T.C. ERCĐYES ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ HALK SAĞLIĞI ANABĐLĐM DALI KAYSERĐ DE YILLARI ARASINDA SAĞLIK DURUMU

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T.C. ERCĐYES ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ HALK SAĞLIĞI ANABĐLĐM DALI KAYSERĐ DE 1985 1998 YILLARI ARASINDA SAĞLIK DURUMU"

Transkript

1 T.C. ERCĐYES ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ HALK SAĞLIĞI ANABĐLĐM DALI KAYSERĐ DE YILLARI ARASINDA SAĞLIK DURUMU VE DEMOGRAFĐK GÖSTERGELERDEKĐ DEĞĐŞĐM TEZ YÖNETĐCĐSĐ Prof. Dr. Yusuf ÖZTÜRK Dr. Turgut ŞAHĐNÖZ UZMANLIK TEZĐ KAYSERĐ

2 ĐÇĐNDEKĐLER Sayfa 1. GĐRĐŞ VE AMAÇ GENEL BĐLGĐLER Ana Sağlığı Dünyada Ana Sağlığı Ülkemizde ve Bölgemizde Ana Sağlığı Çocuk Sağlığı Dünyada Çocuk Sağlığı Ülkemizde ve Bölgemizde Çocuk Sağlığı Aile Planlaması Dünyada Aile Planlaması Ülkemizde ve Bölgemizde Aile Planlaması Çevre Sağlığı Dünyada Çevre Sağlığı Ülkemizde ve Bölgemizde Çevre Sağlığı MATERYAL VE METOD Araştırmanın Yapıldığı Yer ve Özellikleri Kayseri Eğitim ve Araştırma Sağlık Grup Başkanlığı Bölgesi Örnek Seçimi ve Uygulama Verilerin Değerlendirilmesi BULGULAR Tanımlayıcı Bulgular Ana Sağlığına Đlişkin Bulgular Çocuk Sağlığına Đlişkin Bulgular Aile Planlamasına Đlişkin Bulgular Çevre ve Konut Sağlığına Đlişkin Bulgular TARTIŞMA Tanımlayıcı Bulguların Tartışması Ana Sağlığına Đlişkin Bulguların Tartışması Çocuk Sağlığına Đlişkin Bulguların Tartışması Aile Planlamasına Đlişkin Bulguların Tartışması Çevre ve Konut Sağlığına Đlişkin Bulguların Tartışması SONUÇ VE ÖNERĐLER ÖZET SUMMARY KAYNAKLAR EKLER Köksal Ağırlık Standardı Tablosu (Ek 1) Veri Toplamada Kullanılan Anket Formları (Ek 2)

3 TABLOLARIN LĐSTESĐ Sayfa Tablo I. Türkiye nin ve Dünyanın sağlıkla ilgili bazı göstergeleri (1996) Tablo II. Kayseri Đli nin Demografik Verileri ( ) Tablo III. Kayseri Đli nin Sağlık Personeli Durumu ( ) Tablo IV. Đl in Çeşitli Demografik Özellikleri ( ) Tablo V. Kayseri Đli ndeki Sağlık Ocaklarında Doğumların Yapıldığı Yere ve Yardım Eden Kişilere Göre Dağılımı ( ) Tablo VI. Đl in Aile Planlaması Çalışmaları ( ) Tablo VII. Đldeki Tuvalet Durumu/Tipleri ( ) Tablo VIII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Kişilerden Elde Edilen Bilgilere Dayanarak Hesaplanan Bazı Demografik Göstergeler ( ) Tablo IX. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerle Đlgili Bazı Özellikler ( ) Tablo X. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerin Yaşayan Kişi Sayılarına Göre Dağılımı ( ) Tablo XI. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki Aile Reislerinin Eğitim Düzeylerine Göre Dağılımı ( ) Tablo XII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki Aile Reislerinin Mesleklerine Göre Dağılımı ( ) Tablo XIII. Araştırma Grubuna Alınan Kadınların Yaş Gruplarına Göre Dağılımı ( ) Tablo XIV. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki Yaş Evli Kadınların Eğitim Durumlarına Göre Dağılımı ( ) Tablo XV. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki Yaş Evli Kadınların Eşleriyle Beraber Yaşama Durumu ( ) Tablo XVI. Araştırma Grubuna Alınan Kadınların Eşlerinin Eğitim Durumuna Göre Dağılımı ( ) Tablo XVII. Araştırma Grubuna Alınan Kadınların Kocalarının Mesleklere Göre Dağılımı ( ) Tablo XVIII. Araştırma Grubuna Alınan Ailelerdeki Eşlerin Evlilik Sürelerine Dağılımı ( ). 32 Tablo XIX. Araştırma Grubuna Alınan Kadınların Adet Görme Durumları ( ) Tablo XX. Araştırma Grubuna Alınan 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Eğitim Durumlarına Göre Dağılımı ( ) Tablo XXI. Araştırma Grubuna Alınan 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Mesleklere Göre Dağılımı ( ) Tablo XXII. Araştırma Grubuna Alınan 3 36 Aylık Çocukların Babalarının Eğitim Durumlarına Göre Dağılımı ( ) Tablo XXIII. Araştırma Grubuna Alınan 3 36 Aylık Çocukların Babalarının Mesleklere Göre Dağılımı ( ) Tablo XXIV. Araştırma Grubuna Alınan Ailelerin Bazı Modern Araç/Gereçlere Sahip Olma Durumları ( ) Tablo XXV. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Evli Kadınların Doğurganlıkla Đlgili Özellikleri ( ) Tablo XXVI. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Evli Kadınların Doğurganlıkla Đlgili Bilgilerinin Ortalamaları ( ) Tablo XXVII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Evli Kadınların Gebelik Sayılarına Göre Dağılımı ( ) Tablo XXVIII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Evli Kadınların Yaşayan Çocuk Sayılarına Göre Dağılımı ( ) Tablo XXIX. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Grubu Evli Kadınların Eğitim Durumlarına Göre Yaşayan Çocuk Sayılarının Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XXX. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Grubu Evli Kadınların Eğitim Durumlarına Göre Düşük Sayılarının Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XXXI. Son Bir Yıl Đçinde Gerçekleşen Doğumların Olduğu Yerlere / Doğumu Yaptıran Kişilere Göre Dağılımı ( ) Tablo XXXII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Anne Sütü Alma Durumuna Göre Dağılımı ( )... 39

4 2 Sayfa Tablo XXXIII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Eğitim Düzeyine Göre Anne Sütü Alma Durumu Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XXXIV Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Mesleğine Göre Anne Sütü Alma Durumu Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XXXV. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocuklarda Ek Gıdalara Başlama Durumu/Zamanı Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XXXVI. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Eğitim Düzeyine Göre Ek Gıdalara Zamanında Başlama Durumu Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XXXVII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Yaşına Göre Kilo Değerlendirmesi (Köksal Değerlendirmesi) ( ) Tablo XXXVIII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Eğitim Durumuna Göre Vücut Ağırlığı Değerlendirmelerinin (Köksal)Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XXXIX. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Babalarının Eğitim Durumuna Göre Vücut Ağırlığı Değerlendirmelerinin (Köksal)Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XL. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Yaş Gruplarına Göre Vücut Ağırlığı Değerlendirmelerinin (Köksal)Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XLI. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Evdeki Birey Sayısına Göre Vücut Ağırlığı Değerlendirmelerinin (Köksal) Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XLII Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Yaşına Göre Boy Değerlendirmesi (Köksal) ( ) Tablo XLIII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Annelerinin Eğitim Düzeylerine Göre Boy Değerlendirmelerinin (Köksal) Yüzde Dağılımı ( ) Tablo XLIV. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerdeki 3 36 Aylık Çocukların Orta Kol Çevresi Değerlendirmesine (Köksal) Göre Dağılımı ( ) Tablo XLV. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Grubu Evli Kadınların Aile Planlaması Kullanma Durumları ( ) Tablo XLVI. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Grubu Evli Kadınların Kullandığı Aile Planlaması Yöntemleri ( ) Tablo XLVII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Grubu Evli Kadınların Yaşayan Çocuk Sayısına Göre Modern Aile Planlaması Yöntemi Kullanma Durumları ( ) TabloXLVIII. Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Grubu Evli Kadınların Yaş Gruplarına Göre Modern Aile Planlaması Yöntemi Kullanma Durumları ( ) Tablo XLIX Araştırma Grubuna Alınan Hanelerde Yaşayan Yaş Grubu Evli Kadınların Eğitim Durumlarına Göre kullandıkları AP yöntemlerinin Yüzde Dağılımı ( ) Tablo L. Araştırma Grubuna Alınan Konutların Isıtılmasında Kullanılan Yakıtlar ( ) Tablo LI. Araştırma Grubuna Alınan Konutlardaki Tuvaletlerin Tipi ( ) Tablo LII. Araştırma Grubuna Alınan Konutlarda Tuvalet Çukurlarında Biriken Atıklarının Yok Edilme Şekli ( ) Tablo LIII. Araştırma Grubuna Alınan Konutlarda Kullanılan Suyun Kaynağı ( ) Tablo LIV. Aile Reislerinin Eğitim Düzeylerine Göre Konutun Su Kaynağı Yüzde Dağılımı ( ) Tablo LV. Araştırma Grubuna Alınan Konutlardaki Tuvaletlerin Su Durumu ( ) Tablo LVI. Aile Reislerinin Eğitim Düzeylerine Göre Tuvaletin Su Durumu Yüzde Dağılımı ( ) Tablo LVII. Konutunda Şebeke Suyu Bulunan Aile Reislerinin Eğitim Düzeylerine Göre Tuvaletin Su Durumu Yüzde Dağılımı ( ) Tablo LVIII. Aile Reislerinin Yaşlarına Göre Tuvaletin Su Durumu Yüzde Dağılımı ( )... 53

5 KISALTMALAR ABD AÖH AP BÖH DĐE DNAH DÖB DSÖ ENÖH GNÖH GSMH KDH KÖH NÖH OKS PEM PNÖH PÖH RĐA UNICEF Amerika Birleşik Devletleri Ana Ölüm Hızı Aile Planlaması Bebek Ölüm Hızı Devlet Đstatistik Enstitüsü Doğal Nüfus Artış Hızı Doğum Öncesi Bakım Dünya Sağlık Örgütü Erken Neonatal Ölüm Hızı Geç Neonatal Ölüm Hızı Gayri Safi Milli Hasıla Kaba Doğum Hızı Kaba Ölüm Hızı Neonatal Ölüm Hızı Oral Kontraseptif Protein Enerji Malnütrisyonu Postneonatal Ölüm Hızı Perinatal Ölüm Hızı Rahim Đçi Araç Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu

6 1. GĐRĐŞ Tüm ülkelerin en önemli amacı olan kalkınmanın, temel göstergelerinden biri de sağlık göstergeleridir. Nitekim son dönemlerde kalkınma sağlık ve eğitim sorunlarının çözümlenmişlik derecesiyle açıklanmaktadır. Bir başka deyişle, kalkınma sağlık sorunlarının çözümü ile özdeşleştirilmektedir (1). Dolayısıyla, kalkınmış ülke olabilmek için de sağlık sorunlarını çözmüş olmak gerekmektedir. Bu nedenle, toplumu oluşturan her ferdin ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetlerinin, istenilen miktarda ve de kalitede sunulması gerekmektedir. Gelişmişlik seviyesi ile sağlık göstergeleri büyük bir korelasyon göstermektedir. Kısaca, sağlık sorunlarını halledememiş, sağlık göstergelerini üst düzeye çıkaramamış ülkelerin kalkınmışlığından bahsetmek mümkün değildir. Yani sağlık, gelişmişliğin temel faktörlerinden biridir. Sağlıklı uzun yaşam, refah içinde yaşayabilmenin ön koşulu olduğu gibi, aynı zamanda en önemli amacıdır. Sağlıklı ve mutlu nesiller yetiştirmek her zaman düşünülen ve hedeflenen bir ilkedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından, 1977 yılında dünyadaki sağlık düzeyinin değerlendirilmesi sonucunda, dünyada bölgeler arası, ülkeler arası, hatta ülke içinde gruplar arası sağlık göstergelerinde farklılıklar olduğu gözlenmiştir. Bu sonuca dayanarak bir sonraki dönemde, hükümetlerin ve DSÖ nün başlıca sosyal amacı, 2000 yılına kadar herkesin sosyal ve ekonomik açıdan üretken bir yaşam sürdürebileceği bir sağlık düzeyine erişmesini sağlamak olmalıdır şeklinde bir karar alınmıştır. Bununla ilgili olarak 1978 yılında Alma-Ata Konferansı düzenlenmiş ve bir bildiri yayınlanmıştır. Bu bildiriden esinlenerek Dünya üzerindeki her ülke, 2000 yılında herkese sağlık sloganını değerlendirerek, kendi hedeflerini belirlemiştir. Türkiye nin de içinde yer aldığı Avrupa Bölgesinde; sağlık sektörüne

7 2 ayrılan büyük mali kaynaklara rağmen, insanların sağlık düzeyinin olabileceğinin altında olduğu ve bölgeler arası farklılıkların bulunduğu saptanmıştır (1). DSÖ nün 2000 yılında herkese sağlık sloganı ile 2000 yılında tüm insanların sağlıklı duruma kavuşturulmaları hedefine ulaşabilmek için bir yıllık bir zaman kalmıştır. Ancak, sağlık düzeyinde istenilen iyileşme, özellikle geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde henüz sağlanamamıştır (2). Klinik bilimlerde hastanın tedavisi için esas olan tanıdır. Tanı halk sağlığında da aynı derecede önemlidir. Klinisyen gibi halk sağlıkçının da etkili adım atabilmek için temel olarak tanıya ihtiyacı vardır. Klinisyenin hastadaki gelişimi izlemesi gibi, halk sağlıkçı da toplum içindeki gelişmeyi sürekli olarak değerlendirmelidir. Toplum sağlığına tanı konulması ve izlenmesinde en önemli araç epidemiyolojik araştırmalardır (3) yılında herkese sağlık amacının başarılması için tüm ülkelerin sağlık bakanlıkları, toplum bazında büyük projeler başlatmış ve ulusal stratejiler geliştirmiştir. Bu projelerin etkin faaliyetlere dönüştürülmesi için; sağlık personelinin kendi bölgelerindeki sağlık ve hastalık durumu ile ilgili geçerli güncel bilgileri ve bunların nedenlerini bilmesi gerekir. Bu nedenle, Kayseri Sağlık Eğitim ve Araştırma Bölgesinde, 1985 yılında yapılan Temel Çalışma esas alınarak bu bölgedeki; Demografik verilerin, yaş evli kadınların genel sağlığının, doğurganlık ölçütlerinin ve kullandıkları aile planlaması (AP) yöntemlerinin, 3 36 aylık çocukların beslenme, büyüme ve gelişme durumlarının, Çevre sağlığının ve bunları etkileyen faktörlerin 13 yıllık süredeki değişiminin değerlendirilmesi amacıyla bu araştırma planlanmıştır. Ayrıca, 2000 yılına bir yıl kala bölgemizin ve dolayısıyla ülkemizin 2000 yılında herkese sağlık hedefine ne kadar yaklaştığının ortaya konulması ve bu konudaki sorunların çözümüne katkıda bulunulması da amaçlanmıştır.

8 2. GENEL BĐLGĐLER Bir toplumun ya da bölgenin sağlık düzeyini ölçmek ve verilen hizmetlerin etkinliğini değerlendirmek için bazı göstergeler geliştirilmiştir. Bir bölgenin değişik zaman kesitlerindeki sağlık düzeyini karşılaştırmak ya da bir bölgenin veya ülkenin sağlık düzeyinin başka bölge veya ülkeler ile karşılaştırmak için bu göstergelerden yararlanır. Bu göstergeler; doğum ve ölüm kayıtlarından, hastanelerin, ana çocuk sağlığı merkezlerinin, dispanserlerin kayıtlarından ve toplum sağlığı araştırmalarının sonuçlarından elde edilir. Belirli aralarla yapılacak değerlendirmeler alınan önlemlerin etkinliğini ortaya çıkartacaktır Ana Sağlığı Anne, ailenin sağlığı ve diğer aile bireylerinin makul yaşam koşullarına ulaşması bakımından ailenin en önemli öğesidir. Yapılan bir çok araştırmada, çocuğun sağlık düzeyini belirleyen en önemli etkenin annenin sağlık durumu olduğu belirtilmiştir (1). Ailede var olan olumsuz faktörler bilinçli, sağlıklı ve yetenekli bir anne tarafından önemli ölçüde ortadan kaldırılabilmektedir. Ana ve çocuk sağlığı birbirinden ayrılamayan ve birbiriyle iç içe giren konulardan oluşmaktadır. Anne ve çocuk sağlığı öylesine birbirine bağımlı ve iç içedir ki, erken yenidoğan ölümleri ve ölü doğumları önlemek için kız çocuklarının en az iki kuşak sağlıklı büyümesinin gerekli olduğu ileri sürülmektedir (1) yaş kadınların; genel nüfus içerisindeki payının büyüklüğü ve yaşadıkları fizyolojik özellikler (Gebelik, doğum ve lohusalık) nedeniyle sağlık açısından daha duyarlı olmaları, potansiyel risk taşımaları ve sağlık durumlarının istenilen düzeyde olmaması nedeniyle, ana sağlığı gelişmekte olan pek çok ülkede genel sağlık sorunlarının önemli ve öncelikli konularından birini oluşturmaktadır.

9 4 Bir toplumda ana sağlığı düzeyini gösteren ölçütlerin başlıcaları şunlardır (1): Ana ölüm hızı ( AÖH ) Perinatal ölüm hızı ( PNÖH ) Kaba doğum hızı ( KDH ) Doğurganlık hızları Toplam düşük hızı Đsteyerek düşük oranı Kontraseptif yöntem kullanma oranı Doğum öncesi bakım (DÖB) alan gebe oranı Hastanede ve sağlık personeli yardımıyla yapılan doğumların oranı Doğum sonrası bakım alanların oranı Jinekolojik hastalık prevalansı Obstetrik komplikasyonların görülme oranları Dünyada Ana Sağlığı : Dünya genelinde 1998 yılında 585 bin kadının gebeliğe bağlı ve pek çoğu da önlenebilir nedenlerle hayatını kaybettiği belirtilmektedir (4). Doğumların % 86'sı ve anne ölümlerinin de % 99'u gelişmekte olan ülkelerde olmaktadır. AÖH; Dünya genelinde yüzbin canlı doğumda 430, gelişmekte olan ülkelerde 470 ve gelişmiş ülkelerde 13 dür. Bu oran Hindistan'da 874, Endonezya'da 718, Japonya'da 16, ABD'de sekiz ve Đsveç'te ikidir (5). Dünya genelinde anne ölümlerinin % 72 si beş ana nedene bağlıdır. Bunlar; kanama, sepsis, zor doğum, eklampsi ve sağlıksız koşullarda yapılan düşüklerdir (4). Dünyada yılda yaklaşık milyon istemli düşük olmakta ve bu düşüklerin yarısından çoğu da gelişmekte olan ülkelerde olmaktadır (6). Bu ülkelerde yasal olmayan düşükler çok önemli bir ana ölüm nedenidir yılı verilerine göre, tüm dünyada yaklaşık 20 milyon düşük sağlıksız koşullarda yapılmakta ve 70 bin kadın bu nedenle ölmektedir (5). Gelişmekte olan ülkelerde her üç kadından sadece ikisi (% 65) DÖB almakta, doğumların % 55 inden daha azı eğitimli sağlık personeli tarafından yaptırılmakta ve sadece % 40 ı sağlık merkezlerinde olmaktadır. DSÖ nün 1996 yılı verilerine göre, dünya genelinde DÖB alan kadınların oranı % 68 dir. Bu oran gelişmiş ülkelerde % 97 iken, az gelişmiş ülkelerde ise % 65 tir. Sağlık kuruluşunda doğum yapan kadınların oranı dünya genelinde % 46 dır. Bu oran gelişmiş ülkelerde % 98 iken, az gelişmiş ülkelerde ise % 40 tır. Sağlık personeli yardımı ile doğum yapan kadınların oranı dünya genelinde % 57, gelişmiş ülkelerde % 99 ve az gelişmiş ülkelerde % 53 tür. Bu oran; Afrika'da % 34, Asya'da % 49, ABD'de, Kuzey ve

10 5 Batı Avrupa'da ise % 100'dür (7). Doğum sonrası bakım alan kadınların oranı dünya genelinde % 35, gelişmiş ülkelerde % 90 ve az gelişmiş ülkelerde % 30 un altındadır (7). Gelişmiş ülkelerde hamilelikte anemi oranı % 20 iken, gelişmekte olan ülkelerde ise bu oran % 50 dır (5). Toplam doğurganlık hızı 1995 yılında Dünya genelinde 2.9, gelişmiş ülkelerde 1.7 ve gelişmekte olan ülkelerde ise 5.4 idi (5). Gelişmiş ülkelerde yaş grubu kız çocuklarının % 100 ü yedi veya daha fazla yıl okula gitmekteyken, diğer pek çok ülkede okula gitme oranı % 50 bile değildir (4) Ülkemizde ve Bölgemizde Ana Sağlığı: Ülkemizde yaş grubu kadınlar nüfusun yaklaşık % 25'ini oluşturmaktadır. Türkiye genelinde yaş grubundaki kadınların % 99 u en az bir kez evlenmiştir. Tüm kadınların % 69 u halen evlidir (8). Đlk evlenme yaşı, doğurganlığın önemli belirleyicilerinden biridir. Son 20 yılda Türkiye de ilk evlenme yaşında yükselme olduğu görülmektedir. Ülkemiz genelinde, ilk evlenme yaşı ortanca değerinin yaş grubu kadınlarda 20, yaş grubu kadınlarda ise 18.3 olduğu belirtilmektedir. Yerleşim yerine ve bölgelere göre ilk evlenme yaşında farklılıklar bulunmaktadır. Kadınların eğitim düzeylerine göre olan farklılıklar daha da büyüktür. Eğitimi olmayan kadınlar en az ortaokul mezunu olan kadınlara göre yaklaşık olarak 5 yıl daha önce evlenmektedirler (9). Gebelik döneminde, eğitimli bir sağlık personelinden DÖB hizmeti alan gebelerin oranı yıllara göre bir artış eğilimi göstererek 1993 yılında % 62.3, 1998 yılında % 67.5 olmuştur (8, 9). DÖB hizmetinin alındığı ortanca ay yediden üçe düşmüştür. DÖB almış olan gebelerde yapılan izlem sayılarının ortalama değeri 4.7 dir (8,9). Bu oran, Kayseri genelinde 1998 yılında 4.6 dır (10). Gebeliklerin % 68 inde en az bir riskli durum (18 yaş altı, 35 yaş üstü, sık ve çok sayıda gebelik) mevcuttur (9). Gebelikte beslenme, yeterli ve dengeli değildir. Gebelerdeki anemi oranı oldukça yüksektir. Türkiye genelinde, gebelikteki anemi oranı % 73.9, lohusalıktaki anemi oranı ise % 64.4 tür (7). Kadınların gebelik sırasında tetanoz aşısı olması çok yaygın değildir; kadınların % 16 sı bir, % 26 sı ise iki veya daha fazla doz tetanoz aşısı olmuşlardır (9). Doğumların % 72.5'i bir sağlık kuruluşunda, % 26.7'si ise evde yapılmaktadır. Yine doğumların % 80.6'sı bir sağlık personeli yardımıyla (Doktor,ebe ve hemşire) gerçekleşirken, % 19.4'ü yani, her beş gebeden birinin doğumu, sağlık personeli yardımı olmadan evde kendi kendine ya da yine evde geleneksel ebelerin yardımı ile yapılmaktadır (8). Kayseri genelinde 1998 yılında gerçekleşen doğumların % 88.7 si hastanede, % 8.3 ü sağlık ocağında ve % 3.0 ı evde kendi kendine olmuştur (10).

11 6 AÖH 1998 yılı için Türkiye genelinde yüzbinde 56 olarak (8), Kayseri genelinde ise yüzbinde 35 olarak belirtilmiştir.(10). Türkiye de anne ölümlerinin yarısı doğum sırasında, dörtte biri gebelikte ve dörtte biri de lohusalıkta meydana gelmektedir. Evde sağlık personeli olmaksızın yapılan doğumların oranı % 24 gibi yüksek bir düzeydedir. Doğum sırasında olan anne ölümleri ile ilgili başlıca tıbbi nedenler kanama, enfeksiyon ve toksemidir. Bu tıbbi nedenleri ağırlaştıran faktörlerin başında aşırı doğurganlık, DÖB almama, beslenme yetersizlikleri ve kadınların toplumdaki statüsünün düşüklüğü gelmektedir (7). Türkiye genelinde kaba doğum hızı, 22.9 dur. Bu oran kentlerde 21.7, kırsal alanda ise 24.0'dır (7). Genel doğurganlık hızı 95, toplam doğurganlık hızı 2.6, tamamlanmış doğurganlık hızı 4.8 ve toplam düşük hızı yüz gebelikte 28.5 dir (8,9). Kayseri genelinde 1998 yılı için KDH 16.87, genel doğurganlık hızı ve düşük hızı % 35.8 dir (10). Düşük hızlarında ülke genelinde 1990 dan bu yana bir miktarda gerileme olmuştur, ancak bu gerileme, istemsiz (kendiliğinden) düşüklerden çok, istemli düşüklerden kaynaklanmaktadır. Đstemli düşükler, önemli bir ana ölüm nedenidir. Đstemli düşük yapma nedenleri sırasıyla; fazla sayıda çocuğa sahip olma, gebelikler arası sürenin çok az olması ve ekonomik nedenlerdir. Ülkemizde 1983 yılında çıkarılan 2827 sayılı kanuna göre, sosyal ve tıbbi nedenlerle 10 haftaya kadar isteyerek düşük yapmak yasal olarak serbesttir (7). Toplam düşük hızı 1992 yılında, 100 gebelikte 29.9 olup, isteyerek düşük hızı 17.9 ve kendiliğinden düşük hızı 12 dir. Đstemli düşük yapan kadın oranı, büyük kentlerde (Đstanbul, Ankara, Đzmir) en yüksek düzeyde iken, köylerde en düşük düzeye inmektedir. Düşüklerin görülme sıklığı Doğu Anadolu Bölgesine göre Orta, Güney ve Kuzey Anadolu Bölgelerinde iki kat, Batı Anadolu Bölgesinde ise üç kat daha fazladır (9). Đstemli düşük yapmanın en önemli nedeni başka çocuk istenmemesidir (% 58). Türkiye de evli kadınların üçte ikisinden fazlası, başka çocuk istemediğini söylemektedir. Tüm istenmeyen gebelikler engellendiğinde toplam doğurganlık hızı 1.8 e inecektir (9) Çocuk Sağlığı: Çocukların sağlık düzeyi; toplumun sosyoekonomik koşulları, kültür düzeyi, çevrenin hijyenik koşulları ve sağlık hizmetlerinin sayı ve niteliği ile yakın bir ilişki gösterir. Bu nedenle bugün dünyanın gelişmiş ve az gelişmiş bölgeleri arasında çocuk sağlığı ve çocuklarda rastlanan hastalık türleri yönlerinde önemli farklılıklar vardır. Bebek ölüm nedenlerine bakıldığında; ilk sıraları pnömoni, enteritler ve beslenme bozuklukları gibi tedavisi olan ve koruyucu önlemlerle önlenebilecek hastalıkların aldığı görülmektedir.

12 7 Gelişmekte olan ülkelerde 1998 yılında yaklaşık 5 milyon çocuğun, tıbbi olanaklarla korunulabilecek hastalıklardan öldüğü ve bu sayının iki katından fazlası ise bu tür hastalıklar nedeniyle sakat kaldığı belirtilmiştir (11). Bu hastalıkların önlenmesinde annelere ve dolayısı ile anneleri eğitecek olan sağlık personeline büyük görevler düşmektedir. Az gelişmiş ülkelerde çocuk sağlığı öncelikle çözüm bekleyen bir sorundur. Bugün dünyada 0 15 yaşları arasında iki milyara yakın çocuk vardır. Bu çocukların ¾ ü gelişmekte olan ülkelerde yaşamaktadır. Yoksul ülkelerdeki bebek ve çocuk ölümlerinin % 90 dan fazlası temiz içme suyu sağlanması, çevre sağlığının düzeltilmesi, ana çocuk sağlığı hizmetlerinin geliştirilmesi, annelere sağlık ve beslenme eğitimi yapılması, evdeki sağlık koşullarının düzeltilmesi, aşı ile bağışıklık sağlanması, doğum aralıklarının uzatılması, aile planlaması uygulanması ve yerel olarak besin değeri yüksek besin maddeleri yetiştirilmesi gibi olanakların sağlanması ile önlenebilir (11). Bir ülkedeki sağlık durumunu gösteren ölçütlerden biri de bebek ve çocuk ölüm hızlarıdır. Toplumun çocuk sağlığı yönünden düzeyini değerlendirmek için bir kısım demografik bilgilerden yararlanılır. Çocuk sağlığı göstergeleri şunlardır (1). Bebek ölüm hızı (BÖH) Neonatal ölüm hızı (NÖH) * Erken neonatal ölüm hızı * Geç neonatal ölüm hızı Perinatal ölüm hızı (PÖH) Postneonatal ölüm hızı (PNÖH) Beş yaş altı ölüm hızı Ölü doğum hızı (ÖDH) 0 4 yaş orantılı ölüm hızı Perinatal mortalite, ülkenin beslenme, obstetrik hizmetler ve neonatoloji için olduğu kadar, eğitim, sosyal sistemler ve halk sağlığı sistemleri için de bir ölçü teşkil eder. Bu nedenle, perinatal mortalite hamilelik sırasında ve perinatal dönemde kadının sağlığını ve sağlık bakımının kalitesini yansıttığı gibi genelde sosyal önlemlerin etkinliğini ve alınan halk sağlığı önlemlerini de gösterir. Bu, aynı zamanda sosyoekonomik gelişmenin göstergesi olarak görülebilir ve uluslararası karşılaştırmalar için de kullanılabilir (12). Çocukluk dönemi özellikle bebeklik dönemi bütün yaşamı etkileyecek bir dönemdir. Çocuğun organları ve dokuları, bebeğin ana rahmine düşüşünden üç yaşına kadar olan dönemde oluşur. çocuğun zihinsel ve fiziksel potansiyeli de yine bu üç yıllık dönemde belirlenir. Çocuğun

13 8 gelişimi, özellikle doğumu izleyen ilk 18 aylık dönemde hızlı olduğundan, gebe ve emziren annelerle küçük çocukların beslenme düzeyi, çocuğun daha sonraki gelişimi açısından çok büyük önem taşır (13). Tek bir hücreden gelişen sağlıklı bebek, doğduğunda iki milyar hücreye ve ortalama gram ağırlığa sahiptir. Đdeal koşullarda, bebek ilk dört ayın sonunda doğum ağırlığının iki katına ulaşır. Üç yaşında ise, doğum ağırlığının dört buçuk katı kadardır (14). Fetal dönemdeki gelişme, annenin gebelik öncesinde nasıl beslendiğine ve gebelik sırasında ne kadar kilo aldığına bağlıdır. Gestasyonel yaşa bağlı olmaksızın 2500 gramın altında doğum ağırlığı, düşük doğum ağırlığı olarak tanımlanmaktadır. Dünya genelinde 1998 yılında doğan bebeklerin yaklaşık % 17 si düşük doğum ağırlıklıdır. Bu bebekler, normal ağırlıkta doğan bebeklere göre daha yüksek ölüm riski ile karşı karşıyadırlar. Bu çocuklar yaşasalar bile bu kez hastalığa yakalanma, mental gelişimlerinin geri kalması ve malnütrisyon riskleri yüksek olacaktır (8). Bebek beslenmesinde en önemli konu, bebeklere anne sütü verilme durumu ve süresidir. Anne sütü, bebeğin yaşamının ilk aylarında gereksinimi olan tüm besinleri içerir. Ayrıca annedeki antikorlar anne sütü aracılığıyla bebeğe geçmekte ve bazı hastalıklara karşı bağışıklık sağlamaktadır (15). Emzirmeye erken başlanması hem anne hem de bebek için faydalıdır. Meme vermek anne rahminin kasılmasını sağlayan oksitosin hormonunun yapılmasını uyarır. Ayrıca kolostrum denilen ilk anne sütü çok yoğun şekilde antikor içerdiği için yenidoğanı enfeksiyonlardan korur (16). Anne sütü ile emzirme, sağlıklı bir beslenmenin üç temel öğesini oluşturan yiyeceği, sağlığı ve bakımı kusursuz bir biçimde kaynaştırmaktadır. Anne sütü yeni doğan bebek için en etkili ve en ucuz gıdadır. Anne sütü ile beslenen bebeklerin iyi bir fizik gelişim sağladığı ve inek sütü veya formül mamalarla beslenen yaşıtlarına göre entelektüel gelişim ve yeteneklerinin daha fazla olduğu, yine anne sütü ile beslenen bebeklerin IQ düzeylerinin, mamayla beslenenlere göre sekiz puan daha yüksek olduğu belirtilmektedir (17). Bebeklerin ve çocukların beslenmesi konusunda uluslararası düzeyde kabul edilen kurallara göre, bebeklerin doğumdan itibaren ilk 6 ay boyunca sadece anne sütü almaları önerilmektedir. Bu ilk aylar boyunca bebeğin başka hiçbir sıvı veya katı gıdaya ihtiyacı yoktur. Bebekler 6 aylık olduklarında optimal büyümenin sağlanması için uygun ve yeterli ek gıdalar diyete eklenmelidir. Bu tamamlayıcı gıdaların yanı sıra en az bir yaşına kadar anne sütüne devam edilmelidir (18).

14 9 Gelişmiş ülkelerde bile anne sütü, solunum sistemi ve gastrointestinal sistem hastalıklarını, anne sütü almayan bebeklere göre ¼ oranında azaltmaktadır (15). Bu bilgiye rağmen, pek çok hastane ve sağlık personeli anne sütü verilmesini engellemekte veya önermeyi unutmaktadır. Bebeği doğumdan sonra anne memesine tutmak, hipoglisemi riskini azaltmakta, şekerli su verilmesini gereksiz hale getirmekte ve tam etkili laktasyonun başlamasını sağlamaktadır. Anne ve bebeğin 24 saat beraber kalmalarını ve böylece bebeğin her istediğinde beslenmesini sağlamak, yenidoğan döneminde sağlığı iyileştirecek ve hastalıkları önleyecektir. Bu şekilde beslenme, yenidoğan bakım odalarında yerleşen patojenik E. coli ve stafilokok enfeksiyonu epidemilerini önleyecek ve çok düşük ağırlıklı bebeklerdeki fatal nekrotizan enterokoliti de önleyecektir (15). Anne sütüyle beslenme çocuk açısından en iyi beslenme şeklidir. Ancak, çocuk altı ayını tamamladığında ek besinler mutlaka verilmelidir. Çünkü, altı aydan sonra anne sütü çocuğun bütün beslenme gereksinimlerine karşılık veremez (15). Yeterli ve dengeli beslenme, daha uzun boylu, daha güçlü ve daha sağlıklı bir nesil oluşumunu sağlamaktadır. Tarih göstermektedir ki, kadınların ve çocukların beslenme gereksinimlerini karşılayan toplumlar, aynı zamanda bu kesimlerin daha kapsamlı bir toplumsal ve ekonomik gelişme için kapasitelerini de artırabilmişlerdir. Örneğin, Đngiltere ve bazı Batı Avrupa Ülkelerinin 1790 dan 1980 e kadar uzanan dönemde gerçekleştirdikleri ekonomik gelişmenin yarısı, daha iyi beslenmeye, iyileştirilmiş sağlık ve sanitasyon koşullarına ve neredeyse bir yüzyıl önce yapılan sosyal yatırımlara bağlanmaktadır (11). Süt çocukları ve küçük çocuklar kendilerini besleyemedikleri için, eve giren besin miktarının az olduğu durumlarda, çocuklar diğer aile bireylerine kıyasla besin eksikliğinden daha fazla zarar görürler. Çocuklar sürekli büyüme ve gelişme sürecinde oldukları için esansiyel besinlere erişkinlerden daha fazla ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle kötü çevre koşullarında çocuklar erişkinlerden daha fazla zarar görürler. Az gelişmiş ülkelerde infeksiyonlarının, ishallerin sık görülmesi, bunların yol açtığı iştahsızlık ayrıca hasta çocuğun aç bırakılması inancı gibi geleneksel yanlışlıklar, çocuklarda beslenme bozukluklarının başlıca nedenleridir. Besin alımının kısıtlı olduğu, enfeksiyonlara yol açan kötü çevre şartlarının var olduğu, optimal çocuk beslenmesinin ihmal edildiği, sosyoekonomik koşulların iyi olmadığı toplumlarda protein enerji malnütrisyonu (PEM), beklenen bir beslenme sorunudur. Gelişmekte olan ülkelerde pek çok çocuk bir çok risk faktörü ile doğmaktadır. Bu çocuklar düşük doğum ağırlıklı doğmakta ve yetersiz anne sütü almaktadırlar. Bu durum PEM riskini artırmaktadır (11).

15 10 DSÖ ye göre PEM besindeki eksiklik dereceleri değişebilmekle birlikte, gerek proteinden gerekse kaloriden fakir bir beslenme biçimi sonucu oluşan, en fazla süt çocukları ve küçük çocuklarda rastlanan sık olarak enfeksiyonların da eşlik ettiği bir patolojik sendromlar grubu şeklinde tanımlanır. PEM in ağır şekilleri marasmus, kwashiorkor ve marasmikkwashiorkordur. Bunların yanı sıra sayısı çok daha fazla olan ve fizik mental gelişmede duraklamanın başlıca bulgu olduğu hafif ve orta PEM vakaları vardır. Ağır PEM vakalarını tanımak oldukça kolaydır. Asıl güç olan ve toplum sağlığı açısından önem taşıyan hafif ve orta derecedeki PEM vakalarıdır (11). Malnütrisyon, bebek ve çocuk ölümlerinin temel nedenlerinden birisidir (19). Gelişmekte olan ülkelerde 1998 yılında canlı doğan çocukların pek çoğunun beş yaşına erişmeden kötü beslenme ve hastalık nedeniyle öldüğü, yaşayanların ise ¼ - ½ si ağır ya da orta derecede PEM den olumsuz biçimde etkilendiği belirtilmiştir. Tüm dünyadaki 5 yaş altı çocuk ölümlerinin % 55 inden malnütrisyon direkt ya da dolaylı biçimde sorumludur (10). PEM bugün az gelişmiş ülkelerin en önemli toplum sağlığı sorunudur. PEM için en fazla kullanılan ölçüt, yaşına göre vücut ağırlığı referans ölçütlerinin (persentil) altında olan çocuk oranıdır. Bu referans değerleri, DSÖ ve BM Ulusal Sağlık Đstatistik Merkezleri tarafından düzenlenmektedir (5, 9,11). Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNĐCEF) başta olmak üzere birçok uluslararası kuruluş tarafından, 1970 li yıllarda bebek ve çocuk sağlığını iyileştirmeye yönelik Çocuk yaşatma ve geliştirme seferberliği başlatılmıştır. Çocuk yaşatma ve geliştirme seferberliği kapsamında yer alan programlar GOBI-FFF şeklinde özetlenmektedir (1). G: Growth monitoring-büyümenin izlenmesi; O: Oral rehydration therapy ağızdan sıvı tedavisi; B: Breastfeeding-anne sütü ile beslenme; I: Immunization-bağışıklama; F: Food suplementation-gıda desteğinin sağlanması (beslenmenin sürdürülmesi); F: Family planning-aile planlaması; F: Female education-kadın eğitimi. New York da 1990 yılında 71 ülkenin devlet ve hükümet başkanları başta olmak üzere 159 ülke temsilcisi, çocuk sağlığını daha da iyileştirmek için düzenlenen Çocuklar Đçin Dünya Zirvesi ne katılmışlardır. Çocuklar Đçin Dünya Zirvesinde 2000 yılına kadar gerçekleştirilmek üzere benimsenen temel hedefler şu şekilde özetlenebilir (1, 20): 1. Beş yaş altı çocuk ölüm oranının, 1990 yılına göre üçte bir oranında azaltılması ya da bu ölümlerin canlı doğumda 70 in altına düşürülmesi.

16 11 2. Anne ölüm oranının 1990 yılına göre yarı yarıya azaltılması. 3. Beş yaşından küçük çocuklar arasında görülen beslenme yetersizliği vakalarının, 1990 yılına göre yarı yarıya azaltılması (mikronütriyen yetersizliklerin giderilmesi, bebeklere anne sütü verilmesinin bütün doğumevlerinde teşvikinin sağlanması ve düşük doğum ağırlığı vakalarının toplam içinde en fazla % 10 da kalacak şekilde azaltılması). 4. Bir yaşından küçükler arasında bağışıklama oranının % 90 a çıkarılması, çocuk felcinin eradikasyonu, neonatal tetanozun eliminasyonu, kızamık vakalarında % 90, ölümlerinde % 95 oranında azalma sağlanması. 5. Đshale bağlı çocuk ölümlerinin yarı yarıya azaltılması. 6. Akut solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı çocuk ölümlerinin üçte bir oranında azaltılması. 7. Bütün çocuklara temel eğitim sağlanması; ilkokul eğitimini tamamlayan çocuk oranının, kız çocuklar dahil, % 80 e yükseltilmesi. 8. Bütün topluluklara temiz su ve sanitasyon imkanları sağlanması. 9. Başta özellikle güç durumdaki çocuklara yönelik koruma önlemlerinin artırılması olmak üzere, Çocuk Haklarına dair Sözleşmenin bütün ülkeler tarafından onaylanması. 10. Kadınların çok sayıda, araları çok yakın veya çok genç ya da çok yaşlı iken doğum yapmalarını önlemek amacıyla aile planlaması bilgileri ve hizmetlerinin herkese ulaştırılması Dünyada Çocuk Sağlığı : Dünya genelinde 1995 yılında BÖH 59, perinatal ölüm hızı 57, neonatal ölüm hızı 36 idi. Beş yaş altı ölüm hızı, 1995 yılında dünya genelinde 78 iken, bu oran en az gelişmiş ülkelerde 150 idi yılındaki 50 milyon ölümün 1/3 ü paraziter ve enfeksiyöz hastalıklara bağlı idi. Doğum esnasında yeterli bakım verilirse ölü doğumların en az yarısı önlenebilir. Her beş yenidoğan ölümünden 4 ü enfeksiyon hastalıklarına, doğum asfiksisine ve doğum yaralanmasına bağlıdır (11). Dünya genelinde yılda 25 milyon düşük doğum ağırlıklı (DDA) bebek doğduğu tahmin edilmektedir. Bu tüm canlı doğumların % 17 sini oluşturmaktadır. Bunların % 95 i gelişmekte olan ülkelerdedir. DDA bebeğin gelişimi ve yaşaması için olumsuz bir faktördür. Đleri yaşlardaki pek çok hastalık (insüline bağımlı olmayan diyabet, kalp hastalığı gibi) için önemli bir risk faktörü oluşturmaktadır (11).

17 12 DSÖ, Dünya çapında yeterli anne sütü verme hızlarının düşük olduğunu, bebeklerin % 35 inin doğumdan sonra 4 ay kadar emzirildiğini tahmin etmektedir. Pek çok ülkede (özellikle Avrupa da) çok az artma oldu ise de anne sütü verme hızları halen düşüktür (5). DSÖ, dünya çocuklarının halen yaklaşık 1/3 ünün PEM den etkilendiğini tahmin etmektedir. Bu çocukların % 76 sı Asya da (en fazla Güney Asya da), % 21 i Afrika da ve % 3 ü Latin Amerika da yaşamaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde 1998 yılı için 206 milyon çocukta gelişme geriliği olduğu belirtilmektedir (5). Dünya genelinde pek çok çocuk malnütrisyonun değişik türlerine maruzdur. Bodur (yaşına göre boyu kısa kalan) çocuk sayısının 226 milyon, kavruk (boyuna göre olması gereken kilonun altında) çocuk sayısının 67 milyon olduğu tahmin edilmektedir. Bu çocukların bir sonraki yılda ölme olasılıklarının, normal çocuklara göre 2 ile 8 kat daha yüksek olduğu belirtilmektedir (5). Gelişmekte olan ülkelerde, beş yaş altındaki düşük kilolu çocuk prevalansı 1975 te % 46 iken, 1996 yılında % 31 e düşmüştür. Ancak bu düşüş düzenli bir düşüş değildir. DSÖ, beş yaş altındaki çocuklarda düşük kiloluluk oranının 2025 yılında % 28 civarına düşeceğini tahmin etmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde 1998 yılı için 206 milyon çocuğun (% 38) yaşına göre kısa boylu olduğu ve bunların yaklaşık 49 milyonunun (% 9) kaybedildiği belirtilmiştir (5). Orta Asya nın güneyinde malnütrisyon prevalansı Dünyadaki en yüksek değerdir. Beş yaş altı çocukların yarısı malnütrisyonludur. Bu da gelişmekte olan ülkelerdeki malnütrisyonlu çocukların yaklaşık yarısını oluşturmaktadır. mortalite hızı; orta derecede kilo eksikliği olan çocuklarda, normal kilolu çocuklara göre 2.5 kat, ciddi kilo eksikliği olan çocuklarda ise beş kat daha fazladır. Bu çocuklardaki ölümlerin % 50 si malnütrisyonla ilişkili iken, gelişmekte olan ülkelerde beş yaş altı 300 bin çocuğun ölümünde malnütrisyon esas nedendir. Beş yaş altı 22 milyon çocuğun da aşırı kilolu olduğu tahmin edilmektedir. Genel olarak tüm dünyada herhangi bir ülkede malnütrisyon prevalansı (düşük ağırlıklı ve fazla kilolu) % 50 civarındadır (5). Çeşitli besin elementi (demir, iyot, vitamin A) malnütrisyonları dünya çapında PEM den daha yaygındır. Hamile kadınlarda ve okul öncesi çocuklarda, anemi prevansı gelişmekte olan ülkelerde en yüksek seviyededir (% 50). Subklinik A vitamini eksikliği beş yaş altı çocukların % 42 sini etkilemektedir. Bunların yaklaşık % 0.5 i ciddi şekilde (Kseroftalmi) etkilenmiştir (5). Dünya genelinde bebek ölümlerinin ve morbiditesinin çoğu güvenli su, sanitasyon, beslenme ve aşılama ile önlenebilir. Dünya genelinde bağışıklama oranı % 80 dir. Ancak halen iki

18 13 milyon çocuk aşı ile önlenebilir hastalıklar nedeniyle ölmektedir. Günümüzde çocukların % 20 si halen aşılanamamaktadır (11) Ülkemizde ve Bölgemizde Çocuk Sağlığı: Ülkemizde son yıllarda bütün bebek ve çocuk ölüm hızlarında önemli düşüşler olmuştur. BÖH 1993 yılında 53,5 iken, 1998 yılında 42.7 ye, beş yaş altı çocuk ölüm hızı ise 61 den 52.1 e düşmüştür (8,9). Kayseri genelinde 1998 yılı için, BÖH 20.7, beş yaş altı ölüm hızı 24.2 olarak belirtilmiştir (10). Bebek ve çocuk ölümleri bölgelere ve kentsel/kırsal yerleşim yerlerine göre önemli farklılıklar göstermektedir. Annenin eğitim düzeyi ile annenin doğum öncesi aldığı tıbbi bakım ve doğumun yapıldığı koşullar, bebek ve çocuk ölüm hızları ile yakından ilişkilidir. Sosyo-ekonomik gruplar arasındaki farklılıklara ilaveten demografik özellikler de bebek ve çocuk ölüm hızlarını etkilemektedir. Annenin doğum sırasındaki yaşı ve doğum sırası ile bebek ve çocuk ölümleri arasında U şeklinde bir ilişki vardır (21). Çocuk sağlığı göstergeleri içinde en önde gelenlerden birisi, çocukların aşılanma düzeyidir. Ülkemizdeki, bağışıklama oranları ve dünya ülkeleriyle kıyası Tablo 1 de görülmektedir. Bütün aşıları yaptırılmış çocukların oranı % 65 tir. Doğu Anadolu, bağışıklama oranının en düşük (% 41) olduğu bölgedir. Akut solunum yolu hastalıkları ve ishal, Türkiye de beş yaş altı çocuklarda en çok görülen iki hastalıktır (7,11). Türkiye de emzirme oldukça yaygındır. Çocukların hemen hepsi (% 95) belirli bir süre emzirilmektedir. Ortanca emzirme süresi 12 aydır, ancak ek gıdalara erken yaşlarda başlanmaktadır. Çocukların üçte birine (% 33) daha bir aylık iken ek gıda verilmeye başlanmaktadır. Çocukların yaklaşık yarısı (% 53) ise 2-3 aylık iken ek gıda almaktadır (9). Doğumdan sonraki ilk ay içinde yalnız anne sütü alan bebeklerin oranı % 19 dur. Bunlara anne sütü ile birlikte su verilen bebekler de eklendiğinde bu oran % 46 ya çıkmaktadır (9). Çocukların beşte birinin beş yaşına geldiğinde yaşına göre kısa olduğu belirtilmektedir. Yaşa göre kısa boylu olma durumu kırsal yerleşim yerlerinde ve Doğu Anadolu da daha yaygın olup; annesi eğitimsiz olan, doğum sırası yüksek olan ve 24 aydan kısa bir doğum aralığından sonra doğan çocuklar arasında daha sık görülmektedir. Çocukların % 11 i yaşına göre düşük ağırlıklıdır (7, 9).

19 Aile Planlaması Dünyanın her ülkesinde aile sağlığında önemli bir yeri olan aile planlaması, özellikle anaların ve çocukların daha sağlıklı olabilmeleri için alınan önlemleri kapsayan bir sağlık hizmetidir. Kısaca, evli çiftlerin istedikleri zaman, istedikleri sayıda çocuk sahibi olmalarına yardım eden uygulamaların tümü olarak belirtilen aile planlaması; eşlerin istenmeyen gebeliklerden sakınmalarına, iki doğum arasındaki süreyi düzenlemelerine, yaşlarını, sağlık ve sosyoekonomik durumlarını göz önüne alarak ne zaman ve ne kadar çocuk sahibi olacaklarına karar vermelerine, çocuğu olmayan ailelerin çocuk sahibi olma isteklerini gerçekleştirmelerine yardım eden uygulamaların tümüdür (22). Aile planlaması hizmetini, ailedeki çocuk sayısını sınırlandırmak şeklinde düşünmek hatadır. Aile planlaması bir yaşam biçimi, akılcı bir düşünüş yoludur. Aileler çocuk sahibi olma hususunda tümüyle serbest olup, bakabilecekleri sayıda çocuğa kendi iradeleriyle ve istedikleri zaman sahip olabilirler. Ailelerin sosyal ve ruhsal yönden tam bir iyilik durumunda olabilmesi, onların yaşam biçimlerini ve aile düzenlerini kendi olanak ve isteklerine uygun bir şekilde kurabilmelerine ve sürdürebilmelerine bağlıdır. Bir aile istediği sayıda çocuk sahibi olduktan sonra, istenmeyen çocuklara sahip olma tehlikesi ve onların getireceği sosyoekonomik yüklerin endişesi içinde yaşıyorsa, o ailenin sağlıklı olduğu düşünülemez. Üstelik istenmeyen gebelik korkusu yüzünden eşler arasında karşılıklı ilişki, ilgi ve sevgi zayıflar. Olaya ailenin diğer çocukları açısından bakıldığı zaman, çocukların ana sevgisine, ilgisine ve bakımına ihtiyaç duyacakları kesindir (22). Aile planlaması yöntemi kullanma düzeyini belirlemek için de çeşitli göstergeler kullanılmaktadır. Bunlardan en önemlisi yaş grubu evli kadınların AP yöntemi kullanma oranlarıdır. Bu yöntemler içinde modern AP yöntemleri kullanma oranlarının yüksek olması bölgenin ya da ülkenin aile planlaması hizmetlerinin etkinliğini göstermektedir Dünyada Aile Planlaması : Dünya genelinde aile planlaması yöntemi kullanma oranı 1990 yılında % 57 iken, günümüzde % 60 a yakındır. Gelişmekte olan ülkelerde bu oran 1990 yılında % 53, 1995 yılında % 56 iken; gelişmiş ülkelerde 1990 yılında % 72, 1995 yılında % 73 idi. Dünya çapında en az 350 milyon çift modern AP yöntemlerini kullanamamaktadır milyon evli kadın, ya daha fazla çocuk istemediği ya da bir sonraki gebeliğini en az iki yıl ertelemek istediği halde herhangi bir AP yöntemi kullanmamaktadır (8).

20 15 Tüm çiftlerin % 8-12 si üreme çağlarının bir döneminde infertilitenin bir çeşidi ile karşılaşmaktadır. Primer infertilite oldukça düşüktür ve yaş kadınlarda % 2-4 tür (23) Ülkemizde ve Bölgemizde Aile Planlaması Türkiye de tarihinde çıkarılan 557 sayılı Nüfus Planlaması Hakkında Kanun ile aile planlaması çalışmalarını yürütme görevi Sağlık Bakanlığı na verilmiştir (24). Ülkemizde, aile planlaması konusunda 30 yılı aşkın bir süredir, riskli gebelikleri önleyerek kadın ve çocuk sağlığını korumayı amaçlayan, ailelere bu konuda gerekli bilgi ve hizmeti sunarak doğurganlıkları ile ilgili özgürce ve bilinçli seçim yapmalarını sağlayacak politikalar izlenmeye çalışılmıştır. Bu politikaların olumlu sonuçları demografik ve sağlık göstergelerimize yansımakla birlikte, aile planlaması konusunda karşılanmayan gereksinimin hala yüksek olduğu belirtilmektedir (25). Aile planlamasında başarının ilk adımı, aile planlaması yöntemlerinin bilinmesidir. Hemen hemen bütün Türk kadınları en az bir yöntem bilmektedir. Bu kadınların hemen hepsi yöntemleri nereden temin edeceklerini de bilmektedirler (9). Gebeliği önleyici yöntemlerin yaygın olarak bilinmesine rağmen, gebelik riski altındaki kadınların % 37.4 ü herhangi bir yöntem kullanmamaktadır (9). Türkiye genelinde 1998 yılında evli kadınların % 63.9'u herhangi bir aile planlaması yöntemi kullanmaktadır. Bu kadınların % 37.7'si modern AP yöntemi, % 25.5'i ise geleneksel AP yöntemi kullanmaktadır. Rahim içi araç (RĐA) en yaygın kullanılan modern yöntemdir. (% 19.8). RĐA yı kondom (% 8.2) ve OKS (% 4.4) izlemektedir. Bölgeler arasındaki farklılıklar büyüktür. Halen AP yöntemi kullanan kadınların oranı Doğu Anadolu da % 42 iken Batı Anadolu da % 70.5 dir. Diğer bölgelerde bu oranlar % 60 ın üzerindedir (8). Kayseri genelinde, 1998 yılında evli kadınların % 75.7 sinin herhangi bir AP yöntemi kullandığı belirtilmiştir. Bu kadınların % 52.2 sinin etkili, % 23.6 sının etkisi sınırlı yöntem kullandığı, % 13.6 sının ise herhangi bir AP yöntemi kullanmadığı ve etkili AP yöntemlerinden en çok RĐA nın (% 26.5) kullanıldığı belirtilmiştir (10). Ülkemizde halen herhangi bir AP yöntemi kullanmayan kadınların % 45 i ilerde herhangi bir AP yöntemi kullanmayı düşünmektedir. Bu kadınların çoğu RĐA yı tercih etmektedirler (9). Türkiye de aile planlamasında belirgin bir karşılanmamış ihtiyacın (hizmet-talep açığının) bulunması, gebeliği önleyici yöntem kullanımının daha da artırılması yönünde bir potansiyelin varlığını ortaya koymaktadır. Kadınların % 12 si öncelikle aile planlaması hizmetlerine ihtiyaç duymaktadır. Bu kadınlar halen bir AP yöntemi kullanmamasına rağmen

21 16 başka çocuk istemeyen (% 8) ve bir sonraki doğumunu geciktirmek isteyen (% 4) kadınlardır (9) Çevre Sağlığı Çevrenin sağlık üzerine etkisi Hipokrat zamanından beri bilinmektedir. Hipokrat, çeşitli çevresel faktörlerin, yaşam biçiminin ve alışkanlıkların insanlarda belirli hastalıklara yol açtığını bildirmiştir (26). Sağlık ve hastalık durumu, insanın genetik yapısı ile çevresi arasındaki etkileşimin bir sonucudur. Çevresel bozulma, dünyanın ısınması, stratosferdeki ozon eksilmesi, asit yağmurları, hava kirlenmesi, toprak erozyonu, ormansızlaşma ve okyanusların veriminin azalması insan sağlığı ve tüm canlıların sağlığı açısından büyük tehlike oluşturmaktadır (27). Daha sağlıklı ve daha temiz bir dünyada yaşamak ve çocuklarımızı bu sağlıklı dünyada yetiştirmek tüm insanların ve tüm nesillerin ortak arzusudur (4). DSÖ nün de belirttiği gibi Đnsan sağlığı, hastalığın olmayışının çok daha ötesinde bir şeydir. Sağlık kavramı geniş anlamıyla sağlıklı olmayı kapsar ve iyi çevre koşulları sağlıklı olmanın vazgeçilmez şartlarından biridir (28). Uzun yıllar çevre ile uyumlu bir yaşam sürdüren ve yaklaşık 150 yıl öncesine kadar çevreyi kirletici etkinlikte bulunmayan insanlar, hızlı sanayileşme ile beraber çevrenin hızla kirlenmesi ile karşı karşıya kalmışlardır (4). Hava, su ve toprak kirliliği ile ilk kez nüfusun yoğun olduğu kentlerde ve endüstri merkezlerinde karşılaşılmış ve bu kirliliğin hızla dünyaya yayılması çevrenin bozulmasına neden olmuştur. Doğal çevrenin tahribi bir süre sonra insanların beslenme, enerji ve hammadde gibi ekonomik kaynaklarını tehdit etmeye başlamış ve çevre kaygısı taşımadan sürdürülen sanayileşmenin çevreyi yok ettiği anlaşılmıştır (4). Çevrenin insan sağlığı üzerine etkisi iki şekilde olmaktadır (22). 1. Geleneksel olumsuzluklar; fakirlik ve yetersiz gelişme (güvenilir içme suyu sağlanamaması, evlerde ve toplumda temel sanitasyonun sağlanamaması, evde yemek pişirmeye veya ısınmaya bağlı hava kirliliği, kömür ve fuel-oil yakılmasına bağlı hava kirliliği ve çöplerin yok edilememesi). 2. Modern olumsuzluklar; gelişime paralel olarak sağlık ve çevrenin korunmamasına ve doğal kaynakların çabuk tüketilmesine bağlıdır. (nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelerde suyun kirlenmesi, egzoz dumanı, kömür tozu, endüstri ve müdahaleli ziraat ile oluşan hava kirliliği, iklim değişiklikleri ve ozon tabakasındaki delinme vs) Çevre kirliliğinin ana maruziyet kaynakları hava, su ve gıdalardır. Ev atıklarının ve çöplerin etkilediği durumlar önemli bulaşma kaynaklarıdır.

22 17 Sağlığın; kentleşme, çevre, iş imkanı, eğitim ve beslenme gibi sosyoekonomik durumlardan etkilendiği ve bunların sağlık eğilimlerinin arkasındaki esas faktör olduğu giderek netlik kazanmaktadır (29). Barınak en temel insan gereksinimlerinden birisidir. Dış ortam koşullarına karşı koruma sağlarken insanın temel gereksinimlerinin yerine getirilmesinde de en önemli faktörü oluşturmaktadır. Konut, önemli fiziksel, sosyal ve ruhsal sorunların kaynağı olabilir. Konut ile sağlık arasındaki bağlantılar öteden beri bilinmektedir. Konutların sağlık altyapısını sağlayan su ve atık uzaklaştırma sisteminin yanı sıra yapı teknolojisinin de sağlıkla bağlantısı vardır. Fakirlik düzeyini ölçmek için evlerin kötülüğü esas alınmaktadır. Temel ihtiyaçlar ve hizmetlerin eksikliği de kentsel fakirlik hakkında gerçekçi bilgiler vermektedir. Fakirliğin özellikle de kötü ev koşullarının ortadan kaldırılması insan yaşamı ve gelişimin sürekliliği için şarttır (4). Su kaynaklarının korunması ve kirlenmesinin kontrol edilmesinde yapılacak ilk iş toplumun içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılamaktır. Yakın zamana kadar su; kolera, tifo, dizanteri gibi salgın hastalıkların en büyük taşıyıcısı olarak bilinirdi. Standartlara uygun yeteri kadar içme ve kullanma suyunun temin edilmiş olması ile bu tür hastalıklarda önemli düşüşler kaydedilmiştir. Gerekli suyun temin edilmesinden sonra sıra kullanılmış suların toplanması ve uzaklaştırılmasına gelir. Đçme ve kullanma suyu ihtiyaçlarının karşılanması için meskun bölgelere şebekeler yardımı ile dağıtılan suların kullanıldıktan sonra uygun bir şekilde toplanarak zararsız hala getirilmeleri çevre sağlığı açısından yapılacak önemli işlerden biridir (30) Dünyada Çevre Sağlığı : Endüstri devrimini izleyen yıllardan itibaren günümüze kadar devam eden kentleşme olgusu, hızlı nüfus artışının etkisiyle daha da hızlı bir biçimde ve kentlerin alt yapısını, sosyo kültürel ve ekonomik koşulları aşırı zorlar biçimde sürüp gitmektedir (27). Dünya 21. yüzyıla doğru giderken 6 milyar insanın % 45 i şehirlerde yaşamaktadır (4, 5). Gelişmekte olan ülkelerde kentleşme oranı hızla değişmektedir. Kentsel bölgelerde yaşamakta olanların oranı yılları arasında % 25 ten % 33 e çıkmıştır. Eğer bu değişme eğilimi sürecek olursa gelişmekte olan ülkelerde bu oranın 2000 yılında % 50 ye çıkacağı belirtilmektedir (29). Şehirleşme, Dünya nüfusunun oldukça büyük bir kısmının yaşam standartlarının iyileşmesine yardımcı olmuştur. Şehirleşme, gelecek için hem parlak bir umut, hem de buna paralel gitmeyen bir felaketi beraberinde sunmaktadır (4).

07.11.2014. Ana Sağlığını Etkileyen Faktörler ve Alınacak Önlemler

07.11.2014. Ana Sağlığını Etkileyen Faktörler ve Alınacak Önlemler 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı 2. Hafta ( 22 26 / 09 / 2014 ) 1.) KADIN ve ANASAĞLIĞINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER ve ALINACAK ÖNLEMLER 2.) KADIN ve ANA SAĞLIĞI İLE İLGİLİ ÖLÇÜTLER Slayt No: 2

Detaylı

Dünyada Çocuk Sağlığı Politikaları / hedefleri. Dr. Günay SAKA DÜTF HSAD 10 Mayıs 2011

Dünyada Çocuk Sağlığı Politikaları / hedefleri. Dr. Günay SAKA DÜTF HSAD 10 Mayıs 2011 Dünyada Çocuk Sağlığı Politikaları / hedefleri Dr. Günay SAKA DÜTF HSAD 10 Mayıs 2011 1 DÜNYA DAKİ ÇOCUKLARIN SAĞLIĞININ KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİNE YÖNELİK ÇALIŞMALAR 1946 BM ye bağlı UNICEF kuruldu.

Detaylı

M2 S1. Üreme Sağlığı. Tanım, Üreme Hakları, Bütüncül Yaklaşım. Doç. Dr. Günay SAKA 12 Mayıs 2011

M2 S1. Üreme Sağlığı. Tanım, Üreme Hakları, Bütüncül Yaklaşım. Doç. Dr. Günay SAKA 12 Mayıs 2011 M2 S1 Üreme Sağlığı Tanım, Üreme Hakları, Bütüncül Yaklaşım Doç. Dr. Günay SAKA 12 Mayıs 2011 M2 S6 Üreme Sağlığına Yönelme Bükreş konferansı (1974) II. Nüfus Konferansı (1984 Meksika) Kadın ve çocuklara

Detaylı

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE ANNE ÖLÜMLERİ

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE ANNE ÖLÜMLERİ DÜNYADA VE TÜRKİYE DE ANNE ÖLÜMLERİ Dr. İbrahim PADIR İstanbul, 2015 Kavramlar ve Tanımlar Gebeliğe bağlı ölüm, bir kadının gebelik süresince, doğumda ya da gebeliğin sonlanmasından sonraki 42 gün içinde

Detaylı

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 213 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması Ulusal Toplantı TNSA-213 Sonuçları Doç. Dr. A. Sinan Türkyılmaz Doç. Dr. Alanur Çavlin 2 Aralık 214, Rixos Grand Ankara Oteli, Ankara Sunuş Planı Hanehalkı nüfusunun

Detaylı

Türkiye de ve Dünya da Çocuk Sağlığı

Türkiye de ve Dünya da Çocuk Sağlığı Türkiye de ve Dünya da Çocuk Sağlığı Dersin İçeriği Çocuk kavramı Sağlık kavramı Türkiye de ve dünyada çocuk sağlığının durumu Çocuk sağlığını etkileyen faktörler Çocuk sağlığına yönelik girişimler Çocukluk

Detaylı

SEÇMELİ DERS ÖNERİ FORMU

SEÇMELİ DERS ÖNERİ FORMU Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi 2012-2013 Eğitim Öğretim Yılı SEÇMELİ DERS ÖNERİ FORMU Dersin adı Üreme Sağlığı Anabilim dalı Sorumlu öğretim üyesi E-posta adresi Halk Sağlığı Prof.Dr.Haldun SÜMER

Detaylı

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 213 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 2. Bölge Toplantısı TNSA-213 Sonuçları Doç. Dr. Alanur Çavlin Dr. Pelin Seçkiner 5 Şubat 215 Swiss Otel Büyük Efes, İzmir Sunuş Planı Hanehalkı nüfusunun ve kadınların

Detaylı

İYOT EKSİKLİĞİ NEDİR?

İYOT EKSİKLİĞİ NEDİR? İYOT EKSİKLİĞİ NEDİR? NEDEN İYOTLU TUZ KULLANILMALI? KIWANIS INTERNATIONAL TÜRKİYE KİWANİS KULÜPLERİ İYOT NEDİR? İyot, insan ve hayvanlarda tiroid hormonlarının oluşumu için gerekli olan ve çok küçük miktarlarda

Detaylı

TNSA-2003 ÖNEMLİ SONUÇLARI HİZMET ALANLARI

TNSA-2003 ÖNEMLİ SONUÇLARI HİZMET ALANLARI TNSA-2003 ÖNEMLİ SONUÇLARI HİZMET ALANLARI Prof. Dr. Sabahat Tezcan Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü 8 Ekim 2004 - Ankara HANEHALKI ÖZELLİKLERİ Nüfus halen genç yapıda (%29, 15 )

Detaylı

TABLOLAR VE ŞEKİLLER LİSTESİ

TABLOLAR VE ŞEKİLLER LİSTESİ TABLOLAR VE ŞEKİLLER LİSTESİ BÖLÜM 1 GİRİŞ Tablo 1.1 Hanehalkı ve kişi görüşmelerinin sonuçları...15 BÖLÜM 2 HANEHALKI NÜFUSU VE KONUT ÖZELLİKLERİ Tablo 2.1 Yaş, yerleşim yeri ve cinsiyete göre hanehalkı

Detaylı

DOĞURGANLIĞI BELİRLEYEN DİĞER ARA DEĞİŞKENLER 7

DOĞURGANLIĞI BELİRLEYEN DİĞER ARA DEĞİŞKENLER 7 DOĞURGANLIĞI BELİRLEYEN DİĞER ARA DEĞİŞKENLER 7 Banu Akadlı Ergöçmen ve Mehmet Ali Eryurt Bu bölümde gebeliği önleyici yöntem kullanımı dışında kadının gebe kalma riskini etkileyen temel faktörler incelenmektedir.

Detaylı

İLK 1000 GÜNDE UYGULANAN BESLENME POLİTİKALARI VE GELECEK NESİLLERE ETKİSİ

İLK 1000 GÜNDE UYGULANAN BESLENME POLİTİKALARI VE GELECEK NESİLLERE ETKİSİ İLK 1000 GÜNDE UYGULANAN BESLENME POLİTİKALARI VE GELECEK NESİLLERE ETKİSİ Dr. Sema ÖZBAŞ Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanı Sağlık Bakanlığı Teşkilat Şeması Türkiye Halk

Detaylı

DÜŞÜKLER VE ÖLÜ DOĞUMLAR 6

DÜŞÜKLER VE ÖLÜ DOĞUMLAR 6 DÜŞÜKLER VE ÖLÜ DOĞUMLAR 6 Sabahat Tezcan ve Alanur Çavlin Bozbeyoğlu Bu bölümde isteyerek düşükler, kendiliğinden düşükler ve ölü doğumlara ilişkin bulgular sunulmaktadır. Ölü doğumlar ve kendiliğinden

Detaylı

Dünyada ve Türkiye de çocuk sağlığının durumu ( ) Prof. Dr. Betül Ulukol Sosyal Pediatri Bilim Dalı

Dünyada ve Türkiye de çocuk sağlığının durumu ( ) Prof. Dr. Betül Ulukol Sosyal Pediatri Bilim Dalı Dünyada ve Türkiye de çocuk sağlığının durumu (2017-2018) Prof. Dr. Betül Ulukol Sosyal Pediatri Bilim Dalı Sağlık Yalnızca hastalık ve sakatlığın olmayışı değil fiziksel, bilişsel, psikososyal tam bir

Detaylı

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 213 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 3. Bölge Toplantısı TNSA-213 Sonuçları Doç. Dr. Alanur Çavlin Dr. Tuğba Adalı 19 Şubat 215 Greenpark Otel, Diyarbakır Sunuş Planı Hanehalkı nüfusunun ve kadınların

Detaylı

ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞININ ÖNEMİ. Sağlık; bireyin beden, ruh ve sosyal açıdan tam bir iyilik durumunda olmasıdır.

ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞININ ÖNEMİ. Sağlık; bireyin beden, ruh ve sosyal açıdan tam bir iyilik durumunda olmasıdır. ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞININ ÖNEMİ Sağlık; bireyin beden, ruh ve sosyal açıdan tam bir iyilik durumunda olmasıdır. Anne-çocuk sağlığı hizmetlerinin amacı; özelde anne ve çocukların, genelde ise toplumun sağlıklı

Detaylı

TNSA-2003 BÖLGE TOPLANTISI-IV KUZEYDOĞU ANADOLU DA ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞI

TNSA-2003 BÖLGE TOPLANTISI-IV KUZEYDOĞU ANADOLU DA ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞI TNSA-2003 BÖLGE TOPLANTISI-IV KUZEYDOĞU ANADOLU DA ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞI Prof. Dr. Sabahat Tezcan H.Ü. Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü 16 Haziran 2005 - KARS Bebek ve Çocuk Ölümlülüğü 0-4 Yaş Dönemindeki

Detaylı

Halk Sağlığı-Ders 6 Aşırı Doğurganlığın Kontrolü ve İlaçla Koruma

Halk Sağlığı-Ders 6 Aşırı Doğurganlığın Kontrolü ve İlaçla Koruma Halk Sağlığı-Ders 6 Aşırı Doğurganlığın Kontrolü ve İlaçla Koruma Öğr. Gör. Hüseyin ARI 1 Aşırı Doğurganlık Sosyoekonomik koşullar, beslenme ve çevre sağlığı uygun olmayan toplumlarda aşırı doğurganlık

Detaylı

Aşırı doğurganlığın anne ve çocuk sağlığına etkileri İstenmeyen gebelikler ve isteyerek düşükler

Aşırı doğurganlığın anne ve çocuk sağlığına etkileri İstenmeyen gebelikler ve isteyerek düşükler Aşırı doğurganlığın anne ve çocuk sağlığına etkileri İstenmeyen gebelikler ve isteyerek düşükler Doç. Dr. Günay SAKA DÜTF HSAD 10.05.2010 1 Amaç : Tıp Fakültesi Dönem III öğrencileri, aşırı doğurganlık,

Detaylı

Halk Sağlığı-Ders 8 Sağlık Düzeyinin Ölçülmesi ve Epidemiyoloji

Halk Sağlığı-Ders 8 Sağlık Düzeyinin Ölçülmesi ve Epidemiyoloji Halk Sağlığı-Ders 8 Sağlık Düzeyinin Ölçülmesi ve Epidemiyoloji Öğr. Gör. Hüseyin ARI 1 İstanbul Arel Üniversitesi M.Y.O Sağlık Kurumları İşletmeciliği Epidemiyoloji; hastalık ve sağlıkla ilgili olayların

Detaylı

Mevsimlik Tarım İşçilerinin ve Ailelerinin İhtiyaçlarının Belirlenmesi Araştırması 2011 Harran Üniversitesi-UNFPA

Mevsimlik Tarım İşçilerinin ve Ailelerinin İhtiyaçlarının Belirlenmesi Araştırması 2011 Harran Üniversitesi-UNFPA Mevsimlik Tarım İşçilerinin ve Ailelerinin İhtiyaçlarının Belirlenmesi Araştırması 211 Harran Üniversitesi-UNFPA Hizmet için kanıt oluşturan sonuçlar açısından Hizmetleri planlama ve uygulama açısından

Detaylı

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE KADIN SAĞLIĞININ DURUMU. Doç. Dr. Günay SAKA DÜTF HSAD Mayıs 2011

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE KADIN SAĞLIĞININ DURUMU. Doç. Dr. Günay SAKA DÜTF HSAD Mayıs 2011 DÜNYADA VE TÜRKİYE DE KADIN SAĞLIĞININ DURUMU Doç. Dr. Günay SAKA DÜTF HSAD Mayıs 2011 1 Amaç: Bu dersin sonunda öğrenciler dünyada ve Türkiye de kadın sağlığının durumu konusunda bilgi kazanacaklardır.

Detaylı

SAĞLIK DÜZEYİ GÖSTERGELERİ

SAĞLIK DÜZEYİ GÖSTERGELERİ SAĞLIK DÜZEYİ GÖSTERGELERİ HIZ:Bir toplum veya grubun belirli bir birimi içinde gözlenen hastalık veya olay sıklığını belirtir.hızın hesap edilmesinde kullanılan pay ve paydadaki sayılar aynı bölgeden

Detaylı

PERİNATOLOJİ ve ÖNLENEBİLİR ANNE ÖLÜMLERİ. Dr. Şevki ÇELEN ZTB Kadın Sağlığı EAH Perinatoloji Kliniği

PERİNATOLOJİ ve ÖNLENEBİLİR ANNE ÖLÜMLERİ. Dr. Şevki ÇELEN ZTB Kadın Sağlığı EAH Perinatoloji Kliniği PERİNATOLOJİ ve ÖNLENEBİLİR ANNE ÖLÜMLERİ Dr. Şevki ÇELEN ZTB Kadın Sağlığı EAH Perinatoloji Kliniği Perinatoloji Yüksek riskli gebelik Maternal ve fetal sağlığı tehdit eden, mortalite ve morbidite olasılığını

Detaylı

AŞILANMA VE ÇOCUK SAĞLIĞI 11

AŞILANMA VE ÇOCUK SAĞLIĞI 11 AŞILANMA VE ÇOCUK SAĞLIĞI 11 Sabahat Tezcan ve Elif Kurtuluş Yiğit Bu bölümde 12-23 aylık çocukların aşılanması, beş yaş altı çocuklarda akut solunum yolu enfeksiyonunun varlığı ve evlenmiş kadınların

Detaylı

Sağlık Göstergeleri II.1. ÜREME SAĞLIĞI II.2. AŞILAMA II.3. MORTALİTE II.4. MORBİDİTE

Sağlık Göstergeleri II.1. ÜREME SAĞLIĞI II.2. AŞILAMA II.3. MORTALİTE II.4. MORBİDİTE 2 Sağlık Göstergeleri II.. ÜREME SAĞLIĞI II.2. AŞILAMA II.. MORTALİTE II.. MORBİDİTE II. Üreme Sağlığı TABLO: TÜRKİYE'DE YERLEŞİM YERLERİNE GÖRE ÜREME SAĞLIĞI (%, 2) ÖZELLİKLER KENT KIR TOPLAM DOĞURGANLIK

Detaylı

BESLENME. Doç. Dr. Emel ĐRGĐL

BESLENME. Doç. Dr. Emel ĐRGĐL BESLENME Doç. Dr. Emel ĐRGĐL Oktay ın Yemek Duası Beslenme Fetal gelişimin en başından itibaren, bebeklik, çocukluk, adölesan dönemlerden erişkin döneme kadar yaşamın her döneminde; Yeterli gıda, Đyi beslenme,

Detaylı

VERİLERLE TÜRKİYE ve DÜNYADA DİYABET. YARD.DOÇ.DR. GÜLHAN COŞANSU İstanbul Üniversitesi Diyabet Hemşireliği Derneği

VERİLERLE TÜRKİYE ve DÜNYADA DİYABET. YARD.DOÇ.DR. GÜLHAN COŞANSU İstanbul Üniversitesi Diyabet Hemşireliği Derneği VERİLERLE TÜRKİYE ve DÜNYADA DİYABET YARD.DOÇ.DR. GÜLHAN COŞANSU İstanbul Üniversitesi Diyabet Hemşireliği Derneği 21.Yüzyılın sağlık krizi: DİYABET Diyabet yaşadığımız yüzyılın en önemli sağlık sorunlarından

Detaylı

Türkiye de Çocuk Sağlığının Durumu

Türkiye de Çocuk Sağlığının Durumu Türkiye de Çocuk Sağlığının Durumu Doç. Dr. Günay Saka Mayıs 2011 5 Mayıs 2011 1 1 261 673 5 Mayıs 2011 2 Amaç: Bu ders sonunda; Türkiye de çocuk sağlığının durumu hakkında bilgi sahibi olacaklardır. 5

Detaylı

Ülkemizde Anne Sağlığı Hizmetleri

Ülkemizde Anne Sağlığı Hizmetleri Ülkemizde Anne Sağlığı Hizmetleri TÜRKİYE HALK SAĞLIĞI KURUMU Kadın ve Üreme Sağlığı Daire Başkanlığı Uzm. Dr. Sema Sanisoğlu 20 Mart 2017, Ankara 1994 Kahire Uluslararası Nüfus ve Kalkınma toplantısında

Detaylı

14 Kasım Dünya Diyabet Günü. Kadınlar ve Diyabet: Sağlıklı bir gelecek hakkımız

14 Kasım Dünya Diyabet Günü. Kadınlar ve Diyabet: Sağlıklı bir gelecek hakkımız 14 Kasım Dünya Diyabet Günü Kadınlar ve Diyabet: Sağlıklı bir gelecek hakkımız 14 Kasım Dünya Diyabet Gününe ilişkin Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalımızın bilgilendirme metni:

Detaylı

SAĞLIKLI YAŞAM VE EGZERSĐZ. Prof. Dr. Erdal ZORBA

SAĞLIKLI YAŞAM VE EGZERSĐZ. Prof. Dr. Erdal ZORBA SAĞLIKLI YAŞAM VE EGZERSĐZ Prof. Dr. Erdal ZORBA GEÇMĐŞTEN GÜNÜMÜZE SAĞLIK Geçmişte sağlığın tanımı; hastalıklardan uzak olma diye ifade edilirdi. 1900 lerin başında ölümlerin büyük bir kısmı bakteri ve

Detaylı

YENİDOĞAN ÖLÜMLERİ VE PREMATÜRİTE. Doç. Dr. Ahmet Yağmur Baş Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları EAH Yenidoğan Kliniği

YENİDOĞAN ÖLÜMLERİ VE PREMATÜRİTE. Doç. Dr. Ahmet Yağmur Baş Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları EAH Yenidoğan Kliniği YENİDOĞAN ÖLÜMLERİ VE PREMATÜRİTE Doç. Dr. Ahmet Yağmur Baş Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları EAH Yenidoğan Kliniği YENİDOĞAN SAĞLIĞI Yenidoğan dönemi; doğumdan bir aya kadar olan süreyi (ilk 28 gün)

Detaylı

KANSER İSTATİSTİKLERİ

KANSER İSTATİSTİKLERİ 1 KANSER İSTATİSTİKLERİ Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından biridir. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk sağlığı sorunudur. Tanı olanaklarının gelişmesi ve

Detaylı

AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDE İLK 1000 GÜNDE BESLENME DR.GÖNÜL KAYA

AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDE İLK 1000 GÜNDE BESLENME DR.GÖNÜL KAYA AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDE İLK 1000 GÜNDE BESLENME DR.GÖNÜL KAYA AİLE SAĞLIĞI BİRİMİNDE EKİP Aile Hekimi Aile Sağlığı Elemanı Sözleşmeli Hemşire-Ebe BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM AİLE SAĞLIĞI BİRİMİNDE HİZMETLER Kayıtlı

Detaylı

TOPLUM TANILAMA SÜRECİ. Prof. Dr. Ayfer TEZEL

TOPLUM TANILAMA SÜRECİ. Prof. Dr. Ayfer TEZEL TOPLUM TANILAMA SÜRECİ Prof. Dr. Ayfer TEZEL TOPLUMUN TANIMI A.Ü.AHE 402 Halk Sağlığı Hemşireliği Aynı toprak parçası üzerinde bir arada yaşayan ve temel çıkarlarını sağlamak için iş birliği yapan insanların

Detaylı

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ÇALIŞMA KONULARI (BÖLÜM ADI ALFABETİK) (2-27 NİSAN 2018)

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ÇALIŞMA KONULARI (BÖLÜM ADI ALFABETİK) (2-27 NİSAN 2018) ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ÇALIŞMA KONULARI (BÖLÜM ADI ALFABETİK) (2-27 NİSAN 2018) Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar Çocuk ve Adolesan Sağlığı Kadın Sağlığı/Üreme Sağlığı Okul Sağlığı Toplum Beslenmesi Yaşlı Sağlığı ve

Detaylı

TNSA-2008 in Sonuçları

TNSA-2008 in Sonuçları Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü TNSA-2008 in Sonuçları Doç. Dr. İsmet Koç 22 Ekim 2009 Rixos Otel/Ankara T.C. Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü T.C.

Detaylı

Halk Sağlığı. YDÜ Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Aslı AYKAÇ

Halk Sağlığı. YDÜ Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Aslı AYKAÇ Halk Sağlığı YDÜ Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Aslı AYKAÇ Halk Sağlığı, organize edilmiş toplum çalışmaları sonunda; - çevre sağlığı koşullarını düzelterek - bireylere sağlık bilgisi vererek - bulaşıcı hastalıkları

Detaylı

GÜVENLİ ANNELİK. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı 2016

GÜVENLİ ANNELİK. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı 2016 GÜVENLİ ANNELİK Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı 2016 Bu sunum; Arş. Gör. Dr. Tuğçe Şanver, Arş. Gör. Dr. Can Keskin ve Prof. Dr. Şevkat Bahar Özvarış tarafından hazırlanmıştır.

Detaylı

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Tarih boyunca; İnsan diyeti, Aktivite kalıpları, Beslenme durumu. Paleolithic dönemden beri: Diyet kalıpları, Fiziksel aktivite

Detaylı

EFA 2009 Küresel İzleme Raporu. Eşitsizliklerin Üstesinden Gelmek: Yönetişim. EFA Hedeflerindeki İlerleme ve Önemli Noktalar

EFA 2009 Küresel İzleme Raporu. Eşitsizliklerin Üstesinden Gelmek: Yönetişim. EFA Hedeflerindeki İlerleme ve Önemli Noktalar EFA 2009 Küresel İzleme Raporu Eşitsizliklerin Üstesinden Gelmek: Yönetişim EFA Hedeflerindeki İlerleme ve Önemli Noktalar EFA 2009 Raporu na göre; iyi bir yönetişim ile okula kayıt oranları artabilir,

Detaylı

Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş )

Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş ) Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; ülkelerin kalkınmasında, ülkenin dünyadaki etki alanını genişletmesinde potansiyel bir güç olarak önemli bir faktördür. Nüfusun potansiyel gücü, nüfus miktarı

Detaylı

Türkiye de Doğurganlık Tercihleri

Türkiye de Doğurganlık Tercihleri 2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması İleri Analiz Çalışması Türkiye de Doğurganlık Tercihleri Dr. Pelin Çağatay Melike Saraç Emre İlyas Prof. Dr. A. Sinan Türkyılmaz 10 Eylül 2015, Hilton Oteli, Ankara

Detaylı

TNSA-2003 Bölge Toplantısı-VII DOĞURGANLIK AİLE PLANLAMASI DOĞURGANLIK TERCİHLERİ

TNSA-2003 Bölge Toplantısı-VII DOĞURGANLIK AİLE PLANLAMASI DOĞURGANLIK TERCİHLERİ TNSA-2003 Bölge Toplantısı-VII DOĞURGANLIK AİLE PLANLAMASI DOĞURGANLIK TERCİHLERİ Doç. Dr. Banu AKADLI ERGÖÇMEN 01 Temmuz 2005 - TRABZON DOĞURGANLIK Toplam Doğurganlık Hızları 1978-2003 5 4 4,3 4,0 3 2

Detaylı

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 İnsan yaşamı ve refahı tarihsel süreç içinde hep doğa ve doğal kaynaklarla kurduğu ilişki ile gelişmiştir. Özellikle sanayi devrimine kadar

Detaylı

Tdap Aşıları (Difteri, Toksoid ve Cansız Boğmaca)

Tdap Aşıları (Difteri, Toksoid ve Cansız Boğmaca) Tdap Aşıları (Difteri, Toksoid ve Cansız Boğmaca) Erişkin ve büyük çocuklarla kıyaslandığında, 12 ay altındaki infantlar gerçek anlamda yüksek boğmaca oranlarına ve boğmaca ile ilişkili ölümlerin geniş

Detaylı

Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar

Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar üretir. Bunların başında insülin gelmektedir. İnsülin, pankreastan

Detaylı

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması İleri Analiz Çalışması Sonuçları Toplantısı İSTEYEREK VE KENDİLİĞİNDEN DÜŞÜKLERİN YAYGINLIĞI VE DÜŞÜKLERİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Dr. Tuğba Adalı Doç. Dr. Alanur Çavlin

Detaylı

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur. Türkiye de Nüfusun Tarihsel Gelişimi Türkiye de Nüfus Sayımları Dünya nüfusu gibi Türkiye nüfusu da sürekli bir değişim içindedir. Nüfustaki değişim belirli aralıklarla yapılan genel nüfus sayımlarıyla

Detaylı

GEBELİK SIRASINDA MATERNAL VE FETAL SAĞLIĞIN YÜKSELTİLMESİ

GEBELİK SIRASINDA MATERNAL VE FETAL SAĞLIĞIN YÜKSELTİLMESİ GEBELİK SIRASINDA MATERNAL VE FETAL SAĞLIĞIN YÜKSELTİLMESİ GEBELİK SIRASINDA MATERNAL VE FETAL SAĞLIĞIN YÜKSELTİLMESİ Doğuma Hazırlık Doğum Öncesi Eğitim Fetal Aktivitenin İzlenmesi Göğüs Bakımı Emzirmeye

Detaylı

ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ

ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ Çocuklarda Büyüme Ve Gelişmenin İzlenmesi Sağlıklı bir çocuk, Hastalık belirtileri göstermeyen, Takvim yaşına ve genetik özelliklerine uygun büyüme, Fizyolojik

Detaylı

EK-7 KORUYUCU HİZMET GÖSTERGELERİ

EK-7 KORUYUCU HİZMET GÖSTERGELERİ EK-7 KORUYUCU HİZMET GÖSTERGELERİ Gösterge Adı Gebe Tespit Oranı (Yüzde) Gebelik sürecindeki riskli durumlarla ilgili oluşabilecek sorunları en aza indirmek için gebe sayısının tespit edilmesidir. İlgili

Detaylı

Türkiye Ulusal Anne Ölümleri Çalışması. Ulusal Toplantısı. 8 Aralık 2006 Ankara

Türkiye Ulusal Anne Ölümleri Çalışması. Ulusal Toplantısı. 8 Aralık 2006 Ankara Türkiye Ulusal Anne Ölümleri Çalışması Ulusal Toplantısı 8 Aralık 2006 Ankara Türkiye Ulusal Anne Ölümleri Çalışması Ulusal Toplantısı 8 Aralık 2006 Ankara Araştırma Sonuçları Doç Dr. İsmet Koç Kavramlar

Detaylı

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma Demografi (nüfus bilimi), sınırları belli olan bir coğrafyanın nüfus yapısını, özelliklerini ve değişimlerini incelemektedir. Doğum, ölümün yanı sıra göç gibi dinamikleri

Detaylı

ÖZEL DURUMLARDA BESLENME I

ÖZEL DURUMLARDA BESLENME I ÖZEL DURUMLARDA BESLENME I GEBE VE EMZİKLİ BESLENMESİ AMAÇ; 1-Annenin kendi fizyolojik gereksinimlerini karşılayarak besin ögelerinin yedeğini tutmak 2-Bebeğin normal büyümesi ve salınan sütün gerektirdiği

Detaylı

DOĞUM ÖNCESİ BAKIM VE DOĞUMA YARDIM 10

DOĞUM ÖNCESİ BAKIM VE DOĞUMA YARDIM 10 DOĞUM ÖNCESİ BAKIM VE DOĞUMA YARDIM 10 Banu Akadlı Ergöçmen ve Yadigar Coşkun Anne ve çocuk sağlığı açısından önemli bir konu olan doğum öncesi bakım ve doğuma yardıma ilişkin olarak TNSA-2003 den elde

Detaylı

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor.

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor. Her yıl milyonlarca kişiyi etkileyen bir solunum yolu enfeksiyonu olan grip, hastaneye yatışı gerektirecek kadar ağır hastalık tablolarına neden olabiliyor. Grip ve sonrasında gelişen akciğer enfeksiyonları

Detaylı

HALK SAĞLIĞINDA KULLANILAN KAVRAMLAR. Prof.Dr. Ayfer TEZEL

HALK SAĞLIĞINDA KULLANILAN KAVRAMLAR. Prof.Dr. Ayfer TEZEL HALK SAĞLIĞINDA KULLANILAN KAVRAMLAR Prof.Dr. Ayfer TEZEL HALK SAĞLIĞI Bir toplumdaki bütün insanları; yaşadıkları çevre ile birlikte ele alan, İnrauterin hayattan ölünceye kadar kendi sorumluluğu altında

Detaylı

ÜLKEMİZDE VE DÜNYADA KADıN SAĞLıĞı. Araş. Gör. Kevser Özdemir

ÜLKEMİZDE VE DÜNYADA KADıN SAĞLıĞı. Araş. Gör. Kevser Özdemir 1 ÜLKEMİZDE VE DÜNYADA KADıN SAĞLıĞı Araş. Gör. Kevser Özdemir Kadın Sağlığı 2/30 Kadın sağlığı, kadının doğumdan ölümüne kadar olan süredeki tüm sağlık durumunu kapsar. Kadın sağlığı hizmetlerindeki çağdaş

Detaylı

DERS X Küresel Sağlık Sorunları

DERS X Küresel Sağlık Sorunları DERS X Küresel Sağlık Sorunları Dünyada gerçekleşen ölümlerin yaklaşık % 23 ü çevresel etkilerle gerçekleşmektedir. Düşük ve orta gelirli ülkelerde çevresel hastalıklar daha fazla görülmektedir. Erkekler,

Detaylı

TOPLUMU TANIMA TOPLUMUN TANIMI TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ

TOPLUMU TANIMA TOPLUMUN TANIMI TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ TOPLUMUN ÖZELLİKLERİ TOPLUMU TANIMA TOPLUMUN TANIMI Toplum; sosyal gereksinimlerini karşılamak için etkileşen ve ortak bir kültürü paylaşan çok sayıdaki insanın oluşturduğu bir birlikteliktir. 1. Toplumdaki kişiler demografik

Detaylı

190 kadın planlanmamış ya da istenmeyen gebelikle karşılaşmakta, 110 kadında gebeliğe bağlı komplikasyon gelişmekte,

190 kadın planlanmamış ya da istenmeyen gebelikle karşılaşmakta, 110 kadında gebeliğe bağlı komplikasyon gelişmekte, Dünyada her bir dakikada 380 kadın gebe kalmakta, 190 kadın planlanmamış ya da istenmeyen gebelikle karşılaşmakta, 110 kadında gebeliğe bağlı komplikasyon gelişmekte, 40 kadın sağlıksız düşük yapmaktadır.

Detaylı

TOPLUMU TANIMA VE EKİP ÇALIŞMASI YARD. DOÇ. DR. NALAN AKIŞ

TOPLUMU TANIMA VE EKİP ÇALIŞMASI YARD. DOÇ. DR. NALAN AKIŞ TOPLUMU TANIMA VE EKİP ÇALIŞMASI YARD. DOÇ. DR. NALAN AKIŞ Amaç Bu dersin sonunda öğrenciler, sağlık hizmeti verecekleri toplumu tanımanın önemi konusunda bilgi sahibi olacaklardır. ÖĞRENİM HEDEFLERİ Bu

Detaylı

KADINLAR AÇISINDAN SAVUNMASIZLIK/ÖRSELENEBİLİRLİK. Prof. Dr. Şevkat BAHAR ÖZVARIŞ

KADINLAR AÇISINDAN SAVUNMASIZLIK/ÖRSELENEBİLİRLİK. Prof. Dr. Şevkat BAHAR ÖZVARIŞ KADINLAR AÇISINDAN SAVUNMASIZLIK/ÖRSELENEBİLİRLİK Prof. Dr. Şevkat BAHAR ÖZVARIŞ HÜKSAM Hacettepe Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Cinsiyetle ilgili savunmasızlık UNESCO Uluslar

Detaylı

Türkiye nin Çocuk İhmali: Son 5 Yıldaki Bebek Ölümleri ve Koruyucu Hizmetlerden Yararlanmamada Eşitsizlikler

Türkiye nin Çocuk İhmali: Son 5 Yıldaki Bebek Ölümleri ve Koruyucu Hizmetlerden Yararlanmamada Eşitsizlikler Türkiye nin Çocuk İhmali: Son 5 Yıldaki Ölümleri ve Koruyucu Hizmetlerden Yararlanmamada Eşitsizlikler Prof.Dr.Muzaffer Eskiocak Trakya Üni.Tıp Fak. Halk Sağlığı Anabilim Dalı Bu yazı Türkiye de son 5

Detaylı

GEZİCİ SAĞLIK HİZMETLERİNİN YÜRÜTÜLMESİ HAKKINDA YÖNERGE

GEZİCİ SAĞLIK HİZMETLERİNİN YÜRÜTÜLMESİ HAKKINDA YÖNERGE GEZİCİ SAĞLIK HİZMETLERİNİN YÜRÜTÜLMESİ HAKKINDA YÖNERGE Amaç Madde 1- Bu Yönerge, sağlık hizmetlerine ulaşılabilirliğin arttırılması ve bütün vatandaşların birinci basamak sağlık hizmetlerinden yararlanması

Detaylı

Sağlık Nedir? Sağlık Tanımı Sağlık Hizmetleri Türk Sağlık Sistemi. Sağlık tipleri. Sağlık Nedir? Tıbbi Model. Sağlık Modelleri 19/11/2015

Sağlık Nedir? Sağlık Tanımı Sağlık Hizmetleri Türk Sağlık Sistemi. Sağlık tipleri. Sağlık Nedir? Tıbbi Model. Sağlık Modelleri 19/11/2015 Sağlık Tanımı Türk Sağlık Sistemi Yük.Hem.Müge Bulakbaşı Sağlık Nedir? Sağlık negatif yönden hastalığın yokluğu şeklinde tanımlanmaktadır. Pozitif yönden sağlık; bireylerin hayata katılabilme yetenekleri,

Detaylı

Çevre Yüzyılı. Dünyada Çevre

Çevre Yüzyılı. Dünyada Çevre Çevre Yüzyılı Çevre; canlıların yaşamı boyunca ilişkilerini sürdürdüğü dış ortamdır. Hava, su ve toprak bu çevrenin fizikî unsurlarını; insan, hayvan, bitki ve diğer mikroorganizmalar ise, biyolojik unsurlarını

Detaylı

Erken Yaşlardaki Evlilikler ve Gebelikler

Erken Yaşlardaki Evlilikler ve Gebelikler Erken Yaşlardaki Evlilikler ve Gebelikler Banu Akadlı Ergöçmen, Prof.Dr. İlknur Yüksel Kaptanoğlu, Doç.Dr. 20 Mart 2015 Erken Evlilik/Çocuk Yaşta Evlilik Çocuk yaşta evlilik, fiziksel, fizyolojik ve psikolojik

Detaylı

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da bir yıllık sürede, bebeğin en önemli gıdasını anne sütü

Detaylı

EK-7 KORUYUCU HİZMET GÖSTERGELERİ

EK-7 KORUYUCU HİZMET GÖSTERGELERİ EK-7 KORUYUCU HİZMET GÖSTERGELERİ Gösterge Adı Gebe Tespit Oranı (Yüzde) Gebelik sürecindeki riskli durumlarla ilgili oluşabilecek sorunları en aza indirmek için gebe sayısının tespit edilmesidir. İlgili

Detaylı

ÇOCUK SAĞLIĞINA GİRİŞ ve Çocuk sağlığını değerlendirmede kullanılan ölçütler. Doç. Dr. Günay SAKA 5 Mayıs 2011

ÇOCUK SAĞLIĞINA GİRİŞ ve Çocuk sağlığını değerlendirmede kullanılan ölçütler. Doç. Dr. Günay SAKA 5 Mayıs 2011 ÇOCUK SAĞLIĞINA GİRİŞ ve Çocuk sağlığını değerlendirmede kullanılan ölçütler Doç. Dr. Günay SAKA 5 Mayıs 2011 1 Amaç : Bu oturumun sonunda katılımcılar çocuk sağlığının önemini ve çocukluk dönemlerine

Detaylı

Sosyal Riski Azaltma Projesi Kapsamında Şartlı Nakit Transferi Uygulaması Tarihi:03.05.2004 Sayısı:2004/64-1838

Sosyal Riski Azaltma Projesi Kapsamında Şartlı Nakit Transferi Uygulaması Tarihi:03.05.2004 Sayısı:2004/64-1838 Sosyal Riski Azaltma Projesi Kapsamında Şartlı Nakit Transferi Uygulaması Tarihi:03.05.2004 Sayısı:2004/64-1838 T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü ANKARA Sayı :

Detaylı

ÖRNEKLEME HATALARI EK C. A. Sinan Türkyılmaz

ÖRNEKLEME HATALARI EK C. A. Sinan Türkyılmaz ÖNEKLEME HATALAI EK C A. Sinan Türkyılmaz Örneklem araştırmalarından elde edilen kestirimler (estimates) iki tip dan etkilenirler: (1) örneklem dışı lar ve (2) örneklem ları. Örneklem dışı lar, veri toplama

Detaylı

GEBELİK VE LOHUSALIK

GEBELİK VE LOHUSALIK GEBELİK VE LOHUSALIK ANA SAĞLIĞI Sağlık hizmetleri açısından doğurganlık çağındaki (15-49 yaş arası) tüm kadınlara ana denir. 15-49 yaş doğurganlık çağındaki kadınlar nüfusumuzun % 27 sini oluşturmaktadır.

Detaylı

SÜTÜN BİLEŞİMİ ve BESİN DEĞERİ

SÜTÜN BİLEŞİMİ ve BESİN DEĞERİ SÜTÜN BİLEŞİMİ ve BESİN DEĞERİ Prof. Dr. Metin ATAMER Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Aralık 2006 ANKARA Sütün Tanımı ve Genel Nitelikleri Süt; dişi memeli hayvanların, doğumundan

Detaylı

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler MEME KANSERİ Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler KANSER NEDİR? Hücrelerin kontrolsüz olarak sürekli çoğalmaları sonucu yakındaki ve uzaktaki başka organlara yayılarak kötü klinik

Detaylı

Op Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi

Op Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi Sağlıklı bir anne için Sağlıklı beslenme Düzenli hekim kontrolü Gebelik öncesi hastalıkların sıkı takibi Sağlıklı bir yaşam tarzı Huzurlu bir gebelik süreci Sağlıklı beslenme = Dengeli beslenme Proteinler

Detaylı

HIV/AIDS epidemisinde neler değişti?

HIV/AIDS epidemisinde neler değişti? HIV/AIDS epidemisinde neler değişti? Dr. Gülşen Mermut Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji ABD EKMUD İzmir Toplantıları - 29.12.2015 Sunum Planı Dünya epidemiyolojisi

Detaylı

TNSA-2008 in Sonuçları Bölgesel Toplantı 1

TNSA-2008 in Sonuçları Bölgesel Toplantı 1 Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü TNSA-2008 in Sonuçları Bölgesel Toplantı 1 5 Kasım 2009, Van Hanehalkı Nüfusunun ve Kadınların Temel Özellikleri Ar. Gör. Mehmet Ali Eryurt T.C. Sağlık Bakanlığı

Detaylı

Sadece bilgilendirme amaçlıdır.

Sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sadece bilgilendirme amaçlıdır. AŞI NEDİR? İnsan ve hayvanlarda hastalık yapma yeteneğinde olan virüs, bakteri vb. mikropların hastalık yapma kudretlerinden arındırılarak ya da bazı mikropların salgıladığı

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

AİLE HAYATI, PLANLAMASI VE ANA ÇOCUK SAĞLIĞI

AİLE HAYATI, PLANLAMASI VE ANA ÇOCUK SAĞLIĞI AİLE HAYATI, PLANLAMASI VE ANA ÇOCUK SAĞLIĞI Aile nedir? Toplum içindeki en küçük sosyal kurumdur. Çekirdek aile Ana, baba ve çocuklardan oluşur. Geniş aile ise çeşitli akrabalardan oluşur. Aile kurumunun

Detaylı

Beslenme Sorunlarıyla Mücadele: Gizli Açlık, Hidden Hunger

Beslenme Sorunlarıyla Mücadele: Gizli Açlık, Hidden Hunger Beslenme Sorunlarıyla Mücadele: Gizli Açlık, Hidden Hunger Prof Dr Halit Tanju Besler Doğu Akdeniz Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Gazimağusa, KKTC G İ Z L İ A Ç L

Detaylı

TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR SEÇENEK: TIBBİ DÜŞÜKLER

TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR SEÇENEK: TIBBİ DÜŞÜKLER TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR SEÇENEK: TIBBİ DÜŞÜKLER Dünyada Her 1 dakikada: 380 kadın gebe kalmakta, 190 kadın istenmeyen veya planlanmayan gebelikle karşılaşmakta, 110 kadın gebelikle ilgili komplikasyon yaşamakta,

Detaylı

Dünya nüfusunun 1.2 milyarını adolesanlar oluşturmaktadır (dünya tarihindeki en yüksek rakam..) Bu nüfusun %85 i gelişmekte olan ülkelerde.

Dünya nüfusunun 1.2 milyarını adolesanlar oluşturmaktadır (dünya tarihindeki en yüksek rakam..) Bu nüfusun %85 i gelişmekte olan ülkelerde. Dünya nüfusunun 1.2 milyarını adolesanlar oluşturmaktadır (dünya tarihindeki en yüksek rakam..) Bu nüfusun %85 i gelişmekte olan ülkelerde. Yaşadıkları toplumlardaki birbirinden çok farklı politik, ekonomik,

Detaylı

Türkiye de Anne ve Çocukların Durumu. Dr. Mehmet Rifat KÖSE

Türkiye de Anne ve Çocukların Durumu. Dr. Mehmet Rifat KÖSE Türkiye de Anne ve Çocukların Durumu Dr. Mehmet Rifat KÖSE Değerlendirme Notu 214 Yılı Canlı doğum sayısındaki belirsizlikler devam etmektedir. Hastanede doğum yapan gebe sayısı 1.326.151 dir. Sağlık personeli

Detaylı

Dr. Bekir KESKİNKILIÇ

Dr. Bekir KESKİNKILIÇ Dr. Bekir KESKİNKILIÇ 1 SAĞLIK Yalnızca hastalık veya sakatlığın olmaması değil, fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir. Irk, din, siyasi görüş, ekonomik veya sosyal durum ayrımı yapılmaksızın

Detaylı

Gebelere hangi aşıları önerelim? Kılavuzlar ne öneriyor? Dr. Selim BÜYÜKKURT

Gebelere hangi aşıları önerelim? Kılavuzlar ne öneriyor? Dr. Selim BÜYÜKKURT Gebelere hangi aşıları önerelim? Kılavuzlar ne öneriyor? Dr. Selim BÜYÜKKURT selimbuyukkurt@gmail.com WHO CDC ACOG Up To Date MedScape EKMUD KLİMİK KLİMUD Kaynaklar Ülke için kaynak oluştururken

Detaylı

Vitaminlerin yararları nedendir?

Vitaminlerin yararları nedendir? Vitaminlerin yararları nedendir? Vitamin ve mineraller vücudun normal fonksiyonlarının yerine getirilmesinde, büyüme ve gelişiminde çok önemlidir. Az miktarlarda yeterlidirler. Gebelikte anne yanında bebeğin

Detaylı

YARDIMCI ÜREME TEKNİKLERİ VE ETİK SORUNLAR 12/11/2009

YARDIMCI ÜREME TEKNİKLERİ VE ETİK SORUNLAR 12/11/2009 YARDIMCI ÜREME TEKNİKLERİ VE ETİK SORUNLAR 1 12/11/2009 Yardımcı üreme teknikleri bir açıdan kadının infertilite problemine ışık tutarken diğer yandan birçok riski ve problemi beraberinde getirmektedir.

Detaylı

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ SAĞLIK SEKTÖRÜ

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ SAĞLIK SEKTÖRÜ TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ SAĞLIK SEKTÖRÜ 2011 İÇİNDEKİLER 1. SAĞLIK SEKTÖRÜ... 3 1.1. Sağlık Personeli Durumu... 3 1.2. Ölüme Neden Olan Hastalıklar, Bebek - Çocuk Ölümleri ve Toplam Doğurganlık...

Detaylı

İsmet Koç ve Erhan Özdemir

İsmet Koç ve Erhan Özdemir DOĞURGANLIK 4 İsmet Koç ve Erhan Özdemir Bu bölüm, günümüzdeki ve tamamlanmış doğurganlığın düzeyi, örüntüsü ve değişimi ve ilgili göstergeleri incelemenin yanında, doğum aralıklarını, doğurganlığa başlama

Detaylı

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri Kansızlık (anemi) kandaki hemoglobin miktarının yaş ve cinsiyete göre kabul edilen değerlerin altında olmasıdır. Bu değerler erişkin erkeklerde 13.5 g/dl, kadınlarda 12 g/dl nin altı kabul edilir. Kansızlığın

Detaylı

ADOLESAN VE PERİMENOPOZDA İNFERTİLİTE TEDAVİSİ YAPILMALI MIDIR? Prof. Dr. Yusuf ÜSTÜN

ADOLESAN VE PERİMENOPOZDA İNFERTİLİTE TEDAVİSİ YAPILMALI MIDIR? Prof. Dr. Yusuf ÜSTÜN ADOLESAN VE PERİMENOPOZDA İNFERTİLİTE TEDAVİSİ YAPILMALI MIDIR? Prof. Dr. Yusuf ÜSTÜN ADOLESAN Çocukluktan erişkinliğe geçiş süreci DSÖ 10-19 yaş arasını kapsar Menarş sonrası ilk 2 yıl anovulatuar siklustan

Detaylı

ÇEVRE KORUMA ÇEVRE. Öğr.Gör.Halil YAMAK

ÇEVRE KORUMA ÇEVRE. Öğr.Gör.Halil YAMAK ÇEVRE KORUMA ÇEVRE Öğr.Gör.Halil YAMAK 1 Çevre Kirlenmesi İnsanoğlu, dünyada 1,5 milyon yıl önce yaşamaya başlamıştır. Oysa yer küre 5,5 milyar yaşındadır. Son 15 yıl içinde insanoğlu, doğayı büyük ölçüde

Detaylı

KÖYCEĞİZ TOPLUM SAĞ HİZMET SUNMAKLA GÖREVLİ/YETKİLİ SIRA NO KURUM KODU STANDART DOSYA PLANI KODU HİZMETİN ADI HİZMETİN TANIMI HİZMETİN DAYANAĞI MEVZUATIN ADI VE MADDE NUMARASI HİZMETTEN YARARLANANLAR TAŞRA

Detaylı