AİLEMİZİN DOKTORU. Yeni Yılda Başkent'te Aile Hekimliği Uygulaması. Lütfen Randevu alınız

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "AİLEMİZİN DOKTORU. Yeni Yılda Başkent'te Aile Hekimliği Uygulaması. Lütfen Randevu alınız 315 55 45"

Transkript

1 Yıl 4 Sayı 12 ÜÇ AYDA BİR YAYINLANIR - Parasızdır /OCAK ISSN AİLEMİZİN DOKTORU Yeni Yılda Başkent'te Aile Hekimliği Uygulaması Lütfen Randevu alınız

2 BAŞYAZI Yıl 4 Sayı 12 ÜÇ AYDA BİR YAYINLANIR İÇİNDEKİLER BAŞYAZI GÖREVLİ KADROMUZ RÖPORTAJ KARDİYOLOJİ DAHİLİYE İNDEKS ÇOCUK HASTALIKLARI FİZİK TEDAVİ GÖĞÜS CERRAHİ SAĞLIKTA SON GELİŞMELER SERBEST KÖŞE PSİKİYATRİ GÖZ MEDİKAL ONKOLOJİ BULMACA KAPLICALARIMIZ BİZDEN HABERLER DOSTLUK Parasızdır /OCAK İMTİYAZ SAHİBİ DNT Ortadoğu Yayıncılık A.Ş. adına Dr. Eyüp ÖZEREN GENEL YAYIN YÖNETMENİ Uğur C. SEVİM EDİTÖR Uz. Dr. Metin ÖZSOY GENEL MÜDÜR Aslı ÇALIŞKAN acaliskan@buyukortadogutip.com.tr YAYIN KURULU ÜYELERİ Op. Dr. Sadi KAYA Op. Dr. Süleyman GÖKDUMAN Prof. Dr. Metin ORHAN Prof. Dr. Mustafa ÖZTÜRK Doç. Dr. Mitat KOZ Doç. Dr. Mehmet İLERİ Prof. Dr. Mustafa ALTINBAŞ Prof. Dr. Derviş YILMAZ Dr. Mustafa KÖSE Uz. Dr. Ayşe YÜRÜMEZ Fatma KOÇAK Ahmet YILDIZ web: Yazışma Adresi İvedik Caddesi No: 338/A-B Yenimahalle/ANKARA Grafik Tasarım DNT Ortadoğu Yayıncılık A.Ş. Tel: Baskı Ateş Matbaa Büyük Ortadoğunun Sesi Dergisi Basın ve Meslek İlkelerine Uyar. Kaynak Gösterilerek Alıntı Yapılabilir. Dergimizdeki yazı ve reklam içeriğinin sorumluluğu sahibine aittir. Bu konuda idare sorumlu tutulamaz. Gönderilen yazılar iade edilmez. YENİ YILA GİRERKEN Aile Hekimi; ailedeki bireylerin sağlığının korunması, tedavisi ve danışmanlık dahil, aile bireylerinin her türlü sağlık problemlerinin çözülmesi için kendilerini emanet ettikleri ve ilk başvurdukları hekimdir. Aile Hekimi, bireyi, ailesi ve içinde yaşadığı toplum ve çevre ile beraber bir bütün olarak ele alarak öncelikle koruyucu sağlık hizmetlerini daha sonrada tedavi hizmetlerini bir arada sunan ve sorumluluğu altındaki ailelerin Biyolojik, Ruhsal ve Sosyal yönleriyle ilgilenen hekimdir. Toplumun en temel birimi olan Aile nin korunmasını ve sağlık hizmetlerinden en kolay, en hızlı ve en iyi şekilde faydalanmasını sağlayacak olan aile hekimliği sisteminin Başkentimiz Ankara da da başlamış olması büyük bir anlam ifade etmektedir. Bu girişimi Tıp Merkezi olarak destekliyor ve Türkiye mize ve Ankara mıza hayırlar getirmesini diliyoruz. Ortadoğu Ailesi olarak 2009 yılını atılım yılı olarak ilan etmiştik. Bu amaca uygun olarak da peş peşe projeleri hayata geçirdik. Projelerimize gelince: Diş alanında büyük bir boşluğu dolduracağına inandığımız DNT Ortadoğu Diş A.Ş., üç senedir başarılı yayıncılık yapan ekibin daha profesyonel bir yapıya kavuştuğu DNT Ortadoğu Yayıncılık AŞ. kurulmuştur. Büyük Ortadoğu Tıp Merkezimizin hedefleri arasında bulunan ve açılışı gerçekleştirilen Özel Ortadoğu 19 Mayıs Hastanesi, DNT Lazeryum Estetik ve Güzellik Merkezi ile Vakıf geleneğinden gelen Ortadoğu ailesinin, aynı geleneği sürdüren Büyük Ortadoğu Sağlık ve Eğitim Vakfını (BOSEV) hizmete sunmuştur yılında da mevcut projelerin başarıya kavuşmasını ve yeni yeni projelerle tekrar karşınızda bulunmayı arzuluyoruz. Sağlıcakla Kalın Dr. Eyüp ÖZEREN 1

3 DNT ORTADOĞU YAYINCILIK A.Ş. Kurumsal Kimlik Katalog Dergi Broşür Gazete Insert Afiş İletişim Billboard Raket Ergin Sokak No: 7/1 Tandoğan/ANKARA Tel: Fax: www. dntortadoguyayincilik.com.tr KATKIDA BULUNANLAR ve ORTAKLARIMIZ Op. Dr. Sadi Kaya Dr. Eyüp Özeren Op. Dr. Süleyman Gökduman Profz. Dr. Mustafa Öztürk Ekrem Tamer Ekrem Aksoy Prof. Dr. Metin Orhan Prof. Dr. Derviş Yılmaz Prof. Dr. Mustafa Altınbaş Prof. Dr. Ali Kemal Özdemir Doç. Dr. Serdar Üşümez Doç. Dr. Ercan Cenk Doruk Doç. Dr. Mitat Koz Dr. Alaattin Keykubat Uz. Dr. Nazım Ergün Doç. Dr. Mehmet İleri Prof. Dr. Mehmet Kaya Dr. Mustafa Köse Dr. İsmail Ceyhan Dt. Deniz Aycan Dt. Habibe Başayar Ecz. H. Sadık Demirbaş Uğur C. Sevim Ali Rıza Koçak Filiz Çelik Osman Güleç Av. Emre Üşümez Ahmet Yıldız Murat Öztürk Fatma Koçak Dr. Mustafa Ersöz Uz. Dr. Ayşe Yürümez Op. Dr. Ömer Faruk Recep Uz. Dr. Metin Özsoy Uz. Dr. M. Ali Aksoy Doç. Dr. Metin Yıldırımkaya Op. Dr. Zeliha Hamurcu Dr. Tülay Demirtaş Uz. Dr. Hulki Genç GÖREVLİ KADROMUZ Mesul Müdür Uz. Dr. Ayşe Yürümez Göğüs Cerrahi Op. Dr. Sadi Kaya Dahiliye Uz. Dr. Alper Ak Uz. Dr. Hulki Genç Genel Cerrahi Prof. Dr. Mehmet Kaya Çocuk Hastalıkları Uz. Dr. Ayşe Yürümez Doç. Dr. Süleyman Kalman Kadın Hastalıkları Op. Dr. Şükran Erdoğan Op. Dr. Hülya KULA Kardiyoloji Doç. Dr. Mehmet İleri Uz. Dr. Ülgen Merdanoğlu Psikiyatri Uz. Dr. Meral Güngör Üroloji Uz. Dr. Mustafa Şen Radyoloji 25 YILI AŞKIN TECRÜBE Dr. Karabekir Ercan KBB Op. Dr. Murat Yurduner Terzi Doç. Dr. Kürşat M. Özcan Ortopedi Op. Dr. Turgay Çelen Göz Hastalıkları Op. Dr. Zeliha Ç. Hamurcu Op. Dr. Sami Toyran FTR Uz. Dr. Füsun Aytaç Uz. Dr. Canan Ağırlar Mikrobiyoloji Doç. Dr. Mehmet Yapar Acil Hekimi Dr. Fatma Özkan Dr. Alparslan Yiğit Dr. Ahmet Kılınç Diş Hekimi Dt. Habibe Başayar Muhasebe Müdürü Murat Öztürk İşletme Müdürü Ahmet Yıldız Satınalma Müdürü Uğur. C. Sevim 3

4 Röportaj ÖZGEÇMİŞ 1960 yılında İstanbul da doğdu yılında Ankara Gazi Lisesinden mezun oldu yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden mezun oldu yılında Ankara Altınova Sağlık Ocağından Sorumlu hekim olarak göreve başlayan Rahmi ACAR yılları arasında Sağlık Bakanlığı nın çeşitli kademelerinde yöneticilik yapmıştır. Birçok hizmet içi eğitim programlarına katılan ve Sağlık Bakanlığının 2 büyük projesinde görev alan Rahmi ACAR halen Ankara İl Sağlık Müdür Yardımcılığı görevini sürdürmektedir. İngilizce bilen Rahmi ACAR evli ve 2 çocuk babasıdır. AİLE HEKİMLİĞİ Dr. Rahmi ACAR Ankara İl Sağlık Müdür Yardımcısı 1- Aile Hekimliği nedir? Açıklar mısınız? Aile Hekimliği disiplini ilkelerine göre eğitilmiş ve kendi sağlık sistemi içinde genel tıp disiplini uygulayarak çalışan hekimlerdir, öncelikli sorumlulukları yaş, cinsiyet ve hastalıktan bağımsız olarak sağlık hizmetine gereksinim duyan herkese kapsamlı sağlık hizmeti sunmaktır. Bireylere kendi aile, toplum ve kültür ortamlarında hizmet verirler. Sorunların çözümünü hastaları ile paylaşırken fiziksel, psikolojik ve sosyal etkenleri birlikte değerlendirir ve tekrarlayan karşılaşmalarla oluşturulmuş güveni kullanırlar. Aile hekimleri mesleksel rollerini, sağlığı geliştirerek, kişilerin gereksinimleri ve toplumun kaynakları doğrultusunda doğrudan veya dolaylı olarak tedavi, bakım veya destek sağlayarak ve gerektiğinde hastalarının var olan hizmetlere ulaşmasına yardımcı olarak yerine getirirler. 2.Türkiye deki Aile hekimliği uygulamaları hakkında bilgi verir misiniz? 24.Kasım.2004 tarihinde çıkarılan 5258 numaralı Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında Kanun ile Sağlık Bakanlığının pilot olarak belirleyeceği illerde, birinci basamak sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi, birey ihtiyaçları doğrultusunda koruyucu sağlık hizmetlerine ağırlık verilmesi, kişisel sağlık kayıtlarının tutulması ve bu hizmetlere eşit erişimin sağlanması amacıyla aile hekimliği hizmetlerinin yürütülebilmesini teminen görevlendirilecek veya çalıştırılacak sağlık personelinin statüsü ve mali hakları ile hizmet esaslarının düzenlenmesi amaçlanmaktadır. Bu yasa gereğince ilk pilot il Düzce olarak belirlenmiştir tarihinde Düzce de Aile Hekimliği uygulaması başlamıştır. Şu anda 35 ilde Aile hekimliği uygulaması devam etmektedir. 3. Dünyadaki Aile hekimliği uygulamaları hakkında bilgi verir misiniz? İngiltere'de Aile Hekimliği uygulamaları 1947 yılında başlamıştır. Kişiler, acil durumlar dışında kayıtlı oldukları aile hekimlerinden sevk almadıkları sürece ikinci ve/veya üçüncü basamak sağlık kuruluşlarına başvuramamaktadırlar. Portekiz'de1982'de Aile Hekimliği uygulaması başlamış olup doktorlar başlangıçta herhangi bir eğitimden geçmeden aile hekimi olarak görev almıştır. Küba'da1974'de birinci basamak hizmetlerinde biyopsikososyal yaklaşımın benimsenmesinden sonra 1984 yılında Aile Hekimliği Planı uygulanmaya başlanmıştır. Almanya'da 1994'ten itibaren birinci basamakta çalışacak hekimler için Aile Hekimliği uzmanlık eğitimi zorunlu hale getirilmiştir. Aile hekimi kural olarak acil vakalara mesai saati dışında da bakmakla yükümlüdür. Bu görevi aynı bölgedeki diğer aile hekimleri ortaklaşa üstlenir. 4- Özel sektör sağlık kuruluşları hakkında düşünceleriniz nelerdir? Bu bağlamda faaliyet gösteren Özel Büyük Ortadoğu Tıp Merkezinin hizmetini nasıl buluyorsunuz? Yayınları hakkında görüş, düşünce ve önerileriniz nelerdir? Özel sektör sağlık kuruluşları sağlık sistemin ayrılmaz bir parçasıdır. Özel Büyük Ortadoğu Tıp Merkezi de bu alanda hizmet veren nitelikli kurumlarımızdan biri. Çalışmalarını ve yayınlarını takdirle takip etmekteyiz. 5- Özel sağlık sektörü Aile hekimliği uygulamasına nasıl katkı sağlayacaktır? Şu andaki mevcut kanun ve yönetmeliklere göre özel sağlık sektörü aile hekimliği uygulaması içinde yer almamaktadır. Ancak ileride yapılacak düzenlemelerle özel sağlık sektörünün de bu sistem içinde yeri olabilecektir. 6- Ankara daki Aile hekimliği uygulamaları ne durumdadır? Kısaca anlatır mısınız? Ankara, tarihinde Aile Hekimliği uygulamasında pilot il olmuştur. Pilot il olmamızdan önce başlayan hazırlık çalışmalarımız bu tarihten sonra hız kazanmıştır. Bu kapsamda; Aile hekimliğine sisteminde yer almak isteyen aile hekimi uzmanları dışındaki hekimlerin alması zorunlu olan sertifika eğitimleri yapılmaya başlanmıştır. Aile hekimliği 1. Aşama Uyum Eğitimi kapsamında 10 Aralık 2009 tarihi itibarıyla 1306 hekim sertifika almıştır. Eğitim faaliyetleri halen devam etmektedir. Hekimlerin yanı sıra beraber çalışacakları aile sağlığı elemanlarının da uyum eğitimleri eş zamanlı olarak sürdürülmektedir. Bu kapsamda da toplam 609 kişi katılım belgesi almıştır. Aile hekimliği sisteminin temel yapıtaşlarından bir diğeri de nüfusun sağlıklı olarak tespitidir. Bu amaçla biz kişilerin oturdukları yerlere göre nüfus tespitlerini yaparak Türkiye İstatistik Kurumu nun Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi ile karşılaştırmalarını yapıyoruz. Böylelikle hata payını en aza indirgeyerek aile hekimliği bölge dağılımını gerçekleştirmek çabasındayız. Vatandaşlarımızın da T.C. Kimlik numaraları ile en yakınlarındaki sağlık ocağı veya ana çocuk sağlığı ve aile planlaması merkezlerine başvurarak kayıtlarını yaptırmalarını bekliyoruz. Bu konuda özellikle herkesin desteğini istiyoruz. Bütün bu çalışmalar sürerken, aile sağlığı merkezi olarak hizmet verecek binaların envanter çalışmaları yapılmakta olup, fiziki olarak iyileştirme ve onarım çalışmalarını da gerçekleştirmekteyiz. Bütün bunlara ek olarak bilgi işlem alt yapısını gözden geçirerek, güçlendirme çalışmalarımızda sürmektedir. 4 5

5 Kardiyoloji KALP YETMEZLİĞİ Kalp yetmezliği nedir? Kalbin pompalama gücünün olması gerekenden daha az olması kalp yetmezliği olarak bilinir. Sonuç olarak kalp vücudun ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli miktarda oksijen ve besini vücuda pompalayamaz. Bu duruma karşılık olarak kalp boşlukları gerilip daha fazla kan pompalamak için daha fazla kanı tutmaya başlar. Bu başlangıçta dolaşımın devam etmesine yardımcı olur, ancak zamanla kalp kası zayıflar ve güçlü kasılmamaya başlar. Bir korunma mekanizması olarak böbrekler bu duruma sıvı ve tuz tutarak cevap verir Uz. Dr. Ülgen MERDANOĞLU Kardiyoloji Uzmanı Kalp yetmezliği nedenleri nelerdir? Kalp kası hasarına yol açan nedenler kalp yetmezliği nedeni olabilir: Kalp krizi (miyokard infarktüsü): Kalbe kan taşıyan atardamarların yavaşça tıkanması ile ortaya çıkan bir hastalık olup zamanla kalbin kasının beslenmesinin bozulmasına yol açar. Koroner arterlerin aniden tıkanması, o damarın beslediği tüm kas tabakasının ölümüne neden olur. Kardiyomiyopati: Değişik nedenlere bağlı gelişen (enfeksiyon, alkol, ilaçlar, vs) kalp kası hasarı sonucu gelişir.. Kalbin zorlanarak aşırı çalıştığı durumlar: Yüksek tansiyon, kapak hastalıkları, tiroid bezi hastalıkları, böbrek hastalıkları, diyabet ve doğumsal kalp hastalıkları kalp yetmezliğine neden olabilir. Kimlerde Kalp Yetmezliğinden Şüphelenelim Nefes darlığı olanlar: Akciğerlerde kan göllenmesi nefes darlığı ile birlikte dinlenme veya yatakta yatarken nefes almada güçlük ile kendini belli eder. Akciğerdeki fazla kan ayrıca kuru, gıcık tarzında bir öksürüğe de neden olabilir. Efor kapasiteleri giderek kısıtlanır. Ödem ve kilo artışı olanlar: Böbreklere daha az kan gitmesi, su ve tuz tutulumuna neden olarak bacak, ayak ve karında şişme (ödem) ve hızlı kilo artışına neden olur. Sık idrara çıkma ( özellikle geceleri) şikayeti olanlar İştah kaybı ve bulantısı olanlar Sersemlik, yorgunluk ve zayıflık hissedenler: Önemli organlara ve kaslara kan akışının azalması hastayı zayıf ve bitkin düşürür. Beyin kanlanmasının azalması da bilinç düzeyinde değişikliklere yol açar. Hızlı ve düzensiz kalp ritmi olanlar, çarpıntı hissedenler : Kalp yeterli kanı vücuda sunmak için her zaman olduğundan daha hızlı çalışır ve kalp boşluklarının genişlemesi ritm bozukluğu oluşturabilir. Ancak kalp yetmezliğinin ağırlığı ile şikayetler arasında her zaman doğru orantı olmaz. Kalp yetmezliğinin ağır olmadığı durumlarda hiç şikayet olmayabilir ve kalp yetmezliği, yalnız muayene ve bir takım laboratuar tetkikleri ile fark edilebilir. Bazen ise ileri derecede kalp yetmezliği olduğu halde fazla şikayet olmayabilir. Kalp yetmezliği teşhisi nasıl konulur? Şikayetler ve özgeçmiş önemlidir. ( Koroner arter hastalığı, diyabet, kapak hastalığı, hipertansiyon, sigara kullanım durumu, kullandığınız ilaçlar, alkol alımı, vs ) Doç. Dr. Mehmet İLERİ Fizik muayene çok değerli bilgiler verir. İstenebilecek testler ise şunlardır. Rutin kan tetkikleri: kan testleri; böbrek, karaciğer ve tiroid bezlerinin fonksiyonlarını göstermek, kolesterol seviyeleri ve kansızlık araştırmak amacıyla yapılır. Göğüs röntgeni (akciğer grafisi veya tele): Kalbin büyüklüğünü ve kalp ve akciğerlerde sıvı toplanması olup olmadığı hakkında bilgi verir. Ekokardiyografi: Tanıda oldukça değerlidir. Kalbin kasılma gücünün araştırılmasına, varsa kapak hastalığı teşhisine vs. olanak verir Elektrokardiyogram (EKG): Kalp içindeki elektriksel uyarıları kaydeder. KY tanısı EKG'ye bakılarak konulmaz, ancak kalp yetmezliğine yol açabilen ritm bozukluklarının ve kalp damar hastalıklarının hakkında bilgiler verir. Kalp yetmezliği nasıl tedavi edilir? Eskiye göre şu an kalp yetmezliği tedavisi için birçok tedavi seçeneği mevcuttur. Tedavide prensip, öncelikle hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak veya altta yatan nedeni kaldırarak hastalığı kaldırmak, (böylece ölüm riskini ve hastaneye yatışı azaltmak) şikayetleri azaltmak ve hayat kalitesini arttırmaktır. Tedavi; İlaç dışı tedavi (yaşam tarzı değişikliği, tuz kısıtlaması, istirahat vb), İlaç tedavisi Pacemaker (pil): Her hasta için uygun olmamakta, takılması için bazı kriterler gerekmektedir. Gerekli olan durumlarda cerrahi tedaviden oluşur. 6 7

6 Dahiliye ÖZGEÇMİŞ 1959 Sinop Boyabat ta doğdu. İlk ve Ortaokulu Boyabat ta lise ve Üniversiteyi Ankara da bitirdi yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu arası Tokat ili Lepra Frengi Başkanlığı yaptı yıllarında Ankara Numune Hastanesi Metabolizma ve Endokrinoloji Kliniğinde İç Hastalıkları Uzmanlık eğitimini aldı yılından itibaren Başasistan olarak sırası ile Metabolizma ve Endokrin, Medikal Onkoloji, Romatoloji ağırlıklı İç Hastalıkları Kliniklerinde çalıştı. Ayrıca Başhekim Yardımcılığı idari görevinde de bulundu yılında emekli olduktan sonra Söğütözü Bayındır Hastanesinde Evde Bakım birim sorumlusu olarak çalıştı. Daha sonra 14 ay süreyle Etlik Lokman Hekim Hastanesinde İç Hastalıkları Uzmanı olarak çalıştı. Kasım 2009 dan itibaren Özel Büyük Ortadoğu Tıp Merkezinde Dahiliye Uzmanı olarak görevine başladı. Uz. Dr. H. Hulki GENÇ evli ve 2 çocuk babasıdır. ŞEKER HASTALIĞI Uz. Dr. Hulki GENÇ Dahiliye Uzmanı Tarifi: Vücudumuza beslenmek için aldığımız gıdalardaki karbonhidratlar (şekerli ve unlu gıdalar) insulin denilen hormonla işlem gördükten sonra hücreler tarafından kullanılırlar. Diyabetes Mellitusta (DM) yani Şeker Hastalığında şekerli gıdaların hücrelerin içine kadar girişinde sorun vardır. Ve şekerli gıdalardan faydalanılamaz. Bu ise insulinin yokluğu, azlığı veya etkisizliği ile gelişir. Belirtileri: Ağız kuruluğu, çok yemek yeme, çok su içme, çok idrara çıkma ve açıklanamayan kilo kaybı. Teşhis: Şeker hastalığı belirtileri olan kişide günün herhangi bir anında ölçülen glukoz (kan şekeri) düzeyinin 200 mg/dl ve daha üzerinde bulunması VEYA: en az 8 saatlik açlıktan sonra ölçülen glukoz düzeyinin 126 mg/dl nin veya üzerinde bulunması, VEYA: 75 gr glukoz ile yapılan OGTT (Yükleme testi) esnasında herhangi bir değerin 200 mg/dl nin üzerinde bulunması ile teşhis konulur. Burada Bozulmuş Açlık Glukozu (IFG) ve Bozulmuş Glukoz Toleransı (IGT) terimlerini de açıklamakta yarar var. Bozulmuş Açlık Glukozu: Açlık kan şekeri mg olan değerlerdir. Bu değerler tespit edildiğinde tokluk kan şekeri bakılır. 140 mg/dl nin üzerinde çıkarsa veya yapılan OGTT de 200 mg/dl nin üzerinde şeker değerleri çıkarsa D.M. (Şeker Hastalığı) vardır denir. OGTT de mg saptanan değerlere Bozulmuş Glukoz Toleransı denir. 45 yaş üzerindeki tüm insanların açlık glukozuna baktırması gereklidir. Risk Grupları 45 yaşın üzerindeki tüm insanlar, Aşırı kilolular Birinci derecede akrabalarında D.M. olanlar 4 kg üzerinde bebek doğuran anneler Hipertansiyonu olan hastalar HDL Kolestrolü 35 mg ın altında olanlar veya Trigliseriti 250 mg ın üzerinde olanlar Daha önceki incelemelerinde bozulmuş açlık glukozu veya bozulmuş glukoz tolerans Uz. Dr. Alper AK testi saptananlar. Yaygınlık: ABD de tüm toplumun % 6 sı, 50 yaş üzerindekilerin % 15 i DM hastasıdır.ülkemizde 20 yaş üzerindekilerin % 7,2 si D.M. hastasıdır. Bozulmuş glukoz toleransı sıklığı ise % 6,7 dir. Önemi: Bir kısım hastalar DM un önemini bilmediklerinden hastalıklarına yeterli özeni göstermemektedir. Yemek yemeyi çok seviyorum. Doktora gitsem diyetle beni kısıtlayacak. Ben yemeği de yerim, tuvalete de taşınırım, demektedirler. Bu çok sakıncalı bir düşüncedir. Zira DM (Şeker Hastalığı) vücudumuzda damarlar ve sinirleri tahrip etmektedir. Vücudumuzda hissetmeyen veya kesildiğinde kanamayan bir organ düşünebiliyor musunuz? Damar zedelenmesi hayati organlarımız olan kalp, böbrek ve beyinde de olmaktadır. Kalpteki etkilenme ile hipertansiyon, enfarktüs, kalp yetmezliği, böbrekteki etkilenme ile böbrek yetmezlikleri (Dialize giren hastaların en büyük grubu) beyindeki etkilenme ile felçler gelişmektedir. Korunma: DM gelişmeden önce vücudumuzda insulin direnci oluşmaktadır. İnsuline dirençte insulinin karaciğer ve kaslarda etkisi görülemez. Vücut glukozdan yararlanmak için insulinin miktarını artırarak durumu telafi etmeye çalışır. Fazla yapılan insulin ise yemekten 2-3 saat sonra şeker düşmesi (Açlık hissi, sinirlilik, çarpıntı, terleme, şuurda bozulma, vb.) ne sebep olur. Hasta bu belirtilerde bir şeyler yediğinde düzeldiğini tespit eder ve bol miktarda yemek yer. Bu aşamada korunmada ara öğünleri içeren sık ve az yeme programı uygulanır. Egzersizler insulin direncini azaltır. Ağırlıkla çalışılan egzersizlerden ziyade tempolu yürüyüş, aerobik gibi egzersizler tercih edilmelidir. Egzersizler düzenli haftada en az 4 gün yapılmalı ve en az 30 dakika süreli olmalıdır. Bol yemek- şeker düşmesi sonucu kilo alma gelişir. Bu aşamalar henüz bozulmuş açlık glukozu ve bozulmuş glukoz toleransı evresidir. Kilo almalar sonucu daha fazla insulin yapımı ve insulin salgılayan hücrelerin yorulması bir kısmı hızlı harap olacaktır. Bu aşamada ise aşikar diyabet-şeker hastalığı gelişecektir. 8 9

7 İndeks et manmengen'li et mangal Toprağın Yeşile İnsanın Yemeğe Doyduğu Yer Düğün Salonları Düğün-Nişan-Toplantı Organizasyonları için 400 ve 600 kişilik salonlarımızla hizmet vermekteyiz İstanbul Yolu :8Makromarket altı) İmaj Center Tel: 0 (312) Mengen'li Catering Hizmetleri Merkez İstanbul yolu gimat kavşağı İmaj Center (Makromarket yanı) No: 2/A Yenimahalle-ANKARA Tel: 0 (312) ALO PAKET REZERVASYON Merkez İstanbul yolu gimat kavşağı İmaj Center (Makromarket yanı) No: 2/A Yenimahalle-ANKARA Tel: 0 (312) Maltepe Şubesi Şehit Gönenç Cad. Maltepe Park A.V.M. No: 3B/57 Tel: 0 (312) Mert Laboratuar Malzemeleri Tel: Fax: mertlab@yahoo.com İlksen Medikal Tel: Fax: MEDİKAL Can Medikal Tel: Fax: can_tip_06@hotmail.com Kardiyosan Tel: Fax: Anka LAB Tel: Fax: Ateş Basım Hizmetleri Tel: sadullahates@hotmail.com DİĞER DNT DİŞ A.Ş. Tel: Fax: dnt saglik@dntsaglik.com.tr Merkez Diş Tel: Fax: Yüce Diş Tel: DİŞ Radyoloji Tel: Fax: Miran Kimya Tel: Fax: Has Gaz Tel: Fax: İletişim

8 Çocuk Hastalıkları GRİP Grip; yüksek ateş, baş ağrısı, boğaz ağrısı, öksürük, halsizlik, yaygın vücut ağrısı belirtileri ile seyreden etkeni virus olan bir hastalıktır. Grip genellikle sonbahar sonu, kış ve ilkbaharın ilk aylarında görülür. Bunun sebebi; soğuk, artan nem, kalabalık ve sıkışık ortamlardır. Mevsimsel grip, özellikle risk gruplarında ölümlere yol açabilen bir hastalıktır. 20. Yüzyıl Grip Salgınları; 1918 İspanyol Gribi salgınında 50 milyon, 1957 Asya Gribi salgınında 1 milyon, 1968 Hong Kong Gribi salgınında 800 bin kişi ölmüştür. Uz. Dr. Ayşe YÜRÜMEZ Çocuk Hastalıkları Uzmanı Domuz (Pandemik H1N1) Gribi: Mart 2009 da Meksika da insanlarda hastalık yapan yeni bir grip virüsü (Domuz Gribi) tespit edilmiştir. Hastalığa, etken virüsün domuz gribi virüsüne benzerliği ve virüsteki genetik değişimin domuzda meydana gelmesi sebebiyle domuz gribi denmiştir. Hastalık ABD başta olmak üzere önce bölge ülkelerine, daha sonra da dünyaya yayılmıştır. 11 Haziran 2009 da Dünya Sağlık Örgütü yeni H1N1 grip virüsüne bağlı pandeminin başladığını ilan etmiştir. Domuz gribi A(H1N1) virüsü bulaşıcıdır ve insandan insana solunum yoluyla bulaşır. Domuz gribinin belirtileri, mevsimsel grip belirtilerine benzerdir. Ateş, öksürük, titreme, yorgunluk, boğaz, baş ve yaygın vücut ağrısı belirtileridir. Bazı vakalarda kusma ve ishal de görülmektedir. Hastalığın; gebeler, 5 yaş altı çocuklar, kalp hastalığı, şeker hastalığı, akciğer ve böbrek hastalığı gibi kronik hastalıkları olan kişiler de ağır seyrettiği görülmektedir. Ayrıca mevsimsel gribe kıyasla çocuklar ve gençler daha sık hastalanmaktadır. Bu gruptaki insanların aşılanmaları öncelik gerektirir. Domuz gribi (A/H1N1) nasıl bulaşmaktadır? Domuz gribinin de yine mevsimsel griple aynı şekilde yayıldığı düşünülmektedir. İnsandan insana öksürük ve hapşırma yoluyla bulaşmaktadır. Öksürük ve hapşırma yoluyla, hasta kişinin tükürük zerrecikleri havaya yayılarak sandalye, masa gibi yüzeylere bulaşabilir. Kişi virüsün bulaştığı bir yere dokunduktan sonra ellerini ağzına, gözlerine veya burnuna sürerse virüs bulaşabilir. Bu yüzeylerde virüs saat arasında canlı kalabilir bunu etkileyen ısı, nem oranı, yüzey niteliği gibi pek çok faktörlerdir. Hasta kişinin temasının olduğu bu yüzeylere dokunulmamalı, herhangi bir sebeple dokunulduysa eller yıkanmalıdır. Grip virüsünün yayılmasını önlemek için, yüzeylerin (masalar, kapı kolları, banyo yüzeyleri, mutfak tezgahı, oyuncaklar vb) günlük temizlikte kullanılan deterjanlarla temizlenmesi yeterlidir. Bunlar dışında klor, hidrojen peroksit, iyotlu antiseptikler ve alkol gibi bazı kimyasal maddeler de etkilidir. İçme, kullanma ve havuz sularıyla bulaşma gösterilmemiştir. Hastalara ait çarşaf, çamaşır, havlu ve tabakların ayrı olarak yıkanmasına gerek yoktur. Ancak, bu eşyalar yıkanmadan başkası tarafından kullanılmamalıdır. Kişiler, belirtilerin başlamasından bir gün öncesi ve 7 gün Doç. Dr. Süleyman KALMAZ sonrasına kadar bulaştırıcıdırlar. Domuz gribinin tedavisi veya bu hastalıktan korunmak için doktor kontrolünde kullanılabilecek ilaçlar mevcuttur. Bu ilaçlar doktor tarafından önerilmedikçe, reçetesiz olarak kesinlikle kullanılmamalıdır. Domuz gribinden korunmak için, öksürme ve hapşırma sırasında ağzınızı ve burnunuzu bir mendil ile kapatınız. Mendilinizi kullandıktan sonra çöp sepetine atınız. Öksürdükten ve hapşırdıktan sonra ellerinizi bol sabun ve suyla yıkayınız. Alkol içeren el yıkama antiseptikleri de etkilidir. Kirli ellerinizle gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmayınız. Çocuklardaki acil müdahale gerektiren belirtiler nelerdir? Hızlı veya zor nefes alma, vücutta solgunluk ya da morarma, beslenememe, uyarılara cevapta azalma ve uykuya meyil, huzursuzluk, ateşle beraber döküntü görülmesi. Bebekler, bağışıklık sistemi gelişmediği için domuz gribi ve benzeri virütik hastalıkları daha ağır geçirirler. Bu yüzden bebekleri domuz gribinden korumak için en yakın temasta olan kişiler temizlik önlemlerine uymalıdır. Özellikle dışarı çıktıktan sonra ellerinizi mutlaka iyice yıkamalı, bebeğinizi beslerken tekrar ellerinizi yıkamalısınız. Evde öksürürken ve hapşırırken bebeğinize temas etmeyecek şekilde başka yöne yapmalı ve bir mendile doğru yapmalısınız. Kendinizde domuz gribi belirtilerini varsa hemen doktora başvurmalısınız. Bebekler bağışıklık sistemlerinin gelişmesi için anne sütüne çok ihtiyaç duyarlar. Anne sütüyle beslenen bebekler domuz gribine yakalansalar da daha hafif geçirirler

9 Fizik Tedavi TOPUK DİKENİ Plantar topuk ağrısı, erişkinlerde en sık rastlanan sağlık problemlerinden birisidir. Ağrının nedeni tam olarak netleşmemekle birlikte, topuk dikeni, olaya sıklıkla eşlik eder. Ayak bileğinden geçen sinirler, topuğa doğru ince dallar gönderirler. Bu ince liflerin dokular arasında sıkışması ağrı nedeni olabilir. Topuk dikeni terimi, ilk defa 1900 yılında, Alman cerrah Plettner tarafından kullanılmıştır. Uz. Dr. Füsun AYTAÇ Fizik Tedavi Uzmanı Topuk dikeni(epin calcanei), topuk kemiğinden başlayıp ayağın ön yüzüne kadar uzanan bir bağ dokusu olan plantar fasyanın topuğa tutunma noktasında oluşur. Bu tutunma noktası ise, topuk kemiğinin medial alanındaki küçük bir çıkıntıdır. Hastalar, genellikle 40 yaşın üzeindedirler. Çoğu topuk dikeni boyutu 4-6 mm olmakla birlikte daha büyük olanlarda görülmektedir. Topuk dikeninin daha büyük olması, ağrının daha fazla olacağı anlamına gelmez. Bu hastalarda yürüyüş ve günlük aktivite belirgin olarak etkilenmiştir. Tipik olarak, sabah ilk kalkıldığında ağrı daha fazladır. Uzun süreli yürüme ve ayakta durma ile ağrı artar. Muayenede, topuğun iç tarafından basmakla artan ya da ortaya çıkan bir ağrı vardır. Bu hastalığın oluşumunda, günlük zorlanmalar (çarpma, vurma gibi travmalar), ayaktaki taban düşüklüğü ya da tam tersine ayak kavsi artımı gibi mekanik bozukluklar, kilolu olmak, yük dağılımını iyi sağlıyamamak sağlıksız ayakkabı kullanımı ve bilinçsiz sportif egzersizler etkili olabilir. Bu sağlıksız koşullar, zaman içinde plantar fasyanın kısalmasına neden olur. Ardındanda, plantar fasyanın yapıştığı alandaki kıkırdak elastikiyeti azalır. Hasarlı kıkırdaktaki boşluklar, giderek bağ dokusu hücreleri ile dolmaya başlar. Buda yeni kan damarlarının oluşmasına, hasarlı bölgede yeni bir kemik dokunun oluşmasına neden olur. Hastalığın tedavisinde, vücut yükünü kısmende olsa absorbe eden ve yük dağılımını dengeleyen ortopedik ayakkabılar, silikon tabanlıklar, topuk dikeni alanını ortalayan topukluklar, bölgedeki ödemi ve dolayısıyla ağrıyı azaltmaya yönelik, antiinflamatuar ilaçlar lokal kortikosteroid ve anestezik madde enjeksiyonları, iyontoforez, mikrodalga, ultrason ve lazer terapi uygulamaları faydalıdır. Hastalara, ağrılı bölgeye gün içinde birkaç kez soğuk uygulama önerilebilir. Ayrıca plantar fasyayı, aşil tendonunu ve bacak arkası kaslarını germeye yönelik egzersizler öğretilebilir. Bu egzersizler, sabah ilk kalkışta yapılmalı ve gün içinde birkaç kez tekrarlanmalıdır. Burada amaç, kısalmış ve bu nedenle yapışma noktasındaki çekme gücü artmış, plantar fasyayı gevşetmeye yöneliktir. Ayak tabanını gece boyunca gergin tutabilmek ve plantar fasyanın kısalmasına engel olabilmek için, ayağı nötral pozisyonda tutan gece cihazları kullanılabilir. Uz. Dr. Canan AĞIRLAR Ayrıca, ağrılı bölgeye hergün birkaç dakika süreyle yapılacak friksiyon masajları da etkili olabilir. Yine, dirençli topuk ağrılarında, böbrek taşı kırmakta kullanılan şok dalga cihazları ve manyetik inervasyon cihazları da etkili olabilmektedir. Tüm bu yöntemlerle düzelmeyen vakalarda, cerrahi tedavi yoluna gidilebilir. Cerrahide, plantar fasyanın kesilmesi, alttaki kemik çıkıntının çıkarılması veya sinirlerin gevşetilmesi için değişik yöntemler vardır. Ancak yapılan çalışmalarla gösterilmiştir ki, topuk dikeni veya plantar fasiitis tanısı olan hastaların büyük çoğunluğu, sağlıklı ayakkabı ve tabanlık kullanımı, çeşitli fizik tedavi uygulamaları, egzersiz ve antiinflamatuar ilaçların kullanımı ile, eski sağlıklarına kavuşmuşlardır. Tüm bu yöntemlerle düzelmeyen vakalarda, cerrahi tedavi yoluna gidilebilir

10 Göğüs Cerrahi YABANCI CİSİM ASPİRASYONU Yabancı cisim aspirasyonu (YCA) soluk alma sırasında ağız ya da burun yoluyla alınan bir cismin nefes borusuna kaçmasıdır. YCA ülkemizde ve tüm dünyada sık görülen ölüme neden olan acil hastalıklar arasındadır. En sık 6 ay 3 yaş arasında görülür. Erkek çocuklarda daha sık görülmekle birlikte ülkemizde olguların %10'unu yaşlarında türban iğnesini aspire eden kız çocukları oluşturmaktadır. Nefes borusuna en sık yiyecekler kaçar (çekirdek, fındık, fıstık, taneli yemek, fasülye, nohut vb), kemik parçaları ve meyve çekirdekleri, küçük parçalı oyuncak, kalem ucu, çengelli iğne,toplu iğne yiyecek dışında en sık nefes borularına kaçan maddelerdir. Op. Dr. Sadi KAYA Göğüs Cerrahi Uzmanı Akciğer grafide sol Akciğerde yabancı cisim (toplu iğne) görülmekte, YCA aspire ettiği bilinen hasta öksürüyorsa, hışıltılı solunumu varsa ve yeterince nefes alıp verebiliyorsa hiçbir girişimde bulunmadan en yakın sağlık merkezine götürülmeli ve kesinlikle yabancı cisim görülmeden körlemesine parmak ile çıkarılmaya çalışılmamalıdır. Böyle Yabancı cisim çoğunlukla ameliyat gerektirmeden genel anestezi altında nefes borularına yerleştirilen boru (rijit bronkoskopi) ve ışıklı kamera sistemleri (fleksible bronkoskopi) ile yabancı cisim görülür ve çıkarılır. Deneyimli bir ekiple hızla yapılan bronkoskopik yabancı cisim çıkarılması hem yaşam kurtarıcıdır,hem de olası komplikasyonları önler. Bronkoskopi ile çıkarılamayan yabancı cisimler ameliyatla çıkartılır. Havayollarındaki bir girişim yabancı maddenin daha ileriye giderek hava yolunun tam tıkanmasına açabileceğinden YCA kuşkusu bulunan tüm olgulara uygun koşullarda hemen bronkoskopi yapılmalıdır. ve hastanın Korunma en önemli tedavi yön- kaybedilmesine yol açabilir. temidir!!! Özellikle çocuklarda çok Böyle bir durumda yabancı önemli ve ölümcül komplikasyonlara neden olabilen ciddi bir sorundur. Toplum bilincinin oluşturulması, özellikle maddenin hava yolundan çıkarılabilmesi için hastanın yaşına göre uygulana- de ana ve babaların ve çocukların bakımını üstlenen kurum ya da kişilerin bilecek çeşitli manevralar eğitilmeleri, aydınlatılmaları yabancı vardır. Bu manevralar temel Sanatoryum Hastanesi Göğüs Cerrahisi cisim aspirasyonlarının tanısı ve tedavisi kadar önemlidir. Bu eğitim kapsa- yabancı cisimler yaşam desteği almış kişiler Kliniğinde Bronkoskopi ile çıkarılan tarafından uygulanmalıdır. mında küçük çocuklara kuruyemiş vb. Mümkün olan en kısa sürede bir hastanenin acil servisine başvurulmalıdır. verilmemesi, küçük parçalı oyuncak alınmaması gibi öneri ve uyarılar mutlaka yapılmalıdır. Ülkemizde sık görülen türban iğnesi aspirasyonunu önlemek için iğne yerine mıknatıs yada tokalar kullanılabilir yabancı cismin erkenden tanı alması ve çıkarılması sonucunda Klinik bulgularda hızlı bir düzelme sağlanır. Yabancı cisim tanı almadan uzun süre hava yolllarında kalır ise geri dönüşümsüz hasara neden olabilir. Tanı gecikmeleri, bronşektazi, amfizem, düzeltilemeyen atelektaziler ve giderek bir lobun ya da akciğerin çıkartılmasına yol Akciğere saplanmış toplu iğne

11 ÜNŞAH ASANSÖR Asansörde Tek İsim Güvenliğin Tek Adresi SAĞLIKTA SON GELİŞMELER kol nakli Tıp Biliminde öyle başarılar vardır ki adeta dönüm noktası kabul edilir. Çok önemli bir sorundur. Hastalıktır. O güne kadar hiçbir şey yapılamamıştır. İnsanlık çaresizlik içinde hastalığın doğal seyrini izlemiştir. Ama bir bilim adamı öyle bir umut ışığı yakmıştır ki artık insanlar çaresiz sorun olmayacağına inanmış, umutsuzlar için umut güneşi doğmuştur. Örneğin mikroskobun keşfiyle hastalık yapıcı etkenlerin gözle görülmesi, penisilinin keşfiyle de bu hastalık yapıcı etkenlerle savaşın başlaması, kuduz aşısının keşfiyle artık kuduz hayvan ısırıkları ile insanın ölüme mahkumiyetten kurtulması ve daha bir çok İşte bir dönüm noktası da kol nakli üzerine daha önce kollarını trafik, iş kazaları, ateşli silah yaralanmaları ve benzeri nedenlerle kaybedenlere de umut ışığı doğdu. Alman çiftçi Karl Merk bir iş kazası geçirerek her iki kolunu da kaybetti. Yıllarca uygun verici bekledi. Bu süre içinde yapılan protez ameliyatları başarısızlıkla sonuçlandı. Tam altı yıl sonra bir kaza sırasında hayatını kaybeden 19 yaşında bir genç ile doku uygunluk testleri umut ışığını yaktı. Münih Teknik Üniversitesi nin "Rechts der Isar Clinic" adlı hastanesinde, Prof. Dr. Christoph Höhnke, ekibi ile çiftçiyi operasyona aldı. 25 Temmuz 2008 günü başlayan operasyon 40 hekim ve hemşirenin katılımıyla 15 saat sürdü. Ölen gencin her iki kolu omuzdan itibaren Çiftçi Karl Merk e nakledildi. Böylece dünyada bir ilk gerçekleştirilmiş oldu. Prof Dr. Christoph Höhnke ilk kez her iki kolun naklini başarıyla gerçekleştiren kişi olarak dünya tıp tarihine geçti. Bir yıl sonraki kontrolde yaralar tamamen iyileşmişti. Kollarını oynatır, parmaklarıyla cisimleri kavrar duruma gelmiş olan Karl Merk her gün kendisini daha iyi hissettiğini, şu anda köpeğini gezdirebilir durumda olduğunu ifade ederken yardımsız yemek yiyebileceği günleri umutla beklediğini ifade etmekte. Bu geçen bir yıllık süre içinde üç kez organ reddi tehlikesi doğdu bu nedenle Karl Adres : GMK Bulvarı No:18/8 Kızılay Ankara Merk doku reddini önleyen ilaçları ömür boyu kullanmak zorunda. Tel : 0 (312) Tel : 0 (312) Faks : Hazırlayan: Uz. Dr. Metin ÖZSOY info@unsahasansor.com.tr 19

12 Serbest Köşe ÖZGEÇMİŞ 1960 yılında Ankara doğdu. İlkokulu Ankara Maltepe ilkokulunda Ortaokul ve Liseyi TED Ankara Kolejinde tamamladı yılları arasında Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesininden, yıllarında da Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu yılında mecburi hizmet kapsamında Kayseri Fevzi Çakmak Sağlık Ocağında Pratisyen Hekim olarak ise başladı yılında Ankara Numune Hastanesinden ihtisas aldı yılında aynı hastanede şef yardımcısı oldu Prof. Dr. Metin GÖRGÜ yılında doçent, 2001 yılında da profesör oldu. Plastik Cerrahi Uzmanı Halen A.İ.B.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi ABD Başkanı olan GÖRGÜ iyi derecede İngilizce bilmektedir. NONİNVAZİV (CERRAHİSİZ) ESTETİK (I) Cerrahisiz (Noninvaziv) Estetik iyi bir seçim mi? Sözde Medikal estetik olarakda adlandırabileceğimiz bir grup estetik işlemler günümüzde her zamandan daha fazla gündemde yer alıyor. Gelişen teknoloji, küçülen ve mikroskopik düzeylere indirilen işlemler, bireylerin değişen ve artan ihtiyaçları doğal olarak estetik işlemlere hepimizin bakışını ve yaklaşımını etkiliyor. Günümüz bireyi ne istiyor? Cerrahiye gerek olmasın, ekonomik olsun, iyileşme süresi gerekmesin, mümkünse öğle aralığında yaptırabilsin ve günlük hayatına ara vermeden devam edebilsin, ayrıca sonucuda mükemmel olsun. Sihir gibi. Mümkün mü?, kısmen belki, ama ne yazık ki teoride bu kadar güzel görünen yöntemler, pratikte bu sonuçları her zaman sağlamayabilir. Bu alandaki yöntemler arasında epilasyon, lekelerin tedavisi, cilt yenilenmesi ve gençleştirilmesi, zayıflama amacına yönelik bu işlemler arasında lazerler, radyofrekans, LED tedavisi, ozonterapi, karboksiterapi, botoks, mezoterapi, peeling (asit v.b. ile cilt soyma), dolgu maddesi enjeksiyonları, ultrasonik uygulamalar (yağ çözülmesi) yer almakta ve her geçen gün yenileri eklenmektedir. Hangi yöntem etkili ve zararsız, isteğinizi gerçekten sağlayacak mı? Hastamızı mutlu etmemiz için kullanacağımız cihazları iyi tanımamız ve doğru cihazı seçmemiz, hastanın isteğini iyi anlamamız ve hastayı elde edeceği sonuç hakkında doğru bilgilendirmemiz gerekir. Hayali sonuçları vaad etmek hem doktor hemde hasta için iyi ve doğru olmayacaktır. Lazer uygulamalarına baktığımızda, epilasyon (Alexandrite, Nd:YAG, Ruby, Diode), doğum lekeleri (Dye, KTP, ND:YAG), güneş lekeleri ve dövme çıkarılması (QS lazerler), cilt gençleştirilmesi (infrared lazerler), peeling işlemleri (CO2 ve Er:YAG) için kullanılan farklı özelliklerde birçok lazer vardır. Bu kadar çok çeşit olunca doğal olarak aklınıza hangi işlem için hangi lazer tedavisi seçilmeli? sorusu gelecektir. İstenilen sonucu elde etmek için doğru tanı, uygun cihaz ve deneyimli uzman gereklidir. Lazerlerin ciltte kullanımında ilk sırayı kaçınılmaz olarak epilasyon işlemi almaktadır. Lazer epilasyonun bu kadar tutulmasının nedeni lazer ışınının çevre dokuya ve cilde zarar vermeden seçici olarak kıl kökünü imha etmesinden kaynaklanmaktadır. İşlem diğer yöntemlere göre hem çok daha hızlı, hemde az risklidir. Her ne kadar farklı lazer cihazları ile koyu ten ve açık renkli kıllarda uygulamalar mümkün olsada, lazer fiziği nedeni ile en etkili lazer epilasyon uygulamasının açık tenli ciltteki koyu renkli kıllarda olduğu bir gerçektir. Ortalama 3-6 seansta etkin bir sonuç alınmaktadır. Lazer epilasyon uygulaması günümüz için çok uygundur, öncesi ve sonrası ek bir işlem gerekmemekte, kısa bir sürede uygulanabilmektedir. Peeling ile Cilt Gençleştirme ve Yenilenmesi: Cilt yüzeyinin yenilenmesi, renk değişikliklerinin giderilmesi, pürüz ve ince çizgilerin azaltılması yok edilmesi amacına yönelik yöntemler arasında esas olarak peeling (soyma) işlemleri yer almaktadır. Kullanılan peeling yöntemine bağlı olarak derinliği değişir. Peeling ne kadar derin olursa sonuçları da o kadar etkili olur, ancak iyileşme süresi de derinlikle orantılı olarak artar. Yüzeyel peeling meyve asitleri ve benzer az derişik asitlerle yapılır ve güniçi işlemi olarak idealdir. İyileşme süresi gerekmez, hemen her zaman uygulanabilir, ancak işlemin yüzeyelliği nedeni ile etkili bir sonuç elde etmek için haftada bir olmak üzere 4-6 seans uygulanması gerekir. Bu grup soyma asitlerinin %30-80 arası değişen derişimleri vardır. Özellikle %50 nin üzerine çıkıldığında çok dikkatli olunması gerekir. Evde kullandığınız cilt bakım ürünlerinin bazılarının içinde bu grup asitlerin %10 derişimi bulunmaktadır. Daha derin işlemler için TCA ve fenol gibi kuvvetli kimyasallar, dermaabrazyon ve lazerler (CO2 ve Er:YAG) kullanılır. Bu işlemler sonrası ciltte daha derin bir soyulma oluşur ve derinliğine bağlı olarak pansuman gerektiren yaklaşık bir haftalık bir iyileşme süresi gerektirir. İyileşme sonrası oluşacak yeni cilt birkaç hafta kızarık olacaktır. Sonuç yüzeyel peelinge göre daha etkili olur. Cilt içindeki daha derin tabakaların yenilenmesi için burda bulunan kollajen, elastin ve hücrelere yönelik uygulamalar yapılır. Fotobiomodülasyonla hücrelerde yararlı üretim işlemleri hızlandırılıp, yararsız olanları azaltılır. Bağ dokusunda kollajen ve elastinin artması ile cilt daha pürüssüz ve diri görünüme kavuşur. İnce çizgilerde azalma ve ciltte gerginleşme elde edilir. Bu amaca yönelik olarak infrared lazerler, LED ışığı, radyofrekans cihazları kullanılmaktadır. Radyofrekans uygulaması deri altında yapılan bir yenileme işlemi olarak düşünülebilir. Derimizdeki kollajenin zamanla azalması veya bozulması nedeniyle kırışıklıklar ve sarkmalar oluşur. RF cildin üst tabakasına zarar vermeden alt tabakasını ısıtır, böylece dermal kollajenin kontrollü olarak büzüşmesinin yanısıra yeni kollajen oluşumu sağlanır. Uygulaması kolay olan işlem yaklaşık 3-6 mm derinlikte 65-75Cº bir ısınma sağlar ve genellikle tek seanstır. Etkinliğinin 6 aya kadar arttığı ve iki yıl kadar sürdüğü kabul edilir. Noninvaziv Estetik işlemlere dergimizin ileriki sayılarında devam edilecektir

13 Psikiyatri KİŞİLİK BOZUKLUKLARI Kişilik insanı tek ve farklı yapan (kılan), kendini ifade edişi, çevresine özgün uyumu ve değişik özelliklerinin biraraya gelmesiyle oluşan bir bileşimdir. Kişinin günlük yaşamda gösterdiği özgün davranışsal tepki ve tutumları biyolojik ve psikosoyal gelişiminin sonucunda olur. Kişilik mizacı, huy, yaradılış, fıtrat denilen yapısal bir taban üzerine inşa olur. İlk üç yıl içinde netleşmeye başlar Mizaç üzerine karakter, birey ve çevre arasındaki Uz. Dr. Meral GÜNGÖR Psikiyatri Uzmanı karşılıklı dinamik etkileşme ile oluşur. En erken ve en yakın ilişki nesleri ile yaşananlar en belirleyici olur. Mizac zeka ile birleşerek kişilik oluşur. Kişilik sapmalar gösteriyor, kişilik özellikleri katı ve toplumsal uyumunu bozuyor, sıkıntı yaratıyorsa kişilik bozukluğundan bahsedilir. Kişilik bozukluğu yaşam kalitesini bozar, düşük eğitim, düşük sosyoekenomik düzey, sorunlu cinsellik, alkol-madde bağımlılığı, suça eğilim, işsizlik, intihar riskinin yüksek oluşu gibi yaşantılar kişilik bozukluğuna neden olur. Paranoid, şizotipal, antisosyal, narsistik, sınırda(border line), histerionik, obsesif kompulsif, çekingen-kaçıngan, bağımlı, alt tiplerse depresif, pasif agresif, sadomazoşist, sadistiktir. Kalıtım + travmalar (psikososyal gelişimde), erken evrede aileler kişilik bozukluğunun oluşumunda rol oynar. Erken çocukluk dönemi travmaları, çocuk istismarları ve kalıtım önemli nedenler olarak görülür. İç ve dış nesnelerle (gerçek ve tasarımsal) travmatik ve yaratıcı ilişkiler zemininde içsel şemalar bireyin dış gerçeklere karşı duruşunu belirler. Kişilik bireye süreklilik, kalıcılık, bilinirlik (tahmin edilebilirlik) özellikleri verir. Sağlıklı kişilik yapısı "yeni" bir durum veya nesne ile karşılaşmada yeni açılım ve kazanımları tutarlıkla kendi ile bağdaştırır, yeni seçeneklere rahatça ulaşabilir, yaratıcı açılımları rahatça kullanabilir, kişilik zenginliği psikosoyal uyum, doyum ve gelişim demektir. Paranoid kişilik bozukluğu olanlar, güvensiz ve kuşkucudur. Başkalarının kendini sömürdüğünü, aldattığını, zarar verdiğini düşünür, dostlarına ve arkadaşlarına güvenmez, eşinin sadakatsizliği ile ilgili aşırı kuşkulanır. Çoğu zaman yalnız kalırlar. Erkeklerde daha sık görülür. Şizoid Kişilik Bozukluğu Başkalarının yanında kendilerini rahat hissetmezler. Yakın aile ilişkilerine giremezler duygusal soğuktur, yakın arkadaşları yoktur, başkalarının yanında soğuk-ciddi olurlar. Pek ilgi alanları yoktur, her zaman tek bir etkinlik yaparlar. Asosyal gülmez, cinsel ilişkiden hoşlanmaz. Antisosyal Kişilk bozukluğu oluşumunda kısmi kalıtımsal geçiş, psikososyal gelişimde travmatik yaşantılar, fizik ve sosyal koşulların yetersizliği, patolojik aileler, ailede psikotik bozukluklar, erken çocukluk dönemi travmaları ve çocuk istismarları önemli nedenler olarak rol oynar.yalan söyleme, evden kaçma, şiddete başvurma, zevki için başkalarını atlatma, dürtüsellik, çok sık kavga-dövüşe karışma, devamlı bir işte çalışamama. Border line (sınırda) Kişilik Genç erişkin dönemde başlayan gergin ve tutarsız kişiler arası ilişkiler, aşırı para harcama, madde kötüye kullanım, tıkanırcasına yeme, hızlı araba kullanma, tutarsız benlik algısı, öfke kontrolü yapamaz. Bu kişilerin ailelerinde madde kötüye kullanımı sıktır, kadınlarda daha sık görülür. %2 sıklıkla çıkar. Histrionik Kişilik Bozukluğu Devamlı ilgi odağı olmak ister, cinsel yönden ayartıcı ve kışkırtıcı gibi görünürler, hızlı değişen duyguları vardır, gösteriş yapar, yapmacık davranırlar, telkine yatkındırlar. Narsistik Kişilik Bozukluğu Kendisinin çok önemli olduğu duygusu içindedir, devamlı güç, zekâ, güzellik düşlemleri kurar, özel ve eşi bulunmaz olduğuna inanır, küstah ve kendini beğenmiş tavırlar sergiler. Zaman zaman tedavi gerekebilir. İlaç tedavisi yanında destekleyici psikoterapi gerekebilir. Tedavi olmak istemediklerinden tedavileri zordur. Çekingen Kişilik Bozukluğu Mahcup olacağı veya alay edileceği düşüncesi ile yakın ilişki kurmakta zorlanır. Yetersizlik duyguları vardır, eleştrilecek duygusu ile kişiler arası ilişki gerektiren meslekleri tercih etmez

14 Göz Hastalıkları BİLGİSAYARA BAĞLI GÖZ YORGUNLUĞU Göz Yorgunluğu Sendromu Göz yorgunluğu sendromu, çalışma şartları yoğun dikkat ve yakın mesafede iş görmeyi gerektiren kişilerde görülür. Bu, özellikle son yıllarda bilgisayar karşısında çalışan nüfusun artmasıyla daha fazla kişiyi etkileyen bir sendrom haline gelmiştir (computer vision syndrome). Son tahminlere göre bilgisayar karşısında çalışan meslek sahiplerinin %88 inde göz yorgunluğuna bağlı şikâyetler görülmektedir. Ayrıca çocukların ve gençlerin de eğlence ve ders çalışma amaçlı olarak Op. Dr. Zeliha ÇÖLLÜOĞLU Göz Hastalıkları Uzmanı bilgisayar karşısında fazlaca zaman geçirdiği düşünülürse bu sendromdan etkilenen kişi sayısının oldukça fazla olduğu görülecektir. Günde iki saatten fazlasını bilgisayar ekranı karşısında geçirenlerde hafif ya da ağır göz yorgunluğu belirtileri ortaya çıkar. Göz yorgunluğu sendromunun belirtileri, gözlerde kuruluk hissi, yanma, batma, kızarıklık, sulanma, bulanık veya çift görme, göz kapakları ve alın bölgesinde ağrı, odaklanmada güçlük, baş boyun ve sırt ağrılarıdır. Göz yorgunluğu sendromunun nedenleri şunlardır. Bilgisayar ekranları, gözümüzün odaklanmakta güçlük çektiği piksel denen küçük noktacıklardan oluşur. Bu yüzden gözlerimiz bilgisayar ekranını net görebilmek için kağıt üzerindeki yazıları okumaktan daha çok odaklanmak zorunda kalır. Bu durum göz kaslarımızın sürekli kasılmasına ve yorulmasına neden olur. Ara vermeden çalışmaya devam etmek bilgisayara bağlı göz rahatsızlıklarını artırmaktadır. Ayrıca gözlerin yeterli sıklıkta kırpılmaması gözün kurumasına, bu durum ise yanma, batma, sulanma ve bulanık görmeye neden olmaktadır. Göz kırpma bir reflekstir, ancak kitap okuma yada bilgisayar karşısında çalışma gibi dikkat gerektiren durumlarda göz daha az kırpılmaktadır. Bir insan normalde dakikada 12 kez gözlerini kırparken bilgisayar kullanırken bu sayı düşer. Göz yorgunluğu sendromuna sebep olan diğer iki etken, çalışma ortamının kuru olması ve kişinin yeterince su almamasıdır. Özellikle klimaların kontrolsüz açık tutulduğu ortamlarda havanın nem oranı düşmekte bu da yoğun çalışmadan dolayı zaten gözyaşıyla iyi nemlenemeyen gözlerin daha da kurumasına neden olmaktadır. Buna çalışanların yeterince sıvı almamaları da eklenince, gözyaşı yapımı ve kalitesi düşer, göz daha çabuk kurur. Göz yorgunluğunun diğer bir nedeni de çalışma ortamındaki ışıklandırmanın yetersiz yada fazla olmasıdır. Pencerelerden ve lambalardan gelen ışıkların ekranda yansıma yapması ekranı net görebilmek için gözü fazla çalışmaya zorlar. Farkında olmadan daha iyi görebilmek için ekrana daha fazla yaklaşmaya neden olur. Bilgisayarınızın kontrastının yetersiz yada görüntü yenileme hızının çok düşük olması, ekrandaki titreşim göz sağlığını olumsuz etkilemektedir. Numarası eskimiş gözlük veya lens kullanımı göz yorgunluğun artmasına neden olur. Kontakt lens kullanan kişilerin bilgisayar ile çalışırken gözleri daha fazla kurumaktadır. İş yerindeki yoğun stres de göz yorgunluğunu artırmaktadır. Zihinsel stres; boyun, bel ve omuz kasları başta olmak üzere vücuttaki tüm kasların istemsiz olarak aşırı derecede kasılmasına neden olur. Bunun yanında aşırı dikkat gerektiren bir iş üzerindeyken kişi gözlerini daha seyrek kırpmakta, bunun sonucunda gözler daha fazla yorulmaktadır. Bilgisayar kullanımı insanların gözlerini bozmaz. Ancak mevcut olan ve kişinin o ana kadar fark etmediği miyopi, hipermetropi, astigmatizma veya presbiyopi gibi kırma kusurlarının, belirtileriyle ortaya çıkmasına aracılık eder. Çalışma koşulları çok aşırıya kaçmadıkça normal bir göz bilgisayar karşısında bozulmaz. Göz yorgunluk belirtilerini kendisinde hisseden kişi ilk olarak muayenesini yaptırıp, göz sağlığı Op. Dr. Sami TOYRAN hakkında bilgi edinmelidir.kırma kusurları olup olmadığı saptanarak bunlar gözlük camı veya lenslerle düzeltilmelidir. Ayrıca halen kullanılan gözlük camı veya lenslerin numaraları da kontrol edilmelidir. Kuru göz hastalığı için testler yapılmalı ve saptanırsa suni gözyaşı ile tedavi edilmelidir. Bilgisayar ile çalışırken göz yorgunluğunu azaltacak belli koruyucu önlemler vardır. Bilgisayar ekranınızı gözünüzden cm uzakta ve göz hizanızdan 20 derece aşağıda duracak şekilde ayarlayınız. Yani bilgisayarla çalışırken hafifçe aşağı doğru bakmalısınız. Tepe ve masa aydınlatmasını da azaltarak, omuz hizasından monitöre veya çalışma masasına düşecek uygun şekilde yerleştiriniz. Böylece ışık gözünüze gelmeyeceği gibi ekran üzerine de düşerek yansıma yapmaz 15 dakikada bir göz kaslarınızı gevşetmek için uzaktaki nesnelere bakınız ve gözlerinizi nemlendirmek için sık sık kırpınız. Eğer gerekiyorsa ekranınıza yansıma engelleyici bir filtre takınız.. Ekranınızı tozdan, kirden, lekelerden arındırınız. Bunlar, ekrandaki yazıların kontrastını düşürür ve parlamalara neden olur. Üzerinde çalıştığınız belgeyi okuyup yazarken tekrar odaklama yapmak zorunda kalmayacak kadar yakına koyunuz.. Bilgisayar ekranındaki görüntüler bulanıklaştıysa, sönükleştiyse veya titreşiyorsa bakımını yaptırınız

15 Medikal Onkoloji VÜCUDUMUZDAKİ SU-TUZ DENGESİ Genç bir erkeğin vücudu aşağıdaki oranlarda maddelerden meydana gelir. Vücut ağırlığının: 1-%18 i proteinden oluşur, 2-%7 oranında mineraller (tuz, elekt rolit) vardır, 3-%15 oranında yağ tabakası bulunur, 4-%60 ı sudan ibarettir. Bedende bulunan bu suyun %40 i hücre içinde yer alır (Hücre İçi Sıvı=HİS). Suyun %20 si de hücre dışında bulunmaktadır (Hücre Dışı Sıvı=HDS). Hücre dışı sıvının ¼ ü kan damarları içinde vücudu dolaşır, ¾ ü hücreler arasında yer alır (intersisiyel sıvı=is), yani tabir caiz ise hücreler su içinde yüzer. Kan, vücut ağırlığının %4-5 ini teşkil eder. Hücreler, HDS dan oksijen ve gıda maddelerini hücre içine alır. Hücreler fonksiyon gösterebilmek için onlara ihtiyacı duyar (metabolizma). Hücreler görev yaptıktan sonra (metabolizma) ortaya çıkan atık maddeleri HDS ya verir. Bu atık maddelerden gaz olanlar (karbondioksit gibi) akciğerden dışarı atılırken, katı olanlar karaciğerde önce zararsız hale getirilir (karaciğerimiz vücudun kimya fabrikasıdır) ve bilahare ya safra ile barsağa boşaltılır ve dışkı ile dışarı atılır veya üre ve benzeri maddeler olarak börek yolu ile idrarla dışarı atılır. Bu devirdaim insan yaşadığı sürece devam eder gider. HİS da potasyum ve fosfor bulunurken, HDS da sodyum ve klor yer alır. Hücre zarının özel geçirgenlik özelliği gereği bu hassas denge daima korunur. Aynı şekilde damar duvarı (çeperi) da kan ve plazma ile İS arasındaki hayati dengeyi sağlar. Bölümler arasında olması gereken sıvı ve tuz geçişleri bu hassas dengeyi bozmayacak şekilde bazen difüzyon yoluyla, bazen de aktif transport şeklinde gerçekleşir. Bölümler arası bu geçişlerde bazı kurallar ve gerekçeler vardır. Örneğin, bir molekül (tuz iyonu) bir bölümde yüksek oranda bulunuyorsa (Konsantrasyonu fazla ise) düşük olan tarafa serbest difüzyon ile geçer. Prof. Dr. Mustafa ALTINBAŞ Medikal Onkoloji Uzmanı Söz konusu moleküllerin bir elektriksel yükü vardır. Pozitif yüklü iyonlar negatif yüklü bölgeye akın ederken, negatif yüklü iyonlar da tersine pozitif yüklü bölgeye geçerler. Çözücü sıvılar, bir bölümden diğer bölüme akarken beraberinde çözülmüş elementleri de sürüklerler. Bu da farklı bir sıvı-tuz dengesi sağlar. Hücre veya damar zarları bir de sıvı ve elektrolitleri filtre eder. Basınç ve filtrasyon alanı doğrultusunda bu işlem de bedenimizde önemli bir görev yapar. Başka bir yer değiştirme olayı osmoz şeklinde olur. Burada su ve elektrolit, düşük konsantrasyondan yüksek konsantrasyon bölgesine geçer. Yalnız bunun için şart olan, yüksek konsantrasyon tarafında osmotik basıncı oluşturan madde, karşı tarafa geçememelidir (aradaki zar o madde için geçirgen olmamalıdır). Zayıf asit ve bazlar, iyonize olmadıkları zaman hücre zarını kolayca geçer (iyonize ise zor geçer). Mide-barsak içeriğinde bulunan besin maddelerinin kana geçmesi büyük oranda bu yolla olur. Böbrekten idrar atımı da önemli ölçüde bu iyonal olmayan difüzyonla olur. Bir de bazı taşıyıcı maddeler aracılığı ile bölümler arasındaki zardan (membran) molekül geçişleri gerçekleşir. Enerji kullanılarak yapılan bu olay aktif transport olarak adlandırılır. Vücudumuz çoğu bölgesinde bu yolla gerekli geçişler sağlanır ve çok büyük hayati önemi vardır. Vücudumuzda sodyum-potasyum pompası önemli bir yere sahiptir. Bu pompa hücre zarında bulunur ve enerji ile çalışır. Gerekli enerji hücre metabolizmasından sağlanır. Bu işleme aktif transport denir. Bu pompanın görevi, aktif olarak sodyumu hücre dışına atmak, potasyumu ise hücre içine almaktır. Bu görev layıkıyla yapılamaz ise hücre canlılığı sona erer, hücre ölür. Hücrelerin sağlıklı çalışması ve üzerlerine düşen görevi yapmaları için su ve elektrolit dengesinin bozulmaması gerekir. İnsan vücudunda başka dengeler olduğu gibi su ve tuz dengesi de vardır. Bunu korumak görevimizdir. Sağlıklı bir beden için her gün en az 1,5 litre, yaz aylarında ise 2 litre sıvı almamız gerekir. Su kaliteli ise sorun yoktur. Suyun yanında tükettiğimiz gıdalar aracılığı ile de gerekli tuzları alırız. Su ve tuz dengesi için, günlük tüketimin yanında terleme ve sağlam çalışan böbreklerimiz de büyük önem taşır

16 SONBAY BORU PROFİL A.Ş. metal PROFİL SANAYİ BULMACA Hazırlayan: Uz. Dr. Metin ÖZSOY Soldan sağa: 1. Erkeklerde idrar torbasının altında bulunan, siyeğin başlangıç bölümünü çevreleyen ve meni yapımında görev alan, iç salgı da salgılayan bez, kestanecik; Şaşma, şaşkınlık bildiren bir söz. 2. Çok az, çok seyrek; Haberci. 3. Birinci Dünya Savaşında Avustralya-Yeni Zelanda birliklerine verilen ad. 4. Birinci olarak, en başta. Süleyman Peygamber zamanındaki Saba melikesinin adı. 5. Anlam bakımından birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine bağlayan bir söz; Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı;sodyumun simgesi. 6. Bir işte başta gelen; Uzun konçlu, kapalı ayakkabı; 7. Maydanozgillerden, 1-1,5 metre yüksekliğinde, sarı çiçekli, yaprakları iplik biçiminde parçalı, hoş kokulu, baharatlı meyveleri anason gibi yemeklerde ve bazı içkilerde tat verici olarak kullanılan, hekimlikte gaz söktürücü olarak yararlanılan çok yıllık otsu bir bitki; Ağabey. 8. İskambil kâğıtlarında birli; Takunya. 9. Herhangi bir olayın başlangıcı. 10. Bir tören sırasında, askerleri bir araya toplamak, törenin başladığını bildirmek vb. amaçlarla çalınan borazanın çıkardığı tiz ses; Masonluk üyesi, farmason TAMER ÇELİK KALIP VE İSKELE SİSTEMLERİ SONBAY BORU PROFİL A.Ş. TAMER ŞİRKETLER GRUBU T.M TAMER Müh. Mim.İns. Taah "SONBAY BİR TAMER ŞİRKETLER GRUBU KURULUŞUDUR" Fabrika: Şeker Mah. 26 Sk. No:3-5 (İstanbul Yolu 17.Km) Etimesgut - ANKARA Tel : ( ) Faks : ( ) info@sonbayboru.com.tr & Yukarıdan aşağıya: 1. Perikard iltihabı. 2. Radon elementinin simgesi; Yükseköğretimden önceki üç veya dört yıllık ortaöğretim. 3. Bir ışık veya ısı kaynağından yayılan ışınların toplandığı yer. İnce ve yumuşak yaprak biçimindeki organlar veya organ bölümleri, çeper. 4. Selenyum elementinin simgesi. Akla ve gerçeğe aykırı. 5. Bir ilimiz;eski dilde su. 6. Hangi şey. Ağla ortasından ikiye bölünen bir alanda tek veya çift oyuncuların raketle karşılıklı vurdukları, çeldikleri topu, belli kurallara göre, karşılanamayacak biçimde birbirlerinin alanına düşürerek sayı kazanmaları esasına dayanan oyun, alan topu. 7. Kıyılarda, tava denilen havuzlara deniz veya göl suyu akıtıldıktan sonra kurutularak tuz çıkarılan yer; Telefon konuşmasına başlarken kullanılan bir seslenme sözü. 8. Boyacılıkta kullanılan, kırmız böceğinin üst deri bezlerinin salgıladığı madde.; Yağma, çapul. 9. Az bir ara ile ayrılmış olan; İhtiyaca yetmeyecek kadar az, bol karşıtı. 10. Kar, süt vb.nin rengi, beyaz; Ekinlerin harmanda dövülüp taneleri ayrıldıktan sonra kalan, hayvanlara yedirilen ufalanmış sapları. Bulmacanın çözümü Büyük Ortadoğu nun Sesi Gazetesi Ocak sayısındadır. 29

17 KAPLICALARIMIZ HAYMANA KAPLICALARI Haymana ilçemizdeki termal sular yüzlerce yıldır çeşitli hastalıklara şifa dağıtmış ve devam etmektedir. Yerin yüzlerce metre altından çıkarılan doğal Haymana termal suyu ülkemizde ve dünyada sayılı, önemli özellikli sulardan biridir. 42 C lik kaynak ve C lik havuz ısısı ve zengin yararlı içeriği nedeniyle herhangi kimyasal, biyolojik veya fiziksel bir işleme tutulmaksızın doğrudan kullanılabilmektedir. Dünyamızda birçok kaplıcada termal suyun ısısı doğrudan insan kullanımı için ya yüksek ısıda (70-90 C) ya da düşük ısıda (20-30 C) olması nedeniyle, soğutma ve ısıtma işlemiyle kullanıma sunulabilmektedir. Bilindiği gibi bu da suyun özelliklerinin kaybına neden olmaktadır. Isıtma ya da soğutma gibi herhangi bir işleme ihtiyaç olmadan doğrudan doğal haliyle kullanılabilen Haymana termal suları bu KAPLICA TANITIMI özelliğiyle dünyanın seçkin termal sularından biri olarak anılmaktadır. Haymana termal suyu bazı solunum sistemi, kas iskelet sistemi, cilt, kalpdamar, bağırsak, böbrek-idrar yolları, jinekolojik ve nörolojik hastalıkların tedavisinde doktorlar tarafından önerilmektedir. Özellikle son yıllarda modern tıbbın da termal tedavinin faydalarını kabul etmesi ile birlikte dünyada termal önemli bir artış göstermektedir. 10 yıl öncesine kadar olan termal yaş ortalaması son yıllarda lu yaşlara kadar düşmüştür. Tanrının mucizesi olan bu termal su tedavisi ile birlikte modern tedavi yöntemlerini de birleştirdikten sonra birçok rahatsızlıkta kesin tedavi ortaya konmaktadır. Çağ Hayme Sultan Termal Tesisleri Tesislerimizi tanıyıp daha iyi değerlendirmeniz için günübirlik, konaklamalı, ücretsiz turlar düzenlenmektedir. 30 Meşrutiyet Cad. Kültür Apt. No:38/8 Kızılay / ANKARA Tel: ÖZEL BÜYÜK ORTADOĞU TIP MERKEZİ HİZMET DALLARI DAHİLİYE ÇOCUK HASTALIKLARI KARDİYOLOJİ FİZİK TEDAVİ ÜROLOJİ GÖZ HASTALIKLARI KBB GENEL CERRAHİ KADIN HASTALIKLARI PSİKİYATRİ AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI Sağlığınız Bizim İçin Önemli TEŞHİS-TEDAVİ ÜNİTELERİ AMELİYATHANE (Göz-KBB-Genel Cerrahi Kadın Doğum-Üroloji) TOMOGRAFİ, ENDOSKOPİ İDRAR KAÇIRMA PANORAMİK DİŞ FİLMİ MAMOGRAFİ RENKLİ DOPLER ULTRASON LABORATUAR TETKİKLERİ RADYOLOJİ TETKİKLERİ 24 SAAT ACİL SERVİS RANDEVU ALINIZ İvedik Cad. No: 338/A-B Yenimahalle / ANKARA Tel: (pbx) Faks: yonetim@buyukortadogu.tip.com.tr

18 Bizden Haberler ORTADOĞU TIP DERGİSİ Kurulduğu günden bu yana yayıncılık alanında yeni açılımlara imza atan Ortadoğu Yayıncılık A.Ş. almış olduğu kararla Ortadoğu Tıp Dergisi adlı bilimsel dergisini 2009 Aralık sayısı ile yayın hayatına başlatmıştır. Sağlık alanında büyük bir boşluğu doldurmayı amaçlayan bilimsel dergi, bilimsel makale, araştırma, olgu vb. gibi konulara yer vermekte ve bir anlamda sağlık çalışanlarının emeğinin değerlendirmesi sağlanmaktadır. Prof. Dr. Mustafa ALTUNBAŞ editörlüğünde yayın hayatına giren Ortadoğu Tıp Dergisinin sağlık camiasına hayırlar getirmesini diliyoruz. DOSTLUK Dostluk; açılan üzüntü yarasına gözyaşıyla merhem olabilmektedir. Dost sanma şanlı vaktinde dost olanı, dost bil gamlı vaktinde elinden tutanı... Atasözü Yalnızlık tek ağaçlı bahçedir. AİLEDE NİŞAN Tıp Merkezi Yönetimi Özel Büyük Ortadoğu Tıp Merkezi personellerinden Erkan TOPBAŞ 20 Aralık 2009 günü Seval Düğün Salonunda gerçekleşen Nişan merasimi ile Ayşegül DOĞAN ile nişanlanmıştır. Çifte Ortadoğu Ailesi olarak sağlık, huzur ve bir ömür boyu mutluluklar diliyoruz. Tıp Merkezi Yönetimi Dostluk paylaşmaktır. Paylaşmayı bilmektir. Dostluk iki ayrı bedendeki tek bir ruhtur

19 Mutluluk Sağlıkla Başlar... Tüm Branşlarda Uzman Hekim Muayenesi Ameliyathane Tüm Radyolojik Tetkikler İletişim Naci Çakır Mah Sokak No: 2 Dikmen/ANKARA Tel: (0312) Fax: (0312)

DOMUZ GRİBİ BELİRTİLERİ VE TANISI

DOMUZ GRİBİ BELİRTİLERİ VE TANISI DOMUZ GRİBİ BELİRTİLERİ VE TANISI Domuz gribi nedir? Domuz gribi, A(H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD de görülmüş ve

Detaylı

domuz gribi nerelerde görülür

domuz gribi nerelerde görülür domuz gribi nerelerde görülür Article Number: 246 Rating: Unrated Last Updated: Sun, Jan 17, 2010 at 3:27 PM Genel olarak grip hastalığı etkeni bir virüstür. Yüksek ateş, baş ağrısı, boğaz ağrısı, öksürük,

Detaylı

İNFLUENZA A H1N1 Nedir,nasıl bulaşır,tedavisi nedir? Bahçelievler Toplum Sağlığı Merkezi Aşı-Bulaşıcı Birimi Dr.Gülcan TURGUT

İNFLUENZA A H1N1 Nedir,nasıl bulaşır,tedavisi nedir? Bahçelievler Toplum Sağlığı Merkezi Aşı-Bulaşıcı Birimi Dr.Gülcan TURGUT İNFLUENZA A H1N1 Nedir,nasıl bulaşır,tedavisi nedir? Bahçelievler Toplum Sağlığı Merkezi Aşı-Bulaşıcı Birimi Dr.Gülcan TURGUT H1N1 A (DOMUZ GRİBİ) TÜM DÜNYADA YAYILMAYA DEVAM EDİYOR Hastalık ilk kez

Detaylı

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü KALP KRıZINDE ILK MÜDAHALE Kalp krizi tıbbi bir acil durumdur. Erken tanı ve hızlı tedavi oldukça hayati

Detaylı

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar? BÖBREK HASTALIKLARI Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Böbrekler ne işe yarar? Böbreğin en önemli işlevi kanı süzmek, idrar oluşturmak ve vücudun çöplerini (artık ürünleri) temizlemektir. Böbrekte oluşan idrar, idrar

Detaylı

Kalp Hastalıklarından Korunma

Kalp Hastalıklarından Korunma Kalp Hastalıklarından Korunma AsılRezzan Dr alt başlık Deniz stilini Acardüzenlemek için tıklatın Kalp- Damar hastalıkları (KDH) birçok Avrupa ülkesinde ve Türkiye de orta ve ileri yaş grubunda en önemli

Detaylı

ESK EH R T CARET ODASI A(H1N1) GR P SALGINI

ESK EH R T CARET ODASI A(H1N1) GR P SALGINI ESKEHR TCARET ODASI A(H1N1) GRP SALGINI A (H1N1) virüsü nedir? A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalıa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD de görülmü ve daha

Detaylı

Diyabet Nedir? Diyabetin iki tipi vardır:

Diyabet Nedir? Diyabetin iki tipi vardır: Diyabet Nedir? Kan şekeri, glukoz vücut için gerekli olan enerjiyi sağlar. İhtiyaçtan fazla şeker, gerektiğinde kullanılmak üzere karaciğer ve yağ hücrelerinde depolanır. Şekerin vücutta enerji olarak

Detaylı

Sağlıklı Kan Basıncı Sağlıklı Kalp Atımı

Sağlıklı Kan Basıncı Sağlıklı Kalp Atımı Sağlıklı Kan Basıncı Sağlıklı Kalp Atımı 17 MAYIS 2013 Dünya Hipertansiyon Ligi Girişimidir. 17 MAYIS 2013 Dünya Hipertansiyon Ligi Girişimidir. Hipertansiyon Nedir? Çoğunlukla yüksek kan basıncı olarak

Detaylı

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Hipertansiyon HT Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Bu sunum Arş. Gör. Dr. Neslihan Yukarıkır ve Arş. Gör. Dr. Dilber Deryol Nacar

Detaylı

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu Bulaşıcı Hastalıklar Daire Başkanlığı Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu 29 Nisan 2015 17. Hafta (20-26 Nisan 2015) ÖZET Ülkemiz de 2015 yılı 17. hafta itibariyle çalışılan sentinel numunelerdeki

Detaylı

Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi. Doç. Dr. Bülent Özdemir Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi. Doç. Dr. Bülent Özdemir Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi Doç. Dr. Bülent Özdemir Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Kalp Krizini Tetikleyen Durumlar ve Tedavisi KALP KRİZİ Kalp krizi (miyokard

Detaylı

Türkiye'de Yıllara Göre Yeni Verem Hasta Sayıları. 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000 2005 2007 Yıllar

Türkiye'de Yıllara Göre Yeni Verem Hasta Sayıları. 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1995 2000 2005 2007 Yıllar Verem Haftası etkinlikleri çerçevesinde Akkuş İlçe Sağlık Grup Başkanımız Dr. Mustafa AKDOĞAN 18/01/2010 tarihinde ilçemizde çalışan din adamları ve halka yönelik verem hastalığı ile ilgili çeşitli bilgiler

Detaylı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı çeken sigara vücuda birçok zarar vermekte ve uzun süre

Detaylı

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler Diyabet nedir? Diyabet hastalığı, şekerin vücudumuzda kullanımını düzenleyen insülin olarak adlandırdığımız hormonun salınımındaki eksiklik veya kullanımındaki yetersizlikten

Detaylı

DOMUZ GRİBİ. Domuz gribi nedir?

DOMUZ GRİBİ. Domuz gribi nedir? DOMUZ GRİBİ ALMAN HA SSTANE SS İİ ÇAML IICA EN FFEK SS İİYON HA SSTAL IIKLAR II VE KL İİN İİK M İİKROB İİYOLO JJ İİ UZMAN II UZM. DR. SSONGÜL ÖZER Domuz gribi nedir? Domuz gribi, A (H1N1) tipi virüsten

Detaylı

ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ

ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ ÖZEL ÖZKAYA HASTANE İŞLETMECİLİĞİ Özel Özkaya Hastane İşletmeciliği olarak 2006 yılından itibaren Kızılay da bulunan Tıp Merkezlerimiz siz değerli hastalarımıza hizmet vermektedir. Merkezlerimiz ; - Milli

Detaylı

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu Bulaşıcı Hastalıklar Daire Başkanlığı Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu 20 Mayıs 2015 20. Hafta (11-17 Mayıs 2015) ÖZET Ülkemiz de 2015 yılı 20. hafta itibariyle çalışılan sentinel numunelerdeki

Detaylı

KITALARARASI GRİP SALGINI. Aileniz ve sizin için önemli bilgiler

KITALARARASI GRİP SALGINI. Aileniz ve sizin için önemli bilgiler KITALARARASI GRİP SALGINI Aileniz ve sizin için önemli bilgiler Dünya Sağlık Örgütü uzmanları, kıtalararası bir grip salgını olacağını öngörmektedirler. Bu broşürde grip salgını, bu ülkede ortaya çıkma

Detaylı

Diyabet ve göz sorunları

Diyabet ve göz sorunları TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TEMD DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU HASTA EĞİTİM KİTAPÇIKLARI SERİSİ 08 Diyabet ve göz sorunları Diyabet

Detaylı

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak İNME Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND ye aittir. Kaynak

Detaylı

H1N1 den Korunmada Alınacak Önlemler. Pandemik H1N1 Gribi (Domuz Gribi)

H1N1 den Korunmada Alınacak Önlemler. Pandemik H1N1 Gribi (Domuz Gribi) H1N1 den Korunmada Alınacak Önlemler Pandemik H1N1 Gribi (Domuz Gribi) İnfluenza olarak da bilinen grip, viral bir hastalıktır. Sağlıklı insanlarda ortalama bir haftada geçmesine rağmen; vücut direncini

Detaylı

KALP KRİZİ UZ.DR.MUHAMMET HULUSİ SATILMIŞOĞLU

KALP KRİZİ UZ.DR.MUHAMMET HULUSİ SATILMIŞOĞLU KALP KRİZİ UZ.DR.MUHAMMET HULUSİ SATILMIŞOĞLU Türkiye ulusal düzeyde ölüm nedenleri arasında ilk sırayı 205.457 ölümle kardiyovaskülerhastalıklar (tüm ölüm nedenlerinin %47,73 ü) almaktadır. Kardiyovasküler

Detaylı

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu Bulaşıcı Hastalıklar Daire Başkanlığı Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu 8 Nisan 2015 14. Hafta (30 Mart 5 Nisan 2015) ÖZET Ülkemiz de 2015 yılı 14. hafta itibariyle çalışılan sentinel numunelerdeki

Detaylı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VEREM (TÜBERKÜLOZ) NEDİR? Verem hastalığı; verem mikrobunun solunum yolu ile alınmasıyla oluşan bulaşıcı bir

Detaylı

f D r. f akup İMREN Halk Sağlığı Müdürü

f D r. f akup İMREN Halk Sağlığı Müdürü T.C. VAN V A LİLİĞ İ Van Halk Sağlığı M üdürlüğü Sayı : 37.811.563-934/ 30/11/2015 Konu : Teklife Davet Kurumumuzun ihtiyacı olan (2) kalem AFİŞ VE BROŞÜR ALIMI işi için aşağıda yazılı ihtiyaç kalemleri,4734

Detaylı

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler MEME KANSERİ Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler KANSER NEDİR? Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak kötü klinik

Detaylı

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI D.P.Ü. KÜTAHYA EVLİYA ÇELEBİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR PROF. DR. AHMET HAKAN VURAL OP. DR. GÜLEN SEZER ALPTEKİN ERKUL OP. DR. SİNAN ERKUL

Detaylı

Su Çiçeği. Suçiçeği Nedir?

Su Çiçeği. Suçiçeği Nedir? Suçiçeği Nedir? Su çiçeği varisella zoster adı verilen bir virüs tarafından meydana getirilen ateşli bir enfeksiyon hastalığıdır. Varisella zoster virüsü havada 1-2 saat canlı kalan ve çok hızlı çoğalan

Detaylı

Zehirlenmelerde İlkyardım. Zehirlenmeler. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD

Zehirlenmelerde İlkyardım. Zehirlenmeler. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD Zehirlenmelerde İlkyardım Zehirlenmeler Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD Zehirlenmeler Zehirlenmeler 1 Zehirlenme nedir? Zehirlenme hangi yollarla meydana gelir? Vücuda zehirli (toksik) bir maddenin

Detaylı

Prof. Dr. Lale TOKGÖZOĞLU

Prof. Dr. Lale TOKGÖZOĞLU Yazar Ad 61 Prof. Dr. Lale TOKGÖZOĞLU Ülkemizde kalp damar hastalıkları erişkinlerde en önemli ölüm ve hastalık nedeni olup kanser veya trafik kazalarına bağlı ölümlerden daha sık görülmektedir. Halkımızda

Detaylı

GEBELİK VE LOHUSALIK

GEBELİK VE LOHUSALIK GEBELİK VE LOHUSALIK ANA SAĞLIĞI Sağlık hizmetleri açısından doğurganlık çağındaki (15-49 yaş arası) tüm kadınlara ana denir. 15-49 yaş doğurganlık çağındaki kadınlar nüfusumuzun % 27 sini oluşturmaktadır.

Detaylı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı. VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı. VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI VEREM EĞİTİM VE PROPAGANDA HAFTASI Geleneksel olarak her yıl Ocak ayının ilk Pazar gününden

Detaylı

Sigaranın Vücudumuza Zararları

Sigaranın Vücudumuza Zararları Sigaranın Vücudumuza Zararları Sigaranın vücudumuza olan zararları ve sigarayı bıraktıktan sonra vücudumuzdaki değişimler burada anlatılmaktadır. Sırt ve Bel Ağrısı: Sigara içmek bel ile ilgili hastalıkların

Detaylı

TÜBERKÜLOZ Tüberküloz hastalığı gelişimi için risk faktörleri

TÜBERKÜLOZ Tüberküloz hastalığı gelişimi için risk faktörleri TÜBERKÜLOZ Tüberküloz, Mycobacterium tuberculosis mikrobu ile oluşan bulaşıcı bir hastalıktır. Kişiden kişiye solunum yoluyla bulaşir. Hasta kişilerin öksürmesi, aksırması, hapşurması, konuşması ile havaya

Detaylı

DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER A) BİYOLOJİK ETMENLER KALITIM İÇ SALGI BEZLERİ B) ÇEVRE A) BİYOLOJİK ETMENLER 1. KALITIM Anne ve babadan genler yoluyla bebeğe geçen özelliklerdir.

Detaylı

9. Sigarayı bırakma zamanı

9. Sigarayı bırakma zamanı 9. Sigarayı bırakma zamanı 1 9. Sigarayı bırakma zamanı Dünyada 8 saniyede 1 can alan, yılda 4 milyon kişinin ölümüne neden olan, dünyada her 10 erişkinden birinin ölüm nedeni sayılan sigarayı bırakmak

Detaylı

Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER

Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER Yazar Ad 139 Prof. Dr. Pınar AYDIN O DWEYER Yaşın ilerlemesine bağlı olarak göz sağlığında değişiklikler veya bozulmalar olabilir. Bu değişikliklerin tümü hastalık anlamına gelmemektedir. Ancak diğer

Detaylı

PIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA)

PIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA) 1 EDOKSABAN (LİXİANA) pıhtıönler ilaç grubundadır. Halk arasında kan sulandırıcı ilaç olarak bahsedilen ilaçlardan bir tanesidir. Kan damarları içerisinde pıhtı oluşmasını ve oluşan pıhtının büyümesini

Detaylı

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan Kalp Kapağı Hastalıkları Nelerdir? Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD. Giriş

Detaylı

Hepatit B ile Yaşamak

Hepatit B ile Yaşamak Hepatit B ile Yaşamak NEDİR? Hepatit B, karaciğerin iltihaplanmasına sebep olan, kan yolu ve cinsel ilişkiyle bulaşan bir virüs hastalığıdır. Zaman içerisinde karaciğer hasarlarına ve karaciğer kanseri

Detaylı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI VEREM EĞİTİM VE PROPAGANDA HAFTASI Geleneksel olarak her yıl Ocak ayının ilk Pazar gününden

Detaylı

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D. Multipl Myeloma Nedir? Vücuda bakteri veya virusler girdiğinde bazı B-lenfositler plazma hücrelerine

Detaylı

09/11/2015 ANEMİ (KANSIZLIK)

09/11/2015 ANEMİ (KANSIZLIK) ANEMİ (KANSIZLIK) Vücut dokularında enerji oluşumu için gerekli kimyasal işlemlerde kullanılacak oksijeni taşıyacak yeterlilikte kırmızı kan hücresi bulunamaması veya bulunanların bu görevi yapamayacak

Detaylı

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Mehmet Ersoy DEMANSA NEDEN OLAN HASTALIKLAR AMAÇ Demansın nedenleri ve gelişim sürecinin öğretmek Yaşlı bireyde demansa bağlı oluşabilecek problemleri öğretmek

Detaylı

Kan Kanserleri (Lösemiler)

Kan Kanserleri (Lösemiler) Lösemi Nedir? Lösemi bir kanser türüdür. Kanser, sayısı 100'den fazla olan bir hastalık grubunun ortak adıdır. Kanserde iki önemli özellik bulunur. İlk önce bedendeki bazı hücreler anormalleşir. İkinci

Detaylı

GRİP İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ 2008

GRİP İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ 2008 GRİP İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ 2008 GRİP HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER Gribin nasıl bir hastalık olduğunu, Gripten korunmak için neler yapmamız gerektiğini, Grip aşısını ve ne zaman aşı olmamız

Detaylı

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit NEFRİT Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Genel Bilgiler Böbreğin temel fonksiyonlarından birisi idrar üretmektir. Her 2 böbrekte idrar üretimine yol açan yaklaşık 2 milyon küçük ünite (nefron) vardır. Bir nefron

Detaylı

Kronik böbrek yetmezliğine sahip olan her hasta böbrek nakli için aday olabilmektedir.

Kronik böbrek yetmezliğine sahip olan her hasta böbrek nakli için aday olabilmektedir. Kimler Böbrek Naklinden Yarar Sağlayabilir? Böbrek nakli kimlere yapılabilir? Kronik böbrek yetmezliğine sahip olan her hasta böbrek nakli için aday olabilmektedir. İlerlemiş böbrek yetmezliğinin en sık

Detaylı

Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar gibi pek çok patojen hastalığın oluşmasına neden olur.

Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar gibi pek çok patojen hastalığın oluşmasına neden olur. Dr.Armağan HAZAR ZATÜRRE (PNÖMONİ) Zatürre yada tıbbi tanımla pnömoni nedir? Halk arasında zatürre olarak bilinmekte olan hastalık akciğer dokusunun iltihaplanmasıdır. Tedavi edilmediği takdirde ölümcül

Detaylı

Diyabet ve diş-dişeti sorunları TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU

Diyabet ve diş-dişeti sorunları TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TEMD DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU HASTA EĞİTİM KİTAPÇIKLARI SERİSİ 13 Diyabet ve diş-dişeti sorunları

Detaylı

DOMUZ GRİBİ ve Kuş Gribi

DOMUZ GRİBİ ve Kuş Gribi DOMUZ GRİBİ ve Kuş Gribi Domuz Gribi Nedir? Domuz gribi, Orthomyxoviridae ailesinden yeni ortaya çıkmış bir virüsün sebep olduğu bir hastalıktır. Meksika gribi, domuz merkezli grip, Kuzey Amerika gribi

Detaylı

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri Kansızlık (anemi) kandaki hemoglobin miktarının yaş ve cinsiyete göre kabul edilen değerlerin altında olmasıdır. Bu değerler erişkin erkeklerde 13.5 g/dl, kadınlarda 12 g/dl nin altı kabul edilir. Kansızlığın

Detaylı

Eğer metabolizmanızda bir sorun varsa, başta kilo kontrolünüz olmak üzere vücudunuzdaki pek çok şey problemli hale gelir.

Eğer metabolizmanızda bir sorun varsa, başta kilo kontrolünüz olmak üzere vücudunuzdaki pek çok şey problemli hale gelir. Metabolizma, bedeninizdeki kimyasal tepkimelerin toplamını ifade eden sihirli bir sözcüktür. Özellikle orta yaşlar ve sonrasında görülen kilo artışlarının, çabuk yorulma, halsizlik ve yorgunlukların başlıca

Detaylı

TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI PASİF ETKİLENİM

TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI PASİF ETKİLENİM TÜTÜN ÜRÜNLERİNİN ZARARLARI VE PASİF ETKİLENİM TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ TÜTÜN ÜRÜNLERİ Başlıca tütün ürünleri nelerdir? SİGARA ELEKTRONİK SİGARA PİPO PURO NARGİLE ESRAR

Detaylı

Kalp Kapak Hastalıkları

Kalp Kapak Hastalıkları BR.HLİ.085 içerisinde kanın bulunduğu dört odacık vardır. Bunlardan ikisi sağ, ikisi ise sol kalp yarımında bulunur. Kalbe gelen kan önce sağ atriuma gelir ve kalbin sağ kulakcığı ve sağ karıncığı arasında

Detaylı

HODGKIN DIŞI LENFOMA

HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA HODGKIN DIŞI LENFOMA NEDİR? Hodgkin dışı lenfoma (HDL) veya Non-Hodgkin lenfoma (NHL), vücudun savunma sistemini sağlayan lenf bezlerinden kaynaklanan kötü huylu bir hastalıktır. Lenf

Detaylı

EKLEM HASTALIKLARI. Romatizmal Eklem Hastalığı

EKLEM HASTALIKLARI. Romatizmal Eklem Hastalığı EKLEM HASTALIKLARI Ellerimiz, kollarımız, boynumuz, ayaklarımız gibi yürümemizi, hareket etmemizi ya da bir cismi tutmamızı sağlayan tüm fonksiyonlarımız eklemlerimiz sayesinde görevlerini yerine getirmektedir.

Detaylı

Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri...

Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser Nedir? Kanserin sebebi, belirtileri, tedavi ve korunma yöntemleri... Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk

Detaylı

Gebeliğiniz süresince Doğum Öncesi Bakım Hizmetleri;

Gebeliğiniz süresince Doğum Öncesi Bakım Hizmetleri; Gebeliğiniz süresince Doğum Öncesi Bakım Hizmetleri; Aile Sağlığı Merkezlerinde Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Merkezlerinde Toplum Sağlığı Merkezlerinde ÜCRETSİZ verilmektedir. Temizlik, genel vücut

Detaylı

Halk Sağlığı. YDÜ Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Aslı AYKAÇ

Halk Sağlığı. YDÜ Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Aslı AYKAÇ Halk Sağlığı YDÜ Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Aslı AYKAÇ Halk Sağlığı, organize edilmiş toplum çalışmaları sonunda; - çevre sağlığı koşullarını düzelterek - bireylere sağlık bilgisi vererek - bulaşıcı hastalıkları

Detaylı

TC SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ ANTALYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

TC SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ ANTALYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ TC SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ ANTALYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ Aşırı sıcaklar çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirmektedir.sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak

Detaylı

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA Çevresel Sinir Sistemi (ÇSS), Merkezi Sinir Sistemine (MSS) bilgi ileten ve bilgi alan sinir sistemi bölümüdür. Merkezi Sinir Sistemi nden çıkarak tüm vücuda dağılan sinirleri

Detaylı

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu Bulaşıcı Hastalıklar Daire Başkanlığı Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu 11 Mart 2015 10. Hafta (02-08 Mart 2015) ÖZET Ülkemiz de 2015 yılı 10. hafta itibariyle çalışılan numunelerdeki İnfluenza

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI SERUM FİZYOLOJİK İZOTONİK % 0.9 5 ml Ampul Damar içine uygulanır. - Etkin madde: 1 ml si 9 mg sodyum klorür içerir. - Yardımcı madde (ler): Enjeksiyonluk su. Bu ilacı kullanmaya başlamadan

Detaylı

ADOLESANA VERİLMESİ GEREKEN KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ. Doç Dr Müjgan Alikaşifoğlu

ADOLESANA VERİLMESİ GEREKEN KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ. Doç Dr Müjgan Alikaşifoğlu ADOLESANA VERİLMESİ GEREKEN KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ Doç Dr Müjgan Alikaşifoğlu Sağlık Hizmetlerinin Özellikleri Ergenin yaşına, gelişim düzeyine uygun Bireysel, kültürel ve sosyoekonomik farklılıklara

Detaylı

Hepatit C ile Yaşamak

Hepatit C ile Yaşamak Hepatit C ile Yaşamak NEDİR? Hepatit C kan yoluyla bulaşan Hepatit C virüsünün(hcv) neden olduğu bir karaciğer hastalığıdır. 1 NEDİR? Hepatit C virüsünün birçok türü (genotipi ) bulunmaktadır. Ülkemizde

Detaylı

Boğulma. Vücut dokularına yeterli oksijen gitmemesi sonucu dokularda bozulma meydana gelmesine boğulma denir. Nedenleri: Dilin geriye kaçması,

Boğulma. Vücut dokularına yeterli oksijen gitmemesi sonucu dokularda bozulma meydana gelmesine boğulma denir. Nedenleri: Dilin geriye kaçması, Boğulma Vücut dokularına yeterli oksijen gitmemesi sonucu dokularda bozulma meydana gelmesine boğulma denir. Nedenleri: Dilin geriye kaçması, Nefes borusuna sıvı dolması, Boğaz sıkılması, Boğulma Akciğerlerin

Detaylı

BEL AĞRISI. Dahili Servisler

BEL AĞRISI. Dahili Servisler BEL AĞRISI Dahili Servisler İnsan omurgası vücut ağırlığını taşımak, hareketine izin vermek ve spinal kolonu korumak için dizayn edilmiştir. Omurga kolonu, birbiri üzerine dizilmiş olan 24 ayrı omur adı

Detaylı

Diyabet ve egzersiz TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU

Diyabet ve egzersiz TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU TEMD DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU HASTA EĞİTİM KİTAPÇIKLARI SERİSİ 02 Diyabet ve egzersiz Diyabetli bireyler

Detaylı

UÇAK YOLCULUĞUNUN 4 ÖNEMLİ RİSKİ, Hareket et, bol su iç, sakız çiğne

UÇAK YOLCULUĞUNUN 4 ÖNEMLİ RİSKİ, Hareket et, bol su iç, sakız çiğne UÇAK YOLCULUĞUNUN 4 ÖNEMLİ RİSKİ, Hareket et, bol su iç, sakız çiğne İş, tatil ya da farklı nedenlerle yapılacak seyahatler için mesafeleri kısaltan en hızlı yol uçak yolculukları. Ülkemizde de özellikle

Detaylı

Damar Tıkanıklığı Nedir ve Belirtileri Nelerdir?

Damar Tıkanıklığı Nedir ve Belirtileri Nelerdir? Damar Tıkanıklığı Nedir? Damar Tıkanıklığı Nedir ve Belirtileri Nelerdir? Damar tıkanıklığı özellikle ilerleyen yaşlarda karşımıza çıkan ve kalp krizine kadar götüren bir hastalıktır. İleri yaşlarda ortaya

Detaylı

DİABETLİ HASTALARDA CİNSEL SAĞLIK

DİABETLİ HASTALARDA CİNSEL SAĞLIK DİABETLİ HASTALARDA CİNSEL SAĞLIK Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Kliniği OP. DR. ÜNSAL ÖZKUVANCI Genel bilgiler Şeker hastalığı bir çok organı etkilediği gibi cinsel fonksiyonları da olumsuz

Detaylı

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ MENOPOZ DÖNEMİ BU EĞİTİMDE NELER PAYLAŞACAĞIZ? Menopoz nedir?

Detaylı

KALP KRİZİ GEÇİREN, FATİH BOZOĞLU NUN DURUMU İYİ

KALP KRİZİ GEÇİREN, FATİH BOZOĞLU NUN DURUMU İYİ KALP KRİZİ GEÇİREN, FATİH BOZOĞLU NUN DURUMU İYİ Bodrum Gündem gazetesi sahibi ve Kent Tv Sokağın Sesi programının yapımcısı-sunucusu gazeteci arkadaşımız Fatih Bozoğlu, ziyaret için gittiği Bolu da geçirdiği

Detaylı

BUNAMA (DEMANS) NEDİR?

BUNAMA (DEMANS) NEDİR? BUNAMA (DEMANS) NEDİR? Bunama, genellikle 60 yaşın üzerindeki bireylerde çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan, başta hafıza olmak üzere zihinsel işlevlerin zayıfladığı, uzun süreli bir sağlık sorunudur.

Detaylı

Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi:

Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: 30.06.2018 » İnfluenzanın Tanımı» İnfluenza Bulaş Türleri» İnfluenza Nasıl Bulaşır?» Konak Seçimi» Klinik

Detaylı

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? VÜCUT BAKIMI 1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? A) Anatomi B) Fizyoloji C) Antropometri D) Antropoloji 2. Kemik, diş, kas, organlar, sıvılar ve adipoz dokunun

Detaylı

LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR!

LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR! LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR! Lenfödem, lenf sıvısının dolaşımındaki yetersizlik yüzünden dokular arasında proteinden zengin sıvı birikimine bağlı olarak şişlik ve ilerleyen

Detaylı

Hisar Intercontinental Hospital

Hisar Intercontinental Hospital Varisler BR.HLİ.92 Venöz Hastalıklar (Toplardamarlar) Varis Hastalığı: Bacaklarımızda kirli kanı yukarı taşımak üzere görev alan iki ana ven sistemi bulunur. Yüzeyel ve derin ven sistemi olarak adlandırılan

Detaylı

Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar

Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar üretir. Bunların başında insülin gelmektedir. İnsülin, pankreastan

Detaylı

DİYABETTE İLAÇ VE İNSÜLİN TEDAVİSİ

DİYABETTE İLAÇ VE İNSÜLİN TEDAVİSİ DİYABETTE İLAÇ VE İNSÜLİN TEDAVİSİ Uz. Dr. M. Masum CANAT Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Kliniği DİYABET (ŞEKER HASTALIĞI) NEDİR? İnsülin eksikliği ya da var olan

Detaylı

TROMBOSİTOPENİ KONTROLÜ

TROMBOSİTOPENİ KONTROLÜ TROMBOSİTOPENİ KONTROLÜ GÜLDER GÜMÜŞKAYA HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ ONKOLOJİ HASTANESİ TROMBOSİT NEDİR? 1 Kemik iliğinde yapılan kan hücrelerinden biridir. Pıhtılaşma hücreleri olarak bilinir. 1mm 3 kanda

Detaylı

KAPAK HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

KAPAK HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR? KAPAK HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR? Prof.Dr. Batuhan Özay İstanbul MedicineHospital, Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği Kapak hastalıkları hastalığın başvuru anındaki ciddiyeti ve hasta profiline

Detaylı

Beyin kan dolaşımının bozulması sonucu, dokunma ve sesli uyarılara cevap verememe haline BİLİNÇ KAYBI denir. KOMA UYKU

Beyin kan dolaşımının bozulması sonucu, dokunma ve sesli uyarılara cevap verememe haline BİLİNÇ KAYBI denir. KOMA UYKU Beyin kan dolaşımının bozulması sonucu, dokunma ve sesli uyarılara cevap verememe haline BİLİNÇ KAYBI denir. UYKU KOMA 03.01.2013 10:18 1 Bilinç Bozukluğuna Neden Olan Durumlar? Bayılma, Ateşe bağlı Havale

Detaylı

Karolinska Üniversite Hastanesi Onkoloji Kliniği, FEC TEDAVİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME

Karolinska Üniversite Hastanesi Onkoloji Kliniği, FEC TEDAVİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME Karolinska Üniversite Hastanesi Onkoloji Kliniği, FEC TEDAVİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME Size üç antikanser ajan or ilaç oluşan FEC tedavisi öneriliyor.: Fluracedyl, Epirubicin ve Cyklofosfamid Üç haftalık

Detaylı

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu Bulaşıcı Hastalıklar Daire Başkanlığı Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu 6 Mayıs 2015 18. Hafta (27 Nisan 3 Mayıs 2015) ÖZET Ülkemiz de 2015 yılı 18. hafta itibariyle çalışılan sentinel numunelerdeki

Detaylı

HASTA/HASTA YAKINI ZORUNLU EĞİTİM İŞLEYİŞ PROSEDÜRÜ

HASTA/HASTA YAKINI ZORUNLU EĞİTİM İŞLEYİŞ PROSEDÜRÜ Sayfa No 1 / 7 1.AMAÇ: Hastanede tedavi ve bakım alan tüm hasta / hasta yakınlarının hastalık, tedavi ve bakımları, riskleri ve taburcu olduktan sonra evdeki bakımları hakkında eğitilmelerini sağlamak

Detaylı

HASTANESİ KARDİYOLOJİ KLİNİĞİ GEÇİCİ KALP PİLİ TAKILMASI İÇİN HASTANIN BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM (RIZA) BELGESİ

HASTANESİ KARDİYOLOJİ KLİNİĞİ GEÇİCİ KALP PİLİ TAKILMASI İÇİN HASTANIN BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM (RIZA) BELGESİ HASTANESİ KARDİYOLOJİ KLİNİĞİ GEÇİCİ KALP PİLİ TAKILMASI İÇİN HASTANIN BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM (RIZA) BELGESİ HASTANIN Adı Soyadı:..... Protokol Numarası:..... Doğum Tarihi:..... Telefon Numarası:.... Adresi:.....

Detaylı

DENGELİ BESLENME NEDİR?

DENGELİ BESLENME NEDİR? DENGELİ BESLENME NEDİR? Vücudun büyümesi, yenilenmesi ve çalışması için gereken dört temel besin grubu olan; süt ve ürünleri, et ve benzeri, sebze ve meyveler, ekmek ve tahıllar dan hergün sizin için gerekli

Detaylı

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR Akciğer kanseri olmak her şeyin sonu değildir. Bu hastalığı yenmek için mutlaka azimli, inançlı ve sabırlı olmanız

Detaylı

TEMEL, İLK 3 YILDA ATILIYOR!

TEMEL, İLK 3 YILDA ATILIYOR! Acıbadem Hastanesi Büyüme ve Ergenlik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz ile, çocuğun doğumundan itibaren vücudunda hangi hormonların ne gibi işlevleri olduğunu, ilk 3 yılın önemini ve ergenlik

Detaylı

A BÖLÜMÜ NÜ DEĞERLENDİRELİM

A BÖLÜMÜ NÜ DEĞERLENDİRELİM A BÖLÜMÜ NÜ EĞERLENİRELİM A. Aşağıdaki resimde numaralar ile gösterilen bölümlerin neler olduğunu ve bu bölümlerin görevlerini noktalı yerlere kısaca yazınız. 1... 1 2 3............... 2 3...... B. Aşağıda

Detaylı

İLK YARDIM DENEME SINAVI Aşağıdakilerden hangisi yaşam bulgusu değildir? A) Bilinç. B) Solunum ve dolaşım. C) Vücut ısısı kan basıncı

İLK YARDIM DENEME SINAVI Aşağıdakilerden hangisi yaşam bulgusu değildir? A) Bilinç. B) Solunum ve dolaşım. C) Vücut ısısı kan basıncı İLK YARDIM DENEME SINAVI 4 1. Aşağıdakilerden hangisi yaşam bulgusu değildir? A) Bilinç B) Solunum ve dolaşım C) Vücut ısısı kan basıncı D) Boşaltım 2. Aşağıdaki hastalardan hangisine ilk önce ilkyardım

Detaylı

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar YARALANMALAR YARA NEDİR? Bir travma sonucu deri yada mukozanın bütünlüğünün bozulmasıdır. Aynı zamanda kan damarları, adale ve sinir gibi yapılar etkilenebilir. Derinin koruma özelliği bozulacağından enfeksiyon

Detaylı

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi 1 Verim Arzının Zaman İçinde Değişimi Verim Arzının dış görünümü olan iş verimi işin tekrarlanması

Detaylı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Çalışan açısından, yüksekte güvenle çalışabilirliği belirleyen etkenler:

Detaylı

TRSM de Rehabilitasyonun

TRSM de Rehabilitasyonun TRSM de Rehabilitasyonun Yeri Dr. Ayla Yazıcı BRSHH Gündüz Hastanesi ve Rehabilitasyon Merkezi Koordinatörü 7.10.2010 Şizofreni tedavisinde çok boyutlu yaklaşım Şizofreni tedavisinde çok boyutlu yaklaşım

Detaylı

HASTANESİ KARDİYOLOJİ KLİNİĞİ HASTANIN BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM (RIZA) BELGESİ

HASTANESİ KARDİYOLOJİ KLİNİĞİ HASTANIN BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM (RIZA) BELGESİ HASTANESİ KARDİYOLOJİ KLİNİĞİ STRES EKOKARDİYOGRAFİ İÇİN HASTANIN BİLGİLENDİRİLMİŞ ONAM (RIZA) BELGESİ HASTANIN Adı Soyadı:..... Protokol Numarası:..... Doğum Tarihi:..... Telefon Numarası:.... Adresi:.....

Detaylı

DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU DIŞ KULAK YOLUNDAN YABANCI CİSİM / POLİP ÇIKARTILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU Hastanın Adı, Soyadı: TC Kimlik No: Baba adı: Ana adı: Doğum tarihi: Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi,

Detaylı