19. YÜZYILDA ANTALYA DA KOLERA SALGINI. A CHOLERA EPIDEMIC IN ANTALYA IN THE 19 th CENTURY

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "19. YÜZYILDA ANTALYA DA KOLERA SALGINI. A CHOLERA EPIDEMIC IN ANTALYA IN THE 19 th CENTURY"

Transkript

1 Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 4 Sayı: 17 Volume: 4 Issue: 17 Bahar 2011 Spring YÜZYILDA ANTALYA DA KOLERA SALGINI A CHOLERA EPIDEMIC IN ANTALYA IN THE 19 th CENTURY Mehmet AK Özet Çalardan beri var olan salgın hastalıklar insanları kırıp geçirmekle birlikte 1817 den itibaren ortaya çıkan kolera dier salgınlarla kıyaslanamayacak derecede büyük yıkımlara yol açmıtır. Hindistan dan dünyanın dört bir tarafına ngiliz gemileriyle taınan hastalık, Osmanlı topraklarında ilk kez 1822 de görüldüü gibi ticari münasebetler, göçler, savalar ve hac yoluyla yayılma imkanı bulmutur. Dünya çapında belirli aralıklarla görülen salgınlar, Osmanlı topraklarına da bulaarak hem nüfus hem de sosyo-ekonomik açıdan büyük kayıplara neden olmutur. Antalya da ilk kez 1866 yılında ortaya çıkan kolera salgınından sonra ikinci salgın dalgası yıllarında yaanırken bu defa öncekinden daha fazla vaka ve ölüm gerçeklemitir. Antalya da yaanan 1866 salgını sırasında salgına karı gerekli tedbirleri alabilecek nitelikte tıp eitimi almı bir tabip bile yokken, salgını sırasında daha tedbirli davranılarak atanan tabiplerle hastaların tedavileri yapılıp yurt dıından getirilen pulverizatörlerle hastalıklı ortamlar dezenfekte edildii gibi hastalık kontrol altına alınmaya çalıılmıtır. Antalya da 19. yüzyılın ilk yarısında bir karantina kontrol istasyonu yapılmı ve ortaya çıkan salgınlar sırasında ehre gelenler bu istasyonda muayene edilerek 10 gün karantina bekletilmitir. Bunların yanı sıra Antalya daki salgınlar esnasında ehre giri ve çıkılar yasaklanıp kordon uygulamasına gidilince Alanya ve Antalya ahalisi zarar ettikleri gerekçesiyle uygulamaya tepki göstermitir. Dier taraftan 1866 salgını esnasında karantina kontrol istasyonunda görevli tabip ve memur, ehre dönen gayrimüslimlerden zorla para topladıkları gerekçesiyle ikayet edilmitir. Bir baka ikayet konusu da salgını sırasında halkı, Kesikbeli osesinin yapımına sevk edip, halkın üümesine ve gerekli tedbirleri almadıından koleranın yayılarak çevreye bulamasına neden olduu gerekçesiyle Antalya Mutasarrıfı olmutur. Anahtar Kelimeler: Kolera, Antalya, Teke, Karantina, Salgın. Abstract The epidemics have decimated human beings for ages. However, Cholera that has existed upwards 1817 had caused huge deaths comparing to other epidemics. The epidemic that British ships carry to every side of the world from India was seen in Ottoman Land first time in This epidemic had been spread to Ottoman Land by means of commercial relations, migrations, wars, and pilgrimages. The epidemics that are seen periodically all over the world had Doktora Örencisi, Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü.

2 caused huge lose in the population and socio-economic side by spreading to Ottoman Land. More cases and death occurred in the second epidemic wave that was seen in Antalya between 1894 and 1895 compared to the previous Cholera epidemic that has seen in this city first time in There were no doctors graduated from medicine in Antalya before the 1866 Epidemic. However, during the Epidemic, the illness was controlled by appointed doctors by means of treating patients and disinfection of diseased areas with atomizers imported. A Quarantine Control Station was built in Antalya in the first half of the nineteenth century. During the epidemics, immigrants coming to Antalya were examined and kept 10 days in quarantine in this station. Moreover, when entrance and exit to the city were banned and the surroundings of Antalya was cordoned, residents of Antalya and Alanya protested the quarantine because of making loss. On the other hand, doctors and civil servants were responsible in this Quarantine Control Station. They were complained because of bribery from non-muslims returned to the city during the 1866 Epidemic. During the Epidemic, another complaint subject was about the Governor (Mutasarrıf) of Antalya. According to the complaint, the governor had made residents work in construction of the Macadamized Road of Kesikbeli. During the construction, the governor had caused to spread and transmission of Cholera because of not taking indispensable precaution. Key Words: Cholera, Antalya, Teke, Quarantine, Epidemic. Giri Osmanlı Devleti 19. yüzyılda idari, mali ve askeri alanlar bata olmak üzere dünyada deien dengelere uyum salamaya çalıırken bir taraftan da salgın hastalıklarla mücadele etmek zorunda kalmıtır. Bu yüzyıl boyunca çou kez aynı dönemde Osmanlı Devletiyle birlikte dier devletlerin de sınırları içerisinde çeitli yollarla yayılarak insanları kırıp geçiren salgın hastalıklar, savalardan daha büyük yıkımlara neden olmutur. 19. yüzyılın ilk yarısına kadar büyük çaplı kırımlara yol açan veba, salık alanındaki gelimelere paralel olarak ortadan kalkarken bu defa 1817 den sonra ortaya çıkan kolera, vebanın yerini aldıı gibi bu yüzyıl içerisinde belirli aralıklarla ortaya çıkıp Asya, Afrika, Avrupa ve Amerika kıtalarını hemen hemen aynı ölçüde etkilerken hastalıın kıtalararası yaygınlıı ortak noktayı oluturmutur (Panzac, 1997: 1). 19. yüzyıl boyunca belirli aralıklarla dünyada büyük salgınlara yol açan koleranın kaynaı Hindistan olarak bilinmekle birlikte ilk olarak 1817 yılında Bengal de ortaya çıkmı ve buradan dünyanın dier bölgelerine yayılmıtır. Hindistan kaynaklı, Asiatic Cholera olarak bilinen tür, ticaret yollarını izleyerek tüm dünyaya yayılıp ciddi tahribatlara yol açarken Cholera Europa adı ile bilinen ve bir mevsim hastalıı niteliinde olan tür ise daha fazla yaz ve sonbahar aylarında ortaya çıkıp Avrupa da etkili olmutur (Sarıyıldız, 1996: 1). 19. yüzyılda Avrupa kıtasında Fransa, ngiltere, Rusya ve Almanya bata olmak üzere patlak veren kolera salgınlarından dolayı çok sayıda insan hayatını kaybetmitir. Avrupa da büyük çaplı ölümlere yol açan kolera hastalıı sanayileme sürecine paralel olarak alt yapının yetersiz kalması sonrasında genellikle kanalizasyon ve atıklarla kirlenmi suların içilmesiyle yaygınlık göstermitir (Yıldırım, 2006: 19-20). Kolera bulaıcı bir baırsak hastalıı olmakla birlikte bulama yollarının baında hastaların dıkıları ile kirlenmi içme sularıyla merubat ve yiyecekler gelir.

3 Açıkça bir yerdeki temizlikle içme ve kullanma sularının sıhhi durumu kolera salgınının yayılmasında belirleyici rol oynar. Hastalıın yayılmasına ve tahribat yapmasına en müsait yerler alt yapısı yetersiz büyük ehirler olduu gibi özellikle yoksulluun kol gezdii bakımsız yerlerle havasız, karanlık, nemli ve pislik içersindeki mekânlar hastalık için uygun ortamlardır. Kanalizasyonlar ve dier atık suların akarsulara karıması ve bu kirli suların denizlere dökülmesi sonucunda uluslararası taımacılık yapan gemiler hastalıın farklı bölgelere taınmasında aracı rol oynamılardır (Yıldırım, 2006: 18-19). Hastalıın etkeni olan kolera mikrobu baırsaklara yerleerek uygun ortamda üremekle birlikte aırı dıkı ve kusmaya neden olup hastanın su ve tuz kaybetmesine yol açar. Yaanan su ve tuz kaybı neticesinde vücutta kuruma, kanda koyulama ve ürenin yükselmesi, kan basıncının dümesi, idrarın azalması ve kesilmesi, kaslarda balayan kramplar hastalıın balıca belirtileri olup uygun tedavi yapılmazsa hastalık ölümle sonuçlanır (Dalar, 2007: 368). Dier taraftan Darphane-i Amire Kavaim-i Nakdiye Evrak Müdürü Ahmet efik Efendi, 7 Aralık 1894 tarihinde sadarete sunduu belgede kolera hastalıının seyrini üç safhaya ayırmıtır. Hastalıın belirtilerini de ba dönmesi, göz kararması, kulaklarda çınlama, güç keskinlii ve kendinden geçme, karında balayan arılarla kusma ve safra çıkarma yanında ortaya çıkan ishalle birlikte defalarca dıkı hissinin belirmesi, idrara çıkma ve ate ile devam eden sıhhatsizlik, benzin solması ve halsizlikle birlikte adalelerdeki bitkinlik hissi olarak sıralamaktadır (BOA.,.HUS., 32/1312.C/11). 19. yüzyıl boyunca belirli aralıklarla dünyanın birçok yerinde hemen hemen aynı dönemlerde seyreden kolera salgınlarından dolayı çok sayıda insan hayatını kaybederken koleradan ölen bir hastanın son anlarında gözlemlenen belirtilere bakıldıı zaman, yakıcı bir ate hastanın içini kavururken bedeninin dıının buz kestii, ölüm eklinin bütün belirtileriyle boulmayı andırdıı, kısa süre içinde cilt morarırken gözbebeklerinin kaybolduu, kollar ve bacakların spazmla kasıldıı, vücudun karararak adeta mumyalatıı belirtilmektedir (Dumont, 1999: 142). Kaynaı Hindistan olmakla birlikte Basra Körfezi üzerinden Badat yoluyla Anadolu ve Akdeniz sahillerine ulaan kolera hastalıı, Osmanlı topraklarında ilk kez 1822 yılında görülmütür (Ayar, 2007: 22). Böylece Osmanlı Devleti sınırları içerisine giren hastalık 19. yüzyıl boyunca ticari münasebetler, göçler, savalar ve hac yoluyla Osmanlı topraklarına taınmakla kalmamı belirli aralıklarla ortaya çıkıp nüfus açısından büyük yıkımlara neden olduu gibi ekonomik açıdan da büyük kayıplara yol açmıtır (Dalar, 2007: 368). Aynı zamanda bu salgınlar 19. yüzyılda nüfusun büyüme hızını da oldukça düürmütür (Karpat, 2003: 49). Ulaım alanında yaanan gelimelere paralel olarak halk kitlelerinin hareketliliinin artması salgınların farklı alanlara yayılmasını hızlandırmıtır. Özellikle kâr hırsıyla hareket eden ngilizler, hastalıa ramen gemilerle yolcu taımaya devam edip Hindistan kaynaklı kolerayı hac yoluyla Hicaz a getirdikleri halde ngiliz yetkililer bir türlü bunu kabul etmek istememilerdir. Osmanlı Devleti ise hacdan dönen hacıların hastalıı dier alanlara bulatırmasını önlemek için gerekli tedbirleri almı ancak hac dolayısıyla mikrobun yayılıp yayılmadıı hususu salık konferansları ve diplomatik çevrelerde sıkça tartıılmıtır (Kuneralp, 1996: 497, 507). Hastalıın kıtalararası salgın halini alması devletleri ortak salık politikası izlemeye sevk etmi ve uluslararası konferanslar düzenlenmitir. Bu çerçevede 1865 yılında dünya çapında yaanan büyük kolera salgını üzerine stanbul da 1866 yılında toplanan II.

4 Milletlerarası Sıhhiye Konferansında koleranın kaynaının Hindistan olduu, Hicaza da oradan taındıı kabul edilmitir (Sarıyıldız, 1999: 296) Salgını ve Antalya Büyük çaplı kolera salgınlarından biri olan 1865 yılı salgınının kaynaı Hindistan olmakla birlikte deniz yoluyla Hicaz ve Mısır a; buradan Avrupa ya taınırken, hacılar vasıtasıyla da Osmanlı Devletinin Anadolu ve Rumeli topraklarına yayılmıtır (Uluda, 1938: 452). Bu salgının devamı niteliinde olmak üzere 3 Austos 1866 tarihinde Antalya da ilk kez kolera salgını ortaya çıkmıtır (BOA., A.MKT.MHM., 363/85). Salgın Antalya Karantina daresi tarafından Konya Valiliine, valilikte durumu merkeze bildirince, merkezden hastalıa karı alınacak sıhhi tedbirlere balanması ve durum hakkında bilgi verilmesi emredilmitir (BOA., A.MKT.MHM., 363/37). Antalya da ortaya çıkan bu kolera salgını üzerine yeterli tedbir alınamadıından 8-10 kii hayatını kaybedince halkın çou hastalık ve ölüm korkusuyla ehri terk edip etrafa daılmıtır. Yaanan bu kargaa üzerine hastalıın çevreye de bulatırıldıı endiesiyle karantina tabibinin emriyle Antalya çevresi kordon altına alınarak dıarıdan gelecek olanlara karantina uygulanması kararlatırılmıtır. Salgın sonrasında halkın çounun ehri terk etmesi üzerine Teke Sancaı ahalisinin Bank-ı Osmanî aracılııyla ödemesi gereken vergi gelirleri ödenememitir. On yük kuru tutarındaki vergilerin tahsil edilmesi ehirde kalan halkı daha fazla perian edeceinden bu meblaın silinmesi Teke Sancaı Meclis daresince hazırlanan mazbata ile 7 Eylül 1866 da merkezden talep edilmitir (BOA., A.MKT.MHM., 363/85). Antalya da ortaya çıkan bu vakadan sonra Antalya Limanından stanbul a hareket edip Tuzla iskelesine gelen iki gemi ve yolcularının kolera hastalıı bulamı olabilecei endiesiyle 10 gün karantinaya tabi tutulmak istenmesi üzerine Tuzla ahalisi buna karı çıkarak yolcuların 10 gün yerine 15 gün karantinaya alınmaları hususunda ısrar etmilerdir. Bu gelimelerden sonra ahali ile karantina tabibi arasında Austos sonlarında balayan anlamazlık ancak Eylül sonuna doru sona erdirilebilmitir (BOA., A.MKT.MHM., 363/36). Antalya Karantina Kontrol stasyonunda 1841 yılında bir tabip bulunmasına ramen (Sarıyıldız, 1994: 363) 1866 yılında kolera salgını baladıı zaman salgına karı gerekli tedbirleri alabilecek nitelikte tıp eitimi almı bir tabip bulunmamaktaydı. Hem salgın öncesinde çeitli hastalıklara yakalananlar hem de koleraya tutulanların bir kısmı kendilerini kadere terk ederken bir kısmı da mahalli tabiplere müracaat edip uygulanan yanlı tedavi yüzünden zarar görmekteydiler. Bu nedenlerle hastaların tedavisi için Antalya nın senelik vergisine ek olarak aylık kuru maala bir tabibin seçilerek atanması istenirken bu salgın aynı zamanda Antalya da diplomalı bir tabip bulundurulması zorunluluunu ortaya çıkarmıtır. Nide yöresinde görülen kolera vakası üzerine oraya atanan ve hizmetleri neticesinde halk tarafından sevildii için dönüüne engel olunmak istenen diplomalı tabip Kolaası Nuri Efendinin Antalya ya atamasının yapılması Teke Sancaı Meclis daresi tarafından 19 Ekim 1866 tarihinde merkezden talep edilmitir. Bu talep üzerine Memleket Tabipliinde bulunan Kolaası Nuri Efendinin 15 Kasım 1866 da Antalya Tabipliine nakli yapılarak mal sandıından verilen kuru maaının kesilmesi ve Antalya vergisine ilaveten aylık ödenmek istenen kuru maa ilmühaberinin düzenlenerek Maliye Nezaretine gönderilmesi istenmitir (BOA., MVL., 726/63).

5 Kolera salgını sırasında Antalya da bulunan gayrimüslim ahalinin de çou firar etmi ve hastalık geçince hastalık taımadıklarına dair ellerinde bulunan temiz tezkereleri ile ehre dönmülerdi. Buna ramen karantina memuru ile tabibi bunlara karantina bekletip kuru akçelerini aldıkları gibi firar etmeyen gayrimüslim ahaliden dahi ecza bahası adı altında kuru topladıkları gerekçesiyle vekilleri Anasta aracılıı ile merkeze ikayet edilmilerdi. Paralarının zorla alınması ve salıklı kiilerin karantina beklettirilerek zarar görmelerine sebep olduklarından dolayı kendilerinden alınan bu meblaın karantina memurundan tahsil edilmesi için Teke Sancaı Kaymakamlıına hitaben 12 ubat 1867 de ferman çıkarılması talep edilmitir (BOA., MVL., 525/64). Yolcu taıyan gemiler kolera hastalıının bulamasında önemli bir faktör olduundan Antalya da 1866 yılında ortaya çıkan kolera salgınından sonraki yıllarda tekrar aynı durumun yaanmaması için Teke sahillerinde dolatırılmak üzere bir karakol gemisi istenmi ancak bir türlü gönderilememitir. Mersin de kolera vakası ortaya çıkınca sahilin korunması için talep edilen karakol gemisinin 27 Kasım 1890 da acilen gönderilmesi istenmesine (BOA., DH.MKT., 1785/89) ramen yine gönderilememitir. Teke sahillerinde dolatırılmak istenen bu karakol gemisi hem sahil güvenliini salayacak hem de kolera salgını devam eden yerlerden gelen bulaık gemi ve kayıkların temiz yerlere girilerini önleyerek tahaffuzhanelere sevk edilmelerini temin edip hastalıın temiz yerlere bulamasını engelleyecekti. Konya Vilayetine gönderilen 8 Ocak 1891 tarihli yazıda kolera hastalıının Suriye sahili ile Adana ya kadar yayılması nedeniyle özellikle bu kesimde gemi dolatırılması ii Akdeniz Komodorluuyla Beyrut ta bulunan Arkadi Vapuru süvarisine havale edildiinden Teke sahili için ayrıca baka bir vapur görevlendirilmesine gerek kalmadıı bildirilmitir (BOA., DH.MKT., 1798/55) Salgını ve Antalya Kolera salgını 1892 yılında kuzeybatı Hint eyaletlerinde ortaya çıktıı gibi farklı noktalardan dünyanın birçok yerine yayılmı ve yine Hicaz dan hac yoluyla Osmanlı topraklarına da bulamıtır (Sarıyıldız, 1996: 3-4). Antalya da yaanan salgın endiesine ramen 1894 yılı yaz aylarında nerdeyse tüm Anadolu yu saran kolera salgını sırasında Antalya salgınlardan etkilenmemi ancak hastalık hem Konya Vilayetinde hem de birçok Anadolu ehrinde tamamen kaybolduktan sonra Antalya da ortaya çıkmıtır (Ayar, 2007: 137). Antalya civarındaki Kındıra Çiftliiyle bazı köylerde 1894 yılı Ekim ayı sonunda kolera vakasının görülmesiyle bu yöredeki salgın balamı ve hastalananlardan birkaçının ölmesiyle durum Antalya Sıhhiye Tabipliinden, Sıhhiye Nezaretine bildirilmitir. Bunun üzerine Sıhhiye Nezaretinden derhal korunma tedbirlerinin alınması ve Antalya Limanından çıkacak gemilerin sıhhiye tabibi bulunan yerlerde ayrıntılı bir tıbbi muayeneye tabi tutulmaları emredilmitir (BOA., Y.A.HUS., 313/4). Salgının baladıı ilk günlerde Antalya da bulunan mahalli tabipler, hastalıın bir mevsim hastalıı olduunu iddia etmelerine ramen Antalya Sıhhiye Tabibi Doktor Panas ın hastalıın kolera olduunu Sıhhiye Nezaretine haber vermesi üzerine Rodos Sıhhiye Tabibi de Antalya ya gönderilmi ve yaptıı inceleme neticesinde hastalıın kolera olduunu dorulamıtır (BOA., A.MKT.MHM., 554/73). Böylece Teke Yöresinde balayan kolera salgını üzerine Antalya ehir merkezindeki ilk vaka haberi 29 Kasım da alınmı ve Aralık ayının ilk on gününde 98 vukuat ve 39 ölüm gerçeklemitir. Salgın devam ederken Antalya da 14 Aralık günü 26 vaka ve 13 ölüm

6 görülmekle birlikte bu salgın sırasında günlük olarak kaydedilen en yüksek ölüm vakasıdır (Ayar, 2007: 137). Osmanlı topraklarında salgın devam ederken merkez tarafından hastalık çıkan yerlerde derhal gerekli tedbirlerin alınması istendii gibi kolera vakası her nerede çıkmısa günü gününe bildirilmesi ve gazetelerde ilan edilmesi emredilmitir (BOA.,.DH., 1320/1312/N-01). Bu süreçte Antalya daki kolera salgınının seyri merkez tarafından dikkatle izlenirken salgın hakkında 13 ve 26 Aralık 1894 tarihlerinde herhangi bir haber alınamamıtır (BOA., Y.PRK.SH., 5/11). Dier taraftan salgınla ilgili 31 Aralık 1894 tarihinde alınan bilgiye göre Antalya da 4 kii hastalıa tutulmu ve bunlardan 1 kii hayatını kaybetmitir (BOA., Y.PRK.SH., 5/17). Bunun dıında 11 ubat 1895 tarihinde merkeze ulaan habere göre Antalya da kolera dan herhangi bir vaka ve ölüm olmadıı bildirilmitir (BOA., Y.PRK.SH., 5/25). Antalya daki salgın 1894 yılının son günlerine kadar iddetini sürdürürken bundan sonra yavalayarak kısmi vakalar halinde 21 ubat 1895 tarihine kadar devam etmitir. Bu tarihten sonra eski hastalananlardan ölenler olmusa da Antalya da bir daha kolera vakası ortaya çıkmamıtır. Böylece Antalya da yaklaık dört aya yakın devam eden kolera salgınında tespit edilebildii kadarıyla 353 vukuat ve 182 ölüm meydana gelmitir (Ayar, 2007: 137). Antalya da yaanan kolera salgını sırasında Antalya Mutasarrıfı yaptıı haksız uygulamalar ve yolsuzlukla gündeme geldii gibi ahaliden bazıları tarafından 20 Ocak 1895 te merkeze ikayet edilmitir. Zira mutasarrıf ziraat mevsiminde ahaliyi ziraattan men edip Kesikbeli osesini inaya sevk ettii gibi havalar kötü gittii için halkın üümesine neden olup kolera hastalıının ortaya çıkmasıyla içiler arasında yayılmasına ve alınması gereken tedbirleri almadıı için de hastalıın etrafa bulamasına sebep olmutur. Hatta akrabasından birisini içi kolcubaılıında istihdam edip uaına da belediyeden 300 kuru maa tahsis ettirmitir (BOA., BEO., 555/41564). Bu ikayet üzerine 23 Ocak 1895 te Konya Vilayetine gönderilen yazıda durumun yerinde aratırılarak sonucun merkeze bildirilmesi istenmitir (BOA., DH.MKT., 336/9). 3. Salgına Karı Alınan Tedbirler ve Sonuçları Salgına karı alınan tedbirlerin baında karantina yöntemi gelmekle birlikte aslında Osmanlı Devletinde 16. yüzyıldan beri karantina uygulanmaktadır (Kılıç, 2004: 81). Eski bir uygulama olan karantina yöntemi, çiçek, kolera, veba, tifo ve sıtma gibi bulaıcı ve salgın hastalıklardan etkilenme ihtimali olan veya etkilenmi bir kiinin herhangi bir ülkeye veya ehre girmeden önce belirli bir yerde geçirmek zorunda olduu tecrit süresi ile uygulanan önlemlerin tümünü kapsamaktadır (Yıldırım, 1994: 459). Bu çerçevede dıarıdan gelebilecek bulaıcı ve salgın hastalıklara karı korunmak için gerekli salık önlemlerinin alındıı mekanlar karantina yerleri olarak bilinen Tahaffuzhanelerdir (Yıldırım, 1985: 1324). Tahaffuzhanelerde yapılan uygulamaya göre dıarıdan gelenler önce tıbbi muayeneye tabi tutulduktan sonra eya ve malları dezenfekte edilerek gerekli temizlik ilemlerinden geçirilmilerdir (Dalar, 2007: 372). 19. yüzyılda Avrupa da yaanan kolera salgınları sonrasında salık ve altyapı alanındaki hizmetler kurumsal bir yapıya kavuurken (Çıpa, 1995: 21) bu yüzyılda Osmanlı Devletinde de aynı ekilde hastalıa paralel olarak salık kurumları ve altyapı

7 hizmetleri alanında modern anlamda gelime kaydedildii görülmektedir (Moulin, 1999: ; Aydın, 2004: 189). Osmanlı topraklarında yaanan salgınlar ile oluan kaygı sonrasında Osmanlı yönetimi salgınların önlenmesi konusunda giriimlere balamıtır. Karantina uygulamasının yeni usullerle devreye sokulmasında Hindistan da balayıp tarihleri arasında Ortadou ve Avrupa yı saran kolera salgını etkili olmutur (Aydın, 2006: ). II. Mahmut döneminde karantina için toplanan mecliste karantinanın idari yönü yanında dini yönünün de olduu gerekçesiyle fetva istenmi ve bundan sonra Akdeniz, Karadeniz ve Boazların uygun yerleri ile Anadolu ve Rumeli deki liman ve ticaret merkezlerine karantina usulünün konması gerektii padiaha arz edilmitir. Karantinanın eriata uygunluu konusunda eyhülislamdan alınarak yayınlanan fetva sonrasında 1837 yılı Eylül ayında karantina meclisinin kurulmasıyla resmen yapılanma balamıtır (Yıldırım, 1994: ). Böylece Kızıldeniz sahilleriyle Hicaz da tekil edilen karantina aı sayesinde Hindistan kaynaklı koleranın hac yoluyla Hicaz üzerinden Osmanlı topraklarına yayılması engellenmeye çalıılmıtır (Sarıyıldız, 1998: 320). Dier taraftan karantina alanında hız kazanan bu yapılanma üzerine 19. yüzyılın ortalarına doru Antalya Limanına da bir karantina kontrol istasyonu yapılmıtır (Duggan, 2005: 375). Antalya da 1841 yılında karantina kontrol istasyonunda kuru maa alan bir karantina müdürüyle kuru maa alan bir tabip bulunmaktadır (Sarıyıldız, 1994: 363). Böylece bu yeni yapılanma ile tarada bulunan karantina müdürleri karantina uygulamalarını topluma kabul ettirme konusunda önemli bir rol üstlenmilerdir. Karantina hekimleri ise 15 günde bir ölenlerin kimlik bilgileri ile ölüm sebeplerinin yer aldıı tabloyu stanbul a göndermek ve bölgenin genel salık durumu hakkında rapor sunmakla yükümlüydüler. Ayrıca hastalık durumunda gerekli uyarıları yaparak bulunduu yerdeki yabancı sefaret görevlileri yanında halk salıı ile ilgilenen devlet görevlilerine bilgi verecek ve kendi bölgesinde çıkacak bir salgın hastalık durumunda tüm gerekli önlemleri alacaktı (Yıldırım, 2006: 20). Yaanan kolera salgınları, devletleri uluslararası ortak salık politikası izlemeye sevk etmi ve bu çerçevede stanbul da 1866 yılında düzenlenen Salık konferansına 17 devlet katılmıtır. Bu konferansta kolera ile ilgili birçok husus görüülmekle birlikte aynı zamanda bilimsel karantinanın esasları tespit edilmitir. Bunu izleyen konferanslarda da karantina usul ve yöntemleri uluslararası anlamalarla belirli standartlara balanarak garanti altına alınmıtır (Ayar, 2007: 378). Antalya da yaanan kolera salgını üzerine birçok tedbir alınmakla birlikte koleranın Aralık ayı içerisinde iddetlenmesi üzerine toplanan Sıhhiye Meclisi, 6 Aralık 1894 tarihinden itibaren Anamur dan Gelidonya ya kadar Finike dahil olmak üzere sahil kesiminden gelecek olanlara 10 günlük karantina uygulanmasını kararlatırmıtır (BOA., Y.A.HUS., 314/115). Anamur iskelesinin de bulaık hududu içerisinde bulunmasından dolayı Antalya da bulunan kadar askerden baka sahilden asker sevkinin hastalık süresince ertelenmesi gerektii bildirilirken bulaık olmayan yerlerden getirilen askerlerin Silifke iskelesinden sevk edilmesi kararlatırılmı ancak bir süre sonra bulaık hududu, Anamur dan çil Sancaının nihai sınırı olan Lamas dahil olmak üzere bu hatta kadar uzatılmı ve bu sınırlar içerisinden gelenlerin 10 günlük karantinaya tabi tutulmaları kararı alınarak karantina süresini tamamlamadan karadan hiçbir kimsenin geçmesine ve firarına meydan verilmemesi emredilmitir (BOA., Y.A.HUS., 315/39; BOA., A.MKT.MHM., 555/20). Dier taraftan salgın

8 sırasında Antalya ahalisinin ehri terk ederek Burdur hududuna doru firar edebilecekleri düünüldüünden alınan sıhhi tedbirlerin heba olmaması ve hastalıın daha geni bir alana bulamasını engellemek için Konya Valiliinin görüleri dorultusunda 22 Aralık 1894 te Antalya da bir kordon tesis edilerek bölgenin çevre ile her türlü ilikisinin kesilmesine karar verilmitir (BOA., DH.MKT., 322/22). Ayrıca Antalya iskelesinden çıkacak olan gemilerin gidecekleri noktalarda tahaffuzhanelere sevk edilerek karantinaya tabi tutulmaları kararlatırılmıtır (BOA., A.MKT.MHM., 554/73). Bu sırada dare-i Mahsusaya ait Hasan Paa vapuru Antalya dan aldıı asker ile 8 yolcuyu Kavak Tahaffuzhanesine çıkarmı ve burada muayeneleri yapılan yolcular karantinaya alınmılardır. Vapurlarda tabip ve tıbbi malzeme bulundurulma zorunluluu yanında iskelelere gelen bütün yolcuların muayene edilerek ishal ve dier belirtilerle hasta olanların vapurlara bindirilmemesi Sıhhiye Meclisinin aldıı kararlar içerisinde yer almaktadır (BOA., A.MKT.MHM., 555/11). Bu askerler, Klazomen Tahaffuzhanesine sevk edildikten sonra 10 gün karantinaya tabi tutulmaları ve sonrasında acilen gidecekleri yerlere gönderilmeleri Sıhhiye Dairesinin kararı üzerine 5 Aralık 1894 te seraskerlik tarafına bildirilmi ve gereinin yapılması istenmitir (BOA.,.HUS., 32/1312/C-101). Klazomen Tahaffuzhanesinde yapılan muayeneleri sonrasında tümünün salık durumlarının iyi olduu zmir Karantina daresi tarafından 2 Ocak 1895 te merkeze bildirilmi (BOA., Y.A.HUS., 316/31) olmasına ramen iki gün sonra askerlerden birisi tam olarak tespit edilemeyen belirtilerle hastalanıp ölmütür. Bu ölümden baka herhangi bir vaka olmadıı, dier askerlerin durumlarının iyi olduu ve gerekli sıhhi tedbirlerin alındıı 6 Ocak 1895 te merkeze bildirilmitir (BOA., Y.A.HUS., 316/65). dare-i Mahsusaya ait Hasan Paa vapuruyla asakir-i müstebdeleye memuren Tabip Kolaası Nazım Efendi de Antalya ya gönderilmi ve hastalık nedeniyle Antalya da kalmasına izin verilmitir. Bir süre sonra hastalıın yavalaması üzerine mülkiye tabiplerinden Mehmet smail Efendinin eskiden olduu gibi Antalya da bulunan tabiplere nezaretle hastalıın ortadan kaldırılmasına gayret etmesi yeterli olduu düüncesiyle Nazım Efendinin merkeze gönderilmesi gerektii 2 Ocak 1895 te Teke Mutasarrıflıına bildirilmitir (BOA., DH.MKT., 327/32). Antalya da yaanan kolera salgını devam ederken bulaıcı hastalıkların ortaya çıkmasının ve yayılmasının önlenmesi için alınacak tedbirler masrafına karılık olmak üzere Teke Sancaından Tanzifat Resmi toplanmasına izin verilmesi talep edilmi (BOA., DH.MKT., 311/37) ancak bundan bir sonuç çıkmamıtır. Antalya da kolera hastalıının ortaya çıkması ve iddetlenmesi üzerine merkez tarafından yapılan doktor atamalarıyla gerekli tedbirlerin alınıp hastalananların tedavi edilebilecei ve koleranın yayılmasının engellenebilecei düüncesi egemendi. Koleranın vefata sebep olması ve Antalya nın Suriye sahillerine yakınlıı dolayısıyla çevreye yayılmasının engellenmesi için sıhhi tedbirleri almak ve oradaki tabiplere nezaret etmek üzere Askeri Tabip Yüzbaı Ahmet Efendi kuru maala Antalya ya tayin edilmitir. Ayrıca gidi ve dönü harcırahı da hazırlandıı gibi gidi harcırahı olan 685 kuru tutarındaki meblaın Dahiliye tahsisatına mahsup edilmek üzere Antalya gelirlerinden ödenmesi için defterdarlıa izin verilmesi istenmitir (BOA., DH.MKT., 335/78). Yüzbaı Ahmet Efendi, Antalya ya tayin edildii zaman Antalya da üç tabip bulunmaktaydı. Bu tabiplerden biri sürekli köyleri dolaarak tefti ile megul olduundan yeterli tedbir alınamadıı için hastalıın çevreye bulama riski daha da arttıından yeni tabip ihtiyacı ortaya çıkmı ve Tabip Yüzbaı Ahmet Efendi

9 Antalya ya atanarak bu ihtiyaç giderilmeye çalıılmıtır (BOA.,.DH., 1319/1312/- 15). Bu sırada Antalya da kolera vakası günden güne arttıından yeterli ilaç bulunamadıı için hastaların tedavisi yapılamadıı gibi gerekli önlemler alınamadıından hastalık daha fazla iddetlenmeye balamıtı. Devam eden kolera salgını sırasında Antalya da bulunan yedi nefer tabip her gün ehri dolaarak gerekli teftileri yapıp korunma tedbirlerini almalarına ve temizlie dikkat etmelerine ramen yeterli ilaç ve temizlik malzemesi olmadıından aldıkları tedbirlerin sonuçsuz kaldıını belirtmilerdir. Bunun üzerine hastaların tedavi ve temizliklerinin yapılması için ihtiyaç olan ilaçların gönderilmesi gerektii Antalya Sıhhiye Tabibi tarafından merkeze bildirilmitir (BOA., A.MKT.MHM., 554/73). Osmanlı Devleti yöneticilerinin kolera salgını ba gösteren yerlerin fenni temizliini yapmak amacıyla kimyasal dezenfektan madde püskürten pulverizatörlerden (Yıldırım, 2006: 24) Avrupa ya 20 adet sipari ettikleri (BOA., DH.MKT., 266/11) ve bu pulverizatörlerin 29 Temmuz 1894 te Galata gümrüüne ulatıı görülmektedir (BOA., DH.MKT., 282/24). Bundan sonra 30 adet arkalık pulverizatör daha sipari edilmi ve 20 Haziran 1895 te bunlar da stanbul a ulatırılmıtır (BOA., DH.MKT., 386/90). Yurt dıından yeteri kadar pulverizatör getirilmesine ramen bunları salıklı bir ekilde kullanabilecek yetitirilmi eleman bulunmamaktaydı. Bunun için Paris ten pulverizatör kullanmasını bilen bir uzman getirilmi ve getirilen bu uzman pulverizatörlerin kullanılmasını öretmitir (Ayar, 2007: 251). Yurt dıından getirilen bu pulverizatörlerden iki tanesi Antalya da devam eden salgın sırasında sıhhi ve korunma tedbirlerini almak üzere, 11 Aralık 1894 te stanbul dan hareket eden Rus vapuruna binen, mülkiye tabiplerinden Mehmet smail, Marko Behor ve lya Nesim Efendiler ile temizlik memuru Bekta Efendi tarafından çeitli ilaçlarla birlikte zmir yoluyla Antalya ya getirilmitir (BOA., DH.MKT., 320/37). Bu tabiplerden lya Nesim Efendi znik Kazası belediye tabipliine tayin edilmiken Antalya da ortaya çıkan kolera illetinden dolayı gerekli sıhhi tedbirlerin uygulanması için mevcut tabipler yetersiz olduu düüncesiyle dierleriyle birlikte Antalya ya gönderilmitir (BOA., DH.MKT., 327/33). Bu üç tabip ile temizlik memurunun harcırahları olan kuruun Dahiliye Nezareti tahsisatına mahsuben gönderilmesi istenmekle birlikte (BOA., DH.MKT., 316/21) bahsedilen miktardaki harcırah ödendii (BOA.,.DH., 1318/1312/B-16) gibi tabip baına kuru, memura da kuru aylık maa tahsis edilmitir (BOA., DH.MKT., 324/30). Bu hastalık sürecinde Antalya ya atanmı olan tabiplerden Yüzbaı Ahmet Efendi, Antalya daki baarılı hizmetlerinden sonra Tarsus ta ortaya çıkan kolera vakası üzerine 25 Mayıs 1895 tarihinde buraya tayin edilmitir. Teke Mutasarrıflıına merkezden çekilen telgrafta yanındaki bir adet arkalık pulverizatörle acilen Tarsus a gönderilmesi emredilen Tabip Yüzbaı Ahmet Efendinin (BOA., DH.MKT., 2069/75) Tarsus a kuru maala tayin edildii bildirilmi ve ayrıca hizmeti süresince verilecek maa ve harcırahın gelir cetvellerinin hazineye gönderilmesi istenmitir (BOA., DH.MKT., 392/78). Antalya da ortaya çıkan kolera salgını Antalya için ihtiyaç olan bir hastanenin yapılması zorunluluunu da gündeme getirmitir. Zira Antalya da hastane bulunmadıından hastalanan fakir fukaralar kaderlerine terk edilmekteydiler. Bu nedenle Antalya da 40 yataklı geçici bir hastanenin yapılması zorunluluk halini

10 almasına ramen belediyenin gelirleri masraflarına bile yetmediinden belediye tarafından bir hastane yapılması imkansız olarak görünmekteydi. Dier taraftan sıhhiye masrafı için talep edilen kuruun yalnız kuruu gönderildiinden bu bile gerekli olan sıhhiye masrafını karılamamaktaydı. Yapılması planlanan hastane için Antalya gelirlerinden bir aylık olarak verilmek istenen kuruun gönderilmesi ve hastalıın bir an önce ortadan kaldırılması için gerekli masraf karılıı olarak vilayetten henüz gönderilmeyen kuruun dahi ödenmesine izin verilmesi Teke Mutasarrıfı evki Bey tarafından 22 Ekim 1894 te talep edilmitir (BOA., DH.MKT., 327/24). Ayrıca Antalya da alınan korunma tedbirleri bata olmak üzere hastalıa yakalanan fertlerin geçici tedavileri, ilaç masrafları ve Antalya ya karı Burdur da yapılan tahaffuzhanenin malzemesi yanında kordon uygulaması dolayısıyla kordon içerisinde kalan hanelerden fakir olanlarla hastalık sebebiyle isiz kalıp nafakasını temin edemeyenlere harcanmak üzere kuruluk bir meblaın tahsis edilmesi istenmitir (BOA., DH.MKT., 329/18; BOA., A.MKT.MHM., 554/73). Bu istekle ilgili yazı 9 Ocak 1895 te mecliste okunduktan sonra Antalya da koleradan dolayı sıhhi ve korunma tedbirlerinin devam edip etmeyeceinin Sıhhiye Nezaretine sorulmasına karar verilmitir (BOA., MV., 83/35). Bir süre sonra da istek hastalık bertaraf edilene kadar ihtiyaca binaen makul bir talep olduu gerekçesiyle (BOA., A.MKT.MHM., 554/73) Antalya ve Burdur Tahaffuzhanelerinin ihtiyaçlarıyla kordon altına alınan bulaık haneler içerisinde kalıp nafakasını tedarik edemeyenlerle dier korunma tedbirlerine harcanması gerekli olan kuruun bütçe açıına ramen 1895 yılı gelirlerine zam olarak eklenip tahsis edilmesi sadaretçe de uygun bulunmutur. Ayrıca hastalık sırasında yapılan masraflara karılık olarak sarf edilmesi gereken kuruun harcanmasına da izin verilmitir (BOA.,.ML., 14/1312/Za-13). Antalya da 1894 yılında kolera salgını balamadan hemen önce büyük bir orman yangını çıkmı ve yangın sırasında 15 kadar köy yanmıtır. Yangınzedelere gerekli yardımı yapan Antalya ahalisi Konya da salgın baladıından beri uygulanmakta olan karantinadan dolayı ekonomik olarak zor durumda kaldıkları gibi bu defa Antalya da da hastalıın ortaya çıkmı olması hem ticaret erbabının hem de halkın sefalete dümesine neden olmutur. Kolera salgını isiz kalan ahalinin açlık içinde kıvranmasına neden olduu gibi bu artlarda daha kolay yayılma imkanı da bulmutur. Antalya da yaanan salgın sırasında yardıma muhtaç insan sayısının den fazla olduu tespit edilmi ve bunların ihtiyaçları giderilmeye çalıılmıtır. Sadece bunlara günlük 30 paradan kuru, aylık ise kuru harcanması gerekirken sıhhiye masrafı için de kuruluk acil ihtiyaç ortaya çıkmıtır. Bu çerçevede kordon altındaki fakir hanelere daıtılmak üzere ilk etapta kuruun harcanmasına izin verilmitir (BOA., DH.MKT., 335/41). Ayrıca salgın sırasında Antalya da geçici olarak istihdam edilen gardiyanların maalarının ödenmesi ve alınan sıhhi tedbirlere harcanmak üzere 8 Austos 1895 te kuru daha talep edilmitir (BOA., A.MKT.MHM., 565/1). Koleraya karı alınan korunma tedbirlerinden kordon ve karantina uygulaması tüccarları zarara urattıı gerekçesiyle ikayet edilen uygulamaların baında gelmektedir. Özellikle Silifke ve Alanya daki tüccarlar bulundukları yerde üç aydan beri karada ve denizde kolera vakası olmadıı halde uygulamanın devam etmesine bir anlam veremedikleri gibi kordonun kaldırılmasını istemilerdir. Alanya ahalisi uygulamadan rahatsız olmakla birlikte kordon uygulaması nedeniyle bazı tüccarların iflas ettiini bunun yanında dıarıdan tüccar gelmedii için yaklaık tutarındaki vergi, aar ve anam mubayaası ve tahsilatı yapılmadıından zarar

11 edeceklerini ve mahvolacaklarını dile getirip kordonun kaldırılmasını talep etmilerdir (BOA., DH.MKT., 351/19). Bu ikayetlerden sonra Antalya da 10 günü akın bir zamandan beri kolera vakasının kesilmesi üzerine Gelidonya Burnu ile Lamas arasında daha önce yürürlüe konan 10 günlük karantina uygulaması, Alanya ve Silifke taraflarında sadece gelen gemilere uygulanmak üzere Sıhhiye Meclisince 6 Mart 1895 te alınan kararla kaldırılmıtır (BOA., Y.A.HUS., 321/71). Dier taraftan Gelidonya Burnundan Suriye ye kadar olan sahilden yolcu ile gelen gemilere 5 gün, yolcu bulunmayan gemiler içinse 24 saat karantina uygulaması 3 Eylül 1895 te kaldırılırken Antalya Limanından gelen gemilere ilgili tahaffuzhanelerde 5 günlük karantina uygulamasının devam etmesi toplanan Sıhhiye Meclisince karara balanmıtır (BOA., A.MKT.MHM., 565/15). Antalya için karantina uygulamasının devam etmesi Antalya da ticari alanda büyük bir durgunlua sebep olduu gibi ahalinin ekonomik durumunun sarsılmasına yol açmıtır. Yaanan bu ekonomik sıkıntı üzerine Antalya tüccar ve esnafının isteiyle Teke Sancaı dare Meclisi tarafından 25 Eylül 1895 te merkeze çekilen telgrafta uygulanan karantinanın kaldırılması talep edilmitir (BOA., DH.MKT., 434/50). Aynı gün, 5 günlük karantina uygulaması kaldırılırken tıbbi muayeneye devam edilmesi kararlatırılmı ancak Antalya da koleradan hiç bir eser kalmaması üzerine tıbbi muayene uygulaması da 22 Ekim 1895 te Sıhhiye Meclisi kararıyla lavedilmitir (BOA., A.MKT.MHM., 565/1). Kolera salgını devam ederken alınan tedbirlerden birisi de hapishanedeki uygulamadır. Bu uygulamaya göre Antalya hapishanesinde bulunan tutuklulara tabiplerin görüleri dorultusunda günde bir defa etli ve bol limonlu çorba verilmesi kararlatırılmıtır. Uygulamanın maliyeti nedeniyle günlük 40 kuru masrafa yol açtıı Teke Mutasarrıflıı tarafından Sıhhiye Komisyonuna bildirilince gerei Konya vilayetine sorulmutur. Vilayetten verilen cevapta kolera hastalıının fevkalade bir hastalık olması dolayısıyla mahkumlara, tabiplerin onayı ile bu yiyecein verildii belirtilince Sıhhiye Komisyonu tarafından hastalıın geçmesine kadar bu uygulamaya devam edilmesi uygun görülmütür (BOA., DH.MKT., 340/9). Osmanlı topraklarında ortaya çıkan kolera illetine karı alınan tedbirler sadece bunlarla sınırlı deildir. Ülke genelinde uygulanmak üzere koleradan ölenlerin eyalarının yakılması ve fakir olanların varislerine eya bedelinin ödenmesi sıhhiye komisyonunca karara balanmıtır (BOA., DH.MKT., 318/39). Özellikle stanbul bata olmak üzere hastalıın yayılmasını engellemek amacıyla alınan tedbirlerden biri de Hıristiyan ahaliye ruhani reisleri tarafından perhiz günlerinde deniz ürünlerinin yenmesinin yasaklanması olmutur (BOA.,.HUS., 34/ 1312/-043). Dier taraftan Anadolu dan stanbul a kolera salgını dolayısıyla hiç kimsenin bırakılmaması sürekli yinelenmitir (BOA., A.MKT.MHM., 554/47). Ayrıca kolera münasebetiyle tedavi edilecek olan hastaların hastalıın çıktıı yerlerde tedavilerinin yapılarak Dersaadete gönderilmemeleri gerektii 9 Austos 1894 tarihinde tüm Anadolu ve Rumeli vilayetlerine bildirilmitir (BOA., DH.MKT., 2068/46). Koleraya karı stanbul da 1893 ten sonra açılan Tebhirhanelerde bulaıcı hastalıklara yakalananların giysi ve eyaları basınçlı su buharı ile yıkanırken hastalıın görüldüü mekanlar, kimyasal maddelerle dezenfekte edilmeye çalıılmıtır (Yıldırım, 1994: 231). Osmanlı topraklarında yılları arasında kolera salgınları devam ederken yurt dıından Fransız Chantemesse, Nicolle ve Margeri; Avusturya lı Karlinski ve Alman Emerih gibi doktorlar getirilip çareler üretilmeye çalıılmı ve aynı zamanda bunların önemli hizmetleri olmutur (Ayar, 2007: 246). Yurt dıına kolera tedavisi ve

12 hastalıın yayılmasının engellenmesi hakkında bilgi edinmek üzere 1895 yılı ubat ayı içerisinde gönderilen Sami Bey, Münih Darülfünun muallimlerinden Bonkofer ve Emerih in tavsiyelerini stanbul a ulatırmıtır. Hastaların içecekleri merubatın ve suyun saf bulunmasına dikkat edilmesi, havuç algamı içmekten kaçınılması, gıdaların taze olanlarının tüketilmesi ve bayatlarının tüketilmesinden kaçınılması bu doktorların balıca tavsiyelerindendir (BOA., Y.PRK.BK., 39/79). Bu sırada kolera üzerinde ihtisası olan Alman tabip Emerih, stanbul a davet edilmi ve hiçbir ücret talep etmeden yol parası ve stanbul da ikamet masrafı verilmek artıyla 1 Mart 1895 te daveti kabul ettii gibi (BOA., Y.A.HUS., 321/16) beraberinde getirdii Metafin ve Tiyamin Floridat adlı ilacın kolera için kullanılmasını önermesine ramen bu ilacın hastalık üzerindeki etkisi tam olarak tespit edilememitir. Hatta ilaç, stanbul da hastalanan birkaç kii üzerinde denenmesine ramen ifahi tesiri görülmemitir (BOA., A.MKT.MHM., 596/13; BOA., Y.MTV., 117/108). stanbul da bulunan Münih Darülfünun muallimi Doktor Emerih in kolera hakkında Mekteb-i Tıbbiye-i ahanede ders vermesi ve bir rapor hazırlaması talep edilince Emerih bu talebi 15 Nisan 1895 te yerine getirdikten (BOA., A.MKT.MHM., 596/14) sonra 17 Nisan 1895 te ülkesine dönmütür (BOA.,.HUS., 36/1312/L-063). Kolera tedavisi için her yola bavurulduu bu dönemde Mekteb-i ahane muallimlerinden Ohannes Efendinin ataları tarafından uygulanmı olmakla birlikte veba ve koleraya karı deva olduu iddia edilen çekirdek ve suyun 18 Ocak 1894 te stanbul a gönderilmesi dahi istenmitir (BOA., A.MKT.MHM., 594/5). Dier taraftan yaanan kolera salgını sürecinde Darphane-i Amire Kavaim-i Nakdiye Evrak Müdürü Ahmet efik Efendi, koleraya karı etkili olduunu iddia ettii hap ve ya ile gündeme gelmitir. Hastalıın seyrini üç safhaya ayıran Ahmet efik Efendi, suya damlatılacak ya ile birlikte hastalıın dercesine göre birkaç hapın yutturulmasını hatta çekilmi kuru kahvenin de hastaya içirilmesinin faydalı olacaını dile getirmitir (BOA.,.HUS., 32/1312.C/11). Koleraya karı çare arayıları devam etmi hatta Hindistan da uygulanan kolera aısının yararlı olup olmadıı Osmanlı Devletinin Londra Sefareti aracılıı ile aratırılmı ve bir sonuç elde edilememitir (BOA., Y.MTV., 101/55). R. Koch tarafından 1883 te Mısır da koleranın etkeni bulunduktan sonra pek çok bilim adamının çabaları sonunda ölü mikroplardan etkili aılar yapılmısa da kolera aısı ancak 1902 de geni ölçüde Japonya da uygulanmı ve bundan sonra yaygınlamıtır. Osmanlı Devletinde ilk kez Balkan Savaları sırasında yapılan aı iyi sonuç verince I. Dünya Savaı sırasında da uygulanmıtır (Yıldırım, 1985: 1327). Osmanlı Devleti bürokratları 1894 yılında yaanan büyük çaplı kolera vakasından sonra tekrar kolera hastalıı ortaya çıkabilecei endiesiyle 1895 yılında daha ciddi tedbirler almaya çalımılardır. Osmanlı Devletinde kolera ile ilgili mücadelede önemli ilere imza atan Hıfzıssıhha Umumi Bamüfettii Bonkofski Paanın (Günergün, 1992: ) önerisiyle kolera ortaya çıkmadan daima teftite bulunarak fenni temizlik yapmak ve herhangi bir yerde hastalık ortaya çıkarsa zaman geçirmeden derhal gerekli tedbirleri almak üzere 20 tabip seçilerek Anadolu ve Rumeli de bulunan vilayet merkezlerine gönderilmitir (BOA., MV., 83/37). Vilayetlere gönderilen tabip ve temizlik memurlarıyla birlikte asıl sorumluluu üstlenecek ve birkaç vilayete bakacak birer de müfetti tayin edilmitir. Ayrıca bunlarla birlikte tıbbi malzeme, temizlik elbisesi ve pulverizatör gönderilirken doktorlarla memurların maa,

13 harcırah ve nakliye masrafları da ilgili gelir kalemlerinden tahsis edilmitir (BOA., DH.MKT., 307/73; BOA., A.MKT.MHM., 555/27; BOA.,.DH., 1320/1312-/55). Antalya da kolera vakası devam ederken Diyarbakır, zmir ve Antalya da bulunan hastalara tıbbi müdahalede bulunmak için tıbbiye müteahhidi Dimitraki Efendiden kuru 20 para tutarında ilaç satın alınmıtır. laç tutarının ödenmesi ile ilgili sorun yaanınca bütçe açıına ramen bu paranın 1895 yılı gelirlerinden mahsup edilerek Dimitraki Efendiye ödenmesi 11 Temmuz 1895 te sadaretçe de uygun bulunmutur (BOA., D., 2654/9; BOA.,.DH., 1324/1313/M-20). Osmanlı Devletinde kolera ile mücadelede gayret sarf edip koleranın söndürülmesinde yararlılıkları görülenlere ilk defa 1865 te Sultan Abdülaziz tarafından Kolera Madalyası verilmitir (Sakaolu, 1995: 23; Yıldırım, 1985: 1326). Ödüllendirme geleneinin Antalya da kolera hastalıı ortadan kalktıktan sonra hastalıın bertaraf edilmesinde ve hastaların tedavisinde hizmetleri görülen doktorlar için de devam ettiini görmek mümkündür. Nitekim Mülkiye Mektebinden mezun olduktan sonra Antalya Belediye Tabipliine tayin edilen Ahmet Besim Ferahi Efendi, kolera salgını sırasında Antalya Tahaffuzhanesinde çalıtıı gibi ahali ve tutukluları tedavi etmek üzere yaptıı hizmetler taktir toplamıtır (BOA., DH.MKT., 377/8). Bu çalımalarından dolayı tabip Ahmet Besim Ferahi Efendinin 13 Mayıs 1895 te nizamname ile hak ettii rütbe-i salise ile taltif edilmesi talep edilmitir (BOA., DH.MKT., 374/62). Dier taraftan Antalya da salgın sırasında yaptıı hizmetlerden dolayı Tabip Yüzbaı Ahmet Efendi nin de Teke Sancaı Meclis daresinden gönderilen 27 Mayıs 1895 tarihli yazıya göre beinci rütbeden bir kıta mecidi nianla ödüllendirilmesi istenmitir (BOA., DH.MKT., 390/41). Yine Antalya karantina tababeti vekâletinde görevlendirildii süre içerisinde üstün hizmeti görülen Bobridis Efendinin de uygun bir rütbe ile taltif edilmesi 1 Haziran 1895 te merkezden talep edilmitir (BOA., DH.MKT., 394/70). Bu istek üzerine, Antalya karantina tabiplii vekaleti süresince vazifesini yaptıı gibi bütün salık tedbirlerini alıp hastaları tedavi etmek için gayret eden Bobridis Efendinin, istenen rütbe ile ödüllendirilmesi sadaretçe de uygun bulunmutur (BOA.,.TAL., 84/1313/Ra-042). Hastalık sırasında Antalya ya gönderilmi olan Marko Efendi Antalya da bulunduu müddet zarfında vazifesini iyi bir ekilde yerine getirmi hatta hastaları tedavi ederek temizlik ilerine gösterdii özen dolayısıyla herkes tarafından taktir edilmitir. Marko Efendinin bu yararlı hizmetleri neticesinde ödüllendirilmesi, 4 Temmuz 1895 te Teke Sancaı Meclis daresince talep edilmi ve 18 Austos 1895 te beinci rütbeden bir kıta mecidi nianla ödüllendirilmesine karar verilmitir (BOA., DH.MKT., 397/51). Sonuç Yüzyıllardan beri var olan salgın hastalıklar, toplumlar üzerinde savalardan daha etkili olduu gibi büyük yıkımlara neden olmutur. Özellikle kitleleri tehdit eden veba 19. yüzyılda sönmeye yüz tutmuken bu defa vebadan daha büyük çaplı ölümlere yol açan kolera ortaya çıkmıtır. Kolera hastalıı ilk defa 1817 de Hindistan da ortaya çıktıktan sonra ngilizler tarafından dünyanın dier bölgelerine olduu gibi Osmanlı topraklarına da taınmıtır. Kolera hastalıının ortaya çıkmasında sanayi devrimi ile yaanan çevre kirlilii ve alt yapı hizmetlerinin yetersizlii belirleyici rol oynarken hastalıın savalar, göçler, hac ve ticaret yoluyla yayıldıı göz ardı edilemez. Osmanlı topraklarında ilk kez 1822 de görülen kolera salgını bu yüzyıl boyunca Osmanlı corafyasında belirli aralıklarla dı kaynaklı salgınlarla etkisini sürdürmütür. Hastalık Osmanlı toplumu arasında büyük huzursuzluklara ve

14 korkulara sebep olurken hastalıktan kaynaklanan ölümlerin Allahın taktiri olduunu ileri sürerek bunu kaderle özdeletirip alınan tedbirlere karı gelenlerde olmutur. Kolera hastalıı genç yalı, asker sivil, kadın erkek ayırt etmeksizin nüfus açısından büyük yıkımlara yol açarken 19. yüzyıl içerisinde tespit edilebildii kadarıyla sadece koleradan dolayı in üzerinde Osmanlı vatandaı hayatını kaybetmitir. Nitekim kaybedilen sadece nüfus deil aynı zamanda vergi ve asker kaynaıdır. Sadece kolera deil salgın hastalıklar konusu ve bunların topluma etkileri Osmanlı açısından yeterince aratırılmamı bir alan olarak durmaktadır. nsanlarda ve hayvanlarda görülen farklı kaynaklı birçok salgın hastalık birlikte deerlendirildiinde ilgili dönem içerisinde toplum üzerindeki yıkıcı etkileri daha net bir ekilde ortaya konulabilecektir. Burada konumuza temel tekil eden 1866 ve yıllarında Antalya da görülen kolera salgını psikolojik ve sosyo-ekonomik olarak büyük huzursuzluklara yol açmı, ahalinin çou ölüm korkusuyla ehri terk ederek etrafa daılmıtır. Antalya da görülen 1866 vakasına nazaran vakasında bir hayli insan hayatını kaybetmitir. Salgın sırasında yürürlüe konan karantina ve kordon uygulaması zaten perian durumda olan halkı ekonomik olarak daha fazla yıpratmıtır. Sadece nüfus açısından deil ekonomik olarak da büyük yıkımlara yol açan kolera nedeniyle halk ödemesi gereken vergileri ödeyemedii gibi salgın dolayısıyla muhtaç konuma dümütür. Antalya da 1866 salgını öncesinde doktor bile yokken salgını sırasında Antalya ya çok sayıda doktor atanarak hastalar tedavi edilmeye ve hastalık kontrol altına alınmaya çalıılmıtır. Ayrıca pulverizatörlerle hastalıklı ortamlar dezenfekte edilerek mikroptan arındırılmak için çaba sarf edilmitir. Dier taraftan Antalya hapishanesindeki tutukluları hastalıa karı dirençli tutabilmek için bol limonlu ve etli çorba içirilmesi tabiplerin onayıyla uygulanan yeni bir yöntemdir. Bu süreçte Antalya daki devlet yöneticileri salgına karı tedbir almaya çalıırlarken yaanılan balıca sıkıntılardan birisi ekonomik kaynak yetersizlii olmutur. Bunların yanında salgınlar sırasında yerel yöneticilerin ve bazı devlet görevlilerinin haksız uygulamaları dolayısıyla ikayet edildikleri de görülmektedir. Antalya da yaanan salgınlar, Antalya için hem diplomalı tabip bulundurulması hem de hastane yapılması zorunluluunu ortaya çıkarmıtır. Dier taraftan kolera salgını bertaraf edildikten sonra yararlılık gösteren doktorları ödüllendirme yoluna gidilmitir. Yaanan kolera salgınları ve büyük çaplı kayıplar devletleri ortak salık politikası izlemeye ittii gibi karantina usulü daha bilimsel yöntemlerle uygulamaya konmutur. Bunun yanında 19. yüzyılda yaanan kolera salgınları hem Avrupa da hem de Osmanlı Devletinde salık ve alt yapı hizmetleri alanındaki gelimelere ivme kazandırmıtır. Osmanlı Devleti hastalıa karı karantina ve kordon uygulaması bata olmak üzere gerekli tedbirleri alırken hastalık görülen bölgelere tıbbiyeden yetimi doktorları tayin ederek hastalıın yayılmasını bilimsel yöntemlerle önlemeye çalımıtır. Yurt dıından getirilen uzman ve doktorlardan yararlanma yoluna gidildii gibi hastalıa karı etkili olduu iddia edilen ilaç ve yöntemlerin denenmesi, aı aratırmasının yapılması, yurt dıından ilaç ve pulverizatör getirilmesi balıca çare arayıları olarak göze çarpar. Bütün bunların yanında kolera salgını sırasında kordon ve karantina uygulaması neticesinde giri çıkıların yasaklanmasından dolayı salgın ortaya çıkan veya bu kapsam içerisinde deerlendirilen bölgelerdeki ahali ekonomik olarak büyük kayıplara uratıldıkları gerekçesiyle ikayetçi olmulardır. Devletin kötü giden

15 ekonomi politikası da buna eklenince sosyo-ekonomik huzursuzluklar daha fazla artmıtır. Her eye ramen devlet salgın ortaya çıkan yerlerde salgından etkilenen fertlerin ihtiyaçlarını karılamaya çalımıtır. Böylece Osmanlı Devletinin 19. yüzyılda toprakları üzerinde izlenen sömürge siyaseti ve yapılan savalara birde salgın hastalıklar eklenince devlet büyük bir sosyo-ekonomik bunalım ve çıkmazın içine dümütür. KAYNAKÇA AYAR, Mesut (2007). Osmanlı Devletinde Kolera stanbul Örnei ( ), stanbul: Kitabevi Yayınları. AYDIN, Erdem (2004). 19. Yüzyılda Osmanlı Salık Tekilatlanması, Osmanlı Tarihi Aratırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, S. 15, s AYDIN, Erdem (2006). Dünya ve Türk Tıp Tarihi, Ankara: Güne Kitabevi Yayınları. Babakanlık Osmanlı Arivi (BOA), Sadâret Mektubî Kalemi Mühimme Kalemi Belgeleri (A.MKT.MHM): 363/36; 363/37; 363/85; 554/47; 554/73; 555/11; 555/20; 555/27; 565/1; 565/15; 594/5; 596/13; 596/14. BOA, Babıâli Evrak Odası Evrakı (BEO): 555/ BOA, Dahiliye Nezareti Mektubî Kalemi (DH.MKT): 266/11; 282/24; 307/73; 311/37; 316/21; 318/39; 320/37; 322/22; 324/30; 327/24; 327/32; 327/33; 329/18; 335/41; 335/78; 336/9; 340/9; 351/19; 374/62; 377/8; 386/90; 390/41; 392/78; 397/51; 434/50; 1785/89; 2068/46; 2069/75. BOA, rade Dahiliye (.DH): 1318/1312/B-16; 1319/1312/-15; 1320/1312/N-01; 1320/1312-/55; 1324/1313/M-20. BOA, rade Hususi (.HUS): 32/1312.C/11; 32/1312/C-101; 34/ 1312/-043; 36/1312/L-063. BOA, rade Maliye (.ML): 14/1312/Za-13. BOA, rade Taltifat (.TAL): 84/1313/Ra-042. BOA, Meclis-i Vâlâ Riyaseti Belgeleri (MVL): 525/64; 726/63. BOA, Meclis-i Vükelâ Mazbataları (MV): 83/35; 83/37. BOA, ûrâ-yı Devlet Belgeleri (D): 2654/9. BOA, Yıldız Sadaret Hususi Maruzat Evrakı (Y.A.HUS): 313/4; 314/115; 315/39; 316/31; 316/65; 321/16; 321/71. BOA, Yıldız Mütenevvi Maruzat Evrakı (Y.MTV): 101/55; 117/108. BOA, Yıldız Perakende Evrakı Bakitabet Dairesi Maruzatı (Y.PRK.BK): 39/79. BOA, Yıldız Perakende Evrakı Sıhhiye Nezareti Maruzatı (Y.PRK.SH): 5/11; 5/17; 5/25. ÇIPA, H. Erdem (1995). Mc Neill in Salgınlar ve Halklar ı Üzerine Düünceler, Toplumsal Tarih, S. 22, s DALAR, Oya (2007). Denizli ve Çevresinde Kolera Salgını ve Salgınla Mücadele, Uluslararası Denizli ve Çevresi Tarih ve Kültür Sempozyumu Bildiriler, C. 1, s DUGGAN, T.M.P. (2005). Supplementary Data to be Added to the Chronology of Plague and Earthquakes in Antalya Province and in Adjacent and Related Areas, Adayla, No. VIII, s DUMONT, Paul (1999). Yahudiler, Araplar ve Kolera: 19. Yüzyıl Sonunda Badat ta Cemaatler Arası likiler, Modernleme Sürecinde Osmanlı Kentleri, (çev. Ali Berktay), stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları, s GÜNERGÜN, Feza (1992). XIX. Yüzyılın kinci Yarısında Osmanlı Kimyager-Eczacı Bonkowski Paa ( ), I. Türk Tıp Tarihi Kongresi Bildirileri, Ankara: TTK Yayınları, s KARPAT, Kemal H. (2003). Osmanlı Nüfusu ( ) Demografik ve Sosyal Özellikleri, (çev. Bahar Tırnakçı), stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları. KILIÇ, Orhan (2004). Eskiçadan Yakınçaa Genel Hatlarıyla Dünya ve Osmanlı Devleti nde Salgın Hastalıklar, Elazı: Fırat Üniversitesi Rektörlüü Orta Dou Aratırmaları Merkezi Yayınları. KUNERALP, Sinan (1996) Osmanlı Yönetimindeki ( ) Hicaz da Hac ve Kolera, Osmanlı Tarihi Aratırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, S. 7, s MOULN, Anne Marıe (1999). Kentte Koruyucu Hekimlik: Pasteur Çaında Osmanlı Tıbbı , Modernleme Sürecinde Osmanlı Kentleri, (çev. Ali Berktay), stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları, s PANZAC, Daniel (1997). Osmanlı mparatorluunda Veba , (çev. Serap Yılmaz), stanbul: TVY Yayınları. SAKAOLU, Necdet (1995). Osmanlı da Salgınlar, Toplumsal Tarih, S. 122, s SARIYILDIZ, Gülden (1998). Osmanlılar da Hıfzıssıhha, Diyanet slam Ansiklopedisi, C. 17, stanbul: TDV Yay. SARIYILDIZ, Gülden (1994). Karantina Meclisi nin Kuruluu ve Faaliyetleri, Belleten, C. LVIII, S. 222, s SARIYILDIZ, Gülden (1999). XIX. Yüzyılda Hicaz da Kolera ve Zemzem Suyu, III. Türk Tıp Tarihi Kongresi Bildirileri, Ankara: TTK Yayınları, s SARIYILDIZ, Gülden (1996). Hicaz Karantina Tekilâtı ( ), Ankara: TTK Yayınları. ULUDA, Osman evki (1938). Son Kapitülasyonlardan Biri Karantina, Belleten, C. II, S. 7-8, s YILDIRIM, Nuran (1994). Karantina, Dünden Bugüne stanbul Ansiklopedisi, C. 4, stanbul: Kültür Bakanlıı ve Tarih Vakfı Ortak Yayını, s YILDIRIM, Nuran (2006). Osmanlı Corafyasında Karantina Uygulamalarına syanlar Karantina stemezük, Toplumsal Tarih, S. 150, s YILDIRIM, Nuran (2006). Su ile Gelen Ölüm Kolera ve stanbul Suları, Toplumsal Tarih, S. 145, s YILDIRIM, Nuran (1985). Tanzimat tan Cumhuriyet e Koruyucu Salık Uygulamaları, Tanzimat tan Cumhuriyet e Türkiye Ansiklopedisi, C. 5, stanbul: letiim Yayınları, s YILDIRIM, Nuran (1994). Tebhirhaneler, Dünden Bugüne stanbul Ansiklopedisi, C. 7, stanbul: Kültür Bakanlıı ve Tarih Vakfı Ortak Yayını, s

BAŞBAKANLIK OSMANLI ARŞİV BELGELERİNE GÖRE İZMİT TE SALGINLAR VE KARANTİNALAR

BAŞBAKANLIK OSMANLI ARŞİV BELGELERİNE GÖRE İZMİT TE SALGINLAR VE KARANTİNALAR BAŞBAKANLIK OSMANLI ARŞİV BELGELERİNE GÖRE İZMİT TE SALGINLAR VE KARANTİNALAR Giriş Dr. Cebrail YILMAZ* Dr. Aslıhan AKPINAR** Yrd. Doç. Dr. Yüksel GÜNGÖR*** Prof. Dr. Nermin ERSOY**** Coğrafi konumu nedeniyle

Detaylı

K TAP TANITIMI. Döndü DÜ ÜNMEZ *

K TAP TANITIMI. Döndü DÜ ÜNMEZ * TARHNPENDE ULUSLARARASITARHveSOSYALARATIRMALARDERGS Yl:2010,Say:3 Sayfa:313317 THEPURSUITOFHISTORY INTERNATIONALPERIODICALFORHISTORYANDSOCIALRESEARCH Year:2010,Issue:3 Page:313317 KTAPTANITIMI OyaDALAR,War,EpidemicsandMedicineintheLateOttomanEmpire(19121918),

Detaylı

ESK EH R T CARET ODASI A(H1N1) GR P SALGINI

ESK EH R T CARET ODASI A(H1N1) GR P SALGINI ESKEHR TCARET ODASI A(H1N1) GRP SALGINI A (H1N1) virüsü nedir? A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalıa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD de görülmü ve daha

Detaylı

stanbul, 11 Ekim 2004 2004/1021

stanbul, 11 Ekim 2004 2004/1021 TÜRKYE SERMAYE PYASASI ARACI KURULULARI BRL Büyükdere Cad.No:173 I. Levent Plaza A-Blok Kat:4 34394 I. Levent-stanbul Tel : (212) 280 85 67 Faks : (212) 280 85 89 www.tspakb.org.tr stanbul, 11 Ekim 2004

Detaylı

BÜLTEN. KONU: Mükelleflerin zahat (Özelge) Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmelik Yayınlanmıtır.

BÜLTEN. KONU: Mükelleflerin zahat (Özelge) Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmelik Yayınlanmıtır. Kültür Mah. 1375 Sk. No:25 Cumhuruiyet hanı K:5 35210 Alsancak - zmir-turkey Tel : + 90 232 464 16 16.. Fax: + 90 232 421 71 92. e-mail : info@psdisticaret.com..tr BÜLTEN SAYI :2010-044 Tarih: 31.08.2010

Detaylı

BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar

BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar BilgiEdinmeHakki.Org Raporu Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Salık Bakanlıı Tarafından Uygulanmasındaki Yanlılıklar Sürüm 1.0 21 Ekim 2004 Dr. Yaman AKDENIZ * akdeniz@bilgiedinmehakki.org Bilgiedinmehakki.org

Detaylı

DEVLET HAVA MEYDANLARI İŞLETMESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Etiler Ankara : 212 61 20 ÖNSÖZ

DEVLET HAVA MEYDANLARI İŞLETMESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Etiler Ankara : 212 61 20 ÖNSÖZ Yön. No: 18 Yür.Tarihi: 01.01.2007 Değ.Tarihi: / /200. Değ.No: 0. Sayfa:0/11 DEVLET HAVA MEYDANLARI İŞLETMESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Etiler Ankara : 212 61 20 SAYI : B.11.2.DHM.0.10.04.00/ KONU : Ambulans Kullanma

Detaylı

XIX. YÜZYILIN SONLARINDA KIREHR SANCAI NIN DEMOGRAFK YAPISI DEMOGRAPHIC SITUATION OF KIREHR AT THE END OF XIX CENTURY

XIX. YÜZYILIN SONLARINDA KIREHR SANCAI NIN DEMOGRAFK YAPISI DEMOGRAPHIC SITUATION OF KIREHR AT THE END OF XIX CENTURY GAZ ÜNVERSTES KIREHR ETM FAKÜLTES Cilt 7, Sayı 1, (2006), 21-33 21 XIX. YÜZYILIN SONLARINDA KIREHR SANCAI NIN DEMOGRAFK YAPISI Nejla GÜNAY Gazi Üniversitesi, Ankara/TÜRKYE Geli Tarihi: 28.11.2005 Yayına

Detaylı

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu 25-26 Ekim 2007, zmir Türkiye de Bölgesel Kalkınmanın Aracı Olarak Kalkınma Ajansları: zmir Kalkınma Ajansı Örnei Ergüder Can zmir Kalkınma Ajansı Giri: Türkiye de dier ülkeler gibi bölgelerarası hatta bölgeler içinde kalkınma

Detaylı

üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır. Çevre Düzeni Planı;10) (Deiik -

üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır. Çevre Düzeni Planı;10) (Deiik - üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır. Çevre Düzeni Planı;10) (Deiik - R.G.: 17.3.2001-24345 / m.4) Çevre Düzeni Planı: Konut,

Detaylı

T.C. BABAKANLIK TOPLU KONUT DARES BAKANLII (TOK) KONYA MERAM 2. ETAP ALT GELR GRUBU KONUT PROJES BAVURU DUYURUSU

T.C. BABAKANLIK TOPLU KONUT DARES BAKANLII (TOK) KONYA MERAM 2. ETAP ALT GELR GRUBU KONUT PROJES BAVURU DUYURUSU T.C. BABAKANLIK TOPLU KONUT DARES BAKANLII (TOK) KONYA MERAM 2. ETAP ALT GELR GRUBU KONUT PROJES BAVURU DUYURUSU BAVURU ARTLARI: 256 konutluk Alt Gelir Grubu Konut Projesi bavuruları, 25 Mayıs - 12 Haziran

Detaylı

Döviz Kuru Hareketleri ve Enflasyon Dinamii: Türkiye Örnei

Döviz Kuru Hareketleri ve Enflasyon Dinamii: Türkiye Örnei Döviz Kuru Hareketleri ve Enflasyon Dinamii: Türkiye Örnei Hakan Berument Bilkent Üniversitesi Ankara Tel: + 312 266 2529 Faks: + 312 266 5140 e-posta: berument@bilkent.edu.tr Mart 2002 1. Giri: 1995 Meksika

Detaylı

TÜRKYE SERMAYE PYASASI ARACI KURULULARI BRL SCL TUTMA ESASLARI

TÜRKYE SERMAYE PYASASI ARACI KURULULARI BRL SCL TUTMA ESASLARI Amaç ve Kapsam TÜRKYE SERMAYE PYASASI ARACI KURULULARI BRL SCL TUTMA ESASLARI Madde 1 Bu Esasların amacı, aracı kurulu, portföy yönetim irketi, yatırım fonu, yatırım ortaklıı (menkul kıymetler, gayrimenkul

Detaylı

T.C. SALIK BAKANLII Temel Salık Hizmetleri Genel Müdürlüü GENELGE 2004 / 28

T.C. SALIK BAKANLII Temel Salık Hizmetleri Genel Müdürlüü GENELGE 2004 / 28 SAYI : B100TSH0110002 KONU : Triinelloz T.C. SALIK BAKANLII Temel Salık Hizmetleri Genel Müdürlüü 0.03.2004 037 GENELGE 2004 / 28 Hayvanlardan insanlara geçen ve zoonozlar olarak bilinen hastalıkların

Detaylı

TÜRKYE OTOMOBL SPORLARI FEDERASYONU

TÜRKYE OTOMOBL SPORLARI FEDERASYONU TÜRKYE OTOMOBL SPORLARI FEDERASYONU 01 Ocak 2006 31 Temmuz 2006 FAALYET PROGRAMI Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu, 2006 Faaliyet Programı, 01 Ocak 2006 31 Temmuz 2006 tarihleri arasında 5 ana balık

Detaylı

Esrar kullanımı dengeleniyor, gençler arasında gördüü rabetin azaldıına dair belirtiler var

Esrar kullanımı dengeleniyor, gençler arasında gördüü rabetin azaldıına dair belirtiler var YILLIK RAPOR 2007: ÖNEML NOKTALAR AB uyuturucu raporunun ilettii olumlu mesajlar, uyuturucuya balı ölümlerin yüksek düzeyi ve artan kokain kullanımıyla gölgeleniyor (22.11.2007, LZBON AMBARGO 10.00 CET)

Detaylı

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume: 3 Issue: 12 Summer 2010

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume: 3 Issue: 12 Summer 2010 Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume: 3 Issue: 12 Summer 2010 MANAVGAT TA BR ÂYÂN ALES TUGAYOULLARI TUGAYOULLARI: AN AYAN FAMILY IN MANAVGAT Mehmet

Detaylı

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri 9. HAFTA Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri 2 Sağlık hizmetleri daha çok saraya ve orduya yönelik olarak yürütülmüştür. Devletin tek resmi sağlık örgütü sarayda yer

Detaylı

Bulaşıcı mikrobik akut bağırsak iltihabıdır.

Bulaşıcı mikrobik akut bağırsak iltihabıdır. KOLERA Bulaşıcı mikrobik akut bağırsak iltihabıdır. Vibrio Cholera bakterisinin sebep olduğu su ve gıdalar ile bulaşan salgınlara yol açan bir hastalıktır. Bakterinin salgıladığı toksin nedeniyle bağırsaklar

Detaylı

Kurumsal Yapısı, Yasal Çerçevesi ve Göstergeleriyle Ula tırma Sektörü

Kurumsal Yapısı, Yasal Çerçevesi ve Göstergeleriyle Ula tırma Sektörü 28 ubat 2007 TS/BAS-BÜL/07-20 Kurumsal Yapısı, Yasal Çerçevesi ve Göstergeleriyle Ulatırma Sektörü Özet Bulgular Türk Sanayicileri ve adamları Dernei (TÜSAD), ulatırma yöntemlerinin sürdürülebilir büyümeye

Detaylı

ZLANLI EYÜP PAA NIN TARH KL ÜZERNE BAZI NOTLAR SOME NOTES ON THE HISTORICAL CHARACTERISTICS OF EYUP PASHA

ZLANLI EYÜP PAA NIN TARH KL ÜZERNE BAZI NOTLAR SOME NOTES ON THE HISTORICAL CHARACTERISTICS OF EYUP PASHA Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 5 Sayı: 20 Volume: 5 Issue: 20 Kı 2012 Winter 2012 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 ZLANLI EYÜP PAA

Detaylı

! " #$! "# $$ $! " % % # $ &&& " '( % )* " '(

!  #$! # $$ $!  % % # $ &&&  '( % )*  '( !"#$!" #$ %!"# $$$ %% &&&"'( )*"'( $% &%'#& $ $()*+"" $%#,(-"./$ &(*(%*#0#"121"314*11"1"/5 %$#%%0#"3% )"$*#%! *#&% '" #*#6)#" $**)%& "(!+ ##,#(#-.,/0 12#)34 5( 6 7###0# 5 89 ",#' -(+ : ;(

Detaylı

1. Kamu idarelerinin sağlık hizmetlerinin sağlanmasına ilişkin görevlerinin devredilmesi

1. Kamu idarelerinin sağlık hizmetlerinin sağlanmasına ilişkin görevlerinin devredilmesi 31 Aralık 2009 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 27449 (5. Mükerrer) TEBLİĞ Maliye Bakanlığından: KAMU PERSONELİNİN SAĞLIK HİZMETLERİNİN SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA DEVRİNE İLİŞKİN TEBLİĞ 1. Kamu idarelerinin

Detaylı

!" # $%! "# $$ $! " % % # $ &&& " '( % )* " '(

! # $%! # $$ $!  % % # $ &&&  '( % )*  '( !"#$%!" #$ %!"# $$$ %% &&&"'( )*"'( $% &%'#& $ $()*+"" $%#,(-"./$ &(*(%*#0#"121"314*11"1"/5 %$#%%0#"3% )"$*#%* &"! *#&% '" #*#6)#" $**)%& "(!+##,#(#-./(01###.#/23 ",#' -(+ 4 5( ( 6)#6(-'(+#)75(#89,9(:

Detaylı

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER *

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER * MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER * Prof. Dr. lknur OKATAN *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu Bildirisi SDÜ, 7-10 Nisan 2004, Isparta Sunu Sayın Bakan

Detaylı

GEÇERSZ SGORTALILIK STATÜSÜNDE YATAN PRMLERN GEÇERL SGORTALILIK STATÜSÜNE AKTARILMASI!!! " # $ % &

GEÇERSZ SGORTALILIK STATÜSÜNDE YATAN PRMLERN GEÇERL SGORTALILIK STATÜSÜNE AKTARILMASI!!!  # $ % & 2014 GEÇERSZ SGORTALILIK STATÜSÜNDE YATAN PRMLERN GEÇERL SGORTALILIK STATÜSÜNE AKTARILMASI!!! " # $ % & T.C. SOSYAL GÜVENLK KURUMU BAKANLII Sigorta Primleri Genel Müdürlüü Sayı Konu : 19662804-866 : Geçersiz

Detaylı

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM

BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM Dr. Ayhan HELVACI *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik

Detaylı

Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında 2005/8503 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Uygulama Esasları Tebliği

Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında 2005/8503 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Uygulama Esasları Tebliği Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında 2005/8503 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Uygulama Esasları Tebliği Yayımlandığı R.Gazete: 17.12.2005-8503 Tebliğ No: 2005/47 BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak,

Detaylı

BÜLTEN Tarih: 02.05.2008

BÜLTEN Tarih: 02.05.2008 Kültür Mah. 1375 Sk. No:25 Cumhuruiyet hanı K:5 35210 Alsancak - zmir-turkey Tel : + 90 232 464 16 16.. Fax: + 90 232 421 71 92. e-mail : info@psdisticaret.com..tr BÜLTEN Tarih: 02.05.2008 SAYI :2008-036

Detaylı

mekan Kasımpaşa Deniz Hastanesi İLKBAHAR 2014 SAYI: 302

mekan Kasımpaşa Deniz Hastanesi İLKBAHAR 2014 SAYI: 302 mekan İLKBAHAR 2014 SAYI: 302 40 41 Kasımpaşa Deniz Hastanesi YÜK. MİMAR BEYZA ŞENER mekan 42 43 BİNALAR DA İNSANLAR GİBİ DOĞAR BÜYÜR ÖMRÜNÜ TAMAMLAYINCA DA ÖLÜR VE YERİNİ YENİLERİ ALIR. Bu ya am bazen

Detaylı

ALMANYA DA 2011 OCAK AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

ALMANYA DA 2011 OCAK AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası ALMANYA DA 2011 OCAK AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası Federal İstatistik Dairesi nin verilerine göre, Almanya da toplam çalışanların

Detaylı

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır.

Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri için göç bir ihtiyaçtır. TÜRKİYE'DEKİ GÖÇLER VE GÖÇMENLER Göç güçtür.hem güç ve zor bir iştir hem de güç katan bir iştir. Göç yani hicret dini bir vazifedir.insanların dinlerini daha iyi yaşamaları,hayatlarını devam ettirebilmeleri

Detaylı

Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak, Tanımlar, Kaynak Aktarımı ve Ödemeler

Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak, Tanımlar, Kaynak Aktarımı ve Ödemeler Hayvanciligin Desteklenmesi Hakkinda 2005/8503 sayili Bakanlar Kurulu Kararinin Uygulama Esaslari Teb 17.12.2005 / 26026 Tarım ve Köyişleri Bakanlığından: Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında 2005/8503

Detaylı

KÖY İÇME SULARI HAKKINDA KANUN

KÖY İÇME SULARI HAKKINDA KANUN 3287 KÖY İÇME SULARI HAKKINDA KANUN Kanun Numarası : 7478 Kabul Tarihi : 9/5/1960 Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 16/5/1960 Sayı : 10506 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 3 Cilt : 41 Sayfa : 1019 Kanunun

Detaylı

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI AMERKA BRLEK DEVLETLER SAYITAYI Yazan: Dawid M. WALKER Çeviren: Müslüm PARLAK Amerika Birleik Devletleri Sayıtayı, Birleik Devlet yönetiminin yasama bölümü içerisinde yer alan baımsız bir kurumdur. Genellikle

Detaylı

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES 1. GR Yrd.Doç.Dr.Cansevil TEB *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden

Detaylı

Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan

Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. 30.09.2009 Tarihli Faaliyet Raporu Dousan Boru Sanayi ve Ticaret A.. Ödenmi Sermaye: 11.173.366 YTL. irket Merkezi Erzincan Sivas Karayolu 14 Km Pk 74 Erzincan Sayfa No:

Detaylı

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul 49 50 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 2008 yılında ABD de ipotekli konut kredisi piyasasında ortaya çıkan ve hızla tüm dünya ekonomilerinde

Detaylı

OSMANLI DI BORÇLARININ EKONOMK VE SYAS SONUÇLARI Nedim DKMEN (*)

OSMANLI DI BORÇLARININ EKONOMK VE SYAS SONUÇLARI Nedim DKMEN (*) OSMANLI DI BORÇLARININ EKONOMK VE SYAS SONUÇLARI Nedim DKMEN (*) Özet: Bu aratırmada, Osmanlı mparatorluu nun 19. yüzyılın ikinci yarısında dı borçlanma nedenleri, devleti borçlanmaya iten iç ve dı faktörler,

Detaylı

T.C. BOZCAADA BELEDİYE BAŞKANLIĞI 04.KASIM.2015 TARİHLİ MECLİS KARARLARI MECLİS ÜYELERİ

T.C. BOZCAADA BELEDİYE BAŞKANLIĞI 04.KASIM.2015 TARİHLİ MECLİS KARARLARI MECLİS ÜYELERİ T.C. BOZCAADA BELEDİYE BAŞKANLIĞI 04.KASIM.2015 TARİHLİ MECLİS KARARLARI MECLİS ÜYELERİ BELEDİYE BAŞKANI :Dr.Hakan Can YILMAZ MECLİS ÜYESİ :Arzu ARAL MECLİS ÜYESİ :Necla ERSÖZ MECLİS ÜYESİ :Mehmet TALAY

Detaylı

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM KTAP NCELEMES GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM Editörler: Arif Altun ve Sinan Olkun Orhan KARAMUSTAFAOLU Yrd.Doç.Dr., Amasya Üniversitesi, Eitim Fakültesi, Dekan Yrd., AMASYA

Detaylı

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARASTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ HASTA NAKLİ ve AMBULANS HİZMETLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARASTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ HASTA NAKLİ ve AMBULANS HİZMETLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç DÜZCE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARASTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ HASTA NAKLİ ve AMBULANS HİZMETLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Madde 1 Bu yönergenin amacı; Düzce Üniversitesi

Detaylı

Türkiye de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Bakanlıklar Tarafından Uygulanması

Türkiye de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Bakanlıklar Tarafından Uygulanması Türkiye de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu nun Bakanlıklar Tarafından Uygulanması Dr. Yaman AKDENIZ * akdeniz@bilgiedinmehakki.org Bilgiedinmehakki.org / BilgilenmeHakki.Org 28 Eylül 2004 Sürüm 1.1 Güncelleme

Detaylı

!" # $%! "# $$ $! " % % # $ &&& " '( % )* " '(

! # $%! # $$ $!  % % # $ &&&  '( % )*  '( !"#$%!" #$ %!"# $$$ %% &&&"'( )*"'( $% &%'#& $ $()*+"" $%#,(-"./$ &(*(%*#0#"121"314*11"1"/5 %$#%%0#"3% )"$*#%* &"! *#&% '" #*#6)#" $**)%& "(!+##,#(#-./(01###.#/23 ",#' -(+ 4 5( ( 6)#6(-'(+#)75(#89,9(:

Detaylı

&' ($ *!+ *,+ $*-!+ *./( " "!/ ( (! + * 0 $ 1 /+%$ "$ $ / + "/ 2 %/

&' ($ *!+ *,+ $*-!+ *./(  !/ ( (! + * 0 $ 1 /+%$ $ $ / + / 2 %/ !"!" #$ %!" &' ($ $) *!+ *,+ $*-!+ *./( " "!/ ( (! + * 0 $ 1 /+%$ "$ $ / + "/ 2 %/ $* "3'4" 50! 1 Vergi Usul Kanunu Genel Teblii (Sıra No: 408) 1. Giri 213 sayılı Vergi Usul Kanununun (VUK) 5 inci maddesinin

Detaylı

TÜRKYE CUMHURYET EMEKL SANDII YOKLAMA NZAMNAMES. BRNC BÖLÜM Yoklama leri. KISIM I Yoklamanın Çeitleri

TÜRKYE CUMHURYET EMEKL SANDII YOKLAMA NZAMNAMES. BRNC BÖLÜM Yoklama leri. KISIM I Yoklamanın Çeitleri Kanun No:4/800 Neri Tarihi:9/6/1953 TÜRKYE CUMHURYET EMEKL SANDII YOKLAMA NZAMNAMES BRNC BÖLÜM Yoklama leri KISIM I Yoklamanın Çeitleri Madde 1- Emekli, adi malul, vazife malullüü, dul ve yetim aylıı ve

Detaylı

Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8.

Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8. Ergin AYAN (2009). Willermus Tyrensis in Haçlı Kronii (1143-1163), Karadeniz Dergisi Yayınları, Ankara, 160 s, ISBN 978-975-8951-33-8. Abdullah GÜNEYSU Avrupa Hıristiyanlarının, kendilerince kutsal kabul

Detaylı

TÜM OTOBÜSÇÜLER VE LETMECLER FEDERASYONU KARAYOLU YOLCU TAIMACILII SEKTÖRÜNÜN TARHSEL GELM

TÜM OTOBÜSÇÜLER VE LETMECLER FEDERASYONU KARAYOLU YOLCU TAIMACILII SEKTÖRÜNÜN TARHSEL GELM TÜM OTOBÜSÇÜLER VE LETMECLER FEDERASYONU KARAYOLU YOLCU TAIMACILII SEKTÖRÜNÜN TARHSEL GELM 1955 ten 1999 a kadar karayolu yolcu taımacılıının ulaım biçimleri içindeki payı Karayolu ile yolcu taımacılıının

Detaylı

İZMİT VE ÇEVRESİNDE KOLERA SALGINI (1894)

İZMİT VE ÇEVRESİNDE KOLERA SALGINI (1894) İZMİT VE ÇEVRESİNDE KOLERA SALGINI (1894) Zafer ATAR* Giriş Salgın hastalıklar, tarih boyunca insanlığın en çok etkilendiği felaketlerden biri olarak kabul edilmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi Osmanlı

Detaylı

Ş U B A T 2 0 0 7 MALİ YÖNETİM MERKEZİ UYUMLAŞTIRMA DAİRESİ 2006 YILI FAALİYET RAPORU BÜTÇE VE MALİ KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Ş U B A T 2 0 0 7 MALİ YÖNETİM MERKEZİ UYUMLAŞTIRMA DAİRESİ 2006 YILI FAALİYET RAPORU BÜTÇE VE MALİ KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Ş U B A T 2 0 0 7 MALİ YÖNETİM MERKEZİ UYUMLAŞTIRMA DAİRESİ 2006 YILI FAALİYET RAPORU BÜTÇE VE MALİ KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İÇİNDEKİLER I. GENEL BİLGİ... 3 A Yetki, Görev ve Sorumluluklar... 3 B Fiziksel

Detaylı

RUSYA-UKRAYNA ENERJ KRZ STRATEJK BR DEERLENDRME

RUSYA-UKRAYNA ENERJ KRZ STRATEJK BR DEERLENDRME RUSYA-UKRAYNA ENERJ KRZ STRATEJK BR DEERLENDRME I. RUSYA NIN YEN STRATEJS OCAK 2005 1- Rusya, ekonomik, siyasi ve askeri açıdan yeniden güçlenmek ve öncelikle bölgesinde nüfus sahibi olabilmek stratejisinde

Detaylı

ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI TEMİZLİK ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUKLARI YÖNETMELİĞİ

ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI TEMİZLİK ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUKLARI YÖNETMELİĞİ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI TEMİZLİK ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUKLARI YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde-1: Bu Yönetmeliğin amacı; Mersin

Detaylı

T.C. ÇANAKKALE BELEDİYESİ SAĞLIK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar

T.C. ÇANAKKALE BELEDİYESİ SAĞLIK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar T.C. ÇANAKKALE BELEDİYESİ SAĞLIK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- (1) Bu yönergenin amacı Çanakkale Belediyesi

Detaylı

e.t.t.e tüketim endeksi

e.t.t.e tüketim endeksi Kartlı alıverie dayalı e.t.t.e tüketim endeksi.sayı Ercan Türkan (ercan.turkan@tcmb.gov.tr) 22 Ocak 09 Özet Aralık 08 itibariyle tüketim endeksi, nominal olarak yıllık bazda yüzde 3,3 oranında artı göstermitir.

Detaylı

Bilgi, Belge ve Açıklamaların Elektronik Ortamda mzalanarak Gönderilmesine likin Esaslar Hakkında Tebli

Bilgi, Belge ve Açıklamaların Elektronik Ortamda mzalanarak Gönderilmesine likin Esaslar Hakkında Tebli Sermaye Piyasası Kurulundan: Bilgi, Belge ve Açıklamaların Elektronik Ortamda mzalanarak Gönderilmesine likin Esaslar Hakkında Tebli Seri : VIII No : BRNC BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar Amaç ve

Detaylı

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu Sayfa No: 1 Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A.. 30.06.2013 Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu Sayfa No: 2 Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi

Detaylı

B.M.M. Yüksek Reisliğine

B.M.M. Yüksek Reisliğine SıraNQ 139 Askerî hastanelerde bulunan hasta bakıcıları ile hemşirelere bir nefer tayını verilmesi hakkında m numaralı kanun lâyihası ve Millî Müdafaa ve Bütçe encümenleri mazbataları T.C. Başvekâlet Muamelat

Detaylı

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER *

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER * ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER * Ara.Gör.Ilgım KILIÇ *1924-2004 Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öretmeni Yetitirme Sempozyumu

Detaylı

T.C. KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ NÜN TEŞKİLAT, GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK I. KISIM BİRİNCİ BÖLÜM

T.C. KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ NÜN TEŞKİLAT, GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK I. KISIM BİRİNCİ BÖLÜM T.C. KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ NÜN TEŞKİLAT, GÖREV VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA YÖNETMELİK I. KISIM BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak, Tanımlar, Kuruluş Amaç Madde 1 Bu Yönetmeliğin

Detaylı

Bu maddenin yürürlüe girdii tarih itibarıyla bu Kanuna göre kurulan serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere ruhsat almı mükelleflerin;

Bu maddenin yürürlüe girdii tarih itibarıyla bu Kanuna göre kurulan serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere ruhsat almı mükelleflerin; ! "! # $% & % & ' &! ' ( )* +$' #,*,-. / - Gecici Madde 3 Bu maddenin yürürlüe girdii tarih itibarıyla bu Kanuna göre kurulan serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere ruhsat almı mükelleflerin; a)

Detaylı

BÜLTEN Tarih: 02.06.2008

BÜLTEN Tarih: 02.06.2008 Kültür Mah. 1375 Sk. No:25 Cumhuruiyet hanı K:5 35210 Alsancak - zmir-turkey Tel : + 90 232 464 16 16.. Fax: + 90 232 421 71 92. e-mail : info@psdisticaret.com..tr BÜLTEN Tarih: 02.06.2008 SAYI :2008-046

Detaylı

S R K Ü L E R : 2007 / 6

S R K Ü L E R : 2007 / 6 S R K Ü L E R : 2007 / 6 27.12.2006! " # $% $ & '()) * & +, '-. /, 0& & $ & $ '& + $!0&&, & ' +0 +!0&&0 /!'-# $%". /1,. '&! -,! & &2-3(4-3(4 && -53(4 &6 & ' 7 &+ 8'& & / '&! ()) 7 * + ' $&& / + - ' & 8,$,

Detaylı

3065 SAYILI KATMA DEER VERGS KANUNUNUN BAZI MADDELERNN DETRLMESNE LKN KANUN

3065 SAYILI KATMA DEER VERGS KANUNUNUN BAZI MADDELERNN DETRLMESNE LKN KANUN 3065 SAYILI KATMA DEER VERGS KANUNUNUN BAZI MADDELERNN DETRLMESNE LKN KANUN Kanun No: 3099 Kabul Tarihi: 6.12.1984 (15 Aralık 1984 gün ve 18606 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıtır.) GEREKÇESi KANUN TASARISI

Detaylı

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE MESLEK HASTALIKLARI

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE MESLEK HASTALIKLARI 1 DÜNYADA VE TÜRKİYEDE MESLEK HASTALIKLARI Meslek hastalıkları, işyeri ortamında bulunan faktörlerin etkisi ile meydana gelen hastalıkların ortak adıdır. Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Çalışma Örgütü

Detaylı

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES Ahi Evran Üniversitesi Kırehir Eitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 8, Sayı 1, (2007), 209-222 209 SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES Erturul USTA Ahi Evran Üniversitesi,

Detaylı

SRKÜLER NO: POZ - 2005 / 62 ST, 20. 07. 2005 SSK EK GENELGES(16/347) YAYIMLANDI

SRKÜLER NO: POZ - 2005 / 62 ST, 20. 07. 2005 SSK EK GENELGES(16/347) YAYIMLANDI SRKÜLER NO: POZ - 2005 / 62 ST, 20. 07. 2005 ÖZET: * SSK ek genelgesi yayımlandı. SSK EK GENELGES(16/347) YAYIMLANDI S.S.K.Bakanlıı Sigorta leri Genel Müdürlüü Sigorta Primleri Daire Bakanlıı nın 04.07.2005

Detaylı

T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü. Sayı: B.18.0.ÇYG.0.06.03-140.08-51662 06/06/2011 Konu: Yetki Devri Genelgesi

T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü. Sayı: B.18.0.ÇYG.0.06.03-140.08-51662 06/06/2011 Konu: Yetki Devri Genelgesi Sayı: B.18.0.ÇYG.0.06.03-140.08-51662 06/06/2011 Konu: Yetki Devri Genelgesi GENELGE (2011/9) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak Amaç MADDE 1- (1) Bu Genelgenin amacı; Türkiye nin yargılama yetkisine

Detaylı

KİTAP TANITIMI. Necmi UYANIK

KİTAP TANITIMI. Necmi UYANIK TARİHİN PEŞİNDE ULUSLARARASI TARİH ve SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ Yıl: 2015, Sayı: 13 Sayfa: 449 453 THE PURSUIT OF HISTORY INTERNATIONAL PERIODICAL FOR HISTORY AND SOCIAL RESEARCH Year: 2015, Issue: 13

Detaylı

haline gelmitir (Dicigil, 2007: 92). Tüm dünyada olduu gibi Türkiye de de obezite yaygınlıının arttıı bilinmektedir (Tam ve Çakır, 2012: 37).

haline gelmitir (Dicigil, 2007: 92). Tüm dünyada olduu gibi Türkiye de de obezite yaygınlıının arttıı bilinmektedir (Tam ve Çakır, 2012: 37). Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 8 Sayı: 37 Volume: 8 Issue: 37 Nisan 2015 April 2015 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 ÇOCUKLUK ÇAI OBEZTESNN

Detaylı

ÜNVERSTELERN GÖREVLER

ÜNVERSTELERN GÖREVLER ÜNVERSTELERN GÖREVLER VE YENDEN YAPILANMA Günümüz Türkiye sini gelecee taıyanlar i adamlarıdır. Ancak, i hayatının gayretleri Türkiye yi belli bir sınıra kadar ilerletebilir. Eer Türkiye, kaybettii bilimin

Detaylı

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması Giri Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması Taner Kavasolu Devlet Planlama Tekilatı Kalkınma Planlarımızda, ülke corafyasında ve kesimler arasında dengeli bir gelime salanması hedefi, ülke ekonomisi için

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar T.C. MERAM BELEDİYESİ İŞLETME ve İŞTİRAKLER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUKLARI İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve Kapsam MADDE

Detaylı

Çevre ve Atık Yönetiminde Öncü Kuruluş İSTAÇ A.Ş. Belediyelerde Tıbbi Atık Yönetimi. İSTANBUL ÇEVRE YÖNETİM SAN. VE TİC. A.Ş. www.istac.com.

Çevre ve Atık Yönetiminde Öncü Kuruluş İSTAÇ A.Ş. Belediyelerde Tıbbi Atık Yönetimi. İSTANBUL ÇEVRE YÖNETİM SAN. VE TİC. A.Ş. www.istac.com. Çevre ve Atık Yönetiminde Öncü Kuruluş İSTAÇ A.Ş. İSTANBUL ÇEVRE YÖNETİM SAN. VE TİC. A.Ş. www.istac.com.tr Belediyelerde Tıbbi Atık Yönetimi 1 Belediyelerde Tıbbi Atık Yönetimi Tıbbi atıkların geçici

Detaylı

Bu model ile çalımayı öngören kuruluların (servis ve içerik salayıcılar),.nic.tr sistemi ile uyumlu, XML tabanlı yazılım gelitirmeleri gerekmektedir.

Bu model ile çalımayı öngören kuruluların (servis ve içerik salayıcılar),.nic.tr sistemi ile uyumlu, XML tabanlı yazılım gelitirmeleri gerekmektedir. .tr alan adlarını tescili, 1991 yılından itibaren, Türkiye'yi ilk olarak nternet'e balayan Üniversitemiz bünyesinde devam etmektedir. Bu kapsamda, bugün itibarı ile, toplam yaklaık 70,000 adet.tr uzantılı

Detaylı

3. YÜZEYSEL SULARDAN SU ALMA

3. YÜZEYSEL SULARDAN SU ALMA 3. YÜZEYSEL SULARDAN SU ALMA Akarsu veya göllerin yakınında bulunan beldeler, eer akarsuyun debisi veya göl yada rezervuarın kapasitesi senenin bütün mevsimlerinde gerekli miktarda suyu çekmeye yeterli

Detaylı

T.C. İZMİR İLİ TORBALI BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK

T.C. İZMİR İLİ TORBALI BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK T.C. İZMİR İLİ TORBALI BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak, Tanımlar Amaç MADDE 1 -Bu Yönetmeliğin amacı; Torbalı

Detaylı

BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI

BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: BANKALARIN KRED LEMLERNE LKN YÖNETMELKTE DEKLK YAPILMASINA LKN YÖNETMELK TASLAI MADDE 1 01/11/2006 tarihli ve 26333 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüe

Detaylı

S R K Ü L E R : 2007 / 4 9

S R K Ü L E R : 2007 / 4 9 18.06.2007 S R K Ü L E R : 2007 / 4 9! "#$# %#& ' # $ ' # ( & $ )# * $ +,-!./ + * ( ' *. ' $./ + 0& " 1 '! 2.. # 3$ *# %# */& / $') $ ' $') # ' ' ( / '. $.' 4 ( # $ ' %#' 5$#$ $&$# # $ ' * # 0 * (. './

Detaylı

K A R A R I N Ö Z Ü Başkanın Senelik İzin Kullanımı

K A R A R I N Ö Z Ü Başkanın Senelik İzin Kullanımı Karar No : 1 Konusu : Başkanin senelik izni. Evrak No : 2410 Dönemi : Ocak 2014 Geliş Tarihi : 27/12/2013 Toplantı No : 1 Dairesi : Yazi İşleri Müd. Birleşim No : 1 Birimi : Yazi İşleri Müd. Oturum No

Detaylı

T.C. LÜLEBURGAZ BELEDİYESİ TEMİZLİK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜNÜN GÖREV YETKİ SORUMLULUK VE ÇALIŞMA ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

T.C. LÜLEBURGAZ BELEDİYESİ TEMİZLİK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜNÜN GÖREV YETKİ SORUMLULUK VE ÇALIŞMA ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK T.C. LÜLEBURGAZ BELEDİYESİ TEMİZLİK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜNÜN GÖREV YETKİ SORUMLULUK VE ÇALIŞMA ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK I.BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar AMAÇ Madde 1- Bu Yönetmeliğin amacı, Lüleburgaz

Detaylı

Araştırma Komisyonu KSW. Hasta Verileri ile Biyolojik. Araştırma Amaçlı

Araştırma Komisyonu KSW. Hasta Verileri ile Biyolojik. Araştırma Amaçlı Araştırma Komisyonu KSW Hasta Verileri ile Biyolojik Numunelerin Araştırma Amaçlı Kullanılması Sayın Hastamız Hastalıkların teşhis ve tedavi edilmesi son yıllarda büyük ilerlemeler kaydetti. Bu özellikle

Detaylı

Madde 1.1. in 4.paragrafı aaıdaki ekilde güncellenmitir.

Madde 1.1. in 4.paragrafı aaıdaki ekilde güncellenmitir. YAPI VE KRED BANKASI A.. NN BANKA BONOSU VE/VEYA TAHVLLERNN HALKA ARZINA LKN SERMAYE PYASASI KURULU TARAFINDAN 3 HAZRAN 2011 TARHNDE ONAYLANAN ve TESCL ETTRLEN, 30 EYLÜL 2011 TARHNDE TADL VE 4 EKM 2011

Detaylı

T.C ÇAYIROVA BELEDİYESİ HUKUK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

T.C ÇAYIROVA BELEDİYESİ HUKUK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ T.C ÇAYIROVA BELEDİYESİ HUKUK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ HUKUK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ORGANİZASYON ŞEMASI BELEDİYE BAŞKANI BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI HUKUK İŞLERİ MÜDÜRÜ AVUKAT BÜRO ELEMANI

Detaylı

T.C. VAN ĐL ÖZEL ĐDARESĐ Đl Genel Meclisi

T.C. VAN ĐL ÖZEL ĐDARESĐ Đl Genel Meclisi T.C. VAN ĐL ÖZEL ĐDARESĐ Đl Genel Meclisi Dönem : 2008 Konu : Öneri Toplantı : Nisan Karar Sayısı : 45 Birleşim : 04/04/2008 Karar Tarihi : 04/04/2008 Đl Genel Meclisinin Ocak 2008 tarihli toplantısında

Detaylı

DEFNE BELEDĠYESĠ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL MÜDÜRLÜĞÜ KURULUġ, GÖREV VE ÇALIġMA ESASLARI YÖNETMELĠĞĠ. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak

DEFNE BELEDĠYESĠ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL MÜDÜRLÜĞÜ KURULUġ, GÖREV VE ÇALIġMA ESASLARI YÖNETMELĠĞĠ. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak DEFNE BELEDĠYESĠ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL MÜDÜRLÜĞÜ KURULUġ, GÖREV VE ÇALIġMA ESASLARI YÖNETMELĠĞĠ Amaç BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak Madde 1: Bu yönetmeliğin amacı; Defne Belediye Başkanlığı Çevre

Detaylı

YEDİ DAKİKA YEDİ BÖLGE: ENDEMİK ENFEKSİYONLAR- EGE BÖLGESİ

YEDİ DAKİKA YEDİ BÖLGE: ENDEMİK ENFEKSİYONLAR- EGE BÖLGESİ YEDİ DAKİKA YEDİ BÖLGE: ENDEMİK ENFEKSİYONLAR- EGE BÖLGESİ Prof. Dr. Tuna DEMİRDAL İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Atatürk EAH Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği Ege ve Enfeksiyonlar Ege bölgesinde

Detaylı

XX. YÜZYIL BAŞLARINDA İZMİT TE SALGIN HASTALIKLARLA MÜCADELEDE AŞI ÇALIŞMALARI

XX. YÜZYIL BAŞLARINDA İZMİT TE SALGIN HASTALIKLARLA MÜCADELEDE AŞI ÇALIŞMALARI XX. YÜZYIL BAŞLARINDA İZMİT TE SALGIN HASTALIKLARLA MÜCADELEDE AŞI ÇALIŞMALARI Müesser * ** *** Giriş Kocaeli nin merkez ilçesi olan İzmit 30000 yıllık tarihi içinde on iki büyük depreme, birçok kez büyük

Detaylı

statistiksel Proses Kontrol -Uygulamalar -

statistiksel Proses Kontrol -Uygulamalar - statistiksel Proses Kontrol -Uygulamalar - Prof.Dr. Erhan Öner eoner@marmara.edu.tr Prof.Dr. Erhan Öner/PK Problemleri/2002-1/34 Kontrol Diyagramları Niceliksel (kantitatif) kalite özellikleri ile oluturulan

Detaylı

Sanayi ve Ticaret Bakanlıından: Sanayi Mallarının Satı Sonrası Hizmetleri Hakkında Yönetmelik Amaç Madde 1 Bu Yönetmeliin amacı, ekli listede yer

Sanayi ve Ticaret Bakanlıından: Sanayi Mallarının Satı Sonrası Hizmetleri Hakkında Yönetmelik Amaç Madde 1 Bu Yönetmeliin amacı, ekli listede yer Sanayi ve Ticaret Bakanlıından: Sanayi Mallarının Satı Sonrası Hizmetleri Hakkında Yönetmelik Amaç Madde 1 Bu Yönetmeliin amacı, ekli listede yer alan malların kullanım ömürleri ile satı sonrası montaj,

Detaylı

Halil YILDIRIM ** Ahmet ÖRETEN *** Özet

Halil YILDIRIM ** Ahmet ÖRETEN *** Özet 1876 1908 DÖNEMNDE EREL KÖMÜR HAVZASINDA UYGULANAN MADENCLK TEVKLER VE SONUÇLARI * INCENTIVES AND RESUTLS IN THE EREL COAL MINING BASIN DURING 1876 1908 PERIOD Özet Halil YILDIRIM ** Ahmet ÖRETEN *** Kalkınmanın

Detaylı

BALIKÇI BARINAKLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA DAÝR YÖNET Perþembe, 30 Ekim 2008

BALIKÇI BARINAKLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA DAÝR YÖNET Perþembe, 30 Ekim 2008 BALIKÇI BARINAKLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA DAÝR YÖNET Perþembe, 30 Ekim 2008 28 Ekim 2008 SALI Resmî Gazete Sayý : 27038 YÖNETMELÝK Tarým ve Köyiþleri Bakanlýðýndan: Taþpýnar Muhasebe BALIKÇI

Detaylı

Fonksiyonel birim şeması yönetmelik eki( Ek-1) de düzenlenmiştir. Personel görev dağılım çizelgeleri Daire Başkanı tarafından belirlenir.

Fonksiyonel birim şeması yönetmelik eki( Ek-1) de düzenlenmiştir. Personel görev dağılım çizelgeleri Daire Başkanı tarafından belirlenir. MUĞLA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI GÖREV, YETKİ, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ NİN BAZI MADDELERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNE DAİR YÖNETMELİK MADDE 1-12/08/2014 tarihli

Detaylı

Þiddete Maruz Kalan Kadýnlara Sunulan Hizmetler Þiddete Maruz Kalan Kadýnlara Sunulan Hizmetler Hazýrlayan Ebru Özberk T.C. Baþbakanlýk Kadýnýn Statüsü Genel Müdürlüðü Ekim 2008 Bu kitabýn basým, yayýn,

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI, MEDİKO-SOSYAL SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR İŞLERİ DAİRESİ UYGULAMA YÖNETMELİĞİ

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI, MEDİKO-SOSYAL SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR İŞLERİ DAİRESİ UYGULAMA YÖNETMELİĞİ YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI, MEDİKO-SOSYAL SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR İŞLERİ DAİRESİ UYGULAMA YÖNETMELİĞİ (Resmi Gazete Tarihi: 03.02.1984 Resmi Gazete Sayısı: 18301) BÖLÜM 1 Kuruluş, Kapsam ve Tanımlar Kuruluş

Detaylı

TEKSTL BANKASI ANONM RKET NN 15 MART 2010 TARHNDE YAPILAN 2009 YILI OLAAN GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAI

TEKSTL BANKASI ANONM RKET NN 15 MART 2010 TARHNDE YAPILAN 2009 YILI OLAAN GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAI TEKSTL BANKASI ANONM RKET NN 15 MART 2010 TARHNDE YAPILAN 2009 YILI OLAAN GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAI Tekstil Bankası Anonim irketi nin 2009 yılına ait Olaan Genel Kurul Toplantısı 15 Mart 2010 tarihinde,

Detaylı

! "!! # $ % &'( )#!* )%" +!! $ %! + ')!

! !! # $ % &'( )#!* )% +!! $ %! + ')! ! "!! # $ % &'( )#!* )%" +!! $ %! + ')! &( '!#,-.! /,! 0 + # ' #! * #! 0 #! 0! ) '! '1# + $ # )' * #! 0!! #! 0! "! '!% # #! 0 " 2 3) # ' $ 4!# ) '.*,5 '# 0! )'* $ $! 6 )' '+ " 7 ) 2#!3)# ' $ 4!# '#"'1

Detaylı

KREDÝLÝ MENKUL KIYMET ÝÞLEMLERÝ ÇERÇEVE SÖZLEÞMESÝ

KREDÝLÝ MENKUL KIYMET ÝÞLEMLERÝ ÇERÇEVE SÖZLEÞMESÝ SANKO KREDÝLÝ MENKUL KIYMET ÝÞLEMLERÝ ÇERÇEVE SÖZLEÞMESÝ TARAFLAR Bir tarafta, SANKO MENKUL DEÐERLER A.Þ. (Bundan sonra ARACI KURUM olarak anýlacaktýr.) ile diðer tarafta.... bundan sonra kýsaca MÜÞTERÝ/LER

Detaylı

T.C. SOSYAL GÜVENLK KURUMU BAKANLII Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüü

T.C. SOSYAL GÜVENLK KURUMU BAKANLII Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüü !!"!!"#$%&' T.C. SOSYAL GÜVENLK KURUMU BAKANLII Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüü Sayı : B.13.2.SGK.0.10.04.00/73-309 12/5/2011 Konu: 6111 sayılı Kanun uyarınca Kurumumuz alacaklarının yapılandırılmasına

Detaylı

TEMĠZLĠK ĠġLERĠ MÜDÜRLÜĞÜ

TEMĠZLĠK ĠġLERĠ MÜDÜRLÜĞÜ Görev ve Yetki Tanımları TEMĠZLĠK ĠġLERĠ MÜDÜRLÜĞÜ Temizlik İşleri Müdürlüğü ilçenin temizlik ve ilaçlama işlerini yapmak, köpek barınağının bakımı ve düzenlenmesini gerçekleştirmek; belediyenin ulaşım

Detaylı

: Konya Büyükşehir Belediyesini, Destek Hizmetler Dairesi Başkanlığı Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği

: Konya Büyükşehir Belediyesini, Destek Hizmetler Dairesi Başkanlığı Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği Konya Büyükşehir Belediyesi Destek Hizmetler Dairesi Başkanlığı Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönetmeliği Kabul Tarihi: 12/02/2010 Kabul Sayısı: 65 Sayılı Belediye Meclis Kararı Yayım Tarihi: 06/03/2010 Tarihli

Detaylı