uğrayacağını ve statükonun devam edeceğini belirtti. Barış sürecinin sekteye uğraması durumunda bölgede daha fazla şiddet olayları yaşanacağına dikkat çeken Aquino ayrıca, ölen polisler için bir günlük ulusal yas ilan edildiğini duyurdu. Çatışmanın ardından yerel hükümet komitesinin başkanı Ferdinand Marcos Jr, barışa yönelik adımların askıya alındığını ve "Bangsamoro Temel Yasası" konusundaki görüşmelerin durdurulduğunu açıklamıştı. SÜREÇ ÇATIŞMALARIN ARDINDAN TEHLİKEYE GİRMİŞTİ Emniyet güçleri, geçen Pazar günü Mindanao Adası'nda MİKC idaresindeki Maguindanao bölgesinde iki terör zanlısının yakalanması için düzenlenen operasyonun ardından çıkan çatışmada 50 özel hareket polisinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu. Olaydan sonra bölgede barışa yönelik adımların askıya alındığı ve "Bangsamoro Temel Yasası" konusundaki görüşmelerin durdurulduğu belirtilmişti. Moro İslami Kurtuluş Cephesi, yaklaşık 40 yıl süren ve 120 bin kişinin ölümüne neden olan ayrılıkçı hareketin ardından geçen yıl 27 Mart'ta Filipinler hükümetiyle Bangsamoro Barış Anlaşması imzalamıştı. Anlaşmanın imzalanmasıyla Mindanao ya kalıcı ve sürdürülebilir barış getirmesi öngörülen Bangsamoro Temel Yasası'nın nihai taslağı geçen yıl Eylül ayında Filipinler Kongresi ne sunulmuştu. İran'la nükleer müzakereler İstanbul'da sürüyor Dünya Bülteni İran ile sürdürülen nükleer müzakereler kapsamında İran, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın Dışişleri Bakan Yardımcıları İstanbul'da bir araya geldi. İran Dışişleri Bakanlığından konuyla ilgili yapılan açıklamada, görüşmelerin Münih'te önümüzdeki hafta başlayacak Güvenlik Konferansı çerçevesinde sürdürüleceği belirtildi. Münih'teki görüşmelerin bakan düzeyinde yapılması öngörülüyor. 18

19 BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa ile Almanya'nın oluşturduğu 5+1 grubu ve İran arasında yürütülen müzakerelerde nihai anlaşmaya varılamamış ve müzakereler 1 Temmuz 2015'e kadar uzatılmıştı. Müzakerelerde 1 Temmuz'a kadar nihai anlaşmaya varılması hedefleniyor. ABD ve Batılı müttefikleri İran'ı nükleer silah üretmekle suçluyor. İran ise nükleer programının sivil amaçlı olduğunu savunuyor. Rusya, Vietnam'a üçüncü denizaltısını da gönderdi SPUTNİK Vietnam ın Rusya dan sipariş ettiği projeli Varşavyanka denizaltılarının üçüncüsü, Cam Ranh limanına teslim edildi. Khaifon adını alan denizaltının taşınmasını, Hollanda nın Rolldok Star taşıyıcı gemisi üstlendi. Bayrağın göndere çekilmesi töreninin ardından denizaltı, Vietnam Donanması na dahil edilecek. Rusya nın yurtdışına silah satmakla tek görevli kurumu Rosoboroneksport ve Vietnam arasında, 2009 sonlarında, 6 adet projeli Varşavyanka dizel-elektrikli denizaltının (NATO kodu Kilo) alımına ilişkin toplam 2 milyar dolarlık sözleşme imzalamıştı. Denizaltılar, Club-S füze sistemleri ile donatılmış şekilde Vietnam a teslim ediliyor. Vietnam Donanması, Rusya dan alınan ilk iki denizaltıya Hanoi ve Ho Chi Minh adlarını vermişti. Sankt-Petersburg un Admiralteyskiye Verfi tersanesinde inşa edilen denizaltılarının tümünün 2016 yılına kadar teslim edilmesi planlanıyor. Rusya, askeri ve teknik işbirliği alanında Vietnam ın geleneksel ortağı. İki ülke arasında, son yıllarda, Rus yapımı silahların Vietnam a sevkiyatını öngören ve toplam maliyeti 4,5 milyar dolar olan anlaşmalar imzalanmıştı. MH370'un kaybolması kaza kabul edilecek SPUTNİK Malezya hükümeti, Malezya Havayolları'na ait MH370 sefer sayılı uçağın 8 Mart 2014'te Kuala Lumpur'dan Pekin'e giderken ortadan kaybolmasını kaza' ilan etti. 19

20 Malezya Sivil Havacılık Dairesi Genel Müdürü Azharuddin Abdülrahman, her ipucunun peşine düştüklerini, ama söz konusu bölgede hayatta kalabilmiş birini bulmanın mümkünatı kalmadığını söyledi. 239 KİŞİDEN UMUT TAMAMEN KESİLDİ Bu yüzden Hint Okyanusu'nda düştüğü sanılan uçaktaki 239 kişinin tamamının öldü kabul edileceğini duyuran Abdülrahman, ailelere ve yakınlarına başsağlığı diledi. Bu açıklamayla birlikte tazminat taleplerinin önündeki yasal engeli kaldırmış oldu. Güney Kore ordusundaki cinsel taciz vakalarından sonra getirilen düzenlemeler kapsamında karşı cinsten iki askerin el sıkışması yasaklandı. Ayrıca, bir asker, karşı cinsten bir askerin odasına yalnız giremeyecek. Güney Kore ordusundaki cinsel taciz vakalarından sonra orduyla ilgili yeni düzenlemelerin uygulamaya koyulduğu açıklandı. Adlarının açıklanmasını istemeyen ordudaki bazı görevliler, yeni düzenlemelerle kadın ve erkek personelin katı kurallara tabi tutulduğunu belirtti. Orduda uygulamaya konulan yeni kurallara göre, bir asker, yalnız başına karşı cinsten başka bir askerin odasına giremeyecek ya da karşı cinsten iki asker her iki elle tokalaşamayacak. SAYGI VE MİNNETTARLIK ANLAMINA GELİYOR Kore kültüründe iki elle tokalaşma saygı ve minnettarlık anlamına geliyor. Fakat cinsel tacize yol açabileceği ihtimali nedeniyle bu tür bir fiziksel temasın yasaklandığı ifade ediliyor. Güney Kore ordusunda bir general, geçen ekim ayında cinsel taciz suçlamasıyla tutuklanmıştı. Pakistan Talibanı örgütüne mensup olduğunun belirlendiğini kaydetti. Tacik aktivist Moskova'da kaçırıldı Dünya Bülteni Orta Asya İnsan Hakları Merkezi Tacikistan Genç Uyanış hareketi lideri Maksud İbragimov un Rusya da kaçırıldığını açıkladı. Tacik aktivistleri aynı zamanda muhalif "Grup 24" hareketinin üyesi olan İbragimov un Rus özel servisleri tarafından Tacikistan a iade edildiğimden endişe ediyor. 20

21 İbragimov 20 Ocakta kayboldu. Moskova şehir polis departmanı İbragimov un 20 Ocakta tutuklandığını ve aynı gün serbest bırakıldığını açıkladı. Ancak 26 Ocak ta Moskova şehri Preobrajenskiy ilçe mahkemesi Ibragimov'un akrabalarına Tacikistan hükümetine teslim edildiğini tebliğ etti. Tacik hükümeti yetkilileri bu konuda açıklama yapmayı reddetti. Tacikistan Genç Uyanış hareketinin lideri Maksud İbragimov Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman hükümetine karşı yaptığı eleştiriler ile ün kazanmıştı. Son 10 yıldır Rusya'da yaşayan 37 yaşındaki İbragimov Rus vatandaşlığına geçmişti. Ancak yakınlarına göre geçen yılın sonunda Rus vatandaşlığından çıkarıldı. Ayrıca, o günlerde kimliği belirsiz kişiler Maksud İbragimov a bıçakla saldırarak yaralanmasına neden oldu. Orta Asya İnsan Hakları Merkezi Ibragimov'un Tacikistan da hayatının tehlikede olduğunu ve insan hakları kuruluşlarını bu konuya kayıtsız kalmaması için göreve çağırdı. Rusya da son iki ay içerisinde 10 dan fazla Tacikin kaçırıldığı belirtiliyor. IŞİD Afganistan ve Pakistan'a yerleşiyor Dünya Bülteni IŞİD, Afganistan ve Pakistan da yeni birimler oluşturduğunu açıkladı. Örgütün Twitter ve video siteleri üzerinden yaptığı açıklamada IŞİD e katıldığını açıklayan Taliban ve El Kaide mensuplarıyla iki ülkede teşkilatlandığı belirtildi. Dünyanın bir çok ülkesinde kendine bağlı gruplar oluşturan IŞİD, Taliban hareketinin eski sözcüsü olan Hafız Said Han ı da Afganistan ve Pakistan'daki birimlerinin başına, temsilcisi olarak atadı. Taliban ın sözcüsü Hafız Said Han, 10 gün önce yayınlanan bir video konuşmasında kendine bağlı gruplarla IŞİD e katıldıklarını açıklamıştı. IŞİD in El Kaide ve Taliban a da meydan okuyabileceğini savunan bölge uzmanlarına göre, bu iki ülkedeki IŞİD mensuplarının sayısı 30 bin. Ancak bu rakamı abartılı bulanlar da var. Bu arada Afganistan ın kuzey şehri Mezar-ı Şerif te IŞİD e karşı savaşmak için Merg (Ölüm ) adında silahlı grup oluşturuldu. 21

22 AVRUPA GÜNDEMİ Küçük kıza ırkçı yumruk Sabah Avrupa BADEN Württemberg Eyaleti nin Weinheim kentinde 12 yaşındaki Türk kızı E.D. ye, kimliği belirsiz bir kişi ırkçı söylemlerle hakaret edip yumruk attı. 5. sınıfa giden E.D. saldırıya şöyle anlattı; Bana Hey Müslüman mısın? diye sordu. Korkudan sesimi çıkarmadım ve yürümeye devam ettim. Elinde bir kağıt çıkartarak bana gösterdi. Kağıtta Scheisse İslam Terrör Anschlag gibi bir yazı vardı. Sonra karnıma doğru yumruk attı. Yumruğun etkisiyle yere düştüm. O sırada bir otomobil geçti ama durmadı. Ben de bağırdım ve Polis çağıracağım dedim. Adam sonra kaçarak gitti. Eve geldim, olayı anneme anlattım ve polise bildirdik. AİLE TEDİRGİN SALDIRGANIN 50 yaşlarında olduğunu söyleyen küçük kız, Şapkalı, asker gibi siyah beyaz giyinmişti. Botu dizine kadar geliyordu. Siyah bir ceket giymiş ve belinde kemer vardı. Kemerinde bir bıçak gördüm. Gözleri yeşil ve içki kokuyordu dedi. Baba T.D., Weinheim da doğduk büyüdük. Bugüne kadar herhangi bir ırkçı olayla karşılaşmadık. Irkçı saldırıların çocuklara kadar inmesi dehşet verici. 3 kız çocuğum var onlar için endişe duymaya başladım. Saldırganın bir an önce bulunup cezalandırılmasını istiyoruz diye konuştu. Londra da ırkçı suçlar patladı Hürriyet Avrupa Londra nın güvenliğinden sorumlu Metropolitan Polisi (MET) geçen yıla ilişkin suç raporunu açıkladı... Rapora göre Londra da, Türkiye kökenlilerin yoğun yaşadığı ikinci büyük ilçe Haringey de tüm suçlarda yüzde 10.2 artış kaydedildi. Ama ırkçı suçlarda patlama oldu. Haringey Emniyet Müdürü Victor Olisa, rapordaki sonuçları Şok edici diye niteledi. Olisa, Haringey sınırları içerisinde dini ve ırkçı içerikli suç vakaları, bir önceki yıla oranla yüzde 62.7 arttı. Bir önceki yıl 276 kişi ırkçı yada dinsel suça maruz kaldıklarını rapor etmişken, son 12 ayda bu rakam 449 a yükselmiştir dedi. Olisa, Haringey Belediyesi sınırları içerisindeki suç artışlarını dünya da olup bitenlere ilişkilendirerek Dünyada cereyan eden bazı olaylar gerçekten de dinsel suçlar üzerinde etkili olmaktadır diye konuştu. Olisa, İsrail de bombalar patladığında anti-semitismin arttığını buna karşılık geçen haftalarda 22

23 Paris teki olaylar olduğunda veya Lee Rigby öldürüldükten sonra İslamifobik suçlarda artışın görüldüğünü de ifade etti. 50 yıldır İngiltere de yaşayan London Islamic Cultural Society adlı kuruluşun başkanı Abdül Ali, Çok endişeliyim zira dışarıda her ne olursa olsun bizler burada saldırı altında kalabiliyoruz dedi. Pegida nın kurucusundan bilmece gibi tutum Hürriyet Avrupa Pegida'nın kurucusu Lutz Bachmann görevinden ayrılmasına rağmen oluşum içindeki tartışma dinmedi. Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle, Bachmann, kendilerine Pegida (Batının İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar) adını veren oluşumun kurucusu Bachman ın, Hitler kılığında poz verdiği fotoğrafların ve sosyal medyada mültecilere hakaret ettiğinin ortaya çıkmasının ardından görevinden ayrıldığını hatırlattı. Alman Stern dergisi, Pegida sözcüsü Kathrin Oertel ve organizasyon ekibinden bazı üyelerin salı akşamı yapılan toplantı ardından görevlerinden ayrıldıklarını açıkladı. Bu toplantıda Bachmann'ın Pegida'dan ayrıldığını açıklamasına rağmen tamamen görevini bırakmak istemediği tartışıldı. Ünlü sunucu Günther Jauch'un programına katılmasının ardından organizasyonun en çok bilinen yüzlerinden biri haline gelen Kathrin Oertel in sessizliğini koruduğu belirtildi. Almanya: Yunanistan Avrupa'ya yük olmamalı Sabah Almanya Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel, Yunanistan'ın iç siyasi tartışmalarıyla Avrupa'ya yük olmaması gerektiğini söyledi. Almanya Parlamentosu'nda konuşan Gabriel, Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nde kalmasını istediklerini vurguladı. Ancak Alman bakan, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın Troyka (Avrupa Birliği-Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu) ile varılan anlaşmaya uyması gerektiğini belirtti. Gabriel, "Yunanistan, kendi gelir dağılımındaki adaletsizlik nedeniyle Troyka'yı suçlayamaz" dedi. Alacak sigortası şirketi "Euler Hermes ise kısa dönemde belirsizlikler beklense de iyimser senaryosunu değiştirmediğini açıkladı. Bu doğrultuda Yunanistan'daki GSYİH büyümesinin 2015'te yüzde 1.4, 2016'da ise yüzde 1.8 olacağı, iflaslarda ise 2015'te yüzde 4, 2016'da yüzde 8 azalma kaydedileceği öngörülüyor. Euler Hermes Baş Ekonomisti 23

24 Ludovic Subran, en olumsuz senaryonun gerçekleşmesiyle Yunanistan'ın AB'den çıkmasının Avrupa Birliği'nin dağılması sonucunu doğurabileceğini söyledi. ABD'den Almanya'daki vatandaşlarına 'Pegida' uyarısı Hürriyet Avrupa ABD tarafından yapılan seyahat uyarısında Pegida nın eylemleri gerekçe gösterilerek ABD vatandaşlarına tehlike altında oldukları bilgisi verildi. Ücretsiz telefon hattı açıldığının duyurulduğu bildiride azami dikkatli olun denerek, Almanya içindeki seyahatlerde ise bazı yerlerden uzak durulması istendi. ABD Dışişleri Bakanlığı nın direktifiyle Almanya nın ABD Büyükelçiliği nin Batı nın İslamlaşmasına Karşı Yurtsever Avrupalılar isimli İslam ve Müslüman karşıtı Pegida oluşumunun eylemlerini gerekçe göstererek Almanya ya gitmek isteyen ve bu ülkede ikamet eden vatandaşlarına seyahat uyarısında bulunması gündemde bomba etkisi oluşturdu. ABD nin vatandaşları için ücretsiz telefon hattı oluşturması da gözlerden kaçmadı yılında yaklaşık 2,4 milyon ABD vatandaşı Almanya yı ziyaret etmişti. ABD tarafından yapılan yazılı açıklamada Tüm ABD vatandaşlarımıza Almanya nın bölgelerindeki yüksek tehdit durumunun bilincinde olmaları ve uygun kişisel emniyet tedbirlerini almaları çağrısında bulunuyoruz. ifadesi kullanıldı. Dresden ve Leipzig in yanısıra Berlin, Frankfurt (Main), Münih, Köln ve Düsseldorf şehirlerinin ismen zikredildiği resmi açıklamada ABD nin Berlin Büyükelçiliği ile Frankfurt ve Münih Başkonsolosluklarının Pegida eylemlerinin yapıldığı yerlerden ABD vatandaşlarının terör tehlikesinden dolayı güvenlik gerekçesiyle uzak durma çağrısında bulundukları belirtildi. Adı geçen şehirlerde bulunanlardan ise azami dikkatli olmaları istendi. Açıklamanın devamında Pegida sokak gösterilerinde her an şiddet eylemlerinin yapılabileceği uyarısının altı da çizilerek, Pegida nın düzenlemeyi planladığı eylemleri ile ilgili yer, tarih ve saatlerin detaylı biçimde sıralanması dikkat çekti. İfade edilen şehirlerin dışında gelecek haftalarda Almanya nın her tarafı ve tüm şehirlerinde bu tür gösteriler yapılabilir. şeklinde seyahat uyarısının yapıldığı dışişleri bakanlığı onaylı bildiride ABD vatandaşlarının uyanık olmaları gerekli durumlarda ise Alman polis ve itfaiyesini aramaları çağrısında bulunuldu. 24

25 Hedefte çok yer varmış Sabah Avrupa MÜNİH Eyalet Yüksek Mahkemesi nde görülen NSU terör örgütü davasının dünkü duruşmasında aşırı sağcıların hedeflerinde bulunan yerler görüşüldü. Hedefler arasında, göçmen çocuklar ın gittiği çocuk yuvası, bir Türk Kültür Merkezi, Katolik yardım kurumu, parti merkezleri ve siyasilerin bulunduğu dile getirildi. CD den şehir planları çıktığı da aktarıldı. NSU terör üçlüsünün kaldığı ve havaya uçurulan Zwickau daki evin yıkıntısı arasından çıkan CD de yer alan bilgileri Federal Kriminal Daire den bir memure mahkeme açıkladı. Tanık, CD de Katiller adı altında dosya oluşturulduğu ve dosyada kiliseler, camiler, sinagoglar ve ilticacı yurtlarının adlarının yer aldığını ifade etti. Sadece Köln ve civarında 180 den fazla hedef tespit edildiği de aktarıldı. Dil sınavı inatı bitiyor Sabah Avrupa ALMANYA DA eyaletler, aile birleşimiyle Almanya ya gelecek olan yabancılara yönelik düzenlenen dil sınavını kaldırmak için harekete geçti. Aşağı Saksonya İçişleri Bakanı Boris Pistorius, bir gazeteye verdiği demeçte Eyaletler Meclisi nde diğer eyalet hükümetleriyle birlikte ortak bir tutum konusunda uzlaşıya varıldığını açıkladı. ÜLKE IÇI DISLAMA PISTORIUS, Avusturalyalı, Japon, Kanadalı ve Amerikalı dan talep edilmeyen dil sınavının, bir Almandan istenmesinin ülke içi dışlanma olduğunu dile getirdi. Bakan, konunun önümüzdeki hafta Eyaletler Meclisi nde ele alınacağını aktardı. Böylece Avrupa Birliği üyesi ülkeler dışından Almanya ya evlenerek gelecek olanlar bulundukları ülkelerde dil sınavına girmek zorunda kalmayacak. İşte karın doyurmuyor Sabah Avrupa ALMANYA DA 3.1 milyon kişinin düzenli olarak çalışmalarına rağmen yoksulluk sınırının altında yaşamlarını devam ettirdikleri belirtildi. Bu insanların kira ve ısınma giderlerini zorlukla ve geç ödediklerini belirten yetkililer, 3,1 milyon kişi sadece iki günde bir doğru dürüst yemek yiyebiliyor dedi. Rapor üzerine Sol Parti ve sendikalar ile yardım kuruluşları hükümetin sosyal konularda daha fazla hassasiyet göstermesi gerektiğini belirtti. Rakamın 2008 yılına göre yüzde 25 artış gösterdiğini 25

26 açıklayan yetkililer, Almanya da yoksulluk sınırı 2013 yılında kişi başına 979 euro olarak belirlenmişti diye konuştu. Çalışan yoksullardan 417 bini ısınma giderlerinden tasarruf etmeye çalışırken, 1,5 milyonu da bir haftalık tatili bile ödeyemeyecek durumda. Sol Parti yoksulluğun giderilmesi için asgari ücretin 10 euro ve en düşük emekli maasının 1050 euro olmasını talap ediyor. Almanya 2015 te daha da büyüyecek Sabah Avrupa Başkent Berlin de dün toplanan Bakanlar Kurulu, 2015 yılına ilişkin büyüme tahminini açıkladı. Beklentisini yükselten Alman ekonomisi, bu yıl içinde gayri safi milli hasılada yüzde 1,5 oranında büyüme planlıyor. Aynı zamanda istihdam piyasalarında da rahatlama bekleniyor. Buna göre 2015 te çalışan sayısı 170 bin artarak 42 milyon 800 bine çıkacak. İşsizlik oranı da bu gelişime paralel olarak yüzde 6,6 ya gerileyecek. Federal hükümet bu yıl içinde brüt maaş ve aylıkların da yüzde 3,2 oranında zamlanacağını öngörüyor. Hükümet, yatırımlarla ekonomik büyümeyi hızlandırmayı hedefliyor. Dün Başbakan Yardımcısı ve Federal Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel tarafından açıklanan büyüme raporunda, Yatırımlar, Avrupa da piyasaların rahatlamasının merkezi bir sonucu olarak görülüyor denildi. Raporda enerji fiyatlarındaki gerileme ve euronun değer kaybının tüketicileri harekete geçirdiği ve tüketimde artış görüldüğü de vurgulandı. EĞİTİME 9 MİLYAR EURO Raporda federal hükümetin bu yasama döneminde eğitim ve araştırmalara yönelik ek olarak 9 milyar euro daha yatırım yapacağı bilgisi yer aldı. Ayrıca 2017 ye kadar trafik altyapılarına beş milyar euronun ayrıldığı, 2016 ve 2018 yılları arasında kullanılmak üzere yeni borçlanmaya gitmeksizin kamu yatırımları için 10 milyar euro ayrıldığı belirtildi. Devlet yatırımlarıyla özel yatırımların teşvik edilmesi de planlanıyor. Özellikle genç girişimcilerin yatırıma yönlendirilmesi engellerin kaldırılması hükümetin planları arasında. Gençleri teşvik etmek amacıyla Avrupa fonlarından 500 milyon euronun ayrılacağı da verilen bilgiler arasında. Federal hükümet daha önce bu yıl için büyüme beklentisini yüzde 1,3 olarak açıklamıştı. SPD den yeni uyum çalışması Sabah Avrupa ALMAN Sosyal Demokrat Parti nin (SPD) Berlin Eyalet Parlamentosu Meclis Grubu, Leipzig kentinde yaptığı toplantıda önemli kararlara imza attı. SPD nin hazırladığı Geleceğin Ana Konusu: Uyum 26

27 başlıklı karar metninde en göze çarpan bölümlerden biri, Müslüman dernekleri ile devlet sözleşmesi yapılması için çalışmalara başlanması oldu. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan SPD Berlin Meclis Grup Başkanı Raed Saleh, parti olarak uyum konusunu merkeze alan bir tartışma önerisinde bulunduklarını ve ortak bir metin çıktığını anlattı. Saleh, mültecilerle halkı kaynaştırma, yabancılar polisi değil göçmen bürosu kurma çalışmalarında bulunacaklarını belirtti. Eğitim ve meslek konularına da değinen Saleh, Berlin de acil çözüm bekleyen 219 okul olduğunun altını çizerek, tamamen ücretsiz çocuk yuvası, okulların fizik ve eğitim koşullarını iyileştirilmesi, dil desteği gibi konuların öncelikli çözülmesi için öneriler getirdiklerini belirtti. Konuyla ilgili SPD Berlin Eyalet Milletvekili Ülker Radziwill de özellikle son zamanlarda yapılan tartışmalara daha açık tavır almak ve sembolik de olsa İslam ın topluma ait olduğunu göstermek için aldıkları kararın önemli bir adım olduğunu söyledi. Dokuz can alan bakteri 30 kişide daha görüldü Sabah Avrupa Almanya nın Kiel kentinde dokuz kişini ölümüne neden olan bakteri tehlike saçmaya devam ediyor. Türkiye tatilinden dönen 74 yaşındaki bir hastadan bulaşan bakteri nedeniyle şuan 14 kişinin yoğun bakımda olduğu belirtildi. Kiel Üniversite Klinigi nde görev yapan Prof. Dr. Yahya Açıl, Acinetobacter Baumanii adlı tehlikeli bakteriyi taşıyan sayısının 30 a çıktığını dile getirdi. gideceğini belirtti. Katalonya'da bağımsızlık için 'kamuoyu yoklamasına' engel girişimi Euractive Katalonya yönetimi, İspanya Anayasa Mahkemesi'nin kararı üzerine 9 Kasım'daki bağımsızlık referandumundan vazgeçmiş, ancak bağımsızlıkla ilgili olarak herkesin katılabileceği ve bağlayıcılığı bulunmayan bir oylama düzenleyeceğini açıklamıştı. Bu girişimin de anayasaya aykırı bulunması halinde oylamayı engelleyeceğini söyleyen İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, Danıştay'a başvurdu. Başbakanlık'tan yapılan açıklamada Rajoy'un Danıştay'dan, kararın Cuma günkü bakanlar kurulu toplantısında görüşülebilmesi için acil görüş talep ettiği bildirildi. Aşırı sağ fırsat buldu Euractive 27

28 Köln kentinde Pazar günü selefilere karşı düzenlenen ve yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı yürüyüş aşırı sağın gövde gösterisine dönüştü. Aşırı sağcıların, futbol holiganları ve Pro NRW ile birlikte düzenledikleri yürüyüşte sürekli ırkçı sloganlar atılması ve güvenlik güçlerine saldırılması kamuoyunda aşırı sağ fırsat buldu olarak yorumlandı. Yürüyüşçülerin arasında Almanya dışından gelen çok sayıda holigan da olduğu belirtildi. Polise ve gazetecilere şişe, taş, sopa ve havai fişeklerle saldıran aşırı sağcılar, bir polis otomobilini de devirdi. Hitler selamı veren ve Şimdi sosyal ve nasyonal olmak zamanı ve Selefileri istemiyoruz siloganları atan göstericilerin arasında 80 li yıllarda Borussia Cephesini kuran ve holiganlarla birlikte çalışmayı başlatan SS Siggi lakaplı Siegfried Borchardt da vardı. Olaylarda çok sayıda gösterici gözaltına alınırken, 44 polis memuru da yaralandı. Almanya'da 'İslam Cemaati-NRW' kuruldu Dünya Bülteni Almanya'nın NRW Eyaletinde toplam 110 cami derneğini temsil eden 'İslam Cemaati' temsilci çatı kuruluş için Pazar günü Duisburg şehrinde cami dernek temsilcileri biraraya geldiler. IRG- NRW'nin ilk genel başkanlığına Duisburg'ta avukat olarak çalışan Muhammed Işık seçildi. Islamiq.de internet sitesinde yeralan habere göre, Işık IRG-NRW'nin kuruluşunun tüm Almanya'da Müslümanların temsil edilmesi için atılan önemli bir adım olduğunu söyledi. IRG- NRW'nin yönetim kurulu üyeliğine de Funda Yol Gedikli, Levent Altan, Ebubekir Gürbüz ve Dr. Fatih Koyuncu seçildiler. IRG-NRW, cami derneklerini temsil eden bir birlik niteliğinde ve tüzüğündeki kritirlere uyan tüm cami dernekleri bu birliğe katılabiliyor. IRG-NRW'nin hedefleri İslam dininin korunması, aracılık görevi ve dinin yaşanması. Ayrıca çatı kuruluş üyelerine İslam'ın öngördüğü görevlerini yerine getirmekte geniş bir destek sunuyor. Üyelerinin problemleriyle ilgilenerek, dışarıya karşı temsili görevini de üstleniyor. AB liderlerinden Türkiye'ye 'Kıbrıs' tepkisi Euractive AB liderleri, Türkiye'yi Güney Kıbrıs'ın 'münhasır ekonomik bölge' olduğunu iddia ettiği bölgelerdeki 'egemenlik haklarına saygı göstermeye' çağırdı. Liderler aynı zamanda adada barış müzakerelerine geri dönülebilmesi için olumlu bir iklim oluşturulmasını istedi. Avrupalı bankaların beşte biri stres testini geçemedi Euractive ECB, Euro Bölgesi'ndeki bankalarla ilgili olarak beklenenden daha olumlu bir tablo çizdi. ECB'nin açıklamasına göre en büyük sorunlar İtalya, Güney Kıbrıs ve Yunanistan'daki bankalarda yaşanıyor, ancak bu bankaların sermaye açıklarının ise genel olarak kapandığı ve 28

29 yalnızca 10 milyar Euro ek kaynağa ihtiyaç duyuluyor. Açıklamaya göre söz konusu bankaların 2013 sonunda 25 milyar Euro ek kaynağa ihtiyacı bulunuyordu, ancak bu bankaların 12'si, bu açığın 15 milyar Euro'sunu kapattı. Dışişleri Bakanı Steienmeier Nijerya yolcusu Deutsche Welle Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steienmeier, Fransız mevkidaşı Laurent Fabius ile birlikte bugün Nijerya'yı ziyaret ediyor. Avrupalı bakanların başkent Abuja'da yapacağı temaslarda ekonomik işbirliği konularının yanı sıra Ebola ile mücadelenin de öne çıkması bekleniyor. Temaslarda ayrıca Boko Haram terör örgütüyle mücadelede destek imkânlarının tartışılması öngörülüyor. Devlet Başkanı Goodluck Jonathan tarafından kabul edilecek Avrupalı bakanlar, Nijeryalı mevkidaşları Aminu Wali ile de görüşecek. SORUNLU İTTİFAK - Süddeutsche Zeitung - Georg Mascolo Almanya İslam Devletine (İD) Karşı Mücadelede Türkiye'den Memnun Değil Süddeutsche Zeitung gazetesi, Kuzey Alman Radyo Televizyon Kurumu (NDR) ve Batı Alman Radyo Televizyon Kurumunun (WDR) edindiği bilgilere göre Federal hükûmet, Alman savaşçıların İD milisine katılmalarını engellemek için Türkiye ile gizli bir anlaşma yapmak için çaba harcıyor. İçişleri Müsteşarı Emily Haber'in Ankara ile hâlihazırda sürdürdüğü müzakerelerin arkasındaki neden, Anayasa Koruma Teşkilatının elindeki bulgulara göre ülkeyi terk eden 600 kişiden yüzde 90'ının Türkiye-Suriye sınır güzergâhını tercih etmeleri. İD savaşçılarının Almanya'ya geri dönüşü de neredeyse sadece Türkiye üzerinden gerçekleşiyor. Bu anlaşmanın öncelikli hedefi, Alman Anayasa Koruma Teşkilatı ve Alman Haber Alma Servisinin Türk istihbaratı ile terörle mücadele alanındaki iş birliğini iyileştirmek. Tekrar tekrar dile getirilen, kısmen ivedi ricalara rağmen Alman güvenlik kurumları yıllardan beri Türklerin güya yeterince iş birliğine gitmediklerinden şikâyetçi. Oradaki kurumlara seyahat edenlerin adları bildirildiğinde bile Suriye sınırı sıkı bir şekilde kontrol edilmesine rağmen bu şahısların seyahatine mani olunacağından ve Almanya'ya kimin geri döneceğinden haberdar edileceğinden emin olunmadığı belirtiliyor. Öte yandan yaralanan Alman savaşçıların Türkiye'de tıbbi tedavi gördükleri ve daha sonra İD'ye geri döndüklerine dair bulgular mevcut. Bunlar arasında en tanınmış cihatçılardan biri olan Denis Cuspert'in de bulunduğu söyleniyor. Kuzey Ren Vestfalya (NDR) İçişleri Bakanı Ralf Jaeger (SPD) 29

30 meslektaşı Thomas de Maiziere'den daha aylar öncesinde seyahatlerin "daha etkin" engellenmesi için Türkiye ile görüşülmesini rica etmişti. Federal hükûmet bu arada Türkiye ile zorlaşan iş birliği nedeniyle de İslamcıların kimliklerine el koymak istiyor. Anayasa Koruma Teşkilatı Başkanı Hans-Georg Maassen ocak ayının başında Türkiye'yi açıkça eleştirmek için alışılmadık bir yol izlemişti. Kendisi Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun Şansölye Angela Merkel'i ziyaretinden hemen önce ARD Morgen Magazin adlı programında, "Türklerin başka önlemler alması şimdiye kadar olduğundan çok daha gereklidir." şeklinde konuşmuştu. Hükûmet çevrelerinden alınan duyumlar Almanya ile Türkiye arasındaki iş birliğinin son yıllarda giderek zorlaştığı yönünde. Ankara Almanya'daki PKK yanlılarının takibi hususunda güya yeterince iş birliğine gidilmediğinden şikâyet etmişti. Son olarak BND'nin Türkiye'yi izlediğinin ifşa edilmesi ve Almanya'da üç muhtemel Türk ajanın tutuklanması sıkıntı yaratmıştı. Bu şahıslardan birinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski danışmanı olduğu söyleniyor. Federal hükûmet buna rağmen anlaşmanın yakında imzalanmasını ümit ediyor. Başbakanlıkta, anlaşmanın terörle mücadele açısından "merkezî önemde olduğu" belirtiliyor. Müzakereleri sürdürmekle görevli İçişleri Bakanlığı "prensip nedeniyle" açıklama yapmayı reddetmişti. BİR HALK GİDEREK HUZURA KAVUŞUYOR - Frankfurter Allgemeine Zeitung - Thomas Petersen PEGIDA Yandaşlarının Biz Halkız Sloganlarında Olduğu Gibi Bu Hareket Halkı Gerçekten Temsil Ediyor mu? Bunun Cevabı Hayır. Zira Almanların Büyük Bir Bölümü Ülkelerinden Memnun-- PEGIDA gösterilerinin bugünlerde toplumda yoğun şekilde tartışılıyor olması Almanların genel anlamda memnun olmadığı şeklinde yanlış bir izlenim bırakabilir. Binlerce insanın sokaklara çıkarak biz halkız sloganları atması ve neredeyse unutulan "öfkeli halk" sloganının yorumlarda yeniden yer alması oldukça etkileyici. Bu şekilde akıllarda Almanların izlenen politikaya karşı giderek artan bir hoşnutsuzluk duyduğu ve ülkelerinde artık kendilerini evlerinde hissetmedikleri gibi bir izlenim uyanabilir. Ancak gazetemiz adına Allensbach Demoskopie Enstitüsü tarafından yapılan anket, bu algının yanlış olduğunu ortaya koyuyor. Gerçi her toplumda olduğu gibi -birçok vatandaşın memnuniyetsizliğine yol açan- bazı güncel siyasi sorunlar da yok değil. Her zaman çözüme kavuşturulmamış sorunlar vardır 30

31 ancak güncel siyasi meseleler bir kenara bırakılırsa halkın, ülke ve devlete karşı tutumuna bakarak Almanların geçmişe göre vatanlarından daha memnun olduğunu görürüz. Dolayısıyla vatandaşların devlet karşısında kendilerini çaresiz gördükleri şeklindeki yaygın algı, söz konusu anket sonuçlarıyla örtüşmüyor. Örneğin, Vatandaş olarak bölgenizde alınan kararlara bir etkiniz var mı? sorusunun ilk defa yöneltildiği 1992 yılında, ankete katılanların sadece yüzde 22 si vatandaşların yaşadıkları bölgede alınan kararlara bir etkisi olduğu görüşünü dile getirmiş. Bugün ise bu oran yüzde 37. Vatandaşların alınan kararlarda bir etkisi olmadığı görüşünü savunanların oranı ise 1992 de yüzde 55 iken bugün yüzde 39 a gerilemiş durumda. Demokratik sisteme duyulan memnuniyette bir artış gözlemleniyor. Federal Almanya nın demokratik yapısından ne kadar memnuniyet duyulduğu sorusuna 2003 yılında katılımcıların sadece yüzde 29 u memnun olmadığı yanıtını verirken bugün aynı soruya olumsuz cevap verenlerin oranı yüzde 16. Bu, gözle görülür bir düşüş. Demokrasiden hoşnut olduğunu dile getirenlerin oranı ise bunun tam tersi. Demokrasiden hoşnut olduğunu dile getirenlerin oranı geçmişte yüzde 56 iken bugün bu oran yüzde 61 e kadar çıkıyor. JULIA KLÖCKNER VE HİTLER SELAMI - Der Spiegel-Internet - Kristiana Ludwig CDU Genel Başkan Yardımcısı Julia Klöckner, Hitler Selamını Düşünce Özgürlüğü Hakkının Bir Parçası Olarak Gördüğünü İfade Ederek Şaşırttı. Rheinland-Pfalz Eyaletinde SPD ve Yeşiller Partisi, Klöckner ı, Tehlikeli Bir Durumu Tehlikesiz Gibi Göstermeye Çalışmakla Suçluyor. Klöckner, Yanlış Anlaşıldığı Görüşünde-- Burka giymeye hayır ancak Hitler selamına evet mi? CDU Genel Başkan Yardımcısı Julia Klöckner ın, PEGIDA göstericileriyle görüşmesiyle ilgili ifadeleri tartışma yarattı. Klöckner, Pfälzischer Merkur gazetesine verdiği mülakatta, Tabii ki birinin Hitler selamı verirken fotoğrafının çekilmesinden ve bunu bir PEGIDA gösterisi liderinin yapmasından hoşlanmam. Ancak içerik hoşnut etmese bile serbestçe görüş açıklama hakkı özgür toplumumuz için esastır. şeklinde konuştu. Hitler selamı vermek, Almanya da anayasaya aykırı örgüt işareti sayıldığı için yasaktır ve halkı kışkırtmak suçu kapsamındadır. 31

32 CDU Grup Başkanı Klöckner ı sert eleştiren SPD Genel Sekreteri Jens Guth, Hitler selamının düşünce özgürlüğüyle ilgisi yok. dedi. Yeşiller Partisi Eyalet Meclis Grubu İç Politika Sözcüsü Pia Schellhammer ise CDU'nun Başkan Yardımcısı nın böyle tehlikeli bir pozu zararsızmış gibi göstermesi ve üstüne üstlük düşünce özgürlüğü olarak meşrulaştırması acı vericidir. ifadesini kullandı. Klöckner'ın sözcüsü, açıklamalara ilişkin tepkileri kötü niyetli olarak niteleyerek hiçbir şekilde Hitler selamını meşrulaştırmak için konuşmadığını ve bu suçlamayı şiddetle reddettiğini belirtti. PEGIDA tartışmasında Julia Klöckner, en son Şansölye Angela Merkel in (CDU), İslam Almanya nın bir parçasıdır. şeklindeki açıklamasını eleştirmiş, kadın erkek eşitliği ile ciddi sorunlu ve şeriatı, Almanya nın hukuk düzeniyle eş değerde görmek gibi anlayışların bulunduğunu ifade etmişti. Klöckner, uzun zamandır Almanya da burkanın yasaklanması talep ediyor. ORTADOĞU GÜNDEMİ Tunus'ta yeni hükümet pazartesi açıklanacak Dünya Bülteni Tunus'ta yeni kabinenin 2 Şubat Pazartesi günü açıklanması bekleniyor. Tunus resmi ajansı TAP'ın haberine göre, hükümeti kurmakla görevlendirilen Başbakan El-Habib es- Sıyd'ın, siyasi parti liderleri, ulusal şahsiyetler ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile kabine üzerindeki görüşmeleri devam ediyor. Yeni Suudi kral hızlı başladı Dünya Bülteni Suudi Arabistan'da kabineyi yenileyen yeni kral Selman, kamu çalışanlarına, engellilere ve öğrencilere iki maaş ikramiye ödenmesini emretti ve para cezalarını affetti. Ülkedeki futbol takımlarına ise büyük pirimler veriliyor. Moskova görüşmeleri gelecek ay devam edecek Dünya Bülteni 32

33 Suriye krizine ilişkin Rusya'nın başkenti Moskova'da, Suriye muhalefeti ile hükümet temsilcileri arasındaki istişare görüşmeleri sona erdi. Görüşmelere katılan Ulusal Çağrı Platformu Başkanı Semir el-ayta, görüşmelere gelecek ay yeniden başlanacağını belirtti. Ayta, rejim heyetinin, muhaliflerin sunduğu bazı noktaları tartışmayı kabul ettiğini, ancak görüşmelerde belirli bir anlaşmaya varılmadığını, bu nedenle de ortak bir belge veya bildiri hazırlanmadığını ifade etti. Mısır'da bombalı saldırılar; 30 ölü Dünya Bülteni Mısır'ın Sina Yarımadası'ndaki Ariş kenti ile Süveyş ilinde düzenlenen bombalı saldırılarda, 30 kişinin öldüğü, 47 kişinin yaralandığı bildirildi. Edinilen bilgiye göre, Sina Yarımadası'nın kuzeyinde yer alan Ariş'in Es-Selam ilçesinde düzenlenen 3 saldırıda, 30 kişi öldü, 45 kişi yaralandı. Süveyş ilinde bir güvenlik noktası çevresinde düzenlenen bombalı saldırıda da 1 subayın hayatını kaybettiği ifade edildi. Mısır devlet televizyonu da haberinde, Sina Yarımadası'ndaki Şeyh Zuveyd kentinde silahlı bir grubun El-Cevre kontrol noktasına düzenlediği saldırıda, 2 askerin yaralandığını belirtti. Saldırıları, Şeyh Zuveyd ve Refah bölgesinde bulunan ve Mısır hükümeti tarafından terör örgütü olarak kabul edilen "Ensar Beyt el-makdis" örgütü üstlendi. Ürdün IŞİD'den 'kanıt' istedi Al Jazeera Ürdün hükümeti, esir pilotun hayatta olduğuna dair IŞİD den 'kanıt' istediklerini aksi takdirde örgütün serbest kalmasını talep ettiği Sacide Rişavi nin bırakılmayacağını açıkladı. Tunus ta Nida Tunus önde Al Jazeera Tunus'ta halk, ayaklanmadan sonra yapılan ikinci kez genel seçimlerde resmi olmayan sonuçlara göre, oyların yüzde 38'ini Nida Tunus (Tunus'un Sesi) Partisi, yüzde 31'ini de Nahda Hareketi aldı. Seçime katılım yüzde 61.8'e ulaştı. Resmi olmayan sonuçlara göre, Nida Tunus Partisi oyların yüzde 38.24'ünü alarak parlamentoda 83 sandalyeye ulaşırken, Nahda Partisi oyların yüzde 31,33'ü ile 68 sandalyeye sahip oldu. Kobani ye giden PKK lılar artıyor Al Jazeera 33

34 IŞİD e karşı savaşmak için Almanya'dan Suriye'ye giden PKK lıların sayısı giderek artıyor. Kobani nin düşmesi halinde olası eylemler Alman yetkilileri de endişelendiriyor. Der Spiegel dergisinin, Alman istihbaratının hazırladığı bir rapora ve görüştüğü istihbarat yetkililerine dayandırdığı haberine göre, Almanya'da PKK saflarına katılanların sayısı artıyor. Şimdiye kadar 50 gönüllü, IŞİD'e karşı savaşmak için Almanya'dan Suriye'ye gitti. Raporda, Kobani nin düşmesi halinde PKK lılan Almanya içinde de eylemlere başlamasından, özellikle de Türk kurum ve kuruluşlara saldırmasından endişe ediliyor. Kobani den koalisyona çağrı: Hava saldırılarını arttırın BBC Kobani'yi savunan Suriyeli Kürt savaşçılar, IŞİD'e yönelik daha çok hava saldırısı düzenlenmesi için çağrıda bulunuyor. Kobani'yi savunan Suriyeli Kürt savaşçılar, IŞİD'e yönelik daha çok hava saldırısı düzenlenmesi için çağrıda bulunuyor. PYD Eşbaşbakanı Asya Abdullah, Kobani'yi kuşatan IŞİD militanlarına örgütün kontrolü altındaki diğer bölgelerden tank, havan topu ve mermi dahil askeri destek sevkedildiğini söyledi. Mursi den Müzakereleri redediyorum mesajı AA Mısır'da darbeyle görevden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, devrimin değişmezleri ve şehitlerin kanı üzerine yapılan tüm müzakere girişimlerini reddettiğini açıkladı. Mursi'nin Hicri yılbaşı nedeniyle taraftarları için gönderdiği ve "Mısır Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı" sıfatıyla yazılan mesaj, sosyal paylaşım ağı Facebook sayfasında yayımlandı. Tunus güvenli bir şekilde seçimini yaptı. Oran ortalama %60 ı aştı Asharq Al-Awsat Tunuslular dün parlamento seçimlerini yapmak üzere sandık başına gitti. Katılım ortalama %70 e ulaştı. Bağımsız Yüksek Komisyonu üyesi, dün akşam Tunus da ki seçimler için oylama bitmeden katılımın %60 ı aştığını ilan etti. Seçim yetkilileri ülkenin çeşitli yerlerinde 12 binden fazla seçim merkezinin olduğunu söyledi. Sadece Kasserine de ki 5 merkez güvenlik nedeniyle kapalı kaldı. Lübnan kaynakları: Destekçiler Emirlik ve deniz çıkışı istediler Asharq Al-Awsat 34

35 Lübnan ordusu dün, Daash ve Cebh el-nesra desteği ile şüpheli silahlı militanlar tarafından düzenlenen kanlı savaşlardan 3 gün sonra Lübnan nın kuzeyinde bulunan Trablus şehrinde ki Bab el-tebaneh bölgesine hakim oldu. Askeri Lübnan kaynakları Asharq al-awsat a, Ordunun ülkenin kuzeyinde İslami Emirlik in kurulması için silahlı militanların hazır olduğunu vurguladı. Sibsi: Kimseyle ittifak kurmayacağım Al Jazeera Tunus'taki parlamento seçimlerinden resmi olmayan kesin sonuçlara göre birinci çıkan Nida Tunus Partisi Genel Başkanı Baci Kaid Sibsi, yönetimde kimseyle ittifak kurmayacağını söyledi. Seçimlerin ardından ilk kez basın karşısına çıkan Sibsi, özel bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, partisinin gelecekte kurabileceği ittifaklara ilişkin, "Kimseyle ittifak kurmayacağım. Bize en yakın olanlar ve demokrasi ailesiyle ülkeyi yöneteceğiz" dedi. Sibsi, genel seçimlerde kazandıkları başarının, cumhurbaşkanlığı seçimine de etki edeceğini dile getirdi. ABD: Şiddetli rahatsızlık duyuyoruz Al Jazeera ABD, Mısır da darbe karşıtı izinsiz gösteride yer aldıkları gerekçesiyle yargılanan 23 kişiye verilen hapis cezalarından şiddetli rahatsızlık duyduklarını bildirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü günlük basın brifinginde Mısır da darbe karşıtlarına verilen hapis cezaları da soruldu.psaki, "İzinsiz gösteri organize etmelerinden dolayı 23 Mısırlıya dün verilen sert hapis cezasından şiddetli şekilde rahatsızlık duyuyoruz. Sanıklar, Mısır ın oldukça sınırlayıcı gösteri yasaları altında 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Onların bir üst mahkemeye başvuracaklarını biliyoruz diye konuştu. Batı Şeria da ki Hamas Sözcüsü gözaltına alındı Anadolu Ajansı İsrail askerlerinin Hamas'ın Batı Şeria'daki sözcülerinden Said Ebu'l Baha'yı gözaltına aldığı bildirildi. Ailesi, eve baskın düzenleyen İsrail askerlerinin sabah saatlerinde Ebu'l Baha'yı gözaltına aldığını belirtti. Ebu'l Baha'nın nereye götürüldüğünün bilinmediği ifade edildi. İsrail yönetimi, henüz olaya ilişkin açıklama yapmadı. Nahda tek parti dönemine dönüşe izin vermeyecek Anadolu Ajansı Tunus'ta yapılan genel seçimlerde, kesin olmayan sonuçlara göre ikinci en fazla oyu alan NahdaHareketi'nin lideri Raşid el-gannuşi, hareketin, tek parti idolleri ve tek liderin dönüşüne izin vermeyeceğini söyledi. Nahda Hareketi genel merkezi önünde basın toplantısı düzenleyen Gannuşi, Tunus'ta geleceğin özgürlük, İslam ve milli birlikte olduğunu belirterek, şiddet, dışlanma ve terörizmin ise reddedilmesi gerektiğini dile getirdi. 35

36 36