İÇİNDEKİLER. Takdim Önsöz Sözde Ermeni Soykırımı Tezi Ermenistan 24 Nisan a nasıl hazırlanıyor?... 5

Transkript

1

2

3 İÇİNDEKİLER Takdim... 2 Önsöz Sözde Ermeni Soykırımı Tezi... 4 Ermenistan 24 Nisan a nasıl hazırlanıyor?... 5 Serj Sarkisyan: Ermenistan Cumhurbaşkanı... 5 Soykırım Koordinasyon Komisyonu neler yapıyor?... 6 Serdarabatta dikilen Soykırım Anıtı ve Müze- Enstetitütü... 6 Bu yalanı hangi ülkeler tanıdı?... 8 Ermeniler ne istiyor? Türkleri suçlayan kitaplar, filmler, belgeseller Diaspora Bakanlığı ve Diasporanın Faaliyetleri Ortak «Ermeni Soykırımı: 100. Yıl Arifesinde Aciliyetler» Konferansı Türkiye nin Ermeni soykırımını tanıyacağı düşüncesi Ermeni Soykırımı: Tanınmadan Tazminata Ermenilerin ABD den, diğer ülkelerden talep ve beklentileri Kaynakça: Eski Oğuz Yurdu Tek Uluslu Ermeni Devletine Nasıl Dönüştürüldü? Milliyetci ideolojiden Tek Uluslu ve Monoetnik Devlete doğru I. Perto nun sıcak denizlere inme arzusu ve Ermeniler Mart Bakü katliamının amacı Erivan vilayetinde katliam ve göçler Sovyet döneminde baskı ve göçler yılı göçürmeleri Sonuç Kaynakça:

4 Takdim I. Dünya Savaşı nın bitmesinin üzerinden yüz yıla yakın bir zaman geçmesine rağmen etkilerinden hâlâ kurtulabilmiş değiliz. Savaşın bıraktığı önemli miraslardan biri Ermeni meselesidir. Bilindiği üzere Batılı devletlerin desteğinde başlayan Ermeni isyan hareketinin savaş esnasında doruk noktasına çıkması ve güvenliği sağlamak amacıyla 1915 te Ermeni tehciri yapılmıştı. Tehcirin 100. yıldönümü nedeniyle gerek Ermenistan ve gerekse Ermenistan dışında çok farklı etkinlik hazırlıkları var. Türk kamuoyu için Ermenilerin 100. yıl münasebetiyle yaptıkları hazırlıkların bilinmesi özem arz etmektedir. Üniversitemiz Edebiyat Fakültesi Ermeni Dili ve Edebiyatı öğretim üyesi Doç. Dr. Gaffar Mehdiyev, Ermeni medyasını yakından takip ederek hazırlık çalışmalarını Merkezimiz için kaleme aldı. Mehdiyev çalışmasında, 2015 te Ermenistan da ve Ermenistan dışında yapılacak faaliyetlere dair ilgi çekici detaylar veriyor. Detaylarda, Türkiye ye yönelik muhtemel tehlikelerin nelerden ibaret olabileceğine dair ipuçları yer almakta. Mehdiyev ikinci olarak Ermenistan ın Azerilere uyguladığı etnik arındırmayı ve böylece Ermenistan denilen ülkenin nasıl ortaya çıktığını anlatıyor. Türklerin sürgün, göç, sindirme ve öldürme yöntemleriyle zulme uğraması, yöntemin hem Çarlık döneminde ve hem de Sovyet döneminde uygulanma biçimi dile getiriliyor. Buradan, Ermenistan ın tıpkı İsrail gibi nüfus hareketleriyle ve siyasi çıkarlar uğruna suni bir şekilde ortaya çıkarılmış bir devlet olduğu anlaşılıyor. Doç. Dr. Cevdet KIRPIK ERUSAM Müdürü 2

5 Önsöz Ermeniler son 100 yıl boyunca Ermeni Soykırımı nın tanınması için mücadele verdiğini, bağımsızlık kazanmaktan sonra ise bunun devlet poltikasının gündemindeki en önemli konulardan biri olduğunu dile getirmekten çekinmiyorlar. Sözde Ermeni soykırımı nı dünyanın gündemine taşımakla Ermenistan Türkiyeyi hedef almakta ve bu yalanı tanıtmak amacını dile getirmektedir. Bu, Ermenistan devletinin en önde gelen resmî politikasıdır yılının Eylül ayında Ermenistan aydınları Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül e bir açık mektup göndermişlerdi. Bu bir hoşgörülü mektubu sayılabilirdi, fakat Bakın, orada komşu ülkenin önde gelenleri Türkiye başkanının Kafkasya'nın genel istikrara kavuşması için Ermenistan ve Türkiye'nin yavaş yavaş gerçekçi bir siyasi hareket oluşturmasına umudunu ifade ediyorlardı ve vurgulanıyordu ki, sizin sayenizde nihayet Ermeni soykırımını inkâr siyasetine son verilecektir. Türkiye cumhurbaşkanından bu yalanı tanımasını istiyorlardı. Elbette, bu mektup o zaman Türkiye kamuoyu ile çok ta paylaşılmadı, çünkü o zaman her iki taraftan barış çağrıları yapıyordu, Ermeni aydınları da bunlar içerisinde yer alıyordu. Ama yine de onlar sözde Ermeni soykırımı ndan vazgeçmiyorlardı. Futbol diplomasi sinden sonraki Ermenistan la görüşme süreçlerinden ve Zürih te imzalanan protokollerden sonra anlaşıldı ki, Ermeniler yüzyıllar boyunca sürdürdükleri politikadan vazgeçmeyecekler. Ve 2015 arifesinde Ermeni soykırımı denilen ideolojik kavram sadece amaç değil, hem de millî var olma mücadelesidir, ondan kolay kolay kolay vazgeçmeyeceklerinden Ermeni basınını ve TV lerini, diğer yayın organlarını incelerken bir daha emin olduk. O zaman, Abdullah Gül e müracaatlarında Ermeni aydınlarının Saygı ve umut ile baktıkları ve Türkiye nin kolayca bu meselede taviz vereceği umudu suya düşmüştür. Ermenistan Türkiye diplomatik ilişkilerini normalleştirme amacı ile imzalanmış protoköller önce rafa kaldırıldı, sonra ise Ermenistan başkanı tektaraflı bu protokollerden imzasını çekti. Demek Ermenistan Türkiye ye karşı daha ciddi fafaliyetlere geçecektir. Bunlardan biri 24 Nisan 2015 de Erivan da bir anti-türk isyan a dönüştürmeyi düşünüyorlar. 3

6 2015 Sözde Ermeni Soykırımı Tezi Ermeniler son yıllarda anladılar ki, bu meseleyi rica ile çözemezler. Yine geleneksel propaganda aracı işe düşmüştür. Demek baskıları artırmak gerekiyordu. Basında bunu açıkça görmek mümkündü. Türkiye hakkında kötü ne varsa her şey basında yer almaktaydı. Günümüzde Ermenistan Cumhuriyetinin ve Ermeni Diasporası nın 2015 senesinde sözde soykırım tezini dünyaya tanıtmak amacı ile takip ettiği önemli politika da bunu medya aracılığı ile ve onun üzerinden dünyaya duyurulmasıdır. Ermenistan ın yazılı medya kuruluşlarına, internet medyasına, internet sitelerine, araştırma merkezlerinin yayınlarına ve görsel iletişim araçlarına, insanlara küresel düzeyde ulaşabilmek için çok etkili bir tanıtım mekanizması olarak bakılıyor ve bütün bu basın-yayın organları seferber edilmiş durumda. Bu propaganda her gün yapılıyor. Şunu vurgulamakta yarar var ki, bu basın yayın kuruluşları Ermenistan ın fakir ülke olmasına rağmen yeterince mali kaynakları ile temin ediliyor. Ayrıca, dışarıda bu propaganda ile insanları yönlendirme ve kamuoyu yaratma becerisine sahiptir. Diaspora da bu tür güçleri kullanıp insanlar üzerinde dünya çapında bir etki yaratmayı amaçlamaktadır Yıl, Ermeniler için bir fırsat yılı olacak. Ermeni kamuoyu ve diaspora Ermeniliği buna inanmalı! Propaganda once bu yönde götürüldü. Onları ve dünyayı bu yalana inandırmak için basın seferber edildi. Bu nedenle sözde soykırımın 100. yılına hazırlanarak neden bütün dünyayı da bu işe seferber etmesinler? İşte o günler yaklaşıyor. Türkiye de kimse bilmiyor ki, Ermenistan ve Diaspora Ermeniliği ne yapacak? Belli etmiyorlar. Zaten Harut Sasunyan (Diaspora temsilcisi) hazırlık toplantılarının birinde komisyon toplantılarına katılanları uyarmıştı ki, Türkler bizim hangi işleri göreceğimizden haberdar olmamalıdırlar. Bu işler gizli tutulmalıdır. Bu konuda yayınlanan makale ve yazıların Ermenicesi diğer dillerde olan yayınlardan farklıdır. Ermenice olan yazılarda daha sert ve açık fikirler, bazen de kendi halkını kötülemeler vardır. Özellikle Ermeni dilinde yayınlanan makalelerde Ermenilerin gizli tuttukları fikirleri ve onların bu mesele ile ilgili ne yapacaklarında bazılarını okumak mümkün oluyor. 4

7 Ermenistan 24 Nisan a nasıl hazırlanıyor? Erivan'da 23 Nisan 2011 de Ermeni Soykırımı nın yüzüncü yılı ile ilgili yapılacak işlerin, Ermeni devletinin, Diasporasının, STK larının, işadamlarının faaliyetlerin programlarının hazırlanması için Devlet Koordinasyon Komisyonu kuruldu. Bu Komisyon sözde Ermeni Soykırımının 100. yılına yönelik etkinlikleri koordine edecekti. Komisyona bakın kimler dâhil edilmiştir: Serj Sarkisyan: Ermenistan Cumhurbaşkanı Bako Sahakyan: Dağlık Karabağ Cumhurbaşkanı Garegin II: Dünya Ermenileri Katolikosu Aram I: Kilikya Katolikosu XIX. Nerses Petros: Ermeni Katolik Kilisesi Patriği Mkrtich Melkonyan: Ermeni Protestan Kiliseleri Dünya Konsili başkanı Hovik Abrahamyan: Ermenistan Parlamentosu başkanı Tigran Sarkisyan: Ermenistan başbakanı, Ermenistanın bütün ilgili bakanları Radik Martirosyan: Ermenistan Ulusal Bilimler Akademisi başkanı Karen Karapetyan: Erivan Belediye Başkanı Aleksan Harutyunyan: Devlet TV-Radyo Kurulu başkanı Gagik Tsarukyan: Müreffeh Ermenistan Partisi Gn. Bşk. Artur Bağdasaryan: Hukuk Ülkesi Partisi Gn. Bşk. Raffi Hovhannisyan: Miras Partisi Gn. Bşk. Hrant Margaryan: Ermeni Devrimci Federasyonu-Taşnaksutyun Büro temsilcisi Kiro Manoyan: Ermeni Devrimci Federasyonu-Taşnaksutyun Bürosu Ermeni Davası ve Siyasi Meseleler Ofisi Bşk. Mike Kharapyan: Demokratik Liberal Parti-Ramkavar Merkezi İdare Kurulu Dönem Başkanı 5

8 Hakob Avetikyan: Armenakan-Demokratik Liberal Parti Dönem Başkanı Sedrak Acemyan: Sosyal Demokrat Hınçak Partisi üyesi Perc Sedrakyan: Ermeni Genel Hayri Birliği (AGBU) Başkanı Ara Abrahamyan: Rusya Ermenileri Birliği Başkanı Hrayr Hovnanyan: Amerika Ermeni Asamblesi temsilcisi Aram Simonyan: Erivan Devlet Üniversitesi Rektörü Ara Sağatelyan: Halkla İlişkiler ve Enformasyon Merkezi Ticari amaç taşımayan kamu kuruluşun direktörü Hayk Demoyan: Ermeni Soykırımı Müze-Enstitüsü direktörü vb. Bu liste çok da uzun bir liste değildir. Listenin dışında kalanlar ise bütün Ermeni halkıdır diyebiliriz. Ermeni basınından yansıyan en önemli kanatlardan biri budur. Soykırım Koordinasyon Komisyonu neler yapıyor? Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ın başkanlığında Soykırım Koordinasyon Komisyonu 30 Mayıs 2011 de yine Erivan da ilk toplantısını yapmıştı. Bu tarihten sonra resmî ve gayri-resmî olarak Erivan da ve dünyanın çeşitli ülkelerinde onlarca defa toplantılar, konferanslar, etkinlikler düzenlendi. Söylemek mümkündür ki, Ermenistan Cumhuriyeti ve Ermeni Diasporası o tarihten itibaren sözde Ermeni soykırım ı iddialarının 100. yılı çerçevesinde 2015 e doğru yoğun hazırlıklar içine girmiştir. Serdarabatta dikilen Soykırım Anıtı ve Müze- Enstetitütü Çeşitli ülkelerde bulunan Ermeni kuruluşlarının bu alanda propaganda yapmak, Türkleri nefretle yargılamak için yeterli tecrübeleri vardır. Ermenice basında yer almıştır ki, Ermeniler 1965 yılından, sözde Ermeni Soykırımı nın 50. yılından başlayarak 100. yıla kadar yeterince mesafe kat edilmiştir. Bugünkü durumu anlamak için bu konu ile ilgili gelişen tarihî hadiselere dikkat etsek belli olur ki, bu meselede yükselen bir gelişme olmuştur te o zaman Sovyetler Birliği terkibinde olan Ermenistan bu meseleyi gündeme getirebilmiş ve hatta Ermeni Soykırımı nın 50. yılını da devlet seviyesinde geçirmişti. 16 Nisan 1965 te soykırım şehitlerini ölümsüzleştirmek ve anılarını yaşatmak için Soykırım Anıtı inşasına karar verildi yılında Soykırım Anıtı Projesi için bir yarışma düzenlendi. Anıtın amacı yaratıcı Ermeni halkının gelgitlerle dolu hayatını, bitmeyen yaşam savaşını, parlak geleceğini simgelerken 6

9 büyük soykırımda hayatını kaybeden milyonlarca şehidin anısını ölümsüzleştirmektir denildi. Sovyetler o zaman Türkiye ye karşı ne yapılıyorduysa ona izin veriyordu, çünkü Türkiye soğuk savaş yıllarında karşı tarafta yer alıyordu. ABD nin stratejik ortağı idi. Bundan Ermeniler iyice yararlandılar ve Sovyetler Birliğinde Türkiye karşıtı bir politikanın oluşmasına sebep oldular. Türkiye aleyhinde çok sayıda kitap yazıldı. Söz konusu Anıtın açılışı 29 Kasım 1967 tarihinde milyonlarca kişinin katılımıyla yapıldı. Soykırım Anıtı bugün Erivan ın en yüksek yerine, Sardarabat a (Tsıtsernakaberd e) inşa edilmiştir. Buradan, Ermeniler için özgürlük sembolü olan Ağrı Dağı (Ararat) görünmektedir. Burası Kırlangıçlar Yuvası olarak da ifade edilmektedir. Ermenistan ın devlet protokolünde yer almış anıt, ortasında sürekli yanan Sonsuzluk Ateşi ile etrafında yükselen 12 büyük sütundan meydana gelmektedir. Bu sütunlar, Doğu Anadolu da bulunan ve güya, toplu katliamların en yoğun yaşandığı şehirleri simgelemektedir. Soykırım Anıtı günün koşullarına göre 100. yıl öncesi genişletilerek yeniden düzenlendi. Burası Müze ve Enstitü şekline dönüştürüldü. Ermeni Soykırımı Müze- Enstitüde, Osmanlı döneminde katledilen Ermeni halkının acılarını sergileyen dergi, belge, resimlerin yanı sıra dünya tarihine yön veren önemli devlet adamlarının-politikacıların soykırım hakkındaki söyledikleri çarpıcı sözler ve yorumlarının yazıldığı sütun duvarlar bulunmaktadır. Enstitü nün 100. yıl kapsamında çalışmaları arasında şunlar yer almaktadır: * Ermeni Soykırımının uluslararası platformlarda duyulması ve kabulü için çalışmalar yapmak. * Ermeni Soykırımı Müze -Enstitüsü (ESME) Osmanlı İmparatorluğu tarafından insanlık suçlarına maruz kalmış tüm halkların yanındadır. * ESME, Bu suçların daha sonra da devam etmiş olmasının nedeni Osmanlı İmparatorluğunda yıllarında cereyan eden olayların cezalandırılmamış olmasıdır tespitini yapar. * ESME aynı zamanda Yahudi Holokostu nu, Ruanda, Bosna, Sudan soykırımlarının acısını halklarla paylaşmaktadır. * Politik hedeflerine uygun kampanyalar, bilimsel, akademik çalışmalar yürütür. * Soykırımla ilgili eğitim programları yapar ve bunun için çalışır Basında o da yer alıyor ki, tüm bu çalışmalara ilave edilen yeni bir bölüm daha açılacak. O da soykırım sırasında Ermenilere Yardım Eden Anadolular bölümü olacak. Osmanlı da tehcir toplumun her kesiminden kabul görmemişti. Şant TV ye röportajında Müze ve Enstitüsünün 7

10 direktörü Hayk Demoyan, Talat Paşa ya atfedilen bir fikirden bahsediyor. Talat Paşa Kanunlara karşı gelenlerin sonu da onlar gibi olacaktır. demişti. Erdemli, onurlu Anadolu halkı ölüm pahasına dahi olsa komşularını ve sahipsiz çocukları korumuştur. Bu yüzden herkes suçludur, suç işlemiştir diyemeyiz. Bunların da anılarının açığa çıkarılıp, nesillere aktarma sorumluluğu görevi ile karşı karşıyayız. ABD de yayınlanan Asparez Gazetesi yazıyor ki, 2015 e kadar Erivan da faaliyette olan Ermeni Soykırımı Müzesi nin bir benzerini de Ermeniler ABD de açacaklar. Washington da 2000 yılında Kafesçyan Vakfı tarafından başlanmış ancak çeşitli hukuki anlaşmazlıklar sebebiyle henüz tam anlamıyla yürütülmeye başlanamayan Ermeni Soykırımı Müzesi nin açılması projesinin 2015 öncesinde tamamlanması planlanmaktadır. Bu yalanı hangi ülkeler tanıdı? 1965 te sözde Ermeni soykırımını yalnız Uruguay kabul etmişti. Şimdi ise 20 ülke ve ABD nin 42 Eyalet Meclisleri İşte sırasıyla sözde Ermeni soykırımını tanıyan ülkeler: kabul etti. Uruguay : 1965, 2004, 2005 olmak üzere üç kez Ermeni soykırımı iddialarını Kıbrıs Rum Kesimi : 1982 yılında soykırım iddialarını kabul etti. Arjantin : Ermeni soykırımını tanıma tasarısı 1993, 2003, 2004, 2005, 2006, 2007 de gündeme geldi ve hepsinde de kabul edildi. Rusya : Önce 1995 te sonra da 2005 te soykırımı kabul etti. Kanada:1996, 2000 ve 2004 te gündeme geldi ve her üçünde de kabul edildi. Yunanistan:1996 da soykırımı tanıdı. Lübnan: Lübnan da yaşayan Ermeni lobisinin yoğun çabaları sonucunda 1997 ve 2000 de soykırım tanındı. Belçika:1998 de tanıdı. İtalya: 2000 de Ermenilere yönelik soykırım yapıldığını kabul etti. Vatikan: İtalya ile aynı yıl 2000 de kabul etti. Fransa: 2001 de Ermeni soykırımını tanıdı. Fransa da sözde Ermeni soykırımını reddetmek suç sayılıyor. İsviçre: Soykırım iddialarını 2003 te kabul etti. 8

11 Slovakya : 2004 te tanıdı. Hollanda : 2004 te kabul etti. Polonya : 2005 te kabul etti. Almanya : 2005 te kabul etti. Venezuella : 2005 te kabul etti. Litvanya : 2005 te kabul etti. Şili : 2007 de kabul etti de İsveç Parlamentosu nun yaptığı oylama ile 1915 olaylarını soykırım olarak kabul ettiği yasaya benzer bir Ermeni Tasarısı İngiliz Parlamentosu nda da tartışılacak. İsviçre de ise soykırım iddialarını reddetmek bile suç kapsamına giriyor. Sözde Ermeni Soykırımı nı kabul eden kuruluşlar da vardır: BM Ayrımcılığın Önlenmesi ve Azınlıkların Korunması Alt Komisyonu Avrupa Konseyi (1998,2001) Avrupa Parlamentosu (1987,2000, 2002,2005) Dünya Kiliseler Konseyi İnsan Hakları Derneği YMCA Avrupa Birliği Permanent Peoples Tribunal Soykırım konusunun araştırılmasına ancak 1965 yılından sonra başlandı. Bu tarihten sonra tabi ki büyük miktarda belge yayımlandı, ancak bunlar esasta devlet ve diplomasi belgeleriydi diyen Ulusal Arşiv Direktörü, insanın kendi çilesi ve kayıplarının araştırılma dışı kaldığını kaydetmiştir. Virapyan bu meselede çok geç kalındığını kaydederek Soykırımı yaşamış nesiller artık yok, onların ardılları olabilir, bunlar da zorlukla bazı şeyleri hatırlayabilirler demiş. Amerikalı Ermeni kökenli Gazeteci. Harut Sasunyan diyor ki, onlar bu adaleti görmeyecekler. Ama Adalet talebi deyince kaybedilenlerin iade edilmesi talebini anlamalı. Batı Ermenistan ın topraklarında, sigorta tutarları gibi meseleler söz konusudur. 9

12 Ermeniler ne istiyor? Ermeni soykırımı nı kabul ettirmenin amacı Batı Ermenistan denilen topraklara geri dönüş ve bu arazilerin Ermenistan a birleştirilmesidir. Bunun ardınca bu cinayeti kabul eden Türkiye tazminat ödemelidir. Yaklaçık milyar dolar Arkasınca daha yine iddialar Ermenilere göre er ya da geç bu iş olacak. En iyisi odur ki, Türkiye zamanında buna müsaade etsin. Ermenilere ait toprakları, yani 6 Türkiye ilini (vilayeti) boşaltıp versin Ermenistan a Aravot (Sabah) gazetesi yazıyor ki, şimdiye kadar da Türkiye nin karşı çıkmasına rağmen 1915 olayları birçok ülke tarafından soykırım olarak kabul edildi, bundan sonra da kabul edilecektir. Jamanak (Zaman), Golos Armenii ( Ermenistan ın sesi -Rusça) gazetelerinin her gün yayınladıkları yazılardan belli oluyor ki, Ermenistan ve Diaspora Ermeniliği yine bu yolla gidecektir, yani soykırımı kabul eden ülkelerin sayısının artırılmasına çalışılacaktır. Ermeni nüfusunun fazla olduğu birçok ülkede Ermeniler para harcamaya da üstünlük verecekler. Bunun için Ermeni zenginleri seferber edilmiştir. Ermeniler ve onların lobisi ABD üzerinde baskıları yoğunlaştıracaklar. Amerika nın da tanıması sonucunda birçok ülke bundan cesaret bulacak. Yukarıda vurguladık ki, Ermeni Diasporası ve genellikle dünyanın çeşitli ülkelerine dağılmış Ermeni toplumu bu işi ideolojik bir yapıya dönüştürdüğünden yeteri kadar tecrübeleri vardır te Ermeni Soykırımı nın 90. yılı kendileri açısından başarıların devamı olmuştur, dünyanın dikkatine çok önemli yargılar sunulmuştur. Geçen on yıl içinde belli ki, amaç değişmemiştir. Dünyanın Ermenistan da dâhil olmakla 20 ülkesi Ermenilerin sundukları Ermeni soykırımı Yasa Tasarısını kabul ettikleri için Türkiye yi bundan dolayı baskılar altında bırakmıştır. Soykırım ı tanıyanların diğerlerine etkisi olacaktır. Bu 20 ülke Türkiye yi uluslararası alanda psikolojik baskı altına alarak Ermenilere tazminat ve toprak taleplerini yerine getirmek için yürüttükleri faaliyetleri artırmışlardır. Ermeniler bu ülkeleri ihmal etmiyorlar. Türkleri suçlayan kitaplar, filmler, belgeseller Geçen bu 10 yıl içinde Ermeniler bu konuda yapacaklarını yapmışlar, Türkleri suçlayan yeteri kadar kitaplar basmışlardır. Dünyanın 20 den fazla, o cümleden Türk dilinde kitaplarının sayısı ve tirajı rekor kırmıştır. Son on yılda filmlere, belgesellere daha çok dikkat edilmiştir. 10

13 Meşhur Ermeni kökenli Fransız rejisör Aşot Malakyanın Mayrig ismini taşıyan filminin ilk on dakikasında soykırım hikâyesi işleniyor, sonrasında tehcir sırasında Fransa ya gelen bir Ermeni ailesinin Fransa da hayatlarını sürdürebilmek için verdikleri mücadele anlatılıyor. Atom Egoyan ın yaptığı Ararat filmine 15 milyon dolar harcanmış. Ermeni kökenli İtalyan bir yazar olan Antonia Arslan ın Tarlakuşu Çiftliği adlı kitabın sinemaya uyarlanışı Ermeni basınınca başarılı örnekler olarak nitelendiriliyor. Bu filmlerde de müthiş bir soykırım propagandası vardır. Musa Dağı nda Kırk Gün kitabının film haline getirilmesi de Ermeni basınında övgü ile anlatılıyor. Bu, Avusturya Yahudisi Frans Verfelin Musa Dağı nda Kırk Gün romanı 1915 tehcirinden önce Hatay daki Musa Dağı nın eteğinde bir Ermeni köyünde olup bitenler ele alınıyor. Tehcir için gelmiş jandarmalara Ermenilerin direnişidir. Basında bu olay bir Ermeni kahramanlığı olarak takdim ediliyor. Bu işin devam ettirileceği basının yazdıklarından da belli oluyor. Ermeniler kendilerini Soykırımla ayakta tutuyorlar. Onların ideolojisi bu meseleye bağlıdır. Soykırım yoksa, Ermeni de yoktur. Ermeniler bundan korkuyorlar. Bu mesele ideolojiktir. Bu amaçlar doğrultusunda, görsel medyanın ilk kullanılacağı alan sinemadır. Ermeni Devleti sözde soykırımın bir filminin yapılmasını amaçlamıştır. Bu filminde sözde Ermeni soykırımının 100. yılı olan 2015 te dünyada ses getirecek bir yapım olmasını istemişlerdir ve bu doğrultuda Oscar Ödüllü ünlü yönetmen Steven Spielberg e teklif götürülmüştür. Ermeniler bu defa daha çok filmlere, görsel faaliyete üstünlük veriyor. Hatta talimat vardı ki parasına bakmaksızın bir Türk yönetmen bularak bu işi ona yaptırmak lazım. Maalesef ki, böyle bir yönetmen Fatih Akın ve onun Kesik isimli filmi oldu. Ve bununla Türk asıllı bir şahıs Ermeni tezlerine destek vermiş oldu. Diaspora ve Ermeni Devleti nin görsellik alanında yaptıkları tanıtım projeleri sinema ile sınırlı kalmamıştır. Bir diğer önemli proje de bir daha asla adı altında organize edilmiş konser dizisidir. Tanınmış müzisyen Stevie Wonder ile birlikte uluslararası birçok müzisyenin de katıldığı projenin sözde soykırımı tanıtma çalışmalarını daha üst noktalara taşıması planlanmaktadır. Görsel medyanın kullanıldığı diğer bir çalışma ise sözde soykırım kampanyalarında kullanılacak afişin belirlenmesi için yapılan kampanyadır. Bu afiş tasarımı kampanyası 2015 yılına kadar devam edecektir ve çıkan sonuçlara göre sözde soykırım ı tanıtma çalışmalarında bu afişler kullanılacaktır. 11

14 4 Ekim 2012 de, Erivan da Ermeni Soykırımının 100. Yılına Doğru konulu tüm Ermeni basın mensuplarının katıldığı 6.Kongresinde Ermenistanlı Gazetecilere konuşan California Courier Gazetesi genel yayın yönetmeni Harut Sasunyan Ermenistan, bundan sonra sadece Ermeni Soykırımının uluslararası tanınmasını değil, Türkiye den de adalet talep etmelidir te yaşanan olayların bir soykırım olduğunu uluslararası topluma ispatlamak gereği yoktur, zira onlar, hakikaten ne yaşandığını pek iyi bilirler dedi. Amerikalı Ermeni gazeteciye göre, yeni adımlar atmamız gerekiyor. Irak Federal Cumhuriyeti bütün Yezidîlerin Ruhani önderi Mir-Mira Tahsin Beg ve heyeti üyeleri Ermeni Soykırımı Serdarabat Anıtı nı ziyaret ettiler. Primacy temsilcileri, Irak Federal Cumhuriyeti nin Yezidî vekilleri heyeti içinde yer alıyorlardı. Uzmanlar Ermeni Soykırımı 100. yıldönümü ile ilgili bir strateji geliştirmek için bir araya gelmişlerdi. Ermenice yayın organlarının bazılarında bununla ilgili sızmalar olmuştu. Ermeni ve Ermeni olmayan uzmanlar soykırım sonuçlarını ortadan kaldırmak için yasal bir gerekçe bulmak için, bu stratejiyle Erivan'da toplanan Koordinasyon Komisyonu nu bilgilendirmek için toplanmışlardı. Diaspora Bakanlığı ve Diasporanın Faaliyetleri Başkan Serj Sarkisyan ın öncülüğünü üstendiği Devlet Komisyonu nun yanı sıra Ermenistan da 2015 Hazırlık Komitesi kuruldu. Bunun başına da doğrudan doğruya Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan geçti. Bunun yanı sıra Başpiskopos, Başpatrik gibi önemli isimler de bu komitede yer alıyor. Peki, komite ne yapacak? Komitenin ne yapacağı şu ana kadar açıklanmış değil. Ancak neler yapmak istediği aşağı yukarı belli. Ermenistan basın yayın organlarına bakılıdğında bunların nelerden ibaret olduğu tahmin edilebilir. Yapılacak işlerin, faaliyetlerin bir kısmı Ermeni Soykırımı Müze-Enstitüsü denilen devlet kurumu tarafından yapılacaktır. Türklere karşı konuşmalarında çok sert üslubu ile bilinen Ermeni Soykırım Müze- Enstitüsü Direktörü Hayk Demoyan gerçekleştirilmiş olan Erivan-Moskova tele köprüsünde (Şant TV) Ermeni Soykırımının yalnız tarihsel hafıza değil, ulusal güvenlik meselesi olduğunu öne sürmüştü. Bu tele köprüde Demoyan Türkiye nin sınırı kapatarak Ermenistan a karşı agresif bir politikanın yürütmesini de suç olarak nitelendirmişti. Bunun yanı sıra Karabağ ın işgalinden bahsetmeyerek burada yaşayan Ermenilerine agresya uygulanmasını ve Türkiye nin Azerbaycan ı desteklemesini de kaydetmişti. 12

15 Ortak «Ermeni Soykırımı: 100. Yıl Arifesinde Aciliyetler» Konferansı Hayk Demoyan 100. Yılda Ermenistan yalnız Türkiye nin geçmişte yaptıkları için değil bugünkü yürüttüğü agresör (baskıcı) politikası için de sorumlu olduğu meselesi gündeme getirmeliyiz diyor. Başka bir televizyonda Hayk Demoyan bakın ne diyor: Türkiye Ermeni Soykırımı nın uluslararasında tanınması sürecine katılan ülkelere karşı rüşvet politikası yürütmektedir. Ermeniler bu meselede karşılığını almak maksadıyla ülkelerdeki büyükelçiliklerine rüşvet vermek için müthiş paralar ayırmıştır. Ermeni basınında Serj Sarkisyan ın Mart ayının ünde düzenlenen «Ermeni Soykırımı: 100. Yıl Arifesinde Aciliyetler» Konferansına mesaji da yer almıştır. Bu konferans da Ermeni Soykırımı nın 100. Yılı Etkinlikleri Devlet Koordinasyon Komisyonu nun programı dâhilinde düzenlenmiştir. Ermenistan ın hemen hemen bütün merkezi gazetelerinde yayımlanan ve yorumlanan bu mesajda neler yer almıştı? Serj Sarkisyan a göre acil yapılacak işler hangisidir: «Ermeni Soykırımı nın 100. Yıl arifesinde özellikle dünyanın farklı köşelerinde gerçekleştirilecek etkinlikler gündeminin hazırlanması yanı sıra var olan eksikliklere değinme, bunların ortadan kaldırılması Ermeni Soykırımı nın yüzüncü yılına yönelik farklı mahiyetteki etkinlikleri gereğince tertipleme ve bunlara uluslararası anlam katma konusunda bize daha kapsamlı ve derinlemesine yaklaşım olanağı sağlaması önümüzdeki süreçte yapacaklarımız anlamında aciliyet taşıyan bir meseledir. Önümüzdeki yıl tüm insanlık I. Dünya Savaşı kayıplarını anacak ve insanlığın karşılaştığı bu geniş ölçekli savaşın sonuç ve derslerine değinecektir. Ne yazık ki bu savaş örtüsü altında gerçekleştirilen kitlesel katliam ve soykırımlar cezasız kaldı ve işte burada yeni ve hacmen daha korkunç II. Dünya Savaşı ve Holokost un korkunç köklerini ve orjinini aramalıyız. Soykırımı yaşamış Ermeni halkı, dünya üzerinden kendisini silme arzusundaki mücrimler ve onların işlerini devam ettirenlere rağmen, ayakta kalmayı, ülkesini inşa etmeyi, Diaspora da güçlü ve umut verici kurumlar yaratmayı başardı. Büyük Afet in yüzüncü yılı sadece bir yıl dönümü değildir; etkinlik ve anma törenlerinin yapılması bize tüm dünyaya birlikteliğimizi gösterme ve soykırımın sonuçlarının giderilmesi meselesinde sadece geri çekilmemeyi değil aynı zamanda gelecek nesillere mücadele ve dirençte yeni yöntemlerin aktarılması anlamında da kararlılığımızı teyit edecektir. Aynı zamanda başkan Türkiye ve Türk halkı ile de bazı görüşlerini açıklamıştır. Demiş ki, onlar inanıyorlar ki Türk halkı Ermenileri anlayacak ve cinayetini kabul edecektir. News.am 13

16 sitesinde onun fikirleri aynen şöyle yer almıştır: Ermeni Soykırımı tarihi ve dersleri sadece Ermeni halkının tarihi ve belleğiyle alakalı değildir. Bu aynı zamanda Türk devleti ve Türk halkının tarih ve belleğiyle de eşit derecede alakalıdır ve bu açıdan on yıllarca sürekli sabit kalan sessizlik ve inkârcı duruşun artık mevzi kaybettiğini ve Türk toplumunun daha bilinçli kesimlerinin geçmişte meydana gelen trajediye yönelik şartlı yaklaşımlar ve duruşu revize etme yönünde kendi içinde güç bulması dahası hatta resmî tutuma eleştirel yaklaşımı ve yeni inkârcı durumlara karşı isyan etmesi bizim için yüreklendiricidir. Ermeni Soykırımı 100. yıldönümü stratejisinin hazırlanması çalışmaları da Ermeni basın-yayın organlarında geniş yer almaktadır. Aravot (Sabah) gazetesinin yazdığına göre dünyanın 9 ülkesinden 40 ı aşkın temsilci Ermeni Soykırımı uzmanları adı geçen tarihte Erivan da soykırım neticelerinin ortadan kaldırması için yasal gerekçeleri bulmak, Türk inkâr politikasına tepki göstermek ve soykırım araştırma programları ve müze sergileri organize etmek için toplandılar. Konferans, Ermeni Soykırımı 100. Yıl dönümü etkinliklerini koordine eden devlet komisyonu tarafından organize edilmişti. Türkiye nin Ermeni soykırımını tanıyacağı düşüncesi Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan konferansa ilettiği mesajda yer alan Ermeni Soykırımının cezasız kalarak Holokosta yol açması bazı gazetelerde manşetten verilmiştir. Bu toplantıda hangi kararlar alındığı basına yansımadı, onun bazı detaylarından haberdar oldu toplum. Çünki Konferans başlar başlamaz California courier (ABD) gazetesi genel yayın yönetmeni Harut Sasunyan dedi ki, bizim bu konu ile ilgili yapacaklarımızdan Türkiye nin haberi olmamalıdır. Onlar bunları bilirse karşıt propaganda ile buna engel olacaklar. Nerde yapacağımızı kendimizden başka birisinin bilmesi doğru değildir. Hayots aşkharh (Ermeni dünyası) gazetesi bu fikirlere yer verirken hem de onu vurgulamış ki, Sasunyan gizli bir örgüt kurmayı teklif ediyor. Bundan o belli oluyor ki, bu Komite içinde veya bu Komitenin dışında Diaspora çok büyük faaliyetlerde bulunacak. Onlar nelerdir? Çorrort işhanutyun a (Dördüncü iktidar) göre Diasporada özellikle şöyle bir anlayış hâkim: 2015 te o kadar çok faaliyet yapılacak ki, Türkiye bunun etkisinde kalacak. Ve mecbur olacak "Ermeni soykırımını tanıyacak. Diaspora bu yılın yazından başlayarak baskılarını hızlandıracak. Hem Ermenistan da hem de Diaspora da sözde Ermeni soykırımının 100. yıl dönümü ile ilgili çok ciddi çalışmaları var. Sistemli bir şekilde Ermenistan devletinin belirlediği ve Diaspora nın onayladığı bir programı var. Bu kapsamda Ermenistan da bir komisyon oluşturulmuş, o komisyona devletin en üst kademelerinde olan kişiler, Diaspora da olan 14

17 insanlar ve Ermeni kökenli iş adamları dâhildirler. Ve bunlar, Ermeni soykırımın 100. Yılında, Ermeni soykırımını tanıma ve Türkiye ye kabul ettirme fikrini ortaya atmışlardır. Ermeni soykırımını tanıtma gayreti içinde olmak yeni bir fikir değil, Ermeni devleti ve Ermeni Diasporası bunu ideolojik bir siyaset ve propaganda siyaseti olarak yürütmektedir. Biliyoruz ki, 20 den fazla ülke yasa tasarısını kabul etmiş ve bunu kınamıştır, Türkiye nin de, bu sözde Ermeni soykırımını kabul etmesi istenmiştir. Ermenilerin amacı uluslararası teşkilatlarda, örgütlerde bunu tanıtmaktır ve bunun için de çok yoğun bir faaliyet güdülmektedir. Mesela Ermeni lobisi de, Ermenilerden ibaret işadamları da, Ermeni kökenli insanlar da, yoğun faaliyetler içerisindeler, buna paralar harcıyorlar. Kirk Kirkoryan adında bir Ermeni zengini var, sonra Arjantinli Eduardo Ernekyan isimli bir zengin iş adamı var, bunlar korkunç paralar harcıyorlar. Yani filmler çekiliyor, belgeseller çekiliyor, kitaplar yayınlanıyor ve bunların hepsinin amacı Türkiye nin sözde soykırımı kabul etmesi. Türkiye ye kabul ettirmenin arkasında başka planları var. ABD de yayınlanan Yine "California Courier" gazetesinin yayıncısı ve editörü Harut Sasunyan, kendisinin Türkler Yüzyılın Ermeni Soykırımı nı reklam amacı ile kullanıyorlar isimli yazısında yazıyor ki, 2005 yılında, Ermeni Soykırımı'nın 90. Yıldönümü arifesinde, tanınan Türk köşe yazarı Mehmet Ali Birand, Hürriyet gazetesinde Türk kamuoyunu gelecek tehlikelere hazırlamak için, onları dikkatli olmaya çağıran, bir makale yazmıştı: "Ermeni tsunamisi." Ama bilindiği üzere hiçbir tsunami olmadı. Yazar diyor ki Türkiye yine de bu korku içerisindedir. Yerel gazetelerden biri olan Gazete Kars "2015 yılında Ermenilerin hazırlanması" adlı Birand ın yazısına benzer bir yazı vermiştir, diye yazıyor. Ne yer alıyor Gazete Kars ın yazısında? Ermeniler "40 cephede saldırı yaparak Türkiye nin güvenilirliğini tehlike altına düşürecekler. Harut Sasunyan a göre ise 100. yıl hazırlıklarında böyle bir tehdit yoktur. Bu suçun sorumluluğunu netleştirmek için sürekli ve yasal yollarla gitmek gerekir yılda bu daha da netleşecek. Onun fikrince, Türkiye eninde sonunda bu suçu kabul edecek. Daha erken kabul etse bu onun yararına olacaktır. Gazete Kars ın endişesi de budur aslında. Saldırılara yanıt olarak karşıt planlar kurmalı ve Türkiye daha fazla savunma ve saldırı silahlarını kullanmak zorundadır. Bundan sonra Taner Akçamlar, Elif Şafaklar, Orhan Pamukların olmaması için çaba sarf edecek. Azatutyun (Özgürlük) radyosunun haberinde bildiriliyor ki, 2015 e kadar, Ermeni Soykırımı 100. yıldönümüne doğru oykırım kurbanlarının elektronik kitabı tertip edilecek. Buraya mağdurun adı eklenecek. Bu haberi veren Ermenistan Ulusal Arşivi Müdürü Amatuni Virabyan demiş ki; Elektronik kitapta, katledilmiş olan Ermenilerin isimlerinin yanı sıra doğum tarihleri ile 15

18 yerleşim yerleri de listeye alınacak. Virabyan, Ermeni soykırımının 100. yıldönümüne karşı Ulusal Arşivi tarafından Ermeni soykırımı Osmanlı İmparatorluğunda: Kurtulanların tanıklıkları başlıklı kitabın 4 üncü ve 5 inci ciltlerin yayımlanmasını öngördüğünü belirtti. Soykırım sırasında Ermenilerin mali ve kültür kayıplarına tanıklık eden belgenin gelecekte yayımlanması öngörülüyor. Ermenistan basınında yer alan araştırmalarda bu açıkça bilinmektedir ki, hem Diaspora Ermenileri, hem de Ermenistan hükümeti uzun yıllardır Türkiye den toprak ve tazminat taleplerini açıkça dile getirmektedirler. Bu talepler özellikle I. Dünya Savaşı sırasında Doğu Cephesi nde ve daha sonra Sevr ve hatta Lozan da gerçekleştirilmeye çalışılmıştı olaylarının 100. yıldönümü olarak öne çıkarılan 2015 yaklaşırken Türkiye aleyhinde yürütülen çalışmaların da yoğun bir şekilde arttığı görülmektedir. Ermeni Diasporasının 2015 öncesi faaliyetleri de Ermenice basında geniş yer almaktadır.ermenistan Başkanı Serj Sarkisyan ın talimatı ve onayıyla Ermeni Soykırımı nın 100. yıldönümüne İlişkin Etkinliklerin Koordinasyonu için Devlet Komisyonu nda Ermeni yetkililer olduğu gibi Diaspora dan da temsilciler olması öngörülmüştür. Ermenilere ait olan basın yayın kuruluşları ( Azdak - Beyrut, Alik -İran, Asparaez -ABD, Agos -Türkiye, Analitika -Ukrayna, Yerkramas - Rusya ve b.) dikkati sözde Ermeni Soykırımı meselelerine yöneltmekle bulundukları ülkelerde bu işi gündemde tutmak istiyorlar. Basın yayın kuruluşları Ermeni davasının koordine merkezine dönüştürülmüştür. Yerkir media TV bir haberinde Fransa nın Sevres kentinde Ermeni soykırımı anıtı dikileceğinden bahsediliyor. Sevr de bu anıtın dikilmesi tesadüfî değildir. Ermeniler Sevr Anlaşmasını hatırlatmak için bu yöntemi seçmişler. Uzun süredir Avrupa daki Ermenilerin gündeminde olan 3. Batı Ermenileri Ulusal Asamblesi Fransa nın Sevres şehrinde toplanması Yerkir gazetesinde yer almıştır. Verilen haberden belli oluyor ki, bundan önce ilk iki asamble 1917 ve 1919 yıllarında yapılmıştı. Bu Asamble ile Batı Ermenilerini temsil edecek bir uluslararası Batı Ermenileri Ulusal Konsey örgütlenmesine gidilmesi ve 2015 öncesinde Türkiye aleyhinde girişimlerin hızlandırılması kararlaştırılmıştır. Bu girişimlerden en dikkat çekicisi, Eylem Planı nda yer alan Batı Ermenilerinin 1915 yılında yaşadığı toplu kayıp ve zararların belirlenmesi çalışmalarının desteklenmesi ve Armenian Forum of Lawyers adı altında bir kuruluşun oluşturularak ulusal ve uluslararası mahkemelerde tazminat davalarının açılması bulunmaktadır. Gazeteler Türkiye Cumhuriyeti ne tazminat davalarını da gündemde tutuyorlar yılından bu yana Amerika Birleşik Devletleri nde, Türkiye Cumhuriyeti, TC Merkez Bankası ve TC Ziraat Bankası aleyhinde tazminat davaları devam etmektedir. 16

19 2013 ten itibaren uluslar arası, ulusal ve akademik alanda Ermeni soykırımı nın kabul edilmesini amaçlayan toplantı, seminer, konferans, kitap, makale yayınlanması gibi çalışmalar hızlandırılmıştır. Ermeni basınında her gün böyle haberlere rastlamak mümkündür. Bu çerçevede Nisan 2010 da Armenian Film Foundation adlı vakıf ile Güney Kaliforniya Üniversitesi Shoah Foundation Institute arasında soykırım tanıkları ile yapılan 400 civarında görüşmenin kayıtları ile hazırlanacak çalışmaların yayınlanması konusunda anlaşma sağlanmıştır. Hali hazırda Ermenistan Arşivleri İdaresi elindeki kayıtların yayınlanması ile ilgili çalışmalara başlamıştır. Arşivlerle ilgili diğer bir haberde Ermeni Soykırım ının görgü tanıklarından bahsediliyor. Yazılıyor ki, Ermenistan Ulusal Arşivi Ermeni Soykırımı na ilişkin görgü tanıklıklarına ilişkin en büyük depodur. Açıklama basın toplantısında Ulusal Arşiv Direktörü Amatuni Virapyan dan gelmiş. Doğal olarak 24 Nisan da Ermeni Soykırımının 98. yılını anacak ve 100. yıla hazırlanacağız. diyen Virapyan Ulusal Arşiv bünyesinde Soykırıma ilişkin bin belge bulunduğunu ve bunların üç gruba ayrıldığının altını çizdi. Bunlar: Devlet belgeleri, Soykırımı yaşayanların tanıklıkları bunlar en kıymetlileri- ve diğer ülkelerden getirilen belge örnekleridir deniyor. Ermeni Soykırımı: Tanınmadan Tazminata Basında 2015 öncesinde yeniden gündeme getirilmeye çalışılan Ermeni malları konusu üzerine yoğunlaşmaları gösteriyor ki, bu meselenin üzerine de gidilecektir. Söz konusu girişimler ile eş zamanlı olarak Diaspora Ermenilerinin tazminat ve toprak taleplerine dayanak oluşturacak akademik çalışmalar da yaygınlık kazanmaya başlamıştır Soykırım iddialarının yeni bir tür propagandasından farkı bulunmayan bu çalışmaları öne çıkaran, geçmişte uluslararası ve ulusal zeminde çözüme kavuşturmak isteyen de Ermeni Basını ve Televizyonlarıdır. Ermenilerin etkin olduğu ülkelerde, nitekim ABD Kaliforniya eyaletinde, Ermeni soykırım iddiaları ve buna bağlı tazminat ve toprak taleplerinin, öncelikle Amerikan kamuoyu, daha sonra uluslararası alanda propagandasının yayılmasının sağlamak son zamanlar Ermeni basınının görevi haline gelmiştir. Ermeni TV lerinin birçoğunun ABD de temsilcileri var. Örneğim Şant TV her gün haberlerinde ABD de yaşayan Ermenilerle ilgili haberler veriyor. Bu haberlerin ise %70-80 i Türkiye, Ermenistan münasebetleri, soykırım konularıdır. Türkiye ve kurumları hedef alınıyor. Türkiye nin sözde soykırımı tanıyıp tanımadığının tazminat meseleleriyle mülkiyet hakları konularını kapsamadığını da aynı basın toplantısında dile getiren Taşnak partisi temsilcisi Kiro Manoyan, Tazminatlar meselesi bir hukuk süreci. Tıpkı Ermeni kilisesine ait 17

20 Türkiye deki mülklerin geri verilmesi gibi. Bu yüzden Ankara nın soykırımı tanımasını beklememize hiç gerek yok. Hukuki süreçleri bir an önce çalıştırmalıyız açıklaması yaptı. Manoyan ayrıca yaklaşan 2015 yılının Ermeni davasında bir dönüm noktası olacağının altını da çizerek, Ermenistan, elimizi kolumuzu bağlayan İsviçre protokolleri altındaki imzasını bir an önce geri çekmeli. Ermenistan bunu yapmadığı takdirde 24 Nisan 2015 arifesinde Türkiye Meclisi iki protokolden birini, herhangi bir adım atılmasını öngörmeyen bölümünü onaylayarak dünyaya Ermenistan ile arasında uzlaşı sürecinin çalıştığı imajını yaratabilir. Ankara böyle bir adım atarsa Ermenistan dünyanın gözü önünde suçlu duruma düşer. Bu yüzden protokol meselesine bir an önce nokta konmasında büyük fayda var demiştir. Ermeniler yalnızca ABD de değil, dünyanın farklı köşelerinde tazminat taleplerini artık açık bir şekilde ilan etmektedirler. En son Şubat tarihlerinde Lübnan da Kilikya Ermeni Katolikosluğu tarafından düzenlenen Ermeni Soykırımı: Tanınmadan Tazminata başlıklı geniş katılımlı uluslararası konferans Ermenistan basınında da yer almıştı. Tert.am sitesinde yer alan haberde bu konferansta Ermenilerin Türkiye den tazminat taleplerinin çok daha yoğun bir şekilde dile getirilmesi kararı alınmıştır. Ermenilerin bu yöndeki çabalarının 2015 yılına yaklaştıkça artarak devam edeceği de vurgulanmıştır. Lragir. am sitesinde İran ın bu konuya ilişkin tutumu değerlendiriliyor. Eğer İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad da Erivan'a Eylül 2004'te gerçekleştirdiği resmî gezide Soykırım Anıtı'nı ziyaret ederek diplomatik bir jestte bulunmuşsa İran ın Ermenilerin yanında olacağına hiçbir kuşku yok. İran da Ermeni diasporası yeterince güçlüdür ve 100. yılda sözünü diyecek. Ermeni soykırımı nın 100. yılına hazırlıkla ilgili düzenlenen bir basın toplantısında Türkolog Ruben Melkonyan bu yıl da 24 Nisan da geçenkiler gibi aynı süreçler yaşandı, dedi. Onun bu fikirleri Çorrort işhanutyun gazetesinde yer aldı: İktidarın iradesinden bağımsız, Ermeni Soykırımı Türk toplumunda tartışma konusu oldu ve Türkiye sivil toplum oluşma etkenlerinden biri olmuş. Melkonyan Türkiyede bir siyasi güç ya da bir kamu figürü kendisini demokratik ve dürüst bir olarak tanıtmak isterse öncelikle Ermeni Soykırımı hakkında düşüncelerini paylaşır diye kaydetti. Ermenistan da milliyetçi Taşnak Partisi'nin Erivan temsilcisi Kiro Manoyan, aslında Ermeni hükümetini zor durumda bırakacak bir açıklama yapmış: Ermenistan ın iade edilmesini istediği topraklar şu anda Türklerin egemenliği altında. Yarın bizim iade edilmesini talep ettiğimiz Ermeni toprakları Kürtlerin eline geçerse onlardan geri vermelerini talep ederiz. Bölgemizde gerçekleşebilecek köklü değişimleri seyirci olarak izleyebileceğimiz gibi, gidişatı yönlendirmek de elimizde. Gelişmeleri yakından takip ederek hareket etmeliyiz 100. yıl 18