Bu Sayımızda. Kuruluş : KTKD Adına Sahibi Dr. Ahmet Zeki BULUNÇ. Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve Düzeltmen. Hasan İKİZER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Bu Sayımızda. Kuruluş : 24.01.1987. KTKD Adına Sahibi Dr. Ahmet Zeki BULUNÇ. Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve Düzeltmen. Hasan İKİZER"

Transkript

1

2 Bu Sayımızda 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı: Kıbrıs ta Yeni Bir Dönemin Başlangıcı... 2 Dr. Ahmet Zeki BULUNÇ / Genel Başkan Denktaş Beyin Hukukçu Özellikleri...5 Taner ERGİNEL / Emekli Yüksek Mahkeme Başkanı Kuruluş : Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararlarının Değerlendirilmesi...11 Sabahattin İSMAİL KTKD Adına Sahibi Dr. Ahmet Zeki BULUNÇ Kara Sevda...18 Ali Fikret ATUN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve Düzeltmen Hasan İKİZER TMT nin 57. Yıldönümü Kutlanırken, Milli Mücadelede Mücizeler Yaratan Gazi TMT Mücahitleri Siyasi Mücadeleye de Hazırlanmalıdır...21 E.Alb. İsmail TANSU Görüşme ve Müzakereler Tarihe Bağlanmalıdır...23 Hasan İKİZER Atatürk ün Ölümü Yunanistan ve Kıbrıs...26 Prof. Dr. Ulvi KESER Anıtkabir Özel Defterinde Rum Ve Yunan Değerlendirmeleri...29 Prof. Dr. Ulvi KESER O Günlerden Bugünlere 20 Temmuzlar...31 Atilla ÇİLİNGİR Barış Harekâtının Yasallığı...34 Hüseyin LAPTALI Üniversiteler Geziyor...36 Dr. Necati YALÇIN Röportaj...45 Filiz KÖKSAL Barış Harekâtının 40. Yılında Batılı Zihniyetin Kıbrıs Sorunun Çözümsüzlüğüne Etkisi Üzerine Düşünceler Can ŞEN Basın Açıklaması - KTKD Yönetim Kurulu (Kıbrıs Müzakereleri)...59 Basın Açıklaması - KTKD Yönetim Kurulu (Erenköy Destanının 50. Yıldönümü )...62 Evkaf Arşivleri...63 Etkinlikler...66 * Dergimizde yayımlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir * Dergimizin adı verilmek kaydıyla yazı ve haberlerden alıntı yapılabilir Abone ve Dağıtım Gülendam ÖZER Yönetim Yeri Kıbrıs Türk Kültür Derneği Genel Merkezi Halk Sokak 17/2 Yenişehir Ankara - TÜRKİYE Tel: Belgegeçer: e-posta: kibristkd@gmail.com web: facebook.com/kibristkd ŞUBELER İstanbul Tel: İzmir Tel: Mersin Tel: Antalya Tel: YEREL SÜRELİ YAYIN BASIM YERİ KAYIHAN AJANS TURİZM İNŞ. MAK. MAD. SAN. TAAH. TİC. LTD. ŞTİ. Hoşdere Caddesi 201/9 Çankaya/ANKARA T F

3 Dr. Ahmet Zeki BULUNÇ Büyükelçi (E) KTKD Genel Başkanı 20 TEMMUZ 1974 KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI: KIBRIS TA YENİ BİR DÖNEMİN BAŞLANGICI 2 Türk milleti için vazgeçilemez bir Milli Dava olan Kıbrıs, Anadolu anatomisinin koparılamaz bir parçasıdır. Türkiye nin, Kıbrıs Türk halkının milli çıkarları, Kıbrıs ta Türk varlığının devamı, güvenliği ve geleceği, Kıbrıs Milli Davası nın temelini oluşturan stratejik ve jeopolitik öneme sahiptir. Bütün bu unsurlar dikkate alındığında Kıbrıs Adası nın tarihinde Türkiye ve Kıbrıs Türk halkı açısından son derece önemli ve kader belirleyici tarihler vardır. Osmanlı İmparatorluğu nun 1571 yılında Kıbrıs ı fethiyle başlayan tarihi süreçte, günümüze kadar geçen 444 yıllık dönemde biri Kıbrıs uyuşmazlığının başlangıç tarihi olan, biri de Türkiye ve Kıbrıs Türk halkı için Kıbrıs sorunun bitişi olan iki önemli tarih vardır. Bu tarihlerden birincisi Kıbrıs uyuşmazlığının başlangıcını teşkil eden Osmanlı Devleti ile İngiltere arasında yapılan İttifak Anlaşması kapsamında 1878 yılında Kıbrıs Adası nın yönetiminin geçici olarak İngiltere ye devredilmesidir. Kıbrıs adasının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) şeklinde egemen iki devletli bir yapının oluşmasını sağlamış olan 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ise bu tarihlerin ikincisidir. Kuşkusuz Kıbrıs ın yakın tarihinde, Ada nın egemenliğinin İngiltere ye devrinin kabul edildiği 24 Temmuz 1923 Lozan Barış Antlaşması, 1955 EOKA terör örgütünün eyleme geçtiği 1 Nisan 1955 tarihi, Türk Mukavemet Teşkilatı nın (TMT) kurulduğu 1 Ağustos 1958 tarihi, Zürih Antlaşması nın imzalandığı 11 Şubat 1959 tarihi, Kıbrıs Cumhuriyeti nin kurulduğu 16 Ağustos 1960 tarihi, Rumların Türk katliamlarını başlattığı 21 Aralık 1963 Kanlı Noel tarihi, 4 Mart 1964 Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi nin 186 sayılı karar tarihi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti nin kurulduğu 15 Kasım 1983 tarihi gibi Kıbrıs Türk halkının, Kıbrıs ın Yunanistan a ilhak edilmesine (ENOSİS E) karşı verdiği varoluş mücadelesinde büyük önemi olan ve bağımsızlığın temel taşlarının örüldüğü, Kıbrıs uyuşmazlığının gelişimini belirleyen tarihler de vardır. Barış ve Özgürlük Bayramı olarak kutladığımız 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı nın gerçekleştirildiği tarih, Kıbrıs Türk Halkının, yeniden doğduğu, özgürlüğe, can güvenliğine, Anavatanı Türkiye nin geleceğini garantileyen siyasi coğrafyasını ve egemen KKTC nin kuruluşunu sağlayan bir tarih olarak son derece önemli ve stratejiktir. Eğer 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı olmasaydı, bugün Kıbrıs ta egemen, özgür, barış ve mutlak güven ortamında yaşayan Kıbrıs Türk halkı azınlık statüsünde Rum-Yunan egemenliği altında yok olma sürecine girecek ve uluslararası antlaşmalarla Ada üzerinde Türkiye nin elde ettiği hak ve statüler ortadan kalkacaktı. Kıbrıs uyuşmazlığının ortaya çıkmasında ve gelişmesinde temel faktör, Yunanistan ın Megali İdea hayali ve ideolojik hedefidir. Yunanistan ın ve Kıbrıslı Rumların yakın tarihte ENOSİS istekleri ve mücadelesi, İngiltere nin 12 Temmuz 1878 tarihinde Kıbrıs ın yönetimini geçici olarak devralmasıyla birlikte artarak silahlı teröre, 21 Aralık 1963 tarihinde Türklerin Soykırımına kadar tırmandırılmıştır. AKRİTAS Planı ile 21 Aralık 1963 yılında ENOSİS hedefine ulaşamayan Yunanistan AKRİTAS PLANI NIN devamı niteliğinde olan IFESTOS PLANI NI hazırladı. Bu Plan ın özü ve ana hedefi, AKRİTAS Planı nda olduğu gibi bir etnik temizlikle Türk halkını tamamen yok etmek ve ENOSİS İ gerçekleştirmekti. IFESTOS Planı kapsamında Yunanistan 15 Temmuz 1974 tarihinde ENOSİS için harekete MART / ARALIK 2014

4 3 geçti ve Makarios a karşı darbe yaptı. Yunan Cuntası nın gerçekleştirdiği darbenin ana hedefi ENOSİS ve Türk halkının soykırımını gerçekleştirmekti. Bunu önlemenin tek yolu Türkiye nin Garantör Devlet olarak Antlaşmalardan doğan haklarını kullanmasıydı. Türkiye Garanti Antlaşması gereğince 20 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs Barış Harekâtını gerçekleştirdi, ENOSİ İ, Türk halkının soykırımını önledi ve Kıbrıs ta bugünkü iki devletli yapının siyasi ve coğrafi temellerini oluşturdu. Bunu sağlayan hukuki ve meşru zemin, bugün Kıbrıs görüşmelerinde Rum-Yunan ikilisinin kaldırılmasını ısrarla savunduğu, istediği ve olası bir anlaşmada asla kabul etmeyeceğini ilan ettiği Garanti Sistemidir; yani Türkiye ye etkin ve fiili garantörlük hakkını sağlayan Garanti ve ittifak Antlaşmalarıdır yılında kurulmuş olan ve Rumların silahla yıkıp işgal ettikleri Kıbrıs Devleti, uluslararası antlaşmaların ürünü olan bir devletti. Bu antlaşmalar, önce Türkiye ve Yunanistan arasında imzalanan 1959 Zürih Antlaşması ve İngiltere nin de katılımı ile imzalanan 1959 Londra Antlaşması ve bu iki antlaşmanın esaslarını yansıtan 1960 Lefkoşa Antlaşmaları dır. Bu antlaşmalar dizisi içinde, özellikle kurulmuş olan dengelerin ve elde edilen hak ve statülerin korunması açısından en önemlisi, bir tarafta yeni kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti diğer tarafta Garantör Devletler olarak Türkiye, İngiltere ve Yunanistan tarafından imzalanmış olan Garanti Antlaşması dır. O dönemde Kıbrıs meselesine getirilen çözümün en önemli ve vazgeçilemeyecek, sonuna kadar sahip çıkılacak unsuru Garanti Antlaşması dır. Garanti Antlaşması ile Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası nın Temel Maddeleri nin uluslararası niteliği teyit edilmiştir. Özellikle Garanti Antlaşması, bir yerde, ondan önce olan bütün hukuki işlemleri özümseyen ve kendi çatısı altında toplayan bir antlaşma olması nedeniyle ayrı bir önem taşımaktadır. Garanti Antlaşması na taraf olmasından ötürüdür ki, Türkiye, bugün Kıbrıs ta ne oluyor, ne bitiyor, ileride ne olacak konularında söz sahibidir. Bu özellikleri dikkate alındığında Garanti Antlaşması Kıbrıs meselesine Antlaşmaları ile getirilmiş olan çözümün en önemli unsuru ve Türkiye Cumhuriyeti nin Kıbrıs üzerindeki hak ve statüsünün hukuksal temelidir. Kıbrıs ta Rum-Yunan ikilisinin Enosis talepleri, Rumların Ada nın tek egemeni, tek halkı olma

5 istekleri, Kıbrıs ı bir Rum/Yunan adası haline getirme girişimleri, Türk halkını azınlık durumuna düşürme mücadeleleri, Türkiye yi Kıbrıs tan çıkarma, hukuki hak ve statülerini ortadan kaldırma talepleri, Rum Temsilciler Meclisi nin aldığı ENOSİS kararı Garanti Antlaşması na aykırı olup bu antlaşmayı çiğnemektir. Geçmişten günümüze Rum-Yunan ikilisinin bütün müzakere süreçlerinde masaya getirdikleri Garanti Antlaşması nın kaldırılması önerilerinin altında yatan temel nedenler bunlardır. Bu nedenle Garanti Antlaşması nın ve genel olarak mevcut garanti sisteminin tartışılması, gözden geçirilmesi bile asla söz konusu olmamalı, bu yöndeki öneriler ve girişimler görüşmeleri/müzakereleri sonlandırma nedeni olmalıdır. dünyaya göstermiş, uluslararası antlaşmalarla sağlanan haklarını kullanmakta tereddüt etmeyeceğini kanıtlamıştır. Ankara, 15 Aralık Hukuki ve haklılık temellerini Garanti Antlaşması nın sağladığı Kıbrıs Barış Harekâtı, Rum-Yunan ikilisinin başlattığı ve uzlaşmazlığını sürdürdüğü Kıbrıs uyuşmazlığının niteliğini tamamen değiştirdi ve günümüzdeki Kıbrıs gerçekleri zeminini yarattı. Kıbrıs Türk halkının varlık, yaşam, güvenlik, namus ve gelecek niteliğindeki sorununu, çizilen yeni siyasi coğrafyada kurulan bağımsız KKTC yi yaşatma, özgürlüğü ve egemenliği kısıtsız sürdürme, tanınma, hızlı kalkınma ve sosyal gelişme, toplumsal refah düzeyini yükseltme, çağdaş devlet yapısı içinde demokrasiyi güçlendirme, insan haklarını geliştirme, uluslararası toplumda saygın yerini alma meselelerine dönüştürmüştür. Barış Harekâtı Kıbrıs ın Yunanistan a ilhakını durdurdu, Kıbrıs Türk halkının soykırımını önledi, Kıbrıs ta iki devletli yapının temelini attı. Kıbrıs Barış Harekâtı ile Türk halkının self-determinasyon hakkı ve egemenliği meşru ve güçlü bir temele oturtulmuştur. Bu temel üzerinde KKTC kurulmuştur. Çağdaş bir devlet yapısı içinde Türk Halkı, çoğulcu demokratik rejimi uygulanma ve geliştirme olanağına kavuşmuş, demokrasiyi bir yaşam biçimi haline getirmiştir. Barış Harekâtı, Kıbrıs Türk halkının uluslararası anlaşmalara bağlılığını, Türkiye nin kendi güvenliği ile Kıbrıs Türk halkının güvenliğini tehlikeye atacak, ulusal çıkarları ihlal edecek girişimlere hiçbir zaman seyirci kalmayacağını MART / ARALIK 2014

6 Taner Erginel Emekli Yüksek Mahkeme Başkanı EMEKLİ OLDUKTAN SONRA İZLENİMLERİM Denktaş Bey 2005 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olmayarak bu görevden ayrıldı. Ayrıldığı tarihte ben Yüksek Mahkeme Başkanı idim ve veda töreninde hazır bulundum. Sol kesim ona kaba davranıyordu. O, yapılan hakaretlere hiç aldırmadan son güne kadar görevine devam etti. Kurduğu devlete verdiği önemi ve saygıyı eksiltmeden tam bir devlet adamı olarak veda konuşmasını yaparak ayrıldı. Bir süre sonra ben de emekli oldum. Emekli olduktan sonra ona tahsis edilen ofiste onu ziyaret etmeye başladım. Baktım ki halkının sorunları ile ilgilenmeye devam ediyor. Ekonomik veya siyasi hiç bir beklentisi olmadan gece gündüz çalışıyor. Televizyonlara çıkıp konuşuyor, gazetelere yazılar yazıyor. Ele aldığı her konu halkının bir derdine derman olmak için ele alınmış. Halkını tehlikelere karşı korumaktan ve sorunlarını çözmekten başka kaygısı yok. Emekli olduktan sonra böyle bir mücadele içine giren ve gece gündüz çalışan başka birisine rastlamadım. Emekli olmuş diğer devlet başkanlarının yaşamlarını okumuştum. Denktaş Beyin onlardan çok farklı bir mücadele içinde olduğunu gördüm. Bu nedenle onu her zamankinden daha fazla takdir etmeye başladım li yıllarda çok mesafeli ve soğuk başlayan ilişkilerimiz çok yakın ve sıcak hale geldi. Denktaş Beyin kalbinde başka uluslara karşı en küçük bir nefret olmadığını gördüm. Rumlarla ve İngilizlerle temasına tanık oldum. Onda ırkçı veya aşırı milliyetçi denebilecek hiç bir ize rastlamadım. O bir Türk milliyetçisi idi. Fakat diğer uluslarla eşit koşullarda, barış içinde yaşamak isteyen Atatürk milliyetçisi idi. Tanıdığım Rum siyasi liderlerin de Türklere veya diğer yabancılara kibar davrandıklarına tanık oldum. Ancak onların aşırı milliyetçi duygularını kamufle ettikleri izlenimi edindim. Acaba milli ideallerim için bu saf Türkten nasıl yaralanabilirim diye düşündükleri kaygısı içine girdim. Denktaş Bey hangi ulustan olursa olsun herkese eşit ve insanca davranıyordu. Halkını iyi bir düzende, güven içinde, özgürce ve insanca yaşatmaktan başka kaygısı yoktu. Rumların da kendi bölgelerinde aynı şekilde güven içinde yaşamalarını istiyordu. Rum siyasi liderler ise uluslarının üstün olduğuna inanıyor ve egemenliklerini nasıl genişletebileceklerini düşünüyorlardı. Dünyanın 1000 yıl önceki sınırlara geri dönmesini arzu ediyorlardı. Kıbrıs ta bir gün tüm kontrolü ellerine geçirebilirler ümidiyle iki halkı iç içe yaşatmaya çalışıyorlardı. İki halk birbirine ne kadar karışırsa o kadar iyi olur diye düşünüyor, çıkabilecek anlaşmazlıklara aldırmıyorlardı. Tek istekleri onların zaferi ile sonuçlanabilecek bir ortama girmekti. Denktaş Bey diğer hukukçuların kavrayamadığı yasal konuları kavrıyordu. Örneğin Orams davasının hatalı bir savunma ile kötü bir sonuca doğru gittiğini anlattığım zaman veya Ercan a doğrudan hava ulaşım davasının tehlikede olduğunu söylediğim zaman beni anlayan ve çözüm arayan tek insan oldu. Yapılan hataların düzeltilmesi için yazılar yazdı ve elinden geleni yaptı. Birçok hukuk sorunuyla ilgilendi ve adil bir çözüm önerdi. Bu çabalarını bir bir anlatma olasılığı yok. Sadece iki çabası üzerinde durmak istiyorum. Türkiye de 2008 yılında Silivri de kurulan ve İlhan Selçuk,Mustafa Balbay, Tuncay Özkan gibi ünlü yazarları 5

7 6 yargılayan Özel Yetkili Mahkemeye yönelik eleştirileri ve KKTC de ev satın alan emekli İngilizlerin evlerini yitirmelerini önleme konusunda gayretleri yılında, Türkiye de, Silivri de Özel Yetkili Mahkeme kurularak Ergenekon, Balyoz ve Oda TV. ismi verilen davaları yargıladı. Sanıklar tutuklanıyor ve yargılama süresince yıllarca tutuklu kalıyordu. Tutukluluk süresinde ölen insanlar oluyor ve daha sonra aleyhlerine hiçbir delilin bulunmadığı anlaşılıyordu. Bu davalar Türkiye de ve KKTC de korku havası yarattı. İnsanlar Mahkemeyi eleştirmeye korkar hale geldiler. Bu haksızlık karşısında Denktaş Beyin sessiz kalması mümkün değildi. Mahkemeyi eleştiren ender hukukçulardan biri oldu. Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesinde uygulanan sanıkların yargılama süresince tutuklu kalması hukuk ilkelerine aykırı idi. Çünkü: Türkiye Anayasasının 38/ 4 maddesi şöyledir. Suçluluğu Mahkeme hükmüyle sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 19/ 2 maddesine göre Suçluluğu hakkında kuvvetli belirti bulunan kişiler, (kaçmalarını ve delilleri yok etmelerini önlemek amacıyla) hakim kararıyla tutuklanabilirler. Türkiye Anayasasının 142. Maddesi şöyledir: Tüm mahkeme kararları gerekçeli olmalıdır. Bu ilkeler dünyanın hemen tüm Anayasalarında mevcuttur ve insan haklarını koruyan ilkelerdir. Özel yetkili Mahkemenin bu ilkeleri uygulaması dünyanın hiçbir yerindeki uygulamaya benzemiyordu. Suç işlediğinden şüphe edilen bir kişi gerekçeli bir mahkeme kararıyla mahkum edilinceye kadar suçsuz sayıldığı halde aylarca ve yıllarca tutuklu kalabiliyordu. Mahkemenin sanığın kaçabileceği veya delilleri karartabileceği kanısına varması halinde sanığı tutuklaması ve yargılama süresince tutuklu kalmasına karar vermesi mümkündü. Ancak bu kararın da gerekçeli olması gerekiyordu. Kararın gerekçeli olması demek karada sanığın nasıl kaçabileceğinin veya delilleri nasıl karartabileceğinin belirtilmesi demektir. Silivri Mahkemesi maalesef hiçbir neden göstermeden sadece kendisi sanığın kaçabileceği veya delilleri karartabileceği kanısında olduğunu belirterek sanıkların tutuklu kalmasına karar veriyordu. Halbuki herkes sanıkların ne kaçmalarının ne de delilleri karartmalarının mümkün olmadığını görebiliyordu. Kaldı ki eski bir savcı olan Denktaş Beye göre devletin sanıkların kaçmaması ve delilleri karartmaması için önlem alma görevi de vardır. Devlet kendi görevini yapmadan ve sanıkların nasıl kaçacakları veya delilleri karartabileceği belirtilmeden sanıkların yıllarca tutuklu kalması adil değildi. Bugün bu davalarda hukuk ilkelerinin ve insan haklarının ihlal edildiğini çok kişi söylüyor ve 2009 lu yıllarda ise sadece Denktaş Bey ve çok az hukukçu söyleyebilmiştir. Denktaş Bey Türkiye yi sevdiği ve daha adil bir yargılama sistemine geçmesini istediği için Mahkemedeki yargılama yöntemini ciddi şekilde eleştirmiştir. İkinci ilginç olay Kıbrıs ta inşaat sektöründe gerçekleşen emekli İngilizlerin satın aldıkları evleri yitirmeleri olayıdır den sonra Kıbrıs ta inşaat sektörü patlaması oldu. Sıcak bir ülkede emekliliklerini veya yıllık tatillerini geçirmek isteyen Avrupalılar KKTC ye gelerek ev satın almaya başladılar. Sözleşme ile ev alıyorlar, evin parasını ödeyip bu eve yerleşiyorlar ancak evin tapusunu almak için beklemek zorunda kalıyorlardı. Çünkü tapu alabilmek için İçişleri Bakanlığından izin almaları gerekiyordu.iznin alınması ise uzun bir zaman bazen yıllar alıyordu. Bu bekleme süresinde bazen arazi sahipleri arazilerini bir bankaya ipoteğe vererek borç para aldılar İpotek takririne ipotek edilen mal için eski koçandaki gibi yani boş tarla olarak yazıldı. Bu durumda MART / ARALIK 2014

8 sadece boş tarlanın ipotek kapsamında olması gerekiyordu. Fakat KKTC de yasa hatalı yorumlanarak evler de ipoteğe dahilmiş gibi işlem yapılmaya başlandı. İpotek edilen tarla açık artırma ile satılırken evler de birlikte satılmak istendi. Halbuki öncelikle diğer ev sahiplerinin tapularını ayırıp onlara evlerinin koçanını vermek ve daha sonra geriye kalan boş tarlayı satmak gerekiyordu. Evleri araziden ayırmak zor diye evler gasp edilebilir diye bir uygulama başladı. Dünyanın hiçbir yerinde ipotek edilen malı diğer insanların haklarından ayırmak zor diye onların hakları da gasp edilmemiştir. Özellikle bu karmaşık ipoteğin konmasında ev sahiplerinin hiçbir kusuru yoksa bunun yapılamaması gerekir. Maalesef KKTC de satılan evlerin henüz ayrı tapusu çıkmadığına göre bu evler otomatik olarak ipoteğe dahil olur ve evler de ipotek edilen boş tarla ile birlikte satılır diye bir uygulama başladı. Bu uygulama bazı bankaların işine geliyordu. Çünkü arazi sahibi ile anlaşarak boş arazi üzerine ipotek koyuyorlar ve arazi üzerindeki evler de ipoteğe dahilmiş gibi sattırıp kazanç sağlamak istiyorlardı. Böylece hayatları boyunca biriktirdikleri para ile KKTC de ev alan, sözleşmelerindeki tüm şartları yerine getiren ve son günlerini evlerinde huzur içinde geçirmek isteyen insanların evleri, hiç haberleri olmadan yapılan anlaşmalarla ellerinden alınmak istendi. Yaşlı insanlar hem evlerini hem de paralarını kaybedip sokakta kalacak duruma geldiler. Tüm dünya bu olayı insanlık dışı bir olay olarak niteledi. Bu olay KKTC aleyhine korkunç bir propaganda oldu den sonra yabancıların gelerek tatil veya emeklilik evi almaya başlamaları KKTC ye büyük bir servet akışına neden olmuştu. Bu servet tüm halka dağılmış ve Kıbrıs Türk halkının refah seviyesinde yükselme olmuştu. Daha ilginci yabancılara tatil evi satıldığı zaman bu gelirin bir defaya özgü olmadığı ve evlerde oturan insanların yaptığı masraflar nedeniyle sürekli devam ettiği anlaşıldı. KKTC de insanların evlerini ve paralarını hiç kusurları olmadan yitirecekleri duyulduğu anda bu gelir bıçak gibi kesildi. Yüzlerce müteahhit iflas etti. Binlerce ev yarım inşaat halinde kaldı. Bu olayda hukuka aykırılık olduğunu Denktaş Bey gördü ve gazetelere yazdı. Emekli insanların sokağa atılmasını önlemek için ipotekli arazinin satış yerine giderek engel olmaya çalıştı. Yazdığı yazılarda hukuka aykırılığı en iyi şekilde anlattı, hiçbir kusuru olmayan emekli insanların evlerini ve paralarını yitirmelerindeki insanlık dışı durumu hissedip ifade etti, bu olayın ekonomiye vereceği zararı görerek anlattı. Ayrıca bu olay karşısında KKTC nin saygınlığını korumaya gayret etti. Diğer bir çok aydın ya konunun önemini anlamadı veya bu işten büyük kazanç sağlayan yerel bankalarla ters düşmeyi göze alamayarak sessiz kaldı. Denktaş Bey bunun gibi birçok konu ile ilgilenmiştir. Ele aldığı konuları inceleyince önyargısız olduğunu, gerçekçi olduğunu ve toplum sorunlarını samimi olarak çözmeye çalıştığını gördüm. Kendi kendime soruyorum. Hangi Cumhurbaşkanı emeklilik yaşamında kendisini hiç ilgilendirmeyen, halkın acı çektiği sorunlarla ilgilenip çözüm aramıştır? Son olarak emeklilik yaşamında geçen önemli bir konu üzerinde daha durmak istiyorum. O da Denktaş Beyin Nobel Barış ödülüne aday gösterilmesidir yılında İngiliz parlamentosundaki KKTC nin dostları grubunun aktif üyelerinden emekli milletvekili Michael Stephen den bir telefon aldım. Bana Denktaş Beyi Nobel Barış ödülüne aday göstermek istiyoruz. Bu müracaatı Emekli Yüksek Mahkeme Başkanı olarak senin hazırlaman daha doğrudur. Bu konuda bir yazı yazarak imzala, biz de imzalayarak müracaatı yapalım dedi. Kendisine Önce Denktaş Bey ile konuşayım dedim. Ofisine giderek bu konuyu anlattığım zaman Bunlar deli mi oldu? Tüm dünya beni barışın karşısında en büyük engel olarak 7

9 8 görüyor dedi. Daha sonra Barış düşmanlarına ödül verilirse oraya müracaat edin diye şakalaşmak istedi. Söylediklerini Michael Stephen e anlattım. Ancak onlar bu işten vazgeçmediler. Daha önce anlattığım gibi onun Kıbrıs Türk Halkını yok olmaktan kurtaran, 1974 de Kıbrıs a barış getiren ve bu barışın bozulmaması için mücadele eden milli bir kahraman olduğunu, onun bu ödüle en fazla layık insan olduğunu düşünüyorlardı. Bir yıl sonra yani 2011 yılı içinde Michael Stephen beni tekrar aradı ve aynı öneriyi tekrarladı. Tekrar Denktaş Beye gittim ve Bu iş ciddidir. Sizi Nobel Barış ödülüne aday göstermekte kararlıdırlar. İsterseniz ben müracaatı yazmaya başlayayım dedim. Bir süre düşündükten sonra İsterseniz bir yıl daha bekleyelim. dedi. Denktaş Bey kendisinin Nobel barış ödülüne layık olduğunu biliyordu. Çünkü 1974 de Ecevit le birlikte Kıbrıs a barış getiren iki kişiden biri idi. Kıbrıs ta fiili eşitlik gerçekleşmiş Rumlar dahil bir çok kişinin hayatı kurtulmuş, o tarihten beri insanlar öldürülme korkusu olmadan güven içinde yaşamaya başlamışlardı. Sorun bu eşitliğin aşırı milliyetçi Rum ideallerine ters düşmesi idi. Onlar tekrar Kıbrıs a egemen olmak istedikleri için barış ortamını bozmak ve Kıbrıs ı 1974 öncesine geri götürmek istiyorlardı. Bu nedenle 1974 Barış Harekâtının bir felaket olduğunu, eski günlere dönmemin barış olacağını, iki Kıbrıs ın Almanya da olduğu gibi birleşmesi gerektiğini düşünüyorlardı. Ecevit ve Denktaş ın barış formülü iki halkın eşit koşullarda yan yana, iki ayrı egemen devlette yaşaması idi. Rumlar ise iki halkın tekrar bir arada yaşamasını istiyorlardı. Dünyada o kadar çok Rum propagandası yapılmış ve o kadar kişi bu propagandanın etkisi altında kalmıştı ki Rum isteklerine karşı gelen Denktaş Bey barışı engelleyen kişi olarak kabul ediliyordu. Denktaş Bey bu yanlış propagandanın etkilerinin geçmesi ve gerçek durumun anlaşılması için bir süre beklemenin daha uygun olacağını düşünüyordu. Denktaş Bey Atatürk ün 1923 de Yunanistan la nüfus ve mal mübadele anlaşması yaparken izlediği formülü izlemek istiyordu. Bu formüle göre Kıbrıs ta 1974 de oluşan fiili durumu kalıcı hale getirmek, de facto durumun, de jure olması için çalışmak gerekiyordu. Bu formülün AB nin izlediği barış formülüne de uygun olduğunu düşünüyordu. AB de bir birini tanıyan devletler bir birlik oluşturmuşlar ve birbirlerine saygı duyarak barış içinde yaşamaya başlamışlardı. Kimse devletlerden birini diğeri ile birleştirmek ve bir halk üzerinde diğer halkı söz sahibi yapmak için uğraşmıyordu. Denktaş Bey orada gerçekleşen barışın benzerinin Kıbrıs ta da gerçekleşebileceğini düşünüyordu. Rum Yönetimi iki halkın bazı güvenilmez haklarla birleşmesini istiyor ve bundan milli avantaj sağlamayı ümit ediyordu. İki halkın çatışmasına neden olacak tehlikeli bir anlaşmaya karşı gelen Denktaş Beyi barış düşmanı olarak tanıtıyordu. Bu konuda o kadar çok yayın yapılmıştı ki Denktaş Beyi Nobel Barış ödülüne aday göstermek bir çok kişide şok etkisi yapacaktı. İkinci görüşmemizden sonra bana Sen hazırlığını yap bir yıl sonra durum müsaitse müracaatı yaparız dedi. Aslında istediği bu ödülü almaktan çok izlediği yolun barış yolu olduğunu dünyaya duyurmaktı. Michael Stephen le görüş teati ederek çalışmaya başladık. Maalesef onun söylediği bir yıllık süre dolmadan 13 Ocak 2013 de vefat etti. MART / ARALIK 2014

10 Böylece bu müracaatı gerçekleştirmemiz mümkün olmadı. Acaba müracaatta neler yazacaktık? Yaptığımız müracaat üzerine ödülü veren Norveç Nobel Komitesi neler düşünecekti? Dünyada barışa engel diye tanıtılan bir kişinin en büyük barış severlerden biri olduğunu kabul edecek miydi? Neler yazmayı tasarladığımızı burada sizlere anlatmaya çalışacağım. 1) Her şeyden önce 1974 Barış Harekâtının Kıbrıs a gerçekten barış getirdiğini yazacaktık. Kıbrıs ta 1974 den önce insanların evlerinde rahat uyuyamadıklarını, yollarda sınır kapılarında tutuklanıp kaybolduğunu anlatacak, 1974 den sonra tam bir barış ortamı sağlandığını, Denktaş Beyin bunda katkısı olduğunu yazacaktık. 2) Barış Harekâtında Ecevit ve Denktaş ın Atatürk ün barış formülünü uyguladığını, bu nedenle Türk Halkının güven içinde yaşayacağı bir bölge oluşturulduğunu, bu yapılırken Rum halkına da aynı hakkın tanındığını, halkların yan yana eşit koşullarda ve barış içinde yaşamasının amaçlandığını yazacaktık. 3) Kıbrıs ta iki devletin sınır düzeltmesinden sonra bir birini tanıyarak ayrı ayrı AB ye girmesinin AB nin barış görüşüne de uygun olduğunu, bunun Kıbrıs ta barışı kalıcı hale getireceğini ve bunu gerçekleştirmeye çalışan Denktaş Beyin barışa hizmet ettiğini yazacaktık. 4) Kıbrıs ta iki halk arasında müşterek bir devlet kurulacaksa bunun ancak konfederasyon şeklinde olması gerektiğini, iki devletin kendi iç işlerinde özgür ve egemen olması ve bir anlaşmazlık çıkarsa ayrılma hakları olması gerektiğini, bu görüşü savunan Denktaş Beyin barışa hizmet ettiğini yazacaktık. 5) Kıbrıs a getirilen barışın Atatürk ün tüm dünyada gerçekleşmek istediği barış formülü olduğunu, bu formüle göre tüm halkların yan yana eşit koşullarda güven içinde yaşama hakkı olduğunu, bu görüş doğrultusunda 1923 de Türkiye ile Yunanistan arasında anlaşma yapıldığını ve nüfus ile toplu mal takası gerçekleştiğini, bu anlaşma sayesinde Türkiye ile Yunanistan arasında barış ve dostluk oluştuğunu, 1950 den sonra Kıbrıs ta iki halkın iç içe yaşaması ve aşırı Rum milliyetçiliği nedeniyle çatışmalar çıktığını, Türkiye ile Yunanistan ilişkilerini bu çatışmaların bozduğunu, Kıbrıs ta iki halkın yeniden iç içe yaşamasının çatışmalara ve Türkiye ile Yunanistan arasında gerginliklere yol açacağını, bunu engellemeye çalışan Denktaş Beyin barışa hizmet ettiğini yazacaktık. 6) Norveç Nobel Komitesini Akritas ve İfestos planlarını okumaya zorlayacak ve gerekirse bu konuda bilirkişilerden görüş almalarını isteyecektik. Aşırı milliyetçiliğin Kıbrıs Rumlarının karakterinde olduğunu, Sırplara çok benzediklerini, iki ayrı devlet güvencesi olmadığı takdirde uygun bir ortamda Türklere karşı yeniden harekete geçebileceklerini, hiç değilse aşırı grupların harekete geçebileceğini, bunun çatışmalara ve yeni savaşlara neden olacağını, Denktaş Beyin bunu önlemeye çalışarak barışa hizmet ettiğini yazacaktık. 7) Bugün Kıbrıs ta iki halk arasında dostluk duygularının oluşmaya başladığını, bu durumu iki halkın ayrı bölgelerde ayrı yönetimler altında yaşamasına borçlu olduğumuzu, yan yana ayrı devletlerde eşit koşullarda yaşamanın AB de olduğu gibi müşterek ticareti de geliştirebileceğini, iki halkı iç içe yaşamaya zorlamanın ise eski düşmanlıkların yeniden canlanmasına ve çatışma çıkmasına neden olacağını, ülkesini çatışmalara karşı koruyan Denktaş Beyin barışa hizmet ettiğini yazacaktık. 9

11 10 8) Kıbrıs ta uygulanan Atatürk, Ecevit ve Denktaş barış formülünün Kıbrıs a barış getirdiği gibi, tüm dünya halklarına barış getirebilecek bir formül olduğunu, bu konuda dünya kamu oyunda mevcut bir yanılgının düzeltilmesi gerektiğini yazacaktık. Şöyle ki ABD gibi gelişmiş bir ülkeye çalışmak için değişik ülkelerden gelen insanların ülke kültürüne uyum sağlayıp barış içinde yaşabileceğini, bu durumu farklı uluslar veya farklı etnik toplulukların iç içe yaşaması düşüncesi ile karıştırmamak gerektiğini, Kıbrıs gibi etnik temizlik planları hazırlanmış, iki ulus arasında savaş olmuş, daha sonra nüfus mübadelesi gerçekleşmiş bir ülkede barış yolunun iki ayrı devlet ve eşitlik olduğunu, iki halkı birlikte yaşamaya zorlamanın çatışmalar çıkmasına neden olacağını, Kıbrıs ta bunu önlemeye çalışan Denktaş Beyin barışa hizmet ettiğini yazacaktık. 9) Kıbrıs ta 1960 Anayasası nda iki halkın eşit olduğunu, Kıbrıs Rumlarının bu eşitliği bozmak istediği için Kıbrıs sorununun çıktığını, Kıbrıs ta kalıcı bir barış için önce eşitliğin sağlanması yani KKTC'nin tanınması ve daha sonra iki tarafın anlaşması gerektiğini, bunu gerçekleştirmeye çalışan Denktaş Beyin barışa hizmet ettiğini yazacaktık. 10) Dünyada ülkesine barışı getiren ve barışın bozulmaması için Denktaş Bey kadar mücadele eden ikinci bir lider bulunmadığını, Denktaş Beyin dünyadaki tüm siyasilere örnek olabilecek bir insan olduğunu yazacaktık. Herhalde bu yazdıklarımıza onu seven insanlardan işittiğimiz diğer özellikleri de ekleyecektik. Bir an için Norveç Nobel Komitesi nde bulunduğunuzu varsayalım. Acaba siz yapılan müracaatı nasıl karşılayacaktınız? Sizce Denktaş Bey Nobel Barış Ödülüne layık mı? son MART / ARALIK 2014

12 Sabahattin İSMAİL AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ AİHM kararı, gelmiş geçmiş Türkiye ve KKTC hükümetlerinin ihmal ve yanlışlarının sonucudur. Bu haksız karara karşı ne yapılmalıdır? (1) Rum Yönetimi 22 Kasım 1994 de, Türkiye nin ENOSİS i ve Türk Soykırımı nı önlemek için, Garanti Antlaşması na dayalı olarak, 1974 te yaptığı Barış Harekâtı sırasında kaybolduğu iddia edilen Rumların ailelerine tazminat ödenmesi talebiyle AİHM de dava açtı. Davada, yerlerinden edilmiş kişilerin konut ve mülkiyet haklarının ihlal edildiği ve KKTC de yaşayan Rumların yaşam koşullarının kötü olduğu iddiasıyla da tazminat talebinde bulunuldu. Başvuruda, 1974 Barış Harekâtıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin birçok maddesinin sürekli olarak ihlal edildiği iddia edilmiş, 1974 sonrası 1491 Rum un hâlâ kayıp olduğu, 211 bin Rum un da yerlerinden edildiği ileri sürülmüştü. AİHM, 10 Mayıs 2001 tarihinde açıkladığı kararda, Adanın Kuzeyini kontrol eden Türkiye nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 11 değişik maddesini 14 noktada ihlal ettiğine hükmetmiş ve ödenecek tazminatı daha sonra açıklayacağını duyurmuştu. Rum Yönetimi kararın tazminata ilişkin bölümü hakkında 2011 yılında, yani 10 yıl sonra AİHM ye yeni bir başvuruda bulunmuştu. AİHM, işte bu başvuru sonucu 3 yıl sonra, önceki gün, Rum uzlaşmazlığını körükleyen, yeni kabul edilemez taleplerde bulunmalarını teşvik eden, cüretkârlıklarını artıran, anlaşmazlığın devamını sağlayacak olan ve Rum tarafının masadaki pozisyonunu güçlendiren SİYASİ bir karara imza attı. Buna göre Türkiye, Rum Yönetimine 90 milyon Euro tazminat ödemeye mahkum edildi. Bunun 30 milyon Euro luk kısmının Barış Harekatı sırasında kaybolduğu iddia edilen Rumların ailelerine manevi tazminat ödenmesine; 60 milyon euronun ise Karpaz da kötü durumda yaşadığı iddia edilen Rumlara ödenmesine karar verildi.. Türkiye Dışişleri Bakanı Davutoğlu ise kararı şöyle değerlendirmiştir: - Kesinlikle uluslararası hukuk bağlamında da AİHM çerçevesinin kuralları açısından da ne bağlayıcıdır, ne de bizim açımızdan bir kıymet ifade eder. Genel Değerlendirmelerim Kararı duyar duymaz sosyal medyada paylaştığım ilk genel değerlendirmem şöyle olmuştur: AKP ye kadar, tüm T.C. hükümetleri AİHM in Loizudu kararını kabul etmemiş, tazminat ödemeyi reddetmiş, Kıbrıs sorununun siyasi bir mesele olduğu ve AİHM de değil müzakere masasında çözüleceği tezini savunmuştu. AKP hükümeti 2002 de iktidara geldiğinde ilk iş olarak bu ilkeyi terk etti, Loizudu kararını kabul ederek uyguladı...( O nedenle Davutoğlu nun şimdi karar bağlayıcı değil demesi bir şey ifade etmediği gibi büyük bir çelişkiyi de içeriyor). O günlerde yazdığım yazılarda yapmayın etmeyin, Türkiye nin başına büyük bir iş açıyorsunuz, binlerce Rum sıraya girecek, Rum devleti de davalar açacak, sorun AİHM koridorlarında değil masada çözülür, Loizudu kararını tanımayın, tazminat ödemeyin diye yırtındım...rahmetli Kurucu Cumhurbaşkanımız Denktaş bunu önlemek için çok uğraştı, dinlemedi- 11

13 12 ler...ardından 4000 den fazla Rum Türkiye aleyhine dava dosyaladı...öyle ya, hem birkaç milyon euro manevi tazminat ve kullanım kaybı tazminatı alacaklar, hem de mülkleri kendilerine iade edilecekti. Ballı börek olmuştu AKP hükümetinin tavrı...aihm, aldığı siyasi karar nedeniyle binlerce davadan bunalınca bu kez AKP hükümetine, AİHM gibi işlev görecek ve kendi verdiği kararların aynısını verecek Taşınmaz Mal Komisyonu kurulmasını empoze etti. Yine aylarca bağırdık çağırdık, yapmayın etmeyin dedik, bu işin sonu yok, bu AİHM in taşeronluğudur, sorun siyasidir ve masada çözülür, tek yanlı tazminatlarla değil dedik, dinletemedik. AİHM Taşeronu TMK kuruldu, 4-5 yılda 500 Rum a 155 milyon sterlin tazminat ödendi...bunu gören AİHM, bu kez bunlarda deli parası çok madem ödüyorlar, o zaman bunu da ödesinler diyerek 13 yıl önce sonuçlandırdığı davalar için, tam da mülkiyet görüşmeleri başlarken 90 milyon euro tazminat ödenmesini emretti... Böyle olacağı belliydi de Loizidu kararının uygulanmasının kabul edilmesinden bu yana ardı ardına yapılan hatalar zincirinin ve ağır görev ihmallerinin sonucudur bu... Yazıklar olsun... Bu arada 20 yıldan fazladır onlarca kez Rumlar dava açtığına göre biz de tazminat davaları açalım, kayıplarımız için katliam kurbanları için, yakılıp yıkılan ve yağmalanan 103 yerleşim yerimiz için, Ortega Raporu nu ortaya koyarak tazminat talep edelim. 50 yıldır kullandıkları mallarımız için, hali araziler için, vakıf ve sultan mülkleri için tazminat isteyelim. Türkiye de, Yunan darbesi nedeniyle, adaya müdahale etmek zorunda kaldığı için, 1963 den beri Türk halkına yapmak zorunda kaldığı yardımlar için tazminat taleplerinde bulunsun. diye yazdım,- her kademede bu görüşlerimi dile getirdim, raporlar yazdım.. Ne yazık ki, gelmiş geçmiş hiçbir hükümet ve yetkili ciddiye alıp gerekeni yapmadı, Türkiye de yan gelip yattı, AİHM de karşı davalar açılmadı... Şimdi de bağırıyoruz Ya bizim kayıplarımız ne olacak? diye.. O zaman bize siz niye dava açmadınız? diye sormazlar mı? Yazık! BM nin yapmadığını yaparak Türk soykırımını ve Enosis i önleyen, Rum iç savaşını ve Yunan Cuntası nın Rumları katletmesini durduran, zorla savaşa girmek zorunda bırakılan, bu savaşta zafer kazanan, adaya barışı getiren ve 40 yıldır bu barışı koruyan koskoca Türkiye, öngörüsüz, bilinçsiz, tembel, sorumsuz, ihmalkâr, teslimiyetçi hükümetler, siyasiler ve bürokratlar yüzünden üçbuçuk Rum önünde tokat üstüne tokat yiyor... One Minute deme zamanı şimdidir... Görelim bakalım Başbakan Erdoğan İsrail Başbakanına ve BARO başkanına çektiği one minute restini, şimdi AİHM e de çekecek ve hadi oradan diyecek mi? AİHM kararı, gelmiş geçmiş Türkiye ve KKTC hükümetlerinin ihmal ve yanlışlarının sonucudur. Bu haksız karara karşı ne yapılmalıdır? (2) AİHM Kararı Siyasidir AİHM kararı siyasi bir karardır ve bu kararın arkasında Almanya ile Fransa gibi AB nin büyük güçleri vardır... Tazminat kararının, davanın sonuçlanmasından 13 yıl sonra, tam da Başbakan Erdoğan ın, Almanya Cumhurbaşkanı na Türkiye de yaptığı kabul edilemez konuşma nedeniyle ağır bir cevap vermesinden sonra; tam da Fransa Cumhurbaşkanı nın Ermenistan a yaptığı ziyarette ve Türkiye yi sözde soykırımı tanımaya çağırdığı gün ve Kıbrıs ta tam da mülkiyet konusunda müzakerelerin başladığı gün alınması çok manidardır Bu kararın siyasi amaçları; 1- Türkiye yi 1974 Barış Harekâtı nı yaptığı için cezalandırmak, Türkiye yi bıktırıp Kıbrıs tan çekilmesini sağlamak, müzakere masasında Rum tarafına taviz vermesi için baskı yapmak ve masada Rum tarafınınpozisyonunu güçlendirmektir MART / ARALIK 2014

14 2- Kararın ikinci amacı ise, Türkiye ye kabul edemeyeceği kararları empoze etmek ve Türkiye bu kararı kabul etmediği için ona AB ye tam üye olamazsın demektir Bir başka deyişle AB ye tam üye yapılmak istenmeyen Türkiye nin önüne yeni bir engel daha konması amaçlanmıştır. Karar işte bu nedenlerle hukuki değil, siyasi bir karardır. Ama sadece bu nedenlerle değil AİHM nin dikkate almadığı şu nedenlerle de bu karar hukuki değil, siyasi bir karardır: 1- Türkiye yi işgalci olarak niteleyen hiçbir BM kararı olmadığı dikkate alınmamıştır. 2- Türk müdahalesinin 15 Temmuz 1974 de gerçekleşen ENOSİS amaçlı Yunan darbesinden sonra, o darbenin amacına ulaşmasını önlemek için gerçekleştiği dikkate alınmamıştır. 3- Müdahalenin hukuki ve meşru dayanağının Garanti Antlaşması olduğu ve amacın işgal olmadığı, aksi olsaydı tüm adanın alınacağı dikkate alınmamıştır. 4- Müdahalenin meşruiyetini vurgulayan ve işgal olmadığını belirten Atina Temyiz Mahkemesi nin 21 Mart 1974 tarihinde aldığı 2658/79 sayılı karar; Avrupa Konseyi nin 29 Temmuz 1974 tarihli 573 sayılı kararı ve Makarios ın 19 Temmuz 1974 de BM Güvenlik Konseyi nde yaptığı ve tüm ülkeleri darbecileri durdurmaya çağıran konuşması dikkate alınmamıştır 5- Müdahalenin Rumlar arasındaki iç savaşa son verdiği, AKEL eski Genel Sekreteri Papayuannu nun ifadesiyle, listeleri hazırlanmış olan on binden fazla solcu Rum un katledilmesini ve 120 bin Kıbrıslı Türkün soykırımdan geçirilmesini önlediği ve darbeci yönetime son vererek Rum tarafına demokrasiyi getirdiği gözardı edilmiştir. 6- Müdahalenin barış amaçlı olduğu, ancak darbeyi yapan ve Rum solcularını katleden darbecilerin barışçı Türk ordusuna saldırısı sonucu bir savaş meydana geldiği, savaş başladıktan sonra ise savaş koşullarının ve savaş hukukunun hakim olduğu dikkate alınmamıştır.. 7- Rumların bir kısmının savaş nedeniyle kendi emniyetlerini sağlamak için evlerini terk ettikleri, asıl büyük kısmının da 1975 de imzalanan Nüfus Mübadelesi anlaşması ile gönüllü olarak yer değiştirdiği dikkate alınmamıştır 8- Kayıp olduğu iddia edilen Rumların büyük kısmının darbe sırasında iç savaşta darbeciler tarafından öldürüldüğü, Rum tarafındaki mezarlara toplu olarak gömüldükleri, Rum yönetiminin bunu itiraf ettiği ve açılan mezarlardan bunların kalıntılarının çıkarıldığı, geri kalan kısmının da darbeci yönetimin emri ile Türk ordusuna karşı gerçekleştirilen saldırılar sırasında öldüğü dikkate alınmamıştır. 9- Kayıp diye nitelenen kişilerin akıbetini araştıran KAYIPLAR KOMİTESİ adlı bir komite olduğu ve Türkiye nin bu komiteye her türlü yardımı yaptığı, bu amaçla uzun zamandan beridir kazıların yapıldığı dikkate alınmamıştır Kızılhaç ın Türkiye ye götürülen tüm esirleri kayıt tutarak teslim aldığına dair bir raporunun bulunduğunu dolayısı ile Türkiye ye götürülen esirler içinde kayıp olmadığı dikkate alınmamıştır 11- Türkiye nin BM nin yapamadığını tek başına yaparak adaya 40 yıldır devam eden barışı getirdiği, bu barışı 40 yıldır koruduğu, müzakereleri desteklediği, en son Annan Planı olmak üzere, bugüne kadar sunulan bütün BM Barış Planlarına onay vererek Kıbrıs Türk tarafının da EVET demesini sağladığı, Rumların ise bu çözüm planlarını hep reddettiği, dolayısı ile Rumların devam eden bir mağduriyeti varsa, bunun sorumlusunun Türkiye olmadığı dikkate alınmamıştır. 12- Türkiye nin adanın Kuzeyindeki gelişmelerden sorumlu olmadığı, siyasi nedenlerle 3. taraflarca tanınmış olmasa da burada self-determinasyon hakkını kullanan Kıbrıs Türk halkının demokratik ve özgür iradesiyle kurduğu bağımsız ve egemen bir devlet ve gelişmiş bir demokrasi bulunduğu, bu devletin tüm organlarının demokratik ve özgür seçimlerle oluştuğu, seçimle oluşan Meclis ve hükümetin yasama ve yürütme işlerini yaptığı, Kuzeydeki bütün işlemlerden bu demokratik yapının sorumlu olduğu dikkate alınmamıştır. 13- Güney deki Kıbrıs Cumhuriyeti adlı oluşumun, tüm Kıbrıs adına hareket etme hakkı bulunmayan ve 13

15 Antlaşmalarının öngördüğü iki Halklı yapıyı içermeyen, anlaşmalara ve hukuka ters, gayrı meşru bir yönetim olduğu ve esasen, Kıbrıs Cumhuriyeti sıfatıyla AİHM ye başvurma hakkı bulunmadığı dikkate alınmamıştır.. İşte bütün bu nedenlerle AİHM nin aldığı son karar, öncekiler gibi siyasi amaçları olan, tarihi, hukuki ve mevcut gerçeklere ters çok yanlış bir karardır Tabii, Türkiye nin AİHM de nasıl bir savunma yaptığını, bütün bu olguları savunmasında dile getirip getirmediğini bilmiyorum Umarım getirilmiştir ve umarım Türkiye nin savunması, teslimiyetçiler ve inançsızlar tarafından değil, haklılığına inanan, tarihi, siyasi ve hukuki gerçekleri bilen hukukçular tarafından ve belgelerle desteklenerek yapılmıştır Ve umarım, savunmasında açık bir ihmal veya yetersizlik nedeniyle bu kararların çıkmasına zemin hazırlanmamıştır AİHM kararı, gelmiş geçmiş Türkiye ve KKTC hükümetlerinin ihmal ve yanlışlarının sonucudur. Bu haksız karara karşı ne yapılmalıdır?(3) AİHM kararını değerlendirmeye devam ediyorum AİHM nin Türkiye yi işgalci olarak niteleyerek, bu hukuk dışı niteleme üzerinden karar üretmesi, Yunan darbesini ve Garanti Antlaşmasının Türkiye ye verdiği hukuki hak ve görevleri dikkate almaması tümüyle hukuk dışıdır Tamamıyla SİYASİ amaçlıdır Garanti Antlaşması AİHM Dayanağını Çürütüyor Kıbrıs Cumhuriyeti, Yunanistan, Türkiye, Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Cumhuriyeti tarafından imzalanan Garanti Antlaşması'nın 4. maddesi şöyle demektedir: "Bu anlaşma hükümlerine bir riayetsizlik halinde Yunanistan, Türkiye ve Birleşik Krallık bu hükümlere riayeti sağlamak için gereken teşebbüsler veya tedbirler hakkında birbirleri ile istişare etmeyi taahhüt ederler. Müşterek veya anlaşarak hareket mümkün olmadığı takdirde garanti veren üç devletten her biri bu anlaşma ile ihdas edilen nizamı tekrar kurmak münhasır maksadı ile harekete geçmek hakkını muhafaza eder". Türkiye Cumhuriyeti işte Garanti Antlaşması'nın bu 4. maddesi uyarınca adaya müdahale etmiştir. Ancak Türkiye Cumhuriyeti, amacının "Darbe öncesindeki duruma dönmek olmadığını" ilk günden açıklamıştır. Bu durum hukuki yönden Garanti Anlaşmasının 4.maddesi ile bir çelişki yaratmamaktadır. "Kıbrıs Sorunu ve Milletlerarası Hukuk" adlı eserinde Doç. Dr. Sevin Toluner Hukuki açıdan şu yorumu getirmektedir. Hukuki Durum Bu anlaşmanın Türkiye ye verdiği müdahale hakkı, Kıbrıs Türk Toplumunun Zürih ve Londra antlaşmaları ile doğan hak ve çıkarlarını korumayı amaçlamaktır. Kıbrıs Türk Toplumunun 1960 anayasası ile sağladığı haklar ise, 1963 de Rum tarafının tek yanlı emrivakisi ile ortadan kaldırılmıştır. Sonuçta ise, 1974 darbesine kadar geçen dönemde bir Kıbrıs Cumhuriyeti değil, fiilen bir Kıbrıs Rum devleti ve Kıbrıs Rum hükümeti ortaya çıkmıştır darbesi ise, Türk Toplumunun yasal haklarını tümden inkar eden ve adayı Yunanistan a bağlamayı amaçlayan yasadışı, Yunanistan ın tek yanlı müdahalesi demek olan bir eylemdi. Dolayısı ile Türkiye ve Kıbrıs Türkleri için 15 Temmuz 1974 darbesi öncesindeki fiili duruma dönmek, 1960 anayasası ve Zürih ve Londra anlaşmaları ile doğan hukuki duruma dönmek değil; tamamı ile Türk Toplumunun aleyhine olan ve yasal hiçbir yanı bulunmayan eski fiili duruma dönmek demek olacaktı. Diğer bir açıdan ise Türkiye nin adaya müdahalesi meşru müdafaa hakkından doğmaktadır. Meşru müdafaa hakkı, Uluslararası Hukuk un bütün devletlere tanıdığı bir haktır. 20 Temmuz a bu açıdan da bakmak gerekmektedir. Çünkü 1963 saldırıları ve ardından da 15 Temmuz darbesi ile Türk Toplumunun yasal hakları ve varlığı toptan ortadan kaldırılmak istenmiş dolayısı ile meşru müdafaa hakkı doğmuştur. Dolayısı ile bu açıdan bakıldığında da 20 Temmuz, Uluslararası hukuka uygun, bir kuvvet kullanmak eylemidir. Soruna sonuçları bakımından baktığımız zaman da hukuka aykırı bir durumun ortaya çıkmadığı görülmektedir. MART / ARALIK 2014

16 Türkiye nin adaya müdahalesinden sonra ada topraklarının bir bölümünün Türk Toplumu denetimine girmesi şeklinde de-facto bir durumun ortaya çıkması, hukuk açısından ters bir görünüm yaratmaması gerekmektedir. Çünkü 1963 saldırıları ile Rum tarafının yarattığı fiili durum da orta yerde durmaktadır. Amaç fiili durum yaratmak değildir. Ama Rum tarafına bu tanınırsa, eşit bir toplum olarak Türk Toplumunun da bu hakkı vardır. Rum tarafı ise başından beri 20 Temmuz Barış Harekâtını hem Garanti Antlaşması na hem de Birleşmiş Milletler ilkelerine ters olarak göstermeye çalışmıştır. Bunda ise ileri sürdükleri tez, Garanti Antlaşmasının yalnız dışarıdan gelecek saldırı durumunda çalıştığıydı. Oysa açıktır ki dıştan gelecek saldırılarda geçerli olan, gene ilgili devletler arasında yapılmış bulunan İttifak Antlaşmasıdır. Oysa durum bunun tam tersidir ve Garanti Antlaşması, iki toplum arasında baş gösterecek iç sorunlarda, tarafların, yasal haklarını korumayı amaçlamaktadır. Atina Temyiz Mahkemesi Kararı Bu arada Atina Temyiz Mahkemesi nin 21 Mart 1974 tarihinde aldığı 2658/79 sayılı karar ile Avrupa Konseyi nin aldığı 29 Temmuz 1974 tarihli 573 sayılı kararda da, Türk müdahalesinin işgal olmadığı belirtilmektedir. Atina Temyiz Mahkemesi kararında şöyle denmekteydi: Türkiye nin Zürih ve Londra anlaşması cerçevesinde garantör devlet olarak Kıbrıs a müdahalesi yasaldır. Asıl sorumlu, haklarında dava açılan Yunanlı Subaylardır. Zürih Anlaşmasını imzalayan devletler, Yunanistan, Türkiye ve İngiltere, Garantör Devletler olarak Kıbrıs ın herhangi bir devletle birleşmesini, bölünmesini, Kıbrıs Cumhuriyeti nin güvenliğini garanti altına alıp, koruyacaklarına dair taahhütlerde bulunmuşlardır. 15 Temmuz 1974 de General Yuannidis, adadaki Yunan birliği komutanı General Yorgacis ile 102 Yunanlı Subayın yer aldığı ihtilali yapmıştır. Kıbrıs anayasası ayaklar altına alındıktan sonra, adamları Nikos Sampson başa getirilmiştir. Türkiye 20 Temmuz 1974 de ancak, yaratılan bu durumdan sonra adaya müdahalede bulunmuştur. Bunlar yanında bugüne kadar Türk Barış Harekâtı nı bir işgal olarak niteleyen tek bir BM kararı olmadığını da vurgulamak gerekmektedir. İşgal Olarak Nitelenemez İşte bu nedenlerle AİHM in, 20 Temmuz Barış Harekâtı nı İşgal olarak nitelemesinin hukuki bir dayanağı yoktur. Çünkü amaç, Hukukun Silahlı Kuvvet kullanmak yolu ile koruma hakkı tanıdığı esaslı bazı hak ve çıkarları korumaktır. Yıllarca sivil ve savunmasız Türk halkına karşı girişilen saldırılar ve Ayvasıl, Atlılar, Muratağa, Sandallar, Taşkent de olduğu gibi girişilen soykırım eylemleri Türkiye nin müdahalesinde ne derece haklı olduğunu ortaya koymaktadır. Amaç Kıbrıs Türklerinin can güvenliğinin sağlanması ve darbecilerin Rum Halkına yaptığı katliamlara son vermektir. Kıbrıs ın bağımsızlığı ile bağlantısızlığının, 20 Temmuz Barış Harekâtı ile sağlandığı inkâr edilemez bir gerçektir. Aksi halde Kıbrıs, 40 yıl önce Akdeniz de bir Yunan adası olacak ve AİHM ye dava açacak bir devlet de bulunmayacaktı. AİHM kararı, gelmiş geçmiş Türkiye ve KKTC hükümetlerinin ihmal ve yanlışlarının sonucudur. Bu haksız karara karşı ne yapılmalıdır? (4) AİHM, Rum iddialarını benimseyip Türkiye yi sadece işgalci ilan etmekle siyasi bir tavır ortaya koymadı, aynı zamanda siyasi bir mesele olan Kıbrıs sorununun diğer yönleri konusunda da Rum siyasi argümanlarını benimseyerek SİYASİ bir karar üretmiştir Rıza Türmen de Vurguladı Nitekim Türkiye yi uzun yıllarda AİHM de temsil eden yargıç Rıza Türmen in de 14 Mayıs 2014 tarihli Milliyet gazetesinde ortaya koyduğu gibi, yetki alanının dışına çıkarak ve siyasi bir organmış gibi davranarak, sorunun esasına yönelik siyasi saptamalar yapmaya kalkmıştır. Bu bağlamda: 15

17 16 1- Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi nin KKTC yi bir devlet olarak tanımadığına vurgu yapmıştır. 2- Rum yönetimini, 1960 Antlaşmalarına yüzde yüz aykırı gayrı meşru bir yapı olmasına rağmen Kıbrıs taki tek meşru yönetim olarak kabul etmiştir. 3- Türkiye nin Kuzey de askeri gücünün olması nedeniyle, bu bölgede etkin kontrolü olduğunu, dolayısıyla Kuzeydeki insan hakları ihlallerinden Türkiye nin sorumlu olduğunu kabul etmiştir. 4- Rum tezlerinin yüzde yüz kabulü anlamına gelen bütün bu yanlış kabullerinden sonra dönüp Kuzey Kıbrıs ta etkili iç hukuk yolları varsa, bunların tüketilmesi gerektiğini kabul ederek kendi kendisiyle büyük bir çelişkiye düşmüştür Yani hem Kuzey in Türkiye nin işgali altında olduğunu ve burada olan herşeyden Türkiye nin sorumlu olduğunu kabul etmiş, hem de böyle bir bölgede etkili iç hukuk yolu bulunduğunu kabul etmiştir. Tabii bu tutarsızlığa niye düştüğünü çok iyi biliyoruz. Bunun nedeni, verdiği yanlış kararlar nedeniyle kapısına yığılarak 4000 den fazla dava açan Rumların bu davaları karşısında bunalıp iş yapamaz duruma gelmesi ve bundan kurtulmak için KKTC de kendi taşeronluğunu yapacak Taşınmaz Mal Komisyonu nun kurulmasını istemesiydi Nitekim TMK kurulunca önündeki tüm davaları buraya aktardı ve Rumların önce TMK ya başvurmalarını, kararı beğenmezlerse KKTC Yüksek Mahkemesi ne gitmelerini öngördü Böylece AİHM bir yandan tanımadığı KKTC nin meşru olmadığını iddia ederken, diğer yandan da meşru olmadığını iddia ettiği KKTC Devletinin hükümetinin hazırladığı, Meclisi nin onayladığı bir yasayla kurulan ve KKTC hükümetinin bu yasa uyarınca atadığı üyelerden oluşan TMK nın aldığı kararları tanıma yoluna giderek kendi kendisi ile büyük bir çelişki ve tutarsızlığa düşmüştür. Bu tavrıyla da verdiği kararların hukuki değil siyasi olduğunu ve birbiriyle tutarlı olmadıklarını da kanıtlamıştır Diğer Çelişkiler Yine Rıza Türmen in de vurguladığı gibi, AİHM kararında başka tutarsızlık ve çelişkiler de vardır: Örneğin, Karpaz Rumlarına ödenmesini ön gördüğü 60 milyon Euro tazminatın hangi bireylere ödeneceği, bu bireylerin kimler olduğu ve hangi manevi acı nın tazminatı olduğu kararda yoktur Bu nedenledir ki paranın Rum yönetimine verilmesi öngörülmüş ama Rum yönetiminin hangi belirsiz kişilere bu parayı hangi kritere göre bölüştürüleceği ortaya konmamıştır Yine AİHM nin daha önceki kararlarında, Rumların yapmış olduğu tüm mülkiyet başvurularının TMK ya aktarılması öngörülmüşken, son kararında 2001 yılında yapılan mülkiyet ihlallerini aniden bu kapsamın dışına çıkarmıştır Kaldı ki Rıza Türmen in de ortaya koyduğu gibi bu konu artık AİHM nin değil AİHM kararlarının uygulanmasından sorumlu olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi yetkisine girmiş bir konudur Bütün bunlar AİHM nin verdiği son kararın da daha önceki diğer kararları gibi tamamı ile siyasi olduğunu ve büyük bir olasılıkla bağlı olduğu siyasi bir organ olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi nin veya AB nin büyük güçleri Almanya ile Fransa nın siyasi amaçlı yönlendirmesiyle alındığı anlamına gelmektedir Kararın Uygulanması Türkiye Dışişleri Bakanı Davutoğlu, kararın siyasi ve T.C. açısından geçersiz olduğunu, dolayısıyla uygulanmasının da söz konusu olmadığını açıklamıştır Böylece büyük bir çelişkiye düşmüştür Daha önce de belirttiğim gibi, AKP hükümeti başa gelene kadar gelmiş geçmiş hiçbir Türk hükümeti Loizidu kararını kabul etmemiş, AİHM nin kestiği 1 milyon 200 bin euroluk tazminatı ödememiş ve Girne de talep ettiği evi çözümden önce vermeyi uygun bulmamıştır Ne ki AKP nin başa gelmesiyle, bu doğru milli politika terk edilerek sözümona bir defaya mahsus olmak üzere bu para faiziyle birlikte ödenerek AİHM kararı uygulanmıştır KKTC den günlerce süren uyarılarımız ve tepkilerimiz ise hiçbir şekilde dikkate alınmamıştır Ve ne yazık ki ardından, AİHM nin istediği teşeron TMK kurulmuş, bu konuda aylar süren büyük mücadelemiz, MART / ARALIK 2014

ĐKV DEĞERLENDĐRME NOTU

ĐKV DEĞERLENDĐRME NOTU 10 Mart 2010 ĐKV DEĞERLENDĐRME NOTU AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ KIBRIS TAKĐ MÜLKĐYET SORUNUNA ĐLĐŞKĐN DAVALAR HAKKINDAKĐ KARARINI AÇIKLADI Can Mindek ĐKTĐSADĐ KALKINMA VAKFI [Metni yazın] www.ikv.org.tr

Detaylı

21.05.2014 Çarşamba İzmir Gündemi

21.05.2014 Çarşamba İzmir Gündemi 21.05.2014 Çarşamba İzmir Gündemi Doğu Akdeniz de Son Gelişmeler ve Kıbrıs, İKÇÜ de Ele Alındı İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Çelebi Avrupa Birliği Merkezi nin

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034 Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İkinci Dairesi aşağıda isimleri yazılı üyelerin katılımı ile tarihinde toplandı....eski Hâkimi hâlen emekli... (... ) ile... Hâkimi... (...) hakkında, Hâkimler ve Savcılar

Detaylı

İLK KIBRIS TÜRK PUL SERİSİ

İLK KIBRIS TÜRK PUL SERİSİ Kıbrıs Türk Filateli Derneği tarafından kurulan komisyon başarılı bir çalışma ile Kıbrıs Türk Posta Tarihi konusunda iki ciltlik son derece kapsamlı bir eser ortaya çıkardılar. Bu anlamlı çalışmayı Kıbrıs

Detaylı

Kıbrıs Antlaşmaları, Planları ve önemli BM, AB kararları-1

Kıbrıs Antlaşmaları, Planları ve önemli BM, AB kararları-1 Kıbrıs Antlaşmaları, Planları ve önemli BM, AB kararları-1 Ata Atun İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ Rauf R. DENKTAŞ.. Ata ATUN... vii x 1) 1 Ağustos 1571 - Lala Mustafa Paşa ile Marc Antonio Bragadin arasında yapılan

Detaylı

DİNÇEROĞLU AVUKATLIK BÜROSU A V U K A T HÜSEYİN ENİS DİNÇEROĞLU & ESRA AKKOÇ YAREN AHMET ŞEREF UYANIK & ELİFCAN TEKELİ STJ. AV.

DİNÇEROĞLU AVUKATLIK BÜROSU A V U K A T HÜSEYİN ENİS DİNÇEROĞLU & ESRA AKKOÇ YAREN AHMET ŞEREF UYANIK & ELİFCAN TEKELİ STJ. AV. İZMİR BARO BAŞKANLIĞI NA Strasburg da yapılacak olan Doğu PERİNÇEK AİHM davasında yönetim kurulumuzun kararı ile temsilci olarak görevlendirildim. Bir çok kişi ve kuruluşun yanı sıra hukukçu olarak TÜRKİYE

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com MİLLİ MÜCADELE TRENİ TRABLUSGARP SAVAŞI Tarih: 1911 Savaşan Devletler: Osmanlı Devleti İtalya Mustafa Kemal in katıldığı ilk savaş Trablusgarp Savaşı dır. Trablusgarp Savaşı, Mustafa Kemal in ilk askeri

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

SAYIN BASIN MENSUPLARI;

SAYIN BASIN MENSUPLARI; SAYIN BASIN MENSUPLARI; BUGÜN TÜM TÜRKİYE DE, BAŞTA ULUSLARARASI SENDİKALAR KONFEDERASYONU İLE TTB OLMAK ÜZERE FİLİSTİN KATLİAMININ DURDURULMASI İÇİN ÇEŞİTLİ ETKİNLİKLER DÜZENLENMEKTEDİR. İsrail ordusunun

Detaylı

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi 2 de Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi AK Parti İstanbul İl Kadın Kolları nda AK Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadı. 8 de YIL: 2012 SAYI

Detaylı

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE KARAARSLAN TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no. 4027/05) KARAR STRAZBURG 27 Temmuz 2010 İşbu karar AİHS

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması

Lozan Barış Antlaşması Lozan Barış Antlaşması Anlaşmanın Nedenleri Anlaşmanın Nedenleri Görüşme için İzmir de yapılmak istenmiş fakat uluslararası antlaşmalar gereğince tarafsız bir ülkede yapılma kararı alınmıştır. Lozan görüşme

Detaylı

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ BASINA VE KAMUOYUNA Erkek egemen kapitalist sistemde kadınların en önemli sorunu 2011 yılında da kadına yönelik şiddet olarak yerini korudu. Toplumsal cinsiyetçi rolleri yeniden üreten kapitalist erkek

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE GÜNGİL TÜRKİYE. (Başvuru no. 28388/03 ) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG. 10 Mart 2009

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE GÜNGİL TÜRKİYE. (Başvuru no. 28388/03 ) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG. 10 Mart 2009 COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE GÜNGİL TÜRKİYE (Başvuru no. 28388/03 ) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG 10 Mart 2009 İşbu karar AİHS nin 44/2 maddesinde belirtilen

Detaylı

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47 Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneğinin girişimleriyle Yunanistan'dan gelen Batı Trakyalı öğrencilerle

Detaylı

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TürkİYE KADIN DERNEKLERİ FEDERASYONU Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu 1976 Yılında kurulmuş ülke genelinde 50.500 üyesi

Detaylı

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA GÜÇ KULLANMA SEÇENEĞİ ( )

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA GÜÇ KULLANMA SEÇENEĞİ ( ) TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA GÜÇ KULLANMA SEÇENEĞİ (1923-2010) Teorik, Tarihsel ve Hukuksal Bir Analiz Dr. BÜLENT ŞENER ANKARA - 2013 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii TABLOLAR, ŞEKİLLER vs. LİSTESİ... xiv KISALTMALAR...xvii

Detaylı

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem NEDEN Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem YERLi VE MiLLi BiR SiSTEM Türkiye, artık daha büyük. Dünyada söz söyleyen ülkeler arasında. Milletinin refahını artırmaya başladı. Dünyanın en büyük altyapı

Detaylı

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir. İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN nin Entegre Sınır Yönetimi Eylem Planı Aşama 1 Eşleştirme projesi kapanış konuşması: Değerli Meslektaşım Sayın Macaristan İçişleri Bakanı, Sayın Büyükelçiler, Macaristan

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

Kıbrısta Mülkiyet Sorunu ve AİHM Kriterleri*

Kıbrısta Mülkiyet Sorunu ve AİHM Kriterleri* Kıbrısta Mülkiyet Sorunu ve AİHM Kriterleri* I. Giriş Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (bundan sonra AİHM veya Mahkeme olarak anılacaktır) 7 Aralık 2006 tarihli Ksenides-Arestis / Türkiye (Başvuru No.

Detaylı

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 1. Mudanya Mütarekesi, Yunanlıların aslında Osmanlı Devleti nin paylaşımı projesinde bir alet olduğunu, arkalarındaki gücü İngiltere başta olmak üzere İtilâf devletlerinin

Detaylı

Emekli Albay Ümit Yalım : Gizli mutabakat yapıldı AKP döneminde 17 ada, Yunanistan a geçti

Emekli Albay Ümit Yalım : Gizli mutabakat yapıldı AKP döneminde 17 ada, Yunanistan a geçti Emekli Albay Ümit Yalım : Gizli mutabakat yapıldı AKP döneminde 17 ada, Yunanistan a geçti Emekli Albay Ümit Yalım, Bu iktidar önce Ege de, Yunanistan a geçen 17 adanın hesabını versin dedi. Cumhurbaşkanı

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

HUKUK. Soru Bankası İÇTİHAT

HUKUK. Soru Bankası İÇTİHAT HUKUK Soru Bankası ÇTHT G SS - TÜK. TH VT TM T.- 1 SOU G SS - TÜK. TH VT TM T.- 1 SOU 1.. Federal devletin tüzel kişiliği yoktur.. Federe devletlerin ayrılma hakkı yoktur.. Federe devletlerin uluslararası

Detaylı

Sayın Yönetim Kurulu Üyesi/ ve Meclis Üyesi Arkadaşlarım,/

Sayın Yönetim Kurulu Üyesi/ ve Meclis Üyesi Arkadaşlarım,/ 1 Sayın Meclis Başkanım,/ Sayın Yönetim Kurulu Üyesi/ ve Meclis Üyesi Arkadaşlarım,/ 2018 yılının/ ilk meclis toplantısına hoş geldiniz diyor,/ sizleri saygılarımla selamlıyorum./ Sözlerime başlarken,/

Detaylı

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI Eski adıyla İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) günümüzde nüfusunun çoğunluğu veya bir kısmı Müslüman olan ülkelerin üye olduğu ve üye ülkeler arasında politik, ekonomik, kültürel,

Detaylı

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Yeni Seçilen Tarsus CHP İlçe Yönetimini ziyaret ederek

Detaylı

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş ın Elbistan İlçesi nde siyaseti sadece insan için yaptıklarını, iktidara gelmeleri halinde terörü sonlandırıp ülkeye huzuru getireceklerini

Detaylı

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı

YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı YAŞ ta bedelliye olumlu bakıldı Aralık 05, 2014-3:06:00 Başbakan Davutoğlu, bedelli askerlik konusunun Yüksek Askeri Şura'da (YAŞ) görüşüldüğünü ve olumlu kanaatlerin ifade edildiğini söyledi. Başbakan

Detaylı

Cansu KOÇ BAŞAR ROMA STATÜSÜ BAĞLAMINDA İNSANLIĞA KARŞI SUÇLARDA DEVLET POLİTİKASI

Cansu KOÇ BAŞAR ROMA STATÜSÜ BAĞLAMINDA İNSANLIĞA KARŞI SUÇLARDA DEVLET POLİTİKASI Cansu KOÇ BAŞAR ROMA STATÜSÜ BAĞLAMINDA İNSANLIĞA KARŞI SUÇLARDA DEVLET POLİTİKASI İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...VII KISALTMALAR... XI GİRİŞ...1 1. İNSANLIĞA KARŞI SUÇLARIN KURUMSAL TEMELLERI VE

Detaylı

İKİNCİ DAİRE KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR

İKİNCİ DAİRE KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR İKİNCİ DAİRE KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR Başvuru no. 40851/08 Ġlhan FIRAT / Türkiye T.C. Adalet Bakanlığı, 2013. Bu gayri resmi çeviri, Adalet Bakanlığı, Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel

Detaylı

Alipour ve Hosseinzadgan / Türkiye. (6909/08, 12792/08 ve 28960/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI

Alipour ve Hosseinzadgan / Türkiye. (6909/08, 12792/08 ve 28960/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI Alipour ve Hosseinzadgan / Türkiye (6909/08, 12792/08 ve 28960/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI Aşağıdaki metin kararın resmi olmayan özetidir. Alipour dosyası Veteriner olan Başvuru sahibi 1999

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

Özel Yetkili Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi ne sunulmak üzere,

Özel Yetkili Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi ne sunulmak üzere, 1 01 Kasım 2010 Özel Yetkili Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi ne sunulmak üzere, Sayın Avukat Metin İriz e, Tarafıma yapmış olduğunuz 28 Ekim 2010 tarihli müracaat üzerine ve sunmuş olduğunuz dosya içeriği

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Yargı Örgütü Dersleri YARGI, YARGIÇ, MAHKEME VE YARGILAMA KAVRAMLARI Kuvvetler ayrılığı ilkesi-1 Bir devlette, üç erk (kuvvet) vardır: Yasama,

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLÎ YARGI MAHKEMELERİ, BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ,

Detaylı

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler On5yirmi5.com Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler nelerdir? Yayın Tarihi : 12 Kasım 2012 Pazartesi (oluşturma : 12/22/2018) Cemiyetler-Zararlı ve Yararlı

Detaylı

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 1 Av.Dr. M. SEZGİN TANRIKULU İSTANBUL MİLLETVEKİLİ GİRİŞ 2015 yılı Ağustos ayından itibaren tekrar başlayan çatışmalar Türkiye tarihinde eşi az görülmüş bir yıkıma, sayısız

Detaylı

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır? 1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır? A) Cumhurbaşkanlığı B) Başbakanlık C) Adalet Bakanlığı D) Halk E) HSYK 3-Aşağıdakilerden hangisi adli yargının

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : 27243 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : 27243 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : 27243 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Esas Sayısı : 2009/16 Karar Sayısı : 2009/46 Karar Günü : 12.3.2009 İTİRAZ

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA 25.5.2005 tarihli ve 5352 Sayılı Adli Sicil Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifim gerekçesi ile birlikte ektedir. Gereğini arz ederim. 29 Ocak

Detaylı

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Cumhuriyetin kuruluşu Anadolu insanının iman, namus, bağımsızlık, özgürlük, vatan ve millete sevgi ile bağlılığının inancı ve iradesi ile kendisine önderlik yapan Mustafa

Detaylı

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Leyla Tavflano lu Çok sıklıkla Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan a gittiğim için olsa gerek beni bu oturuma konuşmacı koydular. Oraların koşullarını

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R İ Ç İ N D E K İ L E R ÖN SÖZ.V İÇİNDEKİLER....IX I. YURTTAŞLIK A. YURTTAŞLIĞI YENİDEN GÜNDEME GETİREN GELİŞMELER 3 B. ANTİK YUNAN-KENT DEVLETİ YURTTAŞLIK İDEALİ..12 C. MODERN YURTTAŞLIK İDEALİ..15 1. Yurttaşlık

Detaylı

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

2 Ekim 2013, Rönesans Otel 1 MÜSİAD Brüksel Temsilciliği Açı çılışı ışı 2 Ekim 2013, Rönesans Otel T.C. AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış,.... T. C. ve Belçika Krallığının Saygıdeğer Temsilcileri, 1 2 STK ların Çok Kıymetli

Detaylı

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı.

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı. MUSUL SORUNU VE ANKARA ANTLAŞMASI Musul, Mondros Ateşkes Anlaşması imzalanmadan önce Osmanlı Devleti'nin elinde idi. Ancak ateşkesin imzalanmasından dört gün sonra Musul İngilizler tarafından işgal edildi.

Detaylı

Hüseyin Yıldırım Danıştay şemasına Aslı gibidir' imzası atmıştı.

Hüseyin Yıldırım Danıştay şemasına Aslı gibidir' imzası atmıştı. Sahte Danıştay suikastı şeması, kumpas olduğu ortaya çıkan İstanbul ve İzmir Askeri Casusluk davaları Bu üç davanın altında Genelkurmay eski Adli Müşaviri Albay Muharrem Köse ve Deniz Binbaşı Hüseyin Yıldırım

Detaylı

} Prof. Dr. Hakkı Keskin

} Prof. Dr. Hakkı Keskin EU- Erweiterungsbeauftragter der Fraktion DIE LINKE. Mitglied des Ausschusses für die Angelegenheiten der EU } Federal Almanya Parlamentosu Milletvekili Sol Parti Meclis Grubu Avrupa Birliği Genişleme

Detaylı

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Yardımcı Kuruluşlar Hükümete veya bakanlıklara görevlerinde yardımcı olmak, belirli konularda görüş bildirmek, bir idari

Detaylı

Anayasa Mahkemesi nin Đki Kararı Üzerine: Haluk Ulusoy ve Cargill Kararı

Anayasa Mahkemesi nin Đki Kararı Üzerine: Haluk Ulusoy ve Cargill Kararı Anayasa Mahkemesi nin Đki Kararı Üzerine: Haluk Ulusoy ve Cargill Kararı Nihat Kayar Mersin Üniversitesi, Đ.Đ.B.F. Kamu Yönetimi Bölümü Giriş Anayasa Mahkemesi ilk defa 1961 Anayasası ile kurulmuş ve ilk

Detaylı

Prof. Dr. İlhan F. AKIN SİYASÎ TARİH Beta

Prof. Dr. İlhan F. AKIN SİYASÎ TARİH Beta Prof. Dr. İlhan F. AKIN SİYASÎ TARİH 1870-1914 Beta Yayın No : 3472 Politika Dizisi : 08 1. Bası - Ocak 2017 - İstanbul (Beta A.Ş.) ISBN 978-605 - 333-801 - 7 Copyright Bu kitabın bu basısının Türkiye

Detaylı

DR. FAZIL KÜÇÜK VE KIBRIS. Rukiye MADEN

DR. FAZIL KÜÇÜK VE KIBRIS. Rukiye MADEN DR. FAZIL KÜÇÜK VE KIBRIS Rukiye MADEN Tarihçi Kitabevi Yayınları: 54 Tarihçi Kitabevi Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Necip Azakoğlu Editör: Necip Azakoğlu Sayfa ve Kapak Tasarım: Tarkan Togo Birinci

Detaylı

3647 SAYILI ve 2008 (3647/2008) TARİHLİ YUNANİSTAN VAKIFLAR YASASI VE UYGULAMALARI

3647 SAYILI ve 2008 (3647/2008) TARİHLİ YUNANİSTAN VAKIFLAR YASASI VE UYGULAMALARI Yrd. Doç. Dr. Turgay CİN* 3647 SAYILI ve 2008 (3647/2008) TARİHLİ YUNANİSTAN VAKIFLAR YASASI VE UYGULAMALARI Ortodoks Hıristiyanlık hukukunda vakıf var mı, yok mu, bir sorgulayın. Birinci sorum bu Hıristiyan

Detaylı

HAKAN ÇAVUŞOĞLU: YUNANİSTAN İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAYA HER ZAMAN HAZIRIZ" Cumartesi, 04 Kasım :31

HAKAN ÇAVUŞOĞLU: YUNANİSTAN İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAYA HER ZAMAN HAZIRIZ Cumartesi, 04 Kasım :31 Video izle: http://www.dailymotion.com/video/x67kzj3 Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Türkiye Cumhuriyeti olarak üzerimize düşen bir şey varsa bu noktada burası için, Yunanistan için elimizi taşın

Detaylı

KANUNSUZ TALÝMATLARI YERÝNE GETÝRMEK ZORUNDA DEÐÝLSÝNÝZ. Çünkü Anayasa ve yasalar bizden yana: 2 Nisan 2007 Onlarca film ve dizi, 3 yýllýðýna kiraya verildi. TRT ye 40 milyon dolar gelir getirmesi gerekirken,

Detaylı

İNSANCIL MÜDAHALE VE KORUMA SORUMLULUĞU. Dr. Sercan REÇBER

İNSANCIL MÜDAHALE VE KORUMA SORUMLULUĞU. Dr. Sercan REÇBER İNSANCIL MÜDAHALE VE KORUMA SORUMLULUĞU Dr. Sercan REÇBER YAYIN NO: 563 İNSANCIL MÜDAHALE VE KORUMA SORUMLULUĞU Dr. Sercan Reçber ISBN 978-605-152-320-0 1. BASKI - İSTANBUL, OCAK 2016 ON İKİ LEVHA YAYINCILIK

Detaylı

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ Bismillairrahmanirrahim 1. Suriye de 20 ayı aşkın bir süredir devam eden kriz ortamı, ülkedeki diğer topluluklar gibi

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

[Miloseviç / Hollanda ve diğer NATO üyeleri Davası] 1 Karar Tarihi:20 Aralık 2001

[Miloseviç / Hollanda ve diğer NATO üyeleri Davası] 1 Karar Tarihi:20 Aralık 2001 İzmir Barosu Dergisi 2002 Nisan Sayısı İngilizce Özgün Metinden Çeviren Av. Serkan Cengiz 2 [Miloseviç / Hollanda ve diğer NATO üyeleri Davası] 1 Karar Tarihi:20 Aralık 2001 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(İkinci

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı Yargıtay, tanımı Anayasa ile yapılan, işlevleri, mensupları ve bunların seçimi ve diğer kuruluş esasları, Anayasa'da

Detaylı

Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T

Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T Avrupa Birliği Yol Ayrımında B R E X I T 2016 Brexit, yani İngiltere nin Avrupa Birliği nden (AB) ayrılması olarak ifade edilen kavram, İngilizcede Britain (Britanya ve Exit (çıkış) kelimelerinin birleştirilmesiyle

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, DANIŞTAY - UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ - ANAYASA MAHKEMESİ

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Antlaşması, Türk Kurtuluş Savaşı nı sona erdiren antlaşmadır. Bu antlaşma ile Misak-ı Milli büyük ölçüde gerçekleşmiştir. Şekil 1. Kasım 1922 de Lozan Konferansı

Detaylı

www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk 1 İçindekiler Milletlerarası Hukuk Çift-İ.Ö. 2. Dönem - Part 5 Pratik - 1 2-10

www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk 1 İçindekiler Milletlerarası Hukuk Çift-İ.Ö. 2. Dönem - Part 5 Pratik - 1 2-10 www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk 1 İçindekiler Milletlerarası Hukuk Çift-İ.Ö. 2. Dönem - Part 5 Konu sayfa Pratik - 1 2-10 1 www.salthukuk.com facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk

Detaylı

A R A Þ. G Ö R. B A H A D I R B U M Ý N Ö Z A R S L A N

A R A Þ. G Ö R. B A H A D I R B U M Ý N Ö Z A R S L A N Kýbrýs A R A Þ. G Ö R. B A H A D I R B U M Ý N Ö Z A R S L A N Katýlým Ortaklýðý Belgelerinde ve Ulusal Programlarda Kýbrýs Sorunu Araþ. Gör. Bahadýr Bumin Özarslan (*) Giriþ Türkiye-Avrupa Birliði(AB)

Detaylı

Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014

Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014 Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014 Demokrat Bakış (Kıbrıs) 17 11 2014 www.kibrisinternetgazetesi.com 17 11 2014 EROĞLU, KARTAL BELEDİYE BAŞKANI ÖZ VE TC ESKİ BAKANLARINDAN GÜREL İ KABUL ETTİ CUMHURBAŞKANI EROĞLU,

Detaylı

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU DERSİMİZİN TEMEL KONUSU 1 1. TÜRK HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARINI TANIMAK 2. TÜRKIYE DE NELER YAPABİLİRİZ SORUSUNUN CEVABINI BULABİLMEK DERSİN KAYNAKLARI 2 SİZE GÖNDERİLEN MATERYAL: 1. 1982 Anayasası: https://www.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2011.pdf

Detaylı

Yunan, İzmir'e üç buçuk mil yaklaştı!..

Yunan, İzmir'e üç buçuk mil yaklaştı!.. Ahmet TAKAN ahttakan@gmail.com Yunan, İzmir'e üç buçuk mil yaklaştı!.. Yunanistan, Ege'de 18 ada ve 1 kayalığımızı işgal etti. Baktı, Türkiye'den ses seda çıkaran yok!.. Bu adaların hepsini ağır bir şekilde

Detaylı

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI Uluslararası Arka Plan Uluslararası Arka Plan Birleşmiş Milletler - CEDAW Avrupa Konseyi - Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Detaylı

ABD İLE YAPTIĞIN GİZLİ ANLAŞMAYI AÇIKLA -(TAMAMI) Çarşamba, 03 Temmuz :11 - Son Güncelleme Perşembe, 04 Temmuz :10

ABD İLE YAPTIĞIN GİZLİ ANLAŞMAYI AÇIKLA -(TAMAMI) Çarşamba, 03 Temmuz :11 - Son Güncelleme Perşembe, 04 Temmuz :10 Gül, ABD ile hizmet sözleşmesi yapmıştır İşçi Partisi Genel Başkanvekili Hasan Basri Özbey, dün Ankara da bir basın toplantısı düzenledi ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ü ABD ile yaptığı gizli anlaşmayı

Detaylı

ALİ ÇAVUŞ: KİMİN IRKÇI OLDUĞUNU HEPBİRLİKTE GÖRDÜK Salı, 13 Aralık :23

ALİ ÇAVUŞ: KİMİN IRKÇI OLDUĞUNU HEPBİRLİKTE GÖRDÜK Salı, 13 Aralık :23 DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş, Bizler ırkçı bir parti değiliz. Yapılan bu saldırıyla birlikte bizlere Irkçı Parti diyenlerin ve hangi partinin ırkçı bir parti olduğunu hepimiz birlikte görmüş

Detaylı

AİHM İçtihatları Kapsamında Medeni Haklar ve Yükümlülükler

AİHM İçtihatları Kapsamında Medeni Haklar ve Yükümlülükler AİHM İçtihatları Kapsamında Medeni Haklar ve Yükümlülükler Mülkiyet Hakları *Mülkiyet davalarına ilişkin yargılamalar özel haklar ve yükümlülükler açısından belirleyici olması nedeniyle m.6/1 kapsamındadır.

Detaylı

A. SULH HUKUK MAHKEMELERİNDE GÖRÜLEN DAVALAR

A. SULH HUKUK MAHKEMELERİNDE GÖRÜLEN DAVALAR Avukatlık Ücreti Peşin Ödenir. K.D.V. ayrıca eklenir. A. SULH HUKUK MAHKEMELERİNDE GÖRÜLEN DAVALAR 1 Mirasçılık Belgesinin Alınması 900,00 TL. 2 Tahliye Davaları 3 Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan

Detaylı

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket)

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket) Kamuoyu Yoklaması Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket) Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi 2017 1 Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İKV DEĞERLENDİRME NOTU 113 Şubat 2015 İKV DEĞERLENDİRME NOTU TÜM AB VATANDAŞLARI İÇİN VİZESİZ TÜRKİYE Deniz SERVANTIE İKV Uzman Yardımcısı Deniz SERVANTIE 27 Ekim 2014 İKTİSADİ KALKINMA VAKFI www.ikv.org.tr TÜM AB VATANDAŞLARI

Detaylı

ULUSLARARASI HUKUK VE DIŞ İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ULUSLARARASI HUKUK VE DIŞ İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ T.C. ADALET BAKANLIĞI ULUSLARARASI HUKUK VE DIŞ İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İnsan Hakları Daire Başkanlığı ULUSLARARASI HUKUK VE DIŞ İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İnsan Hakları Daire Başkanlığı AVRUPA İNSAN

Detaylı

KARŞILAŞTIRMALI SİYASAL SİSTEMLER

KARŞILAŞTIRMALI SİYASAL SİSTEMLER SORULAR 1- Demokrasiyi halkın halk için halk tarafından yönetimi olarak tanımlayan kimdir? A) Lincoln B) Montesquieu C) Makyavel D) Schumpeter E) Dahl 2- Demokrasi kavramı ile ilgili aşağıdaki ifadelerden

Detaylı

Trans Grup Terapisi Devam Ediyor. SPoD LGBTİ, Stajyer Avukat ve Hukuk Öğrencilerine Yönelik Bir Eğitim Düzenledi

Trans Grup Terapisi Devam Ediyor. SPoD LGBTİ, Stajyer Avukat ve Hukuk Öğrencilerine Yönelik Bir Eğitim Düzenledi Biz Kimiz? Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği, LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve interseks) bireylerin insan haklarının yanı sıra sosyal ve ekonomik haklarıyla

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ.

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ. OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ. Osmaniye de yaşayan Kahramanmaraş lılar tarafından kurulan Osmaniye Kahramanmaraşlılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği nin

Detaylı

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ 12 Eylül Darbesi 1973 seçimlerinden 1980 yılına kadar gerçekleşen seçimlerde tek başına bir iktidar çıkmadığından bu dönem hükümet istikrarsızlığı ile geçen bir dönem olmuştur.

Detaylı

2-) Türkiye de tek dereceli seçim ilk kez hangi seçimlerde uygulanmıştır? A) 1942 B) 1946 C) 1950 D) 1962 E) 1966

2-) Türkiye de tek dereceli seçim ilk kez hangi seçimlerde uygulanmıştır? A) 1942 B) 1946 C) 1950 D) 1962 E) 1966 1-) 1921 Anayasası ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Milli egemenlik ilkesi benimsenmiştir B) İl ve nahiyelerde yerinden yönetim ilkesi kabul edilmiştir. C) Yasama ve yürütme kuvvetleri

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 29 Mayıs 2012 Nr. Ref.: RK247/12 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Dava No: KI 95/11 Başvurucu Hajrije Behrami ve reşit olmayan kızı Kosova Yüksek Mahkemesi nin Rev. nr. 1230/2010 sayı ve 15 Şubat 2011

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2009/20255 Karar No. 2010/11968 Tarihi: 03.05.2010 İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21 GÜVENLİK HİZMETLERİNİN YARDIMCI İŞ OLMASI HAKLI NEDENLERLE FESİHTE SAVUNMA

Detaylı

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ (OMBUDSMAN) KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN 1. İlk Ombudsman Nail Atalay 2. Anayasa nın 114. Maddesi 3. Ombudsman Yasası 4. Ombudsman ın atanması

Detaylı

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi 20 MAYIS 2013 0 212 260 23 60-0 212 260 52 29 %50 ye varan indirimler Federasyona katıldılar TÜRKİYE Spor Yazarları Derneği nde İstanbul Muhtarlar Federasyonu Yönetim Kurulu ve Beşiktaş Muhtarlar Derneği

Detaylı

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) SORULAR İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) 1- İdarenin denetim yollarından biri olarak, idari yargının gerekliliğini tartışınız (10 p). 2- Dünyadaki idari yargı sistemlerini karşılaştırarak, Türkiye nin mensup

Detaylı

REKABET HUKUKUNDA TAZMİNAT TALEPLERİ

REKABET HUKUKUNDA TAZMİNAT TALEPLERİ Dr. Murat ŞAHİN Celal Bayar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi REKABET HUKUKUNDA TAZMİNAT TALEPLERİ ABD, AB ve Türk Rekabet Hukuklarında

Detaylı

Biz yeni anayasa diyoruz

Biz yeni anayasa diyoruz Biz yeni anayasa diyoruz Ocak 05, 2015-9:32:00 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Biz 'anayasa değişikliği' demiyoruz, 'yeni anayasa' diyoruz. Türkiye'nin anayasayla ilgili sorunu ancak

Detaylı

Halk Erdoğan'a Ey Tayyip, ananı da al ve git demiştir. Uğur Mumcu yine haklı çıkmıştır.

Halk Erdoğan'a Ey Tayyip, ananı da al ve git demiştir. Uğur Mumcu yine haklı çıkmıştır. Halk Erdoğan'a Ey Tayyip, ananı da al ve git demiştir. Uğur Mumcu yine haklı çıkmıştır. 7 Haziran 2015 Genel seçimleri saat 22:30 itibarı ile yaklaşık olarak %99,9 oranında tamamlandı. 2011 deki genel

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. ZEYTİNLİ/TÜRKİYE (Başvuru no. 42952/04) KARAR STRAZBURG. 26 Ocak 2010

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. ZEYTİNLİ/TÜRKİYE (Başvuru no. 42952/04) KARAR STRAZBURG. 26 Ocak 2010 COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE ZEYTİNLİ/TÜRKİYE (Başvuru no. 42952/04) KARAR STRAZBURG 26 Ocak 2010 İşbu karar AİHS nin 44/2 maddesinde belirtilen koşullar

Detaylı

NKP

NKP 24 Haziran da Ülkemiz adım adım bir nükleer bataklığa doğru sürükleniyor. AKP, hayati önemdeki bu konuyu her türlü hukuksal ve siyasal denetimden kaçırıyor. Nükleer santrallerin ya da bu santraller gerekçe

Detaylı

2010 YILINA DAMGASINI VURAN OLAYLAR. Avrupa Birliği ve Avrupa Birliği ne giriş süreci. Terör olayları. Türkiye-İsrail krizi

2010 YILINA DAMGASINI VURAN OLAYLAR. Avrupa Birliği ve Avrupa Birliği ne giriş süreci. Terör olayları. Türkiye-İsrail krizi MTM Medya Takip Merkezi, 2010 yılında medyanın gündemini belirleyen konu ve olayları derledi. İki bini aşkın gazete, dergi, TV kanalı ve haber sitesinde periyodik olarak yapılan takip sonuçları, yıl boyunca

Detaylı

BÖLÜM 218 TÜZEL KİŞİLER (TAŞINMAZ MAL KAYIT) YASASI

BÖLÜM 218 TÜZEL KİŞİLER (TAŞINMAZ MAL KAYIT) YASASI BÖLÜM 218 TÜZEL KİŞİLER (TAŞINMAZ MAL KAYIT) YASASI MADDE DİZİNİ Madde 1 Kısa İsim Madde 2 Yorum Madde 3 Taşınmaz Malın Tüzel Kişi Adına Kaydedilmesi Madde 4 Kayıt İçin Gereken Deliller Madde 5 Yerel İş

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı