Sorularlarisale.com. Üstad Bediüzzaman bu hayatla ilgili şu önemli açıklamaları yapmıştır:

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Sorularlarisale.com. Üstad Bediüzzaman bu hayatla ilgili şu önemli açıklamaları yapmıştır:"

Transkript

1 Sorularlarisale.com İseviliğin özüne dönmesine kadar geçecek olan zamanda neler olacak? Yani teslis inancına sahip Hristiyanlardan ölenler, yoksa sorumlu tutulmayacaklar mı? Bu konuda nasıl düşünmeliyim? Bediüzzaman, Mektubat isimli eserinin girişinde bazı hayat tabakasından bahseder: Bunlardan birincisi tüm insanların şu an yaşadığı hayat tabakasıdır. İkincisi ise Hz. Hızır'ın yaşadığı hayattır. Bediüzzaman bu hayatı "... bir vakitte pek çok yerlerde bulunabilirler. Bizim gibi beşeriyet levazımatıyla daimî mukayyed değillerdir. Bazan istedikleri vakit bizim gibi yerler, içerler; fakat bizim gibi mecbur değillerdir..." şeklinde açıklar. Üçüncüsü ise Hz. İsa (as)'ın bulunduğu hayat tabakasıdır. Üstad Bediüzzaman bu hayatla ilgili şu önemli açıklamaları yapmıştır: 1. Üçüncü Tabaka-i Hayat: Hazret-i İdris ve İsa (as)'ın tabaka-i hayatlarıdır ki, beşeriyet levazımatından (gerekli olanlar) tecerrüd (ayrılma, temizlenme) ile, melek hayatı gibi bir hayata girerek, nuranî bir letafet kesbeder (güzellik kazanır). Âdeta beden-i misalî letafetinde ve cesed-i necmî nuraniyetinde olan cism-i dünyevîleriyle semavatta bulunurlar. (Mektubat, Birinci Mektup, s. 6) Bediüzzaman bu sözünde Hz. İsa'nın insanların hayatlarını devam ettirmek için gerek duydukları her şeyden uzaklaştığını, meleklerinkine benzer bir hayata kavuşup nurani bir güzellik kazandığını ifade etmektedir. Hz. İsa'nın, bir yıldız gibi parlayan ve eşsiz güzellikte olan dünyadaki bedeniyle gökyüzünde bulunduğunu açıklamaktadır. Bediüzzaman Said Nursi'nin dikkat çektiği bir diğer önemli konu ise, Hz. İsa'nın ikinci kez dünyaya gelişi hakkında şüphe içinde olan çevrelerdir. Bediüzzaman açıklamalarında tüm kainatı yoktan var eden, her şeye kadir olan Rabbimiz'in Hz. İsa'yı ikinci kez dünyaya getirmeye muktedir olduğunu hatırlatmaktadır. 2. "Evet her vakit semavattan melaikeleri yere gönderen ve bazı vakitte insan suretine vaz'eden (Hazret-i Cibril'in "Dıhye" suretine girmesi gibi) ve ruhanîleri âlem-i ervahtan (ruhlar aleminden) gönderip beşer suretine temessül ettiren, hattâ ölmüş evliyaların çoklarının ervahlarını (ruhlarını) cesed-i misaliyle dünyaya gönderen bir Hakîm-i Zülcelal, Hazret-i İsa aleyhisselâm'ı, İsa dinine ait en mühim bir hüsn-ü hâtimesi (güzel netice) page 1 / 18

2 için, değil sema-i dünyada cesediyle bulunan ve hayatta olan Hazret-i İsa, belki âlem-i âhiretin en uzak köşesine gitseydi ve hakikaten ölseydi, yine şöyle bir netice-i azîme için ona yeniden cesed giydirip dünyaya göndermek, o Hakîm'in hikmetinden uzak değil... belki onun hikmeti öyle iktiza ettiği için (gerektiği için) va'detmiş ve va'dettiği için elbette gönderecek." (Mektubat, On Beşinci Mektup, s ) Bediüzzaman bu sözünde melekleri insan suretinde yeryüzüne gönderen, kainattaki bildiğimiz ve bilmediğimiz tüm boyutların tek sahibi olan, alemlerin Rabbi olan Allah'ın Hz. İsa'yı da istediği surette yeniden dünyaya geri getirebileceğini söyler. Hz. İsa'nın böyle önemli bir dönemde ve böyle şerefli bir görev için yeniden dünyaya geleceğini vaat eden Rabbimiz, mutlaka vaadini yerine getirecektir. Hz. İsa Geldiğinde İmanın Nuru ile Tanınır 1. Hz. İsa'nın dünyaya ikinci kez geldiğinde nasıl tanınacağı hususu her zaman merak konusu olmuştur. Bediüzzaman eserlerinde bu konuyu da açıklamakta, Hz. İsa'nın imanın nuru ile tanınacağını söylemektedir. Üstad'ın üzerinde durduğu bir diğer konu ise, Hz. İsa'yı herkesin tanıyamayacağı, sadece ona yakın olan kişilerin ve imanda derinleşmiş olanların onu tanıyabilecekleridir. "Hazret-i İsa aleyhisselâm geldiği vakit, herkes onun hakikî İsa olduğunu bilmek lâzım değildir. Onun mukarreb (yakınları) ve havassı (dindarlar ve manevi derecesinde yüksekler), nur-u iman ile onu tanır. Yoksa bedahet (aşikarlık) derecesinde herkes onu tanımayacaktır." (age.) 2. Bediüzzaman bir diğer açıklamasında Hz. İsa'yı tanıyanların sayıca çok az olacaklarından, dünya üzerindeki dinsiz güçlerin çok daha güçlü olacağından bahsetmektedir: "Rivayette var ki: -İsa aleyhisselâm Deccal'ı öldürdüğü münasebetiyle- "Deccal'ın fevkalâde büyük ve minareden daha yüksek bir azamet-i heykelde ve Hazret-i İsa aleyhisselâm ona nisbeten çok küçük bulunduğunu" gösterir. Bunun bir tevili şu olmak gerektir ki: İsa aleyhisselâm'ı nur-u iman ile tanıyan ve tâbi' olan cemaat-ı ruhaniye-i mücahidînin kemmiyeti (miktarı), Deccal'ın mektebce ve askerce ilmî ve maddî ordularına nisbeten çok az ve küçük olmasına işaret ve kinayedir." (Şualar, Beşinci Şua, s ) page 2 / 18

3 Bediüzzaman bu sözleriyle Hz. İsa'ya tabi olacak olan cemaatin ilk başlarda sayıca az olacağına dikkat çekmektedir. "...Deccal'ın mektebce ve askerce ilmî ve maddî ordularına...": Bediüzzaman bu ifadeyle Hz. İsa'nın karşısında yer alacak olan dinsiz güçlerin hem eğitim kadroları, hem askeri güç, hem de maddi açıdan çok güçlü olacaklarını belirtmektedir. Bu eğitim merkezlerinde insanları din ahlakından uzaklaştıran, dinsizliğe teşvik eden bir öğrenim verilirken, askeri kadrolar da aynı dinsiz fikir sistemlerinin yaygınlaşması için çaba sarf etmektedirler. "...cemaat-ı ruhaniye-i mücahidînin...": Bu ifadeyle Hz. İsa'ya tabi olan topluluğu tarif etmektedir. "Cemaat" ifadesiyle bu kişilerin birarada olduklarına, birlikte hareket ettiklerine işaret edilmektedir. Bu "cemaat" dinsiz güçlerin hakim olduğu yerlerde din ahlakını hakim etmek için büyük bir çaba sarf edecek, ihlasla Allah yolunda çalışacaktır. Eğitim sisteminde ve askeri kadroların yardımıyla oluşturulan dinsiz anlayışı etkisiz kılmak için büyük bir fikri mücadele yürütecektir. "Ruhani" ifadesi ise, bu cemaattekilerin samimi iman etmiş, olayların görünen yönlerinin yanısıra batıni yönlerini de yaşayan bir topluluk olduğuna dikkat çekmektedir. "Mücahidin" kelimesi ise bu cemaatin Allah yolunda çaba sarf eden, Allah'ın dinini yaymak için dünya çapında büyük bir tebliğ faaliyeti yürüten bir topluluk olduğuna işarettir. Hz. İsa İslam Diniyle Hükmedecek, Kur'an'a Tabi Olacak Bediüzzaman Said Nursi, dinsiz ideolojilerin hakim olduğu böyle bir dönemde Hz. İsa'nın yeniden dünyaya döneceğini müjdelemektedir. Üstad'ın aşağıdaki sözlerinde haber verdiği gibi, Hz. İsa (as) yeryüzüne ikinci kez gelişinde Kur'an'la hükmedecek, Kur'an'a tabi olacaktır. Hristiyanlık ile Müslümanlık birleşerek dinsizlik akımına karşı Kur'an ahlakını yaşayarak üstün geleceklerdir. Risale-i Nur'da bu konuyla ilgili aktarılanlar şöyledir: 1. "Ahir zamanda Hazret-i İsa (as) gelecek, Şeriat-ı Muhammediye (ASM) ile amel edecek mealindeki hadîsin sırrı şudur ki: Ahir zamanda felsefe-i tabiiyenin (tabiat felsefesi) verdiği cereyan-ı küfrîye (inkarcı hareket) ve inkâr-ı uluhiyete (Allah'ı inkar) karşı İsevîlik dini tasaffi ederek (arınarak) ve hurafattan tecerrüd edip (hurafelerden temizlenip) İslâmiyete inkılab edeceği bir sırada, nasıl ki İsevîlik şahs-ı manevîsi, vahy-i semavî kılıncıyla o müdhiş dinsizliğin şahs-ı manevîsini öldürür; öyle de Hazret-i İsa (as), İsevîlik şahs-ı manevîsini temsil ederek, dinsizliğin şahs-ı manevîsini temsil eden Deccal'ı öldürür.. yani inkâr-ı uluhiyet fikrini öldürecek." (Mektubat, s. 6) "...felsefe-i tabiiyenin verdiği cereyan-ı küfrîye ve inkâr-ı uluhiyete (Allah'ı inkar) karşı...": Bediüzzaman Hz. İsa'nın Darwinizm'in meydana getirdiği inkarcı page 3 / 18

4 harekete ve Allah'ın varlığını inkar edenlere karşı büyük bir mücadele yürüteceğini belirtmektedir. "... İsevîlik dini tasaffi ederek (arınarak) ve hurafattan tecerrüd edip İslâmiyete inkılab edeceği...": Bediüzzaman bu hikmetli açıklamasında Hz. İsa'nın ahir zamanda tekrar dünyaya geldiğinde İslam dininin gereklerine göre hareket edeceği yönündeki hadisi tefsir etmektedir. Hz. İsa'nın mücadelesi çeşitli hurafeler ve geleneklerle özünden uzaklaşan Hristiyanlığın özüne dönmesi ile başlayacaktır. Hz. İsa Hristiyanlığı tüm batıl hurafelerden temizleyecek ve daha sonra da İslamiyete dönecektir. Böylece Hristiyanlar ve Müslümanlar birlik olup, dünya üzerinde çok büyük bir güç oluşturacaklardır. Hz. İsa bu dinsiz sistemin bütününü ifade eden Deccal'i öldürecek, inkarcı sistemleri tamamen yeryüzünden kaldıracaktır. 2. "İşte böyle bir sırada, o cereyan pek kuvvetli göründüğü bir zamanda, Hazreti İsa (as)'ın şahsiyet-i maneviyesinden ibaret olan hakiki İsevilik dini zuhur edecek, yani rahmet-i ilahiyetinin semasından nuzul edecek; hal-i hazır Hristiyanlık dini o hakikata karşı tasaffi (saflaşacak) edecek, hurafattan ve tahrifattan sıyrılacak, hakaik-i İslamiye ile birleşecek; manen Hristiyanlık bir nevi İslamiyet'e inkilab edecektir..." (Mektubat, s. 53) Bediüzzaman yukarıdaki sözünde dinsizliği temsil eden Deccal'in görünürde çok kuvvetli olduğuna dikkat çekmektedir. İşte bu dönemde Hz. İsa Allah'ın rahmeti sayesinde tekrar yeryüzüne gelecek ve böylece gerçek Hristiyanlık ortaya çıkacaktır. Daha önce de vurguladığımız gibi, Hz. İsa'nın ilk yapacağı şey, vahyedilmesinden sonra çeşitli tahrifata uğrayan Hristiyanlık dinini aslına döndürmek, tüm batıl uygulamaları, sapkın inanışları, aslı olmayan uygulamaları, gereksiz gelenek ve kuralları ortadan kaldırmak olacaktır. İki bin yıldan bu yana özünden uzaklaşma süreci yaşamış olan Hristiyanlığı özüne döndürebilecek olan tek kişi Hz. İsa'dır. Böyle bir değişim de bugüne kadar gerçekleşmemiştir. "...hakaik-i İslamiye ile birleşecek; manen Hristiyanlık bir nevi İslamiyet'e inkilab edecektir...": Hristiyanlığın saf haline dönerek vahyedildiği özüne geri dönüşünden sonra, Allah'ın son hak dini ve Allah katında tek geçerli din olan İslam'ın gerçekleriyle birleşecek ve İslam'a dönüşüme başlayacaktır. 3. "Ve Kur'an'a iktida (uymak, tabi olmak) ederek, o İsevilik şahsı manevisi tabi; ve İslamiyet, metbu (tabi olunan) makamında kalacak. Din-i Hak, bu iltihak neticesinde azim bir kuvvet bulacaktır. Dinsizlik cereyanına karşı ayrı ayrı iken mağlub olan İsevîlik ve İslâmiyet ittihad neticesinde, dinsizlik cereyanına galebe edip dağıtacak istidadında iken; âlem-i semavatta cism-i beşerîsiyle bulunan şahs-ı İsa (as), o din-i hak cereyanının başına geçeceğini, page 4 / 18

5 bir Muhbir-i Sadık (Hz. Muhammed (sav)), bir Kadir-i Külli Şey'in va'dine istinad ederek haber vermiştir. Madem haber vermiş, haktır; madem Kadir-i Külli Şey' va'detmiş, elbette yapacaktır." (age.) "...Kur'an'a iktida (uymak, tabi olmak) ederek, o İsevilik şahsı manevisi tabi; ve İslamiyet, metbu makamında kalacak..": Hristiyanlığın Hz. İsa ile başlayacak olan bu dönüşümü, son kitap olan ve herkesin uymakla mükellef olduğu Kur'an'a tabi olmakla neticelenecek. Hz. İsa'nın şahsı ve ona tabi olan Hristiyanlık İslam'a tabi olacak. "...Dinsizlik cereyanına karşı ayrı ayrı iken mağlub olan İsevîlik ve İslâmiyet ittihad neticesinde, dinsizlik cereyanına galebe edip dağıtacak...": Hz. İsa öncülüğündeki Hristiyanlık Kur'an'a tabi olduğunda çok büyük bir güç oluşacak. Çünkü günümüzde dünyanın en büyük iki dini olan Hristiyanlık ve Müslümanlık hem siyasi, hem ekonomik hem de manevi yönden çok büyük iki kuvvettirler. Bu nedenle de dinsiz ideolojiler karşısında birleştiklerinde çok büyük bir güç kazanarak dinsizlik akımlarını fikren yok edip, dağıtacaklardır. İnsanları hayatlarının gerçek amacından uzaklaştıran, bencil, sevgisiz, çatışmacı bir hayata iten materyalist felsefe ve dinsizliğin dünya üzerindeki etkileri iki dinin birleşmesiyle ortadan kalkacaktır. "...cism-i beşerîsiyle bulunan şahs-ı İsa (as), o din-i hak cereyanının başına geçeceğini...": İki dinin ittifakı ve Hristiyanların Kur'an'a tabi olması ile dünyada nüfus çoğunluğuna sahip olacak iki din, tek bir ses ve tek bir vücut gibi hareket edecek,. bu hak dinin başına ise Hz. İsa geçecektir. Bediüzzaman bu sözünde Hz. İsa'nın yeryüzüne gelip, bu hareketin başına geçeceğini Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde haber verdiğini hatırlatmış ve bu nedenle de bu haberin mutlak gerçekleşecek olan hak bir bilgi olduğunu söylemiştir. Hz. İsa'nın Dinsiz Akımlarla Olan Mücadelesi Bediüzzaman Said Nursi ahir zamanla ilgili olan açıklamalarında, iki felsefi akımın yeryüzünde bozgunculuk çıkaracağını ve bu akımların dinsizliği hakim kılmak için çaba sarf edeceklerini vurgular. Bu akımlardan birincisi İslam ahlakını içten tahrip etmeye çalışacaktır. İkincisi ise Allah'ı açıkça inkar eden, maddenin ezelden beri var olduğunu, sonsuza kadar da var olacağını öne süren ve canlılığın cansızlıktan tesadüfen ortaya çıktığını savunan maddeci ve tabiatçı anlayış, yani materyalizm ve natüralizmdir. (Natüralizm, Darwin'in evrim teorisinin felsefi boyutu olarak da bilinir.) Bu tanımlama elbette Allah'ın varlığını inkar eden bütün fikir akımlarına da temel teşkil etmiştir. Materyalistler tarihin en eski çağlarından beri bütün hak dinlere karşı cephe almışlar, bu yolda karşılarına çıkanlarla mücadele etmiş, halklara zulmetmiş, page 5 / 18

6 savaşlar çıkarmış, her türlü yozlaşmanın en ön safhalarında yer almışlardır. Hz. İsa (as) da yeryüzüne tekrar döndüğünde bu materyalist ve Darwinist anlayışla mücadele edecek ve Allah'ın izniyle onlara karşı galip gelecektir. 1. Bediüzzaman, Külliyat'ında bu materyalist akıma şöyle dikkat çekmektedir: "Tabiiyyun, maddiyyun felsefesinden tevellüd eden bir cereyan-ı Nemrudane, gittikçe ahir zamanda felsefe-i maddiye vasıtasıyla intişar ederek kuvvet bulup, uluhiyeti inkâr edecek bir dereceye gelir... Allah'ı inkâr eden o cereyan efradları, birer küçük Nemrud hükmünde nefislerine birer rububiyet (İlahlık) verir. Ve onların başına geçen en büyükleri, ispirtizma (ölülerle haberleşmenin mümkün olduğuna inanan görüş) ve manyetizmanın (bazı hareketlerle başkasını etkileme-hipnotizma) hâdisatı nev'inden müdhiş hârikalara mazhar olan Deccal ise; daha ileri gidip, cebbarane surî (dış görünüşe ait) hükûmetini bir nevi rububiyet tasavvur edip uluhiyetini ilân eder." (Mektubat, On Beşinci Mektup, s. 56) Bediüzzaman bu sözünde tabiiyyun ve maddiyyun felsefelerinin toplum üzerindeki yıkıcı etkileri üzerinde durmaktadır. Üstad'ın "tabiatçılık yani tabiata tapma ve maddecilik yani sadece maddenin varlığını kabul etme hastalığı" olarak tanımlayabileceğimiz bu ifadesi, dinsizliğin temelini oluşturan materyalizm ve Darwinizm'e dikkat çekmektedir. Ahir zamanda bu iki felsefe maddeci felsefe vasıtasıyla tüm dünyada yayılacak, Allah'ın varlığını açıkça inkar eder bir hal alacaktır. Bu akımların mensupları Allah'ın sonsuz güç ve kudretini inkar edip, kendilerinin müstakil güçlere sahip oldukları vehmine kapılırlar. 2. Bediüzzaman Deccal ve oluşturduğu dinsiz kuvvet ile ilgili şu tariflerde bulunmaktadır: "Hem âlem-i insaniyette inkâr-ı uluhiyet niyetiyle medeniyet ve mukaddesatı beşeriyeyi zîr ü zeber (karma karışık) eden Deccal komitesini, Hazret-i İsa (as)'ın din-i hakikîsini İslâmiyet'in hakikatıyla birleştirmeye çalışan hamiyetkâr ve fedakâr bir İsevî cemaatı namı altında ve "Müslüman İsevîleri" ünvanına lâyık bir cem'iyet, o Deccal komitesini, Hazret-i İsa (as)'ın riyaseti altında öldürecek ve dağıtacak; beşeri, inkâr-ı uluhiyetten kurtaracak." (Mektubat s. 441) "... inkâr-ı uluhiyet niyetiyle medeniyet ve mukaddesat-ı beşeriyeyi zîr ü zeber...": Bediüzzaman, Deccal ve onun temsil ettiği dinsiz akımları "Allah'ın varlığını inkar amacıyla medeniyeti ve insanların mukaddesatlarını karıştıran" bir page 6 / 18

7 birlik olarak tanımlamaktadır. "... Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın din-i hakikîsini İslâmiyet'in hakikatıyla birleştirmeye çalışan hamiyetkâr ve fedakâr bir İsevî cemaatı namı altında ve "Müslüman İsevîleri" ünvanına lâyık bir cem'iyet...": Tüm bozulmalardan arındırılan gerçek Hristiyanlığın İslam dini ile birleşmesi için samimiyetle, fedakarane çaba sarf eden Hz. İsa (as) ve samimi İsevileri Bediüzzaman "Müslüman İseviler" olarak tanımlamaktadır. Hz. İsa (as) önderliğindeki bu Müslüman İseviler cemaati, Üstad'ın Deccal şahs-ı manevisinde tanımladığı dinsiz fikir sistemlerini ortadan kaldıracaktır. 3. "O kadar kuvvetlidir ve devam eder; yalnız Hazret-i İsa (A.S.) onu öldürebilir, başka çare olamaz." rivayet edilmiş. Yani, onun mesleğini ve yırtıcı rejimini bozacak, öldürecek; ancak semavî ve ulvî, hâlis bir din İsevîlerde zuhur edecek ve hakikat-ı Kur'aniyeye iktida ve ittihad eden bu İsevî dinidir ki, Hazret-i İsa (as)'ın nüzulü ile o dinsiz meslek mahvolur ölür. Yoksa onun şahsı bir mikrop, bir nezle ile öldürülebilir." (Şualar, Beşinci Şua, s. 581) Bediüzzaman bu hikmetli sözünde Deccal'i ancak Hz. İsa'nın yok edebileceğine işaret eden hadislere dikkat çekmiştir. Deccal'in yerleşik düzenini, saldırgan rejimini ortadan kaldıracak olan, dinsizliği insanlar arasında yaymak ve mukaddesatı bozmak olarak tarif edilen mesleğini bozacak olan Hz. İsa, ona tabi olan samimi İseviler ve hurafelerden sıyrılıp Kur'an'a teslim olan Hristiyanlardır. Hz. İsa'nın yeryüzüne ikinci kez gelişi ile Deccal'in dinsiz mesleği ölecektir. "o dinsiz meslek mahvolur ölür. Yoksa onun şahsı bir mikrop, bir nezle ile öldürülebilir": Bediüzzaman burada çok önemli bir konuya dikkat çekmektedir. Önemli olan dinsizliği insanlar arasında yaymak için çaba sarf eden insanları teker teker fikren etkisiz hale getirmek değil, dinsiz akımların yaşamasına imkan veren, olara sözde dayanak sağlayan tüm fikri sistemlerin ortadan kaldırılmasıdır. Yoksa kişilerin teker teker fikren etkisiz hale getirilmesi çok kolaydır. 4. "Sihir ve manyetizma ve ispirtizma gibi istidracî (inkarcıların inkarlarını artıran olay) hârikalarıyla kendini muhafaza eden ve herkesi teshir eden o dehşetli Deccal'ı öldürebilecek, mesleğini değiştirecek; ancak hârika ve mu'cizatlı ve umumun makbulü bir zât olabilir ki: O zât, en ziyade alâkadar ve ekser insanların peygamberi olan Hazret-i İsa (as)'dır."(age.) Bediüzzaman bu sözünde de çeşitli kandırmacalarla, aldatmacalarla insanların page 7 / 18

8 inkarlarını daha da artırmak için çaba sarf eden dinsiz akımları ortadan kaldırabilecek, kendisine meslek edindiği bu çabasından Deccal'i döndürebilecek tek kişinin Hz. İsa olduğunu belirtmektedir. 5. "Büyük Deccal, şeytanın iğvası (aldatma) ve hükmü ile şeriat-ı İseviye'nin ahkâmını kaldırıp Hristiyanların hayat-ı içtimaiyelerini (sosyal hayat) idare eden rabıtaları bozarak, anarşistliğe ve Ye'cüc ve Me'cüc'e zemin hazır eder."(age., s. 593) Bediüzzaman dünya üzerindeki dinsiz fikir sistemlerinin tümünü birden tanımlamak için kullandığı Deccal'in, İseviliğin tüm dini hükümlerini ortadan kaldırmayı, sosyal hayatı düzenleyen tüm manevi bağlarını bozarak bu kişileri bozgunculuğa, isyankarlığa ve anarşizme teşvik eden bir akım olduğunu belirtmektedir. 6. Bediüzzaman, Hz. İsa ve onunla birlikte olan İseviler'in dinsiz akımları yokedişini ise şu şekilde tanımlamaktadır: "Şahs-ı İsa (as)'ın kılıncı ve maktul olan şahs-ı Deccal'in, teşkil ettiği dehşetli maddiyunluk ve dinsizlik azametli heykeli ve şahs-ı manevisini mahvedecek ancak İsevi ruhanileridir ki; o ruhaniler, din-i İsevi'nin hakikatini hakikat-i İslamiye ile mezcederek (karıştırarak) o kuvvetle onu dağıtacak, manen öldürecek..."(age., s. 493) "dehşetli maddiyunluk ve dinsizlik azametli heykeli": Bediüzzaman bu sözleriyle dünyanın dört bir yanını etkisi altına almış olan maddeci akımları çok büyük bir heykele benzetmektedir. Bu heykel söz konusu akımların yerleşik ve kuvvetli olduklarına bir işaret olabilir. Büyük bir heykeli yıkmak, yerinden sökmek oldukça zordur. Ancak bu heykelin yıkılmasıyla maddiyunluk ve dinsizlik hem maddi hem de manevi olarak ortadan kalkacaktır. "din-i İsevinin hakikatini hakikat-i İslamiye ile mezcederek": Hz. İsa ikinci kez dünyaya geldiğinde Allah'ın son kitabı olan Kur'an'a tabi olacak, bozulmuş olan Hristiyanlığı gerçek haline döndürüp gerçek İslam'la birleştirecektir. "o kuvvetle onu dağıtacak, manen öldürecek": Allah'ın iki hak dini birleştiğinde geniş anlamda çok büyük bir güç kazanacaktır. Dünyanın dört bir yanında hakim ideoloji olan materyalizmi fikren mağlup edecekler ve insanlar üzerindeki bütün etkisini yok edecekler. Bediüzzaman Said Nursi, Hz. İsa'nın yeryüzüne ikinci kez dönüşünü anlattığı tüm page 8 / 18

9 açıklamalarında, onun o dönemdeki tüm inkarcı sistemleri ortadan kaldıracağına ve bunu yaparken de Müslümanlarla birlikte hareket edeceğine işaret etmektedir. Hz. İsa (as), İslam dünyasındaki samimi Müslümanlarla birlik olup, inkarcı sistemin zulmünü ortadan kaldıracaktır. Hz. İsa ve İseviler Deccal'i, Dinsizliği ve Maddeciliği Yok Edecek "Şahs-ı İsa Aleyhisselam'ın kılıncı ve maktul olan şahs-ı Deccal'in, teşkil ettiği dehşetli maddiyunluk ve dinsizlik azametli heykeli ve şahs-ı manevisini mahvedecek ancak İsevi ruhanileridir ki; o ruhaniler, din-i İsevinin hakikatini hakikat-i İslamiye ile mezcederek o kuvvetle onu dağıtacak, manen öldürecek..." (age.) İsevilik, Hz. İsa'nın Öncülüğünde İslamiyet ile Birleşecek "İşte böyle bir sırada, o cereyan pek kuvvetli göründüğü bir zamanda, Hazreti İsa (as)'ın şahsiyet-i maneviyesinden ibaret olan hakiki İsevilik dini zuhur edecek, yani rahmet-i ilahiyetinin semasından nuzul edecek; hal-i hazir Hristiyanlık dini o hakikata karşı tasaffi (saflaşacak) edecek, hurafattan ve tahrifattan sıyrılacak, hakaik-i İslamiye ile birleşecek; manen Hristiyanlık bir nevi İslamiyet'e inkilab edecektir..." "Ve Kur'an'a inkida ederek, o İsevilik şahsı manevisi tabi; ve İslamiyet, metbu makamında kalacak. Din-i Hak, bu iltihak neticesinde azim bir kuvvet bulacaktır. Dinsizlik cereyanına karşı ayrı ayrı iken mağlub olan İsevilik ve İslamiyet; ittihad neticesinde, dinsizlik cereyanına galebe edip dağıtacak istidadında iken alem-i semavatta cism-i beşerisiyle bulunan şahs-ı İsa (as), o dini hak cereyanının başına geçeceğini bir Muhbir-i Sadık, bir Kadir-i Külli Şey'in vadine istinad ederek haber vermiştir. Maden haber vermiş, haktır; maden Kadir-i Külle Şey va'detmiş elbette yapacaktır." (Mektubat, s.53-54) "Rivayette var ki: -İsa Aleyhisselâm Deccal'ı öldürdüğü münasebetiyle- "Deccal'ın fevkalâde büyük ve minareden daha yüksek bir azamet-i heykelde ve Hazret-i İsa Aleyhisselâm ona nisbeten çok küçük bulunduğunu" gösterir. Bunun bir tevili şu olmak gerektir ki: İsa Aleyhisselâm'ı nur-u iman ile tanıyan ve tâbi' olan cemaat-ı ruhaniye-i mücahidînin kemmiyeti, Deccal'ın mektebce ve askerce ilmî ve maddî ordularına nisbeten çok az ve küçük olmasına işaret ve kinayedir. "(Şualar, s ) page 9 / 18

10 "Âhirz amanda Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın nüzulüne ve Deccal'ı öldürmesine ait ehadîs-i sahihanın mana-yı hakikîleri anlaşılmadığından, bir kısım zahirî ülemalar, o rivayet ve hadîslerin zahirine bakıp şübheye düşmüşler. Veya sıhhatini inkâr edip veya hurafevari bir mana verip âdeta muhal bir sureti bekler bir tarzda, avam-ı müslimîne zarar verirler. Mülhidler ise, bu gibi zahirce akıldan çok uzak hadîsleri serrişte ederek, hakaik-i İslâmiyeye tezyifkârane bakıp taarruz ediyorlar. Risale-i Nur, bu gibi ehadîs-i müteşabihenin hakikî tevillerini Kur'an feyziyle göstermiş. Şimdilik nümune olarak bir tek misal beyan ederiz. Şöyle ki:" "Hazret-i İsa Aleyhisselâm Deccal ile mücadelesi zamanında, Hazreti İsa Aleyhisselâm onu öldüreceği vakitte, on arşın yukarıya atlayıp sonra kılıncı onun dizine yetiştirebilir derecesinde, vücudça o derece Deccal'ın heykeli Hazret-i İsa'dan büyüktür, diye mealinde rivayet var. Demek Deccal, Hazret-i İsa Aleyhisselâm'dan on, belki yirmi misli yüksek kametli olmak lâzım gelir. Bu rivayetin zahirî ifadesi sırr-ı teklife ve sırr-ı imtihana münafî olduğu gibi, nev'-i beşerde câri olan âdetullaha muvafık düşmüyor." "Halbuki bu rivayeti, bu hadîsi, -hâşâ- muhal ve hurafe zanneden zındıkları iskât ve o zahiri ayn-ı hakikat itikad eden ve o hadîsin bir kısım hakikatlarını gözleri gördükleri halde daha intizar eden zahirî hocaları dahi ikaz etmek için, o hadîsin bu zamanda da ayn-ı hakikat ve tam muvafık ve mahz-ı hak müteaddid manalarından bir manası çıkmıştır. Şöyle ki:" "İsevîlik Dini ve o dinden gelen âdât-ı müstemirresini muhafaza hesabına çalışan bir hükûmet ile, resmî ilânıyla, zulmetli pis menfaati için dinsizliğe ve bolşevizme yardım edip terviç eden diğer bir hükûmet ki, yine hasis menfaati için İslâmlarda ve Asya'da dinsizliğin intişarına tarafdar olan fitnekâr ve cebbar hükûmetlerle muharebe eden evvelki hükûmetin şahs-ı manevîsi temessül etse ve dinsizlik cereyanının bütün tarafdarları da bir şahs-ı manevîsi tecessüm eylese, üç cihetle, bu müteaddid manaları bulunan hadîsin, bu zaman aynen bir manasını gösteriyor. Eğer o galib hükûmet netice-i harbi kazansa, bu işarî mana dahi bir mana-yı sarih derecesine çıkar. Eğer tam kazanmasa da, yine muvafık bir mana-yı işarîdir." "Birinci Cihet: Din-i İsevî'nin hakikîsini esas tutan İsevî Ruhanîlerin cemaati ve onlara karşı dinsizliği tervice başlayan cemaat tecessüm etseler, bir minare yüksekliğinde bir insanın yanında bir çocuk kadar da olamaz." "İkinci Cihet: Resmî ilânıyla, Allah'a istinad edip dinsizliği kaldıracağım, İslâmiyet'i ve İslâmları himaye edeceğim diyen bir hükûmet yüz milyon küsur iken, dört yüz milyona yakın nüfusa hükmeden bir diğer devlete ve dört yüz milyon nüfusa yakın ve onun müttefiki olan Çin'e ve Amerika'ya ve page 10 / 18

11 onlar ise zahîr ve müttefik oldukları olan bolşeviklere galibane, öldürücü darbe vuran o hükûmetteki muharib cemaatin şahs-ı manevîsi ile, mücadele ettiği dinsizlerin ve tarafdarlarının şahs-ı manevîleri tecessüm etse, yine minare boyunda bir insana nisbeten küçük bir insanın nisbeti gibi olur. Bir rivayette, "Deccal dünyayı zabteder" manası; ekseriyet-i mutlaka ona tarafdar olur demektir. Şimdi de öyle oldu." "Üçüncü Cihet: Eğer Küre-i Arz'ın dört kıt'aları içinde en küçüğü olan Avrupa'nın ve bu kıt'anın da dörtte biri olmayan bir hükûmetin memleketi; ekser Asya, Afrika, Amerika, Avusturalya'ya karşı galibane harbederek Hazret-i İsa'nın vekaletini dava eden bir devletle beraber dine istinad edip çok müstebidane olan dinsizlik cereyanlarına karşı semavî paraşütlerle muharebe ve mücadele eden o hükûmet ile ötekilerin şahs-ı manevîleri insan suretine girse; ceridelerin eskiden beri yaptıkları gibi, devletlerin kuvvetlerini ve hükûmetlerin derecelerini göstermek nev'inden o manevî şahıslar dahi rûy-i zemin ceridesinde, bu asır sahifesinde birer insan suretinde tersim ve tasvirleri gibi temessül etseler; aynen ve tam tamına hadîs-i şerifin mu'cizane ihbar-ı gaybî nev'inden beyan ettiği hâdise-i âhirzamanın müteaddid manalarından tam bir manası çıkıyor. Hattâ şahs-ı İsa'nın (A.S.) semavattan nüzulü işaretiyle bir mana-yı işarîsi olarak, Hazret-i İsa'yı (A.S.) temsil ederek ve namına hareket eden bir taife dahi, şimdiye kadar işitilmemiş ve görülmemiş bir tarzda tayyarelerle, paraşütlerle semadan bir bela-yı semavî gibi nüzul ettiriyor, düşmanların arkasına indiriyor. Hazret-i İsa'nın nüzulünün maddeten bir misalini gösteriyor." "Evet o hadîs-i şerifin ifadesiyle Hazret-i İsa'nın semavî nüzulü kat'î olmakla beraber; mana-yı işarîsiyle başka hakikatları ifade ettiği gibi, bu hakikata da mu'cizane işaret ediyor. Küçük Hüsrev olan Feyzi ve Emin'in suali ve ilhahlarıyla bazı bîçarelerin imanlarını şübehattan muhafaza niyetiyle bu mes'eleye dair yalnız bir-iki-üç satır yazmak niyet edip başlarken, ihtiyarım haricinde olarak uzun yazdırıldı. Hikmetini de anlamadık, belki bir hikmeti var diye öylece bıraktık. Kusura bakmayınız, bu fıkrada tashihe ve dikkate vakit bulamadık, müşevveş kaldı." (Kastamonu Lahikası, s ) "Dördüncü sualinizin meali: Âhirzamanda Hazret-i İsa Aleyhisselâm Deccal'ı öldürdükten sonra, insanlar ekseriyetle din-i hakka girerler. Halbuki rivayetlerde gelmiştir ki: "Yeryüzünde Allah Allah diyenler bulundukça kıyamet kopmaz." Böyle umumiyetle imana geldikten sonra nasıl umumiyetle küfre giderler?" "Elcevab: Hadîs-i sahihte rivayet edilen: "Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın geleceğini ve şeriat-ı İslâmiye ile amel edeceğini, Deccal'ı öldüreceğini" imanı zaîf olanlar istib'ad ediyorlar. Onun hakikatı izah page 11 / 18

12 edilse, hiç istib'ad yeri kalmaz. Şöyle ki:" "O hadîsin ve Süfyan ve Mehdi hakkındaki hadîslerin ifade ettikleri mana budur ki: Âhirzamanda dinsizliğin iki cereyanı kuvvet bulacak:" "Birisi: Nifak perdesi altında, risalet-i Ahmediyeyi (A.S.M.) inkâr edecek Süfyan namında müdhiş bir şahıs, ehl-i nifakın başına geçecek, şeriat-ı İslâmiyenin tahribine çalışacaktır. Ona karşı Âl-i Beyt-i Nebevînin silsile-i nuranîsine bağlanan, ehl-i velayet ve ehl-i kemalin başına geçecek Âl-i Beytten Muhammed Mehdi isminde bir zât-ı nuranî, o Süfyan'ın şahs-ı manevîsi olan cereyan-ı münafıkaneyi öldürüp dağıtacaktır." "İkinci cereyan ise: Tabiiyyun, maddiyyun felsefesinden tevellüd eden bir cereyan-ı Nemrudane, gittikçe âhirzamanda felsefe-i maddiye vasıtasıyla intişar ederek kuvvet bulup, uluhiyeti inkâr edecek bir dereceye gelir. Nasıl bir padişahı tanımayan ve ordudaki zabitan ve efrad onun askerleri olduğunu kabul etmeyen vahşi bir adam, herkese, her askere bir nevi padişahlık ve bir gûna hâkimiyet verir. Öyle de: Allah'ı inkâr eden o cereyan efradları, birer küçük Nemrud hükmünde nefislerine birer rububiyet verir. Ve onların başına geçen en büyükleri, ispirtizma ve manyetizmanın hâdisatı nev'inden müdhiş hârikalara mazhar olan Deccal ise; daha ileri gidip, cebbarane surî hükûmetini bir nevi rububiyet tasavvur edip uluhiyetini ilân eder. Bir sineğe mağlub olan ve bir sineğin kanadını bile icad edemeyen âciz bir insanın uluhiyet dava etmesi, ne derece ahmakçasına bir maskaralık olduğu malûmdur." "İşte böyle bir sırada, o cereyan pek kuvvetli göründüğü bir zamanda, Hazreti İsa Aleyhisselâm'ın şahsiyet-i maneviyesinden ibaret olan hakikî İsevîlik dini zuhur edecek, yani rahmet-i İlahiyenin semasından nüzul edecek; hâl-i hazır Hristiyanlık dini o hakikata karşı tasaffi edecek, hurafattan ve tahrifattan sıyrılacak, hakaik-i İslâmiye ile birleşecek; manen Hristiyanlık bir nevi İslâmiyete inkılab edecektir. Ve Kur'ana iktida ederek, o İsevîlik şahs-ı manevîsi tâbi' ve İslâmiyet metbu' makamında kalacak; din-i hak bu iltihak neticesinde azîm bir kuvvet bulacaktır. Dinsizlik cereyanına karşı ayrı ayrı iken mağlub olan İsevîlik ve İslâmiyet ittihad neticesinde, dinsizlik cereyanına galebe edip dağıtacak istidadında iken; âlem-i semavatta cism-i beşerîsiyle bulunan şahs-ı İsa Aleyhisselâm, o din-i hak cereyanının başına geçeceğini, bir Muhbir-i Sadık, bir Kadir-i Külli Şey'in va'dine istinad ederek haber vermiştir. Madem haber vermiş, haktır; madem Kadir-i Külli Şey' va'detmiş, elbette yapacaktır..." (Mektubat, On Beşinci Mektup, s.56-57) "Enbiyanın ayrı ayrı şeriatleri, evliyanın başka başka tarîkatları, asfiyanın çeşit çeşit meşrebleri şu sırdan neş'et etmiştir. Meselâ: İsa Aleyhisselâm, page 12 / 18

13 sair esma ile beraber Kadîr ismi onda daha galibdir. Ehl-i aşkta Vedud ismi ve ehl-i tefekkürde Hakîm ismi daha ziyade hâkimdir." (Sözler, s.334) "İncil'in bir yerinde, İsa Aleyhisselâm demiş: "Ben gideceğim; tâ dünyanın reisi gelsin." Acaba Hazret-i İsa Aleyhisselâm'dan sonra dünyanın reisi olacak ve hak ve bâtılı fark ve temyiz edip Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın yerinde insanları irşad edecek, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'dan başka kim gelmiştir? Demek Hazret-i İsa Aleyhisselâm ümmetine daima müjde ediyor ve haber veriyor ki: Birisi gelecek, bana ihtiyaç kalmayacak. Ben, onun bir mukaddimesiyim ve müjdecisiyim..." "Evet İncil'de Hazret-i İsa Aleyhisselâm, çok defalar ümmetine müjde veriyor. İnsanların en mühim bir reisi geleceğini ve o zâtı da bazı isimler ile yâdediyor. O isimler, elbette Süryanî ve İbranîdirler. Ehl-i tahkik görmüşler. O isimler, "Ahmed, Muhammed, Fârik-un Beyn-el Hakk-ı Ve-l Bâtıl" manasındadırlar. Demek İsa Aleyhisselâm, çok defa Ahmed Aleyhissalâtü Vesselâm'dan beşaret veriyor." (Mektubat, s.171) "Sual: Eğer desen: "Neden Hazret-i İsa Aleyhisselâm, her nebiden ziyade müjde veriyor; başkalar yalnız haber veriyorlar, müjde sureti azdır." "Elcevab: Çünki Ahmed Aleyhissalâtü Vesselâm, İsa Aleyhisselâm'ı Yahudilerin müdhiş tekzibinden ve müdhiş iftiralarından ve dinini müdhiş tahrifattan kurtarmakla beraber.. İsa Aleyhisselâm'ı tanımayan Benî İsrail'in suubetli şeriatına mukabil, sühuletli ve câmi' ve ahkâmca Şeriat-ı İseviye'nin noksanını ikmal edecek bir şeriat-ı âliyeye sahibdir. İşte onun için çok defa, "Âlemin Reisi geliyor!" diye müjde veriyor." (age.) "Bu kıyasın, Birinci İşaret'teki kıyastan daha ziyade farkı zahirdir. Çünki Din-i İsevî'de yalnız esasat-ı diniye Hazret-i İsa Aleyhisselâm'dan alındı. Hayat-ı içtimaiyeye ve füruat-ı şer'iyeye dair ekser ahkâmlar, Havariyyun ve sair rüesa-yı ruhaniye tarafından teşkil edildi. Kısm-ı a'zamı, kütüb-ü sâbıka-i mukaddeseden alındı. Hazret-i İsa Aleyhisselâm, dünyaca hâkim ve sultan olmadığından ve kavanin-i umumiye-i içtimaiyeye merci' olmadığından; esasat-ı diniyesi, hariçten bir libas giydirilmiş gibi, şeriat-ı Hristiyaniye namına örfî kanunlar, medenî düsturlar alınmış, başka bir suret verilmiş. Bu suret tebdil edilse, o libas değiştirilse, yine Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın esas page 13 / 18

14 dini bâki kalabilir. Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ı inkâr ve tekzib çıkmaz. Halbuki din ve şeriat-ı İslâmiyenin sahibi olan Fahr-i Âlem Aleyhissalâtü Vesselâm iki cihanın sultanı, şark ve garb ve Endülüs ve Hind, birer taht-ı saltanatı olduğundan; Din-i İslâm'ın esasatını bizzât kendisi gösterdiği gibi, o dinin teferruatını ve sair ahkâmını, hattâ en cüz'î âdâbını dahi bizzât o getiriyor, o haber veriyor, o emir veriyor. Demek füruat-ı İslâmiye, değişmeye kabil bir libas hükmünde değil ki; onlar tebdil edilse, esas-ı din bâki kalabilsin. Belki esas-ı dine bir ceseddir, lâakal bir cilddir. Onunla imtizaç ve iltiham etmiş; kabil-i tefrik değildir. Onları tebdil etmek, doğrudan doğruya sahib-i şeriatı inkâr ve tekzib etmek çıkar." (Mektubat, s.435) "Şimdiki Hristiyanlık dini ise; "Velediyet Akidesi"ni kabul ettiği için vesait ve esbaba tesir-i hakikî verir. Din namına enaniyeti kırmaz, belki Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın bir mukaddes vekili diye o enaniyete bir kudsiyet verir. Onun için, dünyaca en büyük makam işgal eden Hristiyan havasları, tam dindar olabilirler. Hattâ Amerika'nın esbak Reis-i Cumhuru Wilson ve İngiliz'in esbak Reis-i Vükelası Loid George gibi çoklar var ki, mutaassıb birer papaz hükmünde dindar oldular. Müslümanlarda ise öyle makamlara girenler, nâdiren tam dindar ve salabetli kalırlar. Çünki gururu ve enaniyeti bırakamıyorlar. Takva-yı hakikî ise, gurur ve enaniyetle içtima edemiyor." (age., s.437) "Hem âlem-i insaniyette inkâr-ı uluhiyet niyetiyle medeniyet ve mukaddesatı beşeriyeyi zîr ü zeber eden Deccal komitesini, Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın din-i hakikîsini İslâmiyetin hakikatıyla birleştirmeye çalışan hamiyetkâr ve fedakâr bir İsevî cemaatı namı altında ve "Müslüman İsevîleri" ünvanına lâyık bir cem'iyet, o Deccal komitesini, Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın riyaseti altında öldürecek ve dağıtacak; beşeri, inkâr-ı uluhiyetten kurtaracak." (age., s.441) "İşte bu sırr-ı azîme, Hazret-i Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm işaret etmiştir ki: "Hazret-i İsa nâzil olup gelecek, ümmetimden olacak, şeriatımla amel edecektir." (age., s.470) page 14 / 18

15 "Hazret-i İsa (A.S.) gibi kılınçsız değil, belki sahib-üs seyf bir peygamber gelecek, cihada memur olacak ve onun sahabeleri dahi, kılınçlı ve cihada memur olacaklardır. O kadîb-i hadîd sahibi, reis-i âlem olacak. Çünki İncil'in bir yerinde der: "Ben gidiyorum, tâ âlemin reisi gelsin." Yani: Âlemin Reisi geliyor. Demek oluyor ki; İncil'in bu iki fıkrasından anlaşılıyor ki: Sahabeler, çendan mebdede az ve zaîf görünecekler. Fakat çekirdekler gibi neşvünema bularak yükselip kalınlaşıp kuvvetleşerek, küffarın gayzlarını onlara yutkundurup boğduracak vakitte, kılınçlarıyla nev'-i beşeri kendilerine müsahhar edip, reisleri olan Peygamber'in (A.S.M.) ise, âleme reis olduğunu isbat edecekler. Aynen şu Sure-i Feth'in âyetinin mealini ifade ediyor." (Lem'alar, s.32) "Birinci Nokta: İman ve teklif ihtiyar dairesinde bir imtihan, bir tecrübe, bir müsabaka olduğundan, perdeli ve derin ve tedkik ve tecrübeye muhtaç olan nazarî mes'eleleri elbette bedihî olmaz. Ve herkes ister istemez tasdik edecek derecede zarurî olmaz. Tâ ki Ebu Bekirler a'lâ-yı illiyyîne çıksınlar ve Ebu Cehiller esfel-i safilîne düşsünler. İhtiyar kalmazsa teklif olamaz. Ve bu sır ve hikmet içindir ki, mu'cizeler seyrek ve nâdir verilir. Hem dâr-ı teklifte gözle görünecek olan alâmet-i kıyamet ve eşrat-ı saat, bir kısım müteşabihatı Kur'aniye gibi kapalı ve tevilli oluyor. Yalnız, Güneş'in mağribden çıkması bedahet derecesinde herkesi tasdike mecbur ettiğinden, tövbe kapısı kapanır; daha tövbe ve iman makbul olmaz. Çünki Ebu Bekirler, Ebu Cehiller ile tasdikte beraber olurlar. Hattâ Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın nüzulü dahi ve kendisi İsa Aleyhisselâm olduğu, nur-u imanın dikkatiyle bilinir; herkes bilemez. Hattâ Deccal ve Süfyan gibi eşhas-ı müdhişe, kendileri dahi kendilerini bilmiyorlar." (Şualar, s.579) "Nasıl ki emr-i İlahî ile İsa Aleyhisselâm, şeriat-ı Museviyede bir kısım ağır tekâlifi kaldırıp şarab gibi bazı müştehiyatı helâl etmiş. Aynen öyle de; Büyük Deccal, şeytanın iğvası ve hükmü ile şeriat-ı İseviyenin ahkâmını kaldırıp Hristiyanların hayat-ı içtimaiyelerini idare eden rabıtaları bozarak, anarşistliğe ve Ye'cüc ve Me'cüc'e zemin hazır eder. Ve İslâm Deccalı olan Süfyan dahi, şeriat-ı Muhammediyenin (A.S.M.) ebedî bir kısım ahkâmını nefis ve şeytanın desiseleri ile kaldırmağa çalışarak hayat-ı beşeriyenin maddî ve manevî rabıtalarını bozarak, serkeş ve sarhoş ve sersem nefisleri başıboş bırakarak, hürmet ve merhamet gibi nurani zincirleri çözer; hevesatı müteaffine bataklığında, birbirine saldırmak için cebrî bir serbestiyet ve aynı istibdad bir hürriyet vermek ile dehşetli bir anarşistliğe meydan açar ki, o vakit o insanlar gayet şiddetli bir istibdaddan başka zabt altına alınamaz."(şualar, s.593) page 15 / 18

16 "On beşinden yukarı olanlar, eğer masum ve mazlum ise, mükâfatı büyüktür; belki onu Cehennem'den kurtarır. Çünki âhirzamanda madem fetret derecesinde din ve din-i Muhammedî'ye (A.S.M.) bir lâkaydlık perdesi gelmiş ve madem âhirzamanda Hazret-i İsa'nın (A.S.) din-i hakikîsi hükmedecek, İslâmiyetle omuz omuza gelecek. Elbette şimdi, fetret gibi karanlıkta kalan ve Hazret-i İsa'ya (A.S.) mensub Hristiyanların mazlumları çektikleri felâketler, onlar hakkında bir nevi şehadet denilebilir. Hususan ihtiyarlar ve musibetzedeler, fakir ve zaîfler, müstebid büyük zalimlerin cebr ü şiddetleri altında musibet çekiyorlar. Elbette o musibet, onlar hakkında medeniyetin sefahetinden ve küfranından ve felsefenin dalaletinden ve küfründen gelen günahlara keffaret olmakla beraber, yüz derece onlara kârdır diye hakikattan haber aldım. Cenab-ı Erhamürrâhimîn'e hadsiz şükrettim. Ve o elîm elem-i şefkatten teselli buldum. Eğer o felâketi gören zalimler ise ve beşerin perişaniyetini ihzar eden gaddarlar ve kendi menfaati için insan âlemine ateş veren hodgâm, alçak insî şeytanlar ise, tam müstehak ve tam adalet-i Rabbaniyedir. Eğer o felâketi çekenler, mazlumların imdadına koşanlar ve istirahat-ı beşeriye için ve esasat-ı diniyeyi ve mukaddesat-ı semaviyeyi ve hukuk-u insaniyeyi muhafaza için mücadele edenler ise, elbette o fedakârlığın manevî ve uhrevî neticesi o kadar büyüktür ki; o musibeti onlar hakkında medar-ı şeref yapar, sevdirir." (Kastamonu Lâhikası 111) "Kelâm'ın ve Usûl-üd Din allâmelerinin ve Ehl-i Sünnet Velcemaat'ın dâhî muhakkiklerinin İslâmî akidelere dair çok tedkik ve muhakematla ve âyât ve hadîsleri müvazene ile kabul ettikleri Usûl-üd Din düsturları, şimdiki Risale-i Nur'un meşrebini muhafazaya emrediyor, kuvvet veriyor. Hattâ hiçbir yerde, hattâ ehl-i bid'a kısmı da bu meşrebimize ilişemiyorlar. Hakikat-ı ihlas tam muhafaza edildiği için, her nevi ehl-i İslâm içine giriyor. Şîalıkta mutaassıb ve Vehhabîlikte de müfrit, feylesofların en maddîsi ve mütefennini ve mutaassıb hocaların en enaniyetlisi, beraber Nur dairesine girmeğe başlamışlar ve kısmen şimdi de kardeşçe bulunuyorlar. Hattâ bazı misyonerler de, Din-i İsa'nın (A.S.) hakikî ruhanîsi de o daireye gireceklerine emareler var. Birbirine hücum değil; belki bir tesanüd, bir musalaha lüzumunu hissedip medar-ı münakaşa mes'eleleri ortaya atmıyorlar. Demek İmam-ı Ali'nin (R.A.) otuz-kırk işaretiyle sarahat derecesinde haber verdiği Risale-i Nur, bu zamanın müdhiş yaralarına tam bir ilâçtır. Onun için, o daire bize kâfi gelmiş, harice çıkmıyoruz." (Emirdağ Lâhikası-I, s.211) page 16 / 18

17 "Demek bir Müslüman mümkün değil, başka bir dine girip, ya Hristiyan ve Yahudi, hususan bolşevik gibi olmak... Çünki bir İsevî müslüman olsa, İsa Aleyhisselâm'ı daha ziyade sever. Bir Musevî müslüman olsa, Musa Aleyhisselâm'ı daha ziyade sever. Fakat bir müslüman, Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm'ın zincirinden çıksa, dinini bıraksa, daha hiçbir dine girmez, anarşist olur; ruhunda kemalâta medar hiçbir halet kalmaz. Vicdanı tefessüh eder, hayat-ı içtimaiyeye bir zehir olur." (Emirdağ Lâhikası-II, s.244) "Hazret-i İsa Aleyhisselam'la Deccal hakkındaki Ehâdîs-i müteşabiheden bir Hadîsin üç cihetle hakikî te'vilini beyan ve izah eden Mehmed Feyzi ve Emin kardeşlerimizin mübarek fıkralarını Sabri kardeşim göndermiş, bu gün aldım, okudum. Bu Hadîs-i Şerîfin meâline ve hakikî te'villerine o kadar muhtaç imişim ki; kızgın kum sahralarında senelerden beri susamışlara âb-ı hayat uzatır gibi ruh ve kalbim bir taze hayat buldu, derinden derine nefes aldım, bütün letâiflerim sürurla doldu, zâhirî cesedimden mânevî kalbime kadar sirayet etti. Sevgili Üstâdımız, talebelerini; ve Kastamonulu kardeşlerimiz de bizleri lütuflariyle doyurduklarından, Cenâb-ı Hakka hadsiz şükrettim. Başta sevgili Üstadım, Risalet-ün-Nurun kerâmetine ve bu fıkranın feyzine bakan üç ikram ile karşılaştık." (Sikke-i Tasdik-i Gaybî, s.45) "Bu kıyasın, Birinci İşaret'teki kıyastan daha ziyade farkı zahirdir. Çünki Din-i İsevî'de yalnız esasat-ı diniye Hazret-i İsa Aleyhisselâm'dan alındı. Hayat-ı içtimaiyeye ve füruat-ı şer'iyeye dair ekser ahkâmlar, Havariyyun ve sair rüesa-yı ruhaniye tarafından teşkil edildi. Kısm-ı a'zamı, kütüb-ü sâbıka-i mukaddeseden alındı. Hazret-i İsa Aleyhisselâm, dünyaca hâkim ve sultan olmadığından ve kavanin-i umumiye-i içtimaiyeye merci' olmadığından; esasat-ı diniyesi, hariçten bir libas giydirilmiş gibi, şeriat-ı Hristiyaniye namına örfî kanunlar, medenî düsturlar alınmış, başka bir suret verilmiş. Bu suret tebdil edilse, o libas değiştirilse, yine Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ın esas dini bâki kalabilir. Hazret-i İsa Aleyhisselâm'ı inkâr ve tekzib çıkmaz. Halbuki din ve şeriat-ı İslâmiyenin sahibi olan Fahr-i Âlem Aleyhissalâtü Vesselâm iki cihanın sultanı, şark ve garb ve Endülüs ve Hind, birer taht-ı saltanatı olduğundan; Din-i İslâm'ın esasatını bizzât kendisi gösterdiği gibi, o dinin teferruatını ve sair ahkâmını, hattâ en cüz'î âdâbını dahi bizzât o getiriyor, o haber veriyor, o emir veriyor. Demek füruat-ı İslâmiye, değişmeye kabil bir libas hükmünde değil ki; onlar tebdil edilse, esas-ı din bâki kalabilsin. Belki esas-ı dine bir ceseddir, lâakal bir cilddir. Onunla imtizaç ve iltiham etmiş; kabil-i tefrik değildir. Onları tebdil etmek, doğrudan doğruya sahib-i şeriatı inkâr ve tekzib etmek çıkar." (Bediüzzaman Cevap Veriyor, s ) page 17 / 18

18 Powered by TCPDF ( "Hem sen "Ben de Firenk gibi olacağım." diyemezsin ve Firenk gibi olamazsın. Çünki bir Firenk, Muhammed (A.S.M.) Hazretlerini kabul etmezse de İsa ve Musa (Aleyhimesselâm'ı) veya sair enbiyaların birini bir derece her nasılsa kabul eder. Sen ise Nebi-yi Âhirzaman Aleyhissalâtü Vesselâm Hazretlerinin zincirinden çıktığın ve derslerini terkettiğin dakikada, senin ruhunda nihayetsiz bir tahribat, bir boşluk, bir karanlık peyda olacak. Ve senin ruhunda hiçbir kemalât ve ahlâk-ı âliyeye yer kalmayacak. Meğer insaniyetini söndürüp, zaman-ı hal ile mukayyed sırf bir hayvan olabilesin." (Nur'un İlk Kapısı, s.147) page 18 / 18

HZ. İSA (A.S) NASIL GELECEK?

HZ. İSA (A.S) NASIL GELECEK? Sorularlarisale.com HZ. İSA (A.S) NASIL GELECEK? İnsanların doğru yolu bulabilmeleri ve yaratılış gayelerine göre hayatlarını tanzim edebilmeleri için, Peygamberler gönderilmektedir. Hadislerde yaklaşık

Detaylı

_MEYVENIN ÇEKİRDEĞİ AĞACIN ÇEKİRDEĞİN NE AYNDIR NE GAYRDIR..._

_MEYVENIN ÇEKİRDEĞİ AĞACIN ÇEKİRDEĞİN NE AYNDIR NE GAYRDIR..._ Haftasonu müzakeresine davetlisiniz HERKESİN ENESİ AYNI MI _MEYVENIN ÇEKİRDEĞİ AĞACIN ÇEKİRDEĞİN NE AYNDIR NE GAYRDIR..._ SUAL: *PEKİ MEYVELERİN ÇEKİRDEKLERİ BİRBİRİYLE AYNI MI?* MÜZAKEREDE FARKLI FARKLI

Detaylı

Hz. İsa ve Mehdi Meselesi

Hz. İsa ve Mehdi Meselesi Mehmedkirkinci.com Hz. İsa ve Mehdi Meselesi Hz. İsa (a.s) hakkında bilgi verir misiniz? Hz. Meryem in oğlu olan ve Allah ın bir mucizesi olarak babasız dünyaya gelen Hz. İsa (a.s), Cenab-ı Hakk ın seçkin

Detaylı

*GALIBIYET VE MAGLUBIYET

*GALIBIYET VE MAGLUBIYET Sorularlarisale.com G *GALIBIYET VE MAGLUBIYET (Hamiyet) (Ihtilaf) (Ittihad) (Isa A.S. ) kelimelerine ve 921ve 1207. sira numarasina da bakiniz. 274- Ehl-i dalaletin galibiyetindeki sebebler: * 13. Lem

Detaylı

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI 1-Bedîüzzaman 2-Allâme-i Asır 3-Allâme-i Zîfünun 4-Nüsha-i Nâdire-i Zaman 5-Allâme-i Bedîüzzaman 6-Define-i Ulûm 7-Define-i Fünun 8-Bedîülbeyan 9-Lisan-ül Hak

Detaylı

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [ Risale Online Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nurtalebesi-olmanin-sartlari] Risale-i Nur Talebeliği Soru (!! Bu konuya ait ek sorular için tıklayın)

Detaylı

Asr-ı Saadette İçtihat

Asr-ı Saadette İçtihat Mehmedkirkinci.com Asr-ı Saadette İçtihat Sual: Hazret-i Peygamber zamanında içtihat yapılmış mıdır? Her güzel şey, her hayır Nebi ler eliyle meydana geldiği gibi, küllî bir hayır olan içtihadı da ilk

Detaylı

"İşte, Rabbimizi bize târif eden Kur ân-ı Hakîm; şu kitab-ı kebîr-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi..."

İşte, Rabbimizi bize târif eden Kur ân-ı Hakîm; şu kitab-ı kebîr-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi... Sorularlarisale.com "Rabbimizi bize târif eden Kur ân-ı Hakîm; şu kitab-ı kebîr-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi... şu sahâif-i arz ve semâda müstetir Künûz-u Esmâ-i İlâhiyenin keşşafı... şu sutûr-u

Detaylı

başlıklı bir dersine dayanarak vermeye çalışacağız.

başlıklı bir dersine dayanarak vermeye çalışacağız. Sual: Kur'an harflerini yazmanın maddi sırları var mıdır? Bazı rivayetlerde, Kur'an harfi ile yazılmış olan dua, ayet gibi kıymetli şeyleri yazmak, üzerinde taşımak veya okumaktan bahs ediliyor Bunları

Detaylı

Âyette belirtiliş ifadesiyle Allah a eş ve ortak koşma olan şirk bütün kâinata karşı büyük bir zulümdür.[1]

Âyette belirtiliş ifadesiyle Allah a eş ve ortak koşma olan şirk bütün kâinata karşı büyük bir zulümdür.[1] RİSALE-İ NUR DA ŞİRK KONUSU Risale-i Nur da Bediüzzaman hazretleri sürekli iman konusunu işlerken diğer yandan da sürekli şirkin muhaliyetini ve zulüm ve çirkinliğini nazara verir. Âyette belirtiliş ifadesiyle

Detaylı

Ye'cüc ve Me'cüc hakkında Bediüzzaman Hazretleri, şu izahatı veriyor:

Ye'cüc ve Me'cüc hakkında Bediüzzaman Hazretleri, şu izahatı veriyor: Sorularlarisale.com Ye'cüc ve Me'cüc meselesi, Külliyat'ın birçok yerinde nazara verilmektedir. Asrımızı ilgilendiren bu meseleyi Risale-i Nur un ışığı altında, en doğru anlaşılabilecek bir şekilde izah

Detaylı

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ. EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ www.almuwahhid.com 1 Müellif: Şeyhu'l-İslam İbni Teymiyye (661/728) Eser: Mecmua el-feteva, cilt 4 بسم هللا الرحمن الرحيم Selefin, kendilerinden sonra gelenlerden daha alim, daha

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır. 4.MEKTUP MEVZUU : a) Mübarek ramazan ayının faziletleri. b) Hakikat-ı Muhammediye'nin (kabiliyet-i ulâ) beyanı.. Ona ve âline salât, selâm ve saygılar.. c) Kutbiyet makamı, ferdiyet mertebesi.. NOT : İMAM-I

Detaylı

Başta bu hadis-i kudsinin kaynağını vereceğiz. Ayrıca bu hadis-i kudsinin manası ve hakikatını vereceğiz. "Levlâke" hadîsinin kaynakları şudur:

Başta bu hadis-i kudsinin kaynağını vereceğiz. Ayrıca bu hadis-i kudsinin manası ve hakikatını vereceğiz. Levlâke hadîsinin kaynakları şudur: Sorularlarisale.com Levlake hadisinin uydurma olduğu, kaynaklarının gerçek hadis kaynağı olmadığını iddia edenler var. Hadis kitabından ve alimlerinden örnek var mı? Bir de bu hadisi nasıl anlamalıyız?

Detaylı

İrşadın, umum zaman ve mekanlara bakması için ıtlak edilmesi, yani Kur andaki manaların umum zaman ve mekânlara bakması meselesi

İrşadın, umum zaman ve mekanlara bakması için ıtlak edilmesi, yani Kur andaki manaların umum zaman ve mekânlara bakması meselesi İRŞAD 1 v[ &ÅI7!ö wẃ²&åi7!ö yáv7!ö v²k " w[ Q«B²K«9ö y "ö««w[ Q«W²%«!ö y A²E«.ö«ö y 7³!ö «V«2ö«ö fåw«e8ö_«9 G± [«,ö «V«2ö «ŸÅK7!ö«öœ«ŸÅM7!ö«ö«w[ W«7@«Q²7!ö± Æ«*ö yáv 7öf²W«E²7«! İRŞAD Rüşd kökünden gelen

Detaylı

Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım.

Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım. MEHMET GÜNEŞ Risale-i Nurun kerametini gördüm.inayet altında olduğumuzu anladım. *Kendinizi tanıtır mısınız? 1956 doğumlu,kuyulu köyündenim. Kur an Kurslarına giderek Kur an-ı öğrendim.çok şükür daha sonra

Detaylı

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. BÜYÜKLERİN HİKMETLİDEN SÖZLERİ Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. Buyruldu ki; Faziletli kimseler için (hiçbir yer) gurbet sayılmaz. Cahilin ise

Detaylı

1988 yılında Hac ziyareti için Arabistan da bulunuyordum. Hac vazifemi yaptıktan sonra Medine-i Münevvere ye geçmiştim.

1988 yılında Hac ziyareti için Arabistan da bulunuyordum. Hac vazifemi yaptıktan sonra Medine-i Münevvere ye geçmiştim. Mehmedkirkinci.com 1988 Hac Ziyareti 1988 yılında Hac ziyareti için Arabistan da bulunuyordum. Hac vazifemi yaptıktan sonra Medine-i Münevvere ye geçmiştim. Mescid-i Saâdet te öğle namazını kıldıktan sonra

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır. 16.MEKTUP MEVZUU : Uruc, (yükselme) nüzul (iniş) ve diğer hallerin beyanı.. NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır. Taleb babında en az duranlardan birinin arzuhalidir.

Detaylı

Size iki şey bırakıyorum; onlara sımsıkı sarılırsanız kurtuluşa erersiniz: Biri Allah ın kitabı Kur an, diğeri de Ehl-i beytimdir.

Size iki şey bırakıyorum; onlara sımsıkı sarılırsanız kurtuluşa erersiniz: Biri Allah ın kitabı Kur an, diğeri de Ehl-i beytimdir. Peygamber Efendimiz buyurmuş ki: Size iki şey bırakıyorum; onlara sımsıkı sarılırsanız kurtuluşa erersiniz: Biri Allah ın kitabı Kur an, diğeri de Ehl-i beytimdir. Hz. Hüseyin: da aile halkından 19 kişi

Detaylı

a. Daire-i meşruada kalmayan gençliğin; dünyada, kabirde ve ahirette başlarına gelecek belalar ve elemler neler olabilir?

a. Daire-i meşruada kalmayan gençliğin; dünyada, kabirde ve ahirette başlarına gelecek belalar ve elemler neler olabilir? Sorularlarisale.com "Sizdeki gençlik katiyen gidecek. Eğer siz daire-i meşrûada kalmazsanız, o gençlik zâyi olup başınıza hem dünyada, hem kabirde, hem âhirette kendi lezzetinden çok ziyâde belâlar ve

Detaylı

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya VAHYE DAYALI DİNLER YAHUDİLİK Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya nispetle verilmiştir. Yahudiler

Detaylı

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma Question İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma (s.a)'nın mushafı hakkındaki sözleri idi. Allah-u Teâlâ tarafından Hz. Fatıma Zehra (s.a)'ya ilham edilen

Detaylı

Keza aynı Hadis-i Şerif, çok cüzi kelime değişikliğiyle Şii kaynaklarda da mevcuttur. Detaylı bilgiler şu kaynaklardan elde edilebilir:

Keza aynı Hadis-i Şerif, çok cüzi kelime değişikliğiyle Şii kaynaklarda da mevcuttur. Detaylı bilgiler şu kaynaklardan elde edilebilir: Hz. Resulüllah (sav) ahir zamanda, ümmetinin ayrılıklara düştükleri ve İslamiyet ten uzaklaştıkları bir dönemde zuhur edecek olan Mehdi nin (as) doğruluğunu kanıtlamak üzere ay ve güneşin tutulacağını

Detaylı

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır Tevafuk birbirine denk gelmek, birbiriyle uygun vaziyet almak demektir. Tevafuklu Kur anda tam 2806 Allah lafzı pek az müstesnalar

Detaylı

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ Kur an-ı Kerim : Allah tarafından vahiy meleği Cebrail aracılığıyla, son Peygamber Hz. Muhammed e indirilen ilahi bir mesajdır. Kur an kelime olarak okumak, toplamak, bir araya

Detaylı

Onuncu Söz, Yedinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz?

Onuncu Söz, Yedinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Sorularlarisale.com Onuncu Söz, Yedinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Üstadımız bu Yedinci Hakikat'te, ism-i Hafîz in tecellisiyle ahirete bir pencere açmıştır. Bizler yine meseleyi özetleyerek

Detaylı

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ 1 KİTAB VE SÜNNETE DAVET YAYINLARI 1435 HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI ŞEYH MUHAMMED NASIRUDDİN EL-ELBANİ irtibat kitabvesunnet@gmail.com

Detaylı

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar 1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar İÇİNDEKİLER KUR AN NEDİR? KUR AN-IN AMACI? İNANÇ NEDİR İBADET NEDİR AHLAK NEDİR KISSALAR AYETLER KUR AN NEDİR? Kur an-ı Hakîm, alemlerin Rabbi olan Allah ın kelamıdır.

Detaylı

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu Question Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu belirtir misiniz? Kur an ın lafızdan soyut olduğu bir merhale var mıdır? Answer: Her şeyin lâfzî

Detaylı

KUR'ANDAN DUALAR. "Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru." ( Bakara- 201 )

KUR'ANDAN DUALAR. Ey Rabbimiz, Bize dünyada bir iyilik, ahrette bir iyilik ver. Bizi ateş azabından koru. ( Bakara- 201 ) KUR'ANDAN DUALAR "Ey Rabbimiz Bizi sana teslim olanlardan kıl, neslimizden de sana teslim olan bir ümmet çıkar, bize ibadet yerlerimizi göster, tövbemizi kabul et zira tövbeleri kabul eden, çok merhametli

Detaylı

ESMA VE SIFAT-I NEBİ (A.S.M)

ESMA VE SIFAT-I NEBİ (A.S.M) ESMA VE SIFAT-I NEBİ (A.S.M) 1)Muhbir-i Sadık (A.S.M) (M.57) 2)Zât-ı Ekrem (A.S.M) (M.90) 3)Zât-ı Mübarek (A.S.M) (M.96) 4)Zât-ı Nuranî (A.S.M) (M.98) 5)Muhammed-i Arabî (A.S.M) (M.104) 6)Zât-ı Kudsî (A.S.M)

Detaylı

Nefsini Bilen Rabbini Bilir

Nefsini Bilen Rabbini Bilir Mehmedkirkinci.com Nefsini Bilen Rabbini Bilir Nefis, zat manasına gelir. Yani cisim ve ruhun ikisine birlikte nefis denilir. Nefis, insanın daire-i hayatı içindeki cisim, ruh ve kalbin ve onlar içindeki

Detaylı

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2 yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2 Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi editörü: Özkan Öze iç düzen/kapak: Zafer Yayınları Tashih: Emine Aydın isbn: 978 605 5523 29 9 Sertifika no: 14452 2 Uğurböceği

Detaylı

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN KUR AN KARANLIKLARDAN AYIDINLIĞA ÇIKARIR Peygamber de (şikayetle): Ya Rabbi! Benim kavmim bu Kur an ı (okumayı ve hükümlerine uymayı bırakıp hatta menedip onu) terkettiler. dedi. (Furkân /30) Elif, Lâm,

Detaylı

AYRILMAMAK ÜZERE İNKIYAD ETMEK.

AYRILMAMAK ÜZERE İNKIYAD ETMEK. VE İMTİSALİN HÜLASASI BASİRET TESLİM OLUP İTAAT ETMEK. ANLAYIŞ İMTİSAL: AYRILMAMAK ÜZERE İNKIYAD ETMEK. UYMAK. MUVAFAKAT VE MUTABAKAT ETME.KENDİ KANUNİYETİNİ ORTADAN KALDIRARAK ONUN SURETİNE GİRMEK.YANİ:

Detaylı

"Vesvese" ile "korku" aynı mıdır? Risalelerde vesveye önem vermemek, modern bilimde ise korkunun üzerine gitmekten bahsediliyor?..

Vesvese ile korku aynı mıdır? Risalelerde vesveye önem vermemek, modern bilimde ise korkunun üzerine gitmekten bahsediliyor?.. Sorularlarisale.com "Vesvese" ile "korku" aynı mıdır? Risalelerde vesveye önem vermemek, modern bilimde ise korkunun üzerine gitmekten bahsediliyor?.. İnsan olarak imtihanda olduğumuz için; bize verilen

Detaylı

Üstad Bediüzzaman Said Nursî nin gözüyle Hz. Muhammed (s.a.v) efendimiz

Üstad Bediüzzaman Said Nursî nin gözüyle Hz. Muhammed (s.a.v) efendimiz Sorularlarisale.com Üstad Bediüzzaman Said Nursî nin gözüyle Hz. Muhammed (s.a.v) efendimiz Üstad Bediüzzaman her neyi ele almışsa onu en güzel ve en mükemmel bir şekilde izah etmiştir. Onu okuyup da hayran

Detaylı

Cehennemin dibine düşen taş

Cehennemin dibine düşen taş Sorularlarisale.com Cehennemin dibine düşen taş konusundaki rivayet Nur risalelerinde hadis olarak yer almaktadır. Ancak aşağıda yer alan iddialarla bu rivayetin mesnetsiz olduğu ve hatta uydurma olduğu

Detaylı

Adeta Rabbimiz Efendimizi taltif ve teskin etmek,şevk ve gayretini arttırmak amacıyla huzuruna almıştır.

Adeta Rabbimiz Efendimizi taltif ve teskin etmek,şevk ve gayretini arttırmak amacıyla huzuruna almıştır. Mİ RAÇ 622 yılından 1,5 yıl kadar önceki yıl Efendimizin hüzün yılıdır.maddi ve manevi en büyük destekçisi olan Hz.Hatice ve Ebu Talib-i kaybetmiştir.müşrikler fırsattan istifade baskı ve zulmü daha da

Detaylı

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız 4. SINIFLAR (PROJE ÖDEVLERİ) Öğrenci No 1- Dinimize göre Helal, Haram, Sevap ve Günah kavramlarını açıklayarak ilgili Ayet ve Hadis meallerinden örnekler veriniz. 2- Günlük yaşamda dini ifadeler nelerdir

Detaylı

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri 1 ) İlahi kitapların sonuncusudur. 2 ) Allah tarafından koruma altına alınan değişikliğe uğramayan tek ilahi kitaptır. 3 ) Diğer ilahi

Detaylı

İçindekiler. Önsöz 11 Kısaltmalar 15

İçindekiler. Önsöz 11 Kısaltmalar 15 İçindekiler Önsöz 11 Kısaltmalar 15 EBÛ MANSÛR EL-MÂTÜRÎDÎ 17 Hayatı 17 Siyasî ve İlmî Çevresi 20 İlmî Şahsiyeti 22 Eserleri 25 a. Kelâm ve Mezhepler Tarihi 25 b. Usûl-i Fıkıh 29 c. Tefsir ve Kur an İlimleri

Detaylı

Onuncu Söz, Birinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz?

Onuncu Söz, Birinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Sorularlarisale.com Onuncu Söz, Birinci Hakikat hakkında bilgi verir misiniz? Üstadımız Birinci Hakikat'te Cenab-ı Hakk ın Sultan ismini kullanarak ahiretin varlığını ispat etmiştir. Bu delili üç başlıkta

Detaylı

Risale-i Nur Külliyat'ının telif tarihleri hakkında kronolojik bilgi verir misiniz?

Risale-i Nur Külliyat'ının telif tarihleri hakkında kronolojik bilgi verir misiniz? Sorularlarisale.com Risale-i Nur Külliyat'ının telif tarihleri hakkında kronolojik bilgi verir misiniz? Eski Said Dönemi Eserleri Eserin Adı - Telif Tarihi / İlk Baskı Tarihi Divan-ı Harb-i Örfî (1909

Detaylı

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım.

Risale-i Nuru Samsat-ta Lise öğrencisi iken Teyzem oğlu vasıtasıyla tanıdım. ABUZER KARA 1.Kendinizi tanıtırımsınız. Ben Abuzer Kara 1961 Samsat doğumluyum.ilk ve orta öğrenimimi Samsat ta bitirdim.19 82 yılında evlendim.1983-1984 Yılları arasında askerlik görevimi ifa ettim.1987

Detaylı

EFENDİ BABASI BÜTÜN MÜRİDLERİNDEN HABERDAR İMİŞ!

EFENDİ BABASI BÜTÜN MÜRİDLERİNDEN HABERDAR İMİŞ! KİM BU ZINDIK! Hamd Allah ındır. O na hamd eder ondan yardım ve mağfiret dileriz nefislerimizin şerrinden amellerimizin kötülüklerinden ona sığınırız. Allah ın yol göstericilik ettiğini hiç kimse saptıramaz.

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır. 6.MEKTUP MEVZUU : a) Cezbe ve sülûk husulünün beyanı. b) Celâl ve cemal sıfatları ile terbiye almak. c) Fenanın ve bekanın beyanı. d) Nakşibendî tarikatına mensub olmanın üstünlüğü. Belâ ve musibet için

Detaylı

Mânen Hıristiyanlık bir nevi İslâmiyete inkılâp edecektir.

Mânen Hıristiyanlık bir nevi İslâmiyete inkılâp edecektir. Mânen Hıristiyanlık bir nevi İslâmiyete inkılâp edecektir. Üçüncü tabaka-i hayat: Hazret-i İdris ve İsâ Aleyhimesselâmın tabaka-i hayatlarıdır ki, beşeriyet levazımatından tecerrüdle, melek hayatı gibi

Detaylı

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ Giriş Ana hatlarıyla İslam dini programı, temel sayılan programlardan sonra daha ileri düzeylere yönelik olarak hazırlanmıştır. Bu programı takip edecek ders

Detaylı

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nurdamehdi]

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nurdamehdi] Risale Online Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nurdamehdi] Ahirzaman ve Kıyamet Alametleri Soru Risale-i Nur'da Mehdi Risale-i Nur'un mehdiyet hakkındaki

Detaylı

Resulullah Efendimiz'in Diğer Peygamberlerden Üstünlüğü

Resulullah Efendimiz'in Diğer Peygamberlerden Üstünlüğü Mehmedkirkinci.com Resulullah Efendimiz'in Diğer Peygamberlerden Üstünlüğü Hz. Peygamber (s.a.v) Hatem ül Enbiya dır. Ondan sonra peygamberlik devri kapanmış ve yeni bir peygamberin gelmesine ihtiyaç kalmamıştır.

Detaylı

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/mehdininozellikleri]

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/mehdininozellikleri] Risale Online Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/mehdininozellikleri] Ahirzaman ve Kıyamet Alametleri Soru (!! Bu konuya ait ek sorular için tıklayın) Mehdi'nin

Detaylı

SORU:Ahir zaman alametleri, Ahirzaman alametlerinden abbasi meliki horasana vardığı zaman doğu tarafından iki dişli parlak bir yıldız çıkar.

SORU:Ahir zaman alametleri, Ahirzaman alametlerinden abbasi meliki horasana vardığı zaman doğu tarafından iki dişli parlak bir yıldız çıkar. SORU:Ahir zaman alametleri, Ahirzaman alametlerinden abbasi meliki horasana vardığı zaman doğu tarafından iki dişli parlak bir yıldız çıkar. Hadisinde geçen Abbasi melik kimdir?iki dişli yıldızdan maksat

Detaylı

İSLAM AHLAK ESASLARI

İSLAM AHLAK ESASLARI DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. İSLAM AHLAK ESASLARI KISA ÖZET KOLAYAOF

Detaylı

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir?

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir? Question Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir? Answer: Dört ana kaynağa yani Kur an a, sünnete, akıla ve icmaya dayanarak Masumların velayet hakkına

Detaylı

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır. İslam çok yüce bir dindir. Onun yüceliği ve büyüklüğü Kur an-ı Kerim in tam ve mükemmel talimatları ile Hazret-i Resûlüllah (S.A.V.) in bu talimatları kendi yaşamında bizzat uygulamasından kaynaklanmaktadır.

Detaylı

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. İBADET 1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir. 2 İslam ın şartı kaçtır? İslam ın şartı beştir.

Detaylı

Kadir Gecemiz Mübarek Olsun...

Kadir Gecemiz Mübarek Olsun... Sorularlarisale.com Kadir Gecemiz Mübarek Olsun... En nurlu ve feyizli geceyi Kadir Gecesinde idrak ederiz. Kur'ân'da adı geçen tek ay Ramazan ayıdır; tek gece de Kadir Gecesidir. Bu bereketli saatlerin

Detaylı

Değerli büyüğümüz Merhum Fatma ÖZTÜRK ün ruhunun şad olması duygu ve dileklerimizle Lisans Yayıncılık

Değerli büyüğümüz Merhum Fatma ÖZTÜRK ün ruhunun şad olması duygu ve dileklerimizle Lisans Yayıncılık Değerli büyüğümüz Merhum Fatma ÖZTÜRK ün ruhunun şad olması duygu ve dileklerimizle Lisans Yayıncılık II Editörler Prof. Dr. Salih Sabri Yavuz & Doç. Dr. Faruk Sancar İSLÂM İNANÇ ESASLARI Yazarlar Prof.

Detaylı

İçindekiler. Kısaltmalar 11 Yeni Baskı Vesilesiyle 13 Önsöz 15

İçindekiler. Kısaltmalar 11 Yeni Baskı Vesilesiyle 13 Önsöz 15 İçindekiler Kısaltmalar 11 Yeni Baskı Vesilesiyle 13 Önsöz 15 Ebû Mansûr el-mâtürîdî 1. Hayatı 21 2. Siyasî ve İlmî Çevresi 25 3. İlmî Şahsiyeti 28 4. Eserleri 31 4.1. Kelâm ve Mezhepler Tarihi 31 4.2.

Detaylı

Bu fikre girmenin iki önemli sebebi vardır.

Bu fikre girmenin iki önemli sebebi vardır. Sorularlarisale.com Üstadımızın Dokuzuncu Lem'a'da vahdetü'l-vücud için verdiği örneği anlayamıyorum; daha basit bir örnek verebilir misiniz? Güneş ve ayna örneğini açar mısınız? Vahdet-i vücûd: Kelime

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Tefsir II ILH

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Tefsir II ILH DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS Tefsir II ILH 204 4 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

Kur an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok

Kur an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok Question Kur an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok kez karşılaşmaktayız, bu iki kavramdan maksat nedir? Answer: Kuran müfessirleri ayet ve rivayetlere

Detaylı

Kulun lisanı sadık olmadıkça, inancı sadık olmaz. Kalbi sadık olmadıkça, lisanı sadık olmaz. 45

Kulun lisanı sadık olmadıkça, inancı sadık olmaz. Kalbi sadık olmadıkça, lisanı sadık olmaz. 45 Mehmedkirkinci.com İman İman, güvenmek, emin olmak, güven vermek anlamındadır. İman, Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve ahiret gününe, kaza ve kadere tereddütsüz bir şekilde inanmak,

Detaylı

Batıda yayılan milliyetçilik akımı bizde olduğu gibi İslâm dünyasını da etkisi altına almıştır.

Batıda yayılan milliyetçilik akımı bizde olduğu gibi İslâm dünyasını da etkisi altına almıştır. ASRIN ÜÇ HASTALIĞI *1789 Fransız ihtilali kebiri batıdaki Katolikliğin katılığını kırmak ve özgürlüklere kapı açarak dünyayı değiştirmekle beraber,geriye ırkçılık gibi eskilerin seretan dediği bir kanser

Detaylı

Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz?

Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz? Sorularlarisale.com Kur an'daki selaset, selamet, tesanüd, tenasüb, teavün ve tecavüb mucizevî boyutlarındandır; bunları izah edebilir misiniz? Kur'an'ın Bütünlüğü Kur'an'ın tamamı birbiriyle bütünlük

Detaylı

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet.

Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesin olarak inanırlar. Bakara suresi, 4. ayet. BULUŞ YOLUYLA ÖĞRENME ETKİNLİK Ders: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ Sınıf: 9.Sınıf Ünite: İslam da İman Esasları Konu: Kitaplara İman Etkinliğin adı: İlahi Mesaj Süre: 40 dak + 40 dak Yine onlar, sana indirilene

Detaylı

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ Bu Beldede İlim Ölmüştür Rivayet edildiğine göre Süfyan es-sevrî (k.s) Askalan şehrine gelir, orada üç gün ikamet ettiği halde, kendisine hiç kimse gelip de ilmî bir mesele hakkında

Detaylı

Fatiha Suresi ve Meali

Fatiha Suresi ve Meali Fatiha Suresi ve Meali 1 / 5 2 / 5 1- FÂTİHA SÛRESİ (1) [Mekke devrinde nâzil olmuştur, 7 âyettir.] Kovulmuş şeytadan Allah'a sığınırım! 1- Rahmân, Rahîm olan Allah ın ismiyle. (2) 2- Hamd, âlemlerin Rabbi

Detaylı

Birinci İtiraz: Cevap:

Birinci İtiraz: Cevap: Bazı din bilginleri tutulmalarla ilgili bazı itirazlarda bulunarak bu konuda şüpheler uyandırmaya çalışmışlardır. Ulemaların itirazlarından bazıları cevaplarıyla birlikte aşağıya sıralanmıştır. Birinci

Detaylı

Fırka-i Naciyye. Burak tarafından yazıldı. Çarşamba, 09 Eylül 2009 22:27

Fırka-i Naciyye. Burak tarafından yazıldı. Çarşamba, 09 Eylül 2009 22:27 İslâmî akideyi en net ve sağlam şekliyle kabul eden topluluk. Bu deyim iki kelimeden meydana gelmiş bir isim tamlamasıdır. Terkibin birinci ismi olan fırka kelimesi için bk. "Fırak-ı Dalle". Naciye kelimesi

Detaylı

Dinlerin Buluşma Noktası. Antakya

Dinlerin Buluşma Noktası. Antakya 80 Dinlerin Buluşma Noktası Antakya 81 82 Bu ay sizlere Anadolu nun en güzel yerlerinden biri olan Antakya yı tanıtacağız. Antakya Hatay ilimizin şehir merkezi. Hristiyanlığın en eski kiliselerinden biri

Detaylı

Muhammed Salih el-muneccid

Muhammed Salih el-muneccid KABİRDEKİ HAYATIN TABİATI NASILDIR? [ Türkçe ] طبيعة الحياة في القبر [باللغة التركية [ Muhammed Salih el-muneccid محمد بن صالح المنجد Terceme eden : Muhammed Şahin ترجمة: محمد بن مسلم شاهين Tetkik eden

Detaylı

KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI 7. KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMININ UYGULANMASI 7.1. KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMININ TEMEL FELSEFESİ VE GENEL AMAÇLARI Kelam; naslardan hareketle inanç esaslarını ve insanın düşünce yapısına ilişkin temel

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

BAZI NURCULARIN AMERİKA VE AVRUPA YANDAŞLIĞI VE BUNUN ALTYAPISI - Milli Çözüm Dergisi

BAZI NURCULARIN AMERİKA VE AVRUPA YANDAŞLIĞI VE BUNUN ALTYAPISI - Milli Çözüm Dergisi Risale-i Nur talebeleri genellikle tahkiki iman sahibi mümin, müstakim ve muttaki kardeşlerimizdir. Ülkemizdeki imani ve ahlaki tahribat sürecinin en az zararla atlatılmasında ve toplumun manevi ıslahında

Detaylı

AYP 2017 ÜÇÜNCÜ DÖNEM ALIMLARI

AYP 2017 ÜÇÜNCÜ DÖNEM ALIMLARI ALANLAR ve ÖNCELİKLER AYP 2017 ÜÇÜNCÜ DÖNEM ALIMLARI 1- Kur an İlimleri ve Tefsir Kur an ilimleri, Kur an tarihi, tefsir gibi Kur an araştırmalarının farklı na dair araştırmaları 1. Kur an tarihi 2. Kıraat

Detaylı

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller yayın no: 117 PEYGAMBERİMİZİN DİLİNDEN HİKMETLİ ÖYKÜLER Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi

Detaylı

PEYGAMBERLERE VE İLAHİ KİTAPLARA İNANÇ 7. 10. Ey Resûl! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah, kâfirler

Detaylı

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN IÇERIK ÖNSÖZ 13 Giriş DİN VE AKAİT Günümüzde Din Algısı Sosyal Bilimcilere Göre Din İslam Açısından Din Dinin Anlam Çerçevesi İslam Dini İslam ın İnanç Boyutu Akait İman İman-İslam Farkı İman Bakımından

Detaylı

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nura-goreittihad-i-islam]

Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nura-goreittihad-i-islam] Risale Online Bu sayfa şu linkten yazdırılmıştır: [http://www.risaleonline.com/soru-cevap/risale-i-nura-goreittihad-i-islam] Risale-i Nur Risale-i Nur Mütalaası Soru Risale-i Nur'a göre İttihad-ı İslam

Detaylı

Birinci Mektup'ta geçen hayat mertebelerini Üstad neye dayanarak yazmıştır; yani hadis veya ayet dayanağı var mıdır?

Birinci Mektup'ta geçen hayat mertebelerini Üstad neye dayanarak yazmıştır; yani hadis veya ayet dayanağı var mıdır? Sorularlarisale.com Birinci Mektup'ta geçen hayat mertebelerini Üstad neye dayanarak yazmıştır; yani hadis veya ayet dayanağı var mıdır? "Birinci tabaka-i hayat: Bizim hayatımızdır ki, çok kayıtlarla mukayyettir.

Detaylı

Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa, akıbet o kılıçla kendi maktül düşer. Hz. Ali

Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa, akıbet o kılıçla kendi maktül düşer. Hz. Ali Marifet nefsi silmek değil, bilmektir. Hacı Bektaş-ı Veli Nefsin, azgın bir binek atından daha çok şiddetle gemlenmeye muhtaçtır. Hasan Basri Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa,

Detaylı

KASTAMONU LÂHİKASI NDA SOSYOLOJİK ARKA PLAN

KASTAMONU LÂHİKASI NDA SOSYOLOJİK ARKA PLAN Serdar BİLGİN KASTAMONU LÂHİKASI NDA SOSYOLOJİK ARKA PLAN Anahtar Kelimeler: heyet-i içtimaiye, hayat-i içtimaiye, şahs-ı manevi, iştirâk-i amâli uhrevî, ekser-ahkâm 1-BİREY NEDİR? Birey, sınırlı bir bedende

Detaylı

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? Abdulkerim el-hudayr Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şu an hayatta ve yeryüzünde hazır mıdır? ] تريك Turkish [ Türkçe Abdulkerim el-hudayr Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 0-43 هل لرسو صىل الله عليه

Detaylı

Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel minna inneke entessemiul alim.

Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel minna inneke entessemiul alim. DUA Eudhu Billahi Minessaytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdulillahi Rabil-alemin Wessalatu wesselamu ala Rasuluna Muhammedin we ala alihi we sahbihi ecmain. Allahumme Rabbena ya Rabbena takabbel

Detaylı

Peygamberlerin Mucizelerindeki Fen ve Teknolojiye Dair İşaretler

Peygamberlerin Mucizelerindeki Fen ve Teknolojiye Dair İşaretler Peygamberlerin Mucizelerindeki Fen ve Teknolojiye Dair İşaretler Her şey Kurân da vardır Bir ayet-i kerimede Cenab-ı Hak mealen şöyle buyurmuştur: Yaş ve kuru ne varsa Kitab-ı Mübin de vardır. (Enam, 59)

Detaylı

Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek

Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek 1.VE EN YÜCESİ: Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek 2.SEVİYE: Allah ın rızasını ve sevgisi kazanmak için 3.SEVİYE: Allah ın verdiği nimetlere(yaşam-akıl-yiyecekler

Detaylı

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri) ARAŞTIRMA ALANLARI 1 Kur an İlimleri ve Tefsir Kur an ilimleri, Kur an tarihi, tefsir gibi Kur an araştırmalarının farklı alanlarına dair araştırmaları kapsar. 1. Kur an tarihi 2. Kıraat 3. Memlükler ve

Detaylı

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım. TEMEL DİNİ BİLGİLER 1 Rabbin kim? Rabbim Allah. 2 Dinin ne? Dinim İslam. 3 Kitabın ne? Kitabım Kur ân-ı Kerim. 4 Kimin kulusun? Allah ın kuluyum. 5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu

Detaylı

TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER

TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER TÜM SİTEDEKİ KONU BAŞLIKLARI VE MAKALELER - Allah'a İman ( 22 Öğeler ) - Allah'a Verilen Dilekçe ( 1 Makale ) - Oruç ve Ramazan ( 7 Öğeler ) - Sorular ve Cevaplar ( 1 Makale ) - Hz.Muhammed ( 13 Öğeler

Detaylı

GADİR ESİNTİLERİ -10- Şiir: İsmail Bendiderya

GADİR ESİNTİLERİ -10- Şiir: İsmail Bendiderya GADİR ESİNTİLERİ -10- Şiir: İsmail Bendiderya GADİR ESİNTİLERİ (10) Şiir: İsmail Bendiderya Edit: Kadri Çelik - Şaduman Eroğlu Son Okur: Murtaza Turabi Hazırlayan: D.E.K. Kültürel Yardımcılık, Tercüme

Detaylı

Şüphesiz ki Allah a, ahiret gününe iman edenlerle Allah ı çok anan kimseler için Allah ın elçisinde güzel bir örnek vardır.

Şüphesiz ki Allah a, ahiret gününe iman edenlerle Allah ı çok anan kimseler için Allah ın elçisinde güzel bir örnek vardır. İlk insan ve Peygamber Adem babamızla başlayan güzel ahlakı inşa etme vazifesi Peygamberimiz Hz. Muhammed(s.a.v.) ile tamamlandı: Ve şüphesiz sen büyük bir ahlak üzerindesin.(kalem, 68/4) Şüphesiz ki Allah

Detaylı

Islam & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği

Islam & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği & Camii Diyanet İşleri Türk İslam Birliği Mülheim an der Ruhr Fatih Camii Islam kelimesi üc manaya gelir 1. Yüce Allahın emirlerine itaat edip, yasaklarından kacınmak. 2. Bütün insanlarla diğer canlılar

Detaylı

Eşhedü en lâ iâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh.

Eşhedü en lâ iâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh. Âmentü billahi ve melâiketihi ve kütübihî ve rusülihî ve'l yevmi'l-âhıri ve bi'l-kaderi hayrihî ve şerrihi mine'llâhi teâlâ ve'l-ba'sü ba'de'l mevti hakk Eşhedü en lâ iâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden

Detaylı

Tahta kılıcın sırrı. İSLÂM TARİHİNDE CEMEL VE SIFFÎN savaşlarına yol açmış hadisatın

Tahta kılıcın sırrı. İSLÂM TARİHİNDE CEMEL VE SIFFÎN savaşlarına yol açmış hadisatın Tahta kılıcın sırrı İSLÂM TARİHİNDE CEMEL VE SIFFÎN savaşlarına yol açmış hadisatın seyri içinde ortaya çıkan iki ayrı gruptan, bu meselelerle bir şekilde ilgili her mü min az-çok haberdardır. Adalet-i

Detaylı

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır. İnsanın toplumsal bir varlık olarak başkaları ile iyi ilişkiler kurabilmesi, birlik, barış ve huzur içinde yaşayabilmesi için birtakım kurallara uymak zorundadır. Kur an bununla ilgili ne gibi ilkeler

Detaylı

Cevşen duasının ehemmiyeti..

Cevşen duasının ehemmiyeti.. Cevşen, benzeri olmayan bir duadır. Cevşen deki İlâhî isimleri tefekkür etmek sadece gafleti dağıtmaz, Allah ı tanıma konusundaki dereceyi de yükseltir. Peygamberimizin mükemmel duası Cevşen.. Bediüzzaman

Detaylı

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz. Söylenen her söz, içinden çıktığı kalbin kılığını üzerinde taşır. Ataullah İskenderî Söz ilaç gibidir. Gereği kadar sarf edilirse fayda veriri; gerektiğinden fazlası ise zarara neden olur. Amr bin As Sadece

Detaylı