a mansız rekabeti hem de dikkatini çeken noktaları kaleme aldı.

Transkript

1 Bu yıl dünyayı sarsan ekonomik kriz yüzünden 154 teknenin mücadele ettiği Kuzey Amerika nın en önemli yelken haftası Accura Key West 23 Şubat Cuma günü yapılan yarışlarla tamamlandı. Yarışlara OZ adlı tekneleri ile katılan Oguzhan Too ekibindeki arkadaşımız Can Ergün hem bu a mansız rekabeti hem de dikkatini çeken noktaları kaleme aldı. Temsilcimiz OZ un da içinde yer aldığı Farr 40 sınıfı büyük bir rekabete sahne oldu. Bu sınıfın gediklilerinden Napolil i Mascalzone Latino Como lu Joe Fly ve Kuzey Amerikalı Barking Mad arasındaki çekişme son gün son yarışa kadar sürdü. Hafta boyunca günde 2 yarıştan toplam 10 yarış yapıldı. {highslide}galeri/key_west_final_01.jpg{/highslide}{highslide}galeri/key_west_final_02.jpg{/highsl ide}{highslide}galeri/key_west_final_03.jpg{/highslide} Yarışlarda hiçbir tekne ağırlığını hissettiremedi. Mascalzone Latino ilk 4 yarışta yaparken üçüncü gün 9. ve 10. oldu. Bu sonuçla bir anda kendini 3. sırada bulan Latino 1 / 7

2 daha sonraki dereceleriyle tekrar yarışa ortak oldu. START HATTINDA BÜYÜK ÇEKİŞME Son gün son yarışta Mascalzone Latino Barking Mad ve Joe Fly 1 puan farkla start aldılar. Dolayısıyla yarışı kim önde bitirirse haftayı da o kazanacaktı. Son start büyük bir çekişmeyle başladı. Temsilcimiz OZ ve Barking Mad sancak kontra şamandıra tarafından çıkış yaptılar. Rüzgaraltında kalan Terry Hutchinson lu BM OZ ile beraber parkurun iskele tarafında rakiplerine göre oldukça iyi bir yerde kaldılar. Joe Fly ise startta ezilerek tramola atıp yalnız başına parkurun diğer tarafına doğru gitmeyi tercih etti. BM OZ ile beraber iskele tarafta oldukça fazla bir mesafe gitti. Bu arada tecrübeli ekip temsilcimizin rüzgar üstüne tırmanmayı başararak starttan sonra OZ u yaklaşık 5 tekne boyu kadar geçmeyi başardı. ŞANSLI JOE Bu kolda hava açınca ilk önce OZ ardından ise BM tramola attılar. Bu arada diğer koldan giden Joe Fly ın şansı yaver gitti ve startta ezilmesine rağmen ilk orsa şamandırasını lider olarak dönmeyi başardı. Startta OZ ile yan yana olan BM 2. sırada balon seyrine başladı. OZ ise ancak 9. sırada şamandırayı dönebildi. Böyle yakın yarışta şamandıraya iskele gelmek bile bir anda 5-6 tekne tarafından geçilmenize sebep olabiliyor. 2 / 7

3 Yarışın iddialı ekibi Mascalzone 4. sıradaydı. Yarışın sonunda Mascalzone rakiplerini geride bırakarak hem son yarışı hem de seriyi lider olarak tamamladı. {highslide}galeri/key_west_final_04.jpg{/highslide}{highslide}galeri/key_west_final_05.jpg{/highsl ide}{highslide}galeri/key_west_final_06.jpg{/highslide} AKDENİZLİLER İLK 2 DE Yarışı 3. sırada yepyeni bir F40 olan Flash Gordon un ardından bitiren Joe Fly seriyi finiş veren Ba rking Mad ise kendi sularında ancak 3. olabildi. 2 Akdenizli Joe Fly ve Mascalzone Latino Atlantik'in öte yakasında yine ilk 2 sırayı paylaştıla r. Temsilcimiz OZ ise seriyi Spaceman Spiff in önünde 11. sırada bitirdi. Seri süresince Danimarka ekibinden bir protesto yiyen temsilcimiz 34 puan ceza aldı. Bunun dışında Goombay Smash ve Convexity de 1 er yarışta protesto yiyerek diskalifiye oldular. MARK MILLS RÜZGARI IRC sınıfında ise İngiliz TP52 Ran 1. olurken onu STP65 Rosebud ve TP52 Rio izledi. IRC2 de ise İrlandalı tasarımcı Mark Mills rüzgarı esti. İlk üç sırayı Mills Design tekneleri Kin g40 Souzal Mills 40 Ngoni ve Mark Mills in de ekipte yer aldığı King 40 Act One paylaştı. Key West en çok 3 / 7

4 Mark Mills e yaradı denilebilir. New York Yacht Club tarafından hayata geçirilen Swan 42 filosunda 6 tekne vardı. Oldukça güzel ve pahalı olan bu tekneler de çok yakın yarışlar çıkardılar. 5 ABD li takım ilk 5 i alırken tek İngiliz katılımcı ise 6. oldu. Bu sınıf yüksek fiyatı ve nispeten hantal yapısıyla beklenen popülariteyi yakalayamadı. ULTRA HIZLI TEKNELER Ülkemizde de oldukça popüler olan Farr30 (eski Mumm30) sınıfında toplam 5 tekne yarıştı. 2 Kanadalı 3 Amerikalı ekipten oluşan filoda Amerikalılar ilk 2 sırayı aldılar. Günden güne popülerliğini artıran Melges32 sınıfında ise 20 tekne vardı. Amerikalı Star 1. olurken İngiliz Red ikinciliği aldı. Oldukça yakın geçen yarışlarda M32 ler seyredenlere güzel görüntüler verdiler. Bu ultra hızlı tekneler çok büyük yelken alanına karbon direk bumba baston dümen ve salma ile kompozit çarmıklara sahipler. Yani hız için ne gerekiyorsa Melges32 de standart olarak bulunuyor. EN KALABALIK FİLO Parkurlarda 14. yılını dolduran Melges24 ler ise 33 tekne ile en kalabalık filoya sahiptiler. Melges24 yıllar geçmesine rağmen popülaritesini kaybetmiyor. Almanya İsviçre İtalya Kan ada sveç Norveç ABD İ 4 / 7

5 adına katılan takımlar sınıfın nasıl uluslararası bir popülariteye sahip olduğunun göstergesi. J-Boat ve PHRF sınıflarında ise çoğunluk Kuzey Amerika'ya aitti. Bu arada gruplar şampiyonasında İtalya ve İtalya 2 takımları 1. ve 2. oldular. İtalyanlar dünya nın diğer ucundan gelmelerine rağmen neredeyse var oldukları tüm sınıfları (Farr40 1. ve 2 Melges32 7. Melges ) domine etmeyi başardılar. Ülke olarak bu başarılarından dolayı kendilerini tebrik ediyoruz. KEY WEST NOTLARI Yarışla ilgili genel bir kaç konuya da dikkat çekmek istiyorum. TEKNE ALTI TEMİZLİĞİ: Yarışta organizasyon kusursuzdu. Yarışlar başlamadan önce denizdeki tüm teknelerin altı dalgıçlar tarafından temizlendi. Bu zlik vardevelaya takılan sarı bir şerit aracılığı ile işaretlendi. temi SAATİNDE START: Startlar her gün tam saatinde verildi. 3 ayrı parkurda gerçekleşen yarışlarda sınıflar ayrı bölümler halinde farklı parkurlarda mücadele ettiler. Her daim avantajsız start hatları kuruldu ve startlarda sorun yaşanmadı. UZUN ROTA: Rotalar oldukça uzundu. Orsa-pupa rotalarda orsa şamandırası offsetli ve pupa şamandırası ise yığılmayı önlemek için kapılıydı. BEKLEME YOK: Yarışlar arasında bekleme ancak aceleyle sandviç yemeye yetecek kadardı. Yarışçılar denizde çok az vakit kaybettiler ve tüm enerjilerini yarışlara harcadılar. GÜNCEL BİLGİLER: Yarışlarda protestolar seri şekilde çözüldü. Yarış komitesindeki panoda 5 / 7

6 dereceler protestolar ve diğer bilgiler en güncel şekilde yer aldı. GÜNLÜK YARIŞ GAZETESİ: Günlük çıkan yarış gazetesindeki bir gün önce yapılan yarışlarla ilgili değerlendirmeler oldukça detaylı şekilde yer aldı. Yarışlarla ilgili geçmiş tüm detaylı istatistiklere panodan ulaşabilmek mümkündü. ADİL VE HIZLI KARAR: Yarışlar sırasında komite botları tekneleri uzaktan izleyerek olası bir kural ihlalindeki protesto durumunda adil ve hızlı karar alabiliyordu. Yani gerçekten bir spor olayının içinde olduğumuzu hissettik. (Orada bizdekinden daha çok ada vardı. Rahatça adaya git gel yarışları yapılsaydı bunun onda biri kadar çaba yeterli olabilirdi. Ama o zaman da bu kadar önemli yarışçıları dünyanın dört bir yanından organizasyonlarına çekebilirler miydi bilinmez.) GÖSTERİŞ YOK: Tüm ekonomik sıkıntılara rağmen organizasyon gösterişten uzak ama dört dörtlük şekilde işledi. TAM DESTEK: Sponsorların standtlarında her gün ciddi satışlar yapıldı. North Sails Southern Spars Lewmar Harken Westmarin Quantum ve daha bir çok firma karavanlarıyla olası arızalara tam destek verdiler. FOTOĞRAF ÇEKİMİ: Profesyonel fotoğrafçılar yarışı helikopterlerden ve botlardan görüntüle diler. KALİTELİ HİZMET YÜKSEK FİYAT: Ancak belirtmek gerek ki verilen hizmetler çok kaliteli olmasına rağmen oldukça pahalıydı. Balondaki bir yırtığın onarımı bize 480 USD ye patladı. Profesyoneller tarafından çekilen fotoğrafların fiyatları ise 50 USD den başlayıp 500 USD ye kadar çıkıyordu. Yarışı denizden izlemenin bedeli günlük 65 USD ydi. Ödül törenine giriş bile paralıydı. Ne var ki alınan her kuruşun hakkı fazlasıyla verildi. Ekip olarak istediğimiz dereceleri yapamasak bile edinilen deneyim ve böyle ciddi bir organizasyonda yarışmış olmak bizim için büyük bir kazanç oldu. SEVİYEMİZİ YÜKSELTMEK İÇİN BİRAZ ÇABA Son olarak belirtmek istediğim bir nokta daha var. Bütün bu yapılanlar ekonomik olanaklarla ilgili olmasına rağmen ülkemizde de yarışların 6 / 7

7 seviyesi basit çabalarla oldukça yükseltilebilir. Düzgün atılan şamandıralar özenle hazırlanmış rotalar hızlı işleyen bir organizasyon amatör ruhla yapılmış profesyonelce uygulamalar seviyemizi kısa sürede hızla yukarı çekecektir. Mevcut şartlarla devam ettiğimiz takdirde bu tip organizasyonlara ağzımız açık şaşkın şaşkın uzaktan bakmamız kaçınılmaz. Bu spora yeni başlamış olanları rahat ettirip detaylarla uğraştırmamak ve uğraşmamak adına sporun ilkelerinden ödün vermek hem yarışlarımızın rutin kalitesini arttırmayacak hem de yarışçılığımıza değer katmayacak diye düşünüyorum. Yapılması gerekenleri uzun vadede fayda sağlayacak şekilde planlamak ve gerçekleştirmek sporu ve sporcuyu geliştirecek aksiyonlar olmalı. Ancak o zaman üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz dünya liginde hak ettiği yere kavuşacaktır. Can ERGÜN 7 / 7