ÇOCUKLUK ÇAĞI ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARINA ETKEN OLAN MİKROORGANİZMALARIN VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIK DURUMLARININ ARAŞTIRILMASI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÇOCUKLUK ÇAĞI ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARINA ETKEN OLAN MİKROORGANİZMALARIN VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIK DURUMLARININ ARAŞTIRILMASI"

Transkript

1 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI HAYDARPAŞA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ KOORDİNATÖR: Prof. Dr. Tuncay KÜÇÜKÖZKAN ÇOCUKLUK ÇAĞI ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARINA ETKEN OLAN MİKROORGANİZMALARIN VE ANTİBİYOTİK DUYARLILIK DURUMLARININ ARAŞTIRILMASI (Uzmanlık Tezi) Dr. Atakan Torun İSTANBUL 2006

2 ÖNSÖZ Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki Aile Hekimliği uzmanlık eğitimim süresince; Katkı ve desteklerinden dolayı değerli başhekimlerimiz Prof. Dr. Suphi Acar, Doç. Dr. Mücahit Görgeç ve Prof. Dr. Yusuf Özertürk e saygı ve şükranlarımı sunarım. Aile hekimliği koordinatörümüz Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği Şefi Prof. Dr. Tuncay Küçüközkan ve eski koordinatörümüz 2.Dahiliye Klinik Şefi Dr. Yıldız Barut a eğitimime katkılarından dolayı teşekkür ederim. Asistanlık eğitimim süresince bilgi ve tecrübelerinden yaralandığım değerli hocalarım ; 3.Dahiliye Klinik Şefi Dr. Refik Demirtunç a, 4.Genel Cerahi Klinik Şefi Prof. Dr. Abdullah Sağlam a, Kadın Hastalıkları ve Doğum Klinik Şefi Prof. Dr. Tuncay Küçüközkan ve Op. Dr. Gültekin Köse ye, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Klinik Şefi Doç. Dr. Ömer Ceran a, ve Psikiyatri Klinik Şefi Dr. Mecit Çalışkan a saygı ve şükranlarımı sunarım. Tez çalışmalarım süresince ilgi ve desteğinin esirgemeyen Uzm. Dr. Fırat Erdoğan a tezimin her aşamasında beni yönlendiren ve desteğini esirgemeyen tez danışmanım Uzm. Dr. Tamay Özkozacı ya içtenlikle teşekkürlerimi sunarım. Asistanlık eğitimim süresince bilgi tecrübeleri ile her zaman desteklerini gördüğüm tüm şef muavinlerine, baş asistanlara ve uzmanlara teşekkür ederim. Eğitimim süresince birlikte uyum içinde çalıştığımız asistan arkadaşlarım ve tüm sağlık personeline, Ve her şey için değerli aileme teşekkür ederim. Dr. Atakan Torun 2

3 GİRİŞ... 1 GENEL BİLGİLER... 2 TANIMLAMALAR...2 EPİDEMİYOLOJİ :... 3 PATOGENEZ :...4 ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARINDA ETKENLER...10 KLİNİK BELİRTİLER:...12 TANI YÖNTEMLERİ TEDAVİ GEREÇ VE YÖNTEM BULGULAR...28 TARTIŞMA SONUÇ KAYNAKLAR

4 GİRİŞ İdrar yolu enfeksiyonları her yaş ve her iki cinste sık görülen,çocuklarda yeterince incelenip tedavi edilmediğinde daha ciddi komplikasyonların ortaya çıkmasına neden olabilen hastalıklardır. Üriner sistem enfeksiyonları (ÜSE) yenidoğan dönemi ve çocuklarda oldukça yaygın görülen ve 20.yy başlarına kadar ciddi mortalite ve morbidite nedeni olan akut seyirli bakteriyel infeksiyonlardır.üriner sistem enfeksiyonlarında çeşitli antibiyotiklerin kullanılması,hızlı tedavi ve tanısal yaklaşımlar ile mortalite hemen hemen sıfıra inmiştir. Bu tür enfeksiyonlarda en sık rastlanan mikroorganizmalar gram negatif enterik bakteriler olup bunlar arasında Escherichia coli (E.Coli )ilk sıraya almaktadır.klasik bilgilere göre üriner sistem enfeksiyonlarında ampirik tedavide ilk tercih olarak geniş spekturumlu antibiyotikler tercih edilmektedir. Ülkemizde uygun olmayan antibiyotik kullanımı nedeni ile antibiyotiklere direnç gelişimi giderek önem kazanan bir sağlık sorunu olmuştur. Üriner sistem enfeksiyonlarında (ÜSE) en sık olarak karşılaştığımız etkenlere karşı antibiyotik duyarlılıklarının belirlenmesi özellikle poliklinik koşullarında tedavi edici hekimlik,komplikasyonların önlenmesi ve maliyet açısından yararlı sonuçlar verecektir. Bu calışmadaki amacımız en sık neden olan mikroorganizmaların tespiti ve en uygun tedavinin düzenlenmesine yardımcı olmaktır. 4

5 GENEL BİLGİLER TANIMLAMALAR Üriner sistem enfeksiyonu(üse): Pyüri ve klinik semptomplar eşliğinde böbrekte,toplayıcı sistemde ve/veya mesanede bakteri bulunmasıdır. Anlamlı bakteriüri: İdrar yolu enfeksiyonu uygun koşullarda alınarak yapılan idrar örneğinde ve üzeri cfu/ml koloni bulunması anlamlı bakteriüri olarak tanımlanır. Semptomatik ÜSE : İdrar örneğinde bakteri bulunan hastada disüri,sık sık ve zorlanarak idrar yapma ve /veya ateş, karın ağrısı, gibi şikayetlerin bulunmasıdır 1. Alt ÜSE (sistit) ve Üst ÜSE (piyelonefrit) olmak üzere iki alt başlık olarak ayrılır. Alt ÜSE: İnfeksiyon alt üriner sistemle sınırlıdır. Akut işeme semptomları majör bulgudur. Üst ÜSE : İnfeksiyon renal parankimayı kapsar ve ateş ve sistemik belirtiler majör semptomdur. Asemptomatik bakteriüri : Her hangi bir semptomu olmayan çocuklarda sağlık taramalarında idrarda bakteri bulunmasıdır. Semptomatik bakteriüri ile asemptomatik bakteriüri arasındaki fark her zaman belirgin değildir.çünkü %30-70 oranında belirti vermeyen bireylerin de ayrıntılı anamnez ile yakınmaları olduğu tespit edilmiştir. Genel olarak bütün yaş gruplarında semptomatik ÜSE nin görülme sıklığı, asemptomatik ÜSE ye göre daha azdır ve asemptomatik bakteriürisi olan hastaların %50 sinin daha önceden semptomatik bakteriüri geçirdiğini düşündürmektedir. Akut üretral sendrom: İdrar anlamlı bakteriüri olmaksızın disüri,sık ve ani idrara çıkma isteğiyle giden klinik durumu gösterir. Tekrarlayan bakteriüri: Tekrarlayan alt üriner sistem semptomları ve idrar kültüründe anlamlı sayıda bakteri üremesinin olmasıdır. 5

6 EPİDEMİYOLOJİ : Çocukluk çağı ÜSE lerinin prevalansı; infeksiyonun semptomatik veya asemptomatik olmasına,tanı yöntemlerine,uygulanan tanı kriterlerine,değerlendirilen çocukların yaş ve cinsiyetlerine,araştırılan toplumun özelliğine göre değişir. ÜSE çocukluk çağı infeksiyonları arasında üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra 2. sırada görülür.her zaman tipik belirti vermedikleri için kesin sıklığı saptamak ancak toplum taramaları ile mümkündür.yenidoğan döneminde ÜSE ler erkeklerde daha sık görülür. Bu dönemde erkek çocukların sepsis ve diğer bakteriel enfeksiyonlara daha fazla maruz kalmaları suçlanmakla birlikte altta yatan neden hala tam olarak açıklanmamıştır. Yenidoğan dönemi dışında ÜSE yaşa bakılmaksızın kızlarda erkeklere göre daha sık görülür. 1 yaş altı çocuklarda ÜSE kızlarda görülme oranı %6.5 erkeklerde %3.3 dür. 1 yaşından sonra ise erkeklerdeki prevalansı %1.9 gerilerken bu oran kızlarda %8.1 e kadar yükselir 3. Asemptomatik bakteriüri sıklığı term yenidoğanlarda % 1,pretermlerde ise % 3 civarındadır. Bu oran sünnet olmamış erkek çocuklarında sünnet olanlara göre %5-20 arasında değişebilir 2. Okul öncesi yapılan çalışmalarda kızlarda %2.5 oranı saptanmış,erkek çocuklarında ise asemptomatik bakteriüri hemen hemen hiç görülmemiştir.6-18 yaş arasında da benzer sonuçlar bulunmuştur. Hastaneden kazanılmış ÜSE çocukluk çağında çok nadir görülmektedir.hastaneye yatmış 1000 pediatrik hastada ÜSE 14.2 hastada görülmektedir. 6

7 PATOGENEZ : ÜSE patogenezinde konağın enfeksiyona direnç kabiliyeti önemli bir belirleyicidir.üse lere yatkınlığı arttırdığı tespit elden faktörler tablo 1 de belirtilmiştir.üretranın distal kısmı hariç üriner sistem sterildir.bakterilerin üriner sisteme invazyonu ve yayılması 3 yolla olmaktadır.bunlar asendan yol,hematojen yol ve lenfatik yoldur. ÜSE lerin %99 u asendan yolla meydana gelmektedir.pek çok üropatojen üriner yolla girer ve üretra yolu ile yukarı çıkar ve mesaneye ulaşır.üropatojenlerin çoğu kolon florasından kaynaklanmakla birlikte vajinal rezervuarın üropatojenler için önemli bir kaynak olduğu unutulmamalıdır.üse nin kız çocuklarında çok daha sık görülmesi vajinal floranın ve asendan yolun önemini ortaya koymaktadır. Tablo -1 ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONUNU KOLAYLAŞTIRAN FAKTÖRLER BAKTERİYE AİT FAKTÖRLER KONAKÇIYA AİT FAKTÖRLER Hızlı üreme zamanı -Maternal ÜSE - Hücre duvar rezistansı -Anne sütü alamama - P fimria(pili) -Kolonda üropatojen reseptörler -Alt gis de kolonize olabilme -Perineye ve prepisyuma yapışabilme -Hücre yüzey antijenleri -Prepisyum varlığı -Anatomik faktörler -Fonksiyonel faktörler 7

8 Hematojen yol yenidoğan dönemi dışında oldukca nadirdir.üç aydan küçük ÜSE li infantların yaklaşık %30 da bakteriyemi belirlenmiştir.daha büyük çocuklarda hematojen yayılıma bağlı ÜSE ; s.aureus,p.aeruginosa,serratia spp ve m.tuberculosa gibi virulan mikroorganizmalara bağlı sepsislerden sonra gelişir. Candida fungemisine bağlı olarak böbreklerin enfekte olabildiği bilinmektedir.ancak ÜSE lerinin en sık patojenleri olan gram negatif enterik basillerin intravenöz olarak verildiği deneysel çalışmalarda piyelonefrit gelişimin çok kolay olmadığı gözlenmiş,bu durumun ÜSE gelişiminde anatomik bozuklukların önemine işaret ettiği düşünülmektedir. ÜSE nin % 99 u assendan yolla meydana gelmektedir.bu nedenle fekal kolonizasyon görmezden gelinemez.fekal bakteriyal flora çeşitli faktörler bağlıdır.mikrobiyal etyoloji,konağın immün sistemi ve alınan ilaçlar bunlar arasında sayılabilir.bu nedenle uygun antibiyotik seçimi tedavide ve proflakside ihmal edilmemelidir.pek çok üropatojen üriner yolla girer ve üretra yoluyla yukarı çıkarak mesaneye ulaşır.açık üriner sistem katateri bulananlarda 3-4 gün içinde yaklaşık %100 oranında ÜSE gelişmesi beklenir.kateter öncesi alınan rektal ve periüretral kültür sonuçları ile ÜSE ye yol açan mikroorganizmalar arasında tam bir uyum saptanması asendan yolun önemini destekleyen kanıtlardır. ÜSE etkenleri açısından en önemli yeri işgal eden üropatojen E.Coli moleküler tiplendirme yöntemleri ile kolon florasında gösterilmiştir. Asendan yolla mesaneye ulaşan bakteri burada çoğalır.ardından üreter,renal pelvis ve parankime doğru ilerler.bu hareketlilik Veziko üreteral reflü (VUR) varlığında daha belirgin olmaktadır.gram negatif etkenlerin salgıladığı endotoksinler üriner peristaltizmi engelleyerek retrograd yayılımı kolaylaştırmaktadır. Mikroorganizmaların üst üriner sisteme ulaşmasının diğer bir yolu olduğu düşünülen lenfatik yolun önemine dair yeterli kanıt bulunmamaktadır. 8

9 ÜSE nin gelişimini etkileyen faktörleri iki ana başlık altında sınıflandırabiliriz. 1-)Konağa ait faktörler a-)konak savunma mekanizmaları b-)konağa ait predispozan faktörler 2-)Mikroorganizmaya ait faktörler Üriner sistem mukazası çeşitli nonspesifik ve spesifik savunma mekanizmalarına sahiptir.bunlar bakteriürinin varlığına rağmen hastalığın gelişmesini önlerler. Bu mekanizmalar 1-)Mesanenin periyodik ve tam olarak boşaltılması: Mesanenin hızlı ve etkin bir şekilde boşaltılması önemli bir savunma mekanizmasıdır. Etkeni içeren idrarın taze idrarla dilüe edilmesi ÜSE nin sınırlandırılmasında önemlidir. İnfekte olan idrarın boşaltılması bakterilerin reseptörlere bağlanma olasılığını da azaltmaktadır.miksiyon sonrası mesanede kalan az miktardaki idrar, kolonizasyon için yeterli olmakla birlikte mesane mukozasının antibakteriyel özellikleri bu durumu engeller. 2-)İdrarın kimyasal özellikleri: İdrar antibakteriyel aktivitesi yüksek üre konsantrasyonu, osmolalitesinin yüksek olması ve ph nın düşük olmasına bağlıdır.idrarda bulunan organik asitlerden en yaygın olanı hippurik asit bakteriyostatik etki gösterir.yine idrarda bulunan düşük molekül ağırlıklı poliaminler E.Coli nin yapışmasını engellerler.ancak bunca koruyucu önlemlerin yanında idrarda glukoz ve osmoprokten özellik gösteren prolin betain in bulunması enfeksiyona yatkınlığı artırmaktadır. 9

10 3-)Üriner sistem mukozasına ait antibakteriel özellikler: Epitelyal hücreler E.Coli için bakterisidal etkili moleküller salgılamaktadır.tekrarlayan enfeksiyon geçiren çocuklarda temel problemin bu koruyucu moleküllerin salınımındaki eksikliğe bağlı olduğu düşünülmektedir. Ayrıca mesane mukozasını kaplayan mukopolisakkarit yapıdaki tabaka bakteriel yapışma ve kolonizasyonu engellemektedir.bundan dolayı mikroorganizma mesane epiteline yapışamamakta ve idrarın yıkayıcı etkisi ile atılmaktadır. 4-)İmmün sistemin etkisi : E.Coli nin sebep olduğu piyelonefrit olgularında antijenlere karşılık spesifik IgG ve IgM yapısında antikorlar gösterilmiştir.antikorların asıl koruyucu etkileri parankimal bakteriel enfeksiyonlar üzerinedir. Ayrıca E.Coli suşlarının üroepitelyal mukozaya yapışmasını engelleyen mekanizmalardan biride Tamm-Horsfall proteinidir.tamm-horsfall proteini henle kulbu ve distal tubulden idrara salınır.bu protein mikroorganizma ile yarışa girerek bunların mukozaya yapışmasınıengeller.bakteri üriner sistemde cevabı başlatır.pnl ler önce mukozaya ardından idrara infiltre olurlar.iltihabın lokalizasyonu klinik bulguları belirler.akut piyelonefritte jenaralize iltihabi cevap vardır.akut piyelonefritte üropatojenik bakteri etkisiyle intra sellüler sitokinler IL-6 ve IL-8 artmıştır.bunlardan IL-6 akut faz yanıtını başlatmakta,il-8 ise lökosit kemotaksisine sebep olmaktadır.pnl lerin E.Coli ile uyarılmaları sonucu yüksek miktarda IL-8 ürettikleri gösterilmiştir. 10

11 MİKROORGANİZMAYA AİT FAKTÖRLER Bakteri sayısı arttıkça enfeksiyon meydana gelmesi kolaylaşır.enfeksiyon oluşturan bakteri sayısı etkilenen bölgeye göre değişiklik gösterir.mikroorganizma ile ilişkili virülans faktörleri şöyle sıralayacak olursak *Alt intestinal kanalda lokalize olma *Glikokaliks ilişkili yapışma *Hücre duvarının idrar ozmolalitesine dayanıklığı *Perine prepisyuma yapışma *Üroepitelyuma yapışma *Lizisi önleyen hücre duvarındaki polinler *Üreaz yapımı *Motilite *Diğer virulans faktörleri: P fimbria:üroepitelyal hücrelere yapışma K antijeni:komplemanla lizisi ve fagositozu engelleme Hemolizin:renal tübuler hücreleri zedeleme Colicin:Komşuluğundaki diğer bakterileri öldürme Aerobaktin:Demir bağlama kapasitesini artırma Serum rezistansı:taze insan serumuyla öldürülmeye karşı direnç 11

12 ÜSE gelişmesini önleyici faktörler: *Lokal konakçı defansı *Erkek üretrasının uzunluğu,prostatik antibakteriyl salgı *Servikovajinal antikor gelişmesi *Miksiyon mekanizması *Mesane yüzeyi glukozaminoglikanları *Kompetan vezikoüreteral valv *Böbreğin asidifikasyon,konsantrasyon ve amonyogenez yeteneği *İdrar opsonik aktivitesi 12

13 ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARINDA ETKENLER ÜSE de etkenler çoğunlukla bakteriler olup,nadiren virüsler ve mantarlar da sorumlu olabilmektedir.üse nin % 95 den fazlası tek bir bakteri ile gelişmektedir.ancak nozokomiyal infeksiyonlarda pek çok mikroorganizma etken olabilmektedir.komplike olmayan sistit ve piyelonefritlerin % 80 inden fazlasından E.Coli etkendir.üse lerin çoğunda üropatojenik E.Coli olarak bilinen belli birkaç E.Coli O serotipi ( 1,2,4,6,7,8,16,18,75,150 ) rol oynar.koagülaz negatif stafilokoklar genellikle kontaminan olarak kabul edilir.komplike ÜSE lerde Enterococcus spp,pseudomonas spp ve diğer gram-negatif bakterilerin sıklığının artmasına karşın,bu grupta da en sık E.Coli ye rastlanır. Anaerob bakteriler,laktobasiller,difteroid basiller,enterokok dışı Streptekoklar ve S.Epidermidis perine ve distal üretranın florasında bulunur ve nadiren ÜSE etkeni olabilmektedir.klebsiella,proteus,enterobacter ve Pseudomonas türlerinin neden olduğu ÜSE genellikle vücut direncinin düştüğü durumlarda ortaya çıkar. Hastane kaynaklı ÜSE lerde E.Coli yine % 50 oranında ilk sıraya alırken bunu Klebsiella,Entorobacter,Citrobacter,Serratia,türleri,P.Aeruginosa,Providencia spp.,enterococcus spp.,s.epidermidis izler.hastanede yatış süresi uzadıkça E.Coli ve Proteus spp.görülme sıklığı azalırken Pseudomonas ve Serratia gibi mikroorganizmalarının görülme sıklığı artmaktadır. Hastane kaynaklı ÜSE lerde B grubu streptekoklar daha çok diyabetik hastalardan, S.Epidermidis ise üriner kateterizasyon yapılmış hastalardan soyutlanmaktadır. S.Aureus bakteriürisi genellikle bakteremiyi izleyerek,böbreklerin metastatik infeksiyonu şeklinde ortaya çıkar.herhangi bir üriner girişim uygulanmamış hastada S.Aureus a bağlı asendan sistit ya da piyolonefrit çok nadirdir.adenovirüsler özellikle tip 11 ve 21 çocuklarda epidemik hemorojik sistite neden olur. 13

14 ÜSE neden olan mikroorganizmaları şöyle sınıflaya biliriz Komplike olmayan üriner sistem enfeksiyon etkenleri: *E.Coli *S.Saprofiticus *K.Pnömonia *P. Miribalis Komplike üriner sistem enfeksiyon etkenleri: * E.Coli * Enterokoklar * Pseudomonas spp * Koagülaz negatif stafilokoklar * K.Pnömonia * P. Miribalis 14

15 KLİNİK BELİRTİLER: Klinik hastalık görünümleri çok çeşitlidir.disüriden pyelonefrite kadar değişen görüntüler sergilenir.yaş gruplarına göre belirti ve bulgular değişmektedir. Yaş gruplarına göre belirti ve bulgular; Yaş grubu....belirti ve bulgular Yenidoğan ve Hipotermi,hipertermi,büyüme geriliği,kusma Süt çocuğu İshal,sepsis,irritabilite,letarji,sarılık, kötü kokulu idrar Okul öncesi Karın ağrısı,kusma,ishal,konstipasyon Anormal işeme paterni,ateş,büyüme geriliği Okul dönemi Disüri,sık idrar,karın ağrısı,anormal işeme Paterni,konstipasyon,kötü kokulu idrar,ateş Adölesan Disüri,pollaküri,abdominal hassasiyet,ateş, Kötü kokulu idrar Akut alt üriner sistem enfeksiyonları: Alt üriner sistem belirtileri olan hastaların klinik tanıları, sistit veya akut üretral sendrom olabilir.alt üriner sistem enfeksiyonu ile ilişkili klinik belirtiler sık idrara çıkma,yanma hissi,suprapubik ağrıdır.alt üriner sistem enfeksiyon belirtileri olmasına karşılık erkeklerde,hastanede kazanılmış enfeksiyonlarda,kateteri olan hastalarda,yakında üriner sisteme alet uygulananlarda,üriner sistemde fonksiyonel veya anatomik anomalilerin olduğu hastalarda,üse öyküsü olanlarda,semptomları 7 günden fazla sürenlerde,diabetes mellitus ve immunsupresyonu olan hastalarda gizli bir renal enfeksiyonun da birlikte olduğu düşünülmelidir. 15

16 Akut üst üriner sistem enfeksiyonları: Akut piyelonefrit:başlıca belirtileri tekrarlayan titreme ve ateş nöbetleri,sırt ve böğür ağrısı,kostavertebral açı hassasiyeti,sıklıkla kolik tarzında karın ağrısı, Bulantı,kusma,ve bunlara eşlik eden disüri,noktüri,hematüri ve sık idrara çıkmadır.hastalık bakteremiye eşlik edebilir.bazen şok veya DIK tablosu gözlenebilir. Abseler:Perirenal ve makroskopik renal abseler sık görülmeyen böbrek enfeksiyon şekilleridir.uzamış kronik ateş,kilo kaybı,gece terlemeleri,anoreksi,böğür veya sırt ağrısı gibi klinik belirtiler oluştururlar. Kronik piyelonefrit ve reflü nefropatisi:yavaş ve gizli bir gidiş gözlenir.klinik bulgular enfeksiyöz ve veya inflamatuar olmaktan çok tubulointersitisyel doku bozukluğu nedeniyle gelişen fizyolojik bozukluklarla ilişkilidir.(hipertansiyon,sodyum konsantrasyon yeteneğinin bozulması,konsantrasyon bozuklukları,hiperkalemi,asidoz gibi) Reflü nefropatisinin başlıca komplikasyonları proteinüri,skar gelişimi,hipertansiyon ve glomerulosklerozdur.böbrekte skar gelişiminde sorumlu 3 faktör bulunur;enfeksiyon,vur ve intrarenal reflü.skarda bu 3 faktör birlikte sorumluluk yüklenirler. 16

17 TANI YÖNTEMLERİ Öykü ve fizik inceleme: *Hastaların ayrıntılı işeme öyküleri,işeme ve defekasyon alışkanlıkları öğrenilir. *Aile öyküsü önemlidir,kız kardeşlarde artmış bakteriüri riski,kardeş ve anne-babada artmış VUR riski önceki yıllarda gösterilmiştir. * Erkeklerde eksternal meatus stenozu (çok nadir) ve sünnet durumuna dikkat edilir. *Kız çocuklarda vajinit bulguları,labial adezyon varlığına dikkat edilmelidir. *İşeme disfonksiyonu,konstipasyon veya enkopresisi olan vakalarda nörolojik muayeneye dikkat edilmelidir. İdrar incelemesi: *Bakteriüri ve piyüri ÜSE in iki önemli bulgusudur.piyüri,santrifüj yapılmış idrarda büyük büyütmede(40 lık)her sahada 5 veya daha fazla lökosit bulunması anlamına gelir ve inflamasyonu gösterir.bakteriüri olmasına karşılık %34-50 oranında püyüri olmayabilir.lökosit silendirleri enfeksiyonun renal parankimle ilişkisini gösterir. Enzimatik testler; Nitrit testi:bakteriüriyi saptamak için basit bir test olan nitrit testinden yararlanılabilir. Dipstick metod olup amin emdirilmiş kağıt kullanılarak idrarda nitrit araştırılması esasına dayanır.60 saniye içinde pad de pembeleşmenin gelişmesi testin pozitif olduğunu,yani idrarda nitrit olduğunu gösterir.testin duyarlılığı %35-85,özgüllüğü % arasında bildirilmiştir.nitratın nitrite dönüşümü için yaklaşık 4 saat gerektiği için sabah idrarının tercih edilmesi gerekir. Nitrit testinin dezavantajları; 1)İn vivo bakterilerin nitratı indirgemesi birkaç saat alabilir. 2)Test en iyi sabah ilk idrar örneğinde sonuç verir. 3)Birçok gram (+) bakteri bu metodla gösterilemez. 17

18 Lökosit esteraz testi:lökosit esteraz dipstick testi histokimyasal olarak idrarda beyaz küre olduğunu gösterir.hemositometre ile karşılaştırıldığında duyarlılığı %85-95 arasındadır. Lökosit esteraz testinin dezavantajları; Enfeksiyonda her zaman lökositler bulunmayabilir /ml den daha az bakteri olduğu zaman nitrit testinde olduğu gibi güvenilir değildir. *Nitrit testi ve lökosit esteraz testinin kombine kullanılması ile duyarlılık %78-92,özgüllük %60-90 arasında bulunmuştur. İdrar kültürü:idrar kültürü ÜSE tanısında altın standarttır. Tanının güvenilirliği alınan idrar örneğinin kalitesi ile ilgilidir,ancak tanıyı koyduracak uygun idrarın alımı çocuklarda güç olabilir. Rutin olarak idrar 4 şekilde alınır: 1-)Torba örneği 2-)Orta akım yöntem 3-)Sonda ile alınan idrar 4-)Suprapubik aspirasyon Torba örneği en az güvenilen ve en az travmatik idrar alım şeklidir.perine ve prepisyumun iyice temizlenmesine rağmen yalancı pozitiflik oranı %85-99 arasında değişmektedir.bu nedenle torba idrarı ÜSE yi ekarte ettirmede etkili,ancak tanısında yetersiz bir örnektir. Orta akım idrarı da,sünnetli erkek çocuklarda ve büyük kız çocuklarında bakteriüriyi gösterebilir,ancak küçük kızlardan ve sünnetsiz erkek çocuklarından alınan orta akım idrarı genellikle periüretral ve prepisyal organizmaları ve hücreleri gösterir. Sonda ile alınan örnek üretral organizmaların bulaşabileceği ilk kısım idrar alınmazsa uygun olabilir.ancak hem invaziv bir yöntemdir,hem de üretral mikroorganizmaların steril 18

19 mesaneye geçişini kolaylaştırır.üse tanısında suprapubik aspirasyonla alınan idrar tanı için altın standarttır.en büyük avantajı kontaminasyonun hiç olmaması nedeniyle üreyen her mikroorganizma ÜSE için patagnomoniktir.pratikte tuvalet terbiyesi kazanmamış bir çocukta eğer ÜSE den şüpheleniliyorsa ve ampirik tedavi başlanacaksa sonda ile ya da suprapubik aspirasyonla idrar alınmalıdır.büyük çocuklarda temiz orta akım idrarı kabul edilebilir. **Tüm idrar örnekleri steril bir kaba alınarak hızla işleme konulmalıdır.eğer kültür ekiminde gecikilecekse 24 saate kadar buzdolabında bekletilebilir. **ÜSE tanısı için koloni sayısı kesin olmayıp idrar alım yoluna göre farklılıklar göstermektedir. 19

20 ÜSE TANISINDA KÜLTÜR KRİTERLERİ İdrar alım metodu Koloni sayısı Enfeksiyon olasılığı(%) Suprapubik aspirasyon Gram (-) basil ;1 tane bile %99 üzeri Gram (+)kok; Sonda ile alınan üzeri enfeksiyon olabilir şüpheli,tekrarla 1000 altı enfeksiyon değil Temiz işeme (erkekte) üzeri enfeksiyon olabilir Temiz işeme (kız) 3 örnekte 100bin üzeri 95 2 örnekte 100bin üzeri 90 1örnekte 100bin üzeri 80 50bin-100bin şüpheli tekrarla 10bin-50 bin 10bin-50bin 10bin altında semptomatikse tekrar asemptomatikse enf.değil enfeksiyon değil Renal tutulumu gösteren testler:tam kan sayımı,sedimentasyon hızı,crp,idrar konsantrasyon kapasitesinde azalma,tübüler enzimlerin idrarda bulunması,antibiyotikle kaplı bakteri ve IL 6 renal enfeksiyon için olası non invaziv belirleyiciler olarak kullanılabilirler. Fakat yine de,alt ve üst idrar yolu enfeksiyonunu ayırmada tam olarak yeterli bilgi verememektedirler. 20

21 GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ Görüntüleme yöntemleri ÜSE de üriner sistemin degerlendirilmesinde kullanılır.amaç,akut enfeksiyonda ve gelecekte, renal hasar riskini azaltmaktır. Seçilen radyolojik tetkik: Akut idrar yolu enfeksiyonunu degerlendirmeli ve lokalize etmeli. Renal hasarı göstermeli Genitoüriner anomali varsa ortaya çıkarmalı.zaman içinde üriner traktustaki değişikliği gösterebilmelidir.akut safhada nadiren radyolojik çalışmalara nadiren gerek duyulur. Özellikle enfeksiyon kaynağı bilinmiyorsa ve idrar kültürü tanı koydurucu değilse DMSA sintigrafisi ile akut renal inflamasyon gösterilebilir. Akut safhada radyolojik çalışma yapmanın diğer endikasyonları: 1.Dört gün sonra antibiyotik tedavisine yanıt yoksa 2.M.tüberkülozis,Proteus gibi sık görülmeyen mikroorganizmalar ürerse; idrar yollarında bilinen bir anomali varsa,papiller nekroz öyküsü varsa,nörojen mesane varlığında,böbrek fonksiyonlarında bozukluk ya da yetersizlik varsa yapılır. Çocukların %5-10 unda obstruktif lezyonlar,%21-57 sinde VUR bulunduğu için ve ÜSE süt çocukları ve küçük çocuklarda anatomik bozuklukların bir göstergesi olabileceği için ilk ÜSE den sonra üst batın USG,mesane USG ve VCUG yapılmalıdır. Voiding Sistoüretrografi(VCUG): VCUG,ÜSE lerin %20-60 ında saptanan VUR tanısında önemli bir görüntüleme yöntemidir.iyotlu kontrast madde ile floroskop altında ya da nükleer ajanlarla radyonüklid sistoüretrografi olarak iki şekilde yapılabilir.geleneksel floroskopik yöntem mesane ve üretrayı da gösterirken,radyonüklid VCUG,VUR tanısında daha sensitiftir.ancak mesane ve üretrayı,reflünün derecesini ve üreterleri göstermez. Çocuk radyonüklid yöntemle daha az radyasyon aldığı için,bu yöntem tarama ve VUR takibinde kullanılabilir.5 yaşından küçük olup ilk kez ÜSE tanısı alan bütün çocuklara,5 yaşından büyük olup ateşli ÜSE veya rekürren 21

22 ÜSE olan hastalara VCUG çekilmelidir. VCUG idrar steril olduktan sonra en kısa sürede yapılabilir.daha önceki yılların aksine,son yıllarda yapılan çalışmalarda,üse nin reflüye yol açmadığı,dolayısı ile VCUG çekmek için 3-6 hafta beklemeye gerek olmadığı görülmüştür.vcug de üreterosel veya reflü varsa ya da VCUG normal ise böbrek ve mesane USG si ile olası diğer ürolojik malformasyonlar saptanabilir.primer VUR düşünülüyorsa DMSA sintigrafisi ile olası renal skarlar degerlendirilebilir. Üriner Sistem Ultrasonografisi: Ultrasonografide böbreklerin boyutları,parankim kalınlıkları,toplayıcı sistem ve mesane hakkında bilgi edinilir.renal skarlar konusunda DMSA sintigrafisi kadar duyarlı değildir.ancak şunu da unutmamak gerekir ki ;çocuklarda renal ve mesane USG de USG yi yapan kişinin yetenekleri ve deneyimi çok önemlidir. Nükleer tıp görüntüleme yöntemleri: DMSA sintigrafisi,99m-tc-dmsa nın %60 ının proksimal tübüler hücrelere bağlanarak idrarla yavaş atılma özelliğinden dolayı iyi bir kortikal görüntüleme yöntemidir.ayrıca 99m- Tc-mertiatide (MAG3) de benzer özellikleri olan bir tübüler ajandır.mag3 ün DMSA ya üstünlükleri:diğer organlara daha az radyasyon vermesi ve ek olarak üriner drenajı da göstermesidir.akut pyelonefritte nükleer sintigrafi tutulum defekti ya da renal şişme şeklinde görülür. İntravenöz ürografi: Üst üriner sistemin degerlendirilip skarların gösterilmesinin geleneksel yöntemi IVP ile birlikte renal tomografidir.ancak artık son yıllarda DMSA sintigrafisi IVP nin yerini almıştır.yine de İVP toplayıcı sistem anomalilerini DMSA ve ultrasonografiden daha iyi göstermektedir.bu nedenle toplayıcı sistemin karmaşık bozukluklarının gösterilmesinde yani kaliksler ile ilgili detayların önemli olduğu durumlarda İVP en iyi görüntüleme yöntemidir. 22

23 TEDAVİ Akut ÜSE tedavisi ve ÜSE profilaksisi: ÜSE tadavisinde gecikmeler renal hasara yol açacağı için tanı ve tedavisi hızlı ve etkin olmalıdır. Aşağıdaki durumlarda hastaneye yatırılarak geniş spektrumlu parenteral tadavi verilmelidir: 1)3 ayın altındaki bebekler 2)Oral alımı tolere edemeyen hastalar 3)Sistemik enfeksiyon bulguları varsa 4)İmmün yetmezlik varsa Ayrıca seçilecek antibiyotik hastanın daha önce kullandığı antibiyotikler,ilaç alerjileri,toplumdaki direnç göz önüne alınarak her hastaya göre düzenlenmelidir. Aminoglikozid ve Ampisilin veya Sefalosporin kombinasyonu ya da 3.kuşak Sefalosporinler geniş bir spektrum sağlayabilirler. Bir başka seçenek de ayaktan parenteral tedavidir.uyumlu hastalarda tek doz olması nedeniyle Seftriakson uygun bir seçim olabilir.mutlaka idrar kültürü alınmalı ve kültür sonucuna göre gerekli değişiklikler yapılmalıdır.parenteral tedaviye genelde saat devam edilir,çocuğun ateşi düşüp genel durumunun düzelmesiyle mikroorganizmanın duyarlı olduğu oral antibiyotik ile tedavi 7-10 güne tamamlanır. Klinik olarak stabil hastalara oral geniş spektrumlu bir antibiyotik başlanabilir.genitoüriner sistemi sağlıklı çocuklarda ÜSE nin oral geniş spektrumlu bir antibiyotik ile 3-5 gün süreyle tedavisi yeterlidir. ÜSE öyküsü olan her çocuk anatomik bozukluk açısından tüm değerlendirmeleri tamamlanıncaya kadar antibiyotik profilaksisine alınmalıdır. 23

24 Ayrıca; *3-6 ayın altındaki tekrarlayan ÜSE olan infantlar * Vezikoüretral reflüsü olan infantlar *Kısmi obstruksiyonu olan infantlar *İmmunsupressif olan çocuklar *Ya da altta yatan bir anomali olmaksızın tekrarlayan ÜSE si olan cocuklara; antibiyotik profilaksisi başlanmalıdır. Tekrarlayan enfeksiyonlarda da komplike enfeksiyon söz konusu olmasa bile uygun bir antibiyotiktedavisinden sonra 3-6 ay antibiyotik profilaksisi uygulanmalıdır.komplike ve VUR a eşlik ettiğinde özellikle 5 yaş ve altındaki çocuklarda ÜSE çok sıkı izlenmeli(aylık idrar tetkiki ve kültürü,hastanın klinik durumuna göre 1-4 aylık kontroller) profilaktik tedaviye idrar steril olduktan sonra başlanmalı ve 1 yıl enfeksiyonsuz kalıncaya kadar devam edilmelidir. VUR da cerrahi girişimler: 1-2.derecede reflülerde yaş,cinsiyet,skar varlığı,tek veya iki taraflı olmasına bakılmaksızın antibiyotik profilaksisi uygulanır. Yalnızca,6 yaşından büyük,bilateral 3-4.derece VUR 1 yaşından büyük,bilateral 5.derece reflülerde,başlangıç tedavisi olarak cerrahi önerilir. İzlem sırasında pyelonefrit geçiren vakalarda,profilaktik antibiyotik uygulamasında sorun olan vakalarda,kontrollerine düzenli gelmeyen vakalarda cerrahi düzeltme düşünülebilir Basit sistitlerde bir defa kontrol yapmak yeterlidir.fakat VUR lu vakalarda 2 yıla kadar ilk 3 ay aylık,sonra 3 ay aralarla kültürler yapılmalıdır.gereğinde VCUG ve görüntüleme yöntemleri 6-12 ay aralarla tekrarlanmalıdır. Radyolojik olarak renal skarı olan hastalar erişkin yaşa kadar hipertansiyon yönünden 24

25 ,bilateral renal skarı ve GFR de bozukluğu olan hastalar adolesans boyunca renal yetersizlik yönünden izlenmelidir. Fungal enfeksiyonlar: Uzun süreli antibiyotik kullanımı,iv kataterler ve immunsupresif hastalıklarda fungal ÜSE görülebilir.rutin idrar kültüründe üretilmesi ile tanı konur,ancak tanı koydurucu koloni sayısı tartışmalı olmakla birlikte,bakteriyel enfeksiyonlarda olduğu gibi 100bin koloniden fazla ise tedavi önerilir. Hazırlayıcı faktör ortadan kaldırılmalıdır,ayrıca sistit tedavisinde 50mg/l amfoterisin B ile saat intravezikal irrigasyonun etkin olduğu bildirilmiştir. Sistemik enfeksiyonda gün süreyle Amfoterisin B nin parenteral kullanımı önerilmekte,flukanazolün de aynı derecede etkin olduğu bildirilmektedir. 25

26 Çocukluk çağı ÜSE lerinde parenteral kullanılan antibiyotikler İlaç Günlük doz Sıklık Aminoglikozidler Gentamisin 7.5 mg/kg/g 3x1 Amikasin 7.5mg/kg/g 3x1 Penisilinler Ampisilin mg/kg/g 4x1 Tikarsilin mg/kg/g 3-6x1 Sefalosporinler Sefazolin 25-50mg/kg/g 3-4x1 Sefotaksim mg/kg/g 4-6x1 Seftriakson 50-75mg/kg/g 1-2x1 Seftazidim mg/kg/g 2-3x1 Çocukluk çağı ÜSE lerinde oral kullanılan antibiyotikler: İlaç Günlük doz Sıklık Penisilinler Ampisilin mg/kg/g 4x1 Amoksisilin mg/kg/g 3x1 Amok/Klavulanat 20-40mg/kg/g 3x1 Sülfonamidler Tmp-Smx 8mg/kg/g 2x1 Sefalosporinler Sefaleksin 25-50mg/kg/g 4x1 Sefaklor 20mg/kg/g 3x1 Sefiksim 8mg/kg/g 1-2x1 26

27 Sefadroksil 30mg/kg/g 1-2x1 Sefprozil 30mg/kg/g 2x1 Diğer Nitrofurantoin 5-7mg/kg/g 4x1 Nalidiksik asit 55mg/kg/g 4x1 Çocukluk çağı ÜSE lerinde kullanılan düşük doz profilaktik antibiotikler: İlaç Günlük doz Dirençli bakteri Nitrofurantoin 1mg/kg/g Klebsiella TMP-SMX 0.5-1mg/kg/g Enterobakter Sefadroksil Sefiksim 3-5 mg/kg/g 1-2 mg/kg/g PROGNOZ Prognoz ileri derecede devamlı VUR u olanlarda,yaygın skarlaşma gelişenlerde ve rekürren enfeksiyonu olanlarda kötüdür.obstruksiyon ve diğer konjenital anomaliler de prognozu etkiler. Hipertansiyon;Kronik pyelonefrit veya reflü nefropatisi ile hipertansiyon birlikteliği bilinen bir gerçektir.hipertansiyonun derecesi reflü nefropatisinin ağırlığı ile ilişkilidir.çocuklarda reflü nefropatisi en sık rastlanan hipertansiyon nedenidir.renal skarlaşma olanların %10 da hipertansiyon gelişir.reflü nefropatisinde gözlenen hipertansiyonun patogenezi tam 27

28 açıklanamamıştır.muhtemelen gelişmiş arteriyal lezyon ve renin-anjiotensin sistem aktivasyonu ile ilişkilidir.proteinüri ve glomerüloskleroz:reflü nefropatide, proteinüri ise fokal segmental glomeruloskleroza işaret eder ve progresif renal yetmezliğin prognozunda önemlidir.proteinürinin derecesi glomerüler lezyonun varlığı ve şiddeti ile ilişkilidir.iki taraflı hastalıklarda proteinüri ve glomeruloskleroz daha belirgindir. 28

29 GEREÇ VE YÖNTEM Çalışma 01/01/ /01/01/ 2006 tarihleri arasında Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniğinde yapılmıştır. Hastalar 0-14 yaş grubundan seçilmiştir. Üriner Sistem Enfeksiyonu yada başka bir nedenle hastanede yatmakta iken idrar kültüründe üreme tespit edilen hastalar çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalara ait idrar örneklerinin alınması için yenidoğan dönemindeki hastalarda cilt temizliğini takiben 22 no kelebek iğne ile idrar örneği alınarak suprapubik aspirasyon yapılmış, başarılı olunamayan hastalarda üriner kataterizasyon uygulanmıştır. Süt çocukluğu dönemindeki hastalarda üriner kataterizasyon uygulanmıştır. Daha büyük yaş grubundaki çocuklarda standart temizlikten sonra orta akım idrarı alınmış, uyumlu olmayan hastalardan katater yardımı ile idrar alınmıştır. Üriner kataterizasyon yapılan erkek çocuklarda prepisyum, kız çocuklarda perine temizliği povidin iyot kullanılarak ebeveynler tarafından yapılmış, ardından yaşına uygun boyutta feeding sonda ile idrar örneği toplanmıştır. Alınan idrar örnekleri 30 dakika içinde mikrobiyoloji laboratuarına gönderilmiştir. Laboratuara gönderilen idrar örnekleri Mc konkey ve %5 koyun kanlı agar besiyerlerine ekimi yapılarak, C de saat inkübe edilmiştir. Üreme tespit edilen idrar kültürlerinde standart metodlarla bakteri tanımlaması ve antibiyogram yapılarak, üriner sistem enfeksiyonlarında sık kullanılan antibiyotiklerden olan Penisilin, Ampisilin, Ampisilin- Sulbaktam, Amoksisilin-Klavulanik Asit, Sefuroksim, Seftriakson, Sefepim, Sefeperazon, Seftazidim, Gentamisin, Amikasin, Trimetoprim-Sulfametoksazol, Vankomisin ve Teikoplanine karşı direnç durumu araştırıldı. Üreyen mikroorganizmalar değerlendirilip üriner sistem enfeksiyonlarına neden olan etkenlerin profili oluşturulmaya çalışıldı. Üreme 29

30 olan kültürlerde koloni sayısı 10 5 ve daha fazla ise çalışmaya dahil edilip, daha az koloni oluşumu kontaminasyon olarak değerlendirilip kültür tekrarlanmıştır. İstatistiksel incelemeler Çalışmada elde edilen bulgular değerlendirilirken, istatistiksel analizler için SPSS(Statistical Package for Social Sciences ) for Windows 10.0 programı kullanıldı. Çalışma verileri değerlendirilirken tanımlayıcı istatistiksel metodların (frekans) yanı sıra verilerin karşılaştırılmasında Ki-Kare testi kullanıldı. Sonuçlar %95 lik güven aralığında, anlamlılık p<0.05 düzeyinde değerlendirildi. 30

31 BULGULAR Tablo 1: Kültürde üreyen mikroorganizmaların genel dağılımı Kültürde Üreyen Mikroorganizma Sayı % E. coli 53 53,0 Proteus spp. 7 7,0 Klebsiella spp. 4 4,0 Enterobacter spp ,0 Enterokok spp ,0 Pseudomonas spp. 4 4,0 Diğer 4 4,0 Kültürde üreyen mikroorganizma türleri 7 ana başlık altında toplanmıştır. Olguların % 53 ünde E.coli, % 7 sinde Proteus, % 4 ünde Klebsiella, % 13 ünde Enrerobacter, % 15 inde Enterokok, % 4 ünde Pseudomonas ve % 4 ünde diğer (alfahemolitik streptokoklar, Morgenalla morganii, MRSA ve Acinetobacter spp.) mikroorganizmalar saptanmıştır. Proteus Klebsiella Enterobacter Enterokok Pseudomanas Diğer Şekil 1: Kültür sonuçlarının dağılımı Sütun D 31

32 Tablo 2: Antibiyotik hassasiyet sonuçlarının genel dağılımı Dirençli Mikroorganizma Sayısı Sayı % Ampisilin 78 78,0 Penisilin 74 74,0 Ampisilin-Sulbaktam 44 44,0 Amoksisilin-Klavulanik asit 48 48,0 Sefuroksim 31 31,0 Seftriakson 26 26,0 Sefepim 16 16,0 Sefaperozon 18 18,0 Seftazidim 9 9,0 Gentamisin 21 21,0 Amikasin 15 15,0 Trimetoprim-Sulfametoksazol 48 48,0 Vankomisin 2 2,0 Teikoplanin 1 1,0 Kültürlerin %78 inde Ampisilin, % 74 ünde Penisilin %44 ünde Ampisilin-Sulbaktam, %48 inde Amoksisilin-Klavulanik Asit, %31 inde Sefuroksim, % 26 sında Seftriakson, %16 sında Sefepim, %18 inde Sefaperozon, %9 unda Seftazidim, %21 inde Gentamisin, %15 inde Amikasin, %48 sinde Trimetoprim-Sulfametoksazol, %2 sinde Vankomisin ve %1 inde Teikoplanin direnci tespit edilmiştir. 32

33 100 97, , , Şekil 2: Dirençli mikroorganizma sayısının dağılımı 5 0 Ampisilin Penisilin Ampisilin-Sulbaktam Tablo 3:Kültürde üreyen mikroorganizmaların antibiyotiklere direnç durumu Ampisilin Penisilin Ampisilin- Sulbaktam Amoksisilin- Klavulanik asit Sefuroksim Seftriakson Sefepim Sefaperozon Amoksisilin-Klavulanik asit Sefuruksim Seftriakson Sefepim E. coli n (%) 53 hasta Proteus n (%) 7 hasta 37 5 (% 69,8) (% 71,4) 35 4 (% 66) (% 57,1) 14 1 (% 26,4) (% 14,3) 18 1 (% 34) (% 14,3) 12 1 (% 22,6) (% 14,3) 9 (% 17) - 5 (% 9,4) - 7 (% 13,2) - Sefaperozon Seftazidim Klebsiella n (%) 4 hasta 4 (% 100) 4 (% 100) 4 (% 100) 4 (% 100) 3 (% 75) 3 (% 75) 1 (% 25) 3 (% 75) Gentamisin Sütun D Amikasin Trimetoprim-Sulfametoksazol Vankomisin Kültürde Üreyen Mikroorganizma Enterobacter n (%) 13 hasta 13 Enterokok n (%) 15 hasta 12 (% 100) (% 80) (% 84,6) (% 80) 7 12 (% 53,8) (% 80) 8 12 (% 61,5) (% 80) 7 3 (% 53,8) (% 20) 6 2 (% 46,2) (% 13,3) 4 1 (% 30,8) (% 6,7) 4 1 (% 30,8) (% 6,7) Teikoplanin Pseudomanas n (%) 4 hasta 4 (% 100) 4 (% 100) 3 (% 75) 3 (% 75) 2 (% 50) 2 (% 50) 2 (% 50) 1 (% 25) Diğer n (%) 4 hasta 3 (% 75) 4 (% 100) 3 (% 75) 2 (% 50) 3 (% 75) 4 (% 100) 3 (% 75) 2 (% 50) 33

34 Seftazidim (% 5,7) (% 75) Gentamisin (% 9,4) (% 25) Amikasin (% 7,5) (% 50) Trimetoprim Sulfametoksazol (% 39,6) (% 42,9) (% 25) Vankomisin Teikoplanin (% 15,4) 3 (% 23,1) 1 (% 7,7) 5 (% 38,5) 1 (% 7,7) 1 (% 7,7) (% 25) (% 66,7) (% 25) (% 25) (% 46,7) (% 25) (% 80) (% 75) (% 75) - 1 (% 25) Ampisilin direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p:0.222; p>0.05). Penisilin direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı fark göstermemektedir (p:0.235; p>0.05). tun B Sütun C Sütun D Sütun E Sütun F Sütun G Sütun H Şekil 3: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda Ampisilin-Sulbaktam direnci Ampisilin-Sulbaktam 34

35 Ampisilin-Sulbaktam direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.001; p<0.01). Ampisilin-Sulbaktam direnci; Klebsiella, Enterobacter, Enterokok, ve Pseudomonas üreyen kültürlerde anlamlı şekilde yüksek oranda bulunmaktadır. un B Sütun C Sütun D Sütun E Sütun F Sütun G Sütun H Amoksisilin-Klavulanik asit Şekil 4: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda Amoksisilin-Klavulanik asit direnci Amoksisilin-Klavulanik asit direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.003; p<0.01). Amoksisilin-Klavulanik asit direnci; Klebsiella, Enterobacter, Enterokok ve Pseudomonas üreyen kültürlerde anlamlı şekilde yüksek oranda bulunmaktadır. 35

36 un B Sütun C Sütun D Sütun E Sütun F Sütun G Sütun H Sefuruksim Şekil 5: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda sefuroksim direnci Sefuroksim direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.024; p<0.05). Sefuroksim direnci; Klebsiella, ve Enterobacter kültürlerde anlamlı şekilde yüksek oranda bulunmaktadır.. 36

37 Şekil 6: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda seftriakson direnci Seftriakson direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.001; p<0.01). Seftriakson direnci; Klebsiella, Enterobacter, ve Pseudomonas üreyen kültürlerde anlamlı şekilde yüksek oranda bulunmaktadır 37

38 Şekil 7: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda sefepim direnci Sefepim direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.003; p<0.01). Sefepim direnci; E. Coli ve Enterokok üreyen kültürlerde anlamlı şekilde düşük oranda bulunurken; Proteus üreyen kültürde hiç Sefepim direnci görülmemiştir. 38

39 Şekil 8: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda sefaperozon direnci Sefaperozon direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.010; p<0.05). Sefaperozon direnci; E. Coli ve Enterokok üreyen kültürlerde anlamlı şekilde düşük oranda bulunurken; Proteus üreyen kültürde hiç Sefaperozon direnci görülmemiştir. 39

40 Şekil 9: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda seftazidim direnci Seftazidim direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.001; p<0.01). Sefepim direnci; Klebsiella üreyen kültürlerde anlamlı oranda yüksek bulunmuştur. 40

41 Şekil 10: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda gentamisin direnci Gentamisin direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.001; p<0.01). Gentamisin direnci; Enterokok üreyen kültürlerde anlamlı oranda yüksek bulunmuştur. 41

42 Şekil 11: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda amikasin direnci Amikasin direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık göstermektedir (p:0.002; p<0.01). Amikasin direnci; Klebsiella ve Enterokok üreyen kültürlerde anlamlı oranda yüksek bulunmuştur. 42

43 Şekil 12: Kültürde üreyen mikroorganizmalarda Trimetoprim-Sulfametaksazoldirençi Trimetoprim-Sulfametoksazol direnci kültürde üreyen mikroorganizmaların türlerine göre karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p:0.077; p>0.05). 43

44 TARTIŞMA Antibiyotiklerin kullanıma girmesinden bu yana bir çok enfeksiyon hastalığı tedavi edilebilir hale gelmiştir.üriner sistem enfeksiyonlarında en sık etken E.coli olmasına ve E.coli yi etkileyebilecek çok sayıda antibiyotik bulunmasına rağmen,bu enfeksiyonda kronikleşme ortadan kaldırılamamıştır.bunun nedeni konağa ve mikroorganizmaya ait çeşitli faktörlerin yanı sıra antibiyotiklere karşı gelişen dirençtir Antibiyotiklere direnç gelişmesinin nedeni,antibiyotik dozunun iyi ayarlanmaması,çeşitli enfeksiyonların tedavisinde yaygın kullanımı olabileceği gibi,duyarlılığı az olan bir bakterinin seleksiyon veya spontan mutasyonla dirençli hale gelmesi ve enterik bakterilerde çoklu dirençlilikten sorumlu R plazmidlerine de bağlı olabilir.(12).çalışmamızda üriner sistem enfeksiyonlarında ampirik olarak sık tercih edilen antibiyotiklere önemli oranda direnç geliştiği gösterilmiştir. Ülkemizde poliklinik koşullarında tedavi başlanan hastanın kültürel,ekonomik nedenler veya iletişim eksikliği sonucu kontrollere düzenli gelememe olasılığı, başlangıç tedavinin duyarlı antibiyotikler içinden seçilmesini gerektirir.üst üriner sistem enfeksiyonlarında özellikle beş yaşından küçük çocuklarda olabildiğince erken ve etkin antibiyotik tedavisinin başlanması skar riskini önemli derecede azaltmaktadır.bu nedenle başlangıç antibiyotiğin uygun seçilmesi önem kazanmaktadır. Etkenler: Dar-Shong Lin 5 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada E.Coli %83 P.Aeruginosa %8 K.Pneumonia % 4 GBS % 4 olarak bulunmuş. Blake-Bullocks 6 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada E.Coli % 75 K.Pneumonia % 6 P.Miribalis % 6 GBS % 3 S.Epidermidis % 3 P.Aeuriginosa % 3 olarak bulunmuş Ayata 7 ve arkadaşlarının çalışmasında 0-15 yaş arası çocuklar değerlendirilmiş E.Coli % 63 44

45 K.Pneumonia % 18 Proteus % 10 olarak tespit edilmiş. Pape 9 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada E.Coli % 47,Enterekok % 23, Proteus % 8, Klebsiella % 4, P.Aeruginosa % 5 olrak tespit edilmiş. Wu CY 10 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada en yaygın patojen olarak E.Coli tespit edilmiş (% 74.7), Proteus spp. % 6.7,Klebsiella % 6.4, P.Aeuroginosa %3.4 olarak tespit edilmiş. Haller 8 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada E.Coli % 57.2, Enterekok % 13.2, P.Aeruginosa % 7,Proteus spp.% 5.9,Klebsiella % 4.7,Enterobactericea % 4.3 olarak bulunmuş. Bizim çalışmamızda etken mikroorganizmaların oranı E.Coli % 53, Enterekok %15, Enterobacter % 13, Proteus % 7,Klebsiella % 4, P.Aeruginosa % 4, Diğer (Alfa Hemolitik Streptekok,Morgenalla Morganii, MRSA,Acinetobacter ) % 4 olarak bulunmuştur. Çalışmamızda saptanan bulguların diğer çalışmalarla benzer olduğu görülmekte ve genel olarak literatürle uyumludur. Haller 8 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada izole edilen E.Coli suşları Ampisilin e dirençli fakat Sefalosporinlere,Aminoglikozidlere ve İmipeneme, karşı duyarlı idi.enterokok suşlarında da Ampisiline % 15,ve Metilmisine % 40 direnç olmasına karşı Aminoglikozidlere yüksek direnç gösterilemedi.p.aeruginosa da,aminoglikozid direnci yoktu. Çalışma boyunca ÜSE de tedavi öncesi ve alta yatan hastalığa göre Ampisilin, Gentamisin,,Netilmisin ve Tobramisinle ampirik tedavi karşılaştırılmıştır.bu terapi klinik olarak etkili, iyi tolere edilebilir, uygun maliyetli ve gereksiz antimikrobiyal dirence yol açmayan bir tedavidir. Özelikle Haller ve arkadaşlarının yaptığı çalışma ile bizim yaptığımız çalışma ile çok benzer sonuçlar vermiştir. Wu CY 10 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada vakaların % 82 sinde E.Coli Ampisiline dirençli idi.%55.2 de Trimetoprim-Sulfametoksazol e, %24.9 Gentamisine ve %24 de Sefazoline 45

46 direçli idi.ampisilin ve Trimetoprim-Sulfametoksazol direncinin yıllar içinde artığı gözlemlendi. Pape 9 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada Ampisiline direnç % 53,Ampisilin-Sulbaktam direnci % 51, Birinci kuşak sefolosporinlere karşı direnç % 24, İkinci kuşak sefolosporinlerden Cefuroksime karşı direnç %6, Üçüncü kuşak sefolosporinlerden seftazidime karşı dirençi % 3,amikasine direnç % 12, Trimetoprim-Sulfametoksazol direnç % 42 olarak tespit edilmiştir. Fadda 11 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada E.Coli de ampisilin dirençi % 48, amoksisilinklavunik asit dirençi % 13,sefuroksime direnç %11, Trimetoprim-Sulfametoksazol % 30 olarak tespit edlmiştir. Grude 12 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada ampisiline direnç %28, Trimetoprim- Sulfametoksazol % 12 sefuroksime % 12 olarak tespit edilmiş. Mohanna 13 ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada amoksisilin-klavunik asit direnci % 70.1, Trimetoprim-Sulfametoksazol direnci %83.6 olarak tespit edilmiş. Bizim yaptığımız çalışmada kültürlerin %78 inde Ampisilin, % 74 ünde Penisilin %44 ünde Ampisilin-sulbaktam, %48 inde Amoksisilin-Klavulanik Asit, %31 inde Sefuroksim, % 26 sında Seftriakson, %16 sında Sefepim, %18 inde Sefaperozon, %9 unda Seftazidim, %21 inde Gentamisin, %15 inde Amikasin, %48 sinde Trimetoprim-Sulfametoksazol, %2 sinde Vankomisin ve %1 inde Teikoplanin direnci tespit edilmiştir. Kültürde üreyen mikroorganizmalardan E.Coli de Ampisilin direnci % 69.8, Amoksisilin- Klavulanik Asit direnci % 34,Sefuroksim direnci % 22.6, Seftriakson direnci % 17,Gentamisin direnci % 9.4,Trimetoprim-Sulfametaksazol direnci % 39.6 bulunmuş,vankomisine direnç saptanmamıştır. Proteus da Ampisilin direnci % 69.8, Amoksisilin-Klavulanik Asit direnci % 14.3,Sefuroksim direnci % 14.3,Trimetoprim-Sulfametaksazol direnci % 42.9 bulunmuş. 46

47 Seftriakson,Gentamisin ve Vankomisine direnç saptanmamıştır. Entorobacter de Ampisilin direnci % 100, Amoksisilin-Klavulanik Asit direnci %61.5,Sefuroksim direnci % 53.8, Seftriakson direnci % 46.2,Gentamisin direnci % 23.1,Trimetoprim-Sulfametaksazol direnci % 38.5,Vankomisine direnç % 7.7 saptanmıştır. Enterokoklar da Ampisilin direnci % 80, Amoksisilin-Klavulanik Asit direnci % 80,Sefuroksim direnci % 20, Seftriakson direnci % 13.3,Gentamisin direnci % 66.7,Trimetoprim-Sulfametaksazol direnci % 80 bulunmuş,vankomisine direnç saptanmamıştır. Gürüldüğü üzere daha önce yapılan çalışmalarda gerek üretilen mikroorganizmalar gerekse bu etkenlerinin antibiyotiklere duyarlılakları hakkında oldukça farklı sonuçlar elde edilmektedir.bu durumun etken mikroorganizmaları yaş.cinsiyet,coğrafi bölgeye bağlı olarak değişebilmesi.dirençdeki farklılıkların ise ulaslararası bir antibiyoterapi uzlaşısının sağlanamamış olmasına bağlı olduğunu düşünmekteyiz. Yaptığımız çalışmada elde ettiğimiz veriler yukarda belirttiğimiz sebeplere bağlı olarak bazı çalışmalarda yüksek farklılıklar göstermekle beraber genel olarak litaratür deki çalışmalara uyumludur. 47

48 SONUÇ Üriner sistem enfeksiyonları gerek çocuklarda çok sık görülen akut enfeksiyonlardan olması gerekse neden olduğu mortalite ve yüksek morbitide oranları yüzünden önemini hala korumaktadır. Genel olarak bu grup enfeksiyonun en önemli sorunlarından biri patojenlerin yaygın olarak kullanılan antibakteriyellere karşı geliştirdikleri dirence bağlı olarak karşılaşılan tedavi başarısızlığıdır.daha önceki senelerde sık kullanılan antibakteriyellerin bir kısmına karşı gelişen direnç sorunu nedeniyle bu gün tedavi protokollerinden çıkarılmak zorunda kalınmıştır.üriner sistem enfeksiyonlarında Trimetoprim-sulfametakzasol ve Ampisiline karşı gelişen direnç, her iki antibiyotiğin üriner sistem enfeksiyonlarında ilk seçenek olarak kullanılmaması gerektiğini göstermektedir.sonuç olarak günümüzde yaygın ve uygun olmayan antibiyotik kullanımı ile yakından ilişkili hızlı direnç gelişimini önlemek için gelişigüzel antibiyotik kullanımından kaçınılması ve tedavide antibiyograma uygun antibiyotik seçilmesinin gereğini bir kez daha vurgulanmıştır. Sonuç olarak hekimlerin çalıştıkları hastanenin ve bölgenin genel direnç oranını göz önüne alarak tedavi planlamalarını bu şekilde yapmalarının önemini vurgulamak isteriz. 48

49 KAYNAKLAR 1-)Neyzi O,Ertuğrul T.Pediatri (3.baskı) İstanbul:Nobel tıp kitapevi,2002,bölüm 18( ) 2-)Downs MS.Urinary tract ınfections in febrile infants and young children,pediatrics,1999;103: )Kher Kanval K,Makker SP.Clinical pediatric Nephrology(second edition) Singapore:Mc GrawHill,1992,Urinary tract infection: )Ekim M,Kuloglu Z,Aysev D, E.Colinin neden olduğu ÜSE lerde antibiyotik duyarlılığında değişiklikler Türk Nefroloji Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi 1998;3: )Lin DS.UTI in febril infants younger than eight weeks of age J.Pediatr.2000;105: )Buloch b.et al Can urine clarity exclude the diagnosis of UTI J.Pediatr.2000;106: )Ayata A ve ark.çocukluk çağı ÜSE lerde izole edilen bakteriler ve antibiyotik duyarlılığı İnfeksiyon dergisi 1998;12: )Haller M,Brandis M,Berner R.Antibiotic resistance of urinary tract pathogens and rationale for empirical intreavenous therapy Pediatr Nephrol.2004 Sep;19(9): )Pape L,Gunzer F,Ziesing S.Bacterial pathogens,resistance patterns and treatment options in comunity acguired pediatric urinary tract infections Klin Padiatr.2004 Mar-Apr;216(2): )Wu CY,Chiu PC, Hsieh KS.Childhood UTI:a clinical analysis of 597 cases.acta Pediatrics Taiwan.2004 Nov-Dec;45(6): )Fadda G,Nicoletti G, Schito GC, Tempera G. Antimicrobial susceptibility patterns of contemporary pathogens from uncomplicated UTI in a multicenter ıtlaian survey:possible impact on guidelines.j Chemother.2005 jun;(3):

İYE PATOFİZYOLOJİ İYE PATOFİZYOLOJİ 01.02.2012 BAKTERİÜRİYİ ETKİLEYEN KONAK FAKTÖRLERİ

İYE PATOFİZYOLOJİ İYE PATOFİZYOLOJİ 01.02.2012 BAKTERİÜRİYİ ETKİLEYEN KONAK FAKTÖRLERİ İYE ABD de YD ve çocuklardaki ateşli hastalıkların en önemli sebebi İYE nudur Ateşli çocukların %4-7 sinde gözlenir Semptomatik İYE 1-5 yaş arasında %2 oranında görülürken, okul çağı kızlarda %3-5 arasındadır

Detaylı

Prof Dr Salim Çalışkan. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi

Prof Dr Salim Çalışkan. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Prof Dr Salim Çalışkan İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi FC 12y K Tekrarlayan İYE İYE dikkat çeken noktalar Çocukluk çağında 2.en sık enfeksiyondur Böbrek parankimi zarar görebilir (skar) Skara

Detaylı

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit 2016 un türevi 1. ROMATİZMAL ATEŞ NEDİR? 1.1 Nedir? Romatizmal ateş, streptokok adı

Detaylı

Tekrarlayan Üriner Sistem Enfeksiyonlarına Yaklaşım. Dr.Adnan ŞİMŞİR Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji AD

Tekrarlayan Üriner Sistem Enfeksiyonlarına Yaklaşım. Dr.Adnan ŞİMŞİR Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji AD Tekrarlayan Üriner Sistem Enfeksiyonlarına Yaklaşım Dr.Adnan ŞİMŞİR Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji AD ÜSE Tüm yaş grubu hastalarda en çok rastlanılan bakteriyel enfeksiyonlar İnsidans 1.000 kadının

Detaylı

Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD

Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD Piyelonefrit Tedavi süreleri? Dr Gökhan AYGÜN CTF Tıbbi Mikrobiyoloji AD Neden? Daha az yan etki Ekonomik veriler DİRENÇ! Kollateral hasar! Kinolon Karbapenem Uzun süreli antibiyotik baskısı Üriner Sistem

Detaylı

ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI

ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI ÇOCUKLARDA İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI (TANI&GÖRÜNTÜLEME) DOÇ.DR. DENİZ DEMİRCİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÜROLOJİ ANABİLİM DALI Uriner enfeksiyon Üriner kanal boyunca (böbrek, üreter, mesane ve

Detaylı

ÇALIŞAN SAĞLIĞI BİRİMİ İŞLEYİŞİ Hastanesi

ÇALIŞAN SAĞLIĞI BİRİMİ İŞLEYİŞİ Hastanesi KİHG/İŞL-005 19.08.2009 07.08.2012 2 1/8 GÜNCELLEME BİLGİLERİ Güncelleme Tarihi Güncelleme No Açıklama 11.11.2009 1 Belge içeriğinde ve belge numarasında değişiklik yapılması 07.08.2012 2 Komite, başlık,

Detaylı

Üriner Sistem Enfeksiyonları PROF.DR.SEVİNÇ EMRE

Üriner Sistem Enfeksiyonları PROF.DR.SEVİNÇ EMRE Üriner Sistem Enfeksiyonları PROF.DR.SEVİNÇ EMRE İDRAR YOLU ENFEKSİYONU (İYE) Neden önemli? İYE çocukluk çağında görülen 2. en sık bakteriyel enfeksiyon (ateşli çocukların % 5 inde ÜSE ) Tanı koymak güç

Detaylı

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet Diyabet te Sağlık Önerileri Diyabet BR.HLİ.041 Diyabette Sağlık Önerileri Her sağlıklı birey gibi diyabetli birey de bireysel bakımını sağlamalı; diyabete bağlı gelişen özellikli durumlarda gereken uygulamaları

Detaylı

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1 Sağlık Reformunun Sonuçları İtibariyle Değerlendirilmesi 26-03 - 2009 Tuncay TEKSÖZ Dr. Yalçın KAYA Kerem HELVACIOĞLU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Türkiye 2004 yılından itibaren sağlık

Detaylı

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR Hepatit C nedir? Hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer hastalığıdır. Hepatit C hastalığı olarak bilinir ve %70 kronikleşir, siroz, karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri

Detaylı

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK GİRİŞ Yaygın anksiyete bozukluğu ( YAB ) birçok konuyla, örneğin parasal, güvenlik, sağlık,

Detaylı

ÇOCUKLARDA ĠDRAR YOLU ENFEKSĠYONLARI. Dr.Aytül NOYAN Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı

ÇOCUKLARDA ĠDRAR YOLU ENFEKSĠYONLARI. Dr.Aytül NOYAN Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı ÇOCUKLARDA ĠDRAR YOLU ENFEKSĠYONLARI Dr.Aytül NOYAN Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalı AMAÇ ĠYE yi tanımak, erken ve doğru tedavi yaklaşımında bulunmak Riskli çocukları belirleyerek

Detaylı

ÜRİNER İNFEKSİYONLAR. Prof.Dr Sema Akman Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji ve Romatoloji Ünitesi

ÜRİNER İNFEKSİYONLAR. Prof.Dr Sema Akman Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji ve Romatoloji Ünitesi ÜRİNER İNFEKSİYONLAR Prof.Dr Sema Akman Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji ve Romatoloji Ünitesi Terminoloji Semptomatik üriner enfeksiyon Asemptomatik bakteriüri Akut pyelonefrit Sistit

Detaylı

VUR de VCUG Ne Zaman, Kime?

VUR de VCUG Ne Zaman, Kime? Ulusal Bilinçle Güncel Üroloji VUR de VCUG Ne Zaman, Kime? Doç. Dr. Selçuk Yücel Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Antalya Ulusal Bilinçle Güncel Üroloji

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Dr. Asım Armağan Aydın Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Dr. Asım Armağan Aydın Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu antalya EAH Çalışmaya Katılan

Detaylı

Üriner sistemde yer alan organların görüntülenmesi

Üriner sistemde yer alan organların görüntülenmesi Üriner sistemde yer alan organların görüntülenmesi Renal (böbrek) ultrason; çabuk, güvenli, ucuz ve invaziv (girişimsel) olmayan ve ultrason (insan kulağının işitemeyeceği kadar yüksek frekanslı ses) dalgalarının

Detaylı

KULLANMA TALİMATI HEKSA DERİ MERHEMİ. Deriye lokal olarak uygulanır. Etkin madde:

KULLANMA TALİMATI HEKSA DERİ MERHEMİ. Deriye lokal olarak uygulanır. Etkin madde: KULLANMA TALİMATI HEKSA DERİ MERHEMİ Deriye lokal olarak uygulanır. Etkin madde: Her 1 gram merhemde 30 mg oksitetrasiklin e eşdeğer oksitetrasiklin hidroklorür ve 10.000 ünite polimiksin B ye eşdeğer

Detaylı

KOMPLIKE ÜRINER SISTEM INFEKSIYONU

KOMPLIKE ÜRINER SISTEM INFEKSIYONU KOMPLIKE ÜRINER SISTEM INFEKSIYONU Doç. Dr. Mustafa Kemal ÇELEN Dicle Üniversitesi Hastanesi Amerika Birleşik Devletleri`de her yıl 7 milyon hasta İYE nedeniyle hekime başvuruyor Toplum bazlı enfeksiyonlarda

Detaylı

Hazırlayanlar: Doç. Dr. Yasemin ZER Mikrobiyoloji AD Öğrt. Üyesi

Hazırlayanlar: Doç. Dr. Yasemin ZER Mikrobiyoloji AD Öğrt. Üyesi ANTIBIYOTIK DUYARLILIK Yürürlük i: 10.02.2014 TEST SONUÇLARININ Revizyon i: - KISITLI BILDIRIMINE YÖNELIK KURALLAR Sayfa: 1/5 Revizyon Açıklaması Madde No Yeni yayınlandı KAPSAM: Teşhis ve Tedavi Birimleri

Detaylı

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU

2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU 2008 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ÖN DEĞERLENDİRME NOTU I- 2008 Mali Yılı Bütçe Sonuçları: Mali Disiplin Sağlandı mı? Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan 2008 mali yılı geçici bütçe uygulama sonuçlarına

Detaylı

RASYONEL ANTİBİYOTİK KULLANIMI

RASYONEL ANTİBİYOTİK KULLANIMI RASYONEL ANTİBİYOTİK KULLANIMI GENEL İLKELER Prof. Dr. Mehmet Ceyhan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ünitesi 2004 1 HANGİSİNİ ÖĞRENSEM? RASYONEL ANTİBİYOTİK KULLANIMI

Detaylı

Üriner enfeksiyon ve Vezikoüreteral reflü

Üriner enfeksiyon ve Vezikoüreteral reflü Üriner enfeksiyon ve Vezikoüreteral reflü Doç Dr Haluk Emir Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Üriner enfeksiyon Üriner sistemde; mikroorganizma invazyonu ve sayısının artması, Çoğunlukla

Detaylı

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar 24 Mart 2016 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 29663 YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin

Detaylı

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar Hmfl. Özlem SANDIKCI SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi, nfeksiyon Kontrol Hemfliresi,

Detaylı

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün Veri Toplama Yöntemleri Prof.Dr.Besti Üstün 1 VERİ (DATA) Belirli amaçlar için toplanan bilgilere veri denir. Araştırmacının belirlediği probleme en uygun çözümü bulabilmesi uygun veri toplama yöntemi

Detaylı

Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi

Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi Eklem Protez Enfeksiyonlarında Antimikrobiyal Tedavi Dr. Çağrı Büke Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı 26.12.15 KLİMİK - İZMİR 1 Eklem protezleri

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

UMUMA AÇIK KULLANIM ALANLARI VE İNSANLARIN TEMAS ETTİĞİ YÜZEYLERDEN BULAŞMA ETKENİ BAKTERİLERİN ARAŞTIRILMASI

UMUMA AÇIK KULLANIM ALANLARI VE İNSANLARIN TEMAS ETTİĞİ YÜZEYLERDEN BULAŞMA ETKENİ BAKTERİLERİN ARAŞTIRILMASI UMUMA AÇIK KULLANIM ALANLARI VE İNSANLARIN TEMAS ETTİĞİ YÜZEYLERDEN BULAŞMA ETKENİ BAKTERİLERİN ARAŞTIRILMASI İsmail Hakkı ARIK Sinan ÇAKMAK Nahit HORASAN Biyolog Biyolog Mik.Şefi Biyolog ÖZET Bu çalışmada

Detaylı

1. AMAÇ : Hastanenin tüm bölümlerini kapsayan enfeksiyonların önlenmesini sağlamak ve enfeksiyon kontrol programını sağlamak.

1. AMAÇ : Hastanenin tüm bölümlerini kapsayan enfeksiyonların önlenmesini sağlamak ve enfeksiyon kontrol programını sağlamak. Ü VE 1. AMAÇ : Hastanenin tüm bölümlerini kapsayan enfeksiyonların önlenmesini sağlamak ve enfeksiyon kontrol programını sağlamak. 2. KAPSAM : Özel Yalova Hastanesi tüm bölümlerini ve tüm çalışanlarını

Detaylı

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ Savaş AYBERK, Bilge ALYÜZ*, Şenay ÇETİN Kocaeli Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü, Kocaeli *İletişim kurulacak yazar bilge.alyuz@kou.edu.tr, Tel: 262

Detaylı

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENFOMA LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENF SİSTEMİ NEDİR? Lenf sistemi vücuttaki akkan dolaşım sistemidir. Lenf yolu damarlarındaki bağışıklık hücreleri,

Detaylı

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. KAVRAMLAR Büyüme ve Gelişme Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. Büyüme Büyüme, bedende gerçekleşen ve boy uzamasında olduğu gibi sayısal (nicel) değişikliklerle ifade edilebilecek yapısal

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD)

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD) AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD) 1 GÜNDEM Tanım Epidemiyoloji (Hastalığın Yayılımı) Mücadele Soru-Cevap 2 Afrika Hastalığı Nedir? Sivrisinek, kene ve sokucu sineklerle

Detaylı

Direnç hızla artıyor!!!!

Direnç hızla artıyor!!!! Direnç hızla artıyor!!!! http://www.cdc.gov/drugresistance/about.html Yoğun Bakım Üniteleri (YBÜ) Fizyolojik bakımdan stabil olmayan hastaların yaşam fonksiyonlarının düzeltilmesi Altta yatan hastalığın

Detaylı

YATAKLI TEDAVİ KURUMLARI ENFEKSİYON KONTROL YÖNETMELİĞİ

YATAKLI TEDAVİ KURUMLARI ENFEKSİYON KONTROL YÖNETMELİĞİ YATAKLI TEDAVİ KURUMLARI ENFEKSİYON KONTROL YÖNETMELİĞİ Yataklı Tedavi Kurumları Enfeksiyon Kontrol Yönetmeliği Resmi Gazete: 11 Ağustos 2005-25903 BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç

Detaylı

Ne değişti? Dr. Özlem Kurt-Azap

Ne değişti? Dr. Özlem Kurt-Azap CLSI dan EUCAST e: Ne değişti? Dr. Özlem Kurt-Azap CLSI EUCAST- Avrupa Antibiyotik Duyarlılık Komitesi TMC Türkçe EUCAST Dökümanları CLSI vs EUCAST Farklar EUCAST Ulusal Sınırdeğer komitelerinin temsilcileri

Detaylı

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi özcan DEMİREL 1750 Üniversiteler Yasası nın 2. maddesinde üniversiteler, fakülte, bölüm, kürsü ve benzeri kuruluşlarla hizmet birimlerinden oluşan özerkliğe ve kamu

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (Değişik:RG-14/2/2014-28913) (1) Bu Yönetmeliğin amacı; yükseköğrenim

Detaylı

HİÇBİR KADIN YAŞAM VERİRKEN ÖLMEMELİ! GÜVENLİ ANNELİK. Doç. Dr. Günay SAKA MAYIS 2011

HİÇBİR KADIN YAŞAM VERİRKEN ÖLMEMELİ! GÜVENLİ ANNELİK. Doç. Dr. Günay SAKA MAYIS 2011 HİÇBİR KADIN YAŞAM VERİRKEN ÖLMEMELİ! GÜVENLİ ANNELİK Doç. Dr. Günay SAKA MAYIS 2011 1 GÜVENLİ ANNELİK GİRİŞİMİ Yüksek maternal mortalite ve morbiditeyi azaltmak için, 1987 yılında DSÖ öncülüğünde Nairobi

Detaylı

UÜ-SK ORGAN VE DOKU NAKLİ PROSEDÜRÜ

UÜ-SK ORGAN VE DOKU NAKLİ PROSEDÜRÜ Rev. No : 01 Rev.Tarihi : 13 Haziran 2012 1/ 1. Amaç: UÜ-SK da organ ve doku nakli hizmetlerinden yararlanacak hastaların ve/veya canlı vericilerinin başvuru kriterlerinin ve organ bekleme listelerine

Detaylı

İdrar Yolu Enfeksiyonu Tanı. Dr. Z. Birsin Özçakar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji B.D.

İdrar Yolu Enfeksiyonu Tanı. Dr. Z. Birsin Özçakar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji B.D. İdrar Yolu Enfeksiyonu Tanı Dr. Z. Birsin Özçakar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji B.D. İYE - Tanı Doğru ve zamanında tanılanması uygun tedavi renal skar, tekrarlayan pyelonefrit, HT,

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI TİSİNON 10 mg kapsül Ağızdan alınır. Her kapsül; Etkin madde: 10 mg nitisinon Yardımcı maddeler: Prejelatinize nişasta ve opak beyaz gövde / opak lacivert kapak No:3 sert jelatin kapsül

Detaylı

Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. TÜRKİYE DE TÜBERKÜLOZUN DURUMU Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. DSÖ Küresel Tüberküloz Kontrolü 2010 Raporu Dünya için 3 büyük tehlikeden

Detaylı

TOBB ETÜ LİSANSÜSTÜ BURSLU ÖĞRENCİ YÖNERGESİ* (*)13.04.2011 Tarih ve S-2011-10 sayılı Senato oturumunun 4 nolu Kararı ile Kabul edilmiştir.

TOBB ETÜ LİSANSÜSTÜ BURSLU ÖĞRENCİ YÖNERGESİ* (*)13.04.2011 Tarih ve S-2011-10 sayılı Senato oturumunun 4 nolu Kararı ile Kabul edilmiştir. TOBB ETÜ LİSANSÜSTÜ BURSLU ÖĞRENCİ YÖNERGESİ* (*)13.04.2011 Tarih ve S-2011-10 sayılı Senato oturumunun 4 nolu Kararı ile Kabul edilmiştir. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak Amaç MADDE 1 - (1) Bu yönergenin

Detaylı

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM)

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM) BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM) Buğday rüşeymi buğday başağının alt kısmında bulunan embriyodur. Buğdayın 1 tonundan sadece 1 kilogram rüşeym elde edilebilmektedir. Rüşeym özel yöntemlerle elde edilmediği

Detaylı

Cerrahi Alan Enfeksiyonu Önleme Talimatı

Cerrahi Alan Enfeksiyonu Önleme Talimatı 1. AMAÇ Cerrahi alan enfeksiyonlarının (CAE) önlenmesidir. 2. KAPSAM Ameliyat sürecinde hastaya sağlık hizmeti sunan tüm birimleri ve bireyleri kapsar. 3. GENEL ESASLAR Cerrahi alan enfeksiyonları; cerrahi

Detaylı

YÖNETMELİK. c) Merkez (Hastane): Selçuk Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezini (Selçuklu Tıp Fakültesi Hastanesini),

YÖNETMELİK. c) Merkez (Hastane): Selçuk Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezini (Selçuklu Tıp Fakültesi Hastanesini), 31 Mart 2012 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : 28250 Selçuk Üniversitesinden: YÖNETMELİK SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Detaylı

ÇOCUKLUK ÇAĞI İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARINDA TEDAVİ. Dr. Gülay Demircin

ÇOCUKLUK ÇAĞI İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARINDA TEDAVİ. Dr. Gülay Demircin ÇOCUKLUK ÇAĞI İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARINDA TEDAVİ Dr. Gülay Demircin AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI AD ÇOCUK NEFROLOJİSİ VE ROMATOLOJİSİ BÖLÜMÜ İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI

Detaylı

Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu ve tedavisi. Dr. Aydın ECE Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD

Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu ve tedavisi. Dr. Aydın ECE Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu ve tedavisi Dr. Aydın ECE Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD İDRAR YOLU ENFEKSİYONU Üriner sistemde bakteri çoğalması Asemptomatik bakteriüri

Detaylı

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal

Detaylı

Son kullanma tarihi geçmiş ancak hiç kullanılmamış invazif aletleri yeniden sterilize edip kullanabilir miyiz?

Son kullanma tarihi geçmiş ancak hiç kullanılmamış invazif aletleri yeniden sterilize edip kullanabilir miyiz? ÖRNEK E-POSTER 1: Son Kullanma Tarihi Geçmiş İnvazif Aletlerin Yeniden Sterilizasyonu Son kullanma tarihi geçmiş ancak hiç kullanılmamış invazif aletleri yeniden sterilize edip kullanabilir miyiz? Kardiyoloji

Detaylı

İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT LİSESİ

İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT LİSESİ İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT LİSESİ MAYIS, 2016 MESLEK SEÇİMİ VE KARİYER PLANLAMADA VELİNİN ROLÜ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE İÇİNDEKİLER: Meslek Seçiminin Önemi Meslek Nedir? Kariyer Meslek Seçiminde Dikkat Edilecekler

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım Fonu

Detaylı

Oya Coşkun, İlke Çelikkale, Yasemin Çakır, Bilgecan Özdemir, Kübra Köken, İdil Bahar Abdüllazizoğlu

Oya Coşkun, İlke Çelikkale, Yasemin Çakır, Bilgecan Özdemir, Kübra Köken, İdil Bahar Abdüllazizoğlu 1 Ocak 30 Mart 2012 Tarihleri Arasında Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Yoğun Bakım Ünitelerinde İzole Edilen Bakteriler Ve Antibiyotik Duyarlılıkları Oya Coşkun, İlke Çelikkale, Yasemin Çakır,

Detaylı

ÖLÇÜ TRANSFORMATÖRLERİNİN KALİBRASYONU VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

ÖLÇÜ TRANSFORMATÖRLERİNİN KALİBRASYONU VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR 447 ÖLÇÜ TRANSFORMATÖRLERİNİN KALİBRASYONU VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR Hüseyin ÇAYCI Özlem YILMAZ ÖZET Yasal metroloji kapsamında bulunan ölçü aletlerinin, metrolojik ölçümleri dikkate alınmadan

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

Kent Hastanesi, Hepimizden Önce Çocuklarımızın Hastanesi!

Kent Hastanesi, Hepimizden Önce Çocuklarımızın Hastanesi! Kent Hastanesi, Hepimizden Önce Çocuklarımızın Hastanesi! www.kenthospital.com Kent Hastanesi, hepimizden önce çocuklarımızın hastanesi! Çünkü, çocuklarımız, hepimizin geleceği! Kuruluşumuzdan bu yana

Detaylı

BİREYSEL SES EĞİTİMİ ALAN ÖĞRENCİLERİN GELENEKSEL MÜZİKLERİMİZİN DERSTEKİ KULLANIMINA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE BEKLENTİLERİ

BİREYSEL SES EĞİTİMİ ALAN ÖĞRENCİLERİN GELENEKSEL MÜZİKLERİMİZİN DERSTEKİ KULLANIMINA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE BEKLENTİLERİ BİREYSEL SES EĞİTİMİ ALAN ÖĞRENCİLERİN GELENEKSEL MÜZİKLERİMİZİN DERSTEKİ KULLANIMINA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE BEKLENTİLERİ Dr. Ayhan HELVACI Giriş Müzik öğretmeni yetiştiren kurumlarda yapılan eğitim birçok disiplinlerden

Detaylı

İdrar Örneklerinden İzole Edilen Bakteriler ve Antibiyotiklere Duyarlılıkları

İdrar Örneklerinden İzole Edilen Bakteriler ve Antibiyotiklere Duyarlılıkları 95 Kocatepe Tıp Dergisi The Medical Journal of Kocatepe 12: 95-100 / Mayıs 2011 Afyon Kocatepe Üniversitesi İdrar Örneklerinden İzole Edilen Bakteriler ve Antibiyotiklere Duyarlılıkları Bacteria Isolated

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ

KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ YAYIN TARİHİ 01/07/2011 REVİZYON TAR.-NO 00 BÖLÜM NO 04 STANDART NO 11 DEĞERLENDİRME ÖLÇÜTÜ 00 Kısıtlı Bildirim : Duyarlılık test sonuçları klinikteki geniş spektrumlu antimikrobik

Detaylı

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar Prof.Dr.Halit Özsüt İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu 06 Eylül 2017 Çarşamba. Dr.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu 06 Eylül 2017 Çarşamba. Dr. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Servisi Olgu Sunumu 06 Eylül 2017 Çarşamba Dr. Mert Şengün Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları

Detaylı

D- BU AMELİYATIN RİSKLERİ Bu ameliyatın taşıdığı bazı riskler/ komplikasyonlar vardır. Ameliyattaki riskler:

D- BU AMELİYATIN RİSKLERİ Bu ameliyatın taşıdığı bazı riskler/ komplikasyonlar vardır. Ameliyattaki riskler: Mikro TESE Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi, Mikroskopik TESE ameliyatı genel, veya bolgesel anestezi altında yapılabilir. Skrotum (torba) orta hattan 4 cm lik bir kesi yapılırak testislere ulaşılır ve testisler

Detaylı

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ. ÇİFT ANADAL ve YANDAL PROGRAMI YÖNERGESİ

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ. ÇİFT ANADAL ve YANDAL PROGRAMI YÖNERGESİ İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ÇİFT ANADAL ve YANDAL PROGRAMI YÖNERGESİ Amaç MADDE 1 - (1) Bu Yönergenin amacı, anadal lisans programlarını üstün başarıyla yürüten öğrencilerin, aynı zamanda ikinci

Detaylı

KISITLI ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTİ PROSEDÜRÜ

KISITLI ANTİBİYOTİK DUYARLILIK TESTİ PROSEDÜRÜ Dok No:ENF.PR.04 Yayın Tarihi:NİSAN 2013 Rev.Tar/No:-/0 Sayfa No: 1 / 5 1.0 AMAÇ:Bu prosedürün amacı, uygunsuz antibiyotik kullanımını önlemek, antibiyotiklere karşı direnç gelişimini yavaşlatmak ve gereksiz

Detaylı

İş Sağlığı İş Sağlığı nedir? Çağdaş İş Sağlığı anlayışı nedir?

İş Sağlığı İş Sağlığı nedir?    Çağdaş İş Sağlığı anlayışı nedir? İş Sağlığı İş sağlığı denilince, üretimi ve işyerini içine alan bir kavram düşünülmelidir. İşyerinde sağlıklı bir çalışma ortamı yoksa işçilerin sağlığından söz edilemez. İş Sağlığı nedir? Bütün çalışanların

Detaylı

HAYALi ihracatln BOYUTLARI

HAYALi ihracatln BOYUTLARI HAYALi ihracatln BOYUTLARI 103 Müslüme Bal U lkelerin ekonomi politikaları ile dış politikaları,. son yıllarda birbirinden ayrılmaz bir bütün haline gelmiştir. Tüm dünya ülkelerinin ekonomi politikalarında

Detaylı

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir.

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir. İZMİR ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Amaç ve Kapsam MADDE 1 (1) Bu Yönerge; İzmir Üniversitesi nin Fakülteleri, Meslek Yüksekokulu ve bölümlerinde ÖSYM ve Üniversite tarafından

Detaylı

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler Sayın hast, Hastalıkların teşhisi ve tedavisinde son on yılda çok büyük gelişmeler kaydedildi.

Detaylı

Mikobakteriyoloji Laboratuvarı: Sorular - Sorunlar

Mikobakteriyoloji Laboratuvarı: Sorular - Sorunlar Mikobakteriyoloji Laboratuvarı: Sorular - Sorunlar «Örnek Yönetimi ve Biyogüvenlik ile ilgili Sorunlar» Prof. Dr. Ali Albay 3. Klinik Mikrobiyoloji Kongresi 18-22 Kasım 2015, Antalya Sunum İçeriği Tüberküloz

Detaylı

GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM. 1. Açıklama

GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM. 1. Açıklama GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM 1. Açıklama 1.1.Proje Ortaklarının Adları: Uzman Klinik Psikolog Özge Yaren YAVUZ ERDAN, Uzman Klinik Psikolog Elvan DEMİRBAĞ, Uzman Klinik Psikolog Nilay KONDUZ 1.2.Nihai

Detaylı

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir?

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir? Aile Hekimliği Sürekli Mesleki Gelişim Programı Hayatınız boyunca öngöremediğiniz ve hayat kalitenizi düşürecek pek çok sorun yaşayabilirsiniz. Şeker hastalığı(kısa olarak Diyabet diyebiliriz) ve obezite

Detaylı

FEBRİL NÖTROPENİ TANI VE TEDAVİ

FEBRİL NÖTROPENİ TANI VE TEDAVİ FEBRİL NÖTROPENİ TANI VE TEDAVİ Dr. Kaya Süer Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Tanımlar / Ateş Oral / Aksiller tek seferde 38.3 C veya üstü Bir

Detaylı

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç: Madde 1. (1) Bu yönergenin amacı, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesinin önlisans, lisans ve lisansüstü

Detaylı

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği KONU SİRKÜLER 2009 / 32 Sigorta Primi Desteklerine Yönelik Yeni Düzenlemeler (5921 Sayılı Kanun) Genel Olarak İşsizlikle mücadeleye yönelik bir yasal düzenleme olarak nitelendirilebilecek olan 5921 Sayılı

Detaylı

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı Panel Konuşması Erdem BAŞÇI 7 Nisan 2012, İstanbul Değerli Konuklar, Dünya ekonomisinin son on yılda sergilediği gelişmeler emtia fiyatları üzerinde

Detaylı

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Gelişim psikolojisi, bireylerin yaşam boyunca geçirdiği bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal

Detaylı

Vezikoüreteral Reflüde Güncel Profilaksi Algoritimleri. Dr. Ömer Acar İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı

Vezikoüreteral Reflüde Güncel Profilaksi Algoritimleri. Dr. Ömer Acar İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Vezikoüreteral Reflüde Güncel Profilaksi Algoritimleri Dr. Ömer Acar İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Vezikoüreteral Reflü VUR varlığında İYE Renal parankim hasarı (skar)

Detaylı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu AKILCI İLAÇ KULLANIMI PROJE YARIŞMASI BAŞVURU FORMU BAŞVURU SAHİBİNİN ADI SOYADI * BAŞVURU SAHİBİNİN MESLEĞİ BAŞVURU SAHİBİNİN YAŞI BAŞVURU SAHİBİNİN MEDENİ : DURUMU BAŞVURU SAHİBİNİN EĞİTİM DURUMU BAŞVURU

Detaylı

TDS 220 İŞÇİ SAĞLIĞI ve İŞ GÜVENLİĞİ

TDS 220 İŞÇİ SAĞLIĞI ve İŞ GÜVENLİĞİ TDS 220 İŞÇİ SAĞLIĞI ve İŞ GÜVENLİĞİ Yrd.Doç.Dr. Soner METE Ders Hakkında Çalışanların sağlık ve güvenliklerini tehdit eden etmenleri, bu etmenlerin önlenmesine ilişkin yürütülen politikalar, işverenlerin

Detaylı

HASTA VE ÇALIŞAN GÜVENLĐĞĐ RĐSK DEĞERLENDĐRME PROSEDÜRÜ

HASTA VE ÇALIŞAN GÜVENLĐĞĐ RĐSK DEĞERLENDĐRME PROSEDÜRÜ Sayfa No: / 5. AMAÇ: Bu Prosedürün amacı Sakarya Yenikent Devlet Hastanesinde yapılan faaliyetlerde "Hasta ve Çalışan Güvenliği" açısından oluşabilecek tehlikeleri tanımlayarak, bu tanımlamalar neticesinde

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:19 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:22

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:19 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:22 Çocuğumun Sık Sık Başı Ağrıyor Ne Yapabilirim? Başağrısı toplumun büyük kesiminde görülebilen ve insanların büyük çoğunluğunun hayatlarının değişik dönemlerinde karşılaştığı ve çare aradığı bir problemdir.

Detaylı

Doç. Dr. Orhan YILMAZ

Doç. Dr. Orhan YILMAZ Yazar Ad 151 Doç. Dr. Orhan YILMAZ İnsanda iletişimin en önemli araçlarından biri olan ses, kişinin duygusal yapısını yansıtan bir olaydır. Yaş ilerledikçe tüm organlarda görülebilen yaşlanma konuşma

Detaylı

ATAÇ Bilgilendirme Politikası

ATAÇ Bilgilendirme Politikası ATAÇ Bilgilendirme Politikası Amaç Bilgilendirme politikasının temel amacı, grubun genel stratejileri çerçevesinde, ATAÇ İnş. ve San. A.Ş. nin, hak ve yararlarını da gözeterek, ticari sır niteliğindeki

Detaylı

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Bu araştırmada Fen Bilgisi sorularını anlama düzeyinizi belirlemek amaçlanmıştır. Bunun için hazırlanmış bu testte SBS de sorulmuş bazı sorular

Detaylı

Komplike olmayan üriner sistem infeksiyonu; Nörolojik ve yapısal olarak normal olan üriner sistemin infeksiyonuna denir.

Komplike olmayan üriner sistem infeksiyonu; Nörolojik ve yapısal olarak normal olan üriner sistemin infeksiyonuna denir. KOMPLİKE ÜRİNER SİSTEM İNFEKSİYONU Doç.Dr.Mustafa Kemal ÇELEN Anlamlı Bakteri; Kontaminasyon ile infeksiyonu ayırt etmek için kullanılan bir terimdir. İşenmiş idrarda bulunan bakteri sayısının anterior

Detaylı

Erişkinlerde İdrar Örneklerine Laboratuvar Yaklaşımı. Dr.Kayhan Çağlar

Erişkinlerde İdrar Örneklerine Laboratuvar Yaklaşımı. Dr.Kayhan Çağlar Erişkinlerde İdrar Örneklerine Laboratuvar Yaklaşımı Dr.Kayhan Çağlar Sunumun İçeriği Üriner sistem enfeksiyonları Kadında idrar yolu enfeksiyonları Gebelerde idrar yolu enfeksiyonları Çocuklarda idrar

Detaylı

2. Kapsam: Bu prosedür erişkin ve çocuk hastanın yoğun bakım ünitesine kabul edilmesinden taburcu edilmesine kadar yürütülen işlemleri kapsar.

2. Kapsam: Bu prosedür erişkin ve çocuk hastanın yoğun bakım ünitesine kabul edilmesinden taburcu edilmesine kadar yürütülen işlemleri kapsar. 1 / 5 1. Amaç: Bu prosedür, UÜ-SK da yaşam desteğine gerek duyan ve komadaki erişkin ve çocuk hastalara sunulacak yoğun bakım hizmetlerinin eşit, standart ve etkin bir şekilde yürütülmesini sağlamayı amaçlamaktadır.

Detaylı

HASTA TRANSFER PROSEDÜRÜ

HASTA TRANSFER PROSEDÜRÜ REVİZYON DURUMU Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No 08.11.2012 Acil Servis Hemşire İzlem Formu ifadesi kaldırıldı. 01 Yerine Acil Servis hasta Değerlendirme ve Gözlem Formu ndaki hemşire izlem notları

Detaylı

İŞLEVSEL DÜZENLEMELERİN, ENGELLİ HASTA MEMNUNİYETİNE OLAN YANSIMASI ERCİYES TIP ÖRNEĞİ

İŞLEVSEL DÜZENLEMELERİN, ENGELLİ HASTA MEMNUNİYETİNE OLAN YANSIMASI ERCİYES TIP ÖRNEĞİ İŞLEVSEL DÜZENLEMELERİN, ENGELLİ HASTA MEMNUNİYETİNE OLAN YANSIMASI ERCİYES TIP ÖRNEĞİ Uzm. İbrahim BARIN Prof. Dr. Kudret DOĞRU Prof. Dr. Murat BORLU Başmüdür Özcan ÖZYURT Müdür Yard. Uzm. Murat YENİSU

Detaylı

HASTANE KAYNAKLI ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARI. Prof. Dr. Oğuz KARABAY

HASTANE KAYNAKLI ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARI. Prof. Dr. Oğuz KARABAY HASTANE KAYNAKLI ÜRİNER SİSTEM ENFEKSİYONLARI Prof. Dr. Oğuz KARABAY Hastane Enfeksiyonu; Hastaneye yatış sırasında enfeksiyonun klinik bulguları olmayan ve Enfeksiyonun kuluçka dönemi yatış tarihini içine

Detaylı

PATOLOJİ DERNEKLERİ FEDERASYONU ETİK YÖNERGE TASLAĞI. GEREKÇE: TTB UDEK kararı gereğince, Federasyon Yönetim

PATOLOJİ DERNEKLERİ FEDERASYONU ETİK YÖNERGE TASLAĞI. GEREKÇE: TTB UDEK kararı gereğince, Federasyon Yönetim PATOLOJİ DERNEKLERİ FEDERASYONU ETİK YÖNERGE TASLAĞI GEREKÇE: TTB UDEK kararı gereğince, Federasyon Yönetim Kurulunun önerileri doğrultusunda bu çalışma yapılmıştır. GENEL KONULAR: Madde 1.Tanım: 1.1.

Detaylı

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2

İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET. Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2 İngilizce Öğretmenlerinin Bilgisayar Beceri, Kullanım ve Pedagojik İçerik Bilgi Özdeğerlendirmeleri: e-inset NET DOI= 10.17556/jef.54455 Betül Arap 1 Fidel Çakmak 2 Genişletilmiş Özet Giriş Son yıllarda

Detaylı

Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi. Sayı:2013/Rm-37 Sayfa:205-210

Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi. Sayı:2013/Rm-37 Sayfa:205-210 Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi Sayı:2013/Rm-37 Sayfa:205-210 KONU İLGİ Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi Besleme TERCÜME VE DERLEME Ürün Müdürü Esra ÇINAR

Detaylı

2- Hastalara muayenehaneye ilk defa mı? Sürekli mi? geldikleri sorulduğunda %30 u ilk defa %70 i sürekli geldiklerini bildirmişlerdir (Şekil 2).

2- Hastalara muayenehaneye ilk defa mı? Sürekli mi? geldikleri sorulduğunda %30 u ilk defa %70 i sürekli geldiklerini bildirmişlerdir (Şekil 2). RAPOR Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararını açıklamasından sonra Sağlık Bakanlığı Tam Gün Yasası nı tekrar gündeme aldı. Önce torba yasaya konan daha sonra bazı değişiklikler için torba yasadan ayrılan

Detaylı

T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ FAKÜLTE YÖNETİM KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ FAKÜLTE YÖNETİM KURULU TOPLANTI TUTANAĞI T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ FAKÜLTE YÖNETİM KURULU TOPLANTI TUTANAĞI Toplantı Sayısı: 2014/134 Toplantı Tarihi: 25.02.2014 Salı Toplantı Saati: 16.00 Toplantı Yeri: Dekanlık Toplantı

Detaylı