Trudi Canavan. Kara Büyücü Serisi Cilt6 Yüce Lord Kara Büyücüler. Çeviri: Egemen Görçek

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Trudi Canavan. Kara Büyücü Serisi Cilt6 Yüce Lord Kara Büyücüler. Çeviri: Egemen Görçek"

Transkript

1

2 Trudi Canavan Kara Büyücü Serisi Cilt6 Yüce Lord Kara Büyücüler Çeviri: Egemen Görçek Bölüm 1 Mesaj Sonea ağrıyan, gergin kaslarını esnetmek için eyerinde gerindi. Her gece ağrıyan yerlerine Şifa verse de ata bindikten kısa bir süre sonra tekrar canı yanmaya başlıyordu. Lord Osen, Sonea'ya her gece kendisine Şifa vermeyi bırakırsa eyere alışacağını söylemişti; ama Sonea, yakında atsız kalacağından vücudunda nasırlar oluşturmayı gereksiz buluyordu. İçini çekip ilerideki dağlara baktı. Dağlar, ufukta bir gün önce belirmişti. İlk başta gölgeli bir çizgi gibi görünürken zamanla büyümüş ve bu sabah güneş, yüksek zirvelerdeki çentikli kayalarla yer yer ağaçlarla kaplı yamaçları aydınlatmıştı. Dağlar vahşi ve geçilmez görünüyordu ama grup; dağların eteklerindeki tepelere varmıştı ve Sonea, iki dağın arasından beyaz bir kurdele gibi ilerleyen geçidi görebiliyordu. Bu yolun sonunda bir yerlerde Hisar ve Sachaka girişi vardı. Yavaş yavaş değişen manzara Sonea'yı büyülemişti.

3 Daha önce İmardin'in dışına hiç çıkmamıştı. Bu yolculuk yepyeni bir deneyimdi ve koşullar böyle olmasaydı oldukça keyif alabilirdi. Yol, ilk başta farklı bitkilerden çizgilerle dolu tarlaların yanından'ilerlemişti. Tarlalarda toprağı kazan, ekim veya 7 hasat yapan erkek, kadın, genç ve yaşlılarla doluydu. Evcil hayvanları hem yetişkinler hem çocuklar güdüyordu. Büyük, düz toprak parçalarında küçük evler tek başlarına duruyorlardı. Senea bu evlerde yaşayanların böyle izole bir yaşam sürmekten memnun olup olmadıklarını merak etmişti. Zaman zaman grup, ev öbeklerinin içinden geçmişti. Bu köylerin bazılarında Balkan, Savaşçılarından birini yiyecek alması için önden göndermişti. Son iki gün öğlen vakitlerinde yeni atlarla bekleyen bir büyücü ve birkaç köylü ile karşılaşmışlardı. At değiştirip grubun bütün gece yola devam etmesini sağlamışlardı. Eşlikçiler uyumak için hiç durmadığından Sonea onların yorgunluklarını Şifa ile geçirdiklerini tahmin ediyordu. Lord Osen'e neden atların yorgunluğunu şifa ile geçirmediklerini sorduğunda Osen, hayvanların dinlenmemenin getirdiği zihinsel yorgunluğu insanlar gibi kaldıramadığını söylemişti. Sonea şimdiye kadar uyumamayla yeterince başa çıkabildiğini düşünüyordu. İlk gece hava tamamen açıktı ve ay ile yıldız ışıkları yolu oldukça aydınlatılmıştı. Sonea at sırtında becerebildiği kadar uyuklamıştı. Ertesi gece gökyüzünü bulutlar kaplamış ve ışık kürelerinden bir kümenin altında yolculuk etmişlerdi. Dağların ne kadar yakın gözüktüğüne bakan Sonea, Kyralia içinde bir üçüncü geceleri olup olmayacağını merak etti. "Durun!" Grup dururken atların nallarının yolda çıkardığı sesler yavaşça kesildi. Sonea'nın atı ilerleyip 'Akkarin'in atının yanında durdu. Akkarin dönüp kendisini süzdüğünde Sonea 8

4 bir an umutlandı. Akkarin, İmardin'den çıktıklarından beri ne onunla ne de bir başkasıyla konuşmuştu. Ama Akkarin, yine hiçbir şey söylemeyip Lord Balkan'ı izlemek üzere döndü. Savaşçılar Başı büyücülerinden birine bir şey verdi. Sonea bunun bir sonraki köyden yemek almak için bir miktar para olduğunu düşündü. Etrafına bakındığında bir yol ayrımında durduklarını gördü. Yollardan biri dağlara doğru uzarken, diğeri dar bir nehrin yanında toplanmış evlerden oluşan küçük bir köyün bulunduğu seyrek ağaçlarla kaplı bir vadiye doğru iniyordu. "Lord Balkan," dedi Akkarin. Bütün kafalar bir anda ona doğru döndü. Sonea eşlikçilerinin yüzündeki alarm ve şaşkınlık ifadesini görünce gülümsemesini zorlukla bastırdı. Demek sonunda konuşmaya karar verdi. Balkan, Akkarin'i ihtiyatla süzdü. "Evet?" "Eğer Sachaka'ya bu cüppelerle girersek tanınırız. Sıradan giysiler giymemize izin verecek misin?" Balkan'ın bakışları bir an Sonea'ya kayıp sonra tekrar Akkarin'e döndü. Başıyla onaylayıp, bekleyen bir savaşçıya döndü. "Giysi de al. Süslü veya parlak şeyler olmasın." Büyücü başını eğip gitmeden önce Akkarin'le Sonea'yı süzdü. Sonea midesindeki düğümün sıkılaştığını hissetti. Bu geçide yaklaşmış oldukları anlamına mı geliyordu? Sınıra bugün ulaşacaklar mıydı? Dağlara bakıp ürperdi. Bunun gerçekleşeceğine asla inanmış olmasa da 9 Lorlen'den gelecek geri dönmelerini emreden bir zihinsel çağrı duymayı ummuştu. İmardin'den çıkış şekilleri, onun ve Akkarin'in bir daha Kyralia'da asla istenmediklerini açıkça ortaya koymuştu. Olanları hatırlayınca yüzünü buruşturdu. Balkan şehirde her bölgeyi dolaşmalarını sağlayan dolambaçlı bir yol seçmişti. Her büyük kavşakta durmuşlar, Balkan'ın suçlarını ve Lonca'nın verdiği cezayı ilan etmesini izlemişlerdi. Akka-

5 rin'in yüz ifadesi öfkeyle kararmıştı. Büyücülerin birer aptal olduğunu söylemiş ve bir daha konuşmamıştı. Grup insanların çok ilgisini çekmiş; Kuzey Kapıları'na vardıklarında varoşlulardan oluşan beklenti içindeki büyük bir kalabalık toplanmıştı. Sonea kendisine taşlar fırlatılınca aceleyle bir kalkan oluşturmuştu. Varoşlular bağırıp Sonea ve Akkarin'i taşa tutarken Sonea korkunç bir ihanete uğramışlık duygusu hissetti; yine de bu his uzun sürmedi. Varoşlular büyük ihtimalle sadece, zaten nefret ettikleri Lonca'dan çıkmış iki kötü büyücü görüyorlardı ve karşılık almadan taş atıp öfkelerini kusma fırsatını değerlendiriyorlardı. Sonea eyerinde dönüp gelmiş oldukları yola baktı. Şehir ufkun oldukça ötesinde kalmıştı. Arkasındaki Savaşçılar onu dikkatle izliyorlardı. Aralarında Lord Osen de vardı. Bakışları buluşunca Osen'in kaş çatışı derinleşti. Osen, Sonea'yla yolculuk boyunca birkaç kez konuşmuştu; ki konu, genellikle Sonea'ya bindiği atlar konusunda yardımcı olmaktı... Birkaç kez de eğer fikrini değiştirirse Lonca'nın onun İmardin'e dönmesini kabul edeceğini ima etmişti. Sonea, 10 Osen'in bu imalarına yanıt vermemeyi tercih etmişti. Fakat korku, rahatsızlık ve Akkarin'in sessizliği azmini kırmaya başlamıştı. Tekrar Akkarin'i süzdü. Onunla konuşma çabaları soğuk bir duvarla konuşmaya çalışması gibi bir sonuç vermişti. Akkarin onu görmezden gelmeye kararlı görünüyordu. Yine de ara sıra Akkarin'i kendisini izlerken bulmuştu. Bunu fark ettiğini belli etmediği zamanlarda Akkarin'in bakışları uzun süreler boyunca üzerinde oyalanmıştı; fakat ne zaman Akkarin'e doğru dönse eski Yüce Lord'un ilgisi başka yöne dönmüştü. Bu hem sinir bozucu hem de ilgi çekici bir durumdu. Canını sıkan Akkarin'in kendisini izlemesi değildi, baktığını Sonea'nm görmesini istememesiydi. Sonea buruk bir şekilde

6 gülümsedi. Bu kadar süre kaçınmış olduğu delici, karşılık vermesi güç bakışları özlemeye mi başlamıştı? Ciddileşti... Akkarin'in onu istenmiyormuş gibi hissettirip Lonca'ya geri dönmesi için uğraştığına şüphe yoktu. Yoksa çok daha basit bir şey mi vardı? Onu gerçekten etrafında istemiyor muydu? Sonea birçok kez Akkarin'in sırlarının keşfedilmesi yüzünden onu suçlayıp suçlamadığını merak etmişti. Balkan, Sonea'nm odasında kara büyü kitapları bulmasaydı yeraltı odasına zorla girmeye çalışır mıydı? Akkarin kitapları saklı tutması gerektiğini söylemişti. Sonea da saklamıştı ama belli ki yeterince iyi saklamamıştı. Belki de sadece yanında olmamasının daha iyi olacağını düşünüyordu. O zaman yanılıyor, dedi Sonea kendine. Yanında güç çekebileceği biri olmadan güçlerini her kullanışında zayıf- 11 layacaktı. Eğer Sonea yanında olursa kendini bir İchani saldırısından koruyabilirdi. Yanında olmamdan hoşlanıp hoşlanmamasının önemi yok. Ama yine de hoşlansaydı çok daha iyi olurdu... Sachaka'ya ulaştıklarında ve Sonea'yı geri dönmeye ikna etmeye çalışmasının anlamı kalmayınca daha arkadaşça davranacak mıydı? Seçimini kabul edecek miydi, yoksa ona itaat etmediği için öfkeli olmaya devam mı edecekti? Sonea kaşlarını çattı. Onu kurtarmak için her şeyini feda ettiğini anlayamıyor muydu? Başını iki yana salladı. Önemli değildi. Onun minnettarlığını istemiyordu. İstediği kadar sessiz kalıp somurtabilirdi. Sadece onun hayatta kaldığından emin olmak istiyordu ve bu sadece daha sonra geri dönüp Lonca'yı İchaniler'in saldırısından kurtarabilsin diye değildi. Eğer onu önemsiyor olmasaydı Lonca'nın tutsağı olacağı anlamına gelecek olsa da İmardin'de kalırdı. Hayır! Onunla gidiyordu çünkü bütün o yaşadıklarından sonra onu tek başına bırakmak düşüncesine bile katlanamıyordu.

7 Takan'ın yerini aldım, diye düşündü aniden. Eski köle Akkarin'i Sachaka'dan İmardin'e dek izleyip hizmetkarı olmuştu. Şimdi, Sonea, Akkarin'i Sachaka'ya giderken izliyordu. Akkarin'de insanları kendine böyle bağlayan ne vardı? Ben, Akkarin'e mi bağlandım? Neredeyse yüksek sesle gülüyordu. O kadar çok şey değişti ki. Sanırım artık ondan hoşlanıyorum bile. Sonra kalbi bir an atmayı unuttu. Yoksa bundan fazlası mı var? Bu soruyu dikkatle düşündü. Eğer daha fazlası olsaydı 12 daha önceden fark ederdi. Bir anda İchani'yi öldürdüğü geceyi hatırladı. Akkarin, saçından bir şey almıştı. Bu dokunuş onu garip hisler içinde bırakmıştı. Heyecan... Mutluluk... Ama bu sadece savaşın etkisiydi. Ölüm bu kadar yakınındayken kurtulmak insanda tabi ki böyle duygular uyandırırdı. Bu onun... hissettiklerinin... Tek yapmam gereken ona bakmak, böylece anlayabilirim. Aniden Akkarin'e bakmaktan korkmaya başladı. Ya gerçekse? Ya Akkarin bakışlarına karşılık verip yüzünde aptalca bir ifade yakalarsa? Onu Kyralia'da bırakmak için daha da kararlı olurdu. Eşlikçilerin arasındaki bir mırıldanma Sonea'yı kurtardı. Başını kaldırdığında köye giden Savaşçı'nın geri döndüğünü gördü. Adamın kucağında bir çuval ve bir bohça vardı. Grubun yanına geldiğinde bohçayı Balkan'a verdi. Balkan bohçayı açıp kabaca dokunmuş bir gömlek, bacakları dar pantolonlar ve Sonea'nın köylü kadınların üzerinde görmüş olduğu türden uzun yün bir tunik çıkardı. Sonra Akkarin'e baktı. "Uygun mu?" Akkarin başıyla onayladı. "İşimizi görür." Balkan giysileri tekrar bohçaya koyup Akkarin'e fırlattı. Sonea, Akkarin atından inerken duraksadı, ardından ağrıyan bacaklarını hareket etmeye zorladı. Ayakları yere değer değmez Akkarin uzun tunik ile pantolonlardan birini ona uzat-

8 tı. "Başka tarafa bakın," diye emretti Balkan. Soneâ etrafına bakındı ve diğer büyücülerin de arkalarını 13 döndüklerini gördü. Akkarin cüppesinin üst kısmını çıkarıp yere bırakırken Sonea ipeğin hışırtısını duydu. Kumaş güneş ışığında pırıldıyor, yırtık parçalar rüzgarda sallanıyordu. Akkarin bir an yerdeki giysiye bakmak için durdu, yüzünde anlaşılamaz bir ifade vardı, sonra dikleşip pantolonunun beline uzandı. Sonea hızla arkasını döndü, yüzü bir anda kıpkırmızı olmuştu. Kendi cüppesine bakıp zorlukla yutkundu. Bir an önce şu işi halletsem iyi olur. Derin bir nefes alıp kuşağını çözdü ve cüppesinin üst kısmını çıkardı. Giysiyi yere bırakıp aceleyle tuniği giyerken atı sinirli bir şekilde yavaşça uzaklaştı. Tuniğin dizlerine kadar gelmesine minnettar olmuştu, çünkü böylece pantolonunu rahatça giyebilmişti. Döndüğünde Akkarin'in, dikkatle atının üzengisiyle ilgilendiğini gördü. Akkarin ona öylesine bir kez bakış atıp tekrar atına bindi. Balkan'ın arkasını hiç dönmemiş olduğunu gördü. Tabi birinin gözünü üzerimizde tutması lazımdı, diye düşündü buruk bir şekilde. Atına yaklaşıp botunu üzengiye koydu ve kendini eyere yerleştirmeyi başardı. Akkarin bu ağır giysiler içinde tuhaf görünüyordu. Gömleği zayıf bedeninden garip bir şekilde sarkıyordu. Çenesi uzayan sakallarıyla gölgelenmişti. Uzun yıllardır Lonca'nın çoğunun korktuğu görkemli Yüce Lord görüntüsü ile hiç ilgisi yoktu. Kendi üzerine bakıp hafifçe burnunu çekti. Kendisi de pek zerafet sembolü sayılmazdı. Tunik büyük ihtimalle bir çiftçinin karısının attığı bir şeydi. Kaba dokuma teninde 14 garip bir his uyandırıyordu ama Lonca'ya katılmadan önce giydiklerinden kötü değildi. "Aç mısın?" Sonea, Lord Osen'in atını yanına sürmüş olduğunu fark

9 edince irkildi. Osen bir parça esmer ekmek ve bir maşrapa uzattı. Sonea bunları minnettar bir şekilde alıp yemeye başladı, kuru ekmeğin boğazından geçmesini sulandırılmış şarapla sağlıyordu. Şarap ucuz ve ekşiydi; fakat kaslarındaki ağrıları biraz hafifletmişti. Maşrapayı geri verdi. Grup yemeğini bitirince yolculuğuna, Sonea'nın atı da sarsak yürüyüşüne devam etti. Sonea inlemesini bastırıp kendini saatler sürecek at yolculuğuna ve kas ağrısına hazırlamaya çalıştı * * * Gol, Cery'nin konuk odasına girdiğinde gözleri Savara'ya kaydı. Kibar bir şekilde başıyla selam verip Cery'ye döndü. "Takan sınıra yaklaştıklarını söyledi," dedi. "Yarın gece hisara varacaklarmış." Cery başıyla onayladı. Takan'a konforlu bir yeraltı odası vermişti ama Cery'nin hoşlanmaya başladığı gizemli yabancı kadını duymamış olan hizmetkarlar tutmaya özen göstermişti. Savara, Takan'ın kendisinden haberdar olmamasını istemişti. Akkarin'in hizmetkarıyla iletişim kurabildiğini tahmin etmişti ve eğer Akkarin, İchaniler tarafından yakalanırsa Kyralia'daki varlığının ondan öğrenilmesi riskine girmek istememişti, "insanlarımla İchaniler arasında büyük bir nefret var," demişti Savara. Bu nefretin sebebini söylememişti ama 15 Cery bu konuyu deşmemesi gerektiğini anlamıştı. Gol oturup içini çekti. "Ne yapacağız?" "Hiçbir şey," diye yanıtladı Cery. Gol kaşlarını çattı. "Ya şehre başka bir katil gelirse?" Cery, Savara'ya bakıp gülümsedi. "Sanırım bununla başa çıkabiliriz. Bir sonraki katili Savara'ya söz verdim." Savara başını iki yana sallayınca Cery oldukça şaşırdı. "Artık sana yardım edemem. Akkarin gitmişken olmaz. İchaniler köleleri ölmeye devam ederse başkalarının işe

10 karıştığından şüphelenebilirler." Cery, Savara'yı ciddi bir şekilde süzdü. "Bu onları başka casuslar göndermekten alıkoyabilir değil mi?" "Belki de. Ama insanlarıma dikkat çekmemem emredildi." "O zaman iş bize düşüyor. Onları nasıl öldürmemizi önerirsin?" "Buna gerek olacağını sanmıyorum. Köleleri buraya gönderme amaçlarına ulaştılar." "Peşinde oldukları Akkarin'in miydi?" diye sordu Gol. "Evet ve hayır," diye karşılık verdi Savara. "Becerebilirlerse onu öldüreceklerdi. Ama artık Lonca'nın zayıflığını bildiklerine göre hedefleri Lonca olacaktır." Gol, Savara'ya baka kaldı. "Lonca'ya mı saldıracaklar?" "Evet." "Ne zaman?" "Yakında... Lonca, Akkarin'i sessizce göndermiş olsaydı hazırlanmak için vakti olabilirdi. Ama her yerde ilan ettiler." Cery içini çekip şakaklarını ovdu. "Şehirdeki ilanlar." "Hayır," diye karşılık verdi Savara. "Her ne kadar 16 Akkarin'in suçu ve cezasını halka ilan etmeleri aptalca olsa da İchani'nin bu yolla öğrenmesi günler hatta bir iki hafta alabilirdi." Başınıjki yana salladı. "Lonca büyücüleri Akkarin'i günlerdir zihinsel olarak tartışıyorlar. İchaniler her şeyi duymuştur." "Lonca'nın şansı ne?" diye sordu Gol. Savara üzgün bir şekilde baktı. "Yok." Gol'ün gözleri büyüdü. "Lonca onları durduramaz mı?" "Yüksek büyü olmadan durduramaz." Cery ayağa kalkıp volta atmaya başladı. "Kaç İchani var?" "Yirmi sekiz ama sizin endişelenmeniz gereken grup en fazla on kişi olacak." "Hai! Sadece on muv "Her biri bir Lonca büyücüsünden kat kat daha güçlü. Beraber Lonca'yı kolaylıkla alt edebilirler." "Oh," Cery odayı birkaç kez daha adımladı. "Bu İchani kadını kendi başına öldürebileceğini söylemiştin. O zaman sen de bir Lonca büyücüsünden güçlü olmalısın." Savara gülümsedi. "Çok daha güçlü." Cery, Gol'ün renginin solduğunu fark etti. "Peki ya insan-

11 larının kalanı?" "Çoğu benim kadar hatta daha da güçlüdür." Cery düşünceli bir şekilde dudaklarını ısırdı. "İnsanların Kyralia'ya yardım etmenin karşılığında ne isterler?" Savara gülümsedi. "Halkın, insanlarımın yardımını almayı en fazla İchaniler'in boyunduruğuna girmek kadar ister. Biz de Lonca'nızın kara büyü olarak adlandırdığı şeyi kullanıyoruz." Cery etini bu önemsiz dercesine salladı. "İchaniler geldi ğinde fikirleri değişecektir." "Değişebilir. Ama insanlarım kendilerini ortaya çıkarmayacaklardır." "İchaniler'in Kyralia'yı yönetmesini istemediklerini söylemiştin." "Evet, bu doğru. Ama eğer kendileri riske gireceklerse bu olaya karışmazlar. Biz sadece Sachaka'daki başka bir grubuz. Birçok güçlü kişi bizden korkuyor ve yok etmek istiyor. Daha fazlasını yapamayız." "Sen bize yardım eder misin?" diye sordu Gol. Savara yüksek sesle içini çekti. "Keşke edebilseydim. Ama bu olayın dışında kalma emri aldım. Bana verilen emir..." Cery'ye baktı, "eve dönmem." Cery yavaşça başıyla onayladı. Demek gidiyordu. Gideceğini çatıdaki o gece anlamıştı. Veda etmek kolay olmayacaktı ama o da kalbinin aklını yönetmesine izin veremezdi. "Ne zaman?" Savara başını eğdi. "Hemen. Uzun bir yolculuk olacak. İchaniler, Kyralia sınırını gözlüyor olacak. Elyne üzerinden gitmeliyim. Ama..." sinsi bir şekilde gülümsedi. "Bu gece veya yarın sabah yola çıkmamın bir fark yaratacağını sanmıyorum." Gol ağzını eliyle kapatıp öksürdü. "Bilmiyorum," dedi Cery. "Büyük bir fark yaratabilir. Kyralia'nın iyiliği için senin aklını iyice çelmeye çalışmalıyım. Biraz kızarmış rasook ve bir şişe Anuren karası ile..." Savara'nın kaşları kalktı. "Anuren karası mı? Siz Hırsızlar

12 düşündüğümden daha iyi yaşıyorsunuz." 18 "Aslında birkaç şarap kaçakçısı ile yapmış olduğum anlaşmalar var." Savara gülümsemesini bastıramadı. "Elbette vardır." * * * Dairesinin dış kapısı çalınca Rothen, içini çekip iradesini yoğunlaştırarak kapıyı açtı. Gelenin kim olduğuna bakmadı bile. "Yine mi sen Dannyl? Döndüğünden beri benim dairemde kendi dairenden fazla zaman geçiriyorsun. Seni meşgul edecek asiler veya gizli görevlerin yok mu?" Dannyl kıkırdadı. "Bir hafta daha yok. Bu arada Lonca beni tekrar uzaklara göndermeden önce eski dostumla hasret gidermeyi planlıyordum." Konuk odasındaki koltuklardan oluşan yarım daireye gidip Rothen'in karşısına oturdu. "Sanırım bu gece Gece Odası'nı ziyaret etmeyeceksin." Rothen, Dannyl'e baktığında gözlerinde anlayış gördü. "Hayır." Dannyl içini çekti. "Bense gitmek zorundayım. Dedikodularla ve bütün olanlarla yüzleşmeliyim. Ama..." Bu hiç kolay değil, diye bitirdi Rothen. Dannyl ona Akkarin'in asileri yakalama planının içerdiklerinden bahsetmişti. Dem Marane'nin kendisini yakalayan hakkındaki iddiaları, Lonca'nın her köşesine yayılmıştı. Her ne kadar çoğu büyücü bu söylentiyi ciddiye almasa da Rothen, duydukları her skandala inanan birileri olduğunu biliyordu. Rothen de aynı şüpheli ve kınayan bakışlarla iki yıl önce; Lonca, Sönea'nın onun dairesinde yaşamasının ne kadar 19 uygun olduğunu tartışırken karşılaşmıştı. Dedikodularla yüzleşmek zor olmuştu ama önemliydi... Yaldin ve Ezrille'in her an ona destek olması da yardımcı olmuştu. Ve ben de şimdi Dannyl'e destek olmalıyım. Rothen derin bir nefes alıp ayağa kalktı. "O zaman yola çıksak iyi olur. Bütün eğlenceyi kaçırmak istemeyiz değil mi?"

13 Dannyl şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı. "Senin gelmeyeceğini..." "Hoşuna gitse de gitmese de göz kulak olmam gereken iki eski çırağım var." Rothen omzunu silkti. "Odamda pinekleyerek size hiçbir faydam dokunmaz." Dannyl ayağa kalktı. "Emin misin?" "Evet." "Teşekkür ederim." Rothen, Dannyl'in sesindeki minnettarlığı fark edince gülümsedi. Dostunun baş başayken hâlâ aynı adam olduğunu görmek onu rahatlatmıştı. Dannyl farkında değil gözüküyordu; fakat başkalarının yanında çok farklı bir tavra bürünüyordu artık. Davranışlarında yepyeni bir güven ve otorite vardı. Bu tavır uzun boyuyla birleşince, Dannyl'e zorlu bir hava katıyordu. Biraz sorumluluk neler başarıyor, diye düşündü. Dannyl, Rothen'in peşinden önce dışarıya ardından da alt kata, Büyücüler Makamı'nın girişine gitti. Güneş batıyordu ve avlu kırmızı-turuncu ışıklarla yıkanıyordu. Gece Odası'nın kapısından içeri girdiler. İçerisi sıcak ve gürültülüydü. Rothen kaç büyücünün gelişlerini fark ettiğine, kaçının onları izlemeye devam ettiğine 20 dikkat etti. İlk birkaç tanesinin onlara yaklaşıp sorular sorması için fazla zaman geçmesi gerekmedi. Yaklaşık bir saat boyunca asiler hakkında daha fazla şey öğrenmek isteyenler, ona ve Dannyl'e yaklaştı. Rothen yüzlerinde saygı, merak ve biraz da şüphe görmüştü. Dannyl ilk başlarda biraz çekingendi; fakat daha sonra güveni yerine geldi. Bir grup Şifacı, kaçağı zehirden kurtarırken Vinara'nm verdiği talimatları tartışmayı bitirdikten sonra yanından ayrılırken Dannyl, Rothen'e döndü ve muzipçe gülümsedi. "Korkarım bütün ilgiyi senden çalıyorum dostum." Rothen omzunu silkti. "Ne ilgisi? Sonea ile ilgili soruları zorlukla savuşturuyorum." "Belli. Belki de seni bir kez olsun rahat bırakmak iste-

14 mişlerdir." "Bu pek mümkün değil. Sadece..." "Büyükelçi Dannyl." Döndüklerinde Lord Garrel'in yaklaşmakta olduğunu gördüler. Savaşçı kibarca başıyla selam verirken Rothen kaşlarını çattı. Garrel'i hiçbir zaman sevmemişti ve hâlâ büyücünün gözdesi Regin'in, Sonea'ya yaptıklarını engellemiş olabileceğini düşünüyordu. "Lord Garrel," diye karşılık verdi Dannyl. "Hoş geldiniz," dedi Savaşçı. "Evde olmak güzel de,;l mi?" Dannyl omzunu silkti. "Evet, dostlarımı tekrar görmek güzel." Garrel bir an Rothen'e baktı. "Bize yine büyük bir hizmette bulundunuz. Duyduğum kadarıyla büyük bir kişisel fedakarlık* da yapmışsınız." Biraz yaklaştı. "Cesaretinize 21 hayranım. Ben böyle bir riske girmezdim. Ama tabi ben doğrudan hareket etmeyi hilelere tercih ediyorum." "Ve duyduğum kadarıyla ilki konusunda çok daha başarılıymışsınız," diye karşılık verdi Dannyl. Rothen şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı, sonra gülümsemesini gizlemek için döndü. Sohbet ilerledikçe ke?ndini Gece Odası'na geldiği için gittikçe daha iyi hissetmeye başladı. Görünüşe göre Dannyl, Elyne Sarayı'nda otoriter gözükmek ve konuşmaktan daha fazlasını öğrenmişti. "Lord Garrel," diye bir ses seslendi. Genç bir simyacı, Savaşçı'nın omzuna dokundu. Gelen Lord Larkin'di; Yapı ve İnşa öğretmeni. "Evet?" dedi Garrel. "Sanırım bilmek istersiniz; Lord Harsin, çırağınızın hastalıklar konusundaki ilerleyişini sizinle görüşmek istediğini söylemişti." Savaşçı kaşlarını çattı. "Onu bulsam iyi olur o zaman. İyi geceler Lord Rothen, Büyükelçi Dannyl." Garrel uzaklaşırken Larkin yüzünü buruşturdu. "Kurtarılmak istersiniz diye düşündüm," dedi genç büyücü. "İhtiyacınız olduğu için değil Büyükelçi. Sadece bazılarımız Garrel ne zaman biriyle sohbet etse o kişinin er geç bir şeylerin

15 sohbeti bölmesi için dua etmeye başladığını fark ettik. Genellikle insanlar fazla dayanamıyor." "Teşekkür ederim Lord Larkin," dedi Dannyl. Rothen'e baktı ve muzip bir şekilde gülümsedi. "Bunu fark edenlerin sadece biz olduğumuzu sanıyordum." "Oh, insanları rahatsız etme konusunda bu kadar becerikli olmak için bol antrenman gerekir. Garrel'in, şu son 22 dönen saçma dedikodu yüzünden sizin iyi bir hedef olacağınızı düşüneceğini, tahmin etmiştim." Dannyl'in kaşları şaşkınlıkla kalktı. "Böyle mi düşünüyorsunuz." "Şey, kara büyü kullanmak kadar... kötü değil," dedi genç büyücü. Rothen'e bakıp kızardı. "Asilerin söylediğine inanıyor değilim tabi ama..." etrafına bakındı ve bir adım geriledi. "Özür dilerim. Lord Sarrin benimle görüşmek istediğini işaret ediyor." Larkin başıyla ikisine de selam verdikten sonra aceleyle uzaklaştı. Dannyl odaya bakındı. "Ne kadar ilginç. Sarrin burada bile değil." "Evet," diye karşılık verdi Rothen. "Oldukça ilginç. Özellikle senin kurtarılmaya ihtiyaç duyman. Açıkça ihtiyacın yoktu. Aslında benim seninle gelmeme bile gerek olmadığına inanıyorum." Dannyl'e mübalağalı bir bakış attı. "Bu çok gurur kırıcı." Dannyl sırıtıp Rothen'in omzuna hafifçe vurdu. "Sürekli çıraklarının bir yerlere gitmesini izlemek büyük hayal kırıklığı olsa gerek." Rothen omzunu silkti sonra gülümsemesi somurtmaya dönüştü. "Ah, keşke bu yer Sachaka olmasaydı." 23 Bölüm 2 Lonca'nın Cezası Dannyl, Yönetici'nin ofisinin kapısına ulaştığında derin bir nefes alıp omuzlarını dikleştirdi. Yüksek Büyücüler'in görüşme çağrısı beklediğinden erken gelmişti ve bu görüşmeye daha fazla hazırlanmış olması gerektiğiyle ilgili rahatsız edici hissi üstünden atamıyordu. Raporunu içeren dosyaya bakıp omzunu silkti. Aklına bir şey gelse bile değişiklik

16 yapmak için artık çok geçti. Kapıyı çaldı ve Dannyl içeri girdi. İçeride oturan büyücülere başıyla selam verdi. Leydi Vinara ve Lord Sarrin buradaydı, Gezgin Yönetici Kito da öyle. Lorlen her zamanki gibi masasındaydı. Yönetici boş bir koltuğu işaret etti. "Lütfen oturun Büyükelçi Dannyl," dedi Lorlen. Dannyl' in oturmasını bekledi. "Asilerle yaşadıklarınızı anlatmanız için Lord Balkan'ın dönüşünü beklemeyi tercih ederdim; fakat Akkarin'in iddialarının doğru olup olmadığının bir an önce araştırılması lazım, bu sebeple sizinle bir an önce görüşmeyi istedim. Hikayeniz, Akkarin hakkında bir şeyler sunabilir. Bize Akkarin'in size vermiş olduğu emirleri söyler misiniz?" "Ondan yaklaşık altı hafta önce bir mektup aldım." Dannyl dosyayı açıp mektubu çıkardı ve süzülerek Lorlen'in 24 masasına gitmesini sağladı. Yönetici mektubu alıp yüksek sesle okumaya başladı. "Birkaç yıldır Elyne saraylılarından küçük bir grubun Lonca'nin yardımı veya bilgisi olmadan büyü öğrenmeye çalışmalarını izliyorum. Son dönemde bu konuda bir miktar başarı kazandılar. Şu anda içlerinden en az biri güçlerini uyandırmayı başarmış durumda olduğu için Lonca onlarla ilgilenmeye yetkili ve mecburdur. Bu grupla ilgili bilgileri mektuba ekledim. Tremmelin Ailesi'nden Alim Tayend ile ilişkin onları güvenilir olduğuna ikna etme konusunda sana yardımcı olacaktır. Asilerin bu kişisel bilgiyi, sen onları tutukladıktan sonra sana karşı kullanma olasılıkları var. Onlara böyle bir bilgiyi amacına ulaşmak için verdiğinin iyice anlaşılacağı konusunda sana güvence veriyorum." Dannyl'in beklediği gibi diğer büyücüler kafaları karışmış bir şekilde birbirilerine baktılar. "Sanırım bu alimle aranızdaki iş ilişkisinden bahsediyor değil mi?" diye sordu Sarrin. Dannyl ellerini açtı. "Evet ve hayır. Kişisel bazı söylentileri de kastettiğini tahmin ettim. Tayend Elyneliler'in deyimiyle, bir oğlan." Sarrin'in kaşları kalktı ama ne o ne de diğer Yüksek Büyücüler terimi anlamamış gözükmeyince Dannyl devam etti. "Elyneliler aramızda bana yardımcı olmasının dışında bir ilişki olup olmadığı hakkında çeşitli

17 dedikodular yapmışlardı." "Ve sen de bu asilerin problem çıkarsa sana şantaj yapabilmeleri için bunun gerçek olduğuna inanmalarını sağladın öyle mi?" diye sordu Sarrin. "Evet.-" 25 "Akkarin pek açık olmamış. Asileri, senin ve yardımcının büyü öğrettiğiniz ortaya çıkarsa, kovulma veya idam tehlikesiyle karşı karşıya olduğunuza ikna etmeni istemiş olabilir." Dannyl başıyla onayladı. "Elbette bunu da düşündüm ve asileri bana güvenmeye ikna etmek için yeterli olmayacağına karar verdim." Kito başıyla onaylayınca Dannyl rahatladı. "Yani Akkarin, Lonca'ya yardımcınla ilişkin olduğu yalanını onun isteğiyle yaydığını söyleyecekti," dedi Vinara, "Ama buraya döndüğünde tutuklanmıştı. Yönetici Lorlen de bu hilenin senin fikrin olduğunu söylemeni önerdi." "Doğru." Şifacı'nın kaşları kalktı. "İşe yaradı mı?" Dannyl omzunu silkti. "Sanırım genel olarak yaradı. Sizce?" Vinara başıyla onayladı. "Çoğu hikayeni kabul etti." "Peki ya kalanı?" "Onlar da dedikoducular." Dannyl hafifçe başını eğdi. Gece Odası'nda Lord Garrel' in sorduğu soruları düşününce Vinara'nın onu da bu "dedikoducular" arasında kabul edip etmediğini merak etti. Lorlen öne doğru eğilip dirseklerini masaya dayadı. "Peki bize asilerle nasıl tanıştığını anlatır mısın?" Dannyl hikayesine devam etti. Dem Marane ile nasıl bir buluşma ayarladığını ve evine yaptığı ziyareti anlattı. Ardından Farand'a ders vermesini ve Tayend'in ödünç aldığı kitabın nasıl asileri bir an önce tutuklaması gerektiğini düşün- mesine yol açtığını anlattı. 26

18 "Farand, kontrolü öğrendikten sonra benimle irtibatı sürdürmeye devam edip etmeyeceklerini bekleyip beklememeye kara veremiyordum," dedi Dannyl. "Diğer asilerin isimlerini öğrenebileceğimi de düşünüyordum. Kitapta yazanları görünce bunun çok büyük bir risk olacağını anladım. Dem, kitabın bende kalmasına izin verse dahi asilerin elinde başka kitaplar olabilirdi. Eğer Farand, kontrolü öğrendikten sonra ortadan kaybolurlarsa bir şekilde kara büyü öğrenebilirlerdi ve böyle bir durumda kaçak büyücülerden çok daha büyük bir sorunumuz olurdu." Dannyl duraksayıp yüzünü buruşturdu. "Zaten böyle bir sorunumuz olduğunu tahmin bile edemezdim." Sarrin oturuşunu değiştirip kaşlarını çattı. "Sence Akkarin'in bu kitaptan haberi var mıydı?" "Bilmiyorum," diye yanıtladı Dannyl. "Asilerden nasıl haberi olduğunu bile bilmiyorum." "Belki de Farand'ın güçlerini Sonea'nın güçlerini hissettiği şekilde hissetmiştir," dedi Vinara. "Elyne kadar uzak bir yerden mi" diye sordu Sarrin. Vinara omuzlarını kaldırdı. "Birçok eşsiz yeteneğe sahip ki şüphesiz çoğunu kara büyü sayesinde elde etmiştir. Neden bir yeteneği daha olmasın?" Sarrin kaşlarını çattı. "Bu alimle bir araştırma yapmaktan bahsettin Büyükelçi. Ne araştırması?" "Antik büyü üzerine bir araştırma," diye karşılık verdi Dannyl. Odaya bakındı. Bakışları Lorlen'inkilerle buluştuğunda Yönetici hafifçe gülümsedi. "Onlara benim isteğimle başlamış olduğunu anlattım," dedi Lorren. 27 Dannyl başıyla onayladı. "Evet, sebebini bilmiyor olsam da başlangıcı böyle oldu." "Akkarin'in kaybetmiş olduğu bilgilerin birazını tekrar elde etmek istedim," dedi Lorlen. "Ama Akkarin bu araştırmayı öğrendi ve açıkça onaylamadığını belirtti. Ben de Lord Dannyl'e yardımına artık ihtiyaç duymadığını söyledim." "Ve sen de bu emre uymadın öyle mi?" diye sordu Sarrin Dannyl'e.

19 "Bir emir değildi," dedi Lorlen. "Ona sadece araştırmasına artık ihtiyacım kalmadığını söyledim. Sanırım Dannyl konuya olan kendi ilgisi sebebiyle devam etti." "Evet," diye onayladı Dannyl. "Daha sonra Akkarin araştırmaya devam ettiğimi öğrenip beni Lonca'ya geri çağırdı. Araştırmamdan memnun göründü ve beni devam etmem için cesaretlendirdi. Maalesef daha sonra pek bir ilerleme kaydedemedim. Araştırmadığım sadece Sachaka'daki kaynaklar kalmıştı ve Akkarin benim orayı gitmemi istemediğini açıkça belirtmişti." Sarrin koltuğunda geri yaslandı. "İlginç... Araştırmayı önce engellemiş, sonra desteklemiş. Belki de çoktan bulmanı istemediği bir şey bulmuştun; fakat önemini anlayamamıştın. Ondan sonra da devam etmenin güvenli olduğunu düşündü." "Bunu ben de düşündüm," diye katıldı Dannyl. "Asilerin kitabını görene kadar araştırdığım antik büyünün aslında kara büyü olduğunu anlayamamıştım. Bunu öğrenmemi istediğini sanmıyorum." Sarrin başını iki yana salladı. "Hayır. Öyle olsa o kitabı okumanı istemezdi. Bu durumda Dem Marane'de böyle bir 28 kitap olduğundan habersiz olurdu ve asilerin tutuklanmasının kitap eline geçsin diye yaptığı bir şey olması olasılığı ortadan kalkar." Kaşlarını çattı. "Ve kitabın içinde, hakkında hiçbir bilgisi olmadığı bir şeyler de yazıyor olabilir. Çok ilginç." Dannyl, Yüksek Büyücüler bu olasılığı düşünürken yüzlerine baktı. "Bir soru sorabilir miyim?" Lorlen gülümsedi. "Elbette Büyükelçi." "Akkarin'in hikayesinin doğru olduğunu gösteren herhangi bir şey keşfettiniz mi?" Yönetici ciddileşti. "Henüz bulamadık." Bir an durakladı. "Akkarin'in uyarısına rağmen gerçeği öğrenmek için Sachaka'ya casuslar yollamak dışında bir yol göremiyoruz." Dannyl başıyla onayladı. "Sanırım bu casusların kim oldukları Lonca üyeleri tarafından bile bilinmeyecektir." "Evet," diye karşılık veri Lorlen. "Ama senin gibi bazı kişilerin bilmesine izin vereceğiz, çünkü bu kişiler mutlaka

20 bazı büyücülerin ortadan kaybolmalarını sorgulayacaklardır." Dannyl vücudunu dikleştirdi. "Gerçekten mi?" "Casuslardan biri akıl hocan Lord Rothen olacak." * * * Dağlardaki tırmanış hiç bitmeyecekmiş gibi görünüyordu. Sabah güneşi iki yandaki sık ağaçlarla kaplı, dik yamaçları açığa* çıkarmıştı. Yol her ne kadar düzgün olsa ve yakın 29 dönemde yapılmış onarımların izlerini taşısa da, geri kalan her yer el değmemiş araziydi. Eğer gece herhangi bir evin yakınından geçtilerse de karanlığın içinde fark etmemişlerdi. Yol; dağlık yamacın kavisini takip edip, derin vadilerin dik yamaçlarını tırmanıyordu. Sonea ara sıra tepelerinde asılı gibi duran kayalık çıkıntıları fark ediyordu. Hava gittikçe soğumuştu ve Sonea titremesini durdurmak için her an etrafında sıcak havadan oluşan bir kalkanı açık tutmak zorundaydı. Yolculuğun bir an önce bitmesini istiyordu ama bir yandan da bu sondan çok korkuyordu. Sürekli yukarıya doğru tırmanmaları eyerindeki duruşunu değiştirmesine ve doğal olarak yeni bir grup kasının itiraz çığlıkları atmasına yol açmıştı. Buna ek olarak pantolonunun kaba kumaşı cildini tahriş etmiş bir iki saatte bir acıyı azaltmak için o bölgelere Şifa vermesi gerekmişti. "Durun!" Balkan'ın bu emriyle Sonea rahatlayarak içini çekti. Sabahtan beri sadece bir kez, o da çok kısa bir süre için durmuşlardı. Atının durduklarında derin bir nefes alıp sert bir şekilde verdiğini hissetti. Eşlikçilerin birçoğu atlarıyla ilgilenmek üzere indiler. Akkarin uzaklara bakıyordu. Sonea, Akkarin'in bakışlarını takip ettiğinde dağların altındaki toprakların ağaçların arasındaki bir boşluktan görülebildiğini fark etti. Tepeler gittikçe alçalarak ilerliyor, uzaklarda dümdüz bir ovaya dönüşüyordu. Dar nehirler ve ırmaklar ovadaki parıldayan kırışıkları oluşturuyordu. Her yer öğleden sonra güneşinin sıcak

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı,

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı, Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı, elinde boş bir çuval, alanın ortasında öylece dikiliyordu.

Detaylı

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Satmam demiş ihtiyar köylü, bu, benim için bir at değil, bir dost. Günün Öyküsü: Talih mi Talihsizlik mi? Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir adam yaşıyormuş. Çok fakirmiş. Ama çok güzel beyaz bir atı varmış. Kral bu ata göz koymuş. Bir zamanlar köyün birinde yaşlı bir

Detaylı

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin

Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin Günler süren yağmurdan sonra bulutlar kayboldu. Güneş, ışıl ışıl yüzünü gösterdi. Yıkanan doğanın renklerine canlılık gelmişti. Ağaçlardan birinin kökünden kahverengi, pırıl pırıl bir şerit uzanıyordu.

Detaylı

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu İgi ve ben Benim adım Flo ve benim küçük bir kız kardeşim var. Küçük kız kardeşim daha da küçükken ismini değiştirdi. Bir sabah kalktı ve artık kendi ismini kullanmıyordu. Bu çok kafa karıştırıcıydı. Yatağımda

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY

GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY GÜZELLER GÜZELİ BAYAN COONEY Dan Gutman Resimleyen Jim Paillot Emma ya Öğle Yemeği Balık Pizza Browni Süt 6 7 8 İçindekiler 1. Ben Bir Dahiydim!... 11 2. Bayan Cooney Şahane Biri... 18 3. Büyük Kararım...

Detaylı

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü Henry Winker İllüstrasyonlar: Scott Garrett Çeviri: Bengü Ayfer 4 GİRİŞ Bu sendeki kitaplar Dyslexie adındaki yazı fontu kullanılarak tasarlandı. Kendi de bir disleksik

Detaylı

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları RAPUNZEL Bir zamanlar bir kadınla kocasının çocukları yokmuş ve çocuk sahibi olmayı çok istiyorlarmış. Gel zaman git zaman kadın sonunda bir bebek beklediğini fark etmiş. Bir gün pncereden komşu evin bahçesindeki

Detaylı

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi daha çok sevdiğimiz bir dağ köyünde doğup büyüdüm. Uzak

Detaylı

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe

MERAKLI KİTAPLAR. Alfabe MERAKLI KİTAPLAR Alfabe Bu kitabın sahibi:... Dinle bir tanem, şimdi sana, bir çocuğun öyküsünü anlatmak istiyorum... Uzun çoooooooook uzun adı olan bir çocuğun öyküsü bu! Aslında her şey onun dünyaya

Detaylı

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap

Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap Şizofreninin nasıl bir hastalık olduğu ve şizofrenlerin günlük hayatlarında neler yaşadığıyla ilgili bilmediğimiz birçok şey var.

Detaylı

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu!

Gülmüştü çocuk: Beni de yaz öyleyse. Yaz ki, kaybolmayayım! Ben babamı yazmamıştım, kayboldu! Kaybolmasınlar Diye Mesleğini sorduklarında ne diyeceğini bilemezdi, gülümserdi mahçup; utanırdı ben şairim, yazarım, demeye. Bir şeyler mırıldanırdı, yalan söylememeye çalışarak, bu kez de yüzü kızarırdı,

Detaylı

Helena S. Paige Çeviri Kübra Tekneci

Helena S. Paige Çeviri Kübra Tekneci Bir Kız Bara Girer Ve... Helena S. Paige Çeviri Kübra Tekneci 4 Bir Kız Bara Girer Ve... Bütün kadınlar bir iç çamaşırından çok fazla şey beklememeleri gerektiğini bilirler. Çok seksi olmak istiyorsanız,

Detaylı

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

C A NAVA R I N Ç AGR ISI C A NAVA R I N Ç AGR ISI Canavar, canavarların hep yaptığı gibi, gece yarısından hemen sonra çıktı ortaya. Geldiğinde Conor uyanıktı. Kısa süre önce bir kâbus görmüştü. Herhangi bir kâbus değil- di bu;

Detaylı

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen

Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen NOGAY Derleyen: Nezir Temur Resimleyen: Mert Tugen NOGAY Çok çok eski zamanlarda, var varken, yok yokken ahmak bir kurt, kapana yakalanmış. Kapana yakalanan

Detaylı

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası Kelime bilgimin büyük bir miktarını düzenli olarak İngilizce okumaya borçluyum ve biliyorsun ki kelime bilmek akıcı İngilizce konuşma yolundaki en büyük engellerden biri =) O yüzden eğer İngilizce okumuyorsan,

Detaylı

Güzel Bir Bahar ve İstanbul

Güzel Bir Bahar ve İstanbul Güzel Bir Bahar ve İstanbul Bundan iki yıl önce 2013 Mayıs ayında yolculuğum böyle başladı. Dostlarım, sınıf arkadaşlarım ve birkaç öğretmenim ile bildiğimiz İstanbul, bizim İstanbul a doğru yol aldık.

Detaylı

Yeşaya Geleceği Görüyor

Yeşaya Geleceği Görüyor Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Yeşaya Geleceği Görüyor Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Jonathan Hay Uyarlayan: Mary-Anne S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010

Detaylı

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan

Pirinç. Erkan. Pirinç (Garson taklidi yaparak) Sütlükahve söyleyen siz değil miydiniz? Erkan 1. Sahne (Koruluk. Uzaktan kuş cıvıltıları duyulmaktadır. Sahnenin solunda birbirine yakın iki ağaç. Ortadaki ağacın hemen yanında, önü sahneye dönük, uzun ayaklık üzerinde bir dürbün. Dürbünün arkasında

Detaylı

Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı

Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı Egzersiz 1 Yer Egzersizleri Yere sırtüstü uzanın. Dizlerinizi ayak tabanlarınız yere tam basacak şekilde bitişik olarak bükün. Kalçanızı mümkün

Detaylı

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an Ece Şenses 21001982 ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an oldu mu hiç? Louvre müzesi benim için tam olarak böyle oldu. Sadece benim

Detaylı

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse

Herkes Birisi Herhangi Biri Hiç Kimse Gösterdim Gördü anlamına gelmez Söyledim Duydu anlamına gelmez Duydu Doğru anladı anlamına gelmez Anladı Hak verdi anlamına gelmez Hak verdi İnandı anlamına gelmez İnandı Uyguladı anlamına gelmez Uyguladı

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Üstüne, günlerin yorgunluðu çökmüþtü. Bunu ancak oyunla atabilirdi. Caný oyundan

Detaylı

Cennet, Tanrı nın Harika Evi

Cennet, Tanrı nın Harika Evi Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Cennet, Tanrı nın Harika Evi Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var)

Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Eşeğe Dönüşen Kabadayı Makedonya Masalı (Herşeyin bir bedeli var) Yazan: Yücel Feyzioğlu Resimleyen: Mert Tugen Ne varmış, ne çokmuş, gece karanlık, güneş yokmuş. Her kasabada kabadayı insanlar varmış.

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Cennet, Tanrı nın Harika Evi

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Cennet, Tanrı nın Harika Evi Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Cennet, Tanrı nın Harika Evi Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu. İÇİNDEKİLER Yine Yeni Komşular 7 Korsanlar Ninjalara Karşı 11 Akari 21 Tükürme Yarışı 31 Mahallede Huzursuzluk 39 Korsanların Yasaları 49 Yemek Çubukları ve Terli Ayaklar 56 Korsan Atlet 68 Titanların

Detaylı

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin. Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Eziyet Eden Birinden Vaaz Eden Birine

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Eziyet Eden Birinden Vaaz Eden Birine Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Eziyet Eden Birinden Vaaz Eden Birine Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. SOKAK - DIŞ - GÜN ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. Batu 20'li yaşlarında genç biridir. Boynunda asılı bir fotoğraf makinesi vardır. Uzun lensli profesyonel görünşlü bir digital makinedir. İlginç

Detaylı

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer

Edwina Howard. Çeviri Elif Dinçer Edwina Howard Çeviri Elif Dinçer 4 Bölüm Bir Herkes aynı şeyi söyler: Jeremy türünün tek örneğidir. Herkes böyle söyler işte. Şey, öğretmenimiz Bay Buttsworth dışında herkes. Ona göre Jeremy başına bela

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Lyn Doerksen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) İmtiyaz Sahibi Adına Ramazan BALCI Okul Müdürü Fatma BAŞA ( Özel Eğitim Öğretmeni ) Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI ( Görsel Sanatlar Öğretmeni

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKYESİ 8 Hayatı boyunca mutlu olmadığını fark eden bir adam, artık mutlu olmak istiyorum demiş ve aramaya

Detaylı

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir. Çeviri Deniz Hüsrev Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir. 5 6 BİRİNCİ BÖLÜM Hayatınızı elinizden alınıp klozete atılmış, ardından da üzerine

Detaylı

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi :

Yazan : Osman Batuhan Pekcan. Ülke : FRANSA. Şehir: Paris. Kuruluş : Vir volt. Başlama Tarihi : Bitiş Tarihi : Yazan : Osman Batuhan Pekcan Ülke : FRANSA Şehir: Paris Kuruluş : Vir volt Başlama Tarihi : 4.7.2017 Bitiş Tarihi : 9.8.2017 E-posta : bat.pekcan@gmail.com Herkese Paris ten selamlar. Dün itibariyle 1

Detaylı

Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı

Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Samuel, Tanrı Çocuğu Hizmetkarı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Lyn Doerksen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

Trudi Canavan. Kara Büyücü Cilt5 Yüce Lord Kara Büyünün Sırrı

Trudi Canavan. Kara Büyücü Cilt5 Yüce Lord Kara Büyünün Sırrı Trudi Canavan Kara Büyücü Cilt5 Yüce Lord Kara Büyünün Sırrı Bölüm 1 Mesaj Antik Kyralia şiirinde Ay Göz olarak bilinirdi. Göz tamamen açıkken, tetikteki varlığı kötülüğü caydırırdı; ya da bakışların etkisi

Detaylı

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum.

Bir gün Pepe yi görmeye gittim ve ona : Anlayamıyorum her zaman bu kadar pozitif olmak mümkün değil, Bunu nasıl yapıyorsun? diye sordum. PEPE NİN HİKAYESİ Pepe, herkesin olmak isteyeceği türden bir insandı. Her zaman neşeli olup, her zaman, söyleyeceği pozitif bir şey vardı. Birisi istediğinde hemen gidiyor, daima : Daha iyisi olamaz! diye

Detaylı

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN

TEŞEKKÜR. Kısa Film Senaryosu. Yazan. Bülent GÖZYUMAN TEŞEKKÜR Kısa Film Senaryosu Yazan Bülent GÖZYUMAN Sahne:1 Akşam üstü/dış Issız bir sokak (4 sokak çocuğu olan Ali, Bülent, Ömer ve Muhammed kaldıkları boş inşaata doğru şakalaşarak gitmektedirler.. Aniden

Detaylı

İnsan Okur. Resimleyen: Reha Barış MERAKLI KİTAPLAR

İnsan Okur. Resimleyen: Reha Barış MERAKLI KİTAPLAR İnsan Okur Resimleyen: Reha Barış MERAKLI KİTAPLAR 2 Süleyman Bulut İnsan Okur 4 Süleyman Bulut İnsan Okur Süleyman Bulut Ben küçükken, büyükler hep aynı soruyu sorardı: Büyüyünce ne olmak istiyorsun?

Detaylı

GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ

GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ GİZEMLİ KUTULAR PROGRAMI ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ 19.12.2012 Ben de bilim insanı olmak istiyorum çünkü pes etmem! (7. Sınıf Aklımda bilim insanlarının da hep doğruyu tam olarak bilemeyecekleri kaldı. Bilim insanlarının

Detaylı

Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum!

Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum! Bu konuda daha kim bilir ne yöntemler bulunacak? Tüm Kişisel Gelişim Uzmanı Meslektaşlarımı ve dostlarımı WC-TERAPİ çalışmalarına bekliyorum! Televizyon programına konuk olarak çağırılmıştım. Bir gün içerisinde

Detaylı

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. ÇAYLAK Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı. Alt katta genel tıbbi muayene ve müdahaleleri yapılıyordu. Bekleme salonu ve küçük bir de laboratuar vardı. Orta katta diş kliniği ve ikinci bir muayene

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Yeşu Yetkiyi Alıyor

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Yeşu Yetkiyi Alıyor Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Yeşu Yetkiyi Alıyor Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2007 Bible

Detaylı

Kızlarla tanışmak isteyen bir erkeğin bilmesi gereken çok önemli bir kural var:

Kızlarla tanışmak isteyen bir erkeğin bilmesi gereken çok önemli bir kural var: 1 2 Kızlarla tanışmak isteyen bir erkeğin bilmesi gereken çok önemli bir kural var: Kadınlar hayatlarını güzelleştirecek, beraber eğlenebileceği, güzel sohbetler edebileceği, bakışlarıyla kalp yakan, hayat

Detaylı

Bekar Evli Boşanmış Eşi ölmüş Diğer. İlkokul Ortaokul Lise Yüksekokul Fakülte Yüksek Lisans

Bekar Evli Boşanmış Eşi ölmüş Diğer. İlkokul Ortaokul Lise Yüksekokul Fakülte Yüksek Lisans Form no : Tarih : Bu anket hastalığınızı daha iyi anlayabilmek ve sizlere daha yararlı olabilmek için düzenlenmiştir. Lütfen olabildiğince nesnel (objektif) yanıtlamaya özen gösterin. Ankete kimliğinizi

Detaylı

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ

ERASMUS BAHAR DÖNEMİ Accademia della Moda İtalya DİDEM ALTUNKILIÇ Ben Didem Altunkılıç. 22 yaşındayım. Yaşar Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı bölümünde 4. Sınıf öğrencisiyim ve 3. yılımı Erasmus programı dolayısıyla gittiğim İtalya nın Napoli şehrinde Accademia

Detaylı

Bu kitabın sahibi:...

Bu kitabın sahibi:... Bu kitabın sahibi:... Dinle bir tanem, şimdi sana, bir çocuğun öyküsünü anlatmak istiyorum... Uzun çoooooooook uzun adı olan bir çocuğun öyküsü bu! Aslında her şey onun dünyaya gelmesiyle başladı. Kucakladılar

Detaylı

Bir$kere$güneşi$görmüş$ olan$düşmez$dara$

Bir$kere$güneşi$görmüş$ olan$düşmez$dara$ ilk yar'larımızın değerli dostları, çoktandır ekteki yazıyı tutuyordum, yeni gönüllülerimizin kaçırmaması gereken bir yazı... Sevgili İbrahim'i daha önceki yazılarından tanıyanlar ekteki coşkuyu çok güzel

Detaylı

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN 21400752 MAKİNENİN ARKASI Fotoğraf uzun süre düşünülerek başlanılan bir uğraş değil. Aslında nasıl başladığımı pek hatırlamıyorum, sanırım belli bir noktadan sonra etrafa

Detaylı

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1 6. Sınıf sıfatlar testi testi 1 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamını sağlayan kelime sıfat değildir? A) Kaç liralık fatura kesilecek? B) Oraya gidip de ne iş yapacaksın? C) Ne kadar güzel konuşuyor

Detaylı

UYGULAMA 1 1. Aşama Şimdi bir öykü okuyacağım, bakalım bu öykü neler anlatıyor?

UYGULAMA 1 1. Aşama Şimdi bir öykü okuyacağım, bakalım bu öykü neler anlatıyor? ALAY ETME Amaç : Başkalarına saygı duymayı öğrenme.alay etme ile baş edebilme becerisini kazandırma Düzey : 1. sınıf ve üstü Materyal: Uygulama 1 için:yazı tahtası, kağıt, kalem, Uygulama 2 : Kuklalar,oyuncak

Detaylı

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba.

Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba. 1. Bölüm Bahar Ateşi Evet! Hayır! Belki? Ne? Merhaba. Bütün bu insanın kafasını şişiren karmaşa, çok ama çok masum bir günde başladı. O gün çok şirin, çok masumdu. O gün öyle muhteşem, öyle harika ve öyle

Detaylı

TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI

TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI TAVŞANCIK A DOĞUM GÜNÜ SÜRPRIZI Güneşli bir günün sabahında, Geyikçik uyandı ve o gün en yakın arkadaşı Tavşancık ın doğum günü olduğunu hatırladı. Tavşancık arkadaşlarına her zaman yardımcı oluyor, ben

Detaylı

Sevilen Oğul bir Köle Oluyor

Sevilen Oğul bir Köle Oluyor Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Sevilen Oğul bir Köle Oluyor Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: M. Kerr ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children

Detaylı

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1.

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. 1. Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. Sence, farklı insanların, farklı tanımlar yapmasına

Detaylı

T.C. M.E.B ÖZEL MANİSA İNCİ TANEM ANAOKULU DENİZ İNCİLERİ SINIFI

T.C. M.E.B ÖZEL MANİSA İNCİ TANEM ANAOKULU DENİZ İNCİLERİ SINIFI BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR 4-10 Nisan: Polis Haftası 7-13 Nisan: Dünya Sağlık Günü 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 23 Nisan'ı içine alan hafta: Dünya Kitap Günü T.C. M.E.B ÖZEL MANİSA İNCİ TANEM

Detaylı

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman: Hafta Sonu Ev Çalışması BALON Küçük çocuk, baloncuyu büyülenmiş gibi takip ederken, şaşkınlığını izleyemiyordu. Onu hayrete düşüren şey, "Bizim eve bile sığmaz" dediği o güzelim balonların adamı nasıl

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. İsa nın Doğuşu

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. İsa nın Doğuşu Çocuklar için Kutsal Kitap sunar İsa nın Doğuşu Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: M. Maillot Uyarlayan: E. Frischbutter ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010

Detaylı

Bir gün insan virgülü kaybetti. O zaman zor cümlelerden korkar oldu ve basit ifadeler kullanmaya başladı. Cümleleri basitleşince düşünceleri de basitleşti. Bir başka gün ise ünlem işaretini kaybetti. Alçak

Detaylı

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN

YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN YOL AYRIMI SENARYO ALĐ CEYLAN 2011 PAZARTESĐ SAAT- 07:42 Sahne - 1 OTOBÜS DURAĞI Otobüs durağında bekleyen birkaç kişi ve elinde defter, kitap olan genç bir üniversite öğrencisi göze çarpar. Otobüs gelir

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Hezekiel: Görümler Adamı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Hezekiel: Görümler Adamı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Hezekiel: Görümler Adamı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. İlk Kilisenin Doğuşu

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. İlk Kilisenin Doğuşu Çocuklar için Kutsal Kitap sunar İlk Kilisenin Doğuşu Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2011 Bible

Detaylı

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin Bir bahar günü. Doğa en canlı renklerine büründü bürünecek. Coşku görülmeye değer. Baharda okul bahçesi daha bir görülmeye değer. Kıpır kıpır hareketlilik sanki çocukların ruhundan dağılıyor çevreye. Biz

Detaylı

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda Bir gün sormuşlar Ermişlerden birine: Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır? Bakın göstereyim demiş Ermiş. Önce sevgiyi dilden gönle indirememiş olanları çağırarak onlara

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İsa nın Doğuşu

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İsa nın Doğuşu Çocuklar için Kutsal Kitap sunar İsa nın Doğuşu Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: M. Maillot Uyarlayan: E. Frischbutter ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010

Detaylı

SINIRLARIMIZ SINIRLARINIZ SERT Mİ, YUMUŞAK MI?

SINIRLARIMIZ SINIRLARINIZ SERT Mİ, YUMUŞAK MI? SINIRLARIMIZ EKİM 2016-İLKOKUL SINIRLARINIZ SERT Mİ, YUMUŞAK MI? Yumuşak sınırlar karmaşık mesajlar iletir, sert sınırlar kural ve beklentilerimizle ilgili net sinyaller gönderir. Günümüzde ebeveynlerin

Detaylı

Geçmişin Gölgesi. Sümeyra Andıç

Geçmişin Gölgesi. Sümeyra Andıç Geçmişin Gölgesi Sümeyra Andıç 4 Teşekkür Bana destek olan herkese, arkadaşlarıma, en yakın arkadaşım Elif Gökçen Solmaz a ve her konuda yanımda olan aileme teşekkür ediyorum. Anne ve babama ayrıca teşekkür

Detaylı

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir? 1) İnsanlar, dağlar gibi yerlerinden kımıldamayan cansızlar değildir. Arkadaşlar, tanışlar birbirlerinden ne kadar uzakta olursa olsun ve buluşmaları ne kadar güç olursa olsun, günün birinde bir araya

Detaylı

SINAV ÖNCESİ SON UYARILAR...

SINAV ÖNCESİ SON UYARILAR... SINAV ÖNCESİ SON UYARILAR... Gereksiz yere kaygılanmayın! Kendinizi rahat hissederseniz sınavda panik yaşamazsınız. Sınav için daima olumlu düşünün. Sınavı ölüm kalım savaşına dönüştürmeyin. Sınav sadece

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İlk Paskalya

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. İlk Paskalya Çocuklar için Kutsal Kitap sunar İlk Paskalya Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Lyn Doerksen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible for Children,

Detaylı

ama yüreğe dokunanlar

ama yüreğe dokunanlar Hiçbir hatıra tekrar yaşanamaz, ama yüreğe dokunanlar O gün tam 8 yıl öncesine gittim. Çekingen ve meraklı tavırlarla otobüsten inen abilere ve ablalara bakıyordum. Bizim için gelmişlerdi sadece bizim

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Nuh ve Büyük Tufan

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Nuh ve Büyük Tufan Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Nuh ve Büyük Tufan Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: M. Maillot ve Tammy S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

ANLATIM BOZUKLUKLARI

ANLATIM BOZUKLUKLARI ANLATIM BOZUKLUKLARI 1. Dün beklenmedik bir sürprizle karşılaştık. Gereksiz Sözcük Kullanımı 2. Yoğun sis sayesinde kaza yapmışlar. Sözcüğü Yanlış Anlamda Kullanma 3. Trafik kazasında yaralananlara başınız

Detaylı

20 Mart Vızıltı. Mercanlar Sınıfından Merhaba;

20 Mart Vızıltı. Mercanlar Sınıfından Merhaba; Mercanlar Sınıfından Merhaba; 20 Mart Vızıltı Bu hafta konumuz ormanlar idi. Orman nedir? Ormanların önemi ve faydaları nelerdir? Ormanları koruma konusunda üzerimize düşen görevler nelerdir? gibi sorular

Detaylı

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir? ALTIN BALIK Bir zamanlar iki balıkçı varmış. Biri yaşlı, diğeriyse gençmiş. İki balıkçı avladıkları balıkları satarak geçinirlermiş. Bir gün yine denize açılmışlar. Ağı denize atıp beklemeye başlamışlar.

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Nuh ve Büyük Tufan

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Nuh ve Büyük Tufan Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Nuh ve Büyük Tufan Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: M. Maillot ve Tammy S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde

yeni kelimeler otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktiniz kış mevsiminde otuzsekizinci ders oluyor gezi genellikle hoş geldin mevsim hoş bulduk ilkbahar gecikti ilkbahar mevsiminde geciktin soğuk geciktim kış geciktiniz kış mevsiminde uç, sınır, son, limit bulunuyor/bulunur

Detaylı

Sevda Üzerine Mektup

Sevda Üzerine Mektup 1 Ferda Çetin 21401765 Sevda Üzerine Mektup Sevgilim, Sana mektup yazmamı istiyorsun. Yazayım, tamam, ama hayal kırıklığına uğramazsın umarım. Ben senin gibi değilim. Şiirler yazamam, süslü sözler bilmem.

Detaylı

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya Hiroşima da büyüdüm. Ailem ve çevrem Budist ti. Evimizde küçük bir Buda Heykeli vardı ve Buda nın önünde eğilerek ona ibadet ederdik. Bazı özel günlerde de evimizdeki

Detaylı

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer, Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer, DEŞŞET ORMANI, YARATIKKÖY Anneciğim ve Babacığım, Mektubunuzda sevgili bebeğinizin nasıl olduğunu sormuşsunuz, hımm? Ben gayet iyiyim, sormadığınız için

Detaylı

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU

KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU KÜÇÜK KALBİMİN İLK REHBERİNİN BU GÜNÜME UZATTIĞI HAYAT YOLU Nereden geliyor bitmek tükenmek bilmeyen öğrenme isteğim? Kim verdi düşünce deryalarında özgürce dolaşmamı sağlayacak özgüven küreklerimi? Bazen,

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Büyük Öğretmen İsa

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Büyük Öğretmen İsa Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Büyük Öğretmen İsa Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: E. Frischbutter ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Büyük Öğretmen İsa

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Büyük Öğretmen İsa Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Büyük Öğretmen İsa Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: E. Frischbutter ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children

Detaylı

Elişa, Mucizeler Adamı

Elişa, Mucizeler Adamı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Elişa, Mucizeler Adamı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2007 Bible

Detaylı

Rut: Bir Aşk Hikayesi

Rut: Bir Aşk Hikayesi Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Rut: Bir Aşk Hikayesi Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Lyn Doerksen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2007 Bible

Detaylı

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com Dört Dakika İçin Bile Olsa Okuyabilmek Evden acele ile çıkmıştım. Koşar adımlarla metroya doğru ilerlerken bir yandan öğrencilere vereceğim dersin plânını yapıyor, bir yandan da çiseleyen yağmurda ıslanmamaya

Detaylı

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com Dört Dakika İçin Bile Olsa Okuyabilmek Evden acele ile çıkmıştım. Koşar adımlarla metroya doğru ilerlerken bir yandan öğrencilere vereceğim dersin plânını yapıyor, bir yandan da çiseleyen yağmurda ıslanmamaya

Detaylı

Otistik Çocuklar. Berkay AKYÜREK 7-B 2464

Otistik Çocuklar. Berkay AKYÜREK 7-B 2464 Otistik Çocuklar Otistik olmak normal insan olmaktan çok farklı değildir aslında, sadece günlük ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar. Yani bizim kendi başımıza yapabildiğimiz (yemek yeme, kıyafet giyme, oyun

Detaylı

SATRANÇ. Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen

SATRANÇ. Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen Cenk Benli 21200399 TURK 102- Sec. 15 Ahmet Kaya SATRANÇ Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen halen oynamakta zorlanıyorum. Sadece satranç da değil, tavla, dama,

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Güzel Kraliçe Ester

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Güzel Kraliçe Ester Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Güzel Kraliçe Ester Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Güzel Kraliçe Ester

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Güzel Kraliçe Ester Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Güzel Kraliçe Ester Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. ANKET SONUÇLARI Anket -1 Lise Öğrencileri anketi. Bu anket, çoğunluğu Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Meslek Lisesi öğrencisi olmak üzere toplam 130 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya

Detaylı