Büyüme: Bireyin vücudundaki hacimsel değişmedir. Yani insanın boyunun uzaması, kilosunun artması bir büyüme göstergesidir.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Büyüme: Bireyin vücudundaki hacimsel değişmedir. Yani insanın boyunun uzaması, kilosunun artması bir büyüme göstergesidir."

Transkript

1 GELİŞİM PSİKOLOJİSİ GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR, GELİŞİM İLKELERİ, GELİŞİM GÖREVLERİ, GELİŞİMİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Gelişimle İlgili Temel Kavramlar Büyüme: Bireyin vücudundaki hacimsel değişmedir. Yani insanın boyunun uzaması, kilosunun artması bir büyüme göstergesidir. Olgunlaşma: Vücudun doğuştan genetik olarak sahip olduğu fonksiyonları zamanla yerine getirebilme yetkinliğine sahip olmasıdır. Örneğin, bebeklerin yürüyebilmeleri için yaklaşık bir yaşında olmaları beklenir. Çünkü, bacak kaslarının vücut ağırlığını taşıması ve vücut dengesinin sağlanması dolayısıyla bebeklerin yürüme fonksiyonunu yerine getirebilecekleri biyolojik olgunluğa erişmeleri için, ilk bir yıldaki bu zaman değişimine ihtiyaç vardır. Öğrenme: Bireyin çevresiyle etkileşimi ve yaşantıları sonucunda davranışlarında meydana gelen kalıcı değişikliklerdir. Bir bebek başlangıçta babasını çevredeki herhangi bir nesneden farklı algılamaz iken, babasıyla girdiği etkileşimler sonucunda onun annesiyle birlikte kendisi için önemli bir kişi olduğunu öğrenmeye başlar. Yine, bireyin soyut düşünmeyi öğrenmesi için çocukluk dönemini tamamlayıp ergenlik dönemine girmesi beklenir. Bu noktada, öğrenmenin gerçekleşmesi için büyüme ve olgunlaşmanın ön koşul olduğu söylenebilir. Hazırbulunuşluk (Hazır Olma): Bireyin bir davranışı sergilemesi için gerekli tüm donanıma sahip olmasıdır. Bu donanım büyümeyi, olgunlaşmayı, önceki öğrenmeleri, istekliliği, sağlık durumunu vb. içerebilir. Örneğin, ilköğretim birinci sınıfa başlayan bir çocuğun yazı yazma davranışına ilişkin hazırbulunuşluğu, parmaklarının kalemi istenilen biçimde tutabilmesi için gerekli ince motor kaslarındaki olgunlaşmaya; önceden kalemi tutmak için yaptığı denemelere; yazı yazmaya ilişkin istekliliğine; kolunu ve parmaklarını kullanmasını engelleyebilecek fiziksel bir özürünün olup olmamasına bağlı olabilir. Çocuğun bu özelliklere (donanıma) ne derece sahip olduğunun bilinmesi, onun yazı yazma davranışına ne kadar hazır olduğuna ilişkin bize bir fikir verecektir. Gelişim: Bireyin doğuştan getirdiği özelliklerine ve çevreyle olan etkileşimine bağlı olarak fiziksel, zihinsel, psikolojik ve sosyal özelliklerinde meydana gelen olumlu değişimlerdir. Gelişimin olması için büyüme, olgunlaşma, öğrenme ve hazırbulunuşluk gereklidir. Gelişim; büyüme, olgunlaşma, öğrenme ve hazırbulunuşluğu da kapsayan daha geniş bir kavramdır. Örneğin, mantığa dayalı düşünme biçimi, ilköğretim birinci kademede bulunan çocuklardan beklenen zihinsel (bilişsel) bir gelişim özelliğidir. Çocukta mantıklı düşünmenin gerçekleşmesi (gelişim) için yaklaşık 6-11 yaşlarında olması (büyüme), zihinsel kapasitesinin mantıklı düşünebilme fonksiyonunu kullanabilmesi (olgunlaşma), eğitim yoluyla ona sunulan farklı çevresel uyarıcılar karşısında mantıklı düşünerek problemlerini çözebilmesi (öğrenme) ve mantıklı düşünmeye ilişkin tüm fiziksel ve psikolojik donanımının hazır olması (hazırbulunuşluk) gerekmektedir. Bu nitelikler bir arada olduğu zaman, mantıklı düşünmenin de içinde yer aldığı zihinsel bir gelişimden bahsedebiliriz.

2 Gelişim Görevleri: Bireyden her gelişim döneminde başarması beklenen davranışlardır. Örneğin, çocuğun bebeklik dönemi sonunda katı yiyecekleri çiğnemesi ve yutması, ergenlik dönemi sonunda kendi bedenindeki değişimleri kabul etmesi, bu dönemlerde beklenen birer gelişim görevleridir. Kritik Dönem: Bireyin belirli davranışları kazanma ve belirli becerileri öğrenmesi için en uygun ve avantajlı olan dönemdir. Örneğin, ağlayarak karnının acıktığını belli eden bir bebek annesi tarafından doyurulduğunda ve ihtiyaç hissettiğinde annesini yanında gördüğünde, ona karşı temel güven duygusu geliştirebilecektir. Bebeklik dönemi, temel güven duygusunun kazanılmasında kritik bir dönemdir. Bu dönemde kazanılacak temel güven duygusu, ileriki dönemlerde bireyin başkalarına ve kendine güven duymasını kolaylaştırarak, onun psikolojik ve sosyal gelişimini olumlu etkileyebilecektir. Gelişim İlkeleri 1. Gelişim, kalıtım ve çevrenin ortak etkileşimi sonucunda gerçekleşir: Doğuştan kalıtımsal olarak getirilen özellikler ile çevresel uyarıcılar etkileşerek bireyin gelişim çizgisini oluştururlar. Örneğin, kalıtımsal olarak oldukça uzun boylu ve atletik yetenekleri olan bir ilköğretim öğrencisi, bulunduğu kasabada basketbol sahası olmadığı için fiziksel özelliklerini ve yeteneğini geliştirebileceği çevresel uyarıcılardan yoksundur. Yani, kalıtımsal özellikleri yeterli olmasına karşın çevresel olanakların bulunmayışı, onun yeteneklerini kullanabilmesini ve geliştirmesini sınırlamaktadır. 2. Gelişim, süreklidir ve aşamalı olarak gerçekleşir: Gelişim, anne karnından başlayarak, bireyin yaşamının sonuna kadar devam eder. Gelişim, ardışık yapıdaki aşamalarla gerçekleşir. Bir gelişim aşaması, hem bir önceki aşamaya dayalıdır, hem de bir sonraki aşamaya hazırlık niteliğindedir. Örneğin, üç yaşındaki bir çocuğun topa ayağıyla vurarak rahatça oynayabilmesi için, önceki dönemlerde destek olmadan ayakta durabilme, yürüyebilme, koşabilme gibi belirli fiziksel yeterlikleri aşamalı olarak kazanması gerekir. 3. Gelişim alanları bir bütünün parçası olarak birbirleriyle ilişkilidir: Gelişimin fiziksel gelişim, zihinsel gelişim, duygusal gelişim gibi farklı alanları olmakla birlikte, bu gelişim alanları çoğunlukla birbirini etkileyerek aslında bir bütünün parçası olarak karşımıza çıkmaktadır. Örneğin, zeki ve derslerinde başarılı olan bir öğrenci öğretmenlerinden, arkadaşlarından ve ailesinden takdir görür. Takdir edildikçe kendisini daha olumlu değerlendirir, insanlarla daha olumlu ilişkiler kurar ve başarılı olma yönündeki motivasyonu artar. Akademik becerileri sınırlı olan ve derslerde yeterince başarılı olamayan bir öğrenci ise, çevresindeki insanlardan bu konuda olumsuz değerlendirmeler aldıkça kendisini de olumsuz değerlendirebilir, kendine olan güveni azalabilir ve akranlarıyla olumsuz iletişimlere girebilir. Yani, bu örnekte zihinsel gelişim duygusal ve sosyal gelişimi etkilemektedir. 4. Gelişimde bireysel farklılıklar vardır: Bireyin gerek kalıtım yoluyla gerekse sonradan yaşantıları sonucu kazandığı özellikleri, ona herkesten farklı ve kendine özgü bir kimlik sunmaktadır. Bir bebek yürümeye bir yaşında başlayabilir, bir başkası dokuz aylıkken yürüyebilir. Aynı yaşta bulunan iki öğrenciden birisi okuma-yazmayı daha erken öğrenebilir, diğeri daha geç öğrenebilir. Burada, bireyin bir başkasıyla karşılaştırıldığında hangi konumda olduğu değil, kendi potansiyeli içinde bireysel özelliklerini ne ölçüde kullanabildiği önemlidir. 5 Gelişim baştan ayağa ve içten dışa doğru gerçekleşir: Gelişimin bu ilkesi bireyin daha çok fiziksel gelişimi ile ilgilidir. Doğum öncesinde embriyonun önce başı, sonra kolları ve bacakları gelişir. Doğum sonrasında bebeğin başı yaklaşık olarak tüm vücudunun dörtte biri kadardır. Yetişkin bir bireyde ise bu oran sekizde birdir. Doğum sonrasında bebek başını kontrol etme

3 ve dik tutma becerisini kazandıktan sonra, kollarını ve bacaklarını kullanarak emeklemeye ve sonrasında yürümeye başlar. Yine, bebeğin önce iç organları ve gövdesi gelişir, daha sonra vücudun dış kısmında bulunan kolları ve elleri gelişir. 6. Gelişim, genelden özele doğrudur: Bir bebek ilgisini çeken bir nesneye başlangıçta bütün vücudu ile hamle yaparken, birkaç hafta sonra sadece kollarını uzatarak ulaşabilecektir. Çocuklar önce büyük kas faaliyetlerini yapabilirler (bir nesneyi tutma gibi), daha sonra ince motor kas faaliyetlerini gerçekleştirebilirler (yazı yazma gibi). 7. Gelişim alanlarının önemi, değişik dönemlerde farklılaşabilir (gelişim nöbetleşe devam eder): Gelişim alanları, değişik dönemlerde göreceli olarak farklı bir önem taşıyabilirler. Örneğin, bebeklik döneminde bedensel ve psikomotor gelişim ön plana çıkarken; çocukluk döneminde zihinsel gelişim, ergenlik döneminde ise bedensel değişime bağlı psikolojik gelişim önem kazanabilir. Gelişim Görevleri Bireyden her gelişim döneminde başarması beklenen davranışlar, Havighurst tarafından gelişim görevleri olarak adlandırılmıştır. Bireyin hem kalıtımsal hem de çevresel faktörleri içeren hazırbulunuşluk düzeyi, gelişim görevlerinin başarılmasında önemlidir. Bebeklik, ilk çocukluk, son çocukluk ve ergenlik dönemlerine göre gelişim görevleri şöyle sıralanabilir: Bebeklik Dönemi (0-2 yaş) Gelişim Görevleri - Doğum sonrası fiziksel çevreye uyum sağlama - Katı yiyecekleri yiyebilme - Yürüme - Konuşma - Tuvalet kontrolünü gerçekleştirme İlk Çocukluk Dönemi (2-6 yaş) Gelişim Görevleri - El-göz koordinasyonunu sağlama - Kendi başına giyinme-soyunma, yemek yeme gibi öz-bakım becerilerini kazanma - Cinsel kimliğini kazanma ve cinsiyet farklılığını öğrenme - Sosyal kuralları ve sosyal rolleri öğrenmeye başlama - Ailesiyle ve yakın çevresiyle ilişki kurabilmeyi öğrenme Son Çocukluk Dönemi (7-11 yaş) Gelişim Görevleri - Akranlarıyla olumlu ilişkiler kurmayı öğrenme - Kendisine ilişkin tutumlar geliştirme - Okuma, yazma ve aritmetik olarak bilinen temel akademik becerileri kazanma - Cinsiyetine uygun sosyal rolleri öğrenme - Bağımsız davranışlar geliştirme - Değerler ve vicdan anlayışı geliştirme Ergenlik Dönemi (12-18 yaş) Gelişim Görevleri - Kendi bedensel özelliklerini kabul etme - Kendi cinsinden ve karşı cinsten olan yaşıtları ile daha olumlu ilişkiler kurma

4 - Yetişkinler içinde duygusal bağımsızlığını kazanma - Yetişkin erkek ya da kadın sosyal rolünü benimseme - Evlilik ve aile hayatına hazırlanma - Bir mesleğe yönelme ve mesleğe hazırlık - Toplumsal sorumluluklar almaya istekli olma Gelişimi Etkileyen Faktörler Kalıtım: Gelişimi etkileyen en önemli faktörlerden birisi kalıtımdır. Her canlı, kendi soyunun özelliklerini genlerinde taşır. Canlının kalıtımsal (genetik) olarak önceki kuşaklardan aktarılan özelliklerine genotip; genetik kodlarının (genotip) dışardan gözlenebilen özelliklerine fenotip adı verilir. Yani, bir insanın fiziksel görünümü davranışları, kişiliği vb. onun fenotibini oluşturmaktadır. Genotipte genetik özelliklere bağlı bir yapı bulunurken; fenotipte genetik yapının çevresel faktörlerle etkileşerek oluşturduğu özellikler söz konusudur. Örneğin, anne-babasının boyu uzun olan ve genetik olarak boyunun uzun olması beklenen bir çocuk, kötü ve yetersiz beslendiği için beklendiği ölçüde uzun boylu olmayabilir. Çevre: Kalıtımla birlikte gelişimi etkileyen bir diğer önemli faktör de, bireyin içinde bulunduğu çevresel koşullardır. Çevre; canlının doğum öncesinde, doğum sırasında ve doğum sonrasında karşılaştığı tüm etkilerdir. Kalıtımsal özellikler, uygun bir çevre olduğu zaman bireysel özelliklere dönüşür. Örneğin, doğuştan müzik yeteneğine sahip bir çocuk, hayatı boyunca bir enstrüman çalmamışsa ya da bu yönde bir eğitim olanağı ile karşılaşmamışsa, müzik yeteneğini ortaya koyamayacaktır. Çevresel faktörler ya da bireyin içinde bulunduğu ortam, doğum öncesinden başlayarak yaşamın bitimine kadar olan evrede aslında bireyin yaşam kalitesini belirlemektedir. Bireyin yaşam kalitesini etkileyen bu çevresel faktörler üç kısımda incelenebilir: 1. Doğum Öncesi Çevresel Faktörler: Annenin genel sağlığı, daha önce geçirdiği ya da halen varolan hastalıkları (diabet, epilepsi vb.), yetersiz beslenmesi, aşırı kilolu olması, kontrolsüz aldığı ilaçlar, sigara, alkol vb. zararlı alışkanlıkları, akraba evliliği, kan uyuşmazlığı, radyasyonla ya da kimyasal maddelerle temas etme, ağır çalışma temposu, psikolojik travmalar, gebeliğin doktor kontrolünde geçirilmesi gibi etmenler çocuğun gelişimini doğum öncesinde olumlu ya da olumsuz etkileyebilecek çevresel faktörler içinde sayılabilir. 2. Doğum Sırasındaki Çevresel Faktörler: Çocuğun doğum sırasında oksijensiz kalması, göbek kordonunun dolanması, doğum aletlerinin yanlış kullanılmasına bağlı olarak bebeğin vücudunda oluşan hasarlar vb. doğum sırasındaki çevresel faktörlere örnek verilebilir. 3. Doğum Sonrası Çevresel Faktörler: Bebeğin dünyaya gelişinden itibaren karşılaştığı tüm fiziksel ve kültürel uyarıcılardır. Geçirdiği hastalıklar, kazalar, iklim, beslenmesi, aldığı eğitim, içinde yaşadığı kültürel ortam, kardeş sayısı, doğum sırası, anne-babanın çocuk yetiştirme biçimleri, anne-babanın sosyo-ekonomik durumu, öğretmen tutumları vb. etkiler çocuğun doğumundan sonraki gelişim alanlarını etkileyen faktörlerdir.

5 BEDENSEL VE PSİKO-MOTOR (DEVİNSEL) GELİŞİM Gelişimin temel kavramları konusunda büyüme kavramı boyun uzaması, ağırlığın artması gibi vücuttaki hacimsel bir artış olarak tanımlanmıştı. Büyüme ve olgunlaşmaya paralel olarak, bireyin bedensel faaliyetlerde vücut organlarını kullanabilmedeki becerisine psiko-motor beceri adı verilir. Psiko-motor gelişimin ilgi alanı da, bu becerilerin ne zaman ve hangi ölçüde kazanıldığı ile ilişkilidir. Bedensel faaliyetlerin yerine getirilmesinde güç, hız, dikkat, denge, eşgüdüm gibi bireysel nitelikler, psiko-motor becerilerin gelişiminde belirleyici olabilmektedir. Örneğin, bir çocuğun atılan topu tutmadaki başarısı dikkatine, hızına, gücüne, vücudunun dengesine ve gözkol-el eşgüdümüne bağlı olarak değişebilir. Bu niteliklerden birisinin ya da bir kaçının yeterli düzeyde olmaması, çocuğun topu tutmaya ilişkin psiko-motor becerisini olumsuz etkileyecektir. Aşağıda, gelişim dönemlerine göre bireyin bedensel ve psiko-motor gelişimi açıklanmaktadır. Doğum Öncesinde Gelişim Büyüme ve gelişmenin en hızlı olduğu dönem olarak bilinen doğum öncesinde, bebeğin gelişimi üç dönemde incelenebilir. Birincisi, döllenmeyle başlayan ve yaklaşık iki hafta süren dölüt (germinal) dönemidir. Yumurtanın sperm tarafından döllenmesiyle, anneden ve babadan gelen 23 er çift kromozomun birleşmesi sonucunda anne karnında 46 kromozomdan oluşan tek hücreli zigot adı verilen bir canlı meydana gelir. Her kromozom, genetik bilgiyi ileten daha küçük birimler olan genlerden oluşur. Genler tek olarak ya da kombinasyon halinde canlının özelliklerini belirlerler. Zigot, ilk iki hafta içinde mitos bölünmeyle çoğalmaya başlar. Doğum öncesindeki ikinci gelişim dönemi, üçüncü haftadan sekizinci haftaya kadar devam eden embriyo dönemidir. Embriyo dönemi, merkezi sinir sisteminin ve vücut organlarının gelişimindeki en kritik dönemdir. Bu dönemde çeşitli nedenlerle oluşmayan göz, kulak gibi bir organın daha sonraki dönemlerde oluşması mümkün değildir. Bu dönemin sonunda, embriyo adı verilen canlı insan görünümü almaya başlar. Kolları, ayakları ve yüzü açık biçimde farkedilebilir. Bebeğin anne karnındaki üçüncü gelişim dönemi, dokuzuncu haftadan başlayan ve doğuma kadar (38. hafta) devam eden fetüs (fetal) dönemidir. Fetüs döneminde kas gelişimi hızlıdır. Yaklaşık haftalarda fetüsün hareketleri anne tarafından hissedilmeye başlanır. Fetüsün yüz hatları doğumdaki biçimini alır ve fetüs 24. haftaya kadar doğumda görünecek pek çok özelliğine sahip olur. Yaklaşık 28. haftada (7. ay), erken doğum olsa bile fetüs yaşayabilir bir gelişime ulaşmıştır. Bebeklik Döneminde (0-2 Yaş) Bedensel ve Psiko-Motor Gelişim Doğumdan sonra bireyin bedensel olarak en hızlı büyüdüğü dönem bebeklik dönemidir. Boyun uzaması, ağırlığının artması gibi vücuttaki hacimsel bir artışı ifade eden büyüme, doğumla birlikte ilk yılda oldukça artan bir hızla gerçekleşmektedir. Doğumda genellikle bebeğin boyu 50 cm. civarındadır. Ağırlığı ise yaklaşık gr. arasındadır. Bebeğin ağırlığı ilk 5-6 ayda doğum ağırlığının yaklaşık iki katına; ilk bir yılın sonunda ise üç katına çıkar. Bebeğin boyu da ilk bir yılın sonunda yaklaşık yüzde elli uzamıştır. Doğumda bebeğin başı vücudunun dörtte biri, bacakları sekizde biri kadardır. Yetişkinlikte ise, başın vücuttaki oranı sekizde bir, bacakların oranı yaklaşık vücudun yarısı kadar olacaktır. Bebeklikteki ilk psiko-motor hareketler refleksler biçiminde görülür. Refleks, doğuştan getirilen ve kendiliğinden ortaya çıkan istemsiz bir tepkidir. Bebeklerde ilk refleks tepkileri uzanma, yakalama, emme, başını yana çevirme, ışık karşısında gözünü kırpma vb.dir. İlk altı aydan sonra bebeğin refleks hareketleri azalmaya başlar ve daha kontrollü psiko-motor hareketleri yapmaya başlar. İlk

6 ayda başını yukarıya doğru kaldırabilen çocuk, dört aylıkken yardımla oturabilir, yedinci ayda yardımsız oturabilir, onuncu ayda emekleyebilir. İlk yılın sonunda da, önemli bir psiko-motor beceri olarak kabul edilen yürümeyi gerçekleştirir. İlk Çocukluk Döneminde (2-6 Yaş) Bedensel ve Psiko-Motor Gelişim İlk çocukluk dönemindeki bedensel gelişim hızı, bebeklik dönemine göre azalma eğilimindedir. Bebeğin boyu ilk bir yıl içinde yaklaşık yüzde elli artarken, dört yaşında doğumdaki boyunun yaklaşık iki katına ulaşmıştır. Bebeğin ağırlığı bir yaşında üç katına çıkarken; altı yaşında yedi kat artmıştır. İlk çocukluk döneminin başlarında (2-4 yaş) bulunan bir çocuk parmak uçlarında yürüme, düşmeden koşabilme, tek ayağının üzerinde durabilme, üç tekerlikli bisiklete binme, merdivenleri rahatça kullanma, büyük düğmelerini ilikleme gibi psiko-motor becerileri sergileyebilirken; dönemin sonlarına doğru (5-6 yaş) iki tekerlikli bisiklete binme, küçük düğmelerini ilikleyebilme, tek ayağı üzerinde zıplama, kendi başına giyinip soyunma, ayakkabı bağcıklarını bağlama, kalemi düzgün olarak tutma, hızlı koşabilme, makas kullanarak bir kağıdı çizilmiş yerlerinden kesme gibi daha gelişmiş psiko-motor becerileri kazanmıştır. Bu hareketler aynı zamanda kaba motor (büyük kas) hareketler olarak adlandırılır. Ancak, ilk çocukluk döneminde çocuklar ince bir kalemle çizgi çekme, ipliği iğne deliğinden geçirme gibi daha ayrıntılı göz-el koordinasyonunu gerektiren işlerde yani ince motor (küçük kas) hareketlerini gerçekleştirmede genellikle başarısız olurlar. İnce motor kas gelişimini kolaylaştırmak ve bir sonraki döneme geçişi avantajlı hale getirmek için, bu dönemde çocuklar küçük ve ayrıntılı nesnelerden çok, daha büyük nesnelerle çalışmaya yöneltilmelidir. Son Çocukluk Döneminde (7-11 Yaş) Bedensel ve Psiko-Motor Gelişim Bu dönemde, ilk çocuklukta olduğu gibi bedensel gelişimdeki yavaşlama devam etmektedir. Erkeklerin boyu kızlardan biraz daha uzundur. Ancak, dönemin sonlarına doğru (10-11 yaş) kızların boyu hızlı bir artışla erkeklerden daha uzun olmaktadır. Bu dönemde, erkeklerin bedensel güç gerektiren hareketleri daha kolay yaptıkları ve kızlara göre daha hareketli oldukları gözlenir. İlk çocukluk döneminde ince motor faaliyetleri yapmakta zorlanan çocuklar, son çocukluğa geldiklerinde ince bir kalemle yazma, düzgün çizgiler çekme gibi ince motor kas becerilerini sergileyebilirler. Ancak, bu dönemin başlarında (7-8 yaş) erkekler ince motor faaliyetlerde kızlara göre daha fazla güçlük yaşarlar. Ergenlik Döneminde (12-18 Yaş) Bedensel ve Psiko-Motor Gelişim Çocukluktan yetişkinliğe geçiş evresi olarak bilinen ergenlik, bebeklik dönemi ile birlikte doğumdan sonra en hızlı bedensel değişimin yaşandığı bir dönemdir. Çocukluk döneminde göreceli olarak bedensel büyümenin hızı azalırken, ergenlikte yeniden hız kazanmakta ve dönem sonunda ergenin vücudu yetişkin ölçülerine ulaşmaktadır. Kızlar bu döneme erkeklerden 1-1,5 yıl önce girerler. Kızlar yaklaşık 11-13, erkekler ise yaşlarında ergenliğe girerler. Erinlik (buluğ) adı verilen ergenliğe giriş evresinde, kızlardaki bedensel büyüme erkeklerden daha hızlı gerçekleşir. Kızlar ergenliğe erkeklerden daha uzun ve kilolu olarak girerler. Bu farklılık, ergenliğin sonunda erkeklerin lehine tekrar yön değiştirmektedir. Erinlik, bireyin cinsel olgunluğa eriştiği ve üreme yeteneği kazandığı evredir. Kızlarda adet görme, erkeklerde gece boşalmaları erinliğin ilk belirtilerindendir. Ergenlerdeki hormonal değişiklikler, vücuttaki cinsiyet özelliklerinde de değişiklikler oluşturmaktadır. Bu değişiklikler, cinsel organların gelişmesini içeren birincil cinsiyet özellikleri ile göğüslerin büyümesi, ses tonunun değişmesi, bedenin farklı bölgelerinde tüylenme gibi ikinci cinsiyet özelliklerini içerir. Ergenlikte erkeklerde vücutta kas, kızlarda ise yağ oranı daha fazladır. Yine, bu dönemde ergenin el ve ayakları kol ve bacaklara göre daha hızlı büyümektedir.

7 Ergenlik dönemindeki hızlı bedensel değişimler, ergenlerin psiko-motor gelişimini de etkilemektedir. Ergenler güç gerektiren pek çok faaliyeti kolayca yapabilirken, vücutlarının denge ve koordinasyonunu sağlamada güçlük yaşarlar. Hatta, bu nedenle diğer insanlar tarafından sakar olarak nitelendirilebilirler. Ergenlerin yetişkin düzeyinde psiko-motor özelliklere sahip olmaları, genellikle ergenliğin sonlarına doğru gerçekleşmektedir. Ergenlik Dönemindeki Fiziksel Değişikliklerin Ergen Üzerindeki Etkileri Ergenlik döneminde yaşadıkları hızlı fiziksel değişimler, ergenlerin duygusal ve sosyal gelişimlerini de hızlı bir biçimde etkilemektedir. Birkaç yıl öncesine kadar çocuk olan birey, birden yetişkin ölçülerine geçmektedir. Bir yandan kendi bedenindeki değişimlere uyum sağlamaya çalışırken, diğer yandan da ben kimim sorusunun yanıtını bulmaya çalışmaktadır. Ergenler genellikle kendi bedenlerindeki değişimleri kabullenmekte zorlanırlar. Beğenmedikleri bedensel özelliklerini gizlemeye çalışabilirler. Aynı zamanda, kendi bedenlerine ve dış görünüşlerine aşırı bir ilgi de gösterirler. Aynanın karşısından uzun süre ayrılmayışları, bu durumun en tipik göstergesidir. Bazen hayranı oldukları kişiler gibi giyinmeye, onlar gibi görünmeye çalışabilirler. Kendilerini başarı kazanmış bir futbolcu, bir sanatçı gibi hayal ettikleri gündüz rüyaları yaşayabilirler. Duygusal dengelerini korumakta zorlanırlar. Birbirine yakın sürelerde hem ağlayıp, hem gülebilme gibi duygusal iniş çıkışları sıklıkla yaşarlar. Başkalarının kendi görünüşleri ile ilgili değerlendirmelerini çok önemserler. Benmerkezci bir yaklaşımla, neredeyse herkesin kendi görünüşleri ile ilgilendiğini düşünürler. Aynı yaklaşımla, yetişkinlerin kendilerini anlamadıkları inancına sahiptirler. Yüzdeki küçük bir sivilce, onlar için önemli bir sorun halini alabilir. Ergenin bu dönem sonunda kendi bedenindeki değişimleri kabul etmesi, önemli bir psikolojik başarıdır. Çünkü, kendisine ilişkin geliştireceği olumlu bir benlik kavramı, bedeniyle barışık olması ile yakından ilişkilidir. Ayrıca, bu dönemde ergen ile anne-baba arasındaki ilişki biçimi değişmektedir. Anne-babanın, çocuklarının yetişkinliğe geçişinde yaşadığı doğal ergenlik sorunlarını baskı, yasaklama gibi yöntemlerle çözmeye çalışması, var olan sorunları daha da arttırabilir. Ergenlerin genellikle yetişkinler tarafından anlaşılmadıklarını düşünmeleri, akranlarına daha fazla yönelmelerine neden olmaktadır. Ergenler kendi akranlarıyla daha fazla zaman geçirmeyi tercih ederler ve çoğunlukla yaşıtlarının görüşlerini yetişkinlerden daha çok önemserler. Ergenlik dönemindeki fiziksel ve cinsel gelişim, aynı zamanda karşı cinse ilginin de arttığı bir dönemdir. Karşı cins tarafından beğenilmek ve takdir edilmek, genellikle ergenlerin gündeminde olan bir konudur.

8 BİLİŞSEL (ZİHİNSEL) GELİŞİM Bilişsel gelişim, bireyin doğumdan sonraki ilk refleks tepkileri aracılığıyla çevresini keşfetmeye başlamasından, bir yetişkin gibi düşünebilir hale gelmesine kadar geçirdiği zihinsel aşamaları kapsayan bir gelişim alanıdır. Bilişsel gelişim denildiğinde en tanınmış ve görüşleri genel kabul görmüş olan kuramcı Jean Piaget dir. Piaget nin Bilişsel Gelişim Kuramı Piaget, bilişsel gelişimin, doğuştan getirilen ve yaşam boyunca değişmeyen iki temel zihinsel işleve dayandığını belirtmektedir: Örgütleme ve uyum sağlama. Uyum sağlama işlevi, özümseme ve uyumsama süreçleri ile yürütülmektedir. Özümseme ve uyumsama süreçleri de şemalar kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Bu kavramlar, aşağıda örneklerle açıklanmıştır. Temel Kavramlar Şema: Bireyin içinde yaşadığı dünyayı anlamak için geliştirdiği düşünce ve davranış kalıplarıdır. Örneğin, bebeklerde doğumdan birlikte bir anne şeması oluşmaktadır. Baba şeması ise daha sonra gelişecektir. Yine, bebeğin kendisine uzatılan bir nesneyi tutmaya ve daha sonra emmeye çalışması, onda tutma ve emme şemasının oluştuğunu göstermektedir. Ancak, bir bebeğin daha ileri düzeydeki topu tutma ve ileriye atma şemasının oluşması için büyümesi, olgunlaşması ve uygun yaşantılarının (deneyimin) olması gerekmektedir. Bu durum, düşünce temelli şemalar için de geçerlidir. Örneğin, birey özgürlük, adalet, demokrasi gibi şemalara ancak ergenlik döneminde sahip olabilmektedir. Örgütleme: Bireyin sahip olduğu bilişsel yapı ve süreçleri birbiriyle ilişkilendirmesi, bütünleştirmesi ve eşgüdümünü sağlamasıdır. Böylece, daha üst düzeydeki zihinsel bir yapıya ulaşılabilmektedir. Örneğin, bebeğin bir nesneyi görmesi, ona uzanması, tutması ve nesneyi ağzına götürmesi; belirtilen bu dört işlemin bütünleştirilmesi, eşgüdümü yani örgütlenmesi sonucunda oluşmuş bir eylem zinciridir. Başlangıçta birbirinden bağımsız olan dört işlem, örgütlenerek daha üst düzeydeki bir davranışı oluşturmuşlardır. Uyum: Bireyin yaşantıları yoluyla çevresindeki değişikliklere uyum sağlaması, önemli bir zihinsel işlevdir. Uyum, zihinsel iki işlemle gerçekleştirilmektedir. Özümseme ve uyumsama. Özümseme (Özümleme): Bireyin yeni karşılaştığı durumu, zihninde daha önceden varolan şemalarla açıklamaya çalışmasıdır. Örneğin, televizyonda denizde yüzerken gördüğü bir balina için balık diyen küçük bir çocuk, gördüğü bu hayvanı önceki bilgileri içine özümsemekte ve varolan şemaları doğrultusunda balık olarak nitelendirmektedir. Babasının fotoğrafını gördüğünde ona baba diyen bir çocuk da, zihninde fotoğraf şeması daha oluşmadığı için gördüğü nesneyi kendisinde önceden varolan canlı bir imge ile yani baba şemasıyla tanımlamaktadır. Uyumsama (Uyma-Düzenleme): Bireyin zihninde daha önceden varolan şemalar yeni karşılaştığı durumları açıklamaya yetmez ise, bilişsel yapılar yeniden düzenlenerek yeni duruma uygun düşecek şemalar oluşturulur. Bu işleme uyumsama (uyma-düzenleme) adı verilir. Yukarıda özümsemeye ilişkin verilen örneklerde, denizde yüzen balina için balık ve fotoğraf için baba

9 diyen çocukların büyüme, olgunlaşma ve yaşantılarına paralel olarak daha sonraki dönemlerde benzer durumlarla karşılaştıklarında, eski şemalarını kullanmak yerine yeni şemalar oluşturarak balina ve fotoğraf demeleri, zihinlerinde yaptıkları bir uyumsamayı göstermektedir. Dengeleme: Bireyin yaşantılarına bağlı yeni durumlar karşısında özümleme ve düzenleme işlemlerini yaparak bilişsel dengeye ulaşması sürecidir. Dengelenme süreci, birey yeni yaşantı ve uyarıcılarla karşılaştıkça bozulma eğilimindedir. Ancak, bu dengesizlik hali yeni bilişsel dengelerin oluşması için gereklidir. Örneğin, Mısır da piramitlerin olduğunu bilen bir çocuk, öğretmeninin Mısır uygarlığı konusunda verdiği bir ev ödevini yapmak için daha fazla bilgiye ihtiyaç duyacak ve ansiklopediye bakma, kütüphaneye gitme gibi yeni bilgi elde etme yollarına başvuracaktır. Burada, çocuğun piramit şemasına sahip olması bilişsel bir denge durumu oluşturmuştur. Ancak, verilen ev ödevi bu dengeyi bozmuş ve özümseme yerine uyumsama yapması gerekmiştir. Yeni bilgilere sahip olarak Mısır uygarlığına ilişkin yaptığı uyumsama ve oluşan yeni şemalar, aynı zamanda yeni bir dengeleme de meydana getirmiştir. Piaget nin Bilişsel Gelişim Dönemleri Piaget, kesin yaş sınırları olmamakla birlikte, bireyin düşünme biçiminin belirli dönemlerde benzer özellikler gösterdiğini ve bilişsel gelişimin basitten karmaşığa doğru giden hiyerarşik bir örgütlenme içinde devam ettiğini belirtmektedir. Bu hiyerarşik yapıda, bir bilişsel gelişim dönemi kendinden önceki dönemlerin özelliklerini de içinde taşımaktadır. Piaget nin bilişsel gelişim dönemleri aşağıda açıklanmıştır. 1) Duyusal-Motor Dönem (0-2 Yaş): Bu dönemde, yeni doğan bebek çevresini keşfetmek ve duyuları yoluyla karşılaştığı uyarıcılara tepki vermek için doğuştan getirdiği reflekslerini kullanmaya başlar. Başlangıçta kullandığı iki temel refleks hareketi, yakalama ve emmedir. Bu refleksler aynı zamanda bebeğin çevreyi keşfetmek ve anlamak için kullandığı ilk şemalardır. Bebeğin bu dönemdeki önemli bir bilişsel başarısı da nesnelerin sürekliliği kavramını kazanmasıdır. Nesnelerin sürekliliği kavramı, nesne gözünün önünden kaybolsa da, onun gerçekte yok olmadığının bilinmesi ile gerçekleşir. Doğumdan sonraki ilk aylarda bebekler görsel alanlarında bulunan bir nesne (oyuncak, çıngırak vb.) gözlerinin önünden kaldırıldığında, o nesnenin artık var olmadığını düşünür ve aramak için herhangi bir çabaya girmezler. Dönemin ortalarına doğru ise (yaklaşık bir yaş), ilgilendikleri bir nesne ortadan kaybolduğunda onun gerçekte sürekli var olduğunu bilir ve nesneyi aramak için türlü çabalar gösterirler. Böylece, nesneleri görmeseler bile zihinlerinde canlandırmaya, hayal etmeye başlamışlardır. 2) İşlem Öncesi Dönem (2-7 Yaş): Bu dönemin ilk yarısında (yaklaşık 2-4 yaş arası) çocuklar sembollerle düşünmeye ve davranmaya başlarlar. Dil gelişimi ile birlikte nesnelere kendilerine özgü sembolik anlamlar yüklerler. Nesneleri adlandırmaya, kelimelerle ifade etmeye başlarlar. Oyunlarında, gerçekte olmayan bir varlığı o anda canlıymış gibi sembolik olarak kullanırlar. Örneğin, oyuncak bir bebek gerçek bir bebek; uzun bir değnek at gibi kullanılarak sembolleştirilebilir. Çocukların cansız varlıklara canlıymış gibi davranmalarına animizm adı verilir. Bir çocuğun, ay dedenin gece gündüz kendisini izlediğini düşünerek onunla konuşması ya da bir başka çocuğun oyuncak köpeği ile canlıymış gibi oynaması ve konuşması, animizm kavramına örnek olarak verilebilir. Bu dönemde bulunan çocukların bir başka özelliği de ben-merkezci (egosantrik) düşünceye sahip olmalarıdır. Ben-merkezci düşüncede, çocuklar kendi gördüklerini, bildiklerini, yaşadıklarını başkalarının da aynı biçimde gördüğünü, bildiğini, yaşadığını düşünürler. Kendilerini başkalarının yerine koyamaz ve onların farklı düşünüp, yaşayabileceklerini hesaba katamazlar. Örneğin, gece rüyasında annesinin kendisini azarladığını gören bir çocuk, sabah kalktığında annesine sen dün akşam bana neden kızdın? diyebilir. Çocuklardaki bir başka benmerkezci yaklaşım da diğer çocuklarla bir araya geldiklerinde kendisini gösterir. Bir arada bulunan çocuklar birbirleriyle değil, kendileriyle konuşurlar. Oyunlarda işbirliği yapmazlar ve aynı ortamda birbirlerinden ayrı oynarlar (paralel oyun).

10 İşlem öncesi dönemin ikinci yarısında ise (yaklaşık 4-7 yaş arası) çocuklar daha çok sezgisel düşünürler. Nesneleri renk, biçim gibi bir tek özelliklerine göre sınıflayabilirler. Mantığa dayalı düşünme başlamadığı için, nesnelerin görünümleri değişse bile miktarının, sayısının, hacminin değişmeyeceği anlayışı, yani korunum kavramı gelişmemiştir. Bu dönemde bulunan bir çocuğa, içlerinde eşit miktarda su bulunan aynı iki bardaktan birisinin içindeki suyun daha ince ve uzun görünümlü bir bardağa boşaltılması işlemi gösterilerek, hangisinde daha fazla su olduğu sorulursa, muhtemelen ince ve uzun olan bardakta daha çok suyun olduğunu söyleyecektir. Yani, işlem öncesi dönemde bulunan çocukta, görünümü değişmesine rağmen suyun miktarının aynı kalacağı (korunacağı) yönündeki düşünce biçimi oluşmamıştır. Korunumla ilgili bir başka örnek de, sayı korunumuna ilişkin verilebilir. 20 adet aynı büyüklükte olan ve 10 arlı iki sıra biçiminde dizilmek istenen madeni paralardan, ikinci grupta olanlar daha aralıklı olarak sıralanmış olsun. Çocuğa, iki sıradan hangisinde daha çok para olduğu sorulursa, daha aralıklı sıralanmış grupta daha çok para olduğunu söyleyecektir. Yani çocukta, paraların mesafeleri uzak da olsa sayılarının değişmeyeceği, korunacağı anlayışı gelişmemiştir. İşlem öncesi dönemde bulunan çocuklarda tersine çevrilebilirlik kavramı da gelişmiş değildir. Tersine çevrilebilirlik, korunum kavramının bir sağlama işlemi olarak düşünülebilir. Bu dönemde çocuk tersine çevrilebilirlik ilkesini kazanmış olsaydı, (bardak örneğinde) ince ve uzun olan bardaktaki suyu ilk bardağa boşaltarak, her iki bardaktaki suyun miktarının aslında aynı olduğunu işlemi tersine çevirerek gösterebilecekti. 3) Somut İşlemler Dönemi (7-11 Yaş): Çocukların mantıklı zihinsel işlemler yapabildikleri dönemdir. Somut işlemler döneminde çocuklar tersine çevrilebilirlik ve korunum kavramlarını kazanırlar. Nesneleri, olayları birden fazla özelliklerine göre sınıflayabilirler. Örneğin, hayvanları karada yaşayanlar-suda yaşayanlar, memeli olanlar-olmayanlar gibi farklı özelliklerine göre sınıflayabilirler. Ben-merkezci düşünceden giderek uzaklaşırlar. Akranlarıyla girdikleri sosyal etkileşimler sonucunda, başkalarının kendilerinden farklı yaşantılarının olduğunu anlamaya başlarlar. Bu dönemde yürütülen işlemler somut nesne ve olaylara ilişkindir. Somut olarak varolmayan durumlar hakkında soyut olarak düşünemezler, varsayımlar geliştiremezler. Örneğin, ayağını yorganına göre uzat, başarıya susamış olmak gibi atasözü ya da deyimlerin mecazi anlamlarını açıklayamazlar. Barajlar olmasaydı, dünyada neler değişirdi? gibi hipotetik bir soruyu cevaplandırmaları oldukça zordur. Adalet, özgürlük, toplumsal değer, kendinle barışık olma gibi kavramları açıklamaları, tartışmaları ancak soyut işlemler döneminde gerçekleşebilecektir. 4) Soyut İşlemler Dönemi (11 yaş ve üstü): Somut işlemler döneminde bulunmayan soyut düşünme ve varsayımsal akıl yürütme, soyut işlemler döneminde gerçekleşmektedir. Bu dönemde yetişkinin düşünme biçimi kazanılmakta ve olayları farklı yönleriyle değerlendirebilme, tümevarımsal ve tümdengelimsel düşünme, soyut kavramlar hakkında fikir yürütme, kavramları tartışma gibi daha üst düzey zihinsel işlemler yapılabilmektedir. Soyut işlemler dönemi, ergenlik dönemi ile birlikte başlamaktadır. Somut işlemler döneminde azalmaya başlayan ben-merkezci düşünme, ergenlikle birlikte farklı biçimde tekrar ortaya çıkmaktadır. Ergenlerin diğer insanların sürekli onlarla ilgilendiklerini düşünmeleri ya da kendi fikir ve anlayışlarının yetişkinlerin görüşlerinden çok daha özgün olduğunu düşünmeleri, bu döneme ilişkin ben-merkezciliğe örnek verilebilir. Dil gelişimi Bireyin dil gelişimi, bilişsel gelişimine paralel olarak gerçekleşmektedir. Çocuklar genellikle 4-5 yaşlarında temel dil becerilerini kazanmakta ve hemen hemen bir yetişkin kadar konuşabilmektedirler. Bebeklikte çıkarılan ilk seslerden başlayarak, yaklaşık beş yıl içerisinde düzgün konuşmayı başarabilen çocukların dil gelişimlerine ilişkin farklı görüşler bulunmaktadır. Bu görüşler içinde en bilineni, psikolinguistik kuramdır. Önde gelen psikolinguistik kuramcılardan

11 birisi olan Chomsky e göre, birey doğuştan dil öğrenme yeteneğine sahiptir. Dil gelişimi bireyde doğuştan var olan biyolojik bir mekanizma sayesinde gerçekleşmektedir. Çocuklar belli bir olgunluk düzeyine geldiklerinde, yürümeyi öğrendikleri gibi, bu biyolojik mekanizmayı kullanarak konuşmayı da öğrenmektedirler. Dil gelişimine ilişkin bir başka görüş, biyolojik yaklaşıma karşıt görüşleri içeren davranışçı yaklaşımdır. Davranışçılar, çocuğun diğer davranışları nasıl öğreniyorsa, konuşmayı da öyle öğrendiğini ileri sürerler. Yani, çocuk diğer insanlarla iletişimini sağlayan sesleri çıkardıkça, uygun sözcükleri kullandıkça yetişkinler tarafından çeşitli biçimlerde pekiştirilir. Pekiştirilen konuşma biçimlerinin kullanılma sıklığı artarken; pekiştirilmeyen seslerin ya da sözcüklerin kullanılma oranı azalmaya başlar. Böylece, çevrenin tepkileri dil gelişimi üzerinde belirleyici olmaktadır. Yine, davranışçılara göre çocuğun dil gelişimindeki bir başka faktör, taklit yoluyla öğrenmedir. Çocuk, duyduğu sesleri taklit ederek çıkarmaya çalışır ve taklit yoluyla konuşmayı öğrenir. Çocuğun dil gelişiminin genellikle şu aşamalardan geçtiği kabul edilmektedir: 1) Agulama evresi (0-1 yaş): Bebekler ilk aylarda ağlarken, esnerken, çığlık atarken anlamsız sesler çıkarırlar aylarda anlamı olmayan ba-ma gibi sesli ve sessiz harfleri bir arada kullanmaya başlarlar. Yaklaşık 6. aydan sonra bebekler anne-babanın kullandığı dilin seslerini çıkarmaya başlar ve bir yaşına doğru da ilk anlamlı kelimeyi kullanırlar. Agulama evresinde bebeklerin çıkardıkları seslerin genellikle anadilden bağımsız evrensel sesler oldukları kabul edilmektedir. 2) Tek Kelime Evresi (1-1,5 yaş): Bu evrede, bebekler tek bir kelimeyi bütün bir cümlenin anlamını karşılayacak biçimde kullanırlar. Örneğin, baba demeleri, babam eve geldi ; pisi demeleri orada bir kedi var ve benim ilgimi çekiyor anlamını taşıyabilir. 3) İki Kelime evresi (1,5-2 yaş): Bu evrede bebekler baba gel, anne git, top at gibi, gramer yapısının ilk belirtilerini taşıyan iki kelimelik cümleler oluştururlar. Çocukların kullandıkları iki-üç kelimeli cümleler telgraf ifadesine benzediği için telgrafik konuşma olarak da adlandırılır. 4) İlk Gramer (Uzun Cümleler) Evresi (2-5 yaş): Bu evrede, çocukların bildikleri kelime sayısında hızlı bir artış olur. 3-4 ya da daha fazla kelimeden uzun cümleler kurmaya başlarlar. Cümlelerinde kahvaltı yapıyorum, annemin yanındayım gibi dilbilgisi kurallarına uygun yapıları kullanabilirler. Fiillerin zamanlarında değişiklikler yapabilirler. Soru cümleleri, olumsuz cümleler, şart cümleleri kurabilirler. Çocuklar yaklaşık beş yaşlarında yetişkinlere benzer biçimde konuşabilmekte ve uzun cümleler kurarak kendilerini ifade edebilmektedirler.

12 KİŞİLİK GELİŞİMİ Freud un Kişilik Kuramı Psikoanalitik kuram ya da psikodinamik yaklaşım olarak da adlandırılan Freud un kişilik kuramı, insan davranışının kökenlerini bilinç sınıflaması (topografik model), kişilik yapıları kuramı (yapısal model) ve psikoseksüel gelişim dönemleri ile açıklamaktadır. Freud un bir buzdağına benzetilen bilinç sınıflamasında üç kısım bulunmaktadır. Bilinç, bilinçöncesi ve bilinçdışı (bilinçaltı). Bilinç, bireyin farkında olduğu yaşantılarını içerir. Bu kısım, buzdağının su üstünde kalan kısmı gibi, bireyin tüm yaşantılarının ancak küçük bir bölümünü içermektedir. Bilincin hemen altında (yüzeye yakın kısımda) bulunan bilinçöncesi, unutulan ancak istenirse farkında olunabilen ya da hatırlanabilen (yüzeye çıkabilen) yaşantılardan oluşur. Bilinçdışı (bilinçaltı) ise, bireyin farkında olmadığı ve hatırlayamadığı karmaşık yaşantıların bulunduğu yerdir. Buzdağının görünmeyen büyük bölümünü oluşturan bilinçdışı; bastırılmış istekleri, dürtüleri, olumsuz duyguları, çatışmaları, yaşantıları içerir. Bireyin davranışlarına yön veren bastırılmış bu yaşantılar, psikanalistler tarafından psikanaliz adı verilen yöntemle bilince (yüzeye) getirilmeye ve orada çözülmeye çalışılır. Freud, kişilik kuramının bir başka sınıflamasını da kişiliğin yapılarına ilişkin yapmıştır. Kişiliğin üç yapısı tanımlanmaktadır: İd, ego ve süperego. İd, haz ilkesine göre çalışan, bilinçdışı cinsellik ve saldırganlık dürtülerinden hareket eden ve kişiliğin ilkel yönünü oluşturan yapıdır. İd, küçük yaramaz bir çocuk gibi isteklerinin ertelenmeksizin hemen gerçekleşmesi için kişiliği zorlar. İd in tam karşıtı bir yapı süperego dur. Kişiliğin ahlaki yönünü oluşturan süperego, adeta bir ebeveyn rolü oynayarak, bireyin nasıl davranması gerektiğine ilişkin toplumun değer yargılarını, ahlaki kurallarını, doğru-yanlış anlayışını, id in karşısına karşı güç olarak çıkarır. Kişiliğin ego yapısı ise, id in istekleri ile süperego nun sınırlamaları arasında bir denge kurmaya çalışmaktadır. Kişiliğin objektif, gerçekçi ve mantıklı yönünü oluşturan ego, gerçeklik ilkesi ile hareket etmektedir. İd ve süperego arasındaki bu mücadele bireyin kaygı yaşamasına neden olabilir. Ego da yansıtma, yer değiştirme, bahane bulma gibi çeşitli savunma mekanizmaları nı kullanarak bu kaygıyı azaltmaya çalışır. Psikoseksüel Gelişim Dönemleri Freud un kişilik kuramının bir başka önemli modeli, psikoseksüel gelişim dönemleridir. Freud a göre, bireyin kişilik gelişimi doğumdan başlayarak geçirdiği beş psikoseksüel aşamada gerçekleşmektedir. Bunlar, oral dönem, anal dönem, fallik dönem, latent (örtük-gizil) dönem ve genital dönemdir. Bu dönemlerin kendine özgü gelişimsel özellikleri bulunmaktadır. Birey, bu dönemlerden birine ya da bir kaçına çeşitli nedenlerle saplanırsa, ileriki yaşlarda o dönemin özelliklerini yansıtan davranışlar sergileyebilir. 1. Oral Dönem (0-1,5 yaş): Oral dönemde bebeğin temel haz kaynağı ağızdır. Bebekler ağızlarıyla dünyayı keşfetmeye çalışırlar. Bu amaçla sergiledikleri en bilindik refleksleri de emmedir. Bu dönemde bebekler temel ihtiyaçlarının karşılanması ve bakımlarının yapılması konusunda yetişkinlere bağımlıdırlar. Bebeklerin fiziksel ihtiyaçlarının karşılanması aynı zamanda onların yakınlık, sıcaklık ihtiyaçlarının karşılanması, dolayısıyla psikolojik beslenmeleri anlamına gelmektedir. Bebeğin fiziksel bakımının yeterince yapılmaması güvensizlik duygularının; bu bakımın daha sonraki dönemlerde aynı oranda sürdürülmesi ise bağımlı bir kişilik yapısının temellerini oluşturabilir.

13 2. Anal Dönem (1,5-3 yaş): Anal dönemde çocuğun haz kaynağı dışkı bölgesidir. Çocuk, dışkısını bırakmaktan ya da onu kontrol etmekten keyif alır. Bu dönemde anne-babanın çocuğun tuvalet eğitimine ilişkin çok katı ya da çok serbest tutumları, onun uysallık ya da meydan okuma biçiminde kendini gösterebilecek davranışlarına neden olabilir. 3. Fallik Dönem (3-6 yaş): Çocuğun cinsel kimliğinin gelişmeye başladığı dönemdir. Fallik dönemde çocuğun haz kaynağı, vücudundaki cinsel bölgedir. Bu dönemde çocuk karşı cinsle olan farklılıklarını keşfetmeye başlar. Cinsiyet farklılıklarına ve cinselliğe ilişkin merakı artar ve bu konularda yetişkinlere pek çok soru sorar. Bu evrede, çocuğun hem kendi cinsindeki ebeveynle özdeşim kurması hem de karşı cins ebeveyne hayranlık duyması söz konusudur. Çocuğun cinsel içerikli sorularının ayıplanması, yasaklanması ya da bu nedenle cezalandırılması, cinsel kimliğinin gelişiminde ya da ileriki dönemlerde karşı cinsle ilişkilerinde sorunlar yaşamasına neden olabilir. 4. Latent (Örtük-Gizil) Dönem (6-11 yaş): Bu dönemde çocuğun cinsel merakı azalmıştır ve cinsel dürtüleri örtük durumdadır. Çocukta okul, spor, sanat etkinliklerine yönelme başlar. 5. Genital Dönem (12 yaş ve üstü): Genital dönemde, ergenliğe geçişle birlikte tekrar cinsel bir uyanış olur. Bedensel gelişime paralel olarak gerçekleşen cinsel olgunlaşma; ergenin kendi bedenine, cinsel gelişimine ve karşı cinse odaklanmasına yol açar. Bu dönemde ergen yetişkin sorumluluklarını almaya başlar. Freud a göre, özellikle ilk üç dönem (0-6 yaş) kişilik gelişiminde kritik bir öneme sahiptir. Bireyin çocukluk yıllarındaki yaşantıları ve anne-babasıyla kurduğu iletişim biçimi kişiliğinin temellerini oluşturmaktadır. Okul öncesi yıllarda çocuğun anne-babasına ya da diğer yetişkinlere sorduğu cinsel içerikli soruların, onun cinsel kimliğinin gelişiminde doğal bir durum olduğu kabul edilmelidir. Yetişkinlerin çocuklarının bulundukları gelişimsel aşamalara uygun iletişim ve yetiştirme biçimlerini tercih etmeleri, onların daha sonraki gelişim dönemlerine geçişlerini kolaylaştırabilecek ve daha sağlıklı kişilik geliştirmelerine yardım edebilecektir. Erikson un Psikososyal Gelişim Dönemleri Erik Erikson, kişilik gelişimini, Freud un beden bölgelerine odaklı psikoseksüel gelişim dönemlerinden farklı olarak, çocuğun sosyal çevresi ile kurduğu ilişkilerin niteliğine bağlı olarak açıklamaktadır. Bunu yanı sıra, Erikson, kişilik gelişiminin doğuştan getirilen hiyerarşik bir yapı üzerinde gerçekleştiğine işaret etmektedir. Freud un psikoseksüel gelişim dönemleri ergenlik dönemi ile tamamlanmakta iken; Erikson un gelişim dönemleri doğumdan yaşlılığa kadar olan tüm yaşam evrelerini içermektedir. Her bir yaşam evresinde birey, bir karmaşa ya da çatışma yaşamakta ve bu karmaşanın yönü bir sonraki gelişim dönemine geçişin avantajlı ya da dezavantajlı olmasında etkili olmaktadır. Ancak, Erikson un psikososyal gelişim dönemleri geri dönülemez bir nitelik de taşımazlar. Önceki dönemlerde olumsuz yaşantılar geçiren bir birey, çevresel uyarıcılara ve yaşantılarına bağlı olarak daha sonraki dönemleri olumlu yaşayabilir. Erikson un yaşamın sekiz evresi olarak da bilinen ve her bir evresinde temel karmaşaların yaşandığı gelişim dönemleri şunlardır: Temel Güvene Karşı Güvensizlik (0-1 yaş): Bebeğin bakımı ve ihtiyaçlarının anne ya da onun yerine geçen yetişkin tarafından karşılanma biçimi, bebekteki güven ya da güvensizlik duygusunun temellerini oluşturmaktadır. Sevgi-şefkat gösterilen, ağladığı zaman fiziksel ihtiyaçları karşılanan, dolayısıyla ihtiyaç hissettiğinde annesini yanında gören bir bebekte temel güven duyguları oluşur. Bu dönemde annesine bağımlı olan bebeğin gerek fiziksel gerekse psikolojik ihtiyaçlarının yeterince karşılanmaması ya da geciktirilmesi durumunda ise bebek kendisini güvende hissetmez ve başkalarına yönelik ilk güvensizlik duygularını yaşamaya başlar.

14 Bağımsızlığa Karşı Kuşku ve Utanç (1-3 yaş): İkinci dönemde çocuğun annesine olan bağımlılığı azalmaya başlamıştır. Bir yaş civarında yürüme, konuşma becerilerini sergileyebilen çocuk artık kendi bedenini kontrol etmede daha başarılıdır. İstediği biçimde davranma ve davranışlarını kontrol altına alma eğilimindedir. Çocukta tuvaletini istediği zaman yapma, yemeği kendi başına yemeyi isteme gibi yetişkinlerden bağımsız davranışlar sık sık görülür. Çocuğun kendine özgü bu bağımsızlık çabalarının ve davranışlarını kontrol etme isteğinin yetişkinler tarafından desteklenmesi, onun kendini işe yarar bağımsız bir kişi olarak görmesine yardımcı olacaktır. Çocuğun kendi başına bir şeyler yapma davranışlarını engelleyen aşırı kuralcı, katı, baskıcı bir anne-baba tutumu ise çocuğun kendi yeteneklerinden, potansiyelinden kuşku duymasına ve yaptıkları yanlış bulunduğu için kendisinden utanç duymasına yol açacaktır. Girişimciliğe Karşı Suçluluk (3-6 yaş): Bu dönemde çocuğun en belirgin özelliklerinden birisi oldukça meraklı olmasıdır. Çevresindeki nesneleri ve kendi yeterliklerini keşfetme çabasına girer. Çevresinde olup bitenlere olan merakını gidermek için yetişkinlere bitmez tükenmez sorular sorar. Bu dönemde çocuk karşı cinsle olan farklılığını keşfetmesiyle birlikte yetişkinlere cinsel içerikli ve cinsiyet farklılıklarına ilişkin sorular da yöneltir. Çocuğun yaşamı keşfetmeye yönelik girişimci davranışlarının yetişkinler tarafından azarlanması, ayıplanması, yasaklanması ya da cezalandırılması; onun yetişkinlerin yanlış gördüğü bu davranışları için suçluluk yaşamasına, kendini suçlu hissetmesine neden olacaktır. Başarılı Olmaya Karşı Yetersizlik (6-12 yaş): Çocukların temel sosyal ve akademik becerileri öğrendikleri bir dönem olan ilköğretimin ilk kademesi, kendini gösterme, başarı kazanma, takdir edilme gibi sosyal ihtiyaçların oldukça önem kazandığı bir evredir. Çocuklar okul ve okul dışında yaptıkları faaliyetlerde başarılı olduklarında ya da başarıları ön plana çıkarılıp takdir edildiklerinde kendilerini başarılı, yeterli, yetenekli göreceklerdir. Yetişkinlerin çocuğun derslerinde ve yaptığı diğer faaliyetlerde yaptıklarından çok yapamadıklarını; güçlü yönlerinden çok sınırlı yönlerini vurgulamaları ya da daha çok eksiklerine, hatalarına odaklanmaları onun kendi yeteneklerine, yeterliklerine karşı güvensizlik duymasına, dolayısıyla kendisini yetersiz görmesine yol açacaktır. Kimlik Kazanmaya Karşı Rol Karmaşası (12-18 yaş): Ergenlik dönemi bireyin yetişkin kimliğine hazırlandığı bir geçiş evresidir. Bu evrede ergen bir yandan kendi bedenindeki hızlı değişikliklere uyum sağlamaya çalışırken, diğer yandan da bu değişimlere paralel olarak biçim değiştiren yeni sosyal rollerini öğrenmektedir (Bkz. Bedensel ve Psiko-motor Gelişim). Bu dönemde ergenin kim olduğuna ilişkin bir anlayış geliştirerek kendine özgü bir benlik kavramına sahip olması, bedenindeki değişiklikleri kabul etmesi, çocukluk ve yetişkinlik arasında kalan sosyal rollerini ayırdetmesi ve kendi niteliklerini gözönüne alarak geleceğe ilişkin planlar yapması beklenmektedir. Bu yeterlikleri yeterince kazanamayan bir ergen ise kimlik ve rol karmaşası yaşayarak, yetişkinliğe daha dezavantajlı girecektir. Bu dönemde ergenin kimlik kazanmadaki başarısı, büyük ölçüde başta anne-babası olmak üzere yetişkinlerle olan etkileşimine ve çevresinin onun gelişimine verdiği sosyal desteğe bağlıdır. Ergenin içinde bulunduğu dönemin doğal ve zor koşullarının yetişkinler tarafından bilinmesi ve ergenin anlaşıldığını hissetmesi, onun kimlik kazanımını kolaylaştıracaktır. Yakınlığa Karşı Yalıtılmışlık (Genç yetişkinlik): Ergenlik döneminde kendi bedenine ve görünümüne odaklı olan birey için, genç yetişkinliğe adım attığında diğer insanlarla kurduğu yakın ilişkiler, dostluklar daha fazla önem kazanmaktadır. Kimliğini kazanmış olan bireyin gerek evliliğe hazırlanırken gerekse meslek yaşamında kurduğu ilişkilerin kalitesi, yakınlık duygularının da belirleyicisi olmaktadır. Ergenlik dönemindeki kimlik karmaşasını çözümlememiş olarak bu karmaşayı yetişkinliğe taşıyan bir birey ise, diğer insanlardan uzaklaşma ve kendini onlardan yalıtma eğilimine daha fazla sahip olabilir. Üretkenliğe Karşı Durgunluk (Orta Yetişkinlik): Orta yaş, bireyin hem özel yaşamında hem de mesleğinde kendini üretken ve verimli hissetmesi beklenen bir dönemdir. Yeni kuşaklara

15 rehberlik yapabilen ve çocuk yetiştirmede ya da mesleki gelişiminde kendini başarılı hisseden birey, üretkenlik duygularını daha yoğun yaşayabilir. Üretkenliğin başarılamaması ve bireyin çevresine ışık olamaması durumunda ise orta yaşın bir durgunluk, verimsizlik dönemi olması söz konusudur. Benlik Bütünlüğüne Karşı Umutsuzluk (Yaşlılık): Yaşlılık döneminde bireyin kendi yaşamına yönelik yaptığı değerlendirme, onun bu dönemin temel karmaşasında hangi yönünün ağır bastığını da ortaya koymaktadır. Geçmişine baktığında yaptıkları, yapamadıkları ve başarıları, başarısızlıkları ile yaşamına sahip çıkan ; geçmişi özlemekten çok yaşlılığın kendine özgü zorluklarını kabul eden ve kendini yaşamında başarılı hisseden birey benlik bütünlüğünü sağlamış demektir. Geçmişini hep yanlışlarıyla, pişmanlıklarıyla hatırlayan; sürekli olarak geriye dönüp bir şeyleri değiştirebilmeyi hayal eden, içinde bulunduğu dönemden ve yaşamından şikayet eden birey ise yaşlılığını umutsuzluk, mutsuzluk içinde geçirecektir. Ahlak Gelişimi Ahlak gelişimi, bireyin doğruyu yanlışı, iyiyi kötüyü ayırdetmesine ve kendi değerlerini oluşturabilmesine ilişkin geçirdiği aşamaları içermektedir. Ahlak gelişimi hem kişilik gelişimi hem de bilişsel gelişimle ilişkili bir gelişim alanı olarak kabul edilmektedir. Psikanalitik kuram ve davranışçı kuramlar, ahlak gelişiminde aile ve kültürün etkilerini vurgularken; bilişsel gelişim kuramcıları ise ahlak gelişimini bilişsel gelişime paralel gelişen bir süreç olarak görmektedirler. Bu görüşü savunan kuramcıların başında Piaget gelmektedir. Piaget nin Ahlak Gelişimi Dönemleri Piaget ye göre ahlaki yargıların bilişsel bir temeli bulunmakta ve ahlak gelişimi bilişsel gelişime paralel olarak üç aşamada gerçekleşmektedir. Ahlak Öncesi Dönem: Yaklaşık ilk beş yaşı içeren bu evrede, çocukta kural kavramı oluşmamıştır. Çocuğun kurallara neden uyulması gerektiği konusunda bir anlayışı yoktur. Bunun en belirgin göstergelerinden birisi de, bu yaşlarda çocukların bir aradayken bile kuralsız oyun oynamalarıdır. Dışa Bağımlı Dönem: Yaklaşık 5-10 yaşlarını içine alan bu evrede, çocuk kuralların farkındadır. Otoritenin koyduğu kuralların kesin olduğuna ve bu kurallara uyulması gerektiğine inanır. Davranışın arkasında yatan nedenleri gözönüne almaz ve fiziksel zararın büyüklüğüne yani sonucun ne olduğuna göre değerlendirme yapar. Örneğin, bu dönemde yer alan bir çocuğa, bir defterin üzerine dökülmüş mürekkep lekeleri gösterilerek büyük lekeyi yapanın mürekkebi kaza ile döktüğü; küçük lekeyi yapanın ise bilerek döktüğü söylendiğinde ve bu lekeleri yapan iki kişiden hangisinin daha suçlu olduğu sorulduğunda, büyük lekeyi yapan kişinin daha suçlu olduğunu söyleyecektir. Bağımsız Dönem: yaşları ile birlikte çocukta ahlaki görelilik kavramı gelişir. Davranışları sadece sonucuna göre değerlendirmez, arkasında yatan niyeti ve koşulları gözönüne alır. Yetişkinlerin koyduğu kuralların mutlak olmadığını ve gerektiğinde ihtiyaçlar doğrultusunda değiştirilebileceğini farkeder. Piaget ye göre, somut işlemler döneminde çocuk otoriteye bağımlı olarak doğru-yanlış, iyi-kötü ayrımını yapmaya başlamakta; soyut işlemler dönemine girmesi ile birlikte yetişkinlerden bağımsız bir ahlak anlayışına, değerler sistemine yönelmektedir.

Kişilik Gelişimi. S.Freud E.Erikson

Kişilik Gelişimi. S.Freud E.Erikson Kişilik Gelişimi S.Freud E.Erikson Kişilik Bireyi diğer bireylerden ayırt eden, tutarlı olarak sergilenen, bireye özgü özellikler bütünüdür. Kişilik gelişimi, bireyin sosyal ve fiziksel çevresi içinde

Detaylı

DUYU MOTOR DÖNEM(0-2 YAŞ)

DUYU MOTOR DÖNEM(0-2 YAŞ) DUYU MOTOR DÖNEM(0-2 YAŞ) Bebek doğuştan getirdiği duyusal özellikleriyle kendisini dış dünyada ayırt etme çabasındadır.çevreye duyular arasındaki etkileşim Dönemin özelliğidir. Duyu motor dönem altı aşamaya

Detaylı

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ Psikoloji RPD 101 Not III Uz. Gizem ÖNERİ UZUN Kişilik Gelişimi Kişilik Nedir? *Kişilik, bireyin iç ve dış çevresiyle kurduğu, diğer bireylerden ayırt edici,

Detaylı

Okul Dönemi Çocuklarda

Okul Dönemi Çocuklarda Okul Dönemi Çocuklarda Fiziksel ve motor gelişim Bilişsel açıdan gelişim Psikososyal gelişim Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül Hasan Kalyoncu Üniversitesi Okul Dönemi Çocuklarda (7-11 yaş) Gelişimin Görevleri

Detaylı

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I HEDEFLER İÇİNDEKİLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I Gelişim Psikolojisinin Alanı Gelişim Psikolojisinin Temel Kavramları Gelişimi Etkileyen Faktörler Gelişimin Temel İlkeleri Fiziksel Gelişim Alanı PSİKOLOJİ Bu

Detaylı

PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI

PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI Üç Gelişim Alanı Gelişimsel rehberlik modelinin nihai amacı yaşam kariyeri gelişimini desteklemektir. Gelişimsel PDR nin ilkesi: Rehberlik

Detaylı

Merkezimizde uygulanan ilk PEP-R ölçeği değerlendirme sonucuna göre ;

Merkezimizde uygulanan ilk PEP-R ölçeği değerlendirme sonucuna göre ; M. 27 tarihinde doğan M. in doğum öncesi ve doğum sonrasında her hangi bir sağlık sorunu yaşanmamıştır. Ailenin öncelikli olarak gözlerini geç açması, burnunun basık ve kulaklarının çekik oluşu dikkatini

Detaylı

SINAVA HAZIRLANAN BİR ERGENİN ANNE-BABASI OLMAK

SINAVA HAZIRLANAN BİR ERGENİN ANNE-BABASI OLMAK Uzm. Psikolog Nuray ÖZBEN AVŞAR SINAVA HAZIRLANAN BİR ERGENİN ANNE-BABASI OLMAK TEOG sınavının yaklaştığı bu dönemde öğrencilerimiz de velilerimiz de haklı bir kaygı içerisindeler. Sınavlar da başarılı

Detaylı

Gelişim Dönemleri ve Özellikleri Açısından Zorunlu Eğitim

Gelişim Dönemleri ve Özellikleri Açısından Zorunlu Eğitim Gelişim Dönemleri ve Özellikleri Açısından Zorunlu Eğitim Yrd. Doç. Dr. Zülfü DEMİRTAŞ Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Günümüzde, dünya üzerinde neredeyse mevcut olan bütün

Detaylı

BĠLĠŞSEL GELĠŞĠM. Jean Piaget ve Jerome Bruner. Dr. Halise Kader ZENGĠN

BĠLĠŞSEL GELĠŞĠM. Jean Piaget ve Jerome Bruner. Dr. Halise Kader ZENGĠN BĠLĠŞSEL GELĠŞĠM Jean Piaget ve Jerome Bruner Biliş ne demektir? Biliş; düşünme, öğrenme ve hatırlama süreçlerine denir. Bilişsel gelişim neleri kapsar? Bireydeki akıl yürütme, düşünme, bellek ve dildeki

Detaylı

Çocuklarımızın etraflarındaki dünyayı keşfedebilmeleri için eğitim ortamımızı, canlı, renkli ve bütün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarladık.

Çocuklarımızın etraflarındaki dünyayı keşfedebilmeleri için eğitim ortamımızı, canlı, renkli ve bütün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarladık. ANAOKULU Tohum için güneş, su ve toprak ne kadar önemliyse, çocuk için de eğitim o kadar önemlidir. Çapa Koleji Anaokulu geleceği parlak, ışık saçan çocuklar yetiştirmek için, modern eğitim anlayışı ile

Detaylı

Tekrar

Tekrar İŞLEM KAVRAMI Tekrar Kazanımlar T.C. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okulöncesi eğitim dönemi için işlem kavramı için belirlenen kazanımlar ve göstergeler şunlardır. Kazanım 16. Nesneleri

Detaylı

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme BİREY GELİŞİMİ O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişimidir. O Gelişim; organizmanın

Detaylı

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM Zihinsel engelli çocukların cinsel gelişim aşamaları normal çocukların cinsel gelişim aşamaları ile aynıdır. Cinsel eğitimin en büyük amacı,çocukluktan yaşamın

Detaylı

ÇOCUK VE KİTAP Çocuk ve kitap, birbirini bütünleyen ve birbirine çok yakışan, iki değerli kelime... Çocuklara okul öncesi çağlarında kitapları tanıtma

ÇOCUK VE KİTAP Çocuk ve kitap, birbirini bütünleyen ve birbirine çok yakışan, iki değerli kelime... Çocuklara okul öncesi çağlarında kitapları tanıtma ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ÇOCUK VE KİTAP ANAOKULU REHBERLİK SERVİSİ VELİ BÜLTENİ NİSAN- 2008 ÇOCUK VE KİTAP Çocuk ve kitap, birbirini bütünleyen ve birbirine çok yakışan, iki değerli kelime... Çocuklara

Detaylı

OYUN VE ÇOCUK. -Çocuğun iç dünyasını anlayabilmek. -Çocuğun olayları anlamasına yardım etmek. -Çocuğa olaylarla baş etme becerileri kazandırmak

OYUN VE ÇOCUK. -Çocuğun iç dünyasını anlayabilmek. -Çocuğun olayları anlamasına yardım etmek. -Çocuğa olaylarla baş etme becerileri kazandırmak OYUN VE ÇOCUK Oyun oynamak çocukluk çağına özgü psikolojik, fizyolojik ve sosyal içerikli bir olgudur. Oyun hem zihinsel gelişimin aynası olan hem sosyal becerilerin öğrenildiği hem de duygusal boşalımın

Detaylı

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ ÇOCUK PSİKOLOJİSİNDE GELİŞİM MODELLERİ... 3 ÖĞRENME TEORİSİ MODELİ... 4 BİLİŞSEL GELİŞİM MODELİ... 5 İNSAN GELİŞİMİNİ VE PSİKOLOJİSİNİ AÇIKLAYAN TEMEL KURAMLAR...

Detaylı

EĞİTİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

EĞİTİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR EĞİTİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Hazırlayan Doç. Dr. Adnan BOYACI İÇİNDEKİLER GİRİŞ EĞİTİM ÖĞRENME DAVRANIŞ FORMAL VE İNFORMAL EĞİTİM ÖRGÜN VE YAYGIN EĞİTİM KÜLTÜR KÜLTÜRLENME Giriş Öğrenmemi engelleyen

Detaylı

ÇOCUK GELĠġĠMĠ VE EĞĠTĠMĠ

ÇOCUK GELĠġĠMĠ VE EĞĠTĠMĠ ÇOCUK GELĠġĠMĠ VE EĞĠTĠMĠ Bu faaliyet ile çocuk Gelişimi ve Eğitimi alanı altında yer alan meslekleri tanıyabilecekseniz. A. ALANIN MEVCUT DURUMU VE GELECEĞĠ 0-18 yaş çocuklarının gelişim alanlarını (fiziksel,

Detaylı

Yaşam Boyu Sosyalleşme

Yaşam Boyu Sosyalleşme Yaşam Boyu Sosyalleşme Lütfi Sunar Sosyolojiye Giriş / 5. Ders Kültür, Toplum ve Çocuk Sosyalleşmesi Sosyalleşme Nedir? Çocuklar başkalarıyla temasla giderek kendilerinin farkına varırlar ve insanlar hakkında

Detaylı

Gelişim Psikolojisi Ders Notları

Gelişim Psikolojisi Ders Notları Gelişim Psikolojisi Ders Notları Doç. Dr. Şaziye Senem BAŞGÜL www.gunescocuk.com Tanımlar Büyüme: Organizmada meydana gelen sayısal (hacimsel) değişiklikler Olgunlaşma: Potansiyel olarak var olan işlevin

Detaylı

Gelişim Psikolojisinde Temel Kavramlar ve Gelişimi Etkileyen Faktörler

Gelişim Psikolojisinde Temel Kavramlar ve Gelişimi Etkileyen Faktörler Gelişim Psikolojisinde Temel Kavramlar ve Gelişimi Etkileyen Faktörler 1 1. Gelişim ve Değişim Gelişim, organizmanın doğum öncesi dönemden başlayarak (döllenme) bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal yönden

Detaylı

GELİŞİM DÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ

GELİŞİM DÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ GELİŞİM DÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ 3-6 yaş arasını kapsayan ve okul öncesi dönem adını verdiğimiz süreç çocukların gelişimi açısından oldukça önemlidir. Okul öncesi dönem çocukta büyümenin ve gelişimin en hızlı

Detaylı

16.12.2014 KALİTE ÇEMBERLERİ NEDİR?

16.12.2014 KALİTE ÇEMBERLERİ NEDİR? KALİTE ÇEMBERLERİ NEDİR? İŞ İLE DOĞRUDAN İÇ İÇE OLAN ELEMANLARIN PROBLEMLERİN ÇÖZÜMÜ İÇİN HANGİ DEĞİŞİKLİKLERİN YAPILACAĞI VE BU DEĞİŞİKLİKLERİN NASIL APILMASI GEREKTİĞİ KONUSUNDA EN SAĞLIKLI BİLGİYE SAHİP

Detaylı

Matematiksel Beceriler (Ortaöğretim Matematik Dersi Öğretim Programı)

Matematiksel Beceriler (Ortaöğretim Matematik Dersi Öğretim Programı) Matematiksel Beceriler (Ortaöğretim Matematik Dersi Öğretim Programı) 1. Matematiksel Modelleme ve Problem Çözme Matematiksel modelleme, hayatın her alanındaki problemlerin doğasındaki ilişkileri çok daha

Detaylı

MÜKEMMEL OLMADAN DA YAŞAYABĐLĐRĐZ

MÜKEMMEL OLMADAN DA YAŞAYABĐLĐRĐZ Anadolu Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezi MÜKEMMEL OLMADAN DA YAŞAYABĐLĐRĐZ Mükemmeliyetçilik, kişinin kendisi ve başkaları için standartlarının yüksekliğini ifade etmektedir. Mükemmeliyetçi

Detaylı

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ÇOCUK BAKIM ELEMANI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ÇOCUK BAKIM ELEMANI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ÇOCUK BAKIM ELEMANI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) 2013 ANKARA ÖN SÖZ Günümüzde mesleklerin değişim ile karşı

Detaylı

Çocuk, Ergen ve Genç Yetişkinler İçin Kariyer Rehberliği Programları Dizisi

Çocuk, Ergen ve Genç Yetişkinler İçin Kariyer Rehberliği Programları Dizisi Editörden Önsöz Çocuk, Ergen ve Genç Yetişkinler için Kariyer Rehberliği Programları Dizisi, kariyer rehberliği uygulamaları yapması gereken psikolojik danışmanlar için hazırlanmış sınıf / grup rehberliği

Detaylı

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Eylül- 16 Ekim 2015)

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Eylül- 16 Ekim 2015) ( 1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Eylül- 16 Ekim 2015) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

BÖLÜM 2 Biyolojik Başlangıçlar 52

BÖLÜM 2 Biyolojik Başlangıçlar 52 içindekiler KISIM 1 YAŞAM BOYU BAKIŞ AÇISI 2 BÖLÜM 1 Giriş 4 1 Yaşam Boyu Bakış Açısı 6 Yaşam Boyu Gelişimi İncelemenin Önemi 6 Yaşam Boyu Bakış Açısı nın Özellikleri 7 Bazı Çağdaş Konular 9 2 Gelişim

Detaylı

BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI

BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI REYHAN SAĞLAM ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ÖĞRETMENİ BILIŞ NE DEMEKTIR? Biliş; düşünme, öğrenme ve hatırlama süreçlerine denir. Bilişsel gelişim neleri kapsar?

Detaylı

AİLE VE TÜKETİCİ HİZMETLERİ

AİLE VE TÜKETİCİ HİZMETLERİ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI AİLE VE TÜKETİCİ HİZMETLERİ GELİŞİM ALANLARI 761CBG052 Ankara, 2011 Bu modül, mesleki ve teknik eğitim okul/kurumlarında uygulanan Çerçeve Öğretim Programlarında yer alan yeterlikleri

Detaylı

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU YAŞ DÖNEM ÖZELLİKLERİ 5-8 YAŞ GRUBU YAŞ DÖNEM ÖZELLİKLERİ Bilişsel Gelişim Dil Gelişimi Fiziksel Gelişim

Detaylı

2005 Matematik Programı ve Matematiksel Beceriler. Evrim Erbilgin

2005 Matematik Programı ve Matematiksel Beceriler. Evrim Erbilgin 2005 Matematik Programı ve Matematiksel Beceriler Evrim Erbilgin Okuma ve Tartışma Giriş, programın vizyonu, ve programın yaklaşımı bölümlerini okuyun. Grup arkadaşlarınızla birlikte aşağıdaki soruları

Detaylı

Bilişsel gelişim. Doç.Dr.Banu Yücel-Toy

Bilişsel gelişim. Doç.Dr.Banu Yücel-Toy Bilişsel gelişim Biliş, düşünme, öğrenme ve hatırlama süreçlerine denir. Bilişsel işlemler, akıl ve bilgi, bellek, akıl yürütme, anımsama, unutma, sorun çözme, kavramlar ve düşünce gibi zihinsel işlevleri

Detaylı

Etkili Konuşma Eleştirel Düşünme (SEÇ352) Ders Detayları

Etkili Konuşma Eleştirel Düşünme (SEÇ352) Ders Detayları Etkili Konuşma Eleştirel Düşünme (SEÇ352) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Saati Saati Saati Etkili Konuşma Eleştirel Düşünme SEÇ352 Seçmeli 2 0 0 2 5 Ön Koşul

Detaylı

Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi

Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi Bir ekosistemde üreticilerden tüketicilere doğru besin aktarımı meydana gelir. Üreticilerden başlayarak bir trafik

Detaylı

EĞİTSEL DEĞERLENDİRME İSTEĞİ FORMU T.C Milli Eğitim Bakanlığı. İlkokulu Müdürlüğü

EĞİTSEL DEĞERLENDİRME İSTEĞİ FORMU T.C Milli Eğitim Bakanlığı. İlkokulu Müdürlüğü EĞİTSEL DEĞERLENDİRME İSTEĞİ FORMU T.C Milli Eğitim Bakanlığı. İlkokulu Müdürlüğü Sayı :... Konu: Eğitsel Değerlendirme İsteği / /20 REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜNE Adı. Soyadı ve T.C kimlik

Detaylı

Genel Yetenek ve Eğilim Belirleme Sınavı

Genel Yetenek ve Eğilim Belirleme Sınavı Türkiye Geneli Genel Yetenek ve Eğilim Belirleme Sınavı Aynı Günı Aynte Saat Sınav tarihi 9 Son basvuru tarihi 1 Nisan Nisan CUMARTESİ CUMA 16 16 3. sınıf 4, 5, 6,7 ve 8.sınıf Saat.00 Saat 14.00 Sözel

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SENATO KARAR ÖRNEĞİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SENATO KARAR ÖRNEĞİ Karar Tarihi : 18/06/2013 Toplantı Sayısı : 364 Karar Sayısı : 3093 ANKARA ÜNİVERSİTESİ SENATO KARAR ÖRNEĞİ 3093- Yönetmelik Komisyonu tarafından incelenen, Ankara Üniversitesi Çocuk Bilim Merkezi Yönergesi

Detaylı

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU Yaş Dönem Özellikleri BÜYÜME VE GELİŞME Gelişme kavramı düzenli, sürekli ve uyumlu bir ilerlemeyi dile

Detaylı

Disiplinlerarası Medya Uygulamaları (SGT 428) Ders Detayları

Disiplinlerarası Medya Uygulamaları (SGT 428) Ders Detayları Disiplinlerarası Medya Uygulamaları (SGT 428) Ders Detayları Ders Adı Ders Dönemi Ders Uygulama Kodu Saati Saati Laboratuar Kredi AKTS Saati Disiplinlerarası Medya Uygulamaları SGT 428 Güz 1 2 0 2 5 Ön

Detaylı

Olasılık ve İstatistiğe Giriş-I (STAT 201) Ders Detayları

Olasılık ve İstatistiğe Giriş-I (STAT 201) Ders Detayları Olasılık ve İstatistiğe Giriş-I (STAT 201) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Olasılık ve İstatistiğe Giriş-I STAT 201 Her İkisi 3 0 0 3 5 Ön

Detaylı

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri Gelişim psikolojisi, bireylerin yaşam boyunca geçirdiği bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal

Detaylı

MASAMOT ***** PERFORMANS ÇALIŞMASI DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI

MASAMOT ***** PERFORMANS ÇALIŞMASI DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ORTAÖĞRETİM KURUMLARI YÖNETMELİĞİ PERFORMANS ÇALIŞMASI VE PROJE İLE İLGİLİ MADDELER Tanımlar MADDE 4- () Bu Yönetmelikte geçen; ö) Öğrenme Kazanımları: Herhangi bir öğrenme sürecinin

Detaylı

TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI

TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI Okul öncesi dönem genel anlamda tüm gelişim alanları açısından temellerin atıldığı

Detaylı

AVRASYA UNIVERSITY. Bu dersin amacı öğrencilerin;

AVRASYA UNIVERSITY. Bu dersin amacı öğrencilerin; Ders Ta ıtı For u Dersi Adı Öğreti Dili Ço uk Gelişi i-i Türkçe Dersi Verildiği Düzey Ön Lisans (X ) Lisans ( ) Yüksek Lisans( ) Doktora( ) Eğiti Öğreti Siste i Örgün Öğreti X ) Uzakta Öğreti Diğer Dersin

Detaylı

İlişkilerin Önemi 1. Çekicilik ve İlişki Gelişimi 19 İÇİNDEKİLER. İlişkilerin Önemi Hakkında Ne Biliyoruz? 2 Ait Olma Gereksinimi 3

İlişkilerin Önemi 1. Çekicilik ve İlişki Gelişimi 19 İÇİNDEKİLER. İlişkilerin Önemi Hakkında Ne Biliyoruz? 2 Ait Olma Gereksinimi 3 İÇİNDEKİLER Ön Söz xiii İlişkilerin Önemi 1 İlişkilerin Önemi Hakkında Ne Biliyoruz? 2 Ait Olma Gereksinimi 3 Bağlanma 4 Bağlanmaların Kaybı 6 Yalnızlık 8 Çağdaş İlişkiler 9 Araştırma Yöntemleri 11 Katılımcı

Detaylı

MESLEK GELİŞİM DÖNEMLERİNDE ANNE BABANIN ROLÜ

MESLEK GELİŞİM DÖNEMLERİNDE ANNE BABANIN ROLÜ MESLEK GELİŞİM DÖNEMLERİNDE ANNE BABANIN ROLÜ MESLEK SEÇİMİ Meslek seçimi kişinin yaşamında vermiş olduğu en önemli kararlardan biridir. Meslek seçmek yaşam biçimini seçmek demektir. Meslek seçimi bir

Detaylı

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii YAZARLAR HAKKINDA... iv 1. ÜNİTE EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1 Giriş... 2 Eğitim Psikolojisi ve Öğretmen... 3 Eğitim Psikolojisi... 3 Bilim... 6 Psikoloji... 8 Davranış... 9 Eğitim...

Detaylı

SPOR DAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

SPOR DAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü SPOR DAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) 2013 ANKARA ÖN SÖZ Günümüzde mesleklerin değişim ile karşı karşıya olması ve daha karmaşık bir

Detaylı

ÇOCUKLARDA SPORTİF ANTRENMAN. Prof. Dr. Muzaffer ÇOLAKOĞLU

ÇOCUKLARDA SPORTİF ANTRENMAN. Prof. Dr. Muzaffer ÇOLAKOĞLU ÇOCUKLARDA SPORTİF ANTRENMAN Prof. Dr. Muzaffer ÇOLAKOĞLU Sportif Performansın Oluşturulması Zirve Performans Fiziksel Uygunluk 2 Fiziksel Uygunluk Antrenmanının Hedefleri Fonksiyonel çok yönlülüğü geliştirmek,

Detaylı

Mimari Aydınlatma Teknikleri (MİM 652) Ders Detayları

Mimari Aydınlatma Teknikleri (MİM 652) Ders Detayları Mimari Aydınlatma Teknikleri (MİM 652) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Saati Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Mimari Aydınlatma Teknikleri MİM 652 Her İkisi 3 0 0 3 7.5 Ön Koşul

Detaylı

İÇİNDEKİLER. GİRİŞ GELİŞİM PSİKOLOJİSİNE DAİR Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN. I. Gelişim Psikolojisine Kuramsal Bakış...1

İÇİNDEKİLER. GİRİŞ GELİŞİM PSİKOLOJİSİNE DAİR Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN. I. Gelişim Psikolojisine Kuramsal Bakış...1 İÇİNDEKİLER GİRİŞ GELİŞİM PSİKOLOJİSİNE DAİR Prof. Dr. İrfan ERDOĞAN I. Gelişim Psikolojisine Kuramsal Bakış...1 BÖLÜM 1 GELİŞİM PSİKOLOJİSİNDE KURAMLAR VE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ Çare SERTELİN MERCAN I.

Detaylı

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ 3-6 YAŞ ÇOCUK ETKİNLİKLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ 3-6 YAŞ ÇOCUK ETKİNLİKLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ 3-6 YAŞ ÇOCUK ETKİNLİKLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) 2013 ANKARA ÖN SÖZ Günümüzde mesleklerin değişim

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS TASAVUF METİNLERİ İLH 319 5 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Seçmeli Dersin

Detaylı

NÖROMOTOR GELİŞİM Prof. Dr. Sevin Altınkaynak. Prenatal motor gelişim-1: Prenatal motor gelişim-3. Prenatal motor gelişim-2

NÖROMOTOR GELİŞİM Prof. Dr. Sevin Altınkaynak. Prenatal motor gelişim-1: Prenatal motor gelişim-3. Prenatal motor gelişim-2 NÖROMOTOR GELİŞİM Prof. Dr. Sevin Altınknak Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Prenatal motor gelişim-1: İlk hareketler, gebeliğin 7.-8. haftasında uyarıya konturlateral kaba fleksiyon şeklinde olur. 9. haftada

Detaylı

RASYONEL SAYILARIN MÜFREDATTAKİ YERİ MATEMATİK 7. SINIF RASYONEL SAYILAR DERS PLANI

RASYONEL SAYILARIN MÜFREDATTAKİ YERİ MATEMATİK 7. SINIF RASYONEL SAYILAR DERS PLANI RASYONEL SAYILARIN MÜFREDATTAKİ YERİ Rasyonel sayılar konusu 7.sınıf konusudur. Matematiğin soyut, zor bir ders olduğu düşüncesi toplumda çoğu kişi tarafından savunulan bir bakış açısıdır. Bu durum beraberinde

Detaylı

fetüs bebek ölüm çocuk İleri yaş yeniyetme yetişkin

fetüs bebek ölüm çocuk İleri yaş yeniyetme yetişkin Döllenmiş yumurta fetüs bebek ölüm çocuk İleri yaş yeniyetme yetişkin Yaşam boyu devam eden biyolojik, bilişsel, sosyal gelişim ve kişilik gelişiminin bilimsel incelemesi Gelişim psikolojisinin başlıca

Detaylı

T.C ALİAĞA KAYMAKAMLIĞI REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Özel Eğitim Hizmetleri Bölümü HAZİRAN BÜLTEN. Ayın Konusu ÜSTÜN YETENEKLİ BİREYLER

T.C ALİAĞA KAYMAKAMLIĞI REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Özel Eğitim Hizmetleri Bölümü HAZİRAN BÜLTEN. Ayın Konusu ÜSTÜN YETENEKLİ BİREYLER T.C ALİAĞA KAYMAKAMLIĞI REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Özel Eğitim Hizmetleri Bölümü HAZİRAN 2015 BÜLTEN Ayın Konusu ÜSTÜN YETENEKLİ BİREYLER HAZİRAN 2015 BÜLTEN İÇİNDEKİLER 1-Çocuğum üstün zekâlı mı?

Detaylı

ÖRGÜT KURAMI (İŞL302U)

ÖRGÜT KURAMI (İŞL302U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ÖRGÜT KURAMI (İŞL302U) KISA ÖZET-2013-

Detaylı

içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 B Ö L Ü M 2 PUBERTE, SAĞLIK VE BİYOLOJİK TEMELLER 49 B Ö L Ü M 3 BEYİN VE BİLİŞSEL GELİŞİM 86

içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 B Ö L Ü M 2 PUBERTE, SAĞLIK VE BİYOLOJİK TEMELLER 49 B Ö L Ü M 3 BEYİN VE BİLİŞSEL GELİŞİM 86 içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 Tarihsel Bakış Açısı 3 Erken Tarih 3 Yirminci ve Yirmi Birinci Yüzyıllar 3 Ergenliğe İlişkin Kalıpyargılar 6 Ergenliğe Pozitif Bir Bakış Açısı 7 Amerika Birleşik Devletleri

Detaylı

GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR BÜYÜME : Hücrelerin büyüme ve çoğalmasının neden olduğu beden ölçülerindeki artış. GELİŞİM Bireyin fonksiyonel değişimleri. GELİŞİM Olgunlaşma Öğrenme Hazırbulunuşluk

Detaylı

SAYI : 5 AYLIK BÜLTENLER SERİSİ KONU : ERGENLİK OCAK, 2008 ERGENLİK

SAYI : 5 AYLIK BÜLTENLER SERİSİ KONU : ERGENLİK OCAK, 2008 ERGENLİK SAYI : 5 AYLIK BÜLTENLER SERİSİ KONU : ERGENLİK OCAK, 2008 Ergenlik Dönemi Nedir? ERGENLİK Sayın velimiz, bu ayki bültenimizde gelişim çağının en önemli dönemlerinden biri olan ergenlik çağını konu alıcaz.

Detaylı

ogretiakademi 3240 SORU EĞİTİM BİLİMLERİ kpss TAMAMI ÇÖZÜMLÜ SORU BANKASI ÇÖZÜM KİTAPÇIĞI

ogretiakademi 3240 SORU EĞİTİM BİLİMLERİ kpss TAMAMI ÇÖZÜMLÜ SORU BANKASI ÇÖZÜM KİTAPÇIĞI kpss 2014 EĞİTİM BİLİMLERİ ogretiyoruz serisi TAMAMI ÇÖZÜMLÜ SORU BANKASI gelişim psikolojisi öğrenme psikolojisi rehberlik ve özel eğitim program geliştirme sınıf yönetimi öğretim teknolojileri ve materyal

Detaylı

Benlik güdüleri. Kendini değerlendirme ve doğrula(t)ma (Swann, 1983) İnsanlar mevcut benlik kavramlarını doğrulamak, geçerlemek ve sürdürmek isterler.

Benlik güdüleri. Kendini değerlendirme ve doğrula(t)ma (Swann, 1983) İnsanlar mevcut benlik kavramlarını doğrulamak, geçerlemek ve sürdürmek isterler. Benlik güdüleri Kendini değerlendirme ve doğrula(t)ma (Swann, 1983) İnsanlar mevcut benlik kavramlarını doğrulamak, geçerlemek ve sürdürmek isterler. Benlik güdüleri Kendini kayırma Kendini olumlama kuramı

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Çocuklara Yabancı Dil Öğretimi YDA 302 6 2+2 3 5

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Çocuklara Yabancı Dil Öğretimi YDA 302 6 2+2 3 5 DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS Çocuklara Yabancı Dil Öğretimi YDA 302 6 2+2 3 5 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Almanca Lisans Zorunlu / Yüz

Detaylı

ÇALIŞAN BAĞLILIĞINA İTEN UNSURLAR NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR?

ÇALIŞAN BAĞLILIĞINA İTEN UNSURLAR NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR? ÇALIŞAN BAĞLILIĞINA İTEN UNSURLAR NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR? Dale Carnegie Akademi Beyaz Kağıt Copyright 2012 Dale Carnegie & Associates, Inc. All rights reserved. driveengagement_101512_wp İNSANIN ÖNEMİ

Detaylı

Soru 1) Fiziksel büyümenin en hızlı olduğu dönem ne zamandır? a) 0-1 yaş b) 2-3 yaş c) 4-5 yaş d) 6-7 yaş

Soru 1) Fiziksel büyümenin en hızlı olduğu dönem ne zamandır? a) 0-1 yaş b) 2-3 yaş c) 4-5 yaş d) 6-7 yaş Soru 1) Fiziksel büyümenin en hızlı olduğu dönem ne zamandır? a) 0-1 yaş b) 2-3 yaş c) 4-5 yaş d) 6-7 yaş Soru 4) Aşağıda verilenlerin hangisi prenatal dönemi sağlıklı olarak tamamlayan bir bebeğin doğum

Detaylı

Önkoşul: YOK Eşkoşul: YOK. PSY 541 Gelişimsel Psikopatoloji (3+0+0) 3 Credits / 6 AKTS

Önkoşul: YOK Eşkoşul: YOK. PSY 541 Gelişimsel Psikopatoloji (3+0+0) 3 Credits / 6 AKTS PSY 501 İleri Düzey Araştırma Yöntemleri ve İstatistik (2+2+0) 3 Kredi / 7 AKTS İleri regresyon yöntemlerinin derinlemesine kavranması. Basit doğrusal regresyon, çoklu doğrusal regresyon, etkileşimler,

Detaylı

AİLE HAYATI, PLANLAMASI VE ANA ÇOCUK SAĞLIĞI

AİLE HAYATI, PLANLAMASI VE ANA ÇOCUK SAĞLIĞI AİLE HAYATI, PLANLAMASI VE ANA ÇOCUK SAĞLIĞI Aile nedir? Toplum içindeki en küçük sosyal kurumdur. Çekirdek aile Ana, baba ve çocuklardan oluşur. Geniş aile ise çeşitli akrabalardan oluşur. Aile kurumunun

Detaylı

Çeviri II (ELIT 206) Ders Detayları

Çeviri II (ELIT 206) Ders Detayları Çeviri II (ELIT 206) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Çeviri II ELIT 206 Bahar 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Çeviri I Dersin Dili Dersin Türü

Detaylı

Bebeklik dönemi (0-2 yaş) İlk çocukluk (oyun) dönemi (3-6 yaş) İkinci çocukluk (ilkokul) dönemi (7-11 yaş) Ergenlik dönemi (12-18 yaş)

Bebeklik dönemi (0-2 yaş) İlk çocukluk (oyun) dönemi (3-6 yaş) İkinci çocukluk (ilkokul) dönemi (7-11 yaş) Ergenlik dönemi (12-18 yaş) İnsan gelişimi, döllenmeden başlayarak yaşamın sonuna dek devam eden bir süreçtir. Gelişim dönemlerindeki yaşlar, değişik kaynaklara göre farklılık şöstermektedir. şenel olarak doğumdan sonraki ilk 2 yıl

Detaylı

İletkeni Değiştir Ampulün Parlaklığı Değişsin

İletkeni Değiştir Ampulün Parlaklığı Değişsin İletkeni Değiştir Ampulün Parlaklığı Değişsin DERS: Fen ve Teknoloji SINIF: 6 ÜNİTE: Yaşamımızda Elektrik KONU: - İletkeni Değiştir, Ampulün Parlaklığı Değişsin ETKİNLİK TÜRÜ: Laboratuvar deneyi, 5E Öğrenme

Detaylı

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ A u ok na lu ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BİRİMİ - MART 2014 ANAOKULLARI BÜLTENİ ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ Okul öncesi dönem, gelişimin hızlı olması ve

Detaylı

Amaç; Her düzeydeki çalışanın sağlıklı iletişim kurmasını sağlayacak temel bilgileri vermek.

Amaç; Her düzeydeki çalışanın sağlıklı iletişim kurmasını sağlayacak temel bilgileri vermek. 1.TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ Toplam kalite yönetiminin felsefesi ve temel ilkelerini tanıtmak. Yönetim ve yönetimin fonksiyonları Değişim Yönetim anlayışında değişim TKY'nin tanımı Kalite kavramı TKY'nin tarihçesi

Detaylı

Hareketli Yaşam. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015

Hareketli Yaşam. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Hareketli Yaşam Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Bu sunum Arş. Gör. Dr. Kadir Zakin, Arş. Gör. Dr. Ömer Turhan ve Arş. Gör. Dr. Yasemin

Detaylı

ELEKTRİK-ELEKTRONİK TEKNOLOJİSİ PLC VE OPERATÖR PANELİ PROGRAMLAMA GELİŞTİRME VE UYUM EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

ELEKTRİK-ELEKTRONİK TEKNOLOJİSİ PLC VE OPERATÖR PANELİ PROGRAMLAMA GELİŞTİRME VE UYUM EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ELEKTRİK-ELEKTRONİK TEKNOLOJİSİ PLC VE OPERATÖR PANELİ PROGRAMLAMA GELİŞTİRME VE UYUM EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) 2014 ANKARA

Detaylı

BİR ÖRGÜT OLARAK OKUL

BİR ÖRGÜT OLARAK OKUL BİR ÖRGÜT OLARAK OKUL (Bu bölüm büyük ölçüde Ziya Bursalıoğlu nun Okul Yönetiminde Yeni Yapı ve Davranış kitabının Bir Örgüt Olarak Okul bölümünden alınmıştır). ÖRGÜT BOYUTLARI Örgütün dört boyutu (Bursalıoğlu,

Detaylı

YARININ TEMİNATI OLAN ÇOCUKLARIMIZA YARININ GÖZÜYLE BAKALIM Kİ YARINLARIMIZ AYDINLIK OLSUN.

YARININ TEMİNATI OLAN ÇOCUKLARIMIZA YARININ GÖZÜYLE BAKALIM Kİ YARINLARIMIZ AYDINLIK OLSUN. 2013-2014 İSTEK ÖZEL BARIŞ ANAOKULU EKİM-KASIM AYI BÜLTENİ 3-4 YAŞ GRUPLARI YARININ TEMİNATI OLAN ÇOCUKLARIMIZA YARININ GÖZÜYLE BAKALIM Kİ YARINLARIMIZ AYDINLIK OLSUN. TEMAMIZ: Kim Olduğumuz ANA FİKİR:

Detaylı

Doç.Dr. Hacer HARLAK - Psikolojiye Giriş I

Doç.Dr. Hacer HARLAK - Psikolojiye Giriş I Doç.Dr. Hacer HARLAK - Psikolojiye Bağlanma bebekle annesi veya bakımveren arasında varolan ve yaşam boyu da varolacak olan bağdır. Yaşamın ilk altı ayında oluşur. Harry Harlow bebek maymunları doğumdan

Detaylı

ÖĞRENCİLERİN GELİŞİM AŞAMALARINA GÖRE SANAT EĞİTİMİ. Sanat Eğitimi Dersi 21 Mart.2014

ÖĞRENCİLERİN GELİŞİM AŞAMALARINA GÖRE SANAT EĞİTİMİ. Sanat Eğitimi Dersi 21 Mart.2014 ÖĞRENCİLERİN GELİŞİM AŞAMALARINA GÖRE SANAT EĞİTİMİ Sanat Eğitimi Dersi 21 Mart.2014 Çocukların sanatsal gelişimi, onların bedensel, duygusal, sosyal ve düşünsel gelişimleriyle sıkı sıkıya bağlantılıdır.

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Özel Öğretim Yöntemleri 2 YDA 212 4 2+0 2 3

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Özel Öğretim Yöntemleri 2 YDA 212 4 2+0 2 3 DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS Özel Öğretim Yöntemleri 2 YDA 212 4 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Özel Öğretim Yöntemleri 1 Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Almanca

Detaylı

SEKÜLER TREND 0341110029 BARıŞ ÖLMEZ. İNSANDA SEKÜLER DEĞİŞİM Türkiye de Seküler Değişim

SEKÜLER TREND 0341110029 BARıŞ ÖLMEZ. İNSANDA SEKÜLER DEĞİŞİM Türkiye de Seküler Değişim SEKÜLER TREND 0341110029 BARıŞ ÖLMEZ İNSANDA SEKÜLER DEĞİŞİM Türkiye de Seküler Değişim İnsanın fiziksel boyutlarında (antropometrik ölçülerinde) kuşaklar arasında ya da uzun bir zaman diliminde değişmelerin

Detaylı

Çağdaş İşletmecilik (MGMT 501) Ders Detayları

Çağdaş İşletmecilik (MGMT 501) Ders Detayları Çağdaş İşletmecilik (MGMT 501) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Saati Saati Saati Çağdaş İşletmecilik MGMT 501 Her İkisi 3 0 0 3 7.5 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin

Detaylı

YİYECEK İÇECEK HİZMETLERİ AÇIK ALAN SATICILARI EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

YİYECEK İÇECEK HİZMETLERİ AÇIK ALAN SATICILARI EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü YİYECEK İÇECEK HİZMETLERİ AÇIK ALAN SATICILARI EĞİTİMİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) 2012 ANKARA ÖNSÖZ Günümüzde mesleklerin değişim

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 18 Mayıs 2009 12:56 - Son Güncelleme Pazartesi, 18 Mayıs 2009 12:58

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 18 Mayıs 2009 12:56 - Son Güncelleme Pazartesi, 18 Mayıs 2009 12:58 Fiziksel Gelişim Bebeklik Döneminde - Fiziksel Gelişim 0-2 yaşlar arasını içeren bebeklik dönemi fiziksel açıdan pek çok temel becerinin kazanıldığı bir dönemdir. Bu dönem içerisinde bebeklerin hem beden

Detaylı

OYUN VE ÇOCUK. Oyunun Aşamaları:

OYUN VE ÇOCUK. Oyunun Aşamaları: OYUN VE ÇOCUK Çocuklar oyunla dünyayı keşfederler, diğer kişilerle kuracakları ilişkileri öğrenirler, kendi yeteneklerini ve güçlerini test ederler, yeni fikirleri denerler ve farklı aktiviteleri deneyecek

Detaylı

Avrupa ve Türkiye de Aktif Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi

Avrupa ve Türkiye de Aktif Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi Benim için İnsan Hakları Avrupa ve Türkiye de Aktif Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi ~ Z o r l u k l a r / G e r e k s i n i m l e r ~ Hasan Ferhat GÜNGÖR 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu Madde

Detaylı

Dünya Nüfus Günü, 2016

Dünya Nüfus Günü, 2016 Sayı: 21508 01 Temmuz 2016 Saat: 10:00 Dünya Nüfus Günü, 2016 Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) tarafından, her yıl 11 Temmuz Dünya Nüfus Günü nde, nüfusun önemli konularını ele alan bir tema belirlenmekte

Detaylı

İ.Ü. AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ Çalışma Soruları Hazırlama Klavuzu

İ.Ü. AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ Çalışma Soruları Hazırlama Klavuzu Dök. No: AUZEF-SS-2.2-04 Yayın Tarihi:30.06.2014 Rev.No:00 Rev Tarihi: Sayfa 1 / 5 1. Amaç... 1 2. Kapsam... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 3. Sorumlular... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. 4. Tanımlar...

Detaylı

GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği fiziksel, sosyal, zihinsel, cinsel, duygusal ve ahlaki gö

GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği fiziksel, sosyal, zihinsel, cinsel, duygusal ve ahlaki gö 0-6 YAŞ GELİŞİM ÖZELLİKLERİ KÜÇÜK ADIMLAR ANAOKULU Mehmet Gökay İÇEL. Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği

Detaylı

Türkiye: Gelecek Nesiller İçin Fırsatların Çoğaltılması. Erken Çocukluk Gelişimi Konferansı 12-13 Ekim 2010

Türkiye: Gelecek Nesiller İçin Fırsatların Çoğaltılması. Erken Çocukluk Gelişimi Konferansı 12-13 Ekim 2010 Türkiye: Gelecek Nesiller İçin Fırsatların Çoğaltılması Erken Çocukluk Gelişimi Konferansı 12-13 Ekim 2010 Giriş 1. Motivasyon 2. Fırsat Eşitsizliği Yaşam sonuçları Günümüzde çocuk gelişimi sonuçları 3.

Detaylı

Muhasebe İlkeleri I (MGMT 203) Ders Detayları

Muhasebe İlkeleri I (MGMT 203) Ders Detayları Muhasebe İlkeleri I (MGMT 203) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Muhasebe İlkeleri I MGMT 203 Güz 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili

Detaylı

REHBERLİK VE İLETİŞİM 2

REHBERLİK VE İLETİŞİM 2 REHBERLİK VE İLETİŞİM 2 Yrd. Doç Dr. M. İsmail Bağdatlı mismailbagdatli@yahoo.com İletişim, Davranış değişikliği meydana getirmek üzere düşünce, bilgi, duygu, tutum ve becerilerin paylaşılması sürecidir.

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı EĞİTİCİNİN EĞİTİMİ KURS PROGRAMI

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı EĞİTİCİNİN EĞİTİMİ KURS PROGRAMI T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı EĞİTİCİNİN EĞİTİMİ KURS PROGRAMI Ankara, 2013 1 EĞİTİCİNİN EĞİTİMİ KURS PROGRAMI 1.KURUMUN ADI : 2.KURUMUN ADRESİ : 3.KURUCUNUN ADI : 4.PROGRAMIN

Detaylı

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. 2015 2016 Eğitim Öğretim Yılı. Ocak Ayı Bülteni ÜNİTE BAŞLIĞI: Kendimizi İfade Etme Yollarımız (PYP) 4A 4B

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. 2015 2016 Eğitim Öğretim Yılı. Ocak Ayı Bülteni ÜNİTE BAŞLIĞI: Kendimizi İfade Etme Yollarımız (PYP) 4A 4B İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu 2015 2016 Eğitim Öğretim Yılı Ocak Ayı Bülteni ÜNİTE BAŞLIĞI: Kendimizi İfade Etme Yollarımız (PYP) 4A 4B Martılar-Leylekler Sınıfı İSTEK KEMAL ATATÜRK ANAOKULU Aralık

Detaylı

Ana Baba Okulu (5. Hafta 4. Bülten)

Ana Baba Okulu (5. Hafta 4. Bülten) Ana Baba Okulu (5. Hafta 4. Bülten) OYUN-OYUNCAK Oyunun önemi Kastamonu Rehberlik ve Araştırma Merkezi Haziran, 2011 İlgi çeken özel konular: Hazırlayan: Eşref ECİK Psikolojik Danışman Oyunun önemi Oyunun

Detaylı

AİLE VE TÜKETİCİ BİLİMLERİ EV YEMEKLERİ HAZIRLAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

AİLE VE TÜKETİCİ BİLİMLERİ EV YEMEKLERİ HAZIRLAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü AİLE VE TÜKETİCİ BİLİMLERİ EV YEMEKLERİ HAZIRLAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) 2010 ANKARA ÖN SÖZ Günümüzde mesleklerin değişim

Detaylı

GELİŞİM, KALITIM ÇEVRE ETKİLEŞİMİNİN BİR ÜRÜNÜDÜR.

GELİŞİM, KALITIM ÇEVRE ETKİLEŞİMİNİN BİR ÜRÜNÜDÜR. GELİŞİM İLKELERİ GELİŞİM, KALITIM ÇEVRE ETKİLEŞİMİNİN BİR ÜRÜNÜDÜR. Kalıtım bireyin anne babasından getirdiği gizil güçleri anlatır. Bu gizil güçlerin üst düzeyi kalıtsal olarak belirlenir. Bu düzeye ulaşma

Detaylı