ÖĞRETMEN İÇİN FESTİVAL

Transkript

1 ÖĞRETMEN İÇİN FESTİVAL Rapor Esra Kutman Deniz Göktaş 2-14 Nisan 2016

2 FESTİVAL DE GERÇEKLEŞEN ETKİNLİKLER Hafıza Yürüyüşü 3 Nisan Galata - Karaköy Hafıza Yürüyüşü, insan hakları ve hafıza çalışmaları alanında bir eğitim metodu olan Hafıza Yolculuğu Programı nın adımlarından biridir. Yenilikçi, formel olmayan bu metot kapsamında, yaş arası gençler doğrudan kendileri öğrenme süreci içinde yer alır, araştırma yapar ve araştırmalarının sonuçlarını yine aynı yaş grubundan gençlerle hazine avı benzeri bir uygulama olan Hafıza Yürüyüşleri aracılığıyla paylaşır. Hafıza Yolculuğu Programı nda gönüllü olarak yer alan her bir genç başlangıçta bir eğitim alır ve araştırmak üzere şimdilik İstanbul un belli bölgelerinde- insan hakları ihlali yaşanmış ya da bir hak ihlaline karşı direniş yürütülen bir mekan seçer. Bu mekan ve resmi tarihin dışarıda bıraktığı hikayesi üzerine farklı yöntemler kullanarak araştırma yapar ve bilgi edinir. Ardından bu mekanların dahil edildiği Hafıza Yürüyüşü, genç katılımcılarla gerçekleştirilir. Katılımcı gençler kendilerine verilen harita ve şifreleri kullanarak ilgili mekanları bulur, orada gönüllü anlatıcılarla bir araya gelerek mekanın hikayesi üzerinden konu edilen hak ihlali veya direnişle ilgili paylaşımda bulunur. Dış mekanların gezilmesinin ardından yapılandırılmış bir kapanış oturumunda farklı uygulamalar aracılığıyla günün deneyimi derinleştirilir. Bu katılımcı gençlerden bazıları, bu defa gönüllü olarak Hafıza Yolculuğu nun araştırma kısmına dahil olur. Forum Tiyatro 6 Nisan MEÇ Moda - Kadıköy Augusto Boal ın geliştirdiği Forum Tiyatrosu çalışmaları, kendine has egzersiz ve oyunlardan oluşmaktadır. Bu özel çalışmaların sonucunda topluluğun ortak sorununu bulmayı ve bunu oyunlaştırmayı hedefler. Böylece bu topluluğun ortak sorununu ifade etme ve seyircisine de bu sorunu dönüştürme olanağını sunar. Forum Tiyatrosu nda katılımcı sayısının yirmiyi geçmediği gruplarla çalışılır. Hedef gruplar, çocuklar, gençler, yaşlılar ve yetişkinler olarak sınıflandırılabilir. Forum Tiyatrosu ayrıca dezavantajlı gruplarda da çok önemli değişimler yaratmaktadır. Forum Tiyatrosu, insanlara sorunlarının farkına varmalarını sağlar; sorunlarının özel değil ortak olduğunu gösterir; bu sorunları oyunlaştırarak bunları görünür kılar, tartışmaya açar; aynı sorunu yaşayan, yaşamış olan ya da çevresinde yaşayanların olduğu bir seyirci kitlesine oyununu sunar ve tüm seyircisiyle çözüm yolları aramaya çalışır. Forum Tiyatrosu ayrıca bir sosyal araştırma yöntemidir. Belli bir topluluğun sosyal araştırmasını içerir. Araştırmanın sonucunda ise, topluluğu tiyatro yoluyla aktifleştirir, çözüm yollarını bulabilmesi için bir araç sağlar.

3 Yaşayan Kütüphane 9 Nisan Atölye İstanbul - Bomonti "Yaşayan Kütüphane, tam anlamıyla alışılagelmiş bir kütüphane gibi hizmet vermektedir. Okuyucular gelirler ve kütüphane kataloğundan seçtikleri bir kitabı belirli bir zaman süresi için ödünç alırlar. Kitabı okuduktan sonra kütüphaneye iade ederler ya da isterlerse kitabın süresini uzatabilirler ya da başka bir kitap ödünç alabilirler. Yaşayan Kütüphane ile alışılagelmiş bir kütüphane arasında önemli bir fark vardır: Yaşayan Kütüphane de kitaplar insanlardır ve kitaplar ile okuyucular bir diyalog içerisine girerler. yanımızdan geçen hiç dikkat etmediğimiz kahramanlarımızı taşıyacağız Ada öykümüze. Ardından hızlı adımlarla Sait Faik in öyküleri arasında biz kokan anları çekip getireceğiz atölyemize. Ada, deniz, mavi ve Sait Faik kokan bir anda kendi sözcüklerimizin peşine düşeceğiz. Yazmasam Deli Olacaktım dedirten bir öykü yazımına başlayacağız. Oktay Akbal, Sait Faik i son görüşünün ardından şöyle der: Uzun zaman onu sanki o mayıs günü kalkan saat yedi vapuru aldı, bir daha geri getirmedi gibi geldi bana... Sait Faik in adımlarını takip edip, ondan bir rüzgar getirmek isteğiyle... Pecha Kucha 14 Nisan TAK Kadıköy PechaKucha; içeriğini kısa sürede ve etkin bir şekilde bir topluluğa sunmayı amaçlayan bir sunuş tarzıdır. Sunuş yapan kişi her biri 20 saniye süresince 20 görseli toplam 6 dakika 40 saniye süresince göstererek sunuşunu tamamlar. Yaşayan Kütüphane de bulunan kitaplar sıklıkla kendilerine karşı önyargı beslenen gruplardan ve sistematik bir şekilde ayrımcılık ve sosyal dışlanmaya maruz kalan gruplardan belirlenir. Kütüphanenin okuyucusu kendi önyargıları ve bilmedikleri ile ilgili konuşmak isteyen ve bu deneyim için zamanını ayırabilecek olan herkes olabilir." Yazamasam Deli Olacaktım Sait Faik in Adımlarına Yolculuk KATILIMCILARA ETKİSİ ve AYRINTILAR Hafıza Yürüyüşü Bugünkü duyduklarım hakkında daha çok araştırma yapıp başkalarını da bu yürüyüşe teşvik edeceğim. Çok etkilendim. İyi ki katılmışım. Çok heyecan vericiydi. Katılımcı bir öğretmen 10 Nisan Sait Faik Müzesi Burgazada Sait Faik in öyküleri arasında sere serpe uzanır gökyüzü, mavi, deniz ve sözcükler. Sait Faik in ayak izlerini takip edip sere serpe uzanan sözcüklerini kucaklayacağız atölyemizde. İlk adımda Yaratıcı Drama çalışmasıyla, Sait Faik gibi her gün

4 Forum Tiyatro Forum tiyatro cok etkileyici bir yöntemmiş. Öğretmen sorunlarının tartışılması bir eğitmen olarak bana faydalı oldu. - Katılımcı bir öğretmen Kitaplarda okuduğumuz ve televizyondan izlediğimiz tarihi olayların mekanını görmek ve canlandırılarak dinlemek çok etkili, katkılı oldu. Travestiler ile ilgili çok az şey bildiğimi fark ettim. Etkinlik bende farkındalık yarattı. Daha duyarlı olmamı sağladı. Bu yöntemi öğrencilerin ders öğrenme süreçlerinde de kullanılmasını önerebilirim. - Katılımcı bir öğretmen Öğretme-n adlı oyunumuzda da veli-okul-öğrenci ilişkisinde öğretmenin karşılaştığı zor durumlardan örnekler ele aldık. Cephaneliğimizi oluşturduk ve zenginleştirdik. Öğretmen İçin Festival kapsamında 6 Nisan 2016 da Moda da gerçekleşen, Öğretme-n oyunuyla TOY büyük beğeni kazandı. İzleyiciler yeri geldi oyuncu olup oyuna dahil oldu, yeri geldi düşünüp çözüm üretti Hayatımda ilk defa bir forum tiyatrosu izledim. Son derece keyifliydi. Bir şeyler eklendikçe, eklendikçe anlam genişledi ve derinleşti. - Katılımcı bir öğretmen Karaköy de başlayan Hafıza Yürüyüşü öğretmenlerimizin katılımıyla zenginleşti. İstanbul un merkezinde, defalarca önlerinden geçtiğimiz mekanlara bu kez öğrenmeye gittik. Şifreler çözerek başladığımız yürüyüşümüzde mekanlarda yaşanmış hikayeleri Karakutu gönüllülerinden dinledik, öğrendik. Kısa videosu için tıklayınız.

5 Yazamasam Deli Olacaktım Sait Faik in Adımlarına Yolculuk gruplardan belirlenir. Kütüphanenin okuyucusu kendi önyargıları ve bilmedikleri ile ilgili konuşmak isteyen ve bu deneyim için zamanını ayırabilecek olan herkes olabilir. Edebiyatla ilgilenen biri olarak daha başka neler yapabileceğimi gördüm. Orada tanıştığım edebiyat sever arkadaşlarla sonrasında iletişim kurarak ürünlerimi paylaşma imkanı buldum. Onlardan gelen eleştiriler yazın hayatımı büyük oranda etkiledi. Biz de bu Yaşayan Kütüphane yi 9 Nisan Cumartesi Toplum Gönüllüleri Vakfı ortaklığıyla Atölye İstanbul da gerçekleştirdik. Herkes okur ama herkes yazamaz. derdim ama etkinlikte okuma sürecinde yapılacak çalışmalarla yazı yazmanın kolaylaştığını anladım. Yaşayan Kütüphane Yaşayan Kütüphane ile alışılagelmiş bir kütüphane arasında önemli bir fark vardır: Yaşayan Kütüphane de kitaplar insanlardır ve kitaplar ile okuyucular bir diyalog içerisine girerler. Yaşayan Kütüphane de bulunan kitaplar sıklıkla kendilerine karşı önyargı beslenen gruplardan ve sistematik bir şekilde ayrımcılık ve sosyal dışlanmaya maruz kalan

6 FESTİVAL İÇİN GELEN YORUMLAR Yazacak çok şey var yalnız belki de doğru zaman değil...ama kısaca şunu diyeyim biz kamuda çalışan yeni nesil öğretmenlerin bu meslekte, bu vasatlıkta, bu niteliksizliğimizle boğulmamamız ve çocukları da boğmamamız için beslenmeye, bir birey olarak kendimizi geliştirmeye; eğitmen kimliğimizi kaliteli ve bilimsel noktaya getirerek kendimizi gerçekleştirmeye çok çok çok ve de acil olarak ihtiyacımız var... Bunu gerçekleştirme serüvenimizde varlığı, ufku ve sağlamaya çalıştığı olanaklarla bizim çırpınışlarımızı birer çıkışa çeviren herkese pır pır pır kanat çırparak uçan iyi enerjimizi armağan etmek istiyorum... Böyle önyargıları kırıcı, sorgulayıcı ve merak uyandıran etkinliklerin devamını heyecanla bekliyorum. Fetival bir meyve olsaydı Ananas olurdu galiba... Çünkü Türkiye ortalamasının üstünde süreçler ve arayışların peşinde... O yüzden tatlı; sarı rengi canlılığı ve kıpır kıpırlığı, sıcaklığı ifade ediyor. Sulu olması da sürecin eğlenceli kısmını simgeliyor benim için... ve ananasın şekli çok sevimli, estetik ve çılgın. Tıpkı festival kavramı ve kültürü gibi... :) Üzüm... Seminer bir çok farklı alanda besleyen bir içeriğe sahipti: Yaratıcı yazma, sunum hazırlama, sunma vb... Hangi üzüm tanesi daha çok hoşunuza giderse ya da hangisine daha çok ihtiyacınız varsa onu alabilirsiniz. Nar elbette; hem içsel süreçleri hem sosyal etkileşimi desteklediği, çeşitlendirdiği ve çoğalttığı için. Meyve salatası olurdu çünkü tek bir meyve ile sınırlayamayacak çeşitlilik vardı.