BİSİM başkanımız. Kesintisiz bisiklet yollarını çoğaltan ve şehir bisikletleri BİSİM i yaygınlaştıran Kocaoğlu na, bisikletçilerden teşekkür geldi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "BİSİM başkanımız. Kesintisiz bisiklet yollarını çoğaltan ve şehir bisikletleri BİSİM i yaygınlaştıran Kocaoğlu na, bisikletçilerden teşekkür geldi"

Transkript

1 Soma daki maden faciasından yaralı kurtulan işçi Bilici, 8 saat kurtarılmayı beklediklerini, 2 bin 500 metrede dumanlar arasında kalınca bayıldıklarını söyledi. Bilici, "Oksijen oranı düşünce, plastik hava borularını delerek sırayla hava almaya başladık." diye konuştu Babasının maden faciasından önce 'Küçük yaz, yazını beğenmiyorum' dediği 9 yaşındaki ilkokul öğrencisi Şennur Sarı, babasının nasihatini yerine getirdi ancak bunu çok sevdiği babası göremedi Dumanı görünce telaşlandıklarını ifade eden Bilici, 2 bin 500 metrede saatlerce yaşadıkları dehşeti şöyle anlattı: "Ana bandın altında geçtiğimizde duman oraya da gelmişti. Sonra biz hava çıkışına çıktık, duman oraya da geldi. Biz orada toplandık, kişi toplandık orada. Duman devamlı geldikçe çoğu arkadaşımız yere oturduk, dumandan etkilenmemek için. Duman devamlı yukarıdan geçer, y- erde durduğumuz için fazla zararını görmüyorsun. Oksijen oranı azalınca hava borularını kesmek zorunda kaldık. Plastik hava borusunu sırayla kestik 'V' şeklinde. 3'er, 5'er dakika şeklinde hava aldık 'a kadar orada durduk dedi. 16 da Kızının yazısını düzelttiğini ifade eden anne Sarı, "Babasını defnettikten bir gün sonra 'Babamı çok özledim' dedi. Ben de 'Babana bir şeyler yazabilirsin' dedim. İçeriye gitmiş şiir yazmış" dedi. Babasının cenazesi nedeniyle geçen hafta okula gitmeyen bu hafta ise salı gününden itibaren eğitimine devam eden Şennur Sarı ise 'Bütün yazıları büyük harflerle yazıyordum.' Babam da 'Küçük yaz, bunları defterine sığdır' diyordu. Küçük yazmayı öğrendim artık. Derslerim iyi. Büyüyünce hemşire ya da öğretmen olmak istiyorum. En çok İngilizce dersini seviyorum" diye konuştu. devamı 14 te 24 Mayıs 2014 Cumartesi İzmir Sağlık Müdürü Bediha Türkyılmaz, 301 madencinin hayatını kaybettiği maden faciasında Soma ilçesine yakın olan İzmir'in Kınık ilçesinden 48, Bergama'dan ise 8 olmak üzere 56 işçinin hayatını kaybettiğini, şu anda tespit edilen 84 çocuğun babasız kaldığını belirtti. Türkyılmaz, "Yetim kalan çocuklara yönelik Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile birlikte bir takım projeler gerçekleştireceğiz. Eşini kaybetmiş hamile vatandaşlarımız da var. Bunları takip edeceğiz. Hamilelik sürecinde olması gereken aşılar, takipler, doğum sonrasında o bebeğe yapılacaklar, doğacak bebekler takibimizde olacak" dedi. 16'da Manisa'nın Soma ilçesinde 301 kişiye mezar olan maden ocağında çalışan binlerce işçiden Uçar, oksijen ve karbonmonoksit ölçerlerin sürekli alarm verdiğini belirterek, Ama kimse kulak asmadı dedi Soma'da meydana gelen maden faciasıyla ilgili 2 cumhuriyet savcısı ve 4 kişiden oluşan bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, kazanın teknik nezaretçi, işletme müdürü, saha sahibi, iş güvenliği başmühendisi söz konusu şirketin başkanı ile vardiya amirlerinin kusuru sonucu meydana geldiği ortaya çıktı. Ön raporda, "Kazada tahminimize göre, teknik nezaretçi, işletme müdürü, saha sahibi, iş güvenliği başmühendisi söz konusu şirketin başkanı ile vardiya amirlerinin kusurlu olduğunu düşünmekteyiz" görüşlerine yer verildi. 16'da Soma'daki maden faciası, gözleri ocaklardaki iş güvenliği, denetimler ve ihmallere çevirdi. Özel sektörde devlet denetiminin söz konusu olmadığını belirten 17 yıllık maden işçisi Mustafa Yavaş (35), Müfettişler geliyordu, inceleme yapmıyorlardı. Her şey masa üstündeydi. Bir şişe rakıya bizi satıyorlardı. Borcum var ama çocuklarım da var. Defalarca arkadaşlarımız yandı, mecburen biz de ayrıldık. dedi. 9 da BİSİM başkanımız Kesintisiz bisiklet yollarını çoğaltan ve şehir bisikletleri BİSİM i yaygınlaştıran Kocaoğlu na, bisikletçilerden teşekkür geldi Plaket takdiminin ardından Göztepe İskelesi nden hareket eden Perşembe Akşamı Bisikletçileri ne, Başkan Kocaoğlu da eşlik etti. Konak Meydanı na kadar pedal basan Kocaoğlu na, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı ndaki sürücüler kornalarıyla destek verdi. Bisikletçilerle birlikte belediye binası önünde hatıra fotoğrafı da çektiren Kocaoğlu, Desteklerinizle kentte bisiklet kullanımını arttırmaya çalışıyoruz. Bize çalışmalarımızda büyük destek verdiniz, teşekkür ederiz şeklinde konuştu. devamı 16 da

2 SAYFA 02 MAVI KIRMIZI SARI 24 Mayıs 2014 Cumartesi Antika eserler, bilimadamlarının anlattıklarından fazlasını veriyor! Geçmişin izlerinin yeni nesillere aktarılmasını sağlayan antikacılar, ilgisizlikten yakınıyor. Tarihi Adana Antikacılar Derneği Başkanı Türkay, "Bizler antikaları hem sahipleniyor hem de değerini bilenlere ulaşmasını sağlıyoruz" dedi Geçmişin izlerinin yeni nesillere aktarılmasında önemli rol oynayan antikacılar, mesleğin unutulmasından ve ilgisizlikten yakınıyor. Gramofondan tedavülden kalkan paralara, tabaktan avizeye kadar geçmişi 100 yılı aşan ürünleri yeni nesillerle buluşturan antikacılar, Adana'daki çarşılarında koleksiyoncuların ilgisini bekliyor. Tarihi Adana Antikacılar Derneği Başkanı Mucid Türkay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mesleğini 16 yıldır severek yaptığını ancak son dönemde ilgisizlik nedeniyle bir çok meslektaşının işini bırakma noktasına geldiğini belirtti. Antikacılığın, ilgisizliğin yanı sıra eşyaların muhafaza edildiği yerlerin korumaya uygun olmaması nedeniyle kaybolmaya yüz tuttuğunu dile getiren Türkay, "Kentte bir köşeye atılmış durumdayız ve unutulmak istemiyoruz. Her ay belirli bir gün pazar açıp, antika eşyaları halka tanıtmak istiyoruz. Bu bile bizim için yeterli. Günümüzde eski alıp, eski satarak zengin olunmuyor" diye konuştu. Her eski eşyanın antika özelliği taşımadığına dikkati çeken Türkay, şöyle devam Geçmişten günümüze bulundukları y- erlerde sembolleşen tarihi simgeler, taş ustalarının hünerli ellerinde hayat buluyor. Şanlıurfa'daki ocaklardan çıkarılan taşı yontarak şekil veren ustalar, ekmeklerini adeta taştan çıkartıyor. Hassas çekiç darbeleriyle taşa hayat veren ustalar, el hünerlerini tarihi eserlerin restorasyonlarında sergiliyor. Taş kesme ve işleme sanatını devam ettiren ustalar aynı zamanda yıkılma durumundaki binaları yeniden canlandırıyor. Taş ustası Bahattin Demirtaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mesleği babasından devraldığını ve 42 senedir taşları yontarak şekil verdiğini söyledi. Sürekli k- endisini geliştirmeye çalıştığını aktaran Demirtaş, "Çalışırken işimize dikkat ediyoruz, bir işi yaptığımız zaman güzel olsun deriz. Her mesleğin kendine göre zorlukları var ama biz en çok zorluğu sert taştan çekiyoruz" dedi. etti: "Ölenlerin varislerinin eski diye sattığı ya da ardiyelere düşmüş nadide eserler bize bir şekilde ulaşıyor. Zengin olmaya çalışmıyoruz. Kendi tarihimizi, kültürümüzü tanıtmak Tarihi yapılar taş ustalarının elinde hayat buluyor TDK'dan Kürtçe sözlük Son dönemde tarihi yapıların restorasyonlarında görev aldıklarını i- fade eden Demirtaş, mesleğinin gelecek kuşaklara aktarılması noktasında endişelerinin olduğunu aktardı. Orhan Uçar da çalışmalarında genellikle tarak, gönye, metre, törpü, çekiç, demir kalem gibi malzemeleri kullandıklarını söyledi. Taşları işlerken ölçülerine çok dikkat ettiklerini aktaran Uçar, "Bizim meslekte gönye önemli. Temiz taş yapmaya çok özenirim" şeklinde konuştu. Türkiye'nin birçok şehrinde mesleğiyle alakalı çalıştığını ifade e- den Uçar, yetiştirdiği çırağın işin ağırlığından dolayı başka bir mesleğe yöneldiğini söyledi. İbrahim Açıkgöz ise amele olarak başladığı ve merakı sayesinde kısa sürede taş kesme işini öğrendiğini belirtti. Mesleğini çok sevdiğini aktaran Açıkgöz, teşvik edici çalışmalarla insanların bu işe yönelebileceğini söyledi. (AA) Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Mustafa Kaçalin, çalışmalarına 1,5 yıl önce başlanan Kürtçe sözlüğün tamamlandığını ve satışına başlandığını bildirdi. TDK Başkanı Kaçalin, AA muhabirine, anadilleri Kürtçe olan öğretim üyesi ve doktora öğrencilerinden oluşan komisyonun, Kırmançi lehçesiyle hazırladığı Kürtçe sözlüğe ilişkin bilgiler verdi. İlk etapta 50 bin sözlük bastıklarını belirten Kaçalin, eserin Kürtçe'den Türkçe'ye ve Türkçe'den Kürtçe'ye iki dilli bir sözlük olduğunu anlattı. Kaçalin, "Türkçe- Kürtçe bölümü 12 bini aşkın, Kürtçe- Türkçe bölümü 13 bini aşkın madde başlığı içermektedir. Bunu hazırlarken bizim ilkokullar için hazırladığımız sözlüğü esas aldık. Üç sözlüğümüz var; bir ilkokullar için TRT'de ekrana gelen "Yedi Güzel Adam" dizisi, yakın Türk edebiyatının önemli şairlerinin hayatını konu alıyor. Oyuncu Kaygılaroğlu: "Haftanın bir günü de böyle bir şey seyredeyim' demek isteyenler için bu dizinin ilaç olduğunu düşünüyorum" dedi TRT'de ekrana gelen "Yedi Güzel Adam" dizisinde, Türk edebiyat ve düşünce tarihine ilişkin mesajlar veriliyor. Yakın Türk edebiyatının önemli şairlerden Erdem Bayazıt, Cahit Zarifoğlu, Rasim Özdenören, Nuri Pakdil, Ali Kutlay, Akif İnan, Alaaddin Özdenören'in hayatını konu alan 'Yedi Güzel Adam' dizisinin çekimleri Kahramanmaraş'ta devam ediyor. Dizinin hikayesi; Kara Lise'de eğitim gören Beyazıt'ın okuduğu okula öğretmen olarak atanmasıyla başlıyor. Tarihi Bayazıt Konağı'nın da işlendiği dizide, öğretmen olan Bayazıt ve arkadaşlarının yaşam hikayesinin yanı sıra Türk edebiyat ve düşüne tarihine ilişkin mesajlar veriliyor. Yapımcılığını İlksen Fırat ve Ömer Can, yönetmenliğini Levent Demirkale'nin üstlendiği dizi, karakterlerinin yaşadığı Kahramanmaraş'ta her hafta televizyon ekranıyla evlere konuk oluyor. Uraz Kaygılaroğlu, Baran Akbulut, Mertcan Sevimli, Kemal Uçar, Çağdaş Tekin, Yiğit Çakır amacıyla bu işi yapıyoruz. Devlet büyüklerimizin bize sahip çıkması ve bu işin yaşatılmasına katkı sunmasını istiyoruz. Bazı duyarlı vatandaşlarımız bu işi sahipleniyor. Bizden ürün alarak, ayakta durmamızı sağlıyorlar. Bizler antikaları hem sahipleniyor hem de değerini bilenlere ulaşmasını sağlıyoruz." Antika koleksiyoncusu İsmail Görkem de tarihi objelerin yeni nesillere aktarılmasına 30 yıldır katkıda bulunduğunu anlattı. Önceki kuşakların kullandığı ve üzerinde emek olan eşyaların koleksiyoncular için antika değeri taşıdığını ifade eden Görkem, bu tür eşyaların meraklısını kendine çektiğini kaydetti. Görkem, antikaların, geleneksel değerlerin yeni nesillere aktarılması açısından büyük önem taşıdığını vurgulayarak, şöyle konuştu: "Büyüklerin kullanmak için aldığı, çocuklarının 'bu babamın eşyası' diye sakladığı, torunlarının ise değerini bilmediği için eskiciye sattığı eşyalara antika diyoruz. Antikalar, genç kuşağın atalarının nasıl yaşadığını, beslendiğini, yaşam tarzlarını anlaması açısından geçmişle günümüz arasında bağ kuruyor. Antika eşyalardan özellikle önemli tarihi olaylara tanıklık edenler, bilim adamının anlattıklarından daha fazlasını gençlere anlatabiliyor. Antika malzemelere yeterince değer verilmiyor. Eğer verilseydi eskicilere düşmezlerdi." (AA) Şairlerin dizisi: "Yedi Güzel Adam" olan, bir ortaokul ve lise için bir de büyük Türkçe sözlük. Biz ilk kademeyi esas aldık" dedi. Kürtçe'nin okullarda seçmeli ders olarak okutulmaya başlanmasıyla bu dersi alan, Türk vatandaşı olan öğrencilerin eğitim ve öğretimlerinde yararlanmaları için Kürtçe-Türkçe/Türkçe-Kürtçe sözlüğe ihtiyaç doğduğunu belirtti. TD- K'nın kuruluşundan bu yana Türkiye'de farklı alanlarda ihtiyacı ve Orhan Kanalp gibi oyuncuların rol aldığı dizinin çekimleri ise farklı tarihi mekanlarda gerçekleştiriliyor. Şair ve düşünce adamlarının yaşamını konu alan diziyle, yakın Türk edebiyatına atıfta bulunuluyor. Dizide Erdem Bayazıt'ı oynayan Uraz Kaygılaroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, karakterini canlandırmanın ağırlığını hissettiğini söyledi. Sevilen bir insanı canlandırmanın zorluğunu "hata yapma" riskiyle açıklayan Kaygılaroğlu, "Bu karakterini canlandırmak çok zordu. Sevilen bir insanı canlandırmak beni çok zorladı. Her an bir hata yaparım korkusu sardı" dedi. - "Senaryoyla bütünleştim" Kaygılaroğlu, "Yedi Güzel Adam" dizisinin diğerlerinden çok farklı olduğunu söyledi. Senaryodan çok etkilendiğini aktaran Kaygılaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Doğrusu senaryoyla bütünleştim. İzleyiciler filmlerde biraz entrika ve heyecan istiyor. Ama bu filmin çok farklı olduğu kanaatindeyim. Bu anlamda dizinin değişik ve alternatif olduğuna i- nanıyorum. Ayrıca 'haftanın bir günü de böyle bir şey seyredeyim' demek isteyenler için bu dizinin ilaç olduğunu düşünüyorum." (AA) hissedilen sözlükleri hazırladığını anlatan Kaçalin, sözlükçülük konusundaki tecrübesine bağlı o- larak kurumun, söz konusu kaynağı hazırlama çalışmalarına başladığını söyledi. -Ekip özveriyle çalıştı Ders kitaplarında yer alan kelimelerin de sözlüğe dahil edildiğini dile getiren Kaçalin, sözlüğü hazırlayan ekibin büyük bir özveriyle Şairimiz şiirimiz Sabit İnce ŞAH İSMAİL ATEŞ 1954 Yılında Tunceli ilinin Pertek ilçesinin Sumak (kütük doğumu Pirinççi) köyünde dünyaya merhaba demişim. Ve şuanda E- lazığ Çarşı Mah.kütüğüne kayıtlı bulunmaktayım. Mersin de yaşamımı sürdürüyorum. İlkokulu doğduğum köyde, orta okulu Elazığ Atatürk Ortaokulu nda, liseyi E- lazığ Lisesi nde okudum ve orda mezun oldum de Sivas Eğitim Ens.mezun oldum. K.Maraş, Elbistan ve köylerinde, Elazığ ve köylerinde, Mersin de öğretmen olarak görev yaptım yılında emekli oldum. Şuanda Mersin Yazarlar Der.yönetim kurulu üyesiyim. Anadolu Basın Yayın Kurulu nun Mersin şubesinin kurucu başkanlığını yapmaktayım. Mersin,Gündoğdu Mah.kırtasiyem(Egemen) vardır.ve burada şiir yazmanın tadını çıkarıyorum. Eriyor Zaman Aklım eriyor yıldan yıla Zaman duvarında hücrelerim Tel tel dökülmekte saçlarım Yaşam gömleğim ütüsüz Bak ne hale geldi dayım,amcam Ömür dediğin; bardakta çürüyen su Hafta hafta,ay ay eskimede gökyüzü Bir bardağa inen aydede Neden eskimiyor gökyüzünde Aşığın Destanı Bir kız bilirim güneşten saklı saçları Her sabah her sabah Takılr bakışlarım rüzgarına Peygamber çiçeği gibi açar Baştan başa dolar kokusu sokağa Efsunlu bir alev gibi sarmış içimi Gönül mabedinde tütsülenir ruhum Çaresiz ağına düşmüşüm bir kere Gönül mabedini bekleyen bir kulum Bu bir aşk değil beladır haktan Düşerse aklıma gecenin bir yerinde Hayali donar kalır usumda Titrer durur bütün azalarım Sabah olur saat yedi otuz Doğar sokağın başına sanki zöhre yıldızı Aşığın destanına sığmaz edaları nazları Kalbimin ucunda nefesim sabrım son hadde Aşkın bu sahanesinde ölüm haktır ki hak Yıl: 3 Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü- Yayın Sahibi Temsilcisi Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Turgut KOÇ Denizli Temsilcisi Sedat KAYA sedatkaya20@hotmail.com. Sayı: Mayıs 2014 Cumartesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 3 SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ Mayıs Şubat Cumartesi Perşembe İzmir'de 10 kişinin şehit olduğu römorkör kazası davasında tahliye İzmir'in Karşıyaka ilçesindeki Alaybey Askerî Tersanesi'nde, "TCG Değirmendere" römorkörünün suya indirildiği sırada yan yatmasıyla sekizi asker 10 kişinin şehit olduğu ve 17 kişinin yaralandığı kazayla ilgili ihmali bulunduğu iddiasıyla tutuklanan sivil mühendis, ilk duruşmada tahliye edildi. Ölen işçinin eşi, Benim eşim kara toprağın altında, o dışarıda geziyor. diyerek karara tepki gösterdi Tersaneye bakım onarım için götürülen römorkör, 23 Aralık 2013'te işlemlerinin tamamlanmasının ardından havuzdan d- enize indirildiği sırada yan yatmış, içinde bulunan iki işçi ve sekiz asker şehit olmuş, 17 kişi yaralanmıştı. Vefat eden işçiler Ercan Biçer ve Cafer Kırbaş'ın aileleri, Millî Savunma Bakanlığı aleyhine maddi tazminat davası açmıştı. Olayda ihmali bulunduğu iddiasıyla tutuklanan gemi inşa mühendisi ve havuzlama sorumlusu Ö.U., TCK 85/2 maddesi kapsamında, taksirle birden fazla k- işinin ölümü ve birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet vermek suçundan 3 ile 15 yıl arasında hapis cezası talebiyle Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Davaya, gemi inşa mühendisi ve havuzlama sorumlusu tutuklu Ö.U., olayda hayatını kaybeden işçiler Biçer ve Kırbaş'ın yakınları ile tarafların avukatları katıldı. Boşalan yükün gemi ağırlığının yüzde 4 ü kadar olduğunu, bu sebeple oluşan denge bozukluğunun havuzlama mühendisi değil, gemi personelinin bilgisi dahilinde olan konular olduğunu savunan Ö.U., kazanın gemi personelinin bilgi ve eğitim eksikliğinden dolayı gereken kontrolün yapılmamasından kaynaklandığını söyledi. Sanık Ö.U., havuzlama mühendisi olarak gemi çalışanlarına ve tersane işçilerine görev verme ya da görev yerlerini tayin etme gibi bir yetki ve sorumluluğu olmadığını belirtti. Kazada şehit olan mesai arkadaşlarına, işçilere ve askerlere Allah tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dilediğini, çok üzgün olduğunu ifade etti. Mahkeme heyeti, sanığa atılı suçun türünün ileride değişme olasılığı, kanıtların yeterince toplanmış olması, delilleri karartma ihtimalinin bulunmaması, kaçma şüphesinin olmaması ve tutuklu kaldığı sürenin gözönüne alınmasıyla yurtdışı çıkış yasağı koyularak serbest bırakılmasına karar verdi. Ayrıca Güney Deniz Saha Komutanlığı Askerî Savcılığı'ndan, şüpheliler hakkında yürütülen soruşturmaya dair bilgi istenmesine ve İzmir Tersane Komutanlığı'na tezkere yazılarak, soruşturması yapılanların dışındaki şüpheli asker şahısların şahit olarak dinlenmesi için işlem yapılmasına karar verilerek dava 2014 Eylül ayına ertelendi. Vefat eden işçilerin aileleri, tahliye kararına tepki gösterdi. Biçer in eşi Serap Biçer, sanığın tekrar tutuklanmasını istediğini belirterek, Benim eşim kara toprağın altında, o dışarıda geziyor. O da içeride çürüsün. Tekrar dava açılsın. dedi. Esas soruşturmanın halen askerî savcılıkça sürdürüldüğünü belirten sanık avukatı Ömer Faruk Kara ise o davanın da bir an önce başlayıp sonuçlanmasını istediklerini dile getirdi. Av. Kara, Mahkemenin tahliye kararı vermesinden daha doğal bir şey olamaz, çünkü bu o- layla ilgili daha birçok kişi, şüpheli sıfatını bile almadı. Askerî soruşturma sürerken buradaki uzun tutukluluk, sanki ileride verilecek bir cezanın infazı gibi değerlendirildi. Mahkemenin bugün verdiği ara kararlar yerindedir. şeklinde konuştu. Ailelerin avukatı Erol Özcan da nihai bir karar olmadığını vurgulayarak, Beşinci ayında olmasına rağmen askerî savcılığın soruşturması ağır gitmekte. Bu, eksiklik ve sorumsuzluktur. Ne olursa olsun, bazı kurumlar korunuyor. Adaletin gerçekleşmesi için hiçbir ayrım yapılamaz. Şüphelilerin ifadesi bile daha alınmamıştır. Bu da ailelerin üzerinde son derece olumsuz etki bırakmaktadır. Bugün tahliye olan mühendis de insandır. O da kusuru nispetinde yargılanacaktır. O cezaevinden çıkıp evine gidecek ama ölenlerin hiçbiri geri dönmeyecektir. Bu tahliye kararının biraz erken olduğunu ve kamu vicdanını rahatsız ettiğini düşünüyorum. dedi. İzmir Barosu ndan Vali ve İl Emniyet Müdürü'ne suç duyurusu İzmir Barosu, Soma protestoları sırasında 13 yaşındaki bir çocuğun polis tarafından gözaltına alınmak istenmesiyle ilgili olarak İzmir Valisi Mustafa Toprak ve İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya hakkında suç duyurusunda bulundu. Barodan yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi: tarihinde Soma'da meydana gelen facia nedeniyle İzmir'de yapılan gösteri ve yürüyüşlerde güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınan çocuk A.K. ile ilgili olarak basında yer alan haber ve görsellerle ilgili İzmir Valiliği tarafından basın açıklaması yapılmıştır. Yapılan açıklamanın ekinde A.K. ile ilgili fotoğraf ve video kayıtları, çocuğun kimliği açıkça tespit edilecek şekilde gizlenmeden basın ve kamuoyu ile paylaşılmıştır. Bu paylaşım daha sonra İzmir Valiliği'nin web sitesinden kaldırılmıştır. Ayrıca yapılan açıklamanın içeriğinde, çocukla ilgili paylaşılan bilgiler ve söylemler nedeniyle masumiyet karinesi, soruşturmanın gizliliği, çocuğun korunmasına ilişkin düzenlemeler ihlâl edilmiştir. İzmir Valiliği tarafından yapılan bu açıklama ve eklerindeki görseller, çocuğun yakalanması ve sonrasında yaşanan hak ihlâlleri nedeniyle İzmir Valisi Mustafa Toprak, İzmir İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, küçük A.K.'yi şiddet kullanarak gözaltına alan ve diğer işlemleri uygulayan kolluk kuvvetleri hakkında, 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 76 ve 95. maddelerinde barolara verilen görevler gereği, İzmir Barosu Başkanlığı'nca suç duyurusunda bulunulmuştur. Terör örgütünün çocukları kaçırdığı iddiası Çocuklarının terör örgütünce kaçırıldığını iddia eden ailelerin, seslerini duyurmak için Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde başlattıkları oturma eylemi devam ediyor. Çocuklarının dağa kaçırıldığını ileri süren bir ailenin de eyleme katılmasıyla ailelerin sayısı 7'ye çıktı. AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde oturma eylemi yapan aileleri ziyaret ederek, çocukları hakkında bilgi aldı. Konuyu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ilettiklerini anlatan İçten, Başbakan Erdoğan'ın selamını ailelere iletti. Dağa götürülen küçük yaştaki çocukların ellerinde silah değil, kalem bulunması gerektiğini vurgulayan İçten, bir çocuğun siyasi görüşünün olamayacağını söyledi. Burada bulunmalarının hiçbir siyasi amaçlarının bulunmadığını, tek amaçlarının çocukların geri gelmesi olduğuna dikkati çeken İçten, artık acıların bitmesi gerektiğini belirtti. "Bugüne kadar binlerce çocuğumuzu kendi elimizle defnettik" diyen İçten, çözüm süreci gibi önemli bir süreçte olduklarını anlattı. İçten, "16 aydır hiçbir çocuğun cenazesi gelmiyorsa bu bizim duruşumuzun bir belirtisidir. Lütfen çocuklarımızın üstünden elinizi çekin. Bu süreci provoke etmeyin. Diyarbakır'ın barışa, sevgiye ihtiyacı var. Bu noktada da bize destek olsunlar" dedi. (AA) Sahte polis suçüstü yakalandı Bolu da, önce İl Emniyet Müdürlüğü ne gidip buradaki bazı amirlerle tanışan, ardından bir bilgisayar şirketine giderek kendini polis olarak tanıtıp, amirleri tanıdığını söyleyen ve gizli kamera almak isteyen bir kişi, suçüstü yakalanarak göz altına alındı. Olay dün Gölyüzü Mahallesi Şehitkani Caddesi'nde bulunan bir bilgisayar tamir ve satış firmasında meydana geldi. Mardin Emniyet Müdürlüğü nde bir yakını bulunduğu öğrenilen Ahmet Koray İnci isimli şahıs, kendisini Düzce Emniyeti nde görevli polis memuru olarak tanıtıp güvenlik kamerası almak istediğini söyledi. Komiser yardımcısı olduğunu söyleyen Birleşmiş Milletleler (BM) İşkenceye Karşı Komite, Vatikan'ın papazlar üzerinde geniş yetkileri bulunduğunu ve cinsel istismarlar konusunda soruşturmaları gereğince yapmayarak BM İşkenceye Karşı Sözleşme'yi ihlal ettiğini bildirdi. Komite, Vatikan'ın periyodik incelemesine ilişkin raporunu, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında kamuoyuyla Ahmet Koray İnci'nin alacağı kameranın veresiye verilmesini istemesi üzerine iş y- eri sahibi Erkan Kır durumdan şüphelendi. Şüpheli hareketler yapan zanlının düz taban olduğunu fark ettiğini söyleyen iş yeri sahibi Erkan Kır polisi arayarak durumu bildirdi. Kameranın veresiye verilmesinin talep edilmesi üzerine Kır tekrar polisi aradı. İş yerine gelen sivil polisler zanlıyı bir odaya alarak üzerini aradı. İnci nin üzerinden fotokopiyle yapılmış sahte polis kimliği ile beline takılı boş silah kılıfı ele geçirildi. Ahmet Koray İnci gözaltına alınırken, yaşananlar güvenlik kameralarına yansıdı. Zanlının şüpheli hareketlerini fark edip polisi arayan iş yeri sahibi, zanlıdan şikayetçi olduğunu söyledi. "Vatikan cinsel istismarları gereğince soruşturmuyor" paylaştı. Raporda, Vatikan'ın, etkin kontrolü ve yargı hakkı bulunan her türlü durumda yetkililerinin veya diğer kişilerin BM İşkenceye Karşı Sözleşme'yi ihlal etmesini önlemekle yükümlü olduğu bildirildi. Vatikan'ın cinsel istismar iddialarını gereğince raporlamadığı ve sadece papazlara disiplin cezası vermekle yetindiği belirtilen raporda, Vatikan'ın mağdurlara gerekli tazminatı da ödemediği kaydedildi. Komite toplantıları sırasında Vatikan, son 10 yılda çocuklara cinsel saldırıda bulunan 848 papazın görevinden alındığını, 2572 papaza daha az cezalar verildiğini açıklamıştı. Vatikan'ın verdiği bilgilere göre, 2004 yılından bu yana Vatikan'a 3400 dikkate değer istismar olayı bildirilmiş, bu bildirimlerden 401'i 2013 yılında yapılmıştı. Sivil toplum örgütleri ve mağdurlar ise Vatikan'ı, bilgisi dahilindeki istismarları polise rapor etmediği ve istismarcıların hukuken cezalandırılmalarını engellediği için eleştirmişti. Basın toplantısında bir gazetecinin, Vatikan'dan yapılan yazılı açıklamada, Komite'nin İşkenceye Karşı Sözleşme'nin Vatikan tarafından ihlal edilmediği sonucuna vardığının iddia edildiğinin anımsatılması üzerine Komite Başkan Yardımcısı Felice Gaer, Vatikan'ın sözleşmenin bazı maddelerinin gereklerini karşılamadığını söyledi. Vatikan'ın sözleşmenin ancak Vatikan topraklarında uygulanması gerektiği yönündeki savunmasını da reddeden Komite, tecavüz ve cinsel istismarın işkence olarak değerlendirilebileceğini daha önce defalarca bildirmişti. (AA)

4 24 Mayıs 2014 Cumartesi Başbakan Yardımcısı Babacan:"Türkiye için artık ihracatta, üretimde kölelik dönemi bitmeli, efendilik dönemi başlamalı.efendilik nedir? Kendi markanızı, kendi ürününüzü, kendi teknolojinizi, kendi katma değerinizi yansıttığınız ürünleri üretiyor olmak"dedi Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye için artık ihracatta, üretimde "kölelik döneminin" bitmesi, "efendilik döneminin" başlaması gerektiğini belirterek, "Efendilik nedir? Kendi markanızı, kendi ürününüzü, k- endi teknolojinizi, kendi katma değerinizi yansıttığınız ürünleri üretiyor olmak. İşte bu dönüşü sağladığımız anda Türkiye nin ihracatının niteliği de ürettiği katma değeri de artacaktır" dedi. Babacan, Hazine Müsteşarlığı ile Dünya Bankasınca, Ramada Otel'de düzenlenen "Yüksek Gelir S- tatüsüne Geçişte Dış Ticaretin Rolü" Türkiye Ülke Ekonomik Raporu nun tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, raporun hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür etti. Raporun konusunun Türkiye için son derece önemli olduğunu vurgulayan Babacan, Türkiye nin 2002 yılında Dünya Bankasının 4 gelir sınıflamasına göre alt-orta gelir sınıflamasında olduğunu hatırlattı. Türkiye nin şu anda ise üst-orta gelir sınıfında olduğunu belirten Babacan, bunun da üst sınırına yakın olunduğunu ifade etti. "Dolayısıyla milli gelirimiz 2 bin-2 bin 500 dolar daha arttığında artık resmen yüksek gelir sınıfına girmiş olacağız" diyen Babacan, bunun kendiliğinden olmayacağını, çok çalışmak gerektiğini kaydetti.son 30 yılda dünya ticaretinde çok ciddi bir artış olduğunu ancak küresel kriz dönemlerinde ciddi sıkıntıların yaşandığını belirten Babacan, bu dönemlerde yaşanan düşüşler sonrasında ciddi bir toparlanma olmadığını bildirdi. Bunun da küresel ekonominin hala toparlanamadığını gösterdiğini dile getiren Babacan, toparlanmanın ABD de daha hızlı, Avrupa da daha yavaş olduğunu, gelişmekte olan ülkelerde ise büyüme hızlarının artık daha yavaş seyrettiğini söyledi.babacan, Çin de artık yüzde 9-10 luk büyüme oranlarının görülmeyeceğini belirterek, 2009 krizi öncesi ve sonrasında ekonomi politikalarında çok ciddi değişikliklerin olduğunu ve yeni döneme adaptasyon sürecinin yaşandığını kaydetti. Avrupa Birliği ndeki (AB) toparlanmanın ise Türkiye nin ihracatına çok büyük katkı sağladığını aktaran Babacan, "Biz de G-20 toplantıları başta olmak üzere pek çok ortamda Avrupalı dostlarımıza uyarılarda bulunuyoruz. Aman diyoruz, reform süreci önemli. Avrupa Merkez Bankası nın bol dağıttığı likiditeyle riskler düşmüş durumda ama gerekenleri bugünlerde yapmazsanız, riskler ileride büyüyecek ve başımıza problem olarak gelebilecek diye uyarılarımızı yapıyoruz" diye konuştu.tüm bu kriz döneminde dünyada korumacılık akımları riski belirdiğini anımsatan Babacan, bunu çok büyük bir tehlike olarak gördüklerini söyledi. Türkiye nin, bunun tam tersine çok sayıda ülkeyle serbest ticaret, vize kolaylaştırma anlaşmaları yaptıklarını anlatan Babacan, dev pazarların birleştiği bu dönemde asla ve asla korumacılık tuzağına düşmemek gerektiğini ifade etti. Korumacılığa ülke ve sektör bazında bakıldığında hoş görünebileceğini ama aslında bunun popülizmin bir örneği olduğunu vurgulayan Babacan, böyle dönemlerde asla bu tuzaklara düşmemek gerektiğini bildirdi. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye de son 12 yılda ihracattaki artışın çok kayda değer olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Ancak ihracatımızın sadece rakamı değil, bundan sonra niteliği çok önemli olacak. Ar-Ge, inovasyon, markalaşma Bunlar çok önemli konular. Geçenlerde Çinli bir üst düzey yöneticiden öğrendiğim tabiri sizlerle paylaşmak istiyorum. Onlar kendileri için bunu kullanıyorlar. Türkiye için de aslında artık ihracatta, üretimde kölelik dönemi bitmeli, artık efendilik dönemi başlamalı. Kölelik dönemiyle neyi ifade ediyoruz? Kölelik dönemi dediğimiz, başkasının reçetesiyle başkasının ürünün çok ciddi bir rekabet ortamında üretip, ihraç etmeye çalışmak. Yani fason üretim, başkasının malını sizin üretiyor olmanız. Efendilik nedir? Kendi markanızı, kendi ürününüzü, kendi teknolojinizi, kendi katma değerinizi yansıttığınız ürünleri üretiyor olmak. İşte bu dönüşü sağladığımız anda Türkiye nin ihracatının niteliği de ürettiği katma değeri de artacaktır ve Türkiye nin en önemli makroekonomik sorunlarından biri olan cari açıkla ilgili sorunlarımız da azalacaktır." Bunu sağlamak için de çok önemli çalışmalar yapmak gerektiğinin altını çizen Babacan, hem Kalkınma Planı nın hem de Orta Vadeli Program'ın odak noktasının da bu konular olduğunu söyledi. Babacan, ihracat destekleriyle ilgili başlatılan yeni bir çalışma olduğunu belirterek, bu konu üzerinde teknik çalışmaların yapıldığını bildirdi. Öte yandan, Ekonomi Koordinasyon Kurulu nda (EKK) arka arkaya 3 hafta Ar-Ge desteklerini ele aldıklarını anlatan Babacan, "Bu konuda da çalışmalar önemli bir noktaya geldi. Önümüzdeki bir ay içinde yapacağımız başka bir EKK da tüm bu Ar-Ge desteklerimizin konsolidasyonu, etkinleştirilmesi ve yeni Ar-Ge destekleriyle ilgili de bu çalışmayı ilerletmek istiyoruz ki hedeflerimize ulaşabilelim" dedi. Şimdiye kadarki dönemde ihracatın artışının, kalitenin de artışıyla beraber olduğuna işaret eden Babacan, Türkiye nin artık çok kaliteli mal üretmeyi öğrendiğini söyledi. Ortaokul yıllarında, 1980 lerde Denizli ye, Gaziantep e, Bursa ya, İstanbul a alışverişe gittiklerini anımsatan Babacan, o dönemde Bursa ve İstanbul üretiminin daha kaliteli ama Denizli ile Gaziantep te üretilen ürünlerin pek iyi olmadığını ifade etti. O yıllarda, buralardan aldıkları ürünlerin ölçüsünün, belirtildiği gibi çıkmadığını anlatan Babacan, "Hatta babam, 'Oğlum bu Denizli de 1 kilo, 900 gramdır. 1 metre de 90 santimdir. Aman ona göre dikkatli alışveriş edelim' derdi ama çok şükür bugün Denizli ve Gaziantep artık dünya standartlarında üretim yapıyor. Bu kaliteyi artıran ihracat oldu. İhracat Anadolu ya yaygınlaştıkça, kalite de arttı" diye konuştu. Babacan, önümüzdeki dönemin, Türkiye nin üretim, yatırım ve ihracatla büyüyeceği bir dönem olacağını vurgulayarak, ithalata dayalı tüketimin ise Türkiye ekonomisi için en büyük risk olduğunu söyledi. Geçen yıl alınan tedbirlerin sonuçlarını gördüklerini aktaran Babacan, "Bu yıl büyümemiz iyi olsun, yüzde 4 lük hedefimize ulaşalım istiyoruz ama nasıl ulaşalım diyoruz? 'İhracatla ulaşalım' diyoruz. Yani bu yüzde 4 lük hedefimizi tutturacaksak, ihracatımızın gerçekten çok yüksek bir performans göstermesi gerekiyor. Aksi halde iç tüketimle olan büyümeye sırtımızı dayadığımız anda karşımıza büyük bir cari açık çıkıyor" değerlendirmesinde bulundu. Üretip ihraç etmedikçe, içeride tüketip hazır yeme gibi bir modelle büyümeyi önümüzdeki dönemde istemediklerini belirten Babacan, "Dolayısıyla bir tüketim, bir israf ekonomisi değil bir verim, üretim, ihracat ekonomisi olmak zorundayız" dedi. Dünyadaki genel tablonun da bu modeli desteklemeye uygun şartları şu an önümüze koyduğunu belirten Babacan, ABD Merkez Bankası nın (FED) önümüzdeki dönemde para politikalarında daha sıkılaştırmaya gideceğini bildirdi. FED in şu ana kadar likiditeyi düşürdüğünü ancak bundan sonra faiz artırımına başlayacağını belirten Babacan, şöyle konuştu: "Bunun zamanlaması tam belli değil sadece. Şunu unutmayalım ki bu faiz artışı, işler düzeldiği için, Amerikan ekonomisi toparlandığı için oluyor. Burada hiç endişeye kapılmamamız lazım. Burada bir numaralı kurumumuz Merkez Bankası dır. Arkasından Hazine, BD- DK gelir. Makroekonomik konularda ve finansal istikrar konularında sorumlu kurumlarımız belli. Bu kurumlarımız özgürce, gerektiğinde, gerekli adımları attığı zaman biz bunların hepsini aşarız."önümüzdeki dönemin, Türkiye için iyi bir dönem olacağını belirten Babacan, ekonominin yanında demokrasi, hukuk, temel hak ve özgürlükler alanlarında atılan adımların da önemli olduğunu ifade etti. Bu alanlarda da Türkiye'nin ilerlemeye devam edeceğini anlatan Babacan, "Yargıya güven olmaz, Türkiye'de hukuki güvenlik olmazsa, Türkiye'nin hem kendi iş dünyasından hem de uluslararası iş dünyasından yatırım çekmesi çok çok zor olacaktır" dedi. Babacan, eğitimin de diğer bir önemli alan olduğunu vurgulayarak, genç neslin eğitimine daha fazla önem vereceklerini kaydetti. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de raporun, Türkiye'nin ihracat atılımını ve gelecek vizyonunun göstermesi açısından oldukça önemli olduğunu söyledi.benzer çalışmaların, Türkiye'nin 2023 hedefine ulaşmada kendilerine ışık tuttuğunu belirten Büyükekşi, ihracatta orta teknolojili ürünlerin payının arttığını ancak bundan sonra yüksek teknolojiye dayalı ürünlerin ihracatı konusunda atılım yapmaları gerektiğine inandıklarını ifade etti. (AA) Denizli İnşaat Müteahhitleri Derneği(DEİM) Başkanı Fehmi Demirten, 20 milyon yapı stokunun 7 milyonunun kentsel dönüşüm sayesinde elden geçirilmesi gerektiğini bunun 1950 ile 2000 yılları arasında yapılan bütün yapı stoklarının tamamının yeniden yapılması anlamına geldiğini söyledi

5 124 ubat Mayıs Cumartesi Per embe Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık:"Bir fikrin Ar-Ge aşamasından ticarileşmesine kadar olan sürecin en güvenli şekilde geçilmesi için önemli ve özel programlar uyguluyoruz. Tek derdimiz oluşan fikrin ticarileşmeden adeta 'fikirler mezarlığı'na gitmemesi"diye konuştu Bakan Işık, bu yıl "İnovatif Düşün, Geleceği Yönet" temasıyla gerçekleştirilen Genç Türkiye Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden madencilere rahmet dileyerek, "Onların değerli ailelerine ve bütün milletimize sabır, metanet ve başsağlığı diliyorum" dedi. İnovatif düşüncenin hayatın her alanında olduğu gibi madencilik sektöründe de bir yaşam biçimi haline gelmesi gerektiğini vurgulayan Işık, "Maalesef, karbonmonoksit seviyesi yükseldiği zaman üretim aksamasın diye alarm veren cihazları kapatmak yönünde değil de işçi sağlığı ve iş güvenliğini inovatif yaklaşımla sürekli gündemde tutan bir anlayışla ve daha çok bilgi ve teknoloji yoğunluklu üretimle madencilik sektörümüzün gelişmesini temenni ettiğimi, bunun mutlaka olması gerektiğini ifade ediyorum" diye konuştu."istanbul'da vandalların çıkardığı olaylarda hayatını kaybeden Uğur Kurt kardeşimize de Allah'tan rahmet diliyorum" diyen Işık, demokrasiyi, ülkeyi istikrarsızlaştırmak için bir araç gibi gören z- ihniyetin mutlaka duvara toslayacağına inandığını dile getirdi.demokrasinin herkesin birlikte mutlu, huzurlu, karşılıklı anlayış, sevgi ve saygı çerçevesinde bir arada bulunmasını sağlayan yönetim biçimi olduğuna işaret eden Işık, demokrasiyi yönetememe zaafiyeti için kullanmaya çalışanların yanılacaklarını söyledi. Bu yıl ikincisi düzenlenen Genç Türkiye Zirvesi'nin Türkiye'nin 2023 hedefleri için önemli olduğunu belirten Işık, "Türkiye bugün artık dümeni kırık bir gemi değil; 2023 hedefleri olan ve bu hedeflere emin adımlarla yürüyen, bu hedefler doğrultusunda ne yapması gerektiğini bilen, bu hedefleri hayata geçirmek için gece gündüz tüm kuruluşlarıyla çalışan bir ülke. Gençlik eksenli düzenlenen bu zirvenin, genç insan kaynağımızın geliştirilmesine hizmet edeceğine inanıyorum. Ayrıca, program kapsamında birçok başlıkta düzenlenecek olan oturumlar da bu alanlarda ortak aklın oluşmasına katkı sağlayacaktır" diye konuştu.ekonominin küreselleşmesi, rekabet şartları, teknoloji yoğun üretim, bilgi teknolojilerindeki gelişim ve hızlı toplumsal değişimlerin inovasyon kavramını gündeme getirdiğini anlatan Işık, her alanda hızlı değişimlerin yaşandığı bugünün dünyasında, inovatif bir ekonomiden ve yaşam tarzından bahsedildiğini aktardı. Sürekli bir değişim, dönüşüm ve yenilenme içerisinde olunduğuna işaret eden Işık, şunları kaydetti:"artık, üretimden pazarlama ve dağıtım ağlarına kadar sürekli kendisini geliştiren bir ekonomiye, değişen üretimtüketim ilişkilerine ve yaşam tarzlarına sahibiz. Ama bu dönemin bir de olmazsa olmazları var. Siyasal alanda standardı yüksek bir demokrasi, temel hak ve özgürlükler, katılımcılık ve iş birliği gibi temel değerler; ekonomik alanda ise rekabet gücü yüksek, i- leri teknolojili ve yüksek katma değerli bir üretim yapısı. Biz şuna inanıyoruz; yüksek katma değerli ve rekabetçi bir üretim yapısı, ancak gelişmiş demokrasinin olduğu bir iklimle ortam bulacaktır.bizi uluslararası alanda birinci lige çıkaracak, dünyanın gelişmiş 10 ekonomisi arasına sokacak olan da bu alanlardaki gelişmelerdir. Demokratik bir ortam yoksa inovatif düşüncenin gelişmesinden ve toplumun ilerlemesinden de bahsedemeyiz. Değişime açık, hatta onu yönetebilen, geleceği planlamaktan korkmayan ortamlarda inovatif düşünce gelişebilir ve toplum ilerleyebilir. Tabular, önyargılar ve yasaklarla dolu toplumlarda yenilikler gelişmez ve toplum bir kör dövüşü içerisinde çırpınır durur."türkiye'nin son 12 yılda önemli bir değişim yaşadığını ve büyük ilerleme kaydettiğini, siyasette, ekonomide ve birçok alanda yapısal değişikliklere giderek kendisini çağın koşullarına göre yenilediğini belirten Işık, ekonomisini serbest piyasa koşullarına uyumlu hale getiren Türkiye'nin kesintisiz ve işleyen demokrasiyi inşa etmede önemli mesafeler aldığını söyledi.işık, "Rahmetli Özal la başlayan bu süreç geliştirilerek, milletimizin önündeki bariyerler kaldırıldı ve girişimci insan sayımızda büyük artışlar oldu. Tarımın üretim içerisindeki payı azalarak, sanayi ve hizmetler ağırlıklı bir ekonomiye geçildi. Bugün ihracatımızın yaklaşık yüzde 95 ini sanayi ağırlıklı ürünler oluşturmakta. Son 12 yılda düşük teknolojili üretim yapısından, orta teknolojili üretim yapısına geçtik" diye konuştu.düşük teknolojili ürünlerin üretim ve ihracat içindeki payının 12 sene önce yüzde 47 olduğunu, bugün ise yüzde 25 ler seviyesine kadar gerilediğine dikkati çeken Işık, yüzde 47 olan orta teknolojili ürünlerin payının da yüzde 65 lerin üzerine çıktığını i- fade etti yılında ise gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yüksek teknolojili ürünlerin üretim ve ihracat içindeki payını, yüzde 20 ler seviyesine çıkarmayı hedeflediklerini aktaran Işık, şöyle devam etti:"orta gelir tuzağına düşmemek için ileri teknolojili ve yüksek katma değerli üretim yapısını geliştirmenin planlarını yapıyor, Ar-Ge ye, inovasyona, tasarıma ve markalaşmaya büyük önem veriyoruz. Üniversite-sanayi iş birliğini geliştirmek ve bilimsel bilgiyi ticarileştirmek amacıyla kurulan Teknoloji Geliştirme Bölgelerini güçlendiriyoruz. Bakanlığımız ve bağlı, ilgili kuruluşlarımızla birlikte işletmelerimize çok önemli miktarlarda Ar- Ge destekleri veriyoruz. Eskiden firmalarımız destek almak için devletin kapısını aşındırırdı. Şimdi ise biz firmalarımızı Ar-Ge yapın, yenilikçilik yapın diye zorluyoruz. TÜBİTAK ın özel sektöre Ar- Ge ve yenilik destek ve teşvikleri yılları arasında 8,4 kat arttı. TÜBİTAK, Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi ( ) kapsamında, öncelikli alanlarda, teknolojik yeterlilik ve bilgi birikiminin artırılması ve özgün teknolojilerin geliştirilmesi amacıyla yeni destek programları uygulamaya başladı. TÜBİTAK ın 1512-Girişimcilik Aşamalı Destek Programı ile yenilikçi iş ve fikri olan girişimcilere iş kurmasından üretim aşamasına kadar geçen bütün süreçte yaptıkları çalışmalara destek veriyoruz. Bu program kapsamında 2012 yılında 112 Ar-Ge firması kuruldu. Bu programla bağlantılı o- larak, 1512/B programı başlatılarak girişimcilerin özel sektörle birlikte firma kurmasını destekliyoruz."işık, TÜBİTAK Girişim Sermayesi Destekleme Programı ile ekonomiye katma değer sağlayabilecek yenilikçi ürün, süreç, bilgi ve teknoloji geliştirme ve üretme potansiyeli bulunan KOBİ ölçeğindeki şirketlerin başlangıç aşamalarındaki finansman ihtiyaçlarını karşıladıklarını dile getirdi.teknopazar ve Teknoyatırım programları ile Ar-Ge sonrası ortaya çıkan yüksek teknolojili ürünlerin seri üretimleri, tanıtım ve pazarlamaları için de destek programları yürüttüklerini belirten Işık, "Bir fikrin Ar-Ge aşamasından ticarileşmesine kadar olan sürecin en güvenli şekilde geçilmesi için önemli ve özel programlar uyguluyoruz. Tek derdimiz oluşan fikrin ticarileşmeden adeta 'fikirler mezarlığı'na gitmemesi" dedi. (AA) Ekonomi Bakanı Zeybekci:"2014 yılı ilk çeyreği, hatta 2. çeyreğinde Türkiye'nin büyümesinin 2013'ün son çeyreğinden daha iyi olacağını bekliyoruz.ab ile ABD, Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması ile yeni bir alan yaratıyor. Bu, STA değildir. Bu tam anlamıyla ekonomik ve siyasi entegrasyon anlaşmasıdır"dedi

6 1Şubat 24 Mayıs Perşembe Cumartesi CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Soma'da meydana gelen faciayla ilgili, "Görevlerini yapmayan şirketle birlikte denetim görevini layıkıyla yapmayan devlet de sorumludur. Hiç kimse bunu kader kavramıyla geçiştiremez. Böyle bir hakka da sahip değildir" dedi HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Soma faciası ile ilgili olarak, "Kemal Derviş, o zaman Başbakan'la görüşme yapıyor, 'tütün ekiminin sınırlandırılması gerekiyor' diyor. Soma'da cinayete kurban giden işçiler, tütün ekiminin sınırlandırılması ile birlikte madene, yerin altına, diri diri kabristana işte o gün mahkum edilmiştir" dedi. TBMM Genel Kurulu'nda, Soma'daki maden faciasıyla ilgili olarak, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik hakkında verilen gensoru önergelerinin gündeme alınıp alınmayacağına ilişkin görüşmelerde konuşan HDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, Soma'daki maden faciasında 301 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, daha önce de iş cinayetleri yaşandığını, ancak ilk kez bir olayda 301 işçinin hayatını kaybettiğini söyledi. Son üç yılda 292 işçinin madencilik sektöründe yaşamını yitirdiğini belirten Ata, "Ortada bir cinayet varsa, ortada bir katil yok mudur? Aileler bize katili soruyorlar" dedi. Akat, iş gücüne dayalı olarak madenlerin 20. yüzyılda çıkarıldığını belirterek, "21. yüzyılda iş gücüne dayalı olarak çıkarılmıyor madenler ama biz hala öyle çıkarıyoruz" diye konuştu. HDP'li Önder, Soma'da 432 evladın yetim kaldığını belirtti. 1970'li yıllarda devrimci işçilerin, verimsiz diye kapatılan Suluova Yeni Çeltik Madeni'ne el koyduğunu ve üretimi 60 misli artırarak gelirin hepsini Hazine'ye aktardığını belirten Önder, "12 Eylül faşist darbesi geldiğinde, o madendeki işçiler işkenceli sorguya alınmış, dövülmüş ve felç bırakılmıştır. Devlet eskiden beri yer altında çalışan işçiden korkar" dedi. "Kemal Derviş'i anmadan bu cinayeti anmak olmaz" diyen Önder, Kemal Derviş o zaman üçlü koalisyon döneminde Başbakan'la görüşme yapıyor ve '3 günde 3 yasa çıkarmamız elzem' diyor. Bu kanunlar, tütün ekiminin sınırlandırılması, ihale yasası ve borçlanma yasası. Bütün partileri ziyaret ediyor, destek istiyor. Soma'da cinayete kurban giden işçiler, Soma'da, Ege'de tütün ekimi yapan 580 bin ailenin işçileri, tütün ekiminin sınırlandırılması ile birlikte madene, yerin altına, diri diri kabristana işte o gün mahkum edilmiştir. Siz rahmetli olanların hangi köylerden olduğuna bir bakın, bu acı gerçeği göreceksiniz. Tarlasında tarımla uğraşan insan, girdisini bile kazanamayacak hale sokuldu, işçi toprağın altına girmeye mahkum edildi. dedi. (AA)

7 17 24 Mayıs ubat Cumartesi Per embe Yaşanan bu facianın ardından Türkiye'de hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını belirten Erdoğan, "Çok acı, bedeli çok ağır olan bir hadise yaşadık, bunun artık minimize olması noktasında hep birlikte çalışmalıyız ve çalışacağımıza da yürekten inanıyorum" dedi

8 SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI Özcan PEHL VANOĞLU ozcanpehlivanoglu@yahoo.com BULGARİSTAN TÜRKLERİ NİN 1989 DA YAŞADIĞI ZORUNLU GÖÇ ÜN 25. YILINDA ÖZEL ANMA PROGRAMI İLE RUMELİ TV EKRANLARINDAYIZ... Türklerin kaderi haline gelen göç ve sürgünlerin en yenisi olan, Bulgaristan Türkleri nin Zorunlu Göç ünün 25. yılı geldi çattı... Araştırmacılar bu göçün, tarihin gördüğü en büyük kitlesel göç olduğunu söylüyor. Bu dramı da bir çok şeyde olduğu gibi unutmaya yüz tuttuk. Bırakın Türkiye de yaşayanları, Bulgaristan dan 1989 göçü ile gelenler bile bunu unuttular. Çocuklara soruyorsunuz hiç bir şeyden haberleri yok. Eğitim sistemi derseniz boş tenekeler yetiştiriyor. Bildiğiniz gibi bir olayın 25, 50 ve 100. seneleri tarihsel bir dönüm noktasıdır. Bizde bu sebeple Bulgaristan Türkleri nin Zorunlu Göç ünün 25. yılında bir Özel Anma Programı yapalım dedik. Sağolsun RUMELİ, TV her zaman olduğu gibi ekranlarını açtı, Rumeli Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi (RUBASAM) bir çalışma yaptı ve dönemin yaklaşık 30 görgü tanığının katılacağı bir program ortaya çıktı. Bu program; 26 Mayıs 2014 Pazartesi gecesi Türkiye saati ile den itibaren canlı olarak RUMELİ TV ekranlarından yayınlanacak. Bendeniz de acizane olarak hem fikirlerimi söyleyecek hem de moderatörlük yapacağım. Sorularınızı, düşüncelerinizi ve duygularınızı paylaşabilirsiniz. Ekran başında olanları da seyirciyle buluşturacağız. Dileğimiz ve amacımız, Türklerin yeni sürgün ve göçlere muhatap olmamasıdır. Seyredin ve seyrettirin! Manisa'nın Soma ilçesinde yaşanan maden faciasında şehit olan 301 işçi arasında bulunan 37 yaşındaki İbrahim Salgın'ın, Akdeniz anemisi olan ve ilik nakli bekleyen oğlu İsmet'e müjdeli haber geldi. Yurtdışında aranan iliğin bulunduğu haberini alan anne Aynur Salgın, "Hem acımı hem de sevincimi yaşıyorum. İsmet, üç ay içinde ameliyat masasına yatacak. Allah'ın izniyle evladım kurtulacak. O günleri yaşayıp göreceğim." dedi. İlik nakli bekleyen ve koyu Fenerbahçe taraftarı olan İsmet ise tek isteğinin Fenerbahçeli futbolcuları görmek olduğunu belirterek forma istedi. İbrahim Salgın, oğlunun binlerce lira tutan ilaç ve hastane masraflarını karşılayabilmek için işlettiği çay ocağını kapatarak, dört yıl önce madende çalışmaya başladı. Faciadan bir ay önce 150 arkadaşından, iliğin bulunması için yardım istedi. Onların verdiği kan örneklerini, uygun iliğin bulunması için kargoyla İstanbul ve yurtdışına gönderdi ancak sonuçlar çıkmadan maden faciasında vefat etti. Acılı olayların yaşandığı günlerde ilik bekleyen oğlu İsmet Salgın'a müjdeli haber geldi. İki çocuk annesi Aynur Salgın, oğlunun 6 aylıkken hastalandığını belirterek, Madenciler: 'DAYI SİSTEMİ' var işçiler eziliyor Manisa'nın Soma ilçesindeki faciayla ilgili tartışmalar devam ediyor. Kurumun kendi içinde taşeronluk sistemi olduğunu söyleyen işçiler, bu yapıya dayı sistemi' diyor. Sisteme göre dayı, işletme ile anlaşıyor. 5 ya da 10 kişiyi kendi namına çalıştırıyor. İşçilerin maaşları sabit kalıyor, 'dayıbaşı' denen kişiler ise çıkartılan ton başına pirim alıyor. Devlete ait madenlerde 26 yıl çalışan ve 2 yakınını kaybeden İzzet Şen, Soma'daki madenin sürekli işçi aldığını, tam kapasite çalıştığını söyledi. Şen, şöyle devam etti: Rödevans usulü var. İşletme sadece kömürü değil, çıkan taşı toprağı da kantardan geçirip devletten parasını alıyor. Ne kadar çok çıkarırlarsa o kadar kar ediyorlar. İlle de kömür çıkarmak şart değil yani. Çıkardığı taşın bile parasını alınıyor. Ne kadar çalışılırsa o kadar kar. Devlet bu olayı kapatmak istiyor. Bu olay da 1 ay sonra unutulur. YETER Kİ PRİM GELSİN Feci kazanın yaşandığı madende çalışan İlkay Yetim ise Amirler arasında yarış var. Ne kadar çok kömür çıkartırlarsa kendi aralarında pirim alıyorlar. Biz pirim de görmedik. dedi. 'Şikâyet etmediniz mi, amirlerinize bildirmediniz mi?' sorusuna ise şu cevabı verdi: Biraz hakkını savundun mu kapı dışarı ederler, yevmiye cezası alırsın. Ya da amirler kafana vururlar. Sendika da hak getire, zaten onlardan. Uyarı yapılmış kim takıyor, yeter ki kömür çıksın. Öldün kaldın kimin umurunda. SON İKİ AYDA SICAKLIK ARTTI Feci, kazanın yaşandığı madende çalışan Ferdi Şen, 2 çocuk babası. 10 yıldır madende olduğunu söyleyen Şen, Son iki ayda sıcaklık giderek arttı. Her gün başımız ağrımaya başladı. diye konuştu.yorum. " SONDAKiKA GAZETESİ >>8 GÜNCEL Mayıs Şubat Cumartesi Perşembe Türkiye Maden İş'e üç maymunlu siyah çelenk Maden işçileri, Türkiye Maden İş Sendikası Ege Bölge Şubesi'nin önüne, üç maymun resminin yer aldığı siyah çelenk koydu. Manisa'nın Soma ilçesinde meydana gelen maden faciasından sonra oturma eylemine başlayan maden işçilerine destek veren Ege Linyit İşletmesi (ELİ)'ne bağlı işçiler, şehir meydanında bulunan sendikaya ait binanın giriş kapısına önüne üzerinde, "Görmedim, duymadım ve konuşmuyorum" anlamına gelen üç maymunun resminin bulunduğu ve, "Böyle Sendika İstemiyoruz" yazısının yer aldığı siyah çelenk koydu. Sessiz bir eylem yaptıklarını belirten işçiler, açıklama yapmak istemediklerini, seslerini daha sonra çıkaracaklarını söyledi. Çelengi koyduktan sonra tekrar oturma eylemi yapan madencilerin yanına gittiler. İlik müjdesini alan madencinin oğlu Fenerbahçeli futbolculardan forma istedi "Akdeniz anemisi olduğunu bilmiyorduk. Bergama Devlet Hastanesi'ne götürdük, bayıldı kucağımızda. Ölü diye götürdük, nefes bile almıyordu. Acilde muayene ettiler, kansız kaldığını söylediler. Hastanede bir hafta yattık, kan verildi. Çok geçmedi, İsmet yeniden rahatsızlandı." şeklinde konuştu. Eşinin, yaptığı araştırmalar sonucunda çocuğu İzmir'de çocuk hastanesine götürdüğünü ifade eden Salgın, tahlillerde 6 aylıkken Akdeniz anemisi olduğunu öğrendiklerini anlattı. Eşinin o dönemde çay ocağı olduğunu, 2010'a kadar kendi işinde Bağkur'lu olarak çalıştığını belirterek, "Bağkur, ilaç ve hastane masraflarını karşılamıyordu. Çocuğumuz büyüyüp ilaç masrafları artınca altından kalkamayacağını düşünerek, arkadaşlarının tavsiyesiyle madene yazılmaya karar verdi. Çok yalvardım gitmemesi için, elimizden ne geliyorsa o kadar baktırırız dedim ancak oğlu için, 'Olmaz, evladımı kaybedemem, mezara gömemem.' dedi. Eşim çok koştu, dört yıl madende çalıştı." dedi. Madende çalışırken oğlunun ilaçlarını devletin karşıladığını, hiç hastane masrafı ödemediklerini vurgulayan Aynur Sezgin, "Eşim, çocuğumuzu İzmir'e bir ay önce hastaneye götürdüğünde doktorlarla görüşmüş. İlik için ne gerekiyorsa yapmaya karar verdi. Gerekirse işyerinden, patronlarından yardım isteyeceğini söyledi. Ertesi gün işe gittiğinde arkadaşlarına ilik bulmasının şart olduğunu, bulamazsa en geç 20 yaşında İsmet'i kaybedeceğimizi söyleyerek yardım istemiş. Aynı vardiyada çalışan arkadaşları da seve seve yardım ederiz diyerek iş çıkışı hastaneye gidip bir ay önce kan örneği vermişler." diye konuştu. Maden faciasında vefat eden işe İbrahim Salgın'ın, o gün elinde torba kanlarla eve geldiğini, bir kısmını kargoyla İstanbul'a, yarısını da yurtdışına gönderdiğini anlatan Salgın, "Kan veren arkadaşlarının hepsini, sonuçlar belli olmadan bu kazada kaybettik. Aynı olayda eşimi de kaybettim. Acım çok büyük ama bir taraftan çok güzel bir haber aldım bugün. Bir televizyon kanalından beni aradılar, İsmet'e yurtdışında ilik bulunduğu haberini verdiler. Bir taraftan acımı yaşıyorum, bir taraftan çok seviniyorum. Evladım kurtuluyor, iyileşecek diye seviniyorum. Artık bundan sonra yüzüm hep gülecek böyle." dedi. İlik için üç ay araştırma gerektiğini, bu süre sonunda dönüş yapacaklarını ve İsmet'in uçakla alıp nakle götürüleceğinin söylendiğini dile getiren anne Salgın, "Bütün tedavilerini karşılayacaklarını söylediler. İlik bulundu diyerek güzel, müjdeli haberi verdiler. Hem acımı hem de sevincimi yaşıyorum. İlik İzmir'e değil, İstanbul'a getirilecekmiş. Oğlum üç ay içinde ameliyat masasına yatacak, Allah'ın izniyle evladım kurtulacak. Allah'ın izniyle o günleri yaşayıp göreceğim." şeklinde konuştu. FENERBAHÇELİ FUTBOLCULARDAN FORMA İSTEDİ Doğduktan altı ay sonra Akdeniz anemisi olan 14 yaşındaki İsmet de ilik haberini alınca iyileşeceği için çok sevindiğini söyledi. Fenerbahçeli olduğunu belirten İsmet, "Fenerbahçeli futbolculardan forma istiyorum. Ziyaretime gelsinler istiyorum." dedi. Büyüyünce berber olmak istediğini de söyledi. Aynur Salgın da Fenerbahçe'nin yardım ettiğini duyduğunu, oğlu için kendilerine bir ev alırlarsa çok mutlu olacağını dile getirerek, "Ona çok görmesinler. Fenerbahçe'nin maçını hiç kaçırmaz." dedi. Salgın, haberlerde hep Soma'nın adının geçtiğini de belirterek, "Kınık'ta ölenler şehit değil mi?" diye sordu. Manisa'nın Soma ilçesinde 301 kişiye mezar olan maden ocağında çalışan binlerce işçiden Savaştepeli 38 yaşındaki Süleyman Uçar, denetimlerin formalite icabı yapıldığını iddia etti Manisa'nın Soma ilçesinde 301 kişiye mezar olan maden ocağında çalışan binlerce işçiden Savaştepeli 38 yaşındaki Süleyman Uçar, denetimlerin formalite icabı yapıldığını söyleyerek, "Denetim öncesi ocak içinde ciddi anlamda makyaj yapılıyordu. Ocak içinde biriken sular temizleniyordu. Sırf bu yüzden çalışanlar olarak sık sık denetimlerin yapılmasını istiyorduk, çünkü ocak içindeki sular temizleniyor, biz de 8 saat boyunca kuru bir ortamda çalışma imkânı buluyorduk. Normal zamanlarda çoraplarımız ıslandığı anda 8 saat boyunca ıslak ayakla çalışıyorduk. Son bir aydır metan, oksijen ve karbonmonoksit ölçen cihazlar sinyal veriyordu." diyor. 9 bin 400 nüfusu bulunan ve 500 işçinin ekmek parası için her gün komşu ilçe Soma'ya gittiği Balıkesir'in Savaştepe ilçesinde hüzün hakim. Faciada şehit olan madencilerden 104'ü Balıkesirli. Savaştepe'de ise 34 şehit var. İlçe nüfusunun neredeyse yarısına yakını, Soma'daki çeşitli madenlerde çalışıyor. Facianın meydana geldiği ocakta üç yıldır mekanik tamirci ustası olarak çalışan üç çocuk babası Süleyman Uçar, yüzlerce cenazenin çıktığı ocaktaki birkaç yüz metrelik yolun, bir aydır diz boyu su içinde olduğunu söylüyor: "Keşke müfettiş gelse de artık ayaklarımıza su girmese ve 8 saat boyunca ayaklarımız ıslak durmasa. Seke seke, oraya buraya tutuna tutuna suya batmamak için gayret ediyoruz. Müfettişler gelmeden herkesin haberi oluyordu, herkes ona göre tedbir alıyordu. Denetlemeler kesinlikte göstermelik ve formaliteden yapılıyordu. Eğer bir sorumlu aranıyorsa ilk önce gelen müfettişlerin gözaltına alınması gerekiyor." dedi. Facia günü gece vardiyasında olduğunu ve işbaşı yapmak için ocağa gittiğini, iş kıyafetlerini giyerek içeriye girmek için hazırlık yaptığını anlatan Uçar, olayın ardından madene ilk girenler arasında. Son bir aydır metan, oksijen ve karbonmonoksit ölçen cihazların sinyal verdiğine dikkat çeken Uçar, "İki hafta önce çok dikkatimi çekti, oksijen sensoru ötüyor. Baktım ki 16.4 seviyesinde. Daha sonra emniyetçi mühendis geldi, 'Şefim, burada bizim riskimiz ne? Oksijenler çok sinyal veriyor.' dedim. '13-14'e düştüğü zaman nefes alamayız. Çok büyük risk altındayız.' dedi. Ben de fazla deşelemedim. Bunu yapsam zaten onun yapacağı çok fazla bir şey yok. Oksijenin az olduğunu farkediyoruz. Çabuk yoruluyor ve nefesimiz çabuk kesiliyordu, 8 saat çalışan arkadaşlar çok yoruluyorduk. Paşa vardiyası olarak tabir edilen 4-12 vardiyasında çalışıp eve geldiğimde, 8 saatlik uykuya rağmen dinlenemiyordum. Üzerimde bir ağırlık var, bir bitkinlik var." şeklinde konuşuyor. Faciayı gözleri SONDAKiKA GAZETESİ >>9 GÜNCEL Mayıs Şubat Cumartesi Perşembe Oksijen ve karbonmonoksit ölçerler bir aydır uyarıyordu 'MADENCİNİN DİRİSİ DEĞİL, ÖLÜSÜ PARA EDİYOR Madenlerde yedi yıldır tahkimat ustası olarak çalışan, evli ve bir çocuk babası 27 yaşındaki Özay Karakuş ise madencileri kurmalı saate benzeterek, "Robot gibiyiz, aile hayatımız kesinlikle yok. Tamamen asosyal bir yaşantımız var. Bu faciadan sonra inşallah madencilerin yaşadığı sıkıntılar gündeme gelir ve çözüm bulunur." diyor. Gaz maskelerinin yaklaşık 1,5 yıldır kontrol edilmediğini söyleyen Karakuş, "Facianın meydana geldiği gün yardım ekipleri, bu maskelerin bir işe varamadığını bize söylediler, çünkü hepsi küflü ve siyahlaşmıştı. O zaman anladık ki bu maskeler bir işe yaramıyor. Ayrıca her maden ocağında galerilerin önünde bulunan oksijen maskeleri bizim ocakta yok. Sormaya korkuyoruz, bizi işten atmakla tehdit ediyorlar." diyor. dolarak anlatan maden işçisi, ilk olarak bacadan çıkan siyah dumanı farkettiğini, ardından yardım malzemeleri hazırladığını söyledi: "Ocağın içine 20 kişi indik. Oradan birisi bize, elimizdeki sedyeleri bırakmamızı istedi. Herkesin öldüğünü söyledi. Galeriye baktım, bütün arkadaşlarımız kucak kucağa, omuz omuza ölmüşlerdi. Cesetleri bandın üzerine koyduk." Birisi tıp fakültesinde olmak üzere üç çocuk okuttuğunu ve çalışmaktan başka çaresi olmadığını ifade eden Süleyman Uçar, onlara helâl lokma ve bir gelecek hazırlamak zorunda olduğunu belirtiyor. Bağlı bulundukları Maden-İş Sendikası'nın, sıkıntılarını çözmede yetersiz kaldığını belirten Karakuş, geçen aylarda yapılan sendika seçiminde kime oy verdiklerini bilmediklerini dile getiriyor: "Kime oy verdiğimizi ve başkanımızı bile bilmiyoruz. Sendikanın adı var, kendisi yok. Tamamen tabeladan ibaret. Maaşlarımızdan para kesintisi yapılıyor. Sendikaya üye olmazsak, kömür istihkakından yararlanamayacağımız söylendi. Üye olmazsak, maaş priminin de verilmeyeceği belirtildi. Sendika yöneticileri, arkadaşımızın cenazesine bile bizi göndermediler. 'Ya ocağa inersiniz ya da işinizden olursunuz.' diye bizi tehdit ettiler." İşçilerinin kendi aralarında, "Madencinin dirisi değil, ölüsü para ediyor." şeklinde espri yaptığını aktaran Özay Karakuş, "Maden işçisinin ailesinin rahat edebilmesi için aileden birisinin ölmesi mi lazım? Devletin işlettiği madenlerde çalışan bir madenci 3 bin 500 lira maaş alırken özelde çalışan ve daha çok üretim yapan madenciler, neden bin 500 lira maaş alıyor?" diye soruyor. Madencilere psikolojik destek verilecek Türk Kızılayı Psikososyal Program Sorumlusu Ramazan: "Yakınını kaybetmiş olsun ya da olmasın, Soma'nın tamamının bu maden faciasından büyük ölçüde travmatize olduğunu söyleyebiliriz" dedi Soma'da Eynez bölgesindeki maden faciasının ardından, benzer bir kaza yaşamaktan korkan işçilere en az 6 ay CHP Milletvekili Güneş: Fabrikaların yerine işadamları özelleştirilmeli psikolojik destek verilecek. AFAD koordinasyonunda Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Kızılay'ın psikososyal destek ekiplerinin, Soma'da arama kurtarma çalışmalarına katılan madencilere ve hayatını kaybeden işçi yakınlarına yönelik çalışmaları sürüyor. Kızılay Psikososyal Program Sorumlusu Meriç Ramazan, olayın hemen ardından, yakınlarının kurtarılmasını bekleyen yüzlerce kişiye, maden ocağında, hastanelerde ve Kırkağaç'taki soğuk hava CHP Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş, Yatağan Termik Santrali'nin özelleştirilmesiyle Soma'daki facianın benzerinin burada da yaşanacağını iddia etti. Özeleştirme şartnamesinde işçilerin güvencesiyle ilgili bir madde bulunmadığını öne sürerek, "İşçiler çok para alıyor diye özelleştiriyorsanız, Türkiye'de fabrikalardan önce işadamlarının özelleştirilmesi lazım." dedi Milletvekili Güneş, beraberinde CHP Muğla İl Başkanı Mustafa Öztürk, Yatağan Belediye Başkanı Hasan Haşmet Işık ve partililerle birlikte santral önündeki direniş çadırını ziyaret ederek, işçilerin sıkıntılarını dinledi. TBMM'de, Soma'da yaşanan maden faciası sebebiyle bugün iki bakan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında gensoru önergesi verildiğini belirten Güneş, "CHP iki bakan deposunda, psikolojik ilk yardma başladıklarını anlattı. -Ev ziyaretleri başladı Meriç Ramazan, psikososyal destek çalışmaları kapsamında bugün itibariyle ev ziyaretlerinin başladığını bildirerek, "Ev ziyaretinde bir psikolog, bir sosyal hizmet uzmanı olacak. Aynı zamanda psikiyatristlerimiz de gerektiğinde ekibe destek verecek. Şu anda yaptığımız, durumu biraz daha derinlemesine anlayıp onun üzerine gerekli çalışmaları yapılandırmak olacak" diye konuştu. İlk ziyaretin ardından birinci, üçüncü ve altıncı ayda izleme görüşmelerinin yapılacağını kaydeden Ramazan, psikososyal ihtiyaçlar giderilinceye kadar ziyaretlerin devam edeceğini belirtti. -"Tüm Soma'da travmatize" Ramazan, sadece maden ocağında çalışan ya da yakınlarını kaybedenlerin değil, Soma'da, başka madende çalışan ve çevresinden kimseyi kaybetmeyenlerin de, ocaklarına tekrar girmekte zorlandıklarını ve kendilerine bu yönde müracaatların olduğunu söyledi. Özellikle madencilerin, yakınlarının "ocağa girme" telkininden etkilendiğine dikkati çeken Ramazan, "Çocuklar bu konuyla ilgili ciddi bir kaygı taşıyor" dedi. Pek çok maden ocağının bulunduğu Soma'da, diğer madenlerde çalışanların kaygısının büyük olduğunu ifade eden Ramazan, şöyle devam etti: "Çünkü Soma'da benzer kazalar diğer maden ocaklarında da yaşanabilir. Dolayısıyla günlerdir Soma'da yaşanan olayları takip ederken basından ekrandan bu görüntülere maruz kalan çocuklar babalarına sarılıp 'babacığım maden ocağına gitme, seni de kaybetmek istemiyoruz' şeklinde tepkiler vermeye başladılar. Bu haberler geliyor bize, başvuruda bulunuyorlar yardım konusunda. Aslında tüm Soma'nın, yakınını kaybetmiş olsun ya da olmasın, tüm Soma'nın bu maden faciasından büyük ölçüde travmatize olduğunu söyleyebiliriz. Çalışan destek çalışmaları kapsamında biz sabit ve gezici merkezler oluşturmaya çalışıyoruz. Hem maden ocaklarında çalışan destek grup çalışmaları, bireysel görüşmeler şeklinde olacak, hem de gezici ekiplerimiz Soma eksenli olmak üzere, cenazelerin gittiği yerlerde çalışmalarını yürütecek. " Meriç Ramazan, yaklaşık 10 gün sonra başlaması planlanan işçilere yönelik psikososyal çalışmalarının en az 6 en fazla bir yıl planlandığını, ama ihtiyaç halinde daha uzun soluklu bir çalışma sürdürebileceklerini kaydetti. (AA) hakkında, HDP de Başbakan hakkında gensoru önergesi verdi. Soma'daki Gürkan ailesinin sahibi olduğu Soma Holding'in işlettiği maden sadece kusurlu ve tehlikeli değildi. Bütün madenler tehlikeli ve risklidir. Türkiye'de madenlerde iki konu çok temel. Bir, işçi güvenliği yok, işyeri güvenliği yok. İki, inanılmaz bir taşeronlaşma ve köleleştirme var." ifadelerini kullandı. 'YÜZLERCE METRE YERİN AŞAĞISINDA BİR TUVALETİNİZ BİLE YOK' CHP Milletvekili Güneş, Yatağan'daki direnişi uzun zamandan bu yana takip ettiğini ve parti olarak destek verdiklerini de söyledi: "Soma'da bir insanlık dramı yaşandı. Sadece ölmeleriyle değil, yaşayanlar o dramı sürdürüyorlar, çünkü asgari ücretle çalışıyorlar. Yemeklerinin ve tuvaletlerinin bile olmadığı ortaya çıktı. Burası açık maden tipiyle çalışıyor, oysa Soma kapalı bir maden. Yüzlerce metre yerin aşağısında bir tuvaletiniz bile yok. Kaçıncı yüzyıldayız? Başbakan sıkılmadan, 'Bu işin fıtratında bu var.' dedi. Umarım bu ülkenin fıtratında, o başbakanı yıkma gücünün olmadığı olmasın. Bu halkın da o başbakanı indirme fıtratını göreceğiz." şeklinde konuştu. Türkiye'nin madenlerin durumunu ve yanlış özelleştirilmeleri görmesi gerektiğini belirten Güneş, "16 Mayıs tarihinde burası için alınan altı teklif değerlendirmeyle beraber özelleştirme sürecine devam edecek. Altı büyük firma müracaat etti. O altı firmadan bir tanesi, buranın işletme hakkını elde edecek. Aynı Soma'daki gibi işletme hakkını devrederek Maden işçisi: Bir şişe rakıya satıldık maden çıkartacaktı ve burada da elektrik üretecekti. Soma'da olan şeylerin benzerleri burada olacaktı ama durdurdular. Demek ki aynı şeyler burada da olacaktı ki burada da aynı şeyleri planlamışlardı ki durdurdular. Yatağan'da planlanan özelleştirme, Soma'daki gibi bir özelleştirmeydi ki ama yine aynı hatayı yapmayalım diye durdurdular. Durdurmaları, hatalarının göstergesi. Yakalandılar ve durdurdular. Yine aynı şeyi yapacaklar, insanlar unutunca yine aynı şeyi yapmaya çalışacaklar." dedi. 'TÜRKİYE DE ÖNCE İŞADAMLARI ÖZELLEŞTİRİLMELİ' Hurşit Güneş, Yatağan Termik Santrali'nin özelleştirilmesinde işçilerin güvencesiyle ilgili bir şart bulunmadığını iddia ederek şunları söyledi: "Türkiye'de emekçinin hakkını savunan tek siyasi parti var. Biz İş güvenliği olmadığı gerekçesiyle madene bir daha gitmeyeceğini söyleyen Mustafa Yavaş, "Müfettişlerin geleceği bize gün öncesinden haber veriliyordu, ona göre hazırlığımızı yapıyorduk ve belli panoları gösteriyorduk. Diğer panolar çok kötüydü ve gösterilmiyordu" dedi Soma'daki maden faciası, gözleri ocaklardaki iş güvenliği, denetimler ve ihmallere çevirdi. Özel sektörde devlet denetiminin söz konusu olmadığını belirten 17 yıllık maden işçisi Mustafa Yavaş (35), Müfettişler geliyordu, inceleme yapmıyorlardı. Her şey masa üstündeydi. Bir şişe rakıya bizi satıyorlardı. Borcum var ama çocuklarım da var. Defalarca arkadaşlarımız yandı, mecburen biz de ayrıldık. dedi. Yavaş, AK Parti'nin mitinginin olduğu gün, maden ocaklarının kapandığını söyledi. Soma da can güvenliği olmadığı için madenden ayrılan işçiler de haklarını alamıyor. Yanarak ya da göçük altında kalan işçilerin sorunlarını aylar önce Meclis'e taşıyan CHP nin önergesini AK Parti reddetti. Önergeye konu olan Soma Darkale Köyü ndeki Uyar Madencilik te can güvenliği olmadığı için işten ayrılanların 2 aylık maaşları ve tazminatları da ödenmediği iddia ediliyor. İş güvenliği olmadığı gerekçesiyle madene bir daha gitmeyeceğini söyleyen Mustafa Yavaş, kapanan Uyar Madencilik ten 18 bin lira alacağının olduğunu belirtti. Soma Kömür'de yaşanan olayların benzerlerini yaşadıklarını ifade eden Yavaş, "Madenler güvensiz, emniyet sağlayamıyorlardı zaten. Müfettişlerin geleceği bize gün öncesinden haber veriliyordu, ona göre hazırlığımızı yapıyorduk ve belli panoları gösteriyorduk. Diğer panolar çok kötüydü ve gösterilmiyordu. Emniyet açısından hiçbir güvenliğimiz yoktu. O yerleri gösterseler ya ceza yiyeceklerdi, ya da maden kapanırdı. Onlar da kısa yoldan en güzel yol neresi ise oraya bakıp çıkıyorlardı. ifadelerini kullandı. Denetim müfettişlerinin hiçbir hükmü olmadığını, özel sektörde devlet denetiminin eksikliğini vurgulayan Yavaş, şahit olduğu olayları ise şöyle anlattı: Devlet görevini yerine getirmiyor. Müfettişler harçlığını alıp yemeğini yediği zaman ikincisine denetlemeye bile gelmiyor, gelse de yerin altına inmiyordu. Uyar Madencilik'te 7,5 yıl nezaretçilik yaptım. Ben bunlara şahidim, çünkü denk geldim. Anlatılacak bir sürü olay var. Müfettişlerin bir hükmü yok. Müfettişler geliyordu, inceleme yapmıyorlardı. Her şey masa üstündeydi. Bir şişe rakıya bizi satıyorlardı. Borcum var ama çocuklarım da var. Defalarca arkadaşlarımız yandı, mecburen biz de ayrıldık. Bütün madenlerde de durum aynı. 'AK PARTİ MİTİNGİ OLDUĞUNDA OCAKLAR KAPANDI' Maden işçisi Yavaş, işçilere olan siyasi baskıyı ise şu cümlelerle özetledi: AK Parti Soma ya ya da Manisa ya geldiği zaman mitinglere gitmek zorundayız. Gitmezsek eğer ertesi gün işimize son veriliyor. AK Partili miyim? değilim, ama gitmeye mecburuz. En son Manisa mitinginde ise herkesin kartlarını elinden aldılar. 'Gelmezsen Manisa da yevmiyeni kaldırırız' dediler. Mecbur gitti millet, 3 vardiya de gitti. O gün hiçbir ocakta üretim bile olmadı. Sadece bizim işletme değil, diğer işletmeler de aynı. Patronların AK Parti yandaşı olduğunu, madencilerin bu yüzden derdini anlatamadığını dile getiren Yavaş, Korkmuyorum. Benim emekliliğime 3 yıl var. Madenden çıkış verseler bile giderim inşaatta çalışırım. Ancak yevmiyesi dolmayan arkadaşlarım korkuyor. Ben de olsam korkardım. Bir yere işe başvursan 'sen gazeteci ile konuşmuşsun' deyip işe almazlar. O yüzden birçok madenci derdini anlatamıyor. şeklinde konuştu. CHP nin madencilerin sorunlarına dikkat çekmek için Meclis'e önerge verdiğini söyleyen Yavaş, Patronlar AK Parti yandaşı. Devlet kuruluşlarının özelleşmesi de AK Parti döneminde oldu zaten. Her patronun bir tane milletvekili, çok yakın arkadaşı vardır. Olmasa zaten, ihalede bunları alamaz. dedi. Eynez bölgesinde meydana gelen son olayda dayısının oğlu ve köylüsünü kaybettiğini belirten Yavaş, Bunlar hep bilinçsizlikten, disiplinsizlikten, emniyetsizlikten öldü. Uyardıkları halde amirler bunlara karşı geldi. Müfettişlerin sık denetlemediği, göz yumdukları şeylerden oldu. Bu ölümlü kazalar onlardan oldu. Artık madende çalışmayacağı. Borcumuz var ama çocuklarım da var." ifadelerini kullandı. 'İŞ GÜVENLİĞİM OLMADIĞI İÇİN İŞİ BIRAKMAK ZORUNDA KALDIM' Uyar Madencilik te 'ayak çavuşu' olarak 7 yıl çalıştığını belirten Arif Kıran (38) da, İmbat Madeni'nde çalıştığını belirterek, İş kazaları ve olaylar oldukça işi bırakmak istediğimi söyledim. Bize senet verdiler ve 1 yıla bölündü. Ocağı erken bıraktığım için 12 senedin 4 ü elden nakit olarak aldım 8 i duruyor ve benim gibi burada mağdur olan 500 ün üzerinde işçi var. Yapacak bir şeyimiz yok, bekliyoruz. En son senedin ödemesi Mayıs ayındaydı. Kazalar çok sık olunca madenden ayrıldım. Ben oradayken 8, 9 kişi öldü. Bazı ölümler göçükle bazı arkadaşlarımız maalesef yanarak vefat etti. Şimdi yine madenciyim ama korksak nereye kadar. Bıçak kemiğe, boynumuza dayandı. Ne sağlıklı bir yaşam ortamı, ne de iş güvenliği söz konusu. Ancak çalışmak zorundayız. Madene gideceğiz, mecburuz buna. Soma da yapacak başka bir işimiz yok." diye konuştu. CHP nin aylar önce Soma da yaşananları Meclis gündemine getirdiğini ancak ciddiye alınmadığını ifade eden Kıran, Üstüne bir de, eften püften demek olmuyor. Buraya gelip çalışma şartlarını ve ortamını görmeleri gerekiyor. En azından yanan bir arkadaşımız görmüş olsalardı böyle konuşmazlardı. Burası devletin rödovanslı olarak çalıştırdığı bir ocak. Maalesef emeğimizin karşılığını alamadık. Devletin taşeronluğunu yapan bir şirket ve arkasında devlet var. değerlendirmesini yaptı. her yerde işçinin hakkını savunuyoruz. Türkiye'de işçi her yerde eziliyor ve bu özelleştirme ve taşeronlaştırma sürecinin muhakkak durdurulması gerekiyor. Neden burası özelleştiriliyor, onu da anlamış değiliz. Bir siyasi çıksın, bize bunu anlatsın. İşçiler çok para alıyor diye mi özelleştiriyorsunuz? İşçiler çok para alıyor diye özelleştiriyorsanız, Türkiye'de fabrikalardan önce işadamlarının özelleştirilmesi lazım. Büyük para kazananların özelleştirilmesi lazım. Niye işçinin üç kuruş parasına göz dikiyorsunuz? Burada sizin yaptığınız haklı direnişe destek veriyoruz. Buranın özelleştirilmesine karşı çıkıyoruz. Buranın bu şartlarda, işçiyi ezen bir biçimde özelleştirilmesi kesinlikle yanlıştır ve bunları kendileri de biliyor."

9 SAYFA 10 SONDAKiKA GAZETESİ >> 10 GÜNCEL HABERLER Mayıs Şubat Cumartesi Perşembe Irmak, İzmir e güç vermek için varız Tapu Kadastro Bölge Müdürlüğü nden Değirmenci ye ziyaret İzmir Mardinliler Federasyonu (İMAF), Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş ı ziyaret etti. Federasyon bileşeni dernek başkanları ve bazı delegelerin katıldığı ziyarette, Pekdaş a başarı dilekleri iletildi Mazlum Vesek İMAF, belediye başkanlarına hayırlı olsun ziyaretlerine Konak ile devam etti. Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş la görüşen İMAF Genel Başkanı Mehmet Şakin Irmak ve ekibi Pekdaş ile görüş alışverişinde bulundu. İMAF Genel Başkanı Mehmet Şakin Irmak, federasyon bünyesinde bulunan 18 dernekle güçlü bir kurumsal yapıya sahip olduklarını kaydederek, Biz, İzmir de yaşayan yüzbinlerce Mardinli olarak, temsil ettiğimiz kadim kentin görkemini Ege nin incisi İzmir le buluşturuyoruz. Mardin in bütün renklerini içimizde taşıyarak, bu kente katkı koymak için varız. İzmir, artık, Türkiye nin tüm renklerini yaşatan bir kent. Biz de, İzmir i nasıl geleceğe taşımalıyız çabası içindeyiz dedi. Irmak, Pekdaş a başkanlık görevinde de başarılar dileyerek, Başkan olarak önemli hizmetlere imza atacağınıza inanıyoruz diye konuştu. Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da, İMAF ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti ifade ederek, Zaten Mardin e ve Mardinlilere de yakışan tutum sizin söylediklerinizdir. Bu kentte sivil toplum kuruluşlarının etkinliğine önem verilmesi gerektiğini her zaman söylüyoruz. Yönetimde biz de, Konak taki bütün kesimleri dikkate alarak, onlarla birlikte projeler üreterek hizmet edeceğiz sözlerine yer verdi. Ziyaretin sonunda İMAF heyeti ve Pekdaş hatıra fotoğrafı çektirdi. (HABER MERKEZİ) Obeziteye dikkat edin Denizli Devlet Hastanesi Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Dr. Selda Ayça Altıncık, Dünyada obezitenin giderek yaygınlaştığını belirterek, çocuklarda görülen obeziteye dikkat çekti Obezite sıklığının Dünyada ve özellikle çocuk yaş grubunda giderek artmakta olduğunu ifade eden Denizli Devlet Hastanesi Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Dr. Selda Ayça Altıncık, bunun nedeninin ise yaşam tarzı özelliklerimiz olduğunu söyledi. Altıncık şöyle konuştu: Her yaşta obezite ile karşılaşabiliyoruz. Özellikle hazır gıdalara ve bizim market gıdaları dediğimiz rafineri gıdalara kolay erişim, fast food beslenme alışkanlıklarının artması, obeziteyi günümüzde arttıran nedenler arasında yer alıyor. Çocukların özellikle okulda ve hafta sonları alışveriş merkezlerinde fast food gıdaları fazlaca tüketmeleri de obeziteyi arttıran nedenler arasında. Aynı zamanda hareketsizlik, çocukların okuldan eve, evden okula servislerle taşınması, yürüyüşlerin azalması, düzenli yaptıkları egzersizlerin azalması da obezite sıklığını arttırıyor dedi. Beden kitle endeksini hesaplayarak çocuğun obez olup olmadığına karar verdiklerini belirten Uz. Dr. Altıncık: Boyun kiloya oranının her yaş için normalleri var. Bu normallere göre çocuğun beden kitle endeksi, birtakım rakamların üzerine çıktıysa bu çocukları obez gruba alıyoruz diye konuştu. Çocuklarda obeziteyi önlemek için spor ve ev tipi beslenme önemli Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Dr. Selda Ayça Altıncık, obezitede Dünya Sağlık Örgütü nün öngördüğü bir ilaç tedavisinin olmadığını, ancak önleme çalışmalarının olduğunu ifade etti. Uz. Dr. Altıncık, çocuklarda obeziteyi önlemek için ailelere şu tavsiyelerde bulundu: Obeziteyi tedavi etmek için kullanılan bir obezite ilacımız yok. Bu nedenle obeziteyi baştan önlemek çok önemli. Bu yüzden tüm ailelere, çocukları ev tipi beslenmeye yönlendirmelerini, fast fooddan ve özellikle rafineri işlenmiş gıdalardan uzak tutmalarını öneriyoruz. Yine obeziteyi önlemek için çocuklara daha çok sebzeli ve eti bol yemeklerin yedirilmesi, unlu gıdaların ve işlenmiş şekerin daha az girdiği bir diyet programının uygulanmasını tavsiye ediyoruz. Yine çocuklara haftada en az 3-4 gün dakika spor ve egzersizin olduğu bir yaşam tarzının kazandırılmasını istiyoruz dedi. (HABER MERKEZİ) Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün kuruluşunun 167.Yıldönümü kutlamaları kapsamında 18. Bölge Tapu Kadastro Bölge Müdürü Semih Ural Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ali Değirmenci yi ziyaret etti. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün 167. Kuruluş yıl dönümü nedeniyle 18. Bölge Tapu Kadastro Bölge Müdürü Semih Ural, Bölge Müdür Yardımcısı Kenan Çiftçi, Pamukkale Tapu Müdürü İlhan Karaduman ve Merkezefendi Tapu Müdürü İbrahim Yılmaz Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ali Değirmenci yi ziyaret etti. TAPU, BUGÜNE KADAR HEP GÜVEN OLDU Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün Türkiye'nin köklü ve önemli kuruluşlarından birisi olduğunu kaydeden Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ali Değirmenci, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 167. Kuruluş yıldönümü inşallah hayırlara vesile olsun. Tapu Kadastro deyince tabi hukukçu olmam münasebetiyle işin ehemmiyetinin insan hayatında ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Tapu kütükleri, Türk hukuk sisteminde en güvenilir kayıtlardır. Tabi ki burada çalışan arkadaşlarımız önceden koca koca kitaplarda kayıt tutarken şimdilerde teknoloji sayesinde daha iyi şartlarda hizmet verir hale geldiler yıldönümünde Tapu Kadastroda görev alan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Tapu bugüne kadar hep güven demek oldu. Aleniyet ilkesi gereği tapuda ne yazıyorsa ona güvenerek işleminizi yapabiliyorsunuz. Dolayısıyla orada diğer kamu kurum ve kuruluşlarına göre biraz daha hassas olması beklenir ki zaten öyle. İşlem hacmi açısından da herhalde Türkiye'deki en yoğun çalışan kurumlardan biridir Tapu Kadastro Müdürlüğüdür. Ziyaretinizden dolayı hepinize teşekkür ediyorum dedi. (HABER MERKEZİ) 22 MAYIS DÜNYA OBEZİTE GÜNÜ Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkmasıdır. Beslenme; anne karnında başlayarak yaşamın sonlandığı ana kadar devam eden yaşamın vazgeçilmez bir ihtiyacıdır. Karın doyurmak, açlığı bastırmak, canının çektiği şeyleri yemek veya içmek değildir. İnsanın büyümesi, gelişmesi, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşaması için gerekli olan besin öğelerini yeterli ve dengeli miktarda alıp vücutta kullanabilmesidir. Günlük alınan enerjnin harcanan enerjiden fazla olması durumunda, harcanamayan enerji vücutta yağ olarak depolanmakta ve obezite oluşumuna neden olmaktadır. Yetişkin erkeklerde vücut ağırlığının %15-18'i, kadınlarda ise %20-25'ini yağ dokusu oluşturmaktadır. Bu oranın erkeklerde %25, kadınlarda ise %30'un üstüne çıkması obeziteyi oluşturmaktadır. Ülkemizde de diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi obezite görülme sıklığı gün geçtikçe artmaktadır. Bakanlığımızca yapılan Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması sonuç raporuna göre Türkiye de obezite sıklığı; Erkeklerde %20,5 Kadınlarda ise % 41,0 Toplamda % 30,3 olarak bulunmuştur. Tüm yetişkin bireylerde obezite görülme sıklığı %30.3 iken hafif şişmanlık görülme sıklığı da %34.6 dir. Obezite oluşmadan korunma büyük önem taşımaktadır. Obeziteden korunma, çocukluk çağında başlamalıdır. Çocuk ve adölesan döneminde oluşan obezite, yetişkinlik dönemi obezitesi için zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle aile, okul ve çevre yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktivite konularında bilgilendirilmelidir. Obezite tedavisi, bireyin kararlılığı ve etkin olarak katılımını gerektiren, tedavisi zorunlu, uzun ve süreklilik arz eden bir süreçtir. Obezitenin başlangıcında pek çok faktörün etkili olması, bu hastalığın önlenmesi ve tedavisini son derece güç ve karmaşık hale getirmektedir. Bu nedenle obezite tedavisinde hekim, diyetisyen, psikolog, fizyoterapistten oluşan bir ekip gerekmektedir. (HABER MERKEZİ)

10 SAYFA 11 SONDAKiKA GAZETESİ >> 11 DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ Mayıs Şubat Cumartesi Perşembe Geçen hafta bile uzak tarihe karışırken Mehmet BARLAS SABAH GAZETESİ Garip bir toplumsal ruh haletimiz var... Tarihimizi gerçek ötesi abartılarla yüceltirken, bugünümüzü küçümsemek için de elimizden geleni yaparız... Aklımıza estiğinde siyasal kuraklığın egemen olduğu bu coğrafyada yaşatmayı başardığımız demokrasimizi de, ekonomideki atılımlarımızı ve gelişmemizi de, iki kelimede yok sayabiliriz. Bütün mesele tuttuğumuz siyasi partinin iktidarda olup olmamasına bağlıdır... Bugünün meselesi ise 10 yılı aşkın süredir AK Parti'nin iktidar ve Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olmasıdır. Düşünün ki 20'li yaşlardaki siyasi bilince kavuşmuş bir genç için "Hangi partinin iktidardaki icraatı daha başarılıydı" sorusuna verilebilecek bir cevap pek yoktur... Bu genç olsa olsa Türkiye'yi ekonomik ve siyasal kargaşaya götüren 28 Şubat'ın atanmış koalisyonlarını belki hatırlayacaktır. Neticede yazılı hafızaya pek başvurulmayan toplumumuzda, görsel hafızlarla siyasetin ve tarihin derinliklerine girmek pek mümkün değildir... Kim neyi hatırlar? Doğal olarak 1980'lerin benzin kuyruklarını, döviz krizlerini, sağ -sol kavgasını, kurtarılmış bölgeleri genç nüfusun çoğu hatırlamaz... "Barış Açılımı" ile Güneydoğu'da bir yılı aşkın süredir silahların susmuş olması bile, sanki "Bu hep böyleydi" gibi karşılanmıyor mu? 28 Şubat post-modern darbesindeki kartel medyasının sözcüleri ve mimarları bugün "Basın özgürlüğü istiyoruz" diye feryat ediyorlarsa ve bu feryatlar toplumun bir kesiminde yankılanıyorsa, daha ne diyebiliriz ki? Sonuçta "Bugün Türkiye eskisine göre çok farklı yerde" dediğinizde bunun tüm boyutlarını anlatmanız kolay olmuyor. Neticede ideolojik eğitimle kalıplaşmış beyinler için devr-i saadetin yaşandığı 1930'ların hayal dünyasındaki "Kara Tren"den inip bugün "Hızlı Tren"e binmek, kolay değil ki? Genç kuşaklar içinse Yeni Türkiye'nin başarıları, içinde yaşanan günlük ve doğal olgular... Her şey tarih olurken Bir kuşak "Boğaz'a köprü yapılabilir mi"yi, "Televizyon gelirse dövizimiz gider mi"yi tartışarak ömrünü geçirdi... Şimdiki kuşaklar ise Boğaz'ın altından da üstünden de geçmenin doğal sayıldığı, internetten tüm dünya televizyonlarının izlenebildiği, bilgisayarın cep telefonuna sığdırıldığı bir zamanın insanları. Bu ortamda "Tarih"e nasıl tüm boyutları ile bakabiliriz ki? Çok somut bir örnekle bu konuyu noktalayalım 'te Paris'teki bir müzayedede, Voltaire'in Rus Çariçesi 2'nci Katerina'ya yazdığı 26 mektup, 750 bin dolara satılmıştı. Voltaire mektuplarında, dünya politikasındaki değişimi, Polonya'nın bölünmesini falan yorumlarken, o dönemin Osmanlı Padişahı 3'üncü Mustafa'dan da "Şişman ve umursamaz" diye söz edip, Padişah'ı alaya alan cümleler kullanıyordu. Acaba Voltaire haklı mıydı? Rüzgâr gibi geçti Hatırlayalım... 3'üncü Mustafa ( ) 40 yaşındayken (1757) tahta çıkmıştı.. Padişahlığında Ruslara yenilmiş, Kırım'ı kaybetmiştik. Cebelitarık'tan geçip Ege'ye gelen Rus donanması, Çeşme'de bizim donanmayı yakmıştı. 3'üncü Mustafa müneccimlere danışmadan karar almazmış. Hıristiyanların ve Yahudilerin Müslümanlardan ayırt edilebilmeleri için siyah elbise ve sarık giymelerini zorunlu kılmış. Hamamlarda ise bu farklılığı sağlamaya peştamal yetmeyeceği için, Müslüman olmayanların ayak bileklerine çıngırak takmalarını emretmiş. Gördüğünüz gibi "28 Şubat" gibi "3'üncü Mustafa" da artık çok uzak tarih oldu çoğumuz için Gül ün yol haritası Abdurrahman D L PAK YENİ AKİT GAZETESİ Umarım Gül ün sonu Sezer gibi olmaz.. Yeni bir Sezer vakası olmamalı.. Erdoğan Cumhurbaşkanı olacak. Gül de, daha önce yazdığım gibi, bana kalırsa Gül Vakfını kurup, İslam ülkelerine dönük çalışmalar yapmalı.. Logo önerisi benden. GÜL derken ortadaki Ü harfi, tebessüm eden bir dudak ve üzerinde iki nokta. Yanda stilize edilmiş bir gül! Belki ilk proje İslam Ülkeleri Barış Gücü oluşturma yönünde olmalı... İslam ülkeleri arasında ekonomik, sosyal, kültürel birliğin sağlanması yönünde girişimler bu vakfın ilgi alanı olabilir. İslam ülkeleri arasındaki sorunların çözümü için çalışmalar yapılabilir.. Yapmak istedikten sonra yapacak iş çok. Bunun ille de siyasi olması gerekmiyor. Mesela İslam ülkeleri arasında ortak bir yatırım fonu oluşturulabilir.. Neden hâlâ bir global sigorta şirketimiz yok. Uluslararası reasürans şirketimiz neden olmasın.. İslam ülkeleri arasında geçerli ribasız bir banka kartımız, kredi kartımız neden olmasın.. İslam ülkelerinde bir sürü politik araştırma merkezleri kuruldu. Bunlar arasında bir birlik oluşturulabilir.. Değişik ülkelerde değişik konularda uluslararası konferanslar, ortak çalışma toplantıları oluşturulabilir.. Dışişleri Bakanlığı yapmış, Başbakanlık yapmış, Cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişi olarak Gül bu şekilde daha etkin ve saygın bir rol üstlenebilir.. İslam ülkelerinin ABD, AB, BM, Çin ve Hindistan da lobisi için özel bir çalışma yapılabilir.. Afrika ülkeleri için yapılacak birçok çalışma var. İnsan hakları, yoksulluk, çevre konuları ile ilgilenecek beynel müslimin bir global inisiyatifin İslam dünyasının imajının güçlendirilmesi açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Böyle bir inisiyatif de Gül e yakışır.. Eğitim, bilim, kültür, sanat, mesleki örgütler, STK lar arası işbirliği konusu da bu vakfın ajandasında yer alabilir. Neden bizim bir FOREX imiz olmasın ki.. BİT- COİN konusunda bir girişim başlatılmasın.. Uluslararası bir ödül ya da yarışma programı hayata geçirilebilir mesela.. Gül gelecekte İslam Konferansı Genel Sekreterliği ne aday olabilir.. Hatta BM Genel Sekreterliği için lobi yapılabilir.. Gül ün kamu diplomasisi, sivil diplomasi açısından da peace maker/barış yapıcı olarak önemli roller üstlenebileceğini düşünüyorum.. Dilerim Gül; yoruldum, dinlenmek istiyorum, torunlarımla ilgilenmek için bol bol vaktim olacak gibi bir açıklama yapmaz.. Yani yeni bir Sezer vakası yaşamayız.. Belki bütün bu koşuşturmacalar arasında anılarını yazacak bir zaman bulmalı.. Kayseri lobisinin arıbeyi olmak değil, Türkiye den çıkarak İslam dünyasını kucaklayacak bir vizyonla, belki Ankara dan ayrılıp, İstanbul a taşınmalı.. Hedef büyütmeli yani.. Hariçten gazel okuyan biri olarak bu düşüncelerimi daha önce de yazdım. Gül siyasete girmeden önce de, Türkiye ye geldiğinde, Sami Kılıç ın hatırlatması ile, siyasete girmesi konusunda yine bir gazeteci olarak onun lehine şeyler yapmış, tanıtımına destek vermiştim.. Refahyol hükümetinde biz SPAG ı kurduğumuzda, Gül ve arkadaşları henüz PAM ı kurmadan önce yakın temasımız vardı.. İlk MTTB de yollarımız kesişmişti.. Ben kendi kendime gelin güven oluyorum gibi bir anlam çıkabilir bu tekliften. Olsun! Bu benim duam, temennim.. Hani biz yaptıklarımızdan ve yapmamız gerekirken yapmadıklarımızından hesaba çekileceğiz ya, onun için yazıyorum bunları. Bizler alemlere rahmet olarak gönderilen bir Peygamberin ümmetiyiz. Herkes her şeyi yapamaz. Bazı sorumluluklar bazı insanlara vacip olur. Tarih size bir rol yükler. Bunu reddedemezsiniz.. Bugün İslam dünyasının böyle bir yapıya ihtiyacı var. İslam dünyasının kendi ayakları üzerinde doğrulması, dünya barışı açısından da önemli. Bu sürecin doğru bir şekilde şekillenmesi için tecrübeli insanlardan oluşan bir önderliğe ihtiyacı var. Bilgili, kararlı, cesur ve tecrübeli.. Yarın Mevlana projesi hayata geçirildiğinde, İslam dünyası açısından bu önderlik daha büyük bir önem kazanacak.. İslam dünyasındaki benzer çabaların oryantasyonu, senkranizasyonu ve optimizasyonu açısından bu rol önemli.. Türkiye nin gelecek vizyonu açısından da birinin bu rolü üstlenmesi gerek.. Bizim boşa harcayacak bir kuruş paramız, boşa geçirecek bir saniye zamanımız ve feda edecek bir tek insanımız yok.. Tekrar söylemek gerekirse, yaptıklarımızdan ve söylediklerimizden, yapmamız gerekirken yapmadıklarımız ve söylememiz gerekirken söylemediklerimizden hesaba çekileceğiz.. Hiç kimse hiçbir şeyi ihtirasla istememeli. Allah (cc) onu o işle imtihan eder.. İhtirasla istenen iş, bir bakarsınız dua ile istenen belaya dönmüş.. Şüphesiz ki, bize hayır gibi gelen şeyde şer, şer gibi gelen şeyde Allah hayır murat etmiş olabilir.. Allahım! Bize hakkı hak, batılı batıl göster ve hakta toplanmayı nasib et. (Amin) Selâm ve dua ile Kim, nerede duruyor? Fehmi KORU STAR GAZETESİ Acaba bağımsız, kendi başına buyruk bir dış politika izlendiği için mi Türkiye nin Batı ile arası açılıyor? Bazılarının iddiası bu ve bunu hükümetin başarı hanesine yazılacak bir gerekçe olarak ileri sürüyorlar... Oysa Ak Parti hükümetinin başarısı Batı ile de iyi geçinmeyi gözeten bir milli dış politika çizgisi izlemesindendi. Bugün de, şartlar yakın dönemde çok farklı hale gelmiş olsa da, Türkiye nin dış politikasının genel hatları pek değişmedi. Bazı Batılı liderlerin hoşnutsuzluk belli eden çıkışlarını iç politika gerekleriyle açıklamak mümkün... Dış politika tercihi gibi görünen Ankara nın bazı tavırları, aslında bir eksen sapmasıyla değil, iç politika hesaplarıyla ilgili... Dışarıdan gelen çoğu haksız ve anlama özürlü eleştiriler Ak Parti nin Türkiye içindeki destek zeminini genişletiyor... Siyasiler, özellikle seçim ortamlarında, dışarıyla aranın açıldığı görüntüsüne bu yüzden fazla aldırmıyor. Dış-iç politika dengesi bugüne kadar Ak Parti için hep olumlu sonuçlar verdi. Konuyu şimdi ele almamın sebebi, dikkat edilmezse dengenin bozulabileceği endişemdir. Köklü altüst oluşlar yaşandığı bir döneme girildiği izlenimini güçlendiren gelişmeler var dünyada ve kendi içiyle aşırı ilgili olduğu için değişimi doğru değerlendiremezse, Türkiye, bu defa kaybedenler safına itilebilir... Dikkate alınması gereken bir endişe bu. Çin ile Rusya arasında, Şanghay da, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tanıklığında önceki gün 30 yılda 400 milyar dolara bâliğ olacak bir doğalgaz anlaşmasıimzalandı. Tek başına kalsaydı, iki ülke arasındaki tarihi çelişkileri bile unutturan ekonomik gerekliliklerin zorladığı bir yeni durum sayabilirdik yakınlaşmayı... Ancak eş-zamanlı olarak Çin ile ABD arasında başgösteren çatışmacı ortam, Çin-Rus yakınlaşmasını ekonomiden öte bir anlama taşıyor. Ne oldu ABD ile Çin arasında? Şu: ABD dışişleri bakanlığı, çelik, nükleer tesis ve güneş enerjisi alanlarında çalışan firmalarının hassas bilgilerini bilgisayar korsanlığı yoluyla çaldıkları iddiasıyla beş Çinli subaya dava açılmasına karar verdi. ABD nin bir başka ülkeye karşı ceza davası açması ilk kez yaşanan bir durum. Hiç kuşkusuz iki gelişme arasında bir irtibat bulunuyor. Türkiye bu çatışmanın neresinde yer alacak? Soma daki maden kazasına ülkemizin enerji ihtiyacı ve onun karşılanması açısından hemen hiç bakmadık. Oysa, Türkiye enerji bakımından aç ve ihtiyacının yüzde 70 ini dışarıdan karşılayan bir ülke. Bunun büyük bölümü (yüzde 45) doğalgaz... Geri kalanın bir bölümü yerli; diğer bölümü de, yılda 30 milyon tonu bulan, Rusya, ABD, Güney Afrika ve Kolombiya gibi ülkelerden ithal edilen kaba kömür... Kömür ocaklarına son yıllarda bu sebeple daha fazla önem verilmeye başlandı yılı başında, Birleşik Arap Emirlikleri nin TA- QA firmasıyla, kömürle çalışan enerji kapasitesini yüzde 67 artıracak bir anlaşma imzalandı. 12 milyar dolarlık anlaşmayla, Türkiye deki ocaklardan linyit kömürü çıkarıp 2020 yılında megavatlık enerji üretecek yeni tesisler kurulması öngörülüyor. Kaza sonrasında, bir ocaktaki ihmale dayalı yanlışlığın, Türkiye deki bütün kömür tesislerini olumsuz etkileyecek bir kampanyaya dönüştürülmesine bir de bu gözle bakmak şart. Akıllıca olan, bu kargaşada kimin nerede durduğuna bakmaktır

11 SAYFA 12 ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka Kadifekale Bornova Bostanlı Buca Karabağlar Çamdibi Çiğli Balçova Evka Evka Gaziemir Hatay Narlıdere Güzelbahçe HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa N.S. İşgören Alsancak Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı Alsancak Diş Hast Atatürk Devlet Behçet Uz Bornava Dev. Hast Bozyaka Eği. Hast Buca S.D. Hastanesi Çeşme A. Çizgenakat Foça Göğüs Hastanesi Konak Diş Hastanesi Karşıyaka Çiğli Dev. Hastanesi Menemen Dev. Hast Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi Selçuk Dev. Hast Urla Dev. Hastanesi Tepecik Dev. Hast Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi Agora Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Atakent Tıp Merkezi Atagöz Göz Hastalıkları Atafizik, Fizik Ted. Mer Batıgöz Hastanesi Bornova Tıp Merkezi Bornova Özel Tıp Mer Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi Buca Tıp Merkezi Buca Sağlık Merkezi Central Hospital Can Tıp Merkezi Caner Göz Merkezi Çağdaş Tıp Merkezi Çankaya Tıp Merkezi Çesav Tıp Merkezi Çeşme Sissus Has Çınarlı Hastanesi Çiğli Özel Sağ Diyabet Hastanesi Diamed Dah. Dal Mer Doğa Tıp Mer Dr. Sıhhat Tıp Merkezi Efes K.B.B. Merkezi Ege Sağlık Hastanesi Ege Tüp Bebek Merkezi Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi Ekol K.B.B. Dal Mer Ekol K.B.B. Şube El ve Mikro Cerrahi Gazi Kent Tıp Merkezi Gaziemir Tıp Merkezi Hayat Hastanesi İzmir Hastanesi İrenbe Tüp Bebek Mer Karataş Karşıyaka Tıp Merkezi Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara Danışma Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova Afm Park Bornova Afm Forum Bornova Afm Ege Park Afm Passtel SONDAKiKA GAZETESİ >>12 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe Avşar Palmiye Cinebonus Cinebonus Cinebonus (Ykm) Cinecity Kipa Çiğli Çeşme Hollywood Çamlıca Deniz Karşıyaka Batı Sineması Çınar Sineması Karaca Sineması Kipa Hollywood Menemen Kültür Şan Konak Çınar Center Mayıs 2014 Cumartesi ASANSÖR SEKTÖRÜNÜN 9. EGE ZİRVESİ BAŞLADI Efor Fuarcılık tarafından iki yılda bir düzenlenen INELEX Asansör ve Asansör Teknolojileri Fuarı İzmir Uluslararası Fuar Alanı nda başladı. Organizasyonda son trend ürün ve hizmetlerin sergileneceğini belirten Efor Fuarcılık Genel Müdürü Nuray Eyigele İşleyen, 3 gün sektörün nabzının İzmir de atacağını söyledi Efor Fuarcılık ın EAYSAD (Ege Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği), EBSO (Ege Bölgesi Sanayi Odası), İZTO ( İzmir Ticaret Odası) ve KOSGEB ( Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) destekleriyle gerçekleştireceği INELEX 2014 Asansör ve Asansör Teknolojileri Fuarı İzmir Uluslar arası Fuar Alanı nda 9. kez kapılarını açtı. Sektör temsilcileri ve çok sayıda davetlinin katıldığı açılış programında konuşan Efor Fuarcılık Genel Müdürü Nuray Eyigele İşleyen, kentsel dönüşüm ile dikey yapılaşmanın yükselişiyle asansör ve yürüyen merdiven sektörü pazarının ciddi artış gösterdiğini söyledi. Eyigele İşleyen, Sektörün seçkin 150 firmasının katılımcı olduğu organizasyonumuzda son trendler dokunma mesafesinde görülebilecek. Türkiye ve dünyanın dört bir yanından sektör profesyonellerinin ilgi göstereceği fuarımıza 27 ülkeden alım heyetleri taşıdık. Katılımcılarımız ve ziyaretçilerimiz 3 gün süreyle avantajlı yeni iş fırsatları yakalayacaklar dedi. Yapılan konuşmaların ardından sektör temsilcileri ve davetliler INELEX Asansör ve Asansör Teknolojileri Fuarı açılış kurdelesini kesti. Programa katılanlar İzmir Uluslar arası Fuar Alanı ndaki stantları ziyaret etti. INELEX 2014 Fuarına Türkiye nin her bölgesinden başta İzmir olmak üzere İstanbul, Ankara, Konya, Bursa, Antalya, Kocaeli, Malatya, Kayseri, Denizli, Manisa, Aydın ve Karabük ten 150 nin üzerinde firma katıldı. Stantlarda insan, yük ve hasta asansörleri, yürüyen merdiven, hidrolik asansör ve aksamları ile hizmetleri tanıtılıyor. Asansör Aksamı Üretici ve Tedarikçileri, Asansör Taahhüt Firmalarının müteahhitleri, mimarları, mühendisleri, emlak yatırımcıları, kamu yöneticileri, yerel yöneticiler, bina yöneticileri ve akademisyenlerin sektörün Ege Zirvesi niteliğindeki fuara büyük ilgi göstermesi bekleniyor. Tanıtımları ve temsilcilikleriyle Efor Fuarcılık 27 farklı ülkeden oluşturduğu alım heyetleri ile katılımcılarını buluşturacak. 3 gün süreyle sektörün her yönüyle ele alınacağı etkinlikler platformunda sektör paydaşları görüşlerini dile getirecek. INELEX Asansör ve Asansör Teknolojileri Fuarı nda Bilim Sanayi Teknoloji Bakanlığı, Türk Standartları Enstitüsü, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, Makine Mühendisleri Odası ve Ege Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği nden temsilcilerin yer alacağı panel ve sunumlar gerçekleştirilecek. Üç gün sürecek organizasyon ile saatleri arasında ziyaret edilebilecek. İzmir Uluslararası Fuar Alanı 1A-1B ve 2 nolu salonlarında 25 Mayıs 2014 tarihine kadar devam edecek INELEX Asansör ve Asansör Teknolojileri Fuarı nı 10 binin üzerinde sektör profesyonelinin ziyaret etmesi bekleniyor. (HABER MERKEZİ) Sema Sineması Konak Sineması Desem Sineması Karşıyaka Sineması İzmir Sİneması Tiyatro- Konak Sahnesi Ragıp Haykır Sahn İzmir Devlet Tiyat Uğur Mumcu Sahnesi İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi İsmet İnönü Sanat Merkezi POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi Bornova Yeni Yaşam Bozyaka Halk Bozyaka Dispanseri Buca Çözüm Cansu Karabağlar Çamdibi Derman Polik Çizgi Polik Deniz Sağlık Polik Ege Sağlık Egeform Fizik Eşrefpaşa Ö.Sağ Eşrefpaşa Zinde Polik Gaziemir Dr. Polik Gazi Kent Polik Halk Polik Hatay Özel Sağlık İhtisas Polik Karşıyaka Park Sağlık Mevlana Polik Mersinli Özel Sağlık Neron Psikiyatri Nergiz Özel Sağlık Onur Polik Özel 9 Eylüllüler Polik Özel Altındağ Özel Brn Dr. Dispanseri Özel Çiğli Polik Özel Eylül Polik Özel Gülhan Polik Özel İrem Sağlık Polik Özel İzmir Polik Özel Pınarbaşı Polik Özel Sarnıç Polik Özel Seferihisar Polik Özel Serin Polik Özel Yedigöller Polik Özel Yenişehir Polik Park Sağlık Polik Sevgi Özel Sağlık Şöferler Odası Sağlık Polik Teos Polik Vefa Polik Yeşiltepe Polik Yıkık Cami Halk Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi Kara Hastanesi ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi Dokuz Eylül Ünv Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik Ege Üniversitesi İlaç ve Zehir Dan Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak Konak Doğum Evi Tepecik Doğum Hast Kan Merkezleri- Kızılay Çocuk Hastanesi Ege Üni Tepecik Kan Merkezi ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları THY Rezervasyon Basm. Rezervasyon Alsancak Gar Santral Garaj Körfez Ulaşım İskeleler- Konak Karşıyaka Alsancak Bostanlı Bayraklı İskele Pasaport İskele Göztepe İskele Üçkuyular İskele Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb Buca Çiğli Karşıyaka Bornova Narlıdere Eşrefpasa Gaziemir Güzelbahçe Konak Çeşme

12 SAYFA 13 SONDAKiKA GAZETESİ >> 13 SAĞLIK Mayıs Şubat Cumartesi Perşembe Madencilerin akciğer kanserine yakalanma riski 8 kat daha fazla! Madenlerde yoğun radon, aromatik hidrokarbonlar, krom, ve nikel gibi bazı kanserojen maddelere maruz kaldığını belirten Doç. Dr. Ufuk Yılmaz, "Bu durum, akciğer kanserine yol açar" dedi Türkiye, Soma da yaşanan faciada hayatını kaybeden 301 madencinin yasını tutarken, maden işçilerinin çalışma şartlarının zorlukları ve tehlikeleri de ortaya çıkmaya başladı. Olası bir göçük, patlama, yangın gibi tehlikelerin yanı sıra yer altında çalışan madencilerin akciğer kanserine yakalanma riskinin 8 kat arttığı, sigara içen işçilerde ise bu oranın yüzde 17 ye kadar çıktığı belirtildi. Türk Akciğer Kanseri Derneği Başkanı Doç. Dr. Ufuk Yılmaz, maden işçilerinin maruz kaldığı radon, aromatik hidrokarbonlar, krom, ve nikel gibi bazı kanserojen maddelerin akciğer kanserine yol açtığına söyledi. 13 Mayıs ta Manisa nın Soma ilçesinde yaşanan maden faciasında 301 işçinin hayatını kaybetmesinin ardından madencilik sektörüyle ilgili tartışmalar devam ediyor. Madencilerin çalışma koşulları, madenlerinin güvenliği ve alınan tedbirler tartışılırken işçilerin sağlık yönünde de tehlike altında olduğu belirtildi. Yapılan araştırmalara göre, madenlerde yoğun radon, aromatik hidrokarbonlar, krom, ve nikel gibi bazı kanserojen maddelere maruz kalan madencilerin akciğer kanserine yakalanma riskinin 8 kat arttığı belirlendi. Doç. Dr. Ufuk Yılmaz da, madenciliğin öldürücü hastalıklara neden olduğunu belirtti. Maden işçilerinde yapılan epidemiyolojik çalışmaların akciğer kanseri riski ile radon maruziyeti arasında doğrusal bir ilişkiyi gösterdiğini belirten Yılmaz, Gelişmiş ülkeler, kalite güvenilirliği, çevre ve toplum bilinci ile bu sanayi kollarında çok sıkı önlemler almaktadır. Madencilik akciğer kanseriyle ilişkisi olan en eski meslektir. Kömür madeni çalışanlarının akciğer sağlığı da özellikle düşünülmelidir. Kömür madeni çalışanları yeraltında sadece, kömür tozuna değil silika, egzoz ve radon gazları gibi kanserojen maddelere de maruz kalmaktadırlar. U- ranyum ve radyum toprak ve kayalarda değişken etkilerde olmakla birlikte sıklıkla bulunabilen elementlerdir. ifadelerini kullandı. Asbest (ısıya, aşınmaya ve kimyasal maddelere çok dayanıklı lifli yapıda kanserojen bir mineral) çıkaran maden işçileri akciğer kanseri risk grubuna girdiğini belirten Doç. Dr. Yılmaz Bu risk, maruz kalmadan sonra 35 yıla kadar uzanan bir süreci kapsamaktadır. Asbest maruziyete maruz kalma akciğer kanseri riskini 8 kat artırırken, sigara içenlerde risk 17 kata kadar çıkmaktadır. Gelişmiş ülkelerde asbest kullanımının yasaklandığı, sınırlandırıldığı belirtilmektedir dedi. Yılmaz, maden işçileri ile ayrıca boya ve kimya sanayilerinde mesleki olarak maruz kalınan asbest, radon, aromatik hidrokarbonlar, krom, ve nikel gibi bazı kanserojen maddelerin akciğer kanserine yol açtığına dikkat çekti. Yer altında çalışan madencilerin sadece kömür tozuna değil silika, egzoz ve radon gazları gibi kanserojen maddelere de maruz kaldığını ifade eden Yılmaz, kömür çıkarılması sırasında oluşan tozlardan kaynaklanan hastalıkların grizu patlamaları ve göçükler gibi bir ölüm sebebi olduğunu kaydetti. Yılmaz, maden işçileri arasında en yaygın o- larak kronik bronşit, p- nömokonyosis ve silikosis ölüme neden olan en yaygın hastalık olduğunu kaydetti. MADEN İŞÇİLERİNİN YÜZDE 12 Sİ BU HASTALIKLARA YAKALANIYOR Yapılan çalışmalarda kömür maden işçilerinin yüzde 12 sinin kronik bronşit, pnömokonyosis ve silikosis hastalıklarına yakalandığını anlatan Yılmaz, ABD de yapılan bir araştırma bitümlü kömür madenlerinde 40 yıl çalışmış olanların yüzde 2-12 sinde pnömokonyosis ve yüzde 1,3-6,7 sinde de ilerleyen masif fibrosis hastalıklarının görüldüğünü ve antrasit madenlerinde çalışanlarda bu oranların daha yüksek olduğunu ortaya çıkarmış. Yine ABD de otopsisi yapılan 3365 maden işçisinin yüzde 12,5 inde klasik silikosis nodülleri bulunduğu görülmüş. dedi. Uz. Dr. Demet Tekdöş Demircioğlu, 50 yaş üzeri kadınlarda görülen osteoporozun, menopoz sonrasında sağlık problemlerine neden olarak yaşam kalitesini düşürdüğünü söyledi. Demircioğlu, Ancak yeterli miktarda kalsiyum tüketip sağlıklı beslenerek, düzenli bir yaşam tarzı ile osteoporoz riskini azaltmak mümkün. dedi Memorial Hizmet Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü nden Uz. Dr. Demet Tekdöş Demircioğlu, kemik erimesini önlemenin yolları hakkında bilgi verdi. Kemik erimesinin bir isketlet bozukluğu olduğunu belirten Demircioğlu, Kemik erimesi kişiyi artan kırık riskine maruz bırakacak düzeyde kemik gücünde azalma ile ortaya çıkan bir iskelet sistemi bozukluğudur. Kemik gücü; kemik yoğunluğu ve kemik kalitesinin bileşimini yansıtmaktadır. Düşük kemik kütlesi, kemiğin kırılganlığında artma ve kemik mikromimarisinin bozulması ve sonuçta kırık riskinin artması ile sonuçlanmaktadır. Kemik erimesi ve kemik erimesine bağlı kırıklar için risk faktörlerinin tanımlanması ile yüksek risk altındaki bireyler ortaya çıkabilir ve böylece değiştirilebilen risk faktörleri yönetilerek kırıklar önlenebilir. i- fadelerini kullandı. Kemik erimesi nin en çok omurga el bileği ve kalça bölgesinde görüldüğünü i- fade eden Demircioğlu, Ağrı birçok Düzenli bir yaşam ile kemik erimesini önlemek mümkün metabolik kemik hastalığına eşlik eden bir belirti olarak ortaya çıkmaktadır. Kemik erimesinde ise uzun süre hastalığın ilk belirtisinin kırık olduğu düşünülmüşse de mikroskopik düzeyde gelişen ve radyolojik yöntemlerle gösterilmeyen "mikrokırık" kavramının yerleşmesi ile kemik erimesi kronik ağrılı hastalıklar listesine eklenmiştir. Kemik erimesinde kırıklar en sık omurga, el bileği, kalça bölgesinde görülmektedir. Bu kırıklar hafif bir düşme veya çarpmadan sonra oluşabilmektedir. Kemik erimesi hastalarında ortaya çıkan boy kısalması da hastalığın tanımlanmasında önemli bir rol oynamaktadır. şeklinde konuştu. Yeterli miktarda protein, meyve ve sebze tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Demircioğlu, şöyle devam etti: Protein kemik ağırlığının yaklaşık üçte ikisini meydana getirir ve kemik mikromimarisinin oluşumu için gereklidir. Kemik yapımını artıran hormon ve büyüme faktörlerinin yapımının sağlanabilmesi için diyetle yeterli miktarda protein alımı gerekmektedir. Bu durum özellikle protein alımı yetersiz yaşlı hastalar için önemlidir. Ancak yer yaşta, diyetle alınan toplam asit ve alkali yükü özellikle kalsiyumu yetersiz olan bireylerde kalsiyum atılımı üzerinde etkili olmaktadır. Bu nedenle protein, meyve ve sebzelerle oluşan dengeli beslenme kemik metabolizması yönünden faydalıdır. Fast food baş ağrıtıyor Avusturya Sen Jorj Hastanesi boyutlara ulaştığı, genetiği değiştirilmiş besinlerin bolca tüketildiği, katkı ruhsal, sosyal ve cinsel olarak aklının vam etti: Bu dönem çocuğun fiziksel, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Osman Ayataç, yapılan istatistikler sonucu satın alınan ilaçların başında ağrı kesicilerin geldiğini söyledi. Ayataç, Radyasyon, genetiği değiştirilmiş besinlerin bolca tüketilmesi, katkı maddeli içeceklerin sık kullanılması, fast food (hızlı beslenme) tüketimi, stres, gerginlik ve depresyon tüm dünyada ve her yaş gurubunda baş ağrılarının oranı hızla artmaktadır. dedi. Dr. Osman Ayataç, çocuklarda baş ağrısı ve nedenleri hakkında bilgiler verdi. Her çocukta ağrı eşiği ve ağrı toleransı olduğunu söyleyen Ayataç, Ağrı eşiği bir kişinin ağrı hissini duyduğu en hafif uyaran şiddetini, ağrı toleransı ise bir kişinin tahammül edebileceği en çok ağrı derecesini ifade eder, ayrıca psişik faktörlerle ağrı arasında yakın ilişki vardır. Çocukluk dönemi baş ağrıları, ifade edilişindeki güçlüklerden dolayı belirlenmesi zordur. Çocuklar genellikle iki yaşından sonra baş ağrılarını söylerler, daha küçük bir çocuk parmaklarını ve ellerini sıkarak ağrılarını ifade etmeye çalışır. diye konuştu. Yapılan istatistikler sonucu satın alınan ilaçların başında ağrı kesicilerin geldiğini hatırlatan Ayataç, Çevre ve atmosferin i- leri derecede kirlendiği, radyasyon ve nükleer tehlikenin büyük maddeli içeceklerin sık kullanıldığı, düzenli beslenmenin göz ardı edildiği, fast food (hızlı beslenme) beslenmenin tüm toplumda yaygınlaştığı, hormonal ve genetik mutasyon (değişim), endokrin sistemi bozan maddeler, aşırı stres, gerginlik ve yaygın depresyon, yaygın deterjan kullanımı, az hareketli (statik) bir yaşam tarzı, çağdaş teknolojinin getirdiklerinin yanında götürdükleri bir toplumda tüm dünyada ve her yaş gurubunda baş ağrılarının oranı hızla artmaktadır. ifadelerini kullandı. Ergenlik dönemindeki baş ağrılarının çok daha önemli olduğunu vurgulayan Ayataç, şöyle de- çok karıştığı, ebeveyn ve çevre ile çatışma içine girdiği bir dönemdir. İntihar girişimleri, madde bağımlılığı, eğitim ve öğrenim sıkıntıları, cinsel sorunların yaşandığı, ergenlerin önemli şikayetlerinden bir tanesi de baş ağrısıdır. Çocuklarda ağrı tedavisinin ağrıya neden olan sebebe yöneltilmesi gerektiğini belirten Ayataç, Migrenin genellikle başın yarısını içeri alan, zonklayıcı, yapılan işi engelleyen, beraberinde bulantı, kusma ve ışık ile s- es e duyarlılık olan genellikle 2 ile 48 saat sürebilen baş ağrılarıdır.migrenli çocuklarda en iyi şartlarda bile senede 4 ila 8 kez nöbet oluşabilir; sosyal sorunlar, öğrenme ve dikkat bozuklukları, stres ve üzüntüler bu sayıyı arttırır. Ağrılarda tedavi öncelikle sakinleştirme, psikolojik destek, ilaç tarzında olmalıdır. Migrende çocuk sakin ve karanlık bir odaya alınır, erkence ağrı kesiciler verilir. şeklinde konuştu.

13 SAYFA 14 SONDAKiKA GAZETESİ >> 14 GÜNCEL7 24 7ubat Mayıs Perşembe Cumartesi Maden işçisinin evinde önce ölüm acısı sonra doğum sevinci Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden İsmail Coşkun'un eşi, bebeğini bir ay erken dünyaya getirdi Solunum rahatsızlığı nedeniyle bir süre hastanede kalacak bebeğe babasının da adını yaşatması için "İsmail Berkay" adı verildi. Eynez bölgesindeki maden ocağında hayatını kaybedenlerden 29 yaşındaki İsmail Coşkun'un Kırkağaç'taki ailesi bir hafta arayla hem ölüm acısını hem de doğum sevincini yaşadı. Madende kaybettiği oğlunun özlemini, onun emaneti olan ve kendi adını taşıyan torunu Halil Mert ile gideren Halil Coşkun, bir kez daha dede olma heyecanını hissetti. Coşkun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gelini Hüsniye Coşkun'un rahatsızlanması üzerine Akhisar'daki hastaneye gittiklerini söyledi. Doktorun ilk muayenenin ardından "beklemek yok, hemen doğum olacak" dediğini ifade eden Coşkun, "Hemen ameliyata aldılar, o akşam doğum oldu. Gelinim hastanede 24 saat kaldı. Çocuğun ciğerlerinde enfeksiyon çıktı, Manisa'ya sevk edildi. Manisa'daki hastanede tedavi altında, kuvözde" diye konuştu. -Üzüntü nedeniyle 26 gün erken doğdu İkinci torununun 26 gün sonra doğmasının beklendiğini kaydeden Coşkun, doktorların erken doğumun üzüntü ve stresten kaynaklandığını söylediğini aktardı. Coşkun, madende ölen oğlunun, bebeğine "Berkay" ismini vermeyi düşündüğünü dile getirerek, şunları kaydetti: "İsmi İsmail Berkay Coşkun. Zaten 'Berkay' istiyordu. Babası vefat edince eşi 'İsmail koyalım' dedi, 'sen bilirsin kızım' dedim. İsmail Berkay Coşkun oldu adı. Şimdi sağlığını bekliyoruz. Gün vermediler, bir hafta, 15 gün, 20 gün hastanede kalacak. Solunum yetersizliği var. Ciğerlerinde sorun var." Kendisinin hasta, diğer oğlunun da ise işsiz olduğuna dikkati çeken baba Halil Coşkun, mağdur olduklarını sözlerine ekledi. (AA) Maden faciasından 10 dakikayla kurtuldu Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden iki eniştesinin bulunduğu yerden, işinin bitmesi sonucu 10 dakika erken çıkarak hayatta kalan Ramazan Taşdelen, yaşadıklarını unutamıyor. Kardeşi baygın çıkarılan Taşdelen: "4 yıl aynı gaz maskesini taşıdım. 4 yılda bir kez bakım gördü. Aynı maskeleri taşımaya devam ettik. Faciada zaten takan da takmayan da vefat etti" dedi M anisa'nın Soma ilçesinde facianın yaşandığı maden ocağında işi bittiği için mesaisini 10 dakika erken bırakan Ramazan Taşdelen, bu sayede hayatta kaldı. Olayda iki eniştesi yaşamını yitiren Taşdelen'in dumandan etkilenen kardeşi ise tokatla ayıltılarak kurtarıldı. Balıkesir'in İvrindi ilçesi Çukurlar Mahallesi'nde yaşayan Taşdelen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mahalledeki 70 haneden pek çok kişinin, faciaya kadar söz konusu ocaktan geçimini sağladığını söyledi. Mahalleden ikisi kardeş, ikisi de eniştesi olmak üzere 11 kişinin öldüğünü belirten Taşdelen, şöyle devam etti: "Madene işçi bulan taşeron firmaların görevlileri, köyleri gezer, 'Bizimle çalışır mısınız' diye sorar. Çalışmayı kabul edenlerin listesini alıp evrak isterler. Başmühendisin başında olan bir konseyin karşısına çıkan adaylar, boyuna, yaşına, fiziğine göre 'çalışabilir raporu' aldıktan sonra işe başlar. Yeni gelenleri düz işçi olarak alıyorlar. Sonra zamanla unvan veriliyor. 'Birinci sınıf', 'ikinci sınıf', 'usta' diye ayrılıyor. 9 yıldır bulunduğum halde 'ikinci sınıf usta' maaşıyla bin 700 liraya çalışıyordum. Maaşlar bin 300 liradan başlıyordu." Taşdelen, 2004 yılından sonra tüccarların tütün almaması ve hayvan fiyatlarının düşmesi nedeniyle Çukurlar'dan birçok kişinin geçimini madende çalışarak kazandığını aktardı. - "Havanın yönünü değiştirip birçok kişinin hayatını kurtardılar" Facianın yaşandığı gün, hayatını kaybeden iki eniştesi ve baygın çıkarılan kardeşinin bulunduğu yerden, işini bitirdiği için 10 dakika erken çıktığını anlatan Taşdelen, şunları kaydetti: "Aşağıda işimi bitirdim, çıktım ve 10 dakika sonra hareketlenme oldu. Ambulanslar gelmeye başladı. Aşağıda patlama oldu. 'Elektrik trafosu' dediler ama olmadığını herkes biliyordu. Kardeşimden umudumu kesmiştim. Havanın yönünü değiştirip birçok kişinin hayatını kurtardılar. Kardeşim ve iki damadımızın olduğu yerdeydim. Allah bizi bu faciadan korudu. Kurtarma ekiplerine yardım ettim. Maden kapısından sonra yaşananlar anlatılır gibi değil. Böylesine bir olaya daha önce hiç tanık olmamıştım. 4 yıl aynı gaz maskesini taşıdım. 4 yılda bir kez bakım gördü. Aynı maskeleri taşımaya devam ettik. Faciada zaten takan da takmayan da vefat etti. Maske takanlar metre gidebilmiş ve yere yığılmış. Gaz maskesi içerideki ekip sayısı kadar olsaydı belki daha iyi olurdu." Madenci arkadaşlarının anlattığına göre, ocakta dumana maruz kalan kardeşi Musa Taşdelen'in, temiz hava çıkışına yaklaştığında fenalaşarak düştüğünü dile getiren Taşdelen, tokatla ayıltılarak kurtarıldığı bilgisini verdi. Hem kardeşini hem de ona yardım ederken fenalaşan kişiyi, kurtarma ekiplerinin çıkardığını bildiren Taşdelen, "Kardeşim halen olayın şokunu yaşıyor" diye konuştu. - Tekrar madencilik yapmayı düşünmüyorlar Taşdelen, mahallesinde 10'dan fazla çocuğun yetim kaldığını, ölen işçilerden bazılarının da bebeklerinin doğumlarını beklediğini anlattı. Bundan sonra madende çalışmayı düşünmediklerini söyleyen Taşdelen, "Köyümüzde 40 kişi madende çalışıyordu. 11 gencimiz bu faciada can verdi. Köyümüz için maden artık bitmiştir, buraya kadar" değerlendirmesinde bulundu. Mahallesinde yaşayıp faciadan sonra sağ kalanların bir daha maden işçiliği yapmamaya karar verdiğini aktaran Taşdelen, olay günü kendilerine büyük destek sağladığını belirttiği Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile Balıkesir Valisi Ahmet Turhan'a teşekkür etti. Ramazan Taşdelen, Çukurlar'da hayvancılıkla uğraşma ya da başka alanlarda çalışma konusunda yetkililerden destek beklediklerini sözlerine ekledi. (AA) Yazısını, MADENCİ babası için güzelleştirdi Babasının maden faciasından önce 'Küçük yaz, yazını beğenmiyorum' dediği 9 yaşındaki ilkokul öğrencisi Şennur Sarı, babasının nasihatini yerine getirdi ancak bunu çok sevdiği babası göremedi Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden işçilerden Evren Sarı, geride gözü yaşlı bir eş ve yetim bir çocuk bıraktı. Babasının maden faciasının öncesinde "Küçük yaz, yazını beğenmiyorum" dediği 9 yaşındaki ilkokul 2'nci sınıf öğrencisi Şennur Sarı, babasının nasihatini yerine getirdi ancak bunu çok sevdiği babası göremedi. Eynez bölgesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasında hayatını kaybeden işçilerden Evren Sarı'nın Kınık ilçesi Köseler köyündeki evinde yas devam ediyor. Sarı'nın ailesi bir yandan kendi acısını yaşarken diğer yandan köyde hayatını kaybeden 13 madenci için yapılan hayırlara da katkıda bulunuyor. Ailenin acısını biraz dindiren ise Evren Sarı'nın 9 yaşındaki kızı Şennur... Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in 5 gün önce köye yaptığı taziye ziyaretinde babasına yazdığı şiiri okuyan Şennur'un kağıda döktüğü cümleler dinleyen herkesi duygulandırmıştı. -Okula gitmeye başladı Anne Şengül Sarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Köseler Köyü İlkokulu 2'nci sınıf öğrencisi olan kızı Şennur'un büyük harflerle yazı yazdığını, babasının da "Küçük yaz, yazını beğenmiyorum" diyerek nasihatte bulunduğunu anlattı. Kızının yazısını düzelttiğini ifade eden anne Sarı, "Babasını defnettikten bir gün sonra 'Babamı çok özledim' dedi. Ben de 'Babana bir şeyler yazabilirsin' dedim. İçeriye gitmiş şiir yazmış" dedi. Babasının cenazesi nedeniyle geçen hafta okula gitmeyen bu hafta ise salı gününden itibaren eğitimine devam eden Şennur Sarı ise 'Bütün yazıları büyük harflerle yazıyordum.' Babam da 'Küçük yaz, bunları defterine sığdır' Yaşlılar ve ayakta uzun süre durmakta zorlananlar, İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü 4. Sınıf Öğrencisi Pelinsu Babacanlar ın tasarladığı küvetle rahatlıkla duşlarını alabilecek. BOURN adını verdiği duş teknesi projesiyle Babacanlar, kaygan ve ıslak zemin gibi çevresel faktörlerle oluşan yaralanmaların da önüne geçileceğini vurguladı. Yaşlı nüfus oranındaki artışı dikkate alarak projesine yön verdiğini kaydeden Babacanlar, Bu artışın yanı sıra yaşlılar eskiye oranla daha fazla hareket kabiliyetine sahip. Bir başka kişiye bağımlı olmadan günlük aktivitelerini yapan yaşlı sayısında artış var. Bu yüzden tasarımımın hedef kitlesi, yaşlı ve duş almak için başka birinden desteğe ihtiyaç duymayan insanlardır. Yaşlılar için banyo yapmak ve duş almak çoğu zaman tehlikeli olabilir. Kaygan ve ıslak zemin gibi çevresel faktörlerle birlikte yaşlıların hareketlerindeki kısıtlamalar sonucu birçok yaralanma, kırıklar oluşuyor dedi. Her ihtiyaç düşünülmüş Yaşlılar için uzun süre ayakta durmanın yorucu olduğunu vurgulayan Babacanlar, tasarımının oturak kısmının dönebildiğini böylece kullanıcının istediği yerlerle erişimini kolaylıkla sağladığını kaydetti. Tasarımının oturağın altına doğru eğimli olduğunu ve yaşlıların yıkanırken zeminde biriken suyla birlikte ayaklarını uzun süre su içinde tutabileceğini aktaran Babacanlar, şunları söyledi: Yaşlıların topukları zamanla sertleşip ve çatlayıp yürümelerine engel olur. Bu onlar için büyük diyordu. Küçük yazmayı öğrendim artık. Derslerim iyi. Büyüyünce hemşire ya da öğretmen olmak istiyorum. En çok İngilizce dersini seviyorum" diye konuştu. -Baba nasihatini şiirine de yansıttı Sarı'nın babasının nasihatine de yer verdiği şiiri şöyle: "Canım babacağım seni çok seviyorum/orada mutlu mesut yaşayacaksın/biliyorum sen cennette yaşıyorsun/biz sana hergün bakmaya geleceğiz/biz seni göremiyoruz ama fotoğraflardan bakacağız/sen de üzülme tamam mı canım babacığım/küçük yaz demiştin ya yazıyorum canım babacığım/seni çok çok seviyorum iyi uyu tamam mı babacığım/toprağın bol olsun, mekanın cennet olsun adın şen olsun." (AA) İZMİR EKONOMİLİ TASARIMCIDAN YAŞLILARA ÖZEL DUŞ TEKNESİ bir problemdir ve topuklarını yumuşatıp törpülemek zorundadırlar. Yıkanma esnasında ponza taşıyla kaplanmış alana topuklarını sürterek hem topuklarını inceltebilir hem de topuklarından güç alarak oturaklarını döndürebilirler. Ayrıca su birikimi istenmediğinde arka taraftaki su gideri açılarak tahliye yapılır. Su damlasından yola çıktığım için duş teknesinde alışılagelmişin dışında yuvarlak formlar kullandım. Akrilikten üretilen BOURN un yüzeyi pürüzsüzdür ve kolayca temizlenebilir. (HABER MERKEZİ)

14 SAYFA 15 SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR Mayıs Şubat Cumartesi Perşembe Kesinleşen cezaların uygulanmasını istedi Trabzonspor Kulübü, şike davasında Yargıtay tarafından onanan ve kesinleşen kararların uygulanması talebiyle mahkemeye başvurdu Bordo-maili kulüpten konuyla ilgili yapılan açıklamada, Tüm kamuoyunun bildiği üzere şike davasında İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar, Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından 17 Ocak 2014 tarihinde, bazı sanıklar yönünden onanmış ve karar kesinleşmiştir. Karar kesinleşmesine rağmen henüz infaz işlemlerine başlanmamıştır. Haklarındaki hüküm kesinleşen bazı sanıklar, hukuka uygun olmayan sebepler ileri sürerek yeniden yargılama isteğinde bulunmuşlardır. Mezkûr sebeplerin büyük bir çoğunluğu zaten daha önce İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay 5. Ceza Dairesi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından reddedilmiştir. Bu nedenlerle hazırlanan dilekçe İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesine sunulmuştur. denildi. Trabzonspor Hukuk Kurulu tarafından İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesine sunulan dilekçede, sanıkların yeniden yargılanma ve infazın ertelenmesine yönelik taleplerinin adaletin tecellisine engel olmaya yönelik olduğu savunuldu. Aziz Yıldırım a kumpas kurulduğu iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğu bilgilerine yer verilen dilekçede, duruşma tutanaklarının sahte olduğu iddiasının da doğru olmadığı ileri sürüldü. İletişimin tespiti tutanaklarının şüpheli olduğu iddiasının da tuzaksız olduğu kaydedildi sayılı yasa ile yapılan değişikliklerin geçmişe etkili olmadığı ifade edilen dilekçede, hükümlerin infazının geciktiği vurgulandı. Trabzonspor hukukçuları, söz konusu dosyada yeniden yargılama kararı verilmesinin, Ceza Hukuku ve Ceza usul Hukuku nun temel kaidelerinin alt üst edilmesi, şimdiye kadar kesinleşmiş tüm örgütlü suç dosyalarının, dinleme kararı verilmiş dosyaların tamamının yeniden yargılanması verilmesi anlamına geleceği iddiasını kaleme aldı. Yeniden yargılama kararı verilmesi halinde adaletin içinden çıkılmaz bir kaosa sürükleneceği, tüm Yargıtay içtihatları ve hukukun genel kurallarının çiğneneceği savunuldu. Sanıklar hakkında verilen cezaların da hatırlatıldığı 13.Ağır Ceza Mahkemesine sunulan dilekçeyle, kesinleşen hükmün infazı için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Türkiye Futbol Federasyonu, Emniyet Genel Müdürlüğü, Spor Genel Müdürlüğü, İstanbul Valiliği ve ilgili spor kulüplerine gönderilmesine karar verilmesi talep edildi. Ukrayna'dan ayrılmayı HİÇ düşünmüyorum Ukrayna ligi takımı Shakhtar Donetsk'in teknik direktörü Mircea Lucescu, Ukrayna'dan ayrılmayı hiç düşünmediğini tekrarladı. Rus basınına özel konuşan Lucescu, muhabirin Galatasaray'ı sorması üzerine iddiaları tekrar kesin dille yalanladı. Rumen teknik adam, "Size tavsiyem, en iyisi Türk ve Rumen basınını okumamak. Ben bunu (Ukrayna'dan ayrılmayı) hiç düşünmüyorum." şeklinde konuştu. Ukrayna ligine yönelik olası tehlike durumunda bazı adımlar atacağını ima eden Lucescu, "Ayrılmamakla ilgili görüşümü değiştirecek tek şey, Ukrayna ligi ve Shakhtar Donetsk takımına yönelik tehlike olasılığı. Bu durumda profesyonel olarak teknik direktör kariyerimi devam ettirmek açısından rasyonel karar almak zorundayım." dedi. Obradoviç: Maç hasılatının Soma yararına olması çok güzel Sarı-lacivertli takım, ABD'li smaçör Hildebrand'ı renklerine kattı Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı, Brezilya'nın Amil Campinas ekibinde forma giyen ABD'li smaçör Kristin Richards Hildebrand'ı renklerine bağladı. Sarı-lacivertli kulüpten yapılan açıklamada, Hildebrand ile sözleşme imzalandığı belirtilerek, "Yeni sarı meleğimize, takımımızın yeni yapılanması ve zirve hedefleri doğrultusunda, sarı-lacivert renklerimiz altında Fenerbahçe Ülker Baş Antrenörü Obradoviç, maç hasılatının Soma için olmasının çok güzel olduğunu söyledi. Beko Basketbol Ligi Yarı Final Play Off Turu ilk maçında İzmir temsilcisi Pınar Karşıyaka ile karşılaşan, mücadeleyi kazanan ve seride 1 0 öne geçen Fenerbahçe de karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamada bulunan Fenerbahçe Ülker Baş Antrenörü Obradovic, maç hasılatının Soma yararına olması nedeniyle memnuniyetini dile getirdi. Obradovic, "Bu maçın hasılatının Soma da hayatını kaybeden insanların çocuklarının eğitiminde kullanılacak olması çok güzel. Her iki takım taraftarına da maça ilgi gösterdiğinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Maça geçecek olursak, ikinci yarıda çok daha iyi oynadık. Özellikle savunma açısından çok iyiydik. Hücum açısından da iyiydik diyebilirim. Takımıma galibiyet için teşekkür ediyorum. 1-0 tabii önemli bir şey ama play-off da daha çok uzun yolumuz var. Pınar Karşıyaka çok saygı duyduğumuz bir takım. Bir sonraki maçta büyük bir mücadele vecereceğini biliyoruz. Rekabet açısından böyle bir eşleşme çok güzel oldu. Akıllı hücum ve sert savunmayla bu maçı kazandık." diye konuştu. Fenerbahçe Ülker in başarılı oyuncusu Kleiza ise maç sonunda yaptığı açıklamada, "Herkes beni iyi gördü. Savunma açısından agresif oynadığımız için bu maçı kazanabildik" dedi. Fenerbahçe ABD li başarılar dileriz" denildi. ABD Milli Takımı'nın da oynayan 29 yaşındaki Hildebrand, milli formayla 2012 FIVB Dünya Grand Prix de ve Pan Amerikan Kupası nda altın madalya kazandı ve en değerli oyuncu seçildi. Hildebrand, milli takımda 2013 Pan Amerikan Kupası ve NORCECA Şampiyonası'nda da altın madalya, FIVB Grand Champions Cup ta da gümüş madalya kazandı. Bu arada, Fenerbahçe, 2012 yılından itibaren kadrosunda bulunan Elif Ağca Öner ile de yeniden anlaştı. (AA) Spor Toto Süper Lig de sezonu geride kalırken, yıl boyunca oynanan karşılaşmalarda toplam 95 kırmızı kart ve 1331 sarı kart gösterildiği belirlendi. Bu sezon 34 maçta hiç kırmızı kart görmeyen Çaykur Rizespor ise ayrı bir başarıya imza attı. Medya Takip Ajansı Interpress in yaptığı araştırmada, Süper Lig sezonunda toplam 95 kırmızı kart gösterildiği belirlendi. En çok kırmızı kart gören takım ise 12 adetle Kayserispor oldu. Onu Elazığspor 10, Beşiktaş ta 9 kırmızı kart ile takip etti. Çaykur Rizespor ise oynanan 34 maçta hiç kırmızı kart görmeyerek ayrı bir başarıya imza attı. Sezon boyunca en çok kırmızı kart gören oyunculardan Gilles Binya (Gaziantepspor), Ramon Motta (Beşiktaş), Björn Vleminckx (Kayseri Erciyesspor) ve Trindade (Sivasspor), 3 er kırmızı kartla başı TFF de "27" dedi GOOOOL kırmızı kartlar smaçörle anlaştı Bu sezon kırmızı kartlar çekerken, toplam 11 futbolcunun da 2 kırmızı kart gördüğü belirlendi. SARI KART SAYISINDA DÜŞÜŞ VAR Interpress in, Süper Lig sezonu kart sayısı üzerine yaptığı araştırmada, bu sezon geçtiğimiz sezona göre daha az sarı kart gösterildiği ortaya çıktı. Önceki sezonunda toplam sarı kart çıkarken, bu Altınordu'nun gol sayısı eksik yazıldığı için Türkiye Futbol Federasyonu'na başvurduğu Gökhan Karadeniz'in gol sayısı 27'e çıkarıldı Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup'ta şampiyon olan Altınordu'nun, golcü oyuncusu Gökhan Karadeniz'in gol sayısının 1 eksik olması nedeniyle Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) yaptığı başvuru kabul edildi. Sezonu kulüp kayıtlarına göre 27 gol ve 16 asistle tamamlayan Gökhan Karadeniz'in Diyarbakır Büyükşehir deplasmanında 2 gol atmasına rağmen 1 golünün Timur Temeltaş'a yazıldığı gerekçesiyle TFF'ye başvuran Altınordu'nun bu talebi kabul edildi. Daha önce TFF kayıtlarında 26 golü gözüken Gökhan Karadeniz'in gol sayısı 27'e çıkarken, golcü oyuncu profesyonel liglerde en golcü futbolcu konumunda yer aldı. Spor Toto 3. Lig 3. Grup'ta mücadele eden Keçiörengücü'nden Yıdıray Koçal'ın 26 golü bulunuyordu. Bu sezon Bandırmaspor a 4, Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor ve Tepecik e 3, Bayrampaşa, Kızılcahamam, Körfez Futbol Kulübü, Ankaragücü, Bozüyük ve Ofspor a 2, BUGSAŞ Spor, Altay, Pazarspor, İstanbul Güngörenspor ve Alanyaspor a 1 gol atan Gökhan Karadeniz, Nazilli Belediyespor, Eyüpspor ve İskenderun Demirçelikspor'a karşı gol sevinci yaşayamadı. (AA) havada uçtu sezon ise toplam kartın gösterildiği saptandı. Bu sezon en çok sarı kart gören takım 104 adet ile Gençlerbirliği olurken, Kayserispor 85 sarı kartla ikinci ve Medical Park Antalyaspor da 82 sarı kartla üçüncü sırada yer aldı. En az sarı kart gören takımın ise 60 adet ile Sivasspor oldu. Oynanan karşılaşmalar sonunda en çok sarı kartı J. Gosso (Gençlerbirliği) 15 adet ile görürken, Kıvanç Karakaş (Çaykur Rizespor) 14, Uğur Demirok (Akhisar Belediyespor), Caner Erkin (Fenerbahçe) ve Adem Büyük (Kasımpaşa) 12'şer sarı kart gördükleri belirlendi.

15 SAYFA 16 4 kişiden oluşan bilirkişi heyetinin madende yaptıkları inceleme sonucunda hazırlanan ön raporda, "Kazada tahminimize göre, teknik nezaretçi, işletme müdürü, saha sahibi, iş güvenliği başmühendisi söz konusu şirketin başkanı ile vardiya amirlerinin kusurlu olduğunu düşünmekteyiz" görüşlerine yer verildi 24 Mayıs 2014 Cumartesi Soma faciasından teknik ekip sorumlu çıktı Soma'da meydana gelen maden faciasıyla ilgili 2 cumhuriyet savcısı ve 4 kişiden oluşan bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, kazanın teknik nezaretçi, işletme müdürü, saha sahibi, iş güvenliği başmühendisi söz konusu şirketin başkanı ile vardiya amirlerinin kusuru sonucu meydana geldiği görüşüne yer verildiği ve soruşturmada tutuklamaların bu rapor doğrultusunda yapıldığı ortaya çıktı. AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, cumhuriyet savcıları Gökhan Şahin ve Adem Aktaş ile bilirkişi heyeti olarak görevlendirilen maden mühendisleri Prof. Dr. Ercüment Yalçın, Prof. Dr. Ahmet Hakan Onur, elektrik mühendisi Prof. Dr. Eyüp Akpınar ve A sınıfı iş güvenliği uzmanı Alparslan Ertürk tarafından 16 Mayıs'ta yapılan inceleme sonucunda hazırlanan ön raporda, kazanın oluşuna ve sorumluları hakkında tespitlere yer verildi. Facianın meydana gelmesinden 2 gün sonra yapılan incelemede madenin bin 400 metre derinliğine kadar inildiği belirtilerek, ilk bin metresinde kömür tespit edilmeyen madenin bu bölümünden itibaren şu gözlemlere yer verildi: "Yanmaya bağlı taşlarda siyahlıkların olduğu, tahta tahkimatların yanması üzerine taşların yer yer tabana düştüğü, tabanda ayrıca soğutma çalışmalarının belirtisi olarak suların bulunduğu, y- er yer suların gölet haline geldiği, bunun derinliğinin çoğu zaman santimetre civarında olduğu, taşıma bandının en son yandığı kısma kadar ayrıca elektrik kablolarının dış yüzeylerinin de içerisindeki bakır kablo görünecek şekilde ileri gidildikçe sürekli devam ettiği, bu sırada arama kurtarma çalışmalarının (tahlisiye) ekipler tarafından sürdürüldüğü, daha da ilerilere gidildikçe kısım kısım göçüklerin bulunduğu, madenin üst ve yanlarında bulunan tahta tahkimatların yanık olduğu ve kısmen yenilendiği, kazanın meydana geldiği noktaya yaklaşıldığında soğutma çalışmalarından dolayı su akışının devam ettiği, sıcaklığın arttığı, bu sıcaklığın nedeninin çelik bağlar İzmir'de açılan şirket sayısı, kapananları ikiye katladı Bu yılın ilk dört ayında İzmir Ticaret Odası (İZTO)'- na 2 bin 589 şirket kayıt yaptırırken bin 55 şirket ise kaydını sildirdi. Yeni üye sayısı, kaydını sildirenlerden yüzde 150 daha fazla olurken en çok firma, inşaat yapım ve onarım grubunda kuruldu. İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, yerel seçimlerin yapıldığı ve siyasi atmosferin son derece gergin olduğu Ocak Nisan 2014 döneminde kayıt yaptıran yeni üye sayısının, geçen yıla göre yüzde 6 arttığını söyledi. Siyasi atmosferin ekonomiyi de olumsuz etkilediği bir dönemde 2 bin 589 yeni firmanın kayıt yaptırdığını aktaran Demirtaş, Geçtiğimiz yılın aynı döneminde ise 2 bin 445 firma odamıza kayıt yaptırmıştı. Bu artış, İzmir de ekonominin hareketliliğin devam ettiğini göstermesi açısından sevindirici. diye konuştu. Kapanma ve terk sebebiyle İZTO - dan kaydını sildiren üye sayısının bin 55 olduğunu belirterek, Yani yılın ilk dört ayında yeni kayıt yaptıran üye sayımız, kayıt sildiren üye sayımızdan yüzde 150 daha fazla. Geçtiğimiz yılın ilk dört ayında, kaydını sildiren üye sayımız ise bin 4 tü. dedi. arasındaki tahta tahkimatların soğumadığından olduğu görüldü." Madendeki yangına transformatör patlamasının yol açtığı yönündeki iddiaların da uzman bilirkişi tarafından ele alındığı anlaşılan raporda, U2 elektrik trafosunda elektrik bilirkişisi Prof. Dr. Eyüp Akpınar tarafından detaylı incelemenin yapıldığı, U3 trafosunda ise devam eden yangın nedeniyle inceleme yapılamadığı bilgisine yer verildi. Bununla birlikte trafo transformatörü içinde patlayıcı, yanıcı yağ ve gaz bulunmadığının bilindiği ifade edilen raporda, "Tüm bunlara dayanarak kazanın bir transformatör patlaması diye adlandırılan bir cihaz arızasından kaynaklanmış olamayacağı kanaati oluşmuştur" değerlendirmesi yer aldı. "Karbonmonoksit değerleri tehlike sınırını 10 kat aşmış"- Ön raporda, madendeki gaz ölçüm sistemleri ve ölçüm değerlerine ilişkin yapılan tespitlerde ise soruşturmayı yürüten Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı'nca verilen resmi belgelerde, madende 19'ar adet karbonmonoksit ve metan, 9 oksijen ve 1'i de karbondioksit hassasiyetli olmak üzere toplam 48 uzaktan algılamalı sensörün ocağın değişik bölgelerine konuşlandırdığının belirlendiği kaydedildi. Özellikle karbonmonoksit sensörlerinin kömür üretiminin yapıldığı ayakların hava dönüş yollarına yerleştirildiğinin tespit edildiği kaydedilen ön raporda, 2014 Mart ayından kazanın olduğu ana kadar yapılan ölçüm değerleri hakkında ise şu bilgilere yer verildi: "Özellikle S panosu S3 klasik ayak hava çıkışında bulunan sensörde (470 numaralı), madenlerde izin verilen azami konsantrasyon olan 50 PPM'nin üzerinde, çok sayıda ölçüm kaydı olduğu tespit edilmiştir. Bu sensörlerin yer yer 500 PPM'nin üzerinde kayıtlar yaptığı s- aptanmıştır. Ölçüm cihazı da maksimum 500 PPM'yi göstermektedir. Yüksek içerikli karbonmonoksit, kömürün kendiliğinden yanmasının Haydi İzmir, bas pedala Bu yılın ilk dört ayında en çok yeni kayıt yaptıran şirketlerin, İZ- TO Bina Yapım ve Onarım Meslek Komitesi nde olduğu bilgisini veren Demirtaş, şunları i- fade etti: Bu meslek komitesinde 389 yeni üyemiz kayıt yaptırmış. İnşaat malzemeleri, mimarlık, altyapı müteahhitleri, tesisat gibi inşaat sektörlerindeki diğer komiteleri de topladığımızda, yeni kayıt yaptıran firma sayısı 500 ü geçiyor; yani odamıza kayıt yaptıran her beş üyeden birisi inşaat sektörüyle ilgili. Bu, İzmir de inşaat sektöründeki ciddi hareketliliği gösteriyor. Kentsel dönüşümün hızlanmasıyla birlikte bu hareketlilik daha da büyüyecektir. İzmir de inşaat sektörünün ciddi gücü ve daha da kullanabileceği potansiyeli var. Bina Yapım ve Onarım Meslek Komitesi ni 165 üye ile Restoran, Kafe ve Eğlence Yerleri Meslek Komitesi, 87 üye ile Makine Meslek Komitesi ve 70 üye ile Mühendislik Grubu izliyor. En az üye kaydı olan meslek komiteleri ise Sıhhi Tesisat ve Seramik Malzemeleri, Gözlükçüler, Konfeksiyon Malzemeleri ve Makineleri, Süt ile Halı Zemin ve Duvar Kaplamaları oldu. Kesintisiz bisiklet yollarını çoğaltan ve şehir bisikletleri BİSİM i yaygınlaştıran İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu na, bisikletçilerden teşekkür geldi. BİSİM bisikletiyle birlikte Perşembe Akşamı Bisikletçileri nin turuna eşlik eden Kocaoğlu - na, grup kurucusu Muhlis Dilmaç tarafından şükran plaketi sunuldu. Sekiz yıldır her perşembe akşamı Göztepe İskelesi nde buluşarak, trafikte bisikletliler adına farkındalık oluşturmak ve görünür olmak hedefiyle hareket ettiklerini söyleyen Dilmaç, Başkanımız Aziz Kocaoğlu da BİSİM leri Manisa'nın Soma ilçesindeki maden faciasından yaralı kurtulan işçi Ahmet Bilici, 8 saat kurtarılmayı beklediklerini, 2 bin 500 metrede dumanlar arasında kalınca bayıldıklarını söyledi. Bilici, "Kurtarılmayı beklediğimiz sırada oksijen oranı düşünce, plastik hava borularını delerek sırayla hava almaya başladık." dedi. Faciada işçilerin, maden ocağını en önemli göstergesidir. Aynı durumun H panosu H3 yarı mekanize hava çıkışında bulunan sensörde (490 numaralı) sensörde, 8 Mayıs ile 13 Mayıs 2014 tarihleri arasında görülmektedir. Benzer yükseklikler, aynı tarih aralıklarında 490 numaralı sensör, 536 numaralı, 415 numaralı sensörde de tespit edilmiştir. Madenlerdeki güvenlik kurallarına göre, yüzde 19 oksijen değeri altında maksimum binde 5 karbondioksit ve maksimum 50 PPM üzerinde karbonmonoksit bulunan madenlerde çalışılamaz. Yukarıda konuları belirlenen sensörlerde, limit değerinin altında oksijen konsantrasyonlarına da rastlanmıştır." Kayıtlar işlenmemiş Ön raporda, ilgili mevzuat uyarınca teknik nezaretçilerin, 15 günde bir ölçüm değerlerini, "onaylı teknik nezaretçi defterlerine" kaydetmek zorunda olmalarına karşın bunun yerine getirilmemiş olduğu tespitine de yer verildi. Yapılan incelemeler neticesinde, kazanın meydana gelişinde sorumlu olanlar hakkında heyetin kendi kanaatine de yer verilen raporda, "Kazada tahminimize göre, teknik nezaretçi, işletme müdürü, saha sahibi, iş güvenliği başmühendisi söz konusu şirketin başkanı ile vardiya amirlerinin kusurlu olduğunu düşünmekteyiz" değerlendirilmesine yer verildi. Heyet, ön raporunda ayrıca ayrıntılı raporun, olayın görgü şahitlerinin, mağdurlarının ve arama kurtarma çalışmalarına katılan ekiplerin i- fade ve beyanları alındıktan sonra hazırlanarak Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunacağını belirtti. Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, ilk aşamada 39 şüpheli belirlenmiş, 3 kişinin olayda vefat etmesi nedeniyle 36 kişi gözaltına alınmış ve bunlardan aralarında şirket yönetim kurulu başkanı Can Gürkan, genel müdür Ramazan Doğru ve işletme müdürü Akın Çelik'in de aralarında bulunduğu 8 kişi tutuklanmıştı. (AA) kurarak ve bisiklet yollarına özel önem vererek, İzmir de bisikletli yaşamın yaygınlaşması için büyük katkıda bulundu. BİSİM lerin artmasıyla belki trafik ve otopark sorunu da çözülür. Bisiklet, bir şehrin kültürel anlamda bir göstergesidir. İnşallah herkes bisiklete binmeye başlar. Bisiklet hem ekonomi hem sağlık ve hem de çevre açısından önemli bir araç. İnşallah bu daha da ileri boyutlara taşınacak. dedi. Plaket takdiminin ardından Göztepe İskelesi nden hareket eden Perşembe Akşamı Bisikletçileri ne, Başkan Kocaoğlu da eşlik etti. Konak Meydanı na kadar pedal basan Kocaoğlu na, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı ndaki sürücüler kornalarıyla destek verdi. 2 bin 500 metrede hava borularını delerek ayakta kaldık kaplayan duman içinde oksijen almak için başvurduğu yollar bir bir ortaya çıkıyor. Kimisi demirleri ısırmış, kimisi soğuk taşları vücuduna sürmüş. Altı yıldır maden ocağında çalışan Bilici ise plastik hava borularını delerek ayakta kalmaya çalışanlardan. Dumanı görünce telaşlandıklarını ifade eden Bilici, 2 bin 500 metrede saatlerce yaşadıkları dehşeti şöyle anlattı: "Saat 14.45'te işimizi bitirdik, Ana bandın altında geçtiğimizde duman oraya da gelmişti. Sonra biz hava çıkışına çıktık, duman oraya da geldi. Biz orada toplandık, kişi toplandık orada. Duman devamlı geldikçe çoğu arkadaşımız yere oturduk, dumandan etkilenmemek için. Duman devamlı yukarıdan geçer, yerde durduğumuz için fazla zararını görmüyorsun. Oksijen oranı azalınca hava borularını kesmek zorunda kaldık. Plastik hava borusunu sırayla kestik 'V' şeklinde. 3'er, 5'er dakika şeklinde hava aldık 'a kadar o- rada durduk." 'SEKİZ DOKUZ SAAT KURTARILMAYI BEKLEDİK' Daha sonra buradan mekanizenin kaçamağına geçtiklerini söyleyen Ahmet Bilici, duman arasında kalınca bayıldıklarını söyledi. Saatlerce baygın kaldıktan sonra sesle uyandığını ifade etti: "Biz burada 142 kişi olduk. Burada da Yetimlerin beşte biri İzmir'den İzmir Sağlık Müdürü Bediha Türkyılmaz, 301 madencinin hayatını kaybettiği maden faciasında Soma ilçesine yakın olan İzmir'in Kınık ilçesinden 48, Bergama'dan ise 8 olmak üzere 56 işçinin hayatını kaybettiğini, şu anda tespit edilen 84 çocuğun babasız kaldığını belirtti. Türkyılmaz, maden faciasında hayatını kaybeden ailelerin Kınık ilçesindeki yakınlarını ziyaret ederek acılara ortak oldu. Verilen sağlık hizmetlerini yerinde inceleyen ve maden işçilerinin ailelerinin herhangi bir ihtiyacı olup olmadığını soran Türkyılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, maden kazasının olduğu ilk andan itibaren Sağlık Bakanlığı'nın hem yöneticileriyle hem de ekipleriyle bölgede bulunduğunu anlattı. Ailelere psikososyal destek vermek üzere Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun talimatıyla Manisa, Balıkesir, Kütahya ve İzmir'de ekiplerin oluşturulduğunu, bir psikolog bir sosyal hizmet uzmanından oluşan 10 ayrı ekibin de İzmir'deki ailelere destek verdiğini ifade eden Türkyılmaz, bunların durum tespitini yapacaklarını ifade etti. Yetimlere özel proje gerçekleştirilecek Kınık ilçesinde 48, Bergama'da ise 8 olmak üzere 56 işçinin hayatını kaybettiğini, geriye ise tespit ettikleri 84 yetim çocuğun kaldığını dile getiren Türkyılmaz, şöyle konuştu: "Yetim kalan çocuklara yönelik Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile birlikte bir takım projeler gerçekleştireceğiz. Eşini kaybetmiş hamile vatandaşlarımız da var. Bunları takip edeceğiz. Hamilelik sürecinde olması gereken aşılar, takipler, doğum sonrasında o bebeğe yapılacaklar, doğacak bebekler takibimizde olacak. Sağlık adına yakınlarını kaybeden, ya da hayatta olan madencilerimize, yakınlarına yönelik takiplerde bulunacağız. Bu olayın telafisi konusunda sağlık ocaklarımız, hastanelerimiz, doktor, ebe, hemşire yani her bir sağlık personeli konumunda olan bütün arkadaşlarımızla elimizden geleni yapacağız. Babasının öldüğünü bilip belki arkadaşlarına karşı nasıl davranacağını bilemeyen, kendini kötü hisseden, kötü ruh haline dönen çocuklarımız var. P- sikososyal ekiplerimiz bu noktada ciddi bir ihtiyaç. Psikoterapiler belki 3, belki 6 ay belki 1 yıl sürecek. Belki ilaç kullanılması gerekecek. Belki psikiyatri takibine girmeleri gerekecek. Bu ziyaretlerde, takiplerde tespit ettiğimiz ciddi ruhsal çöküntüye girmiş, girebilecek, hiç temenni etmiyoruz ama intihar aşamasına gelebilecek vakalar olabilir. Aileler yakın markajımızda olacak." (AA) dumandan etkilenmemek için demirleri ağzımıza alarak öylece durduk. Bu sefer duman tersten gelince iki dumanın arasında kaldık. Sonra herkes bayıldı, ben de bayıldım. Arkadaşımız bize, 'Madenci dinç olur.' deyince bana bir u- mut geldi. Saat 18.30'dan 22.30'a kadar bayılmış halde kaldım. Sese uyandım. Bir süre emekleye emekleye gittim. Sonra kurtarmaya gelen arkadaşlar hortumla su tuttu, kafamı yıkadılar. Orada dik bir rampa var, oraya çıktım. Oradan da kurtarma ekipleri beni yukarı aldılar." 'ALTI YILDIR ÇALIŞTIĞIM ARKADAŞLARIMI KAYBETTİM' Saatlerce baygın kaldıktan sonra ayıldığında, çevresinde çok sayıda ölmüş arkadaşını gördüğünü söyleyen Bilici, altı yıldır beraber çalıştığı samimi arkadaşlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadığını söyledi: "Duman gelmeye başladığında, olayın bu kadar büyüyeceğini hissetmedik. 'Yangın çıkmış' dediler arkadaşlarımız. Belki söndürürler diye bekledik. Dumanı gördüğümüzde panik yaşadık 'te dumanı gördüm, 23.15'te dışarı çıkabildim. Yedi sekiz saat içeride kurtarılmayı bekledik. Ayıldığımda çevremde bazı arkadaşlarımızın öldüğünü gördüm. Amirlerimizi gördüm. Daha sonra hiç bir şey hatırlamıyorum."

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

ASLI DEGİRMEN NİN SIRASI BOŞ SINIFINDA HÜZÜN

ASLI DEGİRMEN NİN SIRASI BOŞ SINIFINDA HÜZÜN ASLI DEGİRMEN NİN SIRASI BOŞ SINIFINDA HÜZÜN Bodrum da, okula giderken trafik kazası sonucu hayatını kaybeden lise öğrencisi Aslı Değirmen in sınıf arkadaşları sırasını çiçeklerle donattı. Bodrum da dün

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız 1 MAYIS Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Bayramı 1 Mayıs nedeniyle yayınladığı mesaj şöyle: İşçilerin birlik ve dayanışma günü olan, 1 Mayıs ın, tüm dünya ve ülkemiz

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu Şubat 03, 2017-5:56:00 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi'nin ve yapımı tamamlanan

Detaylı

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri. - 12.Ocak 2015 Adana Hilton Otel

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri. - 12.Ocak 2015 Adana Hilton Otel BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ - Basın Toplantısı Haber Küpürleri - 12.Ocak 2015 Adana Hilton Otel 13.01.2015 Salı Adana İşi nde acayip soygun Bir Acayip Soygun Adana İşi adlı uzun metraj filmin çekimleri

Detaylı

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE Portal Adres AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE : www.gorelesol.com İçeriği : Gündem Tarih : 06.10.2014 : http://www.gorelesol.com/haber/haber_detay.asp?haberid=19336 1/3 AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE 2/3 AHMET ÖNERBAY

Detaylı

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata 02.12.2016 / Ankara TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata 1/6 geçirilecek olan KOBİ lere Nefes Kredisi için imzalar, Başbakanlık Çankaya Köşkü nde düzenlenen lansman

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu Ocak 05, 2017-4:11:00 Başbakan Binali Yıldırım, Keçiören Belediyesi önünde düzenlenen metro açılış töreninde yaptığı konuşmada, nüfusu

Detaylı

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Yeni Seçilen Tarsus CHP İlçe Yönetimini ziyaret ederek

Detaylı

EKİM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

EKİM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili EKİM 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Aydıncık İlçesi nde meydana gelen dolu yağışı

Detaylı

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK: Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK: -BU FORUM KASIM AYINDA KATAR DA DÜZENLENECEK DÜNYA SOSYAL GÜVENLİK FORUMU NA IŞIK TUTACAKTIR -TÜRKİYE BUGÜN DÜNYANIN

Detaylı

Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı,

Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı, AHMET BAHA ÖĞÜTKEN 24.DÖNEM İSTANBUL MİLLETVEKİLİ TEŞKİLAT BAŞKAN YARDIMCISI 1961'de İstanbul, Fatih te doğdu, Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini

Detaylı

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Erdoğan, "OHAL uygulaması kesinlikle demokrasiye, hukuka ve özgürlüklere karşı değildir" dedi. 21.07.2016 / 09:56 Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından

Detaylı

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47 Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneğinin girişimleriyle Yunanistan'dan gelen Batı Trakyalı öğrencilerle

Detaylı

ABD Büyükelçiliği Ekonomi Müşaviri Treiber den SGK ya ziyaret

ABD Büyükelçiliği Ekonomi Müşaviri Treiber den SGK ya ziyaret ABD Büyükelçiliği Ekonomi Müşaviri Treiber den SGK ya ziyaret SGK BAŞKANI ACAR; - AR-GE YE ÖNEM VEREN, YATIRIM YAPMAK İSTEYEN, GELİŞMEYE AÇIK FİRMALARA KAPIMIZ HER ZAMAN AÇIK VE BU FİRMALARI AYDINLIK BİR

Detaylı

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi 20 MAYIS 2013 0 212 260 23 60-0 212 260 52 29 %50 ye varan indirimler Federasyona katıldılar TÜRKİYE Spor Yazarları Derneği nde İstanbul Muhtarlar Federasyonu Yönetim Kurulu ve Beşiktaş Muhtarlar Derneği

Detaylı

Trans Grup Terapisi Devam Ediyor. SPoD LGBTİ, Stajyer Avukat ve Hukuk Öğrencilerine Yönelik Bir Eğitim Düzenledi

Trans Grup Terapisi Devam Ediyor. SPoD LGBTİ, Stajyer Avukat ve Hukuk Öğrencilerine Yönelik Bir Eğitim Düzenledi Biz Kimiz? Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği, LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve interseks) bireylerin insan haklarının yanı sıra sosyal ve ekonomik haklarıyla

Detaylı

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi

8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi 8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi 1 8. Türkiye Avrupa'nın en önemli ülkesi Kamuoyuna Galatasaray'la yaptığı ortaklıkla gelen American Finans kuruluşu AIG'nin Türkiye Genel Müdürü Paolo Zapparoli,

Detaylı

ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN

ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN Kahramanmaraş Merkez İlçe Onikişubat Belediyesi, 124 okulda 6 bin ilkokul birinci sınıf öğrencisine çanta ve kırtasiye malzemesi dağıttı. Başkan Mahçiçek, Çocuklar,

Detaylı

22.05.2014 Perşembe İzmir Gündemi

22.05.2014 Perşembe İzmir Gündemi 22.05.2014 Perşembe İzmir Gündemi GÜNAH KEÇİSİ BULUNDU! Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tancan Uysal, Soma daki kömür faciası hakkında çok tartışılacak bir yazı kaleme aldı.

Detaylı

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60 ÖZET: Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı nın (BAKA) yeni Genel Sekreteri Mehmet Sırrı Özen, görevine geçen ay başladı. Özen; ilk olarak ekip arkadaşlarım diye hitap ettiği BAKA nın personeliyle toplantı yaptı,

Detaylı

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş ın Elbistan İlçesi nde siyaseti sadece insan için yaptıklarını, iktidara gelmeleri halinde terörü sonlandırıp ülkeye huzuru getireceklerini

Detaylı

SGK Mutfağına Gıda Güvenliği ve Yönetimi Kalite Belgesi

SGK Mutfağına Gıda Güvenliği ve Yönetimi Kalite Belgesi SGK Mutfağına Gıda Güvenliği ve Yönetimi Kalite Belgesi SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: - ŞUANDA TÜRKİYE DE ÖRNEK ALINMASI GEREKEN BİR KURUM VARSA BU SOSYAL GÜVENLİK KURUMUDUR - BU BELGEYİ ALMAMIZA

Detaylı

Davanın selameti için sürgün

Davanın selameti için sürgün EVRENSEL GAZETESİ Tacize uğrayan kadını davanın selameti için sürmüşler! KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı, Çanakkale de amirinin tacizine uğrayan Bakanlık çalışanı kadının sürülmesi ile ilgili soru önergesine

Detaylı

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni GSO-TOBB-TEPAV Girişimcilik Merkezinin Açılışı Kredi Garanti Fonu Gaziantep Şubesi nin Açılışı Proje Değerlendirme ve Eğitim Merkezi nin Açılışı Dünya Bankası Gaziantep Bilgi Merkezi Açılışı 23 Temmuz

Detaylı

Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek

Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek Aralık 08, 2011-4:57:28 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Büyük Anadolu Otel'de düzenlenen Türk-İş 21. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu. Çalışma

Detaylı

FETÖ cü polisler onlar hakkında da istihbarat toplamış

FETÖ cü polisler onlar hakkında da istihbarat toplamış FETÖ cü polisler onlar hakkında da istihbarat toplamış FETÖ nün okullarına mülki amirlerin ricasıyla 200 ton demir gönderen fabrika müdürü, şirketini eleştiren esnaf hakkında FETÖ ü polislere istihbarat

Detaylı

BODRUM EMNİYET MÜDÜRÜ HALUK BAŞ HAKKARİYE TAYİN OLDU

BODRUM EMNİYET MÜDÜRÜ HALUK BAŞ HAKKARİYE TAYİN OLDU BODRUM EMNİYET MÜDÜRÜ HALUK BAŞ HAKKARİYE TAYİN OLDU 2017 yılı Ocak ayından beri Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğü görevini yürüten Haluk Baş, Emniyet Genel Müdürlüğü nün 2017 Normal Şark Atama Tayinleri kapsamında

Detaylı

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı 6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) ve Uluslararası Sosyal Güvenlik Teşkilatı(ISSA) işbirliği ile Stratejik İnsan Kaynakları Politikaları ve İyi Yönetişim

Detaylı

HDP li 11 Vekil Gözaltında

HDP li 11 Vekil Gözaltında HDP li 11 Vekil Gözaltında Demokratik Toplum Kongresi (DTK), KCK ve 6-8 Ekim olaylarına yönelik soruşturmalar kapsamında ifade vermeye gitmedikleri için aralarında HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş,

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Ankara YHT Garı açılış töreninde konuştu

Başbakan Yıldırım, Ankara YHT Garı açılış töreninde konuştu Başbakan Yıldırım, Ankara YHT Garı açılış töreninde konuştu Ekim 29, 2016-6:32:00 Başbakan Binali Yıldırım, "Bu modern Ankara Tren Garı yap-işlet-devret modeliyle 725 trilyon harcanarak, bu hale geldi.

Detaylı

8. Kamu Yönetimi Sempozyumu

8. Kamu Yönetimi Sempozyumu 8. Kamu Yönetimi Sempozyumu Üniversitemiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Türkiye Belediyeler Birliği nin işbirliği ile Yönet imi Sempoz yumu Antakya Ottoman Palace ta çok sayıda davetlinin katılımı

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74 i Bu sayıda; Ağustos Ayı Dış Ticaret Verileri, 2013 2. Çeyrek dış borç verileri değerlendirilmiştir. i 1 İhracatta Olağanüstü Yavaşlama

Detaylı

MÜSİAD MÜSİAD KÜRESEL GÜÇ

MÜSİAD MÜSİAD KÜRESEL GÜÇ Yıl:2 Sayı:23 ARALIK 2014 KIBRIS MÜSİAD Ücretsizdir BÜLTEN KÜRESEL GÜÇ MÜSİAD 15. MÜSİAD ULUSLARARASI FUARI, 18. ULUSLARARASI İŞ FORMU KONGRESİ VE MÜSİAD DÜNYA GENEL İDARE KURULU 26-30 KASIM 2014`DE İSTANBUL`DA

Detaylı

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur Sosyal Güvenlik Kurum Başkanlığı ve Türkiye Ziraat odaları Birliği tarafından düzenlenen bilgilendirme, toplantısında konuşan Ziraat odaları

Detaylı

Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi.

Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi. Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi. TESK Otelde gerçekleştirilen toplantıya Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş

Detaylı

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ Organ bağışı BODRUM BAHÇEŞEHİR KOLEJİ NDE ORGAN BAĞIŞI VE NAKLİ KONULU SEMİNER DÜZENLENDİ Bodrum Bahçeşehir Koleji Ortaokul öğrencileri, Fen ve Teknoloji dersi kapsamında Bodrum Acıbadem Hastanesi Anestezi

Detaylı

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr Aylık Süreli Elektronik Yayın ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı Bakan İslam, 2015 yılı sonuna kadar, yurt ve yuvalarda şu anda kalmakta olan bin civarında çocuğumuzun da çocuk evlerine geçişini

Detaylı

Eylül 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Eylül 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili Eylül 2013 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Yenişehir İlçesi CHP Belediye Başkanı aday

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti

Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti Nisan 14, 2017-7:12:00 AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Ankara Sincan ilçesi Lale Meydanı'nda mitinge katılarak vatandaşlara hitap

Detaylı

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU Sayfası :6. Syf Sayfası :1-3. Syf Sayfası :9. Syf Sayfası :6. Syf Sayfası :8. Syf Sayfası :1. Syf Sayfası :4. Syf Sayfası :6. Syf Sayfası :1-3. Syf Sayfası :4. Syf Sayfası :İnternet Sitesi Karabağlar da

Detaylı

Olmazsa Olmaz Sosyal Güvenlik

Olmazsa Olmaz Sosyal Güvenlik Olmazsa Olmaz Sosyal Güvenlik SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: -TEMEL PARAMETRELERE BAKTIĞIMIZ ZAMAN SOSYAL GÜVENLİK TÜRKİYE AÇISINDAN RİSK OLMAKTAN ÇIKTI -EMEKLİLERİMİZİN YÜZLERİNİN GÜLMESİ

Detaylı

Özal'dan şok açıklama

Özal'dan şok açıklama Özal'dan şok açıklama Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal şok bir fotoğrafı basın mensuplarıyla paylaştı. Ahmet Özal meclise seslenerek ölümü şüpheli kişilerin ve faili meçhullerin şüpheli ölümlerde

Detaylı

Sanayicilerden destek

Sanayicilerden destek Balıkesir Sanayi Odası (BSO) Başkanı İsmail Uğur, Balıkesir Sanayici ve İş Adamları Derneği (BASİAD) üyeleriyle bir araya geldi. Uğur, Balıkesir Sanayi Odası'nın, iş dünyası ile sürekli istişare halinde

Detaylı

KATLEDİLEN ECZACILARIMIZIN VURULDUKLARI YERDEYDİK!

KATLEDİLEN ECZACILARIMIZIN VURULDUKLARI YERDEYDİK! KATLEDİLEN ECZACILARIMIZIN VURULDUKLARI YERDEYDİK! KATLEDİLEN ECZACILARIMIZIN VURULDUKLARI YERDEYDİK! DOMPDF_ENABLE_REMOTE is set to FALSE http://teb.org.tr/uploads/eczaci katlam//flassss.jpg Katledilen

Detaylı

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) ESAS N0:2009/191 03.08.2012 TUTANAK 27.07.2012 tarihli oturumda saat 19.27 sıralarında Mahkeme Başkanı tarafından duruşmanın

Detaylı

KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ

KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ BASINDAN EKONOMİ HABERLERİ 24 MAYIS 2016 SALI KIBRIS GENÇ TV (23.05.2016) KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ Kalkınma Bankası'nın Türkiye Kalkınma Bankası ile yürüttüğü Teknik İşbirliği Programı kapsamında;

Detaylı

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor

Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon un davetiyle Bodrum a gelen Vanlı futbolcu kızlar Bodrum da kamp yapıyor. Van Mustafa Cengiz Ortaokulu Mor Menekşeler

Detaylı

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor. İşçi Cephesi: Direnişiniz nasıl başladı? Kazova dan bir işçi: Bizim direnişimiz ilk önce 4 aylık maaşımızı, kıdem ve tazminat

Detaylı

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: -KAYIT DIŞI İSTİHDAMLA İLGİLİ HER BİREYİN VE TOPLUMUN BİR TAKIM ÇALIŞMALARDA BULUNMASI

Detaylı

Meclis'te sık sık. Babası yoksa

Meclis'te sık sık. Babası yoksa 4 NİSAN 2013 www.reisgida.com.tr Babası yoksa CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan a yönelik sözleri TBMM Genel Kurulu'nda gerginliğe neden oldu. Genç, eleştirileriyle

Detaylı

Kampın iyi bir. Kendimi İspatlamak İstiyorum

Kampın iyi bir. Kendimi İspatlamak İstiyorum 11 TEMMUZ 2013 Kendimi İspatlamak İstiyorum Kampın iyi bir şekilde devam ettiğini söyleyen Muhammed şunları söyledi: Başarılı olmak için elimden geleni yapıyorum. Geçen sezon başı benim için iyi geçmişti.

Detaylı

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR BALIKESİR - 30.09.2014 HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hüseyin Gündoğdu, Ankara ve Hatay Tabip odaları üyelerinin Gezi Parkı olayları sürecinde hukuka aykırı

Detaylı

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de Onaylayan Administrator Wednesday, 20 April 2011 Orijinali için týklayýn Saðlýk emekçilerinin 2 gün süren grevleri baþladý. Ülke genelindeki hastanelerin nereyse tamamýnda hastanede

Detaylı

MART 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MART 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili MART 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. CHP Mersin Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarının

Detaylı

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili 1 CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Mezitli CHP İlçe örgütünün düzenlediği Yenimahalle

Detaylı

Beşiktaş Gazetesi. Ustalarının izinden!..

Beşiktaş Gazetesi. Ustalarının izinden!.. Ustalarının izinden!.. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Dolmabahçe Sanat Galerisi'nde '- Ustaların İzinde' isimli sergiyi açtı. Katıldığı ve açılışını yaptığı diğer faaliyetlerden farklı olarak bu sergiyi önemsediğini

Detaylı

Hüsnü Özyeğin; YİSAD da konuştu Türk yöneticiler her yerde başarılı

Hüsnü Özyeğin; YİSAD da konuştu Türk yöneticiler her yerde başarılı Hüsnü Özyeğin; YİSAD da konuştu Türk yöneticiler her yerde başarılı Türkiye nin topal ayağı eğitimdir diyen Özyeğin, düşük eğitim düzeyi ile ekonominin gelişmesini mucize olarak yorumladı. Cari açığın

Detaylı

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları, Sayın Başbakanım, Değerli Bakanlarım, Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları, 26 ihracatçı sektörümüzdeki, 61 bin ihracatçımızın temsilcisi Türkiye İhracatçılar Meclisi nin Sektörler Toplantısı

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI Bodrum İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Özcan ın kurum değişikliği ile Ankara Gölbaşı belediye başkan yardıcılığı görevine

Detaylı

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI DENİZLİ ŞUBESİ BÜLTENİ YIL : 1 SAYI : 3 EYLÜL

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI DENİZLİ ŞUBESİ BÜLTENİ YIL : 1 SAYI : 3 EYLÜL TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI DENİZLİ ŞUBESİ BÜLTENİ YIL : 1 SAYI : 3 EYLÜL 2010 Y E K S M E M VI.Yenilenebilir Enerji Kaynakları Sempozyumu Şubemiz tarafından düzenlenecektir. 2011 YEKSEM Odamız,

Detaylı

KASIM 2015 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

KASIM 2015 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili KASIM 2015 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili 1 BASINA YÖNELİK ÇALIŞMALAR 1. Kanal B ekranlarında Emre Saklıca nın konuğu oldu. (17.11.2015) 2. 24 Kasım Öğretmenler Günü nde basın

Detaylı

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU Sayfası :1-4. Syf Sayfası :4. Syf Sayfası :10. Syf Sayfası :5. Syf Sayfası :11. Syf Sayfası :13. Syf Sayfası :6. Syf Sayfası :İnternet Sitesi Karabağlar modern hizmet binası için gün sayıyor Karabağlar

Detaylı

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ -AÇIKLAMA- Bu raporda yer alan veriler ve verilere

Detaylı

TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI

TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA 2016-2017 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ün 1928 yılında Ankara

Detaylı

YİSAD Üyelerinden Çanakkale Şehitliği ne ziyaret Ağustos 2012 / Demir Çelik Store

YİSAD Üyelerinden Çanakkale Şehitliği ne ziyaret Ağustos 2012 / Demir Çelik Store YİSAD Üyelerinden Çanakkale Şehitliği ne ziyaret 2 Ağustos 2012 / Demir Çelik Store Çanakkale Şehitlik Abidesi Tuncay Sergen / Y SAD Yön. Kur. Bşk. YİSAD - Yassı Çelik İthalat, İhracat ve Sanayicileri

Detaylı

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili 1 CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mezitli Belediye Başkanı nı makamında ziyaret ederek

Detaylı

KASIM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

KASIM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili KASIM 2014 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Akdeniz Karaduvar Mahallesinde muhtarları

Detaylı

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı Haziran 17, 2016-1:22:00 Başbakan Yıldırım, "Terör örgütünün telkinlerine gençlerimiz asla ve asla itibar etmesinler. Onlar bizim

Detaylı

TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB

TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB 2010-2012 ISBN 978-605-01-0372-4 Baskı Mattek Basın Yayın Tanıtım Tic. San. Ltd. Şti Adakale Sokak 32/27 Kızılay/ANKARA Tel: (312)

Detaylı

01.02.2014 AKSARAY TİCARET VE SANAYİ ODASI

01.02.2014 AKSARAY TİCARET VE SANAYİ ODASI 01.02.2014 AKSARAY TİCARET VE SANAYİ ODASI ALIŞVERİŞ GÜNLERİ YAKINDA BAŞLIYOR SAYFA 1 EĞİTİM İÇİN AKSARAY'A GELDİLER SAYFA 2 ATSO SENDİKA ZİYARETLERİ SAYFA 3 ATSO'DAN ALMANYA'YA ÇIKARMA SAYFA 4 KOÇAŞ AYKAŞ'I

Detaylı

Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki

Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki Gazeteciler Günü Trafo da Kutlandı Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle Bodrum da görev yapan gazetecilerle Trafo Bodrum

Detaylı

Kasım 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Kasım 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili Kasım 2013 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin/Mezitli İlçesi CHP Belediye Başkanı aday adaylarının

Detaylı

Temmuz 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Temmuz 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili Temmuz 2013 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili 1 CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Mersin / Mezitli Belediye Başkanı nı ziyaret ederek

Detaylı

Başbakan Yıldırım Kütahya Tavşanlı da halka hitap etti

Başbakan Yıldırım Kütahya Tavşanlı da halka hitap etti Başbakan Yıldırım Kütahya Tavşanlı da halka hitap etti Haziran 15, 2016-1:10:00 Başbakan Binali Yıldırım, "14 yılı beraber geçirdik ama bu 14 yılı boşuna geçirmedik. 14 yıl boyunca birçok sorunun üstesinden

Detaylı

GENEL BAŞKANIN MESAJI

GENEL BAŞKANIN MESAJI GENEL BAŞKANIN MESAJI Küresel ekonomik kriz, ekonomiyi kalıcı olarak küresel dünyanın birinci önceliği haline getirdi. İkibinli yılların ilk dönemine yıkıcı bir savaş olan ABD nin Irak işgali damgasını

Detaylı

Bodrum-Datça Feribot Seferleri Başladı

Bodrum-Datça Feribot Seferleri Başladı Bodrum-Datça Feribot Seferleri Başladı Yasal düzenlemeler tamamlanmadığı için bir süredir aksayan Bodrum ile Datça arasındaki Feribot seferleri karşılıklı olarak başladı. Muğla Büyükşehir Belediyesi, Bodrum-Datça

Detaylı

İstihdamın teşviki ayrı olacak

İstihdamın teşviki ayrı olacak İstihdamın teşviki ayrı olacak Nisan 06, 2012-7:38:09 Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Bizim istihdamı teşvikle ilgili ayrı bir teşvik çalışmamız olacak'' Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Bizim istihdamı

Detaylı

Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014

Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014 Güneş (Kıbrıs) 17 11 2014 Demokrat Bakış (Kıbrıs) 17 11 2014 www.kibrisinternetgazetesi.com 17 11 2014 EROĞLU, KARTAL BELEDİYE BAŞKANI ÖZ VE TC ESKİ BAKANLARINDAN GÜREL İ KABUL ETTİ CUMHURBAŞKANI EROĞLU,

Detaylı

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO- 23 OCAK 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ YAŞAM HAKKI İHLALLERİ ÖLÜ YARALI YARGISIZ İNFAZ (Keyfi Öldürme,

Detaylı

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO- İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO- 01 KASIM 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ -AÇIKLAMA- Bu raporda yer alan veriler ve verilere

Detaylı

Meclis toplantısında darbe girişimini kınayan Balıkesir Sanayi Odası, Yatırıma ve üretime devam mesajı verdi

Meclis toplantısında darbe girişimini kınayan Balıkesir Sanayi Odası, Yatırıma ve üretime devam mesajı verdi Meclis toplantısında darbe girişimini kınayan Balıkesir Sanayi Odası, Yatırıma ve üretime devam mesajı verdi Balıkesir Sanayi Odası'nın son meclis toplantısında 15 Temmuz'daki darbe kalkışmasının etkileri

Detaylı

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : www.sanlıurfa.com Tarih: 25.01.

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : www.sanlıurfa.com Tarih: 25.01. Günlük Haber Bülteni 26.01.2015 İNTERNET HABERLERİ İnternet Haber Sitesi : www.sanlıurfa.com Tarih: 25.01.2015 İNTERNET HABERLERİ İnternet Haber Sitesi : www.sanliurfa.com Tarih: 25.01.2015 İNTERNET HABERLERİ

Detaylı

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE 10-16 ZAM Milas Belediyesi ile DİSK arasında devam eden toplu iş sözleşmesi sonuçlandı. Buna göre işçilere yüzde 10 ila 16 arasında zam verildi. Milas Belediyesi ile

Detaylı

ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı

ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı MİLLİ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ: -VATANDAŞLAR ALO 170 HATTI SAYESİNDE HER TÜRLÜ SORU VE SORUNLARINI OLDUKLARI YERDEN BİR TELEFONLA ÇÖZEBİLİYORLAR -AÇILAN ÇAĞRI

Detaylı

Bas nda TEB. Gaye SARIKAYA NTV ÖĞLE BÜLTENİ 11.05.2010 BLOOMBERG EKONOMİ SORUYOR 14.05.2010

Bas nda TEB. Gaye SARIKAYA NTV ÖĞLE BÜLTENİ 11.05.2010 BLOOMBERG EKONOMİ SORUYOR 14.05.2010 Bas nda TEB Gaye SARIKAYA NTV ÖĞLE BÜLTENİ 11.05.2010 BLOOMBERG EKONOMİ SORUYOR 14.05.2010 Canlı yayına konuğu olan TEB Genel Sekreteri Ecz. Özgür Özel, bu sene 14 Mayıs haftasını Akılcı İlaç Kullanımı

Detaylı

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na 1 Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na Suç Duyurusunda Bulunan : (Avukat) Serdar ÖZTÜRK TCKN :18689107606 5 No lu L Tipi C. İ.K. C Blok No:9 SİLİVRİ/ İSTANBUL Şüpheliler Suç :1- Hüseyin ÇAPKIN- Suç Tarihinde

Detaylı

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan 3. Yaş Baharı Kongresine Katıldı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: - SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

Detaylı

EVDE ÇOCUK BAKIM PROJESİNİN TANITIMI İZMİR DE GERÇELEŞTİRİLDİ.

EVDE ÇOCUK BAKIM PROJESİNİN TANITIMI İZMİR DE GERÇELEŞTİRİLDİ. EVDE ÇOCUK BAKIM PROJESİNİN TANITIMI İZMİR DE GERÇELEŞTİRİLDİ. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) ve Avrupa Birliği (AB) ile ortaklaşa finanse edilen ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından

Detaylı

İzmirli girişimcinin hazin öyküsü!

İzmirli girişimcinin hazin öyküsü! İzmirli girişimcinin hazin öyküsü! İBRAHİM Erkarakaş isimli İzmir li bir genç 8 ay önce nitelikli kahveyi sokağa taşıma hayali ile yola çıkmış ve yenilikçi fikrini seyyar kahve aracıyla hayata geçirmek

Detaylı

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Düzce Üniversitesi

Detaylı

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO- İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO- 21 TEMMUZ 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ -AÇIKLAMA- Bu raporda yer alan veriler ve verilere

Detaylı

ORHAN DİNÇ BENDE VARIM DEDİ

ORHAN DİNÇ BENDE VARIM DEDİ ORHAN DİNÇ BENDE VARIM DEDİ Ak Parti Bodrum İlçe Başkan Yardımcısı Orhan Dinç, İlçe Başkanlığına adaylığı ile ilgili yaptığı yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: Ak Parti Bodrum ilçe teşkilatında

Detaylı

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00 Türkiye de siyaset yalnızca oy kaygısı ile yapılıyor Siyasete popülizm hakimdir. Bunun adı ucuz politika dır ve toplumun geleceğine maliyet yüklemektedir. Siyaset Demokrasilerde yapılır. Totaliter rejimler

Detaylı

81 İl Müdürü Ankara da (1)

81 İl Müdürü Ankara da (1) 81 İl Müdürü Ankara da (1) SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: -PERSONELİMİZ OLMADAN BİZİM GERÇEK BİR BAŞARIYA ULAŞMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL. PERSONELİMİZE DEĞER VERMEMİZ GEREKİYOR -CEZALANDIRMA,

Detaylı

15 Ekim 2014 Genel Merkez

15 Ekim 2014 Genel Merkez ÇİN Yatırım Fırsatları Paneli 15 Ekim 2014 Genel Merkez İş Dünyamızın Saygıdeğer Mensupları, Değerli MÜSİAD üyeleri, Değerli Basın Mensupları, Toplantımıza katılımından dolayı teşekkür ediyor, Sizleri

Detaylı

1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA 17.09.2014

1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA 17.09.2014 1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA 17.09.2014 Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, yumurta, tereyağı ve kırmızı et tüketiminin kalp ve damar hastalıklarını

Detaylı