içindekiler BAŞYAZI Bir yılın ardından 2 YAYIN KURULUNDAN Merhaba 3 TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ haber bülteni YÖNETİMDEN İNCELEMELER

Transkript

1 içindekiler BAŞYAZI Bir yılın ardından 2 SAHİBİ : TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ haber bülteni 05 Haziran 2004 Yıl: 19 Sayı: 117 İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi adına Prof.Dr. Ömer Zafer ALKU SORUMLU YAZI İŞLERİ YÖNETMENİ : İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi adına İnş.Müh. Jale ALEL YAYIN KURULU : Jale ALEL Ömer Zafer ALKU Emrah AKSİN Necdet DEMİREL Gülşen IŞIK Ali KANDEMİR YAYIN KOŞULLARI : K.Abidin ÖZTÜRK Ergin TATAR Tahsin H. VERGİN E.Tahsin YAYGIN Vedat YORULMAZEL Yazılar diskette veya e-posta ekinde ve 2 örnek kağıt çıktı olarak verilmelidir. Görsel malzeme, teknik işlere uygun fotoğraf, dia ve aydıngere çini mürekkebi ile çizilmiş olmalıdır. Yayın Kurulu gönderilen yazılarda dil, anlatma ve yazım tekniği yönünden gerekli düzeltme ve kısaltmaları yapabilir. Gönderilen yazıların yayınlanıp yayınlanmamasına Yayın Kurulu karar verir. Yazılardaki görüşler yazarlarına aittir. Gönderilen yazılar geri verilmez. YÖNETİM YERİ : Bornova Yolu Üzeri, 282/1 Sokak No:8 Bornova / İZMİR Tel : (0232) (PBX) Fax: (0232) ELEKTRONİK POSTA VE İNTERNET ADRESİ : Web sitesi : imoizmir@imoizmir.org.tr YAYIN KURULUNDAN Merhaba 3 YÖNETİMDEN Geçtiğimiz ay 4 Basın açıklamaları Dönem komisyonlarda görev alanlar 7 Komisyonların düzenli toplantı tarihleri Dönem işyeri temsilcilikleri 8 Türkiye İnşaat Mühendisliği 17. Teknik Kongre ve Sergisi sonuç bildirgesi Dönem Genel Kurul sonuç bildirgesi 11 Üyelerimize indirim yapan kuruluşlar 12 İNCELEMELER Nereye gidiyoruz 13 Mühendis ve Mimar Sinan 15 Kendiliğinden yerleşen beton 20 Deprem olayı maalesef kesin konuşmaya hiç imkan tanımamaktadır 25 SINIRLARI ZORLAYAN MÜHENDİSLİK Malabadi Köprüsü 28 Manş Tüneli 30 BETON KÖŞESİ THBB Konya da yıkılan binanınbeton test raporlarını açıkladı 31 Taze betondan numune alma 33 ÜYELERİMİZDEN Barok devri yapıları 36 Proje ve mesleki denetim 37 Şiddetli bir deprem sonrası iş işten geçmiş olacaktır 40 Mutluluk 41 Atatürk Destanı saydam sunumu 41 GENÇ İMO genç-imo yaz dönemi çalışmalarını planlıyor 42 DEÜ Kaynaklar Yerleşkesinde bitirme projeleri tanıtımı yapılıyor 42 DİZGİ : İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Bu sayı 5250 adet basılmıştır. BASKI : EMKA Matbaacılık Ambalaj Baskı San. Tic. Ltd. Şti Sk. No:18/A Baltalı İş Merkezi C Blok Gıda Çarşısı Yenişehir/İZMİR Tel: (PBX) KÜLTÜR ve SANAT OYUN KÖŞESİ Kitap tanıtımı 44 Şiir 44 Mizah 45 Briç 46 Satranç 47 Bulmaca 48 İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 1

2 başyazı Bir Yılın Ardından, Değişme gereğinin kaçınılmaz dinamizmi sonucu, yönetime geldiğimiz 28 Nisan 2003 olağanüstü kongre üzerinden bir yıl ve sonrası 25 Ocak Dönem Kongresinden ise yaklaşık 5 ay gibi bir zamanı geride bırakmış bulunuyoruz. Geçen bu zaman süreçlerinde çalışma programlarımızda belirttiğimiz konuları aksatmadan hayata geçirmeye çalıştık ve çalışmaktayız. Bu kısa zaman aralığında neler yapmaya çalıştık? Özetlersek; Şube sekreterliğini yönetim kurulu üyesi olma gereği anlayışından çıkartarak şimdiye kadar hemen hemen hiçbir odada yapılmasına cesaret edilemeyen bir işi başardık. Bu temel değişimin Şubemize getirdiği yararları zaman içinde daha iyi göreceğiz. Sonuçta bu anlayış artık kalıcı bir yapıya, kurumsallığa dönüşmüştür. Eğitim çalışmaları, özellikle bilgisayar destekli eğitim çalışmaları gerçekten düşündüğümüzün üzerinde bir ilgiyi çekmiş bulunuyor. Her yaş ve konumdaki meslektaşlarımızın bu konudaki talepleri çok fazla. Yaz ayları sonrası bilgisayar sayımızda yapacağımız artış ile daha çok sayıda eğitim programlarını sonbahar etkinliklerimiz adıyla önümüzdeki sayı sizlere duyuracağız. Konuları çok çeşitli ve zenginlik içeren çeşitli etkinliklerle üyelerimizin mesleki birikimlerini artırıcı çalışmalara önem verilmiştir. Artık bilimsel ve sosyal etkinliklerimizin yapıldığı Perşembe günleri tüm üyelerimizce sorulan ve aranan bir gün olmuştur. Yönetime geldiğimizde yaklaşık 250 adet olan üye cep telefonları bilgisi bu gün için 3300 adet olmuştur. Her etkinlik ve çeşitli duyuruların bilgileri mesaj olarak 3300 üyemize aksamadan gitmektedir. Üye bilgi güncellemesine önem verilmiş olup, gerek web sayfamız yoluyla gerekse iş yeri temsilciliklerimiz kanalıyla ve üyelerimizi telefonla arayarak, hızlı bir bilgi güncellemesi yapılmaktadır. Sonbahara kadar bu konudaki eksikliklerin tamamlanması hedeflenmektedir. Komisyon çalışmaları tüm üye katılımlarına açık hale getirilmiştir. Web sayfamız tamamen yenilenmiş olup, güncel bilgi iletişimi sağlar hale gelmiştir. Web sayfamızdan e-posta adresi alan üye sayımız Mayıs ayı içersinde 580 üyeye ulaşmıştır. Bunun yanında toplam 1400 üyenin e-posta adresi şubemiz kayıtlarında mevcut olup, haber ve bilgi paylaşımında önemli bir hız ve kolaylık sağlanmıştır. Üyelerimizle şubemiz arasında barışık ve güleryüzlü bir ilişki yıllar sonra gerçekleştirilmiştir. Bunlar yapmaya çalıştıklarımızın bazıları... Mesleğimizin sorunlarıyla uğraşmak, eksikliklerin giderilmesi için çaba sarf etmek, üyelerin sorunlarının çözümüne ortak olabilmek, yapılması gerekli önemli konuların başında gelmekte. Gerçekte bu sorunlar şehrimizin ve ülkemizin sorunlarından da ayrılamıyor. Genelde de gündemi belirleyen hep dışımızdaki dinamikler ve siyasi tercihler oluyor. Meslek odaları olarak bizler, şehrimizde yapılacak her türlü yatırımın artık, kişisel veya siyasi tercihlere göre değil kısa, orta ve uzun vadeli ancak gerekli ve yeterli kadrolarca, yetkili kurumlarca onanmış projelerle gerçekleştirilmesini istiyoruz. Kaynaklarımızın talan edilircesine boşa harcanmasına izin vermememiz gerekiyor. Sadece bu da yetmiyor. Artık yanlışlıkların ve hataların, yapanın yanında kar kalmasına da izin verilmemesi gereken bir dönemi yaşamak zorundayız. Hatayı yapan, siyaseten bizlere yakın veya kendi mesleğimizden insanlarımız olsa bile üzerine gitmekte ve gerekli yasal işlemlerin yapılmasını sağlamada kararlı olmak zorundayız. Aksi durumda mesleğimize saygımız kalmayacağı gibi bu şehirde yaşayan insanlarımıza karşı da aydın görevimizi yerine getirmemiş oluruz. 60 Anayasasının ruhu ile ele alınıp tamamen değiştirilmesi gereken YÖK yasa tasarısı geçtiğimiz günlerde uzun süre gündemde kaldı. Sonunda tasarı rafa kaldırıldı. Birkaç maddesinin değiştirilmesine taraflar pazarlık ile karar verdiler. Sonuçta istenilenin YÖK te köklü ve esaslı değişikler yerine, Hükümetin kendi tabanına verdiği sözleri adım adım gerçekleştirme süreci olduğu bir kez daha ortaya çıktı. AKP din partisi değiliz beyanına karşılık eğitimi dinselleştirme amacını inatla YÖK yasasına monte etmeye çalışıyor. Ilımlı İslam modelini Türkiye ye biçmeye çalışan batı ise bu tartışmalarla laikliğin nasıl bir yapıya dönüştürülebileceğini izliyor. Türkiye de laikliğin bekçiliğini Türk Silahlı Kuvvetlerinin yaptığını, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücünün azaltılmasının Türkiye nin laik karakterini zayıflatacağını düşünüyor. Okullarda din eğitimi her zaman gündemde olmuştur. Son Milli Eğitim Şurasında sekiz yıllık kesintisiz zorunlu temel eğitim konuşulurken, tartışmalar gene din eğitimi konusuna odaklanmıştır. Bu sırada din eğitiminin, genel eğitimin içine alınmasına çalışılmıştı. Hatırlarsanız 12 Eylül öncesi seçmeli din dersi gerçekte zorunlu hale gelmişti, seçmeli din dersini almayan öğrenciler sınıflarından soyutlanmıştı. Onlara ateist, gayrı müslim, kafir gözüyle bakılmıştı. Olay hep gündemde tutuluyor. Din ağırlıklı eğitime geçiş için her fırsat değerlendiriliyor. AB üyeliğine geçiş sürecinde imam hatip liseleri konusu çözüme kavuşturulmalıdır. Çözüm CNN de Taha Akyol un programında bulundu. Esasında Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik imam hatip liseleri imam yetiştiren liseler değillerdir. Çünkü Türkiye de imamların artık ilahiyat fakültelerinden mezun olması gerektiğini ifade edince, Prof. Dr. Nur SERTER bu sözlere karşılık imam hatip liseleri meslek okulları statüsünde kurulmuş okullardır. Eğer meslek elemanı yetiştirmeyecekse kapatılıp düz liseye dönüştürülmesi gerekir dedi. Çözüm bu kadar basit. Yıllardır bu fikirleri savunanlar artık değiştik diyorlar. Ama yarım kalan arayışlarını sürdürmeye devam ediyorlar. Değişim, ancak Cumhuriyet İlkelerimizi kararlı bir şekilde daha ileriye taşımakla bir anlam kazanır. İMO İzmir Şubesi Başkanı Prof.Dr. Ömer Zafer ALKU İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 2

3 yayın kurulundan Merhaba, İzmir de tüm Demokratik Kitle Örgütlerinde Haziran Eylül ayları genellikle etkinlikler açısından duraksamanın yaşandığı bir dönemdir. Bölgenin yaşam koşullarının getirdiği bu duraksama döneminde, ülkemizin ve dünyanın gündemi oysa kendi dinamikleri doğrultusunda devam etmektedir. Bu sayımızı yayına hazırladığımız süreçte dünya ve ülke gündemi bir hayli yoğun ve tartışmalı konularla doluydu. Herşeyden önce 4. İzmir İktisat Kongresine ev sahipliği yapan kentimiz istenilen bir sonucu alamadı. Öncelikle adı değiştirilerek başlanılan kongrenin ilki, Birinci İzmir İktisat Kongresi, Lozan görüşmelerinin ilk devresinde ( 20 Kasım Şubat 1923 ) başta Kapitülasyonlar olmak üzere İmtiyazlar, Osmanlının borçları, Yunanlıların tazminat istekleri, İstanbul ve Boğazların tahliyesi, Irak ile sınır tespiti gibi isteklerin Türk Heyeti tarafından kabul edilmeyerek ara verilmesi sürecinde yapılmıştı. Kurtuluş savaşından yeni çıkmış bir ulusun tam bağımsızlık hedefini ekonomik bağımsızlık ile taçlandırmak için; Devlet, Çiftçi, Tüccar, Sanayici ve İşçisiyle ülkenin sorunlarını tartışmış, geleceğine ilişkin kararlar almışlardır. Kongrede İzmir li kadın üye Rukiye Hanım ın işçiler adına kapanış konuşmasını yapması, kadın sorunlarının tartışıldığı 2004 yılında hoş bir hatırlatma olacaktır. 4.sü düzenlenen kongrede İMF Başkan yardımcısının konuşma yapması, bunun yanında konuşmacıların çoğunlukla İMF ile ilişkilerin sürdürülmesi, yabancı sermayeye daha çok kolaylık sağlanması gibi Batılı ülkelerin dayatmalarına uymamız gerektiği yönünde görüşler bildirmeleri 81 yıl sonraki durumumuzu çok yalın bir biçimde anlatmaktadır. YÖK yasa tasarısı ülke gündeminin baş sırasına oturmuştur. Meslek Liseleri üzerinden birtakım siyasi amaçlara hizmet eden bir yasanın dayatması ile karşı karşıyayız. Toplum adeta ikiye bölünerek tercih yapmaya zorlanmaktadır. Bu da, yasanın yürürlüğe girmesinin ardından, sıra kimde sorusunu akla getirmektedir. Önümüzdeki süreçte yeniden yapılanma adına sıranın diğerleri gibi bizim örgütlülüğümüze de gelebileceği kuşkusunu yaratmaktadır. Irak savaşında İşgal güçlerinin insanlık dışı uygulamaları yaz gündeminin sıcak konusu olmaya devam edecek gibi gözükmektedir. Demokrasi getirmek bahanesiyle yapılan işgalin insanlık dışı işkence görüntülerinin dünya kamuoyuna yansıması işgalcilerin maskesini düşürmüştür. Bir başka işgal ve işgalci vahşeti de en son olarak İsrail in işgal altındaki Filistin de gösteri yapan masum mülteciler üzerine füzeler atarak onlarca kişiyi katletmesidir. Maalesef Uygar Dünya (!) Irak ta olduğu gibi Filistin de de duyarsızlığına devam etmektedir. İşte Batı Demokrasisinin çifte standardı, nalıncı keseri gibi kesmekte. Haziran ayı içerisindeki Nato toplantısının İstanbul da yapılması yeniden şekillendirilmeye çalışılan Büyük Ortadoğu Projesinin daha derinlemesine tartışılacağı günler olarak önümüzde durmaktadır. Bu arada ABD nin İncirlik üssünün geliştirilmesi ve Karadeniz de üsler istemesi de önümüzdeki süreçte Türkiye nin uluslararası alanda ne kadar zor bir dönemeçte olduğunu göstermektedir. Ulusal ve uluslararası gündem maddelerinin yanısıra İzmir için özel olarak Kordonyolu ve Konak alt ve üstgeçitleri ile ilgili tartışmalar gündemimizi doldurmaktadır. Ülkenin aydın insanlarının oluşturduğu bir meslek gurubu olarak biz İnşaat Mühendislerinin de mesleki konuların yanında, bir aydın sorumluluğu ile her konudaki görüş, düşünce ve eleştirilerimizi, önerilerimizle birlikte topluma sunmak en temel görevimizdir. Bu görevi yerine getirmede başta siz üyelerin görüş ve önerilerini gerek yazılı gerek sözlü olarak komisyonlar aracılığıyla veya doğrudan Yönetim Kurulumuza ve Yayın Kurulumuza iletmesiyle başlayan süreç İzmir Şube, İMO ve TMMOB örgütlülüğü yoluyla topluma iletilmiş olacaktır. Katkılarınızı bekliyoruz. Saygılarımızla. Yayın Kurulu İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 3

4 yönetimden GEÇTİĞİMİZ AY NİSAN- MAYIS AYI ETKİNLİKLERİMİZ 01 Nisan 2004 Ürün tanıtım seminerleri kapsamında Pakpen Kapı Pencere Sistemleri ve Pak Siding Vinil Dış Cephe Kaplamaları hakkında Pakpen Ege Bölge Müdürü Ümit Ayhan ın sunumu gerçekleştirildi. 07 Nisan 2004 Yerel Gündem-21 oluşumu içinde gerçekleştirilen Kent Konseyi toplantısına katıldık. Yerel seçimler sonrası yapılan bu ilk toplantıda katılımcılar kent ve kentli ile ilgili olarak yeni dönem ilçe ve Büyükşehir Belediye Başkanlarından beklentilerini belirttiler. Kent Konseyi her ayın ilk çarşambası saat 15:00 te Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonunda, tüm sivil toplum kuruluşlarına ve halka açık olarak gerçekleştirilmekte olup ilgi duyan üyelerimiz katılabilirler. 08 Nisan 2004 Sunumunu İnş.Yük.Müh.-İşletmeci Veli Akçaoğlu nun, hazırlığını İnş.Yük.Müh.-İşletmeci Veli Akçaoğlu ve İnş.Müh. Sunay Akçaoğlu nun yaptığı Deniz Fenerleri hakkındaki seminer Şube Binamızda gerçekleştirildi Nisan-17 Mayıs 2004 Mahalli seçimler sonrası göreve gelen Belediye Başkanlarımıza yeni çalışma dönemleri için başarı dilemek ve çalışmalarında Odamızla işbirliği içinde olmalarını önermek için Yönetim Kurulumuz ziyaretlerini gerçekleştirdi. Bugüne kadar ziyaret sırasıyla Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Bornova Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Güzelbahçe Belediye Başkanı Ertan Avkıran, Konak Belediye Başkanı Ali Muzaffer Tunçağ, Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy, Çiğli Belediye Başkanı Ensari Bulut, Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak ve Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur ziyaret edildi. Gaziemir Belediye Başkanı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı na yaptığımız randevu taleplerine henüz bir yanıt gelmedi. 20 Nisan 2004 Sosyal Etkinlikler Komisyonu Sanatçı Mühendisler Birimince hazırlanan Cumhuriyet in 80.yılında Atatürk e Saygı konulu sunum Şube Binamızda açıldı. 3.kez gerçekleştirilen sunuma meslektaşlarımız Abdullah Bizden, Ahmet Gürel, Ertuğrul Erdin, Halit Şekerci, Hüsniye Palanduz, Mukadder Özakman, Osman Akbaşak, Taner Arda ve Umut Bilge(Uğur Belger) kolaj, resim, fotoğraf ve şiirleriyle katkı koydular. 22 Nisan 2004 İzmir Ulaşım Planının ana arterlerinden olan ve rehabilitasyonu TCDD İzmir 3.Bölge Müdürlüğü nce gerçekleştirilen Aliağa-Menderes metro-hızlı tren hattının Alsancak-Ulukent bölümü, TCDD 3.Bölge Müdürü Sabahattin Eriş ve Tesisler Müdürü Rıdvan Bayraktar ın bilgilendirmeleriyle, yoğun üye katılımıyla yapıldı. 29 Nisan 2004 Plaklar Dönerken isimli sunum Yrd.Doç.Dr. İsmail Çil tarafından Şube Binamızda gerçekleştirildi yılları arasında ülkemizde kaydedilmiş plaklardan örnekler dinlediğimiz sunumun önümüzdeki dönem tekrarlanması kararlaştırıldı. 30 Nisan 2004 Şube Başkanımız Ömer Zafer Alku, öğrencilere inşaat mühendisliği mesleğini tanıtmak üzere Özel Çakabey Lisesinde bir sunum yaptı. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu bünyesinde; yerel basında yer alan, Konak Viyadükleri ve Konak alt geçidiyle ilgili olarak verilen karar alma biçimini eleştiren basın açıklamasını yaptık. 01 Mayıs 2004 Gündoğdu Meydanı nda yapılan ve yoğun bir katılımla gerçekleştirilen mitingde baretlerimizle yerimizi aldık. 05 Mayıs 2004 Betonda Durabilite için C30 konulu panel Princess Hotel de gerçekleştirildi. Panelde Türkiye Hazır Beton Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Gürdal ve Şube Başkanımız Ömer Zafer Alku nun açılış konuşmalarının ardından, İTÜ İnşaat Fakültesinden Prof.Dr.Hulusi Özkul Betonda Dayanıklılığın Önemi, 17 Ağustus 2001 tarihli Betonda Kalite Deklarasyonu, Dayanıklılığı Etkileyen Etkenler, Betonun Bakımı ; DEÜ İnşaat Fakültesinden Prof.Dr.Bülent Baradan Çevresel Etki Sınıfları, Servis Ömrü, Betonun Durabiliteye Göre Tasarımı, Taze ve Sertleşmiş Beton Çatlaklarına Karşı Alınabilecek Önlemler, İTÜ İnşaat Fakültesinden Prof.Dr.İlhan Eren Çeşitli Sınıflardaki Beton ve Çelik Kalitelerinin Yapı Tasarımına Etkisi konulu sunumlarını yaptılar. Panel sonrası THBB tarafından katılımcılara kokteyl verildi Mayıs 2004 İzmir Valiliği nin talebi üzerine, öncelikle herhangi bir kriz anında görev başında bulunması gereken personel olmak üzere, tüm Valilik ve Özel İdare personeline yönelik olarak Deprem ve Güvenli Yapılar konulu eğitim programı İzmir Valiliği Kriz Yönetim Merkezinde gerçekleştirildi. 06 Mayıs 2004 Alkali Silika Reaksiyonunun Ege Bölgesi İçin Önemi konulu seminer İnş.Yük.Müh. Halit Yazıcı ve İnş.Yük.Müh.Kamile Tosun tarafından DEÜ-DESEM Salonunda verildi. Seminer sonrası Şubemiz Klasik Türk Müziği Korosu Avni Anıl eserlerinden oluşan bir konser verdi. Jeo.Yük.Müh.Ö.Faruk Gültaşlı yönetiminde çalışmalarına devam eden koromuz, onu solo olmak İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 4

5 yönetimden üzere toplam yirmi eser seslendirdi. İzmir Radyosu TSM Sanatçısı Ahad Uruk un katılımıyla daha da renklenen program büyük beğeni topladı. Toplantıda Deprem ve Güvenli Yapılar konulu sunumumuzda herhangi bir afete maruz kalmadan önce yapılması gerekenleri kısaca anlattık. 27 Mayıs 2004 Anadolu daki Osmanlı ve Selçuklu Türk-İslam Mimarisi konulu sunum İnş.Yük.Müh. Uğur Belger tarafından Şube Binamızda gerçekleştirildi Mayıs 2004 Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 38. Dönem Olağan Genel Kurulu Ankara da DSİ Genel Müdürlüğü Toplantı Salonunda yapıldı. Genel Kurula Şubemizden dokuz delege katıldı. 13 Mayıs 2004 Çelik Tel Donatılı Betonların Dizayn Esasları ve Uygulamaları konulu sunum Beksa AŞ teknik müdürü İnş.Müh.Mehmet Yerlikaya ve DEÜ Torbalı Meslek Yüksek Okulu Araştırma Görevlisi Cihan Taylan Akdağ tarafından Şube Binamızda gerçekleştirildi. Sunum sonrası katılımcılara kokteyl verildi. 14 Mayıs 2004 YÖK Yasa Tasarısını ve Hükümetin bu konudaki tavrını protesto etmek için Gündoğdu Meydanı nda yapılan mitinge katıldık. İMO Aydın Şube de Şube Başkanımız Ömer Zafer Alku ve Yönetim Kurulu Üyemiz Atakan Özmen tarafından Betonda Aderans ve Yapıların Güçlendirilmesi konulu seminer gerçekleştirildi. 15 Mayıs 2004 İzmir Meslek Odaları Platformu olarak, yerel basında yer alan, direkt İzmir kenti ve kentli ile ilgili olan konularda, karar alma mekanizmalarını etkileyecek şekilde atama yapmayı düşünen Bayındırlık ve İskan Bakanlığı na yönelik bir basın açıklaması yaptık. Bilim ve teknik neyi gerektiriyorsa onun uygulanması için çalışacağımızı dile getirdik. 18 Mayıs 2004 İzmir Meslek Odaları Platformunun talebi üzerine, İzmir Büyükşehir Belediyesi İmar İşleri Daire Başkanı Hasan Topal, Konak viyadükleriyle ilgili olarak bir brifing verdi. Brifingde İzmir kenti için düşünülen ulaşım şeması ve yapılması gerekenler anlatıldı. Özellikle katlı geçişlerin şehir içinde, gelişmiş ülkelerde terkedilmeye başlandığı, bu bilindiği halde kentimiz içinde ısrarla yapılmak istenmesinin savunulamayacağı Şubemizce ifade edildi. 20 Mayıs 2004 Mühendis Mimar Sinan konulu sunum Prof.Dr.Ünal Öziş tarafından Şube Binamızda gerçekleştirildi. Bu anlamlı sunumu daha detaylı olarak bültenimizin incelemeler kısmında zevkle okuyacağınızı düşünüyoruz. 26 Mayıs 2004 Yerel Gündem-21 Doğal Afet Kaynaklı Kriz Yönetimi çalışma alt grubunca organize edilen, öğrencileri bilgilendirmeye yönelik olarak planlanan toplantı, Balçova Kaymakamlığının kolaylaştırıcılığında, Balçova daki üç lisenin 2. Sınıf öğrencilerine yönelik Olarak DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü BASIN AÇIKLAMALARI 30 Nisan 2004 İKİ YANLIŞ BİR DOĞRU ETMEZ Konak Meydanı nın bir açık alan kullanımı, tarihsel alan özelliği ve meydan kullanımı özelliklerine uygun olmayan bir geçiş biçimi önerdiği için yanlış bulunan Konak Köprülü Kavşak Projesi yerine yıllardır M. Kemal Sahil Bulvarı ile Varyant ın ulaşım bağlantısını yeraltı geçişi ile sağlaması öngörülmüştü. Ancak ısrarla planlama ilkelerine ve kamu yararına uygun olan yeraltı geçişi yerine Konak Köprülü Kavşak Projesi hazırlanmış ve uygulama projesi Kurul onayı olmadan onaysız biçimde 1996 yılında uygulamaya başlanmış ve 1998 yılında yargı kararına kadar sürdürülmüştür. Onaysız projeyi hızla uygulamaya sokarak ve yasa dinlemeyerek kamu kaynaklarının yanlış ve haksız bir proje için harcanmasının sorumlusu planlama ilkeleri, yasalarımız ve kentli değildir. Konak Köprülü Kavşağında çözüm; planlama ilkeleri ve hukuktur. Bu temel, bundan sonraki uygulamalarında özünü belirleyecektir. Aksi durumda kentimizin ve yerel yönetimlerimizin gündemine, rant çevrelerince ve onların kamudaki temsilcilerince hukukdışı, yanlış ve haksız projeler dayatılacaktır. Konak altgeçidi ise uzmanlık çevrelerince yıllardır Konak Meydanı nın tümünü yayalar için denizi ile buluşturan denizin Meydanın her noktasından görülmesini engellemeyen ve bu nedenle bu özellikleri sağlayacak biçimde yeraltına alan biçimde önerilmekteydi. Yayaları temel alan, düşük maliyetle Büyük Kanal projesinin olanakları ile bitirilen Konak altgeçidinin planlama ve uygulanmasında uzman odalarımız süreçten haber edilmemiş, yapım aşamasında ısrarlı bilgilenme isteklerimiz cevapsız bırakılmış, proje onaysız ve aceleci biçimde tamamlanmıştır. Bu nedenle bu süreçten İzmir Büyükşehir Belediyesi nin de sorumluluğu vardır. Yasadışı gümrük alışveriş merkezinin onaylarını geciktirmeden yetki dışı onaylayan Bakanlık, yaya merkezli bu projeye onayı şantaj amaçları ile yapmamıştır. Bu durum Konak Meydanı nda bir başka yanlış uygulamanın yeralmasına yol açmış, son olarak da İBB yetkilileri Konak alt geçidi hukuki sürecinin devam eden aşamasında her iki proje için Bayındırlık Bakanlığı na yeni öneriler sunmuştur. Her iki projeye ilişkin onay süreçlerinin tamamlanmadan uygulamaya başlanması TMMOB a bağlı odaların uyarılarının dikkate alınmaması bugünkü sonucun temelidir. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 5

6 yönetimden Bakanlık onay yetkilerini keyfi ve şantaj temelli kullanmamış olsaydı, bugün Konak Meydanı nın tarihsel ve yaya merkezli tüm özelliklerini dikkate alan projeler hukuksal ve bilimsel engeli olmadan yaşama geçmiş olurdu. Kentimizde kent suçunu egemen kılarak yetkili oldukları alanlardaki onaylarını geciktirme tehdidi ve şantaj ile kentimizde yanlış ve haksız projeleri dayatan Bakanlığa, kent ve kentlinin geleceği için çözüm; boyun eğmek değil bilim ve hukuk ile kararlılık göstermektir. Bakanlık; Kordon da yeniden yasadışı otoyol projesini ve tartışmalı projeleri gündeme getirmek için bu şantaj tutumu yerine bilimi ve hukuku temel almalıdır. Kaynak israfı gerekçesiyle savunulan bu iki yanlıştan kent ve kentlinin geleceği için bilimsel ve hukuksal bir doğru çıkarmak mümkün değildir. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu TMMOB Çevre Mühendisleri Odası TMMOB Maden Mühendisleri Odası TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası TMMOB Gemi Mühendisleri Odası TMMOB Gıda Mühendisleri Odası TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası TMMOB Orman Müh. Od Ege Böl.Şb. TMMOB İç Mimarlar Odası TMMOB Peyzaj Mimarları Odası TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası TMMOB Şehir Plancıları Odası TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası TMMOB Kimya Mühendisleri Odası 15 Mayıs 2004 Cumartesi günü saat 11:30 da İzmir Tabip Odası Orhan Süren Toplantı Salonunda yapılan basın açıklamasında aşağıdaki yazı basına dağıtılmıştır. KORDON A YOL YAPILMASI AMACIYLA BAŞLATILAN KORUMA KURULU ÜZERİNDEKİ SİYASİ BASKI ve OYUNLARA SON VERİLMELİDİR. İzmir Meslek Odaları Platformu 1991 yılında başlamış olan Kordon da çok izli, hızlı otoyol geçirilmesi projelerini kentimizin çağdaş, bilimsel planlama ilkeleriyle çelişkisini ve yanlışlığını yıllardır vurgulamaktadır. Demokratik ve hukuki mücadele yürüterek, Kordon dolgusunu, kenti bölecek, kentin ve kentlinin denizle ilişkisini koparacak, kent kimliğini önemli ölçüde yok edecek, hızlı trafiği kent içinde özendirecek, kent içi ulaşım sorununa yarar getirmeyecek olan otoyola dönüştürülmemesine çözüm önerileriyle katkıda bulunmuştur. Üretilen bu çözümler yerel yönetimlerce de benimsenmiş, uygulama kentli tarafından da kabul görmüştür. Kent ölçeğinde tanımlanan bu sürece karşın, bütün yargı kararlarına, kent içi trafiğin ve ulaşım master planının öngörmemesine, kentlinin bu yönde bir beklentisi olmamasına rağmen Bayındırlık Bakanlığı Müşteşarının son günlerde kamuoyuna yansıyan Kordon a yol yapmaktaki ısrarcı tutumu anlaşılamamaktadır. Bugün İzmir Kordonunda yapılmış olan dolgu, kentlinin kullanıma açık, çağdaş rekreasyon alanı olarak başarıyla düzenlenmiş, kamu yararı, hukukun ve planlama ilkelerinin gereği yerine getirilmiştir. Bu düzenlemeyle kent yeniden denizle buluşmuştur. Bu düzenlemeden vazgeçilmez, Kordon a otoyol yapılamaz. Çeşitli baskılarla, yapılan viyadüklere harcanan bedel gündem yapılarak tamamlanmaya çalışılması kabul edilemez. Yine bu durumda Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşarı Sabri Erbakan, merkezi iktidarın Koruma Kurullarına yaptığı yeni atamalarla görevlendirilen kişileri makul olarak tanımlanması, bugüne kadar görev yapan Kurul üyelerini makul olmamakla üstü örtülü suçlamıştır. İzmir I ve II No lu Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurullarına yapılan atamalar; koruma karşıtı uygulamaların zeminini oluşturmayı hedeflemektedir. Bu atamalar; koruma değerleri ve koruma yasasına aykırı projelerin ve ilişkileri temel alarak seçilmesi, koruma kurullarının alacağı kararları etkilemeyi hedeflemektedir. Bu durum, kentimizde gerek Kordon da gerekse Koruma Kurulunun yetkili olduğu alanlarda, Koruma Yasasından ve yüksek kurul kararlarından kaynaklanan kararlarla, olanak bulamayan rant merkezli, planlama ilkelerine ve toplum yararına aykırı çarpık projelerin olanak bulamıyor olmasının yeni dayatma koşullarını yaratacaktır. Bugüne dek kamu yararını esas alarak yaptıkları çalışmalarla kentimizin doğal, tarihi, kültürel mirasına sahip çıkan kurul üyelerini mantıklı ve akıllıca iş yapmamakla suçlayan Müsteşar böylelikle Kurul üyelerini siyasi baskı altına almaya çalışmaktadır. Bakanlık, Koruma Yasasına ve koruma ilkelerine aykırı olan projelerinin önünün açılmasına zemin hazırlayan bu atamaları derhal iptal etmeli; her iki kurulda da uzmanlık alanlarını ve koruma değerlerini uygunluğu temel alan temsilleri sağlamalıdır. Kültür Bakanlığı gelecek kuşaklara hesabını veremeyeceği, İzmir in tarihsel yıkımının tarafı olmamalıdır. İZMİR MESLEK ODALARI PLATFORMU DUYURU Depreme Dayanıklı Betonarme ve Yığma Yapı Tasarımı Nejat BAYÜLKE Depremlerde Hasar Gören Yapıların Onarım ve Güçlendirilmesi Nejat BAYÜLKE İkisi bir arada Tl. yerine Tl. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 6

7 yönetimden 39. DÖNEM KOMİSYONLARDA GÖREV ALANLAR 1- TEKNİK DANIŞMA KOMİSYONU Ali ACAR Veli AKÇAOĞLU Murat AKDEMİR Ömer Z. ALKU Selim ARDALI Necati ATICI Uğur BELGER M. Öcal BENGİSU Birol BORA Sami CÖMERT NejdetDEMİREL Muhterem DURAN Zeki DURMAZ Murat Bora DÜLGER 2- KAMU ÇALIŞANLARI KOMİSYONU Hüseyin AYDIN Fatma CEYLAN Aydın ERKAN Halil ERTEM Aydın NOGAY 3- ŞANTİYECİLER KOMİSYONU Nejdet DEMİREL Muhterem DURAN Rüştü KESEROĞLU Mustafa DÜZGÜN Osman ERMİŞ Salih GÖÇMEN Müfit GÖKBUDAK Enver KÜÇÜKOĞLU Okan ÖNAL Ayşe ÖZCAN (BATMAZOĞLU) Ahmet ÖZIŞIK K. Abidin ÖZTÜRK Ahmet PERVANE Varol SEZGİN B. Gürcan TURNA Selçuk TÜRKEL Meral UYAR İsmet SEBİK İlhan TOKER E. Tahsin YAYGIN Ahmet YURDAŞAN Mehmet KONİ Ayşen KURTULUŞ 4- YEREL YÖNETİMLER KOMİSYONU Ramazan AKYURTLAKLI Nihan ANDARMAN Tahsin AR Hüseyin AYDIN Ali Bayram BAL Ayşe BAYSAL M. Öcal BENGİSU Gülnur BUKET Ali COŞKUN Ümran DALYAN Baki DEMİR İbrahim DOĞAN Deniz DOĞAN Zeki DURMAZ Aydın ERKAN Nergis AKDUMAN Salih GÖÇMEN Nejat Gökhan GÜRKAYA Ayşe YARICI E. Tahsin YAYGIN Nilüfer YILMAZ Şakir YOKAŞ Seray ZÜNBÜLCAN Şefika Seyhan HAS Altay İNAL Metin KARABACAK Nuh KESKİNEĞE Mümin MERİÇ Selma NALBANTOĞLU C. Can POLAT İsmet SEBİK Şuayyip ŞENÖZHÜR İlhan TOKER B. Gürcan TURNA Murat VARLIORPAK 8- SOSYAL ETKİNLİKLER VE ÇALIŞMA KOMİSYONU M. Osman AKBAŞAK Kurtuluş AKILLILAR Uğur BELGER Abdullah BİZDEN Hüseyin DANKİ Sabri EVYAPAN Müfit GÖKBUDAK Ahmet GÜREL Altay İNAL 9- SMM KOMİSYONU Ali ACAR Şahan AKBAŞAK Ramazan AKYURTLAKLI Tahsin AR M. Orhan ARAR Selim ARDALI Necati ATICI Aziz BABURHAN Zafer BAŞTUĞ Levent BENDEŞ Ergun DİNÇER Ayhan EMEKLİ Yalçın ILGAZ Ersoy KARAÖREN M. Ergun İNAN Abdullah İNCİR Necla KARA Hüseyin MUMCUOĞLU Mukadder Sadık ÖZAKMAN Hüsniye PALANDÜZ İsmet SEBİK Halit ŞEKERCİOĞLU Ayşe YARICI Necati KIRMAZ Mehmet KOCABAŞ Ergun KOZDERELİ Zeynel Abidin MAZLUM Pakize ÖZ Noyan ÖZER Mehmet ÖZTUNAY Cüneyt SÖZER Adem ŞAHİN Muharrem ŞİRİN Tufan ŞİRİN Mustafa TIRPANCI Abdullah UZUN 10- İNSAN KAYNAKLARI KOMİSYONU Sinem EKEN Mehmet KANTUR 11- KAMU VE ÖZEL SEKTÖR YÜKLENİCİLERİ KOMİSYONU Hüseyin DANKİ Serhat DOĞAN Muhterem DURAN Yalçın ERGİNER Yusuf İzzet GÖKTAŞ Şakir YOKAŞ 12- GEOTEKNİK MÜHENDİSLERİ ÇALIŞMA KOMİSYONU Alper ASKAY Mehmet AYDIN Seda DURUKAN Pınar EKER Ali Hakan EREN Azam Ziya GÜÇ Mehmet KOÇ Mehmet KURUOĞLU Murat MONKUL Okan ÖNAL Ali Hakan ÖREN Mustafa ŞALLI Ali Evren ŞENDUR Muharrem ŞİRİN Yeliz YÜKSELEN KOMİSYONLARIN DÜZENLİ TOPLANTI TARİHLERİ 5- EĞİTİM KOMİSYONU Zeki DURMAZ Sinem EKEN Mehmet KANTUR Önder KÜÇÜKKARAGÖZ Hüseyin MUMCUOĞLU 6- YAPI DENETİMİ KOMİSYONU Ali İhsan ARGIT Çiğdem DİREKÇİ Sinem EKEN Cihan EMRE Abdullah İNCİR Rüştü KESEROĞLU Feyyaz ÖZCAN Ahmet ÖZIŞIK Özden ŞAHİNKAYA Tahsin VERGİN Nuh KESKİNEĞE Enver KÜÇÜKOĞLU F. Jale ŞENELMAS Erkan YILMAZ Atilla ZAĞPUS 7- GENÇ MESLEKTAŞ VE ÖĞRENCİ KOMİSYONU Emrah AKSİN Nejdet DEMİREL Sinem EKEN Zehra GERMEN Aslı GÜRKAN Hatice HACISÜLEYMAN Ali KANDEMİR Gülcan KARAGÜL Fatoş ÖZDAL KOMİSYON ADI TEKNİK DAN. KOM. KAMU ÇAL. KOM. ŞANTIYECILER KOM. YEREL YÖN. KOM. EĞITIM KOM. YAPI DEN. KOM. GENÇ MES. KOM. SOSYAL ET. ÇAL. GRUBU SMM KOMİSYONU İNSAN KAY. KOM. KAMU ve ÖZEL SEKTÖR YÜKLENİCİLERİ KOM. GEOTEKNİK MÜHENDİSLERİ ÇALIŞMA KOM. DÜZENLİ TOPLANTI GÜNLERİ Her ayın 1. ÇARŞAMBA günü Her ayın 2. ÇARŞAMBA günü Her ayın 4. SALI günü Her ayın 1. SALI günü Her ayın 2. SALI günü Her ayın 1. ÇARŞAMBA günü Her ayın 1. SALI günü Her ayın 3. SALI günü Her ayın 2. SALI günü Her ayın 3. ÇARŞAMBA günü Her ayın 4. SALI günü Her ayın 4. ÇARŞAMBA günü İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 7

8 yönetimden 39. DÖNEM İŞ YERİ TEMSİLCİLERİ İş yerlerinde yapılan seçimler sonucunda aşağıdaki üyelerimiz çalıştıkları işyerlerinde İşyeri Temsilcisi ve Temsilci Yardımcısı görevlerine seçilmişlerdir. Kendilerini kutlar, şubemiz çalışmalarına katkılarından dolayı teşekkür ederiz. ABAŞ İŞ YERİ BATIÇİM AŞ. TEMSİLCİ Emrah EMRE Tolga Anıl TEMSİLCİ YARDIMCISI BAYINDIR İNŞAAT AŞ. Ferhat BAYRAKTAR M. Serdar BELGE BAYINDIRLIK İL MÜDÜRLÜĞÜ BORNOVA BELEDİYESİ BUCA BELEDİYESİ D.E.Ü. MÜH.FAK.İNŞ. MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ. DEÜ REKTÖRLÜĞÜ İNŞAAT VE YAPIM İŞLERİ TEKNİK DAİRE BAŞKANLIĞI DLH 6. BL. MÜDÜRLÜĞÜ DSİ 2. BL. MÜDÜRLÜĞÜ Zuhal İşcen M. Yiğit TÜM Feyza GÜR Gökhan ŞAKAR Muhterem DURAN Hacı Halim MÜFTÜOĞLU Besim ÜNER M.Sabri ÖZBAY Ahmet AKDOĞAN Şefika SEYHAN (HAS) Mutlu SEÇER Nevzat TATAR Erkan BATKAN EMG-ERER-KUTLUTAŞ Musa ADAR Kamil SOYDAN EÜ YAPI İŞLERİ TEKNİK DAİRE BAŞKANLIĞI İL MİLLİ EĞİTİM MD. YATIRIM HİZMETLERİ İLLER BANKASI 3. BL. MÜDÜRLÜĞÜ Abdülaziz AYDIN Mesut CİN Aydın ERKAN Ayşegül Yosun KİLİT Sevil GÜNGÖR İZBETON Mustafa KESKİN Turgut SAFYÜREK İZMİR BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ Şehnaz ERSAN Nursen BAKİ F. Özgül DURAN (YAVUZ) İZBELCOM Nilüfer YILMAZ Murat VARLIORPAK İZSU Ayşe YARICI Yeter ERTEN Nergiz AKDUMAN (EROĞLU) KARŞIYAKA BELEDİYESİ O. Naci GÜNDOĞDU S.Uğur KELEŞ KONAK BELEDİYESİ Mümin MERİÇ Serkan KELEŞOĞLU KÖY HİZMETLERİ 16.BL.MÜDÜRLÜĞÜ KÜLTÜR BAKANLIĞI İZMİR RÖLEVE VE ANITLAR MÜDÜRLÜĞÜ PETKİM ALİAĞA TESİSLERİ SSK İNŞAAT EMLAK MÜDÜRLÜĞÜ Erdal ÇAVDAR Muammer DALGIÇ Hüseyin DAMCIDAĞ Hüseyin KIZILASLAN Muzaffer GÜRCAN TCDD 3. BÖLGE MD. Bülent KARTAL Osman AKSUN TCK 2.BL. MÜDÜRLÜĞÜ TEKEL A.Ş. (ÇİĞLİ) TÜRK TELEKOM AŞ. Haluk ÖNGÜRÜ Halil İbrahim ERTEM Ekrem AYDIN Sema ELEKLER Zeki SEL Refik Önder GİRESUN İMO dan TÜRKİYE İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ XVII. TEKNİK KONGRE VE SERGİSİ SONUÇ BİLDİRGESİ TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası tarafından 1962 yılından itibaren gerçekleştirilmekte olan Türkiye İnşaat Mühendisliği Teknik Kongre ve Sergisi etkinliklerinin on yedincisi, Nisan 2004 tarihlerinde Yıldız Teknik Üniversitesi Kongre Salonlarında düzenlenmiştir. Gelenekselleşmiş bir mesleki toplaşma olarak nitelendirilebilecek Teknik Kongre kapsamı, önceki Kongrelerde başlatılan uygulamaları ileriye taşımak, yeni açılımlar getirerek bu yeniliklerin sürekliliğini sağlamak, mesleki kuşakları bir araya getirmek, ulusal inşaat mühendisliği perspektifini uluslararası platformlara ulaştırmak amaçları doğrultusunda genişletilmiştir. Teknik Kongre ve Sergisi etkinliklerinin, ulusal mühendislik örgütü içerisinde etkinliğini arttırmak ve mesleki dinamiğe hareket kazandırmak amacı ile hazırlanan programın, Kongre sonrası alınan olumlu ilgi ve görüşler çerçevesinde yararlı olduğu kanısındayız. XVII. Teknik Kongre ve Sergisi etkinlikleri, 12 Nisan 2004 günü saat 10:30 da Anır Kabir e çelenk konması ve saygı duruşunda bulunulması ile başlamıştır. 14 Nisan 2004 tarihinde düzenlenen Dr. Erhan Karaesmen yürütücülüğündeki Geçmişten Günümüze İnşaat Mühendisliği / İstanbul Teknik Gezisi kapsamında, Füniküler Tünel Şantiyesi (Yapı Merkezi), İstanbul Kanyon Projesi Şantiyesi (Eczacıbaşı ve İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı) ve Mihrimah Sultan Cami (Mimar Sinan) gezileri gerçekleştirilmiştir. Yıldız Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencilerinin katılımı ile düzenlenen Teknik Gezi nin mühendislik zenginliğinin yanısıra, kültürel renkliliği ile de ilgi gören bir etkinlik oluşturması mutluluk verici olmuştur. 15 Nisan 2004 günü, Yıldız Teknik Üniversitesi Aditoryum unda, saygı duruşu, İstiklal Marşı, arp sanatçısı Sn. Meriç Dönük tarafından sunulan Bach-Tournier dinletisi ve açılış konuşmalarının yer aldığı seremoni, yoğun katılım ile gerçekleştirilmiştir. Kongre Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Ayşen Ergin, İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Taner Yüzgeç, Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Yalçın Yüksel, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Ayhan Alkış, Bayındırlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sn. Mahmut Küçük açılış konuşmaları ile Kongre nin önemine ve mesleki dayanışmaya dikkat çekmişlerdir. Açılış konuşmalarını takiben, Kongre davetli konuşmacısı olarak Sn. Vahan Tanal, 2023: Batırma Tüp Tüneller ve Diğer Altyapılar için Sürdürülebilir Mühendislik konulu konuşmasını gerçekleştirmiştir. Açılış seremonisi ardından, Professional Recognition & Vision / Mesleki Tanınırlık ve Vizyon başlıklı ilk panel, Sn. Sezer Ergin başkanlığında yoğun katılım ve yüksek ilgi ile gerçekleştirilmiştir. Avrupa da Profesyonel Tanınırlık Bologna Deklerasyonu ve AB Direktifi konulu konuşması ile Prof. Carsten Ahrens, Profesyonel Tanınırlık konulu konuşması ile Brian Crossley, ASCE in Önümüzdeki 20 Yıla Yönelik İnşaat Mühendisliği Vizyonu konulu konuşması ile Dr. Gamal Elsaeed, İnşaat Mühendisliğinin Gelişimi İçin İleriye Dönük Senaryolar konulu konuşması ile Prof. Jose Medem panelist olarak katılımda bulunmuşlardır. Panel genelinde uluslararası mesleki tanınırlık uygulamalarının mühendislik yansımaları yanısıra, ileriye dönük vizyonların çeşitli ülkeler ve ülke birliklerince planlanma çalışmaları aktarılmıştır. Türkiye de gerçekleştirilen vizyon ve mesleki tanınırlık çalışmalarına önemli katkıları olduğu izlenimi oluşan panelde, Avrupa İnşaat Mühendisleri Konseyi (ECCE) başkan yardımcısı Prof. Carsten Ahrens in görüşleri, Dünya Mühendislik Örgütleri Federasyonu (WFEO) önceki başkanı Prof. Jose Medem in inşaat mühendisliğini önümüzdeki İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 8

9 yönetimden dönemde bekleyen sorunlar ve çözüm yaklaşımlarını içeren sunumu, örgütsel temaslar çerçevesinde ortak çalışmalar öngörülen İngiltere İnşaat Mühendisleri Odası (ICE) temsilcisi Brian Crossley in önerileri, Amerika İnşaat Mühendisleri Derneği (ASCE) temsilcisi Dr. Gamal Elsaeed in uygulama sunuşları meslektaşlar tarafından ilgi ile karşılanmıştır. İleriye dönük uluslararası çalışmalara entegre edilecek panel konuşmaları kapsamında inşaat mühendisliği vizyonu ve perspektifinin geniş yelpazede öngörülerek yapılandırılması gereği vurgulanmıştır. 15 Nisan 2004 tarihinde gerçekleştirilen diğer bir panel, Prof. Güney Özcebe başkanlığında yürütülen Kentsel Deprem Güvenliği Sağlanması: Tanı, Karar, İyileştirme başlıklı panel olmuştur. İki oturumda düzenlenen panele, Yapıların Onarımı ve Güçlendirilmesi konulu konuşması ile Prof. Uğur Ersoy, Yapı Stoklarının Deprem Dayanımı Değerlendirme Yöntemleri: Sokak Taraması konulu konuşması ile Prof. Haluk Sucuoğlu, İstanbul Deprem Master Planı: Mevcut Durum Tesbiti konulu konuşması ile Prof. Mustafa Erdik, İstanbul Deprem Master Planı (İDMP) Çerçevesinde Yapısal Güçlendirme konulu konuşması ile Prof. Zekeriya Polat, İstanbul Deprem Master Planı: Risk Yönetimi ve Yerleşim Yerlerinde Deprem Güvenliğinin Sağlanması konulu konuşması ile Prof. Nuran Zeren Gülersoy, İstanbul un Depremine Hazırlanması Kapsamında Yerel Eylem Planı ve Zeytinburnu Pilot Projesi konulu konuşması ile Sn. Lütfü Altun katılımda bulunmuşlardır. Oturumlar kapsamında, İstanbul Deprem Master Planı çalışmaları ışığında oluşturulan deprem senaryolarından örnekler verilmiş, genel deprem güvenliği bakış açısından yaklaşımlar sunulmuştur. İstanbul özelinde başlatılan çalışmaların diğer bölgelere uygulanabilirliği sorgulanmış, deprem bölgelerinde gerçekleştirilmekte olan uygulamaların mevcut durumuna da değinilmiştir. Konuşmacıların deprem araştırmalarına ve kentsel planlamaya dayalı konuşmaları çerçevesinde meslektaşlara kamu ve özel sektör perspektiflerinden önemli bilgiler aktarılmıştır. İnşaat mühendisliği araştırmalarını destekleyici bilimsel ortam oluşturma temeline dayalı bildiri yayını görevini on yedincisinde de sürdüren Teknik Kongre kapsamında toplam 181 adet bildiri başvurusu alınmıştır. Bu bildirilerden 119 adet bildirinin Kongre yayınlarında yer alışı, bilimsel gelişim açısından gurur verici bir kaynak oluşumuna yol açmıştır. Kongre programı çerçevesinde, farklı uygulamaların kazanılarak, bilimsel araştırmaların tüm sektör konuları ve dalları ile desteklenmesini öngören bir program oluşturulmuştur. Bu program akışında, bildiri sunumları önceki programlara kıyasla daha az sayıda tutularak, inşaat mühendisliği konu ve sorunlarına panel içerikleri dahilinde daha geniş yer verilmesi planlanmıştır. Bu program dahilinde, 16 ve 17 Nisan tarihlerinde toplam altı adet paralel oturumda ana bilim dallarına ait bildiri sunuşları gerçekleştirilmiş ve 36 adet bildiri sunuşu yapılmıştır. Bildiri oturumlarına katılımın memnuniyet verici oluşu kaydedilmiş, bu katılımın bilimsel araştırma ve geliştirme alanında sağlanacak önemli gelişmelerin bir göstergesi olması ortak görüşü belirtilmiştir. Sunuşu yapılan bildirilerin Kongre genel bildiri katılımının bilimsel niteliğini temsil edici karakteriyle Türkiye ölçeğinde tüm genç araştırmacılara ve bilim adamlarına açık olması sağlanmış, bu geniş ölçüde katılımın ileriki Kongrelerde devamı dilekleri iletilmiştir. 16 Nisan tarihli bildiri sunuşlarını takiben, Prof. Altay Birand yürütücülüğünde İnşaat Sektörünün Bugünü ve Sorunları başlıklı panel gerçekleştirilmiştir. Panel kapsamında, İnşaat Sektörü Yurt Dışı Uygulamaları ve Sorunları konulu konuşması ile Sn. Cihan Candemir, Yap-İşlet-Devret Yaklaşımı ve Proje Paketlerinin Oluşturulmasındaki Sorunlar konulu konuşması ile Sn. Sezer Ergin, Kamu İhale Yasasının Etkileri, Özel Sektör-Kamu İlişkileri konulu konuşması ile Sn. Şahin Gürün, İnşaat Sektöründe Projelendirme, Yapım Planlanması, Yapım Teknolojilerindeki Yenilikler ve Bunların Uygulanma Durumu konulu konuşması ile Sn. Ümit Özdemir, İnşaat Sektörü ve Yabancı Yatırımlar konulu konuşması ile Sn. Süreyya Yücel Özden katılımda bulunmuşlardır. Panel içeriği doğrultusunda, gerek genel inşaat mühendisliği uygulamalarına dayalı, gerekse sektörün güncel durumu ışığında görüşler aktarılmış, meslektaşlara yönelik sorunları irdeleyici verimli bilgilendirmeler gerçekleştirilmiştir. İnşaat sektörünün değişim ve gelişim ihtiyacı görülen alanları üzerine belirlemeler yapılmış, bu ihtiyaçlara cevap oluşturabilecek öneriler sektörün çeşitli alanlarını temsil eden panelistler tarafından belirtilmiştir Penceresinden İnşaat Mühendisliği Vizyonu başlıklı panel, Prof. Kutay Özaydın tarafından 16 Nisan günü program akışında gerçekleştirilmiştir. Panel kapsamında, Bilgi Toplumuna Doğru Yürüyüşte İnşaat Mühendisinin Yeri konulu konuşması ile Prof. Nuray Aydınoğlu, 2023 Penceresinden İnşaat Mühendisliği Vizyonu Teknoloji Öngörüsü Çalışmalarının İlke ve Gerekliliği ile Türk İnşaat Mühendisliği Açısından 2023 e Yönelik Teknoloji Öngörüsü konulu konuşması ile Sn. Ender Arkun, 2023 Penceresinden İnşaat Mühendisliği Vizyonu Kalite Yönetim Sistemleri konulu konuşması ile Sn. Emre Çamlıbel, Türkiye de İnşaat Mühendisliği nin Gelişimi ve Mevcut Durum, Dünya daki Yeni Gelişmeler ve Yönelmeler konulu konuşması ile Sn. Uğur Dinçer, Kamu Yönetimleri, Mahalli İdareler, Büyük İnşaat Şirketleri Penceresinden İnşaat Mühendisliği ve Tasarım Hizmetleri konulu konuşması ile Sn. Altok Kurşun katılımda bulunmuşlardır. Panel konuları çerçevesinde, TÜBİTAK kapsamında gerçekleştirilen 2023 yılı vizyon çalışmaları düzeninin inşaat mühendisliği yansımaları aktarılmış, konu üzerine üretilen planlamalar belirtilmiştir. TÜBİTAK çalışmalarını destekleyici nitelikte görüşler iletilmiş, vizyon planlamaları ve projeksiyonlarının önemi vurgulanmıştır. İnşaat mühendisliğinin ileriki yirmi yılının planlanan senaryoları örneklendirilerek, meslektaşlara konuya yönelik tartışma olanakları verilmiştir. 16 Nisan günü programı dahilinde, Sn. Osman Özkan yürütücülüğünde İnşaat Sektörüne Ait Yasa ve Düzenlemeler başlıklı panel gerçekleştirilmiştir. Panel kapsamında, Türk Devlet İhale Kanunu na Teknik Müşavirlik Sektörü Açısından Bakış konulu konuşması ile Sn. Fatma Çölaşan, İnşaat Sektörüne Ait Yasa ve Düzenlemeler konulu konuşması ile Sn. Şükrü Koçoğlu, Nizamnameden 4734 Sayılı Kamu İhale Yasasına konulu konuşması ile Sn. Nejat Ünlü, Ülkemizdeki Yapı Denetim Sistemi Üzerine konulu konuşması ile Sn. Taner Yüzgeç katılımda bulunmuşlardır. İnşaat mühendisliği alanlarıyla ilgili yasal düzenlemelerin, genel ihtiyaç ve eksikliklerin, gerekli uygulamaların aktarıldığı panelde, İnşaat Mühendisleri Odasının konuya yaklaşımı ve gerçekleştirilmiş olan çalışmaları Oda Başkanı Sn. Taner Yüzgeç tarafından sunulmuştur. Müşavirlik, müteahhitlik, mühendislik tanımları çerçevesinde getirilen görüşler ve tanımlamalar meslektaşlara aktarılmış, yasal düzenlemelerde meslek ve uygulama tanımlarının doğru ve tam yapılması gereği vurgulanmıştır. 17 Nisan tarihli üç paralel oturumda gerçekleşen bildiri sunuşlarını takiben, Prof. Uğur Ersoy yürütücülüğünde İnşaat Mühendisliği Eğitimi başlıklı panel gerçekleştirilmiştir. Panel kapsamında İnşaat Mühendisliği Eğitimi konulu konuşması ile Prof. Sumru Pala, Mühendislik Nereye Gidiyor? Mühendislik Eğitimi Nereye Gitmeli? konulu konuşması ile Prof. Tuğrul Tankut, Eğitim Sisteminde Verim konulu konuşması ile Prof. Vedat Yerlici katılımda bulunmuşlardır. Mevcut inşaat mühendisliği sistemi üzerine belirtilen görüşler doğrultusunda, uygulama eksiklikleri ve genel görüş değişimleri belirtilmiştir. Uluslararası örneklerin de ışığında eğitim sistemine getirilmesi öngörülen bakış açıları ve uygulama perspektifleri betimlenmiştir. Türkiye nin 46 İnşaat Mühendisliği bölümünde gerçekleştirilen eğitimlerin belli başlı sorunları ve ihtiyaçları meslektaşlara aktarılarak, eğitimin mesleki uygulamalara yansıması ölçeğinin önemi vurgulanmıştır. Eğitim paneli çerçevesinde, davetli konuşması olarak Kongre ye katılımı gerçekleşen Prof. İhsan Mungan, Türkiye de ve Almanya da İnşaat Mühendisliği Eğitiminin Dünü ve Bugünü, Gelecek İçin Öneriler konulu konuşmasını aktarmıştır. Ayrıca, Kongre çerçevesinde düzenlenen Öğrenci Makale Yarışması katılımcıları arasından makalesinde eğitim üzerine getirdiği görüşler doğrultusunda panele İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: 117 9

10 yönetimden öğrenci temsilcisi olarak katılan Sn. Ali Doğan makale sunuşunu gerçekleştirmiştir. Öğrenci ve inşaat mühendisi bakış açılarının buluştuğu panelde kuşakların görüş birlikleri ve ayrılıklarının belirtilmesi, bilgi sürekliliği doğrultusunda önemli bir adım oluşturmuş ve meslektaşlarca büyük ilgi görmüştür. 17 Nisan tarihli program akışı kapsamında, Kongre Öğrenci yarışması, makale katılımları içerisinde birinci olarak seçilen Makale sahibi Sn. İsmet Atalay a Kongre Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Ayşen Ergin tarafından ödülü takdim edilmiş, elektronik sunu katılımları içerisinde sunu sahibi Kubilay Şengül ün övgüye değer bulunduğu belirtilmiştir. Öğrenci yarışmasının yanısıra, İnşaat Mühendisliğinde Deneyim ve Gençliğin Buluşması kapsamında, mesleki birikim ve vizyonu temsilen Sn. Ali Terzibaşoğlu na ve dinamik ve genç vizyonu temsilen Sn. Muhittin Tarhan a Prof. Uğur Ersoy tarafından teşekkür belgeleri verilmiştir. Kuşakların ortak buluşma noktalarında birleştirilmesi çizgisinde Sn. Terzibaşoğlu nun gençlere hitaben belirttiği heyecanını, Sn. Tarhan ın önceki kuşaklara ve genç meslektaşlarına hitaben belirttiği coşkusu takip etmiştir. Kongre kapsamında,16.teknik Kongre kapsamında sunuşu yapılan, inşaat mühendisliğinin tarih boyunca geçirdiği dönemler ve bırakılan izleri aktaran ve Mustafa Atmaca tarafından hazırlanan sunuş yeni katkılarla zenginleştirilerek bir kez daha gerçekleştirilmiştir. 17 Nisan tarihli program akışı çerçevesinde, iki oturumdan oluşan Proje Sunumları gerçekleştirilmiştir. İnşaat sektörünün önde gelen firmalarında Kongre kapsamında yaptıkları proje sunuşları, meslektaşları mevcut uygulamalara dair bilgilendirme ve Türk İnşaat Mühendisliği nin geldiği noktayı belirtme doğrultusunda başarılı geçtiği gözlenmiştir. Weser ve Elbe Tüneli Projeleri Mikro Tünel Açma Tekniği Alanında İyi İnşaat Mühendisliği Örnekleri projesi ile Prof. Carsten Ahrens, Süveyş Kanalı Köprüsü projesi ile Dr. Gamal Elsaeed, Barrow-In-Furness teki Üstü Kapalı Tersane Tesisleri ve ton Kapasiteli Gemi Çekeği projesi ile Sn. Brian Crossley, Mendoza daki Bir Apartman Binasının Deprem Karşı Korunması Amacıyla Uygulanan Temel İzolasyon Sistemi projesi ile GERB Vibration Systems adına Sn. Erol Özalp, Tüpraş İzmir Rafinesi 200 Ünitesi Betonarme Bacası Güçlendirilmesi projesi ile YKS Yapı Kimya San. A.Ş. adına Sn. Ali Dora Yılmaz, Bolu Dağı Tünelleri Proje - Yapım Aşamaları ve Tünellerin Deprem Performansı projesi ile Yüksel Proje Uluslararası A.Ş. adına Sn. Selami Işık, Deprem Bölgelerinde Uygulanabilecek Ard Germeli Ön-Üretimli Kolon-Kiriş Birleşimleri Üzerine Bir Deneysel Çalışma projesi ile Alacalı İnşaat San. A.Ş. adına Sn. Birol Doyranlı katılımda bulunmuşlardır. Sunuşu yapılan projelerin özellikli yapılara dayalı uygulamalar yansıtması ve güncel teknolojik gelişimleri nitelendirmesi doğrultusunda meslektaşlarca yoğun ilgi görmesi sevindirici bir unsur oluşturmuştur. Çeşitli firmaların ulusal ve uluslararası uygulama yelpazelerini sunma olanağını sağlayan sergi alanında sponsorluk ve sergi stand tanımları çerçevesinde on iki adet stand kurulmuştur. Sergide yer alan firmaların Kongre süresince katılımcılardan gördüğü ilgi, firma profillerinin, ulusal ve uluslararası uygulama gelişimlerinin meslektaşlara sunulması doğrultusunda olumlu adımlar atıldığının göstergesi olmuştur. XVII. Teknik Kongre ve Sergisi program akışında 15 Nisan 2004 tarihinde Yıldız Teknik Üniversitesi Çatı Restaurant da Kongre kokteyli; 16 Nisan 2004 Cuma akşamı Günay Restaurant da Kongre gala yemeği gerçekleştirilmiştir. Kokteyle ve gala yemeğine katılımı bulunan kurul üyeleri, panel katılımcıları, bildiri yazarları ve diğer tüm delegelerin Kongre kapsamında sosyal platformlarda da ortak noktalar bulacağının göstergelerini oluşturan bu etkinliklerin, bilimsel birlikteliği destekleyici ve pekiştirici toplantılar olduğu düşüncesi paylaşılmaktadır. XVII. Teknik Kongre ve Sergisi, 17 Nisan 2004 tarihi program akışı kapsamında gerçekleşen kapanış oturumu ile son bulmuştur. Kongre Yürütme Kurulu adına Başkan Prof. Ayşen Ergin in yaptığı konuşmayı takiben okunan XVII. Teknik Kongre ve Sergisi Yürütme Kurulu bildirgesi ile teşekkürler ve dilekler sunulmuştur. Planlama ve hazırlık aşamalarından itibaren tüm Kongre süresince toplantı salonlarını, rektörlük makamından görevli asistan ve öğrenci yapılanmasına kadar ilgi ve emeklerini sunan Yıldız Teknik Üniversitesi, Rektörlük makamı ve Insaat Mühendisliği Bölümü olarak verdikleri destek ile XVII. Teknik Kongre ye cok önemli katkıda bulunmuştur.inşaat Mühendisleri Odası tarafından gerçekleştirilen bu geleneksel mesleki toplantının, on yedincisi ile farklı nitelikler ve açılımlar kazanmış oluşu mutluluk vericidir. Tüm Türkiye genelinde üst düzey bilimsel kaliteyi yakalama anlayışı ile, Kongre kapsamında başvurusu alınan bildirilerin yoğun bir katılımla gerçekleşmesi, her kuşaktan meslektaşın bilimsel çalışmalarına eşit ve nitelikli katılım olanaklarının sunulması, bildirilerin geniş ölçekli ve nitelikli bir danışman ordusu katkısı ile genişletilmiş özet ve tam metin boyutlarında iki aşamalı olarak değerlendirilmesi, Kongre nin bilimsel sorumluluklarını bir adım daha ileriye taşımıştır. Kongreye panel ve proje katılımları ile dahil edilen uluslararası meslektaş ve mesleki örgütlerin getirdiği yeni açılımlar, süreklilik ışığı altında ulusal gereksinimler de getirmiştir. Kongre kapsamında vurgulanan uluslararası değerlerin, ulusal ölçekte tüm meslektaşlarca ve mesleki örgüt kapsamında yerleştirilmesi ve yerelleştirilmesi gereği ortaya çıkmıştır. Bu doğrultuda, son yıllarda uluslararası ilişkileri ve aktif katılımı çerçevesinde önemli adımlar atmakta olan İnşaat Mühendisleri Odası nın XVII. Teknik Kongre ve Sergisi etkinlikleri ile de önemli bir uluslararası adım atmış olduğu memnuniyetle belirtilmektedir. Bu açılımların ve farklı ölçeklerdeki katılımların sürekliliğinin önemi Kongre kapsamında da büyük ölçüde aktarılmıştır. Türkiye İnşaat Mühendisliği sektörünün geldiği konum itibariyle kaydettiği gelişmelerin, yeni ve heyecan verici açılımlarının önemli göstergelerini oluşturan proje sunuşları, gerek sunuşları gerçekleştiren firmaların, gerekse yoğun katılım gösteren meslektaşların memnuniyet verici ilgilerini toplamıştır. Mesleki örgüt çerçevesinde tüm kuşakların birleştiği, bilgi ve deneyimin kuşaklar arası aktığı bir platform niteliği sergileyen XVII. Teknik Kongre ve Sergisi ne basın ve yayın organları tarafından gösterilen ilgi de önemli ölçüde olmuştur. TRT, CNN Türk, NTV gibi kanalların panel görüntülerine ve katılımcı röportajlarına yer vermesi, NTV kanalı kapsamında özel olarak konuyla ilgili program yapılması, mesleki ilişkilere olduğu gibi medya ilişkilerine de getirilen açılımları göstermektedir. Kongre hazırlık sürecinde 16 ay süreyle, iyi bir takım çalışması örneğini hayata geçiren IMO Merkez ofis ve İMO İstanbul şube çalışanları ve yöneticileri bu süreçte sahip oldukları deneyimi İMO çerçevesinde paylaşarak bu tür etkinliklerin tüm Türkiye çapında İMO örgütlülüğünü içine alan grup çalışmalarıyla zenginleşerek sürdürülmesi gereğini bir kez daha ortaya koymuşlardır. Kongre ye, IMO şubeleri ve temsilciliklerinden katılan delegeler ise IMO nun ülke ölçeğinde sahip olduğu gücü somut olarak temsil etmişler ve IMO birlikteliğinin simgesi olmuşlardır. Teknik Gezi, Kokteyl, Gala Yemeği gibi sosyal etkinlikleri ile bütünleyici bir toplaşma niteliği sergileyen Teknik Kongre kapsamında atılan adımların, mesleki hareketlilik, gelişim ve ilerleme üzerine önemli katkılar sunmakta olduğu memnuniyetle izlenmektedir. Mesleki atılımların bu amaçlar temelinde ilerleyeceği yolda, İnşaat Mühendisleri Odası örgütlülüğünün önemli bir lokomotif sorumluluğu olduğu bilinci ile, vizyon, ulusal ölçekte sağlanacak saygınlık, uluslararası ölçekte sağlanacak tanınırlık gibi kazançların mesleki dayanışma ve ilerleme dinamiğini sağlamlaştıracağı umudu paylaşılmaktadır. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

11 yönetimden 39. OLAĞAN GENEL KURUL SONUÇ BİLDİRGESİ Özellikle bölgemizde ABD emperyalizmince yaygınlaştırılmaya çalışılan sürekli savaş ve çözümsüzlük ortamı ve gündeme dayatılan Büyük Ortadoğu Projesi, ülkemizi de derin şekilde etkilemekte ve acılarla dolu bir tehdit zinciri oluşturmaktadır. Ülke yönetimince günlük ve değişken politikanın daha doğrusu politikasızlığın tercih olarak benimsendiği bu ortamda iç-dış borç yükü altında savrulmalar yaşanmaktadır. Alım gücü düşüklüğünden kaynaklanan enflasyon hızının azalması bizi kandırmamalı, çözümün üretimsizliğe son verilmesinde yattığı bilinmelidir. İnşaat sektörünün kurallı, denetimli, planlı ve kamusal çıkar gözetilerek önünün açılması sağlanmalıdır. Küreselleşme süreci ve bunun dayattığı GATS uygulamasının işsizliğin doruğa çıktığı günümüzde, inşaat mühendisliği alanımızı daha da etkileyeceği görünmektedir. Kısaca tanımlanan bu koşullarda kendi meslek alanımızda gözlemlediğimiz sorunlar şöyle sıralanabilir: 1) Deprem riskinin gün be gün artmasına karşın merkezi hükümetin bu konuda belirgin bir politikası bulunmamakta; yerel yönetimler ise ağırlıklı olarak enkazdan insan kurtarma konusu ile ilgilenmektetir. Hala Yetkin Mühendislik Yasası, İmar Yasası çıkartılmamış; Yapı Denetim Yasası yeni baştan ele alınmamış, İhale Yasası değişikliği sağlanmamış; Kamu Reformu Yasa Tasarısı ve Yerel Yönetimler Yasası ise kamu çalışanı içindeki meslektaşlarımızında yeni baskılara ve işten çıkarılmalarına yol açacak, tüm demokratik toplum kesimlerinin tepkisini çekecek yanlışlıklarla tasarlanmıştır. 2) TMMOB Yasası, Mühendislik Meslek Yasası v.b. nin meslek odalarının koordinasyonu ile çağdaş niteliğe kavuşturularak düzenlenmesi hala gündeme getirilmemiştir. 3) Kamu kesiminde meslektaşlarımızın ürettiği ya da denetlediği işler teknik eleman vasfı taşımayan müfettişlerce denetlenmektedir. Özellikle yerel yönetimlerde kendi meslek alanımıza giren işlerin inşaat mühendisliği disiplini dışında kişilerce kontrol edildiği gözlenmektedir. 4) Özellikle dış kredilerle verilen inşaat işlerinde, denetim dışı yabancı mühendis istihdam edildiği bilinmektedir. Yaptırılan bu işlerin dış kredili olmasının bedava anlamına gelmediği, borç yükünü arttırdığı bilinmektedir. Yetişkin iş gücümüzün gizli-açık işsizlik ortamından ne kadar etkilendiği gözönüne alındığında, nitelikleri tartışma konusu olan ve bir kısmı tekniker özelliğindeki bu yabancı elemanların mühendis olarak çalıştırılmasının yaratacağı sorunlar ortadadır. 5) Teknik elemanlara, grevli toplu sözleşmeli sendikal haklarının hala verilmediği, ekonomik durumlarının gittikçe kötüleştiği tüm toplumun bildiği bir gerçektir. 6) 12 Eylül hukuksuzluğu hala devam etmekte, Odamıza üyelik zorunlu olmadığı için örgütlülüğümüz ve kamusal denetim yetkimiz güçsüzleştirilmektedir. 7) Mühendislik-Mimarlık alanında disiplinler arası iş bölümünün belirlenmemesi ve meslek standartlarının oluşturulmaması nedeniyle mesleğimizin yetki alanlarına el atmalar (müdahale) yaşanmaktadır. 8) Bilirkişiliğin bir meslek değil, uzmanlık alanındaki bilgi birikiminin kullanıldığı kamusal bir görev olduğu bilince çıkarılmalıdır. Mahkemelerde mesleğimizle ilgili, uzmanlık gerektiren anlaşmazlıklar bazen yalnızca mahkeme kalemi tarafından seçilen, uzmanlığı ve yetkinliği belirli olmayan meslektaşlarımız tarafından yürütülmektedir. 9) Yapıda kalite ve buna bağlı yetkin mühendislik kavramı uzun süredir mesleğimizin gündemindedır. Son örneğini deprem olmadan yıkılan binalarda gördüğümüz felaketlerin kamuoyunda tartışılmasına karşın bu konudaki yasal düzenlemeler geciktirilmektedir: - Sıralamaya çalıştığımız tüm bu sorunlar dikkate alınarak gerek kamu çıkarının; gerekse meslektaş çıkarının korunması ve mesleğimizin geliştirilmesi için aşağıda maddeler halinde belirtilen konularda çalışmalar yapılması; hem örgütümüzün gelişmesini hem de kamuoyu önündeki mesleki ve örgütsel saygınlığımızın artmasını sağlayacaktır düşüncesindeyiz. 1) Odamız örgütlülüğünde; - Disiplinlerarası iş bölümü ve meslek standartlarının belirlenmesi, - Bilirkişilik işlevinin tanımı; yetki ve görevlerin uzmanlık alanına göre kurallaştırılması, - Yetkin Mühendislik ve yapıda kalite uygulamasının kurullar oluşturularak başlatılması, - Güçlendirme konusunda ilgili tüm tarafları duyarlı kılmak, hem de konunun sahibi olan birimler arasındaki farklı yaklaşımları gidermek için kurallar konabilmesi Için: Sürekli çalışma grupları (profesyonel sekreterya eş güdümünde uzmanlık masaları) oluşturulmalıdır. 2) Mühendislik hizmeti vermeyi sürdüren tüm inşaat mühendisleri için üyelik zorunlu hale getirilmeli, üye ödentileri, mühendislik hizmetinin verildiği kurumlarca karşılanmalıdır. 3) Yurtdışı mühendislik hizmeti veren üyelerimizin ve kuruluşların o ülkede tescil edilmesi için gerekli teknik destek sağlanmalıdır. 4) Uluslararası ilişkilerde mühendislik hizmeti konusunda ülkemiz için getirilmek istenen kısıtlamalar incelenmeli ve ülke - meslek yararı gözetilerek önlem alınmalıdır. 5) Uzmanlık mahkemelerinin oluşması ve bu mahkemelerde kurul üyesi olarak uzman meslektaşlarımızın yer alması için yasal düzenleme yapılmalıdır. 6) İnşaat mühendislerinin mesleki yeterlilikleri ve uzmanlıklarının belirlenmesi, bu amaçla mevcut üye profilinin çıkarılması için gerekli çalışma yapılmalıdır. 7) Odamızın kuruluşunun 50. yılı etkinlikleri çerçevesinde 2004 Aralık ayında İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ KURULTAYI düzenlenmelidir. Sonuç olarak; Yeni dönem Yönetim Kurulumuz tüm bu öneriler doğrultusunda, Dünya da olup bitenleri doğru algılayan yeni bir örgütlenme modeliyle bir Eylem Planı hazırlamalıdır. TMMOB den 27 Mayıs 2004 tarihinde başlayan TMMOB Genel Kurulu 30 Mayıs 2004 tarihinde yapılan seçimlerle tamamlandı. 38. Dönem TMMOB Organları aşağıdaki şekilde oluştu. ODA ADI ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI FİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI GEMİ MÜHENDİSLERİ ODASI GEMİ MAKİNALARI İŞLETME MÜHENDİSLERİ ODASI GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI HARİTA ve KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI İÇ MİMARLAR ODASI İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI METALURJİ MÜHENDİSLERİ ODASI METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI MİMARLAR ODASI PETROL MÜHENDİSLERİ ODASI PEYZAJ MİMARLARI ODASI ŞEHİR PLANCILARI ODASI TEKSTİL MÜHENDİSLERİ ODASI ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI TMMOB Y.K. ÜYELERİ TMMOB YÜKSEK ONUR KURULU ŞEVKET AKDEMİR ZİRAAT M.O. SIRDAŞ KARABOĞA ELEKTRİK M.O. Ü.NEVZAT UĞUREL ŞEHİR PL. O. MURAT GÖKDEMİR İNŞAAT M.O. MUSTAFA ASAR MAKİNA M.O. TMMOB DENETLEME KURULU NADİR AVŞAROĞLU HASAN DEMİREL OYA AKKAN MUSTAFA ÖZDEMİR KİRAMİ KILINÇ MADEN M.O. İNŞAAT M.O. PEYZAJ MİM.O. ELEKTRİK M.O. MAKİNA M.O. TEZCAN E.ABAY HÜSEYİN YEŞİL EKREM POYRAZ TUNCAY ŞENYURT HAKAN GÜNAY BERRİN ŞENÖZ NAİL GÜLER NİLGÜN ÇARKACI SELÇUK ULUATA OĞUZ GÜNDOĞDU İBRAHİM VARDAL ALAEDDİN ARAS SERDAR O.KAYNAK MEHMET SOĞANCI CEMALETTİN KÜÇÜK İSMAİL KÜÇÜK M.SABRİ ORCAN ALİ RIZA TANRIVERDİ A.BETÜL UYAR M.REMZİ SÖNMEZ SELÇUK NAZLIAY BAKİ REMZİ SUİÇMEZ İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

12 yönetimden ÜYELERİMİZE İNDİRİM YAPAN KURULUŞLAR BİLGİ DERSANESİ Necatibey Blv. No: 19/2 Çankaya tel: TÖMER Ankara Üniversitesi TÖMER İzmir Şubesi Kıbrıs Şehitleri Cad. No:55 Alsancak-İZMİR tel: YAŞAM SAĞLIK LABORATUVARI Kıbrıs Şehitleri 1447 Sokak No:6/1 Alsancak-İZMİR tel: EGE SAĞLIK TESİSLERİ ve EĞİTİM MÜESSESELERİ A.Ş Sokak No:25 Alsancak tel: İTA PEN Atatürk Organize Sanayi Bölgesi sokak no:11 Çiğli- İZMİR tel: CLUP OTEL*** ÇAKIRAĞA Sığacık Mahalle Akkum Cadde Sığacık-Seferihisar tel: BOSS TURİZM DEÜ Rektörlüğüne ait DEVAK Merkez Lokali ve DEVAK Eylül Köşk; Odamız üyesi velilerin çocuklarına dersane programları için öğretim yılı ücretlerinde % 20 indirim yapılacaktır. Kurslara katılacak üyelerimiz için %25 indirimlidir. Laboratuvar Hizmetlerinde üyelerimize %20 indirimlidir. Odamız üyesi ve birinci derece yakınlarının sağlık hizmetlerinden faydalanmalarını sağlamak amacıyla indirimli ücretler uygulamaktadır. WİNSA PVC PENCERE, KAPI ve PANCUR SİSTEMLERİ nin satış montaj ve servis hizmetlerinde Odamız üyelerine %5 indirim uygulanacaktır. Odamız üyelerine ve yakınlarına Kapı Fiyatı 20 dan %20 indirim uygulanacaktır. Fiyatlara Sabah kahvaltısı ve Akşam Yemeği dahildir. Çocuklar: yaş ücretsiz yaş %50 indirimlidir. Odamız üyelerine oda kimliklerini göstermeleri halinde tek gidiş fiyatı üzerinden %15, gidişdönüş bileti fiyatı üzerinden %20 indirim uygulanacaktır. Odamız Kimlik kartını ibraz etmeleri kaydı ile, üyelerimize yiyeceklerde %12 indirim uygulamaktadır. GÜZEL SANATLAR OYUNCULARI ATATÜRK İL HALK KÜTÜPHANESİ TİYATRO SALONU Konak-İZMİR tel: SYNERJY FITNESS & BEAUTY CENTER 6351 Sokak No:21/A Bostanlı-İZMİR Tel: İZMİR PRİNCESS HOTEL Balçova İZMİR Tel: Faks: LORYMA RESORT HOTEL Turunç Marmaris tel: faks: info@loryma.com S.E.G Yapı Malzemeleri Ticaret 252 Sokak No:15/B Mansuroğlu Bornova-İZMİR Tel: Gsm: NOKTA ÖZEL SAĞLIK MERKEZİ İnönü Cad. 238 Sokak No:2 Daire:3 tel: faks: Tüm oyunlarında İnşaat Mühendisleri Odası üyelerine %20 indirim uygulamaktadır. Aletli Jimlastik, Step, Aerobik, Sauna, Masaj, Cilt Bakım, Epilasyon, Sir (Clean Easy), İnfra Snella ile lokal zayıflama, toparlama, selülit tedavisi ve fizk tedavi, Yosun Tedavisi hizmetlerinde üyelerimize %10 indirim uygulamaktadır. İzmir Princess Hotel SAĞLIKLI YAŞAM MERKEZİ nde tarihine kadar üyelik kimlik kartlarını ibraz etmeleri durumunda üyelerimize %20 indirim uygulamaktadır. 01 Nisan-31 Ekim arası üyelerimize üyelik kimliklerini ibraz etmeleri durumunda 3 kişi ve üstüne % yaş grubuna % yaş grubuna %100 indirim uygulamaktadır. EGEPEN deceuninck PVC Doğrama Alüminyum Doğrama Panjur Laminant Parke İşlerinde üyelerimize %5 indirim uygulamaktadır. Laboratuvar Hizmetlerinde üyelerimize %25 indirimlidir. DUYURU Akışkanlar Mekaniği Prof.Dr. Turhan ACATAY Prof. Dr. Adnan AKYARLI Tl. Yerine Tl. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

13 incelemeler NEREYE GİDİYORUZ? Prof.Dr. Turhan ACATAY En son bilimsel senaryoya göre, 15 milyar yıl önce bir büyük patlama oluyor, ilk üç dakika içinde atomlar teşekkül edip, uzayımız ortaya çıkıyor. Durmadan genişleyen bu yıldızlar sistemi nasıl oluştu bilim bunun cevabını henüz veremiyor. Ama patlamadan sonra evrende içinde bizimde bulunduğumuz Samanyolu Galaksisi gibi 125 milyar galaksi meydana geldiğini de Hubble Uzay Teleskopu nun çektiği fotoğraflardan görebiliyoruz. Bizim güneşimiz, Samanyolu galaksisi içinde ışık yayabilen milyarlarca yıldızdan sadece biri ve yeride galaksinin merkeze doğru kapanan kısmının oldukça dışında. Dünyamız da bu yıldızın etrafında dönen uydulardan sadece küçük bir tanesi. Güneş sisteminin bir ucundan diğer ucuna ışık hızıyla on saatte gidilebilir. Oysa bu güneş sistemi, Samanyolu içinde sadece bir nokta büyüklüğünde. Güneşin yaydığı enerji/ışık dünyaya sekiz dakikada ulaşır. Işığın hızı saniyede km. olduğuna göre güneşdünya arasındaki uzaklık hesaplanabilir. Ama konumuz için gereksiz. Güneş her saniyede 564 milyon ton hidrojeni 560 milyon ton helyuma çevirirken her saniye ağırlığından 4 milyon ton kaybeder ve uzaya gene her saniyede 100 milyar kere milyar kilovat saat enerji yayar. Dünyaya ise bu enerjinin 30 milyar kilovat saati ulaşır ve dünya yüzündeki canlı hayatının devamını sağlar. Bu enerjinin ısıl değeri daha anlamlıdır. 40 milyar ton normal kömürün vereceği ısı enerjisine Q denirse (Q=10 18 BTU), dünya atmosferine güneşten senede ulaşan toplam enerji 5000Q kadardır. İnsanlığın senede kullandığı enerji ise 0,2-0,3 Q kadardır. Dünya yüzündeki bütün bitkiler de fotosentez için 0,2 Q kadar enerji kullanır. İşte dünyamızın evrendeki yeri bu, son derece küçük bir zerrecik. Ancak oldukça önemli özellikleri var. Boyutlarına göre çekimi (yer çekimi) oldukça büyük. Demir ve silis elementleri merkeze doğru toplanmış, karbon, hidrojen, oksijenden oluşan organik bileşikler yüzeyde bulunuyor. Ve nihayet yüzey sıcaklığı da suyun her üç halde (katı, sıvı ve gaz) bulundurmaya uygun. Ek olarak bir de gazdan ibaret bir atmosferi var ve bunun %16 sı serbest oksijen. Dünyamızın yerini böylece belirledikten sonra şimdi daha somut anlatım için modellemeye başlayalım. Güneşimizi alıp Ayasofya müzesinin kubbesinin ortasına koysak, gezegenlerin tümüde 30m. çaplı bir daire içinde dönüyor olsa, güneş küçük bir yumurta kadar, dünya irice bir kum tanesi kadar olur. Aynı modele devam edersek Samanyolu galaksisi içinde bize en yakın takım yıldızın (Beta takımyıldızı) yaklaşık Hazar Denizi kıyılarına konulması gerekecektir. Sonuç : Uzayda birbirinden bağımsız sistemler arasındaki mesafe son derece büyüktür. Dünyamızın oluşum öyküsü de son derece ilgi çekici. Bir teoriye göre dünyamız 6-8 milyar yıl önce teşekkül ediyor. Güneşten ayrılma bir parçamı yoksa bir kısım asteroidin birleşmesi ile mi meydana gelmiş tartışmalı bir konu. Başlangıçta sıcaklık nedeniyle su, atmosferde buhar halinde, karbondioksit ve metan gazı ile karışık halde bulunuyor. Soğuma başlayınca bir su çevrimi de yavaştan başlıyor ve denizler teşekkül ediyor. Ama bu denizlerin suyu bugünkü sudan farklı. Zaten bilimsel adı da Çorba. Yağışlar sırasında oluşan yıldırımlar da bu dönemde çok etkili. İşte bu sırada nasıl olmuşsa olmuş Çorba içindeki elektriğin de etkisiyle oluşan bir kısım protein birleşip tek hücreli canlıyı meydana getiriyor. 3,5-4 milyar yıl önce meydana gelen bu muhteşem olay sonucu yeryüzünde canlı hayatı başlıyor, aynı zamanda atmosferde de oksijen birikmeye başlıyor. Bulunan en eski canlı fosilleri Prekambrien çağına ait ve 3 milyar 860 milyon yıl yaşında. Bu tarihten sonra canlılar durmadan evrimleşiyor ama bir taraftan da felaketler birbirini izliyor. Paleozoik ve Mezozoik çağlarda 4 felaket oluyor ama canlılar hayatta kalmayı başarıyor. Bilim bu felaketleri dünyaya Asteroid çarpması ile açıklıyor. Son felaket 65 milyon yıl önce Kenozoik çağında meydana geliyor. Bunun sonucu canlı ailelerinin yüzde 17 si ortadan kalkıyor. Memeliler hayatta kalmayı başarıyor ama dinozorlar yok oluyor. Yakın tarihe gelelim; 17 milyon yıl önce ilk insansılar ortaya çıkıyor. 2,4 milyon yıl önce buzul çağı sona eriyor ve daha ılıman bir iklim dünya yüzünü ısıtıyor yıl önce modern insanın ilk ataları evrimleşiyor. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

14 incelemeler Ve nihayet bunların içinde Homosapiens ilk evrimleştiği Habeşistan dan yola çıkıp dünyaya dağılıyor. Ve onu toptan işgal ediyor. Şu anda bu işgal ve onun sonucu sömürü tüm acımasızlığı ile devam etmektedir. Şimdi bir model daha yapalım. Dünyamızı 2 metre çaplı bir balon olarak düşünelim. Bu balon oldukça büyük bir balondur. Örneğin orta boy odada oldukça büyük bir hacim kaplar. Dünyanın yarı çapı 6500 km. olduğuna göre ölçeğimizde hesaplanabilir. İnsanoğlu en fazla 6500 metre yüksekliğe çıkabildiğine göre (o da oksijen takviyesi ile) içinde yaşadığımız ortam, modelimizde 1 mm. olur. İşte bütün kavgalar, sömürüler, aşklar, kinler, sevgiler, acımasızlıklar bu 1 mm. içinde yaşayan biz canlılar arasındadır. Bu 1 mm. ye biz biyosfer diyoruz. Peki üstüne bastığımız kara parçası nasıl bir şey. Yeteri kadar sağlam mı? Bu kara parçalarının kalınlığını 40 km. olarak alsak 2 metre çaplı balon modelimizde sadece 6 mm. kalınlığa karşılık gelir. 40 km. düşündüğümüz kalınlık bazı yerlerde daha ince, bazı yerlerde daha kalın olabilir ama bu kalınlıktan aşağısı yumuşamaya başlamış kayaç şeklindedir. Modelimize yumurta desek, üstelik bu yumurta çatlaktır. Yaşam alanımız olan bu 1 mm. alan içinde, yaşamamıza yararlı su, hava vb. gibi (yaşamsal) bileşik ve elementler de sınırlıdır. Yenilerini bulup bunları çoğaltma imkanımız da yoktur. Bu bileşik ve elementler dünya yüzünde o kadar ideal bir oranda mevcuttur ki canlı hayatı bu dengeye dayanarak hayatta kalabilir. Oysa insanoğlu, güneşten gelen enerji ile dünya yüzünde daha önceleri depolanmış olan katı ve sıvı fosil yakıtları hoyratça kullanarak, havayı kirletip dengesini bozmaktadır. Diğer taraftan biyosferin kendi kendini temizleme kapasitesinin çok üzerinde sıvı ve katı kirlilik yaratarak kendi yaşam alanını (hacmini) bizzat kendisi için zararlı/tehlikeli hale getirmektedir. Hava kirliliğinin sonuçları artık biyosferdeki ısı dengesini bozacak boyutlara ulaşmış, neredeyse iklim değişiklikleri konuşulmaya başlanmıştır. Yaşamın en önemli gereksinimlerinden hava dünya yüzüne adil dağılmıştır ama diğer en önemli gereksinim olan su için aynı şey söylenemez. Su dünya yüzünde hiç de adil dağılmamıştır. Üstelik temiz su ihtiyacı da durmadan katlanarak artmaktadır. Foreign Policy dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre 1950 den bu yana küresel kişi başına yenilenebilir su kaynakları yüzde 58 azalmış durumdadır. Zaten dünyadaki su kaynaklarının sadece yüzde 1 i içme suyu olarak kullanılabilecek durumda, gerisi ya deniz suyu, ya atmosferdeki buhar yada kutuplardaki buzlarda bulunuyor. Dünya Bankasına göre halen dünya yüzünde 450 milyon insan ciddi su sıkıntısı içinde. Gelişmekte olan ülkelerdeki insan ölümlerinin yüzde 80 i su ile ilintili hastalıklardan kaynaklanıyor. Küresel temiz su tüketimi her 20 yılda ikiye katlanıyor. Böyle devam ederse 2025 yılında dünya nüfusunun yarısı su sıkıntısı çekecek yılında 3 milyar insan temel gereksinimleri için yeterli su elde etmenin çok zor yada imkansız olduğu ülkelerde yaşıyor olacaklar. Türkiye ye gelince, 20 sene sonra ülkemizde de su sıkıntısı başlayacak ama facia boyutunda değil. Ancak güneyimizdeki Arap ülkeleri için durum hiç de ümitli görünmüyor. Onlarda 21. yüzyılın ın ikinci yarısında susuzluk en üst düzeye çıkacak. Hava ve su için çizdiğimiz bu karamsar tabloya aslında katı ve kimyasal atıkların yol açtığı kirliliği de eklemek gerekiyor. Sonuç olarak hepsi hepsi iki buzul çağı arasına sıkıştırdığımız bu medeniyet, sonsuza kadar devam edebilir mi? Uzmanlar hiç de ümitli değil. Tanesi 40 ton çeken muhteşem yaratıklar, dinozorlara bile yar olmamış bu dünya, insan yükünü nereye kadar çekebilir? Şimdiden alarm zilleri çalıyor. Peki başka dünyalara gitme imkanımız yok mu? Belki olacak ama ne zaman? Çok da karamsar olmayalım. İlk otobüs ABD de 1912 de yapılmış. İnsanoğlu sadece 60 sene sonra aya gidecek aracı yaptı. Niye olmasın? DUYURU Meslektaşımız ve Üyemiz Sn. Mukadder ÖZAKMAN ve Sn. Halit ŞEKERCİ ye 17 Haziran 2004 Körfez Gezisi Etkinliğimizde, sanat alanındaki başarılı çalışmalarından dolayı Edebiyat-Koop tarafından hazırlanan Ödülleri verilecektir. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

15 incelemeler MÜHENDİS VE MİMAR SİNAN Em.Prof.Dr. Ünal ÖZİŞ Dokuz Eylül Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Buca-Tınaztepe, İzmir Sinan'ın yaşamı Sinan 1490'lı bir yılda Kayseri'nin Ağırnas köyünde dünyaya gelmiş, 1512/13'de Yavuz Sultan Selim döneminde devşirilmiş, Osmanlı ordusunun Haseki rütbesine kadar yükselen bir mensubu olarak 25 yılda on "sefer-i hümayun"da görev yapmış, bu dönemde Bağdat'tan Pulya'ya, Rodos'tan Viyana'ya kadar pek çok yer görmüştür. Osmanlı İmparatorluğunun tüm inşaat işlerinden sorumlu Hassa Mimarlar Ocağının başına, 1538'de Kanuni Sultan Süleyman döneminde Mimarbaşı ünvanıyla getirilen Sinan, bu görevini II.Selim ve III.Murat dönemlerinde de, 9 Nisan 1588'deki ölümüne kadar 50 yıl sürdürmüştür. Yaşam öyküsünü ve eserlerinin listesini, Sinan 1583'te Hacca gitmeden önce çalışma arkadaşı, nakkaş, şair Sai Mustafa Çelebi'ye beyan ederek yazdırmıştır. "Tezkiret'ül-bünyan", "Tezkiret'ül-ebniye", "Tuhfet'ül-mimarîn" adlarını taşıyan farklı biçimleri bulunan, topluca tezkereler olarak anılan bu kitapçıklara göre, 150'yi aşkın cami ve mescit, 70'i aşkın medrese, 50'yi aşkın hamam, 40'ı aşkın türbe, çok sayıda saray, kervansaray, imaret, darüşşifa, köşk, mahzen, köprü, su kemeri olmak üzere, toplam 500'e yakın eser inşa etmiştir. Tezkerelerde Abdullah oğlu Yusuf, Abdülmennan oğlu Sinan olarak anılan, büyük Türk mühendisi ve mimarı Sinan'ın, bu eserlerinden 200 kadarı özgün biçimini koruyarak günümüze gelmiş olup, pek çoğu bugün de kullanılmaktadır. Sinan'ın dehasının ve eserlerinin mimarlık ile güzel sanatlar alanlarındaki evrensel önemi gerek ulusal, gerekse uluslararası ortamlarda uzun yıllardan beri ele alınıp ortaya konulduğu halde, inşaat mühendisliği alanındaki evrensel önemi üzerinde ancak son birkaç onyılda ciddiyetle durulmağa başlanılmıştır. Tuhfet'ül-mimarin'de yeralan, kendi beyanı hayat hikayesinde, "mi'marı akil" (akıllı mimar) tanımlamasının hemen ardından, kendisinden "mühendis zufünun" (fenni bilen mühendis) olarak sözeden Sinan'ın çalışmaları içinde, inşaat mühendisliği yönü belki mimarlık yönünden de önce yeralmaktadır. Sinan'ın yüksek yapıları Mimar Sinan'ın yüksek yapıları, özellikle mimari dehasının doruğa ulaştığı camiler, ancak "mühendis" Sinan'ın dehasıyla günümüze kadar özgün biçimini koruyarak gelmişlerdir. O dönemde büyük açıklıklı mekânları örtmede tek etkin çözüm olan kargir kubbenin altında, dörtgen, altıgen, veya sekizgen plana oturan taşıyıcı sistem, kubbenin oluşturduğu yatay mesnet reaksiyonlarını payandalar, yarım kubbeler, küresel bingiler (tromplar), küresel üçgenler (pandantifler) gibi üç eksenli geçiş ögeleri, kemerler gibi iki eksenli düşey taşıyıcılarla sönümleyerek, ayaklara (filpayelere) aktarmaktadır. Mesnet reaksiyonlarının eksantrisitesini azaltmak ve çekme gerilmelerini gidermek amacıyla ayaklar yükseltilerek, normal kuvvet bileşenini arttırıcı ağırlık kuleleri biçiminde, tek eksenli düşey taşıyıcı unsurlarla yapının mukavemeti arttırılmaktadır. Sinan camilerinin yüksek minareleri de, gerek mukavemet, gerekse merdiven düzeni açısından çok ilginç yapılardır. Sinan'ın Tezkiret'ül-bünyan'da inşa öyküsüne yer verdiği en önemli altı eseri arasında yüksek yapılarının üçü, İstanbul'daki Şehzade (Foto 1) ve Süleymaniye (Foto 2) camileri ile Edirne'deki Selimiye (Foto 3) camisi yeralmaktadır. Bazı kubbelerde zati yükü azaltıcı ve/veya akustiği geliştirici boşluklu elemanların kullanımı, duvar kaplamalarının akustiğe etkisi, kandil islerinin hava akımlarıyla bir kesimde toplanması ve bu islerin mürekkep yapımında değerlendirilmesi gibi hususlar, Sinan'ın akustik ve aerodinamik mühendisliği alanlarında da dikkate değer katkıları niteliğindedir. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

16 incelemeler Sinan'ın köprüleri Sayıları çok fazla olmamakla birlikte, bugün hepsi ayakta duran, ana taşıyıcı unsuru kemerler (Foto 4) olan yol köprüleri de başlıca yollardan kritik geçişleri sağlayan, bazılarının temellerinin inşaatı önemli özellikler gösteren, bütünüyle inşaat mühendisliğinin yapı, ulaşım ve geoteknik alanlarının tarihi gelişiminde özel yeri olan eserlerdir. Sinan'ın köprüleri yapısal biçimleri açısından incelendiğinde, köprü inşaatında da Sinan'ın "çoğulcu" olduğu ifade edilebilir. Meriç Çoban Mustafa Paşa, Silivri II.Selim, Drina Sokollu Mehmet Paşa köprüleri gibi, sürekli benzer kemerli köprüler daha ziyade Roma köprüleri çizgisine yakındır. Dilderesi Kanuni S.Süleyman, Haramidere Kapuağası, Büyükçekmece Kanuni S.Süleyman, Alpullu Sokollu Mehmet Paşa köprüleri gibi, tek sayıda kemerli yükselen ve alçalan köprüler daha ziyade İlhanlı-Selçuklu köprüleri çizgisine yakınsamaktadır. Çorlu ve Lüleburgaz Sokollu Mehmet Paşa, Trebişniça Arslanağa köprüleri gibi, çift sayıda kemerli yükselen ve alçalan köprülerin ise her iki grubun kesişme alanı niteliğini taşımaktadır. Sinan'ın Tezkiret'ül-bünyan'da inşa öyküsüne yer verdiği en önemli altı eseri arasında Büyükçekmece'deki Kanuni Sultan Süleyman köprüsü (Foto 5) yeralmaktadır. Ayrıca, bazı kaynaklar, Vişegrad yakınında Drina üstündeki, Ivo Andriç'in Nobel edebiyat ödülü kazanan romanına konu olan, Sokollu Mehmet Paşa köprüsünü de (Foto 6) yedinci en önemli eseri olarak belirtmektedir. Sinan'ın suyolları Sinan'ın suyolları ise, gerek suyolunu vadi geçişlerinde taşıyan kemerlerinin yapısal özellikleri, gerekse suyolu genel geçgisinde hidrolik esasların uygulanmasındaki mahareti ile, su inşaatı mühendisliği tarihinin en önemli örnekleri arasında yeralmaktadır. Herbiri toplam 50'şer km mertebesinde uzunluğa sahip olan, halen kısmen çalışır durumdaki Edirne-Taşlımüsellim, halen devre dışı bulunan İstanbul-Süleymaniye, halen büyük kısmı çalışır durumdaki İstanbul-Kırkçeşme suyolları, Roma imparatorluğu döneminden sonra 20.yüzyıla gelene kadar inşa edilmiş en önemli üç su iletim sistemi olarak sayılabilecek niteliktedir. Günümüzde varlığı bilinmeyen, İskender Çelebi bahçesine komşu arazideki kuyu ve su dolabı ile, geçgisinde Uzun, Eğri, Mağlova, Güzelce gibi dört muhteşem su kemerini bulunduran Kırkçeşme suyolu da (Foto 7,8), Sinan'ın Tezkiret'ül-bünyan'da ayrıntılı olarak sözettiği en önemli altı eserinin ikisi olmaktadır. Görüldüğü üzere, inşaat mühendisliği alanında evrensel önemde çalışmaları olan Sinan'ı, Osmanlı devlet örgütünde Hassa Mimarlarının başı olarak taşıdığı geleneksel "Mimar" sıfatının ötesinde, "Mühendis ve Mimar" olarak tanımlamak fevkalade yerinde sayılmalıdır. Sinan ve mimarlık Mimarlık konusunda da, Sinan kendinden önceki Doğu ve Batı yapı sanat ve tekniğini çok iyi özümlemiş, klasik dönem olarak anılan 16.yüzyıl Osmanlı mimarisini çoğulcu bir yaklaşımla evrensel bir doruğa ulaştırmıştır. Sinan'ın bu çoğulculuğu, en büyük anıtsal yapıları olan camilerin mimarisinde açıkça görülmektedir. İslam dininin geleneği doğrultusunda, geniş kıble cepheli yayvan dikdörtgen plan bağlamında: (a) çok kubbeli ulucami türünde Kasımpaşa'da Piyale Paşa; (b) altıgen taşıma sistemi türünde Beşiktaş'ta Sinan Paşa, Topkapı'da Kara Ahmet Paşa, Babaeski'de Semiz Ali Paşa, Kadırga'da Sokollu Mehmet Paşa, Üsküdar'da Atik Valide; (c) üç yarım kubbeli dörtgen taşıma sistemi türünde Üsküdar'da Mihrimah Sultan, Manisa'da Muradiye camileri bulunmaktadır. Evrensel yapı teknolojisi bağlamında: (d) tek kubbeli dörtgen taşıma sistemi türünde Edirnekapı'da Mihrimah Sultan, Silivrikapı'da Hadım İbrahim Paşa, Üsküdar'da Şemsi Ahmet Paşa, Eyüp'te Zal Mahmut Paşa; (e) iki yarım kubbeli dörtgen taşıma sistemi türünde İstanbul'da Süleymaniye, Topkane'de Kılıç Ali Paşa; (f) dört yarım kubbeli dörtgen taşıma sistemi türünde İstanbul'da Şehzade; (g) sekizgen taşıma sistemi türünde Tahtakale'de Rüstem Paşa, Edirne'de Selimiye, Azapkapı'da Sokollu Mehmet Paşa camileri yeralmaktadır. Sinan ve süsleme sanatı Sinan'ın yapıları, özellikle cami ve türbeleri, süsleme/bezeme sanatı açısından da son derece ilgi çekici ögelere sahiptir. Günümüze en iyi durumda gelen öge olan çini sanatı açısından, İznik'in harikulâde çinilerini başlıca Sinan yapılarında görmek mümkün olup, Topkapı Sarayında III.Murat köşkü, Süleymaniye haziresinde Hürrem Sultan İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

17 incelemeler türbesi, Kadırga'da Sokollu Mehmet Paşa camisi ve özellikle Tahtakale'de Rüstem Paşa camileri birer çini müzesi niteliğindedir. Sinan'ın önde gelen dinsel yapılarında, gerek çini üzerine, gerekse kalem işi olarak, hat sanatının fevkalâde güzel örnekleri bulunmaktadır. Bazıları arada geçen sürede çok uyumsuz motiflerle örtülmüş olmakla birlikte, Selimiye, Süleymaniye gibi, son yıllarda en alttaki özgün Sinan dönemi motiflerine göre restore edilmiş nakışlar da, Türk bezeme sanatının en güzel örnekleri arasındadır. Sonuç Mühendislik, mimarlık, süsleme sanatı açısından dünyada müstesna bir yeri bulunan, bir yüzyıla yakın süren ömrünün çeyrek yüzyılını Türk ordusunun mensubu olarak seferlerde, yarım yüzyılını üç padişah döneminde başmimar olarak geçirmiş ve 500 kadar eser gerçekleştirmiş olan, Tezkiret'ül-Ebniye'de kendi beyanıyla bu yapıların "ila intihaizzaman ve inkırazıddevran" (zaman tükenene ve dünya durana dek) ayakta kalacaklarına inancını dolaylı biçimde dile getiren, büyük Türk "mühendis ve mimarı" Sinan'ın eserleri bugün evrensel birer kültür anıtı niteliğini taşımaktadır. Ünal Öziş ve çalışma arkadaşlarının Mühendis ve Mimar Sinan konusunda bazı yayınları ÖZİŞ, Ü.; ARISOY, Y. (1986): Edirne water conveyance system constructed by the Great Mimar Sinan. İstanbul, İstanbul Technical University, "II. International Congress on the History of Turkish and Islamic Science and Technology, Proceedings", V.II, p ÖZİŞ, Ü.; ARISOY, Y. (1987): "Mimar Sinan'ın su yolları". İzmir, Dokuz Eylül Üniversitesi, N YDK , 80 s. ÖZİŞ, Ü.; ARISOY, Y. (1988): Mimar Sinan'ın su iletim sistemleri. İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, N , "Mimar Sinan dönemi Türk mimarlığı ve sanatı" (Ed.: Z. Sönmez), s ÖZİŞ, Ü. (1991): Mimar Sinan'ın köprüleri. İzmir, Mimarlar Odası, "Egemimarlık", Y.1, N.2 (Temmuz 1991), s ÖZİŞ, Ü. (1993): Sinan, the engineer beyond the architect and the artist. Vicksburg, US Army Corps of Engineers, "Report of an International Workshop on Preserving Historic Buildings of Major Importance" (Eds.: D.W. Sykora, M.E. Hynes, E. Karaesmen), p.a3-a6. ÖZİŞ, Ü.; ARISOY, Y. (1996): Water conveyance systems of the great Architect Sinan. Ankara, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Kültür Merkezi, "Uluslararası Mimar Sinan Sempozyumu Bildirileri" (Ankara, Ekim 1988), (Ed.: A. Aktaş-Yasa), s Figures. ÖZİŞ, Ü.; ÖZDEMİR, Y.; ATALAY, A. (1997): Sinan dönemi Türk taşköprüleri. İzmir, İnşaat Mühendisleri Odası, "Türkiye İnşaat Mühendisliği 14. Teknik Kongresi", s ÖZİŞ, Ü.; ÖZDEMİR, Y.; ATALAY, A. (2000): Turkish masonry bridges of Sinan's time. İstanbul, Int. Assoc. of Shell and Spatial Structures & Mimar Sinan University, "Bridging Large Spans (BLS) - From Antiquity to Present", Paper 1, p ÖZİŞ, Ü.; ARISOY, Y. (2000): Sinan's aqueducts. İstanbul, Int. Assoc. of Shell and Spatial Structures & Mimar Sinan University, "Bridging Large Spans (BLS) - From Antiquity to Present", Paper 2, p ÖZİŞ, Ü. (2001): Ein Einblick in die historischen Wasserversorgungsanlagen İstanbuls. Berlin, Technische Universität, "Blickwechsel - Beiträge zur Geschichte der Wasserversorgung und Abwasserentsorgung in Berlin und İstanbul" (Eds.: N. Dinçkal; S. Mohajeri), S ÖZİŞ, Ü. (2003): L'oeuvre de Mimar Sinan. Ankara, "Liaison", Avril 2003, p ÖZİŞ, Ü.; ÖZDEMİR, Y.; ATALAY, A. (2003): Mühendis ve Mimar Sinan'ın köprüleri. İstanbul, Türk Bilim Tarihi Kurumu & İ.S.K.İ., "Türk Teknoloji Tarihi" (Ed.: E. Dölen; M. Kaçar; Takdim: E.İhsanoğlu), s ÖZİŞ, Ü.; ARISOY, Y. (2003): Mühendis ve Mimar Sinan'ın suyolları. İstanbul, Türk Bilim Tarihi Kurumu & İ.S.K.İ., "Türk Teknoloji Tarihi" (Ed.: E. Dölen; M. Kaçar; Takdim: E.İhsanoğlu, s Not: Bu yazı Ünal ÖZİŞ in İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi nde, tarihinde verdiği konferansta dağıtılan özet metnidir. İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

18 incelemeler Foto 1 : Şehzade camisi (Foto. Ü. Öziş) Foto 2 : Süleymaniye camisi (Foto: Ü. Öziş) Foto 3 : Selimiye camisi (Foto: Ü. Öziş) Foto 4 : Alpullu Sokollu Mehmet Paşa köprüsü orta kemeri (Foto: Ü. Öziş) İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

19 incelemeler Foto 5 : Büyükçekmece Kanuni Sultan Süleyman köprüsü (Foto: Ü. Öziş) Foto 6 : Drina Sokollu Mehmet Paşa köprüsü (Foto: M. Somer) Foto 7 : Kırkçeşme suyolunda Mağlova kemeri (Foto: Ü. Öziş) Foto 8 : Kırkçeşme suyolunda Başhavuz (Foto: Ü. Öziş) İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı:

20 incelemeler KENDİLİĞİNDEN YERLEŞEN BETON BÖLÜM I GENEL TANITIM, KULLANIM ALANLARI Araş. Gör. Burak FELEKOĞLU Yard. Doç. Dr. Selçuk TÜRKEL Prof. Dr. Bülent BARADAN Dokuz Eylül Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Beton, suyun ardından dünyada en çok tüketilen malzemedir. Mevcut teknolojide beton kalitesi, yoğun emek ve enerji kullanımı gerektiren mekanik vibrasyon işine bağımlıdır. Bu derece yoğun tüketilen bir malzemenin de teknolojiye paralel gelişme göstermesi kaçınılmazdır. Bileşenleri itibarı ile önceleri sadece su, çimento ve agregadan oluşan beton, bünyesine kimyasal ve mineral katkıların girmesiyle pek çok olumlu özellik kazanmıştır. Kimyasal ve mineral katkıların kullanımı ile birlikte üretim ve uygulama safhasında karşılaşılan pek çok sorun çözülebilmiştir. Günümüzün modern beton teknolojisinde kimyasal ve mineral katkısız bir beton düşünülemez. Kimya alanındaki gelişmeler ve polimer teknolojisinin ilerlemesi, 80 li yılların ortalarından itibaren çok etkili akışkanlaştırıcıların keşfine sebep olmuştur. Yüksek oranda su kesme yeteneğine sahip bu akışkanlaştırıcılar aynı zamanda taze betonun işlenebilirliğini de arttırmaktadır. Yeni nesil akışkanlaştırıcıların sağladığı bu etki bilim adamlarını taze betonun yerleştirilmesi sırasında gereken sıkıştırma işlemini ortadan kaldırmak için araştırma yapmaya yöneltmiştir. Böylece kendiliğinden yerleşen beton kavramı ortaya çıkmıştır li yılların başında Japonya da betonarme yapılarda kalıcılık sorunları incelenmiş ve bu sorunların en önemli sebeplerinden birinin, taze betonun yeterli sıkıştırma işlemi uygulanmadan yerleştirilmesi olduğu saptanmıştır. Özellikle taze betonun sıkıştırılması için gerekli kalifiye işçi yetersizliği, yerleştirilen betonun kalitesini olumsuz etkilemektedir. Öte yandan işçi ne kadar eğitilmiş olursa olsun, taze betona homojen sıkıştırma enerjisi verilebilmesi, özellikle işlenebilirliğin düşük olması halinde pratikte mümkün değildir. Bu problemi çözmek amacıyla sıkıştırma enerjisine ihtiyaç olmadan kendi ağırlığı ile sıkışarak yerleşebilecek özel bir tip beton üretilmesi tasarlanmıştır. Kendiliğinden Yerleşen Beton (KYB), kendi ağırlığı ile sık donatılı dar ve derin kesitlere yerleşebilen, iç veya dış vibrasyon gerektirmeksizin kendiliğinden sıkışabilen, bu özelliklerini sağlarken ayrışma ve terleme gibi problemler yaratmayarak kohezyonunu (stabilitesini) koruyabilen, çok akıcı kıvamlı özel bir beton türüdür. Klasik beton dizaynından farklı olarak kendiliğinden yerleşen betonda; kimyasal katkı, viskozite arttırıcı katkı ve çok miktarda inert veya puzolanik mineral katkının tümünün veya bir kısmının kullanılması ihtiyacı doğmaktadır. Bu malzemelerin seçimi ve beton dizaynında uygun oranlarda kullanılmasına yönelik yeni deney yöntemleri ve dolayısıyla standartlar geliştirilmektedir. Beton teknolojisinde yeni yöntemlerin keşfi ile gelişmelerin pratik uygulamalara aktarılması arasında her zaman bir geçiş dönemi olmuştur. Bu dönemde uygulayıcılar yeni teknolojiye uyum sağlama yolunda yaşanan sıkıntıları çözmeye çalışırlar. Örneğin, Duff Abrams su/çimento oranı ile beton basınç dayanımı arasındaki ilişkiyi 1918 yılında yayınlamasına rağmen, beton endüstrisinde bu ilişkinin önemi 1930 lu yıllarda anlaşılmaya başlamıştır. Bir başka örnek ise, hazır beton endüstrisinden verilebilir; 1920 de hazır beton mikserleri varolmasına rağmen, hazır beton sektöründe taşıma amaçlı mikser kullanımı İkinci Dünya Savaşı sonrası, 1940 ların ortasında hızlı inşaat ihtiyacı sebebiyle yaygınlaşmaya başlamıştır. Özetle yeni teknolojilerin pratiğe aktarılması zaman alan, sıkıntılarla karşılaşılan sancılı bir süreçtir. Kendiliğinden yerleşen beton günümüz beton teknolojisinde uygulamaya geçiş dönemini yaşamaktadır. Gelişmiş ülkelerde KYB teknolojisine geçiş daha kolay ve hızlı; gelişmekte olan ülkelerde ise yavaş ve problemli olacaktır. Bu dönemin uzunluğu, yapılacak teorik ve pratik çalışmaların uygulanabilirliğinin sektör tarafından değerlendirilmesine bağlıdır. Kendiliğinden yerleşen beton literatürde üç farklı isimde anılmaktadır. Literatürde en yaygın kullanılanı Kendiliğinden Sıkışan Beton (Self-Compacting Concrete - SCC) dur. Özellikle döşeme tipi, geniş boyutlu yüzeysel alanlarda kullanılması halinde, Kendiliğinden Yüzeylenen Beton (Self-Levelling Concrete - SLC) adı kullanılmaktadır (Şekil 1). Kendiliğinden Yüzeylenen Beton dan kendi ağırlığı ile her 4 metrede 1 mm den fazla kot farkı oluşturmaksızın, akarak İMO İzmir Şubesi Haziran-2004 Yıl: 19 Sayı: