AYBASTI-KABATAŞ KURULTAYI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "AYBASTI-KABATAŞ KURULTAYI"

Transkript

1 Aybastı-Kabataş Kurultayı Yayınları No: 04 Bilimin Işığında Yerel Kalkınmaya Doğru AYBASTI-KABATAŞ KURULTAYI 4 Editörler Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ Doç. Dr. Salim ŞENGEL Kapak Tasarımı Detay Yayıncılık Grafik Bölümü (Hasan GÜLSAÇAN) Ankara, 2010 İsteme Adresi Anadolu Üniversitesi Eskişehir Meslek Yüksekokulu ssengel@anadolu.edu.tr www. aybastikabataskurultayi.com ISBN: SPONSOR Şehit Kubilay Mah. Özlem Cad Sk. No:8/A Keçiören / ANKARA Tel - Fax: Bu Kitap ESEN KARDEŞLER Ltd. Şti nin katkılarıyla basılmıştır. Editörler Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ Doç. Dr. Salim ŞENGEL BASKI HAZIRLIK Ankara, 2010 DETAY ANATOLIA AKADEMİK YAYINCILIK LTD. ŞTİ. Adakale Sokak No: 14/1 Kızılay/ANKARA Tel : (0.312) Faks: (0.312) Web: e-posta: detayyay@gmail.com

2 Kurultay Başkanı Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ H.Ü. Tarih Bölümü Tel: Gsm: Fax: Genel Sekreter Ali KAYKUN Tel: Gsm: Fax: Aybastı ve Kabataş Sekreteryası Muzaffer AKKÖSE Tel: Gsm: Fax: Mustafa DOĞAN Tel: Fax: 0542 Veysel ÖZYURT Tel: Temmuz 2003 Saat: Erzenoğlu Salonu ORTAKÖY / AYBASTI YOL KOMİSYONU TURİZM KOMİSYONU 1. İsa ALİEFEOĞLU 1. Mustafa ÇUKURYILDIZ 2. Celal DANIŞ 2. Ali TÖNGEL 3. Salih ÇELEBİ 3. Tevfik GÜLEY 4. Sırrı YUMRUL 4. R. Ali KEYDAL 5. Osman ÖRSÜN 5. Yusuf EM 6. Muammer DEMİR 6. Abdullah EKİZ EĞİTİM KOMİSYONU SAĞLIK KOMİSYONU 1. İlyas GEYİK 1. Muzaffer AKKÖSE 2. Fahrettin KACAMER 2. A. Rıza YAŞAR 3. Şeref TECİM 3. Şenel YEDİYILDIZ 4. Cengiz COŞKUN 4. Cemil DANIŞ 5. Turan YALÇINKAYA 5. Yakup YILMAZ 6. Harun GÖNAY 6. Zeki ERENOĞLU 7. Tuna ESELİOĞLU 7. Süleyman AYDIN 8. Fazlı EREN 8. Dursun AYDIN 9. Mehmet DOĞAN 10. Selman KÖK 11. Tuncer AYDOĞAN TARIM KOMİSYONU SANAYİ KOMİSYONU 1. Selçuk HAZİNEDAR 1. Tayyar GÜLEY 2. Süleyman ERTÜRK 2. Şakir ÇABAN 3. Cabbar COŞKUN 3. Ali DANIŞ 4. Enver AKÇAY 4. Hasan EVİN 5. Mustafa KARAVUŞ 5. Ahmet ÖRSÜN 6. Yaşar YALÇINKAYA 6. Mehmet GÜNER 7. Ahmet YAŞAR 7. Ahmet COŞKUN

3 İÇİNDEKİLER SUNUŞ... 1 I. OTURUM Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ Açılış Konuşması... 3 Ali KAYKUN Kurultay Çalışmalarının Değerlendirilmesi... 9 Prof. Dr. Musa SARICA Karadeniz Bölgesi Hayvancılık Potansiyeli: Ordu İli İçin Bazı Öneriler II. OTURUM Serbest Kürsü Kurultay Sonuç Bildirgesi III. EKLER Kurultay Programı Toplantı Tutanağı Çalışma Grubu Üyeleri Çalışma Grubu Toplantısı Teknik Rapor Anket... 86

4 2 SUNUŞ Kurultaylar, yerel sosyoekonomik kalkınma açısından önemli bir tartışma, sorunlara çözüm üretme platformlarıdır. Bu platformlarda, yörenin meseleleri tahlil edilerek gündeme taşınır ve bunlara çözüm yolları aranır. AybastıKabataş Kurultayı da bu amaçla faaliyette bulunan bir sivil toplum oluşumudur. Kurultayın sahibi ve katılımcıları, tüm yöre halkıdır. İnsanlar arasında siyasi görüş ayrımı yapılmaz. Görüşleri açıklamada sınır yoktur. Serbest kürsüde herkes düşüncelerini ifade etme şansına sahiptir Zaten AybastıKabataş Kurultayı nın en önemli özelliklerinden birisi ve temel ilkesi siyaset üstü bir duruşa sahip olması ve her türlü düşünceye açık bulunmasıdır. Halkımızın bunun bilincine varması, buna göre davranması, fikir üretmesi ve tartışmalara katılması öngörülmüştür ve bu uygulama devam etmektedir. Kurultayın temel amacı ve görevi, halkımıza bu imkânı sağlamaktır. Yöre halkının daha iyi hayat şartlarına kavuşabilmesinin yolu da budur. Elbette bu tür arayışların temelini, bilimsel araştırmalara dayandırmak gerekir. İşte bu sebepledir ki, her kurultay toplantısına değişik alanlardan bilim adamları davet ediyoruz. Böylece onların yöremiz hakkındaki bilimsel gözlem ve tahlillerinin sonuçlarını halkımıza duyurarak, fikrî tartışmalara ilmî bir zemin hazırlamak istiyoruz. İşte bu amaçla, Dördüncü AybastıKabataş Kurultayı nda yöremizin hayvancılık konuları üzerinde araştırmalar yürüten sayın Prof. Dr. Musa SARICA Karadeniz Bölgesi Hayvancılık Potansiyeli Ordu İli İçin Bazı Öneriler konulu bir bildiri sunmuş, görüşlerini yöre halkıyla paylaşmış, verimli bir tartışmaya vesile olmuştur. Kurultay üyeleri de en geniş manada düşüncelerini anlatarak tartışmaya katkıda bulunmuşlardır. Bilindiği üzere, AybastıKabataş Kurultayı çalışmaları her yıl kitap olarak basılmaktadır. Ancak Dördüncü Kurultay Kitabı nın basımı gecikmiştir. Diziyi tamamlamak için diğer kurultay kitapları gibi bunun da yayınlanmasının uygun olacağını düşündük. Bu kitabın yayına hazırlanmasında Bozüyük Meslek Yüksekokulu öğrencileri, çok önemli katkılarda bulundular. Halise ERDOĞAN, Sevil OYMAK, Necmiye ADANIR, Sevim SAĞIROĞLU, Zülal ALBAYRAK, Naim DOĞAN özverili çalışmalarıyla CD kayıtlarının çözümüne büyük emek harcadılar. Derya ÖZKAN ın da çok büyük katkısı oldu. Hepsine müteşekkiriz. Dördüncü Kurultay Kitabı nın bölgemiz sorunlarının çözümüne katkıda bulunacağını umuyor, en azından AybastıKabataş tarihine tanıklık edeceğine inanıyoruz. Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ Doç. Dr. Salim ŞENGEL

5 3 4 Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ ın Açılış Konuşması 1 Dördüncü Aybastı Kabataş Kurultayı nın Değerli Üyeleri; Değerli Konuklar! Bundan tam dört yıl önce, iki aylık bir hazırlık çalışmasından sonra, 2000 yılının on Temmuz unda ilk AybastıKabataş Kurultayı nı toplamıştık. Çok heyecanlı idik; çünkü toplumumuzun hangi düşünceye, hangi ideolojiye, hangi dünya görüşüne sahip olursa olsun, hangi partiye veya guruba mensup bulunursa bulunsun bütün kesimlerini bir araya getiren böyle bir toplantıyı ilk defa gerçekleştiriyorduk Ortak paydamız Aybastılı ya da Kabataşlı olmaktı; ya da bu yörelere ilgi duymaktı... Bu ortak paydadan hareketle, yöre ile ilgili sivil toplum kuruluşları, mahalli idareler, resmi kurum ve kuruluşlar, özel şahıslar ve kuruluşlar bir araya gelmişlerdi. Bu beraberlikten amaç, ülkemizin ve milletimizin bir hücresi mesabesinde olan yöremizin sorunlarını tespit etmek, anlamak ve bunlara çözüm yolu üretmekten ibaretti. Genel sorunlarımızı çözerek yöre halkımızı daha mutlu yaşayabileceği yeni bir hayata kavuşturmak idi. Farklı düşüncede insanlar olabilirdik; yöremizin ya da ülkemizin hatta insanlığın sorunlarının çözümüne farklı çözüm yolları önerebilirdik; ama bu sorunları birlikte tespit eder, çözüm yollarını birlikte tartışır ve değerlendirirsek, ortak çözüme ulaşmamak mümkün değildir diye düşünüyorduk. Çünkü hepimiz insandık, insanca yaşamak istiyorduk Aynı coğrafyada, aynı toplum içinde yaşıyorduk. Ortamlar, şartlar aynı olunca ortak çözüm üretmek neden mümkün olmasın diye düşünmüş ve bu düşüncelerle yola çıkmıştık. Rehberimiz araştırma ve bilim, diğer bir ifade ile doğru bilgi olacaktı Bu sebeple her kurultayımızın sabah oturumunu ilmi sunuşlara ayırdık. Birinci kurultayın sabah oturumunda yöremizden yetişen bilim adamları ile muhtelif alanlarda uzmanlaşmış Aybastılı ve Kabataşlı serbest meslek sahipleri konuştular. Yöremizin genel kültürü ve folkloru tahlil edildi. İslam dininin temel unsurlarından olan ferdî sorumluluğun toplumsal açılımda oynadığı veya oynayabileceği rol üzerinde duruldu. Yörenin eğitim öğretim ve sağlık sorunları irdeledi. Yöre kadınının sorunları tespit edilmeye çalışıldı. Ve bu so 1 Kurultay başkanı Prof. Dr. Bahaeddin Yediyıldız, Dördüncü Aybastı Kabataş Kurultayı nın hazırlık çalışmalarını sonuna kadar yürütmüş, fakat önemli bir mazereti dolayısıyla Kurultay a katılamamıştır. Kurultay a gönderdiği bu Kurultay Açış Konuşması, Kabataş müftüsü Şemsettin Yediyıldız tarafından okunmuştur. runların çözümlerinin ne olabileceği tartışıldı. İşsizlik meseleleri dile getirildi. Asıl Kurultay, öğleden sonraki Serbest Kürsü uygulamasında kendisini gösteriyordu. Burada hiçbir ayırım yapmaksızın herkesin konuşma hakkı vardı. Her isteyen istediği kadar konuşabilirdi. Nitekim öyle de oldu. İsteyen herkes Serbest Kürsü de görüşlerini ifade ettiler. Ne güzel ortamdı o Birbirimizi dinlemeyi; birbirimize tahammül etmeyi öğreniyorduk. Her türlü tecrübe konuşuyordu. Görüşler harmanlanıyor, ortak akıl aranıyordu Bulunuyordu da İşte böylece, ilk defa Aybastı ve Kabataş ın bağrından yetişen insanlar bir araya gelmiş; yörelerinin sorunlarını birlikte görüşmüşler, bu sorunlar konusunda birlikte ürettikleri çözüm yolarını Ankara ya ilgili makamlara iletme kararı almışlardı Orta Karadeniz sahiline gelen Başbakan yardımcısı ve bakanların yolları kesildi. Ankara da milletvekilleri ile toplantılar yapıldı. Hep birlikte bakanlara ve TBMM ne gidildi. Kendilerine yörenin sorunları anlatıldı. Bu birliktelik ve girişim ruhu, ses getirdi ve sonuç verdi İşte bu çabalar sonucunda, bildiğiniz gibi, bütçeye ödenek konularak FatsaReşadiye yolunda çalışmalar başladı Bu küçümsenemeyecek önemli bir başarı idi. Demek ki birlikte hareket edince sonuç alınabiliyordu Sırf bu tecrübe bile önemli idi. Temmuz 2001 de toplanan İkinci Kurultay ın sabah oturumunda; ilden (Ordu), bölgeden (Samsun) ve Ankara dan getirdiğimiz bürokratlar, devlet uygulamaları açısından bölgemizin sorunlarını tahlile çalıştılar. Tarım, ulaşım, turizm ve eğitim öğretim alanlarında devletin yöremize bakışını anlattılar. Tartışmacı olarak, 19 Mayıs Üniversitesinden bilim adamları davet etmiştik. Konuşma yapan bürokratlar bu bilim adamları tarafından sorgulandı ve konuşmaları bilimsel açıdan değerlendirildi. Bu çalışma Kurultay ın bilimsel temelini teşkil ediyordu. Kurultay öğleden sonra gerçekleştirilen Serbest Kürsü uygulamasıyla, bizzat Aybastılıların ve Kabataşlıların yaşadıkları fiilî durumları sorgulamaları ve tasvirleriyle, sabah oturumunda konuşulanları irdelemeleri ve değerlendirmeleriyle, tahayyüllerini ve projelerini sunumlarıyla asıl anlamına kavuşuyordu İşte Aybastı da İkinci Kurultay ile böylece devlet, halk ve üniversite buluşmasının bir örneği ortaya konulmuş oldu. Gerçekten Aybastı da belki de ilk defa, sorunları yaşayan halk, ülke sorunlarına bilimsel araştırmalar yaparak çözüm üretmekle sorumlu olan üniversite ve bu sorunları çözmek üzere üniversitenin ürettiği doğru bilgiyi kullanarak kamu hizmeti yürütmekle yükümlü olan devlet bir araya gelmiş oluyordu. Bilim ve yönetim halkın ayağına geli

6 5 6 yordu, halk da onları kucaklıyor ve tamamlıyordu. Doğru olan, yapılması gereken, fakat ülkemizde bir türlü gerçekleştirilemeyen uygulamalardı bunlar Ama Aybastılılar ve Kabataşlılar bunu en iyi biçimde başarmışlardı Üçüncü Aybastı ve Kabataş Kurultayı 2002 Temmuzunda toplandı. Kurultayın sabah oturumunda yine bilim adamları devredeydi. Ülkemizin olduğu kadar Aybastı ve Kabataş ın sorunlarının da evrensel ve tarihî bir perspektif içinde değerlendirilmesi gerektiği bugün herkes tarafından çok iyi bilinmektedir. Bu sebeple Üçüncü Aybastı Kabataş Kurultayı nın ilk bildirisi bir tarih konuşmasıydı. Bu konuşmada yöremiz, Türk kültür tarihinin son iki bin yıllık bütünlüğü içine yerleştirilmeye ve bu tarihî bağlamda değerlendirilmeye çalışılmıştır. Daha sonra yöre ekonomisinin en önemli ve temel unsuru olan tarım konusu ayrıntıları ile ele alınmıştır. Bu sefer güney komşumuz Tokat ta faaliyet gösteren Gazi Osman Paşa üniversitesi imdadımıza yetişmiştir. Bu üniversiteden davet ettiğimiz öğretim üyeleri süt üretiminde süt sığırcılığının yeri ve önemi üzerinde durmuşlardır. Alternatif bir ürün olarak ceviz yetiştiriciliği konusunda ayrıntılı bilgi vermişlerdir. Problemlerin üstesinden birlikte gelebilmenin önemli vasıtalarından biri olan üretici birlikleri ve kooperatifleri örnekleri ile anlatmışlar; yörenin önemli potansiyellerinden biri olan yayla turizmi üzerinde durmuşlardır. Tabii Serbest Kürsü uygulamasıyla bu kurultay da işlevini en iyi şekilde icra etmiştir. Bu üç Kurultayın tutanakları üç kitap halinde yayınlanmıştır. Bu kitaplar, yöremiz hakkında gelecek nesillere bırakabildiğimiz en önemli ve anlamlı tanıklıklar olacaktır Değerli konuklar! Bugün toplanan dördüncü kurultayımızın sabah oturumunda 19 Mayıs Üniversitesi öğretim üyelerinden değerli bilim adamı Prof. Dr. Musa SARICA, Orta Karadeniz bölgesinde hayvancılık konusunu daha geniş bir şekilde inceleyecektir. Görüldüğü gibi bu toplantılarda ele alınan konular ve konuşmacılar tesadüfen değil bilinçli bir şekilde seçilmişlerdir. Bu seçim halkımızın eğilimleri göz önünde bulundurularak yapılmıştır. Bir kez daha özellikle vurgulamak ve tekrarlamak istediğim bir husus vardır. O da şudur; Kurultay ın asıl unsuru yöre halkımızdır, Aybastılılar ve Kabataşlılardır. Kurultayların öğleden sonra ki oturumu bilindiği gibi Serbest Kürsü lerdir. İsteyen herkes bu oturumda söz almakta ve konuşmaktadır. Nitekim Birinci Kurultay da 17, İkinci Kurultayda 16, Üçüncü Kurultayda 11 kişi söz alıp konuşmuşlardır. Aynı kürsüde Millet vekilleri söz almışlar ve görüşlerini bildirmişlerdir. Böylece millet ve vekilleri aynı salonda, aynı atmosfer içinde bölge sorunlarını tartışmışlardır. Az önce de belirttiğim gibi, ilk üç kurultayın kitapları basılmıştır. Kurultayların kitaplaşması son derece önemli bir olgudur. Sesler uçup gitmekte, ama yazı yok olmamakta ebediyen devam etmektedir. Dolayısıyla etkisi sürekli olmaktadır. Bu kitapların basımı sırasında Aybastılıların ve Kabataşlıların burada sözlü olarak dinlediğim konuşmalarını defalarca okudum; her okuyuşumda heyecanlandım, çünkü bunlar sorunları doğrudan doğruya yaşayan insanların sesiydi. Samimi seslendirişleriydi. Okuyanı heyecanlandırmaması ve etkilememesi mümkün değildi. Sevindim, çünkü bölgemizin ve ülkemizin sorunlarını böylesine anlamlı bir biçimde dile getirecek insanlarımız vardı. Hepsini kutluyor, sayılarının artmasını diliyorum. Kurultaylar boyunca yapılan konuşmalar, sorgulamalar, değerlendirmeler, bölgenin en öncelikli sorununun yol olduğunu ortaya koyuyordu. Bu sadece FatsaReşadiye yolu meselesi de değildir. Bu ana arter esas alınmakla birlikte, bu anayoldan hareketle çevre ilçelere, bütün köylere ve yaylalara en kısa yoldan ve en rahat biçimde ulaşılabilecek yol sistemi mutlaka en kısa süre içerisinde kurulmalıdır. Bir taraftan bu sistem kurulurken diğer taraftan da bölgenin ekonomik açıdan kalkınabilmesi için tarımın rasyonelleştirilmesinin, tarım ürünlerini mahallinde işleyerek satışa sunabilecek küçük çapta tesislerin kurulmasının, yayla turizmini teşvik edecek imkânlar aranmasının zorunlu olduğu görülmektedir. Tabi eğitim, öğretim ve sağlık sorunları Türkiye nin bu iki konudaki temel problemlerinin bölgemize kadar dayanan uzantılarıdır. Bunların bölgeden merkeze uzanan sorunlar olduğunu söylemek de mümkündür. Bu pozisyonun tespiti bakış açısına göre değişmektedir. Bence bu sorunlar merkezden değil yerinde çözülecek sorunlar olarak değerlendirilmelidir. Böyle bir yapılanmaya gidilmelidir. Bütün dünyada yeni eğilimler ortaya çıkmaktadır. Artık devletler yönettikleri halkların bütün problemlerini çözecek güçte değillerdir. Özel sektörün hedefi de sürekli olarak büyümek ve rekabet etmektir. Dolayısıyla küçük destekler dışında toplumun ortak sorunlarını bütünüyle çözecek yapıda değildirler. Dolayısıyla Üçüncü bir sektöre ihtiyaç duyulmaktadır. Bu da Sivil Toplum kurumlarından oluşan bir sektördür. Bunlar, dernekler, birlikler, odalar, kooperatifler, kurultaylardır Kurultaylar demokratik platformlardır, agoralardır Yöre insanlarının bir araya geldiği; gelişmeleri sorguladığı ve değerlendirdiği; her konudaki düşüncelerini dile getirdiği ve ilgililere duyurduğu halk meydanlarıdır Bu açıdan bizim kurultayımız amacına ulaşmaktadır. Yıldan yıla gözlemler yapmakta, yaşadığı ve karşılaştığı olayları sorgulamakta, değerlendirmeler ve yorumlar

7 7 8 yapmakta, tasarılar üretmekte ve bunları yüksek sesle ve kitaplarla herkese duyurmaktadır. Halk yöneticiler nezdinde haklı taleplerini dile getirmekte ve etkili de olmaktadır. Ancak yerel kalkınma konusunda esas iş bundan sonra başlamaktadır. Yöre halkının kurultaylarda ortaya çıkan havadan, düşüncelerden, tasarılardan ilham alarak ferden ya da gruplar halinde girişimlerde bulunması gerekmektedir. Dernekler, birlikler, şirketler, kooperatifler ve vakıflar kurması elzemdir. Ne var ki, şimdiye kadar her sorunun çözümünü devletten bekleyen zihniyet devam etmekte, bahsettiğim örgütlenmelerin dahi Kurultay tarafından yapılmasının beklendiği izlenimine şahit olunmaktadır. Böyle bir beklenti yanlıştır. Böyle bir zihniyet özel girişimciliği öldürmektedir. Yeni şefler ve patronlar yaratmaktadır. Hâlbuki biz güdülmekten kurtulmak istiyoruz. Kendi irademizi hâkim kılmak istiyoruz. Demokratik bir ortam yaratmak, fikrî ve maddî imkânlarımızı yeni ve özgür açılımlara yönlendirmek ve kendi gücümüzle kendi zevkimize göre oluşturacağımız ortamlarda mutlu bir şekilde yaşamak istiyoruz. Evet, bunları istiyoruz Öyleyse bu ortamın yaratılması için her birimizin sorumluluk hissetmesi ve harekete geçmesi gerekmektedir. İlk harekete geçmek için herkesin birbiriyle yarışması gerekmektedir. İlk harekete geçmek isteyen ve bunu başaran kişi, herkesten bağımsız olarak bir takım işler yapabildiğinin farkına ve bilincine varacaktır. Hürriyetin ne olduğunu anlayacaktır. Böylece hür insanlardan oluşan bir toplum ortaya çıkacaktır. Kendi iradeleriyle hareket eden hür insanların beraberlikleri, birliktelikleri, şirketleri, kooperatifleri ortaya çıkacaktır. Çalışıp kazanan hür insanlar kendi iradeleri istikametinde vakıflar kuracaklardır. Bin yıllık Türk tarihini simgeleyen hayrât ruhu gelişecektir. Toplumumuzun bütün bireyleri, birbirlerinin ihtiyaçlarını gidermek üzere iyilikler yapmakta yarışır hale geleceklerdir. Bu tür davranışlar sayesinde fertler kadar toplum da kalkınacak ve insanımız mutluluğa kavuşacaktır. Kurultaylar devam ettikçe, böyle ortamların da oluşacağına inancım tamdır. Bu, uzun soluklu bir yoldur; ama mutlaka gerçekleşecektir Yeter ki halkımızın önünü tıkamayalım, yollarını kapamayalım, açık tutalım. Bunun için de hiçbir görevin aynı kişi üzerinde uzun yıllar kalmaması gerekiyor. Bu görevler makul sürelerde el değiştirmelidir. Hatırlayacaksınız geçen sene bu düşüncelerle Kurultay başkanlığına aday olmamış; başka bir arkadaşımızı seçmek için ısrar etmiştim. Ama kabul etmemiştiniz ve beni yeniden bu göreve getirmiştiniz. Bana göstermiş olduğunuz bu teveccühleriniz için sizlere bir kez daha teşekkürlerimi ifade ediyorum. Bu sene bu görevi mutlaka başka bir arkadaşımıza devredeceğiz. Ancak hemen belirtelim ki yukarıda anlattığım felsefe açısından değerlendirildiği zaman bu görevlerin öyle fazla bir anlamı da yoktur. Bu bir koordinatörlük işidir Bu kurultayın her ferdi kendini bir başkan gibi hissetmeli; bu sorumluluğu yaşamalı ve ona göre hareket etmelidir O zaman yukarıda bahsettiğim halk ve örgütlenmeler kendiliğinden gerçekleşecek ve kurultaylarımız gerçek işlevini işte o zaman yerine getirmiş olacaktır. Bu duygular içinde hepinize sevgiler ve saygılar sunuyorum. Başarılar ve mutluluklar diliyorum.

8 9 10 KURULTAY ÇALIŞMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Ali KAYKUN 2 Sayın Milletvekillerimiz, Sayın Kaymakamlarımız, Belediye Başkanlarımız çok değerli katılımcılar. Dördüncü Aybastı Kabataş Kurultayını gerçekleştirmeye çalıştığımız bugün sizlere kurultay sürecini başlattığımız günden bu yana yapılan çalışmaları ve toplumsal olaylardan elde edilmiş izlenimleri anlatmaya çalışacağım. Birinci AybastıKabataş kurultayın yapımında bölgemizde bulunan kamu kurumları, yetişen bilim adamları, siyasi parti temsilcileri, dernekler, vakıflar, sanayi ve iş adamları, serbest meslek mensupları, kısaca toplum olarak hepimiz destek vererek, kesintisiz olarak kurultaylarımızı bugüne taşımanın mutluluğu içerisindeyiz. Birinci AybastıKabataş kurultayından bugüne kadar birçok ilerleme kaydettiğimiz düşünüyorum. İlk yıl değerli bilim adamlarımız ve iş adamlarımız panele katılıp Aybastı ve Kabataş bölgelerinin sosyal, kültürel, ekonomik, ulaşım, sağlık, eğitim ve yatırımlar gibi konuları ele alarak işlendi. Bu doğrultuda potansiyel gücümüz hesaplanarak gerekli çalışmalara başlanmıştır. Öncelikli olarak en önemli sorunumuz yol konusu işlendi. İlgili bakanlık ve kurumlarla sürekli diyaloglar kurularak ve bu doğrultuda demokratik tepkimizi de göstererek imkânlarımız ölçüsünde neticeler alınmaya çalışıldı ve sonuç olarak da alındığına inanıyorum. 17 Temmuz 2001 tarihinde gerçekleştirilen İkinci AybastıKabataş Kurultayında akademik olarak tarım, turizm, eğitim yol konuları tüm detayları ile işlenmiş olup yapılması gereken işlemler hakkında çözümler üretme gayretleri içerisine girmiştir. Yine Reşadiye Aybastı Kabataş, Fatsa sahil bağlantı yolu ikinci kurultayda da gündemin birinci maddesini oluşturmuştur. Üçüncü Aybastı kurultayımızda öncelikli olarak hayata geçirebileceğimiz konular üzerinde durulmuştur. Bu işlenmiş olan konular Aybastı Kabataş Kurultayı sonuç bildirgesinde tüm bölge halkına ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına gerekli duyurular yapılmıştır. Üçüncü Aybastı Kabataş kurultayında yapılmış olan konuşmalarda kurultayın tüm çalışmaları kitap haline getirilmiştir. Şu an dağıtımı yapılmakta 2 Kurultay Sekreteri olan kitabın içeriğinde Üçüncü Aybastı Kabataş Kurultayında işlenen akademik konularda bölgemizin kültürüne ve kalkınmasına ışık tutacak şekilde olup; 1. Türk kültürüne genel bir bakış konusunda bölgemizde ender yetişen değerli tarihçimiz Sayın Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ ın çalışmasını, 2. Fındık üretimiz yanında alternatif ürün olarak modern ceviz yetiştiriciliği konusun da Sayın Prof. Dr. Yaşar AKÇA nın bilimsel çalışmasını 3. Süt üretiminde süt sığırcılığının yeri ve önemi konusunda Yard. Doç. Dr. Zafer ULUTAŞ ın bilimsel çalışmasını, 4. Üretici birliklerin ve kooperatifçilik konusun da Dr. Murat SAYILI nın çalışmasını, 5. Bölgemizin turizm potansiyelini arttırabilmek için yayla turizmi hakkında Dr. Aysun ÇELİK in çalışmasını, kitabın içerisinde bulabilirsiniz. Yukarıda bahsedilen modern cevizciliği, süt üretiminden süt sığırcılığı, üretici birlikleri ve kooperatifler, yayla turizmi çalışmaları Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi Öğretim görevlilerinden oluşan ekip tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu kitabın yapımı da Prof. Dr. Bahaeddin YEDİYILDIZ hocamızın çok titiz çalışmaları ve çok duyarlı davranan genç işadamlarımızdan Ayhan YALÇINKAYA, Hasan ÇOŞKUN, İlhan YALÇINKAYA, Ömer ÇİÇEK tarafından finansmanını sağlayarak hayata geçirilmiştir. Fatsa ve çevre ilçeleri kurultay çalışmaları çerçevesinde ilki gerçekleştirilen Jip Şenliği Perşembe Yaylası ulusal medyaya taşınarak tanıtımı. Bölgemizde yer alan diğer kurultaylarında çeşitli faydalarının olduğu bir gerçektir. Belediye başkanımızın özverili çalışmalarını takdirle karşılamamak mümkün değildir. Şimdi komisyonlarımız hakkında kısaca bilgiler sunmaya çalışacağım. Öncelikli olarak sağlık komisyonumuzun bölgemizle ilgili çok güzel çalışmaları mevcut olup AybastıKabataş bölgesine yaşam mücadelesi veren özürlülerin mahalleleri ve köyleri araştırılıp tespit edilmiştir. Bölgemizde bulunan özürlü kardeşlerimizin ihtiyaçları analiz edilerek rapor haline getirilmiştir. Raporun içeriği konusunda komisyon başkanımız Muzaffer AKKÖSE sizlere sanırım daha detaylı bilgiler sunacaktır. Bilindiği üzere Aybastı Kabataş kurultayının düzenlemeye başladığımızdan bugüne kadar işkence geçidi olarak adlandırdığımız yol 57. Merkezi Hükümet tarafından programa alınmıştır ve 400 milyar ödenek ayrılmıştır. Bunun yanı sıra diğer kamu kuruluşlarına yolun yapımı ile ilgili özveride bulunarak yapım ve onarım işlemlerine başlanmıştır. Şu an da bulunan merkezi yönetimimizde yolun yapımı ile ilgili 2 trilyon Lira ödenek

9 11 12 ayrılmıştır. Mevcut hükümetin içinde bulunan Bakanlarımız, Milletvekillerimiz, Bürokratlarımız, bölgemizde bulunan Belediye Başkanlarımız, Siyasi Parti İlçe Başkanları özverili bir şekilde siyasi bir amaç gütmeksizin yolumuzun yapımı ile ilgili çabalar sarf etmektedir. Yol komisyonu Sayın Mustafa ERAT bizlere çalışmaları hakkında bilgiler sunacaktır. Bu konuda Aybastı Kabataş Belediye Başkanları da yolda çalışan personelin barınma, yiyecek, içecek giderlerini karşılamak için tam bir merkezi yerel yönetim ile ve vatandaş işbirliği içerisine girilmiş olup el ele, gönül gönüle yolun yapımına canla başla başlanmıştır. Yolumuzun bu program da alınıp yapılmasına başlanmasında kurultayın meyvelerinin olduğunu düşünüyorum, dilerim bölgemizin diğer ihtiyaçları da yola da gösterilen duyarlılığı göstererek hep birlikte hareket noktası belirleyip birlikte hareket ederek aşarız. Diğer seçilen komisyonlarımızın da sanırım çalışmaları vardır. Fakat bizlere ulaşmadığı için onun hakkında bilgiler sunamayacağım. Çok değerli katılımcılar, Bölgemizin problemleri açık açık ortada, bunların giderilmesi de imkânsız değil. Bu güne kadar yapmış olduğumuz kurultayların hepsini içerisinde yer aldım, toplumsal olaylarda çeşitli zafiyetlerimizin olduğunu saptadım. Hayatımızın tekrarı yok, yaşadık bitiyor. Onun için bugünü iyi değerlendirmeliyiz ki yarın, şöyle olsaydım daha iyi olurdu, böyle olsaydım daha iyi olurdu düşüncelerine kapılmadan bugünün kıymetini bilip toplumsal barış ve güven ortamını sağlayalım. Hatada ısrar etmek hayatı israf etmek anlamını taşıyor. Bizler için en kıymetli olan ve telafisi mümkün olmayan değer zamandır. Zamanı ne kadar akılcı ve ne kadar faydalı kullanırsak o kadar verimli oluruz. İnsanoğlu birçok konuyu deneyerek veya rastlantı sonucu elde edebilmiştir. İnsanın hayatında tecrübeler vardır. Geçmişinden ders alarak geleceğinin yörüngesini çizmeliyiz ki hayatın kurallarının oluşumunu sağlayalım. Hayatta yapılan hatalardan ders almak akıllı insan işidir. Hatalarımızda ısrarcı tutumlarımızdan kaçınalım, hayattan ders alalım. Bilimsel konularda bilim adamları tarafından laboratuar ortamında yapılan deneylerde konuları ile ilgili yüzlerce kez deneme yaparak sonuca ulaşabilirler. Bu deneylerde malzeme olunca birde zaman yeterli olunca tekrar tekrar denemeler sonucunda doğruyu bulabiliriz. Eğer bu tür deneylerde sonuca ulaşılamıyor ise farklı yöntemler deneyerek doğru sonuç elde edilir. Şayet deneme sahamız canlar ise daha titiz, daha dikkatli, daha teorik bilgilerin gözden geçirilerek deneyler yapmak zorundayız. İnsanlar için faydalı olan bilgilerin çoğunu kaba yolları kullanan hayvanlar üzerinden elde edilmektedir. Ancak son aşamasında gönüllü insanlardan faydalanılarak sonuca ulaşırız. Fakat hiçbir deney için insan kurban edilemez, amaç insan ve insanlığa faydalı olmaktır. Fakat bazı konular vardır ki denemeye gelmez. Yine bir süs balığının suyun içerisinden çıkarıp yaşıyor mu? dersek ölür. Yine bir kanarya kuşunu kafesinden çıkarıp tekrar geri gelecek mi? diye denersek kuş kaçar, bir daha geri dönmez ve deneme şansını da kaybedersin. İçinde bulunmuş olduğumuz toplumun sabrı deneme ve yanılma yöntemlerini uygulama fırsatı vermeye bilir Fakat farklı denemeleri yapmak toplumda anlayışla karşılanabilir. Fakat aynı tarzı denemek topluma bıkkınlık verir. Çok net bir şekilde ifade etmek gerekirse oyunu günü günlük oynayanlar geçmişten ders almayanlara hayat dersi verir. İnsanoğlu hatayı nerede yaptığı erdemini gösterebilmelidir ve kendini sorgulayabilmelidir. Denemede bir başarısızlık varsa deneyden kaynaklanan bir başarısızlık ihtimali de söz konusudur. Teoride doğru pratik de uygulama bir konuları uygulayıcısı hatalı davranışlar içerisinde bulunur sonuca ulaşabilirse uygulayanı eleştirmek daha mantıklı bir davranış olduğu düşünüyorum bu yaklaşımda toplumsal hizmet ve fayda ön plandaysa alınganlık yersizdir. Ben yapamadım o yaptı mantığı içerisin de yaklaşmak hazımsızlıktır, isteksizliktir. Burada amacın doğruluğun hizmet ve faydanın yansımasına ulaşmak ise ben yapacağım bencilliğinden kurtulmakla gerçekleşir. Zaman bizlere fazla hata çözme şansı tanımaya bilir. Fazla hata yapmak içinde ömrümüz yetmeyebilir şayet yapılan hatalar karşısında yıllar kaybediliyorsa daha vahim sonuçlar doğurabilir. Aydınlığı görmeye ömrümüz sirayet etmeyecek bari çocuklarımız görse mantığı kadar açılır. Yoksa her karanlığın ardından gelen aydınlık bizden saklanmış neden aydınlık bizden günden güne uzaklaşıyor, uzaklaşmasına da anlam veremedik. Bir insan ömrünün yarısına kadar vadesi olan topluluklar bilgi ve teknoloji çağını yakalayarak emin adımlarla hedeflerine ulaşırken bizlere ne oldu bizim ideallerimiz bizden niçin uzaklaşıyor ulaşılması güç ve erişilmez mi? Elbette erişilmez değil hedefe varmak o kadar zor değil aslında yeter ki azimle çalışılsın birlikten güç doğar fikirleri, hep bana hep bana fikirlerinden galip gelsin, aydınlık günleri hep birlikte yakalayalım. Çok değerli katılımcılar bu kurultayımızdan ana konu olarak ortak Karadeniz Bölgesinden hayvancılık konusu işlenecektir. Bu konuda 19 Mayıs Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Musa SARICA hocamız bizleri aydınlatacaktır. Daha önceki yıllarda gerçekleştirmiş olduğumuz kurultaylarda bölgemizi ilgilendiren konuların birçoğu işlenmiş olup işlenen konular detayları ile birlikte yayınlanmış olan birinci, ikinci, üçüncü Aybastı Kabataş Kurultayları kitapları içeriğinde mevcuttur. Bu yılki kurultayımızda amacımız fazla konulardan ziyade tek konu işlenip sonuç almaktır. Burada şunu saptamak istiyorum. Bugüne kadar yapılan kurultayımızda seçilen komisyonlarımızda neden öğretmenlerimiz görev almamaktadırlar bunu çok merak ediyorum. Ulu

10 13 14 Önder Atatürk ün Öğretmenler! Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır söylemine katılmamak mümkün değil. Bütün öğretmenlerimiz bundan sonraki komisyonlarda görev almaya davet ediyorum. Bugün çekilen sıkıntıları yarına taşımak istemiyorsak bugünden yarının toplumunu oluşturarak çocuklarımızı çağdaş yetkilerle donatmak zorundayız. Çocuklarımızın daha sorumsuz mutlu bir ve dünyada sözü geçen saygın bir ülkenin fertleri olarak huzurlu bir yaşam sürmelerini istiyorsak bunun en önemli aracı eğitimdir. Siyasi krizler zaman içinde aşılabiliyor, ekonomik güçlüklerde zamanla gideriliyor fakat körpe beyinler iyi eğitilmemiş nesiller yeniden onarmak mümkün değil. Bugün ki çektiğimiz sıkıntıların temelinde eğitimsizlik yatmaktadır. Bizim amacımız ve misyonumuz bölgemizin eğitimli, kültürlü, sağlıklı, sosyal dayanışması güçlü, kalkınma hamlelerini gerçekleştirmiş, göç vermekten uzaklaşan, yarınlara güvenle bakabilen, kavgadan, gürültüden uzak, demokratik ilkeleri, seviyeli ve sosyal, refahı yakalamış, yaşanabilir bir toplum olmaktır. Çok değerli katılımcılar yapılmakta olan kurultayımızın toplumumuza huzur, mutluluk, barış getirmesini ve yarınlarımızı güvenli kılmasını temenni ederek hayırlara vesile olması dileğiyle saygılar sunuyorum Prof. Dr. Musa SARICA hocamız orta Karadeniz bölgesinden hayvancılık konusu ile ilgili bizleri aydınlatacaktır. Buyurun.

11 15 16 Karadeniz Bölgesi Hayvancılık Potansiyeli Ordu İli İçin Bazı Öneriler Prof. Dr. Musa Sarıca 3 1. Giriş Karadeniz Bölgesi kıyı ve iç kesimleri arasındaki iklim farklılıkları ve arazi yapısı açısından önemli farklılıklar göstermektedir. Sahil kesiminde Kızılırmak ve Yeşilırmak deltalarının oluşturduğu verimli ovalara sahip olan Samsun dışındaki illerde ülke genelinde yer alan tarımsal üretim sistemlerini gerçekleştirme imkânı bulunmamaktadır. Zonguldak tan Artvin e kadar uzanan sahil kesiminde ülkemizin en zengin orman varlığı ve doğal manzarası bulunmaktadır. İç kesimlerde yer alan Amasya ve Tokat geniş tarım potansiyeline sahip olan diğer illerimizdendir. Bölgede özellikle Orta ve Doğu Karadeniz bölümü Fındık ve Çay üretimi açısından tekel oluşturmuştur. Sahil kesiminde ise Balıkçılık ülke potansiyelinin önemli bir kısmını sağlamaktadır. Özellikle fındıkta Dünya ölçeğinde üretimin % 7075 lik kısmı Türkiye de gerçekleşmekte, bunun da % 80 den fazlası bölgede üretilmektedir. Son yıllarda fındığın tanıtımı ve pazarlanması yönünde atılan olumlu adımlar bölge kalkınmasına katkılar sağlayacaktır. Bölgede sahil kesiminden iç kesimlere gidildikçe ekonomik yapı bozulmakta, işletmeler küçülmekte, tarımın geleneksel yapısının hakimiyeti ortaya çıkmakta, pazarlama hizmetleri ve entegrasyon yetersizliği nedeniyle ürün değerlendirmede ciddi sorunlarla karşılaşılmaktadır. Ülke genelinde hakim olan devlet baba, devlet her şeyi halletmeli anlayışı, tarımsal üretimden sağlanan gelir seviyesini ve tarımın istihdama katkısını giderek azaltmaktadır. Miras yasası ile tarım işletmeleri giderek küçülmekte, ekonomik olmayan üretim köyden kente sağlıksız göçü zorlamaktadır. Bir yandan çok az emek verilerek kısmi üretim yapılan alanlar ve elde edilen gelirin şehirde sağlıksız yaşayan kitlelere aktarımı, diğer yandan da köylü nüfusu ile çiftçi nüfusunun karıştırılması sonucunda hala tarım kesimindeki nüfusun % 40 düzeyinde bulunmasının getirdiği sorunlar çözülememektedir. 3 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, Samsun Türkiye de nüfusu binden az olan yerleşim alanlarında yaşayanlar için kullanılan köy ve bundan hareketle tarım işletmesi ifadesi, tarımsal üretimde bulunmadan kırsal kesimde yaşayan aileleri de kapsamaktadır. İşletme sayısına yönelik değerlendirmelerde bu husus dikkate alınmalı ve Türkiye artık gerçek tarımsal işletme tanımına yönelmelidir. Türkiye de belirtilen nitelikteki işletme sayısı artarken hayvan varlığı azalmaktadır yılları arasında yapılan bir değerlendirmede 1990 yılı hayvan sayısı 100 kabul edildiğinde; sığır sayısının 97 ye, manda sayısının 44 e, koyun sayısının 73 e, kıl keçisi sayısının da 42 ye indiği görülmektedir. Bu süreçte sığır dışındaki hayvanlarda ciddi bir verim artışı da sağlanabilmiş değildir. Dolayısıyla sayısal azalma, aynı oranda olmasa da, hayvansal ürünlere de yansımıştır. Nitekim kırmızı et, yapağı, tiftik ve kıl verimlerinde ciddi düşmeler meydana gelmiştir. Buna karşılık tavuk eti ve yumurta üretimi ile arıcılık ürünlerinde ciddi sayılabilecek artışlar olmuştur. İşletmelerin küçük, üreticilerin yeterince örgütlü olmamaları, hayvansal ürün ve hammadde fiyatının üretici aleyhine olmasına neden olmaktadır. Tarım sektörünün toplam istihdamda ve gayri safi milli hasılada payı azalmış, fakat tarımda istihdam edilen nüfus az da olsa artmıştır. Bu bir ölçüde tarımda çalışanların gelir kaybına uğradıkları, yani fakirleştikleri anlamına gelmektedir. Böyle bir ortamda üreticilerin üretim biçimlerini değiştirmeye yönelik birikimi sağlamaları pek mümkün değildir. Buna bir de kredi kaynaklarının kısıtlılığı ve kredi maliyetinin yüksekliği eklenince sektörde beklenilen ve gerekli görülen yapısal değişim sağlanamamıştır. Bölgenin coğrafik yapısı ve geleneksel üretim sistemleri nedeniyle ülke genelinden farklılıkları olmasına rağmen, gerek bitkisel üretimde, gerekse hayvansal üretimde karşılaşılan sorunlar benzerlik göstermektedir. Avrupa Birliğine girme sürecindeki ülkemizde, AB ülkelerinin tarımsal ürünler fazlasının pazarlandığı bir ülke durumuna gelmek istemiyorsak, tarımsal üretimde hiç zaman kaybetmeden dünyadaki gelişmelerin ortaya çıkardığı sistemlerle üretim yapmaya ve ürün değerlendirmeye geçilmelidir. Tarımsal üretim içerisinde bir denge unsuru olan hayvansal üretimi istenilen ağırlığa ulaştıramadıkça, bu alanda beklenen gelişmelerin sağlanması mümkün değildir. Zira hayvansal ürünler bedeni ve zihni gelişmenin temeli olan et, süt, yumurta gibi temel besin maddeleridir. Gelişmiş ülkelerde hayvansal ürünler tüketiminin gelişmekte olan veya az gelişmiş olan ülkelerin birkaç kat fazla olmasındaki nedenler bu gerçeği fark etmelerindendir. Sanayileşmiş tüm ülkeler dikkate alındığında, bu ülkelerin aynı zamanda gelişmiş tarım teknolojileri ile üretim yaptıkları, tarımsal üretim planlamalarına sahip oldukları, hayvansal üretimin tarım içerisindeki payını % 5560 seviyesinde tuttukları görülmektedir. Ülkemizde bu oranın %

12 seviyesinde olduğu düşünülürse, bu üretim yapısı ile Türkiye gelecekte başka ülkelerde üretilen tarımsal ürünlere pazar olacaktır. Bu tebliğde, Karadeniz Bölgesinde, özelde Ordu ili iç kesimlerinde tarımsal üretimin mevcut durumundan hareket edilerek hayvancılıkla ilgili durum tespiti yapılmış, bazı önerilerde bulunulmuştur. Ordu ili fındığa dayalı bitkisel üretimin yaygın olduğu, hayvancılığın geleneksel yöntemlerle yapıldığı, bitkisel üretimde alternatif yöntemlerde son yıllarda büyük başarılar elde edilmesine karşın, hayvansal üretimde aynı seviyenin yakalanamadığı, ancak arıcılık ve balıkçılık açısından önemli girişimlerle potansiyel kazanmış bir ilimizdir. Tablo 1. Karadeniz Bölgesine dahil illerde tarım alanlarının dağılımı (ha) İller Toplam alan İşlenen alan Ekilen alan Nadas alanı Sebze bahçeleri Meyve, Zeytin, Bağ ve Çay bahçeleri Bolu Zonguldak Bartın Kastamonu Sinop Samsun Tokat Amasya Ordu Giresun Gümüşhane Bayburt Trabzon Rize Artvin Toplam Türkiye Genel Bölge % si 8,87 0,93 4,71 3,19 20,53 2. Karadeniz Bölgesi Hayvancılık Potansiyeli 2.1. Büyükbaş Hayvan Yetiştiriciliği Karadeniz Bölgesi Türkiye sığır varlığının yaklaşık % 21 ine sahiptir. Sığır varlığı içerisinde yerli ırkların oranı % gibi oldukça yüksektir. Yerli ırkların çok büyük bir kesimini süt, et ve döl verimleri düşük olan yerli karasığırları oluşturmaktadır. Özellikle yem üretiminin gerçekleştirilebildiği ve sütün pazarlanabildiği kesimlerde bunların yerini melezler veya kültür ırkları almaktadır. Melezler genellikle yerli karalarla Jerseyler, Siyah Alacalar ile yerli ırklar veya Esmerlerle yerli karalar arasında yapılmaktadır. Zaman zaman bölgeye başka ırkların girişi olmuşsa da yaygınlık kazanmamıştır. Ordu ili sığır varlığı bakımından iller içerisinde sayısal olarak Samsun, Kastamonu ve Tokat tan sonra dördüncü sırada yer almaktadır. Tablo 2. Türkiye ve Karadeniz Bölgesi nde Büyükbaş Hayvan Varlığı (adet) Hayvanlar Sığır Kültür ırkı Kültür ırkı melezi Yerli Dana (kültür ırkı) Dana (melez) Dana (yerli) Türkiye (T) Karadeniz Bölgesi (KB) KB/T ,91 10,47 26,82 53,14 10,34 21,14 21,41 Ordu İli (O) Ordu İlinin Durumu O/KB O/T 2,36 6,13 10,13 3,22 11,39 12,76 6,29 0,49 0,64 2,71 1,71 1,81 2,70 1,35 Manda , ,34 1,41 Tablo 3. Karadeniz Bölgesi İllere Göre Büyükbaş Havyan Varlığı (Adet) Sığır İller Kültür Irkı Kültür Irkı Melezi Yerli Toplam Manda Amasya Artvin Bolu Giresun Gümüşhane Kastamonu Ordu Rize Samsun Sinop Tokat Trabzon Zonguldak Bayburt Bartın Toplam

13 19 20 Ordu iline bağlı merkez dahil 19 ilçede en fazla sığır varlığı Ünye, Kumru, Merkez, Akkuş ve Korgan da bulunmaktadır yılından itibaren ilde 1778 işletmeye 2675 adet kültür ırkı süt sığırı dağıtılmıştır. Bunlardan en fazla yararlanma oranı 152 işletme ile Akkuş (328 adet), 128 işletme ile Mesudiye (271 hayvan) ve 126 işletme ile (328 hayvan) Aybastı ilçeleri olmuştur yılında ülke genelinde başlatılan soy kütüğü kayıt sisteminin uygulanması Ordu ili genelinde hızlandırılmıştır. İl genelinde işletme kayıt altına alınmış, bu işletmelerde baş kültür ırkı hayvan ön kayıt sistemine dahil edilmiştir. Hayvanlarda suni tohumlama uygulamasının yaygınlaştırılması çalışmaları sürdürülmekte, suni tohumlama hizmeti ulaştırılamayan köylerde ise 158 baş Siyah Alaca, Esmer ve Jersey ırkı damızlık boğalarla tabii aşım sağlanmaktadır. Suni tohumlama Merkez, Aybastı, Ulubey ve Perşembe ilçelerinde en yaygın uygulanabilmektedir. Mevcut sığır popülasyonunun kültür ırkları ile melezlenerek verim artışı sağlanması hedeflenen bu sistem ile bölgede hakim ırk olan Yerli Karaların giderek ortadan kalkacağı varsayılmaktadır. Bu planlama ülke genelindeki hayvancılık politikaları ile yeniden değerlendirilmesi gereken önemli bir konudur. Zira yerli gen kaynaklarının giderek bozulması gelecekte bazı sorunların doğmasına neden olabilecektir Küçükbaş Hayvan Yetiştiriciliği Karadeniz Bölgesindeki koyun varlığı ülkemiz koyun varlığının yaklaşık %67 sini oluşturmaktadır. Bu miktarın ise %50 den fazlasını İç ve Orta Karadeniz bölümündeki Karayaka ırkı oluşturmaktadır. Ordu ili koyun varlığı bakımından Karadeniz Bölgesinde 4. sırada yer almaktadır. Bölge genelinde hakim ırk olan Karayaka ırkının bakım beslemeye de bağlı olarak değişik canlı ağırlıklara sahip varyeteleri bulunmaktadır. Ordu ilinde sahile doğru 4045 kg canlı ağırlığa ulaşan bu hayvanlarda yüksek kesimlerde 30 kg a kadar düşüşler gözlenmektedir. Bunda bakım besleme dışında uzun yıllar akrabalı yetiştirmenin de etkisi olduğu tahmin edilmektedir. Tablo 4. Türkiye ve Karadeniz Bölgesi nde Küçükbaş Hayvan Varlığı (adet) Hayvanlar Koyun Merinos Yerli Kuzu (Yerli) Kuzu (Merinos) Keçi Tiftik keçisi Kıl keçisi Türkiye (T) Karadeniz Bölgesi (KB) KB/T ,07 2,34 6,35 5,86 2,81 2,38 8,01 Ordu İli (O) Ordu İlinin Durumu O/KB O/T 8,02 7,81 8,78 0,71 0,49 0,49 0,51 Karayaka koyun ırkı et kalitesi bakımından Türkiye de Kıvırcık ırkından sonra ikinci sırada gelmektedir. Bölgede özellikle meraya dayalı yapılan koyun yetiştiriciliği, diğer çiftlik hayvanlarıyla kıyaslandığında yediği yeme karşılık en fazla verim veren ve meraları en iyi değerlendirebilen hayvanlar olarak dikkati çekmektedir. Ordu ilinde hektarı bulan çayırmera ve yayla alanlarından azami şekilde faydalanmak ve özellikle sahilden yüksek kesimlere çıkıldıkça özelliklerini kaybetmeye başlamış olan Karayaka koyunlarının etsüt ve döl verimlerinin arttırılması gerekmektedir. Bu amaçla Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından desteklenen projelerle temin edilen damızlık koçların düşük verimli sürülere katılması sağlanmaktadır. Ancak Karayaka ırkı damızlık koç bulmada sıkıntı çekilmektedir. Bu amaçla Karayaka koyunu yetiştiriciliği yapılan kamu kuruluşları ile Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesinden yararlanılabilir. 0,02

14 21 22 İller Tablo 5. Karadeniz Bölgesi İllere Göre Küçükbaş Havyan Varlığı (Adet) Koyun Keçi Merinos Yerli Kıl Keçisi Tiftik Keçisi Amasya Artvin Bolu Giresun Gümüşhane Kastamonu Ordu Rize Samsun Sinop Tokat Trabzon Zonguldak Bayburt Bartın Toplam Bölge genelinde önemli sayılabilecek düzeyde Kıl keçi varlığı olmasına karşın, Bölge illerinden en düşük düzeyde kıl keçi varlığı Ordu da bulunmaktadır. Kıl keçilerin et kaliteleri ve süt verimlerinin düşüklüğü dikkate alındığında ve ormana verdikleri zarar düşünüldüğünde, ilde potansiyelinin yüksek olmaması önemli bir eksiklik değildir. Ancak, kıl keçi yerine küçük aile işletmeleri için süt keçisi yetiştiriciliği önerilebilir. Bu özellikleri taşıyan ve kamu kuruluşlarınca ıslah edilmiş materyaller halen Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi ile Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesinde bulunmaktadır. Ak keçi olarak adlandırılan bu materyal yerli keçilerimizin sütçü Saanen keçileri ile geriye melezlemesi ile elde edilmiştir. Bu keçilerden 67 aylık laktasyon döneminde 600 kg civarında süt elde edilmekte, sığıra göre yem tüketimleri de daha düşük olduğu için fakirin ineği olarak adlandırılmaktadırlar. Tablo 6. Türkiye ve Karadeniz Bölgesi nde Hayvansal Ürünler Üretimi: Süt ve Et Üretimi (ton) Ürünler Süt Koyun sütü Kıl keçi sütü Tiftik keçi sütü İnek sütü Manda sütü Et Koyun eti Kıl keçi eti Tiftik keçi eti Sığır eti Manda eti İller Türkiye (T) Karadeniz Bölgesi (KB) KB/T ,44 5,32 2,07 8,63 15,37 37,31 12,07 5,21 3,43 3,19 14,07 40,89 Ordu İli (O) Tablo 7. Karadeniz Bölgesi İllere Göre Süt Üretimi (ton) Koyun sütü Kıl keçisi sütü Tiftik keçisi sütü İnek sütü Manda sütü Ordu İlinin Durumu O/KB O/T 1,66 0,38 0,00 1,82 1,61 0,66 0,19 0,82 0,52 11,51 7,06 0,34 11,81 4,32 5,49 3,59 5,82 1,39 Toplam Amasya Artvin Bolu Giresun Gümüşhane Kastamonu Ordu Rize Samsun Sinop Tokat Trabzon Zonguldak Bayburt Bartın Toplam

15 23 24 Tablo 8. Karadeniz Bölgesi İllere Göre Et Üretimi (ton) Tablo 9. Türkiye ve Karadeniz Bölgesi nde Kanatlı Hayvan Varlığı (adet) İller Koyun eti Kıl keçisi eti Tiftik keçisi eti İnek eti Manda eti Toplam Amasya Artvin Bolu Giresun Gümüşhane Kastamonu Ordu Rize Samsun Sinop Tokat Trabzon Zonguldak Bayburt Bartın Toplam Kanatlı Hayvan Yetiştiriciliği Karadeniz Bölgesi ülkemiz genelindeki tavuk eti ve yumurta üretiminde önemli bir paya sahiptir. Ancak tavuk eti üretiminin Bolu, Samsun, Zonguldak gibi illerde yaygınlaştığı; Bartın, Amasya, Ordu ve Tokat illerinde bir miktar gelişme olduğu, diğer illerde ise çok düşük bir üretim kapasitesi bulunduğu görülmektedir. Yumurta tavukçuluğundaki yapı da benzer olup, Samsun ilk sırayı almakta, bunu Bolu, Kastamonu, Ordu, Tokat, Amasya, Giresun ve Bartın illeri izlemektedir. Ordu ilinde mevcut yumurta tavuğu potansiyelinin %50 si orta büyüklükteki 27 işletmede; geriye kalanları ise aile işletmelerinde yetiştirilmektedir. Hayvanlar Tavuk Et Tavuğu Yumurta tavuğu Hindi Ördek Kaz Türkiye (T) Karadeniz Bölgesi (KB) KB/T ,26 29,08 10,28 6,64 12,62 11,13 Ordu İli (O) Ordu İlinin Durumu O/KB O/T ,06 9,77 0,24 1,01 0,04 Arı kovanı , ,43 8,01 0,27 0,02 1,01 0,02 0,13 0,00 Et tavukçuluğu konusunda ise Ordu ilinde gelişme olmamıştır. Bu konuda ülke genelindeki gelişmeler dikkate alındığında entegre işletmelerin kurulmadığı yörelerde et tavukçuluğunun gelişme göstermediği bir yapı bulunmaktadır. Ordu ilde de böyle bir entegrasyon ortaya çıkmamıştır. İlde kanatlı hayvan yetiştiriciliğinde alternatif olabilecek hindi üretiminin de çok düşük düzeyde yapıldığı görülmektedir. Kanatlı hayvan yetiştiriciliği iklimsel koşullardan daha az etkilenmesi ve özellikle kaba yem ihtiyacı olmadığı için geniş alanlara ihtiyaç duymaması nedeniyle ülke genelinde kırsal kesimde gelir düzeyini arttırmak amacıyla bir çok uygulamada örnek teşkil etmiştir. Yem, aşı, ilaç, veterinerlik ve hayvan materyalinin entegre şirket tarafından sağlandığı, bina, ısıtma, bakım işlemlerinin üretici tarafından karşılandığı entegrasyon modeli gerek et tavukçuluğu, gerekse meraya dayalı hindi üretiminde devreye sokulabilir. Ancak, entegre şirketlerin bu bölgede yatırım yapmasını özendirecek bazı tedbirlerin alınması, altyapıdaki (yol, su, enerji) eksikliklerin tamamlanması ve üreticilerin üretim altyapısı için uygun kredilendirme sisteminin sağlanması gereklidir. Bu sayede sadece bitkisel üretim ağırlıklı olan ve özellikle kaba yem ihtiyacının karşılanamaması nedeniyle pahalıya mal olan büyükbaş hayvan besisi gibi hayvancılık faaliyetlerine alternatifler üretilebilecek, kanatlı hayvan yetiştiriciliği ile entansifleşen hayvancılık sektörü, bir çok alt sektörün gelişmesi için de lokomotif görevi sağlayacaktır.

16 25 26 İller Tablo 10. Karadeniz Bölgesi İllere Göre Kanatlı Havyan Varlığı (Adet) Toplam Tavuk Et Tavuğu Yumurta Tavuğu Hindi Ördek Kaz Arı Kovanı Amasya Artvin Bolu Giresun Gümüşhane Kastamonu Ordu Rize Samsun Sinop Tokat Trabzon Zonguldak Bayburt Bartın Toplam Tablo 11. Türkiye ve Karadeniz Bölgesi nde Hayvansal Ürünler Üretimi: Kanatlı eti, yumurta ve bal üretimi (ton) Ürünler Kanatlı eti Tavuk eti Hindi eti Türkiye (T) Karadeniz Bölgesi (KB) KB/T ,39 24,28 28,71 Ordu İli (O) Ordu İlinin Durumu O/KB O/T Yumurta , ,59 0,96 Bal , ,68 50,40 Tablo 12. Karadeniz Bölgesi İllere Göre Kanatlı Ürünleri ve Bal Üretimi (ton) İller Kanatlı eti Tavuk eti Hindi eti Yumurta Bal Amasya Artvin Bolu Giresun Gümüşhane Kastamonu Ordu Rize Samsun Sinop Tokat Trabzon Zonguldak Bayburt Bartın Toplam Arıcılık Arıcılık ülkemizde ve Karadeniz bölgesinde aile işletmeciliği şeklinde yapılan, günümüzde özel sektöre ait bazı büyük firmaların girişimi ile üretim materyali sağlama ve ürün değerlendirmede etkinleşen bir üretim koludur. Ancak genel olarak değerlendirildiğinde bu gün de aile işletmeciliğinin yaygın olarak devam ettiği, pazarlama ile ilgili olarak bazı birlik ve kooperatiflerin gündeme geldiği söylenebilir. Karadeniz Bölgesinin hayvancılık alanında en iddialı olduğu konu arıcılıktır. Arıcılıktaki potansiyel Türkiye kovan varlığının % 24.8 ini oluşturacak seviyeye erişmiştir ( işletmede toplam koloni). Bölge içerisinde Ordu ili gerek kovan varlığı, gerekse bal ve diğer arıcılık ürünleri açısından ilk sırada yer almaktadır. Ayrıca Anzer yaylası gibi özel bitki türlerinin yer aldığı alanlarda üretilen ballar Türkiye ve değişik ülkelerde yüksek fiyatlarla tercih edilen ürünlerdir. Ordu ilinde geleneksel yöntemlerden modern yöntemlerle üretime geçilmesiyle, doğal floranın uygun olmadığı zamanlar da arılar başka bölgelere taşınarak arıcılık karlı bir uğraşı haline getirilmiştir. Türkiye florasını değerlendiren gezginci arıcılar, arı ürünleri ile bölge ve Ordu ili ekonomisine fındıktan sonra ikinci sırada gelir getiren tarımsal faaliyet olarak arıcılığı ön plana çıkarmışlar, il ekonomisinde önemli bir seviye yaratmışlardır.

17 27 28 Ordu ili kovan varlığı açısından Türkiye de ikinci sırada, toplam bal üretimi ve kovan başına bal verimi bakımından birinci sıradadır. Ordu ili Türkiye arı kovanı varlığının % 8 ine sahip olup, Türkiye bal üretiminin %12 sini gerçekleştirmektedir. Türkiye de kovan başına ortalama bal verimi 16 kg iken, Ordu ilinde 2933 kg ı bulmaktadır. Bölge ve Ordu ili arıcıları için en önemli konular elde ettikleri ürünlerin değerinde pazarlanmasıdır. Balın dış satımının yapıldığı en önemli ülkeler Körfez ülkeleri, Suudi Arabistan, Avrupa Birliği ülkeleri ve özellikle Almanya dır. Bu ülkelere bal satışında en önemli sorunlar balda bulunması istenmeyen ilaç ve pestisit kalıntılarıdır ve aşırı düzeyde şeker (sakkaroz) kullanımıdır. Özellikle arı zararlıları ile mücadelede kullanılan ve kalıntısı devam eden bazı ilaçlar yüzünden zaman zaman ihracat zorlanmaktadır. Diğer bir etken ise bal üretimi esnasında şeker kullanılmasıdır. Şekerin belirli bir düzeyden fazla kullanılması bal kalitesini bozmaktadır. Ürünlerin standardizasyonu, amabalajlanması, depolanması, etiketlenmesi, markalandırılması ve etiketlenmesi gibi konularda dikkat edilmeyen çok küçük ayrıntılar bu alandan elde edilebilecek gelir düzeyinin önemli miktarda azalmasına yol açmaktadır. Arıcılıkta en önemli konulardan bir diğeri üretimde damızlık materyalin kullanılmaması ve damızlık materyal üreten işletme sayısının yok denecek düzeyde olmasıdır. Üreticiler genellikle kendi ana arılarını çoğaltarak veya doğal ana arı elde edilmesi şeklinde bir üretim yapmaktadır. Bu sistem yerine seçilmiş populasyonlardan elde edilen ve her yıl ana arısı değiştirilen kovanlarla üretim yapılarak bu günkü verimin % 3040 arttırılması mümkündür. Bu konuda üreticilerin örgütlenmesi, kamu kuruluşları ile üniversiteleri zorlaması gerekmektedir. Ayrıca üreticilerin pazarlama ve organizasyon konusunda önemli darboğazları bulunmaktadır. Diğer bir önemli konu olan göçer arıcıların konaklama yeri ücretidir. Kim ne alabilirse alır, mantığı ile ortaya çıkan konaklama ücretinden dolayı bazı arıcılar zengin çiçek kaynaklarına sahip bölgelere gitmekte zorlanmaktadır. Bazen kamu kuruluşları tarafından bile farklı ücret tahakkuk ettirilebilmektedir. Ordu ilinde arıcılığın en yaygın olduğu ilçeler Gürgentepe, Merkez, Gölköy, Ulubey, Ünye, Kabataş, Perşembe, Fatsa ve Çatalpınar ilçeleridir. Diğer ilçelerde de belirli bir potansiyel bulunmakta ve her geçen gün bu alan genişlemektedir. Ordu ili tarım ve toplam gelir kaynakları içerisinde ilk sıralara gelmiş olan bu üretim dalında yukarıda sıralanan ve kolayca uygulanabilecek önlemlerle üretim ve gelir artışı sağlanabilir Diğer Hayvanlar Son yıllarda bir çok bölgede olduğu gibi bölgemizde de meraklı üreticiler tarafından veya üretici olmayanlarca bazı hayvansal ürünler mevcut faaliyet alanlarına alternatif olarak düşünülmeye başlanmış, bazılarında üretim başlatılmış, ancak yeterli araştırma yapılmadan bu alanlara girildiği için çoğu işletme kapandığı gibi önemli ölçüde kaynak israfı ortaya çıkmıştır. Bu hayvanlardan ilgi görme sırasına göre Devekuşu, Şinşilla kürk hayvanı ve Ankara tavşanı ile Pekin ördeği üretimidir. Devekuşu, özellikle bölgedeki nem nedeniyle oluşan kuluçka problemleri ve ürünlerin değerlendirilmesi ile ilgili sorunların ülke genelinde çözümlenememesi nedeniyle bu gün tıkanma noktasına gelmiş bir alternatif hayvancılık koludur. Devekuşunun bir çöl hayvanı olduğu, geniş arazilerde otlamaya dayalı bir üretim yapıldığı, kuluçka için çok düşük neme ihtiyaç duyduğu ve en önemlisi elde edilen ürünlerden sağlanan gelirin %70 inin deriden sağlandığı unutulmamalıdır lı yıllarda entegre yurt dışı bağlantılı şirketlerle tamamen dışa bağımlı çalışan şinşilla üretiminde ise yeni firmaların devreye girmesi ile kürk üretiminden ziyade damızlık satışı yoluyla yüksek kar elde etmeyi amaçlayan yapılanmalar oluşmuş ve sistem tıkanmıştır. Pekin ördeği et ve yumurta üretimi açısından ön planda olan bir hayvan olmasına karşılık, deri altı yağı nedeniyle tüketim alışkanlığı olmayan çoğu bölgelerimizde tutunamamıştır. Ankara tavşanı veya Angora üretiminin popüler bir alan olarak sunulduğu son iki üç yılda ise, yünün değerlendirilmesinden ziyade, ortaya çıkan işletmelerin tamamına yakını damızlık satarak gelir elde etmeyi hedeflemişlerdir. Bir başka deyişle, her üretici bir veya birkaç yeni üreticinin oluşmasına neden olmaktadır. Ancak, üretilen yünün işlenmesi, pazarlanması ve fiyatı konusunda çok abartılı değerlerden bahsedilmekte, yeni üretime başlayanlar büyük hayallerle işe girdikleri halde işi bırakmak zorunda kalmaktadırlar. Genel olarak bu alanda yapılması gereken üretimi bütün gerçeği ile anlatmak, sanayi ile ilgili altyapıyı çalıştırmak ve sonra üretici örgütlenmeleri ile üretim ve pazarlamayı garanti altına almak olmalıdır. Ancak, bu hayvanın üretildiği bölgelerde yün kalitesi açısından nem düzeyinin çok yüksek olmaması gerektiği de dikkate alınmalıdır. 3. Yem Kaynakları Karadeniz Bölgesinde hayvansal üretiminin ihtiyacı olan kaba yemin önemli bir kısmı yağışların da yeterli olması sayesinde çayır mera alanlarından karşılanmaktadır. Ancak özellikle eğimli, düz arazilerin olmadığı, yem bitkileri

18 29 30 üretiminin yapılamadığı yörelerde kaba yem ihtiyacı sap, saman veya kuru ot olarak diğer bölgelerden satın alınmaktadır. Bölgede geleneksel olarak mısır üretiminin yaygın olması, mısır saplarının kurutularak kışın kaba yem olarak kullanılması şeklinde uygulamalar oldukça yaygındır. Hayvancılık genel olarak meraya dayalı aile işletmeleri şeklinde gerçekleşmektedir. Fındık üretiminin yaygın yapıldığı Ordu ili gibi illerde fındık bahçelerinden biçilen otlar kaba yem ihtiyacının karşılanmasında birinci derecede etkendir. Ordu ilinde fındık bahçelerinden sonra çayırmera alanları ve düşük oranda da olsa tarla arazilerine ekimi yapılan yem bitkileri üretimi kaba yem ihtiyacının karşılanmasında önem taşımaktadır. Bölge genelinde olduğu gibi, Ordu ilinde de son yıllarda yem bitkileri yetiştiriciliğine ve bunlardan daha fazla yararlanmaya yönelik bazı desteklemeler yapılmaktadır. Tarım İl müdürlüğünce yem bitkileri üretimi ve silaj yapımının yanı sıra mera kanununun gerektirdiği düzenlemelerle hayvansal üretimin ihtiyacı olan kaba yemin yerinde karşılanması konusunda çalışmalar sürdürülmektedir. Özellikle silaj konusunda daha yoğun çalışmalar yapılarak bu konu bölgede mutlaka yaygınlaştırılmalıdır. Büyük ve küçükbaş hayvanlardan yüksek verim almak için verim payı gereksinimlerinin karşılanmasında mutlaka karma yem kullanımı teşvik edilmelidir. Özellikle Aybastı ilçesinin besiciliğin iyi durumda olması bu bölge insanı için bir avantajdır. Karma yem temininde bir sıkıntı ile karşılaşılmamaktadır. Ordu ya komşu il olan Samsun da kaliteli karma yem yapabilen iki yem fabrikası bulunmaktadır. Karma yem alımında güçlük yaşayan küçük aile işletmelerinde üretim yaptıkları dönemlerde mısır ve özellikle fındık küspesine dayalı karışımlar yapılarak kesif yem ihtiyacı karşılanabilir. Fındık küspesinin Karadeniz Birlik Ordu Soya Fabrikasından üretilmesi yöre besicisi için bir avantaj olabileceği düşünülmektedir. 4. Sağlık Koruma Karadeniz Bölgesinde Samsun ilinde Hayvan Hastalıkları Araştırma Enstitüsü dışında Tarım İl Müdürlüklerinin sağlık koruma, teşhis ve aşılama çalışmaları dışında Özel veteriner kliniklerinin verdiği hizmetlerle sağlık koruma sektörü yürütülmektedir. Ancak özellikle Hayvan Hastalıkları Araştırma Enstitüsünde eleman yetersizliği, farklı alanlarda çalışan elemana ihtiyaç duyulması gibi sebeplerle istenilen düzeyde çalışmalar yapılamamaktadır. Bu alanda özel klinikleri ve yapay tohumlama ağını özendirecek bir yapıya ihtiyaç duyulmaktadır. Karantina tedbirleri ve mezbaha kontrolleri de hayvan hastalıkları açısından önem taşımaktadır. Bu alanlarda ülke genelindeki sorunlar bölgede de yaşanmakta, özellikle mezbahalarda hijyenik kuralların yeterince uygulanması için yerel yönetimlerce önlemler alınmalı, özel sektörün bu alana yatırım yapması özendirilmelidir. 5. Su Ürünleri Su Ürünleri Avcılığı Karadeniz Bölgesi ülke genelinde avlanan balık miktarı açısından ilk sırada yer almakta, bunun en önemli kısmını ise hamsi oluşturmaktadır. Ordu ilinde de su ürünleri faaliyetlerinde avcılık başta gelmektedir. Avlanan balık türleri arasında ilk sırayı hamsi almaktadır. Bilhassa Fatsa Koyu hamsi gölü olarak nitelendirilmektedir. Hamsi av sezonunda civar illerdeki büyük av tekneleri gelerek hamsi avcılığı yapmaktadırlar. İlde avcılığı yapılan başlıca balık türleri istavrit, mezgit, palamut, kefal, kalkan, barbun, tirsi, lüfer, zargana, kötek, karagöz, izmarit, iskorpit ve kırlangıç balıklarıdır. Ayrıca ÇaytepeFatsa arasındaki sahil şeridi ekonomik değere sahip dünyaca meşhur mersin balığının av verdiği nadir sahalardandır. İlde gelişen önemli bir avcılık türü de deniz salyangozu avcılığıdır. İstihsal edilen deniz salyangozu yarı mamul hale getirilip tamamı yurt dışına ihraç edilerek il ekonomisine katkı sağlamaktadır. İlde su ürünlerine dayalı sanayi olarak önceki yıllarda 8 adet su ürünleri işleme tesisi bulunmaktaydı. Ancak son yıllarda su ürünleri istihsalinde görülen azalmanın bu tesislerin faaliyetlerinde de olumsuz yönde etkisi olmuştur. Nitekim bu tesislerin halihazır durumda 3 tanesi faaliyetlerini ancak asgari kapasite ile devam ettirebilmektedir. Bu tesislerde işlenmiş su ürünleri olarak balık unu, balık yağı, balık konservesi, balık filetosu, dondurulmuş ve tuzlanmış hamsi, deniz salyangozu eti gibi mamul madde üretimleri gerçekleştirilmekte ve önemli bir kısmı yurt dışına ihraç edilmektedir. Son yıllarda ilde balıkçılık en zor dönemlerini yaşamaktadır. 110 km.lik bir kıyı şeridine sahip ilde, sahil şeridinde yaşayan insanlarımızın geçim kaynaklarından biri olan balıkçılıkta gerekli önlemlerin alınması ile üretim artırılabilir. Ancak son yıllarda hatalı avlanmalar ve deniz kirliliği sebebiyle ilimizin de kıyısı bulunduğu Karadeniz, balık verimi yönünden kaygı vericidir Kültür Balıkçılığı Su ürünleri yetiştiriciliği hayvansal üretim çalışmaları içinde önemini kabul ettirmiş, hızla gelişen bir üretim dalıdır. Su ürünleri yetiştiriciliği yönünden, tüm bölge önemli potansiyele sahiptir. Ordu ilinde de deniz ve iç sularda büyük ölçüde ihracat yapılabilecek üretim kapasitesi bulunmaktadır. Yörede bulunan akarsu, göl ve derelerin alabalık yetiştiriciliğine uygun olması, bu alanda kültür balıkçılığının gelişmesinde büyük etki yapmıştır. Ordu da kültür balıkçılığı ile ilgili faaliyetler 1987 yılında küçük çapta özel bir müteşebbis tarafından başla

19 31 32 mıştır. Daha sonra 1991 yılında Tarım Bakanlığınca uygulamaya konulan Kaynak Kullanımı Destekleme Fonundan sağlanan teşviklerle kültür balıkçılığı faaliyetleri geliştirilerek işletmelerin üretim kapasiteleri artırılmıştır. Şu anda iç sulardaki üretim artışı hızla devam etmekte olup, üreticilerimize destekleme yapıldığı takdirde, kırsal bölgelerde daha çok su ürünleri tesisleri kurulabilme imkanı mevcuttur. Bu çalışmalar çerçevesinde Tarım İl Müdürlüğü, Özel İdare Müdürlüğünün ve Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından sağlanan kredi imkanları ile 2002 yılı sonu itibarıyla kültür balıkçılığı yapan işletme sayısı 61 adettir. Bu işletmelerin 55 adedi tatlı sularda olup, hepsinde Gökkuşağı alabalığı üretimi yapılmaktadır. Bu tesislerin toplam üretim miktarları 290 ton/yıl dır. İç sularda kurulu bulanan işletmeler 330 ton/yıl kapasite arasında değişmekte olup, balıkların pazarlanması genelde perakende ve canlı olarak kendi bölgelerinde yapmaktadırlar. Aybastı ve Kabataş gibi iç bölgelerde bu amaçla kurulan işletmelerde zaman zaman sorunlar yaşansa da üretim sürdürülebilmektedir. 6. Sonuç ve Öneriler Bölge genelinde olduğu gibi Ordu ilinde de tek düze bitkisel üretime dayalı (fındık) bir üretim yapısından uzaklaştırılmaya çalışılmaktadır. Bu konularda doğru ve yanlış tercihler olduğu tartışılabilir. Ancak bitkisel üretim ile hayvansal üretimin iç içe olmadığı bir tarım sisteminden başarılı sonuçlar alınamaz. Bu nedenle öncelikle Ordu ili genelinde ve özelde yüksek kesimlerde yapılabilecek alternatif hayvancılık önerileri aşağıdaki şekilde özetlenebilir. Hayvansal üretim yapısı çok kolay değiştirilebilecek bir yapı değildir. Bu nedenle geleneksel üretim sisteminde fazla oynamadan, mevcut hayvancılık potansiyelinde verimliliği arttıracak çalışmalara önem verilmelidir. Bunda en önemli etken işletmelerin girdi temin masraflarının azaltılması ve ürünlerinin değerlendirilmesidir. Bu konuda ise üreticilerin bir araya gelerek birliklerderneklerkooperatifler kurmaları en kestirme çözüm olarak görülmektedir. İl açısından Arıcılık başarı ile sürdürülen bir alan haline gelmiştir. Markalı, kalıntı maddeleri olmayan, farklı özellikler taşıyan ürünlerin ayrı ambalajlandığı bal üretimi ve dağıtımını yapacak bir örgütlenme ile bu sektör itici güç haline gelebilir. Ancak son yıllarda eritilmiş şeker içerisine bir takım maddeler karıştırılarak bal diye satma veya çok yüksek oranda şeker ihtiva eden balların düşük fiyatlarla satılması bal sektörünü baltalamakta, zaman zaman ihracat imkânlarını da yok etmektedir. Buna etkin bir denetim sistemi getirilerek üreticinin korunması sağlanmalıdır. Ayrıca arıcılıkta ana arı ve ıslah edilmiş materyal kullanımı mutlaka teşvik edilmelidir. Büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinde kaba yem ihtiyacının karşılanmasında yerel kaynaklardan yararlanma ile çözüm aranmalıdır. Besicilik uygulamalarında dışarıdan kaba yem alarak ekonomik üretim yapılamayacağı dikkate alınmalıdır. Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde meraya dayalı sistem devam ettirilmeli, kıl keçi yetiştiriciliği yapılan alanlarda süt keçisi üretimine yönelik denemelere girilmeli, örnek bazı işletmeler kurulması teşvik edilmelidir. Kanatlı hayvanlardan et tavuğu ve hindi üretiminde ilde yatırım yapabilecek sermaye sahipleri özendirilerek özellikle kırsal kesimde alternatif üretim sağlanabilir. Son yıllarda Avrupa Birliği ve diğer bazı ülkelerde ön plana çıkmaya başlayan organik üretim veya hayvan refahının sağlandığı serbest yetiştiricilik sistemleri, bölge ve ilde yapılan hayvansal üretimde bazı modellerle geçerli hale getirilebilir. Bu sayede sözleşmeli işletmeler oluşturarak ürünlerin doğrudan dış pazarlara açılması sağlanabilir. Tüm bunlar veya fazlası için öncelikle Ordu ilinde elde edilen sermayenin ilde yatırıma dönüştürülmesini sağlayan bir mekanizma ile birlikte çalışma, birlikte kazanma, kazanılanı bölüşme, kısacası bir olma, iri olma, diri olma ruhunun yeniden aktif hale getirilmesi gerekmektedir. 7. Kaynaklar Anonymous, Ordu Tarım İl Müdürlüğü 1999 Yılı Çalışmaları. Ordu. Anonymous, Ordu Tarım İl Müdürlüğü 2000 Yılı Çalışmaları. Ordu. Anonymous, 2001a. Ordu Tarım İl Müdürlüğü 2001 Yılı Çalışmaları. Ordu. Anonymous, 2001b. Tarımsal Yapı ve Üretim. Devlet İstatistik Enstitüsü, Ankara. Anonymous, Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, Hayvancılık Özel İhtisas Komisyonu Raporu. D.P.T2574, ÖİK:587, Ankara. Anonymous, Ordu Tarım Master Planı. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Ordu Tarım İl Müdürlüğü, Ordu. Sarıca, M., Efil, H., Demir, Y., Aydın, İ., Tuncer, C., Samsun Tarımı. OMÜ Ziraat Fakültesi, Araştırma Seri No:4, Samsun. Yaşar, N., Güler, A., Yeşiltaş, H.B., Bulut, G., Gökçe, M., Karadeniz Bölgesi Arıcılığının Genel Yapısının Belirlenmesi. Mellifera, 23:1524.

20 33 34 Ali KAYKUN Normalde programımız bugün biraz daha erken bitecektir, fakat bu çalışmayı bölmek hiç kimsenin hakkı değil, yani bizim bölgemiz işlendi. Hayvancılık detaylarıyla işlendi. Sabah oturumumuz şu an bitmek üzere fakat kutlama telgrafları var onları size arz etmek istiyorum. Düzenlemiş olduğumuz AybastıKabataş Kurultayına yoğun programım sebebiyle katılamayacağımı bildirir nazik davetinize teşekkür eder kesinlikle tüm katılımcılara selamlar sevgiler saygılar sunarım. Mehmet Hilmi GÜLER Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı (alkış). Yoğun işlerim dolayısıyla 4.AybastıKabataş Kurultayına katılamıyorum bu kurultayın başarılı geçmesini temenni ederim. Necati ALTINTAŞ Emniyet Genel Müdür Yardımcısı (alkış). 4.AybastıKabataş Kurultayına il dışında olduğumdan katılamadığım için üzgünüm. Nazik davetinize teşekkür eder şahsınıza başarılar ve tüm hemşerilerime saygı ve sevgi sunarım Kemal YAZICIOĞLU Ordu Valisi(alkış). Düzenlemiş olduğunuz 4.AybastıKabataş Kurultayına işlerimin yoğunluğu nedeniyle katılamıyorum. Kurultayınızın hayırlı olmasını diler saygılar sunarım Fikret TÜRKYILMAZ Ordu Belediye Başkanı(alkış). Aybastı ve Kabataşlıların tanışıp kaynaştıkları bölge sorunlarına çözüm önerileri ürettikleri ve ekonomik potansiyelleri değerlendirme imkânları arama gayesiyle toplanılacak olan AybastıKabataş Kurultayına davetinizden ötürü teşekkür ederim. Yoğun işlerimden dolayı kurultayınıza katılamamanın üzüntüsü içerisindeyim. Kurultayınıza ve AybastıKabataş halkına refah mutluluk getirmesi dileğiyle katılımcılılara şahsınızda başarılar dilerim. Prof. Dr Nurettin İsmail ÇELİKOĞLU, Dekan, Karadeniz Teknik Üniversitesi (alkış). 4.AybastıKabataş Kurultayında işlerimin yoğunluğu nedeniyle katılmayacağım için üzgünüm. AybastıKabataş Kurultayının bölgemize hayırlı olmasını diler sevgi ve saygılarımı sunarım. Mustafa ÖZKAN Ordu Köy Hizmetleri İl Müdürü(alkış). Değerli katılımcılar şimdi programımıza bir süre ara vericeğiz. Programımız yaklaşık 12:30 bitecekti ama şimdi saat 13:15 (alkış).

Türkiye de hayvancılık sektörünün önündeki sorunları iki ana başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar;

Türkiye de hayvancılık sektörünün önündeki sorunları iki ana başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar; Tarımı gelişmiş ülkelerin çoğunda hayvancılığın tarımsal üretim içerisindeki payı % 50 civarındadır. Türkiye de hayvansal üretim bitkisel üretimden sonra gelmekte olup, tarımsal üretim değerinin yaklaşık

Detaylı

TEMEL ZOOTEKNİ KISA ÖZET KOLAY AÖF

TEMEL ZOOTEKNİ KISA ÖZET KOLAY AÖF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. TEMEL ZOOTEKNİ KISA ÖZET KOLAY AÖF Kolayaöf.com

Detaylı

2 3 4 5 6 2006 2007 2008 2009 2010 Antalya, Isparta, Burdur 3.996.228 4.537.170 4.742.685 5.210.194 7.465.360 Manisa, Afyon, Kütahya, Uşak 4.711.300 4.924.994 6.127.161 6.408.674 7.107.187 Adana, Mersin

Detaylı

KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI

KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI 2015 TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI TÜRKİYE DE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ Ülkemiz coğrafi özellikleri bakımından her türlü hayvansal ürün üretimi için uygun

Detaylı

Prof. Dr. Zafer ULUTAŞ. Gaziosmanpaşa Üniversitesi

Prof. Dr. Zafer ULUTAŞ. Gaziosmanpaşa Üniversitesi Prof. Dr. Zafer ULUTAŞ Gaziosmanpaşa Üniversitesi Beslenme için gerekli Protein İhtiyacı Sağlıklı beslenme için günlük tüketilmesi gereken protein miktarının kişi başı 110g arasında olması arzu edilir.

Detaylı

BULDAN HAYVAN YETİŞTİRİCİLİĞİ

BULDAN HAYVAN YETİŞTİRİCİLİĞİ BULDAN HAYVAN YETİŞTİRİCİLİĞİ Behiye AKSOY(DENGİZ), Nazif EKİCİ Buldan Tarım İlçe Müdürlüğü ÖZET Bu çalışma da Buldan merkez, belde köylerinde hayvan yetiştiriciliği ve yakın gelecekteki durumu incelenmiştir.

Detaylı

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı Nüfus ve İşgücü Katkısı Üretim ve Verim Katkısı Toplum Beslenmesine Katkı Sanayi Sektörüne Katkı Milli Gelire Katkı Dış Ticaret Katkısı Nüfus ve İşgücü Katkısı

Detaylı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya da 400-450 un değirmeni olduğu biliniyor. Bu değirmenlerin yıllık toplam kapasiteleri 6 milyon tonun üzerine. Günde 100 tonun üzerinde üretim gerçekleştirebilen

Detaylı

BÜYÜKBAŞ-KÜÇÜKBAŞ HAYVAN VARLIĞI VE SÜT ÜRETİMİ MEVCUT DURUMU TÜRKİYE İZMİR KARŞILAŞTIRMASI

BÜYÜKBAŞ-KÜÇÜKBAŞ HAYVAN VARLIĞI VE SÜT ÜRETİMİ MEVCUT DURUMU TÜRKİYE İZMİR KARŞILAŞTIRMASI KÜRESEL KRİZ VE TARIM SEKTÖRÜ BÜYÜKBAŞ-KÜÇÜKBAŞ HAYVAN VARLIĞI VE SÜT ÜRETİMİ MEVCUT DURUMU Kenan KESKİNKILIÇ İzmir Ticaret Borsası Ar-Ge Müdürlüğü Aralık 2015 İZMİR TİCARET BORSASI Sayfa 0 BÜYÜKBAŞ-KÜÇÜKBAŞ

Detaylı

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği Doç.Dr.Tufan BAL I.Bölüm Tarım Ekonomisi ve Politikası Not: Bu sunuların hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.İ.Hakkı İnan ın Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği Kitabından

Detaylı

Gümüşhane Kelkit ilçesinde Doğu Keredeniz 1. Organik Tarım Kongresi başladı.

Gümüşhane Kelkit ilçesinde Doğu Keredeniz 1. Organik Tarım Kongresi başladı. DOĞU KARADENİZ 1. ORGANİK TARIM KONGRESİ BAŞLADI. Gümüşhane Kelkit ilçesinde Doğu Keredeniz 1. Organik Tarım Kongresi başladı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Gümüşhane Valiliği, Aydın Doğan Vakfı,

Detaylı

Tarım Sayımı Sonuçları

Tarım Sayımı Sonuçları Tarım Sayımı Sonuçları 2011 DEVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ İstatistik ve Araştırma Dairesi Ocak 2015 TARIM SAYIMININ AMACI Tarım Sayımı ile işletmenin yasal durumu, arazi kullanımı, ürün bazında ekili alan, sulama

Detaylı

AMASYA KÜÇÜKBAŞ HAYVAN YETİŞTİRİCİLİĞİ VE SORUNLARI

AMASYA KÜÇÜKBAŞ HAYVAN YETİŞTİRİCİLİĞİ VE SORUNLARI AMASYA KÜÇÜKBAŞ HAYVAN YETİŞTİRİCİLİĞİ VE SORUNLARI Mustafa UYAR Birlik Başkanı 26.09.2012 1 26.09.2012 2 Amasya ili küçükbaş hayvan varlığı TÜİK 2011 verilerine göre; 97.800 baş koyun, 29.370 baş keçi

Detaylı

AR&GE BÜLTEN. İl nüfusunun % 17 si aile olarak ifade edildiğinde ise 151 bin aile geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır.

AR&GE BÜLTEN. İl nüfusunun % 17 si aile olarak ifade edildiğinde ise 151 bin aile geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır. İzmir İlinin Son 5 Yıllık Dönemde Tarımsal Yapısı Günnur BİNİCİ ALTINTAŞ İzmir, sahip olduğu tarım potansiyeli ve üretimi ile ülkemiz tarımında önemli bir yere sahiptir. Halen Türkiye de üretilen; enginarın

Detaylı

SÜT SEKTÖRÜNDE MEVCUT DURUM. Yusuf GÜÇER Ziraat Mühendisi İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü

SÜT SEKTÖRÜNDE MEVCUT DURUM. Yusuf GÜÇER Ziraat Mühendisi İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü SÜT SEKTÖRÜNDE MEVCUT DURUM Yusuf GÜÇER Ziraat Mühendisi İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü TARIMSAL ÜRETİM DEĞERİ BİTKİSEL VE HAYVANSAL ÜRETİMDE İZMİR İN ÜLKE SIRALAMASINDAKİ YERİ (TUİK-2014)

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN BOLU Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel gıda

Detaylı

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Tarım, Tarıma Dayalı Sanayi ve Ormancılık İhtisas Komisyonu Çalışmaları 07 Mayıs 2013 ESKİŞEHİR

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Tarım, Tarıma Dayalı Sanayi ve Ormancılık İhtisas Komisyonu Çalışmaları 07 Mayıs 2013 ESKİŞEHİR 2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Tarım, Tarıma Dayalı Sanayi ve Ormancılık İhtisas Komisyonu Çalışmaları 07 Mayıs 2013 ESKİŞEHİR İklim değişikliği Biyoçeşitliliğin Korunması Biyoyakıt Odun Dışı Orman

Detaylı

Tire İzmir % Tire İzmir % 2007 50.802 369.477 14% 25.005 614.805 4% 2008 58.142 368.591 16% 28.000 561.079 5%

Tire İzmir % Tire İzmir % 2007 50.802 369.477 14% 25.005 614.805 4% 2008 58.142 368.591 16% 28.000 561.079 5% Tire de ağırlıklı olarak büyükbaş hayvancılık olmak üzere küçükbaş hayvancılık, kümes hayvancılığı ve arıcılık yapılmaktadır. Hayvancılığa verilen önemle çiftçilerin elinde bulunan yerli ırkların yöreye

Detaylı

TÜRKİYE ET ÜRETİMİNDE BÖLGELER ARASI YAPISAL DEĞİŞİM ÜZERİNE BİR ANALİZ

TÜRKİYE ET ÜRETİMİNDE BÖLGELER ARASI YAPISAL DEĞİŞİM ÜZERİNE BİR ANALİZ TÜRKİYE ET ÜRETİMİNDE BÖLGELER ARASI YAPISAL DEĞİŞİM ÜZERİNE BİR ANALİZ Arş. Gör. Atilla KESKİN 1 Arş.Gör. Adem AKSOY 1 Doç.Dr. Fahri YAVUZ 1 1. GİRİŞ Türkiye ekonomisini oluşturan sektörlerin geliştirilmesi

Detaylı

İLİMİZDE HAYVANCILIĞIN DURUMU

İLİMİZDE HAYVANCILIĞIN DURUMU İLİMİZDE HAYVANCILIĞIN DURUMU 1.AMASYADA TARIMSAL YAPI İlimiz ekonomisinde Tarım ilk sırada yer almakta olup 29.390 çiftçi ailesinden 146.948 kişi bu sektörden geçimini sağlamaktadır. 2011 yılı Bitkisel

Detaylı

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015 Sayın YÖK Başkanı, Üniversitelerimizin Saygıdeğer Rektörleri, Kıymetli Bürokratlar ve Değerli Konuklar, Kalkınma Araştırmaları Merkezi tarafından hazırlanan Yükseköğretimin Uluslararasılaşması Çerçevesinde

Detaylı

Trakya Kalkınma Ajansı. www.trakyaka.org.tr. Edirne İlinde Yem Bitkileri Ekilişi Kaba Yem Üretiminin İhtiyacı Karşılama Oranı

Trakya Kalkınma Ajansı. www.trakyaka.org.tr. Edirne İlinde Yem Bitkileri Ekilişi Kaba Yem Üretiminin İhtiyacı Karşılama Oranı Trakya Kalkınma Ajansı www.trakyaka.org.tr Edirne İlinde Yem Bitkileri Ekilişi Kaba Yem Üretiminin İhtiyacı Karşılama Oranı EDİRNE YATIRIM DESTEK OFİSİ EDİRNE İLİNDE YEM BİTKİLERİ EKİLİŞİ, MERALARIN DURUMU

Detaylı

2023 E DOĞRU BARTIN TARIMI

2023 E DOĞRU BARTIN TARIMI T.C. BARTIN VALİLİĞİ İL TARIM MÜDÜRLÜĞÜ 2023 E DOĞRU BARTIN TARIMI YUSUF ALAGÖZ İL TARIM MÜDÜRÜ BARTIN DA DEMOGRAFİK YAPI 2009 YILI ADRESE DAYALI NÜFUS TESPİT ÇALIŞMASI SONUCUNDA İLİN TOPLAM NÜFUSU 188.449

Detaylı

2013 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER

2013 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER 03 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ Hayvan Başı Ödeme Suni Tohumlama 3 Hayvan Başı Ödeme 4 Tiftik Üretim 5 Süt Primi( TL/lt) 6 İpek Böceği Sütçü ve kombine ırklar ve melezleri ile

Detaylı

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ Selin ŞEN Eylül 2012 SUNUM PLANI I. SÜT ÜRETEN TARIMSAL İŞLETMELERE YATIRIM II. ET ÜRETEN TARIMSAL İŞLETMELERE

Detaylı

KIRSAL KALKINMA PROGRAMI IPARD (2007-2013)

KIRSAL KALKINMA PROGRAMI IPARD (2007-2013) KIRSAL KALKINMA PROGRAMI IPARD (2007-2013) 101 TARIMSAL İŞLETMELERİN YENİDEN YAPILANDIRILMASI VE TOPLULUK STANDARTLARINA ULAŞTIRILMASINA YÖNELİK YATIRIMLAR 2 101 101-1 Süt Üreten Tarımsal işletmeler 101-2

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN DÜZCE Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel gıda

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

SİVAS İL GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ EKİM-2015 BORSA

SİVAS İL GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ EKİM-2015 BORSA SİVAS İL GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ EKİM-2015 BORSA Tar-Yat Birimi Destekler 2014 2003 2015 DGD - 387,2 Milyon TL Mazot 14,9 Milyon TL 152,7 Milyon TL ALAN BAZLI TARIMSAL DESTEKLER Kimyevi Gübre

Detaylı

Türkiye Arıcılığının Yapısı, Sorunları ve Sürdürülebilir Arıcılık Açısından Değerlendirilmesi. Yrd. Doç. Dr. Ayhan GÖSTERİT

Türkiye Arıcılığının Yapısı, Sorunları ve Sürdürülebilir Arıcılık Açısından Değerlendirilmesi. Yrd. Doç. Dr. Ayhan GÖSTERİT Türkiye Arıcılığının Yapısı, Sorunları ve Sürdürülebilir Arıcılık Açısından Değerlendirilmesi Yrd. Doç. Dr. Ayhan GÖSTERİT Amaç Türkiye arıcılığının yapısı ve sorunlarını ortaya koymak Doğal kaynaklardan

Detaylı

Türkiye Sığırcılık Sektöründe Yetiştirici Birliklerinin Yeri

Türkiye Sığırcılık Sektöründe Yetiştirici Birliklerinin Yeri Türkiye Sığırcılık Sektöründe Yetiştirici Birliklerinin Yeri Hayvancılığı gelişmiş ülkelerin, üretim ve ürün kalitesi açısından sağladıkları gelişimin temelinde yetiştirici örgütleri tarafından yürütülen

Detaylı

Sağlıklı Tarım Politikası

Sağlıklı Tarım Politikası TARLADAN SOFRAYA SAĞLIKLI BESLENME Sağlıklı Tarım Politikası Prof. Dr. Ahmet ALTINDĠġLĠ Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü ahmet.altindisli@ege.edu.tr Tarım Alanları ALAN (1000 ha)

Detaylı

TARIM EKONOMİSİ ve İŞLETMECİLİĞİ. Dr. Osman Orkan Özer

TARIM EKONOMİSİ ve İŞLETMECİLİĞİ. Dr. Osman Orkan Özer TARIM EKONOMİSİ ve İŞLETMECİLİĞİ Dr. Osman Orkan Özer osman.ozer@adu.edu.tr Ders İçeriği 1. Tarım Ekonomisinin Kapsamı 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı 3. Tarımsal Üretim Ekonomisi (3. ve 4. hafta)

Detaylı

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş Özalp Tarihçesi: Özalp ilçesi 1869 yılında Mahmudiye adıyla bu günkü Saray ilçe merkezinde kurulmuştur. 1948 yılında bu günkü Özalp merkezine taşınmış ve burası ilçe merkezi haline dönüştürülmüştür. Bölgede

Detaylı

Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı. Prof. Dr. Serap GÖNCÜ

Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı. Prof. Dr. Serap GÖNCÜ Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı Prof. Dr. Serap GÖNCÜ Memeli hayvanlardan elde edilen süt, bileşimi türden türe farklılık gösteren ve yavrunun ihtiyaç duyduğu bütün besin unsurlarını içeren

Detaylı

Besi Hayvanları Pazarlama Politikası ve Canlı Hayvan Borsaları Komitesi. Sonuç Raporu

Besi Hayvanları Pazarlama Politikası ve Canlı Hayvan Borsaları Komitesi. Sonuç Raporu Besi Hayvanları Pazarlama Politikası ve Canlı Hayvan Borsaları Komitesi Sonuç Raporu Ana Başlıklar Kayıt Sistemi Hayvan Pazarları ve Canlı Hayvan Ticaret Borsaları Desteklemeler Sektörel Paydaşlar Mevzuat

Detaylı

TÜRKİYE DE HAYVANCILIK

TÜRKİYE DE HAYVANCILIK TÜRKİYE DE HAYVANCILIK Geniş anlamda hayvancılık tarımsal etkinlerin bir koludur. Tarımla uğraşan nüfus bir yandan toprağı işleyip çeşitli ürünler elde ederken, diğer yandan da hayvan besler. Tarımın

Detaylı

2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı.

2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı. 2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı. Binanın açılış törenine Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul

Detaylı

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2012 YILI TARIMSAL DESTEKLER

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2012 YILI TARIMSAL DESTEKLER Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2012 YILI TARIMSAL DESTEKLER A-HAYVANCILIK DESTEKLERİ HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ Hayvan Başı Ödeme Bakanlar Kurulu Kararı MADDE 4- (1) Birime Destek 1 Sütçü ve kombine

Detaylı

2014 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER

2014 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER 04 YILI TARIMSAL DESTEKLEMELER HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ Hayvan Başı Ödeme Suni Tohumlama Besilik Materyal Üretim Desteği(baş) 3 Hayvan Başı Ödeme 4 Tiftik Üretim 5 Süt Primi( TL/lt) 6 İpek Böceği Sütçü

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN GÜMÜŞHANE

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN GÜMÜŞHANE T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN GÜMÜŞHANE Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel

Detaylı

ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ. 5. Hafta. Prof. Dr. Gürsel DELLAL

ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ. 5. Hafta. Prof. Dr. Gürsel DELLAL ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ 5. Hafta Prof. Dr. Gürsel DELLAL TÜRKİYE DE HAYVANSAL LİF ÜRETİMİ Türkiye-Tiftik Tiftik Üretimi Türkiye de Yıllara Göre Kırkılan Ankara Keçisi Sayısı ve Tiftik Üretimi

Detaylı

Hepinizi Şahsım, Yönetim Kurulum ve etkinliğe emeği geçenler adına selamlıyorum.

Hepinizi Şahsım, Yönetim Kurulum ve etkinliğe emeği geçenler adına selamlıyorum. 1.İZMİR KOBİLER VE BİLİŞİM KONGRESİ TÜRKİYE BİLİŞİM DERNEĞİ GENEL BAŞKANI RAHMİ AKTEPE NİN AÇILIŞ KONUŞMASI 3 KASIM 2018/İZMİR Sayın İzmir Sanayi Odası Başkanım, Sayın Ege Bölgesi Sanayi Odası 2.Başkanım,

Detaylı

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ 9.11.2017 Sayın Bakanım, STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 1 İş Dünyamızın Değerli Temsilcileri, Kıymetli Basın Mensupları, Global

Detaylı

2013 YILI DESTEKLEME BİRİM FİYATLARI

2013 YILI DESTEKLEME BİRİM FİYATLARI 013 YILI DESTEKLEME BİRİM FİYATLARI 1 3 MAZOT, GÜBRE VE TOPRAK ANALİZİ DESTEĞİ Mazot Gübre Destekleme Ürün Grupları Destekleme Tutarı Tutarı Peyzaj ve süs bitkileri, özel çayır, mera ve orman emvali alanları,9

Detaylı

Sonuç Bildirgesi.

Sonuç Bildirgesi. Sonuç Bildirgesi www.unidokap.org DOKAP Bölgesi Üniversiteler Birliği Üst Kurul Prof. Dr. Süleyman BAYKAL (Dönem Başkanı) Prof. Dr. Sait BİLGİÇ Prof. Dr. Mustafa ŞAHİN Prof. Dr. Hüseyin KARAMAN Prof. Dr.

Detaylı

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Düzce Üniversitesi

Detaylı

Sütçüler Prof. Dr. Hasan Gürbüz Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Veysel AYHAN ın oturum başkanlığını yaptığı ve SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim

Sütçüler Prof. Dr. Hasan Gürbüz Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Veysel AYHAN ın oturum başkanlığını yaptığı ve SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Sütçüler Prof. Dr. Hasan Gürbüz Meslek Yüksekokulunda Sütçüler Yöresinde Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Üretim ve Pazarlama Olanakları Paneli Gerçekleştirildi. Sütçüler Prof. Dr. Hasan Gürbüz Meslek Yüksekokulu

Detaylı

(A) 1-500 Anaç küçükbaş 80-TL/baş (B) 501 ve daha fazla Anaç 72-TL/baş

(A) 1-500 Anaç küçükbaş 80-TL/baş (B) 501 ve daha fazla Anaç 72-TL/baş 2016 YILINDA UYGULANACAK TARIMSAL DESTEKLER BİRİNCİ KISIM Genel Kurallar Amaç ve Kapsam 1. Tarımsal üretimde sertifikalı ve çevreye duyarlı üretimi yaygınlaştırmak, gıda ve yem güvenliğini, erkenciliği,

Detaylı

NİSAN AYI BÜLTENİ 3. Tarım ve Hayvancılık Fuarı göz doldurdu

NİSAN AYI BÜLTENİ 3. Tarım ve Hayvancılık Fuarı göz doldurdu 3. Tarım ve Hayvancılık Fuarı göz doldurdu Teke Yöresi 3. Tarım ve Hayvancılık Fuarı, 27-30 Nisan tarihleri arasında kapılarını ziyaretçilere açtı. Üreticinin yeni teknolojilerle buluştuğu fuarı ilk gün

Detaylı

FİSKOBİRLİK Hazırlayanlar: Buket Zeybek. Cemile Gökce. Doğucan Altındağ

FİSKOBİRLİK Hazırlayanlar: Buket Zeybek. Cemile Gökce. Doğucan Altındağ Fiskobirlik in Kuruluşu Türkiye nin önemli ihraç ürünlerinden olan fındığın üretim ve satışında rasyonel çalışma yollarını aramak üzere, 10 Ekim 1935 Perşembe günü o zamanki adı Ekonomi Bakanının himayesinde

Detaylı

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI Sayın Âli Meclis Başkanı, Sayın Bakan, Sayın Oda Başkanları, Değerli İş Adamları,

Detaylı

DÜZCE. T a r ı m B ü l t e n i. Kırsal Kalkınma Hibe Projeleri Yerinde İncelendi. Düzce de Uluslararası Katılımlı Çeltik Çalıştayı Düzenlendi

DÜZCE. T a r ı m B ü l t e n i. Kırsal Kalkınma Hibe Projeleri Yerinde İncelendi. Düzce de Uluslararası Katılımlı Çeltik Çalıştayı Düzenlendi DÜZCE T a r ı m B ü l t e n i İL GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜD.YAYIN ORGANIDIR - ÜÇ AYDA BİR YAYINLANIR YIL:2016 - SAYI:4 - EKİM / KASIM / ARALIK Düzce de Uluslararası Katılımlı Çeltik Çalıştayı Düzenlendi

Detaylı

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum.

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum. Sayın Kaymakam, Sayın Belediye Başkanı, Sayın Milli Eğitim Müdürü, Darüşşafaka Cemiyeti nin Sayın Başkanı ve Yöneticileri, Saygıdeğer Öğretmenlerimiz, Darüşşafaka daki temel öğrenimlerini başarıyla tamamlayıp,

Detaylı

AB ORTAK PİYASA DÜZENİNE UYUM ÇALIŞMALARI. AB Ortak Piyasa Düzeni

AB ORTAK PİYASA DÜZENİNE UYUM ÇALIŞMALARI. AB Ortak Piyasa Düzeni AB ORTAK PİYASA DÜZENİNE UYUM ÇALIŞMALARI AB Ortak Piyasa Düzeni Ortak Tarım Politikası (OTP) AMAÇLAR Tek Pazar Tarımsal verimliliği artırmak Tarımda çalışanlara adil bir yaşam standardı sağlamak Mali

Detaylı

T.C...İLÇESİ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA VAKFI BAŞKANLIĞI KOYUNCULUK PROJESİ

T.C...İLÇESİ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA VAKFI BAŞKANLIĞI KOYUNCULUK PROJESİ T.C. İLİ..İLÇESİ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA VAKFI BAŞKANLIĞI KOYUNCULUK PROJESİ..-2003 İÇİNDEKİLER I- PROJENİN ÖZETİ II- III- IV- PROJENİN GEREKÇESİ PROJENİN AMACI PROJE KAPSAMINA GİRECEK KÖYLER VE

Detaylı

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir. Çaldıran Tarihçesi: İlçe birçok tarihi medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Medler, Bizanslılar, Urartular, İranlılar ve son olarak Osmanlı devleti bu ilçede hâkimiyet sürmüşlerdir. İlçenin tarih içerisindeki

Detaylı

AR&GE BÜLTEN 2012 EYLÜL SEKTÖREL TARIM KENTİ İZMİR

AR&GE BÜLTEN 2012 EYLÜL SEKTÖREL TARIM KENTİ İZMİR TARIM KENTİ İZMİR Şebnem BORAN Gözde SEVİLMİŞ Küresel iklim değişikliği, gıda fiyatlarındaki yükseliş, dünya nüfusundaki hızlı artış gibi gelişmelerin etkisiyle tarım sektörünün son derece stratejik bir

Detaylı

2015 Ekim Ayı Bülteni

2015 Ekim Ayı Bülteni 2015 Ekim Ayı Bülteni Katılım Yapılan Toplantılar, Ziyaretler ve Etkinlikler: 01.10.2015 tarihinde Borsamız, TE - TA Teknik Tarım aracılığıyla Üyelerimize ve Bölgedeki Sektör ilgililerine hitaben " Hayvancılıkta

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 26 Kasım 2014 İstanbul, Sabancı Center TÜSİAD İş Dünyası Bakış Açısıyla Türkiye de

Detaylı

TR41 Bursa Eskişehir Bilecik Bölge Planı Hazırlık Çalışmaları ESKİŞEHİR TARIM, TARIMA DAYALI SANAYİ VE ORMANCILIK BİLGİ NOTU

TR41 Bursa Eskişehir Bilecik Bölge Planı Hazırlık Çalışmaları ESKİŞEHİR TARIM, TARIMA DAYALI SANAYİ VE ORMANCILIK BİLGİ NOTU TR41 Bursa Eskişehir Bilecik Bölge Planı Hazırlık Çalışmaları ESKİŞEHİR TARIM, TARIMA DAYALI SANAYİ VE ORMANCILIK BİLGİ NOTU TR41 BURSA ESKİŞEHİR BİLECİK BÖLGE PLANI HAZIRLIK ÇALIŞMALARI ESKİŞEHİR TARIM,

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ ZOOTEKNİ BÖLÜMÜ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ ZOOTEKNİ BÖLÜMÜ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ ZOOTEKNİ BÖLÜMÜ AMACI Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü (ÇÜZFZB) et, süt, yumurta, deri, kıl ve yapağı gibi hayvansal ürünler üretiminini kaliteli

Detaylı

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik Muradiye Tarihi: Muradiye, cumhuriyet ilanına kadar Kandahar ve Bargıri adıyla iki yerleşim birimi olarak anılırken cumhuriyet sonrası birleşerek Muradiye ismini almıştır. Tarihi ile ilgili fazla bilgi

Detaylı

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ.

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ. OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ. Osmaniye de yaşayan Kahramanmaraş lılar tarafından kurulan Osmaniye Kahramanmaraşlılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği nin

Detaylı

(09-11 Mayıs 2016, Ankara) Kıymetli İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Temsilcileri, Değerli Katılımcılar,

(09-11 Mayıs 2016, Ankara) Kıymetli İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Temsilcileri, Değerli Katılımcılar, SESRİC-GED İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Mesleki Eğitimin Modernizasyonu Projesi Hazırlama Amacı ile Yapılacak Çalıştay da Sayın Bakanımızın yapacağı konuşma (09-11 Mayıs 2016, Ankara) Kıymetli

Detaylı

TARIM İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TARIM İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi TARIM İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Sunu Planı PROJENİN AMACI / 4 PROJEYE NEDEN İHTİYAÇ DUYULDU / 6 TÜRKİYE DE KÜÇÜKBAŞ VARLIĞININ NÜFUSA GÖRE YILLAR İÇERİSİNDEKİ

Detaylı

Bölüm 7. Tarımsal Üretim Faktörleri. Üretim Faktörleri Toprak Sermaye Emek (iş) Girişimcilik (yönetim yeteneği)

Bölüm 7. Tarımsal Üretim Faktörleri. Üretim Faktörleri Toprak Sermaye Emek (iş) Girişimcilik (yönetim yeteneği) Bölüm 7. Tarımsal Üretim Faktörleri Üretim Faktörleri Toprak Sermaye Emek (iş) Girişimcilik (yönetim yeteneği) Tarımsal yapı, toprak (doğa), sermaye, emek ve girişimcilik gibi temel üretim araçlarının

Detaylı

Dünyada ve Türkiye de Endüstriyel Süt İşleme

Dünyada ve Türkiye de Endüstriyel Süt İşleme Dünyada ve Türkiye de Endüstriyel Süt İşleme Dünyada üretilen toplam süt miktarı farklı kuruluşlar tarafından açıklanmaktadır. Bu kuruluşlar temelde birbirleriyle bağlantılı olmalarına rağmen veri toplama

Detaylı

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği Doç.Dr.Tufan BAL 7.Bölüm Tarımsal Finansman ve Kredi Not: Bu sunuların hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.İ.Hakkı İnan ın Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği Kitabından

Detaylı

ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ. 4. Hafta. Prof. Dr. Gürsel DELLAL

ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ. 4. Hafta. Prof. Dr. Gürsel DELLAL ÇİFTLİK HAYVANLARINDA LİF ÜRETİMİ 4. Hafta Prof. Dr. Gürsel DELLAL TÜRKİYE DE HAYVANSAL LİF ÜRETİMİ Türkiye de ticari olarak yapağı, tiftik, keçi üst kaba kılı ve ipek lifinin üretimi yapılmaktadır. Bununla

Detaylı

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR Halil AGAH Kıdemli Kırsal Kalkınma Uzmanı 22 Kasım 2016, İSTANBUL 1 2 SUNUM PLANI TARIMDA KÜRESELLEŞME TÜRK TARIM SEKTÖRÜ VE SON YILLARDAKİ GELİŞMELER TARIMDA

Detaylı

İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü TARIMDA DEĞİŞİM Dünyada 1970 li yıllarda; Tüketicilerin bilinçlenmesi, 1990 lı yıllarda

Detaylı

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN KARABÜK

2003-2011 T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN KARABÜK T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI 2003-2011 DESTEK BİZDEN, ÜRETİM SİZDEN KARABÜK Türk tarımını kalkındırmadan Türkiye yi kalkındıramayız Recep Tayyip ERDOĞAN Başbakan Ekolojik denge ve küresel

Detaylı

Fethiye Kruvaziyer Limanı Fırsat Analizi Projesi Kruvaziyer Liman Çalıştayı 30 Nisan 2014 Fethiye Kruvaziyer Limanı Fırsat Analizi Projesi

Fethiye Kruvaziyer Limanı Fırsat Analizi Projesi Kruvaziyer Liman Çalıştayı 30 Nisan 2014 Fethiye Kruvaziyer Limanı Fırsat Analizi Projesi Sayın Vali Yardımcısı, Sayın Belediye Başkanları, Deniz Ticaret Odalarının Sayın Temsilcileri; Değerli Konuklar, Kıymetli Basın mensupları, Güney Ege Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen Fethiye Kruvaziyer

Detaylı

KURBAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN. www.odemisto.org.tr. Kurban Bayramınızı en içten dileklerimizle kutlar; sağlık, mutluluk ve. esenlikler dileriz.

KURBAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN. www.odemisto.org.tr. Kurban Bayramınızı en içten dileklerimizle kutlar; sağlık, mutluluk ve. esenlikler dileriz. Kutlu Olsun 5 www..com www.yerelgrup.com www.yerelajans.net ÖDEMİŞ TİCARET ODASI ı en içten dileklerimizle kutlar; sağlık, mutluluk ve www.odemisto.org.tr Üçeylül Mah. Gençlik Cad. No:2 Ödemiş İZMİR 35760

Detaylı

GELİR GETİRİCİ PROJE DESTEKLERİ VE KASDEP

GELİR GETİRİCİ PROJE DESTEKLERİ VE KASDEP T.C. BAŞBAKANLIK Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü GELİR GETİRİCİ PROJE DESTEKLERİ VE KASDEP Bilgi Broşürü İnsanımızın kimseye muhtaç olmadan doğrudan devlet desteği ile gelir getirici projeler

Detaylı

DOÇ. DR. MEHMET BOZOĞLU DOÇ.DR. KÜRŞAT DEMİRYÜREK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ 18 EYLÜL 2012 MERZİFON

DOÇ. DR. MEHMET BOZOĞLU DOÇ.DR. KÜRŞAT DEMİRYÜREK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ 18 EYLÜL 2012 MERZİFON DOÇ. DR. MEHMET BOZOĞLU DOÇ.DR. KÜRŞAT DEMİRYÜREK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ 18 EYLÜL 2012 MERZİFON Türkiye de Tarımsal Yayım Kamu Yayımı Özel Yayım Tarımsal Yayım Sistemi Tarımsal yayım ve diğer hizmetlerin

Detaylı

TÜRKİYE DE SIĞIR YETİŞTİRİCİLİĞİ

TÜRKİYE DE SIĞIR YETİŞTİRİCİLİĞİ TÜRKİYE DE SIĞIR YETİŞTİRİCİLİĞİ Prof. Dr. Salahattin KUMLU DGRV-Türkiye Temsilciliği Eğitim Ekibi Merzifon, 2012 Türkiye de sığır varlığı ve süt verimi Eylül 2012 2 Sığır varlığı ve süt verimi İnek sayısı

Detaylı

KIRŞEHİR HAYVANCILIK RAPORU

KIRŞEHİR HAYVANCILIK RAPORU KIRŞEHİR HAYVANCILIK RAPORU Kırşehir Yatırım Destek Ofisi Haziran 2017 0 İçindekiler SUNUŞ... 1 1.KIRŞEHİRDE HAYVANSAL ÜRETİM... 1 Tablo 1: TR ve Kırşehir Büyükbaş Hayvan Varlığı (2013 2016)... 2 Tablo

Detaylı

1- TÜSİAD Gıda, Tarım ve Hayvancılık konusunu ele aldı - TÜSİAD 27.11.2014

1- TÜSİAD Gıda, Tarım ve Hayvancılık konusunu ele aldı - TÜSİAD 27.11.2014 1- TÜSİAD Gıda, Tarım ve Hayvancılık konusunu ele aldı - TÜSİAD 27.11.2014 TÜSİAD, Türk tarım sektörünün tüm unsurlarını bütüncül bir bakış açısıyla ele almak amacıyla Gıda, Tarım ve Hayvancılık Rekabet

Detaylı

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı Mart 08, 2012-7:46:36 Bakan Eker, tarımın zannedildiği gibi sadece üreticilerle değil, gıdadan dolayı toplumun tamamını ilgilendiren bir konu olduğunu,

Detaylı

YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA ÇİFTLİĞİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA ÇİFTLİĞİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA ÇİFTLİĞİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1- Bu yönergenin amacı, Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) ne ait tarla arazisi,

Detaylı

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası: Başkale nin Tarihçesi: Başkale Urartular zamanında Adamma olarak adlandırılan bir yerleşme yeriydi. Ermeniler buraya Adamakert ismini vermişlerdir. Sonraları Romalılar ve Partlar arasında sınır bölgesi

Detaylı

16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresinin Ardından

16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresinin Ardından 16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresinin Ardından Değerli üyelerimiz, değerli kongre katılımcıları... Bu sene 16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresini Antalya da yaptık. Kongrenin planlanması ve yapılmasında enerjisini

Detaylı

11. -9, KENTLEŞME HIZLANIRKEN EĞITIMLI, GENÇ NÜFUS GÖÇ EDIYOR ORTA KARADENIZ DE KIRSAL KALKINMANIN ROLÜ VE TARIM TOPRAKLARININ KORUNMASI

11. -9, KENTLEŞME HIZLANIRKEN EĞITIMLI, GENÇ NÜFUS GÖÇ EDIYOR ORTA KARADENIZ DE KIRSAL KALKINMANIN ROLÜ VE TARIM TOPRAKLARININ KORUNMASI ORTA KARADENIZ DE KIRSAL KALKINMANIN ROLÜ VE TARIM TOPRAKLARININ KORUNMASI TR83 BÖLGESİ Samsun un da içinde yer aldığı TR83 bölgesi, toplam yüzölçümü 37.523 kilometrekare ile Türkiye nin yaklaşık yüzde

Detaylı

Erzurum İli Büyükbaş Hayvan Islahı Projesi Çiftçi Eğitimi. Ocak Nisan 2009 Ziraat Fakültesi Konferans Salonu

Erzurum İli Büyükbaş Hayvan Islahı Projesi Çiftçi Eğitimi. Ocak Nisan 2009 Ziraat Fakültesi Konferans Salonu 2005 2010 Erzurum İli Büyükbaş Hayvan Islahı Projesi 2009 Çiftçi Eğitimi Ocak Nisan 2009 Ziraat Fakültesi Konferans Salonu Program (Cumartesi) Program (Pazar) Sunumlar I. Oturum Problem ve Çözüm Projenin

Detaylı

AB IPARD FONLARININ KULLANILABİLMESİ İÇİN TEMEL GEREKLİLİKLER,

AB IPARD FONLARININ KULLANILABİLMESİ İÇİN TEMEL GEREKLİLİKLER, AB IPARD FONLARININ KULLANILABİLMESİ İÇİN TEMEL GEREKLİLİKLER, Kırsal Kalkınma (IPARD) Programının hazırlanarak Avrupa Komisyonu tarafından onaylanması: (25 Şubat 2008 tarihinde onaylanmıştır. nun ve İl

Detaylı

Gayri Safi Katma Değer

Gayri Safi Katma Değer Artıyor Ekonomik birimlerin belli bir dönemde bir bölgedeki ekonomik faaliyetleri sonucunda ürettikleri mal ve hizmetlerin (çıktı) değerinden, bu üretimde bulunabilmek için kullandıkları mal ve hizmetler

Detaylı

SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU

SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU SİVAS İLİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU HAZIRLAYAN DOÇ.DR.BERRİN FİLİZÖZ TOBB SİVAS İLİ AKADEMİK DANIŞMANI Sivas İli 28.6 bin metrekarelik toprağı ile ülkemizin toprak büyüklüğü sıralamasında 2. sıradadır.

Detaylı

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014 Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş Finansal Erişim Konferansı Açılış Konuşması 3 Haziran 2014 Sn. Hazine Müsteşarım, Sn. BDDK Başkanım, Dünya Bankasının ülke direktörü Sn. Raiser, yurtiçinden

Detaylı

ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU

ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU ADANA İLİ TARIMSAL ÜRETİM DURUMU RAPORU Ağustos 2013, Adana Hazırlayanlar Sabahattin Yumuşak; Adana Güçbirliği Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Sinem Özkan Başlamışlı; Çiftçiler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI 7 Ocak 2015 İstanbul, Sabancı Center Sayın Konuklar, Değerli Basın Mensupları,

Detaylı

HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ

HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ HAYVANCILIK DESTEKLEMELERİ HAKKINDA UYGULAMA ESASLARI TEBLİĞİ (tebliğ 2016/26) *BUZAĞI DESTEKLEMESİ *MALAK DESTEKLEMESİ *ANAÇ KOYUN VE KEÇİ DESTEKLEMESİ *ÇİĞ SÜT DESTEKLEMESİ

Detaylı

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni GSO-TOBB-TEPAV Girişimcilik Merkezinin Açılışı Kredi Garanti Fonu Gaziantep Şubesi nin Açılışı Proje Değerlendirme ve Eğitim Merkezi nin Açılışı Dünya Bankası Gaziantep Bilgi Merkezi Açılışı 23 Temmuz

Detaylı

1926

1926 1926 1926 2011 YILI BİRİME DESTEK MİKTARLARI ALAN BAZLI DESTEKLEMELER (TL/da) 1 Tütüne Alternatif Ürün Desteği 120 2 Toprak Analizi 2,5 3 Organik Tarım Tarla bitkileri, Sebze, Meyve 25 Hayvancılık,

Detaylı

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin ne zaman ve kimler tarafından hangi tarihte kurulduğu kesin bilinmemekle beraber, bölgedeki yerleşimin Van Bölgesinde olduğu gibi tarih öncesi dönemlere uzandığı

Detaylı

BERLİN ULUSLARARASI GRÜNE WOCHE YeşilHafta 2017 TARIM FUARI TEKNİK GEZİ NOTLARI

BERLİN ULUSLARARASI GRÜNE WOCHE YeşilHafta 2017 TARIM FUARI TEKNİK GEZİ NOTLARI ULUSLARARASI ORGANİK ÜRÜNLER KONTROL VE SERTİFİKASYON HİZMETLERİ LTD:ŞTİ. BERLİN ULUSLARARASI GRÜNE WOCHE YeşilHafta 2017 TARIM FUARI TEKNİK GEZİ NOTLARI Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşumuz LİKYA ORGANİK

Detaylı

performans programı 014 201 performans programı 02 03 performans programı 62 Ek 1 - Yılı Faaliyetleri - Maaliyetleri... 62 EK 2 - Performans Programı Süreci... 65 04 Tablo 1: Elektronik Ekipmanlar...25

Detaylı

2015 Yılı Nisan Ayı Bülteni

2015 Yılı Nisan Ayı Bülteni 2015 Yılı Nisan Ayı Bülteni Katılım Yapılan Toplantılar, Ziyaretler ve Etkinlikler: 4 Nisan 2015 tarihinde ATSO da düzenlenen Güneş Enerjisi Bilgilendirme Semineri Borsamızı temsilen Egemen ARSLANKIRAY

Detaylı

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

2 Ekim 2013, Rönesans Otel 1 MÜSİAD Brüksel Temsilciliği Açı çılışı ışı 2 Ekim 2013, Rönesans Otel T.C. AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış,.... T. C. ve Belçika Krallığının Saygıdeğer Temsilcileri, 1 2 STK ların Çok Kıymetli

Detaylı