Vitamin hapları ölümcül olabilir>> 6ʼda

Transkript

1 SAYFA 01 DEÜ lü doktor Kara Kıta nın kurtuluşu için seferber oldu Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde kurum çalışanlarına hizmet veren diş hekimi Dr. Berk Köse, Nijerʼde tam teşekküllü hastane kurmak için harekete geçtiklerini söyledi Türkiye'deki farklı bölgeler ve çeşitli branşlardan bir araya gelen hekimlerin 11 dernek ile işbirliği yaptığına dikkat çeken Dr. Köse, Hastanenin temelleri atıldı, çalışmalar devam ediyor. Tüm finansmanı 11 Türk derneği karşılıyor. Bu hastane bölge için çok önemli'' dedi. Bölgede 12 günden fazla kalınamadığını söyleyen Dr. Köse, sıtma hastalığının çok yaygın olduğunu belirtti. >> 8ʼde Kadınlar umut oldu Türkiye mercek altında Şehitlere özel park >> 4ʼte >> 5ʼte >> 4ʼte Kablo tüccarı patronunu gözünün önünde vurdular Yenişehir Gıda Çarşısı'nda kablo ticareti yapan Ertuğrul Öz, silahlı saldırıya uğradı. Sekreteri Yaldızcı'nın gözü önünde iki kurşunla ağır yaralanan Öz, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesiʼne kaldırıldı ~~ ŞAPKAYLA GİZLEMİŞ Olay, dün sabah saat sıralarında, Ertuğrul Öz ve Abdullah Öz kardeşlere ait işyerinde meydana geldi. İki hafta önce umreden döndüğü öğrenilen Ertuğrul Öz, sabah saatlerinde işyerine geldi. Bir süre sonra içeriye giren ve şapkayla yüzünü gizleyen kimliği belirsiz kişi, hiçbir şey söylemeden çıkardığı tabancasıyla Öz'e iki el ateş etti ve kaçtı. ~~ EŞKALİ BELİRLENDİ Karın boşluğu ve bacağından yaralanan Özʼün hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi. Olay yerinde inceleme başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, işyerinin güvenlik kameraların kayıtlarından saldırganın eşkalini belirledi. Kimliği tespit edilmeye çalışılan zanlının yakalanması için araştırma devam ediyor. >> 3ʼte Vitamin hapları ölümcül olabilir>> 6ʼda Şeker var un var ama helva yok Turizm sezonunu değerlendiren Çeşme Kaymakamı Becel, her türlü olumlu şarta rağmen istenilen seviyeye ulaşamadığını söyledi. Kaymakam Becel, ''Çok toplantı yapıyoruz, çok konuşuyoruz ama kapılardan dışarıya çıktıktan en fazla bir saat sonra yapılanlar konuşulanlar unutuluyor. Şeker var, un var, hepimiz Çeşme için bu kadar istekliysek geriye helva yapılması kalıyor'' dedi. >> 4ʼte Aşırı yağışların, pamukta rekolte ve kalite kaybına yol açtığına dikkat çeken Söke Ziraat Odası Meclis Başkanı Göven, Son yağışlarla birlikte, üreticinin zararı yaklaşık 13 milyon lirayı buldu dedi >> 5ʼte İzmirliler hibe parayı sevmiyor İzmir Kalkınma Ajansı Program Yönetim Birimi Başkanı Özer, kentin AB fonlarından yararlanma oranının düşük olduğunu açıkladı. Kamu kurumlarında AB Ofisleri kurulduğunu söyleyen Özer, Ama buralara ne gelen var ne de giden dedi. >> 5ʼte Denizli deki balık çiftlikleri darmadağın oldu ~~ YER GÖK ÖLÜ BALIK Denizli'de şiddetli yağışın ardından bazı köylerdeki tarlalar, derelerden taşan suların çekilmesiyle zarar gören balık çiftliklerinden kaçan balıklarla doldu. Akpınar, Sarıkavak, Kirazlıyayla ve Elmalı köylerinde derelerden taşan suların sürüklediği alabalıklar, suların çekilmesiyle bazı tarlaları doldurdu. ~~ KREDİ İLE KURMUŞTUK Alabalık çiftliklerinde hasar oluştuğunu belirten Sönmez, ''Birçok işletmeci, kredi çekerek kurduğu iş yerini kullanamıyor. Alabalık çiftliklerini yeniden kurmamız gerekiyor. Bütün balıklarımız tarlalara serildi. Üreticisi Yavru ise şiddetli yağış sonrası alabalık çiftliklerinin kumla kaplandığını söyledi. >> 5ʼte Ortada kaldık..! İzmir'in Selçuk ilçesindeki İsabey Mahallesi'nde güç şartlarda yaşayan Uygur ailesi, yağmurdan zarar gören evlerinin tamiratı için kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor. 4ʼte Denizden değil çiftlikten tüketin Deniz balıklarının çiftlik balıklarına göre daha tehlikeli olduğunu söyleyen Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Yetiştiriciliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr.Hoşsu, Deniz balıklarının ağır metalle karşılaşma ihtimali daha yüksek. Ama çiftlik balığı sürekli kontrol altında dedi. >> 4ʼte Ne olur bizi anlayın >> 4 te Yorgancılar dan Alman Konsolos Haberle ye uyarı Almanya'nın İzmir'de göreve yeni başlayan Başkonsolosu Haberle'yi ziyaret eden EBSO Başkanı Yorgancılar, Hak etmeyenler AB'de yer alırken bizim önümüze engeller konuluyor'' dedi. >> 5ʼte Çöp toplamak artık parayla! >> 4 te

2 SAYFA 02 Türkiye nin Artizi Bornova dan Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosuʼnda 3 yıldır oyunculuk eğitimi alan Burcu Biricik, ulusal bir televizyon kanalında yayınlanan ʻArtiz Mektebiʼ yarışmasında birinci oldu Ülkeye her yıl yeni tiyatrocular kazandıran BBŞT, çok izlenen bir televizyon yarışmasının Türkiye birincisini de çıkardı. 3 yıldır BBŞTʼde oyunculuk eğitimi alan Burcu Biricik, jüri üyeliğini Nurgül Yeşilçay, Müjde Ar ve Sinan Çetinʼin yaptığı Artiz Mektebi yarışmasının kızlar dalında birinci oldu. 10 hafta boyunca yarışmada kalan Burcu Biricik, şarkı, dans ve oyunculuk yeteneklerini birarada sergiledi. Diğer katılımcılarla kıyasıya bir rekabetin yaşandığı yarışmada, jüri ve halk oylamalarında en yüksek sonuçları alan Biricik, programın yayınlandığı kanalın bir dizisinde de rol alma hakkı kazandı.üç yıldır BBŞTʼde tiyatro eğitimi aldığını belirten Burcu Biricik, Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu bana çok şey öğretti. Tiyatroculuğun etik ve ahlakını burada öğrendim. Benim için bambaşka bir tecrübe oldu. Oyunculuk konusundaki tek eğitimim Bornova Belediyesi Şehir tiyatrosudur. Bornova Belediyesiʼnin benim için çok iyi bir eğitim merkezi olduğunu ve oyunculuğum ile kişiliğime çok şey kattığını yarışma sayesinde daha iyi gördüm diye konuştu. Burcu Biricik, BBŞT tarafından sahnelenen ʻİkinin Biriʼ, ʻYaşlı Hanımın Ziyaretiʼ, ʻGözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparımʼ, ʻYedi Kocalı Hürmüzʼ gibi çeşitli oyunlarda ve kısa filmlerde rol aldı yılında Antalya'da düzenlenen güzellik yarışmasında Miss Mediterranean kraliçesi seçilmişti. Ege Üniversitesi Arkeoloji Bölümü 3. sınıf öğrencisi olan Burcu Biricik, Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda stajyer kadrosuyla görev de yapıyor. Oynaya oynaya tartıştılar Eşrefpaşa Dr. Selahattin Akçiçek Kültür ve Sanat Merkeziʼnde gerçekleştirilen etkinlikte Sümer Ezgü geceye damgasını vurdu. Etkinlik öncesinde düzenlenen panelde, folklor ile ilgili sorunlar masaya yatırıldı Sazıyla sözüyle gönüllerde taht kuran Türk Halk Müziğiʼnin ünlü sesi Sümer Ezgü, Eşrefpaşa Dr. Selahattin Akçiçek Kültür ve Sanat Merkeziʼnde Ege Folklor Dernekleri Federasyonuʼnun 1. Kültür ve Sanat Ödülleri Töreniʼnde muhteşem bir mini konsere imza attı. Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, değerlendirmesinde; halk oyunlarının toplumu geleceğe taşıyan en temel yapılardan biri olduğuna belirterek, Toplumları geleceğe milli ve manevi değerler taşır. Bunların da temelinde halk oyunları vardır. Halk oyunları sadece toplumu bütünleştirici bir değer değil, aynı zamanda boş zamanların değerlendirildiği en yararlı spordur. Sorunların ve çözümlerin masaya yatırıldığı iki günlük çalıştayda olumlu sonuçlara varılması mutluluk verici. El ele vererek sorunların üstesinden gelineceğine inanıyorum diye konuştu. Ege Folklor Dernekleri Federasyonuʼnun (EFDF) ilkini gerçekleştirdiği ve iki gün süren Halk Oyunları Dernekleriʼnin Teşkilatlanma Problemlerinin Tespiti ve Çözüm Önerileri Çalıştayıʼnın ardından düzenlenen 1. Kültür Sanat Ödülleri Töreniʼne Kültür ve Turizm Bakanlığı Türk Kültür Varlıkları Daire Başkanı Yener Altuntaş, Ege Folklor Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Nebi Kayan, Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Halk Bilimi Anadalı Profesörü Dr. Metin Ekinci, akademisyenler ve çok sayıda dernek üyesi katıldı. Törende kendilerine destek veren kişi, kurum ve kuruluşlara, Halk Oyunlarına ve Türk Halk Müziğiʼne hizmet verenlere Kültür ve Sanat plaketleri verildi. Konak Belediyesiʼne de katkı ve desteklerinden ötürü plaketi verildi. Kırk yama kursu Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Tahtakuşlar köyünde, kadınların katıldığı Kırk Yama Kursu'nda üretilen eserlerin sergisi açıldı. Edremit Belediye Başkanı Tuncay Kılıç, açılışta yaptığı konuşmada, kursun amacının öncelikli olarak israfı önlemek olduğunu belirterek, kursiyerlerin eski ve yeni kumaşları değerlendirdiklerini söyledi. Kursiyerlere sertifikalarının da verildiğini dile getiren Kılıç, ''Edremit Belediyesi adına açtığımız el sanatları kurslarımız devam etmektedir. Kursiyerlerin evlerine destek olmak adına yaptıkları kursları her zaman destekliyoruz. Kırk yama kursunda yapılan ürünler, yazın köyümüze gelen turistlere satılıyor. Bütün öğrencilere çalışmalarında başarılar diliyorum'' dedi. 13 Ekim de İzmir de sahne alıcak İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen Filmekimi, 10. yılında ilk defa İstanbul sınırlarını aşıyor ve Avrupa Birliği programı MEDIAʼnın desteğiyle Türkiyeʼde beş şehirde daha sinemaseverlerle buluşuyor. Filmekimi, bu yıl İstanbulʼun yanısıra İzmir, Bursa, Konya, Trabzon ve Diyarbakırʼda yeni sinema sezonunu müjdeleyecek. İzmirli sinemaseverlerle ilk defa buluşacak olan Filmekimi, 13 Ekim 2011 Perşembe akşamı Mike Millsʼin "Yeni Başlayanlar/Beginners" adlı filmiyle başlayacak ve 16 Ekim Pazar akşamı sona erecek. 16 seansta 16 filmin gösterileceği programda, dünyanın belli başlı festivallerinde ödüller kazanmış, Cannes ve Venedikʼte dünya prömiyerleri yapılan filmlerle usta yönetmenler Lars von Trierʼin "Melankolia" ve David Cronenbergʼin "Tehlikeli İlişki" gibi merakla beklenen ve çok konuşulan son eserleri de bulunuyor. Ayrıca bu yıl nisan ayındaki 30. İstanbul Film Festivaliʼnde Uluslararası Yarışmaʼnın büyük ödülü Altın Laleʼyi kazanan Mısırlı yönetmen Ahmad Abdallaʼnın "Mikrofon" ve festivalin en çok seyredilen filmi, ünlü aktör Guillaume Canet'nin senaryosunu yazıp yönettiği "Küçük Beyaz Yalanlar" da yer alıyor. İstanbul Film Festivali Direktörü Azize Tan, yaptığı açıklamada, Filmekimi artık Türkiyeʼnin en önemli sinema etkinliklerinden biri oldu. Bu yıl ilk kez, etkinliğimizin 10. yılında MEDIA Mundusʼun desteği ve Saraybosna, Sofya ve Transilvanya film festivalleriyle işbirliği halinde İstanbulʼun yanısıra İzmir, Bursa, Konya, Trabzon ve Diyarbakırʼda gösterimler yapacağız. dedi. (CİHAN) Zengin olmanın kitabını yazdı Denizliʼde yaşayan emekli serbest mali müşavir Arif Orhan, 40 yıllık tecrübesini Herkes Zengin Olabilir ismiyle kitap haline getirdi. Binlerce yıldır insanların bol paraya ulaşmak için çalıştığını ancak bunu sadece küçük bir azınlığın elde edebildiğini vurgulayan Orhan, zenginliğe çalışarak, tasarruf yaparak ve planlı bir şekilde fırsatları değerlendirerek varılabileceğini söyledi. Kitabını okuyan herkesin, içindeki kurallara uyması halinde mevcut durumundan daha iyi bir noktaya geleceğini iddia eden Orhan, Pekiyi bu kurallardan neden kimsenin haberi yok? Zengin fakirin derdiyle dertlenmemiş, herkes fakirlikten zenginliğe adım atınca kendi yeni derdine düşerek eski dönemini unutmuştur. Fakirleri zenginleştirecek formülleri açıklarsa kendisinin tekrar fakir olacağını düşünmüştür. Oysa bu dünyanın zenginlikleri herkese yeter. dedi. Kitabının iktisatçılarınki gibi karmakarışık olmadığını ifade eden Orhan, Kurallar basittir ama uygulamak ve sabretmek zordur. Bu kurallara uyup zenginleşmek süreç işidir, birdenbire olmaz. Toplumu oluşturan kişiler zenginleştikçe toplum da zenginleşecektir. Zengin toplumdan oluşan devletimiz de güçlü olacaktır. şeklinde konuştu. Arif Orhan, kitabındaki kuralları uygulayarak çalıştığı dönemde 19 daireli apartman, 10 işyeri, tarlalar ve çeşitli arabalar aldığını sözlerine ekledi. ~~ KİTAPTAN BAZI ZENGİNLİK KURALLARI Tembel olmamak, bütçe yapmak alışkanlığı kazanmak, aylık kazancın yüzde 10ʼnu tasarruf etmek, talih oyunları, alkol ve sigara gibi alışkanlıklardan uzak durmak, fırsatları bilgili kişilere danışarak değerlendirmek, kira yerine ev alarak onun borcunu ödemek, yeni fikirlere açık olmak ve hemen reddetmeden dinleyip değerlendirmek. (CİHAN) İzmir de yaptı İzmir de Aydın da yaptı açtı İzmir'in Güzelbahçe İlçesi Belediye Resim Atölyesi çalışanları Aydın'da resim sergisi açtı. Vali Yazıcıoğlu Kültür Merkezi'ndeki sergi açılışına, Aydın Kültür ve Turizm İl Müdürü Nuri Aktakka, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, Aydın Belediye Başkan Yardımcısı Şefika Çoban, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Güzelbahçe Belediyesi Resim Atölyesi Yönetmeni Atanur Meriç, açılış konuşmasında, pastel, sulu ve renkli yağlı boya resimlerin yer aldığı eserlerin 7 yıllık özverili çalışmaların ürünü olduğunu söyledi. Sergi, 16 Ekim Pazar gününe kadar ziyarete açık olacak. Yıl: 1. Sayı: 64. İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. Şti adına Eflatun SAYGILI Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Yayın türü: Hakkı SARIÖZ Yerel - Süreli (Pazar günleri yayımlanmaz) Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 03 3 Olay Sayfa Sorumlusu : Kudret ALTINDAĞ İşyerinde vurup kaçtılar Yenişehir Gıda Çarşısı'nda kablo ticareti yapan Ertuğrul Öz, silahlı saldırıya uğradı. Sekreteri Yaldızcı'nın gözü önünde iki kurşunla ağır yaralanan Öz, hastaneye kaldılararak ameliyata alındı İzmirʼin Konak ilçesindeki Yenişehir Gıda Çarşısı'nda kablo ticareti yapan Ertuğrul Öz (34), işyerine gelen kimliği belirsiz bir kişinin silahlı saldırısına uğradı. Sekreteri Leyla Yaldızcı'nın gözü önünde iki kurşunla ağır yaralanan Öz, hastaneye kaldılararak ameliyata alındı. Olay, saat sıralarında, 1204/6 Sokak 38/6 numaradaki Sinada Elektrik isimli, Ertuğrul Öze ve Abdullah Öz kardeşlere ait işyerinde meydana geldi. İki hafta önce umreden döndüğü öğrenilen Ertuğrul Öz, sabah saatlerinde işyerine geldi. Bir süre sonra içeriye giren ve şapkayla yüzünü gizleyen kimliği belirsiz kişi, hiçbir şey söylemeden çıkardığı tabancasıyla Öz'e iki el ateş etti ve kaçtı. Biri karın boşluğuna, diğeri de bacağına isabet eden mermilerle yaralanan Öz, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesiʼne kaldırıldı. Özʼün hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi. Olayın şokunu üzerinden atamayan görgü şahidi sekreter Yaldızcı, polis tarafından ifadesine başvurulmak üzere emniyete götürüldü. Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, işyerinin güvenlik kameraların kayıtlarından saldırganın eşkalini belirledi. Kimliği tespit edilmeye çalışılan zanlının yakalanması için araştırma devam ediyor. Soruşturma kapsamında, üç çocuk babası genç işadamı Ertuğrul Özʼün iş ve özel yaşamı da mercek altına alındı. Özʼün yakınları kimseyle bir husumeti bulunmadığını iddia ederken son günlerdeki iş görüşmeleri ve ticari hayatındaki kişilerin de araştırıldığı kaydedildi. (CİHAN) Beni de dinleyin İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesiʼndeki çete davasında söz alan sanık avukat Özarpacı, ''Gizli tanık 1'' ve ''Gizli tanık 2'' gibi sanıklar ile müdafilerin olmadığı bir oturumda duruşma harici olarak beyanının yeniden alınmasını talep etti. İzmir'de bir çiftlik evinde 4 kişinin işkence yapılarak öldürülmesi olayına karıştıkları ve organize suç örgütü üyesi oldukları iddia edilen sanıkların yargılanmasına devam edildi. İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Yıldırım Özkahraman, İsmet Ülçay, İlter Yusuf Yenice, Erdi Ergu, Hasan Seven, Mithat Yıldız, Haki Gürboğa ve avukatlar ile diğer tutuksuz sanıklar katıldı. Sanık avukatlarından Can Özarpacı, ''Gizli tanık 1'' ve ''Gizli tanık 2'' gibi sanıklar ile müdafilerin olmadığı bir oturumda duruşma harici olarak beyanının yeniden alınmasını talep etti. Sanık Hasan Seven'in avukatı Ömer Ayçiçek ise Hüseyin Arasova adlı kişinin tanık olarak dinlenmesini istedi. Mahkeme heyeti, avukat Ömer Ayçiçek'in talebini kabul ederken, avukat Can Özarpacı'nın, ''Tanık 1''in yeniden dinlenilmesi talebini, can güvenliği tehlikesi gerekçesiyle reddetti. Sanık Mithat Yıldız'ın avukatı da delillerin toplandığını söyleyerek tahliye talebinde bulundu. Mevcut delil durumu ve kaçma şüphesini göz önünde bulundurarak tahliye taleplerinin reddine karar veren mahkeme heyeti, tanıkların dinlenilmesi için duruşmayı erteledi. ~~ Operasyon İzmir Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 1,5 yıllık teknik takibin ardından, ''Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, suç örgütü adına faaliyetlerde bulunmak, adam öldürmek, yaralamak, adam kaçırmak, alıkoymak, işkence yapmak, zorla para almak, zorla iş yeri ele geçirmek, kumar borcu tahsil etmek, darp, tehdit'' suçlarını işledikleri ileri sürülen gruba yönelik 2009 yılının temmuz ayında operasyon başlatmıştı. Yaklaşık 20 kişinin gözaltına alındığı operasyonda, biri ''glock'' marka 4 tabanca, bir kurusıkı tabanca, 3 pompalı tüfek, bir av tüfeği, sahte ehliyet ve kimlik, 2 ''polis muhabiri kartı'' ele geçirilmişti. Suç örgütünün, Altındağ- Çamdibi bölgelerinde bir dönem faaliyet gösteren ve kamuoyunda 'Sinemacılar cinayetleri' olarak bilinen Çamlıca kardeşlerin öldürülmesi olayıyla gündeme gelen 'Beşok grubu''nun çökertilmesi üzerine aynı bölgede yasa dışı faaliyetler yürüttükleri ileri sürülmüştü. Örgütün elebaşı olduğu iddia edilen, Urla ve Altındağ'da kafe-restoran işletmeleri, arazileri bulunan İskender Özkahraman, 1 Kasım 2008'de öldürülmüştü. Suç örgütünün, Mart 2007'de Cenk Çelik ve Mustafa Dinç'in öldürülmesi ile Mehmet Özer ile Fevzi Aluç'un kaybolması olaylarıyla bağlantılarının bulunduğu ileri sürülmüştü. Özkahraman'a ait çiftlik evi arazisinde yapılan aramalarda iki kişinin iskelet parçalarına ulaşılmıştı. Toprak altından çıkarılan kemik parçaları, kimliklerinin belirlenmesi için DNA incelemesi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumuna gönderilmişti. Cenazeye katıldı söz verdi Aşırı yağış nedeniyle oluşan göçükte hayatını kaybeden dede ile torun,göz yaşları arasında toprağa verildi. Törene katılan Vali Daşöz, Maddi olan her zarar telafi edilecektir'' dedi Manisa'nın Gördes ilçesine bağlı Kayacık beldesinde meydana gelen göçükte hayatını kaybeden dede ve torunu toprağa verildi. Manisa'nın Gördes ilçesindeki yoğun yağış sırasında oluşan hortumun etkisiyle meydana gelen göçükte ölen 2,5 yaşındaki Mehmet Umut Çay ve dedesi (75) Mehmet Çay'ın cenazeleri, kılınan cenaze namazının ardından beldede toprağa verildi. Cenaze namazına Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz ile diğer yetkililer de katıldı. Vali Daşöz, CHP Manisa Milletvekili Sakine Öz ve Özgür Özel ile Manisa İl Jandarma Komutanı Albay Vural Erol ve diğer yetkililerle Çay ailesinin evine taziye ziyaretinde de bulundu. Daşöz, bölgenin iki gündür yoğun yağışın etkisi altında kaldığını ve Gördes'e bağlı Kayacık beldesinin en fazla hasara uğrayan yerleşim yerlerinden biri olduğunu söyledi. Bölgedeki zararın yağmurla birlikte oluşan hortum nedeniyle gerçekleştiğini ifade eden Vali Daşöz, göçükte iki kişinin hayatını kaybettiğini, 4 kişinin yaralandığını hatırlattı. Yaralıların durumun iyi olduğunu dile getiren Vali Daşöz, Kayacık beldesinde bazı evlerde ve yollarda da hasar bulunduğunu söyledi, Kayıp ve açıkta kalan vatandaş bulunmadığını, ilgili kurumların olaya süratle müdahale ettiğini dile getiren Daşöz, bölgede hasar tespit çalışmalarının başlatıldığını bildirdi. Hortum ve göçük sonucu toplam 9 evin zarar gördüğünü ve beldedeki 12 ailenin tahliye edildiğini vurgulayan Daşöz, ''Devlet ve tüm kurumlarımız vatandaşlarımızın yanındadır. Maddi olan her şey telafi edilecektir'' dedi. Hem çarptı hem kavga etti Muğla'daki zincirleme trafik kazasında biri bebek, 11 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Muğla- Yatağan karayolu Akçova mevkisinde meydana gelen zincirleme trafik kazasında, sürücüleri henüz tespit edilemeyen 48 S 5179 plakalı servis otobüsü, 48 NU 976 plakalı yolcu minibüsü, 48 AT 408 plakalı minibüs, 48 YC 539 ve 48 RD 888 plakalı otomobiller çarpıştı. Kazada, bir aylık olduğu öğrenilen Hiranur Akbulut, Adem Akbulut, Sumeyra Akbulut, Huriye Engin, Ezgi Karataş, Sunay İnan, İsmet Demir, Funda Bal, Cemal Aras, Rabiya Akcan ve Arif Kayrak yaralandı. Yaralılar olay yerine sevk edilen çok sayıda ambulansla Muğla Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı. Kaza sonrasında sürücüler arasında yaşanan kavgaya karışan 2 kişi, güvenlik güçlerince gözaltına alındı. Bu arada, kaza nedeniyle Muğla-Yatağan karayolu ulaşıma kapandı ve yolda uzun kuyruklar oluştu. Yol kaza yapan araçların olay yerinden kaldırılmasının ardından ulaşıma açıldı. Denizde boğuldu Muğla'nın Fethiye ilçesinde denize giren İngiliz kadın turist, boğuldu. Alınan bilgiye göre, ilçeye tatile gelen Ian David Parker (57), Belcekız Plajı'nda denize girdi. Parker'ın bir süre sonra gözden kaybolduğunu gören yakınları, yetkililerden yardım istedi. Denizde arama çalışması başlatan jandarma ekipleri ve dalgıçlar, İngiliz turistin bedenini kıyıdan yaklaşık 300 metre açıkta hareketsiz halde buldu. Ekiplerin kıyıya çıkarılan Parker'ın yaşamını yitirdiği belirlendi. Ceset, otopsi için Fethiye Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. Yürürken öldü Muğla'nın Ortaca ilçesinde ormanlık alanda eşi ile yürüyüşe çıkan kişi hayatını kaybetti. Edinilen bilgiye göre, Ortaca Fevziye köyü Akdeniz Evleri'nde oturan Cemal Yüksel (68), Sarıgerme Fevziye Köyü mevkisinde ormanlık alanda eşi ile birlikte yürürken fenalaşarak yere düştü. Eşinin haber vermesi üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, Yüksel'in öldüğünü tespit etti. Yüksel'in cesedi savcının incelemesinin ardından otopsi için Ortaca Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı.

4 SAYFA 04 Sayfa Sorumlusu : Şermin SEZGİNER Gündem 4 Konuşmaktan çalışamıyoruz Deniz balıkları daha tehlikeli! Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Yetiştiriciliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr.Hoşsu, deniz balıklarının çiftlik balıklarına göre daha riskli olduğunu söyledi Ege Üniversitesi (EÜ) Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Yetiştiriciliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Belgin Hoşsu, deniz balıklarının ağır metalle karşılaşma ihtimalinin daha yüksek olduğunu bildirerek, ''Kültür koşullarında her şey analiz edildiği için bu risk daha düşük'' dedi. Hoşsu, ''balık ve deniz ürünleri sudaki yaşamın sonucu olarak her zaman bir miktar ağır metal içerir. Bunun yanı sıra yüksek miktarda ağır metal içeren balık yaşayamaz ve dolayısıyla tüketime sunulamaz'' diye konuştu. Prof. Dr. Hoşsu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, balıkların vücudunda da bir miktar civa, bir miktar ağır metalin bulunduğunu ancak bu oranların insan sağlığına zarar verecek seviyelerde olmadığını söyledi. Bazı bilim insanlarının kültür balıklarına karşı önyargıyla yaklaştığını, bu tür balıklarda kanserojen madde dioksin, yüksek miktarda civa bulunduğunu iddia ettiklerini anlatan Prof. Dr. Hoşsu, dioksinin biftek, süt ve süt ürünleri, tavuk eti, anne sütü, su ve yumurta gibi birçok gıdada bulunduğunu, balığın sıralamada son sıralarda yer aldığını öne sürdü. Turizm sezonunu değerlendiren Çeşme Kaymakamı Becel, ''Çok toplantı yapıyoruz, çok konuşuyoruz ama kapılardan dışarıya çıktıktan en fazla bir saat sonra yapılanlar konuşulanlar unutuluyor. Şeker var, un var, hepimiz Çeşme için bu kadar istekliysek geriye helva yapılması kalıyor'' dedi Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇESTOB) tarafından sezon sonu değerlendirme toplantısı düzenlendi. Çeşme Kaymakamlık Toplantı Salonunda gerçekleştirilen toplantıya, Çeşme Kaymakamı İnci Sezer Becel, Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu, Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, ÇEŞTOB Yönetim Kurulu Başkanı Veysi Öncel ile yönetim kurulu üyeleri ve turizmciler katıldı. Kaymakam Becel, burada yaptığı konuşmada, göreve çok kısa bir süre önce başlamasına rağmen kendisini Çeşmeli gibi hissettiğini belirterek, ilçe turizminin geliştirilmesi için atılacak her adıma destek olacağını söyledi. Becel, ''Çok toplantı yapıyoruz, çok konuşuyoruz ama kapılardan dışarıya çıktıktan en fazla bir saat sonra yapılanlar konuşulanlar unutuluyor. Şeker var, un var, hepimiz Çeşme için bu kadar istekliysek geriye helva yapılması kalıyor'' dedi. Ecrimisil fiyatları konusunda çeşitli şikayetler aldığını dile getiren İnci Sezer Becel, Çeşme Mal Müdürü ile bir ön görüşme yaptığını ve konunun takipçisi olacağını söyledi. Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu bölge esnafına eleştirilerde bulunarak, esnafın çarşıda hanutçuluk yapmamasını istedi. Tütüncüoğlu, ''Çöp arabaları geçtikten sonra çöplerini rögara döken esnaf istemiyoruz. Dükkanın önünde oturup tavla oynayıp turistleri caddede yürümeye zorlayan esnaf kendine çeki düzen vermeli. İzin almadan dükkanın da tadilata başlayan daha sonra da başı mevzuatla derde giren esnaf istemiyoruz'' dedi. Butik otellerin müşterilere fahiş fiyatlarla oda sattıklarını da ifade eden Başkan Tütüncüoğlu şu uyarılarda bulundu: ''Çifte rezervasyon alıp tek oda satılmasını istemiyoruz. Tesislerin içlerinin ve dış alanlarının temiz olmasını istiyoruz. Plaj işletmelerine 'yüksek sesle müzik çalmayın' diyoruz onlar insanları kaçırtmak için sonuna kadar müziğin sesini açıyorlar. Önümüzdeki yıl elimizdeki yasaları kullanarak bunları engellemeye çalışacağız. Bunları tek başımıza yapmamıza imkan yok. Çeşme Kaymakamlığı ve Çeşme polisiyle ortak bir çalışma gerçekleştireceğiz. Çeşme'de bir tanıtım oluyor buradaki esnaf arkadaşlar bir kuruş vermek istemiyorlar. Festival yapıyoruz yürüyüşüne bile katılmıyorlar. Onların istediği parayı topladıktan sonra sezon bitince de buradan gitmek.'' ÇEŞTOB Yönetim Kurulu Başkanı Veysi Öncel de turizm sektöründe birçok sıkıntı yaşadıklarını vurgulayarak, birliğin sorunlara karşın ilçe turizminin gelişimesi için çalışmalar yürüttüğünü söyledi. Çeşme ve Alaçatı'ta bu yıl iyi bir sezon geçirdiklerin anlatan Öncel, ''Hiç kimse 'para kazanmadım' diyemez. Gelecek sezonun çok daha iyi olacağına inanıyorum. Turizmden geçinen herkesin bu başarıda katkısı olmuştur. Çeşme, eksiklerimizin olmasına rağmen iyi yoldadır' diye konuştu. ESHOT şoförleri de empati yaptı Engelli yolcuların toplu ulaşımdaki memnuniyetini arttırmayı hedefleyen ESHOT Genel Müdürlüğü, otobüs şoförleri ile engelli temsilcilerini bir araya getirdi; onların birbirini daha iyi anlaması için önemli bir adım attı İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü, örnek bir uygulamaya imza atarak toplu ulaşımda görev yapan şoförleri ulaşım hizmetinden yararlanan engelli vatandaşlarla bir araya getiriyor. Engelli dernekleriyle birlikte organize edilen sohbet ve tanışma toplantıları sayesinde iletişimin güçlendirilmesi, ilişkilerde empati ve hoşgörünün ön plana çıkarılması ve karşılıklı sıkıntıların paylaşılarak çözüm bulunması hedefleniyor. Kurulan sohbetlerde engelliler şoförlerden beklentilerini rahatlıkla dile getirirken, şoförler de görevlerinin zorluğunu anlatıyor. Her iki tarafta bu buluşmalardan fazlasıyla memnun ayrılıyor. ~~ Uygulamalar sürecek İzmir Büyükşehir Belediyesiʼnin 2004 yılından bu yana yürüttüğü engelli dostu belediyecilik uygulamaları çerçevesinde en önemli atılımların ulaşımda gerçekleştirildiğini belirten ESHOT yönetimi, otobüs filosuna kattıkları tüm yeni araçların alımında engellilerin kullanımına yönelik donamına sahip olma şartından taviz vermediklerini, bu sayede engellilerin daha fazla sokağa çıkmasını sağladıklarını dile getirdi. Evsel katı atık bedelleri belirlendi Çevre ve Orman Bakanlığıʼnın hazırladığı yönetmeliğe göre evsel katı atıkların toplanması ile ilgili maliyetler belirlendi. Kirleten öder mantığıyla hazırlanan tarihli Çevre ve Orman Bakanlığıʼnın hazırladığı yönetmelik gereği, evsel katı atık ücret tarifeleri belirlendi tarihinde uygulamaya geçecek yasaya göre Konak Belediye Meclisiʼnde görüşülmesinin ardından kasım ayı su faturalarına evsel katı atık bedelleri de yansıtılacak. Yasa gereği maliyet hesaplaması sonucu Konak ilçesinde 200 metrekareye kadar ve 200 metrekare olan konutlardan aylık 4,05 TL, 200 metrekarenin üzerinde olan konutlardan ise 4,15 TL tahsil edilecek. İşyerlerinde ise otuz beş ayrı tarifeye göre tahsilat yapılacak. Benzeri sistem maliyet hesaplamalarına göre yıllık asgari 5 TLʼden başlayan ve otuz beş ayrı ücret diliminden oluşan tarifelere göre evsel atık bedelleri tahsil edilecek. Şehitlere özel park Modern çocuk oyun alanları, banklar, sabahları spor yapmak isteyen vatandaşların güvenle kullanacağı spor aletleri ile çağdaş bir görünüm kazandırılan Şehitlere Saygı Parkı açılış için gün sayıyor. Konak Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ile Park ve Bahçeler Müdürlüğü, Mersinli 27 Mayıs Mahallesi 2817 sokakta bulunan 27 Mayıs Parkı baştan aşağıya yenileyerek vatandaşların kullanımına hazır hale getirdi. Önümüzdeki günlerde adı değiştirilerek Şehitlere Saygı Parkı ismini alacak olan 27 Mayıs Parkı başta çocuklar olmak üzere mahalle sakinlerinin keyifle zaman geçirecekleri bir yaşam alanı haline geldi. Konak Belediye Başkanı Dr.Hakan Tartan, Edirneʼden Karsʼa kutsal değerlerimiz uğruna vatanı için hiç düşünmeden canını vermiş, gencecik hayatlarını feda etmiş şehitlerimizi düşündüğümüzde onların aziz hatıraları adına ne yapsak azdır dedi. Vatan için hayatını feda eden şehitlerimizi rahmet, şükran ve minnetle andığını dile getiren Başkan Tartan, onların unutulmaması, daha çok anılması için isimlerini caddelere ve parklara verdiklerini söyledi. Bin 240 metrekare yeşil alan üzerine kurulu parkta yapılan çalışmaları değerlendiren Tartan, Şehitlere Saygı Parkıʼnda yürüyüş yollarını yenileyip 250 adet ağaç ve çalı grubu ile bölge sakinlerinin daha rahat nefes alabileceği yepyeni bir yeşil alan yarattık diye konuştu. Sokak ortasında kaldık İzmir'in Selçuk ilçesindeki İsabey Mahallesi'nde güç şartlarda yaşayan Uygur ailesi, yağmurdan zarar gören evlerinin tamiratı için kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor. Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde oturdukları evin yanması nedeniyle Selçuk ilçesine taşınan ve Selçuk Kaymakamlığının yardımıyla İsabey Mahallesi'ndeki eski bir evi satın alarak yerleşen Kıymet- Kenan Uygur çifti, engelli çocuklarıyla birlikte yoksulluk içerisinde yaşam mücadelesi veriyor. Üç çocuğundan ikisin zihinsel ve bedensel engelli olduğunu dile getiren Kıymet Uygur, İzmir'e olumsuz etkileyen yağış sırasında evlerinin zarar gördüğünü, çatısı akan evin tamiratını yaptıramadıklarını söyledi. Eşi Kenan Uygur ve oğlu Kemal Uygur'un çöp konteynerlerinden plastik toplayıp satarak geçimlerini sağladığını anlatan Kıymet Uygur, yetkililerden ve vatandaşlardan evinin çatısının onarılması için yardım talep etti. Uygur, ''Yağmur bizi perişan etti. Evimin her köşesi akıyor. Kızım engelli olduğu için onu yatağından sürekli kaldıramıyorum. Bu konuda yetkililerden ve hayırsever vatandaşlarımızdan yardım bekliyorum. Tek istediğim evimin çatısının onarılmasıdır'' dedi. Bu diploma 12 Avrupa ülkesinde geçiyor İzmir Ekonomi Üniversitesi, Avrupa Komisyonu tarafından öğrencilerin farklı ülkelerde eğitim görmelerine kolaylık sağlanması amacıyla geliştirilen Avrupa Kredi Transfer Sistemi'ne kabul edildi İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ), Avrupa Komisyonu tarafından öğrencilerin farklı ülkelerde eğitim görmelerine kolaylık sağlanması amacıyla geliştirilen Avrupa Kredi Transfer Sistemi'ne (AKTS) kabul edilen 12 Avrupa üniversitesi arasında yer aldı. AA muhabirine bilgi veren İEÜ Rektörü Prof. Dr. Attila Sezgin, kuruluşundan bu yana vizyonlarının ''yüksek standartlarda dünya üniversitesi yaratmak'' olduğunu belirterek, Avrupa Üniversiteler Birliği üyesi olan İEÜ'nün son birkaç yılda uluslararası kalite ve tescil için alanlarında önemli başarılara imza attığını söyledi. Her mahalleye bir kadın CHP İl Başkanı Tacettin Bayır, partinin yeni örgüt yapılanmasında her mahallede mevcut temsilcilerin yanı sıra bir kadın temsilcinin bulunmasını da planladıklarını bildirdi. CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanlığı tarafından, 30 ilçe kadın kolu başkanı ve yönetimlerinin katılımıyla düzenlenen aylık olağan toplantısının konuğu, CHP İzmir il başkanı Tacettin Bayır oldu. Bayır, konuşmasında, kadınların parti içindeki önemine değinerek, kadınların çalışkanlığının herkese örnek olması gerektiğini söyledi. Kadın eli, kadın fikri ve kadının alın terinin bulunmadığı işlerin eksik olduğunu dile getiren Bayır, ''Örgütümüzün en çalışkan isimleri her zaman kadınlarımız olmuştur. Kadınlar olmadan bu kadar büyük ve ayrıcalıklı bir parti olamazdık. CHP kadınlarla büyümeye ve yükselmeye devam edecektir'' dedi. İl Başkanı Tacettin Bayır, mahalle temsilciliklerinin önemini de dile getirerek İzmir'deki üye yapılanmasında ve örgütün çalışma şeklinde devrim yapacaklarını, bunu da kadınlarla başaracaklarını ifade etti.

5 SAYFA 05 5 Ekonomi Diz boyu su gırtlağa kadar borç Aşırı yağışlar, pamuk tarlaları ile balık çiftliklerini yerle bir etti. Aydınʼdaki pamuk tarlarında hem rekolte düştü hem de kalite kaybı yaşandı. Denizliʼde ise balık çiftlerindeki balıklar, tarlalara saçıldı. Üretici, gözünü hükümete dikti Söke Ziraat Odası Meclis Başkanı Kemal Göven, bölgede etkili olan şiddetli yağışın pamuk ekili alanlara da önemli ölçüde zarar verdiğini söyledi. Göven, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Söke Ovası'ndaki pamuk tarlalarının sular altında kaldığını, yağışların devam etmesi halinde zararın daha da büyüyeceğini kaydetti. Yağışın, pamukta rekolte ve kalite kaybına yol açacağına dikkat çeken Göven, şöyle konuştu: ''Tarlalarımız diz boyu su içinde kaldı. Pamuk üreticisi perişan oldu. Son yağışlarla birlikte, üreticinin zararı yaklaşık 13 milyon lirayı buldu. Yağışlar pamukta kalite ve rekolte kaybına neden olacak. Şu anda pamuklar kozalarından sarktı. Eğer yağışlar devam ederse sarkan pamuklar yere düşecek. Yere düşen pamuğu makine toplayamaz. İşte bizi korkutan da bu.'' ~~ ZARAR KATLANDI Göven, geçen yıl 25 Eylülde tam kapasite ile Söke Ovası'nda pamukların toplandığını, bu sene 6 Ekimde hasat çalışmalarının başladığını anlatarak, ''Hava şartları nedeniyle pamuk ekimi geç yapılmıştı. Hasat da doğal olarak 15 gün gecikti. Şu anda pamukların yüzde 90'ı açmış durumdaydı. Yağmur yağabilecek en kötü zamanda yağdı. Birçok üretici pamuk ekili arazisindeki suyu, iş makineleri ile boşaltmaya çalışıyor. Eğer yağışlar kesilirse tarlaya en az 10 gün sonra girilebilir. Söke Ovası'ndaki pamuk üreticisinin rahat bir nefes alabilmesi için ise en az 1 ay yağmur yağmaması gerekiyor'' dedi. Pamuk toplama makinelerinin 100 dönüm arazideki pamuğu toplayabilmesi için ortalama 5 litre mazot yaktığını ifade eden Göven, yağmurdan sonra bu rakamın 8 litreye çıkacağını ve bunun da üretici açısından ayrı bir maliyet getirdiğini sözlerine ekledi. ~~ ÇÖZÜM BULACAĞIZ AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, ''Dünyanın en kaliteli pamuğunun yetiştiği Söke Ovası'ndaki yaşanan felaket çok büyük şansızlıktır'' dedi. Erdem, yaptığı yazılı açıklamada, Ege ve Akdeniz Bölgesi'nde etkili olan yağışların, sel felaketine ve zararlara sebep olduğunu, bu nedenle çok büyük üzüntü duyduklarını belirtti. Erdem, şunları kaydetti: ''Dünyanın en kaliteli pamuğunun yetiştiği Söke Ovası'nda yaşanan felaket çok büyük şansızlıktır. Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş ve pamuk üreticileri ile yaptığımız görüşmelerde zararın detaylarını öğrenme fırsatı bulduk. Ziraat Odası Başkanımıza, Ankara'ya geldiklerinde başta Bakanımız Mehdi Eker ve tüm yetkililer ile konuyu müzakere edebileceğimizi ve üreticilerimizin isteklerini beraberce takip edebileceğimizi ifade ettik.'' Piyasada, pamuk fiyatlarına da dikkati çeken Erdem, ''Dünya piyasalarında mahlıç fiyatı 5 lira civarında iken, ülkemizde şu anda 4 lira civarındadır. Bu konunun nedenleri ve neler yapılabileceği konularının üzerinde durulması gerekmektedir'' dedi. Turizmi de etkiledi İzmir'de etkili olan yağış nedeniyle Efes Antik Kenti'ni girişinde ziyaretleri aksatan su birikintileri oluştu. İzmir genelinde etkili olan yağış, kruvaziyer gemilerle seyahat eden turistlerin tarihi ve turistik yerleri ziyaretlerini de aksattı. Selçuk ilçesindeki dünyaca ünlü Efes Antik Kenti de yoğun yağıştan etkilenirken, antik kentin girişi sularla kaplandı. Yağmura rağmen antik kenti ziyaret etmeyi isteyen turistler, oluşan su birikintisi nedeniyle Efes'e giremedi. Selçuk Belediyesi ekipleri motorlu pompa sistemi kurarak biriken suyu tahliye etmeye çalışırken, bu çalışmalar da yetersiz kaldı. Tahliye edilemeyen su birikintileri nedeniyle antik kenti gezemeyen turistler, Kuşadası'na geri döndü. Turistleri getiren tur acentesinin yetkilisi Mert Kavafoğlu, Efes'e ziyaretlerin yapılabilmesi için daha fazla önlem alınması gerektiğini söyledi. Yorgancılarʼdan Alman Konsolos Haberleʼye uyarı Almanya'nın İzmir'de göreve yeni başlayan Başkonsolosu Haberle'yi ziyaret eden EBSO Başkanı Yorgancılar, Hak etmeyenler AB'de yer alırken bizim önümüze engeller konuluyor'' dedi. Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, Yönetim Kurulu ve Meclis Başkanlık Divanı üyeleriyle birlikte Almanya'nın İzmir'de göreve yeni başlayan Başkonsolosu Margit Haberle'yi ziyaret etti. EBSO'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, Rusya'dan doğalgaz alımı haricinde Türkiye'nin en büyük ticaret partnerinin Almanya olduğunu belirten Yorgancılar, KOBİ'lerin desteklenme modelinde de ağırlıklı olarak Almanya'nın örnek alındığını kaydetti. Ender Yorgancılar, KOBİ'lerde iş başında olan ikinci kuşağın anne ve babalarından daha eğitimli, değişime daha açık bir yapıda olduğuna dikkat çekerek, ''Bizim en büyük sermayemiz genç nüfusumuz. Yüzde 68 oranı, AB'den çok fazla. Ancak hak etmeyenler AB'de yer alırken bizim önümüze engeller konuluyor'' dedi. (A.A.) Getir projeyi kap parayı İzmir'in AB fonlarından yararlanma oranının düşük olduğunu belirten İzmir Kalkınma Ajansı Program Yönetim Birimi Başkanı Özer, vatandaşların uyarılmasını istedi Avrupa Birliği Bakanlığı tarafından hibe almaya hak kazanan ''İzmir'de AB Rüzgarı' isimli proje kapsamında gerçekleştirilen AB Temel Eğitim Programı, Yaşar Üniversitesi'nde başladı. Selçuk Yaşar Kampüsü Konferans Salonunda yapılan AB Temel Eğitim Programı açılış toplantısına, İzmir ilçe kaymakamlıkları ve ilçe belediyeleri bünyesinde oluşturulan AB ofisleri, diğer illerdeki kamu kurum ve kuruluşları, sanayi ve ticaret odaları ve sivil toplum kuruluşlarının AB ofislerinde görevli personel katıldı. Toplantıda konuşan İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) Program Yönetim Birimi Başkanı Sedef Özer, İzmir'in AB fonlarından yararlanma oranının düşük olduğunu belirterek, kaymakamlıklar, belediyeler bünyesinde AB birimleri ve proje ofisleri oluşturduklarını, İZKA'nın böyle bir projeye katkı sağlamasından memnuniyet duyduklarını söyledi. Geçtiğimiz yıl ilki düzenlenen ''İzmir'de AB Rüzgarı'' projesinin büyük ilgi gördüğünü dile getiren Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan da, Türkiye ile AB ilişkilerinin bazen hız kazandığını, bazen de şekil değiştirdiğini, Yaşar Üniversitesi'nin yaşanan bu sürecin sürekli analizini yaptığını belirtti. AB'nin insana yakışan değerlerini yaşatabilmek ve öğrencilere benimsetebilmeyi amaçladıklarını kaydeden Barkan, ''Proje kapsamında yerel birimlerin AB fonlarından daha fazla yararlanabilmesi için özel bir çabanın içindeyiz'' dedi. İzmir Vali Yardımcısı Ahmet Fatih Kurt da, AB'ye katılım sürecinde merkezi idare kadar yerel birimlerinin de aydınlatılmasının ve proje üretmelerinin önemli olduğunu dile getirdi. Tarlalar balık doldu Denizli-Çameliʼde etkili olan şiddetli yağışta, birçok ev ve iş yeri su altında kaldı, 30'un üzerinde balık çiftliği de selden zarar gördü. Üretici Sönmez, ''Eğer devlet yardım elini uzatmazsa Denizli'de uzun süre alabalık üretimi yapılamaz'' diye konuştu Denizli'de şiddetli yağışın ardından bazı köylerdeki tarlalar, derelerden taşan suların çekilmesiyle zarar gören balık çiftliklerinden kaçan balıklarla doldu. Alınan bilgiye göre, Çameli ilçesinde önceki gün etkili olan şiddetli yağışta, birçok ev ve iş yeri su altında kaldı, 30'un üzerinde balık çiftliği de selden zarar gördü. Akpınar, Sarıkavak, Kirazlıyayla ve Elmalı köylerinde derelerden taşan suların sürüklediği alabalıklar, suların çekilmesiyle bazı tarlaları doldurdu. Çameli Alabalık Üreticileri Birliği Başkanı Ramazan Sönmez, AA muhabirine, derelerden taşan suların Türkiye alabalık üretiminin yüzde 10'unu karşılayan ilçede büyük zarara neden olduğunu ifade etti. Alabalık çiftliklerinde hasar oluştuğunu belirten Sönmez, ''Birçok işletmeci, kredi çekerek kurduğu iş yerini kullanamıyor. Alabalık çiftliklerini yeniden kurmamız gerekiyor. Bütün balıklarımız tarlalara serildi. Eğer devlet yardım elini uzatmazsa Denizli'de uzun süre alabalık üretimi yapılamaz'' diye konuştu. Alabalık üreticisi Ümit Yavru ise şiddetli yağış sonrası alabalık çiftliklerinin kumla kaplandığını ve taşla dolduğunu söyledi. CHP Denizli Milletvekili Adnan Keskin de Çameli'nde selden etkilenen bölgeleri gezip, şiddetli yağışın verdiği hasar konusunda bilgi aldı. Keskin, Çameli'nde bulunan alabalık tesislerindeki zararı Meclis gündemine taşıyarak gerekli yardımların yapılması konusunda çalışma başlatacaklarını kaydetti. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü verilerine göre, bu gece ve yarın kuvvetli yağışın beklendiği Denizli'de, vatandaşların kuvvetli yağış ve rüzgar nedeniyle oluşabilecek tehlikelere ve karbonmonoksit gazı zehirlenmelerine karşı tedbirli olması istendi. İngilizlerin gözü Egeʼde Manisa Ticaret ve Sanayi Odasını ziyaret eden İngiliz Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Cottrell, Özellikle Manisaʼyı incelemeye aldık. Çünkü, talep çok dedi Türkiye'de faaliyet gösteren İngiliz Ticaret Odasının başkan yardımcısı Melvin Cottrell, ülkeyi gezerek hızla sanayileşen bölgeleri mercek altına aldıklarını söyledi. Manisa Ticaret ve Sanayi Odasını (MTSO) ziyaret eden Cottrell, başkanvekili Yaşar Coşkun ile görüştü. Cottrell, İngiliz Ticaret Odasının 1887 yılında kurulduğunu, Osmanlı İmparatorluğu döneminden beri bu topraklarda faaliyet gösterdiğini, son dönemde ise Anadolu'ya açılmaya başladığını belirtti. Gaziantep, Kayseri, Konya ve Manisa gibi illerde büyük bir ekonomik hareketliliğin yaşandığını, oda olarak sadece İstanbul'a kapanırlarsa çok şey kaçıracaklarını bildiklerini vurgulayan Cottrell, şöyle konuştu: ''İngiliz Ticaret Odası olarak Türkiye'de ticaret yapmak isteyen İngiliz iş adamlarını yönlendiriyoruz. Bize özellikle Manisa hakkında çok önemli ve olumlu bilgiler geliyor. Özellikle sanayileşme alanında kaydedilen mesafeler ve verimli topraklara sahip olması Manisa'yı bizim için cazip kılıyor. Burada üzüm ve tütün üretimi üst düzeyde. Bütün Türkiye'yi gezerek hızla sanayileşen bölgeleri mercek altına alıyoruz. diye konuştu. Turkcell ödüle doymuyor Daha Fazla Tweet isimli yarışma, Avrupa Dijital İletişim Ödülleriʼnde Yılın Yenilikçi Kampanyası olarak seçilirken, Golden Drumʼda Yenilikçi Kampanya ve özel jüri ödülü olan Grand Prix ye layık bulundu. Türkiyeʼnin lider teknoloji ve iletişim şirketi Turkcell, interaktif yarışması Daha Fazla Tweet ile bir hafta içinde 3 uluslar arası ödül birden kazandı. Turkcell twitter için tasarlanan interaktif yarışması ile Avrupaʼnın iletişim konusunda en önemli organizasyonları Digital Communication Awards (Dijital İletişim Ödülleri) ve Golden Drum Uluslararası Reklam ve PR Festivaliʼnden, toplamda 3 ödül birden aldı. Daha Fazla Tweet isimli yarışma, Avrupa Dijital İletişim Ödülleriʼnde Yılın Yenilikçi Kampanyası olarak seçilirken, Golden Drumʼda Yenilikçi Kampanya ve özel jüri ödülü olan Grand Prix ye layık bulundu. Turkcell ilk olarak geçen hafta, The Ritz Carlton Berlinʼdeki gala gecesiyle sahiplerini bulan Avrupa İletişim Ödülleriʼnden (Digital Communication Awards) büyük ödülle döndü. 33 kategoride verilen ödüllerde Turkcell, üç ana kategoriden biri olan Yılın Yenilikçi Kampanyası (Innovation of the Year) dalında Daha Fazla Tweet ile birinci seçildi. 8 Ekim Cumartesi gecesi, gerçekleşen Golden Drum Uluslararası Reklam ve PR Festivali Gala Gecesiʼnde ise Turkcell, yine Daha Fazla Tweet kampanyası ile hem Yenilikçi Kampanya (Innovative Campaign) ödülüne hem de 8 jüri özel ödülünden (Grand Prix) birine layık bulundu.

6 SAYFA 06 S.Sorumlusu: Halide DEMİR Sağlık 6 Kolon kanserinden korunmak için lifli gıda tüketin Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Nejat Gülgör, kalın bağırsak (kolon) kanserinin, mide bağırsak sisteminde en sık görülen kanserleri olduğunu ve Batı ülkelerinde yaşam boyu bu kansere yakalanma riskinin yaklaşık yüzde 6 olduğunu söyledi. Op. Dr. Nejat Gülgör, Bağırsak kanserlerinin esas nedenin bilinmemekle birlikte, risk faktörlerinin ortaya konularak nedenler ve korunma ile ilgili birçok çalışma yapılrığını söyledi. Gülgör, "Kalın barsak kanseri sanayileşmiş ülkelerde daha sık görülür. Yağlı, yüksek kalorili ve posa içermeyen gıdalarla beslenme risk olarak kabul edilmektedir. Kesin olarak kanıtlanmamakla birlikte lifli gıdaların tüketilmesi bağırsaktaki zehirli maddeleri seyreltmek ve kolon kanserinden korunmak açısından önemli olduğu kabul edilmektedir. Ayrıca brokoli gibi sebzelerde olan ve kanserojen etkenleri yok eden bazı maddelerin koruyucu olduğu ileri sürülmektedir" dedi. Kalsiyumun kalın barsak kanserinden korunmada faydası olduğunu belirten çalışmalar olması nedeniyle, kalsiyumdan zengin süt, yoğurt gibi gıdaların tüketilmesinin faydalı olabileceğini belirten Gülgör, ayrıca tartışmalı olmakla birlikte A, C,E vitaminlerinin ve çinkonun kansere karşı koruyucu olabileceğinin öne sürüldüğünü belirtti. Op. Dr. Nejat Gülgör, "Yine kesin olmamakla birlikte aspirin ve benzeri bazı ilaçların kanser ve kansere neden olan poliplerden korunmak için faydalı olabileceği iddia edilmektedir. Düzenli spor yapılmasının da, kansere karşı koruyucu olabileceği ileri sürülmektedir" dedi. "Alkol ve sigara"nın da içilen miktar ve yıla bağlı olarak polip ve kanser gelişimini arttırdığına ait çalışmalar bulunduğunu aktaran Op.Dr. Gülgör, bazı çalışmalarda "demir" ilacı alan kişilerin beraberinde "alkol" almasının kanser artışına yol açabileceğini söyledi. Akrabalarında kolon kanseri bulunan kişilerin bu kansere yakalanma risklerinin, diğer kişilere göre 2 ile 4 kat fazla olduğunu kaydeden Gülgör, bu nedenle, akrabalarında bağırsak kanseri olanların çok daha dikkatli olması gerektiğini ve ayrıca Ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi iltihabi bağırsak hastalığı olan kişilerin kanser gelişimi açısından yüksek riskli olması nedeniyle düzenli kontrollerinin yapılması gerektiğinin önemi belirtti. Vitaminler ölümcül olabilir Vitamin takviyesinin özellikle yaşlı kadınlar için tehlikeli olabileceği belirlendi Amerikalı ve Finlandiyalı bilimadamlarının yaptığı araştırma, vitamin takviyesinin birçok kişi için gereksiz olduğu, hatta bazılarının yaşlı kadınlarda ölüm riskini artırabileceği sonucuna vardı. Amerikan Tıp Derneğiʼnin Archives of Internal Medecine dergisinde yayımlanan araştırmada bilimadamları, sıkça kullanılan birçok vitamin, mineral hapı, multivatiminler, B6 vitamini, folik asit, demir, magnezyum, bakır ve çinko takviyelerinin ölüm riskini artırabileceğini belirtti. Bilimadamları ABDʼnin Iowa eyaletinde, ortalama 62 yaşındaki 38 bin 772 kadını kapsayan, katılımcıların 1986, 1997 ve 2004 te aldıkları vitamin takviyelerine ilişkin araştırma verilerini inceledi. Özellikle demir hapı ile ölüm riskinin artışı arasında bağlantı olduğu vurgulandı. Ancak bilimadamları yine de konuyla ilgili başka araştırmaların yapılması gerektiğini belirtti. Araştırmayla ilgili yorum yapan bazı doktorlar, bu bulguların, E vitamini, A vitamini gibi bazı antioksidanların tehlikeli olabileceğine ilişkin görüşleri güçlendirdiğini belirtti. Doktorlar, fazlası, daha iyidir inancının yanlış olduğuna dikkati çekerek iyi beslenenler için bu tür vitamin takviyelerini önermediklerini ifade etti. (A.A.) Kemoterapide VIP dönemi başlıyor Sağlık Bakanlığı, kanser hastaları için tam teşekküllü tedavi merkezleri oluştururken, kemoterapi hizmetinde de VIP uygulaması başlatıyor Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Orhan Koç, "Artık kemoterapi tedavisinde VIP hizmeti vermeye başladık. Kemoterapi uygulama alanlarımız beş yıldızlı otel lobisi gibi dizayn edilmekte." dedi. Koç, kemoterapi ilaçlarının el değmeden robotlarla hazırlandığı sistemin de 4 hastanede uygulamaya konduğunu söyledi. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Orhan Koç, Türkiye'de yapılması planlanan 30 şehir hastanesinde tam teşekküllü kanser tanı ve tedavi merkezi oluşturacaklarını söyledi. Bu sisteme, robotik ilaç hazırlama cihazlarını da dahil ettiklerini aktaran Koç; şu anda Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ankara Abdurahman Yurtaslan Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul Kartal Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Antalya Üniversitesi Hastanesi'nde uygulamanın başladığını aktardı. Planlamaları, 2023 yılını hedef alarak yaptıklarını Birçok insanın yaşamının bir döneminde yaşayabildiği depresyon başta olmak üzere şizofreni, alkol ve madde kullanım bozuklukları da kalp, kanser ve inme gibi tıbbi hastalıklardan çok daha fazla yeti yitimine yol açıyor. Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Başkanı Doç. Dr. aktaran Koç, "Sağlık bölgelerimizdeki hasta yüküne paralel olarak bu sistemi kurmayı planlıyoruz." dedi. Kemoterapi ilaçlarının robotla hazırlanması işleminin çok sayıda faydası bulunduğunu aktaran Koç, "Kemoterapi alan hastalarımız, ortalama 3-4 saat bu ilacı almak için hastanede bekliyorlar. Bu alanların modernize edilmesi sürecini başlatmış durumdayız. Bir çok ilimizde, hastalığın sayısına paralel olarak bu mekanları oluşturduk. Artık kemoterapi tedavisinde VIP hizmeti vermeye başladık. Bu salonlarımız 5 yıldızlı otel lobisi gibi dizayn edilmekte, çocuk yaşta hastalarımız buraya istekli gelmekte. Çünkü onların yaşına uygun oyun alanları, donatı alanları oluşturuyoruz. Ayrıca, psikolog arkadaşları çalıştırıyoruz. Bu tedaviyi alan hastalarımızı bir Dünya'nın yüzde 30'unda var Doğan Yeşilbursa, 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, bu yılki temanın ''En iyi yatırım ruh sağlığına yatırım'' olarak belirlendiğini söyledi. Depresyon, şizofreni, alkol ve madde kullanım bozuklukları gibi ruhsal hastalıkların, kalp nebze olsun psikolojik boyutta desteklemeyi hedefliyoruz." diye konuştu. hastalıkları, kanser ve inme gibi diğer tıbbi hastalıklardan çok daha fazla yeti yitimine yol açtığına dikkati çeken Yeşilbursa, ''Bedensel hastalıkların oluşumu ve seyri üzerine olan etkileri göz önüne alındığında ruhsal hastalıklara bağlı kayıpların dünya ekonomisindeki payının daha yüksek olduğu düşünülebilir'' dedi. Vücudunuzu kışa hazırlayın Uzmanlar, vatandaşların kış sebze ve meyveleriyle birlikte antimikrobiyel etkisi yüksek olan soğan ve sarımsağa sofralarında yer açması gerektiğine dikkati çekiyor. Mevlana Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Yüksek Okulu Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Akman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, insanın doğal savunma sisteminin, vücudu hastalıklardan en iyi koruyan sistem olduğunu söyledi. Akman, vücudun yapı taşı olması bakımından protein kaynaklarının ve günlük alınan protein miktarının vücut direnci açısından çok önemli olduğunu, düzenli protein alımıyla doğal savunma sisteminin korunabileceğini belirtti. Soğuk havalarda mevsim meyve ve sebzelerinin tüketimine ağırlık verilmesi gerektiğini ifade eden Akman, güne portakal, greyfurt ve mandalina karışımından yapılan taze sıkılmış meyve suyu ile başlamanın hastalıklara karşı vücut direncini artıracağını bildirdi. Sabah kahvaltısında bol protein alınması, taze nane, maydanoz, marul gibi yeşil sebzelerin tüketilmesinin vücudu zinde kılacağını anlatan Akman, ''E ve C gibi antioksidan taşıyan vitaminlerle bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı vücut direncini artırabiliriz. Bu vitaminleri taşıyan sebze ve meyveler iyice yıkandıktan sonra kabuklarıyla tüketilmeleri daha sağlıklı. Portakal ve mandalina gibi turunçgiller, içerdikleri zengin C vitaminiyle vücudun savunma mekanizmasını kuvvetlendirir'' diye konuştu. Herhangi bir sağlık sorunundan dolayı yasak veya sınırlama olmaması durumunda yumurta, kırmızı et, tavuk, balık, peynir, süt ve yoğurt tüketiminin artırılması gerektiğini vurgulayan Akman, "Yine sarımsak antimikrobiyel özelliğinden dolayı bağışıklık sistemini güçlendirdiriyor. Ayrıca kanın akışkanlığını sağlayarak kolestrolün düşmesini sağlıyor. Yemeklere eklenen sarımsak miktarının arttırılması bağışıklık sistemini güçlendirecektir. Soğuk havalarda vücut direncini artırmak ve hastalanmak istemeyenler kış sebze ve meyveleriyle soğan ve sarımsağı sofradan eksik etmemeli.'' diye konuştu. (A.A.) Çocuksuz ailelere kök hücre umudu Üreme Tıbbi Derneği tarafından düzenlenen 3. Üreme Tıbbi Derneği Kongresinde konuşan Üreme Tıbbı Derneği Başkanı Prof. Dr. Recai Pabuçcu, bazı kan hastalıkları ve kanserlerde erişkin kök hücre yönteminin Türkiye'de kullanıldığını söyledi. Embriyonik kök hücrelerin ilk defa tüp bebek yöntemiyle oluşturulan emriyodan elde edildiğini ifade eden Pabuçcu, ''Göbek kordonundan alınan kandan, bebeğin plasenta ve amniyon sıvısından da kök hücre elde edilebilir. Yumurta veya sperm olmaması nedeniyle bebek sahibi olamayan çiftlerde kök hücreler, gelecekte, sperm ve oosit (yumurta hücresi) üretiminde kaynak olabilir'' diye konuştu. Yumurta dondurmanın da tüp bebek tedavisinde uygulanan bir yöntem olduğunu dikkat çeken Pabuçcu, Türkiye'de sadece kanser hastalarında yumurta dondurma işlemi için uygulama izni bulunduğun vurguladı. Pabuçcu, bu işlemden fayda görecek farklı hasta gruplarının da bulunduğunu belirterek, ''Örneğin endometriozis (kist) ve yumurtalık cerrahisi geçiren hastalar. Bu olgular erken yaşta yumurtalık rezervini tüketirler. Azalan yumurtalık rezervi bir süre sonra hastanın tüp bebek şansını da yitirmesine neden olur. Bu hastalara da yumurta dondurma işlemini yapabilmemiz için yasal düzenlemeler gereklidir'' dedi. (A.A.)

7 SAYFA 07 Podolski kolay "Podolski ile görüşme yapıldığını bildirmiştik. Şartlar değişebilir Fatih Terim eğer isterse elimizden gelen fedakarlığı yaparız" ~~ TARAFTARI COŞTURACAK Galatasaray Başkan Yardımcısı Refik Arkan, Bundesliga ekiplerinden Köln'de forma giyen Alman yıldız futbolcu Lukas Podolski için taraftarları heyecanlandıracak bir müjde verdi. Refik Arkan, Podolski'nin, Türkiye-Almanya maçından sonra, "Sezon başında Galatasaray'a transferim gerçekleşmedi ancak ileride ne olacağını bilemeyiz" açıklamaları hakkında konuştu. Radyospor'a konuşan Arkan, transferin hiçbir zaman bitmeyeceğini, sarı-kırmızılı takımın ilerleyen dönemlerde Podolski'yi kadrosuna katabileceğini ifade etti. ~~ KİMSE MERAK ETMESİN Arkan, "Biz Podolski'yle görüşme yapıldığını o dönem için bildirmiştik. Ancak şartlar müsait olmadığı için transfer gerçekleşmedi. Şartlar her zaman değişebilir. Nihai karar teknik direktörümüzündür. Teknik direktörümüz uygun bulursa, biz de elimizden geleni yaparız" dedi. Arkan, gerekirse her türlü fedakarlığı yapacaklarını da belirterek, "İhtiyaç varsa, biz bunu yerine getiririz. Kimse merak etmesin. Takımın başarıya gitmesi için transfer her zaman olur" şeklinde konuştu. Finallere gideceğiz Uzun süredir bu işin içindeyim. Realistim ama yine de futbolla ilgili tutkularım gayet iyi. Bu açıdan bakınca, belki de doğru yerde yanlış kişiyim AMAÇLADIĞIMIZ YERDEYİZ A Mlli Futbol Takımı Teknik Direktörü Guus Hiddink, 2012 Avrupa Şampiyonası Eleme Grubu'nda ikinci olup play-off şansı elde etmeleriyle ilgili olarak, "Amaçlamış olduğumuz yerdeyiz, mutluyuz" dedi. Her şeye rağmen gelinen noktaya sevindiklerini ifade eden Hiddink şöyle konuştu: "Sabırsız bir şekilde rakiplerimizi bekliyoruz, kura çekimini bekliyoruz. İnişli çıkışlı bir eleme grubunda, playofflara kalana kadar geçen süreçte alınan sonuçtan tatmin olunması gerek. Son dönemde Türk futbolunda yaşanan ayları ve geçilen zorlu süreci biliyorsunuz." PLAY-OFF SÜRECİ ZORLU Azerbaycan karşısında maça çok iyi başladıklarını, rakibe zaman ve yer bırakmadıklarını kaydeden Hiddink, mücadeleyi şöyle değerlendirdi: "Playoff süreci zor olacak. Şu an bulunduğumuzdan daha iyi hale gelmeliyiz. Gol atamayınca yine duygularımız devreye giriyor. Türkiye'de tutku konusunda önemli bir hassasiyet gösteriliyor. Türkiye, futbolu gayet güzel oynayan bir ülke. Uzun süredir bu işin içindeyim. Realistim ama futbolla ilgili tutkularım gayet iyi. Bu bakımdan düşündüğünüz zaman,belki de doğru yerde yanlış kişiyim." Başkanımız dimdik ayakta! "Başkanımızın çok zor günler geçirdiğini biliyoruz ama yanından ayrılırken güçlü ve inançlı bir duruş gördüm. Biz de sahada yapacaklarımızla başkana moral vereceğiz" oynamıştık, onun yoğunluğu vardı ama bu periyotu iyi atlattığımızı düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Kral'ın dönüşü Al Sadd'da mutlu olmayan Senegalli golcü sinyal verdi Fatih Terim istiyor, menajeri Aklill pazarlık masasında Elmander'den istediği verimi alamayan, Baros'un formsuzluğu ve sık sakatlanmasıyla G.Saray'da ibre Mamadou Niang'a döndü. F.Bahçe'den ayrılıp Al Sadd takımına giden ancak burada mutlu olmayan Senegalli forvet de G.Saray'a sıcak bakıyor. Niang'ın menajeri Karim Aklill, "Türkiye'den ciddi teklifler var. Mamadou dönmeyi düşünüyor" diyerek bombayı patlatmıştı. Menajer Aklill; Marsilya, Zaragoza ve Fulham ile temasların sürdüğünü de ekleyip, ortalığı kızıştırıyor. LA Phoceen gazetesi, "Paragöz Niang'a istediği rakamı ancak G.Saray ödeyebilir. Menajeri de onu Türkiye'ye döndürmek ve yeni bir vurgun yapmak için çalışıyor" diye yazdı. Fatih Terim'in, yakın çevresine, "Tam aradığımız forvet. Üstelik kanatlarda da oynayabiliyor. Alınmasını isterim" dediği belirtiliyor. Niang'ın menajerine "G.Saray benim için cazip. Al Sadd takımında fazla kalamam. Ancak F.Bahçe taraftarının tepkisinden çekiniyorum" diye konuştuğu da öğrenildi. Alex de Souza, manken Ebru Şallı ile Puma'nın Faas koleksiyonunun tanıtımına katıldı. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Brezilyalı oyuncu, takımının ligde ilk 5 haftalık periyotu iyi bir şekilde atlattığını belirtirken, "Beklediğimizden de iyi oldu. Sakatlığa bağlı olarak ufak tefek sıkıntılar yaşadık. Çok kısa zamanda çok fazla maç Bu inanç bizi başarılı yapar Fenercell'in organize ettiği imza törenine katılan Bienvenu, "Bu kalabalık F.Bahçe taraftarının kulübe inancını gösteriyor. Bu inanç bizi de başarıya mecbur kılıyor" dedi. YÜKÜ KALDIRIYORUZ Sarı-lacivertli kaptan, kötü günleri atlatıp futbola döndüklerini, yoğun maç programına uygun antrenman programı uyguladıklarını anlatırken, peş peşe maçlardan olumsuz etkilenmediklerini kaydetti. Alex, Metris'te tutuklu İmza gününe katılan Sezer Öztürk de "Zor şartlarda 5 maçta 13 puan topladık. Bu yolda devam edeceğiz" diye konuştu. bulunan başkan Aziz Yıldırım'ı ziyareti ile ilgili olarak ise şunları söyledi: "Başkanımızın zor zamanlar geçirdiğini biliyoruz ama ben oradan ayrılırken çok güçlü ve inançlı bir duruş gördüm. İnşallah biz de sahada yapacaklarımızla olabildiğince başkanımıza güç, moral vereceğiz." Gölgede kalmam Brezilyalı yıldız, ilerleyen günlerde daha fazla katkı yapacağını söyledi. Sambacı, Beşiktaşlılar haricinde de F.Bahçeli Alex'i beğendiğini belirtti Beşiktaş'ın Brezilyalı savunma oyuncusu Sidnei, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sahaya her maçı kazanmak için çıktıklarını belirten sambacı, "Birlikteliğin sonucunda güzel galibiyetler alacağız. Mücadele ettiğimiz her kulvarda üst noktalara çıkmak için çalışıyoruz, hedeflerimize ulaşacağız. Rakiplerimiz iyi mücadele veriyor. Bizim de tam konsantre ve tamamen hazır şekilde maçlara kendimizi vermemiz gerekiyor. Türkiye liginin, zorlu ve iyi liglerden biri olduğunu düşünüyorum" diye konuştu. ~~ KUVVETLİ BİR LİGDEYİZ Çok iyi ve kuvvetli bir ligde mücadele ettiklerini belirten Sidnei şöyle devam etti: "Şu anda takımıma yardımcı olduğum için mutluyum. İlerde daha fazlasını vermek istiyorum. Takımda yıldız oyuncular var, doğru. Ama ben onların gölgesinde kaldığımı düşünmüyorum. Türkiye'de takım arkadaşlarımın hepsi birbirinden yetenekli. Bizim haricimizde Alex'i beğendiğimi söyleyebilirim, çok iyi oyuncu. Kendisini kişisel olarak tanımıyorum, sadece futbolcu olarak tanıyorum." Terim, 'Önce savunma' Hücum futbolunun savunucusu İmparator'u Bursa korkutuyor Fatih Terim, 16 Ekim Pazar günü oynayacağı Bursaspor maçına büyük önem veriyor. Hücum futbolunun başarılı temsilcisi Terim, oyuncularını "Öncelikle iyi defans yapmalıyız" diye uyarıyor. Terim savunmayı hemen hemen şekillendirdi. Kalede Muslera, sağda Eboue, solda Hakan, göbekte ise Ujfalusi ile Gökhan Zan oynayacak. Terim orta sahada görev yapacak futbolcuların defansa da yardım etmesini istedi. Ceketini al git başkan! Beşiktaş taraftarının sabrı taştı. Facebook'ta "Ceketini al git Demirören" diye bir sayfa açıldı. Taraftarlar 16 Ekim Pazar günü Beşiktaş'ta toplanarak kulüp binasına kadar yürüyecek. Yürüşüye taraftar liderleri de katılarak sloganlar atılacak. Protestolar sık sık tekrar edilecek.

8 SAYFA 08 Sony, LCD televizyonlarını toplatıyor! Sony yaptığı açıklamada, televizyondaki bir parçadan kaynaklanan arızanın aşırı ısınmaya, duman çıkmasına ve parçaların erimesine yol açtığı için dünya çapında 1,6 milyon LCD televizyonu toplatacağını bildirdi. Japonya'da söz konusu arızanın yol açtığı sorunlarla ilgili 11 vaka bilgisi aldığını belirten Sony'nin açıklamasına göre, Japonya'da toplatılan modeller ''Bravia KDL-40X5000'', ''KDL- 40X5050'', ''KDL-40W5000'', ''KDL- 40V5000'' ve ''KDL-40V3000''den oluşuyor. Fragmanı bile şoke etti! Bir Ame- rikan yapım şirketinin çekmekte olduğu, "Ütoya Adası" (Utoya Island) filminin youtube'da yayımlanan fragmanı tepki topladı. Rus yönetmen Vitalyi Versace'nin filmine ait, katilin kaçmaya çalışan gençlere nasıl soğukkanlılıkla ateş ettiğini gösteren, çığlıkların duyulduğu kanlı sahneler Norveçlileri şoke etti. Verdens Gang gazetesinin haberine göre, katliamın üzerinden daha üç ay bile geçmeden yayımlanan görüntüler üzerine Oslo polisi, yapımcı şirketten, fragmanı yayımdan kaldırmasını istedi. Norveç basını, fragmanı bir uyarıyla yayımlayan youtube'un, videonun site kurallarına aykırı olmadığını bildirdiğini belirtti. Yapımcı George Anton, filmi "silah yasalarının sıkılaştırılması" için çektiğini söylese de özellikle katliamda ölenlerin aileleri ve hayatta kalmayı başaranlar, filmin dayanılmaz bir trajedi olduğunu ifade ediyor. Anders Behring Breivik, 22 Temmuz'da, 8 kişinin öldüğü Oslo'daki bombalı saldırıdan sonra gittiği Ütoya adasında gençlik kampındaki 69 kişiyi katletmişti. Önüne gelen İstanbul'a kaçarsa sonuç böyle olur Başbakan Erdoğan, İstanbul Üniversitesinin yeni akademik yılı açılışı dolayısıyla Fen Fakültesi Ord. Prof. Dr. Cemil Bilsel Konferans Salonu'nda düzenlenen törende yaptığı konuşmada, göçten yakındı İstanbul Üniversitesinin yeni akademik yılı açılışı dolayısıyla Fen Fakültesi Ord. Prof. Dr. Cemil Bilsel Konferans Salonu'nda düzenlenen törene katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'a yönelik göç dalgasını eleştirdi.istanbul'un adeta göçün merkezi haline geldiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, bunun önlenmesi gerektiğini söyledi. Belediye başkanlığı döneminde nakil ilmühaberinden bahsettiğini, o dönemde medyanın bunu ''şehirden şehire vize diye verdiğini anlatan Erdoğan, halbuki kendisinin vizeden bahsetmediğini, başka şehirden İstanbul'a gelenlere niçin geldiğinin sorulması anlamında söylediğini kaydetti. Erdoğan, ''(İşin var mı? Burada evin var mı Paran var mı?) diye sorulmalı, işte bu sorulmadığı için önüne gelen İstanbul'a geldiği için, İstanbul'daki işsizlik oranından tutunuz, İstanbul'un şimdiki nüfus artış hızının bu denli fazla oluşunun altında önemli ölçüde maalesef bu kontrolsüz göç yatmaktadır'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, İstanbul'daki yoksulluk şartlarının da çok daha farklı olduğunu, çünkü İstanbul'daki yaşam koşulu ile Muş'taki, Hakkari'deki, Van'daki, Karadeniz'deki yaşam koşullarının aynı olmadığını aktardı. Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:''eğitim öğretim kurumları, bir ülkenin geleceğinin inşa edildiği, tesis edildiği temel kurumlardır. Sadece maddi bir gelecek vizyonundan söz etmiyorum, insani değerlerimizin, sosyal bağlarımızın, kültürel zenginliklerimizin geleceğe aktarılması için de donanımlı genç nesillere ihtiyacımız var. Özellikle üniversitelerimizin, geçmişle gelecek arasındaki köprülerin sağlıklı biçimde kurulması noktasında hayati bir rolü ve önemi vardır. Bugün çok hızlı değişimlerin yaşandığı, insani ve toplumsal ilişkilerin karmaşık hale geldiği, problemlerin çeşitlendiği yeni bir çağla karşı karşıyayız. Geçmişten bugüne taşıdığımız, çözmekte geciktiğimiz, ihmallerle büyüttüğümüz pek çok sıkıntıyı bugün yaşamaya ne yazık ki devam ediyoruz. Bu meseleleri bir an önce çözüme kavuşturmak mecburiyetindeyiz. Ama sadece mevcut problemleri çözmek yolundaki gayretlerimizin bizleri daha güzel bir geleceğe taşımayacağını da biliyoruz. Biz geçmişten gelen bütün sıkıntılarımızı bir bir çözüme kavuştursak bile, insanlığın yaşadığı çok yönlü, çok hızlı değişimin getirdiği zorluklar yeni problem alanları üretmeye devam ediyor olacak. O halde ne yapacağız? Bir denge üzerinde hareket edeceğiz. Bir taraftan bugünü sıkıntıya sokan mevcut Brad Pitt'in film setine polis baskını problemleri çözerken, diğer taraftan geleceğin önümüze çıkartabileceği zorluklara karşı kendimizi hazır hale getireceğiz. Bunun yolu da bir yüzü bugünün dünyasına, diğer yüzü geleceğe bakan dinamik nesiller yetiştirmektir. Bu zorlu görev, bu tarihi sorumluluk hepimizin omuzlarındadır. Yeni bir hazine daha SS Mantola, 1. dünya savaşı sırasında bir Alman denizaltısının torpidosuna hedef olmuş ve 9 şubat 1917 tarihinde İrlanda'nın güney kıyıları yakınında batmıştı. Odyssey, gemi enkazını, Kuzey Atlantik Denizi'nin yaklaşık 2 bin 500 metre altında, 177 milyon avroluk gümüş taşıyan geminin enkazını arama esnasında buldu. Keşif gemisi Odyssey Marine'nin uzmanları, SS Mantola'nın taşıdığı gümüşün değerinin yaklaşık 14 milyon avroyu bulduğunu bildirdi. İngiltere Ulaştırma Bakanlığı ile yapılan anlaşma uyarınca, Odyssey keşif ekibi batıkta bulunan gümüşün yüzde 80'ini alacak. Macar terörle mücadele merkezi ünlü sinema oyuncusu Brad Pittʼin oynadığı film setini bastı. Macar polisi, Pitt'in yeni filminde kullanılan silahların her ne kadar etkisizleştirilmiş olsalar da, her an eski haline getirilebilecek otomatik silahlar olduğunu saptayarak bunun kamu güvenliğini tehlikeye attığını öne sürdü. Silahları alınan prodüksiyon şirketi ise, özel uçakla getirilen silahları polisten geri almak için girişimlerde bulunduklarını, ama silahlara el konulmasının film çalışmalarını etkilemeyeceğini vurguladı. Kara kıtanın kalbi İzmir de atıyor Türkiye'deki farklı bölgeler ve çeşitli branşlardan hekimlerin bir araya geldiği gruba öncülük eden İzmir, Nijerʼde tam teşekküllü hastane yapılması için harekete geçti. Doktor Köse, Temelleri atıldı, çalışmalar devam ediyor. Tüm finansmanı 11 Türk derneği karşılıyor'' diye konuştu Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Hastanesinde kurum çalışanlarına hizmet veren diş hekimi Dr. Berk Köse, Afrika'da muhtaç insanların yardımına koşan ''Türk Gönüllüler Derneği'' bünyesinde beş kez gittiği kara kıtada hayatında hiç doktor yüzü görmemiş insanlara şifa dağıttı. Üç kez gittiği Nijer, birer kez gittiği Mali ve Burkina Faso'da günde ortalama 60 hasta muayene eden ve 90 civarında diş çeken Dr. Köse, kasım ayında bir kez daha gideceği Burkina Fosa ''seferi'' için gün sayıyor. Dr. Köse, AA muhabirine, mezun olduğundan bu yana bu tarz derneklere girmek istediğini, bir akrabası vasıtasıyla Türk Gönüllüleri Derneğinden İbrahim Ceylan ile tanıştıktan üç ay sonra Burkino Faso'ya giden ekipte yer aldığını anlattı. Türkiye'deki farklı bölgeler ve çeşitli branşlardan hekimlerin bir araya geldiği grupla 2,5 yılda üç kez Nijer, birer kez de Mali ve Burkina Faso'ya gittiğini belirten Köse, kasım ayında tekrar Burkina Faso'ya gideceğini dile getirdi. Afrika'ya genellikle kişilik ekiple gittiklerini ifade ede Köse, kendilerine gösterilen alanda küçük bir sahra hastanesi, diş, göz klinikleri kurduklarını ve burada hasta baktıklarını söyledi. AB İlerleme Raporu'nda askeri denetime tam not AB Komisyonu'nun yayımladığı raporda, önceki Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner ve kuvvet komutanlarının emekliliklerini istemeleri üzerine yeni atamaların hızla yapılması övgü aldı. AB ilerleme raporunda Türkiye'nin ordu üzerinde sivil denetim konusunda ''iyi ilerleme kaydettiği'' vurgulandı. AB Komisyonu'nun yayımladığı raporda, önceki Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner ve kuvvet komutanlarının emekliliklerini istemeleri üzerine yeni atamaların hızla yapılması övgü aldı. Rapor- da, ''Ağustos 2011'deki YAŞ toplantısı öncesinde Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanlarıyla birlikte emekliliğini istedi.