31 Mart 2014 Pazartesi

Transkript

1 Demokrasinin en önemli ayaklarından biri olan muhtarlık seçiminde kan döküldü. Hatay, Şanlıurfa ve Iğdır'da meydana gelen silahlı çatışma sonucunda 8 kişi öldü 19 kişi ise yaralandı. 4 kişinin yoğun bakıma alındığı, hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi 31 Mart 2014 Pazartesi Avrupa yollarında çekilen gümrük eziyeti nihayet son buluyor. Tek nokta güvenlik uygulaması projesinin bu yıl hayata geçirileceğini belirten Sivil Havacılık Genel Müdürü Ekşi, "Türkiye'den Avrupa'ya gidenler, aktarma yapmaları durumunda tekrar aramaya tabi tutulmayacak" dedi Harvard-Smithsonian Astrofizik Araştırma Merkezinde görevli Türk kadın bilim insanlarından Dr. Esra Bülbül, "Keşfettiğimiz bu çizgi, herhangi bir atom çizgisi sınıfına girmiyor. Bu çizgi, şimdiye kadar doğrudan gözlenememiş ancak varlığı dolaylı yollarla kanıtlanmış olan karanlık maddeden kaynaklanıyor olabilir" dedi devamı 6 da

2 SAYFA 2 S AH Amasya'nın Hamamözü ilçesinde evinin alt katındaki atölyede el işlemeli baston üreten 83 yaşındaki emekli askeri personel Osman Nuri Kabaktan, Türkiye'nin çeşitli illerinin yanı sıra yurt dışına da baston gönderiyor. Emekli olduktan sonra evinin alt katını atölyeye çeviren 6 çocuk sahibi Kabaktan, 27 yıldır el işlemeli baston yapıyor. AA muhabirine açıklamalarda bulunan Kabaktan, emekli olduktan sonra can sıkıntısını gidermek için baston yapımını öğrendiğini anlattı. Zamanla alet ve ekipmanını güçlendirerek, sadece elma ağacından yaptığı bastonları Türkiye'nin çeşitli illeri ve yurt dışına gönderdiğini belirten Kabaktan, şunları kaydetti: "Ürettiğim bastonlar yurt dışında daha çok ilgi görüyor. Yaptığım bastonları satıyor ve harçlığımı çıkarıyorum. Bazı ihtiyarlara ücretsiz veriyorum. Dualarını alıyorum. Benden başka bu işi burada yapan yok. Bastonlara istediğim motif ve şekilleri veriyorum. Bu mesleğin benden sonra da yapılmasını istiyorum. Sabır gerektiren bir iş olduğu için insanlara sıkıcı geliyor. Malzeme bulmak da zor, bu nedenle usta yetişmiyor."amasya'da her yıl düzenlenen 12 Haziran Atatürk Kültür ve Sanat Etkinlikleri kapsamında ürettiği bastonlarını sergileme şansı bulduğunu anımsatan Kabaktan, baston fiyatlarının ortalama 35 ile 100 lira arasında değiştiğini ifade etti. Bir bastonun, desen ve modeline göre 5 günde tamamlanabildiğini anlatan Kabaktan, "Baston üretimi, müşterisinin az olması ya da pahalı görülmesinden dolayı yapılmıyor. Bu nedenle bu mesleğe rağbet edilmiyor. Mesleği öğretmek için okullara duyurularda bulunuyorum. Talep eden tek tük öğrenci çıkıyor, onlar da daha sonra devam etmiyorlar" diye konuştu. 31 Mart 2014 Pazartesi Bursa Nilüfer Belediyesi nce bu yıl dördüncüsü düzenlenen Nilüfer Tiyatro Festivali, Fethiye Kültür Merkezi nde sahnelenen Yaşamaya Dair Bursa Cezaevi nden Mektuplar isimli oyun ile sona erdi. Devlet Tiyatroları (DT), beş ilde 3 farklı oyunla 9 temsil gerçekleştirecek. DT Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, 1 Nisan'da başlayacak turneyle tiyatroya hiç gitmemiş seyirciye ulaşmak hedefleniyor. Adana Olgunlaşma Enstitüsü'nde kurs gören kadınlar, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait bir çok Türk-İslam eserini, ahşap işlemeciliği, rölyef, kaat'ı, tezhip, suzeni, taş eskitme, ahşap oymacılığı gibi teknikleri kullanarak modernize ediyor Adana Olgunlaşma Enstitüsü'nde kadınlar, Türk-İslam eserlerini aslına bağlı kalınarak modernize ediyor. Enstitüde kurs gören kadınlar, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait bir çok Türk-İslam eserini, ahşap işlemeciliği, rölyef, kaat'ı, tezhip, suzeni, taş eskitme, ahşap oymacılığı gibi teknikleri kullanarak modernize ediyor. Olgunlaşma Enstitüsü Müdür Yardımcısı Filiz Töz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her yaş aralığında kadın kursiyerlerin olduğu enstitüde, 4 bin öğrenci ve 150 personelin eğitime devam ettiğini belirtti. Daha çok geleneksel el sanatları, Türk- Osmanlı, Türk-İslam eserleri ve buna benzer çalışmaları yaptıklarını ifade eden Töz, çalışmaların orijinaline bağlı kalınarak modernize edildiğini söyledi. Töz, çalışmalardan önce titiz araştırmaya yöneldiklerini, çoğu zaman da eserlerin y- erinde izlenip çekimleri yapıldıktan sonra tekniğine uygun gerçekleştirildiği aktardı. Modernize edilen e- serler arasında en çok Selçuklu dönemine ait kapıların ilgi çektiğini kaydeden Töz, Konya'daki Sadrettin Konevi Camii ve Ankara'daki Hacı Bayram Camii'nin kapılarını pirinç, rölyef, gümüş ve bakır karışımdan oluşan çalışmayla yaptıklarını belirtti. Töz, son olarak Osmanlı'da sıkça kullanılan kaa'tı sanatını da çalışmalarına kattıklarını kaydetti.özellikle tezhip sanatında eğitimli uzmanların, orijinaline bağlı kalarak ya da kendi ürettikleri desenleri öğrencilere öğrettiğini belirten Töz, "Osmanlı'da kullanılan selvi ağacı desenini kullandık. Selvi ağacı, sonsuzluğu ifade ettiği için değişik çalışmalarda yer veriyoruz. Aynı zamanda taş eskitme kaa'tı, rölyef tekniklerini de sıkça kullanıyoruz. Son bir yıl içerisinde en çok ilgi gören çalışmalarımızdan biri de Siirt'te lise ve üniversite öğrencilerinden oluşan 3 dilli koro kuruldu. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü'ne bağlı Siirt Gençlik Merkezi bünyesinde, aralarında lise ve üniversite öğrencilerinin de bulunduğu 35 genç, Türkçe, Kürtçe ve Arapça dillerinde türküler seslendiriyor. tesbih ve sorguçlarımız. Tesbihleri değişik tekniklerde kullanıyoruz. Osmanlı'da sorguçlar çok fazla kullanılıyor. Hatta hikayeleri de var. Alemleri de çok kullandık" diye konuştu. Töz, ayrıca orijinaline bağlı kalarak Osmanlı şerbetleri hazırladıklarını ve bunları sanat tasarım atölyesinde yaptıkları bardaklarda sunduklarını kaydetti.endülüs İslam sanatının en güzel örneklerinden olan İspanya'daki El Hamra Sarayı'nın kapısını da modernize ettiklerini ifade eden Töz, "Bunu, enstitü müzesinde sergiliyoruz. Rölyef tekniği, taş eskitme, pirinç gümüş karışımları kullanılarak orijinaline yakın çalışma yapıldı. Bu çalışmayla bin bir gece masallarının yaşandığı El Hamra Sarayı'nı da Adana'ya taşımış oluyoruz. Kadınlarımız bu çalışmaları yapmaktan keyif alıyor" dedi.töz, müzede, Adana yöresindeki yörüklerle ortaklaşa yapılan çalışma sonucu ortaya çıkan ürünlere de yer verdiklerini belirtti. Dokumaların bire bir orijinal el dokumaları olduğunu ifade eden Töz, iğne ve boncuk oyalarını değişik çalışmalarla yaşatıp geniş kitlelere ulaştırmaya gayret gösterdiklerini söyledi. Töz, öğrencilerin aile bütçesine katkı sunduğunu da sözlerine ekledi. Yıl: 3. Sayı: Mart 2014 Pazartesi

3 SAYFA 3 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ Mart Şubat Pazartesi Perşembe Muhtar seçiminde kan aktı: 8 ölü, 19 yaralı Muhtar seçilebilmek için kampanya öncesinde birbirlerine giren muhtar adayları, dün de boş durmadı. Hatay, Şanlıurfa ve Iğdır'da muhtar adaylarının yakınları birbirine girdi. Silahlı kavga sonucu Hatay'da 2, Şanlıurfa'da ise 6 kişi olay yerinde hayatını kaybetti Hatay ve Şanlıurfa'da muhtar adayları arasında meydana gelen kavgalarda 8 kişi öldü. Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde muhtar adayları arasında meydana gelen kavgada, 2 kişi hayatını kaybederken biri ağır 9 kişi de yaralandı. Elde edilen ilk bilgilere göre saat sıralarında Kırıkhan ilçesi Gölbaşı İskan İlköğretim Okulu bahçesinde muhtar a- dayları arasında oy verme sırası nedeni ile tartışma çıktı. İki tarafın yakınlarının olaya karışması ve tartışmanın büyümesi sonucu A.Y. isminde bir bayan ve İ.B. isimli bir erkek olmak üzere iki kişi hayatını kaybetti. Olayda biri ağır 9 kişide yaralandı. Hatay Valiliği'nden yapılan açıklamada, bölgede görev yapan güvenlik güçlerinin takviye edilmesi ile tarafların kontrol altına alınarak kavganın sona erdirildiğini belirtildi. Gölbaşı köyünde hayat normale döndüğü belirtilen valilik açıklamasında, konu ile ilgili incelemenin sürdürüldüğünü ifade edildi. ŞANLIURFA Şanlıurfa'nın Hilvan İlçesi'nin Yuvacık Köyü'nde, 2 muhtar adayı ile yakınlarının tartışması silahlı kavgaya döndü. Ortalığın savaş alanına döndüğü kavgada 6 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. Olay, öğle saatlerinde Yuvacık Köyü'nde meydana geldi. Mevcut köy muhtarı ve yeniden aday olan Ertem Çelik ile diğer a- day Abit Tanık arasında seçmenleri yönlendirdikleri iddiasıyla tartışma çıktı. İddiaya göre, köy okulunun bahçesindeki tartışma muhtar adaylarının yakınlarının katılmasıyla kısa sürede kavgaya dönüştü. Jandarmanın müdahalesiyle önlenen ve okul bahçesinden çıkarılan Çelik ve Tanık ailesinin fertleri, bu kez köy meydanında kavga etti. Kavga sırasında Çelik ve Tanık ailesi fertleri birbirlerine tabanca, av tüfeği ve kalaşnikof tüfekle ateş açarak çatışmaya başladı. 6 KİŞİ ÖLDÜ Ortalığın savaş alanına döndüğü kavga, köye gelen jandarmaların müdahalesiyle güçlükle önlendi. Tabanca ve tüfek kullanılan çatışmada muhtar adaylarından Ertem Çelik, akrabaları Davut, Semih, Ayhan, Bedirhan ve Nihat Çelik ile karşı taraftan Orhan, Suphi, Mehmet ve Adalet Tanık yaralandı. Yaralananlar, özel araçlarla Hilvan ve Şanlıurfa'daki hastanelere sevk edildi. Şanlıurfa'daki hastanelerde tedavisine başlanan yaralılardan muhtar adayı Ertem Çelik ile Bedirhan Çelik, Semih Çelik ve Davut Çelik ile Orhan Tanık ve Suphi Tanık yaşamını yitirdi. Tedavisi süren diğer 4 yaralının da hayati tehlikesinin sürdüğü bildirildi. KÖY ABLUKAYA ALINDI Muhtar adaylarının silahlı çatışmasının ardından Yuvacık Köyü'ne zırhlı araçlarla takviye jandarma birlikleri gönderildi. Giriş ve çıkışların yasaklandığı köyü ablukaya alan jandarma, muhtar adayları ve akrabalarının karşı karşıya gelmemesi için önlem aldı. Birçok kişi gözaltına alan jandarma kimsenin köye girmesine izin verilmezken, çevik kuvvet polisleri de Şanlıurfa'da yaralıların tedavi gördüğü hastaneler ile cesetlerin bulunduğu morg çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. Önlemlerin en üst seviyede tutulduğu Yuvacık Köyü'nde güvenlik güçleri o- laya karışan kişilerin belirlenmesine yönelik çalışmasını sürdürüyor. Iğdır'da muhtarlık kavgası: 10 yaralı Iğdır'da iki muhtar adayının yakınlarının karıştığı kavgada 10 kişi yaralandı. Olaylar yüzünden İl Seçim Kurulu, köyde seçimi iptal etti. Iğdır'ın Karakoyunlu ilçesinde iki muhtar a- dayının yakınlarının karıştığı kavgada 10 kişi yaralandı. AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Aktaş köyünde Akçay ve Aksu ailelerinin oy kullanımı sırasında muhtar adaylarının yakınları arasında tartışma çıktı. Oy yüzünden tartışan iki muhtar adayının yakınları da olaya karışınca taraflar birbirlerine sopalarla saldırdı. Çıkan kavgada, muhtar adayı Aziz Erkoç ile 9 kişi yaralandı. Olayın bildirilmesi üzerine köye çok sayıda jandarma ve 112 Acil Servis ekibi gönderildi. Yaralılar ambulanslarla Karakoyunlu Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Olaylar yüzünden İl Seçim Kurulu, köyde seçimi iptal etti. (CİHAN-AA) Yargıtay: Seçim kurulu başkanları seçim suçu davalarına bakamaz! 2 bin liralık telefonu 500 liraya almak isterken dolandırıldı Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesinde bir vatandaş, piyasa değeri 2 bin lira olan cep telefonunu 500 liraya almak isterken dolandırıldığı gerekçesiyle polise müracaat etti. Cep telefonu paketini büyük bir heyacanla açan şahıs, paketten oyuncak telefon çıkınca büyük şaşkınlık yaşadı. Siirt Ağır Ceza Mahkemesi nin Seçim kurulu başkan ve üyelerinin seçim işlerini bozması davasında verdiği kararı değerlendiren Yargıtay 8. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu Yargıtay kararında, il ve ilçe seçim kurulu başkan ve üyeliklerini yapan yargıçların kendi çevreleri içinde vukua gelecek seçim suçlarına mütaallik davalara bakamayacaklarının altı çizildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi de seçim suçlarından doğan kamu davasının, seçimin bittiği tarihten itibaren 2 yıl içinde açılmadığı takdirde kovuşturma yapılamayacağını hatırlatarak, seçimden 2 yıl geçtikten sonra açılan davayı reddetti. Siirt Ağır Ceza Mahkemesi nde, 2008 yılında açılan Seçim kurulu başkan ve üyelerinin seçim işlerini bozması davasında verilen karar Yargıtay a taşındı. Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 298 sayılı yasanın 177/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "İl ve ilçe Seçim Kurulu Başkan ve Üyeliklerini yapan yargıçlar kendi çevreleri içinde vukua gelecek seçim suçlarına mütaallik davalara bakamazlar." hükmü karşısında; sanık avukatının temyizi yerinde buldu. Yargıtay kararında, "Temyiz dilekçesinde kararı veren mahkeme başkan ve üyelerinin aynı zamanda suç tarihinde il seçim ve ilçe seçim kurullarında görev yaptığını belirtilmesi nedeniyle anılan hususun araştırılması ve sonucuna göre bu hakimlerin karar verip veremeyeceği hususunun tespitinde zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı sair yönleri incelenmeksizin kararın bozulmasına karar verilmiştir." SEÇİM SUÇLARINDA ZAMANAŞIMI İKİ YILDIR Öte yandan Kahta Asliye Ceza Mahkemesi nin "Hükümlü veya tutuklunun hak kullanımını engelleme" davasında verdiği karar Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından bozuldu. Yargıtay kararında, 298 sayılı Kanunun 177/1. maddesindeki "İl ve ilçe seçim kurulu başkan ve üyeliklerini yapan yargıçlar kendi çevreleri içinde vukua gelecek seçim suçlarına müteallik davalara bakamazlar." şeklindeki düzenleme karşısında ilçe seçim kurulu başkanı olan hakimin davaya bakamayacağı gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulmasının yasaya aykırı bulunduğu belirtildi. Kararda şu ifadelere yer verildi: Cumhuriyet savcısı, sanık ve katılanın temyiz itirazları bu nedenle y- erinde görülmüş olduğundan, hükmün bozulmasına oy birliği ile karar verildi." (CİHAN) Mustafakemalpaşa Polis Merkezi'ne müracaat eden K.B., 2 bin liralık telefonu 500 liraya satmak isteyen kimliği belirsiz iki kişi tarafından dolandırıldığını söyledi. Polise ifade v- eren K.B., "Hafif ticari araçla yanıma gelen iki kişi Bursa Gümrük Müdürlüğü'nde çalıştıklarını söylediler. Ellerinde iphone 5S marka cep telefonu olduğunu, bu telefonunun gerçek değerinin 2 bin TL olduğunu, bana 500 liradan satabileceklerini söylediler. Ben de telefona karşılık 420 TL verdim. Şahıslar ayrıldıktan sonra telefon paketinden oyuncak telefon çıktı." dedi. (CİHAN) Yazar Nişanyan disiplin kurbanı Nişanyan'ın avukatı Akçi, başvuruları üzerine İzmir İnfaz Hakimliği'nin müvekkilinin kapalı cezaevinden açık cezaevine nakledilmesi yönündeki kararın "disiplin gereçkesiyle uygulanmadığını", bu duruma tekrar itiraz edeceklerini söyledi. Aliağa Şakran Kapalı Cezaevi'nde bulunan Sevan Nişanyan'ın avukatı Murat Akçi, açık cezaevine nakledilmesi yönünde yaptıkları başvurunun İzmir İnfaz Hakimliği tarafından yerinde bulunmasına rağmen, "disiplin gerekçesiyle" gerekçesiyle kararın uygulanmadığını, bu duruma tekrar itiraz edeceklerini bildirdi. Akçi, yaptığı açıklamada, Şirince köyünde SİT alanına ev yaptığı ve mühür bozduğu iddiasıyla yargılandığı iki ayrı davada toplam 4 yıl hapis cezasına çarptırılan Nişanyan'ın tutulduğu Buca kapalı cezaevinden Aliağa Şakran Kapalı Cezaevi ne nakledildiğini bildirdi. Müvekkilinin haksız yere kapalı cezaevinde tutulduğunu, açık cezaevine gönderilmesi gerektiğini savunan Akçi, bu yönde İzmir İnfaz Hakimliği'ne başvuru yaptıklarını, mahkemenin bu başvuruyu yerinde bulduğunu ve Nişanyan'ın açık cezaevine naklini kararlaştırdığını belirtti. Ancak cezaevi i- daresinin "disiplin cezası gerekçesiyle" mahkeme kararını uygulamadığını bildiren avukat Akçi, önümüzdeki hafta bu uygulamaya itiraz amacıyla tekrar İzmir İnfaz Hakimliği'ne başvuracaklarını ifade etti. Nişanyan'ın cezaevine girmesi İzmir'in Selçuk ilçesine bağlı Şirince köyünde, SİT alanına ev yaptığı ve mühür bozduğu iddiasıyla yargılandığı i- ki ayrı davada toplam 4 yıl hapis cezasına çarptırılan yazar ve dilbilimci Sevan Nişanyan, yargılandığı iki ayrı davada toplam 4 yıl hapis cezasına çarptırılmış ve bu cezalar Yargıtayca onanınca 2 O- cak 2014'te Torbalı Açık Ceza İnfaz Kurumu'na teslim olmuştu. Nişanyan'ın, "mükerrirlere özgü infaz rejimi"ne tabi olması nedeniyle 3 yıl hapis yatacağı bildirilmişti.

4 31 Mart 2014 Pazartesi Su Ürünleri Yetiştiricileri Üretici Merkez Birliği Başkanı Faruk Coşkun, Türkiye'nin alabalık üretiminde Avrupa'da lider olduğunu belirterek, "Muğla bölgesi hem denizde hem de alabalıkta en büyük üretici illerinin başında geliyor. Başta deniz balığı olmak üzere üretimin yüzde 50'si Muğla'da yapılıyor. Alabalık'ta da Fethiye başkent olarak biliniyor" dedi Coşkun, yaptığı açıklamada, Türkiye'deki alabalık yetiştiriciliğine bakıldığında 2012'de 112 bin ton, 2013'te ise 117 bin ton üretimin gerçekleştiğini söyledi. Üretilen alabalığın büyük bölümünün Avrupa'ya ihraç edildiğine işaret eden Coşkun, alabalığın füme, taze ve dondurulmuş şekilde Almanya, Hollanda, Avusturya, Polonya, Romanya gibi ülkelere gönderildiğini dile getirdi. Coşkun, ihracatın 2013 yılı karşılığının yaklaşık 565 milyon lira olduğunu, bu rakam bir milyon liraya ulaştığında balıkçılık sektörünün önemli bir noktaya geleceğini vurguladı. "Alabalık üretiminde Avrupa'da lider durumda bulunuyoruz" diyen Coşkun, şöyle devam etti: "Muğla bölgesi hem denizde hem de alabalıkta en büyük üretici illerinin başında geliyor. Başta deniz balığı olmak üzere üretimin yüzde 50'si Muğla'da yapılıyor. Alabalık'ta da Fethiye başkent olarak biliniyor. Toplam balık üretiminde ise 3. sıradayız. Çipura ve levrekte Yunanistan'dan sonra 2. sırada yer alıyoruz. Ülkemiz özellikle iç sulara yönelik çok büyük bir potansiyele sahip. Yetiştiricilikte de çok modern işletmelerimiz var. Avrupa da ve dünyada bu işin liderliğine oynuyoruz." Faruk Coşkun, yetiştiricilikte ülkenin iyi konumda olduğunu ve modern işletmelerin yanı sıra çok büyük kapasiteli işletmelerinde bulunduğunu vurguladı. Türkiye'de yaklaşık 2 bin 500 balık işleme ve üretim tesisi bulunduğuna dikkati çeken Coşkun, bu tesislerin ülkenin tüm vilayetlerine yayılmış durumda olduğunu ifade etti. Coşkun, ilk üretim faaliyetlerinin Muğla bölgesinde başlamış olmasının bölgeye ivme kazandırdığını, Fethiye'nin de alabalık üretimi açısından ülkenin en önemli merkezlerinden olduğunu belirtti.genel balıkçılıkta iç tüketime bakıldığında kişi başı tüketimin 7 kilogram civarında olduğunu bildiren Coşkun, şöyle konuştu: "Diğer Avrupa ve dünya ülkelerine göre bizim tüketimimiz bir hayli düşük. Avrupa ülkelerinde 22 ile 24 kilogram kişi başı tüketim olurken, dünyada ise kilogram. Bizde o ülkerin 3'te biri kadar tüketim var. Biz ürettiğimiz balığı iç piyasada tüketmek durumundayız. Yetiştirdiğimiz balığı tüketmemiz için de mutlaka bu işin gelişmesini sağlamak lazım. Ülkedeki balık tüketimini artırmamız lazım. Çocuklar balık yiyecekler ki zekaları gelişsin. Kültür balıkçılığından elde ettiğimiz özellikle alabalıktaki "omega 3" ve "omega 6" besinleri insan sağlığı için çok önemli. Damar sertliğini önlediği, kollestrolü düşürdüğü bilinmektedir. Ayrıca çok yararlı bir besin ve sağlıklı yaşamı sağlıyor. Biz 'balık ye, sağlıklı yaşa' diyoruz." Faruk Coşkun, alabalığın planlama yapılarak üretilmesi gerektiğini, çünkü fazla üretildiğinde satılmadığını, az üretildiğinde ise fiyatının çok yükseldiğini söyledi. Bunun üretim planlaması yapılarak dengelenebileceğine işaret eden Coşkun, "Bu konuda çeşitli toplantılar yapıyoruz. En büyük sorunlarımızdan birisi pazarlama. Bunun için ya dış ülkelere ihracat yapacağız ya da iç tüketimle talebi artıracağız. Talebi artırmak için tanıtıcı reklam faaliyetleri yapmamız gerekli. Bu reklamlarla birlikte insanlar gördüğü bu balığı tüketecek" diye konuştu. Coşkun, balıkçılık sektöründe yem kalitesinin düşüklüğü ve fiyatlarının pahalı olmasından dolayı sorun yaşadıklarını, bu sorunun doğrudan balığın gelişimini, tadını ve lezzetini etkilediğini dile getirdi. Balıkçılık sektörünün ilerlemesi için koordineli çalışmalar yapılması gerektiğini ifade eden Coşkun, şöyle devam etti: "Bu nedenle birlikleri kurduk ama bizim birliklerimiz güçsüz kaldı. Üyelerimiz gerekli desteği sağlamadı. Onlar destek sağlamadıkça, sıkıntılar devam edecektir. Sektör 2012 ve 2013 yılarını çok büyük sıkıntılarda geçirdi şusanda iyi gibi gözküyor ama mayıs ve haziran ayında ne olacağı belli değil. İnşallah iyi olur." diye konuştu. Türkiye'nin balık ihtiyacının karşılanmasında önemli bir rol üstlenen Karadeniz'de son dönemde birçok balık türünün artık görülmediği, özellikle dip balıklarının avlanma miktarının çok düştüğü bildirildi. İzmir Kültürpark ta düzenlenen MARBLE 20. Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı nda, Fimar Butik firması tarafından çıkarılan fosil mermer taşlar ilgi odağı oldu. Firmanın kendi üretimi olan, milyon yıl toprak altında kaldıktan sonra çıkarılarak doğal yöntemlerle özelliği bozulmadan işlenen fosil taşlar, katılımcıların beğenisine sunuldu. Çanakkale Gazisi Mehmet Durmaz'ın Bodrum ilçesinde 1915 yılında kurduğu bakkal, kurulduğu günden bu yana aynı binada müşterilerine hizmet veriyor. Çanakkale Savaşı'nda şarapnel parçasının isabet etmesi sonucu bacağını kaybeden Gazi Mehmet Durmaz, memleketi Bodrum'da 1915 yılında geçimini sürdürebilmek için Turgutreis Caddesi'ndeki eski bir Bodrum evinde bakkal açtı.

5 1 31 Mart ubat Pazartesi Per embe Türkiye'den Rusya Federasyonu'na ihracatta, Ukrayna'daki kriz nedeniyle Gürcistan üzerinden transit geçişli Kazbegi-Verhni Lars Sınır Kapasının yoğun kullanılmasının geçiş belgelerinde sorun yaşanmasına neden olduğu bildirildi. Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ukrayna'da krizin yaşanması ile bu ülke üzerinden Rusya Federasyonu'na transit geçiş yapılarak gerçekleştirilen ticaretin durma noktasına geldiğini ifade etti. Rusya Federasyonu'na deniz y- olu ve Ukrayna üzerinden ihracat gerçekleştiren firmaların Ukrayna'daki kriz üzerine farklı arayışlara girdiğini vurgulayan Gürdoğan, "Bunun üzerine Gürcistan üzerinden transit geçişli Kazbegi-Verhni Lars Sınır Kapısı yoğun bir şekilde kullanılmaya başlandı ve Türk şirketlerinin transit geçiş belgeleri bitti" dedi. Nisan ayı içerisinde tekrar geçiş belgelerinin düzenleneceğini kaydeden Gürdoğan, şöyle devam etti: "Gümrük ve Ticaret Bakanımız Hayati Yazıcı'nın bu konuda yoğun bir gayreti var. Bunun için kendisine teşekkür ediyoruz. Belgelerin nisan ayından önce verilmesi konusunda görüşmeler aralıksız sürüyor. Bizim için bir günün, bir saatin bile çok büyük önemi var. Kazbegi-Verhni Lars Sınır Kapısının açılmasında Türk yetkililerin çok emeği oldu. Buna rağmen, Gürcistan ve yabancı uyruklu araçların bu kapıyı kullanarak Rusya Federasyonu'na girmeleri, arkalarından bakmamız, bizleri üzmektedir. Bu kapının açılmasında Türkiye olarak verdiğimiz uğraşlar ve emeğin her şeyden önce Türk nakliye ve ihracatçıları açısından çok büyük önemi var." Ahmet Hamdi Gürdoğan, transit geçiş belgesi sorunun en kısa sürede çözülmesi için yetkililerden daha fazla destek istediklerini de sözlerine ekledi. Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, birçok ilde doğalgazın özelleştirilmesinin ardından esnaf ve ticaret hanelerden talep edilen güvence bedelleri ile proje ücretlerinin çok yüksek olduğunu belirtti. Atatürk Havalimanı, havacılık sektörünün Oscar ı kabul edilen Skytrax Dünya Havalimanı Ödülleri nde 50 milyon yolcu ve üstü kategorisinde en iyi 10. havalimanı oldu. Vakıf Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan, Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) 2014 yılı hedeflerine ilişkin "2014 yılı bütçesinde devlet katkısı için 1,95 milyar lira ödenek ayrılmış durumda. Bu miktarı da göz önünde bulundurarak bir hesap yaptığımızda, 2014 sonu beklentimiz 33 milyar fon büyüklüğü ile 5 milyon kişiyi aşan katılımcı sayısı"dedi

6 SAYFA 6 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >> 6 GÜNCEL 317 Mart Şubat Pazartesi Perşembe Türk kadın astrofizikçi kara maddenin izini buldu Harvard-Smithsonian Astrofizik Araştırma Merkezinde görevli Türk kadın bilim insanlarından Dr. Esra Bülbül, "Keşfettiğimiz bu çizgi, herhangi bir atom çizgisi sınıfına girmiyor. Bu çizgi, şimdiye kadar doğrudan gözlenememiş ancak varlığı dolaylı yollarla kanıtlanmış olan karanlık maddeden kaynaklanıyor olabilir" dedi Harvard-Smithsonian Astrofizik Araştırma Merkezinde görevli Türk kadın bilim insanlarından Dr. Esra Bülbül, NASA'dan aldıkları araştırma desteğiyle, uzayda 73 galaksi kümesinin X-ışın tayflarını inceleyerek daha önceden bilinmeyen bir tayf çizgisini gözlemlediklerini bildirdi. Bülbül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son yıllarda kozmoloji ve astrofizikte en çok ilgi toplayan konulardan birinin kara madde araştırmaları olduğunu ifade etti lu yıllarda İsveç astronom Fritz Zwicky'nin atomlardan oluşan maddenin, galaksi kümelerinin kütlece sadece yüzde 15 ini oluşturduğunu kanıtladığını belirten Bülbül, "Geriye kalan yüzde 85 lik kara madde adını verdiğimiz kısım, doğrudan gözlenemeyen fakat dolaylı yollarla varlığını bildiğimiz ve son zamanlarda astrofizikçilerin ve kozmologların üzerinde çalıştığı en heyecan verici konulardan biri" i- fadelerini kullandı. Erkeklerde en fazla trakea, bronş ve akciğer kanseri kadınlarda ise meme kanseri görülüyor. Çocukluklarda ise çocukluk çağı lösemileri en sık görülen kanser türü. Kanser hızı erkeklerde yüzbinde 269,7, kadınlarda yüzbinde 173,3, kadın erkek ortalama kanser görülme sıklığı ise yüzbinde 221,5 Türkiye'de her yıl 162 bin kişiye yeni kanser tanısı konuluyor. Erkeklerde en fazla trakea, bronş ve akciğer, kadınlarda ise meme kanseri görülüyor. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumunca hazırlanan Türkiye Kanser İstatistikleri'ne göre ülkede kanser hızı erkeklerde yüzbinde 269,7, kadınlarda ise yüzbinde 173,3, kadın erkek ortalama kanser görülme sıklığı ise yüzbinde 221,5. Kanser görülme sıklığı açısından dünyadaki diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, Türkiye halen kanser açısından hem kadınlarda hem de erkeklerde daha düşük bir hızda. Ülkede görülen ilk 5 kanser türü dünyadaki ve diğer gelişmiş ülkelerdeki örüntüyle benzerlik gösteriyor. Erkeklerde trakea, bronş ve akciğer kanseri (yüzbinde 66), kadınlarda ise meme kanseri (yüzbinde 40,6) en sık görülen kanser türleri. Erkeklerde trakea, bronş ve akciğer kanserini sırasıyla prostat (yüzbinde 36,1), mesane (yüzbinde 21,4), kolorektal (yüzbinde 21) ve mide kanseri (yüzbinde 16) izliyor. Kadınlarda ise meme kanserinin ardından en fazla trioid (yüzbinde 18,6), kolorektal (yüzbinde 13,4), uterus korpusu (yüzbinde 9,3) ve trakea, bronş ve akciğer kanseri (yüzbinde 8,1) görülüyor. Çocuklarda ise çocukluk çağı lösemileri en sık görülen kanser türü. Çocukluk çağında her iki cinsiyette de lenfomalar, merkezi sinir sistemi tümörleri ve nöroblastomalar lösemileri takip ediyor yaş grubundaki gençlerde ise erkeklerde testis kanseri ve kemik kanserleri, kadınlarda ise tiroid ve Hodgkin Hastalığı ön planda. -Sigara büyük tehlike Tütün ve tütün ürünlerinin yol açtığı en önemli kanser türü olan akciğer kanserinin ülkede erkeklerde ilk sırada, Bülbül, gökkuşağının insan gözünün algıladığı görünür bölgede bir tayf olduğunu, gökkuşağında yüksek enerjili kısa dalgaboylu ışığın mavi renginden, düşük enerjili, uzun dalgaboylu ışığın kırmızı rengine kadar renklerin bulunduğunu anlattı. Gökkuşağındaki bu enerji tayfların gözle görünür olmasına karşın, insan gözünün sadece çok küçük bir dalgaboyu aralığına duyarlı olduğunu ve gözle görünemeyen tayflar da bulunduğunu dile getiren Bülbül, "Bu durumda televizyon, cep telefonu ve bilgisayar ağlarında kullandığımız radyo dalgalarından, soğuk cisimleri incelememizi sağlayan kırmızı öte dalgalardan, atmosferimizin geçirmediği ve canlı hücrelere zararlı olan yüksek enerjili ultraviyole ışınlarından, gama ışınlarından, tıpta organ ve kemiklerimizin incelenmesini sağlayan yine yüksek enerjili bir ışınım olan x-ışın dalgalarından da bahsetmemiz gerekir" diye konuştu. Okulda kimya derslerinde atomun ne olduğunu, atom çekirdeği çevresinde farklı enerji seviyelerinde yörüngelerde dolanan elektronları, bu elektronların enerji alarak ya da salarak yörüngelerini değiştirdiklerinin öğretildiğini anımsatan Bülbül, astrofizikçilerin de yıldızların tayflarını alarak bu yörünge değişimlerinden kaynaklanan izlerini incelediklerini dile getirdi. Her bir izin, belli bir atomun elektronun hangi dalgaboyunda salma ya da soğurma gösterdiğini kesin olarak gösterdiğine işaret eden Bülbül, bu gözlemlerin aynı zamanda o gök cisminde bulunan elementleri ve ne o- randa olduklarını da gösterdiğini söyledi. Dr. Esra Bülbül, çalışma arkadaşlarıyla birlikte 73 galaksi kümesinin X-ışın tayflarını inceleyerek 3.5keV enerjiye karşılık gelen dalgaboyunda daha önceden bilinmeyen bir tayf çizgisini gözlemlediklerini bildirdi. Esra Bülbül, çalışma arkadaşlarıyla birlikte "Chandra" ve "XMM-Newton X- ışın" uzay teleskoplarının yüksek çözünürlüklü verilerini kullanarak keşfettikleri bu çizginin herhangi bir atom çizgisi sınıfına kadınlarda ise beşinci sırada olması tütünle mücadelenin önemini ortaya koyuyor. Bu kanserin özellikle erkeklerde yaş grubundan itibaren tüm yaş gruplarında ilk sırada görülmesi, Türkiye'de akciğer kanserlerinin halen ve g- elecekte önemli bir halk sağlığı sorunu olarak kalacağını gösteriyor. Akciğer kanserinin evreleri incelendiğinde yüzde 57,9'unun uzak organlara da metastaz yaptığı görülüyor. Teşhisi genellikle geç olduğu için sağ kalımları da diğer kanserlere göre oldukça düşük. -Meme kanserleri Türkiye'de her 4 kadın kanserinden 1'i meme kanseri. Ülkede meme kanseri yaş dağılımı incelendiğinde vakaların yüzde 42,5'i yaşları arasında. İnsidans hızları yaş grubunda yüzbinde 50,8, yaş grubunda yüzbinde 81,1, yaş grubunda yüzbinde 109,1. Kolorektal kanserler hem kadınlarda hem de erkeklerde ilk beş kanser içinde yer alıyor. Bu kanser erkeklerde yüzbinde 21,0, kadınlarda ise yüzbinde 13,4 sıklıkta görülüyor. Meme, uterus korpusu ve over gibi kadın kanserlerinde en önemli risk faktörlerinden birisi obezite. Her yıl yaklaşık her yüz bin kadının 50 sinde bu kanserler gelişiyor. Tiroid kanseri kadınlarda en sık görülen ikinci kanser. Erkeklerde ise ilk on beş kanser türü içinde. -Doğru bilinen yanlışlar 2014 yılında Uluslararası Kanser Kontrol Derneğinin, kanserde belirlediği 4 doğru bilinen yanlış şöyle: Doğru Bilinen Yanlış-1: Kanser hakkında konuşmamıza gerek yok. Doğru: Kanser, özellikle de bazı kültür ve çevrelerde hakkında konuşulması çok zor bir konudur. Bu hastalıkla açık bir şekilde uğraşmak; hem hasta kişinin hem de girmediğini belirterek, "Bu çizgi, şimdiye kadar doğrudan gözlenememiş ancak varlığı dolaylı yollarla kanıtlanmış olan karanlık maddeden kaynaklanıyor olabilir" dedi. NASA dan aldıkları araştırma desteğiyle bu konudaki çalışmalarına devam edeceklerini ifade eden Bülbül, eğer gözledikleri bu tayf çizgisinin iddia ettikleri gibi karanlık madde kaynaklı olması halinde yaptıkları bu çalışma karanlık maddenin doğrudan ilk gözlemi anlamına geleceğini sözlerine ekledi. Her yıl 162 bin yeni kanser tanısı konuluyor toplum ve politika seviyesinde sonuçları iyileştirir. Doğru Bilinen Yanlış-2: Kanserin hiçbir belirti ya da bulgusu yoktur. Doğru: Pek çok kanser için, uyarıcı belirti (kişinin k- endinde hissettiği) ve bulgular (hekimin kişide tespit ettiği) vardır. Bu işaretleri izleyerek erken teşhis mümkün olabilir. Erken teşhisin faydaları zaten tartışma konusu bile değildir. Doğru Bilinen Yanlış-3: Kanser için yapabileceğim hiçbir şey yok. Doğru: Hem kişi hem de toplum ve politika bazında doğru strateji ile yapılabilecek çok şey mevcuttur. En sık görülen kanserlerin en az üçte biri önlenebilir mahiyettedir. Doğru Bilinen Yanlış-4: Kanser tedavisi alma hakkım yok. Doğru: Bütün insanlar kanıtlanmış ve etkin kanser tedavisini eşit koşullarda ve herhangi bir bedel ödemek zorunda kalmadan alma hakkına sahiptir. -Ulusal Kanser Haftası 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası kanserle ilgili farkındalık ve bilinç düzeyinin artmasını sağlamak, kansere karşı mücadelede önemli bir adım olan doğru bilinen yanlışlardan kurtulmak ve doğruların herkese ulaşmasını hedeflemek amacıyla yurt genelinde 81 ilde kutlanıyor. Bu yıl 13. Ulusal Kanser Haftası nedeniyle 2-4 Nisan tarihlerinde Sağlık Bakanlığınca Ankara'da toplantı düzenlenecek. Her yıl kanser alanında gerçekleşen pek çok yeniliğin değerlendirildiği ve ülke uygulamalarının tüm detaylarıyla ilgili uzmanlarla masaya yatırıldığı kongre bu yıl 6 üniversite (Hacettepe, 9 Eylül, İstanbul, Gazi, Ankara, Yıldırım Beyazıt Üniversiteleri) ve 3 onkoloji enstitünün işbirliğiyle yapılacak. Süneye karşı 1 milyon yararlı böcek Konya Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Baydar, "Önceki yıllarda dağdan günde 3-4 bin süne toplayabiliyorduk. Bu sene bin süneyi zor topluyoruz. Bu da zararlı böceğin azaldığını, dolayısıyla hububatın daha kaliteli olacağını gösteriyor" dedi. Her yıl yaklaşık 12 milyon dekar a- landa hububat ekimi yapılan Konya'- da, süneyle mücadele çalışmaları çerçevesinde bu yıl doğaya 1 milyon yararlı böcek salınması planlanıyor. Konya Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Seyfettin Baydar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, süneyle biyolojik mücadele çalışmalarını 1 hafta önce başlattıklarını söyledi. Bu çerçevede, "kışlak" adı verilen alanlardan, ekipler tarafından süne ergini toplandığını ifade eden Baydar, yaklaşık 30 kişiden oluşan ekibin günde bine yakın süne ergini topladığını belirtti. Baydar, kışlaklardaki sünelerin azaldığını gördüklerini vurgulayarak, "Önceki yıllarda dağdan günde 3-4 bin süne toplayabiliyorduk. Bu sene bin süneyi zor topluyoruz. Bu da zararlı böceğin azaldığını, dolayısıyla hububatın daha kaliteli olacağını gösteriyor. Önceki yıllarda yürüttüğümüz süneyle mücadele çalışmalarının başarılı sonuçlar verdiğini söyleyebiliriz. Aynı zamanda sünenin azalması nedeniyle ürün kalitesinin de iyi o- lacağını düşünüyoruz" dedi. Hava şartlarının uygun olduğu günlerde yapılan ve yaklaşık 1 ay sürecek çalışma sonunda 30 bine yakın süne ergini toplamayı öngördüklerini anlatan Baydar, bunları laboratuvar ortamında bir süre besleyeceklerini aktardı. Baydar, daha sonra laboratuvarda uygun sıcaklık ve nem ortamında çiftleştirilip yumurta vermeleri sağlanan sünelerden elde edilen yumurtaların da parazitleneceğini, yumurtadan çıkan parazitoitlerin mayıs ayında buğday tarlalarına salınacağını dile getirdi. Buzdolabından kuluçka makinesi yaptı Muğla nın Fethiye ilçesinde yaşayan üniversite öğrencisi, beslediği tavukların kuluçka döneminden yeterince verim alamayınca evdeki buzdolabından kuluçka makinesi yaptı. El yapımı kuluçka makinesini tamamen evde bulunan kullanılmayan malzemelerden üreten Raşit Sabancı, domates kasaları içinde civciv yetiştiriyor. Karaçulha beldesinde çiftçilik yapan Hıdır Sabancı nın oğlu olan Raşit Sabancı, Anadolu Üniversitesi nden arta kalan vakitlerinde ailesinin sera işlerine yardım ediyor. Aynı zamanda yeni şeyler oluşturmaya da merakı olan Sabancı, 2 ay önce evde bulunan kullanılmayan eşyaları kullanan Sabancı, evde bulunan buzdolabından kuluçka makinesi yaptı. Raşit Sabancı 1000 yumurta kapasiteli kuluçka makinesine 300 yumurta koyarak 1 ay önce üretime başladı. Yumurtalarından yüzde 80 oranında civciv çıkarmayı başaran Sabancı'nın kuluçka makinesi, komşularının da dikkatini çekti. Mahalleli civciv çıkarması için Sabancı'ya yumurta getirmeye başladı. İçerdeki sıcaklığı 37.5 derecede sabitleyen makine yumurtaları döndürerek, eşit derecede ışık ve ısı almalarına olanak sağlıyor. Buzdolabının ısıtmasını ampüllerle yapan Sabancı, nem sabitlemesini de ampülleri içine koyduğu su kaplarıyla sağlıyor. Makinenin içinde nem oranı yüzde 60 civarında tutulurken, 21 gün süren kuluçka döneminin sonlarına doğru nem o- ranı yükseltiliyor. Makinenin 2 parçası dışında tamamen 2'nci el makine parçalarından oluştuğunu söyleyen Sabancı şöyle konuştu: "Bir tavuk kuluçka döneminde en fazla civciv çıkarabiliyor. Bu makine ile 21 günde 1000'e yakın civciv çıkarabiliyoruz. Makine bir tavuğun yumurtaya sağladığı ısı, nem ve döndürme işlemlerini otomatik yapıyor. (CİHAN)

7 SAYFA 7 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>7 SİYASET Mart Şubat Pazartesi Perşembe DEMOKRASi dediğin işte böyle OLUR 5 yıl boyunca görev yapacak yerel yöneticileri seçmek için sandık başına gidenler birbirinden ilginç olaylar yaşadı. Devlet hastaneleri, oyunu kullanmak isteyen hasta vatandaşlar için ambulans hizmeti verdi, engelli vatandaşlar ise oy kullanılacak yere kadar görevliler tarafından taşındı Ege Bölgesi'nde oyunu kullanmak isteyen hasta ve engelli vatandaşların yardımına devlet hastaneleri ile seçim bölgesinde görevliler koştu. Manisa nın Saruhanlı ilçesinde, yatalak hasta Müslüme Güven (79) oy kullanacağı okula ambulansla getirildi. Kalın bağırsağındaki rahatsızlıktan dolayı yürüyemeyen ve uzun süredir evde bakım hizmeti alan yaşlı kadın, devlet hastanesi başhekiminin onayı ile oy kullanacağı okula ambulansla taşındı. Saruhanlı Devlet Hastanesi'ne ait ambulansla evinden alınarak oy kullanacağı Cumhuriyet Ortaokulu na getirilen Güven, burada sağlık görevlilerinin yardımı ile sedyeye konularak oy kullanacağı salona çıkartıldı. Oğlu İsa Güven ile kabine girerek oyunu kullanan Müslüme Güven, imza atamadığı için oy kullandığına dair parmak bastı. Görevlilerin yardımıyla tekrar ambulansa bindirilen yaşlı kadın evine bırakıldı. 87 yaşında ama Muğla'da 87 yaşındaki felçli hasta, ambulansla evinden alınarak oy kullanacağı okula götürüldü. Muğla'da 87 yaşındaki felçli hasta, ambulansla evinden alınarak mahalli idareler seçimleri kapsamında oy kullanacağı okula götürüldü. Merkeze bağlı Muslihittin Mahallesi'ndeki evinde yatağa bağımlı yaşayan ve evde sağlık hizmeti alan 87 yaşındaki Zeliha Yıldız, İl Sağlık Müdürlüğü ekiplerince evinden alındı. Ambulansla oy kullanacağı Turgutreis Anadolu Lisesi'ne götürülen Yıldız, sağlık personeli tarafından sandığının bulunduğu kata çıkarıldı. Oyunu kullanan Yıldız, sağlık ekiplerince ambulansla evine bırakıldı. Yıldız, seçimlerin Türkiye için hayırlı olmasını dileyerek, "Allah ömür verdiğince oy kullanmaya devam edeceğim. Devletimizden Allah razı olsun. Ambulansla gelip evden aldılar. Oyumu kullandım, şimdi tekrar ambulans ile evime götürecekler" dedi. Yıldız'ın bakıcısı Nermin Topuz ise Zeliha Yıldız'ı annesi gibi sevdiğini ve baktığını anlatarak, "Zeliha teyzeyle bugün oy kullanmaya geldik. Bizi ambulansla evden aldılar ve tekrar eve bırakıyorlar. Buna vesile olanlara teşekkür ediyorum. Çok güzel bir uygulama" diye konuştu. İl Sağlık Müdürü Cihan Tekin ise sağlık sorunları nedeniyle evde sağlık hizmetleri alan ve hareket güçlüğü çeken vatandaşların oy kullanmaları için gerekli önlemleri aldıklarını kaydetti. Oy kullanmanın vatandaşların en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan Tekin, şunları söyledi: "Oy kullanmaya gidemeyecek durumda olan hastalarımız için organizasyon yaptık. Her hastanemizin evde bakım birimi var. Buna ilaveten 13 ambulansımızı ve personeli bunun için görevlendirdik. Hastalarımızı oy kullanması için sandık başlarına götürdük. Seçim süresince evde sağlık hizmetleri koordinasyon merkezimiz açık. Talepte bulunan hastaların hasta nakil araçlarıyla oy verecekleri merkezlere götürülmesi sağlanıyor, ardından tekrar evlerine bırakıyoruz." Öte yandan yürüme güçlüğü çeken 2 yaşlı hasta daha ambulansla Atatürk İlkokulu'na getirildi. Oyunu kullanan hastalar, sağlık ekipleri ve yakınları tarafından evlerine bırakıldı. Evde sağlık hizmeti Afyonkarahisar'da ameliyat olduğu için merdiven çıkamayan bir hasta, oy kullanacağı okula Evde Sağlık Hizmetleri ekipleri tarafından götürüldü. Merkezde yaşayan ve 4 ay önce kalça kemiğinden ameliyat olan Ayşe Emniyet, Afyonkarahisar Devlet Hastanesi Evde Sağlık Hizmetleri ekipleri tarafından evinden alındı. Ambulansla oy kullanacağı Atatürk Anadolu Biraz sert bir seçim kampanyası oldu Bu sefer iyi geçti Lisesi'ne götürülen Emniyet, sağlık personeli tarafından sandığının bulunduğu kata çıkarıldı. Oyunu kullanan Emniyet, sağlık ekiplerince ambulansla yeniden evine bırakıldı. Emniyet, oyunu kullandıktan sonra AA muhabirine yaptığı açıklamada, vatandaşlık görevini yerine getirmeye çalıştığını söyledi. Seçimlerin hayırlı olması temennisinde bulunan Emniyet, "Kalça ameliyatım var. Evde Sağlık Hizmetleri personeli görevleri yerine getiriyorlar. Biz de görevimizi yerine getirdik" dedi. Ayağına kadar geldiler Afyonkarahisar'da, engelli bir kişi, okulun önüne gelen sandık görevlileri huzurunda oyunu kullandı. Şemsettin Karahisari Ortaokulu'na gelen Mahmut Öztürk, daha önceden durumunu yetkililere bildirdiğini, engelli olmasından dolayı kendisine yardımcı olunacağının ifade edildiğini söyledi. Okulun kapısının önünde bir süre bekleyen Öztürk, sandık görevlilerinin yanında İl Genel Meclisi üyeliği, Belediye Başkanlığı, Belediye Meclis üyeliği ile mahalle muhtarlığı oyunu kullandı. Öztürk, oyunu kullandıktan sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, kendisinin durumunun bina sorumlusuna bir gazeteci tarafından bildirildiğini ifade ederek, ikinci katta bulunan 1090 nolu sandıkta oyunu kullanması gerektiğini ancak durumundan dolayı merdivenleri çıkamadığını belirtti. Öztürk, oy kullanmasına yardımcı olan sandık görevlilerine teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Gül, oyunu Çankaya İlkokulunda kullandı. Gül, "Devletin ve milletin üstün menfaatleri için herkesin aidiyetini bir kenara bırakması gerekir" diye konuştu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, oyunu Çankaya İlkokulu'nda kullandı. Çankaya İlkokuluna eşi Hayrünnisa Gül ile gelen Cumhurbaşkanı Gül, oyunu 1198 numaralı sandıkta kullandı. Gül ve eşine sandık görevlileri tarafından çikolata ikram edildi. Gül çifti okula geldiğinde bir vatandaş tarafından Hayrünnisa Gül'e gül hediye edildi, daha sonra Gül ve eşi 91 yaşındaki Bedriye Orkun isimli vatandaşla bir süre sohbet etti. Oy kullandıktan sonra Cumhurbaşkanı Gül ve eşi okuldan ayrılırken İrem Çetin Mühürdar isimli bir kız çocuğunu sevdiler. Oyunu kullandıktan sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Gül, düne kadar bütün siyasi partilerin sözcülerinin görüşlerini paylaştıklarını söyledi."bugün de artık söz milletin" diyen Gül, milletin görüşlerini oy sandığında ifade ettiğini belirtti. Gül, neticelerin milletin iradesi olduğunu vurgulayarak, "Nasıl tecelli ederse onu yarın göreceğiz. Bunu herkes büyük bir olgunlukla ve büyük bir saygıyla karşılayacaktır. Ondan sonra artık hepimizin hemen Türkiye'nin kendi gündemine artık dönmesi gerekir. Hepimiz şunu biliyoruz ki, biraz sert bir seçim kampanyası oldu artık bunları geride bırakmak gerektiğine inanıyorum. Bütün vatandaşlarım şuna inansın ki devletimiz güçlüdür, güçlü bir devletimiz vardır, devletimizin bütün kurumları da güçlüdür. Karşılaştığımız sıkıntılar, problemler, sorunlar bunlar anayasal kanunlar, hukuk devleti nizamı içerisinde çözülür ve Türkiye güçlü bir şekilde yoluna devam eder" değerlendirmesinde bulundu. Herkese bir şey hatırlatmak istediğini vurgulayan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: "Devletin ve milletin üstün menfaatleri için herkesin aidiyetini bir yana bırakması gerekir ve milletimizin üstün menfaatleri her türlü aidiyetin üstünde olması gerekir. İnanıyorum ki bundan sonra da böyle olacaktır. Bütün vatandaşlarımızın devletimize, milletimize güvenmelerini ve geleceğe parlak bir şekilde bakmalarını bir kez daha burada tavsiye etmek isterim. Bugün çok partili bir sistemin demokrasinin en güzel günlerinden birisini hep beraber yaşıyoruz." Bir gazetecinin "Yıllardır siyasetin içerisindesiniz, her seçim geldiğinde heyecanlanıyor musunuz" sorusu üzerine Gül, seçimlerin herkesi heyecanlandırdığını söyledi. Gül, "Çoğulculuk, demokrasinin önemli temel ilkesidir, siyasi partilerimiz bunun önemli ilkeleridir, önemli parçalarıdır. Ama neticede her şey halk ne diyor, millet ne diyor ona bağlanır işte o da bugün seçimlerle ortaya çıkıyor. Bundan büyük bir gurur duyuyorum. 1946'dan beri biz seçimleri yapıyoruz, 1950'den beri tartışmasız Türkiye'de seçimler yapılıyor. Bundan hep beraber büyük bir şekilde gurur duymamız gerekir. Eminim ki, bu neticede ortaya çıktığında herkes büyük bir saygıyla, olgunlukla karşılayacaktır" dedi. İlk defa CHP'ye oy verdim Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş, yerel seçimler için oyunu kullandı. İlk defa CHP ye oy verdiğini açıklayan Yavaş, "Ankara artık kirli siyasetten kurtuluyor. Bunun müjdesini verebilirim." dedi. CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan a- dayı Yavaş, Ankara nın Balgat ilçesinde Hasan Özbay İmam Hatip Ortaokulu nda oyunu kullandı. Eşi Nursel Yavaş ile birlikte gelen Yavaş ı okul önünde partililer karşıladı. Yavaş, sınıfın önünde sıraya girerek oy kullanmak için bekledi. Daha sonra oyunu kullanarak görevlerle selamlaştı. Oy kullanmasının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Yavaş, seçimlerden en az yüzde 51 oyla çıkacaklarını belirtti. CHP olarak ülke genelinde yüzde 30 u geçeceklerini kaydeden Yavaş, "CHP o- larak Türkiye de de yüzde 30 ları geçeceğini düşünüyorum. Genel siyasetle çok iyi ilgilenemedik. Ankara nın projeleriyle ilgilendiğimiz için genel siyaseti takip edemedik." diye konuştu. (CİHAN) Hakan Öğretmen'e sandık yolu zorluk yolu İzmir'de tarih öğretmenliği yapan Hakan Doğanay, görme engellilere uygun olmayan yolları geçip zorlukla ulaştığı oy kullanma y- erinde, Braille alfabesi kullanarak hazırlanan pusulayla oy kullanılmasına imkan verilmesi için çağrıda bulundu İzmir'de tarih öğretmenliği yapan Hakan Doğanay, görme engellilere uygun olmayan yolları zorlukla geçip ulaştığı oy kullanma yerinde, Braille alfabesi kullanarak hazırlanan pusulayla oy kullanılmasına imkan verilmesi için çağrıda bulundu. Doğanay, küçük yaşlarda göz tansiyonu nedeniyle görme yeteneğini kaybettiğini, engelli olmasına karşın Ege Üniversitesi'nde eğitim alarak tarih öğretmeni olarak çalışmaya başladığını anlattı. Görme engelli bireyler için her zaman zorluklar olduğunu, bu zorlukların sandık başına giderken de yaşandığını söyleyen Hakan Doğanay, öncelikle seçmen kartını okuyamadığını i- fade etti. Yakınlarının yardımıyla oyunu kullanacağı yeri ve sandık numarasını öğrendiğini kaydeden Doğanay, annesiyle beraber yola çıktığını ve görme engellilere uygun olmayan yollarda sıkıntıyla yürüyerek hem tarih öğretmenliği yaptığı hem de oy kullanacağı Buca Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi'ne ulaştığını belirtti. Sandık numarasını öğrendikten sonra annesiyle sandık başına gittiğini söyleyen Hakan Doğanay şöyle devam etti: "Göremeyenler yakını varsa onunla sandık başına gidiyor. Yardımsız bu işi yapamıyoruz. Bana söylenen, yani sandığım partiye oy kullandım. Güvenlik, mahremiyet diye bir şey bizim için yok çünkü Braille alfabesi kullanmıyoruz. Türkiye'de 1 milyondan fazla kişinin bu sıkıntıyı yaşadığını düşünüyorum. Gelecek seçimlerde Braille alfabesi kullanarak hazırlanmış oy pusulası istiyoruz. Artık asansörlerde bile bu alfabe kullanılıyor."

8 SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESi >>8 GÜNCEL 1731 Şubat Mart Pazartesi Perşembe SONDAKiKA GAZETESi >>9 GÜNCEL Şubat Mart Pazartesi Perşembe SIZINTI Abdullah LELiK abdullah_lelik@hotmail.com GEÇMİŞTEN İBRET ALMALIYIZ Günlerce yazdık, yazdık... Ülkemizde yaşanan gerginliği yazdık. Kardeşliğin, düşmanlığa dönüştüğün dostlukların zedelendiğini yazdık! Yazık dedik, yapmayın, etmeyin ülkeyi daha fazla germeyin dedik! Siyasilerimiz, gerdikçe gerdiler. Tabiki bu gerginlikler meydanlardan yayıldı. Dalga dalga yayılarak evlere kadar geldi. Kırgınlıklar oldu, düşmanlıklar arttı. Kimse arkasına bakmadı, öfke, iftira, isnat, ötekileştirici sözler alabildiğine arttı. ''Bazen arkasına dönüp bakması gerekir insanın... Nerden geldiğini unutmaması için'' diyor Şemsi Tebrizi. Evet geride bıraktık o günleri şükürler olsun. Seçim bitti, kötü sözler geride kalırda herkes işine gücüne bakar inşaallah diye temennide buluyorum. ''Kalbe hücum eden sıkıntıyı, sabır kalkanı ile karşılarsan, hiç bir dert seni canevinden vuramaz'' diyor Hz.Ali (R.A.) Böylece, bu tavsiye ye göre hareket etmeye çalışsakta, nihayet insanız çok ama çok sıkıldık. Çok yıprandık. Çok üzüldük. ''Sıkıntılar msafirdir. Gelir ve gder...önemli olan gönderenin hatırına misafire sabretmektir...''diyor erenlerden birisi. İnsanlar yaradalışı icabı, etkilenir, sarsılabilir. Ama mühim olan bütün bu olumsuzluklar karşısında önemli olan yıkılmamak, ayakta dimdik kalabilmektir. Dost düşman herkes bizi yalnız bırakabilir. Yalnız bırakmaktan da öte, hiç ummadığımız kimselerce arkadan hançerlenebiliriz. İşte düşmanların böyle esip köpürdüğü, dostların vefasızlık gösterip bizi bütün terk ettiği durumlarda dahi katiyen teslim olmamalı, eğilmemeli, iman ve ümitlerimize dayanarak dim dik ayakta durmalı ve bir küheylan gibi hız kesmeden çatlayıncaya kadar koşmasını bilmeliyiz. İnsanlar ne yaparlarsa yapsınlar, haksızlık karşısında susmamalıdırlar. Bir insanın daima ya söyleyecek bir sözü olmalı, ya da susacak edebi olmalıdır. İnsan, hareketinde, faaliyetinde, icraatına hiç kimseyi incitmemelidir. şunu iyi, çok iyi bilmeliyiz ki, incittiğimiz gibi incitiliriz. Bazen beklemek sabretmek en güzel eylem oluyor. ''Susuyorum.. Tam konuşmaya karar verdiğim anda Peygamber Efendimizin şu hadisi aklıma geliyor: ''Susmak huyların efendisidir'' diyor bir söz üstadı. ''Ey hayat, beni istediğin kadar üz. Şükrümden, hamdimden hiç bir parça bile eksiltemeyeceksin. Üzüntülerim gibi bir gün sende mutlaka biteceksin''diyor Hz. Mevlana. ''Kalbimizde yaşattığımız en hakiki düşmanımız yaşayan üç şeydir. Hırs, haset ve kıskançlıktır'' diyor Hz.Abduşlkadir Geylani. Daha ne denir ki! Bu gün bu kadar... Kış bitti diye düşünülürken MART KAPIDAN BAKTIRACAK Kış mevsimi bitti, bahar geldi derken, mart yine yaptı, yapacağını. Karadeniz üzerinden gelen kuvvetli soğuk hava ile birlikte, Karadeniz Bölgesi kıştan kalma bir gün yaşamaya başladı. Soğuk havanın Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin güneyi dışında kalan tüm yurtta görüleceği tahmin ediliyor. Yağışların yağmur ve sağanak, akşam saatlerinden itibaren Karadeniz in iç kesimleri ile Doğu Anadolu nun kuzey ve doğusunda, gece saatlerinde ise Doğu Karadeniz kıyı kesiminde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacağı ön görülüyor. Yağmurla birlikte hava sıcaklığında kuzeydoğu kesimlerinde hissedilir derecede (8 ila 12 derece) diğer bölgelerde ise 4 ila 7 derece azalma gözlendi. Meteoroloji tarafından yapılan açıklamada hava sıcaklığındaki ani değişimlerin sağlık açısından yol açacağı olumsuzluklara karşı vatandaşlarımızın dikkatli ve tedbirli olmaları tavsiye edildi. Hava sıcaklığındaki ani düşüşle birlikte bugün akşam saatlerinden başlamak üzere pazartesi sabah saatlerine kadar Karadeniz Bölgesi, Marmara nın güneydoğusu, İç Ege, Göller yöresi, İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgesinde don olayı beklendiğinden meydana gelebilecek olumsuzluklara karşı zirai faaliyetlerle uğraşan vatandaşların dikkatli ve tedbirli olmaları konusunda vatandaşlar uyarıldı. Yapılan uyarılarda rüzgarın güneybatı yönlerden bugün yurdun iç ve batı bölgelerinde, yarın ise Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde kuvvetli esmesi beklendiğinden kuvvetli lodos nedeniyle soba ve baca gazı zehirlenmeleri başta olmak üzere yaşanabilecek olumsuz şartlara ve toz taşınımı sebebiyle hava kalitesinde azalma, görüş mesafesinde düşüş vb. olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması istendi. Rüzgarın yön değiştirerek kuzey yönlerden Cumartesi günü kuzey ve batı bölgelerde, 30 Mart 2014 Pazar günü ise güney ve doğu bölgelerde kuvvetli olarak eseceği tahmin ediliyor.apılan tahminlere göre yüksek kesimleri başta olmak üzere Trabzon, Rize, Artvin, Giresun ve Ordu ile Samsun'un doğu çevrelerinde kuvvetli kar sağanakları bekleniyor. Pazartesi günü ilk saatlerde etkisini kaybetmesi beklenen kar yağışlarının oluşturabileceği olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması tavsiye ediliyor. Meteorolojiden zirai don uyarısı Meteorolojiden yapılan zirai don uyarısında cumartesinden pazartesi sabahına kadar yaşanabilecek don olayından dolayı ilgilileri uyardı. Meteoroloji Analiz ve Tahminler Şube Müdürlüğü'nden yapılan zirai meteorolojik uyarısında; 29 Mart 2014 Cumartesi günü akşam saatlerinden 31 Mart 2014 Pazartesi sabah saatlerine kadar Karadeniz, Marmara'nın güneydoğusu, İç Ege, Göller yöresi, İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde hafif ve yer yer orta kuvvette don olayı beklendiğinden meydana gelebilecek olumsuzluklara karşı zirai faaliyette bulunan vatandaşlarımızın dikkatli ve tedbirli olmaları gerekmektedir. denildi. (CİHAN) YGS Türkiye 1.'si Malatya FEM den Bu şölen kaçmaz Dergici Halkla İlişkiler in çocuk kulübü üyeleri için her yıl İzmir de düzenlediği Çocuk Şöleninde 3. yıl daha dolu. Ebeveynler ve çocuklar, 19 Nisan da Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi nde saat ile 19:00 arasında akıllarına gelen her eğlenceyi buldukları gibi, öğrenerek mutlu olacakları saatler yaşayacaklar. Bu yıl İçimdeki Çocuk Derneği yararına düzenlenecek 3. Çocuk Şölenin geçen yıl Bayrak Mitingine rağmen 1000 ye yakın konuğu olmuştu. İzmir in en büyük kültür merkezinde Şişme Oyun Parkurlarından, Sahne Performanslarına, Okulların Stant etkinliklerinden, ücretsiz binlerce armağana, çekilişten, yarışmalara onlarca eğlencenin bir arada olduğu bir şölen çocukları bekliyor. Dergici Halkla İlişkiler Genel Koordinatörü Ferhan Avcı, Bilinçli anneler olarak büyüyoruz, büyütüyoruz Her yıl konuklarımızın neşeli bir gün yaşaması, stant etkinliklerinde okullarımızın ve proje destekçisi markalarımızın birebir ailelerle bir araya gelmesi verimli bir organizasyon olmasını çok önemsiyoruz. İzmir için kesinlikle farklı ve eğlenceli bir gün, aileleri Havagazında eğlenceye davet ediyoruz dedi. Proje Koordinatörü Elçin Ulusoy; İzmir de üçüncü kez gerçekleştirme şansını yakaladığımız bu proje bizi hazırlarken çok heyecanlandırıyor. Bizler İzmirli Cumhuriyet Kadınlarıyız. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nın Dünya barışı için atılan en büyük adımlardan biri olduğunu düşünüyoruz Atamızın izinde yürüyen İzmirli anneler olarak, her yıl olduğu gibi bu yılda, çocuklarımızın sağlıklı, kültürel donanımlarının arttığı ve sınırsız eğlence ile mutlu ayrılacakları bir organizasyon gerçekleştirmek için çalışıyoruz. dedi. 3.ÇOCUK ŞÖLENİ, gün boyu sürecek olan eğlenceli oyunlar, konserler, kukla gösterisi, ödüllü yarışmalar, dans gösterileri, defile, hobi ve sanat atölyelerinin yanında çocuklar eğlenirken ebeveynler çeşit çeşit workshoplarla merak ettikleri pek çok soruya yanıt bulabilecek. Ayrıca Okul okul dolaşıp imkânlarını öğrenmek yerine pek çoğu ile tanışma imkanı bulup, katılımcı okul yöneticilerine ve psikologlara danışabilecekler. Kriterlerinin neler olması gerektiğini sınayabilecek ve okulların atölye çalışmaları ile çocuklarının ilgisini gözlemleyebilecekler. web sitesi ve sayfası ile merak ettiklerinize ulaşabilirsiniz. Bu yıl İÇİMDEKİ ÇOCUK Derneği yararına gerçekleşen etkinliğe; çocuklar için 25 TL büyükler için 15 TL ye aldığınız davetiyelerle giriş yapabilirsiniz. Dergici Halkla İlişkiler in numaralı telefonun sayfasından her an bilgi alabilirsiniz. (HABER MERKEZİ) 17 Aralık sonrası yargıya yapılan müdahale ve yeni Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Kanunu ile yargı bağımsızlığının zedelendiğini belirten Karslı, Cihan a yaptığı açıklamada Ergenekon ve Balyoz yargılamalarını yapan HSYK ne oldu da 17 Aralık tan sonra kötü oldu? diye sordu. YARGIYA MÜDAHALE İLE NORMAL PROSEDÜRLERİN İŞLEMESİNİ ENGELLENDİ İddiaları ele alan hâkim ve savcıların yerinden edilmesinden de dert yanan Karslı, şöyle konuştu: Ortada duran iddialar yargı görevlileri olarak bizi ilgilendirir. Burada yolsuzluk ve rüşvet iddiaları var. Bu dosya için tetkik yapılmalı. Yoksa kim ihbar etti, niye, ne yolla ihbar etti ; bunlar dosya dışı iddialardır. Bunlar önemli değil. Hâkimler dosyada yer alan iddiayı ele almalı. Maalesef bu tartışılmadı ama dosya dışı iddialar tartışıldı. İhbar usulü, hâkim ve savcının olaya müdahale biçimi tartışıldı; arama kararlarının usule uygun olup olmadığı tartışıldı; bütün arama ve el koymalar, ifade almalar tartışıldı. Olayın dışında olan konular ele alındı. Tabii bu olaylar siyasete de konu oldu. Savcılara yönelik ithamlar da böyle. İddialar hukuk zemininde tartışılamadı. Hâlbuki iddialar tartışılmadıkça bunun mahiyeti kafalarda meçhul olarak kalır. Bunlar tartışılıp sonuçları belli olmalı. Burada fiili iddialar ve maddi vakalar var. Bu maddi vakalar sonuçlandırılmalı. İddiaların siyasi malzeme yapılması, karşılıklı tartışılması kimseye fayda getirmez. Muhakemenin bir tarifi, usulü vardır, hâkimin olaya bakışı vardır. Eskiden beri hukukta yer almıştır, dosyaya müdahale ve tetkik yöntemi nedir, deliller hangi yöntemlerle toplanır, hangi yol ve yordamla karar verilir. Burada da bu kural yürümeli. Şu an Türkiye de yürümeyen bu prosedür. Müdahaleler ile bu engellendi. Her tür iddia bakımından. Siyasi iradenin attığı bir sürü iddia var. Bir gruba, camiaya, bireylere HSYK ya yönelik, tek tek hâkim ve savcılara yönelik. İşte bu iddialar ve şikâyetler, dava sureti ile Malatya FEM Dershanesi öğrencilerinden Oğuz Türkyılmaz, YGS Türkiye birincisi oldu. Oğuz Türkyılmaz, birinci olduğu için çok mutlu olduğunu söyledi. Türkyılmaz, "Malatya Fen Lisesi beni ilk 100 e sokabilecek kapasitedeydi ama birinci yapan etkenin dershanem olduğunu düşünüyorum." dedi Disiplinli bir çalışma ile başarının geldiğine inandığını belirten Türkyılmaz, bundan sonraki hedefinin LYS de de iyi bir derece elde ederek hedeflediği bölüme girmek olduğunu ifade etti. Başarısında Malatya Fen Lisesi ndeki öğretmenleri kadar FEM Dershanesi ndeki hocalarının da etkisi olduğunu kaydeden Türkyılmaz, Bütün öğretmenlerimin üzerimde çok emeği var. Malatya Fen Lisesi beni ilk 100 e sokabilecek kapasitedeydi ama beni birinci yapan etkenin dershane olduğunu düşünüyorum. Dershanelerin kapanmasını da doğru bulmuyorum. Herkesin burada bir emeği var. Bu emek boşa gitsin istemem. Okulların da tabiî ki katkısı çok büyük ama bence birinci yapan dershanedir. şeklinde konuştu. Tıp fakültesi okumak istediğini anlatan Türkyılmaz, Hacettepe Üniversitesi nde tıp fakültesini okumayı hedefliyorum. Doktor olmayı istiyorum. Sabahları okula gitmeden etüt yapıyordum. Başarılın formülü tabi ki düzenli ve disiplinli çalışmaktır. ifadelerini kullandı. Emekli öğretmen olan anne Türkan Türkyılmaz, bu dereceyi duyunca çok mutlu olduklarını söyledi. Oğlunun düzenli çalıştığını anlatan anne Türkyılmaz, Tabi ki düzenli çalıştı. Bu başarıda okul, dershane ve bizim katkılarımız da oldu. Oğlum ortaokulda da Türkiye derecesi yapmıştı. Şimdiki derecesini öğrenince çok duygulandık. Allah herkese bu mutluluğu yaşatsın. Gönlümüzden geçiyordu ama yinede şüpheleniyorduk, çok duygulandık. diye konuştu. Baba Bayram Türkyılmaz da çocuğunun mutluluğunu paylaştı. Mersin Fem Dershanesi öğrencisi YGS'de Türkiye 3. sü Mersin Eyüp Aygar Fen Lisesi ve Fem Dershanesi öğrencisi Şafak Ceren Uslu,açıklanan Yüksek Öğrenime Geçiş Sınavı(YGS) sonuçlarına göre YGS-3 puan türünde 495,619 puanla Türkiye 3. sü oldu. Başarısı ile dershanesi, okulu ve ailesi ve arkadaşlarını sevince hâkimin önüne getirilip usulüne uygun şekilde, sükunetle tartışılmalı. boğan Şafak Ceren Uslu'yu Mersin Fem Dersaneleri Genel Müdürü Ali Onaylı tebrik etti. Çok mutlu ve heyecanlı olduğunu belirten Şafak Ceren Uslu, gazetecilere yaptığı açıklamada böyle bir sonucu beklediğini ve derece elde etmek istediğini kaydetti. Başarısındaki en önemli faktörün ailesi, arkadaşları, öğretmenleri dershane ve okulu olduğunu ifade eden Uslu kendi çalışmasınında çok önemli etkisinin bulunduğunu söyledi. İlköğretim dördüncü sınıftan beri Fem Dershaneleri'ne gittiğini vurgulayan Uslu şöyle devam etti: "Bulunduğum ortamda her zaman çok mutlu oldum. Bana çok iyi şeyler kazandırdılar. Sayelerinde bugünlere gelebildim diyebilirim. Tıp fakültesinde okumak istiyorum. Hacettepe, Fatih, Zirve üniversitelerinin tıp fakülteleri ile İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi olabilir." Başarısında düzenli çalışmanın önemine işaret eden Uslu "Çok fazla olmasa da hep düzenli çalıştım. Çok çok abartılı çalışmadım. Düzenli çalışmayı herkese tavsiye ediyorum. Zor bir süreç. Ne olacağı belli olmuyor. Bazen çok çalışsak da istediğimizi yapamayabiliyoruz. Bazen de böyle sonuçlar elde edebiliyoruz" diye konuştu. Mersin Fem Dersaneleri Genel Müdürü Ali Onaylı ise 2014 YGS sonuçlarına göre dershane öğrencilerinden Şafak Ceren Uslu'nun Türkiye 3.sü olduğunu söyledi. Öğrencilerini tebrik eden Onaylı "Dershanemizin bu dönemde böyle bir başarıya ihtiyacı vardı. Bu sevinci bize yaşatan öğrencimizi tebrik ediyorum. Bütün öğrencilerimize Lisans Yerleştirme sınavında (LYS) başarılar diliyorum." şeklinde konuştu. YGS Türkiye 4.'sü Osmaniye FEM'den Osmaniye FEM Dershanesi öğrencilerinden Fatma Sena Topçu, YGS Türkiye 4.'sü oldu. Fatma Sena Topçu, yakaladığı başarının arkasındaki nedeni düzenli çalışmaya bağladı Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı (YGS) sonuçlarına göre Osmaniye FEM Dershanesi'ne giden Fatma Sena Topçu, Türkiye 4.'sü, Osmaniye Profesör Karslı: Ergenekon sürecinde iyi olan HSYK niye 17 Aralık ta kötü oldu! KIDEMLİ BİR HÂKİM ORADAN ORAYA SAVRU- LUYORSA NASIL ADALET DAĞITABİLİR Hâkim ve savcıların usulsüzlüğü, eksikliği varsa bunların usulüne uygun olarak tahkik edilebileceğini anlatan Profesör Karslı, şunları kaydetti: Ancak yargı sürecine böyle müdahale olmamalıydı. Şu kadar hâkim ve savcı, şu kadar emniyet görevlisi bu vesile ile birden berhava ediliyorsa, hukuk zemininde tartışılmıyorsa bunun da ayrı bir sıkıntısı var. Maalesef bizler ortaya çıkan yolsuzluk iddialarını, usulsüzlükleri tartışamadık. Yetmiyormuş gibi davayı yürütenlere bir sürü suç atfettik, yerlerinden aldık başka yerlere gönderdik. Bu yapılanlar yanlış. Efkarı- ammede şöyle bir kanaat var: bir hâkim ve savcı bir sürü görev yapmış, kıdem ve derece almış, İstanbul a gelmiş. Bu adam, İstanbul da kendi hukukunu koruyamıyor, bir kararname ile buradan başka yere savruluyorsa ben yarın gidip bundan nasıl adaletin tecellisi için talepte bulunacağım. Çünkü şöyle bir tarif vardır: Adliyeler mağdurların gitmekten zevk aldığı, çünkü merhamet ve şefkat göreceği; zalimlerin de gitmekten korktuğu çünkü ceza göreceği yerlerdir. Ama kendine hayrı olmayan, kendi hakkını yerini koruyamayan hâkimler nasıl adalet dağıtacak. Adalet, ekmek su gibi herkesin ihtiyaç duyduğu bir şey. Adaleti adli mercilerden alacağız. Adli makamlar bağımsız, tarafsız değilse teminatı yoksa kendine mahsus yetkisi yoksa bu adli mercilerden adalet talep etmek mümkün değil. Hâkim ve savcıların yeri ve önemini vurgulayan Karslı, Yıldırım Bayezid kadıya tanıklık için gittiğinde kadı beyanını kabul etmiyor, dışarı çık diyor. Bu sözlerine dayanak olarak sabah namazlarında kusurun nedeni ile beyanlarını kabul etmiyorum diyor. Yine devrin kadısı, Rum mimar ile davalık olan Fatih Sultan Mehmet in mahkemede oturmasına müsaade etmiyor. Hükümdarın ayağa kalkmasını talep ediyor. Böyle bir hâkimin, bunun dağıtığı adalet nerede? Kendi hukukunu koruyamayan, özlük hakkı olmayan hâkim ve savcının dağıttığı adalet nerede? dedi. birincisi oldu. YGS-4 puan türünden Türkiye genelinde derece yapan Topçu, yakaladığı başarısının nedeninin düzenli çalışma olduğunu söyledi. Topçu, bundan sonraki hedefinin LYS de de iyi bir derece elde ederek hedeflediği bölüme girmek olduğunu ifade etti. Başarısında ailesinin ve FEM Dershanesi ndeki hocalarının etkisi olduğunu kaydeden Topçu, "Öğretmenlerimin üzerimde çok emeği var, hepsine teşekkür ederim." dedi. Fatma Sena Topçu, hedefinde iyi bir tıp fakültesinde okuyup doktor olmak istediğini kaydetti. Osmaniye FEM Dershanesi Genel Müdürü Yılmaz Kütük, 2014 YGS sonuçlarına göre dershane öğrencilerinden Fatma Sena Topçu'nun Türkiye 4.'sü olduğunu dile getirdi. Kütük, "Dershanemizin bu dönemde böyle bir başarıya ihtiyacı vardı. Bu sevinci bize yaşatan öğrencimizi tebrik ediyorum. Bütün öğrencilerimize Lisans Yerleştirme sınavında (LYS) başarılar diliyorum." şeklinde konuştu. YGS Türkiye 7.'si Bursa Fem'den 2014 YGS sonuçları açıklandı. Buna göre Bursa Fem Dershanesi'nde sınava hazırlanan Bursa Ali Osman Sönmez Fen Lisesi öğrencilerinden Emir Ali Karahan önemli bir başarıya imza atarak Türkiye 7.'si oldu. Yine Bursa FEM'den Türkiye 50.'si olan Ecrin Yağız ise Türkiye 50.'si olma başarısı gösterdi. Bursa Fem ayrıca Türkiye genelinde ilk yüzde 12 derece çıkararak yine Bursa'nın gururu oldu. Emir Ali Karahan, YGS 2'de Türkiye geneli puan alarak Türkiye 7.'si oldu. Karahan, 160 sorudan 154'ünü doğru cevapladı. Ayrıca Ecrin Yağız ise YGS 3'de puan alarak Türkiye 50'incisi oldu. Yağız ise 160 sorunun 152'sini doğru cevapladı. Ayrıca Fem Dershanesi'nden ilk yüzde ve ilk binde dereceye giren öğrenciler, aileleri ve öğretmenleriyle bu başarılarını beraberce kutladı. Elde edilen başarının gururunu yaşadıklarını anlatan Fem Dershanesi Ertuğrul Gazi Şube Müdürü Hüseyin Ersan, başarılı öğrencilerini kutlarken "Her başarının arkasında düzenli ve disiplinli çalışma yatar. Öğrencimiz zaten sene içinde yaptığı çalışmalarla başarılı olacağını göstermişti. Öğrencimizin arkadaşları da vardı, onlarda çok ciddi çalıştılar. İnşallah LYS'de de diğer arkadaşlardan da ciddi başarılar bekliyoruz. Öğrencimizi tebrik ediyorum ailesini tebrik ediyorum. Diğer başarılı öğrencilerimizi de tebrik ediyorum." dedi. Hüseyin Ersan, Fem Dershaneleri'nde derece yapmanın bir gelenek olduğunu belirterek şunları söyledi: "Yıllardır FEM Dershaneleri bu konuda adını duyurmuştu Türkiye genelinde. Bu senede öğrencilerimizi tebrik ediyordum. Ayrıca ilk yüzün içinde 12 tane derecemiz çıktı. Bütün arkadaşlarımızı tebrik ediyorum ve LYS'de de başarı bekliyorum." "İLİMİZDEN DERECE ÇIKACAKTI BU BANA NASİP OLDU" YGS'de Türkiye 7.'si olan Bursa Ali Osman Sönmez Fen Lisesi ve Fem Dershanesi öğrencilerinden Emir Ali Karahan da elde ettiği başarıdan dolayı mutlu olduğunu belirterek "Bu sene YGS sınavına girdim ve Türkiye 7.'si olduk. Bu tarifi güç bir duygu. Bir senelik hatta geçen seneden başlayan çalışmalarımızın emeğini aldık. Bunda hocalarımızın da emeği büyük. Gerek okul gerekse dershanemizin bu başarıda katkısı büyük. Hepsine teşekkürü bir borç bilirim. Özellikle burada sınıf ortamının da bunda büyük etkisi olduğunu biliyorum. Hepimiz bunun için gerekli fedakarlıkları yaptık. İlimizden derece çıkacaktı bu bana nasip oldu, çok mutluyum." şeklinde konuştu. Emir Ali Karahan'ın babası Mehmet Karahan ise Uludağ Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olduğunu belirterek, "Oğlum iki yıldır bu sınava hazırlandı. Oldukça düzenli bir şekilde hazırlandı. Buradaki hocaları da çok fedakarca bir şekilde oğlumun çalışması konusunda ciddi bir düzen oluşturdu. Bu anlamda ben bu kuruma ve hocalarımıza çok müteşekkirim. Son derece iyi ve verimli bir çalışma oldu, adeta özel hayatlarından fedakarlık yaparak hocalarımız sıkı takip ettiler çalışmayı." dedi. Emir Ali Karahan'ın annesi Nevin Karahan da, oğluna gösterdiği özveriden dolayı teşekkür ederken "Sonra dershane hocalarımız, Hakan hocaya ve okuldaki hocalarımıza da teşekkür ediyorum. Çok farklı bir duygu, Allah herkese nasip etsin." şeklinde duygularını anlattı. Türkiye 50.'si olan Ecrin Yağız ise bütün sene boyunca gerek okul, gerekse dershanede yoğun bir tempoda çalıştığını belirterek, "Açıkçası burada olmak biraz garip bir duygu. Takım olarak çalıştık ve başından beri istediğimiz içimizden birinin derece yapması idi. Bizlere nasip oldu umarım LYS'de daha güzel başarıla elde ederiz. Okuluma ve dershaneme teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. Annesi Canan Yağız da çok zor bir süreçte hedef koyun güzel bir başarı aldığı için kızına teşekkür ederken, dershane öğretmenlerine de emeklerinden dolayı teşekkür etti. (CİHAN) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdurrahim Karslı, iddiaların mahkemelerde ele alınamamasından yakınırken, Hukuki sorunlar meydanda değil adliyede tartışılır. Hukuki sorunların mahkûm olacağı ya da beraat alacağı yerler adliyelerdir. Maalesef şu an partiler, iktidar ve muhalefet zeminde bir birlerini mahkûm etmeye çalışmaktadır. Yanlış olan budur. Yani bu iğnenin karanlıkta kaybedilip aydınlıkta aranması gibi bir şeydir. dedi YASAMA-YÜRÜTME-YARGI AYRILIĞI ZEDELENDİ Yasama-yürütme-yargı erklerinin ayrılığının önemine dikkat çeken Karslı, bu erklerin birbirine müdahale etmemesi gerektiğini dile getirdi. Yargı bağımsızlığının önemine de değinen Karslı, şöyle devam etti: Anayasa ya baktığımızda başlangıç hükümlerinden 9, 159, 138 ve devamı kimi maddelerde yargı bağımsızlığını temenni eden bir irade var. Yargı bağımsızlığı için belli hukuki metinler var. Hâkimler Savcılar Kanunu, HSYK Kanunu, Adalet Teşkilatı ile ilgili hukuk metinleri ve yine hakimleri yetiştiren Adalet Akademisi ile ilgili metinler Şu aşamada hâkimlik teminatı, mahkemelerin bağımsızlığı, hâkimlerin bağımsızlığı ve tarafsızlığı temin edilmeli ki yargı bağımsız diyebilelim. Bu sorun yeni değil, eskiden beri yargı bağımsızlığı tartışılagelen bir durum. Ama 2010 da yapılan referandum ile HSYK nın yetkisi artırıldı. Böylece yargının yürütmeden uzak olması, Adalet Bakanı ve müsteşarının yetkilerinin daraltılması ile yargı bağımsızlığında Türkiye ileri giden bir adım attı diye ümit doğdu. Tabii o HSYK ya yönelik de şikayetler vardı; tayinler ve mahkemelerin yetkilendirilmesi konusunda. Ama eskiye göre ileri bir adımdı. 17 Aralık operasyonundan sonra alınan kararlar ile atılan bu olumlu adımdan geriye döndürüldü. Torba kanun ile bakan ve müsteşarın yetkileri artırıldı. Yasama-yürütme- yargı erklerinin ayrılığında büyük bir eksiklik, zedelenme oldu. HSYK nın bakana bağlanması ile yargı yürütmenin emrine verildi gibi. Tabii bu, teorik iddia olmaktan çıktı çünkü ondan sonra yapılan tayin ve kararnameler var. Burada haklı olarak akla şu soru geliyor: Ergenekon ve Balyoz yargılamalarını yapan HSYK ne oldu da 17 Aralık tan sonra kötü oldu? Yetkilendirdiği yargı görevlileri mükemmel, gayretli, dürüst iken, siyasilerin iradesi ile iyi şeyler yaparken, temizeller operasyonu yürütürken 17 Aralık ta ne oldu da kötü oldu? Yine yapılan tadilat ile HSYK da istihdam edilen kimi elemanların görevine kanunla son verildi. Tayinle değil, kanunla görevlerine son verildi ki ileride bu durum davalara konu olmasın. Kararnamelerin yanında kurum içinde yapılan tasarruflarla oynamalar oldu. Görevlerinden alınanlar ile ilgili iddialar hukuk zeminine taşınamadı. Onların görevini kötüye kullandığı iddiası hukuk zeminine taşınamadı. Ağacı gösteren meyvesidir. Bu ağacın meyvesi de ortaya çıktı. Bu davalara ve soruşturmalara ciddi manada müdahale edildi. Bu müdahale, yargı bağımsızlığını teorik ve pratik olarak zedeledi. Şöyle bir soru var: Bu insanlar kötü ise niye Ergenekon ve Balyoz gibi davaları devam ettirdiler. (CİHAN) İKÇÜSEM den iş arayanlara önemli bir sosyal sorumluluk projesi Kişisel gelişimine önem verenleri yaşam boyu eğitim prensibiyle akademisyenlerle buluşturan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi, verdiği eğitim, seminer ve sertifikalar ile İzmirlilerden yoğun ilgi görmeye devam ediyor. Üniversitede elde edilen bilginin halkla paylaşılması prensibi ile faaliyet gösteren merkezde başlayan 'İş Arama ve CV Atölyesi' programına da katılım yüksek oldu. İş arayanlara yol göstermeyi hedefleyen, aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi de olan programda, iş başvurularının en önemli parçası olan Özgeçmiş hazırlamada yer alan en çarpıcı ipuçları, alanlarında uzman eğitmenlerce iş arayan İzmirlilere yol haritası çiziyor. İKÇÜ-SEM in desteklediği, Ege Üniversitesi Öğretim Görevlisi, Gazeteci- Yazar Ahmet Veli Olgundeniz öncülüğünde başlayan, Kalite ve İnsan Kaynakları Uzmanı Pelin İspir ile CVyolla.com Genel Müdürü Meriç Kul'un da eğitmen olarak katıldığı atölyeyi ziyaret eden İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. İbrahim Attila Acar böyle bir eğitim programında yer almaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. İş Arama ve CV Atölyesi' İzmirlilerin vazgeçilmezi olacak Atölye derslerinde iş arayanları ilgilendiren son derece önemli bilgilerin paylaşıldığını aktaran Prof.Dr. Acar, programın ücretsiz olduğunu ve bu alanda eksikliklerini tamamlamak isteyen herkesi İKÇÜSEM e davet ettiklerini ifade etti. Prof.Dr.Acar, programda işlenecek konuları şöyle anlattı: "İşgücü piyasasını anlama, piyasada ihtiyaç duyulan eleman profili, aranan yetkinlikler neler, kendini fark etme, öz kaynakların belirlenmesi, kişilik testleri ve temel analizler, hedef koyma, SMART, iş arama yöntemleri, hangi kanallar kullanılmalı, iş ilanları nasıl analiz edilmeli, dijital ortamda iş arama, sanal alemde itibar yönetimi, iş görüşmelerinde başarı, kaç çeşit iş görüşmesi vardır, CV hazırlama, CV nedir, olmazsa olmazları nelerdir? bireysel CV hazırlama uygulaması."(haber MERKEZİ) İKÇÜ LÜ GENÇLER büyüklerini unutmadı İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Topluluğu öğrencileri, Yaşlılar Haftası çerçevesinde Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ne bağlı, Karşıyaka Zübeyde Hanım Huzurevi ve Yaşlı Bakım Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğüne bir ziyaret gerçekleştirdi. Topluluk üyesi 20 duyarlı İKÇÜ öğrencisi, Akademik Danışmanları olan Öğretim Görevlisi Şehriban Aygün ün eşliğinde, gençleri geleceğe hazırlayan yaşlılarımızı ziyaret etti. Ziyarette duygu dolu dakikalar yaşanırken; genç İKÇÜ lüler, yaşlıların sadece yılın bir haftasında değil, topluma sağladıkları katkılarla her zaman hatırlanmaları gerektiği mesajını verdi.ziyarette Merkezin Psikoloğu Ayten Özkirişçi hazır bulunurken, huzurevi sakinleri gençlerin ziyaretlerinden duydukları memnuniyeti paylaştı. Öğrencilerin bir kısmı lobide dinlenen huzurevi sakinleriyle sohbet ederken, bir bölümü de sakinlerin kurduğu Türk Sanat Müziği korosu çalışmasına konuk oldu.ziyareti değerlendiren, gençlerin akademik danışmanı olan Öğretim Görevlisi Şehriban Aygün, Öğrencilerimizin her zaman yaptıkları işlerden ve günlük hayatın koşuşturmasından sıyrılıp; huzurevinde yaşayan yaşlı büyüklerimiz ile kaynaşmasını, onlarla sohbet ederek farklı bir deneyim yaşamalarını amaçladık. Aynı zamanda huzurevi sakinlerine manevi destek vermek, yalnız olmadıklarını hissettirmek istedik. Ziyaretimizden çok mutlu olan büyüklerimiz, sanat müziği korosunda, öğrencilerimizden de kendileri için şarkı söylemelerini talep etti. Duygusal anları paylaştığımız ziyaretimizi, büyüklerimize en yakın zamanda tekrar ziyaret sözünü vererek sonlandırdık diye konuştu. (HABER MERKEZİ) İNCE ZIMBALAR Sabit NCE sabitince1@hotmail.com OSMAN BÖLÜKBAŞI AĞABEY MDEN SÖZLER Merhum Osman Bölükbaşı ağabeyimle ilgili bir yazı da kısaca bahsetmiştim. Ama o güzel ve dillerde dolaşan harika sözlerinden söz etmeden geçmişim. Çünkü yazı uzun olmasın istedim. Fakat o güzel sözleri de sizler de duymamışsanız duyun istedim. Çünkü o kadar anlamlı, güzel ve yerine oturmuş sözler ki onlar, bu sözleri sizler de duyun, paylaşayım istedim. İşte o meşhur sözlerinden bazıları: "Eğitim cehaleti alır, eşeklik baki kalır". Hayatım boyunca bütün sektörleri tetkik ettim, en karlısının "din ticareti" olduğunu gördüm. "Siyasi hayatımda beni en çok üzen, ne zaman konuşmaya başlasam İsmet Paşa'nın kulaklığını çıkarıp masaya koymasıydı". Bir meclis tartışmasında "Sen erkek misin?" diye soran bir milletvekiline, "Ben erkekliğimin zekatını versem, sen bile erkek olurdun". Günümüz siyasetçileri için, "40 yıllık kaşar bunların yanında bakire kalır". Günümüz siyasetçileri için, "Bunların en namuslusu genelevden emeklidir". Halka hitaben, "Sizin harmanınız büyük de, taneniz çıkmıyor. Burada beni dinlerken aşka gelip Rahman'ı alkışlarsınız, sandık başına gidince şeytana sarılırsınız". Meclis kürsüsünde konuşurken kendisine sürekli laf atan DP milletvekili Hüseyin Balık'a: "Oynama Balık, yutarım seni!" İşadamlarına hitaben, "Ah benim aslan görünüşlü, tavşan yürekli büyük sermayem!" Yurtdışında, "Atalarınızın Viyana'da ne işi vardı?" sorusuna cevaben; "Haçlı Seferleri'ne iade-i ziyaret!" "Türkiye nin hiçbir vilayetinde yüzde 3 ten fazla oy almayan bir partiye mensup milletvekilini iki seçimde de seçen Kırşehir in, bir içtimai ve siyasi bünye itibariyle anormallik göstermekte olduğunu inkár etmek mümkün değildir, evet biz açık konuşuruz" şeklinde konuşan Adnan Menderes'e cevaben; "Vilayeti kaldırdınız, bizi de kaldırın da zulmünüz tamam olsun". "Koltuğunun altında haç taşıyan, fakat hacı görünmeye çalışan, gavur diye öldürtüp, şehit diye namaz kıldıran siyasetçilerden sakınılmalıdır". Kendi partisinden seçilip başka partiye geçen vekiller için; "Düğünü biz yapıyoruz, gerdeğe başkası ile giriyorlar" Emin Çölaşan'a hitaben: "Atatürk'le tanışmamış olmak, hayattaki en büyük eksiğimdir". Bir uçak seyahati sırasında kendisinin uçakta olduğunu öğrenen İsmet İnönü torununu Bölükbaşı'na gönderir: Çocuk: Osman Amca, ben İsmet İnönü'nün torunuyum. Dedem aşağıya biraz para atıp üç-beş fakiri sevindirmeni istiyor. Bölükbaşı: Evladım, ben aşağıya biraz para atarsam üç-beş fakiri sevindiririm. Ama aşağıya dedeni atarsak bütün memleket sevinir! (İsmet İnönü bu cevaba epeyce güler.) Siyaseti bırakmasının sebebi parti içerisindeki ayrılıklar ve son olarak aktif siyaset arkadaşı olan Hasan Koçdemir'e parti içerinde yapılan haksızlıklar.içeride geçen bir olay yüzünden önce Osman Bölükbaşı daha sonra Hasan Koçdemir partiyi bırakmışlardır. TRT nin partizanlığına karşı çıktım, adımızı Tırt Osman a çıkardılar. Hırt ı çok olan memlekette varsın bir de tırt olsun. Evlilik insan hayatının en büyük kumarıdır. Bu kumarda kazandığını söyleyen bazı yalancılara rastlanır. İlk günlerde döperle kazanırsın, sonunda floş royalle kaybedersin. Bu yüzüğün esareti, cellâdın kemendinden daha acımasızdır. Hayattaki en pahalı hovardalık evliliktir. Medeniyetlerin korosu İzmir'de SAHNE ALACAK Ege Bölgesi Sanayi Odası Vakfı (EBSOV) Kadınlar Birliği, Antakya Medeniyetler Korosu'nu İzmirli sanatseverlerle buluşturuyor. EBSOV'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, 3 semavi dinin mensuplarından oluşan Antakya Medeniyetler Korosu, Ege Bölgesi Sanayi Odası üyesi sanayicilerin katkıları ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle bu kez bursiyer öğrenciler için sahne alacak. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde 1 Nisan 2014 Salı akşamı gerçekleşecek konserden elde edilecek gelir öğrencilere burs olarak verilecek. Açıklamada görüşlerine yer verilen EBSOV Kadınlar Birliği Dönem Başkanı İhsan Özduran, vakıf olarak 550 öğrenciye burs verdiklerini, konserden elde edilecek gelirin burs hesabına aktarılacağını ifade etti. Biletlerin 75 liralık bağış karşılığında EBSOV'dan satın alınabileceğini kaydeden Özduran, yaklaşık 1.5 saat sürecek konseri Şef Yılmaz Özfırat'ın yöneteceğini belirtti. Tek gecelik konser için 50 kişilik bir koronun geleceğini kaydeden Özduran, "Konsere şimdiden çok ilgi var. İzmir'deki cemaat liderleri ve İzmir müftülüğüne de bu konserimize beklediğimizi ilettik. Barışa, sağduyuya çok da ihtiyacımız olan bir dönemde bu konseri düzenliyoruz. Sevgi ve hoşgörüyü tekrar vatandaşlarımıza bu konserle hatırlatacağız. Konser, toplumun gergin yaşamını da bir nebze olsun yumuşatacaktır" ifadelerine yer verdi yılında Turizm Haftası nın Antakya da start alması nedeniyle oluşturulan ve 2008 yılında dernekleşen Antakya Medeniyetler Korosu nda, üç semavi dine mensup Antakya da yaşayan rahipler, imamlar, rahibeler, kuyumcular, öğretmenler, öğrenciler, emekliler ve serbest meslek mensuplarından kişiler yer alıyor. Yurt dışında da konserler veren Antakya Medeniyetler Korosu, özelde Antakya, genelde Türkiye'nin tanıtımına katkı sağlamayı, halen var olan güzellikleri herkesle paylaşıp yeni bir ufuk açarak evrensel bir dil olan müzikle insanlığı doğru ve güzelliğe çekip medeniyetler arasında köprü oluşturarak bir arada tutmayı hedefliyor.

9 17 ubat 2013 Per embe 31 Mart 2014 Pazartesi

10 SAYFA 11 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >> 11 GÜNCEL7 31 Şubat Mart Perşembe Pazartesi Manastır Vadisi, Kapadokya turizmine kazandırılıyor Kapadokya nın batıya açılan kapısı olan ve Aksaray ın Güzelyurt ilçesinde yer alan Manastır Vadisi nde turizmi geliştirme çalışmaları devam ederken, vadinin gelecekte Kapadokya'nın önemli turistik alanlarından birisi haline geleceği bildirildi Aksaray Kültür ve Turizm Müdür Vekili Mustafa Doğan,yaptığı açıklamada, Güzelyurt un, Kapadokya nın doğal, tarihi ve kültürel zenginliğine beşiklik eden önemli turizm merkezlerinden olduğunu söyledi. İlçenin, Kapadokya nın tüm güzelliklerini bünyesinde topladığını belirten Doğan, Güzelyurt ta 7500 yıl önce başlayan ilk yerleşimden günümüze, binlerce yıllık bir tarih ve kültür birikimi oluşmuştur. Kapadokya ya gelen bir turistin görmek isteyeceği vadi, katedral, k- ilise, fresko, yeraltı şehri, antik ev, peri bacası ve kaplıca gibi turizm değerlerinin tamamı Güzelyurt ta bulunuyor dedi. Güzelyurt ilçe merkezindeki, Ihlara Vadisi ne benzer özelliklere sahip Manastır Vadisi nin, Kapadokya nın keşfedilmeyi bekleyen önemli değerlerinden olduğunu ifade eden Doğan, şöyle devam etti: Ortodoks mezhebinin kurucularından Aziz Gregorius, Güzelyurt ve çevresinde yaşamış, Manastır Vadisi nde de k- ilisesi bulunmaktadır. Ortodokslar için büyük öneme sahip kilise, günümüzde cami olarak kullanılmaktadır ve turistlerden yoğun ilgi görmektedir. 5 kilometre uzunluğa sahip Manastır Vadisi'nde çok sayıda kilise, kayadan oyma ev ve yeraltı şehri bulunuyor. Turizme kazandırma çalışmaları Vadinin, Kapadokya turizminde hakettiği yere gelmesi için çalıştıklarını vurgulayan Doğan, Manastır Vadisi ni, Kapadokya ya gelen turistlerin görmeden dönmeyeceği ören yerlerinden birisi haline getirmek için çalışıyoruz dedi. Manastır Vadisi ne daha fazla turist çekmek için öncelikli hedeflerinin; Ihlara Vadisi ne gelen turistleri Güzelyurt a çekmek olduğunu belirten Doğan, Ihlara Vadisi ne gelen 250 binin üzerindeki turistin Güzelyurt a da gelmesi için çalışıyoruz. Güzelyurt, Ihlara Vadisi yol ayrımından 6 kilometre içeride bulunuyor. Manastır Vadisi ne 30 binin üzerinde yerli ve yabancı turist gelirken, bu sayıyı hızla yükseltmek istiyoruz diye konuştu. Doğan, Manastır Vadisi ne daha fazla turist çekmek için çalışmalarının devam ettiğine işaret ederek, şunları kaydetti Manastır Vadisi nde kapsamlı çalışmalarımız devam ediyor. Manastır Vadisi bilgilendirme ve yönlendirme tabelalarını Kültür ve Turizm Bakanlığı yönergelerine göre hazırladık. Güzelyurt, Derinkuyu, Ihlara kavşağında yeni tabelalar yaptık. Vadi içindeki gişeler modernize ediliyor. Gişeler, mayıs ayından itibaren TÜRSAB işletmesine geçecek. Vadide bilet fiyatlarında da indirim yapıldı ve 5 lira olacak. Ziyaretçilerin Ihlara ve Manastır vadilerini gezebilmeleri için tek bilet uygulaması çalışmalarımız devam ediyor. Vadideki kiliselerde bulunan freskoların korunması için özel güvenlik elemanı bulundurulması çalışmamız var. Ihlara Vadisi ne yaptığımız yürüyüş yollarının ardından Manastır Vadisi içinde de yürüyüş yolları yapma projemiz var. Güzelyurt tan vadi içine inen Hengameci Sokak ta temizlik çalışmalarımız belediye ile işbirliği içinde devam ediyor. Uzun vadede Güzelyurt turizm yolunu hayata geçirmek istediklerini vurgulayan Doğan, Derinkuyu, Narlıgöl, Sofular, Güzelyurt turizm yolunun hayata geçmesi için çalıştıklarını dile getirdi. Doğan, Güzelyurt ta turizmin gelişimine bağlı olarak yeni butik oteller yapıldığını, yatak sayısının hızla arttığını anlattı. Soldan sağa 1. Genellikle boyna bağlanan, bir tür ince ipek kumaş... Sabah erkenden (eski) Kurum veya kuruluşlarda yönetim birimlerinden sorumlu kimse... Masallarda göze görünmeyen, türlü biçimlere girebilen, iyilik de kötülük de yapabilen yaratık Birine karşı duyulan öç alma isteği, garaz... Buğdaygillerden, bahçelerin, yol kenarlarının ve parkların yeşillendirilmesinde yararlanılan çok yıllık bitki... Ortaya çıkan, oluşan durum, ilgi çeken veya çekebilecek nitelikte olan her türlü iş, hadise, vaka... Tellür elementinin simgesi Epidemioloji ile ilgili Mikropla oluşan, mikroplu (eski)... İyi bir nitelikte bilinip tanınmış olma durumu, şöhret, şan, nam, ad... Deha sahibi kimse, dâhi Müzikal ses dizilerinde mi ile sol arasındaki ses... Gerçekleme... Kedigillerden, enine siyah çizgili, koyu sarı postu olan, Asya'da yaşayan çevik ve yırtıcı hayvan Kayak... Esebilmek işi Genellikle ipek ibrişim kullanarak iğne, mekik, tığ veya firkete ile yapılan ince dantel... Özerklik... Boyacılıkta kullanılan Hint zamkı (eski) Bütünsel... Talim görmemiş Bir işi doğru ve uygun bulmak, tasvip etmek... Kurçatovyum elementinin simgesi... Evropiyum elementinin simgesi... İkiden sonra gelen sayının adı Asya'nın tropik bölgelerinde ve Afrika'nın kuzeyinde yetişen, yaprakları telek damarlı, çiçekleri salkım durumunda, meyvesinden kokusuz bir yağ elde edilen ağaç... Atlamak işi Turpgillerden, şalgama benzeyen bir bitki... Döl yatağı içine konan, gebeliği önleyici sarmal biçiminde araç Nikel elementinin simgesi... Tekne, yukaç karşıtı... Akım, ısı, ses vb.ni geçiren (madde), nâkil, yalıtkan karşıtı Birçok kalın direk yan yana bağlanarak yapılan, düz ve korkuluksuz deniz veya ırmak taşıtı... Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi... Değişiklik gereksinimi veya süslenme özentisiyle toplum yaşamına giren geçici yenilik Atfedilmek işi... Bir yola giren, bir yolda giden... AB ile "tek nokta güvenlik uygulaması" başlıyor Sivil Havacılık Genel Müdürü Bilal Ekşi, Avrupa Birliği (AB) ile "tek nokta güvenlik uygulaması" projesinin bu yıl hayata geçirileceğini belirterek, "Türkiye'den Avrupa'ya gidenler, aktarma yapmaları durumunda tekrar aramaya tabi tutulmayacak" dedi. Ekşi, yaptığı açıklamada, söz konusu proje kapsamında havalimanları güvenlik mevzuatının, AB ile uyumlu hale getirilmesi için çalışma yaptıklarını söyledi. AB ile "tek nokta güvenlik uygulaması"nın başlatılmasıyla Türkiye'den Avrupa'ya giden kişilerin, aktarma yapmaları durumunda tekrar aramaya tabi olmayacaklarını anlatan Ekşi, "Çünkü çıktıkları noktadaki güvenlik uygulaması AB ile aynı olduğu için tekrar aramaya tabi tutulmayacaklar. Bu projenin, 2015'te karşılıklı tanımaya dönüşeceğine inanıyoruz" diye konuştu. Uluslararası Havayolu Taşımacıları Birliği (IATA) ile "Güvenli Kargo Projesi"nin de bu yıl başlatılacağını bildiren Ekşi, söz konusu projenin hayata geçmesiyle Türkiye'de bir fabrikada üretilen malzemenin her havalimanında tekrar aranmayacağını, bunun da hava yoluyla taşınan kargoların daha hızlı hareket etmesini sağlayacağını kaydetti. Uluslararası havacılıkta Türk denetçi sayısı artıyor Genel Müdürlüğün gelişimi için bazı adımların atıldığını ifade eden Ekşi, Genel Müdürlük elemanlarının uluslararası sivil havacılık örgütlerinde çalışmaya başladığını söyledi. Kendisinin Avrupa Sivil Havacılık Teşkilatı Başkan Yardımcısı olduğunu, Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyet Teşkilatı (EUROCON- TROL) Geçici Konsey Başkanlığına Sivil Havacılık Genel Müdür Yardımcısı Haydar Yalçın'ın getirildiğini anlatan Ekşi, Türk hava yolu denetçilerinin uluslararası denetçiler haline gelmeye başladığını belirtti. İ- ki denetçinin, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü adına denetleme yapmaya yetkilendirildiğini, bu yıl bu sayıyı 10'a çıkarmayı düşündüklerini ifade eden Ekşi, "Şu anda 11 arkadaşımız Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü'nün verdiği eğitimlerden geçti. ICAO denetçisinin yapacağı değerlendirmenin ardından 11 çalışanımız uluslararası denetleme yetkisi alacak. Türkiye'deki sivil havacılık çalışanları, dünyada da U- luslararası Sivil Havacılık Örgütü adına denetleme yapan seviyeye gelinecek" dedi. Yukarıdan aşağıya 1. İtbari... Otoyol Ut çalan çalgıcı, utçu... Ulusçuluk yanlısı olan kimse Tanrı'nın sevgi ve ilgisinden yoksun olma, beddua... Bir cins iri at... Bir suçu, bir kusuru veya bir hatayı bağışlama U- tanma, utanç duyma... Kedi, köpek vb. hayvanların ön ayağı (halk ağzı)... Bir parça sevimli ve cana yakın bir biçimde (çalınmak) Bazı bitkilerde, özellikle çamlarda oluşan, katı veya yarı akışkan organik salgı maddesi, ağaç sakızı... Sık sık olan, olagelen, doğal, tabii, olmadık karşıtı İlişkinlik... Kaşesi olan Kamu... Kırmızı, acı biber (halk ağzı)... Orman tavuğugillerden, eti için avlanan, ormanlarda yaşayan bir kuş, dağ tavuğu Lityum elementinin simgesi... Azalan, eksilen (eski)... Tulyum elementinin simgesi Morfinden kimyasal yolla elde edilen uyuşturucu bir madde... Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri... Pireler takımından, insanın ve bazı hayvanların kanını emerek yaşayan, iyi sıçradığı için kolay yakalanamayan, küçük, asalak böcek Tahıl vb. ürünlerin korunduğu, saklandığı veya depolandığı, genellikle silindir biçiminde ambar... Birtakımı, bazısı, kimisi... Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik Alkalölçer Herhangi bir paranın gerçek değeriyle sürüm değeri arasında veya bir ticaret senedinin üzerinde yazılı miktar ile indirimden sonraki tutarı arasında doğan fark... Prometyum elementinin simgesi... Sulatmak işi Bizmut elementinin simgesi... Jölesi olan... Bira, şarap vb. sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvı, ispirto, etanol, etil alkol Tarihsel bir döneme ait olan... Asmanın taze veya kuru olarak yenilen ve salkım durumunda bulunan meyvesi... Birbiriyle iyi anlaşan iki yaşlının baş başa kalışını anlatan "... ile Büdü, Şakire Dudu" deyiminde geçen bir söz (halk ağzı) Mezra... Amniyon sıvısı... > > Dünkü bulmacanın cevap anahtarı

11 SAYFA 12 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka Kadifekale Bornova Bostanlı Buca Karabağlar Çamdibi Çiğli Balçova Evka Evka Gaziemir Hatay Narlıdere Güzelbahçe HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa N.S. İşgören Alsancak Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı Alsancak Diş Hast Atatürk Devlet Behçet Uz Bornava Dev. Hast Bozyaka Eği. Hast Buca S.D. Hastanesi Çeşme A. Çizgenakat Foça Göğüs Hastanesi Konak Diş Hastanesi Karşıyaka Çiğli Dev. Hastanesi Menemen Dev. Hast Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi Selçuk Dev. Hast Urla Dev. Hastanesi Tepecik Dev. Hast Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi Agora Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Atakent Tıp Merkezi Atagöz Göz Hastalıkları Atafizik, Fizik Ted. Mer Batıgöz Hastanesi Bornova Tıp Merkezi Bornova Özel Tıp Mer Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi Buca Tıp Merkezi Buca Sağlık Merkezi Central Hospital Can Tıp Merkezi Caner Göz Merkezi Çağdaş Tıp Merkezi Çankaya Tıp Merkezi Çesav Tıp Merkezi Çeşme Sissus Has Çınarlı Hastanesi Çiğli Özel Sağ Diyabet Hastanesi Diamed Dah. Dal Mer Doğa Tıp Mer Dr. Sıhhat Tıp Merkezi Efes K.B.B. Merkezi Ege Sağlık Hastanesi Ege Tüp Bebek Merkezi Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi Ekol K.B.B. Dal Mer Ekol K.B.B. Şube El ve Mikro Cerrahi Gazi Kent Tıp Merkezi Gaziemir Tıp Merkezi Hayat Hastanesi İzmir Hastanesi İrenbe Tüp Bebek Mer Karataş Karşıyaka Tıp Merkezi Akseki'nin Bademli beldesinde yaşayan 79 yaşındaki Hasan Erdoğan, ormandan topladığı çam kozalaklarından çeşitli eşyalar yapıyor. Erdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, baba mesleği olan kaşıkçılık işini 55 yıl yaptıktan sonra 13 yıl önce bıraktığını söyledi. Çam kozalaklarından sepet, avize, meyve tabağı, şekerlik ve tabak altlığı yapmaya başladığını bildiren Erdoğan, kozalakları birbirine bağlamada yapıştırıcı kullanmadığını kaydetti. Kozalakları yumuşak kiremit teli ile boğarak sepet, avize ve tabak altlığı haline getirdiğini anlatan Erdoğan, ürünlerini pazarlama sorunu olmadığını belirtti. Erdoğan, şöyle konuştu: 'Kaşıkçılık mesleğini bıraktıktan sonra çam kozalağından sepet örmeyi kendi kendime öğrendim. Bir sepeti örerken 50 ile 70 civarında çam kozalağı kullanıyorum. Günde ancak bir iki sepet veya tabak altlığı üretebiliyorum. Yaptığım ürünleri 35 ile 50 lira arasında fiyattan -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara Danışma Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova Afm Park Bornova Afm Forum Bornova Afm Ege Park Afm Passtel SONDAKiKA GAZETESİ >>12 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe satıyorum. Pazarlama sorunum yok, siparişleri bile yetiştiremiyorum.'' Sepet örme kursu açtı Akseki Kaymakamlığı tarafından bu mesleğin yok olmaması için "Kozalaktan Sepet Örme" kursu Zonguldak'ta emekli madenci, 1974 model aracını, tavanını kesip s- por görünüme kavuşturmasının yanı sıra direksiyonunu çocuk bisikleti tekerleğiyle, diğer aksesuarlarını farklı otomobil parçalarıyla modifiye etti. Zonguldak'ta emekli madenci, 1974 model otomobilini, tavanını kesip spor görünüme kavuşturmasının yanı sıra direksiyonunu çocuk bisikleti tekerleğiyle, diğer aksesuarlarını farklı otomobil parçalarıyla modifiye etti. Türkiye Taşkömürü Kurumundan (TTK) e- mekli Zafer Bender (64), hayalini kurduğu üstü açık spor otomobile maddi yetersizlikler nedeniyle kavuşamayınca 1974 model aracını 31 Mart 2014 Pazartesi Kozalaklar sepet avize, tabak altlığı haline geliyor Antalya'nın Akseki ilçesinde 79 yaşındaki Hasan Erdoğan, kozalaklardan sepet, avize ve tabak altlığı gibi ürünler yapıyor. Erdoğan: "Yaptığım ürünleri 35 ile 50 lira arasında fiyattan satıyorum. Pazarlama sorunum yok, siparişleri bile yetiştiremiyorum" diye konuştu düzenlendiğini ifade eden Erdoğan, "Kaymakamlığın ricası ile 64 saatlik kurs düzenledik. Kursa 13 kadın kursiyer katıldı. Kursiyerlerimiz şimdi k- endi evlerinde sepet örerek geçimlerine katkı sağlıyor" dedi. Nostaljik otomobilini hurdalarla modifiye etti Avşar Palmiye Cinebonus Cinebonus Cinebonus (Ykm) Cinecity Kipa Çiğli Çeşme Hollywood Çamlıca Deniz Karşıyaka Batı Sineması Çınar Sineması Karaca Sineması Kipa Hollywood Menemen Kültür Şan Konak Çınar Center modifiye etmeye karar verdi. Önce otomobilin tavanını kesen Bender, hurda araçlardan topladığı sis lambası, iç döşeme malzemeleri ve jant gibi parçaların yanı sıra direksiyon için çocuk bisikletinin tekerleğinden faydalandı. Bender, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bisiklet tekerleğinden yaptığı direksiyonu görenlerin çok şaşırdığını, otomobilinin eski model olmasına rağmen beğeni topladığını söyledi. Aracın malzemelerini hurdalıklardan topladığı için para harcamadığını anlatan Bender, "Yaptığım değişiklikleri tescil ettirmediğimden sadece kırsal alanda otomobili kullanıyorum. Trafiğe çıkmıyorum. Meraklıları otomobilimi satın almak istiyor ancak şu an teklifleri reddediyorum" diye konuştu. Bender, almayı planladığı eski model otomobili de modifiye edeceğini belirterek, emekliliğini bu şekilde değerlendirmenin mutluluğunu yaşadığını, üstü açık otomobil hayalini yıllar sonra gerçekleştirebildiğini kaydetti. Sema Sineması Konak Sineması Desem Sineması Karşıyaka Sineması İzmir Sİneması Tiyatro- Konak Sahnesi Ragıp Haykır Sahn İzmir Devlet Tiyat Uğur Mumcu Sahnesi İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi İsmet İnönü Sanat Merkezi POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi Bornova Yeni Yaşam Bozyaka Halk Bozyaka Dispanseri Buca Çözüm Cansu Karabağlar Çamdibi Derman Polik Çizgi Polik Deniz Sağlık Polik Ege Sağlık Egeform Fizik Eşrefpaşa Ö.Sağ Eşrefpaşa Zinde Polik Gaziemir Dr. Polik Gazi Kent Polik Halk Polik Hatay Özel Sağlık İhtisas Polik Karşıyaka Park Sağlık Mevlana Polik Mersinli Özel Sağlık Neron Psikiyatri Nergiz Özel Sağlık Onur Polik Özel 9 Eylüllüler Polik Özel Altındağ Özel Brn Dr. Dispanseri Özel Çiğli Polik Özel Eylül Polik Özel Gülhan Polik Özel İrem Sağlık Polik Özel İzmir Polik Özel Pınarbaşı Polik Özel Sarnıç Polik Özel Seferihisar Polik Özel Serin Polik Özel Yedigöller Polik Özel Yenişehir Polik Park Sağlık Polik Sevgi Özel Sağlık Şöferler Odası Sağlık Polik Teos Polik Vefa Polik Yeşiltepe Polik Yıkık Cami Halk Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi Kara Hastanesi ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi Dokuz Eylül Ünv Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik Ege Üniversitesi İlaç ve Zehir Dan Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak Konak Doğum Evi Tepecik Doğum Hast Kan Merkezleri- Kızılay Çocuk Hastanesi Ege Üni Tepecik Kan Merkezi ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları THY Rezervasyon Basm. Rezervasyon Alsancak Gar Santral Garaj Körfez Ulaşım İskeleler- Konak Karşıyaka Alsancak Bostanlı Bayraklı İskele Pasaport İskele Göztepe İskele Üçkuyular İskele Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb Buca Çiğli Karşıyaka Bornova Narlıdere Eşrefpasa Gaziemir Güzelbahçe Konak Çeşme

12 31 Şubat Mart Pazartesi Perşembe Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan operasyonda, kanser nedeniyle göğsü alınan hastaya, kendi dokusundan meme yapıldı. Opr. Dr. Taş, "Hastaların kanseri yenmesinde en önemli etken moral. Böyle bir durumdayken hastaların kaybettikleri göğüslerini geri kazandırmak çok daha önem arz etmektedir" şeklinde konuştu Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Aldığımız bir torba ilaç, manavdan aldığımız bir torba meyve değildir. O kimyasaldır. Yani bunun faydası kadar, yan etkileri de olabilir" dedi. Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Uslu, "Sigaranın zararlı etkilerini azaltmak için kullanılan filtreler sanıldığı gibi faydalı değil, tam tersi filtresiz sigara içmeye göre daha kanserojen etkilere sahiptir" dedi Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı, ultrasonda radyasyonun kullanılmadığını, ultrasonografinin bilinen bir yan etkisi olmadığını açıkladı. Açıklamada, ultrasonografi incelemesinde hastanın telefon, saat gibi metal eşyalarının ultrasona etki etmediği belirtildi.uü Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı, vatandaşların merak ettiği soruları cevaplandırdı. Ultrasonografinin bilinen bir yan etkisi olmadığının belirtilen açıklamada, ultrasonda radyasyon kullanılmadığını bu nedenle biyolojik dokular için emniyetli olduğu ve bugüne kadar gebelikte ve diğer incelemelerde gösterilebilen bir yan etkisi olmadığının altı çizildi. Radyoloji Anabilim Dalı ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Ultrasonografi incelemesi sırasında üzerimizde metalik eşya bulunmasının sakıncası yoktur. Hastada, telefon, saat, kolye, yüzük vb. metalik eşyaların bulunması inceleme kalitesini etkilemez. Bütün görüntüleme yöntemlerinin birbirlerine göre avantaj ve dezavantajları vardır. İncelenecek bölgeye, tetkikin istenme sebebi olan hastalığa göre en uygun tetkik farklılık gösterebilir. Bu durum, tetkiki isteyen hekim ve radyologlar tarafından iyi bilinir ve tetkik istemi amaca göre yapılır. Bilgisayarlı tomografi (BT) ile yapılan incelemeler için hazırlık gerekir. BT, x- ışını kullanılarak vücudun incelenen bölgesinin kesitsel görüntüsünü oluşturan bir yöntemdir. İnceleme sırasında hasta BT cihazının masasında hareket etmeksizin y- atar. Gönderilen x-ışını demetinin vücudu geçen kısmı saptanarak elde edilen veriler bir bilgisayar tarafından işlenir. Damar yoluyla verilecek kontrast maddelerin bulantı ve kusma yapması nedeniyle hastaların aç olması gerekir. Diğer durumlarda bir hazırlık gerekmez. Radyasyon içerdiği için gebelerde yapılmaz."açıklamada, hastanın hazırlığı, masaya yatırılışı ve sistemin incelemeye hazır duruma getirilmesi için gerekli hazırlık sonrasında incelemeye başlanacağı hatırlatıldı. Açıklamada, İnceleme süresi, son teknoloji ürünü cihazlarda bir nefes tutma süresi kadar kısadır. Ancak, inceleme sonunda doktor tarafından geç fazda alınması gerekecek ek görüntüler söz konusu olabileceği için, inceleme masasında bir süre kalınması gerekebilir. İnceleme teknikleri çok değişkenlik gösterir. Akademik merkezlerde, aranan hastalığa yönelik özel olarak geliştirilmiş teknik protokoller kullanılarak yapılan incelemelerde teknik başarı artmaktadır." denildi. UÜ Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı, bir vatandaşın 'Hasta incelemeden ne kadar sonra işine dönebilir?' sorusunu da cevaplandırdı. Açıklamada, "Allerjik reaksiyonlar, en sık incelemeden sonraki ilk 15 dakika içinde görülmektedir. Bu süre içinde hastanın gözetim altında olması gerekir. Sonrasında damar yoluna yerleştirilen kanülün çıkarılmasını takiben herhangi bir kısıtlama olmaksızın normal günlük aktivitelere devam edilebiliri." ifadeleri yeraldı.

13 ,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, 31 Mart 2014 Pazartesi Spor Toto Süper Lig'de, deplasmanda Akhisar Belediyespor'u 3-2 yenen Çaykur Rizespor'da teknik direktör Uğur Tütüneker, Akhisar Belediyespor galibiyetiyle azıcık nefes aldıklarını söyledi. Maç sonu düzenlenen basın toplantısında konuşan Teknik Direktör Tütüneker, Akhisar deplasmanından üç puanla ayrıldıkları için mutlu olduklarını kaydetti İlk yarıda istediklerini oyunu oynayamadıklarını dile getiren Tütüneker, "İlk yarıda bir pozisyonuz var. Orada kaleci Oğuz gerçekten iyi bir reaksiyon gösterdi. Onu belki atsaydık, ilk yarı belki toparlayabilirdik. Onun haricinde ilk yarıda futbol adına hiçbir şey yapmadık, açıkçası bu. 1-0 zaten mağlup duruma düştük. Ama ikinci yarı tam tersine istekli ve arzulu oynadık. Takıma soyunma odasında sadece şunu söyledim. Çıkın bari top oynayın, futbol oynayın, galip geliriz, mağlup oluruz, dedim. Hakikaten futbolcularım ikinci yarı iyi bir mücadele ortaya koydular, futbol adına bir şeyler yapmaya çalıştılar. Buradan da 3 tane gol çıktı. Bundan dolayı takımımı tebrik ediyorum." dedi. Ligin daha bitmediğini ve 7 tane daha maçın olduğunu belirten Tütüneker, "Dolayısıyla bunların hepsine konsantre olup, bu mücadeleye girmemiz lazım. Şu an azıcık daha nefes almış gibi gözüksek de bu lig 7 maç daha devam ediyor. Biliyorsunuz her hafta olaylar değişiyor, onun için konsantrasyonumuzu devam ettirmemiz lazım. Aynı şekilde bu maçı ikinci yarı nerede bitirdiysek, önümüzdeki hafta Karabük maçına da oradan devam edeceğiz." şeklinde konuştu. Çaykur Rizesporlu Ümit Korkmaz da, maça iyi başlayamadıklarını söyledi. Akhisar'ın ilk yarı kendilerinden daha iyi oynadığını belirten Ümit Korkmaz, "Bir şanssız gol yedik. Ama bunu ikinci yarı telafi ettik. Gollerimizle maçı kazandık." ifadelerini kullandı. Zor bir maç olacağını daha önceden bildiklerini belirten Çaykur Rizesporlu Tevfik Köse şunları söyledi: "Çok önemli bir üç puan aldık. Maça hafta içi de çok iyi hazırlandık. Akhisar Belediyespor'un bu ligde iyi bir takım olduklarını biliyorduk. Çok mutluyuz 3 puan aldığımız için. Bütün takım arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Çıkacağımız bütün maçlar final maçıdır. Ligde kalmak için bütün mücadelemizi vereceğiz. Artık önümüzde Karabükspor maçı var. O maçı da alıp yolumuza devam etmek istiyoruz." Hamzaoğlu: Bir şeylerin yolunda gitmediği aşikar Spor Toto Süper Lig'de, sahasında Çaykur Rizespor'a 3-2 yenilen Akhisar Belediyespor'da teknik direktör Hamza Hamzaoğlu, bir şeylerin yolunda gitmediğini ve bununda aşikar olduğunu söyledi. Maç sonu düzenlenen basın toplantısında konuşan Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, maça iyi başladıklarını ve ilk yarıda özellikle kontrolü ellerinde tutmayı başardıklarını kaydetti. İlk yarı rakibe fazla pozisyon vermediklerini aktaran Hamzaoğlu, "Kaleci hatasından golde bulduk ama ikinci yarıya yine kötü başladık. Çok çabuk hemen ikinci yarının ilk 6 dakikasında yine 2 tane gol yedik ki, bu goller bilemiyorum tabi açıkçası bize yakışmadı. Ama son haftalarda bunun benzerlerini çok yedik. Sonrasında oyuncularım yine ellerinden geleni yapmaya çalıştılar. Gayret ettiler. Fakat tabi demorolize olduktan sonra istediklerini yapmak da açıkçası zorlandılar. Düzen oturtmakta birlikte hareket etmekte zorlandık. Çünkü 1-0 öndeyken 2-1 geriye düşmek, yani açıkçası zor oldu bizim açımızdan. Bir şeyler yolunda gitmiyor bu aşikar. Bakalım buna bir çözüm bulmaya çalışacağız." dedi. Bunun sebeplerini, nedenlerini araştıracaklarını ifade eden Hamzaoğlu, "Düşünüyoruz ama daha henüz bulamadık. Bakacağız yani, belki de bu kupa periyodu bizi bayağı bir hırpalamış olacak ki, çünkü sahada çabuk yoruluyoruz. Sahada mücadele gücümüzde zayıfladı. Dinlenmemiz gerekiyorsa dinleneceğiz. Çalışmamız gerekiyorsa çalışacağız. Ama bundan sonraki haftalarda en azından daha iyi onamaya gayret edeceğiz. Daha iyi mücadele etmeye çalışacağız. Rizespor'u da tebrik ediyorum. Özellikle ikinci yarıda iyi oynadılar. Öne geçtikten sonra da skoru korumayı başardılar. İyi pas yaptılar. Topa sahip oldular. Hem hocayı hem de Rizesporlu oyuncuları tebrik ediyorum. Oyuncularımı da tebrik ediyorum, mücadele ettiklerinden dolayı, mücadelelerinden dolayı." diye konuştu. Akhisar Belediyesporlu futbolcu Çağdaş Atan da, maçı kaybettikleri için çok üzgün olduklarını söyledi. Kendi adına da üzgün olduğunu belirten Çağtan Atan, "Her şeyin elimizde olduğu bir maç. İlk yarı pozisyona giriyorduk. Çok fazla alan buluyorduk, ilk golden sonra. İkinci yarı 5 dakikada her şey değişiverdi. Ondan sonra yediğimiz 2 gol tamamen bizi oyundan düşürdü. Maalesef kendi adımıza çok önemli maçı kaybettik. Yani bir an önce toparlanıp önümüzde bir Eskişehir maçı daha var. Yani bu Rizespor maçının ilk yarısındaki gibi maçı 90 dakikaya yayabilirsek, o maçı kazanabileceğimizi düşünüyorum. İnşallah da öyle olur. i- fadelerini kullandı. Akhisar Belediyespor'un golcüsü Oumar Niasse de şunları söyledi: "Aslında çok iyi başladığımız bir maçtı bu. Çok iyi başladığımız maçı ikinci yarı 5 dakikada yediğimiz çok erken gollerle kaybettik. Sakin kalmamız lazım. Sakin kalıp bu sezonu çok iyi başladığımız sezona özellikle evimizde oynadığımız maçlarda galibiyetler alıp sezonu çok iyi bitirmemiz gerekiyor. Dediğim gibi sakin kalıp takımdaki arkadaşlığımızı sürdürüp devam etmemiz lazım. (CİHAN) Spor Toto Süper Lig'de bugün Medical Park Antalyaspor'u konuk edecek Kayserispor'da, cezalı oyuncuların çokluğu teknik heyeti düşündürüyor. Ligde son iki haftada Bursaspor ve Galatasaray'ı mağlup ederek, kümede kalma yolunda umutlanan sarı-kırmızılı ekipte, alt sıraları ilgilendiren zorlu maçta Medical Park Antalyaspor'u konuk edecek. Kayserispor, Antalya ekibiyle yapacağı bu maçta kart cezaları nedeniyle 3 oyuncusundan yoksun mücadele verecek. Teknik direktör Domingos Paciencia'nın gönderilmesinin ardından ligde kalma umutlarını yeşerten Kayseri temsilcisinde eksik oyuncular teknik heyeti Medical Park Antalyaspor karşısında yeni arayışlara sevk edecek. Mouche, kırmızı kart cezası nedeniyle Medical Park Antalyaspor karşısında takımındaki yerini alamayacak.

14 SAYFA 15 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESi >>15 SPOR Mart?ubat Pazartesi Per?embe Roberto Mancini: Akıllı soru sorun, gerekirse sormayın Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini, gazetecilere sordukları sorular için tepki gösterdi. Mancini, "Bir soru soruyorsanız elinizde mutlaka veri olması lazım. Gerekirse soru sormayalım. Düşünüp akıllı sorular soralım." diye konuştu Golsüz biten Torku Konyaspor ile Galatasaray karşılaşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Galatasaray'da teknik direktör Mancini, bazı gazetecilere, bilgisiz soru sorduğunu öne sürerek tepki gösterdi. Mancini, bir gazetecinin "Galatasaray ın hala oturmuş bir kadrosu yok" eleştirisine şu şekilde yanıt verdi: Ligdeki kuralları biliyorsunuz değil mi? Biliyorsunuz 6 yabancı hakkımız var. SIRA NO Bu nedenle Ebue oynayamıyor. Bir soru soruyorsanız elinizde mutlaka veri olması lazım. Başka hangi oyuncuları oynatmamışız cevabınızı bekliyorum. Soru soracaksak arkasında duralım. Gerekirse soru sormayalım. Düşünüp akıllı sorular soralım. Mancini, maçı koparacak 3-4 pozisyon yakaladıklarını ancak şanssızlık nedeniyle gole çeviremediklerini dile getirdi. Deplasman maçlarında bu tip sıkıntılar yaşadıklarını dile getiren İtalyan teknik adam, "Bugünkü maça baktığımızda 3-4 tane maçı koparacak pozisyon geldi ayağımıza. Ama ne yazık ki şanssızlık diye söyleyebilirim. Gol olarak değerlendirmemiz gerekiyordu a- ma ne yazık ki deplasman maçlarında bu sıkıntıları yaşıyoruz. Bu tip pozisyonları gol yapamadığınız zaman galibiyetin gelmesi de zor oluyor. Futbolda bazı böyle dönemler vardır. Ne yazık ki yine böyle bir dönemdeyiz. Baktığınız zaman bir çok maçta gollü maçlar geçirdiğimiz de oldu. Öyle bir dönemdeyiz ki Rize, Karabük, Bursa maçlarına baktığınız zaman gollerle sonuçlandıramadık. Şanssızlık var tabi üzerimizde. Yapmamız gereken tabi ki üzerine gitmek ve çalışmak. diye konuştu.torku Konyaspor Teknik Direktörü Mesut Bakkal ise oyundan memnun olduğunu söyledi. Bakkal, "Belki puan olarak değil ama oyun o- larak çok memnun olduğumu söyleyebilirim takımın mücadelesi ve oyun disiplininden. Maçın ilk devresinde dönen topları alan ve atağa çıkmayı düşünen bir Konyaspor... Rüzgarı da arkamıza almamız bir a- vantaj olabilir. Yürekli, cesaretli ve disiplinden kopmayan bir takımım vardı. Onları tebrik ediyorum. Taraftar coşkusuyla beraber bu arttı ve taraftarla teşekkür ediyorum. Kötü bir hava vardı. Ama yine de dengeli oynadık. Burak a bir iki pozisyon verdik o da normal diye düşünüyorum. Yedi maçımız daha var ve bu önemli bir duruştu. Puanlar çok önemli şimdi özellikle geldiğimiz noktada puanlar çok önemli. Dirençli oynamak çok önemli ve bu direnci gösterdiğimizi düşünüyorum. Bunu devam ettirdiğimiz sürece önümüzdeki haftalarda puan ve puanlar bizim olacaktır. ifadelerini kullandı. (CİHAN) "Cavcav bizim babamız" Gençlerbirliği altyapısında 9 yaşında futbola başlaşan Ahmet Çalık, teknik direktör Mehmet Özdilek'in kendisi için "şans" olduğunu belirterek, Kulüp Başkanı İlhan Cavcav için ise "Babamız" ifadesini kullandı Çalık, yaptığı açıklamada 2004 yılında kırmızı-siyahlı takımın futbol okuluna kayıt yaptırdığını belirterek, "Herkes o zaman şu anki gibi altyapının güzel olduğunu, çok futbolcu yetiştirdiğini konuşuyordu. O zaman bunlar safça hayallerdi, çok uzaktı çünkü daha çocuktum. Spor yapma isteği vardı, A takıma yükseleyim, milli olayım yoktu" diye konuştu. Ailesinin ilk günden VERGİ NO Resmi İlanlar: de bu yana kendisini desteklediğini, 3 aylık yaz spor okulunun ardından da beğenilerek, filiz lisansının çıktığını ve Gençlerbirliği altyapısında futbola başladığını belirten Ahmet Çalık, sözlerini şöyle sürdürdü: "15 Yaş Altı Akademi Ligi şampiyonu olmuştuk, k- endim için demiyorum ama şampiyon olduğumuz için milli takıma takımdan oyuncuların gideceğini düşünüyordum ancak beni seçmediler. Çalışmayı bırakmadım. Milli takıma gideceğim dedim. 16 Yaş Altı Milli Takımına seçildim, ilk maçımda da gol attım ve milli takım serüvenim başlamış oldu."milli takıma gittikten sonra yavaş yavaş "işin ciddiye bindiğini" anladığını ifade eden Ahmet Çalık, "Hedeflerinizi seçmeye, hayaller kurmaya başlıyorsunuz" dedi. Gençlerbirliği A2 Takımı'nda oynarken zaman zaman A takım idmanlarına çıkmaya başlayan Ahmet Çalık, teknik direktör Fuat Çapa'nın kırmızı-siyahlı kulüpte göreve başlamasının ardından da artık Süper Lig futbolcusu olduğunu, ilk maçında Fenerbahçe'ye 1 de gol attığını söyledi.spor Toto Süper Lig'de bu sezon 2 maç kaybedince düşme potasına girildiğini, 2-3 maç kazanınca yukarı için hedefler konulduğunu ve Avrupa hayallerine başlandığını belirterek, "İşte böyle bir lig yaşıyoruz" diye konuştu. Ligde üst üste kazandıkları 3 maç öncesinde durumlarının kritik olduğunu kaydeden genç futbolcu, "Biz iyi takım olduğumuzu biliyorduk ve teknik direktörümüz Mehmet Özdilek de bunu bize her zaman söylüyordu. Sadece öz güven açısından maç kazanmamız gerekiyordu. Bu seriye de başladık. 3 haftadır kazanıyoruz. Umarım yarın Eskişehirspor maçıyla serimiz devam eder. Biz iyi takımız" ifadelerini kullandı.antrenmanlar bittikten sonra eve, ailesinin yanına gittiğini anlatan 20 yaşındaki futbolcu, "Biraz dinlendikten, vakit geçirdikten sonra tesise dönüyorum ve her zaman tesiste kalıyorum" diye konuştu. "Şifo Mehmet" için "Her genç oyuncunun çalışması gereken bir hoca. Benim için şans, bilgilerini deneyimlerini bize aktarıyor gerçekten çok iyi bir teknik direktör" değerlendirmesini yapan Ahmet Çalık, Kulüp Başkanı İlhan Cavcav için ise "Baba, bizim babamız" dedi. Ahmet Çalık, kariyer planlamasında en büyük hedefinin A Milli Takım forması giymek olduğunu, kulüp bazında ise Premier Lig'de oynamayı istediğini kaydetti. İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI EGE VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLAN OLUNUR YILI İLANA ALINAN 1.800,00 TL VE ÜSTÜ İLE ,00 TL'NİN ALTINDA YER ALAN VERGİ/CEZA İHBARNAMELERİ T.C. KİMLİK NO ADI SOYADI/UNVANI DÖNEMİ VERGİ TÜRÜ VERGİ/CEZA İHBARNAMESİ TUTARI 2008 KURUMV GEÇİCİV KDV ,70 VZCZ MECDİ CEMAL KARAGÜL ( VERGİ NUMARALI TAS. HAL. LASER OTOMOTİV OTO YEDB PARÇ. İM. LTD. ŞTİ.' NİN İLGİLİ DÖNEMDEKİ YETKİLİSİ) Ege Vergi Dairesi mükelleflerinden olup; adı, soyadı/unvanı yukarıda yazılı mükellefler adına tanzim edilmiş olan 1 ve 2 No'lu Vergi/Ceza İhbarnameleri adı geçenlerin dairemizce bilinen adreslerinde bulunamaması nedeniyle posta ve memur eliyle tebliği mümkün olmamıştır. Bu nedenle ilanen tebliğ yapılması zorunluluğu doğmuş olup; 213 Sayılı V.U.K.nun 103 ila 106. maddelerine istinaden ilgililerin; işbu ilan tarihinden itibaren başlayarak 1 (Bir) ay içinde Ege Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne bizzat veya bilvekale müracaat etmeleri veyahut taahhütlü mektup veya telgrafla açık adreslerini bildirmeleri halinde kendilerine süre ile kayıtlı resmi tebliğ yapılacağı; aksi halde ilana alındıktan bir ay süre sonunda tebliğ edilmiş olacağı İLAN OLUNUR...../... / 2014 ADRESİ KIZILAY MAH. 507 SOKAK NO:4 BORNOVA/İZMİR Sondakika 31/3 Basın: 3875 Kadıköy'de Fenerbahçe RÜZGARI Spor Toto Süper Lig'in 27. hafta mücadelesinde bugün sahasında Bursaspor'u konuk edecek lider Fenerbahçe, iç saha adeta rüzgar gibi esiyor Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda, geçen sezonun 20. haftasında, 3 Şubat 2013'te Sivasspor karşısında yaşadığı 2-1'lik yenilgiden sonra seyircisi önünde çıktığı 19 maçın 17'sini kazanan sarı-lacivertli takım, sadece 2 maçta beraberlikle puan yitirdi. En yakın rakipleriyle arasındaki puan farkını artırarak şampiyonluğa ilerleyen sarı-lacivertli takım, iç sahadaki yenilmezlik serisini de arttırıyor. Süper Lig'de, sezonunun 24. haftasında başlayıp, sezonunun 9. haftasında son bulan 47 maçlık yenilmezlik serisiyle teknik direktör Aykut Kocaman yönetiminde kulüp tarihine geçen bir başarıya imza atan Fenerbahçe, teknik direktörü Ersun Yanal yönetiminde de aynı başarıya doğru adım adım ilerliyor. Fenerbahçe Teknik Direktörlüğü görevinde ilk sezonunu geçiren Ersun Yanal, Kadıköy'de lig maçlarında yenilgi yüzü görmedi. Sarı-lacivertlilerin geçen sezon teknik direktör Aykut Kocaman yönetiminde sahasındaki son 6 maçı kazanarak başladığı iç saha serisinde, Yanal dönemindeki 13 lig maçı, 11 galibiyet, 2 beraberlikle geride kaldı.fenerbahçe, Kadıköy'deki 19 maçlık yenilmezlik serisinde attığı 49 gole karşılık, kalesinde 14 gol gördü. İç sahada kazandığı 17 maçın 7'sinde kalesini gole kapatan sarı-lacivertli ekip, yenilmezlik serisinde maç başına ortalama 2,57 gol attı. Fenerbahçe Futbol Takımı, sezonuyla beraber son 5 sezonda Kadıköy'de taraftarının önünde çıktığı 84 lig mücadelesinde sadece 5 kez yenildi. Teknik direktör Christoph Daum döneminde sezonunu 2 yenilgiyle, Aykut Kocaman yönetimindeki ve sezonlarını ise yenilgisiz geçen sarı-lacivertliler, Kocaman'ın son sezonu 'te 3 maçta yenildi. Beş sezondaki toplam 84 maçın 66'sını kazanan, 13'ünde berabere kalan sarı-lacivertli ekip, rakip fileleri 187 kez havalandırırken kalesinde 62 gol gördü. "Hunt, Beşiktaş ın izlediği isimler ARASINDA Beşiktaş Kulübü Asbaşkanı ve Transfer Komitesinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Atalay, Almanya'nın Werder Bremen takımının formasını giyen Aaron Hunt'un transfer edileceği iddialarıyla ilgili açıklamalarda bulundu Atalay, transfer komitesi olarak yeni sezonun planlaması doğrultusunda birçok futbolcuyu takip altına aldıklarını ifade ederek, şunları söyledi: "Yeni sezon öncesi kadromuzu güçlendirmek için elbette bazı çalışmalar yapıyoruz. Adı geçen Aaron Hunt da Beşiktaş Kulübü'nün bu doğrultuda izlediği isimler arasında yer alıyor. Fakat altını çizmekte fayda görüyorum, Hunt gibi izlediğimiz, hakkında bilgi edindiğimiz ve listemizde bulunan başka bazı futbolcular da var. Hunt ile şu an için herhangi bir anlaşma sağlamadık ya da oyuncuyu renklerimize bağlamak için somut bir girişim yapmadık." Orta alana transfer yaparken son derece dikkatli davranmaları gerektiğini de vurgulayan Atalay, "Son derece titiz ilerlememiz gerekiyor. Elimizde orta sahada görev yapan Hutchinson, Jones, Veli, Oğuzhan gibi son derece kıymetli futbolcularımız var. Transfer yapacağız diye büyük bir yanlışın altına imza atma lüksümüz yok. Çünkü böyle bir hatanın telafisi olmaz. Beşiktaş Kulübü, hiçbir zaman transfer yapmış olmak için transfer yapmaz. Bize en iyi katkıyı verecek futbolcuyu, doğru zaman gelince tespit edip takımımıza kazandırırız" dedi.hunt'un yerli statüsünde oynayabilecek olmasının bir avantaj gibi gözüktüğünü kaydeden Deniz Atalay, sözlerine şöyle devam etti: "Eşinin Türk olması, yerli statüsünde forma giyebilmesi için önemli.

15 SAYFA 16 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI 31 Mart 2014 Pazartesi Resmi olmayan seçim sonuçlarını göre AK Parti, ilçe belediyelerinin çoğunu almış görünüyor. AK Parti, özellikle Karadeniz Bölgesi'nde rakiplerini bir hayli geride bıraktı AK Parti yine önde gidiyor Resmi olmayan seçim sonuçlarına göre, Rize'nin Hemşin İlçe Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Halim Kazım Bekar, Rize'nin Çamlıhemşin İlçe Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Osman Haşimoğlu, Artvin'in Yusufeli İlçe Belediye Başkanlığı'nı, AK Parti Adayı Eyüp Aytekin, Doğanşar Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Necdet Oktay Karaman, Güce Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Aytekin Geçgel, Rize'nin Güneysu İlçe Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Halil Turan, Artvin'in Borçka İlçe Belediye Başkanlığı'nı AK Parti adayı Aslan Atan, Artvin- Şavşat İlçe Belediye Başkanlığı'nı, AK Parti adayı Ahmet Sinan Öztürk, Isparta'nın Sütçüler ilçesinde belediye başkanlığını AK Parti adayı Mustafa Üstün, Keşap Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Mehmet Emür, Elbeyli Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Süleyman Şimşek, Uzundere ilçesinde belediye başkanlığını AK Parti adayı Muhammet Halis Özsoy, Musabeyli Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Yılmaz, Yığılca İlçe belediye başkanlığını AK Parti adayı Muzaffer Yiğit, Korkut ilçesi belediye başkanlığını AK Parti adayı Haşim Arık, Polateli İlçe Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Hakkı Çelik, Rize'nin İkizdere İlçesi Belediye Başkanlığını AK Parti adayı Hasan Kösoğlu, Rize'nin Ardeşen ilçesinde belediye başkanlığını AK Parti adayı Hakan Gültekin, Artvin Belediye Başkanlığı'nı, AK Parti'nin adayı İşte büyükşehirlerde son durum: Adana: MHP önde oy oranı yüzde 35 Ankara: AK Parti önde oy oranı yüzde 47 Antalya: AK Parti önde oy oranı yüzde 38 Aydın: CHP önde oy oranı yüzde 44 Balıkesir: AK Parti önde oy oranı yüzde 43 Bursa: AK Parti önde oy oranı yüzde 50 Denizli: AK Parti önde oy oranı yüzde 47 Diyarbakır: BDP önde oy oranı yüzde 50 Erzurum: AK Parti önde oy oranı yüzde 59 Eskişehir: AK Parti önde oy oranı yüzde 43 Gaziantep: AK Parti önde oy oranı yüzde 55 Hatay: AK Parti önde oy oranı yüzde 51 İstanbul: AK Parti önde oy oranı yüzde 52 İzmir: CHP önde oy oranı yüzde 46 K. Maraş: Ak Parti önde oy oranı yüzde 62 Kayseri: AK Parti önde oy oranı yüzde 62 Kocaeli: AK Parti önde oy oranı yüzde 52 Konya: AK Parti önde oy oranı yüzde 64 Malatya: AK Parti önde oy oranı yüzde 63 Manisa: AK Parti önde oy oranı yüzde 42 Mardin: AK Parti önde oy oranı yüzde 47 Mersin: AK Parti önde oy oranı yüzde 39 Muğla: CHP önde oy oranı yüzde 46 Ordu: AK Parti önde oy oranı yüzde 54 Sakarya: AK Parti önde oy oranı yüzde 56 Samsun: AK Parti önde oy oranı yüzde 50 Şanlıurfa: AK Parti önde oy oranı yüzde 65 Tekirdağ: AK Parti önde oy oranı yüzde 41 Trabzon: AK Parti önde oy oranı yüzde 62 Van: AK Parti önde oy oranı yüzde 44 (HABER MERKEZİ) Mehmet Kocatepe, Niğde nin Altunhisar ilçesinde belediye başkanlığını AK Parti a- dayı Erdal Sarı, Sinop'un Durağan ilçesinde Belediye Başkanlığını AK Parti a- dayı Ahmet Kılıçaslan, Yozgat'ın Çekerek İlçesinde belediye başkanlığını AK Parti a- dayı Bedrettin Bozkurt, Kastamonu- Hanönü Belediye Başkanlığı'nı AK Parti a- dayı Serkan Uçar, Kayseri'nin Hacılar ilçesinde belediye başkanlığını AK Parti a- dayı Doğan Ekici, Kayseri'nin Hacılar ilçesinde belediye başkanlığını AK Parti a- dayı Doğan Ekici kazandı. MHP Bilecik'in Yenipazar ilçesinde belediye başkanlığını MHP adayı İlhan Özden, Sivas'ın Yıldızeli ilçesinde belediye başkanlığını MHP'nin adayı Yılmaz Navruz, Erzincan'ın Tercan ilçesinde belediye başkanlığını MHP adayı Mehmet Yılmaz, Giresun'un Doğankent ilçesinde belediye başkanlığını MHP adayı Haşim Birol Tekin kazandı CHP Bingöl'e bağlı Kiğı ilçesinde belediye başkanlığını CHP adayı Yılmaz Gündüz, Kırklareli'nin Kofçaz ilçesinde belediye başkanlığını CHP'nin adayı Mehmet Balcı kazandı. İzmir'de CHP önde İzmir'in Konak İlçesi'nde ilk sandıkta oy sayma işlemi tamamlandı. İzmir'de oy verme işlemlerinin 17.00'de sona ermesinin ardından sandık kurulunca oy sayımına başlandı. Konak İlçesi Pasaport semtinseki İzmir Ticaret Meslek Lisesi'nde 154 seçmenin bulundugu 1001 numaralı sandıkta sayım tamamlandı. 123 seçmenin oy kullandığı sandıkta 122 oy geçerli sayılırken partilere göre dağılımı şöyle oldu: İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı: CHP: 77, AK Parti: 42, MHP: 3 (HABER MERKEZİ) Mum ışığında oy sayımı 30 Mart 2014 Mahalli İdareler Genel Seçimi'nde oy kullanma işlemlerinin tamamlandığı Gaziantep te, oy sayımı esnasında skandal yaşanıyor. Birçok okulda sandık görevlileri, elektrik kesintisinden dolayı mum ve telefon ışığında oyları saymaya çalışıyor. 1 milyon 91 bin 859 seçmenin bulunduğu Gaziantep te oy kullanma işlemi saat da sona erdi. Ancak, oy sayımı esnasında bir çok okulda elektriğin olmaması sandık görevlilerine zor anlar yaşatıyor. Galip Deniz İlk ve Ortaokulu nda oy sayımı yapan görevliler, bu işlemi sıraların üzerine koydukları mumlar ve telefonla tuttukları ışık sayesinde yapmaya çalışıyor. Jeneratör desteğinin olmadığı görülürken, Gaziantep in bir çok noktasında aynı sıkıntının yaşandığı ifade ediliyor. (CİHAN) Sıcak akşamlar müzikle renklenecek Çeşitli etkinlikler çerçevesinde Türkiye'ye gelerek konser vermeye hazırlanan dünyaca tanımış çok sayıda yabancı grup ve şarkıcı, yaz ayları boyunca müzikseverlerle buluşacak Justin Timberlake dünya turnesi kapsamında 26 Mayıs'ta İstanbul'da konser verecek. Türkiye'deki ilk solo performansıyla dinleyicinin karşısına çıkacak Timberlake, son Amerika Müzik Ödülleri gecesinde kazandığı favori pop-erkek rock sanatçısı ödülleri dahil 3 ödülle evine döndü. Rolling Stone dergisinin "Tüm Zamanların En Büyük 100 Sanatçısı" listesinde yer alan Aerosmith 14 Mayıs'ta müzikseverlerin karşısına çıkacak. 66,5 milyonu ABD sınırları içinde olmak üzere, sattığı 150 milyon albüm ile "gelmiş geçmiş en fazla albüm satan Amerikalı rock grubu" olarak tarihe geçen Aerosmith, başta 4 Grammy ödülü olmak üzere birçok ödülün de sahibi. Aerosmith, Steven Tyler (vokal), Joe Perry (gitar), Tom Hamilton (bas), Joey Kramer (davul) ve Brad Whitford - tan (gitar) oluşuyor. Dünyanın en önemli piyanistleri arasında sayılan ve hayatı Oscar ödüllü "Shine" filmi ile beyaz perdeye aktarılan David Helfgott, çıkacağı son dünya turnesi çerçevesinde 15 Nisan'da Türkiye'ye geliyor. The Last Great Romantic, Rahmaninov" albümü 4 milyondan fazla satan Helfgott ilginç hayat hikayesiyle de sanatseverlerin ilgisini çekiyor. Helfgott, hayatını konu alan filmde de anlatıldığı gibi, bir konser sırasında ağır bir beyin travması geçirdi. Helfgott, 12 yıl süren bir tedavi sürecinden sonra üstün yeteneği ve azmi sayesinde yeniden yaşama döndü. 20. ve 21. yüzyılın keman virtüözü kabul edilen Itzhak Perlman 29 Nisan'da sanatseverlerle buluşacak. Her gittiği ülkede yoğun ilgiyle karşılaşarak konser biletleri aylar öncesinden tükenen, "Schindler'in Listes"i filminden de tanınan Itzhak Perlman İstanbul'da konser verecek. En İyi Oda Müziği ve En İyi Enstrümantal Solist Performansı gibi toplamda 5 ayrı dalda Grammy Ödülü'ne sahip Perlman'ın, Harvard, Yale, Brandeis, Roosevelt, Yeshiva ve Hebrew üniversitelerinde fahri ve onursal doktoraları da bulunuyor. Dünya çapında on beş milyon albüm satışı ile dans müziğinin önemli isimleri arasına giren Fransız DJ ve prodüktör David Guetta, 27 Haziran'da sevenleriyle bir araya gelecek. Heavy metalin efsanevi gruplarından Metallica, 13 Temmuz'da İstanbul'da konser verecek. Metallica, ilk kez gerçekleştireceği "Metallica By Request" projesiyle hayranlarını interaktif konserle tanıştıracak. Avrupa'da birçok farklı şehrinde olduğu gibi Metallica konser biletini internet üzerinden alan müzikseverler, izleyecekleri konserde çalınacak şarkıları oylama hakkına da sahip olacak.