MTMD 5. Çalıştayı: Müteahhitlik Hizmetlerinde FIDIC Uygulamaları ve İş Yapım Sürecinde Talep Yönetimi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "MTMD 5. Çalıştayı: Müteahhitlik Hizmetlerinde FIDIC Uygulamaları ve İş Yapım Sürecinde Talep Yönetimi"

Transkript

1 MTMD 5. Çalıştayı: Müteahhitlik Hizmetlerinde FIDIC Uygulamaları ve İş Yapım Sürecinde Talep Yönetimi I. OTURUM: Oturum Başkanı - İsmet MURA: Saygıdeğer konuklar ve sevgili arkadaşlarım, Mekanik Tesisat Müteahhitleri Derneği nin beşinci çalıştayını açıyorum. Derneğimiz adına sizleri Başkan Yardımcısı, Sayın Mürşit Çelikkol selamlayacaktır. Buyurun Mürşit Bey. Mürşit Çelikkol: Değerli meslektaşlarım, arkadaşlarım, kıymetli misafirlerimiz. Öncelikle derneğimiz tarafından her sene organize edilen çalıştaylarımızın beşincisine hoş geldiniz diyor, yoğun ve sıkışık gündeminiz içerisinde, vakit ayırarak aramıza katıldığınız için teşekkür ediyorum. Daha önce yaptığımız çalıştaylarla ilgili kısa bir özet/ hatırlatma yapmak istiyorum. İlk çalıştayımız 2008 Mayıs ayında yapılmıştı. Konusu ise sözleşme taslağı idi. Derneğimiz tarafından hazırlanan mekanik sözleşme taslağı, proje yönetim firmaları ve tasarım firmaları yetkilileri ile birlikte tartışılmış ve taslak metin varılan ortak görüşler çerçevesinde yeniden düzenlenerek web sitemizde ilgililerin ve kullanıcıların hizmetine sunulmuştur yılı mayıs ayında yapılan ikinci çalıştayımızda ise keşif özetlerinin, mekanik müteahhitler ve kontrol teşkilatlarının arasında, teklif aşamasında ve veya iş yapım aşamasında tartışma yaratabilecek belli maddelerini gündeme getirmiş ve tartışmış idik. Bu çalıştay sonrasında katkılarınızı toparlayıp, bir metin haline getirdik. Sonrasında da TTMD nin tasarımcılar komisyonu tarafından gözden geçirilerek nihai metin web sitemize konulmuştu yılı Aralık ayında yapılan üçüncü çalıştayımızın konusu ise genel teknik şartname idi. İhale dokümanları arasında büyük öneme sahip olan genel teknik şartname konusunda, Türkiye nin önde gelen mekanik müteahhit kuruluşları, tasarımcıları, danışmanları ve proje yönetim firmalarının temsilcileri bir araya gelerek, fikir alışverişinde bulunmuş ve çalıştay süresince teknik şartnamelerin kapsamı, formatı, uygulayıcıların karşılaştığı sorunlar tartışılmış ve sonrasında tüm katılımcılar tarafından belirtilen görüşler dikkate alınarak genel teknik şartname metni hazırlanmış ve web sitemize konulmuştu yılı Mayıs ayında yapılan dördüncü çalıştayımızın konusu ise Mekanik Tesisat Müteahhitler Derneği nin geleceği ve hedefleri idi. MTMD nin kuruluşundan itibaren geçen yaklaşık 5 yılı itibariyle gelinen noktada eksiklerin belirlenmesi, kısa ve uzun vadeli hedeflerin konulması ve MTMD nin sektörümüzdeki yeri ve sorumluluklarını saptamak amacıyla sektörel dernek başkanları, sektör içerisinden dernek çalışmaları konusunda tecrübeli konuklar ve MTMD nin üyelerinin katılımı ile çalıştayımız gerçekleşmiştir. Tüm katılımcıların uzlaştığı maddeler, sonuç bildirisi olarak kaleme alınmış ve nihai metin web sitemizde konulmuştu. Bugün hep birlikte yapacağımız beşinci çalıştayımızın konusu ise müteahhitlik hizmetlerinde FIDIC uygulamaları ve iş yapım sürecinde talep yönetimi. Geçmiş süreçlerde ve özellikle günümüzde hepimizin hemen hemen tüm projelerimize yaşadığımız sıkıntıların ana sebebi sözleşmelerimizde ne kadar zorlasak da değiştiremediğimiz bazı önemli maddeler. Mesela süre uzatımı, mesela işveren sorumlulukları, mesela yine teknik ve idari parametrelerin değerlendirilmesi gibi. Bir önemli husus da, içinde bulunduğumuz yurt içi ve yurt dışı projelerin önemli bir bölümünde, proje yönetimlerinin dünyada kabul görmüş ve yerel şartlara uyarlanmış belli kriterleri tarafsız olarak uygulayan proje yönetim firmalarınca değil, işverenin kendi teknik ekiplerince yürütülmesi. Böyle bir tabloda değişen parametrelerin 1

2 tamamen veya çok önemli bir kısmının işverenin bakış açısına ve çıkarlarına paralel olarak değerlendiriliyor olması kaçınılmaz ve karşımıza çıkan çok önemli bir sorun. Bunun yanında çok sayıda olmasa da proje yönetim firmalarında yürütülen, muhtelif yurt içi ve yurt dışı projelerde de yüklenici olarak belli konularda ciddi sıkıntılar yaşadığımız bir gerçektir. Bu noktada FIDIC esaslı sözleşmelerin tüm dünyada kabul edilen ve uygulanan önemli bir doküman ve uygulama olarak gündemimize girmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Gelişen dünyadaki uluslararası sözleşme ihtiyacını karşılamak isteyen Müşavir Ve Mühendisler Uluslararası Federasyonu nun, Bina ve Bayındırlık İşleri Uluslararası Federasyonu ile birlikte yaptığı araştırmalar sonunda 1957 yılında ilk tip sözleşmesi yayınlanmıştır. Bu hazırlanan tip sözleşme zamanla kullanıcılardan gelen geri bildirimler sayesinde daha iyiyi yakalamak ve yaşanan sorunlarla tekrar karşılaşmamak için muhtelif defalar revize edilerek dünyadaki önde gelen müteahhitlik organizasyonları tarafından kabul ve tavsiye edilmiş, uluslararası alanda genel kabul görmüş ve kendisine saygın bir yer elde etmiştir. Türkiye nin FIDIC sözleşmesi ile tanışmasının, Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği nin FIDIC e üye olduğu 1987 yılından yaklaşık 15 yıl öncesine dayandığını söyleyebiliriz yılından itibaren faaliyetlerini yurt dışına yöneltmeye başlayan Türk yüklenicileri evvela Libya, bilahare Suudi Arabistan, Irak, Bahreyn, Ürdün gibi yabancı memleketlerde orijinal FIDIC ve benzeri sözleşmelerin tatbikatı ile karşılaşmıştır. FIDIC esaslı sözleşmeler halen özellikle belli coğrafyalardaki uluslararası projelerde uygulanmaya devam ederken, ülkemizde de belli projelerde gündeme alınmış ve uygulanmıştır. Mesela İstanbul Boğazı nda yapımı devam eden Marmaray projesi, muhtelif şehirlerdeki su arıtma projeleri gibi. Dolayısıyla yaptığımız ve yapmakta olduğumuz işlerimizde yaşadığımız sözleşmesel sıkıntılarımızın çözümü ile ilgili olarak FIDIC uygulamalarını nasıl değerlendirir ve gündemimize sokabiliriz konusunda kıymetli konuşmacılarımız Sayın Fatma Çölaşan, Sayın Faruk Tepeyurt ve Sayın Mehmet Ali Erdoğan a sunumları ve sonrasında da hep birlikte yapacağımız değerlendirmelerimizin tüm dernek üyelerimize ve sektörümüze bir yol haritası çizmesini diliyor hepinize tekrar hoş geldiniz diyorum. Saygılarımla. Oturum Başkanı - İsmet MURA: Teşekkür ediyorum, arkadaşlar tekrar hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Çalıştay komisyonu adına selamlıyorum. Birinci oturumda önünüzdeki programdan da görüleceği gibi; FIDIC uygulamalarını tartışacağız, yalnız bu sene çalıştayımızda bir değişiklik yaptık. Format değişikliğine gittik. Konuşma yapacak arkadaşlarımız, sunum yapacak arkadaşlarımız, her oturumda yarım saat gibi bir sunum yapacaklar. Konu başlıkları zaten önünüzdeki programda gözüküyor. Daha sonra; salondaki arkadaşların soru, cevap, tartışma, katkı v.b gibi şeylerle kalan süremizi tamamlayacağız. Bildiğiniz gibi, konuşmalarımız kayda alınmakta ve daha sonra çözülerek web sitemize konmakta. Onun için bir uyarı yapma gereğini duyuyorum. Her konuşmacı, her konuşmasına başlarken ismini ve soyadını söylerse, daha sonra biz onlarca yazı içerisinde kimin ne konuştuğunu bilmekte, bulmakta güçlük çekmeyiz. İlk sunumu Avukat Faruk Tepeyurt yapacak. Bir, iki cümle ile kendisini tanıtmak isterim yılları arasında Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi ni bitirdi yıl aynı üniversitede çeşitli konularda ders verdi. Daha sonra bir inşaat şirketinde yönetici ve hukuk müşaviri olarak uzun yıllar çalıştı. Her halde inşaat şirketinde çalışmayı içine sindiremediği için oradan ayrılarak şu anda 2008 den beri Londra da avukatlığa devam ediyor. Buyurun Faruk Bey. 2

3 Merhaba arkadaşlar, böyle bir ortamı sunduğunuz için Sayın Başkanımıza ve Mekanik Tesisat Müteahhitleri Derneği ne de teşekkür ederim. Londra da avukatlık yapıyor dedi başkanım. Daha doğrusu kısaca ben ne yaptığımızı tam olarak anlatayım da herhangi bir karışıklık olmasın. Regnum Solicitors olarak, biz Londra da çalışıyoruz ve İstanbul daki kardeş ofisimiz de DDEM Hukuk Bürosu. Bizim Londra ofisinden Mehmet Ali Erdoğan yıldır hem İstanbul Barosu na kayıtlı avukat olarak hem de Londra Barosu na da kayıtlı avukat olarak çalışmaktadır. Bildiğim kadarıyla, Mehmet Ali Bey in konumunda çift diplomalı ve kayıtlı bir avukat, Londra da henüz yok. İstanbul ofisimizden Polat Bey de ofisin kurucularından ve ticaret hukuku alanında uzman. Ben ise inşaat sektörüne bilfiil sahada çalışarak girdim. Damdan düşen, damdan düşenin halinden anlarmış misali bu sektöre girdim. Bu sektöre girmem de biraz tesadüf eseri oldu. Üniversitede uzun yıllar çalıştıktan sonra avukatlığa döndüğümde, bir arkadaşım tesadüfen geldi ve bir restorana foseptik pompasını taktık ama takılan foseptik pompası konutlar için kullanılan foseptik pompalarındandı. Biz bunu takmadan önce, özellikle işverene bunun bir konut pompası olduğunu söyledik, ticari alan için kullanmamamız gerekir türünden yazılı uyarımız var dedik. Bu konuda yazışmalar var. Şimdi pompa kapasiteyi kaldırmıyor, çalışmıyor ve bizi mahkemeye verdiler. Anlayacağınız bir foseptik pompası meselesinden bu işe bulaşmış oldum. Ondan beri de bu işin içerisindeyim derken bu pişman olduğum anlamına gelmesin. Sektör çok renkli ve çok yönlü. Bir inşaat ve mühendislik alanında, bir avukatlıktan veya bir doktorluktan farklı olarak bir konsepti alıyorsunuz ve projeyi konsept aşamasında gözünüzde canlandırıyorsunuz. Taraflar bir araya geliyor. Bir araya geldikten sonra işte diyorlar, bizim falanca yerde böyle bir düşüncemiz var. Bir çekirdek oluşuyor. O konsept aşamasında çizimleri kime yaptıralım, deniliyor, mimarlar seçiliyor. İlk çizimler olmaya başlıyor. Buraya bir Zaman Çizgisi (Timeline) koydum. Sayın Başkanımız, Karaman Beyinin kanunnamesini hatırlatarak, Türkçe kelimeler kullanmamamızı hatırlattı. Kusura bakmayın, Timeline kelimesi de arada kaynamış. Bu zaman çizgisini, pratik hayattaki uygulamaya bakarak yazdım buraya. Tutup da sizin projelerden kullandığınız project management veya Gant çizgisi diye tabir edilen yazılım programlarındaki ayrıntılara göre yazmadım. Çizimde ana unsurlar oluşurken; mimarlar, iç mimarlar ve teknik ekiplerin hepsi bir araya geliyor. Daha konsept aşamasında, Sözleşme Yönetiminin de baştan itibaren düşünülmesi gerekiyor. Tecrübelerime göre Türkiye de henüz Sözleşme Yönetimi kültürü tam oluşmuş değil ve yanılıyorsam lütfen beni düzeltin. Maalesef, ülkemizde Sözleşme Yönetimi ancak son aşamada, ne zaman ki ruhsatlar ve ön görüşmeler aşamasına geliniyor ve hadi biz gidelim şu ruhsatları halledelim, ön görüşmelerimizi bitirelim 3

4 denildiğinde, ana yüklenici ve taşeronlar seçilirken, akla geliyor. Ama baştan itibaren Sözleşme Yönetimi nin düşünülüp tamamlandığı zaman, projeyi daha sağlıklı ve sağlam bir şekilde götürmemiz mümkün olacak. Bunu maalesef yeterince etkin bir biçimde yapamıyoruz ama yavaş, yavaş uluslararası tecrübelerden dolayı ve uluslararası piyasalardaki zorunluluklardan dolayı, şimdi bunları mecburen yürütmek zorunda kalıyoruz. Önerim daha ilk proje konsept aşamasında, Sözleşme Yönetimi ni de nasıl yürüteceğimizi düşünüp planlamak. Eğer sözleşme yönetiminin nasıl olacağını daha proje konsept aşamasına planlamazsak, ilerdeki konuşacağımız sorunlarla karşılaşacağız. Sözleşmeler, proje konsept aşamasında iken, projenin başlamasından, kazmanın vurulmasından bir yıl öncesinde oluşmalı, nasıl yapacağımızı tartışabilmeliyiz. Ana yüklenici ve taşeronlar seçilirken, yani proje yönetimi ile birlikte, sözleşme yönetiminin de aktif bir şekilde düşünülmesi ve uygulamaya konulması gerekiyor. Başkanımızın da söylediği gibi, Türk Müşavir Mühendisler Odası bu konuda bayağı aktif ve yoğun bir lobicilik yapıyor ve sektörü eğitmeye çalışıyor. Ama diğer odalar benim gözlemlediğim kadarıyla, bu konuda yeteri derecede aktif değiller. Uluslararası arenada ne oluyor, birde onu kısaca size çerçevesini çizeyim. Mehmet Ali Erdoğan: Faruk Bey e böyle aradabir katılacağım ben. Özellikle uluslararası sözleşmelerde FIDIC in uygulandığı ülkelerde, İngiltere dahil diğer bütün ülkelerde, işin büyüklüğüne göre veya şirketin büyüklüğüne göre işverenler ve yüklenicilerin üç tane ayrı departmanı var. Projeye başlamadan önce (sözleşmeye veya bir projeye), bu üç tane ayrı departman harekete geçiyorlar. Birincisi contract management departmanı. Bu avukatta olabilir, her zaman avukat olması da gerekmiyor. Sizin kendi personelinizde olabilir. Sözleşme taktikleri ve daha önceki problemlerden edindiği deneyimlerle sözleşme üzerinde çalışması gerekiyor. Taslak halinde genelde işveren yolluyor sözleşmeyi. Biz yükleniciler olarak üzerinde çalışıp, gerektiği kadar değişiklik yapmaya veya bize yontmaya çalışıyoruz. Genelde bu böyle oluyor. Burada, bir tane içeriden bir personelin, gerekirse bir avukat arkadaştan destek alarak maliyetleri düşürmek anlamıyla, bu sözleşme üzerinde çalışması gerekiyor. Bir contract management. Sonra dizayn bölümünde, sizin zaten kendinizin hakim olduğu, bir hukukçunun veya başka bir kişinin çalışması gerekiyor. Bir üçüncüsü de tedarik... Üç sac ayağı üzerine oturtuyorlar. Bu birinci bölümde; bizim ülkemizde, sadece sizlerin değil, bütün sektörlerin de yaşadığı, hukuka ne gerek var veya işi bilene ne gerek var, biz yaparız mantığıyla sözleşmelere yeterince ilgi gösterilmiyor. Bundan dolayı da, daha sonra bunlar gelip başımıza problemler açıyor. Bizler, belki o birinci denememizde, işverenin yolladığı sözleşmeleri, zayıf olmamızdan dolayı belki bir şey kazanamayabiliriz. Ama biz denedikçe, biz bastırdıkça bütün herkes, hepiniz sırayla birbirinize kompetitif, yani teklif veren birkaç kişi olarak, bunları aynı şekilde en azından minimum dayattığımız zaman haksız olarak işverenin dayattığı ki belli özellikteki noktalarda, ödemelerde veya gecikmelerden dolayı yaşanan sorunlardan dolayı önemli noktalarda bunları onlara alıştırmamız gerekiyor birincisi. Önce bu yapıyı değiştir dememiz gerekiyor. Akabinde belki üç ay sonra, üçüncü dördüncü projede, bunlar artık sürekli kapımızı çalıyor bir şeyler yapmamız gerekiyor kısmına gelmeleri gerekiyor. Burada bir kültürel bir yaklaşım var. Onu sizlerin artık gündeme getirmesi gerekiyor. Üyelerinizden müvekkillerimiz var, artık sadece içeride çalışmıyorsunuz. Dışarıda iş almaya başladınız. Türkiye farklı bir yere geldi. Bu size dayatıldı artık. İstemeseniz de bunu yapmak zorunda kalacaksınız. Bu noktada benim söyleyeceğim, bu kültürel adımı hep beraber atmamız gerekiyor. Küçük bir örnekle kapatacağım. Kendimizden örnek vereceğim belki sizlere de faydalı olur. Bir otel sahibinin Marriot Oteli ile yaptığı sözleşmede, hukukçu olarak sözleşmeyi gözden geçiriyoruz. 5-6 tane 4

5 hukukçu var orada. 25 yıllık bir sözleşme çok önemli. Mekanik Tesisat Müteahhitleri Derneği nden, sizin üyeniz olan bir danışmanımız var. Kart çıkarttık kendisine toplantıya gittiğimizde biz bilmiyoruz diyoruz ve o arkadaşımız da karşı tarafın teknik elemanı ile bir araya geliyor teknik şartnameyi bize zarar vermeyecek şekilde yorumluyoruz. Sizlere de tavsiyemiz, en azından bir çeyreğinde contract management ın bir tane avukata, biz değil kendi içinizde veya işi bilen bir arkadaşımızı o bir çeyrekte sürecin içine koymanız. Tekrar sözleşmelere geri dönecek olduğumuzda, Mehmet Ali Bey in söylediği gibi, Avrupa da genelde orta ölçekli ve büyük firmalarda, bu sözleşme yönetimini yürüten bir eleman bulunuyor ya da departman bulunuyor. Büyük firmaların departmanları oluyor, orta ölçekli firmaların ise mutlaka, o konuya bakan bir elemanı oluyor. Bunların kullandıkları sözleşmeler de standart sözleşmeler. Piyasada çok değişik hazırlanmış, birbiriyle rekabet halinde olan standart sözleşmeler var onu da söyleyeyim. FIDIC de bunlardan bir tanesi ve en etkin olanlarından. İngiltere de, standart sözleşme yaklaşık 200 yıldır falan kullanılıyor. Royal Institute of British Architects, açılımı RIBA olan İngiliz Kraliyet Mimarlar Odası, yaklaşık 200 senedir standart kontrat kullanıyorlar. İngiliz Yüksek Mühendisler Odası - Institute of Chartered Engineers, yıldır standart sözleşme kullanıyorlar ve her 10 yılda bir, 15 yılda bir, ihtiyaç gösterdikçe de, bunu tadil ediyorlar. FIDIC ise, Mürşit Bey in de söylediği gibi 1913 yılında kurulmuş olan bir kurum. Bunu Fransızlar, Belçikalılar ve İsviçreliler birlikte kurdular ve 1957 yılından itibaren de değişik formatlarda değişik ihtiyaçlara göre standart sözleşmeler hazırlıyorlar. Programımızda daha çok, bu FIDIC standart sözleşmelerinin özelliklerini, sözleşmelerin uygulama alanlarını ve sözleşmedeki son kapanış bölümünde de yeni uygulama alanı nedir, nasıl oluyor onu konuşacağız. O şekilde gidiyoruz. FIDIC açılımının telefuzuna dilim dönmüyor, Fatma Hanım ın bu Fransızca telaffuz işini çözebileceği söylendi. Fatma Çölaşan: FIDIC, Fransızcada, Fédération Internationale Des Ingénieurs olarak anılan kuruluşun kısaltılmış ismidir. Aslında şu anda geçerli lisan bütün dünyada İngilizce. İngilizce karşılığı ise International Federation of Consulting Engineers. FIDIC sözleşmeleri 1957 yılından beri standart hale geldikten sonra yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandı. 84 ülke FIDIC e üye. 84 ülkede de yaygın bir şekilde kullanılıyor dememiz mümkün değil ama Dünya Bankası, Asya Kalkınma Bankası, Afrika Kalkınma Bankası bunu tavsiye ediyor. Projelerinde uygulanmasını istiyor ve yoğun bir şekilde de bu projelerde yani büyük projelerde kullanılıyor. Avrupa da da orta ölçekli, büyük projelerde, yaygın bir şekilde kullanım alanı buluyor. FIDIC in sözleşmeler bütününde, gökkuşağı serisi dediğimiz bir serisi var. En yaygın kullanılanı The New Red Book dedikleri Kırmızı Sözleşme. Bu kırmızı defter ya da kırmızı sözleşme bir cüz halindedir. Daha sonra sarı defter var. Bu daha çok tesisatlar ve fabrikalar için kullanılıyor. Gümüş defter, Silver Book dedikleri sözleşme biçimi var. Bir de Green Book, yeşil kitapları var. Kaddafi nin yeşil kitabıyla bir bağlantısı yok bunun! Bu serinin dışında; Orange Book, Minor Works Book diye tabir edilen değişik sözleşmeleri de var. 5

6 Bu standart sözleşmeleri şimdi niçin kullanıyor sektör. Onun üzerine biraz durmak gerekiyor. Sizin de karşılaştığınız gibi, son 4 5 yıldır aramızda bir uzlaşı oluşsun ve tutarlılık olsun diye herkes bir sözleşme üzerinden, en azından sözleşme temelinden yürümek istiyor. FIDIC in ana felsefelerinden bir tanesi, sözleşme unsurlarının ve maddelerinin ortak noktalarının bulunması. Genel olarak da tüm sözleşmelerde yaklaşık 20 ana başlık var ve aralarında farklılıklar olmasına rağmen, bu 20 ana başlık birbiriyle benzerlik göstererek yürütülüyor. Diğer felsefesi ise hızlı ve dostane çözüm üretmek. Çünkü, ana yüklenici, işveren ve taşeronlar arasında ister istemez, proje esnasında gerginliklere oluşabiliyor, uyuşmazlıkanlaşmazlık olabiliyor, yanlış anlaşılmalar olabiliyor. Projede değişiklik oluyor, yani beklenmedik sorunlar çıkabiliyor. Bu farklılıklara rağmen işin dostane bir şekilde yapıcı bir şekilde yürümesi gerekiyor. Eğer yapıcı bir şekilde yürümezse, projenin çökme ihtimali var ya da projenin uzaması veya maliyetlerin artması durumu oluyor. Ama FIDIC i uygularken çok ciddi bir belge ve mali tablo yönetimi gerekiyor. Yani önceden işverenle ana yüklenicinin, taşeronların oturup bir ön toplantı yaparak ödemeleri nasıl yapacaklarını, hak edişleri nasıl uyarlayacaklarını, bunun protokolleri her ne kadar sözleşmede ayrıntılı bir şekilde yazıyor olsa bile, sözleşme hazırlanırken hem sözleşme öncesi safhasında, hem de sözleşme esnasında tek tek hiç utanmadan, gocunmadan, sıkılmadan üzerinden gidip konuşmak gerekiyor. Örneğin bildiğim kadarıyla, Türkiye de götürü usullerde projede değişiklik olduğunda, kolay kolay projede fiyat artırımı mümkün olmuyor. Sorun çıkıyor. FIDIC te sözleşmenin ruhuna uygun davranılırsa, bu biraz mümkün olabiliyor. Ama bunun da sıkı kuralları var. Diyelim ki kontrol mühendisinin ya da contract manager ın, yani mühendisin hızlı bir şekilde karar vermesi gerekiyor ve sahadayken ana yüklenici ya da taşeron bir sorunla karşılaştı ve pratik bir şekilde değişiklik yapmaları gerekiyor. O değişikliğe hemen mühendis onay veriyor, diyor ki değişikliği yapın diyor. Ama değişikliği yaparken de projede bir maliyet oluşuyor. O iki gün içerisinde, taşeron olarak ya da ana yüklenici olarak, siz o sözlü talimatı örneğin yazılı bir hale getirip yazılı olarak onay istemezseniz onu ileride tekrar öne sürmeniz zorlaşıyor. Onun için de belge yönetimi büyük önem kazanıyor. Hak edişlerdeki ayrıntılı prosedürlere ve yazışmalara çok sıkı bir şekilde uymak gerekiyor. Sözleşmelerin, Fatma Hanım ın da söylediği gibi, ortak dili İngilizce. Her ne kadar bu işin çekirdeği Belçika da başlamış ve merkezi Cenevre de olsa bile, İngilizce ağırlık bastı ve İngilizce kullanılıyor. Dilin İngilizce kullanılıyor olması, sözleşmenin hukukunun İngiliz hukuku olması anlamına gelmiyor. Fakat İngiliz hukuku derken şunu size hatırlatmam gerekiyor. Bu sözleşmeler hazırlanırken, ilk 1957 deki ilk sözleşme ortaya çıktığında ve daha sonraki tadillerde; Institute of Chartered Engineers, İngiltere Yüksek Mühendisler Odası nın hazırladığı ana sözleşmeyi FIDIC teki kurul baz olarak alıyor. O nedenle de Anglosakson etkisi, bu sözleşmelerde çok baskın ve yoğun. FIDIC in hukuk kurulunda da bayağı bir Anglosakson ekolü ve ağırlığı var. Fakat en önemlisi, FIDIC sözleşmelerinin hukuk mantığı hem Anglosakson hem de kıta Avrupası hukukuna, yani kıta Avrupası Borçlar Hukuku na uygun bir şekilde yazılmıştır. Ana başlıklarının sade ve anlaşılır bir şekilde yazılıdır. Ancak, sözleşme imzalanırken sözleşmenin ifa edileceği ülkenin veya o ülkedeki finans kurumunun veya kredi verenlerin şart koştuğu ülkenin hukuku uygulanıyor. 6

7 Mehmet Ali Erdoğan: Ben bu arada katkıda bulunacağım Faruk Bey. Uygulanan kitaplara geçmeden önce kitapların seçimi, yani kontratların seçimi; kırmızı, sarı veya gri diye adlandırdığımız kitapların seçiminde önemli olan dizaynı kimin yaptığı oluyor. Belirleyici olan o oluyor. Eğer dizaynı işveren yapıyorsa ve biz yüklenici olarak uygulamasını yapıyorsak (uygulamada kısmen değişikliklere katkımız olabiliyor) Red Book içinde kalıyoruz. Daha sonra Yellow Book için de tamamen dizaynı bize veriyorlar ve işverenin biraz modifike hakkı oluyor. Yani hangi kontratı kullanacağımızı belirlerken, kriter aslında daha çok projenin dizaynının kimin yaptığına geliyor. Sonra tabi bu yap-işlet-devret projeleriyle birlikte, orada özellikle Çin firmalarının dayatmasıyla, bu sefer tamamen hem dizaynını hem yönetimini yapan yeni bir oluşum çıktı. Orada da Silver Book a gidildi. Kitapların hangisine başvuru yapılacak, hangisine bakacağız derken, bu asıl belirleyici olan, dizaynın kimin tarafından dizayn yükümlülüğünün kimde olduğu belirleyici oluyor. Oturum Başkanı İsmet MURA: Anladığım kadarıyla kitapları tek tek tanıtacaksınız. Yalnız bizim sürede bir sıkıntımız çıkıyor. Onun için daha önemli olan 4. madde, 5. maddeden bahsederek toparlarsanız iyi olur. Tüm kitapları tanıtmak yerine, zaman darlığından dolayı yalnızca yaygın olarak kullanılan ve adapte edilen sözleşmeyi, yani Kırmızı Defter (Red Book) üzerinde konuşacaktım. Bu Red Book, daha çok işverence tasarlanmış projeler için kullanıyor. Her tür inşaat ve mühendislik projesine uygulanabiliyor ve ödemeler de genel ölçüme dayalı olarak yapılıyor ve aylık olarak olması makbul oluyor. Red Book diye tabir edilen Kırmızı Kitabı, hem uluslararası hem de yerel ihtiyaçlar için uyarlayabiliyoruz. Kırmızı Kitabı açtığımızda, 3 bölümden oluşuyor. Birinci bölümü genel şartları taşıyor. O genel şartlar yaklaşık 20 madde. 20 maddeyi tadil edebiliyoruz, yani üzerinde oynayabiliyoruz. İşte şu madde ülke koşullarına uygun değil, bunu değiştirelim ya da şu madde bizim şartımıza uygun değil, onu çıkartalım diyebiliriz. Ama ikinci bölümde, onların mutlaka olması gerekiyor. Yoksa sözleşmeyi yapmak mümkün olmuyor. Ana felsefeden bir tanesi de, başta söylediğim gibi olmazsa olmaz şartı, bir sorun çıktığında mutlaka bir çözüm bulmak gerekiyor. Birinci safhada Projeyi yöneten mühendise bir sorun olduğunu bildiriyoruz, olağan toplantıda bunu çözmeye çalışıyoruz, çözemezsek onu hemen yazılı hale getiriyoruz ve bir an önce yazılı hale getirir getirmez kişiyi hakeme yönlendiriyoruz. Son olarak mahkemeye gitmeden tahkim prosedürünü kullanmak gerekiyor International Chamber of Commerce (Milletlerarası Ticaret Odası). Bundan da önemlisi tahkimin kapısını çalmadan önce FIDIC sözleşmesi mutlaka Hakeme gitmeyi şart koşuyor. Kırmızı kitap daha çok geleneksel ihale sürecinde kullanılıyor. İhale açılıyor, taraflar davet ediliyor ve bu ihale sürecinde; ihalenin nasıl yapılması gerektiği, şeffaflık konularını yarın ayrıntılı bir şekilde konuşuruz. 7

8 Burada şimdi projede sorumlu kim oluyor ona da bakmak gerekiyor. Kırmızı kitapta, projeyi genelde işveren tasarlıyor. İşveren tasarladığı için de, projeden işveren sorumlu oluyor. Ana yüklenicinin de tasarımda yer alma hakkı oluyor ya da küçük tasarımlarda değişiklikler önerme durumu olabiliyor. Ama çok büyük değişiklikler genelde olmuyor. Burada risk dağılımı daha dengeli ve talepler, eğer talep yapılacaksa, değişiklik yapılacaksa, çok sıkı bir prosedüre ve kurala bağlı oluyor. Burada mühendisin, yakın zamana kadar, 1999 yılına kadar tarafsız olduğu varsayılıyordu. Biliyorsunuz kontrol mühendisini işveren atıyor ve malum dengelerden dolayı da tarafsız kalması biraz zor oluyordu. O nedenle, sözleşme tekrar gözden geçirilirken tadil edilirken bu yeni düzenlenmiş olan Kırmızı Kitapta kontrol mühendisini en azından adilane olması gerektiği ve keseri sürekli işverenden tarafa doğru yontmaması gerektiği üzerine uzlaşıldı. Şu hususu unutmamak gerekiyor, FIDIC sözleşmeleri bağımsız kontrol mühendisi diye tabir edilen elemana geniş yetkiler tanımıştır. O nedenle de mühendislere sorumlulukları hatırlatılmalıdır. Yeni gözden geçirilmiş FIDIC sözleşmesinde projeyi yöneten kontrol mühendisinin, contract manager ın adil olma yükümlülüğü var. Adil olmanın ötesinde tarafların da birbirlerine karşı dürüst olması gerekiyor. Zaten hem bizim Türk Borçlar Hukuku nda, hem de İngiliz borçlar hukukunda olsun ya da Kıta Avrupası hukukunda olsun, taraflar arasında bu Good Faith diye tabir edilen bizim de hüsnüniyet dediğimiz, iyi niyet sahibi olmak o çok önemli taraflar arasında. Taraflar haklarını kullanırken ve borçlarını ifa ederken dürüstlük kurallarına uymak zorunda. Mehmet Ali Erdoğan: Bu mühendis (engineer) dediğimiz ve Faruk Bey in gönderme yaptığı, FIDIC içinde olması gereken (kırmızı kitap diye belirttiğimiz) sözleşmede, proje başladığında işveren tarafından atanması gereken ve nasıl atanması gerektiği, proje devam ederken değişirse, nasıl değişeceği ve işvereni bağlayıcı kararlar verdiği, FIDIC içinde düzenlenmiş standart sözleşme içinde var. Bu nedenle birinci bağlantı noktamız, işveren yerine projeyi yöneten mühendis oluyor ve mühendise de sözleşme içinde, standart prosedürel karar verme yükümlülükleri getirilmiş. Bir sonraki aşamaya gitmeden önce. Bir sonraki aşama, özel yetkili 3 kişilik bir heyet, yine sözleşme içinde. Bir bütünlük olsun diye bahsedilen mühendisin, tırnak içinde engineer ın kim olduğu sözleşme içinde belirlenmiş oluyor ve o küçük sorunları gidermede, adilane davranma yükümlülüğü olduğu, bu yeni 1999 sözleşmesi altında yeni Red Book altında var sayılıyor. Şimdi ödemeler hususuna değinmek istiyorum, Sözleşme ödemeleri daha önce de söylediğim gibi düzenli olarak örneğin aylık olarak ölçüme dayalı olarak yapılmasını öneriyor dedik. Ama bazen ana yüklenici ile işveren anlaşabiliyor. Projenin toptan bir bedeli bulunmuyor ve taraflar maliyetine projeyi yapma hususunda anlaşma yapabiliyorlar. Böyle bir durumda taraflar ve işveren de fiyatları, maliyetleri biliyor. İşveren taraflara yani ana yüklenici ve alt yüklenicilere maliyetine projeyi yapacaksın diyor, o zaman işverene yüzde 5-10 ya da belirli 8

9 bir kar marjı vereceğim diyor ve maliyet artı kar marjı şeklinde de proje yürütülebiliyor ve olabiliyor. Eğer böyle bir ödeme planıyla yani maliyetine yapım projesiyle karşılaşırsanız o zaman mutlaka ve mutlaka ödeme çizgisini, varyasyonları, kağıt-kürek işlerini, iletişimi çok sağlam tutmanız gerekiyor. En ufak bir değişikliği mutlaka yazılı olarak bildirmeniz gerekiyor. Satın alımların çok sıkı denetlenmesi gerekiyor. Eğer projede, çizimlerde ufak bir değişiklik ortaya çıkmışsa bunu anında bildirmek gerekiyor. Projenin A dan Z ye belge denetimi ve belge yönetimi çok önemli hale geliyor. Eğer o belge denetimini, baştan sona çok iyi takip etmezseniz, hem projede ipin ucunu kaçırabilirsiniz hem de bu maliyet artı kar marjı projesinde zarar edesiniz, bu çok önemli. Belge yönetiminin çok ince bir ayarı var. Çok iyi tutturmanız gerekiyor. FIDIC, Red Book un dışında, son zamanlarda, bu Gold Book dediğimiz, yeni bir sözleşme türü kullanılıyor. Bu daha çok green field dediğimiz, yani sıfırdan başlayan projelerde yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandı. Ona da zamanımız olursa üzerinden değiniriz. Teşekkür ederim. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Peki, şimdilik Faruk Bey e teşekkür ediyoruz. Arkadaşlar şöyle yapıyoruz, öncelikle Faruk Bey in ve Mehmet Ali Bey in katkılarıyla maddeleri belli olan konuların açılımını yaptık. Şimdi konuşmamın başında da söylediğim gibi, sunum yapan arkadaşlarımıza soru sorabiliriz. Cevaplanmasını isteyebiliriz, katkı koyabiliriz veya başka bir tarafını anlatabiliriz. Onun için şimdi salona dönerek söz vereceğim. Bir saatlik zamanımızı böyle kullanacağız. Hüseyin Bey buyurun. Hüseyin Erdem: Yazıyı yazdınız. Yazıya cevap almadınız. Bu yazının geçerliliği ne kadardır? Oturum Başkanı-İsmet MURA: Şöyle yapalım Hüseyin Bey bütün sorularını sorsun eminim ki çok fazladır. Öyle cevap verelim. Tek tek değil. Hüseyin Erdem: Kesinlikle Gördüğümüz kadarıyla, sizin veya FIDIC in de önerisi tahkime gitmeden olayı hakemle çözmek. Hakeme gittiniz, hakem eğer hala sizin aleyhinize ise veya hakemi kim seçecek, burada bir özel durum var mı? Hakemi işveren mi seçer, taşeron mu seçer? Ben biraz ilgi alanıma girdiği için çok konuşabilirim. O nedenle özür dilerim. Kesinlikle katılıyoruz biz bunu yapamıyoruz, taşeron olduğumuz için belki en büyük şeyimiz... Biraz önce İrfan Beye söylüyordum, bizim belki üç mühendis eksik çalıştı. Contract management i korumamız lazım, bu konuda aynı fikirde miyiz? Contract management, yani Sözleşme Yönetimi derken, İngiltere deki uygulama şu şekilde yürüyor, ben sahada da çalıştığım için oradan biliyorum. Sözleşme Yönetimin de, sözleşmeyi idare eden çalışanın bir avukat olması gerekmiyor. Bir mühendis olabilir. Mühendisin bir 9

10 hukuk kursu görmüş olması gerekiyor. Yani düzenli olarak, en azından mesela üç aylık veya dört aylık kurslar var. FIDIC türü sözleşmelerin üzerinde yoğunlaşabileceği bir hukuk kursu görmesi lazım. Bu alanda uzman bir hukuk bürosuyla irtibatlı halde çalışmalısınız ki en azından hukuk konusunda uzmanlaşmış olan sözleşme yöneticisi arkadaşınız, hemen bir telefon açabilirsin, arkadaş ben bir e mail attım resmi formatta da ihbar yazdım gönderdim ama cevap gelmiyor. O zaman şunu yapacağız, bana geldiğinde ben diyeceğim ki, FIDIC in ben 3.5 maddesine gidiyorum, oradaki maddeye göre mühendisin dostane bir şekilde iyi niyetle bu işi çözme yükümlülüğü vardır, iletişimi sağlama ve koruma yükümlülüğü vardır diyorum. Orada mühendisi zorluyorsunuz siz. Mühendis orada aktif bir şekilde ya evet ya da hayır demesi gerekiyor. Eğer diyemiyorsa, işverene gitmek lazım. İşveren cevap vermiyorsa, o zaman da 28 günlük süre içerisinde diyeceksiniz ben hakem prosedürünü başlatıyorum. Mehmet Ali Erdoğan: FIDIC te işin güzel tarafı, bunların hepsi, çok ciddi belli bir prosedüre ve günlere bağlanmış. Birinci sorunuzun cevabı da onun içinde. Onu bile düşünerek, siz proje devam ederken işte elektro-mekanik işleri yaparken, işveren temsilcisi size dedi ki, ben burayı bu şekil değiştirmek istiyorum. Lütfen böyle devam edin. Sizde sözlü olarak bir talimat aldınız devam ettiniz. İki gün içinde, yazılı olarak bildirmelisiniz. Artık onu e maille de yapabiliyorsunuz. FIDIC için de bu kabul ediliyor, İngiliz hukuku olduğu sürece bu geçerli Türk hukukunda geçerli mi Polat Bey e soracağız. Hüseyin ERDEM: Bence geçerli değil. Bir şey söyleyebilir miyim? Şimdi FIDIC in arka bölümüne sözleşmeyi yaparken iletişim yöntemleri yazılıyor. Hüseyin Erdem: Ana müteahhit FIDIC i tabiki birebir uyguluyor. Veya ana müteahhit işverenle FIDIC sözleşmesi yapabiliyor. Bizde, FIDIC olsa da, ana müteahhit bizim bazı şeylerimizi değiştirebiliyor. Bizi biraz öyle değerlendirin. Yani bütün arkadaşlardan af istiyorum. Biz taşeronuz. Ana müteahhitlerden biraz farklıyız. Mehmet Ali Erdoğan: Birinci sorunuzun cevabını tam vereyim, sözleşmede yazıldığı şekilde veya kanunun öngördüğü şekilde ikin gün içinde yazdınız. Kendilerine ilettiniz. Karşı taraf itiraz etmezse, kabul edilmiş sayılıyor. Öyle bir belli süre var. İki gün içinde, ben bunu size dememiştim dendiği zaman- öyle bir şey çıktığında da- yine uyuşmazlık prosedürü kendi içinde belirlenmiş vaziyette, onu çalıştırmaya başlıyorsun. Ama sıcağı sıcağına ben döndüm dediğin zaman, onu demedim, iş bitiminde, gün içinde, kendi personelinizi ayarladığınız takdirde, bu böyle yönetilecek, biz böyle çalışacağız, bir değişiklik olduğunda, akşam eve gitmeden önce, bu e mal olarak atılacak şunlar CC de olacak veya Polat Bey in dediği gibi sözleşmede belirtilmişse Türk hukukunda da geçerli hale gelir. E mail olarak iletişim sağlanacak diye. Birinci sorunuz cevabı o. Yine hakem atanma sorusu vardı. Ben yine sorularınıza bağlı kalıyorum. Faruk Bey e devredeceğim. Hakem nasıl atanıyor, hakem dedik ama şeyden başlayalım isterseniz. Educatorlardan. İkinci bölümün içine fazla girmeden. 10

11 Oturum Başkanı-İsmet MURA: İkinci bölümün konusuna giriyorsa cevaplamayabilirsin. Çünkü ikinci bölümde de aynı şeyleri tartışacağız. Hakem şöyle. Sözleşmenin tipine ve projenin büyüklüğüne göre, hakem bazen önceden isimlendiriliyor. Dispute Adjudication Board dedikleri bir hakem heyeti oluşturuluyor. Ama bunu birçok projede yapmayabiliyorlar da. Çünkü bir maliyet unsuru var. Projeyi yüzde 1 oranında etkileyebiliyor. Bu yüzde 1, ciddi bir rakam. Sonuçta, üç tane hakemi sürekli tutacaksınız ve bazı sözleşmelerde de, hakemin projeye yakın olması şartını koyuyorlar. Bilmiyorum hiç Amerika da proje yapanınız oldu mu? Ama Amerika da çalışanınız olduysa, orada mesela birçok FIDIC sözleşmesinde, hakemler, 200 mil yani 320 km yakınında yaşamalı gibilerinden şart da koşuyorlar ki hemen atlasın sahaya gidebilsin diye. Yani üç hakemin maliyeti yüksek oluyor. Yani hakem prosedürünü işletmeden önce, mühendisle bu işi çözmek lazım ya da tek hakeme gitmek gerekiyor. Ama şimdi hakemlik konusunu ikinci bölümde tekrar konuşuruz. Yani maliyetli bir unsur. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum. Ersin Bey buyurun. Ersin Gökbudak: Teşekkür ederim. Hem Faruk Bey e, hem Mehmet Ali Bey e yöneltmek istiyorum sorumu. Daha çok da hem hukukçu olmanız ve bu konular içinde bulunmanız nedeniyle, biraz FIDIC dışındaki soru olacak. Bizim Türkiye deki sözleşmelerimizin çok büyük bir kısmı, bu olsun, diğerleri olsun standart sözleşmelerin dışında oluşturulan sözleşmeler oluyor. Benim sorum şu. Böyle standart dışı, işverenin bir anlamda belki dayatması diyebiliriz, bizim de kabullenmemiz diyebiliriz. O fazlarda imzalanmış bir sözleşmede, bilinen uluslararası pratikler dışında, sözleşmede bir yükümlülük bize yükleniyorsa, biz bunu o aşamada kabul etmiş isek, buna karşı farklı bir hukuki bir gelişme olur mu bir anlaşmazlık anında? Buna, evet hayır demek güçtür ama genel prensipler anlamında soruyorum, böyle bir imkanımız var mı? Yani, bir sözleşme, genel pratikte çok ters olan bir hükmü taşıyorsa, yok kardeşim ben bunu imzaladım ama bu uygulanabilir bir madde değildir, diyebilme hakkımız var mı? Birinci sorum bu. İkincisi de imzalamış olduğumuz sözleşmelerde, eğer bir belirsizlik varsa ki, birçok belirsizlik oluyor. Çünkü üzerinde çalışılmış, standart bir sözleşme olmadığı için böyle bir sözleşmeye imza atmışsak, ortaya belirsizlik durumu çıkıyor ise, bu durumda bizim uluslararası standart sözleşmeleri -biraz önce bahsettiğimiz FIDIC i, RIBA yı- bir kaynak gösterip, o konuda bir sonuç alma imkanımız var mı? Bu iki soruyu yanıtlamanızı rica edeceğim. Ben Türkiye de hukuk denklik sınavlarını yaptım ama Türkiye de avukat değilim. Sorunuzun cevabını Türk hukukunda daha yetkin olan Mehmet Ali üstadımıza yönlendirmek daha uygun. Mehmet Ali Erdoğan: Onun cevabını ben vereyim ama Polat Bey le ben bir giriş yapacağım. Yani işin biraz mantığına gideceğiz, hukukun mantığına gideceğiz. Sözleşme serbestliği ilkesi var. Kapitalist düzen. Taraflar anlaşıyor. Bile bile lades dediyseniz ladestir. Birinci ana çıkış noktamız bu. 11

12 İkinci de Polat Bey in de katkıları olacak ama bu bahsettiğiniz haksızlık kamu düzenine ilişkin haksızlıksa Kamu düzeninde siyah adam çalıştıramazsın. Bahsettiğimiz haksızlık, ticari bir haksızlık mı yoksa ticaret ötesi bir haksızlık mı, kötüye kullanmayı ne kadar aşmış, ona göre bakmak gerekiyor duruma. Belirsizlik konusunda da, Türk hukukunda, ne kadar bu konu etrafında daha önce yazışmışlar ve tarafların niyeti, asıl niyetin ne olduğunu tespit etme söz konusu oluyor. Mikrofonu Polat Bey e vereceğim. Bu iki konu da bizi aydınlatsın. Hüseyin Erdem: Sözleşmede diyor ki, müteahhit taşerona fiyat farkı ödemez. Tamam, gittiniz kavga ettiniz. Konuştunuz, binanın dış kabuğu değişmedi diyor. Ama içerideki kabul değiştiği an, mekanik sistem değişiyor. Burada biz, fiyat farkı verilmez diye Türk sözleşme imzaladıysak, ya kardeşim yani burada ciddi bir değişiklik oldu, bu durumda FIDIC e gidip bir değişikliğin karşısında para alabiliyor muyuz? Oturum Başkanı-İsmet MURA: Polat Bey e mikrofonu verelim. Polat Dilli: Bizim bu konularda, genel olarak sözleşme serbestisi sistemi mevcut. Siz sözleşme serbestisinin dışında bir dayatmayla karşı karşıya kalırsanız, bunu iki şekilde ele almak lazım. İşe başlarken bir dayatmayla karşı karşıya geldiniz, size o halde sen de bu işi alma diyorlar. Eğer işi belli bir aşamaya getirmişseniz, birbiriyle bağlantılı işler var ise; işveren ikinci işi almanızı, devam etmenizi birinci işi bitirmenize ya da birinci işi kendi istediği şartlarda bitirmenizi istiyor ve bunu size dayatıyorsa, bu konunun müdahalesini talep edebilirsiniz. Ama onun dışında imzaladığınız sözleşme, kamu düzenine aykırı değilse, ahlaka aykırı değilse, siz basiretli bir tüccar olarak bunu görebilmelisiniz. Buna göre sözleşmenizi imzalamalısınız ya da imzalamamalısınız. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Peki teşekkür ediyorum Polat Bey. Evet, arkadaşlar aynı şekilde devam ediyoruz. Peki Faruk Bey buyurun. Soru: Tam anlayamadım. Sözleşme maddesi FIDIC ya da başka uluslararası sözleşme yapısına aykırı ise maddenin iptali söz konusu olabiliyor mu, olamıyor mu, benim anladığım olamıyor. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Olamıyor. Evet. Mehmet Ali Erdoğan: Kendinden cevabı var. Türk hukuku uygulanıyor. Sözleşme taraflar arasında edimleri belirliyor.uluslararası tahammüller veya genel geçer tahammüller böyle değildir, bu da ona çok aykırı ama bakın orada bir prosedür var. İki gün içinde cevap vermezse,iki günlük süre geçtiğnde kabul etmiş sayılır. Onu alıp direkt buraya metaforik bir yaklaşımla bu da böyle diye maalesef uygulayamıyoruz. Onun için de şey çıkıyor ortaya, sizin derneğinizin çalışmaları uzun vadede, bunlar 1913 te tohumlarını ekmiş, ortaya çıkmış, yavaş yavaş bu derneklerin etkisiyle uygulamada standardizasyon gelebilecek. 12

13 Oturum Başkanı-İsmet MURA: Peki Mehmet Ali Bey teşekkür ediyorum. Buyurun Baycan Sunaç: Öyle görünüyor ki, mühendisin önemli bir rolü var uygulamalarda. Konunun seçilmesi, uygulanması gibi konular yeteri kadar açıklığa kavuşmadı. Bu konularda biraz daha bilgi rica ediyorum. Bir de Faruk Bey, mühendisin tarafsız olduğunu söylüyor ama böyle olmadığı sonradan anlaşılıyor. Sözleşmelerde benzerlikler olduğu için şu konuda görüşünüzü almak istiyorum avukat olarak. Benim izlediğim birkaç tane uluslararası sözleşmeyi de gördüm. Bunlardan en önemlisi Türkiye İş Bankası nın İş Kuleleri idi. İnanılmaz derecede ayrıntı ile doluydu. Ama teknik tarafı son derce zayıftı ve sonuçta da zaten yarıda kaldı. Amerikalı firmanın taşeron firması bizdik... işe devam ettik. Buradan şuraya varıyorum ben bunu çok yerde gördüm. Bir teklif veriyoruz, avukatımız sözleşmeye baksın, bana diyor ki avukat asıl önemli olan. Bir örnek daha vermek istiyorum şu an yürüyen bir proje var. İşveren hiç mutlu değil. FIDIC sözleşmelerinde, bağımsız kontrol "mühendis/müşavir" geniş yetkileri var ve mühendisi seçerken, normalinde işverenin alanında yetkin bir mühendisi ataması gerekiyor ve sözleşmeye göre de, işverenle ana yüklenici arasında, diyelim ki Red Book adlı Kırmızı Kitap sözleşmesini imzaladık, Red Book un bir benzerini de ona paralel olarak, Alt Yüklenicilerle de benzer bir sözleşme yapmak gerekiyor. Alt Yüklenicilerle sözleşme yaparken, bunu bir piramit şeklinde düşüneceğiz. En üstte işveren var, altlara doğru dallar, piramit inerken, o paralel bir şekilde sözleşmelerin de inmesi gerekiyor. Ve ana şemsiye sözleşmeyi, tepedeki sözleşmeyi, alt yüklenici genelde ticari kaygılardan dolayı görmüyor. Ama ana sözleşme ile alt yüklenicin ve ana yüklenicinin imzaladığı, alt yüklenici sözleşmesi birbiriyle paralel gidiyor. Yani arada çok büyük bir farklılık olmuyor. O nedenle kontrol mühendisinin, yani proje mühendisinin, bu sözleşmeleri denetleyen imza yetkisi olan mühendisin yetkin birisi olması gerekiyor. FIDIC sözleşmesine göre de, eğer ana yüklenicinin veya işvereninin atamış olduğu veya atamak istediği proje mühendisi yetkin değilse, taraflar mühendisin yetkin olmadığını belirtebilir. Yani, başka birini atayalım deme hakkı var. Böyle bir durumda, alt yüklenici de itirazını bildirebilir. İtirazını ana yükleniciye, yani müteahhide bildirebilir. Müteahhidin de itiraz hakkı var sözleşmeye göre ama ana sözleşmenin bir paralelinde taşeron sözleşmesinin olması gerekiyor. Fakat saha da şöyle pratik bir sorun var. Diyelim ki, kontrol mühendisi yetkin değil dediniz, o zaman da ilişkiler geriliyor. Onu sahada yaşayarak biliyorsunuz. İlişkileri de yürütmek istiyorsunuz. O nedenle itiraz mekanizmasını çok dengeli bir şekilde yapmak lazım. Mühendisin projeden çıkartılması çok ender görülen bir durum, ama çıkartılıyor ve sözleşmeye göre de değiştirilmesi için yetki var. Fakat çoğu zaman da işveren çıkartmıyor. Bilmiyorum bunlarla sahada karşılaştınız mı? Çıkartmaya çalıştınız, belki on defa çıkartmaya 13

14 çalıştınız on kere itiraz ettiniz, kaç tanesi kabul edildi mesela. FIDIC sözleşmesine göre böyle bir hak var. Mehmet Ali Erdoğan: Ben sorunuza şöyle cevap vereyim. Birinci sorunuza Faruk Bey cevap verdi. Mühendisin atanması ve tarafsızlığı Ne kadar taraflıdır/değildir, nasıl atanacağı? Şimdi o üçüncü madde, tek tek yazılmış. FIDIC in üçüncü kırmızı kitapta üçüncü maddede yazılmış. Önce bunu atayan Faruk beyin dediği gibi, yeterli bilgisi ve becerisi olan bir mühendisi atama yetkisi işverende. Daha sonra sözleşme içinde işveren ona bir otorite veriyor, yetki veriyor. Yetkiyi değiştirmesi sizin onayınıza bağlı. Bir tane muhatabımız var bizim, taşeron olarak. Yüklenici diyelim. Onun dışında, en önemli nokta FIDIC te bir uyuşmazlık çıktı. Mühendise dediniz ki, ya burada bir problem var. Şunu çöz ve benim daha fazla para almam lazım ve bunu bildirmiştim. Bildirmemiş gibi görünüyor. Hak edişime yansımayacak. Şunu çöz bana, ne olursa contract tan kaynaklanan her türlü sorunla ilgili bir bildirimde bulunuyor. Mühendisini rolü FIDIC in altında, size sadece işveren adına cevap vermek değil, işverenle sizin aranızda ara buluculuk görevi görüyor. Asıl rolü o. Bu arkadaşlarımızla da böyle oldu, ya bırak gitsin ne hali varsa görsün deyince, akabinde FIDIC in içinde pahalı olan, daha sonra ona da pahalıya patlayacak prosedür başlıyor. O zaman gerekli ilişkiler çerçevesinde, gerekse belirlenen o rol çerçevesinde, o arabuluculuk rolü çerçevesinde küçük işlerin yüzde 70 i, iki tarafında iyi niyetli olması halinde üstesinden geliniyor. Gelinmezse onu destekleyen ikinci prosedürümüz var. O prosedüre de gidebiliriz. Engineer bu yeni düzenlemede biraz daha ara bulucu rolünü aldı. Eskiden tamamen işveren adına olduğu gibi, anında karar verip şey yapıyordu, yok bu böyledir deyip siz de onun kararı yerine yasal prosedürü başlatıyordunuz. Ama şimdi arada bir arabuluculuk sorumluluğu yüklendi. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum Mehmet Ali Bey. Mustafa Aslancan istemişti ondan sonra size vereceğim. Mustafa Aslancan: Az önce dediniz ki, sözleşmeyi imzalarken karşılıklı mutabakat sağlıyorsanız işinize geliyorsa imzalarsınız. İşinize gelmiyorsa imzalamazsınız. Ama bazen öyle maddeler var ki, bazen vazgeçmek durumunda kalıyorsunuz. Mesela geçenlerde, bir madde diyor ki, benden herhangi bir sorunun olursa ya da ödeme alma problemi olursa, beni mahkeme verme. Ben ne olursa olsun öyle bir madde olmaz dedim. Polat Dilli: Mustafa Bey doğrusu şu, hak kullanmaktan vazgeçmeye dair maddeler geçersizdir. Yani size ben parayı ödemezsem bile benim hakkımda dava açamazsın şeklinde sözleşmeyi size imzalatıyorsa hiç korkmadan imzalayın o geçersizdir. Mehmet Ali Erdoğan: Alt yüklenici, taşeron dediğimiz ana yüklenicinin altındaki yüklenicinin sözleşmesi de, FIDIC kurallarına göre self construction yapabiliyoruz. Onu yaptığımızda, uygulamada Faruk beyle yaşadığımız birkaç davada, özellikle şeyi almak üç ay sürdü. Alt sözleşme, üst sözleşmeye-ana yüklenici sözleşmesine üç sayfa gönderme yapılmış ve geri kalan oradaki gibidir diyor. Bizimkiler de almamışlar kopyasını. Size bir şey sormak istiyorum. Önemini anlatmak adına. Birkaç kişiden de tahmin almak istiyorum. Sözleşmeyi almak bizim müvekkile kaç paraya 14

15 patladı. Sözleşmenin kopyasını almak? Bizim tarafımıza ödenen avukatlık üçeri 55 bin pound sadece. Sözleşmeyi almak için. Mahkeme gidip başvuruyu yapıp, onları zorlayıp bir kopyasın almak için. Şöyle diyelim, burada iki şey önemli oldu. Hüseyin Bey sormuştu. Ona geliyorum. Ana kurallarını konuşuyoruz onun için FIDIC in. Bir alt sözleşme yaptığınızda ona çok önem vereceğiz, ikincisi de o zaman hukuçuya daha çok işimiz düşüyor, FIDIC e daha çok işimiz düşüyor. Niye düşüyor? Biz orada kendi üstümüzdekine belli edimler yükleyeceğiz. Hoca biz sana bir şey yönlendirdiğimizde mühendisi zorlayacaksın. Şu süre içinde zorlayacaksın. Benim direkt dava hakkım yok ona ama, yapmazsam bu süre içinde bundan doğan zararlarını, yani FIDIC in dışına çıkarak bunun FIDIC e uymamasının bize açtığı vereceği zararları ilave maddelerin içine koymamız gerekiyor ki, o orada olunca biraz zor şey yapıyor işi aksatıyor. Yoksa bildiğimiz gibi uluslararası arenada şey çıktı. Ben yükleniciyim alıyorum işi, management şirketi kurmuşum çok akıllıyım, Polat Bey diyor ki ben yüzde 8 ini alırım, bu işi kaptım, simsarlığın yapan sana da olduğu gibi bu sözleşmeyi al sana veriyorum, bu şartlarda yapıver. Bir yandan da Polat Bey in yaşadığı sorunları, o yüzde 8 i aldığım halde, beni hiç bağlamaz diyor. Teminat mektubunu da Polat Bey den alıyor, yukarıya veriyor. Bir yandan en azından bu aradaki gel git olayını, iyi şekilde yapması lazım ki, benim asistanım veya danışmanım yüzde 8 ini ödediğim danışmanım oluversin. O noktada hukukçuya Hüseyin Bey sizin sorduğunuz soruya da cevap oldu umarım. Hukukçuya çok şey düşüyor. Faruk Bey bu konuda üç ay harcadı şey almak için. Kendisini bizzat süreci yönetti. Sözleşmeyi yani ticari sözleşmeyi gizlilik kurallarından dolayı vermeyebiliyor, Ana yüklenici vermiyorum diyor. Ticari bir karar vererek ya işi ya alırsın ya almazın. Yapabileceğiniz bir şey yok başta. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Peki Serdar Bey. Serdar Uzgur: Konuya başak bir şekilde yanaşmak istiyorum. Bir tanesi, sözleşme yapılırken sizin kabulleriniz nelerdir? Hangi tip sözleşme yapıyorsunuz. Anahtar teslimi, sabit fiyatlı mı, anahtar teslimi birim fiyatlı mı? Eğer birim fiyatlı bir sözleşme yapmışsanız, birim fiyatların yüzde 25 i aşması, toplam bütçe içerisinde, hatta bunun yüzde 30 u aşması durumunda sözleşmenin iptaline kadar bir madde vardır. Bu Türk hukukunda geçerlidir. Ama kırmızı kitapla başlamış ve sorumluluğu da mal sahibi olarak tasarım sorumluluğunu da üstlenmiş ve her türlü şeyi de siz belirlemiş ve sabit fiyata götürmüşseniz, tasarımda bir değişiklik veya uygulamada bir değişiklik getiriyorsanız ve mühendis statüsünde bir elemanınız orada projenin başındaysa, o zaman iki tane şey yapması gerekir. Bütçeden şaşma, süreden şaşma veya kontratın niteliğini değiştirmede management of change diye bir madde var. Yani artık şartlar değişti demek. Mühendisin bunlardan yönetebileceği, gerek para gerek teknik değişiklik, gerekse süre konusunda, ancak yönetim kurulundan veya mal sahibinden izin alması lazım. Mühendis onu değiştiremez. Birincisi bu, ikincisi kontratın hangi maddesine göre sizde maliyet farkı arttı, neye göre değişti. Burada eğer conflict of interest-bir çıkar çatışması yoksa değişikliklerde siz bunu management of change diye bildirmek zorundasınız. O mühendis dediğiniz consultant, onu management of change diye bildirmek zorunda. Bunlarda ben FIDIC i çok net tarif edemeyeceğim ama Amerikan kanunlarında veya Amerikan sisteminde bunların cevap verme süreleri sabittir. Ve mühendis seçilirken de üç 15

16 şey istenir, birincisi bütçe, süre ve teknik olarak uygulamada standartlardan sapılmaması, ikincisi repütasyon dediğimiz, yani sizin duruşunuzu bozacak bir duruma düşmemeniz yani taşeronla kavga edemezsiniz çünkü mal sahibisiniz. Siz istiyorsunuz, onun yapmasını bekliyorsunuz. Taleplerinizi de doğru verdiniz. Üçüncüsü de çıkar çatışmasına giremezsiniz. Yani bundan çok kar ediyor veya az kar ediyor sizin probleminiz değildir aslında mühendis olarak orada. O mal sahibiyle kontratı yapan firmanın arasındaki problemdir. Türkiye deki kontratlarda yaşanan temel problem, bunların bir tanesi aradaki o mühendisin olmaması ama daha önemli kontrat yapılırken, hangi bazda yapılacağının belli olmaması. Elinizdeki tasarım projesine siz kontratı imzaladığınız andan itibaren aslında bu projeleri inceledim ve herhangi bir değişiklik olmayacak diye imza atmışsanız eğer, onu bire bir uygulamanız beklenir. Ve bunu da yapamıyorsanız o zaman attığınız imzanın anlamı yok demektir. O zaman sizin kontratınızın geçerliliği yok demektir. Böyle baktığınız zaman, bir takım taleplerde akıl yolunda kim haklı kim haksızı değerlendirmek daha kolay oluyor. Benim söyleyeceklerim bu kadar. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum. Başka katkı var mı? Arkadaşımıza veriyoruz Serkut Akgün: Çok fazla engineer lafı geçti. Bir engineer olarak oradaki engineer tanımındaki kişi olarak söz almak istedim. Biraz önce, beyefendinin söylediği gibi, benim de gözlediğim, piyasadaki en büyük sıkıntılardan biri dediğiniz gibi engineer tanımı. Bu çoğu projede yok. Müşteriler, daha çok işleri, hep daha önceki projelerde yaptığı gibi çok katı sözleşmelerle taşeronlar buluyorlar ya da biraz daha büyük çapta müteahhitler buluyorlar öyle bir sözleşme yapıyorlar. Eklerine birkaç tane proje, birim fiyatları düzgün mü değil mi bilmiyorum, bir fiyatta anlaşıyorlar, ondan sonra fiyatı da kırabildikleri kadar kırıyorlar, ondan sonra da ya taşeron ya da müteahhit onun altından çıkabilirse... Yani tabiri caizse böyle. Burada herkes bana göre daha tecrübeli ama benim izlenimlerim bu. Bizim burada yaptığımız projelerde farklılıklar neler? Biz engineer olarak orada olduğumuz zaman, birincisi o proje dediğimiz projenin teknik kapsamı - yani sadece bu FIDIC sözleşmesi değil, ticari sözleşme değil- teknik kısım bir kere net oluyor. Bence, bu geçen seneki çalıştayda konuştuğumuz gibi, birinci sorun sözleşmeden önce bu teknik şartnamenin çok net olması. Çünkü sözleşmedeki koşullar, hukuki koşullar vs. bunlar her hâlükârda konuşulabilir ama ortada işin tanımı teknik olarak net olarak belirlenmemişse, isterseniz siz kontratta bütün koşulları konuşun, bu işi çözemezsiniz. Çünkü elinizde sıkı bir teknik şartname, projede net olması lazım. Burada da aslında daha çok buradaki contractor ların değil contractor ların da sürekli çalıştığı mühendislik firmalarına iş düşüyor. Onların kendine biraz çeki düzen verip, bu teknik şartname ve projeleri bence çok iyi hazırlaması lazım. Son olarak şunu söyleyeceğim, bu FIDIC sözleşmeleri ile ilgili buradan ne çıkacak sona doğru bilmiyorum ama hep şu var, bunlar ne kadar uygulanabilir. Dediğim gibi, engineer tanımından başlıyoruz. Türkiye şartlarında başka projeleri yaparken engineer yok diyoruz. Yani FIDIC sözleşmesinde engineer siz sözleşme yapmak mümkün müdür? Onu merak ediyorum. Eğer mümkün değilse, bence bu toplantıdan alınabilecek faydalardan biri, belki o maddeler geçilirken hani bu katı sözleşmeler, müşterilerin dayattığı katı sözleşmelere itiraz yaparken, görüşmeler sırasında, - sonrasında değil de öncesinde - bu FIDIC sözleşmeleri ortaya çıkarılabilir, tartışma konusu olabilir. Denilebilir ki biz buna itiraz ediyoruz, mesela işte Hüseyin Bey in dediği gibi fiyat değiştirilemez. Böyle bir şey çok kabul edilebilir bir şey değil. Proje değiştikçe fiyat da 16

17 değişebilir. Müşteri mutlaka sizden fiyat kırmanızı ister. Mesela iki kat eksik olarak inşaatı bıraktı size yine aynı fiyatla yaptırmaz, size fiyatı düşürtür. Nasıl iki kat düşürdüyse, iki kat eklediğinde de fiyat değişir. İşte orada sözleşmelerdeki gereksiz katı maddeler. Bence FIDIC belki orada kullanılabilir. Denilebilir ki, bakın burada uluslararası bir sözleşme var. Biz bu sözleşmeyi buna göre değiştirelim, olabilir. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum Serkut Bey. Buyurun Faruk Bey. Şöyle bir durum var. FIDIC sözleşmesini bir kenara bırakalım. Bir standart sözleşme kullanılırken, bu örneğin İngiltere deki bir standart sözleşme olabilir. İngiltere de üç dört değişik kurum tarafından yazılıp hazırlanmış olan, 10 ila 15 arasında değişik standart inşaat ve mühendislik sözleşmeleri mevcut. Buradaki engineer/mühendis dediğimiz kişinin gerçekten de tanımı yok, o doğru. Ama buradaki engineer dan kasıt, söz sahibi olabilecek ve sözü dinlenecek olan, sözleşmeyi yönetecek olan kişi kastediliyor burada. İşi Hüseyin arkadaşımızın da söylediği gibi, sonuçta engineer ın (mühendisin), ya da project manager ın tutup da, burada 0,2 lik bir fazla beton kullanımı olmuş, ben bunun maliyet artışını hemen onaylıyorum demesi mümkün değil. Ancak şunu yapması gerekiyor, ne kadar fazla beton kullanmış o tespit edilir ve tutanak tutulur. İşverenle ve ana yükleniciyle planlanmış olan toplantıda fazla kullanılan hesapta olmayan betonun rayici nasıl belirlenecek, o işverenle ve ana yükleniciyle oturulur, konuşulur ve bir protokole bağlanır. Bu yapılırken de ana sözleşmeye dönüş olur. Ana sözleşmede öngörülemeyen değişiklerde, yani öngörülemeyen bir sorun çıktığında bunun maliyetini tarafların nasıl karşılayacağı yazılıdır. Örneğin, diyelim ki, bazı şeylerin malzemelerin tespiti ve tanımı yapılmamıştır, eksik kalmıştır, onların çizim ortaya çıktığında bunların maliyeti nasıl karşılanacak ona bakılır. Diyelim ki, elektrik işlerinde birinci fixing i, bir gökdelen projesinde kablolarını falan yaptınız ama iç mimar bazı şeyleri kavuşturamadığı için ve mal sahibinin de işverenin de kafası karışık olduğu için ikinci fixing e takacağınız spesifik liste kavuşmadı. O zaman oraya teklifi verenlerle, ihaleyi yazanların bir formül bulması gerekiyor, örneğin malzemeleri siz alırsınız, tedarik edersiniz. Ben size buna her bir nokta için şu kadar birim fiyat veririm veya listede yazılı bir birim fiyat vardır, o birim fiyata göre anlaşırız ya da siz bana şu şu standartlarda şu spesifikasyona göre bir spesifikasyon verin örneğin diyelim ki bin daire yapıyorsunuz, bin dairenin 500 tanesi lüks olacak 200 tanesi standart olacak. 500 lüks daireye dersiniz ki ben Bosch un sistemini yerleştireceğim mutfaklara, ama diğer şeye de başka bir alt markayı yerleştireceğim diye anlaşırsanız orada çözüme gidersiniz. Proje okumak çok önemli, o projeyi teklif vermeden önce çok iyi okumak gerekiyor. Ona göre de teklifinizi vermeniz gerekiyor. Projeyi okurken bir de ihaleyi hazırlayanların eksikliklerini görmeniz gerekiyor. 17

18 Oturum Başkanı-İsmet MURA: Peki teşekkür ediyorum Faruk Bey. Fatma Hanım, bu aşamada bir şeyler söylemek ister misiniz? Fatma Çölaşan: Soruların bir kısmına ben yarın cevap vereceğim ve kitapların üzerinde daha detaylı bilgi vereceğim. Hangi kitap nerede kullanılır gibi. Bugün sorulan sorulardan biri (Baycan Beyin sorduğu soru) FIDIC inşaat sözleşmeleriyle ilgili değil. Bir de bir başka soru daha geldi; Mühendis nasıl seçilir, nasıl alınır işten gibi. Bütün bunlar benim FIDIC içindeki diğer çalışmalarım ile de ilgili. Hepsini not aldım bugün, yarın biraz daha toplu bir açıklama çıkacak. Soru: Bir sözleşmede proje yönetim firması, engineer ve işveren temsilcisi kavramları yan yana olabilir mi? Proje yönetim firması, engineer, işveren temsilcisi. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Peki teşekkür ediyorum, Faruk Bey galiba size soruyorlar. Mehmet Ali Erdoğan: Proje yönetim firmasının rolü başka, engineer ın rolü başka. Aslında burada işveren temsilcisi bu kapsamda engineer olarak görülüyor fakat orada işveren temsilcisi olarak yetkileri tamamen belirlenmiş kontrat içinde, siz biliyorsunuz eğer onunu dışında olursa ikinci bir kendisinin direkt atadığı temsilci var. O yetkiler içinde kaldığı sürece, işveren temsilcisi o yetkiler içinde özel temsilci varsa ona gidiyorsunuz ya da direkt işverenin kendisiyle muhatap oluyorsunuz. Soru: Kontratlarımızda hem işveren temsilcisi var hem de engineer var. FIDIC bazlı bir kontrat fakat siz olmaz diye söylüyorsunuz. Mehmet Ali Erdoğan: Hayır olmaz demedim. Sizin engineer ın ne yapacağı, hangi konularda kiminle muhatap olacağı, hangi konularda karar vereceği bellidir sözleşme için. Onun dışında kalanların hepsi, o bahsettiğiniz ikinci işveren temsilcisinin vereceği kararlardır. Hatta FIDIC içinde engineer için der ki, çok da hoş olmayan bir şeydir, engineer ın belli işlerde vereceği kararlar veya sizin sorumluluğunuzdan yok sayacağı kararlar geçerli değildir der. Onun için orada bir ayırım var. Sizin onu çok iyi yönetmeniz gerekiyor. Hangi kısım, otoriteler, yetkiler neyin içinde, orada işiniz çok zorlaşmış durumda. Çünkü orada ayırımı çok iyi tespit edip, daha sonra default a düşmemeniz gerekiyor. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Faruk Bey buyurun. Soru: Back to back lafını biraz irdeleyebilir miyiz? 18

19 Back to back az önce bahsettiğim gibi; ana yüklenici ile alt yüklenici arasındaki sözleşmenin birbiriyle ve ana sözleşmeyle benzer olması gerekiyor. Back to back dedikleri o. Ama uygulamada ülkeler arasında farklılık oluyor. Yani ödemelerde farklılık oluyor örneğin. Mesela İngiltere de pay when paid yani ödeme aldığımda öderim maddesi kanuna aykırı. Diyelim ki ödemeni alacaksın, alt yüklenici olarak ana yükleniciden paranı alacaksın, ana yüklenici diyor ki ben ödememi alamadım o nedenle sana ödeyemem diyor. Sözleşmede de öyle bir madde var. İngiltere de bu uygulanmıyor. Bu yaklaşık yıl önce yasaklandı. Çünkü birçok taşeron, alt yüklenici firma batınca sektörde kriz çıktı. Ama diğer ülkelerde, özellikle Ortadoğu daki projelerde ve Doğu Avrupa bloku ülkelerinde, bu çok yaygın bir şekilde yapılan bir uygulama. Ana yüklenici firma diyor ki, ben diyor ödememi aldığım da sana ödeme yaparım. Ya da kendisinin belirli bir ödeme çizgisi oluyor, sizin de benzer paralel birbirini yansıtan sözleşmeniz var. Buna rağmen siz ana sözleşmeyi tam göremediğiniz için ödeme planı bazen yürümeyebiliyor. Yani back to back ten kasıt ana sözleşme ile alt yüklenicinin sözleşmesinin birbirine benzer olması. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Baycan Bey buyurun. Baycan Sunaç: Pratikte zaman zaman sorun yaratan şöyle durumlar da oluyor. Tasarımcı projeyi yaptı, müteahhit uyguladı ama sonuç başarısız oldu. Ya da başarısız olduğu iddia ediliyor. Örnek olarak şu salonu ele alalım. Bu salonda bazılarının kabul ettiği, bazılarının kabul etmediği bir gürültü var diyelim. Gürültü var mı yok mu o da ayrı bir tartışma konusu. İyi soğumuyor, iyi ısınmıyor. Gerçek veya iddialar, gerçek olmayan iddialar da olabilir. Yani neticede tatminsizlik var işverende. Şimdi sorumlu kimdir? Sorun tasarımdan kaynaklanıyor olabilir, tasarımcının dayandığı, esas aldığı yapı malzemelerinden kaynaklı olabilir, örneğin cam gibi. Uygulamacının hatası olabilir. Bu salona servis yapan pompalar, chiller, kazan gibi üreticiden kaynaklanan sorunlar olabilir. Yani oldukça komplike. Şimdi devreye alma meselesi var. Bununla ilişkili. Ben soruyu çok uzatmak istemiyorum, ne dediğim anlaşıldı galiba. Yani sorumluluk nasıl tespit edilecek, prosedür nedir? Şunu söyleyecekseniz onu hiç söylemeyin. Yani bütün bu sorumluluklar sözleşmelerde iki tarafın anlaşması ile belli. Benim anlamak istediğim, standart bir takım şeyler var mı ki biz hemen oralara atıf yapalım. Bu gibi durumlarda FIDIC in falan maddesince falan yerlere başvurulur, orada her şeyin cevabı vardır denecek bir şey var mıdır? Yoksa bütün bunları sözleşmelere, böyle bir şey olduğu zaman nasıl davranmak gerekiyor, bizlerin mi bu maddeleri buraya koyması lazım. Teşekkür ederim. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Bu sefer Fatma Hanım dan başlayalım. Fatma Çölaşan: Baycan Bey farkında olarak veya olmadan mesleki sorumluluk sigortasına geliyor yavaş yavaş. Hata kimde meselesine geliyor. Bunun FIDIC sözleşmelerinde çok yeri yok. Çok fazla açıklama bulamazsınız kitaplarda bunun için. Ama hata tespiti yapılacağı zaman, bu bir tespit yani adı üzerinde, kim hatalıysa onun bulunması lazım. Sigortası varsa da ona tazmin ettirilmesi lazım vs., dolayısıyla bu farklı bir konu. Yani müteahhitin performansından daha farklı bir konu 19

20 diyelim. Ben biraz önce Faruk Bey di değil mi sizin sorduğunuz; proje yönetimi, engineer ve işveren temsilcisi dediniz. Evet, şöyle. Proje yönetim şirketi baştan beri varsa, bu şirket proje development ından başlayan, arkasından tasarımı yapan veya yaptıran, bunları onaylayan, ondan sonra bütün ihale süreçlerini yöneten, daha sonra kontrolluğu bizzat yapan ya da işverenin adına yaptıran şirkettir ama işveren burada proje yönetim şirketini de engineer tayin edebilir aslında. Yani bunlar iç içe geçen kavramlar. Diyebilir ki, sen sadece şu işleri yap, sahadaki benim engineer ım başkası diyebilir veya senin firman buradaki engineer dir diyebilir. Engineer derken bir tek insandan bahsetmiyoruz zaten, bu bir firma da olabilir. İşveren temsilcisiyle mühendisin ayırımı şu şekilde olabilir; İşveren isterse, eğer bu kitaplara göre ayrıca işveren temsilcisi atayabiliyor veya direkt olarak kendisi işveren olarak orada oluyor. Engineer ın yaptığı işler ise mesela ödemelerde önemli. Yani istihkaklar için engineer ön onay veriyor. Engineer ın ödemeler için nihai onayı vermesi olası değil. Ondan sonra işveren (veya işveren temsilcisi) ödemeleri yapıyor. Temsilcisi kanalıyla ikinci onayı temsilcisine verdirebilir. Yani işveren temsilcisi aslında işverenin kendisidir, kendisinin atadığı biridir. Engineer ın görevleri bu kitaplarda yazılı. Verdiğim örnek gibi, diğer tanımlı hizmetlerinin yanısıra ödemelerde ön onay verir sadece. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Peki teşekkür ediyorum Fatma Hanım. Kani Bey e söz vermek istiyorum. Çünkü epey zamandır söz veremedik kendisine. Kani Korkmaz: Basit bir sorum var. Faruk Bey, bu FIDIC in sözleşmelerinin arkasında Avrupa Birliği ülkeleri ne kadar duruyorlar. Bizim ülkemizde durulacak bir zemin oluşuyor mu, bu tartışılıyor mu? Oturum Başkanı-İsmet MURA: Faruk Bey birkaç tane soru var üst üste. Soruları alalım ve size dönelim cevaplarını alalım. Olur mu? Ersin Bey in bir sorusu var. Ersin Gökbudak: Bizim genelde sözleşmelerde iki temel noktada sorun çıkıyor. Bir tanesi ödemeler, bir tanesi de işin uzaması. Bir standart sözleşme, FIDIC veya benzeri olabilir veya onun dışında standart olmayan bir sözleşme. Ödemelerde, standart olmayan bu sözleşmede, eğer sözleşmede 15 günde ödenir diyorsa, 2 ay öde demiş ise ben neler yapabilirim. FIDIC teki durumu nedir? Diğeri ise süresi belli olan iş 6 ay sürerse 6 ay için fiyat farkı verilmez diyor, uzatma olursa yine fiyat farkı vermez diyor, tek taraflı olarak bu 6 aylık bir işi ne kadarlık sürede uzatırsa hak sahibidir. Yani bu ilelebet midir? Ömür boyu ben onunla aynı fiyata iş mi yapacağım anlamına geliyor, o sözleşmeye imza atmış isem. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Evet Mustafa Bey in sorusu olacak. Mustafa Aslancan: Demin konuştuklarımız arasında benim aklıma takılan bir şey var, FIDIC i direkt ilgilendiriyor mu bilmiyorum ama. Son zamanlarda, özellikle bir projede, öncelikle projeyi yöneten bir firmanın işveren temsilcisi sizin dediğiniz gibi engineer, işi yapan, buradaki örneğin Cevat Abi, ondan sonra yapıyorlar projeyi yönetiyorlar. İşveren geliyor ama sözleşmenin altına da 20

21 bir madde koyuyorlar, diyorlar ki, bu işin performans sorumluluğundan sen sorumlusun. Her şeyde taşeron sorumlu Göreceksin, söyleyeceksin, yapacaksın Böyle bir şey kanunen mümkün mü? Böyle bir şey olabilir mi? Bu doğru bir şey mi? Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum. Metin Bey Metin Erdem: Project management yapıyoruz biz de. Mustafa Bey in sorusuyla ilgili ek yapmak istiyorum. Performans derken bu performans nedir. Bir şeyi devreye almak nedir? Nasıl işi yapacağız, mekanik olarak çalışması yeterli midir? Buna otomasyon dahil midir? Yani bir şeyin çalıştırılması, performans almak, nasıl olacak? Bunu FIDIC nasıl yapıyor? Bir tesisatın devreye alınmasını nasıl yapıyor? Bu konuda, işveren tarafı da yükleniciler de farklı anlıyorlar. Mekanikçi diyor ki ben bunu çalıştırdım diyor, benim işim bitti diyor. Doğru ama işveren diyor ki hayır diyor. Bunun diğer otomasyonu da bütün şeylerini tam teşekkül almak istiyor. Burada haksız bir talep oluyor. Bunu nasıl netleştireceğiz? İki tarafın da farklı bir bakışı var. Devreye alma ve performans kriterinden neyi anlıyoruz? Biz teknik elemanlar olarak bunu yorumlayabiliyoruz ama karşı taraf, işveren tarafı farklı kendi tarafında otomasyonu kapsamında olmadığı halde bir mekanik taşerondan otomasyonuyla birlikte komple çalışır halde teslim almadan binayı kabul etmiyor. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum, Metin Bey. Serdar Bey buyurun. Serdar Özçelik: Türkiye de maalesef biz taşeron ya da alt yükleniciler, sözleşme maddelerini, kuralları değiştiremiyoruz fakat yapılan bu sözleşmelerde açıkta kalan maddelerde, eğer FIDIC kurallarında, bunların bizim lehimize olduğunu biliyorsak, bu FIDIC le hareket edebilmek, Türkiye deki kanunlar doğrultusunda bizi ne kadar haklı pozisyona getirir? Bunun gibi örneklerde başarı oranı nedir? Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum, son soruyu Seçkin Ağabey soracakmış Seçkin Ceran: Sözleşmelerin çoğuna imza atıyoruz ancak pek çok ciddi maddeleri, bunlar taşeron korkutuyorcasına atıyoruz. Başta iyi niyet kavramı var. İyi niyet kavramının uluslararası hukukta İngiliz, Türk hukukunda geçerli maddeleri var mıdır? Bu konu istismar edilebilir mi? Bu konuyu bizdeki yönetim, proje yönetimi gerektiğinde sopa gibi kullanabiliyor. Aynı maddeyi sevdiğine iyi şekilde, diğerlerine ciddi acıtıcı şekilde kullanabiliyor. Buradaki iyi niyet kavramını biraz belki hukuksal tarafıyla açıklarsanız bize yardımcı olursunuz. Oturum Başkanı-İsmet MURA: Teşekkür ediyorum. Gerek Faruk Bey, gerek Mehmet Ali Bey bu son soruların hepsini aldılar. Ama sorular o kadar yoğun ve geniş ki bir ara vermeden onlara cevap vermeyi düşünmüyorlar. Şimdi ara veriyoruz. İkinci oturumda önce bu soruların cevapları verilecek ondan sonra normal oturuma geçilecek. 21

22 MTMD 5. Çalıştayı: Müteahhitlik Hizmetlerinde FIDIC Uygulamaları ve İş Yapım Sürecinde Talep Yönetimi II. OTURUM: Oturum Başkanı Tuncay AYHAN: İkinci oturuma geçiyoruz sevgili arkadaşlar. Oturumumuzun ikinci bölümünde, Sayın Mehmet Ali Erdoğan, Sayın Polat Dilli, Sayın Faruk Tepeyurt ile beraber, ikinci bölümdeki programı uygulayacağız. Faruk Bey le ilgili komisyon başkanımız İsmet Bey, kısa bir özgeçmiş vermişti. Her ne kadar Mehmet Ali Bey ve Polat Bey, birinci oturumda söz alıp konuşmalara katılmış olsalarda, ben çok kısa kendilerini tanıtmak istiyorum. Mehmet Ali Erdoğan yılları arasında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi okudu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi nden mezun olduktan sonra Londra da hukuk okuyarak, hem İstanbul Barosu na hem de Londra Barosu na kayıtlı bir avukat olarak şu anda bu alandaki çalışmalarına Londra ve İstanbul bağlantılı olarak devam etmekte. Polat Dilli, yine aynı yıllarda Mehmet Ali Bey le sınıf arkadaşıdır aynı zamanda kendisi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ni bitirdikten sonra Almanya da eğitim aldı. Daha sonra bu avukatlık grubunun İstanbul daki faaliyetlerini devam ettiren arkadaşımız. İkinci bölümde programımız şöyle; genellikle soru cevap olarak planladık ikinci bölümü ancak ana başlıklar olarak sizlerdeki programda da görüldüğü üzere talep yönetimi, projede talep yönetimi başlığı altında inceleyeceğiz. Varyasyonların, yani değişikliklerin denetimi, onayı, etkin ödeme çizelgesi ve sisteminin oluşturulması, gecikmelerin hızlı iletişimi, projenin sonuçlandırılması ve projelere ait garanti mektuplarının yönetilmesiyle ilgili bir başlığımız var. Bu ikinci bölümün ana başlıklarına geçmeden önce birinci bölümde bazı sorular vardı. Onların cevaplanmasıyla başlayalım isterseniz. Bu soruları not ettik herhalde. İsterseniz o sorulardan başlayalım. Mehmet Ali Bey, Faruk Bey, Polat Bey Ana yüklenici ya da alt yüklenici, işverenin gecikmesi durumunda, işi savsaklaması durumunda, projeyi sonsuza kadar geciktirebilir mi? Erteleyebilir mi dedi Ersin Bey. Pratikte biliyoruz, yani gecikmeler çok yaygın bir şekilde oluyor. Özellikle de kamu projelerinde çok yaygın bir şekilde kullanılıyor. Normalinde hem FIDIC sözleşmelerinde hem diğer standart sözleşmelerde yavaş giden tarafı uyarma hakkı var. FIDIC sözleşmesinde 16.2 nin altında uyarı yapılabiliyor. Normalinde 28 günlük süre içerisinde ihbarda bulunmak lazım, örneğin bu konuda iletişim kopukluğumuz var, şu alanlarda sorunlarımız var, bunları çözmemiz gerekiyor diye ihbar çekmek gerekiyor. Ama sorunların sözleşmedeki ve projedeki yazılı sorunlardan olması gerekiyor. Örneğin projede eksik çizim var, eksik çizimin sağlanması lazım ve zamanında sağlanamadığı için sen mekanik işlerin ikinci safhasında, elektrik işinde ikinci fixing e başlayamıyorsun örneğin. Orada ihbarda bulunuyorsunuz ve projeyi yavaşlatma hakkınız gerekirse de tazminat isteme hakkınız var. Ama bu hak çok yaygın bir şekilde uygulanmıyor. Uygulanması gerektiğinde genelde mühendise gidiliyor, mühendisin adil olması gerekiyor. Mühendise itiraz aşamasında sorun 22

23 çözülemezse hemen hızlı bir şekilde hakeme gidilmesi lazım. Hakemle de sorun çözülmedi, onun da kısa bir süresi var, ondan sonra tahkime başvuruluyor. Bu International Chamber of Commerce ın yani Uluslararası Ticaret Odası nın tahkim kurallarına göre oluyor. Prosedür bu şekilde işliyor ama Mehmet Ali Bey in de söylediği gibi yargı sürecini başlatmak gerçekten masraflı bir iş. Az önce şey demiştim. Bu işe ben foseptik pompasından dolayı başlamıştım. Size karşı tarafın talep ettiği avukatlık masrafını söyleyeyim: 120 bin sterlindi. Pompanın değerini tahmin edebiliyor musunuz ne kadar? Pompanın değeri ise 10 bin sterlindi. Hüseyin Erdem: Çok önemli bir konuya geldiniz. Bizim süremiz 8 ay değil mi? İşveren bize soruyor, diyor ki 8 ayda bitirir misin? Biz de diyoruz ki 8 ayda değil, 6 ayda bitirin biz de bitiririz. Ve bu 8 aya kadar biz shaftlarda bir şeyler yapıyoruz, tasarımcı arkadaşlarımızın, abilerimizin hepsi burada, bizim 8. Ayın 7. Ayında daha otelin dekorasyon projeleri yeni geliyor. Ve bu otel 8 ay değil, 28 ay sürüyor. Bizim sözleşmelerimizde şöyle bir madde koyabiliyoruz artık. Zorunlu. İş uzarsa tüm masraflar ödenecek. Biz bırakın bu sözleşmenin maddesi olmasına rağmen, hiçbir fiyat farkı alamıyoruz. İşi bitiriyoruz çünkü içeride biz işi yüzde 70 e getirmişiz, parada yüzde 30 dayız ve sonunda biz bu işi bitiriyoruz üzerine de para veriyoruz cebimizden. Sözleşmede diyor ki, taşeron sözleşmelerinde, işveren işbu sözleşmeyi sözleşme süresi içinde herhangi bir zamanda hiçbir neden göstermeksizin tek taraflı olarak tazminatsız fes edebilir. Biz de taşeronuz, bu kadar haklı olduğumuzda hiçbir sözleşmeyi fesih edemiyoruz, bırakamıyoruz ve devam edip bitiriyoruz. Hiç mi hakkımız yok. Yani bunun bir dayanağı var mı? Türk hukuku alanında yetkin değilim, ama FIDIC sözleşmelerine göre var. Hüseyin Erdem: Fiyat farkı alabilir miyiz? Alamıyoruz Polat Dilli: FIDIC boyutunu Faruk Bey ve Mehmet Ali Bey açıklıyorlar ama bu bahsettiğiniz konu FIDIC açısından değerli bir konu. FIDIC in ötesinde çok genel bir konudur. Eğer sözleşmede işveren herhangi bir zamanda, herhangi bir sebep göstermeksizin bu sözleşmeyi fesih edebilir. Verilen teminatı da gelir kabul edebilir yazmışsa onu imzalayın, korkmayın. Eğer işveren, sizinle imzaladığı sözleşmede böyle bir ibare koymuşsa, işveren herhangi bir zamanda hiçbir sebep göstermeksizin bu sözleşmeyi fesih etme hakkına sahiptir ve taşerona verdiği teminat mektubunda gelir kaybetme hakkına sahiptir şeklinde bir madde koymuşsa, bu işi korkmadan imzalayın. İşveren ancak haklı sebeplerle fesih ederse verdiğiniz teminatı gelir olarak kaybeder, bununla da yetinmez, işi sizden aldıktan sonra işi bir başka taşerona verirse, size 10 liraya verdi başka taşerona 15 liraya vermek zorunda kaldıysa, onun dışında aradaki o 5 lirayı sizden isteme hakkına sahiptir. Eğer bu maddeye dayanarak sözleşmenizi fesih ederse, siz o tarihe kadar, işveren için yaptığınız tüm masrafları alırsınız. Onun dışında işi bitirseydiniz, ne kadar kar elde edecekseniz o karınızı da dönüp işverenden alma hakkına sahipsiniz. 23

24 Hüseyin Erdem: Polat Bey bunun uygulaması var mı? Polat Dilli: Bunun uygulaması var. Aslında bu sadece taşeron sözleşmelerinin sorunu değil. Bu her alanda yapılıyor. Bunu mesela şöyle karşılaşıyoruz. Yapımcı, sanatçıya Sanatçı daha işin başındayken 5 yıllık sözleşme imzalatıyor. Sonra gereğini yapmıyor, yerine getirmiyor ama ortada bir sözleşme var. Burada denkleştirici adalete bakılıyor. Yani sanatçı, bu sözleşmeyi imzaladı. Bu halde imzaladı, yapımcı gereken işleri yapmıyor, yükümlülüklerini yerine getirmiyor. Ancak sanatçıya da buna uy diyor. Diyor ki ödemeleri yapmasam bile bana karşı dava açamaz diyor. Bu maddeyle o madde birbirine eşit. Eğer ödemelerini yapmıyor ise siz ödemelerini yapmadığı andan itibaren yani temerrüde düştüğü andan itibaren bu davanızı açma hakkına sahipsiniz. İşte bu hususlar kamu düzenine ait. Sözleşmelere kamu düzenine aykırı, ahlaka aykırı karşı hükümler ortaya koyamazsınız. Koyarsanız, kafanıza göre hareket ederseniz, hukukun genel kuralını yani kamu düzenini ihlal etmiş olursunuz, bunun sonuçlarına da katlanırsınız. Şimdi sizlere dayatılan sözleşmeleri biliyoruz. Bize de geliyor zaman zaman. Değiştirmek istiyorsunuz bunları, işveren değiştirmiyor. O durumda, diyoruz ki, şu şu maddeler geçersiz, takma. Bunun için boşu boşuna uğraşma, ortamı gerginleştirme falan. Ama değiştirilmesini istediğimiz maddeler de oluyor. İşte bu kamu düzenine aykırı maddeleri kaldırın, bunları yok sayın devam edin diyoruz. Çünkü bunun için işverenle kavga ettiğinizde işe yaramıyor. Sonra nereye gidiyor, bunu kayıtsız şartsız kabul eden taşerona gidiyor. Burada dikkat edeceğimiz husus, bu geçerli bir madde midir, değil midir? İşin püf noktası burası. Mehmet Ali Erdoğan: Bu önü açık sözleşme, yani 8 aylık bir sözleşme. En azından artık bir drafting, yazım noktası olarak özellikle yabancı ülkelerde - her şeyde onları taklit ediyoruz, ona doğru gidiyoruz - bunlar koyunca oluyor, yavaş yavaş bizimkiler de kabul ediyorlar. Uzun süreli bir stop noktası koymak gerekiyor. Tamam 8 ay ama 36 aya da çıkmasın. OK abi, üzerine sana bir 6 ay daha verelim, 14 ay sonra elimizi yıkar çıkarız buradan gibi biraz daha böyle olur mu böyle şey, kabul edilemez demek yerine, uygulamada yavaş yavaş bizim de işi kaybetmeden, suya sabuna dokunmadan, bir şekilde işi alacağımız noktaya getirmemiz lazım. Polat Bey in de dediği gibi, kamu düzeninden olan şeyleri gündeme getirip, gereksiz yere konuyu, görüşmeleri sekteye uğratmaktansa, bu maddeler üzerine yoğunlaşıp daha iyi bir şekilde bunları yumuşatacak değişiklikler yapmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Bir başka soru cevabına geçelim isterseniz. Kani Bey şeyi sormuştu, FIDIC in tasarladığı, düzenlediği sözleşmeler ne kadar yaygınlıkla kullanılıyor Avrupa ülkelerinde diye. FIDIC sözleşmeleri daha çok büyük projelerde ve altyapı projelerinde kullanılıyor. Avrupa Birliği içinde kullanılıyor ama AB altyapısını tamamlamış bir bölge. O nedenle tutup da bir şehrin kanalizasyon sistemini yeniden yapılmıyor ya da yeni yollar inşa edilmiyor. İnşa ediliyorsa da çok az ediliyor. Büyük projeler aleyhine çevrecilerin kampanyaları falan oluyor. Daha çok bu yeni bâkir alanlarda uygulama alanları buluyor FIDIC sözleşmesi ve başında da söylediğim gibi, Asya Kalkınma Bankası, Afrika Kalkınma Bankası 24

25 falan, Dünya Bankası çok yoğun destekliyor FIDIC sözleşmelerinin kullanılmasını. Çünkü büyük projelere kredi veriyor. O büyük projelere kredi verirken şeffaflık istiyor. İhale sürecinde şeffaflık istiyor. Şeffaflığın dışında sözleşme paralarının, ihale paralarının gerçekten o projeye gittiğinden emin olmak istiyor. Bu sözleşme de, bir nevi onu sağlıyor ya da uluslararası geçerli hukuk prensiplerine göre, İngiltere deki ya da Avrupa Birliği nde imzalanan uluslararası sözleşmelere göre rüşvet veremiyorsun, kamu görevlilerine koltuk çıkamıyorsun. Afrika daki ve kalkınmakta olan ülkelerdeki siyasi adam kayırma ve taraftar zenginleştirme sorununu en aza indirmek istiyorlar. Mehmet Ali Erdoğan: Sadece Avrupa da da değil. FIDIC in ne kadar Türkiye ye girdiğini belirtmek açısından Çin yüklenici, anahtar teslim power-plant (güç santralı) yapıyor Türkiye de. Çin Exim Bankası projeyi finanse ediyor. Yüklenici Çin, EBRB Avrupa da, işveren Türk, sözleşmeye uygulanan doküman FIDIC projesi. Taraflardan hiçbiri İngiliz olmadığı halde, İngiliz hukuku ve İngiliz avukatlar olarak karşı tarafın da avukatı olarak bankanın avukatı olarak, banka başta proje finansı verirken, ön şart olarak FIDIC çerçevesinde olmasını şart koşmaya başlıyor. Hani uygulama nereye gidiyor, nasıl dayatılıyor Avrupa Birliği nde şey var mı sorusuna da açık bir cevap. Artık belli kurumlar bunu dayatınca, tarafların keyfiyetinden çıkma durumu oluşmaya başladı. Herkes tarafından kullanılması istenen ve zorunlu bir sözleşme haline gelmeye başlıyor. Kani Korkmaz: Buradaki arkadaşlarımızın bu sözleşmelerdeki sıkıntılarının temeli şundan kaynaklanıyor. Tek tip sözleşme yaratamadık. Bugün yapılan büyük yapılar, bu insanların kendi özel yapıları değil, artık kamu adına yapılan yatırımlar niteliğinde. Böyle bir tip sözleşme, kamunun desteği ile uygulanabilir hale getirilse, bu tür tartışmaların çok fazla geçmiş olurduk. Ne demektir bu? İşveren özel bir sermayedar da olsa, böyle genel bir kapsam sözleşmeye itibar ederse, bundan bütün o silsilenin içerisinde kalan insanlar ve kurumlar yararlanır hale gelmiş olabilirler. Kamunun böyle bir niyeti var mı diye sormuştum o sistem içerisinde. Yani kamuyla ilişkileriniz var mı? Kamu böyle bir niyet gösteriyor mu? Mehmet Ali Erdoğan: Fatma Hanım sizin belki böyle bir şeyiniz var. Türkiye de kamu uygulama yapmaya başladı mı? Fatma Çölaşan: Bildiğim kadarıyla TOKİ kullanıyor ve yanılmıyorsam, TOKİ bundan 15 yıl önce kullandı ilk FIDIC sözleşmelerini. Erzincan Depreminden sonra yapılan projelerde, FIDIC sözleşmesi kullanılmasını mecburi tuttu. O zamanki TOKİ başkanının adını hatırlayamadım şimdi. O bu konuya çok yakındı. Yiğit Gülöksüz başlattı bu işi. Bildiğim kadarıyla TOKİ hala kullanıyor. DSİ ve Karayolları da kullanıyor olabilir. Çok emin değilim. Yalnız TOKİ, kendi müşavirlik şirketlerini kurdurduğu için artık FIDIC şartnamelerinden vazgeçmiş olabilir, kullanmayı pek istemiyor olabilir. 25

26 Mustafa Bilge: Ben yirmi tane sözleşme yaptıysam yirmi tane sözleşmede de birbirinden farklı. Çok değişik sözleşmeler. Siz 200 yıl evvel İngiltere de ilk sözleşme taslağının ortaya çıktığını söylediniz Yanlış mı anladım acaba? Mehmet Ali Erdoğan: Evet. Mustafa Bilge: Demek ki bizim ülkenin temel sorunlarından bir tanesi, yapı sektöründe uygulanacak örnek bir sözleşme. Bu inşaat ile ilgili sözleşme tip bir sözleşme olabilir. Ona ilaveler yapacağız. Ya da ona ekler koyacaksınız. Her gelen sözleşmeyi okuyoruz, avukata gönderiyoruz. Ya da birbirimize soruyoruz. Yeter artık. Ben bundan on sene evvel, gıda sektöründe çalışan bir firmaya, FIDIC in Türkçe sözleşmesi vardı onu gönderdim. O firmanın genel müdür yardımcısının söylediği söz aynen şuydu. Mustafa Bey biz bu FIDIC sözleşmesine imza atarsak müteahhit bizi ipe çeker. Evet aynen bu şekilde ifade etmişti. Mustafa Bey şöyle bir durum var. İngiltere de tek bir standart sözleşme kullanılmıyor. Orada da, dört beş tane değişik meslek odası var. Her bir meslek odasının lobileri var. O projede hangisi güçlü ise ya da hangi mimar o odaya üye ise onun önerdiği standart sözleşme daha bir ağırlık kazanıyor. Ama o beşin içerisinde de yine en az 6-7 tane varyasyon oluyor. Yan sırf hani gidiyim ben konfeksiyondan hazır bir gömlek alayım olmuyor maalesef, yani orada da değişiklik oluyor. Mustafa Bilge: Prensipleri aynı. Fatma Çölaşan: Bir katkı yapmak istediğimi söylemiştim. Avrupa da ne kadar uygulanıyor diye biraz önce bir soru soruldu. EFCA Avrupa Müşavir Mühendisler Federasyonu, FIDIC de Dünya Müşavir Mühendisler Federasyonu, ikisi şimdiye kadar tamamen ayrı çalışıyorlardı. Şimdi ortak hareket etmeye karar verdiler. İki senedir bütün dokümanlar birbiriyle uyumlu hale getiriliyor. Ve EFCA da zaten FIDIC dokümanlarını kullanılmasını hem öneriyor hem kabul ediyor. Bunun için bundan sonra daha fazla yaygınlaşacağını düşünüyorum. Meslek Odaları kendi aralarında önemli konular hususunda, fikir teatisinde bunuyorlar, birbirlerinin sözleşmelerine atıfta bulunuyorlar. Bakıyorlar ve eksik yönlerini söylüyorlar. Mesela İngiltere de RIBA adlı bir kurum var, daha çok mimarlara yönelik çalışıyor. FIDIC in de eleştirildiği oluyor ve eleştirilen bir husus da FIDIC te örneğin kötü hava şartlarında senin bir erteleme hakkın doğuyor. Ama o kötü hava şartları nedir, nasıl tespit edilecek yani kim tespit edecek o muallaktır. Az önce, Yemen de iş yapan bir arkadaşımızla konuşuyordum, orada hava koşulları kötü gidiyorsa bunun tespitini hangi kurumdan alacaksınız, o kurumun standardı geçerli midir değil midir, bunların hepsi muallak konular. Eminim ki FIDIC te diğer kurumlarla ilgili eleştiri getirdiği noktalar oluyordur. Öyle tek tip 26

27 sözleşme her zaman uygun olmayabiliyor. Odalar aralarında fikir teatisinde bulunmakla birlikte bir rekabet halinde oluyorlar. Mehmet Ali Erdoğan: FIDIC te gelen son yeni uygulamalardan biri, bir milyon bir buçuk milyon... kadar olan rutin işlerde, genel bir standardizasyonla başlayabilirsiniz. Öyle tepeden başlanmaz da ufak ufak başlanır. Bunu için bir komisyon kurulur, çalışmalar yapılır. Siz sanırım o noktaya geliyorsunuz. Hepiniz bunun çok önemli olduğunu vurguluyorsunuz. O iç hukuklara da uygulanabiliyor. İç hukukçular tarafından o ülkenin hukukuna uyarlanarak uygulanabiliyor. Onda bir adım atılabilir. Bu çalıştayın çıkışında sizin dernek olarak aklınızda tutabileceğiniz bir çalışma olabilir. Yani böyle bir talep geldi diye. Bir yerlerden başlamak gerekiyor. Magna Carta ya çok yıllar önce başladılar ama şimdi çok hızlı yakalayabiliyoruz onu. Böyle de bir avantajımız var. Ama bir yerlerden başlanmadan da hiçbir şekilde olmuyor bu. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Buyurun Mürşit Bey. Mürşit Çelikkol: Çalıştay öncesi internetten bulduğum bir doküman itibariyle şöyle bir bilgi var. Şartnamelerin anlaşmazlık yaratma potansiyeli diye bir araştırma yapılmış. Türkiye deki müteahhitler nezdinde. 46 anlaşmazlık çıkartan şartnameler özel şartnamelermiş. 17 firma Bayındırlık İşleri genel şartnamesinin problem çıkarttığını söylemiş. Ve 11 firma da FIDIC şartnameleri demiş. Yani özet olarak bakarsak 77 firmadan 11 tanesi sadece yüzde ü FIDIC ile ilgili problem yaşamış ama özel şartnameye baktığımız zaman yüzde problem yaşanmış gibi bir parametre var burada. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Cevaplamadığımız soru var mı? Soruları bitirelim ve programın ikinci bölümüne devam edelim. Sonra tekrar soru cevap bölümüne geçeceğiz. Mustafa beyin sanırım sorusu... Performans derken şimdi herkesin diyelim ki siz klima yapmakla görevlendirildiniz. Mustafa Aslancan: Dediler ki bakacaksın projeye. Projede bir terslik varsa düzelteceksin. Onaylatacaksın. Proje yapılmış gelmiş. Eğer bir fark varsa isteyeceksin. Ama biz vermeyeceğiz. Ondan sonra bunu çalıştıracaksın. Bunun elektriğinden de sen sorumlusun. Mekaniğinden de sen sorumlusun. Otomasyonundan da sen sorumlusun. Ama müteahhitleri farklı. Eğer burada çalışmazsa istediğim verimi vermezse eğer bunun işletmesiyle ilgili de bir sorun varsa uyarmazsan sen sorumlusun. Nasıl oluyor bu? Biz mekanik müteahhit ama diyorlar performans deyince biz bunu anlıyoruz. Yani biz burada 20 derece istiyorsak, 20 derecenin olabilmesi için bütün tedbirleri sen daha ilk dakikadan itibaren almak zorundasın. Sözleşmeyle beraber. 27

28 Sözleşmede şimdi şöyle bir durum var. Eğer siz ana yüklenici olarak alt yüklenicileri kendiniz seçmişseniz, performanstan ana yüklenici sorumlu oluyor. Ama ana yüklenici olarak, size belirli alt yükleniciler empoze edilmişse, yani üzerinize doğru ittirilmişse bununla çalışacaksın diye, bazen oluyor yani. Siz çalışmak istemeseniz de, size deniliyor ki, şu şu firmaları ben seçtim bunlarla çalışacaksınız. Ticari bir karar veriyorsunuz ve o firmalarla çalışmaya başlıyorsunuz. Onların performansında bir sorun çıkarsa, o zaman dispute adjudication board dediğimiz tahkim sistemini kullanarak çözüme ulaşmaya çalışıyorsunuz. Hüseyin Erdem: Şöyle bir şey var. Bu yapı. Bu yapının ana müteahhidi var. Sen bu işin ısıtmasından, soğutmasından, yeterli havalandırmasından, yangınından her şeyinden sen sorumlusun. Bu performans sorumluluğu sende, sen uzmansın diyorlar. Sonunda, bu cihazlardan yeterli sonuç alamazsam, sana istediğimi yapabilirim diyor. Bu sadece bize. Çok açık konuşayım. Türkiye nin en önemli inşaat firmasının sözleşmesinde bu ana maddedir. Ben buna 93 yılında itiraz etmiştim. İşine gelirse imzala dediler. Biz o gün bugün imzalıyoruz o sözleşmeleri. İşimize geliyor o ayrı mesele. Bizim sözleşmeler aynen böyle Faruk Bey. Biz bu sözleşmelerin altına imza atıyoruz. Performanstan da sorumlu oluyoruz. Özel sektörde. Beyler bakın, buradaki çok değerli tasarımcı abilerimiz, ablalarımız alınmayın. Bakın ben şu anda, yarı şey durumdayım, nalına mıhına konuşabilirim. Bu sözleşmeler danışman olarak onların da elinden geçiyor. Ve o sözleşmeler bize geliyor, biz imzalamak zorunda kalıyoruz. Biz de diyoruz ki, ya bu tasarımı yapan kişinin, onların çok sorunu var. Tepeden bakıyorum şu anda. İşin sonuna kadar tasarım sözleşmesi devam etse, belki sorumluluğu paylaşacağız. Aman diyorlar ucuz bir proje yaptıralım, bu projeyi alalım. Müteahhidi şu anda her türlü işi yapmak zorunda. Tasarımcıyı da besleyecek, uygulamacıyı da besleyecek, ressamı da besleyecek. 15 gün içinde bütün projeyi inceleyeceksiniz o projeleri on beş gün içinde her şeyiyle yorumlayacaksınız. İkaz etmezseniz tüm sorumluluk size kalıyor. Bütün sözleşmelerin hepsinde, özel sektörde yüzde 90 ında var. Ve biz bunların hepsine imza atıyoruz. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Fatma Hanım ın bu konuda söyleyeceği sözler var. Onu dinleyeyim. Fatma Çölaşan: Şimdi bu çok kanayan bir yara tabii Türkiye de. Hepiniz biliyorsunuz bunun sebeplerini. Yıllarca bir kere, sözüm meclisten dışarı, Müteahhitler ve işverenler (kamudan bahsediyorum daha çok), araya bir müşavirin girmesini istemediler. Dolayısıyla müşavire sorumluluk verilmesini kimse kabul etmedi. 20 yıldan fazladır uğraşıyoruz. Müşavirin sorumluluğu, daha öncede söylediğim gibi, mesleki sorumluluk sigortasıdır, çok ağır koşullar yüklediği için üstüne. Bütün dünya mühendisleri böyle çalışıyor. Normal olarak bizim devletimizin, sizin sigorta yaptırmanız gerekir demesi lazım. Normal olarak da bizim bundan kaçmamız ve reddetmemiz lazımken biz, Türkiye de bunun tam tersini yapıyoruz. Biz 20 yıldır Mesleki Sorumluluk Sigortasının zorunlu olmasını istiyoruz diyoruz. Çünkü neden? İyi ile kötüyü birbirinden ayırmanın başka yolu yok Türkiye de. Alt gruplara bıraktığınız zaman, işi en ucuz proje diye gidiyor. Şimdi bunun, yani Hüseyin arkadaşımızın anlattığı şey, tamamen benim bu anlattığımın sonucu. Yani araya mühendis girmesin, tasarımcı girmesin, müşavir girmesin, hiçbir sorumluluğu olmasın, yetkisi de olmasın, saygınlığı da olmasın, her işi müteahhit üstlensin, sorumluluğu da alsın derseniz sonu böyle olur. Bundan sonra, bunları düzeltme 28

29 olanağımız var. Bu tip toplantılarda onun için tartışıyoruz. Bizim yaptığımız kötü tasarımların cezasını da çektiğinizi artık bildiğinize göre, demek ki bu uygulamaları, anlayışı değiştirmek lazım. Bir de şunu söylemek istiyorum. Tasarım bedelleri, bir yatırımın ömür boyu maliyetinin - Türkiye de değil, Avrupa da ve Amerika da - ömür boyu maliyetinin sadece yüzde 1-2 si seviyesinde. Amerika daki ömür boyu maliyetlerinin. Dolayısı ile bu kadar küçük bir bedelin, yüzdenin üzerinde pazarlık yapmak, yüzde 90 indirim yaptırmak gibi bir şey olduğu zaman, bunların sonuçları çok vahim oluyor. Ve şimdi Türkiye nin geldiği noktada şikayet ediyoruz ama bunların hepsini biz yarattık. Yani müteahhitler bizim yetkimizi kabul etmeyerek, bizim sözümüzü kabul etmeyerek, biz de kendimizi gittikçe ezdirerek bu hale getirdik durumu; şimdi oturup şikayet ediyoruz bunlardan. Biliyorsunuz devlet verdiği bütün tasarım hizmetlerinde, tasarımları kendi kontrol ederdi eskiden. Üstüne bir de damga basardı, hala yapıyor mu bilmiyorum, çünkü ben devlet işi yapmıyorum hiç. Üstüne kocaman bir damga basar paftaların, aynen söylediğiniz gibi, Müteahhit bütün ölçüleri bütün hesapları kontrol etmek zorundadır der. Sorumluluk Bundan sonra Müteahhite aittir. Ama müteahhitler de, siz alt müteahhit olarak çalıştığınız için burada daha açık söyleyebiliyorum, müteahhitler de bundan hiç şikayet etmediler. Herkes çok memnundu. Müteahhidin bütün sorumluluğu almasından. Ama şimdi işler bu hale gelince artık tartışarak belki doğru bir yere gideceğiz diye düşünüyorum. Mehmet Ali Erdoğan: Orada bütün olarak düşünürsek, kültürel bir yaklaşım var diyoruz. Problem var. Sözsel ve teknik olarak bir işi dayatıp, bu sözleşmeyi Türkçeye çevirsek, her şeyi güzel güzel size versek bunun uygulanabilirliği bu sektörde nedir? Bu kültür nedir? O kültürle birlikte draftın birlikte geçmesi gerekiyor. Kamudan başlıyor. Kamu ihale verirken, bilmem ne oğluna, ne taşçı oğluna direk vermiyor. Onun kriterleri var. Diyor ki sen yeterli misin? Dizaynı kime yaptıracaksın? Uygulamayı kime yaptıracaksın? Ekipmanın nedir? Referansın nedir? Hepsini soruyor. Daha size gelmeden önce, tepeden koydu bunu. Geldi iyi bir dizaynır var orada. Sizinle çalışmak kültürü olamaz zaten. Uygulmacı olarak sizinle çalışmaz zaten. Çalışmadı. Sözleşme yürürlüğe girdi. Dedik ki bu çalışmıyor. Diyorsun ki, bu adamın yaptığı tasarım hatasından dolayı, benim uygulamamın performansı etkilenebilir. Orada sorun yaşayacağız. Gerekli ihtarı veriyoruz. Baştan imzayı atmıyorsun yok öyle bir kültür. Orda sizi koruyacak avukatta yok. Her şeyden sorumluyum onunkinden de sorumluyum. Yani siz, nasıl dizayndan sorumlu olabilirsiniz ki? Biz bir hukukçu olarak veya drafting uzmanı olarak, Fatma Hanım yanılıyorsam düzeltin ancak oraya ya da buraya önleyici maddeler koyabiliriz. Adam, bunu kabul etmiyorsa, alır giderim diyorsa, sizin o ahlakı baştan yukarıdan başlayarak Hafiften yavaş yavaş olacak. Bunu değiştirmeniz gerekiyor. Onun için de üyelerinizden kaç kişi iflas etti bir ona bakın. Hüseyin Erdem: Bir Çinli örneği vereceğim. O çinliler 600 megawattı iki sene uzattı, bitiremedi. Biz orada 160 megawattı bitirdik. Çinli parasının hepsini aldı, bizim 700 bin lirada paramızı kesti o işveren. Yanlış hatırlamıyorsam Türk işveren. Bizim farklılığımız, biz kendi kendimizi korumuyoruz ki. Mehmet Ali Erdoğan: Çok önemli bir şey söyleyeceğim. Bu noktaya geldik. Bir dönüp bakın ihalelere teklif veren, fiyat kıran kendi arkadaşlarınıza bakın. Yanınıza sağınıza solunuza bakın. Ondan sonra günü kurtarmak için iş yaptın, bunu da müteahhide atmayın. Müteahhid kim uzucsa ona gider, 29

30 bazen salaklık eder, kimi zaman işin elinde kalacağını bile bile verir. Ama önce iğneyi kendimize batıralım. Daha sonra O çok önemli. Kültürel birlikte bir duruş o. Altını çizmek istedim. O birlikte bir duruş. O zaman sektör de zarar görmez. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Şimdi soruları her halde cevapladık. Oturumun ikinci bölümünün sunumuna geçelim. Daha sonra bir yarım saatlik bir konuşma bölümünden sonra tekrar soru cevaplarla ikinci oturum tamamlayalım. Buyurun. Sarper Giray: Sayın Erdem, çok güzel bir noktaya temas etti. Dediği çok doğru. Bütün mesuliyet bir şekilde müteahhide yıkılıyor. Burada, bu çalıştayın bir şeyi de, herkes dertlerini anlatıp karşı taraftakiler de, o dertlere kendi aramızda nasıl çözümler buluruz diye düşünüyor. Demin avukat beyin söylediği etrafınıza bakın derken, benimde burada gördüğüm, en azından buradaki tasarımcılar, hiçbir zaman mesuliyet müteahhidindir demememiz lazım, ben ömrümde hiçbir zaman demedim. Sadece performans garantisini istedim. Yani orada ben bin metreküp istiyorsam, bin metreküpü verecektir diye. Bütün arkadaşlarım da böyle yapsınlar. Dolayısıyla, en azından bizim yazdığımız teknik şartnamelerde, siz kendinizi koruyacak bir madde bulmuş olursunuz. Ama eminim ki, ana müteahhit gene o maddeyi koyacaktır size. O ayrı. Ama hiç olmazsa, bir tarafında da sizden onu istenmediğine dair daha detaylı kısım mekanik veya elektrik neyse, o şartnamelerde bu size yıkılmamışsa böyle bir şey, canınızı kurtaracak bir nokta olur. Ben arkadaşlarıma bunu teklif ediyorum. Bundan sonra hepimiz böyle yaparsak daha iyi netice alırız diye düşünüyorum. Baycan Sunaç: Şimdi onun sebebi şu, neden müşavir böyle davranıyor. Orada şuna bakmak lazım. Tasarımcının hatası olabilir. Hepimiz yapmışızdır yapıyoruzdur. O hatadan doğan hasarı işveren nasıl karşılayacak? Biliyor ki, tasarımcı demek, bir yerde çulsuzun biri demek. Biraz çarpıcı olarak söylüyorum. Müteahhidin de zengini, çulsuzu vardır ama müteahhit daha büyük parayla dönüyor. Dolayısıyla müteahhide bir şey yaptırma şansı daha fazla düşüncesi o. Bunun çaresi, Fatma Hanımın defalarca söylediği gibi, bugün de anlattı mesleki sorumluluk sigortası. Eğer tasarımcıdan sigorta aracılığıyla bir şey alacağı garantisi olursa, o zaman o madde kalkar. O olmadığı sürece biz ne yazarsak yazalım, işveren o maddeyi koymak zorundadır, kendi açısından da haklıdır. Çünkü müteahhide bir şey yaptırma şansı vardır. Tasarımcı da yoktur. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Faruk Bey Buyurun. Şimdi arkadaşlar, bir noktaya varyasyonlar demiştim ama ödemeden başlamak gerekiyor. Sunumun başlangıcında söylediğimi gibi, ilk sözleşmeyi yapmadan önce projeyi oluştururken, bu sizin project management dediğiniz, yani metodolojiyi uygularken, aynı zamanda ödeme metodunu, ödeme formülünü (baştan) belirlemek gerekiyor ve eğer baştan belirlenmezse, ilerde mutlaka sorun çıkacar. Ödemede aylık olarak mı yapacaksınız eğer aylık olarak yapacaksanız bunu ölçümlere göre mi yapacaksınız? Belirli bir ölçüme göre mi, yoksa aylık olarak projenin yüzde u bitişi tamamlanma safhasına göre mi yapacaksınız, onları 30

31 önceden tespit etmek gerekiyor. Onları tespit ettikten sonra, kazmayı vurma aşaması geliyor. Orada avans alabilir misiniz alamaz mısınız, o durum var. Standart sözleşmelerde genelde avans verilmiyor. Avans diye bir projeye başlama parası diye bir şey yok. Ama ana yüklenici de sonuçta büyük riskli bir projeye giriyorsa, belirli bir payı işverenden almadan da projeye başlaması mümkün olmuyor. Diyelim ki 50 milyonluk bir projeye girişecek, orada bir yol yapması gerekiyor. Alt yapı olarak ya da belirli altyapı çalışmaların yapacak 2-3 milyon ön harcama yapması gerekiyor. Bu tür avansları önceden isteyebiliyorsunuz. Ama bu nasıl oluyor? Teminat mektubu karşılığında size avans olarak veriliyor ve ödemelerden de düşülüyor. Ödemelerden aylık ödemeler yapılırken biliyorsunuz bir de standart sözleşmelerden bahsediyorum. Türkiye deki uyguladığınız özel sözleşmelerden değil. Bir de garanti ve süreler için yüzde 5 hatta bazen yüzde 6 yüzde 10 bile oluyor, ayrılıyor pay düşülüyor. Örnek olarak vereyim, 100 bin dolar alıyorsanız oradan 90 bin alıyorsunuz 10 bini içeride tutuluyor. Hüseyin Erdem: Akdi teminat varken, FIDIC te, tekrar yüzde 5-10 kesme diye bir şey var mı? Koyuyorlar onu. Şimdi yüzde 5-6 yı kesmesinin mantığı da şu. İşverenin pozisyonunu da düşünmek gerekiyor. Yani bunu ben diyor, baştan itibaren kesmezsem diyor, yüzde 5 i sonuna bırakır diyor. Projeyi tamamlamaz diyor. Proje eksik kalır diyor. Ya da o mantığı da o nedenle. Ve ödemelerin zamanında yapılması gerekiyor. FIDIC sözleşmesinde ben hesapladım. Hak ediş, payment certificate imzalandıktan sonra paranın kasaya girmesi yaklaşık bir üç aylık bir takvimi bulabiliyor. Üç ay normal. Bilmiyorum normalinde şöyle; işverenle ana yüklenicinin ilişkileri iyiyse, ödeme süreleri biraz da şeye bağlı, projenin finansman biçimine bağlı. Diyelim ki projenin finansmanına bir banka verdi. Banka kontrol mühendisininin, yani projeyi denetleyen mühendisin dışında ayrıca bir denetim görevlisi de atayabiliyor. Bankanın kendi denetmeni de geliyor. Türkiye de bankalar inşaat projesine pek proje kredisi vermiyorlar söyleyeyim ama yurt dışında bu yaygın. Bankanın kendi kontrol mühendisi geliyor. İmzaları attıktan sonra, ondan dolayı da gecikmeler çıkabiliyor veya genel olarak gecikme çıkabiliyor ya da işverenin mali dengesi sarsılıyor. Eğer işverenin mali dengesinin yerinde olmadığına dair bir intiba edindiyseniz; hem ana yüklenici olarak, hem de alt yüklenici olarak, işverene yani yeni revize edilen sözleşmede, senin bu işi yapma, finanse etme gücün var mı? diye sorma hakkı var. Yani ondan sorabiliyorsunuz. Buradan da Polat Bey soruyor, yok derse yaptırım ne? Yoksa orada bir ticari bir karar alıyorsunuz. Ama şimdi Abdullah Bey şöyle bir durum var. Diyelim ki siz orta ölçekli bir firmasınız ve Arnavutluk taki çok büyük bir firmadan iş alacaksınız ama Arnavutluk taki o çok büyük firma sizden daha küçük durumda. Öyle olunca sormak durumunda kalabilirsiniz. Tabi, yani referans durumlarından araştırabilirsiniz 31

32 Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Faruk Bey o zaman şöyle diyebiliyor muyuz? FIDIC sözleşmelerinde aslında bizim kontratlarda yer alan ödemelerin belli bir takvime bağlanması ve bir anlamda buna bir çözüm getirecek bir anlatım yok. Yoksa işverenle alt yüklenici arasında yapılacak bir anlaşmaya mı bağlı? Şimdi onun, prosedürü var. Prosedür şöyle işliyor. Sözleşmede ödeme maddesi var. Ödeme maddesine göre, kontrol mühendisi geliyor. Sizin yaptığınız ölçüme göre, anlaşmanıza göre, nasıl fiyatlandırma yapacaksınız ona göre ödeme belgesi çıkartılıyor. O işverene gidiyor, işveren de onu belirli bir süre içerisinde ödemek zorunda. Eğer işveren onu belirli bir süre içinde ödemezse, ihbarda bulunuyorsunuz ve gerekirse işi yavaşlatabiliyorsunuz ya da işi yavaşlatmayla baktınız yol alamıyorsunuz, işi askıya alabilirsiniz. Bunun hepsini, o sözleşmedeki anlaştığınız yazışma formatında (burası çok önemli) yapmanız gerekiyor. O süreler içerisinde yapmanız gerekiyor. Tutup cep telefonunu açarak, metin mesajı atarak olmuyor. Telefon kayıtları da çok önemlidir ve mutlaka saklamalısınız ama ben elemanlarımı çekiyorum sahadan, işi durdurduk demekle iş bitmiyor. O en arka sayfada yazışmaları nasıl yapacağınıza dair bir protokol var. Onu siz ayarlıyorsunuz, o protokole uygun bir şekilde yazışmaları ve ihbarları yürütmeniz lazım. O nedenle sırf sizin ana yüklenici işveren ve dışarıdaki kontrol mühendisiyle ilişkiniz değil, kendi iç mekanizmanız da çok önemli. İç mekanizmanızda kendi yazışmalarınızı çok iyi tutmanız, kontrol etmeniz ve elemanlarınızın o standart sözleşmelerdeki yazışma protokolüne uygun bir şekilde yazışmalarını sağlamanız lazım. Gerekirse eğitim programlarına göndermeniz lazım. Biz burada FIDIC in üzerinden çok hızlı bir şekilde geçiyoruz ama FIDIC in sırf 20 maddesinin normalde anlatılması, iki üç günlük programlarda anlatılıyor. Yazışma hususlarına, belge kontrolüne ve ihbarları zamanında yapma konusuna dikkat etmek gerekiyor. Mehmet Ali Erdoğan: Ödemelerle ilgili bizim sözleşmelerde farklı olarak FIDIC te, 20. Madde, gerek zaman olarak gecikmeden, gerekse ödemelerle ilgili prosedürü hangi aşamada nasıl yapacağınızı tek tek belirleniyor. Ödeme sertifikası yapıldığından itibaren, parayı ödemezse sözleşmeyi ihlal etmiş durumuna geliyor. Bu değişmez. İngiltere de de değişmez, Afganistan da da değişmez, Ankara da da değişmez yapmadıktan sonra. Elimizde sihirli değnek yok. Bu adam ödemezse biz ne yapacağız şeyi yok. Burada siz kaç senedir, siz yaşamışsınız bir formül bulmuşsunuz. Diyorsunuz ya imzalayın FIDIC bir formül bulmuş size. Mehmet Ali Erdoğan: Bir müvekkilimizi yurt dışında bir iş aldı. Proje finansı yok diyor. Daireleri satarak yapıyordu. Satışa başladığında atmaca gibi ne satılıyor, ne gidiyor bakıyorsunuz ticaret bu bir şekilde. Orada bir şey var mı hala yüzde 10 satamadı durumunda, sizin de orada karar vermeniz gerek. Bu bir örnek. Ama başka örnekleri de mutlaka vardı. Siz de bir formül bulmuşsunuzdur. Fakat ana soruya gelirsek. FIDIC konusunda Faruk Bey daha detaya girecek, FIDIC altında olur da ideale yakın FIDIC i yakalarsak, burada en azından adam diyecek ki bu hakları var. Bunu verecek, işi durdurabilir, beni mahkemeye verebilir, devam etmeyebilir, gibi bir prosedür var onun altında. 32

33 Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Serdar Bey in bir soru sorma isteği var. Buyurun Serdar Bey. Serdar Uzgur: Yurt dışında projeyi aldığınızda sigorta ettirebiliyorsunuz, aslında faktöring gibi işlem. Mesela Türkiye deki alt taşeron, faktöring gibi bir enstrümanı kullanıp, bunu da sözleşmeye bağlayıp, kendini korumaya alamaz mı? İşveren yapmadı, ana müteahhit de yapmadı ama faktöring dediğiniz zaman, banka girmiş oluyor işin içerisine. Siz onun finansmanını, faktöring üzerinden sağlıyorsunuz. Akreditif açmak gibi bir şey bu. Dolayısıyla böyle bir enstrüman kullanılamaz mı? Hüseyin Erdem: Kimse sana 10 milyar avroluk malzemenin garantisini verir mi? Serdar Bey: Kontratta faktöring işlemlerini kabul ettirebilirsiniz. Bu bir finansman kaynağıdır. Mal sahibi size gecikme, yani üst mahkemeye vermeyeceksin diyor, buna imza atıyorsanız mal sahibiyle şöyle bir anlaşma yapabilirsiniz. Sonuçta senin buradaki ödeme sürendeki varyasyonun bir hafta ile bir ay arasındaysa bu bir para kullanma imkanıdır. Dolayısıyla sen kendi kredini kullanmazsın, yaptığın sözleşmeden kredi yaratırsın. ABD de bu patlayan krizin sebeplerinden bir tanesi de budur ama üçüncü sigortalama işlemleri. Yani borcu bitmeden ikinci ellerde, onu ikinci kez ve üçüncü kez kullanmak yaptığınız hak edişi faktöringde paraya dönüştürme şansınız var. Bu bir tefeciliktir, doğrudur ama yasal sınırlar içinde bir işlemdir. Ben hukuki karşılığının yaptırımda bir avantaj sağlayıp sağlayamayacağını sordum. Mehmet Ali Erdoğan: Özellikle büyük firmaların yaptığı proje kaynaklarının içine giriyoruz sözleşmelerle birlikte. Hiçbirinde bu bahsettiğiniz şekilde Türk bankaları özellikle, büyük bankalar zaten, proje kaynaklı finansman yapanını görmedim daha. Yabancı bankalarda sizin bahsettiğiniz şekilde faktöring sistemiyle, onun da arkasına bir sigorta koyarak.. teknik olarak çok mümkün. Serdar Uzgur: Burada faktöring firmaları banka değil yalnız. Mehmet Ali Erdoğan: Hukuksal olarak yapısı çok mümkün. Ama sizin yüklenici olarak riski alamadığınız, işverenin riskini bir bankanın sigortalanarak bunu alması da sıfıra yakın bir realite. Türkiye de çok zor bir durum. Bunu ancak şeyle, kontrat aldığınız kontrat garanti olmuyor, ekstra kendi securitylerinizi vererek bir kaynak yaratabiliyorsunuz. O da sizin işinize gelmiyor ama sorunuzun cevabı; hukuki olarak mümkün bunu kurmak. Bu yapılıyor da belli ülkelerde. Özellikle size işi verenin kredibilitesinin A plus olduğu durumlarda çok rahat oluyor. Fakat hukuki olarak mümkün olmasına rağmen, Türkiye de bir tane daha uygulamasını görmedim. Mustafa Bilge: Ben bir katkıda bulunabilir miyim? Temlik denilen bir yöntem var, ana yüklenici bu yönteme sıcak bakıyor. Kestiğiniz fatura için bankaya gittiğiniz zaman, banka bu ödemeyi yaparım diyor. Ama bu yöntemin aylık %1 maliyeti var. Üç ay sonra o parayı bankaya ödediğiniz 33

34 zaman %3 maliyet geliyor. Ana yükleniciye sorunu aktardığınızda ise ben ona karışmam diyor. Biz zaten kar marjı olarak, yüzde 5 ya da 6 yla çalışıyoruz. Hüseyin Erdem: Sözleşmede temlik edilemez diyorsa ne olacak? Mustafa Bilge: Buna izin veriyorlar. Banka da, faturayı götürdüğünüzde veriyor o parayı size. Ama aradaki yüzde 3 lik faiz size yük olarak geliyor. Karşı taraf telafi edebilirse güzel ama edemiyoruz. Ama o parayı ödemezse ne oluyor? Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Arkadaşlar isterseniz programa uygun sunumu bitirelim, ondan sonra soru cevap halinde bu sorularımıza devam edelim. Mustafa Aslancan: Türkiye de, ben bundan 3-5 sene öncesine kadar, bu kadar kalitesiz bir işverenin olduğu dönemi hatırlamıyorum. Buradaki arkadaşlar işveren değil, olsalar da bunları söylerim. Giderek işveren kalitesi düşüyor. Bu artık dönemle ilgili bir konu mudur, yoksa kıyasıya rekabetle ilgili bir konu mudur, çok tuhaf hareket ediyorlar. Bizler de kader kurbanı olarak, bunlara ayak uyduruyoruz. Kani Korkmaz: Bir sene önce burada söylemedim mi, işverenin profili değişiyor, ona göre davranmak gerekir diye. Mustafa Aslancan: O yüzden, bu söylediğim bütün varyasyonların, sadece işverenin işine yaraması halinde geçerli olduğunu düşünüyorum. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Mustafa Bey e teşekkür ediyoruz, akşama bu konuya devam edeceğiz. Mustafa Bey, varyasyon dediniz. Sürekli aynı konuya geliyoruz. İletişimin kontrolü, belgelerin kontrolü ve yazışmalar çok önemli. Bunu iyi bir şekilde yürütemezsek, bizim varyasyonlardan kaynaklanan ve talep edeceğimiz haklar çöker. Hiçbir şey elde edemeyiz. Ön şartlarından bir tanesi bu, varyasyondaki iletişimi zamanında ve yerinde yapmak. Eğer zamanında ve yerinde yapamazsak bu ön şartı yerine getirmezsek, varyasyondaki hakkımızı kaybediyoruz. Onu mutlaka yerine getirmemiz lazım. Hüseyin Erdem: Öyle bir yaraya basıyorsunuz ki Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Hüseyin Bey, lütfen müdahale etmeyelim. 34

35 Şimdi varyasyon genelde işverenden gelmez. Varyasyon ancak karşılıksız olarak gelir. Onu da isteme hakkı vardır, değişiklik isteme ya da kaliteyi daha üst spesifakasyona çıkma hakkı vardır. Varyasyon iki türlü oluyor. Bir tanesi siz daha iyi bir metodoloji bulmuş olabilirsiniz ve orada maliyetlerde düşürücü bir etki yapıyorsa onu önerebilirsiniz, o hem zamandan hem de maliyetten kazanırsınız. Bunu önerebilirsiniz, o zaman metodoloji değişimine gittiğinde projede de hafif değişiklik oluyor. Onu oturup konuşmak gerekiyor. Bu da bir varyasyon. Diğer varyasyonlardan bir tanesi, yine metodolojiyi değiştirirsiniz maliyet artar ama proje hızlı biter. Yani örneğin, sahaya belirli bir kapasitedeki vinci götüremiyorsunuzdur aletlerinizi oraya koymak için, yüklemek için ama sonra işte trafik yönetiminde o sorunu gidermişsinizdir, vinci oraya götürmeniz mümkün olmuştur, işte 10 günde çözeceğiniz bir şeyi, beş günde çözmeniz mümkündür ama o size maliyet getirmiştir, o varyasyondur mesela. Onu anlatırsınız dersiniz ki ben projeyi hızlandıracağım ama buna 5 bin 10 bin ek bir maliyet var. Onun ihbarını yaparak öyle bir değişikliğe, artışa gidebilirsiniz. Önce mühendise bildiriyorsunuz varyasyonu. Mühendisin üç seçeneği var. Bunu reddedebilir ya da kabul edebilir veya ben bunu kabul ediyorum, ama işverenden onay almam gerekiyor diyebilir. Ya da bazen kabul ederken, yani genelde uygulama şu şekildedir. Mühendis hiçbir sahadaki uygulamada ben bunu kabul ediyorum demez. Sahadaki uygulamada, ben bunu işverenin onaylaması şartıyla kabul ediyorum diye onaylıyorlar genelde. Benim gördüğüm; İngiltere de ve işverenle olan normal olağan toplantıda bu konuşulur, işverenle artık müzakere edilir, oradaki işin niteliğine göre ya cost üzerinden alınır, cost dediğimiz maliyet veya maliyet artı küçük bir kar marjı alınır ya da onu bir hakem gelir hesaplar sizinle birlikte, kontrol mühendisiyle birlikte taktir gördüğü, sizin de uzlaşacağınız bir rakam üzerinden yapılır bu. Varyasyonun hemen 28 gün içinde bildirilmesi gerekiyor. Bu 28 gün içinde bildirmediğinizde alma hakkınızı kaybetmiş oluyorsunuz. Varyasyonlar genelde bir oluşum, bir olay olduktan sonra ortaya çıkıyor. Ama potansiyel gecikmeleri de, sözleşmenin sanırım birinci maddesinde tam 1.4 olacak galiba, her iki taraf da potansiyel gecikmeleri de, eğer bir varyasyon çıkacaksa bunları da haber vermekle yükümlüsünüz. Yani diyelim ki, bir yerde belediyeden haber aldınız ki, oraya sizin projenize gidecek olan yol bir ay süreyle kapalı olacak. Sizin artık başka bir yolu kullanmanız lazım. Ya da bir ulaşım şekli kullanmanız gerekiyor. Sizin başka bir yol ya da başka bir ulaşım şeklini kullanmanız gerekiyor. Bunu haber vermeniz gerekiyor. Haber vermezseniz sizin bilginiz dahilindedir, haber vermiyorsunuz sonra projenin maliyeti artıyor işveren size şunu diyebilir; bundan senin haberin vardı bana niye haber vermedin? Neden alternatif çözüm üretmedik diyebilir. Bir de konunun içerisinde geçti, bazı varyasyonların da illaki maliyet unsuru olarak olmuyor. Ek zaman isteme unsuru olabiliyor. Ek süre isteme sadece alt yükleniciden ya da ana yükleniciden gelmeyebilir. Bu mal sahibinden de gelebilir. Mal sahibi size uygun ihbarda bulunduğu zaman ek süre isteyebilir. Bu yaygın bir şekilde yapıldığı da oluyor. 35

36 Varyasyonlardaki değişimde eğer bir maliyet tasarrufu varsa işveren sizden kesinti yapabilir. Siz buradan tasarruf ediyorsunuz ben de kesinti yapıyorum diyebilir. Bununla ilgili şimdilik söyleyeceklerim bu kadar varyasyonlarla ilgili. Gecikmeler, gecikmeleri de sizden kaynaklansa bile ya da dış etkenlerden kaynaklansa bile bunu mutlaka iletmek gerekiyor. Lisanı münasiple şöyle demek lazım, bir gecikme durumu çıkabilir, haberiniz olsun. Gecikme durumu çıktığında, resmi olarak ya da uygun bir şekilde size bildireceğim deyip, uyarı sinyalini vermek lazım. Gecikmelerde, genelde ceza maddesi oluyor. Bazı ülkelerde ceza maddeleri yasak. Örneğin İngiltere de, ceza maddesi koyamıyorsunuz ancak normal gecikmeden kaynaklanan zararlarınızı alabiliyorsunuz. Çünkü, sözleşmedeki bir ihlal durumundan dolayı birisinin zenginleşmemesi gerektiğine inanılıyor. Öyle bir hukuk prensibi var. Ama diğer ülkelerde, hem kıta Avrupa sı hukukunda hem de Ortadoğu ülkelerindeki projelerde, gecikme tazminatı yaygın bir şekilde uygulanıyor ve bu konulara çok dikkat etmek gerekiyor. Eğer gecikmeyi zamanında bildirmezseniz, ek süreleri gerekçeleriyle belirterek zamanında talep etmezseniz, orada başınız yanabilir. İşveren bir dahaki hak edişte, bunu toptan kesmese de kademeli olarak kesmeye çalışabilir. Normalinde kesmemesi gerekiyor. Onu anlaşıp belirli bir rakama orantıya göre kesmesi gerekiyor ama birçoğu baştan kesme yöntemini kullanıyor. Bilmiyorum, parasal şey olduğunda kesiliyor mu anında sahada? Mustafa Bilge: Hiç duymadım ben, tam tersi oluyor. Bizde en önemli sorunlardan biri bu. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Sunumu bitirdikten sonra soru ve cevaplara gelelim. Normalinde FIDIC sözleşmesinde bu yapılabilir. Gecikmeler için bir tazminat konabilir. Her bir gün için, harcanan ya da pasif kalınan her bir gün için yani sahaya girilemeyen her gün için belirli bir rayiç rakam belirleniyor. Deniyor ki, bugün dört tane elemanın orada olması gerekiyor. Dört elemanı ben o sahaya sokamadım, dört elemanın maliyeti budur. En azından dört elemanın maliyetini karşıla şeklinde bir rayiç, bir bedel belirleniyor. Bu bedel yazılabiliyor. Gecikme tazminatı da sahada bilmiyorum ama yaygın bir şekilde uygulanmıyor. Çok büyük projelerde 100 milyonluk, 50 milyonluk projelerde genelde uygulanıyor. O büyük projelerde de, en son Wembley Stadyumu vardı Londra da. O maliyetli 1,5-2 milyar sterlindi galiba. Orada bir yıllık bir gecikme oldu. O gecikmeyi de sürekli hukukçular kendi aralarında müzakere ederek bir şekilde, haksız da olsalar bir formüle bağladılar. Aynı şey metro inşaatında oldu. Metro inşaatı yıllarca gecikti, maliyeti yaklaşık 12 milyar sterlin falan arttı. O konuda hükümet bir heyet de kurdu. Gecikmelerin en azından kimin kabahati olduğunu tespit etmek için ama sonuçta tespit edilemedi. Şimdi projenin sonuçlandırma sürecine gelecek olduğumuzda, yani işin performans kısmına geliyoruz yine. Projelerde mühendis imzaladığında, projeyi kabul ettiğinde, o işverenin namına o artık kabul edilmiş sayılıyor. Ama bir de şöyle durumlar oluyor. Siz işin teknik yönlerine baktığınız için örneğin klimayı çalıştırıyorsunuz, klimanın alışveriş merkezi 36

37 açıldıktan sonra 3 ay ya da 6 ay daha çalışmasını görmek istiyorlar. Onun için de normal bir defect period dediğimiz süre koymak gerekiyor. Standart sözleşmelerin hepsinde bu oluyor. Defect periyodu koymadan önce, snagging, küçük hatalar defolar süreci oluyor. Onun takvimini çok iyi belirlemek lazım. İşveren genelde o süreci, işverenle ana müteahhit o süreci, çok uzun tutmak ister. Siz ise haliyle kısa tutmak istersiniz. Snagging dediğimiz şöyle, işin hataları nerede var, eksikler nerede var? Eksik listelerin çıkartılması. Kabul eksikleri. Kabul eksiklerinin de bir takvimi var. Onu sözleşmeye koymak gerekiyor normalinde. Takvim de normalinde 4 ila 8 hafta arasında oluyor. Onun belirli bir süresi var örneğin 4 haftalık bir süre aldık. Siz ürünü bana teslim ettiniz, ben gidiyorum o 4 haftalık süre içinde tek tek liste yapıyorum, çizelge yapıyorum, excel tablosu yapıyorum ve diyorum ki eksikler şunlardır, kontrol mühendisi ile birlikte gidiyoruz. Eksiklikler acaba projeden mi kaynaklanıyor, nereden kaynaklanıyor, onların üzerinden tek tek gidip tespit etmek gerekiyor. Onları tespit ettikten sonra, sorumluluğu da bulmak gerekiyor. Eğer sorumluluk bizdeyse, onları yerine getiriyoruz. Sorumluluk bizde değilse bazen ticari kaygılardan dolayı da yerine getiriliyor biliyorsunuz ve o snagging in tamamlandıktan sonra, defect period dediğimiz işin hatalı dönem kısmı başlıyor. O ise sizin sektördeki uygulama alanına göre değişiyor. Örneğin yangın sistemlerinde defects period bir yıl olabiliyor. İşte klima sistemlerinde 6 ayla bir yıl, bazen 2 yıla çıkabiliyor. Asansör ve yürüyen merdiven sistemlerinde 6 ayla bir yıl arasında oluyor defect dönemi. O dönem bittiğinde sizin zaten garanti dönemleriniz başlıyor, eğer garanti vermişseniz. O da sizin, yani baştan sözleşmenize göre yaptığınız anlaşmaya göre. 2,3, 4, 5 yıllık olabiliyor. Ama benim tavsiyem garantileri verirken, teknik şartnameyi çok iyi bir şekilde inceleyip oraya bir en azından wear and tear dediğimiz, yıpranma paylarını, onları çok iyi ifade edip yıpranma paylarını da sizin sorumluluğunuzun dışında olduğunu, ekstra olduğunu belirtmek lazım. Diyelim ki, küçük bir sorun çıktı ve sahaya gidiyorsunuz ama başka bir sorunu da adam oraya gittiğiniz de çözmenizi istiyor, kendi işlerini de yaptırmak istiyor. Onla ilgili olarak da sizin bir bakım sözleşmesi önermeniz lazım. Yani iş garanti süresine geldiğinde ya da snaggingi i tamamladığınızda, snagging çizelgesi bittiğinde, işte biz projeyi bihakkın bitirdik ve bu işe yeniden bir başlangıç yapalım ve buranın da bakımını üstlenelim demeniz lazım. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Peki bu başlıklar adı altında ikinci oturumumuzun sunumunu tamamlamış oluyoruz. Şimdi soru cevaplara geçelim. Sorusu olan arkadaşların sorusunu alalım. Mustafa Bey siz çok soru sordunuz, sizi biraz bekletiyoruz onun için. Mustafa Bey çok ısrar ediyor, buyurun Mustafa Bey. Mustafa Aslancan: Gecikmelerle ilgili kesilir dedik. Bu FIDIC te var mıdır? İşin yüzde 3 ü, 5 i, 10 u kadar kesinti yapılabilir, daha fazla yapılamaz diye bir şey var mı? O sözleşmelerde çok değişken bir konu. Bazen yüzde 5 i geçemez, bazen de yüzde 10 u geçemez diyorlar. Bazen de sonsuz diyorlar. Bunun bir kuralı var mıdır? Onun FIDIC te bir kuralı yoktur. FIDIC de genelde yüzde 5 üzerinden gidiyor. Ama yüzde 3 ten başlıyor 37

38 Mustafa Aslancan: Gecikme cezası diyorlar. İşte her gün şu kadar keserim, çoğunlukta da diyorlar ki, bu kestiğim rakamların toplamı yüzde 5 i geçemez diyor. Ondan sonra istersek diyor, işveren sözleşmeyi fesih edebilir veya davam edebiliriz. Bu bazen yüzde 10 oluyor. Bazen de hiçbir şey yazmıyor, tamamen kesmeye kalkıyorlar. Böyle bir kuralı var mıdır bu işi? Yüzde 5 i, 10 u, 20 si. Bu sizin yapacağınız, sözleşmenin tadiline bağlı. Mehmet Ali Erdoğan: Standart sözleşmelerde günlük cezası var. Onun dışında, genel kuralları veriyor FIDIC sözleşmesinde. Ondan sonra spesifik durumlar var. Tarafların koymuş olduğu, onlarda engelleyici bir şey yok. Sözleşmesinin arkasına bu bu kadar olur, şunu geçemez diye engelleyici tarafları bağlayan, durduran bir şey yok ama genel şartlarda yapılan sözleşmelerde günlük cezalar var. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Buyurun Hüseyin Bey. Yalnız 17:30 da programı bitireceğiz, ona göre sorularımızı alalım. Hüseyin Erdem: Benim 3-4 tane sorum var. Sözleşmede diyor ki 8 ayda biter 28 ay da olur. Biz diyoruz ki bedellerini ödeyin koyuyorsunuz kesiliyor, ödemiyor. Teminat mektubunu işin başında veriyorsunuz. Kesin teminatı 2 yıllık diye düşünüyorsunuz bütün hesaplarınızda. İş uzamış 1,5-2 yıl daha, oldu 4 yıllık teminat mektubu ve banka uzadığı için daha fazla komisyon da alabiliyor. Her uzatma problem. Burada FIDIC te bu uzama, belli bir süreyi geçtikten sonra, teminat mektubunu geri çekebilirsiniz veya teminat mektubunun masrafını alabilirsiniz diye bir bölüm var mı? Endirektleri ödemediği zaman işi durdurun, dediniz. İşi durduramıyoruz çünkü biz öyle bir dönemdeyiz ki işin yüzde 99 unu yapmışız, parasal olarak yüzde larda oluyoruz. İşveren çok akıllı, bizi orada kilitliyorlar. O parayı alacağız diye işi bitirmek durumunda kalıyoruz. Dediniz ki, işletmeye sözleşme yapın, bizim hiçbir işimiz AVM nin yanında konut, konutun yanında otel, otelin içinde ofis, işveren geliyor bizim işimizi resmen işgal ediyor. Biz en az bir sene, oteli işletiyoruz, AVM yi burada FIDIC te bir koruma var mı? Ben Rusya daki bir işte, 3 kış işlettim. Bir de son olarak sormak istiyorum. Biz 2007 yılında bir çelik yaptık. İşverene gittik, dedik ki geçici kaldır, eninde sonunda sen bu Ancak geçici ısıtma ile arasında 10 katı fiyat farkı var. Birisi bir milyon dolar diyor, birisi 10 milyon dolar diyor. Biz bunu 4 senede, bitirdik. Yazılı gönderdik. Hiçbir yazılı teyit gelmedi, cevap. İşveren onaylamadan yapılmaz bu dedik, Müteahhide, hayır ben sana para ödüyorum sözlü olarak yap dedi yılında ana işveren yüzde 50 sini kesti paranın. Biz gittik kendi ana müteahhidimize, kusura bakma dedi işveren kesti ben de kesiyorum dedi. Bununla ilgili bir yaptırım var mı acaba? Sözlü gelen onayı iki gün içerisinde yazılı olarak istemeniz gerekiyor. Yazılı olarak onay almazsanız 10 milyonluk aparatı koymayacaksınız. 38

39 Mehmet Ali Erdoğan: Hüseyin Bey, alt yüklenici olarak sizin bir sorumlu olduğunuz, sizden önceki üst yüklenici. Onun da sorumlu olduğu yukarıda bir sözleşmesi var. Sizin sözleşmede işverene gitmesi gerekir. Kendi mühendislik deneyimlerim ile gördüklerimi iletmezsem, o sebepten dolayı daha sonra işveren seni dava ederse, bunu bana rücu edemezsin diye çaktınğınız zaman oraya, yapsa bile bu sefer sizin aranızdaki ilişkiden dolayı sizin yoksun kaldığınız bir kar olacak, dava etme hakkı gelecek. Bunlar aslında öngörülüp, daha sonra özellikle alt yüklenici olarak, bizim kendi üstümüzdeki sözleşmeye koymamız gereken, hatta böyle bir word sayfasına aklınıza geldikçe şunu atayım, burada kalsın, bir dahaki sözleşmede kullanırsın demeniz gereken en önemli şeyler. Eğer bunu yapmadıysanız, karşı tarafa da bunu yazılı olarak bildirmediyseniz, orada hangi hukuk uygulanıyor bilmiyorum, o da önemli, hangi ülkenin hukuku geçer sizin sözleşmenizde. Tabi ki mağdur olacaksınız. Yani orada o mağduriyeti giderecek bir mekanizma vardır, mekanizmada sizin yapacağınız sözleşmede bunları öngörmek. Hüseyin Erdem: Ben 32 yıl bir firmanın yöneticiliğini yaptım. Bir defa mahkemelik olduk. Yüzde yüz haklıydık. Bu dava 2007 yılında açtırdık 2008 de kazandık in sonunda da Yargıtay a gitti. Yargıtay dan hala gelmedi. Şimdi Hüseyin Bey inşaat işleri uzmanlık isteyen bir alan. Bunu o nedenle birçok ülkede mahkemeye götürmemeyi tercih ediyor insanlar. Ya hakeme gidiliyor, ya tahkime gidiliyor. Ya da mahkemeye gidilecekse teknoloji ve inşaat konusunda uzman bir mahkemeye gitmek gerekiyor. Mehmet Ali Erdoğan: Mesela özel bir mahkeme var aynı mahkeme gibi, orada gidiyorsunuz teknoloji inşaata hakim bilir kişi sizin derdinizi anlayabiliyor. Polat bey bilir, Türkiye de bu anlattıklarınızı bir hakime anlatmaya çalışsanız, klima sistemindeki, dizaynırla, arkadaşlarımızla, uygulamacı arasındaki problemi, nereden bilecek, nasıl yapacak? Belki evinde de klima yok ofisinde de. Yapıyorlar ama çok uzun sürüyor. Mustafa Bilge: Özel ihtisas mahkemelerinden bahsettik. Varmı o tür mahkemeler? Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Arkadaşlar son beş dakika. Beş dakika sonra bitireceğiz bu oturumu. Soruları olan arkadaşlar varsa onları da alalım. Mustafa Bey, Türkiye de ihtisas mahkemesi sanırım inşaatla ilgili yok. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: İrfan Bey buyurun. 39

40 İrfan Çelimli: Sunumda geçici kabul anlamında biraz daha yüksek sesle sorayım. Bu geçici kabulün hazır hala gelmesi, bizim genel Bayındırlık Bakanlığı nın şartnamelerinde yüzde 95 i tamamlanması, işin kabulü hazır anlamına gelmektedir. Yüzde 95 te maddi olarak diye biliyorum ben. İşletmenin... FIDIC teki bu uygulamalarda defects period dediğiniz, ben onu garanti süresi gibi algıladım. Bir iş yüzde 95 e gelmiş ise geçici kabul yapmak, bunu açmanız anlamında? Bizim bildiğimiz geçici kabul ile FIDIC te geçici kabul farklı. FIDIC sözleşmeleri geçici kabulü yapacak mühendisi bağımsız ve geniş yetkiler olan bir yetkili olarak düşünür. Geçici kabul dediğimiz safhada zaten proje bitmiştir. Kesin kabul diye varsaydığımız nokta da ise final payment dedikleri bir bölüm var. Kesin hesap. Son kontroller yapılır, yapıldıktan sonra her şeye bakılır ve tamam bu iş tamamdır denilir. Adam AVM ye girer çarşısını açar. İşletmeye başlar. Ama çarşıya kurdele kesildiği andan itibaren de, snagging dediğimiz, ilk küçük hataların ortaya çıktığı, 4-8 haftalık duruma göre süret tanınıyor. Ticari bir karar o. Bu sürede, hemen hızlı bir şekilde, küçük hataların göze batanlarının üzerinden gidiliyor, ondan sonra bu tamam deniliyor kapatılıyor ve defects, snagging de ikisi ayanı anda işliyor. Taksimetre açılıyor. Ve 6 ay veya bir yıl duruma göre iki yıl falan sürebiliyor. Garantiler de yine o final paymentten itibaren başlıyor. Son imzalar atıldıktan sonra kabulden itibaren. Bilmiyorum sorunuzu cevaplayabildim mi? Hüseyin Erdem: AVM açıldı, otel açıldı, müşteri alında geçici kabul yazısı yazdığınızda bu geçici kabul yapılamaz diye cevap verdiriyorlar. FIDIC yaptırımı var mı? Hayır, orada FIDIC sözleşmesi uygulanıyorsa var. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Toparlayalım artık. Son, Osman Bey buyurun! Osman Beyin sorusunu da alalım ondan sonra oturumumuzu kapatalım. Osman Arı: Benim sorum biraz önce konuştuğumuz birçok konu vardı. Özellikle bu performans veya hak ediş onay süreçleri Bu periyotlar FIDIC standart formatında, spesifik olarak belirtilen nominal bir değer var mı yoksa nokta nokta şeklinde mi? İkinci sorum da FIDIC in standart dokümanında konsetitüf damages dediğimiz ardışık zararlarla ilgili bir kloze var mı? Çünkü bazen çok... zararlar çıkartabilir müteahhide yani. Mehmet Ali Erdoğan: Bu bahsettiğiniz cezai müeyyide olarak, nokta nokta olarak bırakıyor. Onu da tarafların projenin büyüklüğüne göre olacak zarara göre, kaç gün geç açılacak v.b. gibi kriterlere göre taraflar belirliyorlar. Konsept kısmında da yine genel kurallar uygulamaya başlanıyor. Bunda işte İngiliz hukuk sistemini seçmelerinde veya buna gitmelerinde bilir kişiler bu işi çok iyi 40

41 yerine getirip, taraflar da daha mahkeme gitmeden, yüzde 90 ı mekanizması olarak kullanılmıyor. Taraflar o aşamada biz sizin... oraya gittiğinde sistem içinde kendi içinde bir etik sistemi var, orada sonuca varıyorlar. Consequtive damage alabilirsiniz ama... yok onun içinde. Bir dakikayla toparlamaya çalışacağım, Faruk Bey e vereceğim. Bu FIDIC ve konuştuğumuz standart sözleşmeler, kültürel gelişmeler sonucunda ve bunlar yapılırken inanın bana hepsi ülke... geciktirecek diye o manada yapılmış vaziyette. Onu nasıl yapacağız, bu da başka bir kültürel farklılıktan insanlar herkesin ticareti.. kültürden gelmemizden kaynaklanıyor. En önemlisi bence biz de bize çok faydası olacak ve düşünmemiz gereken şey gerek zaman ve gerek karar aşamasında FIDIC in bize vermiş olduğu, saat gibi çalışan, problem çıktı para veya zamanla ilgili mühendislere bildirin. Mühendisler size 28 günde karar versin. Karar verdi ama verdi kabul etmedi. Siz... cevap verdi vermedi. Bunu öyle bir sistem haline getirmiş ki, yani bu bahsettiğimiz... işin yüzde 70 ini kendi aranızda çözecek sorunları o mekanizmayı bu adam en fazla geciktirirse ben de bankayla konuşayım, oraya teminat alayım bu kadar paraya ihtiyacım var, en sonunda bunu alacağım diye... getiriyor bence sektörün en büyük ihtiyacı her halde FIDIC ten buraya uygulanması gereken en büyük ihtiyacı o ödemelere ilişkin getirmiş olduğu tarafları düzeltmeye yöneten prosedürün olması. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Faruk Bey son bir cümleyle toparlayalım. Ve oturumumuzu kapatalım. Şimdi arkadaşlar baştan da söyledim, proje daha konsept aşamasındayken sözleşme yönetimini de, bu bütünün bir parçası olarak düşünmek gerekiyor. Bir sorunla karşılaşsak bile en azından, sorunu hızla tanımlayabilecek ve teşhis koyabilecek birisi çevremizde olacağı için daha çabuk ve pratik bir biçimde çözüme ulaşabiliriz. Daha sorunsuz nice güzel projelere diyelim. Oturum Başkanı Tuncay Ayhan: Faruk Bey teşekkür ederiz. Oturumumuzu burada kapatıyoruz arkadaşlar. Kapatmadan önce komisyon başkanımız İsmet Bey in bir duyurusu var. Onu alıyoruz. İsmet Mura: Arkadaşlar şimdi Hüseyin Beyin ilgisini çekeceği için mutlaka iyi dinleyecektir. Biraz sonra dışarıda hep birlikte gitmeden bir toplu fotoğraf çektireceğiz bu bir. İkincisi akşam yemeğinde meşrubat içeceğiz, içki içmeyeceğiz. Cevat Abi gülüyor. Çünkü yemekten sonra hep birlikte hokus salonuna çıkacağız. Bu salon bu başka bir yerde, orada bir eğlence yapacağız. Bunu duyurayım dedim. Gerçekten yemekten sonra hep birlikte oraya gidiyoruz kendi kendimize bir eğlencemiz olacak orada. Teşekkür ediyorum. 41

42 MTMD 5. Çalıştayı: Müteahhitlik Hizmetlerinde FIDIC Uygulamaları ve İş Yapım Sürecinde Talep Yönetimi III. OTURUM: Oturum Başkanı Ersin Gökbudak: Bugün başlayacağımız üçüncü oturumumuzda, sunum Sayın Fatma Çölaşan tarafından gerçekleştirilecek. Konumuzu başlık olarak söylemek istersek, FIDIC İnşaat Şartnameleri Kullanım Özellikleri. Ben ondan önce, kısaca Sayın Fatma Çölaşan ın CV sini vermek istiyorum. Orta ve lise öğrenimini TED Ankara Koleji nde tamamladı yılında Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Makine Mühendisliği Bölümü nden mezun oldu yılında Gen-Tes Mühendislik Ltd. şirketini kurdu yılında yönetim kurulu başkanlığını, şu anda devam ettirdiği ODTM Teknik Müşavirlik A.Ş. nin kurucu ortakları arasında yerini aldı. Sayın Çölaşan, yılları arasında, Türk Müşavirler Mühendisler ve Mimarlar Birliği başkanlığını yaptı. Daha sonra, Uluslararası Müşavirler ve Mühendisler Federasyonu - FIDIC in yönetim kurulu üyeliğine, 1996 yılında seçilmiş ve bu görevi 4 yıl süreyle sürdürdü. Sayın Çölaşan, söz konusu Dünya Mühendislik Federasyonu nun, 1913 yılındaki kuruluşundan bu yana, seçilen tek Türk ve tek kadın yönetim kurulu üyesi unvanını taşıyor. Şu anda da, halen Gen-Tes ve ODTM nin bünyesine tasarım, kontrollük, sözleşme yönetimi, müşavir seçimi gibi konularda danışmanlık hizmeti veriyor. Halen TOBB Teknik Müşavirlik Meclisi Başkanı, FIDIC, BPC (Business Practices Committee) üyesi. Ayrıca, FIDIC Quality Base Sellection Task For Başkanı ve EFCA - Avrupa Mühendislik Müşavirlik Birlikleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi olarak gönüllü çalışmalarını sürdürüyor. burada vurgulamak istediğim önemli bir kitabı var. Dünkü sorular arasında da vardı. FIDIC Guidelines for the Selection of Consultants. Yani Consultants (danışmanların) seçimi ile ilgili herhalde temel seçim kılavuzu diyebileceğimiz bir kitap, kitapları arasında. Ayrıca, yine bir grup olarak yazılan ve yine o grubun önderliğini yaptığı FIDIC in Quality Best Consultants Sellection kitabı söz konusu. Teknik ve teknik olmayan konularda 100 ü aşkın makalesi ve bildirisi var. Ayrıca, Bugünün Gençleri Yarının Büyükleri İçin Görgü Görenek isimli bir kitabı da bulunuyor. Sayın Çölaşan iki çocuk annesi. Mutlaka çocukları da kendisi gibi, gerek sektörümüze gerek ülkemize hizmetlerde bulunacaktır diyor ve sözü Sayın Çölaşan a bırakıyorum. Fatma Çölaşan: Çok teşekkür ederim. Özgeçmişimi dinlerken, biraz hiperaktif bir görüntü hissettim. Hiperaktivitemde özellikle gönüllü çalışmalar konusunda. O, gerçekten bir süre sonra hastalık oluyor. Seneler geçtikçe, ister istemez kendinizi gönüllü hizmet veriyor buluyorsunuz. Buraya beni davet ettiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Tabii, Ankara da İntes ve Müteahhitler Birliği ile çeşitli toplantılar yapıyoruz yani ana müteahhitlerle ama o daha çok idari konulara yönelik oluyor, fikir alışverişi şeklinde. Burada sizlerle birlikte olmaktan çok mutlu odum. Çok da verimli bir toplantı olduğunu düşünüyorum. Karşılıklı yararlar sağladığımızı düşünüyorum. Şile yi de ilk defa gördüm. Çok teşekkür ederim beni davet ettiğiniz için. FIDIC İdari Şartnameleri nin kullanım özellikleri derken ben dünkü toplantıda birtakım notlar aldım. Onlarla ilgili sizin sorularınıza bugün vermem gereken bazı cevaplar da olabilir ama onları sonraya bırakayım. Önce, daha önce hazırladığım konuşmayı size sunayım. Evet, FIDIC nedir diye dün de bahsedildi zaten, işte en altta yazılı bu kırmızı ile gösterdiğim harflerin birleşiminden FIDIC meydana geldi. Kısaltma Fransızca isminden. Daha çok İngilizcesi 42

43 kullanılıyor. Biz de Müşavir Mühendisler Uluslararası Federasyonu diyoruz. Kuruluş Şu anda merkezi Cenevre de. Üye ülke sayısı 89. Bu galiba biraz değişti. Aidatlarını ödeyemedikleri için çıkarılanlar ve ayrıca yeni kabul edilenler var. Ülke temsilcileri, bu çok önemli, her ülkeden sadece bir teknik müşavirlik sivil toplum kuruluşu FIDIC in üyesi olabiliyor, şahıslar olamıyor. Burada hukukçular, ekonomistler gibi bireysel üyeler de var. Ama onlar da tam üye sayılmıyor zaten. Özetle, FIDIC üyesi kişiler değil, bu ülkelerdeki ulusal müşavirlik birlikleridir. Bizler de Türk Müşavirler Mühendisleri Mimarlar Birliği üyeleri olarak buraya üyeyiz, 1987 de üye olduk. FIDIC in görevi teknik müşavirlik hizmetlerini tanıtmak ve geliştirmek. Hedefleri uluslararası temsil, iş geliştirme yöntemlerinin tesisi, etik kuralların yerleştirilmesi, mühendislik imajının yükseltilmesi, işin ve dünyanın sürdürülebirliğinin sağlanması. Stratejileri, üyelere liderlik etmek ve destek vermek. FIDIC in 100. yıl kuruluş kutlamaları, 2013 yılında Barselona da yapılacak, onun için büyük hazırlıklar yapılıyor yılındaki uluslararası konferansı, Türkiye de düzenledik. FIDIC in konferansları her yıl başka bir ülkede yapılıyor yılında İstanbul da düzenledik ve 52 ülkeden, dünyanın en büyük mühendislik kuruluşlarının sahipleri, ortakları geldiler. O çok ses getiren bir toplantı oldu. Her konferansta, hâla İstanbul toplantısı anlatılıyor diyebilirim. FIDIC yayınları nasıl hazırlanıyor ve nasıl hayata geçiriliyor, kısaca bahsedeyim. FIDIC artık dünyada saygın bir kuruluş. Onun yayınladığı kitaplar büyük ölçüde kullanılıyor. Yıllık konferanslarda üyelerle birtakım workshop lar yapılıyor. Burada sorunlar dile getiriliyor. Bunlar çok organize çalışmalar. Gruplar halinde sorulara cevaplar aranıyor ve sonuçlar kayda alınıyor. Sizlerin buradaki çalıştayı da, ona benzer bir çalışma olduğu için bunu anlatmak istedim. Ondan sonra, FIDIC in Business Practices Committee dediğimiz, BPC komitesi var. İş geliştirme daimi komitesi, bir çeşit gölge yönetim kurulu. Ben de üyesiyim bu daimi komitenin. Konferanslarda üyelerden toplanan fikirler Business Practices Committee tarafından değerlendiriliyor; yani sonraki zamanlarda hangi çalışmaların yapılması gerektiği bu çalışmaların sonucında saptanıyor. Ondan sonra listelenen çalışmalar FIDIC yönetim kuruluna sunuluyor. FIDIC yönetim kurulu bunlardan hangisini uygun görürse çalışma programına alıyor. Kararlaştırılan çalışma başlıkları tekrar BPC ye geliyor. BPC daimi komitesi, mevcut komiteler vasıtasıyla veya yeni çalışma grupları kurarak bu konularda 43

44 çalışmaya başlıyor. Bu çalışmalar tamamen gönüllü çalışmalar oluyor, maddi karşılıkları yok. Daha çok le yapıyoruz veya telefon-konferans şeklinde yapıyoruz toplantıları. Çok gerekirse dünyanın her hangi bir yerinde buluşarak çalışıyoruz. Benim yönettiğim alt komitenin üyeleri Hintli, Kanadalı, Yeni Zelandalı, Avusturyalı ve Ürdünlü üyelerden oluşuyor, ben de grup yönetimine ek olarak, aynı zamanda ve doğal olarak Türkiye yi temsil ediyorum. İyi bir dağıtım olsun diye dünyanın her tarafından üye almaya gayret ediyoruz. Özellikle yapıyoruz bunu, dünyanın her kıtasından fikirler olsun diye. Geçen sene ve evvelki sene, nerelerde toplanalım diye düşündük. Yüz yüze gelmemiz lazım. Haritadan baktık, orta noktada Hong Kong çıktı. Onun üzerine Hong Kong da toplandık. Bu da çok masraflı bir şey. Onun için, genellikle telefon toplantıları ve e-posta haberleşmeleri vasıtasıyla çalışıyoruz. Bu komitelerin çalışmaları, genellikle en az bir sene sürüyor. Sonunda ortaya çıkartılan doküman, bütün üyelerin kontrolünden geçtikten sonra FIDIC yönetim kuruluna gidiyor. Ondan bir sonraki konferansta veya iki sonraki konferansa da taslak baskı olarak tüm üyelere sunuluyor. Orada tekrar görüşler, uyarılar, katkılar toplanıyor. En sonunda çıktıların birinci baskıları yayımlanıyor. Ondan sonra da, yıllar içinde güncellemeler yapılıyor. Tabi başka detaylar da var. Bazı konular uluslararası finans kuruluşlarını da ilgilendirdiği için, mesela ihale yöntemleri-müşavir seçim yöntemleri v.b gibi, o konularda MDB (Multilteral Development Banks) dediğimiz uluslararası finans kuruluşlarının da fikirleri soruluyor. Dünya Bankası başta olmak üzere FIDIC dünya mühendislik federasyonu olduğu için İslam Kalkınma Bankası, Afrika Kalkınma Bankası vs. hepsini kucaklamak zorunda. Çalışmalar bu şekilde yürütülüyor ve Türkiye dekinin aksine - biliyorsunuz bizdeki komitelerde genellikle başkan çalışır, o da zaman zaman çalışmayabilir hatta- burada her üyenin bir görevi var. Gönüllü görev olduğu halde, inanılmaz ciddi bir çalışma yürütülüyor. Benim yönettiğim komitedeki çalışmayı size boş vaktimde anlatmak isterim. Canla başla herkes bu işin kendisine döneceğini bilerek çalıştığından müthiş bir çalışma yürütülüyor. FIDIC in yayınlarını dört bölüme ayırabiliriz. Anlaşmalar ve sözleşmeler var. Anlaşma ile sözleşmenin farkını biraz sonra söyleyeceğim. İş geliştirme yayınları var. Kapasite geliştirme, müşavirlik şirketlerinin geliştirilmesi konusunda özellikle, risk yönetimi gibi konular. Bireysel yayınlar var. Müşavir seçim yöntemleri, ihale yöntemleri gibi. Bir de ilke yayınları, policy paper dedikleri şeyler var. Mesela kalite yönetimi, erdemlilik yönetimi (Integrity Management) bunlar çok önemli şirketler için, müşavirlik şirketleri için. FIDIC, müşavirlik hizmetlerinin kontratlarına anlaşma diyor, diğer sözlrşmelerden ayırılsın diye. İnşaat kontratlarına da sözleşme diyor. Bunlar İngilizcede Agreement ve Contract olarak birbirinden ayırılmış durumda. Yani Consaltant ve Contractor ı (müşavir ve müteahhit) nasıl ayırıyorsa, sözleşmeleri de anlaşma ve sözleşme olarak ikiye ayırmış durumda. Yukarıda 44

45 gördüğünüz, FIDIC kitaplarından Kırmızı kitap, genel inşaat idari şartnamesidir. Tesisat müteahhitlerini ilgilendiren asıl Sarı kitaptır, işleri mal sahibinden direkt olarak aldığınız taktirde. Ama taşeron olarak aldığınız taktirde o zaman Kırmızı kitap kullanılmak zorunda. Çünkü ana müteahhit kırmızı kitabı kullanarak yapmıştır sözleşmesini büyük ihtimalle. Kırmızı kitap, tasarımı işveren tarafından yapılan işler için, yani geleneksel yöntemlerle ihale edilen işler için hazırlanmıştır. Tasarımı işveren tarafından yapılmayanlar için Gümüş kitap, üçüncü gördüğünüz. Gümüş kitap, yani BPC Contract dediğimiz tasarımı yap, satın almayı yap ve inşa et denilen yöntemlerde kullanılıyor. Yeşil kitap ise kısa sözleşme. Çok basit işler veya büyük işler bile olsa yapılacak işlerin basitliği nedeniyle çok karmaşık olmayan, çok basit bir tesisatı olan, elektriği olan, vs. işler için kullanılabilir. İnşaat şartnameleri gördüğünüz gibi çeşitli, hangi işe uygunsa o kullanılıyor. İkinci sırada gördükleriniz müşavirle işveren arasında yapılacak anlaşma örneği, tip alt müşavirlik anlaşması, ortak girişim anlaşması vs. Bunlar hep örnek. Şu alttakiler de bilgi yayınları, eğitici yayınlar. Erdemlilik Yönetimi, Sürdürülebilirlik vs. gibi birçok kitap var. Daha hepsini göstermedim burada. FIDIC tanımlarına bakarsak, teknik müşavirin tanımı, doğal ve inşa edilmiş çevre üzerinde teknolojiye dayalı fikir hizmetleri veren bağımsız ve tarafsız kişi ve kuruluşlar dır. Türkiye de çok karışık bu iş, kavram kargaşası var. Tasarımcı diye ayrı bir bünyeden bahsediyoruz biz, halbuki tasarım, teknik müşavirliğin bir dalı. Teknik müşavirlik hizmetleri burada saymadım sizleri yormamak için ama 30 a yakın kalem var. Belki daha da fazla. Bunlardan biri veya birden fazlasında kendini eğiten kişiye teknik müşavir diyoruz. 45

46 Tasarımcı olabilir, fizibilite etüdü yapıyor olabilir. Her ikisini de yapıyor olabilir, kontrollük yapıyor olabilir. İşletmeye alma danışmanlığı yapıyor olabilir. Bunların hepsi teknik müşavir. Tasarımcı veya müşavir diye bir ayırım yok. Tasarımcı, zaten teknik müşavirdir. Çünkü teknik müşavirliğin bir dalıdır yaptığı iş. Tanımları yerine oturtamadığımız zaman zaten birçok uygulama yanlış yapılıyor. FIDIC in kullandığı anlamda mühendis, işvereni yetkiyle temsil eden teknik müşavir oluyor. İşveren temsilcisi biraz daha farklı burada. Gerçi mühendis de işvereni temsil ediyor ama dün söylediğim gibi ayrıca işveren kendi görevlerini yapmak üzere, bir işveren temsilcisi atayabiliyor. FIDIC tanımlarının arasında bir de arabulucu meselesi var. Arabuluculuk müessesi var. Bu bizde yok. Mediation dedikleri. Anlaşmazlıklarda tarafların anlaşmasını sağlamak üzere, sözleşme öncesinde saptanmış resmi olmayan kişi veya kişiler. Yani iki taraf bir araya geliyor. Bir anlaşmazlık olursa; aramızda, ben Ahmet i ve ben de Ayşe yi aday gösteriyorum diyorlar. O ikisi bir araya gelip, bir üçüncü kişiyi saptıyorlar. Buna arabulucu diyorlar. O kişi problemi çözmeye çalışıyor. Bu resmi bir iş değil, fakat genellikle iyi sonuç alınıyor bundan. Tahkime gitmeden önce, bu arabuluculuk müessesini genellikle kullanıyor FIDIC ve kullanılmasını öneriyor. Hakemlik resmi bir işlem. Tarafların arabuluculuktan sonra anlaşamamaları halinde başvurulan bir sistem. Bizim sözleşmelerimizde biliyorsunuz doğrudan mahkemeye gidiliyor. FIDIC idari şartnamelerine tekrar göz atalım şimdi; Kırmızı kitabı ne için kullanıyormuşuz? Tasarımı işveren tarafından yaptırılmış ve inşaatı daha sonra ihale edilmiş inşaat işlerinin idari şartnamesi olarak kullanıyormuşuz. Yalnız şunu söylemek istiyorum. Dünkü sorulardan da anladığım kadarıyla FIDIC şartnamelerinin teknik şartnameler olduğu gibi bir yanlış algılama olabilir. Teknik şartname, tasarımı yapan teknik müşavirin hazırladığı, hepimizin bildiği teknik şartnamelerdir. Zaten bunlar sözleşmenin bir parçası oluyor. Ama burada, FIDIC in teknik anlamda hiçbir önerisi yok. FIDIC in hiçbir teknik çalışması yok. Müşavirlik konusunda da müteahhitlik konusunda da. Tamamen çalışma koşullarını düzenleyen idari şartnameler bunlar. Söylediğim gibi, tesisat ve elektrik işlerini eğer direkt olarak mal sahibinden alıyorsanız sarı kitap kullanılması gerekiyor. Tasarla yap modelinde ve tesisat işlerinde kullanılan bir kitap bu. Gümüş kitap, anahtar teslimi 46

47 modelindeki inşaat işleri şartnamesi. Genellikle sabit fiyat ama birim fiyat usulü de olabilir anahtar teslimi. Genellikle sabit fiyat, anahtar teslimi işlerde kullanılıyor. Mesela enerji santrali, fabrika, arıtma tesisi vs. gibi işlerde kullanılıyor, gümüş kitap diyoruz buna da. Yeşil kitap az önce bahsettiğim gibi küçük veya basit inşaat işlerindeki kısa sözleşme. Altın kitap, tasarla-yap-işlet modeli. Tasarla-yapdevret değil. Veya yap-işlet-devret değil. Tasarla-yapişlet modeli bu sadece. Bir de mavi kitap var. İsmi mavi kitap diye geçmiyor ama rengi öyle olduğu için mavi diyoruz. Belli inşaat işleri için yapılmış idari inşaat şartnamesi. Arazi ıslahı konusu mesela, örnek verebilirsek. Yeniden düzenleme işleri, göl, dere, dip taraması v.b. gibiişler için kullanılıyor. Bir de alt yüklenici idari şartnamesi var. Conditions of Subcontract for Construction dediğimiz. Bunun içeriği genellikle kaba inşaata uygun. Yani bir inşaatın sadece kaba işlerini verdiğimiz bir taşeronluk sisteminde daha rahat kullanılabiliyor ama ben biraz daha küçük değişikliklerle ve adaptasyonlarla tesisat müteahhitlerinin bu şartnameyi kullanabileceğini düşünüyorum. Bunu biraz daha incelememiz lazım. Bunun üzerinde hiç çalışmadım doğrusunu isterseniz. Alt yüklenici idari şartnamesi galiba sizlere uygun bir şey haline getirilebilir. Bunlardan Kırmızı, Yeşil ve Sarı kitapların Türkçe ye tercümeleri var. Gümüş kitap üzerinde halen çalışılıyor. En çok kullanılan kitaplar bunlar zaten şu anda. Kısa şartname hariç bunların genel özellikleri üç bölümde düzenlenmiş olmaları. Yeşil kitap hariç. Bu bölümler genel şartlar, özel şartlar ve örnek formlaruygulama örnekleri diyebiliriz. Özel şartlar, özel şartlar değil tabi. Buna özel şartlar rehberi demek daha uygun. Çünkü özel şartlara tamamen işveren ve müteahhit karşılıklı karar veriyorlar. Dün sorulan soruların birçoğu bununla ilgiliydi ve bütün bunları özel şartlar bölümünde bulabilirsiniz. 47

48 Yeşil kitap-kısa sözleşmenin son bölümünde özel şartlar ve formlar yok dedik. Dediğim gibi bu bölümde onların yerine 15 maddelik açıklayıcı notlar bulunuyor. Bu kısa sözleşmeyi sizler de çok rahat kullanabilirsiniz diye düşünüyorum. Bu şartname gereği, işverenin mühendis angaje etmesi de zorunlu değil. Yani işveren, mühendis diye birini angaje etmeden, kendi elemanlarıyla üst düzey kontrollüğü yapabiliyor. Zaten basit işler demiştik. Genel şartlar neler: inşaatlara genel olarak uygulanabilen hükümleri kapsıyor. Yani hemen hemen her inşaatta anlaşılması gereken tanımlar, yasalara uyma zorunluğu, yetki devri nasıl yapılır, çevre nasıl korunur, kalite güvencesi nasıl olacak, iş yasalarına uyum nasıl olacak, gecikmelerde nasıl hareket edilecek, işin teslim edilmesindeki prosedürler nelerdir gibi genel şartlar, ismi üstünde bu bölümde bulunuyor. Mesela bir örnek verdim size. 14/2 maddesinde avans ödemeleri diye bir bölüm var. Burada avans ödemelerinin nasıl yapılacağını anlatıyor ama avansın miktarı veya yüzdesi özel şartlarda yazılı bulunuyor. Genel şartlarda avans ödemelerinin nasıl yapılacağı anlatılıyor. Bu madde burada olsa dahi, özel şartlarda eğer avans için bir değer konulmamışsa, bir yüzde veya bir parasal değer konulmamışsa, avans verilmeyecek demek anlamına geliyor. Ya da özel şartlarda özellikle belirtilmesi gerekiyor, avans ödemesi yapılmayacaktır denmesi gerekiyor. Ama bu hüküm unutulmuş, yazılmamışsa dahi, bir rakam yoksa, özel bölümde kendi kendini yok ediyor avans ödemesi. Özel şartlar rehberinde neler var? Rehber, sözleşmenin bu bölümünü düzenleyecek olanlara sadece yol göstermek amacıyla kaleme alınmış. Her proje için çok değişik olabilecek şartlardan söz ediliyor burada. Buraya istediğinizi yazıyorsunuz. Genel şartlar bölümünde yer alan metinler projeye uygun olarak iptal edilebiliyor, değiştirilebiliyor burada. Veya yerlerine yeni başlıklar yeni metinler konabiliyor ama bunların hepsinin özel şartlarda özellikle vurgulanması gerekiyor. Yani genel şartlara gidip değiştirmek yerine özel şartlarda, mesela genel şartların işte 12 ye 1. maddesi şu şekilde değiştirilmiştir denilmesi gerekiyor. Özel şartlar bölümünde satır aralarında örnek cümleler verilmiş ama bunları aynen kullanmamız şart değil. Sadece örnek olarak, rehber olarak verilmiş. Bazı durumlarda da böyle örnekler yok, sadece yönlendirici açıklamalarla yetinilmiş. Sonra daha neler var; sözleşme bedeli ve ödemeler bu bölümde. Riskler, sorumluluklar bu bölümde. Sigortalar burada anlatılıyor. Rakamlar veriliyor. Zorunlu hallerin (force majörün )neler olduğu özel şartlarda açıklanıyor. Üçüncü bölümde de örnek formlar var. Mesela teklif mektubu eki, sözleşme metni, uyuşmazlık çözümü, mahkeme heyeti, iş programı vs. İş programı, ödeme programı ve hukuksal konularla ilgili prosedürler, yeni basılan kitaplara girdi, daha öncekilerde yoktu. İş programı ve ödeme programı özellikle yeni eklendi. Mekanik tesisat müteahhitlerini ilgilendiren sözleşmelere gelince, biraz önce söylediğim gibi buraya bir özetini koydum. Kırmızı kitap olabilir taşeron olarak aldığınız işlerde. Direkt aldığınız işlerde Sarı kitap olabilir. Anahtar teslimi modelinde - taşeron olarak almış, ya da direkt almış olabilirsiniz - Gümüş kitap kullanılabilir. Yeşil kitap yine her uygun durumda kullanılabilir. Altın kitap tasarla-yap-işlet olduğu takdirde, -bilmiyorum işletmeyi de üstleniyor musunuz ama- Altın kitap kullanılabilir. Belli inşaat işleri idari şartnamesinin tesisat müteahhitleriyle bir ilgisinin olmadığını sanıyorum. Alt yüklenici idari işler şartnamesi de biraz önce söylediğim gibi kaba inşaattan çok, tesisat işlerine adapte edilebilirse alt yüklenici şartnamesi olarak kullanılabilir belki. 48

49 FIDIC şartnamelerinin özellikleri, işverenle işi yapan arasındaki karşılıklı sorumlulukları ve hakları, adaletle kaleme almış ve dünyada yaygın olarak kabul görmüş olması. Dünyadaki en önemli inşaat idari şartnameleri FIDIC şartnameleridir. Bu şartnamelerin maddeleri, işin ifası sırasında oluşabilecek durumları ayrıntıları ile açıklamakta, çok ayrıntılı açıklamakta ve çözümleri olabildiğince, yoruma açık bırakmayacak şekilde, şekil şartlarına bağlamaktadır. Tüm başvuruların, bu başvurulara verilecek cevapların (dün de konuşulduğu gibi) 7 gün, 14 gün, 21 gün, 28, 84 gün gibi süreleri çok açıkça yazılmıştır şartnamelerde. Ve incelendiği takdirde, iki tarafın da haklarını ve sorumluluklarını koruyacak niteliktedir. İlave olarak, anlaşmazlık hallerinde öncelikle değerlendirilmesi gereken husus, tarafların genel olarak haklı olup olmadıklarının değerlendirilmesidir. Dediğim gibi, karşılıklı sorumluluklar ve haklar son derece dengelidir. Dün de bahsedildiği gibi, işverenin finansal sorumlulukları çok iyi tanımlanmıştır. İşveren bu işi yapabilecek paraya sahip mi bunu bile sorgulayabiliyorsunuz. İş yapma koşulları çok ayrıntılı olarak ele alınmış; teknik değil, idari olarak. Hak arama yönetimi (claim management), sözleşme yönetiminin bir parçasıdır. Tanımlar bir karışıklığa meydan vermeyecek bir şekilde titizlikle yapılmıştır. Yeni kitapların başında, tüm faaliyetler kronolojik olarak bir tablo şeklinde yer aldığı için, rehber gibi kullanabilirsiniz şartnameyi. Şekil şartlarına çok ağırlık vermiştir şartnameler. Kırmızı ve sarı kitaplarındaki ana unsur ve felsefe işin yapılacağı ülkenin kanunları çerçevesinde, kanunların uygun bulacağı şekilde maddelerin düzenlenmesidir. Yine kırmızı ve sarı kitaplarda sorumluluklar ayrı ayrı tanımlanmıştır. İnşaat sırasında alınması gereken lisanslar, izinler, onaylar, işverenin sorumlulukları arasında özellikle sıralanmıştır. FIDIC in birtakım tavsiyeleri var bu şartnameleri kullanırken; FIDIC sözleşmeleri, özellikle uluslararası finansmanlı ihalelerde kullanılmalıdır diyor FIDIC. Eğer ulusal finansman inşaat işlerinde kullanacaksanız bu şartnameleri, metinler üzerinde gerekli değişiklikleri mutlaka yapmalısınız diyor. O ülkenin kanunları ve ulusal finansmanı olduğu için yerel koşulları içeren değişiklikleri yapmalısınız diyor. Tercümelerde, yani Türkçesini kullandığımız bu kitapların herhangi bir bölümünde çelişki olması durumunda, İngilizce metin esastır. Bunun da mutlak sözleşmede belirtilmesi gerekir diyor. Biraz önce bahsettiğimiz gibi, yapılacak işle ilgili olmayan genel şartname alt maddelerinin iptal edildiği, özel şartlar bölümünde mutlaka vurgulanmalıdır diyor. Hem genel şartların, hem de özel şartların bütün halinde sözleşmeyi oluşturduğu, sözleşmede belirtilmelidir diyor. Genel şartlar ve özel şartlar birbiri ile çelişmemelidir diyor. Biraz önce söyledik, özel şartlar genellikle karşılıklı görüşmeler sonucunda yazılan metindir. Buradaki sadece rehber, sözleşmeyi yaparken, her yazdığımız cümlenin genel şartlarla çelişmediğini dönüp tekrar kontrol etmemiz gerekiyor. Burada çok önemli bir uyarım olacak; 49

FIDIC SÖZLEŞMELERİ SEMİNERİ

FIDIC SÖZLEŞMELERİ SEMİNERİ FIDIC SÖZLEŞMELERİ ve ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ (KIRMIZI VE SARI KİTAP) 24-25 Ocak 2014 (Cuma Cumartesi) Hotel MİDİ - ANKARA FIDIC SÖZLEŞMELERİ ve ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ (KIRMIZI VE SARI KİTAP) SEMİNERİN AMACI

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Akıllı ve Çevreci Hastane Yatırımları

Akıllı ve Çevreci Hastane Yatırımları AKILLI VE ÇEVRECİ BİNA ÇÖZÜMLERİ HABERORTAK.com Mayıs 2015 Sayı: 02 Akıllı ve Çevreci Hastane Yatırımları Mimar Serter Karataban Danışman Cemil Yaman DANIŞMANDAN l CEMİL YAMAN 6 Biz Danışmanlar, Yatırımcıyı

Detaylı

5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 201 CEVAPLAR VE PARALEL OTURUM I SORULAR 201

5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 201 CEVAPLAR VE PARALEL OTURUM I SORULAR 201 4/28/11 12:14 PM Page 201 PARALEL OTURUM I SORULAR VE CEVAPLAR 5 soru-cevap:layout 1 201 5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 202 202 5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 203 IX. türkiye

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN 12.06.2008 16:48 FİLİZ ESEN-İROL AŞARAN : Efendim : İyiyim sağol sen nasılsın : Çalışıyorum işte yaramaz birşey yok : Kim yazmış bunu : Kim yazmış bunu Milliyet te : Yani sen sen birşey yollamış mıydın

Detaylı

KOBİ'lerde Sözleşme ve Risk Yönetimi. Almanca-Türkçe Anket. Marmara Üniversitesi İstanbul / SRH Hochschule Berlin

KOBİ'lerde Sözleşme ve Risk Yönetimi. Almanca-Türkçe Anket. Marmara Üniversitesi İstanbul / SRH Hochschule Berlin KOBİ'lerde Sözleşme ve Risk Yönetimi Almanca-Türkçe Anket Marmara Üniversitesi İstanbul / SRH Hochschule Berlin A. Genel Sorular Hakkınızda; 1. Şirket bünyesindeki göreviniz nedir? (Birden fazla cevap

Detaylı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Hayallere inanmam, insan çok çalışırsa başarır Pelin Tüzün, Bebek te üç ay önce hizmete giren Şef makbul Ev Yemekleri nin

Detaylı

Anket 2: Şirketteki yabancı dil ihtiyaçları hakkında bilgi verebilecek kişilere yöneliktir

Anket 2: Şirketteki yabancı dil ihtiyaçları hakkında bilgi verebilecek kişilere yöneliktir Anket 2: Şirketteki yabancı dil ihtiyaçları hakkında bilgi verebilecek kişilere yöneliktir Sayın ilgili, Bu anket çalışmasının çıktıları Avrupa daki inşaat sektörü çalışanlarının dil becerilerini ve çalışma

Detaylı

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. İşçi Cephesi: Direnişiniz nasıl başladı? Kazova dan bir işçi: Bizim direnişimiz ilk önce 4 aylık maaşımızı, kıdem ve tazminat

Detaylı

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ 9.11.2017 Sayın Bakanım, STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 1 İş Dünyamızın Değerli Temsilcileri, Kıymetli Basın Mensupları, Global

Detaylı

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti

Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Kafkasya ve Türkiye Zor Arazide Komfluluk Siyaseti Leyla Tavflano lu Çok sıklıkla Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan a gittiğim için olsa gerek beni bu oturuma konuşmacı koydular. Oraların koşullarını

Detaylı

FIDIC SÖZLEŞMELERİ ve ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ

FIDIC SÖZLEŞMELERİ ve ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ FIDIC SÖZLEŞMELERİ ve ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ 24-25 Şubat 2012 (Cuma Cumartesi) Hotel MİDİ - ANKARA SEMİNERİN AMACI FIDIC SÖZLEŞMELERİ ve ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ Müşavir Mühendisler Uluslararası Federasyonu-FIDIC;

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

FIDIC SÖZLEŞME ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ

FIDIC SÖZLEŞME ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ FIDIC SÖZLEŞME ŞARTNAMELERİ SEMİNERİ (KIRMIZI, PEMBE ve SARI KİTAPLAR) 1-2 Aralık 2017, İstanbul FIDIC SÖZLEŞME ŞARTNAMELERİ Merkezi Cenevre de (İsviçre) olan ve halen 104 üye ülkesi bulunan Müşavir Mühendisler

Detaylı

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE SÖZLEŞMELER HUKUKU ve STANDART (FIDIC-NEC) /AD HOC SÖZLEŞME YÖNETİMİ UYGULAMALARI EĞİTİMİ

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE SÖZLEŞMELER HUKUKU ve STANDART (FIDIC-NEC) /AD HOC SÖZLEŞME YÖNETİMİ UYGULAMALARI EĞİTİMİ İNŞAAT SEKTÖRÜNDE SÖZLEŞMELER HUKUKU ve STANDART (FIDIC-NEC) /AD HOC SÖZLEŞME YÖNETİMİ UYGULAMALARI EĞİTİMİ Eğitmen: Bilge MÜFTÜOĞLU İNŞAAT SÖZLEŞMELERİ TİPLERİ Standart Ad Hoc Sözleşme ayrımı Standart

Detaylı

FIDIC AÇISINDAN İNŞAAT SÖZLEŞME KOŞULLARININ TARİHÇESİ, GELİŞİMİ VE KARAYOLLARI İHALELERİNDE ÖNEMİ

FIDIC AÇISINDAN İNŞAAT SÖZLEŞME KOŞULLARININ TARİHÇESİ, GELİŞİMİ VE KARAYOLLARI İHALELERİNDE ÖNEMİ A. İRFAN ÜNAL (İnşaat Yüksek Mühendisi) GEBZE-ORHANGAZİ-İZMİR OTOYOLU (YÜKSEL PROJE-EMAY-CHODAI İŞ ORTAKLIĞI) FIDIC AÇISINDAN İNŞAAT SÖZLEŞME KOŞULLARININ TARİHÇESİ, GELİŞİMİ VE KARAYOLLARI İHALELERİNDE

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

Enhancing Vocational Language Skills and Working Culture Awareness of European Construction Professionals (EVLAC) http://evlac.mku.edu.

Enhancing Vocational Language Skills and Working Culture Awareness of European Construction Professionals (EVLAC) http://evlac.mku.edu. Anket 1: Dil eğitimi ihtiyacı olan kişilere yöneliktir. Sayın ilgili, Bu anket çalışmasının çıktıları Avrupa daki inşaat sektörü çalışanlarının dil becerilerini ve çalışma kültürü bilgilerini arttırmak

Detaylı

PROJE YAPIM YÖNETİM DERSİ MALTEPE PARK AVM. 09071051 Betül HATİPOĞLU 09071120 Muhammet TETİKOĞLU

PROJE YAPIM YÖNETİM DERSİ MALTEPE PARK AVM. 09071051 Betül HATİPOĞLU 09071120 Muhammet TETİKOĞLU PROJE YAPIM YÖNETİM DERSİ MALTEPE PARK AVM 09071051 Betül HATİPOĞLU 09071120 Muhammet TETİKOĞLU Projelendirme Konsept Projesi ve Mimari Proje: Fehmi Kobal Design Architects Peyzaj Mimarisi: DS Mimarlık

Detaylı

TESİSAT SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU VE GELECEĞİ

TESİSAT SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU VE GELECEĞİ MTMD ÇALIŞTAYI EDİRNE-2017 TESİSAT SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU VE GELECEĞİ KANİ KORKMAZ YAPI SEKTÖRÜNDE KAPASİTE İstanbul da 2016 senesinde ruhsat alan inşaat alanı Türkiye 202 milyon m 2 İstanbul %25 50 milyon

Detaylı

Bina Yaşam Döngüsü. Doç. Dr. Hakan YAMAN. Bina Yaşam Döngüsü Giriş. Bina Yaşam Döngüsü Tanımlar. İçerik Neler öğreneceksiniz?

Bina Yaşam Döngüsü. Doç. Dr. Hakan YAMAN. Bina Yaşam Döngüsü Giriş. Bina Yaşam Döngüsü Tanımlar. İçerik Neler öğreneceksiniz? İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü * İPY ABD İnşaat Projeleri Yönetimi YL Programı İPY 501 İnşaat Projelerinin Yönetimine Giriş Dersi Bina Yaşam Döngüsü İçerik Neler öğreneceksiniz? Bina Yaşam Döngüsü Giriş Bina

Detaylı

Nr. 514, September 2014 Neslihan Sargut nsargut@isravision.com +90 (212 ) 285 9745

Nr. 514, September 2014 Neslihan Sargut nsargut@isravision.com +90 (212 ) 285 9745 Yapay görme ile kalite sürekli denetim altında Yapay görme teknolojilerinin üretim dünyasına iki büyük faydayı birarada sunduğunu söyleyen ISRA Vision Vistek Genel Md. Yardımcısı Serkan Çakır, "Her üretimin

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

YURTDIŞI İNŞAAT HİZMETLERİ SEKTÖRÜ İÇİN ULUSLARARASI TAHKİM REHBERİ

YURTDIŞI İNŞAAT HİZMETLERİ SEKTÖRÜ İÇİN ULUSLARARASI TAHKİM REHBERİ YURTDIŞI İNŞAAT HİZMETLERİ SEKTÖRÜ İÇİN ULUSLARARASI TAHKİM REHBERİ İÇİNDEKİLER Önsöz İçindekiler Kısaltmalar Giriş BİRİNCİ BÖLÜM: ULUSLARARASI TİCARİ SÖZLEŞMELERDEN KAYNAKLANAN UYUŞMAZLIKLARIN HUKUKİ

Detaylı

12. Araştırmacılar Zirvesi nin açılış konuşmasını yapmak için beni davet etmenizden, bana bu fırsatı vermenizden dolayı sizlere teşekkür ederim.

12. Araştırmacılar Zirvesi nin açılış konuşmasını yapmak için beni davet etmenizden, bana bu fırsatı vermenizden dolayı sizlere teşekkür ederim. 1 GÜLER SABANCI KONUŞMA METNİ 12. ARAŞTIRMACILAR ZİRVESİ 12. Araştırmacılar Zirvesi nin açılış konuşmasını yapmak için beni davet etmenizden, bana bu fırsatı vermenizden dolayı sizlere teşekkür ederim.

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR Site İsmi : Zaman 53 Tarih: 10.05.2012 Site Adresi : www.zaman53.com Haber Linki : http://www.zaman53.com/haber/14544/camilerin-ayaga-kalkmasi-lazim.html ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Detaylı

Değerli Yöneticiler, son yıllarda vergi incelemeleri büyük ölçüde bu konu etrafında dönmeye başladı.

Değerli Yöneticiler, son yıllarda vergi incelemeleri büyük ölçüde bu konu etrafında dönmeye başladı. Değerli Yöneticiler, son yıllarda vergi incelemeleri büyük ölçüde bu konu etrafında dönmeye başladı. Şayet bir grup şirketi iseniz, diğer bir deyişle ilişkili şirketlerden mal ve veya hizmet alıp satıyorsanız,

Detaylı

SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU**

SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU** SÖYLEŞİ H /PROF.DR. SEZA REİSOĞLU** Uygulanan ekonomik politikalar sonucunda, devletin küçültülmesi, kamusal alanın daraltılması koşullarında, kamu işveren sendikalarına olan ihtiyaç gittikçe azalıyor.

Detaylı

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! On5yirmi5.com Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! Üniversitelerin açılmasıyla birlikte geçen hafta İstanbul Polisi, Beyazıt ve Beşiktaş'ta bir dizi korsan fotokopi baskını gerçekleştirildi.

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

AKOFiS ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN. Halkla İlişkiler Başkanlığı

AKOFiS ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN. Halkla İlişkiler Başkanlığı ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN Halkla İlişkiler Başkanlığı TA K D İ M Değerli; Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları MKYK

Detaylı

BÖLÜM 2 : PROFESYONEL AKTİVİTELER VE GELİR BİLGİLERİ

BÖLÜM 2 : PROFESYONEL AKTİVİTELER VE GELİR BİLGİLERİ AVUKATLAR MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTA SORU FORMU BÖLÜM 1 : SİGORTALI BİLGİLERİ 1 Sigortalı Adı: Sigortalı Adresi: Kuruluş Tarihi: Web Sayfasının Adresi: 2 (a) Bağlı bulunduğu meslek odası var mı? E H Varsa,

Detaylı

Yaz l Bas n n Gelece i

Yaz l Bas n n Gelece i Emre Aköz Yeni Okur-Yazarlar ve Gazetelerin Geleceği ABD li serbest gazeteci Christopher Allbritton õn yaşadõklarõ bize yazõlõ medyanõn (ki bu tabirle esas olarak gazeteleri kastediyorum) geleceği hakkõnda

Detaylı

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz. Aşağıda Emek vererek Yazmış olduğumuz yazı ve bilgileri 5 dakika ayırıp okur inceler ve bizden ücretsiz bir örnek kayıt dosyası talep ederseniz. Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim

Detaylı

- Arıtmaların yeri kamu arazisidir bunda indirim yapamayız dediler.

- Arıtmaların yeri kamu arazisidir bunda indirim yapamayız dediler. ÜYELERİMİZE DURURU Milas Belediye Başkanı Sn. Muhammet TOKAT tan 12 gündür randevu almak için çok uğraştık. Ahmet BENCİK hergün Başkanın sekreterine arıyarak randevu saati almaya çalıştı ve randevu alarak

Detaylı

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız!

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Havacılık sektörüne grev yasağı getiren yasa tasarısı mecliste onaylandı. Hava-İş Sendikası, yasa mecliste görüşülmeye başlanmadan

Detaylı

FİRMALARIN PLAKA TAHDİTİ GÖRÜŞLERİ

FİRMALARIN PLAKA TAHDİTİ GÖRÜŞLERİ FİRMALARIN PLAKA TAHDİTİ GÖRÜŞLERİ 31 Ağustos 2015 Pazartesi 10:13 İSTAB yönetim kurulu üyesi 11 firmanın sahipleri de hem plaka tahdidi hem okul ücret zamlarına yönelik düşüncelerini açıkladılar. RÖPORTAJ:

Detaylı

TANDEM - KÜLTÜR YÖNETİCİLERİ DEĞİŞİM PROGRAMI TÜRKİYE - AVRUPA BİRLİĞİ 2015-2016

TANDEM - KÜLTÜR YÖNETİCİLERİ DEĞİŞİM PROGRAMI TÜRKİYE - AVRUPA BİRLİĞİ 2015-2016 TANDEM - KÜLTÜR YÖNETİCİLERİ DEĞİŞİM PROGRAMI TÜRKİYE - AVRUPA BİRLİĞİ 2015-2016 SIK SORULAN SORULAR 1. TANDEM: Kültür Yöneticileri Değişimi Nedir? TANDEM Kültür Yöneticileri Değişimi Türkiye-Avrupa Birliği

Detaylı

İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları

İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları 1 İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları Konu; İSG Kurulları Amaç; Elliden fazla çalışanı olan işyerlerinde kurulması zorunlu olan İSG kurullarının oluşumu, görevleri ve önemi hakkında bilgi sahibi olmak. Öğrenim

Detaylı

Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek?

Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek? Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek? Murabaha Nedir sorusuna lügâvi manasında cevap çok kısa olabilir ama burada daha çok günümüzdeki fiilî durumunu ele almak faydalı olacak. Bahse konu yöntemden,

Detaylı

ARABULUCULAR MERKEZİ BODRUM DA

ARABULUCULAR MERKEZİ BODRUM DA ARABULUCULAR MERKEZİ BODRUM DA Bodrum Arabulucular Derneği yönetim kurulu başkanı Cavidan Karaöz Özyiğit 20 arabulucu avukat meslektaşı ile Bodrum merkezli olmak üzere, Dernek kurduklarını bir basın açıklaması

Detaylı

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu -KAPANIŞ KONUŞMASI- M. Recai KUTAN 7 Kasım 2014 I. DÜNYA SAVAŞININ 100. YILDÖNÜMÜ ULUSLARARASI

Detaylı

İHALE ŞARTNAMELERİNDE İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ

İHALE ŞARTNAMELERİNDE İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ İHALE ŞARTNAMELERİNDE İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ Hazırlayan Oktay MUTLU Çevre Yük. Mühendisi İş Güvenliği Uzmanı 0(530) 543 37 45 oktay.mutlu@ibb.gov.tr - Kamu İhale Kanunları - İhale nedir? ve Süreçleri

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

Kullandırımlarda gecikmeleri önlemek

Kullandırımlarda gecikmeleri önlemek DÜNYA BANKASI OPERASYONLARINDA KULLANDIRIMLAR Kullandırımlarda gecikmeleri önlemek Oturumun Amaçları Bir çekiş başvurusunun gönderilmesi ile ilgili asgari gerekliliklerin anlaşılması Borçluların karşılaştıkları

Detaylı

İL MÜDÜRLÜĞÜMÜZCE SUNULAN HİZMETLERDE İSTENİLEN BELGELER VE İŞ BİTİRME SÜRELERİ

İL MÜDÜRLÜĞÜMÜZCE SUNULAN HİZMETLERDE İSTENİLEN BELGELER VE İŞ BİTİRME SÜRELERİ İL MÜDÜRLÜĞÜMÜZCE SUNULAN HİZMETLERDE İSTENİLEN BELGELER VE İŞ BİTİRME SÜRELERİ YAPIM ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ SIRA NO HİZMETİN ADI BAŞVURUDA İSTENİLEN BELGELER HİZMETİN TAMAMLANMA SÜRESİ (EN GEÇ) 1 Ödenek Teminine

Detaylı

2. Proje Kontratı (Grant Agreement) ve Konsorsiyum Anlaşması (Consortium Agreement)

2. Proje Kontratı (Grant Agreement) ve Konsorsiyum Anlaşması (Consortium Agreement) 7. ÇERÇEVE PROGRAMINDA FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI 1. Giriş Bu döküman, AB 7.Çerçeve Programı kapsamında fonlanan projelerde fikri mülkiyet haklarının nasıl uygulanacağı konusunu gözden geçirmektedir. Aşağıdaki

Detaylı

Revizyon Nedeni YENİ DOKÜMAN FORMATINA GEÇİLDİ. EN 45011 referanslara eklendi.

Revizyon Nedeni YENİ DOKÜMAN FORMATINA GEÇİLDİ. EN 45011 referanslara eklendi. Sayfa No 1/5 REVİZYON GEÇMİŞİ Sayfa No Rev. No Rev. Tarihi Revizyon Nedeni - 05 02.01.12 06 05.09.13 YENİ DOKÜMAN FORMATINA GEÇİLDİ EN 45011 referanslara eklendi. Sürecin işleyişi ile ilgili sorumluluklar

Detaylı

Konular. Yasal Dayanak. Kapsamı. Kurulun oluşumu, çalışanları. Kurulun faaliyetleri, görev yetki ve sorumlukları. İlgili mevzuat

Konular. Yasal Dayanak. Kapsamı. Kurulun oluşumu, çalışanları. Kurulun faaliyetleri, görev yetki ve sorumlukları. İlgili mevzuat Konular Yasal Dayanak Kapsamı Kurulun oluşumu, çalışanları Kurulun faaliyetleri, görev yetki ve sorumlukları İlgili mevzuat Yasal Dayanak 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 80 inci maddesinin

Detaylı

TÜRKİYE İstanbul Valiliği İstanbul İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği. İstanbul Deprem Riskini Azaltma ve Acil Durum Hazırlık Projesi

TÜRKİYE İstanbul Valiliği İstanbul İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği. İstanbul Deprem Riskini Azaltma ve Acil Durum Hazırlık Projesi TÜRKİYE İstanbul Valiliği İstanbul İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği İstanbul Deprem Riskini Azaltma ve Acil Durum Hazırlık Projesi İstanbul Proje Koordinasyon Bürosunda (İPKB) Çalıştırılmak Üzere ELEMAN

Detaylı

I.TÜRK SPORU SPONSORUYLA BULUŞUYOR KONFERANSI

I.TÜRK SPORU SPONSORUYLA BULUŞUYOR KONFERANSI I.TÜRK SPORU SPONSORUYLA BULUŞUYOR KONFERANSI Ankara-2006 DELİLİK NEDİR? DELİLİK; Aynı şeyleri tekrar tekrar yapmak Ama farklı sonuçlar beklemektir Sponsorluğu daha iyi anlayabilmek için onun

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

FRANSA DA ÜNİVERSİTE SİSTEMİ

FRANSA DA ÜNİVERSİTE SİSTEMİ FRANSA DA ÜNİVERSİTE SİSTEMİ Fransa da üniversitelerin hepsi devlet üniversitesidir ve eğitim ücretsizdir. Grandes Ecoles lerin bir kısmı özel bir kısmı da devlet okuludur, devlete ait olanlar da eğitim

Detaylı

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KURULLARI HAKKINDA YÖNETMELİK (7 Nisan 2004/25426 R.G.) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KURULLARI HAKKINDA YÖNETMELİK (7 Nisan 2004/25426 R.G.) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak Amaç İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KURULLARI HAKKINDA YÖNETMELİK (7 Nisan 2004/25426 R.G.) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak Madde 1 Bu Yönetmelik, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili çalışmalarda bulunmak

Detaylı

zaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,

Detaylı

PROSEDÜR Yayın Tarihi 15/10/2005 Revizyon No 6

PROSEDÜR Yayın Tarihi 15/10/2005 Revizyon No 6 Doküman No PROSEDÜR Yayın Tarihi 15/10/2005 Revizyon No 6 İtiraz ve Şikayetlerin Gözden Geçirilmesi Prosedürü Son Rev.Tarihi 15/03/2008 Departman İsim Tarih İmza Hazırlayan Gözden Geçiren Onaylayan Yön.

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin Arabuluculuk Kanunu Tasarısı Hakkındaki Görüşü - Arabulucu.com

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin Arabuluculuk Kanunu Tasarısı Hakkındaki Görüşü - Arabulucu.com Adalet Bakanlığı ve İngiltere Büyükelçiliği tarafından yürütülen, "Türkiye'de Arabuluculuk Sisteminin Geliştirilmesi" projesi kapsamında 5-6 Kasım 2009 tarihlerinde Ankara Hilton Otelinde düzenenen, Hukuki

Detaylı

Belirlenen Meslekler Mesleki Sorumluluk Sigorta Soru Formu

Belirlenen Meslekler Mesleki Sorumluluk Sigorta Soru Formu Belirlenen Meslekler Mesleki Sorumluluk Sigorta Soru Formu Lütfen bütün soruları yanıtlayınız. Bölüm 1-1. (a) Firma İsmi: (b) Adres: (c) Kuruluş tarihi (d) Telefon / Fax: (e) Web-site adresi 2. Firma herhangibir

Detaylı

Blogger bunu uyguluyor!

Blogger bunu uyguluyor! Giriş Merhaba backlinkagi.com projemizin ilk adımını atmış bulunmaktasınız. Aramıza hoş geldiniz diyorum. Öncelikle sizlere bu projenin nasıl geliştiğini ve neye dayanarak oluşturulduğunu anlatacağım.

Detaylı

Samsun Çocuk Hizmetleri İ l Koordinasyon Sekretarya Birimi

Samsun Çocuk Hizmetleri İ l Koordinasyon Sekretarya Birimi Samsun Çocuk Hizmetleri İ l Koordinasyon Sekretarya Birimi Veri Giriş Sistemi Klavuzu Amaç Veri Giriş Sistemi, koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının takibinde ve uygulamasında ilgili kurumları daha

Detaylı

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP:

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP: SORU : Yediemin deposu açmak için karar aldım. Lakin bu işin içinde olan birilerinden bu hususta fikir almak isterim. Bana bu konuda vereceğiniz değerli bilgiler için şimdiden teşekkür ederim. Öncelikle

Detaylı

Şikayet formu. 1. Kişisel detaylar: Şikâyetçi. 2. İş detayları

Şikayet formu. 1. Kişisel detaylar: Şikâyetçi. 2. İş detayları Şikayet formu 1. Kişisel detaylar: Şikâyetçi Bir veya daha fazla şikayetçinin Aborijin veya Torres Strait Adalı menşeli olarak tanımlanması durumunda lütfen burayı işaretleyin (isteğe bağlı) Bu kutuyu

Detaylı

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri,

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri, MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI 09.09.2017, LONDRA Sayın Büyükelçim Abdurrahman Bilgiç, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerimiz İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri, Değerli MÜSİAD Üyeleri

Detaylı

TİCARİ UYUŞMAZLIKLARDA TAHKİM

TİCARİ UYUŞMAZLIKLARDA TAHKİM TİCARİ UYUŞMAZLIKLARDA TAHKİM ADALET!!! ??? ADALET!!! Tahkim Nedir? Tahkim, adli yargıya alternatif bir uyuşmazlık çözümü mekanizması. Hakem; uyuşmazlığı çözen kişi. Tarafların bu konuda anlaşmalarına

Detaylı

MESLEK ODALARI-VİZE VE ONAY İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ KANUNİ DÜZENLEME

MESLEK ODALARI-VİZE VE ONAY İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ KANUNİ DÜZENLEME MESLEK ODALARI-VİZE VE ONAY İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ KANUNİ DÜZENLEME Halkla İlişkiler Başkanlığı TA K D İ M Değerli; Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları MKYK üyemiz, Bakan Yardımcımız, Milletvekilimiz,

Detaylı

KOCAELİ BAROSU ADLİ YARDIM BAŞVURU FORMU

KOCAELİ BAROSU ADLİ YARDIM BAŞVURU FORMU KOCAELİ BAROSU ADLİ YARDIM BÜROSU KÖRFEZ MAH. ANKARA KARAYOLU ÜZERİ KOCAELİ PLAZA NO:111/5 İZMİT/KOCAELİ Telefon :(0262) 321 41 12 Fax:(0262)3214081 İnternet :www.kocaelibarosu.org.tr E-mail :info@kocaelibarosu.org.tr

Detaylı

BİR AVUKAT YANINDA AYLIKLI OLARAK ÇALIŞAN AVUKATIN DURUMUNUN AVUKATLIK YASASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

BİR AVUKAT YANINDA AYLIKLI OLARAK ÇALIŞAN AVUKATIN DURUMUNUN AVUKATLIK YASASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ BİR AVUKAT YANINDA AYLIKLI OLARAK ÇALIŞAN AVUKATIN DURUMUNUN AVUKATLIK YASASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ Güneş GÜRSELER * Hiçbir planlama yapılmadan birbiri ardına açılan hukuk fakültelerinin yılda ortalama

Detaylı

Bu belgenin fakülte / Y.okul/ Enstitü yönetim kurulunda onaylanması gerekmektedir.

Bu belgenin fakülte / Y.okul/ Enstitü yönetim kurulunda onaylanması gerekmektedir. Bu el kitabı Erasmus kapsamında yurt dışına gitmek isteyen öğrencilerimize, pratik bilgiler sağlaması amacıyla Fakültemiz Erasmus Koordinatörlüğü tarafından hazırlanmıştır. 1. Erasmus Programı çerçevesinde

Detaylı

1. Lütfen Araştırın!

1. Lütfen Araştırın! GENEL BİLGİLER Bu dokümantasyonu meydana getirmekteki temel amacımız, belirsizlikleri asgari düzeye indirgemek ve bazı konularda düşünmenizi sağlamaktır. Birçoğunuzun ilk defa duyduğu bu hizmetlerle ilgili

Detaylı

STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR

STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR STRES ATMAYA GELDİLER, DENİZ TEMİZLİĞİ YAPTILAR Bodrum a 3 günlük şirket etkinliğine gelen çalışanlar deniz dibi temizliği gerçekleştirdi. Otomotiv sanayinin köklü firmalarından Farplas, çalışanları için

Detaylı

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder.. Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder.. SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?

Detaylı

Sık Sorulan Sorular. TANDEM KÜLTÜR YÖNETİCİLERİ DEĞİŞİMİ Türkiye Avrupa Birliği (AB) 2016-2017 Soru listesi:

Sık Sorulan Sorular. TANDEM KÜLTÜR YÖNETİCİLERİ DEĞİŞİMİ Türkiye Avrupa Birliği (AB) 2016-2017 Soru listesi: Sık Sorulan Sorular TANDEM KÜLTÜR YÖNETİCİLERİ DEĞİŞİMİ Türkiye Avrupa Birliği (AB) 2016-2017 Soru listesi: 1. Tandem: Kültür Yöneticileri Değişimi Nedir?...s.3 2. Program nasıl çalışıyor? Not edilmesi

Detaylı

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Technical Assistance for Promoting Registered Employment Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. This project

Detaylı

İNŞAAT DÜNYASININ İHTİYAÇ DUYDUĞU MERKEZ.

İNŞAAT DÜNYASININ İHTİYAÇ DUYDUĞU MERKEZ. 02 İNŞAAT DÜNYASININ İHTİYAÇ DUYDUĞU MERKEZ 03 İNŞAAT DÜNYASININ İHTİYAÇ DUYDUĞU MERKEZ Türkiye, milletlerarası inşaat sektörünün kalbindedir. Ülkemiz Üçüncü Havalimanı, Üçüncü Boğaz Köprüsü, KKTC ye su

Detaylı

TÜRK ALMAN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İşletme Bölümü Staj Yönergesi

TÜRK ALMAN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İşletme Bölümü Staj Yönergesi TÜRK ALMAN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İşletme Bölümü Staj Yönergesi Amaç ve Kapsam BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam MADDE 1 - Bu Yönerge, Türk-Alman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler

Detaylı

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ

14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ TÜRK-İŞ Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi 14. ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ KONGRESİ 25-27 Mayıs 2012 Nova, İbis Hotel - İstanbul Oturumlar Panel

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI

WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI WILDERNESS HOTEL & GOLF RESORT, Wisconsin Dells - WI Wisconsin eyaletinde yer alan, Amerika nın en büyük eğlence su parkı olan Wilderness Hotel Golf&Resort te, Campus 2015 Work and Travel katılımcılarını

Detaylı

SÖZLEŞME YÖNETİMİ (DERS-01)

SÖZLEŞME YÖNETİMİ (DERS-01) GEÇMİŞ KURBAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN 1 İNŞAAT PROJELERİNDE SÖZLEŞME VE TALEP YÖNETİMİ INS5807 SÖZLEŞME YÖNETİMİ (DERS-01) Doç. Dr. Deniz Güney Y. Mimar Vedat Akan 02 Ekim 2015 2 1 İÇİNDEKİLER 1. DERS PROGRAMI

Detaylı

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar,

Sayın Konuklar; Saygıdeğer konuklar, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Sayın Başkanı; Yüksek Yargı Kurumlarının çok değerli Başkanları; Sayın Büyükelçiler; Avrupa Konseyinin çok değerli temsilcileri; Uluslararası Kuruluşların değerli temsilcileri

Detaylı

İSTANBUL TAHKİM MERKEZİ KANUNU

İSTANBUL TAHKİM MERKEZİ KANUNU 12265 İSTANBUL TAHKİM MERKEZİ KANUNU Kanun Numarası : 6570 Kabul Tarihi : 20/11/2014 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 29/11/2014 Sayı : 29190 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 55 Amaç ve kapsam MADDE

Detaylı

ŞİKAYET VE İTİRAZLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ PROSEDÜRÜ

ŞİKAYET VE İTİRAZLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ PROSEDÜRÜ Revizyon Bilgileri Revizyon Tarihi Rev. No Sayfa No Revizyon Açıklaması 01.07.13 00 İlk yayın 13.09.13 01 25.02.14 02 1-5 13.02.17 03 2, 3, 6 4.2.1 ve 4.3.1 maddelerine elektronik ortamda ya da telefon,

Detaylı

Arabuluculuk Açılış Konuşması - Arabulucu.com. Yazar Şamil Demir Çarşamba, 06 Mayıs :29

Arabuluculuk Açılış Konuşması - Arabulucu.com. Yazar Şamil Demir Çarşamba, 06 Mayıs :29 Tarafların katılımıyla gerçekleşecek arabuluculuk sürecinden önce, tamamlanması gereken bazı aşamalar vardır. Bu aşamalar, taraflardan birinin veya tamamının arabulucuya ulaşarak arabuluculuk yapmasını

Detaylı

Tarih:. Yer:. Katılımcı numarası:... Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:.

Tarih:. Yer:. Katılımcı numarası:... Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:. Sosyolinguistik Görüşme 1) İsim:.. Cinsiyet: Meslek:.. Doğum tarihiniz:.. Yaşınız:.. Milliyetiniz:. 2) Nerede doğdunuz? Yer:. Bölge:. Eyalet: Ülke:... 3) Tamamladığınız en yüksek okul derecesi nedir? a.

Detaylı

OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ YAPI İŞLERİ VE TEKNİK DAİRE BAŞKANLIĞI KAMU HİZMET STANDARTLARI TABLOSU HİZMETİN TAMAMLANMA SÜRESİ (EN GEÇ) SIRA NO

OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ YAPI İŞLERİ VE TEKNİK DAİRE BAŞKANLIĞI KAMU HİZMET STANDARTLARI TABLOSU HİZMETİN TAMAMLANMA SÜRESİ (EN GEÇ) SIRA NO OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ YAPI İŞLERİ VE TEKNİK DAİRE BAŞKANLIĞI KAMU HİZMET STANDARTLARI TABLOSU SIRA NO HİZMETİN ADI İSTENİLEN BELGELER 1 Proje incelemesi 2 Röleve projeleri 3 Tadilat projeleri

Detaylı

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO: A1 DÜZEYİ ADI SOYADI: OKUL NO: NOT OKUMA 1. Aşağıdaki metni -(y/n)a, -(n)da, -(n)dan, -(y/n)i ve -(I)yor ekleriyle tamamlayınız. (10 puan) Sevgili Ayşe, Nasılsın? Sana bu mektubu İstanbul dan yazıyorum.

Detaylı

Sevgili MAT2 Öğrencileri,

Sevgili MAT2 Öğrencileri, Sevgili MAT2 Öğrencileri, Özellikle son 10 gündür yoğun bir şekilde, genelde aynı isteği/soruları içeren, mailler alıyorum. Bazen art arda o kadar çok mail geliyor ki her maile tek tek dönmem çok zor oluyor.

Detaylı

Türkiye de Transit Sistemi Değişiyor. TOBB UND Lojistik Yatırım A.Ş.

Türkiye de Transit Sistemi Değişiyor. TOBB UND Lojistik Yatırım A.Ş. Türkiye de Transit Sistemi Değişiyor Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Uluslararası Nakliyeciler Derneği'nin iştiraki olarak 2010 yılında kurulan TOBB UND LOJİSTİK YATIRIM A.Ş, ülkemiz ihracatının

Detaylı

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE 10-16 ZAM Milas Belediyesi ile DİSK arasında devam eden toplu iş sözleşmesi sonuçlandı. Buna göre işçilere yüzde 10 ila 16 arasında zam verildi. Milas Belediyesi ile

Detaylı

HASAN KABLI GÖREVE BAŞLADI, PERSONEL İSTİFA DİLEKÇESİ VERDİ

HASAN KABLI GÖREVE BAŞLADI, PERSONEL İSTİFA DİLEKÇESİ VERDİ HASAN KABLI GÖREVE BAŞLADI, PERSONEL İSTİFA DİLEKÇESİ VERDİ 9 Şubat Pazar günü gerçekleştirilen seçimler ile Bodrum Şöförler ve Otomobilciler Esnaf Odası başkanı seçilen Hasan Kablı, Aytekin Çanakcı dan

Detaylı

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu

BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu BİMEKS B.B.Bodrumspor a Teknoloji Sponsoru Oldu B.B. Bodrumspor ile Ortakent Yahşi mahallesinde bulunan Bimeks Teknoloji Mağazaları arasında sponsorluk anlaşması yapıldı. B.B. Bodrumspor un Gümbet Mahallesinde

Detaylı

TÜRK ALMAN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İşletme Bölümü Staj Yönergesi

TÜRK ALMAN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İşletme Bölümü Staj Yönergesi Amaç ve Kapsam TÜRK ALMAN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ İşletme Bölümü Staj Yönergesi BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Dayanak MADDE 1 - Bu Yönerge, Türk-Alman Üniversitesi İktisadi ve

Detaylı

Kurallar arasındaki ilişkileri bilmek, hakemlerin daha doğru karar vermesini sağlar.

Kurallar arasındaki ilişkileri bilmek, hakemlerin daha doğru karar vermesini sağlar. SEKSEK OYUNU ÇOSKF OYUN HAKEMLERĠNĠN EL KĠTABI KURALLARIN VE HAKEMLĠĞĠN FELSEFESĠ GĠRĠġ Mendil kapmaca oyunu, dünyadaki en başaralı, en popüler ve eğlenceli oyun dallarından biridir. Hızlıdır, heyecanlıdır

Detaylı

Forex Ek Kazanç Sistemi

Forex Ek Kazanç Sistemi 106 Forex Ek Kazanç Sistemi Bu anlatacağımız sistem Türkiye de tamamen yasal ve 4 aydır uygulamada olan ve giderek büyüyen bir sistem. ProjeX ProjeX Nedir? ProjeX bir kazanç sistemi; şu şekilde çalışıyor

Detaylı

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası FĐNANSAL EĞĐTĐM VE FĐNANSAL FARKINDALIK: ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Durmuş YILMAZ Başkan Mart 2011 Đstanbul Sayın Bakanım, Saygıdeğer Katılımcılar, Değerli Konuklar

Detaylı

Mesleki Sorumluluk Sigortası Soru Formu Mimar ve Mühendisler "Yıllık" Sigorta teminatı

Mesleki Sorumluluk Sigortası Soru Formu Mimar ve Mühendisler Yıllık Sigorta teminatı Mesleki Sorumluluk Sigortası Soru Formu Mimar ve Mühendisler "Yıllık" Sigorta teminatı I. Genel Bilgi 1. Talepte bulunanın ünvanı: 2. Şirketin merkez ofis adresi 3. Şirketin diğer ofislerinin adresi ve

Detaylı

AB VE TÜRKİYE DE MÜTEAHHİTLİK STANDART ÇALIŞMALARI

AB VE TÜRKİYE DE MÜTEAHHİTLİK STANDART ÇALIŞMALARI TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ AB VE TÜRKİYE DE MÜTEAHHİTLİK STANDART ÇALIŞMALARI Mehmet BOZDEMİR Personel ve Sistem Belgelendirme Merkezi Başkanı 2007 Türk Standardları Enstitüsü 1 TSE nin MİSYONU Ülkemizin

Detaylı

AVRUPA KONSEYĐ BAKANLAR KONSEYĐ

AVRUPA KONSEYĐ BAKANLAR KONSEYĐ AVRUPA KONSEYĐ BAKANLAR KONSEYĐ Adli Yardım Taleplerinin Đletilmesine Đlişkin Avrupa Sözleşmesi (092 No lu Cets) ve Bu Sözleşmeye Ek Protokol (179 No lu Cets) Uyarınca Yapılacak Başvuruda Kullanılmak Üzere

Detaylı