16 Mart 2015 Pazartesi KLASİK YÖNTEMLERE PAYDOS

Transkript

1 -SORUNUN BUGÜN GİDERİLMESİ BEKLENİYOR Yusuf Şimşek in ani bir kararla Karşıyaka ile yollarını ayırmasının ardından hızlı bir araştırma içerisine girerek, kısa vadede, Galatasaray ın eski futbolcusu Ayhan Akman ile Anlaşan Karşıyaka da sıkıntılar bir türlü bitmek bilmiyor. Yaşanan bu gelişme, yönetimin canını sıksa da, sorunun bugün giderilmesi bekliyor. devamı 15 te 16 Mart 2015 Pazartesi Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Batı Asya'da depremi önceden tespit edebilmek için çalışma yürüten NASA'ya bağlı GeoCosmo Araştırma Enstitüsü, verileri analiz etmek için İzmir'de merkez kurma kararı aldı TARİHİ BAŞARIYA ORTAK OLACAĞIZ KLASİK YÖNTEMLERE PAYDOS H er yıl 3 binden fazla göçmen kuşa evsahipliği yapan İzmir'in Aliağa ilçesinde, havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte kuş sayısında azalma gözlenmeye başladı. Özellikle kış mevsiminde Türkiye de yaşayan 425 kuş türünden 103 ünü barındıran Aliağa Kuş Cenneti, Çaltılıdere Hacı Ahmet mevkisi ve Güzelhisar Deltası nda kartpostalları aratmayan görüntüler sergileyen kuşların sayısı, havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte azalmaya başladı. devamı 14 te AK Parti İzmir 2. Bölge Milletvekili Aday Adayı Veysel Güldoğan, hedeflerini ve 7 Haziran seçimleri ile ilgili görüşlerini gazetemize anlattı. Güldoğan, "Yine tek başımıza iktidarız" dedi 400 VEKİL HEDEFİNE ULAŞACAĞIZ 12 YILDIR ÜLKE İYİ YÖNETİLİYOR MEB, öğretmenlere kolaylık sağlayacak şekilde, valiliklerce belirlenecek eğitim bölgeleri içindeki diğer okullar arasında rotasyon yapılmasını planlıyor. Proje hayata geçerse, öğretmenlerin sürgün gözüyle baktığı rotasyonda yeni bir döneme girilmiş olacak BAŞKA İLÇEYE GÖNDERİLMEYECEK MEB İnsan Kaynakları Genel Müdür Vekili Kaya, "Öğretmenimizin görev yeri bir ilçedeyse, buna uzak başka bir ilçeye rotasyonu yapılmayacak. Öğretmenlerimizin kurulu düzenlerinin bozulmaması için böyle bir karar aldık. Ara sınıflarda görevli öğretmenler, hemen rotasyona tabi tutulmayacak, öğrencilerini 4. sınıftan mezun etmeleri beklenecek. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ağırlıklı olarak bulunan zorunlu hizmet bölgelerine ek hizmet puanı düzenlemesi getirilecek. Şehit ve gazi yakını öğretmenler ile engelli öğretmenler, rotasyondan ve zorunlu hizmetten muaf tutulacak" dedi. devamı 16 da İzmir Büyükşehir Belediyesi, kullandığı çevreci ulaşım teknolojilerini güçlendirmek için yeni bir adım daha atıyor. ESHOT un 20 adet elektrikli otobüs satın alınması ile ilgili kararı İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi nde oybirliği ile kabul edildi ALMANYA VE ÇİN İNCELENDİ

2 SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 16 Mart 2015 Pazartesi BAŞKAN Çiçek'ten Çicek'ten Tire için TARiHi çağrı Ege Üniversitesi ve Atılım Üniversitesi nin düzenlediği sempozyumda konuşan Başkan Çiçek, "Toprağın 3 metre altında Efes dönemine ait başka bir Tire duruyor. Arkeolojik kazıların başlatılması için üniversitelerden destek bekliyoruz diyerek yetkilileri göreve çağırdı Tire Belediyesi nin ev sahipliğinde Ege Üniversitesi ve Atılım Üniversitesi nin düzenlediği sempozyumda Tire her yönüyle ele alındı. Tire Belediyesi Kültür Salonu nda sempozyum öncesi düzenlenen açılış törenine, Atılım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdürrahim Özgenoğlu, Ege Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Atilla Silkü, Ege Üniversitesi İzmir Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. M. Akif Erdoğru, Atılım Üniversitesi TUTAM Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şule Pfeiffer Taş, Belediye Başkanı Tayfur Çiçek, İzmir Musevi Cemaati Temsilcileri, sivil toplum örgütleri ile çok sayıda akademisyen ve araştırmacı katıldı. Tire Belediyesi Kültür ve Şehir Sineması salonlarında 2 gün süren sempozyumda 88 bilim adamı ve araştırmacı toplam 14 oturumda Tire yi her yönüyle tartıştı. Sempozyumdan çıkan sonuç ise daha sonra kitap haline getirilecek. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Ege Üniversitesi İzmir Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. M. Akif Erdoğru, Kültür şehri olan Tire aynı zamanda Ahiliğin merkezi, cömertliğin kaynağıdır. Ünlü gezgin Evliya Çelebi eserlerinde Tire yi öve öve bitiremiyor. Bu güne kadar benzer sempozyumları birçok yerde düzenledik. Tire, köklü bir geçmişe sahip, ilçe tarihi dokusunu koruyan ender kentlerden biridir dedi. Arkeolojik kazıların başlatılması için üniversitelerden destek bekliyoruz Açılış töreninde konuşma yapan Tire Belediye Başkanı Tayfur Çiçek Tire nin mevcut değerlerinin açığa çıkarılmasında düzenlenen sempozyumun önemi büyük. Toprağın 3 metre altında Efes dönemine ait başka bir Tire duruyor. Arkeolojik kazıların başlatılması için üniversitelerden destek bekliyoruz diyerek sözlerine şöyle devam etti; Bütün imkânlarımızı ilçemizin tanıtımı için seferber ediyoruz. Tire de, Vakıflar Bölge Müdürlüğü ne kayıtlı toplam 459 tescilli eser yer alıyor. Gerçekleştirdiğimiz, projelerle Tire nin tarihini ayağa kaldırıyoruz. İlçe bazında toplam 30 restorasyon ve restitüsyon projesi yürütüyoruz. İzmir Valiliği ile Kültür ve Turizm Bakanlığı ndan destek aldık. Ege Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Atilla Silkü den Başkan Çiçek in çağrısına destek geldi. Başkan Çiçek in çağrısına üniversite o- larak kayıtsız kalamayız diyen Silkü ÇEKÜL ün, Birgi de başardığı işleri Tire de de görmek istiyoruz diyerek, Tire nin UENESCO adaylı için adım atılacağını da sözlerine ekledi. 2 gün süren sempozyumda Tire Belediyesi, sempozyum için tam anlamıyla seferberlik ilan etti. Tire Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü nün organize ettiği sempozyumda belediyenin diğer birimleri de görev aldı. Gün boyunca bil- gi- lerini izleyicilere aktaran katılımcılar, günün yorgunluğunu belediyeye ait Tire Gölet Restoran da attı. Akşam yemeklerini Tire Gölet te yiyen misafirlere, ilk gün Tire Belediyesi Türk Sanat Müziği Korosu mini bir konser verirken 2. Gün Tire Belediyesi Halk Oyunları Ekibi Gösterilerini sundu. (HABER MERKEZİ) ÜNLÜ YAZARDAN genç isimlere yazı dersi! Genç yazarlara ders niteliğinde tavsiyelerde bulunmayı ihmal etmeyen Pamuk, romana başlarken ilk cümleyi düşünürken ikinci cümleye bir türlü geçemeyenlere atıfta bulunarak, "Ben kendime, birinci cümleyi yazamazsan takma kafana Orhan, ikinci cümleden başla diyorum" dedi Türkiye nin ilk Nobel Edebiyat Ödüllü Yazarı Orhan Pamuk Konak Belediyesi nin düzenlediği Edebiyat, Roman, Tuhaflık ve Hayat başlıklı söyleşiye katılmak üzere geldiği İzmir de son kitabı ve yazarlık serüveniyle ilgili keyifli bir sohbete imza attı. Konak Belediyesi Selahattin Akçiçek Eşrefpaşa Kültür Merkezi nde gerçekleşen etkinliğe İzmirli edebiyatseverler yoğun ilgi gösterdi. Söyleşinin yapıldığı salondaki tüm koltuklar dolarken, Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da izleyenler arasında yer aldı. Moderatörlüğünü akademisyen Erkan Irmak ın yaptığı söyleşide Yazar Orhan Pamuk, üzerinde 6 yıl çalıştığı son romanı Kafamda Bir Tuhaflık hakkındaki düşüncülerini okuyucuyla paylaştı. Romanları kadar söyleşisiyle de dinleyenleri kendisine hayran bırakan Pamuk, 40 yılı bulan yazarlık serüveni içinde yazma sürecinde yaşadıklarını ve nasıl araştırma yaptığını anlattı. Genç yazarlara ders niteliğinde tavsiyelerde bulunmayı da ihmal etmeyen Pamuk, romana başlarken ilk cümleyi düşünürken ikinci cümleye bir türlü geçemeyenlere atıfta bulunarak, "Ben kendime, birinci cümleyi yazamazsan takma kafana Orhan, ikinci cümleden başla diyorum" dedi. FEMİNİST OLMAYA ÇALIŞIYORUM Çok fazla araştırma yapmasına rağmen araştırmacı değil romancı kimliğiyle anılmak istediğini belirten Pamuk, romanlarındaki kadın karakterlerin daha geri planda tutulmasıyla ilgili soru üzerine, "Türkiye gibi erkek egemen bir toplumda bir erkek ne kadar feminist olabiliyorsa ben de o kadar feminist olmaya çalışıyorum. Ben romanlarımda hep bir kadının bakış açısını ortaya çıkarırım. Ama kendime de 'Orhan dikkat et sen erkek egemen bir toplumda yaşıyorsun' diyorum. Aslında romanlarımda kadın erkek konusunda toplumsal bir eksikliği de dile getiriyorum" yanıtını verdi. "YAŞAR KEMAL'İ KISKANIRDIM" Beğendiği yazarların başında geçtiğimiz ay yaşama veda eden Usta Yazar Yaşar Kemal'in geldiğini dile getirdi. (HABER MERKEZİ) Yıl: 4 İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü Azime MOLLA Haber Müdürü Yavuz ATALAY Sayfa Editörü Ekrem YELMAZ Nihal ÖZKEN Dağıtım: Bahri ÖZTÜRK GÜLTEKİN PAZARLAMA GÜREL DAĞITIM. Sayı: Mart 2015 Pazartesi İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: sondakika11@gmail.com Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: Yayın Sahibi Temsilcisi Azime MOLLA Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 3 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI MEVCUT HAVA KALİTESİ ÖLÇÜM İSTASYONLARINA ÖLÇÜM CİHAZLARI VE EKİPMANLARI ALIMI İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SATINALMA DAİRE BAŞKANLIĞI MAL ALIMLARI ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ Sağlık çalışanlarının bir günlük iş bırakma HAVA KALİTESİ eyleminden ÖLÇÜM Eğitim İSTASYONLARINA ve Araştırma ÖLÇÜM Hastane- CİHAZLARI ruyorum, VE yürüyerek EKİPMANLARI geri gide- ALIMI görev yapılmadı. Tepecik değil mi bana? Buca da otu- MEVCUT alımı habersiz 4734 sayılı olan İzmir'deki Kamu İhale bazı Kanununun si ne 19 dün uncu gitmesine maddesine rağmen göre açık ceğim. ihale usulü dedi. ile Kanser ihale edilecektir. İhaleye hastalar, ilişkin duruma ayrıntılı tepki bilgiler gösterdi. Kayıt Hastanelerde Numarası acil söylediklerini : 2015/27799 belirten kalp eylem yüzünden çekimlerini aşağıda bugün yer almaktadır: için gelmelerini olduğunu söyleyen ve bu İhale 1-İdarenin vakalar dışında görev yapılmadı. Türkiye genelinde veriyorum, : CUMHURIYET haklılar. BULVARI Herkes No:1 K:4 man Güneş KONAK/İZMİR ise, Bir ay hastası Erhan Düzmen, Hak yaptıramadığını belirten Keri- a)adresi b)telefon olduğu gibi ve faks İzmir'de numarası de sağlık hakkını : alsın ama halkın u- öncesinden verdiler. Bugün c)elektronik çalışanları, Posta 14 Mart Adresi Tıp yarılması : satinalma@izmir.bel.tr lazım. Dün geldim, geldim, iptal ettiler, tekrar Bayramı arifesinde çalışma bana bugün için gel dediler. 24 üne verdiler. Ultrason ç)ihale dokümanının görülebileceği : şartlarının düzeltilmesi için Ben kalp hastasıyım, nefes çekimim vardı, grev yüzünden iptal ettiler. şeklinde internet bir günlük adresi iş (varsa) bıraktı. Hastanelerde konusu acil malın vakalar dışında diye düşünüyorum. Yazık konuştu. (CİHAN) alamıyorum. Nasıl gideceğim 2-İhale a)niteliği, türü ve miktarı : MEVCUT HAVA KALİTESİ ÖLÇÜM İSTASYONLARINA ÖLÇÜM CİHAZLARI VE EKİPMANLARI ALIMI - 5 İŞ KALEMİ Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b)teslim yeri : İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ NÜN İZMİR İLİ İÇERİSİNDE BELİRLEYECEĞİ YERLERE MONTAJI YAPILARAK ÇALIŞIR HALDE TESLİM EDİLECEKTİR. c)teslim tarihi : YÜKLENİCİ İLE İDARE ARASINDA SÖZLEŞME İMZALANMA- SINDAN İTİBAREN 120 (YÜZYİRMİ) TAKVİM GÜNÜ İÇERİSİNDE MALLAR MONTAJI YAPILARAK ÇALIŞIR HALDE TESLİM EDİLECEKTİR. 3-İhalenin a)yapılacağı yer : İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SATINALMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Cumhuriyet Bulvarı No:1 Kat:4 Oda No: 429 Konak/İZMİR) b)tarihi ve saati : :00 4.İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1.İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.2.Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3.Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: Yetkili satıcılığı veya imalatçılığı gösteren belgeler: a)imalatçı ise imalatçı olduğunu gösteren belge veya belgeler, b)yetkili satıcı veya yetkili temsilci ise yetkili satıcı ya da yetkili temsilci olduğunu gösteren belge veya belgeler, c)türkiye'de serbest bölgelerde faaliyet gösteriyor ise yukarıdaki belgelerden biriyle birlikte sunduğu serbest bölge faaliyet belgesi. İsteklilerin yukarıda sayılan belgelerden, kendi durumuna uygun belge veya belgeleri sunması yeterli kabul edilir. İsteklinin imalatçı olduğu aşağıdaki belgeler ile tevsik edilir. 1)İstekli adına düzenlenen Sanayi Sicil Belgesi, 2)İstekli üyesi olduğu meslek odası tarafından aday veya istekli adına düzenlenen Kapasite raporu, 3)İsteklinin kayıtlı olduğu meslek odası tarafından aday veya istekli adına düzenlenen İmalat Yeterlilik belgesi, 4)İsteklinin adlarına veya unvanlarına düzenlenmiş olan teklif ettiği mallara ilişkin yerli malı belgesi veya teknolojik ürün deneyim belgesi, 5)İsteklinin alım konusu malı ürettiğine ilişkin olarak ilgili mevzuat uyarınca yetkili kurum veya kuruluşlarca düzenlenen isteklinin üretici veya imalatçı olduğunu gösteren belgeler, İsteklilerin yukarıda sayılan belgelerden birini sunması yeterli kabul edilir Standarda ilişkin belgeler: Standarta ilişkin belgeler: İstekliler; a)toplam Azotoksit (NOx) cihazının EN 14211'e göre tip onay belgesini, b)karbonmonoksit cihazının EN 'ya göre tip onay belgesini, c)kükürtdioksit cihazının EN 'ye göre tip onay belgesini, d)partikül Madde ölçüm cihazı EN 12341'e göre tip onay belgesini, e)pm2,5 numune başlığı EN ye göre tip onay belgesini, teklifleri ile birlikte vereceklerdir Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman: Tedarik edilecek malların numuneleri, katalogları, fotoğrafları ile teknik şartnameye cevapları ve açıklamaları içeren doküman: a)istekliler; teklif ettikleri cihazların teknik şartnamede sözü edilen tüm özellik ve niteliklerini belgeleyen dokümanlardan birer takım teklifleri ile birlikte vereceklerdir. Bu dokümanlar; cihazın teknik özelliklerini, çalışma prensiplerini ve nasıl kullanılacaklarını, cihazla birlikte kullanılan aksesuarları hakkında bilgi veren, orjinal elektronik, elektromekanik devre şemalarını, tüm sistemin ölçekli proje çizimlerini, ayrıntılı arıza bulma yöntemlerini, periyodik bakım ve onarım bilgilerini kapsamalıdır. b)2. kalem Partikül Madde Ölçüm Cihazı EPA referans metotlarına uygun olmalıdır ve istekliler ilgili sertifikayı tekliflerle birlikte vereceklerdir. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6.Bu ihaleye sadece yerli istekliler katılabilecek olup yerli malı teklif eden yerli istekliye ihalenin tamamında % 5 (YÜZDEBEŞ) oranında fiyat avantajı uygulanacaktır. 7.İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1.İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı İZMİR BÜYÜKŞE- HİR BELEDİYESİ SATINALMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Cumhuriyet Bulvarı No:1 Kat:4 Oda No: 425 Konak/İZMİR) adresinden satın alınabilir. 7.2.İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8.Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SATINALMA DAİRESİ BAŞ- KANLIĞI (Cumhuriyet Bulvarı No:1 Kat:4 Oda No: 425 Konak/İZMİR) adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9.İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir. 10.İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11.Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (DOKSAN) takvim günüdür. 12.Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Resmi İlanlar: de SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ Şubat Mart Pazartesi Perşembe Mersin in Tarsus ilçesi Sıraköy Mahallesi'nde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nde ablası tarafından üzerine benzin dökerek yakıldığı iddia edilen 18 yaşındaki Ayşe Ersöz, İzmir de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Sevdiği erkekle kaçtığı için ablası Elif K. (27) tarafından yakıldığı iddia edilen Ayşe Ersöz'ün cenazesi, yapılan otopsinin ardından yakınlarına teslim edildi Sondakika: 16/3 Basın:41783 Kadınlar Günü nde ablasının yaktığı iddia edilen genç kız hayatını kaybetti Olay, geçtiğimiz 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nde, Tarsus ilçesine bağlı Sıraköy Mahallesi'nde meydana geldi. İddialara göre, 18 yaşındaki Ayşe Ersöz, yaklaşık iki hafta önce sevdiği Mehmet Ö. (24) ile evlenmek için evden kaçtı. Mehmet Ö. ile Ayşe Ersöz daha sonra Tarsus Belediyesi Nikah Dairesi'ne başvurup nikah günü aldı. Bu sırada Ayşe Ersöz ün ablası, evli ve iki çocuk annesi olan 27 yaşındaki Elif K., ailesiyle barıştıracağını söyleyerek kız kardeşini evine çağırdı. Bunun üzerine Ayşe Ersöz de Mehmet Ö., Mehmet Ö. nün babası ve annesiyle ablasının evine gitti. Elif K., kız kardeşi ve diğer k- işilerle sohbet ederken kız kardeşi Ayşe Ersöz ü bir ara yatak odasına çağırdı. Burada kız kardeşinin arkasından üzerine benzin döktüğü iddia edilen Elif K. çakmağı çakarak kardeşini yaktı. Ayşe Ersöz alevler içinde yanarak ağır yaralanırken, bu sırada alevlerin sıçradığı ablası Elif Eşini silahla vuran Nazım Al: Çok Pişmanım, kadınlar çiçektir Van da boşanmak isteyen eşini sokak ortasında vuran Nazım Al isimli zanlı, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemede tutuklandı. Emniyetteki ifadesinde pişman olduğunu söyleyen Al, kadınların çiçek olduğunu, neden ateş ettiğini ise bilmediğini söylediği öğrenildi. Van da dün öğlen saatlerinde, kocasından şiddet gördüğü için boşanmak isteyen Necla Al, Van ın en işlek caddesi olan Cumhuriyet Caddesi'nde kocası Nazım Al ile karşılaştı. Karı koca arasında başlayan kavgada Nazım Al, silahını çekerek Necla Al'a ateş etti. (CİHAN) K. da yandı. Ayşe Ersöz ambulansla önce Mersin Devlet Hastanesi ne, ablası Elif K. ise Tarsus Devlet Hastanesi ne kaldırıldı. Durumu ağır olan Ayşe Ersöz daha sonra ambulans uçakla İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Ünitesi ne sevk edildi. YAŞAM SAVAŞINI KAYBETTİ 18 yaşındaki Ayşe Ersöz, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Vücudunun yaklaşık yüzde 80 inde ağır yanıklar oluşan genç kız, 7 gün süren yaşam savaşını kaybetti. Ayşe Ersöz ün cenazesi hastaneden alınarak otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Burada yapılan o- topsinin ardından cenaze yakınlarına teslim edildi. Cenazeyi teslim alan Ayşe Ersöz ün akrabası Emine Fatma Orhan, cenazeyi uçakla Adana ya oradan da karayoluyla Tarsus a götürerek defnedeceklerini kaydetti. 1 HAFTA ARABULUCULUK İÇİN UĞRAŞTILAR Ayşe Ersöz ün cenazesini teslim alan ve cenaze işlemlerini yürüten akrabası Emine Fatma Orhan, yaşanan o- laydan dolayı son derece üzgün olduklarını söyledi. Orhan, "Ayşe Ersöz benim kuzenimin kızı. Olay geçtiğimiz Pazar günü (8 Mart) gerçekleşmiş. Pazartesi günü ağabeyim arayarak durumu anlattı ve Elif K., Ayşe yi yaktı dediler. Ayşe yi orada (İzmir de) hastaneye kaldırdılar gider misin dediler. Ben hastaneye gidip durumuyla ilgili bilgi aldım. Önce kolunun, bacağının falan yandığını düşündüm. Ama vücudunun yüzde 80 i yanmış durumda, doktor o şekilde bilgi verdi. Sonra ben yakınlarıma sordum, çocuk nasıl bu hale geldi dedim. Ayşe Ersöz, bir hafta önce kaçmış köyümüzden biriyle. Sonra köyümüzün muhtarları arabuluculuk yapmak istemiş. Ablası Elif le görüşmek istemişler. Arayı bulalım demişler. Ablası Elif yok demiş, affetmiyorum demiş. Bir hafta falan arabuluculuk için uğraşmışlar. Sonra Elif, muhtarı aramış, gelsin onu affettim demiş. Bunlar da kayınvalidesi, kaçtığı çocuk, kayınbabası, köyün muhtarı, eş, dost herkes oraya (Elif in evine) gitmiş. Orada epey konuşmuşlar. Bir ara Elif K. Ayşe yi yatak odasına çağırıp, asker olan kardeşleriyle konuşturacağını söylemiş. Yatak odasına götürüyor. Sonra kilitlemiş kapıyı, arkasından benzin döküp yakmış diye duydum. Ama Ayşe nin tüm vücudu yanmış durumda. Arkadan yanmış Ayşe. Sonra çakmakla yakmış kendi de bu arada alev almayla birlikte Elif de yanmış. Kardeşini yakabileceğini kimse düşünmemişti. Allah kimseye yaşatmasın. Kimseye evlat acısı yaşatmasın." dedi. Ayşe Ersöz ün cenazesi yapılan otopsinin ardından Mersin in Tarsus ilçesine götürülmek üzere yakınlarına teslim edildi. (CİHAN) GÜZELBAHÇE BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN İLANDIR : 16/3

4 16 Mart 2015 Pazartesi BTSO Başkanı İbrahim Burkay, geçen yıl yer gösteremedikleri için Bursa'nın en az 2-3 milyar dolarlık yabancı yatırım kaçırdığını söyledi Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Ali Haydar Bozkurt, dünyada hibrit araçlara vergi teşviki vermeyen ülke olmadığını belirterek, "Hibritte belki yüzde 20'ler civarında bir ÖTV ile bu teknoloji biraz daha ulaşılabilir olacaktır. Türkiye'de geçen yıl adet hibrit otomobil satıldı. Böyle bir vergi teşviki olursa rakam 3-4 bine ulaşır" dedi Sektöre yönelik sorularını yanıtlayan Bozkurt, hibrit otomobile ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Bozkurt, hibrit otomobil üzerinde çalışmalar yapıldığını duyduklarını, ancak seçimden önce yetişmesini düşünmediklerini aktararak, k- endilerinin hibrit konusunda teşvik beklediklerini söyledi. Dünyada hibrit araçlara teşvik vermeyen ülke olmadığını vurgulayan Bozkurt, "Dünyada hibritlere verilen teşvikler ağırlıklı olarak satın alma aşamasında vergilerde sağlanan indirimle oluyor. Vergilerde yüzde 90'a varan indirim sağlayan ülkeler var. Satış anındaki vergilerde ciddi bir indirim olunca, bu iş çalışıyor. Çünkü insanlar haklı olarak bu teknolojiye ulaşabileceği bir fiyatla sahip olmak istiyor. Türkiye'de de bizim beklentimiz bu yönde" şeklinde konuştu. Bozkurt, elektrikli otomobillerde yüzde 3'lük bir ÖTV uygulaması olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti: "Hibritte uygulanan ÖTV'de elektrikli kadar bir indirim olmaz diye tahmin ediyorum. Belki yüzde 20'ler civarında bir ÖTV ile bu teknoloji biraz daha ulaşılabilir olacaktır. Böylelikle hibrit otomobillerin fiyatları kendi segmentindeki diğer araçlarla biraz daha rekabet edebilecek hale gelecektir. Bu vergilendirme olsa bile hemen on binlerce hibrit otomobil satılacak diye bir yolu açmaz. Öncelikle binli adetlerle başlıyor, önümüzdeki 5-10 yılda belli adetlere ulaşıyor. Türkiye de geçen yıl adet bir hibrit otomobil satıldı. Böyle bir vergi teşviki olursa rakam 3-4 bine ulaşır. Üretim olsun ya da olmasın, hibrit teknolojilerinin ülke ekonomisine çok önemli katkıları var, önce ona bakmak lazım." Şu anda dizel araç satışlarının yüksek seyrettiğine dikkati çeken Bozkurt, bu durumun hem kendilerine hem de ülke ekonomisine ekstra yük getirdiğini dile getirdi. Bozkurt, dizeli üretmek için açığa çıkan benzinin yurt dışına çok düşük rakamlarda satıldığına işaret ederek, "O nedenle dizelden ziyade benzinliye, hibrit benzinliye vatandaşı yöneltmek lazım. Bu anlamda hibrite teşvik verilmesinin ülkeye de çevreye de katkısı olacaktır. Tüm dünya ülkeleri de bunları gözeterek teşvikleri veriyor" dedi - "Avro da dolar kadar yükselseydi, otomotiv pazarı daralmaya başlayacaktı" Bozkurt, bu yıl pazarın geçen yılın yüzde 5-10 daha üzerinde olacağını planladıklarını belirterek, "O yönde pazar hareket ediyor. Mevcut durum bugünkü gibi devam ederse bu yılı da tahminlerimiz çerçevesinde kapatacağız" şeklinde konuştu. Faizle kur dengesini, "tahterevalli" şeklinde nitelendiren Bozkurt, şöyle devam etti: "Faiz indiği zaman mutlu oluyoruz. Çünkü hem tüketicinin otomotiv alması kolaylaşıyor hem de yatırımcı yatırıma geliyor. Bizim omurgadan bağlı olduğumuz şey, kurun arttığı kadar otomobilin emtia fiyatları yükseliyor. Bu nedenle bunun çok doğru bir dengede olması lazım. Faizi düşürelim derken kuru artırdığınızda öbür taraftan ekonomiye yansıması olumsuz oluyor. Kurun baskısını hissediyoruz. Bir şansımız avro/dolar paritesinde. Avro baskılanıyor şu anda. Avro da dolar kadar yükselseydi, otomobil fiyatlarında artış olacak ve otomotiv pazarı daralmaya başlayacaktı." Bozkurt, otomotiv sektöründe pompanın fiyatının otomobil alımını çok etkilemediğine de değinerek, bunun sadece kullanma alışkanlığını değiştirdiğini ifade etti. Toyota olarak bu yıl oldukça iyi bir çıkış yapacaklarına olan inancını dile getiren Bozkurt, "Hedefimiz de binlik satış adetinin altına düşmemek. Önümüzdeki aylardaki pazar seyrine göre, üst bant o- larak da 45 binli adetlere kadar gidebiliriz. Burada en çok güvendiğimiz lokomotif modelimiz Corolla" şeklinde konuştu. Ali Haydar Bozkurt, geçen yılın haziran ayında alınan bir kararla kamuda kiralanan araçların yerli üretim olması şartı getirildiğini anımsatarak, "Bu, Corolla için müthiş bir şans. Bu kategoride 4-5 tane binek otomobil var. Onlar arasında Corolla'nın çok yüksek bir şansı var. Corolla hem kamuda hem özelde çok kullanılacak" ifadelerini kullandı. Yıllardır filo satışlarının, toplam satışlardan yüzde 8-10'u gibi bir pay aldığını aktaran Toyota Pazarlama Üst Yöneticisi Bozkurt, geçen yıl bu rakamın yüzde 24'e yükseldiğini, bu yıl bu rakamın daha da artacağını düşündüklerini sözlerine ekledi. (AA)

5 1Şubat 16 Mart Pazartesi Perşembe Ekonomistler, Türkiye için kredi derecelendirme kuruluşları arasında bu yıl ilk gözden geçirmeyi cuma günü yapacak olan Fitch'ten kredi notunda ve görünümünde herhangi bir değişiklik beklemiyor Yıllardır kişilerin ve firmaların amatör o- larak yürüttüğü sosyal medya tanıtım çalışmaları, dünya genelinde seçim yarışına giren siyasilerin propaganda sürecinde bu alanı kullanıp galip gelmelerinin ardından farklı bir boyut kazandı. Siyasetçilerin yanı sıra sanatçıların da tercih etmeye başladığı, maliyeti düşük, etki alanı daha kapsamlı bu yeni nesil tanıtım yöntemi, "dijital ajans" adlı sektörün doğmasını sağladı. Bursa'da faaliyet gösteren bir dijital ajansın ortaklarından Erkan Sava, yaptığı açıklamada, bazı kurumsal firmalar, ünlüler ve politikacılara sosyal medya ve dijital pazarlama hizmeti verdiklerini söyledi. Dijital alanın daha fazla ilgi görmesiyle firma ve kişilerin eski, klasik reklamlardan çıkıp buna yöneldiğini belirten Sava, şöyle devam etti: "Obama nın sosyal medya üzerinden yürüttüğü kampanyanın başarılı olması ve seçimi kazanması sonrası dijital tanıtım daha tanınır hale geldi. Türkiye'de de birçok büyük sanatçı, siyasetçi ve kurumsal firma dijital pazarlama yöntemini benimsedi. Bu tanıtım çalışması da dijital ajanslar tarafından yürütüyor. Şu anda klasik pazarlama, klasik reklamlar önemini çok büyük anlamda yitirdi. İleride bunun klasik pazarlama metotlarının daha da azalacağını tahmin ediyorum. Bununla beraber insanlardaki algı da değişti. Klasik pazarlamanın önemi şu an büyük ölçüde azalmış durumda. Dijital pazarlama faaliyetleri, klasik pazarlamanın artık önüne geçmiştir. Artık kataloglar da dijital. Eskiden bir bilgisayarı, internetten bakıp gidip bilgisayar mağazasından alıyorduk. Şimdi ise insanlar gidiyor, bilgisayar mağazasından ürünü fiziksel olarak inceliyor ve internetten alıyor. Bu tamamen pazarlama stratejilerini de değiştirdi. Günümüze baktığımızda televizyonda gördüğünüz bir ünlünün kıyafetini bile hemen reklam arasında internete girip sipariş verebiliyorsunuz. Bu dijital pazarlamanın gücüyle oluyor." - "Hedef kitleyi 12'den vuruyoruz" Sava, klasik tanıtım ve reklam çalışmalarında hedef kitleye ulaşmanın tam olarak belirlenemediğine dikkati çekerek, dijital tanıtımın ise tamamen ölçeklenebildiğini, ürünle ilgili bilginin kaç kişiye gittiğinin net olarak tespit edilebildiğini anlattı. Dijital ajansların, firmaların tanıtımını yeni medyada yaptığını, sosyal ağlardaki hesaplarını da yöneterek kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdiğini dile getiren Sava, "Bir firmaya yaptığımız dijital reklamı, birim maliyetle 'internet sitesine kaç kişi girdi' veya 'kaç bin kişi birim maliyetle bu reklamlarını gördü', 'kaçı geri dönüş yaptı', 'kaçı sitesine girip alışveriş yaptı' gibi bütün verileri firmalara iletebiliyoruz. Bu sayede firmalar hangi maliyetle reklamlara harcamalar yaptığını çok kolay ölçebiliyor" değerlendirmesinde bulundu. Pazarlamayı elektronik postayla yaptıklarına değinen Sava, firmaların e-posta adreslerinden müşterilerine mesajlar gönderdiklerini belirtti. Bu mesaj aktarımının tamamen müşterilerin ilgi alanlarına göre gerçekleştiğini bildiren Sava, "Örneğin 10 bin e-posta attıysak 'bunun 3 bini mesajı açtı, 7 bini açmadı' gibi bunu ölçeklendirebiliyoruz. Böylece patronun eline ciddi bir ham veri geçiyor. Bunun dışında sosyal medya reklamlarının maliyetleri çok düşük ve etkisi çok yüksek. Bunları da kullanabiliyoruz" diye konuştu. Erkan Sava, firmalar adına attıkları ve açılan e-postaları da yakından takip edebildiklerini kaydetti. Bunu bir örnekle açıklayan Sava, "Bir e-posta attığımızda bayan, erkek, elektronik ve bebe kategorilerinin fotoğraflarının olduğunu düşünün, bunu gönderdiğimiz kişi erkek giyimini tıkladıysa bundan sonra size bayan giyimiyle ilgili e-posta atmıyoruz. Bu şekilde ilgi alanınıza girmeyen e-postaları atmıyoruz. Bu sayede firmayla ilgili antipati duyulmasının da önüne geçiyoruz. Böylece hedef kitleyi 12'den vuruyoruz" ifadesini kullandı. (AA)

6 17 16 Mart ubat Pazartesi Per embe Romanlar Günü Çanakkale Buluşması nda konuşan Erdoğan,"Bu ülkedeki mevcut etnik unsurların hepsinin kendine has sorunları vardır. Varsa yoksa Kürt sorunu diye bir şey yok. Ben 2005'te Diyarbakır'da bunu ifade ettim ve bu süreç kapandı. 'Bizim sorunumuzdur' dedik ve biz bu işi kapattık, bitirdik. Hala bunu devam ettirmek isteyenler var."dedi Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,"Biz ülkeyi 230 milyar dolarlık bir milli gelirle devraldık. Geçen yıl 800 milyar doların üzerinde gelire ulaştık. İhracatta 36 milyar dolardan, 160 milyar dolara ulaştık. Türkiye her alanda gelişti, kalkındı"diye konuştu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Biz ülkeyi 230 milyar dolarlık bir milli gelirle devraldık. Geçen yıl 800 milyar doların üzerinde gelire ulaştık. İhracatta 36 milyar dolardan, 160 milyar dolara ulaştık. Türkiye her alanda gelişti, kalkındı" dedi.babacan, AK Parti Hatay İl Başkanlığı'nın Antakya Meclis Kültür Salonu'nda düzenlediği Mahalle Başkanları Toplantısı'nda, bugün çok önemli bir seçime 3 aydan kısa bir süre kala partililerle olduğunu söyledi.türkiye'nin AK Parti iktidarı döneminde çok önemli başarılara imza attığını dile getiren Babacan, ülkenin, ekonomide, siyasette, sosyal hayatta çok önemli bir dönüşüm yaşadığını belirtti. 2002'nin Türkiye'siyle bu günün Türkiye'sinin birbirinden çok çok farklı olduğunu ifade e- den Babacan, "Biz ülkeyi 230 milyar dolarlık bir milli gelirle devraldık. Geçen yıl 800 milyar doların üzerinde gelire ulaştık. İhracatta 36 milyar dolardan, 160 milyar dolara ulaştık. Türkiye her alanda gelişti, kalkındı" diye konuştu.bugünün Türkiye'sinde, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin toplumun tüm kesimlerinde daha iyi hissedildiğini anlatan Babacan, şunları söyledi:"çözüm süreci dedik. Çözüm süreci demek, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin etnik kökeni ne olursa olsun, dini mezhebi ne olursa olsun özgürlüklerden yararlanması demek. Yine devletin tüm vatandaşlarına aynı samimiyetle kucaklamasıdır. Bunun için mücadele verdik. Hamd olsun güzel sonuçlarını da alıyoruz. Aslında bu topraklar, şöyle Anadolu'nun, Hatay'ın bir tarihine bakın, hep bir arada var olmaktan, birlik beraberlik, kardeşlik içerisinde, huzur ve güven içerisinde yaşamaktan gelen bir tarihimiz var. Ve biz inanıyoruz ki dışarıdan kim ne yapmaya çalışırsa çalışsın. Ülkemizin bu huzur ve güven ortamını kim bozmaya çalışırsa çalışsın, önce halkımız onlara karşı dimdik duruş sergiliyor. İşte biz bunun için 2001 yılında AK Parti'yi Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan, yol arkadaşları ve dava arkadaşlarıyla beraber kurduk. Ben de o ilk kurucu 73 kişiden biriyim."içinde bulunulan coğrafyanın çok zor bir coğrafya olduğunu söyleyen Babacan, Suriye'de yaşanan iç savaşı hatırlattı. Suriye'de insanların yaşadığı zulme, onların anlattıklarına bakılması gerektiğini belirten Babacan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Hemen yanı başımızdaki sınırın diğer tarafına bakın, oradaki zulümden, kaçıp gelen ve bizlerle beraber olan Suriyeli kardeşlerimizin anlattıklarına bir bakalım. Yaşadıkları zulme bir bakalım. Birlik beraberlik olmayınca, iyi demokratik bir sistem kurulmadıktan sonra, ülkede istikrar olmadıktan sonra bir ülke ne hale geliyor. Bugün yaklaşık 300 bin Suriyeli kardeşimiz hayatını kaybetti. Aynı şekilde petrol bakımından dünyanın ikinci sırasında yer alan Irak'ta da aynı durum söz konusu. Mezhep kavgalarıyla yıllarca savaş durumundalar. Birlik beraberlik olmayınca varlık içinde nasıl yokluk çektikleri işte Irak'ta yaşanıyor."seçim kampanyasının 7-8 nisan tarihlerinde adayların tanıtılmasıyla başlayacağını aktaran Babacan, o süreden sonra kalan 2 aylık sürenin çok önemli olduğunu ifade etti. Babacan, "O iki ayın her bir haftası her bir günü her bir saati kıymetlidir. Dolayısıyla bu zamanı çok iyi değerlendirelim. Belediye başkanlarımıza önemli görevler düşüyor. Seçim zamanımızda oylarımıza sahip çıktığımız gibi sandıklarımıza da sahip çıkmamız lazım" ifadelerini kullandı. Hatay'da AK Partili belediye başkanları olduğunu hatırlatan Babacan, belediyelerinde bir hizmet yarışında olması gerektiğini, kim daha iyi hizmet götürecek diye bir yarış içerisinde olunması gerektiğini kaydetti. Seçimin önemine de değinen Babacan, yeni bir anayasa dediklerini, merkezinde özgürlüklerin ve hukuk devletinin olduğu bir anayasa istediklerini sözlerine ekledi.toplantıya, AK Parti Hatay Milletvekili Orhan Karasaray, AK Parti Hatay İl Başkanı Ahmet Atıç, belediye başkanları ve partililer katıldı.(aa)

7 17 16 Mart ubat Pazartesi Per embe Veysel Güldoğan, İzmir ve Türkiye siyasetinin yakından tanıdığı bir aileden geliyor lardan günümüze Türk siyasetinde görev almış ailenin genç bir ferdi. AK Parti İzmir 2. Bölge den geçtiğimiz günlerde milletvekilliği aday adaylığını duyuran Güldoğan ile hedeflerini, İzmir ve Türkiye siyasetini konuştuk. Güldoğan, Türkiye de başta CHP olmak üzere muhalefetin Türkiye yi yöneten vizyona sahip olmadığını ifade ederek, İzmir de ve tüm Türkiye AK siyasete güç verecektir diye konuştu - Veysel bey siz ilk defa aday adayı oluyorsunuz. İkinci bölgeyi tercih ermenizin nedini nedir bu bölge ile olan bağınızı anlatır mısınız? - Ben İzmir'e 1978 de göç etmiş bir ailenin ferdiyim ve bütün ailem yoğun olarak Karşıyaka, Çiğli ve Kemalpaşa bölgelerinde yaşıyor; ben de yaşamımı bu bölgede sürdürmekteyim. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimimi bu bölgede aldım. Ben de yaşamıma burada devam ediyorum. Geniş bir aile potansiyelimiz var bu bölgede. Ama tabii ki yine de partimizin genel merkezimizin kararı önemlidir. Bize nerede görev verirlerse orada da çalışmalarımıza devam ederiz. Mazlum VESEK - Her ne kadar 2. bölgede aday adayı olduysanız da anladığım kadarı ile siyaset yelpazeniz İzmir'in tümünü kapsıyor. Bize şuana kadar ki politika geçmişinizi anlatabilir misiniz? Neler yaptınız? - Ben yaşadığım yer olması itibari ile öncelikle Karşıyaka ilçe teşkilatında çalışmaya başladım daha sonra da AK Parti il yönetiminde görev aldım. Üç yıl boyunca il yönetim kurulu üyeliği yaptım. Bu süreç içerisinde teşkilat başkan yardımcılığı yaptım. Bölge başkanlığı yaptım. Birçok ilçenin koordinatörlüğünü yaptım. Son iki yerel seçimlerde ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde de İSKM başkan yardımcılığı yaptım. Bu çalışmalarımızın sonucunda çevremizin ve ailemizin bize teşviki ile bu yola çıktık. -Genç bir siyasetçi olmanıza rağmen epey siyasi birikiminiz ve geçmişiniz var. Dördüncü genel seçime kadar AK Parti için seçimlerde önemli görevler alarak çalışıyorsunuz. Peki a- day adayı olmak için bu dönemi tercih etmenizin özellikle bir nedeni var mıdır? - Açıkçası ben siyasetin içinden gelen bir insan olarak ailemde siyaset geleneğinin içinden gelen bir aile olmasından da kaynaklı, amcam Samet Güldoğan Adalet Partisi nden 2 dönem milletvekilliği yapmıştır, yine amcam Hilmi Güldoğan 1 dönem milletvekilliği yapmıştır. İzmir siyasetinde ve Türkiye genelinde siyasi anlamda etkili olan amcam Vedat Güldoğan var. Yakın zamanda kaybettik kendisini, dolayısıyla siyasi geleneğin içinden geldik. Neden siyaset, derseniz Ben insanların elini sıkmayı seven bir insanım. İnsanlar ile iletişim kurmayı seven bir insanım ve insanların sorunlarıyla birebir ilgilenmeyi seven biriyim. Zaten siyaset tamamen gönül işi çünkü, hem ailenizden hem de işinizden fedakarlık yaparak oluşturduğunuz bir şey. Karşılık beklemeden gönüllülük esasında yürüttüğümüz bir durum. Ben de siyasete bu anlamda girdim ve teşkilat içerisinde yapmış olduğum çalışmalar sonucunda kendimizin bir noktaya geldikten sonra bu aday adaylığına başvurduk seçimleri AK Parti nin 4. genel seçimi olacak, şu ana kadar AK Parti nin üç tane genel seçimi arka arkaya tek başına kazanmasını ve dördüncü genel seçiminde şimdiden bu bakış açısı ile görülmesini neye bağlıyorsunuz. Bu genel seçimlerde partinizin başarısı hakkında beklentiniz nedir ne söylersiniz? -Zaten karşımızdaki muhalefetinde hiçbir şekilde iktidar olmak gibi bir derdi yok; böyle bir hedefi de yok. Şuana kadar ki sonuçlar da bunu gösteriyor bizle yine tek başımıza iktidar olacağız. Hatta hedeflediğimiz 400 milletvekili sayısına ulaşmaya çalışacağız. İzmir de de 2011 de kazandığımız on bir milletvekili sayımızı da çok daha fazla sayıya çıkaracağımıza inanıyoruz. -Ak Parti nin başarısını sanıyorum sadece muhalefetin tutumu ile sınırlayamayız - Elbette tek unsur bu değil. On iki yıl boyunca Türkiye'yi dışarıda ve içeride çok iyi noktalara taşıması, yapılan projeler, verilen hizmetler bunların hepsi AK Parti yi her seçimde daha güçlü hale getiriyor. Ekonomik anlamda Türkiye'nin gidişatına kazandırılan büyük bir ivme var. Bütün büyüme oranlarına reel olarak bakıldığında zaten seçmenin de gösterdiği teveccüh bunu gösteriyor. Bu şekilde AK Parti iktidarının da her seçimden daha çok güçlenerek çıkacağını düşünüyorum. - İzmir ile ilgili iki önemli soracağım. AK Parti iktidara geldiğinden bu yana İzmir de birinci parti olmuş değil. Siz bu seçimlerde milletvekili Algı değişirse inanıyorum ki biz İzmir'de birinci parti olacağız. Bu algı da zaten yavaş yavaş değişiyor. Yerel yönetimlerde İstanbul'da Ankara'da kimsenin hayat tarzına karışılmadığı görülüyor. Karşımızda Eskişehir sayınızı arttıracağınızı belirttiniz ama elimizde henüz kesin bir şey yok. AK Parti sizce İzmir'de birinci parti olabilmesi için nasıl bir yöntem uygulamalı? - İzmir, hep ilklerin şehridir. Dolayısı ile bir muhalif yapısı da vardır. Biz algıyı bir şekilde doğru yere oturtmalıyız. Algı değişirse inanıyorum ki biz İzmir'de birinci parti olacağız. Bu algı da zaten yavaş yavaş değişiyor. Yerel yönetimlerde İstanbul'da Ankara'da kimsenin hayat tarzına karışılmadığı görülüyor. Karşımızda Eskişehir örneği var. Burayı da AK Parti yönetmiyor ama İzmir'de oluşturulan algı orada yok. İzmir'de bu algıyı çökerteceğiz. En basitinden İzmir'de şuan stat problemi var. Bu statlar ile ilgili hükümet proje yapıyor biz yapacağız diyor ama y- erel yönetimler hükümetin karşısına sürekli sorunlar çıkartıyor. Yatırıma engel oluyorlar. Sonra da İzmir köy gibi kaldı hükümet yatırım yapmıyor, diyorlar. Yapılan birçok yatırım da var açıkçası. Yerel yönetimler seçiminde Binali Yıldırım gibi birini değerlendirebilseydik o zaman gerçek anlamda bir yükselişi görebilecekti, İzmir. Maalesef şuan önümüzde beceriksiz bir yerel yönetim var on bir yıllık başkanlık dönemi halen bir ekip oluşturamamıştır. Diğer yandan bakıldığında şuanda Türkiye'de büyük işler yapmış olan partimizin eski genel başkanı, onursal başkanı, şu anki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan büyükşehir belediye başkanlığı dönemindeki ekibini o kadar iyi kurmuş ki şuanda o ekipten bi çok insan Türkiye de çok başarılı bakanlık görevlerinde bulundu. Burada ise başkan on bir yıldır halen ekip kurmaya çalışıyor; kimi genel sekreter yapacağız, kimi İZSU'ya genel müdür yapacağız, şuraya kimi atayacağız durumu içindeler. Bu rahmetli Ahmet Piriştina döneminde belki oluşuyordu ama o da aramızdan ayrıldı. Biz sonraki yerel yönetimlerde bu anlamda hiçbir şey göremedik. İşte ben Karşıyaka da oturuyorum 3 kilometrelik yolu üç aydır halen bitiremediler; üç tane ağır makine üç silindir, asfalt makinaları orada oturuyor. Yatırım yok, geliştirme yok. Sadece reklam panolarında gördüğümüz bir yerel yönetim var. Dolayısıyla bizde bu aday adaylık sürecinde İzmir için ne yapabiliriz, İzmir'deki halkın gereksinimlerini nasıl çözebiliriz, İzmir yatırımlarını Ankara'da nasıl takip edebiliriz; bunun örneği var. Burayı da AK Parti yönetmiyor ama İzmir'de oluşturulan algı orada yok. İzmir'de bu algıyı çökerteceğiz düşüncesi ile yola çıktık. - AK Parti'nin Türkiye genelindeki başarıları, bazı kentlerde yaptığı ileri diyebileceğimiz şehirciliğe rağmen İzmir'de bir başarısızlık söz konusu ise bu sizin parti olarak kendinizi halka anlatamamak gibi bir olduğunu gösterir mi? Aday adaylığı sürecinde hatta 7 Haziran a kadar kendinizi anlatmak konusunda nasıl bir yöntem i- zlemeyi uygun görürsünüz? - Biz İzmir halkının zaten yadsınamayacak kadar bir kısmına kendimiz anlatmış durumdayız. Burada da yanlış bir algı var. İzmir CHP'nin kalesi deniyor. Son genel seçimlerde biz 11 milletvekili çıkartmışız; CHP 13 milletvekili çıkartmış. Dolayısı ile biz bir milyonun üstünde oy aldık seçimlerde. Bizler, İzmir'in geri kalan diğer vatandaşlarımıza politikalarımızı, projelerimizi daha iyi anlatmamız gerekir ve bizler de bunun için çalışma yürüteceğiz. - İzmir'de halihazırda bir kentsel dönüşüm söz konusu; bu kentin bir problemi; yine ülkemizin genelini ilgilendiren Kürt sorunu çözümü meselesi var. Bu iki önemli husus ve sizin de belirtebileceğiniz sorunlar ve çözümleri noktasında bir aday profili ortaya konulabilecek mi, böyle bir ekip oluşturuluyor mu sizce? - Açıkçası siyasette başarı ekip işidir. Partimizin şimdiye kadar ki başarısı da doğru ekip anlayışından gelmektedir. Kesinlikle genel merkezimiz buna uygun adaylar ile yola çıkacaktır. Biz Kürt sorunu olarak değil, çözüm süreci olarak ele adlandırdığımız bu süreci; büyük bir cesaret ile şuan ki Cumhurbaşkanımız başlatmıştır. Bunun devamı tüm ülkemiz için çok önemlidir. Milyar dolarların boşa harcandığı, birçok gencimizi, evladımızı yitirdiğimiz maalesef istenmeyen son otuz yılda gelişen bu manzarayı yıkmak için elimizden geleni yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Son olarak silah bırakma meselesi gelinen noktada çok önemli bir aşamadır. Bundan sonra da partimiz adına ne gerekiyorsa yapacağız. Genel merkezimizde buna göre yol izleyecektir. - Siz soyadınızdan dolayı da dikkat çeken bir aileden geliyorsunuz. TBMM'de vekil olsanız da olmasanız da AK Parti ile yürüdüğünüz bu yolda barış sürecine şahsi olarak ne yapmak istersiniz? Ailenizin bu anlamda çabalarını bildiğim için soruyorum. - Ben şuna inanıyorum; Diyarbakır'da çözüm süreci ne kadar önemli ise İzmir'de de bu süreci anlatmak o kadar önemlidir. Bu süreci bütün detayları ile olabilecek en iyi şekilde anlatmamız gerekmektedir. Diyarbakır'da bulunan vatandaşlarımız da buna inanmalı ve hep beraber bu sürecin üstesinden gelmeliyiz. Artık çatışmaların olmadığı, sadece insanların öldüğü dağlarda artık piknik yapma zamanıdır diye düşünüyorum. Bunun için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Çalışmamız gerekiyorsa çalışacağız. Bölgeye gitmemiz gerekiyorsa gideceğiz. Kardeşliğin ne olduğunu tüm Türkiye'ye göstereceğiz diye düşünüyorum. - İzmir ikinci bölge için konuşacak olursak; hatırı sayılır Doğu-Güneydoğu nüfusu var ve sizin mutlaka onlarla bir iletişiminiz var. Orada bulunan halkın iktidara yeniden seçileceği kesin gözü ile bakılan bir partiden beklentileri nelerdir? - Bu süreçte daha çok kendi içinden gelen a- daylar ile temsil edilmek istiyorlar öncelikle; zaten genel merkezimiz de bunu ele alacaktır. - Sizin şahsi projeleriniz var mıdır Veysel Bey? - Bu yola çıkarken zaten mutlaka projeleriniz olması gerekiyor. Gençler ile ilgili olsun kadınlar ile ilgili olsun, İzmir ile ilgili Diyarbakır'da çözüm süreci ne kadar önemli ise İzmir'de de bu süreci anlatmak o kadar önemlidir. Bu süreci bütün detayları ile o- labilecek en iyi şekilde anlatmamız gerekmektedir. Diyarbakır'da bulunan vatandaşlarımız da buna inanmalı ve hep beraber bu sürecin üstesinden gelmeliyiz. Artık çatışmaların olmadığı, sadece insanların öldüğü dağlarda artık piknik yapma zamanıdır diye düşünüyorum. Bunun için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. projelerimizin olması şart zaten. Bizler şuanda aday adaylığı sürecindeyiz, genel merkezimizin belirlemiş olduğu takvim ile birlikte mutlaka projelerimizi öne çıkartacağız. Oyuncak kütüphanesi projemiz vardı. İzmir'de epey ses getiren bir proje.maddi anlamda çok yeterli olmayan çocuklarımızın okuduğu semtlerde okullarımıza oyuncak kütüphanesi kurma projemiz vardı. Şuanda bu projemiz ilerliyor. Çocuklarımızın hayal gücünün gelişmesi için oyuncaklar ile oynaması gerekir ve bu anlamda oyuncak temin etmek hepimizin vazifesi. İkinci el oyuncaklar olması sebebi ile projemizin adı Yine de Oynar mısın Benimle Oyuncak Kütüphanesi Projesi' adını koyduk. Burada aileler çocuklarının belli bir yaştan sonra kalan oyuncaklarını bağışlaması ile bizler de oyuncakları değerlendirip okullarda oyuncak kütüphanesi oluşturuyoruz. İnternet çağında kütüphanelerimiz maalesef biraz da atıl pozisyonda kalıyor. Bu kütüphanelerimizi canlandırmak adına da yine kütüphanenin içerisinde böyle bir oyuncak kütüphanesi düşündük. -Genel olarak bilimsel, kültürel ve toplumsal projeler içerisinde yer alacaksınız. - Zaten İzmir hem bir kültür hem turizm hem de bir sanayi kenti olmalı. İstediğimiz İzmir kentini yaratmamız için öncelikle beyin göçünü durdurmamız gerekir. Manisa'ya Denizli'ye kayan sanayiyi İzmir'de yeniden canlandırmamız lazım. Kültür şehri İzmir'de kültürü canlandırmamız lazım. En önemlisi de turizmi canlandırmamız lazım. Bugün Yunan adalarına gidince içiniz cız ediyor, bizim Foça mızın, Çeşme mizin yanında hiçbir şey olan adalar turist kaynarken maalesef bizde bu konuda da çok ciddi problemler var. Bizim bu konuların hepsi ile ilgili tek tek projelerimiz var bizler projelerimizi hayata geçireceğiz. bu sorunları gündeme alan siyaset anlayışı ile hareket edeceğiz. - Partililere, aday adayı arkadaşlarınıza özellikle söylemek istediğiniz bir husus var mı? - Bizim partimizi diğer partilerden ayıran en önemli özellik, aday adayları biz birbirimizi hiçbir zaman rakip olarak görmüyoruz. Listeler açıklandıktan sonra da listelere giren giremeyen tüm arkadaşlar partimizin başarısı için çalışacaktır. Hepimizin ortak öngörüsü İzmir'de başarılı olacağımızdır. Benim kampanya sloganım da 'İzmir Sana Aşığım'dır. Bir İzmir sevdalısı olarak bu yola çıktık hayırlısı olmasını temenni ederim. VEYSEL GÜLDOĞAN KİMDİR? 1977 Diyarbakır doğumlu olan Güldoğan, ilkokul, ortaokul ve lise öğrenimini İzmir de tamamladı.ankara Gazi Ünivesitesi Elektirik Elektronik Mühendisliği mezunu olan Güdoğan, 2001 yılından bu yana ağlık ve enerji sektöründe faaliyet gösteren Familya Şirketler Grubu nda Yönetim Kurulu Başkanlığı yapıyor.anadolu Birliği Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve MÜSİAD İzmir Denetim Kurulu üyesi olan Güldoğan, 3 yıl AK Parti İzmir il yönetim kurulu üyeliği yapmıştı. Elektirik Mühendisleri Odası ve İzmir Ticaret Odası üyesi olan Güldoğan, evli ve bir kız çocuğu babası

8 SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >> 8 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe 16 Mart 2015 Pazartesi SONDAKiKA GAZETESİ >>9 GÜNCEL Şubat Mart Pazartesi Perşembe İNCE ZIMBALAR Sabit İNCE sabitince1@hotmail.com Kocaoğlu oldu bittiye getirdi Ahmet SEZER drasezer@gmail.com ATIŞMALARDAN 3 Atışma halk edebiyatımız ve aşık edebiyatının olmazsa olmazlarındandır. Atışma ile atışan aşıklar hem birbirlerini yoklar, hem konu ne ise o konudaki düşünce ve görüşlerini eleştirel ve alaycı bir bakışla dile getirerek karşısındaki aşık'ı alt etme, yenme, kendinin güçlü ve galip olduğunu göstermek için yapılan sazlı veya sazsız yapılan anında söylenen şiirlerdir. Biz de bir zamanlar internet üzerinden bu tür atışmaları çokça yapmıştık. Özellikle hakkın rahmetine kavuşan Rasim Köroğlu dostum, Mustafa Ceylan, Harun yiğit ve şu anda aklıma isimleri gelmeyen çok sayıda aşık ve şair dostlarımızla bu tür atışmalar yaptık. Bu atışmalardan çok sayıda var ama bunlardan bir tanesinden bir örnek sunacağım sizlere. Bu atışmada merhum Köroğlu için bir yerde dua edin Rasim ölmesin dostlar deyivermişim. Ama maalesef onu kaybettik. Hakkın rahmetine kavuşan dostlarımıza sonsuz rahmet dilerken yaşayan şair ve ozan dostlarımıza da sağlıklı ve mutlu bir ömür dileyerek sizleri bu atışma ile başbaşa bırakıyorum. Ustamızsın affet kusur ettikse, Ne yapalım top sakalda bittikse, Meydanı boş sandın biraz gittikse, Sevsin yeter, namaz kılmasın dostlar Ceylan değil Arslan var ise gelsin, Aşı sıcak değil soğukça olsun, İnce gibi sazı çalanlar dolsun, Bu meydan türküsüz kalmasın dostlar. Yakalamış iken bırakmam onu, Amerkadan bile gelse de donu, Sakın ha Saddama dönmesin sonu, Dua edin Rasim ölmesin dostlar. Ölmesin ayağın kullanmış usta, Bundan daha çabuk geliyor posta, Kalaşnikof olsa değdirmem posta, Üstüme atomla gelmesin dostlar. Köroğlu, Lazoğlu, Kürdoğlu olsa, Yedi düvel gelip meydana dolsa, Coni, Toniyi de ardına alsa, Boş dava peşinde yelmesin dostlar. Sabit İnce Kayseri Abla-Ağabey- Kardeş Projesi'nde yeni dönem İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin önemli sosyal projelerinden biri olan Abla-Ağabey-Kardeş Projesi, ikinci dönemine İzmirli grup Düş Gezginleri nin konseriyle start verdi. İsmet İnönü Kültür Merkezi nde bir araya gelen 500'e yakın abla, ağabey ve kardeş, şarkılara eşik edip doyasıya eğlendi. Grupta baterist olan yer alan projenin eski gönüllülerinden Hamit Onur Uygun, kardeşleri karşında bateri çalmanın mutluluğunu yaşadı. Projede gönüllü olarak çalışan abla ve ağabeyler, sosyal olanakları kısıtlı bölgelerden gelen kardeşler için bu tip etkinliklerin oldukça önemli olduğunu vurguladı. Önce paylaşmak 2007 yılı Mart ayında bir sosyal dönüşüm projesi olarak Türkiye de ilk kez İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından uygulamaya konan "Abla- Ağabey-Kardeş Projesi, her öğretim döneminde üniversite öğrencisi gönüllü abla ve ağabeyleri kardeşleri ile buluşturuyor. Bornova da Mevlana, Altındağ, Naldöken ve Yakaköy, Konak ta İkiçeşmelik, Toros ve Gültepe de, Buca'da ise Yenigün Mahallesi nde sürdürülen projenin bu dönemi Mayıs ortasında sona erecek. Kentsel ve sosyal olanakları kısıtlı bölgeleri hedef alan projede bu sene yaklaşık 300 gönüllü,170 kardeşi ile buluşuyor ve onların gelişimine destek veriyor yılı başından itibaren Tarihi Havagazı Fabrikasında hizmet vermeye başlayan Abla Ağabey- Kardeş Proje Ofisi, aynı zamanda gençlerin proje dışında da zaman geçirmesine olanak sağlayan bir gönüllü merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Burada yapılan ön görüşmelerden sonra gönüllüler, gerekli belgeleri ve eğitimlerini tamamlayarak kardeşleri ile buluşmaya hazır duruma geliyor. Bu dönem için başvurular Nisan başına kadar devam edecek. Gönüllü olmak isteyen gençler, ayrıntılı bilgi için gonulluyum.izmir.bel.tr adresine başvurabilir. (HABER MERKEZİ) ULUSLARARASI DENİZCİLİK FUARI'NA 'GEMİSANDER' damgası EXPOSHIPPING EURO- PORT İstanbul 13.Uluslararası Denizcilik Fuarı'na katılan AB filo temsilcileri Türkiye dışında ki ülkelerin gemi geri dönüşüm sektöründe AB mevzuatına uymadıklarını belirterek AB Bayraklı gemilerin sökümünü sadece Türkiye de gerçekleştireceklerini söyledi Dünya denizcilik sektörünün en önemli buluşması olan; 'EXPO- SHIPPING EUROPORT İstanbul 13.Uluslararası Denizcilik Fuarı' sektörün tüm profesyonellerini bir araya getirdi. Denizcilik sektöründe umutların devam ettiğini tüm dünyaya göstermek vizyonu ile yola çıkan EUROPORT İS- TANBUL 2015 e dünyanın muhtelif ülkelerinden katılan denizciler, sektöre yönelik tüm yenilikleri ve teknolojileri yakından izleme fırsatı buldu. Fuar etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen sempozyum, panel, çalıştay, ikili ve çoklu görüşmeler EUROPORT İSTANBUL 2015 organizasyonunu güçlü kılarak daha etkili ve verimli olmasını sağladı. Denizcilik sektörünün geleceğinin ve yeni yatırımların ele alındığı EURO- PORT İSTANBUL 2015 fuarına; İzmir in Aliağa İlçesinde GEMİSANDER çatısı altında faaliyet gösteren Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri damga vurdu. Dünya Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneği (ISRA) tarafından düzenlenen Gemi Geri Dönüşüm konulu sempozyum, armatörleri, filo yöneticilerini ve gemi geri dönüşüm sanayicilerini bir araya getirdi. Sektöre ilişkin mevcut durumun, sorunların ve hedeflerin değerlendirildiği sempozyumda; Gemi Geri Dönüşüm sektöründe Türkiye nin dünya lideri olduğu bir kez daha veriler ile ortaya kondu. Aliağa da 22 firmanın faaliyet gösterdiği gemi söküm tesislerinin iş güvenliğinde, çevre duyarlılığında ve işçi sağlığında dünyaya örnek olduğu konusunda da görüş birliğine varıldı. Sempozyumda konuşan Dünya Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri (İSRA) Başkanı Adem Şimşek, İSRA üyesi sanayicilerin hedeflerinden bahsederek sektörün son durumunu değerlendirdi. Sempozyuma AB ülkelerinden katılan filo temsilcileri ise; Türkiye dışında ki ülkelerin gemi geri dönüşüm sektöründe AB mevzuatının gerekliliği olan şartları yerine getirmedikleri sürece, AB Bayraklı gemilerin sökümünü sadece Türkiye de gerçekleştirmeye devam edeceklerinin altını çizdi. Avrupalı filo temsilcilerinin bu açıklamaları sempozyuma Asya ülkelerinden katılan temsilcileri hayal kırıklığına uğrattı. Hal böyle olunca sempozyumdan en karlı çıkan taraf ise Türk sanayicileri oldu. Toplantı sonrasında Türk gemi geri dönüşüm sanayicileri ikili görüşmeler yaparak yeni anlaşmalara imza attı. TÜRKİYE ROL MODEL ÜLKE GEMİSANDER Başkanı Adem Şimşek, sempozyumun ardından gazetecilere yaptığı açıklamada; kendisinin sadece Türkiye'nin değil, dünya genelinde faaliyet gösteren tüm gemi geri dönüşüm sanayicilerinin başkanı olduğunu hatırlattı. Türkiye'nin dünyada lider konumda olmasının her şeyden önce bir Türk olarak kendisini mutlu ettiğini, ancak İSRA çatısı altında temsil ettiği diğer ülkelerin sektörde geri kalışına üzüldüğü anlatan GEMİSANDER ve İSRA Başkanı Adem Şimşek, sektörün Türkiye de ulaştığı seviyeye diğer ülkeleri de taşımak adına İSRA olarak yeni girişimlerde bulunmak zorunda olduklarını ve özellikle Asya ülkelerinin Türkiye yi rol model alması gerektiğini vurguladı. DEV YATIRIMLAR BAŞARIYI GETİRDİ Sempozyumun çok verimli geçtiğini sözlerine ekleyen Başkan Adem Şimşek, Bugün burada uluslar arası paydaşlarımızla bir araya geldik. Toplantımızın sonuç bölümünde; AB ülkelerinden gelen temsilcilerin Türkiye yi Yeşil Gemi Söküm nitelemesiyle örnek göstermesi, tercihlerini Türkiye den yana kullanması bizleri sevindirdi ve gururlandırdı. (HABER MERKEZİ) İzmir Büyükşehir Belediyesi, adı İzmirliler tarafından konulan Hasan Tahsin arabalı yolcu gemisini, Tuzla daki tersanede düzenlenen törenle denize indirdi. Son Birlikte karar verecekler elçuk Belediye Başkanı Başkanı Vefa Ülgür ile Deppo Efes'in Ülgür, "Tesisi kooperatif işletsin" proje var. Selçuk'taki projeyi bütün pay- Türkiye'nin S Zeynel Bakıcı'nın katıldığı açılışını yaptıklarını hatırlatan Başkan Kocaoğlu, tesisin küçük üreticinin malının ise kısa bir süre sonra yeni bir yasa çıkanunda bir karar vereceğiz. Buradan önemli meyve Kocaoğlu, "Ben çiftçi, pazarlama süresini uzatmak, kötü cağını ve buna göre tüm ürünlerin piyasa aldığımız bilgileri değerlendirecek opti- Selçuk eski Belediye Başkanı Vefa Ülgür daşları ile beraber oturup tartışıyoruz. So- toplantıda konuşan Başkan üretici arkadaşlara güveniyorum. Onlar da bana rulduğunu hatırlattı. Başkan Kocaoğlu, zorunda kalacağını hatırlatarak hem tesise rada birbirimize inanmak, güvenmek çok dönemde zararını azaltmak amacıyla ku- sunulmadan önce işletmeye girmek mum çözümü bulmaya çalışacağız. Bu- üretim merkez- güveniyor. Bu güveni sarsmadığımız, bu güvene alarak soğuk hava deposunun kapa- paketleme ünitesinin yapılması gerektiğini çalışıyorum. Üreticilerimizle aramızda bir toplantıya katılanların tek tek görüşünü soğuk hava deposu hem de meyve önemli. 11 yıldır arazide tarımla ilgili lerinden biri olan layık olduğumuz müddetçe altından sitesinin artırılması ve paketleme tesisi söyledi. Ülgür, kurulacak bir kooperatifle güven ortamı oluştu. Ben İzmir'deki çiftçi, Selçuk'ta üretici, kalkamayacağımız iş yok" dedi. İzmir ihtiyacı olup olmadığı konusunda tesisin işletilmesi gerektiğini vurguladı. üretici arkadaşlara güveniyorum. Onlar Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Selçuk ve bölge çiftçisini Selçuk'un tarımda İzmir'in yüz akı madığımız, bu güvene layık olduğumuz düşüncelerini dinledi. Ziraat Mühendisi Erdinç Topçu da da bana güveniyor. Bu güveni sars- tüccar ve meslek kalkındırmak, dünyaya açılmasını sağlamak amacıyla kurulan Selçuk Deppo Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı, ürün analiz laboratuvarı kurulmasının fay- yok. Selçuk ve İzmir Büyükşehir odaları temsilcileri Efes'in kapasitesinin artırılması ve tesise Selçuklu üreticiler, çiftçiler, tüccarlar ve dalı olacağını söyledi. Belediyesi olarak sadece sizin, kentin ve Başkan Kocaoğlu'na teşekkür olduğunu vurgulayarak, tesise sağlıklı müddetçe altından kalkamayacağımız iş paketleme ünitesinin kazandırılması için halk açısından çok önemli olan bu tesisi ülkenin kalkınması için çalışacağız." ile bir araya gelen bölgedeki üretici ve tüccarlarla bir araya en yüksek katma değeri sağlayacak şekilde işletmek ve değerlendirmek istedik- Başkan Kocaoğlu, kurulan Deppo Efes'te gerçekleşen toplanlerini belirtti. geldi. Selçuk Tarımsal Sanayi Bölgesi'nde tıya Selçuk Belediye Başkanı Zeynel soğuk hava de- Bakıcı, eski Selçuk Belediye Başkanı Vefa Ülgür, oda başkanları, kooperatif yöposu Deppo neticileri, belediye bürokratları, Selçuk sivil toplum örgütü temsilcileri, muhtarlar ve çok sayıda üretici katıldı. Efes'in kapasitesinin artırılması ile ilgili görüşlerini dinledi Ademhan: Bütün partilere eşit mesafedeyim İzmir Konfederasyonu ve Anadolu Birliği Federasyonu Genel Başkanı Ferhan Ademhan, Bütün siyasi partilere eşit mesafedeyim dedi. Geçtiğimiz günlerde bir basın kuruluşunda yer alan yazıda, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu nun CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu na İzmir milletvekili kontenjanı için Ferhan Ademhan ı önerdiği ifadesinin yer alması üzerine Ademhan bir açıklama yaptı. Ademhan, Kocaoğlu nun kontenjan milletvekili adayı olarak kendisini işaret etmesini kıymetli bulduğunu ifade ederek, Tabii, Sayın Kocaoğlu eğer böyle bir öneride bulunmuşsa bu benim için ve temsil ettiğim STK lar için bir onurdur. Ancak, benim böyle bir öneriden haberim olmamıştır dedi. Anadolu birliği Federasyonu ve Mardinliler Federasyonu nun yanı sıra İzmir de 34 federasyonu bünyesinde barındıran İzmir Konfederasyonun genel başkanı olarak, tüm siyasi partilere eşit mesafede olduğunu dile getiren Ademhan, Siyasette ve sivil toplumda algıları değiştirmek için yola çıkan bizler, STK larda olduğumuz sürece siyasi partilere girmeyeceğiz. dedi. (HABER MERKEZİ) teknolojiyle donatılan yeni geminin Eylül ayında seferlere başlayacağı, Ahmet Piriştina ve Kubilay adı verilen diğer gemilerin ise 6 şar ay arayla teslim edileceği bildirildi Kooperatiflerle protokol yapılacak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin "yerelde kalkınma" misyonu ile çalıştığını, önümüzdeki 4 yıllık süreçte de Yarımada, Bakırçay, Küçük Menderes ve Tahtalı havzalarında ilçe belediyeler ve kooperatiflerle birlikte çalışarak kırsalı kalkındıracaklarını vurgulayarak destek istedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak şahıslara kaynak aktaramadıklarını, o yüzden kooperatiflerle işbirliği yaptıklarının altını çizen Başkan Kocaoğlu, "Kooperatiflerin güçlenmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yapılacak protokolle bir üst birlik kurmak istiyoruz. Bu üst birlik hem kontrol mekanizması görevini hem de yol göstericilik görevini üstlenecek" diye konuştu. Geçtiğimiz yıl Selçuk Belediye Hasan Tahsin de start verdi Toplu ulaşımda deniz taşımacılığının payının arttırılması ve mevcut filonun modern, çevreci, engelli kullanımına uygun yeni gemilerle yenilenmesi amacıyla Deniz Ulaşımı Geliştirme Projesi ni uygulamaya koyan İzmir Büyükşehir Belediyesi, 15 yeni yolcu gemisinden sonra ihale ettiği 3 adet arabalı yolcu gemisinden ilkini denize indirdi. Tuzla da imal edilen Hasan Tahsin isimli arabalı yolcu gemisinin denize indirilmesi nedeniyle Çeksan Tersanesi nde gerçekleştirilen törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İstanbul Gemi ve Yat İhracatçıları Başkanı Başaran Bayrak, European Bank for Reconstruction and Development (EBRD) Türkiye Direktörü Şule Kılıç, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Raif Canbek ve imalatçı firma Çeksan A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İlhan Bayrak da katıldı. İsmini İzmirlilerin oyuyla alan yeni arabalı yolcu gemisinin Eylül ayında İzmir e gelerek seferlere başlayacağı, yine İzmirliler tarafından Ahmet Piriştina ve Kubilay adı verilen diğer gemilerin ise 6 şar ay arayla teslim edileceği bildirildi. Türk tersanecileri olarak müteşekkiriz Çeksan A.Ş. Başkan Yardımcısı İlhan Bayrak, Türkiye tarihinin önemli figürlerinden birinin adını Tesisin açılmasına katkı koyan, emek İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na teşekkür eden Bakıcı, "Bu ve buna benzer tesislerin Büyükşehir Belediyemizle birlikte Selçuk'ta gerçekleşeceğini biliyorum. Biz burasını yaklaşık Temmuz ayından bu yana işletmeye aldık. Elde ettiğimiz sonuçlar çok iyi. Bu iyi durumu çok daha iyi duruma getirmek için bir araya geldik" diye konuştu. Selçuk Yaş Sebze -Meyve Kooperatifi Başkanı Kerim Özler, Selçuk'ta 100 bin tonun üzerinde ürün yetiştiğini belirterek, soğuk hava deposunun kapasitesinin artırılmasının çiftçiye getirisinin çok olacağını söyledi. Selçuk Ticaret Odası Başkanı Koray Yolcu, pazarlamanın çok önemli olduğunu vurgulayarak tarımsal sanayi alanına yatırımcıyı çekecek teşvik uygulaması gerektiğinin altını çizdi. Selçuk Ziraat Odası Başkanı İbrahim Erdallı, paketleme tesisinin hem üretici hem de tüccarlar için çok önemli olduğunu vurguladı. Katılımcı yönetim Üreticilerin, tüccarların, meslek odaları temsilcilerinin görüşlerini tek tek dinleyen Başkan Kocaoğlu, katılımcı yönetimle kentti yönettiklerini hatırlatarak şöyle konuştu: "Birlikte karar vermemiz çok önemli. Demokrasi en ideal yöntem ama artık demokrasinin bir üst aşaması katılımcı demokrasi; katılımcı yönetim. Bizim yaptığımız iş katılımcı yönetime bir örnek. Selçuk'ta bir Bayraklı Belediyesi ekipleri, Cengizhan Mahallesi 1620/20 Sokakta çöp ev operasyonu yaptı. Mahalle sakinlerinden gelen şikayeti değerlendiren Temizlik İşleri ekipleri yaşlı bir vatandaşın evinden 2 kamyon çöp çıkarttı. Ardından da Fen İşleri Müdürlüğü evdeki eksiklikleri giderdi, evin odalarını boyadı. Yapılan incelemede evin sadece çevreye değil insan sağlığına da zarar verdiği tespit eden Bayraklı Belediyesi Temizlik İşleri ekipleri, evin içinde bulunan tarihi geçmiş gıda maddeleri, giysiler, pet şişeler, teneke kutuları, poşet ve kağıttan oluşan yıllardır biriktirildiği öğrenilen çöpleri topladı. Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerinin yürüttüğü çalışmalar sonucunda temizlenen çöp 30 milyonluk yatırım İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Selçuk Belediyesi'nin 30 milyon liralık yatırımla geçtiğimiz yıl hizmete açtığı tesis, sadece ilçeye değil, bölge tarımına da can suyu niteliğinde. Ege Bölgesi'nin en büyük paketleme ve soğuk hava deposunu içinde barındıran Selçuk Deppo Efes, 40 bin metrekare alan üzerinde Selçuk Tarımsal Sanayi Bölgesi'nde kuruldu. 14 bin metrekare kapalı alanı, 4 bin metrekare yükleme alanı, 5 bin 540 metrekare depo alanı bulunuyor. (HABER MERKEZİ) Bayraklı Belediyesi nden ÇöP EV OPERASYONU evin etrafa kötü koku yaymaması ve hastalığa neden olmaması için de ilaçlama yapıldı. EV TEMİZLENDİ, BOYANDI Ekipler tarafından evden 2 kamyon çöp çıkartıldı. Öte yandan evin temizlenmesinin ardından Fen işleri ekipleri de evin tadilat ve tamiratını yaptı, evin odalarını boyadı. Bayraklı Belediyesi, olarak vatandaşlardan gelen istek ve talepleri zaman kaybetmeden değerlendirdiklerini belirten, Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, Adreste bulunan evden yoğun koku geldiği yönünde vatandaşlardan şikayetler geldi. Ekiplerimiz bunu değerlendirip bildirilen adrese gitti. Yaşlı bir vatandaşın yıllardır çöp biriktirdiği ortaya çıktı. Zaman zaman bu tür olaylarla karşılaşıyoruz. Yapılan çalışmalarla evin temizliği, boya ve badanası yapıldı. Evin sahibi vatandaş da sağlık kuruluşuna yönlendirildi dedi. (HABER MERKEZİ) taşıyan Hasan Tahsin gemisinin yapımını üstlenmekten büyük onur duyduklarını söyledi. İstanbul Gemi ve Yat İhracatçıları Başkanı Başaran Bayrak, sektörün ülke ekonomisi açısından önemine değinirken İzmir in yeni gemilerini örnek gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi nin iki yıl önce de yolcu gemileri için yine bir Türk tersanesi ile çalışma kararı aldığını hatırlatan Bayrak, Sayın Başkan Aziz Kocaoğlu na, Türk tersanelerine duyduğu güven için sektör olarak müteşekkiriz diye konuştu. Projenin finansmanında yer alan Avrupa İmar Kalkınma Bankası (EBRD) Türkiye Direktörü Şule Kılıç, İzmir Büyükşehir Belediyesi nin uluslararası finans sektöründeki yüksek itibarına dikkat çekti. Kılıç Bu proje için sağladığımız kredi, işte bu nedenle verdiğimiz en ucuz ve en uzun vadeli kredidir dedi. Sözlerine kenti ve kentliyi kalkındırma hedefi doğrultusunda çalıştıklarını hatırlatarak başlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Belediye olarak güçlü finans yapılarıyla Hazine notunun 9 basamak üzerinde bir kredi notuna sahip olduklarını söyledi. Toplu ulaşımı çevreci ve hızlı deniz araçlarıyla takviye etme konusundaki çalışmaları hızla sürdürdüklerini kaydeden Başkan Kocaoğlu, Hem yolcu vapurları hem de arabalı vapurlarımızın yerli tersanelerimizde yapılmasından dolayı son derece mutluyum ve övünüyorum. Özellikle karbon kompozit gemi yapımında Türkiye ye örnek olduk şeklinde konuştu. Geminin ismini taşıyan Hasan Tahsin in, İzmir in işgal edildiği gün düşmana ilk kurşunu atan gazeteci olduğunu hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı, Ülkenin kurtuluşunun meşalesini yakan Hasan Tahsin in ismi zaten İzmirlilerin gönlünde yaşıyordu; şimdi yeni gemimizde de yaşatacağız dedi. Tören sonunda Başkan Aziz Kocaoğlu na plaket ve gemi maketi hediye edildi. Hasan Tahsin arabalı yolcu gemisi, daha sonra dualarla denize indirildi. Çevreci, hızlı, tasarruflu İzmir in yeni arabalı yolcu gemisi Hasan Tahsin, metre boyunda ve metre eninde, 450 yolcu ve 71 araç kapasiteli, çevreci bir taşıt. İzmir deki eski vapurlara göre yüzde 30 yakıt tasarruflu ve çok daha hızlı. Mevcut gemilerin hızı 9/10 knot iken, yeni gemiler 14 knot hızında olacak. İşletmeci kuruluş İzdeniz, böylelikle sefer sürelerini kısaltarak sefer sayılarının arttırılmasını planlanlıyor. Yılda 480 bin olan yolcu sayısının, yeni gemilerle 800 bine çıkması hedefleniyor. Yeni gemiler tüm güverteleri ve yolcu salonları, bebek arabalı yolcuların kullanabileceği şekilde tasarlanmış durumda. Üst güvertesinde 2 5 yaş arası çocuklar için çevrili oyun sahası olacak ve alan oyuncaklarla donatılacak. Tüm güverteleri ve yolcu salonları, fiziksel engelli ve görme engelli yolcuların kullanabileceği şekilde düzenleniyor. Gerekli yerlerdeki uyarı ve yönlendirme işaretleri, görme engellilerin okuyabileceği şekilde kabartmalı Braille Alfabesi nde yazılacak. Ayrıca güverte ve salonlarda görme engelli yolcuların kullanabileceği tipte yer döşemesi kullanılacak. Gemilerde tekerlekli sandalyeli ve tüm engelli yolcular ile bebek arabalı yolcuların iniş ve binişleri için gerekli teçhizat ve düzenlemeler bulunacak. (HABER MERKEZİ) Piyasada bekle GöR DöNEMi İzmir de düzenlenen 2015 Ekonomik Beklentileri ve Sermaye Piyasalarına Etkileri konulu toplantıda konuşan Lider Yaratıcı Katılımcılar Derneği (LİYAKAT) Başkanı Berkay Eskinazi, Türkiye nin hazinesi girişimcilerdir. Girişimcilerin yol haritası ise fikir, finansman, ekonomi bilgisi ve analiz yeteneğinizden geçiyor. İşte bu toplantıda sunulan yol haritasını iyi okuyan da geleceğine yön verecek dedi. LİYAKAT Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Berkay Eskinazi, Türkiye Genç İşadamları Derneği Ege Şubesi (TÜ- GİAD) Ege Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Musa Turan, İş Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Cenk Aksoy, İzmir Şube Müdürü Özgür Yerlikaya, Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen ve Uluslararası Piyasalar Müdürü Şant Manukyan ın katıldığı Swiss Otel Büyük Efes teki toplantı, iş dünyasının önde gelen isimlerinden büyük ilgi gördü. Açılış konuşmasını yapan Berkay Eskinazi, girişimcilik ekosistemine katkıda bulunmak, girişimcileri ekonomiye kazandırmak için yola çıktıklarını söyledi. Eskinazi, Bir girişimcinin hayalini gerçekleştirmesinin önündeki en büyük şart finansmandır. Ancak bu hayali gerçekleştirmede finansmanın tek başına yeterli değil dedi. Girişimciliğin fikirle başladığını, finansmanla desteklendiğini, ancak değişen piyasa şartları gereği ekonomi bilgisine sahip olmanın da önemli Bornova Belediyesi nin Işıkkent Spor Tesisleri'ndeki yarı olimpik havuzlarda, çocuklara, yetişkinlere ve engellilere yönelik yüzme kursları yoğun ilgiyle devam ediyor. Yılın 12 ayı kesintisiz yüzme keyfi yaşanan kurslarda bahar dönemi kursları Mart ayında başlıyor. Her yaştan Bornovalının yılın 12 ayı yüzme keyfi yaşadığı Işıkkent Spor Tesisleri'ndeki yarı olimpik açık ve kapalı havuzlarda verdiği kurslarda bahar dönemi, hafta içi kursiyerleri için 10 Mart, hafta sonu kursiyerleri için ise 14 Mart'ta başlıyor. Kayıtları devam eden kurslar, çocuklar, kadın-erkek yetişkinler ve engelliler kategorisinde gerçekleştiriliyor.yüzmenin ekonomik ve sağlıklı bir ortamda öğretildiği tesislerdeki kurslar, 6 deneyimli antrenör ve 4 cankurtaran gözetiminde veriliyor. 6 kategoride yüzme kursu Hafta içi programında, sabah ve öğleden sonra olmak üzere Pazartesi, Salı, Çarşamba, Persembe günlerinde; Bayanlar(16 yaş ve üzeri), Küçükler(6-15 yaş), Küçük Engelliler (6-15yaş), Yetişkin Engelliler(16 yaş ve üzeri), Karma Yetişkinler (bayan ve erkek) olmak üzere 5 kateödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yasa gereği et entegre tesisini devraldığını açıkladığını, ancak bu tesiste bölgenin en büyük hayvan pazarının bulunduğunu belirtti. Ödemiş Belediyesi'nden yapılan yazılı açıklamada, mezbaha hizmetlerinin İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne devredildiği, bu hizmetin her iki belediye meclisince onanan ortak hizmet protokollü işler olduğu ve Ödemiş Belediyesi nce toplam 4 milyon 625 bin 369 lira harcandığı kaydedildi. Ortak hizmet protokollü işlerin karşılıklı uzlaşma sağlanmadan alındığının vurgulandığı açıklamada, "Belediye olarak 130 bin nüfuslu Ödemiş'in hakkını korumak ve takipçisi olmak görevimizdir" ifadeleri yer aldı. Ödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, konuyla ilgili itirazlarının olduğunu belirtti. İtirazlarına karşın devir kararı alındığını söyledi. (AA) rolü olduğunu söyleyen Eskinazi, Sadece bunlar da değil ayrıca doğru analiz yapabilmenin ve ve doğru yatırım araçlarını tespit etmek de girişimciliğin anahtarları arasında yer alıyor. İşte bu toplantı girişimcilere bir yol haritası sunacak. Bu haritayı iyi okuyan da geleceğine yön verecek diye konuştu. BAKALIM NE OLACAK? TÜGİAD Başkanı Musa Turan ise 2015 yılının seçim yılı olması nedeniyle piyasaların bekle ve gör taktiği uyguladığını söyledi. Turan hem birlikte iş yapabilme potansiyelini geliştirmek hem de işadamlarını bilgilendirmek istediklerini belirterek, Hepimiz 2015 in nasıl olacağını merakla bekliyoruz. Gelişmelere göre tekrar bir küme oluşturup nasıl hareket edilebileceği konusu değerlendirilebiliriz dedi. İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü Şant Manukyan ise yatırımcılar için çok farklı bir dönemin söz konusu olduğunu söyledi. Manukyan Geride bıraktığımız 6 yıl içinde oluşturulan pozisyonların çözülmesi ve yeni alokasyonların oluşturulması çok dikkat edilmesi gereken bir sürece girdiğimizi gösteriyor dedi. İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen ise dolarda yaşanan artışa değinerek, Merkez Bankası nın para politikasında radikal bir sıkılaşmaya gitmesini beklemediklerini söyledi. (HABER MERKEZİ) TANAP PROJESİ VE İZLANDA GERÇEĞİ Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) bir süredir Azerbaycan ve Türkiye birlikte yürütmek için çalışıyorlardı. Bu proje ile, Azerbaycan ın Hazar Denizi ndeki Şah Deniz 2 Gaz Sahası ve Hazar Denizi nin güneyindeki diğer sahalarda üretilen doğal gazın öncelikle Türkiye ye, sonrada Avrupa ya taşınması söz konusudur. **** İngiliz enerji firması BP yüzde 12 ile TANAP a ortak oldu. Türkiye yüzde 30 ile bu projenin ikinci büyük ortağı. En büyük pay sahibi olan SOCAR ın payı ise yüzde 52 lik bir orana geriledi. Yunanistan ın Avro(Euro) bölgesinden çıkma ihtimali konuşurken, İzlanda dan bir haber geldi. **** İzlanda Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) ne katılım başvurusunu resmi olarak geri çektiklerini resmi olarak deklare ettiler. AB üyeliğine 2009 da başvuran İzlanda, 1 yıl sonra katılım müzakereleri başlamıştı, ama 2013 te sağ partilerin iktidara gelmesi ile AB üyeliğine karşı çıkmalar ile bugüne gelindi. **** İzlanda, Avrupa Ekonomik Alanı, Avrupa Serbest Ticaret Birliği ve Schengen Bölgesi'ne dâhil olmasına rağmen, AB ile görüşmelerde en büyük ihtilaf balıkçılık konusunda yaşadı. AB İzlanda ya balıkçılık ve avlanma konularında sıkı kotalar vermek istemesi ve İzlanda nın bu konuda kendi tecrübelerinin esas alınması gerektiği belirtmişti. İzlanda, AB nin kutup bölge stratejisi için önem taşıyan bir ülke idi. Kuzey Atlantik ve Kuzey Buz Denizi arasında yer alan İzlanda, 320 bin nüfuslu bir ada devleti. Türkiye AB bölgesine üye olsun veya olmasın, standartlarımızı en az AB düzeyine getirebilirsek o zaman gelişmişlik düzeyine bir nebzede olsa ulaştığımızı söyleyebiliriz. **** AB nin verdiği hibe ve fonlar için projeler üretecek yeterli derece de yetişmiş proje yazıcı ekiplerinin oluşturulması günümüzde daha da önem kazanmaktadır. Bu noktada İzmir Valiliği AB ve Dış İlişkiler Koordinasyon Merkezi nden bahsetmeden geçemeyeceğim. İzmir ve diğer illerden geleceklere proje yazma eğitimleri vermekteler. Eğitim vermenin yanında projeler yaparak aslında birçok kuruma da örnek olmaktadırlar. **** Kamuoyuna verilen haberlere göre, İngiltere, ABD de ile istişare etmeden Pekin (Çin) yönetiminde olan Asya Altyapı Yatırım Bankası'na katılma açıklaması yapması, Washington u düşündürmeye başladı. ABD'de Reuters ve Michigan Üniversitesi tarafından hazırlanan tüketici güven endeksi Mart ayında gerileyerek beklenenin altında kapadı. **** ABD'de ki tüketici güven endeksi Mart'ta son 4 ayın en düşük seviyesine ulaştı. Bu durumun, ücret artışı beklentilerinin zayıflamış olması ve akaryakıt fiyatlarındaki düzeltmeler olduğu ifade edilmektedir. Dolar, küresel piyasalarda güçlendi, TL gibi diğer para birimleri karşısında dolar yükselmeye devam etti.2,6488 ile Dolar/TL değeri zirveye çıktı. Bu duruma bağlı olarak da, gram altının fiyatı günlük yüzde 2,0 arttı ve TL ye kadar yükseldi. Çin Merkez Bankası nın yuan için işlem bandını genişleteceği haberi de doların fiyatını tetikledi. Çin Merkez Bankasının, Rusya nın durumuna düşmemesi için çok dikkatli olması gerekiyor. FED in 18 Mart tarihindeki para politikaları ile ilgili yapacağı açıklama çok önem arz ediyor. **** Uludağ Ekonomi zirvesi yeni tamamlandı. Başbakan yardımcısı Ali Babacan ın verdiği ifadeler ekonomik durumu özetledi. Merkez bankasına desteği devam ettirdi. Önümüzdeki hafta gelecek olan yeni ekonomik verileri bekliyor olacağız. Okurlarımıza mutlu ve sağlık dolu bir hafta dilerim.

9 2013 Perşembe Perşembe 16 Mart 2015 Pazartesi Denizli araba tutkunlarından olan Astra team Denizli üyeleri ve aileleri ile birlikte Huzur evi ziyaretinde bulundu. Dünya kadınlar gününü huzur evinde yaşayan yaşlılarımızla birlikte kutladılar. Grup Üyeleri huzur evindeki bulunan herkese karanfil hediye etti. Huzur evi sakinlerinin daha önceden belirlenen ihtiyaçlarını i- htiyaç sahiplerine ulaştırdılar. Hep birlikte sohbet ederek bir aile ortamı kurup hoşça vakit geçirdiler. Bundan sonraki süreçlerde yeniden böyle organizasyonları gerçekleştireceğiz. Sosyal aktivitelerimizin en başında bu tür güzel yerleri bir gün için değil her zaman ziyaret edip elimizden geldiği kadar vaktimizi birlikte geçirmeye çalışacağız. Yeni kurulan bir gurubuz, ancak her geçen gün daha çok çoğalarak trafikte de örnek olacak projelere imza atacağız. (AA) Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, Güzelköy Mahallesi sakinleriyle bir araya geldi. Büyük bir ilgiyle karşıladıkları Başkan Gürlesin den mahalle sakinleri yüz yüze isteklerini iletti

10 mbe 16 Mart 2015 Pazartesi

11 SAYFA 12 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka Kadifekale Bornova Bostanlı Buca Karabağlar Çamdibi Çiğli Balçova Evka Evka Gaziemir Hatay Narlıdere Güzelbahçe HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa N.S. İşgören Alsancak Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı Alsancak Diş Hast Atatürk Devlet Behçet Uz Bornava Dev. Hast Bozyaka Eği. Hast Buca S.D. Hastanesi Çeşme A. Çizgenakat Foça Göğüs Hastanesi Konak Diş Hastanesi Karşıyaka Çiğli Dev. Hastanesi Menemen Dev. Hast Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi Selçuk Dev. Hast Urla Dev. Hastanesi Tepecik Dev. Hast Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi Agora Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Atakent Tıp Merkezi Atagöz Göz Hastalıkları Atafizik, Fizik Ted. Mer Batıgöz Hastanesi Bornova Tıp Merkezi Bornova Özel Tıp Mer Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi Buca Tıp Merkezi Buca Sağlık Merkezi Central Hospital Can Tıp Merkezi Caner Göz Merkezi Çağdaş Tıp Merkezi Çankaya Tıp Merkezi Çesav Tıp Merkezi Çeşme Sissus Has Çınarlı Hastanesi Çiğli Özel Sağ Diyabet Hastanesi Diamed Dah. Dal Mer Doğa Tıp Mer Dr. Sıhhat Tıp Merkezi Efes K.B.B. Merkezi Ege Sağlık Hastanesi Ege Tüp Bebek Merkezi Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi Ekol K.B.B. Dal Mer Ekol K.B.B. Şube El ve Mikro Cerrahi Gazi Kent Tıp Merkezi Gaziemir Tıp Merkezi Hayat Hastanesi İzmir Hastanesi İrenbe Tüp Bebek Mer Karataş Karşıyaka Tıp Merkezi Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara Danışma Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova Afm Park Bornova Afm Forum Bornova Afm Ege Park Afm Passtel Mart 2015 Pazartesi SONDAKiKA GAZETESİ >>12 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe Ege'nin "mavi boncuğu" yeni sezona hazırlanıyor Bodrum Otelciler Derneği Genel Sekreteri Kavala, "10-15 Nisan'a kadar bütün tesisler bakımlarını, yenilemelerini yapmış olacak. Nisandan itibaren ilçeye turist girişi başlayacak" dedi Türkiye'nin gözde turizm merkezleri arasında yer alan Bodrum ilçesinde turizm sezonu hazırlıkları devam ediyor. İlçede faaliyet gösteren butik otel, motel, restoran ve diğer tesislerde tadilat çalışmalarını sürdüren işletmeciler, yeni sezonda tatilcilerin karşısına en iyi şekilde çıkmaya hazırlanıyor. Mavi kapılı beyaz evleri, binlerce yıllık tarihi geçmişi ve birbirinden eşsiz koylarıyla adeta Türkiye'nin "mavi boncuğu" haline gelen Bodrum'a bu sezon da turistlerin oldukça ilgi göstermesi bekleniyor. Bodrum Otelciler Derneği Genel Sekreteri Orhan Kavala, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçede 2015 turizm sezonu için hazırlıkların sürdüğünü söyledi. Tesislerin büyük çoğunluğunun yeni sezon için yapacağı yeniliklerin planlarını bir sene öncesinden yaptığını bildiren Kavala, "Şu anda hepsi tadilat aşamasında Nisan'a kadar bütün tesisler bakımlarını, yenilemelerini yapmış olacaklar. Nisandan itibaren ilçeye turist girişi başlayacak. Muhtemelen 1 Mayıs'tan itibaren yoğunlaşacak" dedi. Erken rezervasyonların her zaman avantajları olduğuna dikkati çeken Kavala, bu uygulamanın özellikle Türk müşterileri açısından çok daha avantajları olduğunu kaydetti. Kavala, "Erken rezervasyonda tatilcilerin ödeyecekleri para, sezonda ödeyecekleri paraların çok daha altında ve taksitli olduğu için avantajlı. Türk müşterilerin bundan faydalanmalarını tavsiye ederim. Yabancılar bunu yıllardır yapıyorlar" diye konuştu. Bodrum'un tanıtımıyla ilgili her yıl yaklaşık 28 ülkede fuarlara katıldıklarını vurgulayan Kavala, bu yıl ilk defa Moskova'da Bodrum'un tanıtılması için ofis açma çalışması yaptıklarını dile getirdi. Rusya pazarına bu sene önem verdiklerine işaret eden Kavala, "Genel krizden dolayı değil, önceden yapılmış ve planlanmış bir program olarak bunu yapıyoruz. Önümüzdeki senelerde Bodrum'a gelen Rus turist sayısının artacağına inanıyoruz" diye konuştu. "Polonya ve Finlandiya pazarında artış" Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serdar Kocadon da bu yıl geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre turist sayısında yüzde 9-10 civarında düşüş gerçekleştiğini ifade etti. Bu düşüşün son dakika satışlarıyla kapanacağını ümit ettiklerini anlatan Kocadon, şöyle devam etti: "Bunu Bodrum her zaman başarmıştır. Bu yıl Polonya pazarında ciddi bir artış var, bu bizim için iyi bir gösterge. Diğer yandan Finlandiya pazarında da yükseliş var, bu da bizim için iyi bir etkidir. Bu yükselişler ve son dakika satışlarıyla 2014 ile 2015'in aynı seviyede olacağını tahmin ediyorum." Bodrum'a en çok ilgi gösteren ülkelerin bazılarını sıralayan Kocadon, şöyle dedi: "Her zaman İngiliz, Hollanda, Belçika, Kuzey Avrupa ülkeleri Bodrum için ciddi bir potansiyel. Bu ülkelerde düzenlenen turizm fuarlarına katıldık. En son geçen hafta Almanya'da fuara katıldık. Bu ayın ortalarında da Rusya'ya gideceğiz. Bodrum Tanıtma Vakfı her sene olduğu gibi bu fuarlara da Avşar Palmiye Cinemaximum Cinemaximum Cinemaximum (Ykm) Cinecity Kipa Çiğli Çeşme Hollywood Çamlıca Deniz Karşıyaka Batı Sineması Çınar Sineması Karaca Sineması Kipa Hollywood Menemen Kültür Şan Konak Çınar Center katılarak beldemizi tanıtmaya devam edecek." 200 kilometrelik güzergahta yürüyüş parkuru oluşturulacak Kocadon, nisan ayının ilk haftası itibarıyla turistlerin ilçeye yoğun olarak geleceğini tahmin ettiklerini dile getirerek, sezonun ekim ayı sonuna kadar süreceğini ifade etti. Mahmut Serdar Kocadon, şunları kaydetti: "Güney Ege Kalkınma Ajansı ile yürüyüş projesine başladık. Küçük bir prosedürümüz kaldı. Onları hallettikten sonra yolu açmaya başlayacağız. Önümüzdeki sezon yürüyüş turizmini geliştirerek sezonun 12 aya yayılmasına katkı vermeye çalışacağız. Bu parkur 200 kilometrelik güzergahta oluşturulacak. Parkur, Pınarlıbelen'den başlayıp tüm yarımadayı dolaşıp Turgutreis'te son buluyor." (AA) Sema Sineması Konak Sineması Desem Sineması Karşıyaka Sineması İzmir Sİneması Tiyatro- Konak Sahnesi Ragıp Haykır Sahn İzmir Devlet Tiyat Uğur Mumcu Sahnesi İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi İsmet İnönü Sanat Merkezi POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi Bornova Yeni Yaşam Bozyaka Halk Bozyaka Dispanseri Buca Çözüm Cansu Karabağlar Çamdibi Derman Polik Çizgi Polik Deniz Sağlık Polik Ege Sağlık Egeform Fizik Eşrefpaşa Ö.Sağ Eşrefpaşa Zinde Polik Gaziemir Dr. Polik Gazi Kent Polik Halk Polik Hatay Özel Sağlık İhtisas Polik Karşıyaka Park Sağlık Mevlana Polik Mersinli Özel Sağlık Neron Psikiyatri Nergiz Özel Sağlık Onur Polik Özel 9 Eylüllüler Polik Özel Altındağ Özel Brn Dr. Dispanseri Özel Çiğli Polik Özel Eylül Polik Özel Gülhan Polik Özel İrem Sağlık Polik Özel İzmir Polik Özel Pınarbaşı Polik Özel Sarnıç Polik Özel Seferihisar Polik Özel Serin Polik Özel Yedigöller Polik Özel Yenişehir Polik Park Sağlık Polik Sevgi Özel Sağlık Şöferler Odası Sağlık Polik Teos Polik Vefa Polik Yeşiltepe Polik Yıkık Cami Halk Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi Kara Hastanesi ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi Dokuz Eylül Ünv Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik Ege Üniversitesi İlaç ve Zehir Dan Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak Konak Doğum Evi Tepecik Doğum Hast Kan Merkezleri- Kızılay Çocuk Hastanesi Ege Üni Tepecik Kan Merkezi ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları THY Rezervasyon Basm. Rezervasyon Alsancak Gar Santral Garaj Körfez Ulaşım İskeleler- Konak Karşıyaka Alsancak Bostanlı Bayraklı İskele Pasaport İskele Göztepe İskele Üçkuyular İskele Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb Buca Çiğli Karşıyaka Bornova Narlıdere Eşrefpasa Gaziemir Güzelbahçe Konak Çeşme

12 16 Şubat Mart Pazartesi Perşembe Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gül: "Amalgam dolgudan alınan cıva, yenen besinlerden de alınabiliyor. Dolgu eskidikçe bu oran daha da aşağılara düşüyor" diyerek moral verdi Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Restoratif Tedavisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Pınar Gül, "Amalgam dolgudan alınan cıva, yenen besinlerden de alınabiliyor" dedi. Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nde, diş dolgusunda kullanılan cıva içeren amalgam ve diş rengindeki kompozit dolgular, dayanıklılık ve estetik gereksinimler göz önüne alınarak tercih ediliyor. Yrd. Doç. Dr. Gül, AA muhabirini yaptığı açıklamada, diş tedavilerinde kullanılan dolguların, yapı olarak sızdırmazlık, estetik ve dayanıklılık gibi farklı alanlarda birbirine göre avantaj ve dezavantajlarının olduğunu söyledi.metal dolguların yaklaşık 150 yıldır diş hekimliklerinde kullanıldığını ifade eden Gül, "Bu alanla ilgili çok fazla çalışma olan dayanıklılığı ispatlanmış dolgulardır. Biz hastamıza restoratif tedavi uygularken ağızdaki basınç alma durumuna ve estetik gereksinimlerine göre amalgam ya da kompozit dolgular yapıyoruz. Amalgam dolgular dayanıklık ve sızdırmazlık açısından tartışılmaz ama kompozit dolgulara baktığımız zaman amalgama göre yeni dolgular olmalarına rağmen son 20 yıl içerisinde çok ciddi gelişmeler kaydedildi. Dayanıklılık açısından içerikleri değiştirilerek, hem ön hem de arka bölgede farklı kullanım alanlarına göre kompozit tedaviler üretildi" diye konuştu.bu tür tedavilerde ağız hijyeninin önemli olduğunu belirten Gül, şunları kaydetti: "Biz tabii hastanın ağzına baktığımız zaman hastanın ağız hijyenini tahmin ederek restorasyon uyguluyoruz. Genelde amalgam daha uzun ömürlü olduğu için onu tercih ettiğimiz vakalar da oluyor a- ma restorasyonun başarısı diyorsak burada hasta ve hekime çok iş düşüyor. Kabul ettiğimiz bir gerçek de var. Son 10 yılda özellikle genç hastalar amalgam dolgu yaptırmıyor. Çünkü estetik beklentiler oldukça fazla. Amalgam dolguda cıva unsurunu bir kenara bıraksak dahi amalgam kullanımında son yıllarda ciddi bir azalma var."gül, amalgamdan alınan civanın korkutucu bir düzeyde olmadığı savundu. Amalgam dolguların birkaç ülkede yasaklandığına değinen Gül, "Dünyanın önde gelen kuruluşları, ADA, Dünya Sağlık Örgütü, FDI olsun amalgamı güvenli olarak görüyorlar. Dünya çapında amalgam dolgu, hala güvenilir bir şekilde kullanılıyor" ifadesini kullandı. Gül, diş tedavilerinin zamanında yaptırılması gerektiğini vurgulayarak, tedavi yapılan hastaların da 6 ayda bir kontrole gelmeleri gerektiğini sözlerine ekledi. (AA)

13 SAYFA 14 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >> 14 GÜNCEL7 16 1ubat Mart Perşembe Pazartesi Somalı maden işçilerinin EYLEMi yağmura rağmen devam ediyor! Tazminat eyleminin 11.'ci güne geldiğini söyleyen maden işçisi Hidayet Merdim, "Bir yetkilinin gelerek bize bir açıklama yapmalarını bekliyoruz. Dünyanın en zor işini yapıyoruz ama kimsenin umurunda değil. Biz burada siyaset yapmıyoruz. Sadece yasal olan haklarımızı istiyoruz." dedi Manisa'nın Soma ilçesindeki maden faciasının ardından, Soma Kömürleri A.Ş. tarafından işten çıkarılan işçiler, 3 aydır tazminatları ödenmediği gerekçesiyle Ege Linyit İşletmeleri (ELİ) Müessesesi Müdürlüğü binası önünde yağmura rağmen oturma eylemine devam ediyor. Eylemin 11.'ci gününde, CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, eylem yerine gelerek işçilere destek verdi. Tazminat eyleminin 11.'ci güne geldiğini söyleyen maden işçisi Hidayet Merdim, "Bir yetkilinin gelerek bize bir açıklama yapmalarını bekliyoruz. Dünyanın en zor işini yapan biziz, en hakları olan biziz ama en büyük zulmü biz gördük. Dün akşam buraya yağmur yadı. Buraya önceki günlerde çadır kurmak istedik. Emniyet çadır bize kurdurmak istemedi. Sabaha kadar ben yağmurun altında yattım. Bunlar gerçekten çok üzülüyorum. Önümüzdeki hafta başında ELİ yetkililerden bir sözlü açıklama bekliyoruz. Biz burada bir siyaset olarak bir işlem yapmıyoruz. Yasal olan haklarımızı istiyoruz." dedi. ÖZEL: GERİDE KALANLARA SAHİP ÇIKILMADI CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel Soma'da bir çok sorun olduğunu belirtip şunları söyledi: "Soma'daki Esas sorun Türkiye'deki Kamun yönetimi sistemi ile Soma'nın beklentileri ve Soma'daki gerçek anlamda ezilen emekçileri olan kitlenin beklentileri bir türlü çakışmıyor. Çünkü Soma'da dünyanın sayılı ve Türkiye'nin en büyük kazalarından bir tanesi yaşandığı ardından verilen sözler vardı. Bu sözlerin en önemlisi geride kalanlara sahip çıkmaktı bu kısmen yapıldı. Maden işçilerin, güvenli şartlarda çalışması ve özlük haklarının iyileştirilmesi o konuda sadece maaşta sadece küçük bir artış yapıldı. Ama madenlerin güvenli hale getirilmesi, işçi sağlığı ve iş güvenliğiyle ilgili bir arpa boyu alınmadı bu durumların birinci. İkincisi ise bu işsiz kalan madenci arkadaşlarım Meclise geldiğinde biz, onlardan tane temsilci aldık. Buradaki bir çok arkadaşlarda oradaydı. Dört parti grubunu gezdik. MHP ile BDP uzlaştı bu konuda. CHP ile MHP u- zlaştı. CHP ile BDP uzlaştı. Ama AKP'ye gittiğimizde, Adalet ve Kalkınma Partisi iç güvenlik yasasına muhalefet direnmesin, madencilerin isteklerini yerine getirilecek şeyler söyledi. Orada madenciler tepkilerini gösterdiler. 'Biz dediler, otuz gün kırk gün bekleyemeyiz, iki saat beklemeye tahammülümüz yok.' Söz verdi sayın Elitaş, 'Bakanlar Kuruluna getireceğim. İlgili bakanlarla görüşeceğim' dedi. Daha sonra verdiği cevap şu: Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı, bunun emsal olacağını ve bu işçilere bir ayrıcalık yapılırsa herkesin bunu isteyeceğini söyleyerek bunu bakanlar kuruluda karşı çıkmış." '2 BİN 800 KİŞİYE VERİLMİŞ BİR DEVLET SÖZÜ VAR' Özel konuşmasına söyle devam etti: "Karşı karşı olduğumuz durum şu; bir, 2 bin 800 kişiye verilmiş bir devlet sözü var. Kimse işsiz kalmayacak. İki bu işçiler mesajla işten çıkarıldıklarında hükümet sözcüsü Bülent Arınç dedi ki 'Devletimiz güçlüdür. Hükümetimiz vicdan sahibidir. Biz kimseyi karda kışta, açta açıkta bırakmayacağız.' Şimdi ise karda kışta açıktalar yağmurun altında çadırda yaşıyorlar. Bunların sözünün tutulması lazım. Dedik ki bir devlet sözü yerde kalmasın, ne demişti; Taner Yıldız, 'Türkiye'nin dünyanın sayılı madencilerinden biri.' Gelen tüm dünyada örnek maden diye uygulama maden var diye bir maden var. Açılacak o madence imzalanan ILO 176 uygun Türkiye'deki mevduata göre uygun, dünya standartlarına hatta onu aşan güvenli bir maden açsınlar o madende hem eğitim amaçlı kullanılacak. Burada maden mühendisleri burada eğitilecek, teknikerler orada eğitilecek. Madenci eğer işe girecekse teorik eğitiminden sonra pratik eğitimini o maden ocağında alacak. Bu havzanın uygulama madeninin açın. Açtığın o madende hem örnek olacak. Maliyetleri bileceksin, rödovanscılarını o- nun üzerinden denetleyeceksin. Bunu yapın diyoruz ama yapmıyorlar. Yapsalar o madende çalışacak dört bin işçiye ihtiyaç var. İşte 2 bin 800'u hazır halde burada bu çocukları işe alacaksın, sendikalı olarak kamu işçisi olarak çalıştıracaksın. (CİHAN) Göçmen kuşlar Aliağa'ya veda ediyor Her yıl 3 binden fazla göçmen kuşa evsahipliği yapan İzmir'in Aliağa ilçesinde, havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte kuş sayısında azalma gözlenmeye başladı. Özellikle kış mevsiminde Türkiye de yaşayan 425 kuş türünden 103 ünü barındıran Aliağa Kuş Cenneti, Çaltılıdere Hacı Ahmet mevkisi ve Güzelhisar Deltası nda kartpostalları aratmayan görüntüler sergileyen kuşların sayısı, havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte azalmaya başladı. Her yıl konaklamak üzere Aliağa ya gelen ve genellikle Afrika, Asya ve Güney Avrupa'da yaşadıkları bilinen flamingoların, kendi yaşam şartlarına uygun bölgelere doğru göç etmeye başlaması da soğuk kış günlerinin artık geride kaldığına işaret ediyor. Kış aylarında eşsiz bir güzellik oluşturan ve görenleri hayran bırakan flamingoların, nisan ayına kadar bölgeyi tamamen terketmesi bekleniyor. Her yıl kış aylarında Aliağa yöresinde tespit edilen kuş türleri ve sayıları şöyle: Ak pelikan 3, akça cılıbıt 7, angıt 86, bahri 1, boz ördek 30, büyük ak balıkçıl 6, çamurcun 708, çamur çulluğu 1, elmabaş patka 65, fiyu 297, flamingo 550, gri balıkçıl 12, gümüş martı 974, gümüş yağmurcun 2, ince gagalı martı 9, kara boyunlu batağan 2, kara karınlı kumkuşu 86, karabaş martı 65, karabatak 200, kaşıkgaga 25, kervan çulluğu 5, kılkuyruk 5, kızılbacak 9, kuğu 5, küçük ak balıkçıl 6, küçük batağan 5, küçük karabatak 6, küçük kum kuşu 2, pasbaş patka 1, sakarca 51, sakarmeke 241, suna 122, sutavuğu 1, tarakdiş 3 ve yeşilbaş 200. (CİHAN) ORKİDE VE EKİZ sofraların baştacı Ülkemizin önde gelen yağ markaları Orkide ve Ekiz yurt içinde olduğu kadar dünya mutfaklarında da beğeniyle tüketiliyor. Ürünlerinde sağlığı ve lezzeti birarada sunmayı ilke edinen Küçükbay Yağ San. A.Ş., Orkide ve Ekiz Yağ markalı ürünleriyle gönülleri fethediyor. Kalitesi ve güvenilir marka imajıyla yalnızca ülkemizde değil, tüm dünyada adından söz ettiren Orkide ve Ekiz in başarısında, ham madde tedariğinden, ambalaj malzemesi tedariğine kadar üretimin tüm aşamasında gösterilen duyarlılığın büyük payı var. Ayçiçekyağından, mısıra, zeytinyağından margarine ve ev dışı tüketim özel ürünlerine kadar geniş bir yelpazede üretim yapan Küçükbay A.Ş., ürün çeşitliliğiyle de tüm dünyadan takdir topluyor. Ege ve Körfez Bölgesi nden elde edilen yüksek kalitedeki Ekiz ve Orkide zeytinyağları iç ve dış pazarda büyük beğeni kazanıyor, Uzakdoğu dan Güney Amerika ya uzanan pazarda dünya tüketicisiyle buluşuyor. Küçükbay A.Ş., Türkiye nin yıllık 700 bin tona varan margarin pazarının da en büyük aktörlerinden biri. İdeal Orkide markalı ev tipi tüketime yönelik margarinlerinin yanında pastacılık ve ev dışı tüketim alanında müşterilerinin ihtiyaçlarına göre dizayn edilen 100 den fazla özel ürünü bulunuyor. Küçükbay Grup şirketlerinden Reka Bitkisel Yağlar San ve Ticaret A.Ş. tarafından 150 bin metrekarelik bir alan üzerine kurulan Orkide Tekirdağ tesisi ise günlük 1500 ton çekirdek kırma ve 850 ton ham yağ işleme kapasitesine sahip. Bölgedeki üreticiden ayçiçeğinin yanında buğday, kanola ve çeltik alımı da yapan yeni tesis, yöredeki çiftçiler için de önemli seçenek oluşturuyor. Türkiye de malı üreticiden alıp, işleyerek rafine eden ilk entegre tesis olma özelliği taşıyan tesis, dünyanın yağ devi olarak görülen Ukrayna ve Rusya daki fabrikalarla yarışır düzeyde. Bu dev tesis kuruluşun yağ üretiminde ve ihracatında önemli artış kaydetmesini sağlarken, ülkemizin dünya yağ sektöründeki prestijine de katkı sağlıyor. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Küçükbay, zeytinyağı alanında da önemli atılımları hayata geçirdiklerini, kısa süre içerisinde en modern teknolojiyle donatılmış yeni zeytinyağı tesislerinin tamamlanarak faaliyete gireceğini belirtiyor. (HABER MERKEZİ) bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca bulmaca Soldan sağa: Büyük piliç. Gözleri görmeyen. 2. Yüksekokul. Utanma, utanç duyma. 3. Mutluluk. Argoda tanışıyormuş gibi yaparak para sızdırma. 4. Hastalıklı, sakat. Kristof Kolomb un Amerika seferindeki gemilerinden biri. 5. Terbiyeli, görgülü kimse. Büyük erkek kardeş, ağabey. 6. Tatlı sularda yaşayan bir tür gelincik balığı. Ortodokslarda İsa, Meryem veya diğer ermişlerin, tahta üzerine mumlu ve yumurtalı boyalarla yapılmış dini içerikli resimleri. 7. Kuvvetlerin maddeler ve hareketler üzerine etkisini inceleyen fizik dalı. Bir nota. 8. Biraz ufak. 9. Trabzon ilinde bulunan tarihi manastır. Ağaçlıklı yol. 10. Tembel hayvan. Zamanına özen gösteren. 11. Dolaşma, devir. Bir şeyi öğrenmek, anlamak için duyulan istek. 12. Çanakkale ilinin bir ilçesi. Halkın aşağı tabakası. 13. Güzel sanatların bir dalı. 14. Dogma, nas. HALDUN.. ( Oyun yazarımız ). 15. Yağlı güreşlerde cazgırların güreşten önce okuduğu dua. Uzaklık anlatır. 16. Herkes, el gün, yabancılar. 17. Soyundan gelinen kimse. Nispet. 18. Kemiklerin toparlak ucu. Küçük kanal. 19. Afyon ilinin bir ilçesi. Kuzu sesi. 20. Kıta. Kalın sicim. Yukarıdan aşağıya: Dünkü bulmacanın cevapları Dürbün. Pingpong. Evin bir bölümü. 2. Havai yerlilerinin kullandıkları gitara benzer bir çalgı. Bulaşıcı bir deri hastalığı. Olumsuzluk anlatan önek. Dualardan sonra söylenir. 3. Bir tür yumuşak şekerleme. Peygamberlik. Sodyumun simgesi. 4. İsim. Güzellik, hoşluk. Ege ve Akdeniz de bulunan iri bir tür karides. Akarsu yatağı, mecra. 5. Hazırlanan çayın renk ve koku bakımından istenilen durumu. Bayağı, sıradan. Yasaklama, yasak etme. Bir bağlaç. Mesafe. 6. Zonguldak yöresinde oynanan bir halk oyunu. Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü. Ağırlık ve uzunluk ölçüleri için kabul edilmiş kanuni ölçü modeli. 7. Kayınbirader. Yapma, etme. Denizdeki mayınları toplama ve yok etme işlemi. 8. Dişi sığır. Kendini bir şey sanan, sevimsiz. Bir devre de adını vermiş olan çiçek. 9. Boğa güreşçisi. Eskiden mürekkep hokkalarına konulan ham ipek. Meşime, son, plasenta. 10. İri gövdeli bir papağan türü. Hayvanın erkekliğini gidermek, hadım etmek. Maksat, niyet. İlgi çekici, değişik kimse.

14 SAYFA 15 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR Mart Şubat Pazartesi Perşembe Karşıyaka ile anlaşan Ayhan Akman ın lisansında sorun çıktı AYHAN AKMAN IN LİSANSINDA PÜRÜZ ÇIKTI SORUNUN BUGÜN GİDERİLMESİ BEKLENİYOR Yusuf Şimşek in ani bir kararla Karşıyaka ile yollarını ayırmasının ardından hızlı bir araştırma içerisine girerek, kısa vadede, Galatasaray ın eski futbolcusu Ayhan Akman ile Anlaşan Karşıyaka da sıkıntılar bir türlü bitmek bilmiyor. Yaşanan bu gelişme, yönetimin canını sıksa da, sorunun bugün giderilmesi bekliyor. AYHAN AKMAN TRANSFERİ GECİKTİ Karşıyaka ile anlaşan ve hatta antrenmana çıkan Ayhan Akman, yaşadığı sorun nedeniyle uzun süredir İstanbul da görüşmeler yapıyor. Türkiye Futbol Federasyonu ile sorunu çözmeye çalışan Akman ın, oldukça sıkıntı yaşadığı da gelen bilgiler arasında. SORUN PRO LİSAN DEĞİL Herkesin bildiği üzere, Karşıyaka yı çalıştıran Yusuf Şimşek, lisans sorununu Ati Göksu ile çözmüştü. Ati Göksu nun lisansını kullanan Şimşek, Göksu yu, giderken yanında götürdü. Yusuf Şimşek in yerine gelen Ayhan Akman ın bu anlamda sorun yaşaması beklenirken, pürüz başka bir noktada çıktı. PÜRÜZ, SEZON BAŞI KAY- SERİ ERCİYESİ ÇALIŞTIR- MASINDAN KAY- NAKLANIYOR Başarılı eski futbolcu Ayhan Akman, antrenörlük kariyerine Galatasaray ın A2 takımında başlamıştı. Akabinde ara veren Akman, sezon başı Kayseri Erciyes ile anlamış ve bu macera yalnızca 1 ay sürmüştü. Erciyes in ardından 4 ay civarında bir süre ile beklemede kalan Akman, Şimşek in ayrılışı ile birlikte Karşıyaka ile anlaştı. Akman ın, sezon başında Erciyes i çalıştırması ve şimdi ÖZEL Karşıyaka ile anlaşması; TFF - nun talimatları gereği sorun HABER teşkil etti. AYHAN AKMAN 1 HAFTADIR ISTANBUL DA TFF talimatları gereği oluşan bu sıkıntıyı gidermeye çalışan Ayhan Akman ve Karşıyaka yönetimi, uzun süredir bu sorunla uğraşıyor. Akman ise, bu sorunu çözmek için İstanbul a gitti. Akman ın, önce; geçtiğimiz Perşembe, sonra da Cuma günü İzmir e gelmesi bekleniyordu. Ancak Akman ın gelişi hafta içine sarktı. KARŞIYAKA İLE HENÜZ SÖZLEŞME İMZALAYAMADI Lisans problemi yaşayan Ayhan Akman takımı antrenmanlara ve maça hazırlıyor fakat Akman henüz Karşıyaka Kulübü ile sözleşme imzalayamadı. Hamza Hamzaoğlu: 2-2 berabere kalmamızda en büyük etken bendim Galatasaray Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, İstanbul Başakşehir ile 2-2 berabere kaldıkları karşılaşmanın böyle bitmesinde en büyük etkenin kendisi olduğunu söyledi Sarı-kırmızılı takımın kendi sahasında 2-0 öne geçtiği maçta İstanbul Başakşehir ile 2-2 berabere kaldığı karşılaşmanın bitiminde düzenlenen basın toplantısına katılan tecrübeli teknik adam, yolunda giden bir şeyi tabiri caizse bozduklarını belirterek, şöyle konuştu: "Oyun istediğimiz gibi başladı. Rakibi kendi sahasına hapsettik. Pozisyonlar bulduk. Selçuk ile öne geçtik. Sonrasında durumu 2-0 yaptık. Yapmış olduğumuz değişiklikler tersine döndü. Bu maçta kaybedilen iki puanın sorumlusu benim. Hem oyuncular hem de camiadan özür diliyorum. Bu durumu kendi içimizde konuşacağız. Sahada kim olursa olsun, bu işi bu duruma getirmememiz gerekiyordu. Onları biz de değerlendireceğiz. Bu maçın böyle olmasındaki en büyük etken bendim. Kötü giderken kendimi sorgularım. Biz yaptığımız hataları düzeltmeye çalışacağız. Oyuncuların yaptıkları her şeyi üzerimize almayacağız. Düzelteceğimiz şeyler var. Bir şekilde 2-0'lık skoru korumalıydık." "ASLA HEDEFİMİZDEN KOPMUŞ DEĞİLİZ" Yasin'in, Dz i ile değiştirmesini de yorumlayan Hamzaoğlu, "Yasin iyi oynamaya başladı. İçimiz ağlayarak bu değişikliği yaptık. Selçuk ve Hamit çok yorulmuştu. Dz i'yi görelim hem de kontrollü olalım diye düşündük. Ancak beklediğimiz gibi sonuç alamadık. Asla hedefimizden kopmuş değiliz. Bu maç bizi birbirimize kenetledi. Sezon sonunda kararlı bir şekilde hedefimize ulaşacağız. Bugün iki puan kaybettik. Çok hırslandık ve üzgünüz. Kazandığımız bir maçı berabere bitirdik. Hedefimizden şaşma yok." dedi. Öte yandan Chedjou ile İstanbul Başakşehir yardımcı hocası arasında yaşanan tartışmalar konusunda ise Hamzaoğlu, şunları kaydetti: "Erol hoca topu kenardan atınca istemeyerek olaylar oldu. İçerde neler olduğunu fark etmedi. Büyük bir olay olduğunu sanmıyorum." Abdullah Avcı: 2-0 mağlubiyetten geri dönüş önemliydi İstanbul Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Galatasaray karşısında 2-0 mağlubiyetten geri dönüş yaparak maçı 2-2 bitirmelerinin önemli olduğunu söyledi. Takımının deplasmanda Galatasaray ile 2-2 berabere kaldığı karşılaşmanın bitiminde düzenlenen basın toplantısında konuşan tecrübeli teknik adam, rakiplerinin ilk 20 dakikada üzerlerine baskı yapacağını bildiklerini vurgulayarak, "Galatasaray ilk 20 dakikada baskı yaparak sonuç almaya çalışacaklardı. Bu baskıyı nasıl kırarız, hafta içinde çalıştık. Pas trafiği ve kenarlara atacağımız toplarla Galatasaray'ın baskısı kırılacaktı. Maçın başında pozisyonlara girmeye başladık. Sabri'nin yaptığı ortada Selçuk İnan golü attı ve geriye düştük. İkinci yarı başında Galatasaray'ın golü öncesinde pozisyon vardı. Penaltı mı diye özellikle sordurdum, penaltı dediler. O pozisyon dönüp geldi, golü yedik. Sonrasında yaptığımız değişiklikler ile oyuna ortak olacağımızı biliyorduk. Oyunu 2-2 berabere getirdik, hatta kazanabiliyorduk. Onların hedefi farklı bizim hedefimiz farklı. Geri düşün yaparak bu sonucu almak önemli." dedi. Maç içinde ve maçın bitiminde Chedjou ile yardımcısı Erol Bulut arasında yaşananlar hakkında ise Abdullah Avcı, "Yaşananları kameralar çekmiştir. Bu şekilde konuşmak istemiyorum. Büyük takımlara dokunmayacaksın. 2-0'dan 2-2 olunca büyük takımların canı yanıyor. Oyuncular arasında klasik olan şeyler olmaması gereken şeyler oldu. Ben fair-play ruhuna dikkat e- den bir hocayım. Soyunma odasında bunların devam etmemesi gerekiyordu." açıklamasını yaptı. Galatasaray, 2-0 öne geçtiği maçta İstanbul Başakşehir'e takıldı Süper Lig Süleyman Seba Sezonu'nun 24. hafta maçında karşı karşıya gelen Galatasaray ile İstanbul Başakşehir mücadelesi karşılıklı atılan gollerle 2-2 berabere sona erdi. Ali Sami Yen S- por Kompleksi, Türk Telekom Arena Stadı'nda oynanan ve hakem Bülent Yıldırım'ın düdük çaldığı maçta ev sahibi Galatasaray 43. dakikada Selçuk İnan ve 49. dakikada da Umut Bulut'un golleriyle 2-0 öne geçtiği maçta bu üstünlüğünü koruyamadı. Konuk İstanbul Başakşehir'e beraberliği getiren golleri ise 79. dakikada Mehmet Batdal ve 85. dakikada da Cenk Şahin kaydetti. Bu sonuçla Galatasaray şampiyonluk yarışında 2-0 öne geçtiği maçta çok önemli 2 puan kaybederken 52 puan ve maç fazlasıyla liderliğini sürdürdü. Konuk İstanbul Başakşehir ise puanını 38'e çıkarırken 6. sırada kaldı. (Cİ- HAN) Albayrak: Sakin olup şampiyon olacağız Galatasaray Kulübü Başkan Yardımcısı Abdürrahim Albayrak, ligde son iki haftada 5 puan kaybettikleri için üzgün olduklarını ancak sakin olup şampiyon olacaklarını söyledi. Albayrak, "Önümüzde daha çok maç var, daha çok şey değişir. Sakin olacağız ve şampiyon olacağız. İki haftada 5 puan kaybettik, bunun bilincindeyiz. Bunu biz aramızda telafi edeceğiz." dedi. Sarı-kırmızılı takımın sahasında İstanbul Başakşehir 2-2 berabere kaldığı karşılaşmanın bitiminde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Albayrak, bir puan aldıkları için üzgün olduklarını belirterek, "Önemli bir maçtı. Galibiyet için çok iyi hazırlanmıştık a- ma maalesef 2-0'dan sonra skoru koruyamadık. Futbolda bunlar var. Bunun telafisi de var. Daha önümüzdeki çok maç var. Maçta 3-0 da öne geçebilirdik. 2-2'den sonra yakaladığımız pozisyonu değerlendirip skoru 3-2 yapabilirdik. Bir puan aldık, üzgünüz. Ama bunun telafisi vardır ve biz bunu telafi edeceğiz." diye konuştu. Ligde son iki haftada 5 puan kaybettiklerini hatırlatan Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çalışan insanlar muhakkak hata yapacaktır. Hamza hoca daha iyi olsun diye değişiklikler yapmıştır ama demek ki değişiklikler tutmadı. 2-2 berabere kaldık. Bir puan aldık ama alamayabilirdik de. Son dakikada Muslera'nın aldığı bir pozisyon var. O da gol olabilirdi. Önümüzde daha çok var, daha çok şey değişir. Sakin olacağız ve şampiyon olacağız. İki haftada 5 puan kaybettik, bunun bilincindeyiz. Bunu biz aramızda telafi edeceğiz. Ben futbolcu arkadaşlarımı mücadelelerinden dolayı tebrik ediyorum. Biz bir aileyiz, bunun üstesinden gelebilecek güce sahibiz." Öte yandan Chedjou ile İstanbul Başakşehir yardımcı antrenörü Erol Bulut arasındaki tartışmalar konusunda ise şunları dile getirdi: "Bir karışıklık oldu. Ben İstanbul Başakşehirli futbolcuları ve Abdullah hocayı içeri soktuk. Tatlıya bağladık. Bir problem olmaz. Benim olduğum yerde problem olmaz. Kavga gürültü... Sahada bir şeydi, içerde devam etmek istediler. Ben Chedjou'yu kendim içeriye soktum. Sonra da burada kargaşa oldu. Bir problem olmadı. Maçtan sonra ufak tefek problemler olur a- ma olmaması lazım. Burada ufak bir tartışma oldu, onu tatlıya bağladık." (CİHAN)

15 SAYFA 16 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI Deprem uyarısı için merkez Türkiye Dokuz Eylül Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Bölümü nün deprem riski yüksek olan bölgelerde kuracağı yer istasyonlarında kaydedilen verilerle uydulardan gelen bilgilerin kullanılacağı araştırmalar sonucunda, depremin y- eri, zamanı ve büyüklüğünü günler öncesinden tahmin edebilecek bir uyarı sisteminin geliştirilmesi hedefleniyor Deprem felaketinden en fazla zarar gören ülkeler arasında y- er alan Türkiye, bu felakete karşı ön uyarı sistemlerinin geliştirilmesi çalışmalarında da aktif rol oynayacak. NASA tarafından kurulan GeoCosmo Araştırma Enstitüsü nün Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Batı Asya verileri İzmir merkezli o- larak analiz edilecek. Projenin Türkiye ayağını yürütecek ekibe liderlik eden DEÜ Bilgisayar Bilimleri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Efendi Nasiboğlu, yakın bir dönemde depremin y- eri, zamanı ve büyüklüğünü de içeren bir tahminleme yapmanın mümkün olacağına i- nandıklarını belirtti. Yıkıcılığı ve önceden bilinemezliği nedeniyle insanoğlunun en korktuğu felaketler arasında yer alan deprem konusunda tüm dünyada bilimsel çalışmalar yoğunluğunu artırdı. Depremin saniyeler öncesinden tespit edilmesi konusunda neticeler alınmaya başlansa da henüz yeri, zamanı ve büyüklüğünü önceden söyleyebilecek bir erken uyarı sistemi geliştirilemedi. Klasik yer bilimlerinin çare bulamadığı bu konuda son dönemde farklı bakış açısını öne alan yaklaşımlar dikkati çekiyor. Bunlar arasında en fazla tanınan teorilerden birinin sahibi ise NASA bilimadamı Prof. Dr. Friedemann Freund. Tarihten bu yana deprem öncesi ve sonrasında kayıtlara geçen gizemli olaylara bilimsel yorum getirmek üzere yürüttüğü çalışmalar sonucu "elektron eksikliği" teorisini ortaya koyan Freund, yer kabuğu altındaki kayaların sıkışması sonucu oluşan elektron dengesizliklerinin deprem tahmininde kullanılabileceğini öngördü. Dünyada farklı ülkelerdeki bilim insanlarının, "depremlerden önce elektromanyetik veya düşük frekanslı akımların ortaya çıktığı, yer altı sularında kimyasal değişiklikler yaşandığı, toprak ve ağaçlarda elektriksel değişimlerin görüldüğü ve bazı hayvanların garip davranışlar geliştirdiği" yönündeki bulgularını bir araya getiren Freund, bunların kayaların sıkışması sonrası oluşan elektron dengesizliğinin bir sonucu olduğunu ortaya koydu. Yerkabuğundaki bu değişimlerin uydular ve yer istasyonlarından algılanabileceğini, bu verilerin analiz edilmesi halinde erken uyarı sistemi geliştirilebileceğini öngören Freund, bu çalışmanın yapılması için NASA desteğiyle GeoCosmo Bilim ve Araştırma Enstitüsü'nü kurdu. Türkiye de 1970 yılından bu yana bulutların şeklinden deprem tahmini konusunda çalışma yürüten Fransız asıllı Türk vatandaşı araştırmacı Ronald Karel in GeoCosmo Entitüsü nün Başkan Yardımcılığı görevine kadar yükselmesi, enstitünün küresel çalışma alanları içinde Türkiye yi bir adım öne çıkardı. "Türkiye, tarihi başarıya ortak olacak" Konuyla ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Karel, GeoCosmo nun dünya genelinde 34 ülkede yer istasyonları kuracağını, bunlar arasında Türkiye nin Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Batı Asya istasyonlarının merkezi o- lacağını ifade etti. Mayıs ayında ilki Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tınaztepe Kampüsü içinde kurulacak istasyonlarda elde edilen verilerin NASA uydularından gelecek verilerle birlikte DEÜ Bilgisayar Bilimleri Bölümü tarafından analiz edilerek GeoCosmo merkezine gönderileceğini kaydeden Karen, "GeoCosmo olarak bu projenin dünyanın en büyük deprem araştırma projesi olduğuna inanıyoruz. Bu projede Türkiye gibi depremselliğiyle tanınan bir ülkenin de aktif bir rol almasını istiyordum. Umarız Türkiye, yakın g- elecekte geliştireceğimiz erken uyarı sisteminde çok büyük bir katkı sağlayarak tarihi bir başarıya ortak olacak" dedi. DEÜ Bilgisayar Bilimleri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nasiboğlu bölüm olarak bir süre önce Azerbaycan Bilimler Akademisi ile deprem tahminlemesi konusunda çalışma başlattıklarını, GeoCosmo dan gelen öneriyle küresel araştırmanın bir parçası olduklarını söyledi. NASA nın desteklediği bir projede yer almanın heyecan verici olduğunu dile getiren Nasiboğlu, proje kapsamında ilk e- tapta Tınaztepe Kampüsü içinde 4 istasyon, ardından ülke genelinde farklı noktalara çok sayıda istasyon kurulacağını aktardı. (AA) ESHOT, elektrikli otobüsler için düğmeye bastı İzmir Büyükşehir Belediyesi, kullandığı çevreci ulaşım teknolojilerini güçlendirmek için yeni bir adım daha atıyor. ESHOT un ilk e- tapta 20 adet elektrikli otobüs satın alınması için gereken bütçe düzenlemesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi nde oybirliği ile kabul edildi. Uygulamanın hayata geçmesiyle birlikte Türkiye deki ilk elektrikli otobüs filosu İzmir de hizmete girecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi ES- HOT Genel Müdürlüğü, Stratejik Planı nda yer alan Çevreye Duyarlı Teknolojileri Uygulamak ve Yaygınlaştırmak amacı doğrultusunda elektrikli otobüsü alımı için ihaleye çıkıyor. Sürdürülebilir çevre politikalarıyla öncü bir rol üstlenen Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşımda devrim niteliğinde bir adım atıyor. İlk etapta 20 adet elektrikli otobüs satın alarak toplu ulaşımda İzmirlilerin hizmetine sunmayı hedefleyen ES- HOT Genel Müdürlüğü nün bu a- maçla hazırladığı bütçe düzenlemesi Büyükşehir Belediyesi Meclisi nde oybirliğiyle kabul edildi. Meclis ten alınan onayla birlikte elektrikli otobüs alımına ilişkin ihale hazırlıkları başladı. Çin ve Almanya yı araştırdılar Elektrikli otobüs teknolojisinin kullanımı konusunda uzun süredir araştırma, inceleme ve deneme sürüşleri yapan ESHOT Genel Müdürlüğü yetkilileri, 6 mühendis ve 1 şehir plancısından oluşturulan komisyonla konu üzerinde yaklaşık 4 aydır çalışıyor. Bu kapsamda, elektrikli otobüs üreten firmalardan bilgiler alındı. Almanya ve Çin Halk Cumhuriyeti ndeki tesislerde üretilen farklı otobüs tipleri incelendi. Enerji için güneş panelleri kuruluyor Alınacak 20 otobüsle birlikte İzmir in bu alanda da öncü olacağını, elektrikli otobüslerin egzoz gazlarından kaynaklanan hava kirliliğini sıfıra indireceğini ve motor gürültüsünü ortadan kaldıracağını vurgulayan ESHOT Genel Müdürlüğü yetkilileri, enerji maliyetlerinin de fosil yakıtla çalışan otobüslere göre çok daha düşük olacağını ifade etti. İzmir in iklim ve topografik yapısını da göz önüne alarak, tek şarj ile uzun menzil kapasitesine sahip ve yaz aylarında klima çalışmasına uygun otobüslerin alınmasını planlayan ESHOT, elektrikli otobüs bataryalarının şarj edilmesi için gereken elektrik enerjisinin bir kısmını kurum bünyesinde kurulması planlanan güneş panellerinden elde edecek. (HABER MERKEZİ) Kütahya çinisi 600 yıllık serüveninde "UNESCO" yolunda Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Kütahya Çiniciler O- dası iş birliğinde, geleneksel el sanatları arasında yer alan ve yaklaşık 600 yıldır cami, saray, kervansaray gibi mekanları süsleyen Kütahya çinilerinin Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine alınması amacıyla müracaat edildi. Kütahya Çiniciler Odası Başkanı Sadık Erilbaylı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile iki yıldır yürüttükleri çalışmada önemli bir aşamaya geldiklerini söyledi. Bakanlık ile UNESCO'ya başvurduklarını anlatan Erilbaylı, "İnşallah gelecek yıl Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine Kütahya çiniciliği de eklenecek. Kütahya'da 600 yıllık bir el sanatını yaşatmanın gururunu hep birlikte yaşıyoruz" dedi. Erilbaylı Kütahya'da, bakanlıkça onaylanan 417 çini atölyesi ile bu alanda 53 sanatçı, 826 usta bulunduğu bilgisini verdi. Evlerinde uğraşanlarla yaklaşık 6 bin kişinin çinicilik sektöründe çalıştığını dile getiren Erilbaylı, şöyle konuştu: "Bütün dünyanın camilerini, mabetlerini ve saraylarını süslemeye devam ediyoruz. Bunların yanı sıra bazı sorunlarımız da bulunuyor. Ürettiğimiz çinileri gerçek değerinde satamıyoruz, bunları bir çatı altında toplayamıyoruz. Bununla ilgili de çalışmalarımız sürüyor. Ayrıca enerji ve istihdam desteğinin verilmesini istiyoruz. Avrupa Birliği ülkelerinde el sanatlarında katma değer vergisi oranı yüzde 1, bizde ise yüzde 18. Bunun yüzde 5'e çekilmesiyle ilgili olarak Maliye Bakanlığımıza da müracaatımızı yaptık, son aşamasına kadar geldik. Allah'ın izniyle bundan da sonuç alacağımıza inanıyoruz." Çin malı çini ürünlerinin Türkiye pazarında yoğun olarak görüldüğünü vurgulayan Erilbaylı, Kütahya çinisi satın almak isteyenlerin bu konuda dikkatli olması gerektiğini belirtti. Kütahya çiniciliğinin "yaşayan insan hazinesi" UNESCO'nun 2009 yılında "yaşayan insan hazinesi" seçtiği çini sanatçısı Mehmet Gürsoy ise 40 yıldır bu işin içinde olduğunu bildirdi. Bu sanata, 16'ncı yüzyılda zirvede olan Türk çiniciliğinin 17'nci asrın başlarında devletin taleplerinin azalması gerekçesiyle gerilemeye başlamasından dolayı adım attığına değinen Gürsoy, "Dünyada bütün müze, saray ve camileri eski ustaların yaptıkları eserler süslüyor. Maalesef günümüzde bu canım eserler üretilemiyordu. İşte bunların unutulmaması için bu sanata başladım yılında da UNESCO ile Kültür ve Turizm Bakanlığı, çalışmalarımın değerlendirilmesi sonucu beni miras taşıyıcı olarak kabul etti" ifadesini kullandı. (AA) Oda Başkanı Erilbaylı: "İnşallah gelecek yıl Somut Olmayan Kültürel Miras Listesine Kütahya çiniciliği de eklenecek. Kütahya'da 600 yıllık bir el sanatını yaşatmanın gururunu hep birlikte yaşıyoruz" 16 Mart 2015 Pazartesi Rotasyon, öğretmenin ikametgahına göre yapılacak Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), öğretmenlere kolaylık sağlayacak şekilde, valiliklerce belirlenecek eğitim bölgesi içindeki diğer okullar arasında rotasyon yapılmasını planlıyor. MEB İnsan Kaynakları Genel Müdür Vekili Fethi Fahri Kaya, AA muhabirine, Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nde ilgililerin ve paydaşların görüşlerini dikkate alarak yapmayı planladıkları değişiklikleri anlattı. Kaya, öğretmenlere rotasyonu da içeren yönetmelik çalışmasında, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın talimatıyla eğitim camiasının, sosyal tarafların ve sivil toplum kuruluşlarının da görüşünü aldıklarını anlattı.bu görüşler doğrultusunda rotasyonla ilgili kararların yönetmeliğe alındığını vurgulayan Kaya, düzenlemenin çok olumlu sonuçlar doğuracağını düşündüklerini söyledi. Kaya, taslakta rotasyonla ilgili alınan kararlara ilişkin şu bilgileri verdi: "Rotasyonu, büyükşehirlerde öğretmenlerimizin okullarının bulunduğu valiliklerce belirlenen eğitim bölgeleri içinde yapacağız. Öğretmenimizin görevli bulunduğu okulun eğitim bölgesi içindeki en yakın okullara rotasyonu yapılacak. Yani öğretmenlerimizin okulu değişecek sadece. Aynı eğitim bölgesi içinde görev yapan öğretmenlerin kendi aralarında yerleri değişecek. Öğretmenimizin görev yeri bir ilçedeyse, buna uzak başka bir ilçeye rotasyonu yapılmayacak. Öğretmenlerimizin kurulu düzenlerinin bozulmaması için böyle bir karar aldık. Bunun dışında öğretmen başka bir eğitim bölgesine rotasyon isterse, bu talebini de gözeteceğiz. Rotasyon, büyükşehirler dışında, merkez ilçesi olmayan tek bir eğitim bölgesi olan illerde ise il içinde yapılacak. dedi. (AA) Çanakkale'yi geçemeyen gemiler kartpostallarda sergilenecek Çanakkale Savaşı'na katılan savaş gemileri, o dönem kullanılan kartpostallar aracılığıyla görücüye çıkarılacak. Çanakkale Deniz Zaferi'nin 100. yılı etkinlikleri kapsamında farklı ülkelerden koleksiyoncuların, "1. Dünya Savaşı ve Çanakkale" temasıyla o dönem kullanılmış kartpostal, pul, mektup zarflarından oluşan sergiler açacağı bildirildi. İzmirli koleksiyoncu emekli albay Doğan Hayat da "Çanakkale Savaşına katılan gemiler" içerikli 100 yıllık kartpostallarıyla etkinliğe katılacak. Hayat, AA muhabirine yaptığı açıklamada İstanbul'u işgal etmek isteyen İngiliz ve Fransız gemilerinden oluşan, Ruslar ile Avustralya'nın da destek verdiği dönemin en büyük deniz gücü "birleşik filo"nun Çanakkale'de büyük bir başarısızlık yaşadığını, dönemin kartpostallarının da o yıllara ışık tuttuğunu anlattı. Tarihe olan merakı nedeniyle koleksiyoncu olduğunu aktaran Hayat, Çanakkale'yi geçemeyen donanmadaki gemilerin suya indiriliş tarihi, ağırlığı, kaptanı, kullanım amacı gibi bilgilerin bulunduğunu kartpostalları müzayedeler, internetten, yurt dışındaki satıcılar gibi çeşitli kaynaklardan temin ettiğini belirtti. Hayat, 1900 ile 1910 yılları arasında basılmış, Çanakkale Savaşı sırasında kullanılmış yaklaşık 32 kartpostaldan oluşacak sergide dönemin askeri imkanlarının da görülebileceğini kaydetti. Savaş gemilerin kartpostallara propaganda amacıyla basıldığını anlatan Hayat, "O dönemde televizyon, internet gibi kitle iletişim araçları yok. Propaganda aracı olarak, o yıllarda ön planda olan kartpostalları kullanmışlar. Sahip oldukları askeri gücü bu kartlarla göstermek istemişler" diye konuştu. (AA)