Kaidetun Azimetun fi l-fark Beyn İbadet Ehlu l-iman ve l-islam ve Ehlu ş-şirk ve n-nifak

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Kaidetun Azimetun fi l-fark Beyn İbadet Ehlu l-iman ve l-islam ve Ehlu ş-şirk ve n-nifak"

Transkript

1 Kaidetun Azimetun fi l-fark Beyn İbadet Ehlu l-iman ve l-islam ve Ehlu ş-şirk ve n-nifak Şeyhu l-islam İbni Teymiyye (661/728) Mütercim: Ebu Muhammed es-selefi 1

2 Kaidetun Azimetun fi l-fark Beyn İbadet Ehlu l-iman ve l-islam ve Ehlu ş-şirk ve n-nifak بسم هللا الرحمن الرحيم Hamd ve şükür Allah adır ve O ndan yardım ve bağışlanma dileriz. Nefsimizin ve amellerimizin kötülüklerinden O na sığınırız. Allah ın hidayete erdirdiğini saptıracak ve Allah ın sapıklık üzere bıraktığı kimseyi hidayete erdirecek yoktur. Bir olan ve ortağı bulunmayan Allah tan başka, kendisine ibadet sunulmaya layık ilahın olmadığına ve Muhammed in O nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet ederim. İslam ve İman Ehlinin İbadeti İslama bağlı olanlar ve iman edenler, hidayet, tevhid, ihlas, ilim, şeri at ehli olan, rasul ve nebileri takip edenler ile; putperest (müşrik)lerden ve kendilerini onlara benzeten diğer din mensublarından şirk, cehalet, sapkınlık, bid at ehli olanların ibadetlerindeki farklılık hususuna dair (şunlar söylenebilir). Müslümanın ibadeti iki asıl üzeredir: (Bu asıl ve prensiplerden) ilki: Bir olan ve ortağı bulunmayan Allah (subhanehu ve teala) dan başkasına ibadet etmezler. (Bu asıl ve prensiplerden) ikincisi: Allah (celle celaluhu) ya, Allah (celle celaluhu) nın emrettiği ve şeri at kıldığı, rasulleri aracılığıyla ilettiği biçimde ibadette bulunurlar. (Yani) Allah a; şirk koşmadan, takva üzere ve elçilerine itaat ederek, ibadet ederler. Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "Şüphesiz, biz Nuh'u; kavmini, onlara acı bir azab gelmeden evvel uyar! diye kendi kavmine (peygamber olarak) gönderdik. O da dedi ki: Ey kavmim, gerçek şu ki, ben size (gönderilmiş) apaçık bir uyarıcıyım. Allah'a kulluk edin, O'ndan korkun ve bana itaat edin." (Nuh 71/1-3) Yine, Hud (as), Salih (as) ve Şu ayb (as) ın kavimlerinin önde gelenlerine şöyle dediklerini buyurmaktadır: "Ey kavmim, Allah'a ibadet edin, sizin O'ndan başka ilahınız yoktur." (Hud 11/50) Mesih (İsa) hakkında da şöyle buyurmaktadır: "Mesih: Ey İsrailoğulları! 2

3 Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk ediniz. Biliniz ki kim Allah'a ortak koşarsa muhakkak Allah ona cenneti haram kılar; artık onun yeri ateştir ve zalimler için yardımcılar yoktur demişti." (el-ma ide 5/72); "Muhakkak ki Allah, benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. Öyle ise O'na kulluk ediniz. İşte doğru yol budur." (Meryem 19/36) İşin gerçeği, bütün peygamberler (kavimlerini davet ettiklerinde) şöyle demişlerdir: "Artık Allah'tan korkup sakının ve bana itaat edin." (eş-şuara 26/108) Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) in milleti hakkında da şöyle buyurmaktadır: "Onlar derler ki: Allah'a ve elçisine iman ettik ve itaat ettik. Sonra bunun ardından onlardan bir grup sırt çevirir. Bunlar iman etmiş değildirler." (en-nur 24/47); "Aralarında hüküm vermesi için Allah'a ve Resulüne davet edildiklerinde, müminlerin sözü ancak: İşittik ve itaat ettik! demeleridir. İşte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir. Her kim Allah'a ve Resulüne itaat eder, Allah'a saygı duyar ve O'ndan sakınırsa, işte asıl bunlar mutluluğa erenlerdir." (en-nur 24/51-52) İtaati Allah (celle celaluhu) ya ve Rasulu (sallallahu aleyhi ve sellem) e; korku ve takvayı yalnızca Allah (celle celaluhu) ya vermektir. Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "Eğer onlar Allah ve Resulünün kendilerine verdiğine razı olup: Allah bize yeter, yakında bize Allah da lütfundan verecek, Resulü de. Biz yalnız Allah'a rağbet edenleriz! deselerdi (daha iyi olurdu)." (et-tevbe 9/59) Allah (celle celaluhu) yu ve Rasulu (sallallahu aleyhi ve sellem) i (tek hüküm) verici konuma getirmek. Bunun gibi, Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının." (el-haşr 59/7) Bundan dolayı; helal Allah (celle celaluhu) ve Resulu (sallallahu aleyhi ve sellem) in helal yaptıkları, haram da Allah (celle celaluhu) ve Resulu (sallallahu aleyhi ve sellem) in haram kıldıkları, din de Allah (celle celaluhu) ve Resulu (sallallahu aleyhi ve sellem) in din yaptıklarıdır. Allah (celle celaluhu), (kuluna) yeterlilik ve ümidi kendine has kılmıştır: "De ki: Bana Allah yeter. Tevekkül edenler, ancak O'na güvenip dayanırlar." (ez-zümer 39/38); "(Ey Muhammed!) Yüz çevirirlerse de ki: Allah bana yeter. O'ndan başka ilah yoktur. Ben sadece O'na güvenip dayanırım. O yüce Arş'ın sahibidir." (et-tevbe 9/129); "Eğer sana hile yapmak isterlerse, şunu bil ki, Allah sana kafidir." 3

4 (el-enfal 8/62); "Bir kısım insanlar, müminlere: Düşmanlarınız olan insanlar, size karşı asker topladılar; aman sakının onlardan! dediklerinde bu, onların imanlarını bir kat daha arttırdı ve: Allah bize yeter. O ne güzel vekildir! dediler." (Al-i İmran 3/173) Bu sebepledir ki, Allah (celle celaluhu), peygamberlerin ve onlara iman edenlerin tek yardım kaynağıdır. Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "Ey Peygamber! Sana ve sana uyan müminlere Allah yeter." (el-enfal 8/64) yani; Allah tek başına sana ve sana iman edip tabi olanlara yeter. Bu (mana), selefin cumhurunun ve halefin cumhurunun bu ayeti anlayış biçimidir. İşte bu, ne önceki nesillerden ne de sonraki nesillerden, kendisinden başka dinin kabul edilmeyeceği İslam dinidir. İslam, Allah (celle celaluhu) nin emrettiği şekilde, her zaman Allah a ibadet etmektir, ibadetin yöneltildiği tek makam (ise) Allah (celle celaluhu) dir. Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "Allah buyurdu ki: İki ilah edinmeyin! O, ancak bir ilahdır. Öyleyse Benden, yalnızca Benden korkun! Göklerde ve yerde ne varsa, O'nundur, itaat, kulluk da (din de) O'nundur. O halde Allah'tan başkasından mı korkuyorsunuz? Nimet olarak size ulaşan ne varsa, Allah'tandır. Sonra size bir zarar dokunduğu zaman da yalnız O'na yalvarırsınız. Sonra da sizden o zararı giderdiğinde, içinizden bir zümre, hemen Rablerine ortak koşarlar! Kendilerine verdiklerimize karşılık nankörlük etmeleri için (öyle yaparlar). O halde bir süre daha faydalanın; fakat yakında hakikati bileceksiniz!" (en-nahl 16/51-55) Halbuki şeri atlerdeki yasalarda farklılıklar sözkonusu olmaktadır örneğin Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in durumu, hicretten önce ve hicretin ardından on küsur ay boyunca Beytu l-makdis e yönelerek namaz kılmıştı, Allah (celle celaluhu) daha sonra, Kabe ye yönelterek kıbleyi değiştirtdi. Bunun sonucu olarak şeri atin bu kuralı değişti ancak her iki durumda da hem önce hemde sonra- din ortak koşmaksızın yalnızca Allah a ibadet edilen İslam Dini- bir ve aynıydı. Sahihi Buhari ve (Sahihi) Müslim de (rivayet edildiğine göre) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Peygamberler, farklı annelerden olan kardeşler gibidirler. Fakat onların dini birdir." (Buhari; Müslim) Yani, şeri atleri farklı olsa da dinleri bir ve aynıdır. Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "Dini ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin! diye Nuh'a tavsiye ettiğini, sana 4

5 vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi Allah size de din (teşri) kıldı. Fakat kendilerini çağırdığın bu (din), Allah'a ortak koşanlara ağır geldi." (eş-şuara 42/13); "Öyleyse sen yüzünü Allah'ı birleyen (bir hanif) olarak dine, Allah'ın o fıtratına çevir; ki insanları bunun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışı için hiç bir değiştirme yoktur. İşte dimdik ayakta duran din (budur). Ancak insanların çoğu bilmezler. Gönülden katıksız bağlılar olarak, O'na yönelin ve O'ndan korkup sakının, dosdoğru namazı kılın ve müşriklerden olmayın. (O müşrikler ki,) Kendi dinlerini fırkalara ayırmış ve kendileri de parça parça olmuşlardır; ki her grup kendi elindekiyle övünüp sevinç duymaktadır." (er-rum 30/30-32); "Ey Peygamberler! Temiz olan şeylerden yeyin; güzel işler yapın. Ben sizin yaptıklarınızı hakkıyle bilmekteyim. İşte sizin ümmetiniz bir tek ümmettir ve Ben de sizin Rabbinizim; öyleyse benden korkup sakının. Ne var ki insanlar kendi aralarındaki işlerini parça parça böldüler. Her gurup kendilerinde bulunan (fikir ve davranış) ile sevinip böbürlenmektedirler." (el- Mü minun 23/51-53) Yine peygamberler hakkında şöyle demektedir: "Hakikaten bu (bütün peygamberler ve onlara iman edenlerin tabi olduğu İslam) bir tek ümmet (din) olarak sizin ümmetiniz (dininiz)dir. Ben de sizin Rabbinizim. Öyle ise bana kulluk edin." (el-enbiya 21/92) Ümmet kelimesi din olarak açıklanmıştır yani (ayette) dininiz bir ve aynıdır (denilmektedir). Allah (celle celaluhu) nın buyruğu gibidir: "Hayır; dediler ki: Gerçekten atalarımızı bir din (ümmet) üzerinde bulduk ve doğrusu biz onların izleri (eserleri) üstünde doğru olana (hidayete) yönelmiş (kimse)leriz. İşte böyle, senden önce de (herhangi) bir memlekete bir elçi göndermiş olmayalım, mutlaka onun 'refah içinde şımarıp azan önde gelenleri' (şöyle) demişlerdir: Gerçekten biz, atalarımızı bir din (ümmet) üzerinde bulduk ve doğrusu biz, onların izlerine (eserlerine) uymuş kimseleriz." (ez-zuhfruf 43/22-23) Eğer, ümmet kelimesinin anlamı insanlardır denilirse, bu durumda dahi (bizim verdiğimiz) mana aynıdır yani, insanlığı yalnız Allah a ibadete çağırmak (manasında). Tıpkı Allah (subhanehu ve teala) nın buyurduğu üzere: "Dini ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin!" (eş-şura 42/13); "Senden önce hiçbir resul göndermedik ki ona: Benden başka ilah yoktur; şu halde Bana kulluk edin! diye vahyetmiş olmayalım." (el-enbiya 21/25); "Senden önce gönderdiğimiz elçilerimize (ümmetlerine) sor! Rahman (olan Allah)'dan başka tapılacak tanrılar 5

6 (edinin diye) emretmiş miyiz?" (ez-zuhruf 43/45); "Andolsun ki Biz, Allah'a kulluk edin ve Tağut'tan sakının! diye (emretmeleri için) her ümmete bir peygamber gönderdik." (en-nahl 16/36); "Allah kendi emriyle melekleri, kullarından dilediği kimseye vahiy ile: Benden başka ilah olmadığına dair (kullarımı) uyarın ve Benden korkun! diye gönderir." (en-nahl 16/2) Bütün peygamberler, Allah (subhanehu ve teala) nın belirttiği üzere Nuh (as) şöyle demektedir: "Eğer yüz çeviriyorsanız, zaten ben sizden bir ücret istemedim. Benim ecrim Allah'tan başkasına ait değildir ve bana müslümanlardan olmam emrolundu." (Yunus 10/72) Halilullah İbrahim (as) hakkında da şöyle buyurmaktadır: "İbrahim'in (hanif) dininden kendini bilmezlerden başka kim yüz çevirir? Andolsun ki, biz onu dünyada (elçi) seçtik, şüphesiz o ahirette de iyilerdendir. Çünkü Rabbi ona: Müslüman ol! demiş, o da: Alemlerin Rabbine boyun eğdim, demişti. Bunu İbrahim de kendi oğullarına vasiyet etti, Yakub da: Oğullarım! Allah sizin için bu dini (İslam'ı) seçti. O halde sadece müslümanlar olarak ölünüz (dedi)." (al-baqarah 2/ ) İbrahim (as) ve İsmail (as) şöyle demektedirler: "Ey Rabbimiz! Bizi sana boyun eğenler (müslümanlar) kıl, neslimizden de sana itaat eden (müslüman) bir ümmet çıkar." (al-baqarah 2/128) Allah (azze ve celle), Musa (as) ın şöyle dediğini aktarmaktadır: "Ey kavmim! Eğer Allah'a inandıysanız ve O'na teslim olduysanız (müslümansanız) sadece O'na güvenip dayanın." (Yunus 10/84) Musa (as) a iman eden büyücülere hakkında şöyle buyurmaktadır: "Sen sadece Rabbimizin ayetleri bize geldiğinde onlara inandığımız için bizden intikam alıyorsun. Ey Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver, müslüman olarak canımızı al, dediler." (el-a raf 7/126); "Biz, içinde doğruya rehberlik ve nur olduğu halde Tevrat'ı indirdik. Teslim (müslüman) olmuş peygamberler onunla yahudilere hükmederlerdi." (el-ma ide 5/44) Yusuf es-sıddık (as) hakkında, onun şöyle dediğini aktarmaktadır: "Beni müslüman olarak öldür ve beni salihler arasına kat!" (Yusuf 12/101) (Saba Melikesi) Belkıs şöyle demektedir: "Rabbim! Ben gerçekten kendime yazık etmişim. Süleymanla beraber alemlerin Rabbi olan Allah'a teslim (müslüman) oldum." (en-naml 27/44) Mesih (as) ın havarilerine dair şöyle buyurmaktadır: "Hani havarilere: Bana ve peygamberime iman edin! diye ilham etmiştim. Onlar (da): İman ettik, bizim Allah'a teslim olmuş kimseler (müslümanlar) olduğumuza sen de şahit ol! demişlerdi." (el-ma ide 5/111) Allah (subhanehu ve 6

7 teala) şöyle buyurmaktadır: "Allah, gerçekten kendisinden başka ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O'ndan başka ilah olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Aziz ve Hakim olan O'ndan başka ilah yoktur. Allah nezdinde hak din İslam'dır." (Al-i İmran 3/18-19) Katade, Allah (subhanehu ve teala) nın: Allah nezdinde hak din İslam'dır sözü hakkında şöyle der: "Allah tan başka tapılmaya layık ilah yoktur şehadeti ve Allah tan gelen herşeyi kabul. İşte bu, Allah ın Kendisine şeri at kıldığı ve peygamberlerini gönderdiği, dostlarını hidayete erdirdiği (İslam) din(i)dir. Allah (subhanehu ve teala) bundan başka bir din kabul etmemekte ve (bu dine) tabi olanların dışında hiç kimseyi ödüllendirmemektedir." Allah (azze ve celle), Kendisinin vahyetmediği bir dini şeri at edinen yada herhangi birşeyi vahiyden hiçbir delili olmaksızın- helal yahut haram kılan kimseleri kınamaktadır: "Yoksa onların, Allah'ın izin vermediği bir dini getiren ortakları mı var?" (eş-şura 42/21) Allah (subhanehu ve teala) müşrikleri, Allah ın haram kılmadığı şeyleri haram kılmalarından ve Allah ın haram kıldıklarını helal kılmalarından ve böylelikle Allah ın vahyetmediği bir dini şeri at edinmelerinden dolayı şu sözlerle kınamaktadır: "Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: Babalarımızı bu yolda bulduk. Allah da bize bunu emretti derler. De ki: Allah kötülüğü emretmez. Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? De ki: Rabbim adaleti emretti. Her secde ettiğinizde yüzlerinizi O'na çevirin ve dini yalnız Allah'a has kılarak O'na yalvarın." (el-a raf 7/28-29); "De ki: Allah'ın kulları için yarattığı süsü ve temiz rızıkları kim haram kıldı? De ki: Onlar, dünya hayatında, özellikle kıyamet gününde müminlerindir. İşte bilen bir topluluk için ayetleri böyle açıklıyoruz. De ki: Rabbim ancak açık ve gizli kötülükleri, günahı ve haksız yere sınırı aşmayı, hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (el-a raf 7/32-33); "Elif. Lam. Mim. Sad. (Bu), kendisiyle insanları uyarman, inananlara öğüt vermen için sana indirilen bir kitaptır. Artık bu hususta kalbinde bir şüphe olmasın. Rabbinizden size indirilene (Kur'an'a) uyun. O'nu bırakıp da başka dostların peşlerinden gitmeyin. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!" (el-a raf 7/1-3) Putperest (Müşrik)lerin ve Ehl-i Kitapdan Bid atçıların Dini 7

8 Putperest (müşrik)lerin ve Ehl-i Kitapdan bid atçıların dinine gelince; bu öyle bir dindir ki, Allah (subhanehu ve teala) hakkında hiçbirşey indirmemiştir. Onlar ya, Allah (subhanehu ve teala) ile birlikte başkalarına yalvarırlar yahut: "Onlara bizi Allah a yakınlaştırsınlar diye ibadet ediyoruz derler" ve "Bunlar, bizim Allah katındaki şefaatçilerimizdir" derler. Veya Allah (subhanehu ve teala) ya, Allah ın emretmediği yahut yasalaştırmadığı biçimde -Allah ın emri hususunda Allah a ortak koşanların ibadet ettikleri şekilde- ibadette bulunurlar. Allah (subhanehu ve teala) şöyle buyurmaktadır: "(Yahudiler) Allah'ı bırakıp bilginlerini (hahamlarını); (Hıristiyanlar) da rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih'i (İsa'yı) rabler edindiler. Halbuki onlara ancak tek ilaha kulluk etmeleri emrolundu. O'ndan başka tapılmaya layıkilah yoktur. O, bunların ortak koştukları şeylerden uzaktır." (et- Tevbe 9/31); "Hiçbir insanın, Allah'ın kendisine Kitap, hikmet ve peygamberlik vermesinden sonra (kalkıp) insanlara: Allah'ı bırakıp bana kul olun! demesi mümkün değildir. Bilakis (şöyle demesi gerekir): Okutmakta ve öğretmekte olduğunuz Kitap uyarınca Rabbe halis kullar olunuz. Ve size: Melekleri ve peygamberleri ilahlar edinin, diye de emretmez. Siz müslüman olduktan sonra hiç size kafirliği emreder mi?" (Al-i İmran 3/79-80); "(Resulüm!) De ki: Allah'ı bırakıp da (ilah olduğunu) ileri sürdüklerinize yalvarın. Ne var ki onlar, sizin sıkıntınızı ne uzaklaştırabilir, ne de değiştirebilirler. Onların yalvardıkları bu varlıklar Rablerine -hangisi daha yakın olacak diye- vesile ararlar; O'nun rahmetini umarlar ve azabından korkarlar. Çünkü Rabbinin azabı, sakınılacak bir azaptır." (el-isra 17/56-57) Yani, putperest (müşrik)lerin kendilerine yalvardıkları kimseler, Rabblerine yakınlaşabilmeyi kendileri arzu eder ve (bunun için) vesileler ararlar. İbni Abbas (ra) ve Mücahid şöyle demişlerdir: "(Ayette mevzubahis edilen kimseler) İsa (as), onun annesi (Meryem), Üzeyir, melekler, güneş, ay ve yıldızlardır. " (ed-durer el-mansur, 4/ ) İbni Mes ud (ra) şöyle der: "İnsanlardan bir kısmı, cinlerden bazılarına taparlardı. Cinler daha sonra İslamiyet i kabul etti. Onlara tapan kimseler bunu bilmelerine rağmen onlara tapmaya devam ettiler. (Ve bundan dolayı) Allah (subhanehu ve teala) onları (bu ayette dile getirdiği biçimde) kınadı." (ed-durer el-mansur, 4/190) Bu sebeple, bu ayetin manasına yönelik bütün görüşlere göre Allah (subhanehu ve teala) mahlukattan birine yalvaran kimseleri kınamaktadır, gerçekte (kendisine yalvarılan) mahlukun bizzat kendisi Allah a ibadet 8

9 etmekte, (Allah a) yakınlaşamnın yollarını aramakta ve (Allah tan) umup (Allah tan) korkmaktadır. (Kendisine yalvarılanlara) melekler, peygamberler ve insan ve cinlerden salih kimseler dahildir. Allah (subhanehu ve teala) ya yakın olan ve (bundan dolayı) yüceltilmiş kimselere yalvarmak caiz olmadığına göre, Allah a itaatsizlik eden şeytan ve cinlere yalvarmak daha da fazla caiz değildir. Ayet, kısıtlamada bulunmaksızın, Allah tan başkasına yalvaranlara işaret etmektedir. Allah (azze ve celle) kendisine yalvarılan şahsın kendisine yalvaran kimselerden bir kötülüğü defedemeyeceği bilakis ona kötülük yükleyeceği hususunu aşikar hale getiriyor başka bir yerde buyurduğu üzere: "(Müşriklere) de ki: Allah'tan başka ilah saydığınız şeyleri çağırın! Onlar ne göklerde ne de yerde zerre ağırlığınca bir şeye sahiptirler. Onların buralarda hiçbir ortaklığı yoktur, Allah'ın onlardan bir yardımcısı da yoktu. Allah'ın huzurunda, kendisinin izin verdiği kimselerden başkasının şefaati fayda vermez." (Sebe 34/22-23) Dolayısıyla Allah (celle celaluhu), mahlukatın tıpkı yönetimde bir payı olmadığı ve Allah a herhangi bir şekilde yardım etmediği gibi (kainatın idaresi hususunda) hakimiyeti de yoktur. Onun tek yapabildiği şefaattir ki Allah (azze ve celle) ona şefaat edebilme iznini bahşetmediği müddetçe (şefaat hakkı da) yoktur. Allah (azze ve celle) şöyle "Onlar Allah'ı bırakıp kendilerine ne zarar ne de fayda verebilecek şeylere tapıyorlar ve: Bunlar, Allah katında bizim şefaatçılarımızdır, diyorlar. De ki: Siz Allah'a göklerde ve yerde bilemeyeceği bir şeyi mi haber veriyorsunuz? Haşa! O, onların ortak koştuklarından uzak ve yücedir." (Yunus 10/18); "Rablerinin huzurunda toplanacaklarından korkanları onunla (Kur'an ile) uyar. Onlar için Rablerinden başka ne bir dost, ne de bir aracı vardır; belki sakınırlar." (el- En am 6/51); "Kazandıkları sebebiyle hiçbir nefsin felakete duçar olmaması için Kur'an ile nasihat et. O nefis için Allah'tan başka ne dost vardır, ne de şefaatçı." (el-en am 6/70); "Gökleri, yeri ve bunların arasındakileri altı günde (devirde) yaratan, sonra arşa istiva eden Allah'tır. O'ndan başka ne bir dost ne de bir şefaatçınız vardır. Artık düşünüp öğüt almaz mısınız?" (es-secde 32/4); "Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra da işleri yerli yerince idare ederek arşa istiva eden Allah'dır. Onun izni olmadan hiç kimse şefaatçı olamaz. İşte O Rabbiniz Allah'tır. O halde O'na kulluk edin. Hala düşünmüyor musunuz? (Yunus 10/3); "İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir?" (el-bakara 2/255); "Göklerde nice melek 9

10 var ki onların şefaatleri, dilediği ve hoşnut olduğu kimse için Allah'ın izin vermesi dışında, bir işe yaramaz." (en-necm 53/26) Dalalet Ehli, Allah tan Bir Yetkiye Dayanmayan ve Ne Olduğu Bilinmeyen Bir Varlığın Dinine Davet Eder Dalalet Ehli, davet ettikleri dine dair Allah tan bir yetki ve vahiy bulunmayan, ne olduğu bilinmeyen bir varlığın dinine davet eder. Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "De ki: Rabbim ancak açık ve gizli kötülükleri, günahı ve haksız yere sınırı aşmayı, hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (el-a raf 7/33); "Bir de kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, mahiyetini bilmedikleri şeylere (putlara) pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, iftira etmekte olduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz!" (en-nahl 16/56) Allah (celle celaluhu) Firavunun Milletinden mü min kulları hakkında onların şöyle dediklerini aktarır: "Ey kavmim! Nedir bu hal? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz. Siz beni, Allah'ı inkar etmeye ve hiç tanımadığım nesneleri O'na ortak koşmaya çağırıyorsunuz. Ben ise sizi, aziz ve çok bağışlayan Allah'a davet ediyorum. Gerçek şu ki, sizin beni davet ettiğiniz şeyin dünyada da ahirette de davete değer bir tarafı yoktur." (Ğafir 40/41-43) Allah (celle celaluhu) şöyle buyurmaktadır: "Onlar, Allah'ı bırakıp, Allah'ın kendisine hiçbir delil indirmediği, kendilerinin dahi hakkında bilgi sahibi olmadıkları şeylere tapıyorlar. Zalimlerin hiç yardımcısı yoktur." (el-hac 22/71) (Buradaki) yetki/izin Allah (subhanehu ve teala) dan gönderilen vahiydir. Allah (subhanehu ve teala) şöyle buyurmaktadır: "Yoksa onlara bir kesin delil (vahiy) indirdik de, o delil, müşrik olmalarını mı söylüyor?" (er-rum 30/35); "Bunlar (putlar), sizin ve atalarınızın taktığı isimlerden başka bir şey değildir. Allah onlar hakkında hiçbir delil indirmemiştir." (en-necm 53/23) Bu vahyedilmiş din, Allah (azze ve celle) nin şeri at kıldığı dinden başkası değildir. Oysa dalalet ehli öyle bir dine tabidirlerki, vahyedilmiş şeri at ile uyuşmadığı gibi ne de onların bu konuda ilmi vardır. Aslında onların yaptıkları şey, boş hevalarını takip etmektir ve bunun hevalarını tatmin etmekte olduğunu buldular. Bu sebeple hak üzere olan alimler, şeri ate ve ilme tabi olmaya ve çağırmakta ve bu iki prensibe uymaksızın ibadette bulunan kimseleri Allah (azze ve celle) nin kınadığı gibi kınamaktadırlar: "Onlar, Allah'ı bırakıp, Allah'ın kendisine 10

11 hiçbir delil indirmediği, kendilerinin dahi hakkında bilgi sahibi olmadıkları şeylere tapıyorlar. Zalimlerin hiç yardımcısı yoktur." (el-hac 22/71) Bundan dolayı Allah (azze ve celle) dalalet ehlinden (yaptıkları amellere delil teşkil edecek) ilim ve (Allah ın onlardan bu amelleri kabul ettiğini gösteren) izin talep etmektedir: "De ki: O, bunların erkeklerini mi, dişilerini mi, yoksa bu iki dişinin rahimlerinde bulunan yavruları mı haram etti? Eğer doğru iseniz bana ilimle söyleyin." (el- En am 6/143) Bunun sonucu olarak, hak üzere olan kimse söylediği ve inandığı şey hakkında ilim sahibi olandır diğer yandan söylediği ve inandığı şeyi destekleyici ilme sahip olmayan kimse Allah (azze ve celle) hakkında yalanlar/iftiralar yaymaktadır. Allah (azze ve celle) şöyle buyurmaktadır: "De ki: Allah'ın size indirdiği rızıktan bir kısmını helal, bir kısmını da haram bulmanıza ne dersiniz? De ki: Allah mı size izin verdi, yoksa Allah'a iftira mı ediyorsunuz?" (Yunus 10/59); "Dillerinizin uydurduğu yalana dayanarak: Bu helaldir, şu da haramdır demeyin, çünkü Allah'a karşı yalan uydurmuş oluyorsunuz. Kuşkusuz Allah'a karşı yalan uyduranlar kurtuluşa eremezler." (en-nahl 16/116); "Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helal ve temiz olanlarından yeyin, şeytanın peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır. O size ancak kötülüğü, çirkini ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder." (el-bakara 2/ ); "Ey ehl-i kitap! Dininizde aşırı gitmeyin ve Allah hakkında, gerçekten başkasını söylemeyin." (en-nisa 4/171); "Onların ardından da (ayetleri tahrif karşılığında) şu değersiz dünya malını alıp, nasıl olsa bağışlanacağız, diyerek Kitab'a varis olan birtakım kötü kimseler geldi. Onlara, ona benzer bir menfaat daha gelse onu da alırlar. Peki, Kitap'ta Allah hakkında gerçekten başka bir şey söylemeyeceklerine dair onlardan söz alınmamış mıydı ve onlar Kitap'takini okumamışlar mıydı? Ahiret yurdu sakınanlar için daha hayırlıdır. Hala aklınız ermiyor mu? Kitab'a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz." (el-a raf 7/ ) 11

12 Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) den Hadis Rivayet Eden İki Çeşit İnsan Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) den hadis rivayet eden iki çeşit insan vardır: Sıdk ve zabt ehli olanlar ile sıdk ve zabt ehli olmayanlar. Bu ikinci kategoride olanlar (Rasulullah adına) kasıtlı olarak yalan söyleyenlerdir ancak çoğunluğu kasıtlı yalan söylemeyen fakat zayıf hafıza sebebiyle yalan rivayet etme olasılığı bulunanlardır. Alimler (bu ikinci kategoride olan kimseleri) her iki çeşit insanı, dinde eksiltme yada arttırma olmaması için eleştirye tabi tutmuşlardır. Kendi görüşleri, araştırmaları, anlayışlarına ve kalplerinin hoşnut kaldığı şeylere dayanarak konuşanlara gelince; bunların sözleri iki çeşittir: Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile uyuşan herşey doğru ve ona muhalefet eden herşey de yanlıştır. Bu insanların çoğu bilerek hata etmezler ancak kasıtsız olarak hataya düşer, ama bazıları da varki doğru olmayan sözü hakikat başka şekilde olsa da- bilinçli olarak söyler. Peygamberlerden Sonra En Faziletli Kimseler Peygamberlerden sonra en faziletli kimseler, en doğru ilim ve din sahibi olan, Allah ın kopması mümkün olmayan ipine en sıkı sarılan ve İslam ı en yakın takip eden sahabelerdir. Şüphesiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) in ümmeti en faziletli ümmet, sahabeler de bu ümmet içindeki en faziletli kimselerdir. Sahih te birçok değişik ile ifade ile Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in şöyle dediği bulunmaktadır: "İnsanların hayırlısı benim asrım(daki sahabelerim)dir. Sonra onlara yakın olan (tabii den olan)lardır. Sonra onlara yakın olanlardır (yani tabiilerin tabiileridir)." (Buhari; Müslim) Allah (subhanehu ve teala) öne geçen ilk muhacirler ve ensar ile onlara güzellikle tabi olanlardan razı olduğunu bildirmektedir: "(İslam dinine girme hususunda) öne geçen ilk muhacirler ve ensar ile onlara güzellikle tabi olanlar var ya, işte Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır." (et-tevbe 9/100) Öne geçenler, Rıdvan ağacı altında beyat verenler, (İslam ın) başlangıcında sadaka verenler ve Hudeybiye nin fethinden önceki savaşlarda (Rasulullah ın yanında yer alıp) savaşanlardır. Allah (subhanehu ve teala) şöyle buyurmaktadır: "Ne oluyor size ki, Allah yolunda harcamıyorsunuz? Halbuki göklerin ve yerin mirası Allah'ındır. Elbette içinizden, fetihten önce harcayan ve savaşanlar, daha sonra harcayıp savaşanlara eşit 12

13 değildir. Onların derecesi, sonradan infak eden ve savaşanlardan daha yüksektir. Bununla beraber Allah hepsine de en güzel olanı vadetmiştir. Allah'ın yaptıklarınızdan haberi vardır." (el-hadid 57/10) Müslim in Sahih inde Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in şöyle dediği bulunmaktadır: "Rıdvan bey'atinde bulunan kimse ateşe girmez." (Müslim; Tirmizi) Buhari nin Sahih inde ve Müslim (in Sahih in)de (geçen bir hadisde) Cabir (ra), Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Hudeybiyye Gününde bize: "Yeryüzünün üstündeki en hayırlı kişilersiniz! dedi kişiydik. Eğer görseydim size ağacın altında (beyat verdiğimiz) yeri gösterebilirdim." (Buhari; Müslim) İşte onlar ve onları takip edenlerdir Allah (azze ve celle) nin en güzel ödülü vereceğine dair söz verdikleri. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in sahabelerinin yolu; Peygamberleri (sallallahu aleyhi ve sellem) in onlara emrettiği biçimde ve yalnız Allah a ibadet etmektir. Helal Rasulullah ın helal kıldığı, haram onun yasakladığıdır, din de onun şeri at kıldığı şeylerden oluşmaktadır. Onlar Allah (subhanehu ve teala) nın emrettiği biçimde 5 vakit namazı, vaktinde ve mescitlerde cemaat halinde kılarlar. Onlar Ramazan da oruç tutar, Kabe ye hacca gider, zekatı verir, iyiliği emreder ve kötülükten men ederler ve Allah yolunda cihad ederler. Peygamberlerinin emrettiği her şekilde Allah a ibadet eder, Allah tan başkasına ibadet etmez, Allah la birlikte Allah tan başkasına ne gökteki ne yerdeki, ne melekler ne yıldızlar ne peygamberler ne de kendilerini (peygambereler uymak suretiyle) onlara benzeten (salih)lere- yalvarmazlar. Bilakis onlar bunlardan herhangi birini yapmanın Allah ve Rasulu nun apaçık şekilde yasakladıkları Allah a ortak koşmak olduğunu bilirler. Onlar, yaratılmış bir nesneye melek olsun, cin olsun, ya da peygamber olsun olmasın herhangi bir insana, ne mezarında ne de onun bulunmadığı zaman ve yerde- yalvarmazlar. Onlar, Allah tan başkasından yardım talep etmez, Allah tan başkasından zafer elde etmeyi talep etmezler. Onlar, Allah tan başkasına güvenip tevekkül etmez, herhangi bir yaratılmışa yokluğunda yahut ölü iken- yalvarmazlar ne de o kişiden imdatlarına yetişmelerini ve rahata kavuşturmalarını beklemezler, ona şikayette bulunmaz ne de ondan bağışlanma, hidayete ulaştırma yahut da zafer beklemezler. Bunun aksine, bütün bunları yalnız Allah dan talep ederler. Onlar Hıristiyanların yaptıkları gibi, me- 13

14 leklerden yada ölmüş peygamberler ve salih kimselerden mezarlarının başında yada uzakta, şefaat dilemezler. Onlardan hiçbiri Hıristiyanların yaptığı gibi: Ey Cebrail, ey Mikail bana Allah katında şefaat et! demezler tıpkı: Ey İbrahim, ey Musa, ey İsa bana Allah katında şefaat et! demedikleri gibi. İşin aslı; onlar, ölmüş yada orada bulunmayan kimseden birşey istenmeyeceğini bilirler. Onlar, meleklerin Allah ın emrettiği dışında birşey yap(a)mayacaklarını ve Allah ın kendisinden razı oldukları dışında kimseye şefaat etmeyeceklerini bilirler. Bunun aynısı peygamberler ve salih kimseler için de doğrudur. Ancak; onlar hayatta iken onlardan tıpkı sahabelerin Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) den dua ve tevessül diledikleri gibi ve mahlukatın Hesap Günün de Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) den şefaat etmesini isteyecekleri gibi- dua etmeleri ve şefaat etmeleri talep edilebilir. Bolca salat ve selam üstüne olsun! Onlar Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in ve imamlardan diğerlerinin arkasında 5 vakit namazı kılarlardı. Ensar ın ikamet ettikleri her yerde, Cuma ve Bayram namazlarının dışındaki Cuma ve Bayram namazlarını Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in arkasında kılarlardı- namazları arkasında kıldıkları bir imamının olduğu mescidleri vardı. Bunlar Medine ehliydi. Medine sınırları belirlenmemiş aksine dağınık yerleşim biçimlerinden müteşekkil, her kabilenin kendi mescidleri, mezarlıkları ve oturma alanlarının olduğu ve bu şekilde diğer kabilelerin alanlarından ayrıştığı geniş bir alandı. Medine terimi bütün bunları kapsamaktaydı ve yalnızca Bedevi Araplar, bu terimin kapsamına dahil değildi. Allah (azze ve celle) şöyle buyurmaktadır: "Çevrenizdeki Bedevi Araplardan ve Medine halkından birtakım münafıklar vardır..." (et-tevbe 9/101) Toprağı işleyenler Medine ehlinden olup Ensar dan başkası değildi. Her kabilenin yaşadığı sahaya daar (yurt) denirdi ve buradaki yurt kelimesi kabileyi kendisine atfetmek manasındadır (yani Dar ul Banu Kaynuka; Kaynuka oğullarının yurdu). Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) herbir yerleşim birimine (dar) mescidler inşa edilmesini ve temizlenerek tütsülenmesini emretti. Sahih hadiste şöyle geçer: "Medine Ayr ve Sevr Dağları arasında kalan kısımlarıyla haramdır." (Buhari; Müslim) Ayr (eşek), Zu l-halife yakınlarında bir dağdır. Arka tarafı eşeğin sırtına benzer. Sevr, Uhud yakınlarında küçük bir dağdır ve Mekke deki Sevr Dağı değildir. Bu hadis, bazı alimlerin hataen Medine nin Ayr dan Mekke deki Sevr Dağı na kadar bölümü kapsadığını düşün- 14

15 melerine yol açmıştır. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "(Medine'nin) iki kara taşlığı arasındaki saha benim dilimle (Allah tarafından) Harem kılındı." (Buhari; Müslim) Arap (biri), Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e şöyle dedi: "Medine'nin kara taşlı iki tarafı arasında benim ailemden daha muhtaç bir aile yoktur." (Buhari; Müslim) Bundan dolayıdır ki, bu ikisi arasında olan herşey Medine sayılmıştır ve bu (bölge) Ayr ve Sevr arasıdır. Sahabeler Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e, Allah (celle celaluhu) ve Rasulu (sallallahu aleyhi ve sellem) in emir gereğince namazlarında teşehhüdde: "es-selamu Aleyke Eyyuhe n-nebiyyu ve Rahmetullahi ve Berekatuhu!.. (Ey Nebi! Allah ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerine olsun!)" (Buhari; Müslim) diyerek salat ve selam getirirlerdi. Onlar, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e, onun kendilerine öğrettiği biçimde salat ve selam getirirlerdi. Örneğin şöyle demekteydiler: "Allahumme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed, kema salleyte ala ali İbrahim'e, inneke hamidun mecid. Ve barik ala Muhammed'in ve ala ali Muhammed, kema barekte ala ali İbrahim'e inneke hamidun mecid. (Allahım, İbrahim'e ve İbrahim evladına rahmet ettiğin gibi Muhammed'e ve Muhammed evladına da rahmet et. Şüphesiz sen övülmüşsün, yücesin. Allah'ım! İbrahim'e ve İbrahim evladına bereket verdiğin gibi Muhammed'e ve Muhammed evladına da bereket ver. Şüphesiz sen övülmüşsün, yücesin)" (Buhari; Müslim) Bu hadis ayrıca " tıpkı Senin İbrahim e selam gönderdiğin gibi!" (Buhari; Müslim) sözleriyle ve yine " tıpkı Senin İbrahim e ve İbrahim evladına selam gönderdiğin gibi!" (Buhari) şeklinde de rivayet edilmiştir. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) den Sahih de sabit olduğuna göre, şöyle demiştir: "Her kim bana bir defa selam gönderirse, Allah ona o selam sebebiyle on defa selam eder." (Müslim) Benzer bir hadis (Nesai tarafından) salavat hakkında rivayet edilmiştir bir defa salavat getirene, Allah ın on defa salat eyler. Dolayısıyla, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e salat ve selam gönderdiklerinde, Allah onlara (on) salat ve selam gönderir. Bu şekilde selam göndermek namazda (teşehhüde iken) veya Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in bulunmadığı bir yerde- Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) in (işitip) cevap vereceği tarzda bir selamlama değildir aksine bu selamlama, selam gönderenlerin Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile karşılaştıklarında ve selamladıklarında karşılık vereceği tarzda bir selamlama- 15

16 dır. Namazdaki selamlama, Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) e namazda gönderilen salavat gibidir ve (bu salat ve selama) on katıyla karşılık veren Allah tır. Allah (azze ve celle) Rasulu (sallallahu aleyhi ve sellem) in ölmesine sebebiyet verdiğinde, sahabeler Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) hayatteyken üzerinde bulundukları şeye bağlı kalmaya devam ettiler. Sahabeler ve tabiinden olanlar, Ebu Bekir (ra), Ömer (ra), Osman (ra) ve Ali (ra) nın arkasında Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in Mescidinde tıpkı diğerlerinin arkasında kıldıkları gibi namaz kıldılar. Ancak bu dördü Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in Mescidinde -Ebu Bekir (ra) ve Ömer (ra) ölene kadar, Osman (ra) kuşatma altında olduğu döneme kadar, Ali (ra) ise Irak a gidene kadar- namaz kıldırmıştır. Bu dördüne beyat Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in Mescidinde verilmiştir bu yüzden İmam Ahmed bin Hanbel şöyle demiştir: "Medine de hilafet (makamı) için verilen her beyat Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) in sünneti üzeredir." Onlar, 5 vakit namazı kılmaya ve Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e namazda salat ve selam göndermeye devam etmişlerdir. Onlar namazda ve namaz dışında bunun kendilerine yeterli olacağı ve işin gerçeği, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in emretmediği yada şeri at kılmadığı herşeyden korumaya kafi olduğunun- bilincinde olarak Allah a yalvarmışlardır. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) vefat ettiğinde, hastalandığı Ayşe (raa) nın odasında defnedildi. Rasulullah ın eşleri (mü minlerin anneleri)nin doğu tarafında ve Mescidinin arka tarafında, Mescide birleştiği yerde (defnedildi). Allah (celle celaluhu) şu buyruğunda onlardan bahsetmektedir: "(Resulüm!) Sana odaların arka tarafından bağıranların çoğu aklı ermez kimselerdir." (el-hucurat 49/4) Bu odalar (evler) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e ve (mü minlerin anneleri olan) eşlerine aitti. Allah (celle celaluhu) buna şu buyruklarında değinmektedir: "Ey iman edenler! İzin verilmedikçe Peygamber'in evlerine girmeyin." (el-ahzab 33/53); "Evlerinizde vakarla oturun." (el-ahzab 33/33) Kabirleri Mescidler Edinmek ve Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e Salat ve Selam Göndermek Sahihayn da Ayşe (raa) dan nakledildiği üzere, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ölmeden önceki rahatsızlığında şöyle buyur- 16

17 muştur: "Allah Yahudi ve Hıristiyanlara lanet etsin. Bunlar peygamberlerinin kabirlerini birer mescid edindiler." Yine başka bir isnad zinciri ile: "Ancak kabrinin mescid edinilmesinden endişe etmekteydi." Ayşe (raa) şöyle demiştir: "Böyle bir çekince olmasaydı kendi kabri de açıkta bırakılırdı." Buhari nin (naklettiği hadisin) sözleri: "Ancak kabrinin mescid edinilmesinden endişe etmekteydim." (Buhari; Müslim; Nesai, Sünen; Nesai, el-kübra; Darimi; Ahmed, Müsned; İbni Hibban) Müslim in Sahih inde Cundeb bin Abdullah, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in vefatından 5 gün önce şöyle dediğini söylemiştir: "İçinizde benim bir halilim bulunmasından Allah tan sakınırım. Allah İbrahim (as) gibi beni de halil edindi. Ümmetimden kendime bir halil seçseydim Ebu Bekir i seçerdim. Dikkat edin! Sizden öncekiler peygamerlerinin kabirlerini mescid edinirlerdi. Dikkat edin! Kabirleri mescid edinmeyin! Bunu size yasaklıyorum!" (Buhari; Müslim; İbni Hibban; Taberani, el-kebir) Sahihayn da Ayşe (raa) ve İbni Abbas (ra) nın şöyle dedikleri nakledilmiştir: "Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ölümüne sebep olan hastalığı sırasında yüzüne bir bez parçası örtmeye başlamıştı. Nefesi daralınca (ateşi yükselince) bezi açtı ve şöyle dedi: Allah Yahudi ve Hıristiyanlara lanet etsin. Bunlar peygamberlerinin kabirlerini birer mescid edindiler. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) bu sözü ile Ehl-i Kitabın yaptıklarından sakındırıyordu." (Müslim) Sahihayn da Ebu Hureyre (ra) dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah Yahudi ve Hıristiyanları kahretsin. Çünkü onlar, peygamberlerinin kabirlerini mescid edindiler." (Buhari; Müslim) Müslim in (naklettiği hadisin) sözleri: "Allah Yahudi ve Hıristiyanlara lanet etsin. Bunlar peygamberlerinin kabirlerini birer mescid edindiler." (Müslim) Ebi Hatim in Müsned inde ve Sahih inde (nakledildiğine göre) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "İnsanların en şerlileri hayatta bulundukları sırada (üzerlerine) kıyametin koptuğu ve kabirleri mescid edinen kimselerdir." (Müslim; Ahmed, Müsned; Ebi Hatim, Sahih, İbni Huzeyme; Ebu Ya la; Taberani, el-kebir) Malik in Muvatta sında (nakledildiğine göre) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Ey Allah'ım, benim kabrimi, kendisine ibadet edilen bir put haline getirme! Peygamberlerinin kabirlerini mescid edinen kimselere Allah'ın gazabı şiddetlidir." (Malik, Muvatta; Ahmed, Müsned) Ebu Davud un Sünen inde ve başka yerlerde (nakledildiğine göre) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Benim 17

18 kabrimi (sıkça gelip gidilen) bayram yerine çevirmeyin. Nerede olursanız olun bana salavat getirin. Çünkü sizin salavatınız bana erişir." (Ebu Davud, Sünen; İbni Mace; Malik, Muvatta; Ahmed, Müsned; Acluni, Keşfü'l-Hafa) Sa id bin Mansur un Sünen inde naklonulduğuna göre- Abdullah bin Hasan bin Hasan bin (Ali bin) Ebu Talib tebei tabiin döneminin en asil Hasanlar ından biridir- o, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in kabri başında sürekli (duran) bir kimseyi görmüş ve ona şöyle demiştir: "Ey adam! Şüphe yokki, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): Benim kabrimi (ziyaretgah yapmak suretiyle) bayram yeri edinmeyin. Nerede bulunursanız bulunun, bana salavat getirin. Çünkü sizin salavatınız nerede getirilirse getirilsin bana ulaşır... Seninle Endülüs de bulunan kimse bu açıdan eşittir." 1 (Ebu Davud) Ebu Davud un Sünen inde ve başka yerlerde Evs es-sekafi den rivayet olunduğu üzere Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Cuma günü ve gecesinde bana çok çok salavat getiriniz. Çünkü sizin salavatınız bana arz olunur. Ashab; Ya Rasulullah, senden hiçbir şey kalmadığı halde, (çürüdüğün halde) salavatımız sana nasıl arz olunur? dediler. (Rasulullah) Allah (celle celaluhu) nebilerin cesetlerini arza haram kıldı (toprak onları yiyemez)! buyurdu." (Ebu Davud; Nesai; İbni Mace; Ahmed, Müsned; İbni Ebi Şeybe; Abdu r-rezzak, el-musannef) Nesai, İbni Hibban ve diğerlerinin İbni Mes ud (ra) dan rivayetlerine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz ki, Allah ın gezici birtakım melekleri vardır. Onlar, ümmetimin selamını bana tebliğ ederler." (Ebu Davud; İbni Mace; Nesai; Ahmed, Müsned; Hakim; İbni Hibban) Bizlere, -uzakta olsun yakında olsun- Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e gönderilen salat ve selamın ulaştırılacağı, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in şu sözüyle bildirildi: "Bana salat edin, çünkü nerede olursanız olun sizin salatınız bana ulaşır." Yine şöyle 1 Şeyhu l-islam İbni Teymiyye şöyle demiştir: "Sa id (ibni Mansur) şöyle de demiştir: Abdu l-aziz bin Muhammed Suheyl bin Ebi Suheyl den onun şöyle dediğini rivayet etmiştir: Hasan bin Hasan bin Ali bin Ebu Talib beni mezarlıkta gördü ve Fatıma (raa) nın evinden yatsı vaktine yakın bir zamanda: Yatsı (namazını kılma)ya gel! diyerek beni çağırdı. Ben: (Gelmek) istemiyorum dedim. Bana: Ben seni neden (sık sık) mezarlıkta görüyorum? diye sordu. Ben: Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e selam gönderiyorum dedim. Şöyle dedi: Mescide girdikten sonra Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e selam gönder. Bunun için Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Benim kabrimi (ziyaretgah yapmak suretiyle) bayram yeri edinmeyin. Nerede bulunursanız bulunun, bana salavat getirin. Çünkü sizin salavatınız nerede getirilirse getirilsin bana ulaşır... Seninle Endülüs de bulunan kimse bu açıdan eşittir." (er-red ale l-ahne i, 93) 18

19 buyurmuştur: "Benim kabrimi (sıkça gelip gidilen) bayram yerine çevirmeyin." Bunun gibi, -uzakta olsun yakında olsun- Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e gönderilen selam ona ulaştırılır: "Şüphesiz ki, Allah ın gezici birtakım melekleri vardır. Onlar, ümmetimin selâmını bana tebliğ ederler." Yani, bütün müslümanlar namazda (teşehhüdde): "Ey Nebi! Allah ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerine olsun!" dediğinde, (bu selam) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e ulaştırılır. Sahabeler ve tabiin (teşehhüdeki) selamın, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in kabri başında verilen ve (kabirde bulunanları) selamlamak üzere verilen Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in de selama karşılık verdiği selamdan daha iyi ve daha faziletli olduğunu bilmekteydiler çünkü kabir başında verilen selam, hadiste geçtiği üzere müslümanlar tarafından paylaşılmış olur: "Hiçkimse yoktur ki, hayatayken tanıdığı birinin mezarından geçerken (selam verdiğinde) Allah onun ruhunu selama karşılık vermek için ona döndürmesin." (Nesai; İbni Hibban) Bunun aksine ibadet eden kişinin namazda gönderdiği selam -ki namazda bu selamı göndermekle mükellef tutulmuştur- Allah tarafından on katı ile karşılığı verilmektedir oysa selamlama kastı ile verilen selam tıpkı yaşarken Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e verilen ve onun da karşılık verdiği gibi (on katıyla karşılığı verilmeyen selam biçimi)dir. Bütün sahabeler, her namazda Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e selam gönderirlerdi bazan da onun yanına giderek selamı ona ulaştırırdılar. Yani ilk selam, Allah ın her namazda söylenilmesini emrettiği selam iken, ikinci tür selamlama sadece onunla biraraya gelindiğinde veril(mesi meşru kabul edil)en selamdır. İlk çeşit selam göndermenin karşılığı çok daha büyüktür çünkü Allah (azze ve celle) on katı selam ile karşılık vermektedir oysa ikinci çeşit selama yalnızca Rasulullah (selamı almak ve selama karşılık vermek suretiyle) karşılık verir. Yine Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) sahabelerine, mescide girerken: "Bismillahi, Allahumme salli ala Muhammedin, Allahumme firli zunubi veftah li ebvabe rahmetike! (Allah'ın adıyla, Ey Allah'ım! Muhammed'e rahmet et! Allah'ım! Benim günahlarımı bağışla ve rahmetinin kapılarını bana aç!)" ve mescidden ayrılırken "Allah'ın adıyla, Ey Allah'ım! Muhammed'e rahmet et! Allah'ım! Rahmetinin kapılarını bana aç!" (Beyhaki, eş-şuab el-iman; İbni Ebi Dünya, el-kubur; Sabuni, el-miateyn; İbni Abdu l-berr, el-istizkar; İbni Abdu l-berr, et-temhid; İbni Kayyım, er-ruh; Abdu l-hak; Suyuti, Şerh es-sudur) demelerini öğretmiştir. 19

20 Birçok insan, peygamberlerinin vefat etmesinin ardından, -ki peygamberler hayattayken onları (tapılma nesnesi konumuna getirmek suretiyle) Allah a ortak koşmaları yahut (Allah la birlikte) Rabler edinmeleri mümkün değildi- (peygamberlerinin) kabirlerini (ziyaretgah yapmak suretiyle) bayram yerine çevirip, onları ibadet nesnesi konumuna getirerek onlarla Allah a ortak koşmuştur. İşte bu sebeple Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in ashabı ve onların takipçileri, Allah ın Rasulunu gönderdiği tevhide sıkı sıkıya yapışmış ve Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in şirk ve şirke götüren yollar gibi- yasakladığı şeylerden kaçınmışlardır. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in buyruğu ile, insanları Rasulullah ın mezarı ile (şirk koşmaktan yahut şirke götüren yollara sapmaktan) men etmişlerdir ki, Rasulullah üzerinden şirk koşulmasın. Bundan dolayıdır ki, Rasulullah ın vefat etmesinin ardından Rasulullah hayattayken şirk koşulmasını engellediği gibi- bu kötülüğün onun yakınında işlenmesine mani olmuşlardır. İşte bu, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in ve ümmetinin en seçkin özelliklerinden birdir çünkü ondan sonra başka peygamber yoktur ve ümmeti sapıklık üzere bir araya gelip, sapıklık üzerinde birleşmez. Eğer Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in mezarı (türbe gibi) yükseltilseydi, birçok cahil insan (mezarı) mescid, bir put ve bayram yeri edinirdi. Ne var ki, Rasulullah (vefat ettiği Ayşe annemize ait) odada insanlardan gizlenmiş biçimde defnedildi ki, hiç kimse (Rasulullah ve/ya mezarı ile) şirk koşamasın ve ne onu bir put haline getiremesin ne de mezarı yakınında (bi dat/şirk gibi) kötülük işleyemesin. Bundan dolayıdır ki, bu husus (kendileri salih olmalarına rağmen insanların onların üzerinden şirk koştukları) hiç kimseye ait değilken- Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) e mahsus bir özellik olmuştur. Bu sebeple, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in mescidi takva üzere kuruludur, oraya sefer düzenlemeye cevaz verilmiştir, orada ibadet etmenin çok fazileti vardır ve yakınında mezar bulunmasına rağmen ziyarete gitmenin meşru kılındığı başka mescid yoktur. Diğer mescidlerin çoğu, mezarlar(ın türbeye dönüştürülmesi ve halkın bu gibi yerleri ziyaretgah edinmeleri) sebebiyle inşa edilmiştir ve bu (İslam da) yasaklanmıştır, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetini kabirleri mescid edinmeleri dolayısıyla- bunu yapmamaları için uyarmıştır. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in mescidi takva üzere inşa edilmiş ve Ka be den sonra mescidlerin en değerlisidir, hayır mescidlerin en hayırlısıdır da denilmiştir. (Mescid-i Nebevi de) kılınan namaz, (Ka be dışında) başka mescidlerde kılınan bin namazdan daha hayırlıdır, orayı ziyaret etmek için sefer düzenlemek meşru ve müstehabdır. Yapılması ya- 20

21 saklanmış fiillerde bulunmaya gelince, onun mezarı başında bunları yapmak mümkün değildir. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in mezarını ziyaret edip, mescidine sefer düzenleyen kimseler için - diledikleri (şirk ve/veya bid at) fiilleri işleyebilecekleri herhangi bir mezarı ziyaretde yapabileceklerini- yapmaları mümkün değildir. Sahih de sabit olduğu üzere, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Kabirler üzerinde oturmayın ve onlara doğru namaz kılmayın." (Müslim; İbni Mace; Ahmed, Müsned) Bunun yanında, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) insanların kabirleri mescid edinmelerini de az önce geçtiği üzere- yasakladı. Bütün bu (yasaklamaların) sebebi; şirkin temelinin, Ademoğullarının içinde salih kimselerin mezarları üzerinden şirk işlemeleri biçiminde ortaya çıkmış oluşudur. (Ademoğullarının içinde) şirk ilk defa Nuh (as) ın milletinde ortaya çıkmıştır. Abdullah ibni Abbas (ra) şöyle demektedir: "Adem (as) ile Nuh (as) arasında on asır (nesil) vardır. Bu zaman zarfında insanların hepsi İslam üzere idiler." (Müslim; İbni Sa'd et-tabakatu'l-kübra, 1/42) Yine Sahih de sabit olduğu üzere, insanlar Hesap Gününde (şefaat talep ettiklerinde) şöyle diyeceklerdir: "Ey Nuh! Sen yeryüzünde Allah tan başka şeye tapan insanlara risalet vazifesiyle gönderilen peygamberlerin birincisisin." (İbni Cerir, Tefsir, 4/275; Hakim, 2/546; Zehebi) İşte bu sebepten dolayıdır ki, Allah (azze ve celle), Nuh (as) dan önce gelmiş hiçbir peygamberden ve ne de Nuh (as) ın milletinden önce helak olmuş bir kavimden söz etmemektedir. Allah (azze ve celle) Nuh (as) ın kıssasını anlatırken şöyle buyurmaktadır: "Ve dediler ki: Sakın ilahlarınızı bırakmayın; hele Ved'den, Suva'dan, Yeğus'tan, Ye'uk'tan ve Nesr'den asla vazgeçmeyin! (Böylece) onlar gerçekten birçoklarını saptırdılar. (Rabbim!) Sen de bu zalimlerin ancak şaşkınlıklarını arttır!" (Nuh 71/23-24) Aralarında Muhammed bin Ka b el-karzi nin de bulunduğu seleften bir grup şöyle dediler: "Bunlar Adem (as) ile Nuh (as) arasındaki zamanda yaşamış salih kimselerin isimleridir. Onlar öldükten sonra, onların yolunu takip ederek ibadet eden kimseler bulunmaktaydı. Sonra İblis (salih kimselerin takipçilerine) gelerek şöyle dedi: Eğer onların tasvirlerinden olsaydı bu sizin ibadet etme şevkinizi arttırırdı. Bunu yaptılar, onlardan sonra gelen nesillerde ortaya bir grup insan çıktı, şeytan onlara gelerek şöyle dedi: Sizden önce gelen (salih atalarınız) bunlara tapmaktaydı, siz de bunlara tapın." (Buhari; Müslim) Abd bin Humeyd tarafından Tefsirinde Muhammed bin Ka b dan rivayet olunmuştur. (Suyuti, ed-durr el-munzur, 6/269) İşte bu, putlara 21

22 tapınmanın başlangıcıydı ve bu putlar bu salih kimselerin şekillerinde yapıldığından dolayı- (ayette zikredilen) bu isimlerle anılmaktaydı. Buhari Sahih inde Ata dan ibni Abbas (ra) nın şöyle dediğinden bahseder: "Nuh kavmindeki vesenler, sonradan Arab kavminde oldu. Ved putuna gelince; o, Devmetu'l-Cendel'de Kelb kabilesinin idi. Suva putu, Huzeyl kabilesinin idi. Yeğus, Murad kabilesinin, sonra da Yemen'in Sebe şehrinin yanında el-cevf mevkiinde Gutayf oğulları'nın idi. Ye'uk, Yemenli bir kabile olan Hemdan'ın idi. Nesr de Hımyer'in Zu'l-Kela hanedanının idi." (Buhari) 22

ŞİRK VE ÇEŞİTLERİ EBU SEYF

ŞİRK VE ÇEŞİTLERİ EBU SEYF ŞİRK VE ÇEŞİTLERİ EBU SEYF Hamd Allah subhanehu ve tealayadır. Salat ve selam ise O nun Rasulünedir. Bundan sonra: Allah sana hidayet etsin. Bil ki şirk koşmak günahların en büyüğüdür ve bütün amelleri

Detaylı

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ 1 KİTAB VE SÜNNETE DAVET YAYINLARI 1435 HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ irtibat kitabvesunnet@gmail.com

Detaylı

Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86)

Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86) 1) Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor: Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86) 2) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: Müslüman ın Müslüman üzerindeki hakkı

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

Dua ve Sûre Kitapçığı

Dua ve Sûre Kitapçığı Dua ve Sûre Kitapçığı Hazırlayan: Melike MÜFTÜOĞLU instagram.com/oyunveetlinliklerledinogretimi SÜBHANEKE DUASI Allah ım! Sen eksik sıfatlardan pak ve uzaksın. Seni daima böyle tenzih eder ve överim. Senin

Detaylı

İmam Şafii nin Vefat Ederken. Üzerinde Bulunduğu İ tikad.

İmam Şafii nin Vefat Ederken. Üzerinde Bulunduğu İ tikad. İmam Şafii nin Vefat Ederken Üzerinde Bulunduğu İ tikad www.almuwahhid.com 1 بسم هللا الرحمن الرحيم Bir çok kaynakta İmam Şafiiye nisbet edilen bu vasiyetname günümüzde kendilerini İmam Şafiiye nisbet

Detaylı

KUR'ANDAN DUALAR. "Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru." ( Bakara- 201 )

KUR'ANDAN DUALAR. Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru. ( Bakara- 201 ) KUR'ANDAN DUALAR "Ey Rabbimiz Bizi sana teslim olanlardan kıl, neslimizden de sana teslim olan bir ümmet çıkar, bize ibadet yerlerimizi göster, tövbemizi kabul et zira tövbeleri kabul eden, çok merhametli

Detaylı

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. İBADET 1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. 2 İslam ın şartı kaçtır? İslam ın şartı beştir.

Detaylı

MEKKE-İ MÜKERREME MEKKE-İ MÜKERREME'NİN BİR KÜFÜR BELDESİ OLUP OLMADIĞI HAKKINDA. Müellif: Şeyh Hamad İbni Atik en-necdi (H1227-H1301)

MEKKE-İ MÜKERREME MEKKE-İ MÜKERREME'NİN BİR KÜFÜR BELDESİ OLUP OLMADIĞI HAKKINDA. Müellif: Şeyh Hamad İbni Atik en-necdi (H1227-H1301) MEKKE-İ MÜKERREME'NİN BİR KÜFÜR BELDESİ OLUP OLMADIĞI HAKKINDA Müellif: Şeyh Hamad İbni Atik en-necdi (H1227-H1301) Mecmuatü'r-Resail ve'l-mesaili'n-necdiyye, 1/742-746 www.almuwahhid.com 2 بسم هللا الرحمن

Detaylı

PEYGAMBERLERE ÎMÂNIN HAKİKATİ. Hâfız el-hakemî

PEYGAMBERLERE ÎMÂNIN HAKİKATİ. Hâfız el-hakemî PEYGAMBERLERE ÎMÂNIN HAKİKATİ حقيقة الا يمان بالانبياء والمرسلين ] اللغة التركية [ ] Turkish [ Language Hâfız el-hakemî حافظ الحكمي رحمه االله Terceme edenler : Muhammed Şahin ترجمه: محمد بن مسلم شاهين

Detaylı

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım. TEMEL DİNİ BİLGİLER 1 Rabbin kim? Rabbim Allah. 2 Dinin ne? Dinim İslam. 3 Kitabın ne? Kitabım Kur ân-ı Kerim. 4 Kimin kulusun? Allah ın kuluyum. 5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu

Detaylı

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir. Hastalık ve Yolculukta: Eğer bir insan hasta ise ve yolcu ise onun için oruç tutmak Kur an-ı Kerim de yasaktır. Bazı insanlar ben hastayım ama oruç tutabilirim diyor veya yolcuyum ama tutabilirim diyor.

Detaylı

Veda Hutbesi. "Ey insanlar! " Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.

Veda Hutbesi. Ey insanlar!  Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım. Veda Hutbesi Peygamberimiz Vedâ Hutbesinde buyurdular ki: Hamd, Allahü Teâlâya mahsûstur. O'na hamd eder, O'ndan yarlığanmak diler ve O'na tövbe ederiz. Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin günahlarından

Detaylı

بسم هللا الرحمن الرحيم DAR'UL HARP NEDİR VE DAR'UL HARP HALKINA NASIL MUAMELE EDİLİR?/HAMD BİN ATİK (RH.A) ed-durar us seniyye, 9/

بسم هللا الرحمن الرحيم DAR'UL HARP NEDİR VE DAR'UL HARP HALKINA NASIL MUAMELE EDİLİR?/HAMD BİN ATİK (RH.A) ed-durar us seniyye, 9/ بسم هللا الرحمن الرحيم DAR'UL HARP NEDİR VE DAR'UL HARP HALKINA NASIL MUAMELE EDİLİR?/HAMD BİN ATİK (RH.A) ed-durar us seniyye, 9/256-259 Şeyh Hamd bin Atik (V. 1301) kardeşlerinden birisine hitaben şöyle

Detaylı

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 ع لكمة الطاغوت» باللغة الت ية «مد صالح املنجد رمجة: ممد مسلم شاه مراجعة:

Detaylı

NAMAZI, MESCİT VEYA CÂMİDE CEMAATLE KILMANIN HÜKMÜ. Vaizler Muhammed b. Salih el-muneccid. Terceme edenler. Muhammed Şahin. Tetkik edenler Ümmü Nebil

NAMAZI, MESCİT VEYA CÂMİDE CEMAATLE KILMANIN HÜKMÜ. Vaizler Muhammed b. Salih el-muneccid. Terceme edenler. Muhammed Şahin. Tetkik edenler Ümmü Nebil NAMAZI, MESCİT VEYA CÂMİDE CEMAATLE KILMANIN HÜKMÜ حكم الصلاة مع الجماعة ] باللغة التركية [ Vaizler Muhammed b. Salih el-muneccid ألفه الشيخ: محمد صالح المنجد Terceme edenler Muhammed Şahin ترجمه: محمد

Detaylı

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar 1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar İÇİNDEKİLER KUR AN NEDİR? KUR AN-IN AMACI? İNANÇ NEDİR İBADET NEDİR AHLAK NEDİR KISSALAR AYETLER KUR AN NEDİR? Kur an-ı Hakîm, alemlerin Rabbi olan Allah ın kelamıdır.

Detaylı

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn RAMAZAN GECELERİNDE KILINAN NAMAZIN CEMAATLE EDÂSININ MEŞRULUĞU ] ريك Turkish [ Türkçe Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn Terceme: Muhammed Şahin Tetkik: Ali Rıza Şahin 2011-1432 وعية اجلماعة يف قيام رمضان»

Detaylı

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ

ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ ALLAH TEÂLÂ'NIN ARŞA İSTİVÂ ETMESİ استواء االله عرشه ] تر [ Türkçe Turkish Abdurrahman el-berrâk Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 00-43 استواء االله عرشه» باللغة ال ية «عبد الر ن ال اك

Detaylı

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed.

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed. TEMEL DİNİ BİLGİLER 1 Siyer-i Nebi ne demektir? Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) doğumundan ölümüne kadar geçen hayatı içindeki yaşayışı, ahlâkı, âdet ve davranışlarını inceleyen ilimdir.

Detaylı

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN KUR AN KARANLIKLARDAN AYIDINLIĞA ÇIKARIR Peygamber de (şikayetle): Ya Rabbi! Benim kavmim bu Kur an ı (okumayı ve hükümlerine uymayı bırakıp hatta menedip onu) terkettiler. dedi. (Furkân /30) Elif, Lâm,

Detaylı

İbadetin Manası ve Çeşitleri

İbadetin Manası ve Çeşitleri İbadetin Manası ve Çeşitleri Muhammed ibni Abd'il Vehhab (rahimehullah) www.at-tawhid.org 1 İbadetin Aslı Allah a ibadetin aslı; Allah ın emirlerine uymak nehyettiklerinden kaçınmak suretiyle ona itaat

Detaylı

ISLAM Kim, Îslâm'dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette ziyan edenlerden olacaktır.

ISLAM Kim, Îslâm'dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette ziyan edenlerden olacaktır. ISLAM Kim, Îslâm'dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette ziyan edenlerden olacaktır. (Al-i Imran suresi, 85) Icindekiler - Bu dine neden Islam

Detaylı

Ali imran 139. Gevşemeyin, hüzünlenmeyin! Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz, üstün olan sizlersiniz.

Ali imran 139. Gevşemeyin, hüzünlenmeyin! Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz, üstün olan sizlersiniz. Ali imran 139. Gevşemeyin, hüzünlenmeyin! Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz, üstün olan sizlersiniz. 122.EY İSRAİLOĞULLARI! Size lütfettiğim o nimetleri hatırlayın (bir zamanlar) sizin diğer

Detaylı

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ. EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ www.almuwahhid.com 1 Müellif: Şeyhu'l-İslam İbni Teymiyye (661/728) Eser: Mecmua el-feteva, cilt 4 بسم هللا الرحمن الرحيم Selefin, kendilerinden sonra gelenlerden daha alim, daha

Detaylı

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25 136. Ey iman edenler, Allah'a, elçisine, elçisine indirdiği kitaba ve bundan önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, elçilerini ve ahiret gününü inkar ederse, uzak bir sapıklıkla

Detaylı

Muhammed Salih el-muneccid

Muhammed Salih el-muneccid KABİRDEKİ HAYATIN TABİATI NASILDIR? [ Türkçe ] طبيعة الحياة في القبر [باللغة التركية [ Muhammed Salih el-muneccid محمد بن صالح المنجد Terceme eden : Muhammed Şahin ترجمة: محمد بن مسلم شاهين Tetkik eden

Detaylı

Kur ân da Dua Ayetleri

Kur ân da Dua Ayetleri Kur ân da Dua Ayetleri (1) Bizi doğru yola ilet; Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, Gazaba uğrayanların ve sapmışlarınkine değil. (Fatiha Suresi 6-7) (2) (Musa) Cahillerden olmaktan Allah a sığınırım

Detaylı

Mekki ve Medeni Ayetler arasindaki fark...

Mekki ve Medeni Ayetler arasindaki fark... Mekki ve Medeni Ayetler arasindaki fark... Icerik Kur andan önce Mekkenin durumu Ilk Vahiy Allah i tanidigimiz ayetler Medinede durum Toplumsal degisim Kur an dan önce Mekkenin durumu Bu döneme Cahiliyye

Detaylı

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? ] تريك Turkish [ Türkçe Abdulkerim el-hudayr Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 0-43 هل لرسو صىل الله عليه

Detaylı

Sakın ilahlarınızı bırakmayın! Sakın ha! Vedd i, Suva yı, Yeğus u, Yeuk u ve Nesr i terketmeyin. (14)

Sakın ilahlarınızı bırakmayın! Sakın ha! Vedd i, Suva yı, Yeğus u, Yeuk u ve Nesr i terketmeyin. (14) Şirk, Yeryüzünde Nasıl Başladı? Sünnet ve cemaat ehli Müslümanların, Allah ın kitabından sonra en sahih kitap olarak kabul ve telakki ettikleri Buhari, Nebi aleyhisselam ın amcasının oğlu olan ve O nun

Detaylı

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205) Zikir, hatırlayıp yâd etmek demektir. İbâdet olan zikir de Yüce Allah ı çok hatırlamaktan ibârettir. Kul, Rabbini diliyle, kalbiyle ve bedeniyle hatırlar ve zikreder. Diliyle Kur ân-ı Kerim okur, duâ eder,

Detaylı

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır. İslam çok yüce bir dindir. Onun yüceliği ve büyüklüğü Kur an-ı Kerim in tam ve mükemmel talimatları ile Hazret-i Resûlüllah (S.A.V.) in bu talimatları kendi yaşamında bizzat uygulamasından kaynaklanmaktadır.

Detaylı

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün URL: Kültürümüzden Dua Örnekleri Güzel İş ve Davranış: Salih Amel İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 Kültürümüzde birçok dua örneği

Detaylı

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. BÜYÜKLERİN HİKMETLİDEN SÖZLERİ Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. Buyruldu ki; Faziletli kimseler için (hiçbir yer) gurbet sayılmaz. Cahilin ise

Detaylı

Kur an ın Bazı Hikmetleri

Kur an ın Bazı Hikmetleri Kur an ın Bazı Hikmetleri Allah Teala kıble hususunda derin tartışmalara giren insanların görüşünü: İyilik, yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz değildir. ayetiyle reddetmiştir. Ki onların bir kısmı,

Detaylı

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ 5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ Allah İnancı Ünite/Öğrenme Konu Kazanım Adı KOD Hafta Tarih KD1 KD2 KD3 KD4 KD5 KD6 Allah Vardır ve Birdir Evrendeki mükemmel düzen ile Allahın (c.c.) varlığı ve birliği

Detaylı

Haydin Câmiye Pazartesi, 31 Ekim :26

Haydin Câmiye Pazartesi, 31 Ekim :26 Hz. Peygamber Efendimiz, Mekke den Medine ye hicret ettikten sonra ilk iş olarak, Mekke den Medine ye hicret eden muhâcirlerle Medine nin yerlisi olan Ensâr ı birbirine kardeş yaptı. Bu iki şehrin Müslümanlarını

Detaylı

Mekke-i Mükerreme'nin bir Küfür Beldesi Olup Olmadığı Hususunda Bir Münazara

Mekke-i Mükerreme'nin bir Küfür Beldesi Olup Olmadığı Hususunda Bir Münazara Mekke-i Mükerreme'nin bir Küfür Beldesi Olup Olmadığı Hususunda Bir Münazara Şeyh Hamad İbni Atik en-necdi (1227H-1301H) Mecmuat'ur Resail ve'l Mesail'in Necdiyye, 1/742-746 www.at-tawhid.org 1 بسم هللا

Detaylı

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI) Livata Haddi 71 LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI) Livatanın cezası zina cezasından farklıdır. Her ikisinin vakıası birbirinden ayrıdır, birbirinden daha farklı durumları vardır. Livata,

Detaylı

+ Eğer size yasaklanan (günah)ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere koyarız.(4.

+ Eğer size yasaklanan (günah)ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere koyarız.(4. KUR AN VE HADİSLERE GÖRE BÜYÜK GÜNAHLAR Yüce Rabbimiz Kur an-ı Kerimde şöyle buyuruyor: + Eğer size yasaklanan (günah)ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir

Detaylı

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de. 2014 İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de. 2014 İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te 9 da AK YIL: 2012 SAYI : 164 26 KASIM 01- ARALIK 2012 BÜLTEN İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI T E Ş K İ L A T İ Ç İ H A F T A L I K B Ü L T E N İ 4 te Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com amaz Memduh ÇELMELİ NAMAZ: AYET ve HADİSLER «Namazı kılın; zekâtı verin ve Allah a sımsıkı sarılın...» (Hac, 78) Namazı kılın; zekâtı verin; Peygamber e itaat edin ki merhamet göresiniz. (Nûr, 56) «Muhakkak

Detaylı

Teravih Namazı - Gizli ilimler Sitesi

Teravih Namazı - Gizli ilimler Sitesi Niçin Teravih Namazı denilmiştir? Ramazan ayında yatsı namazından sonra kılınan namaz. "Teravih" kelimesi Arapça, "Terviha"nın çoğuludur ve "oturmak, istirahat etmek'" anlamına gelmektedir. Teravih namazı

Detaylı

Muharrem ayı nasıl değerlendirilmelidir?

Muharrem ayı nasıl değerlendirilmelidir? On5yirmi5.com Muharrem ayı nasıl değerlendirilmelidir? Muharrem ayı nasıl değerlendirilmelidir? Muharrem orucunun önemi nedir? Yayın Tarihi : 6 Kasım 2013 Çarşamba (oluşturma : 1/22/2017) Hayatın bütün

Detaylı

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Kur ân-ı Kerim de Oruç Ey müminler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de sayılı günler içinde Oruç tutmanız farz kılındı. Umulur ki, bu sayede, takva mertebesine

Detaylı

İşlerimizde Doğruyu Bulabilmek Cumartesi, 12 Eylül :56

İşlerimizde Doğruyu Bulabilmek Cumartesi, 12 Eylül :56 Bereketi bol bir ayda bulunuyoruz. Biz Müslümanlar için Ramazan ayı, mübarek gece ve günler birer fırsat olmalı. Bu vesilelerle dağarcığımızı biraz daha doldurmalıyız. (Ey müminler Ahiret için) Azık edinin.

Detaylı

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti)

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti) KURAN YOLU- DERS 3 (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti) DERSTE GEÇEN KAVRAMLAR 1) Mübin : Açık ve Açıklayan. Kur an ın sıfatlarındandır. Kur an sadece

Detaylı

CİHADA DENKTİR Evet, içinde savaş olmayan bir cihad var ki hac ve umredir Küçüğün, büyüğün, zayıfın, kadının cihadı hac ve umredir.

CİHADA DENKTİR Evet, içinde savaş olmayan bir cihad var ki hac ve umredir Küçüğün, büyüğün, zayıfın, kadının cihadı hac ve umredir. UMRE DİNİ SUNUM UMRENİN FAZİLETİ CİHADA DENKTİR Hz. Aişe (r.a) Efendimiz e (s.a.v) sorar: Ey Allah ın Resulü, kadınlara da cihad var mıdır? Efendimiz (s.a.v): Evet, içinde savaş olmayan bir cihad var ki

Detaylı

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ حكمة ريم م ا ير ] تر [ Türkçe Turkish Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ümmü Nebil 2009-1430 1 حكمة ريم م ا ير» باللغة ال ية «مد صالح

Detaylı

YASİN SURESİ İniş Sırası: 41 Mushaf Sırası: 36 Mekki Sure 83 Ayettir. Rahmân ve Rahîm Allah ın adıyla

YASİN SURESİ İniş Sırası: 41 Mushaf Sırası: 36 Mekki Sure 83 Ayettir. Rahmân ve Rahîm Allah ın adıyla YASİN SURESİ İniş Sırası: 41 Mushaf Sırası: 36 Mekki Sure 83 Ayettir Rahmân Rahîm Allah ın adıyla 1. Ya, Sin. 2. HİKMETLİ (akıl tabiata uygun) Kur an a yemin olsun! 3. Gerçekten sen gönderilmiş elçilerdensin.

Detaylı

Rahmân ve Rahîm Ne Demektir?

Rahmân ve Rahîm Ne Demektir? Besmele Kitapcığı Besmelenin Anlamı Besmele, bütün varlıkların hal diliyle ve iradeli varlık olan insanın lisanıyla ve haliyle meşru olan her işine Allah ın ismiyle başlamasıdır. En önemli dua ve zikirlerdendir.

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid Abdest Alırken Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellemin Allah Katındaki Makamı ile Dua Etmek لاعء أثناء الوضوء ب ا ه ليب ص االله عليه وسلم ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ

Detaylı

Hz. Peygamber'in ilk muhatapları olan Mekkelilerle mücadelesini anlatan Kur'ân'da tam

Hz. Peygamber'in ilk muhatapları olan Mekkelilerle mücadelesini anlatan Kur'ân'da tam 2. Ders İLK MUHATAPLAR NEDEN KUR'ÂN'A İMAN ETMEDİLER? Sahâbe demek ne demektir? 1. Beşeriyetlerin İzharı 2. Zaafiyetlerin Islahı 3. Kabiliyetlerin İnşası 4. Mesuliyetlerin İdraki 5. Rehberiyetlerin İhyası

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili. Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan

İÇİNDEKİLER. Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili. Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan İÇİNDEKİLER Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan Teveffi Kelimesi Ve Resulüllah ın Açıklaması İmam Buhari Ve Teveffi

Detaylı

İSLAM DA RESMİN HÜKMÜ... 2 Müsavvir (Şekillendiren) Allah tır... 2 Kur an-ı Kerim de Heykel, Put Ve Resimlerin Hükmü... 2 Resim Konusunda Varid Olan

İSLAM DA RESMİN HÜKMÜ... 2 Müsavvir (Şekillendiren) Allah tır... 2 Kur an-ı Kerim de Heykel, Put Ve Resimlerin Hükmü... 2 Resim Konusunda Varid Olan İSLAM DA RESMİN HÜKMÜ... 2 Müsavvir (Şekillendiren) Allah tır... 2 Kur an-ı Kerim de Heykel, Put Ve Resimlerin Hükmü... 2 Resim Konusunda Varid Olan Hadisler... 2 İstisna Edilen Resimler... 4 Fotoğraf

Detaylı

BEYANAT. Ahmed el Hasan (a.s)

BEYANAT. Ahmed el Hasan (a.s) Ahmed el Hasan (a.s) 1 Rahman ve Rahim olan Allahın Adıyla. Hamd Alemlerin Rabbi Allahadır. Allahın selamı Muhammed ve Al-i Muhammedin, İmamlar ve Mehdilerin üzerine olsun. Dünyanın Doğusundaki ve Batısındaki

Detaylı

3 Her çocuk Müslüman do ar.

3 Her çocuk Müslüman do ar. TAHR C * 1 Sözlerin en güzeli Allah ın kitabı, yolların en güzeli Muhammed in yoludur. Buhari, Edeb, 70; tisam, 2. z Müslim, Cuma, 43. z Nesai, Iydeyn, 22. z bn Mace, Mukaddime, 7. z Darimî, Mukaddime,

Detaylı

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma KURAN'I KERİM TÜRKÇE MEALİ (DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI) 50-KAF SURESİ Mekke'de inmiştir. 45 (kırkbeş) âyettir. "Kaf" harfi ile başladığı için bu adı almıştır. Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla. 1.

Detaylı

Terceme : Muhammed Şahin

Terceme : Muhammed Şahin Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğum gününde oruç tutmanın hükmü [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2014-1436 حكم صيام يوم ميالد

Detaylı

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir? Kısacası

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.. 8. SINIF I. DÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 1. İnsanın sorumlu bir varlık olması aşağıdakilerden hangisiyle ilgilidir? A) Düşünmesi B) Konuşması ) Yürümesi D) Beslenmesi 4. Hz. Muhammed

Detaylı

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti Mektub-u Attar Muhammed İlyas Kadiri Razavi tarafından tüm İslami Erkek Kardeşlerine ve İslami Kız Kardeşlerine, Medaris El Medine ve Camiat El Medine nin erkek öğretmenler, erkek öğrenciler, kadın öğretmenler

Detaylı

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır.

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır. Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır. Kur'an-ı Kerimde bir kimseye hayat vermenin adeta bütün insanlara hayat verme gibi

Detaylı

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? حكم تكر لعمر م يكو بينهما ] تريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza

Detaylı

MERSİN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI VAİZİN

MERSİN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI VAİZİN VAİZİN TARİHİ VAKTİ ADI VE SOYADI UNVANI İLÇESİ YERİ KONUSU İbrahim KADIOĞLU İl Müftü Yard. Akdeniz Ulu Camii 17 Haziran 2015 Çarşamba 18 Haziran 2015 Perşembe 19 Haziran 2015 Cuma Yunus GÜRER İl Vaizi

Detaylı

İğasetu l-lahfan min Mesa id eş-şeytan (2/ )

İğasetu l-lahfan min Mesa id eş-şeytan (2/ ) İğasetu l-lahfan min Mesa id eş-şeytan (2/229-231) İbni Kayyım el-cevziyye (691-751H) www.almuwahhid.com 1 بسم هللا الرحمن الرحيم Pekçok kimseler zannediyorlar ki, Hak Dinin mensubları başka dinlere mensup

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com Konu Anlatımı MELEKLER Hazırlayan Memduh ÇELMELİ Varlıklar Âlemi Evrende bulunan varlıklar yalnızca duyularımızla algılayabildiklerimizden ibaret değildir. Âlemde görünen ve görünmeyen sayısız varlık bulunmaktadır.

Detaylı

UMRE YAPMANIN FAZİLETİ

UMRE YAPMANIN FAZİLETİ UMRENİN FAZİLETİ UMRE YAPMANIN FAZİLETİ İbn Mâce deki rivayet şöyledir: Hz. Aişe (r.a) der ki: Ey Allah ın Resulü, kadınlara da cihad var mıdır? Efendimiz (s.a.v): Evet, içinde savaş olmayan bir cihad

Detaylı

Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü

Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü Soru: Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu. Benim sorum şudur: Faizden kazanılan para ile yapılan evde kılınan namazın hükmü nedir? Cevap: Aleykum selam

Detaylı

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ Kur an-ı Kerim : Allah tarafından vahiy meleği Cebrail aracılığıyla, son Peygamber Hz. Muhammed e indirilen ilahi bir mesajdır. Kur an kelime olarak okumak, toplamak, bir araya

Detaylı

Sunabihi (Rah Aly.) anlatıyor: Ölüm döşeğinde yatmakta olan Ubade b. Samit'i (R.A.) ziyarete gittim. Onu gürünce ağladım. Ubade, "Dur biraz!

Sunabihi (Rah Aly.) anlatıyor: Ölüm döşeğinde yatmakta olan Ubade b. Samit'i (R.A.) ziyarete gittim. Onu gürünce ağladım. Ubade, Dur biraz! Sunabihi (Rah Aly.) anlatıyor: Ölüm döşeğinde yatmakta olan Ubade b. Samit'i (R.A.) ziyarete gittim. Onu gürünce ağladım. Ubade, "Dur biraz! Neden ağlıyorsun? Yeminle söylüyorum ki, biri hariç Resulullah'tan

Detaylı

Kur an-ı Kerim deki Temel Emirler ve Yasaklar

Kur an-ı Kerim deki Temel Emirler ve Yasaklar Kur an-ı Kerim deki Temel Emirler ve Yasaklar Emirler Allah a iman edin (Al-i İmran [3] 193), O na hiçbir şeyi ortak koşmayın (Nisa [4] 36). Yalnızca O na kulluk edin (Fatiha [1] 5). Allah ı çok anın ve

Detaylı

ŞIRK. Inanc hastaligi

ŞIRK. Inanc hastaligi ŞIRK Inanc hastaligi ALLAH IN ADIYLA ALLAH IN ADIYLA KIMDEN GELME BU SÖZ??? Müsriklerden gelme bir sözdür bu Onlarda Allahin varligina inaniyorlardi ve tarih boyunca müslümanlara karsi yaptiklari zulüm

Detaylı

İşin Başı İslam, Direği Namaz, Zirvesi Cihaddır Perşembe, 17 Mayıs :08

İşin Başı İslam, Direği Namaz, Zirvesi Cihaddır Perşembe, 17 Mayıs :08 Cihad, beden ile ve mal ile yapılan bir ibadettir. Cihada soyunan bir mümin canını, malını ve her şeyini ortaya koymalıdır. Çünkü cihad, bu yolda yürüyeni zirveye çıkaracak bir ibadettir. Biz, bu gerçeği

Detaylı

Selamın Veriliş Şekli: Selam verildiği zaman daha güzeliyle veya aynısıyla karşılık vermek gerekmektedir. Allah

Selamın Veriliş Şekli: Selam verildiği zaman daha güzeliyle veya aynısıyla karşılık vermek gerekmektedir. Allah Arapça da barış, esenlik ve selamet gibi anlamlara gelen selam kelimesi, ilk insan ve ilk peygamber Âdem den (a.s.) beri vardır: Allah Ademi yarattığı vakit, git şu oturan meleklere selam ver, selamını

Detaylı

Sonra onların ardından bir başka kavim (insan kuşağı) yaratıp inşa ettik. 1

Sonra onların ardından bir başka kavim (insan kuşağı) yaratıp inşa ettik. 1 2.2. Hz. Hud (a.s) Kur an Kıssaları Ali BULAÇ ın mealinden Tayfun NASUHBEYOĞLU tarafından derlenmiştir. Giriş Sonra onların ardından bir başka kavim (insan kuşağı) yaratıp inşa ettik. 1 Ad ın kardeşini

Detaylı

ALLAH TEÂLÂ'YA ÎMÂN. Muhammed Şahin. ] تر [ Türkçe Turkish. Tetkik : Ümmü Nebil

ALLAH TEÂLÂ'YA ÎMÂN. Muhammed Şahin. ] تر [ Türkçe Turkish. Tetkik : Ümmü Nebil ALLAH TEÂLÂ'YA ÎMÂN الا يمان باالله تعا ] تر [ Türkçe Turkish Muhammed Şahin Tetkik : Ümmü Nebil 2009-1430 1 الا يمان باالله تعا» باللغة ال ية «بن مسلم شاه مد مراجعة: أم نبيل 2009-1430 2 Allah Teâlâ'ya

Detaylı

Mirza Tahir Ahmed Hazretleri Cuma Hutbesinde, duanın aşağıdaki bahsedilen durumda şartsız olarak kabul edileceğini söyledi;

Mirza Tahir Ahmed Hazretleri Cuma Hutbesinde, duanın aşağıdaki bahsedilen durumda şartsız olarak kabul edileceğini söyledi; Mirza Tahir Ahmed Hazretleri Cuma Hutbesinde, duanın aşağıdaki bahsedilen durumda şartsız olarak kabul edileceğini söyledi; 1) Güçlük içinde ve çok zor durumda olan insanın, 2) Savaş altındaki insanın

Detaylı

Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel minna inneke entessemiul alim.

Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel minna inneke entessemiul alim. DUA Eudhu Billahi Minessaytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdulillahi Rabil-alemin Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel

Detaylı

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir;

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir; Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla 3 Bu güvenli belde şahittir; 1 4 1 İNCİR AĞACI ve zeytin (diyarı) şahittir! 4 Doğrusu Biz insanı en güzel kıvamda yaratmış, 2 İncir ile Hz Nuh un tufan bölgesi olan

Detaylı

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet. BULUŞ YOLUYLA ÖĞRENME ETKİNLİK Ders: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ Sınıf: 9.Sınıf Ünite: İslam da İman Esasları Konu: Kitaplara İman Etkinliğin adı: İlahi Mesaj Süre: 40 dak + 40 dak Yine onlar, sana indirilene

Detaylı

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor.

Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor. Arap diliyle tesis edilen İslam a dair hakikatler diğer dillere tercüme edilirken zaman ve zeminin de etkisiyle gerçek anlamından koparılabiliyor. Bugün her şeyi sorgulayan genç beyinlere ikna edici cevaplar

Detaylı

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته ] تر [ Türkçe Turkish Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2010-1431 1 ما حكم الصيام وحكمته» باللغة ال ية «عبد

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ KURBAN: AYET ve HADİSLER Biz, her ümmet için Allah ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanların üzerlerine onun adını anarak kurban kesmeyi meşru kıldık. İlahınız,

Detaylı

İsra ve Miraç olayının, Mekke de artık çok yorulmuş olan Resulüllah için bir teselli ve ümitlendirme olduğunda da şüphe yoktur.

İsra ve Miraç olayının, Mekke de artık çok yorulmuş olan Resulüllah için bir teselli ve ümitlendirme olduğunda da şüphe yoktur. Alıntı; FarukBeşer İsra Suresi hicretten bir yıl önce indirilmiş. Yani Hicret yakındır ve artık Medine de Yahudilerle temas başlayacaktır. Sure sanki her iki tarafı da buna hazırlıyor gibidir. Mescid-i

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.C. 8. SINIF I. DÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK İLGİSİ 1. Allah ın önceden takdir ettiği, programladığı şeylerin yeri ve zamanı gelince gerçekleşmesine... denir. Cümlede

Detaylı

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğum yıldönümünü türkü-şarkı söylemeden ve haramlar işlemeden kutlamanın hükmü

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğum yıldönümünü türkü-şarkı söylemeden ve haramlar işlemeden kutlamanın hükmü Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğum yıldönümünü türkü-şarkı söylemeden ve haramlar işlemeden kutlamanın hükmü [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik

Detaylı

Yazar= Soner DUMAN. Soru:

Yazar= Soner DUMAN. Soru: Yazar= Soner DUMAN Soru: Bir ana-baba, çocuğuna karını boşayacaksın. Biz buna daha fazla dayanamayız, ya o ya da biz. Boşanmazsan hakkımızı helal etmeyiz diyor. Bu durumda çocuğun ana-babasına itaat ederek

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.C. 8. SINIF I. ÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 İN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 1. 3. Peygamberler bir meslek edinerek çalışmışlar, rızıklarını kazanmışlardır. Örneğin Hz. avut demircilik, Hz.

Detaylı

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır. İnsanın toplumsal bir varlık olarak başkaları ile iyi ilişkiler kurabilmesi, birlik, barış ve huzur içinde yaşayabilmesi için birtakım kurallara uymak zorundadır. Kur an bununla ilgili ne gibi ilkeler

Detaylı

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir.

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir. İlmi olmayan kimsenin dünyada da ahirette de hiç kıymeti yoktur. Ahmed-i Bedevî İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir. Abdülvehhab-ı Müttekî İnsanlar, ilmi büyüklerinden

Detaylı

ZEKÂTIN FARZ KILINMASININ HİKMETİ

ZEKÂTIN FARZ KILINMASININ HİKMETİ ZEKÂTIN FARZ KILINMASININ HİKMETİ [ Türkçe ] الحكمة من تشريع الزكاة [باللغة التركية [ Muhammed b.salih el-useymin محمد بن صالح العثيمين Terceme eden : Muhammed Şahin ترجمة: محمد بن مسلم شاهين Tetkik eden:

Detaylı

NAMAZLA İLGİLİ AYETLER

NAMAZLA İLGİLİ AYETLER NAMAZLA İLGİLİ AYETLER BAKARA SURESİ 3- Onlar ki gaybe iman edip namazı dürüst kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah yolunda) harcarlar. 43- Hem namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, rükû edenlerle

Detaylı

İBRAHİM (a.s) MAKAMINI NAMAZ YERİ EDİNMEK Salı, 02 Şubat :47

İBRAHİM (a.s) MAKAMINI NAMAZ YERİ EDİNMEK Salı, 02 Şubat :47 Hani Evi (Kâ'be yi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kılmıştık. "İbrahim'in makamını namaz yeri edinin (Bakara Suresi, 125) Yüce Allah ın hoşnutluğunu, sevgisini ve yakınlığını kazanabilmek

Detaylı

ARAPÇA DİLBİLGİSİ BELİRLİLİK TAKISI, ŞEMSÎ VE KAMERÎ HARFLER. Abdullâh Saîd el-müderris

ARAPÇA DİLBİLGİSİ BELİRLİLİK TAKISI, ŞEMSÎ VE KAMERÎ HARFLER. Abdullâh Saîd el-müderris ARAPÇA DİLBİLGİSİ BELİRLİLİK TAKISI, ŞEMSÎ VE KAMERÎ HARFLER Abdullâh Saîd el-müderris Rahmân ve Rahîm olan Allâh In ismiyle. Hamd, Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz.

Detaylı

KEŞKE (ŞAYET/EĞER) KELİMESİNİ KULLANMANIN HÜKMÜ

KEŞKE (ŞAYET/EĞER) KELİMESİNİ KULLANMANIN HÜKMÜ ب[ KEŞKE (ŞAYET/EĞER) KELİMESİNİ KULLANMANIN HÜKMÜ [ Türkçe ] حكم استعمال كلمة ) لو ( اللغة التركية [ Şeyhulislâm İbn-i Teymiyye لشيخ الا سلام ابن تيمية Terceme eden : Muhammed Şahin ترجمة: محمد بن مسلم

Detaylı

ŞEYTANIN MUTASAVVIFLARA VAHYİ

ŞEYTANIN MUTASAVVIFLARA VAHYİ ŞEYTANIN MUTASAVVIFLARA VAHYİ www.tavhid.org 1 بسم هللا الرحمن الرحيم Tasavvufçulara gelen ilhamların çoğu şeytanın vahiyleridir. Velev ki Rahmani ilham bile olsa ilham ve rüya şeriatte bir delil değildir.

Detaylı

Muhammed Bin Abdulvehhab'ın Akidesi

Muhammed Bin Abdulvehhab'ın Akidesi Muhammed Bin Abdulvehhab'ın Akidesi 1 www.islamdaveti.com MUHAMMED BİN ABDULVEHHAB'IN AKİDESİ Mütercim: Ebu Ubeyde 2 Muhammed Bin Abdulvehhab'ın Akidesi Rabbim Allah ı ve yanımda hazır bulunan melekleri

Detaylı

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu Question Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu belirtir misiniz? Kur an ın lafızdan soyut olduğu bir merhale var mıdır? Answer: Her şeyin lâfzî

Detaylı