Akut Koroner Sendromlar III: Karars z Angina Pektoris/ST Yükselmesiz Miyokard İnfarktüsü

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Akut Koroner Sendromlar III: Karars z Angina Pektoris/ST Yükselmesiz Miyokard İnfarktüsü"

Transkript

1 Türkiye Tıp Dergisi 2003; 10(3): Akut Koroner Sendromlar III: Karars z Angina Pektoris/ST Yükselmesiz Miyokard İnfarktüsü Alpay T. SEZGİN*, Aylin YILDIRIR**, Haldun MÜDERRİSOĞLU** * Başkent Üniversitesi T p Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dal, ADANA ** Başkent Üniversitesi T p Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dal, ANKARA Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüsü, klasik ST yükselmeli miyokard infarktüsüne oranla daha s k görülen bir klinik tablodur. Amerika Birleşik Devletleri nde her y l kişi ST yükselmeli miyokard infarktüsü ile acil servislere başvururken, karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüsü say s 1.3 milyon kişiye ulaşmaktad r (1). TANIM Angina pektoris göğüs veya kollarda yeri tam olarak lokalize edilemeyen, derinden gelen, nadir olarak ağr olarak tan mlanan, daha çok ağ rl k hissi ya da bask şeklinde, fiziksel egzersiz veya emosyonel stres ile bazen ilgisi olan, dinlenme veya dil alt nitrat al m sonucu 5 ile 25 dakikada düzelebilen bir klinik durumdur. Karars z angina pektoris tan s için ise aşağ daki dört durumdan en az bir tanesi olmal d r: a. Göğüs ağr s n n dinlenirken veya çok az bir egzersiz ile olmas ve eğer nitrat al nmad ise 20 dakikadan fazla sürmesi, b. Bir ay içinde yeni başlayan, şiddetli bir ağr n n bulunmas, c. Ağr n n artan şekilde (daha ciddi, uzun veya daha s kl kla) olmas, d. Ağr n n gece uykudan uyand rmas. Acute Coronary Syndrome III: Unstable Angina/Non-ST Elevation Myocardial Infarction Anahtar Kelimeler: Akut koroner sendromlar, kararsız angina, ST elevasyonsuz miyokard infarktüsü Key Words: Acute coronary syndrome, unstable angina, non-st elevation myocardial infarction Karars z angina pnömoni gibi spesifik bir hastal ktan çok hipertansiyon gibi klinik bir sendrom olarak kabul edilmelidir; bu yüzden birçok potansiyel nedene bağl oluşabilir. Karars z anginan n gelişmesinde beş temel mekanizma vard r. Bunlar; 1. Plak rüptürü ve üzerine t kay c olmayan trombüs eklenmesi, 2. Dinamik obstrüksiyon (prinzmetal anginadaki gibi epikardiyal koroner spazm veya küçük musküler koroner arterlerde daralma), 3. Progresif mekanik obstrüksiyon, 4. İnflamasyon ve/veya infeksiyon, 5. Sekonder karars z angina, miyokard n oksijen ihtiyac n artt ran veya sunumunu azaltan nedenler (tirotoksikoz veya anemi vb.). FİZYOPATOLOJİ Karars z anginal hastalar n büyük bir çoğunluğunun koroner arterlerinde belirgin darl k yaratan aterosklerotik lezyonlar vard r. İskemi ataklar oksijen ihtiyac n n artt ğ taşikardi veya hipertansiyon sonucu ya da koroner lümeni daraltan trombositten zengin trombüs veya vazospazma bağl ak m n azald ğ sebeplere bağl gelişir. Plak Rüptürü, Fissürü veya Erozyonu Karars z angina veya ST yükselmesiz miyokard infarktüsünün en s k nedeni aterosklerotik plağ n rüptür veya erozyonu üzerine t kay c olmayan bir trombüsün eklenmesidir. Rüptüre olan suçlu plaklar n büyük bir k sm nda koroner lezyonlar %50 nin alt ndad r (2,3). Plak rüptürü birçok faktöre bağl olarak ge- 121

2 Sezgin AT, Yıldırır A, Müderrisoğlu H lişir; plak lipid konsantrasyonunun yüksek olmas, plağ n zay f omuz bölgesindeki inflamasyona bağl y k m, plak yerindeki koroner arter konstrüksiyonu, lokal shear stress güçleri ve trombosit aktivasyonu bu faktörlerin başl calar d r (4-7). İnflamasyon, İnfeksiyon Yak n zamanda hem ateroskleroz gelişimi s ras nda hem de karars z anginan n oluşumu ve tekrarlamas nedenleri aras nda inflamasyon (yang ) un rol oynad ğ gösterilmiştir (8-10). İnfeksiyöz ajanlardan özellikle Chlamydia pneumoniae n n koroner arter hastal ğ n n patogenezindeki difüz inflamasyona neden olduğu bilinmektedir (11). Elimizde daha az kan t olmakla beraber suçlanan diğer ajanlar Helicobacter pylori ve sitomegalovirüstür (12). Tromboz Karars z angina gelişiminde en önemli nedenin koroner arter trombozu olduğuna ilişkin çok say da kan t mevcuttur (13,14). Bu görüşü çok say da gözlem de desteklemektedir. Otopsi çal şmalar nda genellikle; plak rüptürü veya koroner erozyon yerinde trombüse rastlanm şt r (15). a. Karars z anginal hastalardan al nan aterektomi materyallerinde kararl anginal hastalardan al nanlara göre yüksek oranda trombüs saptanm şt r (16). b. Karars z anginal hastalarda yap lan koroner anjiyografilerde ülserasyon ve damar düzensizliğine bağl olarak plakta y rt lma görünümü ve trombüs saptanm şt r. TIMI (Thrombosis in Myocardial Infarction) IIIA çal şmas nda karars z anginal hastalar n koroner anjiyografilerinde %35 oran nda trombüs gösterilmiş, %40 oran nda ise trombüs şüphesi saptanm şt r (13). c. Tromboz ile birlikte trombosit aktivitesi ve fibrin oluşumuna ait laboratuvar bulgular saptanm şt r (17). d. Akut koroner sendrom (AKS) lu hastalar n tedavisinde antitrombotik tedavi ile birlikte aspirin, anfraksiyone (standart) heparin, düşük molekül ağ rl kl heparin ve glikoprotein IIb/IIIa inhibitörleri kullan m ile iyi sonuçlar al nm şt r (18,19). Trombosit Agregasyonu Trombositler kararl bir plağ n karars z lezyon hale gelmesinde anahtar role sahiptir. Aspirin tromboksan A 2 oluşumunu, klopidogrel ve tiklopidin trombosit aktivasyonu s ras nda rol oynayan adenozin difosfat (ADP) oluşumunu ve glikoprotein IIb/IIIa inhibitörleri ise doğrudan trombosit agregasyonunu önledikleri için karars z angina pektoris tedavisinde en önemli ilaçlar antitrombosit ilaçlard r. Trombositler ilk olarak y rt lm ş, bütünlüğü bozulmuş plağ n çevresinde adezyona uğrar, bu glikoprotein Ib reseptörü ile von Willebrand faktörü aras nda birleşme ile olur. Bunu trombosit aktivasyonu izler; trombositlerde şekil değişikliği oluşarak alfa ve yoğun granülleri ortama ç kar, trombositler üzerindeki glikoprotein IIb/IIIa reseptörleri aktive olur, bu reseptörler böylece fibrinojeni bağlayabilir. Son basamak ise trombosit agregasyonudur; fibrinojen veya von Willebrand faktörü iki ayr trombosit üzerindeki aktive olmuş glikoprotein IIb/IIIa reseptörlerine bağlan r. Aspirin (ASA) ve klopidogrel trombosit aktivasyonunu azalt rken, glikoprotein IIb/IIIa inhibitörleri de son basamak olan trombosit agregasyonunu önler. Sekonder Hemostaz Trombosit t kac oluştuktan sonra plazma koagülasyon sistemi aktive olur. Plak rüptürü ve koroner trombozu s ras nda hemostaz n oluşumundaki en önemli mekanizma doku faktörü sal n m d r. Faktör X, Xa ya aktive olur ve trombin oluşumu gerçekleşir. Trombinin birçok etkisi vard r: a. P ht oluşumundaki son basamak olan fibrinojenin fibrine dönüşmesini sağlar. b. Trombosit agregasyonu için kuvvetli bir uyarand r. c. P ht n n dengeli hale gelmesini sağlayan Faktör XI- II ü aktive eder. Trombin ve Faktör Xa n n önlenmesi karars z angina tedavisi için önemli bir basamakt r. Koroner Vazokonstrüksiyon Dinamik koroner arter obstrüksiyonu üç şekilde gelişir: 1. Prinzmetal (varyant) angina: Epikardiyal koroner arterde fokal veya segmental olarak spazm olmas d r. Bu hastalar n epikardiyal koroner arterlerinde aterosklerotik değişiklikler olmayabilir veya önemsiz t - kay c olmayan ateromatöz plak bulunabilir. Vazospazm n damar düz kas ndaki hiperkontraktiliteye veya spazm bölgesindeki endotele bağl olduğu düşünülmektedir (20). Bu hastalarda istirahat ağr s ile birlikte elektrokardiyografi (EKG) de geçici ST segment yükselmesi olur. Ağr n n geçmesi ile ST segmentindeki değişiklikler normale döner. 2. Küçük intramural direnç koroner arterlerde vazokonstrüksiyon mikrosirkülatuvar anginaya neden olabilir (21). Bu damarlarda darl k olmamas na rağmen ak m yavaşlam şt r. 3. En s k vazokonstrüksiyon koroner aterosklerotik damarlarda görülür. İlerleyici Mekanik Obstrüksiyon Karars z angina gelişiminde bir başka neden de ilerleyici damar t kan kl ğ d r. Bu en s k olarak perkütan transluminal koroner anjiyoplasti işlemi sonras restenoz oluşumunda gözlenir. 122

3 Türkiye Tıp Dergisi 2003; 10(3): Sekonder Karars z Angina Bu tip karars z angina pektoris; koroner arter hastal ğ d ş ndaki nedenlere bağl olarak miyokardiyal oksijen sunumu ile ihtiyac aras ndaki dengesizliğe bağl olarak daha önceden koroner arter darl ğ ve kronik kararl anginas olan hastalarda oluşur. Oksijen ihtiyac n artt ran nedenler; taşikardi (supraventriküler taşikardi, yeni başlam ş veya yüksek ventrikül cevapl atriyal fibrilasyon), ateş, tirotoksikoz, hiperadrenerjik durum, sol ventrikül ardyükü (afterload) ünde yükselmeye yol açan hipertansiyon ve aort stenozudur. Oksijen sunumundaki bozukluğa örnek olarak; anemi, hipoksemi, hipotansiyon ve hiperviskozite say labilir. KLİNİK ÖZELLİKLER ve TANI Karars z angina pektorisli hastalar n klinik görünümü infarktüslü hastalar n klinik profillerinden biraz farkl l k gösterir. Örneğin; karars z angina kad nlarda daha s k görülür. AKS li hastalarda yap lan çal şmalarda, karars z anginal hastalar n %30-45 inin, ST yükselmesiz miyokard infarktüsü tan s alan hastalar n %25-30 unun, ST yükselmeli miyokard infarktüslü hastalar n ise %20 sinin kad n olduğu bildirilmiştir (22). Karars z angina daha çok önceden infarktüs geçirenlerde, anginas olanlarda, daha önce revaskülarizasyon işlemi yap lanlarda ve kalp d ş damar hastal ğ olanlarda görülür. Kronik kararl anginal hastalarda angina s k nt, rahats zl k veya bas nç hissi olarak alg lan r; genellikle substernal yerleşimlidir, bazen epigastriuma yak n yerdedir, boyun ön yüzüne, sol omuza ve sol kola yans yabilir. Karars z anginada ise ağr egzersiz veya dinlenirken olur ve şiddetli olduğu için kişiyi rahats z eder. Ağr ortalama 15 dakikadan daha uzun süreli olup, dil alt nitrata cevap daha geç ve değişken olabilir. Fizik muayene baz hastalarda normal bulunabilir; bununla birlikte sol ventrikülün büyük k sm n ilgilendiren iskemide ise terleme, soluk-soğuk cilt, sinüs taşikardisi, üçüncü ve dördüncü kalp sesi (S 3, S 4 ) ve akciğer bazalinde raller duyulabilir. EKG Karars z anginada hastalar n yaklaş k yar s nda ST segment depresyonu veya geçici ST segment yükselmesi görülmektedir (23). Bu hastalarda ST segmentinde izoelektrik hattan sapmalar yaln zca 0.05 mv olsa dahi iskemi ve prognozun önemli bir belirleyicisidir (23). T dalgas değişiklikleri bu hastal ğa özgü olmamakla beraber derecesi önemlidir; geçici derin T dalgas negatifliği ( 0.3 mv) ST segment deviasyonlar gibi özgüldür ve yüksek riski gösterir (24). Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüsünde EKG monitör izlemi; akut atakta oluşabilecek aritmileri saptamak ve tekrarlay c iskemiyi gösterecek ST segment değişikliklerini gözlemek amac yla kullan labilir (24). İskeminin monitörde saptanmas n n hastan n semptomlar na göre tan duyarl l ğ daha yüksektir; k sa ve uzun dönemdeki sonuçlar belirleme aç s ndan da değeri yüksektir (25). K lavuzlarda genellikle karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüsünde en az 24 saatlik monitör izlemi önerilmektedir (24,26). İskeminin geçmesi ya da giderilmesi EKG değişikliklerinin düzelmesi ile sonuçlan r. Kalp Enzimleri Günümüzde troponinlerin kalp kas na özgü olmalar nedeni ile acil servis koşullar nda troponin tayini karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüsü teşhisi olduğu kadar ölüm, tekrarlayan infarktüs, tekrarlayan iskemi gibi daha sonra olabilecek kalp ile ilgili olaylar n prognozu için de gereklidir. Pozitif troponin testinin yükseklik derecesine ve kesim noktas na (cut-off point) göre sonuç farkl şekilde yorumlanabilir. Yüksek seviyedeki troponin değerleri (troponin I için 1.5 ng/dl nin üzerinde) tan için değerli iken, daha düşük değerleri (troponin I için 0.1 ng/dl) prognozu gösterir (27). Kesim noktalar troponin T için farkl d r; 0.1 ng/dl ve üzeri değerler tan ve prognozu gösterir; üçüncü jenerasyon ölçüm kitleri ile yap lan ölçümlerde 0.01 ng/dl kadar düşük sonuçlar dahi prognoz için yol göstericidir (28). Karars z angina ile gelen hastalarda yüksek kesim değerleri ST yükselmesiz miyokard infarktüsü tan s n koydurur. Daha düşük enzim sonuçlar ise yaln z miyokard hasar n gösterir. AKS ile başvuran hastalarda troponin I ve troponin T değerleri ilk başvuruda değerlendirilmeli, ancak normal bulunmas halinde karars z angina pektoris ile ST elevasyonsuz miyokard infarktüsü ayr m n yapmadan önce 6-12 saat sonra mutlaka tekrarlanmal d r. Yak n dönemde (son iki hafta içinde) miyokard infarktüsü geçiren hastalarda ise rekürren iskemi/infarktüs ayr m n yapmada kardiyak spesifik troponinlerin yar ömrünün uzun olmas nedeniyle miyoglobin veya kreatinin kinaz miyokardiyal band (CK-MB) değerleri kullan lmal d r. Koroner Anjiyografi Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda yap lan TIMI IIIB çal şmas nda koroner anjiyografide %15 hastada ciddi (lümeni > %60 oran nda daralma yapan) üç damar hastal ğ, %30 hastada iki damar hastal ğ, %40 hastada tek damar hastal ğ, %20 hastada ise koroner arterlerin normal olduğu bulunmuştur (29). Hastalar n %5-10 unda da sol ana koroner arterde 123

4 Sezgin AT, Yıldırır A, Müderrisoğlu H %50 nin üzerinde darl k saptanm şt r (29). Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüsünde hastalar n koroner anjiyografilerinde suçlu lezyon tipik olarak ekzantrik (lümen çeperinin bir taraf na yoğunlaşm ş) ve trombüs içeren darl klard r. Acil serviste karars z angina tan s n koymak her zaman kolay olmayabilir. Tablo 1 de acil servise göğüs ağr s nedeni ile başvuran hastalarda öncelikli olarak koroner arter hastal ğ düşünülmesini gerektiren bulgular özetlenmektedir (30). KARARSIZ ANGİNA PEKTORİSTE RİSK SINIFLAMASI Karars z angina heterojen koşullar içeren bir sendromdur; hastalar n bir k sm nda risk az olup tedavisindeki ufak değişikliklerle gayet iyi sonuç al n rken, baz hastalarda ölüm veya miyokard infarktüsü riski çok yüksek olup tedavinin boyutlar daha agresif olmam z gerektirmektedir. Bu yüzden bu hastalarda muhakkak risk s n flamas yap lmal d r. Tablo 2 de karars z anginada artm ş risk faktörleri görülmektedir (30). Bu hastalar agresif antitrombotik tedaviden daha fazla yarar görmektedir. Yüksek risk taş yan hastalar koroner yoğun bak mda, orta derecede veya Tablo 1. Acil servise göğüs ağr s nedeni ile yap lan başvuruda koroner arter hastal ğ n düşündüren bulgular. Öykü Göğüs ağrısının esas şikayet nedeni olması Daha önceden bilinen koroner arter hastalığı öyküsünün olması Angina öyküsünün olması Hastanın 60 yaşın üzerinde olması Erkek cinsiyet Kalp damar sistemi ile ilgili ikiden fazla risk faktörü olması Diabetes mellitus Kalp dışı (karotis veya periferal) damar hastalığı Fizik muayene Akciğerde raller, hipotansiyon Mitral yetersizliği üfürümü Terleme EKG Yeni ST segment yüksekliği/çökmesi (> 0.05 mv) T dalgası negatifliği ( 0.1 mv) Q dalgaları (patolojik) Sol dal bloğu (yeni gelişen) Kalp kası hasarını gösteren enzimler Artmış CK-MB, troponin I, troponin T Tablo 2. Karars z anginada artm ş risk faktörleri. Öykü İleri yaş (> 65) Diabetes mellitus varlığı İnfarktüs sonrası anginanın varlığı Daha önceden geçirilmiş serebrovasküler hastalık öyküsü Klinik Braunwald sınıflamasına göre sınıf II veya III (subakut, akut dinlenme göğüs ağrısı) Braunwald sınıflaması sınıf B (sekonder kararsız angina) Kalp yetmezliği/hipotansiyon gelişmesi EKG Yeni ortaya çıkan ST segment yüksekliği/çökmesi (> 0.05 mv) Yeni ortaya çıkan T dalgası negatifliği ( 0.3 mv) Yeni ortaya çıkan sol dal bloğu Kalp kası enzimleri Artmış troponin T, troponin I veya CK-MB Artmış C-reaktif protein Koroner anjiyografi Trombüs varlığı az riskli hastalar ise yine monitörize edilerek ara yoğun bak mlarda izlenmelidir. TEDAVİ Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda tedavinin ilk ve en önemli amac ; akut koroner lezyonu stabilize ederek dengeli hale getirmek ve tehlike yaratma potansiyelini azaltmakt r. İleriye yönelik amac ise geriye kalan lezyonu uzun dönemde ikincil korumaya almakt r. Antitrombotik tedavi (aspirin, standart ya da düşük molekül ağ rl kl heparin, glikoprotein IIb/IIIa inhibitörleri ve klopidogrel) ile tromboz riskinin azalt lmas, endojen fibrinoliz ile mevcut trombüsün çözülmesi ve darl k derecesinin azalt lmas amaçlan r. Koroner revaskülarizasyon genellikle t bbi tedaviye rağmen süren veya tekrarlayan iskemi için uygulan r. Aspirin Aspirin hem erken hem de geç dönem kardiyak olaylar dramatik olarak azaltmas nedeniyle karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda primer tedavide kullan l r. Yap lan çeşitli çal şmalarda günde 75 mg ile 1300 mg dozlar aras nda kullan lan aspirinin ölüm ve miyokard infarktüsü riskini %50 oran nda azaltt ğ gösterilmiştir (31,32). ISIS (International Study of Infarct Survival)-2 çal şmas nda kullan lan 160 mg/gün aspirin dozu etkin doz olarak kabul edilmekte olup, başlang ç tedavisi için önerilen minimum dozdur (33). 124

5 Türkiye Tıp Dergisi 2003; 10(3): Klopidogrel ve Tiklopidin Klopidogrel ve tiklopidin tiyenopiridin derivasyonu ilaçlar olup, trombosit reseptörleri üzerindeki ADP etkileşmesini önleyerek trombosit agregasyonunu azalt r, kanama zaman n uzat r, kan viskozitesini azalt r. Tiklopidin kullan m %1 hastada trombositopeni, nötropeni ve çok nadir olarak da %25-40 oran nda fatal seyreden trombotik trombositopenik purpuraya yol açar (34). Klopidogrel 300 mg yükleme dozu ile birlikte trombosit inhibisyonunu iki-beş saat içinde gerçekleştirmektedir. Yan etki olarak nötropeniye yol açmaz, trombotik trombositopenik purpura oran çok düşüktür (dört milyon olguya rastlanm şt r). CURE (Clopidogrel in Unstable angina to prevent Recurrent ischemic Events) çal şmas nda tüm hastalara aspirin verildikten sonra 300 mg yükleme dozu ile birlikte 75 mg idame dozu klopidogrel plasebo ile karş laşt r lm şt r. Üç ile 12 ay aras nda devam edilen tedavinin sonunda infarktüse bağl ölüm ve kardiyovasküler olaylar klopidogrel alan grupta anlaml olarak az bulunmuştur (35). PCI-CURE çal şmas nda perkütan koroner girişim yap lan ve aspirin kullanan 2658 hasta çal şmaya al nm ş, çift-kör olarak klopidogrel veya plasebo verilmiştir (36). İşlem sonras tüm hastalar dört hafta boyunca tienopiridin türevi (klopidogrel veya tiklopidin) alm ş, daha sonra hastalar plasebo ve klopidogrel alan gruplara tekrar ayr larak sekiz ay boyunca (plasebo ve klopidogrel) tedaviye devam etmişlerdir. Klopidogrel alan grupta perkütan işlem öncesi ve sonras kardiyovasküler ölüm ve infarktüste %31 oran nda azalma saptanm şt r (36). Bu nedenle ACC/AHA taraf ndan yay nlanan en son karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalar ile ilgili k lavuzda s n f I endikasyon olarak önerilmektedir (37). Ancak koroner by-pass operasyonu planlanan hastalarda kanama riskini azaltmak amac ile en az beş, tercihan yedi gün önceden kesilmesi önerilmektedir. Glikoprotein IIb/IIIa İnhibitörleri Glikoprotein IIb/IIIa inhibitörleri trombositler üzerinde bulunan reseptörlerin fonksiyonunu engelleyerek trombosit agregasyonundaki son ortak yolu inhibe ettikleri için karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda yararl d r. Bu hastalarda pratikte kullan lan üç adet glikoprotein IIb/IIIa inhibitörü vard r; absiksimab, tirofiban ve eptifibatid. Absiksimab, glikoprotein IIb/IIIa reseptörüne karş oluşturulan monoklonal antikorun Fab fragmentidir. Eptifibatid sentetik heptapeptid, tirofiban ise peptid yap s nda olmayan bir moleküldür; glikoprotein IIb/IIIa reseptöründeki fibrinojenin bağland ğ arjinin-glisin-aspartik asit (RGD) dizilimini taklit ederek reseptörü antagonize ederler. TARGET (Do Tirofiban and ReoPro Give similar Efficacy? Trial) çal şmas nda perkütan girişim öncesi tirofiban ve absiksimab karş laşt r lm ş; 30. günde ölüm, ölümcül olmayan infarktüs ve acil girişime tekrar ihtiyaç duyma oran absiksimab alan grupta daha az olarak bulunmuştur (38). Bununla birlikte alt nc aydaki etkinlik her iki grup için benzer bulunmuştur. Öte yandan Boersma ve arkadaşlar taraf ndan karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda erken revaskülarizasyon tedavisinin rutin olarak uygulanmad ğ durumlarda glikoprotein IIb/IIIa inhibitörlerinin kullan ld ğ alt büyük çal şman n meta-analizinde her iki grup aras nda ölüm ve ölümcül olmayan infarktüs aç s ndan ilaç ve plasebo gruplar aras nda fark gözlenmemiştir (39). Alt grup analizinde ise yüksek troponin düzeyine sahip hastalarda istatistiksel fark n belirgin olmas üzerine; yazarlar rutin olarak girişim planlanmayan, trombüs yükü yoğun, karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda glikoprotein IIb/IIIa inhibitörlerini önermişlerdir (39). Ayn şekilde GUSTO-IV-ACS (The Global Utilization of Strategies to Open Occluded Coronary Arteries IV-Acute Coronary Syndromes) çal şmas nda düşük riskli karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda heparin ve aspirine ek olarak absiksimab tedavisinin verilmesinin girişimsel tedavi yap lmayan grupta yararl etkisi gözlenmemiştir (40). Bu nedenle yeni k lavuzda girişim tedavisi planlanmayan riskli karars z anginal ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda klopidogrel, aspirin, heparin kombinasyonu önerilmektedir (37). Girişim tedavisi planlanan yüksek risk grubundaki hastalarda ise glikoprotein IIb/IIIa inhibitörünün de bu tedaviye eklenmesi [dörtlü tedavi: klopidogrel, aspirin, glikoprotein IIb/II- Ia inhibitörü ve heparin veya düşük molekül ağ rl kl heparin (DMAH)] önerilmektedir. Heparin Birçok randomize çal şmada standart (anfraksiyone) heparin tedavisinin yaln zca aspirin tedavisi alan grup ile karş laşt r ld ğ nda karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda klinik sonuçlar iyileştirdiği saptanm şt r (41). Heparin dozu genellikle 60 U/kg bolus ve ard ndan 12 U/kg/saat infüzyonu ile verilir (42). Etkin doza ulaş ncaya kadar alt saat aral klarla aptt bak l r, etkin doza ulaş nca saat aral klarla kontrolü yap l r. Doz ayarlanmas Tablo 3 teki standardize nomogram kullan larak gerçekleştirilir. Düşük Molekül Ağ rl kl Heparin (DMAH) DMAH lerin standart heparine karş birçok üstünlüğü vard r. Bunlar; 125

6 Sezgin AT, Yıldırır A, Müderrisoğlu H Tablo 3. Standart heparin standardize doz nomogram. Başlangıç dozu: 60 U/kg bolus ve 12 U/kg/saat aptt (sn) Bolus IV infüzyon (U/kg/saat) değişikliği < U/kg bolus U/kg bolus > dakika infüzyona ara ver -3 a. Anti-Xa aktivitesi daha fazla olduğu için trombin oluşumunu daha etkili önler. b. Doku faktör yolu inhibisyonunu daha fazla gerçekleştirir, heparin y k m nda rol oynayan trombosit faktör IV ten daha az etkilenir. c. Standart heparine göre trombositopeni yan etkisi daha azd r. d. Yüksek biyoyararlan m nedeniyle subkütan olarak kullan m na olanak verir, daha uzun sistemik antikoagülasyon etkisi vard r. e. Plazma proteinlerine daha az olarak bağlan r; daha etkili antikoagülasyon sağlarlar; buna bağl olarak antikoagülasyon düzeyini laboratuvarda takip etmek gereksizdir. Son iki seçenekten dolay DMAH ler standart heparine göre daha basit antikoagülasyon sağlayan ilaçlard r. Bununla beraber DMAH ler böbrek fonksiyon bozukluğundan standart heparine göre daha fazla etkilendikleri için kreatinin klerensi 30 ml/dakika n n alt nda ise doz azalt lmal d r. FRISC (Fragmin during Instability in Coronary Artery Disease) çal şmas nda dalteparin ile birlikte aspirin tedavisinin sadece aspirin tedavisi alan gruba göre ilk alt gündeki ölüm ve infarktüs oran belirgin derecede daha az bulunmuştur (%1.8 ve %4.8, p= 0.001) (43). Bununla beraber FRIC (Fragmin in Unstable Coronary Artery Disease) çal şmas nda intravenöz (IV) heparin ile dalteparin aras nda herhangi bir fark saptanmam şt r (44). Benzer olarak FRAXIS (Fraxiparine in Ishemic Syndrome) çal şmas nda ayn şekilde nadroparin standart heparin ile karş laşt - r ld ğ nda anlaml bir fark saptanmam şt r (45). Diğer taraftan enoksaparin ile yap lan ESSENCE (Enoxaparin in Non-ST Elevation Coronary Events) ve TIMI IIB çal şmalar n meta-analizinde enoksaparin standart heparine göre ölüm, infarktüs ve tekrarlay - c iskemiyi belirgin olarak azaltm şt r (46). Bu nedenle enoksaparinin standart heparine üstünlüğü belirgindir ve bu etki diğer DMAH ler taraf ndan şu ana kadar gösterilememiştir. Bu yüzden enoksaparin kullan m ACC/AHA taraf ndan son olarak haz rlanan k lavuzda böbrek yetmezliği ve 24 saat içinde koroner arter by-pass cerrahisi düşünülmüyor ise s n f IIa endikasyon olarak önerilmektedir (37). Antiiskemik Tedavi Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda antitrombotik tedavi ile birlikte koroner iskemiyi gidermeye yönelik tedavi de başlanmal d r. Bu amaçla beta-bloke ediciler, nitrat preparatlar, kalsiyum antagonistleri hastan n tedavisine eklenebilir. Bu ilaçlar kullanmadaki endikasyon s - n flamas ve kan t düzeyi Tablo 4 te özetlenmiştir. Beta-blokerler iskemiyi esas olarak miyokard oksijen tüketimini azaltmak suretiyle önlemektedir. AKS ile başvuran hastalarda yap lan bir meta-analizde betabloker tedavisinin infarktüs gelişimini %13 oran nda azaltt ğ bildirilmiştir (47). Bu nedenle AKS ile başvuran ve kontrendikasyonu olmayan (akut sol ventrikül disfonksiyonu, önemli atriyoventriküler ileti defekti, ast m öyküsü vb.) her hastada beta-bloker tedavisi, yüksek riskli hastalarda IV ve k sa etkili başlanmak üzere önerilmelidir. Takiben hedef kalp h z n 50-60/dakika aras nda tutacak şekilde oral tedavi planlanmal d r. Nitratlar n majör etki mekanizmas venöz dilatasyondur. Venodilatasyon miyokard ön yükünü azaltmak suretiyle sol ventrikül diyastol sonu bas nc n ve oksijen tüketimini azalt r. Ayr ca, nitratlar n normal ve aterosklerotik koroner arterlerde dilatasyon, kollateral dolaş m artt rma ve trombosit kümelenmesini azaltma mekanizmalar ile de faydal olduğu bilinmektedir. Her ne kadar nitrat tedavisinin majör kardiyak olaylar önlediğine ilişkin yeterli kan t mevcut değilse de nitrat tedavisinin kontrendikasyonu olmayan hastalarda başlang çta IV olarak takiben nitrat tolerans n n gelişmesini önlemek amac yla nitrats z bir dönem b rakacak şekilde oral olarak kullan lmas önerilmektedir. Nitrat ve beta-bloker tedavisine rağmen anginas olan, beta-bloker tedavisinin kontrendike olduğu hastalarda ve varyant anginal hastalarda semptomatik rahatlama sağlamas nedeniyle kalsiyum kanal 126

7 Türkiye Tıp Dergisi 2003; 10(3): Tablo 4. Karars z angina ve ST yükselmesiz miyokard infarktüsünde uygulanan tedavi yaklaş mlar n n akut ve kronik dönemde yararl l ğ na ilişkin endikasyon s n flamalar ve kan t düzeyleri. Akut iskemiyi Akut dönemde Uzun vade Tedavi azaltma ölüm/infarktüs önleme ölüm/infarktüs önleme Sınıf Beta-blokerler A B A I Nitratlar C - - I KKB B B - II Aspirin - A A I Tienopridin B B B I Glikoprotein IIb/IIIa A A A II Standart heparin C B - I DMAH A A C I Revaskülarizasyon C B B I KKB: Kalsiyum kanal blokerleri, DMAH: Düşük molekül ağırlıklı heparin. blokerleri önerilmektedir. Ancak dihidropiridin türevi k sa etkili kalsiyum kanal blokerleri (nifedipin gibi) vazodilatasyona sonucu refleks taşikardi geliştirme ve oksijen tüketimini artt rma riskleri nedeniyle beta-bloker tedavisi almayan hastalarda tek baş na kullan lmamal d r (48). Diltiazemin ise ST yükselmesiz miyokard infarktüsünde faydal olabileceğine ilişkin s n rl say da yay n mevcuttur (49). Statinlerin akut dönemde kullan lmas n n aterom plağ n kararl hale getirmede önemli rol üstlendikleri de unutulmamal d r. Bu noktada statinler lipid düşürücü etkiye ilave olarak koroner arterdeki yang y bask lamakta, endotel disfonksiyonunu ve protrombotik faktörleri azaltmaktad r. RIKS-HIA (Register of Information and Knowledge about Swedish Intensive care Admissions) da koroner bak mdan taburcu olurken, statin tedavisi verilen ST elevasyonsuz miyokard infarktüslü hastalarda bir y ll k mortalitenin tedavi almayan gruba göre anlaml olarak azald ğ gösterilmiştir (50). Statin tedavisinin aspirin gibi her hastada rutin olarak başvuru an nda lipid değerlerinden bağ ms z olarak başlanabileceğine ilişkin görüşler son y llarda yayg nlaşmakta olup, bu konuda halen devam etmekte olan çal şmalar (A to Z, IDEAL, SEARCH...) mevcuttur. İskemiyi kolaylaşt r c hipertansiyon, anemi, ateş, hipoksi, tirotoksikoz gibi diğer risk faktörlerinin de uygun ilaç ve yöntemlerle kontrol alt na al nmas büyük önem taş maktad r. Girişim Tedavisi Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda hastan n ağr s n n geçmesi, ekokardiyografide duvar hareket bozukluğunun olmamas /düzelmesi, varsa enzim değişikliklerinin gerilemesi olay n belli bir dengeye kavuştuğunu gösterir. Bu durumda hastan n koşullar göz önüne al narak anjiyografi ile koroner anatomisinin belirlenmesi, hastan n prognozunun saptanmas nda ve tedavi protokollerinin oluşturulmas nda önemli işlev görecektir. Karars z angina ya da ST yükselmesiz miyokard infarktüslü hastalarda koroner iskeminin devam etmesi, sol ventrikül disfonksiyonunun sürmesi ya da belirginleşmesi, eşlik eden diyabet ve benzeri hastal klar n varl ğ ya da ST değişikliklerinin olmas, troponinlerde yükselmenin saptanmas miyokard n risk alt nda kalmaya devam ettiği şeklinde yorumlanmal - d r. Bu yüzden bu tür hastalar erken girişim (perkütan ya da cerrahi olarak revaskülarizasyonun sağlanmas ) yöntemlerine aday hastalard r. Düşük ya da orta riskli hastalarda yap lacak efor testinde koroner iskeminin varl ğ, hastay elektif koşullarda girişime yönlendirmeyi uygun k lacakt r. İndüklenebilir iskeminin saptanmamas ise hastan n tedavisinin t bbi olarak sürdürülmesine olanak tan r. AKIŞ ŞEMASI NASIL OLMALIDIR? AKS en s k hastaneye başvuru gerektiren kardiyak acillerden birini oluşturmaktad r ve gelişen modern tedavi yöntemlerine rağmen halen yüksek mortalite, miyokard infarktüsü gelişimi ve tekrarlayan hospitalizasyon risklerini beraberinde getirmektedir. Bu nedenle hastan n acilen tan ve tedavi plan n n çizilmesi gerekmektedir. Bu derlemede anlat lan ST elevasyonsuz AKS tan s alan hastaya yaklaş m plan Şekil 1 de özetlenmektedir. Öykü ve fizik incelemeyi takiben 12 derivasyonlu EKG çekilmeli ve hasta monitörize edilmelidir. Troponin I, troponin T ve CK-MB için kan örnekleri al n- 127

8 Sezgin AT, Yıldırır A, Müderrisoğlu H Akut koroner sendrom şüphesi Fizik inceleme, EKG, monitörizasyon, kan örneği Süregen ST yükselmesi var Süregen ST yükselmesi yok Şüpheli tan Tromboliz/primer anjiyoplasti Aspirin, heparin/dmah, klopidogrel, beta-blokerler, nitrat Aspirin Yüksek risk Düşük risk Troponin düzeyi tekrar Glikoprotein IIb/IIIa koroner anjiyografi Pozitif İki sonuç negatif Stres testi koroner anjiyografi? Şekil 1. Akut koroner sendromlarda tedavi yaklaş m. mal d r. EKG de ST elevasyonu tespit edilen hastalar bir önceki yaz da ifade edildiği üzere primer koroner anjiyoplasti veya trombolitik tedaviye aday hastalard r. ST elevasyonu gözlenmeyen hastalara ise aspirin, heparin (standart veya tercihan DMAH), klopidogrel (beş gün içinde by-pass ihtimali yoksa), beta-bloker (kontrendike değilse) ve nitrat tedavileri başlanmal d r. Hastan n EKG ve kardiyak enzim değerleri göz önünde bulundurularak mümkün olan en erken dönemde risk s n flamas yap lmal d r. Buna göre; 1. Yüksek riskli hastalarda (süregen veya tekrarlayan iskemi, ST depresyonu, diyabet, troponin yüksekliği, hemadinamik bozukluk, ciddi aritmi) yukar daki tedaviye ek olarak glikoprotein IIb/IIIa reseptör antagonistleri de başlanmal ve hastaya hospitalizasyon dönemi içinde koroner anjiyografi planlanmal d r. Koroner anjiyografi hemodinamik instabilite veya hayat tehdit eden aritmi durumunda acilen yap lmal d r. 2. Düşük riskli hasta grubu ise tekrarlayan iskemisi olmayan, EKG değişikliği olmayan veya değişiklik olarak T dalga inversiyonu/düzleşmesi olan, troponin değerleri normal hastalar içermektedir. Bu grupta troponin değerlerinin 6-12 saat sonra tekrarlanmas önerilmektedir. Tekrarlanan troponinin negatif bu- 128

9 Türkiye Tıp Dergisi 2003; 10(3): lunmas halinde heparin kesilerek, aspirin, beta-bloker ve nitrat oral olarak sürdürülmelidir. Bu hastalarda taburculuk öncesi veya taburculuğu takiben stres testi planlanarak koroner anjiyografinin gerekliliğine test sonucuna göre karar verilebilir. Her iki grup için de uzun vadede risk azalt lmas na ilişkin önlemler al nmal, sigara kesinlikle yasaklanmal, düzenli egzersiz, aspirin, klopidogrel (en az dokuz ay), beta-bloker ve statin tedavisi ise önerilmelidir. Aterosklerotik risk faktörlerin düzeltilmesi ise her aşamada önemini korumal d r. KAYNAKLAR 1. American Heart Association Heart and Stroke Statistical Update. In: American Heart Association, Falk E, Shan P, Fuster V. Coronary plauque disruption. Circulation 1995; 92: Smith S Jr. Risk-reduction therapy: The challenge to change. Circulation 1996; 93: Lee RT, Libby P. The unstable atheroma. Arterioscler Thromb Vasc Biol 1997; 17: Moreno PR, Bernardi VH, Lopez-Cuellar J, et al. Macrophages, smooth muscle cells, and tissue factor in unstable angina. Implications for cell mediated thrombogenicity in acute coronary syndromes. Circulation 1996; 94: Weiss EJ, Bray PF, Tayback M, et al. A polymorphism of a platelet glycoprotein receptor as an inherited risk factor for coronary thrombosis. N Engl J Med 1996; 334: Ault K, Cannon CP, Mitchell J, et al. Platelet activation in patients after an acute coronary: Results from the TIMI 12 trial. J Am Coll Cardiol 1999; 33: Ridker PM, Cushman M, Stampfer MJ, et al. Inflammation, aspirin, and the risk of cardiovascular disease in apparently healthy men. N Engl J Med 1997; 336: Berk BC, Weintraub WS, Alexander RW. Elevation of C-reactive protein, an inflammatory marker, and infectious serology as risk factors for coronary artery disease and myocardial infarction. J Am Coll Cardiol 1998; 32: Liuzzo G, Biasucci LM, Gallimore JR, et al. The prognostic value of the C-reactive protein and serum amyloid A protein in severe unstable angina. N Engl J Med 1994; 331: Toss H, Gnarpe J, Gnarpe H, et al. Increased fibrinogen levels are associated with persistent Chylamydia pneumonia infection in unstable coronary disease. Eur Heart J 1998; 19: Danesh J, Collins R, Peto R, et al. Chronic infection and coronary heart disease: Is there a link? Lancet 1997; 349: The TIMI IIIA Investigators. Early effects of tissuetype plasminogen activator added to conventional therapy on the culprit lesion in patients presenting with ischemic cardiac pain at rest. Results of the Thrombolysis in Myocardial Ischemia (TIMI IIIA) Trial. Circulation 1993; 87: Falk E. Unstable angina with fatal outcome. Dynamic coronary thrombosis leading to infarction and/or sudden death. Circulation 1985; 71: Farb A, Burke AP, Tang AL, et al. Coronary plaque erosion without rupture into a lipid core. A frequent cause of coronary thrombosis in sudden cardiac death. Circulation 1996; 93: Harrington RA, Califf RM, Holmes DR Jr, et al. Is all unstable angina the same? Insights from the Coronary Angioplasty Versus Excisional Atherectomy Trial (CAVEAT-I). Am Heart J 1999; 137: Hirsh PD, Hillis LD, Campell WB, Firth BG, Willerson JT. Release of prostoglandins and thromboxane into the coronary circulation in patients with ischemic heart disease. N Engl J Med 1981; 304: Cohen M, Adams PC, Parry G, et al. Combination antitrombotic therapy in unstable rest angina and non-q wave infarction in nonprior aspirin users. Primary end points analysis from the ATACS trial. Circulation 1994; 89: The Platelet Receptor Inhibition for Ischemic Syndrome Management (PRISM) Study Investigators. A comparison of aspirin plus tirofiban with aspirin plus heparin for unstable angina. N Engl J Med 1998; 338: McFadden EP, Clarke JG, Davies GJ, et al. Effect of intracoronary serotonin on coronary vessels in patients with stable angina and patients with variant angina. J Am Coll Cardiol 1986; 8: Epstein SE, Cannon RO. Site of increased resistance to coronary flow in patients with angina pectoris and normal epicardial coronary arteries. J Am Coll Cardiol 1986; 8: Hochman JS, McCabe CH, Stone PH, et al. Outcome and profile of women and men presenting with acute coronary syndromes. J Am Coll Cardiol 1997; 30: Cannon CP, McCabe CH, Stone PH, et al. The electrocardiogram predicts one-year outcome of patients with unstable angina and non-q wave myocardial infarction. Results of the TIMI III Registry ECG Ancillary Study. J Am Coll Cardiol 1997; 30: Braunwald E, Antman EM, Beasley JW, et al. ACC/AHA guidelines for the management of patients with unstable angina/non-st segment elevation myocardial infarction. A report of the American College of Cardiology/American Heart Association Task Force on Practice Guidelines (Committee on the Management of Unstable Angina and Non-ST Segment Myocardial Infarction). J Am Coll Cardiol 2000; 36: Gottlieb SO, Weisfeldt ML, Ouyang P, et al. Silent ischemia predicts infarction and death during 2 year follow-up of unstable angina. J Am Coll Cardiol 1987; 10: Ryan TJ, Anderson JL, Antman EM, et al. ACC/AHA guidelines for the management of patients with acute myocardial infarction. A report of the American College of Cardiology/American Heart Association Task 129

10 Sezgin AT, Yıldırır A, Müderrisoğlu H Force on Practice Guidelines. J Am Coll Cardiol 1996; 28: Panteghini M, Apple FS, Christenson RH, et al. Use of biochemical markers in acute coronary syndromes. Clin Chem Lab Med 1999; 37: Laquervist B, Diderholm E, Lindahl B, et al. An early invasive treatment strategy reduces cardiac events regardless of troponin levels in unstable coronary artery with and without troponin-elevation: A FRISC II substudy (abstract) Circulation 1999; 100 (Suppl I): The TIMI IIIB Investigators. Effects of tissue plasminogen activator and a comparison of early invasive and conservative strategies in unstable angina and non-q wave myocardial infarction. Results of the TIMI IIIB Trial Circulation 1994; 89: Braunwald E, Zipes D, Libby P. Unstable angina. In: Braunwald E (ed). A Textbook of Cardiovascular Medicine. 6 th ed. Philadelphia: WB Saunders Company, 2001: Cairns JA, Gent M, Singer J, et al. Aspirin, sulfinpyrazone, or both in unstable angina. N Engl J Med 1983; 309: The RISC Group. Risk of myocardial infarction and death during treatment with low dose aspirin and intravenous heparin in men with unstable coronary artery disease. Lancet 1990; 336: ISIS-2 (Second International Study of Infarct Survival) Collaborative Group. Randomized trial of intravenous streptokinase, oral aspirin, both, or neither among cases of suspected acute myocardial infarction. ISIS-2. Lancet 1988; 2: Bennett CL, Weinberg PD, Rozenberg-Ben-Dror K, et al. Thrombotic thrombocytopenic purpura associated with ticlopidine. A review of 60 cases. Ann Intern Med 1998; 128: Yusuf S, Zhao F, Mehta SR, et al. Effects of clopidogrel in addition to aspirin in patients with acute coronary syndromes without ST-segment elevation. N Engl J Med 2001; 345: Mehta SR, Yusuf S, Peters RJ, et al. Effects of pretreatment with clopidogrel and aspirin followed by long term therapy in patients undergoing percutaneous coronary intervention: the PCI-CURE study. Lancet 2001; 358: Braunwald E, Antman EM, Beasley JW, et al. ACC/AHA 2002 guideline update for the management of patients with unstable angina and non-st segment elevation myocardial infarction: A report of the American College Cardiology/American Heart Association Task Force on Practice Guidelines. J Am Coll Cardiol 2002; 40: Topol EJ, Moliterno DJ, Herrmann HC, et al. Comparision of two platelet glycoprotein IIb/IIIa inhibitors, tirofiban and abciximab, for the prevention of ischemic events with percutaneous coronary revascularization. N Engl J Med 2001; 344: Boersma E, Harrington RA, Moliterno DJ, et al. Platelet glycoprotein IIb/IIIa inhibitors in acute coronary syndromes: A meta-analysis of all major randomized clinical trials. Lancet 2002; 359: Simons ML. GUSTO IV ACS. Effect of glycoprotein IIb/IIIa receptor blocker abciximab on outcome in patients with acute coronary syndromes without early revascularization. Lancet 2001; 357: Theroux P, Qiumet H, McCans J, et al. Aspirin, heparin or both to treat unstable angina. N Engl J Med 1988; 319: Becker RC, Ball SP, Eisenberg P, et al. A randomized, multicenter trial of weight-adjusted intravenous heparin dose titration and point-of-care coagulation monitoring in hospitalized patients with active thromboembolic disease. Am Heart J 1999; 137: Fragmin during Instability in Coronary Artery Disease (FRISC) Study Group. Low-molecular-weight heparin during instability in coronary artery disease. Lancet 1996; 347: Klein W, Buchwald A, Hillis SE, et al. Comparision of low-molecular-weight heparin with unfractioned heparin acutely and with placebo for 6 weeks in the management of unstable coronary artery disease. Fragmin in Unstable Coronary Artery Disease (FRIC). Circulation 1997; 96: The FRAX.I.S Study Group. Comparison of two treatment durations (6 days and 14 days) of a low molecular weight heparin with a 6-day treatment of unfractioned heparin in the initial management of unstable angina or non-q wave myocardial infarction. Eur Heart J 1999; 20: Mark DB, Cowper PA, Berkowitz SD, et al. Economic assessment of low-molecular-weight heparin (enoxaparin) versus unfractioned heparin in acute coronary syndrome patients. Results from the ESSENCE randomized trial. Circulation 1998; 97: Yusuf S, Wittes J, Friedman L. Overview of results of randomized clinical trials in heart disease. II. Unstable angina, heart failure, primary prevention with aspirin, and risk factor modification. JAMA 1988; 260: Ludsen JTL. Efficacy of nifedipine and metoprolol in the early treatment of unstable angina in the coronar care unit: Findings from the Holland Interuniversity Nifedipine/metoprolol Trial (HINT). Am J Cardiol 1987; 60: Boden WE, van Gilst WH, Scheldewaert RG, et al. Diltiazem in acute myocardial infarction treated with thrombolytic agents: A randomised placebo-controlled trial. Incomplete Infarction Trial of European Research Collaborators Evaluating Prognosis post- Thrombolysis (INTERCEPT). Lancet 2000; 355: Stenestrand U, Wallentin L. Early statin treatment following acute myocardial infarction and 1-year survival. JAMA 2001; 285: YAZIŞMA ADRESİ Uzm. Dr. Alpay T. SEZGİN Başkent Üniversitesi T p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dal ADANA 130

Akut Koroner Sendromlar ve Güncel Yaklaşım. Yrd.Doç.Dr. Hasan Büyükaslan Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D.

Akut Koroner Sendromlar ve Güncel Yaklaşım. Yrd.Doç.Dr. Hasan Büyükaslan Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D. Akut Koroner Sendromlar ve Güncel Yaklaşım Yrd.Doç.Dr. Hasan Büyükaslan Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D. Kılavuzlar 2011 Israrcı ST-segment yükselmesi belirtileri göstermeyen hastalarda

Detaylı

ST YÜKSELMESİZ AKUT KORONER SENDROMDA GİRİŞİMSEL TEDAVİ STRATEJİSİ

ST YÜKSELMESİZ AKUT KORONER SENDROMDA GİRİŞİMSEL TEDAVİ STRATEJİSİ ST YÜKSELMESİZ AKUT KORONER SENDROMDA GİRİŞİMSEL TEDAVİ STRATEJİSİ Sabahattin Umman İTF Kardiyoloji Anabilim Dalı 1 /18 Akut Koroner Sendromlar Önemleri Miyokart Hasarı Fonksiyon kaybı, Patolojik Fonksiyon

Detaylı

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

BALIK YAĞI MI BALIK MI? BALIK YAĞI MI BALIK MI? Son yıllarda balık yağı ile ilgili kalp damar hastalıklarından tutun da romatizma, şizofreni, AIDS gibi hastalıklarda balık yağının kullanılmasının yararları üzerine çok sayıda

Detaylı

Göğüs ağrılarının ayırıcı tanısı. Prof. Dr. Zeki Öngen İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Göğüs ağrılarının ayırıcı tanısı. Prof. Dr. Zeki Öngen İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Göğüs ağrılarının ayırıcı tanısı Prof. Dr. Zeki Öngen İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Göğüs ağrısı ile ne sıklıkta karşılaşıyoruz? Göğüs ağrısı ile ne sıklıkta karşılaşıyoruz? İngiltere

Detaylı

ELEKTİF OLGULARDA ANTİTROMBOSİT,ANTİTROMBİN TEDAVİ STRATEJİSİ

ELEKTİF OLGULARDA ANTİTROMBOSİT,ANTİTROMBİN TEDAVİ STRATEJİSİ ELEKTİF OLGULARDA ANTİTROMBOSİT,ANTİTROMBİN TEDAVİ STRATEJİSİ Doç.Dr.B.Yılmaz CİNGÖZBAY GATA HAYDARPAŞA EĞİTİM HASTANESİ KARDİYOLOJİ SERVİSİ İSTANBUL İSTANBUL GİRİŞİMSEL KARDİYOLOJİ KURSU 11 Haziran 2011

Detaylı

Akut koroner sendromlarda yeni antiagreganlar. Yrd.Doç.Dr.Mehmet DOKUR Zirve Üniversitesi Emine-Bahaeddin Nakıboğlu Tıp Fakültesi/Acil Tıp AD.

Akut koroner sendromlarda yeni antiagreganlar. Yrd.Doç.Dr.Mehmet DOKUR Zirve Üniversitesi Emine-Bahaeddin Nakıboğlu Tıp Fakültesi/Acil Tıp AD. Akut koroner sendromlarda yeni antiagreganlar Yrd.Doç.Dr.Mehmet DOKUR Zirve Üniversitesi Emine-Bahaeddin Nakıboğlu Tıp Fakültesi/Acil Tıp AD. Akut Koroner Sendrom(ACS) ST Segment Elevasyonlu Miyokart İnfarktüsü(STEMI)

Detaylı

Göğüs Ağrısı; Anjina Pektoris; Akut Koroner Sendrom; Acute Coronary Syndrome; Unsable Angina; Anstabil Anjina pektoris;

Göğüs Ağrısı; Anjina Pektoris; Akut Koroner Sendrom; Acute Coronary Syndrome; Unsable Angina; Anstabil Anjina pektoris; KALP AĞRISI Göğüs Ağrısı; Anjina Pektoris; Akut Koroner Sendrom; Acute Coronary Syndrome; Unsable Angina; Anstabil Anjina pektoris; Kalp ağrısı yada Akut koroner sendrom kalbe giden kan akımının aniden

Detaylı

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI Doç.Dr.Mitat KOZ Fiziksel Uygunluk Test Sonuçları Klinik Egzersiz Test Sonuçları Fiziksel Uygunluk Test Sonuçlarının Yorumlanması Bireyler arası karşılaştırmalar

Detaylı

Akut Koroner Sendromlarda Glikoprotein IIB/IIIA Reseptör Blokerlerinin Kullanımı

Akut Koroner Sendromlarda Glikoprotein IIB/IIIA Reseptör Blokerlerinin Kullanımı Akut Koroner Sendromlarda Glikoprotein IIB/IIIA Reseptör Blokerlerinin Kullanımı Enver ATALAR*, Lale TOKGÖZOĞLU* * Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı, ANKARA Akut koroner sendromlar

Detaylı

Stabil koroner arter hastalığında doğrular ve yanlışlar:

Stabil koroner arter hastalığında doğrular ve yanlışlar: Stabil koroner arter hastalığında doğrular ve yanlışlar: Hangi asemptomatik hastaya revaskülarizasyon? Prof. Dr. Sabri Demircan İstanbul Bilim Üniversitesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Koroner arter hastalığında

Detaylı

Koroner Arter Hastalığında Tanı Uzm. Dr. Zehra İlke Akyıldız İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniğiiği Aşağıdakilerden hangisi tipik göğüs ağrısının özellikleridir? a) Retrosternal

Detaylı

Tromboz ve tromboz tedavisi komplikasyonları. Prof. Dr. Özcan Bör Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi

Tromboz ve tromboz tedavisi komplikasyonları. Prof. Dr. Özcan Bör Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Tromboz ve tromboz tedavisi komplikasyonları Prof. Dr. Özcan Bör Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Trombozun komplikasyonları Trombozun kliniği; tromboembolik olayın yerine,

Detaylı

Akut Koroner Sendrom da Yeni Nesil Antikoagülanlar

Akut Koroner Sendrom da Yeni Nesil Antikoagülanlar Akut Koroner Sendrom da Yeni Nesil Antikoagülanlar Dr. Özgür SÖĞÜT Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Acil Tıp Kliniği, İSTANBUL Sunu Planı AKS de sekonder korunma Yeni Nesil Antikoagulanlar 7 adet

Detaylı

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENFOMA LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENF SİSTEMİ NEDİR? Lenf sistemi vücuttaki akkan dolaşım sistemidir. Lenf yolu damarlarındaki bağışıklık hücreleri,

Detaylı

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili;

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; KORONER RİSK TESTİ Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili; Koroner kalp hastalıklarına yol açan kolesterol ve lipit testleridir. Koroner risk testleri

Detaylı

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON 1 Tarifname Teknik Alan BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON Buluş, böbreküstü bezi yetmezliğinin tedavisine yönelik oluşturulmuş bir formülasyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

Non-ST Elevasyonlu Akut Koroner Sendromlar. Dr. Şeref Emre Atiş Okmeydanı E.A.H. Acil Tıp

Non-ST Elevasyonlu Akut Koroner Sendromlar. Dr. Şeref Emre Atiş Okmeydanı E.A.H. Acil Tıp Non-ST Elevasyonlu Akut Koroner Sendromlar Dr. Şeref Emre Atiş Okmeydanı E.A.H. Acil Tıp Sunum Planı Kaynak AKS tanımı Epidemiyoloji Patogenez Başlangıç Değerlendirme ve Yönetim Tedavi AKS? Başlangıçta

Detaylı

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1 Sağlık Reformunun Sonuçları İtibariyle Değerlendirilmesi 26-03 - 2009 Tuncay TEKSÖZ Dr. Yalçın KAYA Kerem HELVACIOĞLU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Türkiye 2004 yılından itibaren sağlık

Detaylı

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA 1. vaka S.P ERKEK 1982 DOĞUMLU YUTMA GÜÇLÜĞÜ ŞİKAYETİ MEVCUT DIŞ MERKEZDE YAPILAN ÖGD SONUCU SQUAMOZ HÜCRELİ CA TANISI ALMIŞ TEKRARLANAN

Detaylı

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Hücre zedelenmesi etkenleri Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Homeostaz Homeostaz = hücre içindeki denge Hücrenin aktif olarak hayatını sürdürebilmesi için homeostaz korunmalıdır Hücre zedelenirse ne olur? Hücre

Detaylı

DR. ERGÜN ÇİL. www.erguncil.com

DR. ERGÜN ÇİL. www.erguncil.com DR. ERGÜN ÇİL www.erguncil.com TAŞİARİTMİLER BURSA TABİP ODASI 2014 2 TAŞİARİTMİLER BURSA TABİP ODASI 2014 3 DR. ERGÜN ÇİL www.erguncil.com Taşiaritmiler: Dar QRS li ( 0.08 sn) taşikardi Sinüzal taşikardi

Detaylı

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ KORELASON VE REGRESON ANALİZİ rd. Doç. Dr. S. Kenan KÖSE İki ya da daha çok değişken arasında ilişki olup olmadığını, ilişki varsa yönünü ve gücünü inceleyen korelasyon analizi ile değişkenlerden birisi

Detaylı

KORONER ARTER HASTALIĞINDA BETA BLOKERLER GÖZDEN DÜŞÜYOR MU?

KORONER ARTER HASTALIĞINDA BETA BLOKERLER GÖZDEN DÜŞÜYOR MU? KORONER ARTER HASTALIĞINDA BETA BLOKERLER GÖZDEN DÜŞÜYOR MU? TABİ Kİ HAYIR, HER HASTAYA VERMELİYİZ DR. SABRİ DEMİ RCAN Beta Blokerler Adrenerjik reseptörler katekolaminler tarafından stimüle edilen G-protein

Detaylı

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK GİRİŞ Yaygın anksiyete bozukluğu ( YAB ) birçok konuyla, örneğin parasal, güvenlik, sağlık,

Detaylı

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM)

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM) BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM) Buğday rüşeymi buğday başağının alt kısmında bulunan embriyodur. Buğdayın 1 tonundan sadece 1 kilogram rüşeym elde edilebilmektedir. Rüşeym özel yöntemlerle elde edilmediği

Detaylı

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit 2016 un türevi 1. ROMATİZMAL ATEŞ NEDİR? 1.1 Nedir? Romatizmal ateş, streptokok adı

Detaylı

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün Veri Toplama Yöntemleri Prof.Dr.Besti Üstün 1 VERİ (DATA) Belirli amaçlar için toplanan bilgilere veri denir. Araştırmacının belirlediği probleme en uygun çözümü bulabilmesi uygun veri toplama yöntemi

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

APAH: konjenital kalp hastalığı. Prof. Dr. Sanem Nalbantgil Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD 2015 ADHAD 2. PAH OKULU

APAH: konjenital kalp hastalığı. Prof. Dr. Sanem Nalbantgil Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD 2015 ADHAD 2. PAH OKULU APAH: konjenital kalp hastalığı Prof. Dr. Sanem Nalbantgil Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD 2015 ADHAD 2. PAH OKULU Klinik Sınıflama 2009 Eisenmenger Sendromu ve sistemik komplikasyonlar European

Detaylı

YAŞLILARDA KORONER ARTER HASTALIĞI. Barış İKİTİMUR Bilgehan KARADAĞ Zeki ÖNGEN CORONARY ARTERY DISEASE IN THE ELDERLY

YAŞLILARDA KORONER ARTER HASTALIĞI. Barış İKİTİMUR Bilgehan KARADAĞ Zeki ÖNGEN CORONARY ARTERY DISEASE IN THE ELDERLY YAŞLILARDA KORONER ARTER HASTALIĞI ÖZ Özel Sayı 2, 2010 (13-20) Barış İKİTİMUR Bilgehan KARADAĞ Zeki ÖNGEN Yaşlanma ile birlikte koroner kalp hastalığı insidansı artmaktadır. Koroner arter hastalığının

Detaylı

AKUT KORONER SENDROMLARDA OLASILIK SKORLARI VE STRES TESTLERİNİN KULLANIMI

AKUT KORONER SENDROMLARDA OLASILIK SKORLARI VE STRES TESTLERİNİN KULLANIMI AKUT KORONER SENDROMLARDA OLASILIK SKORLARI VE STRES TESTLERİNİN KULLANIMI Yrd. Doç. Dr. Arif Onur EDEN ERZİNCAN ÜNİVERİSTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI AKUT KORONER SENDROM (AKS) Tanı Kriterleri:

Detaylı

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet Diyabet te Sağlık Önerileri Diyabet BR.HLİ.041 Diyabette Sağlık Önerileri Her sağlıklı birey gibi diyabetli birey de bireysel bakımını sağlamalı; diyabete bağlı gelişen özellikli durumlarda gereken uygulamaları

Detaylı

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler Sayın hast, Hastalıkların teşhisi ve tedavisinde son on yılda çok büyük gelişmeler kaydedildi.

Detaylı

ZOR VAKALAR Doç. Dr. Cuma Yıldırım

ZOR VAKALAR Doç. Dr. Cuma Yıldırım ZOR VAKALAR Doç.. Dr. Cuma YıldY ldırım SORU: Hangi vaka ZOR vakadır? OLGU-1 17 yaşında erkek hasta, 3 gündür olan göğüs ağrısı tarifliyor. Gece 23. 00 de acil servise kardeşleri tarafından getirildi.

Detaylı

Şeker Hastaları için Genel Sağlık Önerileri

Şeker Hastaları için Genel Sağlık Önerileri ÖNEMLİ! İlaçlarınızı düzenli kullanmanız çok önemlidir. Kilonuza dikkat ediniz. Ani bir kan şekeri düşmesi (hipoglisemi) durumuna karşı yanınızda her zaman birkaç adet şeker bulundurunuz. Mutlaka egzersiz

Detaylı

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI Portal Adres NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI : www.cayyolu.com.tr İçeriği : Gündem : http://www.cayyolu.com.tr/haber/nijerya-dan-gelen-yolcuda-ebolaya-rastlanmadi/96318 1/3 SAGLIK IÇIN EGZERSIZ

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALLERİNDE KAPASİTE ARTIRIMI VE LİSANS TADİLİ

ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALLERİNDE KAPASİTE ARTIRIMI VE LİSANS TADİLİ Hukuk ve Danışmanlık ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALLERİNDE KAPASİTE ARTIRIMI VE LİSANS TADİLİ Türkiye de serbest piyasa ekonomisine geçişle birlikte rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösteren,

Detaylı

1. YAPISAL KIRILMA TESTLERİ

1. YAPISAL KIRILMA TESTLERİ 1. YAPISAL KIRILMA TESTLERİ Yapısal kırılmanın araştırılması için CUSUM, CUSUMSquare ve CHOW testleri bize gerekli bilgileri sağlayabilmektedir. 1.1. CUSUM Testi (Cumulative Sum of the recursive residuals

Detaylı

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ Savaş AYBERK, Bilge ALYÜZ*, Şenay ÇETİN Kocaeli Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü, Kocaeli *İletişim kurulacak yazar bilge.alyuz@kou.edu.tr, Tel: 262

Detaylı

LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ. Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi

LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ. Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi Bir etkinliğin sonucunda elde edilen çıktıyı nicel ve/veya nitel olarak belirleyen bir kavramdır.

Detaylı

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR Hepatit C nedir? Hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer hastalığıdır. Hepatit C hastalığı olarak bilinir ve %70 kronikleşir, siroz, karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri

Detaylı

VEZNE PROGRAMINDA POSTA ÜCRETİ İLE İLGİLİ YAPILAN DÜZENLEMELER (Vezne Sürüm: 4.3.0.5) 02.09.2010

VEZNE PROGRAMINDA POSTA ÜCRETİ İLE İLGİLİ YAPILAN DÜZENLEMELER (Vezne Sürüm: 4.3.0.5) 02.09.2010 VEZNE PROGRAMINDA POSTA ÜCRETİ İLE İLGİLİ YAPILAN DÜZENLEMELER (Vezne Sürüm: 4.3.0.5) 02.09.2010 İÇİNDEKİLER 1. EK ÜCRETLERDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER... 2 a. Tarife ve Kademe Ayarları (F4) Ekranında Yapılan

Detaylı

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal

Detaylı

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MEKATRONİK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MEKATRONİK LABORATUVARI 1. BASINÇ, AKIŞ ve SEVİYE KONTROL DENEYLERİ

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MEKATRONİK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MEKATRONİK LABORATUVARI 1. BASINÇ, AKIŞ ve SEVİYE KONTROL DENEYLERİ T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MEKATRONİK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MEKATRONİK LABORATUVARI 1 BASINÇ, AKIŞ ve SEVİYE KONTROL DENEYLERİ DENEY SORUMLUSU Arş.Gör. Şaban ULUS Haziran 2012 KAYSERİ

Detaylı

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER Dünyada üretilen krom cevherinin % 90 ının metalurji sanayinde ferrokrom üretiminde, üretilen ferrokromun da yaklaşık % 90 ının paslanmaz çelik sektöründe

Detaylı

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D. Endotel zedelenmesi ATEROSKLEROZ Monositlerin intimaya göçü Lipid yüklü makrofajlar Sitokinler İntimaya kas h. göçü

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

TİROGLOSSAL DUKTUS KİSTİ EKSTİRPASYONU AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

TİROGLOSSAL DUKTUS KİSTİ EKSTİRPASYONU AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU TİROGLOSSAL DUKTUS KİSTİ EKSTİRPASYONU AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU Hastanın Adı, Soyadı: TC Kimlik No: Baba adı: Ana adı: Doğum tarihi: Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi, Bu yazılı form,

Detaylı

Doç. Dr. Orhan YILMAZ

Doç. Dr. Orhan YILMAZ Yazar Ad 151 Doç. Dr. Orhan YILMAZ İnsanda iletişimin en önemli araçlarından biri olan ses, kişinin duygusal yapısını yansıtan bir olaydır. Yaş ilerledikçe tüm organlarda görülebilen yaşlanma konuşma

Detaylı

Asistan Oryantasyon Eğitimi

Asistan Oryantasyon Eğitimi Türkiye Acil Tıp Derneği Asistan Oryantasyon Eğitimi ST YÜKSELMESİZ Akut Koroner Sendrom SOAP/NSTEMI Gazi Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı 02.04.2011 Sunumu Hazırlayan Dr. Mehmet Mahir KUNT Hacettepe

Detaylı

EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL PRENSİPLERİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ

EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL PRENSİPLERİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL PRENSİPLERİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ EGZERSİZ REÇETESİ? Egzersiz reçetesi bireylere sistematik ve bireyselleştirilmiş fiziksel aktivite önerileri yapılmasıdır. EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL

Detaylı

MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ. 6. Hafta Oda Akustiği

MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ. 6. Hafta Oda Akustiği MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ 6. Hafta Oda Akustiği Sesin Oda İçerisinde Yayınımı Akustik olarak sesin odada yayınımı için, sesin dalga boyunun hacmin boyutlarına göre oldukça küçük olması gerekmektedir.

Detaylı

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu;

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; PROLAKTİNOMA Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; Prolaktinoma beyinde yer alan hipofiz bezinin prolaktin salgılayan tümörüdür. Kanserleşmez ancak hormonal dengeyi bozar. Prolaktin hormonu

Detaylı

BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI

BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI 1 BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI Ölçme sonuçları üzerinde yani amaçlanan özelliğe yönelik gözlemlerden elde edilen veriler üzerinde yapılacak istatistiksel işlemler genel

Detaylı

ÖLÇÜ TRANSFORMATÖRLERİNİN KALİBRASYONU VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

ÖLÇÜ TRANSFORMATÖRLERİNİN KALİBRASYONU VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR 447 ÖLÇÜ TRANSFORMATÖRLERİNİN KALİBRASYONU VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR Hüseyin ÇAYCI Özlem YILMAZ ÖZET Yasal metroloji kapsamında bulunan ölçü aletlerinin, metrolojik ölçümleri dikkate alınmadan

Detaylı

ST elevasyonlu Akut Miyokard İnfarktüsünde Acil Yaklaşım. Dr. Şerife Özdinç Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Acil Tıp AD

ST elevasyonlu Akut Miyokard İnfarktüsünde Acil Yaklaşım. Dr. Şerife Özdinç Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Acil Tıp AD ST elevasyonlu Akut Miyokard İnfarktüsünde Acil Yaklaşım Dr. Şerife Özdinç Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Acil Tıp AD İçerik Tanım EKG Tedavi 2 3 4 5 Tanım MI a ait tipik klinik bulgular Anamnez

Detaylı

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU I- 2008 Mali Yılı Bütçe Sonuçları: Mali Disiplin Sağlandı mı? Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan 2008 mali yılı geçici bütçe uygulama sonuçlarına

Detaylı

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi. www.toraks.org.tr

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi. www.toraks.org.tr Türk Toraks Derneği Türk Toraks Derneği Cep Kitapları Serisi Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı www.toraks.org.tr Editörler HAZIRLAYANLAR Prof. Dr. Münevver Erdinç Ege Üniversitesi

Detaylı

BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol

BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol 1. Giriş Bu yazıda, Bursa daki (ciro açısından) en büyük 250 firmanın finansal profilini ortaya koymak amacındayız.

Detaylı

www.e-dewlet.com BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURULU KARARI

www.e-dewlet.com BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURULU KARARI www.e-dewlet.com BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURULU KARARI Karar i : 11.11.2013 Karar No : 2013/DK-THD/605 Gündem Konusu : Tüketici Şikâyetlerinin İşletmeciler Tarafından Çözülmesine İlişkin Usul ve

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. KULLANMA TALİMATI ASİST 1200 mg toz içeren saşe Ağızdan alınır. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. Bu ilacı

Detaylı

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com Giriş Yönetim alanında yaşanan değişim, süreç yönetimi anlayışını ön plana çıkarmıştır. Süreç yönetimi; insan ve madde kaynaklarını

Detaylı

ALPHA ALTIN RAPORU ÖZET 10 Kasım 2015

ALPHA ALTIN RAPORU ÖZET 10 Kasım 2015 ALPHA ALTIN RAPORU ÖZET 10 Kasım 2015 3 Kasım 2015 tarihli Alpha Altın raporumuzda paylaştığımız görüşümüz; RSI indikatörü genel olarak dip/tepe fiyatlamalarında başarılı sonuçlar vermektedir. Günlük bazda

Detaylı

RADYASYONDAN KORUNMA UZMANLARI DERNEĞİ (RADKOR) NİN

RADYASYONDAN KORUNMA UZMANLARI DERNEĞİ (RADKOR) NİN RADYASYONDAN KORUNMA UZMANLARI DERNEĞİ (RADKOR) NİN Taslak Yönetmelik Hakkındaki Görüşleri Taslağın geneli üzerindeki görüş ve Teklif Yönetmelik Başlığında ; test, kontrol ve kalibrasyon ifadeleri kullanılmıştır.

Detaylı

ÇALIŞAN SAĞLIĞI BİRİMİ İŞLEYİŞİ Hastanesi

ÇALIŞAN SAĞLIĞI BİRİMİ İŞLEYİŞİ Hastanesi KİHG/İŞL-005 19.08.2009 07.08.2012 2 1/8 GÜNCELLEME BİLGİLERİ Güncelleme Tarihi Güncelleme No Açıklama 11.11.2009 1 Belge içeriğinde ve belge numarasında değişiklik yapılması 07.08.2012 2 Komite, başlık,

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım Fonu

Detaylı

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D Vitamin D ve İmmün Sistem İnsülin Sekresyonuna Etkisi Besinlerde D Vitamini Makaleler Vitamin D, normal bir kemik gelişimi ve kalsiyum-fosfor homeostazisi için elzem

Detaylı

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu 3.Klinik Farmakoloji Sempozyumu-TRABZON 24.10.2007 Klinik ilaç araştırmalarına

Detaylı

Tam revaskülarizasyonda CABG standart tedavidir

Tam revaskülarizasyonda CABG standart tedavidir Tam revaskülarizasyonda CABG standart tedavidir Dr. Cem Alhan XVI. Ulusal Kongre, 19-22 Mayıs, Eskişehir Changing patterns of initial treatment selection among medical therapy (MED, yellow line), percutaneous

Detaylı

Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. TÜRKİYE DE TÜBERKÜLOZUN DURUMU Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. DSÖ Küresel Tüberküloz Kontrolü 2010 Raporu Dünya için 3 büyük tehlikeden

Detaylı

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları. Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları. Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA Dersin Amacı Bu dersin amacı, öğrencilerin; Öğretmenlik mesleği ile tanışmalarını, Öğretmenliğin özellikleri

Detaylı

DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ

DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ Orman ve Su İşleri Bakanlığından: DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Maksat, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Maksat MADDE 1 (1) Bu Tebliğin maksadı, küçük yerleşim yerlerinde son kullanıcıya ulaşan

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 05 Kasım 2009 04:07 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Kasım 2009 04:29

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 05 Kasım 2009 04:07 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Kasım 2009 04:29 Dünyanın Derdi Depresyon Dünyada 120 milyon kişi depresyonda. 185 ülkenin verilerine göre 2020 yılında kalp hastalıklarından sonra ikinci sırada depresyon olacak. İSTANBUL - Türkiye psikiyatri Derneği'nin

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (Değişik:RG-14/2/2014-28913) (1) Bu Yönetmeliğin amacı; yükseköğrenim

Detaylı

Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ

Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü UYGULAMA VİDEOSU LİTERATÜR GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ SUPRATHEL Geçici Deri Eşdeğeri İle Yenilikçi Yanık ve Yara Tedavisi

Detaylı

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma) .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Kanama ve Tromboza E ilim Sempozyum Dizisi No: 36 Kas m 2003; s. 185-189 Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 23-26 MAYIS 2013 - İZMİR Grup Adı : Özel Hukuk 1. Grup Konu : İş ve sosyal güvenlik davaları Grup Başkanı : Mehmet YILDIZ (Yargıtay Tetkik

Detaylı

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. KAVRAMLAR Büyüme ve Gelişme Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. Büyüme Büyüme, bedende gerçekleşen ve boy uzamasında olduğu gibi sayısal (nicel) değişikliklerle ifade edilebilecek yapısal

Detaylı

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir.

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir. İZMİR ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Amaç ve Kapsam MADDE 1 (1) Bu Yönerge; İzmir Üniversitesi nin Fakülteleri, Meslek Yüksekokulu ve bölümlerinde ÖSYM ve Üniversite tarafından

Detaylı

DİKKAT! SORU KİTAPÇIĞINIZIN TÜRÜNÜ "A" OLARAK CEVAP KÂĞIDINA İŞARETLEMEYİ UNUTMAYINIZ. SAYISAL BÖLÜM SAYISAL-2 TESTİ

DİKKAT! SORU KİTAPÇIĞINIZIN TÜRÜNÜ A OLARAK CEVAP KÂĞIDINA İŞARETLEMEYİ UNUTMAYINIZ. SAYISAL BÖLÜM SAYISAL-2 TESTİ ALES İlkbahar 007 SAY DİKKAT! SORU KİTAPÇIĞINIZIN TÜRÜNÜ "A" OLARAK CEVAP KÂĞIDINA İŞARETLEMEYİ UNUTMAYINIZ. SAYISAL BÖLÜM SAYISAL- TESTİ Sınavın bu testinden alacağınız standart puan, Sayısal Ağırlıklı

Detaylı

AMAÇ: Hastalarımızın ve hasta yakınlarının tedavi öncesi, tedavi sırasında ve tedavi sonrasında bilgilendirilmesini ve eğitilmesini sağlamak.

AMAÇ: Hastalarımızın ve hasta yakınlarının tedavi öncesi, tedavi sırasında ve tedavi sonrasında bilgilendirilmesini ve eğitilmesini sağlamak. AMAÇ: Hastalarımızın ve hasta yakınlarının tedavi öncesi, tedavi sırasında ve tedavi sonrasında bilgilendirilmesini ve eğitilmesini sağlamak. KAPSAM: Tüm ayaktan ve yatarak tedavi gören hasta ve hasta

Detaylı

Dr. Ayşegül Gümrükçü Trabzon Kanuni EAH Mayıs 2016 Trabzon

Dr. Ayşegül Gümrükçü Trabzon Kanuni EAH Mayıs 2016 Trabzon Dr. Ayşegül Gümrükçü Trabzon Kanuni EAH 26 29 Mayıs 2016 Trabzon 1 Göğüs ağrısı veya AKS şüphesi AS başvurularının önemli bir sebebi (%10), 6milyon/yıl başvuru ABD de Hastaneye yatışların %25 nedeni Fakat

Detaylı

Ödem, hiperemi, konjesyon. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Ödem, hiperemi, konjesyon. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Ödem, hiperemi, konjesyon Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 1 Hemodinamik bozukluklar Ödem Hiperemi / konjesyon Kanama (hemoraji) Trombüs / emboli İnfarktüs Şok 2 Hemodinamik bozukluklar Ödem 3 Ödem Tanım: İnterstisyel

Detaylı

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir?

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir? Aile Hekimliği Sürekli Mesleki Gelişim Programı Hayatınız boyunca öngöremediğiniz ve hayat kalitenizi düşürecek pek çok sorun yaşayabilirsiniz. Şeker hastalığı(kısa olarak Diyabet diyebiliriz) ve obezite

Detaylı

ACİL SERVİSTE NÖBET YÖNETİMİ UZ DR SEMRA ASLAY YDÜ HASTANESİ ACİL SERVİS MART 2014

ACİL SERVİSTE NÖBET YÖNETİMİ UZ DR SEMRA ASLAY YDÜ HASTANESİ ACİL SERVİS MART 2014 UZ DR SEMRA ASLAY YDÜ HASTANESİ ACİL SERVİS MART 2014 Nöbet Beyin hücrelerindeki aşırı ve anormal elektrik deşarjına bağlı olarak serebral fonskiyonların baskılanması ile sonuçlanan bir durum Epilepsi

Detaylı

Lisansüstü Programlar, Başvuru ve Kabul Yönetmeliği Sayfa: 1

Lisansüstü Programlar, Başvuru ve Kabul Yönetmeliği Sayfa: 1 DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLAR, KAYIT VE KABUL YÖNETMELİĞİ DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ LİSANSÜSTÜ EĞİTİM, ÖĞRETİM VE ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ KURULUŞ, İŞLEYİŞ VE ÇALIŞMA ESASLARI TÜZÜĞÜ (Madde

Detaylı

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR Sektörlere Göre Dağılım 60 %52 50 %39 %46 Tarım 40 Sanayi 30 % 14 %19 %21 İnşaat 20 %8 10 % 1 Hizmetler 0 KADIN ERKEK 2

Detaylı

GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM. 1. Açıklama

GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM. 1. Açıklama GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM 1. Açıklama 1.1.Proje Ortaklarının Adları: Uzman Klinik Psikolog Özge Yaren YAVUZ ERDAN, Uzman Klinik Psikolog Elvan DEMİRBAĞ, Uzman Klinik Psikolog Nilay KONDUZ 1.2.Nihai

Detaylı

Akut Koroner Sendromlar

Akut Koroner Sendromlar Akut Koroner Sendromlar Tanısal Yaklaşım Dr. Cihan Örem Kardiyoloji Anabilim Dalı 27. 4. 2018 Koroner Arter Hastalığı 1. Kronik koroner arter hastalığı (KAH) 2. Akut koroner sendromlar 1 KRONİK KAH 2 Epidemiyoloji

Detaylı

Tarifname KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

Tarifname KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON 1 Tarifname Teknik Alan KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON Buluş, kronik yorgunluk sendromunun tedavisine yönelik oluşturulmuş bir kompozisyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man

Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man 214 EK M-ARALIK DÖNEM BANKA KRED LER E M ANKET Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man nin 214 y dördüncü çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 9 Ocak 215

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin Madde: Her bir ampul 1000 mg Kolin alfoskerat a

Detaylı

UÜ-SK ORGAN VE DOKU NAKLİ PROSEDÜRÜ

UÜ-SK ORGAN VE DOKU NAKLİ PROSEDÜRÜ Rev. No : 01 Rev.Tarihi : 13 Haziran 2012 1/ 1. Amaç: UÜ-SK da organ ve doku nakli hizmetlerinden yararlanacak hastaların ve/veya canlı vericilerinin başvuru kriterlerinin ve organ bekleme listelerine

Detaylı

28 Mayıs 2016 tarihli ve 29725 sayılı Resmî Gazetede yayınlanmıştır. KURUL KARARI. Karar No : 6282-3 Karar Tarihi : 13/05/2016

28 Mayıs 2016 tarihli ve 29725 sayılı Resmî Gazetede yayınlanmıştır. KURUL KARARI. Karar No : 6282-3 Karar Tarihi : 13/05/2016 28 Mayıs 2016 tarihli ve 29725 sayılı Resmî Gazetede yayınlanmıştır. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan : KURUL KARARI Karar No : 6282-3 Karar Tarihi : 13/05/2016 Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun

Detaylı

ALPHA ALTIN RAPORU ÖZET 26 Ocak 2016

ALPHA ALTIN RAPORU ÖZET 26 Ocak 2016 ALPHA ALTIN RAPORU ÖZET 26 Ocak 2016 19 Ocak 2016 tarihli Alpha Altın raporumuzda paylaştığımız görüşümüz; Kısa dönemde 144 günlük ortalama $1110.82 trend değişimi için referans takip seviyesi olabilir.

Detaylı

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Dr. Asım Armağan Aydın Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Dr. Asım Armağan Aydın Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu antalya EAH Çalışmaya Katılan

Detaylı

1 OCAK - 31 ARALIK 2015 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU (Tüm tutarlar, aksi belirtilmedikçe Türk Lirası ( TL ) cinsinden ifade edilmiştir.

1 OCAK - 31 ARALIK 2015 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU (Tüm tutarlar, aksi belirtilmedikçe Türk Lirası ( TL ) cinsinden ifade edilmiştir. A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE BAKIŞ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka arz tarihi: 16 Temmuz 2014 31 Aralık 2015 tarihi itibariyle Fonun Yatırım Amacı Portföy Yöneticileri Fon Toplam Değeri Portföyünde

Detaylı

MİYOKARDIN İSKEMİK SORUNLARINA YAKLAŞIM

MİYOKARDIN İSKEMİK SORUNLARINA YAKLAŞIM MİYOKARDIN İSKEMİK SORUNLARINA YAKLAŞIM Akut Koroner Sendrom ST elevasyonlu miyokard infarktüsü (STEMI) ST elevasyonsuz miyokard infarktüsü (NSTEMI) Kararsız angina pektoris (KA) Tanı Semptomlar (angina

Detaylı