Paasche ndeksi= q n p n Paasche Miktar ndeksi = x 100 q o p n

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Paasche ndeksi= q n p n Paasche Miktar ndeksi = x 100 q o p n"

Transkript

1 P Paasche ndeksi [Alm. Paasche- Index ] [Fr. Index de Paasche ] [ ng. Pa - asche index] Birden fazla maddenin fiyat, miktar ya da de erlerindeki de iflmeleri toplu olarak ve maddelerin önemlerine göre yans tabilen tart l bileflik indekslerden olan Paasche indeksinde tart lar de iflken olup indeksi hesaplanan devrelere ait göstergeler tart olarak kullan lmaktad r y l nda Paasche taraf ndan gelifltirilmifl olan Paasche indeksi ile fiyat de iflmeleri ölçülmekte ise; tart olarak indeksi hesaplanacak devrenin (n devresinin ya da cari devrenin) miktarlar kullan lmakta ve (n) devresinde sat n al nan miktarlar n bafllang ç devresinde de (o devresinde) geçerli oldu u vars y m yap lmaktad r. (P o) ile bafllang ç devresi fiyatlar, (p n) ve (q n) ile de (n) devresi fiyat ve miktarlar gösterildi inde Paasche indeksi, maddelerin (n) devresindeki fiyat ve miktarlar n n çarp mlar n n toplam n n, esas devre fiyat ile (n) devresi miktarlar n n çarp mlar n n toplam na bölünmesi ve sonucun 100 ile çarp lmas ile, p n q n Paasche ndeksi= p o q n x 100 formülü yard m yla hesaplanmaktad r. Örne in, A,B,C ve D maddelerinin (n) devresindeki miktarlar s ras yla 15, 20, 35, 50, esas devre fiyatlar 10 milyon TL, 12 milyon TL, 5 milyon TL, 8 milyon TL ve (n) devresindeki fiyatlar 15 milyon TL, 15 milyon TL, 10 milyon TL ve 12 milyon TL oldu unda (n) devresine ait Paasche indeksi, p n q n ( 1 5 x 1 5 ) + ( 1 5 x 2 0 ) + ( 1 0 x 3 5 ) + ( 1 2 x 5 0 ) x 100= x p n q n ( 1 0 x 1 5 ) + ( 1 2 x 2 0 ) + ( 5 x 3 5 ) + ( 8 x 5 0 ) = 1 5 2, 8 5 olarak hesaplanacakt r. 152,85 de erinin anlam bafllang ç devresinde (n) devresine kadar maddelerin fiyatlar - n n ortalama olarak % 52,85 kadara artm fl oldu udur. Paasche indeksinin pay indeksi hesaplanan devrede sat n al nan miktarlar için bu devrede yap lan toplam harcamay, paydas ise cari devredeki miktarlar n sat n al nabilmesi için esas devrede yap lmas gereken harcamay belirtmektedir. Ancak Paasche indeksi (n) devresindeki miktarlar n esas devrede de geçerli oldu unu varsayd ndan fiyatlar artarken sat n al nan miktarlarda azalma oldu u (talep esnekli inin yüksek oldu u) durumda fiyat yükselen maddelere az tart verilmifl olmakta ve dolay s yla indekste afla do ru bir sapma ortaya ç kmaktad r. Maddelerin miktarlar ndaki de iflmelerin izlenmesinde de Paasche indeksinden yararlan lmaktad r. Bu durumda tart olarak cari devre fiyatlar kullan lacak ve indeks, q n p n Paasche Miktar ndeksi = x 100 q o p n fleklinde formüle edilecektir. Paasche formülü (n) devresindeki göstergelerin bilinmesini gerektirdi inden yayg n bir kullan m alan na sahip de ildir. (Bkz. Bileflik n - deks, Laspeyres ndeksi, Fisher deal ndeksi, ndeksler, Fiyat ndeksleri, Miktar ndeksleri, Marshall-Edge - worth ndeksi) B. A. Köksal Pamukbank T.A.fi. Çukurova Bölgesi nde pamuk tar m n özendirme ve gelifltirme, di er bankac l k hizmetlerini gerçeklefltirme amac yla 1955 te kurulan ve merkezi stanbul da bulunan özel sermayeli ticaret bankas. 17 milyon TL sermayeyle kurulan bankan n kurucu ortaklar aras nda Adana, Ceyhan ve Tarsus un tüccarlar ve flirketleri a rl ktayd. Kuruluflundan bu yana büyük ölçekli bankalar grubunda yer alan Pamukbank, özellikle 1980 lerde yurt içinde ve yurt d fl nda bafllatt ça dafl bankac l k hizmetleriyle sektörde kendine sa lam bir yer edinmifltir. Günümüzde bankan n ana ortaklar, Çukurova Grubuna ba l flirketlerdir: Çukurova thalat ve hracat A.fi., Çukurova D fl Ticaret A.fi., Çukurova Holding A.fi., Avor nflaat G da Tekstil Kimya Sanayii Ticaret A.fi y l itibariyle ödenmifl sermayesi 3,74 trilyon TL olan bankan n, yine ayn dönemde toplam mevduat 133 trilyon TL ye, kulland rd krediler toplam 88 trilyon TL ye, net kâr 2,03 trilyon TL ye ulaflt. fiube say s : 153 Yurt d fl flube say s : 1 fianj büro say s : 1 Temsilcilik say s : 6 Personel say s : S. Tafldelen/A. Erhan Pantaleoni, Maffeo ( ) talyan iktisatç de Roma Üniversitesi nde hukuk doktoras yapt ten bafllayarak çeflitli talyan üniversitelerinde maliye okuttu y l nda Radikal Parti üyesi olarak meclise girerek politik payatta aktif rol ald. K sa bir süre sonra meclis ve parti üyeli inden ayr l- 1045

2 Pantoufle d. Birinci Dünya Savafl s ras nda ve sonraki y llarda gazetelerde siyasi makaleler yazd. Bu yaz lar daha sonra dört cilt halinde yay nland te Senato ya girdi. talya da bir faflizm taraftar gibi görünmesine ra men, bu rejimi birçok yönden elefltirmekten geri kalmad. Pantaleoni, belirli bir iktisadi okula ba l kalmam flt r. Bununla beraber çal flmalar nda marjinalistlerle Ricardo nun klasik analizini birlefltirmeye çaba göstermiflt i r. De er teorisinde Marshall a yaklaflm fl olmakla birlikte, arz ve talep fonksiyonlar konusunda vaka çal flmalar n kabul etmemesi aç s ndan ondan ayr lmaktad r. ktisadi konjonktür ve dalgalanmalar n ekzojen sebeplere ba l oldu unu kabul eden Pantaleoni, de er teorisinde de istatistiksel data ve ampirik bilgilere dayanm fl ve marjinalistlerin makro tezlerini reddetmifltir. Kamu maliyesi alan nda Ricardo nun yaklafl m n benimsemesinin yan nda, teoriye yapt en önemli katk, vergiyi bir siyasal fiyat olarak görmesidir. Ö.F. Bat rel Pantoufle Bir memurun veya subay n resmi görevinden ayr larak özel kesimde çal flmaya bafllamas n belirten Frans zca terimdir. Kamu sektöründen özel kesime transfer olanlara dapantouflard denmektedir. F. Ergin Para [Alm. Geld, Wâhrung] [Fr. Monnaie] [ ng. Money] Kullan lmaya haz r sat n alma gücüdür. Birinci derece likiditedir. Efektif veya kaydi olabilir. Bafll ca üç fonksiyonu vard r: Ödeme arac d r. De er ölçüsüdür. Tasarruf aletidir. F. Ergin Para Arz [Alm. Geldvolumen, Geldmenge] [Fr. Offre de monnaie] [ ng. Money supply] Bütün iktisatç lar n üzerinde anlaflt klar bir tan ma göre, para arz borçlar n ödenmesinde ve mallarla hizmetlerin sat n al nmas nda genel olarak kabul gören her fleyi içerir. Bu tan m çerçevesinde para arz üç bölümden oluflmaktad r: 1) Madeni para 2) Kâ t para 3) Vadesiz banka mevduat Para arz n n bu üç unsurundan ilki toplam para arz - n n en küçük bölümünü (genellikle yüzde 2-3 ünü) oluflturur. Vadesiz banka mevduat ise bankac l k sisteminin geliflmifllik derecesine ba l olarak de iflmekle birlikte para arz n n en önemli bölümüdür. (Bkz. Para Stoku ) S. Abaç Para Baz [Alm. Währungsbasis] [Fr. Base monétaire] [ ng. Mone - tar base ] Dolafl mdaki para+bankalar n nakit rezervleri ve Merkez Bankas ndaki zorunlu karfl l klar n toplam d r. (Bkz. Parasal Taban ) S. Abaç Para Birimleri [Alm. Wahrungseinheiten] [Fr. Unités monétaires] [ ng. Monetary units] Paralar Ülkeler Para Birimleri A. Afgani Afganistan Austral Arjantin Alman Mark Almanya B. Balboa Panama Bat (Baht) Tayland Bir Etiyopya Bolivar Venezuela Boliviano Bolivya C. Türkçe okunufllar nedeniyle C ile bafllayan paralar K ve S harflerinde gösterilmifltir. D. Dalasi Gambiya Denar Makedonya Dinar Bahreyn Dinar Bahreyn Cezayir Dinar Cezayir H rvat Dinar H rvatistan Irak Dinar Irak Kuveyt Dinar Kuveyt Libya Dinar Libya Tunus Dinar Tunus Ürdün Dinar Ürdün Yemen Dinar Yemen (Güney Yemen) Yeni Yugoslav Dinar Bosna - Hersek Yugoslav Dinar Yugoslavya Dirhem Birleflik Arap Birleflik Arap Emirlikleri Emirlikleri Dirhemi Fas Dirhemi Fas Dobra Sao Tome Adas Dolar (Dollar) Amerikan Dolar Amerika Birleflik Devletleri Samao Adalar (Amerika) Avustralya Dolar Avustralya Bahama Dolar Bahamalar Barbados Dolar Barbados Belize Dolar Belize Bermude Dolar Bermuda Brunei Dolar Brunei Fiji Dolar Fiji Adalar Guyana Dolar Guyana Hong-Kong Dolar Hong-Kong Jamaika Dolar Jamaika Kanada Dolar Kanada Libeyra Dolar Liberya Namibla Dolar Namibia Singapur Dolar Singapur Solomon Dolar Solomon Adalar Tayvan Dolar Tayvan (Formoza] Trinidad ve Tobago Dolar Trinidad ve Tobago Adas Yeni Zelanda Dolar Yeni Zelanda Zimbabve Dolar Zimbabve Dong Vietnam Doyçemark (Deutche Mark) Almanya Drahma Yunanistan E. Ekuele Ekvator Ginesi Eskudo (Escudo) Cabo Verde Eskudosu Cabo Verde Adalar Portekiz Eskudosu Timor Adas F. Florin (Guilder) Hollanda Florini Hollanda Hollanda Antilleri Hollanda Antilleri Florini 1046

3 Para Birimleri Surinam Florini Surinam (Hollanda Guyanas ) Forint Macaristan Frank (Franc) Belçika Frango Belçika Burundi Frang Burundi CFA Frank Eq. Çad, Gabon, Kamerun, Kongo, (Orta Afrika Devletleri Merkez Bankas n n ç karm fl oldu u Frank) CFA Frank Ouest Benin, Ekvator Ginesi Fildifli K y s, (Bat Afrika Devletleri Gine, Nijer, Merkez Bankas n n Senegal, Togo ç karm fl oldu u Frank) Cibuti Frang Cibuti Frans z Frang Fransa, Andorra sviçre Frang sviçre Lüksemburg Frang Lüksemburg Madagaskar Frang Madagaskar Mali Frang Mali Martinik (Martinique) Martinik (Martinique) Frang Adalar Ruanda Frang Ruanda Yeni Kaledonya Frang Yeni Kaledonya Adas G. Guarani Paraguay Gurd (Gourde) Haiti K. Karbonarets Ukrayna Ketzal (Quetzal) Guatemala Kina Papua-Yeni Gine Kip (Yeni Kip) Laos Kolon (Colon) El Salvador Kolonu El Salvador Kosta-Rika Kolonu Kosta Rika Kordoba (Cordoba) Nikaragua Kron (Couronne) (Krone) Çek Kronu Çek Cumhuriyeti Danimarka Kronu Danimarka Estonya Kronu Estonya sveç Kronu sveç zlanda Kronu zlanda Norveç Kronu Norveç Slovak Kronu Slovak Cumhuriyeti Kruzeyro (Cruzeiro) Brezilya Kvaça (Kwacha) Malavi Kvaças Malavi Zambiya Kvaças Zambiya Kvanza (Yeni Kvanza) Angola Kyat Myanmar (Burma /Birmanya) L. Lek Arnavutluk Mempira Honduras Leonne Sierra Leonne Leva Bulgaristan Ley Romanya Lilangeni Svaziland Lira ((Livre) (Pound) rlanda Liras rlanda K br s Liras K br s Rum Kesimi Lübnan Liras Lübnan Malta Liras Malta M s r Liras M s r Sudan Liras Sudan Suriye Liras Suriye Liret (Lire) (Lira) talya Lit Litvanya Loti Lesotho Manat Azerbaycan Mark (Alman Mark ) Almanya Markka Finlandiya Metical Mozambik N. Naira Nijerya Ngultrum Bhutan O. Ougiya (Ouguiya) Moritanya P. Palanga Tonga Adalar Pataca Mako (Macao) Pezeta (Peseta) spanya Pezo (Peso) Arjantin Pezosu Arjantin Dominik Pezosu Dominik Filipin Pezosu Filipinler Gine-Bissau Pezosu Gine-Bissau Kolombiya Pezosu Kolombiya Küba Pezosu Küba Meksika Pezosu Meksika fiili Pezosu fiili Uruguay Pezosu Uruguay Pula Botsvana R. Rand Güney Afrika Cumhuriyeti Renminbi Yuan Çin Halk Cumhuriyeti Riel Kamboçya Ringgit Malezya Riyal ran Riyali ran Katar Riyali Katar Umman Sultanl Riyali Umman Sultanl Suudi Arabistan Riyali Suudi Arabistan Yemen Riyali Yemen (Kuzey Yemen) Ruble Beyaz Rusya, Ermenistan, Gürcistan, Kazakistan, K rg zistan, Moldova, Rusya, Tacikistan, Türkmenistan Letonya Rublesi Letonya Rupi (Roupie) (Rupee) Hint Rupisi Hindistan Maldiv Rupisi Maldivler Mauritius Rupisi Mauritius Nepal Rupisi Nepal Pakistan Rupisi Pakistan Seyflel Rupisi Seyfleller Sri-Lanka Rupisi Sri-Lanka Rupiah Endonezya S. Sedi (Cedi) Gana Sol (Yeni Sol) Peru Sterlin (Pound/Sterling) Birleflik Krall k (Büyük Biritanya, ngiltere) Sucre Ekvador Sum Özbekistan Syli Gine fi. fiekel (Yeni fiekel) srail fiilin (Shiling) Avusturya fiilini Avusturya Kenya fiilini Kenya Somali fiilini Somali Cumhuriyeti Tanzanya fiilini Tanzanya Uganda fiilini Uganda T. Tala Bat Samoa (Okyanusya) Taka Bangladefl Tolar Slovenya Türk Liras Türkiye V. Vatu Vanuatu Von (Won) Güney Kore Vonu Güney Kore Kuzey Kore Vonu Kuzey Kore Y. Yen Japonya Yuan (Renminbi Yuan ) Çin Halk Cumhuriyeti Z. Zaire Zaire Zloti Polonya Ülkeler Afganistan Almanya Amerika Birleflik Devletleri Andora Para Birimleri Paralar Afgani Alman Mark (Doyçemark/Deutche Mark) Dolar (Amerikan Dolar ) Frans z Frang 1047

4 Para Birimleri Para Birimleri Angola Arnavutluk Avustralya Avusturya Azerbaycan Bahamalar Bahreyn Bangladefl Barbados Bat Samoa Belçika Belize Benin Bermuda Beyaz Rusya Bhutan Birleflik Arap Emirlikleri Birleflik Krall k (Büyük Britanya, ngiltere) Bolivya Bosna-Hersek Botsvana Brezilya Brunei Bulgaristan Burkina Faso Burundi Cabo Verde Cezayir Cibuti Çad Çek Cumhuriyeti Çin Halk Cumhuriyeti Danimarka Dominik Cumhuriyeti Ekvador Ekvator Ginesi El Salvador Endonezya Ermenistan Ethiopya Fas Fildifli Sahili (Ivory Coast) Fiji Adalar Fiji K y s Filipinler Finlandiya Fransa Gabon Gambiya Gana Gine Gine-Bissau Guatemala Guyana Güney Afrika Cumhuriyeti Gürcistan Haiti H rvatistan Hindistan Hollanda Hollanda Antilleri Honduras Hong-Kong Irak Kvanza (Yeni Kvanza) Austral Lek Dolar (Avustralya Dolar ) fiilin (Avusturya fiilini) Manat Dolar (Bahama Dolar ) Dinar (Bahreyn Dinar ) Taka Dolar (Barbados Dolar ) Tala Frank (Belçika Frank ) Dolar (Belize Dolar ) CFA Frank Quest (Bat Afrika Devletleri Merkez Bankas n n ç karm fl oldu u Frank) Dolar (Bermuda Dolar ) Ruble Ngultrum Dirhem (Birleflik Arap Emirlikleri Dirhemi) Pound, Sterlin Boliviano Yeni Yugoslav Dinar Pula Kruzeyro Dolar (Brunei Dolar ) Leva CFA Frank Quest Frank (Burundi Frang ) Eskudo (Cabo Verde Eskudosu) Dinar (Cezayir Dinar ) Frank (Cibuti Frang ) CFA Frank Eq. (Orta Afrika Devletleri Merkez Bankas n n ç karm fl oldu u Frank) Kron (Çek Kronu) Renminbi Yuan Kron (Danimarka Kronu) Pezo (Dominik Pezosu) Sucre CFA Frank Quest Kolon (El Salvador Kolonu) Rupiah Ruble Birr Dirhem (Fas Dirhemi) CFA Frank Quest Dolar (Fiji Dolar ) CFA Frank Quest Pezo (Filipin Pezosu) Markka Frank (Frans z Frang ) CFA Frank Eq. Dalasi Sedi CFA Frank Quest Pezo (Gine-Bissau Pezosu) Ketzal (Quetzal) Dolar (Guyana Dolar ) Rand Ruble Gurd (Gourde) H rvat Dinar Rupi (Hint Rupisi) Florin (Hollanda Florini) Florin (Hollanda Antilleri Florini) Lempira Dolar (Hong-Kong Dolar ) Dinar (Irak Dinar ) ran rlanda spanya srail sveç sviçre talya zlanda Jamaika Japonya Kamboçya Kamerun Kanada Katar Kazakistan Kenya K br s Rum Kesimi K rg zistan Kolombiya Kongo Kore (Güney) Kore (Kuzey) Kosta - Rika Kuveyt Kuzey K br s Türk Cumhuriyeti Küba Laos Lesotho Letonya Liberya Libya Litvanya Lübnan Lüksemburg Macaristan Mako (Macoa) Madagaskar Makedonya Malavi Malezya (Malasia) Maldivler Malezya Mali Malta Martinik (Martinique) Mauritius Meksika M s r Mo olistan Moldova Moritanya Mozambik Myanmar (Burmal/Birmanya) Namibia Nepal Nijer Nijerya Nikaragua Norveç Orta Afrika Cumhuriyeti Özbekistan Pakistan Panama Papua Yeni Gine Paraguay Peru Polonya Portekiz Romanya Ruanda Riyal ( ran Riyali) Lira ( rlanda Liras ) rlanda Poundu) Pezeta fiekel (Yeni fiekel) Kron ( sveç Kronu) Frank ( sviçre Frank ) Liret ( talyan Lireti) Kron ( zlanda Kronu) Dolar (Jamaika Dolar ) Yen Riel CFA Frank Eq. Dolar (Kanada Dolar ) Riyal (Katar Riyali) Ruble fiilin (Kenya fiilini) K br s Liras (K br s Poundu) Ruble Pezo (Kolombiya Pezosu) CFA Frank Eq. Von (Güney Kore Vonu) Von (Kuzey Kore Vonu) Kolon (Kosta - Rika Kolonu) Dinar (Kuveyt Dinar ) Türk Liras Pezo (Küba Pezosu) Kip (Yeni Kip) Loti (ço ulu Maloti) Ruble (Letonya Rublesi) Dolar (Liberya Dolar ) Dinar (Libya Dinar ) Lit Lira (Lübnan Liras ) Frank (Lüksemburg Frang ) Forint Pataca Frank (Madagaskar Frang ) Denar Kvaça (Kwacha) (Malavi Kvaças ) Binggit Rupi (Maldiv Rupisi) Ringgit Frank (Mali Frang ) Lira (Malta Liras ) Frank (Martinik Frang ) Rupi (Mauritius Rupisi) Pezo (Meksika Pezosu) Lira (M s r Liras ) Tugrik Ruble Ougiya (Ouguiya) Metical Kyat Dolar (Namibia Dolar ) Rupi (Nepal Rupisi) CFA Frank Quest Naira Kordoba Kron (Norveç Kronu) CFA Frank Eq. Sum Rupi (Pakistan Rupisi) Balboa Kina Guarani Sol (Yeni Sol) Zloti Eskudo (Portekiz Eskudosu) Ley Frank (Ruanda Frang) 1048

5 Para Bütçesi Rusya Samoa Adalar (Amerika) Sao Tome Adas Senegal Seyfleller Sierra Leonne Singapur Slovak Cumhuriyeti Slovenya Solomon Adalar Somali Sri Lanka Sudan Surinam (Hollanda Guyanas ) Suriye Suudi Arabistan Svaziland fiili Tacikistan Tanzanya Tayland Tayvan Timor Adas Togo Tonga Adalar Trinidad ve Tobago Tunus Türkmenistan Türkiye Uganda Ukrayna Umman Sultanl Uruguay Ürdün Vanuatu Venezuela Vietnam Yemen Yeni Kaledonya Yeni Zelanda Yugoslavya Yunanistan Zaire Zambiya Zimbabve Para Bütçesi (Bkz. Nakit Bütçesi) Ruble Dolar (Amerikan Dolar ) Dobra CFA Frank Quest Rupi (Seyflel Rupisi) Leonne Dolar (Singapur Dolar ) Kron (Slovak Korunu) Tolar Dolar (Solomon Dolar ) fiilin (Somili Cumhuriyeti fiilini) Rupi (Sri Lanka Rupisi) Lira (Sudan Liras ) Florin (Surinam Florini) Lira (Suriye Liras ) Riyal (Suudi Arabistan Riyali) Lilangeni (Ço ulu Emlangeni) Pezo (fiili Pezosu) Ruble fiilin (Tanzanya fiilini) Bat Dolar (Yeni Tayvan Dolar ) Eskudo (Timor Eskudosu) CFA Frank Quest Palanga Dolar (Trinidad ve Tobago Dolar ) Dinar (Tunus Dinar ) Ruble Türk Liras fiilin (Uganda fiilini) Karbonarets Riyal (Ukrayna Karbonarets) Pezo (Yeni Uruguay Pezosu) Dinar (Ürdün Dinar ) Vatu Bolivar Dong Dinar (Yemen Dinar ) Riyal (Yemen Riyali) Frank (Yeni Kaledonya Frank ) Dolar (Yeni Zelanda Dolar ) Dinar (Yugoslav Dinar Drahmi Zaire Kvaça (Zambiya Kvaças ) Dolar (Zimbabve Dolar ) Ö. Akgüç/N. Elhüseyni Para Çeflitleri Para Çeflitleri [Alm. Arten und Formen des Geldes] [Fr. Formes de la monnaie] [ ng. Monetary means of payment] lkel toplum biçimlerinden modern topluma geçifl süreci içinde para olarak kullan lan araçlar n niteli i de iflmifltir. Tarihi geliflim süresince çeflitli uygarl klar n uygulamaya koydu u para türleri afla daki flekilde aflamal olarak yedi grupta ele al nabilir. 1) Mal para: Mal n malla de ifl tokufl edildi i ilkel toplumlarda de iflim ölçüsü olarak tuz, tütün, deri kurutulmufl bal k ve hayvan bafl gibi de eri olan malar kullan lm flt r. 2) Maden para: Alt n ve gümüfl sikkeler in para olarak kullan lmas d r. Bu iki de erli metalin di er mallara göre k t olmas, çabuk bozulmamas ve de er kaybetmeden küçük parçalara bölünebilmesi, mal para dan maden para ya geçifli kolaylaflt rm flt r. Alt n ve gümüfl para, bu aflamada mal de erine eflit bir nitelik göstermektedir. Osmanl mparatorlu u nun ilk döneminde, 1314 y l nda Akçe ad verilen, 1,5 dirhem a rl nda gümüfl para bas ld. lk alt n para ise, Fatih Sultan Mehmet zaman nda tedavüle ç kar ld. 3) Alt n ve gümüfle ba l kâ t para: Halk n, maden para olarak kullan lan alt n ve gümüflü yan nda tafl ma yerine, güvenilir sarraf ve bankalara yat r p, maden para karfl l nda ald klar belgeyi (sertifikay ) kullanmas yla ortaya ç km flt r. Bat Avrupa ülkelerinde görülen uygulamada, alt n veya gümüflü yüzde 100 temsil eden bu kâ- t paralar, farkl kurulufllar taraf ndan düzenlenmifl olmalar na karfl n, büyük ço unluk taraf ndan kabul edilmifl ve kullan lm flt r. 4) Banknot: Alt n ve gümüfle ba l kâ t paralarda oldu u gibi, yüzde 100 karfl l bulunmayan, resmi ya da özel kurulufllar taraf ndan piyasaya ç kar lan kâ t paralard r. Özellikle, alt na ba l para uygulamas sonunda, alt n miktar n n ekonominin para ihtiyac na cevap verecek düzeyde artmamas ve alt n karfl l nda bankalar n da tt belgelerin halk taraf ndan benimsenmifl olmas, devlet ve bankalar n, alt n karfl l olmadan kâ t para (banka notu) ç karmalar na yol açm flt r. Böylece, karfl - l alt n olan belgeler yerine, piyasada banknot lar, yani banka senetleri dolaflmaya bafllam flt r. ngiltere de do up serbestçe geliflen bu uygulama, sonralar devletin müdahalesine yol açm flt r. 5) Kâ t para: Günümüzde, modern ekonomilerde egemen olan para çeflididir. Her ülkede yetkili k l nan banka (merkez bankas ) taraf ndan bas lan ve karfl l olmayan bu kâ t paralar n, ülke içerisinde kabulü zorunludur. Esas para niteli inde olan bu kâ t paralar n s n rs z ödeme gücü vard r. Ülke d fl ndaki de eri ise, paray ç karan ülkenin d fl ekonomik iliflkilerindeki baflar s na ba l olarak de iflmektedir. Her ülke, siyasal ba ms zl n simgeleyen ulusal para birimini seçme ve basma yetkisine sahiptir. Tedavüle ç kar lacak kâ t para miktar n, o ekonominin ihtiyac na göre ve yasalar çerçevesinde yetkili kurul ya da kurulufl belirlemektedir. Örne in, Türkiye de kâ t para basma yetkisi, tarih ve 1211 say l Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas Kanunu ile Merkez Bankas na verilmifltir. 6) Ufakl k veya bozuk para:kâ t para gibi yasal olmakla birlikte, tam olarak kâ t paran n yerini tutmayan yard mc parad r. Gümüfl, bak r, nikel gibi madenlerden yap lan bu ufakl k paralar n maden de eri, üzerinde yaz l de erin alt ndad r. Do rudan Maliye Bakanl na ba l bir kurulufl taraf ndan bas l r. Küçük ve kesirli al flverifllerde kullan lan bu ufakl k paralar, yasa taraf ndan belirlenmifl s n rlar içinde ödemelerde kullan l r. Alacakl lar, ödemeler s ras nda saptanm fl s n r üstünde ufakl k para kabulüne zorlanamaz. Örne in, Türkiye de ufakl k paralar n üst s n r, üzerlerinde yaz l de erlerin 50 kat d r. 1049

6 Para Erozyonu Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu 7) Banka paras ya da kaydi para: Bankalarda vadesiz mevduat fleklinde hesaplar olanlar n, kâ t para ve ufakl k para kullanmadan ödemelerde bulunmalar d r. Yani, banka paras n n maddi varl yoktur. Bu yüzden, elden ele dolaflmaz. Hesaptan hesaba nakil yoluyla dolaflm fl olur. Ödemeler, ilgili hesaplara kay t düflülerek gerçeklefltirildi inden, bu paraya kaydi para ad da verilir. Banka paras n n tedavülü, yani, ödemeler çek arac l yla olur. Özellikle, geliflmifl ülkelerde halk n büyük ço unlu u kâ t para tafl mak yerine al flverifllerde çek kullanmay tercih eder. Bu konuda yasal bir zorunluk olmad için, çek yerine kâ t para istemek mümkündür. E. Tokgöz Para Erozyonu [Alm. Kaufkraftschwund, Geldwertschwund] [Fr. Erosi - on monétaire] [ ng. Monetary erosion] Para erozyonu, zamanla para de erinin azalmas d r. Kronik enflasyonun sonucudur. Fiyat endekslerinin sürekli t rman fl halinde olmas, para erozyonunun belirtisidir. (Bkz. Enflasyon, Para Önünden Kaç fl ) F. Ergin Parafiskal Gelirler [Alm. Parafiskalische Einkünfte] [Fr. P a r a f i s c a l i t é ] [ ng. Parafiscality, Payroll Tax ] Bir kamu geliri türüdür. Ancak, devlet bütçesine dahil edilmez. Bu geliri, devletin kendilerine verdi i yetkiye dayanarak tahsil edenler ticaret odalar gibi kamu niteli- indeki meslek kurulufllar ile Türkiye deki Sosyal Sigortalar Kurumu gibi sosyal güvenlik kurulufllar d r. Bir Frans z yazar olan Lucien Mehl, parafiskal gelirleri flöyle tan mlam flt r: Kamu kurulufllar ve genel yararla ilgili kurulufllar n finansmanlar n sa lamak amac yla ya bizzat sözü geçen teflekküller veya idare taraf ndan bu teflekküller lehine ya bunlar n mensuplar ya da hizmetlerinden yararlananlardan tahsil edilen, ancak devlet bütçesine dahil edilmeyen gelirlerdir. Parafiskal gelirlerin vergiye benzeyen yönü vergi gibi cebri bir yükümlülük oluflundad r. Nitekim Neumark bu gelir türünü ifade etmek için vergiye benzer resimler deyimini kullanm flt r. Harca benzeyen yönü ise bir karfl l n n bulunmas d r. Çünkü, mesleki kurulufllara aidat, sosyal güvenlik kurumlar na prim ödeyenler bu kurulufllar n hizmetlerinden do rudan yararlanmaktad r. Parafiskalite kavram n n ortaya ç k fl tarafs z devletin yerini müdahaleci devletin al fl ndan sonrad r. ktisadi ve sosyal alanlarda pek çok yeni görevler üstlenen günümüzün sosyal devleti bu hizmetlerin her biri için ayr kurumlar kurmakta ve bunlara yapt klar hizmetlerin karfl l n cebri olarak tahsil etmek yetkisini vermektedir. Bu yeni finansman yönetimine parafiskalite denmektedir. Geliflmifl ülkelerde vergi yükü hesaplar nda parafiskal gelirler de gözönünde tutulmaktad r. Bu do al olarak vergi yükünün artmas na sebep olmaktad r. H. Nadaro lu Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu Türkiye de 1980 istihrar program çerçevesinde kurulmufl olan Para ve Kredi Kurulu nun kald r lmas ndan sonra, Ocak 1992 de Bakanlar Kurulu karar yla yerine oluflturulan kuruldur. IV. Befl Y ll k Kalk nma Plan ( ) 1980 Y l Program içerisinde kurulmas öngörülen Para ve Kredi Kurulu (PRKK), Bakanlar Kurulu nun tarih ve say l Resmî Gazete de yay mlanan 8/166 say l karar ile oluflturulmufltu. Bakanlar Kurulu karar na göre PRKK n n bafll ca görev ve yetkileri flunlard : a) Para ve kredi politikas n n uygulanmas nda koordinasyonu sa lamak b) Kredilerin, plan ve pro ram ilkelerine uygun olarak da l m n ve finasman gülçlüklerinin giderilmesini temin etmek c) Destekleme fiyatlar konusunda tavsiyelerde bulunmak d) Ödemeler dengesindeki geliflmeleri takip ederek, gerekli tedbirleri almak Bileflimi Aral k 1983 te yeniden düzenlenen PRKK baflbakan n görevlendirece i bir devlet bakan n n baflkanl nda, Devlet Planlama Teflkilat (DPT) müsteflar, Maliye ve Gümrük Bakanl müsteflar, Sanayi ve Ticaret Bakanl müsteflar, Hazine ve D fl Ticaret müsteflar, T.C. Merkez Bankas baflkan ile Tar m Orman ve Köyiflleri Bakanl müsteflar ndan oluflmaktayd. Genel sekreterli ini Devlet Planlama Teflkilat genel sekreteri yürütmekteydi. lgili kurulufllar, kurulda ele al nmas söz konusu olacak konular gerekli bilgilerle PRKK baflkanl na iletmekteydi. Baflkan da sekreterli in yapaca haz rl k çal flmalar n n durumuna ve konular n özelliklerine göre kurul gündemini düzenlemekteydi. PRKK baflkan Ekonomik fller Yüksek Koordinasyon Kurulu veya Bakanlar Kurulu karar n gerektiren durumlarda gerekli baflvuruyu yapmakta, öteki durumlarda ilgili bakanl klarca uygulanmak üzere gerekli kararlar almakta veya al nmas n sa lamaktayd. Ola an olarak ayda bir kez veya baflkan gerek gördü ü zamanlarda toplanan PRKK n n alm fl oldu u kararlar genel olarak flu bafll klar alt nda toplanabilir: a) Türk Liras n n de erinin yabanc paralar karfl - s ndaki de erinin de ifltirilmesine iliflkin kararlar b) Destekleme al mlar na iliflkin kararlar c) thalat rejimine iliflkin karala d) hracatta vergi iadesi listelerine ve ihracat teflviklerine iliflkin kararlar e) Destekleme ve Fiyat stikrar Fonu ndan yap lacak ödemelere iliflkin kararlar PRKK n n yerini alan Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu nun temel görevi ekonomi ve maliye politikalar ile para ve kredi politikalar n n belirlenmesinde ve uygulanmas nda eflgüdümü sa layarak gerekli önlemleri almakt r. Baflbakan n görevlendirdi i bir devlet bakan - n n baflkanl k etti i yeni kurul Bay nd rl k ve skân Bakan, Hazine ve D fl Ticaret, DPT, Maliye Bakanl 1050

7 Paran n De erinin Saptanmas müsteflarlar ile TC Merkez Bankas baflkan ndan oluflmaktad r. Y. Canevi/N. Elhüseyni Paran n De erinin Saptanmas [Alm. Geldwertbestimmung] [Fr. Détermination de la valeur de monnaie] [ ng. Determination of the value of monev] Paran n fiyat ya da paran n gerçek de eri, par an n sat n alabilece i mallarla ifade edilir. Örne in, 1 TL= 1 1 Elma= 5 10 Portakal Bütün mallar n fiyatlar nda bir art fl oldu u zaman (örne in fiyatlar iki kat na ç kt nda), paran n fiyat nda, yani gerçek de erinde ayn oranda bir azal fl olur: ya da 2 TL= 1 TL= 1 1 Elma= Elma= Portakal Portakal Görüldü ü gibi paran n de eri, tüm mallar n de erinin tersidir. E er fiyatlar genel düzeyini P ile gösterirsek, paran n de eri 1/P ye eflittir. fiu halde fiyatlar genel düzeyinin artt n söylemekle paran n de erini kaybetti ini söylemek ayn fleydir. Fiyatlar genel düzeyindeki de ifliklikleri, dolay s yla paran n de erindeki de ifliklikleri saptamak için kullan lan araç ise fiyat endeksleridir. S. Abaç Paran n Nötralitesi [Alm. Währungsneutralität ] [Fr. Neutralité de la mon - naie] [ ng. Neutrality of money] Klasik iktisatç lar n ileri sürdükleri bir kavramd r. Bir ekonomide para hacmindeki genifllemenin yaln zca parasal de iflken olan fiyatlar genel düzeyini etkiledi i görüflüne dayan r. Birer reel de iflken olan üretim hacmi, tasarruf arz, yat r m talebi ve faiz oran, parasal genifllemeden etkilenmez. Bu nedenle para, reel de iflkenleri etkileyebilme gücüne sahip de ildir. Bu duruma paran n nötralitesi ya da yans zl denir. S. Abaç Paran n Tarihçesi [Alm. Geldsgeschichte] [Fr. Histoire de la monnaie] [ ng. History of money] lk ça lardan itibaren insanlar çeflitli mallar para yerine kullanm fllard r. flbölümünün geliflmesiyle birlikte mallar n mallarla mübadele edilmesi giderek zorlaflm flt r. Takas edilecek mallar n de erinin birbirine denk olmamas, mal arzedecek kimsenin her zaman bulunmamas, Paran n Tarihçesi mallar n bölünebilme özelliklerinin olmamas çeflitli zorluklar ortaya ç karm flt r. Örne in, bir at ile yirmi ölçek bu day de ifltirmek isteyen bir kimsenin baflka bir pazarda ayn mal n karfl l nda on ölçek bu day veya befl ölçek süt önerisi ile karfl laflmas farkl de erlerin oluflmas na neden olmufltur. Zamanla bölgelerin özelliklerine göre bir mal üzerinde anlafl larak tek bir mübadele de eri oluflturulmaya çal fl lm flt r. De er ölçüsü fonksiyonu gören bu mala hesap paras denmifltir. Hesap paras n n temsil etti i mal n ödeme arac olarak kabul edilmesi paral ekonominin do mas ndaki en önemli etkenlerden biri olmufltur. Öte yandan baz mallar n, tafl nma, bölünme ve biriktirme zorluklar n n bulunmas madenlerin kullan lmas na yol açm flt r. Özellikle alt n, bak r, gümüfl gibi metallerin küçük parçalara bölünebilmelerinin yan s ra de er ölçüsü ve biriktirme fonksiyonlar n görmeleri yayg n bir mübadele arac olarak kullan lmalar n sa lam flt r. En eski paran n M.S y llar nda kullan lan alt n ve gümüfl sikkeler oldu u zannedilmektedir. Anadolu da ise alt n ve gümüflün do al alafl m olan elektrumdan bas lan paralar mübadele arac olarak dolafl ma girmifltir. Zamanla alt n sikkeler d fl ticarette ve büyük ödemelerde, bak r, bronz gibi madenler de ufakl k para olarak küçük ödemelerde kullan lmaya bafllam flt r. ç piyasada en çok kullan lan ödeme arac ise gümüfl olmufltur. On sekizinci yüzy la kadar para sisteminin temelini teflkil eden gümüfl sikkelerin a rl ve ayar devletçe tespit edilmekteydi. Para de erinin ölçüsü olarak gümüflün kullan ld bu dönemde alt n sikkeler sadece külçe de erleri üzerinden ifllem görmüfltür. Gümüfl ve alt n aras ndaki de er oran serbestçe dalgalanmaya b rak lm flt r. Devlet sadece kendisine ait veya imtiyaz verdi i darphanelerde bas lm fl gümüfl sikkelerin kabulünü zorunlu k lmakla birlikte, özel kiflilere de tu ra resmi karfl l nda ellerindeki külçelerden sikke kestirmek hakk tan m flt r. Alt n tek metal sisteminde para ölçüsü alt nd r. Darphanelerde özel kifliler sadece alt n sikke kestirebilmifl, gümüfl sikkeler ise devlet taraf ndan ve devletin tayin etti i de ere göre tedavüle ç kar lm flt r. Alt n sikkeler Birinci Dünya Savafl na kadar tedavülde kalm flt r. Çift metal sistemini (bimetalizm) kabul eden ülkelerde ise hem gümüfl, hem de alt n devletin resmi paras olarak kabul edilmifltir. Özel kifliler her iki madenden de sikke kestirmek hakk na sahipti ve ödeme güçleri iç piyasada ayn idi. Zamanla alt n ve gümüfl üretimi aras nda dengesizlik ortaya ç k nca iki maden aras ndaki parite de bozulmufltur. Özellikle gümüfl üretimindeki art fl gümüflün piyasa de erinin para de erinin alt na düflürmüfltür. Bu durumda gümüflü ucuza al p darphanede sikke kestirerek ödemelerde kullanmak yayg n hale gelmüfl, alt n sikkeler gidere ortadan kaybolmufltur. On dokuzuncu yüzy l n ikinci yar s ndan itibaren çift metal sistemini ayakta tutabilmek için baz tedbirler al nmaya bafllanm flt r. Örne in, gümüfl sikkelerin ayar düflürülmüfl ve serbesçe bast r lmas durdurulmufltur. Ayr ca küçük birimli gümüfl sikkelere kabul haddi tayin 1051

8 Paran n Tarihçesi Para Piyasas edilmifl, k saca gümüflün para ölçüsü olarak gördü ü fonksiyonlar s n rland r lm flt r. Sonuç olarak da ortaya topal mikyas ad verilen sistem ç km flt r. Madeni para sistemleri yayg n bir flekilde uygulan rken on yedinci yüzy ldan itibaren temsili paralar n da tedavül etmeye bafllad göze çarpmaktad r. Asl nda madeni sikkelerin yerini tutmak üzere ç kar lan temsili paralara eski ça larda dahi rastlanmaktad r. Bununla beraber, ça dafl banknot sistemlerine öncü say labilecek ilk temsili para, ngiltere de on yedinci yüzy lda de erli madenleri muhafaza eden sarraflar n tevdiat sahiplerine verdikleri makbuzlard r. Goldsmith s notes ad verilen bu makbuz hamilleri, üzerinde yaz l de erde alt n veya gümüfl külçe almak hakk na sahiptir. Zamanla bu makbuzlar para gibi tedavül etmeye bafllam flt r. Daha sonralar sarraflar kendilerine tevdi edilen de erli madenlerin, özellikle alt n n hepsinin ayn anda çekilmedi ini farketmifllerdir. Bunun üzerine kendilerine ait olmayan bu alt n stokunun bir k sm n kasa karfl l olarak tutmufl, geri kalan n ihtiyaç sahiplerine faiz karfl l borç olarak vermifllerdir. Daha ileri bir safhada ikrazda bulunduklar kimselere alt n sikke yerine, art k banknot ad n tafl - yan temsili paralar vermeye bafllam fllard r. Sarraflar bir ara açt klar kredileri, ödeme imkânlar n n üzerine ç karm fl ve mevduat sahiplerini zarara sokmaya bafllam fllard r. Bunun üzerine on yedinci yüzy l n sonlar nda faaliyetleri durdurulmufl, fakat bu sefer de ayn nitelikleri tafl yan bankalar kurulmufltur. Alt n sikke sistemine güvenin azalmas ve uluslararas ticarette arac kurumlara ihtiyaç duyulmas banka sistemini yayg n hale getirmifltir. Fakat bankalar da banknot ihrac yetkilerini kötüye kullanm fllard r. Nihayet on dokuzuncu yüzy l n bafllar ndan itibaren banknot hacminin kontrolüne gidilmifltir. Alt n standard veya çift maden sisteminde banknotlar n madeni karfl l na emisyon kurumu kefil olmufltur. Banknotlar emisyon kurumuna ibraz edildi inde karfl - l klar olan de erli madenin ödenmesine konvertibilite denir. Uygulamada üç türlü konvertibilite esas na rastlanm flt r. En eski ve en basit konvertibilite esas alt n sikke sistemidir. Bu sistemde madeni paralar ve banknotlar hukuken eflit ödeme kabiliyetine sahip olmufllard r. Alt n külçe sisteminde ise, alt n sikkeler tedavülden kald r lm fl ve yurtiçi ödemeler temsili paralarla yap lm flt r. Konvertibilite esas yaln z yüksek mebla lar için uygulanm flt r. Alt n külçe sistemi Birinci Dünya Savafl ndan sonra bir ara baz Avrupa ülkelerinde tatbik edilmifltir. Tedavül hacmini karfl layabilecek kadar genifl alt n stokuna sahip olmayan ülkelerde ulusal para ile alt n aras ndaki ba alt n standard na ba l dövizler yard m yla kurulmufltur. Alt n kambiyo sistemi ad verilen bu sistemde emisyon kurumunun ç kard banknotlar n alt n sikke ve alt n külçeye konvertibilitesi tan nmam flt r. Ancak yurtd fl na ödeme yapmak isteyenler alt n standard na ba l yabanc paralar serbestçe elde edebilmifllerdir. Ad geçen sistemi on dokuzuncu yüzy l sonlar nda örne in Rusya uygulam fl ve Ruble yi alt na ba larken Alman Mark n esas alm flt r. Banknot ihrac n n kontrolünde bafll ca iki görüfl ileri sürülmüfltür. Otomatik alt n standard teoreminin kurucusu olan ngiliz iktisatç s D. Ricardo tedavül prensibini (currency principle) savunmufltur. Bu prensibe göre banknot miktar s k bir flekilde alt n sikke miktar na ba lan yordu. Di er bir deyiflle ç kar lan her banknotun tam alt n karfl l bulunmas gerekmekte idi. Para arz - na elastiklik kazand rmak amac n güden di er prensip, banka prensibi (banking principle) ad n tafl r. Emisyon sorununu para talebi aç s ndan ele alan banka prensibine göre tedavüldeki s n rl alt n sikke miktar n n art k çok genifllemifl olan ticaret hacmine intibak etmesi güçtür; flu halde para arz na elastiklik kazand rmak için bankalara banknot ihrac konusunda serbestlik tan mal yd. Her iki prensipten de esinlenen asgari alt n ankes sisteminde, banknotun belirli oran nda minimum alt n sikke karfl l bulundurmak zorunlu idi. On dokuzuncu yüzy l boyunca özellik savafl dönemlerinde halk n elindeki banknotlar alt n sikkeye çevirme e ilimi artm flt r. Merkez bankalar alt na çevirme taleplerini karfl layamaz hale gelmifl ve banknotlar n alt na çevrilebilme kabiliyeti geçici bir süre içcin kald r larak kâ t para rejimine geçilmifltir. Kâ t para rejiminde devlet veya merkez bankas taraf ndan ç kar lan paralar n alt na çevrilebilme imkânlar yoktur. Bununla beraber kâ t para sistemi devaml olamam fl ve ekonomik durum düzeldikçe yeniden alt n sikke sistemine dönülmüfltür. Ayn tecrübeler Birinci Dünya Savafl s ras nda da geçirilmifl ve nihayet 1929 Büyük Bunal m ndan sonra devaml olarak kâ t para rejimine geçilmifltir. Kâ t paran n alt na çevrilebilme kabiliyeti yoktur. Bununla beraber bugün kâ t paran n alt na çevrilme özelli inin bulunmamas, para arz na genifl bir elastiklik kazand rm flt r. Bu elastikli i sayesinde ad geçen sistem para arz n n bir ekonomi politikas aleti olarak kullan lmas n sa lam flt r. Kâ t para rejiminin uygulanmas yla alt n n ödeme arac fonksiyonu tamamen ortadan kalkm fl de ildir; özellikle uluslararas ödemelerde bu fonksiyon önemini muhafaza etmektedir. A. lkin Para Önünden Kaç fl [Alm. Flucht aus dem Geld] [Fr. S enfuir de la monna - ie] [ ng. Flight from money] Para önünden kaç fl, enflasyonlarda karfl lafl lan bir durumdur. Paran n de erine duyulan güvensizlik, harcamalar n ve reel de erlere yap lan plasmanlar n afl r derecede artmas na neden olur. Gayrimenkul, alt n ve dayan kl tüketim maddelerinin talebi genifller. Alkollü ve alkolsüz içkiler, sigara ve g da maddeleri tüketimi ço al r. E lence yerlerinde, turistik tesislerde ve ulaflt rma örgütünde, müflteri say s az msanmayacak oranda artar. Piyasada, talep enflasyonunun ileri aflamalar na özgü karakteristikler belirir. (Bkz. Dörtnala Enflasyon ) F. Ergin Para Piyasas [Alm. Geldmarkt] [Fr. Marché monétair e] [ ng. Money market] Teknik anlamda para arz ve talebinin kar fl karfl ya geldi i piyasalara para piyasalar denir. Para piyasas bu 1052

9 Para Politikas anlam yla sermaye piyasas ndan daha genifl bir kapsam tafl maktad r. Sermaye piyasas, genellikle yat r m ve/veya iflletme sermayesi ihtiyac nda olanlar ile tasarruflar n karfl - laflt bir piyasad r. Hatta klasik iktisatç lar sermaye talebini yaln zca yat r m iste ine ba lama e ilimindedir. Neo-klasik iktisat doktrini ise, ödünç verilebilir fonlar teorisi ile bu piyas n n kapsam n gerçekçi bir flekilde geniflletmifl ve fon arz n n yaln zca tasarruflardan, fon talebinin de yaln zca yat r m talebinden kaynaklanmad - n vurgulamak istemifltir. Keynesyen teori, kavram bir aç dan daralt p baflka aç dan geniflleterek do rudan para arz ve talebini kapsayan bir piyasa ile çal flmaktad r. (Bkz. Sermaye Piyasas, Ödünç Verilebilir Fonlar Teori - si) E. Alkin Para Politikas [Alm. Geldpolitik, Währungspolitik] [Fr. Politique mo natairé ] [ ng. Monetary policy] Bir ülkede hükümetin ya da yasalarla yetkili k l nm fl di- er kurumlar n (merkez bankas gibi) ekonomik gidiflle ilgili olarak ald klar parasal kararlar n tümü ülkede izlenen para politikas n meydana getirmektedir. Geliflmifl ülkelerin büyük ço unlu unda hükümet ad na ve izlenen genel iktisat politikas yla uyumlu olarak, para politikas n n genel ilkelerini maliye bakanl klar belirlemektedir. Baz ülkelerdeyse ilgili bakanl k yan nda merkez bankas da para politikas n n belirlenmesinde ve uygulanmas nda yetkili k l nm flt r. Türkiye de parasal arz ve talep den esinin korunmas yönünde para politikas - n n hedeflerini ve araçlar n belirleme görevi, tarihinde yürürlü e giren Bakanlar Kurulu karar yla Pa - ra ve Kredi Kurulu na verilmifl ve 1992 de bu organ n yerini Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu alm flt r. Para politikas n n önemi ve araçlar n n etkinli i 1930 lu y llarda ortaya konmufltur. Madeni para sisteminin egemen oldu u 19. yüzy lda paran n de erini korumak, fiyat istikrar sa lamak, ekonomik büyümeyi sürdürmek gibi hedefler için para politikas ndan yararlanma yoluna gidilmemifltir. Bu dönemde teori ve uygulamada yayg n olan görüfl, alt n standard n n kendili inden ekonominin istikrar içinde geliflmesini sa layaca yönündeydi. Alt n para sisteminin gere i olarak, alt n ithal ve ihrac n n serbest olmas, d fl ödemeler bilançosu denkli inin sa lanmas n mümkün k l yordu. D fl aç k ortaya ç kt nda alt n paran n ülkeden ç k fl h zlanmakta ve toplam para arz azalmaktayd. Bu durumun ülke ekonomisinin iç dengelerini bozmas ola an karfl lan - yordu. Di er bir deyiflle klasik iktisatç lar d fl dengeyi sa lamak için sadece fiyat istikrar ndan ibaret sayd klar iç dengeyi ihmalde bir sak nca görmemifllerdir Büyük Bunal m n n ortaya koydu u sorunlar karfl s nda baz devlet adamlar ve -baflta J.M.Keynes olmak üzere- baz iktisatç lar, iç istikrar n bozulmas n n fiyatlar yan nda üretimin ve istihdam n azalmas na yol açt n görmüfllerdir. Böylece para politikas n n amaçlar ve öncelikleri köklü de iflikli e u ram flt r. kinci Dünya Savafl sonras n n tecrübelerinden de yararlanarak, Para Politikas para politikas n n amaç ve araçlar aç kl a kavuflturulmufltur. Günümüz modern ekonomilerinde para politikas üç temel amaca yönelik olarak kullan lmaktad r: 1) Fiyat istikrar : Bir ekonomide talep toplam arz aflmaya devam ediyorsa fiyatlar genel düzeyinin yüksel - di i; tersine toplam talep toplam arz n alt nda kalm flsa fiyatlar n düfltü ü (deflasyon) görülecektir. Her iki halde de fiyat istikrar bozulmufltur. Ancak günümüzün geliflmifl ekonomilerinde kolay kolay fiyatlar n düflmesine yol açacak bir arz fazlal düflünülemez. Yayg n flekilde görülen fiyat istikrars zl, toplam talep fazlal n n yol açt sürekli fiyat art fllar d r (enflasyon). Bu durumda, fiyat istikrar n sa lay c antienflasyonist bir para politikas gereklidir. Serbest piyasa düzeni içinde ekonomiyi yönetenlerin bu amaca ulaflmak üzere baflvurabilecekleri üç temel araç vard r: Bankalar n kredi taleplerini s n rlayan bir reeskont politikas Ticari bankalar n kanuni karfl l k oranlar n yükselterek banka paras arz n s n rland rma Aç k piyasa ifllemleri yoluyla emisyon hacmini daraltma 2) Tam istihdam n sa lanmas : Serbest piyasa ekonomilerinde içten veya d fltan kaynaklanan çeflitli nedenlerle toplam üretim ve istihdam düzeyinde dalgalanmalar görülmektedir. Özellikle 1929 Büyük Bunal m sonras nda Bat Avrupa ülkelerinde ortaya ç kan durgunluk ve iflsizlik karfl s nda para politikas araçlar ndan yararlan lmas önem kazanm flt r. Bu dönemde ekonomilerde görülen talep yetersizli inden do an dengesizli i gidermek, yani üretimi ve istihdam art rmak için, para ve kredi hacminin geniflletilmesinin yarar anlafl lm flt r li y llarda büyük çapta petrol krizi nden kaynaklanan çift rakaml enflasyon, 1929 Büyük Bunal - m nda görüldü ü gibi, iflsizli in yayg nlaflmas na yol açt. Enflasyon içinde durgunluk ya da stagflasyon ad verilen bu durum karfl s nda, baflta ABD ve ngiltere olmak üzere baz ülkelerde toplam talebi s n rlayan etkin bir para politikas uyguland. Bir yandan kamu harcamalar azalt l rken, di er yandan para ve kredi hacminin daralt lmas yoluna gidildi. Enflasyonu kontrol alt - na alan bu kat para politikas, iflsizli in artmas n önlemekte etkisiz kald. 3) D fl ticaret dengesinin sa lanmas : Genellikle d fl ticareti aç k veren, yani ithalat ihracat n aflan bir ülke bu aç n görünmeyen kalemler yard m yla kapatam yorsa, d fl ödemeler dengesi bozulmufl demektir. Bu durumda öncelikle ihracat art rmak ve ithalat k smak zorunlulu u vard r. Ekonominin iç dengelerini bozmadan para politikas n n baz araçlar ndan yararlanarak ihracat art rmak mümkündür. Önce paran n d fl de erini düflürmek (devalüasyon) akla gelir. Bu parasal ifllemle ihracat özendirilirken ithal edilen mal ve hizmetlerin fiyat yükseltilmifltir. Bu önlem yan nda iç talebi k san önlemlerle (örne in tasarruflara daha yüksek faiz verilmesiyle) ihraç edilen ürünleri çeflitlendirmek ve miktarlar - n art rmak kolaylaflacakt r. Türkiye de 24 Ocak 1980 den itibaren yürürlü e konan istikrar önlemleriyle 1053

10 Para Politikas Aktarma Süreci böyle bir politika izlenmifl ve ihracat 1980, 1981 ve 1982 y llar nda öngörülen düzeylerde art r lm flt r. Fakat iç piyasada uygulanan daralt c para politikas ihracata yönelik üretim kollar n gelifltirirken, iç tüketime yönelik üretim kollar n n durmas na yol açmaktad r. Bu sonuç ülkede iflsizlik ve baz iflletmelerin iflâs anlam na gelmektedir. (Bkz. Aç k Piyasa fllemleri, Banka Paras, Alt n Standard, Serbest Piyasa, Para-Kredi ve Koordi - nasyon Kurulu) E. Tokgöz Para Politikas Aktarma Süreci [Alm. Übertragunsverfahren der Währungspolitik ] [Fr. Le Preocessus de transmission de la politique monéta - ire] [ ng. Process of transmission in monetary policy] Parasal eylemlerin parasal büyüklükler ya da parasal de- iflkenler üzerindeki etkilerinin, genel ekonomik hedeflere ulaflt r lmas sürecidir. Bu sürecin iflleyifli, birinci aflamada temel ekonomik amaçlar aras nda bir öncelik s ras n n oluflturulmas n gerektirir. kinci aflamada pa - rasal ara amaçlar ve göstergeler saptan r. Ekonomi politikas n n genel yönelifline göre para politikas na verilen hedeflerin (ara amaçlar n) nas l gerçeklefltirilece i, yani uygun parasal tekniklerin seçimi para politikas aktarma sürecinin son aflamas n oluflturur. S. Abaç Parasal Aç dan Genel Denge [Alm. Geld und allgemeines Gleichgewicht] [Fr. Equ - ilibre général du point de monétair e] [ ng. Money and general equilibrium ] Reel kesim-parasal kesim ayr m ndan hareket ederek para piyasas n aç klayan klasik iktisatç lar önce paran n mevcut olmad bir ekonomide denge mekanizmas n incelemifl ve sonra buna paray katm fllard r. Klasikler, tam istihdam n dengenin tam rekabet piyasas nda otomatik olarak sa lanaca n, para piyasas ile tahvil piyasas n n kendi aralar nda dengede olaca n ve reel ulusal gelirin çal flan iflgücü ile üretim fonksiyonuna ba l olarak meydana gelece ini savunmufllard r. Böylelikle para ve tahvil piyasalar ndaki de iflmeler, di- er bir deyiflle para arz n n artmas reel üretimi etkilememektedir. Klasik iktisatç lara göre para, muamele ve ihtiyat güdüsü ile talep edilir. Muamele güdüsü ile talep edilen para miktar ulusal gelirin fonksiyonudur. Para arz ise piyasada belli bir devredeki mecut para miktar d r. Nakdi ulusal gelir seviyesi para arz ile para talebinin eflit oldu u noktada belirlenir. Öte yandan klasik teoriyi temellerinden sarsan Keynesyen teoriye göre ekonomi eksik istihdamda da dengeye gelebilmekte, dolay syla para sadece fiyatlar genel seviyesini de il, fertlerin gelirlerini de etikelemektedir. Zira para miktar ndaki art fllar sonucunda gelirleri artan fertler daha çok mal ve hizmet talep ederek tüketim harcamalar n art racaklard r. Di er taraftan bu durum faiz haddini düflürerek yat r m seviyesini yükseltecek, efektif talebin artmas yla milli gelir daha yüksek bir seviyede dengeye gelecektir. Görüldü ü gibi efektif talep ile para arz ve talebi denge faiz haddi ve gelir seviyesini belirlemektedir. Parasal Ayarlanma Mekanizmas Ekonomi tam istihdamda dengeye geldi inde para miktar ço alt l rsa, efektif talep uyar lacak ve fiyatlar genel seviyesi yükselecektir. Di er bir deyiflle enflasyon bafllayacakt r. A. lkin Parasal Ara Amaçlar [Alm. Vermittlende Währungszielen] [Fr. Objectifs in - termédiaires monétaires ] [ ng. Intermediary monetary objectives] Ekonomi politikas n n genel ya da nihai amaçlara ulaflabilmesi için para politikas eyleminin bu amaçlara do ru yönelendirilmesi gerekir. Para otoriteleri bunun için parasal taban, bankalar n likiditesi, kredi hacmi ve faiz oran gibi ara amaçlar seçerler. Parasal ara amaçlar n seçimi, ulafl lmak istenen ve ayr cal olan genel amaç fonksiyonu çerçevesinde yap l r. Parasal ara amaçlar n alm fl olduklar de erler ise, uygulanmakta olan para politikas n n do ru yönde geliflip geliflmedi ini ve istenen fliddette olup olmad n belirleyerek, ara amaçlar birer gösterge durumuna geçirirler. S. Abaç Parasal Ayarlanma Mekanizmas [Alm. Währungsangleichmechanismus] [Fr. Méchanis - me d ajustement monétaire] [ ng. Monetary adjustment mechanism] Fiyat düzeyinde yeterli büyüklükte bir art fl n, nominal para arz n n sabit tutulmas flart yla enflasyoncu bir aç - ortadan kald rmas d r. fiekil

11 Parasal Ayarlanma Mekanizmas Bir harcama boom unun enflasyoncu bir aç k meydana getirdi ini farzedelim. Toplam talep fazlas n n etkisiyle fiyat düzeyi yükselecektir. Muamelelerin parasal de erlerinin artmas faiz oranlar n n yükselmesine neden olmaktad r. Bu suretle reel gelirin her düzeyinde yap lmas arzu edilen reel harcamalar azalacakt r. Fiyat düzeyi artarken arzu edilen reel harcamalar n azalmas AD toplam talep e risi üzerinde sol yukar ya E noktas na kadar bir hareketle gösterilmektedir. Fiyat düzeyi yükseldi i zaman, enflasyoncu aç k ortadan kalkmakta ve fiyat düzeyinin yükselmesi sona ermektedir. Bu mekanizmaya parasal ayarlanma mekanizmas ismi verilmektedir. Parasal mekanizma parasal bir intikal yolu ile çal flmakta ve para arz sabit kald sürece enflasyoncu bir aç ortadan kald rmaktad r. Mekanizma flu flekilde ifllemektedir: Enflasyon para k tl yaratmakta, para k tl er ya da geç faiz oranlar n n yükselmesine ve talep fazlas - n n ortadan kalkmas na yol açmaktad r. Bu teoriye göre enflasyoncu aç klar kendi kendini düzeltmektedir. Yüzy llardan beri fiyat düzeyleriyle para arz n n ekonomide bir arada düflünülmesi bu kendi kendini tashih eden mekanizma nedeniyledir. Ne sebeple olursa olsun para arz art r lmad müddetçe, fiyat düzeyindeki art fl toplam harcama fonksiyonunu azaltan kuvvetleri harekete geçirecektir. Toplam arz e risinin yukar ya do ru kaymas ndan kaynaklana enflasyonlar, enflasyoncu aç k ortadan kalkt ktan sonra da devam edebilir. Bu takdirde parasal uyum mekanizmas ifllemeye devam edecek, toplam talepte ve milli gelirde gerileme, iflsizlikte art fl meydana getirecekt i r. E er para arz enflasyon oran kadar art r larsa, enflasyoncu aç n ortadan kalkmas na neden olan ve kendi kendini düzelten mekanizma ifllemez hale gelir. Büyük bir enflasyoncu aç k sonucu fiyat düzeyinin % 35 oran nda artt n farzedelim. Para talebi de % 35 e yak n bir oranda artacakt r. E er Merkez Bankas para arz n % 35 oran nda art r rsa para talebi fazlas oluflmayacakt r, çünkü artmakta olan talebin gerektirdi i ilave para sa lanm fl olacakt r. Reel faiz oran da yekselmeyecek ve enflasyoncu aç k azalmayacakt r. Para arz, parasal uyum mekanizmas n n ifllemez hale gelmesine neden olacak flekilde fiyatlar n art fl oran kadar art r l rsa, enflasyon oran n n aynen devam etmesi sa lanm fl olur. fiekil 2 aç klamalar m z grafikle göstermektedir. Bafllang çtaki e riler AE, AD, AS ve (P o ) d r. Fakat enflasyoncu bir aç n mevcut olmas ve Merkez Bankas n n gerekli olan paray piyasaya sürmesi AE harcama fonksiyonunun reel olarak ayn kalmas na yol açmaktad r. AE do rusunun kaymamas nedeniyle fiyat düzeyinin yükselmesine ra men enflasyonucu aç k de iflmemektedir. Ay n analizi fiekil 2 nin alt k sm na uygulayabiliriz. Fiyat düzeyindeki art fl AD toplam talep e risi üzerinde sol yukar ya bir hareket do urmakta, toplam talep fazlas n daraltma e ilimi göstermektedir. Fakat para arz ndaki art fl toplam talep e risini sa yukar ya do ru AD den (AD1) e k a y d r m a k t a d r. Fiyat düzeyi (P1) e yükselirken toplam fiekil 2 Parasal Teknikler talep e risi (AD 1 ) e kayacak, toplam talep fazlas de iflmeyecektir. D. Demirgil Parasal Taban [Alm. Währungsbasis] [Fr. Base monetaire] [ ng. Mone - tary base ] Parasal taban terimi yerine para baz, rezerv para, yüksek güçteki para terimleri de kullan lmaktad r. Parasal taban, para politikas transmisyon sürecinde yer alan parasal ara hedeflerden biridir. Bu parasal büyüklük (B), kullan m olarak dolafl mdaki para (D) ile banka sisteminin nakit rezervleri (L) ve zorunlu rezervler (R) toplam ndan oluflur: B=D+L+R Para baz n n bir para politikas ara hedefi olarak kullan lma nedeni, bununla para arz (M) aras nda para çarpan (km) arac l ile mevcut olan yak n iliflkidir: M s =k m. B Para arz n n, para baz kanal yla denetim alt nda tutulmas günümüz para politikas uygulamalar nda oldukça s k rastlanan bir durumdur. S. Abaç Parasal Teknikler [Alm. Währungstechnik] [Fr. Techniques monétaires] [ ng. Monetary techniques] Ekonomi politikas n n genel hedeflerine ara hedefler kanal yla ulaflmak için giriflilen eylemlerdir. Bunlar n seçimi ekonominin parasal ve finansal yap s ndan, konjok- 1055

12 Parasal Yan lg türden ve ekonomik birimlerin davran fllar ndan etkilenir. Böylece parasal ara amaçlar ile parasal teknikler aras nda uyum sa lanmaya çal fl l r. Her ekonomi öngörülen amaçlar do rultusunda, yap sal, konjoktürel ve davran flsal özelliklerine en uygun düflen teknikleri kullanmak zorundad r. Kredilere tavan konmas ve minimum kredi faiz oranlar saptanmas, para otoritelerinin kulland do rudan parasal tekniklerdir. Reeskont oranlar, mevduat faiz oranlar rejimi, mevduat karfl l klar ve aç k piyasa ifllemleri ise dolayl parasal tekniklerdir. (Bkz. Parasal Ara Amaçlar ) S. Abaç Parasal Yan lg [Alm. Währungsillusion] [Fr. Illusion monétaire] [ ng. Monetary illusion] Dar anlamda ele al nd takdirde, e er bir kiflinin mal talebi nispi fiyatlarda ve reel servetinde bir de ifliklik olmadan art yor ya da azal yorsa, bu kiflinin parasal yan l - g içinde oldu u söylenir. E er mal, finansal aktif ve ankes talepleri nispi fiyatlarda, faiz oran nda, reel gelir ak - m nda (bugünkü ve gelecekteki reel gelirlerde), bafllang çtaki finansal aktiflerle paran n reel de erinde bir de- iflme olmadan art yor ya da azal yorsa, genifl anlamda parasal yan lg söz konusudur. Kimi ekonomistler parasal yan lg terimi yerine para aldatmas sözünü kullanmaktad rlar. S. Abaç Parasal Y lan [Alm. Währungsschlange] [Fr. Serpent monétaire] [ ng. Monetary snake] 1971 y l para krizinden sonra Avrupa para birli ini kurma yolunda gerçeklefltirilen giriflimlerin bafl nda y - lan sisteminin uygulanmas gelmektedir. Avrupa paralar aras ndaki dalgalanma marjlar n n daralt lmas amac yla 10 Nisan 1972 de uygulamaya konan Avrupa Parasal Y lan Sistemi, Avrupa Ekonomik Toplulu u na üye devletlerin paralar n % 2,25 lik bir dalgalanma band içinde birbirlerine ba layarak Topluluk paralar n n döviz kurlar nda istikrar sa lamaya yönelikti. Bu uygulamayla iki kur aras nda maksimum % 4,5 lik bir dalgalanma gerçekleflebilmekte ve bu da herhangi bir ülkenin döviz kurunun Dolar a karfl izin verilen dalgalanma band na eflit olmakta idi. Buna tüneldeki y lan dendi ve y lan tünelde tutabilmek için gerekli müdahelelerin Dolar la yap lmas, Topluluk paralar kurlar n n y lan içinde tutulmas n sa lamak için de Topluluk paralar n n kullan lmas kabul edildi. Bunda amaç, Topluluk merkez bankalar nda, müdahale birimi olarak Dolar n önemini azaltmak ve Topluluk d fl ülkeler paralar n n Topluluk içinde müdahale arac olarak kullan lmas n önlemekti. Ne var ki y lan mekanizmalar yla oluflan bu ilk istikrarl para bölgesi, önce Sterlin in (23 Haziran 1972), sonra s ras yla talyan Lireti nin (13 fiubat 1973) ve iki kez Frans z Frank n n (19 Ocak 1974 ve 15 May s 1976) y lan sisteminden ç kmas yla etkinli ini büyük ölçüde yitirmifltir. Sonunda y lan giderek örtülü bir Mark bölgesi ne dönüflmüfltür. Mini y lan oluflturan partönerlerinin (Hollanda, Belçika, Lüksemburg, Danimarka ve Norveç) paralar n destekleme yükünü üstlenen Federal Almanya, döviz piyasas nda söz konusu ülkelerin paralar n destekleme yükünü üstlenen Federal Almanya, döviz piyasas nda söz konusu ülkelerin paralar n sat n alarak ya da Mark revalüe ederek y lan n di er paralar n n yukar ya çekilmesine engel olmaya çal flm flt r. Sonuçta y lan uygulamas ancak s n rl bir alanda, göreli bir parasal istikrar oluflturabilmifltir. Bununla beraber y lan ve mekanizmalar 13 Mart 1979 da 8 AET ülkesi aras nda yürürlü e giren Avrupa Para Sistemi nin gerçeklefltirilmesinde çok etkili olmufl ve y lan sisteminin birçok tekni i bu yeni sistemin mekanizmalar nda kullan lm flt r. Zaten bu nedenle birçok yazar isabetli bir flekilde yeni Avrupa Para Sistemi ne ç ng rakl y lan ad - n vermifllerdir. (Bkz. Avrupa Para Sistemi, Ç ng rakl Y lan, Avrupa Para Birli i, Avrupa Para Enstitüsü ) S. Abaç Para Sistemleri (Bkz. Alt n Standard, Çift Maden Sistemi, Kâ t Para Sistemi, Banka Paras ) Para Stoku (Bkz. Para Arz ) Para Talebi Para Talebi [Alm. Geldnachtrage ] [Fr. Demande de monnaie] [ ng. Demand for money] Keynes ten bu yana, ekonomik birimleri para talep etmeye iten nedenlerin üçe ayr ld kabul edilir: Muamele güdüsü, ihtiyat güdüsü ve spekülasyon güdüsü. 1) Muamele güdüsü: Ekonomik birimler önce muamelelerde kullanmak için elde likit para tutarlar. fiayet herkesin gelirleri ile harcamalar mükemmel olarak senkronize (uyum halinde) olsayd, bu tür para tutmalar gerekli olmazd. Ancak gerçekte durum çok farkl d r: Birçok kimse gelirlerinin tamam n bir defada örne in hafta sonunda veya ay sonunda al r ve harcamalar n gelecek haftan n veya ay n her gününde yapar. O halde söz konusu devre boyunca sürecek olan al mlar karfl layabilmek için bir miktar likit para tutmak, muamele güdüsü ile para talep etmek gerekecektir. Böylelikle ay bafl nda d lira tutar nda bir gelir kazanan ve bu gelirini bütün ay boyunca düzenli olarak harcayan bir kimse, ortalama olarak ayl k harcamalar n n yar s kadar bir nakit bulunduracak, yani d/2 kadar likit para talep edecektir. Ay n birinci günü d lira, sonuncu gününde 0 lira nakit para bulundurulaca- ndan, ortalama (d + 0)1, 2, yani d/2 lira nakit talep edilecektir. E er bu flahs n geliri ayda y lira kadar artarsa, tüketim harcamalar c y kadar artacakt r (c = marjinal tüketim meyli) Bu durumda elde bulundurulacak 1056

13 Para Talebi (talep edilecek) ortalama likit para d + c y kadar olacakt r. 2 E er, bu arada fiyatlar genel düzeyi bir misli artarsa muameleler (al flverifller) için haz r tutulacak nakit para miktar da bir misli artacakt r. O halde, bütün bu söylenenlerden sonra, anlafl lmaktad r ki muameleleri gerçeklefltirmek için elde likit olarak bulundurulacak para, parasal gelir düzeyine ba l d r. Makroekonomik aç dan bu iliflki flu flekilde yaz labilir: L1=L1(P.Y) L1, muamele güdüsüyle para talebi P, fiyatlar genel seviyesi Y, reel gelir PY, nominal gelir. fiu halde nominal gelir ne kadar yüksek olursa, muamele güdüsüyle para talebi de o kadar yüksek olacakt r: L1 fonksiyonunun türevinin s f rdan büyük olmas [L1 (PY) > O] bize muamele güdüsüyle para talebinin gelirin artan bir fonksiyonu oldu unu göstermektedir. Acaba, parasal gelir düzeyinin yan s ra muamele güdüsüyle para talebini belirleyen di er faktörler nelerdir? A) Kurumsal faktörler, gelenekler ilk olarak say labilir. Aç kt r ki, gelirini her hafta bafl alan bir flah s, ay bafllar nda geliri ödenen flah stan ortalama olarak 4 misli az bir nakit bulunduracakt r. Bu nedenle ödeme al flkanl klar nda meydana gelecek her de ifliklik muameleler için tutulan likit paralar n hacmi üzerinde bir etki yapacakt r. Bununla beraber bu tür de ifliklikler aniden olmaz ve bu nedenle k sa dönemde dikkate al nmayabilirler. B) Faiz haddi de muamele güdüsüyle tutulan likit para miktar n etkileyebilir. Ay bafl nda y lira kazanan bir flahs n bu gelirini ay n her günü eflit olarak harcayaca n kabul edelim. Bu durumda ilk on gün içinde gelirin 1/3 ü harcanacak, 2/3 ü ise verimsiz olarak duracakt r. lk on befl gün içinde gelirin yar s harcanacak, yar - s verimsiz kalacakt r. E er bu flah s at l (verimsiz) duran bu fonlar bir faiz elde etmek için plase etmeyi düflünürse, örne in ay bafl nda gelirinin 2/3 ünü menkul k ymet sat n almak için kullanacak, 1/3 ünü ise ilk on gün içinde yapaca harcamalar için saklayacakt r. On günün sonunda, bu flah s menkul k ymetlerin bir k sm n gelecek on günün harcamalar n karfl lamak için yeniden satacakt r. Yirmi günün sonunda, ay sonuna kadar yaflayabilmek içcin elinde kalan menkul k ymetlerin tamam n satacakt r. Tabii bu flah s söz konusu ifllemleri her on günde bir, yani ayda 3 kez yapmak yerine örne in her on befl günde bir, yani ayda 2 kez yapabilir. Kuflkusuz ayda ne kadar fazla ifllem yap l rsa, elde tutulacak (talep edilecek) kullan lmayan ortalama nakit para o kadar az olacakt r. fllem say s n n art p azalmas ise, at l fonlar n plasman n getirece i faiz haddiyle ilgili olacakt r. Fazi Para Talebi haddi yükseldikçe, söz konusu dönem içinde yap lacak ifllemlerin say s artacak yani muamele güdüsüyle talep edilecek para talebi azalacakt r. fiu halde muamele güdüsüyle para talebi faiz haddinin azalan bir fonksiyonudur. 2) htiyat güdüsü: Likit para talebi sadece bir ferdin veya bir firman n normal ve tahmin edilebilir harcamalar n karfl lamak için yap lmaz. Söz konusu devre içinde beklenmeyen bir tak m harcamalar da göz önünde tutmak gerekir. iflte bu tip önceden görülmeyen masraflar karfl layabilmek için likidite saklanmas ihtiyat gü - düsüyle para talebine yol açar. htiyat güdüsüyle para talebi de, muamele güdüsüyle yap lan para talebinin ba l oldu u faktörlere tabidir. 3) Spekülasyon güdüsü: At l para tutulmas her ne kadar fazla rasyonel olmayan bir davran fl olarak gözükürse de (çünkü bu fonlar hiçbir gelir sa lamamaktad r), Keynes okulunun iktisatç lar servet sahibi olanlar n, muamele ve ihtiyat nedenlerinin gerektirdi inden daha fazla bir miktar likiditeyi ellerinde bulundurmaya e ilim olduklar n ileri sürmektedir. Bunun nedenini de spekülasyon güdüsüyle aç klamaktad r. Bu ilave likit tutulmas n n önemi, faiz haddiyle ters yönde de iflmektedir: Faiz haddi yükseldi inde spekülasyon güdüsüyle para talebi (likidite tutulmas ) azalmakta, faiz haddi azald nda spekülasyon nedeniyle para talebi artmaktad r. Makro ekonomik aç dan bu iliflki flu flekilde yaz l r: L2= Spekülasyon güdüsüyle para talebi L2 = L2 (i) i= Faiz haddi, L2 (i) < 0 fonksiyonunun türevinin s - f rdan küçük olmas n n anlam, spekülasyon güdüsüyle para talebinin faiz haddinin azalan bir fonksiyonu oldu- udur. Ekonomik birimlerin bu davran fl n n nedenleri çok tart fl lm flt r. Genel bir flekilde flöyle bir aç klama yap - labilir: Finansal plasman yapma olanaklar na sahip olanlar hayli çeflitli, bir sürü menkul k ymet (hisse senedi, tahvil, mevduat vs.) ile karfl karfl ya kal rlar. Bunlar rand man (sa lad gelir), ödünç verenin kapitalini bir daha geri alamama riski ve ödeme tarihi (likidite dere - cesi) bak m ndan birbirlerinden farkl d r. Söz konusu ekonomik birimler plasman yaparken fonlar n farkl kategorideki k ymetlere yat r rlar ve bu flekilde riski da - t rlar (s n rlarlar); fakat bu arada, hiçbir faiz getirmemesine ra men, bir miktar likit paray muhafaza ederler. Böyle bir davran fl n gayesi daha rahat bir flekilde fon - lar n finansal yönetimini sa lamakt r. Zira finansal bir ifllem yap lmak istendi i zaman, örne in borsada, paray menkul k ymetlere çevirmek, menkul k ymetleri önce paraya çevirmekle ifle bafllamaktan her zaman daha kolayd r. ki çeflit menkul k ymet bulundu unu varsayal m: K sa dönemli (birkaç ay) ve uzun dönemli (birçok y l) Bir flah s portföyünde bir miktar uzun dönemli menkul k ymet, bir miktar k sa dönemli menkul k ymet ve bir miktar da likit para bulundurmaktad r. Bu flah s portföyünde sadece uzun dönemli k ymet bulundursayd, daha fazla bir faiz geliri elde edecekti. (Ödeme süresi uzad k- 1057

14 Para Talebi ça faiz oran da yükselmektedir.) Bunu yapmamas n n nedeni uzun y llar sürecek bir plasman n tafl d risktir. fiimdi, kabul edelim ki, bütün plasman kategorilerini temsil eden faiz haddi yükselmektedir. Bu varsay mda, elde likit muhafaza etmenin neden oldu u kaybedilen kazanç büyümektedir. Bu durumda söz konusu flahs n risk endiflesinin bir k sm rand man art fl yla telafi edilecek ve ayn flah s k sa dönemde menkul k ymetlerinin bir k sm n uzun dönemli menkul k ymetlerle; likit olarak tuttu u paran n bir k sm n da k sa dönemli menkul k ymetlerle ikame edecektir. Tersine e er faiz haddi düflerse, uzun dönemli menkul k ymetlerin rand man art k bunlar n tafl d riski telafi etmeye yetmeyecek ve ayr ca k sa dönemli menkul k ymet ve likit para tutman n neden oldu u kaybedilen kazanç daha az önemli olacakt r. Bu durumda, birimler portföylerinin kompozisyonunu daha fazla likidite yönünde de ifltirmeye yöneleceklerdir. Spekülasyon güdüsü, temelde özellikle flu olay belirtmektedir. Servetini rasyonel bir flekilde yönetmek isteyen bir flah s birbiriyle çeliflkili iki riskin etkisi alt ndad r: 1) Geliri kaybetme riskive 2) Kapitali kaybetme ris - ki. E er servetini likit para olarak tutarsa gelirini kaybetmekte, fakat kapitalini muhafaza etmektedir. (Kuflkusuz burada fiyatlar genel düzeyinin hissedilir flekilde yükselmedi i varsay lmaktad r. Aksi takdirde, yani enflasyon dönemlerinde, likit olarak tutulan servet ayn anda hem geliri, hem kapitali kaybetme riskini tafl yacakt r.) E er menkul k ymetleri sat n al rsa gelir sa layacak, fakat bu sefer kapitali kaybetme riskini üzerine alacakt r. Belirsizli in hüküm sürdü ü bir dünyada herkes olanaklar n n söz konusu riskler tafl yabilme derecesine göre, servetini menkul k ymetler ile likit para aras nda da t r. Her faiz haddi seviyesinde her bir riskin fliddeti farkl olarak de erlendirilir ve faiz haddindeki her de ifliklik fertlerin de erlendirmelerini yeniden gözden geçirmelerine neden olur. Bununla beraber ço u kez kabul edildi i gibi faiz haddinin bulunabilece i çok düflük bir limit düzey mev - cuttur ve bu faiz haddi düzeyinde spekülasyon güdüsüyle para talebi sonsuz olmaktad r. Nitekim faiz haddi çok düflük oldu u zaman, elde li - kit para bulundurman n neden olaca gelir kayb (kaybedilen kazanç) çok önemsiz olmaktad r. Bunun yan nda, menkul k ymetlere yat r lan sermayenin kayba u ra - ma riski çok yüksektir. Örne in, flayet 100 milyon lira tutar nda bir para süratli olarak y lda % 20 faiz getiren bir menkul k ymete plase edilirse, plasman n y ll k geliri yaln zca 20 milyon lirad r. fiayet bu arada cari faiz haddi % 21 e yükselirse, % 20 getiren menkul k ymetin de eri art k 100 milyon lira de il, fakat 0, ,20 0,20 x 100 = 20 0,21 0,21 95 milyon lirad r. Baflka bir deyiflle bafllang çta plaase edilen 100 milyon lira 5 milyon liral k bir kapital kayb na u ramaktad r. Böyle durumlarda, yani faiz haddinin çok düflük düzeyde bulunmas halinde, fertler faiz haddinin art k bulundu u çok düflük düzeyin alt na inmeyece ini, aksine yükselme flans n n çok daha fazla oldu unu düflünürler ve böylece plasman yapma yerine likit paray saklamay tercih ederler. Faiz haddinin inebilece i en düflük düzeye eriflmesi ve bu düzeyde spekülatif para talebinin sonsuz olmas makroekonomik aç dan çok önemlidir. Bu durumda ekonominin likidite tuza içinde bulundu u söylenir. Likidite tuza ifadesi faiz haddinin art k daha fazla düflmeyece ini ve faiz haddini düflürmek suretiyle yat - r mlar uyarmay hedef alan para politikas n n tamamen tesirsiz kalaca n iyice belirtmek için kullan lm flt r. Toplam para talebi bu durumda muamele, ihtiyat ve spekülasyon güdüleriyle yap lan para taleplerinin toplam d r. Muamele ve ihtiyat güdüleriyle yap lan para taleplerini L1, spekülatif para talebini L2 ile gösterirsek toplam para talebi (L) L= L1 + L2 dir. Para Teorileri S. Abaç Para Teorileri [Alm. Geldtheorien] [Fr. Théories de la monnaie] [ ng. Theories of money] Para konular Eski Yunan dan beri önem kazanm fl, iktisad n bir bilim olarak ortaya ç k fl ndan bu yana para miktar ile de eri aras ndaki iliflkifli aç klayan çeflitli para teorileri gelifltirilmifltir. Para miktar ile de eri aras ndaki iliflki ilk defa aç k bir flekilde Merkantilist dönemde Jean Bodin taraf ndan ortaya konmufltur. J. Bodin, 16. yüzy lda Amerika dan gelen k ymetli metallerle Avrupa da fiyatlar n büyük bir h zla artmas na dikkati çekmifltir. Tedavüldeki metal paran n, yani alt n n miktar artt kça, de eri düflmüfl ve fiyatlar n yükselmesine neden olmufltur. Böylelikle k ymetli maden miktar ile fiyatlar aras nda neden-sonuç iliflkisi kurularak, paran n k ymetinin miktar ile ters orant l, fiyatlar ile do ru orant l de iflti i görülmüfltür. Para miktar n n art p azalmas yla fiyatlardaki de iflmeyi aç klayan bu teoriye miktar teorisi denmektedir. Miktar teorsinin dayand varsay mlar flunlard r: Para sadece mübadelelerde kullan lmak üzere talep edilmekte ve bütün gelirler harcanmaktad r. Ekonomi tam istihdamdad r. Para miktar ndaki de iflmeler üretim ve istihdam seviyesini etkilemez. Klasik iktisatç lar iktisadi denge analizlerini araya para katmadan yapm fllard r. Çünkü klasiklere göre para üretim ve mübadeleyi kolaylaflt ran bir araçt r. Paran n yap ld de erli madenden farkl bir de eri yoktur, yani bir mald r. Dolay s ile tedavüldeki para miktar ndaki de ifliklikler üretim, istihdam ve gelir da l m üzerinde etki yapmaz. Mallar n birbiriyle mübadele oranlar n reel faktörler tayin etti inden, paran n araya girmesi ve miktar n de ifliklikleri fiyatlar etkilemeyecektir. K saca paradaki de iflmeler reel olaylar etkilemez. 1058

15 Para ve Kredi Kurulu Para piyasas nda para muamele ve ihtiyat güdüsü nedeniyle talep edilir. Muamele güdüsüyle elde tutulmak istenen para miktar ulusal gelirin fonksiyonudur. Para arz ise otonomdur. Tam istihdam kendili inden sa land ndan, dolay s yla aktif nüfusun iflsiz kalmas söz konusu olmad ndan, paran n sisteme girmesi ile reel sektörde bir de ifliklik olmayacakt r. Para ve tahvil piyasalar kendi aralar nda dengeye gelecek, k saca para arz n n artmas reel üretimi etkilemeyecektir. Klasik para analizi Cambridge ve Chicago ekolü iktisatç lar na kadar ayn çizgide devam etmifltir. Miktar teorisinin önde gelen savunucular ndan olan Irving Fisher teoriye yeni bir düzenleme ve bak fl aç s getirmifltir. Fisher kurdu u mübadele denklemi ile para miktar ile fiyatlar genel seviyesi aras nda kesin bir ba lant n n bulundu unu göstermifltir. Fisher e göre mübadele miktar n n (T) ortalama fiyatla (P) çarp m, bunlar n ödenmesine olanak veren para miktar yla (M) tedavül h z (V) çarp m na eflittir. (MV = PT) Ekonomideki tüm kaynaklar tam kullan m halinde oldu undan, belli bir dönemde mübadele miktar (T) de iflmez. Ayn zamanda, tedavül h z n n (V) say sal de eri de halk n psikolojik davran fllar ve kurumsal yap taraf ndan belirledi i için sabit varsay lmaktad r. Böylelikle, para miktar ndaki art fllar do rudan fiyatlar genel seviyesinin yükselmesine ve paran n de erinin düflmesine neden olur. Görüldü ü gibi ekonomi, otomatik tam istihdam halinde dengeye geldi inden, para miktar ndaki de iflmeler k sa dönemde fiyatlar etkilemektedir. Klasik teorinin ana dire ini teflkil eden otomatik tam kullan m hali, 1929 Büyük Bunal m öncesinde meydana gelen talep yetersizli ine çözüm bulamam flt r y l nda John Maynard Keynes klasik teoriyi bütünüyle temellerinden sarsm fl, ekonominin eksik istihdamda da dengeye gelebilece ini savunmufltur. Böylelikle para miktar ndaki art fllar sadece fiyatlar genel seviyesini etkilemeyecek, fertlerin nominal gelirlerini art - rarak tüketim harcamalar n geniflletecek ve faiz haddini düflürerek yat r m seviyesinin yükselmesine neden olacakt r. (Bkz. Fisher Denklemi, Para Talebi, J.M. Key - nes]. A. lkin Para ve Kredi Kurulu (Bkz. Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulu) Pareto Formülü [Alm. Pareto-Formel ] [Fr. Formule de Pareto ] [ ng. Pa - reto formula] Kiflisel gelir da l m genellikle Pareto da l m fonksiyonu veya Lorenz e risi yard m yla incelenebilir. Pareto fonksiyonu flöyle yaz labilir: N= A/x a Burada N (x) kadar veya daha fazla gelire sahip kiflilerin say s - d r. A, bir parametredir. a, bir parametre olup yaklafl k de eri 1,5 al nabilir. Örne in Pareto da l m N= / x 1.5 olan bir toplumda y ll k geliri para ünitesi ve daha yukar olanlar n say s N= / ( ) 1,5; log N= log (1,5) log log N= 1,810 N= 63,2 kifli bulunur. (Bkz. Lorenz E risi) Pareto Optimumu E. Alkin Pareto Optimumu [Alm. Pareto-Optimum] [Fr. Optimum de Pareto] [ ng. Pareto Optimum] Mal ve faktör fiyatlar n n nas l teflekkül etti i incelenirken sistemin tümünün etkinli i hakk nda genellikle hiçbir tart flma yap lmaz. Örne in gelir da l m ile ilgili mikro analizler gözden geçirilirken, da l m belirleyen mekanizman n optimum sonuç verip vermeyece i noktas üzerinde durulmaz. Asl nda optimum kavram ndan ne anlafl ld n bile tart flmak gerekmektedir. Burada söz konusu noktalar ele alan refah teorisi üzerinde durulacakt r. Refah, toplamlu ilgili bir kavram olmakla birlikte bireysel refah n tan mlanmas toplumsal refah n anlam - na da aç kl k getirecektir. Tabiidir ki bu tan m iktisadi aç dan yap lacakt r. Bireysel refah, tüketilen mal ve hizmetlerin toplam faydas ile ölçülür. Tüketim düzeyinin yükselmesi toplam fayday ve dolay s yla bireysel refah artt r r. Toplumsal refah kavram ise bireysel refah kavram ndan farkl olarak iktisat d fl unsurlar da kapsamaya e ilimlidir. Örne in üç ayr toplamsal amaçtan bahsedilebilir: Di er bireylerin haklar yla çeliflmeyen maksimum tercih özgürlü ü; toplumda her aile için di er ailelerin yaflam standartlar ile tutarl optimum yaflam standard ; toplumun standartlar na uygun adil gelir da l m. Bu amaç tan mlar nda yer alan optimum ve standart gibi kavramlar n hayli kaypak oldu u, refah analizini pozitif bilimin ölçülerinden d flar kayd raca aç kt r. Bu nedenle analizde, bireyleraras karfl laflt rmalara kalk flmadan, mevcut gelir da l m n veri kabul etmek gerekmektedir. Pareto, kendi refah anlay fl n anlat rken bu noktalar kesin bir aç kl a kavuflturmufltur. Pareto ya göre örne in üretim tercihleri siyasal bir sorundur. Bu siyasal sorunu çözmek iktisatç n n görevi de ildir. ktisatç, karar verilen üretimi en etkin flekilde gerçeklefltirmeye çal fl r. Gelir da l m n de ifltirmek de iktisatç n n görevleri aras na girmez. Da l m veri kabul edip tek bir ki- 1059

16 Pareto Optimumu flinin refah n azaltmadan di erlerinin refah n art rma yollar n araflt rmal d r. Pareto bu düflüncelerine ba l olarak optimum refah flöyle tan mlamaktad r: Toplumdaki bireylerden en az birinin rehfah n azaltmadan di er birinin bile refah n art rmak olana yoksa, toplumun refah optimumdur. Gelir da l m n veri alan bu tan ma Pareto optimumu ad verilir. Pareto optimumunun gerçekleflmesi için hem üretimde, hem de tüketimde etkinli in varl gereklidir. Bir mal n üretim miktar azalmadan en az bir di er mal n üretimini art rma olana yoksa, üretimde etkinli e ulafl lm fl demektir. Kullan lan üretim faktörlerinin marjinal teknik ikame oranlar n n eflitlenmesiyle üretimde etkinlik gerçekleflir. Tüketimde veya mallar n da t m nda etkinli in gerçekleflmesi içinse, tüketim mallar aras nda marjinal ikame oran bütün tüketiciler için ayn olmal d r. Üretim ve tüketimde etkinlik koflullar iki mal n, iki faktörün ve iki tüketicinin yer ald ayr ayr kutu diyagram analizleri ile kolayl kla kan tlanabilir. Kaldor ve Hicks, Pareto optimumu kavram n daha kullan fll hale getirmifllerdir. Bu iktisatç lara göre örne- in iktisat politikas nda meydana gelen bir de ifliklik sonucunda bir tak m bireylerin refah, di er baz lar n n refahlar ndaki azalma pahas na artm flsa ve fakat refah art fllar azalmalar ndan daha yüksekse toplumsal refah art fl ndan bahsetmek mümkündür. Scitovsky ise, bu tan - m n yaratabilece i teorik kar fl kl önlemek için tan - ma iki kriter eklemifltir: Kaldor un de indi i de ifliklik s ras nda kazananlar kaybedenleri bu de iflmeye raz edebilirken, kaybedenler kazananlar bu de iflmeden vazgeçmeye ikna edemiyorlarsa refah art fl meydana gelmifltir. Bununla beraber her iki tan mda da gelir da - l m n n veri al nmas na olanak kalmam flt r; gelir da l - m nda de ifliklik oldu u üstü kapal olarak varsay lmakta, sonuç olarak da pozitif ölçülerden de er yarg lar na kay lmaktad r. Bergson ve Samuelson toplumsal refah, bireysel fayda fonksiyonlar n n fonksiyonu olarak tan mlar: W = f (U 1, U2... Ur) Bu fonksiyonun çeflitli refah düzeylerindeki kesitlerinin izdüflümleri bir toplumsal kay ts zl k e ri tak m meydana getirir. Toplum için optimum, toplumsal kay ts zl k e rilerinden birine üretim olanaklar e risinin de me noktas nda belirir. Lipsey ve Lancester e göre Pareto koflullar ndan biri yerine gelmemiflse, optimal bir durumun gerçekleflmesi, ancak di er bütün optimum koflullar n n ekarte edilmesiyle ortaya ç kar. Bu duruma ikinci en iyi (second best) ad verilir. Geometrik yorumlar: Etkinlik ve Pareto op - timumu Pareto optimumunun koflullar, yani bir mal n üretimini azaltmadan di erinin üretimini art rman n ve bir tüketicinin refah n azaltmadan di erinin refah n artt rman n mümkün olamayaca durumlar (üretimde ve mallar n da t m nda etkinlik), Edgeworth un gelifltirdi- i kutu diyagramlar yard m yla yorumlanabilir. fiekil 1. Üretimde Etkinlik Pareto Optimumu Üretimde etkinlik: Pareto optimumu için üretimde etkinlik koflulunun anlam aç kt r. Bu koflulun bulunmamas halinde bir mal n üretimi azalmadan di erinin üretiminin artmas, baz bireylere di erlerinin durumunu bozmadan daha fazla olanak sa layabilir. Halbuki bu durum Pareto optimumuna ayk r düfler. Baz bireylerin durumu kötüye gitmeden di er baz lar n n refah art - yorsa Pareto ya göre toplum henüz optimum refah düzeyinden uzakt r. fiekil 1 deki kutu diyagram nda üretimde etkinlik incelenecektir. fiekil 1 de yaln zca iki mal n üretildi i bir durum için bahis konusu iki mala ait efl-ürün e rileri çizilmifltir. O 1 noktas n orijin alan koordinat sisteminde birinci mal n emek (L) ve sermayeye (K) göre efl-ürün e rileri çizilmifltir. O 2 noktas n orijin alan koordinat sisteminde ise ikinci mal n efl-ürün e rileri yer almaktad r. ki eflürün tak m n n e rilerinin te et olduklar noktalar n birlefltirilmesiyle ortaya ç kan O 1 O 2 e risi (contract cur - ve), optimal üretim durumlar n belirtir. Bu e ri üzerinde, bir mal n üretimini azaltmadan di erinin üretimini art rman n olana yoktur. O 1 den O 2 ye gidildikçe birinci mal için daha yukar efl-ürün e rilerine ç k l p ikinci mal için daha afla (orijine yak n) efl-ürün e rilerine gidildi inden, ancak ikinci mal n üretiminde bir azalma bahas na birinci mal n üretimi artmaktad r. Neden yaln zca O 1 O 2 e risi, yani karfl l kl de me noktalar optimuma iflaret etmektedir? Çünkü de me noktalar d fl nda, örne in A kesiflme noktas nda birinci mal n efl-ürün e risi üzerinde E 1 e do ru yürünüp bahis konusu mal n üretimi sabit tuttulurken ikinci mal için daha yüksek eflürün e rilerine, yani daha yukar üretim miktarlar na gidilebilmektedir. Bu durum ise Pareto optimumunun koflullar na ayk r d r. E rilerin, de me noktalar nda birinci türevleri eflit oldu undan, yani örne in E1 noktas nda her iki e riye tek bir te et çizilebilece inden, iki mal üretiminde sermaye-emek aras ndaki marjinal ikame oranlar birbirine eflittir. Mallar n da t m nda etkinlik: Üretimde etkinlik analizinin tek bafl na kesin bir çözüm getiremeyece i aç kt r. E1, E2, E3, E4... noktalar ndan hangisinde bulundu unu kesin olarak söylemeye olanak yoktur. Bu nedenle söz konusu analizi mallar n da t m nda (veya tüketiminde) etkinlik analizi ile tamamlamak gerekir. Çünkü üretim aç s ndan etkin noktada bulunulsa dahi, mallar n da t m n n etkin olmamas halinde, da t m 1060

17 Pareto Opimumu fiekil 2. Mallar n Da t m nda Etkinlik yoluyla yine baz bireylerin durumunu bozmadan di er baz lar n n refah n n yükselmesi mümkün olacakt r. fiu halde üretimde etkinlikle birlikte da t mda da etkinlik bulunmal d r. Mallar n da t m nda etkinlik yine bir kutu diyagram yard m yla incelenebilir. fiekil 2 de, yukar da üretildi i varsay lan iki mal ve yaln zca iki tüketici için efl-fayda (veya kay ts zl k) e rileri çizilmifltir. O 1 noktas n n orijin alan koordinat sisteminde birinci tüketicinin birinci mal (X) ve ikinci mal (Y) bileflimlerine göre kay ts zl k e rileri çizilmifltir. O2 noktas n orijin alan koordinat sisteminde ise ikinci tüketicinin kay ts zl k e rileri yer almaktad r. ki kay ts zl k tak m na ait e rilerin te et olduklar noktalar n birlefltirilmesiyle ortaya ç kan O 1 O 2 e risi optimal da t m durumlar n belirtir. Bu e ri üzerinde, bir tüketicinin tatminini veya tüketimden elde etti i fayday azaltmadan di er tüketicinin tatminini veya refah n art rman n olana yoktur. O 1 den O 2 ye gidildikçe birinci tüketici için daha yukar kay ts zl k e rilerine ç k l p, ikinci tüketici için daha afla (orijine yak n) kay ts zl k e rilerine gidildi inden, ancak ikinci tüketicinin tatmininde bir azalma pahas na birinci tüketicinin refah artmaktad r. De me noktalar d fl nda örne in D noktas nda birinci tüketicinin kay ts zl k e risi üzerinde T 1 e do ru yürünüp söz konusu tüketicinin tatmini sabit tutulurken ikinci tüketici için daha yüksek kay ts zl k e rilerine, yani daha yukar tatmin ve refah düzeylerine gidilebilmektedir. Bu durum ise optimuma henüz ulafl lamad n gösterir. E rilerin, de me noktalar nda birinci türevleri eflit oldu- undan, yani örne in T 1 noktas nda her iki e riye tek bir te et çizilebilece inden, tüketim mallar aras nda marjinal ikame oran iki tüketici için de ayn d r. Mallar n da t m nda etkinli in de tek bafl na Pareto optimumunu belirlemeyece i aç kt r. Asl nda üretimde etkinlik ile mallar n da t m ndaki etkinli in birlikte sa lanmas halinde Pareto optimumu tan mlanabilir. ki etkinli in bir anda nas l gerçekleflti ini inceleyebilmek için ayr bir analiz arac na daha gerek vard r. Afla da bu yeni analiz arac tan mlanacakt r. Dönüflüm e risi: fiekil 1 deki O 1 O 2 e risi üzerindeki her nokta etkin üretim miktarlar n gösterir. O 1 den O 2 ye do ru gidilirken birinci mal n üretimi de maksimumundan s f ra do ru daralmaktad r. ki mal n, O 1 O 2 e risi üzerinde, efl-ürün e rileriyle belirtilen de iflken üre- tim miktarlar ayr bir dik koordinat sisteminde gösterildi inde bir dönüflüm e risi elde edilir. fiekil 3 te yatay eksende birinci mal n üretim miktarlar, dik eksende ikinci mal n üretim miktarlar yer almaktad r. E 1, E 2, E 3, ve E 4 de me noktalar nda iki maldan üretilen miktarlar koordinat sisteminde G 1, G 2, G 3, G 4 noktalar halinde iflaretlenip bu noktalar birlefltirilince HH dönüflüm e risi elde edilir. Bu e ri tan m gere i optimal düzey gösteren en etkin üretim miktarlar n aç klar; baflka bir deyiflle bir etkinlik s n r çizer. E ri üzerindeki her nokta, bir mal n söz konusu noktaya tekabül eden üretimi veri iken di er mal n maksimum üretimini belirtir. Daha aç k bir ifade ile e ri alt nda kalan noktalar ekonominin kapasitesinin alt nda, üstünde kalan noktalar da kapasitesinin üstünde olmaktad r. Dönüflüm e risinin d fl bükey olmas n n nedeni, bir mal n üretimi azal p di erininki artarken, üretimi azalan maldan di erine kayan üretim faktörlerinin yeni istihdam olunduklar alana gitgide daha az katk da bulunmalar d r. Yani üretimi artan mal n, azalan mal cinsinden f rsat maliyeti giderek artmaktad r. Bu durumu, bir mal üretiminin di er mal nkine göre birinci türevinin mutlak de erindeki art flla da göstermek mümkündür. Bir mal n üretimindeki de iflikli in, di erinin üretimindeki marjinal de iflikli e oran n belirten bu türeve marjinal dönü - flüm oran denir. fiekil 3 Pareto Optimumu Üretim - tüketim etkinli i: Yukarda da aç kland gibi Pareto optimumuna varmak için dönüflüm e risi üzerinde bulunmak gereklidir, fakat yeterli de ildir. Ayr ca mallar n da t m nda da (tüketimde de) etkinli in sa lanmas gerekir. Ortak etkinlik için tüketicilerin iki mal aras ndaki marjinal ikame oran ile söz konusu iki mal n üretimindeki marjinal dönüflüm oran n n eflit olmas gerekir. Bu koflulu geometrik olarak yorumlamak mümkündür. Dönüflüm e risi üzerindeki G 3 noktas nda birinci maldan OM ikinci maldan ON kadar üretilmektedir. Tüketim etkinli ini göstermek için OMG 3 N kutu diyagram çizilebilir. G 3 noktas ndaki marjinal dönüflüm oran, dönüflüm e risine G 3 noktas ndan çizilen te etin e imine eflittir. OG 3 optimal tüketim e risi üzirendeki T 1, T 2, T 3... de me noktalar ndan her iki kay ts zl k e risine çizilecek ortak te etlerin e imleri de marjinal ikame oranlar na eflittir. Bu te etlerden hangisinin e imi marjinal 1061

18 Pareto Optimumu dönüflüm oran n belirleyen PP te etine eflitse ortak etkinlik koflulu sa lanm fl demektir. fiekilde T 1 noktas ndan çizilen te etin e iminin PP nin e imine eflit oldu u görülüyor. fiu halde T 1 noktas ndaki marjinal ikame oran, marjinal dönüflüm oran na eflittir. Yani, birinci tüketici birinci maldan OM, ikinci maldan ON kadar tüketirken, ikinci tüketici birinci maldan MM ve ikinci maldan MN kadar tüketecektir. fiekil 4. Üretim ve Üretimde Ortak Etkinlik fiekil 5. Toplumsal Kay ts zl k E risi Ortak etkinlik analizi sonunda da Pareto optimumunun tek olmad anlafl lmaktad r. Çünkü dönüflüm e risi üzerinde her noktaya uygun ortak bir etkinlik, baflka bir deyiflle ayr bir Pareto optimumu söz konusu olacakt r. Toplumsal kay ts zl k e risi ve optimum çözüm: Toplumsal kay ts zl k e risi iki mal n çeflitli bileflimlerinin toplumda ayn refah sa l yabilece ini gösterir. Samuelson taraf ndan gelifltirilen bu analize göre, daha sa daki kay ts zl k e risinde toplumsal refah da daha yüksek olacakt r. ki mal aras ndaki dönüflüm e risi belli iken, toplum için optimum refah çözümünü, toplumsal kay ts zl k e rileri tak m ndan birinin, dönüflüm e risine, de me noktas verir. fiekil 5 te HH dönüflüm e risi optimal üretimin s n - r n çizmektedir. Dönüflüm e risiyle S 2 toplumsal kay ts zl k e risinin de me noktas olan E, veri üretim koflullar na göre toplumun varabilece i en yüksek refah düzeyini, yani optimum çözümü verir. (Bkz. Efl Fayda Analizi) E. Alkin Paris Borsas Pareto, Vilfredo ( ) Ünlü bir talyan ekonomisti ve sosyologudur de Paris te do du. Babas, talyan ihtilalcisi Mazzi nin taraftarlar ndan oldu u için, 1836 da Cenova dan Fransa ya göç etmifl ve bir Frans z la evlenmiflti. Pareto, bu evlilikten do du. 10 yafl ndayken sürgünler için ç kan bir af sonucu ailesiyle birlikte talya ya döndü. Burada mühendislik e itimi gördü ten 1892 ye de in mühendis olarak çal flt. Daha sonra ekonomiyle ilgilendi, Walras okudu. Ondan etkilendi, 1892 y l nda kendisiyle tan flt. Walras, o y llarda düflüncelerinin gerekli ilgiyi çekmemesinden yak n yordu, üniversiteden istifa etmek üzereydi. Kendisini anlayan birini bulmaktan çok mutlu oldu. Birlikte çal flt lar. Bu yüzden Pareto nun ekonomik eserleri büyük ölçüde Walras n etkisini tafl r y llar nda ilk önemli eseri olan Cour d eco - nomie Politique i yazd aras nda Systemes Socialistes i, 1906 da Manuale di Economia Politica ve 1916 da Trattato di Sociologia Generale yi yazd de kendisine önemli bir miktarda miras kald ve sviçre ye yerleflti. Hayat n n sonlar na do ru talyan Faflist hükümetince Senato ya atand. Mussolini taraf ndan böyle bir mevkiye lay k görülmesinin nedeni düflüncelerindeki de ifliklikti. 50 yafl na de in liberal ve demokratik görüfllere ba l kalan Pareto, daha sonra sosyalist görüfllerle birlikte, liberal ve demokratik fikirlere de fliddetle çatan yaz lar yazd. Pareto nun hayat boyunca yapmaya çal flt fley, Walras ç genel denge fikrini bütün sosyal bilimlere uygulamakt. Ona göre ekonomi, daha genifl kapsaml di- er sosyal bilimler içinde bir anlam tafl rd. Ekonominin iflleyiflini anlamak, toplumu anlamak için gerekli, fakat yetersizdi. Pareto sosyoloji konusunda yapt çal flmalarda tümüyle elitçi fikirleri savunmufltur. Bu tür fikirleri Mussolini rejimince takdirle karfl lanm fl, ancak Walras la dostlu u bu yüzden bozulmufltur. Ekonomi teorisine en önemli katk lar ; ordinal faydan n kullan lmas yla da genel dengenin bulunabilece ini, yani kardinal fyad n n gerekmedi ini göstermesi ve bugün kendi ad yla an lan optimalite analizini bulmufl olmas d r. Etkisi daha çok k ta Avrupa s nda hissedilmifl, Anglo-Sakson kesiminde bu etki çok geç ve dolayl görülmüfltür. K. Mortan Paris Borsas [Alm. Pariser Börse ] [Fr. Bourse de Paris ] [ ng. Paris Stock Exchange] Paris in ilk borsas, bir sokakta kurulmufl bir curb mar - ket ti. Quincampoix Soka nda toplanan kalabal k bir grup, 1720 de Banque Royale ve ona ba l flirketlerin senetlerini al p satmaya bafllad. Banque Royale ile söz konusu flirketler, John Law un yönetimindeydi. John Law sisteminin büyük bir mali skandal n patlamas yla çökmesinden sonra, normal borsa faaliyeti 1724 te bafllad. 1062

19 Paris Klübü Günümüzdeki borsa binas n n temeli 1808 de at lm fl ve 1826 da bina hizmete aç ld. (Bkz. Merkez Ban - kalar, Emisyon) F. Ergin Paris Klübü (Bkz. On lar Grubu ) Parite [Alm. Parität ] [Fr. Parite ] [ ng. Parity] Bir ülke paras n n sabit, resmi kurdan, di er bir ülke paras cinsinden de eridir. Birinci Dünya Savafl ndan önce uygulanan alt n standard nda her ülke, paras n n de- erini belirli bir safl ktaki alt n cinsinden belirliyordu. Bu flekilde her ülkenin paras n n de eri di er ülke paralar na sabit bir flekilde alt n kanal yla iliflkilendirilmiflti. Örne in, Amerika para otoriteleri 1 ons alt n 200 Dolar dan al p satmay taahhüt etmifl ve ngiltere de 1 ons alt n 100 Sterlin den al p satma karar alm flsa, Sterlin nin paritesi 2 Dolar d. Buna darphane paritesi (mint parity) ad verilmekteydi. Bu paritenin korunmas alt n arbitraj ile sa lanmaktayd y llar aras nda uygulanan Bretton-Woods Sistemi nde, ülke paralar n n di er ülke cinsinden paritesi k sa dönemde alt n standard ndaki gibi belirleniyordu. Dolar n de eri 1 ons alt n=35 Dolar olarak sabit bir flekilde belirlenmiflti ve ABD bu pariteyi korumak için Dolar karfl l s n rs z alt n satmay taahhüt etmiflti. Di er ülkeler de paralar n n de erini ya alt n ya da Dolar cinsinden belirliyordu. Bu flekilde ülke paralar n n Dolar (ya da alt n) cinsinden belirlenmifl de erleri, onlar n paritelerini oluflturmaktayd. (Bkz. Alt n Standard, Bretton Woods Anlaflmas ) O. Aktan Parkinson Kanunu [Alm. Parkinsonsches Gesetz] [Fr. Loi de Parkinson] [ ng. Parkinson s Law] Kamu yönetiminde, k rtasiyecili in artmas sonucu ifl veriminin düflece ini belirten iktisadi yasad r. Bu yasaya göre her bürokratik görev sonunda mevcut zaman s n rlar n zorlar ve yeni personel ihtiyac n do urur. Yeni personel al nmas, verimin düflmesi demektir. Kamu yönetiminin yeniden örgütlenmesi halinde dahi istihdam politikas nedeniyle kadrolarda bir tensikat yap lamaz ve yeni örgüt flemas nda yeri olmayan personele yeni görevler ihdas edilmeye çal fl l r. Bunun sonucunda kamu yönetiminde azalan verim kanunu çal - fl r. Vergi yönetiminde bu yasan n iflleyifline örnek olarak, bir verginin kald r lmas ya da vergi yönetiminde bilgisayar kullan m verilebilir. Kald r lan vergilerle ilgili personel, yeni fonksiyonlarla baflka görevlere atan r. Uygulamada bilgisayar kullan m sonucunda daha önce bu iflte kullan lan personelin ifllerini kaybetmesi söz konusu olmad, bunlara yeni ve daha üst görevler verildi i gözlenmektedir. Ö.F. Bat rel Pasbuk [Alm. Bankbuch, Sparkassenbuch] [Fr. Carnet de ban - que] [ ng. Pass-book] Bankalarca cari hesap müflterilerine verilen ve hesap hareketlerinin kaydedildi i küçük el defteridir. Daha çok bankac lar taraf ndan kullan lan bir kelimedir. Banka müflterilerince hesap cüzdan olarak bilinir. Tasarruf ve ticari mevduat müflterilerine bankadaki alacakl cari hesaplar n ve hesaplar ndaki hareketleri kolayl kla takip etme olana sa lar. C. Ersoy Pascal Bölünmesi [Alm. Pascal-Verteilung] [Fr. Distribution de Pascal ] [ ng. Pascal s distribution ] Bir deneyin sonuçlar n n elveriflli ve elveriflsiz hal olarak iki fl kta toplanabildi i ve her fl kk n ihtimalinin bir deneyden di erine de iflmedi i (Bernoulli deneyi) durumlarla ilgili olarak ortaya ç kan bir ihtimal bölünmesi türüdür. Elveriflli halin ihtimali (p), elveriflsiz halin ihtimali ise (q) ile gösterildi inde ve (p+q=1) belirli bir (c) say da elveriflli hal ortaya ç k ncaya kadar deney (n) kere tekrarland nda, (n) say da sonuçtan oluflacak sonuçlar toplulu una iliflkin olan bu ihtimal bölünmesi nega - tif binom bölünmesi olarak da adland r lmakta ve P(n) = n-1 Cc -1. p c q n-c formülü ile belirtilmektedir. Formülde n-1 Cc -1 n-1 say da deneyde c-1 say da elveriflli halin kaç ayr halde ortaya ç kabilece ini belirten kombinezon say s n göstermektedir. Örne in içinde.20 ve.80 oranlar nda sar ve k rm z top bulunan bir kutu içinden iadeli olarak (Bernoulli kural na uygun biçimde) 5 adet sar top elde edilinceye kadar (n) say da çekifl yap lm fl ise, (n) in de iflik de erleri için, P(n) = n-1c n-5 Pasif ihtimalleri hesaplanarak Pascal bölünmesi oluflturulabilir. Bölünmenin aritmetik ortalamas n n (c/p nin), bölünmenin varyans olan qc/p 2, den küçük bir de ere sahip olmas bu bölünmeyi binom bölünmesinden ay ran yönlerden biridir. Blaise Pascal ( ) taraf ndan ilk olarak ortaya at lm fl olan bu bölünmenin uygulama alan istatistikteki di er ihtimal bölünmelerine oranla daha dard r. Ayr ca belirli koflullarda Poisson bölünmesiyle benzer sonuçlar vermesi, Pascal yerine Poisson bölünmesinin daha yayg n kullan lmas na neden olmufltur. (Bkz. Ber - noulli Deneyi, Binom Bölünmesi, htimal Bölünmesi, htimal, Poisson Bölünmesi) B. A. Köksal Pasif [Alm. Passiva, Passiven ] [1Fr. Passif] [ ng. Passive] flletmenin borçlar, iflletmeden alacakl olanlar n hakla- 1063

20 Pasif Sigorta r n temsil eder. flletme üzerindeki mülkiyet haklar ise, iflletme sahiplerinin -anonim flirketlerde hissedarlar nhaklar n temsil eder. Bu iki grup haklar n tümü, iflletmenin varl klar üzerindeki talep haklar n n toplam ndan ibarettir ve bilançonun sa taraf n oluflturur. Pasif kavram bilançonun sa taraf n ifade etmek ve ayn zamanda iflletme üzerindeki her iki grup haklar kapsamak üzere kullan l r. (Bkz. Aktif) F. Bilgino lu Pasif Sigorta [Alm. passive versicherung] [Fr. Assurance passive] [ ng. Passif insurance ] Sigortal n n mal varl nda baz pasiflerin meydana ç kmas ya da pasiflerin artmas yoluyla u rayaca zarar n sigortac arac l yla karfl land sigorta türü. Burada rizikonun gerçekleflmesi halinde belli bir de- eri olan bir münasebetin ihlali söz konusu olmad için, gerçek anlamda bir menfaat ve dolay s yla da menfaat de eri yoktur. Pasif sigortan n en önemli türleri, mali mesuliyet sigortas, reasürans ve zorunlu masraflara karfl sigortad r. Aktif sigorta ile pasif sigortan n kombine edilmesi de mümkündür. (Bkz. Sigorta, Reasürans ) M. Dural Patent [Alm. Patent] [Fr. Patente] [ ng. Patent] S nai mülkiyet haklar ndan biri olan patent ya da ihtira berat, bir s nai veya ticari icad kullanma hakk n temsil eder. Bu hak, maddesel olmayan duran varl k niteli inde olup, iflletmenin aktifleri aras nda gösterilir. F. Bilgino lu Pay Senedi (Bkz. Hisse Senedi) Pazar [Alm. Markt] [Fr. Marché] [ ng. Market, Bazaar ] Belli zamanda sat c lar n mallar n getirdikleri ve al c - lara arz ettikleri bir yerdir. Baz hallerde pazar kelimesi piyasa yerine kullan lmaktad r; piyasa ekonomisi yerine pazar ekonomisi teriminin kullan lmas buna örnektir. (Bkz. Piyasa, Piyasa Çeflitleri]. D. Demirgil Pearson Katsay s Pazarlama [Alm. Marketing] [Fr. Commercialisation] [ ng. Marke - ting] Ekonomik bir de iflim süreci olarak bilinen pazarlama, ekonominin üstlenmifl oldu u gereksinmeleri karfl lama amac na hizmet eder. Üretilen mal ve hizmetlerin tüketiminde, kaynaklara iliflkin sorunlar n, teknolojik, co rafi ve zamansal güçlüklerin afl lmas pazarlama ile mümkün olur. Pazarlama kavram, ekonomik geliflme sürecine ba l olarak de iflmifl ve genifllemifltir. Günümüzde üretim, otomasyonla ola anüstü boyutlara ulaflm fl, pazarlar co rafi ve ekonomik anlamda genifllemifl, üretici-tüketici aras ndaki uzakl k denizafl r bir nitelik kazanm flt r. Bunun sonucunda ekonomilerin bir pazarlama ekonomi - si dönemine girdi i izlenmektedir. Ancak pazarlama faaliyetlerinin yaln zca sat fllarla ilgili oldu u da söylenemez, üretilecek mamulün saptanmas ndan tüketicinin korunmas na kadar birçok ifllev günümüzde pazarlama kavram içine girmifltir. Pazarlama, herhangi bir girdinin (faktör, mal ve hizmet), mülkiyet ve tasarruf hakk n n devredilmesiyle ilgili sat fl öncesi ve sonras her türlü faaliyeti kapsad ndan, yaln zca ticari faaliyetleri kapsamaktad r. flletmeyi çevreleyen ekonomik, teknolojik, sosyal, siyasal vb. tüm koflullar pazarlama faaliyetlerini etkileyecektir. F. Bilgino lu Pearson, Karl ( ) Modern istatisti in kurucular ndan biri olarak kabul edilen ngiliz bilim adam d r y l nda do an Pearson, Londra College Üniversitesi, Cambridge ve Gresham College da uygulamal matematik ve mekanik profesörlü ü yapt de ilk önemli eserlerinden olan The Grammar of Sciences (Bilimler Grameri) adl kitab n yay nlad l y llardan itibaren matematik ve istatisti in biyolojiye uygulanmas ile ilgilendi ve bu konuya iliflkin çal flmalar n Mathematical Contributions to the Theory of Evolution (Evrim Teorisine Matematik Katk lar) ad alt nda toplad çok say da makale arac l - yla aç klad y l nda Cambridge de kurmufl oldu- u Biometrica adl dergi günümüzde de istatistik teori ve uygulamalar nda dünyada en ileri gelen dergilerdendir de Francis Galton laboratuvar n n yönetimini üstlenen K. Pearson istatistik alan nda kendi ad n tafl - yan birçok metot gelifltirmifltir. Bölünmelerin asimetrilerinin derecesini ölçmede kullan lan Pearson asimetri katsay lar ve matematik ile istatistikte kullan lan Pearson kanunlar bu metotlardan baz lar d r. Gözlem sonucu elde edilen fiili frekanslar ile bir hipoteze göre varolmas beklenen frekanslar aras ndaki farklar n bölünmesinin ki-kare bölünmesine uydu unu ve dolay s yla bu farklar n anlaml l n n test edilmesinde ki-kare bölünmesinden yararlan labilece ini ortaya koymas ndan ötürü bu yaklafl m da Pearson un ad n tafl maktad r y l nda ölen bu bilim adam n n 100 den fazla eseri bulunmaktad r. (Bkz. Anlaml l k, Asimetri, Bölünme, fre - kans, Pearson Katsay s, Ki-kare Bölünmesi) B.A. Köksal Pearson Katsay s [Alm. Pearsonche Schiefekoeffizienten] [Fr. Coefficient d assymetrie de Pearson ] [ ng. Pearson s coefficients of skewness] Asimetrik bölünmelerde asimetrinin (çarp kl n) derecesine ba l olarak aritmetik ortalama ve mod de erleri birbirinden uzaklaflmakta ve medyan bu de erlerin aras nda bir de ere sahip olmaktad r. Bu özelli e dayanarak K. Pearson taraf ndan bölünme serilerinin asimetri dere- 1064

Vize Rejim Tablosu YEŞİL (HUSUSİ) PASAPORT. Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün)

Vize Rejim Tablosu YEŞİL (HUSUSİ) PASAPORT. Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün) Vize Yok (90 gün) Vize Rejim Tablosu ÜLKE ÇİPLİ (UMUMA MAHSUS) PASAPORT YEŞİL (HUSUSİ) PASAPORT GRİ (HİZMET) PASAPORT LACİVERT (DİPLOMATİK) PASAPORT A.B.D AFGANİSTAN ALMANYA ANDORRA ANGOLA ANTİGUA-BARBUDA ANTİLLER ARJANTİN

Detaylı

UMUMA HUSUSİ HİZMET DİPLOMATİK A.B.D Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var. AFGANİSTAN Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var

UMUMA HUSUSİ HİZMET DİPLOMATİK A.B.D Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var. AFGANİSTAN Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var VİZE TABLOSU Pasaport Vize Tablosu MAVİ YEŞİL GRİ KIRMIZI ÜLKE UMUMA HUSUSİ HİZMET DİPLOMATİK MAHSUS DAMGALI A.B.D Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var AFGANİSTAN Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var ALMANYA

Detaylı

TÜİK VERİLERİNE GÖRE ESKİŞEHİR'İN SON 5 YILDA YAPTIĞI İHRACATIN ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (ABD DOLARI) Ülke

TÜİK VERİLERİNE GÖRE ESKİŞEHİR'İN SON 5 YILDA YAPTIĞI İHRACATIN ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (ABD DOLARI) Ülke TÜİK VERİLERİNE GÖRE ESKİŞEHİR'İN SON 5 YILDA YAPTIĞI İHRACATIN ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (ABD DOLARI) Ülke 2008 Yılı 2009 Yılı 2010 Yılı 2011 Yılı 2012 Yılı Sayısı Ulke adı İhracat Ulke adı İhracat Ulke

Detaylı

İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2

İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2 ve ye göre dış ticaret Miktar Euro 690710 ABD 1.019 74 0 0 1.880 1.707 690790 ABD 3.197.164 190.462 0 0 1.422.439 1.299.514 Euro 690810 ABD 78.284 3.850 1.848 118 43.314 38.735 5.575 5.168 690890 ABD 178.045.692

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI Rapor tarihi:11/02/2016 Yıl 2015 YILI (OCAK-ARALIK) HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI Rapor tarihi:11/02/2016 Yıl 2015 YILI (OCAK-ARALIK) HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret Rapor tarihi:11/02/2016 ABD 1.213.773 78.470 109 5 869.143 775.224 511 467 690810 ABD 2.411 139 100 5 2.074 1.841 3.205 2.844 ABD 153.405.707 7.747.676 77.068 3.951 52.525.397 47.327.904 75.673 67.506

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI ve ye göre dış ticaret İhracat İhracat İhracat 690721 ABD 205.907.319 10.016.491 545.647 26.090 61.237.372 54.367.866 442.498 388.194 690722 ABD 3.805.776 224.607 67.890 3.140 1.177.009 1.052.756 82.674

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2 690721 ABD 121.201.978 5.919.468 183.351 9.561 36.358.373 33.291.590 60.931 55.611 690722 ABD 2.013.654 112.572 67.890 3.140 654.446 609.369 82.674 78.128 690723 ABD 2.805.625 204.888 17.952 1.700 1.092.601

Detaylı

2015 YILI OCAK EYLÜL DÖNEMİ EV TEKSTİLİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2015 YILI OCAK EYLÜL DÖNEMİ EV TEKSTİLİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ 2015 YILI OCAK EYLÜL DÖNEMİ EV TEKSTİLİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ Ocak Eylül 2015 Dönemi Ev Tekstili Genel İhracatı 2015 Ocak - Eylül Dönemi KG M² USD EURO TL TOPLAM EV TEKSTİLİ İHRACATI 227.814.574 274.117.940

Detaylı

Kaba doğum hızı (%) Kaba ölüm hızı (%)

Kaba doğum hızı (%) Kaba ölüm hızı (%) TABLO 5. 6. DEMOGRAFİK GÖSTERGELER Ülkeler Yıllık artıș 1970-90 1990- Kaba ölüm 1970 1970 1970 Afganistan 11437 4009 0.4 4.2 26 22 51 48 38 43 6.8 23 2.9 6.1 Arnavutluk 1069 278 2.2-0.4 8 5 33 18 67 74

Detaylı

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş. Büyükdere Cd. Nevtron İşhanı No:119 K /6 Gayrettepe-İST TEL: 0212/ 211 99 01-02-04 FAX: 0212/ 211 99 52 MALİ MEVZUAT SİRKÜLERİ SİRKÜLER NO : 2007/7 İstanbul, 17 Ocak 2007 KONU : 31.12.2006 Tarihi İtibariyle

Detaylı

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş. Büyükdere Cd. Nevtron İşhanı No:119 K /6 Gayrettepe-İST TEL: 0212/ 211 99 01-02-04 FAX: 0212/ 211 99 52 MALİ MEVZUAT SİRKÜLERİ SİRKÜLER NO : 2006/12 İstanbul, 06 Şubat 2006 KONU : 31.12.2005 Tarihi İtibariyle

Detaylı

GLOBAL LET M TELEFON KARTI TAR FES

GLOBAL LET M TELEFON KARTI TAR FES GLOBAL LET M TELEFON KARTI TAR FES * Tarife 9 Nisan 2007 tarihinden itibaren geþerlidir. * Fiyatlara KDV (%18) ve Í V (%15) dahildir. * Fiyatlar 1 dakikal k g r³ me ³cretleridir. * Tarife bilgi amaþl verilmi

Detaylı

UFRS 16 KİRALAMA STANDARDI, ŞİRKETİNİZE ETKİSİ

UFRS 16 KİRALAMA STANDARDI, ŞİRKETİNİZE ETKİSİ UFRS 16 KİRALAMA STANDARDI, ŞİRKETİNİZE ETKİSİ İÇİNDEKİLER NEDEN BU STANDARDA İHTİYAÇ VAR? 3 YENİ STANDART KİMLER İÇİN GEÇERLİ? 3 YENİ STANDART, KİRACI OLARAK SİZİN İÇİN NE ANLAMA GELİYOR? 4 ÖNEMLİ KAVRAMLARA

Detaylı

MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) - (KÜMÜLATİF)

MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) - (KÜMÜLATİF) ALTINDAN MAMUL MÜCEVHERCİ VE KUYUMCU EŞYASI 1 BİRLEŞİK ARAP EMİRLİ 269.665.223,68 305.580.419,69 13,32 ALTINDAN MAMUL MÜCEVHERCİ VE KUYUMCU EŞYASI 2 IRAK 155.240.675,64 92.044.938,69-40,71 ALTINDAN MAMUL

Detaylı

Çocukların emzirilme durumuna göre dağılımı (1995-2002*) Ek besinlerle birlikte anne sütü alanlar

Çocukların emzirilme durumuna göre dağılımı (1995-2002*) Ek besinlerle birlikte anne sütü alanlar TABLO 5. 2. DEMOGRAFİK BESLENME GÖSTERGELER, kavrukluk ve bodurluğun etkisinde olan Ülkeler ve Bölgeler Afganistan - - - - 48-25 52 84t 2 Arnavutluk 3 6 24 6 14 4 11 32-62 Cezayir 7 13 38 22 6 1 3 18-69

Detaylı

MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) - (KÜMÜLATİF)

MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) - (KÜMÜLATİF) ALTINDAN MAMUL MÜCEVHERCİ VE KUYUMCU EŞYASI 1 BİRLEŞİK ARAP EMİRLİ 521.361.708,54 519.945.727,22-0,27 ALTINDAN MAMUL MÜCEVHERCİ VE KUYUMCU EŞYASI 2 IRAK 308.690.215,23 226.634.279,98-26,58 ALTINDAN MAMUL

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat İthalat Ulke adı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat İthalat Ulke adı 691010 ABD 355 2.625 1.691 1.530 35.205 31.976 691090 ABD 2.525.971 116 5.177.455 4.765.696 491 465 TOPLAM 2.526.326 2.741 5.179.146 4.767.226 35.696 32.441 691090 Afganistan 1.230 0 2.570 2.376 691010

Detaylı

TÜRKİYE DEKİ YABANCI ÜLKE TEMSİLCİLİKLERİ

TÜRKİYE DEKİ YABANCI ÜLKE TEMSİLCİLİKLERİ Ülke TÜRKİYE DEKİ YABANCI ÜLKE TEMSİLCİLİKLERİ Temsilcilik Türü Şehir Telefon Faks e-posta A.B.D. Başkonsolosluk Adana (0322) 346 62 62 (0322) 346 79 16 A.B.D. Büyükelçilik Ankara 455 55 55 467 00 19 A.B.D.

Detaylı

SIRA NO DÖVİZLER KUR (TL) 1 ABD Doları 2,3189. 1 Arjantin Pesosu 0,27135. 1 Arnavutluk Leki 0,02018

SIRA NO DÖVİZLER KUR (TL) 1 ABD Doları 2,3189. 1 Arjantin Pesosu 0,27135. 1 Arnavutluk Leki 0,02018 Geçici vergi uygulamasına ilişkin olarak yayımlanan 217 seri no lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, yabancı paraların ve yabancı para cinsinden olan borç ve alacakların değerlemesinin T.C. Merkez Bankasınca

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1

İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1 İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1 Bölüm 1: TÜRKİYE NİN VİZE POLİTİKASI VE UYGULAMALARI... 3 1.1. Tarihi Süreç:... 3 1.2. Güncel Vize Düzenlemesi:... 5 1.3. Vize Zorunluluğu:... 5 1.4. Vize Muafiyet Programı:... 6

Detaylı

Bilgi için: Güloya SEVİNÇ Unvanı: Bilgisayar İşletmeni Tel No: 0(322) /2

Bilgi için: Güloya SEVİNÇ Unvanı: Bilgisayar İşletmeni Tel No: 0(322) /2 Tarih ve Sayı: 27/11/2017-E.162993 T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı *BE6EBYB6T* Sayı : 79508372-304.01/ Konu : Türkiye Bursları ACELE FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI ve Ülkeye göre dış ticaret İhracat Dolar İhracat Euro İthalat Dolar İthalat Euro 691010 ABD 0 2.595 0 0 100.977 91.002 ABD 5.202.084 16.444 10.298.622 9.300.856 138.768 126.892 TOPLAM 5.202.084 19.039

Detaylı

Günde 1 dolardan az kazanan nüfus % si Yıllık enflasyon. oranı (%)

Günde 1 dolardan az kazanan nüfus % si Yıllık enflasyon. oranı (%) TABLO 5. 7. DEMOGRAFİK EKONOMİK GÖSTERGELER Ülkeler ve Bölgeler 1990- (1992-*) Afganistan 250x 0.1x - - - - - - 402 - - - Arnavutluk 1380-4.5 31-4 2 4 269 6 1 1 Cezayir 1720 2.4 0.3 16 2 4 24 17 182 0

Detaylı

31.12.2011 Tarihi İtibariyle Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurları Açıklandı

31.12.2011 Tarihi İtibariyle Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurları Açıklandı 31.12.2011 Tarihi İtibariyle Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurları A 31.12.2011 Tarihi İtibariyle Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz

Detaylı

SİRKÜLER NO: POZ-2018 / 15 İST,

SİRKÜLER NO: POZ-2018 / 15 İST, SİRKÜLER NO: POZ-2018 / 15 İST, 25.01.2018 ÖZET: 2017 yılı 4. geçici vergi dönem sonu (31.12.2017) itibariyle yapılacak değerlemelerde kullanılacak döviz kurları. 2017 YILI 4. GEÇİCİ VERGİ DÖNEM SONU (31.12.2017)

Detaylı

İlkokul kayıt oranı. 100 kiși bașına (2001) telefonu internet olanlar kullananlar

İlkokul kayıt oranı. 100 kiși bașına (2001) telefonu internet olanlar kullananlar TABLO 5. EĞİTİM Ülkeler ve Bölgeler Yetișkin okur yazarlık telefonu internet olanlar kullananlar İlkokul kayıt 1995-1999* 1995-2001 Afganistan 40 12 51 21 0-29 0 42x 15x 58 14 49-32x 11x Arnavutluk - -

Detaylı

Rapor tarihi:13/06/ HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret. İhracat Miktar 1. İhracat Miktar 2. Yıl HS6 HS6 adı Ulke Ulke adı Ölçü adı

Rapor tarihi:13/06/ HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret. İhracat Miktar 1. İhracat Miktar 2. Yıl HS6 HS6 adı Ulke Ulke adı Ölçü adı TÜRKİYE İSTATİ DIŞ TİCARET İSTATİST Rapor tarihi:13/06/ 2017 HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret Yıl HS6 HS6 adı Ulke Ulke adı Ölçü adı İhracat Miktar 1 İhracat Miktar 2 2017 690721 Seramikten döşeme veya kaplama

Detaylı

ÜLKE NORMAL PASAPORT HUSUSİ VE HİZMET PASAPORTU DİPLOMATİK PASAPORT ABD Vize gerekiyor Vize gerekiyor Vize gerekiyor Afganistan Vize gerekiyor Vize

ÜLKE NORMAL PASAPORT HUSUSİ VE HİZMET PASAPORTU DİPLOMATİK PASAPORT ABD Vize gerekiyor Vize gerekiyor Vize gerekiyor Afganistan Vize gerekiyor Vize ÜLKE NORMAL PASAPORT HUSUSİ VE HİZMET PASAPORTU DİPLOMATİK PASAPORT ABD Vize gerekiyor Vize gerekiyor Vize gerekiyor Afganistan Vize gerekiyor Vize gerekiyor Vize gerekmiyor Afrika Cumhuriyeti Vize gerekiyor

Detaylı

KONU: 31.12.2012 Tarihi İtibariyle Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurlarının Yer Aldığı VUK Tebliği Yayımlandı.

KONU: 31.12.2012 Tarihi İtibariyle Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurlarının Yer Aldığı VUK Tebliği Yayımlandı. Tarih : 05.02.2013 Sayı : İST.YMM.2013/255 Sirküler No : İST.YMM.2013/15 Konu : 423 no lu VUK Genel Tebliği. KONU: 31.12.2012 Tarihi İtibariyle Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak

Detaylı

FK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD. ŞTİ.

FK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD. ŞTİ. SİRKÜLER NO:2014/12 23/1/2014 İçindekiler: * 2013 Yıl sonu döviz değerleme kurları. 2013 YIL SONU DÖVİZ DEĞERLEME KURLARI : Gelir İdaresi Başkanlığı nca 23 Ocak 2014 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan

Detaylı

tarihli ve sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 477 sıra no lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ni kapsamaktadır.

tarihli ve sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 477 sıra no lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ni kapsamaktadır. Vezin Sirküler 2017 006 Sirkülerimizin konusunu Borsada Rayici Olmayan Yabancı Paraların Vergi Usul Kanunu Gereğince 2016 Yılı İçin Yapılacak Değerlemelerine Esas Oluşturacak Kurların Tespiti Hususu oluşturmaktadır.

Detaylı

Yeminli Mali Müşavirlik Bağımsız Denetim ve Danışmanlık

Yeminli Mali Müşavirlik Bağımsız Denetim ve Danışmanlık No : 2011-008 Tarih : 20.01.2011 Konu : 2010 Yılı Değerlemelerine Esas Alınacak Dönem Sonu Kurlarına İlişkin Yayımlanan 404 Seri Numaralı VUK Genel Tebliği Bilindiği ve 130 Sıra No lu Vergi Usul Kanunu

Detaylı

Ek 1. Uluslararas Saydaml k Örgütü Y l Yolsuzluk Alg lamalar Endeksi

Ek 1. Uluslararas Saydaml k Örgütü Y l Yolsuzluk Alg lamalar Endeksi Ek 1. Uluslararas Saydaml k Örgütü 1980-1985 Y l Yolsuzluk Alg lamalar Endeksi Ülke S ralamas Ülke Ad Endeks Derecesi 1 Yeni Zelanda 8.4 2 Kanada 8.4 3 Danimarka 8.4 4 Finlandiya 8.4 5 sveç 8.4 6 Norveç

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Mevlana Değişim Programı Birimi HUKUK FAKÜLTESİ DEKANLIĞINA

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Mevlana Değişim Programı Birimi HUKUK FAKÜLTESİ DEKANLIĞINA Evrak Tarih ve Sayısı: 14/02/2017-E.23076 *BEKABPP2M* T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Mevlana Değişim Programı Birimi Sayı : 48403959-203.99- Konu : Proje Tabanlı Mevlana Değişim Programı ve Mevlana Değişim Programı

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI ve Ülkeye göre dış ticaret İhracat Dolar İhracat Euro İthalat Dolar İthalat Euro 691010 Antalya Serbest Bölgesi 152 0 246 233 Antalya Serbest Bölgesi 5.610 0 20.211 18.934 TOPLAM 5.762 0 20.457 19.167

Detaylı

Uludağ Hazır Giyim Ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği İhracat Raporu (Ağustos / Ocak-Ağustos 2017)

Uludağ Hazır Giyim Ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği İhracat Raporu (Ağustos / Ocak-Ağustos 2017) Uludağ Hazır Giyim Ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği İhracat Raporu (Ağustos / Ocak-Ağustos 2017) UİB Ar-Ge Şubesi 1 Eylül 2017 Sayfa 1 / 15 İÇİNDEKİLER AYLIK İHRACAT DEĞERLENDİRMESİ... AĞUSTOS 2017

Detaylı

SİRKÜLER NO: 2014 / 05. Konu: tarihli döviz ve efektif kurları hk.

SİRKÜLER NO: 2014 / 05. Konu: tarihli döviz ve efektif kurları hk. SİRKÜLER NO: 2014 / 05 Konu:31.12.2013 tarihli döviz ve efektif kurları hk. 23.01.2014 Borsada rayici olmayan yabancı paraların, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu gereğince 2013 yılı için

Detaylı

31/12/2016 Tarihi İtibariyle Yapılacak Değerlemelerde Esas Alınacak Döviz Kurları

31/12/2016 Tarihi İtibariyle Yapılacak Değerlemelerde Esas Alınacak Döviz Kurları 13.2.2017 31/12/2016 Tarihi İtibariyle Yapılacak Değerlemelerde Esas Alınacak Döviz Kurları Gaziosmanpaşa Bulvarı No: 9/206 Çankaya Konak İzmir T (0232) 4836222 F (0232) 4831618 info@muratkoseoglu.com.tr

Detaylı

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BİRİMİ Programı Koordinasyon Toplantısı AVRUPA KOMİSYONU AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI TÜRKİYE ULUSAL AJANS AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı

Detaylı

380 Nolu, VUK Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği. Seri, Sıra Numarası, No : 380 Sayılı Tebliğ, 22 Ocak Ocak 2008 SALI. Sayı : TEBLİĞ

380 Nolu, VUK Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği. Seri, Sıra Numarası, No : 380 Sayılı Tebliğ, 22 Ocak Ocak 2008 SALI. Sayı : TEBLİĞ 380 Nolu, VUK Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği Seri, Sıra Numarası, No : 380 Sayılı Tebliğ, 22 Ocak 2008 22 Ocak 2008 SALI Resmi Gazete Sayı : 26764 TEBLİĞ Maliye Bakanlığından: VERGİ USUL KANUNU GENEL

Detaylı

MERNİS KODU ADI AKTİF 9775 KORE DEMOKRATİK HALK CUMHURİYETİ Aktif 9776 RUSYA FED. / ALTAY CUMHURİYETİ Aktif 9777 RUSYA FED. / ADIGE CUMHURİYETİ Aktif

MERNİS KODU ADI AKTİF 9775 KORE DEMOKRATİK HALK CUMHURİYETİ Aktif 9776 RUSYA FED. / ALTAY CUMHURİYETİ Aktif 9777 RUSYA FED. / ADIGE CUMHURİYETİ Aktif MERNİS KODU ADI AKTİF 9775 KORE DEMOKRATİK HALK CUMHURİYETİ Aktif 9776 RUSYA FED. / ALTAY CUMHURİYETİ Aktif 9777 RUSYA FED. / ADIGE CUMHURİYETİ Aktif 9778 KONGO CUMHURİYETİ Aktif 9779 RUSYA FED. / BURYAT

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU Dolar Euro Dolar Euro 381600 400 ABD 7.173.384 508.337 2.238.359 2.028.858 1.031.457 930.108 681591 400 ABD 23.110 0 24.277 21.649 681599 400 ABD 4.378 60.671 50.504 45.428 219.208 197.245 690210 400 ABD

Detaylı

Sirküler No: 2017/14 Tarih:

Sirküler No: 2017/14 Tarih: Sirküler No: 2017/14 Tarih: 10.02.2017 Konu: 31.12.2016 TARİHİ İTİBARİYLE YAPILACAK DEĞERLEMELERDE ESAS ALINACAK DÖVİZ KURLARI HAKKINDA 2 8 Şubat 2017 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 477 sıra numaralı

Detaylı

TABLO 1. TEMEL GÖSTERGELER

TABLO 1. TEMEL GÖSTERGELER TABLO 1. TEMEL GÖSTERGELER Ülkeler ve Bölgeler 1960 1960 nüfus Afganistan 4 360 257 215 165 22930 1101 283 250x 43 36 36 - - Arnavutluk 98 151 30 112 26 3141 57 2 1380 74-98 - - Cezayir 74 280 49 164 39

Detaylı

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ. (Sıra No: 380)

VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ. (Sıra No: 380) SİRKÜLER RAPOR Sirküler Tarihi: 25.01.2008 Sirküler No: 2008/16 VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (Sıra No: 380) 22.01.2008 tarih ve 26764 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 380 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu

Detaylı

İÇİNDEKİLER. 1 2007-2008-2009-2010-2011 Yılları Yassı Ürünler İthalat Rakamları. 2 2007-2008-2009-2010-2011 Yılları Yassı Ürünler İhracat Rakamları

İÇİNDEKİLER. 1 2007-2008-2009-2010-2011 Yılları Yassı Ürünler İthalat Rakamları. 2 2007-2008-2009-2010-2011 Yılları Yassı Ürünler İhracat Rakamları İÇİNDEKİLER 1 2007-2008-2009-2010-2011 Yılları Yassı Ürünler İthalat Rakamları 2 2007-2008-2009-2010-2011 Yılları Yassı Ürünler İhracat Rakamları 3 2007-2008-2009-2010-2011 Yılları çelik borular İthalat-İhracat

Detaylı

SİRKÜLER RAPOR VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ. (Sıra No :404)

SİRKÜLER RAPOR VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ. (Sıra No :404) SİRKÜLER RAPOR Sirküler Tarihi : 20.01.2011 Sirküler No : 2011 / 10 VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (Sıra No :404) 20.01.2011 tarih ve 27821 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 404 Sıra No.lu Vergi Usul

Detaylı

EK 1. 2903.76.10.00.00 Bromoklorodiflorometan 2903.76.20.00.00 Bromotriflorometan 2903.76.90.00.00 Dibromotetrafloroetanlar EK 2

EK 1. 2903.76.10.00.00 Bromoklorodiflorometan 2903.76.20.00.00 Bromotriflorometan 2903.76.90.00.00 Dibromotetrafloroetanlar EK 2 EK 1 G.T.İ.P. Eşyanın Tanımı 2903.76.10.00.00 Bromoklorodiflorometan 2903.76.20.00.00 Bromotriflorometan 2903.76.90.00.00 Dibromotetrafloroetanlar EK 2 G.T.İ.P. Eşyanın Tanımı 2903.39.11.00.00 Bromometan

Detaylı

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/7 TARİH:

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/7 TARİH: VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/7 TARİH: 21.01.2009 KONU 2008 Yılı Dönem Sonu Değerleme Kurları Maliye Bakanlığı 17.01.2009 tarih, 27113 sayılı Resmi Gazete de Vergi Usul Kanunu 390 Sıra Numaralı Genel Tebliğini

Detaylı

TARİHİ İTİBARİYLE YAPILACAK DEĞERLEMELERE ESAS OLMAK ÜZERE UYGULANACAK KURLAR HAKKINDA DUYURU Duyuru No : 2006/03

TARİHİ İTİBARİYLE YAPILACAK DEĞERLEMELERE ESAS OLMAK ÜZERE UYGULANACAK KURLAR HAKKINDA DUYURU Duyuru No : 2006/03 1 İstanbul, 06.02.2006 31.12.2005 tarihli döviz mevcudu (kasa, banka) ve dövizli alacak ve borç tutarlarının değerlenmesinde dikkate alınacak olan kurlara ilişkin 355 seri no.lu VUK Genel Tebliği ekte

Detaylı

KONU : 2012 DÖNEMİNDE DEĞERLEMEYE ESAS ALINACAK KURLAR

KONU : 2012 DÖNEMİNDE DEĞERLEMEYE ESAS ALINACAK KURLAR KONU : 2012 DÖNEMİNDE DEĞERLEMEYE ESAS ALINACAK KURLAR tarih ve 28540 sayılı resmi gazetede 2012 yılı için yapılacak değerlemelerde esas alınacak kurlar 423 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile yayımlanmıştır.

Detaylı

2013-Aralık Un İhracat Rakamları

2013-Aralık Un İhracat Rakamları 25 Şubat 2014 2013-Aralık Un İhracat Rakamları ÜLKE İHRACAT MİKTARI (KG) İHRACAT TUTARI ($) Almanya 554 239 İngiltere 38.279 16.518 Bulgaristan 2.000 1.080 Mısır 396.000 222.948 Sudan 8.614.530 4.622.432

Detaylı

SİRKÜLER RAPOR VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ. (Sıra No:423)

SİRKÜLER RAPOR VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ. (Sıra No:423) SİRKÜLER RAPOR Sirküler Tarihi : 29.01.2013 Sirküler No : 2013 / 7 VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (Sıra No:423) 26.01.2013 tarih ve 28540 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 423 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu

Detaylı

Borsada rayici olmayan yabancı paraların tarihi itibariyle değerlenmesinde kullanılacak kurlar açıklandı.

Borsada rayici olmayan yabancı paraların tarihi itibariyle değerlenmesinde kullanılacak kurlar açıklandı. S İ R K Ü L E R R A P O R Tarih: 14.01.2010 Sayı: 2010/10 Konu: Borsada rayici olmayan yabancı paraların 31.12.2009 tarihi itibariyle değerlenmesinde kullanılacak kurlar açıklandı. Özet: Bankalar dışındaki

Detaylı

Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları

Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları Son güncelleme: 11.05.2015 Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları Yurtdışına seyahat etmeden önce, gitmek istediğiniz ülkede, turist veya transit vize uygulaması olup olmadığını kontrol ediniz.

Detaylı

YOLSUZLUKLARIN ÖLÇÜLMESİ

YOLSUZLUKLARIN ÖLÇÜLMESİ Coşkun Can Aktan (Ed.) Yolsuzlukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Yayınları, 00. YOLSUZLUKLARIN ÖLÇÜLMESİ Yolsuzluklar sadece ülkemizin değil tüm dünyanın sorunu. Dünyanın her ülkesinde az ya da

Detaylı

İSTANBUL MADEN İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ)

İSTANBUL MADEN İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) TUZ 1 IRAK 3.665.673 4.904.225 33,79 TUZ 2 ROMANYA 882.243 1.341.776 52,09 TUZ 3 RUSYA FEDERASYONU 733.563 920.885 25,54 TUZ 4 KUZEY KIBRIS TÜRK CU 786.773 651.917-17,14 TUZ 5 MENEMEN DERİ SR.BLG. 476.010

Detaylı

BÜLTEN. KONU: Borsada Rayici Olmayan Yabancı Paraların değerlemelerine Đlişkin 434 Sayılı Vergi Usul Genel Tebliği yayınlanmıştır.

BÜLTEN. KONU: Borsada Rayici Olmayan Yabancı Paraların değerlemelerine Đlişkin 434 Sayılı Vergi Usul Genel Tebliği yayınlanmıştır. Kültür Mah. 1375 Sk. No: Cumhuruiyet Đşhanı K:5 35210 Alsancak - Đzmir- Turkey Tel : + 90 232 464 16 16.. Fax: + 90 232 421 71 92. e-mai : info@psdisticaret.com..tr BÜLTEN SAYI : 2014-010 Tarih: 23.01.2014

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 9857 1324 11181 478 20 498 4033 285 4318 TOPLAM 14368 1629 15997

Detaylı

Yurtdışı temsilciliklerimiz - AVUSTURYA

Yurtdışı temsilciliklerimiz - AVUSTURYA Son güncelleme: 28.01.2015 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage Seyahat Rehberi Uçuşlar Uçak bileti Bagaj Check- in ve uçuşa hazırlık Gümrük ve vize bilgileri Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 9889 1326 11215 480 21 501 4155 291 4446 TOPLAM 14524 1638 16162

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 9845 1322 11167 477 20 497 4000 285 4285 TOPLAM 14323 1627 15950

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 8906 1233 10139 435 20 455 3977 286 4263 TOPLAM 13318 1539 14857

Detaylı

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş. Büyükdere Cd. Nevtron İşhanı No:119 K /6 Gayrettepe-İST TEL: 0212/ 211 99 01-02-04 FAX: 0212/ 211 99 52 MALİ MEVZUAT SİRKÜLERİ SİRKÜLER NO : 2009/ 20 İstanbul, 19 Ocak 2009 KONU :31.12.2008 Tarihi İtibariyle

Detaylı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI 691010 ABD 0 463 0 0 9.273 7.644 691090 ABD 783.096 190 1.634.689 1.330.333 3.869 3.102 TOPLAM 783.096 653 1.634.689 1.330.333 13.142 10.746 691090 Afganistan 6.557 0 24.223 19.558 691010 Almanya 885 1.068

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI (23.07.2018) TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 8612 1206 9818 413 20 433 3474 267 3741 TOPLAM

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2018-2019AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI (28.09.2018) TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 11936 1512 13448 1527 76 1603 4154 356 4510 TOPLAM

Detaylı

KURU MEYVE RAPOR (EGE)

KURU MEYVE RAPOR (EGE) Sayı : 73445262-TİM.EİB.GSK.15.1/6686 İzmir, 03/08/2015 Konu : Kuru Meyve Haftalık İhracat İstatistikleri SİRKÜLER EGE KURU MEYVE VE MAMULLERİ İHRACATÇILARI BİRLİĞİ ÜYELERİNE Sayın Üyemiz, 2014/15 sezonu

Detaylı

Sirküler Rapor 23.01.2014/34-1 YABANCI PARALARIN 31.12.2013 TARİHİ İTİBARİYLE DEĞERLEME KURLARI

Sirküler Rapor 23.01.2014/34-1 YABANCI PARALARIN 31.12.2013 TARİHİ İTİBARİYLE DEĞERLEME KURLARI Sirküler Rapor 23.01.2014/34-1 YABANCI PARALARIN 31.12.2013 TARİHİ İTİBARİYLE DEĞERLEME KURLARI ÖZET : Borsada rayici olmayan yabancı paraların, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu gereğince 2013 yılı için 31.12.2013

Detaylı

Uluslararası Kredi Hareketliliği Kapsamında Hareketlilik Gerçekleştirilebilecek Ülkeler:

Uluslararası Kredi Hareketliliği Kapsamında Hareketlilik Gerçekleştirilebilecek Ülkeler: Uluslararası Kredi Hareketliliği Kapsamında Hareketlilik Gerçekleştirilebilecek Ülkeler: Uluslararası Kredi Hareketliliği Faaliyeti kapsamında, ülkemizin de arasında bulunduğu program ülkeleri (28 AB üyesi

Detaylı

Türkiye den Vize İstemeyen Ülkeler - Vizesiz Ülkeler Haritası 2017

Türkiye den Vize İstemeyen Ülkeler - Vizesiz Ülkeler Haritası 2017 Son güncelleme: 07.03.2017 Türkiye den Vize İstemeyen ler - Vizesiz ler Haritası 2017 Bu sayfada Türkiye'den vize istemeyen, vizesiz ülkelerin 2017 yılı itibariyle güncel listesini ve haritasını bulabilirsiniz.

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2018-2019AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI (02.11.2018) TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 11721 1545 13266 1591 74 1665 4187 400 4587 TOPLAM

Detaylı

1/11. TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI Rapor tarih 30/03/2018 Yıl 01 Ocak - 28 Subat 2018

1/11. TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI Rapor tarih 30/03/2018 Yıl 01 Ocak - 28 Subat 2018 ve ye göre dış ticaret Miktar m2 Miktar m2 690721 ABD 29.636.682 1.428.016 0 0 8.481.569 6.912.337 690722 ABD 226.394 13.790 0 0 68.891 55.759 690723 ABD 826.034 61.902 0 0 349.614 285.071 690730 ABD 88.188

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2018-2019AKADEMİK YILI ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI (12.09.2018) TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 11816 1486 13302 1533 75 1608 4056 297 4353 TOPLAM

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI LİSANS ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 10270 1346 11616 539 19 558 4627 284 4911 TOPLAM 15436

Detaylı

2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK İŞLENMİŞ MERMER VE TRAVERTEN DIŞ TİCARET VERİLERİ

2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK İŞLENMİŞ MERMER VE TRAVERTEN DIŞ TİCARET VERİLERİ 2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK İŞLENMİŞ MERMER VE TRAVERTEN DIŞ TİCARET VERİLERİ DÜNYA TUTARI DÜNYADAKİ 1.264.850 452.261 36% DÜNYA 1 1 Amerika Birleşik MEVCUT YE TUTARI NİN NİN DÜNYA MEVCUT DEKİ LAR TUTAR TUTAR

Detaylı

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2011/4 TARİH:

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2011/4 TARİH: VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2011/4 TARİH: 21.01.2011 KONU Borsada rayici olmayan yabancı paraların ve bu paralarla olan senetli ve senetsiz alacak ve borçların değerlemesinde 2010 yılı sonu itibariyle uygulanacak

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI LİSANS ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 10197 1374 11571 520 20 540 4624 292 4916 TOPLAM 15341

Detaylı

Yurtdışı temsilciliklerimiz - RUSYA. Seyahat Rehberi. Son güncelleme: 29.01.2015. 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage

Yurtdışı temsilciliklerimiz - RUSYA. Seyahat Rehberi. Son güncelleme: 29.01.2015. 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage Son güncelleme: 29.01.2015 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage Seyahat Rehberi Uçuşlar Uçak bileti Bagaj Check- in ve uçuşa hazırlık Gümrük ve vize bilgileri Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları

Detaylı

Yurtdışı temsilciliklerimiz - HOLLANDA

Yurtdışı temsilciliklerimiz - HOLLANDA 1. esky.com.tr 2. Seyahat Rehberi Seyahat Rehberi Son güncelleme: 28.01.2015 Uçuşlar Uçak bileti Bagaj Check- in ve uçuşa hazırlık Gümrük ve vize bilgileri Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI LİSANS ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 10079 1343 11422 517 21 538 4588 282 4870 TOPLAM 15184

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI LİSANS ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 10106 1386 11492 519 21 540 4610 297 4907 TOPLAM 15232

Detaylı

TOPLAM

TOPLAM 2017-2018 AKADEMİK YILI LİSANS ÖĞRENCİ DAĞILIMLARI TÜRK ÖĞRENCİ SAYISI ULUSLARARASI ÖĞRENCİ SAYISI TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISI LİSANS ÖNLİSANS LİSANSÜSTÜ 10063 1343 11406 515 21 568 4563 285 4848 TOPLAM 15141

Detaylı

Türk Vatandaşlarının Tabi Olduğu Vize Uygulamaları Önemli uyarı!

Türk Vatandaşlarının Tabi Olduğu Vize Uygulamaları Önemli uyarı! Türk Vatandaşlarının Tabi Olduğu Vize Uygulamaları Önemli uyarı! Aşağıdaki vize rejimi bilgileri Dışişleri Bakanlığı sayfasından alınmıştır. Kosolosluklardaki uygulamalar sıklıkla değiştirildiği için lütfen,

Detaylı

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/028 Ref: 4/028. Konu: 434 SIRA NUMARALI VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ YAYINLANMIŞTIR

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/028 Ref: 4/028. Konu: 434 SIRA NUMARALI VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ YAYINLANMIŞTIR SİRKÜLER İstanbul, 24.01.2014 Sayı: 2014/028 Ref: 4/028 Konu: 434 SIRA NUMARALI VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ YAYINLANMIŞTIR 23.01.2014 tarih ve 28891 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 434 Sıra Numaralı

Detaylı

Yurtdışı temsilciliklerimiz - İRAN. Seyahat Rehberi. Son güncelleme: 28.01.2015. 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage

Yurtdışı temsilciliklerimiz - İRAN. Seyahat Rehberi. Son güncelleme: 28.01.2015. 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage Son güncelleme: 28.01.2015 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage Seyahat Rehberi Uçuşlar Uçak bileti Bagaj Check- in ve uçuşa hazırlık Gümrük ve vize bilgileri Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları

Detaylı

24 Ocak 2014 CUMA. Resmî Gazete. Sayı : 28892 TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: OZON TABAKASINI İNCELTEN MADDELERİN İHRACINA

24 Ocak 2014 CUMA. Resmî Gazete. Sayı : 28892 TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: OZON TABAKASINI İNCELTEN MADDELERİN İHRACINA 24 Ocak 2014 CUMA Resmî Gazete Sayı : 28892 TEBLİĞ Ekonomi Bakanlığından: OZON TABAKASINI İNCELTEN MADDELERİN İHRACINA İLİŞKİN TEBLİĞ (İHRACAT: 2014/1) Kapsam ve dayanak MADDE 1 (1) Bu Tebliğin amacı,

Detaylı

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/22. Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurlarının Yer Aldığı VUK Tebliği Yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/22. Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurlarının Yer Aldığı VUK Tebliği Yayımlandı. DRT Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim A.Ş. Deloitte Values House Maslak No1 34398 İstanbul Tel: + 90 (212) 366 60 00 Fax: + 90 (212) 366 60 15 www.deloitte.com.tr www.verginet.net VERGİ SİRKÜLERİ

Detaylı

TEBLİĞ OZON TABAKASINI İNCELTEN MADDELERİN İHRACINA İLİŞKİN TEBLİĞ (İHRACAT: 2014/1)

TEBLİĞ OZON TABAKASINI İNCELTEN MADDELERİN İHRACINA İLİŞKİN TEBLİĞ (İHRACAT: 2014/1) 24 Ocak 2014 CUMA Resmî Gazete Sayı : 28892 Ekonomi Bakanlığından: TEBLİĞ OZON TABAKASINI İNCELTEN MADDELERİN İHRACINA İLİŞKİN TEBLİĞ (İHRACAT: 2014/1) Kapsam ve dayanak MADDE 1 (1) Bu Tebliğin amacı,

Detaylı

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/19. Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurlarının Yer Aldığı VUK Tebliği Yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/19. Yabancı Para Cinsi Hesapların Değerlemelerinde Esas Alınacak Döviz Kurlarının Yer Aldığı VUK Tebliği Yayımlandı. DRT Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim A.Ş. Sun Plaza No:24 34398 Maslak İstanbul, Türkiye Tel: + 90 (212) 366 60 00 Fax: + 90 (212) 366 60 15 www.deloitte.com.tr www.verginet.net VERGİ SİRKÜLERİ

Detaylı

Yetișkinler arası prevalansın % 1 den fazla olduğu ülkelerde gebe kadınlar (15-24 yaș) arasındaki medyan HIV prevalansı. diğer

Yetișkinler arası prevalansın % 1 den fazla olduğu ülkelerde gebe kadınlar (15-24 yaș) arasındaki medyan HIV prevalansı. diğer TABLO 5. 4. DEMOGRAFİK HIV/ GÖSTERGELER Ülkeler Bölgeler ı HIV/ li tahmini ı arası prevalansın % 1 den fazla arasındaki medyan HIV prevalansı HIV/ önleme çalıșmaları 1996-2002* En son yüksek Afganistan

Detaylı

Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları. Seyahat Rehberi. Son güncelleme: 11.05.2015. 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage

Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları. Seyahat Rehberi. Son güncelleme: 11.05.2015. 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage Son güncelleme: 11.05.2015 1. esky.com.tr 2. Guide_homepage Seyahat Rehberi Uçuşlar Uçak bileti Bagaj Check- in ve uçuşa hazırlık Gümrük ve vize bilgileri Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları

Detaylı

C.Can Aktan (Ed.), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

C.Can Aktan (Ed.), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. C.Can Aktan (Ed.), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. DÜNYADA VE TÜRKİYE DE KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ VE CİNSİYETLERARASI YOKSULLUK Yoksulluk konusunu incelerken

Detaylı

13.Yabancı Kağıt Para Müzayedesi

13.Yabancı Kağıt Para Müzayedesi 13.Yabancı Kağıt Para Müzayedesi 25.09.2016 22:33 Eskimezat Müzayede Evi Pey vermek için www.eskimezat.net 001 - İspanya 002 - Lübnan 003 - Bank De Africa 004 - İrlanda 005 - Filipinler 70,00 tl 100 pesetas

Detaylı

Yurtdışı temsilciliklerimiz - AZERBAYCAN

Yurtdışı temsilciliklerimiz - AZERBAYCAN Son güncelleme: 28.01.2015 1. esky.com.tr 2. Seyahat Rehberi Uçuşlar Uçak bileti Bagaj Check-in ve uçuşa hazırlık Gümrük ve vize bilgileri Türk vatandaşlarının tabi olduğu vize uygulamaları Yurtdışı temsilciliklerimiz

Detaylı

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2013/48 Ref: 4/48

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2013/48 Ref: 4/48 SİRKÜLER İstanbul, 29.01.2013 Sayı: 2013/48 Ref: 4/48 Konu: 2012 YILI DÖNEM SONU İŞLEMLERİNDE YABANCI PARA CİNSİ HESAPLARIN DEĞERLEMESİNDE ESAS ALINACAK DÖVİZ KURLARININ İLAN EDİLDİĞİ 423 SIRA NO.LI VERGİ

Detaylı

2013-Aralık Un İhracat Rakamları

2013-Aralık Un İhracat Rakamları 4 Eylül 2014 2013-Aralık Un İhracat Rakamları ÜLKE İHRACAT MİKTARI (KG) İHRACAT TUTARI ($) Almanya 554 239 İngiltere 38.279 16.518 Bulgaristan 2.000 1.080 Mısır 396.000 222.948 Sudan 8.614.530 4.622.432

Detaylı

2013-Haziran Un İhracat Rakamları

2013-Haziran Un İhracat Rakamları 2 Ağustos 2013 2013-Haziran Un İhracat Rakamları ÜLKE İHRACAT MİKTARI (KG) İHRACAT TUTARI ($) İngiltere 10.147 4.410 Arnavutluk 360.000 126.000 Rusya Federasyonu 200.000 83.000 Azerbaycan 176.000 82.754

Detaylı