Bulgaristan Buluþmasý Ailelere Öneriler Küçük Deðiþimler

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "www.egitimde8renk.com Bulgaristan Buluþmasý Ailelere Öneriler Küçük Deðiþimler"

Transkript

1 Eðitim ve Kültür Yýl:2 Sayý:3 Haziran Bu yayýnýn basýmý için finansman Avrupa Birliði tarafýndan saðlanmýþtýr. Bu yayýnýn basýmý için gerekli finansman Avrupa Komisyonu tarafýndan saðlanmýþtýr. Bulgaristan Buluþmasý Ailelere Öneriler Küçük Deðiþimler

2 Ýçindekiler Ýçindekiler Editör'ün notu Okul Müdürü Ahmet ÖZER'in mesajý Projeden Haberler Proje Ortaklarýnýn Bulgaristan Buluþmasý 1.Uluslararasý Yaþayan Kuramcýlar Konferansýndaydýk Çoklu Zekâ Teorisinin Eðitim ve Öðretimde Kullanýlmasý Çoklu Zekâ Alanlarýnýn Geliþimini Etkileyen Faktörler Fatma UYGUL Çoklu Zekâ Konusunda Ailelere Öneriler Metin ERKEKOÐLU Küçük Deðiþimler Prof. Dr. Mustafa Z. ALTAN Kuram ve Uygulamada Eðitim Yönetimi Çoklu Zekâ Kuramýna Uygun Örnek Ders Plâný Öðrencilerinizin Çoklu Zekâ Envanterini Çýkarýn Bulmaca Köþesi Eðitimdir ki, bir milleti ya özgür, baðýmsýz, þanlý, yüksek bir topluluk halinde yaþatýr; ya da esaret ve sefalete terkeder.

3 Sakarya Teknik ve End. Meslek Lisesi Adýna Sahibi Ahmet ÖZER Okul Müdürü Editör Ali CEYLAN Yazý iþleri Müdürü Gökhan ÖÐÜNÞEN Yayýn Kurulu Metin ERKEKOÐLU Coþkun ODABAÞ Gamze KARA Mustafa KILINÇ Grafik Tasarým Gökhan ÖÐÜNÞEN Cihan CANBAZ Baský ve Cilt SÝSTEM Ýletiþim Çukurahmediye Mah. Sakarya Cad. No:90 Adapazarý/SAKARYA Tel: Fax: Web: Web: Yayýnlanan yazýlarýn içeriðinden yazarlarý sorumludur. Deðerli okuyucular, Meslekî Eðitimde 8 Renk isimli dergimizin 3. sayýsý ile tekrar karþýnýzdayýz. Proje kapsamýnda yapýlan çalýþmalara ve Bulgaristan'daki proje toplantýsýna yer verdiðimiz bu sayýda makalelere, öðrencilerinizin çoklu zekâ envanterini çýkarabileceðiniz bir dokümana ve çoklu zekâ kuramýna uygun olarak hazýrlanmýþ örnek ders plânlarýna da ulaþabileceksiniz. Ayrýca, Burdur'da Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi tarafýndan düzenlenen ve projemizin de tanýtýldýðý 1.Uluslararasý Yaþayan Kuramcýlar Konferansý na ait haber ve detaylarý da bu sayýda bulabileceksiniz. Sevgili öðretmen arkadaþlarým, insanlarýn zekâlarýnda farklýlýklar olmasý demek, onlarýn öðrenme hýzlarýnýn ve öðrenme biçimlerinin de farklý olmasý demektir. Thomas Jefferson 'Eþit olmayan insanlara eþit davranmaktan daha büyük eþitsizlik olamaz' diyerek bunu en güzel þekilde dile getirmiþtir. Ýnsanlarýn her biri kendine özel ve tek olarak yaratýlmýþtýr. Ýnsanlara eþit davranmanýn yolu, onlarýn eþit olmadýklarýný kabul etmekten geçmektedir. Öðrencilere eþit davranmak ise onlarýn öðrenenler olarak birbirlerinden farklý ve her birinin özel olduklarýnýn farkýna varmaktýr. Deðerli meslektaþlarým, sizlerde projeyle ilgili görüþ ve önerilerinizi bizlere yazabilirsiniz. Yayýnlanmasýný istediðiniz, yazý, makale veya çoklu zekâ kuramýna göre hazýrlanmýþ örnek ders plânlarýnýzý ve etkinliklerinizi aþaðýdaki mail adresine gönderebilirsiniz. Bir can vardýr canýnda, o caný ara Beden daðýndaki gizli mücevheri ara Ey yürüyüp giden dost! Bütün gücünle ara Ama dýþarýda deðil; aradýðýný kendi içinde ara. Hz. Mevlana Dördüncü sayýda buluþmak ümidiyle aliceylan@sakaryaeml.k12.tr aliceylan54@hotmail.com Editörün Notu Editörün Notu Ali CEYLAN Ahmet ÖZER Okul Müdürü Sevgili öðretmen arkadaþlarým, deðerli meslekî eðitim camiasý, Ýki yýllýk bir uygulama süresi olan Meslekî Eðitimde Sekiz Renk projesinde son altý aya girdik. meslekî ortaöðretimde çoklu zekâ kuramýnýn tanýtýlmasýný hedefleyen projenin bu döneminde aðýrlýklý olarak yaygýnlaþtýrma faaliyetleri yer alacak. Bu kapsamda, kitap, CD ve dergi çalýþmalarý sonuçlandýrýlacak ve Türkiye'nin farklý bölgelerinde bulunan 20 ilde düzenlenecek seminerler ile çoklu zekâ kuramýnýn meslekî eðitimde yer alan öðretmenlere tanýtýlmasý saðlanacak. Okulumuz, Sakarya Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, þu an yürütmekte olduðu Yenilik Transferi alanýndaki bu projesi ile Türkiye'de ilk lise olarak adýndan sýkça söz ettirmektedir. AB projelerinde çok baþarýlý olmasýnýn yaný sýra, ülke genelinde farklý alanlarda gerçekleþtirilen bir çok yarýþmada da derece yapmaktadýr. Bu baþarýlarda okulun iyi bir proje ekibinin olmasýnýn çok büyük payý var. Böyle çalýþkan, sorumluluk sahibi bir ekip ile birlikte çalýþtýðým için, kendimi çok þanslý görüyorum. Ülke dýþýnda yapýlan toplantýlarda, hem proje ortaklarýmýzdan, hem de konunun uzmaný olan uluslar arasý alanda söz sahibi kiþiler tarafýndan, proje çalýþmalarýnda sergilediðimiz performans sebebiyle, övgü dolu sözler ile takdir edilmek bizleri çok sevindirdi. Ortaklarýmýzýn birlikte çalýþma arzularýnýn devam etmesi, yeni proje tekliflerinde bulunmalarý bizleri ayrýca mutlu etti. Sevgili arkadaþlarým, okulumuzda artýk bir proje kültürü oluþtu. Okulda herkes proje çalýþmalarýna destek veriyor ve yardýmcý oluyor. Önümüzdeki dönemde de proje çalýþmalarý devam edecektir. Arkadaþlarým her zorluðun üstesinden gelecektir, buna tüm kalbimle inanýyorum. Deðerli arkadaþlarým, eðitim kurumlarýmýzýn ve eðitim kalitesinin çaðdaþ medeniyetler seviyesine çýkarýlmasý gerektiði her platformda dile getirilmektedir. Bu kapsamda, eðitim sistemleri arasýndaki farklýlýk ve uygulamalarýn yerinde görülmesi ve ülkemiz tanýtýmýna katkýda bulunulmasý açýsýndan AB projeleri önemli bir yer tutmaktadýr. Dünyamýzýn barýþ ve uzlaþmaya ihtiyaç duyduðu böyle bir dönemde, farklý din, dil ve kültürden insanlarý bir araya getiren AB projeleri ayrý bir anlam ve önem kazanmaktadýr. Avrupa Birliði projeleri kapsamýnda oluþturulan ortak çalýþma platformlarý, genç nesillere, özlediðimiz barýþ ve hoþgörü ortamýný miras býrakabilme adýna, önemli katkýlar saðlayacaktýr. Deðerli meslektaþlarým, þu noktaya ayrýca dikkat çekmek istiyorum. Ülkemizin insanlarýna güvenirsek ve onlarýn önünü açarsak, dünya ile çok daha rahat rekabet edebileceklerini gördük. Birçok noktada teknolojik açýdan Avrupa'yý yakalamýþ durumdayýz ve hatta bazý noktalarda onlardan daha da ileride olduðumuzu rahatlýkla söyleyebiliriz. Kendimize güvenmeliyiz, bulunduðumuz noktanýn dünya ve Avrupa ölçeðinde küçümsenecek bir nokta olmadýðýný, çok daha iyi bir konumda olduðumuzu bilmeliyiz. Bu çalýþmalarýn mesleki eðitimin geliþimi için katkýlar saðlamasýný diliyor, sizleri en içten duygularýmla selamlýyorum. 2 3

4 Proje Ortaklarýnýn Bulgaristan Buluþmasý Projeden Haberler Projeden Haberler Meslekî Eðitimde 8 Renk projesinde son 6 aya girildi. Projenin bu döneminde aðýrlýklý olarak yaygýnlaþtýrma faaliyetleri gerekleþtirilecek. Birinci grup yaygýnlaþtýrma faaliyeti olarak ailelere çoklu zekâ kuramýný anlatacak seminerler düzenlenecek. Bu faaliyet kapsamýnda okulumuz velileri gruplar halinde toplanarak çoklu zekâ kuramý hakkýnda bilgi verilecek. Buradaki amaç çoklu zekâ kuramýna uygun öðretim teknikleri ile eðitim gören öðrencilerimizin aileleri tarafýndan da desteklenmesidir. Yine bölgemizde bulunan farklý okullarda daha büyük veli gruplarýyla seminerler gerçekleþtirecektir. Seminerlerde, daha önceden hazýrlanmýþ olan, projeyi ve çoklu zekâ kuramýný tanýtýcý broþürler velilerimize daðýtýlacak. Ýkinci grup yaygýnlaþtýrma faaliyeti olarak Türkiye'de farklý bölgelerde bulunan 20 ilde, meslek öðretmenlerine çoklu zekâ kuramýný anlatacak seminerler düzenlenecek. Bu seminerlerde meslek öðretmenlerine projemizi, çoklu zekâ kuramý ve çoklu zekâ kuramýna uygun öðretim teknikleri anlatýlarak öðretmen arkadaþlarýmýzýn önerileri alýnacak. Kendilerine broþürler daðýtýlacak. Seminer çalýþmalarýnýn Ekim ve Kasým ayý içerisinde yapýlmasý plânlanýyor. M esleki Eðitimde Sekiz Renk isimli AB Leonardo da Vinci Yenilik Transferi projemizin üçüncü toplantýsýný Mayýs ayýnýn 26 ile 29'u arasýnda Bulgaristan'ýn Varna þehrinde gerçekleþtirdik. Toplantýya proje yürütücüsü olan okulumuz Sakarya Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinden okul müdürü Ahmet Özer, Elektrik-Elektronik Teknolojileri Alaný öðretmenleri Cem Sertel, Mustafa Kýlýnç, Sadullah Güneþ, Ýngilizce öðretmeni M.Sancar Þengezer, Makine Teknolojileri Alaný öðretmeni Kenan Karan, Metal Teknolojileri Alaný öðretmeni Ali Çelik, Psikolojik Danýþman Metin Erkekoðlu katýldý. Bunun yaný sýra Sakarya Ýl Milli Eðitim Müdürlüðünden Ziya Özbek, Sakarya Üniversitesinden H.Basri Gündüz ve Bayram Çetin ve Minerva danýþmanlýk þirketinden Joseph Higgins de yer aldý. Toplantýya Ýrlanda ortaðýmýz olan Waterford Teknoloji Enstitüsünden Prof. Anna Jordon, Prof. Orison Carlile, Prof. Mairin Grant, Richard Moody katýldý. zel otobüs ile sabah saat 8.00 da yola çýktýk. Gümrüklerden geçmek ve molalar dâhil 10 saat sonra Varna'ya geldik. Varna'ya giderken tatil yeri olan Nessebar þehrini gezdik. Buraya keþiþler adasý da denmektedir. Kalesi ve doðal güzelliði ile bizi büyüledi. Daha sonra St. Elena Otel'e gittik. St. Elena Otel þehir merkezinin yaklaþýk 5 km uzaðýnda bir tarafý denize, diðer tarafý da ormana bakan þirin bir otel. Bulgaristan'da ki ilk günümüz proje ortaklarýmýzla yaptýðýmýz toplantý ve okul gezileri ile geçti. Sabah saat 9.00 da otobüsümüz bizleri ve Ýrlandalý ortaklarýmýzý Varna Teknik Üniversitesine getirdi. Okulun kapýsýnda bizleri Michaiel Scopchonov karþýladý. Onun eþliðinde toplantý salonuna gittik. Herkes yerini aldýktan sonra üniversite dekaný bizlere bir konuþma yaptý. Konuþmasýnda Bulgaristan'da bulunmamýzdan dolayý memnun olduklarýný, bu tür çalýþmalarýn artarak devam etmesi gerektiðinden söz etti. Daha sonra Michaiel Scopchonov proje ile ilgili sunumunu gerçekleþtirdi. Çoklu zekâ kuramýna dayalý yapmýþ olduklarý çalýþmalarý anlattý. Kahve molasýnýn ardýndan Proje yürütücüsü okulumuz M.Sancar Þengezer anlatýmý ve sunumu ile yapmýþ olduðumuz çalýþmalar Çoklu zekâ kuramýna uygun hazýrlanan günlük planlar, oluþturulan kitap taslaðý ve hazýrlanan CD detaylandýrýlarak anlatýldý. Ýrlandalý proje ortaklarýmýzda 11.00'e doðru çok güzel iki sunum gerçekleþtirdiler. Kendisi de sanatçý olan Prof.Mairin Grant çoklu zeka kuramýnýn resimde ve deðiþik sanatlarda uygulanýþýndan örnekler verdi. Prof. Orison Carlile farký kültürlerde çoklu zekâ kuramýnýn uygulamalarýndan bahsetti. Katýlýmcýlara bazý etkinliklerle çoklu zekâ kuramýnýn uygulanýþýný gösterdi. Konuyla ilgili tartýþmalar yapýldý ve toplantýmýz sona erdi. Ö Projenin son döneminde ise eðitim kurumlarýndaki yöneticilere çoklu zeka kuramýný tanýtacak kitap ve CD çalýþmasý olacak. Bu kitap ve CD ile, okul yöneticilerine çoklu zeka kuramýný tanýtmanýn yaný sýra, çoklu zeka kuramýna göre okullarýn yapýlandýrýlmasý ve eðitimdeki uygulamalarý konusunda bilgi vermek hedeflenmektedir. Yöneticiler, bu kurama uygun eðitim verecek öðretmenlerin en büyük destekçileri olacaðýiçin, projenin önemli bir hedef kitlesidir. Projenin son çalýþmasý da 4. dergi olacaktýr. 4. dergi yapýlan çalýþmalarý özetleyecek, bunun yaný sýra proje bittikten sonra yapýlmasý düþünülen çalýþmalar hakkýnda bilgi verecektir. 4 5

5 Öðle yemeðimizi Balkan Üniversitesi yemekhanesinde yedikten sonra iki ayrý meslek lisesini gezdik. Yapýlan çalýþmalarla ilgili grubumuza bilgiler verildi. Sýnýflardaki öðrenci sayýsýnýn çok az olduðu (8 öðrenci) gözlemlendi. Öðrencilerin geliþimine yönelik deðiþik etkinliklerin yapýldýðý görüldü. Bir sonraki duraðýmýz Varna Teknik Üniversitesinin Elektronik Laboratuarý oldu. Burada yapýlan çalýþmalar ve araþtýrmalar tanýtýldý. Çok ilgi çekici çalýþmalardý. Proje ortaklarýmýzla akþam yemeðinde buluþmak üzere otele döndük. Bulgar ortaklarýmýzýn bizlere vermiþ olduklarý yemek için saat 20.30'da buluþtuk. Yemek çok keyifliydi. Konuþmalar yapýldý. Okul müdürümüz Ahmet Özer proje ortaklarýmýza hediyeler verdi. Ayrýca Bulgaristan Balkan Üniversitesi rektörü Sayýn Vedat Eryetiþ'e gezimiz süresince her konuda göstermiþ olduðu yardýmlardan dolayý teþekkür etti. Bulgaristan'daki ikinci günümüz kültürel gezilere ayrýlmýþtý. Sabah saat 10.00'da otobüsümüz bizleri alarak Kaliakra (Kaligra) Bulgaristan'ýn doðudaki en uç sýnýrýna, yalçýn kayalýklarýn üzerindeki Kaliakra Kalesi'ne ve ören yerine götürüyor. Burasý benim görebildiðim kadarýyla Bulgaristan'daki en muazzam manzaralardan birisini barýndýrýyor. Öyle yalçýn kayalar var ve büyük dalgalar bu kayalýklarý dövüyor ki, bu dalgalarýn sesi insaný büyülüyor. Öðlen yemeði için Balçik ilçesine geçildi. Deniz kýyýsýna kurulmuþ muhteþem bir tatil kenti. Sahil kenarýna kurulmuþ balýk lokantalarýnýn birinde yemeðimizi yedik. Bir baktýk ki yemek yerken üç saat bir rüya gibi geçmiþ. Oysaki baþka yerleri de gezmeyi düþünüyorduk. Dinlenmek üzere otele doðru yola çýktýk. Akþam yemeðinde yine Bulgar dostlarýmýz ayný lokantada bizlere yemek verdiler. Karþýlýklý konuþmalar yapýldý. Michaiel Scopchonov orada bulunan katýlýmcýlara günün anýsýna hediyeler verdi. Kasým 2009'da Türkiye'de buluþmak üzere Temennilerde bulunuldu. Proje grubu Cuma yurda dönmek üzere St. Elena otelden ayrýldý. Balkan Üniverersitesi rektörü Vedat Eryetiþ bey dönüþ yolumuzu biraz uzatýp eski Osmanlý þehirlerimizden SHUMEN (ÞUMLU) ilini gezdirmek istediðini söyledi. Þumlu'ya giderken yaðmur bizi yalnýz býrakmadý. Þumlu hakkýnda kýsa bir bilgi verecek olursak: Tarihi Þumlu Kalesi Osmanlý döneminde 63'ü þehir merkezinde olmak üzere, tarihi belgelere baktýðýmýzda Þumlu'nun genelinde 229 Osmanlý eseri bulunuyordu. Þehirde Osmanlý'dan bugüne kalan en belirgin mekân 1741 yýlýnda Þerif Halil Paþa tarafýndan yaptýrýlan Tombul Camiidir. Þerif Halil Paþa Camii ve medresesi, Türkçe de sýk kullanýlan bir deyiþ olan Ben sana paþa deðil, adam olamazsýn dedim diyen babayý memnun etmek için yapýlan camidir. Þumlu Saat Kulesi, Mehmet Doducuoðlu tarafýndan yapýlmýþ yýlýndan beri her 15 dakikada bir gong sesi ile Þumlu'yu çýnlatýyor yýlýnda tamir gören tarihî Bedesten 17. yüzyýl Osmanlý eseri. Bedestenin yaný baþýndaki Köprübaþý hamamý 1990' larda terk edilmiþ yýlýnda yapýlan Kalak Camii ve 1851 yýlýnda Rýfat paþa tarafýndan yaptýrýlan Rýfat Paþa Tatar cami ve medresesi hala ibadete açýktýr yýlýnda yapýlan Ravna çeþmesi kurumuþ, oluk ve kürünü parçalanmýþtýr. Þerif Halil Paþa Camii karþýsýnda Erkek Ýmam Hatip Lisesi baþka bir adla Nüvap Okulu bulunur. Þumlu'da þehre hakim bir tepe üzerinde bir Osmanlý eseri vardýr. Geçmiþte zindan olan bu eser bir süre lokanta olarak kullanýlmýþ. Zindanýn karþýsýndaki kale Osmanlý döneminde çok az kullanýlmasýna raðmen yýllýk bir geçmiþe sahiptir. Bu tarihi kentin þehre bakan kalesi, karþý tepedeyse eski rejim tarafýndan yaptýrýlmýþ Bulgarlarýn tarihini anlatan abideler, Madar Atlýsý heykeli ve Tombul Cami gezildi. Öðlen yemeðimizi yedikten sonra Vedat Eryetiþ ve ekibiyle vedalaþtýktan sonra yurda doðru yola koyulduk. Gezinin baþýndan beri bizleri hiç yalnýz býrakmayan Vedat Bey ve ekibine öncelikle teþekkür etmek isterim. Bulgar dostlarýmýzýn sýcak karþýlamalarý ve ilgileri bizleri çok mutlu e t t i. U n u t u l m a z b i r d ö r t g ü n g e ç i r d i k. Arkadaþlýklarýmýz pekiþti. Çok þey öðrendik. Burada adýný anmayý unuttuðumuz dostlarýmýz olabilir. Bu nedenle emeði geçen herkese teþekkür ederiz. Metin ERKEKOÐLU PSÝKOLOJÝK DANIÞMAN 6 7

6 1. Uluslararasi Yaºayan Kuramcýlar Konferansýndaydýk. Okulumuz Sakarya Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, proje kapsamýnda, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinde yapýlan konferansa üç poster bildiriyle katýldý. M ehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nce düzenlenen Birinci Uluslararasý Yaþayan Kuramcýlar Konferansýna konuþmacý olarak katýlan dünyanýn en ünü kuramcýlarýndan, Çoklu Zekâ Kuramýnýn yaratýcýsý ve Mac Arthur ödüllü bilim adamý Howard Gardner, Türkiye'den ve dünyanýn sayýlý üniversitelerinde gelen akademisyenlere Ýnovasyon ve Zekâ, Yaratýcý Sýnýflar, Etkin Öðretme ve Öðrenme ile Çoklu Zekâ Kuramý baþlýklarý adý altýnda 4 ayrý seminer verdi. Birincisi eðitimin bireyselleþmesi, her öðrencinin üzerinde ayrý ayrý yoðunlaþýlmasý. Bu tabiî ancak küçük gruplarda olabilir. Ýkincisi, öðretmenlerin bir þeyi birçok farklý yoldan anlatmasý. Öðretmenler bir konuya farklý açýlardan da yaklaþmalýlar ki daha çok çocuða ulaþsýnlar. Bir uzman bir konu hakkýnda birçok farklý türde düþünebilen insandýr. Ýyi öðretmen olmak da bir þeyi sadece tek yoldan anlatmak deðildir. Prof.Dr.Howard Gardner'ýn 25 yýllýk çalýþmalarýmýn neticesinde vardýðým sonuçlardan biri, Karakter Zekâdan daha önemlidir ifadesi Zekâ ve Yenilik konulu seminerinin sonuç cümlesiydi. 16 ülkeden 20 yabancý bilim adamýnýn Türkiye'den de 490 akademisyenin katýldýðý konferansta, 85 poster bildiri sunuldu. Okulumuzda Meslekî Eðitimde 8 Renk projesi kapsamýnda 3 poster bildiri ile bu çalýþmada yer aldý. MAKÜ konferans ve sergi salonunda gerçekleþtirilen konferansta Gardner, Çoklu Zekâ Kuramý'ný anlattý. Amerikalý psikolog, katýlýmcýlara yeni tespit etmiþ olduðu bilgileri sundu. Gardner, konu anlatýmlarýnýn sonunda akademisyenlerle konular üzerinde fikir alýþveriþinde bulundu ve sorularý yanýtladý. Gardner Çoklu Zekâ Kuramý hakkýnda þu önemli tespiti yaptý. Ben bu teoriyi yazarken, bilimsel bir bakýþ açýsý ile yola çýkmýþtým. Eðitimci olarak deðil. Ama þu an birçok ülkede bu sistem, eðitimde kullanýlýyor. 25 yýl sonunda vurgulamak istediðimi iki nokta var. 8 9 Sakarya Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Yenilik Transferi Proje Gurubu, Mayýs 2009 tarihleri arasýnda Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Sürekli Eðitim Merkezinde gerçekleþen sempozyuma Çoklu Zekâ Uygulamalarý ElektrikElektronik Teknolojisi Alaný Örneði, Çoklu Zekâ Uygulamalarý Makine Teknolojisi Alaný Örneði, Çoklu Zekâ Uygulamalarý Metal Teknolojisi Alaný Örneði baþlýklý üç adet poster bildiri ile katýldý. Okulumuzun daveti üzerine, proje ortaðý Waterford Teknoloji Enstitüsünden Prof. Anne Jordan ve Prof. Orison Carlile Ýrlanda'dan sempozyuma katýldýlar.

7 ÇOKLU ZEKÂ TEORÝSÝNÝN EÐÝTÝM VE ÖÐRETÝMDE KULLANILMASI Ýnsanlarda baskýn olan zekâ bölümlerini ya da farklý bir deyiþle her insanýn kendine özgü kolay öðrendiði öðrenme yolunu kullanarak o insana öðrenmede zorlandýðý pek çok þeyi öðretebiliriz. Daha açýk bir ifadeyle, insanlarýn kendilerine en yakýn gelen, en çok zevk aldýklarý ilgi ve yetenek alanlarýný etkili birer araç olarak kullanarak, onlara farklý alanlarý tanýma ve öðrenme için kapýlar açabiliriz. Örneðin, görsel yaný güçlü, resimler, þekiller yoluyla düþünen, çizmekten zevk alan bir öðrenci için, matematik gibi soyut bir dersi öðrenmede zorlandýðý durumlarda, matematikteki öðrenme sürecini anlamasýný kolaylaþtýrma amacýyla, o öðrencinin görsel yaný bir araç olarak kullanýlabilir. Bu öðrenciye okuduðu problemlerin þekiller ve resimlerini yapma fýrsatý sunulduðunda ya da sayýlar yerine resimler yerleþtirildiðinde ona zor gelen matematik dersine karþý bu öðrencinin tutumlarý da deðiþmeye baþlar. Olumlu duygularýn öðrenme sürecine pozitif katkýlarý olduðu bilimsel gerçeðini kabul ettiðimizde, eðer öðrenciler zevk aldýklarý yollarla çalýþýrlarsa zorlandýklarý alanlarda bile zevkle çalýþýp kolaylýkla öðrenebileceklerdir. Örneðin müziksel zekâsý güçlü olan bir öðrencinin müziksel zekâsý, tarih dersindeki bilgileri öðrenmede bir araç olarak kullanýlabilir. Öðrencilerin öðrendikleri bilgileri dörtlüklere dönüþtürmelerini ve onlardan bir þarký hazýrlamalarýný istediðimizde, bu iþi zevkle yapacaklar, kendi hazýrladýklarý þarkýlarý unutmayacaklarý için, þarkýnýn sözlerindeki bilgileri de bu yolla öðrenmiþ olacaklardýr. Ýnsanlarýn zevkli çalýþtýklarý bilim alanlarýnýn diðer bilim alanlarýnda kullanýmý ile pek çok alanda çalýþmak ve öðrenmek kolaylaþabilir. Sonuç olarak þunu söyleyebiliriz ki eðitim-öðretim programlarýnda disiplinler arasý geçiþlerin hýzlanmasý öðretim araçlarýnýn zenginleþtirilmesi ile öðrenme ortamlarý farklý kiþisel özellikler gösteren öðrenciler için zevkli ve eðlenceli hale gelirken öðrenme oraný da yükseltilebilir, eðitim öðretimin etkinliði arttýrýlabilir. Çoklu zekâ teorisinin sýnýflarda öðrenme ortamlarýnda kullanýlmasýyla beynin hem sað hem de sol lobu aktif hale getirilir. Bunun sonucu da insan beyninin kullaným yüzdeliði artar. Beynin aktif olarak kullanýldýðý ortamlarda öðrenciler, yüksek düþünme becerileri geliþtirir, öðrencilerin hayal güçleri zenginleþir ve öðrenme etkinliði artar. Çoklu zekâ teorisinin eðitim ve öðretim ortamlarýnda kullanýlmasý 21. yüzyýlda toplumsal geliþmeler için bir baþlangýçtýr. Çünkü çoklu zekâ teorisi, kiþisel farklýlýklarýn geliþtirilmesi için önemli bir araçtýr Her bir zekâ kendine özgü eðitim ve öðretim araçlarýna, tekniklerine sahiptir. E ð i t i m v e ö ð r e t i m p r o g r a m l a r ý n ý n oluþturulmasýnda ve zenginleþtirilmesinde çoklu zekâlarýn her birinin kendine özgü teknikleri kullanýlabilir. Çoklu Zekâ Teorisi, kiþisel geliþim alanýnda ortaya atýlmýþ en önemli teoridir. Teorinin özü yaþam boyu geliþimi ve öðrenmeyi içerir. S e k i z f a r k l ý ö ð r e n m e y o l u n u sýnýflarýmýzda etkin olarak kullandýðýmýzda yaþamýn daha ilk yýllarýnda öðrencilerimize t ü m z e k â l a r ý n ý g e l i þ t i r e b i l e c e k l e r i v e r i m l i ö ð r e n m e ortamlarý oluþtururken, sýnýflarýmýzdaki öðrenme oranýný da maksimuma ç ý k a r m a y o l u n d a önemli bir adým atmýþ oluruz. Farklý öðrenme yollarýnýn sunulduðu, zevkli ve heyecanlý ö ð r e n m e deneyimlerinin oluþtuðu ortamlar, öðrenciler için kuþkusuz eðitim ve öðretim için en verimli geliþim ortamlarýdýr. Deðiþik öðrenme yollarýnýn, düþünmeye dayalý etkinliklerin yer a l d ý ð ý d e r s l e r d e, öðrencilere beyinlerini aktif olarak kullanma fýrsatý verilir. Ezbere dayalý, kuru bilgiler yerine öðrenciler öðrenme sürecinin içine alýnýrlar ve öðrenmede aktiftirler. Aktif öðrenme ortamlarýnda yaþayarak öðrenme sonucu, öðrendikleri bilgileri gerçek yaþamda etkili bir biçimde nerelerde nasýl kullanacaklarýný öðrenirler. Çoklu Zekâ Teorisinin eðitim ve öðretimde uygulanmasýyla gelecek adýna pek çok hedeflere de kendiliðinden ulaþýlacaktýr. Prof. GARDNER' ýn çoklu zekâ teorisini ortaya atmasý ile en büyük hedefi "öðrenen toplumlarýn" oluþturulmasýdýr. Çünkü teoriye göre, yaþam boyu geliþim ve öðrenme heyecaný taþýyan çocuklar küçük yaþtan itibaren eðitim ve öðrenmeye karþý olumlu duygularla yetiþirken, beyinlerini maksimum þekilde aktif olarak kullanabilirler, öðrendikleri bilgileri sorgularlar, eleþtirirler, ön yargýlarý, kalýplarý bir kenara býrakarak düþünürler ve düþündükleri ile gerçek yaþam arasýnda köprüler oluþtururlar. Çoklu Zekâ Teorisinin uygulandýðý sýnýflarda okul, duvarlarýn dýþýna gerçek yaþama taþýnýr. Öðrencilere bir yandan öðrenme potansiyellerini yükseltme fýrsatý s u n u l u r k e n, b i r yandan da kendini t a n ý m a, k e n d i n e güven, etkili iletiþim kurma gibi kiþisel ve s o s y a l p e k ç o k alanda da geliþim için destek verilir. Ç o k l u Z e k â Teorisinin eðitim ve öðretimde kullanýmý ile kiþiler arasý bireysel farklýlýklara deðer v e r i l i r v e b u farklýlýklarýn geliþimi i ç i n o r t a m l a r oluþturulur. "Eðitim ve öðretimin amacý, tekdüze beyinler yerine farklýlýklarý arttýrmaktýr.» Çoklu Zekâ Teorisinin eðitim ve öðretimde kullanýmý, sýnýflarda farklý öðrenme tekniklerinin hazýrlanmasý ile her öðrenciye eþit öðrenme fýrsatý verilir. Bunun sonucu da öðrenme güçlükleri yerine öðrenme farklýlýklarý üzerine konuþulur. Çoklu Zekâ Teorisi dünya eðitim tarihinde tekdüze eðitim yöntemlerinden kurtuluþun çýkýþ noktasýdýr. Kaynak :

8 ? ÇOKLU ZEKA ALANLARININ GELÝÞÝMÝNÝ ETKÝLEYEN FAKTÖRLER Çoklu zekâ teorisinin savunduðu en önemli etkenlerden birisi, bütün insanlarýn göreceli olarak bütün zekâ alanlarýný y e t e r l i b i r u z m a n l ý k d ü z e y i n d e geliþtirebilme yeteneðine sahip olduðudur. Çoklu zekâda kiþiye güçlü veya zayýf z e k â s ý g i b i t a n ý m l a m a y a p m a k sakýncalýdýr. Çünkü, bir insanýn zayýf zekâsý diye ölçülen zekâsý, eðer onu geliþtirme fýrsatý tanýnýrsa, belli bir süre sonra o kiþinin en güçlü zekâsý haline gelebilir. Biyolojik Nitelik, Bu kategori, bir bireyin genetiksel ve kalýtýmsal olarak taþýdýðý izler ile bu b i r e y i n b e y n i n d e doðumdan önce, doðum sýrasýnda veya doðumdan sonra meydana gelen t a h r i p l e r i k a p s a r. Örneðin, eðer bir anne gebelik esnasýnda içki, s i g a r a, v e y a ç e þ i t l i uyuþturucu maddeleri kullanmakta ise, bu durum muhtemelen daha c e n i n h a l i n d e k i çocuðunun hassas bir þekilde geliþen sinir sistemini de tahrip etmiþ ve onun ileride tamir edilemez bir þekilde beynini zedelemiþ olacaktýr. Dolayýsýyla, bazý çocuklar daha doðuþtan itibaren kendi zekâ alanlarýný geliþtirmede çeþitli engellerle karþý karþýya kalabilmektedirler. Kiþisel hayat hikâyesi, Bu kategori, bir bireyin çeþitli zekâ alanlarýnýn geliþimini hem olumlu hem de olumsuz yönde etkileyen e b e v e y n l e r i, a r k a d a þ l a r ý, öðretmenleri ve diðer insanlarla olan bütün i l i þ k i l e r i n i n, e t k i l e þ i m l e r i n i n v e tecrübelerinin doðasýný kapsar. Örneðin, Eðer bir bireyin ebeveynleri bir viyola, bir piyona veya benzeri müziksel enstrümaný a l a m a y a c a k k a d a r yoksul ise, bu bireyin müziksel-ritmik zekâsýnýn geliþmesi de geri kalabilir. Eðer bir bireyin ebeveynleri çocuðunun ressam olma arzusuna karþý çýkýp onun bir hukukçu olmasýný istemiþlerse, geliþimini engelleme pahasýna onun sözel-dil zekâ alanýnýn geliþimine zemin hazýrlamýþlardýr. Eðer bir birey geniþ bir aile ortamýnda doðmuþ, büyürken ailesine yardým etmek için çalýþmak zorunda kalmýþ ve kendisi de bir yetiþkin olarak halihazýrda geniþ bir aile yapýsýna sahip ise, muhtemelen bu birey özel hayatýnda belli kiþisel amaçlarýný, ideallerini veya hayallerini gerçekleþtirmek(yani, içsel zekâ alanýný g e l i þ t i r m e k ) i ç i n d e f a z l a z a m a n bulamamýþtýr. Eðer bir birey kýrsal kesimde b ü y ü k b i r ç i f t l i k t e d o ð u p büyüdüyse, muhtemelen bu birey büyük bir þehrin merkezinde doðup büyüyen baþka bir bireye kýyasla doðacý zekâ alanýný geliþtirmek için daha çok fýrsata sahip olmuþtur. Tarihsel ve kültürel özgeçmiþ, Bu kategori, bir bireyin doðduðu ve büyüdüðü yer ve zamanla birlikte bu bireyin doðumdan sonra içinde y a þ a d ý ð ý t o p l u m u n ç e þ i t l i boyutlarýndaki ve kültürel geliþim ve deðiþimlerin doðasýný kapsar. Örneðin, eðer bir birey öðretim p r o g r a m ý d ý þ ý n d a k i s o s y a l etkinliklerin maddî ve manevî olarak desteklendiði bir dönemde öðrenci olarak tiyatroya karþý doðal bir ilgi duyduysa, muhtemelen bu bireyin sosyal ve bedensel zekâ alanlarýnýn geliþimi de ayný fýrsatý b u l a m a y a n b a þ k a b i r b i r e y e k ý y a s l a d a h a i y i b i r d ü z e y d e o l m u þ t u r. Kristalleþtirici veya felce uðratýcý deneyimler, Bir bireyin çoklu zekâ alanlarýnýn geliþiminde "kristalleþtirici deneyimler" ve "felce uðratýcý deneyimler" olmak üzere iki anahtar süreçten söz etmek mümkündür. Kristalleþtirici deneyimler, bir bireyin yeteneklerinin ve potansiyellerinin geliþiminde "dönüm noktalarý" sayýlabilecek tecrübeleri içerirler. Bu olaylar, birey hayatýnýn herhangi bir döneminde olabileceði gibi daha ziyade bireyin çocukluk döneminde vuku bulurlar. Nitekim, dahi olarak bilinen ve kabul edilen dünyadaki bir çok kimselerin hayat hikâyeleri incelendiðinde birtakým basit deneyimlerin bile onlarýn çalýþmalarýný veya performanslarýný ne kadar çok esinlendiði görülecektir. Örneðin, Albert Einstein için bu deneyim, beþ yaþýnda iken babasýnýn ona hediye ettiði basit bir manyetik pusula sonucundadýr. Einstein'a göre, bu yaþantýsý onda içinde yaþadýðýmýz evrenin gizemlerine karþý büyük miktarda merak ve keþif isteði uyandýrmýþtý. Gerçekte, bu deneyim Einstein'ýn uyuyan dehasýný harekete geçirdi ve onu yirminci yüzyýl düþünce dünyasýnýn önemli bir figürü haline getirecek buluþlar yolculuðuna baþlattý. Öte yandan, felce uðratýcý deneyimler, kristalleþtirici deneyimlerin aksine bir bireyde varolan zekâ potansiyellerini söndüren, körelten veya yok eden tecrübeleri içerirler. Felce uðratýcý deneyimler, genellikle bir bireyin belli bir zekâ alanýnýn saðlýklý geliþmesini engelleyen utanma, aþaðýlanma, suçluluk duygusu, korku ve kýzgýnlýk gibi olumsuz duygularla doludur. Örneðin, son sanatsal kreasyonunu bir þeyi baþarmýþ olmanýn verdiði büyük bir heyecan ve coþku ile öðretmenine göstermeye çalýþan bir öðrenciyi eðer öðretmen onu sýnýf arkadaþlarý önünde aþaðýlar ve küçük düþürürse, muhtemelen bu öðretmen o öðrencinin görsel-uzaysal zekâ alanýnýn geliþiminin sona ermesine de damgasýný vurmuþ olur

9 Ayný þekilde, bir müzik enstrümanýný daha çok küçük yaþlarda öðrenmeye çabalamakta iken ebeveynlerinden birinin sürekli olarak "gürültü yapmayý kes!" tepkisiyle karþýlaþan bir çocuðun asla bir daha herhangi bir müzik enstrümanýnýn yanýna dahi yaklaþmayacaðýný tasavvur etmek de çok zor olmasa gerek. Bütün bu faktörlerin etkileþimini Mozart'ýn hayat hikâyesinde görebilmek mümkündür. Hiç þüphesiz ki, Mozart hayata güçlü bir biyolojik yetenekle geldi. Ayný zamanda, Mozart müziksel zekâ alaný güçlü olan bireylerin oluþturduðu bir aile ortamýnda doðdu ve büyüdü. Nitekim, Mozart'ýn babasý oðlunun müziksel zekâ alanýndaki geliþimini desteklemek için kendi kariyerini hiçe sayarak sona erdiren baþarýlý bir besteciydi. Ayrýca, Mozart zamanýn Avrupa'sýnda müzik dahil bütün sanatsal faaliyetlerin, performanslarýn veya eserlerin maddî ve manevî olarak her yönden desteklendiði bir dönemde yaþadý. Dolayýsýyla, Mozart'ýn bir yetiþkin olarak müziksel dehalýðý hem biyolojik, hem ailevî, hem de toplumsal etkenlerin bir bileþkesi ile doruða ulaþtý. Ancak, eðer Mozart tamamýyla "müziksel özürlü" olan veya müziðin bir þeytan iþi olarak algýlandýðý bir aile ortamýnda doðup büyüseydi, acaba sonuç ne olacaktý? Muhtemelen, Mozart'ýn biyolojik yeteneðine karþý çýkan güçler yüzünden onun müziksel dâhiliði bu derece yüksek bir düzeye asla eriþemeyecekti. Bu baðlamda, çoklu zekâ teorisi, bir bireyin çeþitli zekâ alanlarýnýn geliþiminde en az "kalýtým" kadar (hatta bazen kalýtýmdan da daha çok) bireyin içinde yaþadýðý ekolojik ve kültürel "çevre"nin önemli bir rol oynadýðýný savunmaktadýr. Kaynak : ÇOKLU ZEKA AÝLELERE KONUSUNDA ÖNERÝLER Çocuðu olan insanlara hayattaki en deðerli varlýðýnýz nedir? diye bir soru sorduðumuzda alacaðýmýz cevap genellikle çocuklarým olacaktýr. Gerçekten de biz anne- babalar için çocuklarýmýz bizim en deðerli varlýklarýmýzdýr. Çocuk doðana kadar anne babanýn en büyük isteði bebeðin saðlýklý doðmasýdýr. Eðer bebek saðlýklý doðarsa anne baba içinden derin bir oh çeker. Birkaç sene sonra anne babalarýn ikinci odak noktasý çocuðun zekâ seviyesi olur. Ne Fatma UYGUL de olsa yüksek bir zekâya sahip çocuklar anne-babalar için bir övünç kaynaðýdýr. Herkese nasip olmayan ayrýcalýklý bir özelliktir Psikolojik Danýþman bu. Tam bu noktada bütün anne-babalarýn içini ferahlatacak, çocuðunu farklý bir gözle deðerlendirecek yeni bir kuramdan bahsetmek istiyorum. Çoklu Zekâ Kuramý denilen bu kuramla birlikte klâsik zekâ anlayýþý ve zekâ testleri artýk tarihe karýþtý. Bu kurama göre insanlarda sekiz tip zekâ çeþidi bulunmaktadýr. Bunlar; * Dilsel/Sözel Zekâ * Matematiksel/Mantýksal Zekâ * Görsel/Uzamsal Zekâ * Bedensel/ Kinestetik Zekâ * Müziksel/Ritmik Zekâ * Sosyal/Kiþilerarasý Zekâ * Kiþiye Dönük/Ýçsel Zekâ * Doðacý Zekâ Çoklu Zekâ Kuramýnýn kurucusu Gardner'a göre bütün çocuklar bu zekâ türlerine çeþitli düzeylerde sahip olarak doðarlar. Bunlardan bazýlarýna daha çok eðilimleri olabilir. Çocuðun eðilimli olduðu zekâ alanýndan hareketle zayýf olduðu zekâ alanlarý da geliþtirilebilir ve böylece öðrenme daha zevkli bir süreç haline getirilebilir. Peki, çocuklarýmýzýn zekâ alanlarýný nasýl tespit edebiliriz? Bunu anlamanýn en güzel yolu çocuklarýmýzý gözlemlemektir. Çocuklarýn keþfedebilecekleri zengin uyarýcýlarýn olduðu çevresel koþullarýn d ü z e n l e n m e s i i ç i n h e r f ý r s a t ý deðerlendirmeliyiz. Her çocuk kendisine sunulan olanaklarla, kendi içinde özel bir geliþim sürecine sahiptir. Zengin bir öðrenme ortamýnda bulunan çocuklar, böylece kendilerini daha iyi tanýyýp kendilerine olan güveni de artýrmýþ olacaklardýr

10 Çocukta baskýn olan zekâ alaný erken yaþta belirlenir ve buna uygun etkinlikler yapýlýrsa zekânýn iþlevselleþmesi ve geliþimi de hýzlanýr. Çünkü önemli olan ne kadar zeki olduklarý deðil, hangi konuda zeki olduklarýdýr. Ç o c u k l a r a, u y g u n k o þ u l l a r hazýrlandýðýnda ve yeteneklerini sýnama fýrsatý verildiðinde gerçek zekâlarý kuþkusuz ortaya çýkacaktýr. Çevremizdeki birçok çocuk zekâsý fark edilemediði için ya silinip gitmekte ya da yanlýþ tercihler sonucu mutsuz olmaktadýr. Biz anne- babalarýn en önemli görevlerinden biri de çocuðumuzun bu þekilde yok olup gitmesine engel olmaktýr. Çünkü artýk biliyoruz ki kiþilerin zekâsý parmak izi kadar eþsizdir. Durum böyleyken birçok anne baba ya hayallerindeki mesleði ya da olmak isteyip de olamadýðý mesleði çocuða empoze etmeye çalýþýr. Bazý anne babalar da çocuklarýný, iyi para kazanabilecekleri ve iþ bulma olanaðý yüksek olan mesleklere yönlendirmeye çalýþýrlar. Örneðin çocuðun fen ve matematik zekâsý yüksektir. Anne baba çocuðun mühendis ya da doktor olmasýný ister, fakat çocuk güzel sanatlarý seçmek ister. Bu tip durumlarda genelde anne baba kazanýr ve çocuðu sevmediði bir iþi yapmak zorunda býrakýrlar. Ýnsanýn sevmediði bir iþte çalýþmasý bütün yaþamýný olumsuz etkileyebilecek bir durumdur. Kiþi ömür boyu mutsuz olabilir. Bundan önceki yýllarda çocuðun akademik zekâsý öne çýkarsa, çocuk zeki sayýlýrdý.öðretmenler bile akademik baþarýsý yüksek olan çocuklarý genelde matematik ve fen alanlarýný tercih etmeye yönlendirirdi. Çocuklarýn birçoðu farklý mesleklere ilgi duyduðu halde öðretmenini kýramadýðý ya da onlar her þeyin doðrusunu bilir düþüncesiyle öðretmenlerinin dediði bölümleri seçerdi. Þimdilerde çoklu zekâ kuramý ile bu anlayýþ yerini yeni bir sürece býraktý. Öðrenciler IQ larýna göre yapýlan testlere göre deðil, çeþitli envanterlerle ölçülen ilgilerine göre orta öðretime ve buradaki alan ve bölümlere yönlendirilmektedir. Bu süreçte anne babalara ve öðretmenlere düþen görevse, onlarýn ilgi ve yeteneklerini belirlemesine yardýmcý olmak ve çocuðun kendisi ile ilgili farkýndalýðýný artmaktýr. KÜÇÜK DEÐÝÞÝMLER enileþim (inovasyon) çaðýmýzýn önemli kavramlarýndan biri oldu. Olaylara farklý yaklaþým, deðiþik bakýþ açýlarý ve yaratýcý Metin ERKEKOÐLU Yfikirler her alanda kendini göstermektedir. Öðretim süreçlerindeki hýzlý deðiþim, ülkelerin eðitim Psikolojik Danýþman sistemlerini yeniden yapýlandýrmayý zorunlu hale getirdi. Ülkemiz geç kalmakla birlikte bu deðiþim sürecinden geçmektedir. Milli Eðitim Bakanlýðýmýz öðretim yýlýnda, ilköðretim programlarýný yenileþtirerek çalýþmalara baþlanmýþtýr. Ancak lise düzeyinde bu çalýþmalar hala devam etmektedir. Avrupa nüfusu hýzla yaþlanmaktadýr. Buna karþýn ülkemizin genç nüfus oraný hayli yüksek. Genç nüfus oranýmýzýn yüksek olmasý tek baþýna yeterli deðil. Gençlerimize iyi bir eðitim vermemiz gerekiyor. Eðitilmiþ genç insanlara Avrupa'nýn çok ihtiyacý var. Türkiye'nin Kapýsýndaki Fýrsat: 2025'e Doðru Nüfus, Eðitim ve Yeni Açýlýmlar baþlýklý araþtýrmasýnda Dr. Can Fuat Gürlesel þu tespitlerde bulunmaktadýr: Geride Kalmanýn Avantajý Demografik süreç olarak Türkiye, Avrupa'nýn 50 yýl gerisinden gelmektedir. Türkiye'de de nüfus artýþ hýzý yavaþlamaktadýr. Buna raðmen Türkiye, genç ve yetiþkin nüfusu ile Avrupa'nýn yaþlanan ve azalan nüfusunun yarattýðý olumsuz açýklarý önümüzdeki 50 yýl boyunca karþýlayacak konumdadýr. Bu olanaðýn kullanýlmasý için eðitimde kaliteyi yükseltecek politikalar üretmek ve planlamalar yapmak þarttýr. Türkiye ve Avrupa'nýn demografik öngörülerinin karþýlaþtýrýlmasý sonucunda yedi temel bulgu elde edilmektedir: Avrupa'nýn can simidi: Türkiye, Avrupa kýtasýnýn demografik açýdan yaþanýlan sürecin Olumsuz sonuçlarýný kapatabilecek tek ülkedir. Türkiye 50 yýl boyunca Avrupa kýtasýnýn i htiyacýný karþýlayabilecektir. Genç nüfus göçü: Avrupa kýtasýnda nüfusun net yenilenmeye ihtiyacý vardýr. Bu da ancak dýþarýdan genç nüfus göçü ile olacaktýr. Bu seçenek için Türkiye yine tek potansiyel bölge ülkesidir. Eðitimli iþgücü: AB'de yaþ çalýþma nüfusu 25 yýlda 165,2 milyondan 136,3 milyona gerilerken, Türkiye'de 26,5 milyondan 33,7 milyona çýkacaktýr. Türkiye iyi eðitimli, katma deðer yaratma gücü yüksek, birikimli iþgücü ile Avrupa'nýn bu ihtiyacýný karþýlayabilecektir. Sosyal güvenlik sistemlerine katký: AB'de hýzlý yaþlanma ve çalýþan nüfustaki gerilemeye baðlý olarak sosyal güvenlik sistemlerindeki risk artmaktadýr. Potansiyel katký oranýný yükseltmek için çalýþýlan sayýsý artýrýlmalýdýr. Türkiye bu konuda da Avrupa'nýn iþgücü piyasasýna ve sosyal güvenlik sistemine katký saðlayabilecektir

11 Avrupa'nýn güvenliðine katký: Genç nüfusun azalmasý, Avrupa'nýn güvenlik kurumlarý ve güvenliði için risk oluþturmaktadýr. Türkiye bu açýdan da genç ve aktif nüfusu ile Avrupa'nýn güvenliðine katký saðlayacak konumdadýr. etkinlikler oluþturdular. Öðretmenler arasýnda birlikte çalýþma ve ortak iþ yapma becerisi arttý. Bu da bize gösteriyor ki iyi þeyler yapýldýðýnda insanlar sahip çýkmaya baþlýyorlar. Projemizin bu noktaya gelmesi bizleri mutlu etmektedir. Ýrlanda'ya yapýlan gezinin bambaþka bir anlamý var. Arkadaþlarýmýz bire bir gözlem yapma fýrsatý buldular. Uygulanan çoklu zekâ kuramý ile ilgili çalýþmalarý yerinde görmek ve uygulamacýlarla tanýþmak öðrenilenlerin üzerine çok þey katmýþtýr. Çoklu zekâ kuramý ile ilgili çalýþmamýz ülke genelinde de ses getirmiþtir. Birçok okul bizleri arayýp bilgi almaya çalýþmaktadýr. Elimizdeki bilgileri diðer okullarla paylaþmakta, proje yapmalarý için teþvik etmekteyiz. Birçok sivil toplum örgütü onlar adýna proje yapmamýzý Söz konusu araþtýrmadan da anlaþýlabileceði gibi eðitim politikalarýmýzý bu doðrultuda belirlemeliyiz. Eðitim kalitemizi artýrmalý, her bireyin azami ölçüde geliþimine katkýda bulunmalýyýz. Bu nedenle Çoklu Zekâ Kuramý gibi insaný ön plana alan bilimsel yaklaþýmlara yer verilmelidir. Okul bazýnda yürütmekte olduðumuz Mesleki Eðitimde Sekiz önermektedir. Bu hususla ilgili çalýþmalarýmýz devam etmektedir. Proje ortaklarýmýza yaptýðýmýz ziyaretler sonucunda yapýlanlarý karþýlaþtýrma fýrsatý doðmaktadýr. Bu gezilerin önemi kendimizi geliþtirme açýsýndan da çok büyüktür. Sessiz ortaklarýmýzdan Balkan Koleji adeta uygulama okulu olarak çalýþmakta, yaptýðýmýz ziyaretlerle bilgi alýþveriþinde bulunmaktayýz. Konuyla ilgili çalýþmalar, dergilerimiz aracýlýðýyla Türkiye'nin tüm mesleki eðitim kurumlarýna gönderilmekte Küçük deðiþimlerin daha büyük deðiþimlere yol açtýðýný bizler yaþayarak öðrendik. Her alanda projeler üretmeliyiz. Ülkemizde deðiþimi anacak böyle saðlayabiliriz. Birlikte çalýþmayý, ekip olmayý ve egolarýmýza yenilmemeyi becerebilirsek; baþarýyý yakalayacaðýmýzdan hiç kimsenin kuþkusu olmasýn. Renk adlý projemiz bu yönde yapýlmýþ çalýþmalarýmýzdan biridir. Mesleki eðitimde sekiz r e n k ka p s a m ý n d a y a p m ý þ o l d u ð u m u z ç a l ý þ m a l a r, okulumuzda umduðumuzdan fazla ilgi görmeye baþladý. Öðretmen arkadaþlar farkýnda olmadan konuþma ve uygulamalarýnda çoklu zekâ kuramý kavramlarýný kullanýr oldular. Ders planlarý þekil ve içerik olarak deðiþti. Ders öðretmenleri konularýný anlatýrken her zekâ alanýna hitap edebilecek 18 19

12 KURAM VE UYGULAMADA EÐÝTÝM YÖNETÝMÝ Prof. Dr. Mustafa Zülküf ALTAN Howard Gardner tarafýndan 1983 yýlýnda yayýnlanan ve büyük yankýlar uyandýran Frames of Mind (Düþüncenin çerçeveleri) ile baþlayan ve ayný yazarýn 1993 yýlýnda yayýnladýðý Multiple Intelligences (Çoklu Zeka) ile doruða ulaþan ve eðitimcilerin dikkatini çekerek hýzla yayýlan bu kuram, zeka ile ilgili geleneksel düþünceleri temelden deðiþtirmeyi baþararak, geleneksel eðitim sisteminin saltanatýna son vermeye yönelik pek çok projenin de hayata geçirilmesine sebep olmuþtur. Bu makale, hemen her alana uygulanmasý ile ilgili makaleler, kitaplar yayýnlanan, tebliðler sunulan, deðerlendirme sistemleri oluþturulan, projeler yürütülen, hatta bu kuram doðrultusunda programlar geliþtirilip öðretim yapýlan, ancak ülkemizde þu ana kadar pek konuþulmayan, Çoklu Zeka Kuramýný tanýtmayý amaçlamaktadýr. Giriþ Hepimiz uzun yýllardan beri "Çocuklarýn, bilgi, beceri ve kabiliyetleri doðrultusunda eðitilmeleri gerekir diye hep duymuþuzdur. Hatta pek çok yetkili, eðitim sistemimizin bu yönde deðiþtirilmesi gerektiðini vurgulamýþtýr ve vurgulamaya devam etmektedirler. Maalesef bu düþünce hiç bir zaman gerçekleþemediði gibi bunun nasýl gerçekleþtirilebileceði de hiç anlatýlmamýþtýr. Eðitim sistemimiz ve sýnav sistemleri hala eskiden olduðu gibi devam etmekte ve hep ayni kriterler göz önünde tutulmaktadýr. Ýlkokuldan baþlayan ve doktora seviyesine kadar uzanan bir süreçte deðerlendirmenin hep ayni tür yeterlilikler üzerinde yapýldýðý (sayýsal/sözel) bir sistemle boðuþup durmaktayýz. Bu durum sadece bizim ülkemize özgü müdür? Hayýr, hemen her ülke; en geliþmiþinden, en az geliþmiþine kadar ayný durumla karþý karþýyadýr. Ancak nüfusun hýzla arttýðý, nüfusun büyük çoðunluðunu 25 yas ve altý insanlarýn oluþturduðu, üniversiteye girmenin aslanýn aðzýnda olduðu, üniversiteye girmenin olmazsa olmaz bir hale getirildiði, hatta giderek yüksek lisans eðitiminin ayný duruma dönüþtürüldüðü, öðrencilerin ilkokuldan doktora seviyesine kadar ayný tür eðitim þekliyle, hatta ayný tür alýþtýrmalarla zamanlarýnýn heba edildiði, giderek artan bir oranda üniversite mezunu issizlerin olduðu ülkemizde, durumun vahametini diðer ülkelerle kýyaslamanýn pek de âdil olacaðýný düþünmemekteyim. Bu yazýnýn temelini teþkil eden ve A.B.D.'de 80'li yýllarýn baþýnda ortaya atýlan Multiple Intelligences (Çoklu Zeka) Kuramý, beklenilenin aksine psikoloji camiasýndan çok, eðitimcilerin dikkatini çekmiþ ve hýzla yayýlan bu kuram, geleneksel eðitim sisteminin yerini almaya yönelik pek çok projenin hayata geçirilmesine sebep olmuþtur. Aslýnda ilk kez okunduðunda insana hiç de yabancý gelmeyen bu kuramýn içeriði; geçmiþte sistemli bir þekilde ele alýnmadýðýndan ve bu konu ile ilgili kapsamlý yayýnlar yapýlmadýðýndan günümüzde karsýlaþtýðý ilgiyi görmemiþtir. Filozof Nelson Goodman,1967 yýlýnda Harvard Graduate School of Education'da (Harvard Eðitim Bilimleri Enstitüsü) yaygýn bir þekilde bilinen sözel ve mantýksal sembol sistemlerinin diðer açýklayýcý ve iletiþimsel sistemlere nispeten, önceliklere sahip olduðu fikrine karþý koymak maksadýyla, Project Zero (Proje Sýfýr) adli bir proje baþlattý. Çoklu Zeka Kuramý'nýn ortaya çýkýþý, Howard Gardner'in 1979 yýlýnda bu projeye "The Nature and Realization of Human Potential" (Ýnsan Potansiyelinin Doðasý ve Ortaya Çýkarýlmasý) konusunu çalýþmak üzere bir grup araþtýrmacýya katýlmasýyla baslar. Howard Gardner'in 1983 yýlýnda yayýnladýðý ve büyük yankýlar uyandýran Frames of Mind (Düþüncenin Çerçeveleri) ile baþlayan ve 1993 yýlýnda yayýnlanan Multiple Intelligences (Çoklu Zeka) ile doruða ulaþan bu kuram ile ilgili artýk hemen her alana uygulanmasý ile ilgili makaleler, kitaplar yayýnlanmakta, tebliðler sunulmakta, aþaðýda da izah edeceðim gibi, bu kuram doðrultusunda testler oluþturulmakta, okullarda projeler yürütülmekte hatta bu kuram doðrultusunda programlar geliþtirilip, öðretim yapýlmaktadýr. Ülkemizde su ana kadar, takip edebildiðim kadarýyla, bu konu hakkýnda pek bir þey üretilmemiþ ve eðitimcileri derinden etkileyen bu kuram, hak ettiði ilgiyi maalesef görmemiþtir. Bu bakýmdan, bu makalenin asil amacý Çoklu zekâ Kuramý'ný ve eðitim alanýndaki uygulamalarýný tanýtmak ve ileride bu konu hakkýnda yazýlacak makalelere ýþýk tutarak baþlangýç teþkil etmektir. Zekâ Testleri Gardner'in (1993) bahsettiði gibi, her þey Alfred Binet isimli Fransýz bir psikologdan, Paris okullarýnýn ilk yýllarýnda hangi çocuklarýn baþarýlý, hangilerinin baþarýsýz olacaðýný tespit edecek bir tür aygýtýn geliþtirmesinin istenmesiyle baslar. Binet baþarýlý olur ve hepimizin bildiði IQ (Intelligence Quotient) yani zekâ testi ortaya çýkar. Bu test daha sonralarý A.B.D.'ye ve diðer ülkelere ulaþýr. Günümüze kadar milyonlarca insan üzerinde uygulanan bu test psikologlarýn en büyük baþarýlarýndan biri olarak görülür. Öyle ki, insanlar artýk sayýlardan konuþur hale gelmiþtir. Benim zekâ seviyem 140, seninki kaç? gibi. Hafta sonu gazetelerinde çýkan pratik zekâ testlerinden tutun, çocuðun normal zekâya sahip olup olmadýðýný ölçen testlere, çok karmaþýk ve üniversitelere ve kolejlere girmek için alýnmasý zorunlu olan zekâ testlerine kadar pek çok türü üretildi. Çocuklarýn bir kýsmý zekâ seviyeleri yeterli düzeyde olmadýðý için bazý programlara ve okullara alýnmadý, hem çocuklar hem de aileler periþan oldu. Zekâ testlerinde, üzerinde en çok durulan sözel ve sayýsal yeterlilikler, eðitim sisteminin temelini teþkil etti ve programlar, hazýrlanan testler hep bu iki yeterlilik üzerine oluþturuldu

13 Coklu Zekâ (Multiple Intelligences) Howard Gardner "Frames of Mind" adlý eserini ortaya çýkarýrken, çocuklar ve beyin tahribatýna uðramýþ yetiþkinler üzerinde yaptýðý çalýþmalar sýrasýnda kafasýnda oluþan bazý sorularý cevaplamak üzere yola çýkar. Her insanýn farklý yeteneklere sahip olduðu herkes tarafýndan bilindiðinden, yazar teorisinde daha çarpýcý ve dikkat çekici bir terim olan zekâyý kullanýr ve bilinçli olarak birbirinden baðýmsýz olan; Müzik zekâsýndan, Kendini Tanýma ve Anlama zekâsýna kadar uzanan bilinmeyen sayýda zekâyý vurgulamak için Çoklu Zekâ kavramýný ortaya atar. Yazar, ilk baþlarda bu kuramýn baðlý bulunduðu disipline ait uzmanlar ve kesimler tarafýndan ilgi ile karþýlanacaðýný düþünse de, en büyük ilgiyi eðitim camiasýndan görür. "Frames of Mind" adli eserinin yayýnlanmasýndan bir kaç ay sonra yazar, Ulusal Baðýmsýz Okullar Derneði'nin yýllýk toplantýsýnda konuþma yapmak üzere çaðrý alýr ve hiç beklemediði bir þekilde binlerce insanýn önünde konuþma ve kuramýný anlatma olanaðý bulur. Bu olaydan sonra yazar bütün gücünü bu kuramý geliþtirmeye ayýrýr ve 1993 yýlýnda ayný adý taþýyan kitabýný yayýnlar. Howard Gardner'in Çoklu Zekâ Kuramý, bizim, insanýn yeterlilikleri konusundaki düþüncelerimizi kökten deðiþtirmemize yardým edecek bir potansiyele sahiptir. Gardner'in bu kuramdaki asýl hedefi; zekânýn tek bir yapýdan meydana gelmediðini ve insanlarýn birbirinden baðýmsýz en az yedi ayrý zekâya sahip olduðunu ve bunlarýn zaman içinde geliþtirilebileceðini insanlara kanýtlamaktýr. Çoklu Zekâ Kuramý yedi zekâdan bahsetmektedir. Bunlar: 1-Sözel\Dilbilimsel Zeka (Verbal\Linguistic Intelligence) 2-Mantýksal\Matematiksel Zeka (Logical\Mathematical Intelligence) 3-Müziksel Zeka (Musical Intelligence) 4-Uzaysal Zeka (Spatial\Visual Intelligence) 5-Bedensel\Duyusal Zeka (Bodily-Kinesthetic Intelligence) 6-Bireylerarasý Zeka (Interpersonal Intelligence) 7-Bireysel Zeka (Intrapersonal Intelligence) Gardner'in ortaya attýðý Çoklu Zekâ Kuramý'nda yer alan yedi ayrý zekâya ilâveten, Goleman (1995), Duygusal Zekâ diye adlandýrdýðý ve kiþisel zekâlara duygusal zekâlar baþlýðý altýnda yaklaþtýðý, bir zekânýn varlýðýný ortaya atmýþ; ayrýca yine Gardner (1995) tarafýndan Doðacý Zekâ diye adlandýrýlan sekizinci bir zekânýn varlýðý ortaya atýlmýþtýr. Gardner (1995), bu zekâsý geliþmiþ bir bireyi, "doðal kaynaklara ve saðlýklý bir çevreye yoðun ilgisi bulunan, flora ve faunayý tanýyan, bunlarýn sonuçlarýnýn ayrýmýný doðal dünyada yapabilen ve yeteneklerini üretken olarak kullanabilen biri" olarak tanýmlamaktadýr Çoklu Zekâ Kuramý ve Eðitim Amerika Birleþik Devletleri'nde 80'lerin baþýndan baþlayan ve henüz tamamlanmayan eðitim reformunun baþarýya ulaþmasýnýn mümkün olamayacaðýný en azýndan çok zor gerçekleþeceðini, gerçekleþse de günümüz bireyinin ihtiyaçlarýna ve toplumun beklentilerine cevap veremeyeceðini düþünen bir grup eðitimci arasýnda bulunan Howard Gardner ve bir grup arkadaþý, bu problemi çözmenin yolunun birey merkezli okullaþmadan geçeceðini öne sürmekte, bu amaçla kuramlar üretmekte ve deðiþik projelere katkýlarda bulunmaktadýrlar. Birey merkezli eðitimin iki önemli çýkýþ noktasý bulunmaktadýr. Bunlardan ilki; her bireyin farklý zihin yapýsýna sahip olduðu bilindiðinden, eðitim sisteminin de bu farklýlýklara cevap verecek þekilde oluþturulmasý gerektiði görüþüdür. Ýkinci çýkýþ noktasý ise; artýk geleneksel okul anlayýþýyla hiç bir bireyin, býrakýnýz farklý alanlarý veya becerileri, bir konuyu dahi tam manasýyla öðrenemeyeceðinin anlaþýlmasýdýr. Bu bakýmdan bireylerin zekâ profillerini dikkate alan ve bu yönde bireylerin eðitimdeki baþarýlarýný en üst düzeye çýkaracak modellere ihtiyaç duyulmaktadýr. Bu amaçla, Gardner(1993) okula yeni bazý rollerin verilmesi gerektiðini düþünmektedir. Bu rollerden ilki Deðerlendirme Uzmanlýðýdýr. Geleneksel okul anlayýþýnda güya öðrencilerin kuvvetli ya da zayýf yönlerini ve eðilimlerini ortaya çýkarmak için genellikle Sayýsal ve Sözel Zekâlarýn irdelendiði ve düzenli olarak deðiþtirilen, geliþtirilen standart ve standart olmayan testler verilmektedir. Gardner'a göre, Sözel ve Sayýsal Zekâ öne çýkarýlarak bu zekâlarý daha baskýn veya daha geliþmiþ çocuklara avantaj saðlanmakta, bir þekilde, diðer zekâlarý daha geliþmiþ çocuklara haksýzlýk yapýlmakta ve dolayýsýyla bu çocuklarýn baþarýlarý engellenmektedir. Bu yüzden, artýk zekâlarý ele alýþ bakýmýndan daha adil, çocuðun geliþimine uygun ve çocuðun zekâ profili ile ilgili tavsiye edilen ö n e r i l e r d o ð r u l t u s u n d a h a z ý r l a n m ý þ deðerlendirmelerin yapýlabilmesine imkân veren deðerlendirme sistemine ihtiyaç vardýr. Ýkinci rol ise; týpký borsada müþterisi için en iyi, en avantajlý portföyü hazýrlayan bir yatýrým uzmaný gibi görev yapacak, Öðrenci-program uzmanlýðýdýr. Bu uzmanýn görevi; öðrencilerin zekâ profilini göz önünde tutarak hangi dersleri almasý gerektiðini tavsiye etmektir. Bu amaçla programdaki materyaller, deðiþik þekillerde ve deðiþik zekâlara cevap verecek þekilde oluþturulur. Öðrenme-öðretme biçimlerindeki farklýlýklar ve bireysel zekâ profillerindeki farklýlýklardan haberdar olduðumuz bir dönemde, artýk bütün öðrencilere ayný materyali, ayný þekilde vermek ve öðrencilerin herhangi bir þeyi ayný þekilde öðrendikleri konusunda ýsrarcý olmak doðru olmayacaktýr. Birey merkezli okula verilen üçüncü rol ise, okul-toplum uzmanlýðýdýr. Öðrenci-program uzmanýnýn, öðrencinin okul içinde yararýna olan kararlarýn alýnmasýna yardým etmesi gibi, okultoplum uzmanýda, öðrencinin daha geniþ bir toplulukta yararýna olacak eðitim imkânlarýný araþtýrýr. Okul-toplum uzmanýnýn temel görevi öðrencinin kendi zekâ profiline uygun meslekî ve meslekî olmayan rolleri keþfetmesindeki olanaklarý arttýrmaktýr. Uzman, bu görevi yerine getirmek için, her biri belli bazý zekâlarýn karýþýmýný içeren çýraklýk, danýþmanlýk, toplum hizmetleri ve benzeri alanlardaki deðiþik öðrenme olanaklarýna ait bilgileri toplar ve yeri gelince bu bilgileri aile ve öðrencilerle paylaþýr. Dikkat edilmesi gereken bir husus, bu roller düzeninde öðretmenin rolünde bir azalmanýn veya deðiþikliðin düþünülmediðidir. Aksine bu roller, öðretmenin kendi alanýný daha iyi ve daha özgürce öðretebilmesi için ona zaman kazandýrýr. Tecrübeli öðretmenlerinde, uzmanlarýn her bir öðrencinin farklý ihtiyacýnýn iyi bir þekilde karþýlanýp karþýlanmadýðýný denetlemesi gibi bir sorumluluðu olabilir.

3. Eðitim - Öðrenim ve Saðlýk Kýrsal yörelerde (köylerde) eðitim ve saðlýk

3. Eðitim - Öðrenim ve Saðlýk Kýrsal yörelerde (köylerde) eðitim ve saðlýk A) Göçler Göçler ikiye ayrýlýr. a. Ýç göçler: Bir ülke içinde bir bölgeden bir baþka bölgeye ya da bir kentten bir baþka kente yapýlan göçtür. Kýsaca ayný ülke içinde yapýlan göçlerdir. Ýç göçler ülkenin

Detaylı

1-Zihinsel kazanýmlar 2-Duyuþsal kazanýmlar 3-Bedensel kazanýmlar

1-Zihinsel kazanýmlar 2-Duyuþsal kazanýmlar 3-Bedensel kazanýmlar ÖÐRENME Öðrenme, bireyin çevresi ile etkileþimi sonucu kalýcý olan davranýþ kazanmasýdýr. Öðrenme planlý ve düzenli etkileþim sonucu olur. Eðitimde hedef, toplumun geliþimine katký saðlayacak bireyi geliþtirmektir.

Detaylı

Bettina Knab Tel: 08204 / 29 89 95. Þu anda çocuðunuzla tedavi için hastanede bulunuyorsunuz. Bu elbette sizin ve aileniz için kolay bir durum deðil.

Bettina Knab Tel: 08204 / 29 89 95. Þu anda çocuðunuzla tedavi için hastanede bulunuyorsunuz. Bu elbette sizin ve aileniz için kolay bir durum deðil. Bettina Knab Tel: 08204 / 29 89 95 Marktstraße 13 e-mail: bettina.knab@gmx.de 86866 Mickhausen - Münster Sayýn annebaba, Þu anda çocuðunuzla tedavi için hastanede bulunuyorsunuz. Bu elbette sizin ve aileniz

Detaylı

ERASMUS PROGRAMI. Erasmus (Yükseköðretim) 2007-2013. Programý. Erasmus AVRUPA BÝRLÝÐÝ EÐÝTÝM VE GENÇLÝK PROGRAMLARI MERKEZÝ BAÞKANLIÐI

ERASMUS PROGRAMI. Erasmus (Yükseköðretim) 2007-2013. Programý. Erasmus AVRUPA BÝRLÝÐÝ EÐÝTÝM VE GENÇLÝK PROGRAMLARI MERKEZÝ BAÞKANLIÐI AVRUPA BÝRLÝÐÝ EÐÝTÝM VE GENÇLÝK PROGRAMLARI MERKEZÝ BAÞKANLIÐI Comenius Erasmus l Leonardo da Vinci l Grundtvig l Erasmus (Yükseköðretim) Programý 2007-2013 ERASMUS PROGRAMI Eðitim ve Öðretim Erasmus

Detaylı

SOSYAL BÝLÝMLER 1 TESTÝ (Sos 1)

SOSYAL BÝLÝMLER 1 TESTÝ (Sos 1) Dershanede doðru þýkkýnýz SOSYAL BÝLÝMLER1 TESTÝ (Sos1) Bu testte sýrasýyla, Tarih (113) Coðrafya (1423) Felsefe (2430) ile ilgili 30 soru vardýr. 1. Tarih öncesinde yaþayan insanlar, araç gereç yapýmýnda

Detaylı

Ýçindekiler Kayseri Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi Adýna Sahibi, Dernek Baþkaný Yayýn Yönetmeni Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü M. Orhan CEBECÝ Dergi Komisyonu Gamze POSTAAÐASI Rýfat DEDEMAN Danýþma Kurulu

Detaylı

11 II. BÖLÜM Zaman Ýçindeki Eðilimler: Kadýnlarýn Ýþgücüne Katýlýmý Neden Düþüyor? Bu bölüm Türkiye de kadýnlarýn iþgücüne katýlýmýnýn son yirmi yýlda neden düþmekte olduðunu anlamayý amaçlamaktadýr. Yapýlan

Detaylı

" ENERJÝ VERÝMLÝLÝÐÝ " KONULU RESÝM ve AFÝÞ

 ENERJÝ VERÝMLÝLÝÐÝ  KONULU RESÝM ve AFÝÞ " ENERJÝ VERÝMLÝLÝÐÝ " KONULU RESÝM ve AFÝÞ YARIÞMASININ ÖDÜL TÖRENÝ GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ Þubemizin Þubat-Nisan aylarý içerisinde düzenlediði Enerji Tasarrufu Semineri ve Enerji Verimliliði konusunda ilköðretim

Detaylı

www.tukcev.org.tr www.tupadem.hacettepe.edu.tr Editörler: Prof. Dr. Müberra Babaoðul Araþ. Gör. Uzm. E. Betül Sürgit

www.tukcev.org.tr www.tupadem.hacettepe.edu.tr Editörler: Prof. Dr. Müberra Babaoðul Araþ. Gör. Uzm. E. Betül Sürgit Sanayi ve Ticaret Bakanlýðý nýn katkýlarý ile Tüketici ve Çevre Eðitim Vakfý (TÜKÇEV) ve Hacettepe Üniversitesi, Tüketici - Pazar - Araþtýrma - Danýþma - Test ve Eðitim Merkezi (TÜPADEM) ortak çalýþmasý

Detaylı

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI Türkiye Ýnþaat ve Tesisat Müteahhitleri Ýþveren Sendikasý (ÝNTES) 01 Haziran 2001 tarihinde Ýstanbul'da Hilton Otelinde

Detaylı

TAKIM KURMA. 4) Üyeler arasýnda yüksek derecede güven duygusu geliþmiþtir. 2. TAKIM ÝLE ÇALIÞMA GRUBU ARASINDAKÝ FARKLILIKLAR :

TAKIM KURMA. 4) Üyeler arasýnda yüksek derecede güven duygusu geliþmiþtir. 2. TAKIM ÝLE ÇALIÞMA GRUBU ARASINDAKÝ FARKLILIKLAR : NOT : Bu bölüm önümüzdeki günlerde Prof.Dr. Hüner Þencan ýn incelemesinden sonra daha da geliþtirilerek son halini alacaktýr. Zaman kaybý olmamasý için büyük ölçüde- tamamlanmýþ olan bu bölüm web e konmuþtur.

Detaylı

============================================================================

============================================================================ 1973 Caprice Gönderen : alparslanbirinci - 14/11/2010 21:19 Yeni aldýðým 1973 Caprice'in fotolarýný sizinle paylaþmaktan mutluluk duyuyorum http://img602.imageshack.us/img602/720/21854026.jpg http://img202.imageshack.us/img202/3420/dsc02025rx.jpg

Detaylı

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama...24 2. Haftanýn Testi...25

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama...24 2. Haftanýn Testi...25 ÝÇÝNDEKÝLER A. BÝRÝNCÝ TEMA: BÝREY VE TOPLUM Küçük Cemil...11 Bilgi Hazinemiz (Hikâye Yazmaya Ýlk Adým)...14 Güzel Dilimiz (Çaðrýþtýran Kelimeler - Karþýlaþtýrma - Þekil, Sembol ve Ýþaretler - Eþ Anlamlý

Detaylı

Taþ fýrýnýn sultaný...

Taþ fýrýnýn sultaný... Taþ fýrýnýn sultaný... Neden SULTAN taþ fýrýn? O C ÝDEALDÝR... Enerji kaynaklarý arasýnda dönüþüm yapma imkanýna sahiptir. Fuel-oil, motorin, doðalgaz, lpg ve odun gibi, temel ýsý kaynaklarýný kullanabilir.

Detaylı

Tanýtým - Deðerlendirme / Reviews

Tanýtým - Deðerlendirme / Reviews Türk Kütüphaneciliði 21, 4 (2007), 506-512 Tanýtým - Deðerlendirme / Reviews Ýstanbul Modern Sanat Müzesi Kütüphanesi Nur Ünal * Giriþ Ýstanbul Modern Sanat Müzesi, 11 Aralýk 2004 tarihinde Ýstanbul Boðazý

Detaylı

DANIÞMANLIK TEDBÝRÝ KARARLARININ UYGULAMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA TEBLÝÐ Perþembe, 30 Ekim 2008

DANIÞMANLIK TEDBÝRÝ KARARLARININ UYGULAMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA TEBLÝÐ Perþembe, 30 Ekim 2008 DANIÞMANLIK TEDBÝRÝ KARARLARININ UYGULAMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA TEBLÝÐ Perþembe, 30 Ekim 2008 25 Ekim 2008 CUMARTESÝ Resmî Gazete Sayý : 27035 TEBLÝÐ Taþpýnar Muhasebe Devlet Bakanlýðý, Milli Eðitim

Detaylı

ÝÇÝNDEKÝLER ANLAM BÝLGÝSÝ...13 YAZIM BÝLGÝSÝ...23 DÝL BÝLGÝSÝ...25 ANLAM BÝLGÝSÝ...27 YAZIM BÝLGÝSÝ...37 DÝL BÝLGÝSÝ...39 ANLAM BÝLGÝSÝ...

ÝÇÝNDEKÝLER ANLAM BÝLGÝSÝ...13 YAZIM BÝLGÝSÝ...23 DÝL BÝLGÝSÝ...25 ANLAM BÝLGÝSÝ...27 YAZIM BÝLGÝSÝ...37 DÝL BÝLGÝSÝ...39 ANLAM BÝLGÝSÝ... ÝÇÝNDEKÝLER TÜRKÇE 1. TEMA ANLAM BÝLGÝSÝ...................................................................................13 YAZIM BÝLGÝSÝ....................................................................................23

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam SÖZCÜKTE ANLAM 1 Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam BADEM AÐACI Ýlkbahar gelmiþti. Hava bazen çok güzel oluyordu. Güneþ

Detaylı

Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87

Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87 Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87 Hedef Gruplara Yönelik Yaratýcý Kütüphane Hizmetleri ve Proje Geliþtirme: Halk Kütüphaneleri Gaziantep, Bartýn ve Antalya Bölge Seminerleri Deðerlendirme Raporu Bülent

Detaylı

EĞİTİM KOÇLUĞU SERTİFİKA PROGRAMI. 22-23 ve 29-30 KASIM 2014 TARİHLERİNDE CANİK BAŞARI ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM MERKEZİ NDE

EĞİTİM KOÇLUĞU SERTİFİKA PROGRAMI. 22-23 ve 29-30 KASIM 2014 TARİHLERİNDE CANİK BAŞARI ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM MERKEZİ NDE EĞİTİM KOÇLUĞU SERTİFİKA PROGRAMI 22-23 ve 29-30 KASIM 2014 TARİHLERİNDE CANİK BAŞARI ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM MERKEZİ NDE Eğitim Koçluğu Sertifika programı öğrencilerin okul, aile ve özel yaşamındaki

Detaylı

Baþarýnýn Temeli,Uður Dershaneleridir

Baþarýnýn Temeli,Uður Dershaneleridir Baþarýnýn Temeli,Uður Dershaneleridir Onaylayan Seda GÜNGÖR Monday, 03 September 2012.:: Polatlý Ýstiklal Gazetesi ::. Kiraz; YGS, LYS ve SBS de bu yýlki baþarýlarýnýn temelinde Bahçeþehir Üniversitesinin

Detaylı

Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý

Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý Ö m e r A y h a n Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý Tanzimat edebiyatýnýn düzyazý yazarlarý, öyküden çok romana eðilmiþ, öykü türündeki verimleri, neredeyse romana yaklaþan oylumlarýyla

Detaylı

BURSA BADEMLÝ ROTARY KULÜBÜ BADEMLÝBÜLTEN KURULUÞ: 27.05.2010 / CHARTER: 21.06.2010 / KULÜP NO: 83357 2012-13 U.R. Baþkaný Sakuji TANAKA U.R. 2440. Bölge Guvernörü Güneþ ERTAÞ 1. Grup Guvernörü Yrd. Denizhan

Detaylı

TABLO-3A, TABLO-3B VE TABLO-4'TE YER ALAN YÜKSEKÖÐRETÝM PROGRAMLARININ KOÞUL VE AÇIKLAMALARI

TABLO-3A, TABLO-3B VE TABLO-4'TE YER ALAN YÜKSEKÖÐRETÝM PROGRAMLARININ KOÞUL VE AÇIKLAMALARI TABLO-3A, TABLO-3B VE TABLO-4'TE YER ALAN YÜKSEKÖÐRETÝM PROGRAMLARININ KOÞUL VE AÇIKLAMALARI Bk. 1. Bir mesleðe yönelik program uygulayan lise veya dengi meslek okulu çýkýþlý adaylarýn bu programla ilgili

Detaylı

DUYGUSAL ZEKA. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedirler.

DUYGUSAL ZEKA. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedirler. 0212 542 80 29 Uz. Psk. SEMRA EVRİM 0533 552 94 82 DUYGUSAL ZEKA Son yıllarda yapılan pek çok çalışma zeka tanımının genişletilmesi ve klasik olarak kabul edilen IQ yani entelektüel zekanın yanı sıra EQ

Detaylı

ÝÞYERÝ SAÐLIK BÝRÝMLERÝ VE ÝÞYERÝ HEKÝMLERÝ ÝLE ÝLGÝLÝ YENÝ YÖNETMELÝÐÝN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ

ÝÞYERÝ SAÐLIK BÝRÝMLERÝ VE ÝÞYERÝ HEKÝMLERÝ ÝLE ÝLGÝLÝ YENÝ YÖNETMELÝÐÝN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ m e s l e k i s a ð l ý k v e g ü v e n l i k Dr. Hamdi AYTEKÝN, Prof., Uludað Ü. Týp Fak. Halk Saðlýðý AD., Baþkaný Dr. Necla AYTEKÝN Prof., Uludað Ü. Týp Fak. Halk Sað. AD Öðr. Üyesi Dr. Emel ÝRGÝL Doç.,

Detaylı

Kocaeli Bölgesindeki Halkla Ýliþkiler Uzmanlarýnýn Profiline Yönelik Bir Araþtýrma

Kocaeli Bölgesindeki Halkla Ýliþkiler Uzmanlarýnýn Profiline Yönelik Bir Araþtýrma Kocaeli Bölgesindeki Halkla Ýliþkiler Uzmanlarýnýn Profiline Yönelik Bir Araþtýrma Öðr. Gör. Tümay CÝÐERDELEN Kocaeli Üniversitesi Ýletiþim Fakültesi ÖZET Günümüzde iþletmeler için halkla iliþkiler departmanlarý

Detaylı

ali hikmet ÞEYTAN UÇURTMASI

ali hikmet ÞEYTAN UÇURTMASI 1 2 ali hikmet ÞEYTAN UÇURTMASI 3 ÞÝÝR DÝZÝSÝ Dizi Editörü HÝLMÝ YAVUZ Yayýn Yönetmeni : Ýlknur Özdemir Dizgi : Serap Kýlýç Düzelti : Fulya Tükel Montaj : Mine Sarýkaya Kapak Düzeni : Semih Özcan Ýç Baský

Detaylı

İ İ İ İ İ İ İ İ İ İ Ö İ İ İ İ İ Ü Ç İ Ş Ş İ İ Ü İ İ İ İ İ İÇİ Ö Ö Ç Ç Ç İ Ü Çİ İ Ü Ü İ İ İ İ İ İ İİ İ Ç Ş İ İ İ İ Ü Çİ Ö İ Ü Çİ İ İ Ü İİ İ Ç Ö İ Ö İ Ç Ç İ Ç Ö İ İ İİ İ Ç Ç Ç Ü İ Ç İ Ç İ Ş Ç İ Ğ İ İ İ İ

Detaylı

Ç Ç ç Ğ ç Ö Ğ Ş ç Ö Ö Ğ Ğ Ö Ö Ç Ü ç Ç Ü ç Ö ç ç ç ç Ğ ç ç Ç Ç ç Ç Ü ç ç Ç ç ç ç Ö ç Ö Ö ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç Ö Ş ç ç ç ç ç ç ç ç Ü ç ç Ü ç ç ç ç ç ç ç Ö Ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç Ö ç ç Ğ Ç Ü ç ç Ç Ü ç ç Ç

Detaylı

ç Ğ Ü ç ö Ğ «ö ç ö ç ö ç ç ö ç ç ö ö ö ç ç ç ç ö ç ç ö ç ç ç ö ö ö ç ç ç Ç Ö Ü ç ç ç ç ç ç ç Ü ç ç ö ö ç ç ç ö ç ç ç ö ö ç ç ö Ç ç ö ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç Ç ç ç ç ç ç Ü ö ç ç ç ç ç Ç Ç ç ç Ç

Detaylı

ç ğ ğ ğ ç ç ç ğ ç ğ ğ ç ğ ğ ç ğ ç ğ ğ ğ ç ğ ğ ç ğ ğ ç ç ğ ğ ğ Ü ç ğ ç ç ç ğ ç ç ğ ğ ğ ğ ğ ğ Ü ğ ğ ç ç ç ğ ç ğ ğ ç ğ ç ç ğ ğ ç ğ ğ ğ ğ ğ ç ğ ğ ğ ğ ç ğ ç ğ Ü ğ ğ ğ ç ç ğ ç ğ Ü ç ğ ğ ğ ç Ü ç ç ç ç ğ ç ğ ğ

Detaylı

İ İ İ Ğ İ İ İ İ Ğ Ğ Ş Ç Ş Ö Ş Ç İ Ç İ Ç Ş Ç Ü İ İ İ Ş Ş Ş Ş Ö Ç Ş Ş Ğ Ş Ç Ö Ş Ö Ö İ Ş Ç Ş Ş Ç Ş Ğ Ğ Ğ Ç İ Ğ Ş Ş Ç Ç Ş İ Ç Ş Ş Ş Ş İ Ğ Ö Ö Ş Ç Ş Ç Ş Ş Ş Ü Ö Ö Ö Ö Ö Ç Ç Ç Ö Ş Ç Ö Ö Ş İ İ Ç Ş Ş Ğ Ü Ş İ Ö

Detaylı

Ç ö Ü ğ ö Ş ç ç Ş Ü Ö Ü Ü ö Ü ğ ğ ö ö ç ç Ü ğ ç ç ğ ğ ğ Ü ğ ö ö Ş ö ç ğ ö ç ç ğ ç ç ö Ş Ş ö ğ ç Ç ç ö ö ç Ç ö ğ Ü ö ğ ğ ç ö ç ğ ç ğ ö ç ö ö Üç ğ ö ç ö ç ö ç ğ ö ğ ö ç Ç ğ ç ç ğ ö ö ç ç ç ğ ğ ç ğ ç ğ ç

Detaylı

Ç Ç ü Ş ç Ü İ İ İ İ İ Ü İ İ Ş ğ ü Ö ç ç ü ç İ Ü ç İ İ ü ç ü ç İç ö ö ö ö ü ü ü ü ü ü ö Ü İ Ö İ ç ö ğ ü ö ç ç ö ç ö ü ğ ğ Ş ç Ç Ç Ş ü ö ç ğ ç ü ü ü ö ö ü ö ü ü ü ğ ğ ç ğ ğ ü ü ü ç ö ğ ç ğ ö ğ ğ ğ ç ü ü

Detaylı

Ç Ü ö ö Ü ö ç Ö Ü ç ö ç ç Ğ ç ç ç ö ö ç ç Ü ç ö ö ç ç ç ç ç ç ö Ö Ş Ö ö ç Ç Ü Ç Ç Ü Ü ö ç ö ç ç ç ç ö ç ç ç ö ç ö ö ö ç ö ö Ü ç çö çö Ü ç çö Ö ö ö çö ç Ü ö ç ç ç çö ç ç ç ö ç çö çö ö ö ö ç Çö çö çö ö ç

Detaylı

Ü İ İ İ İ ö İ ö ğ ğ Ü ö Ş Ç ğ İç Ş Ç ğ Ü ö İ İ ğ Ü ö ğ Ü ö İ İ Ş Ç ğ İ İ ğ Ü ğ ğ ğ ç ç ö ğ ö ö ğ ğ ğ ö ç ç Ç Ç ö Ö ğ ğ ç ç Ş ğ ğ Üç Ç ğ ç ö Ş Ç ğ ğ Ş Ü ğ ğ Ş ğ ç ç ç ğ ö ö ğ ö ö İ ç ç ğ ğ Ü ö İ İ ğ Ş ğ

Detaylı

ü Ğ İ Ğ ü İ ç ü ü ü ç Ç ü ü ç Ç ü ü ç ü ü Ü Ç Ü ç ü ü ü ü ü ç Ç ü ü ç İ ü Ğ Ş İ İ ü Ğ İ Ğ ü İ Ö üçü ü Ö Ö ü Ö ü İ İ Ş Ğ İ İĞİ ü ü ü Ğİ İ Ğ İ Ğ ü Ö Ö Ü İĞİ ü Ü İ İ Ğİ ü ü Ğ İ İ İ İ İ İ ç ü ç ü ç ü ü ç ü

Detaylı

İ Ç Ü ö üğü İ Ö ö üğü Ş ü öğ ü ç Ç ü ü ü Ç Ü ç ğ ç ğ Ğ ç Ş ğ ç ö ğ ğ ü ç Ü Ç ö üğü ö ü ü İİ Ç ğ ü ğ ç ğ ü ü ü ç ü ü Ş ü ğ ç ü ü ç ü ü ç ö Ö Ş Ö ğ ö ü ç ğ İ Ç Ü Ç ğ Ç ğ Ü Ü İ ü ç ğ ğ ğ ğ ğ ğ ç Ç ç ü ç Ş

Detaylı

ç ç ö Ğ Ö Ş ö ü ü Ş ç ö ü ç ğ ü ç ç Ğ Ü Ü ÜĞÜ ç ö ö ü ç ü üç ç ğ ü ü Ş ğ ü ü üğü ç ö ö ü ç ü ö ç Ş Ş ü ü üğü Ğ Ğ Ş ü üğü Ğ ç ü ö ğ ü ö Ö Ü Ş ü ü ü Ğ ğ ü ö ğ ü ü üğü ğ Ö Ğ ğ ü ü ü ç ö ö ü ö ü ü ğ ç ç ö

Detaylı

ü ü üğü ğ Ö ü ö üş ö İ ü ü üğü ş ğ ç İ ç Ş ç ş ğ ş ş ğ ç ö ç ğ ş ş ş ö ü ğ ş ğ ü ü üğü ü ğ ö ü ü üğü ş ğ ş ş ş ö ü ç ğ ö ü ğ ö ü ü üğü ş ö ğ ç ğ ü ü üğü ü ğ ü ü üğü ü ü ü üğ ü ğ ö ü ğ ş ö üş ü ü üğü ü

Detaylı

İ Ç Ü ş ö üü ş ş ö üü Ü ü ü ö ü ç ü ü ü Ö Ü Ü Ö ç ç ş ş ç ç ü İ ü ç Ü ç ş ö üü ö ü ü ç ş ş ü ş ş ç ş ş ü ü ü ç ü ş ü ç Ş ü Ü ç ü ü ü ç ş ş ö ş Ö ş Ö ş ö ü ç ş Ç Ü Ç ş Ç İ Ü İ Ü Ş ş ü ş ö çü ü Ç Ü ü ö ş

Detaylı

Ş İ İ İ ç İ İ İ İ ç ç ç Ç ç ç ç ç İ Ö İ ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç Ç ç ç ç ç ç Ö Ö ç ç ç ç Ö ç Ö ç ç ç ç ç ç ç Ç ç ç ç Ç ç ç ç ç ç Ç ç Ö ç ç ç ç Ç ç Ö Ç ç ç Ş ç ç Ç Ş ç İ ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç

Detaylı

ö Ü Ü ö Ö ğ ğ ğ ö Ü Ş ö Ü Ğ ö Ü ö Ü ö ğ ö ğ ö ö ğ ğ Ş Ü ğ ö ğ ğ ğ ğ ğ Ş Ş ğ ö ğ ğ ğ ğ ğ ö ö Ş ğ Ç ğ Ç Ş ö Ç ö ğ Ç ğ ö ğ ö ö ğ ö ğ ö Ş ğ Ç ğ Ç ğ ğ Ç Ş ö ö ö ğ Ç Ş Ç ö ö ğ ğ ğ ğ Ü Ü ö ğ «ğ ğ ğ ö ö «ö ğ ğ

Detaylı

Ü ş ğ ğ Ü ş Ç ğ ş ş Ç ğ ş Ü ğ Ü ş ğ Ü Ç ğ ğ Ü ğ ğ ğ ş ğ ğ ğ ş ş ğ ş ş ş Ç Ç Ö ş ğ ş ş ğ ş ğ ğ ş Ü Ç ğ ş ğ ş ş ğ Ü ğ ş ş ğ ş ş ş ş ş ş ğ ğ ş ş ş ş ş ş ş Ü ğ ş ş Ü Ç ğ Ç Ç ş ş ş ğ ş Ö ÇÜ Ö ş ğ Ö ş ş ğ ş

Detaylı

İ Ç Ü ş ö ğ ş ö ğ Ü öğ ç ş Ö Ü ğ ç ö ç ş ş ğ Ğ ç ç ğ ğ ö ş İ ç Ü ç ş ö ğ ö ç ç ş ş İ ğ ş ğ ş ç ş ğ ş ç ş ğ ç ç ş ş ö ş Ö Ş Ö ğ ş ö ç ş ğ Ç Ü Ç ğ ş Ç ğ İ Ü İ Ü ö ş ş ş ğ ç ş ö ğ çö ğ ş ş ç ö ş ş ş ğ ç ş

Detaylı

Ç Ü ğ Ç ç Ğ ç Ü ç ğ ç ğ ğ ç ğ ç ç ğ ç ç Ö Ş Ö ğ ç ğ Ç Ü Ç ğ Ç ğ Ü Ü Ç Ü ğ ğ Ü ğ ç Ç ğ Ü ç ç ğ Ğ Ğ ç ç ğ ğ ğ ğ ğ Ğ Ğ Ğ Ğ Ğ Ş Ş Ç Ö Ö ç Ç ğ ç ç ğ ç ğ ç ç ç ğ ç ç ç Ü ç ç ç ğ Ö Ü Ç Ş Ş ç Ö ç ğ ğ ğ ç ğ ğ ğ

Detaylı

ü ü ü ö ü ü Ö Ö Ö öğ öğ ü ü İ ç ö ü ü ü Ü ü ö ü ü ö ö ö ö ö ç ö ö ü ö ü İ Ö Ü ü ü ü ü ö ü ö ü ü ü ü ü ç ü ö ç Ö ü ç ö ö ö ü ü ö ö ö ç ü ç ö ç ö ö ü ö ö ç ü ç ç ö ü ü ü ü ö ü ü ö ü Ö Ö ö ü ü Ö ö ö ö ü ü

Detaylı

ç ü ü ç ç ş İ Ç Ü ş İ Ç Ü ç ş ü İ Ç Ü ş ş ç ş ü Ö ü Ö İş ş ç İ Ç Ü ş ş ç ü ç ş ş İ Ç Ü ş ç Ü İ Ç Ü İ Ç Ü ü ç ş ş ş İ Ç Ü ç ü ş İ Ç Ü İş ş ş ü ş İ Ç Ü ş ü ş üç ü ş ş ş ç ü ü ç ş ş ş ş ü ş ü ü ş ç ü ç ç

Detaylı

İ Ç Ü ö üğü İ ö üğü ü öğ ü ü ü ü Ö ği İ ü ö İ ğ Ğ Ü Ç ö üğü ö ü ü Ç ğ ü ğ Ş ğ ü ü ü ü ü ğ ö ü ü ü ü ü ö Ö Ş Ö ğ ö ü Ç ğ İ Ç Ü Ç ğ ğ Ü Ü ü «ü ö üğü İ Ü Ö Ü İ Ş İ Ü ü ö ü ö ğ ü İ «Ö ü ö ü İ ğ Ş ü Ş ö ö ü

Detaylı

Ü Ö Ö ö ö Ü Ü Ö ö ç ç ö ç ö ç ç ö ö ö ö ö ç ö ö ç ç ç ç ç ç ö ö ö ö ç ç ö ç» ö ö ö ö ç ö ö ö ö ç ö ç ö ç ö ç ö ö ç ç ç ç ö ö ö ç ç ç ç ç ç ç ç ç ö ç ç ö ç ç ç ç ç ç ö ö ö ç ç ç ö ö ö ç ç ç ç ö ç ç ç ç

Detaylı

Ş İ İ ç İ İ İ İ ç Ş ü ü ü ü ç ü üç ü ü ü ç ü ü Ü İ Ğ Ş üç ü İ ü ü ü ç ü ç Ç ç İ ü üç ü Ç üç ü ç ç Ç ü Ç ç üç ü ç Ç ç ç ç ç Ğ Ğ ç İ ü ü ç ç ç ü ü ü Ü ç ç ü ç ç ü ü ü Ö ü ü ü ü Ü ü ü ç ü ç ç ü ü ü ü ç ü

Detaylı

Ü Ü Ğ Ş Ş Ş Ş Ş Ü Ğ ç Ş Ğ Ü Ü Ğ Ü Ş Ö ç ç Ğ Ğ Ü Ş Ü Ş Ş ç ç Ç Ü Ş Ç Ç Ü Ş Ş Ü Ü Ü Ü Ü Ü ç Ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç Ç ç ç ç ç ç Ş Ğ Ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç ç Ş ç ç ç Ç ç ç ç ç ç ç Ç ç Ç ç ç ç

Detaylı

İ» Ö İ İ ğ ğ İ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ İ ö ö ç ğ ğ ğ ğ ğ Ö Ü Ü ğ ğ ğ ö ğ ğ ğ ğ ö ğ ğ İ İ İ İ ğ ğ ğ ö İ ğ ğ ğ ğ ğ ö ğ ğ ö ö ğ öğ ğ ğ ğ İ ö ç ç ğ ö ö ç ğ ç ç ğ ç ğ ö ç ğ ğ ğ ğ ğ ğ İ Ü Ş İ ö İ ğ ğ İ İ ğ ğ ğ ç ğ ğ

Detaylı

ğ Ş ğ ş ğ İ ö ç ö ö İ ğ ş ş ç ç ğ ç ğ ş ğ İ Ş Ü İş ö Ö ğ Öğ ş ğ ğ İ ö ö Çğ ö İ ö ç İ ş ş ş ç ş öğ ş Ş ğ ö ğ ş ö ğ İ ğ ö ş ş ş ğ ğ İ ş ğ çö ğ ğ ş ö öğ ç öği İ ğ ğ ğ ğ öğ ö ş ğ İ ç ş İ İ ğ ç İ İ Ö ÖĞ İ ğ

Detaylı

ğ ğ Ö ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ Ö ğ ğ ğ ğ

ğ ğ Ö ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ Ö ğ ğ ğ ğ İ Ş Ş İ İ Ö İ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ Ö ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ Ö ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ İ ğ ğ ğ ğ Ö Ö Ç ğ ğ ğ ğ ğ Ü ğ İ ğ ğ Ç İ ğ ğ Ç ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ ğ Ş ğ ğ ğ Ü ğ ğ ğ ğ Ö ğ ğ Ö ğ ğ ğ

Detaylı

Ğ ü ü ç ş ş ğ ğ ğ ğ Ö ü ğ ş ğ ü ş Ç ş ş Ç ş ü ü ü ğ ç ç ş ü ş ş Ç ş ü ü ü ü ğ ş ş ü ü ş ş ş ü ü ğ ü üğü ş ç ü ü Ç ç ğ ü ü üğü ğ ü ç ş ş ş ş ğ ç ü ü ü ş ş ş Ç ş Ç ğ Ç ğ Ç Ç ü ş ş ü Öğ ü ş ş ğ ç Ç Ç ş Ç

Detaylı

Ğ Ğ Ü Ü Ö Ü Ö Ö Ö Ü Ö Ü Ü Ü Ü Ü İ İ Ü Ü Ö Ö Ü Ö Ü Ö Ü Ö İ Ü Ö Ö Ö Ö Ö Ö Ö Ö Ö Ö Ü Ö İ Ö Ü Ö İ Ö İ İ İ İ İ İ İ İ İ İ Ö Ö Ö Ö Ö Ö Ö İ Ü İ Ü İ İ İ İ İ İ İ Ö İ Ü İ İ İ Ö İ Ö Ö İ İ Ö Ö İ İ İ İ İ İ İ İ İ İ Ö

Detaylı

Ü Ğ Ğ Ş Ö Ü Ü Ğ Ğ ü ü ü ü ü Ö Ü ü ü ü Ş ü ü Ş Ş ü ü ü ü üü ü Ş ü ü ü ü ü ü ü Ç ü ü ü ü ü ü ü üü ü ü ü üü ü ü ü ü ü ü ü ü Ş ü ü Ö ü ü ü ü ü ü ü ü Ç Ş Ç üü Ş ü ü ü ü üü ü ü ü ü ü ü ü ü ü ü Ş ü ü ü Ü ü ü

Detaylı

Ğ Ğ ö Ş Ş Ğ Ş Ş Ü Ş Ğ Ğ Ğ ö ö Ğ Ş Ş Ğ Ğ ö Ğ ö ö ö ö ö ö ö ö Ü Ş Ö Ö Ö Ş Ş Ç Ü ö Ü Ü Ğ ö «ö ö ö Ğ Ş ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö Ş ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö Ö ö ö Ö Ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö Ö Ö ö ö Ç Ö ö Ü ö

Detaylı

İ Ğ Ş İ» Ğ Ğ ö Ğ ö ö Ç ö Ç İ Ş ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö Ç ö ö ö ö ö ö İ İ ö ö ö Ü ö ö ö ö ö ö ö Ş ö ö İ ö ö İ ö ö İ İ ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö Ç İ İ ö İ İ İ İ Ö İ Ç ö ö Ö Ç ö ö ö ö ö ö ö ö ö ö

Detaylı

Ğ Ğ Ö İ İĞİ» Çö İ İ İĞİ Ç İ İĞİ Ü İ İĞİ İ İ ö ö ö Ğ İ ç Ö Ö ö ö ö ç ç ö Ö ö ö ö ö ö Ö ç ç ç ç ç Ğ ç Ğ İ Çö öğ ö İ İ İ ç ö ö ç Ğ İ ö ö İ İĞİ İ İĞİ Ğ Ç Ğ ö ö ö Ğ ç Ö Ö ö ç ö Ö ö ö ç ö ö ö ç Ö ç ç ç ç ç Ğ

Detaylı

STRATEJÝK PLANI 2011-2014

STRATEJÝK PLANI 2011-2014 i i T.C. KARABÜK VALÝLÝÐÝ TEKNÝK VE ENDÜSTRÝ MESLEK LÝSESÝ E n d ü s t r i M e s e v KARABÜK l e k k L n s k e T K a r a b k ü s i e STRATEJÝK PLANI 0-04 KARABÜK - 00 ÝSTÝKLÂL MARÞI Korkma, sönmez bu þafaklarda

Detaylı

HAK ARAMA SÜRECÝNDE YASAL UYGULAMALAR HAKKINDA TUTUMLARI ARAÞTIRMASI. Giriþ. Örneklem ve Yöntem

HAK ARAMA SÜRECÝNDE YASAL UYGULAMALAR HAKKINDA TUTUMLARI ARAÞTIRMASI. Giriþ. Örneklem ve Yöntem Giriþ Bu yazýda TODAÝE KYUP (Türkiye ve Ortadoðu Amme Ýdaresi Enstitüsü Kamu Yönetimi Lisans Üstü Uzmanlýk Programý) gereðince hazýrlanan Bireysel Ýþ Uyuþmazlýklarýnda Hak Arama baþlýklý tez de yer alan

Detaylı

Örgüt Kültürü. da öðrenmek isteyecektir.

Örgüt Kültürü. da öðrenmek isteyecektir. NOT : Bu bölüm önümüzdeki günlerde Prof.Dr. Hüner Þencan ýn incelemesinden sonra daha da geliþtirilerek son halini alacaktýr. Zaman kaybý olmamasý için büyük ölçüde- tamamlanmýþ olan bu bölüm web e konmuþtur.

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN 2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN (28 Ekim 2013-13 Aralık 2013) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında 28 Ekim 2013-13 Aralık 2013 tarihleri arasında işlediğimiz

Detaylı

Küresel Para Haftasına Katılın!

Küresel Para Haftasına Katılın! KÜRESEL PARA HAFTASI Küresel Para Haftasına Katılın! 5. Yıl Dönümü #GMW2016 #GlobalMoneyWeek #TakePartSaveSmart #KüreselParaHaftası 14-20 Mart, 2016 İşbirliği ile destekleyen Küresel Para Haftasına Katılın!

Detaylı