TEŞVİKLERİN BÖLGESEL EKONOMİK BUYUME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: AMPİRİK BİR ANALİZ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TEŞVİKLERİN BÖLGESEL EKONOMİK BUYUME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: AMPİRİK BİR ANALİZ"

Transkript

1 Ekonomik Yaklaşım, C ilt: 22, Sayı: 81, ss TEŞVİKLERİN BÖLGESEL EKONOMİK BUYUME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: AMPİRİK BİR ANALİZ N u r i Y A V A N * Özet Teşvikler, çok uzun zamandan bu yana, hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan ülkelerin hükümetleri ve karar alıcıları tarafından belirli sanayileri desteklemek ve bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmek için kullanılan en önemli politika araçlarından biridir. Türkiye de teşviklerin istihdam, sanayileşme ve yatırım üzerindeki etkisi üzerine yapılmış bazı çalışmalar bulunmakla birlikte, teşviklerin bölgesel ekonomik büyüme üzerine nasıl bir etki yaptığını istatistiksel yöntemlerle inceleyen herhangi bir çalışma bulunmamaktadır. Bu çerçevede bu makalenin amacı, Türkiye de illere verilen yatırım teşviklerinin bölgesel ekonomik büyüme üzerindeki etkisini ampirik olarak analiz etmektir. Bu amaç doğrultusunda 81 il düzeyinde veri seti kullanılarak kurulan ekonometrik model, regresyon analizi ile tahmin edilmiştir. Regresyon analizinden elde edilen ampirik bulgular, bir ilde teşvikle yapılan yatırımlar arttıkça, o ildeki hem GSYİH miktarının, hem de kişi başına gelirin artmakta olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca bir bölgenin nüfus ve kredi miktarı ile sanayi tesisi ve patent sayısı artıkça, bölgesel büyüme imkanı da artmaktadır. Öte yandan kamu yatırımları bölgesel ekonomik büyümeye herhangi bir etki yapmazken, insan sermayesinin sadece sınırlı düzeyde etki yaptığı görülmektedir. Bu sonuçlar, genel olarak Türkiye de uygulanan yatırım teşviklerinin bölgesel düzeyde ekonomik büyümeye katkı sağladığını ortaya koymaktadır. Anahtar kelimeler: Teşvik, Devlet Yardımı, Bölgesel Büyüme ve Kalkınma, Ekonomik Coğrafya, Türkiye. JEL Sınıflaması: C11, Rll, R15, R58, H71. * Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Coğrafya Bölümü, Beşeri ve İktisadi Coğrafya Anabilim Dalı. nuri.yavan@ ankara.edu.tr.

2 66 Nuri YAVAN The Impact o f Investment Incentives on Regional Economic Growth: An Empirical Analysis Abstract Incentives are one o f the most important policy instruments used by governments and policy-makers in both developing and developed countries for the purpose o f industrial and regional development. Although there are several studies analyzing the effects o f incentives on employment, investment and industry in Turkey, so far no study has focused on whether incentives may have any impact on regional growth. In this regards, the aim o f this paper is to analyses the impacts o f investment incentives on regional economic growth in Turkey. We estimate a set o f models using a provincial level data for 81 Turkish provinces. Empirical evidence from the models show that as incentive-based investment increase in a province, both GDP and GDP per capita at regional level increase. Provinces with a larger population, greater number o f industrial enterprise, higher number o f patent and better credit availability have grown faster than all other provinces o f Turkey. On the other hand, the empirical findings also indicate that while public investment has no significant effect on the regional economic growth, human capital has only limited impacts on the growth at the regional level. These results can be interpreted to suggest that investment incentives significantly contribute to the economic growth at regional level. Keywords: Investment Incentives, State Aids, Regional Growth and Development, Economic Geography, Turkey. JEL Classification: C11, R11, R15, R58, H Giriş Teşvikler, sübvansiyonlar ya da devlet yardımları, hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan ülkeler tarafından en sık kullanılan ekonomik araçlardan biridir. UNCTAD (2000:3) tarafından küresel düzeyde yapılan bir araştırma, gelişmişlik düzeyine bakılmaksızın dünyadaki bütün ülkelerin spesifik sektörleri ve/veya bölgeleri hedefleyen teşvikler verdiğini göstermektedir. Dünya ekonomisinde 1980 lerden buna yana artan küreselleşme, liberalleşme ve ekonomik entegrasyon eğilimlerine rağmen, teşviklerin kullanımının zaman içinde azalmadığı aksine arttığı görülmektedir. Bu durum teşviklerin hem uluslararası arenada, hem de ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde sürekli gündemde yer almasına ve ciddi boyutta

3 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz 6Z tartışılmasına yol açmaktadır (OECD, 2001; 2005; UNCTAD, 2000, 2004; WTO, 2006). Teşviklerin ulusal, bölgesel ve yerel bazda ekonomik büyüme üzerindeki etkisi halen oldukça tartışmalı bir durum olarak ortada durmakla birlikte (Goss ve Phillips, 2001:236; Bondonio ve Greenbaum, 2007:123), yeryüzündeki hemen tüm ülkeler yatırımları artırmak ve firmaları dezavantajlı bölgelere çekmek için teşvikler vermeye devam etmektedirler (UNCTAD, 2000). Hatta son yıllarda dünyada teşvikler konusunda meydana gelen en önemli tartışmalardan biri, yatırımlara yönelik olarak yaşanan teşvik rekabeti (incentive competition) konusudur. Küreselleşme süreciyle birlikte uluslararası yatırımların miktarının artması ve yabancı yatırımların ülkelere sağladığı faydaların farkına varılması, ülkeler ve bölgeler arasında yatırımları çekmek amacıyla kıyasıya bir teşvik rekabeti oluşturmuştur (Oman, 2000; Charlton, 2003). Nitekim 1990Tann başında itibaren ulusal ve bölgesel hükümetler, hatta yerel düzeyde kentler, uluslararası doğrudan yatırımları kendi bölgelerine çekmek için birbiriyle kıyasıya yarışmakta ve son derece cazip yatırım teşvikleri sunmaktadırlar. Teşviklerin bölgesel ekonomik büyüme performansı üzerinde nasıl bir etki yarattığı, teşvik politikalarının bölgelerarası büyüme ve gelir eşitsizliği farkım azaltıp azaltmadığı1, hem araştırmacılar için, hem de yerel ve bölgesel düzeyde karar alıcılar için en temel meselelerden biri olmuştur. Nitekim öteden beri dünyada ülke içindeki bölgesel eşitsizlikleri azaltmak ve bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmek için kamusal otorite tarafından kullanılan en önemli bölgesel politika aracı teşvikler olmuştur (Armstrong ve Taylor, 2000:241). Gerçekten de teşvik, Türkiye nin iktisadi kalkınma ve bölgesel gelişme politikası içinde en sık kullanılan ekonomik araçlardan biri olmuştur. Nitekim Türkiye, özel sektörün daha çok yatırım yapmasım sağlamak, bu yatırımları belirli sektörlere ve bölgelere yönlendirmek ve ülke içindeki bölgesel gelişmişlik farklılıklarım azaltmak amacıyla, Osmanlı mn son döneminde 1913 yılında çıkarılan Teşvik-i Sanayi Kanunu ndan bu yana ekonomik ve bölgesel gelişmesini sağlamak için düzenli olarak teşvikler vermiştir (Yavan, 2011). Ancak Teşvikler, Türkiye nin bölgesel politikası içinde her zaman çok önemli bir yer teşkil etmiş olmakla birlikte, teşviklerin yerel ve bölgesel ekonomik gelişmeye etkisi ampirik olarak ölçülmemiştir. 1 Literatürde ekonomik büyümenin bölgelerarası gelir eşitsizliğini azaltması yakınsama (convergence), artırması ise uzaksama/ıraksama (divergence) kavramları ile ifade edilmektedir. Her ne kadar neoklasik ve içsel büyüme teorileri yakınsama konusunda farklı görüşler ileri sürse de, genel olarak bölgesel teşvik politikalarının nihai amacının bir bölgede yakınsamayı gerçekleştirmek olduğu ileri sürülmektedir.

4 68 Nuri YAVAN Gerçekten bölgesel kalkınmaya yönelik olarak oluşturulan teşvik politikalarının amacına ulaşıp ulaşmadığının tespiti, ancak teşvik politikasının etkinliğim yerel ve bölgesel düzeyde ölçmek ile mümkündür. Bilindiği gibi gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH), bir bölgedeki ekonomik büyümenin, performansın veya zenginliğin en temel göstergesidir. GSYİH, bir bölgenin sadece zenginliğinin değil, aynı zamanda sosyal refahının da bir göstergesi olarak kullanılmaktadır. Bu bağlamda, teşviklerin GSYİH üzerindeki etkisinin bölgesel düzeyde belirlenmesi, her şeyden önce teşviklerin işe yarayıp yaramadığım, ne derecede etkin olduğunu, bölgesel büyümeye etkisini ve buna bağlı olarak da teşvik sisteminin ve politikasının gözden geçirilmesini ortaya koyacaktır. Bu çerçevede, bu çalışmamn ana amacı, yatırım teşviklerinin bölgesel ekonomik büyüme üzerindeki etkisini ampirik olarak analiz etmektir. Bu amaç doğrultusunda üç temel araştırma sorusu formüle edilebilir: (l)teşviklerin bölgesel düzeyde GSYİH üzerindeki etkisi nedir? Bir başka ifade ile teşvikler ile bölgesel büyüme arasında nasıl bir ilişki bulunmaktadır? (2) Teşvikle yapılan yatırımlar il/bölgenin ekonomik performansım (hasılasını, gelirim, zenginliğim, refahım) ne kadar artırmaktadır? (3) Bölgesel ekonomik büyümeyi belirleyen temel faktörler hangilerdir? Yatırım teşvikleri bunun belirleyicisi midir? Ve ne ölçüde önemli rol oynamaktadır? Şüphesiz yatırım teşviklerinin bölgesel ekonomik gelişmeye nasıl bir etki yaptığı ve bir bölgede büyümeyi belirleyen faktörlerin neler olduğuna ilişkin gözleme dayalı açıklamalar veya sezgisel olarak çeşitli yorumlar ya da var olan teorik çerçeve ışığında bazı tahminler ileri sürülebilir. Ancak bu gözlemler, sezgiler veya tahminler çoğu zaman spekülasyona dayalı olabilmekte ve karar alıcılara nasıl bir yol izlenmesi gerektiği konusunda bir öngörü sağlayamamaktadır. Bu bağlamda, bu çalışmamn önemi, Türkiye de illere verilen yatırım teşviklerinin bölgesel büyüme ve gelişmeye ne ölçüde etki yaptığım istatistiksel olarak test ederek, ampirik kanıtlan ile ortaya koymaktır. Diğer taraftan, literatürün değerlendirilmesi sonucu, bildiğimiz kadarıyla Türkiye de teşviklerin bölgelerin ekonomik büyümesi üzerinde nasıl bir etki yaptığım inceleyen herhangi bir ampirik çalışmamn henüz yapılmadığı anlaşılmıştır. Bu çalışma yedi bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, araştırmanın amacı, önemi, gerekçesi ve kapsamı ortaya konulmaktadır. İkinci bölümde, bölgesel büyüme ve kalkınmayı açıklayan ana teorik yaklaşımlar irdelenmektedir. Üçüncü bölümde, teşviklerin bölgesel ekonomik büyüme üzerindeki etkisini ele alan ampirik literatür değerlendirilmektedir. Dördüncü bölümde, Türkiye de teşvik politikasının gelişimi, son dönemdeki performansı ve bölgesel dağılımı tartışılmaktadır. Beşinci bölümde, çalışmada kullanılan veri ve yöntem ile araştırmada kullanılan değişkenler İncelenmektedir. Altıncı bölümde, araştırmanın ampirik bulgulan ortaya

5 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz M konulmaktadır. Son bölümde ise, çalışmanın sonuçlan ve literatüre katkısı verilmektedir. 2. Kuramsal Çerçeve: Bölgesel Büyüme ve Kalkınmayı Açıklayan Teoriler Genelde ekonomik büyümeye, özelde de bölgesel ekonomik büyümeye ilişkin muazzam bir teorik ve ampirik literatür bulunmaktadır.2 Bu literatürün temel hedefi, gelir düzeyindeki büyümenin altında yatan nedenleri araştırmaktır. Bugüne kadar kuramsal düzlemde ve ampirik çalışmalarda ortaya konan teori, model veya konseptlerin bölgesel ekonomik büyüme ve gelişmeyi tam anlamıyla açıklama yetisi yoktur. Gerçekten de üzerinde herkesin görüş birliği sağladığı, bölgesel büyümenin tüm yönlerini kapsayan tek bir teorik çerçeve bulunmamaktadır (Martin, 2005:16). Bu konuda farklı yaklaşımlar mevcut olup, çok sayıda model ve konsept ortaya konmuştur. Nitekim Durlauf vd. (2005) 40 dan fazla genel ekonomik büyüme teorisinin olduğunu belirtmektedir. Öte yandan Pike vd. (2006) bölgesel büyüme ve gelişmeyi açıklamakta kullanılan 20 civarında kuramsal ve kavramsal çerçevenin olduğunu ortaya koymuştur. Bu çalışmanın kapsamı, yaklaşımı ve kullandığı metodoloji dikkate alınarak, bölgesel büyüme ve gelişmeyi açıklayan en önemli dört ana teorik çerçeve aşağıda kısaca değerlendirilmektedir Neoklasik Bölgesel Büyüme Modelleri Genel olarak neoklasik iktisat teorisinden de bilindiği üzere, bütün ekonomik büyüme modellerinin kalbinde üretim fonksiyonu yatmaktadır. Buna göre ekonomik büyüme, sermaye stoku, işgücü/emek arzı ve teknolojik ilerlemelerin bir fonksiyonudur (Barro ve Sala-i-Martin, 2004). Başka bir ifade ile ekonomik büyümeyi etkileyen ana faktörler, sermaye birikimi, teknolojik ilerleme ve emek verimliliğindeki artıştır. Bazı durumlarda farklı dinamikler rol oynasa da, bölgesel ekonomik büyümeyi etkileyen temel faktörlerde benzer süreçlerin bir sonucudur. Geleneksel bölgesel büyüme yaklaşımları büyük ölçüde neoklasik büyüme teorisine 2 Ekonomik büyümeye ilişkin teori ve kanıtların ayrıntılı bir incelemesi ve mükemmel örnekleri için bkz. Barro ve Sala-i-Martin (2004). Büyüme literatürü içerisinde, Barro ve Sala-i-M artin in (2004) çalışması, ekonomik büyümenin teorik ve ampirik analizine ilişkin hem bölgesel düzeyde (Bkz. Bölüm 11), hem de ülkeler düzeyinde (Bkz. Bölüm 12) analizler ortaya koyan kapsamlı ve öncü çalışma olması nedeniyle çok özel bire yere sahiptir. Ekonomik büyüme meselesine, geleneksel ele alış dışında, ekonomik coğrafya ve bölge bilimi perspektifinden yaklaşan çalışmalar için Bkz. M artin ve Sunley (1998), Fingleton vd. (2003), Pike vd. (2006), Stimson vd. (2006), Capello ve Nijkamp (2009). Ayrıca Türkçe kaynaklar için Bkz. Kibritcioğlu (1998), Ildırar (2004), Karaçay-Çakmak ve Erden (2004) ve Beyhan (2007).

6 70 Nuri YAVAN özellikle de Solow un (1956) büyüme modeline dayalı olarak geliştirilmiştir. Bu modelde bölgesel büyüme, bölgenin gelirini, ekonomik ve sosyal refahını belirlemektedir. Bu model, uzun dönemde mekansal eşitsizliklerin azalacağım ve bölgenin ekonomik bakımdan optimal dengeye doğru yakınsama yapacağım öngörmektedir (Martin ve Sunley 1998). Neoklasik büyüme teorisine göre, bölgesel büyüme, üç üretim faktörüne bağlı olarak gerçekleşecektir. Bunlar sermaye stoku, işgücü arzı ve teknolojik ilerlemedir. Teoriye göre bölgesel büyüme, sermaye stokundaki artışın teknolojik gelişme sayesinde işbölümünde uzmanlaşma yaratması, bunun da emek verimliliğim artırarak büyümeyi sağlaması şeklinde meydana gelmektedir. Teknolojik ilerleme, emek ve sermaye gibi bir üretim faktörü olmayıp, daha çok ekonomik aktörün kararından bağımsız, dışsal olarak oluşan ancak hem emeğin, hem de sermayenin verimliliğim artıran bir etkendir (Stimson vd., 2009:4-6). Neoklasik büyüme modeli bir çok bakımdan eleştiriye maruz kalmıştır (Pike vd., 2006:68-69). Bunlar, teorinin ana varsayımlarının gerçekçi olmadığı (Martin ve Sunley 1998), bölgeler arası faktör hareketliliğinin öngörülenden oldukça zayıf olduğu (Armstrong ve Taylor 2000) ve sermayenin bulunabilirliğinin coğrafi olarak oldukça eşitsiz dağıldığı (Pike vd., 2006) şeklinde ifade edilmektedir. Aynca bu modeller özellikle verimlilik üzerinde teknolojinin rolünü açıklamakta yetersiz kalmıştır (Stough vd., 2011:6). Son olarak, neoklasik büyüme modeli, ekonomilerin uzun dönemli büyüme süreçlerine bir açıklama getirememektedir içsel Bölgesel Büyüme Modelleri Geleneksel neoklasik ekonomik büyüme modelleri özellikle 1980 li yılların ortalarından soma hem teorik, hem de ampirik düzeyde yapılan çalışmalarla birlikte eleştirilmeye başlanmış ve ekonomik büyümeye yeni bir yaklaşım getirilmiştir. Yeni içsel büyüme teorisi (New endogeneous growth theory) adı verilen bu modeller, özellikle Romer (1986) ve Lucas (1988) tarafından oluşturulan modellere dayanmaktadır. Yeni büyüme teorisi modelleri, ekonomik büyümenin sadece neoklasik üretim fonksiyonuna dayanılarak açıklanamayacağını, insan (beşeri) sermayesi, eğitim, teknolojik ilerleme, Ar-Ge, dışsallık, taşma (spillover) ve artan getiri (increasing return) gibi faktörlerin de modele kaülması gerektiğim vurgulamaktadırlar (Martin ve Sunley 1998; Pike vd., 2006). Böylece, büyüme, içsel yani kendi kendini besleyen bir süreç olarak görülmekte ve firma düzeyinde teknolojik gelişme ve pozitif ölçek ekonomilerinin bir sonucu olarak ortaya çıkan dışsallıklar ve taşmaların etsiyle ölçeğe göre artan getiri durumu ortaya çıkmaktadır (Kibritcioğlu, 1998).

7 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz n Ekonomik büyüme teorisinde meydana gelen bu gelişmeler, ekonomik coğrafya ve bölge bilimi yazımna büyük bir etki yapmıştır. Bunun temel nedeni, kalkınma sürecinde kent ve bölgelerin öneminin teori tarafından kabul edilmesidir. Bir başka ifadeyle, neoklasik büyüme teorisinde hemen hemen tümüyle göz ardı edilen mekamn yeni içsel büyüme modellerinde açık bir şekilde teoriye katılmasıdır (Martin ve Sunley, 1998: ; Stough vd., 2011:3). Böylece 1990 h yılların başından itibaren bölgesel ekonomik büyüme ve gelişme teorileri dışsal faktörlerden içsel faktörlere doğru bir değişim ve kayma göstermiştir. Yeni bölgesel büyüme teorisi, ekonomik büyümenin motoru olarak teknolojik ilerlemenin neoklasik modelde kabul edildiği gibi dışsal bir etken değil, aksine içsel bir faktör olduğunu ortaya koymaktadır. Bu modelde, teknolojik ilerleme ekonomik sistemde bir içsel süreç olarak görülmekte ve bilginin üretimi, eğitim, yaratıcılık ve Ar-Ge yoluyla gelişen insan sermayesine gömülü olarak kabul edilmektedir. Bilginin mekânsal dağılımı ve taşma etkisi bölgesel büyüme ve gelişmenin başarılmasında çok önemli bir faktör olarak değerlendirilmektedir. Gerçekten de yeni içsel bölgesel büyüme modelleri, esas olarak ölçek ekonomisi ve dışsallıklar şeklinde ortaya çıkan yığılma ekonomileri ve artan getiriye dayanmaktadır (Martin ve Sunley, 1998:211). Ayrıca son yıllarda giderek bölgelerin ekonomik büyüme performansını artıran liderlik, kurumlar, yaratıcılık, inovasyon ve girişimcilik gibi içsel intangible 3 faktörlerin önemi de bu modeller çerçevesinde kabul edilmektedir (Stough vd., 2011:9). Sonuç olarak içsel büyüme modelleri, bölgesel büyüme için yeni olan insan sermayesi, teknoloji ve artan getiri gibi anahtar öneme sahip faktörlere vurgu yaparak bölgesel büyüme ve kalkınma alanı için anlamlı açılımlar sağlamış olmakla birlikte, aym zamanda bu modeller özellikle bölgesel kontekste uygulandığı zaman bir dizi temel sınırlılıklar içermektedir. Martin ve Sunley (1998:220) bu sınırlılığın nedenini, formel modelleme tekniğine dayalı olmalarından dolayı, sosyo-kurumsal bağlamın önemim ve bölgesel ekonomik gelişmenin gömülülüğünü (embeddedness) yakalayamamasına bağlamaktadır Keynesyen Bölgesel Büyüme ve Gelişme Modelleri Keynesyen bölgesel büyüme modelleri olarak bilenen bu modeller, arasında dünyada Keynesyen ekonomik politikaların hakim olduğu dönemde ortaya çıkmışlardır. Perroux (1950) tarafından ortaya atılan büyüme kutupları 3 intangible, fiziksel varlığı olmayan, soyut, elle tutulamaz ancak manevi/parasal değeri bulunan varlıklar olarak ifade edilebilir.

8 72 Nuri YAVAN (growth pole theory) modeli ile Myrdal (1957) ve Hirschman (1958) tarafından geliştirilen kümülatif nedensellik (cumulative causation theory) modeli, Kaldor (1970) tarafından yapılan çalışmalar ile ihracat temelli büyüme (export base theory) modeli ile birleştirilmiştir (Pike vd., 2006). Kalkınma ekonomisinin zirve döneminde ortaya çıkan bu üç bölgesel büyüme ve gelişme modeli, üretim faktörlerinin homojen olmadığı, piyasaların aksak çalıştığı ve fiyat mekanizmasının ölçek ekonomileri ve dışsallıklar tarafından bozulmuş olduğu varsayımı ile çalıştığı için, bir bölge/yerelin gelişmesini sunulan teşvikler yoluyla yeni firmaları çekmesi ve böylece yarattığı büyüme ile hem vergi gelirlerim hem de ekonomik hasılasını artırmasına bağlamaktadır. Her üç model, özellikle de büyüme kutupları ve kümülatif nedensellik teorileri, bazı bölgelerin neden zenginleşirken, diğerlerinin geri kaldığım açıklamakta sadece ekonomik nedenlerin değil aym zamanda sosyal, kültürel, ve kurumsal faktörlerin önemli olduğunu belirtmektedir. Bölgesel büyüme ve gelişmeyi açıklamaya çalışan Keynesyen teoriler, piyasa sisteminin bölgesel farklılıkları azaltmaktan ziyade artıracağı ve böylece bölgesel düzeyde uzaksamanın ortaya çıkacağım vurgulamaktadırlar. Bu teorilere göre, ölçek ve yığılma ekonomileri, sermaye, emek ve hasılanın kümülatif olarak belirli bölgelerde yoğunlaşmasına yol açmaktadır ki bu durum açık bir biçimde eşitsiz bir bölgesel büyüme ve gelişmeye yol açmaktadır. Çünkü piyasa güçleri doğal süreçte mekânsal bakımdan eşit olmayan şekilde çalışmakta ve kendi kendim düzeltmek yerine tam aksine mevcut yoğunlaşmayı güçlendiren bir özellik sergilemektedir (Martin ve Sunley, 1998:201). Bu nedenle Keynezyen bölgesel gelişme modelleri, bölgesel büyüme süreci için kamusal müdahaleyi gerekli görmektedir. Bu üç model, bölgesel strateji geliştirmek, sanayiyi belli bölgelere çekmek için mekanizma oluşturmak ve bir yerelin veya bölgenin çekiciliğim desteklemek için altyapı sağlamak amacıyla bölgesel planlama ve bölgesel ekonomik kalkınma politikası amacıyla çok sık kullanılmıştır (Stimson vd., 2006:22). Bir çok eleştiriye rağmen, Keynezyen bölgesel gelişme modelleri halen bölgesel gelişmenin açıklanmasında ve en önemlisi bölgesel politikanın oluşturulmasında kullanılan en güçlü modellerdir (Pike vd., 2006:77) Ekonomik Coğrafyaya Dayalı Bölgesel Büyüme ve Gelişme Modelleri Yukarıda ele alınan kuramsal çerçeveler, ekonomik büyümenin belirleyicilerini açıklamakta oldukça kritik bir öneme sahip olmakla birlikte, bu kuramsal çerçevelerin kökeni esas olarak makroekonomik analize dayanmaktadır. Makroekonomik perspektife dayalı bu modellerden bazıları, örneğin Krugman ın

9 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz 73 yeni ekonomik coğrafya modeli4 (Krugman, 1991; Fujita ve Krugman, 2004), her ne kadar açıkça mekânsal bir içerik taşısa da, ekonomik büyümeyi mekânsal boyutu ile bir bütün olarak ortaya koymaya çalışan ve sosyo-mekânsal bir bakış açısı taşıyan ekonomik coğrafya yaklaşımları birçok yönden yukarıdaki modellerden farklılaşmaktadır. Bununla birlikte, ekonomik coğrafyaya dayalı büyüme yaklaşımlarının bölgesel büyümeyi açıklamakta tamamen farklı bir çerçeve sunmadığı, esas olarak yukarıda değinilen Neoklasik, İçsel ve Keynesyen büyüme modellerini tamamlayıcı bir perspektif sunduğu görülmektedir.5 Ekonomik coğrafya yazımnda esas olarak 2000 li yılların6 başından itibaren gelişmeye başlayan mikro ekonomik, sosyolojik ve mekansal temelli, spesifik olarak kentsel, yerel ve bölgesel özelliklere odaklanmış, bu yönüyle hakim klasik iktisat kuramından ayrılan kümelenme kuramı, kurumsal ve kültürel kuram ve evrimselci kuram, bölgesel büyüme ve gelişme dinamiklerinin anlaşılmasında önemli bir çerçeve sunmaktadır. Bu üç kuram, bazı açılardan farklılaşmakla birlikte, pek çok bakımdan birbiriyle örtüşen özelliklere sahiptir. Ekonomik coğrafya içinde ortaya çıkan bu üç teorik yaklaşımın temel özelliklerini Martin (2005:17) tarafından kısaca şu şekilde değerlendirilmektedir: 4 Yeni Ekonom ik Coğrafya" ve Ekonom ik Coğrafya" yaklaşımları benzer isimler taşım akla birlikte, hem ontolojik kabulleri, hem de teorik ve metodolojik çerçeveleri bakımından birbirinden oldukça farklıdır. Gerçekten de her iki yaklaşımın gerek dayandıkları varsayımlar, gerekse kullandıkları yöntemler arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Her şeyden önce Yeni Ekonomik Coğrafya modelleri iktisatçılar tarafından geliştirilmiştir. Buna karşılık, Ekonomik (İktisadi) Coğrafya, coğrafyacılar tarafından geliştirilmişlerdir. Yeni Ekonomik Coğrafya, hem Neoklasik iktisadın, hem de Keynesyen iktisadın temelleri üzerine inşa edilmiş olup, ortodoks iktisadın temel varsayımlarını (Homo economicus vb.) kullanarak mekânı analiz ederken, Ekonomik coğrafya, ortodoks iktisat ile arasına ciddi mesafe koymakta ve ana akım iktisat geleneği dışında yer alan kurumsalcı, evrimselci ve postkeynesyen iktisat alanları ve yaklaşımları ile yani heteredoks iktisat ile çok yakın ilişki içinde mekânı analiz etmektedir. Yeni ekonomik coğrafya, fayda maksimizasyonuna dayalı hipotetik tümdengelimsel formel modelleme kullanan, matematiksel ve istatistiksel tekniklerle tahm in yapan ve toplulaştırılmış makro düzeyde ilişkilerin belirlenmesine dayalı, mekâna dair öngörüler üreten kuramsal bir metodoloji ile çalışmaktadır. Buna karşın ekonomik coğrafya çoğu zaman, a priori modellemeyi reddeden, daha çok tümevarımsal, sık sık örnek olay (case study) yaklaşımını kullanan, daha çok belirli yer, mekân ve bölgelerin belirgin özellikleri üzerine yoğunlaşmayı benimseyen oldukça eklektik metodolojiye sahiptir. Yeni Ekonomik Coğrafya ve Ekonomik Coğrafya yaklaşımları birçok bakımlardan farklı özelliklere sahip olsa da, kuşkusuz aynı zamanda bazı konularda benzer varsayımlar kullanıp çok yakın öngörülerde bulunmakta ve birçok alanda ortak yaklaşımlar içermektedir. Her iki yaklaşımın farklılıkları ve benzerlikleri hakkında daha fazla bilgi için Bkz. Martin (1999) ve Scott (2000). Türkçe kaynaklar için Bkz. Küçüker (2000), Yavan (2006) ve Özdemir ve Başkol (2011). 5 İçsel büyüme teorilerine kurumsalcı ve evrimselci yaklaşımların eleştirileri ve ekonomik coğrafyanın bakış açısı ile ilgili tartışmalar için Bkz. Beyhan (2007). 6 Ekonomik coğrafya literatüründe 1980 lerin sonuna doğru özellikle de 1990 h yıllarda bölgelerin büyüme ve gelişme dinamikleri üzerine birçok kavramsal ve kuramsal çerçeve geliştirilmiştir. Sanayi odakları (industrial district), yenilikçi çevre (innovative milieux), öğrenen bölgeler (leaming regions), bölgesel yenilik sistemleri (regional innovation systems) vb. birçok konsept aslında yerel ve bölgesel gelişmenin özellikle de sanayinin yeniden inşası ve yeni mekan arayışları çerçevesinde ortaya çıkan, pek çok bakımdan birbiriyle örtüşen veya birbirini destekleyen yaklaşımlardır. Bu konuda ayrıntılı bilgi için Bkz. Eraydın (2002).

10 74 Nuri YAVAN Porter in çalışmaları ile yakından ilişkili olan kümelenme (cluster) kuramına göre, bir bölgenin büyümesi ve rekabetçi üstünlüğü, ihracata dayalı, uzmanlaşmış yerel endüstrilerin, bunlarla ilişkili destekleyici tedarikçilerin ve kurumsal ağların oluşturduğu kümelenmelere bağlıdır. Bu tür kümelenmeler, yerel üretkenliği artırarak, firmalar arası rekabeti ve bilgi taşmalarım, yemliği, yatırımı, uzmanlaşmış kalifiye işgücü havuzunun oluşumunu teşvik etmektedir. Kurumsal ve kültürel kuram, bir bölgenin ekonomik büyümesi, performansı ve rekabetçi üstünlüğünün oluşmasında çeşitli soft faktörlerin rolüne vurgu yapmaktadır. Kurumsalcı yaklaşım, bölgesel büyümenin kurumsal derinlikten (institutional thickness) kaynaklandığım ileri sürmektedir. Buna göre, ortak bir amaç çerçevesinde buluşan, sanayi ve ticaret birliklerinden eğitim ve öğretim kuramlarına kadar geniş bir yelpazede yer alan, gelişmiş ve bölgede gömülü olan tüm resmi ve gayri resmi kuramlar, girişimcilik kültürü, güven ve sosyal sermayenin diğer boyutları, ekonomik büyüme ve gelişme için çok uygun bir ortam sağlarlar. Kültürel yaklaşım ise, bölgesel büyümenin kaynağımn açık ve çeşitli kültürel temele sahip olmaktan geçtiğim vurgulamaktadır. Buna göre kültürel yaklaşım, yaratıcılık, yemlik ve girişimciliği teşvik eden kültürel farklılık ve zenginlikler ile tolerans kültürünün ve yaşam kalitesini artıran ve işgücü ile işletmeleri bölgeye çekmede etkili olan cazip kültürel altyapı ve donatıların bölgenin başarısında etkili olduğunu ileri sürmektedir. Ekonomik coğrafyada en son gelişen evrimselci kuram ise, dinamik rekabetçi üstünlük ile bölge ekonomilerinin pazardaki dönüşüm ve farklılaşmalara, yeni rakiplerin doğmasına ve yeni teknolojilerin ortaya çıkmasına uyum sağlama kapasitesine vurgu yapmaktadır. Bir bölgenin büyümesi ve rekabetçi üstünlüğü, bölgenin geçmişte kalkınmada izlediği yol ve gelecekte kalkınma için yeni patikalar (path dependence) oluşturma kapasitesinin karmaşık bir sonucu olarak görülmektedir. Kurumsal yapının evrimi bu süreçte çok önemli görülmektedir. Ekonomik coğrafya içinde gelişme gösteren bu üç teorik yaklaşıma göre, bölgesel büyümenin kaynaklan ve belirleyicileri diğer teorik yaklaşımlarca belirtilen üretken sermaye ve insan sermayesinin yanı sıra yaratıcı sermaye, altyapısal sermaye, sosyo-kurumsal sermaye ve kültürel sermayedir (Martin, 2005:20). Ancak bu belirleyiciler bölgesel ekonomide hükümetlerin rolü ve bilhassa da dışsal ekonomilerin etkileşimi ile anlam kazanmaktadır. Başka bir deyişle bir yerdeki bölgesel büyüme ancak bölgenin yerel olarak sahip olduğu donanımlar ile yere gömülü ticari olmayan varlıkların bölgeye özgü ekonomik faaliyetlerin yoğunlaşması ve uzmanlaşmasından doğan dışsal ekonomiler ile birleşmesi ve karşılıklı etkileşimi sonucu ortaya çıkar. Görüldüğü gibi, ekonomik coğrafya yaklaşımlan doğası gereği eklektik de olsa, bölgesel büyümenin kaynağı ve

11 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz 75 belirleyicileri konusunda ana akım iktisat teorilerine önemli bir katkı yapmakta ve sosyo-mekânsal bir açıklama biçimi getirmektedir. 3. Ampirik Literatürün Değerlendirilmesi 3.1. Bölgesel Ekonomik Büyümenin Belirleyicileri Büyüme üzerine yazılmış ampirik literatür incelendiğinde7, araştırmaların büyük çoğunluğunun ekonomik büyümenin belirleyicilerim ülkesel ölçekte ele aldığı yani ülkeler arasındaki büyüme üzerine yoğunlaştığı görülür. Gerçekten de büyümenin nedenlerini yerel ve bölgesel düzeyde ele alan görece daha az sayıda çalışma bulunmaktadır (Crespo-Cuaresma vd., 2011:810). Barro ve Salai-Martin in (1991) öncü çalışmasını takiben, ekonomik büyümenin belirleyicileri sadece ülkelerarası düzeyde değil, aym zaman ülke içindeki bölgeler düzeyinde de analiz edilmeye başlanmıştır. Bu bağlamda son 10 yılda yapılan araştırmaların büyük çoğunluğunun özellikle Avrupa Birliği ndeki (AB) bölgesel büyüme üzerine odaklandığı görülmektedir (Cheshire ve Magrim, 2000; Fingleton, 2001; Badinger ve Tondl, 2002; Egger ve Pfaffermayr, 2006; Puigcerver-Peñalver, 2007, Roemisch, 2008; Cambridge Econometrics, 2009; Crespo-Cuaresma vd., 2009, 2011). Son yıllarda yapılan ve çoğu AB üzerine odaklanan bu ampirik araştırmalar, bölgesel düzeyde büyümenin potansiyel belirleyicilerinin ne olduğuna ilişkin önemli kanıtlar ortaya koymaktadır. Örneğin, Cheshire ve Magrini nin (2000) 122 fonksiyonel kent bölgesindeki büyümeyi inceleyen çalışması, insan sermayesi ve ekonomik potansiyel değişkenlerinin bölgesel büyüme üzerinde en büyük etkiye sahip olduğunu ortaya koymuştur. Fingleton (2001) kentleşme, çevreleşme (peripheralit) ve başlangıç düzeyindeki teknoloji düzeyinin ve bölgelerarası taşmamn (spillovers) bölgesel düzeyde ortaya çıkan verimlilik farklılaşmasının ana belirleyicisi olduğunu ortaya koymuştur. Badinger ve Tondl (2002) 128 AB bölgesini kapsadığı çalışmasında, sermaye birikimi ve eğitim düzeyinin bölgesel büyümenin en güçlü değişkem olduğunu saptamıştır. Egger ve Pfaffermayr in (2006) çalışması, sektörel yapımn bölgesel büyüme üstünde önemli etkisinin olduğunu bulmuştur. Puigcerver-Peñalver (2007), AB içinde görece en az gelişmiş olan 41 bölgeyi (Objective 1 regions) incelediği çalışmasında yapısal fonların bölgesel büyümenin altında yatan en önemli kaynaklardan biri olduğunu ortaya koymuştur. Roemisch (2008), AB bölgelerinin büyüme sürecinde bilginin (knowledge) ve özellikle de bilim, teknoloji ve Ar-Ge sektöründe uzmanlaşan istihdam ile yüksek öğrenimli insan kaynağı şeklindeki bilgi girdilerinin (knowledge 7 Ampirik büyüme literatürünün ayrıntılı bir değerlendirmesi için bkz. Durlauf vd. (2005).

12 76 Nuri YAVAN input) çok önemli bir faktör olduğunu bulmuştur. Son olarak Crespo-Cuaresma vd. (2009, 2011) iki ayn çalışmasında, AB bölgelerindeki ekonomik büyümenin ana belirleyicisinin insan sermayesi birikimi ve başlangıçtaki kişi başına GSYİH faktörleri olduğunu bulmuştur. Gerek ülkesel, gerekse bölgesel düzeyde gelir farklılıklarını belirleyen faktörlerin hangisi olduğu üzerine yoğunlaşan ampirik araştırmalar, büyümenin altında yatan çok sayıda değişkenin olduğunu ortaya koymaktadır. Gerçekten de Durlauf vd. nin (2005) yaptığı bir çalışma, ampirik araştırmaların incelenmesi sonucu, büyümeyi belirleyen 130 dan fazla faktörün olduğunu ortaya koymuştur. Bu durum araştırmacıları büyümeyi belirleyen en önemli faktörlerin hangisi olduğunu bulmaya yönelik çalışmalar yapmaya itmiştir. Nitekim ampirik literatürün değerlendirilmesi, bölgesel ekonomik büyümeyi sağlayan ana etmenlerin 6 faktör altında toplanabileceğim göstermektedir (Barro ve Sala-i-Martin, 2004; Durlauf vd., 2005; Cambrigge Econometrics, 2009; Crespo-Cuaresma vd., 2009). Buna göre bölgesel büyümeyi etkileyen ana faktörler, (1) sermaye/faktör birikimi ve başlangıç şartlan, (2) insan sermayesi, (3) teknolojik inovasyon, (4) istihdam ve sektörel yapı, (5) altyapı/erişilebilirlik ve (6) coğrafya olarak gruplanabilir. Sermaye/faktör birikimi ve başlangıç şartlan faktörü, neoklasik büyüme teorisinde; insan sermayesi ve teknolojik inovasyon faktörü, içsel büyüme teorisinde; altyapı ve coğrafya faktörü ise, ekonomik coğrafya modellerinde bölgesel ekonomik büyümenin ana belirleyicisi olarak vurgulanmaktadır Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi Uluslararası literatüre bakıldığında, teşviklerin yerel ve bölgesel ekonomik büyümeye etkisi üzerine bazı araştırmalann olduğu dikkati çekmektedir. Verilen teşviklerin yerel/bölgesel ekonomik büyümeye nasıl bir etki yaptığı konusuna eğilen bu çalışmalann bulgulan değerlendirildiğinde, ortaya çıkan ampirik kamtlann oldukça çelişkili olduğu görülmektedir. Gerçekten bu konuda yapılan bazı çalışmalar (Bartik, 1992; Loh, 1995; Goss ve Phillips, 1999; Schalk ve Untiedt, 2000; Bondonio ve Greenbaum, 2007) teşviklerin bir bölgedeki büyüme, gelir artışı ve istihdam üzerinde pozitif yönde etki sağladığım ortaya koyarken, bazılan da (Ingram ve Pearson, 1981; Borello, 1995; Fisher ve Peters, 1998; Ayele, 2006) teşviklerin etkin olmadığım, zayıf veya ihmal edilebilir etkiye sahip olduklan sonucuna ulaşmışlardır. Sözgelimi, Bartik (1992) yüksek işsizlik ve düşük gelirin bulunduğu lokasyonlarda, ekonomik kalkınmanın canlandırılmasında özellikle vergi teşviklerinin maliyet etkinliği sağladığım ortaya koymuştur. Buna karşın, Fisher ve

13 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz 77 Peters (1998) teşviklerin istihdam üzerinde çok zayıf hatta ihmal edilebilir etkiye sahip olduğunu ortaya koymuşlardır. Goss ve Phillips (1999); teşvikler, işsizlik ve yerel ekonomik gelişme performansı arasında tutarlı bir ilişkinin bulunmadığım belirterek, teşviklerin işsizliğin düşük olduğu bölgelerde ekonomik büyümeyi artırırken, işsizliğin yüksek olduğu bölgelerde aynı etkiyi göstermediğim ortaya koymuştur. Schalk ve Untiedt (2000) Almanya da verilen bölgesel yatırım teşviklerinin sadece istihdamı değil, aym zamanda bölgedeki yatırımları da artırdığım ortaya koyarken, çalışma, teşviklerin bölgenin büyüme ve emek verimliliği üzerindeki etkisinin ihmal edilebilir olduğu sonucuna erişmiştir. Öte yandan, Bondonio ve Greenbaum un (2007) tarafından yapılan son araştırma, yerel ve bölgesel düzeyde verilen teşviklerin yeni kurulan ve var olan işletmelerde sermaye harcamalarım, satışları ve istihdamı artırdığım belirtmiştir. Ayele (2006), Etiyopya da KOBİ lere verilen yatırım teşviklerinin etkisini incelediği araştırmasında, teşviklerin bölgesel kalkınma ve yerli KOBİ ler için oldukça zayıf bir politika enstrümanı olduğunu belirttikten sonra, özellikle gelişmekte olan ülkelerin bu politika aracım kullamrken dikkatli olması gerektiğine işaret etmektedir. Son olarak, Cohen ve Legoff (1987:164) tarafından bölgesel kalkınmaya yönelik verilen yatırım teşviklerinin nasıl bir performans gösterdiğim OECD ülkeleri ve Kanada örneğinde ortaya koyan bir değerlendirme çalışması, yukarıda teşviklerle ilgili ortaya konulan çelişkileri özetlemektedir. Bu çalışmaya göre, söz konusu ülkelerde 20 yıllık bir dönem içerisinde, gerek saha araştırmasına dayalı olarak yapılan çalışmaların, gerekse ekonometrik tahmin yöntemim kullanan çalışmaların hiçbiri, bölgesel teşviklerin performansı hakkında açık ve somut bir durum ortaya koyamamışlardır. Araştırmalar 3.3. Türkiye de Teşviklerin Büyümeye Etkisi Konusundaki Önceki Türkiye de teşvikler üzerine yazılmış ciddi bir literatür bulunmaktadır (Yavan, 2011). Ancak Türkiye de teşviklerin ekonomik etkisini ekonometrik istatistiksel yöntemlerle inceleyen çok az ampirik çalışma bulunmaktadır. Yatırım teşviklerim ulusal (Ay, 2005), bölgesel (Karaçay-Çakmak ve Erden, 2004; Erden ve Karaçay-Çakmak, 2005) ve yerel düzeyde (Akan ve Arslan, 2008) ele alan bazı ampirik çalışmalar bulunsa da, bu çalışmalar meseleyi, teşviklerinin sabit sermaye yatırımlarına, istihdama ve kamu politikaların etkisi açısından incelemişlerdir. Örneğin, Ay (2005), ulusal düzeyde yaptığı çalışmasında, verilerim kullanarak Türkiye de yatırım teşviklerinin toplam sabit sermaye yatırımlarını pozitif yönde etkilediği bulgusuna erişmiştir. Akan ve Aslan (2008), Doğu Anadolu Bölgesinde uygulanan teşvikler ile istihdam arasındaki ilişkileri incelemiş ve teşvikli

14 78 Nuri YAVAN yatırımlar ile istihdam arasında doğrusal bir ilişkinin olduğunu ve teşvikli yatırımların bölgedeki istihdamı arttırdığım ortaya koymuştur. Erden ve Karaçay- Çakmak (2005) tarafından Türkiye deki 24 ilden yıllarına ait panel veri seti kullanılarak yapılan ampirik çalışma ise, Türkiye'de özel sektörün yatırım kararlarının belirleyicisi durumunda olan üç kamu destekleme politikasından (yatırım teşvikleri, krediler ve kamu yatırımları), kamu yatırımlarının 24 ildeki sanayi yatırımlarını olumlu yönde etkilediği, ancak yatırım teşvikleri ve kredilerin imalat sanayi yatırımlarına istatistiksel anlamda olumlu bir katkısının olmadığım ortaya koymuştur. Karaçay-Çakmak ve Erden (2004) tarafından aynı veri seti ve ay m yöntemle, 12 bölge için yapılan bir başka çalışmada da, teşviklerin bölgesel düzeyde özel sektör sanayi yatırımları üzerinde olumlu veya olumsuz hiçbir etkisinin olmadığı ortaya konmuştur. Yukarıda ele alınan dört ampirik çalışma da (Karaçay-Çakmak ve Erden, 2004; Ay, 2005; Erden ve Karaçay-Çakmak, 2005; Akan ve Arslan, 2008) Türkiye de teşviklerin ekonomik etkisini ve teşviklerin yatırımlar, istihdam ve kamu destekleme politikalarında oynadığı rolü incelemiştir. Türkiye de bölgesel kalkınma meselesi çok tartışılan bir konu olmasına rağmen, teşviklerin bölgesel büyüme üzerindeki etkisini ele alan herhangi bir çalışmaya rastlanılmamıştır. Aynca Türkiye de yatırım teşvikleri üzerine yapılan çalışmalar ya iktisat (işletme dâhil) ya da maliye (vergisel, hukuki ve mevzuat ağırlıklı) perspektifinden yapılmıştır. Bu çalışmalar teşviklerin coğrafi/mekânsal boyutunu ihmal ederek konuyu ele almışlardır. Oysa uluslararası literatürde teşvik konusu ekonomik coğrafya ve bölge bilimi nin içerisinde bulunduğu başka disiplinler tarafından da irdelenmektedir. Bu çerçeve de bu araştırma Türkiye deki yatırım teşviklerine coğrafi/mekânsal perspektiften yaklaşan ilk araştırma olup teşviklerin mekân (coğrafi) boyutunu da analize katmaktadır. 4. Türkiye de Teşvik Politikasının Gelişimi ve Bölgesel Dağılımı 4.1. Türkiye de Teşvik Politikasının Tarihi Gelişimi Yavan (2011), Türkiye de teşviklerin tarihsel gelişimi ve teşvik politikasının oluşumu konusunda 6 önemli dönüm/sıçrama noktası olduğu ortaya koymuştur. Buna göre; Türk teşvik sistemi açısından ilk dönüm noktalarından biri, 1913 yılında çıkarılan Teşvik-i Sanayi Kanunu dur. Sanayi yatırımlarım teşvik etmek amacıyla Osmanlı döneminde çıkarılan bu kanun, Cumhuriyet kurulduktan sonra da geçerli olmuş ancak, 1927 yılından günün gereksinmelerine uygun olarak yeni ve daha kapsamlı bir Teşvik-i Sanayi Kanunu çıkarılmıştır. 15 yıl uygulamada kalan bu

15 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz 12 kanunun istenilen düzeyde başanlı olmaması nedeniyle 1942 yılında yürürlükten kaldırılmıştır li yıllarda teşvikler açısından köklü bir gelişmenin olmadığı görülmektedir. Bunun tek istisnası sermaye birikimim sağlamak ve hızlı kalkınmak için özel sektörün yanında yabancı yatırımların da ülkeye çekilmesi ve teşvik edilmesi amacıyla 1954 yılında çıkarılan Yabancı Sermayeyi Teşvik Kanunu dur. Türkiye de yatırım teşvikleri açısından esas önemli gelişme planlı dönemle birlikte başlamıştır. Nitekim bugünkü teşvik sisteminin temelleri 1967 yılında kabul edilen 933 sayılı yasa ile atılmıştır. Bu yasamn kabulünden 1 yıl sonra, 1968 yılında, Türkiye de bölgesel gelişmenin gerçekleştirilmesi ve geri kalmış yörelerin teşviklef yoluyla kalkındırılması amacıyla tam 40 yıldır uygulanmakta olan Kalkınmada Öncelikli Yöreler (KÖY) politikası başlamış ve teşvikler ilk kez bölgesel bir nitelik kazanmıştır. 24 Ocak 1980 kararlan ile Türkiye nin serbest piyasa koşullannda ve özel sektör öncülüğünde ekonomik kalkınmanın sağlanmasını öngören yeni bir sanayileşme stratejisi benimsemesi 1980 den itibaren ihracatın ve yatınmlann teşvikim daha da önemli hale getirmiştir. Bu bağlamda Türk teşvik sistemi açısından dördüncü önemli dönüm noktası 1985 yılıdır. Söz konusu yılda karşılıksız hibe şeklinde bir teşvik aracı olan Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) uygulaması başlatılmış ve bu da teşvikli yatınmlarda büyük artış yaratmıştır. Türkiye de teşviklerin gelişimi açısından bir diğer önemli dönüm noktasını 1996 yılında Dünya Ticaret Örgütü ne (DTÖ) üye olunması ve Gümrük Birliği ne girilmesi ile başlayan süreç oluşturmaktadır. Türkiye nin DTÖ ye taraf olması ve AB ile Gümrük Birliği ne girmesi neticesinde Türk teşvik sisteminde ciddi değişiklikler meydana gelmiş; yatınm teşviklerinde sektörel seçicilik yaklaşımının bırakılarak, bölgesel gelişmişlik düzeyinin temel alındığı, yatay yardımlar/teşvikler olarak da adlandınlan çevrenin korunması, KOBİ lerin ve Ar-Ge nin desteklenmesine yönelik programlara geçilmiştir. Gerçekten de 2000 lerin başından bu yana Türkiye, bir yandan AB ye uyum sağlanmak, öte yandan DTÖ ve OECD gibi üyesi olduğu uluslararası kuruluşlann sübvansiyonlar ve devlet yardımlan ile ilgili düzenleme ve yükümlülüklerine uygun olarak yatınm teşvik politikalanm uygulamaktadır. Türkiye de yatınmlann teşvik edilmesi bakımından son önemli dönüm noktasını, 2009 yılında uygulamaya konulan yeni yatınm teşvik sistemi oluşturmaktadır. Yeni teşvik sistemi ile Türkiye de ilk defa kapsamlı bir sektörelbölgesel teşvik sistemine geçilmiştir. Bu teşvik modeli, illerin özelliklerini ve potansiyellerini dikkate alan, bölge bazında kademelendirilmiş, teşvik araçlanyla desteklenen bir sistem olarak ortaya konmuştur. Türkiye nin bölgelerarası eşitsizlikleri gidermek ve bölgesel gelişmeyi sağlamak amacıyla 40 yıldır

16 80 Nuri YAVAN uygulamakta olduğu KÖY politikası 16 Temmuz 2009 tarihi itibariyle yürürlüğe giren yeni yatının teşvik sistemi ile son bulmuştur. Yeni teşvik sisteminin hem AB nin bölgesel politikalan ile uyumlu olduğu, hem de günümüzün bölgesel gelişme eğilimlerine uygun şekilde tasarlamnaya çalışıldığı görülmektedir Yatırım Teşviklerinin Dönemindeki Gelişme Performansı 24 Ocak 1980 ekonomik kararlan ile Türkiye ithal ikamesine dayanan, içe dönük, korumacı sanayileşme politikasım terk ederek ihracata dayalı, dışa açık sanayileşme politikasım benimsemiştir. Türkiye ekonomisinde 1980 sonrası yaşanan bu dönüşüm, teşvik politika ve uygulamalanna da yansımış ve teşvik sistemi zaman içinde önemli değişiklikler geçinniştir. Bu çerçevede önce ihracata yönelik teşvik uygulamalan gündeme gelmiş ve ihracat cazip teşviklerle desteklenmiştir. Daha sonra da ihracat artışım desteklemek için benzer teşvikler yatınmlara da getirilmiştir (Duran, 1998:134). Şekil 1: döneminde verilen yatının teşviklerinin sabit yatının tutan ve belge sayısına göre gelişimi dönemindeki yatının teşviklerinin gelişimi genel olarak değerlendirildiğinde, bazı yıllar, örneğin 1981, 1985, 1993 ve 1995 yıllannda yatının teşviklerinde büyük artışlar yaşanırken, bazı yıllarda, örneğin 1982, 1991,

17 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz , 1999, 2001 ve 2006 yıllarında yatırım teşviklerinde büyük düşüşler meydana gelmiştir (Şekil 1). Yıllar itibariyle verilen yatırım teşvik belgesi sayısının gidişatı incelendiğinde, belge sayısındaki değişimlerin büyük ölçüde iki önemli faktöre dayalı olduğu gözlemlenmektedir (Yavan, 2011). Bunlardan ilki, ülke ekonomisinde meydana gelen makroekonomik gelişmelerin yarattığı etkilerdir. Buna göre, ekonomik daralma ve istikrarsızlıkların yaşandığı kriz dönemlerinde özel sektörün yatırımlara olan ilgisinin azalması nedeniyle yatırım teşvik belgesi talebinde ciddi düşüşler yaşanmaktadır. Nitekim 1994 (5 Nisan Krizi), 1999 (Asya ve Rusya Krizleri) ve 2001 (2001 Krizi) yıllarında görülen keskin düşüşlerin, yaşanan istikrarsızlıkların yatırım projelerinin riskim ve dolayısıyla maliyetim artırması ve yatırımcıları geleceğe yönelik karamsarlığa itmesinden kaynaklandığı düşünülmektedir (Çiloğlu, 2003:128). Buna karşın ekonomik büyümenin olduğu yıllarda teşviklerin genellikle arttığı görülmektedir.8 Yatırım teşvik belgesi sayısındaki değişimi etkileyen ikinci faktör ise, yatırımların özendirilmesi için yapılan yasal düzenlemeler ile özellikle yatırımlara sağlanan teşviklerin türüdür. Buna göre, döneminde yatırımın %50'sine varan hibe şeklinde verilen KKDP uygulaması ile yatırımlara nakdi teşviklerin verilmesi yatırım teşviklerinde büyük artış görülürken, bu teşvik aracımn 1991 yılında kaldırılması teşvik belgesi talebinde % 50 nin üzerinde düşüş yaratmıştır. Yine 1990 lardan itibaren, kamuda baş gösteren kaynak sıkıntısı sonucunda devletin bütçeden yatırımların teşvik edilmesi maksadıyla ayırmış olduğu kaynakların yetersiz kalması (Serdengeçti, 2001:7), teşvik sisteminin cazibesinin azaltmış ve bu da teşvik belgesi talebinde ciddi oranda düşüşlere neden olmuştur. Öte yandan Türkiye nin 1995 yılında DTÖ ye katılması ve AB ile Gümrük Birliği ne girmesi sonucu teşvik mevzuatında yeni uygulamalar devreye sokulmuş ve söz konusu yılda teşvikler bir önceki yıla göre 3 kat artmıştır. Sonuç olarak Şekil l'de görüldüğü üzere, 1990 yılına kadar hem belge sayısı, hem de yatırım tutarlarında belirli bir istikrar var iken, 1990'dan sonra hem teşvik belgelerinde, hem de yatırım tutarlarında dalgalanmalar ve gerilemeler olmuştur. Bu durum 2000 Ti yıllarda kısmen değişmiş ve görece istikrarlı bir eğilim yakalanmıştır. 8 Nitekim dönemindeki 30 yılı kapsayan bir dönemde teşviklerin ekonomik büyüme ile olan ilişkisi korelasyon analizi ile değerlendirildiğinde, verilen teşvik belgesi sayısı ile GSYÎH artışı (r=.622, p>.01) ve GSYÎH büyüme oranı (r=.419, p>.05) arasında pozitif yönlü ve güçlü bir korelasyonun olduğu, dolayısıyla Türkiye ekonomisi büyüdükçe yatırımlar için verilen teşviklerin arttığı görülmektedir.

18 82 Nuri YAVAN 4.3. Türkiye de Teşviklerin Bölgesel Dağılımı Türkiye de yatınm teşviklerinin bölgesel dağılımı incelendiğinde (Tablo 1), Marmara Bölgesi nin %37,2 lik pay ile Türkiye de verilen teşviklerin neredeyse yansım aldığı görülmektedir. Marmara Bölgesini, %15 ile Ege, %14,6 ile İç Anadolu ve %11,1 ile Akdeniz bölgelerinin izlediği görülmektedir. GAP yatınmlan nedeniyle Güneydoğu Anadolu Bölgesi (%7,6) teşviklerden Karadeniz e (%8,7) yakın pay alırken, Doğu Anadolu Bölgesi %4,5 pay ile en son sırada yer almaktadır. Tablo 1: arasında verilen teşvikler ile bazı temel ekonomik göstergelerin coğrafi bölgelere dağılımı B ölgeler T eşvikli Belge Sayısı * Payı (% ) T eşvikli Sabit Yatırım * (TL) Payı (% ) T eşvikli İstihdam (K işi) * Payı (% ) GSY İH payı (% ) (2000 yılı) SEG E ** endeksi (2000 yılı) Sanayi tesisi payı (% ) (2000 yılı) İhracat payı (% ) (2000 yılı) M arm ara Ege İç Anadolu A kdeniz K aradeniz G.Doğu Anadolu Doğu Anadolu M uhtelif İller*** , , ,6 38,0 1,702 50,5 62, , , ,4 16,8 0,482 17,7 19, , , ,3 16,0 0,481 14,5 3, , , ,6 11,7 0, ,9 9, , , ,8 9,1-0,513 6,8 3, , , ,6 5,1-1, ,2 1, , , ,7 3,3-1,162 1,3 0, , , ,0 Toplam * arasında verilen teşviklerin toplamıdır. ** SEGE: Sosyo-Ekonom ik G elişm işlik Endeksi *** Birden fazla bölgede yatınm ı olan iller Kaynak: DPT (2003:78), HM TUGM (2010) ve TÜİK (2010 ) dan yararlanılarak yazar tarafından hesaplanmıştır. Türkiye de yatınm teşviklerinin bölgesel dağılımı ile bölgelerin sosyoekonomik gelişmişlik durumu arasından büyük paralellik söz konusudur. Buna göre görece gelişmiş bölgeler teşviklerden en çok payı alırken, az gelişmiş bölgelerin en az payı aldığı görülmektedir. Nitekim Marmara Bölgesi, 1980 yılından bu yana yatınm teşviklerinin yaklaşık yansım alarak bütün bölgelerin açık ara önüne geçerken, ülkenin en az gelişmiş bölgeleri olan Doğu ve Güneydoğu Anadolu verilen teşviklerinin ancak %10 unu almıştır (Şekil 2). Gerçekten de Türkiye de verilen teşviklerin 3/ı'ii Marmara, Ege, İç Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde yoğunlaşmıştır. Bu bölgeselleşme eğilimi, ana amaçlanndan biri bölgesel gelişmişlik farklılıklanm azaltmak olan yatınm teşviklerinin bölgesel kalkınma konusunda

19 Teşviklerin Bölgesel Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Ampirik Bir Analiz 83 beklenen başanyı gösteremediğini açıkça ortaya koymaktadır. Nitekim Türkiye de bölgesel kalkınmanın gerçekleştirilmesi ve geri kalmış yörelerin teşvikler yoluyla kalkındırılması amacıyla tam 40 yıldır (1968 yılından bu yana) uygulanmakta olan KÖY politikası, bölgesel dengesizliklerin giderilmesinde başarılı olamamıştır. Şekil 2. Yatının teşvik belgelerinin yıllar itibariyle coğrafi bölgelere göre gelişimi ( ) f - H r M n s r L n ı x j r ^ t x 3 c n o - r H r s i r o ' 3 - L n ı x ) r ^ - o o c n o < ı r»ı m «a- -n x> ı-~ do O O o O c O c O o O o O c O c O c O c O a ' ı c n o ' ı O ' ı ç r - ı c r ı c r ı O ' ı ç n o ' ı O O O O O O O O O Ot Ot Ot 0} > Ot 01 Ot Ot Ot Ot Ot O O O O O O O O O <r-ı<r-ı^h. 1< 1< i * i t ı» ı» ı* - i ^ H < r - ı^ - ı< r -ı ^ H ^ -ı < r - ı. ı*-h r> ac> ]r> i!viı'> ]r> jr> jr> jr> j Marmara İç Anadolu «Eg e Akdeniz Karadeniz Güneydoğu Anadolu «Doğu Anadolu Kaynak: HMTUGM, 2010 a dayanılarak yazar tarafından yapılmıştır. 5. Veri, Yöntem, Analiz ve Değişkenler 5.1. Veri Seti ve Kaynakları Bu çalışmada kullanılan değişkenlere ilişkin verilerin kaynaklan ve diğer özellikleri Tablo 2 de sunulmaktadır. Veri setinde yer alan değişkenler başta Hazine Müsteşarlığı Teşvik ve Uygulama Genel Müdürlüğü (HMTUGM) ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) olmak üzere. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), Türk Patent Enstitüsü (TPE), Karayollan Genel Müdürlüğü (KGM) ve Türkiye Bankalar Birliği (TBB) gibi ilgili kuramlardan elde edilen kaynaklardan derlenmiştir. Çalışmada kullanılan ve kontrol değişkem olarak adlandınlan olan diğer bağımsız değişkenlere ait veriler çeşitli kuramlardan elde edilmiştir. İllerin nüfus yoğunluğu, eğitim düzeyi ve özel sektör yatınmlan verisi TÜİK den; illere göre kamu yatının miktanna ilişkin veri DPT den; patent sayısı, TPE den; iller arası mesafe KGM den ve banka kredi tutan da TBB den elde edilmiştir. Ampirik analizin ana değişkenini oluşturan yatının teşvikleri ile ilgili veriler (teşvik belgesi sayısı, sabit yatının tutan ve istihdam), HMTUGM nin veri

20 84 Nuri YAVAN tabanından elde edilmiştir. Bu veri tabanı, verilen teşviklerin yılım, ilini, sektörünü, türünü, sayısını (belge olarak), makine ve teçhizat tutarını ($ olarak), sabit yatırım tutarım (TL olarak) ve istihdamım (kişi sayısı) içermektedir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta, teşvik verisindeki sabit yatırım tutan ve istihdamın gerçekleşen değil, öngörülen olmasıdır. Dolayısıyla, teşvik istatistiklerinde yer alan yatırım ve istihdam miktarların ne oranda gerçekleştiğine dair bir verinin olmaması, çalışmanın önemli bir kısıtım oluşturmaktadır. Aynca teşvik verisindeki sabit yatırım tutan cari fiyatlarla TL olarak verilmektedir ki, analiz aşamasında bu değişkene ait veriler 2001 yılı sabit fiyatlanna dönüştürülerek kullanılmıştır. Bu çalışmada, Türkiye deki 81 ile ait 2000 yılı verilerinden oluşan yatay kesit (cross-sectional) veri seti kullanılmıştır. Çalışmanın zaman boyutu 2000 yılı ile sımrlandınlmıştır. Çünkü TÜİK en son 2001 yılında il bazında GSYİH verisi yayınlamıştır. Dolayısıyla il bazında güncel (2002 somasına ait) GSYİH verisinin olmaması, çalışmanın en önemli veri kısıtlanndan birini oluşturmaktadır yılı Türkiye ekonomisi için kriz yılı olduğu için, tahminler kriz öncesi bir yıl olan 2000 yılım esas alınarak yapılmıştır. Bu nedenle araştırmanın bağımlı değişkenini oluşturan GSYİH ve KBGSYİH değişkenine ait veriler 2000 yılına aittir. Aynca çalışmada kullanılan bazı bağımsız değişkenlere ait veriler 2001 yılı için bulunmamaktadır. Bu nedenle de çalışmada kullanılan tüm bağımsız değişkenlere ait veri seti 2000 yılım içermektedir. Öte yandan çalışmada mekansal analiz birimi olarak il ölçeği tercih edilmiştir. Çünkü gerek birçok verinin il bazında temin edilebilmesi, gerekse il bazında gözlem sayısının fazlalığı ve bunun da bazı durumlarda ekonometrik analiz için daha iyi tahmin gücü sağlamasından dolayı il (Düzey 3) verileri kullanılmıştır Bağımlı ve Bağımsız Değişkenlerin Tanımlanması Bağımlı Değişkenlerin Tanımlanması Bu araştırmanın amacı, Türkiye de illere verilen teşviklerin yatınmlar dolayısıyla ekonomik büyüme üzerindeki etkisini bölgesel düzeyde ampirik olarak test etmek olduğu için, çalışmada iki adet bağımlı değişken kullanılmıştır. Bunlardan birincisi, il bazında GSYİH değişkenidir. Daha öncede belirtildiği gibi, bir ilde teşvik alarak yapılan yatınmlann o ilin zenginliğim ne ölçüde artırdığının belirlenmesi için en iyi gösterge o ilin GSYİH miktandır. İkinci bağımlı değişken, kişi başına GSYİH değişkenidir. Bu değişken literatürde bir ilin hem zenginliğinin, hem de sosyal refahının da bir göstergesi olarak kullanılmaktadır. Görüldüğü gibi, bir ildeki GSYİH değeri, bir yandan yerel talebin satın alma gücünü ve bölgesel ekonomik kalkınmanın düzeyini ortaya

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı Mikroekonomik Analiz I IKT751 1 3 + 0 8 Piyasa, Bütçe, Tercihler, Fayda, Tercih,

Detaylı

DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ

DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ (Taslak Rapor Özeti) Faruk Aydın Hülya Saygılı Mesut Saygılı Gökhan Yılmaz Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014 ORTA VADELİ PROGRAM (2015-201) 8 Ekim 2014 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2005 2006 200 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 T 2015 T Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme oranı kriz öncesi seviyelerin altında seyretmektedir.

Detaylı

Giriş İktisat Politikası. İktisat Politikası. Bilgin Bari. 28.Eylül.2015

Giriş İktisat Politikası. İktisat Politikası. Bilgin Bari. 28.Eylül.2015 28.Eylül.2015 1 Giriş Temel Kavramlar Politika Etkilerinin Analizi 2 nın Yürütülmesi Tanımlar Giriş Temel Kavramlar Politika Etkilerinin Analizi İktisat kıt kaynakların etkin dağılımı üzerine çalışır.

Detaylı

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ 13 1.1.Türkiye Ekonomisine Tarihsel Bakış Açısı ve Nedenleri 14 1.2.Tarım Devriminden Sanayi Devrimine

Detaylı

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Makro İktisat II Örnek Sorular 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Tüketim harcamaları = 85 İhracat = 6 İthalat = 4 Hükümet harcamaları = 14 Dolaylı vergiler = 12

Detaylı

Avrupa Birliği Lizbon Hedefleri ne UlaĢabiliyor mu?

Avrupa Birliği Lizbon Hedefleri ne UlaĢabiliyor mu? Avrupa Birliği Lizbon Hedefleri ne UlaĢabiliyor mu? Yrd. Doç. Dr. Elif UÇKAN DAĞDEMĠR Anadolu Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü Öğretim Üyesi 1. GĠRĠġ Avrupa Birliği (AB)

Detaylı

KONU 1: TÜRKİYE EKONOMİSİNDE ( ) İŞGÜCÜ VERİMLİLİĞİ ve YATIRIMLAR İLİŞKİSİ (DOĞRUSAL BAĞINTI ÇÖZÜMLEMESİ) Dr. Halit Suiçmez(iktisatçı-uzman)

KONU 1: TÜRKİYE EKONOMİSİNDE ( ) İŞGÜCÜ VERİMLİLİĞİ ve YATIRIMLAR İLİŞKİSİ (DOĞRUSAL BAĞINTI ÇÖZÜMLEMESİ) Dr. Halit Suiçmez(iktisatçı-uzman) KONU 1: TÜRKİYE EKONOMİSİNDE (1987-2007) İŞGÜCÜ VERİMLİLİĞİ ve YATIRIMLAR İLİŞKİSİ (DOĞRUSAL BAĞINTI ÇÖZÜMLEMESİ) Dr. Halit Suiçmez(iktisatçı-uzman) NE YAPILDI? ÖZET - Bu çalışmada, işgücü verimliliği

Detaylı

İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS

İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ 1. YIL GÜZ DÖNEMİ İleri Makroiktisat I IKT801 1 3 + 0 6 Makro iktisadın mikro temelleri, emek, mal ve sermaye piyasaları, modern AS-AD eğrileri. İleri

Detaylı

İktisadi Planlamayı Gerektiren Unsurlar İKTİSADİ PLANLAMA GEREĞİ 2

İktisadi Planlamayı Gerektiren Unsurlar İKTİSADİ PLANLAMA GEREĞİ 2 İktisadi Planlamayı Gerektiren Unsurlar İKTİSADİ PLANLAMA GEREĞİ 2 PLANLAMAYI GEREKTİREN UNSURLAR Sosyalist model-kurumsal tercihler Piyasa başarısızlığı Gelişmekte olan ülkelerin kalkınma sorunları 2

Detaylı

YEREL VE BÖLGESEL KALKINMADA TEŞVİK VE KREDİLERİN ETKİSİ: DİYARBAKIR ÖRNEĞİ

YEREL VE BÖLGESEL KALKINMADA TEŞVİK VE KREDİLERİN ETKİSİ: DİYARBAKIR ÖRNEĞİ YEREL VE BÖLGESEL KALKINMADA TEŞVİK VE KREDİLERİN ETKİSİ: DİYARBAKIR ÖRNEĞİ Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) Yayınları / Yayın No: 2 - DİYARBAKIR 2012 - Dr. Nuri YAVAN Ankara Üniversitesi,

Detaylı

BASIN TANITIMI TÜRKİYE DE BÜYÜMENİN KISITLARI: BİR ÖNCELİKLENDİRME ÇALIŞMASI

BASIN TANITIMI TÜRKİYE DE BÜYÜMENİN KISITLARI: BİR ÖNCELİKLENDİRME ÇALIŞMASI BASIN TANITIMI TÜRKİYE DE BÜYÜMENİN KISITLARI: BİR ÖNCELİKLENDİRME ÇALIŞMASI İzak Atiyas Sabancı Üniversitesi ve Rekabet Forumu Ozan Bakış Rekabet Forumu 29 Kasım 2011 Büyüme performansı 2000 li yıllar,

Detaylı

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ VİZYON BELGESİ (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ Millet Hafızası ve Devlet Aklının bize bıraktığı miras ve tarihî misyon, İstanbul un Fethinin

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... 1-20 1.1. Temel Makro Ekonomik Göstergelere Göre Türkiye nin Mevcut Durumu ve Dünyadaki Yeri... 1 1.2. Ekonominin Artıları Eksileri; Temel

Detaylı

1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR

1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR ÖNSÖZ İÇİNDEKİLER III Bölüm 1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR 11 1.1. İktisat Biliminin Temel Kavramları 12 1.1.1.İhtiyaç, Mal ve Fayda 12 1.1.2.İktisadi Faaliyetler 14 1.1.3.Üretim Faktörleri 18 1.1.4.Bölüşüm

Detaylı

BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ

BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ İÇİNDEKİLER BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ Giriş... 1 1. Makroekonomi Kuramı... 1 2. Makroekonomi Politikası... 2 2.1. Makroekonomi Politikasının Amaçları... 2 2.1.1. Yüksek Üretim ve Çalışma Düzeyi...

Detaylı

Küresel Rekabetin ARGE ve İnovasyon Boyutu

Küresel Rekabetin ARGE ve İnovasyon Boyutu Küresel Rekabetin ARGE ve İnovasyon Boyutu Dr.Mesud ÜNAL 03 Ekim 2016 1/24 Sunum Planı Küresel Rekabette ARGE ve İnovasyonun Önemi Küresel Rekabetin ARGE Boyutu ve İnovasyon Boyutu Küresel Rekabet sürecinde

Detaylı

GİRİŞ BİRİNCİ BÖLÜM KAVRAMSAL VE KURAMSAL ÇERÇEVE: İŞLETME KULUÇKASI KAVRAMI 1.1. İŞLETME KULUÇKALARININ TANIMI... 24

GİRİŞ BİRİNCİ BÖLÜM KAVRAMSAL VE KURAMSAL ÇERÇEVE: İŞLETME KULUÇKASI KAVRAMI 1.1. İŞLETME KULUÇKALARININ TANIMI... 24 iv İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ VE TEŞEKKÜR... İ ÖZET... İİ ABSTRACT... İİİ İÇİNDEKİLER... İV KISALTMALAR DİZİNİ... X ŞEKİLLER DİZİNİ... Xİ ÇİZELGELER DİZİNİ... Xİİİ GİRİŞ GİRİŞ... 1 ÇALIŞMANIN AMACI... 12 ÇALIŞMANIN

Detaylı

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL Brezilya: Ülkeler arası gelir grubu sınıflandırmasına göre yüksek orta gelir grubunda yer almaktadır. 1960 ve 1970 lerdeki korumacı

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

Kurumsal Şeffaflık, Firma Değeri Ve Firma Performansları İlişkisi Bist İncelemesi

Kurumsal Şeffaflık, Firma Değeri Ve Firma Performansları İlişkisi Bist İncelemesi T.C İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı Finans Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi Özeti Kurumsal Şeffaflık, Firma Değeri Ve Firma Performansları İlişkisi Bist İncelemesi Prof.

Detaylı

ALAN ARAŞTIRMASI II. Oda Raporu

ALAN ARAŞTIRMASI II. Oda Raporu tmmob makina mühendisleri odası TMMOB SANAYİ KONGRESİ 2009 11 12 ARALIK 2009 / ANKARA ALAN ARAŞTIRMASI II Türkiye de Kalkınma ve İstihdam Odaklı Sanayileşme İçin Planlama Önerileri Oda Raporu Hazırlayanlar

Detaylı

ADNAN MENDERES ÜNİVERS İTES İ NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTES İ İKTİSAT BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ. ECON101 Ekonomi Bilimine Giriş I (3+0)5

ADNAN MENDERES ÜNİVERS İTES İ NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTES İ İKTİSAT BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ. ECON101 Ekonomi Bilimine Giriş I (3+0)5 ADNAN MENDERES ÜNİVERS İTES İ NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTES İ İKTİSAT BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ ECON101 Ekonomi Bilimine Giriş I (3+0)5 Ekonomi, fırsat maliyeti, kıtlık, seçim, piyasa ekonomisi,

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Cahit YILMAZ Kültür Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İstanbul c.yilmaz@iku.edu.tr Key words:kredi,büyüme. Özet Banka kredileri ile ekonomik büyüme arasında

Detaylı

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017)

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017) 2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ Zafer YÜKSELER (19 Haziran 2017) TÜİK, 2017 yılı ilk çeyreğine ilişkin GSYH büyüme hızını yüzde 5 olarak açıklamıştır. Büyüme hızı, piyasa beklentileri olan

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça

Detaylı

İçindekiler kısa tablosu

İçindekiler kısa tablosu İçindekiler kısa tablosu Önsöz x Rehberli Tur xii Kutulanmış Malzeme xiv Yazarlar Hakkında xx BİRİNCİ KISIM Giriş 1 İktisat ve ekonomi 2 2 Ekonomik analiz araçları 22 3 Arz, talep ve piyasa 42 İKİNCİ KISIM

Detaylı

İŞGÜCÜ PİYASALARINDA MEVSİMLİK ETKİLER AZALIYOR

İŞGÜCÜ PİYASALARINDA MEVSİMLİK ETKİLER AZALIYOR ÖZET İŞGÜCÜ PİYASALARINDA MEVSİMLİK ETKİLER AZALIYOR 17.04.014 Ekim Kasım Aralık Ayları. HAZIRLAYAN Prof. Dr. Halis Yunus ERSÖZ İktisat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa DELİCAN İnsan Kaynakları Araştırma

Detaylı

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması Gazi Erçel Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 1 Nisan 1998 Ankara I. Giriş Ocak ayı başında

Detaylı

EKONOMİK GÖRÜNÜM MEHMET ÖZÇELİK

EKONOMİK GÖRÜNÜM MEHMET ÖZÇELİK Dünya Ekonomisine Küresel Bakış International Monetary Fund (IMF) tarafından Ekim 013 te açıklanan Dünya Ekonomik Görünüm raporuna göre, büyüme rakamları aşağı yönlü revize edilmiştir. 01 yılında dünya

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ MART 2018 Hazırlayan: Yağmur Özcan Uluslararası

Detaylı

1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR 13 1.1.İktisadın Konusu ve Kapsamı 14 1.2. İktisadın Bölümleri 15 1.2.1.Mikro ve Makro İktisat 15 1.2.2. Pozitif İktisat ve Normatif İktisat

Detaylı

YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015

YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015 YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015 HÜKÜMETİN YAPISI VE BAKANLIKLAR EKONOMİ YÖNETİMİ; REFORMLAR İLE HIZLI EKONOMİK

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

2009 VS 4200-1. Gayri Safi Yurt içi Hasıla hangi nitelikte bir değişkendir? ) Dışsal değişken B) Stok değişken C) Model değişken D) kım değişken E) içsel değişken iktist TEORisi 5. Kısa dönemde tam rekabet

Detaylı

Türkiye de Yatırım Teşviklerinin Bölgesel Belirleyicileri: Mekânsal ve İstatistiksel Bir Analiz

Türkiye de Yatırım Teşviklerinin Bölgesel Belirleyicileri: Mekânsal ve İstatistiksel Bir Analiz COĞRAFİ BİLİMLER DERGİSİ CBD 10 (1), 9-37 (2012) Türkiye de Yatırım Teşviklerinin Bölgesel Belirleyicileri: Mekânsal ve İstatistiksel Bir Analiz Regional Determinants of Investment Incentives in Turkey:

Detaylı

BİT Büyüme Dalgasının Türkiye Ekonomisine Etkileri

BİT Büyüme Dalgasının Türkiye Ekonomisine Etkileri BİT Büyüme Dalgasının Türkiye Ekonomisine Etkileri Mehmet Yörükoğlu TCMB BİT Büyüme Dalgası Nedir? Ekonomik Kalkınmada Teknolojik Dalgalar: Genel Amaçlı Teknolojiler (GAT): 1. Buharlı Motor, (Endüstriyel

Detaylı

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ Hazırlayan: Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik Görünümü IMF düzenli olarak hazırladığı Küresel Ekonomi Görünümü

Detaylı

1 MAKRO EKONOMİNİN DOĞUŞU

1 MAKRO EKONOMİNİN DOĞUŞU İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 MAKRO EKONOMİNİN DOĞUŞU ve TEMEL KAVRAMLAR 11 1.1.Makro Ekonominin Doğuşu 12 1.1.1.Makro Ekonominin Doğuş Süreci 12 1.1.2.Mikro ve Makro Ekonomi Ayrımı 15 1.1.3.Makro Analiz

Detaylı

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti TEPAV Değerlendirme Notu Şubat 2011 Cari işlemler açığında neler oluyor? Ekonomide gözlemlenen

Detaylı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya da 400-450 un değirmeni olduğu biliniyor. Bu değirmenlerin yıllık toplam kapasiteleri 6 milyon tonun üzerine. Günde 100 tonun üzerinde üretim gerçekleştirebilen

Detaylı

Kümelenme ile İlgili Kavramlar

Kümelenme ile İlgili Kavramlar Program 25 Ağustos 2014 Kümelenme Kümelenme İle İlgili kavramlar Türkiye de kümelenme politikaları Başarılı küme örnekleri Ostim Savunma ve Havacılık Kümelenmesi İnegöl Mobilya Kümelenmesi Yalova Saksılı

Detaylı

Dersin Amacı: Bilimsel araştırmanın öneminin ifade edilmesi, hipotez yazımı ve kaynak tarama gibi uygulamaların öğretilmesi amaçlanmaktadır.

Dersin Amacı: Bilimsel araştırmanın öneminin ifade edilmesi, hipotez yazımı ve kaynak tarama gibi uygulamaların öğretilmesi amaçlanmaktadır. Dersin Adı: Araştırma Teknikleri Dersin Kodu: MLY210 Kredi/AKTS: 2 Kredi/4AKTS Dersin Amacı: Bilimsel araştırmanın öneminin ifade edilmesi, hipotez yazımı ve kaynak tarama gibi uygulamaların öğretilmesi

Detaylı

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA

SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA SORU SETİ 11 MİKTAR TEORİSİ TOPLAM ARZ VE TALEP ENFLASYON KLASİK VE KEYNEZYEN YAKLAŞIMLAR PARA Problem 1 (KMS-2001) Kısa dönem toplam arz eğrisinin pozitif eğimli olmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

Detaylı

Bilim ve Teknoloji Politikalarının Etkisinin Değerlendirilmesi

Bilim ve Teknoloji Politikalarının Etkisinin Değerlendirilmesi Bilim ve Teknoloji Politikalarının Etkisinin Değerlendirilmesi Dr. Sinan Tandoğan Girişimcilik Destekleme Grubu Yürütme Komitesi Sekreteri, Uluslararası Bilim ve Teknoloji Konferansı Ankara, 03-6 Ekim

Detaylı

YEDİNCİ BÖLÜM MAKROEKONOMİ: TANIM, KAPSAM VE GELİŞİM

YEDİNCİ BÖLÜM MAKROEKONOMİ: TANIM, KAPSAM VE GELİŞİM YEDİNCİ BÖLÜM MAKROEKONOMİ: TANIM, KAPSAM VE GELİŞİM Neler Öğreneceğiz? Makroekonominin tanımı Makroekonomi ve Mikroekonomi Ayrımı Makroekonominin Gelişim Süreci ve Tarihi Düşünce Okullarının Makroekonomik

Detaylı

İktisat Anabilim Dalı- Ortak Doktora Ders İçerikleri

İktisat Anabilim Dalı- Ortak Doktora Ders İçerikleri İktisat Anabilim Dalı- Ortak Doktora Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı İleri Makroiktisat I IKT801 1 3 + 0 6 Makro iktisadın mikro temelleri, emek, mal ve sermaye piyasaları, modern AS-AD

Detaylı

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018 Busiad Hazırlayan:Doç.Dr.Metin 05.02.2018 1 ENFLASYON Aralık 2017 itibariyle tüketici fiyatlarının, %0,69 olarak gerçekleştiği ve %12,98 olan yıllık enflasyonun %11,92 düzeyine düştüğü görülmüş-tü. Ocak

Detaylı

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? YEREL KALKINMA POLİTİKALARINDA FARKLI PERSPEKTİFLER TRC2 BÖLGESİ ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? BÖLGESEL GELIŞME ULUSAL STRATEJISI BGUS Mekansal Gelişme Haritası

Detaylı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye de Ar-Ge ve İnovasyon Faaliyetlerinde Son Durum. Güncel

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye de Ar-Ge ve İnovasyon Faaliyetlerinde Son Durum. Güncel Türkiye de Ar-Ge ve İnovasyon Faaliyetlerinde Son Durum Derleyen: Hasan ACÜL Yeni Ürün Geliştirme Uzmanı (NPDP), PDMA Onaylı Eğitmen (REP) ROADMAP ACADEMY CONSULTING ENGINEERING (www.rm2success.com) Türkiye

Detaylı

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012 DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012 1 1. Giriş Bölgesel kalkınma veya bölgesel gelişmeler son yıllarda hepimizin üstünde tartıştığı bir

Detaylı

ÜSİMP 2013 Altıncı Ulusal Kongresi, 09-10 Mayıs 2013, Düzce Üniversitesi

ÜSİMP 2013 Altıncı Ulusal Kongresi, 09-10 Mayıs 2013, Düzce Üniversitesi Yrd.Doç.Dr. Altan Özkil Atılım Üniversitesi Sav. Tekno. Uyg. ve Arşt. Merkezi Müdürü Prof.Dr. Hasan AKAY Atılım Üniversitesi Rektör Yardımcısı ÜSİMP 2013 Altıncı Ulusal Kongresi, 09-10 Mayıs 2013, Düzce

Detaylı

Küreselleşme. Ticaretin Küreselleşmesi. Dünya Ticaretinin Serbestleşmesi: Küreselleşme ve Ekonomik Birleşmeler

Küreselleşme. Ticaretin Küreselleşmesi. Dünya Ticaretinin Serbestleşmesi: Küreselleşme ve Ekonomik Birleşmeler ünya Ticaretinin erbestleşmesi: Küreselleşme ve Ekonomik Birleşmeler Küreselleşme Ekonomik küreselleşmenin üç boyutu Mal ve Hizmet Ticaretinin Küreselleşmesi ermaye Piyasalarının Küreselleşmesi MNC aracılığıyla

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM 2013 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,8 oranında büyüyen ABD ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 3,6 oranında büyümüştür. ABD de 6 Aralık 2013 te

Detaylı

MAKRO İKTİSAT KONUYA İLİŞKİN SORU ÖRNEKLERİ(KARMA)

MAKRO İKTİSAT KONUYA İLİŞKİN SORU ÖRNEKLERİ(KARMA) MAKRO İKTİSAT KONUYA İLİŞKİN SORU ÖRNEKLERİ(KARMA) 1- Bir ekonomide işsizlik ve istihdamdaki değişimler iktisatta hangi alan içinde incelenmektedir? a) Mikro b) Makro c) Para d) Yatırım e) Milli Gelir

Detaylı

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? Dr. Fatih Macit, Süleyman Şah Üniversitesi Öğretim Üyesi, HASEN Bilim ve Uzmanlar Kurulu Üyesi Giriş Türk Konseyi nin temelleri 3 Ekim 2009 da imzalanan Nahçivan

Detaylı

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı Büyüme: Yatırım ve Tasarrufun Fonksiyonu Büyüme : Büyümenin Temel Unsuru : Üretimin Temel Faktörleri : Üretimin Diğer

Detaylı

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA ÖĞRENCİLERİ BİTİRME PROJESİ YARIŞMASI 2014-2015

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA ÖĞRENCİLERİ BİTİRME PROJESİ YARIŞMASI 2014-2015 TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA ÖĞRENCİLERİ BİTİRME PROJESİ YARIŞMASI 2014-2015 ENDÜSTRİYEL YAPININ YENİLİKÇİ VE BİLGİ ODAKLI DÖNÜŞÜMÜNÜN BURSA ÖRNEĞİNDE İNCELENMESİ PROJE RAPORU İÇİNDEKİLER

Detaylı

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni GSO-TOBB-TEPAV Girişimcilik Merkezinin Açılışı Kredi Garanti Fonu Gaziantep Şubesi nin Açılışı Proje Değerlendirme ve Eğitim Merkezi nin Açılışı Dünya Bankası Gaziantep Bilgi Merkezi Açılışı 23 Temmuz

Detaylı

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ EKONOMİK MODELLER VE STRATEJİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Dairesi Mayıs 2014 Tem.05 Oca.06 Tem.06

Detaylı

Dış Ticaret Politikası. Temel İki Politika. Dış Ticaret Politikası Araçları Korumacılık / İthal İkameciliği

Dış Ticaret Politikası. Temel İki Politika. Dış Ticaret Politikası Araçları Korumacılık / İthal İkameciliği Dış Ticaret Politikası Temel İki Politika Korumacılık / İthal İkameciliği Genel olarak yurt dışından ithal edilen nihai tüketim mallarının yurt içinde üretilmesini; böylece dışa bağımlılığın azaltılmasını

Detaylı

KÜMELENME TEORİSİ VE PORTER ELMAS MODELİ

KÜMELENME TEORİSİ VE PORTER ELMAS MODELİ KÜMELENME TEORİSİ VE PORTER ELMAS MODELİ Hazırlayan: Zeynep HAS İZMİR KASIM 2013 PORTER ELMAS MODELİ Giriş Günümüz ekonomi dünyasında, gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkelerde kümelenme ve kümelenme

Detaylı

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu DÜNYA EKONOMİSİ Teknoloji, nüfus ve fikir hareketlerini içeren itici güce birinci derecede itici güç denir. Global işbirliği ağıgünümüzde küreselleşmişyeni ekonomik yapının belirleyicisidir. ASEAN ekonomik

Detaylı

1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER

1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER 1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER 1.1. GSYİH (Gayri Safi Yurt İçi Hasıla) 1. Ekonomik kalkınmanın önemli göstergelerinden biri olan kişi başına düşen GSYİH, TÜİK tarafından en son 2001 yılında hesaplanmıştır.

Detaylı

inşaat SEKTÖRÜ 2015 YILI ÖNGÖRÜLERİ

inşaat SEKTÖRÜ 2015 YILI ÖNGÖRÜLERİ 2014 EKİM SEKTÖREL inşaat SEKTÖRÜ 2015 YILI ÖNGÖRÜLERİ Nurel KILIÇ OECD verilerine göre, 2017 yılında Türkiye, Çin ve Hindistan dan sonra en yüksek büyüme oranına sahip üçüncü ülke olacaktır. Sabit fiyatlarla

Detaylı

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası FĐNANSAL EĞĐTĐM VE FĐNANSAL FARKINDALIK: ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Durmuş YILMAZ Başkan Mart 2011 Đstanbul Sayın Bakanım, Saygıdeğer Katılımcılar, Değerli Konuklar

Detaylı

Dış Ticaret Politikasının Amaçları

Dış Ticaret Politikasının Amaçları Dış Ticaret Politikasının Amaçları Dış Ödeme Dengesizliklerinin Giderilmesi Bir ülkede fazla olan döviz talebinin azaltılması için kullanılabilir. Dış rekabetten korunma Uluslararası rekabete dayanacak

Detaylı

Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği

Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği Gökhan Özertan Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü 6 Mart 2017 Gökhan Özertan Tarımın Geleceği 6 Mart 2017 1 / 13 Dünya Tarımında Gelişmeler Tarımın fiziksel, sosyal

Detaylı

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ 2010 YILI DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ 2010 yılı Ocak-Mart döneminde, Türkiye deri ve deri ürünleri ihracatı % 13,7 artışla 247,8 milyon dolara yükselmiştir. Aynı dönemde

Detaylı

K R Ü E R SEL L K R K İ R Z SON O R N A R S A I TÜR Ü K R İ K YE E KO K N O O N M O İSİND N E D İKT K İSAT A P OL O İTİKA K L A AR A I

K R Ü E R SEL L K R K İ R Z SON O R N A R S A I TÜR Ü K R İ K YE E KO K N O O N M O İSİND N E D İKT K İSAT A P OL O İTİKA K L A AR A I KÜRESEL KRİZ SONRASI TÜRKİYE EKONOMİSİNDE İKTİSAT POLİTİKALARI Prof. Dr. Adem ahin TOBB-ETÜ Öğretim Üyesi 14 Mayıs 2010, İSTANBUL KRİZLER 2008 2001 İç Kaynaklı Finansal Derinliği Olan Olumlu Makro Ekonomik

Detaylı

İÇİNDEKİLER. 1. Bölüm Kamu Ekonomisi Disiplinine Tarihsel ve Analitik bir Perspektiften Bakış,

İÇİNDEKİLER. 1. Bölüm Kamu Ekonomisi Disiplinine Tarihsel ve Analitik bir Perspektiften Bakış, İÇİNDEKİLER Önsöz v Giriş 1 1. Bölüm Kamu Ekonomisi Disiplinine Tarihsel ve Analitik bir Perspektiften Bakış, 1.1. Kamu Ekonomisi Analizinin Ardında Yatan Doktriner Görüşler: 5 1.1.1. Sosyal Sözleşmeci

Detaylı

Büyümeyi Sürdürmek: Yurtiçi Tasarrufların Önemi

Büyümeyi Sürdürmek: Yurtiçi Tasarrufların Önemi Büyümeyi Sürdürmek: Yurtiçi Tasarrufların Önemi Eser Pirgan Matur Ekonomik Modeller ve Stratejik Araştırmalar Dairesi Kalkınma Bakanlığı 24 Ekim 2014 03.11.2014 1 Sunum Planı Yurtiçi Tasarrufların Kalkınma

Detaylı

Tablo 1. Seçilen Ülkeler için Yıllar İtibariyle Hizmetler Sektörü İthalat ve İhracatı (cari fiyatlarla Toplam Hizmetler, cari döviz kuru milyon $)

Tablo 1. Seçilen Ülkeler için Yıllar İtibariyle Hizmetler Sektörü İthalat ve İhracatı (cari fiyatlarla Toplam Hizmetler, cari döviz kuru milyon $) 4.2. HİZMETLER 1. Hizmetler sektörünün ekonomideki ağırlığı bir refah kriteri olarak değerlendirilmektedir (1). (2) tarafından bildirildiği üzere, sanayileşmeyle birlikte, ulaştırma hizmetleri ve belirli

Detaylı

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ 2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ TEPAV EPRI Dış Politika Etütleri AB Çalışma Grubu 9 Kasım 2005 Ankara Zeynep Songülen

Detaylı

ONBĠRĠNCĠ BÖLÜM BÜYÜME, KALKINMA VE YOKSULLUKLA MÜCADELE

ONBĠRĠNCĠ BÖLÜM BÜYÜME, KALKINMA VE YOKSULLUKLA MÜCADELE ONBĠRĠNCĠ BÖLÜM BÜYÜME, KALKINMA VE YOKSULLUKLA MÜCADELE Bu ünite tamamlandığında; Büyümenin kaynaklarının neler olduğunu belirtebileceğiz Büyüme teorilerini açıklayabileceğiz Hızlı büyüme için nelerin

Detaylı

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ 1. ÖZET BİLGİLER Resmi Adı : İspanya Krallığı Nüfus : 48.146.136 Dil :İspanyolca (resmi dil), Katalanca, Portekizce. Din :%96 Katolik Yüzölçümü

Detaylı

Dr. Yücel ÖZKARA, BSTB Verimlilik Genel Müdürlüğü Doç. Dr. Mehmet ATAK, Gazi Ün. Endüstri Müh. Bölümü

Dr. Yücel ÖZKARA, BSTB Verimlilik Genel Müdürlüğü Doç. Dr. Mehmet ATAK, Gazi Ün. Endüstri Müh. Bölümü Dr. Yücel ÖZKARA, BSTB Verimlilik Genel Müdürlüğü Doç. Dr. Mehmet ATAK, Gazi Ün. Endüstri Müh. Bölümü 6 Ekim 2015 İmalat Sanayinin Önemi Literatür Çalışmanın Amacı ve Kapsamı Metodoloji Temel Bulgular

Detaylı

ANALİZ TÜRKIYE DE ILERI TEKNOLOJIYI KIMLER GELIŞTIRIYOR?

ANALİZ TÜRKIYE DE ILERI TEKNOLOJIYI KIMLER GELIŞTIRIYOR? ANALİZ TÜRKIYE DE ILERI TEKNOLOJIYI KIMLER GELIŞTIRIYOR? 72 Fotoğraflar: Dünya Gazetesi Fotoğraf Arşivi Türkiye nin ihtiyacı olan yeni büyüme stratejisi için ileri teknolojili sektörlerde rekabet gücünü

Detaylı

2012 YILI OCAK-EYLÜL DÖNEMİ BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ 2012 YIL SONU BÜTÇE TAHMİNLERİ 2013 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE TASARISI MEHMET ŞİMŞEK MALİYE BAKANI

2012 YILI OCAK-EYLÜL DÖNEMİ BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ 2012 YIL SONU BÜTÇE TAHMİNLERİ 2013 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE TASARISI MEHMET ŞİMŞEK MALİYE BAKANI 212 YILI OCAK-EYLÜL DÖNEMİ BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİ 212 YIL SONU BÜTÇE TAHMİNLERİ 213 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE TASARISI 16 EKİM 212 MEHMET ŞİMŞEK MALİYE BAKANI www.maliye.gov.tr EKONOMİK GÖRÜNÜM Küresel

Detaylı

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos 2013 1

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos 2013 1 SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv Otomotiv İç Satışlarda Hızlı Artış Temmuz Ayında Devam Ediyor. Beyaz Eşya Beyaz Eşya İç Satışlarda Artış Temmuz Ayında Hızlandı. İnşaat Reel Konut Fiyat Endeksinde

Detaylı

KAYNAKLAR Hüseyin, Şahin, Türkiye Ekonomisi, Ezgi Kitabevi, 2007.

KAYNAKLAR Hüseyin, Şahin, Türkiye Ekonomisi, Ezgi Kitabevi, 2007. Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Saat Kredisi AKTS Güncel Ekonomik Sorunlar 8 3 + 0 3 6 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Türü Dersi Veren Dersin Amacı Türkçe Seçmeli Teorik bilgilerin, güncel ekonomik

Detaylı

Uzun Dönem Ekonomik Büyüme. Bilgin Bari İktisat Politikası 1

Uzun Dönem Ekonomik Büyüme. Bilgin Bari İktisat Politikası 1 Uzun Dönem Ekonomik Büyüme Bilgin Bari İktisat Politikası 1 Neden bazı ülkeler düşük büyüme oranlarına sahip ve fakir kalırken, bazıları yüksek büyüme oranlarına ve yüksek refah düzeyine sahip? Bilgin

Detaylı

EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ

EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ 1990 sonrasında peş peşe gelen finansal krizler; bir yandan teorik alanda farklı açılımlara hız kazandırırken bir yandan da, küreselleşme süreci ile birlikte,

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM ABD Merkez Bankası FED, 18 Aralık tarihinde tahvil alım programında azaltıma giderek toplam tahvil alım miktarını 85 milyar dolardan 75 milyar

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM: KALKINMA VE AZGELİŞMİŞLİK...

BİRİNCİ BÖLÜM: KALKINMA VE AZGELİŞMİŞLİK... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM: KALKINMA VE AZGELİŞMİŞLİK... 1 Kalkınma Ekonomisine Olan Güncel İlgi... 1 Kalkınma Kavramı ve Terminolojisi... 1 Büyüme ve Kalkınma... 1 Kalkınma Terminolojisi... 2 Dünyada Gelir

Detaylı

1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1

1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1 bölüm 1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1 1. Kavramsal Çerçeve: Yönetim-Yerinden Yönetim...2 1.1. Yönetim Kavramı...2 1.2. Yerinden Yönetim...4 2. Yerel Yönetimlerin Önemi ve Varlık

Detaylı

JAPON EKONOMİSİNİN ANA BAŞLIKLAR İTİBARİYLE ANALİZİ

JAPON EKONOMİSİNİN ANA BAŞLIKLAR İTİBARİYLE ANALİZİ JAPON EKONOMİSİNİN ANA BAŞLIKLAR İTİBARİYLE ANALİZİ Bu çalışmada, Japon ekonomisini temel bazı kalemler bazında iredelemek ve Japon ekonomisin gelişim sürecini mümkün olduğunca tarihi ve güncel perspektiften

Detaylı

MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS

MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ 1. Yıl - GÜZ DÖNEMİ Doktora Uzmanlık Alanı MLY898 3 3 + 0 6 Bilimsel araştırmarda ve yayınlama süreçlerinde etik ilkeler. Tez yazım kuralları,

Detaylı

DENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT

DENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT DENEME SINAVI A GRUBU / İKTİSAT 2 1. A malının fiyatındaki bir artış karşısında B malına olan talep azalıyorsa A ve B mallarının özellikleriyle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) A ve B

Detaylı

11.10.2015. Faktör Donatımı Teorisi (Heckscher Ohlin) Karşılaştırmalı Üstünlüklere Eleştiri. Heckscher Ohlin Modelinden Çıkartılan Teoremler

11.10.2015. Faktör Donatımı Teorisi (Heckscher Ohlin) Karşılaştırmalı Üstünlüklere Eleştiri. Heckscher Ohlin Modelinden Çıkartılan Teoremler Faktör Donatımı Teorisi (Heckscher hlin) Karşılaştırmalı Üstünlüklere Eleştiri Karşılaştırmalı üstünlükler teorisi uluslararası emek verimliliğindeki farklılıkların nedeni üzerinde durmamaktadır. Bu açığı

Detaylı

İKTİSADİ BÜYÜME. (Teori, Model ve Türkiye Üzerine Gözlemler) Doç. Dr. Adem ÜZÜMCÜ

İKTİSADİ BÜYÜME. (Teori, Model ve Türkiye Üzerine Gözlemler) Doç. Dr. Adem ÜZÜMCÜ İKTİSADİ BÜYÜME (Teori, Model ve Türkiye Üzerine Gözlemler) Doç. Dr. Adem ÜZÜMCÜ 2 Yayın No : 2766 İşletme-Ekonomi Dizisi : 584 2. Baskı Ekim 2012 İSTANBUL ISBN 978 605-377 788 5 Copyright Bu kitabın bu

Detaylı

İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK

İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK İŞLETME 2020 MANİFESTOSU AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK Daha kapsayıcı bir toplum için sözlerini eyleme dökerek çalışan iş dünyası ve hükümetler AVRUPA DA İHTİYACIMIZ OLAN GELECEK Avrupa da önümüzdeki

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : MAKRO İKTİSADİ ANALİZ Ders No : 0020060027 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 3 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

AB Ar-Ge Politikaları Çınar ADALI TÜBİTAK AB Çerçeve Programlar Müdürlüğü

AB Ar-Ge Politikaları Çınar ADALI TÜBİTAK AB Çerçeve Programlar Müdürlüğü AB Ar-Ge Politikaları 2003-2011 2011 Çınar ADALI TÜBİTAK AB Çerçeve Programlar Müdürlüğü İçerik Avrupa Araştırma Alanı AB Ar-Ge Politikaları Araçları Avrupa Çapında Bölgesel Düzeyde Ulusal Düzeyde AB Ar-Ge

Detaylı

DEVLET TEŞVİKLERİ HIRSIZLIĞI TEŞVİK EDİYOR!..

DEVLET TEŞVİKLERİ HIRSIZLIĞI TEŞVİK EDİYOR!.. DEVLET TEŞVİKLERİ HIRSIZLIĞI TEŞVİK EDİYOR!.. Prof.Dr.Coşkun Can Aktan Teşvik sistemi kötü değildir, fakat tehlikelidir. Teşvik nedeniyle müdahalelere başlayan iktidarların bu müdahalelerini başka alanlara

Detaylı

Lojistik. Lojistik Sektörü

Lojistik. Lojistik Sektörü Lojistik Sektörü Gülay Dincel TSKB Ekonomik Araştırmalar dincelg@tskb.com.tr Kasım 014 1 Ulaştırma ve depolama faaliyetlerinin entegre lojistik hizmeti olarak organize edilmesi ihtiyacı, imalat sanayi

Detaylı

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ 211-Ç1 211-Ç2 211-Ç3 211-Ç4 212-Ç1 212-Ç2 212-Ç3 212-Ç4 213-Ç1 213-Ç2 213-Ç3 213-Ç4 214-Ç1 214-Ç2 214-Ç3 214-Ç4 215-Ç1 215-Ç2 215-Ç3 215-Ç4 216-Ç1 216-Ç2 216-Ç3 216-Ç4 217-Ç1 217-Ç2 217-Ç3 217-Ç4 218-Ç1

Detaylı

YATIRIM TEŞVİKLERİNDEN İZMİR YETERİNCE PAY ALAMIYOR

YATIRIM TEŞVİKLERİNDEN İZMİR YETERİNCE PAY ALAMIYOR YATIRIM TEŞVİKLERİNDEN İZMİR YETERİNCE PAY ALAMIYOR Övgü PINAR 2012 yılından bu yana yürürlükte olan yatırım teşvik sistemi, ülkemizin stratejik sektörleri için önem arz eden ara mallara olan ithalat bağımlılığını

Detaylı

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON Z. Güldem Ökem, PhD Research Fellow Centre for European Policy Studies (guldem.okem@ceps.eu) 23 Şubat 2011, Ankara Türkiye nin Avrupa Birliği

Detaylı