HAZRET-İ ÜSTAD'IN TASHİH VE TASARRUFLARI HAKKINDA

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "HAZRET-İ ÜSTAD'IN TASHİH VE TASARRUFLARI HAKKINDA"

Transkript

1 Sorularlarisale.com HAZRET-İ ÜSTAD'IN TASHİH VE TASARRUFLARI HAKKINDA (Asar-ı Bediiyye'nin Osmanlıca İkinci Baskısının takdim yazısı olup, tadil edilmiş ve bu yeni harf baskılı Asar'ın ahirine ilhakı münasip görülmüştür.) Osmanlıca birinci baskısının mukaddemesinde; kitabın muhtevası, neşrinin lüzumu, tesmiyesi ve Hazret-i Üstadın ondaki bazı risaleleri üstünde yaptığı bir takım tasarruf ve tashihleri vesaire hakkında bir nebze izahat verilmiştir. Ancak kitabın birinci tab'ı ile intişarından sonra, gelişen hadiseler ve ilk başlarda kitaba uygulanan bir çeşit ambargo ve ihtiyatî tedbirlerin ve bunların yanında Hazret-i Üstadın özellikle eski eserlerinden bazıları üzerinde -onun tasarruf ve tashihleri kat'î olduğu halde-menfî yönde devam eden dedikoduların mahiyetlerini gün yüzüne çıkarma hususunda daha biraz etraflıca izahat vermeye lüzum hasıl olmuştur. İzahına gerek duyulan hususlar-üst cümlede işaret edildiği gibi bir kaç maddedir. Bu maddelerin bir kısmı etraflıca, bir bölümü de az temas ile izahları yapılacaktır. BİRİNCİ MADDE Hazret-i Nur, aziz Üstadımızın eski eserleri de, yeni eserleri de serapa nur ve huzur vermektedirler. Çünkü menba'ları İslâm'ın aslî pınarıdır. Öyle olduğu için de, hiç bir zaman -başkalarında çoğu kez görüldüğü gibi- hissiyatın taşkın ve mütecaviz sâikiyle yazılmış değillerdir. Taşkın hissiyat karışmadığı için, daima sırat-ı müstakim sayebanlığı ve rehberliğinde neşv ü nema bulmuşlardır. Nitekim pişva-i ümmet olan o hazret, "İki Mekteb-i Musibetin Şehâdetnâmesi" eserinde, yani 31 Mart 1325 hadisesi münasebetiyle dehşetli olan Divan-ı Harb-i Örfî Mahkemesi paşalarına karşı son derece merdane müdafaatı içerisinde bu husus için şöyle demiştir: «Ey paşalar zabitler! cemi-i kuvvetimle derim ki: Ceridelerde neşrettiğim umum makalatımdakı umum hakaika nihayet derecede musırrım. Şayet zaman-ı mazî canibinden asr-ı saadet mahkemesinden adaletname-i şeriatle davet olunsam; neşrettiğim hakaiki aynen ibraz edeceğim. Olsa olsa, o zamanın ilcaatınm modasına göre bir libas giydireceğim. Şayet müstakbel tarafına, üçyüz sene (1) sonra tenkidat-ı ukala mahkemesinden tarih celbnamesiyle celb olunsam; yine bu hakikatleri -tevessü' ve inbisat ile çatlayan bazı yerlerini yamalamakla beraber- taze olarak orada da göstereceğim. Demek, hakikat tahavvül etmez, hakikat haktır.» (Asar-ı Bediiye, s. 422) İşte Hazret-i Üstadın şu kat'î ifadesi, bizce mes'eleyi kökünden halletmiştir. Çünkü o, sırrınca, mutlak vâris-i Nebî olduğu için; havadan konuşmamak, hissiyatın taşkın tesirleri altında ifadede bulunmamak hakikatından nasib-i kâmili vardır. page 1 / 20

2 Öyle ise o zat-ı kerim, 1908'lerde neyi konuşmuş, neyi yazmışsa, aynısıyla hak ve hakikat olduğu ve el'an da ve hatta kıyamete kadar da o hakikat, lüzum-u kat'îsinin bütün cihetleri ve çıplaklığıyla ortada olduğu gibi; o tarihten otuzüç yıl sonra, yani 1951'lerde aynı o hakikatleri, tevessü' ve inbisat ile çatlayan bazı yerlerini yamalamak, ya da hâs ve husûsî iken, umumileştirmek ve bir nevi cüz'iyyetten külliyete çıkarmak gayesiyle ufak tefek bazı tasarruflarla yeniden tashih ederek neşrettiği şekliyle de elbetteki haktır, hakikattir ve yerindedir. Mesela diyelim; eskide yazılmış bir eserinde hâs olarak "Kürd" kavmine hitap ettiğinde, İslâmî milliyet çerçevesi içerisinde milliyetçilik hislerini tahrik edip intibaha getirmek niyetiyle; Rüstem-i Zâl ve Selahaddin-i Eyyübî'lerin isimlerini yâd etmiş iken; şimdi aynı o eserini yeniden neşrettiğinde, Türk kavmini de aynı hislerden uyandırmak için Barbaros Hayreddin Paşa ve Celaleddin-i Harzemşah vesairenin isimlerini de (2) beraber zikretmesiyle, meselemizin özünü tebarüz ettirmekte olduğunu görüyoruz. Yoksa, bazılarının zannı gibi; Hazret-i Bediüzzaman'ın eskideki nutuk, makale ve kitaplarının ihtiva eyledikleri büyük, derin ve zarurî olan o hakikatler, bilahere -az üstte izahı yapılmış tarzı ile- onun bazı tasarruflarına uğramış olmasıyla, arz-ı felata (yani çorak arazi) atılmış demek değildir. Bil'akis o eski eserlerinin dile getirdikleri aynı o hakikatler, bugün daha çok kuvvetlenmiş, şiddetlenmiş ve behemehal icabların yapılması zarurî hale gelmişlerdir. Demek ki onlar, bugünkü halleri ile bir tevessü' ve inbisat kaziyyesi mucibince bir yamalamaya tabi tutulması söz konusudur ve hususîlikten umumîliğe, cüz'îlikten küllîliğe terakki etme ve ettirme durumu vardır. Bu durumların icabına göre de, bir tasarrufu gerektirecektir. Nitekim de öyle olmuştur. Hal böyle iken, Hazret-i Bediüzzaman'ın o eski eserleri bir çok yerlerde ve kütüphanelerde ilk vaziyetleriyle ve kesretle bulunmaları karşısında, tasarruf ve tashih görmüş şimdiki durumlarını müdafaa ederken; bir sadakat ve emre itaat pozisyonunu aşırı derecede gösterircesine olan hâl ve hareketleri ile; o eskilerin ilk aslî vaziyetlerini adeta yanlış, hatalı... hatta daha ötelere giderek muzır şeyler tarzında gösterircesine bir davranış göstermek, elbetteki çok yanlış ve aynı zamanda tehlikeli bir tahrik ve pek zararlı bir hâl olur. Bu halin ifratı neticesinde büyük tefritlerin doğmasına sebeb olduklarının farkında olmasalar da, vebalden kurtulmuş olmayacaklardır. Zira kat'iyyen biliyoruz ki; Hazret-i Üstad eskide yazmış ve neşretmiş olduğu o pek fevkalade mühim, ciddî ve muazzam hakikatlerden geri adım atmış değildir. Evet, her şeyini uhuvvet ve ittihad-ı İslama feda etmiş o aziz ve kerim Üstad, bu hususlarda elbetteki zamanın nezaketini düşünmüş ve ilcaâtını mülahaza etmiş olmasından; ehl-i gaflet olan siyaset erbabına ve dünyaperestlere, iman ve Kur'an hizmetinin selameti yolunda bir nevi taviz verme ve bir çeşit kamufle etme veya üstte izahı yapıldığı tarzda bir küllileştirme kaziyyesi mevzû-u bahistir. Nitekim Hazret-Üstad, "İki Mekteb-i Musibetin Şehadetnâmesi" eserini tashih ve page 2 / 20

3 tasarruflardan sonra, son şekliyle tab'ettirmek için Ankara'ya gönderdiği zaman, onun başına şu yazıyı ilave etmiştir. «Aziz Sıddık Kardeşim, bu tashihli tarzı hâs dostlar meşveretiyle teksir edebilirsiniz. Bu musahhahın bir suretini İnebolu'ya gönderip, eski harflerle kabil ise teksir edilebilir. Madem eski zamanda iki defa tab' edilmiş, kimse itiraz etmemiş... Hem ilişmek ihtimali bulunan bazı kelimeler de değiştirilmiş ayn-ı hakikat bir risaleciktir. Hâs dostların tensibiyle, fakat sıhhatine tam dikkat etmek şartıyla neşredebilirsiniz. Eski zamandan ziyade bu zamanın tam bir dersi olabilir. Said-i Nursi» Bu mevzuda pek mühim ve son derece ciddî bir husus daha vardır, o da şudur: 1908'lerden 1914'e kadarki geçen zaman akışı içerisinde gelişen ibret-âmiz hadiselerle ve Birinci Harb-i Umumî'nin tarrakalarının ihtar ettiği derslerle; Hazret-i Üstadın o zamanlarda birinci derecede yürütmek istediği ve pek çok ehemmiyetle üstünde durduğu husus, Osmanlı camiasında İslam milletlerinin ve Alem-i İslâmın içtimaî ve büyük hizmetleri merhalesini bir derece askıya almış ve ona, o günden itibaren artık üçüncü, dördüncü derecede bakarak, talî hizmetler sırasında bırakmış desek, yanlış etmiş olmayız tahmin ediyorum. Zira o zat, mezkûr zamanlar şeridine takılı olan hâdisatı ve içindeki esrarengiz ve desiseli inkılapları gördü, ibret ve ikaz derslerini aldı.. Ve bütün kuvvetiyle ve tamam kanaatiyle müslümanların iman ve akidelerinin takviye ve tahkim hizmetinin her şeyden önce elzemiyetini anladı ve bütün himmet ve gayretiyle ona el attı. Hem İslâm milletlerinin tek ve yegane kuvvet kaynaklarının iman ve din kardeşliği içindeki tevhid ve ittihad olduğunu tamamıyla anladı. Bunun da, iman ve akideyi tahkim hizmetinden sonra, her şeyden önceki elzemiyetini gördü. Bu yüzden o koskoca Hazret-i Bediüzzaman, mezkûr iman ve İslâm hizmeti ve uhuvveti hizmetlerine çekirdeğinden başlamak üzere, bütün himmetiyle iman, akide, uhuvvet ve tevhid hizmetlerinin unvanı olan Nur Risalelerini te'lif ve neşretme vazifesine koyuldu. Bu hizmetin dağdağasız ve selamet ile yürütülebilmesi için de, siyasî ve içtimaî mes'elelerden tamamen elini çekti. Onun yerine iman ve Kur'an hizmetinin çerçevelediği hareketler yörüngesine girdi. İşte, bu zaviyeden Üstad Bediüzzamana bakıldığı zaman, elbette denilebilir ki; Onun o eski mutasavver hizmetleri daima kendi makamında ve zemininde hak, lâzım ve yerinde olan şeyler olmakla birlikte, bunları bir kaç derece geri iten işler vardı ki; umum âlem-i İslâmı alakadar eden ve müşterek malı olan iman ve akideyi takviye hizmetlerinin dağdağasız yürütülebilmesi hatırına binaen, eskideki içtimaî hizmetleri askıya aldı. Yani bilfiil onları takibten bir derece geri kaldı. Hatta o eski hizmetlerinin yeniden derhatır olup da, otuz-kırk sene sonra arasıra müteveccih olduğunda da, yine iman hizmetinin meslek ve meşrebine göre bir renk ve bir ayar verdi ve ona page 3 / 20

4 göre tanzim etti. Evet, bize göre şu birinci maddenin aslî izahının kısacası böyledir ve bu kadardır. İKİNCİ MADDE Bu madde; Allame-i bîadîl olan Hazret-i Bediüzzamanın eski ve yeni fikir, düşünce ve tedbirlerinin sabit ve layetezelzel değil de, belki (!) zamanlara ve şartlara münkasim ve tabi' şeyler olduklarını, sözü, hâli ve davranışı ile iddia edenlerin yanlışlarını gösterme hakkındadır, şöyle ki: Görüyoruz ki, bazı kimseler kalkıyor; (zeka ve ilminin belli bazı hududlarla çevrili olduğunu bilip düşünmeden, yani daha doğrusu haddini bilmeden, Bediüzzaman Hazretlerinin istikbalî, içtimaî ve siyasî tedbirlerini ihtiva eden bazı sözlerini, kendi daracık kafaları ile yorumluyor, işlerine gelen tarafını alıp, pek hararetle ve hatta alet ederek kullanıyor. Amma hissine uygun gelmeyen, düşüncelerine uymayan tarafını ise, ya zamanlar ve devirlere bölüp te'vil ediyor, ya da vakti ve müddeti bitmiş eski şeyler olduğunun zehabına kapılıyor.. Hatta bunları iddia da edebiliyor. Bu hususa bir misal vermek gerekirse, Hazret-i Bediüzzamamn eski eserlerinden "Münazarat" kitabında -ki bu kitabı Hazret-i Üstad Yeni Said diye tavsif ettiği zammında dahi inceleyip tashihlerden geçirmiş olmasına rağmen- yazacağımız şeyin içindeki noktayı herhangi bir tasarruf ve tashiha tabi' tutmadan ve aynen neşrettirdiği halde; mezkûr kişiler ise: "Bu mesele geçmiş zamanda tatbiki mümkün.. Ve fakat şimdiki halde uygulanmasıyla devletimizin birliğini bozar" diye hüküm koymuşlar. Halbuki gerçek birlik ve hakikî ittihad ve tam muhabbet bu gibi iddialarının aksindedir. Yani Hazret-i Üstadın getirmiş olduğu tedbirinin aynen uygulanmasındadır. ÜÇÜNCÜ MADDE Birinci maddede işaret edilmiş olan Hazret-i Üstadın -özellikle- kendi eski eserleri üzerinde yaptığı bazı tasarruf ve tashihleri meselesidir. Evet, benzeri tasarruf ve tashih kaziyyesi umum müellif ve musannıflarda görülmüş ve görülmektedir, ve bu yüzden bir çok kitaplarda nüsha farkları (3) düşmüştür. Hatta en mu'temet ve Kur'andan sonra en kudsî kitaplarda bile musannif veya müellifin bilahare yaptığı bazı tasarruf ve tashihlerinden dolayı nüsha farkları vücuda gelmiş ve bunlara sonradan işaretler konulmuştur.. Misal için, ilk tab' edilen Sahih-i Buharî'nin ve Mecmuat-ül Ahzab'ta tab'edilmiş İmam-ı Ali'nin (R.A) Celcelûtiyesinin kenarlarında yazılmış nüsha farklarına bakılabilir. Hatta İmam-ı Şafi'î Hazretlerinin "Kavl-i Kadim ve Kavl-i Cedid" diye eserlerinde büyük tasarruflar uyguladığı ulemaca meşhur ve ma'lumdur. İşte, Hazret-i Bediüzzaman'da üstteki birinci ve ikinci maddelerde işaret edildiği page 4 / 20

5 üzere; kendi te'lifi olan eserlerinde, hususiyle eski eserlerinin bazılarında bir takım tasarruf ve tashihleri vaki' olmuştur. Ve bu kaziyye kat'îdir, şüphesizdir. Lâkin buna rağmen, Hazret-i müellifin mübarek eli ve kalemi ile yapılmış mezkûr tasarrufların varlığı ortada iken; bazı insanları menfi yönden şüpheye sevk eden ve dedikodu içerisinde bırakan dâî ve sebeb bizce üç noktadır. Birincisi: Kendisinin bizzat gözüyle görmediği bir şeyi -ne olursa olsun, kimden gelirse gelsin- kabul etmeme ve hatta inkâr etme cesaretini göstermedir. O ise, hakikatte vaki' olan müsbet bir işi, bir mes'eleyi; menfice inkar etmek için, bütün dünyanın her tarafını, her mekânı ve herkesi delik delik arayıp keşfettikten sonra, görülmezse "yoktur" diyebilir. Müsbet şey ise, yani varlığı isbat ise, sadece o şeyin bir tekini, ya da o meselenin bir köşesini ibraz edip göstermekle, varlığı ispat edildiği için, davasını kolaylıkla ispat edebilir. İşte bu esaslı kaide-i Şer'iye ve Nuriye, böylesi mes'elelerde daima kıstas ve ölçüdür ve öyle de olmalıdır. Ve bu kaide ve kıstas son derece keskindir, yanıltmaz. Şu mukaddememizin Hazret-i Üstadın bizzat kendi mübarek elleriyle değiştirdiği mühim bazı şeylerin klişelerini derc etmişizdir ki, şimdi halen bazı eşhasın dil ve hareketleriyle bu mevzuda menfî yönden yapılan işâalar ile; bir çeşit vesvese ve şüpheler üreten bir ifsad mekanizmasının hüviyetini nasıl gösterdiklerini ispatlı şekilde ibraz etmektedirler. Bu meselede ikinci mühim husus; Şer'an ve dinen iki şâhid-i âdilin müşahadeye dayanan ifade ve şahitlikleridir. Yani: İki şahid deseler ki: "Biz, evet gördük ki; Hazret-i Üstad şunları şöyle yaptı." İşte iki şahidin birleşerek ve müşahadeye dayandırarak verdikleri bu ifade ve hüküm, hiç bir vesvese, zan ve şüphe ile zedelenemez. Üstelik o şâhidler Hazret-i Bediüzzaman gibi en keskin ve dûrbin manevî radarlara malik bir maneviyat sultanının senelerce itimad edip, hâs hizmetinde bıraktığı ve manevî evlad kabul ettiği kimseler olsa!.. Evet, şu iki müsbet şer'î kaidelerden birisi; yapılmış bir şeyin vücudunu ispat eden en şeksiz vesikadır. İkincisi de: İki âdil şahidin ifade ve beyanları meydanda olduktan sonra, bütün dünya menfî yönden itiraz da etse, hakikatte ve şeriatça onun hiçbir değerinin olmadığını ispat eden kat'î hükümdür. Aman bütün bu şeksiz vesika ve kat'î hükümlere rağmen hiss-i intikamını ve adavet ve gayz ve tarafgirlik kinini tatmin etmek yönünde Şia mesleğini ihtiyar edip de, bu mesleğin sâliklerinin Kur'an'a ve sahabe-i Resulullah'a (A.S.M) dil uzattıkları gibi; şu her şeye itiraz eden ve bahanelerle teşkikât üreten mu'terizler yollarında devam ederlerse; hidayet ancak Allah tandır, der ona bırakırız. İkinci Nokta: Risale-i Nurun en ekmel ve en râsih ve en müstakim ve en hakikatli ve keşfiyatlı ilimlerine; ve en derin hakaikte ve Dinin en gizli sırlarında en nafiz ve keskin buluşlarına; ve sırat-ı müstakim-i Kur'ânî yolunda hikmet-i İslâmiyenin irşad ve tenviri çerçevesindeki en hakimane metodlarına tamamıyla âşinâ olmayan. veya Hazret-i Nur Üstadın meslek-i pâkine yeterince sadıkane intibak edemeyen, ya da ona kemaliyle gerdandâne-i teslim olamayan bazı kimseler; kafalarındaki basit page 5 / 20

6 ilimciklerine göre hariçte, orada burada bazı malumat ve mes'eleleri toplar, getirir ve kendi zihninin bulanık ayinesinden bakarak, onları en doğru ve hakikatli şeyler telakkî eder, gelir; Risale-i Nurun o meseledeki kafacığına uymayan hükmünü yanlış görür ve kendi kendine karar vererek der: "Risale-i Nûr'un burası tahriflidir.. Çünki benim bulduğuma uymuyor." der. Evet, ben şahsen böylesi bîçare insanlara çok rastlamışımdır. Bu meseleye bir misal olarak, Hazret-i Üstadın "İki mekteb-i Musibetin Şehadetnamesi" eseri ilk matbu' nüshasında "Biz ki Kürdüz, aldanırız. Fakat aldatmayız. Bir hayat için yalana tenezzül etmeyiz." cümlesi bilahere Hazret-i Üstad tarafından şöyle bir tasarrufla tashih edilmiştir: "Biz ki hakikî müslümanız ilaahir..." İşte bazı insanlar buna itiraz ediyor ve Üstadın tashihi değildir diyor. Çünki, hadis var: "Bir mü'min iki defa parmağını aynı deliğe sokmaz" hükmüne mugayir düşmektedir. Bu hadisin hükmüne göre, bir müslüman iki defa aldanmaz. Öyle ise bu tasarruf Üstadın olamaz" diye hüküm basıyor. Adam düşünemiyor ki; Kürd aldanırsa, -onun bu görüşüne göre-müslüman sayılmaması lazım gelir. Çünkü asıl matbu' nüshada "Biz ki Kürdüz, aldanırız. Fakat aldatmayız." dır. Sonraki tasarruf görmüş nüshada ise, "Biz ki hakikî müslümanız..." ifadesiyledir. Mânâsı da, "Biz Kürdler ki hakikî müslümanız" olur. Başka bir mânâ değildir. Ortada meselenin bir kamuflaj durumu vardır. İşte, tahrif teranesini kendilerine şiar edinenler iyi bilsinler ki; yaptıkları iş, masum müslüman evlatlarının kalblerini Risale-i Nur'a karşı teşviş edip bulandırmaktan başka birşey değildir. Hatta belki o körpe ve masum dimağların Nûr'a müştak duygularını haktan çevirmektir. Bunlar eğer Şia'nın müfterî kısmının mesleğini şiar edinmemiş iseler; Risale-i Nur'un ailesi içerisinde bu mesele samimîce ve hususî olarak ele alınır, hakperestlik ve kavaid-i şeriata iltizamkârlık duyguları içerisinde tartışılır ve halledilir.. Ki zaten ortada halledilecek bir mes'ele de yoktur. Bu fakir, bu meseleyi "Risale-i Nur'un Neşir Tarihçesi" eserimizde ve "Mufassal Tarihçe-i Hayat" kitabımızın son cildinin ahirinde ele almış ve tahlil ederek mahiyetini ortaya koymuşuzdur. İsteyenler bu eserlere bakabilir. Üçüncü Nokta: Hazret-i Üstad tarafından bazı risalelerde yapılmış olan tasarruf ve tashih kaziyyesinin vuku'u, mahiyeti ve onun bu husustaki izni hakkında bir nebze izahat vermeye dairdir. Evet -yukarıdaki maddede geçtiği üzere- Üstadın gerek eski eserlerinde, gerekse yeni eserlerinde bazı tasarruf ve tashihleri kat'iyyen vâki olmuştur. Bu tasarrufların page 6 / 20

7 en çoğu da eski eserlerinden olan "İki Mekteb-i Musibetin Şehadetnâmesi" eseri üzerinde görülmektedir. Zeten bu esere; -Hazret-i Üstadın ta o zamanlardaki bazı ifadelerinden anlaşıldığına göre- onu ilk neşreden muharrir ve gazetecilerin kelimeleri çokça karıştığı meselesi vardır. Mesela, Arapça El Hutbet-üş Şamiyenin bir zeyli olan "Teşhis-ül İllet" eseri son kısmında, İki Mekteb-i Musibetin Şehadetnâmesi kitabından bahsederken, dipnotta: "Maalesef heyecan o eseri teşviş ettiği gibi, matbaacı da onu tahrif etmiştir (4) demektedir. Yine eski eserlerinden -yanılmıyorsam Sünûhatın- Birisinin arka kapağında eserlerinin isim listesi verilirken, bu kitap için "Gazetecilerin sözleri karışmasıyla bir derece müşevveş kalmıştır" demektedir. Bu hâle göre, "İki Mekteb-i Musibet" eserine, o zamanlar onu neşreden muharrirlerin edîbâne bazı tasvirleri ve fazla lügatçilik izhar eden kelimeleri karışmıştır diyebiliriz. Bundan dolayı olsa gerektir ki; Hazret-i Müellif 1950'lerden sonra, onu yeniden neşrettirmeye başladığında, ayrı ayrı zamanlarda bir kaç defa tashih ve tasarruflardan geçirdi. Tasarruf görmüş nüshaların tamamı bizde mahfuzdur. Dördüncü Nokta: Hazret-i Üstadın mal sahibi ve müellif olarak kendi eserleri üzerinde yaptığı tasarruf ve tashihlerinin mahiyeti ise, az üstte bir nebze izahı geçmiş olan şudur ki: Umumileştirme ve küllileştirme ve benzeri olan durumların hikmetlerinden ileri gelmiştir. Bunun yanında o eserlerin ilk asıllarında aynı hakikat olan ağaçlarının çekirdeklik faziletleriyle devam edip kalırlar, ki bu iki durum arasında -evham, vesvese ve su-i zanlar müdahele etmemek şartıyla- fazla bir fark ve ayrılık yoktur. Küllileştirme veya umumileştirme kaziyyesi dışında, bir de o eski eserlerin yönlerini Risale-i Nur mesleğine çevirme ve ona tabi' kılma işi de vardır. Bu hususa Hazret-i Üstad bazı mektuplarında işaret buyurmuşlardır. Yani: Üstadın eski Said tabir ettiği kendi gençliği yıllarında gerçekleştirilmesine çalıştığı içtimaî ve millî mes'eleleri; Yeni Said faslında başlayıp açtığı iman ve Kur'an hizmeti mesleği, umum Âlem-i İslâmın müşterek malı olan iman ve akide esaslarını ispat etme ve yayma; Ve uhuvvet-i İslamiye ve Ittihad-ı İslamı hedef alan mes'eleleri perçinleştirme gibi büyük ve geniş ve birinci derecede lazım mes'eleleri engelsiz yürütmesi bakımından, eski hizmetleri üçüncü ve dördüncü plana bırakması vaziyetidir. Bu meseleye dair Hazret-i Üstadın bir mektubundan bir pasaj arzetmek istiyorum, işte: "... Hususan eski Divan-ı Harb-i Örfîdeki müdafaatım, Risale-i Nur mesleğine uymayan bazı cümleleri tayyedilsin..." (Elyazma Emirdağ-I, S: 215) Beşinci nokta: Hazret-i Üstadın gerek eski eserlerinin, gerekse Risale-i Nur olan yeni eserlerinin bazı yerlerinin tayy, ıslah ve tashih etme yetkisini talebelerine çokça verdiği hususudur ki; Risale-i Nur'da ve hususiyle lahika mektuplarında bu izin numunelerinin mevcudiyeti, bu eserlere aşina olan kimselerin malumudur. Lâkin burada çok mühim ve kritik bir nokta vardır ki; herhangi bir maslahat, icab veya zaruret karşısında Nur talebelerinden yüksek seviyeli ve âşinâ sınıfının bazı tasarrufpage 7 / 20

8 ları olmuşsa da, bunların hepsini mutlaka Hazret-i Üstad görmüş ve bakmış; ya tasdik veya tashih ederek neşrettirmiş olduğu yerlerdir. Bunların haricinde yoktur ve olamaz. Demek ki; Hazret-i Üstadın o gibi izinleri -yukarıda geçen bir mektubundan verilen pasajının numunesinde görüldüğü gibi- onun hayatta olduğu zamana ve mutlaka nazarında geçtiği şeylere aittir. Amma Hazret-i Üstadın vefatından sonra - ki Nurlar tamamen kemalini bulmuş, tashih ve tasarruf meselesi bütünüyle sona ermiştir., herhangi bir kimse; bilmem edebiyatmış, şuymuş, buymuş gibi sebeblerle Nurların bir tek cümlesini, hatta bir noktasını tashih veya ıslah gayesiyle tebdil edemez., nerede kaldı, başka niyetler!.. Zira ki Hazret-i Üstad hayatta değildir ki görsün, kontrol etsin, tashih veya tasvib etsin. Öyle ise, dar-ı dünyada Hazret-i Müellifin maddî varlığı yok ise, Nurlarda -bir asl-ı tashih-i Üstadîye dayandırmadan - yapılacak herhangi bir tebdil veya tağyir velev bir tek harf olsun, elbette ve hiç şüphesiz kabih bir tahriftir, çirkin bir bid'attir. Bakınız, Hazret-i Üstad'ın kendi sağlığında, bazı durumlarda bir kısım eski eserleri için talebelerine verdiği tasarruf iznini sarihan gösteren bir çok mektuplarından ezcümle şu tek bir mektubu içerisindeki bir parçasını takdim edelim: "... Fakat oniki adet parçalarda, (Tarihçe-i Hayat için hazırlanan Nur'un parçaları) onlar münasib görmedikleri cümleleri kaldırmasına onlara izin veriyorum ve ıslahı da onlara havale ediyorum..." (El Yazma Emirdağ-I s. 215) NETİCE 1. Hazret-i Müellif kendi eserleri üstünde istediği kadar tasarruf ve tashih etme selahiyetine-şer'an ve aklen ve örfen-sahip olduğu için; özellikle eski eserlerinin bir kısmının bazı yerlerini tasarrufla tashih etmiş olduğu kafidir, şüphesizdir. 2. Şu mukaddemenin nihayetinde klişelerini vereceğimiz Hazret-i Bediüzzamanın kendi kalemiyle olan tasarruf ve tashihlerini gösteren numunelik belgelerle; ilk asıllarıyla farklılıkları göze çarpan sair yerlerin tamamının da müellifi tarafından tashih görmüş olduklarını gösterir. Ya da hiç olmazsa, hayatında onun emri ve izni dahilinde bazı yerlerde ufak tefek ta'dilat yapan talebelerinin yaptıklarını görmüş olan Üstadın tasdikini ifade eder. Zira o gibi yerler, Hazret-i Üstadın sağlığından beri neşredilip gelen yerlerdir. Evet, Hazret-i Üstadın bu tashih ve tasarruflarının zahir ve ayan - beyan numunelerini gösterdikten sonra, müsbet meseledeki şer'î ispat hakikatim ortaya konmuş oluyor. Amma menfiliğini ispat için -az üstte arz olunduğu veçhiyle- bütün dünyayı ve bütün herkesin kütübhanelerini arayıp taradıktan sonra, görülmediği zaman belki diyebilir ki: "bu yoktur". Aksi takdirde iddiaları hezeyanvâri şeylerle bir boşboğazlıkta kalmayıp, fesad ve ifsad hududuna dahil olmuş olur. 3. Hazret-i Üstadın vefatından sonra, Nur naşiri bazı zatların bizzat itirafları ile, page 8 / 20

9 Nurların onbir yerinde yaptıkları basit, bazı tasarrufları; Envar Neşriyatça düzeltilmiş ve sona ermiştir. Buna rağmen bazı yayınevleri o hatalı ve basit yanlışlıklarında devam ediyorlarsa; haksızlıkta, münasebetsizlikte ve hatalı yolda ısrar ediyorlar demektir. Temennimiz, bir an evvel dedikoduya ve serrişte-i bahaneye medar olmuş olan o yanlışlıkların düzeltilmesidir. 4. Hazret-i Üstad'ın kendi elleriyle üstünde bazı tashih ve tasarruflar icra ettiği aynı eserlerinin ilk asıllarını tamamen yok etmeye, yok saymaya veya ortadan kaldırmaya dair herhangi bir hareketi, emri, işareti ve ifadesi mevcut değildir. Öyle ise, bizim de o eski asılları yok etmeye veya yok saymaya haddimiz ve hakkımız değildir. Her iki tarzını da -eğer Üstada sadık talebe isek- kabul edip, hırz-ı cân etmeye mecbur ve mükellefiz. 5. Hazret-i Üstad kendi eski eserlerinden bazılarını alıp tashih ederek ve Risale-i Nurlarla birleştirerek, beraber neşrettiği halde, bir kısmına da hiç dokunmadan ilk asılları ile bırakmıştır. Mesela: Türkçe olan "Lemaat, Münazarat, İki Mekteb-i Musibet ve Muhakemât"ı ve bunlarla beraber eski olan bazı nutuk ve makalelerini ele alıp, gözden geçirip neşrettirdiği halde; Sünûhat, (sünûhattan olan rüyada bir hitabe bölümü hariç) Tuluat, Rumuz, İşârât ve Şuaât" gibi diğer eserlerine ve bunlarla birlikte bir kaç nutuk ve makalesine dokunmadan öyle bırakmış, neşrettirmemiştir. Amma Arapça eserlerinden El Mesneviy-ül Arabî Mecmuasına dahil ettiği parçaları -bir iki zeyl müstesna- ve fakat hepsini önemle ele almış, okumuş ve bazı tashihlerden geçirdikten sonra; Türkçe olan "Nokta" risalesinin baş kısmıyla birlikte neşrettirmiştir. Keza, eski eserlerinden Arapça "El Hutbet-üş Şamiye"yi fazla ehemmiyetine binaen, önemle ele almış ve bizzat Hazret-i Müellif kendisi onu Türkçe'ye tercüme etmiş ve neşrettirmiştir. Bir müddet sonra da, kendisinin Türkçe'ye çevirmiş olduğu Hutbe-i Şamiye'sini küçük kardeşi molla Abdülmecid'e tekrar Arapça'ya çevirttirmiştir. İşarâtül İ'caz eserini zaten hem Arabî aslını hem de Molla Abdülmecid'e tercüme ettirdiği Türkçe'sini ve ayrıca Mesnevi-i Nuriye'yi ve onun Türkçe tercümesini neşrettirmişlerdir. VE TEKNİK BAZI DEĞİŞİKLİKLER Asâr-ı Bediiyenin şu Osmanlıca ikinci tab'ında ve şimdi yeni harfle olan 3. baskısında içindeki risale ve makaleleri tertip ve muhtevaca -lüzumuna binaen- bazı değişikliklere tabi' tutulmuştur, şöyle ki: 1. Osmanlıca Birinci ve ikinci tab'ında, içinde Arapça "Kızıl icaz" ve "Arabî Münazarat" ve "Arabî Muhakemat" ve "Arabî Hutbe-i Şamiye" ve "Arabî Hutuvat-ı Sitte" eserleri dercedilmişken, bu yeni harf baskıda konulmamıştır. 2. Makaleler kısmı, bu baskıda, eskideki ilk neşir tarihlerine göre sıralanmaları yapıldığı gibi, pek mühim olan Hazret-i Üstadın dört beş makalesi daha elde edilip eklenmiştir. page 9 / 20

10 3. Asar-ı Bediiyenin içindeki bütün risale, nutuk ve makaleler yeniden ilk asılları ile mukabele edilmiş ve tashih edilmiştir. 4. Kitapta görülebilen bazı nüsha farklarına bu yeni baskıda, dipnotlarda işaretler edilmiştir. Böylece, dünyalar kıymetinde olan Asar-ı Bediiyenin bu defaki tab'ı, biiznillah mükemmel bir tarzda, hakikat ve Nur müştakı kardeşlerimizin ve bütün ehl-i imanın ellerine verileceğine rahmet-i ilahiyyeden ümitvârız. Aynı zamanda ilk baskısı sırasında -yanlış bir vehme binaen-koparılan yersiz velveleler, inşaallah şimdi zail olmuş olarak, erbâb-ı irfanın ve hususiyle müştak Nur talebelerinin serbestçe mütalaa, tefeyyüz ve istifadelerine takdim edilmiş olacaktır. 15 Safer 1418 / 21 Haziran 1997 ABDULKADIR BADILLI page 10 / 20

11 İlk matbu' Münazarat nüshasında, sonradan Hz. Üstad bizzat el yazısıyla "Ekrad" kelimesini "Vilayat-ı Şarkiye" kelimesiyle değiştirdiğini gösteren sayfa.. page 11 / 20

12 "Nutuk" diye intişar eden ve Hz.Ustad'ın İkinci Meşrutiyet dönemi 'lardaki hitabeleri olan bu eserde, bilâhare yaptığı tasarruf ve tashihleri görülmektedir.. page 12 / 20

13 El yazma bir Nutuk kitabında "Meşhur Kürd Hoca" unvanım silip kendi ismini "Said-i Nursi" tarzında yazdığım gösteren belge... page 13 / 20

14 Yine bir el yazma eserinde "Said-i Kürdî" ismini "Said-i Nursi" olarak düzelttiğini gösteren elyazısı.. page 14 / 20

15 Yine bir "İki Mekteb-i Musibet" eserine ilave etmiş olduğu Ustad'ın el yazıları.. page 15 / 20

16 El yazma bir "İki Mekteb-i Musibetin Şehadetnamesi" kitabında Selahaddin-i Eyyubî yanına Celâleddin-i Harzemşalı ismini de ilave ettiğini gösteren belge.. page 16 / 20

17 Yine teksir "Divan-ı Harbi Örfi" müdafaanamesinde kendi ismini Said-i Nursi olarak düzelttiği yazısı.. page 17 / 20

18 El yazı bir "Münazarat" kitabında Hz. Ustad'ın -ortalarda- tashihleri.. page 18 / 20

19 Bu sahifede de, Hutbe-i Şamiye'nin sonunda Hz. Üstad'ın Ahmed Nazif Çelebi için kendi elyazısıyla yazdığı dua görülüyor.. page 19 / 20

20 Powered by TCPDF ( (1) Hazret-i Üstad burada olduğu gibi, diğer bazı eserlerinde, otuz sene sonra olacak olan hadiseler için -perde-i hafada setretmek hikmetiyle- çoğu zaman üçyüz sene sonra gibi ifadeler kullanmıştır. (Naşir) (2) Hazret-i Üstadın kendi kalemiyle bu isimleri ilave ettiğini gösteren belge, mukaddemeden sonra konulmuştur. Görülebilir. (Naşir) (3) Nüsha farklarını görmek için (Yani Bediüzzamanın eserlerinde) bu kitabın Nutuklar bölümünde, iki ayrı gazetede hem de aynı günlerde neşredilmiş müellifin bir nutuk ve makalesindeki nüsha farklarına bakdsın. Ya da, yeni eserleri olan Nur risalelerinin bir kısım nüsha farklarını tesbit eden "Risale-i Nurun Neşir Tarihçesi" eserimize atf-ı nazar eylesin... (4) Es Saykal-ül İslamî S: 260 Bu Çalışma Abdulkadir Badıllı tarafından yapılmış olup, Asar-ı Bed'iyye eserinin arkasına ilhak edilmiştir. page 20 / 20

Risale-i Nur Külliyat'ının telif tarihleri hakkında kronolojik bilgi verir misiniz?

Risale-i Nur Külliyat'ının telif tarihleri hakkında kronolojik bilgi verir misiniz? Sorularlarisale.com Risale-i Nur Külliyat'ının telif tarihleri hakkında kronolojik bilgi verir misiniz? Eski Said Dönemi Eserleri Eserin Adı - Telif Tarihi / İlk Baskı Tarihi Divan-ı Harb-i Örfî (1909

Detaylı

Birinci İtiraz: Cevap:

Birinci İtiraz: Cevap: Bazı din bilginleri tutulmalarla ilgili bazı itirazlarda bulunarak bu konuda şüpheler uyandırmaya çalışmışlardır. Ulemaların itirazlarından bazıları cevaplarıyla birlikte aşağıya sıralanmıştır. Birinci

Detaylı

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır Tevafuk birbirine denk gelmek, birbiriyle uygun vaziyet almak demektir. Tevafuklu Kur anda tam 2806 Allah lafzı pek az müstesnalar

Detaylı

Avukat Bekir Berk abinin mahkemedeki müdafaalarından hakimlerin ağzı açık kalmış

Avukat Bekir Berk abinin mahkemedeki müdafaalarından hakimlerin ağzı açık kalmış MEHMET KUBAT Avukat Bekir Berk abinin mahkemedeki müdafaalarından hakimlerin ağzı açık kalmış *Kendinizi tanıtır mısınız? 1954-de Adıyaman-ın Kamışlı köyünde dünyaya geldim. *Risale-i Nuru nasıl,nerede

Detaylı

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [ Risale Online Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nurtalebesi-olmanin-sartlari] Risale-i Nur Talebeliği Soru (!! Bu konuya ait ek sorular için tıklayın)

Detaylı

KASTAMONU LÂHİKASI NDA SOSYOLOJİK ARKA PLAN

KASTAMONU LÂHİKASI NDA SOSYOLOJİK ARKA PLAN Serdar BİLGİN KASTAMONU LÂHİKASI NDA SOSYOLOJİK ARKA PLAN Anahtar Kelimeler: heyet-i içtimaiye, hayat-i içtimaiye, şahs-ı manevi, iştirâk-i amâli uhrevî, ekser-ahkâm 1-BİREY NEDİR? Birey, sınırlı bir bedende

Detaylı

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI 1-Bedîüzzaman 2-Allâme-i Asır 3-Allâme-i Zîfünun 4-Nüsha-i Nâdire-i Zaman 5-Allâme-i Bedîüzzaman 6-Define-i Ulûm 7-Define-i Fünun 8-Bedîülbeyan 9-Lisan-ül Hak

Detaylı

"Vesvese" ile "korku" aynı mıdır? Risalelerde vesveye önem vermemek, modern bilimde ise korkunun üzerine gitmekten bahsediliyor?..

Vesvese ile korku aynı mıdır? Risalelerde vesveye önem vermemek, modern bilimde ise korkunun üzerine gitmekten bahsediliyor?.. Sorularlarisale.com "Vesvese" ile "korku" aynı mıdır? Risalelerde vesveye önem vermemek, modern bilimde ise korkunun üzerine gitmekten bahsediliyor?.. İnsan olarak imtihanda olduğumuz için; bize verilen

Detaylı

TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER

TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER - Allah'a İman ( 22 Öğeler ) - Allah'a Verilen Dilekçe ( 1 Makale ) - Oruç ve Ramazan ( 7 Öğeler ) - Sorular ve Cevaplar ( 1 Makale ) - Hz.Muhammed ( 13 Öğeler

Detaylı

*GALIBIYET VE MAGLUBIYET

*GALIBIYET VE MAGLUBIYET Sorularlarisale.com G *GALIBIYET VE MAGLUBIYET (Hamiyet) (Ihtilaf) (Ittihad) (Isa A.S. ) kelimelerine ve 921ve 1207. sira numarasina da bakiniz. 274- Ehl-i dalaletin galibiyetindeki sebebler: * 13. Lem

Detaylı

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti Mektub-u Attar Muhammed İlyas Kadiri Razavi tarafından tüm İslami Erkek Kardeşlerine ve İslami Kız Kardeşlerine, Medaris El Medine ve Camiat El Medine nin erkek öğretmenler, erkek öğrenciler, kadın öğretmenler

Detaylı

Asr-ı Saadette İçtihat

Asr-ı Saadette İçtihat Mehmedkirkinci.com Asr-ı Saadette İçtihat Sual: Hazret-i Peygamber zamanında içtihat yapılmış mıdır? Her güzel şey, her hayır Nebi ler eliyle meydana geldiği gibi, küllî bir hayır olan içtihadı da ilk

Detaylı

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım.

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım. ABUZER KARA 1.Kendinizi tanıtırımsınız. Ben Abuzer Kara 1961 Samsat doğumluyum.ilk ve orta öğrenimimi Samsat ta bitirdim.19 82 yılında evlendim.1983-1984 Yılları arasında askerlik görevimi ifa ettim.1987

Detaylı

Mehmet Şevket Eygi, Üstadı ziyaretini ve Risale-i Nur hakkında kanaat ve tesbitlerini şöyle anlatıyor.

Mehmet Şevket Eygi, Üstadı ziyaretini ve Risale-i Nur hakkında kanaat ve tesbitlerini şöyle anlatıyor. Sorularlarisale.com MEHMET ŞEVKET EYGİ Mehmet Şevket Eygi 1933'te doğdu. Galatasaray Lisesinden sonra Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun oldu. Yeni İstiklal, Bugün ve Büyük Gazete'yi çıkardı.

Detaylı

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ. EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ www.almuwahhid.com 1 Müellif: Şeyhu'l-İslam İbni Teymiyye (661/728) Eser: Mecmua el-feteva, cilt 4 بسم هللا الرحمن الرحيم Selefin, kendilerinden sonra gelenlerden daha alim, daha

Detaylı

1988 yılında Hac ziyareti için Arabistan da bulunuyordum. Hac vazifemi yaptıktan sonra Medine-i Münevvere ye geçmiştim.

1988 yılında Hac ziyareti için Arabistan da bulunuyordum. Hac vazifemi yaptıktan sonra Medine-i Münevvere ye geçmiştim. Mehmedkirkinci.com 1988 Hac Ziyareti 1988 yılında Hac ziyareti için Arabistan da bulunuyordum. Hac vazifemi yaptıktan sonra Medine-i Münevvere ye geçmiştim. Mescid-i Saâdet te öğle namazını kıldıktan sonra

Detaylı

626 Türkiye Cumhuriyeti ile Federal Almanya Cumhuriyeti arasında imzalanan Kültür Anlaşmasının tasdiki hakkında Kanun

626 Türkiye Cumhuriyeti ile Federal Almanya Cumhuriyeti arasında imzalanan Kültür Anlaşmasının tasdiki hakkında Kanun 626 Türkiye Cumhuriyeti ile Federal Almanya Cumhuriyeti arasında imzalanan Kültür Anlaşmasının tasdiki hakkında Kanun (Resmî Gazete ile ilâm : 14. V. 1958 - Sayı: 9906) No. Kabııl tarihi 7115 7. V. 1958

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır. 4.MEKTUP MEVZUU : a) Mübarek ramazan ayının faziletleri. b) Hakikat-ı Muhammediye'nin (kabiliyet-i ulâ) beyanı.. Ona ve âline salât, selâm ve saygılar.. c) Kutbiyet makamı, ferdiyet mertebesi.. NOT : İMAM-I

Detaylı

BEDİÜZZAMAN IN TABİATÇILARA KARŞI MÜDAFAA STRATEJİSİ

BEDİÜZZAMAN IN TABİATÇILARA KARŞI MÜDAFAA STRATEJİSİ 2. ULUSLARARASI BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ SEMPOZYUMU İslâm Düşüncesinin 20. Asırda Yeniden Yapılanması ve Bediüzzaman Said Nursî 27-29 Eylül, 1992, İstanbul BEDİÜZZAMAN IN TABİATÇILARA KARŞI MÜDAFAA STRATEJİSİ

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır. 6.MEKTUP MEVZUU : a) Cezbe ve sülûk husulünün beyanı. b) Celâl ve cemal sıfatları ile terbiye almak. c) Fenanın ve bekanın beyanı. d) Nakşibendî tarikatına mensub olmanın üstünlüğü. Belâ ve musibet için

Detaylı

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar Eda Yeşilpınar Hemen her bölümün kuşkusuz zorlayıcı bir dersi vardır. Öğrencilerin genellikle bu derse karşı tepkileri olumlu olmaz. Bu olumsuz tepkilerin nedeni;

Detaylı

İçindekiler GENEL PRENSİPLER. Birinci B ö l ü m : HUKUK NİZAMI :

İçindekiler GENEL PRENSİPLER. Birinci B ö l ü m : HUKUK NİZAMI : İçindekiler B Î R İ N C İ K İ T A P GENEL PRENSİPLER Birinci B ö l ü m : HUKUK NİZAMI : 1. Hukuk ne demektir? Sah. 1 2. Hukuk bir ilim midir?» 1 3. Hukuk nizamı ve hukuk mekanizması» 3 4. Beşerî cemiyetler»

Detaylı

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir?

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir? Question Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir? Answer: Dört ana kaynağa yani Kur an a, sünnete, akıla ve icmaya dayanarak Masumların velayet hakkına

Detaylı

Devre : X. îçtima: 3 S. SAYISI :

Devre : X. îçtima: 3 S. SAYISI : Devre : X. îçtima: 3 S. SAYISI : 225 Türkiye Cumhuriyeti ile Çin Cumhuriyeti arasında imzalanan Kültür Mukavelesinin tasdiki hakkında kanun lâyihası ve Hariciye ve Maarif encümenleri mazbataları (1 /678)

Detaylı

Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım.

Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım. MEHMET GÜNEŞ Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım. *Kendinizi tanıtır mısınız? 1956 doğumlu,kuyulu köyündenim. Kur an Kurslarına giderek Kur an-ı öğrendim.çok şükür daha sonra

Detaylı

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır:

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır: Sorularlarisale.com "Kur'an ın her kelamı üç kaziyeyi müştemildir. Birincisi, bu Allah ın kelamıdır. İkincisi, Allah ca murad olan mana budur. Üçüncüsü, mana-yı murad budur..." İzah eder misiniz? "Kur'an

Detaylı

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016 EN GÜZEL İSİMLER O NUNDUR Aziz Müminler! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah tır. Güzel isimler O nundur.

Detaylı

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır. İslam çok yüce bir dindir. Onun yüceliği ve büyüklüğü Kur an-ı Kerim in tam ve mükemmel talimatları ile Hazret-i Resûlüllah (S.A.V.) in bu talimatları kendi yaşamında bizzat uygulamasından kaynaklanmaktadır.

Detaylı

Emekli Assubaylar-ArsivSite1. Su anda tahsis süreci devam eden OYAK uyelerine ozel Ýstanbul Ýkitelli OYAKKENT Projemiz bulunmaktadir.

Emekli Assubaylar-ArsivSite1. Su anda tahsis süreci devam eden OYAK uyelerine ozel Ýstanbul Ýkitelli OYAKKENT Projemiz bulunmaktadir. OYAK ÝLE YAZIÞMALAR Onaylayan Mehmet AKPINAR Çarþamba, 04 Nisan 2007 Son Güncelleme Çarþamba, 04 Nisan 2007 BU Yazýþmalar KAHRAMAN ÝKÝZLER in yazýsýndan esinlenerek yapýlmýþtýr çok uzun olmasý ve ilgi

Detaylı

Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz?

Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz? Sorularlarisale.com Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz? Kur'an'ın Bütünlüğü Kur'an'ın tamamı birbiriyle bütünlük

Detaylı

MehMet Kaan Çalen, 07.04.1981 tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı. 2004 yılında Trakya

MehMet Kaan Çalen, 07.04.1981 tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı. 2004 yılında Trakya ÖTÜKEN MehMet Kaan Çalen, 07.04.1981 tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı. 2004 yılında Trakya Üniversitesi, Tarih Bölümü nden mezun oldu. 2008 yılında

Detaylı

Adıyaman merkez köylerinden Kışla köyüne bağlı Meşetli köyünde doğdum.sonra köyümüz baraj altında kalınca Adıyaman a göç ettik.

Adıyaman merkez köylerinden Kışla köyüne bağlı Meşetli köyünde doğdum.sonra köyümüz baraj altında kalınca Adıyaman a göç ettik. BEDİR BİLGİÇ Hastalar risalesi ruhumda büyük bir değişiklik yaşattı. *Kendinizi tanıtır mısınız? Adıyaman merkez köylerinden Kışla köyüne bağlı Meşetli köyünde doğdum.sonra köyümüz baraj altında kalınca

Detaylı

ASKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ KURULUŞ GÖREV VE YETKİ YÖNETMELİĞİ

ASKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ KURULUŞ GÖREV VE YETKİ YÖNETMELİĞİ ASKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ KURULUŞ GÖREV VE YETKİ YÖNETMELİĞİ T.C. ANKARA BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ BELEDİYE MECLİSİ Karar No: 81 23.02.2004 - K A R A R - ASKI Genel Müdürlüğünün 1. Hukuk Müşavirliğinin

Detaylı

Kriminalistik. Av. Seyfettin ARIKAN*

Kriminalistik. Av. Seyfettin ARIKAN* Kriminalistik Av. Seyfettin ARIKAN* * Avukat ve Em. Emniyet Müdürü, Polis Akademisi Em. Kriminalistik Dersi Öğr. Üyesi, Kriminalistik (Grafoloji ve Sahtecilik) UZMANI, seyfettinarikan@yahoo.com Kriminalistik

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır. 16.MEKTUP MEVZUU : Uruc, (yükselme) nüzul (iniş) ve diğer hallerin beyanı.. NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır. Taleb babında en az duranlardan birinin arzuhalidir.

Detaylı

BARLA LAHİKASI NDA MÜSPET İMAN HİZMETİNİN SOSYOLOJİK ANALİZİ

BARLA LAHİKASI NDA MÜSPET İMAN HİZMETİNİN SOSYOLOJİK ANALİZİ BARLA LAHİKASI NDA MÜSPET İMAN HİZMETİNİN SOSYOLOJİK ANALİZİ Anahtar Kelimeler hizmet hizmet-i Nuriye hizmet-i Kur'aniye hizmet-i kudsiye hizmet-i İslâmiye Hizmetkâr Hizmetçi Hizmet-i neşriye hizmet-i

Detaylı

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Anlamı. Temel Bilgiler 1 Âmentü Haydi Bulalım Arkadaşlar aşağıda Âmentü duası ve Türkçe anlamı yazlı, ancak biraz karışmış. Siz doğru şekilde eşleştirebilir misiniz? 1 2 Allah a 2 Kadere Anlamı Ben; Allah a, meleklerine, kitaplarına,

Detaylı

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ Bu Beldede İlim Ölmüştür Rivayet edildiğine göre Süfyan es-sevrî (k.s) Askalan şehrine gelir, orada üç gün ikamet ettiği halde, kendisine hiç kimse gelip de ilmî bir mesele hakkında

Detaylı

ŞATRANC-I UREFA (Arifler Satrancı) Satranç Hindistan da yaklaşık 1500 yıl önce bulunmuş klasik bir strateji oyunudur. Satranç Sanskritçe de

ŞATRANC-I UREFA (Arifler Satrancı) Satranç Hindistan da yaklaşık 1500 yıl önce bulunmuş klasik bir strateji oyunudur. Satranç Sanskritçe de ŞATRANC-I UREFA (Arifler Satrancı) Satranç Hindistan da yaklaşık 1500 yıl önce bulunmuş klasik bir strateji oyunudur. Satranç Sanskritçe de Çaturanga, dört çatu yol ranga anlamlarına gelir. Şatranc-ı Urefa,

Detaylı

Okul Başarısı Anne Babalardan Dualar İster (2) Perşembe, 06 Aralık :11. Dualar Beddualar

Okul Başarısı Anne Babalardan Dualar İster (2) Perşembe, 06 Aralık :11. Dualar Beddualar Dualar Beddualar Çocuklara gösterilen sevgi, dua ile birlikte beden diliyle de gösterilmesi onların okul başarısını artıracaktır. Çocuklar okula giderken sarılarak ve dua ile yollanmalıdır. Bu, çocukların

Detaylı

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. BÜYÜKLERİN HİKMETLİDEN SÖZLERİ Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. Buyruldu ki; Faziletli kimseler için (hiçbir yer) gurbet sayılmaz. Cahilin ise

Detaylı

Bediüzzaman Said Nursi

Bediüzzaman Said Nursi Benim için Van çok kıymettardır. Lillâhilhamd, sizler o kıymettarlığı gösterdiniz. Ve Van a karşı şedid hissiyâtıma tam mukabele ediyorsunuz. Bediüzzaman Said Nursi Mukaddime Bediüzzaman ın medrese kurma

Detaylı

BURSA SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 1.NCİ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ KURULUŞ-GÖREV VE YETKİ YÖNETMELİĞİ

BURSA SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 1.NCİ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ KURULUŞ-GÖREV VE YETKİ YÖNETMELİĞİ BURSA SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 1.NCİ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ KURULUŞ-GÖREV VE YETKİ YÖNETMELİĞİ Genel Kurul tarafından kabulü; Karar Tarihi : 24.02.1992 Karar No. : 15-5 Kuruluş Madde 1 Bursa

Detaylı

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108. Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108. Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108 Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4 Fakrnâme Vîrânî Abdal Yayına Hazırlayan Fatih Usluer ISBN: 978-605-64527-9-6 1. Baskı:

Detaylı

Bağdat Cad. No:108/B D:26 Fenerbahçe Kadıköy İSTANBUL. : Bilirkişi 2. Ek Rapor ve Ayrık 2. Ek Rapora Karşı Beyanlarımızdan İbarettir.

Bağdat Cad. No:108/B D:26 Fenerbahçe Kadıköy İSTANBUL. : Bilirkişi 2. Ek Rapor ve Ayrık 2. Ek Rapora Karşı Beyanlarımızdan İbarettir. 24 MAYIS 2011. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞI NA 200/. ESAS DAVALILAR VEKİLİ : 1-2-.. : Av. AHMET AYDIN Bağdat Cad. No:108/B D:26 Fenerbahçe Kadıköy İSTANBUL DAVACI :. SİGORTA A.Ş. VEKİLİ :

Detaylı

KÖY İÇME SULARI HAKKINDA KANUN

KÖY İÇME SULARI HAKKINDA KANUN 3287 KÖY İÇME SULARI HAKKINDA KANUN Kanun Numarası : 7478 Kabul Tarihi : 9/5/1960 Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 16/5/1960 Sayı : 10506 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 3 Cilt : 41 Sayfa : 1019 Kanunun

Detaylı

Hak Teala (cc) itiraz edenlere Hud Suresinde şu kelimelerle cevap vermiştir:

Hak Teala (cc) itiraz edenlere Hud Suresinde şu kelimelerle cevap vermiştir: Yüce Allah (cc) seçip görevlendirdiği resullerine, diğer insanlara nasip olmayan bir bilgi ihsan eder. Hiçbir bilgin o resullerle baş edemez. Allah vergisi bilgiye sahip olan Allah ın resulleri, düşmanlarına

Detaylı

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23) Dedikodu (Gıybet) Gıybet Dedikodu (gıybet), birisinin yüzüne söylenmesinden hoşlanmadığı şeyleri arkasından söylemektir. O kimse söylenen şeyi gerçekten yapmış ise bu gıybet, yapmamış ise iftira olur (Hadis,

Detaylı

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI DEĞERLER EĞİTİMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Bir milletin ve topluluğun oluşumunda maddi

Detaylı

Batıda yayılan milliyetçilik akımı bizde olduğu gibi İslâm dünyasını da etkisi altına almıştır.

Batıda yayılan milliyetçilik akımı bizde olduğu gibi İslâm dünyasını da etkisi altına almıştır. ASRIN ÜÇ HASTALIĞI *1789 Fransız ihtilali kebiri batıdaki Katolikliğin katılığını kırmak ve özgürlüklere kapı açarak dünyayı değiştirmekle beraber,geriye ırkçılık gibi eskilerin seretan dediği bir kanser

Detaylı

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur.

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur. İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA Müşteki Vekilleri Şüpheli Konu Müsnet Suç : (T.C.:.)./ 3 Ümraniye İstanbul : Av. Aytekin TETİK & Av. Ahmet AYDIN - Adres Antette :...T.C.:2...2 Üsküdar İstanbul

Detaylı

Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü

Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü Soru: Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu. Benim sorum şudur: Faizden kazanılan para ile yapılan evde kılınan namazın hükmü nedir? Cevap: Aleykum selam

Detaylı

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma Question İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma (s.a)'nın mushafı hakkındaki sözleri idi. Allah-u Teâlâ tarafından Hz. Fatıma Zehra (s.a)'ya ilham edilen

Detaylı

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ 1 KİTAB VE SÜNNETE DAVET YAYINLARI 1435 HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ irtibat kitabvesunnet@gmail.com

Detaylı

Önsöz. SMANLININ SON DEVRİ ile Cumhuriyet dönemine damgasını

Önsöz. SMANLININ SON DEVRİ ile Cumhuriyet dönemine damgasını O SMANLININ SON DEVRİ ile Cumhuriyet dönemine damgasını vurmuş ve temsil ettikleri duruş ile Türkiye toplumunun bugününü de etkilemeyi sürdüren üç sembol isimden biri, Bediüzzaman dır. Sultan II. Abdülhamid

Detaylı

Bu vesileyle hem vefk usülü tarihi hem de zaman içinde husule gelen bazı hissiyatımızı ifade eden manzumeleri bir araya getirmek istedik.

Bu vesileyle hem vefk usülü tarihi hem de zaman içinde husule gelen bazı hissiyatımızı ifade eden manzumeleri bir araya getirmek istedik. Yad-ı Pir-i Sübhani Beyan-ı Meram Bu çalışmadan maksadımız Hatem el-müçtehidin Gavs ül-vasıliyn Hazret-i Pir Nureddin (ks) Efendimiz in 300 üncü sene-i devriyesi vesilesiyle aziz hatırasını yad etmektir.

Detaylı

MEHMET AKİF ERSOY UN EDEBÎ KİŞİLİĞİ 1

MEHMET AKİF ERSOY UN EDEBÎ KİŞİLİĞİ 1 MEHMET AKİF ERSOY UN EDEBÎ KİŞİLİĞİ 1 Türk edebiyatında Mehmet Akif kadar hayatı, edebiyat anlayışı ile şiirleri arasında büyük bir uygunluk bulunan pek az şair vardır. 2 Akif II. Meşrutiyet in ilan edildiği

Detaylı

Tahta kılıcın sırrı. İSLÂM TARİHİNDE CEMEL VE SIFFÎN savaşlarına yol açmış hadisatın

Tahta kılıcın sırrı. İSLÂM TARİHİNDE CEMEL VE SIFFÎN savaşlarına yol açmış hadisatın Tahta kılıcın sırrı İSLÂM TARİHİNDE CEMEL VE SIFFÎN savaşlarına yol açmış hadisatın seyri içinde ortaya çıkan iki ayrı gruptan, bu meselelerle bir şekilde ilgili her mü min az-çok haberdardır. Adalet-i

Detaylı

Risale-i Nur Kur anın ruhunu, gayesini, hedefini izah eden çok mükemmel bir tefsirdir.

Risale-i Nur Kur anın ruhunu, gayesini, hedefini izah eden çok mükemmel bir tefsirdir. ABUZER DEMİR Risale-i Nur Kur anın ruhunu, gayesini, hedefini izah eden çok mükemmel bir tefsirdir. Risale-i Nur Kur anın ruhunu, gayesini, hedefini izah eden çok mükemmel bir tefsirdir. -Kısaca kendinizden

Detaylı

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu Question Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu belirtir misiniz? Kur an ın lafızdan soyut olduğu bir merhale var mıdır? Answer: Her şeyin lâfzî

Detaylı

Yirmi Altıncı Söz'de geçen, "Ezel; mazi, hâl ve istikbali birden tutar, yüksekten bakar bir âyine misâldir." cümlesini izah eder misiniz?

Yirmi Altıncı Söz'de geçen, Ezel; mazi, hâl ve istikbali birden tutar, yüksekten bakar bir âyine misâldir. cümlesini izah eder misiniz? Sorularlarisale.com Yirmi Altıncı Söz'de geçen, "Ezel; mazi, hâl ve istikbali birden tutar, yüksekten bakar bir âyine misâldir." cümlesini izah eder misiniz? Üstadımız, kader meselesinin anlaşılabilmesi

Detaylı

Dr. İsmet Turanlı. Köln

Dr. İsmet Turanlı. Köln Dr. İsmet Turanlı Köln Fertilite bozukluklarında Psikosomatik yönden diagnoz ve tedavi Fertilite bozukluğu olan hastalara prensip olarak BİO-PSİKO-SOSYAL dimensiyonda yaklaşmak lazımdır. Lüzumlu diyagnostik:

Detaylı

_MEYVENIN ÇEKİRDEĞİ AĞACIN ÇEKİRDEĞİN NE AYNDIR NE GAYRDIR..._

_MEYVENIN ÇEKİRDEĞİ AĞACIN ÇEKİRDEĞİN NE AYNDIR NE GAYRDIR..._ Haftasonu müzakeresine davetlisiniz HERKESİN ENESİ AYNI MI _MEYVENIN ÇEKİRDEĞİ AĞACIN ÇEKİRDEĞİN NE AYNDIR NE GAYRDIR..._ SUAL: *PEKİ MEYVELERİN ÇEKİRDEKLERİ BİRBİRİYLE AYNI MI?* MÜZAKEREDE FARKLI FARKLI

Detaylı

KUR AN TİLÂVETİNDE MÜKEMMELLİK/ HİLYETÜ T-TİLÂVE Fİ TECVÎDİ L-KUR ANİ L-KERÎM

KUR AN TİLÂVETİNDE MÜKEMMELLİK/ HİLYETÜ T-TİLÂVE Fİ TECVÎDİ L-KUR ANİ L-KERÎM KUR AN TİLÂVETİNDE MÜKEMMELLİK/ HİLYETÜ T-TİLÂVE Fİ TECVÎDİ L-KUR ANİ L-KERÎM (Rihâb Muhammed Müfid Şakakî, çev. F. Yasemin Mısırlı, Guraba Yayıncılık, 2012, 326 s.) Yaşar AKASLAN * Günümüz kırâat otoriteleri

Detaylı

Senin için gelmesi mukadder olan şeylere hırs göstermen yersizdir. Senin için olmayan, başkasının hakkı olan şeylere, hasret çekmen yakışıksızdır.

Senin için gelmesi mukadder olan şeylere hırs göstermen yersizdir. Senin için olmayan, başkasının hakkı olan şeylere, hasret çekmen yakışıksızdır. Ciddi olarak Allah a isyan etmekten kaçın. O nun rahmet kapısına devam et. Bütün gücünü ve kuvvetini Allah için harca. Taatında sarfet. Yalvar, ihtiyaçlarını O na arz et. Başını önüne eğ, kork, Hak kın

Detaylı

İçindekiler. Sunuş Önsöz GİRİŞ Gizli bir el... 27

İçindekiler. Sunuş Önsöz GİRİŞ Gizli bir el... 27 Sunuş........................................................................... 15 Önsöz........................................................................... 19 GİRİŞ Gizli bir el......................................................................

Detaylı

Sami Çelik'ten Murat Bardakçı'ya belge şoku

Sami Çelik'ten Murat Bardakçı'ya belge şoku On5yirmi5.com Sami Çelik'ten Murat Bardakçı'ya belge şoku Emre ve Truva Yayınları nın sahibi Sami Çelik, Murat Bardakçı ya nasıl belge şoku yaşattı? Yayın Tarihi : 15 Şubat 2013 Cuma (oluşturma : 2/12/2016)

Detaylı

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP:

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP: SORU : Yediemin deposu açmak için karar aldım. Lakin bu işin içinde olan birilerinden bu hususta fikir almak isterim. Bana bu konuda vereceğiniz değerli bilgiler için şimdiden teşekkür ederim. Öncelikle

Detaylı

2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ

2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ 1 2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ DÜZENLEYEN Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü SEMPOZYUMUN GEREKÇESİ Yüce Allah, tekamül ve gelişime

Detaylı

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ حكمة ريم م ا ير ] تر [ Türkçe Turkish Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ümmü Nebil 2009-1430 1 حكمة ريم م ا ير» باللغة ال ية «مد صالح

Detaylı

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu Cilt/Volume: II Sayı/Number: 1 Yıl/Year 2016 Meridyen Derneği hadisvesiyer.info Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları 2012, 472 sayfa.

Detaylı

- 354 İstatistik umum müdürlüğü teşkilâtı hakkında kanun

- 354 İstatistik umum müdürlüğü teşkilâtı hakkında kanun - 354 İstatistik umum müdürlüğü teşkilâtı hakkında kanun (Resmî Gazele ile neşir ve ilâm : 24/V/9S3 - Sayı : 2409) No. Kabul tarihi 23 - V -933 BÎRİNCİ MADDE İstatistik umum müdürlüğü; umum müdürlük, müşavirlik,

Detaylı

B.M.M. Yüksek Reisliğine

B.M.M. Yüksek Reisliğine SıraNQ 139 Askerî hastanelerde bulunan hasta bakıcıları ile hemşirelere bir nefer tayını verilmesi hakkında m numaralı kanun lâyihası ve Millî Müdafaa ve Bütçe encümenleri mazbataları T.C. Başvekâlet Muamelat

Detaylı

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3]

Gerçek şudur ki bu konu doğru dürüst anlaşılmamıştır; hakkında hiç derin derin düşünülmemiştir. Ali-İmran suresinde Allah (c.c.) şöyle buyurur; [3] Şimdi de hızlıca Müteşabihat hakkında bir iki şey söylemek istiyorum. Deniliyor ki Kur ân da hem Muhkemat hem Müteşabihatlar vardır. Bu durumda Kur ân a nasıl güvenebiliriz? Gerçek şudur ki bu konu doğru

Detaylı

Kur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi

Kur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi Kur ân ve iman hakikatlerine ulaşmanın adresi Adres: İ.O.S.B. Turgut Özal Cad. B-Blok No: 126 K: 3 Başakşehir/İSTANBUL Tel: +9 0212 696 13 70 - Fax: +9 0212 696 13 71 www.altinbasaknesriyat.com R İ S Â

Detaylı

NOT : ÎMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu Seyyid Nakib Şeyh Ferid Buhari'ye yazmıştır.

NOT : ÎMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu Seyyid Nakib Şeyh Ferid Buhari'ye yazmıştır. 45. MEKTUP MEVZUU : a) Şeyhinin vefatından sonra, Haniganın fukarasına (tekkenin dervişlerine) zahirî destek olması dolayısı ile teşekkür izharı.. b) Camiiyet-i İnsan (insanda her şeyin var olması) onun

Detaylı

Cehennemin dibine düşen taş

Cehennemin dibine düşen taş Sorularlarisale.com Cehennemin dibine düşen taş konusundaki rivayet Nur risalelerinde hadis olarak yer almaktadır. Ancak aşağıda yer alan iddialarla bu rivayetin mesnetsiz olduğu ve hatta uydurma olduğu

Detaylı

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/bediuzzaman-veyeni-harfler]

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/bediuzzaman-veyeni-harfler] Risale Online Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/bediuzzaman-veyeni-harfler] Risale-i Nur Yazısı ve Kur an Harfleri Soru (!! Bu konuya ait ek sorular için tıklayın)

Detaylı

Sadîk-i Ahmak yani ahmak dost şiddetli düşmandan,din düşmanından daha fazla verir.

Sadîk-i Ahmak yani ahmak dost şiddetli düşmandan,din düşmanından daha fazla verir. AHMAK DOST Sadîk-i Ahmak yani ahmak dost şiddetli düşmandan,din düşmanından daha fazla verir. İyilik zannıyla topluma,tüm değerlere,insanlığa karşı kötülük işlemektedir. İbrahim Peygamberden yana olduğunu

Detaylı

FAALİYETİNİ TERK EDEN BİR MÜKELLEFİN TERK DÖNEMİNE AİT ZARARLARININ MAHSUBU MÜMKÜN MÜDÜR

FAALİYETİNİ TERK EDEN BİR MÜKELLEFİN TERK DÖNEMİNE AİT ZARARLARININ MAHSUBU MÜMKÜN MÜDÜR FAALİYETİNİ TERK EDEN BİR MÜKELLEFİN TERK DÖNEMİNE AİT ZARARLARININ MAHSUBU MÜMKÜN MÜDÜR KEMAL AKMAZ YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR BAĞIMSIZ DENETÇİ I- GİRİŞ Bilindiği üzere gelir vergisi uygulamasında ticari kazançlarından

Detaylı

"Kuran nedir ve tarifi nasıldır?" başlığı altında yapılan izahı ayeti kerimelerle açıklayabilir misiniz?

Kuran nedir ve tarifi nasıldır? başlığı altında yapılan izahı ayeti kerimelerle açıklayabilir misiniz? Sorularlarisale.com "Kuran nedir ve tarifi nasıldır?" başlığı altında yapılan izahı ayeti kerimelerle açıklayabilir misiniz? Kur'ân, şu kitab-ı kebir-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi, ve âyât-ı tekviniyeyi

Detaylı

V Ön Söz Birinci fasıl: İşletme İktisadının Esasları 3 A. İşletme ve işletme iktisadının mahiyeti 3 I. İşletmenin mâna ve tarifi 3 II. İşletme iktisadı ilminin mahiyeti 8 III. İşletme iktisadı ilminin

Detaylı

İmanda Mürakebe Bilinci - Akaid - Dr. Mehmet Sürmeli'nin kişisel web sitesine hoşgeldiniz.

İmanda Mürakebe Bilinci - Akaid - Dr. Mehmet Sürmeli'nin kişisel web sitesine hoşgeldiniz. 4 5 Ayetleri müşriklerin, Allah Teala ile ilgili uzak ilah anlayışlarını çürütmektedir. 6 Hazreti Peygamber de Allah ın (c.) kullarına yakınlığını müminlerin daima hissetmelerini istemiş ve bu çerçevede

Detaylı

Hacı Ali Efendinin altı oğlundan biri olan Tahir Paşa, yirmi dokuz yaşında iken devlet hizmetine girmişti.

Hacı Ali Efendinin altı oğlundan biri olan Tahir Paşa, yirmi dokuz yaşında iken devlet hizmetine girmişti. Sorularlarisale.com TAHİR PAŞA On dokuzuncu asrın sonu ile, İkinci Meşrutiyet yıllarında Musul, Van ve Bitlis'te valilik yapmış olan Tahir Paşa aslen Arnavut tur. İşkodra'nın Pogoritza hâkimi Hacı Ali

Detaylı

ÇANAKKALE İLİ GELİBOLU İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ 2016 YILI 1. DÖNEM (OCAK-ŞUBAT-MART) VAAZ VE İRŞAD PROGRAMI

ÇANAKKALE İLİ GELİBOLU İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ 2016 YILI 1. DÖNEM (OCAK-ŞUBAT-MART) VAAZ VE İRŞAD PROGRAMI Sıra No ÇANAKKALE İLİ GELİBOLU İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ 2016 YILI 1. DÖNEM (OCAK-ŞUBAT-MART) VAAZ VE İRŞAD PROGRAMI VAAZ EDENİN VAAZIN ADI SOYADI ÜNVANI YERİ TARİHİ GÜNÜ VAKTİ KONUSU Dr. İbrahim ÖZLER İlçe Müftüsü

Detaylı

İÇİNDEKİLER KAMBİYO HUKUKUNDA UYGULAMALAR l.bölüm

İÇİNDEKİLER KAMBİYO HUKUKUNDA UYGULAMALAR l.bölüm İÇİNDEKİLER KAMBİYO HUKUKUNDA UYGULAMALAR l.bölüm Kambiyo Senetlerine ilişkin Genel Hükümler BONO'NUN ZORUNLU ŞEKİL ŞARTLARINDAKİ EKSİKLİK Sayfa No BONO VE ÇEKTE TARAFLAR Keşideci 16 Lehtar 16 Ciranta

Detaylı

Kur an ın Bazı Hikmetleri

Kur an ın Bazı Hikmetleri Kur an ın Bazı Hikmetleri Allah Teala kıble hususunda derin tartışmalara giren insanların görüşünü: İyilik, yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz değildir. ayetiyle reddetmiştir. Ki onların bir kısmı,

Detaylı

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Kısacası

Detaylı

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2011-1432 الصيام برؤ ة واحدة» اللغة الرت ية «بن صالح

Detaylı

"İşte, Rabbimizi bize târif eden Kur ân-ı Hakîm; şu kitab-ı kebîr-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi..."

İşte, Rabbimizi bize târif eden Kur ân-ı Hakîm; şu kitab-ı kebîr-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi... Sorularlarisale.com "Rabbimizi bize târif eden Kur ân-ı Hakîm; şu kitab-ı kebîr-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi... şu sahâif-i arz ve semâda müstetir Künûz-u Esmâ-i İlâhiyenin keşşafı... şu sutûr-u

Detaylı

ÜSKÜDAR... İŞ MAHKEMESİ NE. : Av. Aytekin TETİK Av. Ahmet AYDIN Adres Antette

ÜSKÜDAR... İŞ MAHKEMESİ NE. : Av. Aytekin TETİK Av. Ahmet AYDIN Adres Antette 2009/ Esas ÜSKÜDAR... İŞ MAHKEMESİ NE Davalı Vekili Davacı :.. : Av. Aytekin TETİK Av. Ahmet AYDIN Adres Antette : Şişli İstanbul Konu : Duruşmadan evvel sunacağımız tanık listesinin kabulü talebiyle 13.10.2010

Detaylı

ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU

ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU e-makâlât Mezhep Araştırmaları, IV/2 (Güz 2011), ss. 179-183. ISSN 1309-5803 www.emakalat.com ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU Halil İbrahim Bulut, Araştırma Yayınları, Ankara, Nisan 2011,

Detaylı

MÜSİAD KONYA İFTARI 04.07.2014. Sayın Valim, Milletvekillerim, Ticaret ve Sanayi Odaları Başkanlarım,

MÜSİAD KONYA İFTARI 04.07.2014. Sayın Valim, Milletvekillerim, Ticaret ve Sanayi Odaları Başkanlarım, MÜSİAD KONYA İFTARI 04.07.2014 Sayın Valim, Milletvekillerim, Ticaret ve Sanayi Odaları Başkanlarım, İş Dünyamızın, Oda ve Kurumların Başkan ve Temsilcileri, MÜSİAD Üyeleri, MÜSİAD Dostları, Genç MÜSİAD'lı

Detaylı

U - Ü *UBUDIYET *UCB *UHUD GAZASI *UHUVVET *UNUTKANLIK. Sorularlarisale.com. (Ibadet) kelimesine ve sira no.753'e bakiniz. Bak: Sira no.

U - Ü *UBUDIYET *UCB *UHUD GAZASI *UHUVVET *UNUTKANLIK. Sorularlarisale.com. (Ibadet) kelimesine ve sira no.753'e bakiniz. Bak: Sira no. Sorularlarisale.com U - Ü *UBUDIYET (Ibadet) kelimesine ve sira no.753'e bakiniz. *UCB Bak: Sira no. 48 *UHUD GAZASI (Harb) Kelimesine'de bakiniz 1133-Uhud ve Huneyn harblerinde Sahabelerin maglubiyetindeki

Detaylı

Edeb Yahu! Edebli ve Hayalı Olmak

Edeb Yahu! Edebli ve Hayalı Olmak Edeb Yahu! Edebli ve Hayalı Olmak «Rabbim beni terbiye etti, terbiyemi de güzel kıldı.» (Hadis-i Şerif, Kenz ül- Ummal) Allah, edebin her çeşidini Hz. Muhammed (sav) de bir araya getirmiş ve bizlere örnek

Detaylı

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar 1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar İÇİNDEKİLER KUR AN NEDİR? KUR AN-IN AMACI? İNANÇ NEDİR İBADET NEDİR AHLAK NEDİR KISSALAR AYETLER KUR AN NEDİR? Kur an-ı Hakîm, alemlerin Rabbi olan Allah ın kelamıdır.

Detaylı

TEKNİK EĞİTİM VAKFI SENEDİ. Vakıf senedinin altında isim ve adresleri belirtilen şahıslar tarafından kurulan vakfın adı " TEKNİK EĞİTİM VAKFI" dır.

TEKNİK EĞİTİM VAKFI SENEDİ. Vakıf senedinin altında isim ve adresleri belirtilen şahıslar tarafından kurulan vakfın adı  TEKNİK EĞİTİM VAKFI dır. Tüzük VAKFIN ADI Madde:1 TEKNİK EĞİTİM VAKFI SENEDİ Vakıf senedinin altında isim ve adresleri belirtilen şahıslar tarafından kurulan vakfın adı " TEKNİK EĞİTİM VAKFI" dır. VAKFIN MERKEZİ Madde:2 Vakfın

Detaylı

Tarihin Gölgesinde Me ahir-i Meçhûleden Birkaç Zât Türk Kültürü Dergisi, .A.,

Tarihin Gölgesinde Me ahir-i Meçhûleden Birkaç Zât Türk Kültürü Dergisi, .A., Ali Emirî, Yemen Hatırâtı, Çev: Yusuf Turan Günaydın, Hece Yayınları, Ankara 2007, 119 S. Yemen Memories, Trans: Yusuf Turan Gunaydin, Hece Puslishing, Ankara 2007, 119 P. Yahya YEŞĐLYURT Ali Emirî Efendi

Detaylı

KAYNAĞIN UYGULAMA TEKNİK VE METOTLARI

KAYNAĞIN UYGULAMA TEKNİK VE METOTLARI KAYNAĞIN UYGULAMA TEKNİK VE METOTLARI Bu bahse geçmeden önce, buraya kadar gördüklerimizin ışığı altında bir kaynağın tarifini yeni baştan ele alalım: bir kaynak, birleşmenin unsurları arasında malzemenin

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı