Hipotiroidizmde Solunum Merkezinin Karbondioksit ile Uyarılabilirliğinin Ölçülmesi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Hipotiroidizmde Solunum Merkezinin Karbondioksit ile Uyarılabilirliğinin Ölçülmesi"

Transkript

1 Hipotiroidizmde Solunum Merkezinin Karbondioksit ile Uyarılabilirliğinin Ölçülmesi Faruk ÇİFTÇİ*, Ergun TOZKOPARAN**, Ömer DENİZ*, Erkan BOZKANAT*, Oğuzhan OKUTAN*, Ahmet İLVAN* * Gülhane Askeri Tıp Akademisi Çamlıca Göğüs Hastalıkları Hastanesi, İSTANBUL ** Maraşal Çakmak Hastanesi, ERZURUM ÖZET Bu çalışma, hipotiroid hastalarda gözlenen hipoventilasyonun sıklığını ve tedaviyle geri dönüşümünü değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Yirmisekiz hipotiroid hastanın oluşturduğu çalışma grubunda ve yaş-cinsiyet olarak uyumlu 18 sağlıklı bireyin oluşturduğu kontrol grubunda; Read DJ yöntemi modifiye edilerek elde edilen yeni bir yöntemle, solunum merkezinin hiperkapniye cevabı belirlendi. Hipotiroidik hastalardan 10 tanesinin hiperkapniye solunum merkezi cevabı (HSMC) değerleri, sağlıklı kontrol grubun en düşük değerinden daha düşük bulundu. Diğer yandan, hipotiroidik hastaların ortalama HSMC değeri, kontrol grubun ortalama HSMC değerinden anlamlı oranda düşüktü (1.01 ± 0.3 ve 1.26 ± 0.24 L/dak/mmHg, p< 0.05). Oniki haftalık tiroid hormon replasman tedavisiyle hastalar ötiroid olduktan sonra, bu değerler önemli ölçüde arttı ve sağlıklı kontrol grubuyla aynı düzeye ulaştı (1.0 ± 10.3 ve 1.28 ± 0.22 L/dak/mmHg, p< 0.001). Hipotiroidik hastaların serum TSH düzeyleriyle HSMC arasında anlamlı negatif korelasyon vardı (r= -0.84, p< 0.05). Hipotiroidik kadın hastaların HSMC değerleri düşük olmaya eğilimli olmalarına rağmen, farklılık istatistiksel olarak anlamlı değildi. HSMC değerleri ile diğer parametreler arasında belirgin bir bağlantı yoktu. Sonuç olarak, yüksek TSH düzeyi olan hipotiroidik hastalarda hiperkapniye solunum cevabının azalabileceği, bunun basit ve ucuz bir yöntemle belirlenip, tiroid hormon replasmanıyla solunum cevabındaki azalmanın geri dönebileceğini saptadık. Anahtar Kelimeler: Solunum merkezi, hipotiroid, hiperkapni. SUMMARY Measurement of Ventilatory Responsiveness in Hypothyroidism Hypothyroidism is known to be associated with abnormalities in both pulmonary function and ventilatory control. The aim of this study is to evaluate the frequency and reversal of hypoventilation seen in many of hypothyroid patients. In our study group, we modified Read DJ method to evaluate the ventilatory response of respiratory center to hypercapnia in 28 patients with hypothyroidism and 18 healty control subjects with the same age and sex. The ventilatory response to hypercapnia in 10 of 28 patients with hypothyroidism were found lower than the least value of the healthy control group. On the other hand, the mean value of ventilatory response to hypercapnia in patients withn hypothyroidism were significantly lower than that of control group (1.01 ± 0.3 and 1.26 ± 0.24 L/min/mmHg, p< 0.05). 230

2 Çiftçi F, Tozkoparan E, Deniz Ö, Bozkanat E, Okutan O, İlvan A. When the patients got euthyroid, after 12 weeks of thyroid hormone replacement therapy, these values increased significantly and reached the level similar to the healthy control group (1.01 ± 0.3 and 1.28 ± 0.22 L/min/mmHg, p< 0.001). There was a significant negative correlation between serum TSH levels and ventilatory response to hypercapnia in hypothyroid patients (r= -0.84, p< 0.05). Although it was assessed that the ventilatory response to hypercapnia in female patients with hypothyroidism tend to become lower, this was not statistically significant, there was no significant relation between ventilatory response to hypercapnia and the other parameters. As a result, we conclude that, the ventilatory response to hypercapnia in hypothyroid patients with high levels of TSH might be blunted, this may be assessed with a practical and bettr cost effective method, and thyroid hormone replacement therapy can reverse the blunting of ventilatory responsiveness. Key Words: Ventilatory responsiveness, hypothyroidism, hypercapnia. Tiroid, akciğer fonksiyonları üzerinde etkisi olan endokrin organlar arasında bulunmaktadır. Hipotiroidizmde izlenen en önemli solunum sistemi komplikasyonu, hipoventilasyondur. Hipoventilasyonun en önemli sebebi ise solunum merkezi depresyonudur (1). Bu çalışmanın amacı; hipotiroidizmde karşılaşılan hipoventilasyonun sıklığını araştırmak, hipotiroidli hastalarda solunum merkezinin deprese olduğunu ve bunun tiroid replasmanı ile normale döndüğünü göstermektir. Bu çalışmanın bir diğer amacı da, daha önce aynı konuda yapılan benzer çalışmalardaki materyal ve metod modifiye edilerek, daha doğru ve maliyeti düşük yöntemler saptamaktır. Bu nedenle, bu çalışmanın konuyla ilgili ileride yapılacak çalışmalara yöntem olarak yardımcı olacağı düşüncesindeyiz. Çalışma Popülasyonu MATERYAL ve METOD Mayıs 1998 ve Haziran 1999 ayları arasında Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Endokrinoloji Servisi nde takip edilerek klinik ve laboratuvar verilerine göre etyolojisi gözönüne alınmaksızın primer hipotiroidizm tanısı almış 28 hasta çalışma kapsamına alındı. Bu hastalardan 12 sine daha önce hipotiroidi tanısı konmuş olup, çeşitli nedenlerden dolayı tedavileri aksamış hastalardan oluşmaktaydı. Hastaların klinik ve laboratuvar bulguları hipotiroidi ile uyumluydu. Ayrıca yaş ve cinsiyet bakımından çalışma grubuyla uyumlu 18 kişilik kontrol grubu oluşturuldu. Klinik değerlendirme, rutin laboratuvar incelemeler, PA akciğer grafisi, solunum fonksiyon testleri, elektrokardiyografi tüm hastalara uygulandı. Primer pulmoner, nörolojik, kardiyak hastalıkları olanlar, trakeal deviasyon veya kompresyona yol açan guatırlı hastalar çalışma dışı bırakıldı. Hastaların hiçbirinde egzersiz veya istirahat dispnesi yoktu. Ayrıca sigara içen hastalar çalışma kapsamı dışında bırakıldı. Tüm çalışma süresi boyunca her iki gruptaki bireylerde çalışılan test parametrelerinin sonuçlarını etkileyebilecek ilaç alımına izin verilmedi. Çalışma Protokolü Çalışma ve kontrol grubundaki tüm bireylere solunum fonksiyon testleri, arter kan gazları analizi; bazal ve %5 lik CO 2 inhalasyonu sonrasında, dakika ventilasyonu ölçümleri, GATA Çamlıca Göğüs Hastalıkları Hastanesi nde yapıldı. Daha sonra hipotiroid hastalara, klinik olarak ötiroidizmi ve normal TSH düzeylerini sağlayacak dozlarda ( µg/gün) oral olarak l-tiroksin verildi. Hastalarda ötiroidizm sağlandıktan sonra (12. haftada) yukarıdaki testler tekrarlandı. Çalışma grubundaki 3 hastanın 12. haftadaki değerlendirmesi, temas kurulamadığından yapılamadı. Çalışma grubundaki diğer hipotiroid hastalar tarafından tiroid hormonu replasman tedavisi iyi tolere edildi. Tedavi komplikasyonu nedeniyle, çalışma dışında bırakılan hasta olmadı. Solunum Fonksiyon Testleri ve Solunum Merkezi Cevabının Değerlendirilmesi Tüm olgulara başlangıçta spirometri cihazı (Minato model AS-600) ile 1 saniyede zorlu ekspiratuvar hacim (ZEH 1 ), zorlu vital kapasite (ZVK) 231

3 Hipotiroidizmde Solunum Merkezinin Karbondioksit ile Uyarılabilirliğinin Ölçülmesi ve ZEH 1 /ZVK ölçümleri yapıldı ve akım volüm eğrileri çıkarıldı. Tüm spirometrik ölçümler normal popülasyonla uyumlu olarak beklenen değerin (%80) nin üzerindeydi. Böylelikle hastalarda solunum mekaniğini etkileyebilecek obstrüktif veya restriktif bozukluklar ekarte edilmiş oldu. Solunum merkezinin hiperkapniye cevabı, Read DJ tarafından tanımlanan yöntem modifiye edilerek yapıldı. Öncelikle olguların radiyel arterine bir kanül konuldu. Buradan alınan kan örneğinde, Stat Profile 9 Reagant Pacl (Nova Biomedical) cihazıyla parsiyel arteryel CO 2 basıncı (PaCO 2 ) ölçüldü. Daha sonra hastalardan rahat oturur pozisyonda, gaz girişi %95 O 2 -%5 CO 2 içeren bir tüpe bağlı olan, spontan moda alınmış, inspire edilen O 2 fraksiyonu (FiO 2 ) %21 e (oda havasına) ayarlanmış, Star 1500 marka mekanik ventilatörden, istirahat solunumu yapmaları istendi. Olgular 3-5 dakika oda havası soluyarak sisteme oryante olduktan sonra; mekanik ventilatörün FiO 2 si %100 e ayarlanarak, solunan tüm havanın içinde %5 CO 2 ve %95 O 2 karışımı bulunan tüpten almaları sağlandı. Bu arada mekanik ventilatörün monitöründen hastanın son 3 solunumundaki dakika ventilasyonu (DV) değeri ölçülerek ortalaması alındı. Hastalar 3 dakika %5 CO 2 -%95 O 2 soluduktan sonra, arteryel kanülden tekrar kan örneği alınarak PaCO 2 ölçüldü ve 3 dakika sonundaki son 3 solunumdaki DV ortalaması kaydedilerek ortalaması alındı. Hiperkapniye solunum merkezi cevabı (HSMC), PaCO 2 deki birim değişiklik başına DV deki artış olarak ifade edildi. HSMC= DV/ PaCO 2 (L/dak/mmHg). Kontrol grubundaki en düşük değer çalışma grubu için cut-off değeri olarak alındı. Yirmisekiz hipotiroid hastanın 25 inde, 12 haftalık tiroid replasman tedavisinin sonunda klinik ve laboratuvar olarak ötiroidizm sağlandıktan sonra, spirometrik ölçümler ve HSMC ölçümü aynı şekilde yapıldı. Hipotiroid hastaların 3 ü temas sağlanamadığından 12. haftadaki değerlendirmeye alınamadı. Tiroid Fonksiyon Testleri Serum total T 3, T 4 ve TSH ölçümleri, kontrol grubuyla hipotiroid hastalarda tedavi öncesinde ve sonrasında spesifik radioimmunoassay kitleriyle GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Nükleer Tıp Servisi RİA Laboratuvarı nda yapıldı. İstatistiksel Analiz Tedavi öncesi ve tedavi sonrasında hipotiroid hastalarda ortalama HSMC değerlerinin karşılaştırılması Wilxocon Signed Rank testiyle; hipotiroid hastalarda tedavi öncesi ve kontrol grubundaki, ortalama HSMC karşılaştırılması, hipotiroid hastalarda tedavi öncesinde normalin (kontrol grubundaki en düşük değer) altında ve üstünde HSMC saptanan olguların ortalama TSH değerlerinin karşılaştırılması, Mann-Withney-U testiyle yapıldı. Kadın ve erkek hastalar arasındaki ortalama HSMC değerlerinin karşılaştırılması da yine Mann-Whitney-U testiyle yapıldı. HSMC değeri düşük ve normal olan gruplardaki kadın erkek yüzdelerinin anlamlılığı, Square testiyle araştırıldı. Hipotiroid hasta grubunda tedavi öncesi HSMC ile serum TSH düzeyleri arasındaki ilişki regresyon analiziyle incelendi. BULGULAR Tiroid Fonksiyon Testleri Hipotiroid hastaların tedavi öncesi ve tedavi sonrası ile kontrol grubunun, serum total T 3, T 4 ve TSH ölçümleri Tablo 1 de gösterilmiştir. Hipotiroid hastalarda tedavinin 12. haftasında normal sınırlarda tiroid fonksiyonları sağlanmıştır. Tablo 1. Kontrol ve çalışma gruplarının tiroid fonksiyon testleri. Kontrol grubu Çalışma grubu (tedavi öncesi) Çalışma grubu (tedavi sonrası) TT3 (ng/dl) ± ± ± 16.8 TT4 (µg/dl) 7.6 ± ± ± 2.4 TSH (uiu/ml) 2.7 ± ± ±

4 Çiftçi F, Tozkoparan E, Deniz Ö, Bozkanat E, Okutan O, İlvan A. Solunum Merkezi Cevabı Kontrol grubunun, hipotiroid hastaların tedavi öncesi ve tedavi sonrası %5 lik CO 2 inhalasyonu sonrası ortalama solunum merkezi cevabı ölçümleri Tablo 2 de gösterilmiştir. Hipotiroidik hastalarda tedavi öncesi 1.01 ± 0.30 ve tedavi sonrası 1.28 ± 0.22 HSMC değerleri arasında, istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardı (p< 0.001). Çalışma grubunun tedavi öncesindeki ortalama değerleri (1.01 ± 0.3 L/dak/mmHg) ile kontrol grubunun ortalama değerleri arasında da (1.26 ± 0.27 L/dak/mmHg), istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardı (p< 0.05). Kontrol grubundaki en düşük HSMC ölçümü (0.79 L/dak/mmHg), cut-off değeri olarak alındığında; 28 hipotiroid hastanın 10 (%35.7) unda hiperkapnik stimülasyonda solunum merkezinin baskılandığından sözedilebilir. Bu hastaların tamamında tedavi sonunda normal HSMC değerleri elde edildi. Ayrıca hipotiroid hastaların tedavi sonundaki HSMC değerleri (1.28 ± 0.22 L/dak/mmHg), tedavi öncesine (1.01 ± 0.3 L/dak/mmHg) göre anlamlı düzeyde artış göstermişti (p< 0.001). Hipotiroid hasta grubundaki HSMC değeri TSH düzeyiyle negatif korelasyon gösteriyordu (r= -0.84; p< 0.05). Normal ve anormal HSMC gösteren hipotiroid hastalar incelendiğinde (Tablo 3); HSMC değerleri düşük olan grupta ortalama serum TSH düzeyi (125.4 ± 33.2 uiu/ml), normal olan gruba göre (56.61 ± 18.1 uiu/ml) anlamlı olarak yüksekti (p< 0.001). Ayrıca tüm hipotiroidik hastalarda kadın hasta oranı %67.8 (19/28) iken, HSMC cevabı düşük olan 10 hastanın 8 (%80) i kadındı. Bu sonuç, kadın hipotiroid hastalarda HSMC nin baskılanma eğiliminin daha fazla olduğunu göstermekle beraber, kadın (0.93 ± 0.17 L/dak/mmHg) ve erkek (1.08 ± 0.22 L/dak/mmHg) hastaların ortalama HSMC değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (p> 0.05). Diğer özellikler arasında hipotiroidizm süresi, yaş, serum total T 3 ve T 4 düzeyleri arasında anlamlı bir fark yoktu. TARTIŞMA Bu çalışmanın sonuçları bazı hipotiroidik hastalarda solunum merkezinin hiperkapnik stimülasyona cevabının baskılanmış olduğunu, bu baskılanmanın yüksek TSH değerleri olan hastalarda daha yüksek oranda görüldüğünü ve tiroid replasman tedavisiyle normale döndüğünü göstermiştir. Yapılan çalışmalarda nadir de olsa hipotiroidik hastalarda solunum sistemi anormalliklerinin ortaya çıkabileceği ve bunların önemli klinik problem oluşturabileceği bilinmektedir (1,2). Hipotiroidik hastalarda egzersiz dispnesi, uykuda solunum problemleri, hiperkapnide bozulmuş solunum merkezi cevabı, inspiratuvar kas gücünde azalma ve diyafragmatik kas disfonksiyonu bildirilmiştir (3-5). Tiroid hormonlarının akciğer gelişimi ve sürfaktan yapımını etkilediği bilinmektedir. Akciğerlerdeki beta reseptörlerin gelişimi içinde tiroid hormonlarına gerek duyulmaktadır (6). Bu konuda şu ana kadar yapılan çalışmaların çoğunda, 1967 yılında Read DJ tarafından tanımlanan yöntemde bazı modifikasyonlar yapılarak solunum merkezi cevabı değerlendirilmiştir (7,8). Bu çalışmada kullandığımız metod da başlangıçta Read DJ tarafından tanımlanan, daha sonra Ladenson ve Roberto tarafından modifiye edilerek kullanılan yöntemle temelde ben- Tablo 2. Kontrol ve çalışma gruplarının hiperkapnik solunum merkezi cevabı değerleri. HSMC (L/dak/mmHg) Hipotiroidi (tedavi öncesi) 1.01 ± 0.30 ( )* # Hipotiroidi (tedavi sonrası) 1.28 ± 0.22 ( )* Kontrol 1.26 ± 0.27 ( ) # * p< # p<

5 Hipotiroidizmde Solunum Merkezinin Karbondioksit ile Uyarılabilirliğinin Ölçülmesi Tablo 3. HSMC normal ve düşük olan hastaların özellikleri. Parametre HSMC normal (n=18) HSMC düşük (n= 10) Cinsiyet (K/E) 11/7 8/2 Yaş 47.5 ± ± 8.4 Hipotiroidizm süresi (ay) 25.8 ± ± 7.8 Serum TT3 (ng/dl) 59.7 ± ± 14.0 SerumTT4 (µg/dl) 2.1 ± ± 0.07 Serum TSH (uiu/ml) ± 18.1* ± 33.2 * p< zerlik göstermektedir (8,9). Ladenson ve Roberto %5 CO 2 -%95 O 2 bulunan 6 litrelik kapalı bir torbadan solutma yöntemini kullanmışlardır. Hastalar sürekli olarak aynı torba içine soluk alıp vermişlerdir. Bu arada, pnömotograf cihazıyla dakika ventilasyonu, tidal volüm, inspirasyon süresi gibi solunum parametreleri ve gaz analizötörüyle ekspire edilen havada parsiyel CO 2 basıncı (P EH CO 2 ) ölçülmüştür. Solunum merkezi cevabı değeri de P EH CO 2 deki birim artış başına dakika volüm (DV) ündeki artış olarak ifade edilmiştir ( DV/P EH CO 2 ). Bu çalışmada kullandığımız yöntem, temelde bu yönteme benzemekle beraber iki noktada farklılık göstermektedir. Birincisi; solunum kapalı sistem yerine spontan moda getirilerek solunum iş yükü ve mekaniği tamamen hastanın bireysel eforuna bırakılmış bir mekanik ventilatör aracılığıyla yaptırılmıştır. Bunun kapalı sistemden solutma işlemine göre daha uygun bir yöntem olduğu kanaatindeyiz. Bu çalışmada, mekanik ventilatörün tercih edilmesinin ana nedeni, pnömotograf cihazıyla çalışma maliyetini yükseltmemek, bununla beraber, mekanik ventilatörle hastanın soluduğu havadaki CO 2 oranının sürekli sabit tutulmasıdır. İkinci farklılık; ekspirasyon havası yerine arter kanında parsiyel CO 2 basıncının ölçülmesidir. Bunun nedeni de çalışma maliyetini düşük tutma gayretimizdir. Arter kanında PaCO 2 yi ölçmek için hastaların radiyel arterine kanül uygulandı. Her ne kadar ekspirasyon havasındaki parsiyel CO 2 basıncının arter kanındaki CO 2 basıncıyla korelasyon gösterdiği ileri sürülüyorsa da, solunum merkezinin direkt uyaranı, arter kanındaki CO 2 düzeyidir. Hiperkapniye solunum merkezi cevabı (HSMC), PaCO 2 deki birim artış başına DV deki artış olarak tanımlanmıştır ( DV/ PaCO 2 ). Bu nedenle ekspirasyon havasındaki CO 2 basıncı (P EH CO 2 ) ölçümü, solunum merkezinin uyarılmasının ancak indirekt bir göstergesi olabilir. Arter kanında parsiyel CO 2 basıncının ölçülmesinin, bu tip çalışmalarda daha doğru olacağı düşüncesindeyiz. Bu yöntemle elde ettiğimiz sonuçlara göre çalışma öncesi ve sonrası HSMC değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardı (p< 0.001). Eşik değer olarak kontrol grubunun en alt değeri alındığında (0.79 L/dak/mmHg) 28 hipotiroid hastanın 10 unda HSMC değeri normalin altında bulunmuştur (%35.7). Bu 10 hastanın tamamında tiroid replasman tedavisi sonrasında, HSMC ölçümleri kontrol grubundaki normal sınırlara yükselmiştir. HSMC ile serum TSH düzeyleri arasında anlamlı ve negatif bir korelasyon bulunmuştur (p< 0.05). Hipotiroidik hastalarda HSMC düzeyi kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde düşüktü (p< 0.05). Bu düşük değerler tiroid replasman tedavisi sonrasında yine istatistiksel olarak anlamlı bir artış göstererek kontrol grubuyla aynı düzeye geldi. Hipotiroidizmde oluşan hipoventilasyonu ilk olarak Wilson ve Bedell göstermişlerdir (2). Roberto ve arkadaşları da, benzer şekilde ağır hipotiroidizmde %46 oranında solunum merkezinin baskılandığını bildirmişlerdir (9). Bunların aksine Gorini ve arkadaşları ise, kısa süreli primer hipotiroidizmde, solunum merkezinin baskılanmadığını bildirmişlerdir (10). Ancak kendilerinin de belirttiği gibi hem seçtikleri olguların kısa süreli 234

6 Çiftçi F, Tozkoparan E, Deniz Ö, Bozkanat E, Okutan O, İlvan A. (15-30 gün) hipotiroidik hastalar olması, hem de olgu sayılarının az olması (8 hasta) nedeniyle; Gorini ve arkadaşlarının bulgularının, bizim ve yukarıda bahsedilen çalışmaların bulgularıyla uyuştuğunu söylemek olanaklı değildir. Ayrıca Ambrosino ve arkadaşları ise, kısa süreli hipotiroidizmde solunum merkezinin baskılandığını ileri sürmüşlerdir (7). Klinik ve komplikasyonların oluşması için zaman faktörünün önemi doğaldır. Ladenson ve arkadaşları, hipotiroidik kadın hastalar arasında solunum merkezi baskılanmasının daha fazla oranda ortaya çıkabileceğini ileri sürmüşlerdir (8). Nitekim bu araştırıcılar, toplam 38 hipotiroidik hastanın 15 inde solunum merkezinin baskılandığını ve bunların tamamının kadın olduğunu saptamışlardır. Bu sonuçlar, bizim bulgularımızla uyumlu değildir. Biz, 19 kadın, 9 erkek hasta ile çalıştık. Aradaki farklılık, sözkonusu olan çalışmada 38 hastanın sadece 6 sının erkek olmasına bağlanabilir. Hipotiroidik hastalarda HSMC nin azalması iki temel fizyopatolojik mekanizmaya dayandırılmaktadır. Birincisi, santral ve/veya periferik sinir sistemi disfonksiyonudur. Santral bozuklukta, beyin sapındaki solunum merkezinden uyarı gönderilmesinde sorun vardır. Periferik düzeyde sinir disfonksiyonunda ise, diyafragma ve diğer solunum kaslarının motor nöropatisi sözkonusudur. İkinci mekanizma ise; hipotiroid miyopati nedeniyle oluşan solunum kas zayıflığıdır (11). Roberto ve arkadaşları, yaptıkları çalışmada CO 2 inhalasyonu sırasında diyafragma ve interkostal kaslarda EMG cevabında azalma saptamışlar ve bunu solunum merkezinden uyarı gönderilmesindeki bir bozukluğun göstergesi olabileceği yönünde yorumlamışlardır (9). Ayrıca Ladenson ve arkadaşları bizim çalışmamızda olduğu gibi yüksek serum TSH düzeyi olan hastalarda, daha yüksek oranda HSMC nin normalin altına inmesini, beyin sapı düzeyinde bir disfonksiyonun belirtisi olabileceğini ileri sürmüşlerdir (8). Hipotiroidizmde izlenen miyopati, bizim ve diğer araştırıcıların çalışmalarında gözlenen azalmış HSMC den sorumlu ikinci önemli fizyopatolojik etkendir. Bazı çalışmalarda, özellikle başta diyafragma olmak üzere solunum kaslarının disfonksiyonlarının, hipotiroid hastalarda gözlenen solunum sistemi problemlerinden sorumlu olduğu ileri sürülmüştür (4). Bu hipotez doğru gibi görünse de, bazı çalışmalarda tiroid replasman tedavisiyle hipotiroid hastalarda HSMC nin solunum kas disfonksiyonuna göre daha erken geriye dönmesi, bu mekanizmanın öneminin daha az olduğu düşüncesini ortaya atmıştır (9). Yaygın olan görüşe göre; hipotiroidik hastalarda başta diyafragma olmak üzere solunum kaslarındaki miyopatiye bağlı gelişen kas disfonksiyonu sıkça görülmektedir. Ancak bu kas disfonksiyonunun HSMC de azalmaya yol açabilmesi için, oldukça ileri düzeyde olması gerekir (9). Sonuç olarak, bu çalışmada bazı hipotiroidik hastalarda solunum merkezinin hiperkapnik uyarıya düşük oranda cevap verdiği saptanmıştır. HSMC deki bu azalma, yüksek TSH düzeyi olan hastalarda daha sık ve daha belirgin olarak gözlenmiştir. Tiroid replasman tedavisiyle azalan HSMC normale dönmektedir. Hipotiroidizme, KOAH gibi alveoler hipoventilasyona yol açan akciğer hastalıklarının da eşlik ettiği durumlarda, solunum merkezinin baskılanmış olabileceği ve bunun tiroid hormon replasmanıyla normale dönebileceği hatırda tutulmalıdır. Çalışmamızın, otonom nöropati gelişen diabetes mellitus, KOAH gibi solunum merkezi cevabı ölçümü araştırmasının yapılabileceği birçok çalışmaya metodoloji açısından ışık tutabileceğini düşünüyor ve bu alanda araştırmalar yapılmasının gerekliliğine inanıyoruz. KAYNAKLAR 1. Massumi RA, Winnacker JL. Severe depression of the respiratory center in myxedema. Am J Med 1964; 36: Whitsett J, Darovec-Beckerman C, Manton M. Thyroid dependent maturation of adregeneric receptors in the rat lung. Biochem Biophys. Res Com 1990; 97: Freedman S. Lung volumes and distensibility, maximum respiratory pressures in thyroid disease before and after treatment. Thorax 1978; 33: Laroche CL, Cairns T, Moxham J, Green M. Hypothyroidism presenting respiratory muscle weakness. Am Rev Respir Dis 1988; 138:

7 Hipotiroidizmde Solunum Merkezinin Karbondioksit ile Uyarılabilirliğinin Ölçülmesi 5. Martinez FJ, Bermudez-Gomez M, Celli BR. Hypothyroidism. A reversible cause of diaphragmatic disfunction. Chest 1989; 96: Haksever N, Gözaydın M, Kartaloğlu Z ve ark. Tiroid hastalıklarında solunum fonksiyon testleri. Endokrin Yönelişler 1996; 7: Ambrossino N, Pacin F, Paggiaro PL, et al. Impaired ventilatory drine in short-term primary hypothyroidism and Its reversal by triiodothyronine. J End Invest 1985; 8: Ladenson PW, Goldenheim PD, Ridgway EC. Prediction and reversal of blunted ventilatory responsiveness in patients with hypothyroidism. Am J Med 1988; 84: Roberto D, Riccardo GG, Massimo G. Control breathing in patients with severe hypothyroidism. Am J Med 1993; 95: Gorini M, Spinelli A, Cangioli C, et al. Control breathing in patients with short-term primary hypothyroidism. Lung 1989; 167: Ingbar DH. The Respiratory system. In: Igbar SH, Braverman LE (eds). The Thyroid. Philedelphia: JB Lippincott 1986: Yazışma Adresi: Dr. Faruk ÇİFTÇİ Gülhane Askeri Tıp Akademisi Çamlıca Göğüs Hastalıkları Hastanesi 81020, Acıbadem, İSTANBUL farukciftci@hotmail.com 236