su imar, kent, mesken, şehir, şenlik kalpak, örtük, sayvan, siper kalpaklı, siperli mihsap

Transkript

1 ab abadanlık abajur abajurlu abaküs abalı abanmak abanozlaşmak abapuş abartı abartılı abartma abartmadan abartmak abat abatlaşma abatlaşmak abatlık abd abdar abdarlık abdarlılık abdest abdesthane abdug abece abes abes yere âbi abide abidik gubidik abit abitleşme abitleşmek abitlik abiye abır abırlamak abırlı abırsız abırsızlık abla abluka abluka etmek abone olmak aborda etmek abra abstre abstreleşme abstreleşmek abstreleştirme abstreleştirmek absürt abuhava abuk sabuk abuk subuk abuklamak abullabut su imar, kent, mesken, şehir, şenlik kalpak, örtük, sayvan, siper kalpaklı, siperli mihsap abapuş bastırmak, dayanmak matlaşmak, sertleşmek abalı mübalağa mübalağakâr ilave bilamübalağa artırmak, börttürmek, mübalağa etmek bayındır, rahat, şad, şen güzelleşme, şenlenme, yakşılaşma güzelleşmek, şenlenmek, yakşılaşmak imar köle, kul güzel, ifadeli, letafetli, manalı, sulu, şıralı, taravetli, tesirli letafetlilik, sululuk, şıralılık, taravetlilik ifadelilik, manalılık, tesirlilik taharet, vuzu tuvalet atlama, ayran alfabe boş, gereksiz, yersiz boşuna benefşevi, gök, mavi anıt, eser, estelik, heykel, kaynak, yadigâr, yadigârlık abuk sabuk zahit zahitleşme zahitleşmek zahitlik gösterişli, tuvalet giyim, haya, haysiyet, hürmet, kadir kıymet, kıyafet, şeref, üst baş azarlamak, biabır etmek, tane etmek, tanlamak hayalı, hürmetli, ismetli, itibarlı, münasip, namuslu, nüfuzlu, selikalı, utangaç, yakşı edepsiz, hayasız, utanmaz edepsizlik, hayasızlık, utanmazlık apa, bacı, büyük bacı, mama kamal, kuşatma, muhasara kuşatmak dadanmak yanaşmak denge, yük mücerret, soyut mücerretleşme, soyutlaşma mücerretleşmek, soyutlaşmak mücerretleştirme, soyutlaştırma mücerretleştirmek, soyutlaştırmak saçma iklim anlamsız, herze abuk sabuk saçmalamak hantal, kaba 1

2 abur cubur abus aç aç kalmak acaba açacak acar açar acara acayip acele acele etmek aceleci acelecilik aceleten Acemce acemi açgöz açgözlü açgözlük açgözlülük acil acil yardım acilen aciz âciz âcizlik acı açı acı olmak açığa vurmak açık açık ağızlı açık artırma açık deniz açık iclas açık oturum açık saçık açık sözlü açıkça açıkgöz açıklama açıklamak acıklı açıklık acıkmak açıktan açığa acılama acılamak acılanmak acılar acılaşma acılaşmak acılı acılık açılmak açım boş acayip, garip, somurtkan dilenci, fakir, haris, hevesli, karnıboş, kâsıp, muhtaç, sefil, yalanaç, yoksul, yurtsuz acıkmak, acmak acep, göresin, kuşku, şüphe anahtar becerikli, cesur, çevik, yeni anahtar, kilit acar abus, antika, garip, ibret, tuhaf çabuk, derrev, ivedi, şaşılınç, tacilî, telesik, tez aşıkmak, telesmek acul, çabuk, farfara, ivecen, kıvrak aldıraşlık, telaş çabucak Farsça amatör, bilgisiz, müptedi, tecrübesiz, tor, toy açgözlü, haris, ihtiraslı, tamahkâr açgöz, gözü aç, haris, hırslı, tamahkâr harislik, heves, ihtiras, tamahkârlık tamah ivedi ilk yardım çabucak güçsüzlük miskin, zavallı güçsüzlük ağır, ağrı, ateş, azar, çığlık, dağ, dokunaklı, elem, eziyetli, felaketli, göbüt, ıstırap, keder, kaba, keskin, kırıcı, kötü, kubat, meşakkatli, üzüntü, yara, zehir, zehirli bucak, zaviye acılaşmak dökmek, ifşa etmek aleni, bâz, berrak, boş, çıplak, fatih, meftuh, münhal, ruşen, sarih, somut, vazıh, zahir ahmak, aptal, sersem artırma, müzayede engin açık oturum açık iclas edepsiz, müstehcen rastgu, doğrusöz açık ayyar, jandarma, kurnaz, kuv, uyanık izah, tavzih düşündürmek, göstermek, izah etmek, izah vermek, tavzih vermek, yayımlamak dokunaklı, feci, gam gussalı, gamgin, gussalı, hazin, kaygılı, kederli ara, mesafe, sarahat, vuzuh acmak, aç kalmak ulu orta paylama, sançma, zehirleme paylamak, sançmak, zehirlemek acılaşmak teessürat acıma, turşulaşma, tüntleşme acımak, turşulaşmak, tüntleşmek kederli, yanık, zehirli felaket, keskinlik, kinayelilik, meraret, sertlik, tüntlük, uğursuzluk, zehirlilik boşalmak açma 2

3 acıma acımak acımasız acımasızlık açımlama acımsı açınım acınma acınmak açınmak acışmak acıtmak açkı açma acmak açmak acul acun ad ad çekme ada adaklanmak adaklı adale adalet adaletli adaletsizlik adaletten adam adam olmak adamak adamakıllı adamcıl adamyiyen adap adapte olmak adavet aday addetmek adele âdem âdem evladı âdemoğlu adese adet âdet âdet âdeta âdetlenen âdetlenmek adi adilik adisyon adıl adım adım adım adına adlandırmak merhamet, rahim acılaşmak, rahmetmek, yazığı gelmek cani, cellat, gaddar, gâvur, kalpsiz, katı, merhametsiz, rahimsiz, taş yürek zulüm şerh dokunaklı inkişaf teessüf hayıflanmak gelişmek, inkişaf etmek gocunmak ağrıtmak, incitmek, rencitmek, yakmak anahtar otopsi, şerh acıkmak, aç kalmak ayırmak, bâz etmek, beğenmek, boşaltmak, çözmek, fethetmek, yapmak, yarmak, yazmak aceleci, çabuk, hızlı dünya isim, nam, şöhret, ün kura aral, cezire, simek nişanlanmak nişanlı kas, muşek doğruluk, hak adil mağduriyet adil eş, herif, insan, koca, zat, zevat büyümek, gelişmek nezretmek güzel, pir munis yamyam töre uymak düşmanlık, husumet namzet, talepkâr saymak kas adam, insan, insanoğlu insan insan, insanoğlu mercek sayı, tane gelenek, örf âdet, resim rüsum töre bayağı, sanki alışık, öğrenen alışmak, öğrenmek, öğreşmek alçak, aşağı, aşağılık, bayağı, olağan, sıradan, süfli, ucuz, yoz aşağılık hesap almaş, ivazlık, zamir aşama, girişim, hamle, kadem yavaş yavaş yerine anmak 3

4 adlı adlı sanlı adres af aferin afet affedersiniz affedilmiş affedin affetme affetmek afi afili afişe etmek afişlemek afiyet aforozlamak afra tafra afsun afsunlamak afur tafur afyon ağ ağa ağababa ağabey ağaç agâh ağdalı ağı ağıl ağılamak ağır ağır ağır ağır sıklet ağırbaşlı ağırbaşlılık ağırcanlı ağırlama ağırlamak ağırlaşmak ağırlık ağırsamak ağıt ağız ağız ağıza ağız dalaşı ağız kavafı ağız kavgası ağız tadı ağızlık ağızotu ağızsız ağlamak ağlaşmak ağmak agreman agresif ünlü ünlü unvan geçirim, özür bravo, kail, tesenna facia, kıyamet efendim muaf pardon bağışlama, şefaat bağışlamak, geçirmek caka, çalım, fiyaka, gösteriş gösterişli açıklamak göstermek, nitelemek keyif, sağlık, selametlik kovmak çalım büyü büyülemek çalım tiryak file, örgü, şebeke, tor, tuzak ağabey, hocayin, koca ata, dede ağa, aka, efe, eke dıraht muttali, uyanık karmaşık zehir, zıkkım ahır, hale, kora, malhane zehirlemek ağırbaşlı, alçak, ciddi, çetin, dokunaklı, gösterişli, güç, kırıcı, korkulu, oturaklı, tehlikeli, vahim, vezmin, yavaş, yoğun yavaş yavaş ağır ağır, ciddi, faysallı, gösterişli, kâmil, paşa, temkinli, vakur, vezmin vakar tembel ikram hürmet etmek, hürmetlemek bozulmak, fenalaşmak, yavaşlamak baskı, etki, kalın, külfet, rehavet, sıkıntı, sorumluluk, takı, tartı, yük yüksünmek mersiye dudak, gaga, kavşak, kenar, uç tamamen tartışma geveze tartışma rahatlık huni yem sessiz sızlanmak, viyaklamak, yakınmak, yığlamak sızlanmak inmek uygunluk saldırgan 4

5 ağrı ağrı sızı ağrılı olmak ağrımak ağrıtmak aguş ağzı bozuk ah aha ahacık ahali ahbapça ahbaplık ahek ahenk ahenrüba aheste aheste aheste aheste beste ahi ahir ahiret yolculuğu ahiri ahit ahitname ahize ahır ahlak ahlaklı ahlaksız ahmak ahmaklık ahraz ahşa ahu ahunt ahvalat ahvaliruhiye ahzetmek ahzüita aidat aile ailevi ait ajan ajanda ajanlık ajans ajite etmek ajur ak ak pak aka akademi akak akan akarca akarsu dert sancı acımak burulmak, tutmak acıtmak, rencitmek kucak küfürbaz beddua işte işte el, halk, nüfus içten hukuk, hususiyet, ünsiyet badana beste, tadılık, uygunluk, uyum, yekdillik çaşak, mıknatıs ağır, yavaş yavaş yavaş yavaş yavaş cömert, kardeş son, sonra ölüm artık, nihayet, piraverdinde ant, antlaşma, devir, zaman antlaşma destek ağıl, dam, malhane moral, örf adet mazbut düşkün, soysuz aptal, budala, dangalak, salak, samsık, tentek hamakat dilsiz bağır ceylan hoca vukuat haletiruhiye, hava almak alışveriş ödenti eş, ev, familya, hanvade, karı, kodak, ocak, odbaşı, sülale, üsre maaile değişli, ilişik casus, temsilci gâhname, müfekkire ajans, vekil ajanlık, vekil kışkırtmak antika beyaz, dürüst, rahat, temiz parlak, temiz ağabey, büyük yüksekokul yatak cari kaplıca su 5

6 akbaba akçe akçeli akciğer akdarı akdetmek akide akil akis akit akıbet akıcı akıl akıllanmak akıllı akıllıca akılsız akılsızlık akım akın akın etmek akıntı akıntılı akış akıtmak akla yatkın aklamak aklanma aklaşmak aklavcı aklı kıt aklık aklıselim akmak akmamak akman akort akraba akran akrep akrobat aks aksak aksakal aksaklık akşam akşam ezanı akşam namazı aksama aksamayan aksan aksata aksatmak akse akseptans aksetmek aksi aksi cevap ihtiyar, kerkes akça, nakit mali öfke darı yapmak inanç akıllı yankı, zıt nikâh, sözleşme son, sonuç kıvrak bellek, beyin, düşünce, hatır, kanı, karın, us uslanmak aptal, makul, uslu doğru, makul şaşkın ahmaklık cereyan, hareket atak, baskın, dere, hücum üşüşmek, yürümek akım, cereyan, meyil, sızıntı meyilli akın, cereyan dökmek makul, uygun beraat kazandırmak beraat ağarmak avukat budala, saf düzgün sağduyu gelmek, karışmak, katılmak, süzülmek kesilmek saf, temiz düzen, uyum hısım, karındaş, kohum böğür çayan, yelkovan cambaz dingil çolak, topal ermiş, evliya arıza gece, mesa akşam akşam arıza dakik vurgu alışveriş sarsmak kriz kabul ulaşmak, vurmak, yankılanmak, yansımak hırçın, huysuz, karşıt, menfi, münasebetsiz, olumsuz, suratsız, ters, zıt tepki 6

7 aksine aksiseda aksiseda vermek aksiyon aksiyoner aksırma aksülamel aksümüklü aksümüklük aktalanmış aktarılma aktarım aktarma aktarma etmek aktarma yapmak aktarmak aktif aktiflik aktivite aktör aktöre aktris aktüalite aktüel aktüellik akur akva akvat al ala âlâ ala bezek ala bula alaca alacak alacakarga alacalı alaçık alahide alak otu alaka alakadar olmak alakalandırılma alakalandırma alakalanmak alakarga alalamak alamet alaminüt alan alan talan alarga alarga etmek alarm alarmak alaşağı etmek alaşım alavere bilakis, tersine yankı yankılanmak eylem, hareket, iş hissedar aksırık tepki asil, asilzade, necabetli, zadegân alicenaplık, asalet, asilzadelik, neciplik iğdiş devir nakil alıntı, nakil, transfer aktarmak nakliyat değişmek aramak, bellemek, devretmek, göçürmek, iletmek, izlemek, nakletmek, tercüme etmek canlı, cevval, faal etkinlik etkinlik mümessil, oyuncu ahlak mümessile, oyuncu aktüellik, mühimlik güncel aktüalite, mühimlik kuduz kuvvetli, sağlam aş, azık, erzak düzen, hile, kırmızı, kızıl, tuzak alaca iyi, pek iyi alaca alaca ala bezek, ala bula karz saksağan alaca çardak ayrı çim ilgi, komünikasyon, ulaşım ilgilenmek koordinasyon koordinasyon ilgilenmek saksağan gizlemek belgi, belirti, emare, im, işaret, iz, nişan acele, çabuk düz, meydan, saha, vadi, yer karmakarışık engin uzaklaşmak havf sinyali, heyecan sinyali kızarmak atmak, kovmak halita kargaşalık 7

8 alavere dalavere alay alay malay alaycı alayişli alaylı alaz albalı albeni albenili alça alçak alçak gönüllü alçak gönüllülük alçakboylu alçaklık alçalma alçalmak alçaltı alçı alçı taşı alçıtaşı aldangıç aldanmak aldanmaz aldatıcı aldatılma aldatma aldatmak aldıraşlık aldırmaz alegori alelacele alelade alelhusus alelumum alem âlem alemdar âlemşümul alengir alengirli aleni aleniyet alet alev alevlenmek alfabe alfabetik algı algılamak algın ali ali mektep ali tahsil alicenablık alicenap alicenaplık hile bayram, lağ, mashara, meze, söz birlikte, gelişigüzel müstehzi gösterişli görkemli, gösterişli, müstehzi alev vişne hava zarif erik adi, ağır, aşağılık, hain, namert, pespaye, rezil, sefil, soysuz, süfli, tüben, yavaş kemter, mütevazı, tevazukâr tevazu bodur zül düşkünlük, zillet, zül peselmek, pestlemek zillet jips jips jips tuzak atlamak, avunmak, kanmak, yanılmak, yutmak kurt güzel kazık al, hıyanet, şike oyalamak, oynamak, tavlamak acelecilik, telaş lakayıt, rahat yerine çabucak bayağı, olağan, sıradan bilhassa, hele, özellikle genellikle bayrak cihan, çevre, dünya, eğlence, evren, hava, herkes, ortam önder evrensel düzen, fiyaka, gösteriş, hile, tuzak gösterişli, yakışıklı açık açıklık araç, aygıt, cihaz, esbap, kural, maşa, vasıta alaz, ateş, kıvılcım, od, şule, yalın harlamak, öfkelenmek abece, elifba, yazı abecesel alacak, idrak, kazanç, rüşvet, vergi derk etmek, idrak etmek cılız, vurgun, zayıf yüce, yüksek yüksekokul lisans, yükseköğretim asalet cömert aksümüklük, asalet, asilzadelik, neciplik 8

9 alil alim âlim aliyyülâlâ alıcı alık alık salık alıkoymak alım alım çalım alım satım alımcı alımlı alımlı çalımlı alın alın yazısı alındı alıngan alınma alınmak alıntı alıntılamak alışamamak alışık alışılan alışılmadık alışılmak alışılmış alışkan alışkanlık alışkın alışmak alıştım yandım alıştırma alıştırmak alısün alışveriş alkış alkışlamak alkol Allah a ısmarladık allahsız allak bullak allık alma almaç almak almaş alnaç alp alperen alplık alt alt bölüm alt etmek sakat bilgin bilgin mükemmel müşteri aptal, budala, sersem aptal hapsetmek, saklamak, tutmak, yubatmak çalım, gurur, hava, kurum gösteriş alışveriş tahsildar cazibedar, çekici gösterişli, güzel cebin, cephe, karşı, manlay, pişani baht, takdir, talih, yazgı makbuz hassas, nazik yürekli, tesircan alıntı, iktibas, özleştirme darılmak, hafe olmak, içerlemek, kırılmak, rencimek alınma, iktibas, özleştirme aktarmak garipsemek âdetlenen, öğrenen mutat olağanüstü yerleşmek mutat, olağan kibrit huy, itiyat, ünsiyet alışkan âdetlenmek, atmak, bağlanmak, düşmek, ısınmak, kanıksamak, öğrenmek, öğreşmek yanardöner egzersiz, idman, talim hazırlamak çınka, hatif, telefon ilişki, iş, muamele, münasebet, pazar tezahürat beğenmek ispirto hüdahafız, selamat kalın acımasız, vicdansız karmakarışık al alıntı, iktibas, kabız, transfer alıcı bağışlamak, başlamak, buyurmak, bürümek, çalmak, çekmek, elde etmek, fethetmek, gidermek, girmek, görmek, kaldırmak, kaplamak, kazanmak, kısaltmak, koparmak, koymak, kullanmak, örtmek, sarmak, temizlemek, yok etmek, yolmak, yutmak ivazlık, zamir cephe kahraman, yiğit derviş, mücahit kahramanlık ast, dip, teg ayrım yenmek 9

10 alternatif altın altın varak altüst etmek altüst olmak ama ama âmâ amaç amacıyla amade amale aman amatör ambalaj ambar ambiyans ambulans amca amel amele amelî ameliyat amil amir amiyane amma amme amor amortisör ampul amudi amut an ana ana deniz ana kara ana yarısı ana yol ana yurt anaç anafor anahtar anahtarcı analiz etmek analog anamal anamalcı anane anaokulu anarşi anatomi anayasa anca ancak anda andaç andavallı seçenek değerli, kızıl, zer varak yıkmak yıkılmak fakat lakin, yalnız görme engelli, kör erek, garaz, gaye, hedef, kasıt, maksat, meram, murat, niyet, tasavvur, uğur için hazır işçi ey Huda acemi, heveskâr, meraklı bağlama depo, kiler hava cankurtaran emmi fiil, ishal, iş emekçi elverişli, kestirme, kolay, uygun işlem, operasyon faktör, sebep başlık, rehber bayağı, sıradan ama, ancak, birak kamu aşk cihaz lambacık dikey topuz dakika, lahza, zihin anne, asıl, esas, temel, valide, velinimet okyanus kıta teyze cadde ana vatan iri, kart, kurnaz girdap açar, araç, dil, kilit, kurgu, vasıta, vesile çilingir çözümlemek benzer, eş sermaye sermayedar gelenek, örf balalar bahçesi, uşak bahçesi kargaşa insan esas, esas kanun, konstitüsyon, temel öyle amma, bir, birak, dar, fakat, sade tam anı, hatıra, yadigâr ahmak, aptal, şaşkın 10

11 andıran andırma andırmak andız angaje etmek angaje olmak angajman angıç angın angutluk ani anide aniden anif anı anık anıklamak anılan anımsamak anımsatmak anında anıştırma anıt anıtsal anket anlak anlaklı anlam anlama anlamak anlamca anlamdaş anlamlı anlamsız anlaşılan anlaşılmak anlaşılmayan anlaşılmaz anlaşma anlaşmak anlaşmazlık anlatı anlatım anlatmak anlayış anlayışlı anlayışsız anlayışsızlık anlı şanlı anma anmak anmalık anne anne baba anons anormal ansambl ansız yakın çalım bakmak, benzemek, çalmak, kaçmak, okşamak, yaklaşmak servi bağlamak bağlanmak bağlantı kanat meşhur, ünlü ahmaklık ansızın, birden, birdenbire ansızın ansızın, birden, birdenbire kaba, sert estelik, hatıra, yadigâr hazır hazırlamak mezkûr hatırlamak uyarmak çabucak ima, telmih abide, estelik, yadigârlık görkemli soruşturma zekâ zeki mana, mazmun intikal, irfan, vukuf, zeki başa düşmek, bilmek, çakmak, çıkarmak, derk etmek, düşünmek, görmek, hissetmek, ihata etmek, paykamak, sezmek, takip etmek, yakalamak mealen eş anlamlı manalı, manidar abuk sabuk, beyhude, boş, herze, yersiz belli, galiba, mahsus, muhtemelen yansımak muamma karışık, muğlak, tuhaf geçim, ittifak, kesim, pakt, sözleşme bağdaşmak, barışmak, geçinmek, gelişmek ihtilaf, uyuşmazlık hikâye ifade, tabir beyan etmek, göstermek, izah etmek, nakletmek, söylemek beyin, feraset, hesap, idrak, ihata, iş, mezhep, telakki, ufuk, zekâ, zihin, zihniyet ayık, zeki dümbelek, geri, köylü ahmaklık gösterişli, güzel, ünlü yâd eslemek, hatırlamak, zikretmek hatıra, yadigâr ana, apa, kocakarı, nene, valide ebeveyn duyuru deli, sapık topluluk ansızın 11

12 ansızın ant antagonist antagonizm antagonizma antant anten antet antidot antik antika antikite antipatik antlaşma antrakt antre antrepo anüs anzarot apa apaçık apansız apansızın aparey aparmak apaz aperitif apiko apışık apışlık apotr april apse aptal aptallık ar etmek ara ara bozuculuk ara bulucu ara sıra ara vermek araba arabalı vapur arabozan araç aracı aracılık aracısız araçsız aradan kaldırmak aradüzelten arak arakçın arakhor araklamak aral aralık arama ani, aniden, bedaheten, birden, birdenbire, gafleten, tesadüfen yemin düşman düşmanlık tezat anlaşma, mutabakat sırgavıl başlık panzehir antika acayip, örtü, tuhaf ilk çağ itici, soğuk bitim, mukavele, nişancı, pakt, şartname ara giriş depo sofra rakı abla, anne, üstlük çıplak ansızın ansızın cihaz çalmak avuç açar derli toplu, hazır, şık, tetik şaşkın, yorgun ağ yardımcı nisan çıban, iltihap ahmak, akıllı, avare, derbeder, dingil, geri, hindi, inek, kelek, salak, samsık, serseri, şapşal, tentek avarelik, sefillik, serserilik utanmak açıklık, aralık, fasıla, mesafe, ortam fesat aradüzelten, vasıtacı bazen durmak otomobil feribot münafık, müzevir alet, anahtar, esbap, kayıt, kural, taşıt, vasıta ara bulucu, vasıta delalet, tavassut, vasıta direkt, doğrudan bilavasıta, doğrudan doğruya gidermek ara bulucu ter takke ayyaş, meyhor aşırmak, çalmak ada, cezire, simek ara, ayakyolu, fasıla, koridor, mesafe, sıra, vakit, yeldoksan kontrol 12

13 aramak arap araştırıcı araştırma araştırmak araştırman araz arazi arazi olmak arbede ardiye ardı sıra ardıç rakısı ardıl ardılmak argaç argın argıt argüman ari ari ari aristokrat aritmetik ariza arı arı arı arı peteği arı teknesi arık arıklamak arıklık arılık arınmak arınmış arıtma arıtmak arız olmak arıza arızalanmak arızasız arızi arka arkaç arkadaş arkadaşlık arkalama arkalamak arkalık arkalıksız arkasında olmak arlanmak arlanmaz arlı armada armağan armonika aktarmak, araştırmak, bakmak, beklemek, izlemek, özlemek zenci meraklı, mütecessis, tetkikatçı muayene, tetkik aramak, deşelemek, eşmek, gözlemek, incelemek, karıştırmak, kaşımak, sormak, tekşirmek, tetkik etmek araştırıcı belirti toprak, yer sıvışmak patırtı depo takiben cin halef çatmak, sataşmak atkı bitkin, yorgun, zayıf boğaz, geçit iddia, kanıt, tez çıplak hür özgür soylu hesap dilekçe halis öz saf, salt, temiz kovan kovan ark, cılız, kuru, sıska, zayıf süzülmek zafiyet, zayıflık saflık rahatlamak duru tasfiye temizlemek bulaşmak, ilişmek bozukluk, engebe, kemlik, kusur, noksan bozulmak, sınmak düz eğreti, geçici art, dal, dayı, dip, ense, geri, peş, torpil, üst ağıl bacanak, dost, eş, ortak, tomdaş, yoldaş şeriklik, ünsiyet yardım korumak semer sedir izlemek utanmak utanmaz sıkılgan, utangaç donanma bağış, hediye, ihsan, ödül, savga, yadigâr mızıka 13

14 armut arna arpa arpa suyu arsa arsenik arsıulusal arsız arslan art artist artı artık artıkça artırma artırmak artma artmak arttırma arz arz cazibesi arz derecesi arz etmek arziyat arzu arzu etmek arzuhâl arzulamak arzulu arzuya yetişmek as aş aş damı asa asabi asabileşmek aşağı aşağılamak aşağılık asal asalak asalet asaletli aşama asamble asan asansör asap asayiş aşçı aşermek asetat aşevi asgari aşhane asi aşikâr aşikârlık nak kanal rüşvet bira saha, toprak sahası, yer zırnık uluslararası namussuz, utanmaz, yüzsüz aslan, şir arka, ense, geri, peş sanatkâr toplama işareti ahiri, artıkça, fazla, nihayet, piraverdinde, şimdi, şimdilikte artık teras abartmak, börttürmek, bırakmak, mübalağa etmek ziyade çıkmak, çoğalmak, kaynamak, üremek, yükselmek ilave en, maruzat, yer, yeryüzü yer çekimi enlem bildirmek, malum etmek, sunmak yer bilimi dilek, gönül, hahiş, heves, istek, rağbet dilemek dilekçe istemek, özlemek hevesli, istekli mazhar olmak bey akvat, ekmek, yemek mutfak baston sinirli kızmak, öfkelenmek, sinirlenmek adi, ast, astki, bayağı, hor, kötü, pest, pestki, süfli boyamak adi, alçak, bayağı, pespaye, rezil, süfli esas tufeyli aksümüklük, alicenaplık, asilzadelik, neciplik soylu adım, basamak, baska, derece, devir, kademe, merhale, mertebe, paye, rütbe kurul kolay götürge sinir emniyet, güvenlik, hatırcemlik aşpaz, lokanta tiksinmek saydam aşçı, lokanta en az kafeterya, lokanta, mutfak galeyancı, hayırsız, isyancı, kıyamcı, kozgalancı belli, mahsus vuzuh 14

15 asil asileşmek asilik etmek asillik asilzade asilzadelik aşina aşina olmak aşiret asistan aşiyan ası aşı asık aşık âşık âşık olmak âşıklı aşıkmak âşıktaşlık etmek asıl aşılamak asılgan asılı asıllar asıllı asılsız aşındırmak aşınmak aşınmış asıntı asıntı olmak asır aşırı aşırılmak aşırma aşırmak aşırtmak aşk asker askerî askı askılık aşkın asla aslan aslansütü asliye aşlık aslında asma asma bıyığı asmak aşmak asparagas aşpaz asri ast aksümüklü, asilzade, necabetli, soylu, zadegân başkaldırmak, isyan etmek başkaldırmak asalet aksümüklü, asil, asilzade, necabetli, soylu, zadegân aksümüklük, alicenaplık, asalet, neciplik bildik, tanıdık, tanış bilmek, tanımak el, oymak, tayfa, uruk yardımcı ev, mesken afiş calak, emleyiş, kalemçe, peyvent asılı, somurtkan ozan hoştar, müptela, ozan, vurgun, yangın sevmek düşkün acele etmek, telesmek oynaşmak ana, cevher, cins, çın, esas, gerçek, hakikat, hakiki, hamur, kaynak, kök, köken, mahiyet, nesep, özgün, soy, temel, üs etkilemek askı, ilge bağlı usul soylu soysuz, uydurma kemirmek, yemek eskimek, tozumak, yenmek, yıpranmak yenik tehir sırnaşmak çağ, yüzyıl cidden, çılgın, çok, hadden artık, hadden dışarı, ifrat, kötü, lüks, müfrit, sivri uçmak aşık, kova çalmak, kaldırmak, tırtıklamak aşırmak muhabbet, sevda er harbi asılgan, fener, ilge vestiyer çok, fazla katiyen arslan, şir rakı esas, temel zahire esasen asılı sülük çekmek geçmek uydurma aşçı çağdaş alt, aşağı, pest, teg 15

16 astana astik astki astragan astronomi asude asudelik aşüfte asuman asumanhıraş asumanöper at at bakıcısı ata ata ana ata baba ataerkil atahakan atak ataklık atalar ataletli atama atamak atasözü ateş ateş parçası ateşkes ateşlemek ateşlendirmek ateşlenmek ateşlilik atfetme atfetmek ati atik atik tetik atıfet atıl atılgan atılganlık atılım atılmak atışma atışmak atıştırmalık atkı atlama beygiri atlamak atlanılmak atlanmak atlatmak atlı atmaca atmak atmosfer atölye eşik pezevenk aşağı, pestki karagül heyet rahat, sakin rahatlık oynak gök asumanöper, gökdelen asumanhıraş, gökdelen beygir seyis ata baba, baba, cet, ecdat, peder ebeveyn ata atahakan ataerkil akın, cüretkâr, çevik, dev yürek, geveze, girişken, hamle, hücum, mert, saldırı, yiğit cüret ecdat mıymıntı nakil, tayin belgilemek, kaldırmak, tayin etmek, tayinlemek darbımesel, makal acı, alev, coşkunluk, hınç, hırs, od, öfke, tehlike becerikli, canlı mütareke kışkırtmak, yakmak kışkırtmak coşmak hararet isnat çevirmek, vermek, yüklemek gelecek çevik, kıvrak çevik bağış, ihsan, lütuf aylak, tembel acar, girişken cesaret atak, hamle, hücum başlamak, dışlanmak, fırlamak, hücum etmek, saldırmak tartışma tartışmak çerez eşarp, kaşkol beygir aldanmak, atlanmak, binmek, çıkmak, inmek, sekremek, tullanmak, yanılmak atlanmak atlamak, düşmek, sekremek, tullanmak aldatmak, ekmek, paketlemek, savmak, savsaklamak, savuşturmak süvari sapan alışmak, çalmak, çarpmak, çatlamak, çekmek, çıkarmak, dışlamak, ertelemek, göndermek, götürmek, kovmak, koymak, örtmek, solmak, söylemek, uzatmak, yollamak hava işlik 16

17 atom çekirdeği aut avadanlık avam avanak avane avangart avantaj avantajsız avantür avare avarız avaz averaj avize avlamak avlu avrat avratağız avratbaz avuç avukat avunç avunma avunmak avuntu avurt avutma avutmak ay ağılı ay ışığı aya ayak ayak giyimi ayak oyunu ayak tabanı ayak tarağı ayakkabı ayakla ayaklanma ayaklanmak ayaklık ayaksilen ayakyolu ayal ayan ayar ayarlamak ayartmak ayaz ayazlık aybaşı ayça aydın aydınlanmak aydınlatılmış aydınlatma aydınlık çekirdek dış demirbaş halk aptal, enayi yardakçı, yardımcı öncü yarar yararsız macera aylak, başıboş, bekâr, bekârcı, serseri engebe nara ortalama çilçırak, kandil tutmak hayat eş, hanım, kadın, karı kılıbık çapkın, hovarda, zampara aya, kef, kısım aklavcı teselli teselli aldanmak, yetinmek, yubanmak teselli lünç teselli aldatmak, oyalamak hale mehtap avuç, kef, taban bacak, basamak, kıç ayakkabı, payefzar hile aya tarak ayak giyimi, pabuç, payefzar yaya, yayan başkaldırı baş götürmek, başkaldırmak, isyan etmek, kıyam etmek, kozgalan etmek kaide paspas aralık, hela, tuvalet, yüznumara eş, karı açık, belli dakiklik, değer, derece, köklenme, maslama, sazlama, sınav dakikleştirmek, köklemek, sazlamak aldatmak soğuk teras âdet hilal aydınlık, marifetli, münevver, okumuş, sarih, somut, vazıh, veciz, ziyalı şıkırdamak, yarıtılmak münevver tavzih aydın, berrak, fer, nur, ruşenlik, saf, sarahat, temiz, vazıh, vuzuh, ziya, ziyalı 17

18 aydınlık olmak aygın aygın baygın aygıt ayık ayıklama ayıklamak ayılmak ayın on dördü ayıp ayıplamak ayıraç ayırbaş ayırma ayırmak ayırt ayırt etmek ayıtmak aykırı aykırı olmak aykırılık ayla aylak aylamak aylı aylık aymak aymaz aymazlık ayn ayna aynagöz aynalı aynasız aynaz aynek aynı ayraç ayran ayran ağızlı ayran budalası ayrı ayrı ayrı ayrıç ayrıca ayrıcalı ayrıcalık ayrıcalıklı ayrık ayrıklık ayrıksı ayrılık ayrılmak ayrılmış ayrım ayrımlı ayrımsız ayrıntı aydınlanmak bitkin bitkin, vurgun alet, cihaz huşyar, uyanık tasfiye temizlemek huşa gelmek dolunay kusur, şaibe, uyat kınamak, uyaltmak miyar takas bölme, şerh, tahsis açmak, bölmek, kesmek, koymak, saklamak, seçmek, sökmek, üleşmek, vermek fark karakterize etmek, tanımak söylemek çap, çapraz, karşıt, muhalif, ters, tersine, teseri, zıddına, zıt zıt olmak ihtilaf, muhalefet ağıl, hale avare, bekâr, bekârcı, serseri beklemek gebe maaş ayılmak bilgisiz, gafil gaflet, uyku göz güzgü uyanık güzel, yakışıklı çirkin, kötü, ters bataklık gözlük bir, bir hıl, nüsha, özdeş, tıpkı parantez katık boşboğaz, geveze aptal, budala, sersem alahide değişik çatal hatta müstesna imtiyaz imtiyazlı müstesna istisna başka hicran, ihtilaf bırakmak, boşanmak, çıkmak, fırlamak, kalkmak, terk etmek için fark, kıvrım, tefrik değişik, farklı aynı detay, ilim, incelik, mufassallık, tafsilat, teferruat 18

19 ayrıntılar ayrıntılı ayrışık aytışmak ayva ayvaz ayyar ayyarlık ayyaş az az buçuk az çok az daha az kalmak aza azade azalmak azaltma azaltmak azamet azametli azami azap azar azar azarlamak azat azat etmek azatlık azcılık azgınlık azimet azimkâr azimli aziz azıcık azık azılı azınlık azletmek azlık azma azmak azmış azrail baba baba yarısı babaanne babacan babalanmak babasız babayiğit baç bacak bacaksız bacanak bacarıklık bacı bacı oğlu teferruat ince, mufassal, uzun muhtelif tartışmak bihi erkek, eş, koca açıkgöz, dolandırıcı, hilekâr, kuv dolandırıcılık arakhor, meyhor birkaç, dar, düşük, eksik, kem, mahdut biraz oldukça neredeyse ramak kalmak müçe, organ, uzuv, üye başıboş, erkin, serbest daralmak, düşmek, eksilmek, kırılmak kısıntı budamak, düşürmek, kesmek, kısmak çalım, gösteriş, gurur, heybet, kurum, tekebbür görkemli en çok, en kette, en köp, maksimum cefa, eziyet, işkence yavaş yavaş abırlamak, biabır etmek, çıkışmak, darılmak, haşlamak, paylamak, tane etmek, tanlamak, terslemek erkin, hür, özgür, serazat azletmek hürriyet azınlık, azlık dalalet gidiş kararlı kararlı ermiş, gözde, şirin biraz akvat, besin, erzak, kumanya, rızık korkunç azcılık, azlık, ekalliyet azat etmek, kenar etmek azcılık, azınlık, ekalliyet melez bataklık, taşmak kuduz alıcı ata, büyükbaba, dede, moruk, peder amca nene, nine mihriban, sevimli öfkelenmek yetim yürekli haraç ayak, kıç, oğlan bodur arkadaş, dost vukuf abla, hemşire, kız kardeş, simil yeğen 19

20 bad badalak vurmak badana bade badi badik badiye bağ bağ bozumu bağa bağan bağban bağdarlama bağdaşık bağdaşmak bağdaşmazlık bağı bağıllık bağım bağımlı bağımlılık bağımsız bağımsız milletvekili bağımsızlık bağıntı bağır bağırma bağırmak bağırsak bağırtı bağış bağışık bağışıklık bağışlama bağışlamak bağışlanmış bağışlayın bağıt bağlam bağlama bağlamak bağlanak bağlanma bağlanmak bağlanmış bağlantı bağlantısız bağlaşık bağlaşma bağlı bağlı olmak bağlılaşım bağlılık bağnaz bağnazlık bağrış çağrış bahane bahar rüzgâr çelmek, çelmelemek ahek içki, şarap ördek ördek çöl bent, demet, deste, ilgi, ilişki, rabıta, sargı, teneklik güz, sonbahar kaplumbağa, ur düşük bahçıvan program mütecanis anlaşmak, uymak, uzlaşmak uyuşmazlık büyü izafiyet tabiiyet gayrimüstakil, tabi tabiiyet hür, mutlak, müstakil, özgür bağımsız istiklal bağlılık, nispet ciğer, döş, göğüs, sine nara, nida kükremek iç çığlık, yaygara armağan, hibe, iane, teberru, yardım muaf muafiyet affetme, hibe, şefaat affetmek, almak, geçirmek, lütfetmek, unutmak muaf efendim, pardon sözleşme bağ, bent, demet, deste, kelep ambalaj, ilhak, paket, saz cezbetmek, tamamlamak, tutmak, tutturmak, yok etmek bağlantı intisap alışmak, ilişmek, tapmak ilişik, vurgun birlik, ilişki, irtibat, rabıta, temas askerî müttefik ittifak, kontrat asılı, kapalı, mecbur, sadık izlemek bağlılık birlik, ilişik, intisap, sadakat, sevgi, tabiiyet mutaassıp, yobaz taassup gürültü, şamata kulp, mazeret, vesile baharat, ilkbahar, yaz 20

21 baharat bahçe bahçıvan bahir bahis bahse girmek bahsetme bahsetmek bahşetmek baht bahtiyar bahtiyarlık bahtsız bahusus bakaç bakan bakanlar kurulu bakanlık bakarak baki bakir bakı bakılırsa bakım bakımevi bakımlı bakımsız bakınmak bakır bakış bakma bakmak bakmamak bakmayarak bala balaban balalar bahçesi balalık balans balçak balçık baldır baldız baliğ olmak balık adam balık yumurtası balıketinde balıkkulağı balkı balkımak balkır balkon ballıdarı balon balya bambaşka banak banal bahar, edviye bostan bağban deniz konu, laf, mevzu hüccet etmek, mübahase etmek temas konuşmak, temas etmek bağışlamak, sunmak alın yazısı, kader, nasip, şans, takdir, talih, yıldız mutlu mutluluk bedbaht özellikle dürbün nazır, vekil hükûmet nezaret, vekâlet göre öteki, sürekli yeni fal göre hizmet kademe bayındır berbat, çorak, külüstür araştırmak mes göz, nazar nezaret aramak, beslemek, denemek, görmek, gözetmek, ilgilenmek, incelemek, karışmak, korumak, seyretmek, uğraşmak terk etmek rağmen çocuk, yavru büyük, iri, nazik, şişman anaokulu, uşak bahçesi rahim denge kabza çamur incik görümce erişmek, ulaşmak dalgıç havyar dolgun midye ağrı, güzel, parlak, sancı parıldamak, parlamak parıltı, şimşek gezinti, hayat incir palavra denk değişik, farklı lokma bayağı, sıradan 21

22 bandaj bandırmak bando banko banlamak banmak banyo bap bar baraj barama barama kurdu baran barbar bardak baresinde barhana bari bariyer bariz barı barınmak barış barışık barışma barışmak barlı baş baş başa baş bezi baş döndürücü baş götürmek baş örtüsü başa düşmek başağrısı basak başak basamak basar başarı başarılı başarısız başarısızlık başarmak başarmış başat başbakan başbuğ başçı başeser basit basitçe başı dumanlı başı yerde başıboş basıcı basık basılı bağ, sargı banmak mızıka, takım, topluluk kesinlikle bağırmak batırmak hamam başlık, husus, kapı, konu pas bent koza ipek böceği yağmur ilkel testi hakkında göç, kafile keşke engel açık çit daldalanmak, sığınmak sulh sevecen anlaşma anlaşmak, uzlaşmak velut başlangıç, çıban, esas, kafa, kelle, saksı, temel birlikte mendil aşırı ayaklanmak, isyan etmek, kıyam etmek, kozgalan etmek eşarp anlamak sıkıntı merdiven sümbül aşama, ayak, derece, gömlek, hane, kademe, merhale, pilleken göz muvaffakiyet, sükse kalburüstü, kudretli sıfır muvaffakiyetsizlik muvaffak olmak nail baskın başnazır başkan, komutan önder şaheser bayağı, cılız, kolay, mahdut, olağan, yalın kolay sarhoş suçlu avare tabi alçak matbu 22

23 basılış basımevi basın basınç başından başka baska başkaları başkalaşmak başkaldıran başkaldırı başkaldırıcı başkaldırma başkaldırmak başkalık başkan başkanlık başkası başkent baskı baskın baskül başlamak başlangıç başlangıçta başlarken başlayıcı başlı başlıca başlık basma basmak başmak başmaklık başmal başnazır başöğretmen başörtü başörtüsü başşehir başta baştan baştan aşağı baştan savma baştan sona bastık bastırık bastırmak baston başüstüne başvekil başvezir başvurma başvurmak başvuru başyapıt bataklık batarya baskı matbaa matbuat tazyik esasen değişik, diğer, farklı, öbür, özge, sair aşama, devir, merhale âlem bozulmak serkeş isyan, kozgalan asi başkaldırı, mukabele ayaklanmak, isyan etmek, kabarmak, kıyam etmek ayrım, fark reis, sadır riyaset diğeri, öbürü başşehir, payitaht basılış, el, neşir, tahakküm, tazyik, yumruk, zor akın, hücum, sel kantar almak, atılmak, doğmak, gelmek, girmek, kalkmak, koyulmak, olmak, oluşmak, tutmak baş, eşik, giriş, menşe, mukaddime ilkin, önceden önceden müptedi çivi esas, gerçek amir, kalın, rehber, serlevha gübre, matbu, tezek bürümek, çap etmek, çökmek, kaplamak, örtmek, tabetmek, vurmak ayakkabı, yürümek has sermaye başbakan müdür baş örtüsü leçek başkent, payitaht ilkin, özellikle yeniden tamamen üstünkörü daima, tamamen, tamamıyla pestil yük boğmak, dikmek, durdurmak, gidermek, gömmek, kaplamak, yenmek, yırtmak asa, kötek oldu başbakan sadrazam müracaat gezmek, gitmek, müracaat etmek müracaat şaheser azmak pil 23

24 bateri bati bati batı batık batıl batın batın bâtın bâtın batırmak batış batkı batkın batkınlık batma batmak batmış bavul bay bayağı bayağılaşmak bayak bayakki bayan bayat baygınlaşmak bayılmak bayındır bayındırlık bayır baylanlık baylanmak bayrak bayrak ağacı bayrak direği bayram bayrılık baytar baz bâz bâz etmek bazen baziçe bazı bazısı bazlık bebek beceri becerikli beceriklilik beceriksiz becermek bed bedaheten bedava bedavadan bedbaht etmek davul ağır yavaş garp gamze asılsız, çürük göbek, gömlek karın, kuşak gizli iç banmak, gömmek, mahvetmek gurup hüsran, iflas müflis iflas çökme çökmek, dokunmak, gark olmak, incitmek, kirlenmek, sançmak, yemek, yok olmak batık camedan erkek adi, alelade, aşağı, aşağılık, basit, epey, gerçekten, hasis, küçük, oldukça, pespaye, sıradan, süfli, yoz düşmek demin deminki eş, hanım, hatun, kadın, karı kart süzülmek bitmek, ödemek, vermek imar, mamur imar dışarı işve, naz nazlanmak, şımarmak öncü, sancak, sembol, simge gönder gönder alay, neşe, sevinç, şenlik kıdem veteriner temel açık, meftuh açmak bazı, kâh, kimi oyun bazen, birtakım, kimi kimi, kimisi zamparalık çağa maharet acar, mahir, usta hüner âciz, amatör bozmak, uydurmak çirkin, kötü, tuhaf ansızın, irticalen caba, havayi, meccanen, müft, parasız, pulsuz parasız üzmek 24

25 bedbin beddua beddua etmek bedel beden bedharç bedihi bedir bedreftar begayet beğeni beğenilen beğenilmeyen beğenme beğenmek beğenmemek behemehâl behişt behre beis bek bekâr bekârcı bekâret bekçi bekinmek bekitmek beklemek beklenen beklenir beklenmedik beklenti bekletmek bekleyivermek bekri bel bel kemiği bela belalı belde beledi belediye belemek belen belenmek beleş belet beletçi belge belgesel belgi belgilemek belgin belginlik belgit beli beli bükük belik kötümser lanet kahretmek, lanetlemek değer, denk, eşit, fiyat, karşılık, kıymet cisim, gövde, üst, üzeri, vücut savurgan belli dolunay geçimsiz aşırı tabiat, zevk bedii, maruf, mazbut, zarif berbat, itici rağbet açmak, alkışlamak, bitmek, onaylamak, tutmak yermek mutlaka cennet hisse, nasip, pay engel, zarar katı, sağlam, sert avare, aylak, bekâr, bekârcı, mücerret, subay avare, aylak, bekâr saflık, yenilik gözetçi, karakolcu, keşikçi, nokta direnmek kapamak, tıkamak aramak, durmak, eğlenmek, gözetmek, gözlemek, istemek, korumak, ummak muhtemel muhtemel fevkalade, hayret ümit oyalamak beklemek ayyaş işaret esas, temel çile şirret çevre, kasaba, mekân, şehir, yer yerleşik icraiye komitesi bulamak bayır, bel, tepe bulaşmak havayi, müft, müfte, pulsuz bildik iletken, kondüktör senet, vesika senetli alamet, nişan, şiar atamak, tayin etmek, tayinlemek sarih sarahat senet efendim, evet zavallı örgü 25

26 belinlemek belirgin belirleme belirlemek belirlenmiş belirli belirme belirmek belirsiz belirten belirti belirtik belirtke belirtme belirtmek beliye belki belkili bellek bellemek belli belli başlı belli belirsiz belli etmek belli olmak bellik ben bencil bencilik bende benefşe benek benevre bengi beniâdem benibeşer benimsemek benimsenilmeyen benimsenmek beniz benlik bent bent olmak bentlemek benzemek benzer benzeri benzerlik benzeşim benzetme benzetmek benzeyen benzin beraat kazandırmak beraber beraberinde beraberlik berat irkilmek açık, sarih, saydam tayin, tespit muayyen etmek, sınırlamak, tayin etmek, tespit etmek, yakalamak muayyen belli, makul, muayyen tebarüz, tezahür dolaşmak, peyda olmak, teşekkül etmek, uçmak, uyanmak, zahir olmak meçhul, müphem, uçuk tamlayan alamet, emare, gösterge, işaret, koku, nişan, tezahür açık, belli, sarih amblem, gösterge tasrih, tayin açıklamak, göstermek, kaydetmek, kesmek keder, tasa ihtimal, muhtemelen ihtimalî, muhtemel akıl, dağarcık, hafıza, kafa, zihin aktarmak, çapalamak, öğrenmek, sanmak aşikâr, mahsus, malum, maruf, muayyen, vazıh, zahir muayyen hafif tayin etmek yansımak ayraç, işaret hal egoist, hodbin hodpesentlik köle, kul menekşe hal, nokta, puan esas, özül, temel ebedî, ölümsüz insan insan ısınmak, katılmak, paylaşmak, sarılmak, tutmak itici oturmak bet, yüz gurur, kibir, kişilik, şahsiyet bağ, baraj, eklem, set bağlanmak kenetlemek çalmak, dönmek, göstermek, kaçmak, kesilmek, okşamak, yaklaşmak bir, emsal, eş, kabil, misal, nüsha aynı, benzer, eş, tıpkı birlik benzer teşbih bozmak, dövmek yakın süt aklamak birlikte, denk, eşit birlikte el birliği, müsavat nişancı 26

27 berbat berbat olmak berber berber dükkânı berceste berduş bereket bereketlenmek bereketli berenarı bergüzar berhava berhava etmek berhayat olmak berhudar beribenzer berk berkitme berkitmek berrak bertaraf etmek bertik bertilmek beş bes beş altı beş on beşaret beşer beşeriyetçi besili besin beşkardeş beslek beslemek beslengi besmele beste besteci bestekâr bestelemek bet betik betim betimleme bevvap bey bey soylu beyaban beyan etmek beyanat beyaz beyaz perde beyaz zehir beyazca beyazlanmak beyazlaşmak beygir bozuk, çirkin, döküntü, kötü, perişan, viran bozulmak, kirlenmek tellak berber güzel, latif, seçme bozuk, pis bolluk, yağmur artmak, çoğalmak bol, mübarek, verimli biraz, oldukça armağan, yadigâr boş, yararsız yok etmek yaşamak mutlu alelade, bayağı, sıradan katı, kıskıvrak, sağlam, sert, tıkız takviye raptetmek açık, aydınlık, dupduru, duru, şeffaf, temiz gidermek çürük, yara çürümek, incinmek, morarmak ilkokul kâfi, ya, yeter biraz, birkaç biraz muştu insan, insanoğlu insancıl semiz azık, gıda şamar hizmetçi bakmak, desteklemek, eklemek, katmak evlatlık, hizmetçi bismillah ahenk, hava, melodi bestekâr, kompozitör kompozitör yakmak beniz, sıfat, yüz kitap, mektup, pusula, tezkere tasvir tasvir kapıcı efendi, eş, koca, komutan asil çöl söylemek bildiri, demeç ak, kır sinema beyaz akça ağarmak ağarmak at 27

28 beyhude beyhude yere beyin beyinli beyit beylik beynelhalk beynelmilel beyyine bez bezdirmek bezek bezeklemek bezekler bezeksiz bezelye bezeme bezemek bezen bezenmek bezgi bezginlik bezirgân bezmek biabır etmek biaman biber dolması biberli biberon bibi bibliyografi bibliyografya biçare bicik biçim biçimci biçimli biçimsel biçimsiz biçmek bidar bidayet bigâne bihaber bihakkın bihi bihuş biilaç bikes bilahare bilakis bilamübalağa bilavasıta bilcümle bildik bildiri bildirim bildiriş anlamsız, boşuna, yararsız boşuna akıl, dimağ akıllı ev hükûmet enternasyonal uluslararası delil, kanıt çaput tüketmek süs, ziynet süslemek tezyinat yalın nohut tezhip süslemek bezek, süs donanmak bezek, süs usanç tüccar usanmak abırlamak, azarlamak, tane etmek, tanlamak gaddar, zalim dolma acı emzik hala kaynakça kaynakça çaresiz, gariban, zavallı meme eşkâl, hat, kalıp, merkez, minval, suret, şekil, tarz şekilci, şekilperest, tutum düzgün şeklî kötü çalmak, kesmek uyanık başlangıç yabancı bilgisiz gerçekten ayva deli, sersem, şaşkın çaresiz kimsesiz sonra, sonradan aksine, tersine, yok abartmadan doğrudan doğruya bütün, hep aşina, belet, tanıdık, tanış beyanat, tebliğ tebligat duyuru, ilan, tebligat 28

29 bildirişim bildirme bildirmek bile bile bile bilecen bilek bilek damarı bilen bilerek bileşik bileşke bilezik bilfarz bilge bilgelik bilgi bilgilenmek bilgili bilgin bilgisayar bilgisiz bilgisizlik bilhassa bili bilici bilik bilim bilim adamı bilimci bilimsel bilinç bilinçaltı bilinçlilik bilinen bilinmedik bilinmeyen bilir bilirkişi biliş bilisiz bilisizlik bilişmek billahi billur bilme bilmece bilmeden bilmek bilmeyerek bilmezlik bilvasıta bilye bilyon bina bina etmek binaenaleyh bindi iletişim arz, tebliğ aktarmak, arz etmek, beyan etmek, getirmek, lütfetmek, malum etmek, vermek, yayımlamak birlikte, da, dahi, hatta, üstelik kasten ukala güç, kuvvet nabız alim kasten, kasti, mahsus mürekkep birleşme kelepçe söz gelişi hakim bilgi, hikmet, vukuf bilim, haber, malumat, marifet, olgun, veri, vukuf öğrenmek agâh, haberdar, uyanık alim, âlim hasup, kompüter, rayane acemi, boş, cahil, kabak, nadan, yavan, yayan cehalet alelhusus, hususiyle, özellikle bilgi alim vukuf bilgi, ilim, marifet âlim, bilgin bilgin ilmi, ilmî dimağ, şuur, zihin şuuraltı, tahteşşuur nesne aşina, malum meçhul gizli, meçhul, muamma, yabancı, yeni agâh uzman bildik, tanıdık, vukuf bilgisiz, cahil bilgisizlik öğrenmek vallahi kristal irfan, vukuf bulmaca, muamma ezbere, kazara, yanlışlıkla anlamak, çakmak, hatırlamak, inanmak, paykamak, sanmak, saymak, tanımak yanlışlıkla cehalet dolaylı kürecik, misket milyar çatı, yapı dayamak, kurmak, yapmak buna göre, bunun için destek 29

30 bindirim bindirmek binmek binnetice bir bir anda bir araba bir cür bir defa bir hayli bir hıl bir hoş bir iki bir kadar bir kez bir küme bir lahzada bir nebzecik bir nice bir numara bir örnek bir tahtada bir tane bir tomar bir vakitler bir zaman bir zamanlar birader birak biraz biraz önce birçok birden birdenbire bire bir birebir birey birge birgelik biricik birikim birikmek biriktirmek birim birinci birinci sınıf birkaç birleşik birleşme birleşmek birleşmiş birleştirmek birlik birlikte birtakım birtakımı bisiklet bismillah zam eklemek, katmak atlamak, katılmak nihayet ancak, aynı, benzer, eş, müşterek, sadece, tek, vahit, yalnız çabucak fazla özdeş hele çok, epey, hayli aynı garip birkaç biraz, birtakım bir fazla çabucak küçücük birçok birinci, tek yeknesak yekten biricik, yegâne fazla eskiden, vaktiyle biraz, eskiden, vaktiyle eskiden, vaktiyle kardeş amma, ancak azıcık, bir kadar demin çoklu, hayli, kaç, müteaddit, nice ani, aniden, ansızın, çabucak, gafleten, yekten ani, aniden, ansızın, gafleten, yekten aynı, tıpkı uygun can, duygusal, fert, şahıs birlikte, mutabık, ortaklaşa el birliği tek, yegâne deneyim üşüşmek, yığılmak, yığışmak tutmak, yığmak ünite, vahit öncü mükemmel az bir, mürekkep camia kavuşmak mürekkep ulamak bağlantı, bağlılık, bütün, tek beraber, bile, birge, müşterek, ortaklaşa bazı, bir kadar, kimi bazısı, kimi, kimisi çalınga, derrace, düçerha besmele 30

31 bitap bitaraf bitek bitik bitim bitiren bitirilmek bitirim bitirim yeri bitirimhane bitirme bitirmek bitirmiş bitişik bitiştirmek bitki bitkin bitkinleşmek bitkisel bitli bitmek bitmeme bitmeyen bitmiş bittabi biyografi biz bizar bizar olmak bizatihi bizzat bıçkın bıkkın bıkkınlık bıkma bıkmak bıldır bılkımak bıngıldamak bırakıt bırakma bırakmak bırakmamak blöf bloke etmek blucin bobin böbrek böbür böbürlenme böbürlenmek boca etmek bocalamak böcü bodrum boduç bitkin, yorgun çekimser, yansız verimli dolaşık, fena, kötü, yapışık antlaşma, mukavele, nihayet, son, şartname tüketici tamamlanmak kumarhane, yaman, zeki kumarhane kumarhane hatim, ikmal, kat, mezuniyet bağlamak, devretmek, kotarmak, mahvetmek, süpürmek, tamamlamak, temizlemek, tüketmek, yemek, yormak açıkgöz komşu kenetlemek nebat güçten düşmüş, harap, tapsız, turşu, üzgün tükenmek nebati cimri bayılmak, beğenmek, çıkmak, dinmek, erimek, geçmek, kurtarmak, sonuçlanmak, tamamlanmak, tükenmek, yetişmek devam sonsuz, tükenmez tamam elbette, tabii öz geçmiş, tercümeihal tığ tedirgin bıkmak, usanmak kendiliğinden şahsen cesur, kabadayı, korkusuz, yürekli yanık usanç usanç tenge gelmek, usanmak, yılmak geçen yıl bozulmak, erimek, yumuşamak titremek miras tevdi artırmak, boşamak, bozmak, dökmek, geçmek, koymak, saklamak, salmak, terk etmek, unutmak tutmak karakorku, uydurma durdurmak kot makara kilye kibir, leopar böbür kabarmak, lokalanmak, tekebbürlenmek boşaltmak, dökmek karıkmak, şaşmak böcek, kurt zirizemin bardak 31

32 bodur boğanak boğaz boğazlamak boğmak boğulmak boğum boğumlanma boğunç boğuntu boğunuk böğürmek boğuşmak böhtan boklu bokluk boks boksör boktan bol bol bolamat bölge bölgesel bolluk bölme bölmek bölü bölücü bölük bölüm bölümleme bölümlendirme bölünmek bölüşmek bölüştürme bölüt bomboş bön bönce böngü bonjur bonkör bönlük borazan borç borçlanma borçlu borcu olmak bordro börkenek börtmek börttürmek boş boş boş boş kafalı boş söylemek boş yere boşaltma alçakboylu, cırttan, kısaboy sağanak gebe, kursak kesmek bastırmak, sarmak bunalmak, gark olmak eklem, mafsal telaffuz bunalım, kasvet, üzüntü sıkıntı donuk, kapalı öğürmek çabalamak, uğraşmak tezvirat pis pislik mülakeme mülakim yararsız ferah, iyi, mebzul bolluk, refah kesim, mıntıka, nahiye, toprak lehçe bereket, yağmur ayırma, taksim ayırmak, kesmek, parçalamak taksim münafık hane, hizip, kısım büro, çağ, devir, fasıl, göz, kesim, kısım, kol, kürsü tasnif sınıflandırma üleşmek üleşmek taksim halka tamtakır ahmak, budala, inek, saf budala, saf teleskop günaydın cömert saflık boru kredi, ödev, ödünç, vecibe istikraz yükümlü ikmale kalmak cetvel, siyahe külah haşlamak abartmak, artırmak, mübalağa etmek abes, açık, anlamsız, bilgisiz, havai, münhal, yararsız anlamsız bilgisiz zırva boşuna tahliye 32

33 boşaltmak boşamak boşanmak boşboğaz boşboğazlık boşboğazlık etmek boşkap boşlama boşlamak boşluk bostan boşu boşuna boşuna boy boy bos boydak boylam boylamak boylu boslu boyun boyun bağı boyun borcu boyunbağı boyunduruk boyut boz boz renk boza olmak bozan bozdurmak bozdurtmak bozgun bozgunluk bozkır bozma bozmak bozuk bozuk para bozukluk bozulma bozulmak bozulmamış bozulmuş bozum olmak bozuntu branş bravo briz bronz broşür bu bu an bu arada bu vakit bucak buçuk budak budala açmak, çıkarmak, dökmek, kotarmak, kusmak bırakmak kurtulmak çaçaron, çenebaz, farfara, geveze yave, zırva zırvalamak tabak ihmal bırakmak, sermek ara, göz, kesinti bahçe boşuna abes yere, beyhude, boş yere, gereksiz, nafile, nahak destan, kabile değer, kesim bekâr, serbest, yalnız meridyen, uzunluk dairesi batmak, çıkmak, düşmek, yükselmek gösterişli, yakışıklı dal, sorumluluk, üzeri kravat vecibe kolye esaret durum, ebat, kapsam, mikyas, nitelik, ölçü gri gri utanmak öçürge, silgi bozmak, hurdalamak bozdurmak bozulmuş, uçarı, yenilgi bozgun çöl, düz, step ihlal, iptal, tahrip becermek, bırakmak, bozdurmak, feshetmek, haklamak, yenmek, yıkmak berbat, çap, eğreti, gergin, kaput, karışık, kızgın, kötümser, ucuz bozuk, bozukluk arıza, fesat, illet, sekte arıza, tefessüh arızalanmak, ekşimek, içerlemek, kulumak, sınmak, yozlaşmak sağlam bozgun, yoz utanmak döküntü dal, ihtisas, kol aferin meltem tunç kitapça, risale işte derken beraber derken açı, kasaba, kenar, köşe, nahiye, yer, zaviye yarım dal ahmak, divane, enayi, giç, hıyar, kaz, sefih, şaşkın 33

34 budalalık budamak budun budur büğet buğu buğulu bugün bugünlerde buhar buhar olmak buhari buharlaşmak buhran bühtan buhur bük bukağı bukağılamak bukağılık bukanak buke buket büklüm bükmek büküç bükülme bükülmek bükülmüş büküm büküntü bulak bulanık bulanıklık bulanmak bulaşan bulaşıcı bulaşık bulaşkan bulaşmak bulaşmış olmak bulaştırmak bulgu bulmaca bulmak bülten bulucu bulunak bulunan bulunmak bulunmamak bulunmayan bulunmaz buluş buluşma buluşmak bulut bulutsuz ahmaklık azaltmak, kısaltmak kavim, millet, ulus işte bent buhar nemli, yaşlı zaman geçende buğu kaybolmak, yok olmak şömine yok olmak bunalım, kriz iftira tütsü dönemeç köstek kösteklemek bilek ayak koku gül destesi, güldeste buruk, burum, dönemeç, kıvrım, viraj eğmek, katlamak, kıvırmak köşe devrim eğilmek, katlanmak, yönelmek kıvrım kat, kıvrım dönemeç, viraj kaynak, pınar dumanlı kesafet kabarmak, karışmak bulaşıcı, geçici geçici, yolukucu etki, iz, karışık, kirli, yapışkan yapışkan çatmak, çıkmak, girmek, sataşmak, sirayet etmek, sıvışmak kapmak sıvamak netice bilmece çıkarmak, hatırlamak, keşfetmek, sağlamak, seçmek, tapmak, temin etmek, ulaşmak, uydurmak dergi kâşif adres mevcut çıkmak, düşmek, gezmek, olmak, yatmak eksilmek sıfır kıymetli, nadir icat mülakat karşılaşmak, kavuşmak endişe, keder açık, berrak 34

35 bun buna göre bunalım bunalmak bunaltıcı bunaltmak bunamak bunca bundan ilave bundan sonra bungunluk bunluk bunmak bunun için bünye burağan burası burcu burgu bürgü burhan burma burmak büro bürokrasi bürokrat burs buru buruk bürük burulgan burulmak burum bürüme bürümek burun burun otu buruşmak büsbütün buse butlan bütün bütün bütün bütün bütüne bütünleme bütünlemek bütünlenmek bütünü bütünüyle buut büy buyruk büyü büyücü büyük büyük ana büyük anne büyük baba sıkıntı binaenaleyh buhran, kriz daralmak, darıkmak, sıkılmak ağır boğmak, sıkmak hariflemek çok, epey caba artık sıkıntı buhran, bunalım, sıkıntı küçümsemek binaenaleyh kuruluş, yapı hortum bura ıtır matkap atkı, çarşaf kanıt musluk kıvırmak bölüm, ofis, şube, yazıhane resmiyetçilik şekilci tekaüt sancı büklüm, diş kamaştırıcı, tosun duvak girdap ağrımak, dönmek, gücenmek büklüm istila almak, basmak, kaplamak, örtmek, sarmak, tutmak kibir enfiye tiksinmek sırf, tamamen, tamamıyla, temelli öpücük haksızlık birlik, cemi, cümle, kamu, kül, mecmu, olanca, tam, tamam, tüm, yekpare tamamıyla tamamıyla ikmal, tamamlama tamamlamak tamamlanmak hepsi top boyut dans emir, ferman, irade afsun, cadı, efsun, sihir sihirbaz aka, koca, kocaman, kodaman, muhteşem, önemli, yetişkin, yüce büyük anne nine dede 35

36 büyük bacı büyük peder büyükanne büyükbaba büyükbaş (hayvan) büyükelçi büyüklenme büyüklenmek büyükler büyüklüğünde büyüklük büyülemek büyültmek büyüme büyümek buyurmak buyurtmak buyuru büyüteç büyütme büyütmek büyütücü büyüyememek buz yalağı buzdolabı büzdürmek buzkaymak büzmek büzük büzüktaş buzulkuşu büzülmek büzüşmek caba çaba çabalama çabalamak çabucacık çabucak çabuk çabukça çabuklaşmak çabukluk çaça çaçaron cacık cadaloz cadı cadılamak çadır caduger cafcaf cafcaflı cağ çağ çağ dışı çağa çağcıl abla, apa büyük baba, dede nene, nine baba, dede karamal elçi, sefir burun, gurur, kasıntı, kibir, kurum, tavır, tekebbür şişmek erkân, kibar kadar çap, devlet, heybet, ihtişam, oran cadılamak, efsunlamak, sihirlemek abartmak nema çıkmak, kabarmak, palazlanmak, serpilmek, yaşlanmak, yetişmek almak, demek, etmek, geçmek, gelmek, girmek, gitmek, ısmarlamak, söylemek, tapşırmak ısmarlamak buyruk, emir büyütücü, lup ilave abartmak, bakmak büyüteç küsmek yalak sellace, soğutucu büzmek dondurma kısmak cesaret kafadar diuca speculifera ufalmak ilişmek, kırışmak bedava, bundan ilave, üstelik ceht, gayret, hız ceht debelenmek, yanmak çabucak birden, derhal, hemen, şipşak, tezce acele, aceleci, tez çabucak hızlanmak hız, sürat abla, mama boşboğaz, geveze doğramaç ifrite büyü, caduger büyülemek deri, keçe cadı gösteriş, şatafat, şirret gösterişli, karışık, tehlikeli banyo asır, bölüm, devir, devran, dönem, gün, vakit, yaş, zaman köhne, muasır olmayan bebek, çocuk çağdaş, modern 36