EKONOMİDE DURUM: VATANDAŞ GEÇİM, AKP KAPANMA DERDİNDE! Hani bir atasözümüz var: Koyun can, kasap et derdinde! denir. Ekonominin içinde bulunduğu

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "EKONOMİDE DURUM: VATANDAŞ GEÇİM, AKP KAPANMA DERDİNDE! Hani bir atasözümüz var: Koyun can, kasap et derdinde! denir. Ekonominin içinde bulunduğu"

Transkript

1 EKONOMİDE DURUM: VATANDAŞ GEÇİM, AKP KAPANMA DERDİNDE! Hani bir atasözümüz var: Koyun can, kasap et derdinde! denir. Ekonominin içinde bulunduğu durumu ve buna bağlı olarak, esnafın, sanatkarın, çiftçinin, memurun, işçinin, emeklinin, kısacası vatandaşın durumunu ve bu durum karşısında kayıtsız kalan ve yaklaşan krizi ciddiye almayan, sadece kapatılma davasına odaklanan AKP Hükümetinin tutumunu dikkate alınca, konuya en uygun söz vatandaş geçim, AKP kapanma derdinde! olsa gerekir. Bu yazıda, önce dünyada yaşanan krizi ve Türkiye ekonomisindeki makro gelişmeleri ele alacağız. Sonra da bu çerçevede, AKP nin ve yandaşı medyanın pembe tablolar çizerek gözlerden kaçırmaya çalıştığı vatandaşın durumunu sizlerin dikkatine sunmaya çalışacağız. DÜNYADA YAŞANAN KRİZ VE TÜRKİYE YE ETKİLERİ ABD'de mortgage kriziyle başlayan ve tüm dünyaya yayılan ekonomik ve finansal kriz birçok ülkenin yanı sıra, Türkiye'yi de olumsuz etkilemektedir ve etkileyecektir de. Çünkü, ABD'deki talep daralması bu ülkeyle ticaret yapan tüm ülkeleri etkileyecektir. Dolayısıyla, ABD ekonomisindeki krizin, başka bir deyişle durgunluğun önlenmesi doğrudan ve dolaylı olarak bizim ekonomimizi de önemli ölçüde etkileyecek bir husustur. Çünkü Türkiye ekonomisi tarihinde hiç olmadığı kadar dışa bağımlı ve kırılgan bir hale gelmiştir. Ancak, AKP hükümetinin Türkiye'nin bu krizden etkilenmeyeceğini düşündüğü, yani dünyada yaşanan bu krizi ciddiye almadığı (ya da öyle görünmeye çalıştığı) görülmektedir. Hiçbir somut önlem almamaları ve almaya da niyetli görünmemeleri, suni gündemlerle ve gerilim politikasıyla durumu idare etmeye çalışmaları krizi ciddiye almadıklarının açık göstergeleridir. Bütün bunlar piyasalardaki beklentilerin kötüye doğru gitmesine neden olmaktadır. Türkiye'nin buradan alması gereken birinci ders krizi ciddiye almaktır. Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu sorunların temel nedenlerinden biri olan "dalgalı kur" sisteminin bütün sorunları kendiliğinden çözeceğini beklemek en hafif tabiriyle saflıktır. Bu çerçevede Merkez Bankası'nın uyguladığı "yüksek faiz düşük kur" politikasının bizi getirdiği nokta, ekonomideki kırılganlığın önemli boyutlara ulaşması olmuştur. Kısacası, Türkiye uyguladığı politikaları gözden geçirmeli ve sorunları ciddi bir şekilde inceleyerek, yapısal önlemler almalıdır. Sorunlara karşı devekuşu gibi kafamızı kuma gömerek, görmezden gelebiliriz. Ama bu şekilde sorunları çözemeyiz ve zaman geçtikçe ödeyeceğimiz bedel de artar. BÜYÜME SANAL, İŞSİZLİK GERÇEK! Bugün Türkiye ekonomisi, makroekonomik göstergelerde ifade edilen iyileşmelerin aksine, oldukça kırılgan bir yapıya sahiptir. İstihdam yaratmayan ve vatandaşın refahına yansımayan büyüme, bozulan gelir dağılımı, sürdürülemez boyutlara ulaşan borç stoku, yüksek dış ticaret ve cari işlemler açıkları, yüksek reel faiz, gerçekçi olmayan kur politikası, ithalat bağımlısı üretim ve ihracat, giderek yabancılaşan bir finans sektörü, sıcak paraya ve dış borçlanmaya dayanan kırılgan yapı ülkemiz ekonomisinin içinde bulunduğu temel sorunlardır. Düşük kur- yüksek faiz nedeniyle yurda gelen kısa vadeli sermaye, ekonomiyi birçok yönüyle tahrip etmektedir. Bunlardan en önemlisi ekonomik büyümenin yavaşlamasıdır yılından sonra büyüme bir düşüş trendine girmiştir. Büyüme rakamları incelendiğinde, sağlıklı ve kalıcı bir büyüme olmadığı da görülmektedir ve 2005 yılında açıklanan yüksek büyüme rakamlarından önemli bir kısmı, yapılan revizyonlardan kaynaklanmaktadır. Kamu yatırımları giderek azalmaktadır. Özel yatırımlar da istenen seviyeye ulaşmamıştır. Yerli ve yabancı sermaye yeterince yatırım yapmamaktadır. Doğrudan yabancı sermaye daha ziyade hazır kurulu tesislerin satın alınmasına yönelmektedir. Büyümenin bütün sektörlere yayılmamış olması diğer bir sorundur 2006 yılının büyüme verilerini yeni(!) hesaplama yöntemine göre açıklayan TÜİK, 2007'nin son çeyrek verilerini de buna göre açıkladı. Yeni milli gelir hesaplama yöntemine göre Türkiye'nin 2006 yılı GSYH'sı 758 milyar YTL, kişi başına düşen milli gelir ise 7 bin 500 dolar olarak açıklanmıştı. TÜİK, 576 milyar YTL olan 2006 yılı GSYH'nın yüzde 31,6 artışla 758 milyar YTL'ye ulaştığını söylemişti. Yeni hesap yöntemine geçilmesine rağmen, 2007 yılının son çeyrek büyüme rakamı yüzde 3.4 olarak gerçekleşti. Eski yönteme göre yüzde 1.5 olan üçüncü çeyrek büyüme oranı ise yüzde 3.4 olarak revize edildi. Böylece 2007 yılının tamamında büyüme yüzde 4.5 oldu ve beklenen yüzde 5 in altında kaldı. Şayet yeni hesap yöntemine geçilmemiş olsaydı yıllık büyüme yüzde 3.5 civarında kalacaktı. Yeni hesap yöntemi ve nüfusun tahminden az çıkması, 2007 yılı büyüme ve kişi başına milli gelir rakamlarının gerçeğin üzerinde açıklanmasını sağladı. 2007'de milli gelir milyar dolara çıkarken, kişi 1

2 başına milli gelir dolar oldu. Hesaplama yöntemi değiştirilerek, döviz kuru düşürülerek ve nüfus azaltılarak milli gelir rakamları kağıt üzerinde artırıldı. Bu artış hiçbir şekilde üretim artışına dayanmamaktadır. Döviz kurunun düşmesi de dolar cinsinden milli gelirde tamamen sanal bir artışa yol açmıştır. Gelir, 2002 yılının sabit fiyatları ve 2002 yılı döviz kuruyla hesaplanmış olsaydı, 2007'de milli gelir 321 milyar dolara, kişi başına milli gelir ise dolara gerileyecekti. TÜİK tarafından açıklanan 2007 yılı büyüme rakamları, Türkiye'nin 2001'deki ekonomik krizin ardından en düşük büyümesini yaşadığını ortaya koydu yılında yüzde 5 büyüme hedefleyen Türkiye, yüzde 4.5 oranında büyüdü yılında büyümede yaşanan yavaşlamadan en fazla etkilenen tarım sektörü olmuştur. Tarım sektörünün GSYH içindeki payı yüzde 9.7'den yüzde 8.6'ya inerken, tarımda 2007 yılında yüzde 7.3 küçülme olmuştur. 2007'de, tarımda son 40 yılın üçüncü en büyük gerilemesi gerçekleşmiştir yıllarının büyüme rakamlarında yapılan manipülasyonları daha önce yine bu dergide yayınlanan yazımızda ayrıntılı şekilde tartışmıştık. Yeni hesaplama yöntemiyle 2006 ve 2007 büyüme rakamlarında yapılan iyileştirmeyi(!) ise yukarda açıkladık yılında krizden sonraki yıl olmasına rağmen, yüzde 6.2 büyüyen ekonomi, her türlü "manipülasyon ve illüzyona" rağmen, yeni hesaplama yöntemlerine rağmen 2007'de ancak yüzde 4.5 büyü(tül)müştür! Böylece son altı yılın en düşük büyümesini yaşayan Türkiye, kağıt üzerinde tarihinin en yüksek kişi başına gelir rakamına ulaşmış oldu. Ekonomik büyüme vatandaşların refahında artış sağlaması gerekirken, çalışanların, emeklilerin, bu dönemde bırakın refahtan pay almayı, enflasyon nedeniyle oluşan kayıpları bile karşılanamamaktadır. Bu büyüme gerçekse, neden esnafın, sanatkârın, çiftçinin, işçinin, memurun, emeklinin refahına yansımamaktadır? Neden istihdam artmamakta, işsizlik azalmamaktadır? Yüzde 10 ların üzerinde bir resmi işsizlik oranıyla karşı karşıya bulunan ve her yıl bin kişiye istihdam yaratması gereken Türkiye'nin, GSYH büyüme hızının revize edilmiş ve tanımı değiştirilmiş rakamlarla bile, yüzde 4.5'e kadar düşmesi ve düşüş eğiliminin de devam etmesi gelecek açısından kaygı verici bir durumdur. Bu noktada açıklanan rakamların 2007'nin son çeyreğine ait olduğunu ve küresel mali krizin şiddetlendiği ve iç siyasi istikrarın bozulduğu ilk çeyrek dönem rakamlarının çok daha vahim olacağı açıktır. Tüm bu hususları dikkate alınca, 2008'de ekonomide ciddi sıkıntılar yaşanacağını ve önlem alınmazsa krizin derinleşebileceğini söyleyebiliriz yılı büyümesi yüzde 5.5 olarak tahmin edilmektedir. Ancak bu gerçekleşebilir görülmemektedir. Büyümeyi yavaşlatan en önemli etken ise düşük kurun ithalatı çok cazip hale getirmesi sonucu yurt içinde özellikle ara malında yaşanan üretim daralmasıdır. Ancak bu durum sürdürülebilir değildir. Bu trend böyle devam ederse düşük büyümeyle yüksek cari açık birlikte yaşanacaktır. Bunun anlamı içeride bir çok firmanın kapanması ve işsizliktir yılında yüzde 10,3 olan işsizlik oranı 2003 yılında 10,5'e yükselmiş, 2004 ve 2005 yıllarında ise 10,3 olarak gerçekleşmiştir yılında ise yüzde 9,9'a düşen ve 2007 de de yüzde 9,9 da kalan bu oran Şubat 2008 itibarıyla ise 11,6'ya yükselmiştir. Son işsizlik verilerine baktığımızda işsizlikteki artış ve istihdamdaki azalış açıkça görülmektedir in ilk çeyreğinde istihdam önemli ölçüde azalırken, işsiz sayısında da artış kaydedilmiştir. 2 milyon 642 bin kişi işsizdir. Ayrıca, tarihsel olarak verilere baktığımızda; 2004 yılından itibaren "iş aramayıp çalışmaya hazır olanlar" kaleminde önemli artışlar olduğu görülmektedir. Bu rakam 2002 yılında 1 milyon 20 bin kişi iken Şubat 2008 itibarıyla 2 milyon 160 bin kişiye yükselmiştir. Bunlar normal açıklanan işsizlik rakamları içinde görülmemektedir. Aslında bu kişiler de normalde işsiz olup, bunlar içinde bir kısmı iş bulma ümidini yitirmişlerdir. İş bulma ümidi olmayanların sayısı 2002 yılında 73 bin kişi iken, 10 kat artışla, Şubat itibarıyla 732 bin kişiye yükselmiştir. Buradaki artışı ihmal ederek işsizlik analizi yapmak veya yıllar itibarıyla mukayese yapmak yanıltıcı olacaktır yılında yüzde 10.3 olan işsizlik oranı Şubat 2008 itibarıyla yüzde11.6'dır. 2002'den bu yana işsizlik oranındaki artışın temelinde üretim yapısındaki bozulma vardır. Eksik istihdam ve mevsimlik çalışanlar da dahil edildiğinde gerçek işsizlik oranı yüzde 20'yi aşmaktadır. İstihdam yaratmayan sanal büyümeye paralel olarak, ülkemizde yoksulluk da artmaktadır. TÜİK'in 2005 yılı yoksulluk araştırmasına göre; nüfusun yüzde 0,87'si gıda (açlık) yoksulluğu sınırının altında iken, gıda ve gıda dışı yoksulluk oranı yüzde 20,5'tir. Bu oran, kentlerde yüzde 12,8'e kadar düşerken kırsal kesimde yüzde 32,95'e kadar yükselmektedir. 2

3 Başka bir ifadeyle; Türkiye genelinde her beş kişiden biri, kentlerde her sekiz kişiden biri ve kırsal kesimde her üç kişiden biri yoksuldur. Toplam 14,7 milyon yoksul vatandaşın 9 milyonu kırsal kesimde yaşamaktadır. Vatandaşların yoksulluktan kurtarılarak refah düzeyini yükseltmenin yolu; öncelikle onları iş sahibi yapmaktır. ENFLASYONDA HEDEFLER ŞAŞIYOR! STAGFLASYON TEHLİKESİ VAR! Enflasyon ülkemizin önemli sorunlarından biri olmuştur kriziyle tekrar yükselen enflasyon 2002 yılı sonunda yüzde 29,7 ye düşürülmüştü. Belli bir düşüş trendine giren enflasyonu daha da düşürmek ve fiyat istikrarını sağlamak üzere AKP hükümetleri de benzer politikalar uyguladılar. Örtük enflasyon hedeflemesinin ardından, 2006 yılında açık enflasyon hedeflemesi rejimine geçildi. Ancak, 2006 yılında yüzde 5 lik hedefe karşılık yüzde 9,65 lik bir gerçekleşme oldu. Buradaki sapma yüzde 93 dür. Yine 2007 yılında da benzer bir durum yaşandı. Yüzde 4 olarak hedeflenen, sonra tutturulamayacağı anlaşılınca yüzde 5.8 e revize edilen enflasyon oranı, yüzde 8.39 olarak gerçekleşti. Yine hedeften yüzde 100 den fazla bir sapma gerçekleşti yılında da enflasyondaki artış eğilimi sürmüştür. Mayıs ayında TÜFE yüzde 1.49, ÜFE yüzde 2.12; yıllık bazda ise TÜFE yüzde 10.74, ÜFE yüzde olmuştur. Yılın ilk 5 ayında, TÜFE yüzde 6,38 artış göstererek yıllık hedef olan yüzde 4 ü çoktan aşmıştır. Zaten Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz da hedefin tutmayacağını ve revize edilmesi gerektiğini söylemiş ve sonraki yılların da buna göre revize edilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bu durum Merkez Bankasının enflasyonla mücadeledeki kredibilitesi açısından çok olumsuz olmuştur. Ayrıca, Merkez Bankasının politika faiz oranlarını yüksek tutmasının temel nedeni de bu başarısızlıktır. Rakamlara bakıldığında, son beş yılın en yüksek rakamları olmanın yanı sıra tüm beklentilerin çok üzerinde gerçekleştiği görülmektedir. Bu hedeften sapmanın yanı sıra çok önemli bir oranda beklentilerin de gerçekçi olmadığını göstermektedir. Üretici fiyatlarında gözlenen farklılık ise çok daha vahim boyutlara ulaşmıştır. Bu durum üretim maliyetlerinin enflasyon üzerinde bir baskı oluşturduğunu göstermektedir. Bu üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir husustur. Çünkü bir taraftan büyüme yavaşlarken diğer taraftan enflasyonun beklenmedik şekilde artış eğilimine girmesi, durgunluk hali ile enflasyonun birlikte yaşandığı bir "stagflasyon" tehlikesiyle karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir. Üretimi artırmak için gerekli önlemler bir an önce alınmalıdır. Ama bu hususun yetkililerce pek dikkate alındığı söylenemez. Çünkü Hükümet dünyada yaşanan krizi de hafife almakta ve "bize bir şey olmaz" yaklaşımı içinde gelişmeleri dikkate almamaktadır. Dolayısıyla, içerde yaşanan olumsuzlukları da görmezden gelmeleri doğaldır. Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen de enflasyonla ilgili bazı endişelerimizi paylaşmaktadır. Tüzmen ihracatçılarla iç içe olduğu için zaman zaman onların sıkıntılarını dile getirmekte ve bu sorunların temelinde yatan düşük kur yüksek faiz politikasını eleştirmektedir. Özet olarak, uygulanan kur ve faiz politikasının yanlış olduğunu, bunun ihracat artışını sınırladığını, ithalatın ise aşırı artmasına neden olduğunu söyleyen Tüzmen, benzer hususları Bakanlar Kurulunda da ifade ettiğini belirtmiş, ama ne tepki aldığını söylememiştir. Ama tepkilere ilişkin ipuçlarını diğer bakanlar vermiştir. Örneğin, Tüzmen ile ters düşen Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan ise endişe edilecek bir durum olmadığını belirtmiş. Çağlayan, hükümetin enflasyonla mücadelede izlediği politikalarda herhangi bir gevşeme olmadığını, sorunun gıdadan ve enerji fiyatlarındaki artıştan kaynaklandığını ve enflasyon konusunda Merkez Bankası'nın kendisini sorgulaması gerektiğini söylemiş. Çağlayan şöyle diyor: "Merkez Bankasının da enflasyonun bu seviyede çıkması konusunda, zannediyorum ki bir öz eleştiride bulunması gerekir." Peki Merkez Bankası bir öz eleştiride bulunuyor mu? Bu konuda ne diyor? Bu düzeyde yüksek ve beklenemeyen enflasyon oranı konusunda bir açıklaması var mı? Maalesef doyurucu bir açıklama yok. Merkez Bankası her zaman olduğu gibi, enerji fiyatlarını ve ayrıca bu sefer kötü hava şartları nedeniyle gıda fiyatlarındaki aşırı artışı neden olarak gösteriyor. Yani enerji ve gıda fiyatları artmasa Merkez Bankası enflasyonu ne güzel düşürecek! Gıda fiyatları artıyor, enerji fiyatları artıyor, tütün fiyatları artıyor, kiralar artıyor... Ama Merkez Bankası bunları dikkate almıyor. Başka bir deyişle gıda fiyatları ve enerjide aşırı artışlar olmasa enflasyon da bu kadar yüksek çıkmayacak! Yani Merkez Bankası'nın açıklamasında bir öz eleştiri falan yok. Sadece nedenleri açıklama çabası var! Tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen, Hükümet maalesef uyarılarımızı dikkate almamaktadır. Merkez Bankası da sadece fiyat istikrarını amaçlamaktadır. Ancak bunda da başarılı olunamamaktadır. Hep 3

4 hedeflerden yüzde 100'den fazla sapma yaşanmaktadır. Hükümet en fazla övündüğü enflasyonda da başarılı olamamıştır. Merkez Bankası'nın "ben enflasyonun düşürülmesi dışında bir şeyle ilgilenmem" yaklaşımı yanlış bir yaklaşımdır. Merkez Bankası uyguladığı politikaların büyüme üzerindeki ve de büyüme ile ilişkili istihdam üzerindeki olumlu veya olumsuz etkilerini dikkate almalıdır. "Fiyat istikrarı sağlanmadan sürdürülebilir büyüme sağlanamaz" yaklaşımı da gözden geçirilmelidir. Aynı şekilde; "sürdürülebilir büyüme sağlanmadan fiyat istikrarı sağlanamaz" görüşü de dikkate alınmalıdır. Kalıcı yapısal önlemlerle desteklenen sürdürülebilir büyüme sağlanmadan, geçici önlemlerle ancak enflasyon belli düzeylere düşürülebilir. Ancak, enflasyonun düşmesi ile fiyat istikrarı farklı şeylerdir. İstikrarın sağlanması için, belli bir süre enflasyonun düşük düzeylerde seyretmesi gerekir. REKOR CARİ AÇIK KIRILGANLIĞI ARTIRIYOR Son beş yılda cari açıkta hızlı bir artış meydana gelmiştir. Bunun nedenleri; aşırı değerli YTL'nin ithalatı ucuzlatması, yurt dışı kredi maliyetlerinin düşük olması nedeniyle bu ithalatın dış finansmanla karşılanması, bu süreçte yabancı girdi kullanımındaki artışın yerli üretim ve istihdamı olumsuz yönde etkilemesi ve yerli üretimin ve ihracatın giderek artan ölçüde aramalı ve enerji ithalatına bağımlılığının dış ticaret açığını sürekli olarak artırması olarak sıralanabilir. Doların Euro karşısında değer yitirmesi de ithalatı artırmaktadır. Uluslar arası petrol, hammadde, metal ve altın fiyatlarındaki artışlar da cari açık üzerindeki baskıyı artırmaktadır. İthalata bağımlı bir üretim ve ihracat yapısının olması, 2008 yılı için öngörülen 182 milyar dolar ithalat hedefinin üzerine çıkılmasını kaçınılmaz kılmaktadır. Zaten 2007'de 170 milyar dolara ulaşılmıştır. Cari işlemler dengesi açığının, 2007 yılı programında 30,4 milyar dolar, 2008 yılı programında 39,2 milyar dolar olması öngörülmüştür. Ancak 2007 de 37.4 milyar dolar olan cari açığın, 2008 de 50 milyar doları bulacağı beklenmektedir. Bu çerçevede hesaplanan cari açığın milli gelire oranı, yüzde 8 i aşmaktadır. Cari açığın bu düzeyde yüksek olması ekonomideki kırılganlığı ciddi derecede artırmaktadır yılından bu güne cari işlemler açığının GSMH'ya oranı binde 8'den, on kattan fazla artarak yüzde 8 in üzerine çıkmıştır. Cari işlemler açığının boyutunun yanı sıra, nasıl finanse edildiği de önemli bir konudur. Türkiye'de cari açığın önemli bir bölümü sıcak para ile finanse edilmektedir. Yüksek reel faiz ise ekonomiye sermaye girişini artırmakta ve böylece bir yandan ülke kaynakları faiz olarak yurt dışına aktarılmakta, öte yandan cari açığın finansmanında kullanılan sıcak para, kurlar üzerinde baskı yaparak ekonomide sanal göstergeler oluşmasına sebep olmaktadır. Üretim yapımızdaki bir diğer bozulma da ihracatın giderek daha fazla ithalata bağımlı hale gelmesidir. İthalat yapıp düşük katma değerle ihraç etme giderek yaygınlaşan bir üretim modeli haline gelmiştir. Bunun anlamı daha az istihdamdır. Ayrıca, ithalatın cazip olmaktan çıktığı bir senaryoda, ihracat büyük darbe görecektir. Bu sağlıklı olmayan bir ihracat yapısıdır yılında 36,1 milyar dolar olan ihracat 2007 yılı sonunda 112 milyar dolara, 2002 yılında 51,6 milyar dolar olan ithalat ise 2007 sonunda 170 milyar dolara çıkmıştır. Böylece aynı dönemde dış ticaret açığı 58 milyar dolara yükselmiştir. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise 2002 yılında yüzde 70 iken 2007 yılında yüzde 62'ye düşmüştür. İhracatta bütün şartlar zorlanarak gerçekleştirilen artış, değerli kurun ve ithalata bağımlılığın arttığı bir ortamda sürdürülebilir değildir. Kur seviyesinin 2008 yılı boyunca düşük seyretmesinin öngörülmesi, ithalattaki artış hızının, ihracattan fazla olmasına, dış ticaret açığının yükselmesine ve cari açığın da hızla artmasına neden olacaktır. BORÇ EKONOMİSİ: BORÇ YİYEN KESESİNDEN YER! İç ve Dış Borç Stoku Artıyor AKP 5 yılda kamu borç stokunu 114 milyar dolar, toplam borç stokunu 225 milyar dolar artırmıştır sonunda 180 milyar dolar olan kamu iç ve dış borç stoku 2007'de 295 milyar dolara yükselmiştir. 5 yıllık dönemde kamu borç stoku dolar bazında yüzde 61 oranında artmıştır. Özel kesim borç stokunda da son 5 yılda hızlı bir artış yaşanmıştır. 2002'de 43 milyar dolar olan özel kesim dış borç stoku Eylül 2007 itibariyle 148 milyar dolara ulaşmıştır. Ayrıca özel sektörün kısa vadeli borç stoku 36 milyar dolara ulaşmış olup, kur riski aşırı derecede artmıştır. Kamunun yanı sıra, özel sektörün borcundaki hızlı artış da üretmeden tüketen ve borcu borçla kapatan bir ekonomik yapının özel sektörde de hakim olduğunu ve sürdürülemez bir yapıya dönüştüğünü göstermektedir. Türkiye'nin özel kesim dış borcu dahil toplam borç stoku 2002'deki milyar dolar düzeyinden yüzde 100 oranında artışla 445 milyar dolara yükselmiştir. 4

5 Başbakan Erdoğan "Borç yiğidin kamçısıdır" veya "Bunlar leblebi çerez" gibi sözlerle borçları hafife almakta ve kamu net borç stokunun GSMH'ya oranının düşmesini tek borç göstergesi olarak kullanmaktadır. Oysa brüt borç stokunda rekorlar kırılmıştır. Aileler Borç Yüzünden Dağılıyor 2007 yılında Türkiye'nin büyüme hızı yavaşlarken, vatandaşın borçları hızla büyümeye devam etti. Vatandaşların, tüketici kredisi, otomobil kredisi, konut kredisi, kredi kartı ile firmaların bankalardan sağladıkları krediler ile bu kredilere ait faiz tahakkuk ve reeskontlarından oluşan toplam borçları bir önceki yıla göre yüzde 28.7 artarak milyar YTL'ye yükseldi. Bu rakam 2000 yılında sadece 35 milyar YTL idi. Dolayısıyla, toplam nakdi kredilerin milli gelire oranı olarak hesaplanan ve 2000 yılında yüzde 20.9 olan borçluluk oranı, 2006 yılında yüzde 33'e 2007 yılında ise yüzde 37 ye çıktı. Türkiye de son yıllarda bütün kesimlerin borçlanmaları hızla arttı. Bireysel kredilerdeki artışlar da çok dikkat çekici boyutlara ulaştı. Ankara Ticaret Odası'nın hazırladığı "Ailelerin Borcu" raporuna göre, Türk ailesinin borcu son dört yılda 7 kat artarken geliri sadece 2 kat artmış. Ailelerin bankalar, katılım bankaları ve tüketici finansman şirketlerine 2003 yılında 13,4 milyar YTL olan borcu, 2007 yılı sonunda 100,6 milyar YTL'ye yükselmiş. Ailelerin borçlarının harcanabilir gelirlerine oranı da dört yılda yüzde 7.5'ten yüzde 29.5'e çıkmış. Ailelerin borçluluk oranı artması ve gelir dağılımının bozulması toplumun sosyal ve psikolojik dengesini bozmakta, her gün gazetelerde borç yüzünden intihar edenlerin veya cinayet işleyenlerin haberleri yer almaktadır. Türkiye'deki borçlanma araçlarının en önemlisini ise kredi kartları oluşturmaktadır. Türkiye'de toplam 26 milyon 949 kişinin cebinde 56 milyon 284 bin adet kredi kartı bulunmaktadır. Diğer ülkelerde ödeme aracı olarak kullanılan kredi kartı Türkiye'de tam bir borçlanma aracına dönüşmüş durumdadır. Türkiye'deki kredi kartı müşterilerinin yaklaşık 12 milyonunun kredi kartı borcunu son ödeme tarihinde tümüyle ödemeyip borç bıraktıkları belirtiliyor. Vatandaşların, kredi kartı harcamaları nedeniyle yüklendiği borç miktarı ise 26,9 milyar YTL dir. Bunun 10,9 milyar YTL'sini taksitli alışverişlerden kaynaklanan borçlar meydana getirmektedir. Kredi borcunu ödeyemeyip temerrüde düşerek Merkez Bankası'nın kara listesine giren kişi sayısı da 2007 sonu itibariyle 687 bin 16'ya yükselmiştir. Sayın Başbakan Borç yiğidin kamçısıdır! diyor, ama vatandaşın kamçı yiyecek hali kalmamıştır! Ayrıca, Borç yiyen kesesinden yer! atasözünü de hatırlatmak gerekmektedir. ESNAF VE SANATKAR PERİŞAN Açıklanan büyüme rakamlarına rağmen, derin bir ekonomik kriz yaşayan esnaf ve sanatkar borçlarını ödeyemez hale gelmiştir. Esnaf, sanatkar ve tüccar haciz şoklarıyla sarsılmaktadır. Esnaf ve sanatkarlar piyasadaki durgunluğun yanı sıra ağır vergi yükü altında ezilmektedir. AKP döneminde, esnaf ve sanatkar sicilinde kayıt sildirenlerin sayısındaki yükselme, protestolu senet ve karşılıksız çek rakamlarında görülen yüksek artışlar ve vergi mükellefi sayısında görülen azalma esnaf, sanatkar ve bütün ticaret erbabının faaliyetlerini yürütmekte sıkıntıya düştüğünü açıkça göstermektedir. TCMB verilerine göre protestolu senet ve karşılıksız çek miktarında, AKP iktidarı döneminde yüksek oranda artış görülmektedir. Bu durum, AKP'nin ekonomi politikasının esnaf ve sanatkar kesimini borçlarını ödeyemez ve iş yapamaz hale getirdiğini göstermektedir. Protestolu senet sayısı 2007 yılında adete ulaşmış olup, 2002 yılındakine göre yüzde 194 oranında artış göstermiştir. Protestolu senet tutarı ise 2007 yılında 5,7 milyar YTL'ye yükselmiş olup, 2002 yılındakine göre 7 kat artmıştır. Karşılıksız çek miktarında da her geçen yıl artış görülmekte olup, 2007 yılında seviyesine ulaşan karşılıksız çek miktarında 2002 yılındakine göre yüzde 87 oranında artış olmuştur. Türkiye'deki borçların önemli bir bölümünü de esnaf ve sanatkârların Bağ-Kur'a, işyerlerinin de SSK'ya olan sigorta pirim borçları oluşturmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine göre, bağımsız çalışan ve esnaf-sanatkârın Bağ-Kur'a toplam 23,4 milyar YTL borcu bulunmaktadır. Yani, esnaf ve sanatkârın yaklaşık yüzde 60'ının Bağ-Kur'a borcu vardır. Özel sektör işverenleri de çalışanlarının ücretlerinden kestikleri sigorta primleri ile işveren katkılarını zamanında SSK'ya ödemedikleri için borçları artmaktadır. Halen özel sektör işvereninin SSK'ya faizleriyle birlikte 8,2 milyar YTL borcu bulunmaktadır. Bağ-Kur üyesi toplam çiftçi 6,7 milyar YTL tutarında prim borcuyla karşı karşıya bulunmaktadır. Buna göre, çiftçilerin yüzde 65'i Bağ-Kur'a borçlu durumdadır. 5

6 SEÇİM EKONOMİSİ VE MALİ GEVŞEME AKP Hükümeti 2007 genel seçimleri öncesinde seçim ekonomisi uygulamış, bütçe kaynaklarının yanı sıra KÖYDES ve BELDES gibi uygulamalarla önemli harcamalar gerçekleştirmişlerdir. Yaklaşan yerel seçimler öncesinde de benzer bir tutum içerisinde oldukları görülmektedir. Mali gevşeme konusunda uyarıda bulunan Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ı hem bakanlar azarlamış, hem de beş saatten fazla Başbakanlık ta bekletilmiştir. Mali gevşeme konusu geçtiğimiz günlerde Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı nın (TEPAV) mali disipline ilişkin olarak yayınladığı rapora da konu olmuştur. Raporda, mali disiplindeki gevşemenin nasıl devasa boyutlara ulaştığını, dolayısıyla ekonomi için, piyasalar için ne kadar büyük bir tehdit oluşturduğunu açıkça ortaya konulmuştur. TEPAV, hükümetin önümüzdeki dönemde izleyeceği maliye politikasına esas teşkil edecek olan kararların tahmini maliyeti raporda hesaplanmıştır. Buna göre, "Konut Edindirme Yardımı Ödemeleri", "GAP a Kaynak Aktarımı", "İşsizlik Fonu ndan İstihdam Paketi Kapsamında Kaynak Aktarılması", "Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun İle Mini Tahkimler Yapılması", "Yerel Yönetimlere, Merkezi Yönetim Vergi Gelirlerinden Aktarılacak Kaynağın Artırılması ve Aktarılacak Kaynaktan Yapılacak Kesintinin Düşürülmesi" ile " Kamu İhale Kanunu nun Değiştirilerek Müteahhitlere Fiyat Farkı Ödenmesi" kararlarının uygulanması durumunda doğacak sonuçlar hesaplanmış ve bu kararların uygulanmasının, belli varsayımlar altında, toplam 45 milyar YTL lik bir maliyet oluşturacağı hesaplanmıştır. Rapor da Orta Vadeli Mali Çerçeve (OVMÇ) ye ilişkin değerlendirme yapılırken, "Bir bütün olarak OVMÇ, kamuoyuna varsayımları ve ayrıntılı harcama planları açıklanmamış yönleri ile, ileriye yönelik tutarlı bir maliye politikası uygulama niyetinden çok, yaklaşmakta olan yerel seçimlere yönelik bir tercihi yansıtır gibi gözükmektedir" ifadeleri kullanılmaktadır. Kısacası, AKP nin seçim ekonomisi uygulayabilmek için mali kaynak yaratmaya çalıştığı ve bunun mali disiplini bozacağı açıkça ortaya konulmaktadır. SONUÇ Sadece rakamlarla oynayarak, hesaplama yöntemlerini değiştirerek göz boyamanın da bir sonu var! Artık "sanal büyüme masalının" sonu geldi! İnşallah bu masal büyük bir krizle sonuçlanmaz! Daha doğrusu, hükümet bir an önce önlem alır da kriz çok derinleşmeden atlatılır. Çünkü, Türkiye ekonomisi zaten birkaç yıldır büyüyememe (üretememe!), daha doğrusu ithalata dayalı sanal büyüme sorunu yaşıyor. Çiftçimiz, çalışanlarımız, sanayi ve ticaret erbabımız ve esnafımızın sıkıntıları da giderek artıyor. Protestolu senet ve karşılıksız çek rakamlarında görülen sürekli artışlar ve borç rakamları, esnaf, sanatkar, işadamı ve sanayicinin sıkıntı içinde olduğunu, borçlarını ödeyemez hale geldiğini ve açıklanan yüksek büyüme rakamlarına rağmen reel sektörün bundan pay alamadığını açıkça göstermektedir. AKP iktidarının ve yandaşlarının çizdiği pembe tablolara rağmen, hiçbir kesimin durumunda iyileşme görülmemektedir. Ödenmeyen kredi kartı ve bireysel kredi borçları ile zirai kredi borçları, çalışan kesimin, emeklilerin ve çiftçilerin de durumunun iyi olmadığının bir göstergesidir. AKP Hükümeti bir an önce kafasını kumdan çıkarıp, krizi ciddiye almalı ve gerekli önlemleri planlamalı ve acil olanları hemen gerçekleştirmelidir. 6

Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı

Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı - Ekonomik krizin şiddeti devam ederken, krize borçlu yakalanan aileler, bu dönemde artan işsizliğin de etkisi ile

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Ocak 2011 2012 2011 2012 Yıllık 4,90 10,61 10,80 11,13 Yıllık Ort. 8,28 6,95 8,89 11,11 Aylık 0,41 0,56 2,36 0,38 Yeni

Detaylı

Grafik-4.1: Cari Açığın GSYH ye Oranı (%)

Grafik-4.1: Cari Açığın GSYH ye Oranı (%) 4. Cari Denge 211 yılında GSYH nin yüzde 9 una kadar ulaşan cari açık, devam eden dönemde uygulanan makroihtiyati tedbirler ve kredilerdeki yavaşlama neticesinde azalma eğilimine girmiştir (Grafik-4.1).

Detaylı

Kur artışının ekonomiye olumlu ve olumsuz etkileri var

Kur artışının ekonomiye olumlu ve olumsuz etkileri var Kur artışının ekonomiye olumlu ve olumsuz etkileri var Türkiye 2012 yılına kadar sıcak paranın da etkisi ile düşük kur yaşadı. Düşük kur nedeniyle iç üretimden suni olarak daha ucuza gelen tüketim malını,

Detaylı

tepav Mart2011 N201139 POLİTİKANOTU Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Mart2011 N201139 POLİTİKANOTU Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı POLİTİKANOTU Mart2011 N201139 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Sarp Kalkan 1 Politika Analisti, Ekonomi Etütleri Cari Açığın Sebebini Merak Eden Bütçeye Baksın Cari açık, uzun yıllardan

Detaylı

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 2015

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 2015 Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 215 BÜYÜME DÜŞMEYE DEVAM EDİYOR Zümrüt İmamoğlu* ve Barış Soybilgen ** 13 Nisan 215 Yönetici Özeti Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış Sanayi Üretim Endeksi (SÜE)

Detaylı

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi 2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi Kıvanç

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 44 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler AB inin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Sayfa No Nüfus (Bin Kişi) 1 Nüfus Artış Hızı (%) 2 Cari Fiyatlarla GSYİH (Milyar $) 3 Kişi Başına GSYİH ($) 4 Satınalma Gücü Paritesine Göre Kişi Başına GSYİH

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( ) ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME (2014-2016) I- Dünya Ekonomisine İlişkin Öngörüler Orta Vadeli Program ın (OVP) global makroekonomik çerçevesi oluşturulurken, 2014-2016 döneminde; küresel büyümenin

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74 i Bu sayıda; Ağustos Ayı Dış Ticaret Verileri, 2013 2. Çeyrek dış borç verileri değerlendirilmiştir. i 1 İhracatta Olağanüstü Yavaşlama

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) Hane Halkı İşgücü İstatistikleri 2014 te Türkiye de toplam işsizlik %10,1, tarım dışı işsizlik ise %12 olarak gerçekleşti. Genç nüfusta ise işsizlik

Detaylı

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.50 Altın (USD) 1,225 Ekim 18 EUR/TRY 6.24 Petrol (Brent) 76.2 BİST - 100 90,201 Gösterge Faiz 24.4 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 5.21% -11.0% 25.2% 10.8%

Detaylı

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5.63 Altın (USD) 1,295 Mart 19 EUR/TRY 6.32 Petrol (Brent) 68.4 BİST - 100 93,784 Gösterge Faiz 22.8 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik -2.98% -7.3% 19.7% 13.5%

Detaylı

CARİ AÇIK NEREYE KADAR?

CARİ AÇIK NEREYE KADAR? CARİ AÇIK NEREYE KADAR? Prof. Dr. Doğan CANSIZLAR ANKARA - 14 Aralık 2011 1 Türkiye Ekonomisindeki Bazı Eşitlikler -Ekonomik Büyüme = Artan Dış Açık -Artan Dış Açık = Artan Dış Borçlanma -Artan Dış Borçlanma

Detaylı

GSYH (Milyar TL, Cari Fiyatlarla) GSYH (Milyar $, Cari Fiyatlarla)

GSYH (Milyar TL, Cari Fiyatlarla) GSYH (Milyar $, Cari Fiyatlarla) TÜRKİYE NİN GÖSTERGELERİ > > HABER Hazırlayan: Alaattin AKTAŞ ala.aktas@gmail.com PROJEKSİYON OVP: 2011-2013 dönemini kapsayan orta program nihayet açıklandı. Program 2011-2013 dönemini kapsıyor, ancak

Detaylı

Orta Vadeli Program 2013-15: Bir AKP Masalı Ekim 2012

Orta Vadeli Program 2013-15: Bir AKP Masalı Ekim 2012 Orta Vadeli Program 2013-15: Bir AKP Masalı Ekim 2012 Faik Öztrak Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tekirdağ Milletvekili 1 Temel Sorunlarımız- Yeni Riskler Sıcak paraya yaslanan büyüme modeli

Detaylı

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 5,32 Altın (USD) 1.319 Şubat 19 EUR/TRY 6,06 Petrol (Brent) 66,0 BİST - 100 104.530 Gösterge Faiz 18,8 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik -2.98% -10.0% 19.7% 13.5%

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Şubat 2011 2012 2011 2012 Yıllık 4,16 10,43 10,87 9,15 Yıllık Ort. 7,76 7,48 9,23 10,96 Aylık 0,73 0,56 1,72-0,09 2012

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 16 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül 1 DenizBank

Detaylı

TÜRKon/HED/13-39 DEĞERLENDİRME NOTU. Faks: +90 (212) TÜRKİYE EKONOMİSİ. Sanayi üretiminde kritik gerileme.

TÜRKon/HED/13-39 DEĞERLENDİRME NOTU.  Faks: +90 (212) TÜRKİYE EKONOMİSİ. Sanayi üretiminde kritik gerileme. TÜRKİYE EKONOMİSİ İşsizlik artışa geçti. TÜİK Temmuz ayı işgücü istatistiklerine göre işsizlik oranı %9,3 e yükseldi. Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı ise 0,4 puan artarak %10,1 olarak gerçekleşti.

Detaylı

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı. Makro Veri Büyüme ve Dış Ticaret: Türkiye ekonomisi için yüksek büyüme=yüksek dış ticaret açığı İbrahim Aksoy Ekonomist Tel: +90 212 334 91 04 E-mail: iaksoy@sekeryatirim.com.tr TÜİK tarafından bugün açıklanan

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 32 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

tepav Tasarruf kamudan başlar Nisan2012 N201124 DEĞERLENDİRMENOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Tasarruf kamudan başlar Nisan2012 N201124 DEĞERLENDİRMENOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı DEĞERLENDİRMENOTU Nisan2012 N201124 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Sarp KALKAN 1 Analist, Ekonomi Etütleri Tasarruf kamudan başlar Türkiye nin cari açık sorunu ve bunun altında yatan

Detaylı

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2011, No:4

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2011, No:4 EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2011, No:4 Bu sayıda; Kredi Derecelendirme Kuruluşu Standard and Poor s (S&P) un yerel para cinsinden Türkiye nin kredi not artış kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

OCAK 2019-BÜLTEN 12 MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

OCAK 2019-BÜLTEN 12 MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2019-BÜLTEN 12 MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ 1 Bu Ay 1. Büyümede Duraksama... 2 2. İthalat Düşüyor... 2 3. Sanayi Üretiminde Duraklama... 3 4. İşsizlik Artıyor... 4

Detaylı

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU Hazırlayan: Sıla Özsümer Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı Türkiye Düzenli Ekonomi Notu ve Raporun İçeriği Hakkında

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ağustos 2017 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 7 Ayında

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU BÜYÜME 2011 yılı dördüncü döneme ilişkin hesaplanan gayri safi yurtiçi hasıla değeri bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla

Detaylı

Mali İzleme Raporu Eylül 2005 Ön Değerlendirme

Mali İzleme Raporu Eylül 2005 Ön Değerlendirme economicpolicyresearchinstitute ekonomipolitikalarıaraştırmaenstitüsü Mali İzleme Raporu Eylül 2005 Ön Değerlendirme Yönetişim Etütleri Programı uğur mumcu caddesi 80/3 g.o.p ankara türkiye tel: +90 312

Detaylı

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ 2015-05 2015-06 2015-07 2015-08 2015-09 2015-10 2015-11 2015-12 2016-01 2016-02 2016-03 2016-04 2016-05 2016-06 2016-07 2016-08 2016-09 2016-10 2016-11 2016-12 2017-01 2017-02 2017-03 2017-04 2017-05 2017-06

Detaylı

2015 EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

2015 EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ 17 Aralık Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcuna ilişkin Ekim verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından

Detaylı

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler AB inin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Sayfa No Nüfus (Bin Kişi) 1 Nüfus Artış Hızı (%) 2 Cari Fiyatlarla GSYİH (Milyar $) 3 Kişi Başına GSYİH ($) 4 Satınalma Gücü Paritesine Göre Kişi Başına GSYİH

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 21 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ M A R M A R A Ü N İ V E R S İ T E S İ İ K T İ S A T F A K Ü L T E S İ A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ DÜNYA FAİZ ORANLARI EURO/DOLAR PARİTESİ TÜRKİYE EKONOMİSİ NDE BÜYÜME ÖDEMELER DENGESİ DIŞ TİCARET ENFLASYON

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72 i Bu sayıda; Haziran İşgücü ve İstihdam gelişmeleri; Ocak-Ağustos Bütçe verileri değerlendirilmiştir. i 1 Gerçek işsizlikte ciddi artış

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2013 YILI 6 AYLIK FAALİYET RAPORU 1-Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi 2013 ü genel olarak bir toparlanma dönemi olarak geride bıraktı.

Detaylı

2015 HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

2015 HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ 13 Ağustos Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcuna ilişkin yılı ikinci çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası

Detaylı

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013 Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program 22 Kasım 201 Büyüme Tahminleri (%) 4, 4,1 Küresel Büyüme Tahminleri (%) 4,1,2,0 ABD Büyüme Tahminleri (%) 2,,,,,,1,6,6 2,8 2,6 2,4 2,2

Detaylı

Büyüme Değerlendirmesi: 2013 4. Çeyrek

Büyüme Değerlendirmesi: 2013 4. Çeyrek Büyüme Değerlendirmesi: 2013 4. Çeyrek 31.03.2014 YATIRIMSIZ BÜYÜME Seyfettin Gürsel*, Zümrüt İmamoğlu, ve Barış Soybilgen Yönetici Özeti TÜİK'in bugün açıkladığı rakamlara göre Türkiye ekonomisi 2013

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ağustos 2012, No: 38

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ağustos 2012, No: 38 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ağustos 2012, No: 38 i Bu sayıda; Haziran Ayı Ödemeler Dengesi Verileri, Haziran Ayı Kısa Vadeli Dış Borç Stoku Verileri değerlendirilmiştir. i 1 Cari açığı

Detaylı

Tablo 7.1: Merkezi Yönetim Bütçe Büyüklükleri

Tablo 7.1: Merkezi Yönetim Bütçe Büyüklükleri 7. Kamu Maliyesi 2016 yılında, maliye politikaları özellikle kamu harcamaları yoluyla büyümeye katkı sağlamıştır. Buna ek olarak, özel tüketimi desteklemek, reel sektöre finansal destek sağlamak ve yatırımı

Detaylı

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ 2015. Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ 2015. Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU Temmuz ayı içerisinde Dünya Bankası Türkiye

Detaylı

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018 Busiad Hazırlayan:Doç.Dr.Metin 05.02.2018 1 ENFLASYON Aralık 2017 itibariyle tüketici fiyatlarının, %0,69 olarak gerçekleştiği ve %12,98 olan yıllık enflasyonun %11,92 düzeyine düştüğü görülmüş-tü. Ocak

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 34 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

ARALIK 2018-BÜLTEN 11 MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

ARALIK 2018-BÜLTEN 11 MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ARALIK 2018-BÜLTEN 11 MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ 1 Bu Ay 1. Enflasyon Oranında Düşüş... 2 2. İşsizlikte Yükselme... 2 3. PMI da Artış... 3 4. Dış Ticaret Açığı Kapanıyor...

Detaylı

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18 ÖZET GÖSTERGELER Piyasalar USD/TRY 4,56 Altın (USD) 1.250 Haziran 18 EUR/TRY 5,31 Petrol (Brent) 79,4 BİST - 100 96.520 Gösterge Faiz 19,2 Büyüme Sanayi Üretimi Enflasyon İşsizlik 7,36% 5,1% 15,4% 10,1%

Detaylı

11.12.2013 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

11.12.2013 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 11.12.2013 CARİ İŞLEMLER DENGESİ Ekim ayı cari işlemler açığı piyasa beklentisi 2,9 Milyar dolar eksiyken, veri beklentilere paralel 2,89 milyar dolar açık olarak geldi. Ocak-Ekim arasındaki 2013 cari

Detaylı

Bankacılık sektörü. 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

Bankacılık sektörü. 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri Bankacılık sektörü 2011 değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri Şubat 2012 İçerik Bankacılık sektörünü etkileyen gelişmeler ve yansımalar 2012 yılına ilişkin beklentiler Gündemdeki başlıca konular 2

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni 17 Ağustos 2015, Sayı: 23 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya İnci Şengül

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON EGE BÖLGESİ SANAYİ ODASI AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU % TÜFE ÜFE Ekim 2011 2012 2011 2012 Yıllık 7,66 7,80 12,58 2,57 Yıllık Ort. 5,93 9,53 10,26 7,80 Aylık

Detaylı

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR -1- 109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR Yabancıların, 8 Haziran itibariyle Türkiye de 53 milyar 130 milyon dolarlık hisse senedi, 38 milyar 398 milyon dolar devlet iç borçlanma senedi (DİBS) ve 407

Detaylı

2017 OCAK-MAYIS AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

2017 OCAK-MAYIS AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı 2017 OCAK-MAYIS AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı GSYH Büyümesi GSYH Büyümesi 2017 yılı Ocak-Mart döneminde GSYH zincirlenmiş

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM ABD Merkez Bankası FED, 18 Aralık tarihinde tahvil alım programında azaltıma giderek toplam tahvil alım miktarını 85 milyar dolardan 75 milyar

Detaylı

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ 211-Ç1 211-Ç2 211-Ç3 211-Ç4 212-Ç1 212-Ç2 212-Ç3 212-Ç4 213-Ç1 213-Ç2 213-Ç3 213-Ç4 214-Ç1 214-Ç2 214-Ç3 214-Ç4 215-Ç1 215-Ç2 215-Ç3 215-Ç4 216-Ç1 216-Ç2 216-Ç3 216-Ç4 217-Ç1 217-Ç2 217-Ç3 217-Ç4 218-Ç1

Detaylı

2015 MAYIS ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

2015 MAYIS ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ MAYIS ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ 14 Temmuz Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcuna ilişkin yılı Mayıs verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından

Detaylı

12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 12.03.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ Ocak ayı cari işlemler açığı piyasa beklentisi olan -5,2 Milyar doların altında -4,88 milyar dolar olarak geldi. Ocak ayında dış ticaret açığı geçen yılın aynı ayına göre

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ENFLASYON % TÜFE ÜFE Mayıs 2011 2012 2011 2012 Yıllık 7,17 8,28 9,63 8,06 Yıllık Ort. 6,64 8,68 9,21 10,57 Aylık 2,42-0,21 0,15 0,53 2012

Detaylı

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 yılına iyi başlayan ülkemiz halı ihracatı, yılın ilk dört ayının sonunda bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla % 23,1 oranında artarak

Detaylı

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti TEPAV Değerlendirme Notu Şubat 2011 Cari işlemler açığında neler oluyor? Ekonomide gözlemlenen

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33 i Bu sayıda; Kısa vadeli Dış Borç Stoku, Merkez Bankası Net Döviz Pozisyonu rakamları Uluslararası Yatırım Pozisyonu, Ve İmalat Sanayi

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 NİSAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi Mayıs 2017 2 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 NİSAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

Detaylı

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2010 YILI OCAK- HAZİRAN DÖNEMİ MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ DEĞERLENDİRMEK ÜZERE DÜZENLEDİĞİ BASIN TOPLANTISI KONUŞMA METNİ

Detaylı

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde 1 16-31 Temmuz 2012 SAYI: 41 MÜSİAD Araştırmalar ve Yayın Komisyonu İşsizlikte Belirgin Düşüş 2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

Detaylı

2015 NİSAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

2015 NİSAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ NİSAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ 15 Haziran Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcuna ilişkin yılı verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından

Detaylı

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ M A R M A R A Ü N İ V E R S İ T E S İ İ K T İ S A T F A K Ü L T E S İ A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ CARİ İŞLEMLER DENGESİ DIŞ TİCARET DENGESİ BORÇLANMA GÖSTERGELERİ VE CARİ İŞLEMLER DENGESİ NET ULUSLARARASI

Detaylı

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk ayında ise halı

Detaylı

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ MAYIS 2018

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ MAYIS 2018 BUSİAD Hazırlayan:Doç.Dr.Metin 05.06.2018 1 ENFLASYON Nisan 2018 itibariyle tüketici fiyatlarının, %1,87 olarak gerçekleştiği ve %10,23 olan yıllık enflasyonun %10,85 düzeyine düştüğü görül müştü. Mayıs

Detaylı

Küresel İktisadi Görünüm

Küresel İktisadi Görünüm MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT FAKÜLTESİ AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ KÜRESEL İKTİSADİ GÖRÜNÜM TÜRKİYE EKONOMİSİ YAKIN DÖNEM BÜYÜME İŞSİZLİK VE BÜYÜME ENFLASYON YÜKSELİYOR Küresel İktisadi Görünüm 28 krizi sonrası

Detaylı

2017 OCAK-EYLÜL AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı

2017 OCAK-EYLÜL AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER. Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı 2017 OCAK-EYLÜL AYLARI TÜRKİYE VE MALATYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER Doç. Dr. Ahmet UĞUR Malatya Ticaret Borsası Akademik Danışmanı Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar) Dış Ticaret Verileri (Milyon Dolar)

Detaylı

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU BÜYÜME 2012 yılı ikinci çeyreğe ilişkin hesaplanan gayri safi yurtiçi hasıla değeri bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla

Detaylı

2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI

2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI 2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI Ege Bölgesi Sanayi Odası nın 1982 den beri sürdürmekte olduğu Ege Bölgesi nin 100 Büyük Sanayi Kuruluşu çalışması, bölgemiz sanayiinin içinde bulunduğu duruma,

Detaylı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%) 2016/17 Global İhracat-Büyüme Tahminleri Kaynak : EDC Export Credit Agency - ÜLKE ANALİZLERİ BÜYÜME ORANLARI ÜLKELERİN YILI BÜYÜME ORANLARI (%) Avrupa Bölgesi; 1,5 % Japonya; 0,50 % Kanada ; 1,30 % Amerika;

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 44

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 44 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 44 i Bu sayıda; Ekim ayı enflasyon verileri, Eylül ayı dış ticaret verileri; TİM Ekim ihracat verileri değerlendirilmiştir. i 1 2012 de Türkiye

Detaylı

Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi

Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi 2015 YILI

Detaylı

PROJEKSİYON. DOLAR ARTIŞI ve DIŞ BORÇ:

PROJEKSİYON. DOLAR ARTIŞI ve DIŞ BORÇ: 112 EKONOMİK FORUM Alaattin AKTAŞ ala.aktas@gmail.com GÖSTERGELER PROJEKSİYON DOLAR ARTIŞI ve DIŞ BORÇ: Doların, neredeyse tüm paralar karşısında değer kazanması çoğu kez bir dizi olumsuzluğa yol açıyorsa

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 5 Aralık 2016, Sayı: 47. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 5 Aralık 2016, Sayı: 47. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 47 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

13.02.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ

13.02.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ 13.02.2014 CARİ İŞLEMLER DENGESİ Aralık ayı cari işlemler açığı piyasa beklentisi olan -7,5 Milyar doların üzerinde -8,322 milyar dolar olarak geldi. 2013 yılı cari işlemler açığı bir önceki yıla göre

Detaylı

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu 11 1 13 1 * GSMH (milyar dolar) 1.9..79 1.86 1.3 1.83 1.578 1.61

Detaylı

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ Hazırlayan: Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik Görünümü IMF düzenli olarak hazırladığı Küresel Ekonomi Görünümü

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 6 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Artış. Ocak-Haziran Oranı (Yüzde) Ocak-Haziran 2014

Artış. Ocak-Haziran Oranı (Yüzde) Ocak-Haziran 2014 6. Kamu Maliyesi 214 yılının ilk yarısı itibarıyla bütçe performansı, özellikle faiz dışı harcamalarda gözlenen yüksek artışın ve yılın ikinci çeyreğinde belirginleşen iç talebe dayalı vergilerdeki yavaşlamanın

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 22 Ağustos 2016, Sayı: 33. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Ağustos 2016, Sayı: 33. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 33 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı DEĞERLENDİRMENOTU Nisan2011 N201127 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Ayşegül Dinççağ 1 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri Hasan Çağlayan Dündar 2 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri 2008 Krizinin

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 28 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2009 yılında ülkemiz halı ihracatı % 7,2 oranında düşüşle 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk çeyreğinin sonunda

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014 ORTA VADELİ PROGRAM (2015-201) 8 Ekim 2014 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2005 2006 200 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 T 2015 T Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme oranı kriz öncesi seviyelerin altında seyretmektedir.

Detaylı

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Ekim 2014

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Ekim 2014 Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Ekim 2014 ILIMLI BÜYÜME DEVAM EDİYOR Zümrüt İmamoğlu* ve Barış Soybilgen ** 24 Ekim 2014 Yönetici Özeti Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış Sanayi Üretim Endeksi (SÜE)

Detaylı

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk iki ayının

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 3 Temmuz 2017, Sayı: 27. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 3 Temmuz 2017, Sayı: 27. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 27 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

PROJEKSİYON DIŞ BORÇ GÖSTERGELER. Dış borcun çeyrek yüzyıllık seyri. Borç stoku (Milyon dolar) GSYH ye Pay (Yüzde)

PROJEKSİYON DIŞ BORÇ GÖSTERGELER. Dış borcun çeyrek yüzyıllık seyri. Borç stoku (Milyon dolar) GSYH ye Pay (Yüzde) GÖSTERGELER Alaattin AKTAŞ l ala.aktas@gmail.com PROJEKSİYON DIŞ BORÇ Türkiye nin toplam dış borcu 2017 sonunda 453 milyar dolara ulaştı. Bu bir rekora işaret ediyor. Rekor yalnızca düzeyle sınırlı da

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. Gelir Amaçlı Esnek Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2008-31.12.2008 dönemine ilişkin

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 40 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Temmuz 2014

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Temmuz 2014 Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Temmuz 2014 11 Temmuz 2014 CARİ AÇIK HIZLA AZALIYOR Zümrüt İmamoğlu* ve Barış Soybilgen ** Yönetici Özeti Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış Sanayi Üretim Endeksi (SÜE)

Detaylı

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ M A R M A R A Ü N İ V E R S İ T E S İ İ K T İ S A T F A K Ü L T E S İ A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ DÖVİZ KURLARI YURT DIŞINDAN PORTFÖY YATIRIMLARI VE İÇ BORÇLANMA SENETLERİ ENFLASYON ORANLARI İŞSİZLİK ORANLARI

Detaylı

2 TEMMUZARAL I K

2 TEMMUZARAL I K 4 TEMMUZ-ARALIK 2 8 2 TEMMUZARAL I K 2 0 1 2 2TEMMUZARAL I K MART2 0 1 2 4 2 2 2 2012y ı l ı Oc a k, Ş uba ta y l a r ı nday a pı l mı ş t ı r. 223 Dör dünc ü 2011y ı l ı bi r i nc i y a r ı s ı i l e2011y

Detaylı

PROJEKSİYON İŞSİZLİK: GÖSTERGELER. Son on yılın aylara göre işsizlik oranı (Yüzde)

PROJEKSİYON İŞSİZLİK: GÖSTERGELER. Son on yılın aylara göre işsizlik oranı (Yüzde) GÖSTERGELER Alaattin AKTAŞ l ala.aktas@gmail.com PROJEKSİYON İŞSİZLİK: 2008, 2009 ve 2010 yılları tüm dünya gibi Türkiye için de bir kriz dönemiydi. Bu dönemde işsizlik çok arttı. Özellikle 2009 yılındaki

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gruplara Yönelik Gelir Amaçlı Kamu Borçlanma Araçları

Detaylı

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi AYLIK RAPOR İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi Ocak ayında başlıca pazarlara ihracat geriledi, enflasyonda gerileme beklentisi ile Merkez Bankası politika faizini indirdi. EKONOMİK VE SEKTÖREL

Detaylı