Vergide Gündem. Serbest bölgelerden yapılan ithalatlarda KKDF incelemeleri Damla Varolsun

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Vergide Gündem. Serbest bölgelerden yapılan ithalatlarda KKDF incelemeleri Damla Varolsun"

Transkript

1 Vergide Gündem Tax Agenda Haziran / June 2012 Serbest bölgelerden yapılan ithalatlarda KKDF incelemeleri Damla Varolsun Yeni Türk Ticaret Kanunu nda şirket birleşmeleri Av. Mehmet Onur Çeliker English Translation Dünyadan vergi haberleri Jbid Silahlı Resmi Gazete den... Senem Mallı Sirküler indeks Vergi takvimi Vergi hakkında Concerning tax

2 Serbest bölgelerden yapılan ithalatlarda KKDF incelemeleri Vergide Gündem Damla Varolsun 1. Giriş Bilindiği üzere, 88/12944 sayılı Kararnameye İlişkin Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Hakkında 8 Sıra Numaralı Tebliğ de, kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekillerine göre yapılan ithalatların kaynak kullanımını destekleme fonu (KKDF) kesintisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır. Bedelin önceden ödendiği uluslararası ticarette kullanılan ödeme şekillerinden peşin, akreditif ve vesaik mukabili ödeme şekilleri ise KKDF kesintisine tabi değildir. Tebliğ düzenlemesindeki açıklığa karşın Gümrük İdaresinin tarih ve 2011/16 Sayılı Genelge ile konuya farklı bir yorum getirdiği görülmektedir. Bunun sonucunda da serbest bölgelerde faaliyette bulunan çoğu firma bahsi geçen genelgenin yayım tarihinden önceki dönem işlemleri nedeniyle, kaynak kullanımını destekleme fonu yönünden incelemeye alınmıştır. İncelemeler sonucunda bu firmaların cezalı kaynak kullanımını destekleme fonu tarhiyatı ile bu fon üzerinden alınan katma değer vergisi tarhiyatına maruz kaldığı görülmektedir. Bu yazımızda, son dönemlerdeki incelemelerin arkasındaki mevzuat düzenlemeleri hakkında bilgi vererek, 2011/16 Sayılı Genelge nin hukuki boyutunu değerlendirmeye çalışacağız. 2. Kaynak kullanımını destekleme fonuna ilişkin mevzuat düzenlemeleri tarih ve 88/12944 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı nın 3 üncü maddesinde, kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekline göre yapılan ithalatlarda % 6 (ilgili dönemde % 3) oranında KKDF alınacağı hükmüne yer verilmiştir. Bu noktada, kısaca KKDF ye tabi ithalat ödeme şekilleri üzerinde durmanın faydalı olacağı kanaatindeyiz. 2.1 İthalatta ödeme şekilleri Gümrük mevzuatında bu ödeme şekilleri ile ilgili bir tanım bulunmamaktadır. Ancak T.C. Merkez Bankası Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan tarih ve 2004/YB-50 Sayılı Genelge de söz konusu ödeme şekillerinin tanımlandığı görülmektedir. Buna göre peşin ödeme gümrük beyannamesi ve eklerinin gümrük idaresine onay için ibraz edildiği tarihe kadar yapılan ödemeyi, diğer bir ifade ile malların ithalatçı tarafından gümrükten fiilen teslim alınmasından önce yapılan ödemeyi ifade etmektedir. Kabul kredili ödeme ile ilgili anılan Genelge de tam bir tanımlama yapılmamakla birlikte, kabul kredili ile akreditifli, vesaik veya mal mukabili olmak üzere her üç ödeme şekline göre ithalat yapılabileceği belirtilmiştir. Genel olarak bu ödeme şekli mal bedelinin belli bir vadede ödenmesini taahhüt eden ve bu ödemeye bir poliçenin araç olduğu ödemedir. Benzer şekilde vadeli akreditifli ödeme ile ilgili de tam bir tanımlama yapılmamakla birlikte genelgedeki ifadelerden yola çıkarak vadeli akreditifli ödeme ithalatçı ve ihracatçı arasındaki satış sözleşmesine göre akreditif bedelinin ihracatçı tarafından malların sevkinden sonra muhabir bankaya belgelerin ibrazında değil de, bu belgelerin ibrazından belirli bir süre sonra ihracatçıya ödenmesini sağlayan bir akreditif türü olarak tanımlanabilir. Mal mukabili ödeme ise firmaların mal bedelinin transferine ilişkin taleplerini gümrük beyannamesinin bankaya ibrazı ile yapabilecekleri bir ödeme şekli yani, ihraç edilen malın bedelinin, bu malın Haziran

3 ithalatçı tarafından teslim alınmasından sonra ödenmesi şeklinde yapılan bir ödeme türüdür /5 Sayılı Genelge ile yapılan düzenlemeler Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan 21 Ocak 2011 tarih ve 2011/5 Sayılı Genelge ile ithalat işlemleri sırasında yapılan ödemenin KKDF kesintisine tabi olup olmadığı hususunda, mal bedelinin serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihinden önce transfer edilmesinin belirleyici olacağı ifade edilmiştir. Buna göre yapılan ödemenin KKDF kesintisine tabi olmaması için, mal bedelinin, proforma fatura veya kesin satış faturası tarihine bakılmaksızın, serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihinden önce (bu tarih dahil) ilgili bankaya yatırılması ve ilgili banka tarafından da bu bedelin ihracatçıya transferinin en geç 2 iş günü içinde tamamlanmış olması gerekmektedir. Ayrıca KKDF kesintisi doğup doğmadığı hususunun gümrük idarelerince değerlendirilebilmesi için, yükümlünün mal bedelini tescil tarihinden önce veya tescil tarihinde bankaya yatırdığını transfer bildirim formu/banka yazısı ile gümrük idarelerine tevsik etmesi gereklidir. Mal bedelinin banka tarafından gümrük beyannamesinin tescil tarihinden önce veya tescil tarihinde ihracatçıya transfer edilmiş olması halinde de, 2 iş günü valör süresi aşılmış olsa bile KKDF kesintisi yapılmaması gerekmektedir. Öte yandan Genelge uyarınca, serbest bölgelerden yapılan ithalat işlemleri ile antrepolarda veya geçici depolama yerlerinde yapılan eşya devirlerinde KKDF kesintisi ile ilgili olarak aşağıda belirtildiği şekilde işlem yapılacaktır: a. Türkiye de yerleşik firmaların serbest bölgelerde faaliyette bulunan şubelerinden yaptıkları ithalat işlemlerinde peşin bir ödemeden söz edilebilmesi ve KKDF kesintisi doğmaması için; gerek merkez firma tarafından şubesine yapılacak transferin, gerekse serbest bölgede faaliyette bulunan şubenin asıl ihracatçıya yapacağı ödemenin gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihten önce (veya bu tarihte) tamamlanmış olması ve ödeme sekline göre Döviz Satım Belgesi, Türk Parası Transfer Belgesi veya ithalat bedelinin döviz tevdiat hesabından ödendiğine dair bankaca verilen bir yazı ile gümrük idarelerine tevsik edilmesi gerekmektedir. b. Gönderici firmaya herhangi bir ödeme yapılmadan, antrepoda veya geçici depolama yerinde devredilen eşya ile ilgili olarak KKDF kesintisi doğmaması için; gerek devreden tarafından gönderici firmaya yapılacak transferin, gerekse eşyayı devralanın devredene yapacağı transferin, satıcı veya göndericisi belli alıcısı emre olan eşyada ise alıcının satıcıya veya göndericiye yapacağı transferin gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihten önce (veya bu tarihte) tamamlanmış olması ve bu durumun ilgili gümrük idarelerine ibraz edilecek belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir. Genelgede ayrıca, serbest bölgede faaliyette bulunan şubenin üretim faaliyetinde bulunuyor olmasının veya ithalata konu malların serbest bölgede Türkiye deki ithalatçının şubesi olmayan diğer firmalarca muvazaalı olarak el değiştirmesinin kaynak kullanımını destekleme fonu kesintisi yapılmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Netice itibariyle, 2011/5 Sayılı Genelge ile ithalat işlemlerindeki KKDF uygulamasına yönelik bir düzenleme yapılmıştır. Buna göre ithalat işlemleri sırasında mal bedelinin serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihinden önce (bu tarih dahil) ihracatçıya transfer edilmesi durumunda, yukarıda izah edilen çerçevede KKDF kesintisine tabi olmayacaktır. Öte yandan, Gümrük Müsteşarlığı tarafından kaynak kullanımını destekleme fonuna ilişkin 18 Mart 2011 tarihli ve 2011/16 Sayılı Genelge ile konuya ilişkin yeni açıklamalar yapılmış ve anılan Genelge ile 21 Ocak 2011 tarihli ve 2011/5 Sayılı Genelge 18 Mart 2011 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırmıştır /16 Sayılı Genelge ile yapılan düzenlemeler 18 Mart 2011 tarihli ve 2011/16 Sayılı Genelge ile ise; serbest bölgelerden yapılan ithalat işlemleri ile antrepolarda veya geçici depolama yerlerinde yapılan eşya devirlerinde KKDF kesintisi ile ilgili olarak aşağıda belirtildiği şekilde işlem ifa edileceği belirtilmiştir. a. Serbest bölgelerden gerçekleştirilen mal alışları KKDF mevzuatı yönünden ithalat olarak değerlendirilmekte ve bu ithalatın vadeli (kredili) nitelik taşıması kaydıyla fon kesintisi yapılmaktadır. Serbest bölgelerden yapılan ithalatların peşin bir ithalat sayılabilmesi için, hem yurt dışındaki asıl ihracatçıya yapılan ödemenin hem de Türkiye den serbest bölgeye yapılan ödemenin gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihten önce tamamlanmış olması ve bu durumun ithalatçı firma tarafından ibraz edilen belgelerle ilgili gümrük idaresine tevsik edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, serbest bölgelerde faaliyet gösteren herhangi bir firmayla ortaklık veya merkez-şube iliksisi içinde bulunmayan firmalarca serbest bölgelerden peşin bir ithalat yapılması halinde, ithalat işlemi sırasında yükümlüden gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihten önce yurt dışındaki asil ihracatçıya ödeme yapıldığına dair herhangi bir belge talep edilmesine gerek bulunmamaktadır. Diğer taraftan, serbest bölgeye getirilen eşyanın serbest bölgede kayıtlı sanayi sicil belgesini haiz imalatçı firma tarafından üretim faaliyetinde kullanılması neticesinde elde edilen GTIP numarası ve tanımı farklı eşyanın serbest bölgeden peşin olarak ithal edilmesi durumunda KKDF kesintisi yapılmayacak; ayrıca, sanayi sicil belgesini haiz imalatçı firmanın üretim faaliyetinde kullandığı ürünlerin bedelinin yurt dışındaki asil ihracatçıya transfer edildiğine dair bir belgenin talep edilmesi de söz konusu olmayacaktır. b. Gönderici firmaya herhangi bir ödeme yapılmadan, antrepoda veya geçici depolama yerinde devredilen eşya ile ilgili olarak KKDF kesintisi doğmaması için; gerek devreden tarafından gönderici firmaya yapılacak transferin, gerekse eşyayı devralanın devredene yapacağı transferin, satıcı veya göndericisi belli alıcısı emre olan eşyada ise alıcının satıcıya veya göndericiye yapacağı transferin gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihten önce (veya bu tarihte) tamamlanmış olması ve bu durumun ilgili gümrük idarelerine ibraz edilecek belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir. Haziran

4 3. Konunun serbest bölgeler mevzuatı yönünden değerlendirilmesi 3218 Sayılı Serbest Bölgeler Kanunu nun 8 inci maddesinde; Serbest Bölge ile Türkiye nin diğer yerleri arasında yapılacak ticaret, dış ticaret rejimine tabidir. Serbest bölge ile diğer ülkeler ve serbest bölgeler arasında dış ticaret rejimi uygulanmaz. ifadesi yer almaktadır. Diğer bir ifade ile serbest bölgeye eşya konulması herhangi bir gümrük rejimine bağlı değildir ve herhangi bir gümrük beyannamesi de düzenlenmemektedir. Serbest bölge işlem formu ile eşyalar serbest bölgeye alınmaktadır. Dolayısıyla 2011/16 Sayılı Genelge yayımlanana kadar, Serbest Bölgeler Türkiye gümrük bölgesi dışında olduğundan, serbest bölgeye getirilen eşyaya ilişkin bedelin asıl satıcıya ödeme tarihi KKDF uygulamasında dikkate alınmamıştır. 4. Konuya ilişkin yargı kararları Gümrük İdaresi tarafından 2011/16 Sayılı Genelge esas alınarak serbest bölgelerde faaliyette bulunan çoğu firma için bahsi geçen genelgenin yayım tarihinden önceki dönemleri de kapsayacak şekilde incelemeler başlatılmıştır. Peşin ithalat sayılmayan ithalatlar için cezalı tarhiyatlar yapılınca konu vergi mahkemelerine de taşınmıştır. Konumuza örnek teşkil eden bir olayda, serbest bölgeden yapılan ithalatların peşin ithalat sayılabilmesi için hem yurt dışındaki asıl ihracatçıya yapılan ödemenin hem de Türkiye den serbest bölgeye yapılan ödemenin gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihten önce tamamlanmış olması gerekirken böyle yapılmadığından bahisle Genelge uyarınca kaynak kullanımını destekleme fonu ile bunun üzerinden alınan katma değer vergisinin tahakkuk ettirilerek tebliğ edilmesi üzerine, mükellef firma, serbest dolaşıma giriş beyannamesi eşya için ihtirazi kayıtla beyan edilerek ödenen kaynak kullanımını destekleme fonu ile fon üzerinden alınan katma değer vergisinin iadesini talep etmiş ancak bu talebi reddedilince konu vergi mahkemesine taşınmıştır. getirilen eşyaya ilişkin bedelin asıl satıcıya ödeme tarihinin KKDF uygulamasında dikkate alınmaması yönünde olduğu görülmektedir. Keza yargı mercii de vadeli ya da peşin bir ithalatın tespitinde, ödemeye ilişkin olarak sadece serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihinin esas alınması gerektiğini kabul etmektedir. 5. Sonuç Gümrük İdaresi, 2011/16 Sayılı Genelge ile serbest bölgelerde faaliyette bulunan herhangi bir firmayla ortaklık veya merkezşube ilişkisi bulunmayan firmaların işlemleri için yurt dışındaki asıl ihracatçıya ödeme yapıldığının tevsiki şartını kaldırmış; eşyanın serbest bölgede kayıtlı sanayi sicil belgesini haiz imalatçı firma tarafından üretim faaliyetinde kullanılması neticesinde elde edilen GTİP numarası ve tanımı farklı eşyanın serbest bölgeden peşin olarak ithal edilmesi durumunda KKDF kesintisi yapılmayacağını hüküm altına almıştır. Söz konusu Genelge ye dayanarak, Gümrük İdaresi incelemelere başlamıştır. Konuya ilişkin yargı kararları incelendiğinde, ithalatın peşin ya da vadeli yapılmış olmasının tespitinde serbest bölgelerin Türkiye gümrük bölgesi dışında olmasından hareketle, serbest bölgeye getirilen eşyaya ilişkin bedelin asıl satıcıya ödeme tarihinin değil, ödemeye ilişkin olarak sadece serbest dolaşıma giriş beyannamesinin tescil tarihinin esas alınması gerektiği sonucu doğmaktadır. Dolayısıyla, yargı kararları da göz önüne alındığında 2011/16 Sayılı Genelge nin gerek serbest bölgeler mevzuatı gerekse KKDF ye ilişkin düzenlemeler ile uyuşmadığı kanaatindeyiz. Vergi mahkemesi;. Dava konusu olayda, beyannamenin tarihinde tescil edildiği, mal bedelinin tescil tarihinden önce tarihinde transfer edildiği görülmüştür. Bu durumda peşin ödemenin; beyannamenin onay tarihine kadar olan ödemeyi ifade ettiği dikkate alındığında davacının beyannamenin onaylanma tarihinde yaptığı ödeme şeklinin peşin ödeme niteliğinde olduğu sonucuna varıldığı, öte yandan davalı İdare tarafından 2011/16 Sayılı Genelge gerekçe gösterilerek yapılan ithalatı peşin ithalat olarak kabul edilmemesinin ne KKDF yi ihdas eden Bakanlar Kurulu kararlarında ne de bu kararlara istinaden yayımlanan yönetmeliklerde yer aldığı, dolayısıyla hukuki bir dayanağı bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Buna göre yapılan KKDF tahakkuku ile bu fon üzerinden alınan katma değer vergisinde hukuka uyarlık görülmemiştir. şeklinde karar vermiştir. (Mersin 1. Vergi Mahkemesinin 2012/72 sayılı kararı) Ayrıca Gümrük İdaresinin ilgili Bölge İdare Mahkemesine yaptığı itiraz da reddedilmiştir. (Adana Bölge İdare Mahkemesinin 2012/1181 sayılı kararı) Dolayısıyla yargının görüşünün de serbest bölgelerin Türkiye gümrük bölgesi dışında olmasından hareketle serbest bölgeye Haziran

5 Haziran

6 Yeni Türk Ticaret Kanunu nda şirket birleşmeleri Vergide Gündem Av. Mehmet Onur Çeliker I. Giriş 90 lı yılların başından itibaren ve özellikle de 2000 yılından günümüze kadar gelen süreçte, dünya ekonomisinde meydana gelen hızlı büyüme ve küreselleşme Türkiye ekonomisi üzerinde de giderek etkili olmuştur. Bu süreçte; Türkiye ivme kazanan ve büyüyen ekonomisiyle global ekonomiye hızla entegre olmuş ve yabancı yatırımcılar için bulunduğu coğrafyada en büyük pazarlardan biri haline gelmiştir. Mamafih, global ekonomi ile eş zamanlı olarak ülkemizde meydana gelen bu gelişmelerin ve bilhassa yapılan büyük çapta yatırımların, ekonomik yapının temel taşları olan firmalar üzerindeki etkisi de hayli fazla olmuştur. Öte yandan, küreselleşmenin doğal sonucu olan ekonomik büyüme ve piyasalardaki rekabet artışı, firmaları global ekonomiye uyum sağlamak adına birtakım ticari kararlar almaya yöneltmektedir. Zira mevcut ekonomik yapı içerisinde; firmalar, gerek aynı sektörde giderek güçlenen rakipleriyle rekabet edebilmek gerekse de bölgesel pazarların ortadan kalkmasıyla açılan daha karlı alanlarda yatırım yapabilmek için daha fazla sermaye, finansman ve nitelikli iş gücüne ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple, firmaların söz konusu yatırım amaçlarını gerçekleştirmek için ihtiyacı olan kaynakları kendi bünyesinden veya ortaklarından nakit akışı ile sağlamak yerine mevcut bir şirketle birleşmek veya mevcut bir şirketi devralmak suretiyle temin etmesi ve bu şekilde büyümesi daha avantajlı olmaktadır. Bununla birlikte, ekonomik kalkınma siyasetlerinin bir gereği olarak, Türkiye dahil bir çok ülkede şirket birleşmeleri teşvik edilmekte, enflasyon ve mali krizler karşısında daha güçlü ve büyük sermayeli olma arzusu da, ortaklıkları birleşmelere yöneltmektedir. 1 Buna bağlı olarak; son yıllarda dünyada ve ülkemizde meydana gelen şirket birleşmelerinin sayısında ciddi bir artış meydana gelmiştir. Şüphesiz ki şirket birleşmelerinin sayısında meydana gelen bu artış ve Avrupa Birliği müktesebatında da şirket birleşmelerinin ayrıntılı olarak düzenlenmesi, Türk Ticaret Hukuku Mevzuatında da daha kapsamlı düzenlemeler yapılması gereğini gündeme getirmiştir sayılı Türk Ticaret Kanunu nda (mevcut TTK) sınırlı olarak düzenlenen şirket birleşmeleri, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu nda (YTTK) AB müktesebatına uyumlu olarak çok daha ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu çerçevede makalemizde; YTTK da temel ilkeleri korunmakla birlikte büyük ölçüde yenilenen ve kapsamı genişletilen birleşme kavramının öncelikle hukuki açıdan tanımı yapılarak yürürlükte olan TTK kapsamında mevcut uygulama ele alınacak, daha sonra ise YTTK kapsamında yapılan düzenlemeler irdelenerek, getirilen yenilikler mevcut TTK ile karşılaştırılmak suretiyle ortaya konulacaktır. II. Mevcut Türk Ticaret Kanunu açısından birleşme kavramı ve işlemleri Birleşme kavramı, devralma (bir şirketin diğerini devralması) ve yeni kuruluş (iki şirketin yeni bir şirket içinde bir araya gelmeleri) nev indeki birleşmeleri kapsayan bir üst kavramdır. Dar ve teknik bir tanıma göre birleşme; çeşitli sermaye ortaklıklarının tasfiye edilmeksizin bir ortaklık haline gelmesi ve birleşen ortaklık veya ortaklıkların pay sahiplerine, bu ortaklığın paylarının verilmesidir. 2 Daha geniş ve teknik bir tanıma göre ise birleşme; bir veya birden çok ticaret ortaklığının malvarlığının, tasfiye olunmaksızın, içlerinden birine veya 1 Prof.Dr. Haluk Sumer- Prof Dr. Helmut Pernsteiner, Şirket Birleşmeleri, Alfa Yayınları, İstanbul, 2004,s. 2 Doç. Dr. Hamdi Yasaman, Anonim Ortaklıkların Birleşmesi, Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü, Ankara, 1987, s.5 Haziran

7 yeni kurulan bir ortaklığa, kendiliğinden ve külli halefiyet yolu ile geçmesi; bu suretle malvarlıklarının birleşmesi ve intikal eden malvarlığının karşılığı olarak, infisah eden ortaklığın ortaklarının, hesaplanan bir değiş-tokuş ölçüsüne göre, bünyesinde birleşilen ortaklıkta, kendiliğinden ortaklık payı kazanmasıdır. 3 Birleşme, mevcut TTK da iki ayrı bölümde düzenlenmiş olup söz konusu düzenlemelerden ilki Ticaret Şirketleri kitabının 1. faslını teşkil eden Umumi Hükümler kısmının 146 ila 151. maddelerinde yer almaktadır. Mevcut TTK nın Şirket Birleşmesi kenar başlıklı 146. maddesinin ilk fıkrasında birleşme iki veya daha fazla ticaret şirketinin birbiriyle birleşerek yeni bir ticaret şirketi kurmalarından veya bir yahut daha fazla ticaret şirketinin mevcut diğer bir ticaret şirketine iltihak etmesinden ibarettir. şeklinde tanımlanmıştır. Birleşmeyle ilgili diğer düzenlemeler ise TTK nın 451 ila 454. maddelerinde yer almakta olup söz konusu düzenlemelerde anonim şirketlerin birleşmesine ilişkin özel hükümlere yer verilmiştir. Mezkur TTK hükümleri çerçevesinde; ticaret şirketleri arasında gerçekleşecek olan gerek devralma yolu ile gerekse de yeni şirket kuruluşu yoluyla birleşmeler açısından müşterek geçerlilik şartlarına aşağıda yer verilmiştir; Birleşecek olan şirketler aynı nev iden olmalıdır. Devrolan şirket, malvarlığının tümünü bünyesinde birleşilen şirkete devretmelidir. Devrolan şirket birleşme ile infisah etmelidir. Devrolan şirket veya şirketlere ait malvarlığının devralan veya yeni kurulan şirkete intikali, külli halefiyet esasına göre gerçekleşmelidir. Birleşme dolayısıyla ortadan kalkan şirketin malvarlığının karşılığını, yeni şirketin payları oluşturmalıdır. Mevcut TTK da, birleşme işlemlerinin sırası yani birleşmenin aşamaları açık bir şekilde gösterilmemiştir. Birleşmenin aşamaları, TTK nın devralma ve yeni kuruluş yoluyla birleşmeyi düzenleyen hükümlerinin birlikte değerlendirilmesiyle açıklığa kavuşmaktadır. Her iki türde de payların değişimi, hukuken mal varlığının intikali ile gerçekleşmektedir. Bu nedenle, payların değişimi birleşmede ayrı bir aşama oluşturmamaktadır. İtiraz ile alacakların korunması ise birleşme sürecine dahil bulunmakla birlikte bir birleşme aşaması değildir. Bununla birlikte, birleşme kararı ilan gününden başlamak üzere üç ay sonra hüküm ifade etmektedir. Ancak ilandan evvel birleşen ortaklıklar borçlarını ifa ya da borcu karşılayan miktarda parayı T.C. Merkez Bankasına veya diğer bir bankaya yatırmış ya da alacaklılar birleşmeye rıza göstermişlerse, birleşme ilan gününden itibaren hüküm ifade etmektedir. 3 Poroy-Tekinalp-Çamoğlu, Ortaklıklar ve Kooperatif Hukuku, Vedat Yayıncılık, İstanbul, 2009, s.108 Eğer, alacaklılar üç ay içinde birleşmeye itiraz etmişlerse, itirazdan vazgeçilmediği veya itirazın mahkeme tarafından reddi kesinleşmediği veya mahkemece takdir edilecek bir teminat ortaklık tarafından verilmediği takdirde birleşme hüküm ifade etmemektedir. III. Yeni Türk Ticaret Kanunu nda birleşme A. Yeni Türk Ticaret Kanunu ve yürürlüğe girme süreci Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 13 Ocak 2011 tarihinde kabul edilen YTTK, 14 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazete de yayımlanmıştır. YTTK da farklı yürürlük hükümlerine yer verilmiş olmakla birlikte, Kanun un genel yürürlük tarihi 1 Temmuz 2012 dir. Makalemizin konusunu oluşturan sermaye şirketlerinin birleşmelerine ilişkin hükümler açısından özel bir yürürlük tarihi belirlenmemiş olduğundan, anılan hükümler 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girecektir. B. Yeni hükümlerin esin kaynakları Ticaret şirketleri yasada öngörülen şekilde kurulmakla birlikte, zaman içerisinde yapısal değişikliklere ihtiyaç duyulabilmektedir. Şirketlerdeki yapısal değişiklikler ya rekabet edilebilirlik koşullarının güçlendirilmesi amacıyla ya da mali durumu iyileştirmek amacıyla yapılmaktadır. Mali yapıda arzulanan güçlenme hedefine ulaşabilmek için kullanılan yapılandırmalardan birisi de şirket birleşmeleridir. Bu yapısal değişiklikler; mevcut TTK da içerik olarak sınırlı şekilde düzenlendiğinden, YTTK da Avrupa Hukuku ndaki gelişmeler dikkate alınarak köklü değişiklikler yapılmıştır. Genel gerekçede de ifade edildiği üzere; değişiklik konseptinde AB, Alman ve İsviçre hukukundaki gelişmeler etkili olmuştur. Temmuz 2004 de yürürlüğe giren İsviçre Birleşme Kanunu ndaki (İBirK) birleşme, bölünme ve tür değiştirmeye ilişkin hükümlerde, AET nin 78/855 (1978 tarihli 3. EG-Richtlinie) ile 82/829 (1982 tarihli 6.EG-Richtlinie) sayılı yönergeleri ve bu konudaki yeni gelişmeler etkili olmuştur. YTTK daki birleşmeye ilişkin değişikliklerde de İBirK esas alınmıştır. Ancak, YTTK da milletlerarası özel hukuka ilişkin hükümlere ve İBirK da yer alan sınır aşan birleşme gibi yapısal değişikliklere yer verilmemiştir. 4 C. Yeni Türk Ticaret Kanunu kapsamında getirilen yenilikler Birleşmeye, YTTK nın 136. ila 148. maddelerinde yer verilmiş olup, yeni Kanun da selefine oranla daha ayrıntılı ve geniş kapsamlı olarak düzenlenmiştir. Bu çerçevede, mevcut TTK da olduğu gibi, YTTK da da birleşme devralma şeklinde ve yeni kuruluş şeklinde birleşme olmak üzere iki çeşit olarak ele alınmış olup, kabul eden şirket devralan, katılan şirket ise devrolunan şeklinde ifade edilmiştir. 4 Sınır aşan birleşme, yani bir ülkenin şirketiyle ilgili birleşme, bölünme gibi yapısal bir değişikliğin o ülkenin sınırı dışında başka bir ülkede gerçekleştiği, sınır aşan merkez değiştirmeleri, sınır aşan birleşmeler ve birleşmeler kapsamında sınır aşan etkili bölünmeler, yabancı ülkelerde esas faaliyetin yoğunlaşacağı şubeler açılması Avrupa da şirketlerin hareketliliği şekilde ifade edilmektedir. Haziran

8 Mevcut TTK da yer alan birleşmeye ilişkin temel ilkeler YTTK kapsamındaki düzenlemeler ile genel anlamda korunmuştur. Bu çerçevede; YTTK da, birleşmenin temel unsurları olan külli halefiyet ilkesi, işletmeye ilişkin tüm iş ve işlemlerde devamlılık ilkesi, ortaklık haklarının devamlılığı, tasfiyesiz sona erme gibi ilkelerin muhafaza edildiği görülmektedir. Ancak, mevcut yasadan farklı olarak tasfiyesiz sona ermenin istisnasını teşkil eden, YTTK da bir ticari işletmenin bir ticaret şirketiyle (onun tarafından devralınması suretiyle) birleşmesi düzenlemesi kabul edilmiştir. Bu tür birleşmede, ticari işletmenin tüzel kişiliği bulunmadığından, sona erme söz konusu olmamakta, sadece ticari işletme aktif ve pasifiyle birlikte ticaret şirketi tarafından devralınmaktadır. Bu çerçevede, Ticaret ve Şirketler Hukuku yönünden son derece önem arz eden konulardan biri olan birleşmeye ilişkin olarak YTTK kapsamında yapılan düzenlemeler ile getirilen yeniliklere makalemizin aşağı kısımlarında ayrıntılı olarak yer verilmiştir. 1. Türler arası birleşme serbestisi Mevcut TTK da birleşme işleminin yapılması için şirket türlerinin aynı olması şartı yer almaktadır. Bu sebeple yürürlükte bulunan uygulamada, şirket türleri farklı olan şirketler birleşme işlemi yapmak istediklerinde, şirketlerden birisi öncelikle nev i değiştirme yoluna gitmekte ve buna bağlı olarak da birleşme süreci bir hayli uzamaktadır. Oysa YTTK ile şirketlerin aynı nev iden olma şartı ortadan kalkmış bulunmaktadır. Buna göre sermaye şirketlerinin limited yahut anonim şirket olmasına bakılmaksızın birleşmelerinin önü açılmıştır. Böylece, getirilen düzenleme kapsamında, bugüne kadar aynı türden olmayan şirketlerin birleşmesinde başvurulan nev i değiştirme yolu bertaraf edilerek daha pratik ve hızlı bir birleşme sürecinin yolu açılacaktır. Bu çerçevede; YTTK nın 137. maddesi, üç sınıf halinde kanunen izin verilen birleşmeleri düzenlemektedir. Madde kapsamında; sermaye şirketlerinin, şahıs şirketlerinin ve kooperatiflerin hangi şirketlerle ve hangi şartlar altında birleşebilecekleri birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarda ayrı ayrı belirtilmiştir. Buna göre; Sermaye şirketleri; (i) sermaye şirketleriyle, (ii) kooperatiflerle ve (iii) devralan şirket olmaları şartıyla, kollektif ve komandit şirketlerle; Şahıs şirketleri, (i) devrolunan şirket olmaları şartıyla sermaye şirketleriyle (ii) devrolunan şirket olmaları şartıyla kooperatiflerle; Kooperatifler, (i) kooperatiflerle (ii) sermaye şirketleriyle ve (iii) devralan şirket olmaları şartıyla şahıs şirketleriyle birleşebilirler. 2. Tasfiye durumundaki bir şirket ile teknik iflas halindeki bir şirketin birleşmeye katılması Kanun koyucu, mevcut TTK da düzenlenmemiş olan ve gerek eski uygulamada gerekse de YTTK nın yürürlük sürecinde tartışmalara neden olan iki konuyu YTTK nın 138. ve Gerekçe, m. 139, s. 47. maddeleri kapsamında getirilen düzenlemelerle çözüme kavuşturmuştur. Söz konusu düzenlemelerden ilki; tasfiye halindeki bir şirketin, malvarlığının dağıtılmasına başlanmaması durumunda ve devrolunan şirket olması şartıyla, birleşmeye katılabilmesidir. Tasfiye halindeki şirketin malvarlığının henüz dağıtılmaya başlanılmadığı hususunun, işlem denetçisi tarafından hazırlanan rapor ile kanıtlanması gerekmektedir. Söz konusu rapor devralan şirket merkezinin bulunduğu yerin ticaret sicil müdürlüğü nezdinde tasdik edilmelidir. İkinci düzenleme ise birleşme öğretisinde hayli tartışılan, sermayesini belli bir oranda yitirmiş veya borca batık olan (uygulamadaki tabir ile teknik iflas durumu) bir şirketin birleşmeye katılıp katılamayacağı hususuna açıklık getirmektedir. İlgili hüküm YTTK nın 139. maddesinde; sermayesiyle, kanuni yedek akçeleri toplamının yarısı zararla kaybolan veya borca batık durumda bulunan bir şirket, kaybolan sermayeyi veya gerekiyorsa borca batıklık durumunu karşılayabilecek tutarda, serbestçe tasarruf edebilen özvarlığa sahip bulunan şirket ile birleşebilir şeklinde düzenlenmiştir. Bu durumda, öncelikli olarak hükümde yer alan borca batıklık kavramının açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Borca batıklık ya sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının bilanço zararlarıyla kaybedilmesi halinde eksi bilanço; ya da zararlar bunun üstünde ise teknik deyimle kırmızı bilanço olarak ifade edilmektedir. 5 Gerek eksi bilanço gerekse kırmızı bilanço durumu şirketin birleşmesini engelleyen bir faktör değildir. Yeter ki devralan veya hatta devrolunan şirketin bu açıkları kapatabilecek miktarda serbestçe tasarruf edebileceği özvarlığı bulunsun. Bu nedenle borca batık durumdaki şirket birleşmede devrolunan şirket olabileceği gibi, devralan şirket konumunda da olabilir. Ancak önemle belirtilmelidir ki; serbestçe kullanabilecek özvarlığını başka bir şirketi kurtarmaya tahsis eden şirketin azınlıkta kalan ortaklarının menfaatlerinin dikkate alınması gerekmektedir. Aksi halde azınlık olan ortakların itirazı neticesinde birleşme kararının iptali gündeme gelebilecektir. Öte yandan borca batıklık durumunda birleşme işleminin geçerli olabilmesi için; birleşmeye katılan diğer şirketin, borca batıklık durumunu karşılayabilecek oranda mali güce sahip olduğunun işlem denetçisinin raporuyla ispat edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, söz konusu rapor devralan şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret sicil müdürlüğü tarafından tasdik edilmelidir. 3. Ortaklık payları ve buna bağlı haklar Ortaklık payları ve hakları, YTTK nın 140 ve 141. maddeleri kapsamında düzenlenmiştir. Kanun un 140. maddesinde ortaklık payının ve haklarının korunması, 141. maddesinde ise ayrılma akçesine ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Birleşme hukukunda üyeliğin devamlılığı ilkesi, birleşme sebebiyle devrolunan şirkette sona eren pay ve üyelik (ortaklık) haklarının, eşit değerdeki katılım haklarıyla devralan şirkette devam etmesini ifade etmektedir. Bu ilke YTTK nın 140. Haziran

9 maddesinin ilk fıkrasında; devrolunan şirketin ortaklarının, mevcut ortaklık paylarını ve haklarını karşılayacak değerde, devralan şirketin payları ve hakları üzerinde istemde bulunma hakları vardır. Bu istem hakkı, birleşmeye katılan şirketlerin malvarlıklarının değeri, oy haklarının dağılımı ve önem taşıyan diğer hususlar dikkate alınarak hesaplanır hükmüyle düzenlenmiştir. Birleşmeye katılan şirketlerin malvarlıkları, değişim ilişkisinin tespitinde kural olarak en önemli faktördür. Burada birleşen şirketlerin malvarlığı ile işletmenin değeri yani işletmenin yaşayan değeri ifade edilmektedir. Bununla birlikte YTTK da ortaklık payının ve haklarının korunması veya devam etmesi ilkesine üç önemli istisna getirilmiştir. İlk istisna YTTK nın 140. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen denkleştirme ödemesi, ikinci ve en ağır istisna 141. maddenin ilk fıkrasında tanımlanan ayrılma akçesi, üçüncü istisna ise 140. maddenin 5. fıkrasında öngörülen, intifa senetlerinin satın alınmasına ilişkindir. Söz konusu istisnalardan bahsetmek gerekirse; Birinci istisna, dar kapsamlı olup, TTK nın 140. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen denkleştirme ödemesidir. Bu düzenleme ile Türk hukukunda ilk defa devrolunan şirketin ortaklarına tahsis olunan payların gerçek değerlerinin onda birini aşmaması şartıyla, bir denkleştirme ödemesi yapılabilmesine imkan tanınmıştır. Ortaklık payları ve haklarından kasıt devrolunan şirketteki şirkete katılma payı, paya bağlı malvarlığı, yönetim, denetim ve inceleme haklarıdır. Ancak bu terim azlık haklarını kapsamamaktadır. Zira devrolunan şirkette azlık haklarına sahip bir ortak, oransal eşitlik sebebiyle devralan şirkette azlık hakkını haiz olmayabilmektedir. Denkleştirme akçesi, malvarlıklarının değerlendirilmesinde sıklıkla hatta neredeyse her zaman ortaya çıkan küsuratın kaldırılması karşılığında verilecek nakdi ifade etmektedir. Bu haliyle denkleştirme akçesi birleşmenin kavramsal bir öğesi olmayıp esasen birleşmenin uygulanmasını kolaylaştıran bir araçtır. Ortakların devamlılığı ilkesine istisna teşkil eden ikinci düzenleme ise ayrılma akçesidir. Ayrılma akçesi, YTTK nın 141. maddesinde düzenlenmiş olup, söz konusu düzenleme ile Türk hukukunda ilk kez, birleşmeye katılmak arzusunda olmayan ortaklara alternatif yol olarak şirket paylarının gerçek değerine denk gelen bir ayrılma akçesi önerilebileceği belirtilmiştir. Yeni düzenleme uyarınca; birleşmeye katılan şirketler, birleşme sözleşmesinde pay sahiplerine, devralan şirketin pay sahipliği hakları tahsisi ile ortaklık paylarının gerçek değerine denk gelen bir tazminat (ayrılma akçesi) arasında seçim hakkı tanıyabilecekleri gibi, sadece ayrılma akçesinin verilmesini de öngörebilirler. Birleşmede seçimlik veya zorunlu olan bu ayrılma hakkı, esas olarak birleşmeye muhalif olan devrolunan şirketin ortaklarına ait olup devredilen ortaklıktan ayrılma hakkı sağlamaktadır. Ancak, ayrılma akçesiyle devrolunan şirketin ortakları, ekonomik yönden birleşme öncesindeki durumlarına nazaran daha bir kötü bir duruma getirilemez. Madde hükmünde de açıkça belirtildiği gibi, ortaklara verilecek ayrılma akçesinin ortaklık paylarının gerçek değerine denk olması gerekmektedir. Ancak, yasa gerekçesinde gerçek değerin tanımlanmadığı, uygulamaya bırakıldığı ve yaşayan şirket değeri ilkesinin uygun olacağı belirtilmektedir. Ayrılma akçesinin türü hakkında yasada net bir açıklama bulunmamaktadır. Ancak, ayrılma akçesinin nakit olması şart değildir. Karşılık olarak başka bir şirketin payı/pay senedi veya bir diğer menkul değeri, mesela değiştirilebilir tahvil de verilebilir. 6 Ayrılma akçesinin nakden ödendiği hallerde, bunun serbestçe tasarruf edilebilecek yedeklerden alınması, yoksa sermayenin iadesi şeklinde olmaması gerekir. Bütün ortakların ya da çok sayıda ortağın ayrılma akçesini almak istemesi, birleşmenin gerçekleşmemesi olasılığını ortaya çıkarabilir. Aynı maddenin 2. fıkrasında ise, birleşmeye katılan şirketlerin birleşme sözleşmesinde, sadece ayrılma akçesinin verilmesini öngörebilecekleri düzenlenmiştir. Bu fıkra hükmünü iki alternatifte değerlendirmek mümkündür. Birinci alternatife, arzu etmeyen ortaklar ayrılma akçesini alarak şirketten ayrılabilirler. Böylece anonim şirketlerde şirketten çıkma olanağı sağlanmış olur. İkinci alternatifte ise; arzu edilmeyen, devamlı sorun çıkaran azınlığı ve/veya ortağı, ayrılma akçesini ödeyerek şirketten çıkarma hakkı büyük çoğunluğa verilmektedir. Çünkü bu karar sermayenin yüzde doksanının oylarıyla alınacaktır. Buna uluslararası birleşme literatüründe, squeeze-out merger veya cash-out merger ya da freeze out merger, yani ortağı çıkararak birleşme denilmektedir. 7 Öte yandan, çıkarma YTTK nın 151. maddesinin 5. fıkrasıyla birlikte değerlendirilmelidir. Birleşme sözleşmesi, sadece ayrılma akçesinin ödenmesini öngörüyorsa, bu sözleşmenin devreden şirketin oy hakkını haiz ortaklarının yüzde doksanı tarafından onaylanması gerekir. Bu nisapla onaylanmak şartıyla birleşme sözleşmesi belirli ortakların, devralan şirkette pay sahibi olmalarına engel olup onların ayrılma akçesi almalarını zorunlu olarak öngörebilir. Bu nisapla alınan bir kararla çıkarılmaları birleşme sözleşmesinde ismen belirtilmiş bulunan ortaklar itiraz edemezler. Bu yüksek nisap, adeta onların haklarını kaldırmakta ve yüzde doksanının istemediği bir kişinin şirkette kalmasına izin verilmemektedir. Türk hukukunda yeni olan bu çıkarma yetkisi, şirket iç barışını sağlamaya yöneliktir. Çıkarmaya itiraz edemeyen ortağın, ayrılma akçesinin tutarına itiraz hakkının var olduğu şüphesizdir. Huzuru bozan pay sahiplerinin şirketten çıkarılmaları gerektiği görüşü modern şirketler hukukunda gün geçtikçe ağırlık kazanmakta, şirketin menfaatine olan bir kararın alınmasını kendisine özel menfaat sağlanmasına bağlayan bir ortağın şirketten çıkarılması anonim şirketlerin niteliğine aykırılık olarak değerlendirilmemektedir. Bu fıkra ikinci fıkradaki çıkma hakkı ile de denge sağlamaktadır. Denkleştirme ödemesi ve ayrılma akçesinden sonra, ortaklık haklarının devamlılığı ilkesine istisna teşkil eden üçüncü düzenleme ise YTTK nın 140. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen, intifa senetlerinin satın alınmasına ilişkindir. Buna göre devralan şirket, intifa hakkı sahiplerine, eş değerli haklar tanımak veya intifa senetlerini, birleşme sözleşmesinin yapıldığı tarihteki gerçek değeriyle satın almak zorundadır. 6 Gerekçe, m.141, s Genel Gerekçe, 121 numaralı paragraf Haziran

10 4. Birleşme işlemleri Birleşme işlemleri, mevcut TTK nın aksine YTTK da oldukça geniş kapsamlı olarak düzenlenmiştir. Yeni Kanun da, birleşme kapsamında yapılacak işlemler ve bunlara yönelik açıklamalar maddeler halinde açıkça belirtilmiştir. Söz konusu işlemler, YTTK nın 145. ila 154. maddelerinde tanzim edilmiş olup, madde hükümleri uyarınca aşağıda belirtilen işlemler sırasıyla gerçekleştirilecektir: Birleşmeye katılan şirketlerin yönetim organları tarafından yazılı bir birleşme sözleşmesi hazırlanması, bu sözleşmenin yönetim organlarınca imzalanması ve son aşamada şirketlerin genel kurullarına onay için sunulması, Birleşme sözleşmesinin yanı sıra, birleşmeye katılan şirketlerin yönetim organları tarafından ayrı ayrı veya birlikte, Kanun da öngörülen bilgileri içeren bir birleşme raporu hazırlanması, 8 Hazırlanan birleşme sözleşmesi ve raporu ile şirketlerin birleşmeye esas oluşturan bilançolarının, uzman bir işlem denetçisi tarafından denetlenmesi ve bu doğrultuda rapor hazırlanması, Ortakların yanı sıra, birleşme nedeniyle menfaatleri etkilenen tüm ilgililere, yapılacak genel kurul toplantısından 30 gün önce birleşme ve ilgili belgeleri inceleme imkanı verilmesi ve ayrıca bu belgelerin şirketin internet sitesinde yayımlanması, 9 Bu esnada birleşmeye katılan şirketlerin malvarlıklarında birleşme sözleşmesinin imzalanmasından sonra ancak genel kurul kararından önce önemli bir değişiklik meydana gelmesi halinde, bu durumun gerek ilgili şirketin genel kuruluna gerek diğer şirketin yönetim kuruluna bildirilmesi, 10 Hazırlanan birleşme sözleşmesinin, birleşmeye katılan şirketlerin genel kurullarında kanunda öngörülen nisaplara uygun olarak onaylanması ve birleşme kararının alınması, Birleşmeye katılan şirketlerin genel kurullarında birleşmeye karar verilmesinin ardından bu kararların, devralan şirket bünyesinde sermaye artırımı yapılmışsa bu konudaki esas sözleşme değişikliği ile birlikte ticaret siciline tescil edilmesi, 11 Birleşme kararının ilan edilmesi. 12 Bununla birlikte tüm ortakların onaylaması kaydıyla küçük ölçekli şirketler bakımından birleşme raporu hazırlanmasından, birleşmenin denetlenmesinden ve ortakların inceleme hakkının kullanılmasından vazgeçilebileceği de açıkça öngörülmüştür. Öte yandan bir önemli revizyon da birleşme kararının alınmasında uygulanacak toplantı ve karar nisaplarında yapılmıştır. Birleşme kararının alınması için mevcut TTK da, kollektif ve komandit ortaklıklarda sermayenin üçte ikisini oluşturan ortakların oyları; anonim ve paylı komandit ortaklıklarda ise ortakların çoğunluğunun oyları yeterli olmaktadır. YTTK da ise birleşme sözleşmesinin onaylanmasına ilişkin genel kurul kararında aranacak yeter sayıları şirket tiplerine göre aşağıdaki şekilde belirlenmiştir; Anonim ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde esas veya çıkarılmış sermayenin çoğunluğunun temsil edilmesi şartıyla, genel kurulda mevcut bulunan oyların dörtte üçüyle, Bir kooperatif tarafından devralınacak sermaye şirketlerinde, sermayenin çoğunluğunu temsil etmesi şartıyla, genel kurulda mevcut bulunan oyların dörtte üçüyle, Limited şirketlerde, sermayenin en az dörtte üçünü temsil eden paylara sahip bulunmaları şartıyla, tüm ortakların dörtte üçünün oylarıyla, Kooperatiflerde, verilen oyların dörtte üçüyle; ana sözleşmede ek ödeme ve başka edim yükümleri ya da sınırsız sorumluluk kabul edilmiş veya bunlar mevcut olup da genişletilmişse kooperatife kayıtlı ortakların tümünün dörtte üçünün kararıyla, onaylanmalıdır. 5. Sermaye şirketlerinde kolaylaştırılmış birleşme Sermaye şirketlerinin kolaylaştırılmış birleşmesi YTTK nın 155. maddesi kapsamında düzenleme altına alınmıştır. Kolaylaştırılmış birleşme prosedürü, yalnızca sermaye şirketlerine uygulandığından, şahıs şirketlerine kıyas yoluyla uygulanması mümkün değildir. Kolaylaştırılmış birleşmenin temelinde, birbirlerine yabancı iki şirketin birleşmesi durumunda azınlık pay sahipleri açısından ortaya çıkması muhtemel risklerin, birbirine çok yakın olan şirketlerin birleşmesinde hiç mevcut olmaması veya çok önemsiz olması olgusu yatmaktadır. Bu nedenle normal birleşme işlemlerinde öngörülen birçok koruyucu hükmün kolaylaştırılmış birleşmede uygulanmasına gerek bulunmamaktadır. Kolaylaştırılmış birleşmenin uygulanması iki halde mümkündür. Birinci durumda, oy hakkı veren bütün paylara sahip olma durumu söz konusudur. Şöyle ki; Devralan sermaye şirketinin devrolunan sermaye şirketinin oy hakkı veren paylarının doğrudan ya da dolaylı bir şekilde tamamına sahip olması halinde veya Bir şirket ya da bir gerçek kişi veya kanun yahut sözleşme dolayısıyla bağlı bulunan kişi grupları, birleşmeye katılan sermaye şirketlerinin oy hakkı veren tüm paylarına sahiplerse sermaye şirketleri kolaylaştırılmış düzene göre birleşebilirler. 8 Birleşme raporu, birleşmeye katılan şirketlerin ortaklarına somut olaydaki birleşmeye ilişkin ve bu birleşmeyi tanımlayan bilgi verilmesini amaçlamaktadır. Raporun, kanunda bu husustaki düzenlemede öngörülen konularda, aydınlatıcı, gerekçeli ve tatmin edici açıklamaları içermesi gerekmektedir. 9 Genel Kurula ilişkin duyurularda ve sermaye şirketlerinin internet sitesinde bu inceleme hakkına işaret edilecek ve incelemenin yapılabileceği yer gösterilecektir. 10 Bu durumda, birleşmeye katılan şirketlerin yönetim organlarının, birleşme sözleşmesinde temellendirilen birleşmenin yeni koşullar altında hala geçerli olup olmadığını, birleşme sözleşmesinde değişiklik yapılıp yapılmayacağını veya birleşmeden vazgeçilip geçilmeyeceğini gözden geçirmeleri gerekmektedir. 11 Birleşme işlemi, tescil ile birlikte geçerlilik kazanmaktadır. Böylece bir yandan devrolunan şirket infisah ederken, öte yandan da bu şirketin tüm malvarlığı aktif ve pasifi ile birlikte kendiliğinden devralan şirkete intikal etmektedir. Devrolunan şirketin ortakları da devralan şirketin ortağı sıfatını kazanmaktadır. 12 Şeffaflık ilkesi kapsamında üçüncü kişileri bilgilendirmenin ötesinde, birleşme kararı ayrıca ilan da edilecektir. Haziran

11 İkinci durumda ise 155. maddenin 2. fıkrasında öngörülen oy hakkı veren payların en az % 90 ına sahip olma durumu söz konusudur. Buna göre devralan sermaye şirketinin devrolunan sermaye şirketinin oy hakkı veren paylarının yüzde doksanına sahip olması halinde; Azınlıkta kalan pay sahiplerine devralan sermaye şirketindeki payların yanı sıra, bu payların gerçek değerine denk bir karşılık verilmesi tercihinin önerilmesi ve Birleşme sonucu ortaklar bakımından ek ödeme veya kişisel edim yükümlülüğü ya da kişisel sorumluluk doğmaması kaydıyla birleşme kolaylaştırılmış prosedüre göre gerçekleştirilecektir. Sağlanan kolaylıklar ise devrolunan sermaye şirketinin oy hakkı veren bütün paylarına sahip olunması halinde, içeriği daha dar bir birleşme sözleşmesi hazırlanması ile birleşme raporu, birleşmenin denetlenmesi ve inceleme hakkına ilişkin hükümlerin bu olasılıkta uygulanmaması, hatta birleşme sözleşmesinin genel kurulun onayına sunulmasına gerek bulunmamasıdır. Öte yandan devrolunan sermaye şirketinin oy hakkı veren paylarının yüzde doksanına sahip olunması durumunda, yukarıda belirtilen kolaylıklardan sadece azınlık pay sahiplerinin korunması amacıyla birleşmenin denetlenmesi ve inceleme hakkına ilişkin hükümler uygulanacaktır. 6. Alacaklıların korunması ve ortakların kişisel sorumluluğu YTTK da yer alan düzenlemede, birleşmede alacaklıların korunması birleşmenin uygulanmasından sonra başlamaktadır. Alacaklılarının korunmasına yönelik olarak düzenlenmiş olan YTTK nın 157. maddesinde, alacaklılara sadece teminat talep etme hakkı tanınmıştır. Söz konusu düzenlemede, mevcut Kanun un 150. maddesinde yer alan düzenlemeye benzer bir birleşmeye itiraz hakkı verilmemiştir. İlgili madde hükmü uyarınca; birleşmeye katılan şirketlerin alacaklıları birleşmenin hukuken geçerlilik kazanmasından itibaren üç ay içinde istemde bulunurlarsa, devralan şirket bu alacaklıların alacaklarını teminat altına alır. Güvence olarak uygulamadaki kişisel teminatlar (kefalet, garanti, üçüncü kişinin borca dahil olması, kefil değişimi gibi) ve ayni teminatlar (rehin, ipotek) söz konusudur. Bu meyanda birleşmeye katılan şirketler alacaklılarına, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde, tirajı ellibinin üstünde olan yurt düzeyinde dağıtımı yapılan üç gazetede yedişer gün aralıklarla üç defa yapacakları ilanla ve ayrıca internet sitelerine konulacak ilanla haklarını bildirirler. Ancak işlem denetçisi birleşmeye katılan şirketlerin serbest malvarlıklarının ödenmesine yetmeyeceği bilinen bir alacakları bulunmadığını veya böyle bir alacak istemi beklenmediğini doğruladığı takdirde ilan yükümlülüğü ortadan kalkar. yükümlü şirket, diğer alacaklıların anlaşılması halinde, teminat göstermek yerine borcu ödemeyi de tercih edebilir. Bununla birlikte; YTTK da ortakların kişisel sorumluluklarına ilişkin düzenleme Kanun un 158. maddesinde yapılmıştır. İlgili madde hükmü uyarınca; devrolunan şirketin borçlarından, birleşmeden önce sorumlu olan ortakların sorumlulukları birleşmeden sonra da devam eder. Şu şartla ki, bu borçlar birleşme kararının ilanından önce doğmuş olmalı veya borçları doğuran sebepler bu tarihten önce oluşmuş olmalıdır. Mezkur madde hükmü ile kişisel olarak sorumlu bulunan ortakların bağlı bulundukları sorumluluk rejiminden kaynaklanan, Kanun da öngörülen şartların varlığı halinde birleşmeden sonra da devam edeceği ilkesi ortaya konulmuştur. Ayrıca, Kanun sorumluluğun devam edebilmesini şarta bağlamış olup bu şart devrolunan şirketteki borcun ya birleşme kararından önce doğmuş olması ya da borçları doğuran sebeplerin bu tarihten önce oluşmuş bulunmasıdır. Zira birleşmenin ilanından sonra doğan veya sebebi oluşan borçlarda kişisel sorumlu ortağı yükümlü tutmaya devam etmek şirketler ve sicil hukuku ile bağdaşmayacağı gibi adil de değildir. Ortakların kişisel sorumluluklarına ilişkin 158. madde hükmünün 2. fıkrası uyarınca; devrolunan şirketin ortaklarına ilişkin bu kişisel sorumluluk, birleşme kararının ilanı tarihinden itibaren 3 yıllık zamanaşımına tabidir. Ancak, alacak ilan tarihinden sonra muaccel olursa, zamanaşımı süresi ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. Bu sınırlama sadece devrolunan şirketin ortalarına ilişkin olup, devrolunan şirketin borçlarından kişisel olarak sorumlu olan ortakların sorumluluklarına uygulanmaz. Belirtmekte fayda var ki; 158. maddenin 2. fıkra hükmü, 1. fıkrada hükme bağlanan sorumluluk için özel bir zamanaşımı öngörmektedir, yoksa bir hak düşürücü süre söz konusu değildir. Bu zamanaşımı kuralı, hiçbir şekilde daha önce zamanaşımına uğramış taleplere yeni bir süre kazandırmaz. Bunun gibi bir talep, fıkradaki üç yıldan önce zamanaşımına uğruyorsa, kendi süresine tabi olur aksi takdirde geri kalan süre üç yıla kadar uzamaz. Öte yandan aynı madde hükmünün 3. fıkrasında; izahname başka bir düzenleme içermediği sürece, kamuya arzedilmiş olan tahvil ve diğer borçlanma senetlerinde sorumluluğun itfa tarihine kadar devam edeceği düzenlenmiştir. İş ilişkilerinin geçmesi hususunu düzenleyen 4. fıkra hükmünde ise; iş ilişkilerinin durumu hakkında bölünmeyle ilgili 178. maddeye atıf yapılmıştır. Anılan maddenin 1. fıkrasına göre, tam veya kısmi bölünmede (konumuz açısından birleşmede) işçilerle yapılan hizmet sözleşmeleri, işçi itiraz etmediği takdirde, devir gününe kadar bu sözleşmeden doğan bütün hak ve borçlarla devralana geçer. Bu durumda eski işveren ile devralan, işçinin birleşmeden önce muaccel olmuş alacakları ile normal olarak sona ereceği veya işçinin itirazı sebebiyle sona erdiği tarihe kadar geçen sürede muaccel olacak alacaklarından müteselsilen sorumludurlar. Ayrıca devralan şirket, alacağın birleşme dolayısıyla tehlikeye düşmediğini bir işlem denetçisi raporuyla ispat ettiği takdirde de teminat verme yükümlülüğü sona erecektir. Nihayet Haziran

12 IV. Sonuç ve değerlendirme Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere; YTTK da birleşme müessesine ilişkin hükümler, mevcut TTK ya göre çok daha geniş ve kapsamlı bir şekilde düzenlenmiştir. Şüphesiz ki bu ayrıntılı düzenlemelerin yapılmasında, ülkemizde yapılan şirket birleşmelerinin sayısında meydana gelen artış ve bu doğrultuda bazı hususların açıklığa kavuşturulması ihtiyacının doğması en önemli faktörlerden biridir. Bununla birlikte; şirket birleşmelerine ilişkin olarak, YTTK nın hazırlanmasında AB, Alman ve İsviçre hukukundaki gelişmelerin de dikkate alınması suretiyle birleşme işlemlerinin kolaylaştırılması yönünde bir anlayış benimsenmiştir. Bu anlayış doğrultusunda birçok yeni düzenleme YTTK da yerini almıştır. Söz konusu yeni düzenlemeler; yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan, türler arası birleşme serbestisi, şahıs şirketlerinin birleşmesi, tasfiye halinde bir şirketin ve borca batık şirketin birleşmeye katılması, denkleştirme ödemesi, ayrılma akçesi, sermaye şirketlerinde kolaylaştırılmış birleşme gibi düzenlemelerdir. Dolayısıyla; YTTK ile getirilen düzenleme ve kolaylıklar sayesinde, ekonomik gelişmelere de bağlı olarak, ileriki dönemlerde yapılacak şirket birleşmelerinin sayısında ciddi bir artış meydana gelmesi kuvvetle muhtemeldir. Ancak yeni düzenlemelerin sağlıklı bir şekilde uygulanması ve yeni Kanun la ilgili oluşacak tereddütlerin giderilmesi açısından Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca birleşme işlemlerine ilişkin bir uygulama tebliğinin çıkarılması gereklidir. Haziran

13 RUSF inspections on the imports from free zones Vergide Gündem English Translation 1. Introduction As known, the Communiqué on Resource Utilization Support Fund Series No. 8 Relating to the Decree no. 88/12944 has stipulated that the imports carried out through acceptance credit, deferred payment letter of credit and cash against goods shall be subject to resource utilization support fund (RUSF) withholding. On the other hand, the payment methods where the price is paid in advance such as advance payment, letter of credit and cash against documents which are used in international trade are not subject to RUSF withholding. Despite the clarity of the regulation in the communiqué, the Customs Administration has interpreted the issue from a different aspect with the Circular No. 2011/16 dated , and has started inspections with respect to resource utilization support fund in many firms which operate in free zones. 2. Legislative regulations regarding the resource utilization support fund Article 3 of the Council of Ministers Decision no. 88/12944 dated has stipulated that imports carried out through acceptance credit, deferred payment letter of credit and cash against goods shall be subject to 6% (3% in the relevant period) RUSF. 2.1 Payment methods in importation Definitions made in the Circular No. 2004/YB-50 dated published by Central Bank of the Republic of Turkey General Directorate of Communications and Foreign Relations are as follows. Advance payment is the payment made before the importer actually receives the goods from the customs. Payment with letter of acceptance is the payment where the payment of the price of the goods in a certain term is guaranteed and a policy acts as a medium to this payment. Payment with deferred payment letter of credit can be defined as a type of letter of credit which ensures that the cost of the letter of credit is paid to the exporter not when the documents are submitted to the corresponding bank after the exporter has shipped the goods, but rather within a certain time following the submission of these documents according to the sales contract concluded between the importer and exporter. Cash against goods is a type of payment where the price of the exported goods is paid after the importer receives these goods. 2.2 Regulations introduced with the Circular No. 2011/5 Regarding the issue of whether the payment made in import transactions are subject to RUSF withholding, the Circular No. 2011/5 and dated 21 January 2011 published by Undersecretariat of Customs, Directorate General of Customs has stated that transferring the price of goods before the registry date of the declaration of release for free circulation shall be determinative. Accordingly, for the payment not to be subject to RUSF withholding, regardless of the date of pro forma invoice or final sales invoice, the declaration of release for free circulation shall be submitted to the relevant bank before the registry date (including this date) and the relevant bank shall complete the transfer of this amount to the exporter within maximum 2 working days. On the other hand, under the Circular, as to imports from free zones and transfer of articles performed in warehouses or Haziran

14 temporary storage sites, RUSF withholding shall be applied as specified below. a. For the firms resident in Turkey to be able to make advance payments in the imports from their branches operating in free zones and to avoid a RUSF withholding, both the transfer made from the head office to the branch and the payment made by the branch operating in the free zone to the actual exporter shall be completed before the date (or on the date) when customs liability has started, and, depending on the payment method, substantiated by submitting Foreign Exchange Sale Documents, Turkish Currency Transfer Document or a bank statement which confirms that the import price has been paid from the foreign Exchange deposit account to relevant customs administrations b. RUSF withholding shall not be applicable to the goods which are transferred at the warehouse or at the place of temporary storage without making any payment to the sender, on the condition that both the transfer to be made to the sender by the transferor and the transfer to be made by the transferee to the transferor, and the transfer to be made by the buyer to the seller or sender in case of goods with a certain seller or sender and a buyer on order is completed before (or on) the date of commencement of the customs liability. Furthermore, this situation should be substantiated with documents to be submitted to the related customs authorities. Within the scope of the Circular, during import transactions, in case the price of goods is transferred to the exporter before the registry date (or on the date) of the declaration of release for free circulation, no RUSF withholding shall be applied in line with the abovementioned framework. 2.3 Regulations introduced with the Circular No. 2011/16 Under the Circular No. 2011/16 dated 18 March 2011, as to imports from free zones and transfer of articles performed in warehouses or temporary storage sites RUSF withholding shall be applied as specified below. a. Purchase of goods from free zones are considered imports in terms of RUSF legislation, and fund withholding is applied on condition that this importation has a forward (on credit) nature. For imports from free zones to be deemed advance imports, both the payment to the actual foreign exporter and the payment from Turkey to the free zone must be completed before the date when customs liability has started, and this situation must be substantiated with the documents to be submitted by the importing firm to the relevant customs administration. However, this regulation is not applicable if the firms which do not bear any partnership or headquarters-branch relationship with any firm operating in free zones carry out advance imports from free zones. b. RUSF withholding shall not be applicable to the goods which are transferred at the warehouse or at the place of temporary storage without making any payment to the sender, on the condition that both the transfer to be made to the sender by the transferor and the transfer to be made by the transferee to the transferor, and the transfer to be made by the buyer to the seller or sender in case of goods with a certain seller or sender and a buyer on order is completed before (or on) the date of commencement of the customs liability. Furthermore, this situation should be substantiated with documents to be submitted to the related customs authorities. 3. Evaluation of the issue in terms of free zones Under the Article 8 of the Free Zones Law No. 3218, trade carried out between Free Zone and Turkey s other regions shall be subject to foreign trade regime, and foreign trade regime shall not be applied between the Free Zone and other countries and free zones. In other words, bringing articles into a free zone is not subject to any customs regime, and no customs declaration is issued. Therefore, until the Circular No. 2011/16 was published, the date when the price of the articles brought into the free zone was paid to the actual seller was not taken into account in the RUSF application since Free Zones were outside the customs territory of Turkey. 4. Judicial decisions regarding the issue Taking the Circular No. 2011/16 as a basis, the Customs Administration has started inspections for many firms operating in free zones, including the periods before the date of publication of the mentioned circular. The matter has been brought into tax courts when penalized assessments were made for the imports not deemed advance imports. Considering the fact that free zones are outside the customs territory of Turkey, the court also provides opinions which disregard the date when the price of the article brought into free zone is paid to the actual seller in RUSF application. Also, the judicial authority accepts that in the identification of an import on credit or an advance import, only the registry date of the declaration of release for free circulation shall be taken as a basis. (Decision no 2012/72 by Mersin 1st Tax Court and decision no. 2012/1181 by Adana Regional Administrative Court) 5. Conclusion When the judicial decisions on matter are reviewed, it is concluded that in the identification of a import on credit or an advance import, not the date when the price of article brought into free zone is paid to the actual seller, but rather the registry date of the declaration of release for free circulation shall be taken as a basis considering the fact that free zones are outside the customs territory of Turkey Therefore, taking judicial decisions also into account, the Circular No. 2011/16 complies neither with free zones legislation nor with regulations on RUSF. Haziran

15 Mergers under the New Turkish Commercial Code Vergide Gündem English Translation I. Introduction In this article, we will discuss the new applications introduced with respect to the merger practice under the New Turkish Commercial Code no ( NTCC ), in comparison with the Turkish Commercial Code no ( current TCC ). II. Merger under the New Turkish Commercial Code A. The New Turkish Commercial Code and the enforcement process Since a specific date of enforcement has not been determined for the provisions on mergers between equity companies, which constitute the subject of this article, these provisions will be enforced on 1 July B. Reference sources of the new provisions The concept of the amendment is originated from the developments appeared in the EU, German and Swiss legislations. The Swiss Merger Act (SMA), which was enforced in July 2004, is affected by European Economic Community s directives no. 78/855 (3. EG-Richtlinie of 1978); no. 82/829 (6.EG-Richtlinie of 1982) and the new developments affiliated in this regard. The amendments of merger applications introduced by the NTCC are based on the SMA. C. Practices introduced under the New Turkish Commercial Code 1. Liberty in mergers of different kinds The current TCC requires that the companies to be involved in merger processes are of the same kinds. This requirement has been abolished under the NTCC. Accordingly, mergers can be carried out regardless of whether equity companies are in the status of limited or joint stock companies. To this extent, Article 137 of the NTCC regulates the merger applications which are implementable in three classifications. The merger processes of the companies either they are equity companies, private companies or cooperatives and the conditions required, are regulated under the first, second and third paragraphs of the Article. Accordingly; Equity companies can be merged with; (i) equity companies, (ii) cooperatives and (iii) collective and commandite companies, provided that they are the transferee company; Private companies can be merged with (i) equity companies provided that they are the transferred company and (ii) cooperatives provided that they are the transferred company; Cooperatives can be merged with (i) cooperatives (ii) equity companies and (iii) private companies provided that they are the transferee company. 2. Involvement of a company in liquidation process or in technical bankruptcy into the merger transactions Under Article 138 and Article 139 of the NTCC, the legislator has resolved two issues which are not regulated under the current TCC and which have created debates both in the former application and the enforcement process of the NTCC. It is permitted by the first regulation that Haziran

16 a company in liquidation can be involved in a merger, unless its property has not been distributed yet and it is not the transferred company in the merger. The fact that the property of the company in liquidation has not begun to be distributed yet should be proven with a report drawn up by the transaction auditor. This report must be certified by the trade registry directorate in charge of the area where the transferee company s head office is located. The second regulation, on the other hand, clarifies whether a company which has lost a certain part of its capital or which is heavily indebted (known as technical bankruptcy in practice) may participate in the merger, an issue that has been debated a lot in the merger doctrine. In this context, Article 139 of the NTCC is stipulated a company, half of whose total capital and legal reserves have been depleted through loss or which is heavily indebted, may merge with a company which possesses freely disposable equity that is sufficient to recover the depleted capital or the indebtedness if necessary. On the other hand, mergers in case of heavy indebtedness shall be applicable, if the financial capability of the other company involved in the merger to recover the heavy indebtedness is proven with a report drawn up by the transaction auditor. 3. Partnership shares and associated rights Partnership shares and rights are regulated under Article 140 and Article 141 of the NTCC. The article 140 of the NTCC is included arrangements regarding the protection of partnership shares and rights, while Article 141 stipulates the severance reserve practice. In the merger regulations, the principle of continuity of membership refers to continuation of the shares and membership (partnership rights), which ended in the transferred company due to the merger, in the transferee company with equivalent participation rights. This principle is described in the first paragraph of Article 140 of the NTCC as follows; shareholders of the transferred company are entitled to claim the transferee company s shares and rights of equal value to recover the current partnership shares and rights. On the other hand, the NTCC introduces three significant exceptions to the principle of protecting or continuing partnership shares and rights. The first exception, which is limited in scope, is the equalization payment prescribed in the article 140, paragraph 2 of the NTCC. This arrangement allows equalization payment for the first time in the Turkish Law, on the condition that 1/10 of the actual values of shares allocated to the transferred company s shareholders is not exceeded. The second exception to the principle of continuity of shareholders is the severance payment practice. This practice is regulated under Article 141 of the NTCC, which states for the first time in the Turkish regulation- that a severance reserve corresponding to the actual value of the company s shares could be recommended as an alternative, for shareholders who do not wish to participate in the merger. Under the new regulation, companies involved in the merger process may provide the shareholders with the right to choose between the allocation of shareholding rights of the transferee company and a compensation (severance payment) corresponding to the actual value of the partnership shares, or may merely prescribe that they shall be provided with the severance reserve in the merger contract. The third exception to the continuity of shareholding rights after the equalization payment and severance reserve is related with the acquisition of dividend shares prescribed under Article 140, paragraph 5 of the NTCC. Accordingly, the transferee company must either entitle the owners of dividend shares to equivalent rights or acquire the dividend shares at their actual value on the date of concluding the merger contract. 4. Merger transactions Merger transactions are regulated comprehensively under the NTCC, unlike the current TCC. The New Law clearly specifies the transactions to be carried out in the scope of merger and related explanations in articles. These transactions are arranged under Articles 145 to 154 of the NTCC, which stipulate that the following transactions shall be carried out respectively: The executive bodies of the companies involved in the merger shall prepare a written merger contract; this contract shall be signed by the executive bodies and finally submitted for approval to the companies general assemblies, In addition to the merger contract, a merger report including the information prescribed in the Law shall be prepared by the executive bodies of the companies involved in the merger, separately or together, An expert transaction auditor shall audit the merger contract and the merger report prepared, as well as the companies balance sheets constituting basis for the merger and shall prepare a report regarding them, In addition to shareholders, all parties whose interests are affected by the merger shall be allowed to examine the merger related documents in 30 days in advance of the general assembly meeting to be held and furthermore these documents shall be published on the company s website, In case a significant change takes place in the property of the companies involved in the merger after the merger contract is signed, but before the general assembly decision is taken, both the general assembly of the company in question and the board of directors of the other company shall be informed about this situation, The merger contract prepared shall be approved and the merger decision shall be taken in the general assemblies of the companies involved in the merger, in accordance with the principles prescribed in the law, After the merger decision is taken by the companies involved in the merger, these decisions shall be registered at the trade register, together with the amendment to the Haziran

17 articles of association if a capital increase has been applied in the transferee company, The merger decision shall be declared. Furthermore, the NTCC determines the quorum required in the general assembly decision on the approval of the merger contract by each type of company. Accordingly, ¾ of the votes in the general assembly is required in joint stock companies and commandite companies with capital divided into shares, on the condition that majority of the principal or issued capital is represented. In limited companies, votes of ¾ of all shareholders is required, on the condition that they own shares representing at least ¾ of the capital. 5. Simplified merger in equity companies Simplified merger is applicable in two cases. In the first case, one of the parties owns all shares that provide voting rights. In other words, in case the transferee equity company directly or indirectly owns all the shares of the transferred equity company that provide voting rights, equity companies may merge according to the simplified procedure. In the second stage, one of the parties owns at least 90% of the shares that provide voting rights prescribed under Article 15, paragraph 2. Accordingly, in case the transferee equity company owns 90% of the shares of the transferred equity company which provide voting rights, the merger may be carried out according to simplified procedure. The simplified procedure allows the parties to prepare a merger contract with less content, to carry out the merger without implementing the provisions on the merger report, merger audit and the examination right and even without submitting the merger contract to the general assembly for approval, if all the shares of the transferred equity company which provide voting rights are owned by the transferee. guarantors, etc.) and non-cash guarantees (pledge, mortgage) are provided. On the other hand, the regulation on the personal liabilities of shareholders is arranged under Article 158 of the NTCC. Accordingly, liabilities of shareholders that are liable for the transferred company s debts before the merger shall continue after the merger as well, on the condition that these debts were created before declaration of the merger decision or the reasons that triggered the debts took place before this date. Under Article 158, paragraph 2 of the NTCC regarding the personal liabilities of shareholders, this personal liability assigned to the transferred company s shareholders is subject to statute of limitations of 3 years as of the date when the merger decision is declared. III. Conclusion and evaluation With respect to company mergers, the NTCC has been prepared with an approach to simplify merger transactions, taking the developments in the EU, German and Swiss legislatons into consideration. Many new regulations have been included in the NTCC in accordance with this approach. The new regulations include the freedom to carry out mergers between different types of companies, merger of private companies, involvement of a company in liquidation and a heavily indebted company in the merger, equalization payment, severance reserve, simplified merger procedure in equity companies, etc., which are explained in detail above. On the other hand, in case the transferee company owns 90% of the transferred equity companies shares that provide voting rights, the simplified procedure shall allow the parties only not to implement the provisions on the auditing of the merger to protect minority shareholders and the examination right. 6. Protection of creditors and personal liability of shareholders According to the regulation in the NTCC, protection of creditors in mergers begins after implementation of the merger. Article 157 of the NTCC, which is arranged for the purpose of protecting creditors, entitles creditors only to claim guarantee. This regulation does not provide creditors with the right to object to the merger as stipulated in Article 150 of the current Law. The article in question stipulates that the transferee company shall guarantee the receivables of creditors of the companies involved in the merger, in case these creditors demand such guarantee in three months as of the date when the merger is legally valid. In practice, personal guarantees (surety, warranty, involvement of a third party in the debt, exchange of Haziran

18 Haziran

19 Dünyadan vergi haberleri Jbid Silahlı Çek Cumhuriyeti Maliye Bakanı vergi oranlarının yükseltilmesine yönelik yeni düzenlemeleri açıkladı Çek Cumhuriyeti Maliye Bakanı Miroslav Kalousek dönemi tasarruf paketinin bir parçası olarak uygulamaya koymayı planladıkları yeni vergi önlemlerini açıkladı. Yeni düzenlemeler, tahsil edilen vergilerin artırılması ve federal bütçenin güçlendirilmesi amaçlarını taşıyor. Teklif edilen önlemlerden biri, 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere % 20 oranındaki standart KDV oranı ile % 14 oranındaki özellikli KDV oranını % 17,5 oranında sabitlemek olacak. Düzenlemelerden bir diğeri ise, Çek Cumhuriyeti ile bilgi değişim anlaşması bulunmayan ülkelerde mukim kişilere ödenen ücretler üzerinden yapılan vergi kesintisinin % 15 ten % 25 e çıkarılmasıdır. Halihazırda % 15 olan gelir vergisi oranının 2013 te % 16 ya, 2014 te ise % 19 a çıkarılması ve en yüksek gelir grubunda yer alan kişilerin kazançları üzerinden % 31 oranında vergi alınması da planlanıyor. Bu oranın hangi gelir seviyesinin üstünde bulunan mükellefler için uygulanacağı ise şu an için kesinlik taşımıyor. Serbest meslek sahipleri için izin verilen götürü gider oranının % 40 tan % 25 e indirilmesi de uygulamaya geçirilmesi planlanan düzenlemeler arasında. Hindistan Yeni yasa tasarısı ile peşin fiyatlandırma anlaşmalarının (APA) önü açılarak, transfer fiyatlandırmasına yönelik cezalar artırılıyor Hükümet tarafından 16 Mart tarihinde açıklanan yasa tasarısı ile 1 Nisanda yürürlüğe girmesi planlanan ancak daha sonra ertelenen Dolaysız Vergiler Kanunu na (DTC) dahil edilmiş olan APA düzenlemelerine işlerlik kazandırılması öngörülüyor. 1 Temmuz tarihinden itibaren yürürlüğe girecek APA düzenlemeleri ile Dolaysız Vergiler Merkez Kurulu na (CBDT) uluslararası işlemler için, geriye dönük 5 yıla kadar APA anlaşmalarına girme yetkisi verilecek. Söz konusu yasa tasarısında transfer fiyatlandırması kurallarına yönelik değişikliklere de yer verilerek, daha yüksek cezalar, uluslararası işlem tanımının genişletilmesi ve emsallere uygunluk ilkesinin özellikli yurt içi işlemelere de uygulanması gibi düzenlemeler de getirilecek. Transfer fiyatlandırması işlemlerine yönelik cezaların hali hazırda uygulanan INR (yaklaşık USD) yerine, her bir hatalı işlem başına işlem değerinin % 2 si şeklinde uygulanması planlanıyor. Japonya Başbakan tüketim vergisinin artırılması için destek arıyor Japonya Başbakanı Yoshihiko Noda ülkenin % 5 oranındaki tüketim vergisini 2015 yılında iki katına çıkaracak teklifi için destek arıyor. Tüketim vergisinin Nisan 2014 te % 8 ve Ekim 2015 te % 10 a çıkarılmasını öngören teklif, gittikçe yaşlanan nüfusun sosyal güvenlik harcamalarının karşılanabilmesi ve GSYH nın iki katına ulaşan ulusal borcun finanse edilebilmesi için gerekli görülmesine rağmen, aşırı bir dirençle karşılaşıyor. Ülkede geçtiğimiz beş yılda altı Başbakan göreve gelmiş olsa da bu kişilerden hiçbiri artışı sağlayacak politik desteği sağlayamadı. Tüketim vergisi artışının yasalaşabilmesi için Noda nın öncelikle kendi partisi DPJ nin (Japonya Demokratik Partisi) desteğini sağlaması gerekiyor. Teklifin Haziran

20 Japon Parlamentosuna gönderilebilmesi için DPJ nin koalisyon ortakları Sosyal Demokrat Parti ve Halkın Yeni Partisi nin (PNP) de teklife destek vermesi zorunlu. Şu ana kadar Parlamentonun güçlü isimlerinden destek alınamamış olsa da, Noda vergi artışını onaylatmaya kararlı. Politik gözlemcilere göre Noda teklifi geri çekmek zorunda kalırsa istifa edebilir. Avusturya Tasarrufa yönelik vergiler yürürlüğe girdi 2 Nisan tarihinde Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 2012 yılı Avusturya İstikrar Yasası (The Austrian Stability Act 2012) ile gayrimenkul satışlarından doğan kazançların vergilendirilmesi, Avusturyalı vergi mükelleflerinin yurtdışında bulunan işyerlerinden doğan zararlarının Avusturya daki vergilendirilebilir karlarından indirimi ve katma değer vergisi indirimleri ile ilgili yeni düzenlemeler getirildi. Yeni yasa, hükümet tarafından Şubat ayında açıklanan 5 yıllık istikrar planı kapsamında yürürlüğe girdi. Yeni yasa öncesinde, alım tarihinden itibaren 10 yıl içerisinde satılması durumunda % 50 ye varan, artan oranlarla vergilenen ve bu süreden sonra gelir vergisine tabi tutulmayan gayrimenkul satışları, 1 Nisan tarihinden itibaren elde tutulma süresine bakılmaksızın % 25 oranında vergiye tabi tutulacak. Ancak eski artan oranlı tarifenin daha avantajlı olması durumunda mükellefler, satışlarında bu oranlar üzerinden vergilendirilmeyi seçebilecekler. Yeni yasa ile Avusturyalı mükelleflerin yurtdışındaki işyerlerinden doğan zararların, Avusturya da elde ettikleri karlardan indirimiyle ilgili olarak da düzenlemeler yapıldı. Düzenlemelerden önce, Avusturyalı mükelleflerin yurtdışı şubelerinden doğan zararları, yerel gelir vergisi kanunlarına göre değerlendirildikten sonra vergi matrahından indirilebiliyordu. Yeni düzenlemeler sonucunda söz konusu yurtdışı şube zararları, ancak işyerinin bulunduğu ülke kanunlarına göre hesaplanmaları durumunda indirim konusu yapılabilecek ve bu düzenleme, değişik ülkelerde yerleşik grup şirketleri için de geçerli olacak. Diğer bir deyişle, yurtdışı grup şirket zararlarının tespitinde, ilgili ülke kanunlarına göre kayda alınan gerçek zarar tutarları esas alınacak. Bu düzenlemelere ek olarak, bankalar, sigorta şirketleri ve kamu kurumları gibi katma değer vergisi mükellefi olmayan kuruluşlardan yapılan kiralamalar ile ilgili ödenen katma değer vergisi tutarları da indirim konusu yapılmayacak. İsveç Maliye Bakanlığı özel sermayeli şirketlerin vergiden kaçınma politikalarını incelemeye aldı şirketlerin bu yöntemi kullandıkları iddiaları sonrasında yapıldı. İncelemeye alınan uygulamada, bir İsveç şirketi, düşük vergi oranına sahip bir ülkede kurulu olan iştirakinden yüksek oranlı faizle borçlanarak faiz giderini karından düşerken, borç veren şirket elde ettiği faiz geliri üzerinden çok düşük oranda vergi ödüyor ya da hiç vergi ödemiyor. Aynı tarihli Reuters haberine göre; yapılacak düzenlemeler ile faiz giderleri ancak diğer ülkedeki vergi yükünün en az % 10 olması halinde indirilebilecek. Vergi yükünün % 10 olması halinde bile, kredi kullanımının tamamen vergi matrahının azaltılmasına yönelik olduğuna kanaat getirildiği takdirde indirime izin verilmeyecek. Avrupa Birliği, İzlanda, Norveç, Liechtenstein dışında düşük vergi oranına sahip ülkelere yapılan faiz ödemeleri de, iki ülke arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması bulunmaması halinde, indirim konusu yapılamayacak. Düzenleme sonucunda elde edilmesi beklenen 6,3 milyar SEK (yaklaşık 930 milyon USD) tutarındaki vergi geliri, hükümet tarafından kurumlar vergisi oranının indirilmesi amacıyla kullanılabilecek. Mısır Vergi affı yürürlüğe girdi Mısır ekonomisinde yaşanan genel durgunluk ve vergi toplama konusundaki düşüş karşısında harekete geçen Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi çıkardığı 11/2012 sayılı Kanun ile mükelleflere, ödenmemiş vergi borçlarına ilişkin uzlaşma sağlamalarına olanak tanıyan düşük vergi oranlarını yürürlüğe koydu. Maliye Bakanı Momtaz Saeed tarafından çıkarılan 38/2012 sayılı Tebliğ ve Mısır Vergi İdaresinin yayınladığı 1 seri numaralı uygulama genelgesi ile desteklenen Kanun ile 1 Nisan-30 Haziran arasında yapılacak ödemeler için % 15, 1 Temmuz-31 Aralık arasında yapılacak ödemelere ise % 10 oranında indirim yapılacak. Söz konusu indirimli vergi oranları gecikme zammı ödemeleri için de geçerli olacak. Ancak, indirimli vergi oranları mükellefin yıllık beyannamesi ile belirlenen kurumlar vergisi, yurtiçi ödemeler ile dar mükellef kurumlara yapılan ödemeler üzerinden alınan kurum stopajı, mükellefçe toplanıp doğrudan vergi dairesine ödenen vergiler gibi vergilere uygulanmayacak. İndirimli vergi oranı uygulamasından yararlanabilmek için mükellefler, bu konuya yönelik taleplerini ilgili vergi dairelerine sunmak durumundalar. Vergi aflarının devam ettiği dönemde çözüme kavuşan, anlaşma veya temyiz komitelerindeki vergi ihtilafları da indirimli vergi oranı uygulamalarından faydalanabilecek. İsveç Maliye Bakanlığı 22 Mart tarihinde düşük vergi oranlarına sahip ülkelerde bulunan grup şirketlerinden borçlanarak vergi matrahını azaltan özel sermayeli şirketleri incelemeye alacaklarını açıkladı. Açıklama sağlık sektöründeki bazı Haziran

Yeni Türk Ticaret Kanununda Şirket Birleşmeleri

Yeni Türk Ticaret Kanununda Şirket Birleşmeleri Yeni Türk Ticaret Kanununda Şirket Birleşmeleri Önceki haftalarda yayımlanan yazılarımızda, yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK) ile getirilen düzenlemelerden Tek Ortaklı Anonim Limited Şirketler Yeni Türk Ticaret

Detaylı

Yeni TTK na Göre Şirket Birleşmeleri ve Bölünmeleri. Mustafa TAN E. Gelirler Başkontrolörü YMM

Yeni TTK na Göre Şirket Birleşmeleri ve Bölünmeleri. Mustafa TAN E. Gelirler Başkontrolörü YMM Yeni TTK na Göre Şirket Birleşmeleri ve Bölünmeleri Mustafa TAN E. Gelirler Başkontrolörü YMM Sunum Planı Şirket Birleşmeleri Kolaylaştırılmış Şirket Birleşmesi Borca Batık Şirket Birleşmesi Tam Bölünme

Detaylı

1. Bir ticaret şirketinin diğerini devralması, devralma şeklinde birleşme

1. Bir ticaret şirketinin diğerini devralması, devralma şeklinde birleşme BİRLEŞME Birleşme, devrolunan şirketin malvarlığı karşılığında, bir değişim oranına göre devralan şirketin paylarının, devrolunan şirketin ortaklarınca kendiliğinden iktisap edilmesiyle gerçekleşir. Birleşmede

Detaylı

BİRLEŞME. Bir ticaret şirketinin diğerini devralması, devralma şeklinde birleşme

BİRLEŞME. Bir ticaret şirketinin diğerini devralması, devralma şeklinde birleşme q BİRLEŞME 2 BİRLEŞME BİRLEŞME Birleşme, devrolunan şirketin malvarlığı karşılığında, bir değişim oranına göre devralan şirketin paylarının, devrolunan şirketin ortaklarınca kendiliğinden iktisap edilmesiyle

Detaylı

YENİ TTK DA ŞİRKETLERİN, BİRLEŞMELERİ, BÖLÜNMELERİ ve TÜR DEĞİŞTİRMELERİ. Yard. Doç. Dr. H. Ali Dural

YENİ TTK DA ŞİRKETLERİN, BİRLEŞMELERİ, BÖLÜNMELERİ ve TÜR DEĞİŞTİRMELERİ. Yard. Doç. Dr. H. Ali Dural YENİ TTK DA ŞİRKETLERİN, BİRLEŞMELERİ, BÖLÜNMELERİ ve TÜR DEĞİŞTİRMELERİ Yard. Doç. Dr. H. Ali Dural BİRLEŞME Mevcut TTK da olduğu gibi, birleşme devralma yoluyla ve yeni kuruluş şeklinde olmak üzere iki

Detaylı

KKDF KESİNTİSİNİN İTHALAT KAPSAMINDA GERİ GELEN EŞYAYA AİT TRANSFER BEDELİNDE YAPILIP YAPILMAYACAĞI HUSUSUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ

KKDF KESİNTİSİNİN İTHALAT KAPSAMINDA GERİ GELEN EŞYAYA AİT TRANSFER BEDELİNDE YAPILIP YAPILMAYACAĞI HUSUSUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ KKDF KESİNTİSİNİN İTHALAT KAPSAMINDA GERİ GELEN EŞYAYA AİT TRANSFER BEDELİNDE YAPILIP YAPILMAYACAĞI HUSUSUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ Bilgehan ÖZKAN 15 * 1. KKDF NİN HUKUKİ ALTYAPISI VE İTHALAT BOYUTU Bilindiği

Detaylı

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 10/09/2014 Sayı: 2014/63 Ref : 6/63

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 10/09/2014 Sayı: 2014/63 Ref : 6/63 GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 10/09/2014 Sayı: 2014/63 Ref : 6/63 Konu: İTHALAT BEDELLERİNİN ÖDEME ŞEKİLLERİNE GÖRE KAYNAK KULLANIMINI DESTEKLEME FONU (KKDF ) A. Vadeli İthalat İşlemlerinde KKDF Türkiye ye ihraç

Detaylı

MESLEKİ İHTİSAS EĞİTİMLERİ 6102 SAYILI TTK VE TİCARET SİCİLİ YÖNETMELİĞİ NE GÖRE BİRLEŞME- BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRME

MESLEKİ İHTİSAS EĞİTİMLERİ 6102 SAYILI TTK VE TİCARET SİCİLİ YÖNETMELİĞİ NE GÖRE BİRLEŞME- BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRME MESLEKİ İHTİSAS EĞİTİMLERİ 6102 SAYILI TTK VE TİCARET SİCİLİ YÖNETMELİĞİ NE GÖRE BİRLEŞME- BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRME Hazırlayan: Ziya ÖZMEN - Ankara Ticaret Sicili Müdürü Mayıs 2014 2 BİRLEŞME n 6102 sayılı

Detaylı

TİCARET ŞİRKETLERİNİN BİRLEŞMESİNDE TEMİNAT VE DENKLEŞTİRMELER

TİCARET ŞİRKETLERİNİN BİRLEŞMESİNDE TEMİNAT VE DENKLEŞTİRMELER TİCARET ŞİRKETLERİNİN BİRLEŞMESİNDE TEMİNAT VE DENKLEŞTİRMELER Ufuk ÜNLÜ 22 * ÖZ 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında ticaret şirketlerinin birleşmesi, iki veya daha fazla şirketin bir araya gelerek

Detaylı

GÜMRÜK SİRKÜLERİ İstanbul, 28.11.2012 Sayı: 2012/ 2 Ref: 6/2

GÜMRÜK SİRKÜLERİ İstanbul, 28.11.2012 Sayı: 2012/ 2 Ref: 6/2 GÜMRÜK SİRKÜLERİ İstanbul, 28.11.2012 Sayı: 2012/ 2 Ref: 6/2 Konu: TÜRKİYE DE YERLEŞİK OLUP, SERBEST BÖLGELERDE YERLEŞİK ŞUBESİ / ORTAĞI OLAN FİRMALARIN, SERBEST BÖLGELERDEN YAPTIKLARI İTHALATLARDA K.K.D.F.

Detaylı

BİRLEŞME, BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRME İŞLEMLERİNİN TİCARET SİCİLİ AÇISINDAN DURUMU

BİRLEŞME, BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRME İŞLEMLERİNİN TİCARET SİCİLİ AÇISINDAN DURUMU BİRLEŞME, BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRME İŞLEMLERİNİN TİCARET SİCİLİ AÇISINDAN DURUMU AV. NURCAN TURAN İSTANBUL TİCARET SİCİL MÜDÜRÜ 8 Ocak 2013 BİRLEŞME ÖNEMLİ HUSUSLAR Yeni kuruluş suretiyle birleşmede ortada

Detaylı

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/24 TARİH: Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin 2 Seri Numaralı Genel Tebliğ

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/24 TARİH: Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin 2 Seri Numaralı Genel Tebliğ VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/24 TARİH: 10.02.2009 KONU Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin 2 Seri Numaralı Genel Tebliğ Maliye Bakanlığı 20 Şubat 2009 tarih 27147 sayılı

Detaylı

YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NA GÖRE ŞİRKET BİRLEŞMELERİ - I. Av. Nur Işın KÖROĞLU ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NA GÖRE ŞİRKET BİRLEŞMELERİ - I. Av. Nur Işın KÖROĞLU ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NA GÖRE ŞİRKET BİRLEŞMELERİ - I Av. Nur Işın KÖROĞLU ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA 17.07.2017 isin@eryigithukuk.com ŞİRKET BİRLEŞMELERİ Günümüzde şirketler ekonomik, teknik, finansman

Detaylı

6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNUNUN 376 NCI MADDESİNİN UYGULANMASINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ BİRİNCİ BÖLÜM

6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNUNUN 376 NCI MADDESİNİN UYGULANMASINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ BİRİNCİ BÖLÜM 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNUNUN 376 NCI MADDESİNİN UYGULANMASINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Tebliğin amacı, 6102 sayılı

Detaylı

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır.

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır. BÖLÜNME Bir sermaye şirketi veya bir kooperatifin mal varlığının bir kısmını veya tamamını mevcut veya yeni kurulacak bir veya birden fazla sermaye şirketine veya kooperatife, kendisine veya ortaklarına

Detaylı

T.C. GÜMRÜKVETİCARETBAKANLIĞI Gümrükler Genel Müdürlüğü 21.06.2016/16841000 DAĞITIMYERLERİNE

T.C. GÜMRÜKVETİCARETBAKANLIĞI Gümrükler Genel Müdürlüğü 21.06.2016/16841000 DAĞITIMYERLERİNE T.C. GÜMRÜKVETİCARETBAKANLIĞI Gümrükler Genel Müdürlüğü Sayı : 85593407-63087 Konu : İthalat Bedellerinin Transferi 21.06.2016/16841000 DAĞITIMYERLERİNE İthalat bedellerinin yurtdışına gönderilmeksizin

Detaylı

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır.

Bölünme kısmi bölünme ve tam bölünme olmak üzere iki şekilde yapılır. q BÖLÜNME Bir sermaye şirketi veya bir kooperatifin mal varlığının bir kısmını veya tamamını mevcut veya yeni kurulacak bir veya birden fazla sermaye şirketine veya kooperatife, kendisine veya ortaklarına

Detaylı

TİCARET ŞİRKETLERİNDE YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER (TTK MADDE ) Öğrenciler İçin Hazırlanmış Ders Notudur.

TİCARET ŞİRKETLERİNDE YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER (TTK MADDE ) Öğrenciler İçin Hazırlanmış Ders Notudur. TİCARET ŞİRKETLERİNDE YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER (TTK MADDE 134-194) Öğrenciler İçin Hazırlanmış Ders Notudur. YAPISAL DEĞİŞİKLİKLERE İLİŞKİN GENEL BİLGİLER Yapısal Değişiklikler Birleşme (TTK m. 136-158 ve

Detaylı

EK-III BİRLEŞME SÖZLEŞMESİ

EK-III BİRLEŞME SÖZLEŞMESİ İşbu Birleşme Sözleşmesi ( Sözleşme ), EK-III BİRLEŞME SÖZLEŞMESİ Merkezi Rüzgarlıbahçe Mahallesi Kavak Sokak No. 31 (B Blok) Kat:4 Kavacık, Beykoz, İstanbul adresinde bulunan, İstanbul Ticaret Siciline

Detaylı

UYGULAMA ÖRNEKLERİYLE BÖLÜNME BİRLEŞME VE TASFİYE İŞLEMLERİ. (Vergi Hukuku-Ticaret Hukuku-AB Hukuku) İÇİNDEKİLER

UYGULAMA ÖRNEKLERİYLE BÖLÜNME BİRLEŞME VE TASFİYE İŞLEMLERİ. (Vergi Hukuku-Ticaret Hukuku-AB Hukuku) İÇİNDEKİLER UYGULAMA ÖRNEKLERİYLE BÖLÜNME BİRLEŞME VE TASFİYE İŞLEMLERİ (Vergi Hukuku-Ticaret Hukuku-AB Hukuku) İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM KAVRAMSAL ÇERÇEVE 1. BİRLEŞME... 5 1.1. Ekonomik Kavram Olarak Birleşme...

Detaylı

Kanununun 376 Ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliği yayımlanmıştır.

Kanununun 376 Ncı Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliği yayımlanmıştır. BORCA BATIK VEYA SERMAYE KAYBI BULUNAN ŞİRKETLERİN ALACAKLARI ÖNLEMLER Ali ÇAKMAKCI Yeminli Mali Müşavir Bağımsız Denetçi Email: cakmakciali@taxauditingymm.com I-Giriş: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun

Detaylı

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu nun 376. Maddesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar hakkında tebliğ yayımlanmıştır.

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu nun 376. Maddesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar hakkında tebliğ yayımlanmıştır. SİRKÜLER İstanbul, 15.09.2018 Sayı: 2018/2 Konu: 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu nun 376. Maddesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar hakkında tebliğ yayımlanmıştır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu

Detaylı

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan:

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: BANKALARIN BİRLEŞME, DEVİR, BÖLÜNME VE HİSSE DEĞİŞİMİ HAKKINDA YÖNETMELİK (1 Kasım 2006 tarih ve 26333 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.) BİRİNCİ BÖLÜM

Detaylı

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 15/05/2014 Sayı: 2014/11 Ref: 6/11. Konu: TELAFİ EDİCİ VERGİNİN GERİ VERİLMESİ

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 15/05/2014 Sayı: 2014/11 Ref: 6/11. Konu: TELAFİ EDİCİ VERGİNİN GERİ VERİLMESİ GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 15/05/2014 Sayı: 2014/11 Ref: 6/11 Konu: TELAFİ EDİCİ VERGİNİN GERİ VERİLMESİ A. Genel Bilgi 21/01/2014 tarihli ve 28889 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 2 Seri Numaralı (Tahsilat

Detaylı

Önlisans ve Lisans Başvurusu Yapan Tüzel Kişilerde Pay Devirleri, Birleşme ve Bölünme

Önlisans ve Lisans Başvurusu Yapan Tüzel Kişilerde Pay Devirleri, Birleşme ve Bölünme Önlisans ve Lisans Başvurusu Yapan Tüzel Kişilerde Pay Devirleri, Birleşme ve Bölünme Doç. Dr. Mehmet Özdamar Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi GENEL OLARAK

Detaylı

NO: 2012/96. Limited şirketlerde kar payı avansına ilişkin 509 uncu maddenin üçüncü fıkrasının uygulanacağı

NO: 2012/96. Limited şirketlerde kar payı avansına ilişkin 509 uncu maddenin üçüncü fıkrasının uygulanacağı NO: 2012/96 KONU: Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ Yayımlandı. Bilindiği üzere, 6172 sayılı Türk Ticaret Kanunu (Eski TTK) nda yer almayan avans kar payı dağıtımına, 01.07.2012' de yürürlüğe giren

Detaylı

SİRKÜLER 2012/50. : Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ Yayımlandı.

SİRKÜLER 2012/50. : Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ Yayımlandı. SİRKÜLER 2012/50 10.08.2012 KONU : Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ Yayımlandı. Avans kar payı dağıtımına, 01.07.2012' de yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (Yeni TTK) nun 509 uncu

Detaylı

YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NA GÖRE TÜR DEĞİŞTİRME - III. Av. Nur Işın KÖROĞLU ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NA GÖRE TÜR DEĞİŞTİRME - III. Av. Nur Işın KÖROĞLU ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NA GÖRE TÜR DEĞİŞTİRME - III Av. Nur Işın KÖROĞLU ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA 07.11.2017 isin@eryigithukuk.com ŞİRKETLERİN BÖLÜNMESİ Bu yazımda kanun maddeleri çerçevesinde tür

Detaylı

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire. Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire. Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire Esas No : 2013/7569 Karar No : 2016/853 Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi Özeti: Abonelik sözleşmeleri uyarınca

Detaylı

Tel: Fax: ey.com Ticaret Sicil No : Mersis No:

Tel: Fax: ey.com Ticaret Sicil No : Mersis No: Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş. Eski Büyükdere Cad. Orjin Maslak No:27 Maslak, Sarıyer 34398 İstanbul - Turkey Tel: +90 212 315 3000 Fax: +90 212 234 1067 ey.com Ticaret Sicil No : 479919 Mersis No:

Detaylı

İçindekiler BİRİNCİ BÖÜİM YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNA GÖRE TİCARET ŞİRKETLERİ VE ÖLÇEKLERİ 1.1. YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNA GÖRE TİCARET ŞİRKETLERİ 23

İçindekiler BİRİNCİ BÖÜİM YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNA GÖRE TİCARET ŞİRKETLERİ VE ÖLÇEKLERİ 1.1. YENİ TÜRK TİCARET KANUNUNA GÖRE TİCARET ŞİRKETLERİ 23 İçindekiler İkinci Baskıya Önsöz 1 Önsöz 9 Kısaltmalar 21 BİRİNCİ BÖÜİM TİCARET ŞİRKETLERİ VE ÖLÇEKLERİ 1.1. TİCARET ŞİRKETLERİ 23 1.1.1. Ticaret Şirketleri 23 1.1.2. Ticaret Şirketlerinin Türleri 25 1.1.2.1.

Detaylı

ANONİM ŞİRKETLERDE KISMİ BÖLÜNME

ANONİM ŞİRKETLERDE KISMİ BÖLÜNME Mutlu KAĞITCIOĞLU ANONİM ŞİRKETLERDE KISMİ BÖLÜNME (6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu na Göre) İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII GİRİŞ...1 Birinci Bölüm KISMİ BÖLÜNME KAVRAMI

Detaylı

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire Esas No : 2012/4237 Karar No : 2012/7610 Anahtar Kelimeler: Serbest Dolaşıma Giriş Beyannamesi, Yatırım Teşvik Belgesi, Muafiyet Özeti: Yatırım teşvik mevzuatı koşullarına

Detaylı

ĐHRACAT VE ĐTHALAT GENELGESĐ

ĐHRACAT VE ĐTHALAT GENELGESĐ Hazine Müsteşarlığı Banka ve Kambiyo Genel Müdürlüğü B.02.1. HZN.0.09.01.01 SAYI:2009-GNL-1 TARĐH:23.07.2009 1.ĐHRACAT ĐHRACAT VE ĐTHALAT GENELGESĐ Đhracat bedellerinin tahsili 1.1.Đhracat bedelleri, Türk

Detaylı

ANIL YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM ANONİM ŞİRKETİ

ANIL YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM ANONİM ŞİRKETİ İstanbul, 17.Eylül.2018 Sirküler Tarihi : 17.09.2018 Sirküler No : 2018 / 077 Konu : Sermayenin Kaybı Veya Borca Batık Olma Durumunda Yeminli Mali Müşavir Veya Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Raporu ÖZET

Detaylı

BİRLEŞME VE BİRLEŞME TÜRLERİ NEDİR?

BİRLEŞME VE BİRLEŞME TÜRLERİ NEDİR? BİRLEŞME VE BİRLEŞME TÜRLERİ NEDİR? Birleşme, devrolunan şirketin malvarlığı karşılığında, bir değişim oranına göre devralan şirketin paylarının, devrolunan şirketin ortaklarınca kendiliğinden iktisap

Detaylı

SİRKÜLER İstanbul,

SİRKÜLER İstanbul, SİRKÜLER İstanbul, 21.05.2018 Sayı: 2018/096 Ref:4/096 Konu: MALİYE BAKANLIĞI LİMİTED ŞİRKETLERİN NEVİ DEĞİŞTİREREK ANONİM ŞİRKETE DÖNÜŞMELERİNDE ANONİM ŞİRKET PAY SENETLERİNİN İKTİSAP TARİHİ KONUSUNDA

Detaylı

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ BANKALAR YASASI (39/2001 Sayılı Yasa) Madde 40.(1), (2) ve (4) Altında Tebliğ

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ BANKALAR YASASI (39/2001 Sayılı Yasa) Madde 40.(1), (2) ve (4) Altında Tebliğ R.G 10 25.01.2002 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ BANKALAR YASASI (39/2001 Sayılı Yasa) Madde 40.(1), (2) ve (4) Altında Tebliğ Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Merkez Bankası, 39/2001 Sayılı Bankalar Yasası

Detaylı

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş. Büyükdere Cd. Nevtron İşhanı No:119 K /6 Gayrettepe-İST TEL: 0212/ 211 99 01-02-04 FAX: 0212/ 211 99 52 MALİ MEVZUAT SİRKÜLERİ SİRKÜLER NO : 2009/26 İstanbul, 11 Şubat 2009 KONU : Gelir Vergisi Kanununun

Detaylı

Muharrem İLDİR 08.10.2014 Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü muharremildir@bbdas.com.

Muharrem İLDİR 08.10.2014 Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü muharremildir@bbdas.com. Muharrem İLDİR 08.10.2014 Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş Vergi Bölüm Başkanı E.Vergi Dairesi Müdürü muharremildir@bbdas.com.tr GELİR VE KURUMLAR VERGİSİNDE TAHAKKUK VE TAHSİLAT ESASININ GEÇERLİ OLDUĞU

Detaylı

Yönetim Organı Tarafından Alınabilecek Tedbirler ve Yapılması Gerekenler. -sermayenin tamamlanması - sermaye artırımı -işletmede küçülmeye gidilmesi

Yönetim Organı Tarafından Alınabilecek Tedbirler ve Yapılması Gerekenler. -sermayenin tamamlanması - sermaye artırımı -işletmede küçülmeye gidilmesi SİRKÜLER 17.09.2018 18-57 TTK 376 ncı MADDESİ UYGULAMASINA İLİŞKİN USUL ve ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ Ticaret Bakanlığınca 15.09.2018 tarih ve 30536 sayılı Resmî Gazete de 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu

Detaylı

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 04/05/2015 Sayı: 2015/25 Ref : 6/25. Konu: DAHİLDE İŞLEMEDEN SERBEST DOLAŞIMA GEÇİŞ

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 04/05/2015 Sayı: 2015/25 Ref : 6/25. Konu: DAHİLDE İŞLEMEDEN SERBEST DOLAŞIMA GEÇİŞ GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 04/05/2015 Sayı: 2015/25 Ref : 6/25 Konu: DAHİLDE İŞLEMEDEN SERBEST DOLAŞIMA GEÇİŞ 1. Giriş Şartlı muafiyet sistemi çerçevesindeki dahilde işleme rejimi kapsamında ithal edilen

Detaylı

Varlık Barışında Süre Uzatımı

Varlık Barışında Süre Uzatımı Varlık Barışında Süre Uzatımı 31.05.2018 ve 26 Temmuz 2018 tarihli Dünya Gazetesinde yayımlanan yazılarımızda 7143 sayılı Kanunun 10 ncu maddesinin 13 nolu fıkrasında yer alan Varlık Barışı na ilişkin

Detaylı

Dr. Hediye BAHAR SAYIN. Pay Sahibi Haklarının Korunması Kapsamında Anonim Şirket Yönetim Kurulu Kararlarının Butlanı

Dr. Hediye BAHAR SAYIN. Pay Sahibi Haklarının Korunması Kapsamında Anonim Şirket Yönetim Kurulu Kararlarının Butlanı Dr. Hediye BAHAR SAYIN Pay Sahibi Haklarının Korunması Kapsamında Anonim Şirket Yönetim Kurulu Kararlarının Butlanı İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR LİSTESİ... XIX Giriş...1 Birinci

Detaylı

BİRLEŞME SÖZLEŞMESİ. II- Tarafları Tanıcı Tanıtıcı Bilgiler İle Mevcut Ortaklık Yapıları ve Yönetim Organları

BİRLEŞME SÖZLEŞMESİ. II- Tarafları Tanıcı Tanıtıcı Bilgiler İle Mevcut Ortaklık Yapıları ve Yönetim Organları Bir tarafta; BİRLEŞME SÖZLEŞMESİ İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü nde 9362 sicil numarası ile kayıtlı ve Levent 99, Büyükdere Caddesi, No:99, 34394, Şişli/İstanbul adresinde yerleşik Vestel Elektronik

Detaylı

KÂR PAYI AVANSI DAĞITIMI HAKKINDA TEBLİĞDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI

KÂR PAYI AVANSI DAĞITIMI HAKKINDA TEBLİĞDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI 03.09.2018/148-1 KÂR PAYI AVANSI DAĞITIMI HAKKINDA TEBLİĞDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI ÖZET : Sermaye Piyasası Kanununa tabi olmayan anonim şirketler ile limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde

Detaylı

ANONİM ŞİRKETLERDE PAY VE İMTİYAZLI PAY

ANONİM ŞİRKETLERDE PAY VE İMTİYAZLI PAY ANONİM ŞİRKETLERDE PAY VE İMTİYAZLI PAY ANONİM ŞİRKETLERDE PAY VE İMTİYAZLI PAY Bu günkü yazımızda anonim şirketlerde pay nedir. Pay neyi temsil eder. Anonim şirketlerde işlevi nedir. Payda imtiyaz ne

Detaylı

Serkan ALTOPRAK TÜRK VE ALMAN HUKUKU KARŞILAŞTIRMALI TİCARET ŞİRKETLERİNDE YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER

Serkan ALTOPRAK TÜRK VE ALMAN HUKUKU KARŞILAŞTIRMALI TİCARET ŞİRKETLERİNDE YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER Serkan ALTOPRAK TÜRK VE ALMAN HUKUKU KARŞILAŞTIRMALI TİCARET ŞİRKETLERİNDE YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER...VII KAYNAKÇA...XIII KISALTMALAR... XVII GİRİŞ...1 Birinci Bölüm BİRLEŞME

Detaylı

RASYO YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.

RASYO YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ. T.C. MALİYE BAKANLIĞI Gelir İdaresi Başkanlığı 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri/15 Konusu : Bakanlar Kurulu Kararlarıyla Belirlenen Vergi Kesintisi Uygulamaları Tarihi : /02/2009 Sayısı İlgili

Detaylı

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI 86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI 4/6/2008 tarihli ve 5766 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun[1] 25 inci maddesi

Detaylı

NAKDİ SERMAYE ARTIŞINA SAĞLANAN KURUMLAR VERGİSİ AVANTAJI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ:

NAKDİ SERMAYE ARTIŞINA SAĞLANAN KURUMLAR VERGİSİ AVANTAJI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ: TARİH : 15/02/2016 SİRKÜLER NO : 2016/22 NAKDİ SERMAYE ARTIŞINA SAĞLANAN KURUMLAR VERGİSİ AVANTAJI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ: 1. YASAL DÜZENLEME İLE İLGİLİ HATIRLATMA: Bilindiği üzere, 6637 sayılı Kanunla

Detaylı

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 02/06/2015 Sayı: 2015/27 Ref : 6/27. Konu: GÜMRÜKTE GECİKME ZAMMI UYGULAMASI

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 02/06/2015 Sayı: 2015/27 Ref : 6/27. Konu: GÜMRÜKTE GECİKME ZAMMI UYGULAMASI GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 02/06/2015 Sayı: 2015/27 Ref : 6/27 Konu: GÜMRÜKTE GECİKME ZAMMI UYGULAMASI 1. Giriş Gümrük Kanunu nun (GK nın) 207/1-b numaralı maddesinde şu hüküm yer almaktadır: Bir şartlı muafiyet

Detaylı

KISMİ BÖLÜNME PLANI MADDE 1: KISMİ BÖLÜNMEYE KONU OLAN İŞTİRAK HİSSELERİNE AİT AÇIKLAMALAR:

KISMİ BÖLÜNME PLANI MADDE 1: KISMİ BÖLÜNMEYE KONU OLAN İŞTİRAK HİSSELERİNE AİT AÇIKLAMALAR: KISMİ BÖLÜNME PLANI Beylikdüzü Marmara Mah. Liman Cad. No:43 İstanbul adresinde bulunan ve İstanbul Ticaret Sicili Memurluğu na 162077 sicil numarası ile tescilli KUMPORT LİMAN HİZMETLERİ VE LOJİSTİK SANAYİ

Detaylı

SİRKÜLER ( 2018/44 ) Konu: Yurtdışından Getirilerek Sermaye Olarak Konulan Yabancı Paralar

SİRKÜLER ( 2018/44 ) Konu: Yurtdışından Getirilerek Sermaye Olarak Konulan Yabancı Paralar İstanbul, 31.05.2018 SİRKÜLER ( 2018/44 ) Konu: Yurtdışından Getirilerek Sermaye Olarak Konulan Yabancı Paralar 7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması

Detaylı

Sirküler no: 100 İstanbul, 10 Ağustos 2012

Sirküler no: 100 İstanbul, 10 Ağustos 2012 Sirküler no: 100 İstanbul, 10 Ağustos 2012 Konu: Halka açık olmayan sermaye şirketleri ile ilgili Kar Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ yürürlüğe girdi. Özet: Halka açık olmayan anonim şirketler, sermayesi

Detaylı

Arkan & Ergin Uluslararası Denetim ve Y.M.M. A.Ş.

Arkan & Ergin Uluslararası Denetim ve Y.M.M. A.Ş. İstanbul, 09.02.2009 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu nun 15. ve 30. Maddeleri Uyarınca Yapılacak Vergi Kesintilerine İlişkin 15 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri Yayımlandı DUYURU NO:2009/21

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

KAR PAYI AVANS DAĞITIMI

KAR PAYI AVANS DAĞITIMI Sirküler No: 2012/047 Tarih: 28.08.2012 KAR PAYI AVANS DAĞITIMI 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kar payı avansı dağıtılmasına ilişkin usul ve esaslara ilişkin Kar Payı Avansı Dağıtımı

Detaylı

KEREVİTAŞ GIDA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 31 ARALIK 2013 TARİHLİ KONSOLİDE TTK 376 BİLANÇOSU VE DİPNOTLARI

KEREVİTAŞ GIDA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 31 ARALIK 2013 TARİHLİ KONSOLİDE TTK 376 BİLANÇOSU VE DİPNOTLARI 31 ARALIK 2013 TARİHLİ KONSOLİDE TTK 376 BİLANÇOSU VE DİPNOTLARI KONSOLİDE TTK 376 BİLANÇOSU VARLIKLAR Bağımsız Denetimden Geçmiş 31 Aralık 2013 Dönen Varlıklar 181.629.436 Nakit ve Nakit Benzerleri 11.921.100

Detaylı

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2012/232 Ref: 4/232

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2012/232 Ref: 4/232 SĐRKÜLER Đstanbul, 06.11.2012 Sayı: 2012/232 Ref: 4/232 Konu: ĐSTANBUL TĐCARET ODASI TARAFINDAN YENĐ TÜRK TĐCARET KANUNU KAPSAMINDA YAPILACAK BĐRLEŞME ĐŞLEMLERĐNĐN TESCĐLĐNE DAĐR PROSEDÜRLER HAKKINDA AÇIKLAMA

Detaylı

TÜRKİYE DE GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM FONLARI

TÜRKİYE DE GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM FONLARI TÜRKİYE DE GİRİŞİM SERMAYESİ YATIRIM FONLARI Girişim sermayesi yatırım fonlarına ilişkin esaslar 30/12/2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren Sermaye Piyasası Kanunu ( SPK ) ile Türkiye de hukuki

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü. Sayı : 64597866-KDV-29-107 14/07/2014

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü. Sayı : 64597866-KDV-29-107 14/07/2014 T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü Sayı : 64597866-KDV-29-107 14/07/2014 Konu: DİR. kararına istinaden DİİB lerinin revize işlemlerinin

Detaylı

YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NDA ŞİRKET BİRLEŞME, BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRMELER

YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NDA ŞİRKET BİRLEŞME, BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRMELER YENİ TÜRK TİCARET KANUNU NDA ŞİRKET BİRLEŞME, BÖLÜNME VE TÜR DEĞİŞTİRMELER Şirket birleşme ve devralmaları rekabetin geliştiği günümüzde son derece önemli bir konuma sahiptir. Dünyada gerek ulusal gerekse

Detaylı

İrfan VURAL Gelirler Kontrolörü

İrfan VURAL Gelirler Kontrolörü KURUMLAR VERGİSİNDEN MUAF KOOPERATİFLERİN ELDE ETMİŞ OLDUKLARI MEVDUAT FAİZLERİ VE REPO GELİRLERİ ÜZERİNDEN YENİ DÜZENLEMELERE GÖRE TEVKİFAT YAPILIP YAPILMAYACAĞI İrfan VURAL Gelirler Kontrolörü I- GİRİŞ

Detaylı

YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜ AVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A..

YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜ AVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A.. 2008/040 10.03.2008 Konu: İhraççıların Muafiyet artlarına Ve Kurul Kaydından Çıkarılmalarına İlişkin Esaslar Tebliği Sermaye Piyasası Kanunu na tabi olmalarından kaynaklanan yükümlülüklerden muaf tutulabilme

Detaylı

Sirküler Rapor Mevzuat 02.07.2015/128-2 SERMAYE ŞİRKETLERİNDE SERMAYE ÜZERİNDEN HESAPLANAN FAİZİN VERGİ MATRAHINDAN İNDİRİMİNE İLİŞKİN BKK YAYIMLANDI

Sirküler Rapor Mevzuat 02.07.2015/128-2 SERMAYE ŞİRKETLERİNDE SERMAYE ÜZERİNDEN HESAPLANAN FAİZİN VERGİ MATRAHINDAN İNDİRİMİNE İLİŞKİN BKK YAYIMLANDI SERMAYE ŞİRKETLERİNDE SERMAYE ÜZERİNDEN HESAPLANAN FAİZİN VERGİ MATRAHINDAN İNDİRİMİNE İLİŞKİN BKK YAYIMLANDI ÖZET : 2015/7910 sayılı BKK ile sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde, ticaret siciline

Detaylı

SAYI : 2014 / 26 İstanbul,21.04.2014

SAYI : 2014 / 26 İstanbul,21.04.2014 SİRKÜLER SAYI : 2014 / 26 İstanbul,21.04.2014 KONU : Özel Tüketim Vergisi 34 Seri Nolu Genel Tebliğ yayımlandı. 19 Nisan 2014 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliği Seri

Detaylı

Dövize Endeksli Kredilerde Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Uygulamasına İlişkin

Dövize Endeksli Kredilerde Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Uygulamasına İlişkin Dövize Endeksli Kredilerde Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Uygulamasına İlişkin Tarih 14/01/2009 Sayı KKDF-1/2009-1 Kapsam T.C. MALİYE BAKANLIĞI Gelir İdaresi Başkanlığı Kaynak Kullanımını Destekleme

Detaylı

YENİ TTK NA GÖRE LİMİTED VE ANONİM ŞİRKETLERİN SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ

YENİ TTK NA GÖRE LİMİTED VE ANONİM ŞİRKETLERİN SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ SİRKÜLER: AKAD.13/11-12.06.2013 YENİ TTK NA GÖRE LİMİTED VE ANONİM ŞİRKETLERİN SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ 14.02.2011 tarih, 27846 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan yürürlüğe giren 6103 sayılı Türk Ticaret

Detaylı

MATRAH ARTIRIMINA İLİŞKİN MUHASEBE İŞLEMLERİ

MATRAH ARTIRIMINA İLİŞKİN MUHASEBE İŞLEMLERİ MATRAH ARTIRIMINA İLİŞKİN MUHASEBE İŞLEMLERİ ÖZET; Bilindiği üzere Vergi ve Diğer Bazı ların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7143 Sayılı Kanuna göre, mükelleflerin 2013-2017 yıllarında beyan ettikleri;

Detaylı

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR 1 Sirküler Tarihi: 11.03.2016 Sirküler No : 2016/9 SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR SERMAYE ARTIRIMINDA İNDİRİMİN USUL VE ESASLARI BELİRLENDİ 1. Genel Bilgi: Bilindiği üzere 6637 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde

Detaylı

DUYURU: /48 SERMAYENİN KAYBI VE BORCA BATIK OLMA DURUMLARINDA UYULACAK USUL VE ESASLAR

DUYURU: /48 SERMAYENİN KAYBI VE BORCA BATIK OLMA DURUMLARINDA UYULACAK USUL VE ESASLAR DUYURU: 19.09.2018/48 SERMAYENİN KAYBI VE BORCA BATIK OLMA DURUMLARINDA UYULACAK USUL VE ESASLAR 15 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazete de yayınlanan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 376 ncı Maddesinin Uygulanmasına

Detaylı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayınlanan Sermaye Hareketleri Genelgesi kapsamında;

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayınlanan Sermaye Hareketleri Genelgesi kapsamında; DUYURU Sayı: 2018/057 BURSA, 15.05.2018 Konu: SERMAYE İTHALİ VE SERMAYE İHRACI İLE YURT DIŞINDAN VE YURT İÇİNDEN DÖVİZ KREDİSİ KULLANIMINA İLİŞKİN YENİ DÜZENLEMELERE DAİR UYGULAMA USUL VE ESASLARINI DA

Detaylı

TÜRK TİCARET KANUNU TASARISI NA GÖRE ANONİM ORTAKLIKLARIN BÖLÜNMESİ

TÜRK TİCARET KANUNU TASARISI NA GÖRE ANONİM ORTAKLIKLARIN BÖLÜNMESİ Yrd. Doç. Dr. Hakan ÇEBİ Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı TÜRK TİCARET KANUNU TASARISI NA GÖRE ANONİM ORTAKLIKLARIN BÖLÜNMESİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...ix

Detaylı

Finansal Kesim Dışındaki Firmaların Yurtdışından Sağladıkları Döviz Krediler (Milyon ABD Doları)

Finansal Kesim Dışındaki Firmaların Yurtdışından Sağladıkları Döviz Krediler (Milyon ABD Doları) Bankalardan sağlanan dövizli kredilerde vergisel maliyetler Melike Kılınç I. Giriş Şirketlerin yurtdışı ithalat ihracat işlemleri, döviz cinsinden pozisyon tutmak istemeleri, nihai ürünlerini ya da hizmetlerini

Detaylı

ÖZBAL ÇELİK BORU SANAYİ TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. 30 EYLÜL 2018 TARİHİ İTİBARIYLA TTK 376 BİLANÇO VE DİPNOTLARI

ÖZBAL ÇELİK BORU SANAYİ TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. 30 EYLÜL 2018 TARİHİ İTİBARIYLA TTK 376 BİLANÇO VE DİPNOTLARI 30 EYLÜL 2018 TARİHİ İTİBARIYLA TTK 376 BİLANÇO VE DİPNOTLARI 1 ÖZBAL ÇELİK BORU SANAYİ TİCARET VE TAAHHÜT ANONİM ŞİRKETİ 30 EYLÜL 2018 TARİHİ İTİBARIYLA TTK 376 BİLANÇOSU Bağımsız İncelemeden Geçmemiş

Detaylı

TRANSİT TİCARETTE BEYANNAMELERE UYGULANAN AVRUPA BİRLİĞİ İSTİSNASI

TRANSİT TİCARETTE BEYANNAMELERE UYGULANAN AVRUPA BİRLİĞİ İSTİSNASI TRANSİT TİCARETTE BEYANNAMELERE UYGULANAN AVRUPA BİRLİĞİ İSTİSNASI Ömer AYDEMİR 19 * ÖZ Genel anlamda ifade etmek gerekirse, bir ürünün başka bir ülkeden satın alınıp, kendi ülkemizin gümrük sahasına sokmadan

Detaylı

Yurdal ÖZATLAN. Anonim Şirket Birleşmelerinde Ortaklık Paylarının ve Ortaklık Haklarının İncelenmesi Davası (Denkleştirme Davası)

Yurdal ÖZATLAN. Anonim Şirket Birleşmelerinde Ortaklık Paylarının ve Ortaklık Haklarının İncelenmesi Davası (Denkleştirme Davası) Yurdal ÖZATLAN Anonim Şirket Birleşmelerinde Ortaklık Paylarının ve Ortaklık Haklarının İncelenmesi Davası (Denkleştirme Davası) İÇİNDEKİLER SUNUŞ...VII ÖNSÖZ ve TEŞEKKÜR... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXIII

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Giriş... 1 BİRİNCİ BÖLÜM ŞİRKETLER HAKKINDA GENEL BİLGİLER

İÇİNDEKİLER. Giriş... 1 BİRİNCİ BÖLÜM ŞİRKETLER HAKKINDA GENEL BİLGİLER İÇİNDEKİLER Giriş... 1 BİRİNCİ BÖLÜM ŞİRKETLER HAKKINDA GENEL BİLGİLER 1. ŞİRKET KAVRAMI... 3 2. ŞİRKETLERİN UNSURLARI... 3 3. ŞİRKETLERİN SINIFLANDIRILMASI... 4 3.1. Adi Şirketler... 5 3.2. Ticaret Şirketleri...

Detaylı

DARDANEL ÖNENTAŞ GIDA SAN.A.Ş TARİHLİ SOLO BİLANÇOLAR VE DİPNOTLARI

DARDANEL ÖNENTAŞ GIDA SAN.A.Ş TARİHLİ SOLO BİLANÇOLAR VE DİPNOTLARI DARDANEL ÖNENTAŞ GIDA SAN.A.Ş 31.12.2015 TARİHLİ SOLO BİLANÇOLAR VE DİPNOTLARI Bağımsız Denetimden Geçmiş 31 Aralık 2015 VARLIKLAR Dönen Varlıklar 45.428.521 Nakit ve Nakit Benzerleri 2.309.629 Ticari

Detaylı

Yeni Türk Ticaret Kanunu na Ait Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ

Yeni Türk Ticaret Kanunu na Ait Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ www.pwc.com/tr Yeni Türk Ticaret Kanunu na Ait Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ 9 Ağustos 2012 Perşembe Resmî Gazete Sayı : 28379 Tebliğ Birinci bölüm Amaç, kapsam, dayanak ve tanımlar Amaç Madde

Detaylı

Gümrük ve Ticaret Bakanlığından: KÂR PAYI AVANSI DAĞITIMI HAKKINDA TEBLĠĞ BĠRĠNCĠ BÖLÜM

Gümrük ve Ticaret Bakanlığından: KÂR PAYI AVANSI DAĞITIMI HAKKINDA TEBLĠĞ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Sayın MeslektaĢımız; 13.08.2012 Sirküler, 2012/18 Konu : Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu nun 509 uncu maddesi gereğince, şirketlerin kar payı dağıtımında uyacakları

Detaylı

2009/ Konu: 15 ve 30 ncu Maddedeki Tevkifat Oranlarıyla İlgili Düzenlemeleri Açıklayan Kurumlar Vergisi Sirküleri

2009/ Konu: 15 ve 30 ncu Maddedeki Tevkifat Oranlarıyla İlgili Düzenlemeleri Açıklayan Kurumlar Vergisi Sirküleri 2009/022 07.02.2009 Konu 15 ve 30 ncu Maddedeki Tevkifat Oranlarıyla İlgili Düzenlemeleri Açıklayan Kurumlar Vergisi Sirküleri Bilindiği gibi 3/2/2009 tarihli ve 27130 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak

Detaylı

Tarih: Sayı: 2012/86. Konu:

Tarih: Sayı: 2012/86. Konu: Tarih: 17.07.2012 S İ R K Ü L E R R A P O R Sayı: 2012/86 Konu: Mal ve Hizmet Alımlarında Müteselsil Sorumlu Tutulmamak İçin Çekle Yapılan Ödemelerde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Özet: Mal ve Hizmet

Detaylı

1. -Ortaklık Paylarının ve Ortaklık Haklarının İncelenmesi-49 2. -Birleşmenin, Bölünmenin ve Tür Değiştirmenin İptali ve Eksikliklerin Sonuçları-49

1. -Ortaklık Paylarının ve Ortaklık Haklarının İncelenmesi-49 2. -Birleşmenin, Bölünmenin ve Tür Değiştirmenin İptali ve Eksikliklerin Sonuçları-49 BİRİNCİ BÖLÜM GENEL AÇIKLAMALAR VEBAŞLANGIÇ HÜKÜMLERİ I. -YENİ TİCARET KANUNU İLE İLGİLİ GENEL AÇIKLAMALAR-3 II. -YENİ TİCARET KANUNU NUN YÜRÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR-7 III. -YENİ TİCARET KANUNU NUN

Detaylı

6102 sayılı TÜRK TİCARET KANUNUN LİMİTED ŞİRKETLER HUKUKUNA GETİRDİĞİ YENİLİKLER

6102 sayılı TÜRK TİCARET KANUNUN LİMİTED ŞİRKETLER HUKUKUNA GETİRDİĞİ YENİLİKLER 6102 sayılı TÜRK TİCARET KANUNUN LİMİTED ŞİRKETLER HUKUKUNA GETİRDİĞİ YENİLİKLER 1 Limited Şirketler Türk ekonomisinde sayı itibariyle en fazla olan şirket türü limitettir. Gümrük ve Ticaret Bakanlığının

Detaylı

II. MEVCUT SERMAYE VE PAYLAR İLE İLGİLİ BİLGİLER

II. MEVCUT SERMAYE VE PAYLAR İLE İLGİLİ BİLGİLER BİRLEŞME SÖZLEŞMESİ Bir taraftan İstanbul Tokat Sicil Müdürlüğü nde 2021 sicil numarasıyla tescilli ve Yeni Yurt Mahallesi Yenişehir Caddesi 1 Merkez/Tokat adresinde yerleşik DİMES GIDA SANAYİ ve TİCARET

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü Sayı : 62030549-125[6-2016/423]-91026 03.04.2017 Konu : Serbest bölgede üretilen yazılım

Detaylı

Mevzuat Bilgilendirme Servisi

Mevzuat Bilgilendirme Servisi HİZMETE ÖZEL T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI Gümrükler Genel Müdürlüğü-Geçici İthalat ve Hariçte İşleme Dairesi Sayı : 72093537-010.06.02 Konu : 2010/10 Sayılı Genelgede Değişiklik-Geçici İthal Edilen

Detaylı

SİRKÜLER İstanbul,

SİRKÜLER İstanbul, SİRKÜLER İstanbul, 18.02.2019 Sayı: 2019/045 Ref:4/045 Konu: İNTERNET ORTAMINDA REKLAM HİZMETİ VERENLERE VEYA İNTERNET ORTAMINDA REKLAM HİZMETİ VERİLMESİNE ARACILIK EDENLERE YAPILACAK ÖDEMELERDE VERGİ

Detaylı

TRABZONSPOR SPORTİF YATIRIM VE FUTBOL İŞLETMECİLİĞİ TİCARET A.Ş

TRABZONSPOR SPORTİF YATIRIM VE FUTBOL İŞLETMECİLİĞİ TİCARET A.Ş TRABZONSPOR SPORTİF YATIRIM VE FUTBOL İŞLETMECİLİĞİ TİCARET A.Ş ve Aynı Tarihte Sona Eren Hesap Dönemine Ait TTK 376 Bilançosu ve Dipnotları 30 KASIM 2018 TARİHLİ TTK 376 FİNANSAL DURUM TABLOSU 30 Ekim

Detaylı

Şirket. Bölünmeleri. Güncellenme Tarihi:

Şirket. Bölünmeleri. Güncellenme Tarihi: Şirket Bölünmeleri 1 Güncellenme Tarihi: 17.06.2014 İlk Bakış Eski Türk Ticaret Kanunu'nda yer almayan şirket bölünmeleri 6102 sayılı Türk Ticaret Ka u u u TTK 159. ve 179. Maddeleri arası da kapsa lı

Detaylı

KOOPERATİFLERİN HUKUKİ NİTELİĞİ. T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı

KOOPERATİFLERİN HUKUKİ NİTELİĞİ. T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı KOOPERATİFLERİN HUKUKİ NİTELİĞİ T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Ertan ÖRS Müfettiş Aydın BAZİN Müfettiş 1 Kasım 2013, Antalya HUKUKİ NİTELİK: 6102 sayılı Türk Ticaret

Detaylı

T.C. MALİYE BAKANLIĞI. Gelir İdaresi Başkanlığı. Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Kesintisi Sirküleri/1

T.C. MALİYE BAKANLIĞI. Gelir İdaresi Başkanlığı. Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Kesintisi Sirküleri/1 T.C. MALİYE BAKANLIĞI Gelir İdaresi Başkanlığı Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Kesintisi Sirküleri/1 Konusu : Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Kesintisi Bildirimi ile eki Cetvelin elektronik ortamda

Detaylı

İTHALATTA FAZLA VEYA YERSİZ OLARAK ÖDENEN KDV'NİN İADESİNDE SON DURUM

İTHALATTA FAZLA VEYA YERSİZ OLARAK ÖDENEN KDV'NİN İADESİNDE SON DURUM İTHALATTA FAZLA VEYA YERSİZ OLARAK ÖDENEN KDV'NİN İADESİNDE SON DURUM KEMAL AKMAZ ZÜBEYİR BAKMAZ YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR BAĞIMSIZ DENETÇİ GİRİŞ 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu nun 8. maddesinin 2.

Detaylı

II-15.1 SAYILI ÖZEL DURUMLAR TEBLİĞİ NDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI

II-15.1 SAYILI ÖZEL DURUMLAR TEBLİĞİ NDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI II-15.1 SAYILI ÖZEL DURUMLAR TEBLİĞİ NDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI Sermaye Piyasası Kurulu ( SPK ) tarafından, 10 Şubat 2017 tarihli ve 29975 sayılı Resmî Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren II-15.1.a sayılı

Detaylı

KOBİ BİRLEŞMELERİNDE İNDİRİMLİ KURUMLAR VERGİSİ ORANI UYGULAMASI. Ali ÇAKMAKCI. Yeminli Mali Müşavir. Bağımsız Denetçi

KOBİ BİRLEŞMELERİNDE İNDİRİMLİ KURUMLAR VERGİSİ ORANI UYGULAMASI. Ali ÇAKMAKCI. Yeminli Mali Müşavir. Bağımsız Denetçi KOBİ BİRLEŞMELERİNDE İNDİRİMLİ KURUMLAR VERGİSİ ORANI UYGULAMASI Ali ÇAKMAKCI Yeminli Mali Müşavir Bağımsız Denetçi Email: cakmakciali@taxauditingymm.com 27 Ocak 2017 Cuma tarih ve 29961 sayılı Resmi Gazete

Detaylı

/ 112 İHRACAT YÖNETMELİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR

/ 112 İHRACAT YÖNETMELİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR 21.06.2006 / 112 İHRACAT YÖNETMELİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR Ülkemizde ihracat işlemleri 22/12/1995 tarihli ve 95/7623 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan (İhracat Rejimi Kararına ve bu Karara

Detaylı

6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNUNDA YER ALAN İŞLEM DENETÇİSİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLER

6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNUNDA YER ALAN İŞLEM DENETÇİSİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLER 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNUNDA YER ALAN İŞLEM DENETÇİSİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLER 1. İşlem Denetçisinin tanımı ve nitelikleri ile ilgili hükümler 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda bağımsız denetçinin tanımı

Detaylı

Kat mülkiyeti kurulan konut veya iş yerlerinin tesliminde ise fiili teslimin tevsiki aranmamaktadır.

Kat mülkiyeti kurulan konut veya iş yerlerinin tesliminde ise fiili teslimin tevsiki aranmamaktadır. SİRKÜLER 2017/34: Yabancılara Konut Ve İşyeri Satışında Katma Değer Vergisi İstisnasının Uygulanmasına İlişkin Açıklamaların Yer Aldığı KDV Genel Tebliği Yayımlandı 6824 sayılı Kanunla Katma Değer Vergisi

Detaylı