Basın Özgürlüğü ve İktidar

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Basın Özgürlüğü ve İktidar"

Transkript

1 Basın Özgürlüğü ve İktidar İsveç - Türkiye örnekleri üzerinden karşılaştırmalı olarak incelenmesi Beyza Mumcular Begüm Özemek Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi - Özgür Proje Sabancı Üniversitesi, 2015

2 Giriş Bu proje çıkış noktamız özellikle Gezi olayları sırasında ve sonrasında gözlemlediğimiz medyada sansürün sebebi, amacı, oto sansürün ne derece etkin olduğu yönündeki merakımızdı. Bir yandan da, medyadaki bu sansürün halkın gözündeki iktidar imajının nasıl algılanmasına sebep olduğunu merak ettik. Sansür sonucu halk, hoşnut olmayacağı iktidar hareketleri ve girişimlerinden haberdar olmadığı için iktidara karşı duyduğu memnuniyet devam ediyor muydu, yoksa halk bu sansürü fark ettikçe bu durumu özgürlük kısıtlaması olarak algılıyor ve iktidara karşı memnuniyetsizlik mi duyuyordu? Projemizde bu konuyu İsveç ve Türkiye üzerinden inceledik. Amacımız, "iyi örnek" diyebileceğimiz İsveç'te basın özgürlüğünü incelemek, oto sansür ve sansürün ne derecede etkili olduğunu gözlemlemek ve buna bağlı olarak (18-28 yaş arasında) iktidara karşı duyulan memnuniyeti incelemekti. Aynı değişkenleri Türkiye üzerinden de inceleyerek bu iki örnek ülke arasında karşılaştırma yaparak bir sonuca ulaşmayı hedefledik. Basın Özgürlüğü Öncelikle projemizin temelini oluşturan "basın özgürlüğü" kavramını hangi açılardan ele aldığımızı ve değerlendirdiğimizi belirtelim. Basın özgürlüğünün kısıtlanması temelde sansür uygulanması veya bir şekilde gazetecilerin ( gazeteci ifadesinde kasıt araştırmacı basın görevlileridir. Televizyoncu, haberci, gazete veyahut dergi yazarları, muhabirleri vb. kişileri kapsayan bir ifade olarak kullanılmıştır.) oto sansür uygulamak zorunda bırakılması olarak düşünülebilir. Bu noktada, gazeteciler ve medyaya doğrudan yapılan saldırılar (gazetecilerin fiziksel olarak saldırıya uğraması, gazetelerin kapatılması, gazetecilerin işten atılması, gazetecilerin tutuklanması, alternatif haber ve iletişim kaynaklarının Twitter, Youtube ve diğer sosyal medya ağları- erişiminin kısıtlanması ve/ya erişime kapatılması vb.) ve özgür basına diğer doğrudan olmayan yollarla yapılan baskılar (işten çıkarılan bir gazeteci örneği karşısında gazetecilerin genelinde oluşan aynısı benim başıma da gelebilir korkusu) basın özgürlüğünün kısıtlanmasında temel faktörleri oluşturmaktadırlar. İktidara Karşı Duyulan Memnuniyet Yine projemizin diğer temel kavramı olan ve sık sık kullanacağımız "iktidara karşı duyulan memnuniyet" kavramı ile neleri kastettiğimizi açıklayalım. İktidara karşı duyulan memnuniyeti değerlendirirken dikkate aldığımız ölçütler: Hedef kitlenin (18-28 yaş arası), mevcut hükümetin iç ve dış politikalarından memnuniyeti, mevcut hükümetin politikaları arasında tutarlılığının/tutarsızlığının hedef kitle tarafından nasıl algılandığı, mevcut hükümetin parti ideolojisinin hedef kitle üzerindeki etkisi ve son olarak mevcut hükümetin, alternatifleri arasında tercih edilmesinin / edilmemesinin sebepleridir. İç politikalar dediğimizde araştırdığımız unsurlar, mevcut hükümetin ekonomi politikaları, azınlık haklarına yaklaşımı, sosyal hukuk devleti olma noktasında girişimleri/çalışmaları, vatandaşa sağlanan hak ve özgürlüklerin yeterliliği, bu hak ve özgürlükler vatandaşlara eşit

3 sağlanması ve herhangi bir eşitsizlik durumunda adil olarak değerlendirilmesi ve eşitsizliğin giderilmesi (adil yargı) olarak özetlenebilir. Dış politikalar dediğimizde araştıracağımız unsurlar, mevcut hükümetin komşu ülkelerle ilişkisi, uluslararası ilişkilerde üstlendiği rol ve bu rolün ve ilişkilerin hedef kitle tarafından nasıl algılandığı/yorumlandığı, mevcut hükümet tarafından yürütülen uluslararası anlaşmaların bağlayıcılığının hedef kitle tarafından nasıl yorumlandığı olacaktır. Neden İsveç? "Reporterst without borders" tarafından yapılan Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye 2014 yılında 180 ülke içinde 154. sırada yer aldı. Bu nedenle karşılaştırmak için daha üst sıralarda yer alan ülkelerden biri üzerinden araştırma yaparsak anlamlı veriler elde edebileceğimizi düşündük. Aynı endekste 10. sırada yer alan İsveç'i bu nedenle tercih ettik. Projemizin başında, aynı indekste 174. sırada yer alan İran da araştırma alanımıza dâhildi. Fakat İran'da verilerimizi yorumlama konusunda bize yardımcı olacak bir akademisyen bulmak veya bilgi alabileceğimiz, röportaj yapabileceğimiz bir gazeteci bulmak konusunda fazlasıyla zorlandık. Bu nedenle araştırma alanımızdan İran'ı çıkartmak durumunda kaldık. Nasıl bir yöntem izledik? Türkiye'de yaş arasında basın özgürlüğünün ve iktidara karşı duyulan memnuniyetin nasıl algılandığını, bu iki değişken arasında nasıl bir ilişki kurabileceğimizi anlamak için bir anket uyguladık ve değerlendirdik. Anketimizdeki soruların incelenmesini raporun ilerleyen kısımlarında paylaştık, sorularımızı ayrıca ek dosyalar kısmına da ekledik yaş arası anketlere ilave olarak, İsveç'te araştırmalarını sürdürmekte olan Dr. Diğdem Soyaltın, Dr. Paul T. Levin, Dr. Hans Ingvar Roth ve gazeteci Adam Svensson ile bir görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmemizden elde ettiğimiz sonuçlar raporumuzu şekillendirmemizde ve sorularımızın cevaplarını araştırmakta bize çok büyük katkı sağladı. Türkiye'de ise benzer bir görüşmeleri akademisyen Esra Bilgiç ve gazeteci Gonca Tokyol ile yaptık ve yine bu görüşmelerden edindiğimiz bilgilerle, hem elimizdeki verileri daha doğru yorumlayabildik hem de Türkiye ayağında daha önce ulaştığımızdan daha farklı bilgiler edindik.

4 İsveç İsveç'in Genel Siyasi Görünümü Üzerine Kıyaslamayı daha sağlıklı yapabilmek adına kıyaslayacağımız örneklerden İsveç'in idari ve siyasi yapısı üzerine Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı resmi sitesinin tarihli verilerine dayanarak genel bir profil çizecek olursak; İsveç, parlamenter demokrasiye dayalı anayasal bir monarşidir. Kral'ın yetkileri tamamen törensel ve sembolik mahiyette olup, devleti temsil ile sınırlandırılmıştır. Halen tahtta olan Kral XVI. Carl Gustaf, 1973 yılında kral olmuştur. Kral sembolik, birleştirici bir öneme sahip olsa da, daha önce de belirttiğimiz gibi İsveç parlamenter demokrasi ile yönetilir. Halk yasama yetkisi olan ve 349 üyeden oluşan 'Riksdag' (meclis) tarafından temsil edilir. İsveç'te seçimler 4 yılda bir yapılır. İsveç 28 Şubat 1991 tarihinde Avrupa birliğine üyelik için resmi başvuruda bulunmuş ve ülke genelinde yapılan referandumun akabinde 1 Ocak 1995 tarihinde birliğe üye olmuştur. AB üyesi olmasına rağmen referandum sonucunda para birimi olarak Euro'yu kabul etmemiştir. 14 Eylül 2014 tarihli seçimlerde yer alan siyasi partiler ve oy oranları Parties and Elections in Europe (2014) verilerine göre aşağıdaki gibidir; Kayıtlı Seçmenler 7,330,432 Toplam Yüzde % Oy kullananlar 6,290, % Geçersiz oy pusulaları 58, % Geçerli oy 6,231, %

5 -Parties and Elections in Europe, 2014( tarihinde erişildi

6 Anket, Röportajlar ve Tartışma Oturumu - Analizler A. İsveç a. Stokholm Üniversitesi SUITS Tartışma Oturumu Katılımcılar Dr. Paul T. Levin Dr. Paul Levin Stockholm Üniversitesi Türk Çalışmaları Enstitüsü nün (SUITS) kuruca başkanıdır. Kendisi Turkey and the European Union Christian and Secular Images of Islam(NY: Palgrave Mcmillan 2011) isimli bir kitap yazmış ve Uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi üzerine pek çok makale yayımlamıştır. Dr. Levin SUITS'teki görevine başlamadan önce Stockholm Üniversitesi Ekonomik Tarih Departmanı nda Uluslararası İlişkiler dersinde kıdemli konuşmacı olarak uluslararası ilişiler teorisi, çatışma ve güvenlik milliyetçiliği, sosyal bilimler yöntembilimi konuları üzerine ders vermiştir. Hans Ingvar Roth Hans Ingvar Roth Stockholm Üniversitesi Türk Çalışmaları Enstitüsü nde (SUITS) İnsan Hakları profesörüdür. Doktorasını Lund Üniversitesi nde Etik üzerine yapmıştır. Yüksek lisans eğitimini ise Oxford Üniversitesi nde Felsefe üzerine tamamlamıştır. Temel araştırma alanları insan hakları, azınlık hakları, din ve inanç özgürlüğü, pozitif ayrımcılık, çok kültürlü eğitim ve ayrımcılıktır. Diğdem Soyaltın Diğdem Soyaltın Stockholm Üniversitesi Türk Çalışmaları Enstitüsü nde doktora sonrası araştırma görevlisi olarak çalışmaktadır. Lisansını Uluslararası ilişkiler, yüksek lisansını Avrupa İşleri (?) üzerine Lund Üniversitesinde ve Felsefe ve Politik Bilimler üzerine Budapeşte Central European Üniversitesi nde tamamlayan Diğdem Soyaltın, doktorasını Berlin Freire Üniversitesi nde Siyasi Bilimler üzerine tamamlamıştır. Adam Svensson Adam Svensson, Merkez Avrupa Üniversitesi'nde Siyasi Bilimler üzerine doktorasını yapmıştır ve kendisi İsveç'te Skånska Dagbladet, Lokaltidningen Helsingborg / Höganäs, Laholms Tidning, Sydöstran isimli gazetelerde muhabir ve gazeteci - yazar olarak çalışmıştır. Ocak 2015'ten bu yana Skånska Dagbladet'te muhabir olarak çalışmaktadır.

7 Tartışma içeriğini raporumuzda daha sistematik ve düzenli bir şekilde yansıtabilmek adına, tartışılan farklı meseleleri farklı temel başlıklar altında not etme yöntemini tercih ettik. Tartışma İçeriği i. İsveç Basının Temel Özellikleri Isveç te basın yayım genellikle şirketler veya bireysel girişimciler vasıtasıyla yürütülmektedir İsveç te dağıtımı en fazla olan Aftonbladet gazetesi, Norveçli bir medya patronu ve İsveç Ticaret Birliği Konfederasyonu ortaklığıyla yönetilmektedir İsveç AB de internet kullanım oranı ve yoğunluğu en fazla olan ülke ve sosyal medya kullanımı da çok yaygın. İnternet kullanımında herhangi bir devlet kısıtlaması yok. Bu nedenle artık gazetelerde klasik tabloid basım yerini, giderek dijital versiyonlarına bırakmakta yılı sonu itibariyle ülkenin iki büyük gazetesi klasik tabloid yerine tamamen dijital platformda yayın yapacaklarını ilan ettiler. ii. İsveç te Tarafsız Haberciliği Olumsuz Etkileyen/Etkileyebilecek Durumlar Basın yayının büyük şirketler ve medya patronları tarafından kontrol ediliyor olması haberciliğin üzerinde piyasa güçlerine yönelik baskının oluşmasına yol açıyor. Fakat daha çok idari mali meseleleri etkileyen bu baskının haber içeriğini etkileyecek bir baskıya dönüşmesi söz konusu olamaz. Sadece artan reklam ilanları haberlerin ve köşe yazılarının daha da kısalmasına yol açıyor. İsveç te basın özgürlüğü yasalarla korunmasına rağmen, nefret söylemi suç olarak kabul ediliyor. Bu nedenle ifade özgürlüğü konusunda mevcut düzeni beğenmeyen radikal sağcı gruplar mevcut.

8 iii. Gazeteciliğin dijital ortama taşınması ile aşırı sağcı medya gruplarının objektif habercilikten uzaklaşma ihtimali kolaylaşıyor. İsveç medyasında habere karşı genel geçer tavır suçu işleyenin etnik, dini kimliğinden ziyade işlenen suçu anlatmak üzerine, lakin aşırı sağcı gruplar bu genel tavrı uygulamıyorlar. Denetlenme geleneksel basın yayın organlarından daha az olduğundan azınlıklara yönelik nefret söylemleri ve bu söylemlere destek verenler için dijitalleşen gazetelerle birlikte yeni bir mecra oluşuyor İsveç Basınını Türkiye Basınından Farklı Kılan Etmenler Türkiye de muhabir ve köşe yazarı ayrımının henüz net olmaması haberlerin objektifliğini ciddi manada zedeliyor. İsveç te ise iki meslek grubu arasındaki ayrım son derece net ve bu ayrımı gözetmeyen itibarlı gazeteye rastlanmıyor. Türkiye de muhabirlerin objektif haber aktarmak yerine, yorumlarını, çıkarımarını eklemesi olağan bir durum olarak görülüyor. Halbuki İsveç te böyle bir hal ile karşılaşılması durumunda muhabir ciddi eleştirilere maruz kalıyor. İsveç te halkın devlet icraatlerinden şikayetçi olduklarında başvurabilecekleri bir üst kurum mevcut ( Ombudsmanlık). Türkiye de ise vatandaşların şikayetleri için başvurabilecekleri böyle bir devlet üstü kurum mevcut değil. Bu da hükümetin daha serbest hareket etmesine yol açıyor Şeffaflık, İsveç te her resmi kurumun vatandaşa sağlaması gereken bir hizmet şeklinde görülüyor. Denetleme şansı, insanlara sorumluluk yüklediğinden İsveç halkı hükümetin icraatlerine daha hassas. Mesela bir vatandaş belediyenin harcamalarında akla yatkın olmadığını düşünürse inceleme talep edebiliyor ve resmi görevliler bu talebi ciddiye alıyorlar. Türkiye de ise henüz bu ölçüde bir şeffaflık söz konusu değil. Aynı zamanda basın özgürlüğünün yasalarla güvence altına alınması 18. yüzyıla dayanan İsveç te, ifade özgürlüğüne dair yasal koruma giderek daha fazla güçlendi. Türkiye de yasal güvence ise henüz bu seviyede değil. Buna ek olarak yasal güvencenin etkin olup olmaması, bir ülke yönetiminin güçler ayrılığı ilkesini ne kadar benimsediğiyle de alakalı bir mesele tabii ki. Yasal güvence dışında, ülkenin devlet kurumları ve basın kültürü, gelenekleri de mevcut basın özgürlüğünü ciddi manada etkiliyor. Türkiye de büyük medya grupları devlet ihaleleri ve diğer meselerde hükümetle birebir iletişim halinde, yani hükümete daha bağımlı dolayısıyla bu büyük medya grupları hükümetten gelebilecek herhangi bir baskıya karşı daha hassas. İsveç te ise böyle bir durum söz konusu değil. İsveç te de pek tabii politikacılar halkın gözünde iyi bir imaja sahip olmak istiyorlar. Ama bunun için editörleri telefonla aramak, sansür, müdahale gibi yöntemlere başvurmaları söz konusu olmadığından, röportajları medya görünümleri için danışmnlardan, halkla ilişkiler uzmanlarından yardım alma yolunu izliyorlar en fazla. Bütün bunlara ek olarak Türkiye de iktidar doğrudan yahut dolaylı olarak pek çok basın yayın kuruluşu ile ilişkili ve bu bir sır değil. İsveç te ise iktidar yerine büyük şirketler tarafından finanse edilip yürütülüyor. İsveç te basın mensuplarının herhangi bir politik parti ile doğrudan ilişiğinin olması söz konusu basın mensuplarının itibarını ciddi manada zedeleyen bir durum. Buna ek olarak gazetecilerin genel kanısı da politik taraf belirtmenin iş ahlakı ile örtüşmeyeceği yönünde. Fakat Türkiye de ise medya mensupları ve politika çok fazla iç içe geçmiş durumda.

9 B. Türkiye a. Röportajlar Esra Ercan Bilgiç İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Sitemleri Bölümü nde öğretim görevlisidir. Bilgiç, 1998 yılında Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü nden mezun oldu yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sinema Televizyon Programı nı bitirdi akademik yılında London School of Economics te araştırma yöntemleri ve sosyal araştırmalar için istatistik dersleri aldı. Bilgiç, Boğaziçi Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü nde doktora tezini yazmaktadır. Türkiye'de yaş arasında uyguladığımız anketimiz sonucunda gördük ki, bu yaş kesiminde çoğunluk Türkiye'de basın özgürlüğünün sağlanamadığı konusunda bizlerle hemfikir. Sizce basın özgürlüğünün problemli olması gençler için neden önemli? Yani, basın özgürlüğünü ve bunun istikrarını sağlamanın bazı bedelleri olsa bile, bunu sağlamak neden önemli? Basın özgürlüğü tabii ki herkes için önemli ama özellikle gençler için diye sormanız ayrı bir önem kazandırıyor aslında bu soruya. Gençler için önemli, çünkü özellikle dünyayı takip eden belirli bir kesim diyeyim genç kuşakta, katılımcı demokrasi taleplerine sahip yani dünyada demokrasinin aslında gittiği yer de aslında o. Demokratik bir ülkede yaşamak isteyen gençler, sadece sandıktan ibaret görmüyorlar demokrasiyi, söz sahibi olmak istiyorlar hayatlarını ilgilendiren pek çok konuda. Bu tabi yerel kararlar veya bütün ülkeyi ilgilendiren kararlar için de geçerli, her şey için geçerli. Bu, Gezi Parkı nın oraya bir alış veriş merkezi yapılmaması da önemli onlar için, ama sokaklarındaki çocuk parkının temiz tutulması da önemli. Dolayısıyla bu tarz taleplerin bütün dünyada çok ön plana çıkmış olduğunu görüyoruz. Katılmak istiyorlar, söz söylemek istiyorlar, sandıktan ibaret bir demokrasi istemiyor gençler ve demokrasinin işlemesi için önkoşul basın özgürlüğü. Yani, haber alacaksınız ki, neler olup bittiğini göreceksiniz ki ona göre bir tavır alacaksınız, ona göre katılım taleplerinizi ortaya koyacaksınız, bu bir. İkincisi, bütün siyasi partilerin programları ile ilgili, ne vaat ettikleri ile ilgili bilgi sahibi olacaksınız ki ona göre nerede duracağınıza karar vereceksiniz demokratik anlamda. Dolayısıyla bütün bunların, demokratik işleyişin, hem seçimler anlamında hem katılımcı demokrasi anlamında (çağdaş anlamda) basın özgürlüğünün bir önkoşul olduğunu söylemek çok mümkün. Ayrıca, bugünkü gençler, biliyorsunuz, bir önceki kuşağa göre çok farklı teknolojik imkânlara sahipler. Bütün dünyayı takip ediyorlar, bütün dünyada neler olup bittiğini görüyorlar ama kendi ülkelerinde haber alamadıkları zaman elbette buna karşı çok ciddi bir tepki duyuyorlar. Dolayısıyla basın özgürlüğünü sağlamak, çok önemli bir konu olarak idrak edilmiş durumda, bu genç kuşak tarafından. Türkiye'de basın özgürlüğünün önündeki en temel engel(ler) sizce nelerdir?

10 Buna baktığımız zaman, tabi ki en temel engelin bugünkü hükümetin tutumu, yani basına karşı tutumu olduğunu görüyoruz çok net şekilde şunu söyleyebiliriz aslında: bir ideolojik aygıt olarak basını kullanmak istiyor var olan iktidar ve dolayısıyla da kontrol altında tutmak istiyor. Yani, kendi kontrolünde olmayan mecraların sesini kısmak istiyor, bu en önemli mesele. Bugünkü iktidarın basına yaklaşımı, kendisi için bir araç olarak görüyor olması, anlamda söylüyorum, yani devletin görüş aracı olarak basını kullanmak istiyor olmaları, görüyor olmaları önemli mesele. Ama bunun dışında tabi ki birtakım ekonomikpolitik meseleler var. Bu ekonomik-politik meselelerin en başında gelen konu, havuz medyası konusu ve onun dışında da ihaleler konusu: devlet ihalelerine, kamu ihalelerine medya patronlarının girmesi 2001 yılına kadar mümkün değildi fakat bir yasa değişikliğiyle 2001 yılında bu mümkün olmaya başladı. O zaman Aydın Doğan medyası bunu çok savunuyordu, bunun olmasını o zaman talep ediyorlardı. Çünkü şöyle bir inanış vardı, devlet ihalelerine girdikleri zaman ekonomik anlamda çok daha güçlü olacaklarını, bu sayede de basın özgürlüğünde de çok daha önemli bir mesafe kat edileceğini düşünüyorlardı veya bu argümanı öne sürüyorlardı. Tabi gelinen noktada, bunun böyle olmadığını çok net bir şekilde görüyoruz. Daha özgür olmak veya daha devletten bağımsız olmak anlamına gelmiyor, göbekten bağlanmak anlamına geliyor hükümetlere, kamu ihalelerine medya patronlarının girebiliyor olması. Dolayısıyla bu, çok büyük bir problem olarak karşımızda. Bu problem zaten, mesela, NTV gibi bir grubun nereden nereye geldiğini anlamamız için çok önemli. NTV grubu, GalataPort ihalesini alabilmek için, bütün yayın çizgisini hükümet yanlısı bir hale döndürdü. Kendi izleyen kitlesini, kendi hedef kitlesini göz ardı etme pahasına bunu yaptı ve dolayısıyla bu durumun nerelere varabileceğini gözlemleyebilmek için Türkiye tam bir laboratuvar gibi. Bu anlamda ekonomik-politik sebeplerin basın özgürlüğünün önünde en önemli engeller olduğunu söyleyebiliriz. Onun dışında, ondan sonra hukuki engeller geliyor. Birtakım hukuki düzenlemelerden kaynaklanan bazı sorunlar var, Türk basınını, Türk medyasını, Türk medyasının içeriğini engelleyen veya kısıtlayan. Bu hukuki engellere baktığımız zaman şunu görüyoruz: pek çok yasanın basın özgürlüğünü kısıtlamakta etkili olduğunu görüyoruz. Bir basın yasası dışındaki veya radyo televizyon yayınlarını düzenleyen kanun dışındaki pek çok yasanın da, ceza kanunundan tutun pek çok aslında basınla doğrudan ilgisi olmayan kanunlara kadar, her şeyin bir şekilde bazı özgürlükleri basın anlamında kısıtladığını görüyoruz. Bunlar da tabi ki, bu hukuki düzenlemeler de birtakım sorunlar, kuşkusuz, yaratıyor. Bildiğiniz gibi Ahmet Davutoğlu, "Türkiye'de basın özgürlüğü problemi yok" şeklinde bir açıklama yaptı. Bu açıklamayı nasıl yorumluyorsunuz? Tabi ki Türkiye de basın özgürlüğü problemi var, çok fazla var hem de. Var olan gerçekleri, biz yok dersek o gerçekler yok olur anlayışı var hükümette. Dolayısıyla Ahmet Davutoğlu nun açıklaması da tamamıyla bu tutumun bir uzantısı. Ciddi bir basın özgürlüğü problemi var. Mesela birtakım indeksler var basın özgürlüğünü ölçen. Bunlardan bir tanesi Reporters without borders / Sınır tanımayan gazeteciler örgütünün raporu. Bu rapora göre Türkiye, basın özgürlüğünde ciddi anlamda geri durumda görülüyor. Freedom House ın raporuna göre aynı şekilde, yarı özgür durumdaki ülkeler arasında görülüyor. Onun dışında Avrupa Birliği ilerleme raporlarına baktığımız zaman mesela 2014 raporuna baktığımız zaman Türkiye nin basın özgürlüğü probleminin çok önemli bir problem olarak bu raporda yer aldığını görüyoruz. Dolayısıyla, ben yok dersem yok olur diye bir anlayışın kabul görmesi elbette mümkün değil. Bize, Türkiye de basın özgürlüğü

11 probleminin olduğunu söyleyen pek çok belge, pek çok rapor var ve bu raporlar da ciddi araştırmalara dayanıyor. Dolayısıyla, bu açıklamayı nasıl yorumlamak lazım? Yok diyelim yok olsun, herkes de yok kabul etsin. Böyle bir tutuma bağlayabiliriz. Hükümet aksini iddia etse de, Türkiye'de basın özgürlüğü konusunda çok ciddi problemler var. Bu problemler sizce genç nüfus tarafından nasıl algılanıyor? Meseleye dair farkındalık sizce ne düzeyde? Meseleye dair farkındalık hakkında birtakım araştırmalar yapılması gerekiyor bunu yanıtlayabilmemiz için ama özellikle sosyal medya kullanan, internet kullanan, belirli bir sosyoekonomik gelir düzeyine sahip olan kesim için basın özgürlüğünün problemli bir durumda olduğu gayet biliniyor. Tabi burada sosyoekonomik arka plan önemli, hangi gençler bunu bir problem olarak görüyor, hangi gençler görmüyor? Aslında herkes farkında ama bir takım aktroller denen meseleler var biliyorsunuz. Bazı gençlik kesimleri veya gençliğin bazı kesimi Ak Parti ile (veya AKP ile diyelim) doğrudan bağlantılı ve onların destekçisi, onlar da farkında, fakat bunu olumlu bir durum olarak görüyorlar, çünkü ne kadar kısıtlanırsa o kadar iyi, ne kadar muhalefet olmazsa o kadar iyi. Ama eğer bu kadar koyu bir parti yandaşı değilse bahsettiğimiz genç kesim, burada daha muhalif duruşa sahip, daha dünyaya eklemlenmiş, daha farkında, itirazı olan birtakım gruplardan bahsediyorum, onlarda da ciddi anlamda bir farkındalık var ve sadece farkındalığın ötesinde ciddi anlamda bir de tepki var. Özellikle sosyal medyada ciddi tepkiler dile getirildiğini, onun dışında zaman zaman sokakta da bu tepkilerin dile getirildiğini görmek mümkün. Ama bir oran verecek olursak yüzde kaçtır bunu gerçekten bilemeyeceğim, belki de birtakım araştırmalar yapılmıştır, bakmak lazım. Ama meseleye dair bir farkındalığın olduğunu görebiliyoruz, hatta bu farkındalığın lise öğrencileri düzeyinde bile olduğunu aslında görebiliyoruz, ama birtakım koşullar var tabi: dünyaya eklemlenmiş olmak, takip ediyor olmak. İnternet kullanımı konusunda bu kadar aktif olmayan kesimlerde bu farkındalığın daha düşük olduğunu söylemek herhalde mümkün olabilir. Haber yazarlığı ve köşe yazarlığı arasındaki ayrımın Türkiye'de çok belirgin olmamasının objektif haberciliğe nasıl etkileri olduğunu düşünüyorsunuz? Bu köşe yazarlığı-haber yazarlığı meselesi Türk basınının geleneksel bir durumu aslında, bir özelliği. Türkiye de, Osmanlı da, biliyorsunuz, gazeteler ilk ortaya çıktığında 1860larda Genç Osmanlıların kamuoyu yaratma aracı olarak gazeteler çıkıyor ve bu araç doğrultusunda da amaç haber yazmak, haber vermek, kamuyu haberler vasıtasıyla bilgilendirmek değil, ama kamuoyunu meşrutiyet düşüncesine doğru yönlendirmek. Dolayısıyla amaç bir fikri yaymak, haber vermekten çok. Fikri yaymak olunca amaç, gazetelerde muhabirlik değil, fikir yazarlığı temel bir özellik olarak ortaya çıkıyor. 1860lardan beri bu böyle ve bu geleneksel olarak da böyle devam ediyor ve hala böyle devam ediyor. Gazetenin temel işlevi, burası bir burjuvazinin olmadığı bir toplum olduğu için çünkü haber almak, haber vermek burjuvazinin bir ihtiyacı doğrultusunda ortaya çıkmış Avrupa da. Ama burada bir burjuva sınıfından, Avrupa daki anlamıyla, bahsedemediğimize göre bir Genç Osmanlı aydın grubunun, entelijansiyasının kamuoyu yaratma aracı olarak basını kullandığını gördüğümüzde, bunun bütün bir tarih boyunca aslında Türk siyasi tarihi boyunca çok etkili bir konu olduğunu, yani basına ve siyasete yön veren bir mesele olduğunu görebiliyoruz. Ama artık günümüze geldiğimizde, haber almak bir ihtiyaç haline gelmenin yanında artık haber almak hayatın bir parçası, yani haber almadan yaşanılmıyor.

12 Türkiye ye baktığımızda, gerçek anlamda muhabirlik yapan, gerçek anlamda soruşturmacı gazetecilik yapan az sayıda insan olduğunu görüyoruz ve bunların hayatlarının çok zor olduğunu görüyoruz. Birtakım tehditler altında olduklarını görüyoruz, hatta hapishanelere konduklarını görüyoruz zaman zaman, dönem dönem. Dolayısıyla, bu çok önemli bir konu, objektif haberciliği zorlaştıran bir konu, aynı zamanda objektif haberciliği zorlaştırmanın dışında şu an içinde bulunduğumuz durum habercilerin hayatını zorlaştırıyor. Dolayısıyla caydırıcı bir mesele ortaya çıkıyor, muhabirlerin başına gelenleri gören genç gazetecilik öğrencileri muhabir olmak istemiyorlar, bundan çekiniyorlar. Ciddi bir baskı var çünkü objektif haberciliğin geleceğini de aslında zora sokuyor bu durum. Köşe yazarlığı ve haber yazarlığı arasındaki ayrımdan ziyade, habercilerin yaşadığı bu zorluklar objektif haberciliği etkiliyor diyebiliriz. Bir de, objektif habercilik tartışılabilen bir konu, tartışılabilecek olan bir konu, neyin objektif sayılacağı ya da objektif olunmasının gerekli olup olmadığı konuları da şu anda aslında gazetecilik mesleği içerisinde tartışılan konular. Ama haberciliği genel olarak nasıl etkilediğini düşünüyorsak, olumsuz yönde etkiliyor diyebiliriz. Sizce mevcut hükümetin hak ve özgürlükler, daha özel anlamıyla da basın özgürlüğü konusundaki tutumu genç kitlenin iktidara bakışını, iktidardan duyulan memnuniyeti nasıl etkiliyor? Genç kitle kendi içinde bir bütün değil, kendi içerisinde çok da homojen olmayan bir kitle, tek bir genç kitle, birbirine benzeyen insanlardan oluşan bir genç kitlenin varlığından söz etmemiz mümkün değil, en baştan itibaren değil yaş arası bir kitle var evet ama bunun içinde pek çok farklı siyasi görüşten insan var, pek çok farklı kültürel kimlikten insan var ve genç kitle diye tek bir şey yok. Dolayısıyla, benim gözlemlediğim kadarıyla genç kitlenin bir kısmı iktidara son derece bağlı, hatta kendi varlığını iktidar karşısında araçsallaştırıyor, kendi kendisini dolayısıyla. İktidar ne yaparsa yapsın, iktidar hak ve özgürlükleri kısıtlasa da, basın özgürlüğünü kısıtlasa da, iktidar ne yaparsa yapsın doğrudur, diyen bir genç kitle var. Bu çok bariz bir şekilde görülüyor. Ama onun dışında, çok muhalif duran bir başka genç kitle de var. Dolayısıyla da, kimin nerede durduğuna bağlı olarak değişiyor iktidardan duyulan memnuniyet de bu konular çerçevesinde. Basın özgürlüğü ve bunun iktidara karşı duyulan memnuniyet üzerindeki etkisi üzerine eklemek istedikleriniz var mı, varsa nelerdir? Genç kitleye sınırlamadan bakacaksak, bu ülkede seçim davranışlarına baktığımız zaman seçmenlerin özgürlük ve hak bilinci konusunda demokratik anlamda çok istenen bir seviyede olmadığını söyleyebiliriz. Dolayısıyla, genel anlamda özgürlüklerin kısıtlanıyor olması Türkiye deki ortalama seçmeni çok da ilgilendirmiyor. Basın özgürlüğünün kısıtlanıyor olması özellikle, ortalama seçmeni çok ilgilendirmiyor. Ortalama seçmeni çok ilgilendiren başka meseleler var çünkü ve bunlar genellikle ekonomik meseleler, iş bulma, doların kaç Türk Lirası olduğu gibi mesela, bunlar çok daha hayatî kabul ediliyor. Dolayısıyla, iktidara duyulan memnuniyeti belli bir kesim için basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar ilgilendiriyor ve etkiliyor. Yine bu belli kesimler de, zaten muhalif olan kesimler aslına bakarsınız. Genel olarak bunun altını çizmekte fayda var diye düşünüyorum. Çok teşekkür ederiz. Ben teşekkür ederim.

13 Gonca Tokyol Gonca Tokyol Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği nden mezun olmuştur. Kendisi Eylül Haziran 2014 tarihleri arasında SoL gazetesinde, boyunca da SoL Dergisi ve SoL Haber Portalı nda editörlük yapmıştır. Kendisi şu anda T24 te editörlük yapmaktadır. Türkiye'de basın özgürlüğünün önündeki en temel engel(ler) sizce nelerdir? Türkiye de basın özgürlüğünün önünde en önemli engel, şu anda uzun süredir, 12 senedir bir AKP iktidarının altındayız ve doğal olarak aslında, yasama, yürütme ve yargıyı normalde nasıl politikada ayrı bir şekilde kodluyorsak artık böyle bir şey kodlayamıyoruz. Doğal olarak, iktidar kendi çıkarına olmayan ya da kendisini sorgulayan tarzda yayın yapan belli yerleri sindirebilmek için, belli mecraları sindirebilmek için bunun ne kadar muhalif olduğu da çok önemli değil, yeri geldiğinde bu Doğan grubu da olabiliyor, yeri geldiğinde T24 gibi, sol gibi, Diyanet gibi daha muhalif basın diyebileceğimiz yerler de oluyor. Bunları susturmak için çok daha rahat bir şekilde yasama organını ya da kolluk kuvvetlerini kullanabiliyor. Birçok gazeteci, sonuç itibariyle Türkiye de aslında hiç de alakasının olmadığı konulardan yargılandı. Ahmet Şık, Nedim Şener meselelerinde bunu çok net bir şekilde görebiliyoruz. Aslında, birincisi gazetecinin çok yasalarda suç olarak tanımlanan bir şey yapıyor olması bir tek bizim ülkemizde görülen bir şekilde değil. Bu İngiltere de de var, yani hem Avrupa ülkelerinde hem de doğu ülkelerinde benzer şekilde var. Bu tarz yasalar zaten gazetecilerin önünde büyük bir engel ama Türkiye de bunu çok net bir şekilde bunu kullanılan yasal engeller olarak da görebiliyoruz. O yüzden, herhalde, çok toparlayıcı bir cevap vermek gerekirse, basın özgürlüğünün önündeki en önemli engellerden birinin iktidar olduğunu söyleyebiliriz. Peki, iktidar dışında herhangi bir diyelim ki- rekabet, medya patronları baskısı, ideoloji çatışmaları, daha farklı bir engel olduğunu düşünüyor musunuz? Şöyle bir şey var, ekonomik sıkıntılar var bağımsız yayıncılık yapabilmenin önünde Türkiye de. Aslında bir taraftan bakıldığında, çok daha bizim kapsamımız dışında gibi değerlendirebiliriz, ama evet bağımsız yayıncılık yapılmasını engelleyen en önemli sebeplerden biri de kaynak eksikliği Türkiye de şu an. Sonuçta birçok muhalif yayında çalışan insan bunu yapabilmek için, aslında inandıkları gazeteciliğe devam edebilmek için meslektaşlarından daha kötü şartlarda çalışıyorlar diyebiliriz. Ya da birçok gazeteci, es kaza aynı şekilde istedikleri gibi gazetecilik yapmak için işsiz kalıyorlar.

14 Bildiğiniz üzere, ülkemizde gazeteci/basın mensubu tutuklamaları, cinayetleri gündemden çok da uzak olaylar değil. Bu tür olaylar sizi nasıl etkiliyor? Diğer gazetecileri nasıl etkilediğini düşünüyorsunuz? Bunun birkaç çıktısı var. Aslında en başında oto sansür var. Çünkü bir noktadan sonra, belirli bir noktada gazeteciler bunları yazmaktan korktuğu için de değil ama aslında gazetecilik yapmaya devam edebilmek için bile kendilerine oto sansür uygulamak zorunda kalıyorlar. Çünkü işten çıkarılmak ya da dava süreçleriyle uğraşmak istemiyorlar artık. Bunların hepsi işimizi yapabilmek yolunda bir engel ve birçok insan bundan çekiniyor. Aynı zamanda belli yayınlar için, yayınların merkezinden gelen bir yapma baskısı ya da yapmama baskısı var. Bu şekilde ekleniyor yani. Üçüncüsü, bunların hepsini göze alıp da tekrardan belli suçlamalara maruz kalmak, bunun üzerine ceza almak ve hem özgürlüğünü hem de bir noktada ne kadar bunu reddetmeye çalışsak da yani, bu gazetecinin eylemi değildir burada yargılanan desek de aslında bir noktada toplum nezdinde güven kaybına uğrayan birçok gazeteci var, çok saçma sapan soruşturmaları yüzünden. O yüzden, ya belirli bir oto sansür oluyor, ya çalıştığımız yayının merkezinden gelen bir sansür oluyor, ya da zaten kapatılıyorsunuz ve gazetecilik yapamaz hale geliyorsunuz. Sizce Türkiye de gazetecilerin/medya mensuplarının oto sansür uygulaması yaygın mı? Oto sansürün temel sebepleri sizce nelerdir? Aslında çok yaygın. Bir noktada gazetecilik yapmamız için bunu yapmamamız gerek ama göze almamız gereken birçok şey var: işimizi yapamaz hale gelmek, aç kalmak ya da tutuklanmak gibi birçok çıktısı var ve birçok gazeteci bunu göze alamayabiliyor. Ve bunu da çok aslında körü körüne eleştirmenin çok doğru bir yaklaşım olduğunu düşünmüyorum. Sonuç itibariyle, bu insanların korktukları tek şey cezaevine düşmek ya da yargılanmak değil; aslında bir noktada, zaten şu anda Türkiye de belli baskılar altında işini yapabilen çok az gazeteci var ve bu gazetecilerden birinin şu anda cezaevinde olması demek aslında o gazetecinin yapabileceği haberleri yapamaması anlamına geliyor. Aslında iki taraftan da oto sansür var, evet, tabi ki yok mu? Korkup da oto sansür uygulayan birçok insan var ya da belli rüzgârlara göre yön değiştiren birçok insan var. Ama aslında işini yapmaya devam edebilmek için de kendine sansür uygulayan da, en azından sansür demeyelim amasöylediklerine dikkat eden, bunu daha kabul edilebilir bir çerçevede söylemeye çalışan da birçok gazeteci var. Oto sansür sebebi olarak o zaman hükümet baskısını belirtiyorsunuz. Hükümet baskısı dışında herhangi bir sebep? İşsiz kalma kaygısı var, en azından ben kendi bulunduğum yer için söyleyemem ama daha üst düzey, kalburüstü gazeteciliğe tanımlanan insanların büyük bir çoğunluğunda işsiz kalma, yaşam standartlarını kaybetme korkusu da var. Bu soruya isterseniz cevap vermeyebilirsiniz (veya off the record kalabilir). Gazetecilik hayatınız boyunca hiç oto sansür uyguladınız mı? Veya herhangi bir yazınızın sansür sebebiyle yayınlanmadığı oldu mu? Cevabınız evetse, bunun en temel sebebi neydi? Evet, bazı konularda, en azından konunun ilgililerinden gelen bazı açıklamaları inkale sebep olabileceği için, ya da o anda o insanın bunu düşüncesizce söylediğine inandığım için, yani sözlerini çarpıttığım bir şey olmadı ama yer vermemeyi tercih ettiğim durumlar oldu. Buna örnek olarak, Charlie Hebdo katliamı sonrasını gösterebilirim. Görece, bence, yanlış tepki

15 veren ve bu verdiği tepkiden çok daha pişman olabilecek birkaç isim vardı ve o dönemde bir haber yapıyorduk, ve bu isimlerin görüşlerine yer vermemeyi tercih ettik. Onun dışında, sansür kapsamında söylersem ben kısa bir süredir T24 teyim, ondan önce de sol daydım. Zaten bağımsız yayıncılık yapan iki yerde çalıştım, belli noktalarda tabi ki benim ve benim üzerimdekilerin de çekindiği şeyler olmuştur ama bir sansüre uğradığına inanmıyorum bu iki yerin de. Bildiğiniz gibi Ahmet Davutoğlu, "Türkiye'de basın özgürlüğü problemi yok" şeklinde bir açıklama yaptı. Bu açıklamayı nasıl yorumluyorsunuz? Bende bu konuda, Radikal dan İsmail Saymaz ın bir kitabı vardı, Sözde Terörist, bence çok net bir şekilde bu durumu yansıtıyor. Yani, İsmail bir kitap halinde bahsetti, farklı davalar üzerinden bahsetti, gazeteciler meselesine çok girmedi. Ama Türkiye de şu anda şöyle bir şey var: İddia makamıyla polis çok birbirinden ayrı ve bağımsız makamlar olarak çalışmıyorlar ve kolluk kuvvetleri aslında iddianame yazıyorlar, hiç işleri olmamasına rağmen. Doğal olarak, aslında, Türkiye de gazeteci olmasına gerek yok, herhangi bir insan için farazî suçlamalar üretmek aslında çok da zor değil. O yüzden, Davutoğlu nun söylediklerinden, tabii ki çok daha farklı bir şey söylemesini beklemiyorum. Bence hala daha buna inanacak bir tabanları olduğunu düşünüyorlar. Her ne kadar, en azından bu seçimler yaklaştıkça, AKP tabandan oy kaybediyor tespitleri yapsak da, hala AKP nin gerçekten akıl dışı ya da AKP kurmaylarının akıl dışı açıklamalarına inanan bir taban var Türkiye de. Ve aslında, bunun için hiçbir kanıt göstermeleri gerekiyor. Cumhurbaşkanı çıkıp 4G ye geçmeyelim, 5G yi bekleyelim dediğinde kimse demiyor ki, bunun beş yıl sonra yürürlüğe girmesi bekleniyor. Kimse bunu sorgulamıyor çünkü tabandaki halk birazcık şey diyor birbirine: evet evet, 4G çok gereksizmiş, 5G yi beklemek lazım. Birazcık sorgulama yeteneğimizi yitirdikçe, doğal olarak siyasiler ne söylüyorsa ona inanıyoruz ve siyasiler bir noktadan sonra kimse onları sorgulamadığı sürece, bir kanıt gösterme, bir argüman üretmeye gerek duymuyorlar. O yüzden Davutoğlu tabi ki çıkıp senelerdir aynı şeyi söylüyor: Gazeteciler bu yüzden içeride değiller. Ve işin komik tarafı, aslında AKP yi bu konuda destekleyen basın organları da var. Yani yandaş medya burada çok güzel devreye giriyor çünkü bir görece muhalif medya var ve işin komik tarafı, şu anda bunun içine Hürriyet i, Doğan grubunu bile koyabiliyoruz zaman zaman, ve bir de yandaş medya var. Ve yandaş medyadaki insanlar da gazetecilik yapıyorlar, diğer taraftaki insanlar da gazetecilik yapıyorlar. Şartları hiç aynı değil. Ama bir taraftan da toplum nezdinde şöyle de bir algı var, gazetecilik yapıp da bunu yapmaya devam eden bir taraf var, ve oldukları yer belli. Ve diğer taraftakiler böylece toplum nezdinde bir noktadan sonra terörist, bölücü, Gezici gibi farklı sıfatlarla nitelendiriliyorlar ve bunlarla ilgili siyasiler kötü ya da olumsuz bir açıklama yapıyorsa kimse bunu sorgulamıyor. Davutoğlu bizim için ne derse AKP tabanının büyük bir çoğunluğu bunu kabul ediyor. Onlar da bu nedenle bir kanıt sunmuyorlar. Hükümetin haber içeriklerine müdahale ettiğini düşünüyor musunuz? Eğer öyleyse, bu müdahalenin hükümetin uyarılarını, önerilerini dikkate almayan gazete/medya kurumları veya kurum çalışanlarına geri dönüşü nasıl oluyor? Mesela yine Doğan Medya Grubu ndan bahsedecek olursak, ciddi vergi soruşturmalarına uğradılar. Bunun durup dururken, AKP ile görece karşı karşıya geldikleri bir dönemde gerçekleşiyor olması bir noktada meselenin çok maliyeyle alakalı olmadığını bize gösteriyordu. Benzer şekilde, diğer görece daha küçük muhalif yayınlar da cumhurbaşkanı

16 tarafından sürekli hedef gösteriliyorlar. Mesela, ben burada değildim ama, sonuç itibariyle Charlie Hebdo döneminde Cumhuriyet in ya da keza T24 ün ne kadar ciddi bir şekilde iktidar odakları tarafından hedef gösterildiğini gördüm. Ya da herhangi bir şekilde, Türkiye nin dış politikasıyla ilgili söylenen resmi ağızlar dışında belli yayınlar yapan kuruluşlar es kaza yine hedef gösterildiler. Hedef gösterilmekten daha farklı, aksiyon bazında, önüne taş koyma, engel olma, bir sansür ile karşılaşıldı mı? Sonuçta net bir şekilde söyleyebileceğimiz, basın yasaklarından bahsedebiliriz. Burası ya da bir başka muhalif yayın, çok daha fazla adına konuşamıyorum tabi ki onlar bizden çok daha farklı mecralardalar. Ama sonuçta, görece bağımsız ve muhalif yayın yapan yerlerde zaten tabandan tavana kadar çok fazla kimse iktidar uyarılarına veya tehditlerine istenen biçimde tepki vermeyeceği için, aslında bunların yansımalarını çok da net görmedik. Ama tabi ki, aba altından sopa göstermeler ve belli bir şekilde belli insanları arayıp uyarmalar tabi ki olmuştur. Yandaş medyada olduğu gibi sonuç olarak bunun iktidara yarayacak bir karşılığı olmayacağı için bunun çok net bir örneğini göremiyoruz. Hükümet aksini iddia etse de, takdir edersiniz ki Türkiye'de basın özgürlüğü konusunda ciddi problemler var. Bu problemler sizce genç nüfus tarafından nasıl algılanıyor? Meseleye dair farkındalık sizce ne düzeyde? Bence çok anlaşılmıyor. Şöyle, belirli bir şekilde, iktidarın basın üzerindeki baskısının herkes farkında ama bir taraftan da artık çoğumuz internet üzerinden yayın yapıyoruz ve sosyal medyaya da çok bağlıyız ve aslında bu mecraları kullanan insanlar da bir şeyleri çok hızlı bir şekilde etüt etmeye alışmış insanlar. Doğal olarak da, aslında ben çok da fazla muhalif basının nasıl bir durumda yaptığı işi yapmaya devam edebildiğinin anlaşıldığını zannetmiyorum. Sonuç itibariyle, evet belli başlı yandaş medya grupları ve Doğan Medya Grubu diyebileceğimiz yerlerin çok daha geniş olanakları var ve Türkiye de bir noktada, internet medyacılığında çok daha geç adapte olmaya çalışıyor dünyaya göre. İnsanlar, en azından genç nesil, evet bu durumun farkındalar, gazetecilerin baskıya uğradıklarını biliyorlar ama bunu çok genel konsept içinde düşünebiliyorlar mı, bu baskı ortamının iş üretme meselesine nasıl bir ket vurduğunun çok farkındalar mı, onu bilmiyorum. Yaptığımız ankette şöyle bir şey ortaya çıktı: Farkında olmayan bir kesim olduğu açık. Haber yazarlığı ve köşe yazarlığı arasındaki ayrımın Türkiye'de çok belirgin olmamasının objektif haberciliğe nasıl etkileri olduğunu düşünüyorsunuz? Net bir tespitim yok açıkçası fakat görüşüm şu yönde: Türkiye de isimlerin öne çıkıyor olması yeni bir şey değil. Mesela politik partilerden ziyade liderlerin ismini biliyoruz. Bu Türkiye de kabul görür bir gelenek. Benzer bir şekilde Türkiye de dinazor diye tabir edebileceğimiz bir çok köşe yazarı var ve söyledikleri sanki gökten iniyormuş gibi bir kabulle karşılaşıyor. Türkiye de seçim bildirgelerine de baktığımızda aslında bu açıklanan bilgilerin çok küçük bir kısmında tekniklerden bahsedildiğini görüyoruz, genel olarak varsayımsal şeylerden ve karşı tarafı eleştirmeye yönelik şeylerden bahsediliyor. Aslında köşe yazarlarının yaptığı da çok farklı değil. Yani bir muhabirin elde ettiği bilgiye sahip değiller ya da bu bilgiyi birebir vermiyorlar. Biraz zaman geçtikten sonra veriyorlar ve birçok muhabirden bilgi topluyorlar ve sonuç itibariyle de bir yargıda bulunuyorlar. Hal böyleyken bir çok insan farklı muhabirleri takip edip haberler üzerine yorum yapacağına, kendilerine

17 görüş olarak yakın buldukları birkaç köşe yazarı belirleyip sonrasında kendi fikirlerini bu köşe yazarlarının yazıları doğrultusunda oluşturmayı tercih ediyor. Aslında Türkiye deki pek çok muhabir diğer ülkelerin muhabirlerinin yaptığı işten çok fazlasını yapıyor. Gerçekten çok iyi muhabirler var ve işlerini iyi yapıyorlar. Mesela bir polis şiddetinden bahsettiğimizde bunun haberini yapan muhabir olayın dışında kalmıyor, birebir göbeğinde kalıyor. Ama ülke gündemi çok yorucu ve tarflı. Yani mesela bugün baktığımızda Davutoğlu nun üç ayrı şehirde konuştuğunu görüyoruz ve herhangi bir internet editörü üçünü de toparlamak zorunda ve üçünden de haberdar olmak zorunda. Muhabirler de ona keza. Bu sefer okuyucuya baktığımızda, okuyucu aynı siyasetçinin üç farklı yerde yaptığı konuşmayı ayrı ayrı yorumlamak yerine sabahleyin kalktığında kendisine yakın bulduğu köşe yazarının bu konudaki değerlendirmesini kendisine temel almayı tercih ediyor. Yani birazcık bence bizim sistemimizin böyle gelişmesinden çok okuyucu talepleri burada daha belirleyici oluyor. Gazeteciliğin giderek daha yaygın bir şekilde dijital ortama taşınması, sizce adil, dengeli ve objektif haberciliği nasıl etkiliyor? Bu soruyu sormamız için önce Türkiye de gazetecilik dijital ortama taşınmadan önce, adil, dengeli ve objektif habercilik vardı tespitini yapabiliyor olmamız gerekiyor ki aslında bu böyle değil. Demek istediğim, şu anda Doğan Medya Grubu nu iktidarla karşıt bir yere konumlandırıyoruz ama aslında çoğu zaman da konumlandıramıyoruz. Çok paralel gittikleri dönemler var ya da pek çok ana akım yayın organları var bunların da tarfsız habercilik yaptığını söyleyemeyiz. Yani bu yayınların en az 10 tanesinin aynı kapakla çıktığı dönemler gördük. O yüzden aslında internet haberciliği de mevcut basılı yayınlardan çok da farklı bir kanal değil. Ama şöyle bir şey var, evet.. yani muhalif yayın dediğimiz gazetelerin basılı yayın yapması çok külfet gerektiren birşeyken internet alanında yaptığımızda, eğer yenilikleri takip ederseniz belli bir teknoloji seviyesi altına düşmezseniz ve ufak da olsa bir ekibiniz varsa masraflardan kaçınabiliyosunuz. Dolayısıyla evet muhalif basın için yeni bir mecra açtı. Sonuçta internet üzerinden yer alan yayınlara baktığımızda bunların daha çok iktidara yakın değil tarafsız veya uzak olduğunu görüyoruz. Belli eleştiriler de var tabii, haberciliğin düzeyini düşürdüğünden bahsediliyor. Ama artık çok daha farklı şeyler tartışılıyor. Yani vatandaş gazeteciliğinen bahsediyoruz.. çok daha farklı bir çok muhabirlik araçlarından bahsediyoruz. İnternet iyi mi oldu kötü mü oldu tartışması bence artık çok geride kaldı Basın özgürlüğü ve bunun iktidara karşı duyulan memnuniyet üzerindeki etkisi üzerine eklemek istedikleriniz var mı, varsa nelerdir? Bence şey biraz işe yarayabilir.. Gazetecilerin özellikle hangi konularda araştırma yaptığıklarında soruşturmaya maruz kaldıklarını ya da sansüre uğradıklarını araştırmak. Sonuç itibariyle mesela bir iç güvenlik meselesi var. Aslında yaptığımız iç güvenlikle çok alakasız bir haber bile bu kapsamda değerlendirilebiliyor bu yüzden bir çok gazeteciyi tedirgin eden bir konu. Ben mesela 17 Aralık sürecinde tamamen alakasız bir haber sebebiyle soruşturmaya maruz kaldım. Belli başlı konular var ve gazeteciler bunlar üzerine haber yapmakta biraz daha çekiniyorlar. Ben T24 e gelene kadar biraz daha farklı bir mecrada iş yapıyordum, kadın, LGBT meseleleri üzerine yazıyordum. O yüzden çok takip etmediğim için yahut muhabir refleksiyle hareket etmediğim için benim de çok bildiğim

18 şeyler değildi doğrusunu söylemek gerekirse. Ben hiç bir zaman Ergenekon ya da Balyoz davalarıyla ilgili içerik üreten bir insan olmadım. Ama politika muhabirlerinin ya da dış haberler muhabirlerinin, Suriye meselesinde özellikle, baskı altında kaldığını biliyorum Çok teşekkür ederiz. Ben teşekkür ederim

19 b. Anket Analizi Anketimize katılanlardan sadece hedef kitlemize uygun 135 katılımcının cevaplarını analiz ettik. Katılımcıların yaşları arasında değişmektedir ve yaş ortalamaları 22.86'dır. 135 katılımcının 64'ü Erkek, 67'si Kadındır. 4 Katılımcı cinsiyetlerini belirtmemiştir. Katılımcıların öğrenim durumu aşağıdaki grafikten incelenebilir: Anket sorularının tek tek incelemesi aşağıdadır: Basın Özgürlüğü Anketin bu bölümünde, katılımcıların Türkiye de basın özgürlüğüne dair algılarını, basın özgürlüğü ile ilgili var olan/olası sorunların sebepleri üzerine neler düşündüklerini analiz etmeye çalıştık.

20 Soru: Ne sıklıkla ülke gündemini takip ediyorsunuz? Soru: Ne sıklıkla dünya gündemini takip ediyorsunuz?

21 Soru: Türkiye de haberciliği adil ve dengeli olması bakımından nasıl değerlendirirsiniz? Soru: Sizce gazeteciler günlük habercilik pratiğinde kamu yararı içeren bazı önemli olayları habere dönüştürmekten vazgeçiyorlar mıdır?

22 Soru: Medya mensuplarının oto sansür uygulamasının sebepleri sizce nelerdir? Gazetecilere yönelik tutuklama ve cinayetler Mesleki rekabet / reyting kaygısı Siyasi baskı İdeolojik duruş Diğer (lütfen belirtin) Diğer seçeneği için verilen cevaplar: İdeolojik duruş yüzünden oto sansür uygulayacaklarını sanmıyorum pek çoğu gayet pragmatist hareket ediyor çünkü Patronlara çalışıyorlar. Mesela Doğan Bu haber benim piyasa değerimi kötü etkiler derse gazeteci cesaret edemez onu yazmaya, kötü olur çünkü sonra Belkemiksizlik Kötü insanlar olmaları Rüşvet Birtakım lobilere alet olmaları Çıkarlar Siyasi baskı ve gazetecilere yönelik tutuklamalar Para Reklam gelirlerinin azalması tehditi İktidar dışında maddi olarak güç sahibi olan kişilerin baskısı

23 Soru: Medya patronlarının haberlerin içeriğine ne derece müdahale ettiğini düşünüyorsunuz? Medya Patronlarının Müdahelesi 1% 0% 9% 40% 50% Çok Fazla Fazla Orta Az Hiç Soru: Eğer medya patronlarının haberlerin içeriğine müdahale ettiğini düşünüyorsanız bunun sebepleri neler olabilir? Medya sahiplerine yönelik ekonomik müdahaleler Basının reyting odaklı olması Mesleki rekabet Hükümet baskısı Diğer (lütfen belirtin)

24 Diğer seçeneği için verilen cevaplar: Seçenekleriniz yüzünden son 10 yılda ülkedeki değişimi bilmeyen cahil insanlar hükümeti suçlayacaktır hemen. 90larda 80lerde sanki durum daha iyiydi. Kötü insanlar olmaları. İdeoloji veya para (bazı lobilere boyun eğmek) Kişisel çıkarlar Soru: Hükümetin haber içeriklerine ne derece müdahale ettiğini düşünüyorsunuz?

25 Soru: Aktif sosyal medya kullanıcısı mısınız? Soru: En sık kullandığınız sosyal paylaşım siteleri nelerdir?

26 Soru: Sosyal paylaşım sitelerinin alternatif haber kaynağı olarak ne derece güvenilir olduğunu düşünüyorsunuz? Hükümet memnuniyeti Anketin bu kısmında, katılımcıların genel olarak hükümetten ne beklediği ve mevcut hükümetin bu beklentilere cevap verip veremediğini analiz etmeye çalıştık.

27 Soru: Genel seçimlerde oy verirken ekonomik vaatleri/durumu ne derece dikkate alıyorsunuz? Soru: Mevcut hükümetin ekonomi politikalarını ne derece yeterli görüyorsunuz?

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015 Türkiye Cezasızlık Araştırması Mart 2015 İçerik Araştırma Planı Amaç Yöntem Görüşmecilerin Dağılımı Araştırma Sonuçları Basın ve ifade özgürlüğünü koruyan yasalar Türkiye medyasında sansür / oto-sansür

Detaylı

Haziran 25. Medya ve Güven. Gündem. Tüm hakları gizlidir.

Haziran 25. Medya ve Güven. Gündem. Tüm hakları gizlidir. Haziran 25 Medya ve Güven 2013 Tüm hakları gizlidir. Gündem 1. Yöntem Bu araştırma Xsights Araştırma ve Danışmanlık, bu konu hakkında online araştırma yöntemiyle, toplamda 741 kişi ile bir araştırma gerçekleştirmiştir.

Detaylı

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015 Türkiye Cezasızlık Araştırması Mart 2015 İçerik Araştırma Planı Amaç Yöntem Görüşmecilerin Dağılımı Araştırma Sonuçları Basın ve ifade özgürlüğünü koruyan yasalar Türkiye medyasında sansür / oto-sansür

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

frekans araştırma www.frekans.com.tr

frekans araştırma www.frekans.com.tr frekans araştırma www.frekans.com.tr FARKLI KİMLİKLERE VE YAHUDİLİĞE BAKIŞ ARAŞTIRMASI 2009 Çalışmanın Amacı Çalışma Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Türk Yahudi Cemaati ve Yahudi Kültürünü Tanıtma

Detaylı

YOLSUZLUK ALGI ARAŞTIRMASI

YOLSUZLUK ALGI ARAŞTIRMASI YOLSUZLUK ALGI ARAŞTIRMASI Özel Sektör Araştırma Sonuçları Araştırma Kurgusu Araştırmanın amacı: İş dünyası nezdinde etik, itibar ve yolsuzluk gibi kavramların nasıl algılandığını ölçmektir. Araştırmada

Detaylı

Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu / 11:14

Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu / 11:14 Dünya Basınında OHAL Türkiye'de ilan edilen olağanüstü hal uygulaması dünya basınında geniş yer buldu. 21.07.2016 / 11:14 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı 3 ay süreli OHAL kararı dünya

Detaylı

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu v TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ÖNSÖZ Yirmi birinci yüzyılı bilgi teknolojisi çağı olarak adlandırmak ne kadar yerindeyse insan hakları çağı olarak adlandırmak da o kadar doğru olacaktır. İnsan

Detaylı

Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri

Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri Ali Çarkoğlu 5 Mayıs 2015 S. Erdem Aytaç Koç Üniversitesi Saha Araştırmaları Merkezi Araştırmanın Künyesi 49 ilde 2201 katılımcı ile yüz yüze görüşme

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

İletişim Fakültesi(İ.Ö.) Gazetecilik Lisans 2011 Yılı Müfredatı. Genel Toplam Ders Adedi : 60 T : 158 U : 5 Kredi : 113 ECTS : 240 T+U : 163

İletişim Fakültesi(İ.Ö.) Gazetecilik Lisans 2011 Yılı Müfredatı. Genel Toplam Ders Adedi : 60 T : 158 U : 5 Kredi : 113 ECTS : 240 T+U : 163 Genel Toplam Ders Adedi : 60 T : 18 U : : 11 : 20 T+U : 16 YABANCI DİL HAZIRLIK T U 1 HAZ001 HAZIRLIK SINIFI 0 0 0 0 1. YARIYIL T U L 1 2220201E YABANCI DİL I 0 0 1111 2 2220201T TÜRK DİLİ I 2 0 0 2 2

Detaylı

TÜRKİYE DE İŞ DÜNYASINDA ÇALIŞANLAR SOSYAL MEDYAYI NASIL KULLANIYOR?

TÜRKİYE DE İŞ DÜNYASINDA ÇALIŞANLAR SOSYAL MEDYAYI NASIL KULLANIYOR? Haziran 2010 SOSYAL MEDYA ARAŞTIRMASI: TÜRKİYE DE İŞ DÜNYASINDA ÇALIŞANLAR SOSYAL MEDYAYI NASIL KULLANIYOR? Proje Koordinatörleri: İndeks Araştırma Ekibi Simge Şahin, İstanbul Bilgi Üniversitesi Giriş:

Detaylı

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015 Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi Şubat 2015 Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi Medya ve İletişim Merkezi İstanbul Enstitüsü İstanbul Enstitüsü

Detaylı

ANKET DEĞERLENDİRME RAPORU

ANKET DEĞERLENDİRME RAPORU ANKET DEĞERLENDİRME RAPORU 27 Şubat 2017 tarihinde Bolu merkez de 1283 seçmenle bir anket gerçekleştirdik. Bu ankette seçmenlere, İkameti, yaşı, cinsiyeti, mesleği, eğitimi, son genel seçimde hangi partiye

Detaylı

ULUSLARARASI ŞEFFAFLIK DERNEĞI

ULUSLARARASI ŞEFFAFLIK DERNEĞI ULUSLARARASI ŞEFFAFLIK DERNEĞI Uluslararası Şeffaflık Derneği, siyasette, kamu yönetiminde, ihale süreçlerinde ve iş dünyasında şeffaflığı teşvik etmek için kamu, sivil toplum, özel sektör ve medyadan

Detaylı

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DEKİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ VE STK LARIN DURUMUNU TARTIŞTI!

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DEKİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ VE STK LARIN DURUMUNU TARTIŞTI! İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA TÜRKİYE DEKİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ VE STK LARIN DURUMUNU TARTIŞTI! Türkiye nin gündemine damgasına vuran önemli toplumsal ve politik konularının tartışıldığı

Detaylı

DİYARBAKIR BÖLGE HALKININ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ REFERANDUMUYLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ ÖLÇMEYE YÖNELİK SAHA ÇALIŞMASI:

DİYARBAKIR BÖLGE HALKININ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ REFERANDUMUYLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ ÖLÇMEYE YÖNELİK SAHA ÇALIŞMASI: DİYARBAKIR BÖLGE HALKININ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ REFERANDUMUYLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ ÖLÇMEYE YÖNELİK SAHA ÇALIŞMASI: Diyarbakır, Batman, Mardin, Bitlis İletişim: www.yorsam.org Prof. Dr. Selahattin

Detaylı

Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller

Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller Duygusal ve sosyal becerilere sahip Genç profesyoneller Y jenerasyonunun internet bağımlılığı İK yöneticilerini endişelendiriyor. Duygusal ve sosyal becerilere sahip genç profesyonel bulmak zorlaştı. İnsan

Detaylı

AĞUSTOS 2015 GÜNDEM ARAŞTIRMASI NA DAİR

AĞUSTOS 2015 GÜNDEM ARAŞTIRMASI NA DAİR AĞUSTOS 2015 GÜNDEM ARAŞTIRMASI NA DAİR Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi, kamuoyunu yani halkın kanaatlerini karar alıcıların ve uygulayıcıların meşruiyetini sürdüren önemli bir faktör olarak görmektedir.

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 26 Kasım 2014 İstanbul, Sabancı Center TÜSİAD İş Dünyası Bakış Açısıyla Türkiye de

Detaylı

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü nden 2006 da lisans derecesini alarak aynı bölümde 2009 yılında yüksek lisansını tamamlayan H. Emre Akkuş ile Çankaya Üniversitesi ve sektör hakkında

Detaylı

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ Mehmet Uçum 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri a. Tartışmanın Arka Planı Ülkemizde, hükümet biçimi olarak başkanlık sistemi tartışması yeni

Detaylı

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19

T.C. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI Basın Bürosu Sayı: 19 09/04/2010 BASIN BİLDİRİSİ Anayasa değişikliğinin Cumhuriyetin ve demokrasinin geleceği yönüyle neler getireceği neler götüreceği dikkatlice ve hassas bir şekilde toplumsal uzlaşmayla değerlendirilmelidir.

Detaylı

Vatandaşlar koalisyonun kurulmamasından MHP yi sorumlu tutuyor. Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi, Ağustos ayı gündem araştırma sonuçlarını açıkladı.

Vatandaşlar koalisyonun kurulmamasından MHP yi sorumlu tutuyor. Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi, Ağustos ayı gündem araştırma sonuçlarını açıkladı. K.MARAŞ'TA SON ANKET Anket Sonuçları MHP yi İşaret Etti Vatandaşlar koalisyonun kurulmamasından MHP yi sorumlu tutuyor. Marpoll Kamuoyu Araştırma Şirketi, Ağustos ayı gündem araştırma sonuçlarını açıkladı.

Detaylı

Başkan Kocadon basına yemek verdi; tarafsızlığınızdan taviz vermeyin

Başkan Kocadon basına yemek verdi; tarafsızlığınızdan taviz vermeyin Başkan Kocadon basına yemek verdi; tarafsızlığınızdan taviz vermeyin Çalışan Gazeteciler Günü nde Bodrum da görev yapan gazeteciler Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon un Trafo Bodrum da düzenlediği

Detaylı

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU DERSİMİZİN TEMEL KONUSU 1 1. TÜRK HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARINI TANIMAK 2. TÜRKIYE DE NELER YAPABİLİRİZ SORUSUNUN CEVABINI BULABİLMEK DERSİN KAYNAKLARI 2 SİZE GÖNDERİLEN MATERYAL: 1. 1982 Anayasası: https://www.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2011.pdf

Detaylı

DİYARBAKIR GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNDE GENÇLİĞİN SİYASAL, SOSYAL VE GELECEK BEKLENTİLERİNİN TESPİTİNE YÖNELİK SAHA ARAŞTIRMASI.

DİYARBAKIR GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNDE GENÇLİĞİN SİYASAL, SOSYAL VE GELECEK BEKLENTİLERİNİN TESPİTİNE YÖNELİK SAHA ARAŞTIRMASI. DİYARBAKIR GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNDE GENÇLİĞİN SİYASAL, SOSYAL VE GELECEK BEKLENTİLERİNİN TESPİTİNE YÖNELİK SAHA ARAŞTIRMASI İletişim: www.yorsam.org Prof. Dr. Selahattin Yazıcıoğlu Cd. Karakoç Plaza

Detaylı

Hazırlayan: Bilgehan TURHAN Bilgisayar Y. Mühendisi

Hazırlayan: Bilgehan TURHAN Bilgisayar Y. Mühendisi Hazırlayan: Bilgehan TURHAN Bilgisayar Y. Mühendisi turhan@infosoft.com.tr Yönetici Özeti 30.Mart Yerel Seçimlerine ait YSK' dan alınan tutanakların oldukça önemli bölümünde mühür olmaması başlı başına

Detaylı

İnternetin Gerçekleştirdiği Dönüşümün Sonucunda Şeffaflık ve Bilgi Kirliliği Arasında: Yurttaş Gazeteciliği

İnternetin Gerçekleştirdiği Dönüşümün Sonucunda Şeffaflık ve Bilgi Kirliliği Arasında: Yurttaş Gazeteciliği İnternetin Gerçekleştirdiği Dönüşümün Sonucunda Şeffaflık ve Bilgi Kirliliği Arasında: Yurttaş Gazeteciliği Özet: F. Çağdaş İslim* Cansu İslim * İnternet yaşadığımız çağın şüphesiz en temel gerçeklerinden

Detaylı

10 Ağustos. Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yazılı Medya Araştırması. 18 Ağustos 2014. 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi Yazılı Medya Araştırması

10 Ağustos. Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yazılı Medya Araştırması. 18 Ağustos 2014. 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi Yazılı Medya Araştırması 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yazılı Medya Araştırması 18 Ağustos 2014 İÇİNDEKİLER 1. SUNUŞ... 3 2. ADAYLAR HAKKINDA ÇIKAN HABERLER NASIL SUNULDU?... 3-4 2.1 HABERLERİN ADAYLARA GÖRE DAĞILIMI...

Detaylı

Sosyal Araştırmalar Enstitüsü 1 Kasım 2015 Genel Seçim Sandık Sonrası Araştırması

Sosyal Araştırmalar Enstitüsü 1 Kasım 2015 Genel Seçim Sandık Sonrası Araştırması Sosyal Araştırmalar Enstitüsü 1 Kasım 2015 Genel Seçim Sandık Sonrası Araştırması 4 Kasım 2015 Not: bu dosyada iletilen veriler görselleştirilirken slide da belirtilen logo, örneklem bilgisi (n=) ve Ipsos

Detaylı

KKTC SİYASİ ARAŞTIRMA RAPORU

KKTC SİYASİ ARAŞTIRMA RAPORU KKTC SİYASİ ARAŞTIRMA RAPORU Ekim, 2017 1 Araştırmanın Amacı ve Önemi Bu araştırma Gezici Araştırma Merkezi tarafından, KKTC genelinde sosyal, ekonomik, politik konular ile ilgili seçmenin düşüncesini

Detaylı

E-demokrasi Projesi Anket Sonuçları

E-demokrasi Projesi Anket Sonuçları E-demokrasi Projesi Anket Sonuçları (Üniversite Gençleri İçin E-Demokrasi Projesi Anket Çalışması ) Sonuçlar Bu sorgudaki kayıt sayısı: 261 Anketteki toplam kayıt: 261 Toplama göre yüzde: 100.00% 1. Cinsiyetiniz?

Detaylı

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP:

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP: SORU : Yediemin deposu açmak için karar aldım. Lakin bu işin içinde olan birilerinden bu hususta fikir almak isterim. Bana bu konuda vereceğiniz değerli bilgiler için şimdiden teşekkür ederim. Öncelikle

Detaylı

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim AKP

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim AKP 1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim AKP VERİ ARAŞTIRMA A.Ş. Bu çalışma, Radikal Gazetesinin isteği üzerine seçim istatistiklerinden yararlanılarak VERİ ARAŞTIRMA A.Ş. tarafından RADİKAL Gazetesi

Detaylı

ACR Group. NEDEN? neden?

ACR Group. NEDEN? neden? ACR Group NEDEN? neden? CİNSİYET YÜZDE % Kadın Erkek 46,8 53,2 YAŞ - - - - - - 18-25 26-35 20,1 27,6 36-45 46-60 29,4 15,2 60+ 7,7 I. AMAÇ Bu çalışmanın amacı, aylık periyotlar halinde düzenlediğimiz,

Detaylı

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi Murat Çokgezen Prof. Dr. Marmara Üniversitesi 183 SORULAR 1. Ne zaman, nasıl, hangi olayların, okumaların, faktörlerin veya kişilerin tesiriyle ve nasıl bir süreçle liberal oldunuz? 2. Liberalleşmeniz

Detaylı

Takdim. Bu, Türkiye nüfusu göz önüne alındığından her 90 kişiden birinin aday olması anlamına geliyor (TV, 17.00 Haberleri, 20.10.2013).

Takdim. Bu, Türkiye nüfusu göz önüne alındığından her 90 kişiden birinin aday olması anlamına geliyor (TV, 17.00 Haberleri, 20.10.2013). Takdim Biliyor musunuz? Bir televizyon haberine göre Türkiye de 2014 yerel seçimlerinde muhtar adaylarıyla birlikte 830 bin kişinin aday olması bekleniyordu. Bu, Türkiye de yaklaşık her 90 kişiden birinin

Detaylı

Standart Eurobarometer 76. AVRUPA BİRLİĞİ NDE KAMUOYU Sonbahar 2011 ULUSAL RAPOR TÜRKİYE

Standart Eurobarometer 76. AVRUPA BİRLİĞİ NDE KAMUOYU Sonbahar 2011 ULUSAL RAPOR TÜRKİYE Standart Eurobarometer 76 AVRUPA BİRLİĞİ NDE KAMUOYU Sonbahar 2011 ULUSAL RAPOR TÜRKİYE Bu araştırma Avrupa Komisyonu Basın ve İletişim Genel Müdürlüğü tarafından talep ve koordine edilmiştir. Bu rapor

Detaylı

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır KSS Söyleşileri Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) Çevre Projeleri Koordinatörü Ferda Ulutaş ile Vakfın faaliyetleri, kurumsal sosyal sorumluluk

Detaylı

Yaz l Bas n n Gelece i

Yaz l Bas n n Gelece i Emre Aköz Yeni Okur-Yazarlar ve Gazetelerin Geleceği ABD li serbest gazeteci Christopher Allbritton õn yaşadõklarõ bize yazõlõ medyanõn (ki bu tabirle esas olarak gazeteleri kastediyorum) geleceği hakkõnda

Detaylı

Türkler Kendi işinin patronu olmak istiyor!

Türkler Kendi işinin patronu olmak istiyor! Amway Avrupa nın Dünya Girişimcilik Haftası na özel 16 Avrupa ülkesinde yaptırdığı Girişimcilik Anketi sonuçları açıklandı! Türkler Kendi işinin patronu olmak istiyor! Amway Avrupa tarafından yaptırılan

Detaylı

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim 1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim Türkiye de 2007 genel milletvekili seçimlerine ilişkin değerlendirme yaparken seçim sistemine değinmeden bir çözümleme yapmak pek olanaklı değil. Türkiye nin

Detaylı

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00 Türkiye de siyaset yalnızca oy kaygısı ile yapılıyor Siyasete popülizm hakimdir. Bunun adı ucuz politika dır ve toplumun geleceğine maliyet yüklemektedir. Siyaset Demokrasilerde yapılır. Totaliter rejimler

Detaylı

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek Tarih: 19.01.2013 Sayı: 2014/01 İSMMMO dan Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı Raporu Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek İSMMMO nun Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı adlı

Detaylı

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda!

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda! SUNUMUMUZA HOŞGELDİNİZ Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda! Haber ve bilgi verme amacı başta olmak

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

KARARSIZ AK PARTĠ SEÇMENĠ PARTĠSĠNE DÖNÜYOR

KARARSIZ AK PARTĠ SEÇMENĠ PARTĠSĠNE DÖNÜYOR Türkiye 7 Haziran 2015'te yapılacak milletvekili genel seçimlerine hazırlanırken araştırma şirketleri de seçmenlerin nabzını tutmaya devam ediyor. Genel seçim öncesi Politic's Araştırma Şirketi'nce yapılan

Detaylı

E-demokrasi Projesi Anket Sonuçları

E-demokrasi Projesi Anket Sonuçları E-demokrasi Projesi Anket Sonuçları (Üniversite Dışında Kalan Gençler İçin E-Demokrasi Projesi Anket Çalışması) Sonuçlar Bu sorgudaki kayıt sayısı: 595 Anketteki toplam kayıt: 595 Toplama göre yüzde: 100.00%

Detaylı

16 Nisan Anayasa Değişikliği Referandumu Sandık Sonrası Araştırması

16 Nisan Anayasa Değişikliği Referandumu Sandık Sonrası Araştırması 16 Nisan Anayasa Değişikliği Referandumu Sandık Sonrası Araştırması 19 NİSAN 2017 NOT: BU DOSYADA İLETİLEN VERİLER GÖRSELLEŞTİRİLİRKEN SLİDE DA BELİRTİLEN LOGO, ÖRNEKLEM BİLGİSİ (N=) VE IPSOS SOSYAL ARAŞTIRMALAR

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

Yeme Davranışlarının SAĞLIK ETKİLERİ. Ziyneti Kocabıyık Türkiye Gazetesi Sağlık Editörü

Yeme Davranışlarının SAĞLIK ETKİLERİ. Ziyneti Kocabıyık Türkiye Gazetesi Sağlık Editörü Yeme Davranışlarının SAĞLIK ETKİLERİ Ziyneti Kocabıyık Türkiye Gazetesi Sağlık Editörü Bu yılın konusu yeme davranışının etkileri Bu yılın cevap aranan soruları ise: Toplum sağlığının iyileştirilmesinde

Detaylı

MBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA

MBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA MBA 507 (7) ALGILAMA VE KARAR ALMA Algı Bireylerin çevrelerini anlamlandırabilmek adına duyumsal izlenimlerini düzenleme ve yorumlama sürecine verilen isimdir. davranışlarımız algıladığımız dünyaya göre

Detaylı

Hükümet ile Gülen cemaatinin tartışması neyi ifade ediyor?

Hükümet ile Gülen cemaatinin tartışması neyi ifade ediyor? Hükümet ile Gülen cemaatinin tartışması neyi ifade ediyor? Gezi olaylarından bu yana Hükümetin dikişlerinin tutmadığını ve sadece patronlar tarafından değil, çeşitli cemaatler ve muhafazakar sektörler

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy Türkiye de temaslarına CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile görüşerek başladı. Görüşmeye katılan Loğoğlu açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Detaylı

Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki

Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki Fransa da ki saldırıya Bodrumdan tepki Gazeteciler Günü Trafo da Kutlandı Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle Bodrum da görev yapan gazetecilerle Trafo Bodrum

Detaylı

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! On5yirmi5.com Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart! Üniversitelerin açılmasıyla birlikte geçen hafta İstanbul Polisi, Beyazıt ve Beşiktaş'ta bir dizi korsan fotokopi baskını gerçekleştirildi.

Detaylı

SEÇMENLERİN TOPLUMSAL PROFİLİ VE SİYASAL EĞİLİMLERİ: SINIF, TOPLUMSAL CİNSİYET, ETNİSİTE, DİN, İDEOLOJİ VE GEZİ OLAYLARI

SEÇMENLERİN TOPLUMSAL PROFİLİ VE SİYASAL EĞİLİMLERİ: SINIF, TOPLUMSAL CİNSİYET, ETNİSİTE, DİN, İDEOLOJİ VE GEZİ OLAYLARI SEÇMENLERİN TOPLUMSAL PROFİLİ VE SİYASAL EĞİLİMLERİ: SINIF, TOPLUMSAL CİNSİYET, ETNİSİTE, DİN, İDEOLOJİ VE GEZİ OLAYLARI SAMER araştırma merkezi, 23 Kasım-7 Aralık tarihleri arasında İstanbul ve İzmir

Detaylı

Üniversite Gençleri İçin E-Demokrasi Projesi Anket Çalışması

Üniversite Gençleri İçin E-Demokrasi Projesi Anket Çalışması Üniversite Gençleri İçin E-Demokrasi Projesi Anket Çalışması Bu ankette 30 soru var Grup 1 1 [1]Cinsiyetiniz? Erkek Kadın 2 [2]Yaş aralığınız? 17-22 23-30 30 ve üzeri 3 [3]Ailenizin Gelir düzeyi (Maaş,

Detaylı

SİNOP SPASTİK ÇOCUKLAR DERNEĞİ RESEARCH ON ETHICAL PROBLEMS ON EDUCATION IN TURKEY TÜRKİYE DE EĞİTİM SEKTÖRÜNDEKİ ETİK PROBLEMLER ARAŞTIRMASI

SİNOP SPASTİK ÇOCUKLAR DERNEĞİ RESEARCH ON ETHICAL PROBLEMS ON EDUCATION IN TURKEY TÜRKİYE DE EĞİTİM SEKTÖRÜNDEKİ ETİK PROBLEMLER ARAŞTIRMASI SİNOP SPASTİK ÇOCUKLAR DERNEĞİ RESEARCH ON ETHICAL PROBLEMS ON EDUCATION IN TURKEY TÜRKİYE DE EĞİTİM SEKTÖRÜNDEKİ ETİK PROBLEMLER ARAŞTIRMASI AVRASYA KAMUOYU ARAŞTIRMALARI MERKEZİ 20/30 NİSAN 2016 This

Detaylı

1.Medya Hukukunun Kavram ve Kaynakları. 2.Basın ve Yayın Faaliyetleri ve Yasal Düzenlemeler. 3.Radyo ve Televizyon Yayıncılığı

1.Medya Hukukunun Kavram ve Kaynakları. 2.Basın ve Yayın Faaliyetleri ve Yasal Düzenlemeler. 3.Radyo ve Televizyon Yayıncılığı 1.Medya Hukukunun Kavram ve Kaynakları 2.Basın ve Yayın Faaliyetleri ve Yasal Düzenlemeler 3.Radyo ve Televizyon Yayıncılığı 4.İnternet Yayıncılığı ve Yasal Düzenlemeler 5.Medyada Cezai Sorumluluk 6.Medyada

Detaylı

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız!

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız! Havacılık sektörüne grev yasağı getiren yasa tasarısı mecliste onaylandı. Hava-İş Sendikası, yasa mecliste görüşülmeye başlanmadan

Detaylı

Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) Proje Önerisi Sunumu

Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) Proje Önerisi Sunumu Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) Proje Önerisi Sunumu Proje Yürütücüsü nün; Unvanı, Adı - Soyadı: PROF.DR.ÇİLER DURSUN Kurumu/Kuruluşu: ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ Bölümü/Birimi:

Detaylı

yılları arasında Yeni Şafak Gazetesinin İnternet Yayın Yönetmenliği görevini üstlendi.

yılları arasında Yeni Şafak Gazetesinin İnternet Yayın Yönetmenliği görevini üstlendi. Ertuğrul Acar KISA ÖZGEÇMİŞ İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünden 2000 yılında mezun oldu. Medyanın çeşitli kademelerinde muhabirlik, editörlük, köşe yazarlığı ve yöneticilik

Detaylı

"Kentsel Dönüşümün Anahtarı Kooperatiflerde"

Kentsel Dönüşümün Anahtarı Kooperatiflerde "Kentsel Dönüşümün Anahtarı Kooperatiflerde" 16 Ağustos 2014 Haber Linki: http://www.egemetropolgazetesi.com/haber/kentsel-donusumun-anahtari-kooperatiflerde-17554.html S.S. Batı Anadolu Konut Yapı Kooperatifleri

Detaylı

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014 Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye ile Kürdistan arasındaki ekonomik ilişkiler son yılların en önemli rakamlarına ulaşmış bulunuyor. Bugünlerde petrol anlaşmaları ön plana

Detaylı

GENÇLERİN GÖZÜYLE ETİK

GENÇLERİN GÖZÜYLE ETİK GENÇLERİN GÖZÜYLE ETİK İçindekiler Giriş...3 Araştırmanın Amacı...6 Metodoloji...6 Demografi...7 Araştırma Sonuçları...9 Etik Denilince Akla İlk Ahlak Geliyor... 10 Gençlere Göre Türkiye nin En Önemli

Detaylı

SURİYE, IŞİD VE ASKERİ OPERASYONLA İLGİLİ SEÇMEN DÜŞÜNCELERİ

SURİYE, IŞİD VE ASKERİ OPERASYONLA İLGİLİ SEÇMEN DÜŞÜNCELERİ SURİYE, IŞİD VE ASKERİ OPERASYONLA İLGİLİ SEÇMEN DÜŞÜNCELERİ ŞUBAT 2015 www.perspektifs.com info@perspektifs.com Perspektif Strateji Araştırma objektif, doğru ve nitelikli bilginin üretildiği bir merkez

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

MEDYA EKONOMİSİ VE İŞLETMECİLİĞİ

MEDYA EKONOMİSİ VE İŞLETMECİLİĞİ Medya Ekonomisi Kavram ve Gelişimi Ünite 1 Medya ve İletişim Önlisans Programı MEDYA EKONOMİSİ VE İŞLETMECİLİĞİ Yrd. Doç. Dr. Nurhayat YOLOĞLU 1 Ünite 1 MEDYA EKONOMİSİ KAVRAM VE GELİŞİMİ Yrd. Doç. Dr.

Detaylı

Final Sınavı. Güz 2005

Final Sınavı. Güz 2005 Econ 159a/MGT 522a Ben Polak Güz 2005 Bu defter kitap kapalı bir sınavdır. Sınav süresi 120 dakikadır (artı 60 dakika okuma süresi) Toplamda 120 puan vardır (artı 5 ekstra kredi). Sınavda 4 soru ve 6 sayfa

Detaylı

2015 Genel Seçim Sandık Sonrası Araştırması

2015 Genel Seçim Sandık Sonrası Araştırması Sosyal Araştırmalar Enstitüsü için gerçekleştirilmiştir. 2015 Genel Seçim Sandık Sonrası Araştırması 8 Haziran 2015 2015 Ipsos. Tüm Hakları Saklıdır. Bu dosya içeriği, Ipsos'un izni olmaksızın medya da

Detaylı

TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA. Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir

TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA. Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir TÜRKİYE DE ETNİK, DİNİ VE SİYASİ KUTUPLAŞMA Dr. Salih Akyürek Fatma Serap Koydemir 30 Haziran 2014 ÇALIŞMANIN AMACI Kutuplaşma konusu Türkiye de çok az çalışılmış olmakla birlikte, birçok Avrupa ülkesine

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 SÖZCÜ / AKP de bir kişi konuşur, diğerleri asker gibi bekler! Tarih : 06.01.2012 CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu hem AKP deki tek adamlığı hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın üslubunu ve liderliğini

Detaylı

5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 201 CEVAPLAR VE PARALEL OTURUM I SORULAR 201

5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 201 CEVAPLAR VE PARALEL OTURUM I SORULAR 201 4/28/11 12:14 PM Page 201 PARALEL OTURUM I SORULAR VE CEVAPLAR 5 soru-cevap:layout 1 201 5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 202 202 5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 203 IX. türkiye

Detaylı

16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresinin Ardından

16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresinin Ardından 16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresinin Ardından Değerli üyelerimiz, değerli kongre katılımcıları... Bu sene 16. Ulusal Halk Sağlığı Kongresini Antalya da yaptık. Kongrenin planlanması ve yapılmasında enerjisini

Detaylı

MEDYA ENTELEKTÜEL PAYLAŞIM PROGRAMI

MEDYA ENTELEKTÜEL PAYLAŞIM PROGRAMI MEDYA ENTELEKTÜEL PAYLAŞIM PROGRAMI İstanbul Enstitüsü Hakkında İstanbul Enstitüsü, toplumsal, iktisadi ve siyasal alanlarda yenilikçi bilgi ve fikirler üretmek amacıyla yüksek kaliteli, nesnel ve derinlemesine

Detaylı

EN BEĞENİLENLER 70 CAPITAL 12 / _071_072_CP_12.indd 2 11/26/16 6:44 PM

EN BEĞENİLENLER 70 CAPITAL 12 / _071_072_CP_12.indd 2 11/26/16 6:44 PM EN BEĞENİLENLER 70 CAPITAL 12 / 2016 Türkiye nin En Beğenilen Şirketleri araştırmasının 16 ncısında dikkat çekici değişimler var. 2013, 2015 yıllarının lideri Koç Holding, liderlik koltuğuna iyice yerleşti.

Detaylı

Okul öncesi eğitim, ilk ve orta öğretim ile yetişkin eğitimi sorumluluğu

Okul öncesi eğitim, ilk ve orta öğretim ile yetişkin eğitimi sorumluluğu İsveç Eğitim Sistemi: Okul kurucuları 01/01/08 de basılmıştır Okul öncesi eğitim, ilk ve orta öğretim ile yetişkin eğitimi sorumluluğu İsveç'te okul öncesi eğitim, ilk ve orta öğretim ile yetişkin eğitimi

Detaylı

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI Sayın Katılımcılar, değerli basın mensupları Avrupa Konseyi

Detaylı

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ SEPA 5

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ SEPA 5 TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ SEPA 5 HAZİRAN 2012 Araştırmacılar Derneği üyesi olan GENAR, araştırmalarına olan güvenini her türlü denetime ve bilimsel sorgulamaya açık olduğunu gösteren Onur

Detaylı

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60 ÖZET: Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı nın (BAKA) yeni Genel Sekreteri Mehmet Sırrı Özen, görevine geçen ay başladı. Özen; ilk olarak ekip arkadaşlarım diye hitap ettiği BAKA nın personeliyle toplantı yaptı,

Detaylı

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri Bu rapor 17 Şubat 2016 tarihinde çoğu Radyo ve Televizyon Üst Kurulu nda (RTÜK) görev yapmış olan veya medya ve iletişim alanında uzmanlığı

Detaylı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Çalışma hayatında barış egemen olmalı Çalışma hayatında barış egemen olmalı Ocak 19, 2012-3:31:16 olduğunu belirtti. olduğunu belirterek, ''Bu bakış açısı çerçevesinde diyalog merkezli çalışmalarımızı özellikle son 7 aydır yoğun bir şekilde

Detaylı

> The Human dimension. Bilgi guvenliginde insana dair

> The Human dimension. Bilgi guvenliginde insana dair > The Human dimension Bilgi guvenliginde insana dair Eminim hepiniz benimle bu konuda hemfikir olacaksiniz. bilgi güvenliği açığı şirket güvenliği açığı kredibilite kaybı bilgilerimizi, ticari sırlarımızı,

Detaylı

Proje: COMPASS 510858-LLP-1-AT-LEONARDO-LMP. Proje hakkında açıklayıcı bilgiler

Proje: COMPASS 510858-LLP-1-AT-LEONARDO-LMP. Proje hakkında açıklayıcı bilgiler Proje: COMPASS 510858-LLP-1-AT-LEONARDO-LMP Proje hakkında açıklayıcı bilgiler Bu anketin amacı, niteliksel bilgilerin toplanıp, belirli formlarda yardım ve ihtiyacı olan, 15-25 yaş arası göçmen yada farklı

Detaylı

Demokrasi Nöbeti Araştırması

Demokrasi Nöbeti Araştırması Meydanların Profili Araştırma Hakkında Taksim Saraçhane Salı gecesi, saat :00 00:00 arası, Demokrasi Nöbeti çağrısı yapılan meydanlardan Kısıklı, Saraçhane ve Taksim de 875 kişi ile yüz yüze görüşüldü.

Detaylı

Metodoloji Türkiye Ne Diyor?

Metodoloji Türkiye Ne Diyor? HAZİRAN 2013 Metodoloji Türkiye Ne Diyor? Araştırması İNC Araştırma ve İletişim Danışmanlığı tarafından 24-29 Haziran 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın alan uygulaması NUTS 2 sınıflamasına

Detaylı

Evrensel Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığının Yüzü 2009

Evrensel Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığının Yüzü 2009 1 -ÖZET- 1 1 http://www.durexnetwork.org/en-gb/research/faceofglobalsex/pages/home.aspx Durex Ağı tarafında hazırlanan ve sunulan Evrensel Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığının Yüzü raporu hakkında Durex Ağı

Detaylı

MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi A.Ş. Cinnah Caddesi No: 67/ Çankaya/ANKARA Tel: (312) Faks: (312)

MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi A.Ş. Cinnah Caddesi No: 67/ Çankaya/ANKARA Tel: (312) Faks: (312) MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi A.Ş. Cinnah Caddesi No: 67/18 06680 Çankaya/ANKARA Tel: (312) 441 4600 Faks: (312) 441 7490 www.metropoll.com.tr 2 Araştırma Türkiye genelinde 31 ilde

Detaylı

Milli geliri yükselterek, döviz rezervlerini artırarak, her yıl ortalama yüzde 5 büyüyerek bir ülkeyi değiştirmek mümkün olmuyormuş!

Milli geliri yükselterek, döviz rezervlerini artırarak, her yıl ortalama yüzde 5 büyüyerek bir ülkeyi değiştirmek mümkün olmuyormuş! Yaprak Özer İndeks İçerik İletişim Danışmanlık CEO Her şey para değil Milli geliri yükselterek, döviz rezervlerini artırarak, her yıl ortalama yüzde 5 büyüyerek bir ülkeyi değiştirmek mümkün olmuyormuş!

Detaylı

Anket Çalışmasına Katılanların Yarısı Sınava İlk Kez Girmişlerdir

Anket Çalışmasına Katılanların Yarısı Sınava İlk Kez Girmişlerdir Anket Çalışmasına Katılanların Yarısı Sınava İlk Kez Girmişlerdir Lisans programlarını tercih edebilmek için gerekli olan baraj puanını aşmasına rağmen, tercih yapmayan adaylardan anket çalışmasına katılanların

Detaylı

Endi eli yimserlik Kamuoyu Beklentilerinde Pozitif Trend Devam Ediyor Genel Seçim Sürecine AKP Önde Giriyor, CHP Takipte de Bahar Havasý Türkiye nin LoveMarklarý Arçelik-Adidas-Nokia-LCWaikiki-Beko Türkiye

Detaylı

Beyaz Saray'daki Trump-Erdoğan Zirvesinden Ne Çıktı?

Beyaz Saray'daki Trump-Erdoğan Zirvesinden Ne Çıktı? Beyaz Saray'daki Trump-Erdoğan Zirvesinden Ne Çıktı? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la Amerika Başkanı Donald Trump ilk kez Beyaz Saray'da biraraya geldi. 22.05.2017 / 10:49 Washington Türk-Amerikan

Detaylı

KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ

KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ 16 Prof. Dr. Atilla ERALP KOPENHAG ZİRVESİ IŞIĞINDA TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ Prof. Dr. Atilla ERALP ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Kopenhag Zirvesiyle ilgili bir düşüncemi sizinle paylaşarak başlamak

Detaylı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Hayallere inanmam, insan çok çalışırsa başarır Pelin Tüzün, Bebek te üç ay önce hizmete giren Şef makbul Ev Yemekleri nin

Detaylı

Yaşama toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısıyla yaklaşanların, medyanın eril dilinden rahatsız olmaması mümkün değil dedik.

Yaşama toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısıyla yaklaşanların, medyanın eril dilinden rahatsız olmaması mümkün değil dedik. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nde dünyanın her yerinde ikinci hatta üçüncü sınıf insan olmaya karşı sesini yükselten kadınların sesine bir ses de medyadan geldi. Amed de kurulan Jin Haber Ajansı, 8

Detaylı

ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ

ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ KENTSEL DÖNÜŞÜM Öğrencinin adı- soyadı: ERDEM EGE MARAŞLI Proje Danışmanı: MÜGE SİREK Bahçeşehir - İSTANBUL Kentsel Dönüşüm Son günlerde haberlerde gazetelerde çok fazla rastladığımız

Detaylı