Avrupa Birliği nde Türkiye Algısı: Coğrafya

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Avrupa Birliği nde Türkiye Algısı: Coğrafya"

Transkript

1 AVRUPA BİRLİĞİ - TÜRKİYE İLİŞKİLERİNDE TÜRK VE TÜRKİYE İMAJI / IMAGE OF TURKEY IN THE EU TURKEY RELATIONS: EUROPEAN IDENTITY AND THE PROBLEM OF TURKEY S BELONGINGS TO EUROPE Efe Çaman / Medeniyet University Kenan Dağcı/ Yalova University Özet Türkiye nin AB ile ilişkilerinde kimlik meselesi ve bu mesele ile bağlantılı olan uygarlık, kültür, coğrafya, tarih gibi unsurlar AB deki muhafazakar Hristiyan Demokrat kesimlerce giderek daha fazla gündeme getirilmekte ve Türkiye nin AB üyeliği karşısında argüman olarak kullanılmaktadır. Kimlik meselesinin gündeme getirilmesinin hem AB için hem de Türkiye için içsel boyutları bulunmaktadır. Bu meselenin Türkiye AB ilişkilerini nasıl etkilediği ve Türkiye ve AB içerisinde bu algının ne gibi neden ve sonuçları olduğu, hem Avrupa bütünleşmesi açısından, hem de Türkiye deki öz algı ve Avrupa algısı bakımından önemlidir. Bu makalede yukarıdaki sorunsal ışığında Türkiye AB ilişkileri değerlendirilmektedir. Summary The problem of identity and some related elements like civilization, culture, geography and history are more and more in the agenda of Turkey EU relations and being utilized in the context of Turkey s membership in the EU as contra arguments. The problem of identity has both for the EU and for Turkey some internal dimensions. Both for the EU integration process and for Turkey s selfperception it is crucial to understand how this issue influences the Relations between Turkey and the EU and what kinds of reasons and effects does this perception have. This article evaluates Turkish EU relations from the angle of the problem above. 1098

2 Giriş Türkiye, bugüne kadar AB ye üye adayı veya üye olarak kabul edilmiş olan bütün diğer AB adaylarından daha farklı bir konumdadır. Türkiye nin adaylığı, Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ile ilk ilişki kurulan 1960 ların başlarından bugüne, giderek artan bir biçimde daha fazla kimlik ve aidiyet gibi sübjektif ve yoruma açık kavramlar ekseninde tartışılmaktadır. Türkiye bu kavramlar ile ilintili bağlamlarda ele alınırken, sadece Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkiler ele alınmamakta, aynı zamanda Avrupa kimliği ve Avrupalılık aidiyeti gibi esasen Birlik entegrasyonunu yakından ilgilendiren ve yatay entegrasyon kadar (genişleme) dikey entegrasyonu da (derinleşme) ilgilendiren alanlar işin içine girmektedir. Bu nedenle aslında Türkiye adaylığı ile AB içindeki kimlik arayışında istemeden ya da farkında olmadan bir katalizatör rolü oynamıştır ve halen de oynamaktadır. Aynı şekilde bu tartışmalar, Türkiye içerisinde yaşanan kimliksel süreçlere de yansımaktadır. Gerek Türkiye ye özgü kültürel ve coğrafi tahayyüllerde, gerekse de Türk dış politikasının aksiyon alanını giderek daha fazla kaplayan mücavir bölgelerle kurulan ilişkilerde bölgesel politikalar boyutu aidiyet sorunsalı veya konusu karşımıza çıkmaktadır. Bu kimi zaman mevcut dış politik yönelimleri anlamlandırmak, açıklamak hatta meşrulaştırmak bağlamında, kimi zaman ise bölgesel politikaların ideolojik arka planını oluşturabilmek adına yapılmaktadır. Her ne kadar bu süreçler Türkiye nin öz dinamiği olarak da tezahür etse, aslında burada AB ile mevcut bir diyalogu tespit etmek zorundayız. Bu tebliğde, AB ve Türkiye arasında hâlihazırda sürmekte olan tam üyelik müzakerelerinde yukarıda bahsi geçen kimlik ve aidiyet sorunsalı ele alınacak ve bu sorunsalın mevcut ilişkilerde oynaya geldiği rol ve işlev tartışılacaktır. Objektif Kriter: AB Hukukuna Göre Avrupa ya Aidiyet AB de Türkiye ve Türk algısının Türkiye nin AB üyelik yolundaki etkisini tartışmaya başlamadan önce, AB nin kurum olarak kendisini önceden tanımlanmış bir kültürel kimlik tanımıyla bağlamadığını, yani AB entegrasyonunda hukuki metinlerde, Türkiye bağlamında güncel olarak tartışılan kimlik ve aidiyet konularının yer bulmadığını belirtmek gerekiyor. Bu metinde daha çok üye ülke karar alıcılarının ve siyasi elitlerinin Türkiye nin AB ye katılım sürecindeki algıları ve görüşleri ekseninde bir değerlendirme yapılacaktır. Her ne kadar AB nin görece objektif ekonomik ve siyasi üyelik ölçütleri Kopenhag ve Amsterdam kriterleri tam üye adaylarını değerlendirmede esas olarak kabul edilse de, Birlik içerisindeki Türkiye konusunun daha farklı bağlamlarda yapıldığı gözlemlenmektedir. Türkiye Avrupalı mıdır? Tartışmanın özü bu soruda yatmaktadır. AB Amsterdam Antlaşması nın 49. maddesi her Avrupalı devletin Birliğe katılabileceğini ifade etmektedir (EU-Vertrag, Artikel 1). Gene Avrupa Bütünleşmesini başlatan temel antlaşma metni olan Roma Antlaşması nın 237. maddesi de üyelik ve Avrupalılık konusunda bağlantı kurmaktadır. AB bütünleşmesi bölgesel bir doğaya sahiptir ve sadece Avrupalı devletler AB ye tam üye olarak katılabilirler. Bu hukuken tespiti kolay olan objektif bir değerlendirmeyi mümkün kılmaktadır. Fas örnek olayında bu objektif aidiyet ölçütü test edilebilmektedir. Fas ın 1987 yılında yaptığı tam üyelik müracaatı AB Komisyonu tarafından reddedilmiş, reddedilme gerekçesi olarak da adı geçen adayın Avrupa ya ait olmadığı ifade edilmiştir (Margedant 1998, s ). Bu değerlendirmeye istinaden Fas ın yaptığı müracaat işleme konulmadan, yani bu ülkenin tam üyelik ölçütünü yerine getirip getirmediğine dair herhangi bir değerlendirme sürecini başlatmadan, başından reddedilmiştir. Bu değerlendirme yukarıda ifade edilen AB hukukunun bahsi geçen maddelerine göre yapılmış olup, Fas ın Avrupalı bir devlet olup olmadığı hususunda sadece tek bir kriter dikkate alınmıştır: Avrupa kıtasında 1099

3 toprağı olup olmaması. Fas kuzey Afrika da konumlu bir ülke olduğundan ve Avrupa da herhangi bir toprağa sahip olmadığından, AB Fas ın başvurusunu AB hukukuna dayanarak geri çevirmiştir. Bu durum aslında Türkiye nin antlaşmalar hukukuna dayanan en geçerli tezine bir dayanak oluşturmaktadır. Türkiye, her ne kadar topraklarının büyük kısmı coğrafi olarak Asya kıtasında da yer alsa, Trakya topraklarının Avrupa kıtasında yer almasından dolayı coğrafi olarak Avrupa ya da ait kabul edilmektedir. Avrupa entegrasyonuna katılım sürecinde Türkiye ile AB arasında tesis edilmiş olan bütün ilişkiler temelde bu objektif değerlendirmenin ardından başlamıştır. Burada temel göstergelerden birisi 1963 yılında imzalanmış olan Türkiye ve AB Ortaklık Antlaşması, diğer adıyla Ankara Antlaşması dır. De jure bu antlaşmanın parafe edilişini müteakiben, AB müktesebatına göre Türkiye Avrupalı bir devlet olarak resmen birlik hukukunca tanınmıştır. O dönemin AET Komisyon Başkanı Hallstein, net ifadelerle bu durumun altını çizerek, Türkiye nin Avrupa nın bir parçası olduğunu, imzalanan Ankara Antlaşmasının da esasen bu durun tescili olduğunu belirterek, antlaşma ile Türkiye ve AET arasında hukuki bir bağlantı kurulduğunu ve bu bağlantı ile Topluluk evriminin de etkilendiğini ifade etmiştir (Vali 1971: 335). Bunun yanında 1987 yılında Turgut Özal ın kararlılığı ile ilişkileri bir ileri safhaya taşımak iradesini gösteren Türkiye tam üyelik başvurusunda bulunmuştur. Bu başvuru da Türkiye nin Avrupa entegrasyonunun bir parçası olma politikasında hukuken ehliyetli olduğunun diğer bir göstergesini teşkil etmektedir. Çünkü Ankara Antlaşması neticede sadece bir Ortaklık Antlaşması olarak yorumlanabilmekte, tam üyelik perspektifi bu antlaşma kapsamında opsiyonlardan biri olarak öngörülmüş olduğundan aidiyetle ilgili bir çekince ortaya konmadığı aşikâr da olsa, kimi Avrupalı yazarlar bu antlaşmanın her halükarda tam üyeliği garanti etmediğini işaret etmektedirler. Fakat 1987 tam üyelik başvurusu bu argümanların geçersizliğini kanıtlamaktadır. Çünkü Avrupa Komisyonu, Türkiye nin başvurusunu işleme koymuş ve Fas ın başvurusu gibi Avrupa aidiyetine atıfta bulunarak reddetmemiştir. Aksine, diğer üye adaylarının prosedüründe olduğu gibi, Türkiye nin müracaatı işleme alınmıştır (Vardar 1994: ) senesinde Komisyon değerlendirme sürecini sonlandırarak, Türkiye nin Topluluğa katılımının önünde demokratikleşme ve görece ekonomik geri kalmışlık nedenlerini tam üyelik müzakerelerinin açılmaması yönünde argüman olarak getirmiş, ancak Türkiye nin ilke olarak tam üyelik konusunda ehliyetli olduğunu yinelemiştir (Şen 1989: 3-6) senesinde de AB hukukuna atıfta bulunularak Türkiye resmi olarak AB tarafından tam üye adayı ilan edilmiştir ve Türkiye nin Avrupa ya ait olup olmadığı sorunsalı görece gündemden çıkmış, Türkiye nin adaylığı gerek Birliğin resmi belgeleri ve raporlarında tamamen, gerekse de Avrupa kamuoyunda büyük oranda kabul görmüştür yılında AB Komisyonu Ankara nın Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirdiğine karar vermiş ve Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlama kararı almıştır. Buna rağmen AB içerisinde Türkiye nin AB nin geleceğinde yeri olup olmadığı tartışmaya açılmış ve tartışmalar bu güne kadar büyük çoğunlukla kimlik ve aidiyet üzerinden yapılmıştır. Avrupa Birliği nde Türkiye Algısı: Coğrafya Formel olarak AB Türkiye nin coğrafi olarak Avrupalı olduğuna hükmederek AB ye üyelik için ehil olduğuna karar vererek bugün mevcut müzakere sürecine kadar ilişkileri üyelik nihai hedefiyle yürütmüş de olsa, özellikle müzakerelerin başlama kararından günümüze AB 1100

4 çerisinde giderek artan bir şekilde Türkiye nin üyeliğine karşı güçlü bir muhalefet oluşmuş ve bu muhalefet en güçlü argüman olarak coğrafyayı kullanmıştır. AB ülkelerinde bu yönde muhalefetin başını Almanya daki ve Fransa daki muhafazakâr partiler ve siyasi elitler çekmektedir. Özellikle ön planda Türkiye nin yüzölçümünün yüzde üçünün Avrupa da, yüzde doksan yedisinin ise Avrupa dışında yer alması nedeniyle Türkiye nin Avrupa ya ait olamayacağı ifade edilmektedir. Literatürde Anadolu yarımadası Asya kıtasına ait olarak kabul edilmektedir. Daha özelde ise Türkiye Ortadoğu ya aittir. Bu nedenle bu argümana coğrafi gerçeklik bakımından karşı çıkmak imkânsızdır. Aslında bazı coğrafyacılar boğazların Avrupa ile Asya kıtalarını fiziki ve kültür coğrafyası olarak ayırması tezini benimsemeseler ve bu ayrımı yanlış bulmaktadırlar (Louis 1979: 11-19). Herbert Louis Avrupa nın sınırlarının doğuda doğal bir sınır olmaması nedeniyle kolaylıkla belirlenemediğine işaret etmekte, Wolf-Dieter Hütteroth da Anadolu nun Avrupa dan coğrafi olarak ayrımının hiçbir şey ifade etmediğini belirtmektedir (Hütteroth 1982: 24). Hütteroth Anadolu daki yerleşim tipolojisi ile Avrupa daki yerleşim tipolojilerinin aynı olmasından hareketle, Anadolu yarımadasının kültür coğrafyası temelinde Avrupa nın bir paçası olduğunu öne sürmektedir (Hütteroth 1982: 24). Ancak ifade edildiği üzere, bu tezi savunan coğrafyacılar azınlıktadır ve coğrafyacıların azami çoğunluğu Anadolu yu Asya ya dâhil etmektedir. Önde gelen Alman Hristiyan Demokrat politikacılardan Wolfgang Schaeuble, coğrafi argümanı Türkiye nin AB nin geleceğinde yeri olmaması tezini güçlendirmek için kullanmaktadır (Generalanzeiger ). Hans Arnold ise, Avrupa nın sınırlarına dâhil bir Türkiye nin sadece askeri coğrafya bağlamında ele alınabileceğini, bu durumun Soğuk Savaş döneminde kabul gördüğünü, ancak günümüzde bu terminolojinin geçerliliğini kaybettiğini ileri sürmektedir (Arnold 1993: 31). Soğuk Savaş ın sona erdiği dönemde iki Almanya yı birleştiren Şansölye Helmut Kohl de, Türkiye nin Avrupa ya coğrafi anlamda ait olup olması konusunda, ders kitaplarında Türkiye nin Asya ya ait olduğunu öğrendiğini ifade etmiştir. Eski Fransız Cumhurbaşkanı Valery Giscard d Estaing ve Nicolas Sarkozy de Kohl ile aynı görüşü savunarak, Türkiye nin coğrafi manada Avrupa ya sadece kısmen ait olduğunu savunmaktadırlar. Diğer bir coğrafi argüman ise Birliğin sınırları konusudur ve bu konuda Türkiye esasen AB nin sınırları ya da AB nin tamamlanması tartışmalarını başlatmış görünmektedir. En azından, AB sınırları konusu daha çok Türkiye nin Birliğe katılıp katılmaması bağlamında tartışılmaktadır. Tam da bu noktada Türkiye nin doğuda istikrarsız bir coğrafya ile sınırdaş olması gündeme gelmektedir. Türkiye AB nin dış sınırını oluşturduğunda AB Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan, İran, Irak, Suriye gibi çatışma potansiyellerinin ya da akut çatışmaların yaşandığı bir coğrafya ile komşu haline gelecektir. Birçok AB li siyasi elit ve karar alıcı, bu senaryoyu bir kâbus olarak nitelemektedir. Örneğin Erwin Faul Türkiye nin AB ye üye olması durumunda birliğin entegrasyon ve hazmetme kapasitesinin iflas edeceğini ileri sürmektedir (Faul 1997: 446). Faul e göre bu güvenlik boyutu olan bir meseledir. Klaus-Dieter Frankenberger de jeopolitik olarak Türkiye nin AB ye üye olmasının sorunlarına işaret ederek, bunun ciddi güvenlik risklerini beraberinde getireceğini ifade etmektedir (Frankenberger 1998: 21-26). Bu teze göre de Türkiye nin AB coğrafyasına dâhil edilmesi AB yi içinde Rusya nın da bulunduğu sorunlar yumağı olan Kafkasya coğrafyasına ve istikrarsızlık ve çatışmaların merkezi konumundaki Ortadoğu ya komşu haline getirecek ve 1101

5 AB nin dış politik zafiyetlerinin güvenlik açıklarına dönüşmesine sebep olabilecektir. Bu nedenle Türkiye Birliğe katılmamalıdır. Avrupa Birliği nde Türkiye Algısı: Kültür Avrupa Birliği nde Türkiye algısı konusunda coğrafi argümanlardan daha sübjektif olanı kültürel farklılık tezidir. Almanya eski şansölyelerinden Kohl, Türkiye nin Avrupa kültürüne ait olmadığını, başka bir Kulturkreis a (kültür havzasına) ait olduğunu sıklıkla dile getirmiştir. Kohl bu konuda Almanya da karar alıcı pozisyondaki tek politikacı değildi. Aslında partisi CDU ve Bavyeralı ortağı CSU Almanya nın Hristiyan Demokratları Türkiye nin AB katılımı konusunda tamamen Kohl gibi düşünmektedirler. William Wallace Avrupa yı Müslüman kültürün ötekisi bir Hristiyan bir kültür olarak kabullenmenin son derece tehlikelerle dolu olduğunu ifade ederken, aslında bunu yapmayı haklı çıkartacak birçok gerekçe de bulunabileceğini itiraf etmektedir (Wallace 1992: 40). AB nin Türkiye nin üyeliğine karşı çıkan muhafazakâr elitleri aslında tam da bunu yapmaktalar ve Türkiye nin Müslüman kimliği nedeniyle AB dışında tutulması gerektiğini söylemekteler. Bu durumda Türkiye ve Müslümanlar, Avrupa kültürünün ötekisi haline getirilerek, AB nin ortak kimliksel özelliği olarak Hristiyanlık ön plana çıkartılmaktadır. Huntington da kültürü ve tarihiyle Türkiye nin Batılı bir ülke olmadığını ifade ederken, Batılılık ile batı tipi Hristiyanlığı kimlik belirleyici öğe olarak ele almaktadır (Huntington 1997). Somut olarak Türkiye ve AB arasındaki kültürel farkların Türkiye nin AB üyelik süreci bağlamında telaffuz edilmesi, 1990 lı yıllara rastlamaktadır da Federal Almanya (BRD) ile Demokratik Alman Cumhuriyeti nin (DDR) birleşmesi, 1991 de Sovyetler Birliği nin resmi olarak dağılması ve Soğuk Savaş ın sona ermesiyle birlikte, AB de özellikle Hristiyan muhafazakâr kesimler AB kimliğini giderek daha fazla Hristiyan köklerine dayandırmaya başlamışlar ve bu bağlamda da Türkiye yi ötekileştirmekten kaçınmamışlardır. Örneğin 1992 yılında AB Parlamentosu ndan Raymond Durry, Türkiye nin AB kültüründen farklı özellikler taşıdığına işaret etmiştir (Milliyet ) yılında aralarında görevdeki Almanya Şansölyesi Helmut Kohl ün de bulunduğu Avrupa Birliği Parlamentosu ndaki muhafazakâr Hristiyan Demokrat Fraksiyon, Brüksel deki Hristiyan Demokrat Avrupalı partilerin çatı örgütü olan Avrupa Halk Partisi toplantısında, Türkiye nin ne kısa ne de uzun zamanda AB üyesi olamayacağını, çünkü bu ülkenin Müslüman olduğunu deklare ederek (Süddetsche Zeitung ), AB bağlamında ilk defa Türkiye nin katılımına karşı kültürel ve dinsel argümanlar kullanılmıştır. Muhafazakârlar bu bildiride Avrupa kültürünün Hristiyan olduğunu ve Müslüman bir ülkenin Hristiyan kültüre mensup ülkelerden oluşan bir birliğe katılmasının mümkün olamayacağını vurgulamışlardır. Kohl e göre Türkiye nin üyeliği önünde aşılamaz kültürel ve dini bariyerler mevcuttu ve Türkiye nin adaylığına yanlış anlamalara yer bırakmayacak kadar net ve açık bir ret cevabı vermek gerekiyordu (Sommer 1997). Avrupa Halk Partisi Avrupa Birliği ndeki muhtelif ülkelerin muhafazakâr Hristiyan vurgulu partilerinin AB Parlamentosu ndaki fraksiyonu AB nin sadece bir ekonomik topluluk ya da siyasi bir birlik olmayıp aslında bir medeniyet projesi olduğunu ifade ederek, bu medeniyet projesinde Türkiye nin yeri olamayacağını açıkladı (Nutall 1997). Bu açıklamalara paralel olarak Türkiye nin AB üyeliğine alternatif olarak imtiyazlı ortaklık teklif edilmesi gündeme geldi. AB içerisinde kültürel temelli dışlamaların odak noktası Türk kültürünün İslami bir kültür olması ve bu kültürün Hristiyan Avrupa ile uyumlu olmaması olarak özetlenebilir. Türk ve 1102

6 İslam kültürü doğu Orient olarak nitelenirken, Orient in başlangıcı Avrupa için Türkiye dir. Zaten esasen Avrupalıların ötekileştirdikleri doğulu kimlik de Osmanlı İmparatorluğu ndan beri kendilerine coğrafi olarak en yakın ve bundan dolayı da en fazla ilişki kurabildikleri Osmanlı Türk kimliğidir. Öyle ki Avrupalılar ötekileştirdikleri İslam ı Osmanlılar üzerinden öğrenmiş ve tanımışlardır denilebilir. Osmanlı ve Türk terimleri Avrupa nın birçok bölgesinde Türk kelimesiyle eşanlamlı kullanılmaktadır. Örneğin eski Yugoslavya sınırları dâhilindeki halklar etnik temelli iç savaş esnasında, ötekileştirilen Boşnakları Türk olarak algılamıştır. Bugün özellikle Hristiyan demokrat muhafazakârların perspektifinden Avrupalı kimliği ancak Türk ve Müslüman öteki ile tanımlanabilmektedir. Tıpkı aydınlık kavramının tanımlanabilmesi için karanlık kavramına otomatikman ihtiyaç duyulması gibi, kimlik tanımlanmasında mutlaka bir öteki söz konusu olmaktadır. Kültürel ret tezlerindeki radikal yaklaşımları ile bilinen Erwin Faul Avrupa kültürünü tanımlarken Batılı Hristiyanlık kavramını kullanmakta ve Rönesans ve aydınlanma kavramlarını Batı Hristiyanlığı ile bir bağlamda ele alarak, bunların günümüz Avrupa kültürünün temelini teşkil ettiğini öne sürmektedir (Faul 1997: 449). Bunlarla tarihi anlamda herhangi bir bağlantısı veya ortak özelliği olmayan Türkiye, Faul e göre Avrupalı olamaz. AB, sınırlarını coğrafi olarak belirleyememiştir. Doğu sınırlarının coğrafi olarak tespiti konusu fiziki olarak mümkün değildir. Bu durumda sınırların belirlenmesi siyasi bir tercih tercihtir. Kültürel farklılık tezi, Avrupa nın sınırlarının belirlenmesinde kullanılabilecek yollardan biridir ve Hristiyan demokrat Avrupalı muhafazakâr çevrelerce bu kültürel verilerden hareketle yapılan sınır tespiti tarihi verilere de uygun olarak algılanmaktadır. Onlar bu konunun Türk karar alıcı ve siyasi elitlerce neden bu kadar hassasiyetle değerlendirildiğini ve bir tür ayrımcılık olarak reddedildiğini anlamakta güçlük çekmektedirler. Hristiyan demokrat Avrupalılar için Türkiye nin Avrupalı değil doğulu olması tarihi bir gerçek ve toplumsal bir özelliktir. Türkiye nin AB ile olan ilişkilerinde özellikle adaylığının AB tarafından 1999 Helsinki Zirvesinde resmen kabul edilmesi ve akabinde 2004 te müzakere kararının alınması ile Türkiye ciddi bir reform sürecine girmiştir. Bu sürece bir dönüşüm süreci de demek mümkündür. AB ye uyum sürecinde gerçekleştirilen reformlar, 2000 li yıllara kadar Türkiye nin üyeliği önünde engel olarak gösterilen demokratik ve ekonomik ölçütlere Ankara nın uyum süreci kapsamında ger geçen yıl daha fazla uyması ve AB müktesebatının da önemli oranda Türk müktesebatı ile uyumlu hale getirilmesi, AB li Hristiyan Demokratları zor durumda bırakmıştır. Daha önceleri AB li elitler kültürel tezleri gündeme getirmekten kaçınan ya da en azından bu konuda Türk tarafının ve kamuoyunun hassasiyetini dikkate alan bir tutum içindeydiler. Örneğin Soğuk Savaş döneminde Türkiye ile Avrupa bütünleşme süreci arasında kurulan ilişkilerde Türkiye nin kültür olarak Avrupalı olmadığı argümanına literatürde rastlanmamaktadır. Bu dönemde Türkiye nin Avrupa bütünleşmesine üye olarak katılımı konusuna genelde siyasi ve ekonomik kıstaslarla yaklaşılmış ve görece objektif olan bu kıstaslar Türk kamuoyunu, özellikle siyasi elitleri fazlaca rahatsız etmemiştir. Çünkü Türk siyasi elitleri de Türkiye de demokratik standartların eksikliğinin farkındaydılar. Hatta bu AB ye üyelik bağlamında gerçekleştirilen reformlardan istifade etmekteydiler. Aynı yaklaşım ekonomik kıstaslar için de geçerlidir. Türk ekonomisinin AB li ölçütlere göre ciddi bir geri kalmışlık göstermesi, AB nin ekonomik seviyesini yakalama bağlamında ciddi bir seviye belirlemiş ve Türkiye bu seviyeye ulaşmayı hedef olarak benimsemiştir. Özellikle 2000 li yıllardan itibaren Türk ekonomisindeki dinamizm ve büyüme rakamları, Türkiye ile birlik 1103

7 ortalaması arasındaki farkın hızla kapanmasını beraberinde getirmiş, belli başlı AB üyeleri dışında Türkiye pek çok AB üyesinden daha iyi ekonomik standartlara ulaşmıştır. Bu durum Türkiye nin üyeliği karşısındaki ekonomik argümanlar temelli direnci zayıflatmaktadır. Ekonomik olumsuz argüman, yerini artık Türkiye nin Birliğe ekonomik katkısı beklentisi temelinde olumlu ve Türkiye nin üyeliğini destekletici bir argümana dönüşmüştür. Siyasi kriterlerde ulaşılan seviye de bu konuda Türkiye nin elini güçlendirmektedir. Özellikle askeribürokratik vesayetin Türk siyasal sisteminde giderek marjinalleşmesi ve bunun yanında demokratikleşmede kat edilen mesafeler, Batı dan Türkiye nin siyasi gerekçelerle dışlanmasını haklı çıkartmaktan çok uzaktır. Bu nedenlerle AB li muhafazakâr çevreler Türkiye nin giderek somutlaşan üyelik perspektifinden rahatsız olmaya başlamışlardır. AB Komisyonu nun Türkiye ile üyelik müzakerelerini başlatma kararının ardından, eksik demokrasisi ve gelişmemiş ekonomisi ile üyeliği zaten mümkün olmayan bir Türkiye imajı giderek değişmiştir. Demokrasisi AB standartlarına ulaşan (ya da çok yaklaşan) ve de ekonomik bakımdan dinamik büyüme göstererek dünyada kayda değer bir ekonomik güç haline gelmeye başlayan Türkiye nin AB katılıma karşı söylem olarak artan biçimde kültürel (daha çok dini) karşı söylemleri dillendirmeye başlamışlardır. Muhafazakâr liderler olan Alman şansölyesi Angela Merkel ve Fransa eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Türkiye nin AB üyeliğini engellemeye çalışırken, her ikisinin de mensubu bulunduğu siyasi kanadın Türkiye algısı, yukarıda betimlenen kültürel temelli ret tezi olmuştur. AB nin Kimlik Jeopolitiği ve AB nin Geleceği Esasen yukarıda kısmen değinildiği üzere, kültürel ret tezinin jeopolitik ve güvenlik stratejileri boyutu unutmamak gerekir. Avrupa kıtasında gerçekleşen bir ekonomik ve siyasi birlik projesi olan AB nin gelişiminde kabaca iki farklı dinamikten söz etmek mümkündür. Bunlardan biri derinleşme, diğeri ise genişleme kavramı ile anlam bulmaktadır. Derinleşme kavramı, var olan bütünleşmenin kalitatif olarak iyileştirilmesi ve entegrasyon boyutunun güçlendirilmesi olarak nitelenebilir. Burada ulusüstü boyutun hükümetlerarasıcı yaklaşıma göre giderek daha fazla öne geçmesi ve ilerleme kat etmesi, kısacası daha fazla federal yapıda bir AB vizyonu söz konusudur. Genişleme ise, Birlik sınırlarının başka aday ülke sınırlarını da kapsaması ve AB müktesebatının bu yeni katılan bölgelerde de geçerli hale gelmesidir. AB bu bakımdan küresel açılardan da bir meydan okuma içerisindedir. Şu anda AB nin içinde bulunduğu ekonomik kriz, daha fazla derinleşmiş bir birliği zorunlu kılmaktadır. Bir örnek vermek gerekirse, Avrupa bankacılık sektörünün ulusal düzeyde değil, ulusüstü seviyede AB Merkez Bankası tarafından kontrol edilmesi gündeme geldiğinde derinleşme istikametinde bir adım atılmaktadır. Doğu ve Güneydoğu Avrupa dan aday ülkelerin Birliğe katılımları ise genişleme istikametinde atılan bir adımdır. AB, hâlihazırda ulaştığı sınırlarla Avrasya hinterlandı ile sınırdaş olmuştur. Genişleme politikasının devamında Güneydoğu Avrupalı adayların da katılımı ile Birlik Türkiye sınırına kadar komple bir coğrafi alanı kapsayacak şekilde genişlemiş olacaktır. Akabinde söz konusu yeni üyelerin hazmedilmesi sorunu söz konusu olacaktır. AB de mevcut hukuki normların fiiliyatta uygulanması kolay olamamaktadır. AB müktesebatının tamamına AB nin objektif kültürü demek olanaklıdır. Burada bahsi geçen kültür, yönetim kültürüdür. AB, aslında uluslararası hukukun temel sorunu olan norma tekabül etmeyen davranışa yaptırım getirmek açmazını, AB hukukunda görece çözmüş durumdadır. AB hukuku üye ülkeleri bağlamaktadır. Üye ülkelerin iç hukukunun AB hukuku ile çelişmesi durumunda, AB hukuku üstündür. AB yönetim kültürünün yeni katılan bir üyede içselleştirilmesi zaman almaktadır. Bu durum özellikle Romanya ve Bulgaristan gibi ülkelerde geçerlidir. Gene Yunanistan, Portekiz, İspanya gibi 1104

8 Akdenizli üyeler, özellikle ekonomik normlara uyum konusunda problem yaşamaktadırlar. Normların eksik uygulanması ise bazı sorunları beraberinde getirmektedir. AB nin eski ve yeni üyeleri ile gelecekte katılması planlanan Hırvatistan ve diğer eski Yugoslavya ardılı potansiyel üyelerinin AB nin derinleşmesi bakımından problemleri beraberinde getireceği tahmin edilmektedir. Bu objektif AB kültürü ile sübjektif Avrupalı Batılı kültür arasında jeopolitik bir bağlantı kurulmaktadır. Bu bağlamda birinci adım Avrupa kültürü ile Batılı Hristiyan kültürün anlamdaş olarak kullanılmasıdır. İkinci adım, demokrasi ile bu sübjektif Avrupa kültürü arasında bağlantı kurulması ve demokrasinin evrensellik durumundan çıkartılarak Huntington cı bir yerelleştirmeyle, sadece Batılı Avrupalı Hristiyan toplumların demokratik rejimleri kurup uygulayabileceği tezidir. Bunu yaparak AB li kültür jeopolitikçileri, özellikle Hristiyan demokrat muhafazakârlar ve aşırı sağcı Avrupa ırkçıları AB nin de doğu sınırlarını belirginleştirmektedirler. AB özellikle Türkiye gibi yukarıdaki kültür jeopolitiğine uymayan adayları yukarıda zikredilen siyasi grupların güçlü etkisi ve bu etkiden güçlenen kamuoyu baskısı ile dışlamaya başlamış görünmektedir. Özellikle müzakere süreci başarı ile tamamlansa dahi Türkiye nin üyeliği konusunda referanduma gidilecek olması, pratikte Türkiye nin birliğe üye olarak kabulünü hemen hemen sıfırlamaktadır. Çünkü referandum sonucunda Türkiye nin katılımı tek bir AB üyesi ülkede dahi reddedilse, Türkiye nin AB ye katılımı gerçekleşemeyecektir. Türkiye nin olası bir AB üyeliği kültür jeopolitiği yaklaşımının başarısız oluşu ve AB nin kozmopolitleşmesini beraberinde getirecektir. Müslüman bir toplumun hem de nüfus olarak en büyük üye olan Almanya nın nüfusuna yakın bir üyenin AB nin Hristiyan köklerden referans alan mono-kültürünü sulandıracağı Hristiyan demokrat kültür jeopolitikçilerince endişe ile karşılanmaktadır. Bu tezin savunucularından Faul, Hristiyan Avrupa ile İslam arasında bin yıldır süregelen hasımca bir çatışma olduğunu iddia etmektedir (Faul 1997: 449). Yurdusev bu bağlamda Avrupa da bazı kesimlerce İslam ın bir düşman imajı olarak algılandığına ve bir tehdit olarak değerlendirildiğine atıfta bulunmaktadır (Yurdusev 1997: 53). Bu durumda AB nin Türkiye yi içine alacak şekilde sınırlarını genişletmesi, AB nin esasen tehdit olarak gördüğü bir coğrafya ile sınırdaş olarak bir güvenlik tehdidine maruz kalması ve görece homojen Hristiyan kültürlü bir AB ye ciddi oranda Müslüman AB vatandaşını dâhil ederek kültürel bütünlüğünü riske atması sonuçlarına sebep olabilecektir. Türkiye nin üyeliğini reddeden AB li elitlere göre jeopolitik olarak AB bunu riske atamaz. Bunun yerine Türkiye nin imtiyazlı ortak olarak AB ile İslam coğrafyası arasında bir tampon olması önerilmektedir. Dolayısı ile kültürel jeopolitik, AB nin sınırlarının belirlenmesinde Türkiye nin üyeliğinin engellenmesini olmazsa olmaz olarak öngörmektedir. Türkiye İçin AB Üyeliğinin Kültürel Boyutu Türkiye de cumhuriyet döneminde devlet tarafından doktrine edilen söylem iki temele dayanmaktaydı. Bunlardan birincisi Osmanlı İmparatorluğu nun kimlik ve kültür siyasetinin haricinde tutulması ile yeni bir millet oluşturulması, ikincisi ise referans olarak İslam coğrafyasından Avrupa coğrafyasına başvurma. Erken dönem cumhuriyet döneminde gerçekleştirilen bütün reformların orijini Avrupa kültürüdür. Bu nedenle muasır medeniyet seviyesine yükselmek olarak formüle edilen 1105

9 siyaset, esasen yeni kültürel referanslarla yeni bir vatandaş kimliği oluşturmaktır. Ulus devlet modeli, hukuk reformları, kılık kıyafet uygulaması, empoze edilen müzik tercihleri, eski yazı yerine Latin harflerinin kabulü, metrik sisteme geçiş, Halifeliğin kaldırılması vb. birçok reform, aslında Türkiye vatandaşlarının muasır medeniyet Batı ile uyumlu ve bu medeniyetin bir parçası haline getirilme gayesinin ifadesidir. Bu yaklaşım aslında Cumhuriyet siyasi elitlerinin keşfettikleri bir yaklaşım değil, aksine Osmanlı döneminde de görece başlamış olan bir kısmi Batı yönelimli reform sürecinin daha radikal biçimde uygulanışıdır. Bu bağlamda İkinci Dünya Savaşı ertesinde uluslararası sistemde Türkiye nin güvenlik zorlamaları ile olsa da memnuniyetle NATO ya katılarak Batı kulübünde bir oyuncu olması ve Avrupa bütünleşmesine 1960 lardan itibaren Batılılaşma ve yeni Türk kimliği perspektiflerinden yaklaşması sürpriz olmamalıdır. Türk siyasi elitleri AB bütünleşmesini daima erken Cumhuriyet dönemi kültür politikası ve kimlik seçimiyle aynı kontekstte değerlendirmişler ve AB ye katılımı muasır medeniyet seviyesine ulaşmanın bir ispatı olarak değerlendirmişlerdir. Dolayısıyla AB üyelik sürecinin kültürel argümanlarla engellenmesi Türk siyasi elitleri bakımından kabul edilemez ve onur kırıcı bir tavırdır. AB deki tartışmaların aksine Türkiye de AB nin bu tutumu objektif olarak değil duygusal olarak algılanmakta ve değerlendirilmektedir. Yakın dönemde özellikle AKP dönemi dış politikada artan oranda yerellik içeren kimlik vurgusu ve dışişleri bakanı Ahmet Davutoğlu nun Türkiye yi merkez olarak tahayyül eden konsepti, Batı ve Avrupalı kimlik etrafında seyreden genel kimlik tahayyülünü de değiştirmeye başlamış, AB nin kültürel ret yaklaşımına Türk siyasi elitleri giderek daha nötr yaklaşmaya başlamışlardır. Bu tutum Türkiye nin AB politikalarına da yansımaya başlamış ve Türkiye AB li Türkiye muhaliflerine Avrupalılığını ispatlamaya çalışmak yerine, Medeniyetler Diyaloğu veya Medeniyetler Arası İttifak gibi daha fazla İslam ve Batı arasında köprü olma fonksiyonuna atıfta bulunma stratejisini izlemiştir. Aslında Soğuk Savaş döneminde Batı Türkiye nin Avrupa Güvenliği eksenli işlevini vurgularken, Türk siyasi elitleri ilişkilerin kültürel boyutları üzerinde kafa yormamış, Soğuk Savaş ın sona ermesinden sonra ise Doğu Avrupa nın AB ye entegrasyonu sürecinde geçerli kimlik politikası haline gelen Hristiyan ve kültürel değerlere atıfta bulunan AB içi tartışmalara da aktif olarak katılamamıştır den buyana AB üyeliğini meşru ve gerekli gösterebilme sorunları yaşayan Türkiye, kendi kimliğindeki dönüşümler ile AB kimliğinin oluşması süreci arasında felsefi ve kültürel bir tartışma ve iletişim kanalı oluşturamamış görünmektedir. Türkiye nin kendine özgü kimlik sorunları genellikle çeşitli kamusal alanlarda İslami kültürel referansların rolü boyutu ile etnisite ve vatandaşlık tanımları arasında cereyan etmektedir. Avrupa da bu Türkiye ye özgü tartışmalar ise, daha çok siyasi sistem üzerinden değerlendirilmekte, tıpkı yakın döneme kadar devam eden vesayetçi rejimin algılaması gibi, zaman zaman dış politikada eksen kayması, zaman zaman da İslamcılık ve Batı değerlerinin karşı karşıya getirilmesi gibi çatışma potansiyellerinden yürütülmektedir. Türk toplumunda da Avrupa kimliği söz konusu olduğunda biz onlar düzlemi olmadığını varsaymak gerçekçi olmaz. Hristiyan demokrat muhafazakârların ötekileştirdikleri Türkiye sadece AB içi bir kimlik oluşumuna AB nin ötekisi olarak katkıda bulunmakta, hem de AB nin dışlamasıyla kendi içindeki kültürel aidiyet ve kimlik tartışmalarındaki gidişat, AB tarafından etkilenmiş olmaktadır. 1106

Türkiye ve Avrupa Birliği

Türkiye ve Avrupa Birliği Türkiye ve Avrupa Birliği Türkiye ve Avrupa Birliği İlişkisi Avrupa Birliği 25 Mart 1957 tarihinde imzalanan Roma Antlaşması'yla Avrupa Ekonomik Topluluğu adı altında doğdu. Türkiye 1959 yılında bu topluluğun

Detaylı

2000 li Yıllar / 6 Türkiye de Dış Politika İbrahim KALIN Arter Reklam 978-605-5952-27-3 Ağustos-2011 Ömür Matbaacılık Meydan Yayıncılık-2011

2000 li Yıllar / 6 Türkiye de Dış Politika İbrahim KALIN Arter Reklam 978-605-5952-27-3 Ağustos-2011 Ömür Matbaacılık Meydan Yayıncılık-2011 Seri/Sıra No 2000 li Yıllar / 6 Kitabın Adı Türkiye de Dış Politika Editör İbrahim KALIN Yayın Hazırlık Arter Reklam ISBN 978-605-5952-27-3 BBaskı Tarihi Ağustos-2011 Ofset Baskı ve Mücellit Ömür Matbaacılık

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ STRATEJİK VİZYON BELGESİ ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ Ekonomi, Enerji ve Güvenlik; Yeni Fırsatlar ( 20-22 Nisan 2016, Pullman İstanbul Otel, İstanbul ) Karadeniz - Kafkas coğrafyası, tarih boyunca

Detaylı

Dış Politikada AB ve ŞİÖ Tereddüdü

Dış Politikada AB ve ŞİÖ Tereddüdü Dış Politikada AB ve ŞİÖ Tereddüdü Giriş Yerine: Türkiye nin Dış Politika Stratejisi Üç kıtada hüküm süren Osmanlı Devleti idaresinden sonra, kurtuluş savaşını veren ve Lozan la Misak-ı Milli sınırlarını

Detaylı

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı. TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ HAFTA 2 Roma Antlaşması Avrupa Ekonomik Topluluğu AET nin kurulması I. AŞAMA AET de Gümrük Birliğine ulaşma İngiltere, Danimarka, İrlanda nın AET ye İspanya ve Portekiz in AET ye

Detaylı

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 ( TASLAK STRATEJİK VİZYON BELGESİ ) TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 Yeni Dönem Türkiye - Polonya İlişkileri; Fırsatlar ve Riskler ( 2016 ) Türkiye; 75 milyonluk nüfusu, gelişerek büyüyen

Detaylı

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZSİZ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZSİZ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZSİZ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI 2010 Eğitim Öğretim Yılı Bahar Dönemi Zorunlu Dersler Uluslararası İlişkilerde Araştırma

Detaylı

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İKV DEĞERLENDİRME NOTU 99 Kasım 2014 İKV DEĞERLENDİRME NOTU JUNCKER KOMİSYONU GÖREVE BAŞLARKEN: TÜRKİYE BİR 5 YIL DAHA KAYBETMEYİ GÖZE ALABİLİR Mİ? Doç. Dr. Çiğdem Nas, İKV Genel Sekreteri İKTİSADİ KALKINMA VAKFI www.ikv.org.tr

Detaylı

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI 2010 Eğitim Öğretim Bahar Dönemi ZORUNLU DERSLER Uluslararası Ġlişkilerde Araştırma ve Yazma

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ

AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ Bilindiği üzere; Belçika, Federal Almanya, Fransa, Hollanda, İtalya ve Lüksemburg tarafından, 1951 yılında Paris te imzalanan bir Antlaşma ile Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT)

Detaylı

Türk Elitlerinin Türk Dış Politikası ve Türk-Yunan İlişkileri Algıları Anketi

Türk Elitlerinin Türk Dış Politikası ve Türk-Yunan İlişkileri Algıları Anketi Türk Elitlerinin Türk Dış Politikası ve Türk-Yunan İlişkileri Algıları Anketi Araştırma üç farklı konuya odaklanmaktadır. Anketin ilk bölümü (S 1-13), Türkiye nin dünyadaki konumu ve özellikle ülkenin

Detaylı

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ 1 AB İLETİŞİM STRATEJİSİ (ABİS) NEDİR? Türkiye - AB müzakere sürecinin üç ayağı: 1- Siyasi reformlar 2- AB yasal düzenlemelerinin kabul edilmesi ve uygulanması

Detaylı

11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi, Ankara ve Atina nın Ortaklık başvurularını kabul etti.

11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi, Ankara ve Atina nın Ortaklık başvurularını kabul etti. ARAŞTIRMA RAPORU ÖZEL ARAŞTIRMA--AVRUPA BİRLİĞİ TÜRKİYE KRONOLOJİSİ 20/06/2005 1959 1963 1964 1966 1968 1970 1971 1972 1973 31 Temmuz: Türkiye, AET ye ortaklık için başvurdu. 11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi,

Detaylı

NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ(TÜRKÇE) 2016/2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ

NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ(TÜRKÇE) 2016/2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ(TÜRKÇE) 2016/2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ULU101 Uluslararası İlişkiler (3+0)6 Uluslararası ilişkilerin temel

Detaylı

Avrupalıların Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye ye Bakışları ve Türkiye nin Avrupalılaşma Sorunları

Avrupalıların Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye ye Bakışları ve Türkiye nin Avrupalılaşma Sorunları Avrupalıların Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye ye Bakışları ve Türkiye nin Avrupalılaşma Sorunları Merkezi Finans ve İhale Birimi AB ve Türkiye Arasında Sivil Toplum Diyaloğunun Geliştirilmesi Üniversiteler

Detaylı

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 STRATEJİK VİZYON BELGESİ ( TASLAK ) TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 Yeni Dönem Türkiye - Arjantin İlişkileri: Fırsatlar ve Riskler ( 2014 Buenos Aires - İstanbul ) Türkiye; 75 milyonluk

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ Dr. Tuğrul BAYKENT Baykent Bilgisayar & Danışmanlık TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ Düzenleyen: Dr.Tuğrul BAYKENT w.ekitapozeti.com 1 1. TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK KONUMU VE ÖNEMİ 2. TÜRKİYE YE YÖNELİK TEHDİTLER

Detaylı

TÜRK DIŞ POLİTİKASI II. Zorunlu Lisans 5 AKTS. Prof. Dr. Engin Berber Örgün. Türkçe Türk Dış Politikası I. Yok. Yok

TÜRK DIŞ POLİTİKASI II. Zorunlu Lisans 5 AKTS. Prof. Dr. Engin Berber Örgün. Türkçe Türk Dış Politikası I. Yok. Yok Dersin Adı DERS ÖĞRETİM PLANI Dersin Kodu 1303307 Dersin Türü (Zorunlu, Seçmeli) Dersin Seviyesi (Ön Lisans, Lisans, Yüksek Lisans, Doktora) Dersin AKTS Kredisi Haftalık Ders Saati 3 Haftalık Uygulama

Detaylı

Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T

Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T 2016 Brexit, yani İngiltere nin Avrupa Birliği nden (AB) ayrılması olarak ifade edilen kavram, İngilizcede Britain (Britanya ve Exit (çıkış) kelimelerinin birleştirilmesiyle

Detaylı

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU 4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU Yeni Dönem Türkiye - AB Perspektifi Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı: Fırsatlar ve Riskler ( 21-22 Kasım 2013, İstanbul ) SONUÇ DEKLARASYONU ( GEÇİCİ ) 1-4. Türkiye

Detaylı

TÜRKİYE - FRANSA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - FRANSA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 ( TASLAK STRATEJİK VİZYON BELGESİ ) TÜRKİYE - FRANSA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 Yeni Dönem Türkiye - Fransa İlişkileri; Fırsatlar ve Riskler ( 2016 ) Türkiye; 75 milyonluk nüfusu, gelişerek büyüyen ekonomisi

Detaylı

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1 ( STRATEJİK VİZYON BELGESİ ) TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1 Yeni Dönem Türkiye - Suudi Arabistan İlişkileri: Kapasite İnşası ( 2016, İstanbul - Riyad ) Türkiye 75 milyonluk nüfusu,

Detaylı

JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI

JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI 1. ve Terörizm (UGT) Yüksek Lisans (YL) Programında sekiz

Detaylı

AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ

AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ 1. AVRUPA TOPLULUKLARI 1.1. Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT) Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu nun kurulması yönündeki ilk girişim, 9 Mayıs 1950 tarihinde Fransız

Detaylı

VİZYON BELGESİ (TASLAK)

VİZYON BELGESİ (TASLAK) VİZYON BELGESİ (TASLAK) VİZYON BELGESİ İSTANBUL GÜVENLİK KONFERANSI 2016 Devlet Doğasının Değişimi: Güvenliğin Sınırları ( 02-04 Kasım 2016, İstanbul ) Bilindiği üzere ulus-devlet modern bir kavramdır

Detaylı

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030 VİZYON BELGESİ(TASLAK) ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030 (03-05 Aralık 2015, İstanbul) BÖLÜM 1 Nükleer Güç Programı (NGP) Geliştirilmesinde Önemli Ulusal Politika Adımları Temel

Detaylı

Avrupalıların Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye ye Bakışları ve. Türkiye nin Avrupalılaşma Sorunları

Avrupalıların Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye ye Bakışları ve. Türkiye nin Avrupalılaşma Sorunları Avrupalıların Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye ye Bakışları ve Türkiye nin Avrupalılaşma Sorunları Merkezi Finans ve İhale Birimi AB ve Türkiye Arasında Sivil Toplum Diyaloğunun Geliştirilmesi Üniversiteler

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ MUSTAFA ÇALIŞKAN

AVRUPA BİRLİĞİ MUSTAFA ÇALIŞKAN MUSTAFA ÇALIŞKAN Yüzyıllardan bu güne yaşadığımız ilişkiler AB ile son dönemde daha farklı bir boyut kazanarak devam etmektedir.bir bütün olarak Avrupa Birliği ilişkileri daha önce yaşadığımız tek tek

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI AVRUPA BİRLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI Hazırlayan: Ömer Faruk Altıntaş Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü Daire Başkanı ANKARA 5 Nisan 2007 Birincil Kurucu Antlaşmalar Yazılı kaynaklar

Detaylı

DERS ÖĞRETİM PLANI. Dersin Adı

DERS ÖĞRETİM PLANI. Dersin Adı DERS ÖĞRETİM PLANI Dersin Adı TÜRK DIŞ POLİTİKASI I Dersin Kodu 1303302 Dersin Türü (Zorunlu, Seçmeli) Seçmeli Dersin Seviyesi (Ön Lisans, Lisans, Lisans Yüksek Lisans, Doktora) Dersin AKTS Kredisi 5 AKTS

Detaylı

Rus Dış Politikası: Güncel Sorunlar (IR418) Ders Detayları

Rus Dış Politikası: Güncel Sorunlar (IR418) Ders Detayları Rus Dış Politikası: Güncel Sorunlar (IR418) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Rus Dış Politikası: Güncel Sorunlar IR418 Seçmeli 3 0 0 3 5 Ön

Detaylı

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi tarafından tam algılanmadığı, diğer bir deyişle aynı duyarlılıkla değerlendirilmediği zaman mücadele etmek güçleşecek ve mücadeleye toplum desteği sağlanamayacaktır.

Detaylı

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ INSTITUTE FOR STRATEGIC STUDIES S A E STRATEJİK ARAŞTIRMALAR ENSTİTÜSÜ KASIM, 2003 11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ 11 EYLÜL SALDIRISI SONUÇ DEĞERLENDİRMESİ FİZİKİ SONUÇ % 100 YIKIM

Detaylı

DIŞ POLİTİKA AKADEMİSİ - III

DIŞ POLİTİKA AKADEMİSİ - III DIŞ POLİTİKA AKADEMİSİ - III Abant-Bolu Büyük Abant Oteli 11-14 Mayıs 2017 Program 09.00 İstanbul dan Hareket 09.00 Ankara dan Hareket 13.00-14.00 Öğle Yemeği ve Serbest Zaman 11 MAYIS 2017 PERŞEMBE 14.00-14.30

Detaylı

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme ( 2017-2021 Türkiye - Malezya ) Türkiye; 80 milyonluk nüfusu, gelişerek

Detaylı

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU ( TASLAK VİZYON BELGESİ ) 4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU Yeni Dönem Türkiye - AB Perspektifi, Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı: Fırsatlar ve Riskler ( 21-22 Kasım 2013, Titanic Business Hotel Europe,

Detaylı

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları PA 101 Kamu Yönetimine Giriş (3,0,0,3,5) Kamu yönetimine ilişkin kavramsal altyapı, yönetim alanında geliştirilmiş teori ve uygulamaların analiz edilmesi, yönetim biliminin

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Antlaşması, Türk Kurtuluş Savaşı nı sona erdiren antlaşmadır. Bu antlaşma ile Misak-ı Milli büyük ölçüde gerçekleşmiştir. Şekil 1. Kasım 1922 de Lozan Konferansı

Detaylı

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.12, ARALIK 2016 ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI 30 Kasım 2016 Çarşamba günü Ortadoğu Stratejik

Detaylı

4. İslam İşbirliği Teşkilatı ( İİT ) Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu

4. İslam İşbirliği Teşkilatı ( İİT ) Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu BAŞKANIN SONUÇ DEKLARASYONU ( TASLAK ) 4. İslam İşbirliği Teşkilatı ( İİT ) Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu Ana teması: İslam İşbirliği Teşkilatı Ülkeleri Arasında Ekonomik Entegrasyon: Beklentiler

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü AVRUPA BİRLİĞİNEDİR? Hukuki olarak: Uluslar arası örgüt Fiili olarak: Bir uluslararası örgütten daha fazlası Devlet gibi hareket

Detaylı

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir. İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN nin Entegre Sınır Yönetimi Eylem Planı Aşama 1 Eşleştirme projesi kapanış konuşması: Değerli Meslektaşım Sayın Macaristan İçişleri Bakanı, Sayın Büyükelçiler, Macaristan

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması

Lozan Barış Antlaşması Lozan Barış Antlaşması Anlaşmanın Nedenleri Anlaşmanın Nedenleri Görüşme için İzmir de yapılmak istenmiş fakat uluslararası antlaşmalar gereğince tarafsız bir ülkede yapılma kararı alınmıştır. Lozan görüşme

Detaylı

TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 ( TASLAK STRATEJİK VİZYON BELGESİ ) TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 Yeni Dönem Türkiye - İtalya İlişkileri: Fırsatlar ve Güçlükler ( 2014 ) Türkiye; 75 milyonluk nüfusu, gelişerek büyüyen

Detaylı

Title of Presentation. Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL

Title of Presentation. Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL Title of Presentation Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL İçindekiler 1- Yeni Büyük Oyun 2- Coğrafyanın Mahkumları 3- Hazar ın Statüsü Sorunu 4- Boru Hatları Rekabeti 5- Hazar

Detaylı

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015 Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi Şubat 2015 Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi Medya ve İletişim Merkezi İstanbul Enstitüsü İstanbul Enstitüsü

Detaylı

Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Ulusal Eylem Planları

Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Ulusal Eylem Planları T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Özlen Kavalalı Müsteşar Yardımcısı V. 50 yıldan fazla bir geçmişe sahip Türkiye-AB ilişkileri günümüzde her iki tarafın da yararına olan

Detaylı

TBMM DIŞİLİŞKİLER VE PROTOKOL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR

TBMM DIŞİLİŞKİLER VE PROTOKOL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR A V R U P A B İİ R L İİ Ğ İİ H U K U K U 1)) AVRUPPA TOPPLLULLUK HUKUKUNU OLLUŞŞTURAN TEEMEELL ANTLLAŞŞMALLAR BİRİNCİ İL HUKUK 1951-Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu Antlaşması 18/3/1951 de Paris'de imzalandı.

Detaylı

INTL 101 / SİYASET BİLİMİNE GİRİŞ

INTL 101 / SİYASET BİLİMİNE GİRİŞ INTL 101 / SİYASET BİLİMİNE GİRİŞ Siyaset, siyasal sistemler ve siyaset bilimine ait temel kurum ve kavramlar; öğrencilerin farklı siyasal sistemlerin işleyişlerini anlamalarına yönelik olarak siyaset

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ

AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ AVRUPA BİRLİĞİ GELİŞİMİ, KURUMLARI ve İŞLEYİŞİ İLKER GİRİT 04.11.2015 İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ AVRUPA BİRLİĞİ ANABİLİM DALI İÇERİK Birliğin Kuruluşu Birliğin Gelişimi Antlaşmalar

Detaylı

İSTANBUL GÜVENLİK KONFERANSI 2016 Devlet Doğasının Değişimi: Güvenliğin Sınırları

İSTANBUL GÜVENLİK KONFERANSI 2016 Devlet Doğasının Değişimi: Güvenliğin Sınırları - TEBLİĞ ve PANEL ÇAĞRISI - İSTANBUL GÜVENLİK KONFERANSI 2016 Devlet Doğasının Değişimi: Güvenliğin Sınırları ( 02-04 Kasım 2016, İstanbul ) Bilindiği üzere ulus-devlet modern bir kavramdır ve Orta Çağ

Detaylı

Dr. Öğr. Üyesi Abbas KARAAĞAÇLI. 1. Adı Soyadı : Abbas Karaağaçlı 2. Doğum Tarihi : Unvanı : Dr. Öğr. Üyesi 4.

Dr. Öğr. Üyesi Abbas KARAAĞAÇLI. 1. Adı Soyadı : Abbas Karaağaçlı 2. Doğum Tarihi : Unvanı : Dr. Öğr. Üyesi 4. Dr. Öğr. Üyesi Abbas KARAAĞAÇLI 1. Adı Soyadı : Abbas Karaağaçlı 2. Doğum Tarihi : 10.07.1956 3. Unvanı : Dr. Öğr. Üyesi 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans İletişim Fakültesi İstanbul

Detaylı

2014 YILI NİSAN AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2014 YILI NİSAN AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ DERİ VE DERİ MAMULLERİ SEKTÖRÜ 2014 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Mayııs 2014 2014 YILI NİSAN AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Detaylı

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

2 Ekim 2013, Rönesans Otel 1 MÜSİAD Brüksel Temsilciliği Açı çılışı ışı 2 Ekim 2013, Rönesans Otel T.C. AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış,.... T. C. ve Belçika Krallığının Saygıdeğer Temsilcileri, 1 2 STK ların Çok Kıymetli

Detaylı

PINAR ÖZDEN CANKARA. İLETİŞİM BİLGİLERİ: Doğum Tarihi: 25.07.1980 E-Posta: pinar.cankara@bilecik.edu.tr. EĞİTİM BİLGİLERİ: Doktora/PhD 2008-2013

PINAR ÖZDEN CANKARA. İLETİŞİM BİLGİLERİ: Doğum Tarihi: 25.07.1980 E-Posta: pinar.cankara@bilecik.edu.tr. EĞİTİM BİLGİLERİ: Doktora/PhD 2008-2013 PINAR ÖZDEN CANKARA İLETİŞİM BİLGİLERİ: Doğum Tarihi: 25.07.1980 E-Posta: pinar.cankara@bilecik.edu.tr EĞİTİM BİLGİLERİ: Doktora/PhD Yüksek Lisans/MA Lisans/BA İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Siyaset

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ BÜLTENİ AB SERVİSİ SAYI:15 NİSAN 2004/2

AVRUPA BİRLİĞİ BÜLTENİ AB SERVİSİ SAYI:15 NİSAN 2004/2 Hazırlayan: Müge ÇAKAR İÇİNDEKİLER 1. AB- TÜRKİYE SON DAKİKA 1.1. AB-Türkiye İlişkileri nde Kıbrıs 2. AB den ÖNEMLİ BAŞLIKLAR 2.1. Avrupa Birliği nde Tarihi Genişleme AVRUPA BİRLİĞİ BÜLTENİ AB SERVİSİ

Detaylı

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1 İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1 BÖLÜM 1: SEÇİLMİŞ KAVRAMLAR BÖLÜM 2: BÜYÜK DÖNÜŞÜM VE OSMANLILAR BÜYÜK DÖNÜŞÜMÜN İZLERİ...11 DEVRİMLER ÇAĞI VE OSMANLILAR...14 a) Sanayi Devrimi... 14 b) Fransız Devrimi... 17 c)

Detaylı

ÖZETLER VE ANAHTAR KELİMELER

ÖZETLER VE ANAHTAR KELİMELER ÖZETLER VE ANAHTAR KELİMELER Türkmenistan da Siyasal Rejimin Geleceği: İç ve Dış Dinamikler Açısından Bir Değerlendirme Yazar: Haluk ALKAN Özet: Türkmenistan, çok yönlü özelliklere sahip bir ülkedir. Sahip

Detaylı

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf...

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... 7 a. Fransız-Rus İttifakı (04 Ocak 1894)... 7 b. İngiliz-Fransız

Detaylı

Avrupa da Yerelleşen İslam

Avrupa da Yerelleşen İslam Avrupa da Yerelleşen İslam Doç. Dr. Ahmet Yükleyen Uluslararası İlişkiler Bölümü Ticari Bilimler Fakültesi İstanbul Ticaret Üniversitesi İçerik Medeniyetler Sorunsalı: İslam ve Avrupa uyumsuz mu? Özcü

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN

1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1 1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN I. KENDİ KADERİNİ TAYİNİN ANLAMI...5 A. Terim Sorunu...8

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 1995 Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasası nın Kurduğu Hükümet Rejimi (1998)

ÖZGEÇMİŞ. 1995 Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasası nın Kurduğu Hükümet Rejimi (1998) ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı Oktay Uygun 2. Doğum Tarihi 18. 01. 1963 3. Unvanı Profesör 4. Öğrenim Durumu Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Hukuk Fakültesi İstanbul Üniversitesi 1985 Yüksek Lisans Kamu Hukuku

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ Bölüm 1 TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİNİN GENEL ÇERÇEVESİ

İÇİNDEKİLER GİRİŞ Bölüm 1 TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİNİN GENEL ÇERÇEVESİ İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1 Bölüm 1 TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİNİN GENEL ÇERÇEVESİ TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİNİN DÜNÜ, BUGÜNÜ VE YARINI... 9 Murat Ercan Giriş... 9 1. Türkiye-AB İlişkilerde Ortaklıktan-Adaylık Sürecine

Detaylı

1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER. Mustafa Serdar PALABIYIK

1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER. Mustafa Serdar PALABIYIK 1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER Mustafa Serdar PALABIYIK Yayın No : 3179 Araştırma Dizisi : 12 1. Baskı - Şubat 2015 ISBN: 978-605 - 333-207 - 7 Mustafa Serdar Palabıyık 1915 Olaylarını Anlamak:

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. UTKU YAPICI

Yrd.Doç.Dr. UTKU YAPICI Yrd.Doç.Dr. UTKU YAPICI Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı Eğitim Bilgileri 1997-2001 2001-2003 2003-2009 İşletme Fakültesi Uluslararası İlişkiler Pr. (İngilizce) Yüksek LisansDokuz

Detaylı

YBÜ SBF Uluslararası İlişkiler Bölümü Lisans Programı Department of International Relations Undergraduate Curriculum

YBÜ SBF Uluslararası İlişkiler Bölümü Lisans Programı Department of International Relations Undergraduate Curriculum YBÜ SBF Uluslararası İlişkiler Bölümü Lisans Programı Department of International Relations Undergraduate Curriculum INRE First Year/ Fall PSPA101 Siyasete Giriş Introduction to Politics Zorunlu 3 5 PSPA103

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. MERVE İREM YAPICI

Yrd.Doç.Dr. MERVE İREM YAPICI Yrd.Doç.Dr. MERVE İREM YAPICI İktisadi Ve Uluslararası İlişkiler Siyasi Tarih Anabilim Dalı Eğitim Bilgileri 1996-2001 Lisans Ege Üniversitesi 2001-2003 Yüksek Lisans 2003-2009 Doktora Ankara Üniversitesi

Detaylı

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir.

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir. Sevgili Meslektaşlarım, Kıymetli Katılımcılar, Bayanlar ve Baylar, Akdeniz bölgesi coğrafyası tarih boyunca insanlığın sosyal, ekonomik ve kültürel gelişimine en çok katkı sağlayan coğrafyalardan biri

Detaylı

değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir

değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir Yalnız z ufku görmek g kafi değildir. Ufkun ötesini de görmek ve bilmek gerekir 1 Günümüz bilgi çağıdır. Bilgisiz mücadele mümkün değildir. 2 Türkiye nin Jeopolitiği ; Yani Yerinin Önemi, Gücünü, Hedeflerini

Detaylı

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) ve EİT Ticaret ve Kalkınma Bankası

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) ve EİT Ticaret ve Kalkınma Bankası Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) ve EİT Ticaret ve Kalkınma Bankası Ömer Faruk Baykal* Türkiye, Pakistan, İran tarafından 1985 yılında kurulan Iktisadi İşbirliği Teşkilatı (EİT), üye ülkeler arasında

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Uluslararası İlişkiler Ana Gazi Üniversitesi 2004

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Uluslararası İlişkiler Ana Gazi Üniversitesi 2004 ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Fatma ÇOBAN Doğum Tarihi: 1983 Öğrenim Durumu: Doktora Yabancı Dil : İngilizce Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Uluslararası İlişkiler

Detaylı

Amerikan Stratejik Yazımından...

Amerikan Stratejik Yazımından... Amerikan Stratejik Yazımından... DR. IAN LESSER Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri ve Jeopolitik Aldatma veya bağımsız bir Kürt Devletinden yana olmadığını ve NATO müttefiklerinin bağımsızlığını

Detaylı

5. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU Türkiye - AB Sivil Diplomasi İnşası: Kapasite İnşası Yönetimi ve Çok Boyutlu İşbirliği

5. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU Türkiye - AB Sivil Diplomasi İnşası: Kapasite İnşası Yönetimi ve Çok Boyutlu İşbirliği STRATEJİK VİZYON BELGESİ 5. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU Türkiye - AB Sivil Diplomasi İnşası: Kapasite İnşası Yönetimi ve Çok Boyutlu İşbirliği ( 20-21 Kasım 2014, İstanbul - Türkiye ) Avrupa Birliği çerçevesinde

Detaylı

SAAT KONULAR KAZANIM BECERİLER AÇIKLAMA DEĞERLENDİRME

SAAT KONULAR KAZANIM BECERİLER AÇIKLAMA DEĞERLENDİRME 2018-2019 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 6. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI SÜRE SÜRE: 12 DERS İ 1. ÜNİTE ÖĞRENME ALANI-ÜNİTE: BİREY VE TOPLUM EYLÜL EYLÜL 1. (17-23) 2.

Detaylı

AESK ve Türkiye REX. Dış İlişkiler. Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi

AESK ve Türkiye REX. Dış İlişkiler. Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi AESK ve Türkiye REX Dış İlişkiler Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi AB-Türkiye Karma İstişare Komitesi (KİK) 16 Kasım 1995 te AESK, Ankara Anlaşmasında bulunan: Ortaklık Konseyi; Avrupa Parlamentosu,

Detaylı

2014 YILI ŞUBAT AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2014 YILI ŞUBAT AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ DERİ VE DERİ MAMULLERİ SEKTÖRÜ 2014 ŞUBAT AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Marrtt 2014 2014 YILI ŞUBAT AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Detaylı

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI 5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ Prof. Dr. Atilla SANDIKLI Karadeniz bölgesi; doğuda Kafkasya, güneyde Anadolu, batıda Balkanlar, kuzeyde Ukrayna ve Rusya bozkırları ile çevrili geniş bir havzadır.

Detaylı

EUROPEAN UNION FOREIGN POLICY IN A CHANGING WORLD DEĞİŞEN DÜNYADA AVRUPA BİRLİĞİ DIŞ POLİTİKASI

EUROPEAN UNION FOREIGN POLICY IN A CHANGING WORLD DEĞİŞEN DÜNYADA AVRUPA BİRLİĞİ DIŞ POLİTİKASI Akdeniz İ.İ.B.F. Dergisi (18) 2009, 167-171 EUROPEAN UNION FOREIGN POLICY IN A CHANGING WORLD DEĞİŞEN DÜNYADA AVRUPA BİRLİĞİ DIŞ POLİTİKASI Yazar : Karen E. Smith Basım : Polity Press, Cambridge, 2008

Detaylı

Standard Eurobarometer EUROBAROMETER 7 AVRUPA BİRLİĞİNDE KAMUOYU BAHAR Bu rapor Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği için hazırlanmıştır.

Standard Eurobarometer EUROBAROMETER 7 AVRUPA BİRLİĞİNDE KAMUOYU BAHAR Bu rapor Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği için hazırlanmıştır. Standard Eurobarometer European Commission EUROBAROMETER 7 AVRUPA BİRLİĞİNDE KAMUOYU BAHAR 2009 ULUSAL RAPOR Standard Eurobarometer 71 /Bahar 2009 TNS Opinion & Social ÖZET KIBRIS KIBRIS TÜRK TOPLUMU Bu

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ SİGORTA MÜKTESEBAT REHBERİ

AVRUPA BİRLİĞİ SİGORTA MÜKTESEBAT REHBERİ AVRUPA BİRLİĞİ SİGORTA MÜKTESEBAT REHBERİ Hazırlayan: Berna Özşar Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği AB, Mevzuat ve Projeler Birimi Uzmanı AVRUPA BİRLİĞİ SİGORTA MÜKTESEBAT REHBERİ TSRŞB Yayın

Detaylı

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ 2013. Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ 2013. Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2 ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ 2013 Başkent Pekin Yönetim Şekli Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2 Nüfus 1,35 milyar GSYH 8,2 trilyon $ Kişi Başına Milli Gelir 9.300 $ Resmi

Detaylı

Necati İyikan biri Türkiye de diğeri ise yurtdışında (Almanya) olmak üzere iki üniversite öğrenimini tamamlamıştır.

Necati İyikan biri Türkiye de diğeri ise yurtdışında (Almanya) olmak üzere iki üniversite öğrenimini tamamlamıştır. 1 Yrd. Doç. Dr. Necati İYİKAN (Özgeçmiş ve eserler) ÖZGEÇMİŞ: Necati İyikan biri Türkiye de diğeri ise yurtdışında (Almanya) olmak üzere iki üniversite öğrenimini tamamlamıştır. I. Üniversite Öğrenimi:

Detaylı

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ÇERÇEVE SUNU Gülçiçek ÖZKORKMAZ Başkanlık Baş Danışmanı Mukim Özel Temsilciler Direktörü ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI ve TÜRKİYE ÜZERİNE

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE'DE ORTAK BİR KİMLİK OLARAK "ÖTEKİLİK" İKİNCİ BÖLÜM ARAŞTIRMADA İZLENEN YÖNTEM... 27

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE'DE ORTAK BİR KİMLİK OLARAK ÖTEKİLİK İKİNCİ BÖLÜM ARAŞTIRMADA İZLENEN YÖNTEM... 27 İÇİNDEKİLER SUNUŞ... 3 ÖNSÖZ... 7 TABLOLAR LİSTESİ... :... :... 13 ŞEKİLLER LİSTESİ... 17 BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE'DE ORTAK BİR KİMLİK OLARAK "ÖTEKİLİK"... 19 İKİNCİ BÖLÜM ARAŞTIRMADA İZLENEN YÖNTEM... 27

Detaylı

6. İSLAM ÜLKELERİ DÜŞÜNCE KURULUŞLARI FORUMU

6. İSLAM ÜLKELERİ DÜŞÜNCE KURULUŞLARI FORUMU STRATEJİK VİZYON BELGESİ ( TASLAK ) 6. İSLAM ÜLKELERİ DÜŞÜNCE KURULUŞLARI FORUMU İslam Ülkelerinde Çok Boyutlu Güvenlik İnşası ( 06-08 Mart 2015, Serena Hotel - İslamabad ) Güvenlik kavramı durağan değildir.

Detaylı

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ Hazırlayanlar: Habib Hürmüzlü, ORSAM Danışmanı / Bilgay Duman, ORSAM Ortadoğu Uzmanı / Temmuz - Ağustos 2013 - Sayı: 27 15 Temmuz 2013: Tuzhurmatu olaylarının araştırılması

Detaylı

2014 YILI EKİM AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2014 YILI EKİM AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ DERİ VE DERİ MAMULLERİ SEKTÖRÜ 2014 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ TEKSTİİL,, DERİİ VE HALII ŞUBESİİ Kasıım 2014 2014 YILI EKİM AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Detaylı

Dr. Öğr. Üyesi İsmail SAFİ

Dr. Öğr. Üyesi İsmail SAFİ Dr. Öğr. Üyesi İsmail SAFİ Eğitim: Ph. D., Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, Ankara Üniversitesi, 2005 M. Sc., Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ankara Üniversitesi, 1998 B. S, Kamu Yönetimi, Hacettepe Üniversitesi,

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM: 2004 GENİŞLEMESİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM: 2004 GENİŞLEMESİ KISA İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM: 2004 GENİŞLEMESİ A. LÜKSEMBURG GRUBU ÜLKELERİ - Çek Cumhuriyeti'nin Avrupa Birliği'ne Katılım Süreci 41 Muzaffer Akdoğan - Estonya'nın Avrupa Birliği'ne Katılım Süreci 81

Detaylı

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı Orta Doğu Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı Ali SEMİN BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı 56 Stratejist - Temmuz 2017/2 Orta Doğu da genel olarak yaşanan bölgesel kriz ve

Detaylı

İSLAM ÜLKELERİNDE NÜFUS ÖNGÖRÜLERİ 2050 ARALIK 2011

İSLAM ÜLKELERİNDE NÜFUS ÖNGÖRÜLERİ 2050 ARALIK 2011 GELECEK İSLAM ÜLKELERİNDE NÜFUS ÖNGÖRÜLERİ 2050 ARALIK 2011 SARIKONAKLAR İŞ TÜRKĠYE MERKEZİ C. BLOK ĠÇĠN D.16 BÜYÜME AKATLAR İSTANBUL-TÜRKİYE ÖNGÖRÜLERĠ 02123528795-02123528796 2025 www.turksae.com Nüfus,

Detaylı

SİVİL GLOBAL GLOBAL SİVİL DİPLOMASİ İNŞASI PROGRAMI Potansiyelin Keşfi

SİVİL GLOBAL GLOBAL SİVİL DİPLOMASİ İNŞASI PROGRAMI Potansiyelin Keşfi STRATEJİK VİZYON BELGESİ SİVİL GLOBAL 2015-2023-2053 GLOBAL SİVİL DİPLOMASİ İNŞASI PROGRAMI Potansiyelin Keşfi (2015-2023-2053) Globalleşme süreci ülkeleri ekonomik, siyasi ve sosyolojik bakımdan üç temel

Detaylı

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Temel Bilgiler G20 Nedir? G-20 (Group of 20) platformunun kuruluş amacı küresel ekonomik istikrarın sağlanması ve teşvik edilmesi için gayri resmi bir görüş alışverişi

Detaylı

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR III. Sınıf Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Risk Gruplarına Yönelik Sosyal Politikalar Dersi Notları-VI Doç. Dr. Şenay GÖKBAYRAK İçerik Engellilere

Detaylı

16 Ağustos 2013 BURHANETTİN DURAN

16 Ağustos 2013 BURHANETTİN DURAN BURHANETTİN DURAN Analiz Niçin İhtiyaçtır? Siyasal vesayetlerinden kurtulmuş, ekonomisi büyüyen, kronik toplumsal sorunlarını çözüme kavuşturmuş ve bölgesinde itibarı artan bir Türkiye nin önündeki en

Detaylı

Türkiye, Sağlığı Açısından Ne Kadar Avrupalı? Dr. Hasan Hüseyin YILDIRIM Öğretim Elemanı, Hacettepe Üniversitesi Ziyaretçi Araştırmacı, LSE Health

Türkiye, Sağlığı Açısından Ne Kadar Avrupalı? Dr. Hasan Hüseyin YILDIRIM Öğretim Elemanı, Hacettepe Üniversitesi Ziyaretçi Araştırmacı, LSE Health Türkiye, Sağlığı Açısından Ne Kadar Avrupalı? GSS Avrupalılığı Sağlamada Ne Ölçüde Etklili Olur? Dr. Hasan Hüseyin YILDIRIM Öğretim Elemanı, Hacettepe Üniversitesi Ziyaretçi Araştırmacı, LSE Health Sağlığa

Detaylı