ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ"

Transkript

1 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Yıldız VARIŞLI İNŞAAT FİRMALARINDA ÇALIŞANLARIN İŞ DOYUMU İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI ADANA, 2010

2 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ İNŞAAT FİRMALARINDA ÇALIŞANLARIN İŞ DOYUMU Yıldız VARIŞLI YÜKSEK LİSANS TEZİ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI Bu Tez / /2010 Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği/Oyçokluğu ile Kabul Edilmiştir Doç. Dr. Emel ORAL Prof. Dr. Emin ÖCAL Doç. Dr. S. Seren GÜVEN DANIŞMAN ÜYE ÜYE Bu Tez Enstitümüz İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalında hazırlanmıştır. Kod No: Prof. Dr. İlhami YEĞİNGİL Enstitü Müdürü Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.

3 ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ İNŞAAT FİRMALARINDA ÇALIŞANLARIN İŞ DOYUMU Yıldız VARIŞLI ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI Danışman :Doç. Dr. Emel ORAL Yıl : 2010, Sayfa: 70 Jüri :Doç. Dr. Emel ORAL :Prof. Dr. Emin ÖCAL :Doç. Dr. S. Seren GÜVEN İş doyumu; işgörenlerin işlerinden duydukları hoşnutluk veya hoşnutsuzluktur. İşin özellikleriyle iş görenlerin isteklerinin uyuşması durumunda iş doyumu gerçekleşir. İş doyumu işletmelerin verimliliği açısından önem taşımaktadır. İş doyumu yüksek olan personelin örgütsel bağlılığı, kuruma katkısı, performansı daha yüksek olmaktadır. İşini seven benimseyen çalışanların işe devamsızlığı ve işi bırakma olasılığı daha az olmaktadır. İnşaat sektörü ülkemizin en fazla istihdam sağlayan ve ekonomiye katkısı olan sektörlerden biridir. İnşaat firmalarında çalışanların iş doyumu da sektörün verimliliği ve geleceği açısından önemlidir. Bu araştırmada inşaat firmalarında çalışanların iş doyumu üzerinde durulmuştur. İnşaat firmalarında çalışanlara anket uygulanarak SPSS 18 programında anket sonuçları değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler: İş doyumu, inşaat, çalışan, sektör I

4 ABSTRACT MA THESIS JOB SATISFACTION OF CONSTRUCTION COMPANY EMPLOYEES Yıldız VARIŞLI ÇUKUROVA UNIVERSITY INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES DEPARTMENT OF CONSTRUCTIONAL ENGINEERING Supervisor :Assoc. Prof. Dr. Emel ORAL Year : 2010, Pages: 70 Jury :Assoc. Prof. Dr. Emel ORAL :Prof. Dr. Emin ÖCAL :Assoc. Prof. Dr. S. Seren GÜVEN Job satisfaction is reached when the characteristics of job is in good agreement with the expectations of the employee. Job satisfaction is crucial to the efficiency of enterprises. Higher job satisfaction and organizational commitment of the staff results in higher performance rate. It is less likely for an employee to leave his/her job, if s(he) is satisfied with his/her job. Productivity in construction industry is very important for national economy as construction is one of the largest sectors providing employment. Job satisfaction of construction industry employees have been investigated in this study. A questionnaire survey has been undertaken and results were analysed by using different statistical methods. Key Words: Job satisfaction, construciton, working sector II

5 İÇİNDEKİLER SAYFA ÖZ.....I ABSTRACT... II İÇİNDEKİLER... III ÇİZELGELER DİZİNİ... V ŞEKİLLER DİZİNİ...VII 1. GİRİŞ İş Doyumu Kavramı İş Doyumunun Önemi İş Doyumunu Etkileyen Faktörler İş ve Niteliği Yönetim ve Denetim Ücret Gelişme ve Yükselme İmkanları Çalışma Şartları Birlikte Çalışılan Kişiler Örgütsel Ortam İş Doyumu Kuramları Maslow un İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı Herzberg in Çift Faktör Kuramı Adams ın Eşitlik Kuramı David McClelland ın Başarma İhtiyacı Kuramı V.H Vroom un Beklenti Kuramı Adelfer in VİG (ERG) Kuramı İş Doyumunun Sonuçları İş Doyumu ve Performans İş Doyumu ve Verimlilik İş Doyumu ve Tükenme İş Doyumu ve İşgücü Devri İşe Geç Kalma ve Devamsızlık III

6 İş Doyumu ve Örgütsel Bağlılık İşi Bırakma ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR MATERYAL VE METOD Araştırmanın Amacı Ve Yöntemi Araştırmada Kullanılan İstatistiki Yöntemler Araştırmanın Evreni Ve Örneklemi Araştırma Verilerinin Toplanması Araştırmanın Sınırlılıkları BULGULAR Örneklem Grubundaki Kişilerin Demografik Özellikleri İnşaat Sektörü Çalışanlarının İş Doyumu Düzeylerine İlişkin Bulgular İnşaat Sektörü Çalışanlarının İşlerinde Önem Verdikleri Faktörlere İlişkin Bulgular Hipotezlere İlişkin Bulgular SONUÇLAR VE ÖNERİLER Sonuçlar Öneriler KAYNAKLAR ÖZGEÇMİŞ EKLER EK 1: Anket Örneği IV

7 ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA Çizelge 1.1. Gereksinim kuramlarının karşılaştırılması Çizelge 3.1. Güvenirlik Analizi Sonuçları Çizelge 4.1. Demografik Özelliklere Göre Frekans ve Yüzde Dağılımları Çizelge 4.2. İnşaat Sektörü Çalışanlarının İş Doyumu Düzeylerine İlişkin İfadelere Verdikleri Cevapların Dağılımı Çizelge 4.3. İnşaat Sektörü Çalışanlarının İş Doyumu Düzeylerine İlişkin İfadelere Verdikleri Cevapların Dağılımı (Olumlu-Olumsuz) Çizelge 4.4.İnşaat Sektörü Çalışanlarının İşlerinde Önem Verdikleri Faktörlere İlişkin İfadelere Verdikleri Cevapların Dağılımı Çizelge 4.5.İnşaat Sektörü Çalışanlarının İşlerinde Önem Verdikleri Faktörlere İlişkin İfadelere Verdikleri Cevapların Dağılımı (Önemli-Önemsiz) Çizelge 4.6.İş Doyumu Puanı İstatistikleri ve Bu Puanların Örneklem Grubundaki Kişilerin Özelliklerine Göre İncelenmesi V

8 VI

9 ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA Şekil 1.1.Vroom un Bekleyiş Teorisi Şekil 1.2. İş Doyumu ve İşgörenlerin Çıktısı Şekil 1.3. Verimlilik-İş Doyumu İlişkisi Şekil 4.1.Örneklem Grubundaki Çalışanların Cinsiyetlerine Göre Yüzde Dağılımı Grafiği Şekil 4.2. Örneklem Grubundaki Çalışanların Yaşlarına Göre Yüzde Dağılımı Grafiği Şekil 4.3. Örneklem Grubundaki Çalışanların Eğitim Durumlarına Göre Yüzde Dağılımı Grafiği Şekil 4.4. Örneklem Grubundaki Çalışanların Medeni Durumlarına Göre Yüzde Dağılımı Grafiği Şekil 4.5. Örneklem Grubundaki Çalışanların Meslekte Toplam Hizmet Yıllarına Göre Yüzde Dağılımı Grafiği Şekil 4.6. Örneklem Grubundaki Çalışanların Şuandaki Görevde Hizmet Sürelerine Göre Yüzde Dağılımı Grafiği VII

10 VIII

11 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI 1. GİRİŞ Çağımızda işletmelerin başarıya ulaşabilmeleri ve mevcudiyetlerini koruyabilmeleri için işletmede çalışanların verimliliği kadar onların işletme yönetiminden, iş arkadaşlarından ve yaptıkları işlerde ulaştıkları doyuma da bağlı olduğu düşünülmektedir. Birçok araştırmacı iş doyumu ile verimlilik arasında ilişki bulunduğu sonucuna ulaşmıştır. İş doyum düzeyi yüksek olan çalışanlardan oluşan personel grubuna sahip olan işletmelerin daha başarılı ve piyasada daha kalıcı olmaları beklenir. Örgütler için oldukça önem taşıyan iş doyumu, çalışanların yaptıkları iş ve bu işin sahip olduğu nitelikler, örgütün yönetim ve denetim sistemleri, çalışanın aldığı ücret, örgütte sahip olunabilecek gelişme ve yükselme imkanları, çalışma şartları, birlikte çalışılan kişiler ve genel olarak örgütsel ortam şeklinde sıralanan faktörlerden etkilenebilmektedir. İş doyumuna ulaşma ya da ulaşamamak hem çalışanlar hem de örgütler açısından önem taşımaktadır. İş doyumuna ulaşma ya da ulaşamama sonucunda performans artması ya da azalması, verimliliğin artması ya da azalması, tükenmişlik, işgücü devri, işe geç kalma, örgüte olan bağlılığın artması ya da azalması ve iş bırakma şeklinde sıralanan olumlu ve olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Bu çalışmanın birinci bölümünde iş doyumu kavramı, iş doyumunun önemi, iş doyumunu etkileyen faktörler, motivasyon kuramları ve iş doyumunun sonuçları şeklinde sıralanan konular irdelenmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde önceki çalışmalar üzerinde durulmuştur. Literatür taraması haricinde bu çalışmada inşaat sektörü çalışanları ile iş doyumu üzerine bir alan araştırması yapılmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümü bu alan araştırmasının metodolojisine ayrılmıştır. Dördüncü bölümde ise anket uygulamasından elde edilen bulgular verilmiştir. Çalışmanın beşinci ve son bölümünde ise araştırmada ulaşılan sonuçlar ve bu sonuçlar doğrultusunda getirilen önerilere yer verilmiştir. 1

12 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI 1.1. İş Doyumu Kavramı İşgörenler, gereksinimlerini gidermek, iş ve iş ortamının şahsi değerlerine uygun olmasını beklemek durumundadırlar. Çalışanın gereksinimleri ve sahip olduğu değer yargıları, yaptığı iş ile uyumlu ise iş doyumu denilen olgu ortaya çıkmaktadır. İş doyumu, işin çeşitli yönlerine karşı beslenen tutumların bir bütünüdür. İş doyumu; işgörenlerin işlerinden duydukları hoşnutluk veya hoşnutsuzluktur. İşin özellikleriyle iş görenlerin isteklerinin uyuşması durumunda iş doyumu gerçekleşir. İş doyumunun düşük olması şartların olumsuza doğru gittiğinin bir göstergesi olarak örgütlerde yaşanan bir problemdir (Akıncı, 2002: 3). İş doyumu kapsamlı bir tutum olarak görülebildiği gibi, bireyin işinin değişik kısımları için de uygulanabilir. Bu bakımdan iş doyumu, önemli olarak görülen çeşitli iş faktörlerine yönelik olarak bireyin tutumlarının oluşturduğu bir olgudur (Erigüç ve Yıldırım, 2001). İş doyumu, işin çeşitli yönlerine karşı beslenen tutumların toplamı ve elde edilen sonuçların beklentileri ne kadar karşıladığı ile ilgilidir (Eren, 1996: 112). İş doyumu, örgütsel davranış araştırmacılarının ilgi odağında olan bir konudur. İş doyumu üzerindeki ilginin birinci temel nedeni, işe yönelik olumlu ve olumsuz eğilimlerin örgütsel davranış üzerinde güçlü bir etkiye sahip olmasıdır. Bireyin çalışma hayatı boyunca gördükleri, yaşadıkları, elde ettikleri, sevinç ve üzüntüleri olacak bu tür bilgi ve duygu birikimleri sonucu da işlerine veya örgütlerine karşı tutumları gelişecektir. İş doyumu bu tutumun genel yapısıdır. Kişinin işine karşı tutumu olumlu ve olumsuz olabileceğinden dolayı, çalışanları elde tutmanın temel faktörlerinden biri de iş doyumu olmaktadır (Erdoğan, 1996: 231). İş doyumu, genel olarak iş ortamını oluşturan durumlara karşı çalışanların gösterdikleri olumlu ya da olumsuz duygular veya tepkiler olarak tanımlanabilir (Özgüven, 2003: 127). İş doyumu bireyin, toplam iş çevresinden örneğini işin kendisinden, yöneticilerden, çalışma grubundan ve iş organizasyonundan elde etmeye çaba gösterdiği rahatlatıcı ve iç yatıştırıcı bir duygudur. İş doyumu, çalışanların işle ilgili değerlerinin iş sayesinde karşılandığını algılaması ve bu değerlerin bireyin ihtiyaçları ile uyumlu olması olarak tanımlanmakta, başka bir deyişle çalışanın işini ya da iş 2

13 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI hayatını değerlendirmesi sonucu duyduğu haz ya da ulaştığı hissel doyum şeklinde tanımlanmaktadır (İgar, 2001, 6). Bir başka tanıma göre ise iş doyumu, bireysel ihtiyaçların karşılanma seviyeleri ile bireysel istek ve beklentiler arasındaki farktır (Çetinkanat, 1988: 23). İşgörenin yaşamında işten doyumun büyük önemi vardır. İşinden yeterli doyum sağlayan bir işgören yaşamaktan hoşlanmakta, yaşamdan doyumunu artırabilmektedir. İşten doyum, işgörenin özellikle ruhsal sağlığını korumasına yardım etmektedir. İşten doyum aynı zamanda bir insanın örgüte girmesine, örgütte çalışmasına da yol açmaktadır (Başaran, 1992: 23). İş doyumunun önemli olmasının en büyük nedenlerinden birisi de iş doyumunun, verimlilik, görev başında bulunma alışkanlığı ve örgütsel etkinlik gibi faktörleri etkilemesidir (Çoruh, 2001: 6).İşten doyum, bir işgörenin bir bütün olarak işini ya da iş yaşamını değerlendirmesiyle duyduğu haz ya da ulaştığı olumlu duygusal durumdur. Örgüt işgörenin beklentilerini ne oranda karşılayabiliyorsa, işgörenin işten doyumu da o oranda artacaktır. İşgörenin işinden duyduğu doyumun derecesi, bu hazzın ya da ulaştığı bu olumlu duygusal durumun derecesidir (Başaran, 2000: 215). İş doyumunun yaşam doyumu ile ilişkili olduğu ve bireyin fizik ve ruh sağlık kaynaklarını doğrudan etkilediği kabul edilmektedir İş Doyumunun Önemi İş doyumu, işgören ve örgüt açısından oldukça önemli bir kavram olmaktadır. Bunun nedeni ise, işgörenin doyumunun çok kısa vadede direkt olarak üretimi etkilemesinden kaynaklanmaktadır. Doyum yeterli düzeyde olmadığında, işgören işinde doyuma ulaşamadığında, doyumsuzluğu oranında hayal kırıklığına uğramaktadır. Hayal kırıklığına uğrayan işgören işe karşı isteksizlik, örgüte karşı soğukluk, devamsızlık, işini eksik yapma gibi üretimi etkileyen psikolojik tepkiler gösterecektir. İş doyumu, örgütsel davranış araştırmacılarının ilgi merkezidir. İş doyumu üzerindeki ilginin birinci temel nedeni, işe yönelik olumlu ve olumsuz eğilimlerin örgütsel davranış üzerinde güçlü bir etkiye sahip olmasıdır. Diğer bir deyişle, bireyin 3

14 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI çalışma hayatı boyunca gördükleri, yaşadıkları, elde ettikleri, sevinç ve üzüntüleri olacak bu tür bilgi ve duygu birikimleri sonucu da işlerine veya örgütlerine karşı tutumları gelişecektir. İş doyumu bu tutumun genel yapısıdır. Kişinin işine karşı tutumu olumlu ve olumsuz olabileceğinden dolayı, çalışanları elde tutmanın temel faktörlerinden biri de iş doyumu olmaktadır.( Erdoğan, 1996: 231) Günümüz koşullarında bir örgütün başarılı olabilmesi ve sürekliliğini sağlayabilmesi, örgütte çalışanların verimliliği kadar bunların örgüt yönetiminden, ödül sisteminden iş arkadaşlarından ve yaptıkları işten duydukları doyuma da bağlı olduğun ileri sürülmektedir.( Yüksel,1998: s.5-6.) İşgörenin yaşamında işten doyumun büyük önemi vardır. İşinden yeterli doyum sağlayan bir işgören yaşamaktan hoşlanmakta, yaşamdan doyumunu artırabilmektedir. İşten doyum, işgörenin özellikle ruhsal sağlığını korumasına yardım etmektedir. İşten doyum aynı zamanda bir insanın örgüte girmesine, örgütte çalışmasına da yol açmaktadır(başaran, 1992: 23). İş doyumunun yaşantımız üzerindeki etkileri son derece açıktır. Yöneticiler işgörenlerin iş doyumları ile ilgili olarak üç nedenle konuya yaklaşırlar. Birincisi doyumsuz kişi işten kaçar ve mümkün olduğunca işten ayrılmanın, başka bir işe geçmenin yollarını arar. Bu da örgüte büyük zarar verir. İkincisi iş doyumu yüksek olan birey daha sağlıklıdır ve daha uzun yaşar. Üçüncüsü iş doyumu yüksek olan birey bu mutluluğunu iş dışına da taşır ve yansıtır. Doyumlu olan kişi işe zamanında gelir ve devamsızlık yapmaz. Ayrıca işten ayrılma isteği çok düşüktür. Bu olgu araştırmalarla da kanıtlanmıştır. Doyum ve işçi sağlığı konusu, genelde az incelenen ve üzerinde az durulan bir konudur. Yapılan çalışmalarda doyumsuz kişilerin sık sık hasta oldukları görülmüştür. Özellikle baş ağrısı ve kalp rahatsızlıkları sıkça görülen hastalıklardır. Bu nedenle iş doyumu yüksek olan kişiler daha az doktora gider, daha az rapor alır bu da örgüt açısından sağlıkla ilgili masraflarda bir azalma sağlar.( Özkalp ve Kırel, 2001: ) Yapılan çalışmaların çoğunda, işgörenlerin zihinsel ve fiziksel sağlıklarıyla iş doyumu arasında yakın ilişki görülmektedir. Ancak, bu neden sonuç ilişkisinin yönünün tam olarak belirlendiğini söylemek olanaksızdır. İş doyumunun işgören ve işletme açısından bazı önemli sonuçları olduğu bilinmektedir. İş doyumunu sağlayan 4

15 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI kuruluşların eleman bulmakta zorlanmadıkları, personelinin süreklilik gösterdiği bilinirken, doyumsuzluğa yol açan kuruluşların eleman bulmakta zorlandığı, olumsuz sendikal çalışmalara sahne olduğu da bilinen sonuçlardandır. İş doyumunun yüksekliğinin işgören mutluluğuna katkıda bulunacağı, düşmesinin ise kişinin işine yabancılaşmasına, buna bağlı olarak da ilgisizlik ve uyumsuzluğun ortaya çıkacağı düşünülmektedir. (Erdoğan, 1996: ) İş yaşamı kalitesi, örgüt üyelerinin önemli kişisel ihtiyaçlarını çalışma yaşamlarında doyurabilme derecesidir. İş gücünde ortaya çıkan bu durum, tüm örgütlerde etkisini göstermektedir. Örgütlerin başarısı bireysel ve örgütsel doyum arasında hassas bir denge bulunmaktadır. Bir tarafın aleyhine bozulan denge, kısa süre içinde hem örgütsel başarıyı hem bireysel performansı olumsuz etkilemektedir İş Doyumunu Etkileyen Faktörler İş doyumunu etkileyen faktörler aşağıdaki başlıklar altında toplanmıştır (Balcı, 1985: 13): İş ve Niteliği İşgörenin icra ettiği işin niteliğini beğenmesi, işten doyumu etkileyen temel faktörlerdendir (Başaran, 1991: 203). Yapılan iş ve niteliği, işten duyulan doyumda önemli etkendir. İşin, yeni şeyleri öğrenmeye elverişliliği, bir takım beceri ve yetenekler gerektirmesi, toplumda saygın bir iş olması, bağımsızlık sağlaması ve başarı duygusu vermesi, işten duyulan doyuma ve doyumsuzluğa neden olur. İşin monoton olması, yani işin içeriğinin değişme imkanının az olması gibi nedenler doyumsuzluğa neden olabilmektedir. Devamlı aynı işi yapan işgören zamanla sıkılmakta ve doyumsuzluk duymaya başlamaktadır. İşgörenin, çalıştığı işi beğenmesi, işten doyumun başta gelen etkenidir. İşgörenin işini beğenmesi de aşağıdaki koşullara bağlıdır (Başaran, 2000: 218): 1. İşgörenin yeteneklerini kullanmaya elverişli olması, 2. Yenilikleri öğrenmeye, gelişmeye olanaklı olması, 5

16 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI 3. İşgöreni yaratıcılığa, değişikliğe ve sorumluluk almaya yönlendirilmesi, 4. İşin sorun çözmeye dayanması. Doyum sağlayıcılar, işin niteliği ile ilişkilidir ve iş görenin yaptığı iş ilişkisini tanımlarlar (Aydın, 2000: 92). Doyum sağlayıcı faktörler olarak başarı, tanınma, işin niteliği, sorumluluk ve yetişme faktörleri sayılabilir. Sayılan faktörler kabul edilebilir düzeyin altına düştüklerinde iş doyumu olumsuz etkilenmeye başlar. İş doyum düzeylerine olumlu etkileri olacağı düşünülen özellikler; yapılan işin niteliklerinin işgörenin yeteneklerini kullanmaya uygun olması, işin nitelik olarak işgörenin özbenlik duygularına ve kişiliklerine katkı sağlaması, işin yaşamlarına bir anlam katması ve düzen sağlaması, demokratik denetime fırsat verilmesi, işgörenlerin yaratıcılıklarını sergileyebilecekleri bir ortam oluşturulması, işgörenlerin bilişsel buluşlar ve yenilikler göstermesine olanak sağlaması, iş tanımının açık olması şeklinde sıralanmaktadır (Horozoğlu, 1995: 17) Yönetim ve Denetim Çalışılan örgütte yönetimin ve yöneticilerin niteliği, iş doyumunda etkili olan faktörlerden birisidir. Ekip çalışması yapılabilmesine olanak sağlayan, bireylerin verilen hizmetlere ilişkin kararlara katılmasını sağlayan, ekip üyeleri arasında açık iletişim imkanı sunan yönetim biçimleri, çalışanlara daha yüksek iş doyumu sağlamakta ve yöneticilerin dostça, nazik ve samimi olması, çalışanların sağlığı ve sorunlarına eğilmesi durumunda iş doyumunun önemli bir ölçüde artması beklenmektedir. Denetim konusunda ise çoğu işgörenin denetlenmekten hoşlanmadığı söylenebilmektedir. Özellikle denetim, düzeltici, yardım edici, birlikte yapıcı olmaktan çok kusur arayıcı, üstünlük gösterici, küçük düşürücü olduğunda işgörenlerin işten doyumlarında azalmalar olur. Dolayısıyla çalışanlar demokratik denetime, özellikle de özdenetime yer veren örgütlerde görev yapmayı tercih ederler (Başaran, 2000: 220). Yöneticiler ise iş görenlerin kendilerini iyi hissetmeleri, işe devam, yüksek performans, işe zamanında gelme gibi durumların iş doyumu ile yakından ilgili 6

17 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI olduğunu düşünürler. Dolayısıyla işe ilgili ve eğilimli bir düzeyde iş görenleri hazır tutmak istemelerinin örgütün başarısı için gerekli olduğu söylenebilir (Çetinkanat, 2000: 2-4) Ücret İşgörenler, verdikleri emeğin karşılığı olarak kendilerine verilen ücretin doğal olarak hak ettikleri miktarda olmasını arzu ederler. İş görenin çalışması neticesinde elde edeceği ve kendisi için anlamlı olan ücret en az duygusal doyum kadar önemlidir. Alınacak ücret işteki başarının karşılığıdır. Ücretin az gelmesi işten doyumu azaltmakta ve dolayısıyla verimlilik de azalmaktadır. İşgörenler, gösterdikleri gayret ve verdikleri emeklerin karşılığı olarak kendilerine ödenen ücretin yeterli ve adil olmasını isterler. Hem aldıkları ücretin, ihtiyaçlarını karşılama derecesine ne ölçüde karşıladığına hem de diğer benzer örgütlerdeki ödenen ücretleri dikkate alırlar. Bu karşılaştırmalar sonucunda kendisine verilen ücretin yetersiz veya adaletsiz olduğu duygusuna kapılan işgören huzursuz olur ve iş doyum düzeyi düşer. Örgüt yönetimi, genellikle ücret yetersizliği üzerinde durup, ücret adaletsizliğini dikkate almaz. Bunun önemli bir sorun yaratacağı ve ücret düşüklüğünden daha çok huzursuzluk ve doyumsuzluk yaratacağı düşünülmez (İncir, 1990: 33-34). İşgörenler, kendilerine verilen ücretin yeterli olup olmadığına karar verirken, bir yandan aldıkları ücretin ihtiyaçlarını mal ve hizmet olarak ne derece karşıladığına, öte yandan başka kuruluşlarda benzer işler için çalışanlara verilen ücretin miktarına bakarlar. Ücretlerini kuruluştaki diğer çalışanların ücretleriyle karşılaştırırlar (İncir, 1990: 82). Maaşın haricindeki sosyal yardımlar, ikramiyeler, tazminatlar gibi uygulamaların işgörenler için yeri ayrıdır. Çünkü bu gibi ödüllendirmeler ile işgörenler kendilerini hem örgüte ait hissetmekte, hem de motivasyonlarında ve iş doyum düzeylerinde artış olmaktadır. (Horozoğlu, 1995, 24). Tütüncü'nün (2000) iş doyumu ve işgören verimliliği hakkında yaptığı bir araştırmada, düşük ücretin iş doyumunu etkilemediği ancak çalışanların daha iyi 7

18 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI hayat şartlarına ulaşabilmek için farklı bir işi tercih edebileceklerini belirttikleri görülmüştür. Çelikkanat'ın (2002) yaptığı bir araştırmada ise iş doyumu ile ücret arasında yüksek düzeyde ilişki olduğu belirlenmiştir Gelişme ve Yükselme İmkanları İyi işleyen, nesnel kurallara dayanan bir yükselme sistemi, personeli verimli çalışmaya, bilgi ve yeteneklerini geliştirmek için çaba harcamaya yönelten iyi bir teşvik unsurudur (Tortop, 1994: 121). Birey bir işe karar vereceği zaman onun kendisine neyi getireceğini zihninde planlar. Çalıştığının sonucu olarak elde ettikleri arasında denge arar. Denge durumu algılarsa doyuma ulaşır ve işine bağlanabilir. Gelişme ve yükselme imkanları işgörenleri çalışmaya sevk etmede en önemli etmen olan hırs duygusunu doyuran imkanlardır. Bir işe yeni giren kişi, önünde ilerleme olanağının bulunmadığı ve ücretinin artmayacağı düşünürse her türlü çabanın gereksiz olduğuna inanarak işe karşı olumsuz bir tutum takınabilir. Böyle hallerde, tatminsizlik ve şikâyetler kaçınılmaz olacaktır. Terfi işlerinde iltimaslara çok rastlanmakta ve daha çok etki altına alınabilecek, idare edilebilecek kimseler üst kademelere terfi ettirilmektedir. Fakat bir yerde iş görende yeteneklerin ötesinde ruhsal denge, uysallık aramakta gereklidir. Bunun yanında, mümkün olan ölçüler içinde demokratik olup hiçbir art düşünceye sahip olmadan astlara da söz hakkı tanımak yerinde olacaktır (Eren, 1998: 184). Yükselme; çalışana, kişisel ilerleme, kendini gerçekleştirme olanağı verir. Bu olanak, kişinin kendine güvenini artırır, çalışanın kendini güçlü görmesini sağlar. Yükselme bireye güçlü bir prestij sağlar ve yüksek bir doyum verir (İncir, 1990: 88) Çalışma Şartları İşgörenler, ısı, nem, havalandırma, ışık, sessizlik, rahatlık, tehlikesiz olan işyerlerini tercih etmekte, bu gibi şeyleri önemsemektedirler (Başaran, 2000: 220). 8

19 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI Ayrıca çalışanların çoğu, işyerlerinin evlerine yakın çalıştıkları binanın yeni, temiz, işleri için gerekli olan araç- gereçlerin uygun ve kullanılır olmasını istemektedirler. Yapılan işin gerçekleştirilebilmesi ve öğrenme için gerekli araç-gereç, kütüphane, bilgisayar gibi olanaklarla; kantin, yemekhane, spor ve dinlenme ile ulaşım gibi fizyolojik gereksinimleri karşılayabilecek olanaklarının yeterliliği iş doyumunu etkileyebilecek çalışma şartları başlığı altında incelenebilmektedir (Çetinkanat, 2000: 53). İşgörenler, işyerinin eve yakın; binanın yeni, temiz; işte kullanılan araç gereçlerin iyi, kullanılır olmasını isterler. İşgörenlerin, fiziksel gereksinmelerini karşılayacak çalışma koşullarını aramaları; amaçlarını gerçekleştirecek araç gereç istemeleri hem verimlilik hem de işten doyum için ihtiyaç duydukları araçlardır. İşgörenler, çoğu kez kaygı ve düş kırıklıklarını, işe karşı olumsuz tutumlarını, ruhsal sorunlarını çalışma koşullarına yansıtırlar. Bu yüzden, çalışma koşullarından yakınmanın altında başka ne gibi sorunların bulunduğunu araştırmak bunları çözmek işgörenlerin doyumunu yükseltebilir Birlikte Çalışılan Kişiler Örgütteki ilişkiler, genellikle karşılıklı hizmet temeline dayalı işlevsel bir ilişkidir. İşlevsel ilişkide, her ilişki karşılıklı yapılan hizmete, yardıma, dayanışmaya dayanır. Bu ilişkilerin iyi olması çalışana doyum sağlamaktadır. Çalışanların birbiriyle ilişkileri zayıf, ilgileri kopuk ve bu ilgi insana yönelik değil de sadece göreve ilişkinse, samimiyet kolayca yitirilebilir ve bu ilişkiler hemen otoriter bir ilişkiye dönüşebilir (Horozoğlu, 1995: 36). Bu gibi durumlarda da iş doyumunun düşmesi olasıdır. Güven ve Akyüz'ün (2002) yaptıkları bir araştırmada iş arkadaşları arasında kabul görme ve bir gruba ait olmaya ilişkin kaygı düzeyinin arttıkça iş doyumsuzluğunun da artış gösterdiği belirtilmektedir. İşgörenlerin, birlikte çalıştıkları grubun yapısı veya doğası iş doyumunu etkileyen önemli faktörlerden biridir. Arkadaş canlısı, birbirlerini destekleyen bir iş grubunun, çalışanların doyumu üzerinde orta düzeyde bir etkisi vardır. Bireyin içinde bulunduğu grup çalışana bir destek, rahatlama, tavsiye ve iş konusunda çeşitli 9

20 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI yardımlarda bulunuyorsa bu tür ortamların iş doyumunu arttırıcı etkiye sahip oldukları söylenebilir. İşgören, yaptığı işi sevmese bile arkadaşları sebebiyle işinden mutluluk duyabilir. İyi bir çalışma ortamı, çalışma yaşamını daha zevkli kılabilir. Böyle bir çalışma ortamı ve çalışma grubu olmayan işgörenlerde iş doyumunun daha düşük olması beklenir Örgütsel Ortam Çalışılan örgüt, yönetimi ve diğer unsurları ile bir bütün olarak iş doyumunu etkileyen örgütsel faktörlerin başında gelmektedir. Çalışılan işyerinde uygulanan örgüt politikası, işyerinin doğası, yönetimi, iletişim sistemi, hizmet çevresinin geniş ve etkin olması, işgörenin iş doyumunda büyük bir rol oynamaktadır (Başaran, 1992: 208) İş Doyumu Kuramları 1943 te Maslow "Gereksinimler Sıradüzeni Kuramı" ile kişinin davranışlarını yönlendiren ihtiyaçların hiyerarşik bir sıralamasını yapmıştır. Maslow'un yaklaşımı bireylerin kendilerini geliştirme ihtiyacını ele almaktadır. Herzberg, Maslow'un çalışmalarından yola çıkarak motivasyon ile iş doyumunu birleştiren "İki Etmenli Kuram"ı geliştirmiştir. Alderfer yine çalışan motivasyonu ile ilgili "ERG Kuramı"nı geliştirmiştir de McCelland çalışanın başarı ihtiyacına vurgu yapan "Başarı Güdüsü Kuramı"nı, 1965'te de Adams motivasyona rasyonel bir bakış açısı ile "Hakkaniyet Kuramı"nı geliştirmiştir. Vroom'un geliştirdiği "Beklenti Kuramı" Hakkaniyet Kuramına benzer bir biçimde, çalışanın, davranışları hakkında yapacağı seçimin, o davranışın sonuçları ile ilgili olduğunu savunan, bilişsel bir yaklaşım olarak ortaya çıkmıştır. 10

21 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI Maslow un İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı Amerikalı psikolog Abraham Harold MASLOW tarafından ortaya atılmış olan İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı bilim çevrelerinde ilgi toplamıştır. Maslow, yaptığı klinik gözlemlerine dayanarak insanın temel ihtiyaçlarının neler olduğunu belirlemiş ve gözlem sonuçlarına yer verdiği Motivation and Personality adlı eseri yayınlamıştır. Maslow çalışmalarını iki ana varsayıma dayandırmaktadır. İlk varsayım; kişinin gösterdiği her davranışın, kişinin sahip olduğu belirli ihtiyaçları gidermek amacıyla sergilendiği varsayımıdır (Koçel, 2001: 511). Bireylerin ihtiyaçlarını gidermeye yönelik davranışlar sergileme eğilimleri bulunmaktadır. Dolayısıyla ihtiyaçlar, davranışlar üzerinde etkili olan belirleyici etmenlerdir. Diğer varsayım ise bireylerin ihtiyaçlarının belli bir hiyerarşik düzende alttan üste sıralandığı varsayımıdır. Birey için öncelikli olan ihtiyaçların en alt basamağında bulunanları tatmin etmektir. Alt basamaklardaki ihtiyaçlar karşılanmadan bir üst basamağa geçmenin anlamsız olduğu düşünülmektedir. İşgörenlerin ihtiyaçları adım adım yerine getirilmelidir. Yönetici işgörenlerin ihtiyaçlarını anlamıyor ise örneğin yemek ihtiyacını karşılamadan işgörenlerin özgüvenlerini geliştirmeye çalışıyor ise bu durum işgören için anlamsız ve tatmin etmeyen bir durum olmaktan öteye gitmeyecektir. Bununla birlikte örgütün kaynakları da boş yere harcanacaktır. Maslow un ihtiyaçlar hiyerarşisinin önemi burada ortaya çıkmaktadır. Birçok araştırmada Maslow un geliştirmiş olduğu bu ihtiyaçlar hiyerarşisi yaklaşımı konu olarak ele alınmıştır. Bazı araştırmalarda varsayımların doğrulanmadığının görülmesiyle birlikte Maslow un ihtiyaçlar hiyerarşisi yaklaşımı anlaşılır ve doğal bir yaklaşım olması ve tam bir mantığa oturması dolayısıyla bu alandaki önemli kuramlardan biri olarak kendine yer bulmuştur. Maslow'a göre bireyin ihtiyaçları hiyerarşik olarak beş grupta sıralanmaktadır (Çetinkanat, 1988): 1.Fizyolojik ihtiyaçlar: Motivasyon kuramlarında temel nokta olarak alınan fizyolojik ihtiyaçlar, bireyin harekete geçmesini sağlayan esas faktörlerdir. Aç olan bir organizmanın öncelikle yiyeceğe yönelmesi beklenir. Aç olan insanın spor 11

22 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI yapmaya, sohbet etmeye, saygınlık aramaya yönelmesi ya da kendini geliştirmesi beklenemez. Kısacası fizyolojik ihtiyaçlar güdülenmede bir başlangıç aşamasıdır. Açlık, susuzluk, uyku, barınma, oksijen ve hareket etme gibi yaşamın sürdürülmesi için, karşılanması gerekli olan, ancak birbirinden bağımsız gereksinimlerdir. Fizyolojik ihtiyaçların ortak noktaları şunlardır (Akat vd, 1999: 207): - Görevi olarak bilinenden bağımsızdır. - Refah derecesinin yüksek olduğu toplumlarda bu tür gereksinimler tipik teşvik unsuru olmaktan çok ender rastlanır türdendir. Ancak gelişmekte olan ülkelerde ve refah dereceleri düşük olan ülkelerde birinci derecede teşvik aracı olarak sayılabilir. - Bu tür ihtiyaçların sürekli bir şekilde ve kısa aralıklarla karşılanması zorunludur. - Bireylerin fizyolojik ihtiyaçları tatmin edildikten sonra güvenlik ihtiyaçları ortaya çıkar ve bir anlam ifade eder. 2.Güvenlik ihtiyacı: Organizmanın hareket etmesi için karşılanması birinci derecede zorunlu olan fiziksel ihtiyaçlar karşılandıktan sonra, birey yine temel bir ihtiyaç olan güvenlik ihtiyacını hisseder. Denge, bağımsızlık, korunma, kargaşadan kurtulma, yani zihinsel güvenlik, korku ve kaygılardan arınma özgürlüğü isteği kendini gösterebilir. Hastalık, yaşlılık ve iş göremezlik gibi durumlarda insan kendisini güvende hissedeceği bir durum ve bir güvence arar. Çalışma şartlarının sağlık ve insanca yaşama şartlarına uygunluğu, emeklilik ve sigorta gibi garantiler bireyin işine karşı motivasyonunu artırır (Özdayı, 1990: 48). Bunların sağlanabilmesi için devlet, yasa, düzenleme gibi garantilerin güvencesi aranır. Güvenlik ihtiyaçları, fizyolojik gereksinimler giderildikten sonra ortaya çıkar. Korunma, korku ve kaygı, hastalık, sosyal güvence gibi ihtiyaçlar kanun ve yasalar sayesinde karşılanabilecek gereksinimlerdir. Fiziksel Güvenlik: İşyerinin fiziki koşulları ve işgören için teknik alanda duyulan gereksinimdir. Bunlara; çalışma yerinin ısı, aydınlatma, temizlik, estetik, dekorasyon gibi fiziki koşullarının uygun olması ve iş akışının işi en iyi şekilde gerçekleştirecek düzeyde olması örnek olarak verilebilir. 12

23 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI Sosyo-Ekonomik Güvenlik: İş ve Sosyal Güvenlik Mevzuatı nda iş güvencesi, emeklilik hakkı, sigorta, çalışanların kendi ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin asgari geçimini sağlayacak bir ücretin tespit edilmesi ve bunun güvencesi gibi konularda güvence sağlanmıştır. 3.Ait olma ve sevgi ihtiyacı: Fizyolojik ve güvenlik ihtiyacı karşılanan birey bu aşamada artık sosyal ihtiyaçlarını da hissetmeye başlar. Temel ihtiyaçlardan fizyolojik ve güvenlik ihtiyaçları yeterince doyurulmayan bireylerin, bir üst ihtiyaç olan sevgi ve ait olma ihtiyacını hissetmesi beklenemez. Birey bu ihtiyaç doyuruluncaya kadar o aşamada çaba harcar. İnsanın sosyal bir varlık olarak toplumda yaşaması, diğer insanlarla ilişki içerisinde yaşamasını gerektirmektedir. İnsanın sosyal bir varlık olması nedeniyle hayatını verimli bir şekilde devam ettirebilmesi için sevmek ve sevilmek ihtiyacının tatmin edilmesi gerekir. Aksi takdirde onun homo-statik dengesi bozulur, performansı düşer. Bireyin, ait olmak, bir arada bulunduğu bireyler tarafından kabul görülmek isteği, başkaları tarafından sevilme, sevme ve arkadaş edinme gibi duygusal ve toplumsal gereksinimlerdir (Akat vd, 1999: 208). Bireyin yakın çevresinden başlayarak, arkadaşları, aynı ortamda bulunduğu diğer bireyler tarafından değer verilme sevilme, kabul görme gibi gereksinimleri oluşur. Bu gereksinimler doyurulmazlarsa kişiler mutsuzluk yaşarlar. İnsan anlaşabileceği, paylaşabileceği, sorunlarının çözümünde yardım alacağı ya da yardım edeceği insanlara ihtiyaç duyar. Sevmek, sevilmek ve buna karşılık görmek ister. Sevme, sevilme, bir gruba ve topluma ait olma gibi ihtiyaçlar bireyde güven duygusu, iç rahatlığı ve duygusal tatmin sağlar. Bir millete ait olma, bireyde toplumsal açıdan iç güven duygusu kazandırır. 4.Saygınlık ihtiyacı: Toplumda yaşayan her insanın az çok kendini beğenme, kabullenme, takdir edilme noktasında sağlam, tutarlı ve yüksek düzeyde bir değerlendirmesi vardır. Güç, yeterlik, beceriklilik, kendine güven, bağımsızlık, başarı ve özgür olma ihtiyacı ve şan, şöhret, şeref, itibar ve değer kazanma istekleri olarak bu ihtiyaçlar grubunu ikiye ayırmak mümkündür. Bu ihtiyaç düzeyinde tanınma, kendini gösterme, itibar elde etme ve kendine güven duyma gibi istekler yer almaktadır (Özdayı, 1990, 48). Saygınlık ihtiyacının doyurulması kişide kendine 13

24 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI güven, güçlü olma duyguları geliştirir. Engellenmesi ise içe kapanma ya da saldırganlık, tuhaflık, zayıflık ve çaresizlik gibi davranışları ortaya çıkarabilir. Bu ihtiyacın karşılanması bireyi zihinsel ve duygusal açıdan sağlığa ve dolayısıyla çalışmaya istekli hale getirir. Aksi taktirde yani bu ihtiyaçların karşılanamaması, bireylerde kendini küçük görme, zayıflık ve çaresizlik gibi durumların ortaya çıkmasına sebep olur. Bunlarla birlikte cesaret kırılır, kendine güven azalır ve verimlilik azalır. 5.Kendini gerçekleştirme ihtiyacı: Bireyin fiziksel, güvenlik ve sosyal ihtiyaçları doyurulsa bile onu güdüleyen ve harekete geçiren bir etken daha vardır. Birey çalıştığı işten yeterli parasal gelir, sosyal ilişkilerinden yeterli ilgi ve saygı bulabilir ama bu onun için artık yetersizleşebilir. Artık istediği ve daha üst seviyelere yükselebileceği işler onun için çekicidir. Ülkemizdeki işsizliğin büyük boyutlarda olması, işsizler için her işi çekici hale getirmektedir. Fakat elde edilen iş bir müddet sonra parasal durumu, statüsü, yeteneklerine uymaması, işi sevmemesi gibi sebeplerle çalışanlar tarafından beğenilmemektedir. Kendini gerçekleştirme gereksinimi, Maslow'un hiyerarşisinin en üst basamağını oluşturan gereksinimdir. Bu gereksinimler, insanın kendisini fark etmesi ve bireysel gelişiminin devamının bir sürecidir. Bu gereksinim, bireyin kendi potansiyelini, yaratıcılığını, kabiliyetlerini gerçekleştirmeyi amaçlaması ile ilgilidir. Bu gereksinimin ortaya çıkması, bireyin sosyal yaşamda yerini bulduğunu ve diğer gereksinimlerinin karşılanmış olduğunu göstermektedir. Üniversiteye girmek isteyen gençlerin çoğu istediği üniversite ve fakülteler olmasa da kazandığı fakülte ve bölümlere devam ederler. Bazen eğitimini tamamlamadan bazen da okul bittikten sonra aldığı eğitimin türünü ve kalitesini eleştirmeye başlarlar. Bu aşamadan sonra bulabildiği her işe girmeyi düşünür ama eğitim gördüğü alan ve statünün dışında işe girdikten bir müddet sonra artık bireyi o iş tatmin etmez hale gelir. Birey artık kendi yetenek ve isteklerine uygun iş ve ortam arar. Hatta sevdiği ve eğitim türüne ve statüsüne uygun işlerde çalışanlar bile bir süre sonra rutin çalışmalardan sıkılır ve farklılıklar ve yenilikler aralar. Kendilerini aşmak, yeni şeyler yapmak isterler. Bundan önceki ihtiyaçlar tatmin edilse bile, yeni bir ihtiyaç bireyi rahatsız edebilmektedir. Bu ihtiyaç insanın kendi potansiyelini, 14

25 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI yetenek ve özelliklerini harekete geçirme, pratiğe aktarma ihtiyacını ifade eder. Bu, kimine göre iyi bir yönetici, kimine göre iyi bir anne, kimine göre iyi bir bilim adamı ya da doktor olabilir. Bütün bunlar sayesinde bireyin rolünü en iyi şekilde tamamlama güdüsü oluşacaktır Herzberg in Çift Faktör Kuramı Herzberg çalışanların iş doyumunu ve verimliliğini arttırmak için güdüleyiciler üzerinde durmuştur. Çalışanlara işlerinde daha çok inisiyatif verilmesini öngören bu yaklaşıma "İş Zenginleştirme" demiştir. Maslow'dan sonra işgörenlerin etkin ve verimli olarak çalıştırılacağı iş yeri koşullarını belirlemek amacıyla araştırmalar yapan Herzberg ve arkadaşları 200 muhasebeci ve mühendis üzerinde araştırmalar sonucunda, çift faktör kuramını, diğer adıyla hijyen kuramını geliştirmişlerdir (Eren, 2001: 32). Herzberg iş zenginleştirme için şu yöntemleri önermiştir: (İncir, 1990) 1.Çalışanın özerkliğini, özgürlüğünü ve sorumluluğunu arttırma yönünde bazı yönetsel kontrollerin kaldırılması. 2.Çalışanın, işin bir parçasını yapmasındansa bütününü yapması. 3.Çalışanın kendi verimlilik ve performans hakkında sürekli ve dolaysız geribildirim alması. 4. Çalışana yeni ve zorlayıcı görevler verilerek bir konu hakkında uzmanlaşmasının sağlanması. Bu kurama göre bir çalışanın işteki davranışına katkıda bulunan tümüyle farklı iki boyut bulunmaktadır. Birinci boyutta iş tatminsizliğini ifade eden faktörlerin varlığı ya da yokluğunu anlatan hijyen faktörler, ikinci boyutta ise iş tatminini etkileyen üst düzey ihtiyaçların oluşturduğu motive edici faktörler bulunmaktadır (Barutçugil, 2004: 376). Çalışma koşulları, ücret, iş güvenliği, şirket politikaları, ast üst ilişkileri gibi hijyen faktörlerinin zayıf olması işin tatmin edici olmamasına neden olurken, hijyen faktörlerin varlığı iş tatminsizliğini giderir, fakat kendi başına insanların motive olmasını ve yüksek iş tatmini elde etmesini sağlayamaz. Sorumluluk, takdir, başarı, 15

26 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI işin niteliği gibi motive edici faktörler yüksek olduğunda çalışanların motivasyonları ve işteki performanslarında artışlar olacaktır. Hijyen faktörlerini sağlayan işverenler, iş doyumsuzluğunu ortadan kaldırırlar ancak motivasyonu sağlayamazlar.; takdir, işin niteliği, zorluğu, kişisel gelişim fırsatları gibi güçlü motive edici faktörleri yerinde ve zamanında kullanan yöneticiler de yüksek tatmin ve performans sağlayabilirler (Barutçugil, 2004: 377). Çift faktör kuramında, iş doyumuna sebep olan etkenler, doyumsuzluğa yol açanlara göre farklılıklar göstermektedir. Doyum ya da güdüleyici etkenlerin yokluğu doyumsuzluğa neden olmaz ama varlığı iş doyumundaki artışa neden olur. İş doyumu veya doyumsuzluğu nötr noktasından başlar. Sağa doğru giden güdüleyici etkenler karşılanması iş doyumuna, soldaki koruyucu etkenler iş doyumsuzluğuna iş doyumundan çok katkıda bulunurlar. Dolayısıyla iş doyumu ile iş doyumsuzluğunun birbirinin tersi şeyler olmadıkları sonucu çıkarılmaktadır (Çetinkanat, 2000: 19). Herzberg'in koruyucu etkenleri, Maslow'un fizyolojik, güvenlik ve sevgi gereksinimlerine benzer. Güdüleyici etkenlerin kendini gerçekleştirme ve saygınlık gereksinimleri ile benzeştiği görülmektedir Adams ın Eşitlik Kuramı Adams'ın geliştirdiği eşitlik kuramına göre güdülenme, kişinin iş ortamında ne kadar adaletli davranıldığı hakkındaki algısı ile ilişkilidir. Çalışan, iş için gösterdiği gayret ile elde ettiği sonuçlar yani karşılığında aldığı şeyleri hesaplama eğilimindedir. Çalışan, elde ettiklerini harcadığı çabaya oranlar. Bu oranı diğer çalışanların oranları ile karşılaştırır. Hakkaniyete ters düşen bir durumda bulunduğunu düşünmesi halinde, bu oranları hakkaniyeti sağlama yönünde değiştirme çabası içine girecektir. Beceri, bilgi, deneyim, iş için harcanan zaman, eğitim ve hizmet içi eğitim, işin çalışan açısından girdileridir. Çıktıları ise statü, ücret ve işin seviyesinden oluşmaktadır. Birey çıktı/girdi oranlarının diğer çalışanlar ile karşılaştırmasında eşitlik olduğu sonucunu çıkarması durumunda Adams ın eşitlik kuramına göre çalışan performansı için çaba sarf etmeye devam eder. Eğer çalışan, bu 16

27 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI karşılaştırmada eşitlik olmadığı sonucunu çıkarır ise burada haksızlık vardır. Adams'a göre, iş ortamlarındaki dengesizlik çalışanların bu tip karşılaştırmalar yapma ihtiyacı duymalarına yol açmakta ve bu karşılaştırmalar ve sonuçları çalışanların performansını da etkilemektedir (Çetinkanat, 2000: 27) David McClelland ın Başarma İhtiyacı Kuramı Yüksek başarı güdüsüne sahip kişilerin amaçlarını gerçekleştirmek ve üstlendikleri iş ne olursa olsun ilerleme sağlamak ihtiyacında olduklarının savunulduğu bu kuram McClelland ve arkadaşları tarafından 1950'lerden itibaren üzerinde çalışılmaya başlanmış olup elde edilen bulgularda pek çok ülkede başarılı yöneticilerin yüksek başarı güdüsüne sahip oldukları gözlemlenmiştir. McClelland böyle yöneticilerin başlıca şu üç özelliği taşıdığına işaret etmektedir: 1. Sorunları çözebilmek için sorumluluk alabilecekleri bir iş ortamı arzularlar. Yani sonuca ulaşmada kişisel sorumluluk alabilecekleri görevlere yönelme eğilimindedirler. 2. Kendilerine makul ve ulaşılabilir hedefler koymak ve tahmin edilebilir riskler almak eğilimindedirler. Ulaşılabilecek hedefler belirleyerek hesaplanmış riskleri göze almaktadırlar. 3. İşlerini ne kadar iyi yaptıklarını bilmek için iş hakkında sürekli geribildirim ve onaya ihtiyaç duyarlar. Başarı ve başarısızlığı konusunda kesin bir yargı bildirecek geri dönüşlere ihtiyaç duyarlar. McClelland ihtiyaçların öğrenildiğini ve kişiden kişiye değişen şekilde davranışa etkisi için potansiyel bir hiyerarşiye göre düzenlendiğini ve herkes için bu hiyerarşinin aynı olmadığını iddia etmektedir. İnsanlar olgunlaşırken kendilerine olan ve çevrelerinde oluşan olaylarla ilgili pozitif ve negatif duyguların birleştirilmesini öğrenmektedirler. Örneğin başarı durumu memnuniyet verici bir duygu oluşturmakta ve sonuçta başarma motivasyonu kendisini kişisel hiyerarşilerde en üst sıraya çıkarabilmektedir (Sabuncuoğlu ve Tüz, 2005: 61). Başarma ihtiyacı kuramında "Başarı Güdüsü" kavramı bireyin içinde olan güçleri temel almaktadır. McClelland, iş adamları, bilim adamları ve meslek sahipleri 17

28 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI üzerinde yaptığı çalışmalar sonucunda bu kişilerin başarı güdülerinin normalin ya da ortanın üzerinde olduğunu saptamıştır. Başarı ile güdülenen çalışanların tek amacı maddi kazanç sağlamak değildir. Bu amacın yanısıra büyük bir başarma arzusu duymaktadırlar. Yani çalışanlar için maddi kazanç elde etmenin yanında bir şeyler başarmış olma duygusunu hissetmenin de önemi büyüktür (Aydın, 2000: 89). Yüksek düzeyli bir başarma ihtiyacı duyan birey, amacı gerçekleştirmek için kişisel sorumluluk almadığı durumlarda doyuma ulaşamamaktadır. Zor işlere girmeyi tercih ederek bireysel başarı duygusunu artırmak istemektedir. McClelland ın başarma ihtiyacı kuramı, başarının güdülenmesi bakımından büyük öneme sahiptir (Aydın, 2000: 90). Konu ile ilgili yapılan tüm çalışmalarda bu kuram desteklenmese de, McClelland ın Başarma İhtiyacı Kuramı çalışan motivasyonu için geçerli bir açıklama getiren, genel kabul görmüş bir kuram olarak literatürdeki yerini almıştır V.H Vroom un Beklenti Kuramı Vroom tarafından geliştirilen Beklenti Kuramında bireyin tutumunu sadece ihtiyaçlar değil bunlarla birlikte tutumun bu ihtiyaçları karşılama gayesine ulaşacağı yönünde bir beklentinin de yönlendirdiği savunulmaktadır. Birey, bir konuda gayret sarf ettiğinde bu gayretin karşılığını alacağını öngörür. Gösterilen çabanın sonucu kişisel yeterlilik, kişinin kendisi hakkındaki algısı, denetim odağı gibi faktörlerden de etkilense bile, çabanın sonucunun beklenen başarılı sonuca ulaşmak olduğu kuramda ileri sürülmektedir. Bu kuramın üç temel unsuru bulunmaktadır (İncir, 1990): Beklenti: Beklenti, bir eylemin sonucunun geçekleşmesi ile ilgili olarak bireyin kendi tahminidir. Çalışan, yaptığı işe ilişkin bazı davranışları bekleyip beklemediğini belirlemelidir. Beklenti, iş görenin algıladığı bir olasılığı göstermektedir. İş gören yaptığı bir eylemin sonucunda bir hedefe ulaşacağına inanmak ister. Bu inanç süreç içerisinde değişikliklere uğrayabilir. Beklenti düzeyinin yüksekliği çabayı da yükseltir. Algılanan değer, iş görenin yaptığı iş sonucunda elde edeceği şeyin kafasında 18

29 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI canlandırdığı değeridir. Algılanan değerin düşmesi iş göreni amaca ulaşma yolunda çaba göstermekten uzaklaştırabilir. Bireyin beklentisinde elde edeceği sonuçlar, yanlı kendi tercihlerine bağlı olmayıp, kontrolü dışında olan başka olaylara da bağlı olmaktadır. Yani bireyin ulaştığı sonuçların kendi kontrolünde olmaksızın başka sebepler ile beklenmeyen sonuçlar doğurma olasılılığı yüksektir. Aracılık: İlk maddede sözü edilen davranışların sonuçlarının prim kazanmak gibi başka sonuçlar doğurması gerekir. Değer: Bu kuramda amaca verilen önemin beklenen değeri (valans) pozitif ya da negatif olarak tanımlanır. Kişi, söz konusu amaca ulaşmak istiyorsa değer pozitif, istemiyorsa negatif olarak tanımlanır. Örneğin pek çok kişi için yüksek bir maaş pozitif değere, riskli bir iş ise negatif valansa sahiptir. Bu valans değeri, iş görenin çaba harcayarak elde edeceği ödülü isteme düzeyini göstermektedir. Kazanılacak ödül birey için önemli ise ve bu ödülü istiyor ise valans yüksek bir değer alır. Bazı bireyler için önemli olan ödüller diğer bireyleri cezbetmeyebilir. Yani valans negatiftir. Kişilerin elde etmeleri olası olan ödüllere verdikleri değer, aynı zamanda bu ödülün onların ihtiyaçlarını karşılama ve onları doyuma ulaştırma düzeyi ile de ilgilidir. (Güdülenme = ( Beklenti x Değer)) İşgören bir davranışı gerçekleştirmek için bu sonuçların yeterli olup olmadığını belirlemelidir. İnsanın güdülenmesi yukarıdaki formülde gösterildiği gibi davranışın amacına ulaşacağı yönündeki beklentilerle değerlerin çarpımının toplamına eşittir. Vroom'un beklenti kuramına göre birey, yapacağı bir davranış sonucunda neyi tercih edeceğini, bu tercihine ulaşmak için nasıl ve ne kadar çaba harcaması gerektiğinin bilincindedir. Bu bilinçle ve bireyin geleceğine ilişkin sonuçlara verdiği önem düzeyini de dikkate alarak beklentilerini gözden geçirir. Bireyin, beklediği sonucu tercih gücü olmaktadır ve kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Eğer birey belli bir sonuca kayıtsız kalmışsa arzulama dereceleri sıfırdır. Arzulama derecesinin pozitif (+) olması için bireyin, bu sonucu elde etmeye, etmemeye göre daha fazla önem vermesi gerekir. Negatif (-) olması için ise, bu sonucu elde etmemeye, etmeye göre daha fazla önem vermesi gerekmektedir. 19

30 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI Böylece valence +1 ile -1 arasında bir değer alacaktır. Ancak şunu hatırlatalım ki, bu değerler, elde edilmek istenen sonuçların gerçek değerleri değildir. Bireyin bu sonuçlara atfettiği sübjektif değerlerdir( Eroğlu, 1998: 271). Valans Gayret Performans Birinci Düzeyde Sonuç İkinci Düzeyde Sonuç Tatmin Olma Bekleyiş Bekleyiş Araçsallık Şekil 1.1.Vroom un Bekleyiş Teorisi (Koçel, 1998: 448) Yapılan araştırmalardan elde edilen sonuçlar kuramın bazı sakıncalar taşıdığını göstermektedir. Kuram gerçekte olduğundan daha karmaşıktır. Çünkü insanların herhangi bir ödüle ihtiyaç şiddetleri zaman içinde değişmektedir. Yani insanın bekleyiş ve ümitleri zaman içinde şiddetle değişim göstermektedir( Eren, 2001: 536) Adelfer in VİG (ERG) Kuramı Erg kuramı ile ilgili olarak yapılan araştırmalarda Maslow'un beş gereksiniminin üç alt başlıkta incelenebileceği ve aynı anda üç gereksinimin güdülenmiş davranışta bulunabileceği ileri sürülmektedir (Çetinkanat, 2000: 17-18). Maslow'un Hiyerarşik İhtiyaçlar Kuramı ile ilişkili olan ERG kuramı Alderfer tarafından geliştirilmiştir. Alderfer'in kuramı üç temel gereksinim üzerine kurulmuştur: Var Oluş Gereksinimi: Yiyecek, su, barınma, korunma, fiziksel güvenlik gibi yaşamı sürdürmekle ilgili en alt düzeydeki gereksinimleri kapsar. Bir işgören bu gereksinimlerini ücret, örgütsel olanaklar, rahat çalışma ortamı ve iş güvenliği ile karşılayabilir (Çetinkanat, 2000: 16). 20

31 1.GİRİŞ Yıldız VARIŞLI İlişki Gereksinimi: Diğer insanlarla etkileşim, duygusal destek, saygı, kabul görme ve ait olma ihtiyaçlarını kapsar. Bireyler işte, iş arkadaşları ile sosyal ilişkiler, iş dışında da arkadaşlar ile ilişki gereksinimlerini gidererek doyuma ulaşabilir. Gelişme Gereksinimi: Kişisel gelişim, yeteneklerin ve becerilerin olabildiğince çok kullanımı ihtiyacıdır. Gelişme gereksinimleri bireylerin sahip oldukları kapasiteye ulaşabilmeleri için güdülenmelerine ilişkin gereksinimlerdir. Gelişme gereksinimlerinin giderilmesi, bireysel kapasitenin daha da gelişmesine olanak sağlar ve bireylerin yeni becerilerini keşfetmelerine olanak sağlar. Gelişme gereksinimleri, bireyin çevresiyle verimli şekilde yenilik ve yaratıcılıklarını geliştirecek biçimde etkileşimlerini kapsamaktadır. Bu gereksinimler, bireyin üzerinde yoğunlaşır ve birisinin sahip olduğu kapasiteye tam olarak ulaşabilmesi için güdülenmesine ilişkindir. Bu tip gereksinimlerin doyurulması, bireysel kapasitenin daha gelişmesini ve yeni yeteneklerin ortaya çıkmasını sağlar. Yapılacak iş, kendi içerisinde mücadele, otonomi ve yaratıcılık barındırıyor ise gelişme gereksinimlerini doyurabilir. Yeteneklerin gelişmesinin, yeni yeteneklerin ortaya çıkmasına neden olması sebebiyle gelişme gereksinimlerinin tam olarak doyurulması imkanı yoktur (Çetinkanat, 2000: 17). ERG kuramında kişinin geçmişteki yaşantı ve tecrübeleriyle içinde yaşadığı toplumun kültürel özelliklerinin ihtiyaçların sıralanmasında farklılık gösterebileceğini vurgulamaktadır (Ataman, 2002: 445). ERG kuramında ihtiyaçlar Maslow unkinde olduğu gibi bir hiyerarşi içerisinde değillerdir. Bu kuramda bütün ihtiyaçların bireyi aynı anda etkileyebileceği esastır. Maslow'un kuramının aksine, bu kuramda alt düzeydeki bir gereksinimin doyurulması kişiyi mutlaka bir üst düzeydeki gereksinime yönlendirmez. Maslow karşılanmayan gereksinimlerin saklı tutulduğunu savunurken, Alderfer bireylerin karşılanmayan gereksinimden vazgeçerek daha temel gereksinimlere yöneldiklerini öne sürmektedir. İki kuram arasındaki bir diğer fark ise Maslow'un doyurulmuş bir gereksinimin artık bireyi motive edici bir özelliğinin kalmadığını savunurken Alderfer'in bir ihtiyacın karşılanmasının o ihtiyacı daha da güçlendirebileceğini ileri sürmesidir. 21

İŞ TATMİNİ VE MOTİVASYON MİLLİ PRODÜKTİVİTE MERKEZİ

İŞ TATMİNİ VE MOTİVASYON MİLLİ PRODÜKTİVİTE MERKEZİ İŞ TATMİNİ VE MOTİVASYON Elif SANDAL ÖNAL Şirin Müge KAVUNCU MİLLİ PRODÜKTİVİTE MERKEZİ İŞ TATMİNİ (İş Doyumu) Elif SANDAL ÖNAL Sosyal Psikolog Milli Prodüktivite Merkezi Araştırma Bölüm Başkanlığı Uzmanı

Detaylı

9. HAFTA PFS102 SINIF YÖNETİMİ. Yrd. Doç. Dr. Ali Çağatay KILINÇ. cagataykilinc@karabuk.edu.tr

9. HAFTA PFS102 SINIF YÖNETİMİ. Yrd. Doç. Dr. Ali Çağatay KILINÇ. cagataykilinc@karabuk.edu.tr 9. HAFTA PFS102 Yrd. Doç. Dr. Ali Çağatay KILINÇ cagataykilinc@karabuk.edu.tr Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 2 İÇİNDEKİLER MOTİVASYON Motivasyon Teorileri Kapsam Teorileri

Detaylı

Davranışı başlatma Davranışların şiddet ve enerji düzeyini saptama Davranışlara yön verme Devamlılık sağlama

Davranışı başlatma Davranışların şiddet ve enerji düzeyini saptama Davranışlara yön verme Devamlılık sağlama 1 İnsan organizması güdüler ile harekete geçer İnsan davranışlarını yönlendiren dürtü ya da itici güç Davranış çeşitli gereksinimler sonucu oluşabilir Güdülerin işlevleri: Davranışı başlatma Davranışların

Detaylı

ÇALIŞAN İŞ DOYUMU VE MEMNUNİYETİ ARAŞTIRMASI

ÇALIŞAN İŞ DOYUMU VE MEMNUNİYETİ ARAŞTIRMASI ÇALIŞAN İŞ DOYUMU VE MEMNUNİYETİ ARAŞTIRMASI D.E.Ü TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ RADYASYON ONKOLOJİSİ ANABİLİM DALI İdil Akman, Semra Yakan, Yüksel Özmen, Fadime Akman Radyasyon Onkolojisi Kliniklerinin riskli

Detaylı

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ DOÇ.DR. ZEHRA ALTINAY SINIF YONETIMI Bu derste, Sınıf ortamı ve grup etkileşimi Grup türleri Grup ve lider Liderlik türleri Grup içi etkileşimin hedefleri

Detaylı

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ. Motivasyon Motivasyon Teorileri - 3 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ. Motivasyon Motivasyon Teorileri - 3 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ Motivasyon Motivasyon Teorileri - 3 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ Motivasyon Kuramları Alfender in ERG Teorisi Clayton Alfender e göre, Maslow un kuramı gerçek hayata uygun değildir. Ona göre,

Detaylı

UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) PSİ354 - Prof.Dr. Hacer HARLAK

UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) PSİ354 - Prof.Dr. Hacer HARLAK UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) Sosyal Psikoloji Uygulamaları HUKUK SAĞLIK DAVRANIŞI KLİNİK PSİKOLOJİ TÜKETİCİ DAVRANIŞI VE PAZARLAMA POLİTİKA ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ SOSYAL

Detaylı

Maslow (İhtiyaçlar Hiyerarşisi)

Maslow (İhtiyaçlar Hiyerarşisi) Kariyer q Kişinin yaşamı boyunca edindiği ilgili deneyimleridir. q Bir kişinin bütün yaşamı boyunca üstlendiği işlerin tümüdür. q Kişinin yaşamı boyunca sahip olduğu bir dizi iş ve bu işlere katılımı konusundaki

Detaylı

Bilimsel Araştırma Yöntemleri I

Bilimsel Araştırma Yöntemleri I İnsan Kaynakları Yönetimi Bilim Dalı Tezli Yüksek Lisans Programları Bilimsel Yöntemleri I Dr. M. Volkan TÜRKER 6 Bilimsel Süreci* 1. Gözlem alanının belirlenmesi 2. Ön Bilgi Toplama Yazın Taraması 3.

Detaylı

On ikinci Ders: Personelin Değerlendirilmesi ve Motivasyonu. Dersin Amacı. Dersin İçeriği MOTİVASYON NEDİR?

On ikinci Ders: Personelin Değerlendirilmesi ve Motivasyonu. Dersin Amacı. Dersin İçeriği MOTİVASYON NEDİR? On ikinci Ders: Personelin Değerlendirilmesi ve Motivasyonu Dersin Amacı Bu dersin amacı, motivasyon teorileri, memurları motive eden faktörler ile kamu yönetimi mevzuatında yer alan motivasyona ilişkin

Detaylı

16.05.2014. Motivasyon/Güdüleme. Motivasyonun Göstergeleri. Eski Motivasyon Kuramları. Motivasyon = harekete geçirme

16.05.2014. Motivasyon/Güdüleme. Motivasyonun Göstergeleri. Eski Motivasyon Kuramları. Motivasyon = harekete geçirme Motivasyon/Güdüleme Motivasyon = harekete geçirme SINITA ÖĞRENCİLERİN MOTİVASYONU Yrd. Doç. Dr. Çetin ERDOĞAN cerdogan@yildiz.edu.tr Motivasyonu tanımlamada üç ortak payda: Davranışa enerji sağlayan organizmadaki

Detaylı

22. Baskı İçin... TEŞEKKÜR ve BİRKAÇ SÖZ

22. Baskı İçin... TEŞEKKÜR ve BİRKAÇ SÖZ 22. Baskı İçin... TEŞEKKÜR ve BİRKAÇ SÖZ Eğitimde Rehberlik Hizmetleri kitabına gösterilen ilgi, akademik yaşamımda bana psikolojik doyumların en büyüğünü yaşattı. 2000 yılının Eylül ayında umut ve heyecanla

Detaylı

ÇALIŞAN MEMNUNİYETİ VE MOTİVASYON ELİF SANDAL ÖNAL

ÇALIŞAN MEMNUNİYETİ VE MOTİVASYON ELİF SANDAL ÖNAL ÇALIŞAN MEMNUNİYETİ VE MOTİVASYON ELİF SANDAL ÖNAL ÇALIŞAN MEMNUNİYETİ VE MOTİVASYON Bireylerin günlük hayatlarının yaklaşık üçte birini geçirdikleri işyerleri, kişi için önemli bir ortamdır. İşyerlerinde

Detaylı

Çalışma Hayatının İki Büyük Korkusu: İşsizlik ve İş Güvencesizliği Two Big Fear of Working Life: Unemployment and Job Insecurity

Çalışma Hayatının İki Büyük Korkusu: İşsizlik ve İş Güvencesizliği Two Big Fear of Working Life: Unemployment and Job Insecurity Çalışma Hayatının İki Büyük Korkusu: İşsizlik ve İş Güvencesizliği Two Big Fear of Working Life: Unemployment and Job Insecurity İskender GÜMÜŞ* Nebi Sümer, Nevin Solak, Mehmet Harma İşsiz Yaşam: İşsizliğin

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Önsöz... iii Giriş... 1. Birinci Bölüm ÖRGÜTSEL PSİKOLOJİYE GİRİŞ

İÇİNDEKİLER. Önsöz... iii Giriş... 1. Birinci Bölüm ÖRGÜTSEL PSİKOLOJİYE GİRİŞ İÇİNDEKİLER Önsöz... iii Giriş... 1 Birinci Bölüm ÖRGÜTSEL PSİKOLOJİYE GİRİŞ A-ÖRGÜTSEL YAPI VE PSİKOLOJİK TASARIMI... 9 1. İş ve Çalışmanın Psikolojisi... 10 2. Çalışmanın Doğası... 13 3. Çalışma Koşulları

Detaylı

ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ ÜCRET SİSTEMLERİNDE 360 DERECE PERFORMANS BELİRLEME

ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ ÜCRET SİSTEMLERİNDE 360 DERECE PERFORMANS BELİRLEME ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ ÜCRET SİSTEMLERİNDE 360 DERECE PERFORMANS BELİRLEME 2007470087 Z.Gizem ÜÇGÜL 2007470015 Merve BAYHAN 2007470075 Merve SEBAT 2006470045 Uğur KÖSE 2006470025 Mehmet

Detaylı

1..., insanların fiziksel ve fizyolojik arzu ve istekleri olarak ifade edilmektedir. 2..., tatmin edilmediği zaman ızdırap, elem, tatmin edildiği

1..., insanların fiziksel ve fizyolojik arzu ve istekleri olarak ifade edilmektedir. 2..., tatmin edilmediği zaman ızdırap, elem, tatmin edildiği 1...., insanların fiziksel ve fizyolojik arzu ve istekleri olarak ifade edilmektedir. 2...., tatmin edilmediği zaman ızdırap, elem, tatmin edildiği takdirde de haz veren bir duygudur. 3. Talep, insanların

Detaylı

Moleküler Yaklaşım: Liderlik Tarzlarının İklimin İtici Kuvvetleri Üzerindeki Etkisi

Moleküler Yaklaşım: Liderlik Tarzlarının İklimin İtici Kuvvetleri Üzerindeki Etkisi GOLEMAN Moleküler Yaklaşım: Liderlik Tarzlarının İklimin İtici Kuvvetleri Üzerindeki Etkisi Araştırmamızda her liderlik tarzının işyerindeki iklimin, yani çalışma ortamının altı itici kuvvetini nasıl etkilediğini

Detaylı

İŞLETME YÖNETİMİ. Yönetim İşlevleri. Yürütme Süreci. Yürütme Süreci. Yönetim İşlevleri. Yürütme. Yöneticilerin Yürütme Süreci ile İlgili Sahaları

İŞLETME YÖNETİMİ. Yönetim İşlevleri. Yürütme Süreci. Yürütme Süreci. Yönetim İşlevleri. Yürütme. Yöneticilerin Yürütme Süreci ile İlgili Sahaları İşlevleri İŞLETME ÖNETİMİ İşlevleri ürütme Girdiler Kontrol Planlama Organize etme ürütme Çıktılar Prof.r.Hayri ÜLGEN ürütme Süreci Çalışanları etkileyerek harekete geçirerek işletme amaçlarını sağlamaya

Detaylı

Rehberlik bir süreçtir. Bir anda olup biten bir iş değildir. Etkili sonuçlar alabilmek için belli bir süre gereklidir.

Rehberlik bir süreçtir. Bir anda olup biten bir iş değildir. Etkili sonuçlar alabilmek için belli bir süre gereklidir. Rehberlik Servisinin Ve Rehberliğin Tanıtılması Rehberlik Nedir? Rehberlik; eğitimde bir hizmet alanı olarak demokratik ortam içinde öğrencinin bedensel, zihinsel ve sosyal bütün kapasitelerini en ileri

Detaylı

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ. İş ve Yaşam Tatmini - 1 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ. İş ve Yaşam Tatmini - 1 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ ÖRGÜTSEL DAVRANIŞ İş ve Yaşam Tatmini - 1 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ İnsan işinden doyum elde ettiği ölçüde mutlu, edemediği ölçüde mutsuz olur. Kişinin işindeki mutluluğuna iş tatmini, mutsuzluğuna iş tatminsizliği

Detaylı

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Yrd. Doç. Dr. FATİH ÇINAR TEMEL KAVRAMLAR. Öğretim teknolojisi

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Yrd. Doç. Dr. FATİH ÇINAR TEMEL KAVRAMLAR. Öğretim teknolojisi TEMEL KAVRAMLAR Eğitim Öğrenme Öğretme Ortam Teknoloji Araç - gereç Öğretim materyali Eğitim teknolojisi Öğretim teknolojisi İletişim EĞİTİM: Davranışçı yaklaşıma göre eğitim, bireyin davranışında kendi

Detaylı

KIMYA BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ENDÜSTRİYEL KİMYAYA YÖNELİK TUTUMLARI VE ÖZYETERLİLİK İNANÇLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ; CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ

KIMYA BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ENDÜSTRİYEL KİMYAYA YÖNELİK TUTUMLARI VE ÖZYETERLİLİK İNANÇLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ; CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ KIMYA BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ENDÜSTRİYEL KİMYAYA YÖNELİK TUTUMLARI VE ÖZYETERLİLİK İNANÇLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ; CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ Öğr. Gör. Gülbin KIYICI Arş.Gör.Dr. Nurcan KAHRAMAN Prof.

Detaylı

İŞYERİNDE SAĞLIĞI GELİŞTİRME ve PROGRAM PLANLAMA. Prof.Dr.Ayşe Beşer Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi ayse.beser@deu.edu.

İŞYERİNDE SAĞLIĞI GELİŞTİRME ve PROGRAM PLANLAMA. Prof.Dr.Ayşe Beşer Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi ayse.beser@deu.edu. İŞYERİNDE SAĞLIĞI GELİŞTİRME ve PROGRAM PLANLAMA Prof.Dr.Ayşe Beşer Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi ayse.beser@deu.edu.tr 1 HEDEFLER.Sağlığı, koruma ve geliştirme kavramlarını bilme İşyerlerinde

Detaylı

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ Psikoloji RPD 101 Not III Uz. Gizem ÖNERİ UZUN Kişilik Gelişimi Kişilik Nedir? *Kişilik, bireyin iç ve dış çevresiyle kurduğu, diğer bireylerden ayırt edici,

Detaylı

Özel Bir Hastane Grubu Ameliyathanelerinde Çalışan Hemşirelerine Uygulanan Yetkinlik Sisteminin İş Doyumlarına Etkisinin Belirlenmesi

Özel Bir Hastane Grubu Ameliyathanelerinde Çalışan Hemşirelerine Uygulanan Yetkinlik Sisteminin İş Doyumlarına Etkisinin Belirlenmesi Özel Bir Hastane Grubu Ameliyathanelerinde Çalışan Hemşirelerine Uygulanan Yetkinlik Sisteminin İş Doyumlarına Etkisinin Belirlenmesi Sibel Yıldırım*, İlknur İnanır**, Zerrin Kaya*** * Acıbadem Hastanesi,

Detaylı

Güncel Liderlik Yaklaşımları: Hizmetkar ve Vizyoner Liderlik. Spor Bilimleri Anabilim Dalı

Güncel Liderlik Yaklaşımları: Hizmetkar ve Vizyoner Liderlik. Spor Bilimleri Anabilim Dalı Güncel Liderlik Yaklaşımları: Hizmetkar ve Vizyoner Liderlik Spor Bilimleri Anabilim Dalı Hizmetkar Liderlik Hizmetkâr liderlik, ekip üyelerine hizmet etmeyi, ihtiyaçlarını karşılamayı, gelişmelerini ve

Detaylı

Bilimsel Araştırma Yöntemleri I

Bilimsel Araştırma Yöntemleri I İnsan Kaynakları Yönetimi Bilim Dalı Tezli Yüksek Lisans Programları Bilimsel Yöntemleri I Dr. M. Volkan TÜRKER 8 Bilimsel Süreci* 1. Gözlem alanının belirlenmesi 2. Ön Bilgi Toplama Yazın Taraması 3.

Detaylı

MBA 507 (3) TUTUMLAR VE İŞ TATMİNİ

MBA 507 (3) TUTUMLAR VE İŞ TATMİNİ MBA 507 (3) TUTUMLAR VE İŞ TATMİNİ Tutum Tutum bir kişinin diğer bir kişi, bir olay veya çevresi ile ilgili olarak negatif veya pozitif tavırdır. Tutum Tutumlar değerler gibi sosyal ve duygusal inşalardır

Detaylı

H1. GİRİŞ VE TEMEL KAVRAMLAR 1.1. Girişimcilik

H1. GİRİŞ VE TEMEL KAVRAMLAR 1.1. Girişimcilik H1. GİRİŞ VE TEMEL KAVRAMLAR 1.1. Girişimcilik 1. Girişimcilik nedir? a) Yaşanan çevrenin yarattığı fırsatları sezmek b) Sezgilerden düşler üretmek c) Düşleri projelere dönüştürmek d) Projeleri yaşama

Detaylı

İş Sağlığı Güvenliğine Genel Bakış ve Güvenlik Kültürü Güvenlik, yapılan işin ve/veya çalışma şartlarının zarar ve/veya tehlike içermeme durumudur. Güvenliği sağlamanın üç ana kuralı vardır; 1- Güvenliği

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Önsöz... vii. 1. Bölüm SATIŞ YÖNETİMİ VE PAZARLAMA YÖNETİMİ İÇİNDEKİ YERİ

İÇİNDEKİLER. Önsöz... vii. 1. Bölüm SATIŞ YÖNETİMİ VE PAZARLAMA YÖNETİMİ İÇİNDEKİ YERİ İÇİNDEKİLER Önsöz... vii 1. Bölüm SATIŞ YÖNETİMİ VE PAZARLAMA YÖNETİMİ İÇİNDEKİ YERİ 1.1. Giriş... 1 1.2. Satış Yönetimi ve Pazarlama Yönetimindeki Yeri... 4 1.3. Satış Yönetiminde Trendler... 9 1.4. Satış

Detaylı

SINAV KAYGISI KİTAPÇIĞI

SINAV KAYGISI KİTAPÇIĞI SINAV KAYGISI KİTAPÇIĞI HAZIRLAYAN MUHAMMED PAMUK DİĞER DÖKÜMANLARIMIZI REHBERLİK İÇİN YAPILMIŞ YAZILIMLARIMIZI GÖRMEK İÇİN FACEBOOK GRUBUMUZA BEKLERİZ. LİNK: https://www.facebook.com/groups/teknorehbe

Detaylı

ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav?

ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav? Uzm Psk. Nuray ÖZBEN AVŞAR ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav? Çocuklar hızla büyüyor, çocukluk dönemini bitirip ilk erişkinlik olan ergenlik dönemine adımlarını atıyorlar. Ergenlik çağında fiziksel

Detaylı

MAVİ YAKALILARIN ÇALIŞMAYA YÖNELİK TUTUMLARI

MAVİ YAKALILARIN ÇALIŞMAYA YÖNELİK TUTUMLARI MAVİ YAKALILARIN ÇALIŞMAYA YÖNELİK TUTUMLARI ÇALIŞMA PSİKOLOJİSİ VERİ BANKASI ÖRNEĞİ www.calismapsikolojisi.net Yrd. Doç. Dr. Burcu KÜMBÜL GÜLER Kocaeli Üniversitesi Gündem İnsan Kaynakları ve Çalışma

Detaylı

İhtiyaçlar hiyerarşisi teorisi nedir?

İhtiyaçlar hiyerarşisi teorisi nedir? On5yirmi5.com İhtiyaçlar hiyerarşisi teorisi nedir? Maslow teorisi veya ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisi, ABD'li psikolog Abraham Maslow tarafından 1943 yılında yayınlanmış bir çalışmada ortaya atılmış ve

Detaylı

TEOG VE TERCİH DANIŞMANLIĞI

TEOG VE TERCİH DANIŞMANLIĞI TEOG VE TERCİH DANIŞMANLIĞI MESLEK; Bir kimsenin hayatını kazanmak için yaptığı, Diğer insanlara yararlı bir hizmet ya da ürün sağlamaya yönelik olan, Kuralları toplumca belirlenmiş, Belli eğitimle kazanılan

Detaylı

Programın Denenmesi. Hazırlanan program taslağının denenmesi uygulama sürecinde programda gerekli düzeltmelerin yapılmasına olanak sağlamalıdır.

Programın Denenmesi. Hazırlanan program taslağının denenmesi uygulama sürecinde programda gerekli düzeltmelerin yapılmasına olanak sağlamalıdır. Programın Denenmesi Hazırlanan program taslağının denenmesi uygulama sürecinde programda gerekli düzeltmelerin yapılmasına olanak sağlamalıdır. Deneme sonuçlarından yararlı bilgiler edinilmesi için program

Detaylı

YÖNETİM SİSTEMLERİ. TS EN ISO 9001-2000 Kalite Yönetim Sistemi TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi TS (OHSAS) 18001 İSG Yönetim Sistemi

YÖNETİM SİSTEMLERİ. TS EN ISO 9001-2000 Kalite Yönetim Sistemi TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi TS (OHSAS) 18001 İSG Yönetim Sistemi YÖNETİM SİSTEMLERİ Ülkemiz kuruluşları da Kalite, Çevre ve İş sağlığı ve güvenliği konularına verdikleri önemi göstermek, etkinlik ve verimliliği artırmak amacıyla Yönetim Sistemlerine geçiş için uğraş

Detaylı

GÜDÜLENME. Doç.Dr. Hacer HARLAK - Psikolojiye Giriş I

GÜDÜLENME. Doç.Dr. Hacer HARLAK - Psikolojiye Giriş I GÜDÜLENME Dersin konuları Güdülenme ile ilişkili kavramlar Güdülenme kuramları Biyolojik kuramlar İçgüdü Dürtü-azaltma Uyarılma Psikososyal Kuramlar Özendirici Bilişsel Biyopsikososyal kuram Maslow un

Detaylı

Meslek seçmek;hayat biçimini seçmek demektir.bu nedenle doğru ve gerçekçi seçim yapılması önemlidir.

Meslek seçmek;hayat biçimini seçmek demektir.bu nedenle doğru ve gerçekçi seçim yapılması önemlidir. MESLEK SEÇİMİ Kişinin gelecekteki yaşam tarzını belirlenmesinde dönüm noktası olan mesleğini seçmesi; doğru ve isabetli karar vermesi tüm hayatının kalitesini ve mutluluğunu etkiler. Kişinin mutluluğunda

Detaylı

İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ

İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Hizmetleri MADDE BAĞIMLILIĞI BAĞIMLILIK Bağımlılık, bireyin kendi ruhsal ve bedensel sağlığına

Detaylı

İşten Ayılma Nedenleri;

İşten Ayılma Nedenleri; Nitelikli Hemşireyi Yoğun Bakımda Tutma İşten Ayılma Nedenleri; Hemşireler NEDEN mesleklerinden, kurumlarından yada YB dan ayrılmak ister Uzm. Hem. Aycan KELEZ YAYIK Hemşirelik dünyada tarihsel olarak

Detaylı

EK 1: MEMNUNİYET ANKETLERİ

EK 1: MEMNUNİYET ANKETLERİ EK 1: MEMNUNİYET ANKETLERİ A.Okul Çalışanları Memnuniyet Anketi ERZİNCAN/ÇAYIRLI 29 EKİM İLKOKULU OKUL ÇALIŞANLARI MEMNUNİYET ANKETİ Değerli Çalışanımız; Okulumuzun sizlere daha kaliteli hizmet verebilmesi

Detaylı

Liderlik ve Motivasyon. Barış BARAZ Anadolu Üniversitesi

Liderlik ve Motivasyon. Barış BARAZ Anadolu Üniversitesi Liderlik ve Motivasyon Barış BARAZ Anadolu Üniversitesi Plan 1) Liderlik 2) Motivasyon Doç. Dr. Barış Baraz apple Anadolu Üniversitesi Liderlik Süreci Lider başkalarını, izleyicilerini belirli amaçlar

Detaylı

Editörler Prof. Dr.Mustafa Çelikten & Doç. Dr. Mehmet Özbaş EĞİTİM YÖNETİMİ

Editörler Prof. Dr.Mustafa Çelikten & Doç. Dr. Mehmet Özbaş EĞİTİM YÖNETİMİ Editörler Prof. Dr.Mustafa Çelikten & Doç. Dr. Mehmet Özbaş EĞİTİM YÖNETİMİ Yazarlar Doç.Dr. Emel Gönenç Güler Doç.Dr. Ercan Yılmaz Doç.Dr. Hatice Özutku Doç.Dr. İbrahim Halil Çankaya Doç.Dr. İlhan Günbayı

Detaylı

Ders seçimi; öğrencilerin ilgi, yetenek ve yaşamdan beklentilerinin değerlendirilmesini gerektiren zor bir süreçtir.

Ders seçimi; öğrencilerin ilgi, yetenek ve yaşamdan beklentilerinin değerlendirilmesini gerektiren zor bir süreçtir. Değerli Anne ve Babalar, Anne-baba olarak ders seçimi aşamasında etkimiz ne kadar olmalı?, Çocuğumun ilgi ve yeteneklerini nasıl belirlerim?, Çocuğuma uygun meslek grupları nelerdir?, ve Ders seçimi sürecinde

Detaylı

MOTİVASYON. Motivasyon (Güdüleme) nedir?

MOTİVASYON. Motivasyon (Güdüleme) nedir? MOTİVASYON 1 Motivasyon (Güdüleme) nedir? Harekete Geçirici BİR VEYA BİRDEN ÇOK İNSANI BELİRLİ BİR YÖNE VE AMACA DOĞRU DEVAMLI ŞEKİLDE HAREKETE GEÇİRMEK İÇİN YAPILAN ÇABALARIN TOPLAMIDIR. Hareketi Devam

Detaylı

Yöneticiye Rapor Osman Şahin

Yöneticiye Rapor Osman Şahin Yöneticiye Rapor Osman Şahin Focus Styles 22-May-203'de Hazırlanmıştır Sayfa 2 2005-2009 Saville Consulting. Tüm hakları saklıdır. Bu Rapor Hakkında Bu Rapor, bir kişinin önemli çalışma alanlarındaki motivasyonlarını,

Detaylı

TÜRKİYE DE VE DÜNYA DA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ

TÜRKİYE DE VE DÜNYA DA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ TÜRKİYE DE VE DÜNYA DA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İş Sağlığı ve Güvenliği Kavramı Geleneksel anlamıyla iş sağlığı ve güvenliği; işyerlerini işin yürütümü nedeniyle oluşan tehlikelerden uzaklaştırmak ve sağlığa

Detaylı

ÜNİTE - 1 İŞLETMENİN TEMEL KAVRAMLARI

ÜNİTE - 1 İŞLETMENİN TEMEL KAVRAMLARI ÜNİTE - 1 İŞLETMENİN TEMEL KAVRAMLARI 1-İşletmenin Temel Kavramları 2-İşletmenin Amaçları 3-Teşebbüs (girişim) 4-Yönetici Kavramı ve Yöneticinin Nitelikleri 5-Toplam Kalite Yönetimi Bu üniteye neden çalışmalıyız.!

Detaylı

Prof. Dr. Münevver ÇETİN

Prof. Dr. Münevver ÇETİN Prof. Dr. Münevver ÇETİN LİDERLİKLE İLGİLİ TANIMLAR Yönetim bilimcilerin üzerinde çok durdukları kavramlardan biri de liderliktir. Warren Bennis in belirttiği gibi, liderlik, üzerinde çok durulan, yazılan

Detaylı

ÜNİTE 1: Pazarlamanın Konusu, Kapsamı, Gelişimi ve. Değer Kavramı. ÜNİTE 2: Pazarlama Çevresi ve Bilgi Sistem ÜNİTE 3: Pazarlar ve Davranışlar

ÜNİTE 1: Pazarlamanın Konusu, Kapsamı, Gelişimi ve. Değer Kavramı. ÜNİTE 2: Pazarlama Çevresi ve Bilgi Sistem ÜNİTE 3: Pazarlar ve Davranışlar ÜNİTE 1: Pazarlamanın Konusu, Kapsamı, Gelişimi ve Değer Kavramı ÜNİTE 2: Pazarlama Çevresi ve Bilgi Sistem ÜNİTE 3: Pazarlar ve Davranışlar ÜNİTE 4: Pazarlama Yönetimi ÜNİTE 5: 1 Ürün Yönetimi ÜNİTE 6:

Detaylı

Çalışma Hayatında Psikolojik Sorunlar. Doç. Dr. Ersin KAVİ

Çalışma Hayatında Psikolojik Sorunlar. Doç. Dr. Ersin KAVİ Çalışma Hayatında Psikolojik Sorunlar Doç. Dr. Ersin KAVİ Davranış Nedir? İnsan hem içten,hem dıştan gelen uyarıcıların karmaşık etkisi (güdü) ile faaliyete geçer ve birtakım hareketlerde (tepki) bulunur.

Detaylı

SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU, İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU, İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU, İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI Program Koordinatörü Prof. Dr. Melikşah ERTEM 0232 246 49 49 / 208 meliksah.ertem@izmir.edu.tr Enstitü Sekreterliği Elif BADAKAL

Detaylı

PSİKOLOJİK YILDIRMANIN ÖNCÜLLERİ VE SONUÇLARI: HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ. Hacettepe Üniversitesi Psikometri Araştırma ve Uygulama Merkezi HÜPAM

PSİKOLOJİK YILDIRMANIN ÖNCÜLLERİ VE SONUÇLARI: HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ. Hacettepe Üniversitesi Psikometri Araştırma ve Uygulama Merkezi HÜPAM PSİKOLOJİK YILDIRMANIN ÖNCÜLLERİ VE SONUÇLARI: HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ Hacettepe Üniversitesi Psikometri Araştırma ve Uygulama Merkezi HÜPAM PROJENİN AMACI Bu projenin temel amacı Hacettepe Üniversitesi

Detaylı

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I HEDEFLER İÇİNDEKİLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I Gelişim Psikolojisinin Alanı Gelişim Psikolojisinin Temel Kavramları Gelişimi Etkileyen Faktörler Gelişimin Temel İlkeleri Fiziksel Gelişim Alanı PSİKOLOJİ Bu

Detaylı

ORGANİZASYONLARDA ÇATIŞMA YÖNETİMİ

ORGANİZASYONLARDA ÇATIŞMA YÖNETİMİ ORGANİZASYONLARDA ÇATIŞMA YÖNETİMİ ÇATIŞMA TANIMI İki veya daha fazla kişi arasında çeşitli kaynaklardan doğan anlaşmazlık olarak tanımlanmaktadır. Uzm. Hem. Samin Esmailzade Çatışma, aynı ya da karşıt

Detaylı

OYUN VE ÇOCUK. -Çocuğun iç dünyasını anlayabilmek. -Çocuğun olayları anlamasına yardım etmek. -Çocuğa olaylarla baş etme becerileri kazandırmak

OYUN VE ÇOCUK. -Çocuğun iç dünyasını anlayabilmek. -Çocuğun olayları anlamasına yardım etmek. -Çocuğa olaylarla baş etme becerileri kazandırmak OYUN VE ÇOCUK Oyun oynamak çocukluk çağına özgü psikolojik, fizyolojik ve sosyal içerikli bir olgudur. Oyun hem zihinsel gelişimin aynası olan hem sosyal becerilerin öğrenildiği hem de duygusal boşalımın

Detaylı

T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI. 2011 Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu

T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI. 2011 Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI 2011 Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu ARALIK 2011 1.1 Araştırmanın Amacı Araştırmada, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geliştirme

Detaylı

Bizi Zorlayan Çocuklarımızla İletişim. Prof. Dr. Ayşegül Ataman Lefke Avrupa Üni. TÜZYEKSAV Mütevelli Heyet İkinci Başkanı

Bizi Zorlayan Çocuklarımızla İletişim. Prof. Dr. Ayşegül Ataman Lefke Avrupa Üni. TÜZYEKSAV Mütevelli Heyet İkinci Başkanı Bizi Zorlayan Çocuklarımızla İletişim Prof. Dr. Ayşegül Ataman Lefke Avrupa Üni. TÜZYEKSAV Mütevelli Heyet İkinci Başkanı Ana babaları zorlayan özellikler Soruları ile sizi çıldırtıyor mu? Sizin unutmak

Detaylı

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ Psikolojik Danışma ve Rehberlik RPD 201 Not I Uz. Gizem ÖNERİ UZUN Çağdaş Eğitim *Toplumların ihtiyaç ve beklentileri durmadan değişmiş, eğitim de değişen bu

Detaylı

Maslow a Göre İhtiyaçlar Hiyerarşisi

Maslow a Göre İhtiyaçlar Hiyerarşisi SOSYAL GELİŞİM-2 Maslow a Göre İhtiyaçlar Hiyerarşisi Maslow, sağlıklı kişiliğin nasıl oluştuğuyla ilgili derin araştırmalar yapmış ve sağlıklı bir kişiliğin gelişebilmesi için gerekli olan gereksinmelerden

Detaylı

VERİMLİ ÇALIŞMA VE MOTİVASYON

VERİMLİ ÇALIŞMA VE MOTİVASYON VERİMLİ ÇALIŞMA VE MOTİVASYON Verimli çalışan? Verimli çalışan bireyin, motivasyonu yüksektir. Motivasyonun Kelime Anlamı Bu kavram İngilizce ve Fransızca motive kelimesinden türetilmiştir. Temelde kişinin

Detaylı

KARNE ALAN ÇOCUĞA NASIL DAVRANILMALI

KARNE ALAN ÇOCUĞA NASIL DAVRANILMALI KARNE ALAN ÇOCUĞA NASIL DAVRANILMALI Şüphesiz her veli çocuğunun başarılı olmasını ister, yine her öğrenci başarılı olmanın verdiği gururu, hazzı, mutluluğu, tatmak ister. En başta ailesinin, yakın çevresinin,

Detaylı

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI Bilgisayar ve internet kullanımı teknoloji çağı olarak adlandırabileceğimiz bu dönemde, artık hayatın önemli gereçleri haline gelmiştir. Bilgiye kolay, hızlı, ucuz ve güvenli

Detaylı

ODTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖĞRENCİ - VELİ - OKUL SÖZLEŞMESİ

ODTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖĞRENCİ - VELİ - OKUL SÖZLEŞMESİ ODTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖĞRENCİ - VELİ - OKUL SÖZLEŞMESİ Okul - veli işbirliği, öğrenci başarısını artıran önemli unsurlardan biridir. Veli katılımının öncelikli amacı, okulun eğitim - öğretim faaliyetlerini

Detaylı

Tüketici Satın Alma Davranışı Tüketici Davranışı Modeli

Tüketici Satın Alma Davranışı Tüketici Davranışı Modeli Bölüm 6 Pazarları ve Satın alma Davranışı Bölüm Amaçları davranış modelinin unsurlarını öğrenmek davranışını etkileyen başlıca özellikleri belirtmek Alıcı karar sürecini açıklamak Satın Alma Davranışı

Detaylı

8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI

8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI 8.0 PLANLAMA UYGULAMA ARAÇLARI 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 364 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 365 8.1 EKONOMİK VE MALİ YÖNLER 8.1.1 Giriş Kent gelişiminin planlaması farklı ülkelerde

Detaylı

SATIŞ & PAZARLAMA İLETİŞİM VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ EĞİTİMİ

SATIŞ & PAZARLAMA İLETİŞİM VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ EĞİTİMİ SATIŞ & PAZARLAMA İLETİŞİM VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ EĞİTİMİ Genel Amaç İş yaşamında başarılı olmak ve rakiplerinden sıyrılarak farklılık yaratarak isteyen kişi ve kuruluşlara yönelik olarak, akademik bilgiler

Detaylı

PERFORMANS DEĞERLEME VE KARİYER YÖNETİMİ

PERFORMANS DEĞERLEME VE KARİYER YÖNETİMİ PERFORMANS DEĞERLEME VE KARİYER YÖNETİMİ «Hiçbir müşteri ürünü satın almaz, ürünün kendisi için yapabileceklerini satın alır.» P.F. Drucker 2 Hayat adeta bir ölçüm ve değerleme sürecidir. Performans Değerleme;

Detaylı

STRES ÇEŞİTLERİ. Duygusal Stres Yaşamımızı direkt etkilemeyip, dolaylı olarak etkileyen strestir.

STRES ÇEŞİTLERİ. Duygusal Stres Yaşamımızı direkt etkilemeyip, dolaylı olarak etkileyen strestir. STRES YÖNETİMİ 1 STRES NEDİR? Bireylerin, fiziksel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi veya zorlanması ile ortaya çıkan psikolojik bir durumdur. Kişilerde meydana gelen ve onları normal faaliyetlerinden

Detaylı

KALİTE KAVRAMI ve UNSURLARI

KALİTE KAVRAMI ve UNSURLARI KALİTE KAVRAMI ve UNSURLARI Kalite, bir ürün veya hizmet ile ilgili özelliklerin, belirlenen veya olabilecek ihtiyaçları karşılama derecesidir. Kalite Sözlüğü Kalite, genel olarak günlük konuşmalarda

Detaylı

T.C. MEVLANA ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. MEVLANA ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar T.C. MEVLANA ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ YÖNERGESİ Amaç BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar MADDE 1 (1) Bu Yönergenin amacı, Mevlana Üniversitesinde öğrenim gören engelli öğrencilerin

Detaylı

Güdüleme (Özendirme, motivasyon)

Güdüleme (Özendirme, motivasyon) Güdüleme (Özendirme, motivasyon) Çalışanların örgütsel amaçların gerçekleşmesi için yürütülecek etkinliklerde iç güdüsel anlamda çaba göstermelerini sağlayacak, işine ve iş ortamına karşı olumlu tavırlar

Detaylı

AİLENİN ÖZÜRE UYUM SÜRECİ

AİLENİN ÖZÜRE UYUM SÜRECİ AİLENİN ÖZÜRE UYUM SÜRECİ Zihin Özürlü Çocukların Aileleri Bir çocuğun doğumu aileyi gerek yapısal, gerek gelişimsel, gerekse işlevsel olarak etkiler. Çocuğun doğumuyla duyulan mutluluk ve sevinç bu değişimlerin

Detaylı

T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI. 2012 Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu

T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI. 2012 Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI 2012 Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu OCAK 2013 1.1 Araştırmanın Amacı Araştırmada, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geliştirme

Detaylı

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KADIN CALISMALARI ANABİLİM DALI Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği Yüksek Lisans Bitirme Projesi Derya Demirdizen Proje Danışmanı Prof.

Detaylı

yukarıda olduğu psikolojik bir durumdur.

yukarıda olduğu psikolojik bir durumdur. Stress Yönetimi STRES NEDİR? Bireylerin, fiziksel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi veya zorlanması ile ortaya çıkan psikolojik bir durumdur. Kişilerde meydana gelen ve onları normal faaliyetlerinden

Detaylı

BAĞLAŞIMCILIK. HAZIRLAYAN: Mustafa GÜNENDİ

BAĞLAŞIMCILIK. HAZIRLAYAN: Mustafa GÜNENDİ BAĞLAŞIMCILIK HAZIRLAYAN: Mustafa GÜNENDİ Edward Lee Thorndike (1874-1949) Thorndike ilk yazılarında, öğrenmenin temelinin, duyusal uyarıcılar ile harekete geçiriciler arasında kurulan bir bağ olduğunu

Detaylı

Katılımcıların, iş sağlığı ve güvenliğinde yönetsel/ organizasyonel yaklaşımların önemi ve uygulamaları konusunda bilgi sahibi olmalarını

Katılımcıların, iş sağlığı ve güvenliğinde yönetsel/ organizasyonel yaklaşımların önemi ve uygulamaları konusunda bilgi sahibi olmalarını Katılımcıların, iş sağlığı ve güvenliğinde yönetsel/ organizasyonel yaklaşımların önemi ve uygulamaları konusunda bilgi sahibi olmalarını sağlamaktır. İş organizasyonunun tanımı ve kapsamını bilir. İş

Detaylı

Bu faaliyet sonucunda, yaşlı ve hasta hizmetleri alanında yer alan meslekleri

Bu faaliyet sonucunda, yaşlı ve hasta hizmetleri alanında yer alan meslekleri HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ Bu faaliyet sonucunda, yaşlı ve hasta hizmetleri alanında yer alan meslekleri tanıyacaksınız. A.ALANIN MEVCUT DURUMU VE GELECEĞİ Yaşlılık, 21. yüzyılda ön plana çıkan en önemli

Detaylı

( Yeniden Yapılanma)

( Yeniden Yapılanma) REORGANİZASYON ( Yeniden Yapılanma) ÇAĞDAŞ YÖNETİM İLKELERİ DERSİ 2013 Yrd.Doç.Dr. Levent VURGUN DEĞİŞİM -Yönetim Felsefesi -Organizasyon Yapısı -Çalışanların Tam Katılımı Bu Organizasyon niçin var? (MİSYON)

Detaylı

Danışman Olarak Hemşire

Danışman Olarak Hemşire ÜNİTE 6 Danışman Olarak Hemşire Bu üniteyi çalıştıktan sonra, Amaçlar Danışmanın ne olduğunu, Danışmanın yararlarını, Danışmanın kimlere yapılabileceğini? Danışmanın tekniklerini, öğrenmiş olacaksınız.

Detaylı

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ DIŞ TİCARET ENSTİTÜSÜ WORKING PAPER SERIES. Tartışma Metinleri WPS NO/ 05 / 2015-8

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ DIŞ TİCARET ENSTİTÜSÜ WORKING PAPER SERIES. Tartışma Metinleri WPS NO/ 05 / 2015-8 İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ DIŞ TİCARET ENSTİTÜSÜ WORKING PAPER SERIES Tartışma Metinleri WPS NO/ 05 / 2015-8 ÖRGÜT KÜLTÜRÜNÜN ÇALIŞAN MOTİVASYONUNA ETKİLERİ: BELEDİYECİLİK SEKTÖRÜNDE BİR UYGULAMA Nihat

Detaylı

Eğitim Yönetimi ve Denetimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı (5 Zorunlu Ders+ 6 Seçmeli Ders)

Eğitim Yönetimi ve Denetimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı (5 Zorunlu Ders+ 6 Seçmeli Ders) Eğitim Yönetimi ve Denetimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı (5 Zorunlu Ders+ 6 Seçmeli Ders) Eğitim Yönetimi ve Denetimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı Dersin Kodu Dersin Adı T U/L Kredi ECTS EYD-504 Eğitim

Detaylı

KALKINMANIN YOLU EĞİTİMDEN GEÇER

KALKINMANIN YOLU EĞİTİMDEN GEÇER KALKINMANIN YOLU EĞİTİMDEN GEÇER Melisa KORKMAZ Giriş Türkiye, 2023 te küresel güç olma yolunda kararlı adımlarla ilerliyor. Bilişim teknolojilerinin ucuzlaması ve yaygınlaşması bilgi akışını hızlandırması

Detaylı

Bağımlılık-Bağımsızlık. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN

Bağımlılık-Bağımsızlık. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Bağımlılık-Bağımsızlık Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Yemedim yedirdim, içmedim içirdim, saçımı süpürge ettim Peki iyi mi ettim? Bağımlılık Bağımsızlık Bağlılık Bağımsızlık Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya

Detaylı

Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi

Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi Hangi Böbrek Hastalarına Ruhsal Destek Verilebilir? Çocukluktan yaşlılığa

Detaylı

Planlama Nedir? Planlama Ne Değildir? Başarılı Bir Plan. www.eminkaya.net 1. Pazarlama Planlaması

Planlama Nedir? Planlama Ne Değildir? Başarılı Bir Plan. www.eminkaya.net 1. Pazarlama Planlaması 2 Pazarlama Planlaması Planlama Nedir? Plan, bir amaca ulaşmada izlenecek yol ve davranış biçimini gösterir. Planlama ise, bir yöneticinin ileriye bakmasına ve kendine açık olan seçenekleri bulmasına yardım

Detaylı

Pazarlama: Tanım, Tarihçe, Kavramlar

Pazarlama: Tanım, Tarihçe, Kavramlar Pazarlama: Tanım, Tarihçe, Kavramlar Umut Al umutal@hacettepe.edu.tr - 1 Pazarlama - Tanımlar Tanım sayısının çokluğu Anlayış farklılıkları Tanımları yapanların özellikleri Dar ve geniş anlamda yapılan

Detaylı

İnsanların tek başına yeteneği, gücü, zamanı ve çabası kendi istek ve ihtiyaçlarını karşılama konusunda yetersiz kalmaktadır.

İnsanların tek başına yeteneği, gücü, zamanı ve çabası kendi istek ve ihtiyaçlarını karşılama konusunda yetersiz kalmaktadır. DR.HASAN ERİŞ İnsanların tek başına yeteneği, gücü, zamanı ve çabası kendi istek ve ihtiyaçlarını karşılama konusunda yetersiz kalmaktadır. Bu nedenle yönetimin temel görevlerinden birisi, örgütü oluşturan

Detaylı

KAVRAMLAR TUTUMLAR BECERİLER

KAVRAMLAR TUTUMLAR BECERİLER SAYI: 1 ANASINIFI I. PYP SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA: Kim Olduğumuz SÜRE: 22.09.2014-31.10.2014 ANA FİKİR: Fiziksel özelliklerimi ve ilgi alanlarımı bilmek kendimi tanımamı sağlar.

Detaylı

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı YÖNETİM Sistem Yaklaşımı Prof.Dr.A.Barış BARAZ 1 Modern Yönetim Yaklaşımı Yönetim biliminin geçirdiği aşamalar: v İlk dönem (bilimsel yönetim öncesi dönem). v Klasik Yönetim dönemi (bilimsel yönetim, yönetim

Detaylı

DEĞİŞEN ANNE BABA ROLLERİ

DEĞİŞEN ANNE BABA ROLLERİ DEĞİŞEN ANNE BABA ROLLERİ Çağdaş kuramlar kişiliğin kalıtımla getirilen bir takım özellikler ve çevreyle kurulan etkileşimler sonucu oluştuğunu ileri sürmektedir. Aile, hem kalıtımla aktarılan özellikler

Detaylı

HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ ALANI HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ AMAÇ

HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ ALANI HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ AMAÇ HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ ALANI HASTA VE YAŞLI HİZMETLERİ AMAÇ Bu faaliyet sonucunda, yaşlı ve hasta hizmetleri alanında yer alan meslekleri tanıyacaksınız. A. ALANIN MEVCUT DURUMU VE GELECEĞİ Yaşlılık,

Detaylı

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNE GİRİŞ VE IK PLANLAMASI PELİN BURUK

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNE GİRİŞ VE IK PLANLAMASI PELİN BURUK İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNE GİRİŞ VE IK PLANLAMASI PELİN BURUK İÇERİK Personel Yönetiminden İnsan Kaynaklarına Geçiş Değişen Dünyada İnsan Kaynaklarının Stratejik Rolü İnsan Kaynakları Yönetiminin Kapsamı

Detaylı

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÖĞRETMENİN İŞ ORTAMINDAKİ MOTİVASYONUNU ETKİLEYEN ETMENLER

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÖĞRETMENİN İŞ ORTAMINDAKİ MOTİVASYONUNU ETKİLEYEN ETMENLER T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İŞLETME ANABİLİM DALI ÖĞRETMENİN İŞ ORTAMINDAKİ MOTİVASYONUNU ETKİLEYEN ETMENLER Lütfü BÜYÜKSES YÜKSEK LİSANS TEZİ DANIŞMAN Doç. Dr. İlker

Detaylı

Güvene dayalı felsefemiz dünyanın her

Güvene dayalı felsefemiz dünyanın her En çok satılan kitapların yazarı Robert Levering tarafından 1992 yılında ABD de kurulmuştur 25 yıldır dünya çapındaki en iyi işyerlerini analiz ve tespit etmekteyiz. 25 yıllık araştırma ve milyonu aşkın

Detaylı

TOPLUMSALLIK. Başkalarıyla Birlikte Olma Eğilimi

TOPLUMSALLIK. Başkalarıyla Birlikte Olma Eğilimi TOPLUMSALLIK Başkalarıyla Birlikte Olma Eğilimi Toplumsallık Toplumsallık, başkalarıyla birlikte olmayı yalnız olmaya tercih etme eğilimini ifade eder. İnsanlar grup içinde birlikte yaşarlar. Bunu iyi,

Detaylı