TANZİMAT EDEBİYATI( )

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TANZİMAT EDEBİYATI( )"

Transkript

1 TANZİMAT EDEBİYATI( ) Türk Edebiyatı, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yönünü Batı ya doğru çevirir, İslam kültürü etkisinde gelişen Divan edebiyatından uzaklaşır. Devlet toplum hayatındaki değişiklikler bir süre sonra edebiyata da yansır; Batı kültürüyle yetişen yeni kuşaklar, eski edebiyatın yeni hayatı anlatmaya elrişsiz olduğunu öne sürerler Batı edebiyatlarını örnek alan bir dönemi başlatırlar da Tanzimat, 1856 da Islahat Fermanı nın ilan edilmesiyle Osmanlı İmparatorluğu her alanda Batı ya yöneldiğini resmen açıklamış oluyordu. Yeni bir uygarlığa adım atan yetkililer bu uygarlığı özümsemenin yaymanın yolunu yeni okullar açmak, gazeteler çıkarmakta görmüşler; Batı ülkelerine bazı gençleri eğitim görmeleri için göndermişlerdir. Aynı dönemde Batılı tiyatro toplulukları için İstanbul da tiyatro binaları yapılmış, Batı müziği, dansları, çalgıları aydın çevrelere tanıtılmıştır. Bütün bu etkinliklerin gösterildiği zamanlar Tanzimat hazırlık dönemi olarak belirtilebilir. Bu dönemin genelde 1860 a kadar sürdüğü kabul edilir. Tanzimat Edebiyatı, 1860 ta Agâh Efendi ile Şinasi nin çıkardığı Tercüman-ı Ahval gazetesiyle başlar. Bu edebiyatın asıl kurucuları Şinasi, Namık Kemal Ziya Paşa dır. Tanzimat Edebiyatını sanatçıların eserlerini sanata yaklaşımlarını dikkate alarak, birinci ikinci dönem olmak üzere iki bölümde inceleyebiliriz. TANZİMAT EDEBİYATININ KAYNAKLARI Tanzimat devrinde Batı edebiyatı demek, Fransız edebiyatı demektir. Bütün türlerde ilk tanınan örnek alınan yazar şairler bu edebiyatın temsilcileridir. Gerek Fransız edebiyatını tanıtan yazılar, gerek yapılan tercümeler gerekse onu örnek alarak yapılan bütün denemeler bu devrin gazete dergilerinde yer almıştır. Tanzimat devri ilk safhasında ( ) Avrupalılaşma işlemi, zaruri olarak, Divan edebiyatına aralıksız saldırıp onu gözden düşürme, yani çağdaş bir Türk edebiyatına alan açma, Fransız başlıca türlerini getirme, bu edebiyatın klasik romantik okullarının başlıca yazar şairlerini tanıtma, eski nazım nesir dillerinin dışında yeni bir edebi dil yaratma yönlerinde gelişmiştir. Batılılaşmanın sosyal alandaki gelişmesini ise, 1860 tan sonra, basın, roman tiyatro birlikte yürütürler. Bu üç mühim vasıta ile bir yandan batılı yaşayışı- bazen çok lüzumsuz ayrıntılara kadar inerek- Türk halkına tanıtırlarken, bir yandan da çok çeşitli konular üzerindeki batılı görüş tarzını da getirmek suretiyle yeni bir aydın nesil yetiştiriyorlardı. Sosyal alandaki bu hizmeti ile edebiyat, tamamıyla, Tanzimat ın getirdiği esaslara bağlıdır yılları arasında TÜRK edebiyatı, kendisini bu esasların gerçekleştirilmesine rmiştir bu tutumu ile daha çok, sosyal bir karakter gösterir. Tanzimat hareketi- bir anlamda- bir halka iniş hareketi olduğu için, edebiyatta halkın anlayabileceği bir dil üzerinde durulmasını da tabii karşılamak gerekir. Konuşma diline yaklaştırılacak yeni bir yazı dili yani yeni bir nesir, halka kültür yolu ile sağlanmak istenen sosyal fayda nın da en güçlü aracı idi. Batı edebiyatını örnek alma kararını ren Tanzimat Edebiyatı nın en önemli özelliklerinden birisi de, gayesine yeni yapısına uygun bir ifade vasıtası yani yeni bir dil üslub aramak ihtiyacını hemen duymuş olmasıdır. İlk çalışmalar bu noktada toplanarak kısa zamanda açık bir sonuca varılmış, gerek nesirde gerekse nazımda yeni bir dile yeni bir söyleyişe ulaşılabilmiştir. Edebiyatın sosyal hizmete girmesi, çevresindeki her şeyle doğrudan doğruya ilgilenmesi prensibi ile Türk edebiyatı, asırlardan beri ilk defa olarak, hayatla yüz yüze geliyor; olayları insanları oldukları gibi görüp göstermeğe başlıyordu. Bu durum, eski edebiyatın her alandaki soyutluğundan kurtuluşun, somuta bağlanışın ifadesidir. Eski edebiyat, bilindiği gibi, kaideler klişeler edebiyatı idi: Klişe konu, klişe tabiat, klişe hayal, klişe güzellik, klişe sevgili tipi, klişe aşk, klişe dil vb. Bütün bu klişelerden kurtulup hayatın karşısına aracısız eli kolu bağlı olmadan çıkan Tanzimat devri sanatçısı, her şeyden evl, hürriyetini duyar tek başına bir şahsiyet olduğunu anlar. Bu anlayışı yeni bir tabiat görüşü, yeni bir estetik, doğrudan doğruya hayattan alınan yeni konular takip eder. Tanzimat ın ferdin hürriyeti prensibi ile tam bir uygunluk halinde bulunan sanatçının hürriyeti prensibi ona tamamıyla şahsi sentezler in, yani yaratıcılığın kapılarını açmıştır. Böylece sanat anlayışında, üslupta bireysellik, özgünlük belirir. Fakat 1875 yılına kadar prensip olarak sosyal fayda formülüne bağlanan Tanzimat Edebiyatı, bu tarihten sonra, üslûb konu bakımından kendisini yavaş yavaş Fransız romantizmine kaptırdı. Türk asırlarca süren alışkanlıklarına da uygun düşen bu kaptırış, önce üslubta başlar. Nesrinin esasını Şinasi den almakla beraber, sanatkârane üslub kaygısı ile ondan ayrılan Namık Kemal in, romanlarındaki tabiat insan tasvirlerini daha canlı çekici hale getirebilmek için romantik üslubun ihtişamından faydalanmağa kalkışması ile başlayan bu tesir, zamanla, karakterlere, vakaların kuruluşuna temalara kadar yayıldı.1890 dan sonraki Türk romanında görülen bazı realizm natüralizm denemelerine rağmen, Kemal i takip eden Recai-zade Ekrem Abdülhak Hamid in de ağır basan şahsiyetleri ile Tanzimat Edebiyatı,-çok geniş ölçüde- romantizme bağlı kalmıştır tan başlayarak şiiri, tiyatrosu romanı ile batılı edebiyatın bütün türlerini benimseyen denemeğe girişen Türk edebiyatı, teknikte henüz çok yetersiz olmakla beraber, gösterdiği hızlı gelişme ile, tamamıyla batılı bir anlayışa bütün türlerde çok rimli çalışmalara sahip olabilmişti. TANZİMAT EDEBİYATINDA ŞEKİL ÖZELLİKLERİ VE ÖYKÜ: Tanzimat dönemine gelinceye dek Türk edebiyatında Batılı anlamda roman öykü yoktu. Ancak Divan edebiyatındaki mesneviler, bir bakıma bu boşluğu dolduruyordu. Mesnevilerin ele aldığı aşk öyküleri oldukça hacimliydi bunlar aydınlara yönelikti. Halk ise Köroğlu, Ferhat ile Şirin, Kerem ile Aslı gibi halk hikâyelerini dinleyip okumaktan zevk alıyordu. Tanzimat Roman Öyküsünün Özellikleri: 1) Konular günlük yaşamdan ya da tarihten alınmıştır. 2) Duygusal acıklı konular ön plandadır. 3) Romantizmden etkilenen Ahmet Mithat, Namık Kemal, Şemsettin Sami gibi yazarların eserlerinde rastlantılara çok yer rilmiş; bireyi eğitme, toplumu düzeltme amacı güdülmüştür. Romanın akışı kesilerek okuyucuya bilgiler aktarılır. 4) Roman kişileri tek yönlü (iyi ya da kötü) olarak ele alınmış sanatçılar kişiliklerini eserlerine yansıtmışlardır. Romanlarda genellikle iyiler ödüllendirilmiş, kötüler cezalandırılmıştır. 5) İlk dönem romanlarında tasvirler çok uzatılmış, ikinci dönemde ise daha ölçülü tasvirler yapılmıştır. 6) Realist Natüralist akımlardan etkilenen Recaizade Mahmut Ekrem, Samipaşazade Sezai, Nabizade Nazım gibi yazarların eserlerinde ise benimsenen akımın gereği olarak gözlem e geniş yer rilmiş; olaylar gerçekçi bir açıdan dile getirilmiştir. 7) Roman öykülerin genelinde kahramanlar İstanbul un aydın çevrelerinden seçilmiştir. Bu dönem romanlarında kadın erkek ilişkileri ancak birbirlerini görmeleri olanağı bulunan yakın akraba arasında, cariyelerle evin erkekleri arasında, Hıristiyan kadınlarla Türk erkekler arasında geçirilmiştir. İlk kez Nabizade Nazım, Karabibik romanı ile, köy gerçeğine eğilmiş, Anadolu insanının sorunlarını ele almıştır. ŞİİR: Tanzimat Edebiyatında nesirden sonrayenileştirilen ilk tür, şiirdir. Roman piyes gibi türler henüz denenmeden, şiir üzerinde bazı yenileştirmelere başlanmıştı. Şiirde de, önce, yeni bir dil söyleyiş aranmakla işe girişilir. Bu dil söyleyişin yöneldiği kaynak ise, nesirde olduğu gibi, konuşma dili üslubudur. Tanzimat Edebiyatında şiir de düzyazı kadar önemlidir. Bu dönemin sanatçıları Divan edebiyatı kültürüyle yetiştikleri için eski şiir anlayışından büsbütün kopamamışlardır. Tanzimat şiiri, genelde, biçimsel açıdan Divan şiirinin bir devamı sayılabilir. Tanzimat Şiirinin Başlıca Özellikleri: 1) İlk dönem Tanzimat şiirinde gazel, kaside, terkib-i bent gibi eski nazım şekilleri kullanılmış, ikinci dönemde Fransızca dan yapılan çeviriler sayesinde yeni nazım biçimleri görülmeye başlanmıştır. Kaside türünde bazı değişikliklere gidilmiştir. Şinasi, yazdığı kasidelerde klasik kasidenin biçimsel özelliklerini dikkate almamıştır. (Şinasi nin Münacat şiirinde klâsik kaside kuralları terk edilmiştir. 40 mısralık olan bu kasidede geleneksel kaside biçimi yoktur.) 2) Divan şiirindeki parça bütünlüğü yerine konu bütünlüğü esas alınmış, beyitler arasında anlam birliği sağlanmıştır. 3) İlk dönemde siyasal toplumsal sorunlar, ikinci dönemde bireysel duygusal sorunlar şiire yansımıştır. Tanzimatla birlikte şiirin konu alanının genişlemesi sağlanmıştır. 4) İlk dönemin şiir dili, ikinci döneminkinden daha sadedir. İkinci dönem sanatçıları dili ağırlaştırmış, sanatlı bir söyleyişi benimsemişlerdir. 5) Tanzimat şairlerinin şiire bakış açıları farklıdır. I. dönem şairleri Divan edebiyatını eleştirerek yıkmaya çalışmışlardır. II. dönem şairleri ise şiiri sanat açısından ele almışlar, estetiğe önem rmişlerdir. 1

2 6) Yeni Türk şiirinde doğa betimlemesinin ilk örnekleri rilmiş; Abdülhak Hamit Tarhan ilk pastoral şiirleri yazmıştır. 7)Tanzimat ın ilk dönem sanatçılarının üçünün de şair olması, edebiyatımızda ilk yenileşen türün şiir olmasını sağlamıştır. Şiirdeki değişmenin temelini Şinasi atmıştır. TİYATRO: Tanzimat tiyatrosunda da, Tanzimat ın prensiplerine uygun olarak, sosyal eğitimingenellikle- ön planda yer aldığı görülür. Bu gayeye, bazen de sosyal aksaklıklara doğrudan doğruya dokunmak ya tarihin ibret rici olaylarını ele alıp onlardan ahlaki sonuçlar çıkarmak suretiyle varılmak istenir. Fakat sosyal meseleler, daha çok, aile çerçesi içinde kalmıştır. Bu da, yazarların sosyal yaşayışı gözleme inceleme alışkanlığına henüz gereği gibi sahip bulunamayışlarındandır. Konuları Doğu İslam tarihinden alınmış olan bazı piyeslerde olayların aynı zamanda ihtişamlı oluşlarına gösterilen dikkat ise, romantik tiyatrodan gelen tesirle ilgilidir. Bu tesir 1870 den sonra başladığı için, daha önce komedilerin çoğunlukta olmalarına karşılık, bu tarihten sonra dram çeşidi daha büyük bir yer tutmuştur. Tarihi temalara değer ren Tanzimat tiyatro yazarları, Türk tiyatrosunun daha çekici olan- ferdi konulara yönelmesini önlemek maksadı ile Milli Tiyatro adını rdikleri bir tiyatro çeşidi çıkarmışlar bununla da, konularını İslam tarihinden ya Osmanlı İmparatorluğu ndaki Müslüman azınlıkların hayatından alan piyesleri kastetmişlerdir. Türklerce yaşayış özellikleri az bilinen etnik toplulukların yaşayışlarını anlatan bu eserler, böylece, bir yandan hafif bir egzotizme büründükleri gibi, bir yandan da ister istemez bir örf adet piyesi haline de gelmiştir. Tanzimat tiyatrosunda sade dil üsluba çok yaklaşılmıştır. Fakat bu tarihten sonra, - diğer edebi türlerde de olduğu gibi- dil, tabiiliğini gittikçe kaybetmiş hele Abdülhak Hamid in eserlerinde, çok yüklü yapma bir duruma gelmiştir. Piyes tekniği, bu devrin tiyatrosunun şüphesiz- en zayıf yönüdür. Bu durumu ise, yeni türdeki bilgi deneme yetersizliğinin tabii sonucu saymak gerekir. Bununla beraber, bu durumu ile de, eğer devrin siyasi şartları tiyatronun önüne şiddetle geçip onu durdurmasaydı, Tanzimat tiyatrosunun, Türk tiyatrosunun geleceği için çok ümit rici olacağı tahmin kabul edilebilir. Büyük bir hızla serpildiği sırada bu fidenin kurumaya mahkûm edilmesi, Türk tiyatrosunun geleceği üzerinde çok kötü tesirler yapmış onun oldukça uzun bir süre Türk en zayıf yönü olmasına sebep olmuştur. Tanzimat dönemine kadar edebiyatımızda Batılı anlamda tiyatro yoktu. Geleneksel Türk tiyatrosunun türleri olan Karagöz, orta-oyunu gibi türler yazılı bir metne dayanmıyor; sahne, dekor gibi öğeleri içermiyordu. Fransa da bulundukları yıllarda tiyatro sanatını tanıyan tiyatronun eski gücü-nü gören Tanzimat sanatçıları bu türü ülkeye taşımanın gerekliliğine inanmışlardır. Şinasi, ortaoyunu tiplerinden de yararlanarak modern anlamda ilk yerli oyun sayılan Şair Evlenmesi ni (1860) yazmış; bir töre komedisi olan bu eserinde görücü usulüyle evlenmeyi konu edinmiştir. Tanzimat tiyatrosunda sahneye çoklukla aile, gelenek, görenek, vatan vb. konular çıkarılmıştır. Komedilerde Klasisizm, dramlarda Romantizm ekili olmuştur. Tiyatro, doğrudan doğruya halka seslenen konuşma temeline dayanan bir tür olduğu için, manzumlar eserler dışındaki oyunlar genelde konuşma diliyle yazılmıştır. ELEŞTİRİ: Tanzimat tan önceki edebiyatımızda Batılı anlamda eleştiri yoktur. Bu alandaki eserler Tanzimat la birlikte görülür tan sonra, edebiyatımızı modernleştirmeyi amaçla-yan sanatçılar, eski edebiyatı yıkmaya yeri-ne yenisini yerleştirmeye çalışırlar. Eleştiriler de bu yönde yoğunlaşır. Eleştiri türünün öncüleri Ziya Paşa Namık Kemal olur. Tanzimat dönemi eleştirisinin temelini eskiyeni mücadelesi oluşturur. Eleştiri türündeki yazılar Tanzimat edebiyatından sonra da sürer. MİZAH VE HİCİV: Divan Edebiyatı nda, mizah türü yok denecek kadar azdır. Bu türün örneklerine, Halk Edebiyatı nda daha çok rastlanır. Buna karşılık, Divan Edebiyatı nda, hiciv daha çok rağbet görmüştür. Ancak, kişilere yöneltilen bu hiciv bir fikir değerine bir ifade zarafetine çok seyrek olarak sahip olabilmiş büyük bir çoklukla, ağır hakaretlerin sıralandığı örnekler-den ileriye geçememiştir. Espri inceliğine ifade zarafetine dayanan gerçek mizah hiciv de, Tanzimat devrinde görülmeğe başlar. Bazı şair yazarlar daha çok mizaha bazıları da daha çok hic yönelmekle beraber, esasta, yani hedef aldıkları kişiyi ya olayı hırpalamakta birleşirler. Her mizah unsurunun da arkasında bir hiciv maksadının saklı bulunduğu bilinen bir şeydir. EDEBİ TENKİD: Türk edebiyatında gerçek edebi tenkidin de, Tanzimat tan sonra başlamış olduğunu söylemek gerekir. Gerçekten, Tanzimat tan önce edebi tenkide ait eserler İslami edebiyatın yalnız yazı tekniğinden bahseden eserlerden ibarettir bunlar, çoğunlukla, Arap Acem edebiyatlarında daha önce konulmuş kaideler hakkında bu dillerde yazılmış kitaplardan çevrilmiştir. Onlara göre bu edebiyat, son derecede kaideci, sanatçının kişiliğini boğan, söz oyunlarını ön planda tutan, duyguları, hayal düşünceleri ifade unsurları ile klişeleşmiş, hayatla gerçekle ilgisiz, devrini tamamlamış, skolâstik karakterde bir edebiyattı. Kurulacak olan yeni edebiyata genç nesilleri alıştırmak için, önce, onları Divan edebiyatından soğutup uzaklaştırmak şarttı. Bu sebeple, Tanzimat Edebiyatı nın ilk döneminde, bütün tenkitler Divan esasları özellikleri üzerinde toplanır. Bu durumu ile Tanzimat devrinde tenkit, daha çok Doğu-Batı edebiyatlarının mücadelesini mihr yapan, Divan Edebiyatı için yıkıcı Avrupai Türk edebiyatı için de yapıcı bir karakter göstermektedir.. GAZETE *İlk gazete yılında çıkarılan Takvim-i Vekayi dir. Bu resmi bir gazetedir. *Ceride-i Havadis yarı resmi bir gazete olup 1840'ta İngiliz William Churchill tarafından çıkarılmıştır. *İlk özel gazete 1860 ta Agâh Efendi ile Şinasi nin birlikte çıkardıkları Tercüman-ı Ahval dir. * de Şinasi Tasvir-i Efkâr gazetesini tek başına çıkarır. Bir müddet sonra Namık Kemal tarafından yönetilmeye başlanır. Namık Kemal ise Avrupa ya gideceği zaman gazeteyi Recaizade Mahmut Ekrem e devreder. *Bu gazetelerin dışında Muhbir (1866), Hürriyet (1867), Basiret (1869), İbret (1871) gibi gazeteler de çıkarılmıştır. TANZİMAT EDEBİYATININ BİRİNCİ DÖNEMİNİN ÖZELLİKLERİ *Sanat toplum içindir görüşü benimsenmiştir bu doğrultuda eserler rilmiştir. *Dilde sadeleşmeyi, ölçüde heceyi savundular; ama uygulamadılar. *Fransız edebiyatından özellikle Fransız romantizminden etkilendiler(remli olma, hastalıklı oluş, duygusallık) *Divan edebiyatını eleştirdiler. Halk edebiyatını savundular; ama halk edebiyatına yeterince ilgi göstermediler. *Şiirde estetik güzellik değil içerik ön plana çıkmıştır. *Edebiyatı fikirlerini aktarmak için bir araç olarak görürler. *Önceki şiirimizde bulunmayan vatan, millet hak, hukuk, hürriyet meşrutiyet gibi kavramları şiire taşımışlardır. *Eski nazım şekilleriyle yeni kavram duyguları işlemişlerdir. *Tiyatro, roman, hikâye, makale eleştiri gibi yazı türleri bu dönemde edebiyatımıza girmiştir. *Noktalama işaretleri ilk defa bu dönemde kullanılmıştır. *Bu dönem sanatçıları, edebiyatın yanında siyasetle de ilgilenmiştir. BU DÖNEM ININ ÖZELLİKLERİ *Roman tekniği bakımından zayıftır. *Uzun tasvirlere beklenmedik tesadüflere yer rilir. *Zaman zaman romanın akışı durdurularak okuyucuya bilgi rilir. *Romanlarda, cariyelik kurumunun kötülüğü yanlış batılılaşma işlenmiştir. *Kişiler tek yanlı ele alınır, iyiler ödüllendirilir kötüler cezalandırılır. *Konular günlük hayattan tarihten alınır. TANZİMAT EDEBİYATININ İKİNCİ DÖNEMİNİN ÖZELLİKLERİ *Sanat sanat içindir anlayışıyla eserler rmiştir. *Dil ağırdır. *Batı edebiyatını savunmuşlardır. Batı edebiyatı örneklerini başarıyla ortaya koymuşlardır. *Romanda realizmin tesiri şiirde ise romantizmin tesiri görülür. *Kölelik, cariyelik yanlış batılılaşma bu dönem romanlarında işlenen konulardır. *Bu dönem sanatçıları: siyaset toplum sorunları ile ilgilenmemişler, yalnızca edebiyatla ilgilenmişlerdir. 2

3 ŞİNASİ ( ) Yeniliğin öncüsüdür. Tercüman-ı Ahval(1860) Tasvir-i Efkâr(1862) gazetelerini çıkarmıştır. İlk makaleyi ilk özel gazete olan Tercüman-ı Ahval de, Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi adıyla yazmıştır. Şiirlerinde konu birliğine bütün güzelliğine önem rmiştir. Kısa cümleli, yeni görüşlere örgülü bir nesir yapısı meydana getirmiştir. Düşüncelerini yalın açık bir anlatımla söyler. Konuşma dilini, yazı dili haline getirmeye çalışmıştır. Şiirlerinde evde sokakta konuşulan Türkçe ye uyarlamaya çalıştığı aruz ölçüsünü kullanmıştır. Şiirlerinde eski hayal sisteminden çıkmaya çalıştı. Noktalama işaretlerini ilk kullanan edib Şinasi dir. Eserleri: La Fontaine den fabl tercüme etmiştir. Kendisi de Eşek ile Tilki, Karakuş Yavrusu ile Karga, Arı ile Sivrisinek isimli fablları yazdı. Tercümelerini 1858 de küçük bir kitapçık olan Tercüme-i Manzume isimli eserinde toplamıştır. Atasözlerini derlediği eser olan Durub-ı Emsal i Osmaniye 1863 te çıktı. Şiirlerini Müntehebat-ı Eş ar, Divan-ı Şinasi isimli eserlerde topladı. Şair Evlenmesi: Batılı anlamda ilk tiyatrodur. Karakterler kendi neseplerine mesleklerine göre konuşturulmuş, nükteler dile getirilmiştir. Bu benzer özellikleriyle ortaoyunu geleneğinin izlerini taşır. Türk tiyatrosunun basılı ilk metni olan bir perdelik komedide şair Müştak Bey, sevgilisi Kumru Hanım yerine sağdıç hanım, yenge hanım, mahalle imamı kızın ailesinin oyunlarıyla onun yaşça büyük, boyca küçük olarak tasvir edilen biraz da çirkin olan ablası Sakine ile nikâhlanır. Şair gerdek gecesi işi anlar. Müştak Bey in arkadaşı Hikmet Efendi nin de yol göstermesi yardımıyla Nikâhı kıyan mahalle ima-mı Ebüllaklaka ya rüşt rilerek durum düzeltilir. İmam yaşça büyük olan kızı değil, boyca büyük olan kızı nikâhladığını söyler durum düzelir. ZİYA PAŞA ( ) Doğu kültürüyle yetişmiş, sonradan batıya yönelmiş-tir. Yeni Osmanlılar Cemi-yeti nin üyesi olan Ziya Paşa 17 Mayıs 1867 de Namık Kemal ile birlikte Avrupa ya kaçtı. Namık Kemal ile birlikte 29 Haziran 1868 de Londra da çıkardığı Hürriyet gazetesini Namık Kemal 63. sayıda ayrıldığı için 64. sayıdan itibaren tek başına idare etti. 88. sayısına kadar Londra da çıkardığı gazeteyi, Suavi nin gazetenin 78. sayısındaki Billahi l-kerim katli farz olan kâfir-i leîm işte bu zalim-i zemin Âlî Paşadır ifadelerini de içeren yazısı dolayısıyla hakkında tutuklanma emri çıkınca Paris daha sonra Cenevre ye kaçarak Cenevre de 89. ile 100. sayısına kadar çıkarmıştır. Hürriyet Ziya Paşa nın fikir kalesi oldu. Fikirleriyle yenilikçidir, şiirlerini divan şiiri üslubuyla yazmıştır. Edebi yönüyle eskiye bağlıdır. *Şiir İnşa isimli makalesinde halk şiirinin bizim gerçek şiirimiz olduğunu, yazı dilimizin halkın konuşma dili temel almasını savunur. Türkçe, Arapça Farsça şiirlerden oluşan 3 ciltlik bir eser olan Harabât isimli antolojisinin önsözünde ise bunun tersini savunarak halk şiirini kötüler aşağılar. *Harabat isimli divan şiiri antolojisinde Şiir İnşa makalesindeki fikirlerinin tam tersini söyler. *Terci-i Bent Terkib-i Bentleriyle ünlüdür. Eş ar i Ziya Külliyat-ı Ziya şiirlerinin toplandığı eserlerdir. Üç bölümlük manzum bir eser olan Zafername isimli manzûmesinde hiciv türünde kasideleri vardır bu eserini Âlî paşayı yermek için yazmıştır. Verâset-i Saltanat-ı Seniyye, Veraset Mektupları olarak adlandırılan iki mektuptan ibarettir. Defter-i Amal: Hatıra türü yazılarını toplar. Rüya: Hayalî bir eser olmasına rağmen edebiyatımızda röportaj türünün ilk örneği sayılabilir. Nesir olarak yazılan eserde Âli Paşa yerilmek istenmiştir. Arz-ı Hâl: 72 sahife tutarında bir eser olan Arz-ı Hâl, Ziya Paşa nın Londra da Sultan Abdülaziz e sunduğu rivayet edilen bir dilekçedir 1909 da neşr edilmiştir. Viardot dan çevirdiği Endülüs Tarihi, Lavallèe Cheruèl den çevirdiği Engizisyon Tarihi, Emile Tercümesi, Les Confessions Tercümesi çeviri eserleri arasındadır. Telemak ı çevirdiği de söylenir. NAMIK KEMAL ( ) Vatan şairi olarak tanınır. Namık Kemal eline kılıç almadan, kalemiyle, sözüyle büyük kumandanlar gibi zaferler kazanmış bir vatan kahramanı gibidir. Besâlet-i Osmaniye Hamiyet-i İnsaniyye adıyla da bilinen Hürriyet Kasidesi onun edebî kişiliğini gösteren önemli şiirlerindendir. Vatan, millet, hürriyet adalet konularını işlemiştir. Mecazlardan, mazmunlardan arınmış bir şiir dili vardır. Hemen hemen bütün edebiyat türlerinde eser rmiştir. Tiyatro ona göre bir eğlence değil, edebi bir okuldur. Tiyatro ile ilgili görüşlerini Celalettin Harzemşah isimli yapıtının Celal Mukaddimesi olarak bilinen önsözünde açıklamıştır. Eserleri: Yüzlerce makale önemli eserlerindendir. Tiyatroları: Vatan Yahut Silistre, Akif Bey, Zavallı Çocuk, Gülnihal(Râz-ı Dil), Kara Bela, Celalettin Harzemşah Tarih alanında İslam dini ile ilgili eserler olarak: Renan Mudafaa-namesi, Kanije Kalesi, Emir Nevruz, Osmanlı Tarihi(14 ciltten oluşması düşünülen Osmanlı Tarihi Namık Kemal in ölümü üzerine yarım kaldı.), Silistre Muhasarası, Tarih-i Askeri. Biyografileri de vardır. Evrak-ı Perişan: Fatih, Selahaddin Eyyubi, Yavuz gibi sevdiği devlet büyüklerinin biyografilerini içerir. Devr-i İstila: Kanuni Sultan Süleyman a kadar gelen padişahların değerlerini, yaptıklarını anlatır. İlk edebi roman olan İntibah adlı eser Son Pişmanlık adıyla Magosa da yazılmıştır. Eserin diğer bir adı da Sergüzeşt-i Ali Bey dir. İlk tarihi roman olan Cezmi tarihi bir olayı anlatır. II. Selim zamanında İranlılarla yapılan bir savaşın anlatıldığı roman-da roman kahramanı Cezmi vatanser bir askerdir. Romanda onun başından geçen olaylar anlatılır. Rüya Magosa da yazılan eserler arasındadır. İstanbul un fethini konu edinen Bârika-i Zafer adlı eserini lugatli, süslü yazamıyor diyenlere cevap olmak üzere yazdı. Tenkid türündeki eserleri ilk örnekleri teşkil eder. Tasvîr deki Edebiyatımız Hakkında Bazı Mülâhazalar adlı makalesi ilk ciddî tenkid sayılır. İrfan Paşa Mektubu, Bahar-ı Dâniş Mukaddimesi eserleri arasındadır. Mes-Prisons Muaha-zenamesi Ekrem Bey in İtalyan şair Silvio Pellico nun Le Mie Prigiono eserinin Fransızcasından Mes-Prisons adıyla çevir-diği eserinin tenkididir. Tahrîb-i Hara-bat Takib adlı eserleri Ziya Paşa nın Harabat adlı eserinin eleştirisidir. Renan Müdafaanamesi Mösyö Ernest Renan ın L İslamisme et Science adlı konferansındaki İslamiyet in eğitime engel olduğunu iddia etmesi üzerine, onun fikirlerine reddiye olmak üzere yazıldı. Binlerce mektup da önemli eserleri arasında sayılmalıdır. Onun nesiller üzerindeki etkisini Süleyman Nazif in şu cümlesi özetler: Bizi yaratan Allah, yetiştiren Namık Kemal dir. AHMET MİDHAT EFENDİ ( ) Asıl gayesi halkı, yetiştirmek bilgilendirmektir. Alfabe kitapları dâhil, tarih, coğrafya, kimya, biyoloji, iktisat, hukuk, dil edebiyat gibi birçok alanda yazılar yazan popüler ansiklopedist bir yazar olduğu için yazı makinesi olarak tanımlanmıştır. Edebiyat, tarih, coğrafya, ziraat iktisat alanında otuz altısı roman olmak üzere iki yüze yakın eser vardır. Her fırsatta yazı yazan; fakat derinlikten uzak yazılar yazan Ahmet Midhat okuyan bir halk zümresi yetiştirmekle vazifesini yapmıştır. Okuyucularının edebî zevki geliştikçe okuyucu kaybeden bir 3

4 yazardır o. Fakat halkı eğitmek için her fırsatı değerlendirmesi onun değerini farklı bakış açılarıyla değerlendirmeyi gerektiriyor de datli olarak katıldığı Stockholm Müsteşrikler Kongresi ndeki Fransızca olarak sunduğu tebliğinde Osmanlı saray, devlet, aile yapısını anlatırken söylediği Evlâdın en mühim muallim mürebbîsi vâlidesidir. sözüyle kadınların toplumdaki önemine de değinen Ahmed Midhat, çekildiği uzlethanesinde kendi toplumunun kültürel değerlerine düşman yabancı olarak, bilinmeyen hayalî ülkelere kaçmayı tasavvur eden bencil bezgin bir şair olmak yerine halkını eğitmeyi amaçlayan bir aydın olarak üstüne düşen vazifeyi yerine getirmiştir. Birçok ilim adamının, düşünürün yetişmesinde etkisi de olmuştur. Seydişehir Mahmut Esat Anadolu Lisesi nin de ismini aldığı Mahmut Esat Efendi okuma öğrenme aşkının oluşmasında Ahmed Midhat Efendi den övgüyle söz eder. Ahmed Midhat Tuna, Ceride-i Askeriye Basiret gazetelerinde yazarlık, İbret ile Takvim-i Ticaret gazetelerinde idarecilik yaptı. İlk sayısında kapatılan Devir gazetesini sadece 17 sayı çıkan Bedir gazetesini çıkardı. Doğrudan halka hitap etmek gayesiyle çıkardığı Dağarcık isimli dergi Ahmed Midhat ın fikir kalelerinden biri olduysa da fazla yaşamadı. Bazı tiyatro denemeleri yapmışsa da pek başarılı olamamıştır. Dili sade düzgündür. Halka okuma zevkini aşılamıştır. Romanları teknik yönden kusurludur. Romanın akışını keserek uzun uzun açıklamalar yapar, bilgi rir. Eserleri: Müşahedat, Henüz On Yedi Yaşında, Dürdane Hanım, Haydud Montari, Demir Bey, Ahz-ı Sâr Yahut Avrupa nın Eski Medeniyyeti, Açık Baş, Çerkes Özdenleri, Siyavuş, Hükm-i Dil, Çengi(Operet Denemesi), Zîbâ(Tiyatro), Teehhül, Felsefe-i Zenan, Mihnetkeşan, Firkat, Arnavutlar Solyotlar, Gürcü Kızı Veya İntikam, Çingene, Dünyaya İkinci Geliş, Voltaire Yirmi Yaşında, Para Kuvti, Monte Cristo, Ahmed Metin Ve Şirzad, Esrar-ı Cinayât, Gönüllü, Müdafaa Mukabele, Eyvah, Felâtun Bey'le Rakım Efendi, Hasan Mellah, Hüseyin Fellah, Yeniçeriler, Paris'te Bir Türk Kızı, Üss-i İnkılab,(İki ciltten oluşan Üss-i İnkılâb bu iki cildin arasında çıkan Zübdetü l-hakayık Abdülhamid devrinin ilk iki senesinin, mühim meselelerde saray lehine olan bir tarihidir.) Zübdetü l-hakayık, Hace-i Evl, Paris te Bir Türk, Avrupa da Bir Celan (seyahat türünde), Mufassal (Os-manlı Tarihi), Kâinât (Dünya Tarihi) Hikâ-ye türünün ilk örneği sayılan eseri Letaif i Rivâyât isimli hikâye kitabıdır. Kıssadan Hisse isimli eseri de vardır. Tevfik Fikret in onun için söylediği şu beyit onun okuduğunu, duyduğunu anında okuyucuya aktarışını belki de hazmetmeden çokça üreten bir yazar oluşunu anlatmak içindir: Yalnız koca bir fem / Bir dağ gibi âdem RECAİZADE MAHMUT EKREM ( ) Şiir, roman, hikâye, eleştiri, edebi bilgiler tiyatro türünde eserler rmiştir. Şiirlerinde hüzün elem vardır. Hüzünlü duygular, ölümü hatırlatan tabiat manzaraları, solgun güller, küçük kuşlar şiirinde işlediği konulardır. Bunda Piraye adlı kızının doğduğu gün ölmesinin, Emced adlı olunun üç aylıkken hastalanıp yatak hastası haline gelmesi yirmi yaşında ölmesinin, Nejad isimli yetişkin kabiliyetli olan oğlunun genç yaşta ölmesinin tesiri olabilir. En duygulu şiirleri oğlu Nejad Ekrem in ölümünden sonra söylediği şiirleridir. Zaten mezarı Anadolu Hisarı ndaki Küçüksu Mezarlığı nda oğlu Nejad Ekrem in mezarının yanındadır. Şiire divan şiiri tarzında eserler ile başladı. Aruz ölçüsü ile yazdı ise de döneminde şahsî sebeplerden dolayı rakip olarak gördüğü Muallim Naci kadar aruzu Türkçe ye uyarlayabilen bir şair olamamıştır. Gazeteciliği, Namık Kemal in Avrupa ya giderken Tasvîr-i Efkâr ı ona bırakmasıyla başlar. Vakit Tercüman-ı Hakikat gazetelerinde de yazdı. Talim-i Edebiyat isimli edebî bilgiler kitabında, Takdîr-i Elhan adlı tenkid türü eserinde, Kudemâdan Birkaç Şair(Biyografik bir eserdir. Sinan Paşa, Fuzuli, Ebussuûd Efendi, Bakî, Nefî, Nâbî, Nedîm, Çelebizade Âsım, Şeyh Gâlib, Pertev Paşa, Sâmî Paşa tanıtılır.) adlı kitabında, Takrîzât adlı eserinde diğer birçok eserinde öğretici üslubu kullandı. Şiirde kulak için kafiye görüşünü savunur. Eserleri: İlk realist roman yazarıdır. Araba Sevdası adlı eserde bilgisizce batıyı taklit eden Bihruz Bey in ne hallere düştüğü anlatılır. Yer yer realist çizgilerle ince bir eleştiriyle böyle insanlar göz önüne serilir. Şiirleri: Nağme-i Seher(>İlk şiir kitabı olup eski tarz şiirlerini içerir.), Yadigar-ı Şebab(>İkinci şiir kitabı olup 16 sayfalık 10 manzûmeden ibaret, 10 bendlik tercî-i bend ahenginde olan şiirlerini içerir. Bu manzûmelere ayrı ayrı Lahn: Nağme adını rdi.) Üç ayrı kitap halinde olan Zemzeme eski tarz şiirlerin yanı sıra yeni şekil üslupta şiirler de içerir. (Zemzeme lere karşı Muallim Naci Demdeme adlı kitabını yazmış Recaizade Mahmud Ekrem, Zemzeme-Demdeme münakaşasını ancak hükümete müracaat ederek durdurabilmişti.) Bir diğer eseri olan Pejmürde manzumelerden daha çok mensureleri içerir. Nijad Ekrem isimli şiir kitabını aynı isimdeki oğlu için yazdı. Bu eserde bazı mensur hatıralar, Tevfik Fikret ile Halid Ziya nın Nijad için yazdığı yazılar ile bizzat Nijad tarafından yazılmış yazılar da vardı. Nefrin ölümünden sonra 1916 da yayınlanan uzun bir manzumesidir. Tiyatroları; Afife Anjelik, Vuslat yahut Süreksiz Sevinç, Atala yahut Amerika Vahşileri(Chateabriand ın bir romanından tercümedir.), Çok Bilen Çok Yanılır. Hikâye: Muhsin Bey, Şairliğin Hazin Bir Neticesi isimli hikayeleri Namık Kemal in tesiriyle yazılmış şairane bir üslup kullanılmış hikayelerdir.. Şemsâ ölümle biten basit bir olayı ele alır. Eleştiri: Takdir-i Elhan, Üçüncü Zemzeme nin Mukaddimesi Edebi bilgiler: Talim-i Edebiyat(Mekteb-i Mülkiye talebesi için ders kitabı olarak yazıldı.) Ayrıca birçok romantik Fransız şairinin şiirlerini Türkçe ye çevirmiştir. ABDÜLHAK HAMİT TARHAN ( ) O devir için gerçekten dikkate değer yenilikler yapan, eski şiirin iç dış özellikleriyle batı yeniliklerini birleştiren üretken bir şair yazardır. Şairin babası Hayrullah Efendi, Şinasi nin Şair Evlenmesi nden çok daha önce Batılı anlamda ilk tiyatro eseri özelliğini taşıyan Hikâye-i İbrahim Paşa be-ibrahim-i Gülşenî adlı piyesini 1260/1844 yılında yazdı ise de edebiyat âleminde fazla tesir göstermediği için batılı anlamda ilk tiyatro eseri olarak bilinmez. 2 Ocak 1852 de doğan Abdülhak Hamit Paris e öğrenci olarak gönderilmeden önce Macera-yı Aşk, İçli Kız, Sabr ü Sebat, Duhter-i Hindû, Nazife adlı tiyatro türü eserlerini yazdı. Fransa da iken yazdığı şiirlerin çoğu daha sonra yayınladığı Belde yahut Divaneliklerim adlı şiir kitabında yer aldı. Corneille nin Le Cid adlı eserine nazire mahiyetinde yazdığı Nesteren Tarık adlı tiyatroları Paris te iken yazdı. Nesteren, hükümdarlık müesse-sine karşı fikirler içerdiği düşüncesiyle Hâmid in 1878 yılında Paris vazifesinden açığa alınıp 1883 de Bombay başşehbenderliğine gönderilinceye kadar açıkta kalmasına sebep oldu. Sahra, Eşber, Bir Sefilenin Hasbıhâli adlı eserlerini bu sürede yazdı. Hindistan da iken rem olan karısı Fatma Hanım ın hastalığı nedeniyle İstanbul a dönerken karısının Beyrut ta ölmesi nedeniyle onu Beyrut topraklarına gömdü. Orada abisinin yanında kalırken karısı Fatma Hanım için meşhur Makber şiirini yazdı. Ölü, Bunlar Odur, Hacle isimli eserlerini hep bu tesir ile yazdı. Londra Elçiliği baş katipliği ile İngiltere ye giden Hâmid orada İngiliz bir kadın olan Neylly Cloower ile evlendi. Finten Zeyneb isimli tiyatrolarını İngiltere de iken yazdı. Bir defa görevden alınan bir defa da La-hey elçiliğine gönderilen Hâmid yeniden Londra ya gönderildi 1908 e kadar top-lam 22 4

5 yıl orada kaldı. Cemile daha sonra en son olarak dördüncü karısı Lucien isimli bir kadınla evlenen Hâmid edebiyat âlemin-de Şâir-i A zam(en büyük şair) olarak tanındı. İngiliz işgali sırasında vaktiyle İngilizler aleyhine yazılar yazdığı için Viyana da kaldığı yıllar çektiği sıkıntılar nedeniyle Şâir-i A zam isimli bir şiir yazarak en büyük şair ünvanını daha da perçinleştirdi: Mevki Viyana, Bir darbe-i ma kus ile düşmüş o yana, Hep tersine dönmüştür onun giydiği şeyler; Hem bi d-defeât! Onlarla yatıp kalkar imiş kendisi söyler. Vaktiyle bütün Pool de yapılmışsa da heyhât, Cümlesi solmuş. Vaktiyle siyah, şimdi fakat yemyeşil olmuş, Bir paltosu vardır. Tek gözlüğü vardır, geceler kandilidir o. Yâ Rab ne hayat! Cepler delik az çok, Lâkin ne zarar var ki delikten düşecek yok. Bir korkusu vardır Meyhânelerin saat-i tatili pek erken Bir kirli paçavrayla gezer; Mendilidir o. Lastikleri bir başkasınındır ki yürürken Durmaz ayağından kaçar ekser Serpûşu ne festir ne külahtır ne sarıktır, Kalpak da değildir, Bir şapka mı hâşâ O, onun kendine mahsus Bir başka şekildir. Keşkül gibi bir şey Milliyetini fârık olan yok, soruyorlar Kimdir bu adam? Bu musibet ne kılıktır? Ürkütmeyelim sus! Bir kahkaha, bir av a kopmakta peyâpey Bazen de müheyyâ-yı tasadduk duruyorlar, Zül farkına bir zam! Ancak biri vardır, ona der: Şâir-i A zam (Tanin, 25 Kânûn-ı Evl 1338, Ocak 1922) 1937 de 12 Nisan ı 13 Nisan a bağlayan salı gününün gecesinde saat biri beş geçe öldü. Kabir taşına Ölü adlı eserinden alınan aşağıdaki beyit yazıldı: Bu taş cebînime benzer ki aynı makberdir Dışı sükûn ile zâhir derûnu mahşerdir Namık Kemal, Şeyh Galib, Fuzulî, Sâdî, Hâfız, Hayyam, Firdevsî, Shakespeare, Corneille, Hugo, Racine, Goethe, Dante, İbsen gibi dehaların tesirinde edebiyat hayatına giren Hâmid adeta sınırsız bir lirizmin temsilcisi oldu. Batı şiirindeki yenilikleri Türk şiirine uygulamıştır. Divan şiirinin nazım şekilleriyle kafiye düzenini kullanmamıştır. Romantizmin etkisindedir. Şiirinde taşkınlık yücelik, söyleyişte tezat onun şiirinin en büyük özelliğidir. Tezat sanatını çok kullanmıştır. Tezatlar şairidir: Geçti yere ettiğim dualar Noksanı mıyım kemalinin ben Tabut o hatib-i summ u ebkem Şiirlerinde tiyatrolarında tarihi konular önemli yer tutar. Hayat, tabiat, ölüm insanlık gibi konuları işlemiştir. Ölüm şiir es-tetiğini oluşturur. Bazı eserlerine kendisinden parçalar katar bazen de olayın kahramanı kendisi olur.(finten deki Fesli Adam Hâmid in kendisidir.) Önemli şiirleri: Külbe-i İştiyak, Kürsî-i İstiğrâk, Hayd Parktan Geçerken, Kabr-i Selim-i Evli Ziyaret, Makber-i Fatih i Ziyaret, Devrân-ı Mahabbet, Gazûb Bir Şair, Gazûb Bir Şairi Takib, Bunlar Odur, Bir Sefilin Hasbihali( Viktor Hugo nun Sefiller indeki Fantine tasvirinden ilhamla yazılarak 1886 da bu adla yayınlanan eser 1925 te Kahbe adıyla yayınlandı.), Makber, Sahra, Belde yahud Divaneliklerim, Baladan Bir Ses(Viktor Hugo nın Dieux adlı eserinden ilhamla yazıldı.), Garam, Ölü, Hacle, Validem, Merkad-ı Fatih i Ziyaret, Neşide, Tayflar Geçidi(Bu eserde Dante nin Commedia adlı eserinde Hz. Muhammed ile Hz. Ali nin cehennemde tasvir edilmesi tenkit edilir Dante eserin sonunda Sultan-ı Enbiyaya dır, elbette biatım diyerek Müslüman olur. Bu eser şairin İslam a, peygamberlere, dini-kültürel değerlere olan saygısını ifade eden bir muhtevaya sahiptir.), Ruhlar, Arziler, Yabancı Dostlar, Yadigâr-ı Harb... İlhâm-ı Vatan şiirlerinin bir kısmının toplandığı kitaptır. Şiirleri daha sonraları HEP YAHUD HİÇ adıyla toplandı. Tiyatroları oynamak için değil, okunmak içindir. Bazı tiyatroları manzumdur. Tiyatrolarında insanların yanında ölüler, ruhlar hayaletler de yer alır. Tiyatrolarında Milli, İslam Tarihi ile ilgili egzotik konuları işlemiştir. Bazı tiyatrolarında Shakespeare in etkileri görülür. Dram türünde eserler rmiştir. Tiyatroları manzum düzyazı şeklindedir. Tiyatro: Macera-yı Aşk(İlk tiyatrosudur.), Eşber, Sabr ü Sebat, İçli Kız, Duhter-i Hindû, Nazife, Sardanapal, İbn-i Musa(İkinci adı Zâtü l-celâl olan bu eser Tarık piyesinin devamı niteliğindedir.), Zeyneb, Abdullahu s-sagîr, İlhan, Turhan, Cünûn-ı Aşk, Vicdan Azabı, Tarık, Finten, Liberte, Hakan, Tezer, Nesteren. (1904 te tuttuğu günlük tarzındaki Rûznâme, 1918 de yayınlanan Mektuplar, Eserlerimi Nasıl Yazdım adlı makaleleri birkaç hatırası diğer eserleri arasında sayılabilir. Abdülhak Hamit Tarhan döne-minde ölümünden sonra bile birçok şair yazarı etkilemiş dahi-yi a zam (en büyük dahi) olarak tanımlanmıştır. SAMİ PAŞAZADE SEZAİ ( ) Batı edebiyat tarzında yazdığı hikâyeleriyle tanınır. Hikâyelerinde Fransız realistlerinden izler vardır. Sergüzeşt(roman): Beyaz esir ticaretini konu edinir. Dilber adındaki esir kızın çalıştığı evin oğluyla aralarında doğan mutsuz aşkı acı sonu anlatır. Romanda realizm romantizm kendini hissettirir. Gözlemlerden dolayı realist yönü ağır basar. Küçük Şeyler isimli kitabının önsözünde romanın hem ilim, fen tecrübeler ile hem de bir üslûb-ı âl-i şâirâne ile yazılabileceğini söylemesi romantizm ile realizm arasında bocaladığını gösterir. Küçük Şeyler: Realist Fransız tesiri ile yazdığı onu edebi anlamda meşhur yapan hikâyelerini içerir. İclâl: Bu kitapta yeğeni İclâl in 14 yaşında iken ölümü üzerine yazdığı mensur şiirlerini, bazı düzyazılarını hatıralarını anlatır. Şir, 18 yaşında iken kitap halinde neşrettiği ilk eser olan bir piyestir. Bu eser, olayın Afganistan da geçtiği düzyazıyla yazılmış bir trajedidir. Ancak pek başarılı bir eser sayılmaz. Daha önceleri ise Kamer İttihad gibi gazetelerde yazılar yazardı. Fakat bu yazılar kitaplaştırılmamıştı. Alphonse Daudet nin Jack isimli romanını Türkçe ye çevirerek Sert-i Fünun da tefrika etti. Rumuzu l-edeb: Bazı hikâye, makale, hatıra, sohbet, seyahat notları hatıralarını içerir. Babası Sami Paşa nın Rumuzu l-hikem adlı eserini andıran ismi ayrıcalıklı bir hassasiyetin gereği gibidir. Sergüzeşt in konusu kısaca şöyledir: Esircilerin Kafkasya dan getirdikleri Dilber dokuz yaşında İstanbul da bir e 40 liraya satılır. Evin hanımı zenci halayık Tarat çocuğa acımasız davranır. Evin reisi memuriyet için Anadolu ya gideceğinden evin fazla eşyalarıyla birlikte Dilber i de 65 liraya esirciye satar. İleride fazla para etmesi için ut çalmayı, şarkı söylemeyi de öğrenen Dilber, bir süre sonra 150 liraya Asaf Paşa nın konağına satılır. Konağın oğlu Celal, Dilbere âşık olur. Bunu öğrenen annesi Dilber i evden uzaklaştırır. Fakat Celal onun ardından beyin hummasına tutulur. Dilber bu kez Mısır da zengin bir Mısırlının cariyesi olmuştur. Kapatıldığı evden haremağası Cevher Ağa nın da yardımıyla kaçmak üzereyken Cevher Ağa nın düşüp ölmesi üzerine paniğe kapılır, çaresizlik, umutsuzluk içinde kendini Nil nehrinin sularına bırakır. 5

6 MUALLİM NACİ ( ) Eski edebiyat taraftarlarının lideri durumundadır. Eski şiirin temsilcisi olarak ün yapmasına rağmen Batılı şiir tarzında da başarılı örnekler rmiştir. Aslında bu durum onun eski-yeni tartışmaları içindeki yerini belirlememiz için de bir fırsattır. Muallim Naci, zamanının en kuvtli şiir tercümelerini yapacak kudrette, sade samimi şiirleri ile rakiplerinin bile takdirini kazanmış bir şair yeninin bilinçsizce değil, şuurlu bir tercih yapılarak kullanılmasının gerektiğini düşünen itidalli bir düşünce adamıdır. Klasik şiir ile yeni şiir anlayışlarını en güzel şekilde şairlik hassasiyeti ile birleştirmesini bilmiştir. Medrese Hatıraları, Ömer in Çocukluğu adlı anı türündeki eserlerini, Ahmed Midhat ile gerçekleştirdiği Muhaberat Muharat larını, bununla birlikte birçok şiir yazılarını döneminin şartlarında iyi bir aşama sayılabilecek nitelikte bir sadelikle yazdı. Türk Aruzu dediğimiz aruz ölçüsü ile yazılan şiirlerde Türkçe nin güzelliğini en iyi şekilde kullanan şairlerin öncüsüdür. Hatta aruzla şiir yazan en büyük şairlerden Mehmed Âkif, Tevfik Fikret, Yahya Kemal Muallim Naci nin izinden gitmişlerdir. Mehmed Âkif Ersoy, İlk şiirlerimde birkaç şairi kendime numune olarak almıştım. Bunların başında Ziya Paşa gelir. Nâci den, Namık Kemal den, Hâmid den de pek çok istifade ettim. diyerek Muallim Naci nin şiirlerini örnek alarak yetiştiğini de ifade eder. Muallim Naci nin Dicle isimli şiiri devrinin en sade Türkçesinin zafer halkalarından biridir. Âteşpâre isimli şiir kitabında bu şiirle birlikte bulunan Kuzu, Feryad gibi şiirleri en büyük rakiplerinden Recâîzâde Mahmud Ekrem bile Talim-i Edebiyat adlı kitabında vuzuhun tabiiliğin en güzel örneklerinden olarak gösterir. Küçük Bir Mudhike adlı bir sahnelik manzum tablosu, basit bir yapıda; fakat döneminin diğer şairlerine örnek olacak nitelikte bir Türkçe ile yazılmıştı. Köylü Kızların Şarkısı isimli şiirindeki şu dörtlük aruzla söylenen şiirin sadeliğine bir örnektir: Tepeden nasıl iniyor bakın Bu kızın nişanlısı şanlıdır Yaradan nazardan esirgesin Koca dağ gibi delikanlıdır Onun şiir kitaplarının başında kaside, bazen mesnevî tarzında yazılmış tevhid münâcâtları vardır. İlk şiirlerini Varna da iken Rusçuk ta yayımlanan Tuna gazetesinde neşretti. İlk şiir kitabı Terkîb-i Bend-i Muallim Nâcî adlı sekiz sayfalık şiiridir. Bu şiirinde terkîb-i bend tercî-i bend ustaları olan Bağdatlı Rûhî ile Ziya Paşa ya olan saygısını belirtmeyi de ihmal etmez. Ona yurt sathında şöhret önem kazandıran ilk şiir kitabı ise Âteşpâre isimli şiir kitabıdır. Şerâre ile Fürûzân isimli şiir kitapları Âteşpâre yi takip eder. Bir kısım şiirlerini Fransız şairlerinden yaptığı şiir açıklama-larını Sünbüle isimli küçük kitaplarının birincisinde topladı. Üç bölümden oluşan Sünbüle ilk bölümünde şiirler, ikinci bölümünde Fransızca şiirlerin nesir ile iktibası, üçüncü bölümünde Ömer in Çocukluğu olarak bilinen hatıralar vardır. Yâdigâr-ı Nâcî isimli kitabı onun ölümünden sonra ya-yınlandı. Dramatik bir eseri olan Hamiyet yahud Mûsâ b. Ebi l-gâzân konusunu İslam tarihinden alır. Ertuğrul Bey Gazi adlı manzumesi Oğuz Türklerinin Anadolu ya gelişlerini anlatır. Hz. Ebubekir in kızı Esma nın ünvanı olan Zâtü n-nitakayn is-miyle basılan eser de konusunu İslam tari-hinden alır. Demdeme adlı eseri Recaizade Mahmud Ekrem e kar-şılık olarak yazıldı. Hurde-Fürûş Numûne-i Suhan ad-lı eserleri Farsça şiirlerin tercüme izahlarını içerir. Osmanlı Şairleri adlı kitabı ile Esâmî adlı ki-tabı ansiklopedik eserlerdir. Istılâhât-ı Edebiyye isimli kitabı edebiyat terimlerini bir araya toplar. Lugat-ı Nâcî ise en güzel lügat kitapları arasındadır. Fakat bu eseri tamamlayamamıştır. Onun ölümünden sonra Müstecâbîzâde İsmet Bey lugati tamamlamış Nâcî kelimesine gelince ikinci bir Nâcî kelimesi ile Muallim Nâcî hakkında derli tolu bilgiler rmiştir. Yazmış Bulun-dum, İ câz-ı Kuran, Şöyle Böyle, Mektublarım, Muammâ-yı İlâhî, Mual-lim, Elifbâ-yı Osmânî Talim-i Kırâat, Mekteb-i Edeb, Sânihatü l-arab, Emsâl-i Âlî, Nevâdıru l-ekâbir, Hikemü r-rufâî, Hulâsâtü l-ih-lâs, Mütercem, Sânihatü l-acem, Vezâif-i Ebeyn, İntikâd(Beşir Fuad ile birlikte çıkardı.), Ubeydiye, Mehmed Muzaffer Mecmuası, Heder (Tiyatro denemesidir.), Thêrêse Raquin (Emile Zola dan yaptığı roman tercümesi olup tamamlanmadan yayınlandı.) isimli kitapları önceki cümlelerde ismi geçmeyen diğer eserleri arasındadır. Aynı zamanda damadı olduğu Ahmed Midhat Efendi nin Tercüman gazetesinde yazdığı gazellerine devrinin birçok şairi tarafından nazireler yazılmış olan Naci, Ben ki bir Türk üm unutmam Caber i Türk olan ni metşinas olmak gerek Var yeri gitsem Mezâr-ı Türk e dek dizelerini de içeren Ertuğrul Bey Gazi adlı manzumesi ile Tarih-nüvis-i Âl-i Osman unvanını aldı. Gazellerinden iki beyit: Ey aşk bildiğin gibi yak yık derûnumu Bir kimsesiz felek-zedenin hânumânıdır. Lâ l olursun söylesem bir fıkra tâb-ı sîneden Bir sahîfe açsam ağlarsın kitâb-ı sîneden NABIZADE NAZIM ( ) Realizm naturalizm öncüsüdür. Hatıra-i Şebâb(1882) ile Hes Ettim(1885) adlı şiir kitapları vardır. Roman hikâyeleri ile tanınmıştır. İlk köy romanı kabul edilen Karabibik ile Sert-i Fünûn da tefrika edilen Zehra isimli romanları ile ünlüdür. İlk köy romanı olan konusu Antalya nın köylerinde geçen Karabibik i bilinçli olarak köy konularının üzerine inşa ettiğini kendisi söylemektedir. Yoksa romanı yazmış da sonradan ilk köy romanı olduğu anlaşılmış değildir. Kahramanlarını yöresel şileriyle konuşturur. Romanlarında gözlem önemli bir tutar. Yazar, tasvir tahlilinde son derece başarılıdır. Karabibik isimli eserinin konusu kısaca şöyledir: Olay Antalya ili Kaş ilçesinin Beymelik köyünde geçer. Babasından kalan tarlanın dört dönümünü komşusuna satmış olan Karabibik kalan sekiz dönümlük kısmı Yosturoğlu na kaptırmamak için direnmektedir. Komşu Terme köyündeki Rum bakkal Yani den borç alarak bir öküz satın alır. Tarlasını sürer. Yosturoğlu da aralarındaki çekişmeyi unutup Ka-rabibik in kızı Huri yi yeğeni Hüseyin e ister. Karabibik mutludur. Bir süre sonra hastalanır; ancak kızının mürüvtini gördüğü için huzurludur. ŞEMSETTİN SAMİ ( ) Fransızca, İtalyanca, Yunanca, Arapça Farsça yı çok iyi bilen Şemsettin Sami, ilk roman yazarıdır: Taaşşuk-ı Talat ü Fıtnat.(1872) Romanda kölelik cariyelik konusunu ele almıştır. Çeşitli gazete dergilerde(siraç, İbret, Hadika, Trablusgarb Vi-layet, Sabah, Tercüman-ı Şark, Aile, Hafta) yazılar yazan Şemsettin Sami, çeşitli cep ki-tapları da hazırlamış, Sefiller ile Robin-son u Türkçe ye çevirmiştir. Orhun Yazıtlarını da Türkçe ye çeviren Şemsettin Sami, Kutadgu Bilig in ilk incelemesini de yaptı. O zamana kadar Osmanlıcanın en geniş sözlüğü olan Kamus-ı Türkî isimli sözlüğün yazarıdır. Bu sözlüklerin yanında döneminin en kapsamlı ansiklopedisi olan Kamusu lâlâm yazarıdır. Kamus ı Fransevi isimli Fransızca-Türkçe, Türkçe-Fransızca sözlüğün de yazarıdır. Besa yahud Ahde Vefa, Seydi Yahya, Gaye isimli oyunları vardır. Medeniyet-i İslamiye, Esatir, Kadınlar, Lisan, Usul-i Tenkid Tertib, Nev-Usul Sarf-ı Türkî diğer eserleri arasındadır. Me-zarı Erenköy deki Sahra-yı Cedid mezarlığında iken kemikleri 1968 de Feriköy deki aile mezarlığına taşındı. Onun lisan çalışmalarının özündeki çabayı, manayı şu sözlerinde görmekteyiz: Söylediğimiz lisan ne lisandır nereden çıkmıştır. Osmanlı lisanı tabirini pek de doğru görmüyoruz. Çünkü bu unvan bir devletin unvanıdır. Hâlbuki lisan cinsiyet(milliyet) Sultan Osman ın zuhurundan devletin kuruluşundan eskidir. Bu lisanı konuşan kavmin(milletin) ismi Türk tür. Lisanının ismi de Lisan-ı Türkî dir. Osmanlı devletinin tabiiyeti 6

7 altında bulunan bütün kavimlerin efradına da Osmanlı denilir. Türk ismi ise Adriyatik sahilinden Çin hududuna Sibirya nın iç taraflarına kadar yayılmış muazzam bir milletin adıdır. Bunun için bu unvanı küçük görmek şöyle dursun, onunla övünmek sevinmek lazımdır. AHMET VEFİK PAŞA ( ) Devlet adamı yazardır. Tiyatro alanındaki çalışmaları ile ünlüdür. Halkı tiyatroya alıştırmıştır. Bunun için de Bursa da bir tiyatro yaptırmıştır. TARİH VE DİL: Lehçe-i Osmanî, Salnâme, Müntehebât-ı Durûb-ı Emsâl, Hikmet-i Tarih, Şecere-i Türkî(Ebu l-gazi Bahadır Han dan çeviri), Fezleke-i Tarih-i Osmanî. ÇEVİRİLERİ: Telemek(Feneleon), Gil Blas Santillani nin Sergüzeşti(La Sage), Hikâye-i Hikemiye-i Mikromeya(Voltaire) ADAPTASYON: Azarya (L. Avare), Yorgaki Dandini (Georges Dandin), Zoraki Tabib, Dekbazlık, Tabib-i Aşk. ÇEVİRİ OYUNLARI: Adamcıl, Tartüff, Kadınlar Mektebi, Kocalar Mektebi, Savruk, Okumuş Kadınlar, İnfial-i Aşk, Don Civani, Dudu Kuşları, Hernani (Viktor Hugo), Arslan Avcıları yahud Hak Yerini Bulur (L. Thiboust-E. Lehmonn) LEHÇE-İ OSMANÎ: Ahmet Vefik Paşa; sözlük; yazar bu sözlüğünde Türkçe sözcüklerle dilimizde kullanılmakta olan yabancı sözcükleri ayrı ayrı toplamıştır; ayrıca bu sözlükte " Türk " sözcüğünün açıklanmasında Osmanlıların büyük Türk milletinin bir parçası olduğunu ortaya koymuştur... MÜNTAHABAT-I DURUB-I EMSAL: Ahmet Vefik Paşa; sözlük; yazarın Türk atasözlerini toplayıp derlediği bir atasözü sözlüğüdür... ŞECERE-İ TÜRK: Ahmet Vefik Paşa; tarih; Ebulgazi Bahadır Han'ın eserinin Osmanlıcaya çevirisidir... ADAMCIL ( MANZUM ÇEVİRİ ) : Ahmet Vefik eserinin Türkçeye çevirisidir... SAVRUK (MANZUM ÇEVİRİ) : Ahmet Vefik eserinin Türkçeye çevirisidir... TARTÜF ( MANZUM ÇEVİRİ ) : Ahmet Vefik eserinin Türkçeye çevirisidir... DON CİVANİ ( MENSUR ÇEVİRİ ) : Ahmet Vefik eserinin Türkçeye çevirisidir... DUDU KUŞLARI ( MENSUR ÇEVİRİ ) : Ahmet Vefik Paşa; komedi; ünlü Fransız yazar Moliere'nin eserinin Türkçeye çevirisidir... İNFİAL-İ AŞK (MENSUR ÇEVİRİ) : Ahmet Vefik eserinin Türkçeye çevirisidir... KADINLAR MEKTEBİ ( MANZUM ÇEVİRİ ) : Ahmet Vefik Paşa; komedi; ünlü Fransız yazar Moliere'nin eserinin Türkçeye çevirisidir... KOCALAR MEKTEBİ ( MANZUM ÇEVİRİ ) : Ahmet Vefik Paşa; komedi; ünlü Fransız yazar Moliere'nin eserinin Türkçeye çevirisidir... OKUMUŞ KADINLAR (MENSUR ÇEVİRİ) : Ahmet Vefik Paşa; komedi; ünlü Fransız yazar Moliere'nin eserinin Türkçeye çevirisidir... AZARYA ( UYARLAMA ) : Ahmet Vefik DEKBAZLIK ( UYARLAMA ) : Ahmet Vefik MERAKÎ ( UYARLAMA ) : Ahmet Vefik TABİB-İ AŞK ( UYARLAMA ) : Ahmet Vefik YORGAKİ DANDİNİ ( UYARLAMA ) : Ahmet Vefik Paşa; komedi; ünlü Fransız yazar Moliere'nin ZOR NİKÂHI ( UYARLAMA ) : Ahmet Vefik ZORAKİ TABİB ( UYARLAMA ) : Ahmet Vefik Batılılaşmanın bazı kişiler tarafından yüzeysel bir görünüm biçim değişikliği olarak anlaşılması birçok romancıya doğu batı çatışmasının tema olarak seçildiği roman yazdırmıştır. Felâtun Bey ile Râkım Efendi, Araba Sevdası gibi. Yazarlar, Batılılaşma anlayışı kabuk değişiminden yüzeysel bir taklitten öteye geçmeyen snop karakterli ki-şilerle Batılılaşmayı zihinsel bir ilerleme bilimsel ilerilikleri özümseme olarak anla-yan olgun karakterli kişileri karşılaştıran romanlar yazma gereği duymuştur. Batılılaşma kavramının kültürel kimliği unutmak olarak anlaşılması Batılı edebiyatın öncülerini de rahatsız eder: İslamlık imiş devlete pâ-bend-i terakkî Evl yoğ idi işbu rivayet yeni çıktı Milliyeti nisyân ederek her işimizde Efkâr-ı Freng e tebâiyet yeni çıktı. Ziya Paşa Aşağıdaki dörtlük devrin sosyal bozukluğunu anlatır: Mahkeme meclisi icad olduğu Çeşme-i rüştin akmaklığından Kaza belâ ile âlem dolduğu Kazların kadıya uçmaklığından Seyrânî( ) Aşağıdaki dizeler ise köklerinden utanan bahtsız eğitimsiz bir neslin şaşkınlığını anlatır: Âlemde bir devir dönüyor amma Devr-i İngiliz mi Frenk mi bilmem Seyrânî( ) Mehmet Âkif Ersoy bu durumu daha ironik olarak ele alır önce öz eleştiri yapar: Müslümanlık nerde! Bizden geçmiş insanlık bile Âlem aldatmaksa maksad, aldanan yok, nafile! Kaç hakiki Müslüman gördümse, hep makberdedir; Müslümanlık, bilmem amma, galiba göklerdedir; O nu rahatsız eden durum, 19. yüzyıldan itibaren Doğunun İslam dünyasının en önemli sorunlarından biri olan Batılılaşmayla birlikte bir kısım gençliğin, özellikle Batılı ülkelere eğitim öğrenim için giden gençliğin dinî millî kimliğinden uzaklaşarak; hatta millî kimliğini terk ederek kendine ait yerli değerlerini terk etmesi her anlamda Batılı bir kimliğe bürünmesi ülkesine döndü-ğünde de milletine karşı oryantalistçe davranması, milleti-ni aşağılaması, hatta ona cephe alması-dır. Bu tip insanlar kendilerini bir me-deniyet misyoneri olarak görmüşler ülkelerini bilimsel teknolojik anlamda kalkındırmak, hayatı kolaylaştırmak yerine milletimizi millî dinî değerlerinden uzaklaştırma savaşımı rmişlerdir. Âkif bu meseleyi Rusya Müslümanlarının durumu üzerinden yansıtmaktadır: Hâli ıslâh edecekler, diyerek kaç senedir, Bekleyip durduğumuz zübbelerin tavrı nedir? Geldi bir tanesi akşam, hezeyanlar kustu! Dövüyordum, bereket rsin, edebsiz sustu. Bir selâmet yolu varmış... O da neymiş: Mutlak, Dîni kökten kazımak, sonra, et, Ruslaşmak! Al okut, Avrupa tahsîli desinler, gönder Sonra bir bak ki: Meğer karga imiş beslediğin Yürüyor dîne beş on maskara, alkışlanıyor Nesl-i hâzır bunu hürriyyet-i vicdan sanıyor. Müslümanlar o sebepten bu sefalette imiş. Ki kadın «sosyete» bilmezmiş, esarette imiş! Din için, millet için iş görecek alçağa bak: Dîni pâmâl edecek, milleti Ruslaştıracak! Bunu Moskof da yapar, şimdi rızâ gösterelim; Başka bir ma'rifetin varsa haber r görelim! Akif çareyi ise Garb ın ilmine, teknolojisine yönelmekte; fakat bununla birlikte milletimizi millet yapan değerleri muhafaza etmekte görür: Sade Garb ın yalınız ilmine dönsün yüzünüz. O çocuklarla beraber, gece gündüz, didinin; Giden üç yüz senelik ilmi sık elden edinin! Fen diyarında sızan nâ-mütenahî (sonsuz) pınarı, Hem için, hem getirin yurda o nâfi suları. Aynı menbaları ihyâ (diriltmek) için artık burada, Kafanız işlesin, oğlum, kanal olsun arada. Alınız ilmini Garb ın, alınız san atını; Veriniz hem de mesâînize son süratini. Çünkü kâbil değil artık yaşamak bunlarsız; Çünkü milliyeti yok sanatın, ilmin; yalnız, İyi hâtırda tutun ettiğim ihtârı demin: Bütün edvâr-ı terakkiyi yarıp geçmek için. Kendi mâhiyyet-i rûhiyye niz olsun kılavuz. Çünkü beyhûdedir ümmîd-i selâmet onsuz! Akif Batı nın bilimsel, edebi niteliği, teknik yönünün alınması hatta daha çok geliştirilmesi 7

8 taraftarıdır. Akif bilimin âşığıdır. Çünkü o ilimden nerede olursa olsun istifade edilmesi inancındadır. Fakat sosyal, ahlaki, millî, hissî, dini konularda milletimizi millet yapan değerleri yok sayan batılaşma anlayışının çarpıklığını da dile getirir. Ona göre fikir yapısı, zihniyet millî olmalıdır. BATILILAŞMA DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI'NDA İLKLER *İlk yerli tiyatro eseri: Şinasi / Şair Evlenmesi /1859 *İlk yerli roman: Şemsettin Sami / Taaşşuk-ı Talat ü Fitnat *Batılı tekniğe uygun ilk roman: Halit Ziya Uşaklıgil/Aşk-ı Memnu *İlk çeviri roman: Yusuf Kamil Paşa/ Fenelon dan Telemak /1859 *İlk köy romanı: Nabizade Nazım / Karabibik *İlk psikolojik roman: Mehmet Rauf / Eylül *İlk asıl realist roman: Recaizade Mahmut Ekrem / Araba Sevdası *İlk resmi Türkçe gazete: Takvim i Vakayi *İlk yarı resmi gazete: Ceride-i Havadis *İlk tarihi roman: Namık Kemal / Cezmi *İlk özel gazete: Tercüman-ı Ahval / Şinasi ile Agâh Efendi *İlk pastoral şiir: A.Hamit Tarhan /Sahra *İlk Fransızca şiir çevirisini yapan, ilk makaleyi yazan noktalama işaretlerini ilk kez kullanan sanatçı: Şinasi *Aruzla ilk manzum tiyatro eseri yazan: A.Hamit Tarhan/Eşber ya Sardanapal *Heceyle yazılan ilk manzum tiyatro eseri: A. Hamit Tarhan / Nesteren *İlk şiir antolojisi: Ziya Paşa /Harabat *İlk atasözleri kitabı: Şinasi /Durub-i Emsal-ı Osmaniye *İlk mizah dergisi: Diyojen /Teodor Kasap *İlk hikâye kitabı: A.Mithat Efendi / Letaif-i Rivâyât *İlk fıkra yazarı: Ahmet Rasim *İlk başarılı mensur şiir örneklerini ren: Halit Ziya Uşaklıgil *İlk makale: Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi *İlk edebi bildiriyi yayımlayan topluluk: Fecr-i Ati *Batı anlayışındaki ilk edebiyat tarihçimiz: Fuat Köprülü *Sahnelenen ilk tiyatro: Namık Kemal / Vatan yahut Silistre *Kafiyeyi şiire serperek klasik nazım şekillerinden farklı ilk örnekleri ren: Tevfik Fikret *Türkçe'nin ilk dil bilgisi kitabı: Süleyman Paşa / Sarf-ı Türkî *İlk natüralist eserimizin yazarı: Nabizade Nazım / Zehra *İlk tarih coğrafya ansiklopedisi: Kamus ul A lam *İlk Türkçe sözlük: Şemsettin Sami Kamus-ı Türkî *Edebiyatımızda objektif eleştirinin nasıl olacağını ilk açıklayan: R. Mahmut Ekrem *Konuşma diliyle yazılmış ilk hikâyenin yazarı: Ömer Seyfettin *Edebiyatımızda ilk kafiyesiz şiirini yazan: A. Hamit Tarhan / Validem *İlk köy şiiri: Muallim Naci / Köylü Kızların Şarkısı *Bizde batılı anlamda ilk eleştiriyi yazan: Namık Kemal *Bizde epik tiyatro türünün kurucusu: Haldun Taner *İlk kadın romancımız: Fatma Aliye Hanım *Edebiyat kelimesini bizde ilk kullanan: Şinasi *Kurtuluş savaşımızı doğrudan işleyen roman: Ateşten Gömlek *İlk uyarlama tiyatro eserinin yazarı: Ahmet Vefik Paşa *En başarılı psikolojik roman yazarımız: Peyami Safa / 9. Hariciye Koğuşu *İlk çocuk şiirlerini yazan: Tevfik Fikret / Şermin *Dilde sadeleşmeyi savunan ilk yayın organı: Genç Kalemler *Türk edebiyatında ilk tefrika eser: ŞinasiŞair Evlenmesi- Tercüman-ı Ahval *İlk Avrupai tenkid-polemique: Şinasi nin Tasvir-i Efkâr da Said Paşa nın Ruz-name-i Ceride-i Havadis te dil gramer üzerine yaptıkları 4 ay süren polemikleri. *İlk edebî roman: İntibah, Namık Kemal *İlk tarihî roman: Cezmi, Namık Kemal *İlk psikolojik roman denemesi: Zehra, Nabizade Nazım *Anadolu konulu ilk hikâye: Karabibik, Nabizade Nazım *İlk eleştiri (Kitap halinde): Tahrib-i Harabat - Namık Kemal TANZİMAT EDEBİYATINDA ETKİLİ OLAN EDEBÎ AKIMLAR VE SANAT ANLAYIŞLARI birbirini çoğunlukla tepmesini, bazen de aşmasını getirmiştir. Avrupa kaynaklı belli başlı sanat edebiyat akımlarının belirgin izleri, en çok şiir, öykü, roman tiyatroda görülür. Tanzimat edebiyatında etkili olan ya da etkili olduğu söylenen akımları şöyle sıralayabiliriz: KLASİSİZM (KURALCILIK) (17.yy) Okuyanlara estetik (sanatsal) bir doyum sağlamak amacıyla yazılmış, ya da böyle bir amacı olmasa bile biçimsel içeriksel özellikleriyle bu düzeye ulaşabilen bütün yazılı sözlü eserlere edebi eser denir. Edebiyat bir anlatım biçimidir. Düşünce duyguları güzel etkili bir biçimde anlatma sanatı olarak da tanımlanabilir. Herhangi bir metnin edebiyat eseri sayılabilmesi için sanatsal değerler taşıması gerekir. Edebiyat türlerini önce ikiyi ayırmak mümkün. Birincisi nazım, ikincisi nesir. Nazım belli bir ölçü kalıp esas alınarak üretilmiş edebi ürünlerdir. Ya da kısaca bütün şiir şiirler metinlerdir. Hece zni gibi belli bir kalıp ölçü kaygısı güdülerek yazılır. Nesir ise serbest, ölçüsüz düz yazıdır. Nazım genel oarak bütün şiir türlerini kapsar. Nesir ise edebiyatın şiir dışındaki tüm biçimlerini. Roman, öykü, tiyatro, deneme gibi. 17. yüzyılda, hümanizm kaynaklı Rönesans hareketi Fransa da klasisizme dönüşmüştür. Bu yüzyılın ilk yıllarında Fransa bir kargaşa döneminden yeni çıkmıştır. Ülkeye çeki düzen recek tek güç krallık düşüncesi aydın sanatçılar üzerinde etkili olmuştur. Topluma mutlak monarşiyle sanat edebiyata da belli kurallar la egemen olunmuştur. Kral çevresinin ideal yaşamı sanatçıya esin kaynağı olmuştur. Bu çağın sanatındaki insan soylu seçkindir. Soyluların sanat beğenisi, klasisizmin belirleyici ölçüsü olmuştur. Demokratik ilişkilerin hak özgürlükleri monarşiyle kesildiği bu dönemde sanat edebiyatta toplumsal eleştiride söz konusu değildir. Sanat edebiyatın yüzyıllar boyu süren gelişmesine bakıldığında bu gelişmenin içinde yeşerdiği toplumun yapısındaki gelişme değişmelerle sıkı bir ilişki içinde olduğu görülür. Öte yandan Descartes in akılcılık felsefesi, klasizmin düşünsel temelini oluşturmuştur. Aşk, kin, sevinç,... gibi duygular yanıltıcıdır, gerçek doğru yalnızca akıl yoluyla bulunabilir: Düşünüyorum öyleyse varım Düşünce sistemleri de toplumsal gelişmeye denk düştüğü zaman bu gelişmenin önünü açan, onu hızlandıran bir rol oynar. Bu nedenle sanat edebiyatın iki ayağı vardır: Düşünce sistemi toplumsal yapı. Eleştirmen Boileau, Şiir Sanatı (L art Poetique) adlı yapıtında klasisizmin temel ilkelerini ortaya koymuştur. Aklı seviniz, eserleriniz görkem değerini akıldan alsın. diyerek klasik eserin felsefesini açıklamıştır. Bu iki ayağın denk basması, sanat edebiyatta ortak duyarlıklar, görüşler anlayış sistemleri oluşturur. İşte, sanat edebiyatımızdaki bu ortak sistemlere akım denir. Özellikleri Akıl sağduyu önemlidir, duygu hayal dışlanmıştır. Dış dünyanın, doğanın betimlenmesinden kaçınılmıştır. Doğa olarak, insanın doğası, iç dünyası, değişmeyen yanı ele alınmıştır. İdeal insan tipleri yaratılmıştır. Bu nedenle kahramanlar halk içinden değil, soylu sınıftan seçilmiştir. Toplum yaşamındaki gelişme değişmeler düşünce sistemine (felsefeye) oradan sanatedebiyata yansır sanatçılar yeni anlayışlara yönelir. Her akım böyle bir arayışın sonunda ortaya çıkmış, değişen değerler sistemi, akımların 8

9 Karakteristik yerel olan değil, evrensel kalıcı olan seçilmiştir. Eserler ahlaka uygun oluşturulmuştur, aşırı tutkular akılla denetim altına alınmış erdem vurgulanmıştır. Olayların gerçek olması değil, gerçeğe uygun olması önemsenmiştir. Konudan çok, konunun işleniş biçimine önem rilmiştir. Sanatçılar eserlerinde kişiliklerini gizlemişlerdir. Kaba halk konuşmalarına yer rilmemiş, seçkin kişilerin dili yeğlenmiştir. Anlatım, her çeşit süsten, yapaylıktan uzak, açık yalın kılınmıştır. Sosyal fiziksel çevreye yer rilmemiştir. Eski Yunan Latin Edebiyatı örnek alınmıştır. Bu edebiyatın konuları kimi zaman aynı adlarla yeniden işlenmiştir. Tüm edebi türler için geçerli olan akım, etkisini daha çok tiyatroda göstermiş, bu türde üç birlik kuralı uygulanmıştır. MALHERBE ( ) ŞİİR CORNEİLLE ( ) TREGEDYA Fransız tragedyasının öncü yazarlarındandır. HORACE, LE CİD, CİNNA RACİNE ( ) TRAGEDYA Eserlerinde ihtiraslarına esir olan insanın zaaflarını ortaya koymuştur. Bu yüzden oyunlarında kahraman yerine, genel insan tipleri vardır. ANDROMAK, PHEDRE, IPHEGENİA MOLİERE ( ) KOMEDYA Dünya en önemli komedi yazarlarındandır. Güldürürken düşündüren komedi çığırının öncüsüdür. Eserlerinde toplumdaki aksaklık düzensizlikleri eleştirmiştir. Her çağ toplumda rastlanabilecek gülünç, ama düşündürücü kişileri sahnede canlandırmıştır. CİMRİ, TARTUFFE, HASTALIK HASTASI DON JUAN, KİBARLIK BUDALASI, ZORLA EVLENME, GÜLÜNÇ KİBARLAR, ZORAKİ HEKİM, KOCALAR MEKTEBİ, KARILAR MEKTEBİ, ADAMCIL, GEORGE DANDİNİ, SCAPİN İN DOLAPLARI, BİLGİÇ KADINLAR LA FONTAINE ( ) FABL Fontaine, masalları dilden dile dolaşan Eski Yunan sanatçısı Aisopos tan ( Ezop ) etkilenmiştir. İnsanların kurnazlık, cimrilik gibi kusurlarını, gülünç bir biçimde anlatmak için kahramanlarını hayvanlar arasından seçmiştir. AĞUSTOSBÖCEĞİ İLE KARINCA, KARGA İLE TİLKİ, KURT İLE KUZU, ASLAN İLE FARE LA BRUYERE ( ) PORTRE KARAKTERLER DESCARTES ( ) FELSEFE BOILEAU ( ) Şair eleştirmendir. Klâsisizm akımının kuramcısıdır. ŞİİR SANATI PASCAL ( ) FELSEFE DÜŞÜNCELER Mme DE LA FAYETTE FENELON, Mme DE SEVİGNE SAIN SİMON BOSSUET TELEMAK MEKTUP ANI özelliklerine tam namıyla sahip olmamış-lardır. Tabiatları itibariyle ola-mazlar da. Onlar sadece batlı klasizm akımı temsilcilerinden çevirdikleri tercümeler nede-niyle bu şekilde anılmak-tadırlar. TİZM (COŞUMCULUK) (19.yy ın ilk yarısı) Toplumsal yaşamdaki değişmelerden kaynaklanan romantizm, klasisizmin dayandığı kurallara karşı bir tepki olarak doğmuştur. 18. yüzyılda İngiltere de başlayan romantizm, Fransız edebiyatını da etkisine alarak 19. yüzyılın ilk yarısında klasisizme egemen olmuştur. Romantizmin gelişmesinde, hiç kuşkusuz Aydınlanma Çağı düşünürlerin Krallığa karşı Cumhuriyetçiliğin güçlenmesinin etkisi temel belirleyicidir. J.J Rousseau, Voltaire, Montesquieu, Diderot gibi Aydınlanma Çağı (18. Yüzyıl) düşünürlerinin geliştirdiği özgürlük, demokrasi, insan hakları gibi kavramlar romantizmin düşünsel temelini oluşturmuştur. AYDINLANMA ÇAĞI FİLOZOFLARI MONTESQUIEU ( ) Ünlü Fransız filozoflarındandır. 18. yüzyılda yaşayan Montesquieu, hem toplumu hem bireyi karmaşık ilişkiler içinde bir bütün olarak ele alır. KANUNLARIN RUHU HİTABET Türk Edebiyatı nda edebiyatın öykü, roman, tiyatro gibi tür-leri ortaya çıktığında Batı da klasisizm çoktan bitmişti. Bu nedenle Türk Edebiyatı nda bir klasik dönemden söz edile-mez. Ancak klasizmin konuya değil, konunun işlenişine (biçi-mine) önem ren anlayışıyla Divan şiiri arasında benzerlik-ler görülür. Öte yandan, Şina-si, Ahmet Vefik Paşa, Ali Bey Yusuf Kamil Paşa gibi Tanzimat ın birinci dönem sanat-çıları, batılı klasik sanatçıların yapıtlarını Türkçeye çevirerek, uyarlayarak bu akımı Türk edebiyatına taşımıştır. Aslında Şinasi de Ahmet Vefik Paşa da batılı anlamda bir klasizm temsilcisi değildir. Hiçbir zaman batlı klasiklerin VOLTAİRE ( ) : ZADİG, CANDİDE YAPMA DESTAN : HENRİADE FELSEFE : FELSEFE MEKTUPLARI, FELSEFE SÖZLÜĞÜ JEAN JACQUES ROUSSEAU ( ) Her şeyi doğada, doğanın saflığında bularak ona bağlanmanın, onu taklit etmenin doğru yolu göstereceğini ileri sürmüş; böylece romantizmin hazırlayıcısı olmuştur. Toplum düzeni konusunda da eşitlik özgürlük ü esas aldığı için Fransız İhtilali ni düşünce yönünden etkilemiştir. EMİLE, İTİRAFLAR, TOPLUM SÖZLEŞMESİ 1789 Fransız İhtilali yle güçlenen Cumhuriyetçilik de romantizmin siyasal ortamını belirlemiştir İngiliz edebiyatında ilk örnekleri görülen romantizm, Fransa da bulduğu düşünsel siyasal ortam içinde bir sanat akımı olarak belirginleşmiş ilkeleri de Victor Hugo nun Cromwell adlı dramının önsözünde açıklanmıştır. Özellikleri Klasisizmin biçime öze ilişkin tüm kuralları reddedilmiştir. Aklın, mantığın sağduyunun yerini, bireysel duygu, hayal heyecanlar almıştır. Klasik tragedya komedyanın bütün bağlayıcı kuralları bırakılmış bu iki tür dram türünde bütünleştirilmiştir. (Öncüsü Shakespeare dir) Duygulu coşkulu olan romantikler yapıtlarında Kişiliklerini gizlemezler, anlattıkları olaylar karşısındaki tavırlarını açıkça ortaya koyarlar. Dış dünyayı, doğayı renkli, abartılı betimlemelerle anlatmışlar, doğayı sanatçının esin kaynağı olarak değerlendirmişlerdir. Klasisizmdeki evrenselin, genelin tipin yerini; ulusal, yerel karakter almıştır. Ulusal tarihe, dinsel konulara yönelmiştir; ölüm, acı, aşk, intihar temalarına ağırlık rmişlerdir. Eski Yunan Latin mitolojisi yerini, Hıristiyanlık mucizelerine, ulusal destanlara, efsanelere bırakmıştır. Dil anlatımda klasikler gibi disiplinli özenli değildirler. İşledikleri konular, iyi-kötü, doğru-yanlış, güzel-çirkin, ak-kara karşıtlıkları içinde ele alınmıştır. Toplumsal olumsuzluklara karşı çıkılmış toplum için sanat anlayışı benimsenmiştir. FRANSA DA CHATEABRIAND ( ) Gezgin yazardır. Fransız 19. yüzyıl romantik sanatçılarındandır. Eserlerinde doğa 9

10 sevgisi, geçmiş zaman özlemi, dinsel inançlara bağlılık gibi konuları ele almıştır. ATALA, MEZAR ÖTESİNDEN, ANILAR VİCTOR HUGO ( ), TİYATRO, ŞİİR Cromwell adlı eserinin önsözünde romantizmin ilkeleri ortaya koymuştur. Böylece bu akımın temsilcisi dram türünün yaratıcısı olmuştur da oynanan Hernani adlı dramıyla romantizmde klâsisizme karşı büyük başarı sağlamıştır. : SEFİLLER, NOTRE DAME IN KAMBURU, OYUN: CROMWELL, HERNANİ, KRAL EĞLENİYOR, RUY BLAS ALEKSANDRE DUMAS PERE ( ) Fransız büyük romancılarındandır. 19. yüzyılda yaşayan Dumas Pere, üç yüze yakın macera romanı yazmıştır. Birçok eseri Türkçeye çevrilmiştir. ÜÇ SİLAHŞÖRLER, MONTE KRİSTO KONTU ALEKSANDRE DUMAS FİLS A. Dumas Pere in oğludur. KAMELYALI KADIN ALFRED DE MUSSET, ŞİİR Fransız 19. yüzyıl romantik yazar şairlerindendir. Kısa uzun öyküler, atasözlerine uygulanmış oyunlar, yergili diyaloglar, şiirler, soneler yazmıştır. BİR ZAMANE ÇOCUĞUN İTİRAFLARI, ECELER, TANRIYA BAĞLANAN UMUT LAMARTİNE ( ) ŞİİR, Romantik dönemin ilk şairlerindendir. 19. yüzyılda yaşayan Lamartine, Fransız şiirine 18. yüzyılın klasik kalıplarından farklı, yeni canlı bir yapı kazandırmıştır. Şiirin yanı sıra kısa öyküler, tarihi siyasi yazılar da yazmıştır. GRAZİELLA, RAPHAEL() AİRANE DÜŞÜNCELER(ŞİİR) GEORGE SAND ( ) PEMBE VE BEYAZ, İNDİANA, BİR YOCUNUN MEKTUPLARI ALMANYA DA GOETHE ( ) ŞİİR, TİYATRO, Alman dünyaca ünlü şair yazarıdır. 1749'da doğmuş, 1832'de ölmüştür. Romantizmin en büyük temsilcilerindendir. Yalnız Avrupa edebiyatını değil, dünya edebiyatını derinden etkilemiştir. Roman oyunların yanı sıra şiirler de yazmıştır. FAUST(OYUN), GENÇ WARTHER IN ACILARI () SCHILLER ( ) TİYATRO Alman en büyük sanatçılarındandır. 18. yüzyılda yaşamıştır. Goethe'nin yakın dostudur. Sanatta güzellik ahlakı, insana faydalı olanı aramış bu yönde eserler rmiştir. Öğretici sembolik balad ları, düşündürücü felsefi şiirleri, özellikle özgürlük sevgisini dile getiren romantik tiyatro eserleriyle tanınmıştır. HAYDUTLAR, DON CARLOS, WİLHELM TELL İNGİLTERE DE LORD BYRON ( ) ŞİİR İngiliz önemli romantik şairlerindendir. Yazdığı şiirlerle Avrupalı birçok şairi etkilemiştir, Don Juan adındaki şiir kitabı ünlüdür. SHELLEY ŞİİR SIR WALTER SCOTT ( ) TARİHSEL TILSIM, MANASTIR, TEHLİKELİ ŞATO RUSYA DA ALEKSANDR PUŞKİN ( ) Modern Rus kurucusudur. Şair yazardır. Fransız kültürü etkisinde yetişmiş, romantizm akımını benimsemiştir. YÜZBAŞININ KIZI(HİKÂYE), ÇİNGENELER(ŞİİR) REALİZM(GERÇEKÇİLİK) (19.yy ın ikinci yarısı) Romantizmin hayal duyguya yaptığı vurguya bir tepki olarak doğan realizm, 19. yüzyılın ikinci yarısından sonra dünya edebiyatını geniş ölçüde etkilemiştir yüzyıl Avrupası nda görülen toplumsal hareketlilik, toplumsal sınıfları, mücadele içinde yeni çalkantılara, aydınları da yeni arayışlar içine itmiştir. Bu arayışlarda temel temayül, toplum gerçekliğinin tanınması olmuştur. Bu nedenle, Auguste Comte un pozitivizm (olguculuk) felsefesi, realizmin düşünsel temelini oluşturmuştur. Çünkü pozitivizm, doğa olaylarının (gerçekliğin) doğa ötesi görüşlerle (metafizik) değil; olgular (olaylar) arasındaki bağlantının gözlem deneylerle bulunacak yasalarıyla açıklanabileceğini ileri sürer. Öte yandan müspet bilimlerdeki (fizik, kimya, biyoloji) gelişmelerin, varlıkların olayların, duygu hayallerle değil; maddi gerçekliklerle açıklanabileceğini ortaya koyması, pozitivizmin edebiyata yansıması olan realizme üstünlük kazandırmıştır. Böylece, duygu hayallerden yola çıkan sanatçının toplumsal beklentilere yanıt remeyeceği, sanatçının bir ahlakçı gibi değil, bir bilim adamı gibi gördüklerini anlatmak zorunda olduğu kabul edilmiştir. Realizmin yaygınlaşmasından önce, romantik kuşak içinde yer alan Balzac, Stendhal gibi öncü realistleri de unutmamak gerekir. Ancak realizmin romantizmden asıl kopuşu, Gusto Flauber in Madam Bovary adlı romanı (1857) ile gerçekleşmiştir. Özellikleri Türk Edebiyatı nda roman-tizm Batı daki önemini yitir-dikten sonra etkili olmuştur. En çok Tanzimat Edebiyatı nı etkisi altına alan romantizmin özellikleri, Namık Kemal, Ah-met Midhat Abdülhak Ha-mit in eserlerinde gözlenebilir. Sanatçı, anlattıklarını gözlemlerine dayandırır; duygu imgelerin yerini insan toplum gerçekleri alır. Sanatçı; kendi duygu düşüncelerini gizler; yapıtında tarafsız bir gözlemcidir. İnsan toplum, klasiklerde olması gerektiği gibi, romantiklerde istedikleri gibi realistlerde olduğu gibi yansıtılır. Olgu olayların ortaya çıkışındaki sosyal nedenler araştırılır. Kişiliğin oluşumunda çevrenin önemini kabul ettiklerinden, kişilerin yaşadıkları ortam, sosyal çevre bütün ayrıntılarıyla tanıtılır. İşlenen olaylar güncel yaşamdan, kişiler halk tabakalarından alınır. Toplumsal konuları işlerler; ama toplum sorunları karşısında tarafsız kalırlar. Sanatı, toplumsal mücadele de bir araç olarak görmediklerinden sanat sanat içindir anlayışındadırlar. Anlatıma önem rip özen gösterdiklerinden birer üslupçudurlar. Bu nedenle, örneğin kişiler, sosyal düzeylerine uygun değil; sanatçının üslubuna uygun konuşturulur. Konu kadar, biçim güzelliği de önemlidir. Bu nedenle dil anlatım süsten, abartıdan, özentiden uzaktır. Realizm, daha çok roman, öykü tiyatro türlerinde etkili olmuştur. FRANSA DA BALZAC ( ), ÖYKÜ, TİYATRO Fransız edebiyatında öncü realist yazarlarındandır. Önceleri tiyatroya ilgi duyar, ilk eseri bir tiyatro oyunudur. Ancak eser başarıya ulaşamaz. Tiyatroda başarılı olamayacağını anlayınca romana yönelir. Gerçekçi romanın öncüsü kabul edilen Balzac, güçlü gözlemlerle başarılı romanlar yazar. GORİOT BABA, VADİDEKİ ZAMBAK, EUGENİE GRANDET, KÖY HEKİMİ TILSIMLI DERİ, İNSANLIK KOMEDYASI (DİZİ LARININ GENEL ADI) STENDHAL ( ) Fransız önemli realist yazarlarındandır. İlk önce tiyatro felsefeye ilgi duyar, sonra romana yönelir. Romanlarında başarılı psikolojik çözümlemeler yapmıştır. Güçlü gözlemleri, karakter çözümlemeleri, yalın sayılabilecek üslubuyla sık okunan bir yazar olmuştur KIRMIZI VE SİYAH, PARMA MANASTIRI 10

11 GUSTAVE FLAUBERT ( ) Fransız dünyaca ünlü romancılarındandır. Yaşamdaki çarpıklıklardan, aksaklıklardan kaçarak sanata sığınır. Eserlerinde hayalindeki ideal insanlığı anlatmıştır. Madam Bovary adlı romanı, döneminde büyük tartışmalara yol açar. MADAME BOVARY, SALAMBO İNGİLTERE DE DANIEL DEFOE ( ) ROBİNSON CRUOSE ( Romanda, ıssız bir adada yalnız başına yıllarca yaşayan bir insanın serünini anlatır. ) CHARLES DICKENS ( ) Gösterişsiz fakat güçlü bir anlatımı vardır. Kendini belli etmeyen ince bir mizah anlayışıyla yazar. Öyküler gezi notları da yazmıştır. DAVID COPPERFIELD, ANTİKACI DÜKKÂNI, OLİVER TWIST, İKİ ŞEHRİN HİKÂYESİ JONATHAN SWİFT ( ) GULLIVER İN GEZİLERİ ( Romanda, gemilerde çalışan Gullir in dört hayali ülkeye yaptığı gezileri anlatır. ) RUSYA DA TOLSTOY ( ) Rus edebiyatında Realizmin önemli temsilcilerindendir. Ortaya koyduğu eserler sanatçı kişiliğiyle yaşadığı döneme damgasını vuran Tolstoy, Dünya da en büyük yazarlarındandır. Eserleri günümüzde de hâlâ ilgiyle okunmaktadır. SAVAŞ VE BARIŞ, ANNA KARENİNA, DİRİLİŞ, HACI MURAD, YAŞAYAN ÖLÜ, İVAN İLYİÇ İN ÖLÜMÜ DOSTOYEVSKİ ( ) Rus dünyaca ünlü romancılarındandır. Dinine geleneklerine bağlı olan Dostoyevski'nin eserlerinde psikolojik çözümlemeler geniş bir yer tutar. Realizmin etkisiyle yazdığı eserleri tüm dünyada hâlâ ilgiyle okunmaktadır. SUÇ VE CEZA, BUDALA, KARAMAZOV KARDEŞLER, EZİLENLER, KUMARBAZ, ECİNNİLER, İNSANCIKLAR MAKSİM GORGİ ( ) Toplumcu gerçekçi romanın kurucusu sayılır. Eserlerinde çocukluk gençlik yıllarında yaşadığı acı dolu hayatı, Rusya'daki yoksulluk yıllarını anlatmıştır. Betimlemelerdeki ustalığıyla keskin bir gözlemci olduğunu göstermiştir. Tiyatro oyunları anılarını kaleme aldığı eserleriyle de Rus edebiyatına katkıda bulunmuştur. ANA, ÇOCUKLUĞUM, ARKADAŞ, EKMEĞİMİ KAZANIRKEN, BENİM ÜNİVERSİTELERİM GOGOL( ), TİYATRO Rus romancı oyun yazarlarındandır. 1836'da döneminin devlet bürokrasisini eleştiren Müfettiş adlı oyunu sahnelenir. Bu eseri resmi çevrelerin tepkisini çeker Rusya'yı terk etmek zorunda kalır. Gogol, konularını günlük yaşamdan alır. Eserlerinde insan davranışlarını gerçekçi bir şekilde anlatmıştır. ÖLÜ CANLAR, MÜFETTİŞ (OYUN), PETERSBURG HİKÂYELERİ, TARAS BULBA ANTON ÇEHOV ( ) ÖYKÜ, TİYATRO Rus tiyatro öykü yazarlarındandır. Modern kısa öykünün en önemli temsilcisidir. Yazdığı bir öykü kitabıyla Rus Akademisi tarafından rilen Puşkin ödülünü kazanır. Daha sonraları yaklaşık 1000 sözcükten oluşan kısa öykü türünü başlı başına bir sanat haline dönüştürür. Çehov, durum öykücülüğünün kurucusu sayılır. Maupassant'ın öncüsü olduğu olay öykücülüğünün alternatifi olan bu yeni öykü anlayışı, sonraki dönem öykücülerini de etkiler. Sanatçı, modern öykücülüğe zemin hazırlamıştır. Türk edebiyatında Memduh Şevket Esendal'ı etkilemiştir. OYUN: MARTI, VANYA DAYI, VİŞNE BAHÇESİ, ÜÇ KIZKARDEŞ, HİKÂYELER TURGENYEV ( ) Rus realist çizgideki romancı öykücülerindendir. iyi bir eğitim alan Turgenyev, Almanca, İngilizce Fransızcayı ana dili gibi konuşur. Tarih, klasik filoloji dallarında çalışmalar yapar, Yunanca Latince öğrenir. Eserlerinde köylülerin yaşamını, çektiği sıkıntıları dile getirir. BABALAR VE OĞULLAR, AVCININ NOTLARI, BAHAR SELİ, TAŞRALI KADIN ŞOLOHOV (1905-? ) VE DURGUN AKARDI DON, DONDA HASAT AMERİKA DA JACK LONDON MARTİN EDEN, KURT KANI, UÇURUM İNSANLARI, VAHŞETİN ÇAĞRISI MARK TWAIN ( ), ÖYKÜ Amerikan usta yazarlarındandır. Gazetecilik de yapan Twain, güldürü ustasıdır. Serünci bir yazardır, dünya klasikleri arasına girmiş önemli eserlere imza atmıştır. TOM SAWYER İN MACERALARI, HUCKLEBERRY FINN İN BAŞINDAN GEÇENLER, MİSSİSİPİ DE HAYAT DORİAN GREY İN PORTRESİ, MUTLU PRENS, SALOME BERNARD SHAW ( ) Toplumcu gerçekçi bir yazardır te Nobel aldı. Roman oyunlarında mizah hiciv önemli bir yer tutar. Türk Edebiyatı nda realizmin ilk etkileri Tanzimat Edebiyatı nın kuruluş döneminden sonra ortaya çıkmaya başlar. Sami Paşazade Sezai nin öykülerinde, Recaizade Mahmut Ekrem in romanlarında Nabizade Nazım da realizmin ilk etkilerine rastlanır. Öte yanlan Batılı anlamda realizmin, Türk Edebiyatı nda Sert-i Fünun döneminde uygulanır: Halit Ziya Uşaklıgil. Milli Edebiyat Cumhuriyet Dönemi Edebiyatı ndan geçerek realizmin, çeşitli uygulamalarıyla günümüz edebiyatına dek ulaşmıştır. JOHN STEINBECK ( ), ÖYKÜ Natüralist bir gerçekçilik, hayal gücüyle beslenen bir gözlemcilik, yazarın en belirgin özelliğidir. FARELER VE İNSANLAR, GAZAP ÜZÜMLERİ, BİTMEYEN KAVGA, SARDALYA SOKAĞI, KENAR MAHALLE ERNEST HEMINGWAY ( ) Yazar gazetecidir. Eserlerini Paris e yerleştikten sonra yazmıştır te Nobel ödülünü almıştır. SİLAHLARA VEDA, ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR, İHTİYAR BALIKÇI HERMAN MERVILLE ( ) MOBY DICK (BEYAZ BALİNA) İRLANDA DA OSCAR WİLDE ( ) Şair eleştirmen, oyun yazarı eleştirmendir. Nüketli, alaycı, iğneleyici bir dili vardır. Realist akıma yakındır. 11

TANZİMAT EDEBİYATI ( ) HAZIRLAYAN: Döndü DERELİ D GRUBU-105

TANZİMAT EDEBİYATI ( ) HAZIRLAYAN: Döndü DERELİ D GRUBU-105 TANZİMAT EDEBİYATI (1860 1896) HAZIRLAYAN: Döndü DERELİ D GRUBU-105 TANZİMAT EDEBİYATI 1860'da Tercüman-ı Ahval Gazetesinin çıkmasıyla başlayan, Divan edebiyatı geleneklerini bir yana bırakarak Batı kültürüne

Detaylı

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM ÖZELLİKLERİ İlk özel gazete Tercüman-ı Ahval ile başlar. Toplum için sanat anlayışı benimsenmiştir. Halkı aydınlatma amacıyla eser verildiği için

Detaylı

TANZİMAT EDEBİYATI II. DÖNEM SANATÇILARI

TANZİMAT EDEBİYATI II. DÖNEM SANATÇILARI TANZİMAT EDEBİYATI II. DÖNEM SANATÇILARI RECAİZADE MAHMUT EKREM (1847-1914) Eski edebiyata karşı yeni edebiyatı savunan genç şair ve yazarlara destek olmuş, onlar Edebiyatımızın Batılılaşmasında önemli

Detaylı

TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR. * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal. * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami

TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR. * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal. * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ İstanbul da doğdu. Arapça, Fransızca, Farsça dersleri

Detaylı

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM SANATÇILARI

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM SANATÇILARI TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM SANATÇILARI İBRAHİM ŞİNASİ (1826-1871) Tanzimat edebiyatının öncüsüdür. Klasisizm akımından etkilenmiştir. Dilde sadeleşme düşüncesini gündeme getiren ilk yazardır. Şinasi nin

Detaylı

Osmanlı'da Batılılaşma hareketiyle birlikte edebiyatta da birtakım yenilikler oldu. İşte bu yeniliklerin başladığı dönemdir Tanzimat Dönemi...

Osmanlı'da Batılılaşma hareketiyle birlikte edebiyatta da birtakım yenilikler oldu. İşte bu yeniliklerin başladığı dönemdir Tanzimat Dönemi... On5yirmi5.com Tanzimat Edebiyatı Osmanlı'da Batılılaşma hareketiyle birlikte edebiyatta da birtakım yenilikler oldu. İşte bu yeniliklerin başladığı dönemdir Tanzimat Dönemi... Yayın Tarihi : 23 Mayıs 2013

Detaylı

Yeniçeri Ocağı nın kaldırıldığı 1826 dan başlayarak ıslahat kültürü yoğunluk kazanmış, Batılılaşma her alanda kendisini daha çok hissettirmiştir.

Yeniçeri Ocağı nın kaldırıldığı 1826 dan başlayarak ıslahat kültürü yoğunluk kazanmış, Batılılaşma her alanda kendisini daha çok hissettirmiştir. İçindekiler 1 Tanzimat Edebiyatı Genel Özellikleri 1.1 Batı etkisindeki Türk edebiyatı şu dönemlere ayrılır 2 Tanzimat Edebiyatı (1860-1895) 2.1 Hazırlık Dönemi 2.2 1.Dönem Tanzimat Edebiyatı (1860-1878)

Detaylı

1. Dönem Tanzimat Edebiyatı nın Genel Özellikleri:

1. Dönem Tanzimat Edebiyatı nın Genel Özellikleri: TANZİMAT EDEBİYATI 1. Dönem Tanzimat Edebiyatı nın Genel Özellikleri: Tanzimat edebiyatı, ilk özel gazete olan Tercüman-ı Ahval gazetesinin 1860 ta çıkarılmasıyla başlar. Tanzimat sanatçıları, edebiyatı

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİ. Yunus MACİT Adilşah SEVDİN Garip AŞKIN

TANZİMAT DÖNEMİ. Yunus MACİT Adilşah SEVDİN Garip AŞKIN TANZİMAT DÖNEMİ Yunus MACİT Adilşah SEVDİN Garip AŞKIN Tanzimat Fermanının ilan Sebepleri: 1)Avrupalı Devletlerin iç işlerimize karışmasına engel olmak. 2)Mısır ve Boğazlar konusunda Avrupalı Devletlerin

Detaylı

Tanzimat Edebiyatı. (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN

Tanzimat Edebiyatı. (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN Tanzimat Edebiyatı (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN Dr. Ahmet Faruk GÜLER Dr. Nuran ÖZLÜK Dr. Mehmet ÖZGER Dr. Macit BALIK Yayın Editörü: Doç. Dr.

Detaylı

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 Hayatı ve Edebi Kişiliği İbrahim Şinasi 5 Ağustos 1826 da İstanbulda doğdu. 13 Eylül 1871 de aynı kentte öldü. Topçu yüzbaşısı olan babası Mehmed Ağa 1829 da Osmanlı Rus savaşı

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni ÖĞRETİCİ METİNLERİN ÖZELLİKLERİ VE YAZILIŞ AMAÇLARI Öğretici metinler, bir konuyu

Detaylı

TANZIMAT DÖNEMI EDEBIYATI (1860-1896) Tanzimat Dönemi Edebiyatı nın Oluşumu

TANZIMAT DÖNEMI EDEBIYATI (1860-1896) Tanzimat Dönemi Edebiyatı nın Oluşumu TANZIMAT DÖNEMI EDEBIYATI (1860-1896) Tanzimat Dönemi Edebiyatı nın Oluşumu Tanzimat Edebiyatı (1860-1896) Dönem Özellikleri Edebi Metinler Öğretici Metinler Hazırlık Dönemi (1839-1860) I. Dönem Tanzimat

Detaylı

TLL Uygulama. Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Hüseyin Rahmi Gürpınar a ilişkin bilgi doğru değildir?

TLL Uygulama. Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Hüseyin Rahmi Gürpınar a ilişkin bilgi doğru değildir? TLL1004 4. Uygulama 38. Aşağıdakilerden hangisinin türü ötekilerden farklıdır? D. Ötelerin Çocuğu Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Hüseyin Rahmi Gürpınar a ilişkin bilgi doğru değildir? E) Tekniği kusursuz

Detaylı

11. Sınıf. defter notları fatih kasva. tanzimat dönemi edebiyatı

11. Sınıf. defter notları fatih kasva. tanzimat dönemi edebiyatı 11. Sınıf defter notları fatih kasva tanzimat dönemi edebiyatı Fatih Kasva www.fatihkasva.com 29.10.2014 Tanzimat Edebiyatı (1860-1895) YENİLEŞME DÖNEMİ Osmanlı Devleti'ndeki yenileşme hareketleri 17.

Detaylı

Tanzimat II. Dönem Edebiyatı ( )

Tanzimat II. Dönem Edebiyatı ( ) Tanzimat II. Dönem Edebiyatı (1876-1895) Katkıları İçin Teşekkürler http://akademi.yucelkesen.com II. Abdülhamit Dönemi (1876-1909) Meclis-i Umumî nin 20 Mart 1877'de Dolmabahçe Sarayı'ndaki açılış töreni

Detaylı

YENİ TÜRK EDEBİYATI - I

YENİ TÜRK EDEBİYATI - I YENİ TÜRK EDEBİYATI - I Yayın Yönetmeni Sadettin Bayrak Yayın Editörü Dr. Özcan Bayrak Kapak Tasarımı Hüseyin Özkan İç Tasarım Özlem Özkan Baskı ve Cilt Çalış Ofset Davutpaşa Caddesi Yılanlı Ayazma Sokak

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

KONU: TANZİMAT EDEBİYATI DÖNEMİ ESERLERİMİZ

KONU: TANZİMAT EDEBİYATI DÖNEMİ ESERLERİMİZ KONU: TANZİMAT EDEBİYATI DÖNEMİ ESERLERİMİZ DERGİ VE GAZETELER BEDİR: Ahmet Mithat Efendi; gazete; 1870 yılında çıkarılan kısa süreli bir gazetedir CERİDE-İ HAVADİS: 1840 yılında çıkarılan ilk yarı resmi

Detaylı

11. SINIF SOYADI: DENEME 1 1. DONEM 1. YAZILI TANZİMAT YENİLEŞME DÖNEMİ. 1. Osmanlı dönemindeki yenileşme ne zaman başlamıştır?

11. SINIF SOYADI: DENEME 1 1. DONEM 1. YAZILI TANZİMAT YENİLEŞME DÖNEMİ. 1. Osmanlı dönemindeki yenileşme ne zaman başlamıştır? ADI : 11. SINIF SOYADI: DENEME 1 1. DONEM 1. YAZILI TANZİMAT YENİLEŞME DÖNEMİ 1. Osmanlı dönemindeki yenileşme ne zaman başlamıştır? 2. Boşlukları doldurunuz. a. Paris ve Londra elçiliklerinde bulunmuş

Detaylı

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATININ OLUŞUMU KAZANIMLAR.Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini.batı düşüncesine,

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİNDEKİ BAĞIMSIZ SANATÇILAR YAHYA KEMAL BEYATLI (1884 1958) Şiirleri Milli edebiyat akımına uymaz, daha çok makale ve konferanslarında bu akımı

Detaylı

MEHMET RAUF - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ( )

MEHMET RAUF - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ( ) (1874-1931) Servet-i Fünun akımının önemli romancılarından biri olan Mehmet Rauf, 1875 de İstanbul da doğdu. Babası Hacı Ahmet Efendi, bir sağlık kurumunda çalışan bir memurdu. Önce Balat ta ki Defterdar

Detaylı

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 02 Temmuz 2008 18:21 - Son Güncelleme Cumartesi, 16 Ekim 2010 12:11

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 02 Temmuz 2008 18:21 - Son Güncelleme Cumartesi, 16 Ekim 2010 12:11 Yazı İçerik Abdülhak Hamid Tarhan Kimdir? Abdülhak Hamid Tarhan Hayatı Abdülhak Hamid Tarhan'ın Edebi Kişiliği Abdülhak Hamid Tarhan Eserleri Abdülhak Hamid Tarhan Şiirleri Abdülhak Hamid Tarhan Oyunları

Detaylı

SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I

SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I TEVFİK FİKRET (1867 1915) Servetifünun edebiyatının öncüsü ve üstadı sayılmaktadır. Şiirlerinde aşk, doğa, aile, çocuk, acıma gibi bireysel duyarlılıkları karamsar bir bakış

Detaylı

TANZİMAT EDEBİYATI FETHİYE MEHMET ERDOĞAN ANADOLU LİSESİ (1860-1896) MÜCAHİD SERÇEK TÜRK ED. ÖĞRT.

TANZİMAT EDEBİYATI FETHİYE MEHMET ERDOĞAN ANADOLU LİSESİ (1860-1896) MÜCAHİD SERÇEK TÜRK ED. ÖĞRT. TANZİMAT EDEBİYATI (1860-1896) FETHİYE MEHMET ERDOĞAN ANADOLU LİSESİ MÜCAHİD SERÇEK TÜRK ED. ÖĞRT. Tanzimat Dönemi, 1839 da Gülhane Parkı nda okunan Tanzimat Fermanı ile başlar. Modern Avrupa düşünce ve

Detaylı

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI AHMET HAŞİM ( 1884 1933 ) Fecriati topluluğunun en önemli şairi olup modern Türk şiirinin kurucularından biridir. Türk edebiyatında akşam şairi olarak da tanınır. Sanat

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİ KONU TARAMA SORULARI Gönderen admin - 31/01/ :30

TANZİMAT DÖNEMİ KONU TARAMA SORULARI Gönderen admin - 31/01/ :30 TANZİMAT DÖNEMİ KONU TARAMA SORULARI Gönderen admin - 31/01/2012 23:30 1. (...) adlı eser köy konusunun işlendiği ilk romanımızdır. Yine (...) yazdığı (...) edebiyatımızda ilk psikolojik roman denemesi

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I ÖMER SEYFETTİN ( 1884 1920 ) Milli Edebiyat akımının ve çağdaş Türk öykücülüğünün öncülerindendir. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız bir hale getirmiştir. Türk edebiyatında

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır. Edebiyatı Sanatçıları Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. ı vardır. MEVLANA: XIII.yüzyılda yaşamıştır. Birkaç

Detaylı

YAHYA KEMAL BEYATLI (1884-1958)

YAHYA KEMAL BEYATLI (1884-1958) YAHYA KEMAL BEYATLI (1884-1958) Yahya Kemal Beyatlı 2 Aralık 1884 tarihinde bugün Makedonya sınırları içerisinde bulunan Üsküp te dünyaya geldi. Asıl adı Ahmet Agâh tır. Şehsuvar Paşa torunlarından olduğu

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 2 EDEBİ BİLGİLER (ŞİİR BİLGİSİ) 1. İncelediği şiirden hareketle metnin oluşmasına imkân sağlayan zihniyeti 2. Şiirin yapısını çözümler. 3. Şiirin

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI

TANZİMAT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Yenileşmeyi Hazırlayan Faktörler: Edebi dönemler sosyal ve siyasi hayattan bağımsız düşünülemez. Osmanlı devletinin 17. yy.dan önce güçlü olma sebebi merkezi otoritesi ve

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY EKİM HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI EDEBİYATININ OLUŞUMU ÖĞRETİCİ METİNLER 2 KAZANIMLAR 1. Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini belirler.

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : YENİ TÜRK EDEBİYATI II Ders No : 0020110013 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

Bilim,Sevgi,Hoşgörü.

Bilim,Sevgi,Hoşgörü. Bilim,Sevgi,Hoşgörü. Mehmet Akif Ersoy 20 Aralık 1873 27 Aralık 1936 Mehmet Akif Ersoy, Türkiye Cumhuriyeti nin ulusal marşı olan İstiklal Marşı nın yazarıdır. Vatan Şairi olarak anılır. Yahya Kemal Beyatlı

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖZEL LİSESİ 2010-2011 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM 11. SINIF MF-DİL GRUBU GRUBU TÜRK EDEBİYATI DERSİ III

ANKARA ÜNİVERSİTESİ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖZEL LİSESİ 2010-2011 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM 11. SINIF MF-DİL GRUBU GRUBU TÜRK EDEBİYATI DERSİ III ANKARA ÜNİVERSİTESİ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖZEL LİSESİ 2010-2011 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM 11. SINIF MF-DİL GRUBU GRUBU TÜRK EDEBİYATI DERSİ III. YAZILI SINAVI SORULARI Öğrencinin Adı ve Soyadı : Sınıfı:

Detaylı

Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser

Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser Yazar Ferhat Korkmaz ISBN: 978-605-9247-84-9 1. Baskı Kasım, 2017 / Ankara 100 Adet Yayınları Yayın No: 252 Web: grafikeryayin.com

Detaylı

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır.

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır. BEŞ HECECİLER Milli edebiyattan etkilenen Beş Hececiler, milli kaynaklara dönmeyi ilke edinmişlerdir. Şiire I. Dünya Savaşı Milli Mücadele yıllarında başlayıp Mütareke yıllarında şöhret kazanan edebi topluluktur.

Detaylı

TANZİMAT EDEBİYATI( ) Tanzimat Edebiyatı, bir kültür ve siyasi hareketin sonucu olarak ortaya çıkmış bir edebi

TANZİMAT EDEBİYATI( ) Tanzimat Edebiyatı, bir kültür ve siyasi hareketin sonucu olarak ortaya çıkmış bir edebi TANZİMAT EDEBİYATI(1860-1895) Tanzimat Edebiyatı, bir kültür ve siyasi hareketin sonucu olarak ortaya çıkmış bir edebi akımdır. 3 Kasım 1839 da Reşit Paşa tarafından ilan edilen ve Gülhane Hattı Hümayunu

Detaylı

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER YEDİ MEŞALECİLER Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan ilk edebi topluluktur. 1928 de Yedi Meşale adıyla ortaklaşa bir kitap çıkarıp bu kitabın ön sözünde şiirle ilgili görüşlerini açıklamışlardır. Beş Hececiler

Detaylı

Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir.

Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir. ŞİİR TÜRLERİ 1. EPİK ŞİİR Epik, destan niteliğinde olan, destansal demektir. Savaş, kahramanlık ve vatan sevgisi gibi konuları destansı ve abartılı bir anlatımla işleyen şiirlerdir. Destanlar, epik şiirin

Detaylı

11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI www.edebiyatogretmeni.org Türk Edebiyatı Dil ve Anlatım Dersleri Kaynak Sitesi RETGREGTGTGRTGTRGGT[Metni yazın] Sayfa 1 I. ÜNİTE: EDEBİYATLA DÜŞÜNCE, SOSYAL ve SİYASÎ

Detaylı

Yeni Türk Edebiyatına Giriş (I)

Yeni Türk Edebiyatına Giriş (I) Yeni Türk Edebiyatına Giriş (I) (Ünite I) Edebiyat dili, dilin ses ve anlam zenginliğini kullanarak eser ortaya koymayı amaçlar. Bunu yaparken mecaz ve semboller en sık başvurulan biçimlerdir. Bilim olarak

Detaylı

GARİP AKIMI (I. YENİ)

GARİP AKIMI (I. YENİ) GARİP AKIMI (I. YENİ) Garipçiler: Orhan Veli, Melih Cevdet Anday, Oktay Rifat Horozcu nun oluşturduğu bir topluluktur. 1941 yılında Orhan Veli, Oktay Rıfat, Melih Cevdet Garip adlı ortak bir kitap yayımladılar.

Detaylı

Tanzimat Dönemi Edebiyatı

Tanzimat Dönemi Edebiyatı Tanzimat Dönemi Edebiyatı [1860 1896] Tanzimat Dönemi Edebiyatı 1. Tanzimat Dönemi Edebiyatının Oluşumu Yusuf Kamil Paşa nın 1859 da Telemak adlı Fransızcadan çevirisi Osmanlı sanat çevrelerinde Batı edebiyatına

Detaylı

Tanzimat Dönemi Edebiyatı

Tanzimat Dönemi Edebiyatı Tanzimat Dönemi Edebiyatı [1860 1896] Tanzimat Dönemi Edebiyatı 1. Tanzimat Dönemi Edebiyatının Oluşumu 11. Sınıf 2. Ünite Yusuf Kamil Paşa nın 1859 da Telemak adlı Fransızcadan çevirisi Osmanlı sanat

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ... İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm... 7 ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ... 8 Türk Dillerinin Sınıflandırılması... 14 Türk Dillerinin Ses Denklikleri Bakımından Sınıflandırılması... 16 Altay Dilleri Teorisini Kabul

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831)

Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831) Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831) Osmanlı Devleti sınırları dâhilinde 1831 de yayınlanmaya başlanan ilk Osmanlı Türk gazetesidir. Haftalık olarak yayınlanan ve Osmanlı Türkçesi dışında Arapça, Ermenice,

Detaylı

Çek - Kopar FASİKÜL 2

Çek - Kopar FASİKÜL 2 Çek - Kopar FASİKÜL 2 Ünite 2 TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATI (1860-1896) Bölüm 1: Tanzimat Dönemi Edebiyatı'nın Oluşumu 2 Bölüm 2: Öğretici Metinler 5 Bölüm 3: Coşku ve Heyecanı Dile Getiren Metinler (Şiir)

Detaylı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı Öğrenci : MEHMET ERKAN Eğitsel Performans Olay Çevresinde Oluşan

Detaylı

TANZİMAT EDEBİYATI( ) Tanzimat Edebiyatı, bir kültür ve siyasi hareketin sonucu olarak ortaya çıkmış bir edebi

TANZİMAT EDEBİYATI( ) Tanzimat Edebiyatı, bir kültür ve siyasi hareketin sonucu olarak ortaya çıkmış bir edebi TANZİMAT EDEBİYATI(1860-1895) Tanzimat Edebiyatı, bir kültür ve siyasi hareketin sonucu olarak ortaya çıkmış bir edebi akımdır. 3 Kasım 1839 da Reşit Paşa tarafından ilan edilen ve Gülhane Hattı Hümayunu

Detaylı

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN 1) XI. Yüzyıl dil ürünlerinden olan bu eserin değeri, yalnızca Türk dilinin sözcüklerini toplamak, kurallarını ve

Detaylı

Hazırlayan: «Benim ayrı odam olduğu gibi, yazı masam, kitap dolabım bile var idi.» Fatma ALİYE. Enes PALA

Hazırlayan: «Benim ayrı odam olduğu gibi, yazı masam, kitap dolabım bile var idi.» Fatma ALİYE. Enes PALA Hazırlayan: «Benim ayrı odam olduğu gibi, yazı masam, kitap dolabım bile var idi.» Fatma ALİYE Enes PALA Tam adı Fatma Aliye Topuz dur. 1862 yılında İstanbul da doğmuştur. Ahmet Cevdet Paşa nın kızıdır.

Detaylı

19. yüzyılda Türk edebiyatı, batılılaşma hareketine bağlı olarak roman, hikâye, tiyatro gibi yeni türlerin denenmesiyle çağdaş bir çizgiye girdi.

19. yüzyılda Türk edebiyatı, batılılaşma hareketine bağlı olarak roman, hikâye, tiyatro gibi yeni türlerin denenmesiyle çağdaş bir çizgiye girdi. Yazı İçerik Tanzimat Devri Türk Edebiyatı Edebiyat-ı Cedide (Servet-i Fünun) Fecr-i Ati Topluluğu BATI ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI (19. yy- ) Çağdaş Türk Edebiyatı, Osmanlı Devleti nin gerilemesinin

Detaylı

HABER YAZISI ALP AKIS VE ARI BARAHYA

HABER YAZISI ALP AKIS VE ARI BARAHYA HABER YAZISI ALP AKIS VE ARI BARAHYA GECMIŞTEN GUNÜMUZE HABER YAZILARI Halka günlük olayları haber verme geleneğinin şimdilik Atina da başladığı sanılmaktadır. Eski Atina da, halk günün belirli saatinde,

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17

İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17 İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ... 15 MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17 SAFAHAT TA DEĞERLERİMİZ... 41 Adâlet... 43 Adamlık... 47 Ahlâk... 50 Azim... 42 Birleştiricilik...

Detaylı

ÖSY S S Y S d e M a M sa s l 1989-ÖYS CEVAP: D

ÖSY S S Y S d e M a M sa s l 1989-ÖYS CEVAP: D http://egitimvaktim.com EDEBİYAT KONU ANLATIMI Masal Öykü(hikaye) Roman Makale Fıkra Söyleşi(sohbet) Deneme Eleştiri Anı Günlük Yaşamöyküsü(Biyografi) Özyaşamöyküsü(Otobiyografi) Mektup Söylev Gezi Yazısı(seyahatname)

Detaylı

SERVETİFÜNUN SANATÇILAR - II

SERVETİFÜNUN SANATÇILAR - II SERVETİFÜNUN SANATÇILAR - II SERVETİFÜNUN DÖNEMİ BAĞIMSIZ SANATÇILARI HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR (1864 1944) Ahmet Mithat ın halk için roman yazma geleneğini sürdürmüştür. Natüralizmin ilk önemli temsilcisidir.

Detaylı

PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ

PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ 2 Meserret DĐRĐÖZ PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ ÖZGEÇMĐŞĐ: Enis Alapaytaç ve Hafize Hanım ın kızları olarak 1923 te Tarsus ta doğdu. Đlkokul ve ortaokulu Tarsus ta, liseyi de Đstanbul da Kandilli Kız Lisesi

Detaylı

Edebiyat ve Sosyal Hayat İlişkisi, Yenileşme Dönemi, Tanzimat ın Oluşumu. 4. 19. yüzyıl Osmanlı Devleti nde ilk defa posta ve karantina

Edebiyat ve Sosyal Hayat İlişkisi, Yenileşme Dönemi, Tanzimat ın Oluşumu. 4. 19. yüzyıl Osmanlı Devleti nde ilk defa posta ve karantina EDEBİYAT Edebiyat ve Sosyal Hayat İlişkisi, Yenileşme Dönemi, Tanzimat ın Oluşumu 11. SINIF EA-SÖZEL 01 1. Şu boğaz harbi nedir var mı ki dünyada eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi, Tepeden

Detaylı

Abdulhak Hamit Tarhan

Abdulhak Hamit Tarhan - şiirler - Yayın Tarihi: 9.4.2004 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yasal Uyarı: Bu ekitap, bilgisayarınıza indirip kayıt etmeniz ve ticari olmayan kişisel kullanımınız için yayınlanmaktadır. Şiirlerin

Detaylı

Batı Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatının Dönemleri (1860-1923)

Batı Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatının Dönemleri (1860-1923) Batı Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatının Dönemleri (1860-1923) TANZİMAT SERVET-İ FECR-İ ATİ DÖNEMİ FÜNUN TOPLULUĞU TÜRK EDEBİYATI EDEBİYATI (1860-1896) (1896-1901) (1909-1911) MİLLİ EDEBİYAT AKIMI CUMHURİYET

Detaylı

Necip Fazıl ın Yaşamındaki Düşünce Labirentleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Necip Fazıl ın Yaşamındaki Düşünce Labirentleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Yusuf Yeşilkaya www.yusufyesilkaya.com yusufyesilkaya@gmail.com 26 Mayıs 1904 tarihinde İstanbul Çemberlitaş ta dünyaya gelen Necip Fazıl, hem kültürlü hem de varlıklı bir ailenin çocuğudur. Dört-beş yaşında

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14 MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/2012 23:14 1.Aşağıdaki sanatçılarımızdan hangileri Beş Hececiler grubunda yer alır? A) Orhan Veli Kanık Ahmet Kutsi Tecer B) Yusuf Ziya Ortaç Faruk Nafiz Çamlıbel

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 2014-2015 Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor)

ÖZGEÇMİŞ. 2014-2015 Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor) ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Secaattin Tural 2. Doğum Tarihi : 15.07.1966 3. Unvanı : Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu : Doktora 5. Çalıştığı Kurum : Kırklareli Üniversitesi Derece Alan Üniversite Lisans Türk Dili

Detaylı

Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri

Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ABD YENİ TÜRK EDEBİYATI BİLİM DALI SEMİNER ÇALIŞMASI Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri Konuşmacı Emre ERDOĞAN Beylerbeyi nde doğmuşum, bostanlara karşı bir evde yıl 1895 babam,

Detaylı

EKİM ÜNİTE II ÖĞRETİCİ METİNLER

EKİM ÜNİTE II ÖĞRETİCİ METİNLER SEYYİT MAHMUT HAYRANİ ANADOLU LİSESİ 015 016 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİL VE ANLATIM İ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI EYLÜL ÜNİTE I METİNLERİN SINIFLANDIRILMASI ÜNİTE 1 İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR HAFTA

Detaylı

Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi İÇİNDEKİLER. Özkan CİĞA DİYÂRBEKİRLİ MEHMED SAÎD PAŞA NIN BİBLİYOGRAFYASI, ss.

Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi İÇİNDEKİLER. Özkan CİĞA DİYÂRBEKİRLİ MEHMED SAÎD PAŞA NIN BİBLİYOGRAFYASI, ss. İÇİNDEKİLER Özkan CİĞA DİYÂRBEKİRLİ MEHMED SAÎD PAŞA NIN BİBLİYOGRAFYASI, ss.1-6 Mustafa Uğurlu ARSLAN OSMANLI TARİH VE EDEBİYAT MECMÛASI NDA SAİD PAŞA VE SÜLEYMAN NAZÎF İN İZLERİ, ss.7-17 Abdülkadir DAĞLAR

Detaylı

EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI MUSTAFAKEMALPAŞA MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ I. DÖNEM 11

EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI MUSTAFAKEMALPAŞA MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ I. DÖNEM 11 AYI 016 017 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI MUSTAFAKEMALPAŞA MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ DÖNEM 11. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS I VE LERİ GÜN 14 016 DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI

Detaylı

BATI ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT EDEBİYATI ( )

BATI ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT EDEBİYATI ( ) BATI ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT EDEBİYATI (1860-1896) 18. Yüzyıl Türk Edebiyatı nın Genel Özellikleri Mahallîleşme akımı Halk şiiri ile klâsik şiir arasında yakınlaşma Halk şiirinin etkisiyle

Detaylı

Halit Fahri Ozansoy ve Tiyatro Eserleri

Halit Fahri Ozansoy ve Tiyatro Eserleri TÜRK DĠLĠ VE EDEBĠYATI ABD YENĠ TÜRK EDEBĠYATI BĠLĠM DALI SEMĠNER ÇALIġMASI Halit Fahri Ozansoy ve Tiyatro Eserleri KonuĢmacı: Didem ÇĠÇEK KARAYAKUPOĞLU HALIT FAHRĠ OZANSOY UN TĠYATRO ESERLERĠNDE YAPI

Detaylı

11. Sınıf TÜRK EDEBİYATI. Mustafa CEYDİLEK Nuri CEYDİLEK. Redaksiyon. Burcu Yılmaz. Başak Kutucu. Esra Acar. Pınar Seyfittinoğlu

11. Sınıf TÜRK EDEBİYATI. Mustafa CEYDİLEK Nuri CEYDİLEK. Redaksiyon. Burcu Yılmaz. Başak Kutucu. Esra Acar. Pınar Seyfittinoğlu 11. Sınıf TÜRK EDEBİYATI Mustafa CEYDİLEK Nuri CEYDİLEK Redaksiyon Pınar Seyfittinoğlu Başak Kutucu Burcu Yılmaz Esra Acar Ankara 2015 Nitelik Yayınları 9 11. Sınıf Türk Edebiyatı Konu Anlatımlı / Mustafa

Detaylı

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER) İnci GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER) Hoca ESERLERİN ORTAK ÖZELİKLERİ Hem İslâmiyet öncesi kültürü hem de İslâmî kültür iç içedir. Aruzla hece, beyitler dörtlük birlikte kullanılmıştır. Eserler

Detaylı

CENGİZHAN ANADOLU LİSESİ

CENGİZHAN ANADOLU LİSESİ CENGİZHAN ANADOLU LİSESİ TÜRK EDEBİYATI 11 Ders Notları Türk Dili ve Edebiyatı Zümresi İSTANBUL 2014-1 - I.ÜNİTE YENİLEŞME DÖNEMİ OSMANLIDA YENİLEŞME HAREKETLERİ 16. yüzyılın sonlarına kadar sürekli gelişen

Detaylı

-rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER. Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98

-rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER. Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98 HALDUN TANER -rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98 I Kapak Düzeni: Dr. Ahmet SINAV ISBN 975-17-0262-3 Kültür ve Turizm Bakanlığı,

Detaylı

HİKÂYE (ÖYKÜ) Tarihçe ve İlkler Dede Korkut (Korkut Ata) Kimdir? Dede Korkut Hikâyeleri ve Eğitim Araştırma Sonuçları Yararlanılan Kaynaklar

HİKÂYE (ÖYKÜ) Tarihçe ve İlkler Dede Korkut (Korkut Ata) Kimdir? Dede Korkut Hikâyeleri ve Eğitim Araştırma Sonuçları Yararlanılan Kaynaklar HİKÂYE (ÖYKÜ) Tarihçe ve İlkler Dede Korkut (Korkut Ata) Kimdir? Dede Korkut Hikâyeleri ve Eğitim Araştırma Sonuçları Yararlanılan Kaynaklar Hikâye/ Öykü Nedir? Hikâye ya da öykü, gerçek ya da gerçeğe

Detaylı

EDEBİYATIN SİYASETLE KESİŞEN NOKTASINDA YAZAR ve ŞAİRLERİN TUTUMLARI. Ertuğrul AYDIN

EDEBİYATIN SİYASETLE KESİŞEN NOKTASINDA YAZAR ve ŞAİRLERİN TUTUMLARI. Ertuğrul AYDIN EDEBİYATIN SİYASETLE KESİŞEN NOKTASINDA YAZAR ve ŞAİRLERİN TUTUMLARI Ertuğrul AYDIN ÖZET Politika üstünde edebî etki konusunu, yalnızca felsefe olarak değil, hayal gücü olarak daha da geliştirebiliriz.

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖĞRENİM DURUMU Lisans: 1976-1980 Doç. Dr. Rıza BAĞCI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ/TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ Yüksek Lisans: 1984-1987 EGE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL

Detaylı

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük YURDUMUZUN İŞGALİNE TEPKİLER YA İSTİKLÂL YA ÖLÜM TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 19.yy.sonlarına doğru Osmanlı parçalanma sürecine girmişti. Bu dönemde

Detaylı

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI Türk ve dünya edebiyatında ortaya konan eserler, amaçları ve içerikleri açısından farklı özellikler taşırlar. Bu eserler genel olarak üç ana başlıkta toplanır. Ancak son dönemde bu sınıflandırmaların sınırları

Detaylı

Türk Kadın Romancımız Fatma Aliye Hanım

Türk Kadın Romancımız Fatma Aliye Hanım On5yirmi5.com Türk Kadın Romancımız Fatma Aliye Hanım Fatma Aliye Hanım, İlk Türk kadın romancımızdır. Yayın Tarihi : 13 Temmuz 2011 Çarşamba (oluşturma : 2/22/2017) Fatma Aliye Topuz İlk Türk kadın romancı

Detaylı

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ Dersi Veren: Osman SEZGİN Telefon: (216) 521 97 97 E-posta:

Detaylı

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR)

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) BENTLERLE KURULAN NAZIM BİÇİMLERİ A. BENT SAYISI TEK OLANLAR (TEK DÖRTLÜKTEN OLUŞANLAR) RUBAİ Edebiyatımıza İran edebiyatından gelmiştir. Dört

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KDZ.EREĞLİ ANADOLU LİSESİ 11. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KDZ.EREĞLİ ANADOLU LİSESİ 11. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI 013 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KDZ.EREĞLİ ANADOLU LİSESİ 11. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI AY: EYLÜL (11 İş Günü Hafta) GÜN SAAT KONULAR ÖĞRENCİLERİN KAZANACAĞI HEDEF VE DAVRANIŞLAR

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 I. BÖLÜM EDEBİYAT NEDİR? 1.1. Edeb den Edebiyata...11 1.2. Edebî Eser...13 1.3. Edebî Metin...14 1.4. Edebiyat Bilimi...33 1.5. Edebiyat Sosyolojisi...33 1.6. Edebiyat Tarihi...35

Detaylı

Prof. Dr. Osman HORATA TDE 472 Eski Türk Edebiyatı Ders Notları

Prof. Dr. Osman HORATA TDE 472 Eski Türk Edebiyatı Ders Notları KLASİK ÜSLUP Günlük konuşma diline ait unsurların yoğun bir şekilde kullanıldığı folklorik üslup, klasik estetiğin derinlik ve zarafetinden yoksun olması sebebiyle basit bulunmuş, folklorik üslubun yüzeyselliğine

Detaylı

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü Yirminci asrın ilk yarısının sonlarına doğru Fransa da ortaya çıkan felsefi bir akımdır.

Detaylı

Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve

Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi tarih bölümünden mezun oldu.(1992) Kırıkkale

Detaylı

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Türk toplumlarında ilk kez medrese denen eğitim

Detaylı

GÜNLÜK (GÜNCE) www.dosyabak.com

GÜNLÜK (GÜNCE) www.dosyabak.com GÜNLÜK (GÜNCE) 1 GÜNLÜK Öğretmeye bağlı, gerçekçi anlatım türlerinden biri olan günlükler, bir kişinin önemli ve kayda değer bulduğu olayları, gözlem, izlenim duygu düşünce ve hayallerini günü gününe tarih

Detaylı

Orhan Okay Hoca, dönem

Orhan Okay Hoca, dönem TANITIMI Edebiyat Edebi Eser Üzerine* Orhan Okay Hoca, dönem edebiyab tefekkürünün mihenk olan Fuat, Ahmet Midhat Efendi, Mehmet Akif, Necip Nurettin Topçu son olarak Ahmet Hamdi gibi birbirinden saha

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR 1. Edebiyat tarihinin incelediği konuları açıklar. 2. Edebî eserlerin yazıldığı dönemi temsil eden belge olma niteliğini sorgular 3. Uygarlık tarihiyle edebiyat

Detaylı

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12 Fecr-i Âti edebi topluluğundan sonra 1928 yılında Yaşar Nabi Nayır, Sabri Esat Siyavuşgil, Muammer Lütfi Bahşi, Kenan Hulusi Koray, Ziya Osman Saba, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret Solok gibi biri

Detaylı

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ TDE729 1 3 + 0 6 Sosyal bilimlerle ilişkili

Detaylı