MORO UZAKDOĞU DA BİR BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "MORO UZAKDOĞU DA BİR BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİ"

Transkript

1

2 MORO UZAKDOĞU DA BİR BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİ

3 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Yazar Hatice Söylemez Yayına Hazırlık H. Zehra Kavak Ümmühan Özkan ISBN: Baskı: Ocak 2016 Kapak ve Sayfa Tasarım Nuhun Gemisi İHH İnsani Yardım Vakfı Bu eserin tüm hakları mahfuzdur. Yazarın ve yayıncının izni alınmaksızın kitabın metni ve görselleri herhangi bir formda yayımlanamaz, kopyalanamaz ve çoğaltılamaz, ancak kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir. Büyük Karaman Cad. Taylasan Sok. No: 3 Fatih-İstanbul Tel: Faks: web: // akademi@ihh.org.tr // info@ihh.org.tr Baskı Pelikan Basım Maltepe Mah. Gümüşsuyu Cad. Odin İş Merkezi No. 28/1 Topkapı-İstanbul Tel:

4 MORO UZAKDOĞU DA BİR BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİ Hatice Söylemez

5

6 İÇİNDEKİLER GİRİŞ Bölüm GENEL BİLGİLER a. Coğrafi Konum...9 Demografik Yapı Sosyoekonomik Durum Kültürel Yaşam Moro Kelimesinin Kökeni Filipino Kelimesinin ve Filipin Milliyetçiliğinin Kökenleri Bölüm TARİHÎ ARKA PLAN İslam Öncesi İslam ın Gelişi İspanyolların Gelişi ve İspanya-Moro Savaşları ( )... 38

7 1898 Paris Anlaşması ve Amerikan İşgali Kiram-Bates Anlaşması Kiram-Carpenter Anlaşması Bağımsız Filipinler Cumhuriyeti ne Geçiş Bölüm BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ VE BANGSAMORO MİLLÎ KİMLİĞİNİN ORTAYA ÇIKIŞI Cabide Katliamı İlaga Hareketi Bağımsızlık Hareketleri ve Silahlı Gruplar Mindanao Bağımsızlık Hareketi (MIM)...59 Moro Ulusal Kurtuluş a. Cephesi (MNLF)...60 Moro İslami Kurtuluş Cephesi (MILF)...63 Bangsamoro İslami Özgürlük Savaşçıları (BIFF)...66 Ebu Seyyaf Grubu Bölüm FİLİPİNLER CUMHURİYETİ DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR Ramon Magsaysay ( ) Ferdinand E. Marcos ( ) Corazon C. Aquino ( ) Fidel V. Ramos ( ) Joseph Ejercito Estrada ( ) Gloria Macapagal-Arroyo ( ) Benigno Aquino III (2010)... 83

8 5. Bölüm OYALAYICI TAKTİKLER: BARIŞ GÖRÜŞMELERİ VE ANLAŞMALAR ( ) MNLF ve Filipinler Cumhuriyeti Arasında Yapılan Barış Görüşmeleri ( ) Trablus Anlaşması (26 Aralık 1976)...93 Cidde Anlaşması (3 Şubat 1987) Anlaşması...97 MILF ve Filipinler Cumhuriyeti Arasında Yapılan Barış Görüşmeleri ( ) Trablus 2001 Barış Anlaşması Ata Toprakları Üzerine Anlaşma (MOA-AD) Barışın İlanı ve Özerklik Süreci Kapsamında İmzalanan Anlaşmalar Çerçeve Anlaşması Kapsamlı Anlaşması Bangsamoro Temel Yasası Kara sularının durumu Bölüm ULUSLARARASI SİYASET VE MORO İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Malezya Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Gözlem Ekibi (IMT) Diğer Aktörler Uluslararası Temas Grubu (ICG) Endonezya Libya Güneydoğu Asya Ülkeleri İşbirliği (ASEAN) Bağımsız İzleme Heyeti (TPMT)...151

9 7. Bölüm BÖLGEDE İNSANİ DURUM Göç Politikaları Arazi reformları ve Mindanao bölgesine devlet denetiminde yaptırılan göçler Mindanao da devlet politikaları ve savaş sebebiyle Müslüman halkın maruz bırakıldığı zorunlu iç göçler Temel Hizmetler Gıda ve gıda güvenliği, temiz su kaynağına erişim Eğitim Sağlık İletişim ve ulaşım Güvenlik ve silahlanma Kan davaları ve silahlı milisler İnsan kaçakçılığı Bangsamoro kimliğinin tanınmaması Sosyoekonomik tecrit Bölgede Faaliyet Gösteren Başlıca İnsan Hakları Kuruluşları, Yardım Kuruluşları ve Sivil Toplum Örgütleri Son Söz EK 1: RÖPORTAJLAR Moro da Özgürlük Vakti Hacı Murad İbrahim Moro Mücadelesinde Kilit Bir İsim: Selamet Haşimi Ahmet Duli Geçmişten Günümüze Moro Barış Süreci Hüseyin Oruç

10 EK 2: İHH 2015 KURBAN SEYAHATNAMESİ KRONOLOJİ KAYNAKÇA FOTOĞRAF ALBÜMÜ...363

11

12 KISALTMALAR AB: Avrupa Birliği (Europian Union) AHRC: Asya İnsan Hakları Komisyonu (Asian Human Rights Commission) ARMM: Müslüman Mindanao Özerk Bölgesi (Autonomous Region Muslim Mindanao) ASEAN: Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (Association of Southeast Asian Nations) BDA: Bangsamoro Kalkınma Ajansı (Bangsamoro Development Agency) BIAF: Bangsamoro İslami Yardımcı Destek Kuvvetleri (Bangsamoro Islamic Auxiliary Force) BIFF: Bangsamoro İslami Özgürlük Savaşçıları (Bangsamoro Islamic Freedom Fighters) BM: Birleşmiş Milletler (United Nations) BMMYK: BM Mülteciler Yüksek Komiserliği CNI: Ulusal Entegrasyon Kurulu (Commission on National Integration) DSWD: Sosyal Refah ve Kalkınma Dairesi (Department of Social Welfare and Development) EDSA: Sarı Devrim (The People Power Revolution)

13 EDCOR: Ekonomik Kalkınma Teşkilatı (Economic Development Corps) FIDH: Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (International Federation for Human Rights) GSMH: Gayrisafi Millî Hasıla HRW: İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch) IANSA: Hafif Silahlara İlişkin Uluslararası Eylem Ağı (International Action Network on Small Arms) ICG: Uluslararası Temas Grubu (International Contact Group) IMT: Uluslararası Gözlem Ekibi (International Monitoring Team) IOM: Uluslararası Göç Örgütü (International Organization for Migration) İİT: İslam İşbirliği Teşkilatı (Organization of Islamic Cooperation) LASEDECO: Arazi İskân Kalkınma İşbirliği (Land Settlement Development Cooperation) MILF: Moro İslami Kurtuluş Cephesi (Moro Islamic Liberation Front) MIM: Mindanao Bağımsızlık Hareketi (Mindanao Independence Movement) MinHRAC: Mindanao İnsan Hakları Eylem Merkezi (Mindanao Human Rights Action Center) MNLF: Moro Ulusal Kurtuluş Cephesi (Moro National Liberation Front) MOA-AD: Ata Topraklar Üzerine Anlaşma (Memorandum of Agreement on Ancestral Domain) NARRA: Ulusal İskân ve Rehabilitasyon Dairesi (National Resettlement and Rehabilitation Administration) NDCC: Ulusal Afet Koordinasyon Birimi (National Disaster Coordination Council)

14 NEDA: Ulusal Ekonomi ve Kalkınma Dairesi (National Economic Development Authority) NLSA: Ulusal Yerleşim Yönetimi (National Land Settlement Administration) NPA: Yeni Halk Ordusu (New People s Army) NRC: Norveç Mülteciler Konseyi (Norwegian Refugee Council) NSCB: Filipinler Millî İstatistik Bürosu (National Statistics Coordination Bureau) OCHA: BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (Office for the Coordination of Humanitarian Affairs) PhilANSA: Filipinler Hafif Silahlara İlişkin Uluslararası Eylem Ağı (Philippines International Action Network on Small Arms) SPCPD: Güney Filipinler Barış ve Kalkınma Konseyi (Southern Philippines Council for Peace and Development) SZOPAD: Barış ve Kalkınma Özel Bölgesi (Special Zone of Peace and Development) TOBB: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği TPMT: Bağımsız İzleme Heyeti (The Third Party Monitoring Team) UNDP: Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (United Nations Development Programme) UNYPAD: Barış ve Gelişme için Birleşik Gençlik (United Youth for Peace and Development) USIP: Amerikan Barış Enstitüsü (United States Institute of Peace)

15

16 TAKDİM Elinizdeki kitap, yaklaşık beş yılı bulan bir çalışmanın ürünü olarak birbirine bağlı birçok faktörün ve insanın bir araya gelmesi ve birbirini desteklemesi sonucu ortaya çıktı. 90 lı yıllardan bu yana bölgede insani yardım çalışmalarında bulunan ve bugün Moro barış sürecini gözlemlemek üzere kurulan Bağımsız İzleme Heyeti ndeki görevi hasebiyle bizzat Moro barışının mimarları arasında yer alacak olan, çoğumuzun isminden bihaber olduğu bu coğrafyayı geniş bir okur kitlesi ile buluşturmak için bu çalışmayı başlatan ve bu konuda benden desteklerini esirgemeyen İHH İnsani Yardım Vakfı na müteşekkirim. Bölgede irtibatların sağlanması, kaynaklara erişim ve röportajlar konusundaki destekleri için İHH İnsani Yardım Vakfı nın Moro Bölge Temsilcisi Ömer Kesmen e, İHH İnsani Yardım Vakfı Mütevelli Heyet Başkan Vekili ve Bağımsız İzleme Heyeti Üyesi Hüseyin Oruç a, çalışmada Bangsamoro Temel Yasası ile ilgili değerlendirme metnini hazırlayan Ahmet Faruk Demircioğlu na, Hüseyin Oruç röportajını deşifre eden Betül Özdemir

17 ve Büşra Işık a yoğun çalışma günlerimin ardına uzun aralar eklememe tahammül eden, kaynaklara ve kişilere erişimde destek olan, çalışmanın ek röportajlar kısmını ve foto galeri bölümünü hazırlayan, çalışmanın tashih ve edisyon sürecini gerçekleştiren H. Zehra Kavak ve Ümmühan Özkan a, gönderdiği makalelerle yolumu aydınlatan Abhoud Syed Lingga ya, grafiklerin hazırlanmasına ve yazım aşamasında kaynakların üç kıta arasında seyahat etmelerine sabırla yardım eden Metin Söylemez e, kitabın ilk tashihini yapan Elif İlbay a, uzun aralarımın kısalması için yoğun çaba gösteren Fatih Taştan ve Esra Diri ye, düşünce ve yorumları ile çalışmalarıma destek veren Zürih Üniversitesi Antropoloji bölümü doktora öğrencilerine ve emeği geçen herkese minnettarım. Kitap, her ne kadar farklı kaynaklar kullanılarak mümkün olduğu kadar kapsamlı hazırlanmaya çalışılsa da bölgede oldukça yoğun bir gündemin söz konusu olması ve ulusal ve uluslararası dinamiklerin sürekli olarak değişmesi, ilerleyen süreçte kitapta bulunan bazı bölümlerin ayrı birer konu olarak yeniden ele alınmasını ve yeni ek bölümlerin açılmasını gerektirecektir. Bu çalışmanın bir başvuru kaynağı olarak bundan sonra yapılacak olan çalışmalara rehber olmasını temenni ederim. Hatice Söylemez Ankara,

18 GİRİŞ Günümüz devletleri içerisinde var olan azınlık halklar problemi en genel hatları ile üç şekilde oluşmuştur: Birincisi, sömürgecilik zamanında bir ülkeden başka bir ülkeye tarımsal arazilerde, madenlerde ve diğer endüstri alanlarında çalıştırılmak üzere getirilen insanların daha sonra getirildikleri o bölgelerde azınlık konumuna düşmesi yoluyla; ikincisi, kolonyal yerleşimler sebebiyle yerli halkların kendi vatanlarında azınlık konumuna düşmeleri yoluyla; üçüncüsü, bugün örneklerini en yaygın şekilde Afrika ve Ortadoğu da gördüğümüz üzere, sömürge devletlerinin işgal ettikleri topraklardan çekilirken bağımsız ülkeler oluşturarak bir halkı başka bir halkın egemenliğine bırakması yoluyla meydana gelen azınlık problemleridir. 1 Bu çerçevede, Güneydoğu Asya da bir ada ülkesi olan Filipinler de yaşayan Moro Müslümanları da pek çok Afrika ve Ortadoğu halkı ile benzer bir kaderi paylaşmaktadır. Filipinler Cumhuriyeti sınırları içerisinde yer alan Moro, ulusal yapılanmasına rağmen barış ve millî birliğin 1 Abhoud Syed M. Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, Institute of Bangsamoro Studies, No , 2008, s. 2.

19 2 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi kırılgan olduğu bir bölgedir. Burası kökleri 10. yüzyıla kadar dayanan Güney ve Kuzey Sudan arasındaki çatışmalardan sonra, dünyada en uzun ve sürekli çatışmanın vuku bulduğu yerdir. Moro daki sömürgecilere karşı ilk mücadele, 1521 de Macellan ın bölgeye gelmesiyle yaşanır. Macellan Lapu Lapu isimli Müslüman bir lider tarafından öldürülür yılında Meksika da yerleşik İspanyol sömürgecilerin Legazpi komutasında bölgeye gelmesi ve 11 yıl içinde kuzeydeki Luzon ve Visayas adalarını ele geçirdikten sonra 15. yüzyıldan itibaren güney Filipinler de bağımsız olarak varlığını devam ettiren Maguindanao ve Sulu sultanlıklarına saldırmasıyla çatışmalar şiddetlenir. 320 yıl boyunca bölgedeki hâkimiyetlerini savaşlar yoluyla devam ettiren İspanyolların 1898 yılında Amerika ya mağlup olmasından sonra ise bölgede dengeler değişir ile 1764 yılları arasında da İngilizler Manila yı işgal eder. İki yıl boyunca ülkeyi yöneten İngilizler, Avrupa da yapılan barış görüşmeleri sonucunda ülkeden ayrılır. İmzalanan Paris Anlaşması ile Amerika kendini bölgenin yeni sahibi ilan eder ve yaşa dışı olarak Mindanao ve Sulu yu Filipinler topraklarına katar. 2 Bugün Moro da yaşanan savaşın ve pek çok ekonomik ve sosyal problemin kaynağı da bölgenin Amerika tarafından yasa dışı biçimde Filipinler ulus devletine eklenmesine dayanmaktadır. Moro Müslümanları, sömürgecilerin uzun yıllar devam eden politikaları sonucunda bölgede azınlık konumuna düşmüştür. Neo-kolonyal süreçte ise Filipinler devletinin 2 Salah Jubair, The Long Road to Peace: Inside the GRP-MILF Peace Process, Davao City: Institute of Bangsamoro Studies, Eylül 2007, s. 4.

20 MORO 3 bölgede ABD nin ulusal çıkarlarını korumaya yönelik politikalar gütmesi ve mevcut sorunları Bangsamoro halkının talep ettiği şekilde çözme yanlısı olmaması, sömürgeciler döneminde ata toprakları ellerinden alınıp mülkiyetleri yok edilerek yersiz yurtsuz bırakılan Müslümanların ekonomik ve politik dışlanmışlığını arttırmıştır. Bangsamoro halkı, Filipinler in ulus devlet sürecinde de sosyal ve kültürel ayrımcılığa, ekonomik fırsatlarda eşitsizliğe ve yaygın yoksulluğa maruz bırakılmış, bölgede pek çok insan hakkı ihlali yaşanmış ve bölgenin doğal kaynakları sömürülmüştür. Bölgesel Kalkınma Dairesi Başkanlığı eski asistanı Paul Dominguez in belirttiğine göre Moro bölgesinde devam eden savaşın sadece yılları arasındaki maliyeti en az 2 milyar dolardır. 3 Müslüman Mindanao Özerk Bölgesi (ARMM) ve çatışmalardan etkilenen diğer bölgeler ülkenin en az gelişmiş yerleridir da ARMM nin kurulmasının ardından buradaki gelir düzeyi daha da düşmüştür yılı Dünya Bankası raporuna göre yılları arasında Davao del Norte ve Kuzey Cotabato dışında yoksulluk sınırının altına düşen insan sayısı hızla artmıştır yılları arasında insan öldürülmüş, bir milyondan fazla insan evsiz kalmış, kişi Malezya nın Sabah eyaletine iltica etmiştir. Filipinler devlet ordusunun %80 i bölgeye konuşlandırılmış, her gün değişik birimlerden toplanan ilave 60 kadar tabur bölgeye nakledilmiştir. 5 3 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, Khon Kaen University&Southeast Asia Conflict Studies Network&Institute for Dispute Resolution, International Conference on Peace Building in Asia Pacific, 2006, s Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Zainal Dimaukom Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, Cotabato City: Institute of Bangsamoro Studies, Şubat 2007, s. 3.

21 4 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Kitlesel yoksulluk, ihmal, az gelişmişlik ve diğer sosyal eşitsizlikler bölge açısından elbette altı çizilmesi gereken problemlerdir ancak Moro bölgesindeki çatışmalar daha çok dinî ve politik nedenlerden kaynaklanmıştır. Filipinler devleti, -uyguladığı siyasetin bir sonucu olarak- bölgede kronik hale gelmiş olan ekonomik yoksunluk, politik hayata katılım hakkının olmayışı, yetersiz ve zayıf olan sağlık hizmetleri ve sosyal hizmetler ile altyapı eksikliğini buradaki çatışmaların esas sebebi olarak görmüştür. 6 Ancak bölge halkı temel meselesinin etnik kimliklerinin ve politik egemenlik haklarının tanınmaması, bölgenin iç kalkınma konularında ve iç işlerinde sahip olduğu özerkliğin yok sayılması ve uluslararası hukukta belirtildiği üzere, bölge halklarına kendi geleceklerini belirleme hakkının verilmemesi olduğunu her fırsatta dile getirmiştir. Filipinler devletinin bağımsızlığından 27 Mart 2014 tarihinde imzalanan ve Moro bölgesine özerklik hakkı tanıyan Bangsamoro Kapsamlı Anlaşması na kadarki süreçte, bölge Müslümanları Filipinli olmadıklarını, ayrı bir tarihe, geleneğe ve kimliğe sahip olduklarını çeşitli yollarla ifade etmelerine rağmen ısrarla Filipinler devletinin yasal vatandaşları olarak tanımlanmaya devam edilmişlerdir. Bu sebeple Birleşmiş Milletler in (BM) daha önce sömürge olan ülkelerin halklarına bağımsızlığa kavuştuktan sonra kendi politik statülerine karar verme yetkisi tanınması kararına rağmen, Bangsamoro halkının bağımsızlık veya Filipinler devleti içinde yönetimi kendilerine ait olan özerk bölge talepleri, mevcut Benigno S. Aquino III yönetimine kadar pek dikkate alınmamıştır. Bundan dolayı Moro Müslümanları kendi politik durumlarına özgürce karar verebilmek, inançlarını serbestçe yaşayabilmek ve 6 Jubair, s. 4.

22 MORO 5 bağımsızlık için, Filipinler devleti ile hem siyasi alanda hem de silahlı olarak yıllarca mücadele etmiştir. Elinizdeki çalışma, 2014 yılında imzalanan Bangsamoro Kapsamlı Anlaşması ile özerklik sürecine girmiş olan Moro bölgesinde yaşanan savaşlara, çatışmaların sebep-sonuç ilişkilerine ve yol açtığı insan hakkı ihlallerine dair tarihsel bir yaklaşım sunmayı amaçlamaktadır. Kitap yedi bölüme ayrılmıştır. İlk bölüm, Mindanao kıtası hakkında genel bilgiler içermektedir. Bölgenin konumunu, demografik yapısını, bölgede yaşayan halkların sosyoekonomik durumlarını ve kültürel yaşamlarını konu edinmektedir. İkinci bölüm, Mindanao kıtasının sömürgecilik dönemi öncesi ve sonrası gelişmelerini, Filipinler ulus devletine geçiş sürecini ve yakın dönem tarihini incelemektedir. Üçüncü bölüm, 1970 lerden sonra bölgede ortaya çıkan bağımsızlık hareketleri ve bu hareketlerin günümüz Bangsamoro kimliğinin oluşmasındaki rollerini ele almaktadır. Dördüncü bölüm, farklı dönemlerde iktidara gelmiş Filipinler devlet başkanlarının politikalarına yakın mercekten bakarak uygulanan politikaların bölge sorunlarının çözümü ve çözümsüzlüğü açısından ne gibi sonuçlar doğurduğunu ele almaktadır. Beşinci bölüm, 1975 yılında başlayan ve günümüzde devam etmekte olan barış görüşmelerinin çerçevesi, detayları ve aktörleri hakkında bilgiler içermektedir. Altıncı bölüm, bölgenin ve bölge halkının uluslararası politikadaki yerini ve rolünü aktör ülkeler ve uluslararası kurumlar üzerinden incelemektedir. Son bölüm ise yüzyıllardır devam eden savaşın sebep olduğu insan hakkı ihlallerini ekonomik, sosyal, politik ve kültürel yönleriyle ele almaktadır.

23

24 1. Bölüm GENEL BİLGİLER

25

26 Coğrafi Konum Moro Müslümanlarının yaşadığı özerk bölge, Filipinler Cumhuriyeti nin en doğusu olan Mindanao da bulunmaktadır. Ülkenin üç ada grubundan biri olan Mindanao, km² alana sahiptir ve bu hali ile tüm Filipinler in üçte birinden fazlasını teşkil etmektedir. ARMM 7 ise Maguindanao, Lanao del Sur, Basilan, Sulu ve Tawi-Tawi vilayetlerinden meydana gelmektedir. Tawi- Tawi, Sulu ve Basilan batı Mindanao da yer almaktadır adadan oluşan Sulu daki adaların en büyüğü Jolo Adası dır. Merkez Mindanao da ise Lanao del Norte, Lanao del Sur, Maguindanao, Kuzey Cotabato ve Sultan Kudarat şehirleri bulunmaktadır. 8 7 Bu çalışmada kullanacağımız ARMM kısaltması, 1996 yılında Filipinler devleti ve MNLF arasında imzalanan barış anlaşması sonucunda kurulan Müslüman Mindanao Özerk Bölgesi nin resmî adıdır. Ancak Müslümanların yoğun olarak yaşadığı bölgelere özerklik vermeyi kabul eden 1996 Anlaşması nın ilgili pek çok maddesi Filipinler devleti tarafından uygulanmamış ve ARMM varlığını sadece sembolik olarak devam ettirebilmiştir yılında Filipinler devleti ve MILF arasında imzalanan Kapsamlı Anlaşma gereği ARMM, 2016 yılında geçiş süreci tamamlandığında Bangsamoro Özerk Bölgesi adını alacak ve sınırları değişecektir. 8 Tomas D. Andres, Understanding the Values of Western Mindanao: Zamboanga, Sulu, Basilan and Tawi-Tawi, Quezon City: Giraffe Books, 2006, s. 36.

27 10 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Luzon Visayas Mindanao SULU BASILAN BANGSAMORO ÖZERK BÖLGESi TAWI-TAWI Demografik Yapı Mindanao Adası nüfusu toplam Filipinler nüfusunun (2010 nüfus sayımına göre ) 9 yaklaşık olarak dörtte birini teşkil etmektedir. Bugün Mindanao Adası nda yaşayan halkı üç sınıfta toplamak mümkündür: Bangsamoro halkı, Lumadlar ve bölgeye göç yolu 9 NSCB, Population, (20 Ocak 2014).

28 GENEL BİLGİLER MORO 11 ile gelen Hristiyan Filipinolar. Adanın yerli halkı olan Lumadlar 30 dan fazla etnolinguistik gruptan meydana gelmektedir. Bugün nüfusun %10 unu teşkil etseler de sadece 11 belediyede çoğunluğu oluşturmaktadırlar. 10 Bölgedeki Hristiyan Filipinolar ise daha çok Luzon ve Visayas adalarından gelmiştir. 20. yüzyılın ikinci yarısında, önce ABD sömürge yönetiminin teşviki ve yardımı ile daha sonra da Filipinler Cumhuriyeti nin yardımı ile bölgeye göç etmişlerdir. Günümüzde Filipinolar, Mindanao nüfusunun %70 ini meydana getirmektedir. 11 Bangsamoro halkı ise tarihsel olarak Mindanao da, Basilan, Palawan, Sulu ve Tawi-Tawi adalarında yaşayan halktır. 12 Bangsamoro halkı, İslam ı kabul etmiş 13 yerli kabileden meydana gelmektedir: Badjao, Iranun, Jama- Mapun, Kalagan, Kalibugan, Maguindanao, Maranao, Molbog, Palawani, Samal, Sangil, Tausug ve Yakanlar. 13 Maguindanaolar Filipinler in en büyük Müslüman grubudur. Çoğunlukla Cotabato da yaşayan bu halk tarımla uğraşmaktadır. 14 Müslümanların ikinci büyük grubunu oluşturan Maranaolar ise yoğunluklu olarak Lanao da yaşamaktadır. Bu grup da diğerleri gibi geçimini tarımdan sağlamaktadır. Tausuglar ise üçüncü büyük grup olarak bilinmektedir. Tausuglar iki alt 10 Cristina J. Montiel, Rudy B. Rodil, Judith M. De Guzman, The Moro Struggle and the Challenge to Peace Building in Mindanao, Southern Philippines, Handbook of Ethnic Conflict: International Perspevtives, (ed. Dan Landis, Rosita D. Albert), New York: Springer, 2012, s Montiel (v. dğr.), The Moro Struggle and the Challenge to Peace Building in Mindanao, Southern Philippines, s Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Samuel K. Tan, The Muslim South and Beyond, Quezon City: University of the Philippines Press, 2010, ss Andres, s. 11.

29 12 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi gruba ayrılmıştır. Palianon grubu deniz kenarlarında yaşar ve denizcilikte ünlüdür. Sulu Adası nın iç kesimlerinde yaşayan Guimbahanon grubu ise çiftçilikle uğraşmaktadır. Diğer gruplardan Samallar Tawi-Tawi de, Yakanlar Basilan da ve Sangiller Davao da yaşamaktadır. Sulu ve Tawi-Tawi de kadınların nüfusa oranı, diğer vilayetlere göre daha fazladır. 15 Bangsamoro halkı, ada nüfusunun %20 sini oluşturmaktadır. Genellikle ARMM yi oluşturan Maguindanao, Lanao del Sur, Basilan, Sulu ve Tawi-Tawi vilayetleri ile Cotabato, Lanao del Norte, Zamboanga del Norte ve Davao del Sur vilayetlerinin bazı belediyelerinde yaşarlar. Sultan Kudarat, Güney Cotabato, Zamboanga del Sur ve Palawan bölgelerinde de önemli sayıda Müslüman nüfus bulunmaktadır de ARMM nin nüfusu iken, bu rakam 2010 nüfus sayımına göre a gerilemiştir. 16 Bu verilere göre ARMM de yaşayan Müslümanların nüfusu toplam Filipinler nüfusunun %3,52 sini oluşturmaktadır. Müslümanların en yoğun yaşadığı vilayetler sırası ile Maguindanao, Lanao del Sur ve Sulu dur. Ülke genelinde yaşayan Müslümanların sayısı 10 milyonun üzerindedir. Bazı Müslüman liderlere göre bu sayı 15 ila 20 milyon arasındadır. (Tablo 1) 15 Andres, ss NSCB, Region: ARMM-Autonomous Region in Muslim Mindanao, ph/activestats/psgc/regview.asp?region=15 (20 Ocak 2014). Mindanao Adası nın coğrafi özellikleri ve adada yaşayan Müslümanların içinde bulunduğu koşullar göz önüne alındığında Müslüman nüfusun sayısına dair gerçeğe yakın bir saptama yapmak zordur. Ancak adada yaşayan Müslümanların sayısıyla ilgili olarak NSCB verileri, elimizdeki tek resmî verilerdir ve bunları ulusal veya uluslararası başka istatistiklerle karşılaştırma imkânı bulunmamaktadır. Bundan dolayı NSCB nin yayımladığı rakamlar, bölgedeki Müslümanların nüfusu konusunda pek çok söylem tartışmasının mevcut olduğu bilinciyle değerlendirilmelidir.

30 GENEL BİLGİLER MORO 13 Tablo 1: ARMM vilayetlere göre nüfus dağılımı (1 Mayıs 2010 itibarıyla) Vilayet Kayıtlı Seçmen Sayısı Nüfus Basilan Lanao del Sur Maguindanao Sulu Tawi Tawi TOPLAM KAYNAK: NSCB, asp?region=15 (20 Ocak 2014). Sosyoekonomik Durum Mindanao Adası, geniş ve verimli tarım arazileri, iş fırsatları, zengin deniz ürünleri, balta girmemiş bakir ormanları, üretilen envaiçeşit meyve ve sebzeleriyle 1950 li yılların başında Sözler Kıtası olarak tanımlanıyordu. 17 Günümüzde ise kısa vadeli kazançlar için tekelleştirilen ve sömürüye açılan doğal kaynakları, tarım arazileri, maden yatakları ve geniş ormanlarıyla pek çok insanın yoksulluk, mahrumiyet ve güvensizlik içinde yaşadığı bir yere dönüşmüş durumda. Toplamda 10,4 milyon hektar alana sahip olan Mindanao Adası Filipinler in %34 ünü 18 ve ülkenin verimli toprak- 17 Andres, s William Larousse, Local Church Living For Dialogue: Muslim-Christian Relations in Mindanao-Sulu (Philipphines) , Rome: Gregorian&Biblical Press, 2001, s. 13.

31 14 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi larının %38,5 ini oluşturmaktadır. 19 Toprakların %55 i ise 1986 arazi sayımına göre verimli orman arazisidir. Adadaki topraklar; orman arazileri, tarım arazileri, otlak arazi, bataklık, kentsel arazi ve devlet arazileri olarak sınıflandırılabilir. Ada topraklarının neredeyse 1/3 ü tarıma ayrılmıştır. Mindanao, Filipinler in gıda ihtiyacının %40 ını karşılamakta ve gıda ticaretine %30 un üzerinde katkı sağlamaktadır. 20 Sadece ARMM nin yerli tarımsal üretimdeki payı %63 tür. 21 Başta Sulu vilayeti olmak üzere, balık endüstrisi üretiminin yarıdan fazlası bölgeden karşılanmaktadır. Adada başta pirinç, mısır, Hindistan cevizi, şeker kamışı, kahve ve tütün ürünleri olmak üzere muz, çeşitli meyve ve sebzeler, tatlı patates, ananas, kabak ve soğan üretimi yapılmaktadır. Ana ihracat ürünlerini ise Hindistan cevizi ve şeker oluşturmaktadır. Ticari ürünler arasında kauçuk, kenevir, şeker, Hindistan cevizi, ananas, kahve ve muz sayılabilir. Dünyanın en büyük nikel rezervi bu bölgede bulunmaktadır. Ayrıca altın, demir, gümüş, kurşun, çinko ve krom yatakları da oldukça geniş yer kaplamaktadır. Metal olmayan elementler açısından da zengin olan adada sülfür, magnezit ve fosfat bulunmaktadır. Toprakların yarıdan fazlası ise kereste için uyun ağaçlara sahiptir. Ancak bütün bu değerlerine rağmen 2011 yılında bölgenin Filipinler GSMH sine katkısı %14 olmuştur (Luzon %73 lük katkı ile ilk sırayı almıştır) Eliseo R. Mercado, Margie Moran Floirendo, Mindanao on the Mend, Manila: Anvil Publishing, 2003, s USA International Business Publications, Philippines Economic and Development Strategy Handbook, Washington DC: International Business Publications, USA, 2009, s OECD, Economic Outlook for Southeast Asia, China and India 2014: Beyond The Middle-Income Trap, s. 196, oecd/development/economic-outlook-for-southeast-asia-china-and-india-2014_saeo-2014-en#page1 (17 Haziran 2014). 22 OECD, Economic Outlook for Southeast Asia, China and India 2014: Beyond The Middle-Income Trap, s. 196.

32 GENEL BİLGİLER MORO 15 Bölgede yaşayan nüfusun büyük bölümü geçimini çiftçilikten -pirinç, mısır, tapyoka ve muz üretiminden- sağlamaktadır; %30-40 kadarı ise hayvancılık yapmaktadır. Bunlar genellikle çeltik tarlalarını sürmek veya yük taşıma aracı olarak kullanmak üzere camış beslemektedir. Ancak tavuk, keçi vb. et ve süt sağlayan hayvanlar da beslenmektedir. Maguindanao, Sultan Kudarat ve Cotabato da ise yaygın olarak balıkçılık yapılmaktadır. 23 Maguindanaolar Müslüman kabileler arasındaki en büyük grubu oluşturmaktadır. Genellikle tarımla uğraşırlar, fakat kıyı bölgelerde balıkçılık ve deniz ürünleriyle de ilgilenirler. Bölgedeki ikinci büyük Müslüman grubu oluşturan Maranaolar ise çoğunlukla Lanao del Sur da ikamet eder ve çiftçilikle uğraşırlar. Tüm bölge halkı için tarım ve hayvancılığın yanı sıra el sanatları, özellikle hasır yapımı ve oymacılık da ekonomik olarak önemli bir gelir kapısıdır. 24 ARMM, Mindanao Adası nda ortalama yaşam süresinin, okur-yazarlık oranının, okula giden öğrenci sayısının ve gelir seviyesinin en düşük olduğu bölgedir. Burası ayrıca hayat ve mülkiyet kaybının, evsiz ve topraksız insan sayısının ve mültecilerin en fazla olduğu bölgedir. 25 Filipinler Millî İstatistik Bürosu nun verilerine göre 2000 yılında Filipinler geneli için yoksulluk oranı %40 iken, ARMM 23 World Food Programme, Emergency Food Security Assessment: Mindanao, Philippines, s. 13, wfp pdf (20 Ocak 2014). 24 Andres, Understanding the Values of Central Mindanao: Lanao del Norte, Lanao del Sur, Maguindanao, North Cotabato and Sultan Kudarat, Quezon City: Giraffe Books, 2006, s Internal Displacement Monitoring Centre (IDMC), Norwegian Refugee Council (NRC), Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s. 9, pdf/philippines-november-2009.pdf (20 Ocak 2014).

33 16 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi için bu oran %74 tür. 26 Barış zamanlarında bile bölgenin geneli gıda yoksunluğu içinde yaşamaktadır de yayımlanan Dünya Gıda Programı raporuna göre, bölgede pek çok çiftçi bir başkasının toprağında işçi olarak çalışmakta ve aldığı ürünün %90 nını toprak sahibine vermektedir. Kalan ürünün ise çoğunu satmakta ve gelirinin %70 ini tekrar gıda almak için kullanmaktadır. Çiftçilerin diğer ihtiyaçlarının %20 sini borçlanarak karşılamaya çalıştıkları tahmin edilmektedir ki, bu da çiftçilerin borçlarının her ay daha da artması demektir. Gıda üretimi de zayıf tarımsal pratikler, gübre eksikliği, doğal afetler ve savaş nedeniyle çok sınırlıdır. Normal zamanda %62 civarında olan hasat, çatışma zamanlarında %16 ya kadar düşebilmektedir yılı başlarında yapılan bir araştırmaya göre, Mindanao da 2008 yılında başlayan savaştan beş ay sonra, bölge halkının %80 inin gıdaya ve insani yardıma muhtaç durumda olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca aşırı yoksulluk, işsizlik ve arazilerinden mahrum kalmaları nedeniyle pek çok hane hızla borçlanmıştır. 27 Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) 2012/2013 Filipinler İnsani Gelişme raporuna göre ise, ülkenin kuzey bölgeleri insani gelişmişlik endeksinde büyüme gösterirken, özellikle ARMM 2009 yılında 1997 deki seviyesinin de gerisine düşmüştür. Gelir seviyesinin en hızlı düştüğü 10 vilayet arasında Tawi-Tawi, Basilan ve Maguindanao bulunmaktadır. (Tablo 2) 26 IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s. 13.

34 GENEL BİLGİLER MORO 17 Tablo 2: 1997 ve 2009 yılları arasında gelir endeksinin en çok arttığı ve azaldığı vilayetler Gelir Endeksi Artış Oranı (%) En Çok Büyüyen İlk 10 Vilayet Benguet 0,547 0,714 37,0 Biliran 0,192 0,412 27,3 Catanduanes 0,201 0,350 18,6 Nueva Vizcaya 0,356 0,472 18,0 Cagayan 0,226 0,356 16,7 Quirino 0,255 0,376 16,2 South Cotabato 0,223 0,343 15,5 Occidental Mindoro ,266 11,6 Aurora 0,270 0,354 11,5 Leyte 0,210 0,300 11,3 En Çok Gerileme Gösteren İlk 10 Vilayet Davao Oriental 0,184 0,081-12,6 Maguindanao 0,174 0,066-13,0 Batangas 0,424 0,348-13,1 Zamboanga del Norte 0,213 0,094-15,0 Quezon 0,298 0,186-15,9 Basilan 0,314 0,182-19,2 Laguna 0,559 0,474-19,2 Rizal 0,631 0,516-31,0 Tawi-Tawi 0,364 0,078-45,0 Batanes 0,890 0, ,7 KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2012/2013 Philippines, s. 68.

35 18 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Ortalama yaşam süresi ve eğitim alanında ne yazık ki ARMM Filipinler geneline ve Mindanao Adası nın diğer vilayetlerine oranla çok geridedir. En çok düşüş görülen Sulu vilayetinde ortalama yaşam süresi 1997 yılında 56,8 iken 2009 yılında 49 a gerilemiştir de ortalama yaşam süresi 53,6 iken 2009 da 46,8 e gerileyen Tawi-Tawi ikinci sırada yer almaktadır. ARMM nin diğer vilayetleri olan Maguindanao, Basilan ve Lanao del Sur da en hızlı düşüşün yaşandığı vilayetler arasındadır. (Tablo 3) Tablo 3: 1997 ve 2009 yılları arasında beklenen yaşam süresinin en çok arttığı ve azaldığı vilayetler Beklenen Yaşam Süresi (1997) Beklenen Yaşam Süresi (2009) KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2012/2013 Philippines, s. 66. ARMM eğitim açısından da Filipinler in en düşük endekslerine sahip bölgedir de Tawi-Tawi de 0,823 olan eğitim endeksi, 2009 da -%60,3 lük düşüş ile 0,716 ya gerilemiştir. Tawi-Tawi yi -%57,9 luk gerileme ile Maguindanao takip etmektedir. Sulu, 1997 de 0,735

36 GENEL BİLGİLER MORO 19 olan seviyesinden 2009 da 0,601 e gerileyerek -%50,4 lük bir düşüş yaşarken, Lanao del Sur-%32,9 luk düşüş ile ARMM içinde dördüncü vilayettir. (Tablo 4) Tablo 4: 1997 ve 2009 yılları arasında vilayetlere göre eğitim endeksi artış oranı (%) KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2012/2013 Philippines, s. 67. Özetle, ARMM insani gelişmişlik göstergeleri açısından 1997 ile 2009 yılları arasında ciddi bir gerileme göstermiştir. Gerek gelir seviyesi ve ortalama yaşam süresi gerekse eğitim gibi alanlarda aynı yıllar içinde Filipinler in kuzey bölgeleri gelişme kaydederken Mindanao Adası ve özelde ARMM zikredilen tüm alanlarda gerileme yaşamıştır. Kuzeyde bulunan Cagayan eyaleti insani gelişme göstergeleri açısından 41. sıradan 12. sıraya ilerlerken ARMM vilayetlerinden Basilan 24. sıradan 62. sıraya gerilemiştir. İnsani gelişme endeksinin en düşük seyrettiği vilayet ise -%38,9 ile Tawi- Tawi olmuştur. Maguindanao, 69. sıradan 78. sıraya gerilerken insani gelişme endeksi -%19,2 olarak kaydedilmiştir (Tablo 5).

37 20 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Tablo 5: 1997 ve 2009 yılları arasında vilayetlere göre insani gelişme endeksi sıralama ve oranları (%) İnsani Gelişme Endeksi Sırası (İGE) Artış Oranı (%) Vilayet İGE (%) Ortalama Yaşam Süresi Endeksi (%) Eğitim Endeksi (%) Gelir Endeksi (%) İnsani Gelişme Endeksi En Çok Büyüyen Vilayetler 3 1 Benguet 46,0 53,0 35,0 18, Cagayan 27,7 55,8 74,1 27, Nueva Vizcaya 22,5 22,5 12,1 0,9 İnsani Gelişme Endeksi En Çok Gerileyen Vilayetler Basilan -17,2 15,9-12,4-19, Maguindanao -19,2 20,1-57,9-13, Tawi-Tawi -38,9 18,7-60,3-45,0 K AYNAK : UNDP, Human Development Report 2012/2013 Philippines, s. 71.

38 GENEL BİLGİLER MORO 21 Kültürel Yaşam Etnik olarak adada yaşayan halkın çoğu İndo-Malay dır. Bugün İndio, Moro ve Filipino olarak tanımlanan gruplar, İspanyol sömürgeciler tarafından bu şekilde isimlendirilmiştir. Moro halkı kökenlerini daha çok İslamlaşmış Malay dünyasına dayandırmakta, İslam medeniyeti ve Ortadoğu dan beslenmektedir. Filipinolar ise Katolik inancı benimsemiş ve kendilerine kültürel model olarak İspanya yı seçmiştir. Siyasi yapılanma modeli ve ikinci dil seçimi açısından ise ABD ye yönelmektedirler. 28 Mindanao Adası ndaki 13 Müslüman kabilede 13 ayrı dil konuşulmaktadır. Çoğunlukla etnik grubun adı ile konuştukları dilin adı aynıdır. Farklı gruplar birbirlerinin dilini anlamazlar ancak birbirlerine yakın olan ve anlaşılan diller de mevcuttur. Bu 13 etnik grubun tamamı İslam dinini benimsemiştir. İslam dinini seçmeleri, bölge halkı için yeni bir sosyal ve politik yapılanma getirmemiş ancak barangay 29 toplumuna İslami bir yön vermiştir. Toplum, sınıfsal olarak üç gruptan meydana gelmektedir. Sultanlar, zengin datular 30 ve bu grubun aileleri en üst sınıfı oluşturmaktadır. Adadaki Müslümanlar, ata 28 Jubair, Bangsamoro: A Nation Under Endless Tyranny, Kuala Lumpur: IQ Marin SDN BHD, 1999, s Barangay kelimesi tarihsel olarak 50 ile 100 arasındaki aile topluluklarını ifade etmek için kullanılan bir terimdir. Ancak Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos zamanında İspanyolca varoş anlamına gelen barrios kelimesi yerine kullanılmıştır. Günümüzde ise, Filipinler de en küçük yerel hükümet biriminde köy, mahalle ve semt kelimeleri için kullanılmaktadır. 30 Eylül 2012 verilerine göre, ARMM de bulunan beş vilayette toplam barangay bulunmaktadır. Lanao del Sur barangay ile başı çekmektedir. NSCB, ARMM-Autonomous Region in Muslim Mindanao, pdf (17 Ağustos 2014). 30 Datular, İslam öncesi dönemde farklı sınıflara bölünmüş olan Moro toplumunda yönetici sınıfı oluşturmaktaydı.

39 22 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi sistemleri olarak gördükleri sultanlık ve datuluk sistemini korumuştur. Değişen zaman ve şartlar her ne kadar sultanlık ve datuluk makamının gücünü kaybetmesine ve Filipinler ulusal devlet sistemiyle bütünleşmesine neden olmuşsa da günümüzde datuluk kurumu hâlâ güçlüdür. Ancak Müslüman halkın bağımsızlığı için savaşan kurtuluş cepheleri, datuluk kurumunu baskıcı Filipinler rejiminin bölgedeki iş birlikçisi olarak görmekte ve devletin çıkarlarına uygun politikalar üretilmesinde bu kurumdan yararlanıldığını düşünmektedir. Bu sebeple datular Moro probleminin bir parçası olarak algılanmaktadır. 31 Sultanlığın ve ona bağlı alt birimlerin en çok geliştiği vilayet Sulu dur. Hiç şüphesiz bu gelişmede Sulu nun yüzyıllardır diğer Müslüman ülkelerle kurduğu siyasi ve ticari bağların etkisi büyüktür. 32 Örneğin, Müslümanların üçüncü büyük grubunu oluşturan ve genellikle Sulu da yaşayan Tausuglar, ticaret kanalıyla çevre ülkelerle iyi ilişkiler geliştirmiş, 12 ve 17. yüzyıllar arası Arap alfabesini kullanmış, teknolojide ilerlemiş, 11 ve 12. yüzyıllarda Çin den metal ve maden teknolojisini öğrenmiş, 16 ve 17. yüzyıllarda top ve silah yapmıştır. 33 Bu bağlar aynı zamanda Sulu nun özellikle Maranao ve Maguindanao kabileleriyle karşılaştırıldığında sosyal mobilizasyona çok daha açık bir sisteme sahip olmasını sağlamıştır. 34 Bölgede kabilelere göre değişiklik arz eden bir kültürel yaşam mevcuttur. Örneğin Yakanlar ataerkil bir toplum 31 Andres, s Andres, s Andres, Understanding the Values of Western Mindanao: Zamboanga, Sulu, Basilan and Tawi-Tawi, s Andres, s. 13.

40 GENEL BİLGİLER MORO 23 yapısına sahiptir. Çoğunlukla bir arada yaşadıkları için, Basilan vilayeti dışında Yakan bulmak zordur. Yakanlar, gündelik hayatta İslami pratiklerin en yaygın yaşandığı topluluktur. Eğitim için çocuklarını devlet okullarına göndermeyip medreseleri tercih ederler. Ay takvimi kullanırlar. 35 Barış ve güvenliği tesis etmek amacı ile kurdukları Agama mahkemeleri vardır. İmam, hatip ve bilal ismini verdikleri dinî liderleri vardır. İmamlar hem zekât toplamak ve namaz kıldırmak gibi dinî görevleri idare ederler hem de hırsızlık, adam öldürme gibi sosyal olaylarda ilk şikâyet mercii olarak görev yaparlar. 36 Hatip ve bilaller ise daha çok köylerde görev yaparlar. Tausug kabilesinde ise kadının ön planda olduğu bir toplum yapısı hâkimdir. Bu grup, ölüleri için yaptığı festival ve törenlerle diğer etnik gruplardan ayrılır. Neredeyse her Müslüman grubun bir camisi vardır ve bu camiler mimari açıdan ilk dönem Osmanlı mimarisini andırırlar. 37 Müslüman halk arasında, devletin kanun ve kuralları yanı sıra örf, âdet, gelenek ve İslam hukuku hâkimdir. 38 Ancak çoğunluğu Hindu ve Malay kökenli olan bazı batıl inanç, pratik ve kuralları da halk arasında yaygındır. Batı Mindanao bölgesi, Filipinler de en düşük okuma yazma oranına sahip olan bölgedir; okuma yazma bilenlerin çoğunluğunu da Hristiyanlar oluşturmaktadır. Merkezi Davao da olan Mindanao Devlet Üniversitesi nin bir kampüsü de Lanao del Sur vilayetinin Maravi şehrindedir Andres, s Andres, s Andres, s Andres, s Andres, s. 32.

41 24 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Moro Kelimesinin Kökeni Moro kelimesinin kökeni, Latince bir kelime olan mauris veya maurus a dayanır. Bu kelime ilk defa, 8. yüzyılda İber Yarımadası na gelerek İspanya ve Portekiz i fetheden Kuzey Afrika Berberileri, özellikle de Fas ve Moritanya halkını ifade etmek için kullanılmıştır. Moro ifadesi, Endülüs Emevi devletini kuran Emevi prenslerini de kapsamakla birlikte, sadece bir grup insana veya milliyete özgü olarak değil coğrafya, ırk ve zaman olgularını aşan şekilde dinî içerikli olarak kullanılmıştır. 40 Moro kelimesi İspanyol sömürgeciler tarafından türetilen ve Batı toplumlarının bütün olumsuz yargılarını diğer toplumlara yansıtan bir kelimedir. 41 İspanyollar 16. yüzyılda Filipinler e geldiklerinde Manila, Mindanao ve Sulu daki insanların yaşantısının Kuzey Afrika halkı ile benzediğini ve bu iki halkın inanç birliği içinde olduğunu düşünmüş, bu nedenle de İslamlaşmış yerlileri Maurus-Mauris diye isimlendirmiştir. Ancak zaman içinde bu kelime bugünkü şekli ile bildiğimiz Moro ya dönüşmüş 42 ve İspanyollar tarafından etnik kökeni farklı olan bütün Müslüman yerli halkı ifade etmek için kullanılmıştır. Öyle ki farklı tarihlere sahip olan Sulu ve Maguindanao sultanlıkları da aynı tarihî süreçten geçmiş gibi yazılmıştır Jubair, s Andres, Understanding the Values of Central Mindanao: Lanao del Norte, Lanao del Sur, Maguindanao, North Cotabato and Sultan Kudarat, s Jubair, s Shinzo Hayase, Mindanao Ethnohistory Beyond Nations: Maguindanao, Sangir and Bagobo Societies in East Maritime Southeast Asia, Manila: Ateneo de Manila University Press, 2007, s. 40.

42 GENEL BİLGİLER MORO 25 Bangsa kelimesi ise Malay kökenli bir kelime olup millet anlamına gelmektedir ve bir başka milleti ifade etmek için ön ek olarak kullanılır. Bugün Moro halkı bu kelimeyi kendi etnik kimliğini Filipinlilerden ayırmak için kullanmakta ve kendilerini Bangsamoro, Moro halkı olarak tanımlamaktadır. 44 Bangsamoro kelimesi resmî olarak ilk defa 1993 yılında Pakistan da düzenlenen 21. İİT Dışişleri Bakanları Toplantısı nda kullanılmıştır. 45 Bu tarihe kadar çıkan kararlarda bölge halkı Güney Filipinler de yaşayan Müslüman topluluklar veya Filipinli Müslümanlar şeklinde ifade ediliyordu. Ayrıca 2001 yılında Moro İslami Kurtuluş Cephesi (MILF) ve Filipinler hükümeti arasında Libya da imzalanmış olan Trablus Anlaşması nda da Bangsamoro kelimesi resmî olarak kabul edilip zikredilmiştir. 46 Filipino Kelimesinin ve Filipin Milliyetçiliğinin Kökenleri Bugün Filipinler de yaşayan yerli halkı ifade etmek için kullanılan Filipino kelimesi, esasen Filipinler de doğan İspanyollara verilen bir isimdi yılında Filipinler in 44 Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Karar No. 38/21-P, Madde 6: Filipinler hükümeti, Bangsamoro halkının tek meşru temsilcisi olan MNLF liderlerini, güney Filipinler de yaşayan Müslümanların sorunlarının adil ve nihai çözümü için Filipinler Cumhuriyeti hükümeti ile İİT himayesinde, her zaman yapıcı diyaloğa hazır olmaları nedeni ile takdir etmelidir. 46 Trablus Anlaşması, Kavramlar ve İlkeler, Madde 1: Tüm Morolular ve Mindanao nun yerli halkı, kendilerini Bangsamoro olarak tanımlama ve bu şekilde kabul edilme hakkına doğuştan sahiptir. Bangsamoro halkını yerliler, Mindanao nun asıl sakinleri, Palawan ve Sulu takımadalarını da kapsayan komşu ada halkı ve bunların karışmış veya saf olan soyları meydana getirir. Yerlilerin eşleri ve eşlerinden olan soyları da Bangsamoro olarak sınıflandırılır. Yerli halkın seçim özgürlüğüne saygı gösterilecektir.

43 26 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi İspanyol valisi Basilio Augustin in ABD ye karşı yardım ve bağlılık arayışı içine girmesiyle birlikte, kelime yerlileri de kapsayacak şekilde kullanılmaya başlandı. Oysa bu tarihten önce yerliler İndios olarak adlandırılmaktaydı. İndios kelimesi ise İspanyollar tarafından aşağılık ırk ve geri zekâlı anlamlarında kullanılıyordu. 47 Filipinler de milliyetçilik 19. yüzyıl sonrasında görülmeye başlanmıştır. Bu tarihten önce Filipinler milleti veya milliyetçiliği gibi kavramlar kullanılmıyordu. Ülkede daha ziyade benzer kültürel özellikleri paylaşan etnik gruplar vardı. İspanyol sömürgeciliği zamanında Filipinli olmak, İspanya Kralı Philip in tebaası olmak anlamına geliyordu. 48 Filipin milliyetçiliğinin gelişmesinde İspanyolların yerli halka uyguladığı etnik ayrımcılığın önemli bir etkisi olmuştur. Bu dönemde uygulanan ayrımcılık politikaları coğrafi açıdan dağınık olan ve farklı dilleri konuşan yerli halk arasında birleştirici rol oynamıştır. Bunun yanı sıra, orta sınıfın gelişmesi, Amerika ve Avrupa da yayılmakta olan liberal ve devrimci düşünce atmosferi de Filipin milliyetçiliğinin ortaya çıkmasında ve gelişmesinde önemli bir etkiye sahiptir Jubair, ss Jubair, s Jubair, s. 13.

44 2. Bölüm TARİHÎ ARKA PLAN

45

46 Mindanao Adası nın tarihi hakkında yazılı yerli kaynaklar yok denecek kadar azdır. Bölgeye dair daha çok sömürgeci devletler tarafından yazılan kaynaklar mevcuttur, ancak bu kaynaklar da tarafsızlık açısından soru işaretleri barındırmaktadır. Maguindanao da Maguindanao Sultanlığı na ve datu kurumuna ait olan Kirim kaynakları, Sulu da ise Sulu Sultanlığı ve datularıyla ilgili Jawi kaynakları bulunmaktadır. Jawi kaynaklarının içinde ayrıca ABD millî arşivlerinden ve meclis kütüphanesinden alınan, Sulu sultanlarının hutbeleri, datu ve yerel liderlerin yazıları yer almaktadır. 50 Bu bölümün hazırlanmasında hem yerel hem de kolonyal kaynaklardan yararlanılarak yazılmış kitaplardan faydalanılmıştır. İslam Öncesi Antropolog Henry O. Beyer in göç teorisine göre Mindanao Adası nda yaşayan Morolular, Hz. İsa nın doğumundan iki yüzyıl önce adaya ulaşmıştı. Bu dönemde yaşayan Morolular, toplumsal olarak üç sınıftan meydana geliyordu: datular, vatandaşlar ve köleler. Datular, sosyal 50 Tan, Filipino Muslim Perceptions of Their History and Culture as seen through Indigenous Sources, Zamboanga City: SKT Publications, 2003, ss. 1-2.

47 30 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi statü olarak en önde gelen yönetici sınıfı temsil ediyordu ve yönetim akrabalık yoluyla bir sonraki nesle geçiyordu. Ancak bu sistem Hindistan daki kast sistemi kadar geçişsiz değildi. Örneğin savaşlarda büyük bir zafer kazanan veya cesaret örneği gösteren sıradan bir vatandaş da datu olabilirdi. Ayrıca, köleler de gerekli parayı ödedikleri takdirde özgürlüklerini satın alabilme hakkına sahipti. Bu dönemde ekonomi temel olarak tarıma dayanıyordu fakat dokumacılık, çanak-çömlekçilik, demircilik ve balıkçılık da gelişmişti. Ticarette takas sistemi kullanılıyordu. İslam öncesinde bölgede yaşayan yerli halk animistti; taşlara, yıldızlara, aya veya başka cansız varlıklara tapıyordu. 51 Ada halkı, sömürgeciler gelmeden önce, devlet kurmada ve bağımsız yönetimde oldukça ileri durumdaydı. 52 İslam ın Gelişi Tarihçiler, İslam ın Filipinler adalarına Arap Ya rımada sı ndan Orta Asya kanalı ile Hindistan, Çin ve Güneydoğu Asya ya uzanan ticaret yolları üzerinden geldiğinde hemfikirdir. İslam ın bölgede yayılışı, bu yollarla gelen Arap tacir ve âlimlerin çalışmalarının ürünü olarak görülebilir yılında, bugün Malezya nın en eski şehirlerinden biri olan Melaka üzerinden Filipinler in Simunul Adası na ulaşan Arap asıllı Mahdum Kerim zamanında pek çok yerlinin İslam ı kabul ettiği anlatılmaktadır. 54 Ülkenin ilk camisi de 51 Jubair, ss Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Jubair, s Tan, A History of the Philippines, Quezon City: The University of the Philippines Press, 1987, s. 42; al-gazel Rasul, Still Chasing the Rainbow, Quezon City: Fedbil Publishing, 1999, s. 25.

48 TARİHÎ ARKA PLAN MORO yılında kendisi tarafından burada inşa edilmiştir. Caminin ilk yapıldığı zamanki bazı bölümleri hâlâ mevcuttur. İslam daha sonra yerli halkla evlenen Müslüman davetçiler ve tacirler aracılığıyla güney Filipinler de yayılmıştır. 55 Komşu ülkelerden gelen arşivler ve yeni yapılan arkeolojik kazılar da bölgeye İslam ın gelişi hakkında oldukça detaylı bilgiler vermektedir. Bu bilgilerden, Güneydoğu Asya nın İslamlaşmasının Malezya ile başladığı anlaşılmaktadır. İslam dini daha sonra Sumatra ve Borneo üzerinden Filipinler e ulaşmıştır. Özellikle Borneolu tacirler Cagayan del Norte de İslam kültürüne ait bazı pratiklerin yayılması anlamında etkili olmuştur. İspanya kolonisi memurlarından Miguel López de Legazpi, 1565 yılında Filipinler e geldiğinde İslam a ait bazı pratiklerin gözlemlenebildiğini söylemiştir. 56 Mindanao Adası nın İslamlaşma sürecinin iki aşaması vardır. Birincisi, İslam dininin halk tabanında hızla yayılması ve gelişmesi, ikincisi ise İslami geleneğin, sultanlıkların da kurulmasıyla sistematik olarak yayılması ve merkezî politik sistemin bir parçası haline gelmesidir. Sultanlıklar döneminde medreselerin kurulması, şeri hükümlerin uygulanması, eski politik, sosyal ve kültürel kurumların, özellikle datuluk kurumunun, yeni sisteme adapte edilmesi gibi uygulamalar, İslam ın ada genelinde yayılmasını ve devletleşmesini oldukça hızlandırmıştır. 57 İslamlaşma ile 55 Andres, s Cesar Abid Majul, Muslims in the Philippines, Quezon City: The University of the Philippines Press, 1999, ss Tan, Filipino Muslim Perceptions of Their History and Culture as seen through Indigenous Sources, ss

49 32 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi birlikte Mindanao Adası politik ve sosyal dönüşümler yaşamıştır ancak ne var ki medeniyet gelişimi bölgede sömürgeciliğin yayılmasından ( ) ciddi biçimde etkilenmiştir. Kaynaklar, Mindanao Adası nda İslam ın ilk ulaştığı yerin Sulu olduğunu söyler. Zira Sulu, Müslüman ülkelerle ticari ilişkiler açısından çok eskiye dayanan bağlara sahiptir. 58 Arap tacirlerin 13. yüzyıl sonunda öncelikle Sulu ya ulaştıkları, buradan da Mindanao ya yayıldıkları anlatılmaktadır. 59 Sulu nun İslamlaşma süreci Malezya nın süreci ile benzerlik göstermektedir. Adaya gelen yabancı Müslüman yerleşimciler, zamanla siyasi girişimlerde bulunmuş ve yerli yöneticilerin Müslüman olmalarını sağlamıştır. Bu sayede toplum İslami kurumlarla tanıştırılmış ve adaya yayılan Müslüman davetçilerin de etkisiyle diğer Müslüman krallıklar ve yönetimlerle iletişim içine girilmiştir yüzyıl başlarında adaya Sumatra dan gelen Müslüman Malayların faaliyetleri de İslamlaşma sürecini hızlandıran faktörler arasındadır. Aynı yüzyılın ortasına gelindiğinde Şerif Haşim Sulu Sultanlığı nı kurmuş, bu sayede İslam dini kıyı bölgelerden Sulu nun dağlık kesimlerine ve içlerine doğru yayılmış, kıyı ağaları da İslam ı benimsemiş ve bölgede İslami eğitim-öğretim kurumsallaşmıştır ve 17. yüzyıllarda gerek Malezya gerekse 58 Andres, s Peter Gowing, Understanding Islam and Muslims in the Philippines, Quezon City: New Day Publishers, 1988, s Majul, s Lingga, Understanding Bangsamoro Independence as a Mode of Self-Determination, University of the Philippines&Association of Mindanao State University Alumni: Forum on Mindanao Peace, Understanding%20Bangsamoro%20Independence.pdf (9 Haziran 2014).

50 TARİHÎ ARKA PLAN MORO 33 komşu Müslüman beyliklerle ticari ilişkiler artmış, siyasi ittifaklar yapılmış ve bu sayede bölgede tehlikesi artan Batı emperyalizmi, Hristiyanlaştırma ve misyonerlik faaliyetleri karşısında Sulu da İslam ın korunması kolaylaşmıştır. 62 İslam dini daha sonra Sulu dan Maguindanao ya ve Davao ya yayılmıştır. 16. yüzyılda Maguindanao da Şerif Muhammed Kabungsuwan tarafından Maguindanao Sultanlığı kurulmuş, sonrasında da siyasi ittifaklar ve evlilikler yoluyla İslam dini bu bölgelerde yayılma göstermiştir. 16. yüzyılda Filipinler genel olarak küçük ölçekli aşiretlerden oluşan bir toplumdu. Barangay adı verilen ve 50 ila 100 haneden oluşan doğal yerleşkeler bu bölgedeki en ileri sosyal örgütlenme modelleriydi. Ancak İslami etkinin yayıldığı Sulu Adaları, Mindanao ve bugünkü Manila nın bir kısmında, daha gelişmiş yerleşkeler oluşmuş ve idarecileri de İslam dinini kabul etmişti. 63 Bangsamoro halkı adadaki en baskın ve en gelişmiş gruptu. Ekonomik açıdan hem yerel hem de uluslararası ticareti yönetiyor ve dönemin ileri teknolojisini ellerinde bulunduruyorlardı. Politik olarak ise feodal denebilecek yapıda, merkezî ve organize olmuş bir yönetime sahiplerdi yılında sultanlık kurumu politik bir sistem olarak varlığını sürdürüyordu. 64 Mindanao Adası nda yukarıdaki bölümde de bahsedildiği gibi, sömürgecilerden önce, politik bir sistem olarak varlığını devam ettiren iki sultanlık vardı. Bunlardan ilki olan 62 Majul, ss Hayase, s Jamail A. Kamlian, Bangsamoro Society and Culture: A Book of Readings on Peace and Development in Southern Philippines, Iligan: Iligan Center for Peace Education and Research, 1999, s. 10.

51 34 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Sulu Sultanlığı 1450 yılında Sultan Şerif Haşim tarafından kurulmuş ve bugünkü Sulu, Tawi-Tawi, Sabah, Malezya, Basilan, Palawan, Sambowangan, Zamboanga ve Zamboanga del Norte nin batı kısımlarını hâkimiyeti altına almıştı. Sultanlığın merkezi ise Sulu ydu. 65 Tarsilaya 66 göre Sulu sultanları kronolojisi aşağıdaki gibidir; 67 Sultan Şerif Haşim ( ) (Hutbelerde Ebubekir olarak da yazılmıştır.) Sultan Kemaleddin (1480) Sultan Emiru l-umara Maharaja Upu (Bazı kaynaklarda Sultan Şerif Haşim in torunu olarak geçer ancak hutbelerde böyle bir şeye rastlanmaz.) Sultan Muizzu l-mutawaddi Maharaja (Sulu kaynaklarına göre Sultan Kemaleddin den sonra tahta geçmiştir.) Sultan Nasiruddin Digunung Sultan Muhammedu l-halim Pangiran (1578) Sultan Batara Şah Tengah ( ) Sultan Mawallil Wasit Bungsu Sultan Nasiruddin II (1640) Sultan Salahuddin Karamat ( ) 65 Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Tarsila kelimesinin köken olarak Arapça silsile kelimesinden geldiği söylenir. Güneydoğu Asya Müslümanlarının kullandığı tarsila kelimesi yazılı soy kayıtları anlamına gelir ve özellikle sultanların soy sırasını belirtmek için kullanılmıştır. Mindanao toplumunda tarsila kültürel anlamının yanı sıra dinî bir anlam da içerir; sultan ve datuların soylarının Hz. Muhammed e dayandığına inanılır. Tarsila ilahiler, şarkılar ve zikirler yoluyla sözlü olarak nesilden nesile aktarılır. Datu Mussolini Sinsuat Lidasan, Tarsila, Maratabat and Sabah: Chain, Honor and Common Humanity, (22 Ocak 2014). 67 Tan, s. 16.

52 TARİHÎ ARKA PLAN MORO 35 Sultan Shahabud Din ( ) Sultan Mustafa Shafiud Din ( ) Sultan Badaruddin I ( ) Sultan Nasaruddin ( ) Sultan Alimuddin I ( ) Sultan Muhammed Israil ( ) Sultan Alimuddin II ( ) Sultan Sharapuddin ( ) Sultan Alimuddin III ( ) Sultan Shakirullah ( ) Sultan Cemalul-Kiram I ( ) Sultan Pulalun ( ) Sultan Lamalu l-alam ( ) Sultan Bedrettin II ( ) Sultan Amiru l-kiram ( ) Sultan Harun er-reşit ( ) Sultan Aliuddin ( ) İkinci sultanlık ise 17. yüzyılın ikinci yarısında Sultan Şerif Muhammed Kabungsuwan tarafından kurulan Maguindanao Sultanlığı dır. Sultanlık yılları arasında, özellikle son 20 yılında, en ihtişamlı günlerini yaşamıştır. Bugünkü Şerif Kabungsuwan bölgesi, Maguindanao bölgesinin bir kısmı, Sultan Kudarat, Güney Cotabato, Sarangani bölgelerinin sahil kısmı, Lanao, Davao del Sur, Davao Oriental bölgelerinin bazı kısımları ile Zamboanga del Sur bölgesinin doğu kısımları sultanlığın hâkimiyeti altına girmiştir Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s. 3.

53 36 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Maguindanao sultanlarının sıralaması aşağıdaki şekilde nakledilmiştir: 69 Şerif Muhammed Kabungsuwan ( ) (Kay naklarda babası Şerif Ali Zeynül Abidin in bir Arap, annesinin ise Johor kraliyet ailesine mensup olduğu ve Mindanao kıyılarına 1515 te geldiği geçmektedir.) Şerif Maka-alang ( ) Datu B angkaya ( ) Datu Dimansankay ( ) Datu Gugu Sarikula ( ) Kapitan Laut Buisan ( ) Sultan Dipatuan Kudarat ( ) Sultan Dundang Tidulay ( ) Sultan Sa Barahaman ( ) Sultan Kahar ud-din ( ) Sultan Muhammed Cafer Sadık Manamir ( ) Sultan Dipatuan Anwar Sultan Muhammed Tahir ud-din Kamza ( ) Sultan Pakir Maulana Muhammed Kayruddin Malinug ( ) Sultan Pakaruddin ( ) Sultan Muhammed Kibad Sahriyal ( ) Sultan Kawasa Anwaruddin Sultan Kudarat Allah Jamlulalam Untung ( ) 69 Tan, s. 37.

54 TARİHÎ ARKA PLAN MORO 37 Sultan Muhammed Makakwa ( ) Sultan Muhammed Celaleddin Pablu ( ) Sultan Mangigin ( ) Her iki sultanlığın da kendi bayrakları vardı. Sultan yönetimin en başında olan kişiydi ve onu sırasıyla rajahmuda prens, yönetici bürokratlar, agama mahkemelerinin başı olan kadılar, deniz kaptan-ı deryası ve yaşlılar heyeti Ruma Bichara ve Bichara Atas izliyordu. 70 Sulu Sultanlığı nın Paluwaran, Maguindanao Sultanlığı nın Luwaran isimli kanunları vardı. Luwaran kanunları Arap kaynaklardan seçilmiş ve Maguindanao dili ile yazılmıştı. Ayrıca Kur an-ı Kerim den ve halkın gelenek ve örflerinden de öğeler barındırıyordu. 71 Hiç şüphesiz, İslam ın gelişi ve yayılışı Mindanao Adası nda yaşayan halkın dinî topluluk bilincinin gelişmesinde etkili olmuştur. Bunun yanı sıra İslam dini, Mindanao halkının yeni yazım teknikleri öğrenerek yeni hukuk kuralları oluşturmasında, siyasi kurumlar 70 Jubair, s Luwaran, 85 maddeden ve yaralamalarla ilgili cezaları da belirleyen 20 özel nottan meydana geliyordu. Genellikle mülkiyet, beşerî ilişkiler ve kölelikle ilgili suç ve ceza kanunlarını içeriyordu. Toplumun o dönemdeki kültür kodlarının daha iyi anlaşılması açısından, var olan kanunlardan bazıları aşağı da zikredilmiştir. Mülkiyet Hakkı-Madde 1: İki insan belli bir mülkiyetin sahipliğinde anlaşmazlığa düşerse mülkün gerçek sahibi olduğunu iddia eden kimse buna dair yemin eder. Eğer her ikisi de mülkün sahibi olduklarını iddia ediyorsa ikisi de yemin eder. İkisinin yemin etmesi durumunda mülkiyet eşit iki parçaya bölünür. Birinin yemin etmesi durumunda, mülk yemin eden kişiye verilir. Sözlü Hakaret-Madde 13: Eğer bir kimse diğer bir kimseye sözlü olarak hakaret ederse bir köle azat etmekle veya buna eş değer bir ceza öder. Kanıt-Madde 18: Eğer sunulan kanıtların ve edilen şahitliklerin doğruluğu hakkında bir şüphe mevcutsa bu şüpheler yemin ile tasdik edilmelidir. Miras-Madde 80 ve 85: Bir babanın ve annenin tek oğlu bütün mirası alır. Baba, oğul, karı ve koca başka varisler tarafından mirastan men edilemez; Tan, ss

55 38 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi geliştirmesinde ve hayata karşı daha etik bir anlayış benimsemesinde etkin rol oynamıştır. Ancak en önemlisi, İslam ın getirmiş olduğu topluluk bilinci ve kurumsallaşma, Mindanao Adası nı yüzyıllar süren Batı emperyalizminden ve etkilerinden korumuştur. 72 Özetle İspanyollar gelmeden önce tüm Mindanao Adası na iki Bangsamoro ulusal devleti, küçük ölçekli sultanlıklar ve ittifaklar hâkimdi. Bu yönetimlerin kendilerine ait deniz kuvvetleri ve orduları vardı. Ada Müslümanları, bir milleti meydana getiren halk, toprak parçası, yönetim ve bağımsızlık gibi unsurlara sahipti. 73 Ayrıca, Çin dâhil olmak üzere bölgedeki pek çok devletle diplomatik ve ticari ilişkiler sürdürüyorlardı. Günümüzde ise Bangsamoro halkı, sömürgeci devletlerin yönetimleri ve Filipinler Cumhuriyeti nin göç politikaları sonucunda, birbirinden kopuk ve bazı belediyelere hapsolmuş durumdadır. 74 İspanyolların Gelişi ve İspanya-Moro Savaşları ( ) İspanyolların Moro olarak isimlendirdikleri ilk yerliler, bilinenin aksine, Mindanao ve Sulu bölgelerinin İslamlaştırılan yerlileri değil, Manila ve çevresinde yaşayan Müslümanlardır. Bir başka deyişle İspanyollar ile ilk savaş Mindanao ve Sulu topraklarında değil, bugün Metro Manila olarak bilinen bölgede gerçekleşmiştir Majul, s Kamlian, s Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Jubair, s. 37.

56 TARİHÎ ARKA PLAN MORO 39 İspanyollar, Filipinler e 16. yüzyılda gelmiş ve 1570 yılında Manila da yönetimi ele geçirmiştir. 76 Daha sonra ise bölgedeki politik ve ticari nüfuzlarını artırmak amacıyla Mindanao Adası nda koloni kurma; Sulu, Maguindanao ve Buayan yöneticilerinin bölgedeki nüfuzunu kırma ve Müslüman vaizleri engelleyerek Hristiyan misyonerlere geçit verme gibi faaliyetlere girişmişlerdir. Bu nedenle Bangsamoro halkının bağımsızlık savaşının 1972 de değil, 1565 yılında İspanyol sömürgecilerin bölgeye girmesinin akabinde başladığı söylenebilir. Nitekim bir önceki bölümde de ifade edildiği gibi, İspanyol sömürgecilerin bölgeye girişinden önce, Mindanao Adası nda yaşayan Müslüman halk iki büyük sultanlığa ve irili ufaklı pek çok siyasi örgütlenmeye sahipti. 77 İspanyol sömürgeciliği Kuzey Filipinler de, Müslümanlığı seçen Moro halkı ile Hristiyanlaştırılan yerli halk arasında sistemli şekilde kin ve nefret inşa etmek suretiyle başarıya ulaşmıştır. 78 Daha sonra Mindanao Adası na gelen İspanyollar, Müslüman halka karşı haçlı savaşı başlatmış 79 ve bu esnada Hristiyanlaşan yerliler, diğer bir ifade ile İndios lar, Bangsamoro halkına karşı İspanyolların başlattığı askerî mücadelede 76 Tan, A History of the Philippines, s Peter Kreuzer, Rainer Werning, Voices from Moro Land: Perspective from Stakeholders and Observers on the Conflict in the Southern Philippines, Selangor: Strategic Information and Research Development Centre, 2007, ss Ayrıca İspanyol işgali sırasında İngiltere de bölgede hâkimiyet kurma girişiminde bulunmuştur. Ocak 1762 de İngiliz askerî birlikleri Manila da İspanyollarla karşı karşıya gelmiş ancak hâkimiyet sağlayamayan İngilizler Nisan 1764 te bölgeden çekilmiştir. British Invasion of Manila, 78 Kamlian, s Mark Turner, R. J. May, Lulu Respall Turner, Mindanao: Land of Unfulfilled Promise, Quezon City: New Day Publishers, 1992, s. 125.

57 40 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi onlara destek olmuştur. 80 Bangsamoro halkı siyasi ve ekonomik açıdan en güçlü oldukları dönemde başlayan İspanyol saldırılarına karşı 330 yıl boyunca mücadele etmiştir. İspanyol sömürge yönetimi süresince Müslümanlar Filipinler in bir parçası olarak görülmemiş ve bulundukları yer ayrı bir bölge olarak yönetilmiştir. Bölge Müslümanları da kendi sultanlıklarını Filipinler den bağımsız düşünmüştür. 81 Bu nedenle özgürlüklerini korumak için yüzyıllarca mücadele etmiş ve İspanyol işgaline teslim olmamışlardır. Öyle ki, İspanya-Moro savaşları pek çok tarihçi tarafından dünya tarihinde sömürüye karşı en uzun süreli direniş olarak kabul edilmiştir. 82 Bu dönem, Müslüman halk arasında Moro topluluğu kavramının gelişmesine neden olmuştur. İspanya işgali 1898 de sona ermiş ve yönetim ABD nin eline geçmiştir. Bundan sonra Mindanao Adası nın ve Müslüman ada halkının kaderini ABD li sömürgeciler belirleyecektir. 80 Hayase, ss Rasul, s İspanyol denizci Miguel López de Legazpi nin Cebu ya gelmesi ve 1571 yılında Manila da Rajah Süleyman idaresindeki Müslüman yerleşimini ele geçirmesiyle başlayan Moro-İspanya savaşları, 330 yıl boyunca çok aşamalı olarak devam etmiştir. Kısa zamanda Brunei, Luzon ve Visayas ı ele geçiren İspanyol orduları, 1578 den itibaren Mindanao ve Sulu ya askerî birlikler göndermiştir. Maguindanao, Cotabato, Tampakan ve Sulu ya gönderilen birlikler kuvvetli direnişlerle karşılaşmışlar ve geri çekilmişlerdir. Savaşın ilerleyen safhalarında Moro Müslümanları saldırıya geçmiş, Merkez Visayas başta olmak üzere Dapitan, Leyte ve Bohol da İspanyolları yenilgiye uğratmıştır. Zamboanga ve Maguindanao Sultanlığı nın başkenti olan Jolo ve Lamitan pek çok kere İspanyollar tarafından ele geçirilmiş ancak kısa sürede tekrar Müslümanların kontrolüne girmiştir. İspanyol kuvvetleri 1850 lerde Maguindanao Sultanlığı nı dağıtmış olsa da başta Iranun ve Maranao etnik grupları olmak üzere pek çok grup, İspanyollarla savaşa ayrı ayrı devam etmiştir. Özetle, 330 yıl süren savaşların sonunda İspanyol sömürgeciler Moro topraklarında sadece birkaç askerî garnizon kurabilmiş ancak genel olarak bölge üzerinde hiçbir hâkimiyet sağlayamamıştır. Hannbal Bara, The History of the Muslim in the Philippines, National Commission for Culture and the Arts, (17 Ağustos 2014).

58 TARİHÎ ARKA PLAN MORO Paris Anlaşması ve Amerikan İşgali İspanya nın Amerika karşısında aldığı yenilgi, Filipinler adalarının 1898 yılında Amerikan yönetimine devredilmesi ile sonuçlandı. İspanyollar zamanında sosyal, siyasi ve ekonomik açıdan kontrol altına alınamayan ve üzerinde hiçbir hükümetin kurulamadığı Mindanao Adası Amerikalılara devredildi. Bu, haksız ve hukuksuz bir uygulama olmasının ötesinde ironikti de çünkü İspanyollar hiçbir zaman Mindanao Adası topraklarında ve bölge Müslümanları üzerinde söz sahibi olamamıştı. 83 Morolular ise, topraklarını İspanya sömürgesinden kurtarma ve bağımsızlıklarını ilan etmede Amerikalıların kendilerine yardım edeceği inancını taşıyordu. Çünkü Amerikalılar Moro yöneticilerine onları modern hükümet ve yönetim sanatı açısından eğiteceklerini ve bu yolla modern medeniyetin imkânlarını kendilerine sunacaklarını vadetmişti. 84 Ancak beklenenin aksine, ABD yönetimi, İspanyollardan devraldığı mirası koruyarak Güney Filipinler halkı arasına sokulan kin ve nefret politikalarını sürdürme yanlısı olmuş, ayrıca İspanyollardan farklı olarak büyük arazi sahipleri ve uluslararası şirketler kanalıyla Bangsamoro ekonomisini kontrol etmenin ve bölgede tekel kazanmanın yollarını aramıştır Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Mohammed Musib M. Buat, The Right of Self-Determination: Impact and Implications on the Mindanao Peace Process, Institute of Bangsamoro Studies, No , 2007, s Kamlian, s. 18.

59 42 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Bilindiği üzere, ABD 20. yüzyılın başlarında siyasi, askerî, ekonomik ve teknolojik olarak dünyanın diğer devletlerine kıyasla daha ileri konumdaydı. ABD nin hammadde rezervleri açısından oldukça zengin olan Filipinler ülkesini kendi endüstriyel üretimine kaynak yapma ve bu sayede Asya pazarına açılma arzusu, Filipinler in önemini arttırmıştı. ABD hükümeti, ekonomik kalkınma ve eğitim planları da dâhil olmak üzere, arazi mülkiyeti, tapu-kadastro, tarım gibi alanlarda kendi çıkarlarını destekleyecek sistemler geliştirmeye çabalıyordu. İspanyolların bölgenin yönetimini ABD ye devrettiği dönemde, Güney Filipinler nüfusunun civarında olduğu, bu rakamın toplam Filipinler nüfusunun %4 üne tekabül ettiği ve bu nüfusun mevcut toprakların 1/3 ünü elinde bulundurduğu kaynaklarda geçmektedir. 86 Fakat ABD yönetiminin 1912 yılında başlattığı iskân politikası ile Bangsamoro ve Lumad halkları, anayurdun çoğunu Hristiyan Filipinolara ve ABD nin ticari şirketlerine bırakmaya zorlanmış, kendilerine ise verimsiz topraklar verilerek ekonomik kalkınmanın ve tarımın neredeyse imkânsız olduğu çevre bölgelere itilmişlerdir yılları arasında Morolu katledilmiştir. Amerikan yönetiminin bölgede uyguladığı burs programları ve Filipinli öğrencilerin eğitim için Amerika ya gönderilmeleri, Amerikan sisteminin ve sömürgeci zihniyetinin Filipinler de hızla yayılmasının en önemli etkenlerinden biridir. Sağlanan burslarla dönemin Moro elitlerinin çocukları ABD ye gönderilmiş, bu yolla Amerikan merkezli liderler yetiştirilmek istenmiştir. Bu 86 Hayase, s Kamlian, s. 15.

60 TARİHÎ ARKA PLAN MORO 43 şekilde kendisine karşı olan direnişi yumuşatmayı hedefleyen ABD yönetimi, bunda kısmen başarı sağlamıştır. 88 Ayrıca, bölgedeki devlet okullarının sayısı arttırılmış ve eğitim-öğretim zorunlu hale getirilmiştir. Sonuç olarak gerek bu okullarda gerekse Amerikan okullarında eğitim alan öğrenciler, Amerikan değerler sistemini benimsemiş bireyler olarak yetişmiştir. 89 ABD sömürge yönetiminin bölge üzerindeki en yıkıcı etkisi, Bangsamoro halkının marjinalleştirilmesi ve bağımsızlık hakkının elinden alınması olmuştur. Bilinçli olarak uygulanan politikalar sebebiyle Bangsamoro halkı anayurtlarının büyük kısmını ve ekonomik kaynaklarının kontrolünü, dolayısıyla kendi kendini yönetme hakkını kaybetmiştir. Mindanao bölgesi, Amerikalıların güneydeki istilalarını tamamladığı 1913 yılına kadar %98 oranında Müslüman olarak kalmıştır. 90 İspanyollar zamanında olduğu gibi, Amerikan işgali sırasında da Filipinler den ayrı olarak yönetilen Mindanao bölgesi, daha sonra Amerikan yönetimi tarafından kendi desteği ile kurulan Filipinler Cumhuriyeti ne entegre edilmiştir Kiram-Bates Anlaşması Kiram-Bates Anlaşması, 20 Ağustos 1899 yılında, ABD yi temsilen General John Bates ve Sulu Sultanlığı nı temsilen Sultan II. Cemal Kiram arasında imzalanmıştır. Sulu sultanı, bu anlaşmanın adayı güvenlik açısından 88 Kamlian, s Jubair, s Aijaz Ahmad, Class and Colony in Mindanao, Rebels, Warlords and Ulama: A Reader on Muslim Separatism and the War in Southern Philippines, (ed. Kristina Gaerlan, Mara Stankovitch), Quezon City: Institute for Popular Democracy, 2000, s Kamlian, s. 18.

61 44 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi garantiye alacağını ve Amerikalı sömürgecilerden koruyacağını düşünmüştü. Ne var ki Amerikan yönetimi bu anlaşma sayesinde bölgedeki ABD varlığını onaylatmış, dolaysız bir yönetim kurarak Mindanao Adası nı tamamen hâkimiyeti altına almıştır. 92 Bangsamoro halkını bölgede etkisiz bırakma amacı güden anlaşma, aynı zamanda adanın özerkliğini ve Müslüman halkın dinî özgürlüklerini güvence altına almıştır. Ancak İngilizce ve yerli halkın dilinde olmak üzere iki ayrı metin olarak hazırlanan bu anlaşma, zaman içinde değişime uğratılmış ve Mindanao Adası anlaşmadan bir süre sonra doğrudan ABD yönetimi altına girmiştir. Örneğin, anlaşmanın İngilizce metninde tüm Jolo bölgesi üzerinde Amerikan hâkimiyeti ilan edilmiş ve tanınmış iken, yerli halkın dilinde hazırlanan anlaşma metninde aynı madde, Sulu Adası nın korunması, politik ve ekonomik açıdan desteklenmesi Amerikan yönetiminin elindedir. şeklinde yazılmıştır. Dolayısıyla yerli dilde hazırlanan metin hiçbir şekilde Amerikan hâkimiyetinin tanınmasıyla ilgili bir madde içermemektedir. 93 Anlaşma 2 Mart 1904 tarihinde Amerikan yönetimi tarafından tek taraflı olacak şekilde iptal edilmiştir Kiram-Carpenter Anlaşması 1913 yılında askerî yönetim altında olan Mindanao bölgesi, daha sonra Mindanao ve Sulu bölgesi olmak üzere ikiye ayrılarak sivil yönetime geçirilmişti. Bunun nedeni, bölgeyi kuzeyde bulunan Luzon ve Visayas adalarının 92 Hayase, s Jubair, ss

62 TARİHÎ ARKA PLAN MORO 45 içinde olduğu politik sisteme yavaş yavaş dâhil ederek daha sonradan kurulması planlanan Filipinler ulusal devletine eklemekti. Bu çerçevede, Kiram-Carpenter Anlaşması sultanın bütün yetkilerini elinden alarak bu yönetime geçiş sağlamayı hedefliyordu. Sulu Sultanı Kiram ve Amerikan yönetimi temsilcisi Frank Carpenter arasında imzalanan anlaşma ile sultan, bölgedeki Amerikan varlığını kabul etmeye ve dinî liderlik vasfı dışındaki bütün siyasi unvanlarından feragat etmeye zorlanmıştır. 94 Bağımsız Filipinler Cumhuriyeti ne Geçiş ABD, 4 Temmuz 1946 tarihinde, Filipinler devletine bağımsızlık vermiştir. Bu tarihe kadar, Filipino ve Bangsamoro elitleri arasından seçtiği liderleri kendi taraftarları olarak yetiştirmiş ve böylece bölgede kendi çıkarları doğrultusunda politikalar uygulayacak bir yönetici kesim oluşturmuştur. Aynı zamanda, Filipinli ve Mindanaolu yönetici elit ile iş birliği yaparak Bangsamoro halkının bağımsızlık ve egemenlik iddialarını reddetmiş ve 500 yıldır bağımsızlığını koruyan, İspanya nın sömürge yönetimi zamanında dahi ele geçirilemeyen Mindanao ve Sulu bölgesini Filipinler devletine bağlamıştır. Bangsamoro liderlerinden pek çoğu bu karara muhalefet ederek Mindanao nun Filipinler devletine katılamayacağını belirtse de bölgenin Filipinler devletine entegrasyonu bölge halkına sorulmaksızın 94 Hayase, s. 149.

63 46 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi zorla uygulanmıştır. 95 Böylece, 1946 yılından itibaren Bangsamoro halkı Filipinler devleti içerisinde azınlık millet olarak yaşamaya başlamıştır. Esasen, Mindanao ve Sulu adaları 1920 yılından itibaren Filipinlilerce yönetilmeye başlanmış ve başta Sulu olmak üzere Cotabato ve Lanao bölgelerindeki Amerikalı yöneticiler, Filipinli yöneticilerle yer değiştirmiştir. Bu durum, çok kısa zaman içinde Mindanao bölgesinde devlet yönetiminin Filipinlileşmesine, diğer bir deyişle Hristiyanlaşmasına sebep olmuştur. 96 Daha sonra, ABD, Filipinler adalarına bağımsızlık verme kararı alınca, güneyde yaşayan Müslüman halk Mindanao bölgesine de bağımsızlık verilmesini teklif etmiş ve Filipinler devletinin bir parçası olmayı şiddetle reddetmiştir. Öyle ki, 9 Haziran 1921 tarihinde Sulu Adası Müslümanları bir araya gelerek Amerikan yönetimine bir dilekçe sunmuş ve bölgenin Filipinler devletine verilmesindense Amerikan kolonisi olarak kalmasını tercih ettiklerini beyan etmişlerdir Şubat 1924 te ise Zamboanga da bir araya gelen Bangsamoro liderleri -Amerika sahip olduğu kolonileri elinden çıkarmaya başladığında kendi bölgelerine de bağımsızlık verilmesi beklentisi ile- Mindanao ve Sulu adaları ve Palawan Adası ABD nin örgütsüz bölgeleri olsun önerisinde bulunmuşlardır yılında, Filipinler 95 Kamlian, s Jubair, s Haziran 1921 tarihinde 57 Moro datusu ve Sulu lideri tarafından ABD Başkanı Warren Harding e gönderilen dilekçede, Sulu Müslümanlarının ABD yönetiminin bir parçası olarak kalmayı Filipinler devletinin yönetimi altına girmeye tercih ettikleri bildirilmiş, ancak bu dilekçe bütünüyle görmezden gelinmiştir, bk. chrispforr.net/row3/americans/pdf/chapter13.pdf (24 Ocak 2014). 98 Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s. 4.

64 TARİHÎ ARKA PLAN MORO 47 eyalet sisteminin kurulmasının ve sultan ve datuların yönetime ilişkin bütün haklarının feshedilmesinin ardından, Lanao da toplanan yüzden fazla Bangsamoro lideri, Dansalan Beyanı olarak bilinen bir bildiriyle bölgenin Filipinler devletine eklenemeyeceğini belirtmiştir. 99 Lanao da bir araya gelen liderler ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt e, Biz eğitimli ve güçlü hale gelene kadar Amerikan halkı bizi bırakmamalıdır; çünkü bizler şu anda annesi tarafından bırakıldığında acımasız bir aslanın bir çırpıda yeyip yutacağı buzağı gibiyiz. şeklinde bir dilekçe yazarak kendileri için ayrı bir statü istemişlerdir. Ancak eyalet sistemine geçiş sonucunda hükümet kurumları üzerindeki kontrolünü artıran Hristiyan Filipinolar, Mindanao Adası nın Filipinler devletinden ayrılması veya özerklik kazanması fikrini reddetmiştir. Özetle, Mindanao bölgesinin Filipinler e verilmemesi için hazırlanan Sulu dilekçesi ve Zamboanga ve Dansalan beyanları ABD tarafından hiçbir şekilde dikkate alınmamıştır. 100 Filipinler Cumhuriyeti ise bağımsız bir devlet olmasına rağmen bölgedeki Amerikan çıkarlarını korumaya devam etmiş ve kuruluşundan bu yana Bangsamoro halkının etnik farklılıklarını göz ardı ederek onları çoğunluğun politik hayatına entegre etmeye çalışmıştır Bizler Filipinler devleti sınırları içine dâhil edilmek istemiyoruz, çünkü bu iki halk arasında anlaşmazlık vardır ve bu halkların birlikte barış içinde yaşamaları imkânsızdır. Bizim topraklarımız, Moro halkı dışında kimseye verilmemelidir. Kamlian, s Julkipli Wadi, Multiple Colonialism in Moroland, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, (ed. Bobby M. Tuazon), Quezon City: Center for People Empowerment in Governance (CenPEG), 2008, s Jubair, s. 123.

65

66 3. Bölüm BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ VE BANGSAMORO MİLLÎ KİMLİĞİNİN ORTAYA ÇIKIŞI

67

68 Bangsamoro halkı, kendi kararları sorulmaksızın, topraklarının önce Amerikan sömürge yönetimine sonra da bağımsız Filipinler Cumhuriyeti ne dâhil edilmesinden bu yana, bağımsızlıkları için mücadele etmektedir. Mindanao Adası nın ve Moro halkının bağımsızlığı için verilen bu mücadele, tarihsel süreci içerisinde farklı biçimlerde kendini ortaya koymuştur. Kamlon, Jikiri ve Tawan-Tawan gibi bireysel kimliklerin bağımsızlık haklarının gasp edilmesine karşı başlattığı silahlı direniş hareketlerini, Filipinler devleti kurulduktan sonra, mevcut siyasi sistemi kullanarak bağımsızlık taleplerini dile getirme ve haklarını siyasi kanallarla geri kazanma çabaları izlemiştir yılında meclis üyesi Ombra Amilbangsa nın dördüncü meclis oturumunun dördüncü seansında, 5682 no.lu kanununu önererek Sulu nun bağımsızlık hakkının tanınması için talepte bulunması, siyasi mücadelenin somut bir örneğidir. Ancak mecliste çok az Müslüman vekil bulunduğundan, beklenildiği üzere, bu öneri dikkate alınmamış, sadece bir kanun tasarısı olarak meclis arşivlerindeki yerini almıştır Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s. 9.

69 52 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Filipinler in ilk siyasi partisi 1900 yılında kurulan Partido Nacional Progresista dır. Bu parti Filipinler in ABD nin bir eyaleti olarak varlığını devam ettirmesi gerektiği fikrini savunmuştur. 12 Mart 1907 de kurulan Partido Nacionalista ise Filipinler in bağımsızlığı için mücadele etmiştir ve 1933 yıllarında Quezon ve Osmena kamplarına bölünen milliyetçiler, 1946 yılına kadar siyasi hayatı domine etmiştir yılında milliyetçilerden ayrılan liberaller Liberal Parti yi kurmuş ve ABD nin desteği ile 1946 seçimlerini kazanmıştır yılları arasında toplam 16 genel ve yerel seçim yapılmış ve Liberal Parti 1946, 1949 ve 1961 seçimlerini kazanmıştır. Milliyetçi Parti ise 1953, 1957, 1965 ve 1969 seçimlerini kazanmıştır. Bu döneme iki parti arasındaki siyasi mücadele damgasını vurmuştur. Ne var ki, bu iki parti de kadro partisi olmanın ötesine geçememiş, seçim zamanları dışında halk desteği aramamış ve elitist olarak kalmıştır. Her iki parti de Moro sorunu karşısında oldukça devletçi bir yaklaşım sergilemiş ve bu nedenle devlet eliyle Moro ya yerleştirilen Hristiyanlar ve bölge Müslümanları arasında yaşanan gerilimler, yılları arasında artış göstermiştir. Başkan Marcos un anayasayı feshetmesine kadar devam eden süreç, hiçbir siyasi temsil imkânı olmayan Moro halkının topyekûn isyanı ile sonuçlanmıştır. 103 Nitekim Filipinler devletinin bağımsızlığını kazandığı 1946 yılından 1972 yılına kadar, Moro halkı tarafından hükümete karşı organize bir mücadele söz konusu olmamış, Morolu Müslümanlar siyasi arayışlarına devam etmiştir. Ancak Filipinler ulusal 103 Teehankee Julio, Electoral Politics in the Philippines, Electoral Politics in Southeast and East Asia, (ed. Aurel Croissant, Gabriele Bruns&Marei John), Singapore: Friedrich-Ebert Foundation, 2002, ss

70 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 53 devlet sistemi içerisinde siyasal yollardan bağımsızlık arayışlarında bulunmanın sonuç vermeyeceğinin anlaşılmasıyla birlikte, bağımsızlık arayışları siyasi çerçevenin dışına çıkarak yön değiştirmiştir. İspanyol sömürge döneminden bu yana bağımsızlık fikri canlı olan Moro halkının siyasi arayışları terk ederek daha aktif biçimde eyleme yönelişinde, 5 Haziran 1967 de yaşanan Arap-İsrail Savaşı nın, 1968 de Endonezya da gerçekleşen kanlı darbe girişiminin ve aynı dönemde Endonezya ve Malezya da yükselen öğrenci hareketlerinin etkisi büyüktür. Ayrıca Filipinler de 1968 de yaşanan Cabide Katliamı, yılları arasında etkili olan İlaga Hareketi, de Mindanao daki Müslümanların maruz kaldığı seri katliamlar ve 1972 yılında ilan edilen sıkıyönetim, yerel anlamda bağımsızlık hareketlerinin oluşumunu hızlandırmıştır. Bir başka ifadeyle Mindanao da yaşayan Müslüman halkı hedef alan saldırılar, etnik temizlik ve katliamlar, Moro halkının silahlı eylem kararı almasına ve mahrum edildikleri haklar uğruna ayaklanmasına sebep olmuştur. Bu bölümde Moro halkının bağımsızlık hareketleri incelenmeden önce, bu hareketlerin oluşumuna etki etmiş olaylara genel hatları ile değinilecektir. Cabide Katliamı Cabide Katliamı olarak tarihe geçen olay, Marcos zamanında yaşanmıştır. Çoğunluğu Müslüman olan ve Marcos yönetimi tarafından Sabah bölgesini ele geçirmek için özel olarak ve gizlice eğitilen 180 kişi, kendilerine verilen saldırı emrini reddetmiş ve bunun üzerine 18 Mart 1968 tarihinde topluca öldürülmüştür. Eğitim

71 54 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi alanlardan sadece Müslüman olan Jibin Arola, gizli eğitimlerin yapıldığı Corregidor Adası ndaki katliamdan sağ kurtulmuştur. İlaga Hareketi İlaga Hareketi, bölgedeki bağımsızlık hareketlerinin anlaşılması açısından üzerinde durulması gereken en önemli oluşumdur. Kuzeyde bulunan Luzon ve Visayas adalarından sömürgeci devletlerin politikaları ile Mindanao bölgesine göç ettirilen Hristiyan Filipinolar, zaman içinde Mindanao yu kendi toprakları olarak benimsemiş ve yerli Müslüman halkın egemenlik ve özgürlük haklarına karşı direniş göstermiştir yılları arasında üç vilayet yöneticisi ve yedi belediye başkanı tarafından yönlendirilen İlaga Hareketi, Müslümanlara yönelik direnişin en somut örneklerinden biridir. Hareketin düzenlediği saldırılar üzerine Bangsamoro halkı, barışçıl yollarla sürdürdüğü siyasi mücadeleyi bırakarak kendini korumak ve bağımsızlığını kazanmak için Filipinler devletiyle silahlı mücadeleye başlamıştır. 104 Güney Filipinler de hükümetin de desteği ile silahlanan bir grup Hristiyan Filipino, 1970 lerin başında, asker ve polislerin de yardımıyla bölgede yaşayan Müslüman halkı hedef almış ve korunmasız Moro köylerine saldırarak evleri ve camileri yakmış, kadınlar ve çocuklar dâhil olmak üzere yüzlerce insanı öldürmüştür Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, Institute of Bangsamoro Studies, No , 2007, s Jubair, s. 137; Temario C. Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, (ed. Bobby M. Tuazon), Quezon City: Center for People Empowerment in Governance (CenPEG), 2008, s. 40.

72 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 55 Sayıları olarak tahmin edilen bu grup, kuvvetli bir inanışa göre, Müslümanların elinde bulunan arazileri kendi tomruk alım satım işleri için elde etmek isteyen ahşap ve kereste tüccarları tarafından da desteklenmiştir. 106 İlaga Hareketi, Müslümanlara karşı korkunç insan hakkı ihlalleri işlemekle suçlanmıştır. Mindanao nun kendi toprakları olduğunu iddia eden milis kuvvetleri, 1971 yılının Haziran ayında Carmen yakınındaki bir camiyi tarayarak içeride bulunan 65 kişiyi katletmiştir yılının Kasım ayında Tacub, Kauswagan ve Lanao del Norte deki kontrol noktalarında 40 silahsız Müslüman Morolunun öldürülmesi ise çatışmaları zirveye taşımıştır (Tablo 6). Tüm dünyayı şok eden bu kıyım, Filipinler devletinin Bangsamoro halkına uyguladığı soykırım politikasının en bariz göstergesi olmuştur. Olayların ardından Libya, Kuveyt ve Malezya bölgeye müdahale etmesi için BM ye çağrıda bulunmuştur. 108 Soykırım iddialarıyla gündeme gelen İlaga Hareketi nin eylemlerinin acilen durdurulması için, 1972 yılının Ocak ayında, İslam dünyasından sekiz Müslüman elçinin ve Malezya, Endonezya, Suudi Arabistan, İran, Singapur ve Birleşik Arap Emirlikleri nden pek çok bürokratın da aralarında olduğu bir heyet bölgeye gönderilmiştir. Heyet, Cotabato ve Lanao del Norte başta olmak üzere, Mindanao bölgesindeki vilayetleri ziyaret etmiş ve yaşanan olayları yerinde müşahede etmiştir Ahmad, Class and Colony in Mindanao, s Relief Web, Civilians in troubled south Philippines arming: officials, reliefweb.int/rw/rwb.nsf/db900sid/myai-7tv4c8?opendocument&rc=3&cc=phl (13 Şubat 2014). 108 Jubair, s Jubair, The Long Road to Peace: Inside the GRP-MILF Peace Process, s. 85.

73 56 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Tablo 6: İlaga Hareketi tarafından Bangsamoro halkına karşı işlenen katliamlardan kayıtlara geçenler Kasaba/Şehir Tarih Ölü Sayısı Upi, Cotabato 22 Mart Polomolok, Güney Cotabato 10 Ağustos Upi,Cotabato 10 Eylül Alamada, Cotabato 3 Aralık Midsayap, Cotabato 16 Aralık Ahan, Datu Piang Cotabato Aralık Bagumbayan, Cotabato 1 Ocak Alamada, Cotabato 17 Ocak Carmen, Cotabato 6 Nisan Manili, Carmen, Cotabato 19 Haziran den fazla Wao, Lanao del Sur 4 Temmuz 1971 Kayıt yok Buldon, Cotabato 5 Ağustos Wao, Lanao del Sur 5 Ağustos Kauran, Ampatuan, Cotabato 9 Ağustos Buldon, Cotabato 9 Ağustos Kisulon, Bukidnon 23 Ekim Magsaysay, Lanao del Norte 24 Ekim Tacub, Kauswagan, Lanao del Norte 22 Kasım Siay, Zamboanga del Sur Kasım 1971 Kayıt yok Ipil, Zamboanga del Sur Aralık 1971 Kayıt yok Palembang, Cotabato 21 Ocak 1971 Kayıt yok KAYNAK: Tuazon, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, s. 26.

74 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 57 İlaga Hareketi, 2008 yılının Ağustos ayında başlayan çatışmalarda tekrar ortaya çıkmış ve yine Cotabato ve Lanao del Norte şehirlerinde yaşayan Müslüman sivillere saldırmıştır. Bağımsızlık Hareketleri ve Silahlı Gruplar Filipinler Cumhuriyeti ile Mindanao Adası nda yaşayan Müslüman halk arasında 40 yılı aşkın bir süredir devam eden silahlı çatışmalar, farklı etnik gruplardan oluşan, ancak toplu şekilde Moro olarak ifade edilen Müslüman grupların yüzyıllardır sistematik bir şekilde marjinalleştirilmesinin ve asimile edilmesinin kaçınılmaz bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır. İki ayrı millet olan Filipinolar ve Morolular arasında yaşanan çatışmalarda Morolular, silahlı çatışmayı bölgedeki tarihsel egemenliklerini kazanmak için bilinçli bir mücadele yolu olarak görmektedir. 110 Öte yandan çatışmaların başlamasında etkili olan tarihî ve güncel sebepler de vardır. Tarihî sebepler olarak Paris Anlaşması ile Mindanao Adası nın ABD ye verilmesi, halk yönetiminin Hristiyanlaştırılması ve geleneksel kurumların tahrip edilmesi, askerî pasifleştirme, toprak kanunları ile halkın topraklarının elinden alınarak askerlerce işgal edilmesi, adaya Filipinler in kuzeyinden hükümet destekli yaptırılan göçler ve Müslüman halka yönelik kültürel tecavüzler sayılabilir. Cabide Katliamı, İlaga Hareketi, yılları arasında yaşanan askerî 110 Atty Soliman M. Santos, Evolution of the Armed Conflict on the Moro Front, (17 Şubat 2014).

75 58 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi zulümler, 1972 yılında Başkan Marcos tarafından ilan edilen sıkıyönetim ve hükümetlerin Müslüman halkın protesto ve ayaklanmasına kayıtsız kalması ise bölgedeki çatışmaları derinleştirmiştir. 2. Dünya Savaşı ndan sonra başlayan silahlı mücadelenin güncel sebepleri olarak ise; Müslüman halkın ana yurtlarının yerli ve yabancı şirketlere verilmesi, sosyoekonomik açıdan Müslüman halkın çoğunlukta olduğu vilayetlerin Filipinler in diğer bölgelerine oranla geri bırakılmış olması, Müslüman halkın hükümet görevlerine, özellikle yüksek bürokratik pozisyonlara geçişinin olmaması, Müslüman halk içinde üniversite eğitimi almış yeni neslin bağımsızlık hareketlerine öncülük edecek entelektüel liderler yetiştirmesi, Moro mücadelesine uluslararası destek verecek camia ile iletişimin kolaylaşması ve yaygınlaşması gösterilebilir lar ve 1970 ler Mindanao Adası nda çeşitli bağımsızlık hareketlerinin ortaya çıktığı yıllar olmuştur. Bu hareketlerin çıkışında, yukarıda sayılan sebeplerin yanı sıra, bu yıllarda Filipinler de bağımsızlık hareketlerinin kurucusu olan liderleri ve pek çok Müslüman aktivisti de içine alacak şekilde, üniversite öğrencileri ve entelektüeller arasında yayılan milliyetçiliğin de etkisi olmuştur. Ancak bu dönemde ortaya çıkan hareketlerin özelliği, eski nesle kıyasla -ki çoğu seçilmiş politikacılardı- liderlerinin üniversite eğitimi almış profesyonel kişiler olmasıydı. Örneğin, Bangsamoro sorununa yön veren iki 111 Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s. 39.

76 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 59 ana hareketten biri olan MNLF kurucusu Nur Misuari, Filipinler Üniversitesi mezunuydu ve aynı üniversitenin Uluslararası İlişkiler Bölümü nde hocalık yapmıştı. Benzer şekilde, MILF kurucusu Selamet Haşimi ise Mısır el-ezher Üniversitesi mezunuydu. Bu liderler, geleneksel Müslüman liderlere kıyasla başka bir kariyer yolundan gelen, ancak eski liderlerle de kuvvetli bağları olan ve gerekli durumlarda ilgili bağlantıları kurabilen kimselerdi. 112 Ayrıca silahlı mücadelenin uluslararası boyut kazanmasıyla birlikte bu liderler dünyanın değişik bölgelerinden Müslüman liderler ve hükümetlerle de politik bağlar geliştirmiştir. Örneğin, MNLF, Moro halkının resmî temsilcisi olarak İİT içinde özel bir gözlemci statüsü almış ve Libya, Suriye, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ve Pakistan tarafından askerî mühimmat ve eğitimle desteklenmiştir. 113 Bunlara karşılık, bu cephelerden pek çok kişi Sovyet işgaline karşı Afganistan da savaşmıştır. a Mindanao Bağımsızlık Hareketi (MIM) Bangsamoro halkı ve Filipinler devleti arasında, yılları arasında devam eden ufak çaplı sürtüşmeler, 1960 lı yıllara gelindiğinde yoğun bir muhalefete dönüşmüştür. Bunun ilk örneği olan MIM, Cabide Katliamı nın akabinde, 1 Mayıs 1968 de Cotabato nun taşra yöneticisi Datu Udtog Matalam tarafından Filipinler Cumhuriyeti nce sistematik olarak yapılan soykırım, 112 Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s. 41.

77 60 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi ayrımcılık ve topraktan yoksun bırakma politikalarına karşı mücadele etmek için kurulmuştur. Millî eğitim sisteminin Morolu çocukları kendi kültürel kodlarına yabancılaştırmayı amaçlayan uygulamaları, göç politikaları ve ekonomik kalkınma için izlenen hukuksuz düzenlemeler de hareketin kuruluş amaçları arasında sayılabilir. MIM, BM İnsan Hakları Beyannamesi nde belirtildiği üzere, azınlık toplulukların kendi geleceklerine kendilerinin karar verebilmesi ve özerklik talebinde bulunabilmesi maddesine binaen, Moro halkı için özerklik talebinde bulunmuş ve Palawan, Sulu ve Mindanao adalarının Filipinler devletinden ayrılması yönünde mücadele etmiştir. Ne var ki 1971 yılında dönemin Filipinler Devlet Başkanı Marcos un Matalam ı iş birliğine ikna etmesiyle pasifleştirilen hareket, uzun ömürlü olamamıştır. Ancak özellikle öğrenci ve çalışan kesimde Moro halkı için bağımsızlık duygusunu yeniden körüklemiş ve daha sonra çoğunluğunu öğrencilerin ve çalışanların oluşturduğu MNLF nin kurulmasına öncülük etmiştir. 114 b Moro Ulusal Kurtuluş Cephesi (MNLF) MNLF, 1969 yılında Manila da Filipinler Üniversitesi eski hocalarından Nur Misuari öncülüğünde kurulmuş, kurulduğu dönemde İİT ve Filipinler devleti tarafından Bangsamoro halkının resmî sözcüsü kabul edilmiştir. Kısa zamanda Moro halkının desteğini alan MNLF, Mindanao Adası nda yaşayan Müslüman halkın 114 Jubair, Bangsamoro: A Nation Under Endless Tyranny, s. 135.

78 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 61 sosyoekonomik seviyesinin yükselmesi için de gerekli politik yapıların oluşturulmasını hedeflemiştir. 115 MNLF nin temel amaç ve isteği, kendi manifestosunda şu şekilde ifade edilmiştir: Biz, 5 milyon ezilmiş Bangsamoro halkı, topraklarımızın kaybı, dinimiz olan İslam ın kutsal ibadet mekânlarının tahrip edilmesi, masum kardeşlerimizin katledilmesi ve yıllardır maruz kaldığımız terör ve baskı nedeni ile bize pek çok acı ve keder yaşatan Filipinler devletinin zulmünden kendimizi kurtarmak istiyoruz. 116 MNLF, aynı manifesto içinde, savaşma gerekçeleri olarak aşağıdaki maddeleri sıralamıştır: 1 Mindanao, Sulu, Palawan ve Basilan da mevcut Filipinler devletinin varlığı kolonyaldır ve bölgenin asıl sahibi olan Bangsamoro halkı özgürlüğünden, bağımsızlığından ve kendi politik statüsünü belirleme hakkından zorla alıkonulmaktadır. 2 Filipinler devletinin bölgedeki varlığı ve hâkimiyeti, yerli ve yabancı iş birlikçileriyle birlikte, Mindanao Adası na ekonomik sömürü, baskı ve etnik ayrımcılık getirmiştir. 3 ABD, Mindanao ya yönelik politikalarında hem ekonomik hem de askerî açıdan Filipinler devletine yardım etmekte ve bu şekilde suça ortak olmaktadır. Kısacası MNLF, sömürgecilik döneminde temelleri atılan siyasi yapılanma ve politikaların, Mindanao bölgesindeki sorunun temelini teşkil ettiğini ve bugün devletle 115 Eric Gutierrez, Religion and Politics in Muslim Mindanao, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, (ed. Bobby M. Tuazon), Quezon City: Center for People Empowerment in Governance (CenPEG), 2008, s Kamlian, s. 23.

79 62 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi halk arasında devam eden savaşın, hukuksuz şekilde kurulan bağımsız Filipinler Cumhuriyeti nin baskıcı ve asimile edici siyasetine karşı olduğunu belirtmiştir. Dolayısıyla sorun temelde politiktir ve politik yollarla çözülebilir, ancak Filipinler hükümeti Bangsamoro halkı ile iletişim kurmayı gerektiren bu yolu benimsememiştir. 117 Filipinler devleti ile 1976 ve 1996 yıllarında olmak üzere iki barış anlaşması imzalayan MNLF, İİT nin baskısıyla 1996 yılında özerk yönetim için anlaşma masasına oturmuştur. Ancak tam bağımsızlık isteğinden geri adım atıp Filipinler devlet yönetimi altında kurulacak bir özerk yönetimin kabul edilmesi kendi içinde ayrılıklara sebep olmuştur. Zira MNLF bağımsızlık talebinden vazgeçerek özerklik için mücadele eder hale gelmiştir. 118 MNLF den ayrılan grup ise daha sonra MILF i kurmuştur. Bu grubun MNLF den ayrılmasında sadece bağımsızlıktan geri adım atılması değil, İslami hassasiyetler açısından görüş ayrılığı yaşanması ve Nur Misuari nin kişisel tavırları da etkili olmuştur. Filipinler hükümetiyle özerklik anlaşmasının kabul edildiği 2014 yılına kadar Mindanao da baskın olan silahlı grup MILF olmuş ve Bangsamoro halkının bağımsızlığı için hükümet güçleriyle savaşmıştır. 119 MNLF yi MILF ten ayıran en önemli fark, MNLF nin Bangsamoro kelimesini bölgede yaşayan bütün Müslüman, Hristiyan 117 Kamlian, s Lualhati M. Abreu, 40 Years of Revolutionary Struggles, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, (ed. Bobby M. Tuazon), Quezon City: Center for People Empowerment in Governance (CenPEG), 2008, s Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s. 9.

80 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 63 ve yerli grupları içine alacak şekilde kullanmasıdır. Bir başka deyişle MNLF, kendi mücadelesinin sadece Mindanao Müslümanları için olmadığını, Manila hükümeti tarafından politik ve ekonomik ayrımcılığa maruz bırakılan kişiler ve gruplar için de olduğunu savunmuştur. 120 Geçen dönem sonunda MNLF içerisinde bölünmeler yaşanmış, Nur Misuari başkan olarak kabul edilse de her grup kendi başına hareket eder hale gelmiştir. Cidde de 2014 yılının Haziran ayında yapılan toplantıya Misuari 2013 yılında yaşanan Zamboanga olayları nedeniyle arandığı için gidememiş, toplantıya 12 MNLF lideri katılmıştır. c Moro İslami Kurtuluş Cephesi (MILF) MNLF lideri Nur Misuari nin İİT nin yönlendirmesiyle bağımsızlık talebinden vaz geçerek özerklik için mücadele etmeye başlaması ve anlaşmalarda tam bağımsızlık yerine özerkliği ön plana çıkarması, hareket içerisinde bazı ayrılıkçı seslerin yükselmesine sebep olmuştu. Ayrıca, MNLF içerisinde bir grup eylemci, cephenin İslami inanç, metot ve amaçlardan uzaklaşıp giderek Marksist-Maoist bir çizgiye doğru ilerlediğini ve bu ilerleyişin Bangsamoro halkının en temel mücadele sebeplerinden biri olan inanç ve ibadet özgürlüğü söylemini zayıflattığını iddia etmeye başlamıştı. Anlaşmazlıkların artması üzerine, 1977 yılında Selamet Haşimi önderliğindeki bu grup MNLF den ayrılarak yeni bir cephe kurmaya ve Bangsamoro halkı için tam özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi vermeye karar verdi. 121 Ulusal ifadesini 120 Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s Jubair, s. 156.

81 64 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi İslami olarak değiştirip Moro İslami Kurtuluş Cephesi adını alan grup, 1984 yılından itibaren kendini yüksek sesle ifade etmeye başladı. MNLF nin aksine, dinî inançlarını bağımsızlık mücadelelerinin en temel motivasyonu kabul eden bu grup, Bangsamoro halkının politik, ekonomik ve sosyal hakları için mücadele ediyor ve tek çözümün Mindanao bölgesinin Filipinler devletinden ayrılması olduğunu söylüyordu. 122 MILF in kurucusu olan Selamet Haşimi, Mısır el-ezher Üniversitesi nde eğitim görmüş ve Ortadoğu merkezli İslami hareketlerin liderleriyle çok güçlü bağlantılar kurmuş, yılları arasında da Pakistan da bulunmuştu. Harekete daha İslami bir karakter kazandırmak isteyen MILF liderleri, Maguindanao (bugünkü ismiyle Şerif Kabungsuwan), Lanao del Sur ve Bukidnon un ormanlık bölgesine konuşlanmış ve 20 yıllık dört ana hedefli bir program geliştirmişti. Bu hedefler İslam dinini referans alarak politik ve ideolojik olarak güçlenmek, organizasyon binası kurmak, askerî olarak güçlenmek ve örgütün kendi kendine yeterli hale gelmesini temin etmek şeklinde belirlenmişti. Bu hedefler doğrultusunda Selamet Haşimi, MILF in ana merkezi olan Ebubekir Kampı nda Abdurrahman Bedi Askerî Akademisi ile lise sistemini de içine alan bir İslami okul kurdu. 123 Ayrıca BIAF olarak bilinen silahlı birliklerini ve tabanını MNLF den ayrı olarak düzenledi; silahlı mücadeleyi yürüten BIAF, MILF in en temel organlarındandı. 124 Eğitim ve davet çalışmalarına da ağırlık 122 Gutierrez, Religion and Politics in Muslim Mindanao, s Abreu, 40 Years of Revolutionary Struggles, ss Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 6.

82 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 65 veren MILF, meşruiyetini uluslararası kanunlara dayandırıyordu. Bunlar; ƸƸ ƸƸ ƸƸ ƸƸ ƸƸ BM nin 14 Aralık 1960 tarihinde yayımladığı Sömürge İdaresi Altındaki Ülkelere ve Halklara Bağımsızlık Verilmesine Dair Bildirgesi BM tarafından 1966 yılında imzaya açılan Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme ile Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmesi Uluslararası Çalışma Örgütü nün 1989 tarihli Yerli ve Kabile Halklarının Hakları ile ilgili 169 No.lu Sözleşmesi BM nin Yerli Halklar Hakları Bildirisi Sömürge ve baskı altındaki halkların özgürlüklerini ve kendi geleceklerini belirleme haklarını kabul eden diğer BM kararları idi. Filipinler devleti ile MILF arasında 1997 yılının Ocak ayından bu yana barış görüşmeleri devam etmektedir yılında taraflar arasında bir barış anlaşması imzalanmış ancak Joseph Estrada hükümetinin 2000 yılında MILF e topyekûn savaş ilan etmesiyle ikili ilişkiler kopma noktasına gelmiştir yılında yeniden sağlanan ateşkes ise dönem dönem bozulmuş ve 2006 yılında MILF yöneticileri barış sürecinin tehlikede olduğunu bildirmiştir. MILF, 2008 yılında Gloria Arroyo hükümeti ile Moro halkının ata toprakları üzerine bir anlaşma imzalamış ancak anlaşma anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiştir. Filipinler devleti ve MILF arasındaki ilişkiler 2010 yılında devlet başkanlığına seçilen ve hâlâ görevine devam eden Aquino III dönemine kadar oldukça inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir. Aquino III ile birlikte yeniden başlayan görüşmeler 2012 yılında

83 66 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi varılan Çerçeve Anlaşması nın akabinde 2014 yılında Kapsamlı Anlaşma nın imzalanması ile sonuçlanmış ve Moro Müslümanları özerklik geçiş sürecine girmiştir. Mindanao da Bangsamoro halkının bağımsızlığı için mücadele edenlerin yalnızca bu cepheler olmadığının altını çizmek gerekir. Bangsamoro toplumunun başka kesimleri de bağımsızlık için mücadele etmektedir. Örneğin 3-5 Aralık 1996 da Sultan Kudarat ta 1. Bangsamoro Halkı İstişare Meclisi Toplantısı için Mindanao nun her yerinden bir araya gelen bir milyona yakın insan, Bangsamoro devleti ve hükümetinin bölgede yeniden kurulması yönünde fikir beyan etmiştir. 1-3 Haziran 2001 tarihinde yapılan ve Müslüman olmayan yerli halklardan da temsilcilerin katıldığı İstişare Meclisi Toplantısı nda ise Moro sorununun adil, anlamlı ve kesin çözümünün tek yolunun Bangsamoro halkına ve topraklarına tam bağımsızlık verilmesi olduğu dile getirilmiştir. 125 Bağımsızlık cepheleri ve halk dışında bölgede etkin olan diğer gruplar arasında Ebu Seyyaf ile Yeni Halk Ordusu adı altında savaşan komünist gruplar da sayılabilir. 126 d Bangsamoro İslami Özgürlük Savaşçıları (BIFF) 2008 yılında MILF ten ayrılarak Merkez Mindanao da faaliyet göstermeye başlayan BIFF de bölgede etkinliği giderek artan gruplar arasındadır yılında MILF 125 Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s. 8.

84 BAĞIMSIZLIK HAREKETLERİ MORO 67 ile Filipinler devleti arasında imzalanan Ata Topraklar Üzerine Anlaşma yı kabul etmeyen bir grup, MILF eski komutanlarından Omra Ameril Kato öncülüğünde MILF ten ayrılmış ve Moro nun tam bağımsızlığı için mücadele edeceklerini açıklamıştır. 127 MILF ile Aquino III hükümeti arasında 2012 yılında imzalanan Çerçeve Anlaşması nı da kabul etmediğini bildiren BIFF ve Filipinler Silahlı Kuvvetleri arasında çatışmalar devam etmektedir. 128 Son dönemde Irak ve Suriye de etkinliğini artıran IŞID i desteklediklerini açıklayan BIFF ve diğer grupların 129 bölgede oluşturulmaya çalışılan barışı uzun vadede ne yönde etkileyeceklerine dair bir öngörüde bulunmak ise zordur. 25 Ocak 2015 tarihinde Mamasapano bölgesinde 44 Filipinler Özel Kuvvetler polisinin, 18 MILF üyesinin ve 4 sivilin hayatını kaybettiği olay sonrasında BIFF e karşı başlatılan operasyonlarda 300 den fazla savaşçısını kaybeden örgüt büyük yara almış, zaten uzun süredir hasta olan liderleri Kato nun ölümü de örgütü zor bir duruma sokmuştur. Emir komuta zincirini kaybeden örgüt, yeni seçtiği liderle toparlanmaya çalışmaktadır. e Ebu Seyyaf Grubu Bölgede silahlı mücadelede bulunan ve Müslümanların direnişinin uluslararası alanda duyulmasını sağlayan 127 GlobalSecurity.org, Bangsamoro Islamic Freedom Fighters (BIFF), (14 Aralık 2014). 128 Edwin O. Fernandez, Karlos Manlupig, 5 soldiers, 18 Moro rebels slain in clashes, Inquirer Net, (14 Aralık 2014). 129 GMA News, BIFF, Abu Sayyaf pledge allegiance to Islamic State jihadists, (14 Aralık 2014).

85 68 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi bir diğer grup ise Ebu Seyyaf Grubu dur. Kılıcın babası anlamına gelen Ebu Seyyaf, 1991 yılında Abdurajak Janjalani tarafından kurulmuştur. Janjalani, Afgan Askerî Akademisi nden yılında mezun olmuş ve akademinin kurucusu olan Abdülresul Seyyaf ı onure etmek için kendi kurduğu gruba onun ismini vermiştir. 130 Grubun 2002 yılında askerî üyesi olduğu, ancak 2006 yılında bu sayının 200 ila 400 arasına gerilediği tahmin edilmektedir (Filipinler Millî Güvenlik Danışmanı Norberto Gonzales e göre 200 dür). 131 Abdurajak Janjalani, Ebu Seyyaf Grubu nun MNLF ve MILF arasında bir köprü ve denge olmak için kurulduğunu iddia etmiştir. 132 Ayrıca, insanlığın en temel meselesinin adaleti tesis etmek olduğunu ve bu çerçevede ana hedeflerinin Mindanao da adaleti sağlayacak bir İslami hükümet kurmak olduğunu bildirmiştir. Ne var ki 1998 yılında Janjalani nin ölümünden sonra Ebu Seyyaf Grubu terörist faaliyetleri ile öne çıkmış; pek çok uluslararası kaçırma eylemine, cezaevi mahkûmlarının acımasızca öldürülmesine, kamuya açık mekânların ve sivil hedeflerin bombalanmasına adı karışmıştır. Bu eylemlerinden ötürü el-kaide ile bağlantısı olduğu iddia edilen Ebu Seyyaf Grubu, ABD ve İngiltere nin terör örgütü listesine girmiştir. MNLF ve MILF de Ebu Seyyaf ın eylemlerini kınamıştır. 130 International Crisis Group, Southern Philippines Backgrounder: Terrorism and the Peace Process, s Abuza, Balik-Terrorism: The Return of the Abu Sayyaf, Carlisle: U.S. War College, 2005, s Tan, Internalization of the Bangsamoro Struggle, Quezon City: Center for Integrative and Development Studies, University of the Philippines, 2003, s. 96.

86 4. Bölüm FİLİPİNLER CUMHURİYETİ DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR

87

88 Mindanao bölgesindeki sorun, Filipinler devletinin bağımsız olduğu günden bu yana devlet yöneticileri tarafından ısrarla ekonomik kaynaklı bir sorun olarak gösterilmeye çalışılmış, bu nedenle de hükümetlerin çabaları sürekli Mindanao kıtasının ekonomik açıdan kalkınmasına öncelik vermek yönünde olmuştur. 133 Ne var ki, sadece ekonomik kalkınmanın bölgedeki sorunu çözemeyeceğinin anlaşılması ile birlikte, Müslümanlarla çatışmaya son vermek için Filipinler devleti özellikle Marcos rejiminden bu yana farklı politikalar ve programlar geliştirmiştir. 134 Bangsamoro halkının sorunları, devlet başkanlarının izlediği politikalar ve uyguladığı programlarla yakından ilişkili olduğundan, bu bölümde Filipinler devlet başkanlarının Mindanao sorununa yaklaşımları ve bu çerçevedeki faaliyetleri incelenecektir. Filipinler de bağımsızlıktan bu yana 15 devlet başkanı görev yapmıştır, ancak bu bölümde sadece Moro sorunu üzerinde derin etki bırakanlar ele alınacaktır. 133 Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, s. 3.

89 72 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Ramon Magsaysay ( ) Ramon Magsaysay 1953 yılında Filipinler Cum huriyeti nin yedinci devlet başkanı olarak göreve gelmiştir. Magsaysay, 1936 yılında Amerikalı yöneticiler tarafından çıkarılan Malikâne Yasası na paralel kanunlar çıkarmış ve izlediği toprak politikası ile Kuzey Filipinler de yaşayan Hristiyan yerleşimcilere, Müslümanların yoğunlukta olduğu güney bölgelere göç etme imkânı sağlamıştır. Magsaysay zamanında ayrıca, aftan yararlanmış binlerce suçluya bölgede ikamet edebilecekleri yerler tahsis edilmiş ve Müslümanlara ait çiftliklere zirai koloniler kurulmuştur. 135 Böylelikle bu tarihe kadar genel olarak Luzon ve Visayas vilayetlerinde yaşayan Hristiyanlar, yüzyıllardır Müslümanların yaşadığı bölgelere yerleşerek çoğunluk olmaya başlamıştır. 136 Öyle ki, 1950 li yılların ortalarına gelindiğinde Hristiyan göçmenler hemen hemen bütün kasabaları kontrollerine almış ve buraları korumak için teçhizatlanmıştır. Bölgede hızla artan gayrimüslim nüfus sebebiyle Müslüman halk, Magsaysay yönetiminin kendilerini azınlık durumuna düşürmek için planlı bir politika yürüttüğünü ve ayrımcılığa maruz kaldıklarını dile getirmeye başlamıştır. Mindanao da 1950 lere kadar devlete karşı örgütlenmiş bir başkaldırı olmaması, ancak 1950 lerin sonuna doğru Müslümanların yönetime olan tepkisinin artmaya başlaması, Magsaysay yönetimi politikalarının bir sonucudur. 135 Majul, Filipinlerde Çağdaş İslami Hareket, İstanbul: Şafak Yayınları, 1992, ss Rasul, s. 5.

90 DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR MORO 73 Ferdinand E. Marcos ( ) 1965 yılında devlet başkanlığı görevini üstlenen Marcos, 1969 yılında yapılan seçimleri tekrar kazanarak Filipinler de iki dönem üst üste başkanlık yapan ilk kişi olmuştur. Marcos, 1973 yılında yeni bir anayasa ilan etmiş ve bu anayasa ile yetkilerini artırarak başbakanlık görevini de üstlenmiştir. Marcos rejimi, otoriter yapısı ve baskıcı uygulamaları ile Moro sorununun derinleşmesinde oldukça belirleyici olmuştur Anayasası nın 7. Maddesi nde Filipinler devlet başkanının gerekli gördüğü takdirde anayasayı feshederek bütün silahlı kuvvetlerin başkanı olabileceği ve bu kuvvetleri devlet içinde çıkarılan isyanları, şiddeti ve anarşiyi bastırmak için kullanabileceği yazılmıştır. Bu çerçevede Marcos, ülkenin içinde bulunduğu anarşi ortamını öne sürerek ve anayasanın kendine vermiş olduğu hakkı kullanarak 1972 yılında anayasayı feshetmiş ve ülkede askerî yönetim ilan etmiştir. Sıkıyönetimle birlikte, hükümet yanlısı olanlar hariç, bütün basın-yayın organları ve haber alma özgürlüğü yasaklanmıştır. 27 no.lu başkanlık protokolü ile toprak reformu yapılmış ve alanı yedi hektarı geçen topraklar sahiplerinden alınarak topraksız çiftçilere dağıtılmıştır. On yıllık zorunlu eğitim getirilerek tüm eğitim-öğretim kurumlarında Filipinlileşme zorunlu kılınmıştır. 137 Gerek toprak reformu gerekse eğitim öğretim kanunu, toprakları her fırsatta ellerinden alınan ve kimlikleri tanınmayan Bangsamoro halkının 137 Francisco M. Zulueta, Abriel M. Nebres, Philippine History and Government Through the Years, Mandaluyong City: National Book Store, 2003, ss

91 74 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi yaşam koşullarını daha da kötüleştirmiştir. Bunların yanı sıra, den fazla insan suçsuz yere öldürülmüş, yarım milyondan fazla insan yerlerinden edilerek evleri yakılmıştır. İlaga Hareketi ile birlikte Filipinler ordusunun düzenlediği saldırılar sonucunda ise bu dönemde den fazla Morolu yaşamını yitirmiş, Arapça eğitim veren okullar tahrip edilmiş, binlerce ev ve cami yıkılmıştır. 138 Başkan Marcos da diğer Filipinler başkanları gibi Moro sorununun ekonomik kökenli olduğunu düşünmüş, bu nedenle bölgede kalkınma ve yeniden yapılanma için CNI ı kurmuştur. Bu kurulun amacı, çatışmalar sebebiyle Mindanao bölgesinde oluşan hasarı tespit ederek bölgeyi rehabilite etmek, bölgede yeniden yerleşim sağlamak ve güvenliği tesis etmek için gerekli çalışmaları yapmaktı. Ayrıca azınlık sorunlarının sosyoekonomik boyutları üzerinde çalışarak ülkedeki azınlıkların ülke yönetimine ve sosyal sisteme dâhil olmalarını sağlamak da bu kurulun görevleri arasındaydı yılında Marcos, Müslüman halkın hassasiyetlerini dikkate aldığını göstermek için, darbeden sonra hazırlanan 1973 Anayasası na dokunulmazlık yasasını (personal law) da ekledi. Bu yasa, İslam hukukunda var olan kişi ve aile hukuku uygulamaları göz önünde bulundurularak düzenlenmişti. Akabinde, Müslüman toplulukların yaşadığı bölgelerde şer i mahkemeler oluşturuldu ve bu mahkemelere evlilik ve miras hukukunu içeren konularda hüküm verecek şer i hâkimler atandı. İslami 138 Jubair, s Majul, s. 35; Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s. 11.

92 DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR MORO 75 banka sistemine göre çalışan Amanah Bankası da bu dönemde kuruldu. 140 Marcos, sıkıyönetim ilan etmeden önce, Filipinler genelinde farklılık içindeki birliğe vurgu yapan uzlaşmacı bir yaklaşım göstermiştir. Ancak sıkıyönetimle birlikte uygulanan sosyal, ekonomik ve askerî politikalar sonucunda Müslüman ve Hristiyan topluluklar arasındaki ilişkiler oldukça gerginleşmiş, millî birlik ve barış tezi Bangsamoro halkı tarafından tamamen reddedilmiş ve Başkan Marcos Müslümanlara karşı soykırım uygulamakla suçlanmıştır. 141 Bu dönemde Filipinler hükümeti ile MNLF arasında başlayan barış görüşmeleri 23 ay sürmüş ve süreç Trablus Anlaşması nın (1976) imzalanması ile sonuçlanmıştır. Ancak anlaşma Marcos rejimi tarafından Moro halkının aleyhine olacak biçimde tek taraflı olarak uygulanmıştır. Marcos 1628 no.lu başkanlık bildirgesi ile Batı ve Merkez Mindanao olmak üzere bölgede iki özerk hükümetin kurulması için imza atmış, MNLF ise bu bildirge dâhil, uygulamalara karşı çıkarak yönetimi anlaşmanın aslını, içeriğini ve ruhunu bozmakla itham etmiştir. 142 Corazon C. Aquino ( ) Corazon C. Aquino Filipinler Cumhuriyeti nin 11. devlet başkanıdır yılında, diğer devlet başkanlarından 140 Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, ss Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, s Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, ss. 4-5.

93 76 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi farklı olarak anayasa ile değil, Sarı Devrim (EDSA) olarak da bilinen halk devrimi ile devlet başkanlığına seçilmiştir. Ferdinand Marcos tan sonra başkanlığa gelen Corazon Aquino, kendi dönemi boyunca askerî yönetim zamanında işlenen insan hakkı ihlallerini ortaya çıkarmanın Filipinler devletinde yaşayan bütün insanlar açısından önemini vurgulamıştır. Bu ihlallerin araştırılması ve mağdur olanlara yardım edilmesi için başkanlığa bağlı, bir başkan ve dört üyeden oluşan beş kişilik bir insan hakları komisyonu kurarak, özelikle Marcos rejiminin silahlı kuvvetleri tarafından işlenen suçların açığa çıkarılması yönünde gayret göstermiştir. 143 Bu gelişmelere paralel olarak 1987 yılında hazırlanan yeni anayasa taslağının üçüncü kısmına, soruşturma altında olan hiç kimseye işkence yapılamayacağı, hiç kimsenin siyasi düşünce ve inancından dolayı gözaltına alınamayacağı maddesi eklenmiştir. Başkan Aquino döneminde Moro sorunu açısından iki önemli gelişme yaşanmıştır. Bunlardan ilki, 1987 yılında hükümet ile MNLF arasında imzalanan Cidde Anlaşması dır. 144 İkincisi ise, ARMM nin kuruluşuna zemin hazırlayan 6734 no.lu Cumhuriyet Kanunu dur. 145 Bu kanun, özerk bölgeye Marcos dönemine kıyasla daha geniş yetkiler tanıyarak bölgede şer i mahkemelerin ve yerel polis gücünün kurulmasına imkân vermiş, ancak ARMM nin hiçbir şehir olmaksızın sadece dört bölgeyi içine alacak şekilde kurulmasını öngördüğünden MNLF tarafından Aquino hükümetinin politik 143 Zulueta, Nebres, s Cidde Anlaşması nın detaylarına bir sonraki bölümde değinilecektir. 145 Cumhuriyet Kanunu 6734: 3. Madde 1. Kısım ARMM için hazırlanmıştır.

94 DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR MORO 77 bir manevrası olarak algılanmıştır. Zira 1976 yılında imzalanan Trablus Anlaşması nda bile ARMM 13 bölge ve 10 şehirden meydana gelecek şekilde tanımlanmıştır. Bu hali ile Cidde Anlaşması nın ihlal edildiğini bildiren MNLF, referandum yapılmaksızın 13 bölge ve 10 şehri kapsayan özerklik isteğinde ısrar etmiş ancak Aquino hükümeti, 1987 Anayasası nın 14. Kısım 10. Maddesi ni 146 ileri sürerek bu talebi geri çevirmiştir. 147 Sonuç olarak sadece Mindanao Adası nda yapılan referandumda Müslüman nüfusun en yoğun olduğu Maguindanao, Lanao del Sur, Sulu ve Tawi-Tawi vilayetleri ARMM ye katılmak istemiş ve 1990 yılında ARMM resmen kurulmuştur. 148 Fidel V. Ramos ( ) Filipinler Cumhuriyeti ile MNLF arasında anlaşma sağlamaya yönelik ilk temaslar 1975 yılında Marcos dönemi ile başlamış, Başkan Aquino zamanında da devam etmiştir. Ancak taraflar arasındaki resmî görüşmelerin Başkan Ramos döneminde başladığı söylenebilir yılında ülkenin 12. devlet başkanı olarak göreve gelen Fidel Ramos, Moro sorununun silahlı yollardan değil barışçıl yollardan nasıl çözülebileceğine dair arayışa girmiştir. Mindanao bölgesinde kurulması istenen özerk Müslüman yönetim için MNLF Anayasası nın 14. Kısım 10. Maddesi ne göre, devlet başkanı demokratik süreç olmadan yerel hükümet kurulmasına izin veremez veya ülkeyi özerk yönetime bölemez. 147 Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, s Graham K. Brown, The Long and Winding Road: The Peace Process in Mindanao, Philippines, Institute for British-Irish Studies, IBIS Discussion Paper, No. 6, 2011, s. 13, (9 Haziran 2014).

95 78 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi ve hükümetin ortak çalışma yapması kararı alınmış, bu çerçevede SPCPD kurulmuş ve MNLF Lideri Nur Misuari konsey başkanı olarak atanmıştır. Özerk bölge yönetimi için anayasa ile uyumlu olacak şekilde çalışmalar yapılırken konsey de ARMM de geçiş yönetimi görevi görmüş ve üç yıl içinde ARMM nin coğrafi alanını ve siyasi gücünü genişletmeyi hedeflemiştir. 149 Böylelikle konsey, Trablus Anlaşması nın gerçek manada uygulanması yolunda ilk adım sayılmış ve taraflar Mindanao ya uzun süreli barışın geldiğine kani olmuştur. Ancak MILF açısından bölgenin durumu hâlâ netlik kazanmamış, bölgede bağımsız bir devlet kurmak isteyen MILF kanadı hükümete karşı yoğun protestolarına devam etmiştir. Zaten Ramos hükümeti öncelikli olarak MNLF ile anlaşma masasına oturmak istediğini beyan etmiş, İİT ve diğer Müslüman devletler tarafından Bangsamoro halkının resmî sözcüsü olarak görülen MNLF ise bölgede son yıllarda kaybettiği itibarını bu sayede tekrar kazanacağını ümit etmiştir. 150 Moro sorununa uluslararası destek veren organizasyonların, MILF ile hükümet arasında barış anlaşması imzalanması durumunda, bölgeye kalkınma fonu aktaracaklarının sözünü vermesi üzerine, Ramos hükümeti MILF e karşı olan tutumunu yumuşatmış ve anlaşmaya açık olduğunu ilan etmiştir. 151 Bunun üzerine MILF, 7 Ocak 1997 de Başkan Ramos a Bangsamoro 149 Brown, The Long and Winding Road: The Peace Process in Mindanao, Philippines, ss Syed Serajul Islam, The Islamic Independence Movements in Patani of Thailand and Mindanao of the Philippines, Asian Survey, Volume 38, No. 5, 1998, s Abreu, 40 Years of Revolutionary Struggles, s. 138.

96 DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR MORO 79 sorununu nasıl çözebiliriz? başlığı altında bir önerge sunmuş, önergenin kabulü ile de taraflar masaya oturma konusunda anlaşmış ve Moro sorununun sebeplerini araştırmak, incelemek ve bir problem analizi yaparak ortaya kesin çözümler sunmak niyeti ile çalışmalar başlatılmıştır. 152 Ramos hükümeti son olarak Bangsamoro halkı açısından oldukça önemli olan bir kanun hazırlayarak kongreye sunmuş, 28 Temmuz 1997 de Filipinler kongresi tarafından onaylanan 8371 no.lu Yerli Halkın Hakları Cumhuriyet Kanunu ile yerli halkın ve kültürlerinin korunması, haklarının iade edilmesi, ata topraklarının geri verilmesi, ekonomik, kültürel ve sosyal durumlarının garanti altına alınması ve insan hakları ve özgürlükleri dâhil anayasanın diğer herkese verdiği haklardan eşit yararlanmaları kabul edilmiştir. 153 Joseph Ejercito Estrada ( ) Joseph Estrada, Filipinler in 13. devlet başkanı olarak 1998 ile 2001 yılları arasında görev yapmıştır. Estrada yönetimi, Bangsamoro halkı açısından Başkan Ramos dönemine göre oldukça yıpratıcı geçmiştir. Moro sorununun çok yönlü ve karmaşık olması, devlet açısından da çözüm stratejilerinde çok yönlü olmayı gerektiriyordu. Mindanao özelinde çözümler; ekonomik kalkınmayı önceleme, barış müzakereleri ve taraflar arası savaşı sonlandırmak olarak beliriyordu. Oysa Estrada yönetimi, Moro sorununun çözümünü 152 Jubair, The Long Road to Peace: Inside the GRP-MILF Peace Process, s Jubair, s. 109.

97 80 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi savaşmakta aramış, bölgedeki askerî operasyonlarına hız vererek 2000 yılının başında MILF e savaş ilan etmiştir. Sadece bu saldırılarda evlerinden edilenlerin sayısının civarında olduğu bildirilmiştir. 154 MILF in bölgede bağımsız bir Bangsamoro devleti kurma isteği, hükümetin başlattığı savaşa tüm güçleriyle karşılık vermelerine neden olmuş ve Estrada hükümeti Mindanao konusunda ciddi sorunlarla yüzleşmek zorunda kalmıştır. 155 Savaş süresince MILF ile hükümet arasındaki iletişimi güçleştiren en temel etken, taraflar arasında daha önce MNLF ile Filipinler devleti arasında imzalanan Trablus Anlaşması gibi referans olarak alınabilecek bir uzlaşı noktasının olmaması olmuştur. Bu durum savaşı çok daha çetin hale getirmiş, Estrada hükümeti Kamp Ebubekir i hedef aldığı bombardımanlarda yaklaşık 7,5 milyar Filipin pesosu harcamış 156 ve sonuç olarak MILF e ait bazı kampları ele geçirmiştir. Başkan Estrada bu süreçte kendi hükümeti açısından bazı olumlu sonuçlar elde etmiş olsa da devam eden savaş ve silahlanma, hâlihazırda çok kırılgan olan barış yollarını tıkamış ve uzun vadede Moro sorununu çıkmaza sokmuştur. Joseph Estrada, Bangsamoro halkının ve uluslararası kamuoyunun hafızasında topyekûn savaşçı olarak kalmıştır Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, s Abreu, 40 Years of Revolutionary Struggles, s Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, s. 6.

98 DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR MORO 81 Gloria Macapagal-Arroyo ( ) Mindanao da siyasi olarak desteklenen ama uzağı göremeyen ve toplu intikam duygusu ile sürekli kızıştırılan asırlık bir savaşı miras aldık. Bu durum sadece karşı tarafın daha çok savaşmasına neden oldu. Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, s. 5. Filipinler in 14. devlet başkanı olan Gloria Arroyo, dokuz yıllık yönetimi boyunca devletin Mindanao daki hâkimiyetini pekiştirerek bölgesel bütünlüğü korumayı hedeflemiş, bunun için de Filipinler ordusunu Bangsamoro halkına karşı savaşmada serbest bırakmıştır. 158 Başkan Estrada zamanında kurtuluş cepheleri ile kesilen görüşmeler bu dönemde yeniden başlamış ancak görüşmelere gerekli önem verilmemiştir yılında MNLF ile imzalanan barış anlaşmasında söz verildiği üzere, ARMM nin genişletilmesi ve daha önce 9054 no.lu kanun ile yönetilen bölgeler için 21 Ağustos 2001 de referanduma gidilmiştir. Oylama sonucunda, Basilan ve Maravi eyaletleri özerk bölgeye katılmıştır. 159 Arroyo döneminde Filipinler üzerindeki etkisi oldukça artan ABD ye Filipinler e yaptığı ekonomik ve askerî yardımlar karşılığında ülkeyi sözde terörle mücadelede ikinci cephesi olarak kullanması için izin verilmiştir. 158 Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, ss Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, s. 6.

99 82 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Ancak Filipinler i terörle mücadele açısından önemli gördüğünü belirten ABD nin asıl amacının Sulu takımadalarında var olan büyük petrol rezervlerine ulaşmak ve bu rezervleri kendi kontrolü altında tutmak olduğu iddia edilmiştir yılında Malezya da Arroyo hükümeti ile MILF arasında Bangsamoro halkının ana yurdu üzerine bir anlaşma imzalanmıştır (MOA-AD). Bu anlaşma ile yerli Müslüman halkın haklarının ve kimliğinin tanınması, kendi topraklarında çıkan doğal kaynakları koruma ve kullanma hakkına sahip olması ve bölgede gerçek bir özerk yönetimin kurulması karara bağlanmıştır. Ancak bu anlaşma, Filipinler Yüksek Mahkemesi tarafından anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiş ve yürürlüğe girmemiştir. 161 Anlaşmanın iptali üzerine taraflar arasında savaş yeniden başlamış ve hızla Lanao del Norte, Lanao del Sur, Güney Cotabato, Saranggani, Sultan Kudarat ve Maguindanao yu içine alacak şekilde genişlemiştir. Gerek Arroyo hükümetinin gerekse daha önce başkanlık yapmış olanların savaş yanlısı tavrı, Bangsamoro halkı için çok ağır ve yıkıcı sonuçlar doğurmuştur. Filipinler Silahlı Kuvvetleri verilerine göre, sadece 1970 ten 1996 ya kadar den fazla insan öldürülmüştür. UNDP kaynaklarına göre ise 1970 lerden itibaren süregelen Moro ayaklanmasında ölenlerin sayısı i bulmuştur. 162 Ölenlerin 160 Jubair, ss Decision, (25 Şubat 2014). 162 Ela Uluatam, Filipinler deki Ayrılıkçı Gruplar ve Barış Süreci Hakkında Bilgi ve Değerlendirme Notu, TOBB AB Daire Başkanlığı, s. 3, ve%20baris%20sureci.pdf (25 Şubat 2014).

100 DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR MORO 83 %30 unun asker, %50 sinin direnişçi ve %20 sinin de sivil olduğu bildirilmiştir. Bölgede yaşayan Müslümanlar ise ölü sayısının olduğunu söylemektedir. Sadece yılları arasında bölgede her gün ortalama 18 kişi hayatını kaybetmiştir. Rakamlara göre Filipinler devleti yaşanan iç savaşta 1996 yılına kadar 73 milyar Filipin pesosu harcamıştır, bir başka deyişle her yıl bütçesinin %40 ını savaşa yatırmıştır. Savaş sırasında pek çok şehir ve kasaba tamamen yok edilmiş; evler, camiler ve okullar yakılmış, geride sayılamayacak kadar yaralı ve engelli kalmıştır yılında Filipinler ordusunun Pikit ve Pagalungan da yerleşim yerlerine saldırması sonucunda civarında insan daha mülteci konumuna düşmüş ve mültecilerin sayısı 2 milyonu geçmiştir. 163 Benigno Aquino III (2010) Ninoy Aquino olarak da bilinen Benigno Simeon Cojuangco Aquino III, Filipinler Cumhuriyeti nin 15. devlet başkanıdır yılında Sarı Devrim ile Filipinler in 11. devlet başkanlığına seçilen Corazon C. Aquino nun oğludur. 10 Mayıs 2010 tarihinde yapılan başkanlık seçimlerini kazanmış ve 30 Haziran 2010 da Gloria Arroyo dan başkanlık görevini devralmıştır. Başkan Benigno seçim kampanyası boyunca göreve geldiği takdirde MILF ile barış görüşmelerini yeniden başlatacağını ve Mindanao da devam eden şiddeti durdurmak için önemli adımlar atacağını taahhüt 163 Lingga, The Mindanao Peace Process: Needing a New Formula, SEACSN Conference: Issues and Challenges for Peace and Conflict Resolution in Southeast Asia, 2004, s. 10, (9 Haziran 2014).

101 84 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi etmiştir. 164 Nitekim 2010 yılının Temmuz ayında, göreve gelmesinin hemen akabinde, MILF ile barış görüşmelerini başlatmak için Filipinler Üniversitesi Hukuk Fakültesi dekanı Marvic Leonen in başkanlık ettiği bir heyet kurdurmuş, bundan bir ay sonra da yeniden başlayacak görüşmelerde eskiden olduğu gibi Malezya nın arabuluculuk rolünü üstleneceğini duyurmuştur. 165 Bu gelişmelere paralel olarak 23 Eylül 2010 da MILF sözcüsü ve Barış Paneli Başkanı Mohagher İkbal, amaçlarının Filipinler devletinden tamamen ayrılarak bağımsızlık kazanmak olmadığını, fakat Amerikan sistemine benzer bir yapılanma ile devlet içinde Müslüman halka ait bir alt bölüm oluşturulmasını hedeflediklerini açıklamıştır. 166 Tarafların karşılıklı adımları 2011 yılının Şubat ayında MILF ve Filipinler devleti arasındaki barış görüşmelerinin resmî olarak başlamasını sağlamıştır. Bu çerçevede MILF ile Filipinler devleti arasında ilk olarak 1997 yılında başlayan görüşmelerin 20. turu Kuala Lumpur da yapılmış ve bu görüşme, Aquino III göreve geldikten sonra yapılan ilk görüşme olmuştur. 167 Görüşmeler başladıktan altı ay sonra, 4 Ağustos 2011 de, Başkan Benigno Aquino ile MILF Başkanı Murad İbrahim görüşmeleri hızlandırmak için Tokyo da gizli bir buluşma gerçekleştirmiştir. İki liderin yüz yüze görüşmesinin önemi vurgulanmış ve bu 164 Brendan Howe, The Protection and Promotion of Human Security in East Asia, London: Palgrave Macmillan, 2013, s Philippine Daily Inquirer, What Went Before: MILF-PH government peace deal, (7 Nisan 2014). 166 Howe, s Kate McGeown, Philippines Muslim rebels in talks in Malaysia, BBC News, (7 Nisan 2014).

102 DEVLET BAŞKANLARI VE İZLEDİKLERİ POLİTİKALAR MORO 85 buluşmanın Başkan Aquino nun barış konusunda ne kadar kararlı olduğunun ve hükümetinin süreci ne kadar ciddiye aldığının göstergesi olduğu belirtilmiştir. 168 Bütün bu gelişmelere ve ateşkese rağmen 18 Ekim 2011 de MILF ile Filipinler ordusu arasında Basilan da çatışmalar yaşanmış ve çatışmalarda 19 Filipin askeri ile 9 MILF üyesi hayatını kaybetmiştir. 21 Ekim ve 23 Ekim de de Zamboanga Sibugay, Basilan ve Lanao del Norte bölgelerinde bazı çatışmalar meydana gelmiştir. Ancak bu çatışmaların ardından Başkan Aquino -daha önceki dönemlerde mutad olduğu üzere- MILF e karşı topyekûn savaş ilanında bulunmamış, aksine topyekûn adalet çağrısı yapmış ve askerî operasyonlara karşı çıkmıştır. 169 Böylelikle taraflar arasındaki barış görüşmeleri 5 Aralık 2011 de Kuala Lumpur da tekrar başlamıştır yılının Nisan ayında taraflar ARMM nin yerini alacak yeni bir özerk bölge kurulması konusunda mutabakata varmış ve bu çerçevede 15 Ekim 2012 de Malacañang Sarayı nda Çerçeve Anlaşması imzalanmıştır. Başkan Aquino bu anlaşmanın Mindanao da sürekli barışı tesis edecek son anlaşma olduğunu söylemiş, MILF de anlaşmadan umutlu olduğunu belirtmiştir Aralık 2012 de Başkan Aquino, öngörülen Bangsamoro Özerk Bölgesi nin kurulması için gerekli kanunları hazırlayacak bir geçiş komisyonu kurulmasını tavsiye etmiştir. 11 Şubat 2013 te ise ilk defa Maguindanao da bulunan MILF kampını (Kamp Darapanan) ziyaret ederek 168 Ted Regencia, Philippines prepares for historic peace deal, Aljazeera, aljazeera.com/indepth/features/2014/03/philippines-prepares-historic-peace-deal-milf html (7 Nisan 2014). 169 Atty. John Carlo Gil M. Sadian, The Long Struggle to Silence the Guns of Rebellion, The CenSEI Report, Vol. 2, No. 13, April 2-8, 2012, s Howe, s. 114.

103 86 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi MILF ve Moro halkı için bir sosyal kalkınma programı olan Sajahatra Bangsamoro yu başlatmıştır. Geçiş komisyonu sekizi MILF üyesi, yedisi hükümet temsilcisi olmak üzere 15 kişiden meydana gelecek şekilde oluşturulmuş ve 25 Şubat 2013 te çalışmalarına başlamıştır. Bu son anlaşmanın Moro halkı ile Filipinler devleti arasında on yıllardır süregelen çatışmaları bitirip bitirmeyeceğini söylemek için henüz erken olsa da başlangıç olarak atılan adımların iki taraf için de tatmin edici olduğu söylenebilir. Anlaşmanın Başkan Benigno Aquino nun görev süresi dolmadan önce, 2016 yılında, tam olarak uygulamaya geçmesi umulmaktadır.

104 5. Bölüm OYALAYICI TAKTİKLER: BARIŞ GÖRÜŞMELERİ VE ANLAŞMALAR ( )

105

106 Bağımsızlık mücadelesinde barışçıl yollardan vazgeçilerek silahlı çatışmaya yönelinmesinin ve MNLF nin kurulmasının hemen ardından, İslam dünyası soruna çözüm aranması için devreye girmiş ve İİT yılları arasında Filipinler Cumhuriyeti ile MNLF arasında yapılan barış görüşmelerinde etkin rol almıştır. Taraflar arasında yapılan barış görüşmelerine ise Malezya arabuluculuk etmiştir. 172 Arabulucular, Filipinler devleti ile Bangsamoro kurtuluş cepheleri arasında çok önemli bir rol oynamış, tarafları anlaşma masasına oturtma ve konuşmalar açmaza girdiğinde çözümler üreterek görüşmeleri devam ettirme noktasında oldukça etkili olmuşlardır. 173 Ancak Bangsamoro halkının genel kanaati, hükümetlerin ortaya koyduğu barış programlarının etkisiz ve geçici olduğu yönündedir. Zira görüşmeler esnasında sorunun temellerine inilmediği ve sonrasında imzalanan anlaşmaların sadece hükümetin çıkarlarına hizmet 171 O tarihlerde resmî adı İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) olan teşkilat, 2011 yılının Haziran ayında Kazakistan ın başkenti Astana da düzenlenen 38. Dışişleri Bakanları Konseyi nde adını İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) olarak değiştirmiştir. 172 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s. 9.

107 90 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi edecek ve karşı tarafı manipüle edecek şekilde uygulandığı düşünülmektedir. Ayrıca, hükümet yetkililerinin önyargılı görüşleri, karar mekanizmasının son derece merkeziyetçi olması, Filipino ve Bangsamoro halklarının -demokratik uygulamalara ters düşecek şekildesürece dâhil edilmemesi, iş adamları, din görevlileri ve sivil toplum çalışanları gibi kesimlere görüşmelerde yer verilmemesi, hükümet kanadında görüşmeleri sürdürenlerin çoğunun asker kökenli olması, akademik çevre ve çalışmalardan gerekli bilimsel desteğin alınmaması ve güvenilir bilginin bulunmaması sürecin uzamasına ve tıkanmasına yol açmıştır. 174 Bu bölüm, Filipinler devleti ile Bangsamoro halkının bağımsızlığı için mücadele eden kurtuluş cepheleri arasında yapılan görüşmeleri ve bu görüşmeler neticesinde imzalanan anlaşmaları konu edinecek ve barış süreci hakkında bilgiler sunacaktır. MNLF ve Filipinler Cumhuriyeti Arasında Yapılan Barış Görüşmeleri ( ) Moro sorunu, uluslararası alanda ilk defa 29 Şubat-4 Mart 1972 de Suudi Arabistan ın Cidde kentinde yapılan İİT Üçüncü Dışişleri Bakanları Toplantısı nda gündeme taşınmıştır. Bu toplantıda, Filipinler devletinin bölgede yaşayan Müslüman halkın can ve mal güvenliğini sağlaması için gerekli adımları atması zorunluluğu 174 Kulidtod, Perceived Strengths and Weaknesses of GRP Peace Initiatives: Basis for an Alternative Program for Sustainable Peace in Mindanao, ss

108 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 91 dile getirilmiş ve İİT genel sekreteri mevcut Filipinler hükümetiyle iletişim kurması için görevlendirilmiştir. 175 Toplantıdan bir yıl sonra, 1973 yılında, İİT Libya, Senegal, Somali ve Suudi Arabistan dışişleri bakanlarından oluşan bir grubu temaslarda bulunmak üzere Mindanao ya göndermiştir. Aynı zamanda, üyeleri olan Endonezya ve Malezya dan ASEAN 176 çerçevesinde de soruna çözümler bulunması için çabalarını artırmalarını istemiştir yılının Mart ayında Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Omar al-shakaff Manila ya giderek bir önceki sene bölgeyi ziyaret eden İİT heyetinin çalışmalarını takip etmiştir. Aynı yılın mayıs ayında, Endonezya nın girişimleri sonucunda, Filipinler Devlet Başkanı Marcos ile Endonezya Devlet Başkanı Suharto bir araya gelerek Moro sorunu ile ilgili bir görüşme gerçekleştirmiştir. Bu görüşmeden bir ay sonra, Haziran 1974 te Malezya nın başkenti Kuala Lumpur da düzenlenen İİT 5. Dışişleri Bakanları Toplantısı nda Filipinler devletine ve MNLF ye sorunun barışçıl yollarla çözümü için çalışma başlatmaları çağrısında bulunulmuştur. 177 Bu çabalar sonucunda, MNLF ve Filipinler hükümeti ilk olarak Ocak 1975 tarihinde Bangsamoro sorununa siyasi çözümler üretmek amacı ile Suudi Arabistan ın Cidde kentinde anlaşma masasına oturmuştur. Bu tarih, taraflar arasında barış görüşmelerinin başladığı resmî tarih olarak kabul edilmiştir. Barış 175 Resolutions of the Organization of Islamic Conference on the Bangsamoro Issue: , Institute of Bangsamoro Studies, 2008, s ASEAN, 8 Ağustos 1967 tarihinde Bangkok ta Filipinler, Malezya, Tayland, Endonezya ve Singapur tarafından kurulmuştur. ASEAN a 1984 yılında Brunei Darussalam, 1995 te Vietnam, 1997 de Laos ve Birmanya, 1999 da Kamboçya dâhil olmuştur. 177 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 3.

109 92 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi görüşmelerine Malezya, Brunei Darussalam ve Libya gibi İİT üyesi ülkelerin yanı sıra Japonya, İsveç, USIP kanalıyla ABD, Yeni Zelanda ve Kanada gibi ülkeler de katılmıştır. 178 Ne var ki Cidde buluşmasında pek çok konu üzerinde ortaya çıkan ciddi görüş ayrılıkları sebebiyle hiçbir ilerleme kaydedilememiştir. Ancak burada açığa çıkan sorunlara dair uzlaşma sağlanması amacı ile İİT, problemin kaynağının tespit edilmesi için bir eylem planı hazırlanması önerisinde bulunmuş ve bu öneri İİT 5. Dışişleri Bakanları Toplantısı nda gündeme taşınmıştır. Toplantının 18. kararı olarak yayımlanan maddede, Filipinler devletinin toprak bütünlüğü ve millî egemenlik hakkı dikkate alınarak Müslümanlar için bir özerk yönetim kurulması talebinde bulunulmuştur. 179 İİT Dışişleri Bakanları Temmuz 1975 tarihinde Cidde de tekrar bir araya gelerek MNLF ye ve mevcut Filipinler hükümetine en kısa sürede anlaşma masasına oturmaları için çağrıda bulunmuştur. Bu çerçevede, taraflar arasında barış görüşmelerini yeniden başlatmak isteyen İİT Genel Sekreteri Dr. Karim Gaye, 6 Mayıs 1976 tarihinde Kenya da dönemin Filipinler Devlet Başkanı Marcos ile buluşmuş ve Moro sorununun çözüme kavuşturulması için barış görüşmelerinin önemine vurgu yapmıştır. Buluşma sırasında Başkan Marcos tarafından Manila ya davet edilen Dr. Gaye, dört kişiden oluşan bir heyetle 22 Ağustos 1976 da Manila ya 178 Jubair, s Kararın İngilizce olarak yayımlanmış hali; URGES the Philippines Government to find a political and peaceful solution through negotiation with Muslim leaders, particularly with the representatives of the Moro National Liberation Front in order to arrive at a just solution to the plight of the Filipino Muslims within the framework of the national sovereignty and territorial integrity of the Philippines, Resolutions of the Organization of Islamic Conference on the Bangsamoro Issue: , s. 5.

110 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 93 gitmiş ve barış görüşmelerinin yeniden başlatılacağına dair Marcos hükümetinden söz almıştır yılında İİT nezaretinde başlayan görüşmeler, Aralık 1976 tarihinde Libya Dışişleri Bakanı Dr. Ali Treki nin başkanlığında devam etmiş ve 26 Aralık 1976 da Trablus Anlaşması ile sonuçlanmıştır. a Trablus Anlaşması (26 Aralık 1976) Trablus Anlaşması Libya nın Trablus kentinde 26 Aralık 1976 tarihinde imzalanmış ve bu anlaşma ile Mindanao da Filipinler devletinin egemenliği ve toprak bütünlüğü korunacak şekilde, 13 bölge ve 10 şehri kapsayan bir özerk bölge 181 kurulması öngörülmüştür. 182 Ayrıca anlaşma uyarınca Bangsamoro halkı bölgede mali ve idari bir sistem kurabilecek, eğitim-öğretim ile yasama-yürütme sistemlerini düzenleyebilecek, kendi güvenlik güçlerini oluşturabilecek, okul ve mahkemelerini açabilecekti. Ancak dış ilişkiler, millî savunma ve bölgedeki madenler ve mineral kaynaklarının yönetimi açısından merkezî hükümete bağlı kalınacaktı. Anlaşmanın en önemli konusu ise hiç şüphesiz bölgedeki güvenlik, iyileştirme ve insani yardımdı. Bu konularla ilgili en önemli maddeler ise şöyleydi: 180 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, ss Bölge IX-Batı Mindanao: Sulu, Basilan, Tawi-Tawi, Zamboanga del Sur, Zamboanga del Norte. Bölge X-Kuzey Mindanao: Misamis Occidental, Misamis Oriental, Agusan del Norte, Agusan del Sur, Bukidnon, Surigao del Norte. Bölge XI-Güney Mindanao: Surigao del Sur, Davao del Norte, Davao del Sur, Güney Cotabato. Bölge XII-Merkez Mindanao: Kuzey Cotabato, Maguindanao, Sultan Kudarat, Lanao del Norte, Lanao del Sur. 182 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 4.

111 94 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi ƸƸ ƸƸ ƸƸ Filipinler Silahlı Kuvvetleri bölgeden çekilecek ve yerine özerk yönetimin kendi güvenlik güçleri konuşlandırılacak, Bölgenin politik statüsünü belirlemek için yapılacak referanduma kadar yeterli sayıda Müslüman delegesi olan bir geçiş yönetimi kurulacak, MNLF, İİT ve Filipinler Cumhuriyeti delegelerinden oluşacak ortak bir ateşkes komisyonu kurulacaktı. 183 Anlaşmanın akabinde, 20 Ocak 1977 tarihinde resmî ateşkes ilan edilmiş ve bir ay sonra da taraflar arasından seçilecek karma bir heyetin bir araya gelerek anlaşmanın detayları hakkında görüşmesi karara bağlanmıştır. Ancak belirlenen tarihte yapılan görüşmelerde anlaşma sağlanamamış ve 3 Mart 1977 de yeniden toplanma kararı alınmıştır. Libya lideri Muammer Kaddafi ile Marcos arasında yapılan telefon görüşmelerinden sonra, anlaşma maddeleri üzerinde mutabakata varılmış ve 26 Mart 1977 de Mindanao Adası nda 13 bölgede özerklik ilan edilmiştir. Bu bölgeler; Basilan, Davao del Sur, Lanao del Norte, Lanao del Sur, Kuzey Cotabato, Güney Cotabato, Sulu, Tawi-Tawi, Sultan Kudarat, Palawan, Maguindanao, Zamboanga del Norte ve Zamboanga del Sur dur. Ayrıca, anlaşmanın MNLF ile Filipinler devleti tarafından ortaklaşa uygulanması ve İİT nin gözlemci olması, özerk bölgede geçici bir yönetim kurulması ve 17 Nisan 1977 de, bölgenin kesin statüsünün belirlenmesi için, burada yaşayan halkın -Müslümanlar ve Hristiyanların- referanduma gitmesi kararlaştırılmıştır Ahmad, Class and Colony in Mindanao, s Zulueta, Nebres, Philippine History and Government Through the Years, s. 235.

112 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 95 Ancak ilerleyen dönemde bazı maddelerin hiç konuşulmayarak beklemede bırakılması, Marcos hükümetinin anlaşmayı tek taraflı uygulamaya sokmak istemesi ve anlaşmanın yürürlüğe girmesi yönünde herhangi bir girişimde bulunmaması, MNLF nin tepkisine yol açmış ve bu durum anlaşmanın fes edilmesine sebep olmuştur. 185 Böylelikle Filipinler Silahlı Kuvvetleri ile MNLF arasındaki silahlı mücadele yeniden başlamıştır. Trablus Anlaşması, Marcos hükümetinin 1986 yılında iktidardan düşmesine kadar çıkmazda kalmıştır. Bu süreçte savaşın hafiflemesini fırsat bilen Marcos yönetimi, bölgedeki stratejik noktalara daha çok asker yığmış ve MNLF nin konuşlandığı yerler hakkında istihbarat sağlamıştır. 186 Marcos tan sonra devlet başkanı seçilen Corazon C. Aquino, barış görüşmeleri için yeniden girişimde bulunmuştur. Başkan Aquino, kararlığını göstermek adına 5 Eylül 1986 da Nur Misuari ile görüşmek için iki yöneticisiyle birlikte Sulu vilayetine gitmiş ve burada yapılan görüşme Aquino hükümeti ile MNLF arasında 1987 yılında Cidde Anlaşması nın imzalanması ile sonuçlanan sürecin başlangıcı olmuştur. 187 b Cidde Anlaşması (3 Şubat 1987) 1986 yılında Filipinler hükümeti ve MNLF Cidde de tekrar görüşme masasına oturmaya çağrılmış, bu çağrı üzerine taraflar Mindanao, Basilan, Sulu, Tawi-Tawi ve Palawan vilayetleri için özerklik mevzusunu görüşmeye devam etme kararı almıştır. MNLF bu görüşmelerde 185 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s Jubair, Bangsamoro: A Nation Under Endless Tyranny, s Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 5.

113 96 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi daha önceden belirtildiği ve hükümetin de kabul ettiğini söylediği gibi 23 bölge için tam özerklik istemiş, ancak Aquino hükümeti Trablus Anlaşması ndan dolayı 13 bölge ve 10 şehir için masaya oturduğunu belirtmiştir. Bu noktada tıkanan görüşmeler sebebiyle 9-20 Şubat 1986 da Manila ve Zamboanga da sırası ile düzenlenen barış görüşmelerinde, tarafların uzlaşma sağlayamayacakları bildirilmiştir. Ancak Endonezya, İİT temsilcisi olarak iki taraf arasında yeniden arabuluculuk yapmış, bu kez İİT nezareti olmaksızın 90 gün boyunca görüşmelere devam eden taraflar, sürecin tekrar çıkmaza girmesi ile Temmuz 1986 da görüşmelere son vermiştir. 188 Cidde Anlaşması da Trablus Anlaşması gibi bölgeye barış getirmek yerine, Filipinler ordusu tarafından MNLF ve ARMM den istihbarat sağlamak için kullanılmıştır. 189 Başkan Aquino, MNLF ile devam eden anlaşmazlıklara rağmen 1987 Filipinler Anayasası nı hazırlayan komisyona ARMM ve Cordilleras için de anayasal bir düzenleme hazırlatarak ARMM yi kurmaya çalışmıştır. Düzenleme, ARMM yi anayasal çerçeve içinde Filipinler devletinin egemenliği altında tutma ve bölge halkına kanun önünde eşitlik getirme amacıyla yapılmıştır. Özerk yönetimin ana yapısını oluşturan 6734 no.lu Cumhuriyet Kanunu, 1 Ağustos 1989 tarihinde onaylanmış ve 12 Şubat 1990 da ilk seçimler yapılmıştır. 190 Marcos ve Aquino dönemlerinde başarısızlıkla sonuçlanan barış görüşmelerinden sonra, Başkan Ramos zamanında yeni bir girişim söz konusu olmuş ve Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Abreu, 40 Years of Revolutionary Struggles, s Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 5.

114 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 97 yılları arasında Filipinler devleti ile MNLF arasındaki görüşmelere tekrar başlanmıştır. Ancak bu defa önceki dönemlerdekinden farklı olarak görüşmelere Endonezya nın başkanlığında İİT Genel Sekreteri ve altı kişiden oluşan yönetim komitesi de aktif olarak katılmıştır yılında Cidde de başlayan, üç hükümet değiştiren ve 22 yıl boyunca inişli çıkışlı olarak devam eden barış görüşmeleri, 2 Eylül 1996 tarihinde Metro Manila da Malacañang Sarayı nda imzalanan tarihî anlaşma ile sonuçlanmıştır. Bu anlaşma, 30 yıldır MNLF ve Filipinler Cumhuriyeti arasında devam eden savaşı sona erdirmiştir. 191 c 1996 Anlaşması İİT ve Endonezya nın Nur Misuari ye yoğun baskıları neticesinde yılının Eylül ayında imzalanan bu anlaşma ile taraflar arasında devam eden 30 yıllık savaşa son verilerek Mindanao Adası nda Müslümanların yoğun olarak yaşadığı bölgelere özerklik verilmesi kabul edilmiştir yılında imzalanan Trablus Anlaşması nın tartışmaya bırakılan maddeleri hakkında da detaylı açıklamalar yapan anlaşmanın en genel hatları ile iki aşamada uygulanması karara bağlanmıştır. Birinci aşamada, üç yıllık bir geçiş dönemi öngörülmüştür. Bu süreçte, bölgede SZOPAD, SPCPD ve danışma meclisi gibi kurumlar oluşturulması hedeflenmiştir. Bu kurumların Filipinler devleti tarafından desteklenmesi fakat MNLF tarafından yönetilmesi ve bölgedeki kalkınma politikalarına 191 Abraham Iribani, Give Peace a Chance: The Story of the GRP-MNLF Peace Talks, Mandaluyong City: Magbassa Kita Foundation, 2006, s Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s. 45.

115 98 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi nezaret etmesi planlanmıştır. 193 Geçiş döneminin sonunda, toplamda 13 bölge ve 10 şehri içine alması düşünülen özerk bölge yönetimi için referandum yapılmasında ve ARMM nin statüsüne referandum sonucuna göre karar verilmesinde mutabık kalınmıştır. 194 Tam uygulamaya ise ikinci aşamada geçilmesine ve 6734 no.lu kurucu Cumhuriyet Kanunu nun yeniden düzenlenerek mutabakat sağlanan maddelerin kanuna eklenmesine karar verilmiştir. Anlaşma uyarınca öngörülen üç yıllık geçiş dönemi, danışma meclisi ve SPCPD nin kurulması ile başlamıştır. Bu dönemde ayrıca bazı MNLF askerlerinin Filipinler ordusuna ve emniyet teşkilatına geçişi sağlanmıştır. 9 Eylül 1996 da Ramos hükümetinin de desteği ile Nur Misuari bölge yöneticisi seçilmiş ve yönetim MNLF ye verilmiştir. 31 Mart 2001 tarihinde 6734 no.lu Cumhuriyet Kanunu yeniden düzenlenmiş, yeni hükümlerin eklenmesiyle birlikte 9054 no.lu Cumhuriyet Kanunu na dönüşmüş ve 14 Ağustos 2001 tarihinde referandumla kamuoyunun onayına sunulmuştur no.lu kanunun kamuoyu tarafından kabulü ile Basilan ve Maravi şehirleri de ARMM ye dâhil edilirken MNLF nin tarihî olarak Müslümanlara ait olduğunu söylediği 13 bölge ve 10 şehirden sadece 5 bölge ve 1 şehir ARMM sınırları içerisinde yer almış, diğerleri referandumda hayır dedikleri için Filipinler tarafında kalmıştır Eliseo R. Mercado Jr., OMI, Peace and Development, Rebels, Warlords and Ulama: A Reader on Muslim Separatism and the War in Southern Philippines, (ed. Kristina Gaerlan, Mara Stankovitch), Quezon City: Institute for Popular Democracy, 2000, ss Mara Stankovitch, Introduction, Rebels, Warlords and Ulama: A Reader on Muslim Separatism and the War in Southern Philippines, (ed. Kristina Gaerlan, Mara Stankovitch), Quezon City: Institute for Popular Democracy, 2000, s. vii. 195 Lingga, Strengthening ARMM Elections to Promote Peace, Institute for Autonomy and Governance, ARMM in Transition Series, No. 5, 2005, s. 2, Elections.pdf (9 Haziran 2014).

116 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 99 Ne var ki, 1996 Anlaşması da diğer anlaşmalar gibi bir süre sonra idari ve politik açıdan çıkmaza girmiştir. Geçiş sürecinde kurulması planlanan kurumlar ve buralarda idareci ve kanun yapıcı olarak görev alan kişiler ve sekretarya güçsüz kalmış, arzu edilen etkiyi sağlayamamıştır. Ayrıca, polis gücü verilmeyen danışma meclisi ve SPCPD, teknik olarak görev alanına giren asayiş ve düzen tesis etmede başarı sağlayamamış ve bölgede işlenen suçları önleyememekle itham edilmiştir. 196 MNLF lideri Nur Misuari nin özerk yönetim bürokrasisini idare edebilecek yeterlilikte tecrübeli idareciler bulamaması sebebiyle yönetimde meydana gelen eksiklikler ve bütçenin sınırlı oluşu da işleyişi zorlaştırmış ve geçici özerk bölge yönetimi zamanla tüm fonksiyonlarını yitirmiştir. Nihayetinde taraflar anlaşmayı uygulama ve içeriğini genişletme konusunda uzlaşamamışlar, MNLF ve Nur Misuari, hükümeti anlaşmanın bazı maddelerini ihlal edip uygulamamakla suçlamış, 9054 no.lu Cumhuriyet Kanunu nun anlaşma maddelerini hafiflettiğini söylemiştir. Filipinler hükümeti ise anlaşmayı tam olarak uyguladığını iddia ederek başarısızlığı Misuari yönetimine atfetmiştir. MNLF yöneticileri ve Bangsamoro halkı, barış görüşmeleri boyunca Filipinler devletinin Mindanao sorununun çözümünü istemekten ziyade, bölgede, özellikle Müslümanların yoğun olduğu yerlerdeki direniş hareketlerini zayıflatmak için zaman kazanma ve bilgi toplama çabasında olduğunu düşünmüştür. Nitekim barış görüşmeleri sonunda imzalanan anlaşmaların etkili şekilde 196 Gutierrez, The Problems of Peace, Rebels, Warlords and Ulama: A Reader on Muslim Separatism and the War in Southern Philippines, (ed. Kristina Gaerlan, Mara Stankovitch), Quezon City: Institute for Popular Democracy, 2000, ss

117 100 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi uygulanabilmesi için hükümet kanadından hiçbir samimi girişimin olmayışı bu düşünceyi destekler niteliktedir. MILF ve Filipinler Cumhuriyeti Arasında Yapılan Barış Görüşmeleri ( ) 1977 yılında kurulan MILF, Mindanao da MNLF kadar güçlü olmasına rağmen Filipinler Cumhuriyeti barış görüşmelerini 1996 yılına kadar sadece MNLF ile yürütmüş, MILF ile görüşmelerini gayriresmî ve sınırlı düzeyde tutmuştur. Bu durumun sebepleri arasında Trablus Anlaşması nın MNLF tarafından imzalanmış olması yanı sıra İİT ve diğer Müslüman devletlerin MNLF yi Güney Filipinler Müslümanlarının tek temsilcisi olarak kabul etmiş olması gösterilebilir. Ayrıca MILF in İslami kimliği ve bağımsızlık talepleri de Filipinler devletinin MILF ile görüşmemesinin nedenlerinden olmuştur. Bunların yanı sıra MILF de MNLF ile yürütülen barış görüşmelerini bölmek istememiş ve bu görüşmeler sonuçlanana kadar başka bir görüşme talebinde bulunmamıştır Anlaşması nın ardından Filipinler hükümeti MILF ile irtibata geçmiştir. 3 Ağustos 1996 da Ramos hükümetinin idari sekreteri Ruben Torres ile MILF in Siyasi İşler Başkanı Gazali Cafer, Davao şehrinde buluşmuş ve Torres, Cafer e hükümetin kendileri ile barış görüşmeleri yapmak istediğini iletmiştir Eylül 1996 da Cagayan de Oro şehrinde yeniden bir araya gelen ikili, görüşmelere başlamak için tarafların kendi komitelerini 197 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 7.

118 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 101 hazırlamasını ve ateşkesin nasıl ilerleyeceği konusunda çalışmalar yapılmasını karara bağlamıştır. MILF ve Filipinler Cumhuriyeti heyetleri 7 Ocak 1997 de bir araya gelmiş ve bu tarih taraflar arasındaki barış görüşmelerinin başladığı ilk resmî tarih olmuştur. İkinci görüşmeler başlamadan önce, Ocak 1997 de, Filipinler ordusunun MILF e ait Ebubekir Kampı çevresine girdiği iddiası ile çatışmalar yaşanmış, çatışmaların çevre bölgelere yayılmaması için taraflar 27 Ocak ta bir araya gelerek geçici bir anlaşma imzalamıştır. Ancak 17 Haziran 1997 de Filipinler Silahlı Kuvvetleri Pagalungan, Sultan sa Barongis ve Pikit te büyük askerî operasyonlar başlatmış, bu gelişmeler üzerine MILF operasyonlar durana kadar anlaşma masasını terk ettiğini açıklamıştır Temmuz 1997 de, Gazali Cafer ve Ruben Torres, heyetleri ile birlikte Cagayan de Oro şehrinde yeniden bir araya gelmiş ve görüşmeler sonunda çatışmalara son verilmesi yönünde bir anlaşma imzalanmıştır. Aynı gün Filipinler ordusunun Pikit te bulunan Rajahmuda bölgesinden 23 Temmuz a kadar geri çekilmesi ve durum normale dönene kadar MILF in de bölgeye girmemesi kararı alınmıştır. Ancak bu anlaşma, hükümetin talebiyle medyaya yansıtılmamıştır. 198 MILF ve Filipinler Cumhuriyeti arasındaki görüşmeler daha sonra çatışmaların sonlandırılması, MILF kamplarının yerlerinin açıklanması ve ARMM nin yönetimi konuları ekseninde devam etmiştir. Başkan Ramos tan sonra hükümeti devralan Joseph E. Estrada döneminde de MILF ile 27 Ağustos 1998 de Sultan Kudarat, Maguindanao da bir anlaşma imzalanmış ve daha önceki hükümetle mutabakata varılan uygulamaların 198 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 7.

119 102 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi devamlılığını sağlamak için barış görüşmelerini sürdürme ve insan haklarını koruma kararı alınmıştır. MILF in kamp yerlerinin açıklanması hususunda ise, toplamda 46 adet olan ana ve uydu kamplardan sadece Ebubekir, Büşra, Darapanan, Ömer, Badre, Rajahmuda ve Bilal kampları MILF tarafından teyit edilmiş, diğer kamplar Aralık 1999 dan önce teyit edilmek üzere bırakılmış, ancak hükümetin topyekûn savaş ilanı ile süreç iptal edilmiştir. 199 Teknik heyet arasında devam eden 20 aylık görüşmelerden sonra resmî görüşmeler 25 Ekim 1999 da açılmış, 17 Aralık 1999 da ise taraflar yeniden bir araya gelerek barış görüşmelerinin kuralları ve aşamaları hakkında anlaşmaya varmıştır. Görüşmeler başlamış ancak Filipinler ordusunun ateşkesi iptal ettiğine dair Maguindanao, Cotabato, Sultan Kudarat ve Lanao del Norte den gelen haberler süreci zora sokmuştur. 27 Nisan 2000 de barış görüşmeleri için Cotabato şehrinde tekrar bir araya gelinmiş ve gece yarısından önce taraflar arasındaki tansiyonu düşürmeyi hedefleyen bir anlaşma imzalanmış ancak Filipinler ordusunun Ebubekir Kampı na aynı gece düzenlediği saldırılar, MILF ve Filipinler Cumhuriyeti arasında yeniden topyekûn bir savaş ilanına sebep olmuştur. Barış görüşmelerini kurtarmak isteyen sivil toplum ise, savaş ilanının ardından harekete geçerek 1 Haziran 2000 de tarafları bir araya getirmiş ancak görüşmelerden hiçbir sonuç alınamamıştır. 15 Haziran da heyetlerin tekrar bir araya gelmesinden sonra MILF, barış görüşmelerinden çekilme kararı almıştır Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 8.

120 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 103 Devlet başkanının değişmesinden ve Gloria Macapagal Arroyo nun 2001 de yönetimi devralmasından sonra yeni kurulan hükümet, Malezya Devlet Başkanı Muhammed Mahathir den MILF i yeniden barış görüşmelerine başlaması için ikna etmesini istemiştir. Muhammed Mahathir, bu rica üzerine başdanışmanlarını MILF lideri Selamet Haşimi ile görüşmeleri için devreye sokmuştur. Selamet Haşimi, Mahathir in danışmanlarının Rajahmuda Kampı ndaki İslam merkezine gerçekleştirdiği ziyaretlerden sonra yeniden barış görüşmelerine katılma kararı almış ve yardımcısı ve BIAF Başkanı Hacı Murad İbrahim başkanlığında bir heyeti Arroyo nun danışmanı Eduardo Ermita ile görüşmek üzere Kuala Lumpur a göndermiştir. Bu görüşme gizli tutulmuş, Filipinler Cumhuriyeti nin Mindanao danışmanı ve barış görüşmelerinden sorumlu yeni başkanı Jesus Dureza bile durumdan haberdar edilmemiştir. 201 Murad İbrahim ve Eduardo Ermita, barış görüşmelerine yeniden başlamak için 24 Mart 2001 de Kuala Lumpur da bir anlaşma imzalamıştır. Anlaşmaya göre, görüşmelerin 27 Nisan 2000 de kaldığı noktadan devam etmesi ve taraflar Bangsamoro problemi hakkında siyasi bir anlaşma sağlayana kadar sürmesi kararlaştırılmıştır. Ayrıca, daha önce imzalanmış olan bütün anlaşmalara saygı göstereceklerine ve uygulamaya geçireceklerine dair söz veren taraflar, mülteciler ve savaş mağdurları için de Mindanao da yardım ve iyileştirme çalışmaları yapacaklarını ve savaştan etkilenen bölgeler için birlikte kalkınma projeleri hazırlayacaklarını bildirmişlerdir. Görüşmeler için Libya nın Trablus kenti toplantı yeri olarak seçilmiştir Haziran Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 8.

121 104 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi tarihindeki görüşmeler MILF ve Filipinler Cumhuriyeti arasında Trablus 2001 Barış Anlaşması nın imzalanması ile sonuçlanmış ve bu anlaşma taraflar arasında yapılan görüşmelerin temelini oluşturmuştur. a Trablus 2001 Barış Anlaşması 22 Haziran 2001 tarihinde imzalanan Trablus Anlaşması, üzerinde ittifak sağlanamayan üç ana konuyu tartışmaya açmıştır. Bunlar güvenlik (ateşkes), savaştan etkilenen alanların iyileştirilip (rehabilitasyon) kalkındırılması ve anayurt konularıdır. Bangsamoro halkı, ilk defa bu anlaşma ile tarif edilen alanda (Mindanao) yaşayan ayrı bir etnik grup olarak tanımlanmış, yaşadıkları yer Bangsamoro ana vatanı 202 olarak ifade edilmiş ve atalarından kalma topraklar üzerindeki miras hakları tanınmıştır. Ayrıca bölgedeki sorunun gerçekte ekonomik temelli değil siyasi temelli bir sorun olduğu kabul edilmiş, Bangsamoro halkının siyasi statüsünü ve geleceğini belirleme hakkına sahip olduğu belirtilmiş ve çözüm için kapsayıcı, adil ve uzun süreli politik adımların atılması gerektiği bildirilmiştir. Bangsamoro halkı ile anlaşmanın ve barışçıl çözümler üretmenin hiçbir dayatma olmaksızın iş birliği içinde yürütülmesi gerektiği ifade edilmiş, mültecilerin ellerinden alınan veya çatışmalardan dolayı hasar gören mülklerinin iade edilmesi gerektiği konusu onaylanmıştır. Daha önceki anlaşmalarda İİT nin adı telaffuz edilmezken, bu anlaşmada hem Filipinler Cumhuriyeti hem de MILF kanadından İİT nin gözlemci olması ve 202 Zira yerel dilde Bangsa kelimesi vatan manasındadır ve Bangsamoro Moroluların vatanı anlamına gelmektedir.

122 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 105 sadece ateşkesin değil bütün anlaşma maddelerinin uygulanmasında hakemlik etmesi istenmiştir. 203 Taraflar, Trablus Anlaşması nın ateşkesle ilgili maddelerini görüşmek üzere ikinci defa Kuala Lumpur da buluşmuştur. Görüşmeler sonucunda, daha önce güvenlikle ilgili karara bağlanmış esaslar onaylanmış ve anlaşma 7 Ağustos 2001 de Putrajaya-Malezya da imzalanmıştır. Üçüncü tur ise, savaş bölgelerinin rehabilitasyonu ve kalkınmasıyla ilgili maddeleri görüşmek üzere yapılmış ancak taraflar bu konularda mutabakat sağlayamamıştır. Arroyo hükümeti görüşmelerin feshedilmesini önlemek adına, taraflar arasındaki savaşın durması yönünde çalışan koordinasyon komitesiyle yerli izleme komiteleri için birer eğitim rehberi yayımlamış, rehbere daha önce yapılan anlaşmaların hükümlerini de eklemiş ancak resmî görüşmeler yine de durmuştur. Buna rağmen Arroyo hükümeti, Millî Güvenlik Danışmanı Norberto Gonzales aracılığı ile görüşmelerin devam ettiğini duyurmuş ve aylar süren bu görüşmelerin ardından 7 Mayıs 2002 de taraflar Putrajaya da tekrar masaya oturmuştur. Bu kez MILF ile görüşmek için barış görüşmelerinden sorumlu Jesus Dureza yerine Norberto Gonzales ve Eduardo Ermita, Malezya nın başkenti Kuala Lumpur a gitmiş ve daha önce sekreter Dureza nın imzalamadığı anlaşmayı imzalamışlardır. Bu anlaşma ile taraflar insan haklarına saygılı olmayı ve uluslararası insan hakları hukukuna uygun davranmayı taahhüt etmiştir. Ayrıca MILF e, bölgede uygulanması planlanan iyileştirme ve kalkınma projelerinde karar verme, yönlendirme ve uygulamada yetkinlik hakkı verilmiştir. Hükümet, savaştan etkilenen ailelerin 203 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 9.

123 106 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi mülklerini kendilerine iade etmeye söz vermiş, MILF ve Filipinler Cumhuriyeti kanunen suçlu oldukları kesinleşen şahıslara karşı birlikte hareket etme kararı almıştır. Ancak 11 Şubat 2003 te Müslümanlar Ramazan Bayramı nı kutlarken, hükümet güçleri Pikit ve Pagalungan daki MILF yerleşkelerine saldırmış ve bu olay sonucunda da görüşmeler yeniden durmuştur. Taraflar arasındaki iletişimin devam etmesi ve bekleyen konuların görüşülmesi için Malezyalı yöneticiler, heyetlerin resmî olmayan ve daha çok barış görüşmelerini yinelemenin yollarının aranacağı temaslarda bulunulmasını önermiştir. Ancak bu görüşmeler de aynı konuların müzakere edilmeye başlanması ile son bulmuştur. MILF ile Filipinler Cumhuriyeti arasındaki ateşkesin devam etmesi için Malezya, Brunei ve Libya temsilcilerinden oluşan Uluslararası İzleme Ekibi (IMT) devreye girmiş ve ülkedeki savaşı sona erdirmek için çalışan komitelerle birlik içinde çalışmıştır. 23 Temmuz 2006 tarihinde de Japonya, Filipinler Cumhuriyeti ve MILF arasındaki anlaşmaların sosyal ve ekonomik yönlerini izlemek üzere komiteye katılmıştır Mart 2003 ten itibaren yeniden başlayan görüşmelerde ata toprakları konusu kavram, bölge, kaynaklar ve yönetim açısından gündeme alınmıştır. Görüşmeler ilerleyen yıllar boyunca devam etmiş, Müslüman halkın ayrı bir etnik grup olarak (Bangsamoro) tanımlanması, Bangsamoro ana vatanının gelecek nesiller açısından sınırlarının bölgesel olarak belirlenmesi, mülkiyet haklarının korunması, hukuki varlığının kanunlaştırılması ve yasama, yürütme ve yargı organlarının oluşturulması gibi 204 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 10.

124 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 107 konularda mutabakat sağlanmıştır. Ancak genel hatlarıyla Bangsamoro bölgesini tarif etme ve sınırlama konusunda engeller yaşanmış, ARMM ye diğer bölgelerin eklenmesi ve detaylar daha sonraki tartışmalara bırakılmıştır. 205 Barış görüşmeleri her iki kurtuluş cephesinin de siyasi amaçlarını gerçekleştirme yolunda başvurdukları asıl yöntem olmuştur. Bu görüşmeler için ayrılan zaman, savaşmak için ayrılan zamandan çok daha fazladır ve 2006 arasında sadece Filipinler Cumhuriyeti ve MILF arasında Mindanao sorununa ait değişik konularda imzalanan anlaşma sayısı 63 tür. Bu anlaşmalarla, Malezya nın da arabuluculuk etmesi ile birlikte, 25 noktada uzlaşma sağlanmış 207 ancak bütün bu görüşmelere ve imzalanan anlaşmalara rağmen Mindanao sorunu Filipinler devletinin sorunlu yaklaşımı ve uygulamaları sebebiyle çözülememiş, Bangsamoro halkı kendi topraklarında siyasi, sosyal ve ekonomik çıkmaza terk edilmiştir. b 2008 Ata Toprakları Üzerine Anlaşma (MOA-AD) 5 Ağustos 2008 de, Filipinler devleti ile Murad İbrahim önderliğindeki MILF arasında mevcut ARMM nin genişletilmesi ve bölgeye daha geniş siyasi ve ekonomik yetki verilmesi konusunda bir uzlaşıya varılmıştır. Bu uzlaşı ile Bangsamoro halkının ata toprakları üzerindeki tarihî 205 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s Lingga, Factors that Trigger Radicalization of Muslim Community in the Philippines, Konrad Adenauer-Stiftung & Philippine Council for Islam and Democracy, Regional Conference on the Radicalization of Muslim Communities in Southeast Asia, Datu Michael O. Mastura, A Time for Reckoning for the Bangsamoro People: How did we get there? Where do we go next?, Institute of Bangsamoro Studies, No , 2006, s. 7.

125 108 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi iddiası kabul edilmiş ve Mindanao da bulunan 700 den fazla köyün ARMM ye dâhil edilmesi için 2009 yılında oylama yapılmasına karar verilmiştir. 208 Böylelikle ARMM nin bölgedeki kaynaklardan aldığı payın artırılması öngörülmüştür. Zira bu sayede ARMM yönetimi bölgedeki petrol, maden ve balıkçılık faaliyetlerinden toplanan vergilerin %75 inden pay alabilecektir. 209 Ayrıca bu uzlaşı ile birlikte ARMM teorik olarak; ƸƸ ƸƸ ƸƸ ƸƸ Doğal kaynakları, olası enerji kaynakları ve iç suları üzerinde yasama ve kontrol hakkına, Bölge suları üzerinde hükümet ile ortak yasama, kontrol ve yönetim hakkına, Polis ve güvenlik güçleri de dâhil olmak üzere kendi kurumlarını geliştirme hakkına, Başka ülkelerle ekonomik ve ticari ilişkiler geliştirme ve uluslararası toplantılara katılma hakkına sahip olmuştur. 210 Daha önceki anlaşmalarda tecrübe edildiği üzere, sıra yukarıda zikredilen maddelerin onaylanmasına geldiğinde yine anlaşmazlıklar baş göstermiştir. Özellikle ARMM ye katılması öngörülen köyler için yapılacak oylamayla ilgili karar, Filipinler halkının ciddi tepkisini çekmiş ve ülkede kargaşaya sebep olmuştur. Bu gelişmeler üzerine Arroyo hükümeti de anlaşmanın uygulanabilmesi için gerekli olan anayasa değişikliklerini yapma 208 IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s BBC News, Philippines Muslim Area to Expand, stm (26 Şubat 2014). 210 Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s. 51.

126 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 109 kararlığını gösterememiş ve anlaşma maddelerinin yürürlüğe sokulması ertelenmiştir. Ancak daha sonra güney bölgesindeki Katolik siyasetçilerin anlaşma şekillenirken kendilerine danışılmadığı gerekçesiyle Filipinler Yüksek Mahkemesi ne yaptığı itiraz doğrultusunda, yediye karşı sekiz oyla anlaşma anayasaya aykırı bulunmuş ve yürürlüğe girmesi iptal edilmiştir. 211 Anlaşmanın iptali üzerine bölgede tansiyon yine yükselmiş ve 2008 yılının Ekim ayından itibaren taraflar arasındaki çatışmalar yeniden başlamıştır. Çatışmalar sebebiyle yüzlerce kişi hayatını kaybederken, yüz binlerce kişi de göç etmek zorunda kalmıştır. Avrupa Parlamentosu, 2009 yılının Mart ayında Arroyo hükümetini anlaşmanın Yüksek Mahkeme kararından sonraki statüsünü ve geleceğini belirlemeye davet etmiş, ayrıca taraflara mülteciler için acil çözüm bulunması çağrısı yapmıştır. AB Komisyonu ve Konseyi de taraflar arasındaki barış görüşmelerinin başlatılması için destek vermeye çağrılmıştır. Bu gelişmeler üzerine Arroyo hükümeti, savaşa sebep olduğunu iddia ettiği üç MILF komutanını istemekten vazgeçmiş ve görüşmelere yeniden başlanmıştır. Temmuz 2009 da taraflar arasında yeni bir ateşkes daha imzalanmıştır. Eylül 2009 da barış müzakerelerindeki sorunların aşılması ve barış sürecine uluslararası destek sağlanması için sürece ilgi duyan ülkelerin ve sivil toplum kuruluşlarının da katılımı ile bir Uluslararası Temas Grubu (ICG) oluşturulmuştur. İngiltere ve Japonya nın yanı 211 Tetch Torres, SC: MILF Deal Unconstitutional, Inquirer Net, (26 Şubat 2014).

127 110 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi sıra Türkiye de kuruluşundan bu yana ICG içerisinde yer almaktadır. 212 Taraflar 2009 yılında Malezya nın ev sahipliği ve ICG nin nezaretinde resmî barış görüşmelerine başlamış ancak ata toprakları ve silahsız sivillerin çatışmalarda korunması konularında mutabakat sağlayamamışlardır. 213 c Barışın İlanı ve Özerklik Süreci Kapsamında İmzalanan Anlaşmalar MILF tarafından 40 yılı aşkın bir süredir verilen bağımsızlık mücadelesinde Filipinler hükümeti ile süregelen çatışmalarda den fazla Morolu Müslüman (bölgede yaşayan Müslüman liderlere göre kişi) hayatını kaybetmiş, 2 milyon Morolu Müslüman muhacir olarak yaşamak zorunda kalmıştır. Uzun zamandır devam eden savaş nedeniyle bölgeye gerekli altyapı yatırımları da yapılamamıştır. MILF in verdiği mücadele ve 1996 yılından bu yana devam eden barış müzakerelerinde gelinen aşamada, Filipinler hükümeti ile varılan anlaşma sonucunda barış ilan edilmiş ve Bangsamoro Özerk Bölgesi nin kurulması yönünde adımlar atılmıştır. Filipinler hükümetiyle MILF arasında 2012 yılında bir Çerçeve Anlaşması imzalanmış, 2013 yılında da barış sürecini ve anlaşmaların uygulanmasını gözlemlemek amacıyla Bağımsız İzleme Heyeti (TPMT) kurulmuştur. 212 T.C. Dışişleri Bakanlığı, Güney Filipinler Barış Süreci Hk., No. 28, mfa.gov.tr/no_-28_-25-ocak-2014_-guney-filipinler-baris-sureci-hk.tr.mfa (27 Şubat 2014). 213 Minda News, Konsult Mindanaw presents findings to MILF; MILF says We want agreement acceptable to all, konsult-mindanaw-presents-findings-to-milf-milf-says-%e2%80%9cwe-want-agreement-acceptable-to-all%e2%80%9d/ (27 Şubat 2014).

128 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 111 Çerçeve Anlaşması nın eklerinin tamamlanmasının ardından taraflar arasında 28 Mart 2014 te Bangsamoro Kapsamlı Anlaşması (Comprehensive Agreement on Bangsamoro) imzalanmıştır. Kapsamlı Anlaşma nın imzalanmasıyla Moro yu özerkliğe götürecek süreç resmî olarak başlamıştır. Bangsamoro Temel Yasası nın hazırlanıp Filipinler devlet başkanına sunulması ve kongrenin yasayı onaylaması akabinde, yönetim geçiş hükümetine devredilecektir. Geçiş hükümeti, 2016 da gerçekleşecek seçimlerin ardından yönetimi Bangsamoro Özerk Bölgesi hükümetine bırakacaktır. TPMT, geçiş sürecinde de çalışmalarına devam ederek barış sürecinin işleyişi ve anlaşmaların uygulanması noktasında gözlemci olacaktır. Geçiş sürecinde den fazla direnişçisi olan MILF in silahları kullanım dışı bırakılacaktır. Silahların kullanım dışı tutulması bağımsız bir heyet (Independent Decommissioning Body-IDB) tarafından denetlenirken Filipinler ordusu da bölgeden çekilecektir. Oluşturulan heyetin başkanlığına Türkiye den Büyükelçi Haydar Berk getirilmiş, daha sonra yerine Büyükelçi Mustafa Pulat IDB başkanı olmuştur. Özerkliğin Yapısı Moro Müslümanları içişlerinde tamamen bağımsız, dışişleri ve dış güvenlik konularında Filipinler hükümetine bağımlı olacak. Moro da İslam hukukuna göre bir temel yasa hazırlanacak. Moro da yaşayan Hristiyanlar, Filipinler hukukuna tabi olmaya devam edecek.

129 112 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi c Çerçeve Anlaşması Bu savaşı nasıl sonlandırabiliriz? Harap edilmiş yaşamların, toplulukların ortasında iken, Aile üyelerimizin ölümlerini, Birinin bir diğerine karşı yaptığı vahşeti izlerken, Nasıl ileriye gidebiliriz? Asin Halk Müziği Grubu, Ang Bayan kong Sinilangan-Doğduğum Yer isimli şarkısından Filipinler de 2010 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından 15. devlet başkanı olarak göreve gelen Benigno Aquino III, kendisinden önceki devlet adamları tarafından yürütülen ancak henüz kalıcı çözüme ulaşamayan barış görüşmelerini sürdürme niyetinde olduğunu çeşitli vesilelerle beyan etmiştir. 214 Bu çerçevede, 2010 yılının sonunda yeniden yapılandırılan oluşumla barış görüşmeleri tekrar ivme kazanmıştır. MILF ve Aquino III hükümeti arasında sürdürülen barış görüşmeleri sonucunda taraflar arasında barış ilan edilmiş ve Bangsamoro Özerk Bölgesi nin kurulması yönünde adımlar atılmıştır. Bu adımların en somut örneği ise hiç şüphesiz 15 Ekim 2012 de taraflar arasında Malacañang da imzalanan Çerçeve Anlaşması dır. ƸƸ Çerçeve Anlaşması nın öne çıkan bazı maddeleri şöyledir: Mevcut durum kabul edilemez bir durumdur ve ARMM nin yerine Bangsamoro kurulacaktır. Nisan 214 IRIN, PHILIPPINES: Aquino pledges renewed peace efforts, org/report/89676/philippines-aquino-pledges-renewed-peace-efforts (27 Şubat 2014).

130 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 113 ƸƸ ƸƸ ƸƸ ƸƸ ƸƸ 2012 de kararlaştırıldığı üzere Bangsamoro yeni özerk siyasi yapının ismidir. Taraflar Bangsamoro kimliğini tanımıştır. İşgal ve sömürge döneminde Mindanao, Sulu takımadaları ve Palawan bölgesi yerlileri ve sakinleri olarak kabul edilen kişilerle karma ve saf kan olmak üzere onların nesilleri, kendilerini Bangsamoro olarak tanımlama hakkına sahiptir. Diğer yerli grupların kendi kimliklerini seçme özgürlüğüne saygı duyulacaktır. Bangsamoro temel yasa ile yönetilecektir. Temel yasa, Bangsamoro değerler sistemini yansıtacak ve yönetimin uluslararası kabul görmüş standartlarını karşılayacak şekilde olacaktır. Taraflar şer i mahkemelerin güçlendirilmesi ve yargılama yetkisinin genişletilmesi ihtiyacını onaylamıştır. Bangsamoro, şer i adalet sistemi üzerinde ehliyet sahibi olacak ve şer i kuralların egemenliği ve uygulanması sadece Müslümanlar için geçerli olacaktır. Taraflar Bangsamoro bölgesi için gelir oluşturmanın ve kaynakların kullanımının önemli olduğu konusunda hemfikirdir. Bangsamoro Temel Yasası ile tutarlı olacak şekilde Bangsamoro kendi gelir kaynaklarını yaratma gücüne ve belli sınırlar dâhilinde vergi koyma hakkına sahip olacaktır. Bangsamoro nun ana sınırları, bugünkü ARMM nin coğrafi sınırları olan Baloi, Munai, Nunungan, Pantar, Tagoloan ve Lanao del Norte de bulunan Tangkal belediyeleri ve 2001 yılında yapılan referandumda ARMM ye dâhil olmak için oy kullanmış Kabacan, Carmen, Aleosan, Pigkawayan, Pikit ve Midsayap belediyelerinde bulunan bütün barangaylar, Cotabato ve Isabela şehirleri ve yerel hükümet biriminin Bangsamoro ya dâhil edilmek için önerge sunduğu yerlerin civarındaki bölgelerle

131 ÇIKIŞ BELGESİ YASA TASARISI 114 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi nitelikli seçmenin en az %10 unun Bangsamoro Temel Yasası onaya sunulmadan en az iki ay önce Bangsamoro ya dâhil edilmek için dilekçe verdiği bölgeler olacaktır. 215 Çerçeve Anlaşması, kendi metni ile birlikte dört ek anlaşma ve bir giriş metninden oluşmaktadır. Geçiş Düzenlemeleri ve Yöntemleri Bangsamoro Özerklik Süreci Yol Haritası URGENT BILL 1 Geçiş Komisyonunun Kurulması 2 Bangsamoro Temel Yasasının Hazırlanması 3 Temel Yasasının Kongre ye Sunulması 4 Bangsamoro Temel Yasasının Devlet Başkanı Tarafından Acil Karar Tasarısı Olarak Onaylanması 5 Temel Yasasının Kongre de Onaylanması 6 Bangsamoro Temel Yasası için İçin Referandum BANGSAMORO ARMM FESHEDİLDİ 11 Çıkış Belgesi nin İmzalanması (Taraflar tarafından barış sürecinin resmî olarak sona erdiğini bildiren çıkış belgesinin imzalanması) da Bangsamoro Hükümeti nin Seçilmesi 9 Geçiş Süreci İçin Bangsamoro Geçiş Yönetimi nin Atanması 8 Bangsamoro Temel Yasasının Onaylanması ile Müslüman Mindana Özerk Bölgesi (ARMM) nin İlgası 7 Geçiş Komisyonu nun Bangsamoro Temel Yasasının Kanunlaştırma Sürecindeki Görevinin Sonu Ek anlaşmaların ilki olan bu anlaşma 27 Şubat 2013 tarihinde imzalanmıştır. Buna göre, MILF ve Filipinler hükümeti geçiş komisyonunun (transcom) kurulması ile başlayacak ve taraflar arasında barış sürecinin resmî olarak sona erdiğini bildiren çıkış belgesinin imzalanması 215 Çerçeve Anlaşması, -MILF- Framework-Agreement.pdf (12 Nisan 2014).

132 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 115 ile sona erecek olan Bangsamoro geçiş sürecinin uygulama adımları üzerinde mutabakat sağlamıştır. 216 Gelir Üretimi ve Servet Paylaşımı İkinci ek anlaşma olan Gelir Üretimi ve Servet Paylaşımı anlaşması, 13 Temmuz 2013 te imzalanmıştır. Bu anlaşma diğer konular yanında vergilendirme, diğer gelir kaynakları, ücretler ve masraflar, hibe ve bağışlar, merkezî hükümetin fon transferleri, kredi taahhüdü ve deniz aşırı kalkınma yardımları ile doğal kaynaklarla ilgili bölümlerden oluşmaktadır. Bu ek anlaşmaya göre tarife ve gümrük vergileri dışında Bangsamoro da toplanan merkezî yönetim vergi, harç ve ücretlerinin %25 i merkezî hükümete gidecek, yerel yönetim birimlerinin hisseleri dâhil olmak üzere %75 i ise Bangsamoro hükümetine bırakılacaktır. Doğal kaynaklara gelince; bölgede metalik minerallerin aranması, geliştirilmesi ve kullanımıyla elde edilen gelirlerin %75 i Bangsamoro hükümetine gidecektir. Metalik olmayan minerallerin (kum, çakıl, taş ocağı kaynakları) gelirleri ise Bangsamoro hükümeti ve onun yerel yönetim birimlerine ait olacaktır. Fosil yakıtlardan (petrol, doğal gaz, kömür) ve uranyumdan elde edilen gelir de merkezî yönetim ve Bangsamoro hükümeti arasında eşit olarak paylaşılacaktır. 217 Güç Paylaşımı Ek anlaşmaların üçüncüsü olan bu anlaşma 8 Aralık 2013 tarihinde imzalanmıştır. Anlaşma ile merkezî 216 OPAPP, Annex on Transitional Arrangements and Modalities, resources/annex-transitional-arrangements-and-modalities (22 Nisan 2014). 217 OPAPP, Gov t, MILF sign wealth-sharing annex for Bangsamoro, gov.ph/milf/news/gov%e2%80%99t-milf-sign-wealth-sharing-annex-bangsamoro (22 Nisan 2014).

133 116 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi hükümetin ve özerk Bangsamoro yönetiminin iktidar alanları belirlenmiş ve iki hükümetin ortak yetkileri karara bağlanmıştır. Buna göre, Moro Müslümanları içişlerinde tamamen bağımsız; dışişleri, savunma ve güvenlik konularında Filipinler hükümetine bağımlı olacaktır. Bangsamoro hükümeti ayrıca para politikaları, posta servisi, yurttaşlığa kabul, muhacerat, gümrük, ortak pazar ve küresel ticaret ve fikrî mülkiyet hakkı konularında da Filipinler hükümetine bağlı olacaktır. İki hükümet sosyal güvenlik ve emeklilik, karantina, arazi kaydı, çevre kirliliği, insan hakları, cezaevleri, mali denetleme, kamu hizmetleri, sahil güvenlik, yargının idaresi, kara yolları, köprü ve barajların bakım ve onarımı, afet yönetimi, kamu düzeni ve güvenliği konularında ise iş birliği içinde çalışacaktır. Eğitim, hukuk ve seçim gibi hususlar Bangsamoro yönetiminin sorumluluğunda olacaktır. 218 Normalleşme Tarafların da hedefledikleri gibi, tüm ek anlaşmaların tamamlanmasıyla birlikte Bangsamoro nun geleceğini inşa etme yolunda bir dönüm noktasına ulaştık. Sadece Bangsamoro halkının değil tüm ülkenin barış ve kalkınma özlemini gerçekleştirmeyi umut ettiğimiz bir gelecek düşlüyoruz. Filipinler Hükümeti Başmüzakerecisi Miriam Coronel-Ferrer, 25 Ocak 2014 Ek anlaşmaların sonuncusu olan bu anlaşma 25 Ocak 2014 te imzalanmıştır. Bu anlaşma üzerinde mutabakat 218 OPAPP, Annex on Power-Sharing, (22 Nisan 2014).

134 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 117 sağlayabilmek için taraflar Kasım 2012 den itibaren 14 ay boyunca yoğun olarak görüşmüş ve Ocak 2014 te anlaşmayı imzalamışlardır. 219 Böylece, uzun zamandır taraflar arasında imzalanması umut edilen Kapsamlı Anlaşma nın önemli bileşenleri tamamlanmıştır. Normalleşme ek anlaşması temel olarak MILF in silahlı kanadının feshedilmesi, öngörülen Bangsamoro sınırları içinde özel orduların silahsızlandırılması ve MILF in barışçıl sivil hayata dönüş süreci hakkında detaylar içermektedir. 220 MILF e göre tüm ek anlaşmalar arasında bu anlaşma bilhassa önemlidir ve MILF ten barış için oldukça büyük fedakârlık beklemektedir. Zira anlaşma, silahların bırakılması ve askerî kanadın tasfiyesi gibi tamamen güvene dayalı maddeler içermekte ve bu hali ile bütün anlaşmaların uygulanabilmesi için temel zemini oluşturmaktadır. Anlaşmaya göre den fazla direnişçisi olan MILF in silahları kullanım dışı bırakılacak ve silahların kullanım dışı tutulması bağımsız bir heyet tarafından denetlenirken Filipinler ordusu da bölgeden çekilecektir. Anlaşma kapsamında ayrıca barış ve güvenliğin tesisi için kurulacak altı farklı birim, MILF in çeşitli şehirlerde bulunan askerî kamplarının belirli bir plan ve program dâhilinde dönüştürülmesi, polislik hizmetleri, MILF mahkûmları için af, özel silahlı gruplar ve adalet sistemi gibi konularda çalışmalar yapacaktır Minda News, Last Annex signed; GPH, MILF move to next phase: implementation, (23 Nisan 2014). 220 OPAPP, GPH, MILF complete final annex to Framework Agreement; stress bigger challenges ahead, (24 Nisan 2014). 221 OPAPP, Annex on Normalization, (24 Nisan 2014).

135 118 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi c Kapsamlı Anlaşması Bangsamoro halkı nihayet hak ve özgürlüklerine kavuşacak. Bu anlaşma hem Filipinler in hem de Moro nun ortak zaferidir. Bu başarı sadece MILF in değil tüm Moro halkının, diğer Müslüman grupların, Hristiyanların ve yerlilerin başarısıdır. Başta Selamet Haşimi olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. MILF Lideri Murad İbrahim, Mart 2014 Çerçeve Anlaşması uyarınca kurulan Bangsamoro Geçiş Komisyonu nun (Bangsamoro Transition Comission) 8 Şubat 2014 te Cotabato şehrinde göreve başlamasının ardından Moro, özerklik yolunda geçiş sürecine girmiş olsa da Moro halkını özerkliğe götürecek resmî süreç 28 Mart 2014 te MILF ile Benigno Aquino hükümeti arasında imzalanan Bangsamoro Kapsamlı Anlaşması ile başlamıştır. Kapsamlı Anlaşma iki taraf arasında 2012 yılında imzalanan Çerçeve Anlaşması ile sonrasında imzalanan ek anlaşmaların tamamını içermektedir. Kapsamlı Anlaşma ya 222 göre: ƸƸ ƸƸ Bangsamoro Özerk Bölgesi kurulacak ve Bangsamoro Temel Yasası nın hazırlanıp Filipinler devlet başkanına sunulmasının ve kongrenin yasayı onaylamasının akabinde yönetim geçiş hükümetine devredilecektir. Bangsamoro Temel Yasası İslam hukukuna göre hazırlanacak ve bu çerçevede İslam hukukuna uygun mahkemeler kurulacaktır. 222 OPAPP, Comprehensive Agreement on the Bangsamoro, resources/comprehensive-agreement-bangsamoro (24 Nisan 2014).

136 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 119 ƸƸ ƸƸ 2016 yılında Bangsamoro Özerk Bölgesi ne katılım için referandum düzenlenecek ve geçiş hükümeti, aynı yıl gerçekleşecek olan seçimlerin 223 ardından yönetimi Bangsamoro Özerk Bölgesi hükümetine devredecektir. İçişlerinde bağımsız olacak olan bölgede iç güvenliği özerk yönetime ait polis sağlayacak, silahsızlanma süreci ise eş zamanlı olarak ilerleyecek, MILF in silahlı kanadının tasfiyesi ve Filipinler ordusunun bölgeden çekilmesi bağımsız komisyonlar aracılığıyla denetlenecektir. Yukarıdaki maddelerden de anlaşılacağı üzere, Kapsamlı Anlaşma Moro Müslümanları için geniş bir özerk yapı kurgulamıştır. Bangsamoro Temel Yasası nın Devlet Başkanı Aquino III e sunulmasının ve kongrede onaylanmasının ardından bölgenin yönetimi geçiş hükümetine devredilecek ve 2016 yılında yapılacak olan seçimlerle de özerklik süreci başlamış olacaktır. Geçiş süresinde ise, direnişçisi olduğu tahmin edilen MILF silahlarını bırakacak, Filipinler ordusu da eş zamanlı olarak bölgeden çekilecektir. Direnişçilerin bir kısmının anlaşma uyarınca kurulacak olan Barış ve Güvenlik timi ile Moro polis gücüne katılacakları bildirilmiştir. 224 MILF Lideri Murad İbrahim, 2016 yılında yapılacak olan referandum için çok çalışmaları gerektiğini ve seçimlere Bangsamoro Birleşik Adalet Partisi ile gireceklerini açıklamıştır. MILF in barış yolunda oldukça kararlı olduğunu ve yapılan tüm anlaşmaları desteklediğini belirten yılında bölgede kurulacak olan partiler yönetim için seçimlere girecektir. Bu çerçevede MILF, Bangsamoro Birleşik Adalet Partisi ile seçimlere gireceğini açıklamıştır, bk. Yeni Şafak, Moro Müslümanlarından Türkiye ye yardım çağrısı, yenisafak.com.tr/dunya-haber/moro-muslumanlarindan-turkiyeye-yardim-cagrisi (26 Mart 2014). 224 Regencia, Philippines signs deal with Muslim rebels.

137 120 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi İbrahim, barış için yıllarca mücadele ettiklerini ve imzalanan anlaşmalar başarı ile uygulanırsa Moro mücadelesinin dünyanın diğer bölgelerinde haklarını almak için mücadele eden Müslümanlara örneklik teşkil edebileceğini söylemiştir. 225 c.3 Bangsamoro Temel Yasası MILF ile Filipinler hükümeti arasında gerçekleşen barış sürecinde taraflar, yeni kurulacak özerk bölge olan Bangsamoro da uygulanacak temel yasa üzerinde çalışmışlar ve Bangsamoro Temel Yasası nın taslağını oluşturmuşlardır. Bangsamoro Temel Yasası dibace kısmından başlayarak Müslümanlara ait bir anayasa olma özelliğini taşımaktadır. Bu kısımda temel yasanın Allah ın inayeti arzulanarak ve rızası gözetilerek yazıldığı belirtilmektedir. Bangsamoro Temel Yasası taslak metni bölgenin ve halkın tanımlanması, yetki ve güç dağılımı, adalet sistemi ve mali özerklik bölümlerini kapsayan dört ana başlık altında değerlendirilebilir. Temel yasa metninin ilk kısmında Bangsamoro nun kara ve deniz sınırları, halkının kimliği ve yönetiminin temel prensipleri belirtilmektedir. Bu kısımda Bangsamoro nun kendi kendini yöneten, demokratik, sivil ve sosyal adaleti gözeten bir bölge olacağı vurgulanmakta ve buna ek olarak yönetimin iyiyi emretme ve kötülükten nehyetme prensibine bağlı kalacağının altı çizilmektedir. Yine bu kısımda, Filipinler merkezî hükümetinde başkanlık sistemi uygulanmasına rağmen, Bangsamoro nun parlamenter sistemle yönetileceği belirtilmektedir. Bu madde özellikle önemlidir çünkü 225 Yeni Şafak, Moro Müslümanlarından Türkiye ye yardım çağrısı.

138 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 121 parlamenter sistem, bölgede yaşayan Müslümanların yanı sıra, diğer etnik gruplara ve azınlıklara da parlamentoda temsil hakkı tanıyarak çoğulcu bir yönetimin önünü açacaktır. İkinci kısımda, özerk bir yönetime sahip olacak olan Bangsamoro nun yetkileri ve Bangsamoro ile Filipinler merkezî hükümeti arasında nasıl bir güç dengesi kurulacağı detaylandırılmaktadır. Dış politika, para politikaları, posta servisi, ulusal savunma gibi yetkiler Filipinler merkezî hükümetine hasredilirken içişlerinde Bangsamoro hükümetinin tek başına kullanabileceği yetkileri ve merkezî hükümetle ortaklaşa kullanacağı yetkiler belirtilmiştir. Bölgede yaşayan Müslümanların hac ve umre ziyaretleri gibi hakları da bu yasa ile tamamen yeni kurulacak olan hükümete devredilmiş ve yasal güvence altına alınmıştır. Üçüncü üst başlıkta bölge halkının sahip olduğu temel hak ve hürriyetler tanımlanmış ve Bangsamoro adalet sistemi açıklanmıştır. Bu kısımda bölge Müslümanlarının en önemli kazanımlarından biri olan şer i hukuk sistemi detaylandırılmıştır. Adalet sisteminde şeriatın ve Bangsamoro Temel Yasası nın esas alınacağı bildirilmiş fakat şeriatın ve şer i mahkemelerin sadece Müslümanlar için uygulanacağı vurgulanmıştır. Son kısımda ise Bangsamoro nun mali özerkliğinin şartları belirlenmiş ve ekonomik kaynakları, hangi kalemlerden gelir elde edileceği belirtilmiştir. Uzun yıllardır merkezî hükümetin doğal kaynak gelirlerinin tamamını aldığı ve bölgeyi doğal zenginliklerine rağmen fakirleştirdiği göz önünde bulundurulduğunda Bangsamoro nun vergi gelirlerinin yanı sıra bölgenin

139 122 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi doğal zenginliklerinden (özellikle de doğalgazdan) de gelir elde edecek olması, bölge halkı açısından önemli bir kazanımdır. c.4 Kara sularının durumu Kara suları, bir devletin sahilleri veya iç sularının dış sınırı ile açık deniz arasında belirli genişlikteki deniz alanını ifade eder. Bu nedenle kara suları kavramı, diğer bazı deniz kavramlarının aksine coğrafi bir kavram olmaktan çok hukuki bir kavramdır. Uluslararası deniz hukukuna göre ise kara suları, iç suların ötesindeki alandan itibaren başlayan, denizde olduğu gibi havada da kısıtlama yaratan ve 1994 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi ne göre uzunluğu en fazla 12 mil olabilen sulardır. Devletlerin kendi kara suları sınırlarında balık tutma, balıkçılık yapma, deniz yatağı ve hava üzerinde kontrol sağlama, maden arama ve denizcilik faaliyetlerini denetleme gibi hakları bulunmaktadır. Kara sularının bitimi ise ilgili devletin deniz sınırıdır. O noktadan itibaren hiçbir devlete ait olmayan açık deniz başlar ve genel kaide olarak bütün devletler açık denizlerden faydalanabilir. 226 Filipinler devletinin kara sularının ve münhasır ekonomik bölgesinin tanımlanması, kara sularındaki hâkimiyetinin belirlenmesi ve Malezya, Endonezya ve Vietnam ile örtüşen deniz alanı sınırlarına riayet edilmesi Filipinler devleti açısından önemli olduğu kadar Bangsamoro nun yasal varlığı açısından da önem 226 Kara sularının hukuki tanımı ve kapsamı için bk. Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi, BM Enformasyon Merkezi UNIC-Ankara,

140 BARIŞ GÖRÜŞMELERİ MORO 123 taşımaktadır. 227 Zira Mindanao bölgesi kara parçasına sahip olduğu kadar Sulu Denizi, Moro Körfezi ve Mindanao Denizi olmak üzere oldukça geniş bir deniz alanına da sahiptir. Taraflar her kıyı ülkesinde olduğu gibi, deniz alanında en geniş yetkiye sahip olmayı istemekte ve yetki alanındaki maden, petrol, balıkçılık gibi doğal kaynaklardan da azami ölçüde faydalanmayı tercih etmektedir. Bu nedenle Bangsamoro halkı kara toprakları hususunda olduğu gibi, kara suları ve iç sular konusunda da kendilerine sorulmadan ve referandum yapılmadan bu hakların Filipinler devletine devredilmesinin haksızlık olduğunu vurgulamış, Filipinler hükümeti ile Kasım 2007 de Kuala Lumpur da yapılan görüşmelerde ata toprakları üzerindeki tartışmaların kara ve iç suları ve buralarda bulunan doğal kaynakların kullanımı konularını da kapsaması gerektiğini ifade etmiş ve kendi ata toprakları sınırları içinde bulunan Moro Körfezi, Mindanao ve Sulu denizleri üzerinde hak iddia etmiştir. 228 Bu çerçevede, Ekim 2012 de MILF ile Filipinler hükümeti arasında imzalanan Çerçeve Anlaşması na ek olarak, taraflar arasında Bangsamoro suları üzerine de bir ek anlaşma imzalanmıştır. 229 Bu anlaşmaya göre Bangsamoro kara suları, kıyıdan 12 mil ( kilometre) olacak şekilde Bangsamoro Özerk Bölgesi ne ait olacaktır (Madde 1). Bangsamoro kara sularında bulunan fosil yakıtlardan elde edilen gelir ise Filipinler 227 Iribani, Give Peace a Chance: The Story of the GRP-MNLF Peace Talks, s Iribani, ss OPAPP, On the Bangsamoro Waters and Zones of Joint Cooperation Addendum to the Annex on Revenue Generation and Wealth Sharing and the Annex on Power Sharing, (25 Ocak 2014).

141 124 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi hükümeti ile Bangsamoro hükümeti arasında yarı yarıya pay edilecektir. 230 Ek anlaşma ayrıca Bangsamoro Özerk Bölgesi ile Filipinler devleti arasında Sulu Denizi ve Moro Körfezi nde Ortak İşbirliği Bölgesi (Zones of Joint Cooperation) oluşturulmasını da öngörmüştür (Madde 3). Merkezî yönetim ve Bangsamoro yönetimi bu bölgede balıkçılığın ve denizciliğin gelişmesi, çevrenin korunması ve teknelerin, ticari malların ve insanların geçişinin kolaylaştırılması için iş birliği yapacaktır (Madde 6). Ayrıca Bangsamoro Özerk Bölgesi ne dâhil olmayan sularda oluşturulan bu alan, yerli toplulukların geleneksel balık avlama alanının korunmasını, doğal kaynaklardan yararlanma imkânlarının yaratılmasını ve Bangsamoro Özerk Bölgesi nin ana kara kısımları ile çevresindeki adaların birbirleri ile bağlantılı olmasını sağlayacaktır. Bu bölgede bulunan cansız kaynakların aranması, geliştirilmesi ve kullanılması ve bunlardan elde edilecek gelirlerin nasıl pay edileceği ise hükümetler arasında kurulacak ortak bir yapı üzerinden karara bağlanacaktır (Madde 7). Bu hükümler sayesinde Bangsamoro yönetimi eskiye oranla daha büyük bir mali özerkliğe sahip olacak, gelir getirici faaliyetlerini genişletebilecek ve yetki verme gücünü yerel hükümet birimlerinden daha fazla kullanabilecektir OPAPP, Frequently Asked Questions on the Bangsamoro Waters and Zones of Joint Cooperation, (28 Ocak 2014). 231 Dean Tony La Viña, The Bangsamoro Waters, ManilaStandardToday, (28 Şubat 2014).

142 6. Bölüm ULUSLARARASI SİYASET VE MORO

143

144 İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İslam İşbirliği Teşkilatı (eski adı ile İslam Konferansı Örgütü-İKÖ), 1969 yılında kurulmuş, uluslararası hukuk tüzel kişiliğini haiz bir uluslararası teşkilattır. Bugün 57 üye ülkesi bulunan teşkilatın amaçlarından biri, iç tüzüğünde de açıkça belirtildiği gibi, bütün Müslüman halkların ve toplumların bağımsızlıklarını, millî haklarını ve saygınlıklarını kazanma mücadelesini desteklemek ve kuvvetlendirmektir. Bu çerçevede, Mindanao daki sorun silahlı çatışmaya dönüştükten sonra, İİT, sorunun çözümü için devreye girmiş ve 1972 yılında 29 Şubat-4 Mart tarihlerinde Cidde de yapılan 3. İİT Dışişleri Bakanları Toplantısı nda konu gündeme alınmıştır. Bu toplantı sonucunda, 12 no.lu önerge ile İİT bölgedeki Müslümanların can ve mal güvenliğinin garanti altına alınması ve taraflar arasında görüşmeler başlatılması amacıyla arabuluculuk yapabileceğini ilan etmiştir. Bu tarih itibarıyla da İİT Mindanao sorunu özelinde, Filipinler devleti ile MNLF arasındaki barış görüşmelerini teşvik etmiş, yönlendirmiş ve yönetmiştir Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s. 11.

145 128 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Özellikle İİT nin kurucularından olan ve teşkilatın ilk genel sekreterliğini yapan, aynı zamanda Malezya nın da ilk başbakanı olan Tunku Abdul Rahman döneminde, Suudi Arabistan ve Libya nın da desteği ile Moro sorununa bir hayli ehemmiyet verilmiştir. Aynı dönemde, Malezya ve Endonezya dan da ASEAN çerçevesinde Moro sorununa çözümler üretmeleri istenmiştir. İİT, hemen hemen her dışişleri bakanları toplantısında Güney Filipinli Müslümanların durumunun iyileştirilmesi, can ve mal emniyetlerinin sağlanması, ibadet yerlerini tahrip eden her türlü müdahalenin son bulması, baskı ve asimilasyonun sona ermesi için Filipinler devletine çağrıda bulunmuştur. Bir yandan da her platformda Moro sorununa Filipinler in millî bağımsızlık ve bölgesel bütünlüğü içinde politik ve barışçıl çözümler üretilmesinin gerekliliği vurgulanarak gerek MNLF liderleri gerekse Filipinler devleti temsilcileri ile birebir görüşmeler yapılmıştır. İİT, Filipinler devleti ile Müslümanlar arasındaki çatışmaları önlemek amacıyla arabuluculuk yapma, uzlaştırma, soruşturma, tarafları yatıştırma ve müeyyide uygulama gibi değişik yol ve yöntemler denemiştir yılının Ağustos ayında Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Ömer al-shakaff, Libya Dışişleri Bakanı Abdulati al-obeidi, Somali Dışişleri Bakanı Arteh Galip ve Senegal Mısır Elçisi Mustafa Cisse nin Mindanao ve Sulu daki Müslümanları ziyareti ile başlayan süreç, İİT nin taraflar arasında arabulucu olarak kabul edilmesiyle devam etmiştir te Libya nın Bingazi şehrinde Filipinler de yaşayan Müslümanların durumunu takip edecek ve gerektiğinde hükümete nota verecek bir yönetici komite kurulmuştur. Bu komite başlangıçta Suudi Arabistan,

146 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 129 Libya, Senegal ve Somali nin katılımı ile oluşturulmuş, daha sonra Bangladeş, Endonezya, Malezya ve Brunei nin katılımı ile genişletilmiş ve 8 li Komite olarak isimlendirilmiştir. Komite, 1977 yılında MNLF yi Güney Filipinler Müslümanlarının resmî temsilcisi olarak kabul etmiş ve İİT içerisinde gözlemci statüsü vermiştir. 233 Filipinler devleti de 2009 yılının Mayıs ayında gözlemci statüsü almak için İİT ye başvuruda bulunmuş ancak MNLF ve MILF in karşı çıkması üzerine, İİT bu başvuruyu kabul etmemiştir. 234 İİT nin süreç içindeki görevlerinden biri de ateşkesten sonra tarafların anlaşma koşullarına uymasını sağlamak olmuştur. Örneğin, taraflar arasında 1977 yılında imzalanan ateşkesin takibi için Libya da kurulan yönetim komitesinden küçük bir destek grubu bölgeye gönderilmiş ancak komite hiçbir askerî güce sahip olmadığı için 1977 sonrasında yaşanan anlaşmazlıkları önlemede başarısız olarak geri çekilmiştir. İİT, Moro sorununun siyasi yollarla çözümü için uğraşırken, bölge Müslümanlarının sosyal ve ekonomik durumlarını biraz olsun iyileştirmeye de gayret etmiştir. Bu amaçla 1974 yılında Filipinli Müslümanlar Sosyal Yardımlaşma Derneği ni kurarak İslam Dayanışma Fonu ndan 1 milyon Amerikan dolarını bölgeye ulaştırmak üzere derneğe bağışlamış ve taraflar arasında anlaşma sağlanması durumunda daha fazla yardım yapacağının da sözünü vermiştir. 235 İİT nin bugüne 233 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, s. 10, en/67d451f1-df1d ca-103b49b93f86/asa en.pdf (21 Şubat 2014). 235 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s. 11.

147 130 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi kadar devam eden süreçte bölge halkına maddi desteği devam etmiştir. Taraflar arasındaki barış çabalarının ilerlemesi ve başarılı olması için çalışan İİT nin girişimleri, çatışma içinde olan gruplar tarafından da faydalı bulunmuştur; zira barış görüşmelerini sonuca ulaştırma noktasında İİT nin arabuluculuğu etkili olmuştur. Filipinler devleti de Moro sorununun çözümüyle ilgili varılan anlaşmaların İİT nin başarısı olduğunu dile getirmiştir. 236 Ancak ne yazık ki İİT ve üyelerinin çabaları soruna nihai çözüm bulmada yeterli olamamış, Filipinler devletinin Müslümanlar üzerindeki baskıcı tutumu süreç boyunca devam etmiş ve İİT nin Moro sorunundaki rolü diplomatik etiket ve süreçlerin kapsamı dışına çıkamamıştır. 237 Konuyla ilgili olarak İİT eski Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu da Haziran 2006 tarihinde Bakü de düzenlenen 33. Dışişleri Bakanları Toplantısı nda yaptığı açılış konuşmasında bu konuyu dile getirmiştir: Filipinler hükümeti ile MNLF arasında 1996 yılında sonuncusu imzalanan barış anlaşmasından bu yana 10 yıl geçti. Ne yazık ki bu anlaşma bölgeye gerçek bir barış getirmedi. Anlaşma maddelerinin bazılarının yorumu üzerindeki anlaşmazlık, taraflar arasındaki husumet ve düşmanlığın devam etmesine neden oldu. Özetle, sorunun çözüme kavuşturulması için gösterilen çabaların başarısı yanında, İİT nin Moro sorununa müdahalesinin umulan başarıyı sağlamada yetersiz kaldığı görülmektedir. Zira İİT, anlaşmalara aracılık 236 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Jubair, s. 251.

148 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 131 Malezya ettiği için takdiri hak etse de tarafları anlaşma şartlarına muvafakat ettirme konusunda başarılı olamamıştır. Çünkü arabulucu olarak yalnızca taraflar arasında anlaşma sağlamayı amaç edinmiş fakat anlaşma maddelerinin uygulanması için gerekli çaba ve inancı aynı kararlılıkta ortaya koyamamıştır. Bazı çevrelere göre ise, İİT sorunun çözümü için gerekli para, zaman ve çabayı harcamadığı gibi, anlaşma maddelerinin uygulanmasıyla ilgili olarak da hiçbir ek gayret göstermemiş, uygulamaları takip bile etmemiştir. Anlaşmalardan sonra bir yol haritası belirlenmesi için taraflar zorlanmamış, bu yönde adımlar atılmamıştır. 238 Öte yandan 2014 yılının Haziran ayında Cidde de İİT bünyesinde Bangsamoro Koordinasyon Forumu kurulmasına ve MNLF ile MILF in bu forumda bir araya gelmesine kadar İİT, MILF i Moro meselesinin muhatabı olarak görmek istememiştir. Moro sorunu çerçevesinde MNLF ve 1996 Anlaşması nı muhatap alan İİT, MILF in imzaladığı 2012 Çerçeve Anlaşması ve 2014 Kapsamlı Anlaşması nı da başarı olarak görmemiştir. Malezya, Filipinler devleti ile MILF arasındaki barış görüşmelerini yönlendirmiş ve yönetmiştir. Esasen, MILF ile Filipinler devleti arasında, 1996 yılında MNLF ile imzalanan barış anlaşmasına kadar, barış görüşmeleri yapılmamıştır. Taraflar arasındaki resmî görüşmeler bu tarihten itibaren başlamış ancak ilk görüşmelerde barış sürecini takip edecek bağımsız bir yapı, üçüncü bir taraf tayin edilmemiştir. Malezya, Mindanao 238 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, ss

149 132 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi barış görüşmeleri sürecine Filipinler Devlet Başkanı Estrada nın ikinci halk devrimi ile devrilerek yerine Arroyo nun yönetime gelmesinden sonra, Ocak 2001 de dâhil olmuştur yılında görüşmelerin kesilmesi ve taraflar arasında savaşın yeniden başlaması üzerine, Filipinler devleti dönemin Malezya Başbakanı Muhammed Mahathir ve Endonezya Başbakanı Abdurrahman Vahit ten MILF i görüşmelere katılmaya ikna etmesi için destek istemiştir. Malezya, hem kendi gelişen ekonomisi ve turizmi açısından bölgenin güvenliği önemli olduğu için hem de iki devlet arasında anlaşmazlık sebebi olan Sabah bölgesinin geleceğini düşündüğü için Filipinler devletinin bu isteğine olumlu yanıt vermiştir. Zira Filipinler devletinin bugün Malezya nın 13 eyaletinden biri olan Sabah üzerinde Sulu Sultanlığı nı öne sürerek hak iddia etmesi bir yana, bu bölge Malezya için ciddi bir iç güvenlik sorununa sebep olmaktadır. 239 Sabah eyaleti, yılları arasında, annesi bir Tausug olan ve Mindanao ve Sulu bölgesi Müslümanları ile tarihsel ve biyolojik bağları bulunan Tun Datu Haji Mustapha bin Datu Harun un yönetimi zamanında, Mindanao dan gelen Müslümanlar tarafından eğitim kampı, iletişim merkezi, barınak ve malzeme deposu olarak kullanılmıştır. Bu tarihten sonra da Sabah eyaleti pek çok Müslüman mülteciye ev sahipliği yapmış ve süregelen çatışmalarda askerî destek üssü olarak kullanılmıştır. Malezya, 2000 yılında Filipinler devletinin Müslümanları hedef alan topyekûn savaş ilanı üzerine barış görüşmelerinden çekilen MILF i yeniden görüşmelere 239 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s. 8.

150 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 133 başlamaya ikna etmek için devreye girmiştir. Filipinler yönetiminden egemenlik, toprak bütünlüğü ve diğer anayasal mevzuları, MILF ten de Bangsamoro bağımsızlığı konusunu ilk etapta masaya getirmemelerini isteyen Malezya, tarafları görüşmelere tekrar başlama konusunda ikna etmiştir yılları boyunca, taraflar arasındaki barış görüşmelerinde aktif şekilde gözlemcilik yapan Malezya, 2004 yılında iki taraf arasında vuku bulan husumetlerin soruşturulması ve yapılan ateşkeslerin gözlenip izlenmesi için kurulan IMT ye de başkanlık etmiştir. %70 oranında Malezyalı temsilciden oluşan IMT, 2008 yılında 21 Malezyalı gözlemcinin heyetten çekileceğini duyurmuş, bu nedenle de ateşkes zamanında yaşanan insan hakları ihlalleri, IMT 2009 da yeniden yapılandırılana kadar artış göstermiştir. 241 Malezya, Filipinler devletiyle MILF arasında yapılan görüşmelere sadece ev sahipliği yapmamış, aynı zamanda tarafların durumlarını birbirlerine iletme, sorunları çözmeye yardımcı olacak uygun ortamlar hazırlama ve bu yönde çeşitli etkinlikler düzenleme gibi faaliyetlerde de bulunmuştur. Ayrıca, konuşmalarda hakem olarak bulunma, taahhütlere şahitlik etme, taraflar arasındaki farklılıklarda köprü kurmaya çalışma ve konuşmaları yönetme, kaydetme ve alınan kararlar konusunda detaylı bilgi verme gibi hususlarda da oldukça başarılı olmuştur. Bir başka deyişle Malezya, arabuluculuk yaparak hem taraflar arasındaki görüşmeleri kolaylaştırmış hem de çeşitli yollar deneyerek görüşmelerin 240 Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s The International Monitoring Team-Mindanao, (24 Mart 2014).

151 134 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi sürekliliğini sağlamakta etkili olmuştur. Örneğin, MILF ile Filipinler yönetimi arasında 2001 yılında imzalanan Trablus Anlaşması nda Filipinler hükümeti anlaşmanın kalkınma, iyileştirme ve insani yardımla ilgili maddelerini kabul etmeyince, Malezya taraflar arasında iletişim kurmak ve anlaşma sağlamak için alternatif yolları devreye sokmuştur. Yine, 11 Şubat 2003 te hükümet güçlerinin MILF noktalarına saldırmasından sonra, Malezya, tarafları resmî görüşmelerin ne şekilde devam ettirilmesi gerektiğine dair alternatif yolların aranacağı görüşmelere davet etmiş ve süreç boyunca resmî görüşmeler sekteye uğrasa bile tarafların iletişimini sürdürecek kanallar bulmayı amaç edinmiştir. 242 Malezya nın en önemli başarısı hiç şüphesiz 2006 yılında sağlanan ateşkes olmuştur. Barış görüşmeleri devam ederken ateşkesin sağlanması, görüşmelerin sonuçları açısından oldukça faydalı olmuştur. Malezya üzerine aldığı görevlerde yüksek oranda başarı sağlamış, Filipinler devletiyle MILF arasındaki anlaşmazlık konularının azaltılmasına katkıda bulunmuştur. Ancak Malezya nın bütün bu başarıları ve olumlu etkileri, tercih ettiği sessiz diplomasi sebebiyle görünür olmamıştır. Zira Kuala Lumpur, sadece İİT nin onayladığı ve karara bağladığı çözüm önerilerini desteklemekle kalmamış, sorunun çözümü için bunlar dışında da aktif bir politika izlememiştir. 243 Bu çerçevede Malezya, arabuluculuk görevini görüşmeler esnasında değil, daha ziyade görüşmeler durduğu anlarda yapmış ve taraflara alternatifler sunarak görüşmeleri devam ettirmeye çabalamıştır. 242 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, ss Jubair, s. 174.

152 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 135 Amerika Birleşik Devletleri ABD nin Filipinler Cumhuriyeti ile olan ilişkilerini 11 Eylül öncesi ve sonrası olarak iki döneme ayırmak yerinde olacaktır. ABD, 11 Eylül öncesinde, özellikle yılları arasında bölgedeki ticari hedeflerini önceleyerek Filipinler devletine bu yönde baskılar uygulamış ve bu sayede Amerikan şirketleri daha önce pek çoğu yerli halka ait olan topraklar üzerinden yüksek kârlar elde etmiştir. 27 Mayıs 1999 tarihinde ise ABD ile Filipinler arasında askerî destek anlaşması olan Ziyaretçi Kuvvetler Anlaşması (Visiting Forces Agreement) 5 e karşı 18 oy ile Filipinler senatosunda onaylanmış ve bu anlaşma ABD etkisinin tüm Filipinler de daha yaygın biçimde hissedilmesine yol açmıştır. Anlaşma ile ABD, bölgedeki askerî nüfuzunu geri kazanmış, 20 den fazla limana erişim hakkına sahip olmuş ve sınırsız süre bölgeye girme ve bölgede kalma hakkını da alarak bölgede istediğini yapabilme gücüne erişmiştir. 244 ABD nin Filipinler siyaseti, Mindanao sorunu açısından bakıldığında da 11 Eylül olayları öncesi ve sonrasında oldukça değişkenlik göstermiştir. ABD, Mindanao bölgesiyle arasında tarihsel bağlar olmasına rağmen, bölgedeki sorunu sürekli bir iç mesele olarak görmüş ve bu nedenle çözümünde yer almaktan uzak durmuştur. Ancak 11 Eylül den sonra Mindanao bölgesinin, Güneydoğu Asya da en kalabalık Müslüman nüfusa sahip olan Endonezya gibi Müslüman devletlerle 244 Jubair, s. 252.

153 136 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi geçişkenliğinden dolayı, teröristler açısından önemli bir merkez olabileceğini öne sürerek bölgedeki politikalarını değiştirmiş ve bu çerçevede Filipinler i terör ile savaşında Afganistan dan sonra ikinci cephesi olarak görmüştür Ekim 2003 tarihinde ABD Başkanı Bush, Filipinler e resmî bir ziyarette bulunmuş, ancak bundan önce Filipinler kongresi teröristlerle savaşırken aynı zamanda bölgede umutsuzluk yayan ve terörü besleyen çatışmaları da bitirmeye kararlıyız şeklinde bir mesaj yayınlayarak konuya yaklaşımlarının değiştiğini bildirmiştir. 246 Fakat bu değişim ilerleyen dönemde sadece ABD nin Mindanao da konuşlanmasını kolaylaştırmış ve ABD terörist eylemleri öne sürerek bölge üzerindeki hâkimiyetini gittikçe genişletmiştir. ABD, bölgedeki soruna yaklaşımını değiştirmesinin akabinde, Malezya nın görüşmelere hakemlik etme kararından sonra, üçüncü taraf olarak Filipinler devleti ile MILF arasındaki barış görüşmelerine katılacağını açıklamıştır. Bu kararında hem Filipinler devletinin hem de MILF kanadının etkisi olmuştur yılında ABD nin Filipinler elçisi Ricciardone, MILF Başkanı Selamet Haşimi ye Washington hükümetinin MILF in taleplerinin ne olduğunu ve Filipinler devleti ile aralarındaki sorunun çözümüne dair ne tür öneriler getirdiklerini bilmek isteğini iletmiştir. Selamet Haşimi bu isteğe karşılık ABD Başkanı Bush a MILF in amaçlarını ve pozisyonunu açıklayan bir mektup yazarak barış için ABD nin girişimlerini beklediklerini belirtmiş ve Washington un barış sürecinde aktif rol almasını 245 Jubair, The Long Road to Peace: Inside the GRP-MILF Peace Process, s Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s. 9.

154 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 137 talep etmiştir. Aynı yılın mayıs ayında Filipinler Devlet Başkanı Arroyo da benzer bir dileği resmî bir ziyaret esnasında Bush yönetimine iletmiştir. Tarafların, özellikle MILF in ABD üzerinde durmasına sebep ise, meselenin uluslararası boyutunun genişleyeceği ve ABD etkisinin anlaşmaların uygulanmasında Filipinler devleti üzerinde daha belirleyici olacağı düşüncesidir. 247 Bu talepler üzerine ABD, USIP i, Filipinler ile MILF arasındaki görüşmelerde rol alması için görevlendirmiştir. Ancak ABD nin barış görüşmelerine resmî organları veya Manila da bulunan ABD konsolosluğu yerine Barış Enstitüsü kanalıyla katılmayı tercih etmesi, hoşnutsuzluğa neden olmuştur. Çünkü o güne kadar taraflar arasındaki barış görüşmelerine üçüncü taraf katılımlarının hepsi resmî düzeyde olmuştur. Örneğin Libya ve Endonezya, İİT yerine görüşmeleri yönetmekle görevlendirildikleri zaman iki ülkenin dışişleri bakanları devreye girmiş, Malezya nın katılımı ise başbakanlık seviyesinde olmuştur. Bu nedenle ABD nin kararı, görüşmelerin statüsünü aşağıya çeken bir girişim olarak yorumlanmış ve Bush yönetiminden yenilenen barış görüşmelerine diplomatik ve finansal desteğini Barış Enstitüsü yerine daha resmî bir kanalla sunması talep edilmiştir. ABD ise gerek hükümetinin veya resmî temsilcilerinin Manila ile olan diplomatik ilişkilerinden ötürü gerekse MILF in örgüt düzeyindeki yapılanmasından dolayı MILF ile Filipinler arasında tarafsız bir rol oynayamayacağı gerekçesiyle bu kararı aldığını bildirerek ilgili talepleri reddetmiştir. Bunun yanı sıra, ABD den barış görüşmeleri sürecinde görüşmelere yeni bir formül getirmesi beklenmiş 247 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s. 17.

155 138 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi ancak ABD hem Filipinler devletinin toprak bütünlüğünü tanıdığını hem de Bangsamoro halkının çözülmesi gereken ciddi yasal sorunları bulunduğunu söyleyerek her iki tarafı da memnun eden bir memnuniyet politikası gütme taraftarı olmuştur. ABD nin Moro sorunu çerçevesinde izlediği politikalarının ana hatları ve detayları ise, Selamet Haşimi nin Bush yönetimine yazdığı mektuba cevaben hükümet sözcüsü James A. Kelly aracılığıyla yazılan bir mektupta belirtilmiş ve böylelikle ABD ilk defa Moro sorununda nerede durduğunu beyan etmiştir. Tarafların anlaşmaya varması durumunda bölgeye 32 milyon dolar yardım sağlayacağını taahhüt eden ABD, çatışmaların politik olarak nasıl sonlanacağına dair belirgin bir çerçeve çizmediğinden bu miktar alınamamıştır. 248 Öte yandan ABD 2005 yılında Filipinler e olan askerî yardımlarını iki katına çıkarmış 249 ve bu yolla bölgedeki silahlı çatışmalara Müslümanlar aleyhine olacak şekilde dolaylı yoldan müdahale etmiştir. Bu durum Filipinler ordusunun sorunun ancak askerî yolla çözülebileceği inancını pekiştirmiş, milliyetçi hareketler için güç kaynağı olarak halkı kutuplaştırmış ve bölgedeki iç mücadeleyi ABD nin terörle mücadele politikasının bir uzantısı haline getirerek haklı temellere dayanan yerel mücadeleyi görünmez kılmıştır yılında ise bazı basın ve medya çevreleri ABD nin Moro sorununa yaklaşımındaki değişimin altında 248 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s. 47.

156 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 139 yatan sebeplerin Güneydoğu Asya denizindeki ekonomik ve güvenlik çıkarlarıyla ilgili olduğunu söylemiştir. Bu çevrelerin iddia ettiğine göre ABD, Basra Körfezi petrolünün çoğunun Doğu Asya ya gönderildiği Malaka Boğazı yolu ile bölgede açık deniz yollarını kontrol etmeyi hedeflemiş, bunu için de bölgenin önemli noktalarına konumlanarak ve güçlü stratejik ilişkiler kurarak bölgedeki hava ve deniz güçlerinin kontrolünü ve güvenliğini sağlamak istemiştir. Ayrıca bölgeye Malezya kanalı ile yayılan ılımlı İslam algısının da radikal İslamcı hareketleri kırabileceğine inandığından Malezya ya destek vermiştir Eylül 2001 tarihinde ABD ye yapılan saldırı, Filipinler devleti ile ABD arasındaki ilişkilere yeni bir boyut kazandırmıştır. Saldırının hemen akabinde Filipinler Devlet Başkanı Arroyo, Washington un küresel terörizmle mücadele sine destek verdiğini açıklayan ilk Asya liderlerinden biri olmuştur. Washington yönetimi de bu açıklamanın ardından Filipinler devleti ile geçmişte yapmış olduğu askerî iş birliği anlaşmalarının yenilenmesini teklif etmiş ve terörle mücadele kapsamında 14 aşamalı bir program hazırlamıştır. Böylelikle bu tarihten itibaren Filipinler hükümeti ABD ile istihbarat alanında daha sıkı bir iş birliği içine girmiştir. 252 Bu yakınlaşmanın bir sonucu olarak 1992 yılında Filipinler den çekilen Amerikan askerî güçleri, Ebu Seyyaf Grubu nun el-kaide ile ilişkisi bulunduğunu öne sürerek Ocak 2002 de Amerikan 251 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Renato Cruz De Castro, 21 st Century Philippines-US Security Relations: Managing an Alliance in the War of the Third Kind, The US and the War on Terror in the Philippines, (ed. Patricio N. Abinales, Nathan Gilbert Quimpo), Pasig City: Anvil Publishing, 2008, s. 22.

157 140 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi askerini bölgede yeniden konuşlandırmış ve Filipinler ordusunu eğitmeye başlamıştır. Bölgede 1992 den sonra yılda ortalama altı ila sekiz operasyon ABD ile birlikte yürütülürken, bu sayı 2002 den bu yana hızla artmıştır. 253 Özellikle Sulu ve Basilan da yapılan operasyonlar pek çok insanı mağdur etmiştir yılında ABD askerinin katılımı ile bölgede terörle mücadele eğitimleri başlatılmış, 2003 yılında bu sayıya 300 Amerikan askeri daha dâhil edilmiştir. Bu eğitimler, Filipinler devletinin iç dengelerini olumsuz yönde etkileyeceği düşüncesi ile eleştirilmiş ancak başta dönemin Filipinler Savunma Bakanı Angelo Reyes olmak üzere, hükümet yetkilileri tarafından millî savunma ve güvenlik konuları gerekçe gösterilerek -özellikle kapasite geliştirme açısından- eğitimlerin zorunlu olduğu vurgulanmıştır. 255 Zira ortak askerî tatbikatların düzenlenmesi, Filipinler ordusuna son teknoloji ile eğitilme fırsatı sağlamıştır. Özellikle denizcilik alanında, istihbaratta ve kurtarma operasyonlarında Filipinler ordusu ABD ile iş birliği yaparak bu sahalardaki etkinliğini oldukça arttırmıştır. Bu dönemde 11 Eylül öncesine oranla Filipinler e yapılan askerî yardımlarda da çok büyük artışlar yaşanmıştır. Sadece 2002 yılının Ocak ile Temmuz ayları arasında Basilan Adası nda yapılan operasyonlar için Filipinler ordusuna 93 milyon dolarlık yardımda bulunulmuştur Castro, 21 st Century Philippines-US Security Relations: Managing an Alliance in the War of the Third Kind, s IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s Donald Kirk, Philippines in Crisis: US Power versus Local Revolt, Pasig City: Anvil Publishing, 2005, s. xvi. 256 Larry Niksch, Abu Sayyaf: Target of Philippine-U.S. Anti-Terrorism Cooperation, Congressional Research Service&The Library of Congress, s. 1, (24 Ocak 2007).

158 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 141 Ayrıca M-16A1 tüfeği, 35 M35 askerî kamyonu, 3 gece menzilli UH-1 helikopteri ve 10 milyon dolar nakit para, terörle mücadeleye karşı silah yardımı kapsamında Filipinler ordusuna hibe edilmiştir. 257 Elbette ABD, Filipinler Silahlı Kuvvetleri nin kendi yanında savaşmasına karşılık, bu orduya yaptığı yardımlarda kendi çıkarlarını gözetmiştir. Bazı analistlere göre, ABD nin sözüm ona terörle mücadele kapsamında Mindanao ya, özellikle de Sulu Adası na bir bölük yerleştirmesi, bölgede bulunan ve Endonezya, Brunei ve Malezya ile ortak hatta sahip olan doğalgaz ve petrol kaynakları üzerinde stratejik kontrol sağlama çabasının bir göstergesidir. 258 Bu bağlamda değerlendirildiğinde Irak ta ve Sulu da yaşananlar, ABD ye bu bölgelerde kalma meşruiyeti kazandırması bakımından aynıdır; zira 2002 yılında Güney Filipinler de konuşlanan ABD özel operasyon kuvvetleri bölgedeki varlığını hâlâ devam ettirmektedir. 259 Ayrıca, 2008 yılının Haziran ayında ExxonMobil, 260 Tubbataha Reef Millî Deniz Parkı nı 261 da içinde barındıran Sulu Denizi nde petrol aramaya başlamış ve bu arama tam 110 milyon dolara mal olmuştur. Bu şirket daha önce de Irak, Afganistan, Angola, Sudan, 257 Castro, 21 st Century Philippines-US Security Relations: Managing an Alliance in the War of the Third Kind, ss Jubair, s Herbert Docena, Unconventional Warfare: Are US Special Forces Engaged in an Offensive War in the Philippines, The US and the War on Terror in the Philippines, (ed. Patricio N. Abinales, Nathan Gilbert Quimpo), Pasig City: Anvil Publishing, 2008, s ExxonMobil dünyanın en büyük Amerikan çok uluslu petrol ve doğalgaz şirketidir yılında dünyanın piyasa değeri en büyük şirketi olmuştur (Fox News, Apple loses title of world s most valuable company to Exxon, tech/2013/04/17/apple-loses-title-world-most-valuable-company-to-exxon/ 23 Şubat 2014). 261 Tubbataha Reef Millî Parkı, 1993 yılının Aralık ayında UNESCO Dünya Mirası Listesi ne alınmıştır.

159 142 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Kazakistan ve Endonezya gibi ülkelerde de petrol aramış ve bu durum ABD nin askerî hedefleri ile petrol çıkarları arasında sıkı bir ilişki olduğu konusunda söylentilere yol açmıştır. 262 Uluslararası Gözlem Ekibi (IMT) IMT, 2004 yılının Ekim ayında, Filipinler devleti ve MILF arasında varılan ateşkes anlaşmalarını gözlemlemek, ateşkesin uygulanmasına yardımcı olmak, meydana gelen aksamaların ve anlaşmazlıkların gözlenmesini, doğruluğunun tespit edilmesini ve soruşturulmasını sağlamak üzere kurulmuştur. 263 IMT ayrıca barış sürecinin iyileştirme, yeniden yapılanma ve savaştan etkilenen bölgelerin sosyoekonomik gelişmesi ve kalkınması gibi aşamalarını da izlemiş; ateşkesin gidişatını sıkıntıya sokan meseleleri ve ateşkes zamanlarında gerçekleşen insan hakkı ihlallerini MILF Barış Paneli ne, Filipinler Silahlı Kuvvetleri ne, Malezya Sekreterliği ne ve yerli gözlemcilere raporlamıştır yılında Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (Japan International Cooperation Agency-JICA) teknik elemanları da izleme ekibine katılmış, 265 buna müteakip Bobby M. Tuazon, The Economic and Security Intricacies of the Bangsamoro Struggle, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, (ed. Bobby M. Tuazon), Quezon City: Center for People Empowerment in Governance (CenPEG), 2008, s The International Monitoring Team-Mindanao, (28 Mart 2014). 264 Lingga, Malaysia s Pull-out from the International Monitoring Team: Implications to Peace and the Peace Process in Mindanao, Institute of Bangsamoro Studies&Institute for Autonomy and Governance & Konrad Adenauer Stiftung, Policy Forum, 31 Mayıs 2008, s Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s. 46.

160 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 143 yılında IMT sosyoekonomik yardımların durumuyla ilgili tüzüğü onaylamıştır. 27 Ekim 2009 da sivil koruma ile ilgili tüzüğünü de oluşturan IMT, bugün Filipinler devleti ve MILF in Barış Paneli tarafından son olarak 10 Şubat 2011 de Kuala Lumpur da imzalanan tüzükle yönetilmektedir. Bu tüzüğe göre IMT nin amacı, 22 Haziran 2001 tarihinde taraflar arasında imzalanan barış anlaşmasının ve bu anlaşmaya bağlı olarak oluşturulan güvenlik, kalkınma, rehabilitasyon ve sivil koruma yönergelerinin uygulanmasını gözlemlemektir. IMT; güvenlik, sosyoekonomik yardım, sivil koruma ve insani yardım, rehabilitasyon ve kalkınma olmak üzere dört birimden meydana gelmektedir. Üyeleri Malezya başta olmak üzere Brunei, Endonezya, Japonya, Norveç ve AB dir. Yerel ve uluslararası resmî kuruluşlar ve sivil toplum örgütleri tarafından da desteklenen IMT ye Malezya başkanlık etmektedir ancak birim başkanlıkları üye ülkeler tarafından yapılmaktadır. 266 Güvenlik birimine Malezya, sosyoekonomik yardım birimine Japonya, sivil koruma birimine sivil toplum kuruluşları, 267 insani yardım, rehabilitasyon ve kalkınma birimine ise AB başkanlık etmektedir. 268 Ekibin Cotabato City de bir yönetim merkezi ve Mindanao nun farklı şehirlerinde faaliyet gösteren beş şubesi bulunmaktadır (Tablo 7). 266 Manuel T. Cayon, PHL, MILF extend stay of cease-fire monitor team, BusinessMirror, (21 Şubat 2014). 267 Bu kuruluşlar; MinHRAC (Mindanao İnsan Hakları Eylem Merkezi), MPC (Mindanao Halk Kurulu) ve MOGOP tur (Hükümet Yetkilileri ve Uzmanları Üye Örgütleri). 268 European Union, EU confirms willingness to participate in International Monitoring Team (IMT) in Mindanao, (18 Mayıs 2010).

161 144 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Tablo 7: IMT şubeleri Şubeler Yönetim Merkezi Sorumlu Olduğu Şehirler 1. Şube Cotabato City 2. Şube Iligan City 3. Şube Zamboanga City 4. Şube General Santos City 5. Şube Davao City Maguindanao Kuzey Cotabato Bukidnon Lanao Del Norte Lanao Del Sur ZamboangaPeninsular Basilan Sulu Tawi-Tawi Palawan Adaları Sultan Kudarat Güney Cotabato Sarangani Davao Del Sur Davao del Norte Davao Oriental Compostella Vadisi KAYNAK: IMT-Mindanao, (Mart 2014). IMT 2004 yılında 60 üyeyle kurulmuş ve üyelerinin üçte ikisi, sivil ve asker olmak üzere, Malezya tarafından sağlanmıştır. Ne var ki 2008 yılında Filipinler devleti ve MILF arasında tekrar başlayan savaş sebebiyle Malezya, üyelerini IMT den çekmiştir. 269 Bunun üzerine IMT, yönetim merkezi ve bazı kumanda merkezleri haricinde tüm karargâhlarını hızlıca kapatmış ve artık kriz durumlarında müdahale etme gücü kalmamıştır. Sonuçta, Malezya nın IMT ye başkanlık eden ve en çok 269 Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, s. 10.

162 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 145 üyeyi sağlayan ülke olarak ekipten çekilmesi, savaş zamanlarında Mindanao da yaşanan her türlü insan hakkı ihlallerinin de artmasına yol açmıştır (Tablo 8). Tablo 8: IMT nin etkin olduğu ve olmadığı yıllarda Mindanao da yaşanan ihlallerin sayısı ( ) KAYNAK: IMT-Mindanao, (Mart 2014). IMT 2010 yılında taraflar arasındaki savaşın bitmesinden sonra yeniden kurulmuştur. 15 Ekim 2012 de MILF ile Filipinler devleti arasında imzalanan ve 2016 yılında ARMM nin lağvedilerek yerine Bangsamoro Özerk Bölgesi nin kurulmasını öngören çerçeve anlaşmasından sonra ise IMT, taraflar arasında sağlanan ateşkesi izleme görevine aktif olarak tekrar başlamıştır. Bu bağlamda IMT nin 8. Misyon u Mart 2013 te Cotabato City e ulaşmış ve ateşkesin korunmasını sağlayarak taraflar arasındaki görüşmelerin sekteye uğramaması için çabalamıştır Misyon bir yıllık turunu 12 Mart 2014 te tamamlamış, bu arada 24 Ocak 2014 te Kuala Lumpur da 270 Gilbert P. Felongco, Philippines: International monitoring team draws down forces, Gulf News, (9 Mart 2014).

163 146 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi 43. görüşmeler için bir araya gelen Filipinler hükümeti başmüzakerecisi Miriam Coronel-Ferrer ile MILF temsilcisi Mohagher İkbal, IMT nin görevlerinin yenilenmesi konusunda mutabık kalarak bu hususta bir anlaşma imzalamıştır. Bu anlaşmaya göre, IMT 9. Misyonu nun Mart 2014 itibarıyla 8. Misyon dan görevi devralması ve 2015 yılının Mart ayına kadar taraflar arasında ateşkesin korunması için çalışması kararlaştırılmıştır. Ayrıca taraflar IMT nin 4. ve 5. şubelerinin birleştirilmesine, üye sayısının 60 tan 36 ya indirilmesine ve bu kapsamda Malezya nın 14, Brunei ve Endonezya nın 9 ar, Norveç ve Japonya nın da 2 şer üyesi olmasına karar vermiştir. 271 Diğer Aktörler a Uluslararası Temas Grubu (ICG) ICG, 2009 yılında Filipinler devleti ve MILF tarafından dört ülke ve dört uluslararası sivil toplum kuruluşunu içine alacak şekilde kurulmuştur. ICG içinde yer alan ülkeler İngiltere, Japonya, Suudi Arabistan ve Türkiye dir. Uluslararası kuruluşlar ise, İsviçre kökenli İnsani Diyalog Merkezi (The Centre for Humanitarian Dialogue), Asya Vakfı (The Asia Foundation), Endonezya kökenli Muhammadiyah ve İngiltere kökenli Uzlaşma Kaynakları dır (Conciliation Resources). Böyle karma bir grubun kurulmasında MILF in barış görüşmelerini uluslararası kamuoyuna duyurmak istemesi ve Filipinler hükümetinin içişlerine müdahale korkusu taşıması etkin rol oynamıştır. ICG, 15 Ekim 2012 de MILF ile Filipinler 271 OPAPP, New batch of IMT peace monitors to arrive in March, gov.ph/milf/news/new-batch-imt-peace-monitors-arrive-march (20 Şubat 2014).

164 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 147 devleti arasında Çerçeve Anlaşması nın başarı ile imzalanmasında rol oynamış, barış süreci için uluslararası desteği harekete geçirmiş ve tarafların birbirine olan güvenini arttırmaya ve korumaya gayret göstermiştir yılındaki savaşla kesilen barış görüşmeleri, 15 ay sonra Aralık 2009 da tekrar başlamış ve taraflar Ekim 2012 de imzalanan anlaşmaya kadar 16 kez daha görüşmüştür. Bu görüşmeler boyunca ICG tarafların talepleriyle ilgili notlar almış, ricalarına cevap vermeye çalışmış, kendi görüş ve temennilerini iletmiş ve görüşmeler tıkandığında taraflar arasında ortak bir zemin oluşturmaya gayret etmiştir. ICG, özellikle 2010 yılında yaşanan hükümet değişikliğinden sonra Filipinler in Malezya dan görüşmelere arabuluculuk eden yetkilisini değiştirmesini istemesi üzerine çıkmaza giren süreçte, taraflar arasında yoğun mesai harcayarak sürecin yumuşamasını sağlamıştır. Ayrıca her görüşme sonrasında taraflar ayrı ayrı ICG ile bir araya gelmiş ve ICG bu sayede gelişmeleri daha yakından takip etme fırsatı bularak bir sonraki görüşme için hangi uzlaşma alanlarının öne çıkabileceğini saptamıştır. Bu anlamda ICG sadece görüşmeler esnasında değil, görüşmeler arasında da etkin rol oynamıştır. ICG ülkelerinin elçilikleri, sık sık Manila daki kanun yapıcılarla ve Mindanao daki yöneticilerle görüşerek düşünce ve önerileri dinlemiş, barış görüşmelerine diplomatik destek vermiştir. ICG içinde bulunan sivil toplum kuruluşları ise yerel sivil toplum kuruluşlarıyla çalışarak onları da barış sürecine katılmaya yönlendirmiş, Mindanao da faaliyet gösteren 272 Conciliation Resources, Innovation in mediation support: The International Contact Group in Mindanao, s MindanaoICG_ConciliationResources_0.pdf (Temmuz 2013).

165 148 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi kuruluşları Manila nın iş, akademi ve medya çevreleriyle buluşturarak barış köprüleri kurmaya gayret etmiştir. 273 ICG nin 2012 yılında imzalanan anlaşma çerçevesinde, 2016 yılında kurulması öngörülen Bangsamoro Özerk Bölgesi ne geçiş için yürütülecek olan yol haritası sürecinde de görevine devam etmesi istenmiştir. b Endonezya Endonezya, Filipinler devleti ile MNLF arasında 1996 yılında imzalanan ve ARMM nin kurulmasına zemin hazırlayan barış anlaşmasının başarıya ulaşmasında oldukça üstün çaba göstermiş ve sürecin başaktörlerinden biri olmuştur. 274 Bu başarıda, MNLF ile Filipinler arasında devam eden barış görüşmelerini takip eden İİT nin 8 li komitesini yönetiyor olması da etkin rol oynamıştır. 275 Endonezya ayrıca, yılları arasında bölgeye askerî gözlemciler yollayarak barış anlaşmasının uygulanmasında da etkin olmaya çalışmıştır. 276 IMT nin kurulmasının ardından, 2011 yılında Filipinler e resmî bir ziyarette bulunan Endonezya Cumhurbaşkanı Susilo Bambang Yudyohono, Filipinler Devlet Başkanı Aquino ya Filipinler devletinin Açe barış sürecindeki arabuluculuğuna karşılık ülkesinin IMT içinde yer almak istediğini belirtmiş ve Temmuz 2012 de üye olarak 273 Conciliation Resources, Innovation in mediation support: The International Contact Group in Mindanao, ss Lingga, Negotiating Peace in Mindanao, s Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Margareth Sembiring, The Mindanao Peace Process: Can Indonesia Advance It?, Rajaratnam School of International Studies (RSIS), RSIS Commentaries, No. 200, s (28 Ekim 2013).

166 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 149 c Libya IMT ye katılmıştır. 277 Ne var ki Endonezya nın Moro sorunu çerçevesindeki politikaları İİT politikasının dışına çıkamamış ve belirleyici rol oynayamamıştır. 278 Oysa, İİT Güney Filipinler Barış Komitesi 279 (OIC Peace Committee for Southern Philippines) başkanı olarak Endonezya dan Moro barış sürecinde daha aktif rol oynaması beklenmiştir. 280 Libya, Devlet Başkanı Muammer Kaddafi nin 1971 yılında Filipinler hükümetinin soykırım iddialarıyla karşı karşıya kalan Moro halkına verdiği desteği açıkça ilan etmesinin ardından, Mindanao barış sürecine dâhil olmuştur. Aynı yıl Libya Dışişleri Bakanı Saleh Bouyasser, 300 Morolunun Malezya da devam etmekte olan askerî eğitimlerini finanse etmek (yaklaşık 1 milyon dolar) vaadi ile Filipinler e gelmiş ancak 1972 de Filipinler de sıkıyönetim ilan edilmesi üzerine Libya bu desteğini Mindanao ve Sulu ya yönlendirmiştir yılında Cidde görüşmelerinden sonra duran barış görüşmeleri için aktif şekilde devreye giren Libya, görüşmelerin tekrar başlamasını sağlamıştır. Böylece 277 Minda News, Indonesia wants to join Mindanao foreign truce monitors, mindanews.com/top-stories/2011/03/13/indonesia-wants-to-join-mindanao-foreign-truce-monitors/ (13 Mart 2011). 278 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Komitenin diğer üyeleri; Suudi Arabistan, Libya, Malezya, Brunei ve Türkiye dir. Türkiye 2009 yılından bu yana İİT bünyesinde kurulan Güney Filipinler Barış Komitesi nin aktif bir üyesi olarak barış sürecine destek vermektedir (T.C. Dışişleri Bakanlığı, Sorumluluk ve Vizyon, 2014 Yılına Girerken Türk Dış Politikası, mfa.gov.tr/site_media/html/sorumlulukvevizyon-2014.pdf 29 Mart 2014). 280 Santos, The Role of Islamic Diplomacy in the Mindanao Peace Process, Asia Peacebuilding Initiatives, (15 Nisan 2013). 281 Jubair, Bangsamoro: A Nation Under Endless Tyranny, s. 174.

167 150 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Libya, 1976 Trablus Anlaşması na giden yolu açmış ve bu anlaşmanın yapılabilmesi için oldukça etkin bir rol üstlenmiştir. Ne var ki Libya nın politikaları da Endonezya gibi İİT politikalarının dışına çıkamamış ve Libya tüm süreçte İİT temsilcisi olarak yer almıştır. 282 Mindanao sürecinde Libya nın rolü ve etkinliği Muammer Kaddafi nin Ekim 2011 de yönetimden devrilmesinin ardından oldukça zayıflamıştır. Libya, barış görüşmelerine yeni hükümetiyle katılacak olsa da eski etkinliğinin devam etmesi çok zor görünmektedir zira Libya nın süreç içindeki rolü Muammer Kaddafi ile özdeşleşmiştir. 283 d Güneydoğu Asya Ülkeleri İşbirliği (ASEAN) 10 üye ülkesi (Bruney, Kamboçya, Endonezya, Laos, Malezya, Myanmar, Filipinler, Singapur, Tayland, Vietnam) bulunan ASEAN, Müslüman bir organizasyon olmamasına rağmen, üç Müslüman üye ülkesinin (Malezya, Endonezya, Brunei) Filipinler de yaşayan Müslüman halk ile olan ilişkileri üzerinden Moro barış sürecine dâhil olmuştur. Ayrıca ASEAN ın doğu bloğu olarak bilinen Malezya, Endonezya, Brunei ve Filipinler; Moro barış sürecinin devam ettirilmesinde ve yapılandırılmasında etkin rol almıştır. 284 Çünkü Moro barışı ASEAN ülkeleri için gerek bölgenin güvenliği ve ekonomik kalkınması gerekse turizmin, turizme bağlı gelirlerin, yerli ve yabancı yatırımların ve ikili ülke 282 Lingga, Role of Third Parties in Mindanao Peace Process, s Santos, The Role of Islamic Diplomacy in the Mindanao Peace Process. 284 Santos, The Role of Islamic Diplomacy in the Mindanao Peace Process.

168 ULUSLARARASI SİYASET VE MORO MORO 151 ilişkilerinin gelişmesi açısından oldukça önemlidir. Bu çerçevede ekonomistler, Filipinler ile MILF arasında Ekim 2012 de imzalanan Çerçeve Anlaşması nın uygulamaya geçmesi durumunda Doğu ASEAN Gelişme Bölgesi (East ASEAN Growth Area) ülkeleri olan Malezya, Endonezya, Brunei ve Filipinler arasındaki sosyoekonomik ilişkilerin artacağını belirtmektedir. 285 Bu sebeple Manila hükümeti ve MILF ten Çerçeve Anlaşması nın uygulanması konusunda sadece Filipinler açısından değil, ASEAN bölgesi açısından da hassas davranması ve birlikte çalışması beklenmektedir. e Bağımsız İzleme Heyeti (TPMT) TPMT, 15 Ekim 2012 de Filipinler devleti ve MILF arasında imzalanan Çerçeve Anlaşması nın ardından, anlaşmanın uygulama aşamasını takip etmek ve barış sürecini izlemek ve değerlendirmek amacıyla MILF ve Filipinler hükümetinin uzlaşısı sonucunda kurulmuştur yılının Ocak ayında şartnamesi taraflarca kabul edilen TPMT, özelde Çerçeve Anlaşması nın ve eklerinin, genelde ise bu süreçte imzalanan bütün anlaşmaların uygulanmasını izlemek ve değerlendirmekle sorumlu olacaktır. Barış sürecinin uygulaması içerisinde iki ayda bir ve gereken sair zamanlarda bölgede ziyaretler gerçekleştirecek ve anlaşmaların uygulanma süreci hakkında gözlem yapacak, rapor hazırlayacak, taraflara tavsiyelerde bulunacak ve yerli halkla iletişim kurarak 285 Ava Patricia C. Avila, The Bangsamoro Framework Agreement: Implications for ASEAN, Rajaratnam School of International Studies (RSIS), RSIS Commentaries, No. 195, s. 1, (15 Haziran 2014).

169 152 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi anlaşmaların uygulanma sürecine katkı sağlayacaktır. 286 TPMT, iki yerel, iki uluslararası sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve heyete başkanlık edecek uluslararası bağımsız bir şahsiyet olmak üzere beş üyeden oluşacak şekilde yapılandırılmıştır. Heyete ABD Filipinler eski Büyükelçisi Alistair MacDonald başkanlık etmektedir. Barış sürecinin ilk aşamasından bu yana çözüme destek olan İHH İnsani Yardım Vakfı, uluslararası sivil toplum kuruluşu sıfatı ile heyetin üyesidir. İHH yı vakfın mütevelli heyet başkan vekili Hüseyin Oruç temsil etmektedir. Diğer üyeler ise, The Asia Foundation ülke temsilcisi Steven Rood, Gaston Z Ortigas Başkanı Karen Tanyada ve UNYPAD Başkanı Rahip Kutho dur. İlk kez 2013 yılının Temmuz ayında Malezya nın Kuala Lumpur kentinde toplanan heyet, Moro bölgesine ilk ziyaretini Eylül 2013 te gerçekleştirmiştir Hatice Söylemez, Hafize Zehra Kavak, Moro Özerklik Arefesinde, İHH İnsani ve Sosyal Araştırmalar Merkezi, s. 21, (Mayıs 2014). 287 OPAPP, Third Party Monitoring Team visits Manila and Cotabato, opapp.gov.ph/milf/features/third-party-monitoring-team-visits-manila-and-cotabato (2 Ekim 2013).

170 7. Bölüm BÖLGEDE İNSANİ DURUM

171

172 Amerikalı sömürgecilerin siyasi, sosyal ve ekonomik alanda izlemiş olduğu politikalar, bugün Mindanao bölgesinde yaşayan Müslümanların temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edilmesinin birincil sebebi olarak gösterilebilir. Filipinler devletinin bağımsız olmasından sonra, devlet başkanları tarafından izlenen sömürge dönemindekilere paralel uygulamalarla derinleşen bu ihlaller, başta Bangsamoro halkının kimliğinin ve bağımsızlığının tanınmaması olmak üzere, günlük hayatın pek çok alanında kendini göstermiştir yılında bağımsızlık hareketlerinin ortaya çıkışı ile birlikte, Filipinler ordusu, güvenlik güçleri ve polis kuvvetleriyle başlayan ve 40 yılı aşkın süredir aralıklarla devam eden savaş süresince yaşanan hukuksuz tutuklamalar, sivillere yönelik askerî saldırılar, işkence ve siyasi katliamlar, kişilere ait mülklerin yakılıp yıkılması, evlerin ve tarım arazilerinin tahrip edilmesi, iletişimin yasaklanması ve her türlü insani yardıma erişimin kısıtlanması bu uygulamalardan bazılarıdır. Filipinler devleti diğer pek çok devlet gibi Cenevre Sözleşmeleri ne, uluslararası insan hakları hukuku ve BM barış hukukuna imza atmış, ancak gerek savaş gerekse ateşkes dönemlerinde bu anlaşmalara uymayarak çok sayıda insan hakkı ihlalinin faili olmuş, bu sebeple

173 156 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi de uluslararası kamuoyu nezdinde kınanmıştır. Bu bölümde, sömürge tarihi süresince gerçekleşen ihlaller de dâhil olmak üzere, Filipinler devleti sınırları içerisinde yaşayan Müslüman halkın 2012 yılında başlayan barış sürecine, yani çok yakın bir döneme kadar, gerek savaş gerekse ateşkes dönemlerinde maruz kaldığı insan hakkı ihlalleri, bu ihlalleri bizzat yaşayan kişiler tarafından aktarılan bazı çarpıcı örneklerle ele alınacaktır. Bölgede gerçekleşen insan hakkı ihlallerini geniş ölçekte incelemek, raporlamak ve uluslararası kamuoyuna duyurmak hayli güçtür. Barış sürecinin fiilî olarak başlamasına kadar, bağımsız gözlemciler ve sivil toplum kuruluşları çalışanları, özellikle mülteci kamplarını ziyaretlerinde askerler tarafından oldukça yakından takip edilmiş, askerî kontrol noktalarında durdurularak geçişlerine çoğunlukla izin verilmemiştir. Bağımsız gözlemcilerin bölgeye girememeleri, ihlallerin kayıt altına alınamamasına ve faillerin dokunulmazlık içinde hareket etmesine yol açmıştır. Bunların yanı sıra, bu kurum ve kuruluşların hem yeterli insan kaynağı bulmada hem de teknik donanım ve maddi konularda yaşadığı zorluklar, insanların kimliklerinin deşifre olacağı korkusuyla konuşmak istememesi ve çok az kişinin ücretsiz hukuki danışmanlık hizmetine erişebilmesi de hak ihlalleri konusunda sağlıklı ve gerekli bilgiye ulaşılmasını engellemiştir. ARMM de halen Filipinler İnsan Hakları Komisyonu nun bir şubesi bulunmamaktadır. Filipinler ordusunun insan hakları ihlalleri bürosu ise askerî birliklerin olduğu yerlerde ve ulaşılamaz konumdaydı. Ayrıca pek çok askerin bürodan haberi dahi olmadığından askerlerin ve devletin işlemiş olduğu ihlallerin büyük bölümü kayıt dışı kalmıştır. Dolayısıyla bu bölümde değinilecek olan insan hakkı

174 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 157 ihlallerinin yaşanmış ve yaşanıyor olan ihlallerin ancak çok sınırlı bir parçası olduğu gerçeği, durumun vahametini göstermesi açısından göz önünde bulundurulması gereken önemli bir noktadır. MILF ile Filipinler devleti arasında imzalanan Kapsamlı Anlaşma sonrasında kurulan komisyonlardan biri de çatışma döneminde bölgede yaşanan insan hakları ihlallerini araştırıp bulguları rapor olarak taraflara sunacak olan Yüzleşme Komisyonu dur. Bu komisyon bir bağımsız başkan ve iki tarafın önerdiği iki üyeden oluşmaktadır. Bölge dinlemelerini tamamlayan komisyonun raporunu 2016 sonunda açıklaması beklenmektedir. Göç Politikaları Amerikan sömürge yönetimi tarafından başlatılan ve bağımsızlığından sonra Filipinler devletinin de aynı şekilde devam ettirdiği göç politikaları, Mindanao bölgesinde var olan sorunun ve pek çok insan hakkı ihlalinin temelini teşkil etmektedir. İsrail in Filistin halkına uyguladığı toprak politikalarıyla hayli benzerlik gösteren göç politikaları, Mindanao bölgesinde geçmişte çoğunluğu oluşturan Müslüman halkı azınlık hale getirerek atalarından kalan toprakları ve evleri ellerinden almayı ve bölgenin Hristiyanlaştırılarak tamamıyla Filipinler devlet yönetimi altına alınmasını hedeflemiştir. Bu bölümde ilk olarak Amerikan sömürge yönetimi ve akabinde Filipinler devleti tarafından çıkarılmış olan arazi kanunları ve bu kanunları müteakiben bölgeye diğer ada ve şehirlerden teşvik edilen göçler, tarihî süreç içerisinde incelenecektir. Zira 1903 te Mindanao da %76 olan Müslüman nüfus, çoğu Hristiyan olan yerleşimcilerin bölgeye getirilmesi

175 158 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi ile 1990 da %19 a gerilemiştir. 288 Daha sonra, yüzyıllardır bölgede yaşayan Müslüman halkın çatışma, savaş ve devletin uyguladığı ayrımcı sosyal politikalar sonucu bölgeden göçe zorlanması ve evsiz bırakılışları ele alınacaktır. a Arazi reformları ve Mindanao bölgesine devlet denetiminde yaptırılan göçler 20. yüzyılın başlarında Mindanao ve Sulu adaları topraklarının %98 i Moro halkına aitti. 289 Amerikalı sömürgeciler bölgeye gelişlerinden hemen sonra, Mindanao bölgesini oluşturarak beş kısma ayırmış, 290 bölge üzerinde doğrudan yönetim hakkına sahip olmadıkları halde, 6 Kasım 1902 tarihinde Tapu Kaydı Kanunu olarak bilinen 496 no.lu yasayı çıkararak şahıs, grup veya şirketlere ait olan bütün arazi ve toprakların kayıt altına alınması zorunluluğunu getirmiştir. Daha sonra 7 Ekim 1903 te yürürlüğe koydukları 926 no.lu yasa ile -496 no.lu yasada beyan ettikleri gibi- kayıt altına alınmayan bütün toprakları devlet arazisi ilan ederek satışa ve yerleşime müsait hale getirmişlerdir. 4 Nisan 1903 tarihinde ise Filipinler komisyonu tarafından ilan edilen 718 no.lu bir başka devlet arazisi kanunu ile Mindanao sultanları ve datularının ve Hristiyan olmayan kabilelerin bütün arazileri hükümsüz sayılarak Bangsamoro halkının sahip olduğu arazileri kaybetmesine sebep olan en yıkıcı kanun yürürlüğe konulmuştur. 291 Daha 288 World Bank, Social Assesment of Conflict-Affected Areas in Mindanao, Mart 2003, s Jubair, The Long Road to Peace: Inside the GRP-MILF Peace Process, s Bu kısımlar; Davao, Cotabato, Zamboanga, Lanao ve Sulu dur. 291 Rudy B. Rodil, Re-establishing Order in the Community and its Connection with Biodiversity Conservation, Seminar Workshop on Conflict Transformation and Biodiversity Conservation, Cagayan de Oro City, Temmuz 2003.

176 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 159 sonra 1905 Maden Yasası ile devlet, bütün arazileri satışa açmış, Mindanao toprakları istimlak edilmiş ve bu toprakların da büyük bölümü Amerikalılar tarafından satın alınmıştır. Ayrıca bu kanunla Amerikan yönetimi doğal kaynaklar ve madenler üzerinde de politik kontrol elde etmiştir. 292 Ardından 1907 de çıkarılan Kadastro Kanunu yla yeni yerlerin satışa açılışı kolaylaştırılmıştır yılına gelindiğinde, Filipinler Komisyonu 2254 ve 2280 no.lu iki yasa daha düzenleyerek Mindanao bölgesinde tarımsal koloniler oluşturmayı hedeflemiştir. Bu iki kanun, Filipinler in kuzey bölgesinde yaşayan halkların Mindanao ve Sulu da devlet arazisi olarak ilan edilen alanlara göçlerini teşvik etmiştir. Özellikle 2254 no.lu kanun, kuzey göçmenlerine en fazla 16 hektar arazi alımını serbest bırakırken, Mindanao da yaşayan Müslüman halk sadece 8 hektara kadar arazi alabilme hakkına sahip olmuştur. Böylece, Panicupan ve Ginatilan bölgeleri arasındaki verimli topraklarda, Visayan çiftçileri tarımsal koloniler kurma hedefi ile harekete geçmiştir yılında yürürlüğe giren 2874 no.lu kanunla birlikte, kuzey yerleşimciler Mindanao bölgesinde en fazla 24 hektar arazi alma hakkına sahip olurken Moro halkına ancak 10 hektara kadar araziye sahip olabilme hakkı verilmiştir Şubat 1915 tarihinde çıkarılan 4197 no.lu Devlet Kanunu yla toprak politikaları dönüm noktasını yaşamıştır. Hükümet bu yasa ile Mindanao ve Sulu bölgelerindeki kalıcı yerleşimlerin, kuzey bölgesinden gelen göçmenler için tek uzun 292 Rasul, s Mercado, Floirendo, Mindanao on the Mend, s Jubair, Bangsamoro: A Nation Under Endless Tyranny, s. 96.

177 160 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi soluklu çözüm olduğunu savunmuş ve böylece kuzeyden gelen on binlerce göçmen hükümetin güvencesi altında Mindanao ya yerleştirilmiş ve bu tarihten sonra Mindanao, Hristiyan halk arasında, söz verilmiş kıta adıyla anılır olmuştur yılında Filipinler, kendi kendini idare eden özerk bir devlet haline gelmiş ve Manuel Quezon başkan seçilerek 10 yıllık bir geçiş dönemiyle ülkeyi tam bağımsızlığa hazırlama görevini almıştır. Başkan Quezon ertesi yıl (1936) 141 no.lu Kamu Yararı Kanunu ile Mindanao da yaşayan Müslüman halkın atalarından kalan toprakların tamamını devlet arazisi ilan etmiştir. Böylece, tek bir yasa ile bütün Bangsamoro halkı topraksız kalmış ve kendi ata toprakları üzerindeki tasarruf hakkından yoksun bırakılmıştır. Bu yasa, Müslüman halka en fazla dört hektar toprağa sahip olma hakkı verirken, kuzeyden göç eden Hristiyanlara 24 hektara kadar toprak sahibi olabilme imkânı tanımıştır. Haziran 1939 da çıkarılan 441 no.lu Kamu Yararı Kanunu ile de ikisi Cotabato Vadisi nde olmak üzere üç ana yerleşim planı oluşturulmuş ve akabinde her birine 12 hektar arazi ve finansal destek verilen 200 Hristiyan aile bölgeye göç ettirilmiştir. 296 Başkan Manuel Quezon aynı yıl özel bir yerleşim planı tasarlayarak Hitler den kaçan Yahudilerin de bölgeye yerleştirilmesini teklif etmiştir. Bu plana göre, 10 yıl boyunca her yıl Almanya ve Avusturya dan gelecek olan Yahudi göçmen Mindanao ya yerleştirilecek ve toprak sahibi yapılarak tarımla uğraşmaları sağlanacaktır. Yahudilerin 295 Bu ifadenin İsraillilerin Filistin toprakları için savunduğu vadedilmiş topraklar ifadesi ile olan benzerliği dikkat çekicidir. 296 Jubair, s. 103.

178 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 161 Filipinler e gelmelerini sağlamak için vize tahsis edilmiş ve böylelikle yüzlerce Yahudi savaştan kaçarak Filipinler e sığınmıştır. Başkan Quezon, açık kapı politikasını güçlendirmek adına 1939 yılında Marikina da Yahudi göçmenler için bir komite kurmuş ve Mindanao da büyük bir Yahudi yerleşim alanı oluşturmuştur. 297 Mindanao Planı olarak bilinen bu plan, resmî olarak ilk defa 28 Aralık 1939 da Başkan Quezon un sekreteri Jorge B. Vargas tarafından ilan edilmiş ve 26 Ağustos 1940 ta dönemin ABD Başkanı Franklin Roosevelt tarafından onaylanmıştır. Ancak Yahudi göçmenlerin Mindanao ya yerleştirilmesi planı Filipinler Millî Meclisi nin çekimser tutumu ve 1941 yılında Japonya nın Pearl Harbor saldırısı sebebiyle tam başarıya ulaşamamıştır. 298 Bu dönemde bölgeye planlı şekilde yaptırılan göçlerin yanı sıra başka pek çok fikir de tartışılmıştır. Teksaslı çiftinin bölgeye yerleştirilmesi veya Mindanao ve Sulu nun küçük kolonilere bölünerek farklı ülkelerden yerleşimlerin oluşturulması bunlardan bazılarıdır. Bu şekilde dışarıdan desteklenen bütün bu göç ve yerleşim politikaları sonucunda, Bangsamoro halkı bölgede azınlık hale getirilmiş ve kendi topraklarında yabancı halk muamelesi görmeye başlamıştır. 299 Zira 1903 te 8,8 olan göç oranı, 1980 e gelindiğinde 22,7 ye yükselmiş, da 297 Philippine Embassy, History of the Jews in the Philippines, (14 Aralık 2014). 298 Frank Ephraim, The Mindanao Plan: Political Obstacles to Jewish Refugee Settlement, Holocaust and Genocide Studies, Vol. 20 (3), 2006, ss Yahudi yerleşimcilerle ilgili detaylı bilgi için bk. Ephraim, Escape to Manila: From Nazi Tyranny to Japanese Terror, University of Illionis Press, Jubair, ss Turner (v. dğr.), Mindanao: Land of Unfulfilled Promise, s. 32.

179 162 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Cotabato Koronadal Vadisi nde 18 olan Hristiyan nüfusu, 1960 a gelindiğinde olmuştur li ve 1960 lı yıllar boyunca da yeni yerleşimciler bölgeye göç etmeye devam etmiştir yılında aile bölgede bulunan hükümet yerleşkelerine getirilmiş, 1954 yılına kadar yeni aile daha bölgeye yerleştirilmiştir yılları arasında Filipinler devlet başkanlığı yapmış olan Ramon Magsaysay yönetimi altında Ulusal İskân ve Rehabilitasyon Dairesi (NARRA), 302 Arazi İskân Kalkınma İşbirliği (LASEDECO), Ekonomik Kalkınma Teşkilatı (EDCOR) gibi yerleşim programları oluşturulmuştur. Bu programlarla Kuzey Filipinler den Mindanao bölgesine yoğun göçler yaşanmış ve bu göçlerle birlikte Bangsamoro halkı bölgede azınlık konumuna düşmüştür. Başkan Marcos zamanında bölgeye göçler en üst seviyeye ulaşmış, yılları arasında 3 milyondan fazla Hristiyan bölgeye yerleştirilmiştir. Ayrıca Müslüman nüfusun %80 inin arazileri ellerinden alınmış, kuşaktan kuşağa miras bırakılan topraklarının çoğu isimsiz kalmış veya başkası adına kayıtlı hale gelmiştir. 303 Arazi sahibi olanların çoğu ise uzak ve verimsiz dağlık bölgelerde, altyapısı olmayan ve ekonomik pazara uzak yerlerde kalmıştır. 304 Yerli halk kendisini ekonomik ve demografik açıdan göçmenler tarafından kuşatılmış hissetmeye başlamıştır Tan, The Filipino Muslim Armed Struggle: , Makati, Metro Manila: Filipinas Foundation, 1977, s NARRA 1954 yılında kurulmuş ve 1958 e kadar Hristiyan aile Cotabato ya yerleştirilmiştir. (Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s. 7). 303 Jubair, s Ahmad, Class and Colony in Mindanao, s Turner (v. dğr.), s. 77.

180 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 163 ABD tarafından uygulanan toprak kanunlarının özeti aşağıdaki gibidir: Yıl Kanunlar* no.lu Tapu Kaydı Kanunu: Şahıs, grup veya şirketlere ait olan bütün arazi ve toprakların kayıt altına alınması zorunluluğu getirdi no.lu Devlet Arazisi Kanunu: Mindanao sultanları ve datularının ve Hristiyan olmayan kabilelerin bütün arazileri hükümsüz sayıldı no.lu Devlet Arazisi Kanunu: 496 no.lu yasada beyan edildiği gibi, kayıt altına alınmayan bütün toprakları devlet arazisi ilan ederek satışa ve yerleşime müsait hale getirdi Maden Yasası: Bütün devlet arazileri Amerika dâhil satışa açıldı Kadastro Kanunu: Arazi sınıflandırması için zorunlu kadastro uygulaması getirildi Yeniden Yerleşim Politikası: General Pershing emrinde Kuzey Hristiyanları Luzon ve Visayas taki toprak sıkıntısını çözmek ve Mindanao daki pirinç üretimini artırmak için bölgeye yerleştirildi ve 2280 no.lu kanunlar: Mindanao bölgesinde tarımsal koloniler oluşturma hedefiyle düzenlendi ve kuzey göçmenlerine 16 hektar arazi alımı serbest bırakılırken Mindanao da yaşayan Müslüman halka sadece 8 hektara kadar arazi alabilme hakkı tanındı.

181 164 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi no.lu kanun: Kuzeyli yerleşimcilere Mindanao bölgesinde 24 hektar arazi alma imkânı verilirken Bangsamoro halkına sadece 10 hektara kadar araziye sahip olabilme hakkı tanındı no.lu kanun: Güneydeki yerleştirme politikası hükümetten tam destek aldı no.lu Kamu Yararı Kanunu: Başkan Quezon Mindanao da yaşayan bütün Müslüman halkın atalarından kalan toprakların tamamını devlet arazisi ilan etti NLSA kuruldu ve özellikle askerî eğitimini tamamlayanlara Mindanao da toprak verildi. *US Department of War, Annual Reports of the Secretary of War: Acts of First Philippines Legislature, Second Session , C. 8, Washington Government Printing Office, 1909, (12 Şubat 2014). Bu kanunlar ve uygulanan politikalar sonucunda, Bangsamoro kuvvetlerine yönelik askerî pasifleştirme kampanyalarıyla da birlikte, Müslüman halkın tapusuz olan bütün ata toprakları Amerikalı yabancı şirketlere devredilmiştir yılında BF Goodrich, 1925 yılında Del Monte ve 1929 yılında Goodyear Tire ve Rubber Co. bölgede çok büyük arazilere sahip olmuştur. 306 Sonuç olarak 20. yüzyılın başında Mindanao da %76 olan Müslüman nüfus oranı, devlet eliyle desteklenen ve savaş sebebiyle yaşanan göçler ve çok uluslu şirketlerin 306 Tuazon, Introduction, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, (ed. Bobby M. Tuazon), Quezon City: Center for People Empowerment in Governance (CenPEG), 2008, s. 23.

182 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 165 yayılmacı politikaları nedeniyle 20. yüzyıl sonlarında %19 lara gerilemiştir (Tablo 9). Bugün ise Müslümanlar 23 eyaletten sadece beşinde (Sulu %98, Lanao del Sur %93, Tawi Tawi %92, Basilan %80, Maguindanao %64) çoğunluktadır. 307 b Mindanao da devlet politikaları ve savaş sebebiyle Müslüman halkın maruz bırakıldığı zorunlu iç göçler Mindanao daki bazı insanların rehberliğe ihtiyacı var, çoğunun ise yok. Pek çoğu bu duruma zaten alışkın. Bu çatışmalar ilk defa yaşanmıyor. Savaş başladığında evlerini terk etmeleri gerektiğini ve durduğunda geri dönebileceklerini biliyorlar. Mindanao daki yaşam tarzı böyle DSWD 308 Sekreteri, 16 Ağustos 2008 Bize bakın ve 2003 te burada olsaydınız, hâlâ aynı koşullarda yaşadığımızı anlardınız. Yaşımız dışında hiçbir şey değişmedi. Üzücü olan, çocuklarımızın da gelecekte aynı hayatı yaşayacak olması. Moro halkı yoksulluk sınırının altında bir hayat sürüyor. Bu durumu 10 misli ile çarptığınızda da Morolu mültecilerin hayatını göreceksiniz. Aleosan Cotabato dan bir mülteci, 31 Ağustos 2008 Mindanao da yaşayan yerli Müslüman halkı azınlık konumuna düşürmek ve topraklarına el koymak için 307 Rivera, The Struggle of the Muslim People in the Southern Philippines: Independence or Autonomy?, s Bu daire mültecileri korumak ve onlara asistanlık etmekle yükümlü en yetkili hükümet kurumudur.

183 166 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Filipinler devleti tarafından resmî olarak izlenen göç politikalarının yanı sıra, 45 yılı aşkın süredir devam eden çatışmalar ve devletin bölgeyi ihmal etmesi sebebiyle de yüz binlerce Morolu bölgeden göç ederek evlerini ve topraklarını terk etmek zorunda kalmıştır. Devlet Başkanı Marcos zamanında ilan edilen askerî darbe yönetimi altında, en fazla insan hakkı ihlali yapılan bölgenin Mindanao olduğu; camilerin, İslami okulların ve 300 den fazla evin Filipinler Silahlı Kuvvetleri ve polis güçleri tarafından yakıldığı bildirilmiştir. 309 Başkan Marcos un kendi ifadesine göre, 1977 de güney bölgesinde den fazla mülteci bulunmaktaydı. Ancak Marcos un beyanından birkaç ay önce, Güney Filipinli bir Müslüman olan Abdürreşat Asani nin Londra daki Impact dergisi için verdiği rakamlara göre, bölgede ölü, 2 milyon mülteci, yakılmış ev, tahrip edilmiş 535 cami ve 200 okul, tamamen harap edilmiş 35 şehir ve köy bulunuyordu. Ayrıca, 1976 yılında mültecinin Malezya ya sığındığı ve BM nin 1979 yılında mültecinin kabul edilmesi için Malezya yı desteklediği bildirilmişti. 310 Mindanao da Filipinler Silahlı Kuvvetleri ile MILF arasında yılları arasında yaşanan savaş, geçmiş yılların izlerini silmeye çalışan insanlar açısından son derece yıkıcı olmuş, yeniden milyonlarca insan evsiz ve topraksız kalarak mülteci konumuna düşmüştür. NRC raporuna göre, Mindanao da yılları arasında 2 milyon kişi mülteci olmuştur (Tablo 9). 309 Carolyn O. Arguillas, Turning Rage into Courage: Mindanao under Martial Law, Volume 1, Davao City: MindaNews Publications, Ahmad, Class and Colony in Mindanao, s. 26.

184 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 167 Tablo 9: Mindanao da yılları arasındaki mülteci sayısı KAYNAK: World Bank, The Search for Durable Solutions: Armed Conflict and Forced Displacement in Mindanao, Philippines, Mart 2011, s. 5. Uluslararası Mülteci İzleme Komitesi nin Mayıs 2009 raporuna göre ise, tüm dünyada 26 milyon olan mülteci sayısına 2008 yılında 4,6 milyon insan daha eklenmiş ve Filipinler, ülkenin güneyindeki çatışmalardan dolayı kişi ile tüm dünyada göçe zorlanmış/yerinden edilmiş en çok nüfusun bulunduğu yer olarak ilan edilmiştir yılları arasında yaşanan bu savaş, uluslararası kamuoyunda dikkate alınmamış ve Türkiye dâhil hiçbir İslam ülkesi konuya yeterli hassasiyeti göstermemiştir. NRC nin Mindanao daki çatışmaların 2008 yılının en büyük mülteci problemini oluşturduğunu ve bu sorunun uluslararası camia tarafından en çok göz ardı edilen sorun olduğunu bildirmesi, bölgede yaşanan savaşa ve insan hakkı ihlallerine karşı bütün dünyanın duyarsızlığını destekler niteliktedir. 312 Güvenlik sebebiyle 311 AFRIM, Mindanao s IDPs in 2008 is Biggest Worldwide, (18 Şubat 2014). 312 NRC, 41,2 Million People Forced to Flee, (17 Şubat 2014); Internal Displacement at Record High, (17 Şubat 2014).

185 168 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi sürekli bir yerden başka bir yere göç etmek zorunda kalan Mindanao halkının büyük bir çoğunluğu hâlâ mülteci durumda olduğundan ve sabit yerleşkeleri bulunmadığından Merkez Mindanao daki mülteci sayısını tahmin etmenin çok zor olduğu belirtilmiştir. 313 Bu bağlamda, uluslararası kuruluşlar ve devlet birimlerinin açıkladığı resmî rakamlar birbirinden farklı olmasına rağmen, Ulusal Afet Koordinasyon Birimi nin 14 Temmuz 2009 da yayımladığı rapora göre, 2008 Ağustos ve 2009 Temmuz arasında Mindanao bölgesinde yaşayan mülteci sayısı olarak bildirilmiştir. 314 DSWD nin yaptığı açıklamaya göre ise, Mindanao da mülteci sayısı 2009 itibarıyla e yükselmiş ve mülteciler 150 farklı tahliye merkezinde ikamet ettirilmiştir. Bu dönemde Maguindanao, Lanao del Sur ve Kuzey Cotabato, mültecilerin ve göç etmek zorunda kalan insanların en yoğun yaşadığı yerler arasındadır. 315 Bu mültecilerin si mülteci tahliye merkezi olarak bilinen 586 farklı mülteci kampında barınmıştır. Bu kamplar yerleşimden çok, geçici barınakların ve çadırların kurulduğu yerler olmuştur. Ağustos 2008 ve Temmuz 2009 arasında göç eden mültecilerin çoğu Merkez Mindanao ya bağlı 11 bölgede, 51 belediye ve 435 köye dağılmış olup %55 i ARMM den göç etmiştir, bunların da %89 u Maguindanao şehrinden gelmiştir. Haziran 2009 da ise çoğu Maguindanao da bulunan 171 mülteci kampı resmen tanınmıştır. Kayıt altında olmayan kamplar insani 313 Mark, Merueñas, (Update) Mindanao bombings halt UN food distribution, GMA News, (18 Şubat 2014). 314 NDCC, NDCC Update: Sitrep No. 86 re IDPs in Mindanao, nal-displacement.org/ f004ce90b/(httpdocuments)/3fb246909c0d8a- 83C12575FA002C3BA7/$file/NDCC+update July09.pdf (18 Şubat 2014). 315 IRIN, PHILIPPINES: Sharp Increase in IDPs After Mindanao Bombings, (22 Şubat 2014).

186 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 169 yardım almakta çok büyük güçlükler çekmiş, fakirliğin had safhada olduğu ve ateşkes zamanlarında dahi temel ihtiyaçlarından yoksun bırakılan bölgedeki pek çok uzak köye insani yardım ulaştırılamamış, 316 temiz su, hijyen ve sağlık hizmetlerine erişim son derece sınırlı kalmıştır. 317 Şiddet, tehdit ve çatışmalar sebebiyle evlerini, topraklarını terk eden insanların yanı sıra, hiçbir güvenlik tehdidi veya çatışma durumu olmamasına rağmen ordunun ve güvenlik güçlerinin evlerini terk etmeye zorladığı insanlar olmuştur. İnsan hakları hukukunun sivillerin zorla tahliyesini yasaklamasına ve ancak yaşam tehdidi ve askerî operasyonlar söz konusu olduğunda insanların tahliye edilebilmesine yönelik maddelerine rağmen, 318 hiçbir açık ve görünür güvenlik sebebi olmadığı halde Filipinler ordusu askerleri sivil yerleşimcileri evlerini terk etmeye zorlamıştır. DSWD nin yılları arasında yaşanan savaşın ardından yaptığı açıklamaya göre, ateşkes sonrasında dahi kişi evsiz kalmış, bunların bir kısmı 57 mülteci merkezinde, bir kısmı da akraba ve dost yanında 316 UNHCR, Philippines: Peace dividends emerge as Mindanao IDPs go home, (22 Şubat 2014). 317 IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s Ağustos 1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri ne Ek ve Uluslararası Nitelik Taşımayan Silahlı Çatışmaların Mağdurlarının Korunmasına İlişkin 2 No.lu Protokol 8 Haziran 1977 tarihinde onaylanmıştır. Madde 17: Sivillerin Zorla Hareket Ettirilmelerinin Yasaklanması: 1. Sivil halkın yerlerinden alınarak başka bir yere taşınması emri, ilgili sivillerin güvenliği söz konusuysa veya zorunlu askerî sebepler bu şekilde gerektiriyorsa çatışmaya dayalı sebeplerden ötürü verilemez. Bu tür yer değiştirmelerin yürütülmesi gereken durumlarda, sivil halkın uygun sığınak, hijyen, sağlık, güvenlik ve beslenme koşullarında ağırlanması için gerekli bütün önlemler alınmalıdır. 2. Siviller kendi topraklarını çatışmayla ilgili sebeplerden ötürü terk etmeye zorlanamaz.

187 170 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi barınmıştır. Pek çok insanın dönebileceği bir evi veya çalışabileceği bir tarlası kalmamıştır; çünkü savaş zamanında pek çok ev ve tarla ateşe verilmiş ya da tahrip edilmiştir. 319 Evlerine dönen/dönmek isteyen insanlar için ise durum hiç de kolay olmamıştır. Tarımla uğraşmak dışında iş bulma imkânının çok az olduğu bölgede, geçimlerini temin etmek için çalışmak zorunda olan ailelerin karşılaştığı maddi ve manevi sorunlar bölgede çok yoğun hissedilmektedir. Çatışmalardan etkilenen ve ellerindeki varlıklarını da kaybeden Mindanao bölgesi sakinlerinin çoğu pirinç, mısır yetiştiricileri ile tavuk ve keçi besicileridir ve çok azı at, inek veya manda alabilecek paraya sahiptir yılında uygulanan rehabilitasyon programı ile Cotabato ve Lanao del Norte de çok sınırlı geri dönüş sağlanmış ancak Maguindanao da artan güvensizlik sebebiyle bu program başarılı olamamıştır. Zira Filipinler devletiyle yaşanan çatışmalar dışında, yerel milis gruplar ve İlaga üyelerinin sebep olduğu huzursuzluklar da Mindanao da insanların evlerine geri dönüşlerini zorlaştırmıştır. Bazı dönüşler ise gönüllü olmamış, dönecekleri yerin raporu dahi verilmeden kaldıkları kamplardan çıkıp evlerine dönmeleri söylenmiştir. Kampların tahliye edilmesiyle birlikte pek çok insan yeniden evsiz kalmıştır NDCC verilerine göre Ağustos 2008-Mayıs 2009 savaş döneminde ARMM de yaklaşık ev yok edilmiş, Temmuz 2009 da ise hükümet bu evlerin 1/3 ten daha azını tamir edebilmiştir. NDCC, NDCC Update: Sitrep No. 86 re IDPs in Mindanao, 0D8A83C12575FA002C3BA7/$file/NDCC+update July09.pdf (18 Şubat 2014). 320 Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, s IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, ss

188 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 171 MILF ile Filipinler devleti arasında 2012 yılında imzalanan barış anlaşmasını tanımadığını açıklayan MNLF Lideri Nur Misuari, 2013 yılının Ağustos ayında Bağımsız Bangsamoro Cumhuriyeti ni ilan etmiş, akabinde bir grup MNLF üyesi 9 Eylül 2013 te silahlı olarak Zamboanga şehrine yürüyerek burada bayrak açmak istemiştir. 322 Filipinler Silahlı Kuvvetleri ve polis güçlerinin müdahalesiyle büyüyen ve üç hafta devam eden olaylarda 6 sivil, 23 asker ve polis ile 100 MNLF üyesi hayatını kaybetmiş, dokuz köyde den fazla ev yakılmış ve kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştır. Evlerini terk edenlerin yarısına yakını daha sonra geri dönse de 2014 yılı Mart ayı itibarıyla halen kişinin kamplarda, kişinin ise akraba ve tanıdıkları yanında kaldığı bildirilmiştir. 323 Temel Hizmetler a Gıda ve gıda güvenliği, temiz su kaynağına erişim Devlet politikalarının, çatışma ve savaş yıllarının Mindanao halkını içine düşürdüğü en vahim durumlardan biri hiç şüphesiz bölgede yaşayan halkın en temel ihtiyaçlarından yoksun kalması olmuştur. Savaş zamanlarında gıda, su, sağlık gibi konularda dahi insani yardıma erişemeyen halk açısından durum, ateşkes zamanlarında da pek iç açıcı değildir. Bölge halkının nerdeyse 322 The Economist, Zamboanga is burning, (15 Aralık 2014). 323 Fernando del Mundo, Long after MNLF siege, death toll still rising, Philippine Daily Inquirer, (15 Aralık 2014).

189 172 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi tamamına yakını gıda, güvenlik, sağlık, yeterli beslenme, eğitim, elektrik, iletişim, içilebilir su ve sıhhi tuvalet imkânlarından yoksun yaşamaktadır (Tablo 10). Tablo 10: 2013 yılında Mindanao daki ihtiyaç sahiplerinin rakamları Eğitim Su, Sanitasyon, Beslenme İlk Yardım Sağlık Koruma Gıda Hijyen Güvenliği KAYNAK: OCHA, Humanitarian Action Plan for Philippines (Mindanao) 2013, s yılında yerli Müslüman halk ile Hristiyan yerleşimciler arasında hükümet desteğiyle yapılan bir araştırmada, Mindanao da yaşayan Müslümanların sadece %12 sinin elektriğe ve sadece %20 sinin içilebilir su kaynağına erişebildiği tespit edilmiştir yılında yapılan nüfus sayımına göre ise Sulu da evlerin sadece %9,4 ünde, Sulu bölgesinde bulunan 18 belediyenin ise sadece beşinde elektrik olduğu saptanmıştır. Bu rakam Tawi-Tawi de %10, Basilan da %19,4, Maguindanao da %25,8 ve Lanao del Sur da %34,9 olarak belirlenmiştir. Hiç şüphesiz savaş zamanlarında bu bölgedeki yaşam koşulları çok daha vahim hale gelmektedir. Örneğin, 2000 yılında Filipinler Devlet Başkanı Arroyo nun MILF e karşı 324 Jubair, s. 119.

190 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 173 ilan ettiği savaş sırasında, her Müslüman aileye, nüfusuna bakılmaksızın günlük iki kilo pirinç (bölge halkının temel gıda maddesi) ve ¼ kilogram şeker alma izni verilmiş ancak bütün tıbbi yardımlar ve antibiyotikten aspirine kadar her türlü ilaç için ordunun izni gerekli kılınmıştır yılları arasında Filipinler devleti ile MILF arasında yaşanan savaşta ise, mağdur ailelerin ve mültecilerin temel insani yardıma ulaşmaları noktasında pek çok insan hakkı ihlali söz konusu olmuştur. Nüfusun %80 i temel besin maddelerine ulaşamamıştır. Çok sayıda aile ihtiyaçlarını karşılayabilmek için fazla miktarda borcun altına girmiştir. Devamlı bir çatışma ve direnişin yarattığı en büyük sorunlardan biri de evsizliktir. Mülteci aileler, 2009 yılının sonunda dahi köylerine dönememiş, ya çok kalabalık devlet kamplarında ya da buralarda yer kalmadıysa akraba yanlarında barınmıştır. Bazı aileler ise devlet kamplarındaki çadırların hem sıcağa ve neme dayanıksız yapılması ve çoğu akşam elektrik olmayışı sebebiyle hem de insani yardıma daha kolay erişebilmek amacıyla geçici olarak yol kenarlarına ve otobanlara yakın yerlere derme çatma barakalardan oluşan yerleşimler kurmuştur. İnsani yardım kuruluşlarının çabalarına bağlı olarak her ay veya altı haftada bir dağıtılan gıda ve ilaç yardımları ise, pek çok mülteci aile resmî olarak mülteci statüsünde sayılmadığı için, kendilerine ulaşmamıştır. Bu sebeple ailelerin çoğu, askerî olarak herhangi bir güvenlik teyidi yapılmadığı halde, kalan eşyalarını toplamak için 45 yıllık savaş süresince, bunun alışıldık bir hal olduğunu söyleyerek, çatışma bölgelerine geri dönmüştür Ahmad, Class and Colony in Mindanao, s Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, ss

191 174 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Filipinler devleti Cenevre Sözleşmeleri ne Ek ve Uluslararası Nitelik Taşımayan Silahlı Çatışmaların Mağdurlarının Korunmasına İlişkin 2 No.lu Protokol e, dolayısıyla sivil halkın hayatta kalması için vazgeçilmez olan emtianın korunması ilkesine 327 taraf olmasına rağmen, Mindanao halkına insani yardım ulaştırılmasına engel olmak için pek çok zorluk çıkarmıştır. Aralık 2008 de Lanao del Sur da iki grup silahlı asker, Dünya Gıda Programı nın Cotabato ya giden yardım konvoyuna ateş açmış ve açılan ateş sonucunda bir şoför muavini ölmüştür. Eylül 2008 de ise silahlı bir grup, Maguindanao da yine Dünya Gıda Programı nın konvoyunu durdurarak çok miktarda gıda maddesine el koymuştur. Hükümet ise bu tür sabotajları önlemeye yönelik herhangi bir girişimde bulunmamıştır Mayıs 2009 da da Kızıl Haç ve diğer insani yardım kuruluşlarının Cotabato ya giden 11 yardım konvoyu, Maguindanao da bulunan Datu Anggal Midtimbang askerî kontrol noktasında durdurulmuştur. 329 Yine, 27 Mayıs 2009 da bölgede yardım çalışmalarıyla tanınan bir sivil toplum görevlisi, evlerini terk etmek zorunda kalan ailelere pirinç götürürken askerler tarafından durdurulmuş ve güvenlik gerekçesiyle bölgeye geçişine izin verilmemiştir. 327 Madde 14: Sivil halkın hayatta kalması için vazgeçilmez olan emtianın korunması: Çatışma yöntemi olarak sivilleri aç bırakmak kesinlikle yasaklanmıştır. Bu nedenle gıda maddeleri, gıda maddelerinin yetiştirilmesi için tarım alanları, ürünler, hayvanlar, içme suyu tesisleri ve depoları ve sulama çalışmaları gibi sivil halkın hayatta kalması için vazgeçilmez olan malları ortadan kaldırmak veya kullanılamaz hale getirmek, bunlara saldırmak ya da yok etmek kesinlikle yasaktır. 328 Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, s Inquirer Net, Mindanao folk turned gov t aid dependents, specialreports/thesoutherncampaign/view.php?db=1&article= (23 Şubat 2014).

192 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 175 Bölgedeki ailelerin yiyecek hiçbir şeylerinin olmadığını anlatan bu görevli, askerî yetkililerin bölgede güvenlik sağlanana kadar bu tür uygulamalara geçici olarak devam edileceğini bildirdiklerini ancak yardım taşımayan kamyonlara geçiş izni verildiğini söylemiştir. 330 Aynı kişinin bildirdiğine göre; insan hakkı ihlali gözlemcileri, medya ve sivil toplum kuruluşu çalışanları, BM, UNICEF ve Dünya Gıda Programı temsilcileri de kontrol noktalarında durdurulmuş, sorguya çekilmiş ve pek çoğunun bölgeye geçişine izin verilmemiştir. Haziran 2009 da, 11 ton pirincin güneydeki mültecilere dağıtılmasından sonra ise, Arroyo hükümeti yardımların MILF üyeleri, silahlı mücadele içinde olan gruplar veya tüccarlar tarafından ele geçirildiğini öne sürerek insani yardım kuruluşlarının mültecilere yaptığı yardımları engellemek istemiştir. Bu nedenle bölgeye gönderilen yiyecek, ilaç ve diğer yardım malzemelerini kontrol etmek amacıyla çok sıkı bir uygulama başlatılmıştır. Sosyal yardımlardan sorumlu müşavir Celia Yangco, hükümetin dağıtımları kontrol etmek için mağdur ailelere kart çıkardığını, Güney Maguindanao da ve pek çok mülteci kampında yapılan yardımlardan sadece ailelerin yararlanması için mutfaklar oluşturulduğunu belirterek Dünya Gıda Programı nı bölgede yüksek miktarlarda gıda dağıtmaması için uyardıklarını bildirmiştir. Dünya Gıda Programı Başkanı Stephen Anderson ise 2008 den itibaren bölgede kişinin evini kaybettiğini ve bu rakamın dünyadaki mülteci sayısı içinde son yıllardaki en büyük rakam olduğunu vurgulayarak 330 Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, s. 44.

193 176 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi ailelerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için bütün dünyanın elinden geleni yapması gerektiğini söylemiştir. Anderson ayrıca, savaş sonrasında tondan fazla gıdanın bölge insanına dağıtıldığını bildirmiştir. 331 Bir araya gelen pek çok sivil yardım kuruluşu, buldukları her fırsatta mağdur halka yardım dağıtmaya çabalasa da Mayıs 2009 da insani yardım kuruluşlarının mülteci liderleriyle yaptıkları toplantıdan çıkan sonuç, aileden sadece sinin insani yardım alabildiğidir. Tüm bu yasa dışı uygulamalar, büyük ihtiyaç içinde olan, evlerini ve bütün geçim kaynaklarını, her türlü imkânlarını kaybetmiş ve mülteci konumuna düşmüş Müslüman Mindanao halkını son derece mağdur etmiştir yılında yaşanan çatışmalar sebebiyle evlerini kaybeden insanlar, 2011 yılında meydana gelen sel felaketiyle birlikte çok daha trajik durumların içine düşmüştür. OCHA nın Filipinler (Mindanao) için 2012 İnsani Eylem Planı raporunda, 2011 yılında bölgede insani yardıma muhtaç insanların sayısı kişi olarak belirtilmiştir, bunların si kadındır. Mültecilerin ve evlerine geri dönenlerin %70 i gıda güvenliğinden yoksundur. En çok mağdur olanlar ise her yerde olduğu gibi çocuklar ve bebeklerdir. Bu süreçte çocuk okul dışı kalmış, üç-beş yaş arası bebek çatışmalardan etkilenmiş, beş yaş altı çocukların %6,1 inde akut beslenme yetersizliği baş göstermiştir. 332 Çok sayıda bebek ise yetersiz beslenme ve ishal sebebiyle 331 Reuters, Philippines asks aid agencies to limit food rations, article/2009/06/03/idusman (24 Şubat 2014). 332 OCHA, Philippines (Mindanao) 2012 Humanitarian Action Plan, 2012, s. 3, (13 Haziran 2014).

194 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 177 ölmüştür. Son 20 yıl içinde Filipinler genelinde kronik yetersiz beslenmeye bağlı ölümler azalırken, Mindanao bölgesinde, özellikle Merkez Mindanao ve Müslüman Özerk Bölgesi başta olmak üzere, yetersiz beslenmeye 333 bağlı ölüm oranları artmıştır yılında NSCB nin yaptığı Aile Planlaması Anketi ne göre, ARMM de bebek ölüm oranı 1998 yılında doğumda 55 iken, 2006 yılında bu sayı doğumda 33 e gerilemiştir ancak bu rakam Filipinler genelinde doğumda 23 olan ölüm oranının üzerindedir 334 (Tablo 11). Tablo 11: Filipinler ve ARMM de bebek, beş yaş altı ve çocuk ölüm oranları (1.000 doğumda/1998, 2003, 2006) Bölge Bebek Ölüm Oranı Beş Yaş Altı Çocuk Ölüm Oranı Çocuk Ölüm Oranı Tarih Filipinler , ARMM 55, , KAYNAK: Lingga, Bangsamoro Children in Conflict Situation, Institute of Bangsamoro Studies, s OCHA nın 2013 raporuna göre Filipinler geneli için beş yaş altı global akut beslenme yetersizliği %7,3 iken ARMM için bu oran %10,8 dir. OCHA, Philippines (Mindanao) 2013 Humanitarian Action Plan, 2013, s. 8, dms/cap/2013_philippines_hap.pdf (13 Haziran 2014). 334 Lingga, Bangsamoro Children in Conflict Situation, Institute of Bangsamoro Studies, 31 Aralık 2008, s. 12.

195 178 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Devlet tarafından açılan mülteci kamplarının koşulları da oldukça kötüdür yılının Haziran ve Kasım aylarında yağmurlardan dolayı pek çok kampı su basmış, buralarda kalan insanlar başka yerlere taşınmak zorunda kalmıştır. Yine 100 ün üzerinde aile, Mayıs 2009 da Maguindanao daki Datu Piang Kampı nda yer olmaması sebebiyle güvenlikli olmayan okul binalarında ışıksız, havalandırmasız ve yanlarından akan taşkın nehre karşı korunmasız yaşamak zorunda kalmıştır. 335 Maguindanao da bulunan Tamay Kampı nda yer kalmadığı için de 3 ila 5 ailenin bir odayı paylaştığı, hatta bu nedenle insanların oturur pozisyonda uyudukları rapor edilmiştir. 336 Özel alanın ve elektriğin olmayışı, bilhassa kadın ve çocuklar için kişisel güvenliği tehdit etmektedir. Bu olumsuz koşullardan ötürü yaklaşık 10 mülteciden 4 ü akraba yanına sığınmaktadır. Ancak bu durumda da yardıma daha az ihtiyaç duydukları düşüncesiyle insani yardım kuruluşları bu ailelere yardım etmemektedir. Bu, prensipte doğru bir düşünce olsa da aslında mülteci kampları daha çok yardım alabildiği için ekonomik imkânları kısıtlı olan bu aileler kamplarda kalanlardan daha fazla mağdur olmaktadır. 337 İçme suyuna erişim ise bölgedeki en problemli konulardan biridir. Pek çok evde ne musluk ne de suyu temin edebilmek için su sistemi bulunmaktadır. Genellikle kaynak veya kuyu suları kullanılan bölgede bunların 335 IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s UNICEF-WASH, WASH Cluster Rapid Assessment: Communities in Central Mindanao, Ağustos 2009, s IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s. 16.

196 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 179 yokluğunda ise insanlar yağmur, göl, nehir ve akarsulardan su temin etmeye çalışmaktadır. 338 OCHA nın 2013 yılında yayımladığı Filipinler (Mindanao) için İnsani Eylem Planı raporuna göre, nüfusun %80,4 ü sürdürülebilir içme suyu kaynağına sahip değildir. 339 Özellikle mülteci kamplarında yaşayan pek çok insanın gerek kişisel ihtiyaçları için gerekse ev içinde kullanabileceği suya erişimi bulunmamaktadır; mevcut su, çoğu durumda diğer mültecilerle ortak kullanılmaktadır. Maguindanao da bulunan Talayan Mülteci Kampı ndaki mültecilerin büyük bölümünün içme suyunu hem açık tuvalet gibi kullanılan hem de çiftlik hayvanlarının temizlendiği çamurlu akarsulardan sağladıkları rapor edilmiş ve bu kanallardan su temin edilmesine bağlı olarak kamplardaki pek çok çocuk ve yetişkinin ishalden öldüğü bildirilmiştir. 340 UNICEF in desteklediği Su, Sanitasyon ve Hijyen Programı nın (Water, Sanitation and Hygiene-WASH) Temmuz 2009 da Maguindanao ve Cotabato da bulunan mülteci kamplarında yaptığı araştırma sonuçlarına göre, kişinin 61 su kanalını ve 165 tuvaleti ortak kullandığı raporlanmıştır. Yani bir su kanalını ortalama 680 kişi, bir tuvaleti de 252 kişi ortak kullanmakta ve düzenli boşaltım sağlanamadığı için dört tuvaletten biri kullanılamaz duruma gelmektedir. 341 Mültecilerin çoğu insani yardım kuruluşları tarafından kurulan su 338 Gutierrez, In the Battlefields of the Warlord, Rebels, Warlords and Ulama: A Reader on Muslim Separatism and the War in Southern Philippines, (ed. Kristina Gaerlan, Mara Stankovitch), Quezon City: Institute for Popular Democracy, 2000, s OCHA, Philippines (Mindanao) 2013 Humanitarian Action Plan, s UNHCR, Philippines: Death and disease stalk IDP camps, (23 Şubat 2014). 341 UNICEF-WASH, WASH Cluster Rapid Assessment: Communities in Central Mindanao, s. 2.

197 180 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi pompalarını veya korumasız olan açık kuyuları, içilemese de temiz su yokluğunda yemek pişirme ve yıkanma gibi işler için kullanmaktadır. 342 b Eğitim Bir önceki bölümde belirtildiği gibi, 1903 yılında Müslüman halkın nüfusun %76 sını oluşturduğu Mindanao bölgesi, bugün Müslümanların azınlık olarak yaşadıkları bir yerdir. Bölgede bulunun Müslümanların büyük bölümü ise merkezden uzak, verimsiz ve dağlık alanlarda, hiçbir altyapı ve ticari faaliyet imkânının olmadığı yerlerde yaşamak zorunda bırakılan topraksız çiftçilerdir. Buralardaki olumsuz hayat koşulları eğitim sisteminde de ciddi bir körelme ve daralmaya sebep olmaktadır. Özellikle aileleri bu bölgelerde yaşayan Morolu çocuklar, öğretmenlerin çoğunlukla çatışmalardan uzak, daha güvenli ve merkeze daha yakın yerlerde yaşamak istemesi sebebiyle temel eğitimden dahi yoksun kalmıştır. Eğitimin devam ettiği dönemlerde, öğretmenler görev yerlerine ulaşmak için her hafta iki günlerini yollarda geçirmektedir. Evlerine dönüşleri de aynı şekilde iki gün sürmektedir. Bozuk yollar, yetersiz taşıma, çatışmalar, okul binalarının tahrip edilmesi, kitapların ve gerekli araç-gerecin olmayışı, buradaki durumu daha da kötüleştirmiştir. Bütün bu olumsuzlukların bir sonucu olarak da söz konusu bölgelerde yaşayan Bangsamoro gençlerinin çoğu ne okuma yazma öğrenebilmiş ne de eğitimlerine devam edebilmiştir. 343 Bu 342 IDMC, NRC, Cycle of Conflict and Neglect: Mindanao s Displacement and Protection Crisis, s Gutierrez, The Re-Imagination of the Bangsamoro: 30 Years Hence, Rebels, Warlords and Ulama: A Reader on Muslim Separatism and the War in Southern Philippines, (ed. Kristina Gaerlan, Mara Stankovitch), Quezon City: Institute for Popular Democracy, 2000, s. 332.

198 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 181 koşullar altında bölgede yaşayan Müslümanların nüfus yoğunluğu giderek azalmış ve yeni yetişen nesil eğitimsiz ve dış dünyadan kopuk hale getirilmiştir. Tüm bu uygulamalar göz önünde bulundurulduğunda da Müslüman Moro halkının Filipinler devleti tarafından sistemli ve planlı şekilde geri bırakıldığı açıkça görülebilmektedir. Sistemli şekilde uygulanan eğitimden yoksun bırakma politikasının çarpıcı örneklerinden bir diğeri de Mindanao Müslümanlarına kendi okullarını açma, kendi eğitim sistemlerine sahip olma hakkının verilmemesidir. Asya Kalkınma Bankası nın 2004 yılında yayımladığı rapora göre, bölgede 440 adet medrese bulunmaktadır ancak bu medreselerin sadece 44 ü Filipinler devleti tarafından tanınmaktadır ve bu 44 medresede toplam öğrenci eğitim görmektedir. 344 Bölge Müslümanları, mevcut eğitim düzeninin asimilasyon projesinin bir parçası olarak devlet tarafından bölge halkını Hristiyanlaştırmak için kullanıldığını ve böylece kendilerine kültürel emperyalizm uygulandığını düşünmekte, bu nedenle de Amerikan- Filipinler eğitim sistemini kabul etmemektedir. 345 Tüm bu sebeplerden ötürü, nüfusun dörtte birinden fazlası hiç okula gitmemiş veya ilkokulu bitirmemiştir, nüfusun beşte ikisi ise sadece ilkokulu bitirmiştir. 20 öğrenciden yalnızca yedisi liseye gidebilmiş ve sadece biri üniversite diploması alabilmiştir yılı başlarında Cotabato da Hristiyan eğitimci bulunurken 344 Asian Development Bank, Technical Assistance to the Republic of the Philippines for Development of Basic Education in the Autonomous Region in Muslim Mindanao, s. 1, (25 Şubat 2014). 345 Rasul, s Jubair, s. 257.

199 182 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Müslüman eğitimci sayısı sadece 37 idi. Aynı şekilde, 144 Hristiyan iş adamına karşılık altı, 38 Hristiyan avukata karşı ise yalnızca bir Müslüman avukat bulunuyordu ve bölgede hiçbir Müslüman dişçi, mühendis ve eczacı yoktu. 347 Bölgede durum bugün de çok farklı değildir. Örneğin Filipinler devletinin kritik 19 bölgesi arasında yer alan Sulu bölgesi, hem fakirliğin en yaygın olduğu hem de okuma yazma oranının %67 ile en düşük olduğu yerdir. Okuldan ayrılan öğrenci oranının en yüksek olduğu bölge yine ARMM dir. Her 10 öğrenciden sadece üç ila dördü liseyi bitirmekte ve bunların da ancak %10 u okulu zamanında bitirebilmektedir yılı verilerine göre, ARMM de 6-24 yaş arası nüfusta okula kayıtlı olmayanların oranı %23,1 dir. Bu oran Mindanao daki en yüksek orandır yılında ilkokula kaydolan öğrencilerin oranı Filipinler genelinde %91 iken, listenin en düşük orana sahip vilayetleri arasında Mindanao Adası nda bulunan Lanao del Sur, Bukidnon, Davao Oriental, Kuzey Cotabato, Tawi-Tawi ve Zamboanga del Norte yer almıştır. ARMM vilayetlerinden Tawi- Tawi nin de aralarında bulunduğu pek çok bölge ise, temel eğitim kayıt oranlarında %10 ve üzerinde bir düşüş yaşamıştır (Tablo 12). 347 Jubair, s World Bank, The Impact of Armed Conflict on Male Youth in Mindanao, Philippines, s. 5, WDSP/IB/2006/07/26/ _ /Rendered/PDF/368740PH0male0youths0WP35.pdf (25 Şubat 2014).

200 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 183 Tablo 12: Temel eğitim kayıt oranları (%, 2004) KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2008/2009 Philippines, s verilerine göre ülke genelinde lise mezunlarının oranı %55 tir. Bu oran 1997 ile 2003 yılı oranlarına kıyasla %3 artış göstermiştir. Ancak ARMM de tam tersi bir durum yaşanmıştır yılında kuzeyde bulunan Metro Manila kentinde her beş kişiden dördü lise mezunu iken, Basilan, Tawi-Tawi ve Sulu gibi ARMM şehirleri lise mezunları oranının en düşük olduğu 10 şehir arasında yer almıştır. Tawi-Tawi ve Lano del Sur sırası ile %3,5 ve %1 düşüş yaşamıştır (Tablo 13). Tablo 13: Lise mezunları oranları (2006) ,1 76,6 73,9 73,7 72, ,9 37, ,4 23,1 KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2008/2009 Philippines, s. 103.

201 184 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Filipinler Millî İstatistik Bürosu verilerine göre, 2008 yılında Filipinler genelinde 10 yaş ve üstü nüfusun okuryazarlık oranı erkeklerde %95,1, kadınlarda %96,1 olarak belirtilmişken, bu oran ARMM için erkeklerde %82,8, kadınlarda %80,3 olarak açıklanmıştır. 349 UNDP 2012/2013 raporuna göre, Filipinler de en düşük eğitim endeksine sahip olan bölge ARMM dir. Filipinler in kuzey bölgeleri eğitim endeksinde 1997 ile 2009 yılları arasında gelişme gösterirken (Batanes %100, Benguet %74,1, Bohol %37,3 ve Siquijor %35) ARMM de önemli düşüşler yaşanmıştır (Lanao del Sur -%32,9, Sulu -%50,4, Maguindanao -%57,9 ve Tawi-Tawi -%60,3) (Tablo 14). Tablo 14: Vilayetlere göre eğitim endeksi artış oranı (%) KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2012/2013 Philippines, s. 67. Yine aynı rapora göre, eğitim süresi kuzey kentlerinde yetişkinler arasında ortalama 10,1 sene olarak kaydedilirken Maguindanao, Tawi-Tawi ve Sulu da sırası ile 6,3, 6,2 ve 4,6 yıldır. Eğitim süresi kuzeydeki Benguet kentinde 14 yıl iken, Maguindanao da bu oran 10,1 ile dört yıl daha geridedir. 349 NSCB, Education, (12 Şubat 2014).

202 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 185 Okul bırakmaların ve eğitim süresindeki eşitsizliklerin temel sebebi, bölgede yıllardır hâkim olan savaş ortamıdır. Çocukların çoğu ya güvenlik nedeniyle ya da mülteci kamplarında ne kadar kalacakları belli olmadığı için okulu bırakmaktadır. Okul binalarının tahrip edilmesi, kampların okula olan uzaklığı, kayıt için gerekli evrakların temin edilememesi veya kaybedilmesi, okul ücretleri ve çoğu çocuğun ailelerine destek olabilmek için çalışmak zorunda kalması da eğitim şartlarını zorlaştıran etkenler arasındadır yılında Estrada hükümeti ve MILF arasında yaşanan çatışmalarda, Bouldon belediyesi sınırlarında bulunan bir lise, Filipinler ordusu tarafından ele geçirilerek askerî üs yapılmış ve MILF e karşı konuşlandırılmıştır. Okulun 300 öğrencisi dört devreye sıkıştırılarak havalandırması, hatta sandalyesi olmayan sınıflarda, tüm ders boyunca yerde oturarak veya ayakta kalmak suretiyle eğitim almak durumunda bırakılmıştır. Bouldon un 41 yıldır varolan bir başka barangayına ise yıllardır tek bir sınıf dahi inşa edilmemiştir. Öğrenciler eğitim için her gün üç kilometre mesafedeki bir başka köye gitmektedir. Aimyleen Velicaria, Maria Cecil Laguardia, Building Bridges of Peace in Mindanao: A Role for Children, Chidren and Peacebuilding: Experiences&Perspectives, (ed. Heather Elliott), World Vision Discussion Papers, Melbourne: Eylül 2002, s. 19. c Sağlık Mindanao da yaşanan çatışmalar, savaş ve devletin sosyal politikaları, hem sağlık hizmetlerini hem de bölge halkının hayatını olumsuz etkilemektedir. 2008/2009 UNDP Filipinler İnsani Gelişme Raporu na göre, bölgede ortalama yaşam süresinin en az olduğu şehirler

203 186 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi ARMM de bulunan Tawi-Tawi, Sulu, Maguindanao ve Lanao del Sur olmuştur. Filipinler devletinin diğer bölgeleriyle karşılaştırıldığında, Mindanao daki durumun vahameti daha da belirginleşmektedir. Örneğin 2006 yılında Tawi-Tawi de ortalama yaşam süresi 53,5 yıl iken, kuzeyde bulunan La Union şehrinde bu süre 21 yıl daha fazladır. 2012/2013 raporu verilerine göre kuzey ve güney bölgeleri arasındaki yaşam süresi farkı daha da açılmaktadır yılında La Union da ortalama yaşam süresi (76,4) Tawi-Tawi den (53,6) 22,8 yıl daha fazla olmuştur yılında yaşam süresi beklentisi en düşük şehirler yine ARMM de bulunan şehirlerdir (Tablo 15). Tablo 15: Filipinler de yaşam süresinin en yüksek ve en düşük olduğu şehirler (2009) KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2012/2013 Philippines, s. 66. BM raporuna göre ise bu fark ancak sağlık hizmetlerine erişimdeki eşitsizlikle açıklanabilmektedir yılı Filipinler Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı raporu verilerine göre, ARMM de bulunan barangayın sadece 238 inde (%12,7) sağlık merkezi bulunmaktadır. Bu 350 UNDP, Philippines Human Development Report 2008/2009, 1 Aralık 2009, s. 102.

204 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 187 merkezlerde 53 doktor, 83 hemşire, 4 beslenme uzmanı, 19 medikal teknoloji uzmanı, 14 dişçi, 299 ebe, 98 hijyen muayene memuru, barangay sağlık çalışanı ve 862 eğitim almış doğum görevlisi olduğu bildirilmiştir ile 2006 yılları arasında yapılan karşılaştırmalı istatistiklere göre, 26 yıllık sürede Filipinler in her bölgesinde ortalama yaşam süresi artış gösterirken, Mindanao bölgesinde bulunan Tawi-Tawi de bu süre 56,4 yıldan 53,4 yıla gerileyerek %10,6; Sulu da ise 55,8 yıldan 55,5 yıla gerileyerek %0,9 düşüş kaydetmiştir. Maguindanao, Palawan ve Lanao del Sur da küçük artışlar söz konusu olsa da en büyük artışların +14 yıl ile kuzey bölgelerindeki Camarines Sur ve Leyte şehirleri ile Zamboanga del Norte de görüldüğü belirlenmiştir yılında ise kuzeyde artış devam ederken, ARMM de bulunan şehirlerin tamamında ortalama yaşam süreleri düşmeye devam etmiştir (Tablo 16). Tablo 16: yılları arasında ortalama yaşam süresinin en çok arttığı ve azaldığı şehirler KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2012/2013 Philippines, s Dolores Daguino, Health Research and Development Priority Agenda Setting Central Mindanao and the Autonomous Region in Muslim Mindanao, Cotabato City: Notre Dame University University Research Center, Ekim 2005, s. 12.

205 188 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Sağlık hizmetlerine erişimin son derece sınırlı olduğu ARMM de her kişi için yalnızca bir doktor olduğu bildirilmiştir. 352 Bölgede temel sağlık bilgisi ve yeterli beslenme imkânları da oldukça zayıftır yılında Merkez Mindanao bölgesinde Dünya Gıda Programı ve UNICEF tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre, bölgede yaşayan insanların %80 i gıda güvenliğinden mahrumdur ve %90 ı gıda yardımına muhtaçtır; 353 sağlıksız çevre şartlarından dolayı bebek ve çocuk ölümleri de oldukça yüksektir. Özellikle savaş zamanlarında, devletin ve insani yardım kuruluşlarının verdiği sağlık hizmetlerine rağmen, mülteci kamplarında önlenemeyen hastalıklar olmuş ve olumsuz kamp koşulları sebebiyle çok sayıda çocuk ölümü gerçekleşmiştir. Kamplarda yaşayan annelerin yarısı çocuklarının hasta olduğunu söylemiştir. Çocukların hemen hepsinin ateşten, soğuk algınlığı ve ishalden bazılarının da tekrarlayan öksürükten muzdarip olduğu belirtilmiştir. Tüm bu sorunların temelinde ise genel olarak temiz içme suyuna erişimin olmayışı ve yetersiz beslenmenin yattığı bildirilmiştir. Son yirmi yıl içinde Filipinler genelinde bebeklerde görülen yetersiz beslenme oranlarında azalma gözlenirken, ARMM deki oran %36,1 ile bölgeye acil müdahaleyi gerekli kılmaktadır. 354 Devlet kaynakları ve gönüllü sağlık kuruluşları 2008 yılında mülteci kamplarında yaşayan 46 çocuğun yetersiz beslenme ve içme suyu bulunmayışı nedeniyle 352 Gutierrez, In the Battlefields of the Warlord, s UNICEF&World Food Programme, Joint Emergency Nutrition and Food Security Assessment of the Conflict Affected Internally Displaced Persons in Central Mindanao, Philippines, Ocak-Mart 2009, s. 7, documents/ena/wfp pdf, (13 Haziran 2014). 354 UNICEF&World Food Programme, Joint Emergency Nutrition and Food Security Assessment of the Conflict Affected Internally Displaced Persons in Central Mindanao, Philippines, s. 8.

206 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 189 öldüğünü bildirmiştir. Şubat 2009 da ise Maguindanao da bulunan Talayan kasabasındaki mülteci kampında altı bebek ishalden ölmüştür. Yaklaşık kişinin yaşadığı kampta toplamda 132 ölüm vakası kaydedilmiştir. Bu ölümlerin 60 ının ishal, zatürre, kızamık veya yetersiz beslenmeye bağlı olduğu belirlenmiştir. 355 Olumsuz kamp koşullarından ve sağlık hizmetlerinin yetersiz oluşundan dolayı prematüre doğum yapan ve bebeğini kaybeden annelerin sayısı da oldukça fazladır; fakat bu ölümler, bilhassa Maguindanao özelinde, ailelerin bebekleri hemen gömmesi ve güvenlik nedeniyle sürekli yer değiştirilmesi gibi sebeplerle düzenli şekilde kayıt altına alınamamıştır. Çocukları hastalanan birçok ailenin yardım almak için hükümetin sağlık hizmetleri sağladığı kırsal-kentsel sağlık ünitelerine, köy sağlık merkezlerine veya devlet hastanelerine gittiği, ancak acil durumlarda kendilerine parasız bakmakla yükümlü olan bu kurumların tedavide kullanılacak ilaçlar için para istediği bildirilmiştir. Para ödenmediğinde ise devlete bağlı bu sağlık merkezlerinde gerekli ilacın bulunmadığı söylenerek hastalar geri çevrilmiştir. Oysa ki kamplarda yaşayan insanların gittiği sağlık merkezlerindeki ilaçların çoğu insani yardım kuruluşlardan ücretsiz temin edilmektedir. 356 d İletişim ve ulaşım Bölgede yaşayan Müslüman halkın sesini duyurabileceği; Filipinler devletinin uyguladığı haksız politikaları, maruz kaldıkları olumsuzlukları, savaş zamanı yaşanan 355 UNHCR, Philippines: Death and disease stalk IDP camps, org/cgi-bin/texis/vtx/rwmain?docid=49a660d7c (23 Şubat 2014). 356 Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, ss

207 190 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi hak ihlallerini iletebilecekleri; ayrı bir etnik kimlik olan Bangsamoro kimliğinin tanınması için çalışabilecekleri; kendi propagandalarını yapıp tüm dünya kamuoyunu bölgede yaşananlardan haberdar edebilecekleri medya ve iletişim araçları oldukça zayıftır. Savaşın en yoğun olduğu zamanlarda bile, Mindanao halkı radyo yayınını Malezya Sabah ta bulunan eğitim kamplarından yapmıştır. 357 Filipinler genelinde lisanslı radyo sayısı 2012 yılında iken ARMM de hiçbir lisanslı radyo istasyonu kaydedilmemiştir. Müslümanlara ait ilk radyo İHH nın girişimleriyle 2014 yılında yayına başlayan Cotabato Radyosu dur. 358 İşte bu nedenledir ki dünyanın en eski çatışma bölgelerinden biri olmasına ve daha birkaç yıl öncesine kadar ağır savaşların yaşandığı ve milyonlarca insanın haksız yere evlerinden edildiği, öldürüldüğü bir bölge olmasına rağmen Müslüman ülke halkları dâhil dünya kamuoyu bölge hakkında yeterli bilgiye sahip değildir. Bölgede hava, deniz ve kara yolu taşımacılığının oldukça zayıf olması nedeniyle ulaşım imkânı da yok denecek kadar azdır. Mindanao da bulunan kara yollarının uzunluğu Filipinler genelinin %24 ünü oluşturmaktadır ancak bölgede asfalt döşeli yolların uzunluğu ülke geneline kıyasla %7 daha azdır. En az asfalt yola sahip olan vilayet %50 ile Caraga dır. Caraga yı %61 ile ARMM izlemektedir. ARMM aynı zamanda Mindanao genelindeki ortalama yol uzunluğuna kıyasla (1.200,9) adada en kısa yol uzunluğuna sahip olan bölgedir (994,6 km) ve 357 Gutierrez, The Re-Imagination of the Bangsamoro: 30 Years Hence, s NSCB, Transportation and Communicaiton, trans.asp (18 Haziran 2014).

208 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 191 mevcut yollar özellikle yağmur sezonunda kullanılamaz duruma gelmektedir. Bu şartlar altında Mindanao dan Luzon a seyahat etmek, ortalamanın 10 saatin üzerinde bir sürede gerçekleşebilmektedir. Bölgede kargo ve insan taşımacılığı ücretleri de ortalamadan %30-%40 daha fazladır. 359 Mindanao da uluslararası ve yerli ulaşım ağlarının yetersiz olması sebebiyle turizm de gelişmemiştir. Turistik noktalara erişim oldukça zordur ve ulaşım ağları güvenlikten yoksundur. Bölgede yeterli altyapı ve barınma imkânı da mevcut değildir. Bazı belediyelerin posta ofisleri dahi yoktur, bu nedenle bu bölgelerin dış dünyayla irtibatları yok denecek kadar azdır. Mindanao da yalnızca Davao, General Santos ve Zamboanga da uluslararası havaalanı bulunmaktadır. Ada belediyelerinde liman ve liman işletmeleri bulunmamaktadır. Basilan, Sulu ve Tawi-Tawi de tali limanlar vardır ve yabancı menşeli gemilere erişim sadece ana limanlardan sağlanmaktadır. Cep telefonu kullanımının yaygın olduğu bölgede iletişim genellikle bu yolla sağlanmaktadır. Sabit hatlar sadece 33 lokasyona ulaştırılmıştır. Mindanao genelinde ve özellikle Maguindanao (12 barangay) ve Lanao del Sur da (7 barangay) hâlen daha elektriği olmayan yerler bulunmaktadır. 360 Devletin ARMM deki barangayları elektriğe kavuşturma projesi de dâhil olmak üzere de demir yolu, hava yolu, kara yolu ulaşım imkânlarını ve iletişim kanallarını geliştirmek için planladığı 359 NEDA, Mindanao Strategic Development Framework , Pasig City: 2010, ss , (17 Şubat 2014). 360 NEDA, Mindanao Strategic Development Framework , ss

209 192 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi projeleri devam etmektedir ancak bu projelerin pek çoğu ARMM dışındaki vilayetleri kapsamaktadır. e Güvenlik ve silahlanma Mindanao Adası, silahlı grupların çokluğu ve küçük silahlara erişimin kolaylığı nedeniyle Filipinler in en güvenliksiz bölgesidir. Bir devletin vatandaşlarına sağlamak zorunda olduğu temel hizmetlerden olan güvenlik hizmetleri, Mindanao bölgesinde oldukça yetersizdir. Özellikle çatışma ve savaş zamanlarında, uluslararası insan hakları hukukunda da belirtildiği gibi, siviller için askerî operasyonlardan uzak merkezlerde güvenli bölgeler oluşturulması gerekmektedir ancak özelde Maguindanao da ve diğer çatışma bölgelerinde resmî kurumlarca ilan edilip kararlaştırılan güvenli alanlar olmadığı gibi, genel olarak askerî alanlar ve sivil alanlar arasında da belirgin bir ayrım bulunmamaktadır. Bölgedeki askerî yerleşkeler, hem köylere hem de otobanlar boyunca yer alan evlere yakın konuşlanmış olduğundan buralarda yaşayan insanlar için her zaman silahlı veya bombalı bir saldırıya maruz kalma riski söz konusudur. 31 Mayıs 2009 da Bagan şehrinde bulunan askerî birliğe kimliği belirsiz kişiler tarafından açılan ateş, şehirde yaşayan sivillerin nasıl bir tehlike altında olduklarını göstermesi bakımından örneklik teşkil etmektedir. Ne yazık ki ARMM genelinde sıklıkla yaşanan bu olaylar ölümle sonuçlanmadıkça medyaya yansımamaktadır. Gerek Cenevre ve Lahey sözleşmeleri gerekse 1968 BM Genel Kurul kararı, silahlı çatışmalarda sivil halka yönelik saldırıların yasak olduğunu ve savaşanlarla siviller

210 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 193 arasındaki ayrımın gözetilmesi gerektiğini belirtmektedir. Ancak Mindanao da askerî birimlerin kurulduğu yerler genellikle yerleşim bölgelerine veya mülteci kamplarına yakın olduğundan başta Uluslararası Af Örgütü olmak üzere birçok insan hakları kuruluşunun raporuna göre, yaşanan çok sayıdaki silahlı çatışmada -Filipinler askerî güçleri sadece MILF üyelerini hedef aldıklarını söyleseler de- siviller de hedef alınmaktadır yılında Maguindanao Talayan da hiçbir güvenlik gerekçesi olmadan evlerini boşaltmaları istenen insanlar bir süre sonra geri döndüklerinde bütün evlerin yakılmış olduğunu görmüş ve Asya İnsan Hakları Komisyonu na 150 evin kundaklanmasıyla ilgili askerler hakkında şikâyette bulunmuştur. 362 Devlet otoritelerinin birçok Müslüman sivile MILF üyesi veya destekçisi gibi davrandığı ve bu nedenle bölgede sıklıkla hukuksuz tutuklama olaylarının yaşandığı da aktarılmıştır. Ayrıca Filipinler ordusunun siviller ve savaşçılar arasında fark gözetmediği de bildirilmiştir. 363 Bölgede pek çok kişinin kaçırıldığı, işkence ve kötü muamele gördüğü rapor edilmiştir. Yasaya göre gözaltı süresinin 24 saatten fazla olmaması gerekirken çoğu durumda gözaltına alınan kimseler 24 saatten daha fazla gözaltında tutulmuş ve sorgulama esnasında ağır tehdit ve şiddete maruz kalmıştır. Filipinler ordusunun ayaklanmalara karşı 361 Amnesty International, Philippines: Shattered Lives Beyond the Mindanao Armed Conflict, s Asian Human Rights Commission, Soldiers burn houses, blocks food supply for over 34,000 displaced families in Maguindanao, (19 Şubat 2014). 363 UNICEF&IBON Foundation, Uncounted Lives: Children, Women and Conflict in the Philippines, s. 35, (19 Şubat 2014).

211 194 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi yürüttüğü operasyonlarda taciz, zorla alıkoyma ve öldürme eylemlerine karıştığı da bildirilmiştir. 364 Özellikle kadınların, genç kızların ve çocukların artan şekilde cinsel tacize maruz kaldıkları ancak bu olayların rapor edilmediği belirtilmiştir. 365 Mindanao da çiftçiler, balıkçılar, siyasi partiler, öğrenciler, esnaf örgütlenmeleri ve dinî gruplar da insan hakkı ihlallerine maruz kalan kesimlerdir. Genellikle solcu olduğu ifade edilen bu kesimler, devlet tarafından Filipinler Komünist Partisi nin silahlı kanadı olan NPA destekçisi olarak görülmektedir Mart 2009 da Avrupa Parlamentosu 367 ve 16 Mart 2009 da Uluslararası Af Örgütü, 368 Filipinler hükümetine yargısız infazları araştırması, güvenlik güçleriyle ordunun sivil halka uyguladığı işkence, aşağılayıcı davranış, yasa dışı tutuklama, zorla alıkoyma ve delillerle sabitlenmiş pek çok diğer insan hakkı ihlallerini durdurması için çağrıda bulunmuştur. IANSA nın raporuna göre, Filipinler, dünya sıralamasında silaha bağlı suç oranının en yüksek olduğu 10. ülkedir. Her yıl kişiden ortalama 10 kişi silaha bağlı sebeplerden ölmektedir yılları ara- 364 Manny Mogato, Disappearances, abuse rise in Philippines south-residents, Reuters, (22 Şubat 2014). 365 UNHCR, CORI Country Report Southern Philippines, February 2011, 2011, s. 115, (17 Şubat 2014). 366 FIDH, Terrorism and Human Rights in the Philippines, Fighting Terror or Terrorizing, s. 9, (21 Şubat 2014). 367 European Parliament, European Parliament Resolution of 12 March 2009 on the Philippines, (21 Şubat 2014). 368 Amnesty International, Philippines: End political killings, org.nz/news/philippines-end-political-killings (21 Şubat 2014). 369 Bernie Cortes-Kimmerle, Why the Philippines Needs Gun Control Law, pinoywatchdog.com/update-gun-control-needed-in-the-philippines/ (2 Şubat 2014).

212 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 195 sında 22 gazeteci silahla öldürülmüştür yılında Arroyo hükümetinin kurulmasının ardından 244 aktivistin silaha bağlı çatışmalar sebebiyle öldürüldüğü rapor edilmiştir yılında, siviller tarafından kullanılan yasal ve kayıt dışı silahların toplamı olarak belirtilmiş 371 ancak 2007 yılından sonra özellikle tabanca sayısında %10 artış olduğu bildirilmiştir. Silaha bağlı şiddet olaylarının her geçen yıl artış gösterdiği ülkede, 2006 yılında suçun %98,9 u yasa dışı silahlarla işlenmiş, 2007 de ise bu rakam kişi ile %99,1 e ulaşmıştır yılında kayıt dışı silahlarla den fazla öldürme olayı vuku bulmuş, 2009 yılında ise ölümün 99,5 i silaha bağlı olarak gerçekleşmiştir. 372 Yetkililerin ifadesine göre, Mindanao da silahlar güç ve otorite sergilemek için gündelik yaşamın bir parçası haline gelmiştir. Ayrıca, bölgede seçim zamanlarında tarafların birbirlerini saf dışı bırakmak ve kendi partilerini desteklemek için de sıkça silaha başvurdukları bildirilmektedir. PhilANSA nın belirttiğine göre, 2004 seçimlerinde 189 kişi, 2007 seçimlerinde ise 122 aday ve seçmen öldürülmüştür yılında 70 kişilik silahlı bir grubun Basilan da açtığı ateş sonucu 13 sivil hayatını kaybetmiştir. 374 Ancak bölgede silahlı pek çok kişi, organizasyon ve grup bulunduğundan suçluların tespiti 370 Cortes-Kimmerle, Why the Philippines Needs Gun Control Law. 371 Gunpolicy.org, Philippines-Gun Facts, Figures and the Law, (2 Şubat 2014). 372 Reuters, Philippines needs tougher gun laws, police say, 18 Mayıs Jasmin Nario-Galace, Gun Violence in the Philippines: A Human Security Concern, s pdf (3 Şubat 2014). 374 IANSA, Philippines: Bandits kill 13, despite election gun ban, news/2010/03/philippines-bandits-kill-13-despite-election-gun-ban (7 Şubat 2014).

213 196 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi oldukça zordur. Bu sebeple PhilANSA başta olmak üzere pek çok uluslararası kurum ve kuruluş, silah bırakma çağrısı yapmakta ve çeşitli kampanyalar düzenleyerek sivilleri hedef alan olayları ve silaha bağlı ölüm oranlarını azaltmaya çalışmaktadır. f Kan davaları ve silahlı milisler Rido ile yaşam, evinizde mahkûm olmak gibidir. Rido ya karışmamış insan her yere gidebilir. Rido sahibi insan ise, iple ağaca bağlanmış bir manda gibidir. Sadece ipin kendisine müsaade ettiği alanda dolaşabilir. Rido sahibi olduğunuz zaman asla yerleşik olamazsınız, tıpkı bir mahkûm gibisinizdir. Çalışamazsınız, evinizden dışarı çıkamazsınız, kimseye yardım edemezsiniz çünkü düşmanınızın sizi öldürme ihtimalinden korkarsınız. Wilfredo Magno Torres III, Letting a Thousand Flowers Bloom: Clan Conflicts and Their Management, s. 46. Mindanao Adası nda barış sürecini zorlayan ve insan hakkı ihlallerine yol açan bir başka etken de özellikle ARMM de oldukça yaygın olan rido dur. 375 ARMM de yaşayan ailelerin %28 i ridoya karışmıştır ve bu oran Filipinler geneli için %16 olan oranın 375 Rido, yerel bir kelime olup, akrabalık bağına dayalı veya toplum temelli kan davalarını ifade etmek için kullanılmaktadır. Merkez Mindanao da daha sık görülmekle beraber, Bangsamoro halkının yaşadığı yerlerde ve özellikle ARMM de oldukça yaygındır. Bangsamoro halkının bağımsızlık mücadelesinin gölgesinde kalmış olduğu için etkileri tam bilinmemektedir ancak bölgedeki en önemli sorunlardan biridir. Yerel ekonominin zarar görmesine, ailelerin evlerini terk etmesine, korkuya ve mülkiyetlerin yıkımına neden olmaktadır. Eğer bir aile ridoya karıştıysa tüm aile fertleri ve akrabaları risk altında demektir. Zengin ve siyasi olarak etkili ailelerin çoğu bu tür kavgaların içindedir ve genellikle özel olarak kontrollerinde bulunan silahlı gruplar vardır.

214 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 197 oldukça üzerindedir. 376 ARMM de 2002 yılında yapılan bir ankete göre, bölgedeki bağımsızlık mücadeleleri yerli ve uluslararası bütün kamuoyunun dikkatini çekse de insanların gündelik yaşamlarındaki en önemli sorunlardan biri ridodur. Vatandaşlar aşiret çatışmalarından ve ridonun toplum üzerindeki olumsuz etkilerinden büyük kaygı duymaktadır. Ankete katılanların %38 i bağımsızlık mücadelesinden ötürü kaygılandığını söylerken, %43 ü ridodan daha çok korktuğunu söylemiştir ile 2005 yılları arasında rido vakası kaydedilmiştir. Bu vakalar den fazla insanın ölümüne ve yüz binlerce insanın evlerini terk etmesine neden olmuştur. Kaydedilen vakaların %64 ü ise hâlâ çözülememiştir. Mindanao da rido vakalarının en çok yaşandığı ilk dört şehir ise Lanao del Sur (377), Maguindanao (218), Lanao del Norte (164) ve Sulu dur (145). Bu dört şehirdeki vakaların toplamı tüm vakaların %71 ini oluşturmaktadır ile 2004 yılları arasında 11 şehirde yapılan araştırmalara göre, rido çatışmaları artış göstermektedir. Çatışmaların %50 si (637 vaka) 2000 ile 2004 yılları arasında meydana gelmiştir ki bu da her yıl 127 yeni çatışmanın oluşması demektir. Ridoya karışan aktörler ise değişkenlik göstermektedir. Çatışmalar akraba gruplar içinde olabildiği gibi etnik gruplar içinde de gözlenmektedir Social Weather Station (SWS), Violence in ARMM Mostly Due to Family or Clan Conflict, (7 Şubat 2014). 377 Wilfredo Magno Torres III, Letting a Thousand Flowers Bloom: Clan Conflicts and Their Management, Challenges to Human Security in Complex Situations: The Case of Conflict in the Southern Philippines, (ed. Merlie Mendoza, Victor Taylor), Asian Disaster Reduction and Response Network (ADRRN), 2010, s Torres III, Charlson Ong, Fidel Rillo (ed.), RIDO: Clan Feuding and Conflict Management in Mindanao, The Asia Foundation: 2007, s. 12.

215 198 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Maguindanao Katliamı, yakın dönemde Mindanao daki en şiddetli katliam olarak tanımlanmaktadır. 23 Kasım 2009 da aralarında 30 gazetecinin ve tesadüfen oradan geçen 6 sıradan insanın da bulunduğu 58 kişinin topluca öldürüldüğü bu katliam, rido çatışmalarının boyutlarının anlaşılması açısından önemlidir. Katliamdan, son 20 yıldır Maguindanao da neredeyse tüm yaşamı kontrol eden ve yılları arasında Maguindanao valiliği yapmış olan Andal Ampatuan tarafından yönetilen Ampatuan ailesi sorumlu tutulmuştur seçimlerinden önce, Maguindanao nun 27 belediye başkanının Andal Ampatuan ın çocukları, torunları ve akrabalarından olduğu ve oğlunun 2009 katliamı ile ilişkili olarak 57 cinayete karıştığı bildirilmiştir. 379 Ampatuan ailesi, sayısı ila arasında olan silahlı ve özel bir orduya sahiptir. Hükümet tarafından desteklenen milisler, yerel polis güçleri ve askerî personelden oluşan bu ordu, silahlarını da asker ve polisler aracılığıyla temin etmektedir. Zira resmî olarak sınırsız silah alma hakkı bulunan yerel hükümet görevlileri, bu silahların tipini ve sayılarını rapor etmek zorunda da değildir. 380 Ampatuan Özel Ordusu cephaneliğinde İsrail yapımı pek çok Tavor saldırı silahı olduğu rapor edilmiştir. 381 Maguindanao Katliamı nın ardından, Aralık 2009 da, hükümet Ampatuan aşireti yönetimindeki silahlı özel grupları ve destekçilerini yakalamak için bölgede 379 HRW, They Own the People: The Ampatuans, State-Backed Militias and Killings in the Southern Philippines, s. 3, (13 Haziran 2014). 380 HRW, They Own the People: The Ampatuans, State-Backed Militias and Killings in the Southern Philippines, s HRW, They Own the People: The Ampatuans, State-Backed Militias and Killings in the Southern Philippines, s. 53.

216 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 199 sıkıyönetim ilan etmiştir. Daha sonra sıkıyönetim kaldırılarak Maguindanao da acil yönetim ilan edilmiş ancak bu politikalar bölgede Filipinler ordusunun etkinliğinin yaygınlaşmasına ve asker sayısının artmasına yol açmıştır. Sivil Savunma Başkanlığı, askerî yönetim döneminde bazı ailelerin Sultan Kudarat ve Cotabato şehirlerine göç ettiğini bildirmiştir. 382 Bangsamoro halkı için devletle bağımsızlık cepheleri arasındaki çatışmaların yarattığı zorluklar, rido ile daha da ağır hale gelmektedir. IOM a göre kişi, özellikle Maguindanao da, kan davaları ve toprak ihtilafları sebebiyle evini terk etmiştir. 383 Pek çok insan hakları kuruluşu, aşiretler arası çatışmaların yaşandığı bölgelere erişimin oldukça zor olduğunu, bölgede insani yardım dağıtmak için faaliyet gösteren kurum ve kuruluşların ancak belirli aşiret liderleri veya gruplarıyla anlaşmak suretiyle yardım çalışmalarında bulunabildiklerini belirtmiştir. 384 ARMM de Ampatuan aşireti dışında, özellikle kırsal kesimde, güçlü ailelerin veya bağımsız kişilerin kontrolünde olan 100 den fazla silahlı topluluk bulunmaktadır. Paranın çok az ancak silahın oldukça fazla ve yaygın olarak görüldüğü bölgede, bu gruplar özellikle çatışma zamanlarında ev yakma ve kundaklama, insan kaçırma ve cinayet olaylarına karışmaktadır World Food Programme, Emergency Food Security Assessment of Internally Displaced Persons and Returnees in Mindanao, Ocak 2010, s. 2, (8 Şubat 2014). 383 IRIN, PHILIPPINES: Clan violence adds to displacement in Mindanao, irinnews.org/report/90118/philippines-clan-violence-adds-to-displacement-in-mindanao (3 Şubat 2014). 384 IRIN, PHILIPPINES: Clan violence drags Mindanao down, org/report/91818/philippines-clan-violence-drags-mindanao-down (4 Şubat 2014). 385 HRW, They Own the People: The Ampatuans, State-Backed Militias and Killings in the Southern Philippines, s. 6.

217 200 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Ayrıca milis gruplar, yerel politikacılar ve hükümet tarafından desteklenen ve silahlandırılan sivil milisler de bölgedeki güvenliği tehdit etmektedir. Hatta Güney Cotabato bölge yöneticisi Daisy Fuentes in belirttiğine göre, bölgede halk kendi kendini silahlandırmaktadır. Zira Kuzey Cotabato bölgesinde yaşayan Hristiyan aileler, özellikle ulaşımın ve yerel güvenlik güçlerinin olmadığı bölgelerde sivillerin silahlanmasını desteklemiştir. Müslümanlara karşı oldukça ağır katliamlar yapmış olan ve 20 senenin ardından bölgede yeniden ortaya çıkan İlaga milisleri de yerel yöneticiler tarafından desteklenmiş ve MILF taraftarlarını tehdit ederek her öldürülen Hristiyan a karşı 10 Müslüman ı öldürecekleri şeklinde beyanatlar vermişlerdir. Silahsız Toplum Örgütü Başkanı Nandy Pacheco, Mindanao da kayıtsız silahların sayısının oldukça arttığını söyleyerek devleti üstü kapalı şekilde bölgedeki milis gruplara destek vermekle ve MILF ile mücadele etmeleri için sivilleri silahlandırmakla suçlamıştır. 386 Bölgede i sivillerin, i de MILF in elinde toplam civarında kayıtsız silah olduğu belirtilmiştir. Bangsamoro Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Abhoud Syed Lingga ise bu durumun sadece bölgedeki insan hakkı ihlallerini ve güvensizliği arttırdığının altını çizerek, Filipinler devletinin sivillerin silahsızlandırılması konusunda başarısız olduğunu, bu durumun daha çok şiddet ve güvenlik sorunu yaratacağını ve ortak bir savaşa dönüşebileceğini söylemiştir IRIN, PHILIPPINES: Mindanao civilians take up arms, report/81579/philippines-mindanao-civilians-take-up-arms (4 Şubat 2014). 387 Reliefweb, Civilians in troubled south Philippines arming: officials, int/report/philippines/civilians-troubled-south-philippines-arming-officials (13 Şubat 2014).

218 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 201 g İnsan kaçakçılığı Filipinler in diğer bölgelerinde yaşayan halkın karşı karşıya olduğu önemli bir tehdit olan insan kaçakçılığı, Mindanao Adası nda da savaşın yarattığı güvensiz ortam ve işsizlik sebebiyle özellikle kadın ve çocuklar için ciddi bir tehlikedir. Bölgede bilhassa okula gitmeyen ve toplum korumasından uzak olan erkek çocukların fabrikalarda çalıştırılmak, kız çocukların ise fuhuş yaptırılmak üzere kaçırıldığı bildirilmiştir. Ayrıca kadın ve çocuk kaçakçılığının da (Bu kişiler başka ülkelerde evlerde çalıştırılmak amacıyla kaçırılmaktadır.) yaygın olduğu saptanmıştır. Zamboanga şehrinde, sahil güvenlik birimlerinin denetiminde olmayan özel limanlar üzerinden çok sayıda kız çocuğunun Malezya ya, oradan da Ortadoğu ya ticaretinin yapıldığı bilinmektedir. Örneğin Ocak-Mart 2012 arasında 514 Filipinli, Suriye tarafından ülkesine geri iade edilmiş ve bu kişilerin %90 dan fazlasının insan ticareti yolu ile bölgeye getirildiği ve fiziksel ve ruhsal şiddete maruz kaldığı saptanmıştır. 388 Özellikle ARMM de yaşayan kızların fuhuş ticareti ve kaçak çalıştırılma için Bahreyn, Brunei, Kanada, Kıbrıs, Hong Kong, Japonya, Kuveyt, Lübnan, Malezya, Katar, Suudi Arabistan, Singapur, Güney Afrika Cumhuriyeti, Tayvan, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelere kaçırıldığı belirtilmiştir. Bu kişiler çoğunlukla şiddet, tehdit, insani olmayan yaşam koşulları, maaşlarını alamama, seyahat ve kimlik belgelerinin ellerinden alınması gibi sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. 389 Ülke dışı- 388 US Department of State, Trafficking in Persons Report, s. 285, gov/documents/organization/ pdf (9 Şubat 2014). 389 US Department of State, Trafficking in Persons Report, s. 239, gov/documents/organization/ pdf, (9 Şubat 2014).

219 202 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi na kaçırılmaların yanı sıra, pek çok kişi de çalışmak için Kuzey Cotabato, Lanao del Norte ve Lanao del Sur dan Davao, General Santos ve Digos Tagum gibi büyük şehirlere gitmekte/götürülmekte ancak bu kişiler işverenler tarafından çalışma koşulları ve maaşlar açısından suistimal edilmektedir. 390 Filipinler kara sularından geçişlerin kontrolsüz ve kolaylıkla yapılabiliyor olması, bölgede insan tacirlerinin etkinliğini artırmakta ve insan ticaretini kolaylaştırmaktadır. Bunun yanı sıra, özellikle Mindanao da bulunan ve Müslümanların yoğunlukta olduğu çatışma bölgelerinde ortalama kişinin kimlik belgesi bulunmadığı, bu durumun da insan kaçakçılığını çok vahim boyutlara taşıdığı rapor edilmiştir. 391 Özellikle savaş zamanlarında aileleri göç etmek zorunda kalan çocukların yasa dışı işçi arayan tacirler ve fuhuş piyasası tacirlerinin hedefinde olduğu belirtilmektedir. DSWD başta olmak üzere, otobüs, uçak ve gemi işletmecilerinin çocuk ve kadın kaçakçılığına karşı daha sıkı önlemler alması talep edilmiştir. 392 Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), her yıl bir milyon Filipinlinin çalışmak için ülke dışına çıktığını, toplamda 10 milyon Filipinlinin deniz aşırı ülkelerde yaşadığını ve çalıştığını bildirmiştir. 393 Bu kişilerin çoğu yerli yetkililerle iş birliği içerisinde olan işçi bulma kurumları veya evlilik siteleri üzerinden ülke dışına çıkarılmakta 390 Rick R Flores, Swindlers Prey on Desperate Refugees: Women uprooted by Mindanao fighting hoodwinked into work for abusive employers, swindlers-prey-desperate-refugees (10 Şubat 2014). 391 US Department of State, Trafficking in Persons Report, Haziran 2012, s MindaNews, Rep warns: young bakwits eyed by traffickers, (10 Şubat 2014). 393 Uluslararası Çalışma Örgütü, Labour migration, (16 Aralık 2014).

220 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 203 ve organ mafyası da dâhil olmak üzere organize suç şebekelerinin kurbanları olmaktadır. 394 Bu konuda istatistiki bir veriye ulaşmak mümkün olmamakla birlikte, Amerikan Devlet Departmanı raporuna göre Filipinler de her yıl kişi, özellikle kadınlar, tacirler tarafından ülke dışına çıkarılmaktadır. 395 Malezya nın Sabah eyaleti, yasa dışı yollarla ülke dışına çıkan/çıkartılan Filipinlilerin en yoğun olduğu bölgelerden biri haline gelmiştir. Coğrafi yakınlık 396 ve ekonomik faaliyetler nedeniyle 9. yüzyıldan itibaren uğrak yeri olan Sabah eyaleti, Mindanao da yaşanan iç savaşla birlikte bu bölgeden yoğun göç almaya başlamıştır. Malezya hükümeti Sabah taki Filipinli yasa dışı göçmen sayısını -ekonomik göçmenler ve mülteciler dâhil itibarıyla olarak tahmin ederken, bu sayı sivil toplum örgütlerince 1,4 milyon olarak öngörülmüştür. BMMYK ise buradaki Filipinli Müslüman mülteci sayısının 2013 itibarıyla civarında olduğunu açıklamıştır. 397 Ancak Malezya, Mültecilerin Statüsüne İlişkin 1951 Sözleşmesi ni ve Mültecilerin Statüsüne İlişkin 1967 Protokolü nü imzalamadığından, ülkede bulunan mülteciler ve yasa dışı göçmenler arasında hukuki olarak bir ayrım bulunmamakta ve yasal giriş izni olmayan herkes yasa dışı göçmen statüsünde değerlendirilmektedir. Bu nedenle Malezya her 394 UN General Assembly Human Rights Council 23 rd Session, Report of the Special Rapporteur on trafficking in persons, especially women and children, s. 4, HRC Add.3_EN.pdf (16 Aralık 2014). 395 IRIN, PHILIPPINES: Mindanao conflict fuels trafficking, org/report/88631/philippines-mindanao-conflict-fuels-trafficking (15 Şubat 2014). 396 Tawi-Tawi nin en güney noktası olan Sitangkani, Sabah ın kıyı köyü olan Manakalan a 50 km dir. 397 Katrina S. Navallo, Filipino Migrants in Sabah: Marginalized Citizens in the Midst of Interstate Disputes, academia.edu, ss. 1-2, Filipino_Migrants_in_Sabah_Marginalized_Citizens_in_the_Midst_of_Interstate_Disputes (16 Aralık 2014).

221 204 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi yıl Sabah a yasa dışı yollarla giren binlerce Filipinliyi sınır dışı etmekte, ancak Mindanao da devam eden iç savaş ve Filipinler devletinin yetersiz müdahaleleri gibi sebeplerden ötürü yasa dışı göçmen sorununu çözememektedir. Filipinler devleti, insan kaçakçılığına karşı olan yasa tasarısını 2003 yılında meclisten geçirmiş ancak bu yasa, kaçakçılığın önlenmesi ve suçluların yakalanması konusunda çok etkili olamamıştır ile 2012 yılları arasında resmî olarak kayıtlara geçen vaka sayısı iken (bunun 364 ü sadece 2011 yılında gerçekleşmiştir) ve kayıt altına alınmayan vaka sayısı sayılamayacak kadar çokken, 398 bu konuyla ilgili mahkûm edilen kişi sayısı 2005 ile 2010 arasında sadece 30 dur (Tablo 17). Tablo 17: yılları arasında insan kaçakçılığı nedeniyle suçlama sayısı ve mahkûm edilen kişi sayısı Yıllar Suçlama Sayısı Mahkûm Edilen Kişi Sayısı 2010 (Haziran a Kadar) Toplam KAYNAK: Inter-Agency Council Against Trafficking (IACAT), Updates on Trafficking in Persons (TIP) as of 1 April 2014, index.php/human-trafficking-related-statistics, (13 Şubat 2014). 398 Lila Ramos Shahani, Situating Human Trafficking in the Philippines: Global, National and Personal Contexts, s. 2, (15 Şubat 2014).

222 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 205 Adalet Bakanlığı verilerine göre, Aquino III hükümeti zamanında 1 Temmuz 2010 ile 14 Ocak 2014 arasında suçlama sayısı 89, mahkûm sayısı 107 dir (Tablo 18). Tablo 18: 1 Temmuz 2010 ile 14 Ocak 2014 yılları arasında insan kaçakçılığı suçlama sayısı ve mahkûm edilen kişi sayısı Yıllar Suçlama Sayısı Mahkûm Edilen Kişi Sayısı 2010 (1 Temmuz dan itibaren) Toplam KAYNAK: IACAT Updates on Trafficking in Persons (TIP) as of 1 April (13 Şubat 2014). Vaka sayısının çokluğuna rağmen mahkûm edilen kişi sayısının azlığı temelde Filipinler devletinin etkisiz işleyen hukuk sistemi ve yasaları üzerinden açıklanabilir. İlgili yasalar tacirleri durdurmak yerine adeta teşvik etmektedir; zira kaçakçıları yakalamak için, insan ticareti eyleminin gerçekleştiğini kanıtlamak gerekmektedir ki, bu oldukça zordur. Her bir kadından en az 750 dolar kazanan tacirler ise ülkedeki yasal boşluktan da istifade ederek faaliyetlerine devam etmektedir. 399 Bunların yanı sıra delil yetersizliği, hâkimlerin taraflı tutumları, 399 IRIN, PHILIPPINES: Mindanao conflict fuels trafficking.

223 206 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi üst düzey görevlilerin kaçakçılarla ortak iş yapması gibi sebepler de kaçakçılığın önlenmesindeki en büyük engellerdir. Örneğin 2008 yılının Eylül ayında bir göçmen bürosu yetkilisinin 17 Mindanaolu çocuğun tacirler tarafından kaçırılarak Ürdün ve Suriye ye satılmasına yardım ettiği ortaya çıkmış ancak delil yetersizliği sebebiyle bu kişi hakkındaki dava geri çekilmiştir. 400 h Bangsamoro kimliğinin tanınmaması Morolular ve Filipinolar farklı ideolojilere ve tarihsel tecrübelere sahip olan ve farklı kültürlerden gelen iki ayrı millettir. Bizler farklı egemenlik algılarına sahibiz. Filipinolar egemenliğin kendilerinde olduğunu iddia ederken, biz egemenliğin Allah a ait olduğunu kabul ediyoruz. Filipinoların sömürge devletlerinden aldıkları politik, ekonomik, sosyal ve adli kurumlar hayatın dinî ve dünyevi yönlerini ayırıyor. Oysa bu durum, bizim egemenliği Allah a, vekilliği ise insana verdiğimiz geleneğimizle uyuşmuyor. Bizim kültürümüz İslam inancı öğretileri ve ilkeleriyle yoğrulmuşken, bugün Filipin kültürü olarak bilinen ve sömürgecilerden devralınan kültür bunun tam tersidir. Bizim sanatımız, mimarimiz, edebiyatımız ve müziğimiz Asyalı karakterini sürdürürken, Filipin kültürü bunları kaybetmiştir. Abhoud Syed M. Lingga, Rethinking State Policies and Minority Rights: Getting the Mindanao Peace Process Moving, s. 4. Önceki bölümlerde de ifade edildiği gibi, Mindanao Adası nda var olan sorunların temeli İspanyol 400 US Department of State, Trafficking in Persons Report, s. 241, gov/documents/organization/ pdf Şubat 2014.

224 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 207 sömür gecilerin işgaline kadar dayanmaktadır. İspanyollardan sonra bölgede hâkim olan ABD yönetimi ise, bu sorunların az gelişmişlik ile ilgili olduğunu ve eğitimle çözülebileceğini savunmuştur. Bu noktadan hareketle eğitim-öğretim yoluyla kendine yakın Morolu liderler yetiştirmeyi hedeflemiş ve bunun için de Datu Piang, Datu Balabaran Sinsuat gibi ilk nesil liderlere Müslüman-Filipinli kimliğini benimseterek hükümet içerisinde önemli pozisyonlar vermiştir. Bir sonraki nesil ise Müslüman halkın sorunlarının ancak ve ancak Mindanao nun Filipinler devletine eklenmesiyle çözüleceğine inanmıştır. 401 Ne var ki, Filipinler in ulusal devlet olarak yapılanması esnasında Müslüman Moro halkının da kendi devletini kurmak istemesiyle buradaki durum başka bir boyut kazanmış ve bugün devam eden çatışmaların asıl kaynağını teşkil etmiştir. 402 Bilindiği üzere, Filipinler devleti bağımsızlığını ilan ettikten sonra bölgedeki sorunun kaynağının ekonomik ve politik kökenli olduğunu düşünmüş ve bu nedenle öncelikli olarak ekonomik ve politik çözüm arayışlarına yönelmiştir. Bir başka deyişle Filipinler devletinin çabası, bölgedeki sosyoekonomik koşulları iyileştirmek ve Filipinler halkının tarihsel, etnik, kültürel ve politik birliğine vurgu yaparak millî bütünlük ilan etmek şeklinde olmuştur. 403 Zira Filipinler devleti kendini topyekûn bir millet olarak düşünmekte ve ülkesinde yaşayan dini, kültürü, 401 Abreu, Colonialism and Resistance: A Historical Perspective, Moro Reader: History and Contemporary Struggles of the Bangsamoro People, (ed. Bobby M. Tuazon), Quezon City: Center for People Empowerment in Governance (CenPEG), 2008, s Hayase, s Gowing, s. 160.

225 208 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi dili ve kimliği farklı pek çok insanı ve grubu totaliter bir anlayışla yönetmeye çabalamaktadır. Ancak başta Müslümanlar olmak üzere ülkedeki azınlık gruplar ve yerli halklar bu anlayış doğrultusunda izlenen politikalar sebebiyle ayrımcılığa uğramaktadır. 404 Bir başka ifadeyle devlet, Filipinler de yaşayan bütün halkların tek bir millet olduğunu (Filipin milleti) savunmakta, özellikle Müslüman olan Bangsamoro halkının millî karakterini görmezden gelerek Bangsamoro mücadelesini ısrarla ekonomik ve sosyopolitik tabanlı görmeye/göstermeye çalışmaktadır yılında bölgedeki çatışmaları incelemek üzere Filipinler meclisinde kurulan özel bir komisyon da bu durumun en bariz yansımalarından biridir. Bu komisyon -Amerikan yönetiminin görüşünü benimseyerek- bölgede yaşayan Müslümanların yoksulluk ve az gelişmişlik sebebiyle acı çektiği kanaatini paylaşmıştır. Bunun üzerine, 1888 no.lu kanun taslağı hazırlanarak CNI ın kurulması teklif edilmiş ve bu sayede Bangsamoro halkı ile Filipinler devleti arasında ekonomik, sosyal ve politik bütünleşme sağlanması amaçlanmıştır. Oysa asıl sorun, Bangsamoro kimliğinin tanınmaması ve Bangsamoro halkına kendi topraklarında bağımsız bir devlet kurma hakkı verilmemesidir. Çünkü Hristiyan merkezli bir devlet ve halk anlayışına sahip olan Filipinler devleti, Mindanao da yaşayan halkın kültürünü ve dini olan İslam ı kabul etmemekte, devlet okullarını bir Hristiyanlaştırma aracı olarak kullanmakta, hatta bu yönde baskıcı politikalar ve şiddet 404 Rasul, s Jubair, s. 34.

226 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 209 uygulamaktan çekinmemektedir. Kendilerini Filipinler milletinin bir parçası olarak görmeyen Müslümanlar ise Bangsamoro veya Müslüman Bangsa olarak tanımlanmak istemektedirler. Ayrıca, farklı bir kimliğe sahip olmalarından ötürü ABD sömürge idaresi döneminde de bölgede ayrı bir yönetime sahip olduklarını söyleyerek 406 uzun vadede Mindanao Adası nda kendilerinin hâkimiyetinde olacak bağımsız bir devlet kurmayı istemektedirler yılında Filipinler hükümeti ile MILF arasında imzalanan Çerçeve Anlaşması, Bangsamoro halkına genişletilmiş özerklik vadeden süreci başlatmıştır. i Sosyoekonomik tecrit Mindanao Adası, ekonomik ve sosyal kalkınma açısından kendi kaderine terk edilmiş ve Filipinler geneline oranla çok geride kalmıştır yılında NEDA nın yayımladığı raporda, Mindanao halkının %64,3 ünün yoksulluk sınırının altında yaşadığı ve Mindanao bölgesinin Filipinler geneline göre %59,3 daha yoksul olduğu belirtilmiştir. 408 Ada, 1980 yılında Manila hükümeti tarafından kalkınmada öncelikli yerler listesinde ilk sırada ilan edilmesine rağmen merkezî hükümet, sosyoekonomik projelerin büyük bölümünü Hristiyan nüfusun çoğunlukta olduğu kesimlere kaydırmış ve Müslüman halkın yaşadığı bölgeleri ihmal etmiştir. 409 Böylelikle göç politikalarıyla ata topraklarından sürülen 406 Lingga, Understanding Bangsamoro Independence as a Mode of Self-Determination. 407 Gowing, s Turner (v. dğr.), s Rasul, s. 133.

227 210 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Bangsamoro halkı, adanın en geri kalmış bölgelerinde yaşamaya mahkûm edilmiştir. Oysa Mindanao Adası ulusal ekonomiye kaynak sağlayan en önemli ve en verimli kesimdir. Ancak bölgenin sahip olduğu zengin kaynaklar bölge insanından ziyade yabancı yatırımcılara arz edilmiş durumdadır. 410 Başta Amerikan şirketleri olmak üzere, yabancı devlet şirketlerinin Mindanao bölgesinde ticaret için işgal ettiği yerler sayılamayacak kadar fazladır. Ancak kısaca değinmek gerekirse, 1957 yılında Firestone Tire ve Rubber Company e Makilala-Cotabato da hektar, yılında Dole Philippines şirketine ananas ticareti için Cotabato da büyük araziler ve Boise Cascade ye Basilan da hektar arazi verilmiştir yılında Weyerhaeuser Corporation Mindanao da bir alt birim kurmak için Cotabato nun bakir ormanlarından hektar orman arazisi satın almıştır. 413 Başkan Magsaysay döneminde Sultan Kudarat şehrinin de içinde bulunduğu Bölge 12 de hektar alanın %75 ten fazlası endüstriyel orman arazisi programına ayrılmış ve hektarın si Sons. Co. ve Sarmiento şirketlerine tahsis edilmiştir Anayasası na aykırı olmasına rağmen Müslüman halkın yaşadığı bölgede bulunan hektarlık arazi, uluslararası şirketlere verilmiştir yılında hektar arazinin i Dole şirketine, ü Del Monte şirketine ve ü Tadeco şirketine verilmiş ve böylelikle toplamda hektar 410 Turner (v. dğr.), s hektar m 2 ye tekabül etmektedir. 412 Abreu, Colonialism and Resistance: A Historical Perspective, s Jubair, s Jubair, The Long Road to Peace: Inside the GRP-MILF Peace Process, s Rasul, s. 133.

228 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 211 alanı kaplayan bütün muz endüstrisi Amerikan şirketlerinin kontrolüne geçmiştir. Ayrıca Del Monte şirketi Mindanao bölgesinde sahip olduğu hektar ile dünyanın en büyük ananas ekimini yapan şirket olmuştur. Mindanao halkı 1980 ve 1987 yılları arasında bölgede yoğunlaşan tarımsal faaliyetlerden olumsuz etkilenmiş ve tarım ilaçları nedeniyle rahatsızlanan kişinin 603 ü hayatını kaybetmiştir yılında maden yasası yeniden düzenlenmiş ve daha önce %40 olan yabancı şirket limiti kaldırılarak maden arama şirketlerinin bölgeye girişi serbest bırakılmıştır. 417 Sonuç olarak Newmont (ABD), Rio Tinto Zinc (İngiltere), Newcrest (Avustralya), Climax (Kanada) gibi pek çok yabancı şirket, maden aramak için Mindanao bölgesinde konuşlanmıştır. Bugün ise, 400 yıl önce dahi bugünden daha ileri bir yaşam standardına sahip olduğu belirtilen Müslüman Mindanao halkının büyük bir kısmı açlık sınırının altında yaşamaktadır. ARMM, Filipinler in ve Mindanao nun en fakir ve en az gelişmiş bölgesidir. Dünya Bankası raporuna göre, 2000 yılında Filipinler de yoksulluk oranı %34 iken, ARMM de bu oran %62,9 ile neredeyse ülke genelinin iki katı olmuştur yılında da ARMM, yoksulluk oranı ve kişi başına düşen gelir açısından oldukça geri seviyelerde kalmıştır 419 (Tablo 19). 416 Turner (v. dğr.), s Jubair, s World Bank, Human Development for Peace and Prosperity in ARMM, s. 4, (19 Şubat 2014). 419 UNDP, Philippines Human Development Report 2005, 2005, ss

229 212 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Tablo 19: Filipinler, Metro Manila ve ARMM de yoksulluk oranı ve kişi başına düşen gelir (2003) Yoksulluk Oranı (%) Kişi Başına Düşen Gelir Pezo Dolar Filipinler 25, Metro Manila 4, Sulu 88, Tawi-Tawi 69, Basilan 65, Maguindanao 55, KAYNAK: UNDP, Philippines Human Development Report 2005, ss yılı ARMM de bulunan vilayetler açısından yoksulluk endeksinin (Tablo 20) ve kişi başına düşen millî gelirin o güne kadar en düşük olduğu yıl olmuş, hatta kişi başına düşen millî gelir 2003 yılına oranla yılları arasında Filipinler genelinde artış gösterirken ARMM nin pek çok şehrinde çok ciddi oranlarda düşüş yaşanmıştır (Tablo 21).

230 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 213 Tablo 20: Yoksulluk endeksinin en düşük olduğu şehirler ile ARMM (2006) KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2008/2009 Philippines, s Tablo 21: ARMM de yılları arasında kişi başına düşen millî gelir miktarı (pezo) ARMM 2003 Yılında Kişi Başına Düşen Gelir (Pezo) 2006 Yılında Kişi Başına Düşen Gelir (Pezo) Sulu Tawi-Tawi Basilan Lanao del Sur Maguindanao KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2008/2009 Philippines, s. 109, Philippines Human Development Report 2005, s. 101.

231 214 MORO Uzakdoğu da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Tawi-Tawi kişi başına düşen millî gelirin %38,18 azalmasıyla 2006 yılında gelir sıralaması listesinin en altında kalan şehir olmuştur. Tawi-Tawi yi %28,65 düşüş ile Lanao del Sur izlemiştir (Tablo 22). Tablo 22: ARMM de yılları arasında kişi başına düşen millî gelir miktarındaki azalma (%) Maguindanao Lanao del Sulu Basilan Tawie Tawi Sulu 10,45-28,65-7,98-38,18-9,92 Gelir Düşüşü (%) 2006 yılında ARMM de bulunan vilayetler (Maguindanao, Lanao del Sur, Basilan, Sulu ve Tawi-Tawi) kişi başına düşen en düşük millî gelire sahip olmalarının yanı sıra, en düşük insani gelişme endeksi göstergeleriyle de gelişmişlik açısından Uganda, Senegal ve Nijerya gibi Afrika ülkelerine denk olmuştur (Tablo 23). 420 UNDP nin 2005 ve 2008/2009 yıllarında yayımladığı Filipinler İnsani Gelişme Raporu verilerine göre hesaplanmıştır.

232 BÖLGEDE İNSANİ DURUM MORO 215 Tablo 23: Filipinler insani gelişme endeksi (2006) KAYNAK: UNDP, Human Development Report 2008/2009 Philippines, s yılında ise Filipinler de kişi başına düşen millî gelir tüm ülke genelinde artış göstermiş ancak ARMM yine gelirin en düşük olduğu bölge olmuştur (Tablo 24). Tablo 24: ARMM de 2009 yılında kişi başına düşen gelir miktarı (pezo) 2009 Yılında Kişi Başına Düşen Gelir (Pezo) Filipinler Metro Manila ARMM Sulu Maguindanao Tawi-Tawi Lanao del Sur Basilan KAYNAK: UNDP, Philippines Human Development Report 2012/2013, ss

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz?

Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz? Dünya Hububat Pazarında Neredeyiz? Şebnem BORAN 1.Dünya Hububat Pazarı Günümüzde dünyanın stratejik ürün grubunu oluşturan hububat pazarında önemli gelişmeler yaşanıyor. Dünya toplam hububat üretimine

Detaylı

Girişimcileri destekleyen

Girişimcileri destekleyen Girişimcileri destekleyen kurum ve kuruluşlar KONUYA BAŞLARKEN 1. 2. Girişimci adayları kuracakları işlerle ilgili ne gibi desteklere ihtiyaç duyarlar? Kredi, hibe, teşvik kavramları size ne ifade etmektedir?

Detaylı

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012 Hazırlayanlar Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi Laura D. Tyson, Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Saadia Zahidi, Dünya Ekonomik Forumu Raporun

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL Sözlerime gayrimenkul ve finans sektörlerinin temsilcilerini bir araya

Detaylı

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1 Sağlık Reformunun Sonuçları İtibariyle Değerlendirilmesi 26-03 - 2009 Tuncay TEKSÖZ Dr. Yalçın KAYA Kerem HELVACIOĞLU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Türkiye 2004 yılından itibaren sağlık

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

(ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor

(ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor (ÇEKAP) Çevresel Kapasitemiz Gelişiyor Eğitimlerin 2. Ayağı 6-7 Mayıs ta Erzurum da Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye tarafından yürütülen ve temel yararlanıcısı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olan Türkiye

Detaylı

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ Savaş AYBERK, Bilge ALYÜZ*, Şenay ÇETİN Kocaeli Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü, Kocaeli *İletişim kurulacak yazar bilge.alyuz@kou.edu.tr, Tel: 262

Detaylı

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ ADANA KENT SORUNLARI SEMPOZYUMU / 15 2008 BU BİR TMMOB YAYINIDIR TMMOB, bu makaledeki ifadelerden, fikirlerden, toplantıda çıkan sonuçlardan ve basım hatalarından sorumlu değildir. ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL

Detaylı

JEAN MONNET BURS PROGRAMI 2016-2017 AKADEMİK YILI FARKINDALIK ARTIRMA TOPLANTILARI

JEAN MONNET BURS PROGRAMI 2016-2017 AKADEMİK YILI FARKINDALIK ARTIRMA TOPLANTILARI Burs Programı Türkiye nin Avrupa Birliğine tam üyelik sürecinde kamu kurum ve kuruluşlarından özel sektöre, sivil toplum örgütlerinden üniversitelere önemli görevler düşüyor. Bu sebeple, toplumun her

Detaylı

2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016

2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016 2016 Ocak ENFLASYON RAKAMLARI 3 Şubat 2016 Ocak 2016 Tüketici Fiyat Endeksi ne(tüfe) ilişkin veriler Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 3 Şubat 2016 tarihinde yayımlandı. TÜİK tarafından aylık

Detaylı

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr

Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / www.tobb.org.tr Ekonomik Rapor 2011 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 67. genel kurul 49 50 2. ULUSLARARASI MAL PİYASALARI 2008 yılında ABD de ipotekli konut kredisi piyasasında ortaya çıkan ve hızla tüm dünya ekonomilerinde

Detaylı

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi özcan DEMİREL 1750 Üniversiteler Yasası nın 2. maddesinde üniversiteler, fakülte, bölüm, kürsü ve benzeri kuruluşlarla hizmet birimlerinden oluşan özerkliğe ve kamu

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç: Madde 1. (1) Bu yönergenin amacı, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesinin önlisans, lisans ve lisansüstü

Detaylı

Dünya Çavdar ve Yulaf Pazarı

Dünya Çavdar ve Yulaf Pazarı Dünya Çavdar ve Yulaf Pazarı Dünyada çavdar ve yulafın üretimi, buğday, pirinç, mısır ve arpa gibi diğer tahıl ürünlerine kıyasla son derece sınırlıdır. Yılda ortalama 14-15 milyon ton dolayında olan dünya

Detaylı

Özet Metin Ekonomik Büyümenin Anlaşılması: Makro Düzeyde, Sektör Düzeyinde ve Firma Düzeyinde Bir Bakış Açısı

Özet Metin Ekonomik Büyümenin Anlaşılması: Makro Düzeyde, Sektör Düzeyinde ve Firma Düzeyinde Bir Bakış Açısı Özet Metin Ekonomik Büyümenin Anlaşılması: Makro Düzeyde, Sektör Düzeyinde ve Firma Düzeyinde Bir Bakış Açısı Overview Understanding Economic Growth: A Macro-level, Industrylevel, and Firm-level Perspective

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (Değişik:RG-14/2/2014-28913) (1) Bu Yönetmeliğin amacı; yükseköğrenim

Detaylı

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER...

ÖZET ...DEĞERLENDİRMELER... ÖZET Ekim ayında tüketici fiyatları yüzde 3,7 oranında artmış ve yıllık enflasyon yüzde 7, ya yükselmiştir. Bu artışın 1,3 puanı yönetilen/yönlendirilen fiyat ayarlamalarından kaynaklanmıştır. Döviz kuru

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım Fonu

Detaylı

AVRUPA BĐRLĐĞĐ HELSĐNKĐ ZĐRVESĐ ve TÜRKĐYE. Helsinki Zirvesi

AVRUPA BĐRLĐĞĐ HELSĐNKĐ ZĐRVESĐ ve TÜRKĐYE. Helsinki Zirvesi AVRUPA BĐRLĐĞĐ HELSĐNKĐ ZĐRVESĐ ve TÜRKĐYE Helsinki Zirvesi 10 ve 11 Aralık 1999 tarihlerinde Helsinki de toplanan Avrupa Birliği (AB) Konseyi Binyıl Bildirgesi ni kabul ederken genişleme sürecinde yeni

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi Afet Yö netimi İnsan toplulukları için risk oluşturan afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması, afetlere karşı hazırlıklı olunması, afet anında hızlı ve etkili bir kurtarma, ilk yardım, geçici barındırma

Detaylı

KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI (KOSGEB) KOBİ VE GİRİŞİMCİLİK ÖDÜLLERİ UYGULAMA ESASLARI

KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI (KOSGEB) KOBİ VE GİRİŞİMCİLİK ÖDÜLLERİ UYGULAMA ESASLARI KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ İŞLETMELERİ GELİŞTİRME VE DESTEKLEME İDARESİ BAŞKANLIĞI (KOSGEB) KOBİ VE GİRİŞİMCİLİK ÖDÜLLERİ UYGULAMA ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- Bu uygulama

Detaylı

YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK 24 Aralık 2010 CUMA Resmî Gazete Sayı : 27795 YÖNETMELİK Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığından: YURTDIŞI VATANDAŞLAR DANIŞMA KURULUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ

Detaylı

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ ADANA KENT SORUNLARI SEMPOZYUMU / 16 2008 BU BİR TMMOB YAYINIDIR TMMOB, bu makaledeki ifadelerden, fikirlerden, toplantıda çıkan sonuçlardan ve basım hatalarından sorumlu değildir. ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ

Detaylı

ÖNSÖZ. Sevgili MMKD üyeleri,

ÖNSÖZ. Sevgili MMKD üyeleri, İçindekiler ÖNSÖZ... 2 GİRİŞ... 3 Genel Kurul Toplantısı... 3 Yönetim Kurulu nda Üye ve Görev Değişiklikleri... 3 MMKD Stratejik Plan Çalışması... 3 PROJELER... 4 Kapılar Müzecilere Açık Projesi... 4 Derneklere

Detaylı

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Genel Başkanı olarak şahsım ve kuruluşum adına hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Genel Başkanı olarak şahsım ve kuruluşum adına hepinizi saygılarımla selamlıyorum. Sayın Başkanlar, Sayın KĐK üyeleri, Sayın Katılımcılar, Sayın Basın Mensupları, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Genel Başkanı olarak şahsım ve kuruluşum adına hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Detaylı

ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ TEKNOPARKLAR Oda Raporu

ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ TEKNOPARKLAR Oda Raporu tmmob makina mühendisleri odası ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ TEKNOPARKLAR Oda Raporu Hazırlayanlar Yavuz BAYÜLKEN Cahit KÜTÜKOĞLU Genişletilmiş Üçüncü Basım Mart 2010 Yayın No : MMO

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 18 Aralık 2015 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği

Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Kıbrıs ın Su Sorunu ve Doğu Akdeniz in Hidrojeopolitiği Dursun Yıldız SPD Başkanı 2 Nisan 2016 Giriş Gelişmenin ve karşı duruşun, doğuya karşı batının, kuzey kıyısına karşı güney kıyısının, Afrika ya karşı

Detaylı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Siirt Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama

Detaylı

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER Dünyada üretilen krom cevherinin % 90 ının metalurji sanayinde ferrokrom üretiminde, üretilen ferrokromun da yaklaşık % 90 ının paslanmaz çelik sektöründe

Detaylı

YENİLENEBİLİR ENERJİDE EĞİTİM

YENİLENEBİLİR ENERJİDE EĞİTİM YENİLENEBİLİR ENERJİDE EĞİTİM Enerjinin Önemi Enerji, Dünyamızın en önemli ihtiyaçlarından biridir. Türkiye nin son otuz yılda enerji talebi yıllık ortalama %8 artış göstermiştir.ülkemiz elektrik enerjisinin

Detaylı

I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler

I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler 1. AB Hukuku ve Tercüman ve Çevirmenler için Metotlar Eğitimi (Ankara, 8-9 Haziran 2010) EIPA tarafından çeşitli kamu

Detaylı

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK ÇEVRE KORUMA VE KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK Çevre neden bu kadar önemli? Sera etkisi artıyor Doğal kaynaklar bitiyor Maliyetler yükseliyor Gelir eşitsizliği uçurumu büyüyor 2002 yılında Johannesburg da

Detaylı

S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA" S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL

S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA" S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL "Sivil Toplum, Yerel Yönetimler ve Gençlik AB Üyeli i Yolunda Sivil

Detaylı

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ STRATEJİK İŞBİRLİĞİ PROJE DANIŞMANLIK EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ STRATEJİK İŞBİRLİĞİ PROJE DANIŞMANLIK EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ STRATEJİK İŞBİRLİĞİ PROJE DANIŞMANLIK EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı,

Detaylı

OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK

OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK 2009 8.SINIF SBS SINAV SORUSU 6. Yukarıdaki tablo 1906 yılında Osman Hamdi Bey tarafından yapılmıştır. Tablonun adı Kaplumbağa Terbiyecisi dir. Bu tabloyla ilgili aşağıdaki

Detaylı

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları

Tablo 45 - Turizm İşletme Belgeli Tesislerde Konaklama ve Belediye Sayıları TURİZM Kütahya ya gelen yabancı turistler Merkez ve Tavşanlı ilçelerinde; yerli turistler ise Merkez, Emet, Simav ve Tavşanlı ilçelerinde yoğun olarak konaklamaktadırlar. 2012 yılı içerisinde ildeki işletme

Detaylı

MEYVE SULARI. Hazırlayan Nilüfer YILMAZ 2008. T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

MEYVE SULARI. Hazırlayan Nilüfer YILMAZ 2008. T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi MEYVE SULARI Hazırlayan Nilüfer YILMAZ 2008 T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi MEYVE SULARI Tablo 1. Meyve Suyunun Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonları Ürün Adı

Detaylı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Genel Esaslar Amaç Madde 1- (1)Bu

Detaylı

HEMŞİRE İNSANGÜCÜNÜN YETİŞTİRİLMESİ VE GELİŞTİRİLMESİ

HEMŞİRE İNSANGÜCÜNÜN YETİŞTİRİLMESİ VE GELİŞTİRİLMESİ HEMŞİRE İNSANGÜCÜNÜN YETİŞTİRİLMESİ VE GELİŞTİRİLMESİ Doç. Dr. Ülkü TATAR BAYKAL İÜ Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi Hemşirelikte Yönetim Anabilim Dalı ve Yönetici Hemşireler Derneği Yönetim Kurulu

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 30 Temmuz 2012 ĐÇĐNDEKĐLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS GÜNÜMÜZ MÜSLÜMAN TOPLUMLAR İLH 340 6 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Seçmeli

Detaylı

Resim 1: Kongre katılımı (erken kayıt + 4 günlük kongre oteli konaklaması) için gereken miktarın yıllar içerisindeki seyri.

Resim 1: Kongre katılımı (erken kayıt + 4 günlük kongre oteli konaklaması) için gereken miktarın yıllar içerisindeki seyri. Patoloji Dernekleri Federasyonu Başkanlığına, Son yıllarda patoloji kongrelerinin katılım ücretlerinin çok yüksek olduğu yakınmaları arttı. Bu nedenle kongrelerimizi daha ucuza yapmaya çalıştık. Hemen

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül 2012

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül 2012 EKONOMİK GELİŞMELER Eylül 2012 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH) 2 İSTİHDAM - İŞSİZLİK

Detaylı

GYODER SEKTÖR BULUŞMASI 28 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ

GYODER SEKTÖR BULUŞMASI 28 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ GYODER SEKTÖR BULUŞMASI 28 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Gayrimenkul yatırım ortaklıklarının değerli yöneticileri, Sermaye piyasalarımızın ve basınımızın

Detaylı

REFORM EYLEM GRUBU BİRİNCİ TOPLANTISI BASIN BİLDİRİSİ ANKARA, 8 KASIM 2014

REFORM EYLEM GRUBU BİRİNCİ TOPLANTISI BASIN BİLDİRİSİ ANKARA, 8 KASIM 2014 REFORM EYLEM GRUBU BİRİNCİ TOPLANTISI BASIN BİLDİRİSİ ANKARA, 8 KASIM 2014 Reform Eylem Grubu nun (REG) ilk toplantısı, Adalet Bakanı Sayın Bekir Bozdağ, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Sayın Volkan

Detaylı

TEŞVİK SİSTEMİNDE TARIM YATIRIMLARI VE KONYA

TEŞVİK SİSTEMİNDE TARIM YATIRIMLARI VE KONYA TEŞVİK SİSTEMİNDE TARIM YATIRIMLARI VE KONYA 2009/15199 sayılı Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar 16/07/2009 tarih ve 27290 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu Karar

Detaylı

MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Muş Alparslan Üniversitesi Uzaktan

Detaylı

COP 21 Paris Değerlendirme Toplantısı Herkes elini taşın altına koymalı!

COP 21 Paris Değerlendirme Toplantısı Herkes elini taşın altına koymalı! COP 21 Paris Değerlendirme Toplantısı Herkes elini taşın altına koymalı! TÜSİAD ve Birleşik Krallık Ankara Büyükelçiliği Refah Fonu İşbirliği, REC Türkiye ve Amerikan Büyükelçiliği desteği ile yapılan,

Detaylı

İÇİNDEKİLER. 1. Projenin Amacı... 2. 2. Proje Yönetimi... 2. 3. Projenin Değerlendirilmesi... 2. 4. Projenin Süresi... 2. 5. Projenin Kapsamı...

İÇİNDEKİLER. 1. Projenin Amacı... 2. 2. Proje Yönetimi... 2. 3. Projenin Değerlendirilmesi... 2. 4. Projenin Süresi... 2. 5. Projenin Kapsamı... 0 İÇİNDEKİLER 1. Projenin Amacı...... 2 2. Proje Yönetimi... 2 3. Projenin Değerlendirilmesi... 2 4. Projenin Süresi... 2 5. Projenin Kapsamı... 2 6. Projenin Saklanması... 3 7. Proje ve Raporlama... 3

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş.

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. 27 Şubat 2016 ÜNSPED GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ VE LOJİSTİK HİZMETLER A.Ş. Kurumsal Yönetim Notu: 7.30 Priv. YÖNETİCİ ÖZETİ ÜNSPED Gümrük Müşavirliği ve

Detaylı

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Orman ve Su İşleri Bakanımız Sn. Veysel Eroğlu nun katılımları ile gerçekleştiriyor olacağımız toplantımıza katılımlarınız için teşekkür ediyor,

Detaylı

EK 2 ORTA DOĞU TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ SENATOSU 2011 YILI ÖSYS KONTENJANLARI DEĞERLENDĐRME RAPORU

EK 2 ORTA DOĞU TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ SENATOSU 2011 YILI ÖSYS KONTENJANLARI DEĞERLENDĐRME RAPORU EK 2 ORTA DOĞU TEKNĐK ÜNĐVERSĐTESĐ SENATOSU 2011 YILI ÖSYS KONTENJANLARI DEĞERLENDĐRME RAPORU Orta Doğu Teknik Üniversitesi, 1995 yılından bu yana, hazırladığı ve titizlikle uygulamaya çalıştığı Stratejik

Detaylı

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi :

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi : 2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ Anayasa nın 49. Maddesi : A. Çalışma Hakkı ve Ödevi Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek,

Detaylı

Türkiye de Dış Ticaret ve Dış Ticaret Finansmanı: İhracattaki Düşüşte Finansman Sıkıntısı Ne Kadar Etkili?

Türkiye de Dış Ticaret ve Dış Ticaret Finansmanı: İhracattaki Düşüşte Finansman Sıkıntısı Ne Kadar Etkili? Türkiye de Dış Ticaret ve Dış Ticaret Finansmanı: İhracattaki Düşüşte Finansman Sıkıntısı Ne Kadar Etkili? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti Hasan Çağlayan Dündar Araştırmacı Ayşegül Dinççağ Araştırmacı

Detaylı

TÜİK KULLANICI ANKETİ SONUÇLARI

TÜİK KULLANICI ANKETİ SONUÇLARI TÜİK KULLANICI ANKETİ SONUÇLARI Aralık 1 Giriş Kurumumuz taraf ndan üretilen istatistikler kullan c lara çeşitli kanallar yoluyla sunulmakta, hizmet kalitesini artt rmak ve kullan c ihtiyaçlar n karş lamak

Detaylı

2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015

2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015 2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015 2015 Ekim Ayı Tüketici Fiyat Endeksi ne (TÜFE) ilişkin veriler İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 3 Kasım 2015 tarihinde yayımlandı. TÜİK tarafından aylık yayımlanan

Detaylı

ALMANYA DA 2011 OCAK AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

ALMANYA DA 2011 OCAK AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası ALMANYA DA 2011 OCAK AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası Federal İstatistik Dairesi nin verilerine göre, Almanya da toplam çalışanların

Detaylı

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ

İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ İNGİLTERE DE ÜNİVERSİTE PLANLAMA VE BÜTÇELEME ÖRGÜTÜ University Grants Committee (UGC) Çeviren : Doç. Dr. M. ÂDEM UGC, üniversitenin parasal gereksinmeleri konusunda Hükümete danışman olarak Temmuz 1919'da

Detaylı

YÖNETMELİK. a) Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile 18 yaşını doldurmamış kişiyi,

YÖNETMELİK. a) Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile 18 yaşını doldurmamış kişiyi, 27 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28246 Bingöl Üniversitesinden: YÖNETMELİK BİNGÖL ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK ARAŞTIRMA VE REHBERLİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ATILIM ÜNİVERSİTESİ KALİTE GÜVENCESİ YÖNERGESİ Amaç BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Madde 1 Bu Yönergenin amacı Atılım Üniversitesinin eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetleri ile idarî

Detaylı

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR

KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Tarımda Kadınların Finansmana Erişimi Esra ÇADIR Sektörlere Göre Dağılım 60 %52 50 %39 %46 Tarım 40 Sanayi 30 % 14 %19 %21 İnşaat 20 %8 10 % 1 Hizmetler 0 KADIN ERKEK 2

Detaylı

29 Ocak 2015 Senato Sayı : 123 YÖNERGE

29 Ocak 2015 Senato Sayı : 123 YÖNERGE 29 Ocak 2015 Senato Sayı : 123 YÖNERGE GÜMÜġHANE ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM KOMĠSYONU YÖNERGESĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak Amaç MADDE 1- (1) Bu yönergenin amacı, Eğitim Komisyonu nun yetki ve sorumluluklarına

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/03/201203... 1 of 5 6 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28225 Atatürk Üniversitesinden: YÖNETMELİK ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ASTROFİZİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Detaylı

a) Birim sorumluları: Merkez çalışmalarının programlanmasından ve uygulanmasından sorumlu öğretim elemanlarını,

a) Birim sorumluları: Merkez çalışmalarının programlanmasından ve uygulanmasından sorumlu öğretim elemanlarını, NİĞDE ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE ÖĞRETİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu yönetmeliğin amacı, Niğde Üniversitesine bağlı olarak kurulan

Detaylı

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu

T.C. BİLECİK İL GENEL MECLİSİ Araştırma ve Geliştirme Komisyonu Rapor No:01 Rapor Tarihi: 10.03.2011 muz İl Genel Meclisimizin 01.03.2011 tarih ve 2011/33 sayılı kararı doğrultusunda 08-09-10 Mart 2011 tarihlerinde toplanmıştır. İdaremiz araç parkında bulunan makine

Detaylı

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Beşinci İzmir İktisat Kongresi Finansal Sektörün Sürdürülebilir Büyümedeki Rolü ve Türkiye nin Bölgesel Merkez Olma Potansiyeli 1 Kasım

Detaylı

AYDIN TİCARET BORSASI

AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN TİCARET BORSASI AYDIN COMMODITY EXCHANGE MAYIS 2015 TÜRKİYE NİN TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELERİ Ata Mahallesi Denizli Bulv. No:18 09010 AYDIN Tel: +90 256 211 50 00 +90 256 211 61 45 Faks:+90 256 211

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 28 Aralık 2012 İÇİNDEKİLER Ara Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların

Detaylı

İSTATİSTİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

İSTATİSTİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KONUT FİYAT ENDEKSİ Ocak 2016 İSTATİSTİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ REEL SEKTÖR VERİLERİ MÜDÜRLÜĞÜ 28 Mart 2016 Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Türkiye konut piyasasındaki fiyat değişimlerini takip etmek amacıyla,

Detaylı

PATOLOJİ DERNEKLERİ FEDERASYONU ETİK YÖNERGE TASLAĞI. GEREKÇE: TTB UDEK kararı gereğince, Federasyon Yönetim

PATOLOJİ DERNEKLERİ FEDERASYONU ETİK YÖNERGE TASLAĞI. GEREKÇE: TTB UDEK kararı gereğince, Federasyon Yönetim PATOLOJİ DERNEKLERİ FEDERASYONU ETİK YÖNERGE TASLAĞI GEREKÇE: TTB UDEK kararı gereğince, Federasyon Yönetim Kurulunun önerileri doğrultusunda bu çalışma yapılmıştır. GENEL KONULAR: Madde 1.Tanım: 1.1.

Detaylı

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri Prof.Dr. Cevat NAL Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarl k Fakültesi Dekan Y.Doç.Dr. Esra YEL Fakülte Akreditasyon Koordinatörü

Detaylı

KONURALP - GÖYNÜK - TARAKLI TEKNİK GEZİ RAPORU

KONURALP - GÖYNÜK - TARAKLI TEKNİK GEZİ RAPORU KONURALP - GÖYNÜK - TARAKLI TEKNİK GEZİ RAPORU Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü lisans programında yer alan Arch 472 - Conservation Studio dersi kapsamında Düzce'nin Konuralp Belediyesi'ne, Bolu'nun

Detaylı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı Büyükşehir Belediyesi tarafından yatırımı gerçekleştirilen çevreci yatırım;

Detaylı

Tıp Fakültesi Dönem Temsilcileri Grubu Yönergesi

Tıp Fakültesi Dönem Temsilcileri Grubu Yönergesi KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ Tıp Fakültesi Dönem Temsilcileri Grubu Yönergesi Amaç MADDE 1 Bu yönergenin amacı, Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi ne kayıtlı öğrencilerin eğitim, sağlık, spor

Detaylı

Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı

Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI YADİGAR GÖKALP İLHAN: -GELİŞMEKTE OLAN SAĞLIK SEKTÖRÜ VE SAĞLIĞA ERİŞİMDEKİ ARTIŞ, KAMU HARCAMALARINI

Detaylı

AR& GE BÜLTEN. Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor

AR& GE BÜLTEN. Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor Enflasyonla Mücadelede En Zorlu Süreç Başlıyor Ahmet KARAYİĞİT Makroekonomik göstergeler açısından başarılı bir yılı geride bıraktık. Büyüme, ihracat, faizler, kurlar, faiz dışı fazla gibi pek çok ekonomik

Detaylı

8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder.

8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder. 8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder. Soru : Din nedir? Din, Allah tarafından gönderilmiştir. Peygamberler

Detaylı

KONUTTA YENİ FİKİRLER

KONUTTA YENİ FİKİRLER KONUTTA YENİ FİKİRLER İSTANBUL TUZLA DA KONUT YERLEŞİMİ TASARIMI ULUSAL ÖĞRENCİ MİMARİ FİKİR PROJESİ YARIŞMASI JÜRİ DEĞERLENDİRME TUTANAĞI KONUTTA YENİ FİKİRLER: EMİNEVİM İstanbul, Tuzla da Konut Yerleşimi

Detaylı

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Ekim 14, 2011-2:43:35 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ''Bedensel, işitme ve görme özürlüler kendi içinde sınava tabi tutulacak. 2012 yılının ilk çeyreğinde

Detaylı

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN S Ö Y L E Ș İ Avrupa Birliği Yatırımları Daire Bașkanı Okuyucularımız için Avrupa Birliği Yatırımları Dairesi Bașkanlığı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Detaylı

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013 HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YURTDIŞI DOĞRUDAN YATIRIM RAPORU 2013 Ekim 2014 İÇİNDEKİLER Giriş... 2 Dünya da Uluslararası Doğrudan Yatırım Trendi... 3 Yıllar

Detaylı

İçindekiler. 5 BİRİNCİ KISIM Araştırmanın Kavram sal ve Metodolojik Çerçevesi. 13 Çocuğun İyi Olma Hali

İçindekiler. 5 BİRİNCİ KISIM Araştırmanın Kavram sal ve Metodolojik Çerçevesi. 13 Çocuğun İyi Olma Hali İçindekiler x Önsöz ı Giriş 5 BİRİNCİ KISIM Araştırmanın Kavram sal ve Metodolojik Çerçevesi 7 BİR İN C İ B Ö L Ü M Araştırmanın Kavramsal Çerçevesi 7 Çocukluğa Dair Kavramsal Çerçeve ıo Çocukların Mekânsallığı

Detaylı

Danışma Kurulu Tüzüğü

Danışma Kurulu Tüzüğü Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu Otel Yöneticiliği Bölümü Danışma Kurulu Tüzüğü MADDE I Bölüm 1.1. GİRİŞ 1.1.1. AD Danışma Kurulu nun adı, Özyeğin Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu ve Otel

Detaylı

Ara Dönem Faaliyet Raporu MART 2014

Ara Dönem Faaliyet Raporu MART 2014 MART 2014 Raporun Ait Olduğu Dönem : 01.01.2014 31.03.2014 Bankanın Ticaret Ünvanı : TAIB YatırımBank A.Ş. Genel Müdürlük Adresi : Yüzbaşı Kaya Aldoğan Sokak Aksoy İş Merkezi No. 7 Kat 3 Zincirlikuyu,

Detaylı

FİLİPİNLER İNSANİ YARDIM OPERASYONU

FİLİPİNLER İNSANİ YARDIM OPERASYONU FİLİPİNLER İNSANİ YARDIM OPERASYONU YALNIZ DEĞİLSİNİZ Nisan 2014 GENEL DURUM Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) tarafından yayımlanan durum raporunda özetle; meydana gelen afetten

Detaylı

ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ

ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ ELEKTRİK PİYASALARI 2015 YILI VERİLERİ PİYASA OPERASYONLARI DİREKTÖRLÜĞÜ 1 GENEL MÜDÜR SUNUŞU; Gündelik hayatın vazgeçilmez unsuru haline gelen enerji, bireylerin yaşamında ve ülkelerin sosyo-ekonomik

Detaylı

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ SAYI : BİR 7-11 MAYIS 2009 ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ Ben siyasi hayatım ve ülke sevdamla ilgili olarak tüm Türkiye yi memleketim bilirim ancak Çemişgezek benim doğup, büyüdüğüm yer. Elazığ Valisi Muammer

Detaylı

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ

TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ TÜRKİYE SERMAYE PİYASALARINDA MERKEZİ KARŞI TARAF UYGULAMASI 13 MAYIS 2013 İSTANBUL DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın BDDK Başkanım, İktisadi Araştırmalar Vakfı, Borsamız

Detaylı

SOSYAL POLİTİKALAR VE ÇALIŞMA HAYATI

SOSYAL POLİTİKALAR VE ÇALIŞMA HAYATI 64.HÜKÜMET PROGRAMI YILI EYLEM PLANINDA BAKANLIĞIMIZIN İLGİLİ 3 Ay İçerisinde Gerçekleştirilecek Reformlar TEMEL HAK VE HÜRRİYETLER Roman Başbakanlık Aile ve Sosyal 7 Başta eğitim, istihdam ve iskân sorunları

Detaylı

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ Sinan MESUTER Eylül 2012 SUNUM PLANI I. PROJE TEKLİF ÇAĞRISI YÖNTEMİYLE SAĞLANAN DOĞRUDAN FİNANSMAN DESTEĞİ II. DOĞRUDAN FAALİYET DESTEĞİ

Detaylı

MADDE 2 (1) Bu Yönetmelik, 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında yer alan işyerlerini kapsar.

MADDE 2 (1) Bu Yönetmelik, 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında yer alan işyerlerini kapsar. 18 Haziran 2013 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 28681 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından: İŞYERLERİNDE ACİL DURUMLAR HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1)

Detaylı