3- MALININ BİR KISMINI, MÜDARABE OLARAK VERİP, DİĞER BİR KISMINI VERMEYEN KİMSENİN DURUMU.. 4- MÜDÂRlBİN HARCAMA YÖNÜNDEN SAHİP OLUP OLMADIĞI YETKİLER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "3- MALININ BİR KISMINI, MÜDARABE OLARAK VERİP, DİĞER BİR KISMINI VERMEYEN KİMSENİN DURUMU.. 4- MÜDÂRlBİN HARCAMA YÖNÜNDEN SAHİP OLUP OLMADIĞI YETKİLER"

Transkript

1 KİTABÜ'L-MUDARABE. (SERMÂYE + EMEK ORTAKLIĞI) 1- MÜDÂREBE'NİN MÂNÂSI, RÜKNÜ, ŞARTLARI VE HÜKMÜ.. Müdârabe Ne Demektir Mudârabe'nin Rüknü. Müdârabe'nin Sahih Olmasının Şartları 3- MALININ BİR KISMINI, MÜDARABE OLARAK VERİP, DİĞER BİR KISMINI VERMEYEN KİMSENİN DURUMU.. 4- MÜDÂRlBİN HARCAMA YÖNÜNDEN SAHİP OLUP OLMADIĞI YETKİLER 5- MÜDÂRABE MALINI (= SERMAYEYİ ORTAKLIK İÇİN) İKİ KİŞİYE VERMEK 6- MÜDARABE KARŞI İLERİ SÜRÜLEN ŞARTLAR.. 7- MÜDÂRİBİN, BİR BAŞKA ŞAHSI MÜDÂRABE ORTAĞI YAPMASI 1 / 57

2 8- MÜDARABE'DE MURABAHA VE TEVUYE. 1- Müdâribin, Müdârabe Malını Murabaha Ve Tevliye Olarak Başkasına Satması 2- Müdarabe Malını Müdaribin Ve Mal Sahibinin Kârla Satması 3- İki Müdârip Arasındaki Kâr 9- MÜDÂRABE MALINI KARŞILIK GÖSTEREREK BORÇ ALMAK HİYÂRU'L-AYB VE HIYÂKU'R-RÜ'YET. 11- PEŞ PEŞE VERİLEN İKİ MÜDÂRABE MALINI BİRBİRİNE KATMA VE MÜDÂRABE MALINI BAŞKA BİR MALA KATMA MÜDÂRİBİN NAFAKASI 13- MÜDARABE MALI OLAN BİR KÖLEYİ AZÂD ETMEK, ONU MÜKÂTEP YAPMAK VEYA MÜDARABE MALİ OLAN BİR CARİYENİN ÜMM-Ü VELED OLDUĞUNU İDDİA ETMEK MÜDARABE MALININ SATIN ALMADAN ÖNCE VEYA SATIN ALDIKTAN SONRA ZAYİ OLMASI 2 / 57

3 15- MÜDÂRİBİN, MÜDÂRABE MALINI İNKÂR ETMESİ 16- KÂRIN TAKSİM EDİLMESİ 17- MÜDÂRİP İLE MAL SAHİBİ VEYA İKİ MÜDÂRİP ARASINDAKİ İHTİLÂF 1- Satın Alınan Şeyin Müdarabe Malı Olup-Olmadığı Hususundaki İhtilâf 2- Müdârabenin Umûmî Veya Husûsî Olduğu Hususundaki İhtilaf 3- Mudarıb İçin Şart Koşulan Kârın Miktarı Ve Sermayenin Miktarı İle Müdârabe Malının Teslim Alıp Almadığı Hakkındaki İhtilaf 4- Kâr Taksim Edilmeden Önce Veya Bundan Sonra Sermayenin Mal Sahibine Ulaşıp Ulaşmadığında İhtilaf 5- İki Müdaribin Veya Müdâriplerden Biri İle Mal Sahibinin İhtilafları 6- Satın Alınan Kölenin Nesebinde İhtilaf 7- Bu Husustaki Çeşitli Meseleler 18- MÜDÂRİBİ AZLETMEK VE ONU HÜKÜM VERMEKTEN MENETMEK.. 3 / 57

4 19- MÜDÂRİBİN ÖLÜMÜ VE ONUN HASTALIĞI ESNASINDAKİ İKRARI 20- MUDÂRİBİN KÖLESİNİN İŞLEDİĞİ CİNAYET VE ONA KARŞI İŞLENEN CİNAYET 21- MÜDÂRABE'DE ŞÜF'A BİR MÜSLÜMAN İLE BİR KÂFİR ARASINDAKİ MÜDÂRABE. 23- MÜDÂRABE İLE İLGİLİ ÇEŞİTLİ MES'ELELER.. KİTABÜ'L-MUDARABE (SERMÂYE + EMEK ORTAKLIĞI) 1- MÜDÂREBE'NİN MÂNÂSI, RÜKNÜ, ŞARTLARI VE HÜKMÜ Müdârabe Ne Demektir Müdfirabe: Serî yönden, iki kişi tarafından sermaye (= mal) birinden, emek de (= çalışmak da) diğerinden olmak üzere ve kâr mak-sadıyle yapılan ortaklıktır. Bu ortaklıkta, "kârın tamamı, sermaye sahibinin olacaktır." diye bir şart koşulursa, buna tndâa denir. Bidâa da sahihtir. 4 / 57

5 Bu ortaklıkta, "kârın tamamı, müdâribin (= emek sahibinin ola caktır." diye bir şart olursa, bu durumda da, bu müdârabe değil (sermaye sahibi tarafından emek sahibine verilmiş bir) borç olur, Kâfî'de de böyledir. Bir taraftan emek, diğer taraftan da sermaye olmak üzere ve kâr amacı ile kurulan bu şirkette, sermâye sahibine rebbü'1-mâi, amile ( = çalışacak şahsa = emek sahibine) de müdârip denir. Şayet emek sahibi, bu şartla, (yani borç olarak) malı (sermayeyi) teslim alırsa, kar etse de, sermaye (aynen) yerinde kalsa da, zarar etse de, bunların hepsi kendisine (yani emek sahibine) ait oîur. Muhıyt'te de böyledir. [1] Mudârabe'nin Rüknü Müdârabenin rüknü: Müdârabeye delalet eden mükarada, mua mele ve müdârabe gibi sözlerle yapılacak kap" ve kabulden İbarettir. Bu lafızların manası müeddi olur. Şöyleki: Mal (sermaye) sahibi, emek sahibine: "Şu sermayeyi, müdarabe olarak al; yüce Allah kârından bizleri doyursun ve rızıklandırsm. İşte o (kâr), yarı yarıya (veya dörtte bir veya üçte bir) olmak üzere." der veya belirli bir pay olarak başka bir oran (nisbet) söylerse, bu durum larda müdârabe vaki olur. "Mukarada veya muamele" der. Mal sahibi, "Mukarada veya muamele" lafızlanyle söyler; müdârip ( = emek sahibi) de: "Aldım." veya "Razı oldum." yahut "kabul ettim." der veya benzeri bir söz söylerse işte bu durumda, ikisinin arasında rükün tamam olmuş olur. Bedâi"de de böyledir. Şayet, sermaye sahibi: "Şu bin dirhemi al. Çalış, kârın yarısı sana (veya üçte birisi sana, yahut onda birisi sana)" der; veya: "Şu bin dirhemi al; onunla eşya al-sat; kârının yarısı sana." der ve 5 / 57

6 bundan fazla bir şey söylemez; yahut: "Şu malı al; karın yarısına (veya yarısı üzerine...)" der ve duna bir ilave yapmazsa bunlar da istihsanen caizdir. Şayet: "Bunu yüce Allahm vereceği rızık üzerine çalıştır; veya Allah'ın fazlından vereceği kar üzerine aramızda çalıştır." derse; bu müdârabe kıyasen de istihsanen de caiz olur. Muhiyt'te de böyledir. Eğer, sermâye sahibi: "Şu bin dirhemi al; onunla kârı yarı yarıya, Herevî kumaş satın al veya karı yan yarıya ince ipekli al" derse; işte bu fasiddi. Bu durumda,onun satın aldığı, sermaye sahibinin olur. Emek sahibine ise ecr-i misil vardır. Emek sahibi, bu takdirde mal sahibinin izni olmaksızın, o malı satamaz. Şayet satacak olursa, onun hakkındaki hüküm fuzûlînin hükmü gibidir. Mal sahibinin izni olmadıkça, satması caiz olmaz. Eğer sattığı şey telef olursa, bu durumda, onun sattığı zamandaki kıymetini tazmin eder. (= öder.) Bu durumda sattığı malın parası, emek sahibinin olur. Eğer, onun kıymetinde bir fazlalık olursa, uygun olanı onu. tasadduk eylemektir. Mal sahibi, emek sahibine satış izni verir, satılacak şeyde durmakta olursa, bu durumda satış geçerli olur.. Şayet satılmış bulunan bu malın durduğu bilinmiyorsa, parası mal sahibine helâldir ve ondan bir şey tasadduk etmesi gerekmez. Şöyleki: Bidâyeten mal sahibi, emek sahibine satışını emreylemişse, izin verirken de zayi olduğunu biliyorsa, bu icazeti batıldır. İcazet batıl olunca da, emek sahibi satış günündeki kıymetini zâmin olur. Parasında bir fazlalık olursa onu tasadduk eder. Mebsût'ta da böyledir. Eğer mal sahibi, emek sahibine: "Şu bin dirhemi müdârabe olarak al ve onunla herevî kumaş satın al; veya ince ipekli satın al» yarısına" derse; bu müdârabe caiz olur mu, olmaz mı? 6 / 57

7 Kitaplarda bu hususta bir rivayet yoktur. Fakîyh Ebû Bekir Muhammed bin Abdullah el-belhî şöyle buyurmuştur: Bu müdârabenin caiz olmaması icabeder. Zehıyre'de de böyledir. [2] Müdârabe'nin Sahih Olmasının Şartları Müdârabenin sahih olmasının bir çok şartlan vardır: 1) Bu şartlardan birisi: Sermayenin dirhemler veya dinarlar olmasıdır. Bu, İmâm E]bû Hanîfe (R.A.) ve İmâm Ebû Yusuf (R.A.)'a göre böyledir. İmâm Muhammed (R.A.)'e göre dirhemler, dinarlar veya raic olan para ile müdârabe caiz olur. Müdârabe malının sermayesi, raic olan dirhemler, dinarlar ve para ların dışında bir şey olursa, bu durumda müdârabe bi'1-icma caiz değildir. Şayet müdârabe malının sermayesi, raic olan para olursa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.) ve İmâm Ebû Yûsuf (R.A.)'e göre, bu caiz olmaz. İmâm Muhammed (R.A.)'e göre caiz olur. Fetva da, "caiz oiması" üzerinedir. Kübrâ'da da böyledir. 7 / 57

8 Asi isimli kitabın rivayetine göre, altın ve gümüş darbedilmemiş ise, sermaye olarak caiz olmaz. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir. Kübra isimli kitap da zikredildiğine göre, tibr (= toz halinde veya külçe halinde altın) ile müdârabe hakkında, ("caizdir." ve "caiz değildir." şeklinde) iki rivayet vardır. Tibr ve onun parasının revacda olduğu her yerde, bunlarla müdâ rabe caizdir. Tatarhâniyye'de de böyledir. Katkıntıh ve zayıf dirhemlerle müdârabe caizdir; kalp olursa caiz olmaz. Dirhemler kalp olursa, müdârabe caiz olmaz. Şayet kalp olan dirhemlerde, fülüs gibi revaçda ise, onlarla da ıüdarabe caiz olur. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir. Bir adams diğerine bir yer veya bir köle vererek ona: "Bunu sat; arasını al, onunla müdârabe yap." der; o adam da, onu dirhemler veya linarlarla satar ve onu tasarruf etse, bu durumda müdârabe caiz olur. ierahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir. Bu müdârip, bu köleyi, kıymeti bin dirhem olmasına rağmen, yüz lirheme satar; ve onunla çalışırsa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, bu nüdârabe yüz dirhem hakkında caizdir. Mebsûf ta da böyledir. Adam o köleyi, ölçülen veya tartılan bir şey karşılığında satarsa, mâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre bu satış caiz; müdârabe ise fasid olur. ^ünkü, müdârabe'de sermayenin ölçülen veya tartılan bir şey olması ahih olmaz. Muhıyt'te de böyledir. 8 / 57

9 Bir adam, diğerine: "Kölemi sermayem olarak al; onun kıymeti nüdârabedir." derse, bu müdârabe fasiddir. Eğer: "Kölemi va'deli olarak benden saün al; sonra da onu sat; sarası ile müdârabe yap." der; adam da, onu satın alıp, sattıktan sonra, snunla müdârabe yaparsa, bu caiz olur. Serahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir. 2) Müdârabenin sıhhat şartlarından birisi de; sermayenin, akid sırasında belli olmasıdır. Böylece sonunda münazaa olması önlenmiş >lur. Sermâye sahibi, sözleşme esnasında söz veya sermayeyi belli etmeidir. İmâm Muhammed (R. A.) "şöyle buyurmuştur: Bir adam, diğerine müdârabe dirhemleri verdiğinde, o dirhemlerin ağırlığım ikisi ö.e bilmeceler, işte bu caiz olur. Çünkü, sözleşme sırasında, sermayede tesmiye bulunmazsa, işaret bulunmuş olur. Muhıyt'te de böyledir. Bu malın vasfı ve miktarı hakkında, yeminli olarak müdâ-ribin sözü geçerli olur. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir. 3) Müdârabenin sahih olmasının şartlarından birisi de sermayenin borç değil de, ayn olmasıdır. Müdârabe malının alacak olması caiz olmaz. Şöyieki: Bir adamın, diğerinde bin dirhem alacağı olduğunda, alacak sahibi, borçluya: "Onunla 9 / 57

10 müdârabe yap." derse, bu durumda müdârabe caiz olmaz. Nihâye'de de böyledir, Bus bi'1-icma böyledir. Serahsî'nin Muhiytı'nde de böyledir. Bu durumda borçlu olan şahıs, ahm-satım yaparak, kazansa, kârı alacak sahibinin, zararı ise kendisinin olur. Borçlunun borcu da olduğu gibi durur. Bu, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göredir. İmâmeyn'e göre, borçlunun ahm-satım yapması caizdir. Kârı ala caklının, zararı ise borçlunun olur. Borçlu borcunu ödeyince, kendisine ecr-i misil vardır. Onu da alacaklı öder. Muhıyt'te de böyledir. Alacak, üçüncü kişide olur ve alacak sahibi, ikinci kişiye: "Malımı filandan al ve onunla müdârabe yap." derse bu caiz olur. Kâft'de de böyledik Bir adamın, diğerinde bin dirhem alacağı olduğunda, başka birine: "Filandan malımı al; onu müdârabe yap." der; o adam da bir kısmını alarak çalıştırırsa, bu müdârabe caiz olur. Şayet alacaklı: "Filandan alacağımı al; onunla müdârabe yap." der; o da onun bir kısmını almak müdârabe yaparsa, bu caiz olur mu? "Caiz olmaz." denilmiştir. Keza eğer alacaklı: "Filandan alacağım müdârabe yapmak için al." derse, bu da caiz olmaz. Muhıyt'te de böyledir. 10 / 57

11 Mal sahibi, malını gasbeden veya emanet verdiği kimseye: "Elinde olanla, yarı yarıya müdârabe yap." derse, İmâm Ebû Yûsuf (R.A.) ve Hasan bin Ziyad'a göre, bu durumda müdârabe caiz olur. Serahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir. Reştdü'd-dîn'in Fetvalarında şöyle zikredilmiştir: Bir kimse, borçlusuna: "Sende olan alacağımı, filana ver; filan köleyi satın alsın ve satsın; kazancı aramızda yarı yarıyadır." der; o da borcunu, o adama verirse, işte bu müdârabe sahih olur. Füsûlü'l- imâdiyye'de de böyledir. 4) Müdârabenin sıhhatinin şartlarından birisi de, malın müdâribe teslim edilmesi, mal sahibinin elinde bulunmamasıdır. Eğer, mal sahibinin de, müdâribin yanında çalışması şart koşulursa, bu müdarabe bozulur. Bu durumda, mal sahibinin, baba veya vasi gibi sözleşen şahıs olup olmaması da fark etmez. Bunlar, sabinin malını müdâribe verdiklerinde, sabinin çalışmasını da şart koşsalar, bu caiz olmaz. Kâfî'de de böyledir. Müfâveda veya man ortaklarından birisi, müdarabe malı vererek ortağının da müdârib ile beraber çalışmasını şart koşsa, bu da sahih olmaz. Hâvi'de de böyledir. Sözleşmeyi yapan, mal sahibi olmaz ve müdârip ile beraber çalışacağını şart koşar ve akid baba veya vasi gibi, bizzat müdarabe malını almaya yetkili bir kimse olur ve küçüğün malını müdarabe olarak verir ve kendi nefsinin de onunla birlikte çalışmasını, kardan bir parçasını almak üzere, şart koşarsa, işte bu takdirde müdarabe caiz olur. Şayet akid (= akdi yapan şahıs) müdarabe malını bizatihi almaya yetkili olmaz ve kendinin, müdarib ile beraber çalışmasını şart koşarsa; bu durumda akid (= sözleşme) fasidolur. Ticarete izinli köle gibi... Bu köle müdarabe olarak mal yerip, mü-dâriple birlikte çalışmasını da 11 / 57

12 şart koşsa, bu müdarabe fasid olur. Bu izinli köle, efendisinin çalışmasını şart koşar ve onda da alacağı olmazsa, yine müdarabe fasid olur. Şayet, onda alacağı varsa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, mü darabe caiz olur. Muhıyt'te de böyledir. Bir adam, malını müdarabe olarak vermek üzere, bir başkasını vekil yapar; vekil de malı verir ve kendi nefsinin müdârip ile beraber, belirli bir işte çalışmasını şart koşarsa ve bu çalışmanın kârının kendisine ait olmasını şart koşarsa, işte bu fasiddir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir. Bir mükâtep, kendisinin malını müdârebe olarak verir ve efendi sinin de müdârible birlikte çalışmasını şart koşarsa, bu müdârebe fasid olmaz. Zira o, yabancı gibidir. Onun, mükâtebde alacağının olup olmaması da müsavidir. Tebyîn'de de böyledir. Şayet mükâtep, efendisi çalışmadan önce, kendisi de borçlu iken, aciz kalırsa, bu müdârabe fasid olur. Bundan sonra bir şey satın alıp, satsa ve kâr etse bu karın tamamı, mal sahibinin olur. Bu durumda müdâribe ücret vermek de yoktur. Şayet aynı mal ile bir cariye satın aldıktan sonra, mükâtep aciz olur ve o cariyeyi satıp kazanç temin ederlerse, (Şöyleki: Onun parası ile bir köle alıp, onu da dörtyüz dirheme satarlarsa işte bu takdirde efendi sermaye sini alır, geride kalanı yarı yarıya veya şartlarına göre alırlar. Mebsût'ta da böyledir. Bir adam, diğerine, müdârabe olarak bin dirhem verir ve ona: "İsteğini yap." derse, bu durumda müdârip, onu bir başkasına müdâ-rebe malı olarak verebilir. Şayet onu verirken * birinci müdâribin, ikinci ile birlikte çalışmasını şart koşar veya mal sahibinin ikinci mudârıbla çalışmasını şart koşarsa, ikinci müdârabe fasid olur; kazanç ise, önceki müdaribla mal sahibinin olur. Mal sahibine ücret vermekte yoktur. Mal sahibi çalışsa bile böyledir. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir. 12 / 57

13 İkinciye ecir vardır. Serahsf nin Muhiytı'nde de böyledir. 5) Müdârebenin sahih olmasının şartlarından birisi de, müdâribin hissesinin bir yönden belirli olmasıdır. Kazanç hakkında, ortaklıkda kesiklik olmamalıdır. Muhiyt'te de böyledir. Şayet, mal sahibi müdâribe: "Sana, kârdan yüz dirhem vardır.5 veya: "Yarı ile birlikte, veya üçte birle birlikte, on dirhem vardır." derse; bu durumda müdârabe sahih olmaz. Serahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir. Müdâribe, malın yarısının veya üçte birinin kârı olacağı, şart koşulursa, bu müdârabe caiz olur. Şayet, ikisinden birisine biaynihî olmayan yüz dirhemin verilmesi şart konulursa, bu da caiz olur. Eğer o malın, biaynihî yüz dirhemi veya bu yarının kârının sermayeden biaynihî yüz dirhem olması şart koşulur:sa, müdârabe fasid olur. Bunlardan birine, "kârın yarısı, yalnız :m dirhemi hariç veya kârm üçte birisi, yalnız beş dirhemi hariç verile-;ektir." diye şart koşulursa, bu müdârabe fasid olur. Muhıyc'te de >öyledir. 6) Müdârabenin sıhhatinin şartlarından birisi de, kâmdan müdârip çin nisbeti belli bir şey meşrut olmali, re'sü'l-mâlden meşrut ( = ;art koşulmuş) olmamalıdır. Eğer re'sü'l-mâlden veya kârdan kesin bir şey «sarf kılmırsa, bu iurumda müdârabe fesada gider. Serahsî'nin Mutaıyti'nde de böyledir. Bunun bir takım şartlan vardır: a) Müdârabeyi fasid eden şart; b) Müdârabeyi ibtal etmeyen, yalnız nefsini ibtal eden şart. Şöyleki: Mal sahibi, müdâribe: "Sana 13 / 57

14 kârdan üçte bir vardır ve çalıştığın her ayda on dirhem vardır." dese, bu müdârabe caizdir; şart ise batıldır. Nihâye'de de böyledir. Eğer müdârip bu şartla çalışır ve kâr da yaparsa, kâr anlaştıkla rına göre taksim edilir. Müdârib için, başka ücret yoktur. Müdâribin kölesine de, evine de ücret yoktur. Şayet köle için, ücret şart koşulmuşsa, bu onun alacağı olur. Müdâribin mükâtebi veya oğlu yahut babası için bu şart konulmuş olursa, bu durumda şart geçerlidir ve yerine getirilecek o on dirhemi bunlar, her ay alırlar. Şayet mal sahibinin kölesinin, müdârip ile beraber çalışması ve o köle için, her ay on dirhem ücret verilmesi şart koşulmuşsa, bu şart da fasiddir. Bu durumda kazanç, müdâribla mal sahibinin arasında ortaktır. Şayet mal sahibinin kölesinin üzerinde borç var da, onun çalışma sına karşılık her ay on dirhem verilmesi şart koşulmuş veya o şart mal sahibinin mükâtebi veya oğlu için konulmuş veya o şart mal sahibinin mükâtebi veya oğlu için konulmuşsa, bu caiz olur. Mebsût!'ta da böyledir. Şayet bir adam, kân yan yarıya olmak üzere, müdâribe, bin dirhem müdârabe malını, müdâribin, bir tarlasını, mal sahibme, bir sene ekmesi veya evinde bir sene oturması karşılığı verirse, bu şart batıl; müdârabe ise caiz olur. Eğer bu şartı, müdârip, mal sahibine koşarsa, bu durumda müdâ rabe de fasid olur. Nihâye'de de böyledir. Müdârabe fasid olur, müdârabe malı da müdaribin yanında zayi olursa bu durumda müdarib, 14 / 57

15 onu tazmin etmez. (= ödemez) Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir. Müdarib için, bu durumda da, çalıştığı kadar ecr-i misil vardır. Mebsût'ta da böyledir. En doğrusunu bilen, Allah'u Teâlâ'dır. veya "Altıda biri, mal sahibinindir." derse, bu da fasiddir. Çünkü, burda iki paydan birisi şart kılınmaktadır. Serahsî'nin Muhiytı'nde de böyledir. Bir adam, diğerine, "kârın yarısı veya üçte biri müdaribin olmak şartıyle bin dirhem, müdarabe malı verdiğinde, taraflardan hiç biri buna itiraz etmezse, bu müdarabe caizdir. Bu durumda müdarip, şart kılındığı kadar kâr alır; kalanı da mal sahibinin olur. Şayet, mal sahibi: "Kârın yarısı veya üçde biri mal sahibinindir." der; müdarib için bir şey açıklamazsa, bu da istihsanen caiz olur. Bu durumda mal sahibi, kârdan hissesini aldıktan sonra, kalanı müdaribin olur. Mulııyt'te de böyledir. Mal sahibi, müdaribe: "Yarısı benim; üçte biri de senin olmak üzere, çalış." derse; bu durumda karın üçte birini müdarib alır; geri kalanı da mal sahibinin olur. Fetâvâyi Kâdîhân'da da böyledir. Eğer müdârabede, müdarib ve mal sahibinin haricinde, kârın başka şahsa verileceği şart koşulursa; bu durumda yabancı biri çahşacaksa, bu müdarabe de, şartı da caizdir. 15 / 57

16 Mal sahibi, müdarabe malını, iki kişiye verdiğinde, müdarabe malının yabancı bir kimse tarafından şart kılmmamışsa/bu müdarabe caizdir; böyle bir şart ise şart caiz değildir. Yabancı için böyle bir şart koşmak sükût gibidir. Mal sahibi, kârın bir kısmını, kendi kölesine veya müdaribin köle sine verilmesini şart koşarsa, ve bu kölenin çalışması da şarta bağlanmışsa, bu müdarabe de şart da caizdir. Şayet, kölenin çalışması şart koşulmamış olur ve kölenin de borcu bulunmazsa şart sahih olur. Köle, ister mal sahibinin olsun, ister müda ribin olsun farketmez. Eğer köle borçlu ise, ve müdaribin kölesi ise, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, bu şart sahih olmaz. Eğer mal sahibinin kölesi ise, bu şart sahih olur. İmâmeyn'e göre ise, şart sahih olur. Ve kârın ona verilmesi gerekir. Muhıyt'te de böyledir. Şayet bu şart, fakirler için veya hacılar için olursa sahih olmaz. Çünkü bunlar, ne mal sahibidir, ne de iş sahibidir. Serahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir. Bir adam, müdarabe malı olarak, "kârın üçte biri, müdarıbın; üçte biri, mal sahibinin; üçte biri de müdarib kimi isterse onun olmak üzere, bin dirhem verirse, bu durumda karın üçte ikisi, mal sahibinin olur. Şart ise batıl olur. Şayet, "kârın üçte biri, mal sahibi kimi isterse, onun olsun." şartı koşulursa, yine o, mal sahibinin olur. Mebsût'ta da böyledir. 16 / 57

17 Müdarabe malı olarak, kârın üçte biri mudanbın; üçte ikisi ise, (üçte birer olmak üzere) kendilerinin olmak üzere, iki kişi, müdaribe, bin dirhem verseler; müdarib çahştırsa ve kâr etse, bu durumda karın üçte birini kendi alır; geri kalan kâr, yarı yarıya mal sahiplerinin olur. Şayet müdarib onlardan her birinin karlarının, birinden, üçte bir hisse; diğerinden ise, üçte ikinin, üçte biri kendinin olmak üzere şart koşar, geri kalan da mal sahibinin olacak olursa, bu durumda kâr, onikî parçaya taksim edilir; Beş senmi, üçte iki alacağa verilir. Yedi sehmi de diğerine verilir, Serahsî'nin Muhtytı'nde de böyledir. İki kişi, iki adama bin dirhem vererek, onlara: "Kârın yarısı iki nizin olsun." dediklerinde onlardan birisi, "hissesinin, üçte birinin üçte ikisini"; diğeri de "hissesinin, üçte birini" almasını söyler, ve ikinci adam, ikinci müdaribe "kârın yarısı senindir." derse, bu durumda kâr dokuz sehme bötünür: Birinin hissesinden yarının üçte ikisi, diğerine de beşte biri verilir. Mebsût'ta da böyledir. Bir adam, müdaribe, bin dirhem vererek, "bin dirhem de kendi malını katması şartiyle, kârın üçte ikisini almasını" söyler; müdarib de, her iki malı birbirine katarak çalıştırır ve kâr ederse; mal sahibinin kârının yarısına, diğerinin de üçte ikisine hak sahibi olur. Şayet, bin dirhemi veren zat, "kârın üçte ikisinin kendinin olacağını, üçte birinin de emek sahibinin olacağım" söylerse, taksim öyle olur. Serahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir. Bir adam, diğerine bin dirhem verip, "bin dirhem de kendisi katarak, ikisini bir çalıştırıp, kendi hissesi olan bin dirhemin kârının üçte ikisini, diğer bin dirhemin kârının da üçte birini almasını" şart koşarsa, bu müdarip için caizdir. Şart koşulduğu gibi, hissenin birinin kârının üçte ikisini, diğerinin kârının da üçte birini alır. Şayet, bir adam, diğerine iki bin dirhem verip, "bin dirhem de, kendisinin katmasını ve kârını yarı yarıya almalarını" söylerse, bu da caiz olur. Eğer, iki bin dirhem veren şahıs, kendi nefsini şart koşar ve "dörtte üçünün kendisine, dörtte birinin de emek sahibine olacağını" söylerse, o zaman, mallarının miktarının üçte birini alırlar. Mebsût'ta da böyledir. Bir kimse, diğerine bin dirhem vererek: "Eğer bununla buğday satın alırsan, kârının yarısı senin; un alırsan dörtte biri senin; arpa alırsan, üçte biri senindir." derse, bu durumda müdarabe,sahih olur. Neyi satın alırsa alsın, taraflar bu şarta uyarlar. 17 / 57

18 Eğer buğday satın alırsa, ondan sonraki satın alacağına sahip olamaz. Çünkü ortaklık ve sözleşme onun üzerine yapılmış olur. Nafakanın müdaribe ait olacağı şart koşulur; o da sefere çıkarsa, bu şart batıl olur. Kerderî'nin Vecizi'nde de böyledir. Eğer, sermaye sahibi: "Şayet bu şehirde çalışırsan, sana kârın üçte birisi vardır. Eğer sefere çıkarsan, kârın yansı senindir." derse; o adam da bu şehirde alıp seferde satarsa, İmâm Muhammet! (R.A.): "Müdarib satın aldığı üzerinedir. Şehirder satın alınca, şehirdeki, şarta"göredir. İster aynı şehirde satsın, isterse başka yerde satsın müsavidir.'' buyurmuştur. Şayet alış-verişinin bir kısmını hazerda, bir kısmını seferde yaparsa, kârın durumu yapıldığı yerlere göredir. Bir kimse, iki kişiye "birine, kârın üçte biri, kalanı mal sahibine"; "diğerine, ecr-i misil olmak" şartiyle müdarabe malı verdiği zaman bu müdarabe, ikinci hakkında fasiddir; onun kârda ortaklığı yoktur. Tasarrufta ayrılık yapamazlar. Çünkü, her ikisine verilen izin de, bakidir. Serahsî'nin Muhıytı'nde de böyledir. En doğrusunu Allah'u Teâlâ bilir. 3- MALININ BİR KISMINI, MÜDARABE OLARAK VERİP, DİĞER BİR KISMINI VERMEYEN KİMSENİN DURUMU Bir adam, bin dirhemini bir adama verip, ona: "Yarısı sana borçtui; yarısı da sana müdarabe malıdır." der; o da, o şekilde alırsa, bu söylendiği gibi caizdir. Zehıyre'de de böyledir. 18 / 57

19 Şayet müdarib, bir iş yapmadan mal zayi olursa, bu durumda o, yarısını tazmin eder. Eğer onu çalıştırır ve kazandımsa, karın yarısı müdaribin, yarısı da mal sahibinin olur. Şayet müdarib malı çalıştırdıktan sonra veya bundan önce mal sahibi olmadığı halde, taksim ederse, onun taksimi batıl olur. Çünkü, yalnız başına taksim etmek yoktur. Taksim edilen şeylerden birisi, mal sahibi teslim almadan önce zayi olursa, ikisinin malından zayi olmuş olur. Şayet zayi olmaz ve mal sahibi taksimine izin verirse; bu durumda taksim caiz olur. Mal sahibi, hissesini zayi olana kadar olmazsa müdaribin yarı hissesine müracaat eder. Şayet müdaribin hissesi zayi olursa, o takdirde müdarip mal sahi binin hissesine müracaat edemez. Ve mal sahibinin müdaribdeki alacağı beşyüz dirhem hali üzre durur. Mebsût'ta da böyledir. Bir adam, diğerine: "Şu bin dirhemi al; yarısı sana borç; yarısı ile de iş yap. Kazancının tamamı banadır." derse, işte bu caizdir; fakat, mekruhtur. Çünkü, bu durumda alacak menfaat sağlamış olmaktadır. Zehıyre'de de böyledir. Eğer, o beşyüz dirhemi çalıştırır ve kazanırsa, o kazanç aralarında yarı yarıya ortaktır. Mebsût'ta da böyledir. "Şu bin dirhemi al; yansı sana borçtur; yansı da müdarabedir. Onu çalıştır; kârın yarısı senindir." derse, bu caizdir. Şayet: "Bin dirhemi al; yansı müdarabedir.; yansı da sana hibedir." der; müdarib de onu aldığı halde taksim etmezse, işte o hibe fasiddir; müdarabe ise caizdir. 19 / 57

20 Eğer müdarip onu çalıştırmadan önce, veya çalıştırdıktan sonra, mal zayi olursa; bu durumda o hîbe olan malın hissesi olarak, yansını tazmin eder. Muhıyt'te de böyledir. Hibenin fasid olduğu kitab'da rivayet olarak bulunmamıştır. Ancak, "tazmin edilir." diye rivayet edilmiştir." Şayet kâr yaparsa, yarısı hibenin ve müdaribindir. Geri kalan yarının kârı da şartlarına göredir. Sonra hîbenin hissesi olan kârın, temiz olduğu hakkında bir şey söylenmemiştir. Ebû Ca'fer şöyle buyurmuştur: "Bu temiz değildir." Bu, İmâm Ebû Hanîfe (R.A,)'ye göredir. İmâm Muhammed (R.A.)se göre bu kâr tasadduk edilir. Fakıyh Ebû İshâk el-hâfız: "Bu bi'1-icma temizdir. Ve tasadduk edilmez." buyurmuştur. Serahsı'nin Muhıytı'nde de böyledir. Mal sahibi: "Yansı bıdâa, yarısı da müdarabedir." derse; işte bu caiz olur. Eğer, bu mal, çalıştırmadan önce veya sonra zayi olursa, bu zayi mal sahibine aitdir. 20 / 57

21 Eğer kâr ederse, kârın dörtte üçü mal sahibinin, dörtte biri de mü daribindir. Zehıyre'de de böyledir. Bir kimse, diğerine bin dirhemin yansım, emanet; yarısını da müdarabe olarak bıraksa, işte bu söylendiği şekilde caizdir. Eğer mü darib, bu malın tamamında tasarruf yaparsa, bu durumda emanetin hissesini tazmin eder. Müdarabe için olan yan kâr ederse, bu kârın yarısı mal sahibinin yansı da müdaribin olur. Mebsût'ta da böyledir. Bu rriüdârib malı ikiye böler; sonra o yarılardan biriyle müdarabe yapıp, kâr ederse; bu kâr, aralarında yarı yarıya ortaktır. Ancak, emanetin hissesi müstesnadır. Müdârib, onu İmâm Ebû Hanîfe (R.A.) ve İmâm Muhammed (R. A.)'e göre tasadduk eder. Muhıyt'te de böyledir. Bir adam, diğerine herevî olan bir top kumaşı verdiğinde, o da bu kumaşın yarısını, beşyüz dirheme sattıktan sonra, o adama, kalan yarıyı da satmasını emrederek, "tamamiyle müdârabe yapmasını" söyler ve "kârı yarı yarıyadır." diye şart koşarlarsa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'nin kıyasına göre, kâr'a yarı yarıya ortak olurlar. İmâmeyn'in kıyaslarına göre ise, kârın dörtte üçü, rnal sahibinin; dörtte biri de müdaribin olur. Vedianın (emanetin) tamamı mal sahibi nindir. Eğer müdarib bu iki malı birbirine katarsa; yarısı hakkında ona ecr-i misil yoktur ve müdârabe de fesada gitmiştir. Şayet, mallan birbirine katmaz da, mudâraba yine fesada giderse, bu durumda, kendisine, ecr-i misil vardır. Eğer müdarib için üçte iki; mal sahibi için de üçte bir şart kılarlarsa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'nin kıyasında, kâr'ı şart kıldıkları gibi, ara larında taksim ederler. Vedîa ise, aralarında yarı yarıyadır. 21 / 57

22 Fakat, İmâmeyn'e göre müdarib için üçte bir; mal sahibi için ise, üçte iki vardır. Mal sahibi için, kârın üçte ikisini; müdarib için de üçte birini şart koşarlarsa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, kâr, aralarında yari yarıya taksim edilir. İmâmeyn'e göre ise, müdarib için altıda bir vardır. Kârın baki kalanı, mal sahibinindir. SerahsFnin Muhıyti'nde de böyledir. Bu baba ilaveten: Bir adam, diğerine bir top herevî kumaş verir; o da onun yarısını beşyüz dirheme sattıktan sonra, kumaş sahibi, diğerine: "Geride kalanını da satıp tamamının parasıyla, yüce Allah'ın vereceği rızık üzerine çalıştırmasını" emrederse, bu durumda o kâr aralarında yarı yarıyadır. Müdârip o kumaşın yarısını beşyüz dirheme sattıktan sonra onu çalıştırır ve beşyüz dirhemi de kendi üzerinde kalırsa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'ye göre, kâr da, vedia da aralarında yarı yarıyadır. Mebsût'ta da böyledir. İmâmeyn'in kavline göre, bunun dörtte üçü, mal sahibine; dörtte biri mudarıba; vedianın tamamı ise mal sahibinedir. Muhıyt'te de böyledir. Eğer mal sahibi, mudarabe mallarının ikisiyle de çalışmasını emreder ve "müdaribe kârın üçte ikisinin verileceğini" söyler; müdarip de onu çalıştırırsa, kârın üçte ikisi onun olur. Mebsût'ta da böyledir. Eğer vedia yaparsa, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'nin kıyasında, kâr yan yarıyadır. îmâmeyn'in kıyasında ise, kârın üçte birisi müdaribindir. Eğer müdarip, iki malı da çalıştırır ve kazandırırsa, karın üçte ikisi, mal sahibinindir. Vedianın tamamı da mal sahibinindir. Muhiyt'te de böyledir. 22 / 57

23 Şayet mal sahibi, kendi nefsi için, kârdan üçte ikisini, müdarib için de üçte birini şart koşarsa, me's'ele hali üzerinedir..kâr ve vedîa ara larında yarı yarıyadır. Mebsût'ta da böyledir. Bu, İmâm Ebû Hanîfe (R.A.)'nin kavline göredir. İmâmeyn'in kavline göre ise, mal sahibi için, altıda beş; müdarip içinse, altıda bir vardır. Muhıyt'te de böyledir. Fesada grden müdarabede, mal sahibinin ecr-i misil ödemesi gerekir mi? Duruma bakılır: Eğer müdarip, iki malı birbirine katmışsa, işte o zaman, ona ecr-i misil yoktur. Eğer kalmamışsa, onun için çalıştığının ecr-i misli vardır. Serahsf nin Muhıytı'nde de böyledir. [3] 4- MÜDÂRlBİN HARCAMA YÖNÜNDEN SAHİP OLUP OLMADIĞI YETKİLER Müdâribin çalışması üç nevidir 1) Müdarip, mutlak müdarabe malına maliktir; yani dilediği gibi tasarruf edebilir: Bu nevi çalışma müdarabe babında ve ona tabi olanlarda olur. İhtiyaç için, rehin alma ve verme, icara tutma, icara verme, emanet alma ve emanet verme ve müsaferet (yolculuk) için alım ve satımda vekil yapmak bu cümledendir. 2) Müdâribin mutlak sözleşmeye malik ölup-olmamasıdir. 23 / 57

24 Bu nevide mal sahibi, müdaribe: "bildiğin gibi yap." der. Bu, müdâribin, yetişebilmesine ihtimal bulunan şeylerde olur. Meselâ: Müdarip müdarabe veya ortaklık malını başkasına vere bilir. Ve müdarabe malını kendi malına veya başkasının malına kata bilir. 3) Müdarip, mutlak sözleşmeye malik olmaz; sözü de geçerli olmaz. Ancak, mal sahibi ne derse onu yapar. Müdâribin peşin veya va'deli satması caizdir. Kâfî'de de böyledir. Bir müdarip, müdarabe malından bir şeyi satar; parasını da te'hir ederse; bu mal sahibine karşı caizdir. Ve ona tazminat yapmaz. Gayetü'I-Beyân'da da böyledir. Müdâribin, kusur sebebiyle, sattığı malın bedelinde bir şeyi indirmesi (düşürmesi, noksanlaştırması), tüccarın, aybı sebebiyle düşmesi gibidir ve bu da caizdir. Çünkü bu, ticaret erbabının yaptığı bir şeydir. Müdarip, malın kusuru olmadan, bedelinde bir düşürme yaparsa o da caizdir. Bu da hasseten mudaribe mahsusdur. İmâm Ebû Hanîfe (R.A.) ve İmâm Muhammed (R.A.), buna kaildir. Bu durumda müdarip, o düşürdüğünün bedelini mal sahibine öder. Aldığı kâr paradan çalıştırıp kazandığı mudarıbındır. Mebsût'ta da böyledir. 24 / 57

Gücü yeten kimsenin, sahibinden kaçan bir köleyi yakalaması, evlâ ve efdâldır. Siraciyye'de de böyledir.

Gücü yeten kimsenin, sahibinden kaçan bir köleyi yakalaması, evlâ ve efdâldır. Siraciyye'de de böyledir. KİTÂBÜ'L-İBÂK (SAHİBİNDEN KAÇAN KÖLELER) Sahibinden Kaçan Köle. Kölenin Sahibi Ortaya Çıkarsa. KİTÂBÜ'L-İBÂK (SAHİBİNDEN KAÇAN KÖLELER) Sahibinden Kaçan Köle Gücü yeten kimsenin, sahibinden kaçan bir köleyi

Detaylı

Yazar Ali Kara Pazartesi, 11 Ağustos :22 - Son Güncelleme Pazartesi, 11 Ağustos :29

Yazar Ali Kara Pazartesi, 11 Ağustos :22 - Son Güncelleme Pazartesi, 11 Ağustos :29 Her kim bir şeyi görmeden satın alsa, caizdir. Müşterinin, onu gördüğü vakitte muhayyerliği iptal eden bir şey olmadıkça, görmeden evvel razı olursa da geri verme hakkı vardır. Görmeden satan kişinin muhayyerliği

Detaylı

Soru 1719: Borcu ödemek için haram mal vermenin hükmü nedir? Cevap: Başkasının malını vermekle borç ödenmez ve bununla borçlunun sorumluluğu kalkmaz.

Soru 1719: Borcu ödemek için haram mal vermenin hükmü nedir? Cevap: Başkasının malını vermekle borç ödenmez ve bununla borçlunun sorumluluğu kalkmaz. Sorular ve Fetvalar / BORÇ BORÇ Soru 1716: Bir fabrika sahibi ham madde satın almak için benden borç olarak bir miktar para aldı. Bir süre sonra bu parayı bir miktar fazlasıyla bana geri ödedi. O bu fazlalığı

Detaylı

İSLÂM DA CEZA SİSTEMİ HATA İLE ÖLDÜRME

İSLÂM DA CEZA SİSTEMİ HATA İLE ÖLDÜRME 190 HATA İLE ÖLDÜRME Hata ile öldürme iki kısma ayrılır: 1- Öldürülen kimsenin isabet alması istenmemesine rağmen ona isabet etmesi ve onu öldürmesidir. Bir ava atış yapılırken bir insana isabet etmesi

Detaylı

Soru: Kimlerin fitre vermesi gerekir? Hangi ürünlerden verilebilir?

Soru: Kimlerin fitre vermesi gerekir? Hangi ürünlerden verilebilir? Fitre/Fıtra Fıtrayı kimler verir Soru: Kimlerin fitre vermesi gerekir? Hangi ürünlerden verilebilir? İhtiyacı olan eşyadan ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı kadar malı, parası bulunan Müslümanın

Detaylı

Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek?

Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek? Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek? Murabaha Nedir sorusuna lügâvi manasında cevap çok kısa olabilir ama burada daha çok günümüzdeki fiilî durumunu ele almak faydalı olacak. Bahse konu yöntemden,

Detaylı

GENEL MUHASEBE SORULARI

GENEL MUHASEBE SORULARI GENEL MUHASEBE SORULARI 1) Hesapların bulunduğu muhasebe defterine ne ad verilir? a) Büyük defter b) Yevmiye defteri c) Envanter ve Bilanço defteri d) Đşletme defteri 2) Büyük defterdeki kayıtların ayrıntılarını

Detaylı

FAALİYET RAPORU 01.01.2011-31.03.2011

FAALİYET RAPORU 01.01.2011-31.03.2011 Sayfa No: 1 FAALİYET RAPORU 01.01.2011-31.03.2011 Sayfa No: 2 I. GİRİŞ 1. Raporun Dönemi: 01/01/2011 31/032011 2. Ortaklığın Ünvanı: Euro Portföy Yönetimi A.Ş. 3. Euro Portföy ve Tarihsel Gelişimi: Euro

Detaylı

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI) Livata Haddi 71 LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI) Livatanın cezası zina cezasından farklıdır. Her ikisinin vakıası birbirinden ayrıdır, birbirinden daha farklı durumları vardır. Livata,

Detaylı

Herhangi bir hesabın borç veya alacak tarafına ilk kez kayıt yapılması, ilgili hesabın açılması anlamındadır.

Herhangi bir hesabın borç veya alacak tarafına ilk kez kayıt yapılması, ilgili hesabın açılması anlamındadır. Ünite 3: Hesap: Hesap, farklı işlemlerin sınışandırılarak zaman içerisinde azalma ve artışların izlendiği çizelgedir. Hesapların Nitelikleri: Finansal tablolar, karar alıcılara aşağıdaki unsurlara ilişkin

Detaylı

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2011-1432 الصيام برؤ ة واحدة» اللغة الرت ية «بن صالح

Detaylı

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ Bu Beldede İlim Ölmüştür Rivayet edildiğine göre Süfyan es-sevrî (k.s) Askalan şehrine gelir, orada üç gün ikamet ettiği halde, kendisine hiç kimse gelip de ilmî bir mesele hakkında

Detaylı

Sorular ve Fetvalar / ORTAKLIK ORTAKLIK ORTAKLIK

Sorular ve Fetvalar / ORTAKLIK ORTAKLIK ORTAKLIK Sorular ve Fetvalar / ORTAKLIK ORTAKLIK ORTAKLIK Soru 1692: Bir şirket sahibiyle sermayeyi kullanmada benim tarafımdan vekil olup hisse senetlerinin kârından her ay bana örneğin elli bin riyal vermesi

Detaylı

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. İBADET 1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. 2 İslam ın şartı kaçtır? İslam ın şartı beştir.

Detaylı

4- EMANETİN ZAYİ OLMASI HALİNDE EMANET BIRAKILAN ŞAHSIN. BUNU ÖDEYİP ÖDEMİYECEĞİ

4- EMANETİN ZAYİ OLMASI HALİNDE EMANET BIRAKILAN ŞAHSIN. BUNU ÖDEYİP ÖDEMİYECEĞİ KİTABÜ'L-VEDÎ'A.. (EMÂNETLER) 1- EMÂNET BIRAKMA VE VEDÎA'NIN MÂNASI, RÜKNÜ, ŞARTLARI VE HÜKMÜ Emânet (=Vedîa) Ne Demektir Vedîa'nın Rüknü. Delâleten Emanet Emânetin Şartları Emânetin Hükmü. 2- EMÂNETİ

Detaylı

C Emlak Ticareti Oyunu C

C Emlak Ticareti Oyunu C YAŞ 8+BRAND C Emlak Ticareti Oyunu C 2010 Hasbro. Tüm hakları saklıdır. Üretici Firma Bilgileri: Hasbro SA, Route de Courroux 6, 2800 Delemont İsviçre Tel: +41 324210800. Hasbro Oyuncak San. ve Tic. A.Ş.

Detaylı

ALIŞ-VERİŞ ve SELEM (PARA PEŞİN MAL VERESİYE) BAHSİ

ALIŞ-VERİŞ ve SELEM (PARA PEŞİN MAL VERESİYE) BAHSİ Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla Bir ve adil olan Allah a hamd olsun ALIŞ-VERİŞ ve SELEM (PARA PEŞİN MAL VERESİYE) BAHSİ 1-Ahmed b. Hafs 1 dedi: Muhammed b. el-hasen, Ebu Hanife, Atıyyetü l-avfi 2

Detaylı

2. Haramı ve helali tayin etmek Allah ın hakkıdır. Bir harama helal demek vebal olduğu gibi helale haram demek de vebaldir.

2. Haramı ve helali tayin etmek Allah ın hakkıdır. Bir harama helal demek vebal olduğu gibi helale haram demek de vebaldir. Duası müstecap, günü bereketli, kalbi mutmain, huzurlu, umutlu, salih bir mü min olabilmek için helal yeme-içme ve helal yaşama ölçülerimizin bilinmesi gerekiyor. Her imtihanımızda ve hayatımızın her kesitinde

Detaylı

Mehir hakkında Dinimizin Bildirdikleri

Mehir hakkında Dinimizin Bildirdikleri Mehir hakkında Dinimizin Bildirdikleri Karabük ten Ali Kılınç: Mehirle ilgili dinimizin emirleri nelerdir? Düğün nişan gibi mesut günlerde hanım kızlarımıza erkek tarafından takılan takıların mülkiyeti

Detaylı

FAALİYET RAPORU 01.01.2012-31.03.2012

FAALİYET RAPORU 01.01.2012-31.03.2012 Sayfa No: 1 FAALİYET RAPORU 01.01.2012-31.03.2012 Sayfa No: 2 I. GİRİŞ 1. Raporun Dönemi: 01/01/2012 31/03/2012 2. Ortaklığın Ünvanı: Euro Portföy Yönetimi A.Ş. 3. Euro Portföy ve Tarihsel Gelişimi: Euro

Detaylı

Bono Poliçe Çeklerdir.

Bono Poliçe Çeklerdir. KIYMETLİ EVRAK İşletmeler, kredili (veresiye) satışlarını güvence altına almak ve takip etmek amacıyla ticari hayatta bu tür işlemleri belgelendirmek için kullanılan belgelere kıymetli evrak denir. Kıymetli

Detaylı

Veda Hutbesi. "Ey insanlar! " Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.

Veda Hutbesi. Ey insanlar!  Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım. Veda Hutbesi Peygamberimiz Vedâ Hutbesinde buyurdular ki: Hamd, Allahü Teâlâya mahsûstur. O'na hamd eder, O'ndan yarlığanmak diler ve O'na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin günahlarından

Detaylı

ÇAĞDAŞ FAKTORİNG A.Ş YÖNETİM KURULU ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİ HAKKINDA İÇ YÖNERGE

ÇAĞDAŞ FAKTORİNG A.Ş YÖNETİM KURULU ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİ HAKKINDA İÇ YÖNERGE ÇAĞDAŞ FAKTORİNG A.Ş YÖNETİM KURULU ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİ HAKKINDA İÇ YÖNERGE 1. Amaç Şirketimizin Yönetim Kurulu nun Çalışma Esas ve Usuller Hakkında İç Yönergesi, Yönetim Kurulu toplantılarının Türk

Detaylı

Yeni Borçlar Yasasında Hizmet Sözleşmesi

Yeni Borçlar Yasasında Hizmet Sözleşmesi Yeni Borçlar Yasasında Hizmet Sözleşmesi 04.01.2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Borçlar Yasasına bakacak olursak yeni yasada hizmet

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

ÖRNEK 1. X işletmesi daha önce satın aldığı hisse senetlerinin 80.000 TL lik kısmını A) 95000 TL ye satmıştır. B) 75000 TL ye satmıştır.

ÖRNEK 1. X işletmesi daha önce satın aldığı hisse senetlerinin 80.000 TL lik kısmını A) 95000 TL ye satmıştır. B) 75000 TL ye satmıştır. ÖRNEK 1 X işletmesi / /2014 tarihinde nominal bedeli 120.000 TL olan hisse senetlerini banka aracılığı ile 130.000.-TL ye satın almıştır. Bu işlemle ilgili 3000 TL gidere katlanmıştır. X işletmesi daha

Detaylı

Nasrettin Hoca ya sormuşlar: - Kimsin? - Hiç demiş Hoca, Hiç kimseyim. Dudak büküp önemsemediklerini görünce, sormuş Hoca: - Sen kimsin?

Nasrettin Hoca ya sormuşlar: - Kimsin? - Hiç demiş Hoca, Hiç kimseyim. Dudak büküp önemsemediklerini görünce, sormuş Hoca: - Sen kimsin? Nasrettin Hoca ya sormuşlar: - Kimsin? - Hiç demiş Hoca, Hiç kimseyim. Dudak büküp önemsemediklerini görünce, sormuş Hoca: - Sen kimsin? - Mutasarrıf demiş adam kabara kabara. - Sonra ne olacaksın? diye

Detaylı

Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü

Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü Soru: Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu. Benim sorum şudur: Faizden kazanılan para ile yapılan evde kılınan namazın hükmü nedir? Cevap: Aleykum selam

Detaylı

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz. Söylenen her söz, içinden çıktığı kalbin kılığını üzerinde taşır. Ataullah İskenderî Söz ilaç gibidir. Gereği kadar sarf edilirse fayda veriri; gerektiğinden fazlası ise zarara neden olur. Amr bin As Sadece

Detaylı

Hangi statü altında çalışıyorsunuz?

Hangi statü altında çalışıyorsunuz? Hangi statü altında çalışıyorsunuz? Belçika da ücretli veya serbest çalışan statüsü altında çalışabilirsiniz. Bu iki statü, altında çalıştığınız statünün mevzuatına uyduğunuz sürece yasal bakımdan kusursuzdur.

Detaylı

Zekatla ilgili çeşitli sual cevaplar

Zekatla ilgili çeşitli sual cevaplar Sual: Hayat sigortası yaptırdım. Her yıl belli miktar parayı yatırıyorum. 20 yıl sonra toplu olarak ödeme yapacaklar veya toplu ödeme istemezsem aylık olarak ödeyecekler (aylık maaş gibi). Burada biriken

Detaylı

NAMUSA SALDIRI. Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür:

NAMUSA SALDIRI. Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür: Namusa Saldırı 327 NAMUSA SALDIRI Namusa saldırı fiillerini ana hatları ile şu şekilde toplamak mümkündür: Hayayı Ortadan Kaldıran Fiiller 1- Bir kadınla zina etmeye veya bir erkekle ilişkide bulunmaya

Detaylı

Pay Opsiyon Sözleşmeleri. Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası

Pay Opsiyon Sözleşmeleri. Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası Pay Opsiyon Sözleşmeleri Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası Bu dokümanda kullanılan içeriğin bir kısmı, Türkiye deki düzenlemeler çerçevesinde menkul kıymetler veya türev araçlarla ilgili faaliyet göstermek

Detaylı

Fakat bazı şeyleri yeyip içmek, insanlara zararlı, hikmet ve ihtiyaca aykırı olduğu için İslam dininde haramdır.

Fakat bazı şeyleri yeyip içmek, insanlara zararlı, hikmet ve ihtiyaca aykırı olduğu için İslam dininde haramdır. Eşyada yenip içilme bakımından asıl olan mubah olmaktır. Bütün eşya, aslında insanların yararlanmaları için yaratılmıştır. Onun için aslında temiz olan, akla ve sağlığa zararlı olmayan bir kısım hayvan

Detaylı

Kurbanın Mahiyeti, Vücubu ve Şer î Hikmeti Pazartesi, 31 Ağustos :59

Kurbanın Mahiyeti, Vücubu ve Şer î Hikmeti Pazartesi, 31 Ağustos :59 Kurban Yüce Allah ın rahmetine yaklaşmak için ibadet niyeti ile kesilen özel hayvandır. Kurban bayramı günlerinde (ilk üç günde) böyle Allah rızası için kesilen kurbana (Udhiyye), bunu kesmeğe de tazhiye

Detaylı

Finansal Tablolar Analizi

Finansal Tablolar Analizi Finansal Tablolar Analizi ESKİŞEHİR SMMM ODASI Yrd. Doç. Dr. Arman A. KARAGÜL Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. Öğretim Üyesi Bu eğitim dokümanı Mustafa UÇKAÇ Serbest Muhasebeci Mali Müşavir tarafından hazırlanmıştır.

Detaylı

Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinin Vergilendirilmesinde Ne Değişti?

Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinin Vergilendirilmesinde Ne Değişti? Arsa Karşılığı İnşaat İşlerinin Vergilendirilmesinde Ne Değişti? Mehmet Batun Yeminli Mali Müşavir 1. Giriş Kat karşılığı veya diğer adıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi arsa sahibinin sözleşme

Detaylı

Aşağıda yer alan borç ilişkilerinde edim tiplerini belirtiniz. a) Satıcının Satış sözleşmesine konu olan Stichus adlı köleyi alıcıya teslim etme borcu

Aşağıda yer alan borç ilişkilerinde edim tiplerini belirtiniz. a) Satıcının Satış sözleşmesine konu olan Stichus adlı köleyi alıcıya teslim etme borcu Pratik Çalışma (08 Mayıs 2018) Soru I Aşağıda yer alan borç ilişkilerinde edim tiplerini belirtiniz. a) Satıcının Satış sözleşmesine konu olan Stichus adlı köleyi alıcıya teslim etme borcu b) Satıcının

Detaylı

VERGİ MEVZUATI VE UYGULAMASI SINAV SORULARI 30 Kasım 2013 Cumartesi

VERGİ MEVZUATI VE UYGULAMASI SINAV SORULARI 30 Kasım 2013 Cumartesi VERGİ MEVZUATI VE UYGULAMASI SINAV SORULARI 30 Kasım 2013 Cumartesi SORU 1: Aşağıdaki kavramları, ilgili oldukları vergi kanunları hükümleri veya bu hükümlere ilişkin düzenlemeler çerçevesinde kısaca açıklayarak

Detaylı

Terceme : Muhammed Şahin

Terceme : Muhammed Şahin KAZA ORUCUNU MAZERETSİZ Z GECİKT KTİRMENİN HÜKMÜ ] تر Turkish [ Türkçe Abdulaziz b. Baz Abdullah b. Cibrîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 203-434 ح م تا خ قضاء رضان» بالغة الية «عبد العز%ز

Detaylı

FAALĐYET RAPORU 01.01.2009-31.12.2009

FAALĐYET RAPORU 01.01.2009-31.12.2009 Sayfa No: 1 FAALĐYET RAPORU 01.01.2009-31.12.2009 Sayfa No: 2 I. GĐRĐŞ 1. Raporun Dönemi: 01/01/2009 31/12/2009 2. Ortaklığın Ünvanı: Euro Portföy Yönetimi A.Ş. 3. Euro Portföy ve Tarihsel Gelişimi: Euro

Detaylı

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki

Şimdi olayı şöyle düşünün. Temel ile Dursun iddiaya giriyor. Temel diyor ki Bildiğiniz üzere Deutsche bank'ın arzı ile varantlar İMKB'de işlem görmeye başladı. Bu konuda çok soru gelmiş. Basit bir şekilde ne olduğunu açıklamak da bize farz oldu. Fakat hemen şunu belirteyim ki;

Detaylı

PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ - KOMİSYONCULUK SÖZLEŞMELERİ

PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ - KOMİSYONCULUK SÖZLEŞMELERİ PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ - KOMİSYONCULUK SÖZLEŞMELERİ AV.EROL TÜRK 6098 Sayılı Yeni Borçlar Kanununun 448. ci maddesinde Pazarlamacılık sözleşmesi düzenlemiş ve tanımını yapmıştır. Kanun maddesine göre:

Detaylı

Halk arasında haciz işlemleriyle ilgili merak edilen başlıca konulardan biridir.

Halk arasında haciz işlemleriyle ilgili merak edilen başlıca konulardan biridir. Halk arasında haciz işlemleriyle ilgili merak edilen başlıca konulardan biridir. İCRA İFLAS KANUNU ilgili maddelerinde hangi malların haciz edilemeyeceği açıkca belirtmiştir. Bunun dışında kalan ve maddi

Detaylı

NSBMYO/İşletme Yönetimi

NSBMYO/İşletme Yönetimi 1 15 Stokların Uygulaması 1. İşletme 15kasım tarihinde 50.000,- TL nakit para, 12.500,- TL Ziraat Bankası ticari mevduat hesabı, 5.000,- TL Vakıfbank ticari mevduat hesabı, 5.000,- TL demirbaş ile işe

Detaylı

TTK, Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanunu, Yasası

TTK, Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanunu, Yasası TTK, Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun (5136 sayılı, numaralı, nol TTK, Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanunu, Yasası 5136 sayılı,

Detaylı

Edinilmiş mal sayılan değerler:

Edinilmiş mal sayılan değerler: MAL REJİMİ Evlilik birliği içerisinde eşlerin mallarının tabi olduğu rejim mal rejimidir. Eşler mal rejimini kendileri seçebilir ve evlilik süresince değiştirebilirler. Eşlerin açıkça mal rejimi seçimine

Detaylı

A MUHASEBE KPSS-AB-PS / 2008

A MUHASEBE KPSS-AB-PS / 2008 1. İşletmede kasa hesabının kalanı 79.600 YTL, kasa sayımında belirlenen tutar ise 76.900 YTL dir. Farkın nedeni belirlenememiştir. A MUHASEBE KPSS-AB-PS 2008 3. VE 4. SORULARI AŞAĞIDAKİ BİLGİLERE Buna

Detaylı

Türkiye de İslami Finansın Tarihsel Kökenleri. Süleyman Kaya

Türkiye de İslami Finansın Tarihsel Kökenleri. Süleyman Kaya Türkiye de İslami Finansın Tarihsel Kökenleri Süleyman Kaya İslam faizi kesin olarak yasaklamıştır. Osmanlı ulemasının da faizin meşru olmadığına dair açık ve kesin ifadeleri vardır. Ancak ulema muamele-i

Detaylı

TÜRK VERGİ SİSTEMİ DERS NOTU 4.DERS

TÜRK VERGİ SİSTEMİ DERS NOTU 4.DERS TÜRK VERGİ SİSTEMİ DERS NOTU 4.DERS IV. SERBEST MESLEK KAZANÇLARI Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyetinin nitelikleri; - Serbest meslek

Detaylı

BANKA ALACAKLARININ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİ

BANKA ALACAKLARININ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİ Dr. MÜJGAN TUNÇ YÜCEL Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra İflas Hukuku Anabilim Dalı BANKA ALACAKLARININ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii YAZARIN

Detaylı

Final Sınavı. Güz 2005

Final Sınavı. Güz 2005 Econ 159a/MGT 522a Ben Polak Güz 2005 Bu defter kitap kapalı bir sınavdır. Sınav süresi 120 dakikadır (artı 60 dakika okuma süresi) Toplamda 120 puan vardır (artı 5 ekstra kredi). Sınavda 4 soru ve 6 sayfa

Detaylı

Haccı mı edâ etmesi yoksa oğlunu mu evlendirmesi gerekir?

Haccı mı edâ etmesi yoksa oğlunu mu evlendirmesi gerekir? Haccı mı edâ etmesi yoksa oğlunu mu evlendirmesi gerekir? ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn 0Terceme: 0TMuhammed Şahin Tetkik: Ali Rıza Şahin 20-432 ماذا ب عليه: حلج أم تزو ج ابنه» اللغة

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. BÜYÜKLERİN HİKMETLİDEN SÖZLERİ Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. Buyruldu ki; Faziletli kimseler için (hiçbir yer) gurbet sayılmaz. Cahilin ise

Detaylı

KREDÝLÝ MENKUL KIYMET ÝÞLEMLERÝ ÇERÇEVE SÖZLEÞMESÝ

KREDÝLÝ MENKUL KIYMET ÝÞLEMLERÝ ÇERÇEVE SÖZLEÞMESÝ SANKO KREDÝLÝ MENKUL KIYMET ÝÞLEMLERÝ ÇERÇEVE SÖZLEÞMESÝ TARAFLAR Bir tarafta, SANKO MENKUL DEÐERLER A.Þ. (Bundan sonra ARACI KURUM olarak anýlacaktýr.) ile diðer tarafta.... bundan sonra kýsaca MÜÞTERÝ/LER

Detaylı

ŞİRKET ORTAKLARI VE KANUNİ TEMSİLCİLERİN VERGİSEL YÜKÜMLÜLÜKLERİ NİHAT CEYLAN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR

ŞİRKET ORTAKLARI VE KANUNİ TEMSİLCİLERİN VERGİSEL YÜKÜMLÜLÜKLERİ NİHAT CEYLAN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR ŞİRKET ORTAKLARI VE KANUNİ TEMSİLCİLERİN VERGİSEL YÜKÜMLÜLÜKLERİ NİHAT CEYLAN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR 1 KAPSAM 1- Kar Payı/Avans Kar Payı Dağıtımının Vergilendirilmesi 2- Ortaklık Paylarının Devrinden Kaynaklı

Detaylı

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ 1 KİTAB VE SÜNNETE DAVET YAYINLARI 1435 HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ irtibat kitabvesunnet@gmail.com

Detaylı

ÖZEL DURUM AÇIKLAMA FORMU

ÖZEL DURUM AÇIKLAMA FORMU ÖZEL DURUM AÇIKLAMA FORMU Ortaklığın Ünvanı/Ortakların Adı : Türk Prysmian Kablo ve Sistemleri A.Ş. Adresi : Ömerbey Mah. Bursa Asfaltı Cad. No:51, Mudanya / Bursa Telefon / Faks : (0224) 270 30 00 / (0224)

Detaylı

İKY ENVANTER BİLANÇO DERSİ Dr. Şuayyip Doğuş DEMİRCİ

İKY ENVANTER BİLANÇO DERSİ Dr. Şuayyip Doğuş DEMİRCİ İKY ENVANTER BİLANÇO DERSİ Dr. Şuayyip Doğuş DEMİRCİ Hesap Grubu 24. Mali Duran Varlıklar 240 Bağlı Menkul Kıymetler 241 Bağlı Menkul Kıymetler Değer Düşüklüğü Karşılığı(-) 242 İştirakler 243 İştiraklere

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ YAZARIN ÖNSÖZÜ İÇİNDEKİLER KISALTMALAR KAYNAKÇA vii xi xv xxv xxix GİRİŞ 1 Birinci Bölüm KREDİ, KREDİ TEMİNATI OLARAK TAŞINMAZ REHNİ VE İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİBİN TEMELİ

Detaylı

İş Sözleşmesi (MADDE 8) Deneme Süreli İş Sözleşmesi (MADDE 15) İŞ SÖZLEŞMESİ TÜRLERİ

İş Sözleşmesi (MADDE 8) Deneme Süreli İş Sözleşmesi (MADDE 15) İŞ SÖZLEŞMESİ TÜRLERİ 1 İş Sözleşmesi (MADDE 8) İş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Süresi bir yıl ve daha fazla olan iş sözleşmelerinin

Detaylı

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3]

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3] Şimdi de hızlıca Müteşabihat hakkında bir iki şey söylemek istiyorum. Deniliyor ki Kur ân da hem Muhkemat hem Müteşabihatlar vardır. Bu durumda Kur ân a nasıl güvenebiliriz? Gerçek şudur ki bu konu doğru

Detaylı

Muharrem İLDİR 08.10.2014 Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü muharremildir@bbdas.com.

Muharrem İLDİR 08.10.2014 Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü muharremildir@bbdas.com. Muharrem İLDİR 08.10.2014 Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü muharremildir@bbdas.com.tr GELİR VE KURUMLAR VERGİSİNDE TAHAKKUK VE TAHSİLAT ESASININ GEÇERLİ OLDUĞU

Detaylı

HEDİYE ÇEKİ UYGULAMASI VE KDV KARŞISINDAKİ DURUMU

HEDİYE ÇEKİ UYGULAMASI VE KDV KARŞISINDAKİ DURUMU HEDİYE ÇEKİ UYGULAMASI VE KDV KARŞISINDAKİ DURUMU İbrahim ERCAN * 1- GİRİŞ İşletmeler bazen bayram, yılbaşı v.b. dönemlerde çalışanlarına ve bazen de müşterilerine belli bir miktarda bedelsiz alışveriş

Detaylı

2. Aşağıdakilerden hangisi bir gayrimenkulü belli bir süre için ve belli bir fiyattan alma, satma veya kiralama teklifinin açık tutulduğu anlaşma

2. Aşağıdakilerden hangisi bir gayrimenkulü belli bir süre için ve belli bir fiyattan alma, satma veya kiralama teklifinin açık tutulduğu anlaşma 1. Aşağıdakilerden hangisi değerleme uzmanının işini yaparken UDES Davranış Kuralları'nın ahlaki ve mesleki gereklerine uygun hareket ettiği gerçeğini tasdik eden taahhüt niteliğinde bir beyandır? A) Değerleme

Detaylı

Arefe günü ile ilgili meseleler ve hükümleri مساي ل وأح م تتعلق بيوم عرفة. Bir Grup Âlim

Arefe günü ile ilgili meseleler ve hükümleri مساي ل وأح م تتعلق بيوم عرفة. Bir Grup Âlim Arefe günü ile ilgili meseleler ve hükümleri مساي ل وأح م تتعلق بيوم عرفة ] تر [ Türkçe Turkish Bir Grup Âlim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 00-43 مساي ل وأح م تتعلق بيوم عرفة» باللغة

Detaylı

GİDER VERGİLERİ KANUNU 1, 2

GİDER VERGİLERİ KANUNU 1, 2 GİDER VERGİLERİ KANUNU 1, 2 Kanun Numarası : 6802 Kabul Tarihi : 13/7/1956 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 23/7/1956 Sayı: 9362 Yayımlandığı Düstur : Tertip: 3 Cilt: 37 Sayfa: 1982 BİRİNCİ KISIM Madde

Detaylı

İmama Sonradan Yetişen Namazları Nasıl Kılar? Cumartesi, 16 Ocak :02. Müdrik

İmama Sonradan Yetişen Namazları Nasıl Kılar? Cumartesi, 16 Ocak :02. Müdrik Müdrik Müdrik "idrak etmiş, yetişmiş, kavuşmuş" gibi anlamlara gelir. İlmihal ıstılahında, namazı tamamen imamla birlikte kılan kimseye müdrik denir. İmama en geç birinci rek atın rükûunda yetişen kimse

Detaylı

NSBMYO/İşletme Yönetimi

NSBMYO/İşletme Yönetimi 12 Ticari Alacakların Uygulaması 1. İşletme 1 kasım tarihinde 25.000,- TL nakit para, 10.000,- TL Ziraat Bankası ticari mevduat hesabı, 30.000,- TL Ticari Mal 1.200,- TL lik İndirilecek KDV, 5.000,- TL

Detaylı

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? حكم تكر لعمر م يكو بينهما ] تريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza

Detaylı

Pay Vadeli İşlemleri Eğitimi Yepyeni bir piyasanın yepyeni yatırımcıları olmaya hoş geldiniz.

Pay Vadeli İşlemleri Eğitimi Yepyeni bir piyasanın yepyeni yatırımcıları olmaya hoş geldiniz. Pay Vadeli İşlemleri Eğitimi Yepyeni bir piyasanın yepyeni yatırımcıları olmaya hoş geldiniz. İlk vadeli işlemler borsası 18. y.y. ilk yarısı Japonya da kuruldu / Dojima Pirinç Piyasası 1970 ten sonra

Detaylı

MALATYA TİCARET BORSASINA TABİ MADDELER VE BU MADDELERİN ALIM VEYA SATIM Y Ö N E T M E N L İ Ğ İ

MALATYA TİCARET BORSASINA TABİ MADDELER VE BU MADDELERİN ALIM VEYA SATIM Y Ö N E T M E N L İ Ğ İ MALATYA TİCARET BORSASINA TABİ MADDELER VE BU MADDELERİN ALIM VEYA SATIM Y Ö N E T M E N L İ Ğ İ 08.01.2005 Tarih 25694 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 18.05.2004 Tarihli ve 5174 sayılı Odalar ve Borsalar

Detaylı

Dînî yükümlülük bakımından orucun kısımları. Muhammed b. Salih el-useymîn

Dînî yükümlülük bakımından orucun kısımları. Muhammed b. Salih el-useymîn Dînî yükümlülük bakımından orucun kısımları [ ثريك Turkish ] Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 أكسام احلكم اتللكييف للصيام «باللغة الرتكية»

Detaylı

MALA YÖNELİK SALDIRILAR

MALA YÖNELİK SALDIRILAR Mala Yönelik Saldırılar 339 MALA YÖNELİK SALDIRILAR Menkul (Taşınabilir) Mallar 1- Saklandığı yerin dışında bir başka yerden alınması veya çıkartılması yada beytülmaldan çalınması gibi el kesme şartlarına

Detaylı

Alternatif Karşılaştırma Metotları

Alternatif Karşılaştırma Metotları Selçuk Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Alternatif Karşılaştırma Metotları-1 Alternatif Karşılaştırma Metotları Minimum çekici getiri oranı (Minimum attractive rate of return- MARR) Eşdeğer Kıymet

Detaylı

T.C. YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ

T.C. YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ T.C. YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No : 2012/28063 Karar No : 2012/28555 Özet: İşveren kıdem tazminatı borcu bakımından iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte temerrüde düşer. Diğer tazminat ve alacaklar

Detaylı

87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2010/48

87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2010/48 İstanbul, 25.10.2010 87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2010/48 22.10.2010 tarih ve 27737 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği nde;

Detaylı

10 HAZIR DEĞERLER ... /... / KASA HESABI DEĞERLEME BÖLÜM 1

10 HAZIR DEĞERLER ... /... / KASA HESABI DEĞERLEME BÖLÜM 1 0- HAZIR DEĞERLER İşletmenin nakit olarak elde ya da bankada bulundurduğu para, para gibi kullanılabilen varlıklar ve istenildiği anda herhangi bir değer kaybına uğramadan paraya dönüştürülebilen varlıkların

Detaylı

SUN BAĞIMSIZ DIŞ DENETİM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

SUN BAĞIMSIZ DIŞ DENETİM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş. Sayı: YMM.03.2010-80 Konu: 87 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliği Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi Uygulaması İle İlgili Olarak 6009 Sayılı Kanunla Yapılan Değişiklikler Hk. İZMİR. 1.11.2010 Muhasebe

Detaylı

%5 ORANINDA 1. TEMETTÜ DAĞITMAK ZORUNLU HALE GELDİ Mİ?

%5 ORANINDA 1. TEMETTÜ DAĞITMAK ZORUNLU HALE GELDİ Mİ? Erdoğan Karahan Yeminli Mali Müşavir İstanbul Denetim ve YMM AŞ. Genel Müdürü erdogankarahan@istanbulymm.com %5 ORANINDA 1. TEMETTÜ DAĞITMAK ZORUNLU HALE GELDİ Mİ? 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü) T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü) Sayı : 62030549-120[23-2012/1183]-56888 12.05.2016 Konu : Dar mükellef kurumdan elde

Detaylı

VAKIFLAR İÇİN FİNANS KAYNAĞI OLARAK İCÂRETEYN. Doç. Dr. Süleyman Kaya

VAKIFLAR İÇİN FİNANS KAYNAĞI OLARAK İCÂRETEYN. Doç. Dr. Süleyman Kaya VAKIFLAR İÇİN FİNANS KAYNAĞI OLARAK İCÂRETEYN Doç. Dr. Süleyman Kaya İCÂRETEYN KAVRAMI Arapça icâre kelimesinin tesniyesi olan icâreteyn kavramı çift kira anlamına gelip kira sözleşmesinde kira bedelinin

Detaylı

Efendim, öğrendiklerimin ikincisi; çok kimseyi, nefsin şehvetleri peşinde koşuyor gördüm. Şu âyet-i kerimenin mealini düşündüm:

Efendim, öğrendiklerimin ikincisi; çok kimseyi, nefsin şehvetleri peşinde koşuyor gördüm. Şu âyet-i kerimenin mealini düşündüm: Hatim-i Esam hazretleri, hocası Şakik-i Belhi hazretlerinin yanında 33 sene kalır, ilim tahsil eder. Hocası, bu zaman içinde ne öğrendiğini sorduğu zaman, sekiz şey öğrendiğini söyler ve bunları hocasına

Detaylı

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): da: - Yavrum ne oldu niye acele acele camiye koşuyorsun? der. Bu soruya karşılık çocuk - Efendim,

Detaylı

Yazar Rehnüma Cumartesi, 20 Kasım 2010 11:00 - Son Güncelleme Cumartesi, 20 Kasım 2010 11:09

Yazar Rehnüma Cumartesi, 20 Kasım 2010 11:00 - Son Güncelleme Cumartesi, 20 Kasım 2010 11:09 VEDA (Sader) TAVAFI Mekke den ayrılmayı isteyince, yedi şavt olarak, remil ve sa y olmaksızın tavafı sader (ved a tavafı) yapar. Bu, Mekke de mukim olmayanlara vaciptir. Sonra zemzemden içer, sonra Kabe

Detaylı

Ö z e t B ü l t e n Tarih : 23.05.2011 Sayı : 2011/17

Ö z e t B ü l t e n Tarih : 23.05.2011 Sayı : 2011/17 Ö z e t B ü l t e n Tarih : 23.05.2011 Sayı : 2011/17 Değerli Müşterimiz, Gerçek kişilerin şahsi mülkiyetinde bulunan hisse senetleri ve iştirak hisseleri ile bunların elden çıkarılmasından elde edilen

Detaylı

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 ع لكمة الطاغوت» باللغة الت ية «مد صالح املنجد رمجة: ممد مسلم شاه مراجعة:

Detaylı

Zaman tercihinden dolayı paranın zaman değeri her zaman söz konusudur. Parayı şimdi yada gelecekte almanın tercihi hangisi daha avantajlı ise ona

Zaman tercihinden dolayı paranın zaman değeri her zaman söz konusudur. Parayı şimdi yada gelecekte almanın tercihi hangisi daha avantajlı ise ona Zaman tercihinden dolayı paranın zaman değeri her zaman söz konusudur. Parayı şimdi yada gelecekte almanın tercihi hangisi daha avantajlı ise ona göre yapılır. Bugün paranızı harcamayıp gelecekte harcamak

Detaylı

Ö zürsüz oruç tutmayan kimseye kaza gerekir mi? Muhammed b. Salih el-useymîn

Ö zürsüz oruç tutmayan kimseye kaza gerekir mi? Muhammed b. Salih el-useymîn Ö zürsüz oruç tutmayan kimseye kaza gerekir mi? [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 هل ىلع تارك الصيام نو غري عذر قضاء «باللغة

Detaylı

TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ BORÇLAR HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER DERSİ KİRA SÖZLEŞMELERİ DERS NOTLARI

TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ BORÇLAR HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER DERSİ KİRA SÖZLEŞMELERİ DERS NOTLARI TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ BORÇLAR HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER DERSİ KİRA SÖZLEŞMELERİ DERS NOTLARI (2013-2014) PROF.DR İBRAHİM KAPLAN Sayfa 1 Kira sözleşmeleri ile ilgili bölümün üç ayrımında ilk

Detaylı

SGK TEŞVİK İŞ-KUR İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMINI BİTİRENLERİN İSTİHDAMINA İLİŞKİN SİGORTA PRİM TEŞVİKİ

SGK TEŞVİK İŞ-KUR İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMINI BİTİRENLERİN İSTİHDAMINA İLİŞKİN SİGORTA PRİM TEŞVİKİ İŞ-KUR İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMINI BİTİRENLERİN İSTİHDAMINA İLİŞKİN SİGORTA PRİM TEŞVİKİ 6645 1 SİGORTALI YÖNÜNDEN ŞARTLAR 31.12.2017 Tarihine kadar İş-Kur İşbaşı Eğitim programını tamamlamış olması İşbaşı

Detaylı

5953 Sayılı Basın İş Kanunu 4857 Sayılı İş Kanunu. Kanunlar Arasındaki Farklar. Yusuf Yücel

5953 Sayılı Basın İş Kanunu 4857 Sayılı İş Kanunu. Kanunlar Arasındaki Farklar. Yusuf Yücel 5953 Sayılı Basın İş Kanunu 4857 Sayılı İş Kanunu Kanunlar Arasındaki Farklar Yusuf Yücel Deneme Süresi Basın İş Kanunu İş Kanunu Mesleğe ilk intisap eden gazeteciler için tecrübe müddeti en çk üç aydır

Detaylı

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular. Müminlerin annesi... İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular. Hazret-i Meymune, Hazret-i Abbas ın hanımı Ümm-i Fadl ın kızkardeşi idi. İlk

Detaylı

Bir gün insan virgülü kaybetti. O zaman zor cümlelerden korkar oldu ve basit ifadeler kullanmaya başladı. Cümleleri basitleşince düşünceleri de basitleşti. Bir başka gün ise ünlem işaretini kaybetti. Alçak

Detaylı

Yeminli Mali Müşavirlik & Denetim & Danışmanlık

Yeminli Mali Müşavirlik & Denetim & Danışmanlık Yeminli Mali Müşavirlik & Denetim & Danışmanlık No: 2010/40 Tarih: 24.10.2010 Acıbadem Cd. Çamlıca Apt. No.77 K.4 34718 Acıbadem-Kadıköy/ISTANBUL Tel :0.216.340 00 86 Fax :0.216.340 00 87 E-posta: info@erkymm.com

Detaylı

Kanatları Kırılan Çocuklar Cuma, 02 Ekim :21

Kanatları Kırılan Çocuklar Cuma, 02 Ekim :21 İnsanlara yardım etmeyi millet olarak çok severiz. Bazen üzerimize vazife olmayan görevleri de kendimize yükleyerek, sırf iyilik olsun diye insanlara yardım etmeye çalışırız. Bunu bazen o kadar abartırız

Detaylı

Abdest alırken kep ve şapka veya kufiyenin üzerini mesh etmenin hükmü. Muhammed Salih el-muneccid

Abdest alırken kep ve şapka veya kufiyenin üzerini mesh etmenin hükmü. Muhammed Salih el-muneccid Abdest alırken kep ve şapka veya kufiyenin üzerini mesh etmenin hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 202-433 ح م ملسح القبعة والكوفية

Detaylı

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır:

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır: Sorularlarisale.com "Kur'an ın her kelamı üç kaziyeyi müştemildir. Birincisi, bu Allah ın kelamıdır. İkincisi, Allah ca murad olan mana budur. Üçüncüsü, mana-yı murad budur..." İzah eder misiniz? "Kur'an

Detaylı