Özel okula giden başarılı oluyor. İdealsiz yetiştirilen çocuklar başarılı olamıyor. iisveç in önde gelen üniversitelerinden

Transkript

1 İki ülke arasında ticari köprüler kurun Türkiye kökenli girişimciler tarafından kurulan İsveç Türk İşadamları Federasyonu (SWETÜRK), Türkiye ye bir iş gezisi düzenledi. SAYFA05 Polis, toplumumuzun yapısını yansıtmalı Güney Stockholm Emniyet Müdürü Christian Agdur, Artık farklı kültürlerden oluşan toplum ile iyi bir ilişki kurabilmek için teşkilatımıza daha çok sayıda etnik kökenli polis almak istiyoruz dedi. SAYFA09 KASIM 2012 YIL:2 SAYI:15 ÜCRETSİZDİR AYLIK HABER VE REKLAM GAZETESİ Özel okula giden başarılı oluyor BİR ZAMANLAR ÖZEL OKULLARA oldukça mesafeli yaklaşan İsveç te yetkililer şimdilerde özel okulların eğitime getirdiği kaliteyi konuşuyor. Yapılan araştırmalar özel okulların öğrencilerin başarısı üzerinde pozitif etki yaptığını gösteriyor. SAYFA 14 İdealsiz yetiştirilen çocuklar başarılı olamıyor iisveç in önde gelen üniversitelerinden KTH de (Royal İnstitute of Technology) Fonksiyonel Malzemeler Bölüm Başkanlığına yükselen Doçent Dr. Muhammet Toprak, idealsiz yetiştirilen çocukların hayatlarının ilerleyen dönemlerinde başarılı olamadığını vurgulayarak, Yeni nesillerimiz her şeyi hazır bulduğu için, her şeyi anne ve babadan zahmetsiz bir şekilde elde ettikleri için eğitimin önemine inanmıyorlar. dedi. SAYFA 12 Prenses Madeleine nişanlandı Ercan Kargılı yazdı Yıkılan Yuvalar Konyaspor direkten döndü Dü ük Fiyatlı Ulusal ve Uluslararası Aramalar için Ön Ödemeli Sim Kart Lycamobile ile TÜRK YE artık çok yakın!

2 02 EDİTÖRÜN NOTU Nedir bu derdin ilacı? Türkiye den İsveç e göçün üzerinden onyıllar geçti. Pek yakında İsveç e göçün 50. yılını kutlayacağız. Diyorum ki nasıl her yılın sonunda o yılın muhasebesi çıkarılıyor, kar, zarar hesabı yapılıyor, biz de yeni vatanımız İsveç te toplum olarak 50 yılda hangi noktadan hangi noktaya geldik, ne kadar mesafe kat ettik, mevcut sorunlarımız nelerdir, eksikliklerimiz, güzel yanlarımız nelerdir vs. benzer meselelerimizi ölçülü bir şekilde masaya yatırsak! Ülke siyasetinde neredeyiz, ekonomik olarak ülkeye ne katkımız var, eğitimde başarılı mıyız, medyada ne kadar etkiliyiz, kısaca hayatın her alanında hangi noktadayız? Özeleştiriyse, özeleştiri, övgü ise övgü ama ölçülü yapsak. Yani ne eleştiriler bizi ümitsizliğe sevk etsin ne de övgüler bizi şımartsın. Bu konuda seminerler, paneller, konferanslar organize edilse..toplumumuza önümüzdeki yıllar adına bir ufuk gösterilse.. İNSAN BU İnsan en ham haliyle her zaman eksikliği başkasında arar. Ancak güvenilir bir rehber eşliğinde yorumlanan ve kademe kademe olgunlaşan bir hayat serüveni, engebeleri ve gel gitleri ile insana etrafındaki bütün eksikliklerin kaynağının aslında kendisi olduğunu öğretir. Evet, itiraf edelim etrafımızda yani kendi dünyamızda olan eksiklikler, yanlışlıklar vs. olumsuzlukların kaynağı aslında tam biz kendimiziz. Bu itiraf bir zaaf değildir. Tam aksine doğru yola girmenin ilk adımıdır. Bu ifade ettiğim hakikat bir insan için geçerli olduğu gibi bir toplum içinde geçerlidir. Bütün bunları bana düşündüren ise İsveç in önde gelen üniversitelerinden KTH de (Royal İnstitute of Technology) Fonksiyonel Malzemeler Bölüm Başkanı olma başarısı gösteren Doçent Dr. Muhammet Toprak ile yaptığım söyleşi oldu. Sayın Toprak, bu ülkede milletimizin karakterini, güzelliklerini bu insanlara anlatabilmemiz ve gösterebilmemiz için sosyo ekonomik olarak iyi bir yerde olmamız gerektiğini söylüyor. Bunun yolu olarak da eğitimi işaret ediyor. Genellikle insanlarımızdan duyduğum Göçmen kökenli olduğumuz için önümüz kesiliyor. Gizli bir ırkçılık var şeklinde yakınmalara kesinlikle katılmıyor. Toprak, Bizde eksik olan sadece azim, bu zor geldiği için birçok kişi işin kolayına kaçıyor. Kendi kendini tatmin adına böyle boş bir mazerete sığınıyor diye konuşuyor. Her şeyin başı olan eğitim alanında çocuklarımıza çok bir şey veremediğimiz düşüncesine sahip olan Toprak ın çözüm önerisi ise iki kelimeden oluşuyor; İdeal ve rol model. Yani her şeyi maddi olarak değerlendirmeyi bırakıp çocuklarımızı tüm insanlığın yararını ve faydasını öne olan bir ideal ile donatmak. Bunun yanı sıra çocuklarımıza bu meyanda öne çıkmış, kendini ispatlamış başarılı örnekleri tanıtmak. Gördüğünüz gibi çözüm çok uzakta değil. Ama ilk adımı atmamız gerekiyor. İsterseniz önce ben söyleyeyim. Kendi etrafımdaki bütün başarısızlıkların, eksikliklerin ve olumsuzlukların en büyük sebebi benim. Bunu söylemenin kolay olmadığını biliyorum ama bu sözleri hazmettiğimizde önümüz açılacak diye düşünüyorum. İBRAHİM KAYA i.kaya@haberisvec.com KASIM İŞTE BU ANLAYIŞ İsveç polisi, insanımızın yoğun olarak devam ettiği Stockholm de, Fittja Ulu Camii nde Polis Tanıtım Günü düzenledi. Cami avlusuna ve caminin konferans salonuna kurulan stantlar ile polis teşkilatı ve polis araçları vatandaşlara tanıtıldı. Tanıtım gününün, Polisin vatandaş ile sağlam bir diyalog kurması için, polis teşkilatının vatandaşlara sevdirilmesi için harika ve yararlı bir PR çalışması olduğunu düşünüyorum. Program sonunda Fittja bölgesi Polis Komiseri Mikael Jonsson ile görüşme imkânı buldum. Beni özellikle Komiser Jonsson un Biz bu insanların ödediği vergiler ile görevimizi yapıyoruz sözü etkiledi. Jonsson un biz maaşımızı ve araçlarımızı vatandaşlarımızın ödediği paralar ile aldık, şimdi de buraya gelerek, o paralar ile ne yaptığımızı, ne araçlar aldığımızı gösteriyoruz şeklinde bir anlayışa sahip olması hoşuma gitti. Sanırım Jonsson un sözlerinde ifadesini bulan bu hizmet anlayışı bir toplumun geleceği için son derece değerli ve önemli bir anlayış. Yine polis tanıtım günü vesilesiyle Güney Stockholm (Södertorn) Emniyet Müdürü Christian Agdur ile makamında bir söyleşi gerçekleştirme imkânı buldum. Demokrasiye ve onun değerlerine inanan Polis teşkilatının ülkede yaşayan hiç bir kimseye farklı bir gözle bakmadığının altını çizen Agdur, Biz bölgemizde yaşayanları etnik kökenine veya dini inancına göre ayırmıyoruz. dedi. Teşkilat olarak işlerini iyi yapabilmek adına insanların bir polis gördüğünde güven duyarak bu bizim polis şeklinde düşünmesini sağlamanın önemli olduğunu düşündüklerini ifade eden Agdur, Polis toplumun zaten doğal bir parçası. Biz insanlara bu algıyı vermek istiyoruz diye konuştu. Sayın Agdur un vatandaşlar arasında hiçbir ayrımcılık yapmadıklarını söylemesi, vatandaşın polise yakınlık duymasını istediklerini ifade etmesi de son derece etkileyiciydi. Bu sözler bir devlette memurların ve bürokratların vatandaşlar arasında hiçbir ayrım yapmaması, bunun yanı sıra kendilerini vatandaştan ayrı, imtiyazlı bir sınıf olarak görme yerine vatandaşla özdeşleşme yoluna girmeyi tercih etmesinin önemini ortaya koydu. Hiç şüphesiz bu bakış açısına sahip bir hizmet anlayışı sağlıklı ve sorumlu bir düşüncenin ürünü. KÜNYE Sahibi: SVERIGE ZAMAN AB Yayın Editörü: İbrahim Kaya Haber Merkezi: Atila Altuntaş, Emre Oğuz, Sadettin Tuncay, Ahmet Özdemir Adres: Botvid Business Center Fågelviksvägen 9H Norsborg /STOCKHOLM Tel.: (0) Fax.: (0) Mobil: (0) info@haberisvec.com Reklam: reklam@haberisvec.com Internet: Baskı: Boldprinting Sverige ISSN: Gazeteniz 40 bin okura ulaşıyor Üç yaşındaki İsveçli çocukların yarısı internet kullanıyor i Üç yaşındaki İsveçli miniklerin yarısının internet kullandığı ortaya çıktı. İsveç Internet Altyapısı Vakfı nın son yaptığı araştırmaya göre, üç yaşındaki minik İsveçlilerin yarısı ve 10 yaşındaki çocukların ise üçte ikisi internette sörf yapıyor. Kız çocukların, erkek çocuklara göre daha aktif olduğu belirtilen araştırmada, minik yaştaki çocukların genellikle ebeveynleriyle birlikte online oyun oynadıkları ya da video izledikleri kaydedildi. Konuyla ilgili İsveç resmi haber ajansı TT ye konuşan proje yöneticisi Janne Elvelid, İnternetin genç ve çocuklar tarafından kullanılmakta olduğunu yıllardır gözlemliyor ve bunun bir yerde duracağını düşünüyorduk, ancak şimdi görüyoruz ki internet, artık üç yaşındaki minikler için de bir eğlence aracı dedi. Araştırmada ayrıca, İsveçlilerin yarısının cep telefonları üzerinden ve beşte birisinin de tablet bilgisayarları aracılığıyla internette sörf yaptıklarının altı çizildi. HABERİSVEÇ STOCKHOLM

3 03 EKİM DAN A 300 VE MESAJLAR * 50Kr Kr Kr Numaranızı Lycamobile a ta ıyın ve ekstra 100 Kr # kazanın * Fria minuter och SMS i tabellen ovan gäller under kampanj perioden och endast vid de 3 första påladdningarna under kalendermånaden. Dina fria SMS samt samtalsminuter är endast gilitiga 30 dagar från och med påladdnings datum. Efter att de fria minuterna och SMS har användts eller utgått kommer samtal till Lycamobile debiteras 0,19 kr/min samt startavgift på 0,99 kr per samtal. SMS till Lycamobile kommer att debiteras 0,49 kr/sms. Detta erbjudandet gäller endast under en kort period. 6. Vi erhåller rätten att ersätta, ändra eller dra tillbaka kampanjen, eller dess villkor, när som helst och detta kommer att meddelas på vår hemsida Erbjudandet gäller från och med 01/08/2012 till 30/11/2012. # Flytta ditt nuvarande nummer till Lycamobile och du kommer få 100 kr extra kredit. 25 kr kredit kommer att överföras till din Lycamobile så fort ditt nummer blivit porterat till oss. Resterande krediter kommer att bli överförda med 25 kr I månaden för varje månad du fortsätter använda Lycamobile, upp till För mer information, besök

4 04 GÜNDEM KASIM ATİLA ALTUNTAŞ Dudak uçuklatan rakamlar Okumak, insan için en kolay ve en etkili öğrenme yoludur. Gelişmiş ülke toplumlarının, sahip oldukları bilgilerin yüzde 60 ını bu yolu kullanarak edindikleri bilinen bir gerçektir. Geri kalmış toplumların karşılaştıkları sorunların birçoğunun kaynağında ise eğitimsizlik yer almaktadır. Geri kalmış toplumlarda kişiler, okuyarak geçirebilecekleri zamanın çoğunu kahvehanelerde oyun oynayarak yararsız işlerle harcamaktadır. Bu gün İsveç dünyada en gelişmiş ülkelerin arasında gösteriliyorsa Bu gün İsveç dünyada en gelişmiş ülkelerin arasında gösteriliyorsa bunun en önemli sebebi kitap okuma oranının çok yüksek olmasına bağlıdır. bunun en önemli sebebi kitap okuma oranının çok yüksek olmasına bağlıdır. Aftonbladet gazetesi, Kia-index reyting ölçme sitesinden aldığı rakamlarla, geçen hafta internet üzerinden en çok okunan haber sitelerini yayınladı. Çıkan sonuçlar 10 milyon nüfuslu İsveç te dudak uçurtan cinsten. Kia-index in ölçüm rakamlarına göre, geçen hafta Aftonbladet gazetesi günlük 5 milyon 480 bin tık almış. Sadece cep telefon üzerinden gazetenin internet sayfasını takip edenlerin oranı günlük 2, 5 milyon kişi. Yine sadece cep telefonundan 50 milyon haber, makale okunmuş. Diğer gazetelerin web sitelerinin okunma oranları da şöyle: Nyheter 24, 2 milyon 867 bin. Expressen, 2 milyon 147 bin. Dagens Nyheter 1 milyon 554 bin. Svenska Dagbladet 1 milyon 457 bin. Bu rakamlara bakarak, millet haberleri internetten okuyor, kimse gazete satın alamaz demeyin. Günlük bedava dağıtılan Metro gazetesini de bir tarafa bırakırsak, gazetelerin yayınladıkları satış rakamlarına göre, Aftonbladet günlük 800 bin, Expressen 600 bin, diğer iki büyük gazete de 400 bin satıyor. Sonuç olarak insanoğlu bilmediği şeyin düşmanıdır. Bazı toplumlarda yaşanan tüm felaketlerin sebebi cehaletten kaynaklanmaktadır. Cehaleti yenebilmenin tek çaresi ise okumaktır. Göçmenler Bürosu geri adım attı İKİ YAŞINDAKİ ÇOCUĞU sınır dışı ederek tepki çeken Göçmenler Bürosu geri adım attı. Cezayirli bir annenin iki yıl önce İsveç te dünyaya getirdikten sonra terk ettiği 2 yaşındaki kız çocuğuna geçici oturma izni verildi. HABERİSVEÇ STOCKHOLM iisveç te son aylarda tartışma konusu olan ve ülkede kalması için gazeteler tarafından 1 milyon imzanın toplandığı bildirilen Cezayirli küçük kız çocuğu Haddile ile ilgili son kararı bugün İsveç Göçmen Dairesi verdi. Daire, Fransız vatandaşı Cezayirli annenin İsveç te doğum yaptıktan sonra bırakıp gittiği, İsveç sosyal kuruluşlarının yardımıyla büyüyen küçük Haddile nin psikolojik durumunun sınır dışı edilmesine uygun olmadığına karar verdi. İsveç Göçmen Dairesi nin açıklamasına göre, ismi açıklanmayan Cezayir uyruklu Fransız vatandaşı bir anne, iki yıl önce İsveç in Lund kentinde hastanede doğum yaptıktan bir süre sonra kızını bırakıp ortadan kayboldu. Sosyal hizmetlere teslim edilen küçük kızı, bir aile evlat edinmek istedi. Ancak Haddile nin oturma izini olmadığı için İsveç Göçmen Dairesi, kızın Fransa ya sınır dışı edilebileceği tartışmalarını başlattı. Bu sırada, Cezayir den bir kadın, kızını doğurduktan sonra Fransa ya iş ve ev bulmak için gittiğini, Cezayir deki İsveç Büyükelçilik yetkilileriyle birkaç kez konuştuğunu ve kızını geri istediğini iddia etti. İsveç dünyanın en yaşanacak ülkesi iingiltere Düşünce Kuruluşu Legatum dünya ülkeleri arasında cıyla 5 standarda baktı. Buna göre, eğişanacak en iyi ülkeyi belirlemek ama- yaptığı araştırmaya göre, İskandinavya tim, sağlık, yaşam kalitesi, ekonomik ülkeleri yaşam kalitesinin en yüksek rekabet gücü ve siyasi durum koşulları gözönünde bulunduruldu. Büyük olduğu ülkeler seçildi.dünyada yaşam kalitesi en yüksek ülke Norveç seçilirken, sıralamada Danimarka ikinci, karşılaştırıldığı araştırma sonucunda, ülkeler ile küçük ölçekli 100 ülkenin İsveç üçüncü oldu.abd ve Almanya yaşam kalitesi açısından küçük ülkelerin daha iyi durumda olduğu gözlendi. dünyada yaşanacak en iyi 10 ülke sırlamasında yer alamazken, yaşam kalitesinin en kötü olduğu ülkeler sıralalerinin ekonomik ve sosyal gelişmişlik Derginin incelemesinde, kuzey ülkemasın da: Afganistan, Kongo ve Afrika açıdan kesintisiz bir başarı grafiği izledikleri belirtildi. HABERİSVEÇ ülkeleri yer aldı.legatum, dünyada ya- STOCKHOLM Hırsızlara ağır cezalar geliyor iadalet Bakanı Beatrice Ask, son yıllarda şehirlerde büyük artış gösteren hırsızlık olaylarının önüne geçmek yasal tedbir alacaklarını söyledi. Bu çerçevede hırsızlık suçuna yönelik cezaların ağırlaştırılacağını ifade eden Bakan Ask, bu konuyla ilgilenen polis sayısını da arttıracaklarını ifade etti. Beni son zamanlarda en çok konutlarda gerçekleştirilen hırsızlık olayları endişelendiriyor diye konuşan Ask, cezaların ağırlaştırılmasının polisin hırsızlara karşı mücadele azmini de arttıracağını düşündüğünü belirtti. HABERİSVEÇ STOCKHOLM İsveçliler en iyi İngilizce konuşan halk iözel eğitim kurumu EF in 2012 yılında yaptığı araştırmaya göre, İsveçliler dünyanın en iyi İngilizce konuşan halkı oldu. Dünyanın her yerinde dil kursları ve okulları bulunan özel eğitim kurumu EF, 54 ülkenin İngilizce seviyesini ölçen bir araştırma yayınladı. EF nin yayınladığı araştırmaya internet üzerinden 1 milyon 700 bin kişi katıldı. Araştırma sonucunda İngilizce yeterlilik seviyesi en yüksek ülke İsveç oldu. İsveç i, Danimarka, Hollanda, Finlandiya ve Norveç takip etti. Araştırmada çıkan diğer ilginç sonuç ise, bütün ülkelerde kadınların, erkeklere oranla daha iyi İngilizce konuştuklarının ortaya çıkması oldu. HABERİSVEÇ STOCKHOLM

5 05 GÜNDEM KASIM İsveç ile Türkiye arasında ticari köprüler kurun BİR DİZİ TEMASLARDA BULUNMAK için İstanbul a giden SWETURK Federasyonu heyeti, Alarko Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı İshak Alaton, Erdem Holding Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Abidin Erdem ve İsveç in İstanbul Başkonsolosu Torkel Stiernlöf ü makamlarında ziyaret etti. Aynı zamanda SWETURK un Onursal Başkanı olan İshak Alaton, SWETURK ün İsveç ile Türkiye arasında ticari köprüler kurulmasına vesile olmasını arzu ettiğini söyledi. MENAF ALICI STOCKHOLM itürkiye kökenli girişimciler tarafından kurulan İsveç Türk İşadamları Federasyonu (SWETÜRK), Türkiye ye bir iş gezisi düzenledi. SWETÜRK ü temsilen İstanbul a giden beş kişilik bir heyet; Alarko Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı İshak Alaton, Erdem Holding Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Abidin Erdem ve İsveç in İstanbul Başkonsolosu Torkel Stiernlöf ü makamlarında ziyaret etti. Heyette yer alan SWETÜRK Başkanı Dr. Mehmet Durukan, Federasyon Genel Sekreteri Barış Esin, Yönetim Kurulu Üyesi İşadamları Himmet Kaya, Çetin Baran ve Ömer Akpınar, programları kapsamında ilk önce davetlisi oldukları İşadamı İshak Alaton a ziyarette bulundu. Aynı zamanda SWETÜRK ün Onursal Başkanı olan İshak Alaton, heyetten İsveç Türk İşadamları Federasyonu nun çalışmaları hakkında bilgi aldı. Türkiye ve İsveç ticari ilişkilerinin istenen seviyede olmadığını vurgulayan Alaton, SWETÜRK ün İsveç ile Türkiye arasında ticari köprüler kurmasına vesile olmasını arzu ettiğini söyledi. Bir sivil toplum kuruluşu olarak Federasyon un yaptığı sosyal projeleri (konferanslar, geziler, ziyaretler, paneller, festivaller, seminer vb.) takip ettiğini ve bunları çok önemsediğini kaydeden Erdem Holding Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Abidin Erdem, İsveç ve Türkiye eksenli ticari gelişmeler konusunda SWETÜRK ü bir çalışma partneri olarak gördüğünü ifade etti. Alarko Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı, bu çalışmaların iki toplum arasındaki bilgi eksikliğini ve ön yargıları gidermede büyük rol oynadığını ifade etti. Alaton, İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt in kendisini ziyaret ettiğinde, Bakan Bildt e de SWETÜRK ün ortaya koyduğu çalışmaları anlatacağını dile getirdi. Gayretlerinden dolayı heyeti kutlayan Alaton, kendisine bir görev düşmesi durumunda elinden geleceğini yapacağını da sözlerine ekledi. SWETÜRK heyeti daha sonra Erdem Holding Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Abidin Erdem i ziyaret etti. Holding ana binasında yapılan görüşmede, İsveç ve Türkiye eksenli ticari gelişmeler üzerinde konuşuldu. İsveç ile yakından ilgilendiğini belirten Zeynel Abidin Erdem, bu konuda SWETÜRK ü bir çalışma partneri olarak gördüğünü ifade etti. Sıcak bir ortamda gerçekleşen ziyarette heyetin yaptığı, İsveç te düzenlenecek bir konferansta konuşmacı olarak iş tecrübelerinizi bizlerle paylaşır mısınız? davetine Erdem, seve seve diyerek olumlu yanıt verdi. İşadamları heyeti son olarak İsveç in İstanbul Başkonsolosu Torkel Stiernlöf ile makamında görüştü. SWETÜRK ekibi, Başkonsolos Stiernlöf e çalışmaları hakkında bilgi aktardı. SWETÜRK ü yakından takip ettiğini ifade eden Stiernlöf, çalışmalarınızdan haberdarım. Çok önemli işler yapıyorsunuz. İki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine yaptığınız bu değerli katkılardan dolayı sizleri kutluyor ve takdir ediyorum dedi. İstanbul ziyaretleri ile ilgili gazetemize bilgi veren Federasyon Genel Sekreteri Barış Esin, federasyon olarak bu tür iş gezilerini önemsediklerini belirterek, bu gibi ziyaretler her anlamda diyalogların sağlıklı zeminde gelişmesine neden oluyor. Birinci ağızdan projelerinizi ve çalışmalarınızı, yaptıklarınızı ve yapmak istediklerinizi birebir anlatma fırsatı veriyor. Aynı zamanda sorunlar üzerinde karşılıklı çözüm bulma yolları oluşturuyor diye konuştu. Önümüzdeki zamanlarda ticari yatırımlara yönelik iş gezileri de düzenleyeceklerini belirten Genel Sekreter Esin sözlerini söyle sürdürdü: Hem Türkiye, hem de İsveç ticari ve politik çevreleri ile şimdiden ayarlanmış randevularımız var. Öte yandan, Avrupa ülkelerinde konfederasyonumuzla ortaklaşa düzenlediğimiz ticari gezilerimiz ve fuar organizasyonlarımız mevcut. Çözüm alyansımız ve çalışma partnerimiz TUSKON a bağlı üye iş federasyonlarının davetleri ile değişik ülkelere iş seyahatlerimiz olacak. Esin, amaçlarının yaşadıkları ülke İsveç e ve burada yaşayan Türkiye kökenli topluma her anlamda kapılar açmak olduğunun altını çizdi. SEÇİMİNİZ EVEO OLSUN. EVEO HER ZAMAN YANINIZDA VE HİZMETİNİZDEDİR. Seçiminiz Eveo olsun Güvenilir ve kaliteli evde bakım hizmetlerini size ancak Eveo sunabilir. Deneyimli ve eğitimli bakıcılarımızla günlük yaşamınızı kolaylaştırıp, sağlıklı ve güvenli bir şekilde yaşamanızı amaçlıyoruz. Yeni yasaya göre size evde bakım verecek kuruluşu, şirketi seçme hakkı size verilmiştir. Kendi istekleriniz doğrultusunda istediğiniz şirket ve kuruluşu seçebilirsiniz. Size uygun hizmet ve bakım Verilecek hizmetin, bakımın sizin istekleriniz doğrultusunda ve sizin koşullarınıza uygun bir şekilde verilmesi gerekir. Ne gibi bir arzunuz var? Hizmetin kim tarafından ve ne şekilde verilmesini istiyorsunuz? Sizin görüşlerinize, özel isteklerinize göre bakımı ve verilecek hizmetleri size sunuyoruz. Nerelerde çalışyoruz Eveo Stockholm, Haninge, Solna, Sollentuna ve Järfälla belediyelerince onaylanmış sağlık ve sosyal hizmetleri sunan bir kuruluştur. Bu belediyelerin sınırları içinde faaliyetlerini sürdürmektedir. Bizimle ilşkiye geçeceğiniz tel. ve adresi Telefon: 08/ E.mail: info@eveo.se HER ZAMAN YANINIZDA VE HİZMETİNİZDE

6 06 GÜNDEM KASIM Prenses Madeleine nişanlandı HABERİSVEÇ STOCKHOLM Vicdansız hırsızın cezası belli oldu istockholm ün güneyinde Sandsborgs semti metrosunda tren raylarına düşen sarhoş adamı, kurtarmak yerine cebini soyan vicdansız hırsız 1,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Stockholm ün güneyinde Sandsborgs semti metrosunda tren raylarına düşen adamı, kurtarmak yerine cebini soyan ve üzerinden metro treninin geçmesine duyarsız kalan vicdansız hırsızın cezası belli oldu. Kamuoyunda büyük infiale sebep olan olay sonrası Södertörns Mahkemesi tarafından görülen davada 28 yaşındaki zanlı, 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılırken, cezasını çektikten sonra da sınır dışı edilmesine karar verildi. Sınır dışı edildikten itibaren 5 yıl süreyle İsveç e geri gelmesi yasaklanan hırsıza, 2017 yılına kadar kesinlikle İsveç vizesi verilmeyecek. Kararı beğenmeyen mağdur durumundaki Johnny Falla ve eşi, cezanın azlığından yakınırken, vicdansız hırsızın 6,5 yıl sonra tekrar İsveç e dönebileceği varsayımı ile mahkemenin verdiği kararı eleştirdi. ATİLA ALTUNTAŞ STOCKHOLM iisveç Prensesi Madeleine, Amerikalı erkek arkadaşı Chris O Neill ile nişanlandı.tabloit Expressen gazetesinin internet sayfasında yer alan habere göre, Kral Carl 16. Gustav ve Kraliçe Silvia nın 3 çocuğunun en küçüğü olan 30 yaşındaki Madeleine, Chris O Neill ile nişanlandı.haberde, O Neill in yaklaşık bir ay önce Kral Gustav dan kızını istedikten sonra New York ta Madeleine e evlenme teklif ettiği bildirildi. Kraliyet yetkilileri konuyla ilgili henüz açıklama yapmadılar. Annesi tarafından kurulan, kar amacı gütmeyen çocuklara yardım vakfı için New York ta çalışan Madeleine, 2010 yılında basında çıkan aldatıldığı haberleri üzerine eski nişanlısından ayrılmıştı. Vergi Dairesi çalışanlarına 3 milyonluk parti ivergi Dairesi çalışanları için düzenlenen 3 milyon kronluk parti, İsveç medyasından eleştiri aldı. Güney İsveç te bulunan bütün Vergi Dairesi çalışanları Jönköping şehrinde bir araya gelerek bilgilendirme toplantısı yaptı. Toplantıdan sonra vergi dairesi çalışanları için verilen 3 milyon kronluk parti, kamuoyunda büyük tepkiye neden oldu.3 milyon kronluk partinin basına yansımasından sonra İsveçliler, Ödediğimiz vergiler pahalı partilere gidiyor diye isyan ederken soruşturma başlatılmasını istediler. Halkın hassasiyetlerine katılıyorum diyen Vergi Dairesi şefi Lars Herder, parti için harcanan parayı abartılı bulmadığını belirtti.. HABERİSVEÇ STOCKHOLM İsveç Parlamentosu nda önerge dönemi Her sonbaharda, İsveç Parlamentosu nda genel önerge dönemi vardır. Bu zaman süresince medya, milletvekillerini daha fazla gözler. Birden bire yapılan katkıları ölçmek çok önem kazanır, bu da verilen önergelerin sayısı adedine göre hesaplanır. Benim için önergelerin en önemlisi toplumun ve insanların yaşadığı problemleri çözücü olması ve önerge verildikten sonra nasıl geliştiğini takip etmektir. Bu sene toplam 3bin 245 tane önerge verildi. Ben kendim 5 ayrı önerge vermeyi tercih ettim, bunlar sene boyunca beni etkileyen ve bir şeyler değiştireceğimi hissettiğim konularda oldu. Bunlar çeşitli konularla ilgiliydi. İş arkadaşım Henrik Ripa ile sigara izmaritlerinin yerleri kirletmesini işleyen bir tane yazdık. İsveç i Temiz Tutun kampanyasının 2005 te yaptığı bir araştırma gösterdi ki İsveç te yaklaşık 750 milyon sigara izmariti yerlere atılıyor. 750 milyon sadece İsveç te. 1o Temmuz 2011 den itibaren toplu yerlerde, yerleri kirletmek yasaktır. Çöpüne sahip çıkmayıp önemsemeyen para cezasına çarptırılır. Şimdi yürürlükte olan yasada istisnalar bulunuyor. Otobüs biletlerini, sakızını, şekerleme ambalajını ve sigara izmaritini yere atanlar para cezasına tabi değildir. Bu da yeri kirletme yasasının, caddelerden çöplerin toplanması konusunda daha az etkili olmasına yol açıyor. Sigara izmariti ve sigara paketi gibi tütünle alakalı ürünler şehirlerdeki çöplerin yaklaşık yarısını oluşturmaktadır. Bununla beraber eğer bir sigara izmariti yerden alınmazsa çevreyi 2-5 sene arası kirletir. Daha temiz ve daha güzel bir çevre için çözümün bir kısmı sigara izmaritlerini diğer çöpler gibi ele almaktır. Ortak çevremizi kirletene, bu yaptığının pahalıya patlaması lazım. Son zamanlarda ülkenin her tarafında birçok gazetede gençlerin sokaklarda ve meydanlarda dolaştığı okundu. Gp de (Göteborgs Posten) haberler arasında, yaşlı bir adamın gençlerden oluşan bir çete tarafından ölesiye tartaklandığı vardı. Suçu işleyen gençler için verilen cezalar arasında kısa süreli toplum hizmeti vardı. Korkunç derecede az bir ceza. Bu tür gençlere karşı takındığımız koruyucu tavırdan bıktım. Toplumun daha sert davranması lazım ve makul cezalar ve tedaviler verilmediğinde bunun sonuçlarını göz ardı etmemesi lazım. Bundan dolayı meclise iki tane önerge sundum. Tüm yardım edenlerin cezaya çarptırılması konusunda suçun kapsamının değiştirilmesini istedim, örneğin cinayet veya darpta ve aynı zamanda ceza limitleri bu gün olduğundan daha yüksek olsun. Aynı zamanda toplu şekilde işlenen suçlarda kendine has bir ceza limiti olmasının yürürlüğe konmasını istiyorum. Düşük yaştan dolayı hapis cezasına çarptırılamayan gençler konusunda yeni cezalar ve tedavi ihtimalinin düşünülmesini istiyorum ki bu toplum hizmetine ve sosyal hizmetler kanununa göre olan tedaviden ziyade suçun karakterine ve kapsamına denk olsun. Suçluların artık İsveç teki kanun ve kurallara saygısı kalmamış. Onlar davranışları sonucunda ödüllendiriliyor ve biliyorlar ki benzer bir olayda cezalandırılmaları ihtimali düşüktür. İsveçlilerin özgürlüğü, iyi organize, sınır tanımayan, ağır suçlar ve öncelikle kolektif işlenen suçlar tarafından tehdit altındadır. Çoğu suç çetelerine üye olabilmek için ve çetenin bir üyesi olarak kabul edilmek için birçok ritüelden geçmek lazım. İşlenen suçlar yaygın olarak insanların katline veya ağır yaralanmalara sebep oluyor. Çoğu kişinin karıştığı suçlarda, özellikle suçu işleyenin ispat edilemediği durumlarda hepsi serbest bırakılıyor. Suça karışanlar birbirlerini suçladıklarında dolayı kimse cezaya çarptırılamıyor. Ağır suçları işleyen gençler için ceza limiti her zaman makul değil ve yeterli kısıtlamaları karşılamıyor ve suçu tekrar işlemekte caydırıcılık etkisi yok. Bir insan o kadar ağır şiddet görebilir ki ölebilir ya da kalıcı sakatlıklara duçar olabilir buna rağmen toplum yeterli cezayı vermiyor. Bu durum İsveç gibi bir hukuk ülkesine uygun düşmüyor. Daha da kötüsü bu gençler çevresini okulda ve özel hayatında korku içinde bırakıyor. Ne zaman gençlerden oluşan çetelerden dolayı sokağa çıkamaz hale gelince bu demektir ki o toplum bir şekilde pes etmiştir. Ne zaman empati ve insan hayatına saygı ortadan kalktığı zaman İsveç in harekete geçme ve tepki verme zamanı gelmiştir. Hareket etmenin hem fiziksel hem de ruhsal sağlığa faydalarını anlatsam bitiremem. Çoğu aile sporu ya ekonomik SUSANNA HABY İsveç Parlamentosu Göteborg Milletvekili gücü yetmediğinden veya spor salonlarının evlerine uzak olması nedeniyle genelde öncelik dışı bırakıyor. Ayrıca spora eşit ödenek de ayrılmıyor. Çeşitli sporlar için ayrılan katkının hem devlet hem de belediye aşamasında dağıtımında büyük problemler ve haksızlıklar görülmektedir. Bu da çoğu sporun hangi organizasyona bağlı olmasına ve yapılanmasına göre saf dışı kalmasına yol açıyor. Günümüzde parasal yardım sadece Ulusal Spor Federasyonu na bağlı olan dernek ve organizasyonlara veriliyor. İsveç uzun süre sporda önde gelen bir ülke olagelmiştir, fakat son senelerde görüldü ki eskisi gibi başarılı sporcular yetişmiyor. İsveç in bundan sonrası için uluslararası yarışmalara ve paralel olarak ulusal şampiyonalara katılabilmesi için İsveç te elit sporcuları ortaya çıkarmak için yatırım yapması önemlidir. Elit sporculara yapılan yatırımlar sadece derneklere bağlı olan sporcuları içermeyip dernek dışında olanları da kapsaması lazımdır. Bu en iyilerin yetişmesi için önemlidir. Bu dahi dernekler arasında ve Ulusal Spor Federasyonu nda bir şeffaflık meydana getirip her sporcunun öbür sporculara göre ne kadar ekonomik yardım alacağını belirler. Katkıların dağıtımı şu an olduğu gibi yapılınca sporcular devre dışı kalıyor. Ayrıca ekonomik eşitsizlikler aşırı olunca ulusal ve uluslararası yarışmalar eşit şartlarda olmuyor. Demek istiyorum ki bu yanlıştır ve devlet katkısına ulaşabilmek lazımdır yani Ulusal Spor Federasyonu na bağlı olmayan çocuklar ve gençler için de aktivite yardımı geçerli olmalıdır. Herhangi bir organizasyona veya yapılanmaya bağlı olmak parasal yardımı almaya engel olmamalıdır.

7 07 GÜNDEM KASIM Protestolar ses getirdi sokak büfeleri kapanmıyor İSVEÇ TE BÜFE SAHİPLERİNİN protestosu ses getirdi. Sokak büfelerinin kapanmaması için yeni yasal düzenleme yapılacağı belirtiliyor. İsveç in sembolü haline gelen sokak büfelerinin kapanmasına İsveçliler imza kampanyası ile tepki gösterdiler. HABERİSVEÇ STOCKHOLM iyaklaşık 1,5 yıl önce çıkarılan bir imar yasası değişikliği nedeniyle yıkım kararı ile karşı karşıya kalan birçok hamburger ve sosis büfesi, protestoların kamuoyunda ses getirmesi sonrası artık kapanmayacak. Büfe sahiplerine güzel haber İsveç devlet televizyonu SVT ve İsveç TV kanalına konuşan Belediye İnşaat Ruhsat Kurulu (Byggnadsnemden) Başkanı Kevius Regina dan (M) geldi. Regina İsveç in sembolu olan büfelerin yaşaması adına yeni yasal değişiklik için çalışma başlattıklarını söyleyerek büfecilere kapanmayacakları müjdesini verdi. Bilindiği gibi İsveç Parlamentosu ndan 1,5 yıl önce geçen yeni imar yasası geçici 10 yıllık ruhsat müsaadesi olan büfe benzeri yerlere yeni uzatım hakkı vermiyordu. Bu durumun ortaya çıkması sonrası birçok büfe sahibi tepki göstermiş, İsveç in bir sembolu haline gelmiş sokak büfelerinin kapanmamasını isteyen İsvecliler de protestoya destek olmuşlardı. Konunun bir anda medyada gündem olması sonrası Belediye İnşaat Ruhsat Kurulu Başkanı Regina Kevius( M) ve kurulun diğer üyesi siyasi parti üyeleri problemi masaya yatırdılar. Regina Kevius, yeni yasaların büfelerin ruhsat almasında büyük bir sıkıntı meydana getirdiğini, yasa çıkarılırken, büfelere bu yasanın olumsuz etkisinin düşünülmeden çıkarılan bir yasa olduğunu söyleyerek, bu yasanın değiştirilmesi için önlemler aldıklarını ve yasa değiştirilene kadar bu yasadan olumsuz etkilenen büfelerin çalışması için bir formül arayışı içerisinde olduğunu söylediler. Büfelerin İsveç in bir kültürünün parçası olduğunu söyleyen Başkan Kevius, ve diğer kurul üyeleri İsveç in bu eski geleneği sürdüreceğini bu yasanın değişmesi için parlamentoya yasa değişikliği göndereceklerini söyledi. Birçok büfe sahibi, geçici izinle çalıştırdıkları işletmelerinin çalışma ruhsatının uzatılmamasını protesto etmişti. Stockholm de Türkiye nin dış politikası konulu bir seminer gerçekleştirildi iisveç Uluslararası İlişkiler Enstitüsü tarafından düzenlenen İsveç ile Türkiye arasındaki ilişkileri güçlendirme amaçlı seminerde Türk dış politikası masaya yatırıldı İsveç Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (Utrikespolitiska Institutet-UI) tarafından organize edilen Türkiye konulu seminerler dizisinin ilki Stockholm de gerçekleştirildi. İki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme amaçlı seminerde Türk dış politikası masaya yatırıldı. Stockholm de İsveç Uluslararası İlişkiler Enstitüsü UI tarafından düzenlenen seminerde Türkiye nin Arap baharı yaşanmakta olduğu bir önemde takip ettiği dış politika masaya yatırıldı. UI Direktörü Anna Jardfelt in moderatörlüğünü yaptığı Bir dev siyasi aktörün yeniden doğuşu mu?- Arap baharında Türkiye nin dış politikası başlıklı seminere Türkiye den Stratejik İletişim Merkezi Kurucu Direktörü ve AK Parti Çankırı Milletvekili Suat Kınıklıoğlu, Sabancı Üniversitesi nden Profesör Dr. Ayşe Kadıoğlu ve İsveç ten Lund Üniversitesi Orta Doğu Çalışmaları Bölümü nden Profesör Dr.Umut Özkırımlı, ve Fin Uluslararası İlişkiler Enstitüsü nden Araştırmacı Hanna Ojanen katıldı. Türk ve İsveç dışişleri bakanlıkları tarafından da desteklenen seminerde konuşmacılar ilk etapta son 10 yılda büyük değişimler geçiren Türk dış politikasını kendi bakış açılarından değerlendirdi. Arap Baharının başlamasıyla birlikte Türkiye nin bölgesinde ve Arap dünyasında ağırlığının artıp artmadığı, Türkiye nin söz konusu Arap ülkeleri için bir model olup olamayacağı, batıya dönük bir yüze sahip Türkiye nin bağımsız olarak gerçekleştirdiği dış politika inisiyatiflerinin bölgede ve dünyada ne tür sonuçlar doğurduğu, Türkiye nin mevcut dış politikasının ülke içi problemlere nasıl bir etki yaptığı ve bu iç problemlerin dış politikasını nasıl etkilediği gibi vs. konular masaya yatırıldı. Konuşmalardan sonra izleyicilerin soruları da cevaplandırıldı. HABERİSVEÇ STOCKHOLM

8 08 GÜNDEM KASIM HILLEVI LARSSON İsveç Parlamentosu Malmö Milletvekili İsveç te Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Yasası Yapılmalı BM nin(birleşmiş Milletler) Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi, (Barnkonvention) 20 Kasım 1989 da kabul edilmiştir. İsveç bu sözleşmeyi onaylayan ilk ülkelerden biri olup bununla beraber bu antlaşmayı uygulama gayretindedir Fakat bu antlaşma henüz İsveç yasasına dâhil edilmedi ve bununla beraber ne yazık ki düşük bir itibara sahip oldu. Ne yazık ki bu durum çocuklarla ilgili olan yargılamalarda ve çocukların içinde bulunduğu iltica başvurularında kendini göstermiştir. Son zamanlarda birçok sınır dışı edilme olaylarında bu antlaşmaya uyulmadığı görülmüştür. 2 yaşındaki Haddile sınır dışı edilme tehlikesi geçirmiştir. Hem de İsveçli bir bakıcı ailenin yanında kaldığı ve de sınır dışı kararı alındığında annesinin nerede olduğu bilinmediği halde. Bakıcı aileye verilmeden önce yeni doğmuş olarak terk edilme travmasına maruz kalıp daha sonra da aşırı şiddet görmüş. Haddile nin Fransa da Çocuk Esirgeme Kurumu na girme riski vardı. 14 aylık Viola, ebeveynleri İsveç te oturum izni almalarına rağmen kendi evraklarının Irak tan gelmesi gecikince sınır dışı edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Büyük çaplı protestolardan sonra karar iptal edilmiştir. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme de Çocukları ilgilendiren tüm kararlarda ister resmi ister özel sosyal kurumlar, mahkemeler, idari kurumlar veya kanun koyucu mercilerde ilk etapta çocuk için en iyisi gözetilmeli ibaresi geçmektedir. Belçika, Finlandiya ve Norveç, Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeyi çoktan ulusal yasa yapmıştır. Norveç te bu yeni yasanın sonuçları analiz edilip bunun iyi sonuçlar doğurduğu görülmüştür. Çocuk hakları hakkındaki bilgiler artmış, çocukların kanun önündeki durumları güçlenmiş, onları ilgilendiren kararlar öncesi daha çok çocuğun fikri sorulmuştur. Politik planlamalarda ve karar aşamalarında çocuk perspektifi daha iyi duruma gelmiştir. Kanunun yürürlüğe girmesiyle genel bakış o hale gelmiştir ki çocuk hakları gasp edilemez! Komşu ülkede Çocuk Haklarına Dair Sözleşme nin kanun olarak kabul edilmesiyle beraber edinilen bu olumlu sonuçlar düşünüldüğünde, İsveç in de Norveç i takip etmesi gerekirdi. İsveç daha önce kendini çocuk haklarını korumada iyi olarak tanıtmıştır, tabii ki bu yolda gitmeye devam edip çocukların çıkarlarını özen göstermede daha iyi olmamız lazım. Bu yolda doğal ve önemli bir adım Çocuk Haklarına Dair Sözleşme yi İsveç te yasa haline getirmektir! Türkleri maganda gibi gösteren video ırkçılık tartışmalarına neden oldu İSVEÇ TE SKOGENSTURKEN-(ORMAN TÜRK Ü) başlığıyla sosyal medyada fenomen olan videonun çekildiği parkın, Liberal Parti (Center) tarafından Kültür Alanı ilan edilmesi önerisi, Türkleri aşağılıyor gerekçesiyle tepki aldı. ATİLA ALTUNTAŞ STOCKHOLM iisveç in Väståros şehrindeki Djäkneberget bölgesinde bulunan bir parkta, genç bir kişinin fırlattığı firisbi, yolda yürüyen bir başka gencin başına çarpıyor ve çarpmanın sonucunda genç, sağasola bağırarak, Kim attı oğlum? (Vem var som kasta?) diye bağırıyor. Gencin yanındaki arkadaşları da duruma tepki gösterirken alanda ufakta bir tartışma yaşanıyor yılında görüntülenen ve sosyal paylaşım sitesi Youtube a Orman Türkü (Skogensturken) başlığı ile yüklenen video, İsveç te 2 milyon 700 bin kişi tarafından izlenerek rekor sayıya ulaştı. İsveç te sanal âlemde en çok izlenen ve yorum yapılan video olması dolayısıyla Liberal parti Väståros belediyesine bir öneri vererek videonun çekildiği parkın Kültür Alanı ilan edilmesini istedi. Teklifin İsveç basınına yansımasından sonra öneri sosyal medyada büyük tepki aldı. Olayın içerisinde bulunan şahısların hiçbirinin Türk olmadığı halde, videonun Youtube a maganda anlamına gelen Ormantürkü başlığı ile yüklenmesi ırkçılığı çağrıştıran, Türkleri bağıran- çağıran sağa- sola saldıran kişiler gibi gösterildiği şeklinde yorumlara neden oldu. Önerinin sosyal medyada Yabancı karşıtı partiye büyük destek! iisveç te yabancı karşıtı parti olarak bilinen İsveç Demokratları Partisi nin (Sveriges Demokraterna-SD) oylarını rekor düzeyde yükselterek ülkede 3. parti konumuna geldiği bildirildi. Genel ve yerel seçimlere iki yıl kala, gazete ve kamuoyu kuruluşları tarafından yaptırılan son kamuoyu araştırmalarına göre, muhalefette bulunan Sosyal Demokratlar oylarını artırarak, ülke genelinde çoğunluğu yakalamış görünüyor. Sosyal Demokrat Parti, Sol Parti ve Yeşillerin oluşturduğu blokun oylarını yüzde 46,3 e yükselterek, iktidar olma şansını yakaladıkları bildirilirken, şu anda iktidarda bulunan sağ blok partileri Moderat Parti, Folk Parti, Merkez Parti ve Hristiyan Demokrat Parti nin oyları ise 44,7 ye geriledi. Bu arada, 2010 yılı seçimlerinde ilk kez yüzde 4 lük barajı aşarak, meclise girmeyi başaran yabancı karşıtı parti de oylarını artırmaya devam ediyor. Partinin oy oranını yüzde 3,3 oranında artırarak 9,3 e çıkardığı ve bu oran ile ülkede üçüncü parti durumuna geldiği bildirildi. HABERİSVEÇ STOCKHOLM İsveç te Youtube a Skogensturken (Orman Türk ü) başlığıyla yüklenen ve büyük ilgi gören video ırkçılık tartışmalarına neden oldu. tepki almasından sonra bir açıklama yapan Väståros Liberal Parti Başkanı Mikael Palmqvist, bu video İsveç te 2, 7 milyon kişinin izlediği ve gençlerin arasındaki farklı tepkileri eğlenceli bir şekilde anlatıyor. Bu yüzden bizde olayın geçtiği parkın Kültür Alanı ilan edilmesini istedik şeklinde konuştu. Başbakan Reinfeldt in konutunda esrarengiz ölüm i İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt in resmi konutunda bir kişi esrarengiz bir şekilde vurularak hayatını kaybetti. Polis ölüm nedeninin intihar mı veya cinayet mi olduğunu araştırıyor. İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt in Stockholm merkezde bulunan resmi konutu Sager Sarayı nda esrarengiz bir ölüm gerçekleşti. Resmi konutta bir kişi açıklığa kavuşturulamayan bir şekilde vurularak hayatını kaybetti. Polis ölüm nedeninin intihar mı yoksa veya cinayet mi olduğu üzerinde araştırmalarını sürdürüyor. Polis Sözcüsü Tove Hagg, yaptığı açıklamada olayla ilgili fazla bilgi vermedi ancak suç unsuru teşkil eden bir durum olmadığını söyledi. Hagg, Bu olayı bir intihar ya da bir iş kazası olarak değerlendiriyoruz dedi. Sözcü, ölen kişinin başbakanlık konutuna tam erişimi olduğunu ancak bir koruma ya da hükümet çalışanı olmadığını söyledi. Reinfeldt in sözcüsü Markus Friberg ise Başbakan ın ve ailesinin olay sırasında konutta olmadığını açıkladı. İsveç basını geçtiği ilk haberlerde, olayın bir silahlı saldırı olduğunu ve ölen kişinin Reinfeldt'in koruması olduğunu öne sürmüştü. HABERİSVEÇ

9 09 GÜNDEM KASIM GÜNEY STOCKHOLM EMNİYET MÜDÜRÜ CHRİSTİAN AGDUR Polis, toplumumuzun yapısını yansıtmalı İBRAHİM KAYA STOCKHOLM igüney Stockholm (Södertorn) Bölge Emniyet Müdürü Christian Agdur, içinde yaşadığı toplumun bir aynası olmak isteyen polis teşkilatımız bünyesinde daha çok Türkiye kökenli polis görmek istiyor. Türkiye kökenli gençlere meslek olarak polis olmayı seçmelerini öneriyorum şeklinde konuştu. Makamında Zaman gazetesinin sorularını cevaplandıran Emniyet Müdürü Agdur, Hâlihazırda polis teşkilatımızda göçmen kökenli polislerimiz var, ancak yeterli değil, daha çok sayıda etnik kökenli polis almak istiyoruz. Çünkü polis teşkilatının yapısının toplumumuzu yansıtması gerektiğini düşünüyoruz. diye konuştu. Polisin toplumsal hayatta kanuna saygıyı hakim kılmasının yanında farklı kültürlerden gelen insanları da anlamasını önemsiyoruz. diyerek sözlerine devam eden Agdur, Benim büyüdüğüm dönemdeki İsveç toplumu ile bugünkü toplum aynı değil. Önceden toplumda nispeten homojen bir kültür vardı, bu gün ise topluma çok sayıda farklı kültürler hâkim. Polisin farklı kültürlerden oluşan toplumun bu yapısını iyi bilmesi ve ona göre davranması çok önemli dedi. Bu noktada farklı dil ve kültürleri bilen, o kültürün içinden gelmiş genç polislere ihtiyaç duyduklarını dile getiren Agdur, Polislik çok para kazanılan bir meslek değil ancak bu meslek ile mükemmel bir hayat tecrübesine sahip olunabiliyor. Toplumun kendini güvende hissetmesi gibi güzel bir amaca hizmet ediliyor şeklinde açıklamada bulundu. Kimseye farklı gözle bakmıyoruz Demokrasiye ve değerlerine inanan Polis teşkilatının ülkede yaşayan hiç bir kimseye farklı bir gözle bakmadığının altını çizen Agdur, Biz bölgemizde yaşayanları etnik kökenine veya dini inancına göre ayırmıyoruz. Bizim için bu özellikler önemli değil. Yani Türk kökenli toplum problemli veya Müslümanlar problemli diye düşünmüyoruz. Sadece su veya bu bölgede bazı insanlarla problemlerimiz var diye düşünüyoruz. dedi. Teşkilat olarak işlerini iyi yapabilmek adına insanların bir polis gördüğünde güven duyarak bu bizim polis şeklinde düşünmesini sağlamanın önemli olduğunu düşündüklerini ifade eden Agdur, Polis toplumun zaten doğal bir parçası. Biz insanlara bu algıyı vermek istiyoruz diye konuştu. Bir ülkede huzurlu ve barış dolu bir ortak yaşam olması için bireylerin içinde yaşadığı toplumu tanımasının ve kültürünü öğrenmesinin önemli olduğunu dile getiren Emniyet Müdürü Agdur, Kimse içinde yaşadığı toplumun kültürünü veya bir başkasının kültürünü sevmek zorunda değil ancak farklı kültürleri bilmek ve karşılıklı saygı göstermek huzurlu bir ortak yaşam için gerekli. şeklinde konuştu. Bu noktada herkese, toplumu ve farklı kültürleri tanımayı ve farklılıklara saygı göstermeyi tavsiye eden Agdur, Polis teşkilatı olarak tabii ki bu ülkede ülke kanunlarına uyulmasını temin etmemiz gerekiyor ancak kanunlara uymayanlarında neden uymadığını anlamamız gerekiyor, bunun içinde tanımak ve bilmek gerekiyor. Çünkü herkesin kendine ait bir hikâyesi var ve hayatta yaşadıkları nedeniyle gelişen bakış açıları ve anlayışları var diye konuştu. 30 yılı aşkın süredir polislik mesleğinin içinde olduğunu belirten Agdur, Polis teşkilatı olarak en çok eğitim seviyesinin düşük olduğu, işsizliğin yüksek olduğu bunun yanı sıra nüfus yoğunluğu gençlerden oluşan bölgelerde çok problemler yaşadıklarını söyledi. Özellikle gençlerin uyuşturucu problemi olduğunu söyleyen Agdur, Bu ve benzeri konularda problem yaşayan ebeveynlere polis tarafından kurulan özel ebeveyn hattını aramalarını ve uzman polislerden destek almalarını tavsiye etti ve polisi aramaktan kimsenin çekinmemesini, polise danışırken illa bir isim verme zorunluluğu olmadığını da ifade etti. Toplum ile güzel bir ilişki kurmak istiyoruz Polis teşkilatı olarak işlerini iyi yapabilmek için toplum ile iyi bir ilişki ve sağlıklı bir iletişim kurmanın önemli olduğuna değinen Agdur, Bunun için polis tanıtım günleri düzenliyoruz. Bu tür programlar bize kısa bir süre içinde çok fazla insan ile karşılaşma ve polis olarak ne yapıyoruz, neden yapıyoruz, nasıl yapıyoruzu anlatma imkânı sağlıyor. Bu çerçevede Fittja Camii nde her yıl polis günü düzenlememizin sebebi Fittja da yaşayan insanlarla bir iletişim kanalı açmak, polis ile Fittja halkı GÜNEY STOCK- HOLM EMNİYET Müdürü Christian Agdur, Artık farklı kültürlerden oluşan toplum ile iyi bir ilişki kurabilmek için teşkilatımıza daha çok sayıda etnik kökenli polis almak istiyoruz dedi. arasında bir köprü kurmak diyerek sözlerini noktaladı. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınıza Türkiye nin en kaliteli hastanelerinde, kalıcı çözümleri uygun fiyatlara sunuyoruz. - Göz lazeri - Estetik operasyonları - Saç ekimi - Diş tedavileri - Check-up ARTIK ÇOK KOLAY Türkiye de havalimanında karşılama - uğurlama Konaklama, hastane tedavi hizmetlerimizle yanınızdayız. Daha geniş bilgi için, haftanın her günü saat 18:00-20:00 arası bizi arayın. Bu yaz sağlığınıza yatırım yapın ve check up kampanyamıza katılın! Adress: Gillsätragränd 94, Skärholmen durukanmehmet@hotmail.com Tel: (0)

10 10 EKONOMİ KASIM ENGİN EFETÜRK İphone 5 hayal kırıklığı mı? İsveç merkezli Ericsson şirketinin Stockholm Kista da bulunan merkezi Apple ın vizyoner lideri Steve Jobs un ölümünden 1 yıl geçmesine rağmen Apple ın geleceği tartışılmaya başladı. Apple ın yeni nesil akıllı telefonu İPhone 5 deki bazı uygulamaları hayal kırıklığı yarattı. İphone 5 in ilk hafta satışları İphone 4S i geçmesine rağmen Apple ın beklediği satış rakamlarına ulaşamaması Apple ın hisselerine negatif yansıdı. Apple, İphone 5 in piyasaya sunmasından sonra üç hafta içinde borsada 450 Milyar kron zarar etmesi de bunun en somut örneği. Apple ın borsada bu kadar değer kayıp etmesinin nedeni İphone 5 in yanı sıra Samsung ile yaşadığı patent krizi. Apple tarafından Samsung a açılmış patent davası Amerikan mahkemesi tarafından onaylanmaması kararın açıklandığı gün Apple ın borsada yüzde 2 gerilemesine sebep oldu. Apple CEO su Tim Cook ta 1 hafta önce İphone 5 de bulunan yeni operatif sistem İOS 6 daki harita uygulamasında ortaya çıkan sorunlar nedeniyle kamuoyundan özür dilemişti. İphone 5 deki yeni harita uygulamasında aranan şehirlerin bulunamaması, kentlerin yerlerinin yanlış yerlerde gösterilmesi gibi sorunlar bulunuyor. İphone 5 deki sorunlar bununla da kalmayıp, Apple ın elindeki ürün sayısının yetersiz olması da Apple da işlerin iyi gitmediğini gösteriyor. Apple, tedarikçileriyle yaşadığı problemden dolayı İphone 5 lerin müşteriye iletilmesi uzun süreli gecikmelerle oluyor. Bunun nedeniyse Apple ın tedarikçileri olan Foxconn ve Sharp şirketlerinin sistemlerinde yaşanan sorunlardan dolayı İphone 5 leri zamanında Apple a iletememesi. Apple CEO su Tim Cook un, Steve Jobs la uzun yıllar çalışmasına rağmen Apple ın CEO su olarak verdiği ilk sınavdan başarılı çıktığını söylemek pek doğru olmaz. Apple ın efsanevi ismi Steve Jobs un ölümünün üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen Jobs un yerinin kolay dolmayacağı kanaatindeyim. REKLAMLARINIZI HABERİSVEÇ TE DEĞERLENDİRİN, KAZANIN Ericsson, 1500 işçi çıkaracak İSVEÇ MERKEZLİ dünya devi Ericsson, tasarruf tedbirleri çerçevesinde 1500 işçi çıkarmaya karar verdi. HABERİSVEÇ STOCKHOLM İsveç merkezli dünya devi Ericsson,bin 550 i çalışanının işine son vereceğini açıkladı. Ericsson Peronel Müdürü Tomas Qvist yaptığı açıklamada, tasarruf tedbirlerini artırmak amacıyla şirketin yüzde 10 oranında küçülme kararı aldığını ve bunun sonucunda çalışan sayısını azaltacaklarını açıkladı.şirketin Stockholm Kista daki merkezinde konuşan Qvist, bu kararı almanın kolay olmadığını, rekabet şartlarının çok ağır olduğunu belirterek, Ericsson un bu kararı almak zorunda kaldığını söyledi.isveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt de yaptığı açıklamada, Ericsson un kararının üzüntü verici İşsizler için Norveç yeni iş kapısı oldu iişsiz kalan veya daha fazla para kazanmak isteyen çok sayıda İsveç vatandaşı komşu ülke Norveç e gidiyor. Küresel ekonomik krizin başladığı 2008 yılından bu yana işsiz kalan veya maaşını düşük bulan pek çok İsveçli çalışmak için Norveç i tercih etti. Norveç te çalışan İsveç vatandaşı sayısının 82 bin 471 olduğu öğrenilirken, Norveç in petrol kaynaklarına sahip olduğu ve yaşanan ekonomik krizden etkilenmediği ifade ediliyor.norveç, bu durumundan dolayı komşusu İsveç in özellikle genç yaştaki çalışanlarını veya işsizlerini kendisine çekiyor. İsveçli gençler arasında işsizlik oranı bu yılın eylül ayı itibarıyla yüzde 22,2 ve genel işsizlik oranı da yüzde 7,4 olmuştu. İsveç İş ve İşi Bulma Kurumu İstihdam Bölümü Müdürü Clas Olsson, Norveç te iş piyasasının İsveç e göre daha iyi durumda olduğunu belirterek, "İnsanlar daha kolay ve daha iyi maaş imkânlarında iş bulabiliyor. Norveç bu imkânlarını, geniş petrol kaynaklarından alıyor. Son yıllarda çok iyi bir gelişme gösterdi ve şu anda Norveç te işsizlik oranları da çok düşük seviyelerde" dedi. HABERİSVEÇ STOCKHOLM olduğunu, dünyada devam eden ekonomik krizin İsveç e etkisinin, 2008 ve 2009 yılındaki kadar ağır olmadığını dile getirdi.konuya ilişkin açıklama yapan Sanayi Bakanı Annie Lööf da Ericsson ise ekonomik krizin etkisinin İsveç ekonomisini çok etkilemediğini ancak ekonomi üzerinde uluslararası rekabet koşullarının etkisinin bulunduğunu kaydederek, Ericsson un kararının ağır olduğunu ifade etti. Bu arada, şirketin sendika temsilcisi olan Annika Samuelsson de yeni kararlar sonucunda telekom şirketinde çalışan her 10 kişiden birinin işini kaybedeceğini bildirdi. Sendikanın bu kararı onaylamadığını kaydeden Samuelsson, telekom şirketinde çalışan herkesin işini kaybetme endişesi ile bekleme aşamasında olduğunu kaydetti. İsveç te kredi kartları tarihe karışıyor i İsveç te kredi kartları tarih oluyor. Yeni programa göre, kredi kartı yerine cep telefonuna indirilen app sitemi ile ödemeler daha güvenli ve hızlı bir şekilde gerçekleşecek. İsveç te bulunan büyük süper marketleri Hemköp, Willys ve Prisextra yeni ödemi sistemi seqr teknolojisini hayata geçirdi. Yeni sistemde kredi kart kullanımına gerek kalmayacağını belirten programı geliştiren Seamless şirketinin şefi Olivera Andersson, yazarkasa üzerine monta edilen kart okuyucusunun üstüne cep telefonunu hafiften dokunarak müşterinin hesabı kolay bir şekilde ödeyeceğini kaydetti. Cüzdanında kredi kartı taşımak istemeyenlerin akıllı telefonlarına app programını indirdikten sonra kart bilgilerini programa yüklemeleri gerektiğini söyleyen Andersson, İsveç genelinde değişik branşlarda hizmet veren 360 şirketle anlaştıklarını ve kısa sürede bütün branşların bu sistemi kullanacağını belirtti. HABERİSVEÇ STOCKHOLM

11 11 EKONOMİ KASIM STOCKHOLM DE 8 KASIM DA başlayan ve 11 Kasım a kadar süren mutfak lezzetleri fuarında (Mitt Kök 2012) Türkiye yi fuarda bir stant açan THY temsil etti. Mutfak lezzetleri fuarında Türkiye yi THY temsil etti HABERİSVEÇ STOCKHOLM istockholm de 8 Kasım da başlayan ve 11 Kasım a kadar süren mutfak lezzetleri fuarı (Mitt Kök 2012) büyük ilgi gördü. Yaklaşık 50 bin kişinin ziyaret ettiği belirtilen fuarda Türkiye yi bir stant açan THY temsil etti. THY ikinci kez katıldığı fuara bu yıl ilk kez ana partner oldu. THY nin uçuşlarda verdiği yemek hizmetleri ve ürünlerinin tanıtıldığı stantta ziyaretçilere aynı zamanda Türk mutfağının lezzetlerinden örneklerde ikram edildi. Fuarla ilgili yoğun bir reklam çalışmasının gözlendiği THY standında ziyaretçilerin anket formlarını doldurmak için gösterdikleri çaba da dikkat çekti. THY Standına yoğun bir ilgi olduğu göze çarparken ziyaretçiler bir yandan Türk mutfağından lezzetler tadına baktı diğer yandan THY ve hizmetleri hakkında merak ettiği konulara cevap aldı. En fazla vergi ödeyen çalışanlar İsveç te iisveç te merkez sağ koalisyon hükümeti son yıllarda arka arkaya vergi indirimlerine gitse de hala dünyanın en fazla vergisini İsveç te çalışan vatandaşlar ödüyor. Danimarka ile İsveç hala vergide dünya sıralamasında ilk ikideki yerlerini korurken, aylık 25 bin Kron maaşa çalışan bir İsveçlinin eline 17 bin 200 kron geçtiğini bildiren ekonomistler, geri kalan 7 bin 800 kronunda vergiye kesildiğini belirtti. İsveç te çalışan bir kişinin ödediği verginin yüksek olmasının nedenini, emeklilere, hastalara, hastanelere, okullara, yaşlı bakımı ve belediyelere bütçeden aktarılan büyük meblağlara bağlayan Swedbank ekonomi uzmanları, sistemin sağlıklı devam etmesi için devletin yüksek oranda vergi almaya devam edeceğini açıkladı. Selma pedagogik Lisa sass gata Hisings Backa Tel: Köldgatan Göteborg Tel:

12 12 TOPLUM KASIM KTH ÜNİVERSİTESİ NDE BÖLÜM BAŞKANI OLMA BAŞARISI GÖSTEREN DOÇ. DR. MUHAMMET TOPRAK: İdealsiz yetiştirilen çocuklar başarılı olamıyor İBRAHİM KAYA STOCKHOLM i Yeni nesillerimiz her şeyi hazır bulduğu için, her şeyi anne ve babadan zahmetsiz bir şekilde elde ettikleri için eğitimin önemine inanmıyorlar. diyerek sözlerine devam eden Doç. Dr. Toprak, Bu noktada çocuklara bir ideal kazandırma adına öğretmenlere ve tabii ki aileye çok büyük iş düşüyor. diye konuştu. En son İsveç in stratejik araştırma enstitüsü SSF nin ( yılı içinde İsveç çapında destek verdiği 5 projeden birinin bilimsel sorumlusu ve yürütücüsü olma başarısı gösteren Doç. Dr. Toprak, İsveç te Türkiye kökenli toplumun gururu haline geldi. Sadece bilimsel başarıları ile değil insani yönleri ile de öne çıkan Doç. Dr. Toprak, birikimlerini ve tecrübelerini toplum ile paylaşma konusunda da son derece duyarlı. Doç. Dr. Toprak, HABERİSVEÇ in sorularını içtenlikle cevaplandırdı. İsveç in önde gelen bir teknik üniversitesinde iyi bir konuma yükselmişsiniz. Bir Türkiye kökenli akademisyen olarak bu basamakları çıkmayı nasıl başardınız? Bu çerçevede kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz? Türkiye den Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) kökenliyim. Lisans eğitimimi ODTÜ Eğitim Fakültesi Kimya Bölümü nde tamamladım. O zaman öğretmen olmak istiyordum. Daha sonra akademik çalışma ilgimi çekti, üniversitede hoca olmaya karar verdim. Bu nedenle devam etmeye karar verdiğim yüksek lisans eğitimimi yine ODTÜ de Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümünde Anorganik Kimya üzerine tamamladım. ODTÜ de doktoraya başladığımda yaptığımız malzemelerin nihai bir uygulamaya yönelik olması benim için önemliydi. Bu nedenle başka bölümlerden hocalarda da irtibata geçtim. Malzeme mühendisliğinden aldığım bir ders benim ufkumu değiştirdi; nano malzeme ve nano teknoloji dersi. O ders tam benim aklımdaki kavramlarla örtüştü diyebilirim. Malzeme sentezlemek, kimyasal metotlar kullanmak, sonuçta bu malzemelerin belli bir hedefe uygun olarak tasarlanması ve performansa uygun niteliklerin optimize edilmesi... Yani nanoteknolojiye ilginiz Türkiye de başladı. Peki, İsveç e gelmeniz nasıl oldu? Türkiye de istediğim seviyede bir çalışma yapamayacağımı görünce yurtdışı yazışmalarına başladım. O sırada nanotekonoloji Avrupa da çok çalışılan bir konu değildi. Amerika ya gitmek için TOEFL, GRE gibi, Türkiye den başvuran öğrencilerden istenen sınavlara giriş başvuruları yapmıştım. Eşimin İsveç doğma büyüme olması sebebiyle benim Doç. Dr. Muhammet Toprak, yeni nesillerin başarılı olabilmesi için her şeyden önce önüne bir ideal ve güzel bir örnek konulması gerektiğini söyledi. için İsveç önemli bir kapı oldu. İsveç i araştırmaya başladım, birkaç profesöre doğrudan başvurumu gönderdim ve bir mülakata çağrıldım yılında KTH ye doktora öğrencisi olarak başladım. Daha sonra? Üniversitede gayet güzel çalışmalar yaptık, AB projelerinde çalışmaya başladım. Türkiye de edinemeyeceğim bir tecrübe edindim. Proje yazımı, takibi ve proje yürütücülüğü gibi projelerin bütün safhalarında bulundum. Çalışmalarımız başarılı sonuçlar verdi. Bu da bize birçok kapının ardına kadar açılmasına vesile oldu yılında doktoramı tamamladım. Ardından bana doktora sonrası araştırmacı olarak burada kalmam teklif edildi yılına kadar birkaç ders ve projeden sorumluydum. Diğer taraftan hep aynı insanlar ve çevre içinde araştırma yapmaktan dolayı insanın bir süre sonra ufku kapanıyor, bu nedenle yurtdışına gitmek için başvuruda bulundum. İsveç Wallenberg Vakfı ndan (Knut & Alice Wallenberg Vakfı-KAW) iki yılını yurtdışında geçirmek üzere 5 yıllık bir burs kazandım yılları arasında ABD de California da UCSB de doktora sonrası araştırma çalışmaları yaptım. İsveç e dönüşümden önce Chalmers ve Stockholm Üniversitesi nden çalışma teklifleri geldi ancak ben KTH ye geri dönmeyi tercih ettim. İsveç te akademisyen olmanın ne gibi zorlukları var? Dışarıdan bakınca görünmeyen bir sürü zorlukları var diyebilirim. İsveç te doktora öğrencilerinin tamamının finansmanı hocaların ellerindeki araştırma fonlarından yapılıyor. Üniversitelerin az da olsa katkısı söz konusu değil eleman alımı aşamasında. Bazı durumlarda yüzde 20 kadar katkı sağlaması söz konusu olabiliyor ileriki yıllarda. Bu şu anlama geliyor, akademik hayatta her zaman çok dinamik bir tempo gerekiyor, ileriye doğru uzun vadeli proje planlaması yapmak gerekiyor, elimizdeki finansman bitmeden yeni proje finans kaynakları, yeni projeler bulmak gerekiyor. Bu noktada maaş açısından bir garanti yok, bu da bizi her zaman diken üstünde tutuyor diyebilirim. Bu da sizi dünyadaki konunuzla ilgili bilimsel, akademik gelişmeleri yakinen takip etmeye, her zaman yeni fikirler üretmeye ve kendinizi yenilemeye zorluyor. Bu çok önemli bir nokta... Peki, bu durum acımasız bir rekabete neden olmuyor mu? Haklısınız bu anlamda acımasız bir rekabet var. Benim gibi dışarıdan gelen bir kişinin İsveç te doğup büyümüş ve profesör olmuş birisi ile rekabet etmesi çok zor. İsveç küçük bir ülke, bilim adamları birbirlerini tanıyorlar ve haliyle bilimsel projelere fon sağlayan birkaç devlet kurumu da bütün akademisyenleri yakından takip ediyorlar. Bu network un içine sonradan girmek oldukça zor. Ama dinamik bir sistem, sadece aktif değil proaktif olmayı da gerektiriyor. Burada akademisyen demek, bilimde aktif olmak, gündelik gelişmelerden haberdar olmak, bilimsel çalışma ağı kurabilmek, bilimsel yayınlarla kendini ispatlamak ve bunun yanında da tabiî ki asli görevi olan derslerini en etkin bir şekilde planlamak, vermek demek. Türkiye de doktora ve mastır öğrencilerinin büyük İSVEÇ İN ÖNDE GELEN üniversitelerinden KTH de (Royal İnstitute of Technology) Fonksiyonel Malzemeler Bölüm Başkanlığına yükselen Doçent Dr. Muhammet Toprak, idealsiz yetiştirilen çocukların hayatlarının ilerleyen dönemlerinde başarılı olamadığını söyledi. bir kısmını üniversiteler finanse ediyor. Burada ise bütün yük hocaların sırtında. Burada size açıktan açığa performansınız kötü demezler, sizi gözlerler, uzaktan uzağa değerlendirirler, gözleri sizi tutmazsa 2-3 yıl sonra finansmanımız bitti diyerek kapıyı gösterebilirler. Bunu en güzel ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz şeklindeki meşhur söz açıklıyor. Peki, biz Türkiye kökenli toplum olarak burada akademik hayatta nerelerdeyiz? 99 yılından beri ABD de bulunduğum iki yıl hariç KTH içindeyim. Bu süre içinde onlarca ülkeden öğrenciler ile karşılaştım. Burada doğmuş büyümüş Türkiye kökenli öğrencilerin burada üniversitelere girdiğini de gördüm ancak okuyup bitiren ve akademik olarak varlık gösterenlere pek rastlamamıştım. Son yıllarda az sayıda da olsa görmeye başladım ve bu beni sevindiriyor. Ancak burada gördüğüm mastır ve doktora öğrencilerin yüzde 90 i Türkiye den benim gibi sonradan uluslararası programlar ile gelmiş kişiler. Bu beni toplumumuzda hayatını idame ettirecek kadar para kazan, eğitimini devam ettirip ettirmemen o kadar önemli değil anlayışının hala baskın olduğunu düşündürüyor. Eğitim niye bu kadar önemli? Biz ağzımızla kuş tutsak bize yine etnik olarak Türk diyerek bakacaklar burada. Burada milletimizin karakterini, güzelliklerini bu insanlara anlatabilmemiz için sosyo ekonomik olarak da iyi bir yerde olmamız gerekiyor. Bu da eğitimden geçiyor. Umarım çocuklarını üniversiteye göndermeye az eğilimli Türk toplumu eğitime daha çok önem verir. Çünkü eğitim çok ufuk acıcı ve insanın hayatını değiştiren bir kırılma noktası. Her şeyi maddi olarak değerlendirmemek lazım. Bizim sıkıntılarımızdan biri de her şeyi maddi olarak değerlendirme anlayışımız; buda kısa vadeli planlar yapma şeklinde kendini gösteriyor haliyle.

13 13 TOPLUM KASIM ONİKİNCİ SAYFADAN DEVAM Sizi biraz karamsar gördüm, hiç mi ümit yok? Burada Türk kökenli öğrencilerin yoğun olarak bulunduğu okullara konuşma yapmak için çağrıldığımda öğrencilere gelecekte ne olmak istediklerini soruyorum. Hala öğrencilerin gözlerinde bir ışık çakmıyor, ben şu olmak istiyorum şeklinde. Belki onu düşünme cesaretine sahip değiller. Ama bu ziyaretleri artırarak, onlara güzel örnekler göstererek onların daha çoğunu eğitime kanalize etmemiz mümkün olur. Genellikle burada insanlarımızdan Türk ve Müslüman olduğumuz için önümüz kesiliyor. Gizli bir ırkçılık var şeklinde yakınmalar oluyor. Siz bir yere gelebilmiş bir insan olarak buna nasıl bakıyorsunuz? Bu düşünceye katılmıyorum. Ben bu ülkeye dışarıdan geldim ve bu konuma gelebildiysem, burada doğmuş büyümüş, İsveççeyi anadili gibi konuşabilen, bir insanın adı ne olursa olsun yükselme şansı benden yüksektir diye düşünüyorum. Sadece eksik olan azim. Bu zor geldiği için birçok kişi işin kolayına kaçıyor. Kendi kendini tatmin anlamında böyle boş bir mazerete sığınıyor. Burada eğitim sistemi öğrencinin kendi kendini tanıması ve öğrenme kabiliyetini geliştirmesini teşvik ediyor. Öğrenci bu nitelikleri alamıyorsa tabii ki kendini hazır hissetmiyor ve üniversiteye gidemiyor. Hem okul hem aile öğrenciyi sıkıştırarak, doğru yola kanalize ederek öğrencileri eğitime yönlendirmeli. Türkiye de bir aile çocuğunu üniversiteye gönderemeyebilir çünkü özel kurslara göndermesi gerekebilir. Bununla birlikte üniversitenin de ayrı bir masrafı bir var. Yani ailenin ciddi bir finansman bulması lazım. Fakat bu ülkede öyle bir durum yok. Eğitim baştan sona ücretsiz. Bu anlamda okumak isteyenler için İsveç nimetler ülkesi. Peki, toplumumuzu eğitim hariç diğer alanlarda hangi noktada görüyorsunuz? yılı arasında burada çok bir organize bir Doç. Dr. Muhammet Toprak, İsveç te dinamik bir tempo gerektiren akademik hayatın dışarıdan görünmeyen bir sürü zorlukları olduğunu söyledi. Türk toplumu söz konusu değildi. Benim kişisel bazda ahbaplık kurduğum bir çevrem vardı. Fakat ABD dönüşünde burada STK ların daha iyi organize olması, diğer topluluklarla diyalog başlatması, ortak noktaların üzerinde odaklanan organizasyonları 2007 yılından sonra gördüm. Farklı şartlarda hayatta bir araya gelemeyecek insanlar bu organizasyonlar sayesinde bir araya gelmeye başladı. Hala doğu kültürümüzden gelen kendini yalnız hissetme, zavallı hissetme gibi duygularımızı burada birlik haline gelerek üzerimizden atabileceğimiz ve büyük başarılara imza atabileceğimizi düşünüyorum. Bu birlik olma konusunu açmak istiyorum. Toplumda kiminle konuşsam bir ve beraber olmalıyız diyor ama kimseden de bu anlamda bir gayret görülmüyor. Bu durumu izah edebilir misiniz? Toplumumuz genel itibariyle sadece saat 9-17 arası çalışmıyor. İş sorumlulukları bu saatlerin dışına da taşıyor ve çoğu zaman iş sorumluluklarını yerine getirebilmek için özel zamanlarından da fedakârlık yapıyorlar. Bu nedenden ötürü sosyal bir aktiviteyi organize edecek yeterli bir enerji bulamıyor olabilir kendinde. Ancak toplum her ne kadar kendisi sosyal aktivite düzenlemese de, onlara güven veren, onları bir araya toplayacak organizasyonların faaliyetlerine ilgi gösteriyorlar. Bu onların içlerindeki bir olma niyetinin temiz olduğunu gösteriyor. Son olarak, bir akademisyen olarak ailelere çocuklara eğitime yönlendirmek için neler tavsiye edersiniz? Her şeyden önce çocukların önünde bir ideal ve güzel örnek olması lazım. Benim gördüğüm sadece İsveç toplumunda değil bütün bir batı toplumunda da bir idealsizlik problemi var. Yeni nesillerimiz her şeyi hazır bulduğu için, her şeyi anne ve babadan elde ettikleri için eğitimin önemine inanmıyorlar. Bu noktada öğretmenlerin ne yapıp edip bu çocukların zihinlerini açması, kalplerine bu duyguyu yerleştirmesi lazım. Tabii aileye de çok büyük iş düşüyor. Ailelerin çocuklarına ilgi göstermeleri ve okul ile işbirliği halinde çocuğa hayatın gerçek mesajlarını ulaştırmaları gerekiyor. Hedef olarak sadece paraya mı yoksa insanlığa yararlı bir mesleğe mi, kaldı ki eğitimli insanların ise başlama maaşları haliyle daha yüksek, teşvik ettikleri çok önemli. Adv.

14 14 GÜNDEM KASIM Özel okula giden başarılı oluyor EMRE OĞUZ STOCKHOLM iisveç te yapılan bir araştırma özel okulların öğrencilerin performansını arttırdığını ortaya çıkardı. İş Piyasası ve Eğitim Politikası Değerlendirme Enstitüsü (IFAU) tarafından yapılan araştırmaya göre; özel okula giden öğrenciler, sınavlarda daha yüksek notlar alıyor ve bu sayede liseye devam etme şansları artıyor. Araştırma sonuçlarına göre herhangi bir belediyede özel okula giden öğrenci sayısı yüzde 10 artarsa öğrencilerin başarı oranı da yüzde 3 ile 4 seviyelerinde artıyor. Özel okula giden öğrenci sayısı 2 katına çıktığında ise öğrencilerin başarı oranı da yüzde 30 ile 40 oranında artmış oluyor. Aynı olumlu etki öğrencilerin gymnasiums diye bilinen liselere girme oranında da görülüyor. Özel okula giden öğrenci sayısı arttıkça söz konusu liselere girme oranı da artıyor. Benzer bir etki öğrencilerin üniversiteye gitme oranında da görülüyor. Özel okula giden öğrenci sayısı arttıkça, üniversiteye giden öğrencilerin de sayısı artıyor. BİR ZAMANLAR ÖZEL OKULLARA oldukça mesafeli yaklaşan İsveç te yetkililer şimdilerde özel okulların eğitime getirdiği kaliteyi konuşuyor. Yapılan araştırmalar özel okulların öğrencilerin başarısı üzerinde pozitif etki yaptığını gösteriyor. İsveç te faaliyet gösteren Dialogskolan, Gulvivaskolan ve Gulviva Gymnasium Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Güler, özel okulların tercih edilmesinin en önemli nedeninin, kaliteli eğitim olduğunu düşünüyor. ÖZEL OKULLAR NEDEN BAŞARILI? İsveç te faaliyet gösteren Dialogskolan, Gulvivaskolan ve Gulviva Gymnasium Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Güler, özel okulların tercih edilmesinin en önemli nedeninin, kaliteli eğitim olduğunu düşünüyor. Veliler, devlet okullarındaki eğitim kalitesinin düşüklüğü, sınıflardaki orantısız dağılım ve benzeri noktalar söz konusu olunca tercihini özel okullardan yana yapıyor. diyen Güler, bu durumun farkında olan ve eğitim sistemini ona göre dizayn eden özel okulların başarıyı yükselttiğini belirtiyor. Kendilerinin de gerek ilköğretim seviyesinde eğitim veren Dialogskolan ve Gulvivaskolan ile ve gerekse lise seviyesinde eğitim veren Gulviva Gymnasium olarak öğrencilerin devlet okullarında bulamayacakları bir kalitede eğitim vermek ve temelde okullar, topluma insan kazandıran fabrikalardır fikriyle yola çıktıklarını belirten Güler, Okullarımız İsveçli yetkililer tarafından yapılan değerlendirmeler neticesinde son derece önemli başarılar elde ediyorlar yılında ilköğretim kurumlarımızdan Dialogskolan, ana dersler olan Matematik ve İsveççede sırasıyla yüzde 71 ve yüzde 83, Gulviva Skolan ise; yüzde 88 ve yüzde 93 başarı elde ettiler. Birçok devlet okulu bu oranlara yaklaşamıyor bile. dedi. Benzer bir başarının lise seviyesinde eğitim veren Gulviva Gymnasium için de gerçerli olduğunu ifade eden Güler, Gulviva Gymnasium olarak geçen yıl mezun ettiğimiz öğrencilerin yüzde 82 si üniversiteye girdi. Bu bizim için çok sevindirici bir durum. dedi. Türk mutfağının seçkin yemeklerini Lokanta'da tadabilirsiniz... Her gün sabah 09:00-14:00 arasında Türk ve İsveç mutfağına özel açık büfe Lunch İsveç ten Suriye halkına insani yardım iisveç te yaşayan bir grup göçmen kökenli yardımsever, Suriye de mağdur olan sivil halka insani yardım götürdü. İsveç te temin ettikleri malzemeleri Türkiye üzerinden Suriye deki ihtiyaç sahiplerine ulaştıran ekip içerisinde bulunan Yılmaz Köylüoğlu, yaptıkları yardım çalışması ile ilgili gazetemize bilgi verdi. İsveç te yaptıkları, Suriye ye insani yardım çağrısının netice verdiğini ifade eden Köylüoğlu, yedi ambulans ve iki jeep aracının yanı sıra, içerisinde acil servis için lazım olan tıbbi malzeme, 80 kadar tekerlekli sandalye, koltuk altı değnekleri, battaniye, yatak ve çadır gibi acil ihtiyaç duyulan malzemeyi Suriye halkına ulaştırdıklarını söyledi. Suriye deki insanların içerisinde bulunduğu durumun çok vahim olduğunun altını çizen Köylüoğlu, bir yardım kampanyası daha düzenleyeceklerini bildirdi. Bölgede sıkıntı ve acı çeken insanlara yardım götürmek, onların yanında bulunmak insanlık vazifemiz diyen Köylüoğlu, teslim alan kişilerin yapılan yardımları suiistimal ettikleri duyumunu aldıklarını belirterek, bir sonraki yardımı bizzat kendilerinin halka ulaştıracağını kaydetti. MENAF ALICI STOCKHOLM Ayrıntılı bilgi ve menülerimiz için internet sitemizi ziyaret ediniz. Hallvägen 7B, Johanneshov Tel:

15 15 HUKUK KÖŞESİ KASIM Avukatınızla görüşmeden ifade vermekten kaçınınız! Çok sık karşılaştığım ve hepimizin başına gelebilme ihtimali olan bir durumu sizlerle paylaşmak istiyorum. Özellikle son zamanlarda, herhangi bir sebeple polis karakolunda göz altına alınan kimselere, henüz avukat atanmadan ilk ifadelerini vermeleri istenmektedir. Sebep olarak da saatin geç olması veya tatil günü olmasından dolayı herhangi bir avukata ulaşılamayacağı belirtilmektedir. Hemen belirtmek isterim ki, herhangi bir suç isnat edildiğinde, verdiğiniz ilk ifade çok büyük önem arz etmektedir ve davanın seyrini tamamiyle değiştirme ihtimali vardır. Kültürümüzde, polise saygı önemli bir davranış biçimi olduğu için, konuşmayı reddetmeyi, hele bir de illa avukat istiyorum deyip, gecenin bir yarısında polis amcaları kızdırmayı kendimize hiç yakıştıramayız. Yakıştırmalıyız! Zira her ne kadar haklılığımızı anlatmak için sabırsızlansak da, mesleki kariyerimde yaşadığım örnekler, keşke avukatımı bekleseydim şeklinde olmuştur. Hiç beklenmedik bir anda apar topar polis karakoluna götürülmek insanda haliyle bir tedirginlik, bir travma oluşturur. Bir de buna, hangi eylemlerin suç oluşturup oluşturmadığı konusundaki çekinceleri eklersek, bu ruh haliyle verilen bir ifadenin ne kadar faydalı olabileceği tartışmaya açıktır. Kanuna göre polisin, herhangi bir suç isnat edilen kimseyi 24 saat, ve savcı kararıyla 4 güne kadar göz altında tutma hakkı vardır. 4 günden sonra artık mahkeme kararı gerekmektedir. Polis ve savcı, özellikle ilk 24 saatlik olan zaman diliminde olabildiğince delil toplamaya çalışırlar. Hal böyle iken, verilecek ilk ifade, ön soruşturmanın gidişatına yön verecektir. Çoğu zaman, şüpheli içinde bulunduğu ruh halinden ötürü, kendisi açısından faydalı olan ve suçsuzluğunu ispatlayacak durumları arz edememekte, ve hatta söyledikleri tamamen yanlış anlaşılabilmektedir. Örnekleri çoğaltmak mümkün, ancak benim bu yazıda özetle vermek istediğim mesaj, böyle bir durumla karşılaştığınızda, bir avukat istemeniz ve avukatınızla durumunuzu istişare ettikten sonra ilk ifadenizi vermenizdir. İsveç Hukukuna göre, kendi avukatınızı seçme hakkınız vardır ve avukatınızın masrafları devlet tarafından ödenmektedir. İSVEÇ E ÇALIŞMA İZNİ İÇİN BAŞVURUMA RET CEVABI GELMİŞ, İTİRAZ ETMEMİN FAYDASI OLUR MU? SORU: İsveç e çalışma izni için bir şirket üzerinden başvurdum ancak geçen hafta red cevabı gelmiş. Red cevabının gelme sebebi, Göçmenler Dairesi ne yatırılması gereken teminat miktarının yatırılmaması ve şirketin ekonomik durumunun iyi olmadığıymış. Kararda isterseniz itiraz edebilirsiniz diye yazıyormuş, acaba itiraz etsek kararı olumlu yönde değiştirebilir miyiz? Av. Sadık Kutlu CEVAP: Öncelikle hemen şunu belirteyim ki, Göçmenler Dairesi ne (yani Migrationsverket e) teminat yatırılması gibi düzenleme yoktur. Çalışma izni bağlamında yeni getirilen düzenlemelere göre, işverenin getireceği işçinin maaşını ödeyecek kadar maddi gücü olduğunu ispat etmesi gerekmektedir. Bu da ya şirketin yıllık bilanço hesaplarının (resultat- och balansräkning) pozitif olması ya da şirketin banka hesabındaki aktifini ibraz edilmesi ile mümkün olur. Bu durum da, halk arasında sanki getirilecek olan işçi için herhangi bir kuruma teminat yatırılacakmış gibi yanlış yorumlanmaktadır. Bu kuralın esas amacı, iş sözleşmesinin gerçek temellere dayandığını tespit etmek ve işvereni, vaat ettiği sözleşme şartlarını yerine getirebilme gücü olduğunu ispata zorlamaktır. Yukarıda söylenenler ışığı altında, müracaatınıza ret cevabı almanızın sebebi muhtemelen çalışacağınızın şirketin maaşınızı ödeyecek kadar maddi gücünün olmadığına kanaat getirilmiş olmasıdır. Kural olarak Göçmenler Dairesi nin yurt dışından yapılan müracaatlarla ilgili verdiği kararlara itiraz yolu açık değildir. Ancak, Göçmeler Dairesi nin vermiş olduğu kararı bir kez daha gözden geçirmesi istenebilir (omprövning). Bunun için de kararda belirtilen eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. Sizin durumunuzda yapılması gereken, şirketin maaşınızı ödeme gücü olduğunu ispatlamaktır. Bu da şirketin banka hesap çıktısı ve pozitif bir mali bilanço ile yapılabilir. Danıştay Başsavcısı Mevlüt Çetinkaya, Türlkiye de yüksek yargının en büyük problemlerinden birinin ağır iş yükü nedeniyle birikmiş dosyalar olduğunu söyledi. Danıştay heyeti İsveç te incelemelerde bulundu idanıştay Başsavcısı Mevlüt Çetinkaya başkanlığında Mahkemelerinin en büyük problemlerinden birinin dosya bir Danıştay heyeti iki ülkenin yüksek idari yargı sayısının fazlalığı ve iş yükünün ağır olması olduğu söyledi. Bizde sadece Danıştay da görülmeyi bekleyen 230 mahkemeleri arasındaki işbirliğini geliştirmek amacıyla Stockholm de incelemelerde bulundu. bin birikmiş dosya var diyerek sözlerine devam eden Türkiye ve İsveç Yüksek İdari Yargı Mahkemeleri arasında işbirliğini geliştirmek amacıyla Danıştay ise sadece 800 dosya var diyerek aradaki farka işaret etti. Başsavcı Çetinkaya, İsveç Yüksek idare Mahkemesinde Başsavcısı Mevlüt Çetinkaya başkanlığında bir Danıştay Diğer taraftan Türkiye de İsveç e göre hukuk arama hürriyetinin daha fazla olduğunu tespit ettiklerini belirten heyeti İsveç te incelemelerde bulundu. 3 günlük ziyaret boyunca başta İsveç Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Çetinkaya, İsveç te davaların büyük bir çoğunluğunun ilk Mats Melin olmak üzere yüksek yargıdaki meslektaşları derece mahkemelerde çözüldüğünü ve Danıştay a gitme ile bir araya gelen heyet İsveç hukuk sistemi hakkında hakkının hemen hemen hiç olmadığına belirtti ve Bizde ise bütün davalar süzülmeden yüksek mahkemelere detaylı bilgi aldı. Ziyaretler sonrası Stockholm de basın mensuplarıyla bir araya gelen heyet, gerçekleştirdikleri temaslar hakkında genel bir değerlendirme yaptı. İdare Mahkemesi Başkanı Mats Melin ve beraberindeki gidiyor. Bu da iş yükümüzü artırıyor dedi. İsveç Yüksek İsveç hukuk sistemini damarlarına kadar inceleyerek yüksek yargı heyetinin 3 ay önce kendilerini Türkiye de ziyaret ettiği bilgisini de veren Çetinkaya, başkan ve heyetle Türk hukuk sistemine göre avantajlarını ve dezavantajlarını karşılaştırma imkânı bulduklarını belirten heyet, İsveç in çok sıcak ilişki kurduklarını, bu tür ziyaretlerin işbirliğini 1990 yılına kadar Türkiye deki mevcut hukuk sistemine ve karşılıklı bilgi ve tecrübe alış verişini artırdığını söyledi. Bununla beraber heyetin incelemeler sonucunda benzer bir sistem uyguladığını hatırlattı. İsveç in 90 lı yıllarda gerçekleştirdiği reform ile yüksek mahkemelerdeki iş yükünü hafiflettiğine dikkat çeken Danıştay Başsavcısı yapımı sürecinde Danıştay ın görüşü olarak ilgili mercilere yaptıkları tespitleri bir rapor haline getirerek, yeni anayasa Mevlüt Çetinkaya, hâlihazırda Türkiye de Yüksek Yargı sunacaklarını öğrenildi. HABERİSVEÇ STOCKHOLM Türkiye, çocuğu elinden alınan mağdur ailelerin yanında iisveç, Hollanda, Belçika, Almanya ve Fransa nın yanı sıra Avrupa nın diğer ülkelerinde yaşayan çok sayıda Türk vatandaşının çocuklarının ellerinden alınıp, koruyucu ailelere verilmesi Türkiye yi harekete geçirdi. Çocukları zorla alınıp koruyucu ailelere verilen İsveç teki Türklerin yaşadığı sorunları Avrupa Konseyi nezdinde taşıyacak olan Türkiye nin Stockholm Büyükelçiliği tarafından yapılan bir açıklamada, Avrupa daki sosyal yardım kuruluşları zaman zaman yetkilerini aşarak, çocukları ailelerin ellerinden almaktadırlar. Anılan kurumlar yetkilerini aşırı geniş şekilde yorumlamakta ve bu durum özellikle göçmen kökenli aileleri etkilemektedir. Bu konunun Avrupa Konseyi nezdinde ele alınması öngörülmektedir. Bu çerçevede vatandaş ve soydaşlarımızın karşılaştıkları olayları, mağduriyetleri örneklemek suretiyle ve yazılı olarak Büyükelçiliğimize aktarmalarını rica ediyoruz. denildi. HABERİSVEÇ STOCKHOLM

16 16 GÜNDEM KASIM İsveç polisi, Fittja Ulu Camii nde kendini tanıttı İSVEÇ POLİSİ, STOCKHOLM DE GÖÇMEN kökenli insanların yoğun olarak yaşadığı banliyölerden Fittja da Polis Tanıtım Günü düzenledi. Fittja Ulu Camii nde geçtiğimiz Cuma günü düzenlenen polis tanıtım gününde İsveç polisi, cami avlusuna ve caminin konferans salonuna kurduğu stantlar ile polis teşkilatını ve polis araçlarını vatandaşlara tanıttı. İBRAHİM KAYA STOCKHOLM Program sonunda Fittja Bölgesi Komiseri Mikael Jonsson, Dernek Başkanı İsmail Okur ve Din Görevlisi Ergin Ögcem e günün hatırasına birer hediye verdi. ibu yıl 4. sü düzenlenen polis günü dolayısıyla Cuma namazı öncesi camide toplanan cemaate kısa bir konuşma yapan Fittja bölgesi Polis Komiseri Mikael Jonsson cemaate İsveç polis teşkilatı hakkında bilgi verdi, aynı zamanda asayişi bozan olaylar olduğunda vatandasın polisi aramasının önemine değindi. Asayişi bozan olaylarda, tam olarak ne olduğunu anlamak ve suçluları tespit etmek için sizin yardımınıza ve şahitliğinize ihtiyacımız var diye konuşan Komiser Jonsson, Biz bu gün polis teşkilatı olarak buradayız. Kendimizi ve araçlarımızı da tanıtmak istiyoruz dedi. Program sonunda bir değerlendirme yapan Komiser Jonsson, Bu gün burada çok güzel bir izlenim edindim. İnsanlar çok ilgiliydi. Buradaki insanlarla güzel bir kontak kurduğumu düşünüyorum. dedi. Burada tanıtım günü düzenlememizin iki sebebi var. Diye sözlerine devam eden Komiser Jonsson, Öncelikle biz bu insanların verdiği vergiler ile görev yapıyoruz, insanlar vergilerinin nerelere gittiğini görsün istedik. İkincisi biz bir yerde illa bir olay olunca olmak istemiyoruz. Burada insanlar ile bir aşinalık kazanmak ve sağlıklı bir iletişim kurmak için bulunuyoruz şeklinde konuştu. Tanıtım günü ile bir diğer amaçlarının göçmen kökenli gençleri polislik mesleğine özendirmek olduğunu sözlerine ekleyen komiser Jonsson, Çünkü farklı ülkelerden gelen insanların sadece dilini değil, onların kültürünü de bilen ve onları anlayacak yeni polis memurlarına ihtiyacımız var dedi. Polisliğin son derece ilginç bir meslek olduğunu da belirten Jonsson, zengin bir hayat tecrübesi edinmek isteyen gençleri polis olmaya davet etti. Fittja Camii Din Görevlisi Ergin Ögcem ise Tanıtım günü vesilesiyle hem polislik mesleğinin tanıtımının yapılması hem de İsveç polisi ile buradaki halkın arasında bir diyalogun geliştirilmesi güzel bir şey dedi. Fittja Camii Dernek Başkanı İsmail Okur ise, Program çok güzel oldu. Özellikle çocuklar ve gençler polisi daha yakından tanıma imkânı buldular dedi. Programda polislere baklava ikram edilirken Polis Komiseri Jonsson da Okur ve Ögcem e günün hatırasına birer hediye verdi. Mülteci çok, para yok iisveç Göçmenler Bürosu (Migrationsverket) ülkeye gelen mülteci sayısında büyük artış olduğunu, ancak bu anormal durumu karşılayacak yeterli kaynaklara sahip olmadığını açıkladı yılı Eylül ayı itibariyle ülke olan mülteci akınının haftalık ortalama 1250 kişiye yükseldiğini belirten Göçmenler Bürosu, mevcut kapasitelerinin ise haftada sadece mültecinin talebini incelemeye yeterli olduğunu bildirdi. Bu nedenle iltica başvurusunun değerlendirilmesini bekleyen mülteci sayısının her geçen gün artarak yükseldiği bilgisi verilirken benzer bir yoğunluğun daha önce sadece 1990 lı yıllarda Balkanlarda yaşanan iç karışıklıklar sonrası yaşandığına dikkat çekildi. İltica taleplerini inceleyecek personel eksikliğinin yanı sıra mültecilerin barınabileceği yer bulmakta da zorlanan Göçmenler Bürosu kendilerine ayrılan imkânların artırılması halinde 1 yıl içinde her şeyin normal akışına dönebileceğini belirtiyor. HABERİSVEÇ STOCKHOLM

17 17 GÜNDEM KASIM Asırlık nineyi huzurevine almadılar HABERİSVEÇ STOCKHOLM iisveç in güney bölgesinde bulunan Jokkmok da 100 yaşındaki bir yaşlı kadın yeterince sağlıklı olduğu gerekçesiyle belediyenin huzurevine kabul edilmedi. Önümüzdeki günlerde 101 yaşına gireceği belirtilen Anna Lundvall adlı yaşlı kadın, artık evde kendi başına yaşamayacağına kanaat getirerek huzurevinde kalabilmek için başvuruda bulundu. Ancak asırlık yaşlı kadının yeterince sağlıklı olduğunu düşünen belediyenin huzurevi ile ilgili yetkilileri onun yerine yaşlı kadına evde bakım saatlerini artırmayı teklif etti. Belediyeden aldıkları cevaba oldukça şaşırdıklarını belirten yaşlı kadının 73 yaşındaki kızı Gudrun Ek, Annem artık evde kendini güvende hissetmiyor. Bu nedenle annemi her gün 4 defa ziyaret etmek zorunda kalıyorum. diye konuştu. Bu arada yaşlı kadının huzurevine kabul edilmediği şikâyetiyle mahkemeye başvurduğu belirtiliyor. İsveç te tonlarca domuz eti boyanarak sığır eti niyetine satıldı iisveç te tonlarca domuz filetosunun(fleskfile) koyu renge boyanarak sığır filetosu (oxfile) şeklinde satıldığı ortaya çıktı. Skandalın ortaya çıkmasından sonra bir açıklama yana Devlet Gıda Denetleme Dairesi (Livsmedelverket), sığır filetosu aldatmacası ile satılan domuz filetosunun restoranlara ve marketlere satıldığına dair kuvvetli şüpheleri olduğunu belirtti. Üzeri boyanarak sığır filetosu şekline getirilen domuz filetosunun, Macaristan ve Arjantin den ithal edildiğini kaydeden Devlet Gıda Denetleme Dairesi yetkilileri bu iki ülkenin sahtekârlık yaparak et ihracat eden firmalarını Avrupa Birliği ne (AB) şikâyet ettiklerini ifade etti. İsveçli büyük bir et toptancı firmasının Arjantin ve Macaristan dan aldıkları etlerde hile karıştırıldığını fark etmesinden sonra durumu Devlet Gıda Denetleme Dairesi ne bildirerek skandalın ortaya çıkarıldığı belirtildi. Devlet Gıda Denetleme Dairesi halihazırda marketlerde bu etlerden bulunabilineceği uyarısında bulunarak tüketicilerden sığır filetosu alırken dikkatli olmalarını istedi. ATİLA ALTUNTAŞ STOCKHOLM Türk Mobilyasının İsveç teki Adresi 1 0. Yılını kutlayan Ekol Mobilya da büyük indirim Bütün ürünlerde % ye kadar varan indirimler Faizsiz,24 ay vadeli ödeme imkânı FITTJAVÄGEN 3-9 MÖBELVARUHUSET EKOL HB NORSBORG STOCKHOLM/SWEDEN BUTIK KADIR BEDIR info@ekolmobler.se kayakadir@hotmail.com ekolmobler@hotmail.com

18 18 KÜLTÜR KASIM Yıkılan yuvalar İsveç e geldiğimden beri en çok dikkatimi çeken şeylerden birisi Türkler arasında boşanma oranının dikkat çekici bir oranda fazla olmasıydı. Bunca yıldır Avrupa dayım ve Avrupa nın çeşitli ülkelerini de biliyorum böyle bir durumu hiçbir yerde ne gördüm ne de duydum. Her boşanan insanın ayrılma sebebi aynı değil. Aile içi şiddet gören, haklı olup çocukları için sabreden, ya da artık dayanamayıp ayrılanlar var. Her bir ayrılığın bir de hazin hikâyesi var. Söyleyeceklerime aileleri ve çocukları için ciddi fedakârlık yapanlar ve dertlerini benimle paylaşan insanlar ve değerli dostlarım alınmasınlar. Anlatacağım şeyler insanların yuvaları yıkılmasın diye İsveç geneli için yapılan bir tespittir. Boşanmış aileler ayrılma sebeplerini şiddetli geçimsizlik olarak ifade etseler de şiddetli geçimsizlik boşanmanın gerçek sorumlusu değil insanları birbirinden ayıran bir araya gelmiş sebepler bütünüdür. Asıl sebep insanları şiddetli geçimsizliğe iten şeylerdir. Bildiğiniz gibi İsveç, demokrasi, insan hakları, bireysel hak ve özgürlükler konusunda birçok Avrupa ülkesinden daha ileride. Ekonomik krizin etkisi de diğer Avrupa ülkeleri gibi burada çok fazla hissedilmiyor. Ayrıca stresin de az olduğu sakin ülkelerden birisi. Havası güzel, suları yayla suyu gibi. İnsanları da güler yüzlü. Nasıl oluyor da böyle bir ülkede bu kadar çok insan boşanmış? Bu durum dikkatimi çok çekti. Etraftaki insanlara insanlar neden bu kadar çok boşanıyorlar diye sorduğumda verilen cevap hukuk tabiriyle şiddetli geçimsizlik oldu. Gördüm ki birçok insan da bu durumu büyük bir olay değil de hayatın akışı içerisinde meydana gelen normal bir olay olarak algılıyorlar. Boşanmış aileler ayrılma sebeplerini şiddetli geçimsizlik olarak ifade etseler de şiddetli geçimsizlik boşanmanın gerçek sorumlusu değil insanları birbirinden ayıran bir araya gelmiş sebepler bütünüdür. Asıl sebep insanları şiddetli geçimsizliğe iten şeylerdir. Günümüz dünyasında zihinlerin farklı fikirlerle yaralandığı, çoğu insanların zevklerinin peşine düştüğü, manevi, ruhsal, kalbi problemlerin görmezden gelindiği bir çağda, yıkılmakta olan bir ailenin kurtulması için gerekli olan manevi temeller göz ardı edilmiştir. Bunun yanında boşanma sebepleri olarak; kültür farklılığı, eğitimsizlik, ERCAN KARGILI bencillik ve kişisel rahata düşkünlük gibi şeyler de sayılabilir. Bu tür sosyal problemler ailenin çöküşünün görünmeyen psikososyal nedenleridir. İhmal edilen bunca şeyden sonra boşanma noktasına gelen evliliklerin kurtarılmasında maalesef başarılı olunamıyor. Çünkü artık iş işten geçmiş oluyor. Bu problemlerin sonucunda insanların birbiriyle sağlıklı bir iletişim kurması ve birbirini anlaması zayıflayarak; sevgi, saygı, güven ve merhamet değerleri zarar görüyor. Bu zarar neticesinde önce insan sonra yuva yıkılıyor. En çok da olan, yıkılan bu yuvanın altında kalan masum çocuklara oluyor. Sevgi, ilgi ve korunmaya en çok muhtaç oldukları bir zamanda en büyük darbeyi en sevdiklerinden yiyorlar. Belki de bu darbenin etkilerini bir ömür boyu yaşıyorlar. İşin asıl acı tarafı da İslam öğretisinin fedakârlık, mutlu bir evlilik ve ebedi bir sevgiyi içermesine rağmen içine düştüğümüz bu acıklı durumdur. Kulturpunkten Derneği nden musiki ziyafeti Selma Derneği nin Hayata Dair konulu seminerleri başladı iselma Derneği nin Hayata Dair konulu seminerler dizisinin ilkinde Doğum Mucizesi konusu Dr. Betül Korkmaz tarafından işlendi. Cumartesi ve Pazar iki gün farklı katılımcıların yer aldığı seminere olan ilgi memnuniyet vericiydi. Seminerde insanın oluşum aşamaları ve doğumu esnasında yaşanan mucizevî olaylar ayrıntılı bir şekilde anlatıldı. Hamilelikte karşılaşılabilecek sorunlar ve kürtaj konularına da değinildi. Seminer sonunda dinleyicilerin sorularını cevaplayan Korkmaz ın anlatımıyla akıllarda insanın heyecan verici varoluş serüveni kaldı. Programların sonunda dernek yetkilileri tarafından Selma Derneğinin yıl içerisinde planladığı faaliyetler hakkında bilgi verildi. HABERİSVEÇ GÖTEBORG Kulturpunkten Derneği düzenlediği musiki gecesiyle musikiseverleri buluşturdu. igerçekleştirdiği kültürel etkinliklerle öne çıkan Kulturpunkten Derneği, düzenlediği musiki gecesiyle kültürler arası diyalog adına bir adım daha attı. Stockholm de Kafe Klaver de Her Telden Akşamlar-Turkish Music tillsammans adı altında gerçekleştirilen geceye seçkin İsveçli ve Türk davetliler katıldı. Türk Musikisi nin mümtaz eserlerinin seslendirildiği gecede davetliler sık sık şarkılara eşlik etti. Davetlilerin istek şarkılarının da söylendiği gece de Uzun ince bir yoldayım dan Duydum ki unutmuşsun a, İstanbul İstanbul olalı dan Dido ya kadar Türk musikisinin unutulmaz eserleri davetlilere doyumsuz bir musiki zevki yaşattı. Program arasında verilen molada ise davetliler birbirleri ile tanışma ve kaynaşma imkânı buldular. Program sonunda bir konuşma yapan Kulturpunkten Derneği Başkanı Ersin Uzel, dernek olarak amaçlarının İsveç te yaşayan insanlar arasında, kültür ve sanatın etkili diliyle birlikte yaşamayı mümkün kılacak faaliyetleri hayata geçirmek, bu alanlarda çalışan insanların bir araya gelebileceği bir zemin oluşturmak olarak açıkladı. Uzel, bunun yanı sıra kültürel ve sanatsal etkinliklerle Doğu ile Batı kültürü arasında anlayış, diyalog ve etkileşimi sağlamayı, yerel ve ulusal mirasa sahip çıkmayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi. Program sonunda davetliler programdan duydukları memnuniyeti dile getirdiler. HABERİSVEÇ STOCKHOLM

19 19 GÜNDEM KASIM Saab ve Ericsson u Teknopark İstanbul a çekmek için İsveç e geldiler İSTANBUL DA TEKNOLOJİ Geliştirme Bölgesi (Tekonopark İstanbul) kurma çalışmalarını sürdüren bir heyet, tanıtım için İsveç e geldi. MENAF ALICI STOCKHOLM iistanbul da Sabiha Gökçen Havaalanı bitişiğinde inşaatı devam eden Avrupa nın sayılı, Türkiye nin en büyüğü olacak Teknoloji Geliştirme Bölgesi ni (Teknopark İstanbul) kurmak için çalışmalarını sürdüren Savunma Sanayii Müsteşarlığı ve İstanbul Ticaret Odası ndan (İTO) bir heyet, İsveç in başkenti Stockholm ve Finlandiya nın başkenti Helsinki ye bir tanıtım gezisi (roadshow) düzenledi. Savunma Sanayii Müsteşarlığı, İTO, İstanbul Ticaret Üniversitesi, Havacılık Endüstrileri A.Ş. (HEAŞ) ve Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş. (STM) ortaklığında kurulan Teknopark İstanbul a araştırma ve geliştirme alanında iş yapan, teknolojik altyapısı güçlü şirketleri çekmek için Stockholm e gelen 10 kişilik heyet, Türk Büyükelçiliği rezidansında bir basın toplantısı yaptı. Finlandiya ve İsveç temasları ile ilgili Türk basın mensuplarına bilgi veren İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, tamamlandığında yaklaşık 900 bin metrekare kapalı alanı olan ve yaklaşık bin adet araştırma- geliştirme şirketi istihdam edecek Teknopark a teknolojik altyapısı güçlü yabancı şirketleri de çekmek istediklerini ve bunun için bir tanıtım gezisine çıktıklarını söyledi. NOKİA NIN TEKNOPARK İSTANBUL DA YAZILIM MERKEZİ KURMASINI İSTİYORUZ Şu an Teknopark İstanbul da yer almak için müracaat eden çok sayıda uluslararası şirketin olduğu bilgisini veren Murat Yalçıntaş, fakat bunların yanında bir de bizim getirmek istediğimiz şirketler var. Biz de bu şirketleri getirebilmek için şu ana kadar iki tane roadshow yaptık. İlkini ABD ye yaptık. ABD de Boing, Oracle, Cisco gibi birçok önemli araştırma şirketleri ile görüşmeler gerçekleştirdik. İkinci roadshowumuzu da Avrupa nın teknoloji ve inovasyon merkezlerinden biri olarak bilinen İskandinav ülkelerine gerçekleştiriyoruz dedi. Finlandiya da Nokia, Teknopolis ve Tekes şirketleri ile görüşmeler yaptıklarını bildiren İTO Başkanı Yalçıntaş, Nokia nın, çevre ülkelerin şartlarına uydurmak için yurt dışında kurmuş olduğu software (yazılım) yerelleştirme merkezleri var. Bu merkezlerden bir tanesini İstanbul da kurmalarını rica ettik. Daha sonra Teknopolis şirketi ile görüşmelerimiz oldu. Bu şirket birçok yerde Teknopark işletiyor. Onlarla da görüş alışverişinde bulunduk ve muhtelif işbirliği şemaları üzerinde çalıştık. Teknopark İstanbul içerisinde kuracağımız bir fon olacak. Bu fon, fikri olan ama parası olmayan girişimcilere uygun şartlarda finansman desteği sağlayacak. Bu fon sayesinde birçok genç Türk girişimci kendi fikirlerini, kendi icatlarını ortaya çıkartma imkânı bulacak. Finlandiya da da benzeri bir çalışma yapan, yılda yaklaşık 600 milyon Euro luk bir fonu yeni gelişmekte olan Finlandiya şirketlerine aktaran Tekes aldı bir Fin kamu şirketi ile de görüştük diye konuştu. İsveç te Ericsson ve Saab firmaları ile yaptıkları görüşmeler sonrası HABERİSVEÇ e bilgi veren Yalçıntaş, özellikle telekomünikasyon altyapısı alanında dünyanın en iyi şirketlerinden bir tanesi olan Ericsson u Teknopark İstanbul a ayrı bir telekomünikasyon kümelenmesi gerçekleştirmek için davet ettiklerini ifade etti. Ericsson yetkilileri ile yapılan görüşmenin çok olumlu geçtiğini belirten Yalçıntaş, kendileri konuyu değerlendireceklerini ifade ettiler dedi. Avrupa nın sayılı, Türkiye nin en büyüğü olacak Teknoloji Geliştirme Bölgesi ni kurmak için çalışmalarını sürdüren bir heyet tanıtım için İsveç e geldi. SAAB VE ERİCSSON KONUYA İLGİLİ Saab firmasının araba kısmı değil fakat savunma kısmı ile ilgilendiklerini kaydeden İTO Başkanı, Saab ın savunma alanında çok ciddi teknolojik alt yapısının olduğunu belirtti. Bu teknolojik altyapıyı Türkiye ye çekmek için Saab firması ile görüştüklerini ifade eden Yalçıntaş, görüşmelerimiz çok olumlu geçti. Saab ın yönetim kurulu başkan yardımcısı ile görüştük. Saab Türkiye de bulunmak istiyor. Sadece mal satmak için değil, operasyon yapmak için bulunmak istiyor. Bunun detaylarını görüştük, son derece olumlu geçti şeklinde açıklamada bulundu. Heyette yer alan Savunma Müsteşarlığı nda teknoloji, sanayi ve uluslararası ilişkilerden sorumlu müsteşar yardımcısı Sedat Güldoğan da son 10 yıl içerisinde Türk savunma sanayisinin üç kattan fazla büyüdüğünü ve dört kattan fazla bir ihracat gelişimi yakaladığını belirtti. Sedat Güldoğan, hem teknolojik anlamda, hem yan sanayi anlamında savuma sanayindeki katma değeri artırmak için girişimlerinin olduğunu belirterek, Teknopark İstanbul da bunların en önemlilerinden bir tanesi. Teknopark anlatarak buralardan Türkiye ye bir İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, yaklaşık bin adet araştırma- geliştirme şirketi istihdam edecek Teknopark a teknolojik altyapısı güçlü yabancı şirketleri de çekmek istediklerini ve bunun için bir tanıtım gezisine çıktıklarını söyledi. sinerji çekmeye çalışıyoruz. Temel geliş amacımız bu diye konuştu. Tamamlandığında yıllık 10 milyar dolar katma değer oluşturacak Teknopark İstanbul un son durumu hakkında da Yalçıntaş, şu bilgileri verdi: Şu an geldiğimiz nokta itibariyle, ilk binalarımız bitmek üzere, yani 900 bin metrekarenin ilk 6 bloğu olan yaklaşık 55 bin metrekarelik binamız tamamlanmak üzere. Şubat veya mart ayında da hizmete girecekler. Burada çalışacak şirketleri belirlemek üzere de duyurular yaptık. Yaklaşık 450 başvuru aldık. Fakat şu anki kapasitemiz bu 450 nin sadece 100 tanesini alabilecek durumda. İlk yüzünü belirleme çalışmalarımızı bitirmek üzereyiz. Nisan ayında bu şirketler burada çalışmalarına başlayabilecek. Türkiye nin ileri teknolojide dışarıya olan bağımlığını önemli derecede giderecek olan Teknopark ın odaklanacağı ana sektörler; havacılık ve uzay, savunma sanayii, denizcilik, ileri elektronik, ileri malzemeler, enerji ve endüstriyel yazılımlar şeklinde belirlendi. İTO BAŞKANI YALÇINTAŞ, SWETURK HEYETİ İLE GÖRÜŞTÜ İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, akşam saatlerinde de Scandic Anglais otelde İsveç Türk İşadamları Federasyonu SWETÜRK ün yönetim kurulu üyeleri ile bir araya geldi. Karşılıklı bilgi alışverişinde bulunulan görüşmede, SWETÜRK Başkanı Dr. Mehmet Durukan, Federasyon Genel Sekreteri Barış Esin, Yönetim Kurulu Üyesi İşadamları Himmet Kaya, Çetin Baran ve turizmci Emin Dinler hazır bulundu.

20 20 AİLEM KASIM YAŞAM VE SAĞLIK İPEK DURSUN Stresimi yönetebilirim Yaşadığımız çağın hastalığı olan stres hayatımızın bir parçası halini aldı. Stres pek çok hastalığa davetiye çıkarması, yaşam kalitesini ve insani ilişkileri olumsuz etkilemesi nedeniyle üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. Bıçakla keser gibi bir çırpıda ondan kurtulmak maalesef mümkün değildir. Stresin birçok sebebi var. Geçmişte yaşanan vicdan azapları, yaşadığımız zamanın maddi manevi zorlukları, gelecek endişesi, trafik, koşuşturmacalı bir hayat tarzı. Listeyi daha da uzatmak mümkün. Öyleyse stresten tamamıyla kurtulamadığımıza göre onunla nasıl baş edebiliriz veya stresi nasıl yönetebiliriz? Öncelikle stresin üstesinden gelmediğimiz takdirde mide rahatsızlıkları, beyin kanamaları, damar tıkanıklığı felç ve kalp krizi bizi beklemektedir. Psikolojik olarak da endişe, karamsarlık, kızgınlık gibi olumsuz duyguların yani sıra unutkanlık ve dikkat eksikliği gibi durumlarla da karşılaşabileceğimizi unutmayalım. Hayatımızın her anında karşılaşabileceğimiz stresle baş edebilmek için aşağıdaki küçük önerileri dikkate alalım. Hem stres esnasında hem de öncesinde yapacağımız uygulamalar stresi doğru yönetmede bize yol gösterecektir. Stres esnasında; Derin ve rahat nefes alıp verecek egzersizler yapın Rahat bir ortamda yere uzanın, bütün kaslarınızı serbest bırakın. Çene kaslarını ne kadar sıktığınızı fark edeceksiniz Açık havada küçük yürüyüşler yapın. Hayatınızdaki güzellikleri görerek mutlu olmaya çalışın. Strese engel olmak için; Etrafınızdakilere karşı beklentilerinizi yüksek tutmayın. Evham ve vesveseye karşı uyanık olun. Uyku düzeninize dikkat edin. Yeni hobiler edinin. Onlara vakit ayırın. Gelecek endişesiyle bugününüzü mahvetmeyin. Anı yaşayın. En olumsuz olayların bile tebessüm ettirecek yanlarını görmeye çalışın. Bardağın dolu tarafını görün. Kısacası şu sözü hatırınızdan hiç çıkarmayın."güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır." Vesselam... Uzmanlar, zehir saçan akıllı telefonlara karşı uyarıyor isvt televizyonunun haberine göre, gündelik hayatın bir parçası haline gelen akıllı telefonlar kimyasal zehir saçıyor. Amerika da bulunan tekno-onarım şirketi ifixit ile Amerikan Çevre Örgütü ne bağlı Ekolojik Merkez, 10 üretici firmadan 36 ayrı model telefonu parçalara ayırarak tek tek inceledi. İnceleme sonucunda; telefonlarda civa, kadmiyum kurşun, brom, klor gibi kanser hastalıklarına sebep olan ağır kimyasal maddelere rastlanıldığı bildirildi. Yeni modellerin eski modellere göre daha az kimyasal madde içerdiğini belirten araştırmacılar, en zehirli ve az zehirli telefon modellerini de açıkladı. En zehirli ve yüksek oranda kimyasal madde taşıyan telefonların; iphone 2G, Palm m125, Motorola MOTO W233 Renew, Nokia N95 ve Black Berry Storm olduğunu açıklanırken, az zehirli ve düşük oranda kimyasal madde taşıyan telefonların da; iphone 4S, LG Remarg, Samsung Captivate ve iphone 5 olduğu belirtildi. Yeni telefonların hala kimyasal maddeler taşıdığına işaret eden Ekolojik Merkez Araştırma Direktörü Jeff Gearhart, bu telefonları kullananların doğum kusurları, zekâ geriliği vs. ciddi hastalıklara kapılma riskinin normal insandan 100 kat daha fazla olduğunu ifade etti..haberisveç STOCKHOLM Advokatfirman Yüksel Özkan AB Aile hukuku k (Bosanma, velâyet,vs.),yabancılar hukuku, Ceza hukuku alanlarında İsveç Barolar Birliği ne bağlı uzman avukat olarak hizmetinizdeyim Aile içi şiddete maruz kalanlara hukuki destek ve danışma hizmeti veriyorum İlk defada danışma ücreti alınmaz Yüksel Özkan AB Scheelegatan 1, 2TR STOCKHOLM Tel.: +46 (0) Fax: +46 (0) Mobil:+46 (0) info@advokatozkan.se Web: